SQLite format 3@ z0\z0- ~`D~~`i%!indexverses_indexversesCREATE UNIQUE INDEX verses_index on "verses" (book_number, chapter, verse)wItableversesversesCREATE TABLE "verses" ("book_number" NUMERIC, "chapter" NUMERIC, "verse" NUMERIC, "text" TEXT){UtablebooksbooksCREATE TABLE "books" ("book_color" TEXT, "book_number" NUMERIC, "short_name" TEXT, "long_name" TEXT)=_tableinfoinfoCREATE TABLE info (name TEXT, value TEXT) UqU/chapter_string_psMezmur'right_to_leftfalse)strong_numbersfalse/russian_numberingfalse languagetr)chapter_stringBölüm#%descriptionKutsal Kitap Bx}X?%~~~~~~h~Q~7~~}}}}}f}L}-}||||||}|f|N|3||{{{{{{k{D{'{zzzzzlzKz*z yyyyyylyPy3yxxxB#ff7c80VahVahiyA#00ff00YahYahuda@#00ff003Yuh3 Yuhanna?#00ff002Yuh2 Yuhanna>#00ff001Yuh1 Yuhanna=#00ff002Pet2 Petrus<#00ff001Pet1 Petrus;#00ff00YakYakup:!#ffff00İbrİbraniler9#ffff00FlmFilimon8#ffff00vTitTitus7!#ffff00l2Ti2 Timoteos6!#ffff00b1Ti1 Timoteos5'#ffff00X2Sel2 Selanikiler4'#ffff00N1Sel1 Selanikiler3##ffff00DKolKoloseliler2##ffff00:FilFilipililer1#ffff000EfesEfesliler0'#ffff00&GalGalatyalılar/'#ffff002Kor2 Korintliler.'#ffff001Kor1 Korintliler-!#ffff00RomRomalılar%,3#00ffffElçElçilerin İşleri+#ff6600YuhYuhanna*#ff6600LukLuka)#ff6600MarMarkos(#ff6600MatMatta'#ffff99MalMalaki&#ffff99ZekZekeriya%#ffff99HagHagay$#ffff99SefSefanya##ffff99HabHabakkuk"#ffff99NahNahum!#ffff99MikMika #ffff99YunYunus#ffff99|OvadOvadya#ffff99rAmosAmos#ffff99hYoelYoel#ffff99^HoşHoşea#ff9fb4TDanDaniel#ff9fb4JHezHezekiel#ff9fb46AğıtAğıtlar#ff9fb4,YerYeremya#ff9fb4"YeşYeşaya)#66ff99EzgEzgiler Ezgisi#66ff99VaizVaiz-C#66ff99SülSüleyman'ın Özdeyişleri#66ff99MezMezmurlar#66ff99EyüpEyüp#ffcc99EstEster#ffcc99NehNehemya#ffcc99EzrEzra!#ffcc992Tar2 Tarihler !#ffcc991Tar1 Tarihler #ffcc99x2Kr2 Krallar #ffcc99n1Kr1 Krallar #ffcc99d2Sam2 Samuel #ffcc99Z1Sam1 Samuel#ffcc99PRutRut#ffcc99FHakHakimler#ffcc99j{i=hngfAedNcbHa`8_n^ ]&\][(ZkY$X_W VEUTXSR+QRP O NeM L1KlJrI1HgG1FyE9DqCB:A@v?s>-=b<>; :K9877Z6Y5g4 3L21Z0"/\.->,f+-*i)#(d'&`%$[#"M! R;fMSf &9@Wo[hl ) C _ ]ow EueUE  q(  #g ^ TU , LW C$ @ : 0  x' Z 2 # /~~~}}<||e{{UzzzyxxpwwvvDuu-ttbss&rqqCppoomnnrmmm llkkJkjjNiii*hggOffdeeSed/ccQcbaa9``f__t_^r]\\:[Z[ZuZYYXWW\VVV UU[TT3SSERRgRQuPPeOOUNNNVMLLvKK2JJ\IIIOIHHxHCGGGeFFFFEEE9DDDIDCC|C BBAAyA=@@@9?>>>?==\<<jy  Nuh tufandan sonra üç yüz elli yıl daha yaşadı.liS  Tanrı Yafet’e bolluk versin, Sam’ın çadırlarında yaşasın, Kenan Yafet’e kul olsun.”Ph  Övgüler olsun Sam’ın Tanrısı RAB’be, Kenan Sam’a kul olsun.Wg)  şöyle dedi: “Kenan’a lanet olsun, Köleler kölesi olsun kardeşlerine.Ff  Nuh ayılınca küçük oğlunun ne yaptığını anlayarak,@e{  Sam’la Yafet bir giysi alıp omuzlarına attılar, geri geri yürüyerek çıplak babalarını örttüler. Babalarını çıplak görmemek için yüzlerini öbür yana çevirdiler.{dq  Kenan’ın babası olan Ham babasının çıplak olduğunu görünce dışarı çıkıp iki kardeşine anlattı.Tc#  Şarap içip sarhoş oldu, çadırının içinde çırılçıplak uzandı.-bW  Nuh çiftçiydi, ilk bağı o dikti._a9  Nuh’un üç oğlu bunlardı. Yeryüzüne yayılan bütün insanlar onlardan üredi.a`=  Gemiden çıkan Nuh’un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan’ın babasıydı._  Tanrı Nuh’a, “Kendimle yeryüzündeki bütün canlılar arasında sürdüreceğim antlaşmanın belirtisi budur” dedi.$^C  Ne zaman bulutlarda yay görünse, ona bakıp yeryüzünde yaşayan bütün canlılarla yaptığım sonsuza dek geçerli antlaşmayı anımsayacağım.”]  sizinle ve bütün canlı varlıklarla yaptığım antlaşmayı anımsayacağım: Canlıları yok edecek bir tufan bir daha olmayacak.a\=  Yeryüzüne ne zaman bulut göndersem, yayım bulutların arasında ne zaman görünse,k[Q Yayımı bulutlara yerleştireceğim ve bu, yeryüzüyle aramdaki antlaşmanın belirtisi olacak.Z7 Tanrı şöyle sürdürdü konuşmasını: “Sizinle ve bütün canlılarla kuşaklar boyu sonsuza dek sürecek antlaşmamın belirtisi şu olacak:Y# Sizinle antlaşmamı sürdüreceğim: Bir daha tufanla bütün canlılar yok olmayacak. Yeryüzünü yok eden tufan bir daha olmayacak.”MX “Sizinle ve gelecek kuşaklarınızla, sizinle birlikteki bütün canlılarla –kuşlar, evcil ve yabanıl hayvanlar, gemiden çıkan bütün hayvanlarla– antlaşmamı sürdürmek istiyorum.MW “Sizinle ve gelecek kuşaklarınızla, sizinle birlikteki bütün canlılarla –kuşlar, evcil ve yabanıl hayvanlar, gemiden çıkan bütün hayvanlarla– antlaşmamı sürdürmek istiyorum.5Vg  Tanrı Nuh’a ve oğullarına şöyle dedi:DU  Verimli olun, çoğalın. Yeryüzünde üreyin, artın.” T  “Kim insan kanı dökerse, Kendi kanı da insan tarafından dökülecektir. Çünkü Tanrı insanı kendi suretinde yarattı.DS  Sizin de kanınız dökülürse, hakkınızı kesinlikle arayacağım. Her hayvandan hesabını soracağım. Her insandan, kardeşinin canına kıyan herkesten hakkınızı arayacağım.JR  “Yalnız kanlı et yemeyeceksiniz, çünkü kan canı içerir.^Q7  Bütün canlılar size yiyecek olacak. Yeşil bitkiler gibi, hepsini size veriyorum.5Pe  “Yerdeki hayvanların, gökteki kuşların tümü sizden korkup ürkecek. Yeryüzündeki bütün canlılar, denizdeki bütün balıklar sizin yönetiminize verilmiştir.pO ] Tanrı, Nuh’u ve oğullarını kutsayarak, “Verimli olun, çoğalıp yeryüzünü doldurun” dedi,tNc  “Dünya durdukça Ekin ekmek, biçmek, Sıcak, soğuk, Yaz, kış, Gece, gündüz hep var olacaktır.”M  Güzel kokudan hoşnut olan RAB içinden şöyle dedi: “İnsanlar yüzünden yeryüzünü bir daha lanetlemeyeceğim. Çünkü insan yüreğindeki eğilimler çocukluğundan beri kötüdür. Şimdi yaptığım gibi bütün canlıları bir daha yok etmeyeceğim.uLe  Nuh RAB’be bir sunak yaptı. Orada bütün temiz sayılan hayvanlarla kuşlardan yakmalık sunular sundu.oKY  Bütün hayvanlar, sürüngenler, kuşlar, yeryüzünde yaşayan her tür canlı da gemiyi terk etti.MJ  Nuh karısı, oğulları ve gelinleriyle birlikte gemiden çıktı.$IC  “Kendinle birlikte bütün canlıları, kuşları, hayvanları, sürüngenleri de çıkar. Üresinler, verimli olsunlar, yeryüzünde çoğalsınlar.”`H;  Tanrı Nuh’a, “Karın, oğulların ve gelinlerinle birlikte gemiden çık” dedi,`G;  Tanrı Nuh’a, “Karın, oğulların ve gelinlerinle birlikte gemiden çık” dedi,IF  İkinci ayın yirmi yedinci günü toprak tümüyle kurumuştu.3Ea  Nuh altı yüz bir yaşındayken, birinci ayın birinde yeryüzündeki sular kurudu. Nuh geminin üstündeki kapağı kaldırınca toprağın kurumuş olduğunu gördü.eDE  Yedi gün daha bekledikten sonra güvercini yine gönderdi. Bu kez güvercin geri dönmedi.C7  Güvercin gagasında yeni kopmuş bir zeytin yaprağıyla akşamleyin geri döndü. O zaman Nuh suların yeryüzünden çekilmiş olduğunu anladı.IB  Yedi gün daha bekledi, sonra güvercini yine dışarı saldı.*AO  Güvercin konacak bir yer bulamadı, çünkü her yer suyla kaplıydı. Gemiye, Nuh’un yanına döndü. Nuh uzanıp güvercini tuttu ve gemiye, yanına aldı.p@[  Bunun üzerine Nuh suların yeryüzünden çekilip çekilmediğini anlamak için güvercini gönderdi.\?3  Kuzgunu dışarı gönderdi. Kuzgun sular kuruyuncaya kadar dönmedi, uçup durdu.K>  Kırk gün sonra Nuh yapmış olduğu geminin penceresini açtı.f=G  Sular onuncu aya kadar sürekli azaldı. Onuncu ayın birinde dağların doruğu göründü.I<  Gemi yedinci ayın on yedinci günü Ararat dağlarına oturdu.b;?  Sular yeryüzünden çekilmeye başladı. Yüz elli gün geçtikten sonra sular azaldı.O:  Enginlerin kaynakları, göklerin kapakları kapandı. Yağmur dindi.9   Sonra Tanrı Nuh’u ve gemideki evcil ve yabanıl hayvanları anımsadı. Yeryüzünde bir rüzgar estirdi, sular alçalmaya başladı.<8u  Sular yüz elli gün boyunca yeryüzünü kapladı.37a  RAB insanlardan evcil hayvanlara, sürüngenlerden kuşlara dek bütün canlıları yok etti, yeryüzündeki her şey silinip gitti. Yalnız Nuh’la gemidekiler kaldı.69  Yeryüzünde yaşayan bütün canlılar yok oldu; kuşlar, evcil ve yabanıl hayvanlar, sürüngenler, insanlar, soluk alan bütün canlılar öldü.59  Yeryüzünde yaşayan bütün canlılar yok oldu; kuşlar, evcil ve yabanıl hayvanlar, sürüngenler, insanlar, soluk alan bütün canlılar öldü.:4q  Yükselen sular dağları on beş arşın aştı.^37  Sular öyle yükseldi ki, yeryüzündeki bütün yüksek dağlar su altında kaldı.^27  Sular yükseldi, çoğaldıkça çoğaldı; gemi suyun üzerinde yüzmeye başladı.U1%  Tufan kırk gün sürdü. Çoğalan sular gemiyi yerden yukarı kaldırdı.0  Gemiye giren hayvanlar Tanrı’nın Nuh’a buyurduğu gibi erkek ve dişiydi. RAB Nuh’un ardından kapıyı kapadı.Y/-  Soluk alan her tür canlı çifter çifter Nuh’un yanına gelip gemiye bindi..  Onlarla birlikte her tür hayvan –evcil hayvanların, sürüngenlerin, kuşların, uçan yaratıkların her türü– gemiye bindi.g-I  Nuh, oğulları Sam, Ham, Yafet, Nuh’un karısıyla üç gelini tam o gün gemiye bindiler.;,s  Yeryüzüne kırk gün kırk gece yağmur yağdı. +;  Nuh altı yüz yaşındayken, o yılın ikinci ayının on yedinci günü enginlerin bütün kaynakları fışkırdı, göklerin kapakları açıldı.%*G  Yedi gün sonra tufan koptu.5)e  Tanrı’nın Nuh’a buyurduğu gibi temiz ve kirli sayılan her tür hayvan, kuş ve sürüngenden erkek ve dişi olmak üzere birer çift Nuh’a gelip gemiye bindiler.5(e  Tanrı’nın Nuh’a buyurduğu gibi temiz ve kirli sayılan her tür hayvan, kuş ve sürüngenden erkek ve dişi olmak üzere birer çift Nuh’a gelip gemiye bindiler.e'E  Nuh, oğulları, karısı, gelinleri tufandan kurtulmak için hep birlikte gemiye bindiler.F&  Yeryüzünde tufan koptuğunda Nuh altı yüz yaşındaydı.=%w  Nuh RAB’bin bütün buyruklarını yerine getirdi.$5  Çünkü yedi gün sonra yeryüzüne kırk gün kırk gece yağmur yağdıracağım. Yarattığım her canlıyı yeryüzünden silip atacağım.”H#  Yeryüzünde soyları tükenmesin diye, yanına temiz sayılan hayvanlardan erkek ve dişi olmak üzere yedişer çift, kirli sayılan hayvanlardan birer çift, kuşlardan yedişer çift al.H"  Yeryüzünde soyları tükenmesin diye, yanına temiz sayılan hayvanlardan erkek ve dişi olmak üzere yedişer çift, kirli sayılan hayvanlardan birer çift, kuşlardan yedişer çift al.! {  RAB Nuh’a, “Bütün ailenle birlikte gemiye bin” dedi, “Çünkü bu kuşak içinde yalnız seni doğru buldum.A   Nuh Tanrı’nın bütün buyruklarını yerine getirdi.eE  Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek üzere depola.”nW  Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ kalmak için çifter çifter sana gelecekler.r_  Sağ kalabilmeleri için her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al.gI  Ama seninle bir antlaşma yapacağım. Oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin.  Yeryüzüne tufan göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her canlı ölecek.   Pencere de yap, boyu yukarıya doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap.nW  Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak.dC  Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap.+Q  Tanrı Nuh’a, “İnsanlığa son vereceğim” dedi, “Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edeceğim.xk  Tanrı yeryüzüne baktı ve her şeyin ne denli bozulduğunu gördü. Çünkü insanlar yoldan çıkmıştı.M  Tanrı’nın gözünde yeryüzü bozulmuş, zorbalıkla dolmuştu.,U  Üç oğlu vardı: Sam, Ham, Yafet.  Nuh’un öyküsü şöyledir: Nuh doğru bir insandı. Çağdaşları arasında kusursuz biriydi. Tanrı yolunda yürüdü.2a  Ama Nuh RAB’bin gözünde lütuf buldu.*O  “Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım” dedi, “Çünkü onları yarattığıma pişman oldum.”C  İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı.eE  RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte.<s  İlahi varlıkların insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardı. Bunlar eski çağ kahramanları, ünlü kişilerdi.   RAB, “Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür” dedi, “İnsanın ömrü yüz yirmi yıl olacak.”d C  İlahi varlıklar insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler.E    Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu.R   Nuh 500 yıl yaşadıktan sonra Sam, Ham, Yafet adlı oğulları doğdu.9 o  Lemek toplam 777 yıl yaşadıktan sonra öldü.eE  Nuh’un doğumundan sonra Lemek 595 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.4c  “RAB’bin lanetlediği bu toprak yüzünden çektiğimiz eziyeti, harcadığımız emeği bu çocuk hafifletip bizi rahatlatacak” diyerek çocuğa Nuh adını verdi.0]  Lemek 182 yaşındayken bir oğlu oldu.>y  Metuşelah toplam 969 yıl yaşadıktan sonra öldü.lS  Lemek’in doğumundan sonra Metuşelah 782 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.9o  Metuşelah 187 yaşındayken oğlu Lemek doğdu.cA  Tanrı yolunda yürüdü, sonra ortadan kayboldu; çünkü Tanrı onu yanına almıştı.(M  Hanok toplam 365 yıl yaşadı.xk  Metuşelah’ın doğumundan sonra Hanok 300 yıl Tanrı yolunda yürüdü. Başka oğulları, kızları oldu.8m  Hanok 65 yaşındayken oğlu Metuşelah doğdu.9~o  Yeret toplam 962 yıl yaşadıktan sonra öldü.g}I  Hanok’un doğumundan sonra Yeret 800 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.4|e  Yeret 162 yaşındayken oğlu Hanok doğdu.={w  Mahalalel toplam 895 yıl yaşadıktan sonra öldü.kzQ  Yeret’in doğumundan sonra Mahalalel 830 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.7yk  Mahalalel 65 yaşındayken oğlu Yeret doğdu.9xo  Kenan toplam 910 yıl yaşadıktan sonra öldü.kwQ  Mahalalel’in doğumundan sonra Kenan 840 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.7vk  Kenan 70 yaşındayken oğlu Mahalalel doğdu.9uo  Enoş toplam 905 yıl yaşadıktan sonra öldü.htK  Kenan’ın doğumundan sonra Enoş 815 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.3sc  Enoş 90 yaşındayken oğlu Kenan doğdu.8rm  Şit toplam 912 yıl yaşadıktan sonra öldü.fqG  Enoş’un doğumundan sonra Şit 807 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.3pc  Şit 105 yaşındayken oğlu Enoş doğdu.8om  Adem toplam 930 yıl yaşadıktan sonra öldü.enE  Şit’in doğumundan sonra Adem 800 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.jmO  Adem 130 yaşındayken kendi suretinde, kendisine benzer bir oğlu oldu. Ona Şit adını verdi.wli  Onları erkek ve dişi olarak yarattı ve kutsadı. Yaratıldıkları gün onlara “İnsan” adını verdi.[k 3  Adem soyunun öyküsü: Tanrı insanı yarattığında onu kendine benzer kıldı.uje  Şit’in de bir oğlu oldu, adını Enoş koydu. O zaman insanlar RAB’bi adıyla çağırmaya başladı.Ji  Adem karısıyla yine yattı. Havva bir erkek çocuk doğurdu. “Tanrı Kayin’in öldürdüğü Habil’in yerine bana başka bir oğul bağışladı” diyerek çocuğa Şit adını verdi.ah=  Kayin’in yedi kez öcü alınacaksa, Lemek’in yetmiş yedi kez öcü alınmalı.”ag=  Lemek karılarına şöyle dedi: “Ey Âda ve Silla, beni dinleyin, Ey Lemek’in karıları, sözlerime kulak verin. Beni yaraladığı için Bir adam öldürdüm, Beni hırpaladığı için Bir genci öldürdüm.f'  Silla Tuval-Kayin’i doğurdu. Tuval-Kayin tunç ve demirden çeşitli kesici aletler yapardı. Tuval-Kayin’in kızkardeşi Naama’ydı.Qe  Kardeşinin adı Yuval’dı. Yuval lir ve ney çalanların atasıydı.Qd  Âda Yaval’ı doğurdu. Yaval sürü sahibi göçebelerin atasıydı.Wc)  Lemek iki kadınla evlendi. Birinin adı Âda, öbürünün ise Silla’ydı.mbU  Hanok’tan İrat oldu. İrat’tan Mehuyael, Mehuyael’den Metuşael, Metuşael’den Lemek oldu.a7  Kayin karısıyla yattı. Karısı hamile kaldı ve Hanok’u doğurdu. Kayin o sırada bir kent kurmaktaydı. Kente oğlu Hanok’un adını verdi.i`M  Kayin RAB’bin huzurundan ayrıldı. Aden bahçesinin doğusunda, Nod topraklarına yerleşti."_?  Bunun üzerine RAB, “Seni kim öldürürse, ondan yedi kez öç alınacak” dedi. Kimse bulup öldürmesin diye Kayin’in üzerine bir nişan koydu.^+  “Bugün beni bu topraklardan kovdun. Artık huzurundan uzak kalacak, yeryüzünde aylak aylak dolaşacağım. Kim bulsa öldürecek beni.”U]%  Kayin, “Cezam kaldıramayacağım kadar ağır” diye karşılık verdi,o\Y  İşlediğin toprak bundan böyle sana ürün vermeyecek. Yeryüzünde aylak aylak dolaşacaksın.”k[Q  Artık döktüğün kardeş kanını içmek için ağzını açan toprağın laneti altındasın.VZ'  RAB, “Ne yaptın?” dedi, “Kardeşinin kanı topraktan bana sesleniyor.Y!  RAB Kayin’e, “Kardeşin Habil nerede?” diye sordu. Kayin, “Bilmiyorum, kardeşimin bekçisi miyim ben?” diye karşılık verdi.X  Kayin kardeşi Habil’e, “Haydi, tarlaya gidelim ” dedi. Tarlada birlikteyken kardeşine saldırıp onu öldürdü. W;  Doğru olanı yapsan, seni kabul etmez miyim? Ancak doğru olanı yapmazsan, günah kapıda pusuya yatmış, seni bekliyor. Ona egemen olmalısın.”VV'  RAB Kayin’e, “Niçin öfkelendin?” diye sordu, “Niçin surat astın?TU#  Kayin’le sunusunu ise reddetti. Kayin çok öfkelendi, suratını astı.T  Habil de sürüsünde ilk doğan hayvanlardan bazılarını, özellikle de yağlarını getirdi. RAB Habil’i ve sunusunu kabul etti.YS-  Günler geçti. Bir gün Kayin toprağın ürünlerinden RAB’be sunu getirdi.cRA  Daha sonra Kayin’in kardeşi Habil’i doğurdu. Habil çoban oldu, Kayin ise çiftçi.Q !  Adem karısı Havva ile yattı. Havva hamile kaldı ve Kayin’i doğurdu. “RAB’bin yardımıyla bir oğul dünyaya getirdim” dedi.P1  Onu kovdu. Yaşam ağacının yolunu denetlemek için de Aden bahçesinin doğusuna Keruvlar ve her yana dönen alevli bir kılıç yerleştirdi.uOe  Böylece RAB Tanrı, yaratılmış olduğu toprağı işlemek üzere Adem’i Aden bahçesinden çıkardı.8Nk  Sonra, “Adem iyiyle kötüyü bilmekle bizlerden biri gibi oldu” dedi, “Artık yaşam ağacına uzanıp meyve almasına, yiyip ölümsüz olmasına izin verilmemeli.”XM+  RAB Tanrı Adem’le karısı için deriden giysiler yaptı, onları giydirdi.XL+  Adem karısına Havva adını verdi. Çünkü o bütün insanların annesiydi.K3  Toprağa dönünceye dek Ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın. Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın Ve yine toprağa döneceksin.”DJ  Toprak sana diken ve çalı verecek, Yaban otu yiyeceksin.]I5  RAB Tanrı Adem’e, “Karının sözünü dinlediğin ve sana, Meyvesini yeme dediğim ağaçtan yediğin için Toprak senin yüzünden lanetlendi” dedi, “Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.1H]  RAB Tanrı kadına, “Çocuk doğururken sana Çok acı çektireceğim” dedi, “Ağrı çekerek doğum yapacaksın. Kocana istek duyacaksın, Seni o yönetecek.”G7  Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu Birbirinize düşman edeceğim. Onun soyu senin başını ezecek, Sen onun topuğuna saldıracaksın.”`F;  Bunun üzerine RAB Tanrı yılana, “Bu yaptığından ötürü Bütün evcil ve yabanıl hayvanların En lanetlisi sen olacaksın” dedi, “Karnının üzerinde sürünecek, Yaşamın boyunca toprak yiyeceksin.E  RAB Tanrı kadına, “Nedir bu yaptığın?” diye sordu. Kadın, “Yılan beni aldattı, o yüzden yedim” diye karşılık verdi.lDS  Adem, “Yanıma koyduğun kadın ağacın meyvesini bana verdi, ben de yedim” diye yanıtladı.C  RAB Tanrı, “Çıplak olduğunu sana kim söyledi?” diye sordu, “Sana meyvesini yeme dediğim ağaçtan mı yedin?”hBK  Adem, “Bahçede sesini duyunca korktum. Çünkü çıplaktım, bu yüzden gizlendim” dedi.=Aw  RAB Tanrı Adem’e, “Neredesin?” diye seslendi.@  Derken, günün serinliğinde bahçede yürüyen RAB Tanrı’nın sesini duydular. O’ndan kaçıp ağaçların arasına gizlendiler.?  İkisinin de gözleri açıldı. Çıplak olduklarını anladılar. Bu yüzden incir yaprakları dikip kendilerine önlük yaptılar.2>_  Kadın ağacın güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik kazanmak için çekici olduğunu gördü. Meyveyi koparıp yedi. Yanındaki kocasına verdi, o da yedi.=-  “Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız.”3<c  Yılan, “Kesinlikle ölmezsiniz” dedi,;y  “Ama Tanrı, ‘Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona dokunmayın; yoksa ölürsünüz’ dedi.”[:1  Kadın, “Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz” diye yanıtladı,N9   RAB Tanrı’nın yarattığı yabanıl hayvanların en kurnazı yılandı. Yılan kadına, “Tanrı gerçekten, ‘Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini yemeyin’ dedi mi?” diye sordu.Q8  Adem de karısı da çıplaktılar, henüz utanç nedir bilmiyorlardı.g7I  Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.%6E  Adem, “İşte, bu benim kemiklerimden alınmış kemik, Etimden alınmış ettir” dedi, “Ona ‘Kadın ’ denilecek, Çünkü o adamdan alındı.”]55  Adem’den aldığı kaburga kemiğinden bir kadın yaratarak onu Adem’e getirdi. 4  RAB Tanrı Adem’e derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanrı onun kaburga kemiklerinden birini alıp yerini etle kapadı.3  Adem bütün evcil ve yabanıl hayvanlara, gökte uçan kuşlara ad koydu. Ama kendisi için uygun bir yardımcı bulunmadı.\23  RAB Tanrı yerdeki hayvanların, gökteki kuşların tümünü topraktan yaratmıştı. Onlara ne ad vereceğini görmek için hepsini Adem’e getirdi. Adem her birine ne ad verdiyse, o canlı o adla anıldı.p1[  Sonra, “Adem’in yalnız kalması iyi değil” dedi, “Ona uygun bir yardımcı yaratacağım.”p0[  “Ama iyiyle kötüyü bilme ağacından yeme. Çünkü ondan yediğin gün kesinlikle ölürsün.”V/'  Ona, “Bahçede istediğin ağacın meyvesini yiyebilirsin” diye buyurdu,X.+  RAB Tanrı Aden bahçesine bakması, onu işlemesi için Adem’i oraya koydu.s-a  Üçüncü ırmağın adı Dicle’dir, Asur’un doğusundan akar. Dördüncü ırmak ise Fırat’tır.O,  İkinci ırmağın adı Gihon’dur, Kûş sınırları boyunca akar.4+e  Orada iyi altın, reçine ve oniks bulunur.f*G  İlk ırmağın adı Pişon’dur. Altın kaynakları olan Havila sınırları boyunca akar.[)1  Aden’den bir ırmak doğuyor, bahçeyi sulayıp orada dört kola ayrılıyordu.(1  Bahçede iyi meyve veren türlü türlü güzel ağaç yetiştirdi. Bahçenin ortasında yaşam ağacıyla iyiyle kötüyü bilme ağacı vardı.\'3  RAB Tanrı doğuda, Aden’de bir bahçe dikti. Yarattığı Adem’i oraya koydu.z&o  RAB Tanrı Adem’i topraktan yarattı ve burnuna yaşam soluğunu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu.>%y  Yerden yükselen buhar bütün toprakları suluyordu.($K  yeryüzünde yabanıl bir fidan, bir ot bile bitmemişti. Çünkü RAB Tanrı henüz yeryüzüne yağmur göndermemişti. Toprağı işleyecek insan da yoktu._#9  Göğün ve yerin yaratılış öyküsü: RAB Tanrı göğü ve yeri yarattığında,")  Yedinci günü kutsadı. Onu kutsal bir gün olarak belirledi. Çünkü Tanrı o gün yaptığı, yarattığı bütün işi bitirip dinlendi.n!W  Yedinci güne gelindiğinde Tanrı yapmakta olduğu işi bitirdi. Yaptığı işten o gün dinlendi.5  i  Gök ve yer bütün öğeleriyle tamamlandı.   Tanrı yarattıklarına baktı ve her şeyin çok iyi olduğunu gördü. Akşam oldu, sabah oldu ve altıncı gün oluştu.% G  Yabanıl hayvanlara, gökteki kuşlara, sürüngenlere –soluk alıp veren bütün hayvanlara– yiyecek olarak yeşil otları veriyorum.” Ve öyle oldu.    İşte yeryüzünde tohum veren her otu, tohumu meyvesinde bulunan her meyve ağacını size veriyorum. Bunlar size yiyecek olacak.P   Onları kutsayarak, “Verimli olun, çoğalın” dedi, “Yeryüzünü doldurun ve denetiminize alın; denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, yeryüzünde yaşayan bütün canlılara egemen olun. {  Tanrı insanı kendi suretinde yarattı, onu Tanrı’nın suretinde yarattı. Onları erkek ve dişi olarak yarattı.G   Tanrı, “Kendi suretimizde, kendimize benzer insan yaratalım” dedi, “Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünün tümüne egemen olsun.”p ]  Tanrı çeşit çeşit yabanıl hayvan, evcil hayvan, sürüngen yarattı. Bunun iyi olduğunu gördü.    Tanrı, “Yeryüzü çeşit çeşit canlı yaratık, evcil ve yabanıl hayvan, sürüngen türetsin” diye buyurdu. Ve öyle oldu.9 q  Akşam oldu, sabah oldu ve beşinci gün oluştu. {  Tanrı, “Verimli olun, çoğalın, denizleri doldurun, yeryüzünde kuşlar çoğalsın” diyerek onları kutsadı. #  Tanrı büyük deniz canavarlarını, sularda kaynaşan canlıları ve uçan çeşitli varlıkları yarattı. Bunun iyi olduğunu gördü.   Tanrı, “Sular canlı yaratıklarla dolup taşsın, yeryüzünün üzerinde, gökte kuşlar uçuşsun” diye buyurdu.< w  Akşam oldu, sabah oldu ve dördüncü gün oluştu.2 a  Yeryüzünü aydınlatmak, gündüze ve geceye egemen olmak, ışığı karanlıktan ayırmak için onları gökkubbeye yerleştirdi. Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.2 a  Yeryüzünü aydınlatmak, gündüze ve geceye egemen olmak, ışığı karanlıktan ayırmak için onları gökkubbeye yerleştirdi. Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.x m  Tanrı büyüğü gündüze, küçüğü geceye egemen olacak iki büyük ışığı ve yıldızları yarattı.E   Tanrı şöyle buyurdu: “Gökkubbede gündüzü geceden ayıracak, yeryüzünü aydınlatacak ışıklar olsun. Belirtileri, mevsimleri, günleri, yılları göstersin.” Ve öyle oldu.E   Tanrı şöyle buyurdu: “Gökkubbede gündüzü geceden ayıracak, yeryüzünü aydınlatacak ışıklar olsun. Belirtileri, mevsimleri, günleri, yılları göstersin.” Ve öyle oldu.;  u Akşam oldu, sabah oldu ve üçüncü gün oluştu.  3 Yeryüzü bitkiler, türüne göre tohum veren otlar, tohumu meyvesinde bulunan meyve ağaçları yetiştirdi. Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.  7 Tanrı, “Yeryüzü bitkiler, tohum veren otlar, türüne göre tohumu meyvesinde bulunan meyve ağaçları üretsin” diye buyurdu ve öyle oldu.n  Y Kuru alana “Kara”, toplanan sulara “Deniz” adını verdi. Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.y  o Tanrı, “Göğün altındaki sular bir yere toplansın, kuru toprak görünsün” diye buyurdu ve öyle oldu.Z 1  Kubbeye “Gök” adını verdi. Akşam oldu, sabah oldu ve ikinci gün oluştu.o [  Ve öyle oldu. Tanrı gökkubbeyi yarattı. Kubbenin altındaki suları üstündeki sulardan ayırdı.g K  Tanrı, “Suların ortasında bir kubbe olsun, suları birbirinden ayırsın” diye buyurdu.t e  Işığa “Gündüz”, karanlığa “Gece” adını verdi. Akşam oldu, sabah oldu ve ilk gün oluştu.O   Tanrı ışığın iyi olduğunu gördü ve onu karanlıktan ayırdı.@   Tanrı, “Işık olsun” diye buyurdu ve ışık oldu.    Yer boştu, yeryüzü şekilleri yoktu; engin karanlıklarla kaplıydı. Tanrı’nın Ruhu suların üzerinde hareket ediyordu.S % Dünyanın Yaratılışı. 1 Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı. $E~~Y~}~||{{{-zzyyjxxxZx%wwwvvvMuuuBttjssZs)r.qqppp`oonnm*lllkk jjPiiDhhPgg9ff:eeledcccLbdaala``0__Y^^o]]_\[ZYXWVVV1UbTT)SSRRMQQRPNOJNN%MMRLL^LKKJJIIcHHBGGPFEDCBmAA;@@#?E>>3==E<---,,p+++&*d))^((I''&& %v%$$C##"!!!+ 3b6&3-s,fZz#g*w m M 8 g~u$Vw  İçerdeki iki adam Lut’a, “Senin burada başka kimin var?” diye sordular, “Oğullarını, kızlarını, damatlarını, kentte sana ait kim varsa hepsini dışarı çıkar.tUc  Kapıya dayanan adamları, büyük küçük hepsini kör ettiler. Öyle ki, adamlar kapıyı bulamaz oldu.hTK  Ama içerdeki adamlar uzanıp Lut’u evin içine, yanlarına aldılar ve kapıyı kapadılar.YS-  Adamlar, “Çekil önümüzden!” diye karşılık verdiler, “Adam buraya dışardan geldi, şimdi yargıçlık taslıyor! Sana daha beterini yaparız.” Lut’u ite kaka kapıyı kırmaya davrandılar.BR  “Erkek yüzü görmemiş iki kızım var. Size onları getireyim, ne isterseniz yapın. Yeter ki, bu adamlara dokunmayın. Çünkü onlar konuğumdur, çatımın altına geldiler.”DQ  “Kardeşler, lütfen bu kötülüğü yapmayın” dedi,>Py  Lut dışarı çıktı, arkasından kapıyı kapadı.vOg  Lut’a seslenerek, “Bu gece sana gelen adamlar nerede?” diye sordular, “Getir onları da yatalım.”xNk  Onlar yatmadan, kentin erkekleri –Sodom’un her mahallesinden genç yaşlı bütün erkekler– evi sardı.M  Ama Lut çok diretti. Sonunda onunla birlikte evine gittiler. Lut onlara yemek hazırladı, mayasız ekmek pişirdi. Yediler.oLY  “Efendilerim” dedi, “Kulunuzun evine buyurun. Ayaklarınızı yıkayın, geceyi bizde geçirin. Sonra erkenden kalkıp yolunuza devam edersiniz.” Melekler, “Olmaz” dediler, “Geceyi kent meydanında geçireceğiz.”"K A  İki melek akşamleyin Sodom’a vardılar. Lut kentin kapısında oturuyordu. Onları görür görmez karşılamak için ayağa kalktı. Yere kapanarak,gJI ! RAB İbrahim’le konuşmasını bitirince oradan ayrıldı, İbrahim de çadırına döndü.AI}  İbrahim, “Ya Rab, öfkelenme ama, bir kez daha konuşacağım” dedi, “Eğer on kişi bulursan?” RAB, “On kişinin hatırı için kenti yok etmeyeceğim” diye yanıtladı.GH  İbrahim, “Ya Rab, lütfen konuşma yürekliliğimi bağışla” dedi, “Eğer yirmi kişi bulursan?” RAB, “Yirmi kişinin hatırı için kenti yok etmeyeceğim” diye yanıtladı.G+  İbrahim, “Ya Rab, öfkelenme ama, otuz kişi var diyelim?” dedi. RAB, “Otuz kişi bulursam, kente dokunmayacağım” diye yanıtladı.F'  İbrahim yine sordu: “Ya kırk kişi bulursan?” RAB, “O kırk kişinin hatırı için hiçbir şey yapmayacağım” diye yanıtladı.:Eo  Kırk beş doğru kişi var diyelim, beş kişi için bütün kenti yok mu edeceksin?” RAB, “Eğer kentte kırk beş doğru kişi bulursam, orayı yok etmeyeceğim” dedi.vDg  İbrahim, “Ben toz ve külüm, bir hiçim” dedi, “Ama seninle konuşma yürekliliğini göstereceğim.C  RAB, “Eğer Sodom’da elli doğru kişi bulursam, onların hatırına bütün kenti bağışlayacağım” diye karşılık verdi.7Bi  Senden uzak olsun bu. Haklıyı, haksızı aynı kefeye koyarak haksızın yanında haklıyı da öldürmek senden uzak olsun. Bütün dünyayı yargılayan adil olmalı.”&AG  “Kentte elli doğru kişi var diyelim. Orayı gerçekten yok edecek misin? İçindeki elli doğru kişinin hatırı için kenti bağışlamayacak mısın?d@C  RAB’be yaklaşarak, “Haksızla birlikte haklıyı da mı yok edeceksin?” diye sordu,f?G  Adamlar oradan ayrılıp Sodom’a doğru gittiler. Ama İbrahim RAB’bin huzurunda kaldı.>  Onun için inip bakacağım. Duyduğum suçlamalar doğru mu, değil mi göreceğim. Bunları yapıp yapmadıklarını anlayacağım.”o=Y  Sonra İbrahim’e, “Sodom ve Gomora büyük suçlama altında” dedi, “Günahları çok ağır.)<M  Doğru ve adil olanı yaparak yolumda yürümeyi oğullarına ve soyuna buyursun diye İbrahim’i seçtim. Öyle ki, ona verdiğim sözü yerine getireyim.”;  “Kuşkusuz İbrahim’den büyük ve güçlü bir ulus türeyecek, yeryüzündeki bütün uluslar onun aracılığıyla kutsanacak.M:  RAB, “Yapacağım şeyi İbrahim’den mi gizleyeceğim?” dedi,}9u  Adamlar oradan ayrılırken Sodom’a doğru baktılar. İbrahim onları yolcu etmek için yanlarında yürüyordu.`8;  Sara korktu, “Gülmedim” diyerek yalan söyledi. RAB, “Hayır, güldün” dedi.7  RAB için olanaksız bir şey var mı? Belirlenen vakitte, gelecek yıl bu zaman yanına döndüğümde Sara’nın bir oğlu olacak.”6}  RAB İbrahim’e sordu: “Sara niçin, ‘Bu yaştan sonra gerçekten çocuk sahibi mi olacağım?’ diyerek güldü?5  İçin için gülerek, “Bu yaştan sonra bu sevinci tadabilir miyim?” diye düşündü, “Üstelik efendim de yaşlı.”b4?  İbrahim’le Sara kocamışlardı, yaşları hayli ileriydi. Sara âdetten kesilmişti.C3  O, “Gelecek yıl bu zamanda kesinlikle yanına döneceğim” dedi, “O zaman karın Sara’nın bir oğlu olacak.” Sara onun arkasında, çadırın girişinde durmuş, dinliyordu.h2K  Konuklar, “Karın Sara nerede?” diye sordular. İbrahim, “Çadırda” diye yanıtladı.&1G  İbrahim hazırlanan buzağıyı yoğurt ve sütle birlikte götürüp konuklarının önüne koydu. Onlar yerken o da yanlarında, ağacın altında durdu.0  Ardından sığırlara koştu. Körpe ve besili bir buzağı seçip uşağına verdi. Uşak buzağıyı hemen hazırladı.{/q  İbrahim hemen çadıra, Sara’nın yanına gitti. Ona, “Hemen üç sea ince un al, yoğurup pide yap” dedi.>.w  Madem kulunuza konuk geldiniz, bırakın size yiyecek bir şeyler getireyim. Biraz dinlendikten sonra yolunuza devam edersiniz.” Adamlar, “Peki, dediğin gibi olsun” dediler.\-3  “Biraz su getirteyim, ayaklarınızı yıkayın. Şu ağacın altında dinlenin.f,G  “Ey efendim, eğer gözünde lütuf bulduysam, lütfen kulunun yanından ayrılma” dedi,+y  İbrahim karşısında üç adamın durduğunu gördü. Onları görür görmez karşılamaya koştu. Yere kapanarak,~* y  İbrahim günün sıcak saatlerinde Mamre meşeliğindeki çadırının önünde otururken, RAB kendisine göründü. )  İbrahim’in evindeki bütün erkekler –evinde doğanlar ve yabancılardan satın alınanlar– onunla birlikte sünnet oldu.@(}  İbrahim, oğlu İsmail’le aynı gün sünnet edildi.6'i  Oğlu İsmail on üç yaşında sünnet oldu.@&}  İbrahim sünnet olduğunda doksan dokuz yaşındaydı.@%{  İbrahim evindeki bütün erkekleri –oğlu İsmail’i, evinde doğanların, satın aldığı uşakların hepsini– Tanrı’nın kendisine buyurduğu gibi o gün sünnet ettirdi.[$1  Tanrı İbrahim’le konuşmasını bitirince ondan ayrılıp yukarıya çekildi.s#a  Ancak antlaşmamı gelecek yıl bu zaman Sara’nın doğuracağı oğlun İshak’la sürdüreceğim.”8"k  İsmail’e gelince, seni işittim. Onu kutsayacak, verimli kılacak, soyunu alabildiğine çoğaltacağım. On iki beyin babası olacak. Soyunu büyük bir ulus yapacağım.*!O  Tanrı, “Hayır. Ama karın Sara sana bir oğul doğuracak, adını İshak koyacaksın” dedi, “Onunla ve soyuyla antlaşmamı sonsuza dek sürdüreceğim.V '  Sonra Tanrı’ya, “Keşke İsmail’i mirasçım kabul etseydin!” dedi.0[  İbrahim yüzüstü yere kapandı ve güldü. İçinden, “Yüz yaşında bir adam çocuk sahibi olabilir mi?” dedi, “Doksan yaşındaki Sara doğurabilir mi?”-  Onu kutsayacak, ondan sana bir oğul vereceğim. Onu kutsayacağım, ulusların anası olacak. Halkların kralları onun soyundan çıkacak.”}u  Tanrı, “Karın Saray’a gelince, ona artık Saray demeyeceksin” dedi, “Bundan böyle onun adı Sara olacak.r_  Sünnet edilmemiş her erkek halkının arasından atılacak, çünkü antlaşmamı bozmuş demektir.”(K  Evinizde doğan ya da satın aldığınız her çocuk kesinlikle sünnet edilecek. Bedeninizdeki bu belirti sonsuza dek sürecek antlaşmamın simgesi olacak.D  Evinizde doğmuş ya da soyunuzdan olmayan bir yabancıdan satın alınmış köleler dahil sekiz günlük her erkek çocuk sünnet edilecek. Gelecek kuşaklarınız boyunca sürecek bu.U%  Sünnet olmalısınız. Sünnet aramızdaki antlaşmanın belirtisi olacak.xk  “Seninle ve soyunla yaptığım antlaşmanın koşulu şudur: Aranızdaki erkeklerin hepsi sünnet edilecek.jO  Tanrı İbrahim’e, “Sen ve soyun kuşaklar boyu antlaşmama bağlı kalmalısınız” dedi,2_  Bir yabancı olarak yaşadığın toprakları, bütün Kenan ülkesini sonsuza dek mülkünüz olmak üzere sana ve soyuna vereceğim. Onların Tanrısı olacağım.”  Antlaşmamı seninle ve soyunla kuşaklar boyunca, sonsuza dek sürdüreceğim. Senin, senden sonra da soyunun Tanrısı olacağım.W)  Seni çok verimli kılacağım. Soyundan uluslar doğacak, krallar çıkacak.gI  Artık adın Avram değil, İbrahim olacak. Çünkü seni birçok ulusun babası yapacağım.`;  “Seninle yaptığım antlaşma şudur” dedi, “Birçok ulusun babası olacaksın.0]  Avram yüzüstü yere kapandı. Tanrı,b?  Seninle yaptığım antlaşmayı sürdürecek, soyunu alabildiğine çoğaltacağım.” /  Avram doksan dokuz yaşındayken RAB ona görünerek, “Ben Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’yım” dedi, “Benim yolumda yürü, kusursuz ol.M  Hacer İsmail’i doğurduğunda, Avram seksen altı yaşındaydı.[ 1  Hacer Avram’a bir erkek çocuk doğurdu. Avram çocuğun adını İsmail koydu.X +  Bu yüzden Kadeş’le Beret arasındaki o kuyuya Beer-Lahay-Roi adı verildi.   Hacer, “Beni gören Tanrı’yı gerçekten gördüm mü?” diyerek kendisiyle konuşan RAB’be “El-Roi ” adını verdi. 5  Oğlun yaban eşeğine benzer bir adam olacak, O herkese, herkes de ona karşı çıkacak. Kardeşlerinin hepsiyle çekişme içinde yaşayacak.”   “İşte hamilesin, bir oğlun olacak, Adını İsmail koyacaksın. Çünkü RAB sıkıntı içindeki yakarışını işitti.G  “Senin soyunu öyle çoğaltacağım ki, kimse sayamayacak.I  RAB’bin meleği, “Hanımına dön ve ona boyun eğ” dedi,7  Ona, “Saray’ın cariyesi Hacer, nereden gelip nereye gidiyorsun?” diye sordu. Hacer, “Hanımım Saray’dan kaçıyorum” diye yanıtladı.fG  RAB’bin meleği Hacer’i çölde bir pınarın, Şur yolundaki pınarın başında buldu.%E  Avram, “Cariyen senin elinde” dedi, “Neyi uygun görürsen yap.” Böylece Saray cariyesine sert davranmaya başladı. Hacer onun yanından kaçtı.Z/  Saray Avram’a, “Bu haksızlık senin yüzünden başıma geldi!” dedi, “Cariyemi koynuna soktum. Hamile olduğunu anlayınca beni küçük görmeye başladı. Seninle benim aramda RAB karar versin.”  Avram Hacer’le yattı, Hacer hamile kaldı. Hacer hamile olduğunu anlayınca, hanımını küçük görmeye başladı.   Saray Mısırlı cariyesi Hacer’i kocası Avram’a karı olarak verdi. Bu olay Avram Kenan’da on yıl yaşadıktan sonra oldu.;q  Saray Avram’a, “RAB çocuk sahibi olmamı engelledi” dedi, “Lütfen, cariyemle yat. Belki bu yoldan bir çocuk sahibi olabilirim.” Avram Saray’ın sözünü dinledi.p ]  Karısı Saray Avram’a çocuk verememişti. Saray’ın Hacer adında Mısırlı bir cariyesi vardı.~  O gün RAB Avram’la antlaşma yaparak ona şöyle dedi: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları –Ken, Keniz, Kadmon, Hitit, Periz, Refa, Amor, Kenan, Girgaş ve Yevus topraklarını– senin soyuna vereceğim.”}  O gün RAB Avram’la antlaşma yaparak ona şöyle dedi: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları –Ken, Keniz, Kadmon, Hitit, Periz, Refa, Amor, Kenan, Girgaş ve Yevus topraklarını– senin soyuna vereceğim.”|  O gün RAB Avram’la antlaşma yaparak ona şöyle dedi: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları –Ken, Keniz, Kadmon, Hitit, Periz, Refa, Amor, Kenan, Girgaş ve Yevus topraklarını– senin soyuna vereceğim.”{  O gün RAB Avram’la antlaşma yaparak ona şöyle dedi: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları –Ken, Keniz, Kadmon, Hitit, Periz, Refa, Amor, Kenan, Girgaş ve Yevus topraklarını– senin soyuna vereceğim.”z)  Güneş batıp karanlık çökünce, dumanlı bir mangalla alevli bir meşale göründü ve kesilen hayvan parçalarının arasından geçti. y  Soyunun dördüncü kuşağı buraya geri dönecek. Çünkü Amorlular’ın yaptığı kötülükler henüz doruğa varmadı.”`x;  Sen de esenlik içinde atalarına kavuşacaksın. İleri yaşta ölüp gömüleceksin.zwo  Ama soyuna kölelik yaptıran ulusu cezalandıracağım. Sonra soyun oradan büyük mal varlığıyla çıkacak. v;  RAB Avram’a şöyle dedi: “Şunu iyi bil ki, senin soyun yabancı bir ülkede, gurbette yaşayacak. Dört yüz yıl kölelik edip baskı görecek.pu[  Güneş batarken Avram derin bir uykuya daldı. Üzerine dehşet verici zifiri bir karanlık çöktü.=tw  Leşlerin üzerine konan yırtıcı kuşları kovdu.nsW  Avram hepsini getirdi, ortadan kesip parçaları birbirine karşı dizdi. Yalnız kuşları kesmedi.r#  RAB, “Bana bir düve, bir keçi, bir de koç getir” dedi, “Hepsi üçer yaşında olsun. Bir de kumruyla güvercin yavrusu getir.”fqG  Avram, “Ey Egemen RAB, bu toprakları miras alacağımı nasıl bileceğim?” diye sordu.p  Tanrı Avram’a, “Bu toprakları sana miras olarak vermek için Kildaniler’in Ur Kenti’nden seni çıkaran RAB benim” dedi.Ao  Avram RAB’be iman etti, RAB bunu ona doğruluk saydı.n  Sonra Avram’ı dışarı çıkararak, “Göklere bak” dedi, “Yıldızları sayabilir misin? İşte, soyun o kadar çok olacak.”[m1  RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.”Pl  Bana çocuk vermediğin için evimdeki bir uşak mirasçım olacak.”}ku  Avram, “Ey Egemen RAB, bana ne vereceksin?” dedi, “Çocuk sahibi olamadım. Evim Şamlı Eliezer’e kalacak.j   Bundan sonra RAB bir görümde Avram’a, “Korkma, Avram” diye seslendi, “Senin kalkanın benim. Ödülün çok büyük olacak.” i  Yalnız, adamlarımın yedikleri bunun dışında. Bir de beni destekleyen Aner, Eşkol ve Mamre paylarına düşeni alsınlar.”h{  Avram Sodom Kralı’na, “Yeri göğü yaratan yüce Tanrı RAB’bin önünde sana ait hiçbir şey, bir iplik, bir çarık bağı bile almayacağıma ant içerim” diye karşılık verdi, “Öyle ki, ‘Avram’ı zengin ettim’ demeyesin.g{  Avram Sodom Kralı’na, “Yeri göğü yaratan yüce Tanrı RAB’bin önünde sana ait hiçbir şey, bir iplik, bir çarık bağı bile almayacağıma ant içerim” diye karşılık verdi, “Öyle ki, ‘Avram’ı zengin ettim’ demeyesin.Xf+  Sodom Kralı Avram’a, “Adamlarımı bana ver, mallar sana kalsın” dedi.e3  Düşmanlarını onun eline teslim eden yüce Tanrı’ya övgüler olsun.” Bunun üzerine Avram her şeyin ondalığını Melkisedek’e verdi.hdK  Avram’ı kutsayarak şöyle dedi: “Yeri göğü yaratan yüce Tanrı Avram’ı kutsasın,\c3  Yüce Tanrı’nın kâhini olan Şalem Kralı Melkisedek ekmek ve şarap getirdi.%bE  Avram Kedorlaomer’le onu destekleyen kralları bozguna uğratıp dönünce, Sodom Kralı onu karşılamak için Kral Vadisi olan Şave Vadisi’ne gitti.faG  Yağmalanan bütün malı, yeğeni Lut’la mallarını, kadınları ve halkı geri getirdi.`  Adamlarını gruplara ayırdı, gece saldırıp onları bozguna uğratarak Şam’ın kuzeyindeki Hova’ya kadar kovaladı.+_Q  Avram yeğeni Lut’un tutsak alındığını duyunca, evinde doğup yetişmiş üç yüz on sekiz adamını yanına alarak dört kralı Dan’a kadar kovaladı.K^  Oradan kaçıp kurtulan biri gelip İbrani Avram’a durumu bildirdi. Avram Eşkol’la Aner’in kardeşi Amorlu Mamre’nin meşeliğinde yaşıyordu. Bunların hepsi Avram’dan yanaydılar.j]O  Avram’ın yeğeni Lut’la mallarını da götürdüler. Çünkü o da Sodom’da yaşıyordu.X\+  Dört kral Sodom ve Gomora’nın bütün malını ve yiyeceğini alıp gitti.+[Q  Siddim Vadisi zift çukurlarıyla doluydu. Sodom ve Gomora kralları kaçarken adamlarından bazıları bu çukurlara düştü. Sağ kalanlarsa dağlara kaçtı.Z  Bunun üzerine Sodom, Gomora, Adma, Sevoyim, Bala –Soar– kralları yola çıktı. Bu beş kral dört krala –Elam Kralı Kedorlaomer, Goyim Kralı Tidal, Şinar Kralı Amrafel, Ellasar Kralı Aryok’a– karşı Siddim Vadisi’nde savaş düzenine girdiler.Y  Bunun üzerine Sodom, Gomora, Adma, Sevoyim, Bala –Soar– kralları yola çıktı. Bu beş kral dört krala –Elam Kralı Kedorlaomer, Goyim Kralı Tidal, Şinar Kralı Amrafel, Ellasar Kralı Aryok’a– karşı Siddim Vadisi’nde savaş düzenine girdiler.8Xk  Oradan geri dönüp Eyn-Mişpat’a –Kadeş’e– gittiler. Amalekliler’in bütün topraklarını alarak Haseson-Tamar’da yaşayan Amorlular’ı bozguna uğrattılar.!W=  On dördüncü yıl Kedorlaomer’le onu destekleyen öbür krallar gelip Aşterot-Karnayim’de Refalılar’ı, Ham’da Zuzlular’ı, Şave-Kiryatayim’de Emliler’i, çöl kenarındaki El-Paran’a kadar uzanan dağlık Seir bölgesinde Horlular’ı bozguna uğrattılar.!V=  On dördüncü yıl Kedorlaomer’le onu destekleyen öbür krallar gelip Aşterot-Karnayim’de Refalılar’ı, Ham’da Zuzlular’ı, Şave-Kiryatayim’de Emliler’i, çöl kenarındaki El-Paran’a kadar uzanan dağlık Seir bölgesinde Horlular’ı bozguna uğrattılar.U}  Bu krallar on iki yıl Kedorlaomer’in egemenliği altında yaşamış, on üçüncü yıl ona başkaldırmışlardı.cTA  Bu son beş kral bugün Lut Gölü olan Siddim Vadisi’nde güçlerini birleştirmişti.&SG  Sodom Kralı Bera’ya, Gomora Kralı Birşa’ya, Adma Kralı Şinav’a, Sevoyim Kralı Şemever’e ve Bala –Soar– Kralı’na karşı savaş açtı.lR U  Bu arada Şinar Kralı Amrafel, Ellasar Kralı Aryok, Elam Kralı Kedorlaomer ve Goyim Kralı TidalxQk  Avram çadırını söktü, gidip Hevron’daki Mamre meşeliğine yerleşti. Orada RAB’be bir sunak yaptı.AP  Kalk, sana vereceğim toprakları boydan boya dolaş.”O  Soyunu toprağın tozu kadar çoğaltacağım. Öyle ki, biri çıkıp da toprağın tozunu sayabilirse, senin soyunu da sayabilecek.TN#  “Gördüğün bütün toprakları sonsuza dek sana ve soyuna vereceğim. M  Lut Avram’dan ayrıldıktan sonra, RAB Avram’a, “Bulunduğun yerden kuzeye, güneye, doğuya, batıya dikkatle bak” dedi,SL! Sodom halkı çok kötüydü. RAB’be karşı büyük günah işliyordu.Ky Avram Kenan topraklarında kaldı. Lut ovadaki kentlerin arasına yerleşti, Sodom’a yakın bir yere çadır kurdu.sJa Lut kendine Şeria Ovası’nın tümünü seçerek doğuya doğru göçtü. Birbirlerinden ayrıldılar.dIC Lut çevresine baktı. Şeria Ovası’nın tümü RAB’bin bahçesi gibi, Soar’a doğru giderken Mısır toprakları gibiydi. Her yerde bol su vardı. RAB Sodom ve Gomora kentlerini yok etmeden önce ova böyleydi.H Bütün topraklar senin önünde. Gel, ayrılalım. Sen sola gidersen, ben sağa gideceğim. Sen sağa gidersen, ben sola gideceğim.”~Gw  Avram Lut’a, “Biz akrabayız” dedi, “Bu yüzden aramızda da çobanlarımız arasında da kavga çıkmasın.F1  Avram’ın çobanlarıyla Lut’un çobanları arasında kavga çıktı. –O günlerde Kenanlılar’la Perizliler de orada yaşıyorlardı.–gEI  Malları öyle çoktu ki, toprak birlikte yaşamalarına elvermedi; yan yana yaşayamadılar.aD=  Avram’la birlikte göçen Lut’un da davarları, sığırları, çadırları vardı.gCI  Önceden yapmış olduğu sunağın bulunduğu yere gidip orada RAB’bi adıyla çağırdı.,BS  Negev’den başlayıp bir yerden öbürüne göçerek Beytel’e kadar gitti. Beytel’le Ay Kenti arasında daha önce çadırını kurmuş olduğu yere vardı.LA  Avram çok zengindi. Sürüleri, altınları, gümüşleri vardı.@ Avram, karısı ve sahip olduğu her şeyle birlikte Mısır’dan ayrılıp Negev’e doğru gitti. Lut da onunla birlikteydi.?  Firavun Avram için adamlarına buyruk verdi. Böylece Avram’la karısını sahip olduğu her şeyle birlikte gönderdiler.h>K  Niçin ‘Saray kızkardeşimdir’ diyerek onunla evlenmeme izin verdin? Al karını, git!”=  Firavun Avram’ı çağırtarak, “Nedir bana bu yaptığın?” dedi, “Neden Saray’ın karın olduğunu söylemedin?q<]  RAB Avram’ın karısı Saray yüzünden firavunla ev halkının başına korkunç felaketler getirdi.;#  Onun hatırı için firavun Avram’a iyi davrandı. Avram davar, sığır, erkek ve dişi eşek, erkek ve kadın köle, deve sahibi oldu.h:K  Kadını gören firavunun adamları, güzelliğini firavuna övdüler. Kadın saraya alındı.b9?  Avram Mısır’a girince, Mısırlılar karısının çok güzel olduğunu farkettiler.}8u Lütfen, ‘Onun kızkardeşiyim’ de ki, senin hatırın için bana iyi davransınlar, canıma dokunmasınlar.”x7k “Olur ki Mısırlılar seni görüp, ‘Bu onun karısı’ diyerek beni öldürür, seni sağ bırakırlar.o6Y Mısır’a yaklaştıklarında karısı Saray’a, “Güzel bir kadın olduğunu biliyorum” dedi,b5? Ülkedeki şiddetli kıtlık yüzünden Avram geçici bir süre için Mısır’a gitti.54g Sonra kona göçe Negev’e doğru ilerledi.S3!  Oradan Beytel’in doğusundaki dağlık bölgeye doğru gitti. Çadırını batıdaki Beytel’le doğudaki Ay Kenti’nin arasına kurdu. Orada RAB’be bir sunak yapıp RAB’bi adıyla çağırdı.2  RAB Avram’a görünerek, “Bu toprakları senin soyuna vereceğim” dedi. Avram kendisine görünen RAB’be orada bir sunak yaptı.u1e  Avram ülke boyunca Şekem’deki More meşesine kadar ilerledi. O günlerde orada Kenanlılar yaşıyordu.00[  Karısı Saray’ı, yeğeni Lut’u, Harran’da kazandıkları malları, edindikleri uşakları yanına alıp Kenan ülkesine doğru yola çıktı. Oraya vardılar./-  Avram RAB’bin buyurduğu gibi yola çıktı. Lut da onunla birlikte gitti. Avram Harran’dan ayrıldığı zaman yetmiş beş yaşındaydı..  Seni kutsayanları kutsayacak, Seni lanetleyeni lanetleyeceğim. Yeryüzündeki bütün halklar Senin aracılığınla kutsanacak.”z-o  “Seni büyük bir ulus yapacağım, Seni kutsayacak, sana ün kazandıracağım, Bereket kaynağı olacaksın.o, [ RAB Avram’a, “Ülkeni, akrabalarını, baba evini bırak, sana göstereceğim ülkeye git” dedi,I+ Terah iki yüz beş yıl yaşadıktan sonra Harran’da öldü.w*i  Terah, oğlu Avram’ı, Haran’ın oğlu olan torunu Lut’u ve Avram’ın karısı olan gelini Saray’ı yanına aldı. Kenan ülkesine gitmek üzere Kildaniler’in Ur Kenti’nden ayrıldılar. Harran’a gidip oraya yerleştiler..)Y  Saray kısırdı, çocuğu olmuyordu.!(=  Avram’la Nahor evlendiler. Avram’ın karısının adı Saray, Nahor’unkinin adı Milka’ydı. Milka Yiska’nın babası Haran’ın kızıydı.h'K  Haran, babası Terah henüz sağken, doğduğu ülkede, Kildaniler’in Ur Kenti’nde öldü.w&i  Terah soyunun öyküsü: Terah Avram, Nahor ve Haran’ın babasıydı. Haran’ın Lut adlı bir oğlu oldu.[%1  Yetmiş yaşından sonra Terah’ın Avram, Nahor ve Haran adlı oğulları oldu.h$K  Terah’ın doğumundan sonra Nahor 119 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.3#c  Nahor 29 yaşındayken oğlu Terah doğdu.g"I  Nahor’un doğumundan sonra Seruk 200 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.3!c  Seruk 30 yaşındayken oğlu Nahor doğdu.e E  Seruk’un doğumundan sonra Reu 207 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.1_  Reu 32 yaşındayken oğlu Seruk doğdu.fG  Reu’nun doğumundan sonra Pelek 209 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.1_  Pelek 30 yaşındayken oğlu Reu doğdu.fG  Pelek’in doğumundan sonra Ever 430 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.2a  Ever 34 yaşındayken oğlu Pelek doğdu.gI  Ever’in doğumundan sonra Şelah 403 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.3c  Şelah 30 yaşındayken oğlu Ever doğdu.mU Şelah’ın doğumundan sonra Arpakşat 403 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.8m Arpakşat 35 yaşındayken oğlu Şelah doğdu.jO Arpakşat’ın doğumundan sonra Sam 500 yıl daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu.lS Sam’ın soyunun öyküsü: Tufandan iki yıl sonra Sam 100 yaşındayken oğlu Arpakşat doğdu.(K Bu nedenle kente Babil adı verildi. Çünkü RAB bütün insanların dilini orada karıştırmış ve onları yeryüzünün dört bucağına dağıtmıştı.S!  Böylece RAB onları yeryüzüne dağıtarak kentin yapımını durdurdu._9  “Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini anlamasınlar.”(K  “Tek bir halk olup aynı dili konuşarak bunu yapmaya başladıklarına göre, düşündüklerini gerçekleştirecek, hiçbir engel tanımayacaklar” dedi,Q  RAB insanların yaptığı kentle kuleyi görmek için aşağıya indi.%  Sonra, “Kendimize bir kent kuralım” dediler, “Göklere erişecek bir kule dikip ün salalım. Böylece yeryüzüne dağılmayız.”{  Birbirlerine, “Gelin, tuğla yapıp iyice pişirelim” dediler. Taş yerine tuğla, harç yerine zift kullandılar.T #  Doğuya göçerlerken Şinar bölgesinde bir ova bulup oraya yerleştiler.h  M Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur, aynı sözleri kullanırlardı.~ w Tufandan sonra kayda geçen, ulus ulus, boy boy yeryüzüne yayılan bütün bu insanlar Nuh’un soyundan gelmedir.f G  Ülkelerinde ve uluslarında çeşitli boylara ve dillere bölünen Samoğulları bunlardı.O   Doğuda, Meşa’dan Sefar’a uzanan dağlık bölgede yaşarlardı. ~~a}}b||&{{zzyyxxix-ww_wvv uu"tsssrWrqq3pp`oojonnmmlllkkKjj(i=ihugBfedddccbb1aan``S__R_^^^]]]!\\F[rZZTYYJXX!WWBVVU[TuSSRR>QQ-PP=OO NN(MLL]LK J`III%HH'GGFF3EEDDDMCdBBAzA>@@+?f>>[==<;;l::'9h8877*66U55!44w3322M11w1A00C/h/..X--- ,,L++?**_))))('''&z&%P% $##`"""!!6 -[+h!Ws/262  ` m ) v%Ds-o  Onu tanıyamadı. Çünkü Yakup’un elleri ağabeyi Esav’ın elleri gibi kıllıydı. İshak onu kutsamak üzereyken,ynm  Yakup babasına yaklaştı. Babası ona dokunarak, “Ses Yakup’un sesi, ama eller Esav’ın elleri” dedi.}mu  İshak, “Yaklaş, oğlum” dedi, “Sana dokunayım, gerçekten oğlum Esav mısın, değil misin anlayayım.”l}  İshak, “Nasıl böyle çabucak buldun, oğlum?” dedi. Yakup, “Tanrın RAB bana yardım etti” diye yanıtladı.3ka  Yakup, “Ben ilk oğlun Esav’ım” diye karşılık verdi, “Söylediğini yaptım. Lütfen kalk, otur da getirdiğim av etini ye. Öyle ki, beni kutsayabilesin.”mjU  Yakup babasının yanına varıp, “Baba!” diye seslendi. Babası, “Evet, kimsin sen?” dedi.Ci  Yaptığı güzel yemekle ekmeği Yakup’un eline verdi.Sh!  Ellerinin üstünü, ensesinin kılsız yerini oğlak derisiyle kapladı.xgk  Büyük oğlu Esav’ın en güzel giysileri o anda evdeydi. Rebeka onları küçük oğlu Yakup’a giydirdi.jfO  Yakup gidip oğlakları annesine getirdi. Annesi babasının sevdiği lezzetli bir yemek yaptı.qe]  Annesi, “Sana gelecek lanet bana gelsin, oğlum” dedi, “Sen beni dinle, git oğlakları getir.”d}  “Ya babam bana dokunursa? O zaman kendisini aldattığımı anlar. Kutsama yerine üzerime lanet getirmiş olurum.”ecE  Yakup, “Ama kardeşim Esav’ın bedeni kıllı, benimkiyse kılsız” diye yanıtladı,ab=  Yemesi için onu babana sen götüreceksin. Öyle ki, ölmeden önce seni kutsasın.”maU  Git süründen bana iki seçme oğlak getir. Onlarla babanın sevdiği lezzetli bir yemek yapayım.6`i  Bak oğlum, sana söyleyeceklerimi iyi dinle:_)  Baban ona, ‘Bana bir hayvan avla getir’ dedi, ‘Lezzetli bir yemek yap, yiyeyim. Ölmeden önce seni RAB’bin huzurunda kutsayayım.’l^S  Rebeka oğlu Yakup’a şöyle dedi: “Dinle, babanın ağabeyin Esav’a söylediklerini duydum.n]W  İshak, oğlu Esav’la konuşurken Rebeka onları dinliyordu. Esav avlanmak için kıra çıkınca,c\A  Sevdiğim lezzetli bir yemek yap, bana getir yiyeyim. Ölmeden önce seni kutsayayım.”j[O  Silahlarını –ok kılıfını, yayını– al, kırlara çıkıp benim için bir hayvan avla.TZ#  İshak, “Artık yaşlandım” dedi, “Ne zaman öleceğimi bilmiyorum.Y -  İshak yaşlanmış, gözleri görmez olmuştu. Büyük oğlu Esav’ı çağırıp, “Oğlum!” dedi. Esav, “Efendim!” diye yanıtladı.GX # Bu kadınlar İshak’la Rebeka’nın başına dert oldular.qW] " Esav kırk yaşında Hititli Beeri’nin kızı Yudit ve Hititli Elon’un kızı Basemat’la evlendi.dVC ! İshak kuyuya Şiva adını verdi. Bu yüzden kent bugüne kadar Beer-Şeva diye anılır.U{  Aynı gün İshak’ın köleleri gelip kazdıkları kuyu hakkında kendisine bilgi verdiler, “Su bulduk” dediler.T  Sabah erkenden kalkıp karşılıklı ant içtiler. Sonra İshak onları yolcu etti. Esenlik içinde oradan ayrıldılar.9So  İshak onlara bir şölen verdi, yiyip içtiler./RY  “Açıkça gördük ki, RAB seninle” diye yanıtladılar, “Onun için, aramızda ant olsun: Biz nasıl sana dokunmadıksa, hep iyi davranarak seni esenlik içinde gönderdikse, sen de bize kötülük etme. Bu konuda seninle anlaşalım. Sen şimdi RAB’bin kutsadığı bir adamsın.”/QY  “Açıkça gördük ki, RAB seninle” diye yanıtladılar, “Onun için, aramızda ant olsun: Biz nasıl sana dokunmadıksa, hep iyi davranarak seni esenlik içinde gönderdikse, sen de bize kötülük etme. Bu konuda seninle anlaşalım. Sen şimdi RAB’bin kutsadığı bir adamsın.”P  İshak onlara, “Niçin yanıma geldiniz?” dedi, “Benden nefret ediyorsunuz. Üstelik beni ülkenizden kovdunuz.”{Oq  Avimelek, danışmanı Ahuzzat ve ordusunun komutanı Fikol ile birlikte, Gerar’dan İshak’ın yanına gitti.N  İshak orada bir sunak yaparak RAB’bi adıyla çağırdı. Çadırını oraya kurdu. Köleleri de orada bir kuyu kazdı.PM  O gece RAB kendisine görünerek, “Ben baban İbrahim’in Tanrısı’yım, korkma” dedi, “Seninle birlikteyim. Seni kutsayacak, kulum İbrahim’in hatırı için soyunu çoğaltacağım.”-LW  İshak oradan Beer-Şeva’ya gitti.cKA  Oradan ayrılıp başka bir yerde kuyu kazdırdı. Bu kuyu yüzünden kavga çıkmadı. Bu nedenle İshak ona Rehovot adını verdi. “RAB en sonunda bize rahatlık verdi” dedi, “Bu ülkede verimli olacağız.”J  İshak’ın köleleri başka bir kuyu kazdılar. Bu kuyu yüzünden de kavga çıkınca İshak kuyuya Sitna adını verdi.,IS  Gerar’ın çobanları, “Su bizim” diyerek İshak’ın çobanlarıyla kavgaya tutuştular. İshak kendisiyle çekiştikleri için kuyuya Esek adını verdi.JH  İshak’ın köleleri vadide kuyu kazarken bir kaynak buldular.iGM  Babası İbrahim yaşarken kazılmış olan kuyuları yeniden açtırdı. Çünkü Filistliler İbrahim’in ölümünden sonra o kuyuları kapamışlardı. Kuyulara aynı adları, babasının vermiş olduğu adları verdi.TF#  İshak oradan ayrıldı. Gerar Vadisi’nde çadır kurup oraya yerleşti.lES  Avimelek İshak’a, “Ülkemizden git” dedi, “Çünkü gücün bizim gücümüzü aştı.”rD_  Babası İbrahim yaşarken kölelerinin kazmış olduğu bütün kuyuları toprakla doldurup kapadılar.mCU  Sürülerle davar, sığır ve birçok uşak sahibi oldu. Filistliler onu kıskanmaya başladılar.WB)  İshak bolluğa kavuştu. Varlığı gittikçe büyüyordu. Çok zengin oldu.fAG  İshak o ülkede ekin ekti ve o yıl ektiğinin yüz katını biçti. RAB onu kutsamıştı.z@o  Sonra bütün halka, “Kim bu adama ya da karısına dokunursa, kesinlikle öldürülecek” diye buyruk verdi.?  Avimelek, “Nedir bize bu yaptığın?” dedi, “Az kaldı halkımdan biri karınla yatacaktı. Bize suç işletecektin.”Q>  İshak’ı çağırtarak, “Bu kadın gerçekte senin karın!” dedi, “Neden kızkardeşin olduğunu söyledin?” İshak, “Çünkü onun yüzünden canımdan olurum diye düşündüm” dedi.%=E  İshak orada uzun zaman kaldı. Bir gün Filist Kralı Avimelek, pencereden dışarı bakarken, İshak’ın karısı Rebeka’yı okşadığını gördü.h<K  Yöre halkı karısıyla ilgili soru sorunca, “Kızkardeşimdir” diyordu. Çünkü “Karımdır” demekten korkuyordu. Rebeka yüzünden yöre halkı beni öldürebilir diye düşünüyordu. Çünkü Rebeka güzeldi.+;S  Böylece İshak Gerar’da kaldı.y:m  Çünkü İbrahim sözümü dinledi. Uyarılarıma, buyruklarıma, kurallarıma, yasalarıma bağlı kaldı.”09[  Soyunu gökteki yıldızlar kadar çoğaltacağım. Bu ülkelerin tümünü onlara vereceğim. Yeryüzündeki bütün uluslar senin soyun aracılığıyla kutsanacak.>8w  Orada bir süre kal. Ben seninle olacak, seni kutsayacağım: Bütün bu toprakları sana ve soyuna vereceğim. Baban İbrahim’e ant içerek verdiğim sözü yerine getireceğim.k7Q  RAB İshak’a görünerek, “Mısır’a gitme” dedi, “Sana söyleyeceğim ülkeye yerleş.6 9  İbrahim’in yaşadığı dönemdeki kıtlıktan başka ülkede bir kıtlık daha oldu. İshak Gerar’a, Filist Kralı Avimelek’in yanına gitti.57 " Yakup Esav’a ekmekle mercimek çorbası verdi. Esav yiyip içtikten sonra kalkıp gitti. Böylece Esav ilk oğulluk hakkını küçümsemiş oldu.d4C ! Yakup, “Önce ant iç” dedi. Esav ant içerek ilk oğulluk hakkını Yakup’a sattı.t3c  Esav, “Baksana, açlıktan ölmek üzereyim” dedi, “İlk oğulluk hakkının bana ne yararı var?”X2+  Yakup, “Önce sen ilk oğulluk hakkını bana ver” diye karşılık verdi. 1  Yakup’a, “Lütfen şu kızıl çorbadan biraz ver de içeyim. Aç ve bitkinim” dedi. Bu nedenle ona Edom adı da verildi.N0  Bir gün Yakup çorba pişirirken Esav avdan geldi. Aç ve bitkindi.w/i  İshak Esav’ı daha çok severdi, çünkü onun getirdiği av etlerini yerdi. Rebeka ise Yakup’u severdi.{.q  Çocuklar büyüdü. Esav kırları seven usta bir avcı oldu. Yakup’sa hep çadırda oturan sakin bir adamdı.--U  Sonra kardeşi doğdu. Eliyle Esav’ın topuğunu tutuyordu. Bu yüzden İshak ona Yakup adını verdi. Rebeka doğum yaptığında İshak altmış yaşındaydı.x,k  İlk doğan oğlu kıpkırmızı ve tüylüydü; kırmızı bir cüppeyi andırıyordu. Adını Esav koydular.C+  Doğum vakti gelince, Rebeka’nın ikiz oğulları oldu..*W  RAB onu şöyle yanıtladı: “Rahminde iki ulus var, Senden iki ayrı halk doğacak, Biri öbüründen güçlü olacak, Büyüğü küçüğüne hizmet edecek.”u)e  Çocuklar karnında itişiyordu. Rebeka, “Nedir bu başıma gelen?” diyerek RAB’be danışmaya gitti.(!  İshak karısı için RAB’be yakardı, çünkü karısı kısırdı. RAB İshak’ın yakarışını yanıtladı, Rebeka hamile kaldı.'  İshak Aramlı Lavan’ın kızkardeşi, Paddan-Aramlı Betuel’in kızı Rebeka’yla evlendiğinde kırk yaşındaydı.4&e  İbrahim’in oğlu İshak’ın öyküsü:E%  İsmailoğulları Aşur’a doğru giderken Mısır sınırı yakınında, Havila ile Şur arasındaki bölgeye yerleştiler. Kardeşlerinin yaşadığı yerin doğusuna yerleşmişlerdi.g$I  İsmail yüz otuz yedi yıl yaşadıktan sonra son soluğunu verdi. Ölüp halkına kavuştu.}#u  İsmail’in oğulları olan bu on iki bey oymakların atalarıydı. Köylerine, obalarına da bu adları verdiler.2"a  Hadat, Tema, Yetur, Nafiş, Kedema gelir.!7  Mişma, Duma, Massa,   Doğum sırasına göre İsmail’in oğullarının adları şunlardır: İlk oğlu Nevayot. Sonra Kedar, Adbeel, Mivsam,eE  Sara’nın cariyesi Mısırlı Hacer’in İbrahim’e doğurduğu İsmail’in öyküsü:ue  Tanrı İbrahim’in ölümünden sonra oğlu İshak’ı kutsadı. İshak Beer-Lahay-Roi’de yaşıyordu.ym  İbrahim o tarlayı Hititler’den satın almıştı. Böylece İbrahim’le karısı Sara oraya gömüldüler.   Oğulları İshak’la İsmail onu Hititli Sohar oğlu Efron’un tarlasında Mamre’ye yakın Makpela Mağarası’na gömdüler.p[  Kocamış, yaşama doymuş, iyice yaşlanmış olarak son soluğunu verdi. Ölüp atalarına kavuştu.G  İbrahim yüz yetmiş beş yıl yaşadı. Ömrü bu kadardı.  Cariyelerinin oğullarına da armağanlar verdi. Kendisi sağken bu çocukları oğlu İshak’tan uzaklaştırıp doğuya gönderdi.?{  İbrahim sahip olduğu her şeyi İshak’a bıraktı.wi  Midyan’ın Efa, Efer, Hanok, Avida, Eldaa adlı oğulları oldu. Bunların hepsi Ketura’nın soyundandı.gI  Yokşan’dan da Şeva, Dedan oldu. Dedan soyundan Aşurlular, Letuşlular, Leumlular doğdu.V'  Ondan Zimran, Yokşan, Medan, Midyan, Yişbak, Şuah adlı çocukları oldu.J   İbrahim bir kadınla daha evlendi. Kadının adı Ketura’ydı.W) C İshak Rebeka’yı annesi Sara’nın yaşamış olduğu çadıra götürüp onunla evlendi. Böylece Rebeka İshak’ın karısı oldu. İshak onu sevdi. Annesinin ölümünden sonra onunla avunç buldu.;s B Uşak bütün yaptıklarını İshak’a anlattı.<s A İbrahim’in uşağına, “Tarladan bizi karşılamaya gelen şu adam kim?” diye sordu. Uşak, “Efendim” diye karşılık verdi. Rebeka peçesini alıp yüzünü örttü.3c @ Rebeka İshak’ı görünce deveden indi,xk ? Akşamüzeri düşünmek için tarlaya gitti. Başını kaldırdığında develerin yaklaştığını gördü.X+ > İshak Beer-Lahay-Roi’den gelmişti. Çünkü Negev bölgesinde yaşıyordu. + = Rebeka’yla genç hizmetçileri hazırlanıp develere binerek İbrahim’in uşağını izlediler. Uşak Rebeka’yı alıp oradan ayrıldı.! = < Rebeka’yı şöyle kutsadılar: “Ey kızkardeşimiz, Binlerce, on binlerce kişiye analık et, Soyun düşmanlarının kentlerini mülk edinsin.”l S ; Böylece Rebeka’yla dadısını, İbrahim’in uşağıyla adamlarını uğurlamaya çıktılar.w i : Rebeka’yı çağırıp, “Bu adamla gitmek istiyor musun?” diye sordular. Rebeka, “İstiyorum” dedi.7 k 9 “Kızı çağırıp ona soralım” dediler.mU 8 Adam, “Madem RAB yolumu açtı, beni geciktirmeyin” dedi, “İzin verin, efendime döneyim.” 7 Rebeka’nın kardeşiyle annesi, “Bırak kız on gün kadar bizimle kalsın, sonra gidersin” diye karşılık verdiler.&G 6 Sonra yanındakilerle birlikte yedi, içti. Geceyi orada geçirdiler. Sabah kalkınca İbrahim’in uşağı, “Beni yolcu edin, efendime döneyim” dedi.wi 5 Rebeka’ya altın, gümüş takımlar, giysiler, kardeşiyle annesine de değerli eşyalar çıkarıp verdi.X+ 4 İbrahim’in uşağı bu sözleri duyunca, yere kapanarak RAB’be tapındı.gI 3 İşte Rebeka burada. Al götür. RAB’bin buyurduğu gibi efendinin oğluna karı olsun.”zo 2 Lavan’la Betuel, “Bu RAB’bin işi” diye karşılık verdiler, “Biz sana ne iyi, ne kötü diyebiliriz. ; 1 Şimdi efendime sevgi ve sadakat mı göstereceksiniz, yoksa olmaz mı diyeceksiniz, bana bildirin. Öyle ki, ben de ne yapacağıma karar vereyim.”/Y 0 Eğilip RAB’be tapındım. Efendimin oğluna kardeşinin torununu almak için bana doğru yolu gösteren efendim İbrahim’in Tanrısı RAB’be övgüler sundum.;q / “Ona, ‘Kimin kızısın sen?’ diye sordum. “ ‘Milka’yla Nahor’un oğlu Betuel’in kızıyım’ dedi. “Bunun üzerine burnuna halka, kollarına bilezik taktım.~# . “Rebeka hemen testisini omuzundan indirdi, ‘İç efendim’ dedi, ‘Ben de develerine içireyim.’ Ben içtim. Develere de su verdi.)}M - “Ben içimden dua ederken, Rebeka omuzunda su testisiyle dışarı çıktı. Pınar başına gidip su aldı. Ona, ‘Lütfen, biraz su ver, içeyim’ dedim.| , O da, sen iç, develerin için de su çekeyim derse, anlayacağım ki efendimin oğlu için RAB’bin seçtiği kız odur.’ { + İşte pınarın başında bekliyorum. Su almaya gelen kızlardan birine, lütfen testinden bana biraz su ver, içeyim, diyeceğim. z * “Bugün pınarın başına geldiğimde şöyle dua ettim: ‘Ya RAB, efendim İbrahim’in Tanrısı, yalvarırım yolumu aç. y ) İçtiğin anttan ancak akrabalarımın yanına vardığında sana kızı vermezlerse, evet, ancak o zaman özgür olabilirsin.’1x] ( “Efendim, ‘Yolunda yürüdüğüm RAB meleğini seninle gönderecek, yolunu açacak’ dedi, ‘Akrabalarımdan, babamın ailesinden oğluma bir kız getireceksin.Cw ' “Efendime, ‘Ya kız benimle gelmezse?’ diye sordum.Av} & ‘Ülkelerinde yaşadığım Kenanlılar’dan oğluma kız almayacaksın. Oğluma kız almak için babamın ailesine, akrabalarımın yanına gideceksin’ diyerek bana ant içirdi.Au} % ‘Ülkelerinde yaşadığım Kenanlılar’dan oğluma kız almayacaksın. Oğluma kız almak için babamın ailesine, akrabalarımın yanına gideceksin’ diyerek bana ant içirdi.pt[ $ Karısı Sara ileri yaşta efendime bir oğul doğurdu. Efendim sahip olduğu her şeyi oğluna verdi.s3 # “RAB efendimi alabildiğine kutsadı. Onu zengin etti. Ona davar, sığır, altın, gümüş, erkek ve kadın köleler, develer, eşekler verdi.9ro " Adam, “Ben İbrahim’in uşağıyım” dedi,q+ ! Önüne yemek konulunca, adam, “Niçin geldiğimi anlatmadan yemek yemeyeceğim” dedi. Lavan, “Öyleyse anlat” diye karşılık verdi.'pI  Böylece adam eve girdi. Lavan develerin kolanlarını çözdü, onlara saman ve yem verdi. Adamla yanındakilere ayaklarını yıkamaları için su getirdi.o9  Lavan, “Eve buyur, ey RAB’bin kutsadığı adam” dedi, “Niçin dışarıda bekliyorsun? Senin için oda, develerin için yer hazırladım.”enE  Kızkardeşinin burnundaki halkayı, kollarındaki bilezikleri görmüştü. Rebeka adamın kendisine söylediklerini de anlatınca, Lavan adamın yanına gitti. Adam pınarın başında, develerinin yanında duruyordu.kmQ  Rebeka’nın Lavan adında bir kardeşi vardı. Lavan pınarın başındaki adama doğru koştu.8lm  Kız annesinin evine koşup olanları anlattı.Vy  İbrahim, “Sakın oğlumu oraya götürme!” dedi,U  Uşak, “Ya kız benimle bu ülkeye gelmek istemezse?” diye sordu, “O zaman oğlunu geldiğin ülkeye götüreyim mi?”bT?  Oğlum İshak’a kız almak için benim ülkeme, akrabalarımın yanına gideceksin.”S'  “Yerin göğün Tanrısı RAB’bin adıyla ant içmeni istiyorum. Aralarında yaşadığım Kenanlılar’dan oğluma kız almayacaksın.tRc  İbrahim, evindeki en yaşlı ve her şeyden sorumlu uşağına, “Elini uyluğumun altına koy ” dedi,VQ )  İbrahim kocamış, iyice yaşlanmıştı. RAB onu her yönden kutsamıştı.kPQ  Hititler tarlayı içindeki mağarayla birlikte İbrahim’in mezarlık yeri olarak onayladılar.O  İbrahim karısı Sara’yı Kenan ülkesinde Mamre’ye –Hevron’a– yakın Makpela Tarlası’ndaki mağaraya gömdü.bN?  Böylece Efron’un Mamre yakınında Makpela’daki tarlası, çevresindeki bütün ağaçlarla ve içindeki mağarayla birlikte, kent kapısında toplanan Hititler’in huzurunda İbrahim’in mülkü kabul edildi.bM?  Böylece Efron’un Mamre yakınında Makpela’daki tarlası, çevresindeki bütün ağaçlarla ve içindeki mağarayla birlikte, kent kapısında toplanan Hititler’in huzurunda İbrahim’in mülkü kabul edildi.;Lq  İbrahim Efron’un önerisini kabul etti. Efron’un Hititler’in önünde sözünü ettiği dört yüz şekel gümüşü tüccarların ağırlık ölçülerine göre tarttı.K  Efron, “Efendim, beni dinle” diye karşılık verdi, “Aramızda dört yüz şekel gümüşün sözü mü olur? Ölünü göm.”J  Efron, “Efendim, beni dinle” diye karşılık verdi, “Aramızda dört yüz şekel gümüşün sözü mü olur? Ölünü göm.”$IC  Herkesin duyacağı biçimde Efron’a, “Lütfen beni dinle” dedi, “Tarlanın parasını ödeyeyim. Parayı kabul et ki, ölümü oraya gömeyim.”4He  İbrahim ülke halkının önünde eğildi.2G_  “Hayır, efendim!” diye karşılık verdi, “Beni dinle, mağarayla birlikte tarlayı da sana veriyorum. Halkımın huzurunda onu sana veriyorum. Ölünü göm.”pF[  Hititli Efron halkının arasında oturuyordu. Kent kapısında toplanan herkesin duyacağı biçimde,E'  “Tarlasının dibindeki Makpela Mağarası’nı bana satsın. Fiyatı neyse huzurunuzda eksiksiz ödeyip orayı mezarlık yapacağım.”mDU  “Eğer ölümü gömmemi istiyorsanız, benim için Sohar oğlu Efron’a ricada bulunun” dedi,GC  İbrahim, ülke halkı olan Hititler’in önünde eğilerek,PB  Hititler, “Efendim, bizi dinle” diye yanıtladılar, “Sen aramızda önemli bir beysin. Ölünü mezarlarımızın en iyisine göm. Ölünü gömmen için kimse senden mezarını esirgemez.”PA  Hititler, “Efendim, bizi dinle” diye yanıtladılar, “Sen aramızda önemli bir beysin. Ölünü mezarlarımızın en iyisine göm. Ölünü gömmen için kimse senden mezarını esirgemez.” @  “Ben aranızda konuk ve yabancıyım” dedi, “Bana mezar yapabileceğim bir toprak satın. Ölümü kaldırıp gömeyim.”J?  Sonra karısının ölüsünün başından kalkıp Hititler’e,>)  Kenan ülkesinde, bugün Hevron denilen Kiryat-Arba’da öldü. İbrahim yas tutmak, ağlamak için Sara’nın ölüsünün başına gitti.?= }  Sara yüz yirmi yedi yıl yaşadı. Ömrü bu kadardı.]<5  Reuma adındaki cariyesi de Nahor’a Tevah, Gaham, Tahaş ve Maaka’yı doğurdu.o;Y  Betuel Rebeka’nın babası oldu. Bu sekiz çocuğu İbrahim’in kardeşi Nahor’a Milka doğurdu.1:_  Keset, Hazo, Pildaş, Yidlaf, Betuel.”K9  “İlk oğlu Ûs, kardeşi Bûz, Kemuel –Aram’ın babası–p8[  Bir süre sonra İbrahim’e, “Milka, kardeşin Nahor’a çocuklar doğurdu” diye haber verdiler, 7  Sonra İbrahim uşaklarının yanına döndü. Birlikte yola çıkıp Beer-Şeva’ya gittiler. İbrahim Beer-Şeva’da kaldı.m6U  Soyunun aracılığıyla yeryüzündeki bütün uluslar kutsanacak. Çünkü sözümü dinledin.”'5I  seni fazlasıyla kutsayacağım; soyunu göklerin yıldızları, kıyıların kumu kadar çoğaltacağım. Soyun düşmanlarının kentlerini mülk edinecek.u4e  “RAB diyor ki, kendi üzerime ant içiyorum. Bunu yaptığın için, biricik oğlunu esirgemediğin içinH3  RAB’bin meleği göklerden İbrahim’e ikinci kez seslendi:2  Oraya “Yahve yire ” adını verdi. “RAB’bin dağında sağlanacaktır” sözü bu yüzden bugün de söyleniyor.'1I  İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmış bir koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oğlunun yerine onu yakmalık sunu olarak sundu.0-  Melek, “Çocuğa dokunma” dedi, “Ona hiçbir şey yapma. Şimdi Tanrı’dan korktuğunu anladım, biricik oğlunu benden esirgemedin.”/  Ama RAB’bin meleği göklerden, “İbrahim, İbrahim!” diye seslendi. İbrahim, “İşte buradayım!” diye karşılık verdi.8.m  Onu boğazlamak için uzanıp bıçağı aldı.1-]  Tanrı’nın kendisine belirttiği yere varınca İbrahim bir sunak yaptı, üzerine odun dizdi. Oğlu İshak’ı bağlayıp sunaktaki odunların üzerine yatırdı.,  İbrahim, “Oğlum, yakmalık sunu için kuzuyu Tanrı kendisi sağlayacak” dedi. İkisi birlikte yürümeye devam ettiler./+Y  Yakmalık sunu için yardığı odunları oğlu İshak’a yükledi. Ateşi ve bıçağı kendisi aldı. Birlikte giderlerken İshak İbrahim’e, “Baba!” dedi. İbrahim, “Evet, oğlum!” diye yanıtladı. İshak, “Ateşle odun burada, ama yakmalık sunu kuzusu nerede?” diye sordu./*Y  Yakmalık sunu için yardığı odunları oğlu İshak’a yükledi. Ateşi ve bıçağı kendisi aldı. Birlikte giderlerken İshak İbrahim’e, “Baba!” dedi. İbrahim, “Evet, oğlum!” diye yanıtladı. İshak, “Ateşle odun burada, ama yakmalık sunu kuzusu nerede?” diye sordu. )  Uşaklarına, “Siz burada, eşeğin yanında kalın” dedi, “Tapınmak için oğlumla birlikte oraya gidip döneceğiz.”8(m  Üçüncü gün gideceği yeri uzaktan gördü.g'I  İbrahim sabah erkenden kalktı, eşeğine palan vurdu. Yanına uşaklarından ikisini ve oğlu İshak’ı aldı. Yakmalık sunu için odun yardıktan sonra, Tanrı’nın kendisine belirttiği yere doğru yola çıktı.,&S  Tanrı, “İshak’ı, sevdiğin biricik oğlunu al, Moriya bölgesine git” dedi, “Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu olarak sun.”p% ]  Daha sonra Tanrı İbrahim’i denedi. “İbrahim!” diye seslendi. İbrahim, “Buradayım!” dedi.<$u " Filist yöresinde konuk olarak uzun süre yaşadı.z#o ! İbrahim Beer-Şeva’da bir ılgın ağacı dikti; orada RAB’bi, ölümsüz Tanrı’yı adıyla çağırdı. "  Beer-Şeva’da yapılan bu antlaşmadan sonra Avimelek, ordusunun komutanı Fikol’la birlikte Filist yöresine geri döndü.Z!/  Bu yüzden oraya Beer-Şeva adı verildi. Çünkü ikisi orada ant içmişlerdi.   İbrahim, “Bu yedi dişi kuzuyu benim elimden almalısın” diye yanıtladı, “Kuyuyu benim açtığımın kanıtı olsun.”^7  Avimelek, “Bunun anlamı ne, niçin bu yedi dişi kuzuyu ayırdın?” diye sordu.9o  İbrahim sürüsünden yedi dişi kuzu ayırdı.kQ  Daha sonra İbrahim Avimelek’e davar ve sığır verdi. Böylece ikisi bir antlaşma yaptılar.}  Avimelek, “Bunu kimin yaptığını bilmiyorum” diye yanıtladı, “Sen de bana söylemedin, ilk kez duyuyorum.”V'  İbrahim Avimelek’e bir kuyuyu zorla ele geçiren adamlarından yakındı.*Q  İbrahim, “Ant içerim” dedi.E  “Onun için, Tanrı’nın önünde bana, oğluma ve soyuma haksız davranmayacağına ant iç. Bana ve konuk olarak yaşadığın bu ülkeye, benim sana yaptığım gibi iyi davran.”~w  O sırada Avimelek’le ordusunun komutanı Fikol İbrahim’e, “Yaptığın her şeyde Tanrı seninle” dediler,O  Paran Çölü’nde yaşarken annesi ona Mısırlı bir kadın aldı.U%  Çocuk büyürken Tanrı onunlaydı. Çocuk çölde yaşadı ve okçu oldu.vg  Sonra Tanrı Hacer’in gözlerini açtı, Hacer bir kuyu gördü. Gidip tulumunu doldurdu, oğluna içirdi.P  Kalk, oğlunu kaldır, elini tut. Onu büyük bir ulus yapacağım.”,S  Tanrı çocuğun sesini duydu. Tanrı’nın meleği göklerden Hacer’e, “Nen var, Hacer?” diye seslendi, “Korkma! Çünkü Tanrı çocuğun sesini duydu.+  Yaklaşık bir ok atımı uzaklaşıp, “Oğlumun ölümünü görmeyeyim” diyerek onun karşısına oturup hıçkıra hıçkıra ağladı.L  Tulumdaki su tükenince, oğlunu bir çalının altına bıraktı.S!  İbrahim sabah erkenden kalktı, biraz yiyecek, bir tulum da su hazırlayıp Hacer’in omuzuna attı, çocuğunu da verip onu gönderdi. Hacer Beer-Şeva Çölü’ne gitti, orada bir süre dolaştı.V'  Cariyenin oğlundan da bir ulus yaratacağım, çünkü o da senin soyun.”-  Ancak Tanrı İbrahim’e, “Oğlunla cariyen için üzülme” dedi, “Sara ne derse, onu yap. Çünkü senin soyun İshak’la sürecektir.H   Bu İbrahim’i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu.   İbrahim’e, “Bu cariyeyle oğlunu kov” dedi, “Bu cariyenin oğlu, oğlum İshak’ın mirasına ortak olmasın.”p [  Ne var ki Sara, Mısırlı Hacer’in İbrahim’den olma oğlu İsmail’in alay ettiğini görünce,W )  Çocuk büyüdü. Sütten kesildiği gün İbrahim büyük bir şölen verdi.` ;  Kim İbrahim’e Sara çocuk emzirecek derdi? Bu yaşında ona bir oğul doğurdum.”hK  Sara, “Tanrı yüzümü güldürdü” dedi, “Bunu duyan herkes benimle birlikte gülecek.9o  İshak doğduğunda İbrahim yüz yaşındaydı.cA  Tanrı’nın kendisine buyurduğu gibi oğlu İshak’ı sekiz günlükken sünnet etti.I  İbrahim Sara’nın doğurduğu çocuğa İshak adını verdi.  Sara hamile kaldı; İbrahim’in yaşlılık döneminde, tam Tanrı’nın belirttiği zamanda ona bir erkek çocuk doğurdu.W +  RAB verdiği söz uyarınca Sara’ya iyilik etti ve sözünü yerine getirdi.  Çünkü İbrahim’in karısı Sara yüzünden RAB Avimelek’in evindeki kadınların hamile kalmasını engellemişti.|s  İbrahim Tanrı’ya dua etti ve Tanrı Avimelek’le karısına, cariyelerine şifa verdi. Çocuk sahibi oldular.?y  Sara’ya da, “Kardeşine bin parça gümüş veriyorum” dedi, “Yanındakilere karşı senin suçsuz olduğunu gösteren bir kanıttır bu. Herkes suçsuz olduğunu bilsin.”Y-  İbrahim’e, “İşte ülkem önünde, nereye istersen oraya yerleş” dedi.~  Avimelek İbrahim’e karısı Sara’yı geri verdi. Bunun yanısıra ona davar, sığır, köleler, cariyeler de verdi.1}]  Tanrı beni babamın evinden gurbete gönderdiği zaman karıma, ‘Bana sevgini şöyle göstereceksin: Gideceğimiz her yerde kardeşin olduğumu söyle’ dedim.”g|I  Üstelik, Sara gerçekten kızkardeşimdir. Babamız bir, annemiz ayrıdır. Onunla evlendim.{  İbrahim, “Çünkü burada hiç Tanrı korkusu yok” diye yanıtladı, “Karım yüzünden beni öldürebilirler diye düşündüm.Fz  Sonra, “Amacın neydi, niçin yaptın bunu?” diye sordu.Ry  Avimelek İbrahim’i çağırtarak, “Ne yaptın bize?” dedi, “Sana ne haksızlık ettim ki, beni ve krallığımı bu büyük günaha sürükledin? Bana bu yaptığın yapılacak iş değil.”}xu  Avimelek sabah erkenden kalktı, bütün adamlarını çağırarak olup biteni anlattı. Adamlar dehşete düştü. ~~ }||b{{Qztyyxww.vv9ujttBsvrqqqponmllXkkfjj7ihhgg%ff_eeedd cXbbjaaj``\__{^^K]]X\\\[[AZZZdZY\XXiXWW^VVGUTTSSRR.QQTPP|POOOMNN.MTLLKK]JJdIIUHH5GG+FF}EE*DCCjBBDAAE@@?z>>}==h<<< ;;<:w:799X8877666`55@44n4!33 2j11]00S//u.--`,,&+**J))7(]'e',&&[&%%$$-#r""Y!!!3 $|M#wn68Hz@/V+V B ! i p ant]c " Hamor onlara, “Oğlum Şekem’in gönlü kızınızda” dedi, “Lütfen onu oğluma eş olarak verin.Z\/ " Yakup’un oğulları olayı duyar duymaz kırdan döndüler. Üzüntülü ve çok öfkeliydiler. Çünkü Şekem Yakup’un kızıyla yatarak İsrail’in onurunu kırmıştı. Böyle bir şey olmamalıydı.V[' " Bu arada Şekem’in babası Hamor konuşmak için Yakup’un yanına gitti.Z' " Yakup kızı Dina’nın kirletildiğini duyduğunda, oğulları kırda hayvanların başındaydı. Yakup onlar gelinceye kadar konuşmadı.EY " Babası Hamor’a, “Bu kızı bana eş olarak al” dedi.]X5 " Yakup’un kızına gönlünü kaptırdı. Dina’yı sevdi ve ona nazik davrandı.dWC " O bölgenin beyi Hivli Hamor’un oğlu Şekem Dina’yı görünce tutup ırzına geçti.WV + " Lea’yla Yakup’un kızı Dina bir gün yöre kadınlarını ziyarete gitti.@U} ! Orada bir sunak kurarak El-Elohe-İsrail adını verdi.rT_ ! Çadırını kurduğu arsayı Şekem’in babası Hamor’un oğullarından yüz parça gümüşe aldı.}Su ! Yakup güvenlik içinde Paddan-Aram’dan Kenan ülkesine, Şekem Kenti’ne vardı. Kentin yakınında konakladı.R} ! Yakup’sa Sukkot’a gitti. Orada kendine ev, hayvanlarına barınaklar yaptı. Bu yüzden oraya Sukkot adını verdi.:Qq ! Esav o gün Seir’e dönmek üzere yola koyuldu.!P= ! Esav, “Yanımdaki adamlardan birkaçını yanına vereyim” dedi. Yakup, “Niçin?” diye sordu, “Ben yalnızca seni hoşnut etmek istiyorum.”O1 ! Efendim, lütfen sen kulunun önünden git. Ben hayvanlarla çocuklara ayak uydurarak yavaş yavaş geleceğim. Seir’de efendime yetişirim.”9Nm ! Yakup, “Efendim, bilirsin, çocuklar narindir” dedi, “Yanımdaki koyunların, sığırların yavruları var. Hayvanları bir gün daha yürümeye zorlarsak hepsi ölür.YM- ! Esav, “Haydi yolumuza devam edelim” dedi, “Ben önünsıra gideceğim.”L' ! Lütfen sana gönderdiğim armağanı al. Tanrı bana öyle iyilik yaptı ki, her şeyim var.” Armağanı kabul ettirinceye kadar diretti.KK ! Yakup, “Olmaz, eğer sevgini kazandımsa, lütfen armağanımı kabul et” diye karşılık verdi, “Senin yüzünü görmek Tanrı’nın yüzünü görmek gibi. Çünkü beni kabul ettin.bJ? ! Esav, “Benim yeterince malım var, kardeşim” dedi, “Senin malın sana kalsın.”I! ! Esav, “Karşılaştığım öbür topluluğun anlamı neydi?” diye sordu. Yakup, “Efendimi hoşnut etmek için” diye yanıtladı.rH_ ! Ardından Lea çocuklarıyla birlikte yaklaşıp eğildi. En son da Yusuf’la Rahel yaklaşıp eğildi.DG ! Cariyelerle yanlarındaki çocuklar yaklaşıp eğildiler.F# ! Esav kadınlarla çocuklara baktı. “Kim bu yanındakiler?” diye sordu. Yakup, “Tanrı’nın kuluna lütfettiği çocuklar” dedi.yEm ! Ne var ki Esav koşarak onu karşıladı, kucaklayıp boynuna sarıldı, öptü. İkisi de ağlamaya başladı.[D1 ! Kendisi hepsinin önüne geçti. Ağabeyine yaklaşırken yedi kez yere kapandı.tCc ! Cariyelerle çocuklarını öne, Lea’yla çocuklarını arkaya, Rahel’le Yusuf’u da en arkaya dizdi.B { ! Yakup baktı, Esav dört yüz adamıyla birlikte geliyor. Çocukları Lea’yla Rahel’e ve iki cariyeye teslim etti.%AE Bu nedenle İsrailliler bugün bile uyluk kemiğinin üzerindeki siniri yemezler. Çünkü Yakup’un uyluk kemiğinin başındaki sinire çarpılmıştı.Z@/  Yakup Peniel’den ayrılırken güneş doğdu. Uyluğundan ötürü aksıyordu.y?m  Yakup, “Tanrı’yla yüzyüze görüştüm, ama canım bağışlandı” diyerek oraya Peniel adını verdi. >  Yakup, “Lütfen adını söyler misin?” diye sordu. Ama adam, “Neden adımı soruyorsun?” dedi. Sonra Yakup’u kutsadı.=y  Adam, “Artık sana Yakup değil, İsrail denecek” dedi, “Çünkü Tanrı’yla, insanlarla güreşip yendin.”7<k  Adam, “Adın ne?” diye sordu. “Yakup.”z;o  Adam, “Bırak beni, gün ağarıyor” dedi. Yakup, “Beni kutsamadıkça seni bırakmam” diye yanıtladı.:  Yakup’u yenemeyeceğini anlayınca, onun uyluk kemiğinin başına çarptı. Öyle ki, güreşirken Yakup’un uyluk kemiği çıktı.b9?  Böylece Yakup arkada yalnız kaldı. Bir adam gün ağarıncaya kadar onunla güreşti.S8!  Onları geçirdikten sonra sahip olduğu her şeyi de karşıya geçirdi.7%  Yakup o gece kalktı; iki karısını, iki cariyesini, on bir oğlunu yanına alıp Yabbuk Irmağı’nın sığ yerinden karşıya geçti.T6#  Böylece armağanı önden gönderip geceyi konakladığı yerde geçirdi.D5  ‘Kulun Yakup arkamızdan geliyor’ diyeceksiniz.” “Önden göndereceğim armağanla onu yatıştırır, sonra kendisini görürüm. Belki beni bağışlar” diye düşünüyordu.)4M  İkinci ve üçüncü köleye, sürülerin peşinden giden herkese aynı buyruğu verdi: “Esav’la karşılaştığınızda aynı şeyleri söyleyeceksiniz.3  ‘Kulun Yakup’un’ diyeceksin, ‘Efendisi Esav’a armağan olarak gönderiyor. Kendisi de arkamızdan geliyor.’ ”(2K  Birinci köleye buyruk verdi: “Ağabeyim Esav’la karşılaştığında, ‘Sahibin kim, nereye gidiyorsun? Önündeki bu hayvanlar kimin?’ diye sorarsa,1  Bunları ayrı sürüler halinde kölelerine teslim ederek, “Önümden gidin, sürüler arasında boşluk bırakın” dedi.0  Yakup geceyi orada geçirdi. Birlikte getirdiği hayvanlardan ağabeyi Esav’a armağan olarak iki yüz keçi, yirmi teke, iki yüz koyun, yirmi koç, yavrularıyla birlikte otuz dişi deve, kırk inek, on boğa, yirmi dişi, on erkek eşek ayırdı./  Yakup geceyi orada geçirdi. Birlikte getirdiği hayvanlardan ağabeyi Esav’a armağan olarak iki yüz keçi, yirmi teke, iki yüz koyun, yirmi koç, yavrularıyla birlikte otuz dişi deve, kırk inek, on boğa, yirmi dişi, on erkek eşek ayırdı.. Yakup geceyi orada geçirdi. Birlikte getirdiği hayvanlardan ağabeyi Esav’a armağan olarak iki yüz keçi, yirmi teke, iki yüz koyun, yirmi koç, yavrularıyla birlikte otuz dişi deve, kırk inek, on boğa, yirmi dişi, on erkek eşek ayırdı.-' ‘Seni kesinlikle başarılı kılacağım, soyunu denizin kumu gibi sayılamayacak kadar çoğaltacağım’ diye söz vermiştin bana.”w,i Yalvarırım, beni ağabeyim Esav’dan koru. Gelip bana, çocuklarla annelerine saldırmasından korkuyorum.,+S Bana gösterdiğin bunca iyiliğe, güvene layık değilim. Şeria Irmağı’nı geçtiğimde değneğimden başka bir şeyim yoktu. Şimdi iki orduyla döndüm.@*{ Sonra şöyle dua etti: “Ey atam İbrahim’in, babam İshak’ın Tanrısı RAB! Bana, ‘Ülkene, akrabalarının yanına dön, seni başarılı kılacağım’ diye söz verdin.h)K  “Esav gelir, bir gruba saldırırsa, hiç değilse öteki grup kurtulur” diye düşündü.v(g  Yakup çok korktu, sıkıldı. Yanındaki adamları, davarları, sığırları, develeri iki gruba ayırdı.'!  Haberciler geri dönüp Yakup’a, “Ağabeyin Esav’ın yanına gittik” dediler, “Dört yüz adamla seni karşılamaya geliyor.”&#  Öküzlere, eşeklere, davarlara, erkek ve kadın kölelere sahip oldum. Efendimi hoşnut etmek için önceden haber gönderiyorum.’ ”%/  Onlara şu buyruğu verdi: “Efendim Esav’a şöyle deyin: Kulun Yakup diyor ki, ‘Şimdiye kadar Lavan’ın yanında konuk olarak kaldım.n$W  Yakup Edom topraklarında, Seir ülkesinde yaşayan ağabeyi Esav’a önceden haberciler gönderdi.d#C  Onları görünce, “Tanrı’nın ordugahı bu” diyerek oraya Mahanayim adını verdi.O"  Yakup yoluna devam ederken, Tanrı’nın melekleriyle karşılaştı.j!O 7 Lavan sabah erkenden kalktı; torunlarını, kızlarını öpüp kutsadıktan sonra evine gitti.p [ 6 Sonra dağda kurban kesip yakınlarını yemeğe çağırdı. Yemeği yiyip geceyi dağda geçirdiler."? 5 İbrahim’in, Nahor’un ve babalarının Tanrısı aramızda yargıç olsun.” Yakup babası İshak’ın taptığı Tanrı’nın adıyla ant içti.7i 4 “Bu yığın ve anıt birer tanık olsun. Bu yığının ötesine geçip sana kötülük etmeyeceğim. Sen de bu yığını ve anıtı geçip bana kötülük etmeyeceksin.S! 3 Sonra, “İşte taş yığını, işte aramıza diktiğim anıt” dedi,  2 “Eğer kızlarıma kötü davranır, başka kadınlarla evlenirsen, yanımızda kimse olmasa bile Tanrı tanık olacaktır.”} 1 Mispa diye de anılır. Çünkü Lavan, “Birbirimizden uzak olduğumuz zaman RAB aramızda gözcülük etsin” dedi,oY 0 Lavan, “Bu yığın bugün aramızda tanık olsun” dedi. Bu yüzden yığına Galet adı verildi.P / Lavan taş yığınına Yegar-Sahaduta, Yakup ise Galet adını verdi.% . Yakınlarına, “Taş toplayın” dedi. Adamlar topladıkları taşları bir yere yığdılar. Orada, yığının yanında yemek yediler.5g - Yakup bir taş alıp onu anıt olarak dikti.6i , Gel anlaşalım. Aramıza tanık koyalım.”tc + Lavan, “Kadınlar benim kızlarım, çocuklar benim çocuklarım, sürüler benim sürülerim” diye karşılık verdi, “Burada gördüğün her şey bana ait. Kızlarıma ya da doğurdukları çocuklara bugün ne yapabilirim ki?V' * Babamın ve İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın taptığı Tanrı benden yana olmasaydı, beni eli boş gönderecektin. Tanrı çektiğim zorluğu, verdiğim emeği gördü ve dün gece seni uyardı.”7 ) Yirmi yıl evinde böyle yaşadım. İki kızın için on dört yıl, sürün için altı yıl sana hizmet ettim. On kez alacağımı değiştirdin.nW ( Öyle bir durumdaydım ki, gündüz sıcak, gece kırağı yedi bitirdi beni. Gözüme uyku girmedi.+Q ' Yabanıl hayvanların parçaladığını sana göstermedim, zararını ben çektim. Gece ya da gündüz çalınan her hayvanın karşılığını benden istedin. & Yirmi yıl yanında kaldım. Koyunların, keçilerin hiç düşük yapmadı. Sürülerinin içinden bir tek koç yemedim."? % Bütün eşyalarımı aradın, kendine ait bir şey buldun mu? Varsa onu buraya, yakınlarımızın önüne koy. Onlar ikimiz hakkında karar versinler.% $ Yakup kendini tutamadı. Lavan’a çıkışarak, “Suçum ne?” diye sordu, “Ne günah işledim ki böyle öfkeyle peşime takıldın? 5 # Rahel babasına, “Efendim, huzurunda kalkamadığım için kızma, âdet görüyorum da” dedi. Lavan her yeri aradıysa da, putları bulamadı. % " Rahel çaldığı putları devesinin semerine koymuş, üzerine oturmuştu. Lavan çadırını didik didik aradıysa da putları bulamadı.% E ! Lavan Yakup’un, Lea’nın ve iki cariyenin çadırına baktıysa da ilahları bulamadı. Lea’nın çadırından çıkıp Rahel’in çadırına girdi.O   İlahlarını kimde bulursan, o öldürülecektir. Yakınlarımızın önünde kendin ara, eşyalarımın arasında sana ait ne bulursan al.” Yakup ilahları Rahel’in çaldığını bilmiyordu.q ]  Yakup, “Korktum” diye karşılık verdi, “Kızlarını zorla elimden alırsın diye düşündüm.gI  Babanın evini çok özlediğin için bizden ayrıldın. Ama ilahlarımı niçin çaldın?”&G  Size kötülük yapacak güçteyim, ama babanın Tanrısı dün gece bana, ‘Dikkatli ol!’ dedi, ‘Yakup’a ne iyi, ne kötü hiçbir şey söyleme.’]5  Torunlarımla, kızlarımla öpüşüp vedalaşmama izin vermedin. Aptallık ettin.  Neden gizlice kaçtın? Neden beni aldattın? Niçin bana söylemedin? Seni sevinçle, ezgilerle, tefle, lirle yolcu ederdim.y  Yakup’a, “Nedir bu yaptığın?” dedi, “Beni aldattın. Kızlarımı alıp savaş tutsağı gibi götürdün.1  Lavan Yakup’a yetişti. Yakup çadırını Gilat dağlık bölgesine kurmuştu. Lavan da yakınlarıyla birlikte çadırını aynı yere kurdu.  O gece Tanrı Aramlı Lavan’ın düşüne girerek ona, “Dikkatli ol!” dedi, “Yakup’a ne iyi, ne kötü bir şey söyle.”  Lavan yakınlarını yanına alıp Yakup’un peşine düştü. Yedi gün sonra Gilat dağlık bölgesinde ona yetişti.J  Üçüncü gün Yakup’un kaçtığını Lavan’a bildirdiler.~w  Böylece kendisine ait her şeyi alıp kaçtı. Fırat Irmağı’nı geçip Gilat dağlık bölgesine doğru gitti.N~  Yakup da kaçacağını söylemeyerek Aramlı Lavan’ı kandırdı.W})  Lavan koyunlarını kırkmaya gidince, Rahel babasının putlarını çaldı.B|  Bütün hayvanları önüne kattı; topladığı mallarla, Paddan-Aram’da kazandığı hayvanlarla birlikte Kenan ülkesine, babası İshak’ın yanına gitmek üzere yola çıktı.I{  Böylece Yakup çocuklarını, karılarını develere bindirdi.z  Tanrı’nın babamızdan aldığı varlığın tümü bize ve çocuklarımıza aittir. Tanrı sana ne dediyse öyle yap.”yym  “Onun gözünde artık yabancı değil miyiz? Çünkü bizi sattı. Bizim için ödenen bedelin hepsini yedi.bx?  Rahel’le Lea, “Babamızın evinde hâlâ payımız, mirasımız var mı?” dediler,w5  Ben Beytel’in Tanrısı’yım. Hani orada bana anıt dikip meshetmiş, adak adamıştın. Kalk, bu ülkeden git, doğduğun ülkeye dön.’ ”v3  Bana, ‘Bak, bütün çiftleşen tekeler çizgili, noktalı ve kırçıl’ dedi, ‘Çünkü Lavan’ın sana yaptıklarının hepsini gördüm._u9  Düşümde Tanrı’nın meleği bana, ‘Yakup!’ diye seslendi. ‘Buyur’ dedim.zto  “Sürülerin çiftleştiği mevsimde bir düş gördüm. Çiftleşen tekeler çizgili, noktalı, kırçıldı.=sw  Tanrı babanızın hayvanlarını aldı, bana verdi.Ar}  Babanız, ‘Ücret olarak noktalı hayvanları al’ deyince, bütün sürü noktalı doğurdu. ‘Ücret olarak çizgili olanları al’ deyince de bütün sürü çizgili doğurdu. q  Ne yazık ki, babanız beni aldattı, ondan alacağımı on kez değiştirdi. Ama Tanrı bana kötülük etmesine izin vermedi.=pw  Var gücümle babanıza hizmet ettiğimi bilirsiniz.|os  Onlara, “Bakıyorum, babanız bana eskisi gibi davranmıyor” dedi, “Ama babamın Tanrısı benimle birlikte.cnA  Bunun üzerine Yakup Rahel’le Lea’yı sürüsünün bulunduğu kırlara çağırttı.wmi  RAB Yakup’a, “Atalarının topraklarına, akrabalarının yanına dön” dedi, “Seninle olacağım.”Ul%  Lavan’ın kendisine karşı tutumunun eskisi gibi olmadığını anladı.9k o  Lavan’ın oğulları, “Yakup babamızın sahip olduğu her şeyi aldı” dediler, “Bütün varlığını babamıza ait şeylerden kazandı.” Yakup bu sözleri duyunca,pj[ + Yakup alabildiğine zenginleşti. Çok sayıda sürü, erkek ve kadın köle, deve, eşek sahibi oldu.i * Sürünün zayıf hayvanlarının önüneyse çubuk koymuyordu. Böylece zayıf hayvanları Lavan, güçlüleri Yakup aldı. h; ) Sürüdeki güçlü hayvanlar kızışınca, Yakup çubukları onların gözü önüne, yalaklara koyuyordu ki, çubukların yanında çiftleşsinler. " Üçüncü kez hamile kalıp bir daha erkek çocuk doğurdu. “Artık kocam bana bağlanacak” dedi, “Çünkü ona üç erkek çocuk doğurdum.” Onun için çocuğa Levi adı verildi.=3 ! Yine hamile kaldı ve bir erkek çocuk daha doğurdu. “RAB sevilmediğimi duyduğu için bana bu çocuğu verdi” diyerek adını Şimon koydu.#<A  Lea hamile kalıp bir erkek çocuk doğurdu. Adını Ruben koydu. “Çünkü RAB mutsuzluğumu gördü” dedi, “Kuşkusuz artık kocam beni sever.”m;U  RAB Lea’nın sevilmediğini görünce, çocuk sahibi olmasını sağladı. Oysa Rahel kısırdı.e:E  Yakup Rahel’le de yattı. Onu Lea’dan çok sevdi. Lavan’a yedi yıl daha hizmet etti.99o  Cariyesi Bilha’yı Rahel’in hizmetine verdi.d8C  Yakup kabul etti. Lea’yla bir hafta geçirdi. Sonra Lavan kızı Rahel’i de ona verdi.7  “Bu bir haftayı tamamla, Rahel’i de sana veririz. Yalnız ona karşılık yedi yıl daha yanımda çalışacaksın.”g6I  Lavan, “Bizim buralarda adettir. Büyük kız dururken küçük kız evlendirilmez” dedi,:5o  Sabah olunca Yakup bir de baktı ki, yanındaki Lea! Lavan’a, “Nedir bana bu yaptığın?” dedi, “Ben Rahel için yanında çalışmadım mı? Niçin beni aldattın?”G4  Lavan cariyesi Zilpa’yı kızı Lea’nın hizmetine verdi.J3  Gece kızı Lea’yı Yakup’a götürdü. Yakup onunla yattı.D2  Lavan bütün yöre halkını toplayıp bir şölen verdi.F1  Lavan’a, “Zaman doldu, kızını ver, evleneyim” dedi.s0a  Yakup Rahel için yedi yıl çalıştı. Rahel’i sevdiği için, yedi yıl ona birkaç gün gibi geldi.b/?  Lavan, “Onu sana vermek başkasına vermekten daha iyidir” dedi, “Yanımda kal.”u.e  Yakup Rahel’e aşıktı. Lavan’a, “Küçük kızın Rahel için sana yedi yıl hizmet ederim” dedi.\-3  Lea’nın gözleri alımlıydı, Rahel ise boyu bosu yerinde, güzel bir kızdı.b,?  Lavan’ın iki kızı vardı. Büyüğünün adı Lea, küçüğünün adı Rahel’di.+{  Lavan, “Akrabamsın diye benim için bedava mı çalışacaksın?” dedi, “Söyle, ne kadar ücret istiyorsun?”l*S  Lavan, “Sen benim etim, kemiğimsin” dedi. Yakup Lavan’ın yanında bir ay kaldıktan sonra,")?  Lavan, yeğeni Yakup’un geldiğini duyunca, onu karşılamaya koştu. Ona sarılıp öptü, evine getirdi. Yakup bütün olanları Lavan’a anlattı.(  Rahel’e baba tarafından akraba olduklarını, Rebeka’nın oğlu olduğunu anlattı. Rahel koşup babasına haber verdi.:'q  Rahel’i öperek hıçkıra hıçkıra ağladı. &;  Yakup dayısı Lavan’ın kızı Rahel’i ve davarları görünce, gidip kuyunun ağzındaki taşı yuvarladı, dayısının davarlarını suvardı.i%M  Yakup onlarla konuşurken Rahel babasının davarlarını getirdi. Rahel çobanlık yapıyordu.$7  Çobanlar, “Bütün sürüler toplanmadan, kuyunun ağzındaki taşı yuvarlamadan olmaz” dediler, “Ancak o zaman davarları suvarabiliriz.” #  Yakup, “Akşama daha çok var” dedi, “Sürülerin toplanma vakti değil. Davarlarınızı suvarın, götürüp otlatın.”n"W  Yakup, “İyi midir?” diye sordu. “İyidir. İşte kızı Rahel davarlarla birlikte geliyor.”k!Q  Yakup, “Nahor’un torunu Lavan’ı tanıyor musunuz?” diye sordu. “Tanıyoruz” dediler.} u  Yakup çobanlara, “Kardeşler, nerelisiniz?” diye sordu. Çobanlar, “Harranlı’yız” diye yanıtladılar.0[  Bütün sürüler oraya toplanınca, çobanlar kuyunun ağzındaki taşı yuvarlar, davarlarını suvardıktan sonra taşı yine yerine, kuyunun ağzına koyarlardı.(K  Kırda bir kuyu gördü. Kuyunun yanıbaşında üç davar sürüsü yatıyordu. Sürülere o kuyudan su verilirdi. Kuyunun ağzında büyük bir taş vardı.H  Yakup yoluna devam ederek doğu halklarının ülkesine vardı.{  Anıt olarak diktiğim bu taş Tanrı’nın evi olacak. Bana vereceğin her şeyin ondalığını sana vereceğim.”M  babamın evine esenlik içinde dönersem, RAB benim Tanrım olacak.  Sonra bir adak adayarak şöyle dedi: “Tanrı benimle olur, gittiğim yolda beni korur, bana yiyecek, giyecek sağlarsa,C  Oraya Beytel adını verdi. Kentin önceki adı Luz’du.}u  Ertesi sabah erkenden kalkıp başının altına koyduğu taşı anıt olarak dikti, üzerine zeytinyağı döktü.  Korktu ve, “Ne korkunç bir yer!” dedi, “Bu, Tanrı’nın evinden başka bir yer olamaz. Burası göklerin kapısı.”Z/  Yakup uyanınca, “RAB burada, ama ben farkına varamadım” diye düşündü.-U  Seninle birlikteyim. Gideceğin her yerde seni koruyacak ve bu topraklara geri getireceğim. Verdiğim sözü yerine getirinceye kadar senden ayrılmayacağım.”L  Yeryüzünün tozu kadar sayısız bir soya sahip olacaksın. Doğuya, batıya, kuzeye, güneye doğru yayılacaksınız. Yeryüzündeki bütün halklar sen ve soyun aracılığıyla kutsanacak.$C  RAB yanıbaşında durup, “Atan İbrahim’in, İshak’ın Tanrısı RAB benim” dedi, “Üzerinde yattığın toprakları sana ve soyuna vereceğim.5  Düşte yeryüzüne bir merdiven dikildiğini, başının göklere eriştiğini gördü. Tanrı’nın melekleri merdivenden çıkıp iniyorlardı.   Bir yere varıp orada geceledi, çünkü güneş batmıştı. Oradaki taşlardan birini alıp başının altına koyarak yattı.L  Yakup Beer-Şeva’dan ayrılarak Harran’a doğru yola çıktı.9  İsmail’in yanına gitti. İbrahim oğlu İsmail’in kızı, Nevayot’un kızkardeşi Mahalat’la evlenerek onu karılarının üzerine getirdi.O  Böylece babasının Kenanlı kızlardan hoşlanmadığını anladı. ;  Esav İshak’ın Yakup’u kutsadığını, evlenmek üzere Paddan-Aram’a gönderdiğini öğrendi. Ayrıca Yakup’u kutsarken, babasının, “Kenanlı kızlarla evlenme” diye buyurduğunu, Yakup’un da annesiyle babasını dinleyip Paddan-Aram’a gittiğini öğrendi. ;  Esav İshak’ın Yakup’u kutsadığını, evlenmek üzere Paddan-Aram’a gönderdiğini öğrendi. Ayrıca Yakup’u kutsarken, babasının, “Kenanlı kızlarla evlenme” diye buyurduğunu, Yakup’un da annesiyle babasını dinleyip Paddan-Aram’a gittiğini öğrendi.A }  İshak Yakup’u böyle uğurladı. Yakup Paddan-Aram’a, kendisinin ve Esav’ın annesi Rebeka’nın kardeşi Aramlı Betuel oğlu Lavan’ın yanına gitmek üzere yola çıktı.L   İbrahim’i kutsadığı gibi seni ve soyunu da kutsasın. Öyle ki, Tanrı’nın İbrahim’e verdiği topraklara –üzerinde yabancı olarak yaşadığın bu topraklara– sahip olasın.”y m  Her Şeye Gücü Yeten Tanrı seni kutsasın, verimli kılsın, soyunu çoğaltsın; soyundan halklar türesin.{  “Hemen Paddan-Aram’a, annenin babası Betuel’in evine git. Orada dayın Lavan’ın kızlarından biriyle evlen.e G  İshak Yakup’u çağırdı, onu kutsayarak, “Kenanlı kızlarla evlenme” diye buyurdu,7i . Sonra İshak’a, “Bu Hititli kadınlar yüzünden canımdan bezdim” dedi, “Eğer Yakup da bu ülkenin kızlarıyla, Hitit kızlarıyla evlenirse, nasıl yaşarım?”H - Ağabeyinin öfkesi dinip sana kızgınlığı geçinceye, ona yaptığını unutuncaya kadar orada kal. Birini gönderir, seni getirtirim. Niçin bir günde ikinizden de yoksun kalayım?”H , Ağabeyinin öfkesi dinip sana kızgınlığı geçinceye, ona yaptığını unutuncaya kadar orada kal. Birini gönderir, seni getirtirim. Niçin bir günde ikinizden de yoksun kalayım?”V' + “Beni dinle, oğlum. Hemen Harran’a, kardeşim Lavan’ın yanına kaç.K * Büyük oğlu Esav’ın ne düşündüğü Rebeka’ya bildirilince Rebeka küçük oğlu Yakup’u çağırttı. “Bak, ağabeyin Esav seni öldürmeyi düşünerek kendini avutuyor” dedi,K ) Babası Yakup’u kutsadığı için Esav kardeşi Yakup’a kin bağladı. “Nasıl olsa babamın ölümü yaklaştı” diye düşünüyordu, “O zaman kardeşim Yakup’u öldürürüm.” ( Kılıcınla yaşayacak, Kardeşine hizmet edeceksin. Ama özgür olmak isteyince, Onun boyunduruğunu kırıp atacaksın.”gI ' Babası şöyle yanıtladı: “Göklerin çiyinden, Zengin topraklardan Uzak yaşayacaksın.!~= & Esav, “Sen yalnız bir kişiyi mi kutsayabilirsin baba?” dedi, “Beni de kutsa, baba, beni de!” Sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.C} % İshak, “Onu sana egemen kıldım” diye yanıtladı, “Bütün kardeşlerini onun hizmetine verdim. Onu buğday ve yeni şarapla besledim. Senin için ne yapabilirim ki, oğlum?”l|S $ Esav, “Ona boşuna mı Yakup diyorlar?” dedi, “İki kezdir beni aldatıyor. Önce ilk oğulluk hakkımı aldı. Şimdi de benim yerime o kutsandı.” Sonra, “Kutsamak için bana bir hak ayırmadın mı?” diye sordu.o{Y # İshak, “Kardeşin gelip beni kandırdı” diye karşılık verdi, “Senin yerine o kutsandı.”uze " Esav babasının anlattıklarını duyunca, acı acı haykırdı. “Beni de kutsa, baba, beni de!” dedi.Yy- ! İshak’ı bir titreme sardı. Tir tir titreyerek, “Öyleyse daha önce avlanıp bana yemek getiren kimdi?” diye sordu, “Sen gelmeden önce yemeğimi yiyip onu kutsadım. Artık o kutsanmış oldu.”nxW  Babası, “Sen kimsin?” diye sordu. Esav, “Ben ilk oğlun Esav’ım” diye karşılık verdi.w3  Esav da lezzetli bir yemek yaparak babasına götürdü. Ona, “Baba, kalk, getirdiğim av etini ye” dedi, “Öyle ki, beni kutsayabilesin.”}vu  İshak Yakup’u kutsadıktan ve Yakup babasının yanından ayrıldıktan hemen sonra kardeşi Esav avdan döndü.4uc  Halklar sana kulluk etsin, Uluslar boyun eğsin. Kardeşlerine egemen ol, Kardeşlerin sana boyun eğsin. Sana lanet edenlere lanet olsun, Seni kutsayanlar kutsansın.”mtU  Tanrı sana göklerin çiyinden Ve yerin verimli topraklarından Bol buğday ve yeni şarap versin.?sy  Yakup yaklaşıp babasını öptü. Babası onun giysilerini kokladı ve kendisini kutsayarak şöyle dedi: “İşte oğlumun kokusu Sanki RAB’bin kutsadığı kırların kokusu.0r]  “Yaklaş da beni öp, oğlum” dedi.q  İshak, “Oğlum, av etini getir yiyeyim de seni kutsayayım” dedi. Yakup önce yemeği, sonra şarabı getirdi. İshak yedi, içti.hpK  bir daha sordu: “Sen gerçekten oğlum Esav mısın?” Yakup, “Evet!” diye yanıtladı. A~~:}}3||x|%{{\zz-yxx`w_vvtvuttCssroqq7ppSoo[nn3mm_lllkk5jjjEiir>=<<;::9908v837669544#335211|00X//].--,,+x+ *l* )q)((M('s&&&3%% $$X##X#"}!!v! D%x#PTNhm7oO{!,  % 8 " r^"P _} )3 Yusuf ilk oğlunun adını Manaşşe koydu. “Tanrı bana bütün acılarımı ve babamın ailesini unutturdu” dedi.^ )2 Kıtlık yılları başlamadan, On Kenti’nin kâhini Potifera’nın kızı Asenat Yusuf’a iki erkek çocuk doğurdu.] )1 Denizin kumu kadar çok buğday depoladı; öyle ki, ölçmekten vazgeçti. Çünkü buğday ölçülemeyecek kadar çoktu.0\[ )0 Yusuf Mısır’da yedi yıl içinde yetişen bütün ürünleri toplayıp kentlerde depoladı. Her kente o kentin çevresindeki tarlalarda yetişen ürünleri koydu.=[w )/ Yedi bolluk yılı boyunca toprak çok ürün verdi. Z ). Yusuf firavunun hizmetine girdiğinde otuz yaşındaydı. Firavunun huzurundan ayrıldıktan sonra bütün Mısır’ı dolaştı.,YS )- Yusuf’un adını Safenat-Paneah koydu. On Kenti’nin kâhini Potifera’nın kızı Asenat’ı da ona karı olarak verdi. Yusuf ülkeyi boydan boya dolaştı.X} ), Firavun Yusuf’a, “Firavun benim” dedi, “Ama Mısır’da senden izinsiz kimse elini ayağını oynatmayacak.”3Wa )+ Onu kendi yardımcısının arabasına bindirdi. Yusuf’un önünde, “Yol açın!” diye bağırdılar. Böylece firavun ona bütün Mısır’ın yönetimini verdi.V )* Sonra mührünü parmağından çıkarıp Yusuf’un parmağına taktı. Ona ince ketenden giysi giydirdi. Boynuna altın zincir taktı.9Uo )) Seni bütün Mısır’a yönetici atıyorum.” T )( “Sarayımın yönetimini sana vereceğim. Bütün halkım buyruklarına uyacak. Tahttan başka senden üstünlüğüm olmayacak.S{ )' Sonra Yusuf’a, “Madem Tanrı bütün bunları sana açıkladı, senden daha akıllısı, bilgilisi yoktur” dedi,oRY )& Firavun görevlilerine, “Bu adam gibi Tanrı Ruhu’na sahip birini bulabilir miyiz?” diye sordu.;Qs )% Bu öneri firavunla görevlilerine iyi göründü. P )$ Bu yiyecek, gelecek yedi kıtlık yılı boyunca Mısır’da ihtiyat olarak kullanılacak, ülke kıtlıktan kırılmayacak.”O )# Gelecek verimli yılların bütün yiyeceğini toplasınlar, firavunun yönetimi altında kentlerde depolayıp korusunlar.{Nq )" Ülke çapında adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bolluk yılı boyunca ürünlerin beşte birini toplamalı.lMS )! “Şimdi firavunun akıllı, bilgili bir adam bulup onu Mısır’ın başına getirmesi gerekir.L ) Bu konuda iki kez düş görmenin anlamı, Tanrı’nın kesin kararını verdiğini ve en kısa zamanda uygulayacağını gösteriyor.XK+ ) Ardından gelen kıtlık bolluğu unutturacak, çünkü çok şiddetli olacak. J ) Sonra yedi yıl öyle bir kıtlık olacak ki, bolluk yılları hiç anımsanmayacak. Çünkü kıtlık ülkeyi kasıp kavuracak..IY ) Mısır’da yedi yıl bolluk olacak.IH ) “Söylediğim gibi, Tanrı ne yapacağını sana göstermiş.G3 ) Daha sonra çıkan yedi cılız, çirkin inek ve doğu rüzgarının kavurduğu yedi solgun başaksa yedi yıl kıtlık olacağı anlamına gelir.iFM ) Yedi güzel inek yedi yıl demektir. Yedi güzel başak da yedi yıldır. Aynı anlama geliyor.vEg ) Yusuf, “Efendim, iki düş de aynı anlamı taşıyor” dedi, “Tanrı ne yapacağını sana bildirmiş.yDm ) Cılız başaklar yedi güzel başağı yuttular. Büyücülere bunu anlattım. Ama hiçbiri yorumlayamadı.”WC) ) Sonra solgun, cılız, doğu rüzgarının kavurduğu yedi başak daha bitti.ZB/ ) “Bir de düşümde bir sapta dolgun ve güzel yedi başak bittiğini gördüm.tAc ) Ancak kötü görünüşleri değişmedi. Sanki bir şey yememiş gibi görünüyorlardı. Sonra uyandım.H@ ) Cılız ve çirkin inekler ilk çıkan yedi semiz ineği yedi.q?] ) Sonra arık, çirkin, cılız yedi inek daha çıktı. Mısır’da onlar kadar çirkin inek görmedim.^>7 ) Irmaktan semiz ve güzel yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar.b=? ) Firavun Yusuf’a anlatmaya başladı: “Düşümde bir ırmak kıyısında duruyordum.`<; ) Yusuf, “Ben yorumlayamam” dedi, “Firavuna en uygun yorumu Tanrı yapacaktır.”; ) Firavun Yusuf’a, “Bir düş gördüm” dedi, “Ama kimse yorumlayamadı. Duyduğun her düşü yorumlayabildiğini işittim.”:9 ) Firavun Yusuf’u çağırttı. Hemen onu zindandan çıkardılar. Yusuf tıraş olup giysilerini değiştirdikten sonra firavunun huzuruna çıktı.n9W ) Her şey onun yorumladığı gibi çıktı: Ben görevime döndüm, fırıncıbaşıysa asıldı.”$8C ) Orada bizimle birlikte muhafız birliği komutanının kölesi İbrani bir genç vardı. Gördüğümüz düşleri ona anlattık. Bize bir bir yorumladı.W7) ) Bir gece ikimiz de düş gördük. Düşlerimiz farklı anlamlar taşıyordu.6 ) “Kullarına –bana ve fırıncıbaşına– öfkelenince bizi zindana, muhafız birliği komutanının evine kapattın.R5 ) Bu arada baş saki firavuna, “Bugün suçumu itiraf etmeliyim” dedi,A4} ) Sabah uyandığında kaygılıydı. Bütün Mısırlı büyücüleri, bilgeleri çağırttı. Onlara gördüğü düşleri anlattı. Ama hiçbiri firavunun düşlerini yorumlayamadı.u3e ) Cılız başaklar, yedi güzel ve dolgun başağı yuttular. Firavun uyandı, düş gördüğünü anladı.Q2 ) Sonra, cılız ve doğu rüzgarıyla kavrulmuş yedi başak daha bitti.l1S ) Yine uykuya daldı, bu kez başka bir düş gördü: Bir sapta yedi güzel ve dolgun başak bitti.Z0/ ) Çirkin ve cılız inekler güzel ve semiz yedi ineği yiyince, firavun uyandı.q/] ) Sonra yedi çirkin ve cılız inek çıktı. Irmağın kıyısında öbür ineklerin yanında durdular.^.7 ) Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar.b- A ) Tam iki yıl sonra firavun bir düş gördü: Nil Irmağı’nın kıyısında duruyordu.E, ( Gelgelelim, baş saki Yusuf’u anımsamadı, unuttu gitti.0+[ ( Yusuf’un yaptığı yoruma uygun olarak baş sakisini eski görevine atadı. Baş saki firavuna şarap sunmaya başladı. Ama firavun fırıncıbaşını astırdı.0*[ ( Yusuf’un yaptığı yoruma uygun olarak baş sakisini eski görevine atadı. Baş saki firavuna şarap sunmaya başladı. Ama firavun fırıncıbaşını astırdı./)Y ( Üç gün sonra, firavun doğum gününde bütün görevlilerine bir şölen verdi. Görevlilerinin önünde baş sakisiyle fırıncıbaşını zindandan çıkardı.i(M ( Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkarıp ağaca asacak. Kuşlar etini yiyecekler.”R' ( Yusuf, “Bu şu anlama gelir” dedi, “Üç sepet üç gün demektir.&' ( En üstteki sepette firavun için pişirilmiş çeşitli pastalar vardı. Kuşlar başımın üstündeki sepetten pastaları yiyorlardı.”%- ( Fırıncıbaşı bu iyi yorumu duyunca, Yusuf’a, “Ben de bir düş gördüm” dedi, “Başımın üstünde üç sepet beyaz ekmek vardı.s$a ( Çünkü ben İbrani ülkesinden zorla kaçırıldım. Burada da zindana atılacak bir şey yapmadım.”#} ( Ama her şey yolunda giderse, lütfen beni anımsa. Bir iyilik yap, firavuna benden söz et. Çıkar beni bu zindandan."' ( Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkaracak, yine eski görevine döneceksin. Geçmişte olduğu gibi yine ona sakilik yapacaksın.S!! ( Yusuf, “Bu şu anlama gelir” dedi, “Üç çubuk üç gün demektir.r _ ( Firavunun kâsesi elimdeydi. Üzümleri alıp firavunun kâsesine sıktım. Sonra kâseyi ona verdim.”dC ( Üç çubuğu vardı. Tomurcuklar açar açmaz çiçeklendi, salkım salkım üzüm verdi.\3 ( Baş saki düşünü Yusuf’a anlattı: “Düşümde önümde bir asma gördüm.$C ( “Düş gördük ama yorumlayacak kimse yok” dediler. Yusuf, “Yorum Tanrı’ya özgü değil mi?” dedi, “Lütfen düşünüzü bana anlatın.”  ( Efendisinin evinde, kendisiyle birlikte zindanda kalan firavunun görevlilerine, “Niçin suratınız asık bugün?” diye sordu.G ( Sabah Yusuf yanlarına gittiğinde, onları tedirgin gördü. ( Firavunun sakisiyle fırıncısı tutsak oldukları zindanda aynı gece birer düş gördüler. Düşleri farklı anlamlar taşıyordu.hK ( Muhafız birliği komutanı Yusuf’u onların hizmetine atadı. Bir süre zindanda kaldılar.p[ ( Onları muhafız birliği komutanının evinde, Yusuf’un tutsak olduğu zindanda göz altına aldı.R ( Firavun bu iki görevlisine, baş sakiyle fırıncıbaşına öfkelendi.c C ( Bir süre sonra Mısır Kralı’nın sakisiyle fırıncısı efendilerini gücendirdiler.)M ' Zindancıbaşı Yusuf’un sorumlu olduğu işlerle hiç ilgilenmezdi. Çünkü RAB Yusuf’la birlikteydi ve yaptığı her işte onu başarılı kılıyordu.gI ' Bütün tutsakların yönetimini ona verdi. Zindanda olup biten her şeyden Yusuf sorumluydu.^7 ' RAB onunla birlikteydi. Ona iyilik etti. Zindancıbaşı Yusuf’tan hoşnut kaldı.r_ ' Yusuf’u yakalayıp zindana, kralın tutsaklarının bağlı olduğu yere attı. Ama Yusuf zindandayken  ' Karısının, “Kölen bana böyle yaptı” diyerek anlattıklarını duyunca, Yusuf’un efendisinin öfkesi tepesine çıktı.G ' Ama ben bağırınca giysisini yanımda bırakıp kaçtı.”vg ' Ona da aynı şeyleri anlattı: “Buraya getirdiğin İbrani köle yanıma gelip beni aşağılamak istedi.O ' Efendisi eve gelinceye kadar Yusuf’un giysisini yanında alıkoydu.V ' ' Bağırdığımı duyunca giysisini yanımda bırakıp dışarı kaçtı.”+ Q ' uşaklarını çağırdı. “Bakın şuna!” dedi, “Kocamın getirdiği bu İbrani bizi rezil etti. Yanıma geldi, benimle yatmak istedi. Ben de bağırdım.I  ' Kadın Yusuf’un giysisini bırakıp kaçtığını görünce, - ' Potifar’ın karısı Yusuf’un giysisini tutarak, “Benimle yat” dedi. Ama Yusuf giysisini onun elinde bırakıp evden dışarı kaçtı.l S ' Bir gün Yusuf olağan işlerini yapmak üzere eve gitti. İçerde ev halkından hiç kimse yoktu.  ' Potifar’ın karısı her gün kendisiyle yatması ya da birlikte olması için direttiyse de, Yusuf onun isteğini kabul etmedi.D ' Bu evde ben de onun kadar yetkiliyim. Senin dışında hiçbir şeyi benden esirgemedi. Sen onun karısısın. Nasıl böyle bir kötülük yapar, Tanrı’ya karşı günah işlerim?”2_ ' Ama Yusuf reddetti. “Ben burada olduğum için efendim evdeki hiçbir şeyle ilgilenme gereğini duymuyor” dedi, “Sahip olduğu her şeyin yönetimini bana verdi.X+ ' Bir süre sonra efendisinin karısı ona göz koyarak, “Benimle yat” dedi.)M ' Potifar sahip olduğu her şeyin sorumluluğunu Yusuf’a verdi; yediği yemek dışında hiçbir şeyle ilgilenmedi. Yusuf güzel yapılı, yakışıklıydı.K ' Yusuf’u evinin ve sahip olduğu her şeyin sorumlusu atadığı andan itibaren RAB Yusuf sayesinde Potifar’ın evini kutsadı. Evini, tarlasını, kendisine ait her şeyi bereketli kıldı.}u ' Yusuf’tan hoşnut kalarak onu özel hizmetine aldı. Evinin ve sahip olduğu her şeyin sorumluluğunu ona verdi.xk ' Efendisi RAB’bin Yusuf’la birlikte olduğunu, yaptığı her işte onu başarılı kıldığını gördü.tc ' RAB Yusuf’la birlikteydi ve onu başarılı kılıyordu. Yusuf Mısırlı efendisinin evinde kalıyordu.) O ' İsmaililer Yusuf’u Mısır’a götürmüştü. Firavunun görevlisi, muhafız birliği komutanı Mısırlı Potifar onu İsmaililer’den satın almıştı.^~7 & Sonra bileğine kırmızı iplik bağlı kardeşi doğdu. Ona da Zerah adı verildi.&}G & Ne var ki, çocuk elini içeri çekti, o sırada da kardeşi doğdu. Ebe, “Kendine böyle mi gedik açtın?” dedi. Bu yüzden çocuğa Peres adı kondu.*|O & Doğum yaparken ikizlerden biri elini dışarı çıkardı. Ebe çocuğun elini yakalayıp bileğine kırmızı bir iplik bağladı, “Bu önce doğdu” dedi.N{ & Doğum vakti gelince Tamar’ın rahminde ikiz olduğu anlaşıldı.z- & Yahuda eşyaları tanıdı. “O benden daha doğru bir kişi” dedi, “Çünkü onu oğlum Şela’ya almadım.” Bir daha onunla yatmadı.Fy & Tamar dışarı çıkarılınca, kayınbabasına, “Ben bu eşyaların sahibinden hamile kaldım” diye haber gönderdi, “Lütfen şunlara bak. Bu mühür, kaytan, değnek kime ait?”+xQ & Yaklaşık üç ay sonra Yahuda’ya, “Gelinin Tamar zina etmiş, şu anda hamile” diye haber verdiler. Yahuda, “Onu dışarıya çıkarıp yakın” dedi.w- & Yahuda, “Varsın eşyalar onun olsun” dedi, “Kimseyi kendimize güldürmeyelim. Ben oğlağı gönderdim, ama sen kadını bulamadın.”v/ & Bunun üzerine Yahuda’nın yanına dönerek, “Kadını bulamadım” dedi, “O çevrede yaşayanlar da ‘Burada fahişe yok’ dediler.”+uQ & O çevrede yaşayanlara, “Enayim’de, yol kenarında bir fahişe vardı, nerede o?” diye sordu. “Burada öyle bir kadın yok” diye karşılık verdiler.)tM & Bu arada Yahuda rehin bıraktığı eşyaları geri almak için Adullamlı arkadaşıyla kadına bir oğlak gönderdi. Ne var ki arkadaşı kadını bulamadı.@s} & Gidip peçesini çıkardı, yine dul giysilerini giydi.6rg & Yahuda, “Ne vereyim?” diye sordu. Tamar, “Mührünü, kaytanını ve elindeki değneği” diye yanıtladı. Yahuda bunları verip onunla yattı. Tamar hamile kaldı.!q= & Yahuda, “Sürümden sana bir oğlak göndereyim” dedi. Tamar, “Oğlağı gönderinceye kadar rehin olarak bana bir şey verebilir misin?” dedi.Ap} & Yolun kenarına, ona doğru seğirterek, kendi gelini olduğunu bilmeden, “Hadi gel, seninle yatmak istiyorum” dedi. Tamar, “Seninle yatarsam, bana ne vereceksin?” diye sordu.Mo & Yahuda onu görünce fahişe sandı. Çünkü yüzü örtülüydü.an= & Tamar üzerindeki dul giysilerini çıkardı. Peçesini örttü, sarınıp Timna yolu üzerindeki Enayim Kapısı’nda oturdu. Çünkü Şela büyüdüğü halde onunla evlenmesine izin verilmediğini görmüştü.jmO & Tamar’a, “Kayınbaban sürüsünü kırkmak için Timna’ya gidiyor” diye haber verdiler.Nl & Uzun süre sonra Şua’nın kızı olan Yahuda’nın karısı öldü. Yahuda yası bittikten sonra arkadaşı Adullamlı Hira’yla birlikte Timna’ya, sürüsünü kırkanların yanına gitti.k & Bunun üzerine Yahuda, gelini Tamar’a, “Babanın evine dön” dedi, “Oğlum Şela büyüyünceye kadar orada dul olarak yaşa.” Yahuda, “Şela da kardeşleri gibi ölebilir” diye düşünüyordu. Böylece Tamar babasının evine döndü.Yj- & Bu yaptığı RAB’bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu da öldürdü.Fi & Ama Onan doğacak çocukların kendisine ait olmayacağını biliyordu. Bu yüzden ne zaman kardeşinin karısıyla yatsa, kardeşine soy yetiştirmemek için menisini yere boşaltıyordu.h & Yahuda Onan’a, “Kardeşinin karısıyla evlen” dedi, “Kayınbiraderlik görevini yap. Kardeşinin soyunu sürdür.”dgC & Yahuda’nın ilk oğlu Er, RAB’bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu öldürdü.Qf & Yahuda ilk oğlu Er için bir kadın aldı. Kadının adı Tamar’dı.jeO & Yine bir erkek çocuk doğurdu, adını Şela koydu. Şela doğduğu zaman Yahuda Keziv’deydi.Xd+ & Kadın yine hamile kaldı, bir erkek çocuk daha doğurdu, adını Onan koydu.Yc- & Kadın hamile kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu. Yahuda ona Er adını verdi.pb[ & Orada Kenanlı bir kızla karşılaştı. Kızın babasının adı Şua’ydı. Yahuda kızla evlendi.ja Q & O sıralarda Yahuda kardeşlerinden ayrılarak Adullamlı Hira adında bir adamın yanına gitti.` %$ Bu arada Midyanlılar da Yusuf’u Mısır’da firavunun bir görevlisine, muhafız birliği komutanı Potifar’a sattılar.H_ %# Bütün oğulları, kızları onu avutmaya çalıştılarsa da o avunmak istemedi. “Oğlumun yanına, ölüler diyarına yas tutarak gideceğim” diyerek oğlu için ağlamaya devam etti.h^K %" Yakup üzüntüden giysilerini yırttı, beline çul sardı, oğlu için uzun süre yas tuttu.]- %! Yakup giysiyi tanıdı, “Evet, bu oğlumun giysisi” dedi, “Onu yabanıl bir hayvan yemiş olmalı. Yusuf’u parçalamış olsa gerek.”r\_ % Giysiyi babalarına götürerek, “Bunu bulduk” dediler, “Bak, bakalım, oğlunun mu, değil mi?”^[7 % Bunun üzerine bir teke keserek Yusuf’un renkli uzun giysisini kanına buladılar.eZE % Kardeşlerinin yanına gidip, “Çocuk orada yok” dedi, “Ne yapacağım şimdi ben?”bY? % Kuyuya geri dönen Ruben Yusuf’u orada göremeyince üzüntüden giysilerini yırttı.@X{ % Midyanlı tüccarlar oradan geçerken, kardeşleri Yusuf’u kuyudan çekip çıkardılar, yirmi gümüşe İsmaililer’e sattılar. İsmaililer Yusuf’u Mısır’a götürdüler.%WE % “Gelin onu İsmaililer’e satalım. Böylece canına dokunmamış oluruz. Çünkü o kardeşimizdir, aynı kanı taşıyoruz.” Kardeşleri kabul etti.iVM % Yahuda, kardeşlerine, “Kardeşimizi öldürür, suçumuzu gizlersek ne kazanırız?” dedi,6Ug % Yemek yemek için oturduklarında, Gilat yönünden bir İsmaili kervanının geldiğini gördüler. Develeri kitre, pelesenk, laden yüklüydü. Mısır’a gidiyorlardı.0T] % ve onu susuz, boş bir kuyuya attılar.fSG % Yusuf yanlarına varınca, kardeşleri sırtındaki renkli uzun giysiyi çekip çıkardılarR) % “Kan dökmeyin. Onu şu ıssız yerdeki kuyuya atın, ama kendisine dokunmayın.” Amacı Yusuf’u kurtarıp babasına geri götürmekti.]Q5 % Ruben bunu duyunca Yusuf’u kurtarmaya çalıştı: “Canına kıymayın” dedi,P % “Hadi onu öldürüp kuyulardan birine atalım. Yabanıl bir hayvan yedi deriz. Bakalım o zaman düşleri ne olacak!”DO % Birbirlerine, “İşte düş hastası geliyor” dediler,nNW % Kardeşleri onu uzaktan gördüler. Yusuf yanlarına varmadan, onu öldürmek için düzen kurdular..MW % Adam, “Buradan ayrıldılar” dedi, “ ‘Dotan’a gidelim’ dediklerini duydum.” Böylece Yusuf kardeşlerinin peşinden gitti ve Dotan’da onları buldu. L % Yusuf, “Kardeşlerimi arıyorum” diye yanıtladı, “Buralarda sürü güdüyorlar. Nerede olduklarını biliyor musun?”TK# % Kırda dolaşırken bir adam onu görüp, “Ne arıyorsun?” diye sordu.?Jy % Babası, “Git kardeşlerine ve sürüye bak” dedi, “Her şey yolunda mı, değil mi, bana haber getir.” Böylece onu Hevron Vadisi’nden gönderdi. Yusuf Şekem’e vardı..IW % İsrail Yusuf’a, “Kardeşlerin Şekem’de sürü güdüyorlar” dedi, “Gel seni de onların yanına göndereyim.” Yusuf, “Hazırım” diye yanıtladı.gHI % Bir gün Yusuf’un kardeşleri babalarının sürüsünü gütmek için Şekem’e gittiler.ZG/ % Kardeşleri Yusuf’u kıskanıyordu, ama bu olay babasının aklına takıldı.?Fy % Yusuf babasıyla kardeşlerine bu düşü anlatınca, babası onu azarladı: “Ne biçim düş bu?” dedi, “Ben, annen, kardeşlerin gelip önünde yere mi eğileceğiz yani?”&EG % Yusuf bir düş daha görüp kardeşlerine anlattı. “Dinleyin, bir düş daha gördüm” dedi, “Güneş, ay ve on bir yıldız önümde eğildiler.”-DU % Kardeşleri, “Başımıza kral mı olacaksın? Bizi sen mi yöneteceksin?” dediler. Düşlerinden, söylediklerinden ötürü ondan büsbütün nefret ettiler. C % “Tarlada demet bağlıyorduk. Ansızın benim demetim kalkıp dikildi. Sizinkilerse, çevresine toplanıp önünde eğildiler.”CB % Yusuf, “Lütfen gördüğüm düşü dinleyin!” dedi,aA= % Yusuf bir düş gördü. Bunu kardeşlerine anlatınca, ondan daha çok nefret ettiler.@/ % Yusuf’un kardeşleri babalarının onu kendilerinden çok sevdiğini görünce, ondan nefret ettiler. Yusuf’a tatlı söz söylemez oldular.-?U % İsrail Yusuf’u öbür oğullarının hepsinden çok severdi. Çünkü Yusuf onun yaşlılığında doğmuştu. Yusuf’a uzun, renkli bir giysi yaptırmıştı.n>W % Yakup soyunun öyküsü: Yusuf on yedi yaşında bir gençti. Babasının karıları Bilha ve Zilpa’dan olan üvey kardeşleriyle birlikte sürü güdüyordu. Kardeşlerinin yaptığı kötülükleri babasına ulaştırırdı.V= ) % Yakup babasının yabancı olarak kalmış olduğu Kenan ülkesinde yaşadı.<% $+ Magdiel, İram. Sahip oldukları ülkede yaşadıkları yerlere adlarını veren Edom beyleri bunlardı. Edomlular’ın atası Esav’dı.;9 $* Kenaz, Teman, Mivsar,:; $) Oholivama, Ela, Pinon,u9e $( Boylarına ve bölgelerine göre Esav’ın soyundan gelen beylerin adları şunlardı: Timna, Alva, Yetet,8% $' Akbor oğlu Baal-Hanan ölünce, yerine Hadat geçti. Kentinin adı Pau’ydu. Karısı, Me-Zahav kızı Matret’in kızı Mehetavel’di.>7y $& Şaul ölünce, yerine Akbor oğlu Baal-Hanan geçti.A6 $% Samla ölünce, yerine Rehovot-Hannaharlı Şaul geçti.85m $$ Hadat ölünce, yerine Masrekalı Samla geçti.4y $# Huşam ölünce, Midyan’ı Moav kırlarında bozguna uğratan Bedat oğlu Hadat kral oldu. Kentinin adı Avit’ti.C3 $" Yovav ölünce, Temanlılar ülkesinden Huşam kral oldu.A2 $! Bala ölünce, yerine Bosralı Zerah oğlu Yovav geçti.I1 $ Beor oğlu Bala Edom Kralı oldu. Kentinin adı Dinhava’ydı.d0C $ İsrailliler’i yöneten bir kralın olmadığı dönemde, Edom’u şu krallar yönetti:N/ $ Dişon, Eser, Dişan. Seir ülkesindeki Horlu boy beyleri bunlardı.C. $ Horlu boy beyleri şunlardı: Lotan, Şoval, Sivon, Âna,7-k $ Dişan’ın oğulları şunlardı: Ûs, Aran.?,{ $ Eser’in oğulları şunlardı: Bilhan, Zaavan, Akan.K+ $ Dişon’un oğulları şunlardı: Hemdan, Eşban, Yitran, Keran.U*% $ Âna’nın çocukları şunlardı: Dişon ve Âna’nın kızı Oholivama. ) $ Sivon’un oğulları: Aya ve Âna. Babası Sivon’un eşeklerini güderken çölde sıcak su kaynakları bulan Âna’dır bu.E( $ Şoval’ın oğulları: Alvan, Manahat, Eval, Şefo, Onam.Q' $ Lotan’ın oğulları: Hori, Hemam. Timna Lotan’ın kızkardeşiydi.[&1 $ Dişon, Eser, Dişan. Seir’in Edom’da beylik eden Horlu oğulları bunlardı.]%5 $ Ülkede yaşayan Horlu Seir’in oğulları şunlardı: Lotan, Şoval, Sivon, Âna,i$M $ Bunların hepsi Esav’ın –Edom’un– oğullarıdır. Yukardakiler de onların beyleridir.8#k $ Esav’ın karısı Oholivama’nın oğulları şunlardır: Yeuş, Yalam, Korah. Bunlar Âna’nın kızı olan Esav’ın karısı Oholivama’nın soyundan gelen beylerdi.C" $ Esav oğlu Reuel’in oğulları şunlardır: Nahat, Zerah, Şamma, Mizza. Bunlar Edom ülkesinde Reuel’in soyundan gelen beylerdi ve Esav’ın karısı Basemat’ın torunlarıydı.t!c $ Korah, Gatam, Amalek. Bunlar Edom ülkesinde Elifaz’ın soyundan beylerdi ve Âda’nın torunlarıydı. { $ Esavoğulları’nın boy beyleri şunlardır: Esav’ın ilk oğlu Elifaz’ın oğulları: Teman, Omar, Sefo, Kenaz,1 $ Sivon’un torunu ve Âna’nın kızı olan Esav’ın karısı Oholivama’nın Esav’a doğurduğu oğullar şunlardır: Yeuş, Yalam, Korah.vg $ Reuel’in oğulları: Nahat, Zerah, Şamma, Mizza. Bunlar Esav’ın karısı Basemat’ın torunlarıdır. $ Timna Esav’ın oğlu Elifaz’ın cariyesiydi. Elifaz’a Amalek’i doğurdu. Bunlar Esav’ın karısı Âda’nın torunlarıdır.C $ Elifaz’ın oğulları: Teman, Omar, Sefo, Gatam, Kenaz. $ Esav’ın oğullarının adları şunlardır: Esav’ın karılarından Âda’nın oğlu Elifaz, Basemat’ın oğlu Reuel.T# $ Seir dağlık bölgesine yerleşen Edomlular’ın atası Esav’ın soyu:<u $ Esav –Edom– Seir dağlık bölgesine yerleşti. $ Birlikte yaşayamayacak kadar çok malları vardı. Yabancı olarak yaşadıkları bu topraklar davarlarına yetmiyordu.dC $ Esav karılarını, oğullarını, kızlarını, evindeki bütün adamlarını, hayvanlarının hepsini, Kenan ülkesinde kazandığı malların tümünü alıp kardeşi Yakup’tan ayrıldı, başka bir ülkeye gitti.q] $ Oholivama Yeuş, Yalam ve Korah’ı doğurdu. Esav’ın Kenan ülkesinde doğan oğulları bunlardı.6i $ Âda Esav’a Elifaz’ı, Basemat Reuel’i,@} $ Nevayot’un kızkardeşi, İsmail’in kızı Basemat. $ Esav şu Kenanlı kızlarla evlendi: Hititli Elon’un kızı Âda; Hivli Sivon’un torunu, Âna’nın kızı Oholivama;- Y $ Esav’ın, yani Edom’un öyküsü: # Kocamış, yaşama doymuş olarak son soluğunu verdi. Ölüp halkına kavuştu. Oğulları Esav’la Yakup onu gömdüler.*Q # İshak yüz seksen yıl yaşadı.0[ # Yakup, İshak’la İbrahim’in de yabancı olarak kalmış olduğu, bugün Hevron denen Kiryat-Arba yakınlarındaki Mamre’ye, babası İshak’ın yanına gitti.|s # Lea’nın cariyesi Zilpa’nın oğulları: Gad, Aşer. Yakup’un Paddan-Aram’da doğan oğulları bunlardır.D  # Rahel’in cariyesi Bilha’nın oğulları: Dan, Naftali.0 ] # Rahel’in oğulları: Yusuf, Benyamin.  # Yakup’un on iki oğlu vardı. Lea’nın oğulları: Ruben –Yakup’un ilk oğlu– Şimon, Levi, Yahuda, İssakar, Zevulun.x k # İsrail o bölgede yaşarken Ruben babasının cariyesi Bilha’yla yattı. İsrail bunu duyunca çok kızdı.J  # İsrail yine göçtü ve Eder Kulesi’nin ötesinde konakladı.Z/ # Yakup Rahel’in mezarına bir taş dikti. Bu mezar taşı bugüne kadar kaldı.C # Rahel öldü ve Efrat –Beytlehem– yolunda gömüldü.y # Ama Rahel ölmek üzereydi. Can verirken oğlunun adını Ben-Oni koydu. Babası ise çocuğa Benyamin adını verdi.V' # O sancı çekerken, ebesi, “Korkma!” dedi, “Bir oğlun daha oluyor.”ue # Sonra Beytel’den göçtüler. Efrat’a varmadan Rahel doğum yaptı. Doğum yaparken çok sancı çekti.P # Oraya, Tanrı’nın kendisiyle konuştuğu yere Beytel adını verdi.{ # Yakup Tanrı’nın kendisiyle konuştuğu yere taş bir anıt dikti. Üzerine dökmelik sunu ve zeytinyağı döktü.Y- # Sonra Tanrı Yakup’tan ayrılarak onunla konuştuğu yerden yukarı çekildi.ue # İbrahim’e, İshak’a verdiğim toprakları sana verecek, senden sonra da soyuna bağışlayacağım.”$C # “Ben Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’yım” dedi, “Verimli ol, çoğal. Senden bir ulus ve uluslar topluluğu doğacak. Kralların atası olacaksın.}~u # “Sana Yakup diyorlar, ama bundan böyle adın Yakup değil, İsrail olacak” diyerek onun adını İsrail koydu.V}' # Yakup Paddan-Aram’dan dönünce, Tanrı ona yine görünerek onu kutsadı.|1 # Rebeka’nın dadısı Debora ölünce Beytel’in güneyindeki meşe ağacının altına gömüldü. Bu yüzden ağaca Allon-Bakut adı verildi.{ # Bir sunak yaparak oraya El-Beytel adını verdi. Çünkü ağabeyinden kaçarken Tanrı orada kendisine görünmüştü.[z1 # Yakup adamlarıyla birlikte Kenan ülkesindeki Luz –Beytel– Kenti’ne geldi.~yw # Sonra göçtüler. Çevre kentlerde yaşayan halk peşlerine düşmedi, çünkü hepsini Tanrı korkusu sarmıştı.3xa # Böylece herkes yabancı ilahlarını, kulaklarındaki küpeleri Yakup’a verdi. Yakup bunları Şekem yakınlarında bir yabanıl fıstık ağacının altına gömdü.)wM # Beytel’e gidelim. Sıkıntı çektiğim günlerde yakarışımı duyan, gittiğim her yerde benimle birlikte olan Tanrı’ya orada bir sunak yapacağım.” v # Yakup ailesine ve yanındakilere, “Yabancı ilahlarınızı atın” dedi, “Kendinizi arındırıp giysilerinizi değiştirin.u # # Tanrı Yakup’a, “Git, Beytel’e yerleş” dedi, “Ağabeyin Esav’dan kaçarken sana görünen Tanrı’ya orada bir sunak yap.”rt_ " Şimon’la Levi, “Kızkardeşimize bir fahişe gibi mi davranmalıydı?” diye karşılık verdiler.qs] " Yakup, Şimon’la Levi’ye, “Bu ülkede yaşayan Kenanlılar’la Perizliler’i bana düşman ettiniz, başımı belaya soktunuz” dedi, “Sayıca azız. Eğer birleşir, bana saldırırlarsa, ailemle birlikte yok olurum.”mrU " Bütün mallarını, çocuklarını, kadınlarını aldılar, evlerindeki her şeyi yağmaladılar.Tq# " Kentteki ve kırdaki davarları, sığırları, eşekleri ele geçirdiler.py " Sonra Yakup’un bütün oğulları cesetleri soyup kenti yağmaladılar. Çünkü kızkardeşlerini kirletmişlerdi.foG " Hamor’la oğlu Şekem’i de öldürdüler. Dina’yı Şekem’in evinden alıp gittiler.}nu " Üçüncü gün erkekler daha sünnetin acısını çekerken, Yakup’un oğullarından ikisi –Dina’nın kardeşleri Şimon’la Levi– kılıçlarını kuşanıp kuşku uyandırmadan kente girip bütün erkekleri kılıçtan geçirdiler. m " Kent kapısından geçen herkes Hamor’la oğlu Şekem’in söylediklerini kabul etti ve kentteki bütün erkekler sünnet oldu.l/ " Böylece bütün sürüleri, malları, öbür hayvanları da bizim olur, değil mi? Gelin onlarla anlaşalım, bizimle birlikte yaşasınlar.”k1 " Yalnız, şu koşulla bizimle birleşmeyi, birlikte yaşamayı kabul ediyorlar: Bizim erkeklerin de kendileri gibi sünnet olmasını istiyorlar.Fj " “Bu adamlar bize dostluk gösteriyor” dediler, “Ülkemizde yaşasınlar, ticaret yapsınlar. Topraklarımız geniş, onlara da yeter, bize de. Birbirimize kız verip kız alabiliriz.bi? " Hamor’la oğlu Şekem durumu kent halkına bildirmek için kentin kapısına gittiler.h " Ailesinde en saygın kişi olan genç Şekem öneriyi yerine getirmekte gecikmedi. Çünkü Yakup’un kızına aşıktı.>gy " Bu öneri Hamor’la oğlu Şekem’e iyi göründü.Pf " Eğer kabul etmez, sünnet olmazsanız, kızımızı alır gideriz.”[e1 " birbirimize kız verip kız alabiliriz. Sizinle birlikte yaşar, bir halk oluruz.Zd/ " Ancak şu koşulla kabul ederiz: Bütün erkekleriniz bizim gibi sünnet olursa,kcQ " “Olmaz, kızkardeşimizi sünnetsiz bir adama veremeyiz” dediler, “Bizim için utanç olur.b% " Kızkardeşleri Dina’nın ırzına geçildiği için, Yakup’un oğulları Şekem’le babası Hamor’a aldatıcı bir yanıt verdiler. a " “Ne kadar başlık ve armağan isterseniz isteyin, dilediğiniz her şeyi vereceğim. Yeter ki, kızı bana eş olarak verin.”t`c " Şekem de Dina’nın babasıyla kardeşlerine, “Bana bu iyiliği yapın, ne isterseniz veririm” dedi,v_g " Bizimle birlikte yaşayın. Ülke önünüzde, nereye isterseniz yerleşin, ticaret yapın, mülk edinin.”C^ " Bizimle akraba olun. Birbirimize kız verip kız alalım. O~~ }a||8{{rzzJyxxxww>=o<<8;;::/99J88<77366?55N44L33,221{004/..F.--`,,,H++3**)))Z(((m()'&&n%%Q$$#x#&"^!!I f n4zIp2w ] W : f ~,\+YwyyC o 1 Yakup oğullarını çağırarak, “Yanıma toplanın” dedi, “Gelecekte size neler olacağını anlatayım.mBU 0 Sana kardeşlerinden bir pay fazla veriyorum; onu Amorlular’dan kılıcımla, yayımla aldım.” A 0 İsrail Yusuf’a, “Ben ölmek üzereyim” dedi, “Tanrı sizinle olacak. Sizi atalarınızın toprağına geri götürecek.^@7 0 O gün onları kutsayarak şöyle dedi: “İsrailliler, ‘Tanrı seni Efrayim ve Manaşşe gibi yapsın’ Diyerek sizin adınızla kutsayacaklar.” Böylece Yakup Efrayim’i Manaşşe’nin önüne geçirdi.N? 0 Ancak babası bunu istemedi. “Biliyorum oğlum, biliyorum” dedi, “Manaşşe de büyük bir halk olacak. Ama küçük kardeşi daha büyük bir halk olacak, soyundan birçok ulus doğacak.”e>E 0 “Baba, öyle değil” dedi, “İlkin Manaşşe doğdu. Sağ elini onun başına koy.”E= 0 Yusuf, babasının sağ elini Efrayim’in başına koyduğunu görünce, bundan hoşlanmadı. Babasının elini Efrayim’in başından kaldırıp Manaşşe’nin başına koymak istedi.L< 0 Beni bütün kötülüklerden kurtaran melek bu gençleri kutsasın! Adım ve atalarım İbrahim’le İshak’ın adları bu gençlerle yaşasın! Yeryüzünde çoğaldıkça çoğalsınlar.”&;G 0 Sonra Yusuf’u kutsayarak şöyle dedi: “Atalarım İbrahim’in, İshak’ın hizmet ettiği, Bugüne dek yaşamım boyunca bana çobanlık eden Tanrı,$:C 0 İsrail ellerini çapraz olarak uzattı, sağ elini küçük olan Efrayim’in, sol elini Manaşşe’nin başına koydu. Oysa ilkin Manaşşe doğmuştu.9 0 Sonra Efrayim’i sağına alarak İsrail’in sol eline, Manaşşe’yi soluna alarak İsrail’in sağ eline yaklaştırdı.Y8- 0 Yusuf oğullarını babasının kucağından alıp onun önünde yere kapandı.7 0 Sonra Yusuf’a, “Senin yüzünü göreceğimi hiç sanmıyordum” dedi, “Ama işte Tanrı bana soyunu bile gösterdi.”67 0 İsrail’in gözleri yaşlılıktan zayıflamıştı, göremiyordu. Yusuf oğullarını onun yanına götürdü. Babası onları öpüp kucakladı."5? 0 Yusuf, “Oğullarım” diye yanıtladı, “Tanrı onları bana Mısır’da verdi.” İsrail, “Lütfen onları yanıma getir, kutsayayım” dedi.T4# 0 İsrail, Yusuf’un oğullarını görünce, “Bunlar kim?” diye sordu.B3 0 Ben Paddan’dan dönerken Rahel Kenan ülkesinde, Efrat’a varmadan yolda yanımda öldü. Çok üzüldüm, onu orada Efrat’a –Beytlehem’e– giden yolun kenarına gömdüm.”l2S 0 Onlardan sonra doğacak çocuklar senin olsun. Efrayim’le Manaşşe’den onlara miras geçecek.1! 0 “Ben Mısır’a gelmeden önce burada doğan iki oğlun benim sayılır. Efrayim’le Manaşşe benim için Ruben’le Şimon gibidir.<0s 0 “Bana, ‘Seni verimli kılacak, çoğaltacağım’ dedi, ‘Soyundan birçok ulus doğuracağım. Senden sonra bu ülkeyi sonsuza dek mülk olarak senin soyuna vereceğim.’x/k 0 Yusuf’a, “Her Şeye Gücü Yeten Tanrı Kenan ülkesinde, Luz’da bana görünerek beni kutsadı” dedi,t.c 0 Yakup’a, “Oğlun Yusuf geliyor” diye haber verdiler. İsrail kendini toparlayıp yatağında oturdu.-  0 Bir süre sonra, “Baban hasta” diye Yusuf’a haber geldi. Yusuf iki oğlu Manaşşe’yle Efrayim’i yanına alıp yola çıktı.v,g / İsrail, “Ant iç” dedi. Yusuf ant içti. İsrail yatağının başı ucunda eğilip RAB’be tapındı.+7 / Atalarıma kavuştuğum zaman beni Mısır’dan çıkarıp onların yanına göm.” Yusuf, “Dediğin gibi yapacağım” diye karşılık verdi.c*A / Ölümü yaklaşınca, oğlu Yusuf’u çağırıp, “Eğer benden hoşnut kaldınsa, lütfen elini uyluğumun altına koy” dedi, “Bana sevgi ve sadakat göstereceğine söz ver. Lütfen beni Mısır’da gömme._)9 / Yakup Mısır’da on yedi yıl yaşadı. Ömrü toplam yüz kırk yedi yıl sürdü.m(U / İsrail Mısır’da Goşen bölgesine yerleşti. Orada mülk sahibi oldular, çoğalıp arttılar.7'i / Yusuf ürünün beşte birinin firavuna verilmesini Mısır’da toprak yasası yaptı. Bu yasa bugün de yürürlüktedir. Yalnız kâhinlerin toprağı firavuna verilmedi.& / “Canımızı kurtardın” diye karşılık verdiler, “Efendimizin gözünde lütuf bulalım. Firavunun kölesi oluruz.”.%W / Ürün devşirdiğinizde, beşte birini firavuna vereceksiniz. Beşte dördünü ise tohumluk olarak kullanacak ve ailelerinizle, çocuklarınızla yiyeceksiniz.”$y / Yusuf halka, “Sizi de toprağınızı da firavun için satın aldım” dedi, “İşte size tohum, toprağı ekin.>#w / Yalnız kâhinlerin toprağını satın almadı. Çünkü onlar firavundan aylık alıyor, firavunun bağladığı aylıkla geçiniyorlardı. Bu yüzden topraklarını satmadılar.["1 / Yusuf Mısır’ın bir ucundan öbür ucuna kadar bütün halkı köleleştirdi.Y!- / Böylece Yusuf Mısır’daki bütün toprakları firavun için satın aldı. Mısırlılar’ın hepsi tarlalarını sattılar, çünkü kıtlık onları buna zorluyordu. Toprakların tümü firavunun oldu.  / Gözünün önünde ölelim mi? Toprağımız çöle mi dönsün? Canımıza ve toprağımıza karşılık bize yiyecek sat. Toprağımızla birlikte firavunun kölesi olalım. Bize tohum ver ki ölmeyelim, yaşayalım; toprak da çöle dönmesin.”{q / O yıl geçince, ikinci yıl yine geldiler. Yusuf’a, “Efendim, gerçeği senden saklayacak değiliz” dediler, “Paramız tükendi, davarlarımızı da sana verdik. Canımızdan ve toprağımızdan başka verecek bir şeyimiz kalmadı.U% / Böylece davarlarını Yusuf’a getirdiler. Yusuf atlara, davar ve sığır sürülerine, eşeklere karşılık onlara yiyecek verdi. Bir yıl boyunca hayvanlarına karşılık onlara yiyecek sağladı.wi / Yusuf, “Paranız bittiyse, davarlarınızı getirin” dedi, “Onlara karşılık size yiyecek vereyim.”&G / Mısır ve Kenan’da para tükenince Mısırlılar Yusuf’a giderek, “Bize yiyecek ver” dediler, “Gözünün önünde ölelim mi? Paramız bitti.” / Yusuf sattığı buğdaya karşılık Mısır ve Kenan’daki bütün paraları toplayıp firavunun sarayına götürdü. / Kıtlık öyle şiddetlendi ki, hiçbir ülkede yiyecek bulunmaz oldu. Mısır ve Kenan ülkeleri kıtlıktan kırılıyordu. / Ayrıca babasıyla kardeşlerine ve babasının ev halkına, sahip oldukları çocukların sayısına göre yiyecek sağladı.9 / Yusuf babasıyla kardeşlerini Mısır’a yerleştirdi; firavunun buyruğu uyarınca onlara ülkenin en iyi yerinde, Ramses bölgesinde mülk verdi.7k / Sonra firavunu kutsayıp huzurundan ayrıldı..W / Yakup, “Gurbet yıllarım yüz otuz yılı buldu” diye yanıtladı, “Ama yıllar çabuk ve zorlu geçti. Atalarımın gurbet yılları kadar uzun sürmedi.”C / Firavun, Yakup’a, “Kaç yaşındasın?” diye sordu.a= / Yusuf babası Yakup’u getirip firavunun huzuruna çıkardı. Yakup firavunu kutsadı.K / “Mısır ülkesi senin sayılır. Onları ülkenin en iyi yerine yerleştir. Goşen bölgesine yerleşsinler. Sence aralarında becerikli olanlar varsa, davarlarıma bakmakla görevlendir.”N / Firavun Yusuf’a, “Babanla kardeşlerin yanına geldiler” dedi,?y / “Bu ülkeye geçici bir süre için geldik. Çünkü Kenan ülkesinde şiddetli kıtlık var. Davarlarımız için otlak bulamıyoruz. İzin ver, Goşen bölgesine yerleşelim.”+ / Firavun Yusuf’un kardeşlerine, “Ne iş yapıyorsunuz?” diye sordu. “Biz kulların atalarımız gibi çobanız” diye yanıtladılar,O / Sonra kardeşlerinden beşini seçerek firavunun huzuruna çıkardı.? { / Yusuf gidip firavuna, “Babamla kardeşlerim davarları, sığırları ve bütün eşyalarıyla Kenan ülkesinden geldiler” diye haber verdi, “Şu anda Goşen bölgesindeler.”D  ." ‘Atalarımız gibi biz de çocukluktan beri hayvancılık yapıyoruz’ dersiniz. Öyle deyin ki, sizi Goşen bölgesine yerleştirsin. Çünkü Mısırlılar çobanlardan iğrenir.”O  .! Firavun sizi çağırıp da, ‘Ne iş yaparsınız?’ diye sorarsa," ? . Çoban olduğunuzu, hayvancılık yaptığınızı, bu yüzden davarlarınızla sığırlarınızı ve her şeyinizi birlikte getirdiğinizi anlatayım.> w . Yusuf kardeşleriyle babasının ev halkına şöyle dedi: “Gidip firavuna haber vereyim, ‘Kenan ülkesinde yaşayan kardeşlerimle babamın ev halkı yanıma geldi’ diyeyim.n W . İsrail Yusuf’a, “Yüzünü gördüm ya, artık ölsem de gam yemem” dedi, “Yaşıyorsun!”#A . Yusuf arabasını hazırlayıp babası İsrail’i karşılamak üzere Goşen’e gitti. Babasını görür görmez boynuna sarılıp uzun uzun ağladı.sa . Yakup Goşen yolunu göstermesi için Yahuda’yı önden Yusuf’a gönderdi. Onlar Goşen’e varınca,xk . Yusuf’un Mısır’da doğan iki oğluyla birlikte Mısır’a göçen Yakup ailesi toplam yetmiş kişiydi.6g . Oğullarının karıları dışında Yakup’un soyundan gelen ve onunla birlikte Mısır’a gidenler toplam altmış altı kişiydi. Bunların hepsi Yakup’tan olmuştu. . Bunlar Lavan’ın, kızı Rahel’e verdiği Bilha’nın Yakup’a doğurduğu çocuklardır. Toplam yedi kişiydiler.A . Naftali’nin oğulları: Yahseel, Guni, Yeser, Şillem.!? . Dan’ın oğlu: Huşim.]5 . Bunlar Rahel’in Yakup’a doğurduğu çocuklardır. Toplam on dört kişiydiler.fG . Benyamin’in oğulları: Bala, Beker, Aşbel, Gera, Naaman, Ehi, Roş, Muppim, Huppim, Ard. . Yusuf’un Mısır’da On Kenti kâhini Potifera’nın kızı Asenat’tan Manaşşe ve Efrayim adında iki oğlu oldu.E~ . Yakup’un karısı Rahel’in oğulları: Yusuf, Benyamin.} . Bunlar Lavan’ın kızı Lea’ya verdiği Zilpa’nın Yakup’a doğurduğu çocuklardır. Toplam on altı kişiydiler.|y . Aşer’in çocukları: Yimna, Yişva, Yişvi, Beria; kızkardeşleri Serah. Beria’nın oğulları: Hever, Malkiel.N{ . Gad’ın oğulları: Sifyon, Hagi, Şuni, Esbon, Eri, Arodi, Areli.@z{ . Bunlar Lea’nın Yakup’a doğurduğu oğullardır. Lea onları ve kızı Dina’yı Paddan-Aram’da doğurmuştu. Yakup’un bu oğullarıyla kızları toplam otuz üç kişiydi.7yk . Zevulun’un oğulları: Seret, Elon, Yahleel.>xy . İssakar’ın oğulları: Tola, Puvva, Yov, Şimron.w- . Yahuda’nın oğulları: Er, Onan, Şela, Peres, Zerah. Ancak Er’le Onan Kenan ülkesinde ölmüştü. Peres’in oğulları: Hesron, Hamul.7vk . Levi’nin oğulları: Gerşon, Kehat, Merari.juO . Şimon’un oğulları: Yemuel, Yamin, Ohat, Yakin, Sohar ve Kenanlı bir kadının oğlu Şaul. , Yusuf, “Benden uzak olsun!” dedi, “Yalnız kendisinde kâse bulunan kölem olacak. Siz esenlikle babanızın yanına dönün.”~=w , Yahuda, “Ne diyelim, efendim?” diye karşılık verdi, “Nasıl anlatalım? Kendimizi nasıl temize çıkaralım? Tanrı suçumuzu ortaya çıkardı. Hepimiz köleniz artık, efendim; hem biz hem de kendisinde kâse bulunan kardeşimiz.”x<k , Yusuf, “Nedir bu yaptığınız?” dedi, “Benim gibi birinin fala bakabileceği aklınıza gelmedi mi?”o;Y , Yahuda’yla kardeşleri Yusuf’un evine geldiğinde, Yusuf daha evdeydi. Önünde yere kapandılar.|:s , Kardeşleri üzüntüden giysilerini yırttılar. Sonra torbalarını eşeklerine yükleyip kente geri döndüler.t9c , Kâhya büyükten küçüğe doğru hepsinin torbasını aradı. Kâse Benyamin’in torbasında çıktı./8[ , Hemen torbalarını indirip açtılar.7{ , Kâhya, “Peki, dediğiniz gibi olsun” dedi, “Kimde çıkarsa kölem olacak, geri kalanlar suçsuz sayılacak.”b6? , Kullarından birinde çıkarsa öldürülsün, geri kalanlar efendimin kölesi olsun.”51 , Torbalarımızın ağzında bulduğumuz paraları Kenan ülkesinden sana geri getirdik. Nasıl efendinin evinden altın ya da gümüş çalarız?4} , Adamlar, “Efendim, neden böyle konuşuyorsun?” dediler, “Bizden uzak olsun, biz kulların böyle şey yapmayız.53g , Kâhya onlara yetişip bu sözleri yineledi.2 , ‘Efendimin şarap içmek, fala bakmak için kullandığı kâse değil mi bu? Bunu yapmakla kötülük ettiniz.’ ”@1{ , Onlar kentten pek uzaklaşmamıştı ki Yusuf kâhyasına, “Hemen o adamların peşine düş” dedi, “Onlara yetişince, ‘Niçin iyiliğe karşı kötülük yaptınız?’ de,:0q , Sabah erkenden adamlar eşekleriyle yolcu edildi./ , En küçüğünün torbasına benim gümüş kâsemi ve buğdayının parasını koy.” Kâhya Yusuf’un buyruğunu yerine getirdi.(. M , Yusuf kâhyasına, “Bu adamların torbalarına taşıyabilecekleri kadar yiyecek doldur” diye buyurdu, “Her birinin parasını torbasının ağzına koy.-5 +" Yusuf’un masasından onlara yemek dağıtıldı. Benyamin’in payı ötekilerden beş kat fazlaydı. İçtiler, birlikte hoş vakit geçirdiler.,! +! Kardeşleri Yusuf’un önünde büyükten küçüğe doğru yaş sırasına göre oturdular. Şaşkın şaşkın birbirlerine baktılar.E+ + Yusuf’a ayrı, kardeşlerine ayrı, Yusuf’la yemek yiyen Mısırlılar’a ayrı hizmet edildi. Çünkü Mısırlılar İbraniler’le birlikte yemek yemez, bunu iğrenç sayarlardı.n*W + Yüzünü yıkadıktan sonra dışarı çıktı. Kendisini toparlayarak, “Yemeği getirin” dedi.)+ + Sonra hemen oradan ayrıldı, çünkü kardeşini görünce yüreği sızlamıştı. Ağlayacak bir yer aradı. Odasına girip orada ağladı.E( + Yusuf göz gezdirirken kendisiyle aynı anneden olan kardeşi Benyamin’i gördü. “Bana sözünü ettiğiniz küçük kardeşiniz bu mu?” dedi, “Tanrı sana lütfetsin, oğlum.”' + Kardeşleri, “Babamız kulun iyi” diye yanıtladılar, “Hâlâ yaşıyor.” Sonra saygıyla eğilip yere kapandılar. & + Yusuf hatırlarını sorduktan sonra, “Bana sözünü ettiğiniz yaşlı babanız iyi mi?” dedi, “Hâlâ yaşıyor mu?”b%? + Yusuf eve gelince, getirdikleri armağanları kendisine sunup önünde yere kapandılar.$ + Kardeşler öğlene, Yusuf’un geleceği saate kadar armağanlarını hazırladılar. Çünkü orada yemek yiyeceklerini duymuşlardı.w#i + Kâhya onları Yusuf’un evine götürüp ayaklarını yıkamaları için su getirdi, eşeklerine yem verdi.F" + Kâhya, “Merak etmeyin” dedi, “Korkmanıza gerek yok. Parayı Tanrınız, babanızın Tanrısı torbalarınıza koydurmuş. Ben paranızı aldım.” Sonra Şimon’u onlara getirdi. ! + Ayrıca yeniden yiyecek almak için yanımıza başka para da aldık. Paraları torbalarımıza kimin koyduğunu bilmiyoruz.”% E + Konakladığımız yerde torbalarımızı açınca, bir de baktık ki, paramız eksiksiz olarak torbalarımızın ağzına konmuş. Onu size geri getirdik.[1 + “Aman, efendim!” dediler, “Buraya ilk kez yiyecek satın almaya gelmiştik.P + Yusuf’un kâhyasına yaklaşıp evin kapısında onunla konuştular: + Ne var ki kardeşleri Yusuf’un evine götürüldükleri için korktular. “İlk gelişimizde torbalarımıza konan para yüzünden götürülüyoruz galiba!” dediler, “Bize saldırıp egemen olmak, bizi köle edip eşeklerimizi almak istiyor.”P + Kâhya Yusuf’un buyurduğu gibi onları Yusuf’un evine götürdü.:o + Yusuf Benyamin’i yanlarında görünce, kâhyasına, “Bu adamları eve götür” dedi, “Bir hayvan kesip hazırla. Çünkü öğlen benimle birlikte yemek yiyecekler.” + Böylece kardeşler yanlarına armağanlar, iki kat para ve Benyamin’i alarak hemen Mısır’a gidip Yusuf’un huzuruna çıktılar.R + Her Şeye Gücü Yeten Tanrı, adamın yüreğine size karşı merhamet koysun da, adam öbür kardeşinizle Benyamin’i size geri versin. Bana gelince, çocuklarımdan yoksun kalacaksam kalayım.”=w + Kardeşinizi alıp gidin, o adamın yanına dönün. + Yanınıza iki kat para alın. Torbalarınızın ağzına konan parayı geri götürün. Belki bir yanlışlık olmuştur.r_ + Bunun üzerine İsrail, “Öyleyse gidin” dedi, “Yalnız, torbalarınıza bu ülkenin en iyi ürünlerinden biraz pelesenk, biraz bal, kitre, laden, fıstık, badem koyun, Mısır’ın yöneticisine armağan olarak götürün.P + Çünkü gecikmeseydik, şimdiye dek iki kez gidip gelmiş olurduk.” + Ona ben kefil oluyorum. Beni sorumlu say. Eğer onu geri getirmez, önüne çıkarmazsam, ömrümce sana karşı suçlu sayılayım.  + Yahuda, babası İsrail’e, “Çocuğu benimle gönder, gidelim” dedi, “Sen de biz de yavrularımız da ölmez, yaşarız.  + Şöyle yanıtladılar: “Adam, ‘Babanız hâlâ yaşıyor mu? Başka kardeşiniz var mı?’ diye sordu. Bizimle ve akrabalarımızla ilgili öyle sorular sordu ki, yanıt vermek zorunda kaldık. Kardeşinizi getirin diyeceğini nereden bilebilirdik?”xk + İsrail, “Niçin adama bir kardeşiniz daha olduğunu söyleyerek bana bu kötülüğü yaptınız?” dedi.~w + Göndermezsen gitmeyiz. Çünkü o adam, ‘Kardeşinizi birlikte getirmezseniz, yüzümü göremezsiniz’ dedi.”I + Kardeşimizi bizimle gönderirsen, gider sana yiyecek alırız.7 + Yahuda, “Adam bizi sıkı sıkı uyardı” diye karşılık verdi, “ ‘Kardeşiniz sizinle birlikte gelmezse, yüzümü göremezsiniz’ dedi.z o + Mısır’dan getirilen buğday tükenince Yakup, oğullarına, “Yine gidin, bize biraz yiyecek alın” dedi.3  e + Kenan ülkesinde kıtlık şiddetlenmişti.W ) *& Ama Yakup, “Oğlumu sizinle göndermeyeceğim” dedi, “Çünkü kardeşi öldü, yalnız o kaldı. Yolda ona bir zarar gelirse, bu acıyla ak saçlı başımı ölüler diyarına götürürsünüz.”  *% Ruben babasına, “Benyamin’i geri getirmezsem, iki oğlumu öldür” dedi, “Onu bana teslim et, ben sana geri getireceğim.”6 g *$ Yakup, “Beni çocuklarımdan yoksun bırakıyorsunuz” dedi, “Yusuf yok, Şimon yok. Şimdi de Benyamin’i götürmek istiyorsunuz. Sıkıntıyı çeken hep benim.”% *# Torbalarını boşaltınca, hepsi para kesesini torbasında buldu. Para keselerini görünce hem kendileri hem babaları korkuya kapıldı.=u *" Küçük kardeşinizi de bana getirin. O zaman casus olmadığınızı, dürüst insanlar olduğunuzu anlar, kardeşinizi size geri veririm. Ülkede ticaret yapabilirsiniz.’ ”<s *! “Ülkenin yöneticisi, ‘Dürüst olduğunuzu şöyle anlayabilirim’ dedi, ‘Kardeşlerinizden birini yanımda bırakın, buğdayı alıp aç kalan ailelerinize götürün. * Hepimiz aynı babanın çocuklarıyız. On iki kardeşiz; biri kayboldu, en küçüğü de Kenan ülkesinde, babamızın yanında.’G * Ona, ‘Biz dürüst insanlarız’ dedik, ‘Casus değiliz.^7 * “Mısır’ın yöneticisi bizimle sert konuştu. Bize casusmuşuz gibi davrandı.hK * Kenan ülkesine, babaları Yakup’un yanına varınca, başlarına gelenleri ona anlattılar:I * Kardeşlerine, “Paramı geri vermişler” diye seslendi, “İşte torbamda!” Yürekleri yerinden oynadı. Titreyerek birbirlerine, “Tanrı’nın bize bu yaptığı nedir?” dediler.+ * Konakladıkları yerde içlerinden biri eşeğine yem vermek için torbasını açınca parasını gördü. Para torbanın ağzına konmuştu.@} * buğdayları eşeklerine yükleyip oradan ayrıldılar.1~] * Sonra torbalarına buğday doldurulmasını, paralarının torbalarına geri konulmasını, yol için kendilerine azık verilmesini buyurdu. Bunlar yapıldıktan sonra&}G * Yusuf kardeşlerinden ayrılıp ağlamaya başladı. Sonra dönüp onlarla konuştu. Aralarından Şimon’u alarak ötekilerin gözleri önünde bağladı.|} * Yusuf’un konuştuklarını anladığını farketmediler, çünkü onunla çevirmen aracılığıyla konuşuyorlardı.{ * Ruben, “Çocuğa zarar vermeyin diye sizi uyarmadım mı?” dedi, “Ama dinlemediniz. İşte şimdi kanının hesabı soruluyor.”dzC * Birbirlerine, “Besbelli kardeşimize yaptığımızın cezasını çekiyoruz” dediler, “Bize yalvardığında nasıl sıkıntı çektiğini gördük, ama dinlemedik. Bu sıkıntı onun için başımıza geldi.”%yE * Sonra küçük kardeşinizi bana getirin. Böylece anlattıklarınızın doğru olup olmadığı ortaya çıkar, ölümden kurtulursunuz.” Kabul ettiler.#xA * Dürüst olduğunuzu kanıtlamak için, içinizden biri göz altında tutulduğunuz evde kalsın, ötekiler gidip aç kalan ailenize buğday götürsün.mwU * Üçüncü gün, “Bir koşulla canınızı bağışlarım” dedi, “Ben Tanrı’dan korkarım./v[ * Üç gün onları göz altında tuttu.bu? * Aranızdan birini gönderin, kardeşinizi getirsin. Geri kalanlarınız göz altına alınacak. Anlattıklarınız doğru mu, değil mi, sizi sınayacağız. Değilse, firavunun başına ant içerim ki casussunuz.”~tw * Sizi sınayacağım. Firavunun başına ant içerim. Küçük kardeşiniz de gelmedikçe, buradan ayrılamazsınız.@s} * Yusuf, “Söylediğim gibi” dedi, “Casussunuz siz.Nr * Kardeşleri, “Biz kulların on iki kardeşiz” dediler, “Hepimiz Kenan ülkesinde yaşayan aynı babanın çocuklarıyız. En küçüğümüz babamızın yanında kaldı, biri de kayboldu.”bq? * Yusuf, “Hayır!” dedi, “Siz ülkenin zayıf noktalarını öğrenmeye geldiniz.”hpK * Hepimiz aynı babanın çocuklarıyız. Biz kulların dürüst insanlarız, casus değiliz.”qo] * “Aman, efendim” diye karşılık verdiler, “Biz kulların yalnızca yiyecek satın almaya geldik. n * Yusuf onlarla ilgili düşlerini anımsayarak, “Siz casussunuz” dedi, “Ülkenin zayıf noktalarını öğrenmeye geldiniz.”Km * Yusuf kardeşlerini tanıdıysa da kardeşleri onu tanımadılar.Ql * Yusuf kardeşlerini görünce tanıdı. Ama onlara yabancı gibi davranarak sert konuştu: “Nereden geliyorsunuz?” “Kenan ülkesinden” diye yanıtladılar, “Yiyecek satın almaya geldik.”xkk * Yusuf ülkenin yöneticisiydi, herkese o buğday satıyordu. Kardeşleri gelip onun önünde yere kapandılar.j * Buğday satın almaya gelenler arasında İsrail’in oğulları da vardı. Çünkü Kenan ülkesinde de kıtlık hüküm sürüyordu.i * Ancak Yakup Yusuf’un kardeşi Benyamin’i onlarla birlikte göndermedi, çünkü oğlunun başına bir şey gelmesinden korkuyordu.Sh! * Böylece Yusuf’un on kardeşi buğday almak için Mısır’a gittiler.mgU * “Mısır’da buğday olduğunu duydum. Gidin, satın alın ki, yaşayalım, yoksa öleceğiz.”{f s * Yakup Mısır’da buğday olduğunu öğrenince, oğullarına, “Neden birbirinize bakıp duruyorsunuz?” dedi,'eI )9 Bütün ülkelerden insanlar da buğday satın almak için Mısır’a, Yusuf’a geliyordu. Çünkü kıtlık bütün dünyayı sarmıştı ve şiddetliydi.(dK )8 Kıtlık bütün ülkeyi sarınca, Yusuf depoları açıp Mısırlılar’a buğday satmaya başladı. Çünkü kıtlık Mısır’ı boydan boya kavuruyordu.c )7 Mısırlılar aç kalınca, yiyecek için firavuna yakardılar. Firavun, “Yusuf’a gidin” dedi, “O size ne derse öyle yapın.”(bK )6 Yusuf’un söylemiş olduğu gibi yedi kıtlık yılı başgösterdi. Bütün ülkelerde kıtlık vardı, ama Mısır’ın her yanında yiyecek bulunuyordu.3ac )5 Mısır’da yedi bolluk yılı sona erdi.x`k )4 “Tanrı sıkıntı çektiğim ülkede beni verimli kıldı” diyerek ikinci oğlunun adını Efrayim koydu. i#~~M}||{{;zz_yyy xxBxww4vvcv uvtssrrqpooQnnvmm|llkk6jj9ihhIgvffdcpcbb)aa8`__[^^^l^E^!]]]\\h[ZZZZ YzY)XXWVVVGUUoTTGSS RR QQPOO_NMMDLLAKKJJ-IHHHSGG&FF'EDDFC^BB}BA7@w@?>=_.g@j1ZO^ 2 4 ? t ? s!C]!i3)a Sonra RAB Musa’ya şöyle buyurdu: “Harun’a de ki, ‘Değneğini al ve elini Mısır’ın suları üzerine –ırmakları, kanalları, havuzları, bütün su birikintileri üzerine– uzat, hepsi kana dönsün. Bütün Mısır’da tahta ve taş kaplardaki sular bile kana dönecek.’ ”~(w Irmaktaki balıklar ölecek, ırmak leş gibi kokacak, Mısırlılar artık ırmağın suyunu içemeyecekler.’ ”'  Benim RAB olduğumu şundan anla, diyor RAB. İşte, elimdeki değneği ırmağın sularına vuracağım, sular kana dönecek.,&S ve ona de ki, ‘Halkımı salıver, çölde bana tapsınlar, demem için İbraniler’in Tanrısı RAB beni sana gönderdi. Ama sen şu ana kadar kulak asmadın.%  “Sabah git, firavun Nil’e inerken onu karşılamak için ırmak kıyısında bekle. Yılana dönüşen değneği eline alX$+ RAB Musa’ya, “Firavun inat ediyor, halkı salıvermeyi reddediyor” dedi,b#? Yine de, RAB’bin söylediği gibi firavun inat etti ve Musa’yla Harun’u dinlemedi.v"g Her biri değneğini attı, değnekler yılan oldu. Ancak Harun’un değneği onların değneklerini yuttu.! Bunun üzerine firavun kendi bilgelerini, büyücülerini çağırdı. Mısırlı büyücüler de büyüleriyle aynı şeyi yaptılar.: o Böylece Musa’yla Harun firavunun yanına gittiler ve RAB’bin buyurduğu gibi yaptılar. Harun değneğini firavunla görevlilerinin önüne attı. Değnek yılan oluverdi.' “Firavun size, ‘Bir mucize yapın’ dediğinde, söyle Harun’a, değneğini alıp firavunun önüne atsın. Değnek yılan olacak.”/[ RAB Musa’yla Harun’a şöyle dedi:S! Firavunla konuştuklarında Musa seksen, Harun seksen üç yaşındaydı.>y Musa’yla Harun RAB’bin buyurduğu gibi yaptılar./ Mısır’a karşı elimi kaldırdığım ve İsrailliler’i aralarından çıkardığım zaman Mısırlılar benim RAB olduğumu anlayacak.”G  Ama firavun sizi dinlemeyecek. O zaman elimi Mısır’ın üzerine koyacağım ve onları ağır biçimde cezalandırarak halkım İsrail’i ordular halinde Mısır’dan çıkaracağım.tc Ben firavunu inatçı yapacağım ki, belirtilerimi ve şaşılası işlerimi Mısır’da artırabileyim.{q Sana buyurduğum her şeyi ağabeyine anlat. O da firavuna İsrailliler’i ülkesinden salıvermesini söylesin.u g RAB, “Bak, seni firavuna karşı Tanrı gibi yaptım” dedi, “Ağabeyin Harun senin peygamberin olacak. Musa RAB’bin huzurunda, “Ben iyi konuşan biri değilim” diye karşılık verdi, “Firavun beni nasıl dinler?” RAB Mısır’da Musa’yla konuştuğunda, ona, “Ben RAB’bim” dedi, “Sana söylediğim her şeyi Mısır Firavunu’na ilet.” RAB Mısır’da Musa’yla konuştuğunda, ona, “Ben RAB’bim” dedi, “Sana söylediğim her şeyi Mısır Firavunu’na ilet.”ue İsrailliler’i Mısır’dan çıkarmak için Mısır Firavunu ile konuşanlar da Musa’yla Harun’dur.vg RAB’bin, “İsrailliler’i ordular halinde Mısır’dan çıkarın” dediği Harun ve Musa bunlardır.$C Harun’un oğlu Elazar Putiel’in kızlarından biriyle evlendi. Karısı ona Pinehas’ı doğurdu. Boylarına göre Levili aile önderleri bunlardır.`; Korah’ın oğulları: Assir, Elkana, Aviasaf. Korahlılar’ın boyları bunlardır.) Harun Nahşon’un kızkardeşi ve Amminadav’ın kızı Elişeva’yla evlendi. Elişeva ona Nadav, Avihu, Elazar ve İtamar’ı doğurdu.9o Uzziel’in oğulları: Mişael, Elsafan, Sitri.6 i Yishar’ın oğulları: Korah, Nefek, Zikri.r _ Amram halası Yokevet’le evlendi. Yokevet ona Harun’la Musa’yı doğurdu. Amram 137 yıl yaşadı.^ 7 Merari’nin oğulları: Mahli, Muşi. Kayıtlarına göre Levi boyları bunlardır.Y - Kehat’ın oğulları: Amram, Yishar, Hevron, Uzziel. Kehat 133 yıl yaşadı.M  Gerşon’un oğulları boylarına göre şunlardır: Livni, Şimi.xk Kayıtlarına göre Levioğulları’nın adları şunlardır: Gerşon, Kehat, Merari. Levi 137 yıl yaşadı.  Şimon’un oğulları: Yemuel, Yamin, Ohat, Yakin, Sohar ve Kenanlı bir kadının oğlu Şaul. Şimon’un boyları bunlardır.!= İsrailliler’in aile önderleri şunlardır: Yakup’un ilk oğlu Ruben’in oğulları: Hanok, Pallu, Hesron, Karmi. Ruben’in boyları bunlardır. RAB Musa ve Harun’la İsrailliler ve Mısır Firavunu hakkında konuştu. İsrailliler’i Mısır’dan çıkarmalarını buyurdu.) Ama Musa, “İsrailliler beni dinlemedikten sonra, firavun nasıl dinler?” diye karşılık verdi, “Zaten iyi konuşan biri değilim.”r_ RAB Musa’ya, “Git, Mısır Firavunu’na İsrailliler’i ülkesinden salıvermesini söyle” dedi.r_ RAB Musa’ya, “Git, Mısır Firavunu’na İsrailliler’i ülkesinden salıvermesini söyle” dedi.  Musa bunları İsrailliler’e anlattı, ama umutları kırıldığı ve ağır baskı altında oldukları için onu dinlemediler.&G Sizi İbrahim’e, İshak’a ve Yakup’a vereceğime ant içtiğim topraklara götüreceğim. Orayı size mülk olarak vereceğim. Ben Yahve’yim.’ ”-U Sizi kendi halkım yapacak ve Tanrınız olacağım. O zaman sizi Mısırlılar’ın boyunduruğundan çıkaran Tanrınız Yahve’nin ben olduğumu bileceksiniz.x~k “Onun için İsrailliler’e de ki, ‘Ben Yahve’yim. Sizi Mısırlılar’ın boyunduruğundan çıkaracak, onların kölesi olmaktan kurtaracağım. Onları ağır biçimde yargılayacak ve kudretli elimle sizi özgür kılacağım.q}] Mısırlılar’ın köleleştirdiği İsrailliler’in iniltilerini duydum ve antlaşmamı hep andım.m|U Yabancı olarak yaşadıkları Kenan ülkesini kendilerine vermek üzere onlarla antlaşma yaptım.{! “İbrahim’e, İshak’a ve Yakup’a Her Şeye Gücü Yeten Tanrı olarak göründüm, ama onlara kendimi Yahve adıyla tanıtmadım.?z{ Tanrı ayrıca Musa’ya, “Ben Yahve’yim ” dedi,Gy  RAB Musa’ya, “Firavuna ne yapacağımı şimdi göreceksin” dedi, “Güçlü elimden ötürü İsrail halkını salıverecek, güçlü elimden ötürü onları ülkesinden kovacak.” x; Senin adına firavunla konuşmaya gittim gideli firavun bu halka kötü davranıyor. Sen de kendi halkını kurtarmak için hiçbir şey yapmadın.”}wu Musa RAB’be döndü ve, “Ya Rab, niçin bu halka kötü davrandın?” dedi, “Beni bunun için mi gönderdin?Av} “RAB yaptığınızı görsün, cezanızı versin!” dediler, “Bizi firavunla görevlilerinin gözünde rezil ettiniz. Bizi öldürmeleri için ellerine bir kılıç verdiniz.”euE Firavunun yanından ayrılınca, kendilerini bekleyen Musa’yla Harun’a çıkıştılar.(tK Kendilerine, “Her gün üretmeniz gereken kerpiç sayısını azaltmayacaksınız” dendiğinde İsrailli görevliler zor durumda olduklarını anladılar.vsg Haydi, işinizin başına dönün. Size saman verilmeyecek; yine de aynı sayıda kerpiç üreteceksiniz.”r  Firavun, “Tembelsiniz siz, tembel!” diye karşılık verdi, “Bu yüzden ‘Gidip RAB’be kurban keselim’ diyorsunuz.q# Neden bize saman verilmediği halde, ‘Kerpiç yapın!’ deniyor? İşte kulların dövülüyor, oysa suçlu senin kendi halkındır.”p{ Bunun üzerine İsrailli görevliler firavunun yanına varıp yakındılar: “Neden kullarına böyle davranıyorsun?8ok Firavunun angaryacılarının atadığı İsrailli görevliler, “Niçin dün ve bugün daha önceki gibi gereken sayıda kerpiç yaptırmadınız?” diyerek dövüldüler.n! Angaryacılar, “Saman verildiği günlerdeki gibi gündelik görevlerinizi eksiksiz yerine getirin” diyerek onlara baskı yapıyordu.Zm/ Böylece halk saman yerine anız toplamak üzere bütün Mısır’a dağıldı.nlW Gidin, nerede bulursanız oradan kendinize saman alın. Ancak işiniz hiç hafifletilmeyecek.’ ”k Angaryacılarla görevliler gidip İsrailliler’e şöyle dediler: “Firavun diyor ki, ‘Artık size saman vermeyeceğim.aj= İşlerini ağırlaştırın ki, meşgul olsunlar, yalan sözlere kulak asmasınlar.”Si! Önceki gibi aynı sayıda kerpiç yapmalarını isteyin, kerpiç sayısını azaltmayın. Çünkü tembel insanlardır; bu yüzden, ‘Gidelim, Tanrımız’a kurban keselim’ diye bağrışıyorlar.|hs “Kerpiç yapmak için artık halka saman vermeyeceksiniz. Gitsinler, kendi samanlarını kendileri toplasınlar.Yg- Firavun o gün angaryacılara ve halkın başındaki görevlilere buyruk verdi:f{ “Bakın, halkınız Mısırlılar’dan daha kalabalık, oysa siz onların işini engellemeye çalışıyorsunuz.”e Mısır Firavunu, “Ey Musa ve Harun, niçin halkı işinden alıkoyuyorsunuz? Siz de işinizin başına dönün” dedi,}du Musa’yla Harun, “İbraniler’in Tanrısı bizimle görüştü” diye yanıtladılar, “İzin ver, Tanrımız RAB’be kurban kesmek için çölde üç gün yol alalım. Yoksa bizi salgın hastalık ya da kılıçla cezalandırabilir.”:co Firavun, “RAB kim oluyor ki, O’nun sözünü dinleyip İsrail halkını salıvereyim?” dedi. “RAB’bi tanımıyorum. İsrailliler’in gitmesine izin vermeyeceğim.”'b K Sonra Musa’yla Harun firavuna gidip şöyle dediler: “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Halkımı bırak gitsin, çölde bana bayram yapsın.’ ” a Halk inandı; RAB’bin kendileriyle ilgilendiğini, çektikleri sıkıntıyı görmüş olduğunu duyunca, eğilip tapındılar.`  Harun RAB’bin Musa’ya söylemiş olduğu her şeyi onlara anlattı. Musa da halkın önünde belirtileri gerçekleştirdi.U_% Musa’yla Harun varıp İsrail’in bütün ileri gelenlerini topladılar.^1 Musa duyurması için RAB’bin kendisine söylediği bütün sözleri ve gerçekleştirmesini buyurduğu bütün belirtileri Harun’a anlattı.] RAB Harun’a, “Çöle, Musa’yı karşılamaya git” dedi. Harun gitti, onu Tanrı Dağı’nda karşılayıp öptü.r\_ Böylece RAB Musa’yı esirgedi. Sippora Musa’ya sünnetten ötürü “Kanlı güveysin” demişti."[? O anda Sippora keskin bir taş alıp oğlunu sünnet etti, derisini Musa’nın ayaklarına dokundurdu. “Gerçekten sen bana kanlı güveysin” dedi.\Z3 RAB yolda, bir konaklama yerinde Musa’yla karşılaştı, onu öldürmek istedi.Y Sana, bırak oğlum gitsin, bana tapsın, dedim. Ama sen onu salıvermeyi reddettin. Bu yüzden senin ilk oğlunu öldüreceğim.’ ”RX Sonra firavuna de ki, ‘RAB şöyle diyor: İsrail benim ilk oğlumdur.PW RAB Musa’ya, “Mısır’a döndüğünde, sana verdiğim güçle bütün şaşılası işleri firavunun önünde yapmaya bak” dedi, “Ama ben onu inatçı yapacağım. Halkı salıvermeyecek.V+ Böylece Musa karısını, oğullarını eşeğe bindirdi; Tanrı’nın buyurduğu değneği de eline alıp Mısır’a doğru yola çıktı.xUk RAB Midyan’da Musa’ya, “Mısır’a dön, çünkü canını almak isteyenlerin hepsi öldü” demişti.bT? Musa kayınbabası Yitro’nun yanına döndü. Ona, “İzin ver, Mısır’daki soydaşlarımın yanına döneyim” dedi, “Bakayım, hâlâ yaşıyorlar mı?” Yitro, “Esenlikle git” diye karşılık verdi.VS' Bu değneği eline al, çünkü belirtileri onunla gerçekleştireceksin.”nRW O sana sözcülük edecek, senin yerine halkla konuşacak. Sen de onun için Tanrı gibi olacaksın.Q Onunla konuş, ne söylemesi gerektiğini anlat. İkinizin konuşmasına da yardımcı olacak, ne yapacağınızı size öğreteceğim.0P[ RAB Musa’ya öfkelendi ve, “Ağabeyin Levili Harun var ya!” dedi, “Bilirim, o iyi konuşur. Hem şu anda seni karşılamaya geliyor. Seni görünce sevinecek.[O1 Musa, “Aman, ya Rab!” dedi, “Ne olur, benim yerime başkasını gönder.”mNU Şimdi git! Ben konuşmana yardımcı olacağım. Ne söylemen gerektiğini sana öğreteceğim.”M RAB, “Kim ağız verdi insana?” dedi, “İnsanı sağır, dilsiz, görür ya da görmez yapan kim? Ben değil miyim?DL Musa RAB’be, “Aman, ya Rab!” dedi, “Ben kulun ne geçmişte, ne de benimle konuşmaya başladığından bu yana iyi bir konuşmacı oldum. Çünkü dili ağır, tutuk biriyim.”!K= “Bu iki belirtiye de inanmaz, sözünü dinlemezlerse, Nil’den biraz su alıp kuru toprağa dök. Irmaktan aldığın su toprakta kana dönecek.”lJS RAB, “Eğer sana inanmaz, ilk belirtiyi önemsemezlerse, ikinci belirtiye inanabilirler” dedi,I RAB, “Elini yine koynuna koy” dedi. Musa elini yine koynuna koydu. Çıkardığı zaman eli eski haline dönmüştü.#HA Sonra, “Elini koynuna koy” dedi. Musa elini koynuna koydu. Çıkardığı zaman eli bir deri hastalığına yakalanmış, kar gibi bembeyaz olmuştu.G RAB, “Bunu yap ki, ataları İbrahim’in, İshak’ın, Yakup’un Tanrısı RAB’bin sana göründüğüne inansınlar” dedi.wFi RAB, “Elini uzat, kuyruğundan tut” dedi. Musa elini uzatıp kuyruğunu tutunca yılan yine değnek oldu.rE_ RAB, “Onu yere at” dedi. Musa değneğini yere atınca, değnek yılan oldu. Musa yılandan kaçtı.UD% RAB, “Elinde ne var?” diye sordu. Musa, “Değnek” diye yanıtladı.zC q Musa, “Ya bana inanmazlarsa?” dedi, “Sözümü dinlemez, ‘RAB sana görünmedi’ derlerse, ne olacak?”RB Her kadın Mısırlı komşusundan ya da konuğundan altın ve gümüş takılar, giysiler isteyecek. Oğullarınızı, kızlarınızı bunlarla süsleyeceksiniz. Mısırlılar’ı soyacaksınız.”A} “Halkımın Mısırlılar’ın gözünde lütuf bulmasını sağlayacağım. Gittiğinizde eli boş gitmeyeceksiniz.@{ Elimi uzatacak ve aralarında şaşılası işler yaparak Mısır’ı cezalandıracağım. O zaman sizi salıverecek.a?= Ama biliyorum, güçlü bir el zorlamadıkça Mısır Kralı gitmenize izin vermeyecek. > “İsrail ileri gelenleri seni dinleyecekler. Sonra birlikte Mısır Kralı’na gidip, ‘İbraniler’in Tanrısı Yahve bizimle görüştü’ diyeceksiniz, ‘Şimdi izin ver, Tanrımız Yahve’ye kurban kesmek için çölde üç gün yol alalım.’6=g Söz verdim, sizi Mısır’da çektiğiniz sıkıntıdan kurtaracağım; Kenan, Hitit, Amor, Periz, Hiv ve Yevus topraklarına, süt ve bal akan ülkeye götüreceğim.’s<a Git, İsrail ileri gelenlerini topla, onlara şöyle de: ‘Atalarınız İbrahim’in, İshak’ın, Yakup’un Tanrısı Yahve bana görünerek şunları söyledi: Sizinle ve Mısır’da size yapılanlarla yakından ilgileniyorum.m;U “İsrailliler’e de ki, ‘Beni size atalarınızın Tanrısı, İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın Tanrısı ve Yakup’un Tanrısı Yahve gönderdi.’ Sonsuza dek adım bu olacak. Kuşaklar boyunca böyle anılacağım.s:a Tanrı, “Ben Ben’im” dedi, “İsrailliler’e de ki, ‘Beni size Ben Ben’im diyen gönderdi.’<9s Musa şöyle karşılık verdi: “İsrailliler’e gidip, ‘Beni size atalarınızın Tanrısı gönderdi’ dersem, ‘Adı nedir?’ diye sorabilirler. O zaman ne diyeyim?”I8  Tanrı, “Kuşkun olmasın, ben seninle olacağım” dedi, “Seni benim gönderdiğimin kanıtı şu olacak: Halkı Mısır’dan çıkardığın zaman bu dağda bana tapınacaksınız.”v7g Musa, “Ben kimim ki firavuna gidip İsrailliler’i Mısır’dan çıkarayım?” diye karşılık verdi.f6G Şimdi gel, halkım İsrail’i Mısır’dan çıkarmak için seni firavuna göndereyim.”u5e İsrailliler’in feryadı bana erişti. Mısırlılar’ın onlara yapmakta olduğu baskıyı görüyorum.d4C Bu yüzden onları Mısırlılar’ın elinden kurtarmak için geldim. O ülkeden çıkarıp geniş ve verimli topraklara, süt ve bal akan ülkeye, Kenan, Hitit, Amor, Periz, Hiv ve Yevus topraklarına götüreceğim.,3S RAB, “Halkımın Mısır’da çektiği sıkıntıyı yakından gördüm” dedi, “Angaryacılar yüzünden ettikleri feryadı duydum. Acılarını biliyorum.52e Ben babanın Tanrısı, İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın Tanrısı ve Yakup’un Tanrısı’yım.” Musa yüzünü kapadı, çünkü Tanrı’ya bakmaya korkuyordu.u1e Tanrı, “Fazla yaklaşma” dedi, “Çarıklarını çıkar. Çünkü bastığın yer kutsal topraktır.0+ RAB Tanrı Musa’nın yaklaştığını görünce, çalının içinden, “Musa, Musa!” diye seslendi. Musa, “Buyur!” diye yanıtladı.`/; “Çok garip” diye düşündü, “Gidip bir bakayım, çalı neden tükenmiyor!”. RAB’bin meleği bir çalıdan yükselen alevlerin içinde ona göründü. Musa baktı, çalı yanıyor, ama tükenmiyor.!- ? Musa kayınbabası Midyanlı Kâhin Yitro’nun sürüsünü güdüyordu. Sürüyü çölün batısına sürdü ve Tanrı Dağı’na, Horev’e vardı.:,q İsrailliler’e baktı ve onlara ilgi gösterdi.g+I Tanrı iniltilerini duydu; İbrahim, İshak ve Yakup’la yaptığı antlaşmayı anımsadı.0*[ Aradan yıllar geçti, bu arada Mısır Kralı öldü. İsrailliler hâlâ kölelik altında inliyor, feryat ediyorlardı. Sonunda yakarışları Tanrı’ya erişti.|)s Sippora bir erkek çocuk doğurdu. Musa, “Garibim bu yabancı ülkede” diyerek çocuğa Gerşom adını verdi.h(K Musa Reuel’in yanında kalmayı kabul etti. Reuel de kızı Sippora’yı onunla evlendirdi.~'w Babaları, “Nerede o?” diye sordu, “Niçin adamı dışarıda bıraktınız? Gidin onu yemeğe çağırın.”&3 Kızlar, “Mısırlı bir adam bizi çobanların elinden kurtardı” diye yanıtladılar, “Üstelik bizim için su çekip hayvanlara verdi.”% Sonra kızlar babaları Reuel’in yanına döndüler. Reuel, “Nasıl oldu da bugün böyle tez geldiniz?” diye sordu.v$g Ama bazı çobanlar gelip onları kovmak istedi. Musa kızların yardımına koşup hayvanlarını suvardı.# Midyanlı bir kâhinin yedi kızı su çekmeye geldi. Babalarının sürüsünü suvarmak için yalakları dolduruyorlardı." Firavun olayı duyunca Musa’yı öldürtmek istedi. Ancak Musa ondan kaçıp Midyan yöresine gitti. Bir kuyunun başında otururkenq!] Adam, “Kim seni başımıza yönetici ve yargıç atadı?” diye yanıtladı, “Mısırlı’yı öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun?” O zaman Musa korkarak, “Bu iş ortaya çıkmış!” diye düşündü.  Ertesi gün gittiğinde, iki İbrani’nin kavga ettiğini gördü. Haksız olana, “Niçin kardeşini dövüyorsun?” diye sordu.nW Çevresine göz gezdirdi; kimse olmadığını anlayınca, Mısırlı’yı öldürüp kuma gizledi.2_ Musa büyüdükten sonra bir gün soydaşlarının yanına gitti. Yaptıkları ağır işleri seyrederken bir Mısırlı’nın bir İbrani’yi dövdüğünü gördü. Çocuk büyüyünce, onu geri getirdi. Firavunun kızı çocuğu evlat edindi. “Onu sudan çıkardım” diyerek adını Musa koydu. Firavunun kızı kadına, “Bu bebeği al, benim için emzir, ücretin neyse veririm” dedi. Kadın bebeği alıp emzirdi.b? Firavunun kızı, “Olur” diye yanıtladı. Kız gidip bebeğin annesini çağırdı.! Çocuğun ablası firavunun kızına, “Gidip bir İbrani sütnine çağırayım mı?” diye sordu, “Senin için bebeği emzirsin.”gI Sepeti açınca ağlayan çocuğu gördü. Ona acıyarak, “Bu bir İbrani çocuğu” dedi.\3 O sırada firavunun kızı yıkanmak için ırmağa indi. Hizmetçileri ırmak kıyısında yürüyorlardı. Sazların arasındaki sepeti görünce, firavunun kızı onu getirmesi için hizmetçisini gönderdi.Z/ Çocuğun ablası kardeşine ne olacağını görmek için uzaktan gözlüyordu.+Q Daha fazla gizleyemeyeceğini anlayınca, hasır bir sepet alıp katran ve ziftle sıvadı. İçine çocuğu yerleştirip Nil kıyısındaki sazlığa bıraktı.vg Kadın gebe kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu. Güzel bir çocuk olduğunu görünce, onu üç ay gizledi.> { Levili bir adam kendi oymağından bir kızla evlendi. # Bunun üzerine firavun bütün halkına buyruk verdi: “Doğan her İbrani erkek çocuk Nil’e atılacak, kızlar sağ bırakılacak.”T % Ebeler kendisinden korktukları için Tanrı onları ev bark sahibi yaptı.D  Tanrı ebelere iyilik etti. Halk çoğaldıkça çoğaldı. + Ebeler, “İbrani kadınlar Mısırlı kadınlara benzemiyor” diye yanıtladılar, “Çok güçlüler. Daha ebe gelmeden doğuruyorlar.” - Bunun üzerine Mısır Kralı ebeleri çağırtıp, “Niçin yaptınız bunu?” diye sordu, “Neden erkek çocukları sağ bıraktınız?”  Ama ebeler Tanrı’dan korkan kimselerdi, Mısır Kralı’nın buyruğuna uymayarak erkek çocukları sağ bıraktılar.   “İbrani kadınlarını doğum sandalyesinde doğurturken iyi bakın; çocuk erkekse öldürün, kızsa dokunmayın.”N   Mısır Kralı, Şifra ve Pua adındaki İbrani ebelere şöyle dedi:"  A Her türlü tarla işi, harç ve kerpiç yapımı gibi ağır işlerle yaşamı onlara zehir ettiler. Bütün işlerinde onları amansızca kullandılar.7  m İsrailliler’i amansızca çalıştırdılar.   Ama Mısırlılar baskı yaptıkça İsrailliler daha da çoğalarak bölgeye yayıldılar. Mısırlılar korkuya kapılarakB  Böylece Mısırlılar İsrailliler’in başına onları ağır işlere koşacak angaryacılar atadılar. İsrailliler firavun için Pitom ve Ramses adında ambarlı kentler yaptılar.; s “Gelin, onlara karşı aklımızı kullanalım, yoksa daha da çoğalırlar; bir savaş çıkarsa, düşmanlarımıza katılıp bize karşı savaşır, ülkeyi terk ederler.”L  Halkına, “Bakın, İsrailliler sayıca bizden daha çok” dedi,Y / Sonra Yusuf hakkında bilgisi olmayan yeni bir kral Mısır’da tahta çıktı.i O Ama soyları arttı; üreyip çoğaldılar, gittikçe büyüdüler, ülke onlarla dolup taştı.@  Zamanla Yusuf, kardeşleri ve o kuşağın hepsi öldü.\ 5 Yakup’un soyundan gelenler toplam yetmiş kişiydi. Yusuf zaten Mısır’daydı.! A Dan, Naftali, Gad, Aşer.$ G İssakar, Zevulun, Benyamin,$ G Ruben, Şimon, Levi, Yahuda,g~ M Yakup’la birlikte aileleriyle Mısır’a giden İsrailoğulları’nın adları şunlardır:[}1 2 Yusuf yüz on yaşında öldü. Onu mumyalayıp Mısır’da bir tabuta koydular. | 2 Sonra onlara ant içirerek, “Tanrı kesinlikle size yardım edecek” dedi, “O zaman kemiklerimi buradan götürürsünüz.”K{ 2 Yusuf yakınlarına, “Ben ölmek üzereyim” dedi, “Ama Tanrı kesinlikle size yardım edecek; sizi İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a ant içerek söz verdiği topraklara götürecek.”{zq 2 Efrayim’in üç göbek çocuklarını gördü. Manaşşe’nin oğlu Makir’in çocukları onun elinde doğdu.ay= 2 Yusuf’la babasının ev halkı Mısır’a yerleştiler. Yusuf yüz on yıl yaşadı. x 2 Korkmanıza gerek yok, size de çocuklarınıza da bakacağım.” Yüreklerine dokunacak güzel sözlerle onlara güven verdi.w/ 2 Siz bana kötülük düşündünüz, ama Tanrı bugün olduğu gibi birçok halkın yaşamını korumak için o kötülüğü iyiliğe çevirdi.=vw 2 Yusuf, “Korkmayın” dedi, “Ben Tanrı mıyım?fuG 2 Bunun üzerine kardeşleri gidip onun önünde yere kapanarak, “Senin köleniz” dediler.Pt 2 Böylece Yusuf’a haber gönderdiler: “Babamız ölmeden önce Yusuf’a şöyle deyin diye buyurmuştu: ‘Kardeşlerin sana kötülük yaptılar, lütfen onların suçunu, günahını bağışla.’ Ne olur şimdi günahımızı bağışla. Biz babanın Tanrısı’nın kullarıyız.” Yusuf bu haberi alınca ağladı.Ps 2 Böylece Yusuf’a haber gönderdiler: “Babamız ölmeden önce Yusuf’a şöyle deyin diye buyurmuştu: ‘Kardeşlerin sana kötülük yaptılar, lütfen onların suçunu, günahını bağışla.’ Ne olur şimdi günahımızı bağışla. Biz babanın Tanrısı’nın kullarıyız.” Yusuf bu haberi alınca ağladı.Dr 2 Babalarının ölümünden sonra Yusuf’un kardeşleri, “Belki Yusuf bize kin besliyordur” dediler, “Ya ona yaptığımız kötülüğe karşılık bizden öç almaya kalkarsa?”q 2 Yusuf babasını gömdükten sonra, kendisi, kardeşleri ve onunla birlikte babasını gömmeye gelenlerin hepsi Mısır’a döndüler.Op 2 Onu Kenan ülkesine götürüp Mamre yakınlarında Makpela Tarlası’ndaki mağaraya gömdüler. O mağarayı mezar yapmak üzere tarlayla birlikte Hititli Efron’dan İbrahim satın almıştı.foG 2 Yakup’un oğulları, babalarının vermiş olduğu buyruğu tam tamına yerine getirdiler.cnA 2 O bölgede yaşayan Kenanlılar, Atat Harmanı’ndaki yası görünce, “Mısırlılar ne kadar hüzünlü yas tutuyor!” dediler. Bu yüzden, Şeria Irmağı’nın doğusundaki bu yere Avel-Misrayim adı verildi.m3 2 Şeria Irmağı’nın doğusunda Atat Harmanı’na varınca, yüksek sesle, acı acı ağıt yaktılar. Yusuf babası için yedi gün yas tuttu.Pl 2 Arabalarla atlılar da onları izledi. Büyük bir alay oluşturdular.&kG 2 Yusuf’un bütün ailesi, kardeşleri, babasının ev halkı da onunla birlikteydi. Yalnız çocukları, davarlarla sığırları Goşen’de bıraktılar.j 2 Böylece Yusuf babasını gömmeye gitti. Firavunun bütün görevlileri, sarayın ve Mısır’ın ileri gelenleri ona eşlik etti.Gi 2 Firavun, “Git, babanı göm, andını yerine getir” dedi.[h1 2 “Babam bana ant içirdi: ‘Ölmek üzereyim. Beni Kenan ülkesinde kendim için kazdırdığım mezara gömeceksin’ dedi. Şimdi lütfen firavuna bildirin, izin versin gideyim, babamı gömüp geleyim.”g 2 Yas günleri geçince, Yusuf firavunun ev halkına, “Eğer benden hoşnut kaldınızsa, lütfen firavunla konuşun” dedi,}fu 2 Bu iş kırk gün sürdü. Mumyalama için bu süre gerekliydi. Mısırlılar İsrail için yetmiş gün yas tuttu.wei 2 Babasının cesedini mumyalamaları için özel hekimlerine buyruk verdi. Hekimler İsrail’i mumyaladılar.Id  2 Yusuf kendini babasının üzerine attı, ağlayarak onu öptü. c 1! Yakup oğullarına verdiği buyrukları bitirince, ayaklarını yatağın içine çekti, son soluğunu vererek halkına kavuştu.Hb 1 Tarla ile içindeki mağara Hititler’den satın alındı.”xak 1 İbrahim’le karısı Sara, İshak’la karısı Rebeka oraya gömüldüler. Lea’yı da ben oraya gömdüm.e`E 1 Sonra Yakup oğullarına şu buyrukları verdi: “Ben ölmek, halkıma kavuşmak üzereyim. Beni Kenan ülkesinde atalarımın yanına, Mamre yakınlarında Hititli Efron’un tarlasındaki mağaraya, Makpela Tarlası’ndaki mağaraya gömün. İbrahim o mağarayı mezar yapmak üzere Hititli Efron’dan tarlasıyla birlikte satın almıştı.e_E 1 Sonra Yakup oğullarına şu buyrukları verdi: “Ben ölmek, halkıma kavuşmak üzereyim. Beni Kenan ülkesinde atalarımın yanına, Mamre yakınlarında Hititli Efron’un tarlasındaki mağaraya, Makpela Tarlası’ndaki mağaraya gömün. İbrahim o mağarayı mezar yapmak üzere Hititli Efron’dan tarlasıyla birlikte satın almıştı.^ 1 İsrail’in on iki oymağı bunlardır. Babaları onları kutsarken bunları söyledi. Her birini uygun biçimde kutsadı.Y]- 1 “Benyamin aç kurda benzer; Sabah avını yer, Akşam ganimeti paylaşır.”?\y 1 Babanın kutsamaları ebedi dağların nimetlerinden, Ebedi tepelerin bolluğundan daha yücedir; Yusuf’un başı üzerinde, Kardeşleri arasında önder olanın üstünde olacak.a[= 1 Sana yardım eden babanın Tanrısı’dır, Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’dır seni kutsayan. Yukarıdaki göklerin Ve aşağıdaki denizlerin bereketiyle, Memelerin, rahimlerin bereketiyle O’dur seni kutsayan.Z 1 Ama onun yayı sağlam, Kolları esnek çıktı; Yakup’un güçlü Tanrısı, İsrail’in Kayası, Çobanı olan Tanrı sayesinde.WY) 1 Okçular acımadan saldırdı ona. Düşmanca savurdular oklarını üzerine.}Xu 1 “Yusuf meyveli bir dal gibidir, Kaynak kıyısında verimli bir dal gibi, Filizleri duvarların üzerinden aşar.NW 1 “Naftali salıverilmiş geyiğe benzer, Sevimli yavrular doğurur.kVQ 1 “Zengin yemekler olacak Aşer’de, Krallara yaraşır lezzetli yiyecekler yetiştirecek Aşer.aU= 1 “Gad akıncıların saldırısına uğrayacak, Ama onların topuklarına saldıracak.9To 1 “Ben senin kurtarışını bekliyorum, ya RAB.S 1 Yol kenarında bir yılan, Toprak yolda bir engerek olacak; Atın topuklarını ısırıp Atlıyı sırtüstü düşüren bir engerek.GR 1 “Dan kendi halkını yönetecek, Bir İsrail oymağı gibi.Q 1 Ne zaman dinlenecek iyi bir yer, Hoşuna giden bir ülke görse, Yüklenmek için sırtını eğer, Angaryaya katlanır.FP 1 “İssakar semerler arasında yatan güçlü eşek gibidir;mOU 1 “Zevulun deniz kıyısında yaşayacak, Liman olacak gemilere, Sınırı Sayda’ya dek uzanacak.DN 1 Gözleri şaraptan kızıl, Dişleri sütten beyaz olacak.M 1 Eşeğini bir asmaya, Sıpasını seçme bir dala bağlayacak; Giysilerini şarapta, Kaftanını üzümün kızıl kanında yıkayacak.L) 1 Sahibi gelene kadar Krallık asası Yahuda’nın elinden çıkmayacak, Yönetim hep onun soyunda kalacak, Uluslar onun sözünü dinleyecek.(KK 1 Yahuda bir aslan yavrusudur. Oğlum benim! Avından dönüp yere çömelir, Aslan gibi, dişi bir aslan gibi yatarsın. Kim onu uyandırmaya cesaret edebilir?yJm 1 “Yahuda, kardeşlerin seni övecek, Düşmanlarının ensesinde olacak elin. Kardeşlerin önünde eğilecek.%IE 1 Lanet olsun öfkelerine, Çünkü şiddetlidir. Lanet olsun gazaplarına, Çünkü zalimcedir. Onları Yakup’ta bölecek Ve İsrail’de dağıtacağım."H? 1 Gizli tasarılarına ortak olmam, Toplantılarına katılmam. Çünkü öfkelenince adam öldürdüler, Canları istedikçe sığırları sakatladılar.FG 1 “Şimon’la Levi kardeştir, Kılıçları şiddet kusar. F 1 Ama su gibi oynaksın, Üstün olmayacaksın artık. Çünkü babanın yatağına girip Onu kirlettin. Döşeğimi rezil ettin.E{ 1 “Ruben, sen benim ilk oğlum, gücümsün, Kudretimin ilk ürünüsün, Saygı ve güç bakımından en üstünsün.VD' 1 “Yakupoğulları, toplanın ve dinleyin, Babanız İsrail’e kulak verin. :~}}}C||o|{Fzz@yy[x{wvv|uuvutssrsqqp:oonsnmlkjjjiihhgg3feedddcWbb&az```I__^^+]{\\h[[[ ZYYuYXX2WW,VUUTT S>R{QQPnOO7NMLLSKK|JJ{JIIHSGFFdEEsDDmCCHBB4Ay@@;??>>(=v=<<0;;G::99s8770655<44K32211T00*//.{--S,,L++**)c)(''l'&&s&)%$$J##P"!! SG1_4z"X-;SK ? @ SQC]r+ RAB o gün İsrailliler’i Mısırlılar’ın elinden kurtardı. İsrailliler deniz kıyısında Mısırlılar’ın ölülerini gördüler.  Ama İsrailliler denizi kuru toprakta yürüyerek geçmişlerdi. Sular sağlarında, sollarında onlara duvar oluşturmuştu./~Y Geri dönen sular savaş arabalarını, atlıları, İsrailliler’in peşinden denize dalan firavunun bütün ordusunu yuttu. Onlardan bir kişi bile sağ kalmadı.)}M Musa elini denizin üzerine uzattı. Sabaha karşı deniz olağan haline döndü. Mısırlılar sulardan kaçarken RAB onları denizin ortasında silkip attı.|/ RAB Musa’ya, “Elini denizin üzerine uzat” dedi, “Sular Mısırlılar’ın, savaş arabalarının, atlılarının üzerine dönsün.”P{ Arabalarının tekerleklerini çıkardı; öyle ki, arabalarını zorlukla sürdüler. Mısırlılar, “İsrailliler’den kaçalım!” dediler, “Çünkü RAB onlar için bizimle savaşıyor.”qz] Sabah nöbetinde RAB ateş ve bulut sütunundan Mısır ordusuna baktı ve onları şaşkına çevirdi.y Mısırlılar artlarından geliyordu. Firavunun bütün atları, savaş arabaları, atlıları denizde onları izliyordu.x İsrailliler kuru toprak üzerinde yürüyerek denizi geçtiler. Sular sağlarında, sollarında onlara duvar oluşturdu.w7 Musa elini denizin üzerine uzattı. RAB bütün gece güçlü doğu rüzgarıyla suları geri itti, denizi karaya çevirdi. Sular ikiye bölündü,\v3 İsrail ordusunun önünde yürüyen Tanrı’nın meleği yerini değiştirip arkaya geçti. Önlerindeki bulut sütunu da yerini değiştirip arkalarına, Mısır ve İsrail ordularının arasına geldi. Gece boyunca bulut bir yanı karartıyor, öbür yanı aydınlatıyordu. Bu yüzden, bütün gece iki taraf birbirine yaklaşamadı.\u3 İsrail ordusunun önünde yürüyen Tanrı’nın meleği yerini değiştirip arkaya geçti. Önlerindeki bulut sütunu da yerini değiştirip arkalarına, Mısır ve İsrail ordularının arasına geldi. Gece boyunca bulut bir yanı karartıyor, öbür yanı aydınlatıyordu. Bu yüzden, bütün gece iki taraf birbirine yaklaşamadı. t  Firavun, savaş arabaları ve atlılarından ötürü yücelik kazandığım zaman, Mısırlılar bilecek ki, ben RAB’bim.”2s_ Ben Mısırlılar’ı inatçı yapacağım ki, artlarına düşsünler. Firavunu, bütün ordusunu, savaş arabalarını, atlılarını yenerek yücelik kazanacağım.r' Sen değneğini kaldır, elini denizin üzerine uzat. Sular yarılacak ve İsrailliler kuru toprak üzerinde yürüyerek denizi geçecekler.lqS RAB Musa’ya, “Niçin bana feryat ediyorsun?” dedi, “İsrailliler’e söyle, ilerlesinler.=pw RAB sizin için savaşacak, siz sakin olun yeter.”9om Musa, “Korkmayın!” dedi, “Yerinizde durup bekleyin, RAB bugün sizi nasıl kurtaracak görün. Bugün gördüğünüz Mısırlılar’ı bir daha hiç görmeyeceksiniz.2n_ Mısır’dayken sana, ‘Bırak bizi, Mısırlılar’a kulluk edelim’ demedik mi? Çölde ölmektense Mısırlılar’a kulluk etsek bizim için daha iyi olurdu.”m% Musa’ya, “Mısır’da mezar mı yoktu da bizi çöle ölmeye getirdin?” dediler, “Bak, Mısır’dan çıkarmakla bize ne yaptın!l Firavun yaklaşırken, İsrailliler Mısırlılar’ın arkalarından geldiğini görünce dehşete kapılarak RAB’be feryat ettiler.kkQ Mısırlılar firavunun bütün atları, savaş arabaları, atlıları, askerleriyle onların ardına düştüler ve deniz kıyısında, Pi-Hahirot yakınlarında, Baal-Sefon’un karşısında konaklarken onlara yetiştiler.j{ RAB Mısır Firavunu’nu inatçı yaptı. Firavun zafer havası içinde ilerleyen İsrailliler’in peşine düştü.i) Seçme altı yüz savaş arabasının yanısıra, Mısır’ın bütün savaş arabalarını sorumlu sürücüleriyle birlikte yanına aldı.Jh Firavun savaş arabasını hazırlattı, ordusunu yanına aldı.ngW Halkın kaçtığı Mısır Firavunu’na bildirilince, firavunla görevlileri onlara ilişkin düşüncelerini değiştirdiler: “Biz ne yaptık?” dediler, “İsrailliler’i salıvermekle kölelerimizi kaybetmiş olduk!”Of Firavunu inatçı yapacağım. Onların peşine düşecek. Böylece firavunla ordusunu yenerek yücelik kazanacağım. Mısırlılar bilecek ki, ben RAB’bim.” İsrailliler söyleneni yaptılar. e  Firavun şöyle düşünecek: ‘İsrailliler ülkede şaşkın şaşkın dolaşıyorlardır, çöl onları kuşatmıştır.’Gd  RAB Musa’ya, “İsrailliler’e söyle, dönsünler” dedi, “Pi– Hahirot yakınlarında, Migdol ile deniz arasında, Baal-Sefon’un karşısında deniz kıyısında konaklasınlar.Fc  RAB Musa’ya, “İsrailliler’e söyle, dönsünler” dedi, “Pi– Hahirot yakınlarında, Migdol ile deniz arasında, Baal-Sefon’un karşısında deniz kıyısında konaklasınlar.Ub%  Gündüz bulut sütunu, gece ateş sütunu halkın önünden eksik olmadı.6ag  Gece gündüz ilerlemeleri için, RAB gündüzün bir bulut sütunu içinde yol göstererek, geceleyin bir ateş sütunu içinde ışık vererek onlara öncülük ediyordu.K`  Sukkot’tan ayrılıp çöl kenarında, Etam’da konakladılar.Y_-  Musa Yusuf’un kemiklerini yanına almıştı. Çünkü Yusuf İsrail’in oğullarına, “Tanrı kesinlikle size yardım edecek, kemiklerimi buradan götüreceksiniz” diye sıkı sıkı ant içirmişti.^y  Halkı çöl yolundan Kamış Denizi’ne doğru dolaştırdı. İsrailliler Mısır’dan silahlı çıkmışlardı.}]u  Firavun İsrailliler’i salıverdiğinde, Filist yöresi yakın olmasına karşın, Tanrı onları oradan götürmedi. Çünkü, “Halk savaşla karşılaşınca, düşüncelerini değiştirip Mısır’a geri dönebilir” diye düşündü.#\A  Bu uygulama elinizde bir belirti ve alnınızda bir anma işareti olacak; RAB’bin bizi Mısır’dan güçlü eliyle çıkardığını anımsatacak.”/[Y  ‘Firavun bizi salıvermemekte diretince, RAB Mısır’da insanların ve hayvanların bütün ilk doğanlarını öldürdü. İşte bunun için hayvanların ilk doğan erkek yavrularını RAB’be kurban ediyoruz. İlk doğan erkek çocuklarımızın bedelini ise bir hayvanla ödüyoruz.’@Z{  “İlerde oğullarınız size, ‘Bunun anlamı ne?’ diye sorduklarında, ‘RAB bizi güçlü eliyle Mısır’dan, köle olduğumuz ülkeden çıkardı’ diye yanıtlarsınız,-YU İlk doğan her sıpanın bedelini bir kuzuyla ödeyin. Bedelini ödemezseniz, boynunu kırın. Bütün ilk doğan erkek çocuklarınızın bedelini ödemelisiniz.X ilk doğan erkek çocuklarınızın ve hayvanlarınızın hepsini RAB’be adayacaksınız. Çünkü bunlar RAB’be aittir.W  “RAB size ve atalarınıza ant içerek söz verdiği gibi sizi Kenan topraklarına getirecektir. Orayı size verdiği zaman,KV Siz de her yıl belirlenen tarihte bu kuralı uygulamalısınız.:Uo Bu elinizde bir belirti ve alnınızda bir anma işareti olacak; öyle ki, RAB’bin yasası hep ağzınızda olsun. Çünkü RAB güçlü eliyle sizi Mısır’dan çıkardı."T?  O gün oğullarınıza, ‘Mısır’dan çıktığımızda RAB’bin bizim için yaptıklarından dolayı bunları yapıyoruz’ diye anlatacaksınız. S  O yedi gün içinde yalnız mayasız ekmek yiyeceksiniz. Aranızda ve ülkenizin hiçbir yerinde mayalı bir şey görülmeyecek.XR+  Yedi gün mayasız ekmek yiyecek, yedinci gün RAB’be bayram yapacaksınız.:Qo  RAB sizi Kenan, Hitit, Amor, Hiv ve Yevus topraklarına, atalarınıza vereceğine ant içtiği süt ve bal akan ülkeye götürdüğü zaman bu ay şu törelere uyacaksınız:6Pi  Bugün Aviv ayında buradan ayrılıyorsunuz.IO   Musa halka, “Mısır’dan, köle olduğunuz ülkeden çıktığınız bugünü anımsayın” dedi, “Çünkü RAB güçlü eliyle sizi oradan çıkardı. Mayalı hiçbir şey yenmeyecek.%NE  RAB Musa’ya, “Bütün ilk doğanları bana adayın” dedi, “İsrailliler arasında insan olsun, hayvan olsun her rahmin ilk ürünü bana aittir.”$M E RAB Musa’ya, “Bütün ilk doğanları bana adayın” dedi, “İsrailliler arasında insan olsun, hayvan olsun her rahmin ilk ürünü bana aittir.”OL 3 O gün RAB İsrailliler’i ordular halinde Mısır’dan çıkardı.cKA 2 İsrailliler RAB’bin Musa’yla Harun’a verdiği buyruğu eksiksiz yerine getirdiler.cJA 1 Ülkede doğan için de, aranızda yaşayan yabancı için de aynı kural geçerlidir.”I 0 Yanınızdaki yabancı bir konuk RAB’bin Fısıh Bayramı’nı kutlamak isterse, önce evindeki bütün erkekler sünnet edilmeli; sonra yerel halktan biri gibi İsrail halkına katılıp bayramı kutlayabilir. Ama sünnetsiz biri Fısıh etini yemeyecektir.GH  / Bütün İsrail topluluğu Fısıh Bayramı’nı kutlayacak.cGA . Fısıh eti evde yenmeli, evin dışına çıkarılmamalı. Kemikleri kırmayacaksınız.8Fm - Konuklar ve ücretli işçiler ondan yemeyecek.UE% , Ama satın aldığınız köleler sünnet edildikten sonra ondan yiyebilir. D + RAB Musa’yla Harun’a şöyle dedi: “Fısıh Bayramı’nın kuralları şunlardır: Hiçbir yabancı Fısıh etini yemeyecek.2C_ * O gece RAB İsrailliler’i Mısır’dan çıkarmak için sürekli bekledi. İsrailliler de kuşaklar boyunca aynı gece RAB’bi yüceltmek için uyanık olmalıdır.iBM ) Dört yüz otuz yılın sonuncu günü RAB’bin halkı ordular halinde Mısır’ı terk etti.AA ( İsrailliler Mısır’da dört yüz otuz yıl yaşadı.1@] ' Mısır’dan getirdikleri hamurla mayasız pide pişirdiler. Maya yoktu. Çünkü Mısır’dan kovulmuşlar, kendilerine azık hazırlayacak zaman bulamamışlardı.k?Q & Daha pek çok kişi de onlarla birlikte gitti. Yanlarında çok sayıda davar ve sığır vardı.> % İsrailliler kadın ve çocukların dışında altı yüz bin kadar erkekle yaya olarak Ramses’ten Sukkot’a doğru yola çıktılar.0=[ $ RAB İsrailliler’in Mısırlılar’ın gözünde lütuf bulmasını sağladı. Mısırlılar onlara istediklerini verdiler. Böylece İsrailliler onları soydular.y<m # İsrailliler Musa’nın dediğini yapmış, Mısırlılar’dan altın, gümüş eşya ve giysi istemişlerdi.;} " Böylece halk mayası henüz katılmamış hamurunu aldı, giysilere sarılı hamur teknelerini omuzlarında taşıdı.:y ! İsrailliler’in ülkeyi hemen terk etmesi için Mısırlılar diretti. “Yoksa hepimiz öleceğiz!” diyorlardı.j9O Dediğiniz gibi davarlarınızı, sığırlarınızı da alın götürün. Beni de kutsayın!”78i  Aynı gece firavun Musa’yla Harun’u çağırttı ve, “Kalkın!” dedi, “Siz ve İsrailliler halkımın arasından çıkıp gidin, istediğiniz gibi RAB’be tapın.7  O gece firavunla görevlileri ve bütün Mısırlılar uyandı. Büyük feryat koptu. Çünkü ölüsü olmayan ev yoktu.D6  Gece yarısı RAB tahtında oturan firavunun ilk çocuğundan zindandaki tutsağın ilk çocuğuna kadar Mısır’daki bütün insanların ve hayvanların ilk doğanlarını öldürdü.]55  Sonra gidip RAB’bin Musa’yla Harun’a verdiği buyruğu eksiksiz uyguladılar.N4  ‘Bu RAB’bin Fısıh kurbanıdır’ diyeceksiniz, ‘Çünkü RAB Mısırlılar’ı öldürürken evlerimizin üzerinden geçerek bizi bağışladı.’ ” İsrailliler eğilip tapındılar.U3%  Çocuklarınız size, ‘Bu törenin anlamı nedir?’ diye sorduklarında,]25  RAB’bin size söz verdiği topraklara girdiğiniz zaman bu töreye uyacaksınız.W1)  “Sen ve çocukların kalıcı bir kural olarak bu olayı kutlayacaksınız.R0  RAB Mısırlılar’ı öldürmek için gelecek, kapılarınızın yan ve üst sövelerindeki kanı görünce üzerinden geçecek, ölüm saçanın evlerinize girip sizi öldürmesine izin vermeyecek.%/E  Bir demet mercanköşkotu alın, leğendeki kana batırıp kanı kapılarınızın yan ve üst sövelerine sürün. Sabaha kadar kimse evinden çıkmasın.:.o  Musa İsrail’in bütün ileri gelenlerini çağırtarak onlara şöyle dedi: “Hemen gidin, aileleriniz için kendinize davarlar seçip Fısıh kurbanı olarak boğazlayın.e-E  Mayalı bir şey yemeyeceksiniz. Yaşadığınız her yerde mayasız ekmek yiyeceksiniz.”,  Evlerinizde yedi gün maya bulunmayacak. Mayalı bir şey yiyen yerli yabancı herkes İsrail topluluğundan atılacaktır.+  Birinci ayın on dördüncü gününün akşamından yirmi birinci gününün akşamına kadar mayasız ekmek yiyeceksiniz.I*   Mayasız Ekmek Bayramı’nı kutlayacaksınız, çünkü sizi ordular halinde o gün Mısır’dan çıkardım. Bu günü kalıcı bir kural olarak kuşaklarınız boyunca kutlayacaksınız.)/  Birinci ve yedinci günler kutsal toplantı yapacaksınız. O günler hiçbir iş yapılmayacak. Herkes yalnız kendi yiyeceğini hazırlayacak.4(c  “Yedi gün mayasız ekmek yiyeceksiniz. İlk gün evlerinizden mayayı kaldıracaksınız. Kim bu yedi gün içinde mayalı bir şey yerse, İsrail’den atılacaktır.B'  Bu gün sizin için anma günü olacak. Bu günü RAB’bin bayramı olarak kutlayacaksınız. Gelecek kuşaklarınız boyunca sürekli bir kural olarak bu günü kutlayacaksınız.”A&} Bulunduğunuz evlerin üzerindeki kan sizin için belirti olacak. Kanı görünce üzerinizden geçeceğim. Mısır’ı cezalandırırken ölüm saçan size hiçbir zarar vermeyecek.B% “O gece Mısır’dan geçeceğim. Hem insanların hem de hayvanların bütün ilk doğanlarını öldüreceğim. Mısır’ın bütün ilahlarını yargılayacağım. Ben RAB’bim.1$] Eti şöyle yemelisiniz: Beliniz kuşanmış, çarıklarınız ayağınızda, değneğiniz elinizde olmalı. Eti çabuk yemelisiniz. Bu RAB’bin Fısıh kurbanıdır.V#' Sabaha kadar bitirmelisiniz. Artakalan olursa, sabah ateşte yakacaksınız. " Eti çiğ veya haşlanmış olarak değil, başı, bacakları, bağırsakları ve işkembesiyle birlikte kızartarak yiyeceksiniz.V!'  O gece ateşte kızartılmış et mayasız ekmek ve acı otlarla yenmelidir.b ?  Hayvanın kanını alıp, etin yeneceği evin yan ve üst kapı sövelerine sürecekler.{q  Ayın on dördüne kadar ona bakacaksınız. O akşamüstü bütün İsrail topluluğu hayvanları boğazlayacak.`;  Koyun ya da keçilerden seçeceğiniz hayvan kusursuz, erkek ve bir yaşında olmalı..W  Eğer bir kuzu bir aileye çok geliyorsa, aile bireylerinin sayısı ve herkesin yiyeceği miktar hesaplanacak ve aile kuzuyu en yakın komşusuyla paylaşabilecek.~w  “Bütün İsrail topluluğuna bildirin: Bu ayın onunda herkes ailesine göre kendi ev halkına birer kuzu alacak.nW  RAB Mısır’da Musa’yla Harun’a, “Bu ay sizin için ilk ay, yılın ilk ayı olacak” dedi,m W RAB Mısır’da Musa’yla Harun’a, “Bu ay sizin için ilk ay, yılın ilk ayı olacak” dedi,-U Musa’yla Harun firavunun önünde bütün bu şaşılası işleri yaptılar. Ama RAB firavunu inatçı yaptı. Firavun İsrailliler’i ülkesinden salıvermedi.vg RAB Musa’ya, “Mısır’da şaşılası işlerim çoğalsın diye firavun sizi dinlemeyecek” demişti.A}  Bu görevlilerinin hepsi gelip önümde eğilecek, ‘Sen ve seni izleyenler, gidin!’ diyecekler. Ondan sonra gideceğim.” Musa firavunun yanından büyük bir öfkeyle ayrıldı.7i  İsrailliler’e ya da hayvanlarına bir köpek bile havlamayacak.’ O zaman RAB’bin İsrailliler’le Mısırlılar’a nasıl farklı davrandığını anlayacaksınız.eE  Bütün Mısır’da benzeri ne görülmüş, ne de görülecek büyük bir feryat kopacak.(K  Tahtında oturan firavunun ilk çocuğundan, değirmendeki kadın kölenin ilk çocuğuna kadar, hayvanlar dahil Mısır’daki bütün ilk doğanlar ölecek.mU  Musa firavuna şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Gece yarısı Mısır’ı boydan boya geçeceğim.1]  RAB İsrail halkının Mısırlılar’ın gözünde lütuf bulmasını sağladı. Musa da Mısır’da, firavunun görevlilerinin ve halkın gözünde çok büyüdü.^7  Halkına söyle, kadın erkek herkes komşusundan altın, gümüş eşya istesin.”! ? RAB Musa’ya, “Firavunun ve Mısır’ın başına bir bela daha getireceğim” dedi, “O zaman gitmenize izin verecek, sizi buradan adeta kovacak.jO  Musa, “Dediğin gibi olsun” diye karşılık verdi, “Bir daha yüzünü görmeyeceğim.”{  Musa’ya, “Git başımdan” dedi, “Sakın bir daha karşıma çıkma. Yüzümü gördüğün gün ölürsün.”` ;  Ancak RAB firavunu inatçı yaptı, firavun İsrailliler’i salıvermeye yanaşmadı.v g  “Hayvanlarımızı da yanımıza almalıyız. Bir tırnak bile kalmamalı burada. Çünkü Tanrımız RAB’be tapmak için bazı hayvanları kullanacağız. Oraya varmadıkça hangi hayvanları RAB’be sunacağımızı bilemeyiz.”   Musa, “Ama Tanrımız RAB’be kurban kesmemiz için bize kurbanlık ve yakmalık sunular da vermelisin” diye karşılık verdi,: o  Firavun Musa’yı çağırttı. “Gidin, RAB’be tapın” dedi, “Yalnız davarlarınızla sığırlarınız alıkonacak. Çoluk çocuğunuz sizinle birlikte gidebilir.”   Üç gün boyunca kimse kimseyi göremez, yerinden kımıldayamaz oldu. Yalnız İsrailliler’in yaşadığı yerler aydınlıktı.Z/  Musa elini göğe doğru uzattı, Mısır üç gün koyu karanlığa gömüldü.xk  RAB Musa’ya, “Elini göğe doğru uzat” dedi, “Mısır’ı hissedilebilir bir karanlık kaplasın.”R  Ama RAB firavunu inatçı yaptı. Firavun İsrailliler’i salıvermedi.(K  RAB rüzgarı çok şiddetli batı rüzgarına döndürdü. Rüzgar çekirgeleri sürükleyip Kamış Denizi’ne döktü. Mısır’da tek çekirge kalmadı.=w  Musa firavunun yanından çıkıp RAB’be dua etti.!  “Lütfen bir kez daha günahımı bağışlayın ve Tanrınız RAB’be dua edin; bu ölümcül belayı üzerimden uzaklaştırsın.”zo  Firavun acele Musa’yla Harun’u çağırttı. “Tanrınız RAB’be ve size karşı günah işledim” dedi,}  Toprağın üzerini öyle kapladılar ki, ülke kapkara kesildi. Bütün bitkileri, dolunun zarar vermediği ağaçlarda kalan meyvelerin hepsini yediler. Mısır’ın hiçbir yerinde, ne ağaçlarda, ne de kırdaki bitkilerde yeşillik kalmadı..W  Mısır’ın üzerinde uçuşan çekirgeler ülkeyi boydan boya kapladı. Öyle çoktular ki, böylesi hiçbir zaman görülmedi, kuşaklar boyu da görülmeyecek.,S Musa değneğini Mısır’ın üzerine uzattı. Bütün o gün ve gece RAB ülkede doğu rüzgarı estirdi. Sabah olunca da doğu rüzgarı çekirgeleri getirdi."~? RAB Musa’ya, “Elini Mısır’ın üzerine uzat” dedi, “Çekirge yağsın; ülkenin bütün bitkilerini, doludan kurtulan her şeyi yesinler.” } Olmaz. Yalnız erkekler gidip RAB’be tapsın. Zaten istediğiniz de bu.” Sonra Musa’yla Harun firavunun yanından kovuldular.|' Firavun, “Alın çoluk çocuğunuzu, gidin gidebilirseniz, RAB yardımcınız olsun!” dedi, “Bakın, kötü niyetiniz ne kadar açık.O{ Musa, “Genç, yaşlı hep birlikte gideceğiz” dedi, “Oğullarımızı, kızlarımızı, davarlarımızı, sığırlarımızı yanımıza alacağız. Çünkü RAB’be bayram yapmalıyız.”z3  Böylece, Musa’yla Harun’u firavunun yanına geri getirdiler. Firavun, “Gidin, Tanrınız RAB’be tapın” dedi, “Ama kimler gidecek?”?yy  Görevlileri firavuna, “Ne zamana dek bu adam bize tuzak kuracak?” dediler, “Bırak gitsinler, Tanrıları RAB’be tapsınlar. Mısır harap oldu, hâlâ anlamıyor musun?”^x7  Evlerine, bütün görevlilerinin, bütün Mısırlılar’ın evlerine çekirge dolacak. Ne babaların, ne ataların ömürlerince böylesini görmediler.’ ” Sonra Musa dönüp firavunun yanından ayrıldı. w;  Yeryüzünü öylesine kaplayacaklar ki, toprak görünmez olacak. Doludan kurtulan ürünlerinizi, kırda biten bütün ağaçlarınızı yiyecekler.Xv+  Halkımı salıvermeyi reddedersen, yarın ülkene çekirgeler göndereceğim.Mu  Musa’yla Harun firavunun yanına varıp şöyle dediler: “İbraniler’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ne zamana dek alçakgönüllü olmayı reddedeceksin? Halkımı salıver, bana tapsınlar."t?  Mısır’la nasıl alay ettiğimi, aralarında gösterdiğim belirtileri sen de çocuklarına, torunlarına anlat ki, benim RAB olduğumu bilesiniz.”s ! RAB Musa’ya, “Firavunun yanına git” dedi, “Belirtilerimi aralarında göstermek için firavunla görevlilerini inatçı yaptım.nrW # RAB’bin Musa aracılığıyla söylediği gibi, firavun inat ederek İsrailliler’i salıvermedi.q " Firavun yağmurun, dolunun, gök gürlemesinin kesildiğini görünce, yine günah işledi. Hem kendisi, hem görevlileri inat ettiler.p  ! Musa firavunun yanından ayrılıp kentten çıktı. Ellerini RAB’be uzattı. Gök gürlemesi ve dolu durdu, yağmur dindi.To# Ama buğday ve kızıl buğday henüz bitmediği için zarar görmemişti.^n7  Keten ve arpa mahvolmuştu; çünkü arpa başak vermiş, keten çiçek açmıştı.Xm+  Ama biliyorum, sen ve görevlilerin RAB Tanrı’dan hâlâ korkmuyorsunuz.” Ancak firavun ülkenin rahatladığını görünce, RAB’bin söylediği gibi inatçılık etti ve Musa’yla Harun’u dinlemedi.T=# Kurbağaları yığın yığın topladılar. Ülke kokudan geçilmez oldu.i<M RAB Musa’nın isteğini yerine getirdi. Kurbağalar evlerde, avlularda, tarlalarda öldüler.;' Musa’yla Harun firavunun yanından ayrıldılar. Musa RAB’bin firavunun başına getirdiği kurbağa belası için RAB’be feryat etti.t:c Kurbağalar senden, evlerinden, görevlilerinden, halkından uzaklaşacak, yalnız ırmakta kalacaklar.”93 Firavun, “Yarın” dedi. Musa, “Peki, dediğin gibi olsun” diye karşılık verdi, “Böylece bileceksin ki, Tanrımız RAB gibisi yoktur.d8C Musa, “Sen karar ver” diye karşılık verdi, “Bunu sana bırakıyorum. Kurbağalar senden ve evlerinden uzak dursun, yalnız ırmakta kalsınlar diye senin, görevlilerin ve halkın için ne zaman dua edeyim?”\73 Firavun Musa’yla Harun’u çağırtıp, “RAB’be dua edin, benim ve halkımın üzerinden kurbağaları uzaklaştırsın” dedi, “O zaman halkınızı RAB’be kurban kessinler diye salıvereceğim.”m6U Ancak büyücüler de kendi büyüleriyle aynı şeyi yaptılar ve ülkeye kurbağaları saldılar.r5_ Böylece Harun elini Mısır’ın suları üzerine uzattı; kurbağalar çıkıp Mısır’ı kapladı..4W “Harun’a de ki, ‘Elindeki değneği ırmakların, kanalların, havuzların üzerine uzatıp kurbağaları çıkart; Mısır’ı kurbağalar kaplasın.’ ”Q3 Senin, halkının, bütün görevlilerinin üstüne sıçrayacaklar.’<2s Irmak kurbağalarla dolup taşacak. Kurbağalar çıkıp sarayına, yatak odana, yatağına, görevlilerinin ve halkının evlerine, fırınlarına, hamur teknelerine girecekler.f1G Eğer halkımı salıvermeyi reddedersen, bütün ülkeni kurbağalarla cezalandıracağım.0  RAB Musa’ya şöyle dedi: “Firavunun yanına git ve ona de ki, ‘RAB şöyle diyor: Halkımı salıver, bana tapsınlar.G/  RAB’bin ırmağı vurmasının üzerinden yedi gün geçti.. Mısırlılar içecek su bulmak için ırmak kıyısını kazmaya koyuldular. Çünkü ırmağın suyunu içemiyorlardı.0-] Olanlara aldırmadan sarayına döndü.,9 Mısırlı büyücüler de kendi büyüleriyle aynı şeyi yaptılar. RAB’bin söylediği gibi firavun inat etti ve Musa’yla Harun’u dinlemedi.+' Irmaktaki balıklar öldü, ırmak kokmaya başladı. Mısırlılar ırmağın suyunu içemez oldular. Mısır’ın her yerinde kan vardı.B* Musa’yla Harun RAB’bin buyurduğu gibi yaptılar. Harun firavunla görevlilerinin gözü önünde değneğini kaldırıp ırmağın sularına vurdu. Bütün sular kana dönüştü. q~~'}}}C||P{zzyyySyxww9wvTuuDtt'ss$rqpponnZmmAlAkk*kj3ii`hhgg>ffeeehdxdccbb>aaX``_|_^^q]]\Y[[TZYYXXaXWVV-UUbTSSRiQQqPPONNiMML6KK'JJmIIgHGG`GFoEEE1DD-CCBBA{@@D??>:==]<<;M::s99~88777\7-655>44i4&3L221111e00C//,..T--,v,++L**N))((''%&&q&%b% $$I##"!! %q,!pIp{%9  > E ; Hs::%*^l7 Ama yedinci yıl nadasa bırakacaksınız; öyle ki, halkınızın arasındaki yoksullar yiyecek bulabilsin, onlardan artakalanı da yabanıl hayvanlar yesin. Bağınıza ve zeytinliğinize de aynı şeyi yapın.Nk “Toprağınızı altı yıl ekecek, ürününü toplayacaksınız. j “Yabancıya baskı yapmayacaksınız. Yabancılığın ne olduğunu bilirsiniz. Çünkü siz de Mısır’da yabancıydınız.jiO “Rüşvet almayacaksınız. Çünkü rüşvet göreni kör eder, haklıyı haksız çıkarır.thc Yalandan uzak duracak, suçsuz ve doğru kişiyi öldürmeyeceksiniz. Çünkü ben kötü kişiyi aklamam.Fg “Duruşmada yoksula karşı adaleti saptırmayacaksınız.f) Sizden nefret eden kişinin eşeğini yük altında çökmüş görürseniz, kendi haline bırakıp gitmeyecek, ona yardımcı olacaksınız.e “Düşmanınızın yolunu şaşırmış öküzüne ya da eşeğine rastlarsanız, onu kendisine geri götüreceksiniz.1d_ Duruşmada yoksulu kayırmayacaksınız.c “Kötülük yapan kalabalığı izlemeyeceksiniz. Bir davada çoğunluktan yana konuşarak adaleti saptırmayacaksınız.tb e “Yalan haber taşımayacaksınız. Haksız yere tanıklık ederek kötü kişiye yan çıkmayacaksınız.a5 “Benim kutsal halkım olacaksınız. Bunun içindir ki, kırda parçalanmış hayvanların etini yemeyecek, köpeklerin önüne atacaksınız.”`# Öküzlerinize, davarlarınıza da aynı şeyi yapacaksınız. Yedi gün analarıyla kalacaklar, sekizinci gün onları bana vereceksiniz.w_i “Ürününüzü ve şıranızı sunmakta gecikmeyeceksiniz. İlk doğan oğullarınızı bana vereceksiniz.X^+ “Tanrı’ya sövmeyeceksiniz. Halkınızın önderine lanet etmeyeceksiniz.]- Çünkü tek örtüsü abasıdır, ancak onunla örtünebilir. Onsuz nasıl yatar? Bana feryat ederse işiteceğim, çünkü ben iyilikseverim.S\! Komşunuzun abasını rehin alırsanız, gün batmadan geri vereceksiniz.[% “Halkıma, aranızda yaşayan bir yoksula ödünç para verirseniz, ona tefeci gibi davranmayacaksınız. Üzerine faiz eklemeyeceksiniz.nZW Öfkem alevlenir, sizi kılıçtan geçirtirim. Kadınlarınız dul, çocuklarınız öksüz kalır.JY Yerseniz, bana feryat ettiklerinde onları kesinlikle işitirim.7Xk “Dul ve öksüzün hakkını yemeyeceksiniz.oWY “Yabancıya haksızlık ve baskı yapmayacaksınız. Çünkü siz de Mısır’da yabancıydınız.[V1 “RAB’den başka bir ilaha kurban kesen ölüm cezasına çarptırılacaktır.GU  “Hayvanlarla cinsel ilişki kuran herkes öldürülecektir.4Te “Büyücü kadını yaşatmayacaksınız.gSI Babası kızını ona vermeyi reddederse, adam normal başlık parası neyse onu ödemelidir.R “Eğer biri nişanlı olmayan bir kızı aldatıp onunla yatarsa, başlık parasını ödemeli ve onunla evlenmelidir.Q1 Ama sahibi hayvanla birlikteyse, ödünç alan karşılığını ödemeyecektir. Hayvan kiralanmışsa, kayıp ödenen kiraya sayılmalıdır.” P  “Biri komşusundan bir hayvan ödünç alır, sahibi yokken hayvan sakatlanır ya da ölürse, karşılığını ödemelidir. O Emanet hayvan parçalanmışsa, adam parçalarını kanıt olarak göstermelidir. Parçalanan hayvan için bir şey ödemeyecektir.XN+ Ama mal gerçekten ondan çalınmışsa, karşılığı sahibine ödenmelidir.$MC komşusu adamın malına el uzatmadığına ilişkin RAB’bin huzurunda ant içmelidir. Mal sahibi bunu kabul edecek ve komşusu bir şey ödemeyecektir..LW “Bir adam komşusuna korusun diye eşek, öküz, koyun ya da herhangi bir hayvan emanet ettiğinde, hayvan ölür, sakatlanır ya da kimse görmeden çalınırsa,xKk Emanete ihanet edilen konularda, öküz, eşek, koyun, giysi, herhangi bir kayıp eşya için ‘Bu benimdir’ diyen her iki taraf sorunu yargıcın huzuruna getirmelidir. Yargıcın suçlu bulduğu kişi komşusuna iki kat ödeyecektir.J- Ama hırsız yakalanmazsa, komşusunun eşyasına el uzatıp uzatmadığının anlaşılması için ev sahibi yargıç huzuruna çıkmalıdır.5Ie “Biri komşusuna saklasın diye parasını ya da eşyasını emanet eder ve bunlar komşusunun evinden çalınırsa, hırsız yakalandığında iki katını ödemelidir.H1 “Birinin yaktığı ateş dikenlere sıçrar, ekin demetleri, tarladaki ekin ya da tarla yanarsa, yangın çıkaran kişi zararı ödeyecektir.UG% “Tarlada ya da bağda hayvanlarını otlatan bir adam, hayvanlarının başkasının tarlasında otlamasına izin verirse, zararı kendi tarlasının ya da bağının en iyi ürünleriyle ödeyecektir.uFe Çaldığı mal –öküz, eşek ya da koyun– sağ olarak elinde yakalanırsa, iki katını ödeyecektir.oEY Ancak olay güneş doğduktan sonra olmuşsa, kan dökmekten sorumlu sayılır. “Hırsız çaldığının karşılığını kesinlikle ödemelidir. Hiçbir şeyi yoksa, hırsızlık yaptığı için köle olarak satılacaktır.hDK “Bir hırsız bir eve girerken yakalanıp öldürülürse, öldüren kişi suçlu sayılmaz.C 9 “Bir adam öküz ya da davar çalıp boğazlar ya da satarsa, bir öküze karşılık beş öküz, bir koyuna karşılık dört koyun ödeyecektir.+BQ$ Eğer boğanın saldırgan olduğu ve sahibinin ona sahip çıkmadığı biliniyorsa, boğaya karşılık boğa verecek ve ölü hayvan kendisine kalacaktır.”-AU# “Bir adamın boğası komşusunun boğasını yaralar, yaralı boğa ölürse, sağ boğayı satıp parasını paylaşacak, ölü hayvanı da bölüşeceklerdir.@{" çukuru kazan hayvanın bedelini ödeyecektir. Parayı hayvanın sahibine verecek, ölü hayvan kendisinin olacaktır.?! “Bir adam bir çukur açar ya da kazdığı çukurun üzerini örtmezse ve çukura bir boğa ya da bir eşek düşerse,> Eğer boğa bir erkek ya da kadın köleyi öldürürse, kölenin efendisine otuz şekel gümüş verilecek ve boğa taşlanacaktır.\=3 Boğa ister erkek, ister kız çocuğunu öldürsün, aynı kural uygulanacaktır.o<Y Ancak, boğanın sahibinden para cezası istenirse, istenen miktarı ödeyerek canını kurtarabilir.];5 Ama saldırganlığı bilinen bir boğanın sahibi uyarılmasına karşın boğasına sahip çıkmazsa ve boğası bir erkeği ya da kadını öldürürse, hem boğa taşlanacak, hem de sahibi öldürülecektir.0:[ “Eğer bir boğa bir erkeği ya da kadını boynuzuyla vurup öldürürse, kesinlikle taşlanacak ve eti yenmeyecektir. Boğanın sahibi ise suçsuz sayılacaktır.r9_ Eğer erkek ya da kadın kölesinin dişini kırarsa, dişine karşılık onu özgür bırakacaktır.”8} “Bir adam erkek ya da kadın kölesini gözüne vurarak kör ederse, gözüne karşılık onu özgür bırakacaktır.t7c Ama başka bir zarar varsa, cana karşılık can, göze karşılık göz, dişe karşılık diş, ele karşılık el, ayağa karşılık ayak, yanığa karşılık yanık, yaraya karşılık yara, bereye karşılık bere ödenecektir.t6c Ama başka bir zarar varsa, cana karşılık can, göze karşılık göz, dişe karşılık diş, ele karşılık el, ayağa karşılık ayak, yanığa karşılık yanık, yaraya karşılık yara, bereye karşılık bere ödenecektir.t5c Ama başka bir zarar varsa, cana karşılık can, göze karşılık göz, dişe karşılık diş, ele karşılık el, ayağa karşılık ayak, yanığa karşılık yanık, yaraya karşılık yara, bereye karşılık bere ödenecektir.s4a “İki kişi kavga ederken gebe bir kadına çarpar, kadın erken doğum yapar ama başka bir zarar görmezse, saldırgan, kadının kocasının istediği ve yargıçların onayladığı miktarda para cezasına çarptırılacaktır.3 Ama köle hemen ölmez, bir iki gün sonra ölürse, köle sahibi ceza görmeyecektir. Çünkü köle onun malı sayılır.w2i “Bir adam erkek ya da kadın kölesini değnekle döverken öldürürse, kesinlikle cezalandırılacaktır.N1 sonra kalkıp değnekle dışarıda gezebilirse, vuran adam suçsuz sayılacaktır. Yalnız yaralının kaybettiği zamanın karşılığını ödeyecek ve tümüyle iyileşmesini sağlayacaktır.s0a “Kavga çıkar, bir adam komşusuna taşla ya da yumrukla vurur, vurulan adam ölmeyip yatağa düşer,N/ “Annesine ya da babasına lanet eden kesinlikle öldürülecektir.p.[ “Kim adam kaçırırsa, onu ister satmış olsun, ister elinde tutsun, kesinlikle öldürülecektir.R- “Kim annesini ya da babasını döverse, kesinlikle öldürülecektir. ,; Eğer bir adam komşusuna düzen kurar, kasıtlı olarak saldırıp onu öldürürse, sunağıma bile kaçmış olsa, onu çıkarıp öldüreceksiniz.h+K Ama olayda kasıt yoksa, ona ben izin vermişsem, size adamın kaçacağı yeri bildireceğim.T*# “Kim birini vurup öldürürse, kendisi de kesinlikle öldürülecektir.Z)/ Eğer bu üç hakkı ona vermezse, kadın karşılıksız özgür olacaktır.”( Eğer ikinci bir kadınla evlenirse, ilk karısını nafakadan, giysiden, karılık haklarından yoksun bırakmamalıdır.T'# Eğer cariyeyi oğluna nişanlarsa, ona kendi kızı gibi davranmalıdır."&? Efendisi kızla nişanlanır, sonra kızdan hoşlanmazsa, kızın geri alınmasına izin vermelidir. Kızı aldattığı için onu yabancılara satamaz.o%Y “Eğer bir adam kızını cariye olarak satarsa, kız erkek köleler gibi özgür bırakılmayacak.2$_ efendisi onu yargıç huzuruna çıkaracak. Kapıya ya da kapı sövesine yaklaştırıp kulağını bizle delecek. Böylece köle yaşam boyu efendisine hizmet edecek.y#m “Ama köle açıkça, ‘Ben efendimi, karımla çocuklarımı seviyorum, özgür olmak istemiyorum’ derse," Efendisi kendisine bir kadın verir ve o kadından çocukları olursa, kadın ve çocuklar efendisinde kalacak, yalnız kendisi gidecek.e!E Bekâr geldiyse, yalnız kendisi özgür olacak; evli geldiyse, karısı da özgür olacak.  “İbrani bir köle satın alırsan, altı yıl kölelik edecek, ama yedinci yıl karşılık ödemeden özgür olacak.0 _ “İsrailliler’e şu ilkeleri bildir:nW Sunağımın üzerine basamakla çıkmayacaksınız. Çünkü çıplak yeriniz görünebilir.’ ”  Eğer bana taş sunak yaparsanız, yontma taş kullanmayın. Çünkü kullanacağınız alet sunağın kutsallığını bozar.^7 Benim için toprak bir sunak yapacaksınız. Yakmalık ve esenlik sunularınızı, davarlarınızı, sığırlarınızı onun üzerinde sunacaksınız. Adımı anımsattığım her yere gelip sizi kutsayacağım.mU Benim yanımsıra başka ilahlar yapmayacaksınız, altın ya da gümüş ilahlar dökmeyeceksiniz.q] RAB Musa’ya şöyle dedi: “İsrailliler’e de ki, ‘Göklerden sizinle konuştuğumu gördünüz.a= Musa Tanrı’nın içinde bulunduğu koyu karanlığa yaklaşırken halk uzakta durdu.7 Musa, “Korkmayın!” diye karşılık verdi, “Tanrı sizi denemek için geldi; Tanrı korkusu üzerinizde olsun, günah işlemeyesiniz diye.”r_ Musa’ya, “Bizimle sen konuş, dinleyelim” dediler, “Ama Tanrı konuşmasın, yoksa ölürüz.”+ Halk gök gürlemelerini, boru sesini duyup şimşekleri ve dağın başındaki dumanı görünce korkudan titremeye başladı. Uzakta durarak “Komşunun evine, karısına, erkek ve kadın kölesine, öküzüne, eşeğine, hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin.”@} “Komşuna karşı yalan yere tanıklık etmeyeceksin.5 “Çalmayacaksın.9 “Zina etmeyeceksin.#C “Adam öldürmeyeceksin.q] “Annene babana saygı göster. Öyle ki, Tanrın RAB’bin sana vereceği ülkede ömrün uzun olsun.F Çünkü ben, RAB yeri göğü, denizi ve bütün canlıları altı günde yarattım, yedinci gün dinlendim. Bu yüzden Şabat Günü’nü kutsadım ve kutsal bir gün olarak belirledim.V' Ama yedinci gün bana, Tanrın RAB’be Şabat Günü olarak adanmıştır. O gün sen, oğlun, kızın, erkek ve kadın kölen, hayvanların, aranızdaki yabancılar dahil, hiçbir iş yapmayacaksınız.@ } Altı gün çalışacak, bütün işlerini yapacaksın.7 k “Şabat Günü’nü kutsal sayarak anımsa. ) “Tanrın RAB’bin adını boş yere ağzına almayacaksın. Çünkü RAB, adını boş yere ağzına alanları cezasız bırakmayacaktır.Q  Ama beni seven, buyruklarıma uyan binlerce kuşağa sevgi gösteririm.w i Putların önünde eğilmeyecek, onlara tapmayacaksın. Çünkü ben, Tanrın RAB, kıskanç bir Tanrı’yım. Benden nefret edenin babasının işlediği suçun hesabını çocuklarından, üçüncü, dördüncü kuşaklardan sorarım.3 “Kendine yukarıda gökyüzünde, aşağıda yeryüzünde ya da yer altındaki sularda yaşayan herhangi bir canlıya benzer put yapmayacaksın.,U “Benden başka tanrın olmayacak.U% “Seni Mısır’dan, köle olduğun ülkeden çıkaran Tanrın RAB benim.  ? Tanrı şöyle konuştu:A Bunun üzerine Musa aşağı inip durumu halka anlattı.,S RAB, “Aşağı inip Harun’u getir” dedi, “Ama kâhinlerle halk huzuruma gelmek için sınırı geçmesinler. Yoksa onları şiddetle cezalandırırım.”/Y Musa, “Halk Sina Dağı’na çıkamaz” diye karşılık verdi, “Çünkü sen, ‘Dağın çevresine sınır çiz, onu kutsal kıl’ diyerek bizi uyardın.”mU Bana yaklaşan kâhinler de kendilerini kutsasınlar, yoksa onları şiddetle cezalandırırım.”} RAB, “Aşağı inip halkı uyar” dedi, “Sakın beni görmek için sınırı geçmesinler, yoksa birçoğu ölür.nW RAB Sina Dağı’nın üzerine indi, Musa’yı dağın tepesine çağırdı. Musa tepeye çıktı.f~G Boru sesi gitgide yükselince, Musa konuştu ve Tanrı gök gürlemeleriyle onu yanıtladı.F} Sina Dağı’nın her yanından duman tütüyordu. Çünkü RAB dağın üstüne ateş içinde inmişti. Dağdan ocak dumanı gibi duman çıkıyor, bütün dağ şiddetle sarsılıyordu.{|q Musa halkın Tanrı’yla görüşmek üzere ordugahtan çıkmasına öncülük etti. Dağın eteğinde durdular.D{ Üçüncü günün sabahı gök gürledi, şimşekler çaktı. Dağın üzerinde koyu bir bulut vardı. Derken, çok güçlü bir boru sesi duyuldu. Ordugahta herkes titremeye başladı.sza Musa halka, “Üçüncü güne hazır olun” dedi, “Bu süre içinde cinsel ilişkide bulunmayın.”dyC Sonra Musa dağdan halkın yanına inip onları arındırdı. Herkes giysilerini yıkadı.Ix  Ya taşlanacak, ya da okla vurulacak; ona insan eli değmeyecek. İster hayvan olsun ister insan, yaşamasına izin verilmeyecek.’ Ancak boru uzun uzun çalınınca dağa çıkabilirler.”,wS Dağın çevresine sınır çiz ve halka de ki, ‘Sakın dağa çıkmayın, dağın eteğine de yaklaşmayın! Kim dağa dokunursa, kesinlikle öldürülecektir. v  Üçüncü güne hazır olsunlar. Çünkü üçüncü gün bütün halkın gözü önünde ben, RAB Sina Dağı’na ineceğim.huK RAB Musa’ya, “Git, bugün ve yarın halkı arındır” dedi, “Giysilerini yıkasınlar.Ht  RAB Musa’ya, “Sana koyu bir bulut içinde geleceğim” dedi, “Öyle ki, seninle konuşurken halk işitsin ve her zaman sana güvensin.” Musa halkın söylediklerini RAB’be iletti.s' Bütün halk bir ağızdan, “RAB’bin söylediği her şeyi yapacağız” diye yanıtladılar. Musa halkın yanıtını RAB’be iletti.wri Musa gidip halkın ileri gelenlerini çağırdı ve RAB’bin kendisine buyurduğu her şeyi onlara anlattı.vqg Siz benim için kâhinler krallığı, kutsal ulus olacaksınız. İsrailliler’e böyle söyleyeceksin.”p/ Şimdi sözümü dikkatle dinler, antlaşmama uyarsanız, bütün uluslar içinde öz halkım olursunuz. Çünkü yeryüzünün tümü benimdir.o Mısırlılar’a ne yaptığımı, sizi nasıl kartal kanatları üzerinde taşıyarak yanıma getirdiğimi gördünüz.n Musa Tanrı’nın huzuruna çıktı. RAB dağdan kendisine seslendi: “Yakup soyuna, İsrail halkına şöyle diyeceksin:xmk Refidim’den yola çıkıp Sina Çölü’ne girdiler. Orada, Sina Dağı’nın karşısında konakladılar._l ; İsrailliler Mısır’dan çıktıktan tam üç ay sonra Sina Çölü’ne vardılar.Mk Sonra Musa kayınbabasını uğurladı. Yitro da ülkesine döndü.j  Halka sürekli yargıçlık eden bu kişiler zor davaları Musa’ya getirdiler, küçük davaları ise kendileri çözdüler.i İsrailliler arasından yetenekli adamlar seçti. Onları biner, yüzer, ellişer, onar kişilik toplulukların başına önder atadı.Yh- Musa kayınbabasının sözünü dinledi. Söylediği her şeyi yerine getirdi.mgU Eğer böyle yaparsan, Tanrı da buyurursa, dayanabilirsin. Herkes esenlik içinde evine döner.”9fm Halka sürekli onlar yargıçlık etsin. Büyük davaları sana getirsinler, küçük davaları kendileri çözsünler. Böylece işini paylaşmış olurlar. Yükün hafifler.Ve' Bunun yanısıra halkın arasından Tanrı’dan korkan, yetenekli, haksız kazançtan nefret eden dürüst adamlar seç; onları biner, yüzer, ellişer, onar kişilik toplulukların başına önder ata.bd? Kuralları, yasaları halka öğret, izlemeleri gereken yolu, yapacakları işi göster.c5 Beni dinle, sana öğüt vereyim. Tanrı seninle olsun. Tanrı’nın önünde halkı sen temsil etmeli, sorunlarını Tanrı’ya sen iletmelisin.vbg “Hem sen, hem de yanındaki halk tükeneceksiniz. Bu işi tek başına kaldıramazsın. Sana ağır gelir.>ay Kayınbabası, “Yaptığın iş iyi değil” dedi,"`? “Ne zaman bir sorunları olsa, bana gelirler. Ben de taraflar arasında karar veririm; Tanrı’nın kurallarını, yasalarını onlara bildiririm.”f_G Musa, “Çünkü halk Tanrı’nın istemini bilmek için bana geliyor” diye yanıtladı,`^; Kayınbabası Musa’nın halk için yaptıklarını görünce, “Nedir bu, halka yaptığın?” dedi, “Neden sen tek başına yargıç olarak oturuyorsun da herkes sabahtan akşama kadar çevrende bekliyor?”] Ertesi gün Musa halkın davalarına bakmak için yargı kürsüsüne çıktı. Halk sabahtan akşama kadar çevresinde ayakta durdu.8\k Sonra Tanrı’ya yakmalık sunu ve kurbanlar getirdi. Harun’la bütün İsrail ileri gelenleri, Musa’nın kayınbabasıyla Tanrı’nın huzurunda yemek yemeye geldiler.[ Artık biliyorum ki, RAB bütün ilahlardan büyüktür. Çünkü onların gurur duyduğu şeylerin üstesinden geldi.”Z1 “Sizi Mısırlılar’ın ve firavunun elinden kurtaran RAB’be övgüler olsun” dedi, “Halkı Mısır’ın boyunduruğundan O kurtardı.~Yw Yitro RAB’bin İsrailliler’e yaptığı iyiliklere, onları Mısırlılar’ın elinden kurtardığına sevindi.UX% Musa İsrailliler uğruna RAB’bin firavunla Mısırlılar’a bütün yaptıklarını, yolda çektikleri sıkıntıları, RAB’bin kendilerini nasıl kurtardığını kayınbabasına bir bir anlattı.W Musa kayınbabasını karşılamaya çıktı, önünde eğilip onu öptü. Birbirinin hatırını sorup çadıra girdiler.wVi Musa’ya şu haberi gönderdi: “Ben, kayınbaban Yitro, karın ve iki oğlunla birlikte sana geliyoruz.”{Uq Yitro Musa’nın karısı ve oğullarıyla birlikte Tanrı Dağı’na, Musa’nın konakladığı çöle geldi.T! Sonra, “Babamın Tanrısı bana yardım etti, beni firavunun kılıcından esirgedi” diyerek öbürüne de Eliezer adını koymuştu.IS  Musa’nın kendisine göndermiş olduğu karısı Sippora’yı ve iki oğlunu yanına aldı. Musa, “Garibim bu yabancı diyarda” diyerek oğullarından birine Gerşom adını vermişti.IR  Musa’nın kendisine göndermiş olduğu karısı Sippora’yı ve iki oğlunu yanına aldı. Musa, “Garibim bu yabancı diyarda” diyerek oğullarından birine Gerşom adını vermişti.DQ  Musa’nın kayınbabası Midyanlı Kâhin Yitro, Tanrı’nın Musa ve halkı İsrail için yaptığı her şeyi, RAB’bin İsrailliler’i Mısır’dan nasıl çıkardığını duydu.P “Eller Rab’bin tahtına doğru kaldırıldı” dedi, “RAB kuşaklar boyunca Amalekliler’e karşı savaşacak!”AO Musa bir sunak yaptı, adını “Yahve nissi ” koydu.N1 RAB Musa’ya, “Bunu anı olarak kayda geç” dedi, “Yeşu’ya da söyle, Amalekliler’in adını yeryüzünden büsbütün sileceğim.”DM Böylece Yeşu Amalek ordusunu yenip kılıçtan geçirdi.pL[ Ne var ki, Musa’nın elleri yoruldu. Bir taş getirip altına koydular. Musa üzerine oturdu. Bir yanda Harun, öbür yanda Hur Musa’nın ellerini yukarıda tuttular. Güneş batıncaya dek Musa’nın elleri yukarıda kaldı.WK) Musa elini kaldırdıkça İsrailliler, indirdikçe Amalekliler kazanıyordu.J} Yeşu Musa’nın buyurduğu gibi Amalekliler’le savaştı. Bu arada Musa, Harun ve Hur tepenin üzerine çıktılar.I9 Musa Yeşu’ya, “Adam seç, git Amalekliler’le savaş” dedi, “Yarın ben elimde Tanrı’nın değneğiyle tepenin üzerinde duracağım.”KH Amalekliler gelip Refidim’de İsrailliler’e savaş açtılar.-GU Oraya Massa ve Meriva adı verildi. Çünkü İsrailliler orada Musa’ya çıkışmış ve, “Acaba RAB aramızda mı, değil mi?” diye RAB’bi denemişlerdi.HF  Ben Horev Dağı’nda bir kayanın üzerinde, senin önünde duracağım. Kayaya vuracaksın, halk içsin diye su fışkıracak.” Musa İsrail ileri gelenlerinin önünde denileni yaptı.E! RAB Musa’ya, “Halkın önüne geç” dedi, “Birkaç İsrail ileri gelenini ve Nil’e vurduğun değneği de yanına alıp yürü.kDQ Musa, “Bu halka ne yapayım?” diye RAB’be feryat etti, “Neredeyse beni taşlayacaklar.”e" RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi Harun manı saklanmak üzere Antlaşma Levhaları’nın önüne koydu.=-! Musa Harun’a, “Bir testi al, içine bir omer man doldur” dedi, “Gelecek kuşaklar için saklanmak üzere onu RAB’bin huzuruna koy.”D< Musa, “RAB’bin buyruğu şudur” dedi, “ ‘Mısır’dan sizi çıkardığımda, gelecek kuşakların çölde size yedirdiğim ekmeği görmesi için, bir omer saklansın.’ ”t;c İsrailliler o ekmeğe man adını verdiler. Kişniş tohumu gibi beyazımsı, tadı ballı yufka gibiydi.-:W Böylece halk yedinci gün dinlendi.29_ “Size Şabat Günü’nü verdim. Bunun için altıncı gün size iki günlük ekmek veriyorum. Yedinci gün herkes neredeyse orada kalsın, dışarı çıkmasın.”h8K RAB Musa’ya, “Ne zamana dek buyruklarıma ve yasalarıma uymayı reddedeceksiniz?” dedi,i7M Yedinci gün bazıları ekmek toplamak için dışarı çıktı, ama hiçbir şey bulamadılar.h6K Altı gün ekmek toplayacaksınız, ama yedinci gün olan Şabat Günü ekmek bulunmayacak.”5 Musa, “Artakalanı bugün yiyin” dedi, “Çünkü bugün RAB için Şabat Günü’dür. Bugün dışarda ekmek bulamayacaksınız._49 Musa’nın buyurduğu gibi artakalanı sabaha bıraktılar. Ne koktu, ne kurtlandı.l3S Musa, “RAB’bin buyruğu şudur” dedi, “ ‘Yarın dinlenme günü, RAB için kutsal Şabat Günü’dür. Pişireceğinizi pişirin, haşlayacağınızı haşlayın. Artakalanı bir kenara koyun, sabaha kalsın.’ ”2 Altıncı gün kişi başına iki omer, yani iki kat topladılar. Topluluğun önderleri gelip durumu Musa’ya bildirdiler.p1[ Her sabah herkes yiyeceği kadar topluyordu. Güneş ortalığı ısıtınca, yerde kalanlar eriyordu.0 Ama bazıları ona aldırmayıp sabaha bıraktılar. Bıraktıkları kurtlanıp kokmaya başlayınca Musa onlara öfkelendi.L/ Musa onlara, “Kimse sabaha bir parça bile bırakmasın” dedi.. Omerle ölçtüklerinde, çok toplayanın fazlası, az toplayanın da eksiği yoktu. Herkes yiyeceği kadar toplamıştı.I-  İsrailliler söyleneni yaptılar. Kimi çok, kimi az topladı.,  “RAB’bin buyruğu şudur: ‘Herkes yiyeceği kadar toplasın. Çadırınızdaki her kişi için birer omer alın.’ ”?+y Bunu görünce İsrailliler birbirlerine, “Bu da ne?” diye sordular. Çünkü ne olduğunu anlayamamışlardı. Musa, “RAB’bin size yemek için verdiği ekmektir bu” dedi,d*C Çiy eriyince, toprakta, çölün yüzeyinde kırağıya benzer ince pulcuklar göründü.i)M Akşam bıldırcınlar geldi, ordugahı sardı. Sabah ordugahın çevresini çiy kaplamıştı.L( “İsrailliler’in yakınmalarını duydum. Onlara de ki, ‘Akşamüstü et yiyeceksiniz, sabah da ekmekle karnınızı doyuracaksınız. O zaman bileceksiniz ki, Tanrınız RAB benim.’ ”$'E RAB Musa’ya şöyle dedi:~&w Harun İsrail topluluğuna bunları anlatırken, çöle doğru baktılar. RAB’bin görkemi bulutta görünüyordu.% Musa Harun’a, “Bütün İsrail topluluğuna söyle, RAB’bin huzuruna gelsinler” dedi, “Çünkü RAB söylendiklerini duydu.”|$s Sonra Musa, “Akşam size yemek için et, sabah da dilediğiniz kadar ekmek verilince, RAB’bin görkemini göreceksiniz” dedi, “Çünkü RAB kendisine söylendiğinizi duydu. Biz kimiz ki? Siz bize değil, RAB’be söyleniyorsunuz.”# “Sabah da RAB’bin görkemini göreceksiniz. Çünkü RAB kendisine söylendiğinizi duydu. Biz kimiz ki, bize söyleniyorsunuz?”"} Musa’yla Harun İsrailliler’e, “Bu akşam sizi Mısır’dan RAB’bin çıkardığını bileceksiniz” dediler,`!; Altıncı gün her gün topladıklarının iki katını toplayıp hazırlayacaklar.”e E RAB Musa’ya, “Size gökten ekmek yağdıracağım” dedi, “Halk her gün gidip günlük ekmeğini toplayacak. Böylece onları sınayacağım: Benim yasama göre yaşıyorlar mı, yaşamıyorlar mı, göreceğim.gI “Keşke RAB bizi Mısır’dayken öldürseydi” dediler, “Hiç değilse orada et kazanlarının başına oturur, doyasıya yerdik. Ama siz bütün topluluğu açlıktan öldürmek için bizi bu çöle getirdiniz.”A Çölde hepsi Musa’yla Harun’a yakınmaya başladı.0 ] Bütün İsrail topluluğu Elim’den ayrıldı. Mısır’dan çıktıktan sonra ikinci ayın on beşinci günü Elim ile Sina arasındaki Sin Çölü’ne vardılar.zo Sonra Elim’e gittiler. Orada on iki su kaynağı, yetmiş hurma ağacı vardı. Su kıyısında konakladılar./ “Ben, Tanrınız RAB’bin sözünü dikkatle dinler, gözümde doğru olanı yapar, buyruklarıma kulak verir, bütün kurallarıma uyarsanız, Mısırlılar’a verdiğim hastalıkların hiçbirini size vermeyeceğim” dedi, “Çünkü size şifa veren RAB benim.”3a Musa RAB’be yakardı. RAB ona bir ağaç parçası gösterdi. Musa onu suya atınca sular tatlı oldu. Orada RAB onlar için bir kural ve ilke koydu, hepsini sınadı.I  Halk, “Ne içeceğiz?” diye Musa’ya yakınmaya başladı.|s Mara’ya vardılar. Ama Mara’nın suyunu içemediler, çünkü su acıydı. Bu yüzden oraya Mara adı verildi./ Musa İsrailliler’i Kamış Denizi’nin ötesine çıkardı. Şur Çölü’ne girdiler. Çölde üç gün yol aldılarsa da su bulamadılar. Miryam onlara şu ezgiyi söyledi: “Ezgiler sunun RAB’be, Çünkü yüceldikçe yüceldi, Atları, atlıları denize döktü.”{q Harun’un kızkardeşi Peygamber Miryam tefini eline aldı, bütün kadınlar teflerle, oynayarak onu izlediler.0[ Firavunun atları, savaş arabaları, atlıları denize dalınca, RAB suları onların üzerine çevirdi. Ama İsrailliler denizi kuru toprakta yürüyerek geçtiler..Y RAB sonsuza dek egemen olacaktır.” Ya RAB, halkını içeri alacaksın. Kendi dağına, yaşamak için seçtiğin yere, Ellerinle kurduğun kutsal yere dikeceksin, ya Rab!1] Korku ve dehşet düşecek üzerlerine, Senin halkın geçinceye dek, ya RAB, Sahip olduğun bu halk geçinceye dek, Bileğinin gücü karşısında taş kesilecekler.{ Edom beyleri korkuya kapılacak, Moav önderlerini titreme alacak, Kenan’da yaşayanların tümü korkudan eriyecek.H  Uluslar duyup titreyecekler, Filist halkını dehşet saracak.vg Öncülük edeceksin sevginle kurtardığın halka, Kutsal konutunun yolunu göstereceksin gücünle onlara.0 ] Sağ elini uzattın, Yer yuttu onları. ' “Var mı senin gibisi ilahlar arasında, ya RAB? Senin gibi kutsallıkta görkemli, heybetiyle övgüye değer, Harikalar yaratan var mı?X + Üfledin soluğunu, denize gömüldüler, Kurşun gibi engin sulara battılar.@ { Düşman böbürlendi: ‘Peşlerine düşüp yakalayacağım onları’ dedi, ‘Bölüşeceğim çapulu, Dileğimce yağmalayacağım, Kılıcımı çekip yok edeceğim onları.’ # Burnunun soluğu karşısında, Sular yığıldı bir araya. Kabaran sular duvarlara dönüştü, Denizin göbeğindeki derin sular dondu.~w Devrilir sana başkaldıranlar büyük görkemin karşısında, Gönderir gazabını anız gibi tüketirsin onları.oY “Senin sağ elin, ya RAB, Senin sağ elin korkunç güce sahiptir. Altında düşmanlar kırılır.<u Derin sulara gömüldüler, Taş gibi dibe indiler.tc “Denize attı firavunun ordusunu, Savaş arabalarını. Kamış Denizi’nde boğuldu seçme subayları.+S Savaş eridir RAB, Adı RAB’dir.' Rab gücüm ve ezgimdir, O kurtardı beni. O’dur Tanrım, Övgüler sunacağım O’na. O’dur babamın Tanrısı, Yücelteceğim O’nu., U Musa’yla İsrailliler RAB’be şu ezgiyi söylediler: “Ezgiler sunacağım RAB’be, Çünkü yüceldikçe yüceldi; Atları da, atlıları da denize döktü.  RAB’bin Mısırlılar’a gösterdiği büyük gücü gören İsrail halkı RAB’den korkup O’na ve kulu Musa’ya güvendi. J~~}||p{{/zz1yyxDww\vv7uuCtqt.ssrqq*pp4oonnmllkkkjjMj'ii`ihhh(gggffGfeeeeddTccicbBaaa.``^`__P^^^]]n\\s\[[q[ZjYYY9XX7WWsVVVNUUUTTzSSS-RRQQwPPIOtNNBMMMLKKJJ^IICHHlHGGRFFFEDDeD#CCUBB A_@@T?T>>_=<< $G ;0%s'yhm Bunlardan ıtriyatçı ustalığıyla güzel kokulu kutsal bir mesh yağı yap. Ona kutsal mesh yağı denecek.Ig  500 kutsal yerin şekeli hıyarşembe, bir hin de zeytinyağı.f  “Şu nadide baharatı al: 500 şekel sıvı mür, yarısı kadar, yani 250’şer şekel güzel kokulu tarçın ve kamış,$eE RAB Musa’ya şöyle dedi:d  Buluşma Çadırı’na girmeden ya da RAB için yakılan sunuyu sunarak hizmet etmek üzere sunağa yaklaşmadan önce, ölmemek için ellerini, ayaklarını yıkamalılar. Harun’la soyunun bütün kuşakları boyunca sürekli bir kural olacak bu.”c  Buluşma Çadırı’na girmeden ya da RAB için yakılan sunuyu sunarak hizmet etmek üzere sunağa yaklaşmadan önce, ölmemek için ellerini, ayaklarını yıkamalılar. Harun’la soyunun bütün kuşakları boyunca sürekli bir kural olacak bu.”Kb Harun’la oğulları ellerini, ayaklarını orada yıkayacaklar.a! “Yıkanmak için tunç bir kazan yap. Ayaklığı da tunçtan olacak. Buluşma Çadırı ile sunağın arasına koyup içine su doldur.$`E RAB Musa’ya şöyle dedi:Y_- İsrailliler’den bedel olarak verilen paraları toplayacak, Buluşma Çadırı’nın hizmetinde kullanacaksın. Bu paralar canlarınızın bedeli olarak ben, RAB’be İsrailliler’i hep anımsatacak.” ^ Canlarınızın bedeli olarak bu armağanı verdiğinizde, zengin yarım şekelden fazla, yoksul yarım şekelden eksik vermeyecek.^]7 Sayılan yirmi yaşındaki ve daha yukarı yaştaki herkes bana armağan verecektir.w\i Sayılan herkes armağan olarak bana yarım kutsal yerin şekeli verecektir. –Bir şekel yirmi geradır.–*[O “İsrailliler’in sayımını yaptığın zaman, herkes canına karşılık bana bedel ödeyecektir. Öyle ki, sayım yapılırken başlarına bela gelmesin.$ZE RAB Musa’ya şöyle dedi:gYI Harun yılda bir kez sunağın boynuzlarını arındıracak. Kuşaklarınız boyunca yılda bir kez günahları bağışlatmak için sunulan sununun kanıyla sunağı arındıracak. Sunak ben RAB için çok kutsaldır.” X Sunağın üzerinde başka buhur, yakmalık sunu ya da tahıl sunusu sunmayacaksınız; üzerine dökmelik sunu dökmeyeceksiniz.{Wq Akşamüstü kandilleri yakarken yine buhur yakacak. Böylece huzurumda kuşaklar boyunca sürekli buhur yanacak.nVW “Harun her sabah kandillerin bakımını yaparken sunağın üzerinde güzel kokulu buhur yakacak.$UC Sunağı Levha Sandığı’nın karşısındaki perdenin, sandığın üzerindeki Bağışlanma Kapağı’nın önüne, seninle buluşacağım yere koy.?T{ Sırıkları akasya ağacından yap ve altınla kapla.S İki yandaki pervazın altına iki altın halka yap. Bunlar sunağın taşınması için sırıkların geçmesine yarayacak.bR? Üstünü, yanlarını, boynuzlarını saf altınla kapla. Çevresine altın pervaz yap.mQU Kare biçiminde, boyu ve eni birer arşın, yüksekliği iki arşın, boynuzları kendinden olacak.JP  “Üzerinde buhur yakmak için akasya ağacından bir sunak yap.O. Anlayacaklar ki, aralarında yaşamak için onları Mısır’dan çıkaran Tanrıları RAB benim. Tanrıları RAB benim.”KN- İsrailliler arasında yaşayacak, onların Tanrısı olacağım.M, “Buluşma Çadırı’nı ve sunağı kutsal kılacak, Harun’la oğullarını bana kâhinlik etmeleri için görevlendireceğim.OL+ İsrailliler’le buluşurken çadır görkemimle kutsal kılınacak.LK* “Bu yakmalık sunu Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde, RAB’bin huzurunda, kuşaklar boyu sürekli sunulacaktır. Musa’yla konuşmak için İsrail halkıyla orada buluşacağım.!J=) Öbür kuzuyu akşamüstü, beni hoşnut eden koku, yakılan sunu olarak, sabahki gibi tahıl sunusu ve dökmelik sunuyla birlikte bana sunacaksınız."I?( Kuzuyla birlikte dörtte bir hin sıkma zeytinyağıyla yoğrulmuş onda bir efa ince un ve dökmelik sunu olarak dörtte bir hin şarap sunacaksınız.>Hy' Kuzunun birini sabah, öbürünü akşamüstü sunun.fGG& “Düzenli olarak her gün sunağın üzerinde bir yaşında iki erkek kuzu sunacaksınız.F#% Yedi gün sunağı arındırarak kutsal kılacaksın. Böylece sunak çok kutsal olacak. Ona dokunan her şey de kutsal sayılacaktır.”)EM$ Günah bağışlatmak için günah sunusu olarak her gün bir boğa sunacaksın. Sunağı arındırmak için günah sunusu sun, kutsal kılmak için de meshet.lDS# “Harun’la oğulları için sana buyurduklarımın hepsini yap. Atanmaları yedi gün sürecek.C" Atanmaları için kesilen kurbanın etinden ya da ekmekten sabaha artan olursa, yakacaksın. Bunlar yenmeyecek, çünkü kutsaldır.$BC! Atanıp kutsal kılınmaları için günahları bağışlatan bu sunuları yalnız onlar yiyebilir. Yabancı biri yiyemez, çünkü bu sunular kutsaldır.IA  “Harun’la oğulları göreve atanırken kesilen koçun etini kutsal bir yerde haşlayacaksın. Haşlanan eti ve sepetteki ekmeği Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde yiyecekler.I@  “Harun’la oğulları göreve atanırken kesilen koçun etini kutsal bir yerde haşlayacaksın. Haşlanan eti ve sepetteki ekmeği Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde yiyecekler.?' Harun’un yerine kâhin olan oğlu, Kutsal Yer’de hizmet etmek üzere Buluşma Çadırı’na girdiğinde yedi gün bu giysileri giyecek.>} “Harun’un kutsal giysileri, kendinden sonra oğullarına kalacak. Meshedilip atanırlarken bu giysileri giyecekler.=7 İsrailliler bunları sürekli Harun’la oğullarının payına ayıracak. Bu, İsrailliler’in RAB’be sunduğu esenlik kurbanlarından biridir. <  Harun’la oğullarının atanması için kesilen koçun sallanmış olan döşüyle bağış olarak sunulan budunu bana ayır. ;  “Harun’un atanması için sunulacak koçun döşünü huzurumda sallamalık sunu olarak salla. O döş senin payın olacak.: sonra ellerinden alıp sunakta yakmalık sunuyla birlikte beni hoşnut eden koku olarak yak. Bu, RAB için yakılan sunudur.n9W hepsini Harun’la oğullarının eline ver. Bunları benim huzurumda sallamalık sunu olarak salla,T8# Huzurumdaki mayasız ekmek sepetinden bir somun, yağlı pide ve yufka al,^77 “Koçun yağını, kuyruk yağını, bağırsak ve işkembe yağlarını, karaciğer perdesini, böbreklerini, böbrek yağlarını ve sağ budunu al. –Çünkü bu, biri göreve atanırken kesilen koçtur.–86k Sunağın üzerindeki kanı ve mesh yağını Harun’la oğullarının ve giysilerinin üzerine serp. Böylece Harun’la oğulları ve giysileri kutsal kılınmış olacak.,5S Koçu sen kes. Kanını Harun’la oğullarının sağ kulak memelerine, sağ el ve ayaklarının baş parmaklarına sür. Artan kanı sunağın her yanına dök.Z4/ “Öteki koçu getir, Harun’la oğulları ellerini koçun başına koysunlar.3- Sonra koçun tümünü sunağın üzerinde yak. Bu RAB’be sunulan yakmalık sunu, RAB’bi hoşnut eden koku, O’nun için yakılan sunudur.2} Koçu parçalara ayırıp bağırsaklarını, işkembesini, ayaklarını yıka, başla öteki parçaların yanına koy.<1u Koçu sen kes. Kanını sunağın her yanına dök.V0' “Bir koç getir, Harun’la oğulları ellerini koçun başına koysunlar.X/+ Etini, derisini, gübresini de ordugahın dışında yak. Bu günah sunusudur..% Hayvanın bağırsak ve işkembe yağlarını, karaciğer perdesini, böbreklerini ve böbrek yağlarını sunağın üzerinde yakacaksın.`-; Kanını parmağınla sunağın boynuzlarına sür, artan kanı sunağın dibine dök.W,) Boğayı huzurumda, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde keseceksin.{+q “Boğayı Buluşma Çadırı’nın önüne getir, Harun’la oğulları ellerini boğanın başına koysunlar.-*U Bellerine kuşak bağla, başlarına başlık koy. Kalıcı bir kural olarak kâhinlik onların işi olacak. Böylece Harun’la oğullarını atamış olacaksın.H)  Harun’un oğullarını öne çıkarıp onlara mintan giydir.?({ Sonra mesh yağını al, başına dökerek onu meshet.>'y Başına sarığı sar, üzerine de kutsal tacı koy.&) Giysileri al; mintanı, efodun altına giyilen kaftanı, efodu ve göğüslüğü Harun’a giydir. Efodun ustaca dokunmuş şeridini bağla.^%7 Harun’la oğullarını Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getirip yıka.L$ Bunları bir sepete koyup boğa ve iki koçla birlikte bana getir.# İnce buğday unundan mayasız ekmek, zeytinyağıyla yoğrulmuş mayasız pideler, üzerine yağ sürülmüş mayasız yufkalar yap."  “Bana kâhinlik edebilmeleri için, Harun’la oğullarını kutsal kılmak üzere şunları yap: Bir boğa ile iki kusursuz koç al.!+ Harun’la oğulları Buluşma Çadırı’na girdiklerinde ya da Kutsal Yer’de hizmet etmek üzere sunağa yaklaştıklarında, suç işleyip ölmemek için bu donları giyecekler. Harun ve soyundan gelenler için sürekli bir kural olacak bu.”d C* “Edep yerlerini örtmek için onlara keten donlar yap. Boyu belden uyluğa kadar olacak. ) Bu giysileri ağabeyin Harun’a ve oğullarına giydir; sonra bana kâhinlik etmeleri için onları meshedip ata ve kutsal kıl.p[( “Harun’un oğullarına mintanlar, kuşaklar, görkem ve saygınlık kazandıracak başlıklar yap.nW' “İnce ketenden işlemeli bir mintan doku, ince ketenden bir sarık, bir de nakışlı kuşak yap._9& Harun onu alnında taşıyacak. İsrailliler kutsal bağışlarını getirirken suç işlemişlerse, suçlarını Harun taşıyacak; onlar önümde kabul görsün diye levha sürekli Harun’un alnında bulunacak.?{% lacivert bir kordonla sarığın ön tarafına bağla.q]$ “Saf altından bir levha yap ve üzerine mühür oyar gibi ‘RAB’be adanmıştır’ sözünü oy;+# Harun hizmet ederken bu kaftanı giyecek. En Kutsal Yer’e, huzuruma girip çıkarken duyulan çıngırak sesi onun ölmediğini gösterecek.{q" Eteğin ucu bir altın çıngırak, bir nar, bir altın çıngırak, bir nar olmak üzere çepeçevre kaplanacak. ! Kaftanın kenarını çepeçevre lacivert, mor, kırmızı iplikten nar motifleriyle beze, aralarına altın çıngıraklar tak.  Ortasında baş geçecek kadar bir boşluk bırak. Yırtılmaması için boşluğun kenarlarını yaka gibi dokuyarak çevir.H  “Efodun altına giyilen kaftanı salt lacivert iplikten yap.1] Urim’le Tummim’i karar göğüslüğünün içine koy; öyle ki, Harun ne zaman huzuruma çıksa yüreğinin üzerinde olsunlar. Böylece Harun İsrailoğulları’nın karar vermek için kullandıkları Urim’le Tummim’i RAB’bin huzurunda sürekli yüreğinin üzerinde taşıyacak.”R “Harun Kutsal Yer’e girerken, İsrailoğulları’nın adlarının yazılı olduğu karar göğüslüğünü yüreğinin üzerinde taşıyacak. Öyle ki, ben, RAB halkımı sürekli anımsayayım.L Göğüslüğün halkalarıyla efodun halkaları lacivert kordonla birbirine bağlanacak. Öyle ki, göğüslük efodun ustaca dokunmuş şeridinin yukarısında kalsın ve efoddan ayrılmasın.  İki altın halka daha yap; efodun önündeki omuzluklara alttan, dikişe yakın, ustaca dokunmuş şeridin yukarısına tak.wi İki altın halka daha yap; her birini göğüslüğün alt iki köşesine, efoda bitişik iç kenarına tak.~w Zincirlerin öteki iki ucunu iki yuvanın üzerinden geçirerek efodun ön tarafına, omuzlukların üzerine bağla.S! İki örme altın zinciri göğüslüğün köşelerindeki halkalara tak.V ' İki altın halka yap, göğüslüğün üst iki köşesine birer halka koy.A  “Göğüslük için saf altından örme zincirler yap.' I On iki taş olacak. Üzerlerine mühür oyar gibi İsrailoğulları’nın adları bir bir oyulacak. Bu taşlar İsrail’in on iki oymağını simgeleyecek.f G dördüncü sırada sarı yakut, oniks ve yeşim olacak. Taşlar altın yuvalara kakılacak.5 g üçüncü sırada gökyakut, agat, ametist;9o ikinci sırada firuze, laciverttaşı, aytaşı;X+ Üzerine dört sıra taş yuvası kak. Birinci sırada yakut, topaz, zümrüt;K Dört köşe, eni ve boyu birer karış olacak; ikiye katlanacak.!= “Usta işi bir karar göğüslüğü yap. Onu da efod gibi, altın sırmayla, lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden yap.ue Altın yuvalar ve saf altından iki zincir yap. Zincirleri örme kordon gibi yapıp yuvalara yerleştir.”ue Altın yuvalar ve saf altından iki zincir yap. Zincirleri örme kordon gibi yapıp yuvalara yerleştir.”B İsrailoğulları’nın adlarını bu iki taşın üzerine usta oymacıların mühür oyduğu gibi oyacaksın. Taşları altın yuvalar içine koyduktan sonra İsrailliler’in anılması için efodun omuzluklarına tak. Harun, anılmaları için onların adlarını RAB’bin önünde iki omuzunda taşıyacak.B İsrailoğulları’nın adlarını bu iki taşın üzerine usta oymacıların mühür oyduğu gibi oyacaksın. Taşları altın yuvalar içine koyduktan sonra İsrailliler’in anılması için efodun omuzluklarına tak. Harun, anılmaları için onların adlarını RAB’bin önünde iki omuzunda taşıyacak.!= İki oniks taşı alacak, İsrailoğulları’nın adlarını, doğuş sırasına göre altısını birinin, altısını ötekinin üzerine oyacaksın.!= İki oniks taşı alacak, İsrailoğulları’nın adlarını, doğuş sırasına göre altısını birinin, altısını ötekinin üzerine oyacaksın.?~y Efodun üzerinde efod gibi ustaca dokunmuş bir şerit olacak. Efodun bir parçası gibi lacivert, mor, kırmızı iplikle, altın sırmayla, özenle dokunmuş ince ketenden olacak.T}# Bağlanabilmesi için iki köşesine takılmış ikişer omuzluğu olacak.z|o “Efodu altın sırmayla, lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden ustaca yapacaklar.V{' Altın sırma, lacivert, mor, kırmızı iplik, ince keten kullanacaklar.”Mz Yapacakları giysiler şunlardır: Göğüslük, efod, kaftan, nakışlı mintan, sarık, kuşak. Bana kâhinlik etmeleri için ağabeyin Harun’a ve oğullarına bu kutsal giysileri yapacaklar.y! Bilgelik verdiğim becerikli adamlara söyle, Harun’a giysi yapsınlar. Öyle ki, bana kâhinlik etmek için kutsal kılınmış olsun.\x3 Ağabeyin Harun’a görkem ve saygınlık kazandırmak için kutsal giysiler yap.w ! “Bana kâhinlik etmeleri için İsrailliler arasından ağabeyin Harun’u, oğulları Nadav, Avihu, Elazar ve İtamar’ı yanına al.|vs Harun’la oğulları kandilleri benim huzurumda, Buluşma Çadırı’nda, Levha Sandığı’nın önündeki perdenin dışında, akşamdan sabaha kadar yanar tutacaklar. İsrailliler için kuşaklar boyunca sürekli bir kural olacak bu.”}uu “İsrail halkına buyruk ver, kandilin sürekli yanıp ışık vermesi için saf sıkma zeytinyağı getirsinler.t  Konutta her türlü hizmet için kullanılacak bütün aletler, konutun ve avlunun bütün kazıkları da tunçtan olacak.”(sK Avlunun boyu yüz, eni elli, çevresindeki perdelerin yüksekliği beş arşın olacak. Perdeleri özenle dokunmuş ince ketenden, tabanları tunçtan olacak.r Avlunun çevresindeki bütün direkler gümüş çemberlerle donatılacak. Çengelleri gümüş, tabanları tunç olacak.?qy “Avlunun girişinde lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden yirmi arşın boyunda nakışlı bir perde olacak. Dört direği ve dört tabanı bulunacak.gpI Girişin öbür tarafında da on beş arşın boyunda perde, üç direk ve üç taban olacak.ao= Girişin bir tarafında on beş arşın boyunda perde, üç direk ve üç taban olacak.?n{ Doğuya bakan tarafta avlunun eni elli arşın olacak.cmA “Avlunun batı tarafı için elli arşın boyunda perde, on direk, on taban yapılacak.0l[ Kuzey tarafı için yüz arşın boyunda perdeler, yirmi direk, direkler için yirmi tunç taban yapılacak. Direklerin çengelleriyle çemberleri gümüşten olacak.k} Perdeler için yirmi direk yapılacak; direklerin tabanları tunç, çengelleri ve çengel çemberleri gümüş olacak.j  “Konuta bir avlu yap. Avlunun güney tarafı için yüz arşın boyunda, özenle dokunmuş ince keten perdeler yapacaksın.fiG Sunağı tahtadan, içi boş yapacaksın. Tıpkı dağda sana gösterildiği gibi olacak.”Wh) Sırıklar halkalara geçirilecek ve sunak taşınırken iki yanında olacak.Gg  Sunak için akasya ağacından sırıklar yap, tunçla kapla.pf[ Izgarayı sunağın kenarının altına koy. Öyle ki, aşağı doğru sunağın yarısına yetişsin.Ze/ Ağ biçiminde tunç bir ızgara da yap, dört köşesine birer tunç halka tak.dy Sunak için yağ ve kül kovaları, kürekler, çanaklar, büyük çatallar, ateş kapları yap. Tümü tunç olacak.Rc Dört üst köşesine kendinden boynuzlar yaparak hepsini tunçla kapla.zb q “Sunağı akasya ağacından kare biçiminde yap. Eni ve boyu beşer arşın, yüksekliği üç arşın olacak.a/% Perdeyi asmak için akasya ağacından beş direk yap, altınla kapla. Çengelleri de altın olacak. Direkler için tunçtan beş taban dök.”`$ “Çadırın giriş bölümüne lacivert, mor, kırmızı iplikle özenle dokunmuş ince ketenden nakışlı bir perde yap._'# Masayı perdenin öbür tarafına, konutun kuzeye bakan yanına yerleştir; kandilliği masanın karşısına, konutun güney tarafına koy.g^I" Bağışlanma Kapağı’nı En Kutsal Yer’de bulunan Levha Sandığı’nın üzerine koy.]/! Perdeyi kopçaların altına asıp Levha Sandığı’nı perdenin arkasına koy. Perde Kutsal Yer’le En Kutsal Yer’i birbirinden ayıracak.\ Dört gümüş taban üstünde duran akasya ağacından altın kaplı dört direk üzerine as. Çengelleri altın olacak.[ “Lacivert, mor, kırmızı iplikle özenle dokunmuş ince ketenden bir perde yap; üzerini Keruvlar’la ustaca süsle.;Zs “Konutu dağda sana gösterilen plana göre yap.iYM Çerçeveleri ve kirişleri altınla kapla, kirişlerin geçeceği halkaları da altından yap.ZX/ Çerçevelerin ortasındaki kiriş çadırın bir ucundan öbür ucuna geçecek.QW “Konutun bir yanındaki çerçeveler için beş, öbür yanındaki çerçeveler için beş, batıya bakan arka tarafındaki çerçeveler için de beş olmak üzere akasya ağacından kirişler yap.QV “Konutun bir yanındaki çerçeveler için beş, öbür yanındaki çerçeveler için beş, batıya bakan arka tarafındaki çerçeveler için de beş olmak üzere akasya ağacından kirişler yap.vUg Böylece sekiz çerçeve ve her çerçevenin altında iki taban olmak üzere on altı gümüş taban olacak.1T] Bu köşe çerçevelerinin alt tarafı ayrı kalacak, üst tarafı ise birinci halkayla birleştirilecek. İki köşeyi oluşturan iki çerçeve aynı biçimde olacak.;Ss Arkada konutun köşeleri için iki çerçeve yap.IR  Konutun batıya bakacak arka tarafı için altı çerçeve yap.Q Konutun öbür yanı, yani kuzeyi için de yirmi çerçeve ve her çerçevenin altında iki taban olmak üzere kırk gümüş taban yap.P Konutun öbür yanı, yani kuzeyi için de yirmi çerçeve ve her çerçevenin altında iki taban olmak üzere kırk gümüş taban yap. O  Her çerçevenin altında iki çıkıntı için birer taban olmak üzere, yirmi çerçevenin altında kırk gümüş taban yap.3Nc Konutun güneyi için yirmi çerçeve yap.M Çerçevelerin birbirine uyan iki paralel çıkıntısı olacak. Konutun bütün çerçevelerini aynı biçimde yapacaksın.AL Her çerçevenin boyu on, eni bir buçuk arşın olacak.DK “Konut için akasya ağacından dikine çerçeveler yap.xJk Çadır için kırmızı boyalı koç derilerinden bir örtü, onun üstüne de deriden başka bir örtü yap.uIe Perdelerin uzun kenarlarından artan kumaş çadırın yanlarından birer arşın sarkarak konutu örtecek.SH! Çadırın perdelerinden artan yarım perde konutun arkasından sarkacak.cGA Elli tunç kopça yap, kopçaları ilmeklere geçir ki, çadır tek parça haline gelsin.EF Her iki perde takımının kenarlarına ellişer ilmek aç.tEc Beş perde birbirine, altı perde birbirine birleştirilecek. Altıncı perdeyi çadırın önünde katla.dDC Her perdenin boyu otuz, eni dört arşın olacak. On bir perde de aynı ölçüde olmalı.ZC/ “Konutun üstünü kaplayacak çadır için keçi kılından on bir perde yap.yBm Elli altın kopça yap, perdeleri kopçalayarak çadırı birleştir. Böylece konut tek parça haline gelecek.A Birinci takımın ilk perdesiyle ikinci takımın son perdesine ellişer ilmek aç. İlmekler birbirine karşı olmalı.k@Q Birinci takımın kenarına lacivert ilmekler aç. Öbür takımın kenarına da aynı şeyi yap.Q? Perdeler beşer beşer birbirine eklenerek iki takım perde yapılacak.l>S Her perdenin boyu yirmi sekiz, eni dört arşın olmalı. Bütün perdeler aynı ölçüde olacak.0= ] “Tanrı’nın Konutu’nu on perdeden yap. Perdeler lacivert, mor, kırmızı iplikle özenle dokunmuş ince ketenden olsun, üzeri Keruvlar’la ustaca süslensin.P<( Her şeyi sana dağda gösterilen örneğe göre yapmaya dikkat et.”Q;' Bütün takımları dahil kandilliğe bir talant saf altın harcanacak.;:s& Fitil maşaları, tablaları saf altından olacak.m9U% “Kandillik için yedi kandil yap; kandiller karşısını aydınlatacak biçimde yerleştirilsin.X8+$ Tomurcukları, kolları tek parça olan kandillik saf dövme altından olacak.73# Kandillikten yükselen ilk iki kolun, ikinci iki kolun, üçüncü iki kolun altında kendinden birer tomurcuk bulunacak. Toplam altı kol olacak.n6W" Kandilliğin gövdesinde badem çiçeğini andıran dört çanak, tomurcuk ve çiçek motifi olacak.|5s! Her kolda badem çiçeğini andıran üç çanak, tomurcuk ve çiçek motifi bulunacak. Altı kol da aynı olacak.`4; Kandillik üç kolu bir yanda, üç kolu öteki yanda olmak üzere altı kollu olacak. 3 “Saf altından bir kandillik yap. Ayağı, gövdesi dövme altın olsun. Çanak, tomurcuk ve çiçek motifleri kendinden olsun.O2 Ekmekleri sürekli olarak huzuruma, masanın üzerine koyacaksın.”^17 Masa için saf altından tabaklar, sahanlar, dökmelik sunu testileri, tasları yap.X0+ Sırıkları akasya ağacından yap, altınla kapla. Masa onlarla taşınacak.l/S Masanın taşınması için sırıkların içinden geçeceği halkalar kenarlığa yakın olmalı.^.7 Masa için dört altın halka yap, dört ayak üzerindeki dört köşeye yerleştir.`-; Pervazın çevresine dört parmak eninde bir kenarlık yaparak altın pervazla çevir.C, Masayı saf altınla kapla. Çevresine altın pervaz yap.h+K “Akasya ağacından bir masa yap. Boyu iki, eni bir, yüksekliği bir buçuk arşın olacak.<*s Seninle orada, Levha Sandığı’nın üstündeki Keruvlar arasında, Bağışlanma Kapağı’nın üzerinde görüşeceğim ve İsrailliler için sana buyruklar vereceğim.”d)C Kapağı sandığın üzerine, sana vereceğim taş levhaları ise sandığın içine koy.(y Keruvlar yukarı doğru açık kanatlarıyla kapağı örtecek. Yüzleri birbirine dönük olacak ve kapağa bakacak.f'G Keruvlar’dan birini bir kenara, öbürünü öteki kenara, kapakla tek parça halinde yap.C& Kapağın iki kenarına dövme altından birer Keruv yap.j%O “Saf altından bir Bağışlanma Kapağı yap. Boyu iki buçuk, eni bir buçuk arşın olacak.[$1 Antlaşmanın taş levhalarını sana vereceğim. Onları sandığın içine koy.J# Sırıklar sandığın halkalarında kalacak, çıkarılmayacak.R" Sandığın taşınması için sırıkları yanlardaki halkalara geçir.=!w Akasya ağacından sırıklar yapıp altınla kapla.f G Dört altın halka döküp dört ayağına tak. İkisi bir yanda, ikisi öbür yanda olacak.T# İçini de dışını da saf altınla kapla. Çevresine altın pervaz yap.xk “Akasya ağacından bir sandık yapsınlar. Boyu iki buçuk, eni ve yüksekliği birer buçuk arşın olsun.Y- Konutu ve eşyalarını sana göstereceğim örneğe tıpatıp uygun yapın.”G  “Aralarında yaşamam için bana kutsal bir yer yapsınlar.T# başkâhinin efoduyla göğüslüğü için oniks ve öbür kakma taşlar.V' kandil için zeytinyağı, mesh yağıyla güzel kokulu buhur için baharat,>y deri, kırmızı boyalı koç derisi, akasya ağacı,D lacivert, mor, kırmızı iplik; ince keten, keçi kılı,R Onlardan alacağınız armağanlar şunlardır: Altın, gümüş, tunç;oY “İsrailliler’e söyle, bana armağan getirsinler. Gönülden veren herkesin armağanını alın.# E RAB Musa’ya şöyle dedi:T# Musa bulutun içinden dağa çıktı. Kırk gün kırk gece dağda kaldı.hK RAB’bin görkemi İsrailliler’e dağın doruğunda yakıcı bir ateş gibi görünüyordu.% RAB’bin görkemi Sina Dağı’nın üzerine indi. Bulut dağı altı gün örttü. Yedinci gün RAB bulutun içinden Musa’ya seslendi.6i Musa dağa çıkınca, bulut dağı kapladı.#A İsrail ileri gelenlerine, “Geri dönünceye kadar bizi burada bekleyin” dedi, “Harun’la Hur aranızda; kimin sorunu olursa onlara başvursun.”]5 Musa’yla yardımcısı Yeşu hazırlandılar. Musa Tanrı Dağı’na çıkarken,1] RAB Musa’ya, “Dağa, yanıma gel” dedi, “Burada bekle, halkın öğrenmesi için üzerine yasalarla buyrukları yazdığım taş levhaları sana vereceğim.”c A Tanrı İsrail soylularına zarar vermedi. Tanrı’yı gördüler, sonra yiyip içtiler. ' İsrail’in Tanrısı’nı gördüler. Tanrı’nın ayakları altında laciverttaşını andıran bir döşeme vardı. Gök gibi duruydu.f G Sonra Musa, Harun, Nadav, Avihu ve İsrail ileri gelenlerinden yetmiş kişi dağa çıkarak 9 Musa leğenlerdeki kanı halkın üzerine serpti ve, “Bütün bu sözler uyarınca, RAB’bin sizinle yaptığı antlaşmanın kanı budur” dedi.   Sonra antlaşma kitabını alıp halka okudu. Halk, “RAB’bin her söylediğini yapacağız, O’nu dinleyeceğiz” dedi.eE Musa kanın yarısını leğenlere doldurdu, öbür yarısını sunağın üzerine döktü.  Sonra İsrailli gençleri gönderdi. Onlar da RAB’be yakmalık sunular sundular, esenlik kurbanları olarak boğalar kestiler.6g Musa RAB’bin bütün buyruklarını yazdı. Sabah erkenden kalkıp dağın eteğinde bir sunak kurdu, İsrail’in on iki oymağını simgeleyen on iki taş sütun dikti.-U Musa gidip RAB’bin bütün buyruklarını, ilkelerini halka anlattı. Herkes bir ağızdan, “RAB’bin her söylediğini yapacağız” diye karşılık verdi.iM Yalnız sen bana yaklaşacaksın. Ötekiler yaklaşmamalı. Halk seninle dağa çıkmamalı.”   RAB Musa’ya, “Sen, Harun, Nadav, Avihu ve İsrail ileri gelenlerinden yetmiş kişi bana gelin” dedi, “Bana uzaktan tapın.-! Onları ülkenizde barındırmayacaksınız. Yoksa bana karşı günah işlemenize neden olurlar. İlahlarına taparsanız, size tuzak olur.”@} Onlarla ya da ilahlarıyla antlaşma yapmayacaksınız.N “Sınırlarınızı Kamış Denizi’nden Filist Denizi’ne, çölden Fırat Irmağı’na kadar genişleteceğim. Ülke halkını elinize teslim edeceğim. Onları önünüzden kovacaksınız.Z/ Siz çoğalıncaya, toprağı yurt edininceye dek onları azar azar kovacağım.~! Ama onları bir yıl içinde kovmayacağım. Yoksa ülke viran olur, yabanıl hayvanlar çoğaldıkça çoğalır, sayıları sizi aşar.}{ Hivliler’i, Kenanlılar’ı, Hititler’i önünüzden kovmaları için önünüzsıra eşekarısı göndereceğim.|5 “Dehşetimi önünüzden gönderecek, karşılaşacağınız bütün halkları şaşkına çevireceğim. Düşmanlarınız önünüzden kaçacak.`{; Ülkenizde kısır ve çocuk düşüren kadın olmayacak. Size uzun ömür vereceğim.z} Tanrınız RAB’be tapacaksınız. Ekmeğinizi, suyunuzu bereketli kılacak, aranızdaki hastalıkları yok edeceğim.?yy Onların ilahları önünde eğilmeyecek, tapınmayacaksınız; törelerini izlemeyeceksiniz. Tersine, ilahlarını yok edecek, dikili taşlarını büsbütün parçalayacaksınız.x  Meleğim önünüzden gidecek, sizi Amor, Hitit, Periz, Kenan, Hiv ve Yevus topraklarına götürecek. Onları yok edeceğim.w1 Ama onun sözünü dikkatle dinler, bütün söylediklerimi yerine getirirseniz, düşmanlarınıza düşman, hasımlarınıza hasım olacağım.v  Ona dikkat edin, sözünü dinleyin, başkaldırmayın. Çünkü beni temsil ettiği için başkaldırınızı bağışlamaz.pu[ “Yolda sizi koruması, hazırladığım yere götürmesi için önünüzden bir melek gönderiyorum.&tG “Toprağınızın seçme ilk ürünlerini Tanrınız RAB’bin Tapınağı’na getireceksiniz. “Oğlağı anasının sütünde haşlamayacaksınız.”s! “Evinizde maya bulunduğu sürece bana kurban kesmeyeceksiniz. “Bayramda bana kurban edilen hayvanın yağı sabaha bırakılmamalı.]r5 “Bütün erkekleriniz yılda üç kez ben Egemen RAB’bin huzuruna çıkacaklar._q9 “Tarlaya ektiğiniz ürünleri biçtiğinizde ilk ürünlerle Hasat Bayramı’nı kutlayacaksınız. “Yıl sonunda tarladan ürünlerinizi topladığınızda Ürün Devşirme Bayramı’nı kutlayacaksınız.fpG Size buyurduğum gibi, Aviv ayının belirli günlerinde yedi gün mayasız ekmek yiyerek Mayasız Ekmek Bayramı’nı kutlayacaksınız. Çünkü Mısır’dan o ay çıktınız. “Kimse huzuruma eli boş çıkmasın.7ok “Yılda üç kez bana bayram yapacaksınız.pn[ “Söylediğim her şeyi yerine getirin. Başka ilahların adını anmayın, ağzınıza almayın.”2m_ “Altı gün çalışacak, yedinci gün dinleneceksiniz. Böylece hem öküzünüz, eşeğiniz dinlenir, hem de kadın kölenizin oğulları ve yabancılar rahat eder.  ~"}3||q{{uzzXyy;xx{xUwwwDvv uquttPssrr q\ppoynmmllqkkfjjAii h:g1ffGee~e decc}c baaV``_^^I]]g\\L[[&Z5YDXXWVVAUUKTSS3RRfQQPP OOWNNNMLLZKKdJaJ2IiH\GGiFFEEJEDNCBBkAA@@L??>i==W<% Saf altından bir kandillik yaptı. Ayağı, gövdesi dövme altındı. Çanak, tomurcuk ve çiçek motifleri kendindendi.a==% Masa için saf altından tabaklar, sahanlar, dökmelik sunu testileri, tasları yaptı.D<% Sırıkları akasya ağacından yaptı, altınla kapladı.g;I% Masanın taşınması için sırıkların içinden geçeceği halkalar kenarlığa yakındı.d:C% Masa için dört altın halka dökerek dört ayak üzerindeki dört köşeye yerleştirdi.b9?% Pervazın çevresine dört parmak eninde bir kenarlık yaparak altın pervazla çevirdi.I8 % Masayı saf altınla kapladı. Çevresine altın pervaz yaptı.l7S% Besalel akasya ağacından bir masa yaptı. Boyu iki, eni bir, yüksekliği bir buçuk arşındı.}6u% Keruvlar yukarı doğru açık kanatlarıyla kapağı örtüyor, yüzleri birbirine dönük kapağa bakıyorlardı.q5]% Keruvlar’dan birini bir kenara, öbürünü öteki kenara koyarak kapağı tek parça halinde yaptı.F4% Kapağın iki kenarına dövme altından birer Keruv yaptı.h3K% Bağışlanma Kapağı’nı saf altından yaptı. Boyu iki buçuk, eni bir buçuk arşındı.T2#% Sandığın taşınması için sırıkları yanlardaki halkalara geçirdi.@1}% Akasya ağacından sırıklar yapıp altınla kapladı. 0% İkisi bir yanda, ikisi öbür yanda olmak üzere sandığın dört köşesindeki ayaklara takmak için birer altın halka döktü.Z//% İçini de dışını da saf altınla kapladı. Çevresine altın pervaz yaptı.. % Besalel Antlaşma Sandığı’nı akasya ağacından yaptı. Boyu iki buçuk, eni ve yüksekliği birer buçuk arşındı.-$& Perdeyi asmak için çengelli beş direk yaparak başlıklarını, çemberlerini altınla kapladı. Direklere beş tunç taban yaptı., $% Çadırın giriş bölümüne lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden nakışlı bir perde yaptı.+'$$ Perde için akasya ağacından dört direk yaparak altınla kapladı. Çengelleri de altındı. Direkler için dört gümüş taban döktü.*$# Lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden bir perde yaptı, üzerini Keruvlar’la ustaca süsledi.m)U$" Çerçevelerle kirişleri altınla kapladı, kirişlerin geçeceği halkaları da altından yaptı.X(+$! Çerçevelerin ortasındaki kirişi konutun bir ucundan öbür ucuna geçirdi.Q'$ Konutun bir yanındaki çerçeveler için beş, öbür yanındaki çerçeveler için beş, batıya bakan arka tarafındaki çerçeveler için de beş olmak üzere akasya ağacından kirişler yaptı.Q&$ Konutun bir yanındaki çerçeveler için beş, öbür yanındaki çerçeveler için beş, batıya bakan arka tarafındaki çerçeveler için de beş olmak üzere akasya ağacından kirişler yaptı.v%g$ Böylece sekiz çerçeve ve her çerçevenin altında iki taban olmak üzere on altı gümüş taban yaptı.0$[$ Bu köşe çerçevelerinin alt tarafı ayrı kaldı, üst tarafı ise birinci halkayla birleştirildi. İki köşeyi oluşturan iki çerçeveyi aynı biçimde yaptı.>#y$ Arkada konutun köşeleri için iki çerçeve yaptı.L"$ Konutun batıya bakacak arka tarafı için altı çerçeve yaptı.!%$ Konutun öbür yanı, yani kuzeyi için de yirmi çerçeve ve her çerçevenin altında iki taban olmak üzere kırk gümüş taban yaptı. %$ Konutun öbür yanı, yani kuzeyi için de yirmi çerçeve ve her çerçevenin altında iki taban olmak üzere kırk gümüş taban yaptı. $ Her çerçevenin altında iki çıkıntı için birer taban olmak üzere, yirmi çerçevenin altında kırk gümüş taban yaptı.6i$ Konutun güneyi için yirmi çerçeve yaptı.}$ Çerçevelerin birbirine uyan iki paralel çıkıntısı vardı. Konutun bütün çerçevelerini aynı biçimde yaptı.=w$ Her çerçevenin boyu on, eni bir buçuk arşındı.D$ Konut için akasya ağacından dikine çerçeveler yaptı.ym$ Çadır için kırmızı boyalı koç derisinden bir örtü, onun üstüne de deriden başka bir örtü yaptı.[1$ Çadırı birleştirip tek parça haline getirmek için elli tunç kopça yaptı.H $ Her iki perde takımının kenarlarına ellişer ilmek açtı.G $ Beş perdeyi birbirine, altı perdeyi birbirine birleştirdi.[1$ Her perdenin boyu otuz, eni dört arşındı. On bir perde de aynı ölçüdeydi.Z/$ Konutun üstünü kaplayacak çadır için keçi kılından on bir perde yaptı.|s$ Elli altın kopça yaptı, perdeleri kopçalayarak çadırı birleştirdi. Böylece konut tek parça haline geldi.{$ Birinci takımın ilk perdesiyle ikinci takımın son perdesine ellişer ilmek açtı; ilmekler birbirine karşıydı.q]$ Birinci takımın kenarına lacivert ilmekler açtı. Öbür takımın kenarına da aynı şeyi yaptı.N$ Perdeleri beşer beşer birbirine ekleyerek iki takım perde yaptı.cA$ Her perdenin boyu yirmi sekiz, eni dört arşındı. Bütün perdeler aynı ölçüdeydi.V'$ Çalışanlar arasındaki becerikli adamlar konutu on perdeden yaptılar. Besalel onları lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden yaptı, üzerini Keruvlar’la ustaca süsledi.W)$ Çünkü o ana kadar getirilenler işi bitirmek için yeter de artardı bile.b ?$ Bunun üzerine Musa buyruk verdi: “Ne erkek, ne kadın hiç kimse kutsal yere armağan olarak artık bir şey vermesin.” Buyruk ordugahta ilan edildi. Böylece halkın daha çok armağan getirmesine engel olundu.g I$ “Halk RAB’bin yapılmasını buyurduğu iş için gereğinden fazla getiriyor” dediler.y m$ Öyle ki, kutsal yerdeki işleri yapmakta olan ustalar işlerini bırakıp bir bir Musa’nın yanına gelerek,r _$ Gelenler kutsal yerin yapımında gereken işleri yapmak üzere İsrailliler’in getirmiş olduğu bütün armağanları Musa’dan aldılar. İsrailliler gönülden verdikleri sunuları her sabah Musa’ya getirmeye devam ettiler. 9$ Musa Besalel’i, Oholiav’ı, RAB’bin kendilerine bilgelik verdiği becerikli adamları ve çalışmaya istekli herkesi iş başına çağırdı.m W$ “Besalel, Oholiav ve kutsal yerin yapımında gereken işleri nasıl yapacaklarına ilişkin RAB’bin kendilerine bilgelik ve anlayış verdiği bütün becerikli kişiler her işi tam RAB’bin buyurduğu gibi yapacaklar.”`;## Onlara üstün beceri verdi. Öyle ki, ustalık isteyen her türlü işte, oymacılıkta, lacivert, mor, kırmızı iplik ve ince keten yapmada, dokuma ve nakış işlerinde, her sanat dalında yaratıcı olsunlar.^7#" RAB ona ve Dan oymağından Ahisamak oğlu Oholiav’a öğretme yeteneği de verdi.cA#! taş kesme ve kakmada, ağaç oymacılığında, her türlü sanat dalında çalışsın.Q# Öyle ki, altın, gümüş, tunç işleyerek ustaca yapıtlar üretsin;fG# Beceri, anlayış, bilgi ve her türlü ustalık vermek için onu kendi Ruhu’yla doldurdu.# Musa İsrailliler’e, “Bakın!” dedi, “RAB Yahuda oymağından özellikle Hur oğlu Uri oğlu Besalel’i seçti.$C# Kadın erkek bütün istekli İsrailliler RAB’bin Musa aracılığıyla yapmalarını buyurduğu işler için RAB’be gönülden verilen sunu sundular.^7# kandil, mesh yağı ve güzel kokulu buhur için baharat ve zeytinyağı getirdiler.D# Önderler efod ve göğüslük için oniks, kakma taşlar,C~# İstekli, becerikli kadınlar da keçi kılı eğirdiler.w}i# Bütün becerikli kadınlar elleriyle eğirdikleri lacivert, mor, kırmızı ipliği, ince keteni getirdiler.|+# Gümüş ve tunç armağanlar sunan herkes onları RAB’be adadı. Herhangi bir işte kullanılmak üzere kimde akasya ağacı varsa getirdi.{# Ayrıca kimde lacivert, mor, kırmızı iplik; ince keten, keçi kılı, deri, kırmızı boyalı koç derisi varsa getirdi.-zU# Kadın erkek herkes istekle geldi, RAB’be her çeşit altın takı, broş, küpe, yüzük, kolye getirdi. RAB’be armağan ettikleri bütün takılar altındı.y# Her istekli, hevesli kişi Buluşma Çadırı’nın yapımı, hizmeti ve kutsal giysiler için RAB’be armağan getirdi./! Ancak, yüzümü görmene izin veremem. Çünkü yüzümü gören yaşayamaz.”Q=! RAB, “Bütün iyiliğimi önünden geçireceğim” diye karşılık verdi, “Adımı, RAB adını senin önünde duyuracağım. Merhamet ettiğime merhamet edeceğim, acıdığıma acıyacağım.:<q! Musa, “Lütfen görkemini bana göster” dedi.x;k! RAB, “Söylediğin gibi yapacağım” dedi, “Çünkü senden hoşnut kaldım, adınla tanıyorum seni.”H: ! “Yoksa benden ve halkından hoşnut kaldığın nereden bilinecek? Bize eşlik etmenden, değil mi? Ancak o zaman benimle halkın yeryüzünün öteki halklarından ayırt edilebiliriz.”]95! Musa, “Eğer varlığın bize eşlik etmeyecekse, bizi buradan çıkarma” dedi,j8O! RAB, “Varlığım sana eşlik edecek” diye yanıtladı, “Seni rahata kavuşturacağım.”)7M! Eğer benden hoşnutsan, lütfen şimdi bana yollarını göster ki, seni daha iyi tanıyıp hoşnut etmeye devam edeyim. Unutma, bu ulus senin halkındır.”D6! Musa RAB’be şöyle dedi: “Bana, ‘Bu halka öncülük et’ diyorsun, ama kimi benimle göndereceğini söylemedin. Bana, ‘Seni adınla tanıyorum, senden hoşnudum’ demiştin.59! RAB Musa’yla iki arkadaş gibi yüz yüze konuşurdu. Sonra Musa ordugaha dönerdi. Ama genç yardımcısı Nun oğlu Yeşu çadırdan çıkmazdı.~4w! Bulut sütununun çadırın girişinde durduğunu gören herkes kalkar, kendi çadırının girişinde tapınırdı.r3_! Musa çadıra girince, bulut sütunu aşağı iner, RAB Musa’yla konuştuğu sürece girişi kapardı.2'! Musa ne zaman çadıra gitse, bütün halk kalkar, herkes çadırının girişinde durarak Musa içeri girinceye kadar arkasından bakardı.K1! Musa bir çadır alır, ordugahın dışına, biraz öteye kurardı. Ona ‘Buluşma Çadırı’ derdi. Kim RAB’be danışmak istese, ordugahın dışındaki Buluşma Çadırı’na giderdi.S0!! Böylece Horev Dağı’ndan sonra İsrailliler takılarını çıkardı.o/Y! Çünkü RAB Musa’ya şöyle demişti: “İsrailliler’e de ki, ‘Siz inatçı insanlarsınız. Bir an aranızda kalsam, sizi yok ederim. Şimdi üzerinizdeki takıları çıkarın, size ne yapacağıma karar vereyim.’ ”N.! Halk bu kötü haberi duyunca yasa büründü. Kimse takı takmadı.m-U! Süt ve bal akan ülkeye senden önce bir melek gönderecek, Kenan, Amor, Hitit, Periz, Hiv ve Yevus halklarını oradan kovacağım. Ben sizinle gelmeyeceğim, çünkü inatçı insanlarsınız. Belki sizi yolda yok ederim.”m,U! Süt ve bal akan ülkeye senden önce bir melek gönderecek, Kenan, Amor, Hitit, Periz, Hiv ve Yevus halklarını oradan kovacağım. Ben sizinle gelmeyeceğim, çünkü inatçı insanlarsınız. Belki sizi yolda yok ederim.”K+ ! RAB Musa’ya, “Buradan git” dedi, “Sen ve Mısır’dan çıkardığın halk İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a, ‘Orayı senin soyuna vereceğim’ diye ant içtiğim topraklara gidin.T*# # RAB halkı cezalandırdı. Çünkü Harun’a buzağı yaptırmışlardı.-)U " “Şimdi git, halkı sana söylediğim yere götür. Meleğim sana öncülük edecek. Ama zamanı gelince günahlarından ötürü onları cezalandıracağım.”g(I ! RAB, “Kim bana karşı günah işlediyse onun adını sileceğim” diye karşılık verdi,W') Lütfen günahlarını bağışla, yoksa yazdığın kitaptan adımı sil.”&  Sonra RAB’be dönerek, “Çok yazık, bu halk korkunç bir günah işledi” dedi, “Kendilerine altın put yaptılar. %;  Ertesi gün halka, “Korkunç bir günah işlediniz” dedi, “Şimdi RAB’bin huzuruna çıkacağım. Belki günahınızı bağışlatabilirim.”#$A  Musa, “Bugün kendinizi RAB’be adamış oldunuz” dedi, “Herkes öz oğluna, öz kardeşine düşman kesildiği için bugün RAB sizi kutsadı.”q#]  Levililer Musa’nın buyruğunu yerine getirdiler. O gün halktan üç bine yakın adam öldürüldü.@"{  Musa şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Herkes kılıcını kuşansın. Ordugahta kapı kapı dolaşarak kardeşini, komşusunu, yakınını öldürsün.’ ”!  Musa ordugahın girişinde durdu, “RAB’den yana olanlar yanıma gelsin!” dedi. Bütün Levililer çevresine toplandı. -  Musa halkın başıboş hale geldiğini gördü. Çünkü Harun onları dizginlememiş, düşmanlarına alay konusu olmalarına neden olmuştu.   Ben de, ‘Kimde altın varsa çıkarsın’ dedim. Altınlarını bana verdiler. Ateşe atınca, bu buzağı ortaya çıktı!”  Bana, ‘Bize öncülük edecek bir ilah yap. Bizi Mısır’dan çıkaran adama, Musa’ya ne oldu bilmiyoruz’ dediler.p[  Harun, “Öfkelenme, efendim!” diye karşılık verdi, “Bilirsin, halk kötülüğe eğilimlidir.eE  Harun’a, “Bu halk sana ne yaptı ki, onları bu korkunç günaha sürükledin?” dedi.}u  Yaptıkları buzağıyı alıp yaktı, toz haline gelinceye dek ezdi, sonra suya serperek İsrailliler’e içirdi.$C  Musa ordugaha yaklaşınca, buzağıyı ve oynayan insanları gördü; çok öfkelendi. Elindeki taş levhaları fırlatıp dağın eteğinde parçaladı.nW  Musa şöyle yanıtladı: “Ne yenenlerin, Ne de yenilenlerin sesidir bu; Ezgiler duyuyorum ben.”kQ  Yeşu, bağrışan halkın sesini duyunca, Musa’ya, “Ordugahtan savaş sesi geliyor!” dedi.X+  Onları Tanrı yapmıştı, üzerlerindeki oyma yazılar O’nun yazısıydı.  Musa döndü, elinde antlaşma koşulları yazılı iki taş levhayla dağdan indi. Levhaların ön ve arka iki yüzü de yazılıydı.R  Böylece RAB halkına yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti. Kulların İbrahim’i, İshak’ı, İsrail’i anımsa. Onlara kendi üzerine ant içtin, ‘Soyunuzu gökteki yıldızlar kadar çoğaltacağım. Söz verdiğim bu ülkenin tümünü soyunuza vereceğim. Sonsuza dek onlara miras olacak’ dedin.”O Neden Mısırlılar, ‘Tanrı kötü amaçla, dağlarda öldürmek, yeryüzünden silmek için onları Mısır’dan çıkardı’ desinler? Öfkelenme, vazgeç halkına yapacağın kötülükten./Y Musa Tanrısı RAB’be yalvardı: “Ya RAB, niçin kendi halkına karşı öfken alevlensin? Onları Mısır’dan büyük kudretinle, güçlü elinle çıkardın.~w “Şimdi bana engel olma, bırak öfkem alevlensin, onları yok edeyim. Sonra seni büyük bir ulus yapacağım.”O RAB Musa’ya, “Bu halkın ne inatçı olduğunu biliyorum” dedi,O  Buyurduğum yoldan hemen saptılar. Kendilerine dökme bir buzağı yaparak önünde tapındılar, kurban kestiler. ‘Ey İsrailliler, sizi Mısır’dan çıkaran ilahınız budur!’ dediler.”kQ  RAB Musa’ya, “Aşağı in” dedi, “Mısır’dan çıkardığın halkın baştan çıktı. -  Ertesi gün halk erkenden kalkıp yakmalık sunular sundu, esenlik sunuları getirdi. Yiyip içmeye oturdu, sonra kalkıp çılgınca eğlendi.    Harun bunu görünce, buzağının önünde bir sunak yaptı ve, “Yarın RAB’bin onuruna bayram olacak” diye ilan etti.3 a  Harun altınları topladı, oymacı aletiyle buzağı biçiminde dökme bir put yaptı. Halk, “Ey İsrailliler, sizi Mısır’dan çıkaran Tanrınız budur!” dedi.D   Herkes kulağındaki küpeyi çıkarıp Harun’a getirdi.   Harun, “Karılarınızın, oğullarınızın, kızlarınızın kulağındaki altın küpeleri çıkarıp bana getirin” dedi.m W Halk Musa’nın dağdan inmediğini, geciktiğini görünce, Harun’un çevresine toplandı. Ona, “Kalk, bize öncülük edecek bir ilah yap” dediler, “Bizi Mısır’dan çıkaran adama, Musa’ya ne oldu bilmiyoruz!”+ Tanrı Sina Dağı’nda Musa’yla konuşmasını bitirince, üzerine eliyle antlaşma koşullarını yazdığı iki taş levhayı ona verdi.2_ Bu, İsrailliler’le benim aramda sürekli bir belirti olacaktır. Çünkü ben, RAB yeri göğü altı günde yarattım, yedinci gün işe son verip dinlendim.’ ”  İsrailliler, sonsuza dek sürecek bir antlaşma gereği olarak, Şabat Günü’nü kuşaklar boyu kutlamaya özen gösterecekler.+Q Altı gün çalışılacak; ama yedinci gün RAB’be adanmış Şabat’tır, dinlenme günüdür. Şabat Günü çalışan herkes kesinlikle öldürülmelidir.O “ ‘Şabat Günü’nü tutmalısınız, çünkü sizin için kutsaldır. Kim onun kutsallığını bozarsa, kesinlikle öldürülmeli. O gün çalışan herkes halkının arasından atılmalı.Y- “İsrailliler’e de ki, ‘Şabat günlerimi kesinlikle tutmalısınız. Çünkü o sizinle benim aramda kuşaklar boyu sürecek bir belirtidir. Böylece anlayacaksınız ki, sizi kutsal kılan RAB benim.'K RAB Musa’ya şöyle buyurdu:hK mesh yağını, kutsal yer için güzel kokulu buhuru tam sana buyurduğum gibi yapsınlar.”kQ dokunmuş giysileri –Kâhin Harun’un kutsal giysileriyle oğullarının kâhin giysilerini–R~ yakmalık sunu sunağıyla takımlarını, kazanla kazan ayaklığını,[}1 masayla takımlarını, saf altın kandillikle takımlarını, buhur sunağını,|# Buluşma Çadırı’nı, Levha Sandığı’nı, sandığın üzerindeki Bağışlanma Kapağı’nı, çadırın bütün takımlarını,Q{ Ayrıca Dan oymağından Ahisamak oğlu Oholiav’ı onunla çalışması için görevlendirdim. Sana buyurduğum işlerin hepsini yapabilsinler diye öteki becerikli adamlara üstün yetenek verdim.czA taş kesme ve kakmada, ağaç oymacılığında, her türlü sanat dalında çalışsın.Qy Öyle ki, altın, gümüş, tunç işleyerek ustaca yapıtlar üretsin;^x7 Beceri, anlayış, bilgi ve her türlü ustalık vermek için onu ruhumla doldurdum.Yw- “Bak, Yahuda oymağından özellikle Hur oğlu Uri oğlu Besalel’i seçtim.#v E RAB Musa’ya şöyle dedi:Xu+& Kim koklamak için aynısını yaparsa halkının arasından atılacaktır.”bt?% Aynı reçeteyle kendinize buhur yapmayacaksınız. Onu RAB için kutsal sayacaksınız.#sA$ Birazını çok ince döv, Buluşma Çadırı’nda seninle buluşacağım yere, Levha Sandığı’nın önüne koy. Sizin için çok kutsal olacaktır.sra# Bir ıtriyatçı ustalığıyla bunlardan güzel kokulu bir buhur yap. Tuzlanmış, saf ve kutsal olacak.q+" Sonra RAB Musa’ya şöyle dedi: “Güzel kokulu baharat –kara günnük, onika, kasnı ve saf günnük– al. Hepsi aynı ölçüde olsun.~pw! Onun benzerini yapan ya da kâhin olmayan birinin üzerine döken herkes halkının arasından atılacaktır.’ ”o{ İnsan bedenine dökülmeyecek. Aynı reçeteyle benzeri yapılmayacak. O kutsaldır ve sizin için kutsal olacaktır.une İsrailliler’e de ki, ‘Kuşaklarınız boyunca bu kutsal mesh yağı yalnız benim için kullanılacak.Wm) “Bana kâhin olmaları için Harun’la oğullarını meshedip kutsal kıl.elE Onları kutsal kıl ki, çok kutsal olsunlar. Onlara değen her şey kutsal sayılacaktır.kkQ Buluşma Çadırı’nı, Levha Sandığı’nı, masayla takımlarını, kandillikle takımlarını, buhur sunağını, yakmalık sunu sunağıyla bütün takımlarını, kazanı ve kazan ayaklığını hep bu yağla meshet.kjQ Buluşma Çadırı’nı, Levha Sandığı’nı, masayla takımlarını, kandillikle takımlarını, buhur sunağını, yakmalık sunu sunağıyla bütün takımlarını, kazanı ve kazan ayaklığını hep bu yağla meshet.kiQ Buluşma Çadırı’nı, Levha Sandığı’nı, masayla takımlarını, kandillikle takımlarını, buhur sunağını, yakmalık sunu sunağıyla bütün takımlarını, kazanı ve kazan ayaklığını hep bu yağla meshet. 9~~X}~} |c{{nzz(yyxwvvuuttBss)rrzr>rqppp1ooMnnFm;llFkjihgfueeod`]$YSUQMJF>BmB AAA1@@@??j?>>==v=<<@;;;,::99588u877z7@66*55O44433d221170///]..-- ,x++8**6)_(''\&&%%D$$1#""Q! e(Ii"XkExj |r" A  (  (sCYgx 5 “ ‘Lanetleneceğini bile bile gördüğüne ya da bildiğine tanıklık etmeyen kişi günah işlemiş olur ve suçunun cezasını çekecektir.kQ# Esenlik kurbanı kuzusunda olduğu gibi kişi sununun bütün yağını ayırmalı. Kâhin RAB için yakılan sunuların üzerinde hepsini sunakta yakacak. Kâhin kişinin günahını bağışlatacak ve kişi bağışlanacak.'" Kâhin sununun kanına parmağını batırıp yakmalık sunu sunağının boynuzlarına sürecek. Artakalan kanı sunağın dibine dökecek.| s! Elini günah sunusunun başına koyacak ve yakmalık sunuların kesildiği yerde onu günah sunusu olarak kesecek.d C “ ‘Eğer biri günah sunusu olarak bir kuzu getirirse, kuzu dişi ve kusursuz olmalı.T # Kişi keçinin bütün yağını, esenlik kurbanında olduğu gibi ayıracak. Kâhin RAB’bi hoşnut eden koku olarak onu sunakta yakacak, kişinin günahını bağışlatacak ve kişi bağışlanacak. ' Kâhin sununun kanına parmağını batırıp yakmalık sunu sunağının boynuzlarına sürecek. Artakalan kanı sunağın dibine dökecek.h K Elini günah sunusunun başına koymalı ve yakmalık sunuların kesildiği yerde onu kesmeli.|s İşlediği günah kendisine açıklanırsa, günahından ötürü sunu olarak kusursuz bir dişi keçi getirmeli. “ ‘Eğer halktan biri RAB’bin buyruklarından birinde yasak olanı yapar, bilmeden günah işlerse, suçlu sayılır.#A Tekenin bütün yağını esenlik kurbanının yağı gibi sunak üzerinde yakacak. Kâhin kişinin günahını bağışlatacak ve kişi bağışlanacak.1] Kâhin günah sunusunun kanına parmağını batırıp yakmalık sunu sunağının boynuzlarına sürecek. Artakalan kanı yakmalık sunu sunağının dibine dökecek.  Elini tekenin başına koymalı ve yakmalık sunuların kesildiği yerde RAB’bin huzurunda onu kesmeli. Bu bir günah sunusudur._9 İşlediği günah kendisine açıklanırsa, sunu olarak kusursuz bir teke getirmeli. “ ‘Önderlerden biri günah işler, bilmeden Tanrısı RAB’bin buyruklarından birinde yasak olanı yaparsa, suçlu sayılır.ym İlk boğayı yaktığı gibi bunu da ordugahın dışına çıkarıp yakacak. Topluluğun günah sunusudur bu."? Günah sunusu olarak sunulan boğaya yaptığının aynısını yapacak. Böylece kâhin halkın günahlarını bağışlatacak ve halk bağışlanacak.H  Boğanın bütün yağını alıp sunağın üzerinde yakacak.B~ Sonra çadırda RAB’bin huzurunda bulunan sunağın boynuzlarına sürecek. Boğanın artakalan kanını çadırın giriş bölümündeki yakmalık sunu sunağının dibine dökecek._}9 Parmağını kana batırıp RAB’bin huzurunda, perdenin önünde yedi kez serpecek.U|% Meshedilmiş kâhin boğanın kanını Buluşma Çadırı’na götürecek.{ RAB’bin huzurunda topluluğun ileri gelenleri ellerini boğanın başına koyacak ve boğa RAB’bin huzurunda kesilecek.z# İşlediği günah açığa çıkınca, topluluk günah sunusu olarak bir boğa sunmalı, onu Buluşma Çadırı’nın önüne getirmeli.4yc “ ‘Eğer bütün İsrail topluluğu bilmeden günah işler, RAB’bin buyruklarından birinde yasaklanmış olanı yaparsa durum gözden kaçsa bile suçlu sayılır.x Boğanın artakalan parçalarını; derisini, etinin tümünü, başını, ayaklarını, işkembesini, bağırsaklarını, gübresini ordugahın dışında küllerin döküldüğü temiz bir yere götürecek; küllerin üzerinde odun ateşiyle yakacak.w Boğanın artakalan parçalarını; derisini, etinin tümünü, başını, ayaklarını, işkembesini, bağırsaklarını, gübresini ordugahın dışında küllerin döküldüğü temiz bir yere götürecek; küllerin üzerinde odun ateşiyle yakacak.v{ esenlik kurbanı olarak sunulan sığırda olduğu gibi ayıracak. Bunları yakmalık sunu sunağı üzerinde yakacak.]u5 böbrekleri, böbrek üstü yağlarını, karaciğerden böbreklere uzanan perdeyi,ntW Günah sunusu olarak adanan boğanın bütün yağını alacak. Bağırsak ve işkembe yağlarını,Es Sonra çadırda, RAB’bin huzurunda, buhur sunağının boynuzlarına sürecek. Boğanın artakalan kanını çadırın giriş bölümündeki yakmalık sunu sunağının dibine dökecek.qr] Parmağını kana batırıp En Kutsal Yer’in perdesi önünde, RAB’bin huzurunda yedi kez serpecek.]q5 Meshedilmiş kâhin boğa kanının birazını Buluşma Çadırı’na götürecek.p1 Boğayı Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne, RAB’bin önüne getirip elini onun başına koymalı ve RAB’bin huzurunda onu kesmeli.&oG meshedilmiş kâhin günah işleyerek halkını da suçlu kılarsa, işlediği günahtan ötürü RAB’be günah sunusu olarak kusursuz bir boğa sunmalı.n{ “İsrail halkına söyle: ‘Biri buyruklarımdan birinde yasakladığım bir şeyi yapar, bilmeden günah işlerse;#m E RAB Musa’ya şöyle dedi:l{ Hayvan yağı ve kan yemeyeceksiniz. Yaşadığınız her yerde kuşaklar boyunca bu kural hep geçerli olacak.’ ”k1 Kâhin bütün bunları sunağın üzerinde yakacak. Yakılan yiyecek sunusudur bu. Kokusu RAB’bi hoşnut eder. Yağın tümü RAB’be aittir.Fj RAB için yakılan sunu olarak sunudan şunları ayırıp sunmalı: Bağırsak ve işkembe yağlarını, böbrekleri, böbrek üstü yağlarını, karaciğerden böbreklere uzanan perdeyi.Fi RAB için yakılan sunu olarak sunudan şunları ayırıp sunmalı: Bağırsak ve işkembe yağlarını, böbrekleri, böbrek üstü yağlarını, karaciğerden böbreklere uzanan perdeyi.h% Elini sununun başına koyup onu Buluşma Çadırı’nın önünde kesmeli. Harun’un oğulları kanı sunağın her yanına dökecekler.Ig  “ ‘Eğer sunusu keçi ise, onu RAB’bin önünde sunmalı._f9 Kâhin bunları sunağın üzerinde yakacak. RAB için yakılan yiyecek sunusudur bu.jeO böbreklerini, böbrek üstü yağlarını, karaciğerden böbreklere uzanan perdeyi ayırmalı.Vd' Kişi esenlik kurbanının bazı parçalarını RAB için yakılan sunu olarak sunmalı. Yağını almalı, kuyruk sokumunun dibinden bütün kuyruk yağını kesmeli, bağırsak ve işkembe yağlarını,c% Elini sununun başına koyup onu Buluşma Çadırı’nın önünde kesmeli. Harun’un oğulları kanı sunağın her yanına dökecekler.Cb Eğer kuzu sunmak istiyorsa, RAB’bin önünde sunmalı.a} “ ‘Eğer kişi esenlik kurbanı olarak RAB’be davar sunmak istiyorsa, erkek ya da dişi, sunusu kusursuz olmalı.$`C Harun’un oğulları sunakta yanan odunların üzerinde duran yakmalık sununun üzerinde bunları yakacak. Yakılan sunu, RAB’bi hoşnut eden kokudur.i_M böbreklerini, böbrek üstü yağlarını, karaciğerden böbreklere uzanan perdeyi ayıracak. ^ Kişi esenlik sunusunun bazı parçalarını RAB için yakılan sunu olarak sunmalı. Sununun bağırsak ve işkembe yağlarını,)]M Elini sununun başına koyup onu Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde kesmeli. Harun soyundan gelen kâhinler kanı sunağın her yanına dökecekler.\  “ ‘Eğer biri esenlik kurbanı olarak sığır sunmak istiyorsa, RAB’be erkek ya da dişi, kusursuz bir hayvan sunmalı."[? Kâhin biraz dövülmüş buğday ve zeytinyağı alıp günnüğün tümüyle birlikte anma payı olarak yakacak. RAB için yakılan sunudur bu.’ ”MZ Üzerine zeytinyağı ve günnük koyacaksın. Tahıl sunusudur bu.Y+ “ ‘Eğer RAB’be ilk ürünlerin tahıl sunusunu getiriyorsan, kavrulup dövülmüş, taze devşirilmiş buğday başakları sunacaksın.KX Bütün tahıl sunularını tuzlayacaksınız. Tanrı’nın sizinle yaptığı antlaşmayı simgeleyen tuzu tahıl sunularından hiç eksik etmeyeceksiniz. Bütün sunulara tuz katacaksınız.W5 Bunları ilk ürünlerinizin sunusu olarak RAB’be sunabilirsiniz. Ancak RAB’bi hoşnut eden koku olarak sunak üzerinde sunulmamaları gerekir.1V] “ ‘RAB’be sunacağınız tahıl sunularının hiçbirine maya katılmamalı. Çünkü RAB için yakılan sunu içinde hiçbir zaman maya ya da bal yakılmamalı.U Tahıl sunusundan artakalan Harun’la oğullarına bırakılmalı. RAB için yakılan bir sunu olduğundan çok kutsaldır. T Anma payı olarak tahıl sunusundan bir parça alıp yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden koku olarak sunak üzerinde yakacak.S} Böyle yapılmış tahıl sunusunu RAB’be sunmak için getirip kâhine vereceksin. Kâhin de onu sunağa götürecek.kRQ Eğer sunu tavada pişirilmiş tahıl sunusu ise, ince un ve zeytinyağıyla yoğrulmuş olmalı.bQ? Onu sunarken parçalara ayırıp üzerine zeytinyağı dökeceksin. Bu tahıl sunusudur.wPi Eğer sunu sacda pişirilmiş tahıl sunusu ise, zeytinyağıyla yoğrulmuş mayasız ince undan yapılmalı.GO  “ ‘Eğer fırında pişirilmiş tahıl sunusu sunuyorsan, zeytinyağıyla yoğrulmuş ince undan yapılmış mayasız pideler ya da üzerine yağ sürülmüş mayasız yufkalar olmalı.N Tahıl sunusundan artakalan Harun’la oğullarına bırakılmalı. RAB için yakılan bir sunu olduğundan çok kutsaldır.fMG sunuyu Harun soyundan gelen kâhinlere götürmeli. Kâhin avuç dolusu ince un, zeytinyağı ve bütün günnüğü alıp sunağın üzerinde anma payı olarak yakacak. Bu yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden kokudur. L  “ ‘Biri RAB’be tahıl sunusu getirdiği zaman, sunusu ince undan olmalı. Üzerine zeytinyağı dökerek ve günnük koyarakSK # Kanatlarını tutarak kuşu ikiye bölecek, ama tümüyle ayırmayacak. Sonra kuşu sunakta yanan odunların üstünde yakmalı. Bu yakmalık sunu, yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden kokudur.’ ”mJ W Kâhin kuşun kursağını pisliğiyle birlikte çıkarıp sunağın doğusundaki küllüğe atacak.I  Kâhin sunuyu sunağa getirecek, başını ayırıp sunağın üzerinde yakacak. Kuşun kanı sunağın yan tarafından akıtılacak.qH _ “ ‘Eğer kişi yakmalık sunu olarak RAB’be kuş sunmak istiyorsa, kumru ya da güvercin sunmalı.HG   Kişi hayvanın işkembesini, bağırsaklarını, ayaklarını yıkamalı. Kâhin bunları sunak üzerinde yakarak sunmalı. Bu yakmalık sunu, yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden kokudur.F  Kişi başını, iç yağını kesip hayvanı parçalara ayırmalı. Kâhin bunları sunakta yanan odunların üzerine yerleştirecek.E  Onu sunağın kuzeyinde, RAB’bin önünde kesmeli. Harun soyundan gelen kâhinler kanı sunağın her yanına dökecekler.D  “ ‘Eğer kişi yakmalık sunu olarak davar, yani koyun ya da keçi sunmak istiyorsa, sunusu kusursuz ve erkek olmalı.KC  Kişi hayvanın işkembesini, bağırsaklarını ve ayaklarını yıkayacak. Kâhin de hepsini yakmalık sunu, yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden koku olarak sunağın üzerinde yakacaktır.pB ] Hayvanın başını, iç yağını, parçalarını sunakta yanan odunların üzerine yerleştirecekler.TA % Kâhin Harun’un oğulları sunakta ateş yakıp üzerine odun dizecekler.D@  Sonra kişi yakmalık sunuyu yüzüp parçalara ayırmalı.:? q Boğayı RAB’bin önünde kesmeli. Harun soyundan gelen kâhinler boğanın kanını getirip Buluşma Çadırı’nın giriş bölümündeki sunağın her yanına dökecekler.{> s Elini yakmalık sununun başına koymalı. Sunu kişinin günahlarının bağışlanması için kabul edilecektir.+= S “ ‘Eğer yakmalık sunu sığırsa, kusursuz ve erkek olmalı. RAB’bin sunuyu kabul etmesi için onu Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde sunmalı.< - “İsrail halkıyla konuş, onlara de ki, ‘İçinizden biri RAB’be sunu olarak bir hayvan sunacağı zaman, sığır ya da davar sunmalı.R; # RAB Musa’yı çağırıp Buluşma Çadırı’ndan ona şöyle seslendi: : (& Böylece bütün yolculuklarında konutun üzerinde gündüzün RAB’bin bulutu, gece de ateş İsrailliler’e yol gösterdi.P9(% Bulut durdukça yerlerinden ayrılmaz, kalkacağı günü beklerlerdi.M8($ İsrailliler ancak bulut konutun üzerinden kalkınca göçerlerdi.|7s(# Musa Buluşma Çadırı’na giremedi; çünkü bulut her yeri kaplamış, RAB’bin görkemi konutu doldurmuştu.`6;(" O zaman bulut Buluşma Çadırı’nı kapladı ve RAB’bin görkemi konutu doldurdu.c5A(! Musa konutla sunağı avluyla çevirdi. Avlunun girişine perdeyi asarak işi tamamladı.}4u( Ne zaman Buluşma Çadırı’na girip sunağa yaklaşsalar RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi orada yıkandılar.X3+( Musa, Harun ve Harun’un oğulları ellerini, ayaklarını orada yıkadılar.b2?( Kazanı Buluşma Çadırı ile sunak arasına koydu, yıkanmak için içine su doldurdu.-1U( RAB’bin kendisine buyurduğu gibi yakmalık sunu sunağını Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne koydu, üzerinde yakmalık sunu ve tahıl sunusu sundu.70k( Konutun giriş bölümünün perdesini taktı.S/!( RAB’bin kendisine buyurduğu gibi üzerinde güzel kokulu buhur yaktı.J.( Altın sunağı Buluşma Çadırı’na, perdenin önüne koydu.U-%( RAB’bin kendisine buyurduğu gibi, RAB’bin huzurunda kandilleri yaktı.^,7( Kandilliği Buluşma Çadırı’na, masanın karşısına, konutun güneyine koydu.\+3( RAB’bin huzurunda, RAB’bin kendisine buyurduğu gibi üzerine ekmekleri dizdi.V*'( Masayı Buluşma Çadırı’na, konutun kuzeyine, perdenin dışına koydu.){( RAB’bin kendisine buyurduğu gibi Levha Sandığı’nı konuta getirdi, bölme perdesini asarak sandığı gizledi.(%( Antlaşma Levhaları’nı sandığa koydu, sandık sırıklarını taktı, Bağışlanma Kapağı’nı sandığın üzerine yerleştirdi.~'w( Çadırı tıpkı RAB’bin kendisine buyurduğu gibi konutun üzerine gerdi, çadır örtüsünü üzerine örttü.w&i( Musa konutu kurdu, tabanlarını koydu, çerçevelerini yerleştirdi, kirişlerini taktı, direklerini dikti.P%( Böylece ikinci yılın birinci ayının birinci günü konut kuruldu.D$( Musa her şeyi RAB’bin kendisine buyurduğu gibi yaptı.#'( Bana kâhinlik etmeleri için babaları gibi onları da meshet. Bu mesh onların kuşaklar boyu sürekli kâhin olmalarını sağlayacak.”2"a( Oğullarını getirip mintanları giydir.d!C( Harun’a kutsal giysileri giydir, bana kâhinlik etmesi için onu meshederek kutsal kıl.a =( “Harun’la oğullarını Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getirip yıka.>y( Kazan ve kazan ayaklığını meshederek kutsal kıl.kQ( Yakmalık sunu sunağıyla takımlarını meshet, sunağı kutsal kıl. Sunak çok kutsal olacak. ( “Sonra mesh yağıyla konutu ve içindeki bütün eşyaları meshederek kutsal kıl. Böylece konutla takımları kutsal olacak.N( Çadırın çevresini avluyla kapat, avlunun girişine perdesini as.A( Kazanı çadırla sunak arasına koyup içine su doldur.dC( Yakmalık sunu sunağını konutun –Buluşma Çadırı’nın– giriş bölümüne koy.q]( Altın buhur sunağını Levha Sandığı’nın önüne koy, konutun giriş bölümüne perdesini tak.eE( Masayı içeri getir, gereken her şeyi üzerine diz. Kandilliği getirip kandillerini yak.=w( Levha Sandığı’nı oraya getirip perdeyle gizle.P( “Konutu, yani Buluşma Çadırı’nı birinci ayın ilk günü kur.# E( RAB Musa’ya şöyle dedi:sa'+ Musa baktı, bütün işlerin RAB’bin buyurduğu gibi yapılmış olduğunu görünce onları kutsadı.J'* Her şeyi tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar.M') Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M'( Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M'' Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M'& Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M'% Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M '$ Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M '# Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M '" Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.M '! Konutu, çadırla bütün takımlarını, kopçalarını, çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını; kırmızı boyalı koç derisinden örtüyü, deri örtüyü, bölme perdesini; Levha Sandığı’yla sırıklarını, Bağışlanma Kapağı’nı; masayla takımlarını, Tanrı’nın huzuruna konan ekmekleri; saf altın kandilliği, üstüne dizilecek kandillerle takımlarını, kandil için zeytinyağını; altın sunağı, mesh yağını, güzel kokulu buhuru, çadırın giriş bölümünün perdesini; tunç sunakla ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı, kazan ayaklığını; avlunun perdelerini, direklerini, direk tabanlarını, avlu girişinin perdesini, iplerini, kazıklarını, konutta, yani Buluşma Çadırı’ndaki hizmet için gerekli bütün aletleri; kutsal yerdeki hizmet için dokunmuş giysileri, Kâhin Harun’un kutsal giysilerini, oğullarının kâhin giysilerini Musa’ya gösterdiler.% E' Böylece konutun, yani Buluşma Çadırı’nın bütün işleri tamamlandı. İsrailliler her şeyi tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar.ym' Üstüne bağlanmak üzere sarığa lacivert bir kordon taktılar; tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi.' Kutsal tacın levhasını saf altından yaparak üzerine mühür oyar gibi ‘RAB’be adanmıştır’ sözünü yazdılar.' Harun’la oğulları için ince ketenden ustaca dokunmuş mintanlar, sarıklar, süslü başlıklar, ince keten donlar, lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden nakışlı kuşak yaptılar; tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi.' Harun’la oğulları için ince ketenden ustaca dokunmuş mintanlar, sarıklar, süslü başlıklar, ince keten donlar, lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden nakışlı kuşak yaptılar; tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi.' Harun’la oğulları için ince ketenden ustaca dokunmuş mintanlar, sarıklar, süslü başlıklar, ince keten donlar, lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden nakışlı kuşak yaptılar; tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi. ' Saf altından çıngıraklar yaptılar ve hizmet için kullanılan kaftanın eteğinin ucundaki narların arasına, bir çıngırak bir nar, bir çıngırak bir nar olmak üzere çepeçevre koydular. Tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar. ' Saf altından çıngıraklar yaptılar ve hizmet için kullanılan kaftanın eteğinin ucundaki narların arasına, bir çıngırak bir nar, bir çıngırak bir nar olmak üzere çepeçevre koydular. Tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar.}u' Kaftanın kenarını lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden nar motifleriyle bezediler.' Ortasında baş geçecek kadar bir boşluk bıraktılar. Yırtılmaması için boşluğun kenarlarını yaka gibi dokuyarak çevirdiler.\3' Efodun altına giyilen kaftanı ustaca dokunmuş salt lacivert iplikten yaptılar.~ ' Göğüslüğün halkalarıyla efodun halkalarını lacivert kordonla birbirine bağladılar. Öyle ki, göğüslük efodun ustaca dokunmuş şeridinin yukarısında kalsın ve efoddan ayrılmasın. Tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar.}' İki altın halka daha yaparak efodun önündeki omuzluklara alttan, dikişe yakın, ustaca dokunmuş şeridin yukarısına taktılar.p|[' İki altın halka yaparak göğüslüğün alt iki köşesine, efoda bitişik iç kenarına taktılar.{' Zincirlerin öteki iki ucunu iki yuvanın üzerinden geçirerek efodun ön tarafına, omuzlukların üzerine bağladılar.Yz-' İki örme altın zinciri göğüslüğün köşelerindeki halkalara taktılar.ry_' İkişer tane altın yuva ve halka yaptılar. Göğüslüğün üst iki köşesine birer halka koydular.Ex' Göğüslük için saf altından örme zincirler yaptılar.)wM' On iki taş vardı. Üzerlerine mühür oyar gibi İsrailoğulları’nın adları bir bir oyulmuştu. Bu taşlar İsrail’in on iki oymağını simgeliyordu.hvK' dördüncü sırada sarı yakut, oniks, yeşim vardı. Taşlar altın yuvalara kakılmıştı.5ug' üçüncü sırada gökyakut, agat, ametist;9to' ikinci sırada firuze, laciverttaşı, aytaşı;^s7' Üzerine dört sıra taş yuvası kaktılar. Birinci sırada yakut, topaz, zümrüt;Kr' Dört köşe, eni ve boyu birer karıştı, ikiye katlanmıştı. q' Efod gibi altın sırmayla lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden usta işi bir göğüslük yaptılar.p' İsrailliler’in anılması için efodun omuzluklarına taktılar. Tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar.|os' Altın yuvalar içine kakılmış, üzerine İsrailoğulları’nın adları mühür gibi oyulmuş oniksi işleyipUn%' Efodun üzerindeki ustaca dokunmuş şerit efodun bir parçası gibi altın sırmayla lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketendendi; tıpkı RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibiydi.Pm' Efodun iki köşesine tutturulmuş omuzluklar yaparak birleştirdiler.l' Altını ince tabakalar halinde dövüp lacivert, mor, kırmızı iplik ve ince keten arasına ustaca işlemek için tel tel kestiler.nkW' Efodu altın sırmayla lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden yaptılar.>>'==<<&;::998277"66Q55V44=33y22311t00M/..v-,,l+<*t*M))Q(''^%u#" 1[5LXSMfAR %i ?Q-F  h S z{3Vl2}1o]  “Bedeninde deri hastalığına dönüşebilecek şiş, kabuk ya da parlak leke bulunan kişi Harun’a, ya da Harun’un kâhin oğullarından birine götürülecek.7n m RAB Musa’ya ve Kâhin Harun’a şöyle dedi:fmG  “ ‘Eğer kadının kuzu alacak gücü yoksa, biri yakmalık sunu, öbürü günah sunusu olmak üzere, iki kumru ya da iki güvercin yavrusu getirecek. Kâhin kadını arıtacak ve kadın temiz sayılacaktır.’ ”5le  Kâhin bunu RAB’bin huzurunda sunacak ve kadını arıtacak. Böylece kadın kanamasından temizlenmiş sayılacak. Erkek ya da kız doğuran kadınla ilgili yasa budur. k;  “ ‘Erkek ya da kız çocuk doğuran kadının temiz sayılması için geçmesi gereken günler dolunca, yakmalık sunu olarak bir yaşında bir kuzu, günah sunusu olarak bir güvercin ya da bir kumru getirip Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde kâhine verecektir.(jK  Ancak, kız çocuk doğurursa, âdet gördüğü günler gibi iki hafta kirli sayılacaktır. Kanamasından paklanmak için altmış altı gün bekleyecektir.?iy  Kadın kanamasından paklanmak için otuz üç gün bekleyecek. Pak sayılması için geçmesi gereken bu günler doluncaya dek kutsal bir şeye dokunmayacak, tapınağa girmeyecek.0h]  Çocuk sekizinci gün sünnet edilmeli."g?  “İsrail halkına de ki, ‘Bir kadın hamile kalıp erkek çocuk doğurursa, âdet gördüğü günlerde olduğu gibi yedi gün kirli sayılacaktır.#f E RAB Musa’ya şöyle dedi:Ue% / “ ‘Kirli olanı temizden, eti yeneni eti yenmeyenden ayırt edebilmeniz için hayvanlar, kuşlar, suda toplu halde yaşayan bütün canlılar ve küçük kara hayvanlarıyla ilgili yasa budur.’ ”Ud% . “ ‘Kirli olanı temizden, eti yeneni eti yenmeyenden ayırt edebilmeniz için hayvanlar, kuşlar, suda toplu halde yaşayan bütün canlılar ve küçük kara hayvanlarıyla ilgili yasa budur.’ ”mcU - Tanrınız olmak için sizi Mısır’dan çıkaran RAB benim. Kutsal olun, çünkü ben kutsalım.!b= , Tanrınız RAB benim. Kendinizi bana adayın ve kutsal olun. Çünkü ben kutsalım. Murdar küçük kara hayvanlarını yiyerek kendinizi kirletmeyin.jaO + Bunların hiçbiriyle kendinizi kirletmeyin, iğrenç duruma sokmayın, kirli duruma düşmeyin.&`G * İster karnı üzerinde sürünen, ister dört ayaklı ya da çok ayaklı canlılar olsun, bunların hiçbirini yemeyeceksiniz. Çünkü bunlar iğrençtir.N_ ) “ ‘Bütün küçük kara hayvanları iğrençtir. Yenmeyecektir.2^_ ( Hayvanın leşinden yiyen giysilerini yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır. Leşi taşıyan da giysilerini yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır.j]O ' “ ‘Eti yenen hayvanlardan biri ölürse, leşine dokunan akşama kadar kirli sayılacaktır.P\ & Ama suya konmuş tohumun içine düşerse, tohum sizin için kirlidir.n[W % Eğer bu hayvanlardan birinin leşi ekin tohumunun üzerine düşerse, o tohum temiz sayılacaktır.sZa $ Ancak kaynak ya da su sarnıcı temiz sayılacaktır; ama bunların leşine dokunan kirli sayılacaktır.SY! # Bunlardan birinin leşi neyin üzerine düşerse onu da kirletir. Üzerine düştüğü ister fırın olsun, ister ocak, parçalanmalıdır. Çünkü onlar kirlidir ve sizin için kirli sayılacaktır.JX " Toprak kaptaki sulu yiyecek ve her içecek kirli sayılacaktır.Wy ! Bunlardan biri toprak kabın içine düşerse, kabın içindekiler kirli sayılacaktır. Toprak kap kırılmalıdır.\V3 Bunlardan birinin leşi neyin üzerine düşerse onu da kirletir. İster tahta kap, ister giysi, ister deri, ister çul olsun suya konmalıdır. Akşama kadar kirli sayılacak ve akşam temizlenmiş olacaktır.U   Sizin için kirli sayılan küçük kara hayvanları bunlardır. Bunların leşine dokunan akşama kadar kirli sayılacaktır.FT  “ ‘Küçük kara hayvanları içinde sizin için kirli sayılanlar şunlardır: Gelincik, fare, bütün kertenkele türleri –geko, varan, duvar kertenkelesi, düz keler– bukalemun.FS  “ ‘Küçük kara hayvanları içinde sizin için kirli sayılanlar şunlardır: Gelincik, fare, bütün kertenkele türleri –geko, varan, duvar kertenkelesi, düz keler– bukalemun.R  Bunların leşini taşıyanlar giysilerini yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır. Çünkü bu hayvanlar sizin için kirlidir."Q?  Dört ayaklı hayvanlardan pençelerini yere basarak yürüyenler sizin için kirlidir. Bunların leşine dokunanlar akşama kadar kirli sayılacaktır.P+  Çatal tırnaklı ama tırnağı yarık olmayan ve geviş getirmeyen her hayvan sizin için kirlidir. Bunlara dokunan da kirlenmiş sayılır.wOi  Kim aşağıdaki hayvanların leşini taşırsa giysilerini yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır.N  “ ‘Sizi kirletecek şeyler şunlardır: Aşağıdaki hayvanların leşine dokunan akşama kadar kirli sayılacaktır.ZM/  Öbür dört ayaklı, kanatlı böceklerin hepsi sizin için iğrenç sayılır.sLa  Şunları yiyeceksiniz: Bütün çekirge türleri, küçük çekirge, cırcırböceği, ağustosböceği.xKk  Ama dört ayaklı ve kanatlı olup ayaklarını sıçramak için kullanan bazılarının etini yiyebilirsiniz.UJ%  “ ‘Dört ayaklı ve kanatlı böceklerin hepsi sizin için iğrençtir.6Ii  leylek, balıkçıl türleri, ibibik, yarasa.-HW  peçeli baykuş, ishakkuşu, akbaba,-GW  kukumav, karabatak, büyük baykuş,0F]  baykuş, puhu, martı, atmaca türleri, E=  bütün karga türleri,"DA  çaylak, doğan türleri,C{ “ ‘Tiksindirici kuşların etini yemeyecek, şunları iğrenç sayacaksınız: Kartal, kuzu kartalı, kara akbaba,`B; Suda yaşayan bütün pulsuz ve yüzgeçsiz canlılar sizin için iğrenç sayılacak.cAA Bunlar sizin için iğrenç sayılacak. Etlerini yemeyecek, leşlerinden tiksineceksiniz.@3 Denizdeki ve akarsulardaki bütün pulsuz ve yüzgeçsiz canlılar –suda toplu halde yaşayanlar ve ötekiler– sizin için iğrenç sayılır.!?= “ ‘Suda yaşayan hayvanlardan şunların etini yiyebilirsiniz: Denizde, akarsularda yaşayan pullu ve yüzgeçli canlıların etini yiyebilirsiniz.]>5  Bu hayvanların etini yemeyecek, leşine dokunmayacaksınız, sizin için kirlidir.b=?  Domuz çatal ve yarık tırnaklıdır, ama geviş getirmez. Sizin için kirli sayılır._<9  Tavşan geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.f;G  Kaya tavşanı geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.@:{  Ancak geviş getiren ve çatal tırnaklı olan hayvanlardan etini yememeniz gerekenler şunlardır: Deve geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.J9  Çatal ve yarık tırnaklı, geviş getiren hayvanların tümü.h8K  “İsrail halkına deyin ki, ‘Karada yaşayan hayvanlardan şunların etini yiyebilirsiniz:.7 [ RAB Musa’yla Harun’a şöyle dedi:#6C  Musa yanıtı uygun buldu.R5  Harun, “Halk bugün RAB’be günah sunusu ve yakmalık sunu sundu” diye yanıtladı, “Benim başıma ise bunlar geldi. Günah sunusunu bugün yemiş olsaydım, RAB bundan hoşnut olur muydu?”|4s  Tekenin kanı kutsal çadıra getirilmemiş. Buyurduğum gibi tekeyi kesinlikle kutsal yerde yemeniz gerekirdi.”j3O  Musa günah sunusu olarak sunulacak tekeyi soruşturdu, yakılmış olduğunu öğrenince, Harun’un sağ kalan oğulları Elazar’la İtamar’a çok öfkelendi, “Neden günah sunusunu kutsal bir yerde yemediniz?” diye sordu, “O çok kutsaldır. Topluluğun suçunu üstlenmesi ve günahlarını bağışlatmanız için RAB onu size vermişti.j2O  Musa günah sunusu olarak sunulacak tekeyi soruşturdu, yakılmış olduğunu öğrenince, Harun’un sağ kalan oğulları Elazar’la İtamar’a çok öfkelendi, “Neden günah sunusunu kutsal bir yerde yemediniz?” diye sordu, “O çok kutsaldır. Topluluğun suçunu üstlenmesi ve günahlarını bağışlatmanız için RAB onu size vermişti.e1E  Sallamalık döşle bağış olarak sunulan budu ise oğulların ve kızlarınla birlikte temiz bir yerde yemelisin. Çünkü bunlar İsrail halkının sunduğu esenlik kurbanlarından senin ve çocuklarının payı olarak ayrıldı. Bağış olarak sunulan butla sallamalık döşü, yakılacak sunu yağlarıyla birlikte getirip RAB’bin önünde sallamalık sunu olarak sunacaklar. RAB’bin buyruğu uyarınca bunlar sonsuza dek senin ve çocuklarının payı olacak.”e0E  Sallamalık döşle bağış olarak sunulan budu ise oğulların ve kızlarınla birlikte temiz bir yerde yemelisin. Çünkü bunlar İsrail halkının sunduğu esenlik kurbanlarından senin ve çocuklarının payı olarak ayrıldı. Bağış olarak sunulan butla sallamalık döşü, yakılacak sunu yağlarıyla birlikte getirip RAB’bin önünde sallamalık sunu olarak sunacaklar. RAB’bin buyruğu uyarınca bunlar sonsuza dek senin ve çocuklarının payı olacak.”/# Onu kutsal bir yerde yemelisiniz. Çünkü RAB için yakılan sunulardan senin ve oğullarının payıdır bu. Bana böyle buyruk verildi._.9 Musa Harun’a ve sağ kalan oğulları Elazar’la İtamar’a şöyle dedi: “RAB için yakılan sunulardan artan tahıl sunusunu alın, mayasız ekmek yapıp sunağın yanında yiyin. Çünkü çok kutsaldır.u-e RAB’bin Musa aracılığıyla İsrail halkına bildirdiği bütün kuralları onlara öğretmelisiniz.”S,! Kutsalla bayağı olanı, kirliyle temizi birbirinden ayırt etmelisiniz."+? “Sen ve oğulların Buluşma Çadırı’na şarap ya da herhangi bir içki içip girmeyin, yoksa ölürsünüz. Kuşaklar boyunca bir kural olsun bu.$*E  RAB Harun’a şöyle dedi:D)  Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünden ayrılmayın, yoksa ölürsünüz. Çünkü RAB’bin mesh yağıyla kutsandınız.” Harun’la oğulları Musa’nın dediğine uydular.,(S  Sonra Musa Harun’la oğulları Elazar’la İtamar’a, “Saçlarınızı dağıtmayın, giysilerinizi yırtmayın” dedi, “Yoksa ölürsünüz ve RAB bütün topluluğa öfkelenir. Ama kardeşleriniz, bütün İsrail halkı RAB’bin ateşle yok ettiği bu insanlar için yas tutsun.}'u  Geldiler ve Musa’nın buyurduğu gibi cesetleri üzerlerindeki mintanlarıyla ordugahın dışına çıkardılar.H&   Musa Harun’un amcası Uzziel’in oğullarını, Mişael’le Elsafan’ı çağırdı, “Gelin, kardeşlerinizi kutsal yerin önünden kaldırıp ordugahın dışına çıkarın” dedi.:%o  Musa Harun’a şöyle dedi: “RAB demişti ki, ‘Bana hizmet edenler kutsallığıma saygı duyacak Ve halkın tümü beni yüceltecek.’ ” Harun hiçbir şey söylemedi.`$;  RAB bir ateş gönderdi. Ateş onları yakıp yok etti. RAB’bin huzurunda öldüler.0# ] Harun’un oğulları Nadav’la Avihu buhurdanlarını alıp içlerine ateş, ateşin üstüne de buhur koydular. RAB’bin buyruklarına aykırı bir ateş sundular.<"s  RAB bir ateş gönderdi. Ateş sunağın üzerindeki yakmalık sunuyu, yağları yakıp küle çevirdi. Bunu gören halkın tümü sevinçle haykırarak yüzüstü yere kapandı.!#  Musa’yla Harun Buluşma Çadırı’na girdiler. Dışarı çıkınca halkı kutsadılar. O zaman RAB’bin yüceliği halka göründü.   Harun günah, yakmalık, esenlik sunularını sunduktan sonra ellerini halka doğru uzatarak onları kutsadı ve aşağıya indi.r_  Musa’nın buyurduğu gibi döşleri ve sağ budu sallamalık sunu olarak RAB’bin huzurunda salladı.G   döşlerin üzerine koydular. Harun yağları sunakta yaktı.   Sığırla koçun yağlarını, kuyruk yağını, bağırsak ve işkembe yağlarını, böbreklerini ve karaciğerlerinin perdesini1]  Halk için esenlik kurbanları olarak sunulacak sığırla koçu da kesti. Oğulları sunuların kanını kendisine verdiler. O da kanı sunağın her yanına döktü.}  Sonra tahıl sunusunu getirdi. Bir avuç alıp her sabah sunulan yakmalık sunuya ek olarak sunağın üzerinde yaktı.<u  Yakmalık sunuyu da kurallara uygun biçimde sundu.3  Bundan sonra Harun halkın sunusunu getirdi. Halkın günahları için sunulacak tekeyi kesti ve ilk sunu gibi bunu da günah sunusu olarak sundu.vg  Sununun işkembesini, bağırsaklarını, ayaklarını yıkayıp sunakta yakmalık sununun üzerinde yaktı.sa Sununun bütün parçalarını ve başını Harun’a verdiler. Harun hepsini sunağın üzerinde yaktı.} Sonra yakmalık sunuyu kesti. Oğulları sununun kanını kendisine verdiler. O da kanı sunağın her yanına döktü.:q Etiyle derisini ise ordugahın dışında yaktı. RAB’bin Musa’ya verdiği buyruğa uygun olarak günah sunusunun yağını, böbreklerini, karaciğerinin perdesini sunakta yaktı.#A Oğulları buzağının kanını ona getirdiler. Harun parmağını kana batırıp sunağın boynuzlarına sürdü. Artan kanı sunağın dibine döktü.fG  Böylece Harun sunağa gidip kendisi için günah sunusu olarak sunulacak buzağıyı kesti.cA  Sonra Harun’a, “Sunağa git, günah ve yakmalık sunularını sun” dedi, “Hem kendinin, hem de halkın günahlarını bağışlat. RAB’bin buyurduğu gibi halkın sunusunu sun, günahlarını bağışlat.”q]  Musa, “RAB şunları yapmanızı buyuruyor, o zaman RAB’bin yüceliği size görünecektir” dedi.}  Musa’nın buyurdukları Buluşma Çadırı’nın önüne getirildi. Herkes yaklaşıp RAB’bin huzurunda toplandı.P  RAB’bin huzurunda esenlik sunusu olarak kurban edilmek üzere bir sığır ve bir koçla birlikte zeytinyağıyla yoğrulmuş tahıl sunusu getirin. Çünkü RAB bugün size görünecektir.’ ” 5  “Sonra İsrail halkına de ki, ‘Günah sunusu olarak bir teke, yakmalık sunu olarak da bir yaşında kusursuz bir buzağı ile bir kuzu alın. 1  Harun’a, “Kendin için günah sunusu olarak kusursuz bir erkek buzağı, yakmalık sunu olarak da kusursuz bir koç al, RAB’be sun” dedi,_  ; Sekizinci gün Musa Harun’la oğullarını ve İsrail ileri gelenlerini çağırdı.x k$ Böylece Harun’la oğulları RAB’bin Musa aracılığıyla verdiği bütün buyrukları yerine getirdiler.F # Yedi gün boyunca gece gündüz Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde bekleyecek, RAB’bin buyruğunu yerine getireceksiniz. Öyle ki, ölmeyesiniz. Bana böyle buyruk verildi.”W)" Bugün yapılan her şeyi günahlarınızı bağışlatmak için RAB buyurdu.$C! Atanma günleriniz doluncaya kadar, yedi gün boyunca Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünden ayrılmayın. Çünkü atanmanız yedi gün sürecek.*Q Etten ve ekmekten artanı yakın.|s Sonra Harun’la oğullarına, “Eti Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde haşlayın” dedi, “ ‘Eti Harun’la oğulları yiyecek’ diye buyurmuştum. Atanma sunularının bulunduğu sepetteki ekmekle birlikte onu orada yiyin.E Musa mesh yağını ve sunağın üzerindeki kanı alıp Harun’la oğullarının ve giysilerinin üzerine serpti. Böylece Harun’u, oğullarını ve giysilerini kutsal kılmış oldu.[1 Bundan sonra Musa döşü aldı ve sallamalık sunu olarak RAB’bin huzurunda salladı. Atanma sunusu olarak sunulan koçtan Musa’nın payına düşen buydu. Musa her şeyi RAB’bin buyurduğu gibi yaptı.3 Sonra ellerinden alıp sunakta yakmalık sununun üzerinde yaktı. Bunlar atanma sunusu, RAB’bi hoşnut eden koku ve RAB için yakılan sunuydu.wi Hepsini Harun’la oğullarının eline verdi. Bunları RAB’bin huzurunda sallamalık sunu olarak salladı.$C Sonra RAB’bin huzurunda bulunan mayasız ekmek sepetinden bir ekmek, yağlı pide ve yufka alıp hayvanın yağlarının ve sağ budunun üzerine koydu.%E Hayvanın yağını, kuyruk yağını, bağırsak ve işkembe yağlarını, karaciğer perdesini, böbreklerini, böbrek yağlarını ve sağ budunu aldı.G~  Sonra Harun’un oğullarını öne çıkardı. Onların da sağ kulak memelerine, sağ ellerinin ve ayaklarının baş parmaklarına kan sürdü. Artan kanı sunağın her yanına döktü.}{ Musa koçu kesti. Kanını Harun’un sağ kulak memesine, sağ elinin ve sağ ayağının baş parmaklarına sürdü.| Sonra öteki koçu, atanma sunusu olarak sunulacak koçu getirdi. Harun’la oğulları ellerini koçun başına koydular.g{I Bağırsaklarını, işkembesini, ayaklarını yıkadı ve koçun tümünü sunağın üzerinde yaktı. Bu bir yakmalık sunu, RAB’bi hoşnut eden koku, yakılan sunuydu. Musa her şeyi RAB’bin buyurduğu gibi yaptı.Sz! Koçu parçalara ayırıp parçaları, başını ve iç yağını yaktı.Cy Musa koçu kesti, kanını sunağın her yanına döktü.wxi Sonra yakmalık sunu olarak sunulacak koçu getirdi. Harun’la oğulları ellerini koçun başına koydular.w5 Boğanın geri kalan kısmını da –derisini, etini, gübresini– ordugahın dışında yaktı. Musa her şeyi RAB’bin buyurduğu gibi yaptı.v% Musa hayvanın bağırsak ve işkembe yağlarını, karaciğer perdesini, böbreklerini ve böbrek yağlarını sunağın üzerinde yaktı.Qu Musa boğayı kesti. Sunağı pak kılmak için kanını parmağıyla sunağın boynuzlarına çepeçevre sürdü. Artan kanı sunağın dibine döktü. Böylece sunağı arındırıp kutsal kıldı.|ts Sonra günah sunusu olarak sunulacak boğayı getirdi. Harun’la oğulları ellerini boğanın başına koydular.4sc Harun’un oğullarını öne çıkardı, onlara mintan giydirdi, bellerine kuşak bağladı, başlarına başlık koydu. Musa her şeyi RAB’bin buyurduğu gibi yaptı.Ir  Harun’u kutsal kılmak için başına yağ dökerek meshetti.q) Yağı yedi kez sunağın üzerine serpti; sunağı, sunağın bütün aletlerini, kazanı ve ayaklıklarını kutsal kılmak için meshetti.qp] Sonra mesh yağını aldı, Tanrı’nın Konutu’nu ve içindeki her şeyi meshederek kutsal kıldı.o  Başına sarığı sardı, ön kısmına kutsal tacı, altın levhayı koydu. Musa her şeyi RAB’bin buyurduğu gibi yaptı.]n5 Üzerine göğüslüğü taktı, göğüslüğün içine Urim ile Tummim’i koydu.#mA Harun’a mintanı giydirdi, beline kuşağı bağladı, üzerine kaftanı, onun üzerine de efodu giydirdi. Ustaca dokunmuş şeridiyle efodu bağladı.;ls Harun’la oğullarını öne çıkarıp yıkadı.Vk' Musa topluluğa, “Şimdi RAB’bin buyruğunu yerine getireceğim” dedi.hjK Musa RAB’bin buyruğunu yerine getirdi. Herkes Buluşma Çadırı’nın önünde toplandı.uie “Harun’la oğullarını, kâhin giysilerini, mesh yağını, günah sunusu olarak sunulacak boğayı, iki koçu ve mayasız ekmek sepetini Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getir. Bütün topluluğu da oraya çağır.”uhe “Harun’la oğullarını, kâhin giysilerini, mesh yağını, günah sunusu olarak sunulacak boğayı, iki koçu ve mayasız ekmek sepetini Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getir. Bütün topluluğu da oraya çağır.”#g E RAB Musa’ya şöyle dedi: f & RAB, bu buyruğu çölde, Sina Dağı’nda İsrail halkından kendisine sunu sunmalarını istediği gün Musa’ya vermişti.ieM% Yakmalık, tahıl, suç, günah, atanma sunularının ve esenlik kurbanlarının yasası budur.d%$ RAB onları meshettiği gün İsrail halkına buyruk vermişti. Adağın bu parçaları gelecek kuşaklar boyunca onların payı olacaktı.ocY# Harun’la oğulları kâhin atandıkları gün RAB için yakılan sunulardan paylarına bu düştü.\b3" İsrail halkının sunduğu esenlik kurbanlarından sallamalık döşü ve bağış olarak sunulan budu aldım. İsrail halkının payı olarak bunları sonsuza dek Kâhin Harun’la oğullarına verdim.’ ”vag! Harunoğulları arasında esenlik sunusunun kanını ve yağını kim sunuyorsa, sağ but onun payı olacak.V`' Esenlik kurbanlarınızın sağ budunu bağış olarak kâhine vereceksiniz.`_; Kâhin yağı sunağın üzerinde yakacak, ama döş Harun’la oğullarının olacak.4^c RAB için yakılan sunusunu kendi eliyle getirmeli. Hayvanın yağını döşüyle birlikte getirecek ve döş RAB’bin huzurunda sallamalık bir sunu olarak sallanacak.] “İsrail halkına de ki, ‘RAB’be esenlik kurbanı sunmak isteyen biri, esenlik kurbanının bir parçasını RAB’be sunmalı.$\E RAB Musa’ya şöyle dedi:A[ Kan yiyen herkes halkımın arasından atılacak.’ ”`Z; Nerede yaşarsanız yaşayın, hiçbir kuşun ya da hayvanın kanını yemeyeceksiniz.qY] Kim yakılan ve RAB’be sunulan hayvanlardan birinin yağını yerse, halkımın arasından atılacak."X? Kendiliğinden ölen ya da yabanıl hayvanların parçaladığı bir hayvanın yağı başka şeyler için kullanılabilir, ama hiçbir zaman yenmemeli.|Ws “İsrail halkına de ki, ‘İster sığır, ister koyun ya da keçi yağı olsun, hayvan yağı yemeyeceksiniz.$VE RAB Musa’ya şöyle dedi:vUg Ayrıca kirli sayılan herhangi bir şeye, insandan kaynaklanan bir kirliliğe, kirli bir hayvana ya da kirli ve iğrenç bir şeye dokunup da RAB’be sunulan esenlik kurbanının etinden yiyen biri halkın arasından atılacak.’ ”Ty Ama biri kirli sayıldığı sürece RAB’be sunulan esenlik kurbanının etini yerse, halkın arasından atılacak.S9 “ ‘Kirli sayılan herhangi bir şeye dokunan et yenmemeli, yakılmalıdır. Öteki etlere gelince, temiz sayılan bir insan o etlerden yiyebilir.9Rm Esenlik kurbanının eti üçüncü gün yenirse sunu kabul edilmeyecek, geçerli sayılmayacak. Çünkü et kirlenmiş sayılır ve her yiyen suçunun cezasını çekecektir.CQ Ancak üçüncü güne bırakılan kurban eti yakılacak.7Pi “ ‘Biri gönülden verilen bir sunu ya da dilediği adağı sunmak istiyorsa, kurbanın eti sununun sunulduğu gün yenecek, artakalırsa ertesi güne bırakılabilecek.O{ RAB’be şükretmek için sunulan esenlik kurbanının eti, sununun sunulduğu gün yenecek, sabaha bırakılmayacak. N  Her sunudan birini RAB’be bağış sunusu olarak sunacak ve o sunu esenlik sunusunun kanını sunağa döken kâhinin olacak.bM? RAB’be şükretmek için, esenlik sunusunu mayalı ekmek pideleriyle birlikte sunacak.L! Eğer adam sunusunu RAB’be şükretmek için sunuyorsa, sunusunun yanısıra zeytinyağıyla yoğrulmuş mayasız pideler, üzerine zeytinyağı sürülmüş mayasız yufkalar ve iyice karıştırılmış ince undan yağla yoğrulmuş mayasız pideler de sunacak.HK  “ ‘RAB’be sunulacak esenlik kurbanının yasası şudur:J% Zeytinyağıyla yoğrulmuş ya da kuru tahıl sunuları da Harunoğulları’na aittir. Aralarında eşit olarak bölüşülecektir.’ ”_I9 Fırında, tavada ya da sacda pişirilen her tahıl sunusu onu sunan kâhinin olacak.>Hy Yakmalık sununun derisi de sunuyu sunan kâhinindir.~Gw “ ‘Suç ve günah sunuları için aynı yasa geçerlidir. Et, sunuyu sunarak günahı bağışlatan kâhinindir.zFo Kâhinler soyundan gelen her erkek bu sunuyu yiyebilir. Sunu kutsal bir yerde yenecek, çünkü çok kutsaldır.nEW Kâhin bunların hepsini sunak üzerinde, RAB için yakılan sunu olarak yakacak. Bu suç sunusudur.8Dk Hayvanın bütün yağı alınacak, kuyruk yağı, bağırsak ve işkembe yağları, böbrekleri, böbrek üstü yağları, karaciğerden böbreklere uzanan perde ayrılacak.8Ck Hayvanın bütün yağı alınacak, kuyruk yağı, bağırsak ve işkembe yağları, böbrekleri, böbrek üstü yağları, karaciğerden böbreklere uzanan perde ayrılacak.nBW Suç sunusu yakmalık sununun kesildiği yerde kesilecek ve kanı sunağın her yanına dökülecek.>A { “ ‘Çok kutsal olan suç sunusunun yasası şudur:@' Ama kutsal yerde günah bağışlatmak için kanı Buluşma Çadırı’na getirilen günah sunusunun eti yenmeyecek, yakılacaktır.’ ”R? Kâhinler soyundan gelen her erkek bu sunuyu yiyebilir. Çok kutsaldır.>  İçinde etin haşlandığı çömlek kırılmalı. Ancak tunç bir kapta haşlanmışsa, kap iyice ovulup suyla durulanmalı.~=w Sununun etine her dokunan kutsal sayılacak. Kanı birinin giysisine sıçrarsa, giysi kutsal bir yerde yıkanmalı.l<S Hayvanı sunan kâhin onu kutsal bir yerde, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde yiyecek..;W “Harun’la oğullarına de ki, ‘Günah sunusu yasası şudur: Günah sunusu yakmalık sununun kesildiği yerde, RAB’bin huzurunda kesilecek. Çok kutsaldır.$:E RAB Musa’ya şöyle dedi:W9) Kâhinin sunduğu her tahıl sunusu tümüyle yakılmalı, hiç yenmemeli.”8 Bunu Harun soyundan gelen meshedilmiş kâhin RAB’be sunacak. Sürekli bir kural olacak bu. Sununun tümü yakılacak.77 Zeytinyağıyla iyice yoğrulup sacda pişirilecek. Tahıl sunusunu getirip RAB’bi hoşnut eden koku olarak pişmiş parçalar halinde sunacaklar.T6# “Harun kâhin olarak meshedildiği gün, Harun’la oğulları tahıl sunusu olarak RAB’be yarısı sabah, yarısı akşam olmak üzere, onda bir efa ince un sunacaklar. Bu sürekli bir sunu olacak.$5E RAB Musa’ya şöyle dedi:=4u Harun soyundan gelen her erkek ondan yiyebilir. RAB için yakılan sunularda onların kuşaklar boyunca sonsuza dek payları olacak. Sunulara her dokunan kutsal sayılacak.’ ”3! Mayayla pişirilmemeli. Bunu yakılan sunulardan, kâhinlerin payı olarak verdim. Suç sunusu, günah sunusu gibi bu da çok kutsaldır.2 Artakalanı Harun’la oğulları yiyecekler. Onu kutsal bir yerde, Buluşma Çadırı’nın avlusunda mayasız ekmek olarak yemeliler.31a Kâhin üzerindeki günnükle birlikte tahıl sunusunun ince unundan ve zeytinyağından bir avuç alıp anma payı ve RAB’bi hoşnut eden koku olarak sunakta yakacak.p0[ “ ‘Tahıl sunusu yasası şudur: Harun’un oğulları onu sunağın önünde RAB’be sunacaklar.P/ Sunağın üzerindeki ateş sürekli yanacak, hiç sönmeyecek.’ ”g.I Sunağın üzerindeki ateş sürekli yanacak, hiç sönmeyecek. Kâhin her sabah ateşe odun atacak, yakmalık sununun parçalarını odunların üzerine dizecek, onun üzerinde de esenlik sunularının yağını yakacak.e-E Giysilerini değiştirdikten sonra külü ordugahın dışında temiz bir yere götürecek. , Kâhin keten giysisini, donunu giyecek. Sunağın üzerindeki yakmalık sunudan kalan külü toplayıp sunağın yanına koyacak.J+ “Harun’la oğullarına buyruk ver: ‘Yakmalık sunu yasası şudur: Yakmalık sunu bütün gece, sabaha kadar sunaktaki ateşin üzerinde kalacak. Sunağın üzerindeki ateş sönmeyecek.$*E RAB Musa’ya şöyle dedi:){ Kâhin RAB’bin huzurunda onun günahını bağışlatacak; işlediği suç ne olursa olsun kişi bağışlanacak.”](5 RAB’be suç sunusu olarak kâhine belli değeri olan kusursuz bir koç getirmeli.' ya da hakkında yalan yere ant içtiği şeyi, üzerine beşte birini de ekleyerek, suç sunusunu getirdiği gün sahibine geri vermeli.#&A günah işlemiş olur ve suçlu sayılır. Çaldığı ya da haksızlıkla ele geçirdiği şeyi, kendisine emanet edilen ya da bulduğu kayıp eşyayı, % kayıp bir eşya bulup yalan söylerse, yalan yere ant içerse, yani insanların işleyebileceği bu suçlardan birini işlerse,<$s “Eğer biri günah işler, RAB’be ihanet eder, kendisine emanet edilen, rehin bırakılan ya da çalıntı bir mal konusunda komşusunu aldatır ya da ona haksızlık ederse,## E RAB Musa’ya şöyle dedi:T"# Bu suç sunusudur. Kişi gerçekten RAB’be karşı suç işlemiştir.”E! Kâhine suç sunusu olarak küçükbaş hayvanlardan belli değeri olan kusursuz bir koç getirmeli. Kâhin kişinin bilmeden işlediği günahı bağışlatacak ve kişi bağışlanacak.) M “Eğer biri günah işler, RAB’bin buyruklarından birinde yasak olanı yaparsa, bilmeden yapsa bile, suç işlemiş olur; suçunun cezasını çekecektir.gI Adanmış nesneler konusunda işlediği günahın karşılığını ödemeli ve beşte birini üzerine ekleyip kâhine vermeli. Kâhin suç sunusu olan koçla kişinin günahını bağışlatacak ve kişi bağışlanacak.nW “Eğer biri RAB’be adanmış nesnelere el uzatır, bilmeden günah işlerse, suç sunusu olarak RAB’be küçükbaş hayvanlardan kusursuz bir koç getirmeli. Değeri gümüş şekelle, kutsal yerin şekeliyle ölçülmeli.$E RAB Musa’ya şöyle dedi:) Kâhin kişinin günahını bağışlatacak ve kişi bağışlanacak. Tahıl sunusunda olduğu gibi, artakalan un kâhinin olacaktır.’ ”5 Onu kâhine vermeli. Kâhin anma payı olarak bir avuç dolusu alıp sunakta, RAB için yakılan sunuların üzerinde yakacak. Bu günah sunusudur.mU “ ‘Eğer iki kumru ya da iki güvercin alacak gücü yoksa, günahına karşılık günah sunusu olarak onda bir efa ince un getirmeli. Üzerine zeytinyağı dökmemeli, günnük de koymamalı; çünkü bu günah sunusudur.9 Kâhin bundan sonra ikinci kuşu yakmalık sunu olarak kurallara göre sunacak. Kâhin kişinin günahını bağışlatacak ve kişi bağışlanacak.  Sununun kanından birazını sunağın yan yüzüne serpmeli. Artakalan kan sunağın dibine akıtılmalı. Bu günah sunusudur.} Bunları kâhine getirmeli. Kâhin önce günah sunusunu sunacak. Kuşun boynunu kırmalı, ama başını koparmamalı..W “ ‘Eğer kuzu alacak gücü yoksa, suçuna karşılık biri günah sunusu, öbürü yakmalık sunu olmak üzere RAB’be iki kumru ya da iki güvercin sunmalı.I  Günahının bedeli olarak RAB’be bir suç sunusu getirmeli. Bu sunu küçükbaş hayvanlardan olmalı. Dişi bir kuzu ya da keçi olabilir. Kâhin kişinin günahını bağışlatacaktır.X+ “ ‘Kişi bu suçlardan birini işlediği zaman, günahını itiraf etmeli.9m “ ‘Biri hangi konuda olursa olsun, kötülük ya da iyilik yapmak için, düşünmeden ve ne yaptığını bilmeden ant içerse, bunu anladığı an suçlu sayılacaktır.=u “ ‘Biri bilmeden kirli sayılan bir insana ya da insandan kaynaklanan kendisini kirletecek herhangi bir şeye dokunursa, ne yaptığını anladığı an suçlu sayılacaktır.#A “ ‘Biri bilmeden kirli sayılan herhangi bir şeye, yabanıl, evcil ya da küçük bir hayvan leşine dokunursa, kirlenmiş olur ve suçlu sayılır. 5=~~}M||<{{dzz:yyrxxx6x wxvvuu#tss.rqqxppoonPnmulllkkTjiirhh+gggfeeBdd_cbbbaaUa/``m__~^^r]\\[tZZYrYXX WWVUU5TTSsS3RRQPOO?O NNMLLLJKKdK JJ.IIVIHHGG0FF"EEDD CClBBB+AA @@>S==T.3AG 8 ~  : D c u3mMd5]W5 “ ‘RAB için esenlik kurbanı keseceğiniz zaman kabul edilecek biçimde kesin.]V5 “ ‘Putlara tapmayın. Kendinize dökme ilahlar yapmayın. Tanrınız RAB benim.lUS “ ‘Herkes annesine babasına saygı göstersin. Şabat günlerimi tutun. Tanrınız RAB benim._T9 “İsrail topluluğuna de ki, ‘Kutsal olun, çünkü ben Tanrınız RAB kutsalım.#S E RAB Musa’ya şöyle dedi:R! Buyruklarımı yerine getirin, sizden önceki insanların iğrenç törelerine uyarak kendinizi kirletmeyin. Tanrınız RAB benim.’ ”ZQ/ “ ‘Kim bu iğrençliklerden birini yaparsa halkın arasından atılacaktır.jPO Eğer siz de ülkeyi kirletirseniz, ülke sizden önceki uluslara yaptığı gibi sizi de kusar.kOQ Sizden önce bu ülkede yaşayan insanlar bütün bu iğrençlikleri yaparak ülkeyi kirlettiler..NW İster yerli olsun, ister aranızda yaşayan yabancılar olsun kurallarıma ve ilkelerime göre yaşayacaksınız. Bu iğrençliklerin hiçbirini yapmayacaksınız. M Onların yüzünden ülke bile kirlendi. Günahından ötürü ülkeyi cezalandırdım. Ülke, üzerinde yaşayan halkı kusuyor.L “ ‘Bu davranışların hiçbiriyle kendinizi kirletmeyin. Çünkü önünüzden kovacağım uluslar böyle kirlendiler.*KO Bir hayvanla cinsel ilişki kurmayacaksın. Kendini kirletmiş olursun. Kadınlar cinsel ilişki kurmak amacıyla bir hayvana yaklaşmayacak. Sapıklıktır bu.?J{ Kadınla yatar gibi bir erkekle yatma. Bu iğrençtir.I) İlah Molek’e ateşte kurban edilmek üzere çocuklarından hiçbirini vermeyeceksin. Tanrın’ın adına leke getirmeyeceksin. RAB benim.PH Komşunun karısıyla cinsel ilişki kurarak kendini kirletmeyeceksin.cGA “ ‘Âdet gördüğü için kirli sayılan bir kadınla cinsel ilişki kurmayacaksın.xFk Karın yaşadığı sürece onun kızkardeşini kuma olarak almayacak ve onunla cinsel ilişki kurmayacaksın.rE_ Bir kadının hem kendisiyle, hem kızıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Kadının kızının ya da oğlunun kızıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü onlar kadının yakın akrabasıdır. Onlara yaklaşmak alçaklıktır.bD? Kardeşinin karısıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü o kardeşinin namusudur.qC] Gelininle cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü oğlunun karısıdır. Onunla ilişki kurmayacaksın.hBK Amcanın namusuna dokunmayacaksın. Karısına yaklaşmayacaksın, çünkü o senin yengendir.ZA/ Teyzenle cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü o annenin yakın akrabasıdır.Z@/ Halanla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü o babanın yakın akrabasıdır.? Babanın evlendiği kadından doğan kızla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü o babandan olmadır, senin kızkardeşin sayılır.w>i Kızının ya da oğlunun kızıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü onların namusu senin namusundur. =; Annenden ya da babandan olan, ister seninle aynı evde doğmuş olsun, ister olmasın üvey kızkardeşlerinden biriyle cinsel ilişki kurmayacaksın.S<! Babanın karısıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Babanın namusudur o.;} Annenle cinsel ilişkide bulunarak babanın namusuna dokunmayacaksın. O senin annendir. Onunla ilişki kurmayacaksın.j:O “ ‘Hiçbiriniz cinsel ilişkide bulunmak için yakın akrabasına yaklaşmayacak. RAB benim.x9k Kurallarıma, ilkelerime sarılın. Çünkü onları yerine getiren onlar sayesinde yaşayacaktır. RAB benim.i8M Benim kurallarımı yerine getirecek, ilkelerime göre yaşayacaksınız. Tanrınız RAB benim.Q7 Mısır’da bir süre yaşadınız; onların törelerine göre yaşamayacaksınız. Sizleri Kenan ülkesine götürüyorum. Onlar gibi de yaşamayacaksınız. Onların kurallarına uymayacaksınız.<6u “İsrail halkına de ki, ‘Tanrınız RAB benim.#5 E RAB Musa’ya şöyle dedi:[41 Eğer giysilerini yıkamaz ve yıkanmazsa suçunun cezasını çekecektir.’ ”3 “ ‘Yerli olsun, yabancı olsun ölü bulduğu ya da yabanıl hayvanların parçaladığı bir hayvanın leşini yiyen herkes giysilerini yıkayacak, kendisi de yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır. Ancak bundan sonra temiz sayılacaktır.Y2- Çünkü canlılara yaşam veren kandır. Bundan dolayı İsrail halkına, Hiçbir etin kanını yemeyeceksiniz, dedim. Çünkü her canlıya yaşam veren kandır. Onu yiyen halkın arasından atılacaktır.!1= “ ‘İsrail halkından ya da aralarında yaşayan yabancılardan kim eti yenen bir hayvan veya kuş avlarsa, kanını akıtıp toprakla örtecektir.}0u Bundan dolayı İsrail halkına, Sizlerden ya da aranızda yaşayan yabancılardan hiç kimse kan yemeyecek, dedim.-/U Çünkü canlılara yaşam veren kandır. Ben onu size sunakta kendinizi günahtan bağışlatmanız için verdim. Kan yaşam karşılığı günah bağışlatır../ “ ‘İsrail halkından ya da aralarında yaşayan yabancılardan kim kan yerse, ona öfkeyle bakacağım ve halkımın arasından atacağım.~-w onu RAB’be sunmak için Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getirmezse, halkın arasından atılacaktır., “Onlara de ki, ‘İsrail halkından ya da aralarında yaşayan yabancılardan kim yakmalık sunu veya kurban sunar da,y+m İsrail halkı taptığı teke ilahlara artık kurban kesmeyecek. Bu yasa kuşaklar boyunca geçerli olacak.’-*U Kâhin sununun kanını Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde RAB’bin sunağı üzerine dökecek, yağını da RAB’bi hoşnut eden koku olarak yakacak.Q) Öyle ki, İsrailliler açık kırlarda kestikleri kurbanları RAB’bin huzuruna, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne, kâhine getirsinler ve esenlik sunusu olarak RAB’be kurban etsinler.?(y ve onu Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne, RAB’bin Konutu’nun önüne, RAB’be sunmak üzere getirmezse, kan dökmüş sayılacak ve halkın arasından atılacaktır.s'a İsrailliler’den kim ordugahın içinde ya da dışında bir sığır, bir kuzu ya da keçi kurban edere&E “Harun’la oğullarına ve bütün İsrail halkına de ki, ‘RAB’bin buyruğu şudur:#% E RAB Musa’ya şöyle dedi:A$}" “Bu sizin için sürekli bir yasadır: İsrail halkının bütün günahlarını yılda bir kez bağışlatmak için verildi.” Ve Harun RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptı.#! En Kutsal Yer’i, Buluşma Çadırı’nı, sunağı arındıracak; kâhinlerin ve bütün topluluğun günahlarını bağışlatacak.z"o Babasının meshedip kendi yerine atadığı kâhin günahları bağışlatacak. Kutsal keten giysileri giyecek.|!s O gün Şabat’tır, sizin için dinlenme günüdür. İsteklerinizi denetleyeceksiniz. Bu sürekli bir yasadır.& G Çünkü o gün, Kâhin Harun sizi pak kılmak için günahlarınızı bağışlatacaktır. RAB’bin huzurunda bütün günahlarınızdan arınacaksınız._9 “Aşağıdakiler sizin için sürekli bir yasa olacak: Yedinci ayın onuncu günü isteklerinizi denetleyeceksiniz. Gerek İsrailliler’den, gerekse aranızda yaşayan yabancılardan hiç kimse çalışmayacak.eE Bunları yakan kişi giysilerini yıkayıp kendisi de yıkandıktan sonra ordugaha girecek.L Günah sunusu olarak sunulan ve kanları günahları bağışlatmak için En Kutsal Yer’e getirilen boğa ile teke ordugahın dışına çıkarılacak. Derileri, etleri, gübreleri yakılacak.tc “Tekeyi Azazel’e gönderen adam giysilerini yıkayıp kendisi de yıkandıktan sonra ordugaha girecek.4e Günah sunusunun yağını sunakta yakacak.A} Kutsal bir yerde yıkanıp kendi giysilerini giyecek. Sonra çıkıp kendisi ve halk için getirilen yakmalık sunuları sunacak, kendisinin ve halkın günahlarını bağışlatacak.  “Sonra Harun Buluşma Çadırı’na girecek. En Kutsal Yer’e girerken giydiği keten giysileri çıkarıp orada bırakacak.y Teke İsrail halkının bütün suçlarını yüklenerek ıssız bir ülkeye taşıyacak. Adam tekeyi çöle salacak.hK İki elini tekenin başına koyacak, İsrail halkının bütün suçlarını, isyanlarını, günahlarını açıklayarak bunları tekenin başına aktaracak. Sonra bu iş için atanan bir adamla tekeyi çöle gönderecek.wi “Harun En Kutsal Yer’i, Buluşma Çadırı’nı, sunağı arındırdıktan sonra, canlı tekeyi sunacak.   Kanı parmağıyla yedi kez sunağa serpecek. Böylece sunağı İsrail halkının kirliliğinden arındırıp kutsal kılacak. ; Harun RAB’bin huzurunda bulunan sunağa çıkıp sunağı arındıracak, boğanın ve tekenin kanını sunağın boynuzlarına çepeçevre sürecek.R Harun kendisi, ailesi ve bütün İsrail topluluğunun günahlarını bağışlatmak için En Kutsal Yer’e girdiğinde, dışarı çıkıncaya kadar Buluşma Çadırı’nda hiç kimse bulunmayacak.a= Böylece En Kutsal Yer’i İsrail halkının kirliliklerinden, isyanlarından, bütün günahlarından arındıracak. Buluşma Çadırı için de aynı şeyi yapacak. Çünkü kirli insanların arasında bulunuyor.fG “Bundan sonra, halk için günah sunusu olarak tekeyi kesecek. Kanını perdenin arkasına götürecek. Boğanın kanıyla yaptığı gibi tekenin kanını da Bağışlanma Kapağı’nın üzerine ve önüne serpecek. Sonra boğanın kanını alıp parmağıyla kapağın üzerine, doğuya doğru serpecek. Kapağın önünde yedi kez bunu yineleyecek.>w Orada, RAB’bin huzurunda buhuru korların üzerine koyacak; buhurun dumanı Levha Sandığı’nın üzerindeki Bağışlanma Kapağı’nı kaplayacak. Öyle ki, Harun ölmesin.-U RAB’bin huzurunda bulunan sunağın üzerindeki korları buhurdana koyup iki avuç dolusu ince öğütülmüş güzel kokulu buhurla perdenin arkasına geçecek.4 c “Harun kendisi için günah sunusu olarak boğayı getirecek. Böylece kendisinin ve ailesinin günahlarını bağışlatacak. Bu günah sunusunu kendisi için kesecek. 5 Azazel’e düşen tekeyi ise halkın günahlarını bağışlatmak için canlı olarak RAB’be sunacak. Onu çöle salıp Azazel’e gönderecek.T # Harun kurada RAB’be düşen tekeyi getirip günah sunusu olarak sunacak.K  İkisi üzerine kura çekecek. Biri RAB için, biri Azazel için.n W Sonra iki tekeyi alıp RAB’bin huzuruna, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne götürecek.  “Harun boğayı kendisi için günah sunusu olarak sunacak. Böylece kendisinin ve ailesinin günahlarını bağışlatacak.mU İsrail topluluğu günah sunusu olarak Harun’a iki teke, yakmalık sunu olarak bir koç verecek. ; Kutsal keten mintan, keten don giyecek, keten kuşak bağlayacak, keten sarık saracak. Bunlar kutsal giysilerdir. Bunları giymeden önce yıkanacak.|s Harun En Kutsal Yer’e ancak günah sunusu olarak bir boğa, yakmalık sunu olarak da bir koç sunarak girebilir.{q RAB’bin huzuruna yaklaştıkları için ölen Harun’un iki oğlunun ölümünden sonra RAB Musa’ya şöyle dedi: “Ağabeyin Harun’a de ki, perdenin arkasındaki En Kutsal Yer’e ikide bir girmesin, Antlaşma Sandığı’nın üzerindeki Bağışlanma Kapağı’na yaklaşmasın. Yoksa ölür. Çünkü ben kapağın üstünde, bulut içinde görünüyorum.z q RAB’bin huzuruna yaklaştıkları için ölen Harun’un iki oğlunun ölümünden sonra RAB Musa’ya şöyle dedi: “Ağabeyin Harun’a de ki, perdenin arkasındaki En Kutsal Yer’e ikide bir girmesin, Antlaşma Sandığı’nın üzerindeki Bağışlanma Kapağı’na yaklaşmasın. Yoksa ölür. Çünkü ben kapağın üstünde, bulut içinde görünüyorum.*O! Akıntısı olan, boşalarak kirlenen adam, âdet gören kadın, akıntısı olan erkek ya da kadın ve kirli sayılan kadınla yatan erkekle ilgili yasa budur.*O Akıntısı olan, boşalarak kirlenen adam, âdet gören kadın, akıntısı olan erkek ya da kadın ve kirli sayılan kadınla yatan erkekle ilgili yasa budur.- “ ‘İsrail halkını kirliliğinden arındıracaksın. Öyle ki, aralarında bulunan konutumu kirletip kirlilik içinde ölmesinler.’ ” ; Kâhin birini günah sunusu, ötekini yakmalık sunu olarak sunacak. Böylece kadını kanamasından doğan kirlilikten RAB’bin huzurunda arıtacak.~ Sekizinci gün iki kumru ya da iki güvercin alıp Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getirecek ve bunları kâhine verecek.]}5 “ ‘Ama kanama durursa, kadın yedi gün bekleyecek, sonra temiz sayılacaktır.v|g Kim bunlara dokunursa kirli sayılacak. Giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli kalacaktır.{ Kanaması olduğu sürece, âdet günlerinde olduğu gibi, yattığı her yatak ve üzerine oturduğu her şey kirli sayılacaktır.fzG “ ‘Eğer bir kadının âdet günleri dışında uzun süreli bir kanaması varsa, ya da kanaması âdet günlerinden sonra da devam ediyorsa, kanaması olduğu sürece âdet günlerinde olduğu gibi kirli sayılır.y Âdet gören kadının kirliliği onunla yatan adama da bulaşır. Adam yedi gün kirli kalır ve yattığı her yatak kirli sayılır. x Kadının yatağındaki ya da oturduğu şeyin üzerindeki herhangi bir eşyaya dokunan herkes akşama kadar kirli sayılacaktır.w% Kim kadının üzerine oturduğu herhangi bir şeye dokunursa, o da giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.uve Kim kadının yatağına dokunursa, giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.sua Âdet gördüğü günlerde kadının üzerinde yattığı ya da oturduğu her şey kirli sayılacaktır.t  “ ‘Âdet gördüğü için kan kaybeden kadın yedi gün kirli sayılacak. Ona dokunan da akşama kadar kirli sayılacak.s Bir adam kadınla cinsel ilişkide bulunurken menisi akarsa, ikisi de yıkanacak ve akşama kadar kirli sayılacaklardır.krQ Üzerine meni bulaşan her giysi ya da deri eşya yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.uqe “ ‘Eğer bir adamdan meni akarsa, bedeninin tümünü yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır.p Kâhin birini günah sunusu, ötekini yakmalık sunu olarak sunacak. Böylece akıntısı olan adamı RAB’bin huzurunda arıtacak."o? Sekizinci gün iki kumru ya da iki güvercin alıp RAB’bin huzuruna, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne gelecek ve bunları kâhine verecek."n? “ ‘Eğer adamın akıntısı kesilirse, paklanmak için yedi gün bekleyecek. Sonra giysilerini yıkayacak, akarsuda yıkanacak ve temiz sayılacak.nmW Akıntısı olan adamın dokunduğu toprak kap parçalanacak, tahta kap ise suyla çalkalanacaktır.l Akıntısı olan adam ellerini yıkamadan kime dokunursa o kişi giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.^k7 Adamın üzerine oturduğu ya da yattığı herhangi bir eşyaya dokunan, akşama kadar kirli sayılacaktır. Bu eşyaları taşıyan herkes giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.Jj Akıntısı olan adamın bindiği her eyer kirli sayılacaktır.i! Eğer akıntısı olan adam temiz bir adama tükürürse, o kişi giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.h} Kim akıntısı olan adamın bedenine dokunursa giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.g Adamın üzerine oturduğu bir eşyaya oturan da giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.kfQ Kim yatağına dokunursa, giysilerini yıkayacak, yıkanacak, akşama kadar kirli sayılacaktır.Te# Üzerinde yattığı her yatak ve oturduğu her şey kirli sayılacaktır.ydm Akıntı ister devam etsin, ister kesilsin adamı kirletir. Akıntının neden olduğu kirlilikler şunlardır:icM “İsrail halkına deyin ki, ‘Adamın erkeklik organında akıntı varsa, akıntı kirlidir..b [ RAB Musa’yla Harun’a şöyle dedi:xak9 Bunların ne zaman kirli, ne zaman temiz olduğu bu yasaya göre bilinebilir. Deri hastalığı yasası budur.`8 Her türlü deri hastalığı, uyuz, giysiye ya da eve bulaşan küf, şiş, kabuk ya da parlak lekelerle ilgili yasa budur._7 Her türlü deri hastalığı, uyuz, giysiye ya da eve bulaşan küf, şiş, kabuk ya da parlak lekelerle ilgili yasa budur.^6 Her türlü deri hastalığı, uyuz, giysiye ya da eve bulaşan küf, şiş, kabuk ya da parlak lekelerle ilgili yasa budur.]5 Sonra canlı kuşu kent dışına, kıra salacak. Böylece evin kirliliğini bağışlatacak ve ev temiz sayılacaktır.”\}4 Böylece kuşun kanı, akarsu, canlı kuş, sedir ağacı, mercanköşkotu ve kırmızı iplikle evi paklamış olacak.[13 Sedir ağacını, mercanköşkotunu, kırmızı ipliği, canlı kuşu alıp kesilen kuşun kanına ve akarsuya batıracak. Yedi kez eve serpecek.JZ2 Kuşlardan birini toprak bir kapta, akarsuyun üzerinde kesecek.aY=1 Evi paklamak için iki kuş, sedir ağacı, kırmızı iplik ve mercanköşkotu alacak. X0 “Ev sıvandıktan sonra kâhin eve girip bakacak, küf yayılmamışsa evi temiz ilan edecek. Çünkü küf geçmiş demektir.EW/ O evde yatan ya da yemek yiyen biri giysilerini yıkamalı.XV+. Evin kapalı olduğu günlerde, eve giren biri akşama kadar kirli sayılacak.zUo- Yıkılmalıdır. Taşları, keresteleri, bütün harcı kent dışına, kirli sayılan bir yere atılmalıdır.eTE, kâhin gidip eve bakacak. Küf yayılmışsa, önü alınamaz demektir. Ev kirli sayılır.sSa+ “Taşları sökülüp sıvası kazınan evde yeni sıva yapıldıktan sonra küf yine ortaya çıkarsa,UR%* Sökülen taşların yerine başka taşlar koyup evi yeniden sıvayacaklar.sQa) Evin içindeki bütün sıvayı kazdıracak. Moloz kentin dışına, kirli sayılan bir yere dökülecek.mPU( küflü taşları söküp kentin dışına, kirli sayılan bir yere atmaları için buyruk verecek.]O5' Yedinci gün geri dönecek ve eve yine bakacak. Eğer küf duvarlara yayılmışsa,GN & kâhin evi terk edecek ve yedi gün süreyle kapalı tutacak. M % Duvarlara yayılan küfe bakacak. Eğer küf yeşilimsi ya da kırmızımsı lekeler halindeyse ve duvarın içine işlemişse,L-$ Kâhin küfe bakmaya gitmeden önce, evdeki her şeyin kirli sayılmaması için evin boşaltılmasını buyuracak. Sonra evi görmeye gidecek.gKI# ev sahibi gidip kâhine, ‘Evimde küfe benzer bir hastalık gördüm’ diye haber vermeli.J}" “Size mülk olarak vereceğim Kenan ülkesine gittiğiniz zaman, ülkenizdeki bir eve küf hastalığı gönderirsem,/I[! RAB Musa’yla Harun’a şöyle dedi:mHU Deri hastası olup da temiz kılınmaya parasal gücü yetmeyen kişiler için bu yasa geçerlidir.xGk Sonra kişinin gücü oranında aldığı kumrulardan ya da güvercinlerden birini günah sunusu, öbürünü yakmalık sunu olarak tahıl sunusuyla birlikte sunacak. Kâhin böylece pak kılınan kişiyi RAB’bin huzurunda arıtacak.”xFk Sonra kişinin gücü oranında aldığı kumrulardan ya da güvercinlerden birini günah sunusu, öbürünü yakmalık sunu olarak tahıl sunusuyla birlikte sunacak. Kâhin böylece pak kılınan kişiyi RAB’bin huzurunda arıtacak.”nEW RAB’bin huzurunda pak kılınacak kişiyi arıtmak üzere avucunda kalan yağı başına sürecek.2D_ Avucundaki yağdan pak kılınacak kişinin sağ kulak memesine, sağ elinin ve sağ ayağının baş parmağına, suç sunusunun kanını sürdüğü yerlere sürecek.bC? Sağ parmağını sol avucundaki yağa batırarak RAB’bin huzurunda yedi kez serpecek.=Bw Sonra kendi sol avucuna biraz zeytinyağı dökecek."A? Suç sunusu olan kuzuyu kesecek. Sununun kanını pak kılınan kişinin sağ kulak memesine, sağ elinin ve sağ ayağının baş parmağına sürecek.@ Kâhin suç sunusu olan erkek kuzuyla bir log zeytinyağını alıp sallamalık sunu olarak RAB’bin huzurunda sallayacak.? Pak kılınmak için sekizinci gün hepsini RAB’bin huzuruna, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getirip kâhine verecek.z>o Gücü oranında biri günah sunusu, öbürü yakmalık sunu olmak üzere iki kumru ya da iki güvercin sunacak.g=I “Eğer kişi yoksulsa ve bunları alacak gücü yoksa, arınmak üzere sallamalık suç sunusu olarak bir erkek kuzu, tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda bir efa ince un ve bir log zeytinyağı alacak.}<u Yakmalık sunuyla tahıl sunusunu sunakta sunacak. Böylece kâhin kişiyi arıtacak ve kişi temiz sayılacaktır.u;e Sonra günah sunusunu sunarak pak kılınacak kişiyi kirliliğinden arıtacak ve yakmalık sunuyu kesecek.u:e Ayrıca pak kılınacak kişinin başına avucunda kalan yağı sürerek RAB’bin huzurunda onu arıtacak.(9K Pak kılınacak kişinin sağ kulak memesine, sağ elinin ve sağ ayağının baş parmağına, suç sunusunun kanı üzerine avucunda kalan yağdan sürecek.b8? Sağ elinin parmağını zeytinyağına batırıp RAB’bin huzurunda yedi kez serpecek.Q7 Sonra bir log zeytinyağından biraz alarak kendi sol avucuna dökecek.6 Kâhin pak kılınacak kişinin sağ kulak memesine, sağ elinin ve sağ ayağının baş parmağına suç sunusunun kanından sürecek.)5M Erkek kuzuyu günah sunusunun ve yakmalık sununun kesildiği kutsal yerde kesecek. Çünkü günah sunusu gibi suç sunusu da kâhine aittir. Çok kutsaldır.;4q Sonra kâhin erkek kuzulardan birini alıp bir log zeytinyağıyla birlikte RAB’be suç sunusu olarak sunacak. Sallamalık sunu olarak bunları RAB’bin huzurunda sallayacak.$3C Paklama işiyle görevli kâhin bütün bunları ve pak kılacağı kişiyi RAB’bin huzurunda, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde bekletecek.E2 “Sekizinci gün kusursuz iki erkek kuzu, bir yaşında kusursuz bir dişi kuzu, tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa ince un ve bir log zeytinyağı getirecek.21_ Yedinci gün saçını, sakalını, kaşlarını, bedenindeki bütün kılları tıraş edecek. Giysilerini yıkayacak, kendisi de yıkandıktan sonra temiz sayılacak.S0! Pak kılınacak kişi giysilerini yıkayacak, bütün kıllarını tıraş edecek ve yıkanacak. Bundan sonra pak sayılacak. Artık ordugaha girebilir, ama yedi gün çadırının dışında kalmalı.q/] ve pak kılınacak kişinin üzerine yedi kez serpecek, onu temiz ilan edip canlı kuşu kıra salacak..# Sonra kâhin canlı kuşu, sedir ağacını, kırmızı ipliği ve mercanköşkotunu akarsuyun üzerinde kesilen kuşun kanına batıracak_-9 Kâhinin buyruğuyla kuşlardan biri toprak bir kapta, akarsuyun üzerinde kesilecek. ,  pak kılınacak kişi için iki temiz, canlı kuş, sedir ağacı, kırmızı iplik ve mercanköşkotu getirilmesini buyuracak.P+ Kâhin hastaya ordugahın dışında bakacak. Hastalık iyileşmişse,l*S “Deri hastasının temiz kılınacağı gün şu yasa geçerlidir: Hasta kâhine götürülecek.#) E RAB Musa’ya şöyle dedi:( ; Küfün bulaştığı yün ya da keten giysiyi, kumaşı veya deri eşyayı kirli ya da temiz ilan etmenin yasası budur.' : Yıkanan giysiden, kumaştan ya da deri bir eşyadan küf geçmişse, yeniden yıkanacak. Sonra temiz sayılacaktır.” & 9 Eğer kumaşta, giyside ya da herhangi bir deri eşyada yine küf görülürse, küf yayılıyor demektir; eşyayı yakacaksın.% 8 “Küflü eşya yıkandıktan sonra, küfte bir solma varsa, kâhin giysideki, derideki ya da kumaştaki küflü kısmı yırtacak.Y$- 7 Küflü eşya yıkandıktan sonra yeniden kâhine gösterilmeli. Küf yayılmasa bile rengi değişmemişse, kirli sayılacak. Yakılmalıdır. Gerek iç yüzünü, gerekse dış yüzünü küf kemirmiştir.j#O 6 buyruk verecek ve küflü eşya yıkanacak. Kâhin onu yedi gün daha kapalı bir yerde tutacak.s"a 5 “Kâhin giyside, kumaşta ya da herhangi bir deri eşyada bulunan küfün yayılmadığını görürse,9!m 4 Üzerinde küf bulunan yün ya da keten giysi, kumaş ya da her türlü deri eşya kâhin tarafından yakılacaktır. Çünkü önü alınamaz bir küftür ve yakılmalıdır.> w 3 Yedinci gün ona yine bakacak. Eğer kumaştaki, giysideki veya herhangi bir amaçla kullanılan deri eşyadaki küf yayılmışsa, bu tehlikeli bir küftür. Kirli sayılacaktır.D 2 Kâhin ona bakacak ve yedi gün kapalı bir yerde tutacak.5 1 giyside, deride, deri eşyada, örgü ipinde, kumaşta görülen küf yeşilimsi ya da kırmızımsı bir renk almışsa, kâhine gösterilmelidir.S! 0 yün ya da keten bir kumaşta, deri ya da deri eşyada küf görülürse,)O / “Yün ya da keten bir giyside, . Hastalığı devam ettiği sürece kirli sayılacaktır, çünkü kirlenmiştir. Halktan uzak, ordugahın dışında yaşamalıdır.”.W - “Böyle bir hastalığa yakalanan kişinin giysileri yırtık, saçları dağınık olmalı; kişi ağzını örtüp, ‘Kirliyim! Kirliyim!’ diye bağırmalı.  , adam deri hastalığına yakalanmıştır. Kirlidir. Başındaki yaradan ötürü kâhin kesinlikle onu kirli ilan edecektir.1 + Kâhin adama bakacak. Saçı dökülmüş baş ya da alındaki şişler deri hastalığının yol açtığı yaralar gibi kırmızımsı-beyazsa,4c * Ama saçı dökülmüş ya da alnı açılmış adamın başında veya alnında kırmızımsı-beyaz yaralar çıkmışsa, adam deri hastalığına yakalanmış demektir.V' ) Saçının önü dökülmüşse alnı açılmış demektir. Temiz sayılır.Q ( “Eğer adamın saçı dökülmüşse, sadece keldir. Temiz sayılır.y ' kâhin ona bakmalı. Derideki lekeler beyaz ve solgunsa, sadece deride çıkan kırmızı lekelerdir. Kişi temizdir.O & “Bir erkeğin ya da kadının derisinde beyaz parlak lekeler varsa,3 % Ama kâhine göre uyuz ilerlememiş, üzerinde siyah kıl bitmişse, hastalık geçmiş demektir. Kişi temizdir. Kâhin onu temiz ilan edecektir.  $ kâhin ona yeniden bakmalı. Uyuz yayılmışsa, yarada sarı kıl olup olmamasına bakılmaksızın kişi kirli sayılacaktır.J # Ama hasta temiz ilan edildikten sonra uyuz derisine yayılırsa,/Y " Yedinci gün uyuza yine bakacak; uyuz deriye yayılmamışsa, derine inmemişse, hastayı temiz ilan edecektir. Hasta giysilerini yıkayacak ve temiz sayılacaktır.} ! hasta tıraş olacak, ama uyuz olan yerlere dokunmayacaktır. Kâhin hastayı yedi gün daha kapalı bir yerde tutacak.| s Yedinci gün yaraya yine bakacak; uyuz deriye yayılmamışsa, üzerinde sarı kıl yoksa, uyuz derine inmemişse, 5  Ancak kâhin bu tür bir yaraya baktığı zaman, yara derine inmemişse, üzerinde siyah kıl yoksa, hastayı yedi gün kapalı bir yerde tutacak.L   kâhin yaraya bakmalı. Yara derine inmişse ve üzerinde ince sarı tüyler varsa, hastayı kirli ilan edecektir. Çünkü hasta uyuzdur. Baş ya da çenede görülen bir deri hastalığıdır.P   “Bir erkeğin ya da kadının başında ya da çenesinde yara varsa,B   Eğer derideki parlak leke geçmemiş, ama yayılmamış ve solmuşsa, yanıktan doğan bir şişliktir. Kâhin kişiyi temiz ilan edecektir. Çünkü yanık yarasının kabuğudur bu.-  Yedinci gün kişiye yine bakacak, eğer leke deriye yayılmışsa, onu kirli ilan edecek. Çünkü kişi deri hastalığına yakalanmıştır.  Ama parlak lekede kıl ağarması yoksa, leke derine inmemiş ve solmuşsa, kâhin hastayı yedi gün kapalı bir yerde tutacaktır.iM  kâhin yaraya bakmalı. Parlak lekenin üzerindeki kıllar ağarmış, leke derine inmişse, yanıkta deri hastalığı var demektir. Kâhin kişiyi kirli ilan edecektir, çünkü kişi deri hastalığına yakalanmıştır.sa  “Deride ateş yanığı varsa ve et kırmızımsı-beyaz ya da beyaz, parlak bir leke haline gelmişse,q]  Parlak leke geçmemiş ama yayılmamışsa, bu çıban kabuğudur. Kâhin kişiyi temiz ilan edecektir.  Eğer derideki yara yayılıyorsa, kâhin kişiyi kirli ilan edecektir; çünkü kişi hastalığa yakalanmış demektir.3  Ama kâhin hastaya baktığında yarada beyaz kıl yoksa, yara derine inmemiş ve yara solmuşsa, kişiyi yedi gün kapalı bir yerde tutacaktır.6g  Kâhin hastaya bakacak, görünen yara derine inmiş, üzerindeki kıllar ağarmışsa, kişiyi kirli ilan edecektir. Çıbanda baş gösteren bir deri hastalığıdır bu.  ama bir süre sonra çıbanın yerinde beyaz bir şiş, ya da kırmızımsı-beyaz parlak bir leke oluşmuşsa, kâhine göstermeli.)O  “Derideki çıban iyileşmiş,k~Q  Kâhin hastaya bakacak, yara beyazlaşmışsa, yarayı temiz ilan edecek. Kişi temiz sayılacak.X}+  Eğer kızıl et iyileşir, beyazlaşırsa, hasta yine kâhine görünmelidir.p|[  Kâhin kızıl et görürse, kişiyi kirli ilan edecektir. Kızıl et kirlidir, deri hastalığıdır.D{  Ama kızıl et görülüyorsa, kişi kirli sayılacaktır.~zw kâhin hastaya bakacak ve bedenini hastalık saran kişiyi temiz ilan edecektir. Yaralar beyazlaşmış ve temizdir. y “Eğer deri hastalığı yayılıp kâhinin görebildiği kadarıyla tepeden tırnağa hastanın bütün bedenini kaplamışsa,x) bu müzmin bir deri hastalığıdır. Kâhin kişiyi kirli ilan edecek, ama kapalı yerde tutmayacaktır. Çünkü kişi zaten kirlenmiştir. w  Kâhin ona bakacak. Derideki şiş beyazlaşmış, üzerindeki kıllar ağarmışsa, şişkin yarada kızıl et görünüyorsa,Hv  “Deri hastalığına yakalanan kişi kâhine götürülecek. u   Kâhin kişiye bakacak, derisindeki kabuk yayılmışsa onu kirli ilan edecek. Kişi deri hastalığına yakalanmış demektir.t{  Ancak temiz sayılmak için kâhine muayene olduktan sonra derisindeki kabuk yayılırsa, yine kâhine görünmelidir.Es  Yedinci gün hastaya bir daha bakacak; yara solmuş, deri yüzeyine yayılmamışsa, hastayı temiz ilan edecek. Yara yalnızca kabuktur. Hasta giysilerini yıkayıp temiz sayılacaktır. r  Yedinci gün yaraya bakacak; yara ilerlememiş, deri yüzeyine yayılmamışsa, hastayı yedi gün daha kapalı bir yerde tutacak.q!  Derideki parlak leke beyazsa, derine inmemişse, üzerindeki kıllar ağarmamışsa, kâhin hastayı yedi gün kapalı bir yerde tutacak.?py  Kâhin derideki yaraya bakacak, yarada kıl ağarması varsa ve yara derine inmişse, kişi deri hastalığına yakalanmış demektir. Hastaya bakan kâhin onu kirli ilan edecektir. CI~~}\||~|{zzoyyhxww~w vvuu:ttjsss r|r qqpp7po?nn5mmll^kkj~jichhUgfee>dwccAbaa`_^]]]>\[[PZZ$YkYXKX WW VVLUUUSTwTSS.SReQPPROO}NNCMMjML+KKXJJIICHH GGF}EEGE D[DCC\C BB=BA@@1??b?>g>@==<;::F998776]55[44]463u22271100F/.--@,u+**)))u(( ''E&&:%$$]##}#V""Z!!q _o7Z3tbf%z @ZhWk `   u 0 4[$0<Cu@e2 Efendisiyle hesap görmeli. Kendisini sattığı yıldan özgürlük yılına kadar geçen yılları sayacaklar. Özgürlüğünün bedeli, kalan yılların sayısına göre bir işçinin gündelik ücreti üzerinden hesap edilecektir.p?[1 satıldıktan sonra geri alınma hakkı vardır. Kardeşlerinden biri, amcası, amcasının oğlu veya yakın akrabalarından, ailesinden biri onu geri alabilir. Ya da yeterli para bulursa, kendisi özgürlüğünü geri alabilir.p>[0 satıldıktan sonra geri alınma hakkı vardır. Kardeşlerinden biri, amcası, amcasının oğlu veya yakın akrabalarından, ailesinden biri onu geri alabilir. Ya da yeterli para bulursa, kendisi özgürlüğünü geri alabilir.T=#/ “ ‘Aranızda yaşayan bir yabancı ya da geçici olarak kalan biri zenginleşir, buna karşılık bir İsrailli kardeşin yoksullaşıp kendini ona ya da ailesinin bir bireyine köle olarak satarsa,;<q. Onları miras olarak çocuklarınıza bırakabilirsiniz. Yaşamları boyunca size kölelik edecekler. Ancak bir İsrailli kardeşine efendilik etmeyecek, sert davranmayacaksın.;3- Ayrıca aranızda yaşayan yabancıların çocuklarını, ister ülkenizde doğmuş olsun ister olmasın, satın alıp onlara sahip olabilirsiniz.}:u, “ ‘Köleleriniz, cariyeleriniz çevrenizdeki uluslardan olmalı. Onlardan uşak ve cariye satın alabilirsiniz.V9'+ Ona efendilik etmeyecek, sert davranmayacaksın. Tanrın’dan korkacaksın.n8W* Çünkü İsrailliler benim Mısır’dan çıkardığım kullarımdır. Köle olarak satılamazlar.q7]) Sonra çocuklarıyla birlikte yanından ayrılıp ailesinin yanına, atalarının toprağına dönecek.6{( Yanında çalışan bir işçi ya da yabancı gibi davranacaksın ona. Özgürlük yılına dek yanında çalışacak.5' “ ‘Aranızda yaşayan bir kardeşin yoksullaşır, kendini köle olarak sana satarsa, onu bir köle gibi çalıştırmayacaksın.y4m& Ben Kenan ülkesini size vermek ve Tanrınız olmak için sizleri Mısır’dan çıkaran Tanrınız RAB’bim.Z3/% Ona faizle para vermeyeceksin. Ödünç verdiğin yiyecekten kâr almayacaksın.i2M$ Ondan faiz ve kâr alma. Tanrın’dan kork ki, kardeşin yanında yaşamını sürdürebilsin.1+# “ ‘Bir kardeşin yoksullaşır, muhtaç duruma düşerse, ona yardım etmelisin. Aranızda kalan bir yabancı ya da konuk gibi yaşayacak.k0Q" Kentlerinin çevresindeki otlaklar ise satılamaz. Çünkü bunlar onların kalıcı mülküdür.]/5! Eğer bir Levili bu kentlerde sattığı evi geri alamazsa, özgürlük yılında ev kendisine geri verilecektir. Çünkü Levililer’in kentlerindeki evler onların İsrail halkının arasındaki mülkleridir.x.k “ ‘Ancak Levililer kendilerine ait kentlerde sattıkları evleri her zaman geri alma hakkına sahiptirler.?-y Ama surlarla çevrilmemiş köylerdeki evler tarlalar gibi işlem görecektir. İlk sahibinin evi geri alma hakkı olacak, özgürlük yılında evi satın alan onu geri verecektir.I,  Eğer bir yıl içinde evini geri almazsa, ev temelli olarak alıcıya geçecek, kuşaklar boyunca yeni sahibinin olacaktır. Özgürlük yılında ev yeni sahibinin elinden alınmayacaktır.+ “ ‘Surlu bir kentte evini satan adamın evi sattıktan tam bir yıl sonrasına kadar onu geri alma hakkı olacaktır.K* Ancak toprağını geri alacak parayı bulamazsa, toprak özgürlük yılına kadar onu satın alan adama ait olacak. O yıl toprağı elinden çıkaracak, satan adam da toprağına kavuşacak.) satış yaptıktan sonra geçen yılları hesaplayacak ve geri kalan parayı toprağını sattığı adama ödeyip toprağına dönecek.p([ Toprağını satın alacak yakın bir akrabası yoksa, sonradan durumu düzelir, yeterli para bulursa,'/ Kardeşlerinizden biri yoksullaşır, toprağının bir parçasını satmak zorunda kalırsa, en yakın akrabası gelip toprağı geri alabilir.{&q Miras alacağınız ülkenin her yerinde tarlanın asıl sahibine tarlasını geri alma hakkı tanımalısınız.q%] “ ‘Tarlanız temelli olarak satılamaz. Çünkü bana aittir. Sizse yabancısınız, konuğumsunuz.y$m Sekizinci yıl toprağınızı ekerken, dokuzuncu yıl ürün alıncaya kadar eski ürününüzü yiyeceksiniz.g#I altıncı yıl size öyle bir bereket göndereceğim ki, toprak üç yıllık ürün verecek.j"O Toprağımızı ekmez, ürünümüzü toplamazsak, yedinci yıl ne yiyeceğiz? diye sorarsanız,]!5 Ülke de ürün verecek, sizi doyuracak ve orada güvenlik içinde oturacaksınız.  “ ‘Kurallarıma uyacak, ilkelerimi özenle yerine getireceksiniz. Böylece ülkede güvenlik içinde yaşayacaksınız.eE Birbirinize haksızlık yapmayacak, Tanrınız’dan korkacaksınız. Tanrınız RAB benim.ym Yılların sayısı çoksa fiyatı artıracak, azsa indireceksin. Çünkü sana yıllık ürünlerini satıyor.'I Eğer sen ondan alıyorsan, özgürlük yılından sonraki yılların sayısına göre ödeyeceksin, o da sana ürün yıllarının sayısına göre satacak.iM Bir komşuna tarla satar ya da ondan tarla alırsan, birbirinize haksızlık yapmayacaksınız.I  “ ‘Özgürlük yılında herkes kendi toprağına dönecek. Çünkü o yıl özgürlük yılıdır. Sizin için kutsaldır. Yalnız tarlalarda kendiliğinden yetişeni yiyebilirsiniz.0[ Ellinci yıl sizin için özgürlük yılı olacak. O yıl ekmeyecek, ürünün ardından süreni biçmeyecek, budanmamış asmanın üzümlerini toplamayacaksınız.<s Ellinci yılı kutsal sayacak, bütün ülke halkı için özgürlük ilan edeceksiniz. O yıl sizin için özgürlük yılı olacak. Herkes kendi toprağına, ailesine dönecek. Sonra, yedinci ayın onuncu günü, yani günahları bağışlatma günü, bütün ülkede yüksek sesle boru çalınacak."? “ ‘Yedi yılda bir kutlanan Şabat yıllarının yedi kez geçmesini bekleyin. Yedi kez geçecek Şabat yıllarının toplamı kırk dokuz yıldır.iM Ülkede yetişen ürünler kendi hayvanlarınızı da yabanıl hayvanları da doyuracak.’ ”;q Şabat Yılı’nda ülke ne ürün verirse, sizin için, köleleriniz, cariyeleriniz, yanınızda çalışan ücretliler ve aranızda yaşayan yabancılar için yiyecek olacak.# Hasadının ardından süreni biçmeyecek, budanmamış asmanın üzümlerini toplamayacaksın. O yıl ülke için dinlenme yılı olacak.  Ama yedinci yıl toprak dinlenecek. O yıl Şabat Yılı olacak, RAB’be adanacak. Tarlanı ekmemeli, bağını budamamalısın.]5 Altı yıl tarlanı ekeceksin, bağını budayacaksın, ürününü toplayacaksın.zo “İsrail halkına de ki, ‘Size vereceğim ülkeye girdiğiniz zaman, ülke RAB için Şabat’ı kutlamalı.5 i RAB Sina Dağı’nda Musa’ya şöyle dedi:lS Musa bunları İsrail halkına bildirdikten sonra, halk RAB’be lanet eden adamı ordugahın dışına çıkardı ve taşlayarak öldürdü. Böylece İsrail halkı RAB’bin Musa’ya verdiği buyruğu yerine getirmiş oldu.[ 1 Yerli yabancı herkes için tek bir yasanız olacak. Tanrınız RAB benim.’ ”W ) Hayvan öldüren yerine bir hayvan verecek, adam öldüren öldürülecektir.  Kırığa karşılık kırık, göze göz, dişe diş olmak üzere, ona ne yaptıysa kendisine de aynı şey yapılacaktır.K  Kim komşusunu yaralarsa, kendisine de aynı şey yapılacaktır. y Başkasının hayvanını öldüren, yerine bir hayvan vererek aldığı canın karşılığını canla ödeyecektir.<u “ ‘Adam öldüren kesinlikle öldürülecektir.&G RAB’be söven kesinlikle öldürülecektir. Bütün topluluk onu taşlayacak. İster yerli ister yabancı olsun, RAB’be söven herkes öldürülecektir.iM İsrail halkına de ki, ‘Kim Tanrısı’na lanet ederse günahının cezasını çekecektir.  “Onu ordugahın dışına çıkar. Ettiği laneti duyan herkes elini adamın başına koysun ve bütün topluluk onu taşlasın.$E RAB Musa’ya şöyle dedi:D Adamı göz altına alıp RAB’bin kararını beklediler.% İsrailli kadının oğlu RAB’be sövdü, lanet etti. Onu Musa’ya getirdiler. Annesi Dan oymağından Divri’nin kızı Şelomit’ti. İsrailliler arasında annesi İsrailli babası Mısırlı bir adam vardı. Ordugahta onunla bir İsrailli arasında kavga çıktı.0[ Ve Harun’la oğullarına ait olacak. Onu kutsal bir yerde yiyecekler. Çünkü çok kutsaldır. RAB için yakılan sunulardan onların sürekli bir payı olacak.”! Bu ekmek, İsrail halkı adına sonsuza dek sürecek bir antlaşma olarak, her Şabat Günü aksatılmadan RAB’bin huzurunda dizilecek.~ İki sıra ekmeğin yanına anma payı olarak saf günnük koyacaksın. Bu RAB için yakılan sunu olacak ve ekmeğin yerini alacak.v}g Bunları RAB’bin huzurunda iki sıra halinde, altışar altışar saf altın masanın üzerine dizeceksin.h|K “İnce undan on iki pide pişireceksin. Her biri efanın onda ikisi ağırlığında olacak.Y{- RAB’bin huzurunda saf altın kandillikteki kandiller sürekli yanacaktır.”ezE Harun kandilleri benim huzurumda, Buluşma Çadırı’nda, Levha Sandığı’nın önündeki perdenin dışında, akşamdan sabaha kadar sürekli yanar biçimde tutacak. Kuşaklar boyunca sürekli bir kural olacak bu.}yu “İsrail halkına buyruk ver, kandilin sürekli yanıp ışık vermesi için saf sıkma zeytinyağı getirsinler.#x E RAB Musa’ya şöyle dedi:Kw, Böylece Musa İsrail halkına RAB’bin bayramlarını bildirdi.%vE+ Öyle ki, gelecek kuşaklar İsrail halkını Mısır’dan çıkardığım zaman çardaklarda barındırdığımı bilsinler. Tanrınız RAB benim.’ ”duC* Yedi gün çardaklarda kalacaksınız. Bütün yerli İsrailliler çardaklarda yaşayacak.$tC) Bunu her yıl yedi gün RAB’bin bayramı olarak kutlayacaksınız. Kuşaklar boyunca sürekli bir yasa olacak bu. Bayramı yedinci ay kutlayacaksınız.Ps( İlk gün meyve ağaçlarının güzel meyvelerini, hurma dallarını, sık yapraklı ağaç dallarını, vadi kavaklarını toplayıp Tanrınız RAB’bin önünde yedi gün şenlik yapacaksınız.Gr ' “ ‘Yedinci ayın on beşinci günü, topraklarınızın ürünlerini devşirdiğiniz zaman RAB için yedi gün bayram yapacaksınız. Birinci ve sekizinci gün dinlenme günleri olacak.;qq& Bunlar RAB’bin kutlamanızı istediği Şabat günlerinin, RAB’be sunduğunuz armağanların, bütün dilek adaklarının ve gönülden verilen sunuların dışındadır.–zpo% –“ ‘Kutsal toplantılar olarak ilan edeceğiniz RAB’bin bayramları bunlardır. Bayramlarda RAB için yakılan sunuyu, yakmalık sunuyu, tahıl sunusunu, kurbanı, dökmelik sunuları günün gereğine uygun biçimde sunacaksınız.bo?$ Yedi gün RAB için yakılan sunu sunacaksınız. Sekizinci gün kutsal bir toplantı düzenlemeli, RAB için yakılan sunu sunmalısınız. Bu bayramın son toplantısıdır. Gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.`n;# İlk gün kutsal bir toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.m5" “İsrail halkına de ki, ‘Yedinci ayın on beşinci günü Çardak Bayramı başlar. Bu bayramı RAB’bin onuruna yedi gün kutlayacaksınız.$lE! RAB Musa’ya şöyle dedi:7ki O gün sizin için Şabat, dinlenme günü olacak. İsteklerinizi denetleyeceksiniz. Ayın dokuzuncu günü, akşamdan ertesi akşama kadar Şabat’ı kutlayacaksınız.”kjQ Hiç iş yapmayacaksınız. Yaşadığınız her yerde kuşaklar boyunca sürekli yasa olacak bu.Ki O gün herhangi bir iş yapanı halkın arasından yok edeceğim.Rh O gün isteklerini denetlemeyen herkes halkın arasından atılacaktır.g) O gün hiç iş yapmayacaksınız. Çünkü Tanrınız RAB’bin huzurunda günahlarınızı bağışlatacağınız bağışlanma günüdür.=fu “Yedinci ayın onuncu günü günahların bağışlanma günüdür. Kutsal bir toplantı düzenleyeceksiniz. İsteklerinizi denetleyecek, RAB için yakılan sunu sunacaksınız.$eE RAB Musa’ya şöyle dedi:ad= O gün gündelik işlerinizi yapmayacak, RAB için yakılan sunu sunacaksınız.’ ”c' “İsrail halkına de ki, ‘Yedinci ayın birinci günü dinlenme günüdür, boru çalınarak anma ve kutsal toplantı günü olacaktır.$bE RAB Musa’ya şöyle dedi:Wa) “ ‘Ülkenizdeki ekinleri biçerken tarlalarınızı sınırlarına kadar biçmeyin. Artakalan başakları toplamayın. Onları yoksullara ve yabancılara bırakacaksınız. Tanrınız RAB benim.’ ”#`A O gün kutsal toplantı ilan edecek ve gündelik işlerinizi yapmayacaksınız. Yaşadığınız her yerde kuşaklar boyunca sürekli bir yasa olacak bu.,_S Kâhin iki kuzuyu ilk üründen yapılmış ekmekle birlikte sallamalık sunu olarak RAB’bin huzurunda sallayacak. RAB için kutsal olan bu sunular kâhinindir.g^I Günah sunusu olarak bir teke, esenlik kurbanı olarak bir yaşında iki kuzu sunacaksınız.e]E Ekmekle birlikte yakmalık sunu olarak RAB’be bir yaşında kusursuz yedi kuzu, bir boğa ve iki koç sunacaksınız. Tahıl sunusu ve dökmelik sunuyla sunulan bu sunu, yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden kokudur.A\} Yaşadığınız yerden RAB’be sallamalık sunu olarak iki ekmek getirin. Ekmekler ilk ürünlerden, onda iki efa ince undan yapılacak. Mayayla pişirilip RAB’be öyle sunulacak.w[i Yedinci Şabat’tan sonraki güne kadar elli gün sayın: O gün RAB’be yeni tahıl sunusu sunacaksınız.{Zq “ ‘Şabat’tan sonraki gün sallamalık demeti götürdüğünüz günden başlayarak tam yedi hafta sayın.EY Tanrınız’a bu sunuyu getireceğiniz güne kadar ekmek, kavrulmuş buğday, taze başak yemeyeceksiniz. Yaşadığınız her yerde kuşaklar boyunca sürekli bir yasa olacak bu.’ ” X Kuzuyla birlikte tahıl sunusu olarak yağla yoğrulmuş bir efa ince unun onda ikisi sunulacak. RAB için yakılan sunu ve O’nu hoşnut eden koku olacak bu. Yakmalık sunuyla birlikte dökmelik sunu olarak bir hin şarabın dörtte birini sunacaksınız.zWo Demetin sallandığı gün, yakmalık sunu olarak RAB’be bir yaşında kusursuz bir erkek kuzu sunacaksınız.zVo Kabul edilmeniz için, kâhin demeti RAB’bin huzurunda sallayacak. Demet Şabat’tan sonraki gün sallanacak.&UG “İsrail halkına de ki, ‘Size vereceğim ülkeye girip ürününü biçtiğiniz zaman, ilk yetişen ürününüzden bir demet kâhine götüreceksiniz.$TE RAB Musa’ya şöyle dedi:S+ Yedi gün RAB için yakılan sunu sunacaksınız. Yedinci gün kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.’ ”\R3 İlk gün kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.kQQ On beşinci gün RAB’bin Mayasız Ekmek Bayramı’dır. Yedi gün mayasız ekmek yiyeceksiniz.^P7 Birinci ayın on dördüncü günü akşamüstü RAB’bin Fısıh Bayramı başlar.rO_ “ ‘Belirli zamanlarda kutsal toplantılar olarak ilan edeceğiniz RAB’bin bayramları şunlardır:^N7 “ ‘Altı gün çalışacaksınız. Ama yedinci gün olan Şabat dinlenme ve kutsal toplantı günüdür. Hiçbir iş yapmayacaksınız. Yaşadığınız her yerde Şabat’ı RAB’be ayıracaksınız.’ ” M “İsrail halkına de ki, ‘Kutsal toplantılar olarak ilan edeceğiniz bayramlarım, RAB’bin bayramları şunlardır:’ ”#L E RAB Musa’ya şöyle dedi:NK! Tanrınız olmak için sizi Mısır’dan çıkardım. RAB benim.”|Js Kutsal adıma leke sürmeyeceksiniz. İsrail halkı arasında kutsal tanınacağım. Sizi kutsal kılan RAB benim.LI “Buyruklarıma uyacak, onları yerine getireceksiniz. RAB benim.EH Eti aynı gün yenecek, sabaha bırakılmayacak. RAB benim.YG- “RAB’be şükran kurbanı sunduğunuz zaman, kabul edilecek biçimde sunun.XF+ İster inek, ister davar olsun, hayvanla yavrusunu aynı gün kesmeyeceksiniz.AE} “Bir buzağı, kuzu ya da oğlak doğduğu zaman, yedi gün anasının yanında kalacaktır. Sekizinci günden itibaren yakılan sunu olarak RAB’be sunulabilir. Kabul edilecektir.$DE RAB Musa’ya şöyle dedi:&CG Böyle bir hayvanı bir yabancıdan alıp yiyecek sunusu olarak Tanrınız’a sunmayacaksınız. Çünkü sakat ve kusurludur. Kabul edilmeyecektir.’ ”B  Yumurtaları vurulmuş, ezilmiş, burulmuş ya da kesilmiş hayvanı RAB’be sunmayacak, ülkenizde buna yer vermeyeceksiniz.FA Organlarından biri aşırı büyümüş ya da yeterince gelişmemiş bir sığırı veya davarı dilek adağı olarak sunabilirsiniz. Ama gönülden verilen bir sunu olarak kabul edilmez.>@w Kör, sakat, yaralı, yarası irinli, kabuklu ya da uyuz bir hayvanı RAB’be sunmayacaksınız. Yakılan sunu olarak sunak üzerinde RAB’be böyle bir hayvan sunmayacaksınız.i?M Kim gönülden verilen bir sunuyu ya da dilek adağını yerine getirmek için RAB’be esenlik kurbanı olarak sığır veya davar sunmak isterse, kabul edilmesi için hayvan kusursuz olmalı. Hiçbir eksiği bulunmamalı.J> Kusurlu olanı sunmayacaksınız. Çünkü kabul edilmeyecektir.a== sunusunun kabul edilmesi için kusursuz bir erkek sığır, koyun ya da keçi sunmalı.w<i “Harun’la oğullarına ve bütün İsrail halkına de ki, ‘İster İsrailli olsun, ister İsrail’de yaşayan bir yabancı olsun, biriniz RAB’be dilek adağı ya da gönülden verilen sunu olarak yakmalık sunu sunmak istiyorsa,$;E RAB Musa’ya şöyle dedi: : Yoksa kutsal sunuları yiyen öbür insanlara büyük suç yüklemiş olurlar. Çünkü sunuları kutsal kılan RAB benim.’ ”e9E Kâhinler İsrail halkının RAB’be sunduğu kutsal sunuları bayağılaştırmayacaklar.h8K “ ‘Bilmeden kutsal sunuyu yiyen biri, beşte birini üzerine katarak kâhine geri verecek.R7 Ama dul kalmış ya da boşanmış, çocuğu olmamış ve gençliğinde kaldığı baba evine geri dönmüş kâhin kızı babasının ekmeğini yiyebilir. Aile dışından yabancı biri asla yiyemez.f6G Kâhinin kâhin olmayan bir erkekle evlenen kızı bağışlanan kutsal sunuları yemeyecek.c5A Ama kâhinin parayla satın aldığı ya da evinde doğan köle onun yemeğini yiyebilir.p4[ “ ‘Kâhin ailesi dışında hiç kimse kutsal sunuyu yemeyecek; kâhinin konuğu ve işçisi bile..3W “ ‘Kâhinler buyruklarıma uymalıdır. Yoksa günahlarının cezasını çeker, buyruklarımı çiğnedikleri için ölürler. Onları kutsal kılan RAB benim.2 Ölü bulunmuş ya da yabanıl hayvanlar tarafından parçalanmış bir leşi yiyerek kendini kirletmeyecektir. RAB benim.n1W Güneş battıktan sonra temiz sayılır, kutsal sunuları yiyebilir. Çünkü bu onun yiyeceğidir.a0= akşama kadar kirli sayılacak, yıkanmadığı sürece kutsal sunulardan yemeyecektir./ insanı kirli kılacak küçük kara hayvanlarından birine ya da herhangi bir nedenle kirli sayılan bir insana dokunan,_.9 “ ‘Harun soyundan deri hastalığına yakalanmış ya da akıntısı olan biri temiz sayılıncaya kadar kutsal sunuları yemeyecektir. Bir cesede değdiği için kirli sayılan bir şeye dokunan, menisi akan,%-E Gelecek kuşaklar boyunca soyunuzdan biri İsrail halkının bana sunduğu kutsal sunulara kirli olarak yaklaşırsa, onu huzurumdan atacağım. RAB benim.,9 “Harun’a ve oğullarına de ki, ‘İsrail halkının bana sunduğu kutsal sunulardan uzak dursunlar. Kutsal adıma leke sürmesinler. RAB benim.#+ E RAB Musa’ya şöyle dedi:U*% Musa Harun’la oğullarına ve bütün İsrail halkına bunları anlattı.) Ancak perdeye ve sunağa yaklaşmayacaktır. Çünkü kusurludur. Tapınağımı kirletmesin. Onları kutsal kılan RAB benim.’ ”[(1 Böyle bir adam Tanrısı’na sunulan kutsal ve en kutsal yiyecekleri yiyebilir.X'+ Kâhin Harun’un soyundan bu kusurlara sahip hiç kimse RAB için yakılan sunuyu sunmak üzere sunağa yaklaşmayacak. Çünkü kusurludur. Tanrısı’na yiyecek sunusu sunmak üzere sunağa yaklaşamaz.X&+ kambur, cüce, gözü özürlü, uyuz, yarası kabuk bağlamış ya da hadım.#%C kolu veya ayağı kırık,u$e Kusurlu olan, sunağa yaklaşamaz: Kör, topal, yüzü arızalı, organlarından biri aşırı büyümüş,#' “Harun’a de ki, ‘Soyundan gelecek kuşaklar boyunca kusurlu olan hiç kimse yiyecek sunusu sunmak üzere Tanrısı’na yaklaşmasın.$"E RAB Musa’ya şöyle dedi:o!Y Böylece halkının arasında çocuklarına leke sürmemiş olur. Onu kutsal kılan RAB benim.’ ”   Dul, boşanmış, kirletilmiş ya da fahişe bir kadınla evlenmeyecek. Yalnız kendi halkından bakire bir kızla evlenebilir.<u Başkâhinin evleneceği kadın bakire olmalıdır.9m Tapınak hizmetinden ayrılmayacak, Tanrısı’nın Tapınağı’nı kirletmeyecek. Çünkü Tanrı’nın buyurduğu mesh yağıyla Tanrısı’na adanmıştır. RAB benim.`; Hiçbir ölüye yaklaşmayacak. Ölen annesi, babası bile olsa kendini kirletmeyecek.5e “ ‘Öbür kâhinler arasından başına mesh yağı dökülen ve özel giysiler giymek üzere atanan başkâhin, saçlarını dağıtmayacak, giysilerini yırtmayacak. Bir kâhinin kızı fahişelik yaparak kendini kirletirse, hem kendini hem de babasını rezil etmiş olur. Yakılmalıdır.7 Onu kutsal sayın. Çünkü yiyecek sunusunu Tanrınız’a o sunuyor. Sizin için kutsaldır. Çünkü ben kutsalım, sizi kutsal kılan RAB benim. Kâhinler fahişelerle, kirletilmiş kadınlarla, boşanmış kadınlarla evlenmeyecek. Çünkü kâhin Tanrı için kutsal olmalıdır.D Tanrıları için kutsal olacaklar, Tanrıları’nın adını lekelemeyecekler. Çünkü onlar Tanrıları RAB’be yakılan sunu ve yiyecek sunusu sunuyorlar. Kutsal olmaları gerekir.  “ ‘Kâhinler yas tutarken başlarını tıraş etmeyecek, sakallarının uçlarını kesmeyecek, bedenlerini yaralamayacaklar.\3 Halkı arasında bir büyük olarak kendini kirletmemeli, adına leke getirmemeli.M Yanında kalan evlenmemiş kızkardeşi için kendini kirletebilir.iM RAB Musa’ya şöyle dedi: “Harun soyundan gelen kâhinlere de ki, ‘Kâhinlerden hiçbiri yakın akrabası olan annesi, babası, oğlu, kızı ve kardeşi dışında, halkından birinin ölüsüyle kendini kirletmesin.h M RAB Musa’ya şöyle dedi: “Harun soyundan gelen kâhinlere de ki, ‘Kâhinlerden hiçbiri yakın akrabası olan annesi, babası, oğlu, kızı ve kardeşi dışında, halkından birinin ölüsüyle kendini kirletmesin.=u “ ‘Cincilik yapan ve ruh çağıran ister erkek olsun, ister kadın olsun kesinlikle öldürülecektir. Onları taşlayacaksınız. Ölümlerinden kendileri sorumludur.’ ” Benim için kutsal olacaksınız. Çünkü ben RAB kutsalım. Bana ait olmanız için sizi öbür halklardan ayrı tuttum.D “ ‘Temiz hayvanlarla kuşları kirli olanlardan ayırt edeceksiniz. Sizin için kirli ilan ettiğim hayvanlarla, kuşlarla, küçük kara hayvanlarıyla kendinizi kirletmeyeceksiniz.8k Oysa, Siz onların topraklarını sahipleneceksiniz. Bal ve süt akan bu ülkeyi size mülk olarak vereceğim, dedim. Sizi öteki uluslardan ayrı tutan Tanrınız RAB benim.*O Önünüzden kovacağım ulusların törelerine göre yaşamayacaksınız. Çünkü onlar bütün bu kötülükleri yaptılar. Bu yüzden onlardan nefret ettim.& G “ ‘Bütün kurallarıma, ilkelerime uyacak, onları yerine getireceksiniz. Öyle ki, yaşamak üzere sizi götüreceğim ülke sizi dışarı kusmasın.   Kardeşinin karısıyla evlenen adam rezillik etmiş olur. Kardeşinin namusunu lekelemiştir. Çocuk sahibi olmayacaklardır.C  “ ‘Amcasının karısıyla cinsel ilişki kuran adam, amcasının namusuna leke sürmüş olur. İkisi de günahlarının cezasını çekecek ve çocuk sahibi olmadan öleceklerdir. 3 “ ‘Teyzenle ya da halanla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü yakın akrabanın namusudur. İkiniz de suçunuzun cezasını çekeceksiniz.E  Âdet gören bir kadınla yatıp cinsel ilişki kuran adam kadının akıntılı yerini açığa çıkarmış, kadın da buna katılmış olur. İkisi de halkın arasından atılacaktır.  “ ‘Bir adam anne ya da baba tarafından üvey olan kızkardeşiyle evlenir, cinsel ilişki kurarsa, utançtır. Açıkça aşağılanıp halkın arasından atılacaklardır. Adam kızkardeşiyle ilişki kurduğu için suçunun cezasını çekecektir.7 Bir kadın cinsel ilişki kurmak amacıyla bir hayvana yaklaşırsa, kadını da hayvanı da kesinlikle öldüreceksiniz. Ölümü hak etmişlerdir.b? Bir hayvanla cinsel ilişki kuran adam kesinlikle öldürülecek, hayvansa kesilecektir.%E Bir adam hem bir kızla, hem de kızın annesiyle evlenirse, alçaklık etmiş olur. Aranızda böyle alçaklıklar olmasın diye üçü de yakılacaktır.- Bir erkek başka bir erkekle cinsel ilişki kurarsa, ikisi de iğrençlik etmiş olur. Kesinlikle öldürülecekler. Ölümü hak etmişlerdir.{q Bir adam geliniyle yatarsa, ikisi de kesinlikle öldürülecektir. Rezillik etmişler, ölümü hak etmişlerdir.% Babasının karısıyla yatan, babasının namusuna leke sürmüş olur. İkisi de kesinlikle öldürülecektir. Ölümü hak etmişlerdir.!= “ ‘Biri başka birinin karısıyla, yani komşusunun karısıyla zina ederse, hem kendisi, hem de zina ettiği kadın kesinlikle öldürülecektir.7 “ ‘Annesine ya da babasına lanet eden herkes kesinlikle öldürülecektir. Annesine ya da babasına lanet ettiği için ölümü hak etmiştir.[1 Kurallarıma uyacak, onları yerine getireceksiniz. Sizi kutsal kılan RAB benim.D~ Kendinizi bana adayın, kutsal olun. Tanrınız RAB benim. } “ ‘Kim cincilere, ruh çağıranlara danışır, bana ihanet ederse, ona öfkeyle bakacak, halkımın arasından atacağım. |; adama ve ailesine öfkeyle bakacağım. Hem onu, hem de bana ihanet edip onu izleyerek Molek’e tapanların hepsini halkımın arasından atacağım.c{A Adam çocuğunu Molek’e sunar da, ülke halkı bunu görmezden gelir, onu öldürmezse, z; Kim çocuğunu Molek’e sunarak tapınağımı kirletir, kutsal adıma leke sürerse, ona öfkeyle bakacağım. Onu halkımın arasından atacağım.Ny “İsrail halkına de ki, ‘İsrailliler’den ya da aranızda yaşayan yabancılardan kim çocuklarından birini ilah Molek’e sunarsa, kesinlikle öldürülecek. Ülke halkı onu taşlayacak.#x E RAB Musa’ya şöyle dedi:iwM% Kurallarımın, ilkelerimin tümüne uyacak ve onları yerine getireceksiniz. RAB benim.’ ”tvc$ Doğru terazi, ağırlık taşı, efa ve hin kullanın. Mısır’dan sizi çıkaran Tanrınız RAB benim.huK# “ ‘Yargılarken, uzunluk ve sıvı ölçerken, ağırlık tartarken haksızlık yapmayın.t)" Ona sizden biriymiş gibi davranacak ve onu kendiniz kadar seveceksiniz. Çünkü siz de Mısır’da yabancıydınız. Tanrınız RAB benim.Ys-! “ ‘Ülkenizde sizinle birlikte yaşayan bir yabancıya kötü davranmayın. r “ ‘Ak saçlı insanların önünde ayağa kalkacak, yaşlılara saygı göstereceksin. Tanrın’dan korkacaksın. RAB benim.vqg “ ‘Cincilere, ruh çağıranlara yönelmeyin. Onlara danışmayın, kirlenirsiniz. Tanrınız RAB benim.]p5 Şabat günlerimi tutacaksınız. Tapınağıma saygı göstereceksiniz. RAB benim.o “ ‘Kızını fahişeliğe sürükleyip rezil etme. Yoksa fahişelik yayılır ve ülke ahlaksızlıkla dolup taşar.[n1 Ölüler için bedeninizi yaralamayacak, dövme yaptırmayacaksınız. RAB benim.omY Başınızın yan tarafındaki saçları kesmeyecek, sakalınızın kenarlarına dokunmayacaksınız.`l; “ ‘Kanlı et yemeyeceksiniz. Kehanette bulunmayacak, falcılık yapmayacaksınız.wki Beşinci yıl ağacın meyvesini yiyebilirsiniz. Böylece ağaç daha bol ürün verir. Tanrınız RAB benim.gjI Dördüncü yıl ağacın bütün meyvesi şükran sunusu olarak RAB için kutsal sayılacak.i “ ‘Kenan ülkesine girdiğinizde bir meyve ağacı dikerseniz, ilk üç yıl meyvesini kirli ve yasak sayın, yemeyin.rh_ Kâhin bu koçla adamın işlediği günahı RAB’bin önünde bağışlatacak ve adam bağışlanacak.mgU Adam RAB’be, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne, suç sunusu olarak bir koç getirecek.Jf “ ‘Bir adam bir cariyeyle yatarsa, eğer kadın nişanlı, bedeli ödenmemiş ya da azat edilmemişse, ikisi de cezalandırılacak ama öldürülmeyecek. Çünkü kadın özgür değildir.(eK “ ‘Kurallarımı uygulayın. Farklı cinsten iki hayvanı çiftleştirme. Tarlana iki çeşit tohum ekme. Üzerine iki tür iplikle dokunmuş giysi giyme.pd[ Öç almayacaksın. Halkından birine kin beslemeyeceksin. Komşunu kendin gibi seveceksin. RAB benim.c “ ‘Kardeşine yüreğinde nefret beslemeyeceksin. Komşun günah işlerse onu uyaracaksın. Yoksa sen de günah işlemiş olursun.{bq Halkının arasında onu bunu çekiştirerek dolaşmayacaksın. Komşunun canına zarar vermeyeceksin. RAB benim.!a= “ ‘Yargılarken haksızlık yapmayacaksın. Yoksula ayrıcalık göstermeyecek, güçlüyü kayırmayacaksın. Komşunu adaletle yargılayacaksın.p`[ Sağıra lanet etmeyecek, körün önüne engel koymayacaksın. Tanrın’dan korkacaksın. RAB benim.v_g “ ‘Komşuna haksızlık etmeyecek, onu soymayacaksın. İşçinin alacağını sabaha bırakmayacaksın.v^g Benim adımla yalan yere ant içmeyeceksiniz. Tanrınız’ın adını aşağılamış olursunuz. RAB benim.b]? “ ‘Çalmayacaksınız. Hile yapmayacaksınız. Birbirinize yalan söylemeyeceksiniz.7\i Bağbozumunda bağınızı tümüyle devşirmeyecek, yere düşen üzümleri toplamayacaksınız. Onları yoksullara ve yabancılara bırakacaksınız. Tanrınız RAB benim.[ “ ‘Ülkenizdeki ekinleri biçerken tarlanızı sınırlarına kadar biçmeyeceksiniz. Artakalan başakları toplamayacaksınız.Z3 Onu yiyen suçunun cezasını çekecektir. Çünkü RAB’bin gözünde kutsal olanı bayağılaştırmıştır. Halkın arasından atılacaktır.JY Üçüncü gün yenirse iğrenç sayılır. Kabul olmayacaktır.gXI Kurban eti, kestiğiniz gün ya da ertesi gün yenecek. Üçüncü güne kalan et yakılacak. k~~8}}.|n|{{\zzyyxxwwbvveuu thsss>U>=w==< m() Aşer oymağından sayılanlar 41 500 kişiydi."= A(( Aşer’in soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.5< i(' Dan oymağından sayılanlar 62 700 kişiydi.!; ?(& Dan’ın soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.:: s(% Benyamin oymağından sayılanlar 35 400 kişiydi.%9 G($ Benyamin’in soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.;8 u(# Manaşşe oymağından sayılanlar 32 200 kişiydi.'7 K(" Manaşşe’nin soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.96 q(! Efrayim oymağından sayılanlar 40 500 kişiydi.75 k( Yusufoğulları’ndan, Efrayim soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.94 q( Zevulun oymağından sayılanlar 57 400 kişiydi.$3 E( Zevulun’un soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.:2 s( İssakar oymağından sayılanlar 54 400 kişiydi.&1 I( İssakar’ın soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.80 o( Yahuda oymağından sayılanlar 74 600 kişiydi.%/ G( Yahuda’nın soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.5. i( Gad oymağından sayılanlar 45 650 kişiydi.!- ?( Gad’ın soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştakiler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla kayda geçirildi.8, o( Şimon oymağından sayılanlar 59 300 kişiydi.H+  ( Şimon’un soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştaki bütün erkekler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla birer birer belirlenip kayda geçirildi.7* m( Ruben oymağından sayılanlar 46 500 kişiydi.S) #( İsrail’in ilk oğlu Ruben’in soyundan olanlar: Savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştaki bütün erkekler bağlı oldukları boy ve aileye göre adlarıyla birer birer kayda geçirildi.( ( RAB’bin buyruğu uyarınca ikinci ayın birinci günü bütün halkı topladılar. Yirmi ve daha yukarı yaştakileri boylarına, ailelerine göre birer birer sayıp adlarını yazdılar. Böylece Musa Sina Çölü’nde halkın sayımını yaptı.' ( RAB’bin buyruğu uyarınca ikinci ayın birinci günü bütün halkı topladılar. Yirmi ve daha yukarı yaştakileri boylarına, ailelerine göre birer birer sayıp adlarını yazdılar. Böylece Musa Sina Çölü’nde halkın sayımını yaptı.F&  ( Musa’yla Harun adları bildirilen bu adamları getirttiler. % ( Bunlar İsrail topluluğundan atanmış adamlardı; atalarının soyundan gelen oymak önderleri, İsrail’in boy başlarıydı.2$ c( Naftali oymağından: Enan oğlu Ahira.”.# [( Gad oymağından: Deuel oğlu Elyasaf,/" ]( Aşer oymağından: Okran oğlu Pagiel,4! g( Dan oymağından: Ammişadday oğlu Ahiezer,3  e( Benyamin oymağından: Gidoni oğlu Avidan,} w( Yusufoğulları’ndan Efrayim oymağından: Ammihut oğlu Elişama, Manaşşe oymağından: Pedahsur oğlu Gamliel,0 _( Zevulun oymağından: Helon oğlu Eliav,2 c( İssakar oymağından: Suar oğlu Netanel,5 i( Yahuda oymağından: Amminadav oğlu Nahşon,9 q( Şimon oymağından: Surişadday oğlu Şelumiel,l U( Size yardımcı olacak adamların adları şunlardır: “Ruben oymağından: Şedeur oğlu Elisur,p ]( Size yardım etmek için yanınızda her oymaktan birer adam bulunsun; bu kişiler aile başı olmalı. ( “Sen ve Harun İsrail topluluğunun bütün boylarıyla ailelerinin sayımını yapın. Bütün erkekleri bir bir sayıp adlarını yazın. İsrailliler’den savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştaki bütün erkekleri sayıp bölüklere ayırın. ( “Sen ve Harun İsrail topluluğunun bütün boylarıyla ailelerinin sayımını yapın. Bütün erkekleri bir bir sayıp adlarını yazın. İsrailliler’den savaşabilecek durumda yirmi ve daha yukarı yaştaki bütün erkekleri sayıp bölüklere ayırın./ ]( İsrailliler’in Mısır’dan çıkışının ikinci yılı, ikinci ayın birinci günü RAB Sina Çölü’nde, Buluşma Çadırı’nda Musa’ya şöyle seslendi:fG" RAB’bin Sina Dağı’nda İsrail halkı için Musa’ya bildirdiği buyruklar bunlardır.kQ! Hayvan sahibi hayvanları iyi, kötü diye ayırmayacak, birini öbürüyle değiştirmeyecektir. Değiştirirse, değiştirilen hayvanların ikisi de kutsal sayılacak ve karşılığı ödenip geri alınamayacaktır.’ ”- Bütün sığırlarla davarların ondalığı, sayımda çoban değneğinin altından geçen her onuncu hayvan RAB için kutsal sayılacaktır. Kim ondalığının bir bölümünü geri almak isterse, değerinin üzerine beşte bir fazlasını katarak ödemelidir./ “ ‘İster toprağın ürünü, ister ağacın meyvesi olsun, toprakta yetişen her şeyin ondalığı RAB’be aittir. RAB için kutsaldır.q] RAB’be koşulsuz adanan insan para karşılığında kurtarılamayacak, kesinlikle öldürülecektir.dC “ ‘İster insan, ister hayvan, ister aileden kalma tarla olsun, RAB’be koşulsuz adanan hiç bir şey satılmayacak ve geri alınmayacaktır. Çünkü RAB’be koşulsuz adanan her şey RAB için çok kutsaldır.q] Ama ilk doğan hayvan kirli sayılan hayvanlardan biriyse, kişi kâhinin biçeceği değerin beşte bir fazlasını ödeyerek hayvanı geri alabilir. Geri alınmazsa, hayvan biçilen değer üzerinden başka birine satılacaktır.  “ ‘İlk doğan hayvan RAB’be aittir. İster sığır, ister davar olsun, kimse onu RAB’be adayamaz. Çünkü o RAB’bindir.` ; Değer biçilirken kutsal yerin şekeli esas alınacaktır. Bir şekel yirmi geradır.E  Özgürlük yılında tarla ilk sahibine geri verilecektir.J  kâhin özgürlük yılına kadar geçecek yıllara göre ona bir değer biçecektir. O gün kişi biçilen değer üzerinden ödeme yapacak ve para RAB’be ait olacak, kutsal sayılacaktır.m U “ ‘Bir kimse ailesinin mülkü olmayan, sonradan satın aldığı bir tarlayı RAB’be adarsa,1 Tarla özgürlük yılında serbest kaldığı zaman, RAB’be koşulsuz adanmış bir tarla gibi kutsal sayılacak ve kâhinlere ait olacaktır.P Ama tarlayı geri almadan başka birine satarsa, tarla geri alınamaz."? Kişi tarlasını geri almak isterse, tarlaya biçilen değerin üzerine beşte bir fazlasını katarak ödeyecek, böylece tarla kendisine kalacaktır.T# Eğer özgürlük yılından daha sonra adarsa, kâhin bir sonraki özgürlük yılına kadar geçecek yılların sayısına göre tarlaya değer biçecektir. Tarlanın fiyatı daha düşük olacaktır.dC Eğer tarlasını özgürlük yılından hemen sonra adarsa, bu fiyat geçerli olacaktır.sa “ ‘Bir kimse ailesinden kalan tarlanın bir bölümünü RAB’be adamak isterse, tarlaya ekilecek tohum miktarına göre değer biçilecektir. Bir homer arpa tohumu ekilebilecek tarlanın değeri elli şekel gümüş olacaktır.*O Eğer kişi adadığı evi geri almak isterse, kâhinin biçtiği değerin üzerine beşte bir fazlasını katarak ödeyecek, böylece ev kendisine kalacaktır.0[ “ ‘Bir kimse kutsal bir sunu olarak evini RAB’be adarsa, evin iyi ya da kötü olduğuna kâhin karar verecektir. Kâhinin biçtiği değer geçerli olacaktır. Ama sahibi hayvanı geri almak isterse, kâhinin biçtiği değerin üzerine beşte bir fazlasını katarak ödemelidir.mU Hayvan iyi ya da kötü olsun, kâhin ona değer biçecek. Biçilen değer neyse o geçerli olacak.k~Q Eğer adak RAB’be sunulamayacak kirli sayılan hayvanlardan biriyse, kâhine götürülecektir.t}c Adakta bulunan kişi RAB’be sunacağı adağı değiştirmemeli. İyisinin yerine kötüsünü ya da kötüsünün yerine iyisini koymamalı. Eğer hayvanı değiştirirse, değiştirilen hayvanların ikisi de kutsal sayılacaktır.|9 “ ‘RAB’be sunulacak adak O’na sunu olarak sunulabilecek hayvanlardan biriyse, kabul edilecektir. O’na böyle sunulan her hayvan kutsaldır.J{ Ancak adakta bulunan kişi belirtilen parayı ödeyemeyecek kadar yoksulsa, adadığı kişiyi kâhine götürecek; kâhin adakta bulunan kişinin ödeme gücüne göre ona değer biçecektir.mzU Eğer altmış ya da daha yukarı yaşta iseler, erkekler için on beş, kadınlar için on şekel.eyE Bir aylıktan beş yaşına kadar oğlanlar için beş, kızlar için üç şekel gümüş._x9 Beş yaşından yirmi yaşına kadar erkekler için yirmi, kadınlar için on şekel.%wG kadınlar için otuz şekel.v Bu değerler şöyle olacak: Yirmi yaşından altmış yaşına kadar erkekler için elli kutsal yerin şekeli gümüş,u% “İsrail halkına de ki, ‘Eğer bir kimse RAB’be birini adamışsa senin biçeceğin değeri ödeyerek adağını yerine getirebilir.#t E RAB Musa’ya şöyle dedi:s. RAB’bin Sina Dağı’nda Musa aracılığıyla kendisiyle İsrail halkı arasına koyduğu kurallar, ilkeler, yasalar bunlardır./rY- Tanrıları olmak için öteki ulusların önünde Mısır’dan çıkardığım atalarıyla yaptığım antlaşmayı onlar için anımsayacağım. RAB benim.’ ”{qq, Bütün bunlara karşın, düşman ülkelerindeyken yine de onları reddetmeyecek, onlardan nefret etmeyeceğim. Böylece hepsini yok etmeyecek, kendileriyle yaptığım antlaşmayı bozmayacağım. Çünkü ben onların Tanrısı RAB’bim.bp?+ Ülke önce ıssız bırakılacak ve ıssız kaldığı sürece Şabatlar’ın tadına varacak. Onlar da işledikleri suçların bedelini ödeyecekler; çünkü ilkelerimi reddettiler, kurallarımdan nefret ettiler.o* ben de Yakup’la, İshak’la, İbrahim’le yaptığım antlaşmayı ve onlara söz verdiğim ülkeyi anımsayacağım.,nS) –bu yüzden onlara karşı çıkıp kendilerini düşman ülkelerine sürmüştüm– inadı bırakıp alçakgönüllü olur, suçlarının bedelini öderlerse,m}( “ ‘Ama işledikleri suçları, atalarının suçlarını, bana karşı geldiklerini, ihanet ettiklerini itiraf eder|ls' Artakalanlarınız gerek kendi, gerekse atalarının suçlarından ötürü düşman ülkelerde eriyip gidecekler.Xk+& Öteki ulusların arasında yok olacaksınız. Düşman ülkeler sizi yutacak.j)% Kovalayan yokken savaştan kaçarcasına birbirlerinin üzerine yıkılacaklar. Düşmanlarınızın karşısında ayakta duramayacaksınız. i $ “ ‘Düşman ülkelerinde sağ kalanlarınızın yüreğine öyle bir korku düşüreceğim ki, rüzgarın sürüklediği yaprakların sesinden bile kaçacaklar. Savaştan kaçarcasına kaçacaklar. Peşlerinde kovalayan olmadığı halde düşecekler.sha# Üzerinde yaşadığınız Şabat yıllarında görmediği rahatı ıssız kaldığı yıllarda görecek.Bg" Siz düşmanlarınızın ülkesinde yaşarken, ülke ıssız kaldığı yıllar boyunca Şabatlar’ın sevincini yaşayacak. Ancak o zaman dinlenip Şabatları’nın tadına varacak.f! Sizi öteki ulusların arasına dağıtacak, kılıcımla peşinize düşeceğim. Ülkeniz viran olacak, kentleriniz harabeye dönecek.`e; Ülkenizi viran edeceğim, oraya yerleşen düşmanlarınız bile şaşkına dönecek. d Kentlerinizi viraneye çevirecek, tapınaklarınızı yıkacağım. Beni hoşnut etmek için sunduğunuz kokuları duymayacağım.c/ Tapınma yerlerinizi yıkacak, buhur sunaklarınızı yok edeceğim. Cesetlerinizi devrilen putların üzerine serecek, sizden nefret edeceğim.:bq Açlıktan çocuklarınızın etini yiyeceksiniz.~aw bu kez ben de öfkeyle size karşı çıkacağım ve günahlarınıza karşılık sizi yedi kat cezalandıracağım.X`+ “ ‘Bütün bunlardan sonra yine beni dinlemez, bana karşı çıkarsanız, _; Ekmeğinizi kestiğim zaman, on kadın ekmeğinizi bir fırında pişirecek. Ekmeğiniz azar azar, tartıyla verilecek. Yiyecek ama doymayacaksınız.A^} Bozduğunuz antlaşmamın öcünü almak için başınıza savaş getireceğim. Kentlerinize çekildiğinizde aranıza salgın hastalık göndereceğim. Düşman eline düşeceksiniz.l]S ben de size karşı çıkacağım, günahlarınıza karşılık sizi yedi kez cezalandıracağım.P\ “ ‘Bununla da yola gelmez, bana karşı çıkmaya devam ederseniz,)[M Üzerinize yabanıl hayvanlar göndereceğim. Çocuklarınızı öldürecek, hayvanlarınızı yok edecekler. Sayınız azalacak, yollarınız ıssız kalacak.Z “ ‘Eğer karşı çıkmaya devam eder, beni dinlemek istemezseniz, günahlarınıza karşılık cezanızı yedi kat artıracağım.ZY/ Gücünüz tükenecek. Topraklarınız ürün, ağaçlarınız meyve vermeyecek.KX İnatçı gururunuzu kıracağım. Gök demir, yer bakır olacak.~Ww “ ‘Bütün bunlara karşın beni dinlemezseniz, günahlarınıza karşılık cezanızı yedi kat artıracağım.V5 Size öfkeyle bakacağım. Düşmanlarınız sizi bozguna uğratacak. Sizden nefret edenler sizi yönetecek. Kovalayan yokken bile kaçacaksınız.aU= sizi şöyle cezalandıracağım: Üzerinize dehşet salacağım. Verem ve sıtma gözlerinizin ferini söndürecek, canınızı kemirecek. Boşa tohum ekeceksiniz, çünkü ürünlerinizi düşmanlarınız yiyecek.tTc Kurallarımı çiğner, ilkelerimden nefret eder, buyruklarıma karşı çıkar, antlaşmamı bozarsanız,kSQ “ ‘Ama beni dinlemez, bütün bu buyrukları yerine getirmezseniz, cezalandırılacaksınız. R Ben sizi Mısır’da köle olmaktan kurtaran Tanrınız RAB’bim. Boyunduruğunuzu kırdım. Sizi başı dik yaşattım.’ ”ZQ/ Aranızda yaşayacak, Tanrınız olacağım. Siz de benim halkım olacaksınız.AP Konutumu aranızda kuracak, size sırt çevirmeyeceğim.|Os Eski ürününüz yemekle tükenmeyecek. Yeni ürüne yer bulmak için eskisini boşaltmak zorunda kalacaksınız.}Nu Size iyilikle bakacağım. Sizi verimli kılıp çoğaltacağım. Sizinle yaptığım antlaşmayı sürdüreceğim.M# Beşiniz yüz kişinin, yüzünüz on bin kişinin hakkından gelecek. Düşmanlarınız kılıç darbeleriyle önünüzde yere serilecek.fLG Düşmanlarınızı kovalayacaksınız. Kılıç darbeleriyle önünüzde yere serilecekler.#KA “ ‘Ülkenize barış sağlayacağım. Korku içinde yatmayacaksınız. Tehlikeli hayvanları ülkenizden kovacağım. Savaş yüzü görmeyeceksiniz..JW Bağbozumuna kadar harman dövecek, ekim zamanına kadar bağlarınızdan üzüm toplayacaksınız. Bol bol yiyecek, ülkenizde güvenlik içinde yaşayacaksınız.[I1 yağmurları zamanında yağdıracağım. Toprak ürün, ağaçlar meyve verecek.XH+ “ ‘Kurallarıma göre yaşar, buyruklarımı dikkatle yerine getirirseniz,VG' Şabat günlerimi tutacak, tapınağıma saygı göstereceksiniz. RAB benim.>C==="<;;;>;:x:9&888f77`6o6,555433{3'22a2100z0Q//Q.`.---,++t+ **\)((K'&%%%)$$($#""%!!R (5 Ba:AtI"dP`x X J t " o~0:W u i&M(  Konut yere indirilince, onu taşıyan Gerşonoğulları’yla Merarioğulları yola koyuldular.Q%(  Zevulun oymağının bölüğüne de Helon oğlu Eliav komuta ediyordu.?${(  İssakar oymağının bölüğüne Suar oğlu Netanel,{#q(  Önce Yahuda sancağı bölükleriyle yola çıktı. Yahuda bölüğüne Amminadav oğlu Nahşon komuta ediyordu._"9( Bu, RAB’bin Musa aracılığıyla verdiği buyruk uyarınca ilk göç edişleriydi.i!M( İsrailliler de Sina Çölü’nden göç etmeye başladılar. Bulut Paran Çölü’nde durdu.~ w( İkinci yılın ikinci ayının yirminci günü bulut Levha Sandığı’nın bulunduğu konutun üzerinden kalktı.( Sevinçli olduğunuz günler –kutladığınız bayramlar ve Yeni Ay Törenleri’nde– yakmalık sunular ve esenlik kurbanları üzerine borazan çalacaksınız. Böylelikle Tanrınız’ın önünde anımsanmış olacaksınız. Ben Tanrınız RAB’bim.”7i( Sizi sıkıştıran düşmana karşı ülkenizde savaşa çıktığınızda, borazan çalın. O zaman Tanrınız RAB sizi anımsayacak, sizi düşmanlarınızdan kurtaracak.(  “Borazanları kâhin olan Harunoğulları çalacak. Borazan çalınması sizler ve gelecek kuşaklar için kalıcı bir kural olacak.M(  Topluluğu toplamak için de borazan çaldırt, ama kısa olmasın."?(  İkinci kez kısa çalınınca da güneyde konaklayanlar yola çıkacak. Borazanın kısa çalınması oymakların yola çıkması için bir işarettir.K(  Borazan kısa çalınınca, doğuda konaklayanlar yola çıkacak.gI(  Yalnız biri çalınırsa, önderler, İsrail’in oymak başları senin yanında toplanacak.(  İki borazan birden çalınınca, bütün topluluk senin yanında, Buluşma Çadırı’nın girişi önünde toplanacak.  (  “Dövme gümüşten iki borazan yapacaksın; bunları topluluğu çağırmak ve halkın yola çıkması için kullanacaksın.# E( RAB Musa’ya şöyle dedi: (  RAB’bin buyruğu uyarınca konaklar ya da yola çıkarlardı. Böylece RAB’bin Musa aracılığıyla verdiği buyruğa uydular.=u(  Bulut konutun üzerinde iki gün, bir ay ya da uzun süre kalsa bile, İsrailliler konakladıkları yerde kalır, yola koyulmazlardı. Ama bulut kalkar kalkmaz yola çıkarlardı.R(  Bazı günler bulut akşamdan sabaha dek kalır, sabah konutun üzerinden kalkar kalkmaz halk yola çıkardı. Gece olsun, gündüz olsun, bulut konutun üzerinden kalkar kalkmaz halk yola çıkardı.3(  Bazen bulut konutun üzerinde birkaç gün kalırdı. Halk da RAB’bin verdiği buyruğa göre ya konakladığı yerde kalır ya da göç ederdi.kQ(  Bulut konutun üzerinde uzun süre durduğu zaman RAB’bin buyruğuna uyar, yola çıkmazlardı.#A(  RAB’bin buyruğu uyarınca göç eder, yine RAB’bin buyruğu uyarınca konaklarlardı. Bulut konutun üzerinde durdukça yerlerinden ayrılmazlardı.vg(  İsrailliler ancak bulut çadırın üzerinden kalkınca göçer, bulut nerede durursa orada konaklarlardı.W)(  Bu hep böyle sürüp gitti. Konutu kaplayan bulut gece ateşi andırıyordu.+ Q(  Konut, yani Levha Sandığı’nın bulunduğu çadır kurulduğu gün üstünü bulut kapladı. Konutun üstündeki bulut akşamdan sabaha dek ateşi andırdı.[ 1(  “ ‘Aranızda yaşayan bir yabancı RAB’bin Fısıh kurbanını kesmek isterse, Fısıh’ın kuralları, ilkeleri uyarınca kesmelidir. Yerli ya da yabancı için aynı kuralı uygulamalısınız.’ ”l S( Ancak, temiz sayılan ve yolculukta olmayan biri Fısıh kurbanını kesmeyi savsaklarsa, halkının arasından atılacaktır. Çünkü belirlenen zamanda RAB’bin sunusunu sunmamıştır. Günahının cezasını çekecektir. ( Sabaha dek kurbandan bir şey bırakmayacak, kemiklerini kırmayacak. Fısıh kurbanını bütün kuralları uyarınca kesmelidir. {( İkinci ayın on dördüncü gününün akşamüstü Fısıh kurbanını kesip mayasız ekmek ve acı otlarla yiyecek.:o( “İsrailliler’e de ki, ‘Sizlerden ya da soyunuzdan ölüye dokunduğu için kirli sayılan ya da uzak bir yolculukta bulunan biri RAB’bin Fısıh kurbanını kesebilir.$E( RAB Musa’ya şöyle dedi:fG(  Musa, “RAB’bin sizinle ilgili bana neler söyleyeceğini duyuncaya dek bekleyin” dedi.>w(  Musa’ya, “Ölüye dokunduğumuzdan kirli sayılırız” dediler, “Ama öbür İsrailliler’le birlikte belirlenen zamanda RAB’bin sunusunu sunmamız neden engellensin?”'(  Ancak, ölüye dokunduklarından kirli sayılan bazı kişiler o gün Fısıh kurbanını kesemediler. Aynı gün Musa’yla Harun’a gelip1](  Onlar da Sina Çölü’nde birinci ayın on dördüncü gününün akşamüstü Fısıh kurbanını kestiler. Her şeyi RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi yaptılar.R(  Böylece Musa İsrailliler’e Fısıh kurbanını kesmelerini söyledi. (  Bütün kurallar, ilkeler uyarınca kurbanı belirlenen zamanda, bu ayın on dördüncü gününün akşamüstü keseceksiniz.”K(  “İsrailliler Fısıh kurbanını belirlenen zamanda kessinler. ( İsrailliler’in Mısır’dan çıkışlarının ikinci yılının birinci ayında RAB Sina Çölü’nde Musa’ya şöyle seslendi:4~c( Buluşma Çadırı’nda görev yapan kardeşlerine yardımcı olacaklar, ama kendileri hizmet etmeyecekler. Levililer’in sorumluluklarını böyle düzenleyeceksin.”m}U( Ancak elli yaşına gelince yaptıkları hizmetten ayrılıp bir daha çadırda çalışmayacaklar.|( “Levililer’le ilgili kural şudur: Yirmi beş ve daha yukarı yaşta olanlar Buluşma Çadırı’nda hizmet edecekler.${E( RAB Musa’ya şöyle dedi:]z5( Bundan sonra Levililer Harun’la oğullarının sorumluluğu altında Buluşma Çadırı’ndaki hizmetlerini yapmaya geldiler. RAB’bin Levililer’e ilişkin Musa’ya verdiği buyrukları yerine getirdiler.Ey( Levililer kendilerini günahtan arındırıp giysilerini yıkadılar. Sonra Harun onları RAB’bin huzurunda adak olarak adadı; onları arındırmak için günahlarını bağışlattı.9xm( Musa, Harun ve bütün İsrail topluluğu Levililer için söyleneni yaptılar. İsrailliler RAB’bin Musa’ya Levililer’le ilgili verdiği her buyruğu yerine getirdiler.w#( İsrailliler kutsal yere yaklaştıklarında belaya uğramamaları için, onların adına Buluşma Çadırı’ndaki hizmeti yerine getirmek ve günahlarını bağışlatmak üzere, onların arasından Levililer’i Harun’la oğullarına armağan olarak verdim.”Rv( İsrail’de ilk doğan erkek çocukların yerine Levililer’i seçtim.u!( İsrailliler arasında ilk doğan insan ya da hayvan benimdir. Mısır’da ilk doğanları yok ettiğim gün, onları kendime ayırdım.Ct( Çünkü İsrailliler arasından Levililer tümüyle bana verilmiştir. İlk doğanların, İsrailli kadınların doğurdukları ilk erkek çocukların yerine onları kendime ayırdım.s( “Sen onları arındırıp adak olarak adadıktan sonra, Levililer Buluşma Çadırı’ndaki hizmeti yerine getirmeye başlayacaklar.nrW( Levililer’i öbür İsrailliler’in arasından bu şekilde ayıracaksın. Levililer benim olacak.mqU( Levililer Harun’la oğullarının önünde duracaklar. Onları adak olarak RAB’be adayacaksın.>pw( “Levililer ellerini boğaların başına koyacaklar; günahlarını bağışlatmak için boğalardan birini günah sunusu, öbürünü yakmalık sunu olarak RAB’be sunacaksın.o( Harun, RAB’bin hizmetini yapabilmeleri için, İsrailliler’in arasından adak olarak Levililer’i RAB’be adayacak.fnG( Levililer’i RAB’bin huzuruna getireceksin, İsrailliler ellerini üzerlerine koyacaklar.gmI( Levililer’i Buluşma Çadırı’nın önüne getir, bütün İsrail topluluğunu da topla.l+( Sonra bir boğa ile tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un alsınlar; günah sunusu için sen de başka bir boğa alacaksın.^k7( Onları arındırmak için şöyle yapacaksın: Günahtan arındırma suyunu üzerlerine serp; bedenlerindeki bütün kılları tıraş etmelerini, giysilerini yıkamalarını sağla. Böylece arınmış olurlar.[j1( “Levililer’i İsrailliler’in arasından ayırıp dinsel açıdan arındır.$iE( RAB Musa’ya şöyle dedi:h( Kandillik, ayağından çiçek motiflerine dek dövme altından, RAB’bin Musa’ya gösterdiği örneğe göre yapıldı.uge( Harun söyleneni yaptı. RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi, kandilleri kandilliğin önüne yerleştirdi.ifM( “Harun’a de ki, yedi kandili kandilliğin önünü aydınlatacak biçimde yerleştirsin.”#e E( RAB Musa’ya şöyle dedi:cdA(Y Musa RAB’le konuşmak için Buluşma Çadırı’na girince, Levha Sandığı’nın Bağışlanma Kapağı’nın üstündeki iki Keruv arasından kendisine seslenen sesi duydu. RAB Musa’yla bu şekilde konuştu.]c5(X Esenlik kurbanı için sunulan hayvanların sayısı yirmi dört sığır, altmış koç, altmış teke, bir yaşında altmış kuzuydu. Sunak meshedildikten sonra, adanması için verilen armağanlar bunlardı.Db(W Yakmalık sunu için tahıl sunularıyla birlikte sunulan hayvanların sayısı on iki boğa, on iki koç, bir yaşında on iki erkek kuzuydu; günah sunusu için de on iki teke sunuldu. a;(V Buhur dolu on iki altın tabağın her birinin ağırlığı on kutsal yerin şekeliydi. Bütün altın tabakların toplam ağırlığı 120 şekeldi.:`o(U her gümüş tabağın ağırlığı 130 şekel, her çanağın ağırlığı yetmiş şekeldi. Bütün gümüş eşyaların toplam ağırlığı 2 400 kutsal yerin şekeliydi.+_Q(T Sunak meshedildiğinde İsrail önderlerinin adanması için sunduğu armağanlar şunlardı: On iki gümüş tabak, on iki gümüş çanak, on iki altın tabak;^)(S esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Enan oğlu Ahira’nın getirdiği armağanlar bunlardı.&]I(R günah sunusu için bir teke;Q\(Q yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@[}(P buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mZU(O Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–ZY/(N On ikinci gün Naftali oymağı önderi Enan oğlu Ahira armağanlarını sundu.X)(M esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Okran oğlu Pagiel’in getirdiği armağanlar bunlardı.&WI(L günah sunusu için bir teke;QV(K yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@U}(J buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mTU(I Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–[S1(H On birinci gün Aşer oymağı önderi Okran oğlu Pagiel armağanlarını sundu.R7(G esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Ammişadday oğlu Ahiezer’in getirdiği armağanlar bunlardı.&QI(F günah sunusu için bir teke;QP(E yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@O}(D buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mNU(C Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–\M3(B Onuncu gün Dan oymağı önderi Ammişadday oğlu Ahiezer armağanlarını sundu.L-(A esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Gidoni oğlu Avidan’ın getirdiği armağanlar bunlardı.&KI(@ günah sunusu için bir teke;QJ(? yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@I}(> buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mHU(= Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–^G7(< Dokuzuncu gün Benyamin oymağı önderi Gidoni oğlu Avidan armağanlarını sundu.F1(; esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Pedahsur oğlu Gamliel’in getirdiği armağanlar bunlardı.&EI(: günah sunusu için bir teke;QD(9 yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@C}(8 buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mBU(7 Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–bA?(6 Sekizinci gün Manaşşe oymağı önderi Pedahsur oğlu Gamliel armağanlarını sundu.@5(5 esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Ammihut oğlu Elişama’nın getirdiği armağanlar bunlardı.&?I(4 günah sunusu için bir teke;Q>(3 yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@=}(2 buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;m<U(1 Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–^;7(0 Yedinci gün Efrayim oymağı önderi Ammihut oğlu Elişama armağanlarını sundu.:-(/ esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Deuel oğlu Elyasaf’ın getirdiği armağanlar bunlardı.&9I(. günah sunusu için bir teke;Q8(- yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@7}(, buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;m6U(+ Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–Y5-(* Altıncı gün Gad oymağı önderi Deuel oğlu Elyasaf armağanlarını sundu. 4;() esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Surişadday oğlu Şelumiel’in getirdiği armağanlar bunlardı.&3I(( günah sunusu için bir teke;Q2(' yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@1}(& buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;m0U(% Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–c/A($ Beşinci gün Şimon oymağı önderi Surişadday oğlu Şelumiel armağanlarını sundu..-(# esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Şedeur oğlu Elisur’un getirdiği armağanlar bunlardı.&-I(" günah sunusu için bir teke;Q,(! yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@+}( buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;m*U( Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–^)7( Dördüncü gün Ruben oymağı önderi Şedeur oğlu Elisur armağanlarını sundu.()( esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Helon oğlu Eliav’ın getirdiği armağanlar bunlardı.&'I( günah sunusu için bir teke;Q&( yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@%}( buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;m$U( Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–\#3( Üçüncü gün Zevulun oymağı önderi Helon oğlu Eliav armağanlarını sundu.")( esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Suar oğlu Netanel’in getirdiği armağanlar bunlardı.&!I( günah sunusu için bir teke;Q ( yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@}( buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mU( Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–[1( İkinci gün İssakar oymağı önderi Suar oğlu Netanel armağanlarını sundu.3( esenlik kurbanı için iki sığır, beş koç, beş teke, bir yaşında beş kuzu. Amminadav oğlu Nahşon’un getirdiği armağanlar bunlardı.&I( günah sunusu için bir teke;Q( yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;@}( buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;mU( Getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak –ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu–Z/( Birinci gün Yahuda oymağından Amminadav oğlu Nahşon armağanlarını sundu.{q( Çünkü RAB Musa’ya, “Sunağın adanması için her gün bir önder kendi armağanını sunacak” demişti.gI( Meshedilen sunağın adanması için önderler armağanlarını sunağın önüne getirdiler.{q( Kehatoğulları’na ise bir şey vermedi. Çünkü onların görevi kutsal eşyaları omuzlarında taşımaktı.( Merarioğulları’na da dört arabayla sekiz öküz verdi. Bunlar Kâhin Harun oğlu İtamar’ın sorumluluğu altında yapıldı.S!( Yapacakları işe göre Gerşonoğulları’na iki arabayla dört öküz,?{( Musa arabaları, öküzleri alıp Levililer’e verdi.'I( Sonra RAB Musa’ya, “Bunları Buluşma Çadırı’ndaki hizmetlerde kullanılmak üzere onlardan alıp yapacakları işe göre Levililer’e ver” dedi.'I( Sonra RAB Musa’ya, “Bunları Buluşma Çadırı’ndaki hizmetlerde kullanılmak üzere onlardan alıp yapacakları işe göre Levililer’e ver” dedi..W( Sonra İsrail ileri gelenleri, sayılanlardan sorumlu olan aile ve oymak önderleri armağanlar sundular. RAB’be armağan olarak üstü kapalı altı araba ve on iki öküz getirdiler: Her iki önder için bir araba, her önder için bir öküz. Bu armağanları konutun önüne getirdiler.. W( Sonra İsrail ileri gelenleri, sayılanlardan sorumlu olan aile ve oymak önderleri armağanlar sundular. RAB’be armağan olarak üstü kapalı altı araba ve on iki öküz getirdiler: Her iki önder için bir araba, her önder için bir öküz. Bu armağanları konutun önüne getirdiler.  ( Musa konutu bitirdiği gün onu meshetti. Onu ve içindeki bütün eşyaları, sunağı ve bütün takımlarını da meshedip adadı.q ]( “Böylece kâhinler İsrail halkını adımı anarak kutsayacaklar. Ben de onları kutsayacağım.”@ }( RAB yüzünü size çevirsin Ve size esenlik versin.’A ( RAB aydın yüzünü size göstersin Ve size lütfetsin;'K( RAB sizi kutsasın Ve korusun;sa( “Harun’la oğullarına de ki, ‘İsrail halkını şöyle kutsayacaksınız. Onlara diyeceksiniz ki,$E( RAB Musa’ya şöyle dedi:zo( “ ‘Adak adayan adanmış kişiyle ilgili yasa budur. RAB’be sunacağı sunu adağı uyarınca olacak. Elinden geldiğince daha fazlasını verebilir. Adanmışlıkla ilgili yasa uyarınca adadığı adağı yerine getirmelidir.’ ”hK( Sonra sallamalık sunu olarak RAB’bin huzurunda bunları sallayacak. Bunlar sallanan döş ve bağış olarak sunulan butla birlikte kutsaldır, kâhin için ayrılacaktır. Bundan sonra adanmış kişi şarap içebilir.Q( “ ‘Adanmış kişi adadığı saçını tıraş ettikten sonra, kâhin koçun haşlanmış budunu, sepetten alacağı mayasız pide ve mayasız yufkayla birlikte adanmış kişinin eline koyacak.9m( “ ‘Sonra adanmış kişi Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde adadığı saçını tıraş edecek, saçını alıp esenlik kurbanının altındaki ateşe koyacak.( Esenlik kurbanı olarak da koçu mayasız ekmek sepetiyle birlikte RAB’be sunacak. İlgili tahıl ve dökmelik sunuları da sunacak.cA( “ ‘Kâhin bunları günah sunusu ve yakmalık sunu olarak RAB’bin önünde sunacak./Y( tahıl sunusu ve dökmelik sunularla birlikte bir sepet mayasız ekmek, ince undan zeytinyağıyla yoğrulmuş pideler, üzerine yağ sürülmüş mayasız yufkalar.N~( Orada RAB’be sunularını sunacak: Yakmalık sunu için bir yaşında kusursuz bir erkek kuzu, günah sunusu olarak bir yaşında kusursuz bir dişi kuzu, esenlik sunusu için kusursuz bir koç,}5( “ ‘Adanmış kişi için yasa şudur: Kendini adamış olduğu günler tamamlanınca, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne getirilecek.R|( Adanmışlığı süresince kendini RAB’be yeniden adayacak. Suç sunusu olarak bir yaşında bir erkek kuzu getirecek. Önceki günler sayılmayacak, çünkü adanmışlığı kirlenmiş sayıldı.4{c( Kâhin birini günah sunusu, öbürünü yakmalık sunu olarak sunacak. Böylece ölünün yanında bulunmakla kirlenen adam arınacak. O gün başını yeniden adayacak.uze( Sekizinci gün Buluşma Çadırı’nın giriş bölümünde kâhine iki kumru ya da iki güvercin sunacak.y+( “ ‘Eğer ansızın yanında biri ölür, adamış olduğu başını kirletirse, temizlendiği gün, yedinci gün saçını tıraş edecek.Ax( Adanmışlığı süresince RAB için kutsal olacaktır.%wE( Annesi, babası, erkek ya da kız kardeşi ölse bile onlar için kendini kirletmeyecek. Çünkü kendini Tanrısı’na adama simgesi başı üzerindedir.Mv( Kendini RAB’be adadığı günler boyunca ölüye yaklaşmayacak.-uU( “ ‘RAB’be adanmışlığı süresince başına ustura değmeyecek. Kendini RAB’be adadığı günler tamamlanıncaya dek kutsal olacak, saçını uzatacak.wti( RAB’be adanmışlığı süresince çekirdekten kabuğuna dek asmanın ürününden hiçbir şey yemeyecek.:so( şaraptan ya da herhangi bir içkiden kaçınacak, şaraptan ya da başka içkilerden yapılmış sirke içmeyecek. Üzüm suyu da içmeyecek. Yaş ya da kuru üzüm yemeyecek.%rE( “İsrail halkına de ki, ‘Eğer bir erkek ya da kadın RAB’be adanmış kişi olarak RAB’be özel bir adak adamak, kendini RAB’be adamak isterse,#q E( RAB Musa’ya şöyle dedi:hpK( Kocası herhangi bir suçtan suçsuz sayılacak, kadınsa suçunun cezasını çekecek.’ ”%oE( ya da bir koca karısını kıskanır, ona karşı yüreğinde kuşku uyanırsa, kâhin kadını RAB’bin önünde durduracak, bu yasayı ona uygulayacak.pn[( “ ‘Kıskançlık yasası budur. Bir kadın yoldan çıkar, kocasıyla evliyken kendini kirletirse,Xm+( Ama kendini kirletmemişse, temizse, zarar görmeyecek, çocuk doğurabilecek.2l_( Eğer kadın kocasına ihanet etmiş, kendini kirletmişse, lanet getiren suyu içince acı duyacak; karnı şişip kalçası eriyecek. Halkı arasında lanetli olacak.lkS( Kadının anma payı olarak sunudan bir avuç alıp sunakta yakacak. Sonra kadına suyu içirecek.{jq( Kâhin kadının elinden kıskançlık sunusunu alacak, RAB’bin huzurunda salladıktan sonra sunağa getirecek.bi?( Lanet getiren acı suyu kadına içirecek. Su kadının içine girince acılık verecek.Lh( “ ‘Kâhin bu lanetleri bir kitaba yazıp acı suda yıkayacak.g( Lanet getiren bu su karnına girince karnını şişirsin, kalçanı eritsin. “ ‘O zaman kadın, Amin, amin, diyecek.6fg( –kâhin kadına lanet andı içirtip şöyle diyecek– RAB sana eriyen kalça, şişen karın versin. RAB halkın arasında seni lanetli ve iğrenç duruma düşürsün.Xe+( Ama kocanla evliyken yoldan çıkıp başka biriyle yatarak günah işlediysenEd( Sonra kadına ant içirtip şöyle diyecek: Eğer başka bir adam seninle yatmadıysa, kocanla evliyken yoldan çıkıp günah işlemediysen, lanet getiren bu acı su sana zarar vermesin.Ac}( Kadını RAB’bin önünde durdurduktan sonra onun saçını açacak, anımsatma sunusu, yani kıskançlık sunusunu eline verecek. Kendisi de lanet getiren acı suyu elinde tutacak.{bq( Sonra, toprak bir kabın içine kutsal su koyacak. Konutun kurulu olduğu yerden biraz toprak alıp suya katacak.]a5( “ ‘Kâhin kadını öne çağırıp RAB’bin önünde durmasını sağlayacak.l`S( adam karısını kâhine götürecek. Karısı için sunu olarak onda bir efa arpa unu alacak. Üzerine zeytinyağı dökmeyecek, günnük koymayacak. Çünkü bu kıskançlık sunusudur. Suçu anımsatan anımsatma sunusudur.B_( koca karısını kıskanır, ona karşı yüreğinde kuşku uyanırsa, kadın suçluysa ya da suçlu olmadığı halde kocası onu kıskanır, ona karşı yüreğinde kuşku uyanırsa,^)( başka bir adamla yatar, kirlendiği halde bu olayı kocasından gizlerse ve tanık olmadığı için kadının yaptığı ortaya çıkmazsa,c]A( “İsrail halkına de ki, ‘Eğer bir adamın karısı yoldan çıkar, ona ihanet eder,$\E( RAB Musa’ya şöyle dedi:l[S( Herkesin kendine ayırdığı sunular kendinin, ama kâhine verdikleri kâhinin olacaktır.’ ”jZO( İsrail halkının kâhine sunduğu kutsal armağanların bağış kısımları kâhinin olacak.vYg( Eğer kişinin işlenen suçun karşılığını alacak bir yakını yoksa, suçun karşılığı RAB’be ait olacak. Günahın bağışlanması için sunulan bağışlamalık koçla birlikte suçun karşılığı da kâhine verilecek.X( İşlediği günahı itiraf etmeli. Karşılığını, beşte birini üzerine ekleyerek suç işlediği kişiye ödeyecek.&WG( “İsrail halkına de ki, ‘Bir erkek ya da kadın, insanın işleyebileceği günahlardan birini işler, RAB’be ihanet ederse o kişi suçlu sayılır.$VE( RAB Musa’ya şöyle dedi:vUg( İsrail halkı denileni yaparak RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi onları ordugahın dışına çıkardı.'TI( Erkeği de kadını da çıkaracaksınız. Aralarında yaşadığım ordugahlarını kirletmemeleri için onları ordugahın dışına çıkaracaksınız.”%SE( “İsrail halkına de ki, deri hastalığı veya akıntısı olan ya da ölüye dokunduğundan kirli sayılan herkesi ordugahın dışına çıkarsınlar.#R E( RAB Musa’ya şöyle dedi:>Qw(1 RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca, herkes yapacağı hizmete ve taşıyacağı yüke göre atandı. Böylece RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca yazıldılar.$PE(0 Sayılanlar 8 580 kişiydi.dOC(/ Böylece Musa, Harun ve İsrail önderleri, boylarına ve ailelerine göre Levililer’i, Buluşma Çadırı’nda hizmet gören ve yük taşıma işini yapan otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.dNC(. Böylece Musa, Harun ve İsrail önderleri, boylarına ve ailelerine göre Levililer’i, Buluşma Çadırı’nda hizmet gören ve yük taşıma işini yapan otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.-MU(- Buluşma Çadırı’nda hizmet gören Merari boylarından sayılanlar bunlardı. RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca Musa’yla Harun onları saydılar.5Lg(, Boylarına göre sayılanlar 3 200 kişiydi. K;(+ Merari boylarına ve ailelerine göre Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar. J;(* Merari boylarına ve ailelerine göre Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.I5() Buluşma Çadırı’nda hizmet gören Gerşon boylarından sayılanlar bunlardı. RAB’bin buyruğu uyarınca Musa’yla Harun onları saydılar.DH(( Boylarına ve ailelerine göre sayılanlar 2 630 kişiydi.2G_(' Gerşonoğulları’ndan boylarına ve ailelerine göre Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.2F_(& Gerşonoğulları’ndan boylarına ve ailelerine göre Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.,ES(% Buluşma Çadırı’nda hizmet gören Kehat boylarından sayılanlar bunlardı. RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca Musa’yla Harun onları saydılar.5Dg($ Boylarına göre sayılanlar 2 750 kişiydi.WC)(# Musa, Harun ve topluluğun önderleri, boylarına ve ailelerine göre Kehatoğulları’nı, Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.WB)(" Musa, Harun ve topluluğun önderleri, boylarına ve ailelerine göre Kehatoğulları’nı, Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri saydılar.A%(! Merari boylarının Buluşma Çadırı’yla ilgili görevi budur. Kâhin Harun oğlu İtamar’ın yönetimi altında hizmet edecekler.”G@ ( çadırı çevreleyen avlunun direkleriyle tabanlarını, kazıklarını, iplerini ve bunların kullanımıyla ilgili bütün eşyaları taşıyacaklar. Herkesi yapacağı belirli işe ata. ?( Buluşma Çadırı’nda hizmet ederken şunları yapacaklar: Konutun çerçevelerini, kirişlerini, direklerini, tabanlarını,t>c( Buluşma Çadırı’ndaki işlerde çalışabilecek otuz ile elli yaş arasındaki bütün erkekleri say.G= ( “Boylarına ve ailelerine göre Merarioğulları’nı say.<'( Gerşon boylarının Buluşma Çadırı’yla ilgili görevi budur. Kâhin Harun oğlu İtamar’ın yönetimi altında hizmet edecekler.”W;)( Yapacakları bütün hizmetler –yük taşıma ya da başka bir iş– Harun’la oğullarının yönetimi altında yapılacaktır. Taşıyacakları yükten Gerşonoğulları’nı sorumlu tutacaksınız.W:)( Konutun perdelerini, Buluşma Çadırı’nı ve örtüsünü, üzerindeki deri örtüyü, Buluşma Çadırı’nın girişindeki perdeyi, konutla sunağı çevreleyen avlunun perdelerini, girişindeki perdeyi, ipleri ve bu amaçla kullanılan bütün eşyaları taşıyacaklar. Bu konuda gereken her şeyi Gerşonoğulları yapacak. =~~|~}}d|||8{zzyyxxkwwuvvuuuFttDss?rrwqqpp@onn>&=<( Sunu sunan kişi RAB’be tahıl sunusu olarak dörtte bir hin zeytinyağıyla yoğrulmuş onda bir efa ince un sunacak.N=( RAB’bi hoşnut eden bir koku yapmak için yakmalık sunu, özel adak kurbanı, gönülden verilen sunu ya da bayram sunusu gibi yakılan sunu olarak RAB’be sığır ya da davar sunacaksınız.Y<-( “İsrail halkına de ki, ‘Yerleşmek için size vereceğim ülkeye girince,#; E( RAB Musa’ya şöyle dedi::/(- Dağlık bölgede yaşayan Amalekliler’le Kenanlılar üzerlerine saldırdılar, Horma Kenti’ne dek onları kovalayıp bozguna uğrattılar.9(, Öyleyken, kendilerine güvenerek dağlık bölgenin tepesine çıktılar. RAB’bin Antlaşma Sandığı da Musa da ordugahta kaldı.88k(+ Amalekliler’le Kenanlılar sizinle orada karşılaşacak ve sizi kılıçtan geçirecekler. Çünkü RAB’bin ardınca gitmekten vazgeçtiniz. RAB de sizinle olmayacak.”v7g(* Savaşa gitmeyin, çünkü RAB sizinle olmayacak. Düşmanlarınızın önünde yenilgiye uğrayacaksınız.v6g() Bunun üzerine Musa, “Neden RAB’bin buyruğuna karşı geliyorsunuz?” dedi, “Bunu başaramazsınız.5-(( Sabah erkenden kalkıp dağın tepesine çıktılar. “Günah işledik” dediler, “Ama RAB’bin söz verdiği yere çıkmaya hazırız.”M4(' Musa bu sözleri İsrail halkına bildirince, halk yasa büründü.p3[(& Ülkeyi araştırmak üzere gidenlerden yalnız Nun oğlu Yeşu’yla Yefunne oğlu Kalev sağ kaldı.m2U(% Ülke hakkında kötü haber yayan bu adamlar RAB’bin önünde ölümcül hastalıktan öldüler.21_($ Musa’nın ülkeyi araştırmak üzere gönderdiği adamlar geri dönüp ülke hakkında kötü haber yayarak bütün topluluğun RAB’be söylenmesine neden oldular.07(# Ben RAB söyledim; bana karşı toplanan bu kötü topluluğa bunları gerçekten yapacağım. Bu çölde yıkıma uğrayacak, burada ölecekler.”w( “RAB neden bizi bu ülkeye götürüyor? Kılıçtan geçirilelim diye mi? Karılarımız, çocuklarımız tutsak edilecek. Mısır’a dönmek bizim için daha iyi değil mi?”1( Bütün İsrail halkı Musa’yla Harun’a karşı söylenmeye başladı. Onlara, “Keşke Mısır’da ya da bu çölde ölseydik!” dediler,E ( O gece bütün topluluk yüksek sesle bağrışıp ağladı.# A( ! Nefiller’i, Nefiller’in soyundan gelen Anaklılar’ı gördük. Onların yanında kendimizi çekirge gibi hissettik, onlara da öyle göründük.”y m( Araştırdıkları ülke hakkında İsrailliler arasında kötü haber yayarak, “Boydan boya araştırdığımız ülke, içinde yaşayanları yiyip bitiren bir ülkedir” dediler, “Üstelik orada gördüğümüz herkes uzun boyluydu.w i(  Ne var ki, kendisiyle oraya giden adamlar, “Bu halka saldıramayız, onlar bizden daha güçlü” dediler. (  Kalev, Musa’nın önünde halkı susturup, “Oraya gidip ülkeyi ele geçirelim. Kesinlikle buna yetecek gücümüz var” dedi.+ Q(  Amalekliler Negev’de; Hititler, Yevuslular ve Amorlular dağlık bölgede; Kenanlılar da denizin yanında ve Şeria Irmağı’nın kıyısında yaşıyor.”(  Ancak orada yaşayan halk güçlü, kentler de surlu ve çok büyük. Orada Anak soyundan gelen insanları bile gördük. (  Musa’ya, “Bizi gönderdiğin ülkeye gittik” dediler, “Gerçekten süt ve bal akıyor orada! İşte ülkenin ürünleri!E(  Paran Çölü’ndeki Kadeş’e, Musa’yla Harun’un ve İsrail topluluğunun yanına geldiler. Onlara ve bütün topluluğa gördüklerini anlatıp ülkenin ürünlerini gösterdiler.T#(  Kırk gün dolaştıktan sonra adamlar ülkeyi araştırmaktan döndüler.cA(  İsrailliler’in kestiği üzüm salkımından dolayı oraya Eşkol Vadisi adı verildi.7i(  Eşkol Vadisi’ne varınca, üzerinde bir salkım üzüm olan bir asma dalı kestiler. Adamlardan ikisi dalı bir sırıkta taşıdılar. Yanlarına nar, incir de aldılar.@{(  Negev’den geçip Anakoğulları’ndan Ahiman, Şeşay ve Talmay’ın yaşadığı Hevron’a vardılar. –Hevron Mısır’daki Soan Kenti’nden yedi yıl önce kurulmuştu.–xk(  Böylece adamlar yola çıkıp ülkeyi Zin Çölü’nden Levo-Hamat’a doğru Rehov’a dek araştırdılar.I (  Toprak nasıl? Verimli mi, kıraç mı? Çevre ağaçlık mı, değil mi? Elinizden geleni yapıp orada yetişen meyvelerden getirin.” Mevsim üzümün olgunlaşmaya başladığı zamandı._9(  Yaşadıkları ülke iyi mi kötü mü, kentleri nasıl, surlu mu değil mi anlayın.|~s(  “Nasıl bir ülke olduğunu, orada yaşayan halkın güçlü mü zayıf mı, çok mu az mı olduğunu öğrenin.x}k(  Musa, Kenan ülkesini araştırmak üzere onları gönderirken, “Negev’e, dağlık bölgeye gidin” dedi,|}(  Ülkeyi araştırmak üzere Musa’nın gönderdiği adamlar bunlardı. Musa Nun oğlu Hoşea’ya Yeşu adını verdi.+{S(  Gad oymağından Maki oğlu Geuel.0z](  Naftali oymağından Vofsi oğlu Nahbi;/y[( Aşer oymağından Mikael oğlu Setur;/x[( Dan oymağından Gemalli oğlu Ammiel;Kw( Yusuf oymağından –Manaşşe oymağından– Susi oğlu Gaddi;1v_( Zevulun oymağından Sodi oğlu Gaddiel;0u]( Benyamin oymağından Rafu oğlu Palti;/t[(  Efrayim oymağından Nun oğlu Hoşea;1s_(  İssakar oymağından Yusuf oğlu Yigal;1r_(  Yahuda oymağından Yefunne oğlu Kalev;/q[(  Şimon oymağından Hori oğlu Şafat;Fp(  Adları şöyleydi: Ruben oymağından Zakkur oğlu Şammua;o{(  Musa RAB’bin buyruğu uyarınca Paran Çölü’nden adamları gönderdi. Hepsi İsrail halkının önderlerindendi..nW(  RAB Musa’ya, “İsrail halkına vereceğim Kenan ülkesini araştırmak için bazı adamlar gönder” dedi, “Ataların her oymağından bir önder gönder.”-m W( RAB Musa’ya, “İsrail halkına vereceğim Kenan ülkesini araştırmak için bazı adamlar gönder” dedi, “Ataların her oymağından bir önder gönder.”Sl!(  Bundan sonra halk Haserot’tan ayrılıp Paran Çölü’nde konakladı.nkW(  Böylece Miryam yedi gün ordugahtan uzaklaştırıldı, o geri getirilene dek halk yola çıkmadı.Dj(  RAB, “Babası onun yüzüne tükürseydi, yedi gün utanç içinde kalmayacak mıydı?” diye karşılık verdi, “Onu yedi gün ordugahtan uzaklaştırın, sonra geri getirilsin.”Xi+( Musa RAB’be, “Ey Tanrı, lütfen Miryam’ı iyileştir!” diye yakardı.ihM( “Miryam etinin yarısı yenmiş olarak ana rahminden çıkan ölü bir bebeğe benzemesin.”tgc( Musa’ya, “Ey efendim, lütfen akılsızca işlediğimiz günahtan ötürü bizi cezalandırma” dedi,Cf( Bulut çadırın üzerinden ayrıldığında Miryam deri hastalığına yakalanmış, kar gibi bembeyaz olmuştu. Harun Miryam’a baktı, deri hastalığına yakalandığını gördü.,eU( RAB onlara öfkelenip oradan gitti. d;(  Onunla bilmecelerle değil, Açıkça, yüzyüze konuşurum. O RAB’bin suretini görüyor. Öyleyse kulum Musa’yı yermekten korkmadınız mı?”Fc(  Ama kulum Musa öyle değildir. O bütün evimde sadıktır."b?(  RAB onlara seslendi: “Sözlerime kulak verin: Eğer aranızda bir peygamber varsa, Ben RAB görümde kendimi ona tanıtır, Onunla düşte konuşurum.ay(  RAB bulut sütununun içinde indi. Çadırın kapısında durup Harun’la Miryam’ı çağırdı. İkisi ilerlerken{`q(  RAB ansızın Musa, Harun ve Miryam’a, “Üçünüz Buluşma Çadırı’na gelin” dedi. Üçü de gittiler.I_ (  Musa yeryüzünde yaşayan herkesten daha alçakgönüllüydü.^+(  “RAB yalnız Musa aracılığıyla mı konuştu?” dediler, “Bizim aracılığımızla da konuşmadı mı?” RAB bu yakınmaları duydu.^] 9( Musa Kûşlu bir kadınla evlenmişti. Bundan dolayı Miryam’la Harun onu yerdiler.I\ ( # Halk Kivrot-Hattaava’dan Haserot’a göç edip orada kaldı.o[Y( " Bu nedenle oraya Kivrot-Hattaava adı verildi. Başka yiyeceklere özlem duyanları oraya gömdüler. Z( ! Et daha halkın dişleri arasındayken, çiğnemeye vakit kalmadan RAB öfkelendi, onları büyük bir yıkımla cezalandırdı.+YQ( Halk bütün gün, bütün gece ve ertesi gün durmadan bıldırcın topladı. Kimse on homerden az toplamadı. Bıldırcınları ordugahın çevresine serdiler.BX(  RAB denizden bıldırcın getiren bir rüzgar gönderdi. Rüzgar bıldırcınları ordugahın her yönünden bir günlük yol kadar uzaklığa, yerden iki arşın yüksekliğe indirdi.LW(  Sonra Musa’yla İsrail’in ileri gelenleri ordugaha döndüler..VW(  Ama Musa, “Sen benim adıma mı kıskanıyorsun?” diye yanıtladı, “Keşke RAB’bin bütün halkı peygamber olsa da RAB üzerlerine Ruhu’nu gönderse!”{Uq(  Gençliğinden beri Musa’nın yardımcısı olan Nun oğlu Yeşu, “Ey efendim Musa, onlara engel ol!” dedi.lTS(  Bir genç koşup Musa’ya, “Eldat’la Medat ordugahta peygamberlik ediyor” diye haber verdi.>Sw(  Eldat ve Medat adında iki kişi ordugahta kalmıştı. Seçilen yetmiş kişi arasındaydılar ama çadıra gitmemişlerdi. Ruh üzerlerine konunca ordugahta peygamberlik ettiler.TR#(  Sonra RAB bulutun içinde inip Musa’yla konuştu. Musa’nın üzerindeki Ruh’tan alıp yetmiş ileri gelene verdi. Ruh’u alınca peygamberlik ettilerse de, daha sonra hiç peygamberlik etmediler.5Qe(  Böylece Musa dışarı çıkıp RAB’bin kendisine söylediklerini halka bildirdi. Halkın ileri gelenlerinden yetmiş adam toplayıp çadırın çevresine yerleştirdi.P(  RAB, “Elim kısaldı mı?” diye yanıtladı, “Sana söylediklerimin yerine gelip gelmeyeceğini şimdi göreceksin.”O{(  Bütün davarlar, sığırlar kesilse, onları doyurur mu? Denizdeki bütün balıklar tutulsa, onları doyurur mu?”(  “Mısır’da parasız yediğimiz balıkları, salatalıkları, karpuzları, pırasaları, soğanları, sarmısakları anımsıyoruz.3=a(  Derken, halkın arasındaki yabancılar başka yiyeceklere özlem duymaya başladılar. İsrailliler de yine ağlayarak, “Keşke yiyecek biraz et olsaydı!” dediler,u<e(  Bu nedenle oraya Tavera adı verildi. Çünkü RAB’bin gönderdiği ateş onların arasında yanmıştı.K;(  Halk Musa’ya yalvardı. Musa RAB’be yakarınca ateş söndü..: Y( Halk çektiği sıkıntılardan ötürü yakınmaya başladı. RAB bunu duyunca öfkelendi, aralarına ateşini göndererek ordugahın kenarlarını yakıp yok etti.e9E( $ Sandık konaklayınca da, “Ya RAB, binlerce, on binlerce İsrailli’ye dön!” diyordu. 8( # Sandık yola çıkınca Musa, “Ya RAB, kalk! Düşmanların dağılsın, Senden nefret edenler önünden kaçsın!” diyordu.r7_( " Konakladıkları yerden ayrıldıklarında da RAB’bin bulutu gündüzün onların üzerinde duruyordu.56e( ! RAB’bin Dağı’ndan ayrılıp üç günlük yol aldılar. Konaklayacakları yeri bulmaları için RAB’bin Antlaşma Sandığı üç gün boyunca önleri sıra gitti.]55( Bizimle gelirsen, RAB’bin yapacağı bütün iyilikleri seninle paylaşırız.”4'(  Musa, “Lütfen bizi bırakma” diye üsteledi, “Çünkü çölde konaklayacağımız yerleri sen biliyorsun. Sen bize göz olabilirsin.c3A(  Hovav, “Gelmem” diye yanıtladı, “Ülkeme, akrabalarımın yanına döneceğim.”c2A(  Musa, kayınbabası Midyanlı Reuel oğlu Hovav’a, “RAB’bin, ‘Size vereceğim’ dediği yere gidiyoruz” dedi, “Bizimle gel, sana iyi davranırız. Çünkü RAB İsrail’e iyilik edeceğine söz verdi.”U1%(  Yola koyulduklarında İsrailli bölüklerin yürüyüş düzeni böyleydi.P0(  Naftali oymağının bölüğüne de Enan oğlu Ahira komuta ediyordu.>=p<<;T::7999S877766)55|5"4`322:110~//*..,-,,0++M** )(.'&&&%d$$p$##'"!!b v8_z!yN9Tv{sK Y d N T FIKw'4 f( Kovalarından sular akacak, Tohumları bol suyla sulanacak. Kralları Agak’tan büyük olacak, Krallığı yüceltilecek.e3( Yayılıyorlar vadiler gibi, Irmak kıyısında bahçeler gibi, RAB’bin diktiği öd ağaçları gibi, Su kıyısındaki sedir ağaçları gibi.Md( ‘Ey Yakup soyu, çadırların, Ey İsrail, konutların ne güzel!c9( Tanrı’nın sözlerini duyan, Her Şeye Gücü Yeten’in görümlerini gören, Yere kapanan, Tanrı’nın gözlerini açtığı kişi bildiriyor:Mb( şu bildiriyi iletti: “Beor oğlu Balam, Gözü açılmış olan,kaQ( Baktı, İsrail’in oymak oymak yerleştiğini gördü. Tanrı’nın Ruhu onun üzerine inince,"` A( Balam, RAB’bin İsrail halkını kutsamaktan hoşnut olduğunu anlayınca, önceden yaptığı gibi gidip fala başvurmadı, yüzünü çöle çevirdi.Y_-( Balak onun dediğini yaptı, her sunağın üstünde birer boğayla koç sundu.a^=( Balam, “Burada benim için yedi sunak kurup yedi boğayla yedi koç hazırla” dedi.R]( Böylece Balam’ı çöle bakan Peor Dağı’nın tepesine götürdü.%\E( Sonra Balak Balam’a, “Ne olur, gel, seni başka bir yere götüreyim” dedi, “Olur ki, Tanrı oradan benim için onlara lanet okumana izin verir.”\[3( Balam, “RAB ne derse onu yapmalıyım dememiş miydim sana?” diye yanıtladı.UZ%( Bunun üzerine Balak, “Onlara ne lanet oku, ne de onları kutsa!” dedi. Y;( İşte halk bir dişi aslan gibi uyanıyor. Avını yiyip bitirmedikçe, Öldürülenlerin kanını içmedikçe rahat etmeyen aslan gibi kalkıyor.”X7( Yakup soyuna yapılan büyü tutmaz; İsrail’e karşı falcılık etkili olmaz. Şimdi Yakup ve İsrail için, ‘Tanrı neler yaptı!’ denecek.ZW/( Tanrı onları Mısır’dan çıkardı, O’nun yaban öküzü gibi gücü var.-VU( Yakup soyunda suç bulunmadı, Ne de İsrail’de kötülük. Tanrıları RAB aralarındadır, Aralarındaki kral olarak Adına sevinç çığlıkları atıyorlar.MU( Kutsamak için bana buyruk verildi; O kutsadı, ben değiştiremem.&TG( Tanrı insan değil ki, Yalan söylesin; İnsan soyundan değil ki, Düşüncesini değiştirsin. O söyler de yapmaz mı? Söz verir de yerine getirmez mi?bS?( Balam şu bildiriyi iletti: “Ey Balak, uyan ve dinle; Ey Sippor oğlu, bana kulak ver.-RU( Böylece Balam Balak’ın yanına döndü, onun Moav önderleriyle birlikte yakmalık sunusunun yanında durduğunu gördü. Balak, “RAB ne dedi?” diye sordu.yQm( RAB Balam’a göründü, ne söylemesi gerektiğini bildirerek, “Balak’a git, ona şu haberi ilet” dedi.vPg( Balam Balak’a, “Az ötede RAB’be danışacağım, sen burada yakmalık sununun yanında bekle” dedi.(OK( Böylece Balak Balam’ı Pisga Dağı’ndaki Gözcüler Yaylası’na götürdü. Orada yedi sunak kurdu, her sunağın üstünde birer boğayla koç sundu.WN)( Bunun üzerine Balak, “Ne olur, benimle gel” dedi, “Onları görebileceğin başka bir yere gidelim. Onların hepsini görmeyeceksin, bir kesimini göreceksin. Oradan onlara benim için lanet oku.”hMK( Balam, “Ben ancak RAB’bin söylememi istediği şeyleri söylemeliyim” diye yanıtladı. L( Balak Balam’a, “Bana ne yaptın?” dedi, “Düşmanlarıma lanet okuyasın diye seni getirdim. Oysa sen onları kutsadın!”K!( Kim Yakup soyunun tozunu Ve İsrail’in dörtte birini sayabilir? Doğru kişilerin ölümüyle öleyim, Sonum onlarınki gibi olsun!”J7( Kayaların doruğundan görüyorum onları, Tepelerden bakıyorum onlara. Tek başına yaşayan, Uluslardan kendini soyutlayan Bir halk görüyorum.I( Tanrı’nın lanetlemediğini Ben nasıl lanetlerim? RAB’bin yıkımını istemediği kişinin yıkımını Ben nasıl isteyebilirim?LH( Sonra şu bildiriyi iletti: “Balak beni Aram’dan, Moav Kralı beni doğu dağlarından getirdi. ‘Gel, benim için Yakup soyuna lanet oku’ dedi, ‘Gel, İsrail’in yıkımını dile.’G ( Böylece Balam Balak’ın yanına döndü. Onun Moav önderleriyle birlikte yakmalık sunusunun yanında durduğunu gördü.mFU( RAB Balam’a ne söylemesi gerektiğini bildirerek, “Balak’a git, ona şu haberi ilet” dedi. E( Tanrı Balam’a göründü. Balam Tanrı’ya, “Yedi sunak kurdum, her sunağın üstünde birer boğayla koç sundum” dedi.[D1( Sonra Balam Balak’a, “Ben az öteye gideceğim, sen yakmalık sununun yanında bekle” dedi, “Olur ki, RAB karşıma çıkar. Bana ne açıklarsa, sana bildiririm.” Sonra çıplak bir tepeye çıktı.mCU( Balak onun dediğini yaptı. Balak’la Balam her sunağın üstünde birer boğayla koç sundular.kB S( Balam Balak’a, “Burada benim için yedi sunak kur ve yedi boğayla yedi koç hazırla” dedi.tAc() Sabah Balak Balam’ı Bamot-Baal’a çıkardı. Balam oradan İsrail halkının bir kesimini görebildi.a@=(( Balak sığırlar, davarlar kurban etti, Balam’la yanındaki önderlere et gönderdi.N?(' Bundan sonra Balam Balak’la yola çıkarak Kiryat-Husot’a gitti.>#(& Balam, “İşte şimdi geldim” diye yanıtladı, “Ama ne diyebilirim ki? Ancak Tanrı’nın bana buyurduklarını söyleyeceğim.” =(% Balam’a, “Seni çağırmak için adam gönderdiğimde neden gelmedin?” dedi, “Seni ödüllendirmeye gücüm yetmez mi?”<($ Balak Balam’ın geldiğini duyunca, onu karşılamak için Arnon kıyısında, sınırın en uzak köşesindeki Moav Kenti’ne gitti.;9(# RAB’bin meleği, “Adamlarla git” dedi, “Ama yalnız sana söyleyeceklerimi söyleyeceksin.” Böylece Balam Balak’ın önderleriyle gitti.&:G(" Balam RAB’bin meleğine, “Günah işledim” dedi, “Beni engellemek için yolda dikildiğini anlamadım. Uygun görmüyorsan şimdi evime döneyim.”~9w(! Eşek beni gördü, üç kez önümden saptı. Eğer yoldan sapmasaydı, seni öldürür, onu sağ bırakırdım.”$8C( RAB’bin meleği, “Neden üç kez eşeğini dövdün?” diye sordu, “Ben seni engellemeye geldim. Çünkü gittiğin yol seni yıkıma götürüyor."7?( Bundan sonra RAB Balam’ın gözlerini açtı. Balam yalın kılıç yolda durmakta olan RAB’bin meleğini gördü, eğilip yüzüstü yere kapandı./6Y( Eşek, “Bugüne dek hep üzerine bindiğin eşek değil miyim ben?” dedi, “Daha önce sana hiç böyle davrandım mı?” Balam, “Hayır” diye yanıtladı.z5o( Balam, “Benimle alay ediyorsun” diye yanıtladı, “Elimde kılıç olsaydı, seni hemen öldürürdüm.”4 ( Bunun üzerine RAB eşeği konuşturdu. Eşek Balam’a, “Sana ne yaptım ki, üç kez beni böyle dövdün?” diye sordu.3y( Eşek RAB’bin meleğini görünce, Balam’ın altında yıkıldı. Balam öfkelendi, değneğiyle eşeği dövdü.X2+( RAB’bin meleği ilerledi, sağa sola dönüşü olmayan dar bir yerde durdu.z1o( Eşek RAB’bin meleğini görünce duvara sıkıştı, Balam’ın ayağını ezdi. Balam eşeği yine dövdü.Y0-( RAB’bin meleği iki bağın arasında iki yanı duvarlı dar bir yolda durdu./7( Eşek, yalın kılıç yolda durmakta olan RAB’bin meleğini görünce, yoldan sapıp tarlaya girdi. Balam yola döndürmek için eşeği dövdü..+( Tanrı onun gidişine öfkelendi. RAB’bin meleği engel olmak için yoluna dikildi. Balam eşeğine binmişti, yanında iki uşağı vardı.W-)( Balam sabah kalkıp eşeğine palan vurdu, Moav önderleriyle birlikte gitti.,( O gece Tanrı Balam’a gelip, “Madem bu adamlar seni çağırmaya gelmiş, onlarla git; ancak sana ne söylersem onu yap” dedi.k+Q( Lütfen siz de bu gece burada kalın, RAB’bin bana başka bir diyeceği var mı öğreneyim.”I* ( Balam Balak’ın ulaklarına şu yanıtı verdi: “Balak sarayını altınla, gümüşle doldurup bana verse bile, Tanrım RAB’bin buyruğundan öte küçük büyük hiçbir şey yapamam.)( Çünkü seni fazlasıyla ödüllendireceğim, ne istersen yapacağım. Ne olur, gel, benim için bu halka lanet oku.’ ” (( Balam’a gidip şöyle dediler: “Sippor oğlu Balak diyor ki, ‘Lütfen yanıma gelmene engel olan hiçbir şeye izin verme.d'C( Bunun üzerine Balak ilk gidenlerden daha çok ve daha saygın başka önderler gönderdi.Q&( Moav önderleri dönüp Balak’a, “Balam bizimle gelmedi” dediler.%( Sabah Balam kalktı, Balak’ın önderlerine, “Ülkenize dönün. Çünkü RAB sizinle gelmeme izin vermiyor” dedi.k$Q( Ama Tanrı Balam’a, “Onlarla gitme! Bu halka lanet okuma, onlar kutsanmış halktır” dedi.'#I( ‘Mısır’dan çıkan halk yeryüzünü kapladı. Gel de benim için onlara lanet oku. Olur ki, onlarla savaşmaya gücüm yeter, onları kovarım.’ ”q"]( Balam Tanrı’yı şöyle yanıtladı: “Sippor oğlu Moav Kralı Balak bana şu bildiriyi gönderdi:P!( Tanrı Balam’a gelip, “Evinde kalan bu adamlar kim?” diye sordu.I  ( Balam onlara, “Geceyi burada geçirin” dedi, “RAB’bin bana söyleyecekleri uyarınca size yanıt vereceğim.” Bunun üzerine Moav önderleri geceyi Balam’ın yanında geçirdiler. ( Moav ve Midyan ileri gelenleri falcılık ücretini alıp gittiler. Balam’a varınca Balak’ın bildirisini ona ilettiler.kQ( Lütfen gel de benden daha güçlü olan bu halka benim için lanet oku. Olur ki, onları yener, ülkeden kovarız. Çünkü senin kutsadığın kişinin kutsanacağını, lanetlediğin kişinin lanetleneceğini biliyorum.”y( Balak, Beor oğlu Balam’ı çağırmak için ulaklar gönderdi. Balam Fırat Irmağı kıyısında, Amav ülkesindeki Petor’da yaşıyordu. Balak şöyle dedi: “Mısır’dan çıkıp yeryüzünü kaplayan bir halk yanıbaşıma yerleşti.E( Midyan ileri gelenlerine, “Öküz kırda nasıl otu yiyip tüketirse, bu topluluk da çevremizdeki her şeyi yiyip bitirecek” dediler. O sırada Sippor oğlu Balak Moav Kralı’ydı.a=( İsrail halkı kalabalık olduğundan, Moavlılar onlardan korkarak yılgıya düştü.W)( Sippor oğlu Balak İsrailliler’in Amorlular’a neler yaptığını duydu. ( İsrailliler yollarına devam ederek Moav ovalarında, Şeria Irmağı’nın doğusunda, Eriha karşısında konakladılar.|s(# Böylece İsrail halkı kimseyi sağ bırakmadan Og’la oğullarını ve ordusunu yok etti, ülkeyi ele geçirdi._9(" RAB Musa’ya, “Ondan korkma!” dedi, “Çünkü onu da ordusuyla ülkesini de senin eline teslim ettim. Amorlular’ın Heşbon’da yaşayan Kralı Sihon’a yaptığının aynısını ona da yapacaksın.”'(! Bundan sonra dönüp Başan’a doğru ilerlediler. Başan Kralı Og’la ordusu onlarla savaşmak için Edrei’de karşılarına çıktı.&G( Musa Yazer’i araştırmak için adamlar gönderdi. Sonra İsrailliler Yazer çevresindeki köyleri ele geçirerek orada yaşayan Ammonlular’ı kovdular.Q( Böylece İsrail halkı Amorlular’ın ülkesinde yaşamaya başladı.( Onları bozguna uğrattık; Heşbon Divon’a dek yıkıma uğradı. Medeva’ya uzanan Nofah’a dek onları yıkıma uğrattık.”=u( Vay sana, ey Moav! İlah Kemoş’un halkı, yok oldun! Kemoş senin oğullarının Amorlular’ın Kralı Sihon’a kaçmasını, Kızlarının ona tutsak olmasını önleyemedi. ( Heşbon’dan ateş, Sihon’un kentinden alev çıktı; Moav’ın Ar Kenti’ni, Arnon tepelerinin efendilerini yakıp yok etti.y( Bunun için ozanlar şöyle diyor: “Heşbon’a gelin, Sihon’un kenti yeniden kurulsun Ve sağlamlaştırılsın.&G( Heşbon Amorlular’ın Kralı Sihon’un kentiydi. Sihon eski Moav Kralı’na karşı savaşmış, Arnon’a dek uzanan topraklarını elinden almıştı.( İsrailliler Heşbon ve çevresindeki köylerle birlikte Amorlular’ın bütün kentlerini ele geçirerek orada yaşamaya başladılar.4 c( İsrailliler onu kılıçtan geçirip Arnon’dan Yabbuk’a, Ammonlular’ın sınırına dek uzanan topraklarını aldılar. Az Kenti Ammon sınırını oluşturuyordu.T #( Ne var ki Sihon, ülkesinden İsrailliler’in geçmesine izin vermedi. İsrailliler’le savaşmak üzere bütün halkını toplayıp çöle çıktı. Yahesa’ya varınca, İsrailliler’e saldırdı.> w( “İzin ver, ülkenden geçelim. Tarlalardan, bağlardan geçmeyeceğiz, hiçbir kuyudan su içmeyeceğiz. Sınırından geçinceye dek, Kral yolundan yolumuza devam edeceğiz.”W )( İsrailliler Amorlular’ın Kralı Sihon’a ulaklarla şu haberi gönderdi:i M( Bamot’tan Moav topraklarındaki vadiye, çöle bakan Pisga Dağı’nın eteklerine gittiler.>y( Mattana’dan Nahaliel’e, Nahaliel’den Bamot’a,{q( O kuyu ki, onu önderlerle Halkın soyluları Asayla, değnekle kazdılar.” Bundan sonra çölden Mattana’ya,kQ( O zaman İsrailliler şu ezgiyi söylediler: “Suların fışkırsın, ey kuyu! Ezgi okuyun ona.( Oradan RAB’bin Musa’ya, “Halkı bir araya topla, onlara su vereceğim” dediği kuyuya, Beer’e doğru yol aldılar.]5( Ar Kenti’ne dayanan ve Moav sınırı boyunca uzanan vadilerin yamaçları ...”( RAB’bin Savaşları Kitabı’nda şöyle yazılıdır: “... Sufa topraklarında Vahev Kenti, vadiler, Arnon Vadisi,J( Oradan da ayrılıp Amorlular’ın sınırına dek uzanan çölde, Arnon Vadisi’nin karşı yakasında konakladılar. Arnon Moav’la Amorlular’ın ülkesi arasındaki Moav sınırıdır.;s( Oradan da ayrılıp Zeret Vadisi’nde konakladı.fG( Sonra Ovot’tan ayrılıp doğuda Moav’a bakan çölde, İye– Haavarim’de konakladı.:q( İsrail halkı yola koyulup Ovot’ta konakladı.~( Böylece Musa tunç bir yılan yaparak direğin üzerine koydu. Yılan tarafından ısırılan kişiler tunç yılana bakınca yaşadı.}( RAB Musa’ya, “Bir yılan yap ve onu bir direğin üzerine koy. Isırılan herkes ona bakınca yaşayacaktır” dedi.8|k( Halk Musa’ya gelip, “RAB’den ve senden yakınmakla günah işledik. Yalvar da, RAB aramızdan yılanları kaldırsın” dedi. Bunun üzerine Musa halk için yalvardı. { ( Bunun üzerine RAB halkın arasına zehirli yılanlar gönderdi. Yılanlar ısırınca İsrailliler’den birçok kişi öldü.Oz( Tanrı’dan ve Musa’dan yakınarak, “Çölde ölelim diye mi bizi Mısır’dan çıkardınız?” dediler, “Burada ne ekmek var, ne de su. Ayrıca bu iğrenç yiyecekten de tiksiniyoruz!” y( Edom ülkesinin çevresinden geçmek için Kamış Denizi yoluyla Hor Dağı’ndan ayrıldılar. Ama yolda halk sabırsızlandı.:xo( RAB İsrailliler’in yalvarışını işitti ve Kenanlılar’ı ellerine teslim etti. İsrailliler onları da kentlerini de büsbütün yok ettiler. Oraya Horma adı verildi.$wC( Bunun üzerine İsrailliler, “Eğer bu halkı tümüyle elimize teslim edersen, kentlerini büsbütün yok edeceğiz” diyerek RAB’be adak adadılar.v +( Negev’de yaşayan Kenanlı Arat Kralı, İsrailliler’in Atarim yolundan geldiğini duyunca, onlara saldırarak bazılarını tutsak aldı.euE( Harun’un öldüğünü öğrenince bütün İsrail halkı onun için otuz gün yas tuttu.0t[( Musa Harun’un kâhinlik giysilerini üzerinden çıkarıp oğlu Elazar’a giydirdi. Harun orada, dağın tepesinde öldü. Sonra Musa’yla Elazar dağdan indiler.qs]( Musa RAB’bin buyurduğu gibi yaptı. Bütün topluluğun gözü önünde Hor Dağı’na çıktılar.r( Harun’un kâhinlik giysilerini üzerinden çıkarıp oğlu Elazar’a giydir. Harun orada ölüp atalarına kavuşacak.”>qy( Harun’la oğlu Elazar’ı Hor Dağı’na çıkar.'pI( “Harun ölüp atalarına kavuşacak. İsrail halkına vereceğim ülkeye girmeyecek. Çünkü ikiniz Meriva sularında verdiğim buyruğa karşı geldiniz.Vo'( RAB, Edom sınırındaki Hor Dağı’nda Musa’yla Harun’a şöyle dedi:Jn( İsrail topluluğu Kadeş’ten ayrılıp Hor Dağı’na geldi.jmO( Edom Kralı ülkesinden geçmelerine izin vermeyince, İsrailliler dönüp ondan uzaklaştılar.(lK( Edom Kralı yine, “Geçmeyeceksiniz!” yanıtını verdi. Edomlular İsrailliler’e saldırmak üzere kalabalık ve güçlü bir orduyla yola çıktılar.Qk( İsrailliler, “Yol boyunca geçip gideceğiz” dediler, “Eğer biz ya da hayvanlarımız suyundan içersek karşılığını öderiz. Yürüyüp geçmek için senden izin istiyoruz, hepsi bu.”j!( Ama Edom Kralı, “Ülkemden geçmeyeceksiniz!” diye yanıtladı, “Geçmeye kalkışırsanız kılıçla karşınıza çıkarım.”Vi'( İzin ver, ülkenden geçelim. Tarlalardan, bağlardan geçmeyeceğiz, hiçbir kuyudan da su içmeyeceğiz. Sınırından geçinceye dek, sağa sola sapmadan Kral yolundan yolumuza devam edeceğiz.’ ”9hm( Ama biz RAB’be yakarınca, yakarışımızı işitti. Bir melek gönderip bizi Mısır’dan çıkardı. “ ‘Şimdi senin sınırına yakın bir kent olan Kadeş’teyiz.g ( Atalarımız Mısır’a gitmişler. Orada uzun yıllar yaşadık. Mısırlılar atalarımıza da bize de kötü davrandılar.f9( Musa Kadeş’ten Edom Kralı’na ulaklarla şu haberi gönderdi: “Kardeşin İsrail şöyle diyor: ‘Başımıza gelen güçlükleri biliyorsun.e%( Bu sulara Meriva suları denildi. Çünkü İsrail halkı orada RAB’be çıkışmış, RAB de aralarında kutsallığını göstermişti.Td#( RAB Musa’yla Harun’a, “Madem İsrailliler’in gözü önünde benim kutsallığımı sayarak bana güvenmediniz” dedi, “Bu topluluğu kendilerine vereceğim ülkeye de götürmeyeceksiniz.”c( Sonra kolunu kaldırıp değneğiyle kayaya iki kez vurdu. Kayadan bol su fışkırdı, topluluk da hayvanları da içti.)bM( Musa’yla Harun topluluğu kayanın önüne topladılar. Musa, “Ey siz, başkaldıranlar, beni dinleyin!” dedi, “Bu kayadan size su çıkaralım mı?”Va'( Musa kendisine verilen buyruk uyarınca değneği RAB’bin önünden aldı.s`a( RAB Musa’ya, “Değneği al” dedi, “Sen ve ağabeyin Harun topluluğu toplayın. Halkın gözü önünde su fışkırması için kayaya buyruk verin. Onlar da hayvanları da içsin diye kayadan onlara su çıkaracaksınız.”s_a( RAB Musa’ya, “Değneği al” dedi, “Sen ve ağabeyin Harun topluluğu toplayın. Halkın gözü önünde su fışkırması için kayaya buyruk verin. Onlar da hayvanları da içsin diye kayadan onlara su çıkaracaksınız.”*^O( Musa’yla Harun topluluktan ayrılıp Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne gittiler, yüzüstü yere kapandılar. RAB’bin görkemi onlara göründü.]9( Neden bizi bu korkunç yere getirmek için Mısır’dan çıkardınız? Ne tahıl, ne incir, ne üzüm ne de nar var. Üstelik içecek su da yok!”j\O( “RAB’bin topluluğunu neden bu çöle getirdiniz? Biz de hayvanlarımız da ölelim diye mi?y[m( Musa’ya, “Keşke kardeşlerimiz RAB’bin önünde öldüğünde biz de ölseydik!” diye çıkıştılar,]Z5( Ancak topluluk için içecek su yoktu. Halk Musa’yla Harun’a karşı toplandı.Y {( İsrail topluluğu birinci ay Zin Çölü’ne vardı, halk Kadeş’te konakladı. Miryam orada öldü ve gömüldü.wXi( Kirli sayılan birinin dokunduğu nesne kirli sayılır; o nesneye dokunan da akşama dek kirli sayılır.”)WM( Onlar için bu kural kalıcı olacaktır. Temizlenme suyunu serpen kişi de giysisini yıkamalı. Temizlenme suyuna dokunan kişi akşama dek kirli sayılacak.QV( Ancak, kirli sayılan biri kendini arındırmazsa topluluğun arasından atılmalı. Çünkü RAB’bin Tapınağı’nı kirletmiştir. Temizlenme suyu üzerine dökülmediği için kirli sayılır.PU( Temiz sayılan adam, üçüncü ve yedinci gün kirli sayılanın üzerine suyu serpecek. Yedinci gün onu arındıracak. Arınan kişi giysilerini yıkayacak, yıkanacak ve akşam temiz sayılacak. T( Temiz sayılan bir adam mercanköşkotunu alıp suya batıracak. Sonra çadırın, bütün eşyaların ve orada bulunanların üzerine serpecek. Kemiğe, öldürülmüş ya da doğal ölümle ölmüş kişiye ya da mezara dokunanın üzerine de suyu serpecek.S( “Kirli sayılan kişi için bir kabın içine yakılan günah sunusunun külünden koyun, üstüne duru su dökeceksiniz.R7( “Kırda kılıçla öldürülmüş ya da doğal ölümle ölmüş birine, insan kemiğine ya da mezara her dokunan yedi gün kirli sayılacaktır.SQ!( Kapağı iple bağlanmamış, ağzı açık her kap kirli sayılacaktır.P( “Çadırda biri öldüğü zaman uygulanacak kural şudur: Çadıra giren ve çadırda bulunan herkes yedi gün kirli sayılacaktır.tOc( Herhangi bir insan ölüsüne dokunup da kendini arındırmayan kişi RAB’bin Konutu’nu kirletmiş olur. O kişi İsrail’den atılmalı. Temizlenme suyu üzerine dökülmediği için kirli sayılır, kirliliği üzerinde kalır.9Nm( Üçüncü ve yedinci gün temizlenme suyuyla kendini arındıracak, böylece paklanmış olacak. Üçüncü ve yedinci gün kendini arındırmazsa, paklanmış sayılmayacak.XM+( “Herhangi bir insan ölüsüne dokunan kişi yedi gün kirli sayılacaktır.>Lw( İneğin külünü toplayan adam giysilerini yıkayacak, akşama dek kirli sayılacak. Bu kural hem İsrailliler, hem de aralarında yaşayan yabancılar için kalıcı olacaktır.XK+( “Temiz sayılan bir kişi ineğin külünü toplayıp ordugahın dışında temiz sayılan bir yere koyacak. İsrail topluluğu temizlenme suyu için bu külü saklayacak; bu, günahtan arınmak içindir.gJI( İneği yakan kişi de giysilerini yıkayacak, yıkanacak. O da akşama dek kirli sayılacak.{Iq( Sonra giysilerini yıkayacak, yıkanacak. Ancak o zaman ordugaha girebilir. Ama akşama dek kirli sayılacaktır.vHg( Kâhin biraz sedir ağacı, mercanköşkotu ve kırmızı iplik alıp yanmakta olan ineğin üzerine atacak.iGM( Sonra Elazar’ın gözü önünde inek, derisi, eti, kanı ve gübresiyle birlikte yakılacak.pF[( Kâhin Elazar parmağıyla kanından alıp yedi kez Buluşma Çadırı’nın önüne doğru serpecek.gEI( İnek Kâhin Elazar’a verilsin; ordugahın dışına çıkarılıp onun önünde kesilecek.&DG( “RAB’bin buyurduğu yasanın kuralı şudur: İsrailliler’e size kusursuz, özürsüz, boyunduruk takmamış kızıl bir inek getirmelerini söyleyin..C [( RAB Musa’yla Harun’a şöyle dedi:B9( En iyisini sunarsanız, bu konuda günah işlememiş olursunuz. Ölmemek için İsrailliler’in sunduğu kutsal sunuları kirletmeyeceksiniz.’ ”A( Siz ve aileniz her yerde ondan yiyebilirsiniz. Buluşma Çadırı’nda yaptığınız hizmete karşılık size verilen ücrettir bu.@ ( “Levililer’e şöyle de: ‘En iyisini sunduğunuzda, geri kalanı harman ya da asma ürünü olarak size sayılacaktır.?( Aldığınız bütün armağanlardan RAB için bir armağan ayıracaksınız; hepsinin en iyisini, en kutsalını ayıracaksınız.’?>y( Böylelikle siz de İsrailliler’den aldığınız bütün ondalıklardan RAB’be armağan sunacaksınız. Bu ondalıklardan RAB’bin armağanını Kâhin Harun’a vereceksiniz.f=G( Armağanınız harmandan tahıl ya da üzüm sıkma çukurundan bir armağan sayılacaktır.;<q( “Levililer’e de ki, ‘Pay olarak size verdiğim ondalıkları İsrailliler’den alınca, aldığınız ondalığın ondalığını RAB’be armağan olarak sunacaksınız.$;E( RAB Musa’ya şöyle dedi:Z:/( Bunun yerine İsrailliler’in RAB’be armağan olarak verdiği ondalığı miras olarak Levililer’e veriyorum. Bu yüzden Levililer için, ‘İsrailliler arasında onların mirası olmayacak’ dedim.”k9Q( Buluşma Çadırı’yla ilgili hizmeti Levililer yapacak, çadıra karşı işlenen suçtan onlar sorumlu olacak. Gelecek kuşaklarınız boyunca kalıcı bir kural olacak bu. İsrailliler arasında onların payı olmayacak.8 ( Bundan böyle öbür İsrailliler Buluşma Çadırı’na yaklaşmamalı. Yoksa günahlarının bedelini canlarıyla öderler.77( “Buluşma Çadırı’yla ilgili yaptıkları hizmete karşılık, İsrail’de toplanan bütün ondalıkları pay olarak Levililer’e veriyorum.>6w( RAB Harun’la konuşmasını şöyle sürdürdü: “Onların ülkesinde mirasın olmayacak, aralarında hiçbir payın olmayacak. İsrailliler arasında payın ve mirasın benim.z5o( İsrailliler’in bana sundukları kutsal sunuların bağış kısımlarını sonsuza dek pay olarak sana, oğullarına ve kızlarına veriyorum. Senin ve soyun için bu RAB’bin önünde sonsuza dek sürecek bozulmaz bir antlaşmadır.”[41( Sallamalık sununun göğsü ve sağ budu senin olduğu gibi eti de senin olacak.3( “Ancak sığırın, koyunun ya da keçinin ilk doğanı için bedel almayacaksın. Onlar benim için ayrılmıştır. Kanlarını sunağın üzerine dökeceksin, yağlarını RAB’bi hoşnut eden koku olsun diye yakılan bir sunu olarak yakacaksın.%2E( İlk doğanlar bir aylıkken, kendi biçeceğin değer uyarınca, yirmi geradan oluşan kutsal yerin şekeline göre beş şekel gümüş bedel alacaksın.H1 ( İnsan olsun hayvan olsun RAB’be adanan her rahmin ilk ürünü senin olacak. Ancak ilk doğan her çocuk ve kirli sayılan hayvanların her ilk doğanı için kesinlikle bedel alacaksın.J0( “İsrail’de RAB’be koşulsuz adanan her şey senin olacak./'( Ülkede yetişen ilk ürünlerden RAB’be getirdiklerinin tümü senin olacak. Ailende dinsel açıdan temiz olan herkes onları yiyebilir.|.s( “RAB’be verdikleri ilk ürünleri –zeytinyağının, yeni şarabın, tahılın en iyisini– sana veriyorum.y-m( “Ayrıca şunlar da senin olacak: İsrailliler’in sunduğu sallamalık sunuların bağış kısımlarını sonsuza dek pay olarak sana, oğullarına ve kızlarına veriyorum. Ailende dinsel açıdan temiz olan herkes onları yiyebilir.n,W( Bunları en kutsal sunu olarak yiyeceksin. Her erkek onlardan yiyebilir. Onları kutsal sayacaksın.4+c( Sunakta tümüyle yakılmayan, bana sunulan en kutsal sunulardan şunlar senin olacak: Tahıl, suç ve günah sunuları. En kutsal sunular senin ve oğullarının olacak.G* ( RAB Harun’la konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bana sunulan kutsal sunuların bağış kısımlarını sana veriyorum. Bunları sonsuza dek pay olarak sana ve oğullarına veriyorum.])5( Ama sunaktaki ve perdenin ötesindeki kâhinlik görevini sen ve oğulların üstleneceksiniz. Kâhinlik görevini size armağan olarak veriyorum. Sizden başka kutsal yere kim yaklaşırsa öldürülecektir.”1(]( Ben İsrailliler arasından Levili kardeşlerinizi size bir armağan olarak seçtim. Buluşma Çadırı’yla ilgili hizmeti yapmaları için onlar bana adanmıştır.'( “Bundan sonra İsrail halkına öfkelenmemem için kutsal yerin ve sunağın hizmetinden sizler sorumlu olacaksınız.,&S( Seninle çalışacak ve Buluşma Çadırı’yla ilgili bütün hizmetlerden sorumlu olacaklar. Levililer dışında hiç kimse bulunduğunuz yere yaklaşmayacak.$%C( Senin sorumluluğun altında çadırda hizmet etsinler. Ancak, siz de onlar da ölmeyesiniz diye kutsal yerin eşyalarına ya da sunağa yaklaşmasınlar.E$( Sen ve oğulların Levha Sandığı’nın bulunduğu çadırın önünde hizmet ederken, atanız Levi’nin oymağından kardeşlerinizin de size katılıp yardım etmelerini sağlayın.L# ( RAB Harun’a, “Sen, oğulların ve ailen kutsal yere ilişkin suçtan sorumlu tutulacaksınız” dedi, “Kâhinlik görevinizle ilgili suçtan da sen ve oğulların sorumlu tutulacaksınız.X"+( “RAB’bin Konutu’na her yaklaşan ölüyor. Hepimiz mi yok olacağız?”d!C( İsrailliler Musa’ya, “Yok olacağız! Öleceğiz! Hepimiz yok olacağız!” dediler,5 g( Musa RAB’bin buyruğu uyarınca davrandı.eE( RAB Musa’ya, “Başkaldıranlara bir uyarı olsun diye Harun’un değneğini saklanmak üzere Levha Sandığı’nın önüne koy” dedi, “Onların benden yakınmalarına son vereceksin; öyle ki, ölmesinler.”+( Musa bütün değnekleri RAB’bin önünden çıkarıp İsrail halkına gösterdi. Halk değneklere baktı, her biri kendi değneğini aldı.L( Ertesi gün Musa Levha Sandığı’nın bulunduğu çadıra girdi. Baktı, Levi oymağını temsil eden Harun’un değneği filiz vermiş, tomurcuklanıp çiçek açmış, badem yetiştirmiş.`;( Musa değnekleri Levha Sandığı’nın bulunduğu çadırda RAB’bin önüne koydu.0[( Musa İsrail halkıyla konuştu. Halkın önderleri, her oymak önderi için bir tane olmak üzere on iki değnek getirdiler. Harun’un değneği de aralarındaydı.{q( Seçeceğim kişinin değneği filiz verecek. İsrail halkının sizden sürekli yakınmasına son vereceğim.”hK( Değnekleri Buluşma Çadırı’nda sizinle buluştuğum Levha Sandığı’nın önüne koy.zo( Levi oymağının değneği üzerine Harun’un adını yazacaksın. Her oymak önderi için bir değnek olacak.$C( “İsrail halkına her oymak önderi için bir tane olmak üzere on iki değnek getirmesini söyle. Her önderin adını kendi değneğinin üzerine yaz.# E( RAB Musa’ya şöyle dedi:y(2 Öldürücü hastalık dindiğinden, Harun Musa’nın yanına, Buluşma Çadırı’nın giriş bölümüne döndü.mU(1 Korah olayında ölenler dışında, öldürücü hastalıktan ölenlerin sayısı 14 700 kişiydi.T#(0 O ölülerle dirilerin arasında durunca, öldürücü hastalık da dindi.T#(/ Harun Musa’nın dediğini yaparak buhurdanını alıp topluluğun ortasına koştu. Halkın arasında öldürücü hastalık başlamıştı. Harun buhur sunarak topluluğun günahını bağışlattı.vg(. Sonra Musa Harun’a, “Buhurdanını alıp içine sunaktan ateş koy, üstüne de buhur koy” dedi, “Günahlarını bağışlatmak için hemen topluluğa git. Çünkü RAB öfkesini yağdırdı. Öldürücü hastalık başladı.”!(- RAB Musa’ya, “Bu topluluğun arasından ayrılın da onları birden yok edeyim” dedi. Musa’yla Harun yüzüstü yere kapandılar.!(, RAB Musa’ya, “Bu topluluğun arasından ayrılın da onları birden yok edeyim” dedi. Musa’yla Harun yüzüstü yere kapandılar.F(+ Musa’yla Harun Buluşma Çadırı’nın önüne geldiler.) M(* Topluluk Musa’yla Harun’a karşı toplanıp Buluşma Çadırı’na doğru yönelince, çadırı ansızın bulut kapladı ve RAB’bin görkemi göründü. '() Ertesi gün bütün İsrail topluluğu Musa’yla Harun’a söylenmeye başladı. “RAB’bin halkını siz öldürdünüz” diyorlardı. <~}}d|a{^zzyxxawwpvvv3uuattZtsmrrqpppYoro+nammtm$lkjihgg(fffeddd3ccc)bbbpbaa+``y`1__^_^^O]]][\\[[[2ZZbYYY)XX^WWWWVV|V[==<;;:A99d9 887Y66L55%433y22110q//3..-@,++}+>*^)((('o&&f%%W$$d##[""L!!\ RCUYB8 'J0gc 1"#}0 w \  bqAK0xsSa( “Sen, Kâhin Elazar ve topluluğun aile başları ele geçirilen insanlarla hayvanları sayacaksınız.$RE( RAB Musa’ya şöyle dedi:sQa( Yedinci gün giysilerinizi yıkayın. Böylece temiz sayılacaksınız. Sonra ordugaha girebilirsiniz.”P)( “Altını, gümüşü, tuncu, demiri, kalayı, kurşunu –ateşe dayanıklı her nesneyi– ateşten geçireceksiniz; ancak bundan sonra temiz sayılacak. Ayrıca temizlenme suyuyla da arındıracaksınız. Ateşe dayanıklı olmayan nesneleri sudan geçireceksiniz.O)( “Altını, gümüşü, tuncu, demiri, kalayı, kurşunu –ateşe dayanıklı her nesneyi– ateşten geçireceksiniz; ancak bundan sonra temiz sayılacak. Ayrıca temizlenme suyuyla da arındıracaksınız. Ateşe dayanıklı olmayan nesneleri sudan geçireceksiniz.N( Bundan sonra Kâhin Elazar, savaştan dönen askerlere, “RAB’bin Musa’ya buyurduğu yasanın kuralı şudur” dedi,kMQ( Her giysiyi, deriden, keçi kılından, tahtadan yapılmış her nesneyi arındıracaksınız.”VL'( “Aranızda birini öldüren ya da öldürülen birine dokunan herkes yedi gün ordugahın dışında kalsın. Üçüncü ve yedinci gün kendinizi de tutsaklarınızı da günahtan arındıracaksınız.SK!( Yalnız erkekle yatmamış genç kızları kendiniz için sağ bırakın.VJ'( Şimdi bütün erkek çocukları ve erkekle yatmış kadınları öldürün.UI%( “Bu kadınlar Balam’ın verdiği öğüde uyarak Peor olayında İsrailliler’in RAB’be ihanet etmesine neden oldular. Bu yüzden RAB’bin topluluğu arasında ölümcül hastalık başgösterdi.VH'( Onlara, “Bütün kadınları sağ mı bıraktınız?” diye çıkıştı,cGA( Musa savaştan dönen ordu komutanlarına –binbaşılara, yüzbaşılara– öfkelendi.tFc( Musa, Kâhin Elazar ve topluluğun önderleri onları karşılamak için ordugahın dışına çıktılar.LE( Tutsaklarla yağmalanmış malları Şeria Irmağı’nın yanında, Eriha karşısında, Moav ovalarındaki ordugahta konaklayan Musa’yla Kâhin Elazar’a ve İsrail topluluğuna getirdiler.XD+( İnsanları, hayvanları, yağmalanmış bütün malları yanlarına aldılar.UC%( Midyanlılar’ın yaşadığı bütün kentleri, obaları ateşe verdiler.}Bu( Midyanlı kadınlarla çocuklarını tutsak alıp bütün hayvanlarını, sürülerini, mallarını yağmaladılar.A)( Öldürdükleri arasında beş Midyan kralı –Evi, Rekem, Sur, Hur ve Reva– da vardı. Beor oğlu Balam’ı da kılıçla öldürdüler.x@k( RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca, Midyanlılar’a savaş açıp bütün erkekleri öldürdüler.B?( Musa onları –her oymaktan biner kişiyi– ve Kâhin Elazar oğlu Pinehas’ı savaşa gönderdi. Pinehas yanına kutsal yere ait bazı eşyaları ve çağrı borazanlarını aldı.u>e( Böylece İsrail’in her oymağından biner kişi olmak üzere 12 000 kişi seçilip savaşa hazırlandı.J=( “Savaşa İsrail’in her oymağından bin kişi gönderin.”"<?( Bunun üzerine Musa halka, “Midyanlılar’a karşı savaşmak ve onlardan RAB’bin öcünü almak üzere aranızdan adamlar silahlandırın” dedi,};u( RAB Musa’ya, “Midyanlılar’dan İsrailliler’in öcünü al; sonra ölüp atalarına kavuşacaksın” dedi.|: u( RAB Musa’ya, “Midyanlılar’dan İsrailliler’in öcünü al; sonra ölüp atalarına kavuşacaksın” dedi.9( Erkekle karısı, babayla evinde yaşayan genç kızı arasındaki ilişki konusunda RAB’bin Musa’ya buyurduğu kurallar bunlardır.v8g( Eğer onları duyduktan bir süre sonra engel olursa, kadının suçundan kocası sorumlu olacaktır.’ ”V7'( Eğer kocası bir gün içinde bu konuda ona karşı çıkmazsa, bütün adaklarını ya da yükümlülüklerini onaylamış olur. Onları duyduğu gün kadına karşı çıkmamakla onaylamış sayılır.:6o( Kocası, kadının kendi isteklerini denetlemesi için adadığı adağı ya da ant içerek kendini altına soktuğu yükümlülüğü onaylayabilir ya da geçersiz kılabilir.a5=( Ama kocası bunları duyduğu gün engel olursa, kadının adadığı bütün adaklar ve kendini altına soktuğu yükümlülük geçerli sayılmayacak. Kocası geçersiz kılmıştır, RAB kadını bağışlayacak.14]( kocası da bunu duyar, karşı çıkmaz, ona engel olmazsa, kadının adadığı bütün adaklar ya da kendini altına soktuğu her yükümlülük geçerli sayılacak.r3_( “ ‘Eğer bir kadın evliyken bir adak adar ya da ant içerek kendini yükümlülük altına sokarsa, 2( “ ‘Dul ya da boşanmış bir kadının adadığı adak, kendini yükümlülük altına soktuğu her şey geçerli sayılacak.E1( Ama kocası bunu duyduğu gün engel olur, kadının adadığı adağı ya da düşünmeden kendini altına soktuğu yükümlülüğü geçerli saymazsa, RAB kadını bağışlayacaktır.0+( kocası da bunu duyar ve aynı gün ona karşı çıkmazsa, adadığı adaklar ve kendini altına soktuğu yükümlülük geçerli sayılacak.{/q( “ ‘Eğer kadın adak adadıktan ya da düşünmeden kendini yükümlülük altına soktuktan sonra evlenirse,Y.-( Ama babası bunları duyduğu gün engel olursa, kadının adadığı adaklar ve kendini altına soktuğu yükümlülük geçerli sayılmayacak; RAB onu bağışlayacak, çünkü babası ona engel olmuştur.^-7( babası da onun RAB’be adadığı adağı ve kendini yükümlülük altına soktuğunu duyar, ona karşı çıkmazsa, kadının adadığı adaklar ve kendini altına soktuğu yükümlülük geçerli sayılacak.y,m( “ ‘Genç bir kadın babasının evindeyken RAB’be adak adar ya da kendini yükümlülük altına sokarsa,/+Y( ‘Eğer bir adam RAB’be adak adar ya da ant içerek kendini yükümlülük altına sokarsa, verdiği sözü bozmayacak, ağzından her çıkanı yerine getirecek.S* #( Musa İsrail’in oymak önderlerine şöyle dedi: “RAB şöyle buyurdu:R)(( Musa RAB’bin kendisine buyurduğu her şeyi İsrailliler’e anlattı.G( (' “ ‘Adadığınız adaklar ve gönülden verdiğiniz sunuların yanısıra, bayramlarınızda RAB’be yakmalık, tahıl, dökmelik ve esenlik sunularınız olarak bunları sunun.’ ”'(& Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.x&k(% Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.%+($ Yakmalık sunu, yakılan sunu, RAB’bi hoşnut eden koku olarak kusursuz bir boğa, bir koç ve bir yaşında yedi erkek kuzu sunacaksınız.e$E(# “ ‘Sekizinci gün bir toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.#(" Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.x"k(! Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.p![( “ ‘Yedinci gün kusursuz yedi boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız. ( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.xk( Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.sa( “ ‘Altıncı gün kusursuz sekiz boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız.( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.xk( Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.r_( “ ‘Beşinci gün kusursuz dokuz boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız.( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.xk( Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.r_( “ ‘Dördüncü gün kusursuz on boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız.( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.xk( Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.ue( “ ‘Üçüncü gün kusursuz on bir boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız.( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.xk( Boğa, koç ve kuzularla sayısına göre istenilen tahıl sunularını ve dökmelik sunuları sunacaksınız.r_( “ ‘İkinci gün kusursuz on iki boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız.( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Bu sunular günlük yakmalık sunuyla tahıl sunularına ve dökmelik sunulara ek olacak.5e( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, her koçla birlikte onda iki efa, her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız.5e( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, her koçla birlikte onda iki efa, her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız.<s( RAB’bi hoşnut eden koku olarak yakılan sunu, yakmalık sunu olarak on üç boğa, iki koç ve bir yaşında on dört erkek kuzu sunacaksınız. Bu hayvanlar kusursuz olmalı.9 m( “ ‘Yedinci ayın on beşinci günü kutsal bir toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız. Bu bayramı RAB’bin onuruna yedi gün kutlayacaksınız.\ 3( Günah sunusu için bir teke sunacaksınız. Günahlarınızı bağışlatmak için sunulan günah sunusu, günlük yakmalık sunuyla dökmelik ve tahıl sunularına ek olarak bunları da sunacaksınız.’ ”< u( her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız.y m( Boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla birlikte onda iki efa,+ Q( RAB’bi hoşnut eden koku, yakmalık sunu olarak bir boğa, bir koç ve bir yaşında yedi erkek kuzu sunacaksınız. Sunacağınız hayvanlar kusursuz olmalı.#( “ ‘Yedinci ayın onuncu günü kutsal bir toplantı düzenleyeceksiniz. O gün isteklerinizi denetleyecek, hiç iş yapmayacaksınız.Z/( Kurala göre sunacağınız aylık ve günlük yakmalık sunuyla dökmelik sunulara, tahıl sunularına ek olarak bunları sunacaksınız. Bunlar RAB’bi hoşnut eden koku olarak yakılan sunulardır.’ ”a=( Günahlarınızı bağışlatmak için de günah sunusu olarak bir teke sunacaksınız.-U( Boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla birlikte onda iki efa, her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız.-U( Boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla birlikte onda iki efa, her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız.  ( RAB’bi hoşnut eden koku, yakmalık sunu olarak kusursuz bir boğa, bir koç ve bir yaşında yedi erkek kuzu sunacaksınız.# C( “ ‘Yedinci ayın birinci günü kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız. O gün sizin için boru çalma günü olacak.$C( Günlük yakmalık sunuyla tahıl sunusuna ek olarak bunları dökmelik sunuyla birlikte sunacaksınız. Sunacağınız hayvanlar kusursuz olmalı.’ ”L( günahlarınızı bağışlatmak için de bir teke sunacaksınız.1]( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla birlikte onda iki efa, her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız;1~]( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla birlikte onda iki efa, her kuzuyla da onda bir efa ince un sunacaksınız;}{( RAB’bi hoşnut eden koku, yakmalık sunu olarak iki boğa, bir koç ve bir yaşında yedi erkek kuzu sunacaksınız.;|q( “ ‘İlk ürünleri kutlama günü, Haftalar Bayramı’nda RAB’be yeni tahıl sunusu sunduğunuzda kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.f{G( Yedinci gün kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.’ ”>zw( Böylece her gün RAB’bi hoşnut eden koku olarak yakılan yiyecek sunusunu yedi gün sunacaksınız. Bunu günlük yakmalık sunuyla dökmelik sunusuna ek olarak sunacaksınız.by?( Her sabah sunacağınız günlük yakmalık sunuya ek olarak bunları da sunacaksınız.ax=( günahlarınızı bağışlatmak için de günah sunusu olarak bir teke sunacaksınız.%wE( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla onda iki efa, her kuzuyla onda bir efa ince un sunacaksınız;%vE( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa, koçla onda iki efa, her kuzuyla onda bir efa ince un sunacaksınız;(uK( RAB için yakılan sunu, yakmalık sunu olarak iki boğa, bir koç ve bir yaşında yedi erkek kuzu sunacaksınız. Sunacağınız hayvanlar kusursuz olmalı.\t3( İlk gün kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.Ts#( On beşinci gün bayram olacaktır; yedi gün mayasız ekmek yiyeceksiniz.]r5( “ ‘RAB’bin Fısıh kurbanı birinci ayın on dördüncü günü kesilmelidir.zqo( Günlük yakmalık sunuyla dökmelik sunusu dışında, RAB’be günah sunusu olarak bir teke sunulacak.’ ”Ap}( Her boğayla dökmelik sunu olarak yarım hin, koçla üçte bir hin, her kuzuyla dörtte bir hin şarap sunacaksınız. Yıl boyunca her Yeni Ay’da yapılacak yakmalık sunu budur.8ok( her kuzuyla da tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda bir efa ince un sunacaksınız. Bu, yakmalık sunu, RAB’bi hoşnut eden koku, yakılan sunu olacaktır.>nw( Her boğayla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda üç efa ince un; koçla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda iki efa ince un;m!( “ ‘Her ayın ilk günü, RAB’be yakmalık sunu olarak iki boğa, bir koç ve bir yaşında kusursuz yedi erkek kuzu sunacaksınız.xlk( Günlük yakmalık sunuyla dökmelik sunusu dışında, her Şabat Günü sunulan yakmalık sunu budur.’ ”Ak}( “ ‘Şabat Günü bir yaşında kusursuz iki erkek kuzuyla birlikte tahıl sunusu olarak zeytinyağıyla yoğrulmuş onda iki efa ince un ve onun dökmelik sunusunu sunacaksınız..jW( Öbür kuzuyu akşamüstü, yakılan sunu ve RAB’bi hoşnut eden koku olarak, sabahki gibi tahıl sunusu ve dökmelik sunuyla birlikte bana sunacaksınız.’ ” i( Kuzuyla birlikte dökmelik sunu olarak dörtte bir hin içki sunacaksınız. Dökmelik sunuyu RAB için kutsal yerde dökeceksiniz.vhg( Günlük yakmalık sunu, Sina Dağı’nda başlatılan, RAB’bi hoşnut eden koku olarak yakılan sunudur.g ( Kuzuyla birlikte tahıl sunusu olarak dörtte bir hin sıkma zeytinyağıyla yoğrulmuş onda bir efa ince un sunacaksınız.>fy( Kuzunun birini sabah, öbürünü akşamüstü sunun.&eG( Onlara de ki, ‘RAB’be sunacağınız yakılan sunu şudur: Günlük yakmalık sunu olarak her gün bir yaşında kusursuz iki erkek kuzu sunacaksınız.Kd( “İsrailliler’e buyur ve de ki, ‘Bana sunacağınız sunuyu –yakılan sunu ve beni hoşnut eden koku olarak sunacağınız yiyeceği– belirlenen zamanda sunmaya dikkat edeceksiniz.’#c E( RAB Musa’ya şöyle dedi:Tb#( RAB’bin buyruğu uyarınca ellerini üzerine koyarak onu görevlendirdi.a( Musa RAB’bin kendisine buyurduğu gibi yaptı. Yeşu’yu Kâhin Elazar’ın ve bütün topluluğun önüne götürdü.4`c( Kâhin Elazar’ın önüne çıkacak; kâhin, Yeşu için Urim aracılığıyla RAB’be danışacak. Bu yöntemle Elazar Yeşu’yu ve bütün halkı yönlendirecek.”O_( Bütün İsrail topluluğu sözünü dinlesin diye ona yetkinden ver.j^O( “Onu Kâhin Elazar’la bütün topluluğun önüne çıkar ve hepsinin önünde görevlendir.]y( Bunun üzerine RAB, “Kendisinde RAB’bin Ruhu bulunan Nun oğlu Yeşu’yu yanına al, üzerine elini koy” dedi,\!( “O kişi topluluğun önünde yürüsün ve topluluğu yönetsin. Öyle ki, RAB’bin topluluğu çobansız koyunlar gibi kalmasın.”w[i( Musa, “Bütün insan ruhlarının Tanrısı RAB bu topluluğa bir önder atasın” diye karşılık verdi,wZi( Musa, “Bütün insan ruhlarının Tanrısı RAB bu topluluğa bir önder atasın” diye karşılık verdi,sYa( Çünkü ikiniz de Zin Çölü’nde buyruğuma karşı çıktınız. Topluluk sularda bana başkaldırdığında, onların önünde kutsallığımı önemsemediniz.” –Bunlar Zin Çölü’ndeki Kadeş’te Meriva sularıdır.–eXE( “Ülkeyi gördükten sonra, ağabeyin Harun gibi sen de ölüp atalarına kavuşacaksın.}Wu( Bundan sonra RAB Musa’ya, “Haavarim dağlık bölgesine çık, İsrailliler’e vereceğim ülkeye bak” dedi,gVI( Amcaları da yoksa, mirasını bağlı olduğu boyda kendisine en yakın akrabasına vereceksiniz. Yakını mirası mülk edinsin. Musa’ya verdiğim buyruk uyarınca, İsrailliler için kesin bir kural olacak bu.’ ”4Ue( kardeşleri yoksa amcalarına vereceksiniz./T[( Kızı yoksa mirasını kardeşlerine,sSa( “İsrailliler’e de ki, ‘Bir adam erkek çocuğu olmadan ölürse, mirasını kızına vereceksiniz. R;( “Selofhat’ın kızları doğru söylüyor. Onlara amcalarıyla birlikte miras olarak mülk verecek, babalarının mirasını onlara aktaracaksın.$QE( RAB Musa’ya şöyle dedi:6Pi( Musa onların davasını RAB’be götürdü.O)( Erkek çocuğu olmadı diye babamızın adı kendi boyu arasından neden yok olsun? Babamızın kardeşleri arasında bize de mülk verin.”+NQ( “Babamız çölde öldü. RAB’be başkaldıran Korah’ın yandaşları arasında değildi. İşlemiş olduğu günahtan ötürü öldü. Oğulları olmadı.3Ma( Yusuf oğlu Manaşşe’nin boylarından Manaşşe oğlu Makir oğlu Gilat oğlu Hefer oğlu Selofhat’ın Mahla, Noa, Hogla, Milka, Tirsa adındaki kızları, Buluşma Çadırı’nın girişinde Musa’nın, Kâhin Elazar’ın, önderlerin ve bütün topluluğun önüne gelip şöyle dediler:2L a( Yusuf oğlu Manaşşe’nin boylarından Manaşşe oğlu Makir oğlu Gilat oğlu Hefer oğlu Selofhat’ın Mahla, Noa, Hogla, Milka, Tirsa adındaki kızları, Buluşma Çadırı’nın girişinde Musa’nın, Kâhin Elazar’ın, önderlerin ve bütün topluluğun önüne gelip şöyle dediler:KK(A Çünkü RAB o dönemde sayımı yapılan İsrailliler’in kesinlikle çölde öleceğini söylemişti. Onlardan Yefunne oğlu Kalev’le Nun oğlu Yeşu’dan başka kimse sağ kalmamıştı. J(@ Ancak, bu sayılanların arasında Musa’yla Kâhin Harun’un Sina Çölü’nde saymış olduğu İsrailliler’den kimse yoktu.I(? Şeria Irmağı yanında, Eriha karşısındaki Moav ovalarında Musa’yla Kâhin Elazar’ın saydıkları İsrailliler bunlardı.bH?(> Levililer’den sayılan bir aylık ve daha yukarı yaştaki bütün erkekler 23 000 kişiydi. Bunlar öbür İsrailliler’le birlikte sayılmadılar. Çünkü öbür İsrailliler arasında onlara pay verilmemişti.^G7(= Nadav’la Avihu RAB’bin önünde kurallara aykırı bir ateş sunarken öldüler.AF(< Harun Nadav, Avihu, Elazar ve İtamar’ın babasıydı.E7(; Amram’ın karısı Mısır’da doğan, Levi soyundan gelme Yokevet’ti. Amram’a Harun’u, Musa’yı ve kızkardeşleri Miryam’ı doğurdu.D(: Şunlar da Levili boylardı: Livni boyu, Hevron boyu, Mahli boyu, Muşi boyu, Korah boyu. Kehat Amram’ın babasıydı.C(9 Boylarına göre sayılan Levililer şunlardı: Gerşon soyundan Gerşon boyu, Kehat soyundan Kehat boyu, Merari soyundan Merari boyu.JB(8 Küçük, büyük her oymağın payı kurayla dağıtılacak.”dAC(7 Ancak ülke kura ile dağıtılacak. Herkesin payı, ata oymağının adına göre olacak.@}(6 Sayıca çok olana büyük, sayıca az olana küçük pay vereceksin. Her oymağa kişi sayısına göre pay verilecek.W?)(5 “Adlarının sayısına göre ülke bunlara pay olarak bölüştürülecek.$>E(4 RAB Musa’ya şöyle dedi:==w(3 Sayılan İsrailliler’in toplamı 601 730 erkekti.R<(2 Boylarına göre Naftali boyları bunlardı, sayıları 45 400 kişiydi.C;(1 Yeser soyundan Yeser boyu, Şillem soyundan Şillem boyu.m:U(0 Boylarına göre Naftali soyundan gelenler: Yahseel soyundan Yahseel boyu, Guni soyundan Guni boyu,>9y(/ Aşer boyları bunlardı, sayıları 53 400 kişiydi.48e(. Aşer’in Serah adında bir kızı vardı.\73(- Beria soyundan gelenler: Hever soyundan Hever boyu, Malkiel soyundan Malkiel boyu.6(, Boylarına göre Aşer soyundan gelenler: Yimna soyundan Yimna boyu, Yişvi soyundan Yişvi boyu, Beria soyundan Beria boyu.>5y(+ Hepsi Şuham boyundandı, sayıları 64 400 kişiydi.i4M(* Boylarına göre Dan soyundan gelenler şunlardı: Şuham soyundan Şuham boyu. Dan boyu buydu.\33() Boylarına göre Benyamin soyundan gelenler bunlardı, sayıları 45 600 kişiydi.k2Q(( Bala’nın oğulları Ard’la Naaman’dı. Ard soyundan Ard boyu, Naaman soyundan Naaman boyu.@1}(' Şufam soyundan Şufam boyu, Hufam soyundan Hufam boyu. 0 (& Boylarına göre Benyamin soyundan gelenler: Bala soyundan Bala boyu, Aşbel soyundan Aşbel boyu, Ahiram soyundan Ahiram boyu,z/o(% Efrayim boyları bunlardı, sayıları 32 500 kişiydi. Boylarına göre Yusuf’un soyundan gelenler bunlardı.I. ($ Şutelah soyundan gelenler şunlardı: Eran soyundan Eran boyu.-)(# Boylarına göre Efrayim soyundan gelenler şunlardı: Şutelah soyundan Şutelah boyu, Beker soyundan Beker boyu, Tahan soyundan Tahan boyu.C,(" Manaşşe boyları bunlardı, sayıları 52 700 kişiydi.|+s(! Hefer oğlu Selofhat’ın oğulları olmadı; yalnız Mahla, Noa, Hogla, Milka ve Tirsa adında kızları vardı.C*( Şemida soyundan Şemida boyu, Hefer soyundan Hefer boyu.C)( Asriel soyundan Asriel boyu, Şekem soyundan Şekem boyu,e(E( Gilat soyundan gelenler şunlardı: İezer soyundan İezer boyu, Helek soyundan Helek boyu,'y( Manaşşe soyundan gelenler: Makir soyundan Makir boyu –Makir Gilat’ın babasıydı– Gilat soyundan Gilat boyu.G& ( Boylarına göre Yusuf’un oğulları: Manaşşe ve Efrayim.@%}( Zevulun boyları bunlardı, sayıları 60 500 kişiydi. $( Boylarına göre Zevulunoğulları şunlardı: Seret soyundan Seret boyu, Elon soyundan Elon boyu, Yahleel soyundan Yahleel boyu.A#( İssakar boyları bunlardı, sayıları 64 300 kişiydi.E"( Yaşuv soyundan Yaşuv boyu, Şimron soyundan Şimron boyu.m!U( Boylarına göre İssakaroğulları şunlardı: Tola soyundan Tola boyu, Puvva soyundan Puvva boyu,? {( Yahuda boyları bunlardı, sayıları 76 500 kişiydi.eE( Peres soyundan gelenler şunlardı: Hesron soyundan Hesron boyu, Hamul soyundan Hamul boyu. ( Boylarına göre Yahudaoğulları şunlardı: Şela soyundan Şela boyu, Peres soyundan Peres boyu, Zerah soyundan Zerah boyu.N( Yahuda’nın iki oğlu Er’le Onan Kenan ülkesinde ölmüşlerdi.<u( Gad boyları bunlardı, sayıları 40 500 kişiydi.<u( Arot soyundan Arot boyu, Areli soyundan Areli boyu.8m( Ozni soyundan Ozni boyu, Eri soyundan Eri boyu,( Boylarına göre Gadoğulları şunlardı: Sefon soyundan Sefon boyu, Hagi soyundan Hagi boyu, Şuni soyundan Şuni boyu,?{( Şimon boyları bunlardı, sayıları 22 200 kişiydi.>y( Zerah soyundan Zerah boyu, Şaul soyundan Şaul boyu. ( Boylarına göre Şimonoğulları şunlardı: Nemuel soyundan Nemuel boyu, Yamin soyundan Yamin boyu, Yakin soyundan Yakin boyu,,U( Korah’ın oğulları ise ölmedi.1]( Yer yarılıp onları Korah’la birlikte yutunca yok oldular. Ateş Korah’ın iki yüz elli yandaşını yakıp yok etti. Böylece başkalarına bir uyarı oldular.W)( Eliav’ın oğulları Nemuel, Datan ve Aviram’dı. Bunlar topluluğun seçtiği, Musa’yla Harun’a, dolayısıyla RAB’be başkaldırarak Korah’ın yandaşlarına katılan Datan’la Aviram’dı.!?( Pallu’nun oğlu Eliav,>y( Ruben boyları bunlardı, sayıları 43 730 kişiydi.@}( Hesron soyundan Hesron boyu, Karmi soyundan Karmi boyu.( İsrail’in ilk doğanı Ruben’in soyundan gelen Rubenoğulları: Hanok soyundan Hanok boyu, Pallu soyundan Pallu boyu,7( Bunun üzerine Musa’yla Kâhin Elazar, Şeria Irmağı’nın yanında, Eriha karşısındaki Moav ovalarında halka, “RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca, yirmi ve daha yukarı yaştaki erkekleri sayın” dediler. Mısır’dan çıkan İsrailliler şunlardı: 7( Bunun üzerine Musa’yla Kâhin Elazar, Şeria Irmağı’nın yanında, Eriha karşısındaki Moav ovalarında halka, “RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca, yirmi ve daha yukarı yaştaki erkekleri sayın” dediler. Mısır’dan çıkan İsrailliler şunlardı:w i( Ölümcül hastalık son bulunca RAB, Musa’yla Kâhin Harun oğlu Elazar’a, “İsrail topluluğunun ailelerine göre sayımını yapın” dedi, “Savaşabilecek durumdaki yirmi ve daha yukarı yaştaki bütün erkekleri sayın.”v  i( Ölümcül hastalık son bulunca RAB, Musa’yla Kâhin Harun oğlu Elazar’a, “İsrail topluluğunun ailelerine göre sayımını yapın” dedi, “Savaşabilecek durumdaki yirmi ve daha yukarı yaştaki bütün erkekleri sayın.”g I( “Çünkü Peor olayında ve bunun sonucunda ölümcül hastalık çıktığı gün öldürülen kızkardeşleri Midyanlı önderin kızı Kozbi olayında kurdukları tuzaklarla sizi aldatarak düşmanca davrandılar.”M ( RAB Musa’ya, “Midyanlılar’ı düşman say ve yok et” dedi,M( RAB Musa’ya, “Midyanlılar’ı düşman say ve yok et” dedi,]5( Öldürülen kadın ise Midyanlı bir aile başı olan Sur’un kızı Kozbi’ydi.  ( Midyanlı kadınla birlikte öldürülen İsrailli, Şimonoğulları’nın bir aile başıydı ve adı Salu oğlu Zimri’ydi.F( Kendisi ve soyundan gelenler için kalıcı bir kâhinlik antlaşması olacak bu. Çünkü o Tanrısı için kıskançlık duydu ve İsrail halkının günahlarını bağışlattı.’ ”D( Ona de ki, ‘Onunla bir esenlik antlaşması yapacağım.cA( “Kâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas İsrail halkına öfkemin dinmesine neden oldu. Çünkü o, aralarında benim adıma büyük kıskançlık duydu. Bu yüzden onları kıskançlıktan büsbütün yok etmedim.$E( RAB Musa’ya şöyle dedi::q( Hastalıktan ölenlerin sayısı 24 000 kişiydi.`;( İsrailli’nin ardına düşerek çadıra girdi ve mızrağı ikisine birden sapladı. Mızrak hem İsrailli’nin, hem de Midyanlı kadının karnını delip geçti. Böylece İsrail’i yok eden hastalık dindi.lS( Bunu gören Kâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas topluluktan ayrılıp eline bir mızrak aldı.9~m( O sırada İsrailli bir adam geldi, Musa’nın ve Buluşma Çadırı’nın girişinde ağlayan İsrail topluluğunun gözü önünde kardeşine Midyanlı bir kadın getirdi.}3( Bunun üzerine Musa İsrail yargıçlarına, “Her biriniz kendi adamlarınız arasında Baal-Peor’a bağlanmış olanları öldürün” dedi.|%( Musa’ya, “Bu halkın bütün önderlerini gündüz benim önümde öldür” dedi, “Öyle ki, İsrail halkına öfkem yatışsın.”Q{( Böylece Baal-Peor’a bağlandılar. RAB bu yüzden onlara öfkelendi.z7( Bu kadınlar kendi ilahlarına kurban sunarken İsrailliler’i de çağırdılar. İsrail halkı yiyeceklerden yedi ve onların ilahlarına taptı.by A( İsrailliler Şittim’de yaşarken, erkekleri Moavlı kadınlarla zina etmeye başladı.Px( Bundan sonra Balam kalkıp evine döndü, Balak da kendi yoluna gitti.|ws( Kittim kıyılarından gemiler gelecek, Asur’la Ever’i dize getirecekler, Kendileri de yıkıma uğrayacak.”evE( Balam bildirisini iletmeyi sürdürdü: “Ah, bunu yapan Tanrı’ysa, Kim sağ kalabilir?Vu'( Ama, ey Kenliler, Asurlular sizi tutsak edince, Yanıp yok olacaksınız.”ytm( Kenliler’i görünce de şu bildiriyi iletti: “Yaşadığınız yer güvenli, Yuvanız kayalarda kurulmuş; s( Balam Amalekliler’i görünce şu bildiriyi iletti: “Amalek halkı uluslar arasında birinciydi, Ama sonu yıkım olacak.”`r;( Yakup soyundan gelen kişi önderlik edecek, Kentte sağ kalanları yok edecek.’ ”`q;( Düşmanı olan Edom ele geçirilecek, Evet, Seir alınacak, Ama İsrail güçlenecek.qp]( ‘Onu görüyorum, ama şimdilik değil, Ona bakıyorum, ama yakından değil. Yakup soyundan bir yıldız çıkacak, İsrail’den bir önder yükselecek. Moavlılar’ın alınlarını, Şetoğulları’nın başlarını ezecek.Jo( Tanrı’nın sözlerini duyan, Yüceler Yücesi’nin bilgisine kavuşan, Her Şeye Gücü Yeten’in görümlerini gören, Yere kapanan, Tanrı’nın gözlerini açtığı kişi bildiriyor:Yn-( Sonra Balam şu bildiriyi iletti: “Beor oğlu Balam, Gözü açılmış olan,xmk( İşte şimdi halkıma dönüyorum. Gel, bu halkın gelecekte halkına neler yapacağını sana bildireyim.”ly( Balam şöyle karşılık verdi: “Bana gönderdiğin ulaklara, ‘Balak sarayını altınla, gümüşle doldurup bana verse bile, RAB’bin buyruğundan öte iyi kötü hiçbir şey yapamam. Ancak RAB ne derse onu söylerim’ dememiş miydim?ky( Balam şöyle karşılık verdi: “Bana gönderdiğin ulaklara, ‘Balak sarayını altınla, gümüşle doldurup bana verse bile, RAB’bin buyruğundan öte iyi kötü hiçbir şey yapamam. Ancak RAB ne derse onu söylerim’ dememiş miydim?}ju( Haydi, hemen evine dön! Seni ödüllendireceğimi söylemiştim. Ama RAB seni ödül almaktan yoksun bıraktı.”'iI( Balam’a öfkelenen Balak ellerini birbirine vurarak, “Düşmanlarıma lanet okuyasın diye seni çağırdım” dedi, “Oysa üç kez onları kutsadın.)hM( Aslan gibi, dişi aslan gibi Yere çömelir, yatarlar, Kim onları uyandırmaya cesaret edebilir? Seni kutsayan kutsansın, Seni lanetleyen lanetlensin!’ ”@g{( Tanrı onları Mısır’dan çıkardı, O’nun yaban öküzü gibi gücü var. Düşmanı olan ulusları yiyip bitirecek, Kemiklerini parçalayacak, Oklarıyla onları deşecekler. (~~~}}L|||||7{{{[{zz:zyyyxxx8wfwvzv)uitsriq3ppoo;nn[mzll9kjjBisi(h~hguff*ee*dd=cbb aa#`=_^^<]\\L[[QZZ]YYXX;WWnVVhVUUURTTT]TSSSTSRRRMRQQQZQPPPPP OOO1NNMMbMLLLCLKKIJJOIIHHGFFF^EE>><>===D=<< O2! O RAB ki, çadırlarınızı kurmanız için size yer aramak, gideceğiniz yolu göstermek için geceleyin ateşte, gündüzün bulutta önünüzsıra gitti.”D= 2 Bütün bunlara karşın Tanrınız RAB’be güvenmediniz./< [2 ‘Önünüzden giden Tanrınız RAB sizin için savaşacak. Gözünüzün önünde Mısır’da ve çölde sizler için yaptıklarının aynısını yapacak. Tanrınız RAB’bin buraya varıncaya dek, çocuğunu taşıyan bir adam gibi sizi nasıl yol boyunca taşıdığını gördünüz.’/; [2 ‘Önünüzden giden Tanrınız RAB sizin için savaşacak. Gözünüzün önünde Mısır’da ve çölde sizler için yaptıklarının aynısını yapacak. Tanrınız RAB’bin buraya varıncaya dek, çocuğunu taşıyan bir adam gibi sizi nasıl yol boyunca taşıdığını gördünüz.’G:  2 “Oysa ben size, ‘Onlardan korkmayın, yılmayın’ dedim,~9 y2 Oraya niye gidelim? Kardeşlerimiz yöre halkının bizden daha güçlü, daha uzun boylu olduğunu söyleyerek cesaretimizi kırdılar. Kentler büyükmüş, göğe dek yükselen surlarla çevriliymiş. Orada Anaklılar’ı da görmüşler.’8 92 Çadırlarınızda söylenerek, ‘RAB bizden nefret ediyor’ dediniz, ‘Bizi Amorlular’ın eline verip yok etmek için Mısır’dan çıkardı.f7 I2 “Ne var ki, siz oraya gitmek istemediniz. Tanrınız RAB’bin buyruğuna karşı geldiniz. 6 2 Dönüşte orada yetişen meyvelerden getirdiler ve, ‘Tanrımız RAB’bin bize vereceği ülke verimlidir’ diye haber verdiler.^5 92 Bunlar dağlık bölgeye çıkarak Eşkol Vadisi’ne varıp ülkeyi araştırdılar.n4 Y2 “Bu düşünceyi benimsedim. Her oymaktan birer kişi olmak üzere aranızdan on iki kişi seçtim.A3 2 “O zaman hepiniz bana gelip, ‘Ülkeyi araştırmak için önümüzden adamlar gönderelim’ dediniz, ‘Hangi yoldan gideceğiz, hangi kentlere uğrayacağız? Bilgi versinler.’.2 Y2 ‘İşte, Tanrınız RAB size ülkeyi verdi. Haydi, atalarınızın Tanrısı RAB’bin size söylediği gibi, gidip orayı mülk edinin. Korkmayın, yılmayın.’n1 Y2 Size, ‘Tanrımız RAB’bin bize vereceği Amorlular’ın dağlık bölgesine vardınız’ dedim,]0 72 “Sonra Tanrımız RAB’bin bize buyurduğu gibi Horev’den ayrıldık, Amorlular’ın dağlık bölgesine giden yoldan geçerek gördüğünüz o geniş ve korkunç çölü aşıp Kadeş-Barnea’ya vardık.D/ 2 O sırada yapmanız gereken her şeyi size buyurmuştum.”a. ?2 Yargılarken kimseyi kayırmayın; küçüğe de, büyüğe de aynı gözle bakın. Hiç kimseden korkmayın. Yargı Tanrı’ya özgüdür. Çözemeyeceğiniz bir sorun olursa bana getirin, ben gerekeni yaparım.’@- }2 Ayrıca yargıçlarınıza, ‘Kardeşleriniz arasındaki sorunları dinleyin’ dedim, ‘Bir adamla İsrailli kardeşi ya da bir yabancı arasındaki davalarda adaletle karar verin.u, g2 Böylece oymaklarınızın bilge ve deneyimli kişiler olan ileri gelenlerini size önder atadım. Onlara biner, yüzer, ellişer, onar kişilik toplulukların sorumluluğunu verdim. Oymaklarınız için de yöneticiler görevlendirdim.4+ g2 “Siz de bunun iyi olduğunu onayladınız.s* c2 Kendinize her oymaktan bilge, anlayışlı, deneyimli adamlar seçin. Onları size önder atayacağım.’]) 72 Sorunlarınıza, yükünüze, davalarınıza ben tek başıma nasıl katlanabilirim?f( I2 Atalarınızın Tanrısı RAB sizi bin kat daha çoğaltsın ve söz verdiği gibi kutsasın!a' ?2 ‘Tanrınız RAB sizi çoğalttı. Bugün göklerdeki yıldızlar kadar çoğaldınız.N& 2 “O sırada size, ‘Tek başıma yükünüzü taşıyamam’ dedim,(% M2 Bu toprakları size verdim. Gidin, atalarınıza, İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a ve soylarına ant içerek söz verdiğim toprakları mülk edinin.’ ”$  2 ‘Haydi kalkın, Arava’da, dağlık bölgede, Şefela’da, Negev’de ve Akdeniz kıyısında yaşayan bütün komşu halklara, Amorlular’ın dağlık bölgesine, büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan Kenanlılar ülkesine ve Lübnan’a gidin.Y# /2 “Tanrımız RAB Horev’de bize, ‘Bu dağda yeteri kadar kaldınız’ dedi,v" i2 Musa Şeria Irmağı’nın doğu yakasındaki Moav topraklarında bu yasayı şöyle açıklamaya başladı:)! O2 Bu olay Musa Heşbon’da yaşayan Amorlular’ın Kralı Sihon’u, Aştarot’ta ve Edrei’de yaşayan Başan Kralı Og’u bozguna uğrattıktan sonra oldu.8  m2 Mısır’dan çıktıktan sonra kırkıncı yılın on birinci ayının birinci günü, Musa RAB’bin, kendisi aracılığıyla İsrailliler’e neler buyurduğunu anlattı.V )2 Horev’den Seir Dağı yoluyla Kadeş-Barnea’ya gitmek on bir gün sürer.; u2 Şeria Irmağı’nın doğu yakasındaki çölde, Suf’un karşısında Arava’da, Paran ile Tofel, Lavan, Haserot, Di-Zahav arasında Musa İsrailliler’e şunları anlattı.#A($ RAB’bin Musa aracılığıyla Şeria Irmağı yanında Eriha karşısındaki Moav ovalarında İsrailliler’e verdiği buyruklar ve ilkeler bunlardı.5($ Böylece Yusuf oğlu Manaşşe boylarından erkeklerle evlendiler, dolayısıyla mirasları da babalarının bağlı olduğu boy ve oymakta kaldı.$C($ Selofhat’ın kızları Mahla, Tirsa, Hogla, Milka, Noa, RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca davranarak amcalarının oğullarıyla evlendiler.$C($ Selofhat’ın kızları Mahla, Tirsa, Hogla, Milka, Noa, RAB’bin Musa’ya verdiği buyruk uyarınca davranarak amcalarının oğullarıyla evlendiler.r_($ Miras bir oymaktan öbür oymağa geçmeyecek. Her İsrail oymağı aldığı mirasa bağlı kalacak.”>w($ Herhangi bir İsrail oymağında miras alan kız, babasının bağlı olduğu oymak ve boydan biriyle evlenmelidir. Öyle ki, her İsrailli atalarının mirasını sahiplenebilsin.%($ İsrail’de miras bir oymaktan öbür oymağa geçmeyecek. Her İsrailli atalarının bağlı olduğu oymağın mirasına bağlı kalacak.2_($ RAB Selofhat’ın kızları için şöyle diyor: Selofhat’ın kızları babalarının bağlı olduğu oymak ve boydan herhangi bir erkekle evlenmekte özgürdürler.($ Musa, RAB’bin buyruğu uyarınca, İsrailliler’e şöyle buyurdu: “Yusuf soyundan gelenlerin söyledikleri doğrudur.X+($ İsrailliler’in özgürlük yılı kutlandığında, kızların mirası kocalarının bağlı olduğu oymağa eklenecek. Böylece onların mirası atalarımızın oymağına düşen mirastan alınacak.”}u($ Eğer Selofhat’ın kızları başka bir İsrail oymağına bağlı erkeklerle evlenirlerse, mirasları bizim ailelerimizden alınıp kocalarının bağlı oldukları oymağın mirasına eklenecek. Böylece kurayla bize düşen pay eksilecek.S!($ “RAB ülkeyi mülk olarak kurayla İsrailliler arasında paylaştırması için efendimiz Musa’ya buyruk verdi. Kardeşimiz Selofhat’ın mirasının kızlarına verilmesi için de buyruk verildi.3 c($ Yusufoğulları boylarından Manaşşe oğlu Makir oğlu Gilat’ın boyunun aile başları gelip Musa’ya ve İsrail’in aile başı olan önderlerine şöyle dediler:&G(#" “ ‘İçinde oturduğunuz, benim de içinde yaşadığım ülkeyi kirletmeyeceksiniz; çünkü ben İsrailliler’in arasında yaşayan RAB’bim.’ ”-U(#! “ ‘İçinde yaşadığınız ülkeyi kirletmeyeceksiniz. Kan dökmek ülkeyi kirletir. İçinde kan dökülen ülke ancak kan dökenin kanıyla bağışlanır.%(# “ ‘Sığınak kente kaçmış olan birinin başkâhinin ölümünden önce toprağına dönüp yaşaması için bedel almayacaksınız.p [(# “ ‘Ölümü hak etmiş katilin canı için bedel almayacaksınız; o kesinlikle öldürülecektir. (# “ ‘Adam öldüren, tanıkların tanıklığıyla öldürülecek, bir tek kişinin tanıklığıyla öldürülmeyecektir.h K(# “ ‘Bunlar kuşaklar boyunca yaşadığınız her yerde sizin için kesin kural olacaktır. '(# Çünkü adam öldüren, başkâhinin ölümüne dek sığınak kentte kalmalı. Ancak onun ölümünden sonra kendi toprağına dönebilir. ;(# kan öcü alacak kişi de onu sığınak kentin sınırı dışında görür, kan öcü alacak kişi öldüreni öldürürse suçlu sayılmayacaktır.\3(# “ ‘Ama adam öldüren kaçmış olduğu sığınak kentin sınırını geçer,W)(# Topluluk adam öldüreni kan öcü alacak kişinin elinden korumalı ve kaçmış olduğu sığınak kente geri göndermeli. Kişi kutsal yağla meshedilmiş başkâhinin ölümüne dek orada kalmalıdır.mU(# topluluk adam öldürenle kan öcünü alacak kişi arasında şu kurallar uyarınca karar verecek:.W(# ya da onu görmeden üzerine öldürebilecek bir taş düşürürse, o kişi de ölürse, öldüren ölene kin beslemediğinden ve ona zarar vermek istemediğinden,(# “ ‘Eğer biri bir başkasına kin beslemediği halde ansızın onu iter ya da istemeyerek ona bir nesne fırlatırsa,M(# ya da beslediği kinden ötürü onu yumruklar, o kişi de ölürse, vuran kişi kesinlikle öldürülecektir; katildir. Ölenin öcünü alacak kişi katille karşılaşınca onu öldürecektir. (# Eğer biri başka birine beslediği kinden ötürü onu iter ya da bile bile ona bir nesne fırlatırsa, o kişi de ölürse,kQ(# Ölenin öcünü alacak kişi, katili öldürecektir; onunla karşılaşınca onu öldürecektir. ;(# Ya da elinde adam öldürebilecek tahtadan bir alet varsa, bununla birine vurursa, o kişi de ölürse, adam katildir ve kesinlikle öldürülecektir."?(# Birinin elinde adam öldürebilecek bir taş varsa, bu taşla başka birine vurursa, o kişi de ölürse, adam katildir ve kesinlikle öldürülecektir.~(# “ ‘Eğer biri demir bir aletle başka birine vurur, o kişi de ölürse, adam katildir ve kesinlikle öldürülecektir.B}(# Bu altı kent İsrailliler ve aralarında yaşayan yabancılarla yerli olmayan konuklar için sığınak kentler olacak. Öyle ki, istemeyerek birini öldüren kişi oraya kaçabilsin.z|o(# Sığınak kentlerin üçünü Şeria Irmağı’nın doğusundan, üçünü de Kenan ülkesinden seçeceksiniz.K{(# Vereceğiniz bu altı kent sizin için sığınak kentler olacak.z-(# öç alacak kişiden kaçıp sığınacak bir yeriniz olsun. Böylece adam öldüren kişi topluluğun önünde yargılanmadan öldürülmesin.yym(# sığınak kentler olarak bazı kentler seçin. Öyle ki, istemeyerek birini öldüren kişi oraya kaçabilsin;^x7(# “İsrailliler’e de ki, ‘Şeria Irmağı’ndan geçip Kenan ülkesine girince,;ws(# RAB Musa’yla konuşmasını şöyle sürdürdü:?vy(# İsrailliler’in mülkünden Levililer’e vereceğiniz kentler her oymağa düşen pay oranında olsun. Çok kenti olan oymak çok, az kenti olan oymak az sayıda kent verecek.”Tu#(# Levililer’e otlaklarıyla birlikte toplam kırk sekiz kent vereceksiniz.my(" Naftali oymağından Ammihut oğlu önder Pedahel.”8lm(" Aşer oymağından Şelomi oğlu önder Ahihut,:kq(" İssakar oymağından Azzan oğlu önder Paltiel,;js(" Zevulun oymağından Parnak oğlu önder Elisafan,:iq(" Efrayim oymağından Şiftan oğlu önder Kemuel,Sh!(" Yusufoğulları’ndan: Manaşşe oymağından Efot oğlu önder Hanniel,3gc(" Dan oymağından Yogli oğlu önder Bukki,3fc(" Benyamin oymağından Kislon oğlu Elidat,3ec(" Şimon oymağından Ammihut oğlu Şemuel,Zd/(" Şu adamları görevlendireceksiniz: “Yahuda oymağından Yefunne oğlu Kalev,ac=(" Ülkeyi mülk olarak paylaştırmaları için her oymaktan birer önder görevlendirin.rb_(" “Ülkeyi mülk olarak aranızda paylaştıracak adamlar şunlardır: Kâhin Elazar ve Nun oğlu Yeşu.$aE(" RAB Musa’ya şöyle dedi:}`u(" Bu iki oymakla yarım oymak mülklerini Eriha’nın karşısındaki Şeria Irmağı’nın doğusunda aldılar.”_#(" Çünkü Ruben oymağına bağlı ailelerle Gad oymağına bağlı aileler ve Manaşşe oymağının öbür yarısı mülklerini aldılar.G^ (" Musa İsrailliler’e, “Miras olarak kurayla paylaştıracağınız ülke budur” dedi, “RAB’bin buyruğu uyarınca ülke dokuz oymakla bir yarım oymak arasında paylaştırılacak.](" Oradan Şeria Irmağı boyunca uzanacak ve Lut Gölü’nde son bulacak. “ ‘Her yandan ülkenizin sınırları bu olacaktır.’ ”\7(" Sınırınız Şefam’dan Ayin’in doğusundaki Rivla’ya dek inecek. Oradan Kinneret Gölü’nün doğu kıyısındaki yamaçlara dek uzanacak.N[(" “ ‘Doğu sınırınız Hasar-Enan’dan Şefam’a dek uzanacak.bZ?(" Zifron’a doğru uzanarak Hasar-Enan’da son bulacak. Kuzeyde sınırınız bu olacak.#(!% Kadeş’ten ayrılıp Edom sınırındaki Hor Dağı’nda konakladılar.X=+(!$ Esyon-Gever’den ayrılıp Zin Çölü’nde –Kadeş’te– konakladılar.?<{(!# Avrona’dan ayrılıp Esyon-Gever’de konakladılar.;;s(!" Yotvata’dan ayrılıp Avrona’da konakladılar.A:(!! Hor-Hagidgat’tan ayrılıp Yotvata’da konakladılar.F9(! Bene-Yaakan’dan ayrılıp Hor-Hagidgat’ta konakladılar.@8}(! Moserot’tan ayrılıp Bene-Yaakan’da konakladılar.=7w(! Haşmona’dan ayrılıp Moserot’ta konakladılar.;6s(! Mitka’dan ayrılıp Haşmona’da konakladılar.85m(! Terah’tan ayrılıp Mitka’da konakladılar.84m(! Tahat’tan ayrılıp Terah’ta konakladılar.;3s(! Makhelot’tan ayrılıp Tahat’ta konakladılar.<2u(! Harada’dan ayrılıp Makhelot’ta konakladılar.C1(! Şefer Dağı’ndan ayrılıp Harada’da konakladılar.E0(! Kehelata’dan ayrılıp Şefer Dağı’nda konakladılar.;/s(! Rissa’dan ayrılıp Kehelata’da konakladılar.8.m(! Livna’dan ayrılıp Rissa’da konakladılar.?-{(! Rimmon-Peres’ten ayrılıp Livna’da konakladılar.?,{(! Ritma’dan ayrılıp Rimmon-Peres’te konakladılar.:+q(! Haserot’tan ayrılıp Ritma’da konakladılar.E*(! Kivrot-Hattaava’dan ayrılıp Haserot’ta konakladılar.K)(! Sina Çölü’nden ayrılıp Kivrot-Hattaava’da konakladılar.C((! Refidim’den ayrılıp Sina Çölü’nde konakladılar.^'7(! Aluş’tan ayrılıp Refidim’de konakladılar. Orada halk için içecek su yoktu.8&m(! Dofka’dan ayrılıp Aluş’ta konakladılar.?%{(! Sin Çölü’nden ayrılıp Dofka’da konakladılar.J$(! Kamış Denizi’nden ayrılıp Sin Çölü’nde konakladılar.I# (! Elim’den ayrılıp Kamış Denizi kıyısında konakladılar.v"g(! Mara’dan ayrılıp on iki su kaynağı ve yetmiş hurma ağacı olan Elim’e giderek orada konakladılar. ! (! Pi-Hahirot’tan ayrılıp denizden çöle geçtiler. Etam Çölü’nde üç gün yürüdükten sonra Mara’da konakladılar.{ q(! Etam’dan ayrılıp Baal-Sefon’un doğusundaki Pi-Hahirot’a döndüler, Migdol yakınlarında konakladılar.L(! Sukkot’tan ayrılıp çöl kenarındaki Etam’da konakladılar.L(! İsrailliler Ramses’ten yola çıkıp Sukkot’ta konakladılar.(! O sırada Mısırlılar RAB’bin yok ettiği ilk doğan çocuklarını gömüyorlardı; RAB onların ilahlarını yargılamıştı.9m(! İsrailliler Fısıh kurbanının ertesi günü –birinci ayın on beşinci günü– Mısırlılar’ın gözü önünde zafer havası içinde Ramses’ten yola çıktılar.{(! Musa RAB’bin buyruğu uyarınca sırasıyla yapılan yolculukları kayda geçirdi. Yapılan yolculuklar şunlardır: (! Musa’yla Harun önderliğinde birlikler halinde Mısır’dan çıkan İsrailliler sırasıyla aşağıdaki yolculukları yaptılar.^7( * Novah da Kenat’la çevresindeki köyleri ele geçirerek oraya kendi adını verdi.{( ) Manaşşe soyundan Yair gidip Amorlular’ın yerleşim birimlerini ele geçirdi ve bunlara Havvot-Yair adını verdi.tc( ( Böylece Musa Gilat’ı Manaşşe oğlu Makir’in soyundan gelenlere verdi; onlar da oraya yerleştiler.y( ' Manaşşe oğlu Makir’in soyundan gelenler gidip Gilat’ı ele geçirerek, orada yaşayan Amorlular’ı kovdular.3a( & Rubenliler Heşbon, Elale, Kiryatayim, Nevo, Baal-Meon –bu son iki ad değiştirildi– ve Sivma kentlerini yeniden kurdular. Kurdukları kentlere yeni adlar verdiler.3a( % Rubenliler Heşbon, Elale, Kiryatayim, Nevo, Baal-Meon –bu son iki ad değiştirildi– ve Sivma kentlerini yeniden kurdular. Kurdukları kentlere yeni adlar verdiler.'I( $ Gadlılar surlu Divon, Atarot, Aroer, Atrot-Şofan, Yazer, Yogboha, Beytnimra ve Beytharan kentlerini yeniden kurdular, davarları için ağıllar yaptılar.'I( # Gadlılar surlu Divon, Atarot, Aroer, Atrot-Şofan, Yazer, Yogboha, Beytnimra ve Beytharan kentlerini yeniden kurdular, davarları için ağıllar yaptılar.'I( " Gadlılar surlu Divon, Atarot, Aroer, Atrot-Şofan, Yazer, Yogboha, Beytnimra ve Beytharan kentlerini yeniden kurdular, davarları için ağıllar yaptılar.b?( ! Böylece Musa Gadlılar’la Rubenliler’e ve Yusuf oğlu Manaşşe oymağının yarısına Amorlular’ın Kralı Sihon’un ülkesiyle Başan Kralı Og’un ülkesini ve çevrelerindeki topraklarla kentleri verdi.1( “Silahlanmış olarak RAB’bin önünde Kenan ülkesine gideceğiz. Ama alacağımız mülk Şeria Irmağı’nın doğu yakasında olacak.”[1(  Gadlılar’la Rubenliler, “RAB’bin bize buyurduğunu yapacağız” dediler, (  Ama silahlanmış olarak sizinle ırmağın karşı yakasına geçmezlerse, Kenan ülkesinde sizinle miras alacaklar.”| s(  Şöyle dedi: “Gadlılar’la Rubenliler’den silahlanmış olan herkes RAB’bin önünde sizinle birlikte Şeria Irmağı’nın karşı yakasına geçerse, ülkeyi de ele geçirirseniz, Gilat bölgesini miras olarak onlara vereceksiniz. !(  Musa Gadlılar’la Rubenliler hakkında Kâhin Elazar’a, Nun oğlu Yeşu’ya ve İsrail oymaklarının aile başlarına buyruk verdi.y m(  Ama buyurduğun gibi, silahlanmış olan herkes RAB’bin önünde savaşmak üzere karşı yakaya geçecek.”n W(  “Çoluk çocuğumuz, sığırlarımızla öbür hayvanlarımız burada, Gilat kentlerinde kalacak.lS(  Gadlılar’la Rubenliler, “Efendimiz, bize buyurduğun gibi yapacağız” diye yanıtladılar, (  Çocuklarınız için yeniden kentler kurun, davarlarınız için ağıllar yapın. Yeter ki, verdiğiniz sözü yerine getirin.”%(  “Ama söylediklerinizi yapmazsanız, RAB’be karşı günah işlemiş olursunuz; günahınızın cezasını çekeceğinizi bilmelisiniz..W(  ülke ele geçirildiğinde dönebilir, RAB’be ve İsrail’e karşı yükümlülüğünüzden özgür olursunuz. RAB’bin önünde bu topraklar sizin olacaktır. (  RAB düşmanlarını kovuncaya dek hepiniz O’nun önünde Şeria Irmağı’nın karşı yakasına silahlı olarak geçerseniz,wi(  Musa şöyle yanıtladı: “Bu söylediklerinizi yapar, RAB’bin önünde savaşa gitmek üzere silahlanıp&G(  Şeria Irmağı’nın karşı yakasında onlarla birlikte mülk almayacağız, çünkü bizim payımız Şeria Irmağı’nın doğu yakasına düştü.”H (  Her İsrailli mülküne kavuşmadan evlerimize dönmeyeceğiz.K(  “Kendimiz de hemen silahlanıp İsrailliler’i kendilerinin olacak ülkeye götürünceye dek onlara öncülük edeceğiz. Ülke halkı yüzünden çocuklarımız surlu kentlerde yaşayacak.5e(  Gadlılar’la Rubenliler Musa’ya yaklaşıp, “Burada hayvanlarımız için ağıllar yapmamıza, çocuklarımız için yeniden kentler kurmamıza izin ver” dediler, ~;(  Eğer O’nun ardınca yürümekten vazgeçerseniz, bütün bu halkı yine çölde bırakacak; siz de bu halkın yok olmasına neden olacaksınız.”}'(  “İşte, ey günahkârlar soyu, babalarınızın yerine siz geçtiniz ve RAB’bin İsrail’e daha çok öfkelenmesine neden oluyorsunuz.|%( İsrailliler’e öfkelenen RAB, gözünde kötülük yapan o kuşak büsbütün yok oluncaya dek kırk yıl onları çölde dolaştırdı.${C( Kenaz soyundan Yefunne oğlu Kalev’le Nun oğlu Yeşu’dan başkası orayı görmeyecek. Çünkü onlar bütün yürekleriyle ardımca yürüdüler.’]z5( ‘Madem bütün yürekleriyle ardımca yürümediler, Mısır’dan çıkanlardan yirmi ve daha yukarı yaştakilerin hiçbiri İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a ant içerek söz verdiğim ülkeyi görmeyecek.3yc( O gün RAB öfkelenerek şöyle ant içti:&xG( Eşkol Vadisi’ne kadar gidip ülkeyi gördükten sonra, RAB’bin kendilerine vereceği ülkeye gitmemeleri için İsrailliler’in gözünü korkuttular.qw](  Ülkeyi araştırsınlar diye Kadeş-Barnea’dan gönderdiğim babalarınız da aynı şeyi yaptılar.mvU(  “RAB’bin kendilerine vereceği ülkeye giden İsrailliler’in neden cesaretini kırıyorsunuz?vug(  Musa, “İsrailli kardeşleriniz savaşa giderken siz burada mı kalacaksınız?” diye karşılık verdi,t)(  Bizden hoşnut kaldıysanız, bu ülkeyi mülk olarak bize verin ki, Şeria Irmağı’nın karşı yakasına geçmek zorunda kalmayalım.”2s_(  Musa’yla Kâhin Elazar’a ve topluluğun önderlerine giderek, “RAB’bin yardımıyla İsrail halkının ele geçirdiği Atarot, Divon, Yazer, Nimra, Heşbon, Elale, Sevam, Nevo, Beon kentlerini içeren bölge hayvanlar için uygun bir yer” dediler, “Kullarınızın da hayvanları var.2r_(  Musa’yla Kâhin Elazar’a ve topluluğun önderlerine giderek, “RAB’bin yardımıyla İsrail halkının ele geçirdiği Atarot, Divon, Yazer, Nimra, Heşbon, Elale, Sevam, Nevo, Beon kentlerini içeren bölge hayvanlar için uygun bir yer” dediler, “Kullarınızın da hayvanları var.2q_(  Musa’yla Kâhin Elazar’a ve topluluğun önderlerine giderek, “RAB’bin yardımıyla İsrail halkının ele geçirdiği Atarot, Divon, Yazer, Nimra, Heşbon, Elale, Sevam, Nevo, Beon kentlerini içeren bölge hayvanlar için uygun bir yer” dediler, “Kullarınızın da hayvanları var.p ( Çok sayıda hayvanı olan Rubenliler’le Gadlılar Yazer ve Gilat topraklarının hayvanlar için uygun bir yer olduğunu gördüler.>K==21 Pisga Dağı’nın eteğindeki Arava Gölü’ne dek uzanan, Şeria Irmağı’nın doğu yakasındaki bütün Arava’yı kapsıyordu.u=e20 Bu topraklar, Arnon Vadisi kıyısındaki Aroer Kenti’nden Sion, yani Hermon Dağı’na kadar uzanıyor,<#2/ Onun ve Başan Kralı Og’un ülkesini, yani Şeria Irmağı’nın doğusunda yaşayan iki Amorlu kralın ülkesini ele geçirmişlerdi.;92. Musa bunları Şeria Irmağı’nın doğu yakasında, Beytpeor karşısındaki vadide bildirdi. Burası daha önce Heşbon’da oturan Amorlular’ın Kralı Sihon’a ait topraklardı. Musa ile İsrailliler Mısır’dan çıktıklarında Sihon’u bozguna uğratmışlardı.z:o2- Mısır’dan çıktıktan sonra Musa’nın İsrailliler’e bildirdiği yasalar, kurallar, ilkeler bunlardır.>9y2, Musa’nın İsrailliler’e anlattığı yasa budur.892+ Bu kentler şunlardı: Rubenliler için ovadaki kırsal bölgede Beser, Gadlılar için Gilat’taki Ramot, Manaşşeliler için Başan’daki Golan. 72* Öyle ki, önceden kin beslemediği bir komşusunu istemeyerek öldüren biri bu kentlerden birine kaçıp canını kurtarabilsin.Q62) Bundan sonra Musa Şeria Irmağı’nın doğusunda üç kent ayırdı.q5]2( Size ve sizden sonra gelen çocuklarınıza iyilik sağlaması ve Tanrınız RAB’bin sonsuza dek size vereceği bu topraklarda uzun yıllar yaşamanız için bugün size bildirdiğim RAB’bin kurallarına, buyruklarına uyun.”54e2' “Bunun için, bugün RAB’bin yukarıda göklerde, aşağıda yeryüzünde Tanrı olduğunu, O’ndan başkası olmadığını bilin ve bunu aklınızdan çıkarmayın.A3}2& Amacı sizden daha büyük, daha güçlü ulusları önünüzden kovmak, onların ülkelerine girmenizi sağlamak, bugün olduğu gibi mülk edinmeniz için ülkelerini size vermekti.}2u2% Atalarınızı sevdiği ve onların soyunu seçtiği için sizi büyük gücüyle Mısır’dan kendisi çıkardı.1-2$ O sizi yola getirmek için gökten size sesini duyurdu. Yeryüzünde size büyük ateşini gösterdi. Ateşin içinden size sözlerini duyurdu.x0k2# “Bu olaylar RAB’bin Tanrı olduğunu ve O’ndan başkası olmadığını bilesiniz diye size gösterildi.(/K2" Hiçbir tanrı Tanrınız RAB’bin Mısır’da gözlerinizin önünde sizin için yaptığı gibi denemelerle, belirtilerle, şaşılası işlerle, savaşla, güçlü ve kudretli elle, büyük ve ürkütücü olaylarla gidip başka bir ulustan kendine bir ulus almaya kalkıştı mı?p.[2! Ateşin içinden seslenen Tanrı’nın sesini sizin gibi duyup da sağ kalan başka bir ulus var mı? -2 “Siz doğmadan önceki geçmiş günleri, Tanrı’nın yeryüzünde insanı yarattığı günden bu yana geçen zamanı soruşturun. Göklerin bir ucundan öbür ucuna sorun. Bu kadar önemli bir olay hiç oldu mu, ya da buna benzer bir olay duyuldu mu?,#2 Çünkü Tanrınız RAB acıyan bir Tanrı’dır. Sizi bırakmaz, yok etmez ve atalarınıza ant içerek yaptığı antlaşmayı unutmaz.#+A2 Sıkıntıya düştüğünüzde ve bütün bu olaylar başınıza geldiğinde, sonunda Tanrınız RAB’be dönecek, O’nun sözüne kulak vereceksiniz.*{2 Ama Tanrınız RAB’bi arayacaksınız. Bütün yüreğinizle, bütün canınızla ararsanız, O’nu bulacaksınız.)2 Orada görmeyen, duymayan, yemeyen, koku almayan, insan eliyle yapılmış, ağaçtan, taştan tanrılara tapacaksınız.(2 RAB sizi başka halkların arasına dağıtacak. RAB’bin sizi süreceği ulusların arasında sayıca az olacaksınız.k'Q2 bugün size karşı yeri göğü tanık gösteririm ki, mülk edinmek için Şeria Irmağı’ndan geçip gideceğiniz ülkede kesinlikle ve çabucak öleceksiniz. Orada uzun süre yaşamayacak, büsbütün yok olacaksınız._&92 “Ülkede uzun zaman oturduktan, çocuk ve torun sahibi olduktan sonra yoldan sapar, kendinize herhangi bir şeyin suretinde put yapar, Tanrınız RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak onu öfkelendirirseniz,\%32 Çünkü Tanrınız RAB yakıp yok eden bir ateştir; kıskanç bir Tanrı’dır.1$]2 Tanrınız RAB’bin sizinle yaptığı antlaşmayı unutmamaya, kendinize Tanrınız RAB’bin yasakladığı herhangi bir şeyin suretinde put yapmamaya dikkat edin.#2 Ben bu toprakta öleceğim. Şeria Irmağı’ndan geçmeyeceğim. Ama siz karşıya geçecek ve o verimli ülkeyi mülk edineceksiniz.H" 2 “RAB sizin yüzünüzden bana öfkelendi. Şeria Irmağı’nın karşı yakasına geçmemem ve Tanrınız RAB’bin size mülk olarak vereceği o verimli ülkeye girmemem için ant içti. !2 Size gelince, RAB, bugün olduğu gibi kendi halkı olmanız için, sizi alıp demir eritme ocağından, Mısır’dan çıkardı.c A2 Gözlerinizi göklere kaldırıp güneşi, ayı, yıldızları –gök cisimlerini– görünce sakın aldanmayın; eğilip onlara tapmayın. Tanrınız RAB bunları göğün altındaki halklara pay olarak vermiştir.b?2 Öyle ki, kendiniz için erkek ya da kadın, yerde yaşayan hayvan ya da gökte uçan kuş, küçük kara hayvanı ya da aşağıda suda yaşayan balık suretinde, heykel biçiminde put yaparak yoldan sapmayasınız.b?2 Öyle ki, kendiniz için erkek ya da kadın, yerde yaşayan hayvan ya da gökte uçan kuş, küçük kara hayvanı ya da aşağıda suda yaşayan balık suretinde, heykel biçiminde put yaparak yoldan sapmayasınız.b?2 Öyle ki, kendiniz için erkek ya da kadın, yerde yaşayan hayvan ya da gökte uçan kuş, küçük kara hayvanı ya da aşağıda suda yaşayan balık suretinde, heykel biçiminde put yaparak yoldan sapmayasınız.2 “RAB Horev’de ateşin içinden size seslendiği gün hiçbir suret görmediniz. Bu nedenle kendinize çok dikkat edin.ue2 Mülk edinmek için gideceğiniz ülkede uymanız gereken kuralları, ilkeleri size öğretmemi buyurdu.”~w2 RAB uymanızı buyurduğu antlaşmayı, yani On Buyruk’u size açıkladı. Onları iki taş levha üstüne yazdı.~w2 RAB size ateşin içinden seslendi. Siz konuşulanı duydunuz, ama konuşanı görmediniz. Yalnız bir ses duydunuz.2 “Yaklaşıp dağın eteğinde durdunuz. Dağ göklere dek yükselen alevle tutuşmuştu. Kara bulutlar ve koyu bir karanlık vardı.vg2 Horev’de Tanrınız RAB’bin önünde durduğunuz günü anımsayın. RAB bana şöyle dedi: ‘Sözlerimi dinlemesi için halkı topla. Öyle ki, yaşamları boyunca benden korkmayı öğrensinler, çocuklarına da öğretsinler.’1]2 “Ancak gördüklerinizi unutmamaya, yaşamınız boyunca aklınızdan çıkarmamaya dikkat edin ve uyanık olun. Bunları çocuklarınıza, torunlarınıza anlatın.lS2 Bugün size verdiğim bu yasa gibi adil kuralları, ilkeleri olan başka bir büyük ulus var mı?2 Tanrımız RAB her çağırdığımızda bize yakın olur. Tanrısı kendisine böylesine yakın olan başka bir büyük ulus var mı?b?2 Onlara sımsıkı bağlanın. Çünkü ne denli bilge ve anlayışlı olduğunuzu uluslara bunlar gösterecek. Bu kuralları duyunca, uluslar, ‘Bu büyük ulus gerçekten bilge ve anlayışlı bir halk!’ diyecek.92 “İşte, Tanrım RAB’bin buyruğu uyarınca size kurallar, ilkeler verdim. Öyle ki, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede bunlara uyasınız.E2 RAB’be bağlı kalan sizler ise hâlâ yaşamaktasınız.12 “RAB’bin Baal-Peor’da neler yaptığını kendi gözlerinizle gördünüz. Tanrınız RAB, Baal-Peor’a tapan herkesi aranızdan yok etti.'2 Size verdiğim buyruklara hiçbir şey eklemeyin, hiçbir şey çıkarmayın. Ama size bildirdiğim Tanrınız RAB’bin buyruklarına uyun.P 2 “Şimdi, ey İsrail, size öğrettiğim kurallara, ilkelere kulak verin. Yaşamak, ülkeye girmek ve atalarınızın Tanrısı RAB’bin size vereceği toprakları mülk edinmek için bunlara uyun.C 2 Böylece Beytpeor’un karşısındaki vadide kaldık.”@ {2 Yeşu’ya görev ver. Onu güçlendir ve yüreklendir. Çünkü bu halk Şeria Irmağı’ndan onun önderliğinde geçecek. Göreceğin toprakları halka o miras olarak verecek.’ 2 Pisga Dağı’na çık. Batıya, kuzeye, güneye, doğuya bak. Gözlerinle gör. Çünkü Şeria Irmağı’ndan geçmeyeceksin. 72 “Ama RAB sizin yüzünüzden bana öfkelendi, yalvarışıma kulak asmadı. Bana, ‘Yeter artık!’ dedi, ‘Bir daha bu konudan söz etme bana. 2 İzin ver de Şeria Irmağı’ndan geçip karşı yakadaki o verimli ülkeyi, o güzel dağlık bölgeyi ve Lübnan’ı göreyim.’/Y2 ‘Ey Egemen RAB, büyüklüğünü ve güçlü elini bana göstermeye başladın. Gökte ve yerde senin yaptığın yüce işleri yapabilecek başka bir tanrı yok!&I2 “Sonra RAB’be yalvardım:H 2 Onlardan korkmayın! Tanrınız RAB sizin için savaşacak.’.W2 “O zaman Yeşu’ya, ‘Tanrın RAB’bin bu iki krala neler yaptığını gözlerinle gördün’ dedim, ‘RAB gideceğin bütün ülkelere aynısını yapacak. 2 Ancak RAB sizi rahata erdirdiği gibi onları da rahata erdirene ve onlar Tanrınız RAB’bin Şeria Irmağı’nın karşı yakasında kendilerine vereceği toprakları ele geçirene kadar, kadınlarınız, çocuklarınız ve hayvanlarınız –biliyorum, birçok hayvanınız var– size verdiğim kentlerde kalsın. Ondan sonra, her biriniz size verdiğim toprağa dönebilir.’ ” 2 Ancak RAB sizi rahata erdirdiği gibi onları da rahata erdirene ve onlar Tanrınız RAB’bin Şeria Irmağı’nın karşı yakasında kendilerine vereceği toprakları ele geçirene kadar, kadınlarınız, çocuklarınız ve hayvanlarınız –biliyorum, birçok hayvanınız var– size verdiğim kentlerde kalsın. Ondan sonra, her biriniz size verdiğim toprağa dönebilir.’ ”G 2 “O zaman size şöyle buyruk verdim: ‘Tanrınız RAB mülk edinmek için bu ülkeyi size verdi. Bütün savaşçılarınız silahlı olarak İsrailli kardeşlerinizin önüsıra gitsin."?2 Arava’da da sınır Şeria Irmağı’ydı; Kinneret’ten Arava –Lut– Gölü’ne, doğuda Pisga yamaçlarının aşağısına kadar uzanıyordu.@{2 Gilat’la Arnon Vadisi arasında kalan toprakları Ruben ve Gad oymaklarına verdim. Vadinin ortası onların sınırıydı; Ammonlular’la sınırları ise Yabbuk Irmağı’ydı.%G2 Makir’e Gilat’ı verdim.E~2 Manaşşe soyundan Yair, Geşur ile Maaka sınırına dek uzanan bütün Argov bölgesini aldı. Başan denilen bölgeye kendi adını verdi. Orası bugün de Havvot-Yair diye anılıyor.6}g2 Gilat’ın geri kalan bölümünü ve Og’un ülkesi Başan’ı Manaşşe oymağının yarısına verdim. Başan’daki Argov bölgesi Refalılar ülkesi diye bilinirdi.G| 2 “O sırada ele geçirdiğimiz topraklardan Arnon Vadisi yakınındaki Aroer Kenti’nin kuzeyini, Gilat dağlık bölgesinin yarısıyla oradaki kentleri Ruben ve Gad oymaklarına verdim.b{?2 –Refalılar’dan yalnız Başan Kralı Og sağ kalmıştı. Og’un Ammonlular’ın Rabba Kenti’ndeki yatağı demirdendi. O gün kullanılan arşın ölçüsüne göre uzunluğu dokuz, eni dört arşındı.–z12 Ovadaki bütün kentleri, bütün Gilat’ı, Og’un ülkesine ait kentler olan Salka ve Edrei’ye uzanan bütün Başan’ı ele geçirdik.”Ky2 –Saydalılar Hermon’a Siryon, Amorlular’sa Senir derler.–x2 “Arnon Vadisi’nden Hermon Dağı’na kadar Şeria Irmağı’nın doğu yakasındaki toprakları iki Amorlu kralın elinden aldık.9wo2 Hayvanlara ve kentlerdeki mallara ise el koyduk.v2 Heşbon Kralı Sihon’a yaptığımız gibi hepsini yok ettik. Her kenti, kadın, erkek ve çocuklarla birlikte, tümüyle yok ettik. u;2 Bütün bu kentler yüksek surlarla, kapılarla, sürgülerle sağlamlaştırılmıştı. Bunlardan başka surla çevrilmemiş birçok köy de vardı.#tA2 Bütün kentlerini ele geçirdik. Ele geçirmediğimiz tek kent kalmadı. Hepsi altmış kentti: Başan’da Og’un ülkesi olan bütün Argov bölgesi.s2 “Böylece Tanrımız RAB, Başan Kralı Og’u ve halkını da elimize teslim etti. Hiçbirini sağ bırakmadan hepsini yok ettik.Zr/2 RAB bana, ‘Ondan korkma!’ dedi, ‘Çünkü onu da ordusuyla ülkesini de senin eline teslim ettim. Amorlular’ın Heşbon’da yaşayan Kralı Sihon’a yaptığının aynısını ona da yapacaksın.’q %2 “Bundan sonra dönüp Başan’a doğru ilerledik. Başan Kralı Og’la ordusu bizimle savaşmak için Edrei’de karşımıza çıktı.(pK2% Ama Tanrımız RAB’bin buyruğu uyarınca, Ammonlular’ın ülkesine –Yabbuk Irmağı kıyılarına, dağlık bölgedeki kentlere– yaklaşmadınız.”*oO2$ Arnon Vadisi kıyısında Aroer’den ve vadideki kentten Gilat’a dek, ele geçirmediğimiz hiçbir kent kalmadı. Tanrımız RAB hepsini elimize teslim etti.Mn2# Hayvanlara ve ele geçirdiğimiz kentlerdeki mallara ise el koyduk.pm[2" Bütün kentlerini ele geçirdik, hepsini yok ettik. Kadın, erkek, çocuk, kimseyi sağ bırakmadık.dlC2! Tanrımız RAB onu elimize teslim etti. Onu, oğullarını ve bütün halkını yok ettik.\k32 Sihon bizimle savaşmak için Yahesa’da bütün halkıyla karşımıza çıktı.j-2 “RAB bana, ‘İşte Sihon’u ve ülkesini senin eline teslim etmeye başladım. Haydi, ülkeyi ele geçir ve mülk edinmeye başla’ dedi.Ti#2 Ne var ki, Heşbon Kralı Sihon ülkesinden geçmemize izin vermek istemedi. Tanrınız RAB, şimdi olduğu gibi, Sihon’u elinize teslim etmek için yüreğini duygusuzlaştırıp onu inatçı yaptı.Gh 2 Yiyeceğimizi, içeceğimizi para karşılığında bize vereceksin. Yeter ki ülkenden geçelim. Seir’de yaşayan Esavoğulları ile Ar Kenti’nde yaşayan Moavlılar sınırlarından geçmemize izin verdiler. Şeria Irmağı’ndan geçip Tanrımız RAB’bin bize vereceği ülkeye gitmemize sen de izin ver.’Gg 2 Yiyeceğimizi, içeceğimizi para karşılığında bize vereceksin. Yeter ki ülkenden geçelim. Seir’de yaşayan Esavoğulları ile Ar Kenti’nde yaşayan Moavlılar sınırlarından geçmemize izin verdiler. Şeria Irmağı’ndan geçip Tanrımız RAB’bin bize vereceği ülkeye gitmemize sen de izin ver.’bf?2 ‘İzin ver, ülkenden geçelim. Dosdoğru ana yoldan, sağa sola sapmadan geçeceğiz. e 2 “Bundan sonra Kedemot Çölü’nden Heşbon Kralı Sihon’a barış önerileriyle ulaklar gönderdim. Öneriler şöyleydi:d!2 Bugünden başlayarak göğün altındaki uluslara korkunuzu, dehşetinizi salacağım. Haberinizi duyunca korkuyla titreyecekler.’ ”cc%bba[``_[^^<]N\\[[ZZ~Z YY"XX(WW3VQUTTSSdRR9QQPzPONNkMMLL%KKJ`JIHHOGFFFEGDD@CBBAAJ@W?K>[> =n<<1;:988 77966L55%4E322110//*-,+b**))('&&<%N$x##""F!!!T iMBg.~W-in Q E c ;  3IIPi<xfk2 Eti Tanrınız RAB’bin seçeceği yerde pişirip yiyeceksiniz. Sabah dönüp çadırlarınıza gideceksiniz.;eq2 ancak Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için seçeceği yerde keseceksiniz. Kurbanı orada akşam gün batınca, Mısır’dan çıktığınız saatlerde keseceksiniz.kdQ2 “Fısıh kurbanlarını Tanrınız RAB’bin size vereceği kentlerden birinde kesmeyeceksiniz;$cC2 Yedi gün ülkenizin hiçbir yerinde maya bulunmasın. Akşam kurban edeceğiniz hayvanların etinden ilk günün sabahına bir şey bırakmayacaksınız. b2 Kurban etiyle birlikte mayalı ekmek yemeyeceksiniz. Yedi gün mayasız ekmek –sıkıntıda yenilen ekmek– yiyeceksiniz. Siz Mısır’dan aceleyle çıktınız. Öyle ki, yaşadığınız sürece Mısır’dan çıktığınız günü anımsayasınız. a2 Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için seçeceği yerde davarlardan, sığırlardan Fısıh kurbanlarını keseceksiniz.` 72 “Aviv ayını tutun ve Tanrınız RAB’bin Fısıh Bayramı’nı kutlayın. Tanrınız RAB Aviv ayında geceleyin sizi Mısır’dan çıkardı.O_2 Ancak kan yemeyeceksiniz. Kanı su gibi toprağa akıtacaksınız.”#^A2 Bu durumdaki hayvanları kentlerinizde yiyebilirsiniz. Dinsel açıdan temiz ya da kirli kişi bunların etini ceylan ya da geyik eti yer gibi yiyebilir. ]2 Bir hayvanın özürü varsa, topal ya da körse, herhangi bir ciddi sakatlığı varsa, onu Tanrınız RAB’be kurban etmeyin.o\Y2 Siz ve aileniz her yıl Tanrınız RAB’bin önünde, O’nun seçeceği yerde onları yiyeceksiniz.f[G2 “Sığır ve davarlarınızın içinde ilk doğan her erkek hayvanı Tanrınız RAB’be ayıracaksınız. Sığırınızın ilk doğan öküzüyle iş yapmayacak, sürünüzün ilk doğan koyununu kırkmayacaksınız.\Z32 Kölenizi özgür bırakınca üzülmemelisiniz. Size hizmet ettiği bu altı yıl boyunca ücretli bir işçiden iki kat fazla iş görmüştür. Tanrınız RAB yaptığınız her işte sizi kutsayacaktır.”(YK2 bir biz alıp kölenin kulak memesinden sokarak kapıya geçirin; o zaman yaşam boyu köleniz olarak kalacaktır. Kadın kölelerinize de aynı şeyi yapın.yXm2 “Eğer köleniz sizi ve ailenizi seviyorsa, sizden hoşnutsa, ‘Yanınızdan ayrılmak istemiyorum’ derse,W2 Mısır’da köle olduğunuzu, Tanrınız RAB’bin sizi kurtardığını anımsayın. Bu buyruğu bugün size bunun için veriyorum.V2 Ona davarlarınızdan, tahılınızdan, şarabınızdan bol bol verin. Tanrınız RAB’bin sizi kutsadığı oranda ona vereceksiniz.9Uo2 Onu özgür bırakırken, eli boş göndermeyin."T?2 “Eğer İbrani kardeşlerinizden bir erkek ya da kadın size satılırsa, altı yıl size kölelik edecek, yedinci yıl onu özgür bırakacaksınız.)SM2 Ülkede her zaman yoksullar olacak. Bunun için, ülkenizde yaşayan kardeşlerinize, yoksullara, gereksinimi olanlara eliaçık davranmanızı buyuruyorum.”1R]2 Ona bol bol verin, verirken yüreğinizde isteksizlik olmasın. Bundan ötürü Tanrınız RAB bütün işlerinizde ve el attığınız her şeyde sizi kutsayacaktır.BQ2 ‘Yedinci yıl, borçları bağışlama yılı yakındır’ diyerek yüreğinizde kötü düşünce barındırmaktan sakının. Öyle ki, yoksul kardeşinize karşı elisıkı davranıp ona yardım etmekten kaçınmayasınız. Yoksul kardeşiniz sizden RAB’be yakınabilir, siz de günah işlemiş olursunuz.aP=2 Tersine, eliniz açık olsun; gereksinimlerini karşılayacak kadar ona ödünç verin.GO 2 “Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkenin herhangi bir kentinde yaşayan kardeşlerinizden biri yoksulsa, yüreğinizi katılaştırmayın, yoksul kardeşinize elisıkı davranmayın.NN2 Tanrınız RAB verdiği söz uyarınca sizi kutsayacak. Siz birçok ulusa ödünç vereceksiniz, ama siz ödünç almayacaksınız. Siz birçok ulusu yöneteceksiniz, ama onlar sizi yönetmeyecek. M2 “Aranızda yoksul kimse olmayacak. Tanrınız RAB’bin mülk edinmek için size vereceği ülkede Tanrınız RAB’bin sözünü can kulağıyla dinler, bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara özenle uyarsanız, O sizi kesinlikle kutsayacaktır. L2 “Aranızda yoksul kimse olmayacak. Tanrınız RAB’bin mülk edinmek için size vereceği ülkede Tanrınız RAB’bin sözünü can kulağıyla dinler, bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara özenle uyarsanız, O sizi kesinlikle kutsayacaktır.aK=2 Yabancıdan borcunu alabilirsin. Ama İsrailli kardeşinin borcunu bağışlayacaksın.wJi2 Borçları bağışlama işini şöyle yapacaksınız: Her alacaklı, komşusunun borcunu bağışlayacak. Borcun ödenmesi için komşusunu ya da kardeşini zorlamayacak. Çünkü RAB’bin borçları bağışlama yılı duyurulmuştur.SI #2 “Her yedi yılın sonunda size borçlu olanları bağışlayacaksınız.uHe2 Öyle ki, sizin gibi payları ve mülkleri olmayan Levililer, kentlerinizde yaşayan yabancılar, öksüzler, dul kadınlar gelsinler, yiyip doysunlar. Bunu yaparsanız, Tanrınız RAB el attığınız her işte sizi kutsayacaktır.”rG_2 Her üç yılın sonunda, o yılın ürününün bütün ondalığını getirip kentlerinizde toplayın.|Fs2 “Kentlerinizde yaşayan Levililer’i yüzüstü bırakmayın. Onların sizin gibi payları ve mülkleri yoktur.WE)2 Gümüşü dilediğiniz şekilde kullanın: Sığır, davar, şarap, içki ya da canınızın istediği başka bir şey alın. Siz ve aileniz orada, Tanrınız RAB’bin önünde yiyecek ve sevineceksiniz.lDS2 ondalığınızı gümüşe çevirin. Gümüşü alıp Tanrınız RAB’bin seçeceği yere gidin.BC2 Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için seçeceği yer uzaksa, yol Tanrınız RAB’bin size verimli kıldığı ürünlerin ondalığını oraya taşıyamayacak kadar uzunsa,/BY2 Tahılınızın, yeni şarabınızın, zeytinyağınızın ondalığını, sığırlarınızın ve davarlarınızın ilk doğanlarını, Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için seçeceği yerde O’nun önünde yiyeceksiniz. Bunu yapın ki, her zaman O’ndan korkmayı öğrenesiniz.eAE2 “Her yıl tarlalarınızda yetişen ürünlerin ondalığını bir yana ayıracaksınız.#@A2 “Kendiliğinden ölen hiçbir hayvanın etini yemeyeceksiniz. Ölü hayvanı yemesi için kentlerinizde yaşayan bir yabancıya verebilir ya da öteki yabancılara satabilirsiniz. Siz Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. “Oğlağı anasının sütünde haşlamayın.”N?2 Ama temiz sayılan kanatlı yaratıkların tümünü yiyebilirsiniz.\>32 Bütün kanatlı böcekler sizin için kirli sayılır. Hiçbirini yemeyeceksiniz.6=i2 leylek, balıkçıl türleri, ibibik, yarasa.'<K2 ishakkuşu, akbaba, karabatak,3;c2 kukumav, büyük baykuş, peçeli baykuş,0:]2 baykuş, puhu, martı, atmaca türleri, 9=2 bütün karga türleri,"8A2 çaylak, doğan türleri,W7)2 Etini yemeyeceğiniz kuşlar şunlardır: Kartal, kuzu kartalı, kara akbaba,<6u2 “Temiz sayılan bütün kuşları yiyebilirsiniz.o5Y2 Ama pulsuz ve yüzgeçsiz canlıların hiçbirini yemeyeceksiniz. Bunlar sizin için kirli sayılır.4y2 “Suda yaşayan hayvanlardan şunların etini yiyebilirsiniz: Pullu ve yüzgeçli canlıların etini yiyebilirsiniz.3'2 Domuz çatal tırnaklıdır, ama geviş getirmez. Sizin için kirli sayılır. Bu hayvanların etini yemeyecek, leşine dokunmayacaksınız.g2I2 Ancak geviş getiren, çatal ve yarık tırnaklı hayvanlardan etini yememeniz gerekenler şunlardır: Deve, tavşan, kaya tavşanı. Bunlar geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılırlar.Y1-2 Çatal ve yarık tırnaklı, geviş getiren her hayvanın etini yiyebilirsiniz.H0 2 geyik, ceylan, karaca, yaban keçisi, gazal, ahu, dağ koyunu.H/ 2 Şu hayvanların etini yiyebilirsiniz: Sığır, koyun, keçi,;.s2 “İğrenç sayılan hiçbir şey yemeyeceksiniz.-2 Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti.+, S2 “Siz Tanrınız RAB’bin çocuklarısınız. Ölülere ağıt yakmak için bedenlerinizi yaralamayacaksınız. İki kaş arasındaki tüyleri almayacaksınız./+Y2  Çünkü Tanrınız RAB’bin sözünü dinleyeceksiniz. Böylece bugün size bildirdiğim buyruklara uyup O’nun gözünde doğru olanı yapmış olacaksınız.”R*2  Yok edilecek mallardan hiçbir şey almayın. Böylece RAB’bin kızgın öfkesi yatışacak ve RAB atalarınıza içtiği ant uyarınca size acıyacak, sevecenlik gösterecek, sizi çoğaltacaktır.j)O2  Yağmalanan malların tümünü toplayıp meydanın ortasına yığın. Kenti ve malları Tanrınız RAB’be tümüyle yakmalık sunu olarak yakın. Kent sonsuza dek yıkıntı halinde bırakılacak. Yeniden onarılmayacak.!(=2  o kentte yaşayanları kesinlikle kılıçtan geçireceksiniz. Kenti yok edip orada yaşayan bütün halkı ve hayvanları kılıçtan geçireceksiniz.'/2  araştıracak, inceleyecek, iyice soruşturacaksınız. Duyduklarınız gerçekse ve bu iğrenç olayın aranızda yapıldığı kanıtlanırsa,}&u2 “Tanrınız RAB’bin yaşamanız için size vereceği kentlerin birinde, içinizden kötü kişiler çıktığını ve, ‘Haydi, bilmediğiniz başka ilahlara tapalım’ diyerek kentlerinde yaşayan halkı saptırdıklarını duyarsanız,}%u2 “Tanrınız RAB’bin yaşamanız için size vereceği kentlerin birinde, içinizden kötü kişiler çıktığını ve, ‘Haydi, bilmediğiniz başka ilahlara tapalım’ diyerek kentlerinde yaşayan halkı saptırdıklarını duyarsanız,u$e2 Böylece bütün İsrail bunu duyup korkacak. Bir daha aranızda buna benzer kötü bir şey yapmayacaklar.#-2 Taşlayarak öldürün onu. Çünkü Mısır’dan, köle olduğunuz ülkeden sizi çıkaran Tanrınız RAB’den sizi saptırmaya çalıştı.X"+2 Onu kesinlikle öldüreceksin. Onu önce sen, sonra bütün halk taşa tutsun.n!W2  ona uymayacak, onu dinlemeyeceksin. Ona acımayacak, sevecenlik göstermeyecek, onu korumayacaksın.B 2  “Öz kardeşin, oğlun, kızın, sevdiğin karın ya da en yakın dostun seni gizlice ayartmaya çalışır, senin ve atalarının önceden bilmediğiniz, dünyanın bir ucundan öbür ucuna dek uzakta, yakında, çevrenizde yaşayan halkların ilahları için, ‘Haydi gidelim, bu ilahlara tapalım’ derse,B2  “Öz kardeşin, oğlun, kızın, sevdiğin karın ya da en yakın dostun seni gizlice ayartmaya çalışır, senin ve atalarının önceden bilmediğiniz, dünyanın bir ucundan öbür ucuna dek uzakta, yakında, çevrenizde yaşayan halkların ilahları için, ‘Haydi gidelim, bu ilahlara tapalım’ derse,8k2  O peygamber ya da düş gören öldürülecek. O, sizi Mısır’dan çıkaran, köle olduğunuz ülkeden kurtaran Tanrınız RAB’be karşı gelmeye kışkırttı. Tanrınız RAB’bin yürümenizi buyurduğu yoldan sizi saptırmaya çalıştı. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız.!=2  Tanrınız RAB’bin ardınca yürüyün, O’ndan korkun. Buyruklarına uyun, O’nun sözüne kulak verin. O’na kulluk edin, O’na bağlı kalın.8k2  o peygamberi ya da düş göreni dinlememelisiniz. Tanrınız RAB kendisini bütün yüreğinizle, bütün canınızla sevip sevmediğinizi anlamak için sizi sınamaktadır.2  ‘Bilmediğiniz başka ilahlara yönelip tapınalım’ derse, söz ettiği belirti, şaşılası olay gerçekleşse bile, 2 “Aranızdan bir peygamber ya da düş gören biri çıkarsa, bir belirtiyi ya da şaşılası bir olayı önceden bildirirse,ym2 “Size bildirdiğim bütün buyruklara iyice uyun. Bunlara hiçbir şey eklemeyin, hiçbir şey çıkarmayın.K2  Tanrınız RAB’be bu biçimde tapınmayacaksınız. Onlar ilahlarına RAB’bin tiksindiği iğrenç şeyler sunuyorlar. Oğullarını, kızlarını bile yakarak ilahlarına kurban ediyorlar.C2  ve onları yok ettiğinizde, onların tuzaklarına düşmekten sakının. İlahlarına yönelip, ‘Bu uluslar ilahlarına nasıl tapıyorlardı? Biz de aynısını yapalım’ demeyin.2  “Tanrınız RAB topraklarını alacağınız ulusları önünüzden yok edecek. Topraklarını miras alıp orada yaşadığınızda\32  Size bildirdiğim bütün bu buyruklara iyice uyun ki, size ve sizden sonra gelen çocuklarınıza sürekli iyilik gelsin. Böylece Tanrınız RAB’bin gözünde iyi ve doğru olanı yapmış olacaksınız.”8k2  Yakmalık sunularınızı, eti ve kanı Tanrınız RAB’bin sunağında sunacaksınız. Kurbanınızın kanı Tanrınız RAB’bin sunağına akacak. Ama eti yiyebilirsiniz.hK2  “Kutsal sunularınızı, dilek adaklarınızı alıp RAB’bin seçeceği yere gideceksiniz.!=2  Kan yemeyeceksiniz. Öyle ki, size ve sizden sonra gelen çocuklarınıza iyilik gelsin. Böylece RAB’bin gözünde doğru olanı yapmış olursunuz.E2  Kan yememelisiniz; kanı su gibi toprağa akıtacaksınız.jO2  Ama kan yememeye dikkat edin. Çünkü ete can veren kandır. Etle birlikte canı yememelisiniz.cA2  Dinsel açıdan temiz ya da kirli kişi bu eti ceylan ya da geyik eti yer gibi yiyebilir.dC2  Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için seçeceği yer sizden uzaksa, buyruğum uyarınca RAB’bin size verdiği sığırlardan, davarlardan kesebilirsiniz. Kentlerinizde dilediğiniz kadar et yiyebilirsiniz.6 g2  “Tanrınız RAB size verdiği söz uyarınca sınırınızı genişlettiğinde, et yemeye istek duyup, ‘Et yiyeceğiz’ derseniz, dilediğiniz kadar et yiyebilirsiniz.] 52  Ülkede yaşadığınız sürece Levililer’i yüzüstü bırakmamaya dikkat edin. 2  Siz, oğullarınız, kızlarınız, erkek ve kadın köleleriniz, kentlerinizde oturan Levililer bunları Tanrınız RAB’bin huzurunda, O’nun seçeceği yerde yiyeceksiniz. Tanrınız RAB’bin huzurunda el attığınız her işte sevinç bulacaksınız. 2  Tahılınızın, yeni şarabınızın, zeytinyağınızın ondalığını, sığırlarınızın, davarlarınızın ilk doğanlarını, adadıklarınızın tümünü, gönülden verdiğiniz sunuları, bağışlarınızı yaşadığınız kentlerde yememelisiniz.L 2  Ancak kan yemeyeceksiniz. Kanı su gibi toprağa akıtacaksınız.jO2  “Tanrınız RAB’bin sizi kutsadığı ölçüde, yaşadığınız kentlerde dilediğiniz kadar hayvan kesip etini yiyebilirsiniz. Dinsel açıdan temiz ya da kirli kişi, bu eti ceylan ya da geyik eti yer gibi yiyebilir.-2  Yakmalık sunularınızı RAB’bin oymaklarınızın birinde seçeceği yerde sunacaksınız. Size buyurduğum her şeyi orada yapacaksınız.M2 Yakmalık sunularınızı herhangi bir yerde sunmamaya dikkat edin.lS2 Siz, oğullarınız, kızlarınız, erkek ve kadın köleleriniz, kentlerinizde yaşayan Levililer Tanrınız RAB’bin huzurunda sevineceksiniz. Çünkü Levililer’in sizin gibi kendilerine ait payları ve mülkleri yoktur. 2 Tanrınız RAB adını yerleştirmek için bir yer seçecek. Size buyurduğum her şeyi oraya götüreceksiniz: Yakmalık sunularınızı, kurbanlarınızı, ondalıklarınızı, bağışlarınızı, RAB’be adadığınız bütün özel adaklarınızı.oY2 Ama Şeria Irmağı’ndan geçip Tanrınız RAB’bin mülk olarak size vereceği ülkeye yerleşeceksiniz. RAB sizi çevrenizdeki bütün düşmanlarınızdan kurtarıp rahata kavuşturacak. Güvenlik içinde yaşayacaksınız.cA2 Çünkü Tanrınız RAB’bin size vereceği dinlenme yerine, mülke daha ulaşmadınız.eE2  “Bugün burada yaptığımızı yapmayın; herkes kendi gözünde doğru olanı yapıyor.)2  Orada, sizi kutsayan Tanrınız RAB’bin huzurunda, siz de aileleriniz de yiyeceksiniz ve el attığınız her işte sevinç bulacaksınız.oY2  Yakmalık sunularınızı, kurbanlarınızı, ondalıklarınızı, bağışlarınızı, dilek adaklarınızı, gönülden verdiğiniz sunuları, sığırlarınızın ve davarlarınızın ilk doğanlarını oraya götüreceksiniz.~'2  Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için bütün oymaklarınız arasından seçeceği yere, konutuna yönelmeli, oraya gitmelisiniz.C}2  “Siz Tanrınız RAB’be bu biçimde tapmamalısınız.=|u2  Sunaklarını yıkacak, dikili taşlarını parçalayacak, Aşera putlarını yakacak, öbür putlarını parça parça edeceksiniz. İlahlarının adlarını oradan sileceksiniz.5{e2  Topraklarını alacağınız ulusların ilahlarına taptıkları yüksek dağlardaki, tepelerdeki, bol yapraklı her ağacın altındaki yerleri tümüyle yıkacaksınız.z 92 “Atalarınızın Tanrısı RAB’bin mülk edinmek için size verdiği ülkede yaşamınız boyunca uymanız gereken kurallar, ilkeler şunlardır:Uy%2 bugün size bildirdiğim bütün kurallara, ilkelere uymaya dikkat edin.”x32  Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeyi mülk edinmek için Şeria Irmağı’ndan geçmek üzeresiniz. Orayı ele geçirip yerleştiğinizde,1w]2  Bu iki dağ Şeria Irmağı’nın karşı yakasında, yolun batısında, Arava’da oturan Kenanlılar ülkesinde, Gilgal karşısında, More meşeliği yanındadır.(vK2  Tanrınız RAB mülk edinmek için gideceğiniz ülkeye sizi götürdüğünde, Gerizim Dağı’nda kutsama yapacak, Eval Dağı’nda lanet okuyacaksınız.2u_2  Ama Tanrınız RAB’bin buyruklarını dinlemez, bilmediğiniz başka ilahların ardınca giderek bugün size buyurduğum yoldan saparsanız, lanete uğrayacaksınız.ctA2  Bugün size bildirdiğim Tanrınız RAB’bin buyruklarına uyarsanız kutsanacaksınız.Fs2  “Bakın, bugün önünüze kutsamayı ve laneti koyuyorum:r92  Hiç kimse size karşı koyamayacak. Tanrınız RAB, size verdiği söz uyarınca, ayak basacağınız her yere dehşetinizi, korkunuzu saçacaktır. q2  Ayak basacağınız her yer sizin olacak. Sınırlarınız çölden Lübnan’a, Fırat Irmağı’ndan Akdeniz’e kadar uzanacak. p2  RAB bu ulusların tümünü önünüzden kovacak. Sizden daha büyük, daha güçlü ulusların topraklarını mülk edineceksiniz."o?2  “Uymanız için size bildirdiğim bu buyrukları eksiksiz yerine getirir, Tanrınız RAB’bi sever, yollarında yürür, O’na bağlı kalırsanız,Pn2  Öyle ki, RAB’bin atalarınıza vermeye söz verdiği topraklar üzerinde sizin de, çocuklarınızın da ömrü uzun olsun ve yeryüzünün üstünde gökler olduğu sürece orada yaşayasınız.Km2  Evlerinizin kapı sövelerine, kentlerinizin kapılarına yazın.{lq2  Onları çocuklarınıza öğretin. Evinizde otururken, yolda yürürken, yatarken, kalkarken onlardan söz edin.k 2  “Bu sözlerimi aklınızda ve yüreğinizde tutun. Bir belirti olarak ellerinize bağlayın, alın sargısı olarak takın.+jQ2  Öyle ki, RAB size öfkelenmesin; yağmur yağmasın, toprak ürün vermesin diye gökleri kapamasın; size vereceği verimli ülkede çabucak yok olmayasınız.tic2  Sakının, ayartılıp yoldan çıkmayasınız; başka ilahlara tapmayasınız, önlerinde eğilmeyesiniz.[h12  RAB tarlalarda hayvanlarınız için ot sağlayacak, siz de yiyip doyacaksınız.g#2  RAB ülkenize ilk ve son yağmuru vaktinde yağdıracak. Öyle ki, tahılınızı, yeni şarabınızı, zeytinyağınızı toplayasınız.)fM2 “Tanrınız RAB’bi sevmek, bütün yüreğinizle, bütün canınızla O’na kulluk etmek için bugün size bildirdiğim buyruklara iyice kulak verirseniz,wei2 Orası Tanrınız RAB’bin kayırdığı bir ülkedir. Tanrınız RAB orayı bütün yıl sürekli gözetir.d2 Mülk edinmek üzere gideceğiniz ülkenin ise dağları, dereleri vardır. Toprağı gökten yağan yağmurla sulanır.!c=2 Mülk edinmek için gideceğiniz ülke, çıkmış olduğunuz Mısır gibi değildir. Orada tohumunuzu eker, sebze bahçesi gibi zorlukla sulardınız.ybm2 RAB’bin ant içerek atalarınıza ve soylarına söz verdiği süt ve bal akan ülkede ömrünüz uzun olsun.&aG2  “Bugün size bildirdiğim buyrukların tümüne uyun ki, güçlü olasınız, mülk edinmek üzere Şeria Irmağı’ndan geçip ülkeyi ele geçiresiniz.M`2  RAB’bin yaptığı bu büyük işlerin tümünü gören sizsiniz._72  Rubenoğulları’ndan Eliav’ın oğulları Datan’la Aviram’a neler ettiğini; bütün İsrail’in gözü önünde yerin nasıl yarıldığını, onları, ailelerini, çadırlarını ve onlara ait her canlıyı nasıl yuttuğunu gören çocuklarınız değil, sizsiniz.R^2  Buraya varıncaya dek RAB’bin çölde sizin için neler yaptığını;^]72  Mısır ordusuna, atlarına, savaş arabalarına neler yaptığını; Mısırlılar sizi kovalarken onları nasıl Kamış Denizi’nin suları altında bıraktığını, onları nasıl yok ettiğini gördünüz.T\#2  belirtilerini, Mısır’da firavuna ve bütün ülkesine yaptıklarını;[/2  Unutmayın ki, Tanrınız RAB’bin tedibini görüp yaşayanlar çocuklarınız değil, sizsiniz: Büyüklüğünü, güçlü elini, kudretini,mZ W2 “Tanrınız RAB’bi sevin. Uyarılarına, kurallarına, ilkelerine, buyruklarına her zaman uyun.Y2  Mısır’a giden atalarınız yetmiş kişiydi. Şimdiyse Tanrınız RAB sizi göklerdeki yıldızlar kadar çoğalttı.” X 2  O övgünüzdür. Gözlerinizle gördüğünüz o büyük, heybetli belirtileri sizin için gerçekleştiren Tanrınız’dır.nWW2  Tanrınız RAB’den korkun, O’na kulluk edin. O’na bağlı kalın ve O’nun adıyla ant için.[V12  Siz de yabancıları seveceksiniz. Çünkü Mısır’da siz de yabancıydınız.rU_2  Öksüzlerin, dul kadınların hakkını gözetir. Yabancıları sever, onlara yiyecek, giyecek sağlar. T;2  Çünkü Tanrınız RAB, tanrıların Tanrısı, rablerin Rabbi’dir. O kimseyi kayırmayan, rüşvet almayan, ulu, güçlü, heybetli Tanrı’dır.MS2  Yüreklerinizi RAB’be adayın, bundan böyle dikbaşlı olmayın.R'2  Öyleyken RAB atalarınızı sevdi, onlara bağlandı. Bugün olduğu gibi, onların soyu olan sizleri bütün halkların arasından seçti.eQE2  Gökler de, göklerin gökleri de, yeryüzü ve içindeki her şey Tanrınız RAB’bindir.bP?2 üzerinize iyilik gelsin diye bugün size bildirdiğim buyruklarına, kurallarına uyun.jOO2 “Şimdi, ey İsrail halkı, Tanrınız RAB sizden ne istiyor? Yalnız şunu istiyor: Tanrınız RAB’den korkun, O’nun yollarında yürüyün, O’nu sevin; bütün yüreğinizle, bütün canınızla O’na kulluk edin;N2 Sonra, ‘Kalk, git’ dedi, ‘Onları atalarına ant içerek söz verdiğim ülkeye götür. Gidip orayı mülk edinsinler.’ ” M 2 “Daha önce yaptığım gibi dağda kırk gün, kırk gece kaldım. RAB yine yakarışımı duydu ve sizi yok etmek istemedi.0L[2 Bu yüzden Levililer kardeşleri olan öbür oymaklar gibi pay ve mülk almadılar. Tanrınız RAB’bin onlara verdiği söz uyarınca onların mirası RAB’dir.–]K52  O zaman RAB, kendi Antlaşma Sandığı’nı taşıması, kendisine hizmet etmek üzere önünde durması ve O’nun adıyla kutsaması için Levililer oymağını ayırdı. Bugün de aynı görevi yapıyorlar.hJK2  İsrailliler oradan Gudgoda’ya, sonra da akarsular bölgesi olan Yotvata’ya göç ettiler.!I=2  –İsrailliler Yaakanoğulları’na ait kuyulardan ayrılıp Mosera’ya gittiler. Harun orada öldü ve gömüldü. Yerine oğlu Elazar kâhin oldu.H2  Sonra dönüp dağdan indim. RAB’bin buyruğu uyarınca, levhaları yaptığım sandığa koydum. Orada duruyorlar.”G12  RAB dağda toplandığınız gün ateşin içinden size bildirdiği On Buyruk’u, daha önce yaptığı gibi, bu levhalara yazdı ve bana verdi. F2  “Böylece akasya ağacından bir sandık yaptım. Öncekiler gibi iki taş levha kestim. İki levhayı da alıp dağa çıktım.E2  Parçaladığın önceki levhalara yazılı buyrukları yeni levhalara yazacağım. Sonra onları sandığa koyacaksın.’D 2 “O zaman RAB bana, ‘Öncekiler gibi iki taş levha kes ve dağa, yanıma çık’ dedi, ‘Ağaçtan bir sandık yap.|Cs2  Oysa onlar, büyük güçle ve kudretli elinle Mısır’dan çıkardığın kendi halkın ve mirasındır.’ ”JB2  Yoksa bizi çıkardığın ülkenin halkı, ‘RAB söz verdiği ülkeye götüremediği, onlardan nefret ettiği için çölde yok etmek amacıyla onları Mısır’dan çıkardı’ diyecek.A2  Kulların İbrahim’i, İshak’ı, Yakup’u anımsa. Bu halkın dikbaşlılığını, kötülüğünü, günahını dikkate alma.(@K2  RAB’be şöyle yakardım: ‘Ey Egemen RAB, büyük kudretinle kurtarıp güçlü elinle Mısır’dan çıkardığın halkını, kendi mirasını yok etme.u?e2  “RAB sizi yok edeceğini söylediği için, kırk gün kırk gece O’nun önünde yere kapanıp kaldım.P>2  Sizi tanıdığım günden bu yana RAB’be sürekli karşı geldiniz.a==2  RAB sizi Kadeş-Barnea’dan gönderirken, ‘Gidin, size vereceğim ülkeyi mülk edinin’ diye buyurmuştu. Sizse Tanrınız RAB’bin buyruğuna karşı geldiniz. O’na güvenmediniz, sözüne kulak vermediniz.X<+2  “Tavera’da, Massa’da, Kivrot-Hattaava’da da RAB’bi öfkelendirdiniz.5;e2  Yaptığınız günahlı nesneyi, o buzağıya benzer dökme putu alıp yaktım. Parçalayıp ince toz haline getirinceye dek ezdim. Sonra tozu dağdan akan dereye attım.c:A2  RAB Harun’a da onu yok edecek kadar öfkelenmişti. O sırada Harun için de yakardım. 92  RAB’bin kızgın öfkesi karşısında korktum. Öfkesi sizi yok edecek kadar alevlenmişti. Ama RAB yakarışımı yine duydu.Y8-2  Bir kez daha RAB’bin huzurunda bir şey yemeden, içmeden kırk gün kırk gece yere kapanıp kaldım. Çünkü günah işlemiştiniz; RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak O’nu öfkelendirmiştiniz.Y7-2  Bu yüzden iki levhayı fırlatıp attım, gözünüzün önünde parçaladım.96m2  Tanrınız RAB’be karşı günah işlediğinizi gördüm. Kendinize buzağıya benzer bir dökme put yapmıştınız. RAB’bin size buyurduğu yoldan hemen sapmıştınız.s5a2  “Dönüp dağdan aşağıya indim. Dağ alev alev yanıyordu. Antlaşmanın iki levhası iki elimdeydi.42  Bırak da onları yok edeyim; adlarını da göğün altından sileyim. Seni onlardan daha güçlü, daha büyük bir ulus kılayım.’W3)2 Sonra RAB bana, ‘Bu halkı gördüm’ dedi, ‘İşte dikbaşlı bir halk!H2 2 “ ‘Haydi, buradan hemen in’ dedi, ‘Çünkü Mısır’dan çıkardığın halkın yoldan çıktı. Onlara buyurduğum yoldan hemen saptılar. Kendilerine dökme bir put yaptılar.’a1=2 Kırk gün, kırk gece sonra RAB bana iki taş levhayı, antlaşma levhalarını verdi.J02 RAB Tanrı parmağıyla yazmış olduğu iki taş levhayı bana verdi. Bu levhalar, dağda toplandığınız gün RAB’bin ateşin içinden size bildirdiği bütün buyrukları içermekteydi.@/{2 Daha önce taş levhaları –RAB’bin sizinle yaptığı antlaşmanın levhalarını– almak için dağa çıkmıştım; orada kırk gün, kırk gece kaldım. Ne yedim, ne içtim.a.=2  Horev Dağı’nda RAB’bi öyle kızdırdınız ki, sizi yok edecek kadar öfkelendi.E-2  “Tanrınız RAB’bi çölde nasıl kızdırdığınızı anımsayın, hiç unutmayın. Mısır’dan çıktığınız günden buraya varıncaya dek, RAB’be sürekli karşı geldiniz.8,k2  Şunu anlayın ki, Tanrınız RAB’bin bu verimli toprakları mülk edinesiniz diye size vermesinin nedeni doğruluğunuz değildir. Çünkü siz dikbaşlı bir halksınız.+-2  Onların topraklarını mülk edinmeye gitmenizin nedeni doğruluğunuz, erdeminiz değildir. Tanrınız RAB bu ulusları kötülükleri yüzünden ve atalarınız İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a ant içerek verdiği sözü yerine getirmek için önünüzden kovacak.*}2  “Tanrınız RAB bu ulusları önünüzden kovunca, ‘RAB doğruluğumuzdan ötürü bu ülkeyi mülk edinelim diye bizi buraya getirdi’ diye düşünmeyin. Çünkü RAB, bu ulusları yaptıkları kötülükler yüzünden önünüzden kovuyor.q)]2  Bilin ki, yakıp yok eden ateş olan Tanrınız RAB önünüzden gidecek. Onları ortadan kaldıracak, size boyun eğmelerini sağlayacak. Onları kovacaksınız, RAB’bin verdiği söz uyarınca bir çırpıda yok edeceksiniz.”(2  Bu güçlü, uzun boylu halk Anaklılar’dır. Onları biliyorsunuz. ‘Kim Anaklılar’a karşı durabilir?’ deyişini duydunuz.\' 52 “Ey İsrail, kulak ver! Bugün sizden daha büyük, daha güçlü ulusların topraklarını mülk edinmek için Şeria Irmağı’ndan geçeceksiniz. Onların kentleri büyük, surları göğe dek yükseliyor.x&k2 Tanrınız RAB önünüzden ulusları yok ettiği gibi, sözüne kulak vermediğiniz için sizi de yok edecek.=%u2 “Tanrınız RAB’bi unutur, başka ilahların ardınca giderseniz, onlara tapar, önlerinde yere kapanırsanız, bugün size açıkça belirtirim ki, tamamen yok olacaksınız.B$2 Ancak bu serveti toplama yeteneğini size verenin Tanrınız RAB olduğunu anımsayın. Atalarınıza ant içerek yaptığı antlaşmayı sürdürmek amacıyla bugün de bunu yapıyor.d#C2 ‘Bu serveti toplayan kendi yeteneğimiz, güçlü elimizdir’ diye düşünebilirsiniz."2 Atalarınızın bilmediği man ile sizi çölde doyurdu. Sizi sıkıntıya soktu, sınadı. Öyle ki, sonunda üzerinize iyilik gelsin.!12 RAB o büyük ve korkunç çölde, zehirli yılanlarla, akreplerle dolu o kurak, susuz toprakta sizi yürüttü. Size sert kayadan su çıkardı. }2 böbürlenmemeye ve sizi Mısır’dan, köle olduğunuz ülkeden çıkaran Tanrınız RAB’bi unutmamaya dikkat edin.zo2 sığırlarınız, davarlarınız çoğaldığında, altınınız, gümüşünüz ve her şeyiniz arttığında,E2 Yiyip doyduğunuzda, güzel evler yapıp yerleştiğinizde, 2 Tanrınız RAB’bi unutmamaya dikkat edin. Bugün size bildirdiğim buyruklarını, ilkelerini, kurallarını savsaklamayın.b?2 “Yiyip doyunca, size verdiği verimli ülke için Tanrınız RAB’be övgüler sunun.:o2 Sıkıntısız ekmek yiyebileceğiniz, hiçbir şeye gereksinim duymayacağınız bir ülkedir. Öyle bir ülke ki, kayaları demirdir, dağlarından bakır çıkarabilirsiniz.S!2 buğdayı, arpası, üzümü, inciri, narı, zeytinyağı, balı vardır.#A2 Tanrınız RAB sizi verimli bir ülkeye götürüyor. Öyle bir ülke ki, ırmakları, pınarları, derelerden tepelerden çıkan su kaynakları vardır;jO2 “Onun için, Tanrınız RAB’bin buyruklarına uyun. Yollarında yürüyün, O’ndan korkun.dC2 Tanrınız RAB’bin, çocuğunu eğiten bir baba gibi, sizi nasıl eğittiğini anlayın. p"~}w}|{{yyxx-ww3vvTuutesserr3qq$poonmm=llkPjiinhhWgg6ffXeedqcccbaa``__v^^ ]\\[Z"YXWhVVQUUT^SSRRR9QQ;PPOO N}MM==h<<;/::'988W7u655R443K22"11[100}//b-,,D+]**)X(''P&&6%%$$1#""'!!C 6@ 7 Yce uB(S.= - G Q ayl+;2 Tartınız da ölçünüz de eksiksiz ve doğru olacak. Öyle ki, Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkede ömrünüz uzun olsun.Q:2 Evinizde biri büyük, öbürü küçük iki türlü ölçü olmayacak.R92 “Torbanızda biri ağır, öbürü hafif iki türlü tartı olmayacak.>8y2 kadının elini keseceksiniz; ona acımayacaksınız.-7U2 “Eğer iki adam kavgaya tutuşur da birinin karısı kocasını dövenin elinden kurtarmak için gelip elini uzatır, öbür adamın erkeklik organını tutarsa,Y6-2 Adamın soyu İsrail’de ‘Çarığı çıkarılanın soyu’ diye bilinecek.d5C2 kardeşinin dul karısı ileri gelenlerin önünde adamın yanına gidecek, onun ayağındaki çarığı çıkaracak, yüzüne tükürecek ve, ‘Kardeşine soy yetiştirmek istemeyen adama böyle yapılır’ diyecek.4 2 Kentin ileri gelenleri adamı çağırıp onunla konuşacaklar. Eğer adam, ‘Onunla evlenmek istemiyorum’ diye üstelerse,3+2 Ama adam kardeşinin dul karısıyla evlenmek istemiyorsa, dul kadın kent kapısında görev yapan ileri gelenlere gidip şöyle diyecek: ‘Kayınbiraderim İsrail’de kardeşinin adını yaşatmayı kabul etmiyor. Bana kayınbiraderlik görevini yapmak istemiyor.’22 Kadının doğuracağı ilk oğul, ölen kardeşin adını sürdürsün. Öyle ki, ölenin adı İsrail’den silinmesin.o1Y2 “Birlikte oturan kardeşlerden biri oğlu olmadan ölürse, ölenin dulu aile dışından biriyle evlenmemeli. Ölenin kardeşi dul kalan kadına gidecek. Onu kendine karı olarak alacak, ona kayınbiraderlik görevini yapacak.@0}2 “Harman döven öküzün ağzını bağlamayacaksın./ 2 Suçluya kırk kırbaçtan fazla vurulmamalı. Kırbaç sayısı kırkı aşarsa, kardeşiniz gözünüzde aşağılanabilir. .2 Eğer suçlu kişi kamçılanmayı hak ettiyse, yargıç onu yere yatırtacak ve önünde suçu oranında sayıyla kamçılatacak.+- S2 “Kişiler arasında bir sorun çıktığında, taraflar mahkemeye gittiğinde, yargıçlar davaya bakacak; suçsuzu aklayacak, suçluyu cezaya çarptıracaklar.d,C2 Mısır’da köle olduğunuzu anımsayın. Bunun için böyle davranmanızı buyuruyorum.+ 2 Bağbozumunda artakalan üzümleri toplamak için geri dönmeyeceksiniz. Yabancıya, öksüze, dul kadına bırakacaksınız.A*}2 Zeytin ağaçlarınızı dövüp ürününü topladığınızda, dallarda kalanı toplamak için geri dönmeyeceksiniz. Kalanları yabancıya, öksüze, dul kadına bırakacaksınız.b)?2 “Tarlanızdaki ekini biçtiğinizde, gözden kaçan bir demet olursa, almak için geri dönmeyin. Onu yabancıya, öksüze, dul kadına bırakın. Öyle ki, Tanrınız RAB el attığınız her işte sizi kutsasın.()2 Mısır’da köle olduğunuzu, Tanrınız RAB’bin sizi oradan kurtardığını anımsayın. Bunun için böyle davranmanızı buyuruyorum.r'_2 “Yabancıya ya da öksüze haksızlık etmeyeceksiniz. Dul kadının giysisini rehin almayacaksınız.&+2 “Ne babalar çocuklarının günahından ötürü öldürülecek, ne de çocuklar babalarının. Herkes kendi günahı için öldürülecek.5%e2 Ücretini her gün, güneş batmadan ödeyeceksiniz. Yoksul olduğu için güvencesi odur. Yoksa sana karşı RAB’be haykırır ve sen de günah işlemiş sayılırsın.$+2 “Ücretle çalışan, gereksinimi olan, yoksul bir soydaşınızı ya da kentlerinizin birinde yaşayan bir yabancıyı sömürmeyeceksiniz.E#2 Ondan aldığın giysiyi gün batımında ona kesinlikle geri vereceksin ki, onunla yatabilsin. O da seni kutsayacak. Bu yaptığın, Tanrın RAB’bin önünde sana doğruluk sayılacak.Y"-2 Eğer yoksul biriyse, onun rehini elinde olduğu sürece yatağa girmeyeceksin.[!12 Dışarıda bekleyeceksin. Ödünç verdiğin kişi rehini kendisi sana getirsin.t c2 “Komşuna herhangi bir şey ödünç verdiğinde, vereceği rehini almak için onun evine girmeyeceksin.ue2 Siz Mısır’dan çıktıktan sonra Tanrınız RAB’bin yolda Miryam’a neler yaptığını anımsayın.72 “Deri hastalığı konusunda, Levili kâhinlerin size bütün öğrettiklerini yapmaya çok dikkat edin. Onlara verdiğim buyruklara özenle uyun.-U2 “İsrailli kardeşlerinden birini kaçırıp ona kötü davranan ya da onu satan adam yakalanırsa ölmeli. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldıracaksınız.y2 “Rehin olarak ne değirmeni, ne de üst taşını alın. Bunu yapmakla adamın yaşamını rehin almış olursunuz.#2 “Yeni evli bir adam savaşa gitmeyecek, ona herhangi bir görev verilmeyecek. Bir yıl özgürce evinde kalıp karısını mutlu edecek.U%2 kadını boşayan ilk kocası onunla yeniden evlenemez. Çünkü kadın kirlenmiştir. Bu RAB’bin gözünde iğrençtir. Tanrınız RAB’bin mülk olarak size vereceği ülkeyi günaha sürüklemeyin.|s2 ikinci kocası da ondan hoşlanmaz, boşanma belgesi yazıp verir, onu evinden kovarsa ya da ikinci adam ölürse,N2 kadın adamın evinden ayrıldıktan sonra başka biriyle evlenirse,) O2 “Eğer bir adam evlendiği kadında yakışıksız bir şey bulur, bundan ötürü ondan hoşlanmaz, boşanma belgesi yazıp ona verir ve onu evinden kovarsa,zo2 Komşunuzun ekin tarlasına girdiğinizde elinizle başak koparabilirsiniz, ama ekinlere orak salmayacaksınız.vg2 “Komşunuzun bağına girdiğinizde doyuncaya dek üzüm yiyebilirsiniz, ama torbanıza koymayacaksınız.r_2 Ağzınızdan çıkanı yapmaya dikkat edin. Çünkü Tanrınız RAB’be adağı gönülden adadınız.9o2 Ama adak adamaktan çekinirsen günah sayılmaz.I 2 “Tanrınız RAB’be bir dilek adağı adadığınızda yerine getirmeyi savsaklamayın. Tanrınız RAB sizden kesinlikle bunu isteyecektir. Yerine getirmezseniz size günah sayılacaktır.B2 Yabancıdan faiz alabilirsiniz ama kardeşinizden almayacaksınız. Böyle yapın ki, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede el attığınız her işte Tanrınız RAB sizi kutsasın.y2 “Kardeşinize para, yiyecek ya da faiz getiren başka bir şey ödünç verdiğinizde, ondan faiz almayacaksınız.5e2 Fuhuş yapan kadın ya da erkeğin kazancını adak olarak Tanrınız RAB’bin Tapınağı’na götürmeyeceksiniz. İkisi de Tanrınız RAB’bin gözünde iğrençtir.\32 “Putperest törenlerinde fuhuş yapan İsrailli bir kadın ya da erkek olmasın.u e2 Bırakın kendi seçeceği yerde, beğendiği bir kentte aranızda yaşasın. Ona baskı yapmayacaksınız.[ 12 “Efendisinden kaçıp size sığınan köleyi efendisine teslim etmeyeceksiniz._ 92 Tanrınız RAB sizi kurtarmak ve düşmanlarınızı elinize teslim etmek için ordugahın ortasında dolaşır. Ordugahınız kutsal olsun ki, RAB aranızda yakışıksız bir şey görüp sizden ayrılmasın.”# A2 Donatımınız arasında yeri kazmak için bir gereç bulunsun. İhtiyacınızı gidereceğiniz zaman bir çukur kazın, sonra da dışkınızı örtün.[ 12 “İhtiyaçlarınızı gidermek için ordugahın dışında bir yeriniz olmalı.H 2 Akşama doğru yıkansın, gün batımında ordugaha dönsün.2 Aranızda gece menisi boşaldığı için dinsel açıdan kirli biri varsa, ordugahın dışına çıkıp orada kalsın.mU2 “Düşmanlarınızla savaşmak üzere ordugah kurduğunuzda, her kötülükten sakınacaksınız.Z/2 Onlardan doğan üçüncü kuşak çocuklar RAB’bin topluluğuna girebilir.”,S2 “Edomlular’dan iğrenmeyeceksiniz. Onlar kardeşinizdir. Mısırlılar’dan da iğrenmeyeceksiniz. Çünkü onların ülkesinde yabancı olarak yaşadınız.P2 Kuşaklar boyunca onların esenliği ve iyiliği için çalışmayın. 2 Ne var ki Tanrınız RAB Balam’ı dinlemek istemedi. Sizin için laneti kutsamaya çevirdi. Çünkü Tanrınız RAB sizi seviyor.C2 Mısır’dan çıktığınızda yolda sizi ekmek ve suyla karşılamadılar. Aram-Naharayim’deki Petor Kenti’nden Beor oğlu Balam’ı size lanet okuması için ücretle tuttular.$C2 “Ammonlu ya da Moavlı biri RAB’bin topluluğuna girmeyecek. Onların soyundan gelenler de onuncu kuşağa dek asla RAB’bin topluluğuna girmeyecek.)2 “Yasa dışı doğan biri RAB’bin topluluğuna girmeyecek. Soyundan gelenler de onuncu kuşağa dek RAB’bin topluluğuna girmeyecektir.l~ U2 “Erkeklik bezi ezilmiş ya da erkeklik organı kesilmiş kişi RAB’bin topluluğuna girmeyecek.l}S2 “Kimse babasının karısını almayacak, babasının evlilik yatağına leke sürmeyecektir.”%|E2 kızla yatan adam kızın babasına elli gümüş verecek. Kıza tecavüz ettiği için onu karı olarak alacak ve yaşamı boyunca onu boşayamayacaktır.{{q2 “Eğer bir adam nişanlı olmayan erden bir kızla karşılaşır, tutup onunla yatarsa ve bu ortaya çıkarsa,hzK2 Adam kızı kırda gördüğünde nişanlı kız bağırmışsa da onu kurtaran olmamıştır.+yQ2 Kıza hiçbir şey yapmayacaksınız. Çünkü kızın ölümü hak edecek bir günahı yoktur. Bu, komşusuna saldırıp onu öldüren adamın davasına benzer.x2 “Eğer bir adam kırda nişanlı bir kızla karşılaşır, onu yakalayıp tecavüz ederse, yalnız tecavüz eden adam öldürülecek.}wu2 ikisini de kentin kapısına götürecek, taşlayarak öldüreceksiniz. Çünkü kız kentte olduğu halde yardım istemek için bağırmadı; adam da komşusunun karısıyla ilişki kurdu. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldıracaksınız.nvW2 “Eğer bir adam kentte başka biriyle nişanlı erden bir kızla karşılaşır ve onunla yatarsa,6ug2 “Eğer bir adam başka birinin karısıyla yatarken yakalanırsa, hem kadınla yatan adam, hem kadın, ikisi de öldürülecek. İsrail’den kötülüğü atacaksınız.gtI2 kızı baba evinin kapısına çıkaracaklar. Kent halkı taşlayarak kızı öldürecek. Babasının evindeyken fuhuş yapmakla İsrail’de iğrençlik yapmıştır. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldıracaksınız.]s52 “Ancak bu sav doğruysa, kızın erden olduğuna ilişkin bir kanıt bulunamazsa,crA2 Ceza olarak ondan yüz gümüş alıp kadının babasına verecekler. Çünkü adam İsrailli bir erden kızın adını kötülemiştir. Kadın adamın karısı kalacak ve adam yaşamı boyunca onu boşayamayacaktır.;qs2 Kent ileri gelenleri de adamı cezalandıracaklar.lpS2 Kadının babası ileri gelenlere, ‘Kızımı bu adamla evlendirdim ama o kızımdan hoşlanmıyor’ diyecek, ‘Şimdi kızımı suçluyor, onun erden olmadığını söylüyor. İşte kızımın erden olduğunun kanıtı!’ Sonra anne-baba kızlarının erden olduğunu kanıtlayan yatak çarşafını ileri gelenlerin önüne serip gösterecekler.loS2 Kadının babası ileri gelenlere, ‘Kızımı bu adamla evlendirdim ama o kızımdan hoşlanmıyor’ diyecek, ‘Şimdi kızımı suçluyor, onun erden olmadığını söylüyor. İşte kızımın erden olduğunun kanıtı!’ Sonra anne-baba kızlarının erden olduğunu kanıtlayan yatak çarşafını ileri gelenlerin önüne serip gösterecekler.n2 kadının annesiyle babası kızlarının erden olduğuna ilişkin kanıtı alıp kapıda görevli kent ileri gelenlerine getirecekler.m2 ona suç yükler, adını kötüler, ‘Bu kadınla evlendim ama onunla yatınca erden olmadığını gördüm’ derse,Ll2 “Bir adam bir kadın alır, yattıktan sonra ondan hoşlanmazsa,9ko2 “Giysinin dört yerine püskül dikeceksin.”Pj2 “Yünle ketenden dokunmuş karışık kumaştan giysi giymeyeceksin.Ki2 “Çift sürmek için eşeği öküzle birlikte koşmayacaksın.vhg2 “Bağına iki çeşit tohum ekmeyeceksin. Yoksa ektiğin tohumun da bağın da ürününü kullanamazsın.g}2 “Yeni bir ev yaparken, dama korkuluk yapacaksın. Öyle ki, biri damdan düşüp ölürse ailen sorumlu sayılmasın. f;2 Yavruları kendiniz için alabilirsiniz, ama anayı kesinlikle özgür bırakacaksınız. Öyle ki, üzerinize iyilik gelsin ve ömrünüz uzun olsun.Ce2 “Yolda rastlantıyla ağaçta ya da yerde bir kuş yuvası görürseniz, ana kuş yavruların ya da yumurtaların üzerinde oturuyorsa, anayı yavrularıyla birlikte almayacaksınız.d{2 “Kadınlar erkek giysisi, erkekler de kadın giysisi giymesin. Tanrınız RAB bu gibi şeyleri yapanlardan tiksinir.8ck2 “Kardeşinin eşeğini ya da sığırını yolda düşmüş gördüğünde, görmezlikten gelme. Hayvanı ayağa kaldırması için kesinlikle kardeşine yardım edeceksin.b/2 Kardeşinin eşeğini, giysisini ya da yitirdiği başka bir şeyini gördüğünde, aynı biçimde davranacaksın. Görmezlikten gelmeyeceksin.Ma2 Kardeşin sana uzaksa ya da hayvanın kime ait olduğunu bilmiyorsan evine götür. Kardeşin sığırını ya da koyununu aramaya çıkıncaya dek hayvan evinde kalsın. Sonra ona geri verirsin.0` ]2 “Kardeşinin yolunu yitirmiş sığırını ya da koyununu görünce, onları görmezlikten gelme. Sığırı ya da koyunu kesinlikle kardeşine geri götüreceksin.^_72 ölüyü gece ağaçta asılı bırakmamalısınız. O gün kesinlikle gömmelisiniz. Asılan kişi Tanrı tarafından lanetlenmiştir. Tanrınız RAB’bin mülk olarak size vereceği ülkeyi kirletmeyeceksiniz.^{2 “Eğer bir adam bir günahtan ötürü ölüm cezasına çarptırılıp öldürülür ve ölüsü ağaca asılırsa,7]i2 Bunun üzerine kentin bütün erkekleri onu taşlayarak öldürecekler. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldıracaksınız. Bütün İsrailliler bunu duyup korkacaklar.” \2 Onlara şöyle diyecekler: ‘Oğlumuz dikbaşlı, başkaldıran bir çocuktur. Sözümüzü dinlemiyor. Savurgan ve içkicidir.’j[O2 annesiyle babası onu tutup kent kapısında görev yapan kent ileri gelenlerine götürecekler.Z)2 “Eğer bir adamın dikbaşlı, başkaldıran, annesinin ve babasının sözünü dinlemeyen, onların tedibine aldırmayan bir oğlu varsa,\Y32 Hoşlanmadığı kadının oğlunu ilk doğan oğul olarak tanıyacak ve ona bütün malından iki pay verecektir. Çünkü bu oğul babasının gücünün ilk ürünüdür. İlk oğulluk hakkı onun olacak.”X!2 adam malını miras olarak oğullarına bölüştürdüğü gün sevdiği kadının oğlunu kayırıp ona ilk oğulluk hakkını veremez.>Ww2 “Eğer bir adamın iki karısı varsa, birini seviyor, öbüründen hoşlanmıyorsa; iki kadın da kendisine oğullar doğurmuşsa; ilk oğul hoşlanmadığı kadının oğluysa;V2 Kadından hoşnut kalmazsa, onu özgür bıraksın. Kadınla yattığı için onu parayla satmasın, ona köle gibi davranmasın.”HU 2 Üzerinden tutsaklık giysilerini çıkarsın. Evinizde otursun. Anne babası için bir ay yas tutsun. Sonra kadını alan kişi onunla yatabilir. Erkek ona koca, kadın da ona karı olacak.RT2 Onu evinize götürün. Başını tıraş etsin, tırnaklarını kessin.iSM2 aralarında sevdiğiniz güzel bir kadın görürseniz, onu kendinize eş olarak alabilirsiniz.R2 “Düşmanlarınızla savaşmaya çıktığınızda ve Tanrınız RAB onları elinize teslim ettiğinde, tutsaklar alır velQS2 RAB’bin gözünde doğru olanı yapmakla, suçsuz kanı dökme günahından arınacaksınız.”2P_2 Ya RAB, kurtardığın halkın İsrailliler’i bağışla. Halkını dökülen suçsuz kanından sorumlu tutma.’ Böylece kan dökme günahından bağışlanacaklar.Oy2 Sonra şöyle bir açıklama yapacaklar: ‘Bu kanı ellerimiz dökmedi, kimin yaptığını gözlerimiz de görmedi.uNe2 Ölüye en yakın kentin ileri gelenleri, derede boynu kırılan düvenin üzerinde ellerini yıkayacaklar.AM}2 Levili kâhinler de oraya gidecek. Çünkü Tanrınız RAB, onları kendisine hizmet etsinler, O’nun adıyla kutsasınlar diye seçti. Kavga, saldırı davalarına da onlar bakacak.!L=2 Düveyi toprağı sürülmemiş, ekilmemiş ve içinde sürekli akan bir dere olan bir vadiye getirecekler. Orada, derede düvenin boynunu kıracaklar.qK]2 Ölüye en yakın kentin ileri gelenleri işe koşulmamış, boyunduruk takmamış bir düve alacaklar.wJi2 ileri gelenleriniz ve yargıçlarınız gidip ölünün çevredeki kentlere olan uzaklığını ölçsünler.I /2 “Tanrınız RAB’bin mülk edinmek için size vereceği ülkede, kırda yere düşmüş, kimin öldürdüğü bilinmeyen birini görürseniz,:Ho2 Yalnız ürün vermediğini bildiğiniz ağaçları kesip yok edebilirsiniz. Sizinle savaşan kenti ele geçirene dek kesilen ağaçları kuşatma işinde kullanabilirsiniz.”G%2 “Bir kentle savaşırken, kenti ele geçirmek için kuşatma uzun sürerse, ağaçlarına balta vurup yok etmeyeceksiniz. Ağaçların ürünlerini yiyebilirsiniz, ama onları kesmeyeceksiniz. Çünkü kırdaki ağaçlar insan değil ki kuşatma altına alasınız.F72 Öyle ki, ilahlarına taparken yaptıkları iğrençliklere uymayı size öğretemesinler, siz de Tanrınız RAB’be karşı günah işlemeyesiniz.E2 Tanrınız RAB’bin size buyurduğu gibi, onları –Hitit, Amor, Kenan, Periz, Hiv ve Yevus halklarını– tümüyle yok edeceksiniz.D2 “Ancak Tanrınız RAB’bin miras olarak size vereceği bu halkların kentlerinde soluk alan hiçbir canlıyı yaşatmayacaksınız.mCU2 Yakınınızdaki uluslara ait olmayan sizden çok uzak kentlerin tümüne böyle davranacaksınız.#BA2 Kadınları, çocukları, hayvanları ve kentteki her şeyi yağmalayabilirsiniz. Tanrınız RAB’bin size verdiği düşman malını kullanabilirsiniz.lAS2 Tanrınız RAB kenti elinize teslim edince, orada yaşayan bütün erkekleri kılıçtan geçirin.^@72 Ama barış önerinizi geri çevirir, sizinle savaşmak isterlerse, kenti kuşatın. ?;2 Barış önerinizi benimser, kapılarını size açarlarsa, kentte yaşayanların tümü sizin için angaryasına çalışacak, size hizmet edecekler.I> 2 “Bir kente saldırmadan önce, kent halkına barış önerin.T=#2 Görevliler askerlere seslenmeyi bitirince, orduya komutanlar atayacaklar.C<2 “Görevliler konuşmalarını şöyle sürdürecekler: ‘Aranızda korkan, cesaretini yitiren var mı? Evine dönsün. Öyle ki, kardeşlerinin yürekleri onunki gibi ürpermesin.’|;s2 Bir kızla nişanlanıp da evlenmeyen var mı? Evine dönsün. Belki savaşta ölür, kızı başka biri alır.’:{2 Bağ dikip de üzümünü toplamayan var mı? Evine dönsün. Olur ya, savaşta ölür, üzümü bir başkası toplar.99m2 “Görevliler askerlere şöyle diyecekler: ‘Yeni ev yapıp da içinde oturmayan biri var mı? Evine geri dönsün. Yoksa savaşta ölebilir, evine bir başkası yerleşir.8 2 Çünkü sizi zafere kavuşturmak üzere sizinle birlikte düşmanlarınıza karşı savaşmaya gelen Tanrınız RAB’dir.’87k2 Onlara şöyle diyecek: ‘Ey İsrailliler, dinleyin! Bugün düşmanlarınızla savaşmaya gidiyorsunuz. Cesaretinizi yitirmeyin, korkmayın. Onlardan yılmayın, ürkmeyin.F62 Savaşa başlamadan önce kâhin gelip askerlere seslenecek.O5 2 “Düşmanlarınızla savaşmaya gittiğinizde, atlar, savaş arabaları ve sizden daha kalabalık bir ordu görürseniz onlardan korkmayın. Sizi Mısır’dan çıkaran Tanrınız RAB sizinledir.W4)2 Acımayacaksınız: Cana can, göze göz, dişe diş, ele el, ayağa ayak.”w3i2 Geri kalanlar olup bitenleri duyup korkacaklar; bir daha aranızda buna benzer kötü bir şey yapmayacaklar.2{2 kardeşine yapmayı tasarladığını kendisine yapacaksınız. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız. 1 2 Yargıçlar sorunu iyice araştıracaklar. Eğer tanığın kardeşine karşı yalancı tanıklık yaptığı ortaya çıkarsa,0 2 aralarında sorun olan iki kişi RAB’bin önünde kâhinlerin ve o dönemde görevli yargıçların önüne çıkarılmalı.G/ 2 “Eğer yalancı bir tanık kötü amaçla birini suçlarsa,>.w2 “Herhangi bir suç ya da günah konusunda birini suçlu çıkarmak için bir tanık yetmez. Her sorun iki ya da üç tanığın tanıklığıyla açıklığa kavuşturulacaktır./-Y2 “Tanrınız RAB’bin mülk edinmek için size vereceği ülkede payınıza düşen mirasta komşunuzun önceden belirlenen sınırını değiştirmeyeceksiniz.”,2 Ona acımayacaksınız. İsrail’i suçsuz kanı dökme günahından arındırmalısınız ki, üzerinize iyilik gelsin.5+e2 kentinin ileri gelenleri peşinden adam gönderip onu kaçtığı kentten geri getirecekler. Öldürülmesi için, ölenin öcünü almak isteyen kişiye teslim edecekler.z*o2 “Komşusuna kin besleyen biri pusuya yatar, saldırıp onu öldürür, sonra da bu kentlerden birine kaçarsa,)'2 Öyle ki, Tanrınız RAB’bin mülk olarak size vereceği ülkede suçsuz kanı dökülmesin ve siz de kan dökmekten suçlu olmayasınız.:(o2 “Tanrınız RAB’bi sevmek, her zaman O’nun yollarında yürümek için bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara uyarsanız, Tanrınız RAB atalarınıza içtiği ant uyarınca sınırınızı genişletir ve onlara söz verdiği bütün ülkeyi size verirse, kendinize üç kent daha ayırın.:'o2 “Tanrınız RAB’bi sevmek, her zaman O’nun yollarında yürümek için bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara uyarsanız, Tanrınız RAB atalarınıza içtiği ant uyarınca sınırınızı genişletir ve onlara söz verdiği bütün ülkeyi size verirse, kendinize üç kent daha ayırın.;&s2 Kendinize üç kent ayırın dememin nedeni budur.r%_2 Yoksa ölenin öcünü almak isteyen, öfkeyle öldürenin peşine düşebilir, yol uzunsa yetişip onu öldürebilir. Oysa öldüren kişi, öldürdüğü kişiye karşı önceden bir kini olmadığından, ölümü hak etmemiştir.x$k2 örneğin odun kesmek üzere komşusuyla ormana gidip ağacı kesmek için baltayı vurduğunda balta demiri saptan çıkar, komşusuna çarpar, komşusu ölürse, ölüme neden olan kişi bu kentlerden birine kaçıp canını kurtarsın.*#O2 “Birini öldürüp de canını kurtarmak için oraya kaçan kişiyle ilgili kural şudur: Biri, önceden kin beslemediği komşusunu istemeyerek öldürürse,A"}2 Bu kentlere giden yollar yapacak, Tanrınız RAB’bin mülk olarak size vereceği ülkeyi üç bölgeye ayıracaksınız. Öyle ki, birini öldüren bu kentlerden birine kaçabilsin.!{2 Tanrınız RAB’bin mülk edinmek için size vereceği ülkenin ortasında kendiniz için üç kent ayıracaksınız.  /2 “Tanrınız RAB ülkelerini size vereceği ulusları yok ettiğinde ve siz bu ülkeleri mülk edinip kentlerine ve evlerine yerleştiğinizde,J2 Eğer bir peygamber RAB’bin adına konuşur, ama konuştuğu söz yerine gelmez ya da gerçekleşmezse, o söz RAB’den değildir. Peygamber saygısızca konuşmuştur. Ondan korkmayın.”kQ2 “ ‘Bir sözün RAB’den olup olmadığını nasıl bilebiliriz?’ diye düşünebilirsiniz.52 Ancak, kendisine buyurmadığım bir sözü benim adıma söylemeye kalkışan ya da başka ilahlar adına konuşan peygamber öldürülecektir.’]52 Adıma konuşan peygamberin ilettiği sözleri dinlemeyeni ben cezalandıracağım.8k2 ‘Onlara kardeşleri arasından senin gibi bir peygamber çıkaracağım. Sözlerimi onun ağzından işiteceksiniz. Kendisine buyurduklarımın tümünü onlara bildirecek.6i2 RAB bana, ‘Söyledikleri doğrudur’ dedi.?y2 Horev’de toplandığınız gün Tanrınız RAB’den şunu dilemiştiniz: ‘Bir daha ne Tanrımız RAB’bin sesini duyalım, ne de o büyük ateşi görelim, yoksa ölürüz.’ue2 Tanrınız RAB size aranızdan, kendi kardeşlerinizden benim gibi bir peygamber çıkaracak. Onu dinleyin.2 “Ülkelerini alacağınız uluslar büyücülerin, falcıların öğüdüne kulak verirler. Ama Tanrınız RAB buna izin vermiyor.6i2 Tanrınız RAB’bin önünde yetkin olun.” 2 Çünkü RAB bunları yapanlardan tiksinir. Tanrınız RAB, bu iğrenç töreleri yüzünden bu ulusları önünüzden kovacaktır.*O2 Aranızda oğlunu ya da kızını ateşte kurban eden, falcı, büyücü, muskacı, medyum, ruh çağıran ya da ölülerin ruhlarına danışan kimse olmasın.*O2 Aranızda oğlunu ya da kızını ateşte kurban eden, falcı, büyücü, muskacı, medyum, ruh çağıran ya da ölülerin ruhlarına danışan kimse olmasın. 2 “Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeye girdiğinizde, oradaki ulusların iğrenç törelerini öğrenip uygulamayın.kQ2 Aile mülkünün satışından eline geçen para dışında, eşit pay olarak bölüşecekler.”mU2 orada Tanrısı RAB’bin önünde duran Levili kardeşleri gibi RAB’bin adıyla hizmet edebilir.~w2 “Eğer bir Levili, yaşadığı herhangi bir İsrail kentinden RAB’bin seçeceği yere kendi isteğiyle gelirse,32 Çünkü Tanrınız RAB, önünde dursunlar, her zaman adıyla hizmet etsinler diye bütün oymaklarınız arasından onu ve oğullarını seçti. 12 Tahılınızın, yeni şarabınızın, zeytinyağınızın ilk ürününü ve koyunlarınızdan kırktığınız ilk yünü kâhine vereceksiniz.u e2 “Halktan sığır ya da koyun kurban edenlerin kâhinlere vereceği pay şu olacak: Kol, çene, işkembe.  2 Kardeşleri arasında mülkleri olmayacak. RAB’bin onlara verdiği söz uyarınca, RAB’bin kendisi onların mirası olacak.2  a2 “Levili kâhinlerin, bütün Levi oymağının öbür İsrailliler gibi payı ve mülkü olmayacak. RAB için yakılan sunularla, RAB’be düşen payla geçinecekler. 12 kendini kardeşlerinden üstün saymasın, yasanın dışına çıkmasın; kendinin ve soyunun krallığı İsrail’de uzun yıllar sürsün.”G 2 Bu yasa örneğini yanında bulunduracak, yaşamı boyunca her gün onu okuyacak. Öyle ki, Tanrısı RAB’den korkmayı, bu yasanın bütün sözlerine ve kurallarına uymayı öğrensin; 2 “Kral tahtına oturunca, Levili kâhinlerin koruması altındaki Kutsal Yasa’nın bir örneğini kendisi bir kitaba yazacak.2 Atayacağınız kral yüreğinin RAB’den sapmaması için çok kadın edinmemeli, büyük ölçüde altın, gümüş biriktirmemeli..W2 Kral çok sayıda at edinmemeli, daha çok at satın almak için halkı Mısır’a göndermemeli. Çünkü RAB size, ‘Bir daha o yoldan dönmeyeceksiniz’ dedi.V'2 atayacağınız kral Tanrınız RAB’bin seçtiği kişi olmalıdır. Atayacağınız kral kendi kardeşlerinizden biri olmalı. Soydaşlarınızdan olmayan birini, bir yabancıyı kral seçmeyeceksiniz.I 2 “Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeye girip orayı mülk edinerek yerleştiğinizde ve, ‘Çevremizdeki ulusların tümü gibi biz de başımıza bir kral atayalım’ dediğinizde,b?2 Bütün halk bunu duyup korkacak, bir daha saygısızlık etmeye kalkışmayacaktır.”4c2 Orada, Tanrınız RAB’bin önünde görev yapan kâhini ya da yargıcı kim dinlemeyip saygısızlık ederse öldürülmeli. İsrail’den kötülüğü atmalısınız.nW2 Size öğretilen yasa ve verilen karar uyarınca davranın. Size bildirilenin dışına çıkmayın.xk2 RAB’bin seçeceği yerden size bildirilen karara uymalı, size verilen öğüdü tutmaya dikkat etmelisiniz.~2 Sorunlarınızı Levili kâhinlere ve o dönemde görevli yargıca götürüp soruşturun. Yargı kararını onlar size bildirecekler./}Y2 “Eğer kentlerinizde adam öldürme, dava, saldırı konusunda yargılamada sizi aşan sorunlarla karşılaşırsanız, Tanrınız RAB’bin seçeceği yere gidin.||s2 O kişiyi önce tanıklar, sonra bütün halk taşa tutsun. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız.{2 Ölmesi gereken, iki ya da üç kişinin tanıklığıyla öldürülecek; bir kişinin tanıklığıyla öldürülmeyecek.uze2 bu kötülüğü yapan erkeği ya da kadını kentinizin kapısına çıkarın ve taşa tutarak öldürün.)yM2 ve bu olay size bildirilirse, duyduklarınızı iyice araştırın. Duyduklarınız doğruysa ve bu iğrenç olayın İsrail’de yapıldığı kanıtlanırsa, x2 ve buyruklarıma aykırı olarak gidip başka ilahlara tapar, onların, güneşin, ayın ya da gök cisimlerinin önünde eğilirse-wU2 “Tanrınız RAB’bin size vereceği kentlerin birinde aranızdan O’nun antlaşmasını çiğneyip gözünde kötü olanı yapan bir erkek ya da kadın çıkarv 2 “Tanrınız RAB’be herhangi bir özürü, kusuru olan sığır ya da koyun kurban etmeyeceksiniz. Tanrınız RAB bundan tiksinir.Ju2 Tanrınız RAB’bin nefret ettiği dikili taş dikmeyeceksiniz.mtU2 “Tanrınız RAB için yapacağınız sunağın yanına ağaçtan bir Aşera putu dikmeyeceksiniz.s2 Yaşamak ve Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeyi miras almak için doğruluğun, yalnız doğruluğun ardınca gidin.ddBcyc bbaa``8__"^J]x\\)[s[9ZZrYYXWWW>VYUUzU-TMSRRQ~Q@PPOONNMMLLL{KK/JII H&GF6EDD8BA6@@1??2>=<Cw2 “Bu andın sözlerini duyup da kimse kendi kendini kutlamasın ve, ‘Kendi isteklerim uyarınca yaşasam da güvenlikte olurum’ diye düşünmesin. Bu herkese yıkım getirir.FB2 Dikkat edin, bugün aranızda bu ulusların ilahlarına tapmak için Tanrımız RAB’den sapan erkek ya da kadın, boy ya da oymak olmasın; aranızda acılık, zehir veren kök olmasın.}Au2 Onların arasında iğrenç suretleri, ağaçtan, taştan, altından, gümüşten yapılmış putları gördünüz.@2 “Mısır’da nasıl yaşadığımızı, öteki ulusların ortasından geçerek buraya nasıl geldiğimizi kendiniz de biliyorsunuz.1?]2 Antla yapılan bu antlaşmayı yalnız sizinle, bugün burada bizimle birlikte Tanrımız RAB’bin önünde duranlarla değil, yanımızda olmayanlarla da yapıyorum.1>]2 Antla yapılan bu antlaşmayı yalnız sizinle, bugün burada bizimle birlikte Tanrımız RAB’bin önünde duranlarla değil, yanımızda olmayanlarla da yapıyorum.2=_2 Öyle ki, bugün sizi kendi halkı olarak belirlesin ve size söylediği gibi, atalarınız İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a içtiği ant uyarınca Tanrınız olsun.<{2 Bugün Tanrınız RAB’bin ant içerek sizinle yaptığı bu antlaşmayı geçerli kılmak için burada duruyorsunuz. ;;2 “Bugün hepiniz –önderleriniz, oymak başlarınız, ileri gelenleriniz, görevlileriniz, bütün öbür İsrailli erkekler, çocuklarınız, karılarınız, aranızda yaşayan ve odununuzu kesen, suyunuzu taşıyan yabancılar– Tanrınız RAB’bin önünde duruyorsunuz. :;2 “Bugün hepiniz –önderleriniz, oymak başlarınız, ileri gelenleriniz, görevlileriniz, bütün öbür İsrailli erkekler, çocuklarınız, karılarınız, aranızda yaşayan ve odununuzu kesen, suyunuzu taşıyan yabancılar– Tanrınız RAB’bin önünde duruyorsunuz.v9g2 El attığınız her işte başarılı olmak için bu antlaşmanın sözlerini yerine getirmeye dikkat edin.z8o2 Ülkelerini ele geçirerek mülk olarak Rubenliler’e, Gadlılar’a, Manaşşe oymağının yarısına verdik.72 “Buraya ulaştığınızda, Heşbon Kralı Sihon ile Başan Kralı Og bizimle savaşa tutuştular. Ama onları bozguna uğrattık.6-2 Ekmek yemediniz, şarap ya da başka içki içmediniz. Bütün bunları Tanrınız RAB’bin ben olduğumu anlayasınız diye yaptım’ diyor.t5c2 RAB, ‘Sizi kırk yıl çölde dolaştırdım; ne üzerinizdeki giysi eskidi, ne ayağınızdaki çarık.\432 Ne var ki, RAB bugüne dek size kavrayan yürek, gören göz, duyan kulak vermedi.g3I2 Büyük denemeleri, belirtileri, o büyük ve şaşılası işleri gözlerinizle gördünüz.<2s2 Musa bütün İsrailliler’i bir araya toplayarak şöyle dedi: “RAB’bin Mısır’da gözlerinizin önünde firavuna, görevlilerine, ülkesine yaptıklarını gördünüz.,1 U2 RAB’bin İsrailliler’le Horev Dağı’nda yaptığı antlaşmaya ek olarak, Moav’da Musa’ya onlarla yapmayı buyurduğu antlaşmanın sözleri bunlardır._092D Bir daha görmeyeceksiniz dediğim yoldan RAB sizi gemilerle Mısır’a geri gönderecek. Orada erkek ve kadın köle olarak kendinizi düşmanlarınıza satmaya kalkışacaksınız; ama satın alan olmayacak.”)/M2C Yüreğinizi kaplayan dehşet ve gözlerinizin gördüğü olaylar yüzünden, sabah, ‘Keşke akşam olsa!’, akşam, ‘Keşke sabah olsa!’ diyeceksiniz..2B Sürekli can kaygısı içinde yaşayacaksınız. Gece gündüz dehşet içinde olacaksınız. Yaşamınızın güvenliği olmayacak.)-M2A Bu uluslar arasında ne esenliğiniz ne de dinlenecek bir yeriniz olacak. Orada RAB size titreyen yürekler, umutsuzluk ve bakmaktan yorulmuş gözler verecek.S,!2@ “RAB sizi dünyanın bir ucundan öbür ucuna, bütün halklar arasına dağıtacak. Orada sizin de atalarınızın da tanımadığı, ağaçtan ve taştan yapılmış başka ilahlara tapacaksınız.H+ 2? Size iyilik yapmak, sizi çoğaltmak RAB’bi nasıl sevindirdiyse, sizi yıkmak ve yok etmek de öyle sevindirecektir. Mülk edinmek için gideceğiniz ülkeden sökülüp atılacaksınız.*2> Gökteki yıldızlar kadar çok olan sizler, sayıca az bırakılacaksınız. Çünkü Tanrınız RAB’bin sözüne kulak vermediniz.)2= Siz yok oluncaya dek RAB bu Yasa Kitabı’nda yazılmamış her türlü hastalığı ve belayı da başınıza getirecek.t(c2< Sizi ürküten Mısır’ın bütün hastalıklarını yeniden başınıza getirecek; size yapışacaklar.|'s2; RAB sizi ve soyunuzu korkunç belalarla, büyük ve sürekli belalarla, ağır, iyileşmez hastalıklarla vuracak.&2: “Bu kitapta yazılı yasanın bütün sözlerine uymaz, Tanrınız RAB’bin yüce ve heybetli adından korkmazsanız,}%u29 Aranızda en yumuşak, en duyarlı kadın –yumuşaklığından ve duyarlılığından ayağının tabanını yere basmak istemeyen kadın– bile sevdiği kocasından, öz oğlundan, kızından, plasentayı ve doğuracağı çocukları esirgeyecek. Çünkü kuşatma sırasında düşmanın kentlerinizde size vereceği sıkıntıdan, yokluktan onları gizlice yiyecek.}$u28 Aranızda en yumuşak, en duyarlı kadın –yumuşaklığından ve duyarlılığından ayağının tabanını yere basmak istemeyen kadın– bile sevdiği kocasından, öz oğlundan, kızından, plasentayı ve doğuracağı çocukları esirgeyecek. Çünkü kuşatma sırasında düşmanın kentlerinizde size vereceği sıkıntıdan, yokluktan onları gizlice yiyecek.?#y27 yediği çocuklarının etini onların hiçbiriyle paylaşmayacak. Çünkü düşmanın kuşatma sırasında sizi sıkıştırması yüzünden kentlerinizde hiç yiyecek kalmayacak."26 Aranızdaki en yumuşak, en duyarlı adam bile öz kardeşine, sevdiği karısına, sağ kalan çocuklarına acımayacak;0![25 “Kuşatma sırasında düşmanınızın vereceği sıkıntıdan rahminizin meyvesini, Tanrınız RAB’bin size verdiği oğulların, kızların etini yiyeceksiniz.K 24 Güvendiğiniz yüksek, dayanıklı surlar yerle bir oluncaya dek ülkenizdeki bütün kentlerde sizi kuşatacaklar. Tanrınız RAB’bin size verdiği ülkedeki bütün kentleri kuşatacaklar.523 Siz yok oluncaya dek hayvanlarınızın yavrularını, toprağınızın ürününü yiyip bitirecekler. Size ne tahıl, ne şarap, ne zeytinyağı, ne sığırlarınızın buzağılarını, ne de sürülerinizin kuzularını bırakacaklar; ta ki, siz ortadan kalkıncaya dek.b?22 “RAB uzaktan, dünyanın öbür ucundan bir ulusu –dilini bilmediğiniz bir ulusu, yaşlılara saygı, küçüklere sevgi beslemeyen acımasız bir ulusu– birden çullanan bir kartal gibi başınıza getirecek.b?21 “RAB uzaktan, dünyanın öbür ucundan bir ulusu –dilini bilmediğiniz bir ulusu, yaşlılara saygı, küçüklere sevgi beslemeyen acımasız bir ulusu– birden çullanan bir kartal gibi başınıza getirecek.W)20 RAB’bin üzerinize göndereceği düşmanlara kölelik edeceksiniz. Aç, susuz, çıplak kalacaksınız; her şeye gereksinim duyacaksınız. RAB sizi yok edinceye dek boynunuza demir boyunduruk vuracak._92/ Madem bolluk zamanında Tanrınız RAB’be sevinçle, hoşnutlukla kulluk etmediniz,iM2. Bu lanetler siz ve soyunuz için sonsuza dek bir belirti, şaşılası bir olay olarak kalacak.\32- “Bütün bu lanetler başınıza yağacak. Yok oluncaya dek sizi kovalayacak ve size erişecek. Çünkü Tanrınız RAB’bin sözünü dinlemediniz, size verdiği buyrukları, kuralları yerine getirmediniz.eE2, O sana ödünç verecek, ama sen ona ödünç vermeyeceksin. O baş, sen kuyruk olacaksın.fG2+ “Aranızdaki yabancılar yükseldikçe yükselecek, sizse alçaldıkça alçalacaksınız.V'2* Bütün ağaçlarınızı, toprağınızın ürününü çekirgeler yiyecek.fG2) Oğullarınız, kızlarınız olacak, ama sizinle kalmayacaklar, sürgüne gönderilecekler.2( Ülkenizin her yerinde zeytinlikleriniz olacak, ama zeytinyağı sürünmeyeceksiniz. Zeytin ağaçlarınız ürününü yere dökecek.xk2' Bağlar dikecek, bakımını yapacak, ama şarap içmeyecek, üzüm toplamayacaksınız. Onları kurt yiyecek.cA2& “Çok tohum ekecek, ama az toplayacaksınız. Çünkü ürününüzü çekirge yiyecek. 2% RAB’bin sizi süreceği bütün uluslar başınıza gelenlerden dehşete düşecek; sizi aşağılayacak, sizinle eğlenecekler.;q2$ “RAB sizi ve başınıza atayacağınız kralı sizin de atalarınızın da bilmediği bir ulusa sürecek. Orada ağaçtan, taştan yapılmış başka ilahlara tapacaksınız.jO2# RAB dizlerinizi, bacaklarınızı tepeden tırnağa iyileşmeyen ağrılı çıbanlarla vuracak.;s2" Gözlerinizle gördükleriniz sizi çıldırtacak. 2! Tanımadığınız bir halk toprağınızın ürününü ve bütün emeğinizi yiyecek. Sürekli sıkıştırılacak, ezileceksiniz.8 k2 Oğullarınız, kızlarınız gözlerinizin önünde başka bir ulusa verilecek. Her gün onları gözlemekten gözlerinizin gücü tükenecek. Elinizden bir şey gelmeyecek.O 2 Öküzünüz gözünüzün önünde kesilecek ama etini yemeyeceksiniz. Eşeğiniz zorla sizden alınacak, geri getirilmeyecek. Davarlarınız düşmanlarınıza verilecek. Sizi kurtaran olmayacak.* O2 “Bir kızla nişanlanacaksınız, ama başka biri onunla yatacak. Ev yapacak ama içinde oturmayacaksınız. Bağ dikecek ama üzümünü toplamayacaksınız.\ 32 Öğle vakti körlerin karanlıkta el yordamıyla yürüdüğü gibi yürüyeceksiniz. Yaptığınız her şeyde başarısız olacak, sürekli sıkıştırılacak, yağmalanacaksınız. Sizi kurtaran olmayacak.J2 RAB sizi delilikle, körlükle, şaşkınlıkla cezalandıracak.eE2 RAB sizi iyileşemeyeceğiniz Mısır çıbanıyla, urlarla, kaşıntıyla, uyuzla vuracak.tc2 Ölüleriniz bütün kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak; onları korkutup kaçıran kimse olmayacak.a=2 “RAB sizi düşmanlarınızın önünde bozguna uğratacak. Onlara bir yoldan saldıracak, ama önlerinden yedi yoldan kaçacaksınız. Yeryüzündeki bütün uluslar için dehşet verici bir örnek olacaksınız.\32 RAB siz yok oluncaya dek gökten yağmur yerine ülkenize toz ve kum yağdıracak.[12 Başınızın üstündeki gök tunç, ayağınızın altındaki yer demir olacak.72 Veremle, sıtmayla, iltihapla, yakıcı sıcaklıkla, kuraklıkla, samyeliyle, küfle cezalandıracak. Siz yok oluncaya dek bunlar sizi kovalayacak.r_2 RAB, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak.iM2 “RAB’be sırt çevirmekle yaptığınız kötülükler yüzünden el attığınız her işte O sizi lanete uğratacak, şaşkına çevirecek, paylayacak. Sonunda üzerinize yıkım gelecek ve çabucak yok olacaksınız.p[2 “İçeri girdiğinizde lanetli olacaksınız; dışarı çıktığınızda da lanetli olacaksınız. ~ 2 “Rahminizin meyvesi, toprağınızın ürünü, sığırlarınızın buzağıları, sürülerinizin kuzuları lanetli olacak.7}k2 “Sepetiniz ve hamur tekneniz lanetli olacak.7|k2 “Kentte de tarlada da lanetli olacaksınız.2{_2 “Ama Tanrınız RAB’bin sözünü dinlemez, bugün size ilettiğim buyrukların, kuralların hepsine uymazsanız, şu lanetler üzerinize gelecek ve size ulaşacak: z 2 Bugün size ilettiğim buyrukların dışına çıkmayacak, başka ilahların ardınca gitmeyecek, onlara tapmayacaksınız.”>yw2 RAB sizi kuyruk değil baş yapacak. Eğer bugün size ilettiğim Tanrınız RAB’bin buyruklarını dinler, onlara iyice uyarsanız, altta değil, her zaman üstte olacaksınız.Nx2 RAB ülkenize yağmuru zamanında yağdırmak ve bütün emeğinizi verimli kılmak için göklerdeki zengin hazinesini açacak. Birçok ulusa ödünç vereceksiniz; siz ödünç almayacaksınız.Tw#2 RAB atalarınıza ant içerek size söz verdiği ülkede bolluk içinde yaşamanızı sağlayacak: Rahminizin meyvesi kutsanacak; hayvanlarınızın yavruları, toprağınızın ürünü verimli olacak._v92 Yeryüzündeki bütün uluslar RAB’be ait olduğunuzu görecek, sizden korkacaklar.0u[2 “Tanrınız RAB’bin buyruklarına uyar, O’nun yollarında yürürseniz, RAB size içtiği ant uyarınca sizi kendisi için kutsal bir halk olarak koruyacaktır.%tE2 “RAB’bin buyruğuyla ambarlarınız dolu olacak. El attığınız her işte RAB sizi kutsayacak. Tanrınız RAB size vereceği ülkede sizi kutsayacak. s;2 “RAB size saldıran düşmanlarınızı önünüzde bozguna uğratacak. Onlar size bir yoldan saldıracak, ama önünüzden yedi yoldan kaçacaklar.Xr+2 “İçeri girdiğinizde de dışarı çıktığınızda da kutsanacaksınız.9qo2 “Sepetiniz ve hamur tekneniz bereketli olacak.6pg2 “Rahminizin meyvesi kutsanacak. Toprağınızın ürünü, hayvanlarınızın dölü –sığırlarınızın buzağıları, sürülerinizin kuzuları– bereketli olacak.3oc2 “Kentte de tarlada da kutsanacaksınız.jnO2 Tanrınız RAB’bin sözünü dinlerseniz, şu bereketler üzerinize gelecek ve sizinle olacak:Em 2 “Eğer Tanrınız RAB’bin sözünü iyice dinler ve bugün size ilettiğim bütün buyruklarına uyarsanız, Tanrınız RAB sizi yeryüzündeki bütün uluslardan üstün kılacaktır.l{2 “ ‘Bu yasanın sözlerine uymayan ve onları onaylamayana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.”uke2 “ ‘Suçsuz birini öldürmek için rüşvet alana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.djC2 “ ‘Komşusunu gizlice öldürene lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.[i12 “ ‘Kaynanasıyla yatana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.hy2 “ ‘Annesinden ya da babasından olan kızkardeşiyle yatana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.rg_2 “ ‘Herhangi bir hayvanla cinsel ilişki kurana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.#fA2 “ ‘Babasının karısıyla yatana lanet olsun! Çünkü o babasının evlilik yatağına leke sürmüştür.’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.zeo2 “ ‘Yabancıya, öksüze, dul kadına haksızlık edene lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.ddC2 “ ‘Kör olanı yoldan saptırana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.mcU2 “ ‘Komşusunun sınırını değiştirene lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.qb]2 “ ‘Annesine, babasına saygısızca davranana lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diyecek.(aK2 “ ‘RAB’bin tiksindiği el işi oyma ya da dökme put yapana ve onu gizlice dikene lanet olsun!’ “Bütün halk, ‘Amin!’ diye karşılık verecek.N`2 Levililer bütün İsrail halkına yüksek sesle şöyle diyecekler:l_S2 Lanetlemek için Eval Dağı’nda şu oymaklar duracak: Ruben, Gad, Aşer, Zevulun, Dan, Naftali.'^I2 “Şeria Irmağı’ndan geçince, halkı kutsamak için Gerizim Dağı’nda duracak oymaklar şunlardır: Şimon, Levi, Yahuda, İssakar, Yusuf, Benyamin.(]M2 O gün Musa halka şöyle dedi:p\[2 Tanrınız RAB’bin sözüne kulak verin, bugün size ilettiğim buyruklarına, kurallarına uyun.”([K2 Sonra Musa ile Levili kâhinler bütün İsrailliler’e, “Ey İsrail, sus ve kulak ver!” diye seslendiler, “Bugün Tanrınız RAB’bin halkı oldunuz.[Z12 Taşlara bu yasanın bütün sözlerini okunaklı bir biçimde yazacaksınız.”cYA2 Esenlik sunularını orada kesip yiyecek ve Tanrınız RAB’bin önünde sevineceksiniz. X2 Tanrınız RAB’bin sunağını yontulmamış taşlardan yapacak, üzerinde Tanrınız RAB’be yakmalık sunular sunacaksınız.uWe2 Orada Tanrınız RAB’be taşlardan bir sunak yapacaksınız. Bu taşlara demir alet uygulamayacaksınız.V{2 Şeria Irmağı’ndan geçince, bugün size buyurduğum gibi, bu taşları Eval Dağı’na dikip kireçleyeceksiniz.DU2 Atalarınızın Tanrısı RAB’bin size verdiği söz uyarınca O’nun size vereceği ülkeye, süt ve bal akan ülkeye girince, bu yasanın bütün sözlerini taşlara yazacaksınız.T{2 Şeria Irmağı’ndan Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeye geçince, büyük taşlar dikip kireçleyeceksiniz.sS c2 Musa ile İsrail ileri gelenleri halka şöyle dediler: “Bugün size ilettiğim bütün buyruklara uyun.CR2 Tanrınız RAB sizi övgüde, ünde, onurda yarattığı bütün uluslardan üstün kılacağını, verdiği söz uyarınca kendisi için kutsal bir halk olacağınızı açıkladı.”|Qs2 Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız.DP2 Bugün RAB’bin Tanrınız olduğunu, O’nun yollarında yürüyeceğinizi, kurallarına, buyruklarına, ilkelerine uyacağınızı, O’nun sözünü dinleyeceğinizi açıkladınız. O2 “Bugün Tanrınız RAB bu kurallara, ilkelere uymanızı buyuruyor. Onlara bütün yüreğinizle, canınızla uymaya dikkat edin.3Na2 Kutsal konutundan, göklerden aşağıya bak! Halkın İsrail’i ve atalarımıza içtiğin ant uyarınca bize verdiğin ülkeyi, süt ve bal akan ülkeyi kutsa.’ ”IM 2 Ne yas tutarken ayırdıklarımdan yedim, ne dinsel açıdan kirliyken onlara dokundum, ne de ölülere sundum. Tanrım RAB’bin sözüne kulak verdim. Bana bütün buyurduklarını yaptım.vLg2 Sonra Tanrınız RAB’be, ‘Bana buyurduğun gibi, RAB’be ayırdıklarımı evden çıkarıp Levililer’e, yabancılara, öksüzlere ve dul kadınlara verdim’ diyeceksiniz, ‘Buyruklarından ayrılmadım, hiç birini unutmadım.K+2 “Üçüncü yıl, ondalığı verme yılı, bütün ürününüzün ondalığını bir yana ayırın. Ayırma işini bitirdiğinizde, ondalığı Levililer’e, yabancılara, öksüzlere ve dul kadınlara vereceksiniz. Öyle ki, onlar da kentlerinizde yiyip doysunlar.J'2 Sizler, Levililer ve aranızda yaşayan yabancılar Tanrınız RAB’bin size ve ailenize verdiği bütün iyi şeyler için sevineceksiniz.8Ik2 Şimdi, ya RAB, bize verdiğin toprağın ürününün ilk yetişenini getiriyorum.’ Sonra sepeti Tanrınız RAB’bin önüne koyup O’nun önünde yere kapanacaksınız.SH!2 Bizi buraya getirdi; bu toprakları, süt ve bal akan ülkeyi bize verdi.G)2 Bunun üzerine güçlü elle, kudretle, büyük ve ürkütücü olaylarla, belirtilerle, şaşılası işlerle bizi Mısır’dan çıkardı.F-2 Atalarımızın Tanrısı RAB’be yakardık. RAB yakarışımızı duydu; çektiğimiz sıkıntıyı, emeği, bize yapılan baskıyı gördü.aE=2 Mısırlılar bize kötü davranarak baskı yaptılar. Bizi ağır işlere zorladılar.hDK2 Sonra Tanrınız RAB’bin önünde şu açıklamayı yapacaksınız: ‘Atam göçebe bir Aramlı’ydı. Sayıca az kişiyle Mısır’a gidip orada yaşamaya başladı. Orada büyük, güçlü, kalabalık bir ulus oldu.ZC/2 Kâhin sepeti elinizden alıp Tanrınız RAB’bin sunağının önüne koyacak./BY2 O dönemde görevli kâhine gidip, ‘RAB’bin bize ant içerek atalarımıza söz verdiği ülkeye geldiğimi Tanrın RAB’be bugün bildiriyorum’ diyeceksiniz.pA[2 Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkenin topraklarından topladığınız bütün ürünlerin ilk yetişenlerini alıp sepete koyacaksınız. Sonra Tanrınız RAB’bin adını yerleştirmek için seçeceği yere gideceksiniz.s@ c2 “Tanrınız RAB’bin miras olarak size vereceği ülkeye girip orayı mülk edinerek yerleştiğinizde,j?O2 Tanrınız RAB mülk edinmek için miras olarak size vereceği ülkede sizi çevrenizdeki bütün düşmanlardan kurtarıp rahata kavuşturunca, Amalekliler’in anısını gökler altından sileceksiniz. Bunu unutmayın!”> 2 Siz yorgun ve bitkinken yolda size saldırdılar; geride kalan bütün güçsüzleri öldürdüler. Tanrı’dan korkmadılar.n=W2 “Siz Mısır’dan çıktıktan sonra Amalekliler’in yolda size neler yaptığını anımsayın.O<2 Tanrınız RAB bunları yapandan da, haksızlık edenden de tiksinir. %~~}}|h|{b{ zyyxTww!v}vutu.ttss0rrqq6pp:oo(nmm#lkjjii6hhgg@fieee(dd cabbaZ``__R^]w\\Z[ZZZYUXXWW)V@UUTSSRRRQ>PP1OOYNNpMMLKJJkJ"I&HHBG8FEDD;COBAAp@@U??f>=<;::98877665h44#3q32a110V/..e--1,++5*)v(('&&e%%$""K!1 X)WDqz A;%bf 1 P  }"o=%mRU< Halk bağırmaya başladı, kâhinler de borularını çaldılar. Boru sesini işiten halk daha yüksek sesle bağırdı. Kentin surları çöktü. Herkes bulunduğu yerden dosdoğru kente girdi. Böylece kenti ele geçirdiler.{Qq< Bütün altınla gümüş, tunç ve demir eşya RAB’be ayrılmıştır. Bunlar RAB’bin hazinesine girecek.”%PE< Sakın RAB’be adanan herhangi bir şeye el sürmeyin. Adadığınız şeyleri alırsanız İsrail’in ordugahını felakete ve yıkıma sürüklersiniz.8Ok< “Kent, içindeki her şeyle birlikte, RAB’be koşulsuz adanmıştır. Yalnız gönderdiğimiz ulakları saklamış olan fahişe Rahav’la evindekiler sağ bırakılacak.sNa< Kâhinler yedinci turda borularını çalınca, Yeşu halka, “Bağırın! RAB kenti size verdi” dedi,'MI< Yedinci gün erkenden, şafak sökerken kalkıp kentin çevresini aynı şekilde yedi kez dolandılar. Kentin çevresini yalnız o gün yedi kez dolandılar.}Lu< Böylece ikinci gün de kentin çevresini bir kez dolanıp ordugaha döndüler. Aynı şeyi altı gün yinelediler.K5< Koç boynuzu borular taşıyan yedi kâhin RAB’bin Sandığı’nın önünde ilerliyor, bir yandan da borularını çalıyorlardı. Silahlı öncüler onların önünden gidiyor, artçılar da RAB’bin Sandığı’nı izliyordu. Bu arada borular sürekli çalınıyordu.dJC< Ertesi sabah Yeşu erkenden kalktı. Kâhinler de RAB’bin Sandığı’nı yüklendiler.I< Halk RAB’bin Sandığı’yla birlikte kentin çevresini bir kez dolandı, sonra ordugaha dönüp geceyi orada geçirdi.OH< Yeşu halka şu buyruğu verdi: “Savaş naraları atmayın, sesinizi yükseltmeyin. ‘Bağırın’ diyeceğim güne dek ağzınızdan tek bir söz çıkmasın. Buyruğumu duyunca bağırın.”G< Silahlı öncüler boru çalan kâhinlerin önünden, artçılar da sandığın arkasından ilerliyor, bu arada borular çalınıyordu.\F3< Yeşu’nun bunları halka söylemesinden sonra, koç boynuzu birer boru taşıyan yedi kâhin borularını çalarak RAB’bin önünde ilerlemeye başladılar. Onları RAB’bin Antlaşma Sandığı izliyordu.E-< Sonra halka, “Kalkın, kentin çevresini dolanmaya başlayın” dedi, “Silahlı öncüler RAB’bin Sandığı’nın önünden gitsin.”=Du< Nun oğlu Yeşu kâhinleri çağırıp, “RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı alın” dedi, “Yedi kâhin, ellerinde koç boynuzu borularla sandığın önünde yürüsün.”]C5< Kâhinlerin koç boynuzu borularını uzun uzun çaldıklarını işittiğinizde, bütün halk yüksek sesle bağırsın. O zaman kentin surları çökecek ve herkes bulunduğu yerden dosdoğru kente girecek.”DB< Koç boynuzundan yapılmış birer boru taşıyan yedi kâhin sandığın önünden gitsin. Yedinci gün kentin çevresini yedi kez dolanın; bu arada kâhinler borularını çalsınlar.jAO< “Siz savaşçılar, kentin çevresini günde bir kez olmak üzere altı gün dolanacaksınız.|@s< RAB Yeşu’ya, “İşte Eriha’yı, kralını ve yiğit savaşçılarını senin eline teslim ediyorum” dedi,z? q< Eriha Kenti’nin kapıları İsrailliler yüzünden sımsıkı kapatılmıştı. Ne giren vardı, ne de çıkan.>< RAB’bin ordusunun komutanı, “Çarığını çıkar” dedi, “Çünkü bastığın yer kutsaldır.” Yeşu söyleneni yaptı.I= < Adam, “Hiçbiri” dedi, “Ben RAB’bin ordusunun komutanıyım. Şimdi geldim.” O zaman Yeşu yüzüstü yere kapanıp ona tapındı. “Efendimin kuluna buyruğu nedir?” diye sordu.A<}< Yeşu Eriha’nın yakınındaydı. Başını kaldırınca önünde, kılıcını çekmiş bir adam gördü. Ona yaklaşarak, “Sen bizden misin, karşı taraftan mı?” diye sordu.;1< Ülkenin ürününden yemeleri üzerine ertesi gün man kesildi. Man kesilince İsrailliler o yıl Kenan topraklarının ürünüyle beslendiler.{:q< Bayramın ertesi günü, tam o gün, ülkenin ürününden mayasız ekmek yaptılar ve kavrulmuş başak yediler.9#< Gilgal’da, Eriha ovalarında konaklamış olan İsrail halkı, ayın on dördüncü gününün akşamı Fısıh Bayramı’nı kutladı.81< RAB Yeşu’ya, “Mısır’da uğradığınız utancı bugün üzerinizden kaldırdım” dedi. Bugün de oraya Gilgal denmesinin nedeni budur.d7C< Bütün erkekler sünnet edildikten sonra yaraları iyileşinceye dek ordugahta kaldılar.6< RAB onların yerine çocuklarını yaşattı. Sünnetsiz olan bu çocukları Yeşu sünnet etti. Çünkü yolda sünnet olmamışlardı.05[< İsrailliler Mısır’dan çıktıklarında savaşacak yaşta olanların tümü ölünceye dek çölde kırk yıl dolaştılar. Çünkü RAB’bin sözünü dinlememişlerdi. RAB bize verilmek üzere atalarımıza söz verdiği süt ve bal akan ülkeyi onlara göstermeyeceğine ant içmişti.#4A< Mısır’dan çıkan erkeklerin hepsi sünnetliydi. Ama Mısır’dan çıktıktan sonra yolda, çölde doğan erkeklerin hiçbiri sünnet olmamıştı.D3< Bunu yapmasının nedeni şuydu: İsrailliler Mısır’dan çıktıklarında savaşabilecek yaştaki bütün erkekler, Mısır’dan çıktıktan sonra çölden geçerken ölmüşlerdi.k2Q< Böylece Yeşu taştan yaptığı bıçaklarla İsrailliler’i Givat-Haaralot’ta sünnet etti.1< Bu arada RAB, Yeşu’ya şöyle seslendi: “Kendine taştan bıçaklar yap ve İsrailliler’i eskisi gibi sünnet et.”-0 W< RAB’bin Şeria Irmağı’nın sularını İsrailliler’in önünde, halkın geçişi boyunca nasıl kuruttuğunu duyan batı yakasındaki Amorlu krallarla Akdeniz kıyısındaki Kenanlı krallar, İsrailliler’den ötürü can derdine düştüler; korkudan dizlerinin bağı çözüldü./7< Öyle ki, yeryüzünün bütün halkları RAB’bin ne denli güçlü olduğunu anlasın; siz de Tanrınız RAB’den her zaman korkasınız!’ ”$.C< ‘Tanrınız RAB Kamış Denizi’ni geçişimiz boyunca önümüzde nasıl kuruttuysa, Şeria Irmağı’nı da geçişiniz boyunca önünüzde kuruttu.h-K< onlara, ‘İsrail halkı Şeria Irmağı’nın kurumuş yatağından geçti’ diyeceksiniz. ,< Sonra İsrail halkına şöyle dedi: “Çocuklarınız bir gün size, ‘Bu taşların anlamı nedir?’ diye soracak olurlarsa,@+}< Yeşu ırmaktan alınan on iki taşı Gilgal’a dikti.*{< Halk Şeria Irmağı’nı birinci ayın onuncu günü geçip Gilgal’da, Eriha’nın doğu sınırında konakladı.P)< RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinler Şeria Irmağı’nın ortasından ayrılıp karaya ayak basar basmaz ırmağın suları eskisi gibi akmaya ve kıyıları basmaya başladı.R(< Yeşu da kâhinlere, “Şeria Irmağı’ndan çıkın” diye buyurdu.'y< RAB Yeşu’ya, “Levha Sandığı’nı taşıyan kâhinlerin Şeria Irmağı’ndan çıkmalarını buyur” dedi.&y< RAB Yeşu’ya, “Levha Sandığı’nı taşıyan kâhinlerin Şeria Irmağı’ndan çıkmalarını buyur” dedi.=%u< RAB o gün Yeşu’yu bütün İsrail halkının gözünde yüceltti. Musa’ya yaşamı boyunca nasıl saygı gösterdilerse, Yeşu’ya da öyle saygı göstermeye başladılar.l$S< Böylece kırk bin kadar silahlı adam savaşmak üzere RAB’bin önünde Eriha ovalarına girdi.$#C< Ruben ve Gad oymaklarıyla Manaşşe oymağının yarısı, Musa’nın kendilerine buyurduğu gibi, silahlı olarak İsrail halkının önüne geçtiler.|"s< Halkın tümü geçtikten sonra kâhinler RAB’bin Antlaşma Sandığı’yla birlikte halkın önüne geçtiler.!'< Böylece RAB’bin Yeşu’ya, halka iletilmek üzere buyurduğu her şey yerine getirilinceye dek, sandığı taşıyan kâhinler Şeria Irmağı’nın ortasında durdular. Her şey Musa’nın Yeşu’ya buyurduğu gibi yapıldı. Halk da çabucak ırmağı geçti.. W< Yeşu ayrıca Şeria Irmağı’nın ortasına, Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinlerin durduğu yere on iki taş diktirdi. Bu taşlar bugün de oradadır.< İsrailliler Yeşu’nun buyruğunu yerine getirdiler. RAB’bin Yeşu’ya söylediği gibi, İsrail oymaklarının sayısına göre Şeria Irmağı’nın ortasından aldıkları on iki taşı konaklayacakları yere götürüp bir araya yığdılar.< onlara diyeceksiniz ki, ‘Şeria Irmağı’nın suları RAB’bin Antlaşma Sandığı’nın önünde kesildi. Antlaşma Sandığı ırmaktan geçerken akan sular durdu. Bu taşlar sonsuza dek İsrail halkı için bu olayın anısı olacak.’ ”< Bunlar sizin için bir anı olacak. Çocuklarınız ilerde, ‘Bu taşların sizin için anlamı ne?’ diye sorduklarında,I < Onlara, “Irmağın ortasına, Tanrınız RAB’bin Antlaşma Sandığı’na kadar gidin” diye buyurdu, “İsrail halkının oymak sayısına göre her biriniz omuzuna birer taş alsın.tc< Böylece Yeşu İsrail’in her oymağından birer kişi olmak üzere seçtiği on iki adamı çağırdı.mU< Onlara şunu buyurun: ‘Buradan, Şeria Irmağı’nın ortasından, kâhinlerin ayaklarını sağlam biçimde bastıkları yerden birer taş alın. Bu taşları yanınızda götürüp geceyi geçireceğiniz yere koyun.’ ”N< “Her oymaktan birer kişi olmak üzere halktan on iki adam seçin._ ;< Halkın tümü Şeria Irmağı’nı geçtikten sonra RAB Yeşu’ya şöyle seslendi:r_< RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinler, halkın tamamı ırmağı geçinceye dek kurumuş ırmak yatağının ortasında kıpırdamadan durdular. Böylece bütün İsrail halkı kurumuş ırmak yatağından geçti. < ta yukarıdan gelen sular durdu, çok uzaklarda, Saretan yakınında bulunan Adam Kenti’nde bir yığın halinde yükselmeye başladı. Öyle ki, Arava –Lut– Gölü’ne akan sular tümüyle kesildi. Halk Eriha’nın karşısından ırmağı geçti.-U< Sandığı taşıyan kâhinler ırmağın kıyısına varıp suya ayak bastıklarında –Şeria Irmağı, ekin biçme zamanında kabarır, kıyılarını basar–5< Halk Şeria Irmağı’nı geçmek üzere konakladığı yerden yola çıktı. Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinler önden gidiyorlardı.iM< Bütün yeryüzünün Egemeni RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinlerin ayakları Şeria Irmağı’nın sularına değer değmez, yukarıdan aşağıya akan sular kesilip bir yığın halinde birikecek.”kQ< Şimdi her oymaktan birer kişi olmak üzere İsrail oymaklarından kendinize on iki adam seçin.xk< Bütün yeryüzünün Egemeni’ne ait olan Antlaşma Sandığı, sizden önce Şeria Irmağı’nı geçecek.5e< “Yaşayan Tanrı’nın aranızda olduğunu, Kenan, Hitit, Hiv, Periz, Girgaş, Amor ve Yevus halklarını kesinlikle önünüzden süreceğini şundan anlayacaksınız:xk< Yeşu İsrail halkına, “Yaklaşın, Tanrınız RAB’bin söylediklerini dinleyin” dedikten sonra ekledi:1< Antlaşma Sandığı’nı taşıyan kâhinlere, ‘Şeria Irmağı’nın kıyısına varınca suda biraz ilerleyip durun’ diye buyruk ver.”S !< Bu arada RAB Yeşu’ya şöyle dedi: “Musa’yla birlikte olduğum gibi, seninle de birlikte olduğumu anlamaları için bugün seni bütün İsrail halkının gözünde yüceltmeye başlayacağım.5 e< Yeşu kâhinlere, “Antlaşma Sandığı’nı yüklenip halkın önüne geçin” dedi. Böylece kâhinler sandığı yüklenip halkın önünde yürümeye başladılar.o Y< Yeşu halka, “Kendinizi kutsayın” dedi, “Çünkü RAB yarın aranızda mucizeler yaratacak.”\ 3< “Böylece hangi yöne gideceğinizi bileceksiniz. Çünkü daha önce bu yoldan hiç geçmediniz. Ama Antlaşma Sandığı’na yaklaşmayın; sandıkla aranızda iki bin arşın kadar bir aralık kalsın.”: o< halka, “Levili kâhinlerin Tanrınız RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı yüklendiklerini gördüğünüzde siz de yerinizden kalkıp sandığı izleyin” diye buyurdular,O< Üçüncü günün sonunda ordugahı baştan başa geçen görevliler. Y< Sabah erkenden kalkan Yeşu, bütün İsrail halkıyla birlikte Şittim’den yola çıkıp Şeria Irmağı’na kadar geldi. Irmağı geçmeden orada konakladılar.5< Yeşu’ya, “RAB gerçekten bütün ülkeyi elimize teslim etti” dediler, “Orada yaşayan herkesin korkudan dizlerinin bağı çözüldü.” ;< İki adam geri dönmek üzere dağdan indi. Irmağı geçip Nun oğlu Yeşu’nun yanına vardılar ve başlarından geçen her şeyi ona anlattılar.-U< Adamlar ayrılıp dağa çıktılar; kendilerini kovalayanlar dönünceye dek üç gün orada kaldılar. Kovalayanlar yol boyu onları aradılarsa da bulamadılar.'< Kadın, “Dediğiniz gibi olsun” diye karşılık verdi. Onları yola çıkarıp uğurladıktan sonra kırmızı ipi pencereye bağladı.[1< Ancak bu yaptıklarımızı açığa vurursan, içirdiğin ant bizi bağlamaz.”P< Evinin kapısından dışarıya çıkan, kendi kanından sorumlu olacak; böyle biri için sorumluluk kabul etmeyiz. Ama seninle birlikte evinde olan herhangi birine gelecek zarardan biz sorumluyuz.6g< “Ama ülkeye girdiğimizde şu kırmızı ipi bizi indirdiğin pencereye bağla. Anneni, babanı, kardeşlerinle babanın bütün ev halkını yanına, kendi evine topla.V'< Adamlar Rahav’a, “Bize içirdiğin andı tutmasına tutarız” dediler,3~a< Onlara, “Dağa çıkın, yoksa sizi kovalayanlarla karşılaşabilirsiniz” dedi, “Onlar dönene kadar üç gün orada saklanın. Sonra yolunuza devam edersiniz.”]}5< Kent surlarında bir evde oturan Rahav, adamları iple pencereden aşağı indirdi.@|{< Adamlar, “Eğer bu yaptıklarımızı açığa vurmazsanız, yerinize ölmeye hazırız” dediler, “RAB bu ülkeyi bize verdiğinde sana iyilik edip sözümüzü tutacağız.”{}< Size iyilik ettiğim gibi, siz de aileme iyilik edeceğinize lütfen RAB adına ant için. Annemi, babamı, erkek ve kız kardeşlerimle ailelerini ölümden kurtarıp hepimizi sağ bırakacağınıza ilişkin bana güvenilir bir işaret verin.”z}< Size iyilik ettiğim gibi, siz de aileme iyilik edeceğinize lütfen RAB adına ant için. Annemi, babamı, erkek ve kız kardeşlerimle ailelerini ölümden kurtarıp hepimizi sağ bırakacağınıza ilişkin bana güvenilir bir işaret verin.”Ty#< Bunları duyduğumuzda korkudan dizlerimizin bağı çözüldü. Sizin korkunuzdan kimsede derman kalmadı. Çünkü Tanrınız RAB hem yukarıda göklerde, hem de aşağıda yeryüzünde Tanrı’dır.{xq< Çünkü Mısır’dan çıktığınızda RAB’bin Kamış Denizi’ni önünüzde nasıl kuruttuğunu, Şeria Irmağı’nın ötesindeki Amorlu iki krala –Sihon ve Og’a– neler yaptığınızı, onları nasıl yok ettiğinizi duyduk..wW< “RAB’bin bu ülkeyi size verdiğini biliyorum” dedi, “Sizden ötürü dehşete kapıldık; ülkede yaşayan herkesin korkudan dizlerinin bağı çözüldü.Dv< Damdaki adamlar yatmadan önce kadın yanlarına çıktı.$uC< Kralın adamlarıysa casusları Şeria Irmağı’nın geçitlerine giden yol boyunca kovaladılar. Onlar kentten çıkar çıkmaz kapı sürgülenmişti.rt_< Aslında kadın onları dama çıkarmış, oraya sermiş olduğu keten saplarının altına gizlemişti."s?< Karanlık basar basmaz, kentin kapısı kapanmak üzereyken çıktılar. Nereye gittiklerini bilmiyorum. Hemen peşlerinden giderseniz yetişirsiniz.”r < İki adamı saklamış olan Rahav, “Adamların bana geldikleri doğru” dedi, “Ama ben nereli olduklarını bilmiyordum.?qy< Bunun üzerine Eriha Kralı, Rahav’a, “Sana gelip evinde kalan o adamları dışarı çıkar” diye haber gönderdi, “Çünkü onlar ülkemizi araştırmak için geldiler.” p< Bu arada Eriha Kralı’na, “Ülkemizi araştırmak üzere bu gece İsrail halkından buraya adamlar geldi” diye haber verildi.ho M< Nun oğlu Yeşu Şittim’den gizlice iki casus gönderdi. “Gidip ülkeyi, özellikle de Eriha’yı araştırın” dedi. Böylece yola çıkan casuslar, Rahav adında bir fahişenin evine gidip geceyi orada geçirdiler.n #< Sözünü dinlemeyen, buyruklarına karşı gelip başkaldıran ölümle cezalandırılacaktır. Yeter ki, sen güçlü ve yürekli ol.”1m _< Her durumda Musa’nın sözünü dinlediğimiz gibi, senin sözünü de dinleyeceğiz. Yeter ki, Musa’yla birlikte olmuş olan Tanrın RAB seninle de birlikte olsun.l  < Önderler Yeşu’ya, “Bize ne buyurduysan yapacağız” diye karşılık verdiler, “Bizi nereye gönderirsen gideceğiz."k A< RAB sizi rahata erdirdiği gibi, onları da rahata erdirecek. Onlar Tanrınız RAB’bin vereceği ülkeyi mülk edindikten sonra siz de mülk edindiğiniz topraklara, RAB’bin kulu Musa’nın Şeria Irmağı’nın doğusunda size verdiği topraklara dönüp oraya yerleşin.”j  < Kadınlarınız, çocuklarınız ve hayvanlarınız Şeria Irmağı’nın doğusunda, Musa’nın size verdiği topraklarda kalsın. Ama sizler, bütün yiğit savaşçılar, silahlı olarak kardeşlerinizden önce ırmağı geçip onlara yardım edin.i {< “RAB’bin kulu Musa’nın, ‘Tanrınız RAB bu ülkeyi size verip sizi rahata erdirecek’ dediğini anımsayın._h ;< Yeşu, Ruben ve Gad oymaklarına ve Manaşşe oymağının yarısına da şöyle dedi:xg m< “Ordugahın ortasından geçip halka şu buyruğu verin: ‘Kendinize kumanya hazırlayın. Çünkü Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeye girip orayı mülk edinmek için üç gün sonra Şeria Irmağı’nı geçeceksiniz.’ ”Ff  < Bunun üzerine Yeşu, halkın görevlilerine şöyle buyurdu:e  < Sana güçlü ve yürekli ol demedim mi? Korkma, yılma. Çünkü Tanrın RAB gideceğin her yerde seninle birlikte olacak.”8d m< Yasa Kitabı’nda yazılanları dilinden düşürme. Tümünü özenle yerine getirmek için gece gündüz onu düşün. O zaman başarılı olacak ve amacına ulaşacaksın.Yc /< Yeter ki, güçlü ve yürekli ol. Kulum Musa’nın sana buyurduğu Kutsal Yasa’nın tümünü yerine getirmeye dikkat et. Gittiğin her yerde başarılı olmak için bu yasadan ayrılma, sağa sola sapma.b < “Güçlü ve yürekli ol. Çünkü halkı, atalarına vereceğime ant içtiğim ülkeyi miras almaya sen götüreceksin.q2! Ya RAB, onları el attıkları her işte kutsa, Yaptıklarından hoşnut ol. Ona karşı ayaklananların Ve ondan nefret edenlerin belini kır, Bir daha ayağa kalkmasınlar!”=2! İlkelerini Yakup soyuna, Yasanı İsrail’e öğretecekler. Senin önünde buhur, Sunağında tümüyle yakmalık sunular sunacaklar./<Y2! O annesi ve babası için, ‘Onları saymıyorum’ dedi. Kardeşlerini tanımadı, Çocuklarını bilmedi. Ama senin sözünü tuttu Ve antlaşmana bağlı kaldı.%;E2! Levi için de şöyle dedi: “Ya RAB, senin Tummim’in ve Urim’in Sadık kulun içindir. Onu Massa’da denedin, Meriva sularında onunla tartıştın.L:2! Musa Yahuda için de şunları söyledi: “Ya RAB, Yahuda’nın yakarışını duy Ve onu kendi halkına getir. Kendisi için elleriyle savaştı. Düşmanlarına karşı ona yardımcı ol.”K92! “Ruben yaşasın, ölmesin, Halkının sayısı az olmasın.”l8S2! İsrail’in oymaklarıyla Halkın önderleri bir araya geldiğinde RAB Yeşurun’un kralı oldu.H7 2! Yakup’un topluluğuna miras olarak, Musa bize yasayı verdi.62! Ya RAB, halkları gerçekten seversin, Bütün kutsallar elinin altındadır. Ayaklarına kapanır, Sözlerini dinlerler.S5!2! Şöyle dedi: “RAB Sina Dağı’ndan geldi, Halkına Seir’den doğdu Ve Paran Dağı’ndan parladı. On binlerce kutsalıyla birlikte geldi, Sağ elinde halkı için alev alev yanan ateş vardı.J4 2! Tanrı adamı Musa, ölümünden önce İsrailliler’i kutsadı.x3k2 4 Bu nedenle ülkeyi ancak uzaktan göreceksin. Ama oraya, İsrail halkına vereceğim ülkeye girmeyeceksin.”2/2 3 Çünkü ikiniz de Zin Çölü’nde, Meriva-Kadeş sularında, İsrailliler’in önünde bana ihanet ettiniz, kutsallığımı önemsemediniz. 12 2 Ağabeyin Harun Hor Dağı’nda ölüp atalarına kavuştuğu gibi, sen de çıkacağın dağda ölüp atalarına kavuşacaksın.&0G2 1 “Haavarim dağlık bölgesine, Eriha karşısında Moav ülkesindeki Nevo Dağı’na çık. Mülk olarak İsrailliler’e vereceğim Kenan ülkesine bak.3/c2 0 RAB aynı gün Musa’ya şöyle seslendi:<.s2 / Bunlar sizin için boş sözler değildir, sizin yaşamınızdır. Şeria Irmağı’ndan geçerek mülk edineceğiniz ülkede ömrünüz bu sözler sayesinde uzun olacaktır.”v-g2 . Musa sözlerini bitirince, İsrailliler’e şöyle dedi: “Bugün size bildirdiğim bu uyarıcı sözlerin tümünü benimseyin. Bu yasanın bütün sözlerine dikkat etmeleri ve yerine getirmeleri için çocuklarınıza buyruk verin.v,g2 - Musa sözlerini bitirince, İsrailliler’e şöyle dedi: “Bugün size bildirdiğim bu uyarıcı sözlerin tümünü benimseyin. Bu yasanın bütün sözlerine dikkat etmeleri ve yerine getirmeleri için çocuklarınıza buyruk verin.V+'2 , Musa, Nun oğlu Hoşea ile birlikte gelip bu ezginin sözlerini halka okudu.@*{2 + “Ey uluslar, O’nun halkını kutlayın, Çünkü O kullarının kanının öcünü alacak, Düşmanlarından öç alacak, Ülkesinin ve halkının günahını bağışlayacak.”)-2 * Oklarımı kanla sarhoş edeceğim, Kılıcım vurulanların, tutsakların kanıyla, Düşman önderlerinin başlarıyla Ve etle beslenecek.’ (;2 ) Parlayan kılıcımı bileyip Yargılamak için elime alınca, Düşmanlarımdan öç alacağım, Benden nefret edenlere karşılığını vereceğim.Y'-2 ( Elimi göğe kaldırır Ve sonsuzluk boyunca varlığım hakkı için derim ki,2&_2 ' “ ‘Artık anlayın ki, ben, evet ben O’yum, Benden başka tanrı yoktur! Öldüren de, yaşatan da, Yaralayan da, iyileştiren de benim. Kimse elimden kurtaramaz.#%A2 & ‘Kurbanlarınızın yağını yiyen, Dökmelik sununuzu içen İlahlarınız hani nerede? Kalksınlar da size yardım etsinler! Size barınak olsunlar!R$2 % ‘Hani sığındığınız kaya, Hani ilahlarınız nerede?’ diyecek,-#U2 $ “RAB kendi halkının hakkını koruyacak, Onların gücünün tükendiğini, Ülkede genç yaşlı kimsenin kalmadığını görünce, Kullarına acıyacaktır.%"E2 # Öç benimdir, karşılığını ben vereceğim, Zamanı gelince ayakları kayacak, Onların yıkım günü yakındır, Ceza günü hızla yaklaşıyor.’R!2 " “ ‘Bu kötülükleri yazmadım mı? Hazinelerimde mühürlemedim mi?H  2 ! Şarapları yılan zehiri, Kobraların öldürücü zehiridir.wi2 Onların asması Sodom asmasından, Gomora bağlarındandır. Üzümleri zehirle dolu, Salkımları acıdır.mU2  Çünkü bizim Kayamız onların kayasına benzemez, Düşmanlarımız bu konuda yargıç olabilir.&G2  Onların Kayası kendilerini satmamış Ve RAB onları ele vermemiş olsaydı, Nasıl bir kişi bin kişiyi kovar, İki kişi on bin kişiyi kaçırtırdı?gI2  Keşke bilge kişiler olsalardı, anlasalardı, Sonlarının ne olacağını düşünselerdi!C2  “Onlar anlayışsız bir ulustur, Onlarda sezgi yoktur.$C2  Ama düşmanın alay etmesinden çekindim. Öyle ki, düşman yanlış anlayıp da, Bütün bunları yapan RAB değil, Başarı kazanan biziz, demesin.’^72  Onları darmadağın etmeyi, İnsanlar arasından anılarını silmeyi düşündüm. ;2  Sokakta kılıç onları çocuksuz bırakacak; Evlerinde dehşet egemen olacak. Delikanlısı, genç kızı, Emzikteki çocuğu, aksaçlısı ölecek.I 2  Kavurucu kıtlık, tüketici hastalık, Öldürücü salgın vuracak onları. Gönderdiğim canavarlar dişleriyle onlara saldıracak, Toprakta sürünen zehirli yılanlar onları ısıracak.cA2  “ ‘Üzerlerine kötülükler yığacağım, Oklarımı onlara karşı kullanacağım.A}2  Çünkü size karşı öfkem ateş gibi tutuşup Ölüler diyarının derinliklerine dek yanacak. Yeryüzünü ve ürününü yutup yok edecek Ve dağların temellerini tutuşturacak.X+2  Tanrı olmayan ilahlarla Beni kıskandırdılar; Değersiz putlarıyla beni öfkelendirdiler. Ben de halk olmayan bir halkla Onları kıskandıracağım. Anlayışsız bir ulusla Onları öfkelendireceğim.!=2  ‘Yüzümü onlardan çevirecek Ve sonlarının ne olacağını göreceğim’ dedi, ‘Çünkü onlar sapık bir kuşak Ve güvenilmez çocuklardır.mU2  “RAB bunu görünce onları reddetti; Çünkü oğulları, kızları O’nu öfkelendirmişlerdi.U%2  Seni oluşturan Kaya’yı savsakladın, Seni yaratan Tanrı’yı unuttun./2  Tanrı olmayan cinlere, Tanımadıkları ilahlara, Atalarınızın korkmadıkları, Son zamanlarda ortaya çıkan Yeni ilahlara kurban kestiler.eE2  Yabancı ilahlarla Tanrı’yı kıskandırıp İğrençlikleriyle O’nu öfkelendirdiler.1]2  “Yeşurun semirdi ve sahibini tepti; Doyunca yağ bağlayıp ağırlaştı, Kendisini yaratan Tanrı’ya sırt çevirdi, Kurtarıcısını, Kaya’yı küçümsedi.: o2  İneklerin yağıyla, Koyunların sütüyle, Besili kuzularla, Başan cinsi en iyi koçlarla, tekelerle, En iyi buğdayla onu besledi. Halk üzümün kırmızı kanını içti.) M2 “Onu yeryüzünün yüksekliklerinde gezdirdi, Tarlada yetişen ürünlerle doyurdu. Onu kayadan akan balla, Çakmaktaşından çıkardığı yağla besledi.F 2 Ona yalnız RAB yol gösterdi, Yanında yabancı ilah yoktu.0 [2 Yuvasında yavrularını uçmaya kışkırtan, Onların üzerinde kanat çırpan bir kartal gibi, Kanatlarını gerip onları aldı Ve kanatları üzerinde taşıdı.x k2 “Onu kurak bir ülkede, Issız, uluyan bir çölde buldu, Onu kuşattı, kayırdı, Gözbebeği gibi korudu. Y~}}4|X{9zyy1xtx wv;ultt?srqponnxmm==<_;:99z8876544E333+22 1s00L/..-|,++M*o))(|''T&& %$##3""B!!B o@kc q*{{ S ) C nS&`6 e-C%<  Gevallılar’ın toprakları; Hermon Dağı eteğindeki Baal-Gat’tan Levo-Hamat’a kadar doğu yönündeki bütün Lübnan toprakları.tc<  güneyde bütün Kenan toprakları; Afek’e, yani Amor sınırına kadar, Saydalılar’a ait olan Meara;ue<  –Mısır’ın doğusundaki Şihor Irmağı’ndan, kuzeyde Ekron sınırlarına kadar uzanan bölge Kenanlılar’a ait sayılırdı.– Gazze, Aşdot, Aşkelon, Gat ve Ekron adlı beş Filist beyliği ve Avlılar’ın toprakları;R <  “Alınacak topraklar şunlardır: Bütün Filist ve Geşur bölgeleri;(  M< Yeşu kocamış, yaşı hayli ilerlemişti. RAB ona, “Artık yaşlandın, yaşın hayli ilerledi” dedi, “Ama mülk olarak alınacak daha çok toprak var./ [<  ve Tirsa Kralı. Toplam otuz bir kral.D <  Dor sırtlarındaki Dor Kralı, Gilgal’daki Goyim Kralı5 g<  Kedeş Kralı, Karmel’deki Yokneam Kralı,'K<  Taanak Kralı, Megiddo Kralı,-W<  Şimron-Meron Kralı, Akşaf Kralı,$E<  Madon Kralı, Hasor Kralı,$E<  Afek Kralı, Şaron Kralı,&I<  Tappuah Kralı, Hefer Kralı,'K<  Makkeda Kralı, Beytel Kralı,&I<  Livna Kralı, Adullam Kralı,#C<  Horma Kralı, Arat Kralı,$E< Devir Kralı, Geder Kralı,$E< Eglon Kralı, Gezer Kralı,&~I< Yarmut Kralı, Lakiş Kralı,*}Q< Yeruşalim Kralı, Hevron Kralı,C|< Eriha Kralı, Beytel yakınındaki Ay Kenti’nin Kralı,Q{<  Lübnan Vadisi’ndeki Baal-Gat’tan, Seir yönünde yükselen Halak Dağı’na kadar Şeria Irmağı’nın batısında bulunan toprakların kralları –Yeşu ve İsrailliler’in yenilgiye uğrattığı kralları– şunlardır: –Yeşu, Hitit, Amor, Kenan, Periz, Hiv ve Yevus halklarına ait dağlık bölgeyi, Şefela’yı, Arava bölgesini, dağ yamaçlarını, çölü ve Negev’i İsrail oymakları arasında mülk olarak bölüştürdü.–Qz<  Lübnan Vadisi’ndeki Baal-Gat’tan, Seir yönünde yükselen Halak Dağı’na kadar Şeria Irmağı’nın batısında bulunan toprakların kralları –Yeşu ve İsrailliler’in yenilgiye uğrattığı kralları– şunlardır: –Yeşu, Hitit, Amor, Kenan, Periz, Hiv ve Yevus halklarına ait dağlık bölgeyi, Şefela’yı, Arava bölgesini, dağ yamaçlarını, çölü ve Negev’i İsrail oymakları arasında mülk olarak bölüştürdü.–by?<  RAB’bin kulu Musa’nın ve İsrailliler’in yenilgiye uğrattığı krallar bunlardı. RAB’bin kulu Musa bunların topraklarını Ruben ve Gad oymaklarıyla Manaşşe oymağının yarısına mülk olarak verdi.Mx<  Kral Og, Hermon Dağı, Salka, Geşurlular’la Maakalılar’ın sınırına kadar bütün Başan’ı ve Heşbon Kralı Sihon’un sınırına kadar uzanan Gilat’ın yarısını yönetiyordu.Vw'<  Sağ kalan Refalılar’dan, Aştarot ve Edrei’de oturan Başan Kralı Og:Ev<  Heşbon’da oturan Amorlular’ın Kralı Sihon: Krallığı Arnon Vadisi kıyısındaki Aroer’den –vadinin ortasından– başlıyor, Ammonlular’ın sınırı olan Yabbuk Irmağı’na dek uzanıyor, Gilat’ın yarısını içine alıyordu. Arava bölgesinin doğusu da ona aitti. Burası Kinneret Gölü’nden Arava –Lut– Gölü’ne uzanıyor, doğuda Beytyeşimot’a, güneyde de Pisga Dağı’nın yamaçlarına varıyordu.Eu<  Heşbon’da oturan Amorlular’ın Kralı Sihon: Krallığı Arnon Vadisi kıyısındaki Aroer’den –vadinin ortasından– başlıyor, Ammonlular’ın sınırı olan Yabbuk Irmağı’na dek uzanıyor, Gilat’ın yarısını içine alıyordu. Arava bölgesinin doğusu da ona aitti. Burası Kinneret Gölü’nden Arava –Lut– Gölü’ne uzanıyor, doğuda Beytyeşimot’a, güneyde de Pisga Dağı’nın yamaçlarına varıyordu.Vt )< İsrailliler’in bozguna uğrattığı, Şeria Irmağı’nın doğusunda, Arava’nın bütün doğusu ile Arnon Vadisi’nden Hermon Dağı’na kadar topraklarını ele geçirdiği krallar şunlardır:Ds<  RAB’bin Musa’ya söylediği gibi, Yeşu bütün ülkeyi ele geçirdi ve İsrail oymakları arasında mülk olarak bölüştürdü. Böylece savaş sona erdi, ülke barışa kavuştu.}ru<  İsrailliler’in elindeki topraklarda hiç Anaklı kalmadı. Yalnız Gazze, Gat ve Aşdot’ta sağ kalanlar oldu.qq]<  Yeşu bundan sonra Anaklılar’ın üzerine yürüdü. Onları dağlık bölgeden, Hevron, Devir ve Anav’dan, Yahuda ve İsrail’in bütün dağlık bölgelerinden söküp attı. Kentleriyle birlikte onları tümüyle yok etti.Kp<  Çünkü onları İsrail’e karşı savaşmaya kararlı yapan RAB’bin kendisiydi. Böylece RAB’bin Musa’ya buyurduğu gibi, İsrailliler onlara acımadı, hepsini öldürüp yok ettiler.,oS<  Givon’da yaşayan Hivliler dışında, İsrailliler’le barış antlaşması yapan bir kent olmadı. İsrailliler öbür kentlerin hepsini savaşarak aldılar.1n_<  Yeşu bu krallarla uzun süre savaştı.bm?<  Böylece Yeşu, dağlık bölge, bütün Negev ve Goşen bölgesi, Şefela, Arava ve İsrail dağlarıyla bu dağların etekleri, Seir yönünde yükselen Halak Dağı’ndan Hermon Dağı’nın altındaki Lübnan Vadisi’nde bulunan Baal-Gat’a varıncaya dek bütün toprakları ele geçirdi. Buraların krallarını yakalayıp öldürdü.bl?<  Böylece Yeşu, dağlık bölge, bütün Negev ve Goşen bölgesi, Şefela, Arava ve İsrail dağlarıyla bu dağların etekleri, Seir yönünde yükselen Halak Dağı’ndan Hermon Dağı’nın altındaki Lübnan Vadisi’nde bulunan Baal-Gat’a varıncaya dek bütün toprakları ele geçirdi. Buraların krallarını yakalayıp öldürdü.+kQ<  RAB’bin kulu Musa RAB’den aldığı buyrukları Yeşu’ya aktarmıştı. Yeşu bunlara uydu ve RAB’bin Musa’ya buyurduklarını eksiksiz yerine getirdi.4jc<  Bu kentlerdeki bütün mal ve hayvanları ganimet olarak aldılar, insanların tümünü ise kılıçtan geçirip öldürdüler; soluk alan bir tek kişiyi esirgemediler. i< Ancak, İsrailliler, Yeşu’nun ateşe verdiği Hasor dışında, tepe üzerinde kurulu kentlerden hiçbirini ateşe vermediler.h)< Böylece bütün bu kentlerle krallarını ele geçirdi. RAB’bin kulu Musa’nın buyruğu uyarınca hepsini kılıçtan geçirip yok etti.'gI< İsrailliler kentteki bütün canlıları kılıçtan geçirip yok ettiler. Soluk alan bir tek kişiyi esirgemediler. Ardından Yeşu Hasor’u ateşe verdi.(fK< Yeşu bundan sonra geri dönüp Hasor’u ele geçirdi, Hasor Kralı’nı kılıçla öldürdü. Çünkü Hasor eskiden bütün bu krallıkların başıydı.veg< Yeşu, RAB’bin kendisine buyurduğu gibi yaptı, atlarını sakatladı, savaş arabalarını ateşe verdi.ndW<  RAB onları İsrailliler’in eline teslim etti. Onları bozguna uğratan İsrailliler, kaçanları Büyük Sayda’ya, Misrefot-Mayim’e ve doğuda Mispe Vadisi’ne kadar kovalayıp öldürdüler; kimseyi sağ bırakmadılar.c-<  Böylece Yeşu bütün ordusuyla birlikte Merom suları kıyısındaki kralların üzerine beklenmedik bir anda yürüdü ve onlara saldırdı.Qb<  Bu arada RAB Yeşu’ya, “Onlardan korkma” diye seslendi, “Onların hepsini yarın bu saatlerde İsrail’in önünde yere sereceğim. Atlarını sakatlayıp savaş arabalarını ateşe ver.”a<  Bütün bu krallar İsrailliler’e karşı savaşmak üzere birleşerek Merom suları kıyısına gelip hep birlikte ordugah kurdular.`'<  Bu krallar bütün ordularıyla, kıyıların kumu kadar sayısız askerleriyle, çok sayıdaki at ve savaş arabalarıyla yola çıktılar.O_<  doğu ve batı bölgelerindeki Kenan, Amor, Hitit, Periz halklarına ve dağlık bölgedeki Yevuslular’la Hermon Dağı’nın eteğindeki Mispa bölgesinde yaşayan Hivliler’e haber gönderdi.^<  dağlık kuzey bölgesinde, Kinneret Gölü’nün güneyindeki Arava’da, Şefela’da ve batıda Dor Kenti sırtlarındaki krallara,h] M< Olup bitenleri duyan Hasor Kralı Yavin, Madon Kralı Yovav’a, Şimron ve Akşaf krallarına,T\#< + Ardından Yeşu İsrail halkıyla birlikte Gilgal’daki ordugaha döndü.['< * Bütün bu kralları ve topraklarını tek bir savaşta ele geçirdi. Çünkü İsrail’in Tanrısı RAB İsrail’den yana savaşmıştı.{Zq< ) Kadeş-Barnea’dan Gazze’ye kadar, Givon’a kadar uzanan bütün Goşen bölgesini egemenliği altına aldı.!Y=< ( Böylece Yeşu dağlık bölge, Negev, Şefela ve dağ yamaçları dahil, bütün ülkeyi ele geçirip buralardaki kralların tümünü yenilgiye uğrattı. Hiç kimseyi esirgemedi. İsrail’in Tanrısı RAB’bin buyruğu uyarınca kimseyi sağ bırakmadı, hepsini öldürdü.iXM< ' Kralıyla birlikte Devir’i ve köylerini alıp bütün halkı kılıçtan geçirdi; tek canlı bırakmadı, hepsini öldürdü. Hevron’a, Livna’ya ve kralına ne yaptıysa, Devir’e ve kralına da aynısını yaptı.ZW/< & Bundan sonra Yeşu İsrail halkıyla birlikte geri dönüp Devir’e saldırdı.>Vw< % Kenti aldılar, kralını, halkını ve köylerindeki bütün canlıları kılıçtan geçirdiler. Eglon’da yaptıkları gibi, herkesi öldürdüler; kimseyi sağ bırakmadılar.oUY< $ Ardından Yeşu İsrail halkıyla birlikte Eglon’dan Hevron üzerine yürüyüp saldırıya geçti.T+< # Kenti aynı gün ele geçirdiler. Lakiş’te yaptığı gibi, halkı ve kentteki bütün canlıları o gün kılıçtan geçirip yok ettiler.S < " İsrail halkıyla birlikte Lakiş’ten Eglon üzerine yürüyen Yeşu, kentin karşısında ordugah kurup saldırıya geçti.R5< ! Bu arada Gezer Kralı Horam Lakiş’e yardıma geldi. Yeşu onu ve ordusunu yenilgiye uğrattı; kimseyi sağ bırakmaksızın hepsini öldürdü.5Qe< RAB Lakiş’i İsrailliler’in eline teslim etti. Yeşu ertesi gün kenti aldı. Livna’da yaptığı gibi, halkı ve kentteki bütün canlıları kılıçtan geçirdi.P%<  Bundan sonra Yeşu İsrail halkıyla birlikte Livna’dan Lakiş üzerine yürüdü. Kentin karşısında ordugah kurup saldırıya geçti.ZO/<  RAB kenti ve kralını İsrailliler’in eline teslim etti. Yeşu kentin bütün halkını kılıçtan geçirdi. Tek canlı bırakmadı. Kentin kralına da Eriha Kralı’na yaptığının aynısını yaptı.kNQ<  Yeşu İsrail halkıyla birlikte Makkeda’dan Livna’nın üzerine yürüyüp kente saldırdı.[M1<  Yeşu aynı gün Makkeda’yı aldı, kralını ve halkını kılıçtan geçirdi. Kentte tek canlı bırakmadı, hepsini öldürdü. Makkeda Kralı’na da Eriha Kralı’na yaptığının aynısını yaptı.^L7<  Yeşu’nun buyruğu üzerine gün batımında kralların cesetlerini ağaçlardan indirdiler, gizlendikleri mağaraya atıp mağaranın ağzını büyük taşlarla kapadılar. Bu taşlar bugün de orada duruyor.K<  Ardından beş kralı vurup öldürdü ve her birini bir ağaca astı. Akşama dek öylece ağaçlara asılı kaldılar.J5<  Yeşu onlara, “Korkmayın, yılmayın; güçlü ve yürekli olun” dedi, “RAB savaşacağınız düşmanların hepsini bu duruma getirecek.”I)<  Krallar getirilince, Yeşu bütün İsrail halkını topladı. Savaşta kendisine eşlik etmiş olan komutanlara, “Yaklaşın, ayaklarınızı bu kralların boyunları üzerine koyun” dedi. Komutanlar yaklaşıp ayaklarını kralların boyunları üzerine koydular. H<  Onlar da beş kralı –Yeruşalim, Hevron, Yarmut, Lakiş ve Eglon krallarını– mağaradan çıkarıp Yeşu’ya getirdiler.pG[<  Sonra Yeşu adamlarına, “Mağaranın ağzını açın, beş kralı çıkarıp bana getirin” dedi.0F[<  Sonra bütün halk güvenlik içinde Makkeda’daki ordugaha, Yeşu’nun yanına döndü. Hiç kimse ağzını açıp İsrailliler’e karşı bir şey söyleyemedi.E<  Yeşu ve İsrailliler düşmanı çok ağır bir yenilgiye uğratıp tamamını yok ettiler. Kurtulabilenler surlu kentlere sığındı.!D=<  “Ama siz durmayın, düşmanı kovalayın; arkadan saldırıp kentlere ulaşmalarına engel olun. Tanrınız RAB onları elinize teslim etmiştir.”zCo<  Yeşu, “Mağaranın ağzına büyük taşlar yuvarlayın, orayı korumak için adamlar görevlendirin” dedi,jBO<  Yeşu’ya, “Beş kral Makkeda’daki bir mağarada gizlenirken bulundu” diye haber verildi.PA<  Amorlu beş kral kaçıp Makkeda’daki bir mağarada gizlenmişlerdi.W@)<  Yeşu bundan sonra İsrail halkıyla birlikte Gilgal’daki ordugaha döndü.$?C<  Ne bundan önce, ne de sonra RAB’bin bir insanın dileğini işittiği o günkü gibi bir gün olmamıştır. Çünkü RAB İsrail’den yana savaştı.]>5< Halk, düşmanlarından öcünü alıncaya dek güneş durdu, ay da yerinde kaldı. Bu olay Yaşar Kitabı’nda da yazılıdır. Güneş, yaklaşık bir gün boyunca göğün ortasında durdu, batmakta gecikti.Y=-< RAB’bin Amorlular’ı İsrailliler’in karşısında bozguna uğrattığı gün Yeşu halkın önünde RAB’be şöyle seslendi: “Dur, ey güneş, Givon üzerinde Ve ay, sen de Ayalon Vadisi’nde.”r<_< RAB İsrailliler’den kaçan Amorlular’ın üzerine Beythoron’dan Azeka’ya inen yol boyunca gökten iri iri dolu yağdırdı. Yağan dolunun altında can verenler, İsrailliler’in kılıçla öldürdüklerinden daha çoktu.h;K< RAB Amorlular’ı İsrailliler’in önünde şaşkına çevirdi. İsrailliler de onları Givon’da büyük bir bozguna uğrattılar; Beythoron’a çıkan yol boyunca, Azeka ve Makkeda’ya dek kovalayıp öldürdüler.`:;< Gilgal’dan çıkıp bütün gece yol alan Yeşu, Amorlular’a ansızın saldırdı.9<  Bu arada RAB Yeşu’ya, “Onlardan korkma” dedi, “Onları eline teslim ediyorum. Hiçbiri sana karşı koyamayacak.”r8_<  Bunun üzerine Yeşu bütün savaşçıları ve yiğit adamlarıyla birlikte Gilgal’dan yola çıktı.~7w<  Givonlular Gilgal’da ordugahta bulunan Yeşu’ya şu haberi gönderdiler: “Biz kullarını yalnız bırakma. Elini çabuk tutup yardımımıza gel, bizi kurtar. Çünkü dağlık bölgedeki bütün Amorlu krallar bize karşı birleşti.”T6#<  Böylece Amorlu beş kral –Yeruşalim, Hevron, Yarmut, Lakiş ve Eglon kralları– ordularını topladılar, hep birlikte gidip Givon’un karşısında ordugah kurdular; sonra saldırıya geçtiler.5<  “Gelin bana yardım edin, Givon’a saldıralım. Çünkü Givon halkı Yeşu ve İsrail halkıyla bir barış antlaşması yaptı.”!4=<  Bu yüzden Yeruşalim Kralı Adoni-Sedek, Hevron Kralı Hoham, Yarmut Kralı Piram, Lakiş Kralı Yafia ve Eglon Kralı Devir’e şu haberi gönderdi:(3K<  büyük korkuya kapıldı. Çünkü Givon, kralların yaşadığı kentler gibi büyük bir kentti; Ay Kenti’nden de büyüktü ve yiğit bir halkı vardı.82 m< Yeruşalim Kralı Adoni-Sedek, Yeşu’nun Eriha’yı ele geçirip kralını ortadan kaldırdığı gibi, Ay Kenti’ni de ele geçirip tümüyle yıktığını, kralını öldürdüğünü, Givon halkının da İsrailliler’le bir barış antlaşması yapıp onlarla birlikte yaşadığını duyunca,:1o<  O gün onları topluluk için ve gelecekte RAB’bin seçeceği yerde yapılacak RAB’bin sunağı için odun kesip su çekmekle görevlendirdi. Bugün de bu işi yapıyorlar.l0S<  Bunun üzerine Yeşu onları İsrailliler’in elinden kurtardı, öldürülmelerine izin vermedi.J/<  Şimdi senin elindeyiz. Sana göre adil ve doğru olanı yap.” .;<  Givonlular, “Efendimiz, Tanrın RAB’bin kulu Musa’ya verdiği buyruğu duyduk” diye karşılık verdiler, “Musa’ya bütün ülkeyi size vermesini, ülkede yaşayanların hepsini yok etmenizi buyurduğunu duyduk. Sizden çok korktuk, can korkusuyla böyle davrandık.- <  “Bunun için artık lanetlisiniz. Hep köle kalacaksınız. Tanrım’ın Tapınağı için odun kesip su çekeceksiniz.”%,E<  Ardından Yeşu Givonlular’ı çağırıp, “Yakınımızda yaşadığınız halde neden çok uzaktan geldiğinizi söyleyip bizi aldattınız?” dedi,D+<  Sonra halka, “Onları sağ bırakalım” dediler, “Ama bütün topluluk için odun kesip su çekmekle görevlendirilsinler.” Böylece önderler vermiş oldukları sözü tuttular.k*Q<  “Ant içtiğimiz için onları sağ bırakacağız; yoksa Tanrı’nın gazabına uğrarız.” )<  Önderler ise, “Biz İsrail’in Tanrısı RAB adına ant içtik; bu yüzden onlara el süremeyiz” diye karşılık verdiler,F(<  Ancak İsrailliler bunlara dokunmadılar. Çünkü topluluğun önderleri, İsrail’in Tanrısı RAB adına ant içmişlerdi. Bu yüzden topluluk önderlere karşı söylenmeye başladı. '<  Bunun üzerine yola çıkıp üç gün sonra onların kentlerine vardılar. Bu kentler Givon, Kefira, Beerot ve Kiryat-Yearim’di.&y<  Ne var ki, antlaşmadan üç gün sonra Givonlular’ın yakında, komşu topraklarda yaşadıklarını öğrendiler..%W<  Yeşu da onları sağ bırakacağına söz verip onlarla bir barış antlaşması yaptı. Topluluğun önderleri de antlaşmaya bağlı kalacaklarına ant içtiler.]$5<  İsrailliler, RAB’be danışmadan Givonlular’ın sunduğu yiyecekleri aldılar.*#O< Şarap doldurduğumuz şu tulumlar yeniydi, bakın nasıl sıyrılıp yırtılmış. Bunca yol geldiğimiz için giysilerimiz ve çarıklarımız yıprandı.”"1< Size gelmek için yola çıktığımız gün azık olarak evden aldığımız şu ekmekler sıcacıktı. Bakın şimdi, kurumuş, küflenmişler.!< Bunun üzerine önderlerimiz ve ülkemizin bütün halkı bize şöyle dediler: ‘Onları karşılamak için yanınıza yiyecek alıp yola çıkın ve onlara, biz sizin kullarınızız; bunun için bizimle bir barış antlaşması yapmanızı istiyoruz deyin.’- U< Şeria Irmağı’nın ötesindeki Amorlu iki krala, Heşbon Kralı Sihon’a ve Aştarot’ta egemenlik süren Başan Kralı Og’a neler yaptığını da duyduk.9m< Onlar da, “Çok uzak bir ülkeden kalkıp geldik” dediler. “Çünkü Tanrın RAB’bin ününü duyduk. Tanrın’la ilgili haberleri, Mısır’da yaptığı her şeyi,y<  Givonlular Yeşu’ya, “Biz senin kullarınız” dediler. Yeşu, “Kimsiniz, nereden geliyorsunuz?” diye sordu.-<  Ama İsrailliler Hivliler’e, “Sizinle neden antlaşma yapalım?” diye karşılık verdiler, “Belki de yakınımızda yaşıyorsunuz.”F<  Adamlar Gilgal’daki ordugaha, Yeşu’nun yanına gittiler. Ona ve İsrail halkına, “Uzak bir ülkeden geldik” dediler, “Bizimle bir barış antlaşması yapmanızı istiyoruz.”'I<  Ayaklarında yıpranmış, yamalı çarıklar, sırtlarında da eski püskü giysiler vardı. Azık torbalarındaki bütün ekmekler kurumuş, küflenmişti.#A<  hileye başvurdu. Kendilerine elçi süsü vererek eşeklerinin sırtına yıpranmış heybeler, eski, yırtık ve yamalı şarap tulumları yüklediler.U%<  Givon halkı ise Yeşu’nun Eriha ve Ay kentlerine yaptıklarını duyuncaa=<  Yeşu’ya ve İsrail halkına karşı hep birlikte savaşmak için bir araya geldiler.] 7< Şeria Irmağı’nın ötesinde, dağlık bölgede, Şefela’da ve Lübnan’a kadar uzanan Akdeniz kıyısındaki bütün krallar –Hitit, Amor, Kenan, Periz, Hiv ve Yevus kralları– olup bitenleri duyunca,:o<# Böylece Yeşu’nun, yabancıların da aralarında bulunduğu kadınlı, çocuklu bütün İsrail topluluğuna, Musa’nın buyruklarından okumadığı tek bir söz kalmadı.<" Ardından Yeşu yasanın tümünü, kutsama ve lanetle ilgili bölümleri Yasa Kitabı’nda yazılı olduğu gibi okudu.3a<! Bütün İsrailliler, ileri gelenleriyle, görevlileriyle ve hakimleriyle birlikte –yabancılar dahil– RAB’bin Antlaşma Sandığı’nın iki yanında, yüzleri, sandığı taşıyan Levili kâhinlere dönük olarak dizildiler. Halkın yarısı sırtını Gerizim Dağı’na, öbür yarısı da Eval Dağı’na verdi. Çünkü RAB’bin kulu Musa kutsanmaları için bu şekilde durmalarını daha önce buyurmuştu.< Yeşu Musa’nın İsrail halkının önünde yazmış olduğu Kutsal Yasa’nın kopyasını orada taş levhalara yazdı. < Sunak, RAB’bin kulu Musa’nın İsrail halkına verdiği buyruk uyarınca, Musa’nın Yasa Kitabı’nda yazıldığı gibi yontulmamış, demir alet değmemiş taşlardan yapıldı. RAB’be orada yakmalık sunular sundular, esenlik kurbanları kestiler.`;< Bundan sonra Yeşu Eval Dağı’nda İsrail’in Tanrısı RAB’be bir sunak yaptı.vg< Ay Kralı’nı ağaca asıp akşama dek orada bırakan Yeşu, güneş batarken cesedi ağaçtan indirerek kent kapısının dışına attırdı. Cesedin üzerine taşlardan büyük bir yığın yaptılar. Bu yığın bugün de duruyor.zo< Ardından Yeşu Ay Kenti’ni ateşe verdi, yakıp yıkıp viraneye çevirdi. Yıkıntıları bugün de duruyor.}< İsrailliler, RAB’bin Yeşu’ya verdiği buyruk uyarınca, kentin yalnız hayvanlarıyla mallarını yağmaladılar.[ 1< Yeşu kentte yaşayanların tümü yok edilinceye dek pala tutan elini indirmedi.s a< O gün Ay halkının tümü öldürüldü. Öldürülenlerin toplamı, kadın erkek, on iki bin kişiydi.I  < İsrailliler Ay Kenti’nden çıkıp kendilerini kırsal alanlarda ve çölde kovalayanların hepsini kılıçtan geçirdikten sonra kente dönüp geri kalanları da kılıçtan geçirdiler.[ 1< Sağ olarak tutsak aldıkları Ay Kralı’nı Yeşu’nun önüne çıkardılar.B < Kenti ele geçirenler de çıkıp saldırıya katılınca, kent halkı iki yönden gelen İsrailliler’in ortasında kaldı. İsrailliler tek canlı bırakmadan hepsini öldürdüler./Y< Pusuya yatmış olanların kenti ele geçirdiğini, kentten dumanlar yükseldiğini gören Yeşu ile yanındaki İsrailliler, geri dönüp Ay halkına saldırdılar.V'< Kentliler arkalarına dönüp bakınca, yanan kentten göklere yükselen dumanı gördüler. Çöle doğru kaçan İsrailliler de geri dönüp onlara saldırınca artık kaçacak hiçbir yerleri kalmadı.}u< Elini uzatır uzatmaz, pusudakiler yerlerinden fırlayıp kente girdiler; kenti ele geçirip hemen ateşe verdiler.!=< RAB Yeşu’ya, “Elindeki palayı Ay Kenti’ne doğru uzat; orayı senin eline teslim ediyorum” dedi. Yeşu elindeki palayı kente doğru uzattı.7i< Ay Kenti’yle Beytel’den İsrailliler’i kovalamaya çıkmayan tek kişi kalmamıştı. İsrailliler’i kovalamaya çıkarlarken kent kapılarını açık bıraktılar.{q< Kentteki bütün halk İsrailliler’i kovalamaya çağrıldı. Ama Yeşu’yu kovalarken kentten uzaklaştılar.y< Yeşu ile yanındaki İsrailliler, kent halkı önünde bozguna uğramış gibi, çöle doğru kaçmaya başladılar.< Bunu gören Ay Kralı, kent halkıyla birlikte sabah erkenden kalktı. Zaman yitirmeden, İsrailliler’e karşı savaşmak üzere Arava bölgesinin karşısında belirlenen yere çıktı. Ne var ki, kentin gerisinde kendisine karşı kurulan pusudan habersizdi.< Ardından hem kuzeyde ordugah kuranlar, hem batıda pusuya yatanlar savaş düzenine girdiler. Yeşu o gece vadide ilerledi.q]< Yeşu beş bin kişi kadar bir güçle Beytel ile Ay Kenti arasında, kentin batısında pusu kurdurdu. ~;< Yeşu, yanındaki bütün savaşçılarla kentin üzerine yürüdü. Yaklaşıp kentin kuzeyinde ordugah kurdular. Kentle aralarında bir vadi vardı. };< Yeşu sabah erkenden kalkarak halkı topladı. Sonra kendisi ve İsrail’in ileri gelenleri önde olmak üzere Ay Kenti’ne doğru yola çıktılar.2|_< Ardından Yeşu onları yolcu etti. Adamlar gidip Beytel ile Ay Kenti arasında, Ay Kenti’nin batısında pusuya yattılar. Yeşu ise geceyi halkla birlikte geçirdi.p{[< Kenti ele geçirince ateşe verin. RAB’bin buyruğuna göre hareket edin. İşte buyruğum budur.”wzi< siz de pusu kurduğunuz yerden çıkıp kenti ele geçirirsiniz. Tanrımız RAB orayı elinize teslim edecek.y9< onları kentten uzaklaştırıncaya dek ardımızdan sürükleyeceğiz. Önceki gibi onlardan kaçtığımızı sanacaklar. Biz kaçar gibi yaparken,x5< Ben yanımdaki halkla birlikte kente yaklaşacağım. Bir önceki gibi, düşman kentten çıkıp üzerimize gelince, önlerinde kaçar gibi yapıpw < onlara şöyle buyurdu: “Gidip kentin gerisinde pusuya yatın. Kentin çok uzağında durmayın. Hepiniz her an hazır olun.2v_< Böylece Yeşu bütün savaşçılarıyla birlikte Ay Kenti’nin üzerine yürümeye hazırlandı. Seçtiği otuz bin yiğit savaşçıyı geceleyin yola çıkarırken8uk< Eriha’ya ve kralına ne yaptıysan, Ay Kenti’ne ve kralına da aynısını yap. Ama mal ve hayvanlardan oluşan ganimeti kendinize ayırın. Kentin gerisinde pusu kur.”Yt /< RAB Yeşu’ya, “Korkma, yılma” dedi, “Bütün savaşçılarını yanına alıp Ay Kenti’nin üzerine yürü. Ay Kralı’nı, halkını ve kenti bütün topraklarıyla birlikte sana teslim ediyorum.Os< Akan’ın üzerine taşlardan büyük bir yığın yaptılar. Bu yığın bugün de duruyor. Bunun üzerine RAB’bin öfkesi dindi. Oranın bugün de Akor Vadisi diye anılmasının nedeni budur.^r7< Yeşu Akan’a, “Bizi neden bu felakete sürükledin?” dedi, “RAB de bugün seni felakete sürükleyecek.” Ardından bütün İsrail halkı Akan’ı taşa tuttu; kendisine ait ne varsa taşlayıp yaktı.wqi< Yeşu ile İsrail halkı, Zerah oğlu Akan’ı, gümüşü, altın külçeyi, kaftanı, Akan’ın oğullarıyla kızlarını, sığır ve davarlarıyla eşeğini, çadırıyla bütün eşyalarını alıp Akor Vadisi’ne götürdüler.vpg< Tümünü çadırdan çıkardılar, Yeşu’ya ve İsrail halkına getirip RAB’bin önünde yere serdiler.o < Yeşu’nun görevlendirdiği adamlar hemen çadıra koştular. Gömülmüş eşyaları orada buldular. Gümüş en alttaydı.|ns< Ganimetin içinde Şinar işi güzel bir kaftan, iki yüz şekel gümüş, elli şekel ağırlığında bir külçe altın görünce dayanamayıp aldım. En altta gümüş olmak üzere, tümünü çadırımın ortasında toprağa gömdüm.”m}< Akan, “Doğru” diye karşılık verdi, “İsrail’in Tanrısı RAB’be karşı günah işledim. Yaptığım şu:"l?< O zaman Yeşu Akan’a, “Oğlum” dedi, “İsrail’in Tanrısı RAB’bin hakkı için doğruyu söyle, ne yaptın, söyle bana, benden gizleme.”k#< Zavdi ailesinin erkekleri teker teker öne çıkarıldığında Yahuda oymağından Zerah oğlu, Zavdi oğlu, Karmi oğlu Akan belirlendi. j;< Yahuda boylarını teker teker öne çıkardığında, Zerah boyu belirlendi. Zerahlılar aile aile öne çıkarıldığında Zavdi ailesi belirlendi.{iq< Sabah erkenden kalkan Yeşu, İsrail halkını oymak oymak öne çıkardı. Bunlardan Yahuda oymağı belirlendi.Gh < Adanmış eşyaları aldığı belirlenen kişi, kendisine ait her şeyle birlikte ateşe atılacak. Çünkü RAB’bin Antlaşması’nı bozup İsrail’de iğrenç bir günah işledi.”g< Sabah olunca oymak oymak dizilip sırayla öne çıkacaksınız. RAB’bin belirleyeceği oymak, boy boy öne çıkacak. RAB’bin belirleyeceği boy, aile aile öne çıkacak. Yine RAB’bin belirleyeceği ailenin erkekleri teker teker öne çıkacak.f< Kalk, halkı kutsa ve onlara de ki, ‘Kendinizi yarın için kutsayın. Çünkü İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: Ey İsrail, adanmış eşyaların bir kısmını aldınız. Bunları yok etmedikçe düşmanlarınızın karşısında dayanamazsınız.’{eq< İşte bu yüzden İsrailliler düşmana karşı tutunamıyor, arkalarını dönüp düşmanlarının önünden kaçıyor. Çünkü lanete uğradılar. Sizde bulunan adanmış eşyaları yok etmezseniz, artık sizinle birlikte olmayacağım.jdO< İsrailliler günah işlediler. Onlarla yaptığım ve yerine getirmelerini buyurduğum antlaşmayı bozdular. Koşulsuz adanmış eşyaların bir kısmını çalıp kendi eşyaları arasına gizlediler ve yalan söylediler.ocY< RAB Yeşu’ya şöyle karşılık verdi: “Ayağa kalk! Neden böyle yüzüstü yere kapanıyorsun?==?< Sarit’ten doğuya, gün doğusuna, Kislot-Tavor sınırına dönüyor, oradan Daverat’a dayanıyor ve Yafia’ya çıkıyordu.x=k< Sınır batıda Marala’ya doğru çıkıyor, Dabbeşet’e erişip Yokneam karşısındaki vadiye uzanıyor,<< Üçüncü kura boy sayısına göre Zevulunoğulları’na düştü. Topraklarının sınırı Sarit’e kadar uzanıyordu.|;s< Şimonoğulları’na verilen pay Yahudaoğulları’nın payından alınmıştı. Çünkü Yahudaoğulları’nın payı ihtiyaçlarından fazlaydı. Böylece Şimonoğulları’nın payı Yahuda oymağının sınırları içinde kalıyordu.J:< Baalat-Beer, yani Negev’deki Rama’ya kadar uzanan bu kentlerin çevresindeki bütün köyler de Şimonoğulları’na aitti. Boy sayısına göre Şimonoğulları oymağının payı buydu.G9 < Ayin, Rimmon, Eter ve Aşan; köyleriyle birlikte dört kent.[81< Beytlevaot ve Şaruhen’i içeriyordu. Köyleriyle birlikte toplam on üç kent.*7Q< Ziklak, Beytmarkavot, Hasar-Susa,6;< Eltolat, Betul, Horma,!5?< Hasar-Şual, Bala, Esem,/4[< Bu pay Beer-Şeva ya da Şeva, Molada,13 _< İkinci kura Şimon’a, boy sayısına göre Şimonoğulları oymağına düştü. Onların payı Yahudaoğulları’na düşen payın sınırları içinde kalıyordu.29< Sela, Haelef, Yevus –Yeruşalim– Givat ve Kiryat; köyleriyle birlikte on dört kent. Boy sayısına göre Benyaminoğulları’nın payı buydu. 1=< Rekem, Yirpeel, Tarala,07< Mispe, Kefira, Mosa,/7< Givon, Rama, Beerot,E.< Kefar-Ammoni, Ofni, Geva; köyleriyle birlikte on iki kent.-3< Avvim, Para, Ofra,&,I< Beytarava, Semarayim, Beytel,+{< Boy sayısına göre Benyaminoğulları oymağının payına düşen kentler şunlardı: Eriha, Beythogla, Emek-Kesis,$*C< Şeria Irmağı doğu sınırını oluşturuyordu. Boy sayısına göre Benyaminoğulları’nın payına düşen mülkün sınırları çepeçevre buydu.0)[< buradan Beythogla’nın kuzey yamaçlarına geçiyor, Lut Gölü’nün kuzey körfezinde, Şeria Irmağı’nın güney ağzında bitiyordu. Güney sınırı buydu.T(#< sonra Arava Vadisi’nin kuzey sırtlarından geçip Arava’ya sarkıyor,'-< Kuzeye kıvrılan sınır Eyn-Şemeş ve Adummim Yokuşu’nun karşısındaki Gelilot’a çıkıyor, Ruben oğlu Bohan’ın taşına iniyor,R&< Sınır buradan Refaim Vadisi’nin kuzeyindeki Ben-Hinnom Vadisi’ne bakan dağın yamaçlarına varıyor, Hinnom Vadisi’ni geçip Yevus’un güney sırtlarına, oradan da Eyn-Rogel’e iniyordu.z%o< Güney tarafı Kiryat-Yearim’in batı varoşlarından başlıyor, Neftoah sularının kaynağına uzanıyordu.C$< bölgenin batısında Beythoron’un güneyindeki dağdan güneye dönüyor ve Yahudaoğulları’na ait Kiryat-Baal –Kiryat-Yearim– Kenti’nde son buluyordu. Bu batı tarafıydı..#W< Sınır oradan Luz’a –Beytel’e– Luz’un güney sırtlarına geçiyor, Aşağı Beythoron’un güneyindeki dağın üzerinde kurulu Atrot-Addar’a iniyor,K"< Topraklarının sınırı kuzeyde Şeria Irmağı’ndan başlıyor, Eriha’nın kuzey sırtlarına doğru yükselerek batıda dağlık bölgeye uzanıyor, Beytaven kırlarında son buluyordu.9!m< Boy sayısına göre Benyaminoğulları oymağı için kura çekildi. Paylarına düşen bölge Yahudaoğulları’yla Yusufoğulları’nın toprakları arasında kalıyordu. < Yeşu Şilo’da RAB’bin önünde onlar için kura çekti ve toprakları İsrail oymakları arasında bölüştürdü.+Q< Adamlar yola çıkıp ülkeyi dolaştılar; kent kent, yedi bölge halinde kayda geçirdikten sonra Şilo’da, ordugahta bulunan Yeşu’nun yanına döndüler.wi< Yeşu, toprakları kayda geçirmek için yola çıkmak üzere olan adamlara, “Gidip toprakları inceleyin, kayda geçirip yanıma dönün” diye buyurdu, “Sonra burada, Şilo’da, RAB’bin önünde sizin için kura çekeceğim.”7< Levililer’e gelince, onların aranızda payı yoktur; mirasları RAB için kâhinlik yapmaktır. Gad ve Ruben oymaklarıyla Manaşşe oymağının yarısı ise RAB’bin kulu Musa’nın Şeria Irmağı’nın doğusunda kendilerine verdiği mülkü almış bulunuyorlar.”!< Yedi bölgeyi belirleyip kayda geçirdikten sonra, sonucu bana getirin. Burada, Tanrımız RAB’bin önünde aranızda kura çekeceğim.zo< Bu toprakları yedi bölgeye ayırsınlar. Yahuda güney bölgesinde, Yusufoğulları kuzey bölgesinde kalsın.6g< “Her oymaktan üçer adam seçin. Onları, ülkeyi incelemeye göndereceğim. Mülk edinecekleri yerlerin sınırlarını belirleyip kayda geçirerek yanıma dönsünler.S!< Yeşu İsrailliler’e, “Bu uyuşukluğu üzerinizden ne zaman atacaksınız, atalarınızın Tanrısı RAB’bin size verdiği toprakları ele geçirmek için daha ne kadar bekleyeceksiniz?” dedi.X+< Ne var ki, mülkten henüz paylarını almamış yedi İsrail oymağı vardı. < Ülkenin denetimini eline geçiren İsrail topluluğu Şilo’da bir araya geldi. Orada Buluşma Çadırı’nı kurdular.kQ< Dağlık bölge de sizin olacak. Orası ormanlıktır, ama ağaçları kesip açacağınız bütün topraklar sizin olur. Kenanlılar güçlüdür, demirden savaş arabalarına sahiptirler ama, yine de onları sürersiniz.”!=< Yeşu Yusufoğulları’na, Efrayim ve Manaşşe oymaklarına şöyle dedi: “Kalabalıksınız ve çok güçlüsünüz. Tek kuraya kalmayacaksınız.dC< Yusufoğulları, “Dağlık bölge bize yetmiyor” dediler, “Ancak hem Beytşean ve köylerinde, hem de Yizreel Vadisi’nde oturanların, ovada yaşayan bütün Kenanlılar’ın demirden savaş arabaları var.”Z/< Yeşu, “O kadar kalabalıksanız ve Efrayim’in dağlık bölgesi size dar geliyorsa, Perizliler’in ve Refalılar’ın topraklarındaki ormanlara çıkıp kendinize yer açın” diye karşılık verdi.B< Yusufoğulları Yeşu’ya gelip, “Mülk olarak bize neden tek kurayla tek pay verdin?” dediler, “Çok kalabalığız. Çünkü RAB bizi bugüne dek alabildiğine çoğalttı.”ym< İsrailliler güçlenince, Kenanlılar’ı sürecek yerde, onları angaryasına çalıştırmaya başladılar.  < Ne var ki, Manaşşeoğulları bu kentleri tümüyle ele geçiremediler. Çünkü Kenanlılar buralarda yaşamaya kararlıydı.tc< İssakar ve Aşer’e ait topraklardaki Beytşean ve köyleri, Yivleam’la köyleri, Dor, yani Dor sırtları halkıyla köyleri, Eyn-Dor halkıyla köyleri, Taanak halkıyla köyleri, Megiddo halkıyla köyleri Manaşşe’ye aitti.?y< Güneydeki topraklar Efrayim’in, kuzeydeki topraklarsa Manaşşe’nindi. Böylece Manaşşe bölgesi Akdeniz’le, kuzeyde Aşer’le ve doğuda İssakar’la sınırlanmıştı.X +< Sonra sınır Kana Vadisi’ne iniyordu. Vadinin güneyinde Manaşşe kentleri arasında Efrayim’e ait kentler de vardı. Manaşşe sınırları vadinin kuzeyi boyunca uzanarak Akdeniz’de son buluyordu. < Tappuah Kenti’ni çevreleyen topraklar Manaşşe’nindi. Ama Manaşşe sınırındaki Tappuah Kenti Efrayimoğulları’na aitti., S< Manaşşe sınırı Aşer sınırından Şekem yakınındaki Mikmetat’a uzanıyor, buradan güneye kıvrılarak Eyn-Tappuah halkının topraklarına varıyordu.2 _< Çünkü Manaşşe’nin kız torunları da erkek torunların yanısıra mirastan pay almışlardı. Gilat bölgesi ise Manaşşe’nin öbür oğullarına verilmişti. }< Böylece Manaşşe oymağına Şeria Irmağı’nın doğusundaki Gilat ve Başan bölgelerinden başka on pay verildi.+< Bunlar, Kâhin Elazar’a, Nun oğlu Yeşu’ya ve önderlere gidip şöyle dediler: “RAB, Musa’ya erkek akrabalarımızla birlikte bize de mirastan pay verilmesini buyurdu.” RAB’bin bu buyruğu üzerine Yeşu, amcalarıyla birlikte onlara da mirastan pay verdi.5e< Bunlardan Manaşşe oğlu, Makir oğlu, Gilat oğlu, Hefer oğlu Selofhat’ın erkek çocuğu olmadı; yalnız Mahla, Noa, Hogla, Milka ve Tirsa adında kızları vardı.Q< Manaşşe soyundan gelen öbürleri –Aviezer, Helek, Asriel, Şekem, Hefer ve Şemidaoğulları– bu kuranın içindeydi. Bunlar boylarına göre Yusuf oğlu Manaşşe’nin erkek çocuklarıydı.` =< Yusuf’un büyük oğlu Manaşşe’nin oymağı için kura çekildi. –Gilat ve Başan, Manaşşe’nin ilk oğlu Makir’e verilmişti. Çünkü Gilatlılar’ın atası olan Makir büyük bir savaşçıydı.–Q< Ne var ki, Efrayimoğulları Gezer’de yaşayan Kenanlılar’ı buradan sürmediler. Kenanlılar bugüne kadar Efrayimoğulları arasında yaşayıp onlara ücretsiz hizmet etmek zorunda kaldılar.< Ayrıca Manaşşeoğulları’na düşen payda da Efrayimoğulları’na ayrılan kentler ve bunlara bağlı köyler vardı.7< Sınır Tappuah’tan batıya, Kana Vadisi’ne uzanıp Akdeniz’de son buluyordu. Boy sayısına göre Efrayimoğulları oymağının payı buydu.eE< buradan Atarot ve Naara’ya iniyor, Eriha’yı aşarak Şeria Irmağı’na ulaşıyordu.%< Akdeniz’e varıyordu. Sınır kuzeyde Mikmetat’ta doğuya, Taanat-Şilo’ya dönüyor, kentin doğusundan geçip Yanoah’a uzanıyor,"?< Boy sayısına göre Efrayimoğulları’na pay olarak verilen toprakların sınırları, doğuda Atrot-Addar’dan yukarı Beythoron’a kadar uzanarak^~7< Böylece Yusuf’un soyundan gelen Manaşşe ve Efrayim paylarını almış oldular.}< Sınır batıda Yafletliler’in topraklarına, Aşağı Beythoron bölgesine, oradan da Gezer’e iniyor ve Akdeniz’de son buluyordu.\|3< Beytel’den Luz’a geçerek Arklılar’ın sınırına, Atarot’a uzanıyordu.g{ K< Kurada Yusufoğulları’na düşen toprakların sınırları, doğuda Eriha sularının doğusundan, Eriha’daki Şeria Irmağı’ndan başlayarak çöle geçiyor, Eriha’dan Beytel’in dağlık bölgesine çıkıyor,0z[<? Yahudaoğulları Yeruşalim’de yaşayan Yevuslular’ı oradan çıkartamadılar. Yevuslular bugün de Yeruşalim’de Yahudaoğulları’yla birlikte yaşıyorlar.Jy<> Nivşan, Tuz Kenti ve Eyn-Gedi; köyleriyle birlikte altı kent.+xS<= Çölde Beytarava, Middin, Sekaka,Rw<< Kiryat-Baal –Kiryat-Yearim– ve Rabba; köyleriyle birlikte iki kent.Gv <; Maarat, Beytanot ve Eltekon; köyleriyle birlikte altı kent. u=<: Halhul, Beytsur, Gedor,g< Akrep Geçidi’nin güneyine, oradan da Zin Çölü’ne geçiyor, Kadeş-Barnea’nın güneyinden Hesron’a ve Addar’a çıkıyor, oradan da Karka’ya kıvrılıyor,V='< Güney sınırları, Lut Gölü’nün güney ucundaki körfezden başlayıp < < Boy sayısına göre Yahuda oymağına verilen bölge, güneyde Edom sınırına, en güneyde de Zin Çölü’ne kadar uzanıyordu.!;=< Hevron’un eski adı Kiryat-Arba’ydı. Arba, Anaklılar’ın en güçlü adamının adıydı. Böylece savaş sona erdi ve ülke barışa kavuştu.:+< Böylece Hevron bugün de Kenizli Yefunne oğlu Kalev’in mülküdür. Çünkü o, tümüyle İsrail’in Tanrısı RAB’bin yolundan gitti.V9'< Yeşu Yefunne oğlu Kalev’i kutsadı ve Hevron’u ona mülk olarak verdi.8)< RAB’bin o gün söz verdiği gibi, bu dağlık bölgeyi şimdi bana ver. Orada Anaklılar’ın yaşadığını ve surlarla çevrili büyük kentleri olduğunu o gün sen de duymuştun. Belki RAB bana yardım eder de, O’nun dediği gibi, onları oradan sürerim.”7< Bugün de Musa’nın beni gönderdiği günkü kadar güçlüyüm. O günkü gibi hâlâ savaşa gidip gelecek güçteyim.D6< RAB sözünü tuttu, beni yaşattı. İsrailliler çölden geçerken RAB’bin Musa’ya bu sözleri söylediği günden bu yana kırk beş yıl geçti. Şimdi seksen beş yaşındayım.55e< Bu nedenle Musa o gün, ‘Tümüyle Tanrım RAB’bin yolundan gittiğin için ayak bastığın topraklar sonsuza dek sana ve oğullarına mülk olacak’ diye ant içti. 4< Ne var ki, benimle gelmiş olan soydaşlarım halkı korkuya düşürdüler. Ama ben tümüyle Tanrım RAB’bin yolundan gittim.)3M< RAB’bin kulu Musa ülkeyi araştırmak üzere beni Kadeş-Barnea’dan gönderdiğinde kırk yaşındaydım. Gördüklerimi ona açık yüreklilikle ilettim.{2q< Bu arada Yahudaoğulları Gilgal’da bulunan Yeşu’nun yanına geldiler. Kenizli Yefunne oğlu Kalev Yeşu’ya şöyle dedi: “RAB’bin Kadeş-Barnea’da Tanrı adamı Musa’ya senin ve benim hakkımda neler söylediğini biliyorsun.g1I< İsrailliler, RAB’bin Musa’ya verdiği buyruğa göre hareket edip ülkeyi paylaştılar.}0u< Yusuf’un soyundan gelenler, Manaşşe ve Efrayim diye iki oymak oluşturuyordu. Levililer’e de yerleşecekleri kentler ve bu kentlerin çevresinde büyük ve küçük baş hayvanlarına ayrılan otlaklar dışında topraktan pay verilmedi.'/I< Çünkü Musa iki oymakla yarım oymağın payını Şeria Irmağı’nın doğusunda vermişti. Ama onlarla birlikte Levililer’e mülkten pay vermemişti. .< RAB’bin Musa aracılığıyla buyurduğu gibi, paylar dokuz oymakla bir oymağın yarısı arasında kura ile bölüştürüldü.g- K< İsrailliler’in Kenan’da mülk edindiği topraklara gelince, bu topraklar Kâhin Elazar, Nun oğlu Yeşu ve İsrail oymaklarının boy başları tarafından miras olarak İsrailliler arasında bölüştürülmüştür.,< ! Ama Levi oymağına topraktan pay vermedi. Söz verdiği gibi, onların mirası İsrail’in Tanrısı RAB’bin kendisidir.+%< Musa’nın, Eriha’nın doğusunda, Şeria Irmağı’nın ötesinde kalan Moav ovalarındayken bölüştürdüğü topraklar bunlardır.k*Q<  Gilat’ın yarısını, Başan Kralı Og’un egemenliğindeki Aştarot ve Edrei kentlerini içine alıyordu. Buralar, Manaşşe oğlu Makir’in soyuna, boy sayısına göre Makiroğulları’nın yarısına ayrılmıştı.E)<  Bu topraklar Mahanayim’den başlıyor, Başan Kralı Og’un ülkesini –bütün Başan’ı– ve Yair’in Başan’daki yerleşim birimlerinin tümünü, yani toplam altmış kenti,a(=<  Musa, Manaşşe oymağının yarısına boy sayısına göre topraktan miras vermişti.o'Y<  Gadoğulları’na, boy sayısına göre köyleriyle birlikte mülk olarak verilen kentler bunlardı.Y&-<  Şeria Ovası’ndaki Beytharam, Beytnimra, Sukkot, Safon, Heşbon Kralı Sihon’un topraklarından geri kalan bölüm, Kinneret Gölü’nün güney ucuna kadar uzanan Şeria Irmağı’nın doğu yakası.j%O<  Heşbon’dan Ramat-Mispe’ye ve Betonim’e, Mahanayim’den Devir sınırına kadarki bölge;%$E<  Verdiği topraklar şunlardı: Yazer bölgesi, bütün Gilat kentleri, Rabba yakınındaki Aroer’e kadar uzanan Ammonlular’a ait toprakların yarısı;A#<  Musa Gad oymağına da boy sayısına göre miras verdi.5"e<  Rubenoğulları’nın sınırı Şeria Irmağı’na dayanıyordu. Rubenoğulları’na, boy sayısına göre köyleriyle birlikte mülk olarak verilen kentler bunlardı.p![<  Öldürülenler arasında İsrailliler’in kılıçtan geçirdiği Beor oğlu falcı Balam da vardı.  <  yayladaki kentlerle Heşbon’da egemenlik sürmüş olan Amor Kralı Sihon’un bütün ülkesi. Musa Sihon’u ve Sihon’un egemenliği altındaki topraklarda yaşayan Midyan beylerini –Evi, Rekem, Sur, Hur ve Reva’yı– yenilgiye uğratmıştı.3c<  Beytpeor, Pisga yamaçları, Beytyeşimot,C<  Kiryatayim ve Sivma, vadideki tepede kurulu Seret-Şahar, =<  Yahsa, Kedemot, Mefaat,^7<  Heşbon ve buna bağlı yayladaki bütün kentler; Divon, Bamot-Baal, Beytbaal-Meon,<  Arnon Vadisi kıyısında Aroer’den vadinin ortasındaki kente kadar uzanan bölgeyle Medeva’nın çevresindeki yaylanın tümü;[1<  Musa’nın boy sayısına göre Ruben oymağına verdiği topraklar şunlardır:-U<  Musa, yalnız Levi oymağına topraktan pay vermedi. RAB’den aldığı buyruğa göre, Levililer’in payı İsrail’in Tanrısı RAB için yakılan sunulardı.< İsrailliler Geşurlular’ı ve Maakalılar’ı topraklarından sürmediler; bunlar bugün de İsrailliler arasında yaşıyorlar.iM< sağ kalan Refalılar’dan biri olup Aştarot ve Edrei’de egemenlik sürmüş olan Kral Og’un Başan’da kalan topraklarının tümü. Musa’nın, krallarını yenilgiye uğratıp ele geçirdiği topraklar bunlardı.b?< Gilat, Geşur ve Maaka toprakları, Hermon Dağı’yla Salka’ya kadar bütün Başan;wi< Heşbon’da egemenlik sürmüş olan Amor Kralı Sihon’un Ammon sınırına kadar uzanan bütün kentleri; < Bu topraklar şunlardır: Arnon Vadisi kıyısında Aroer’den vadinin ortasındaki kentle Divon’a kadar uzanan Medeva Yaylası;S!<  Manaşşe oymağının öbür yarısı ile Ruben ve Gad oymakları, RAB’bin kulu Musa’nın Şeria Irmağı’nın doğusundaki toprakları kendilerine vermesiyle mülkten paylarını almışlardı.{q<  “Bu toprakları şimdiden dokuz oymakla Manaşşe oymağının yarısı arasında mülk olarak bölüştür.”{q<  Lübnan’dan Misrefot-Mayim’e dek uzanan dağlık bölgede yaşayanları, bütün Saydalılar’ı İsrailliler’in önünden söküp atacağım. Sana buyurduğum gibi, buraları kura ile İsrailliler arasında mülk olarak bölüştür. ( ~}}U|||{zzyrxxww3vvcuu1tK=== =F Ehut sol eliyle sağ kalçası üzerindeki kamayı çekti ve kralın karnına sapladı.=-F Ehut, üst kattaki serin odasında yalnız kalan krala yaklaşarak, “Tanrı’dan sana bir haber getirdim” deyince kral tahtından kalktı.G< F Ama kendisi Gilgal yakınındaki taş putlardan geri döndü. “Ey kral, sana gizli bir haberim var” dedi. Kral ona, “Sus” diyerek yanındaki adamların hepsini dışarı çıkardı.Y;-F Ehut haracı sunduktan sonra, haracı taşımış olan adamlarını salıverdi.V:'F Varıp haracı Moav Kralı Eglon’a sundu. Eglon çok şişman bir adamdı. 9F Ehut kendine bir arşın uzunluğunda iki ağızlı bir kama yaptı ve bunu sağ kalçası üzerine, giysisinin altına sakladı.Z8/F Ama RAB’be yakarmaları üzerine RAB onlar için Ehut adında bir kurtarıcı çıkardı. Benyaminli Gera’nın oğlu Ehut solaktı. İsrailliler Ehut’un eliyle Moav Kralı Eglon’a haraç gönderdiler.\73F İsrailliler on sekiz yıl Moav Kralı Eglon’un boyunduruğu altında kaldılar.69F Kral Eglon Ammonlular’la Amalekliler’i kendi tarafına çekerek İsrail’e saldırdı. Onları bozguna uğratarak Hurma Kenti’ni ele geçirdi.15]F Sonra İsrailliler yine RAB’bin gözünde kötü olanı yaptılar. RAB gözünde kötü olanı yaptıkları için Moav Kralı Eglon’u onlara karşı güçlendirdi.[41F Ülke Kenaz oğlu Otniel’in ölümüne dek kırk yıl barış içinde yaşadı.[31F RAB’bin Ruhu Otniel’in üzerine indi. Otniel İsrailliler’i yönetti, onlar için savaştı. RAB Aram-Naharayim Kralı Kuşan-Rişatayim’i onun eline teslim etti. Artık Otniel ondan daha güçlüydü.+2QF Ama RAB’be yakarmaları üzerine RAB onlara Otniel adında bir kurtarıcı çıkardı. Kalev’in küçük kardeşi Kenaz’ın oğlu Otniel onları kurtardı.K1F Bunun üzerine RAB İsrail’e öfkelendi ve onları Aram– Naharayim Kralı Kuşan-Rişatayim’in eline teslim etti. İsrailliler sekiz yıl Kuşan-Rişatayim’in boyunduruğunda kaldılar.0F RAB’bin gözünde kötü olanı yapan İsrailliler Tanrıları RAB’bi unutup Baallar’a ve Aşera putlarına taptılar.p/[F Onlardan kız aldılar, kızlarını onların oğullarına verdiler ve onların ilahlarına taptılar.h.KF Böylece İsrailliler Kenan, Hitit, Amor, Periz, Hiv ve Yevus halkları arasında yaşadılar.3-aF RAB İsrailliler’i sınamak, Musa aracılığıyla atalarına verdiği buyrukları yerine getirip getirmeyeceklerini görmek için bu ulusları ülkelerinde bıraktı.,9F Beş Filist Beyliği, bütün Kenanlılar, Saydalılar, Baal-Hermon Dağı’ndan Levo-Hamat’a kadar uzanan Lübnan dağlarında yaşayan Hivliler.V+'F Kenan’daki savaşların hiçbirine katılmamış olan İsrailliler’i sınamak ve hiç savaş deneyimi olmayan yeni kuşaklara savaş eğitimi vermek için RAB’bin dokunmadığı uluslar şunlardır:U* 'F Kenan’daki savaşların hiçbirine katılmamış olan İsrailliler’i sınamak ve hiç savaş deneyimi olmayan yeni kuşaklara savaş eğitimi vermek için RAB’bin dokunmadığı uluslar şunlardır:x)kF RAB o ulusları hemen kovmamış, Yeşu’nun eline teslim etmeyerek ülkelerinde kalmalarına izin vermişti.(yF Ataları gibi özenle RAB’bin yolundan gidip gitmeyeceklerini görmek için onları bu uluslarla sınayacağım.”z'oF ben de Yeşu öldüğünde bu topraklarda bıraktığı ulusların hiçbirini artık önlerinden kovmayacağım.&9F RAB bu yüzden İsrail’e öfkelenerek şöyle dedi: “Madem bu ulus atalarının uymasını buyurduğum antlaşmayı bozdu ve sözümü dinlemedi,X%+F Ne var ki, hakimleri ölür ölmez yine başka ilahlara bağlanıyor, onlara kulluk edip tapıyorlardı. Bu yolda atalarından beter oldular. Yaptıkları kötülüklerden ve inatçılıktan vazgeçmediler.[$1F RAB onlar için ne zaman bir hakim çıkardıysa, onunla birlikte oldu; hakim yaşadığı sürece onları düşmanlarının elinden kurtardı. Baskı ve zulüm altında inledikleri zaman RAB onlara acıyordu.V#'F Ama hakimlerini de dinlemediler. RAB’be vefasızlık ederek başka ilahlara taptılar. RAB’bin buyruklarını yerine getiren ataları gibi davranmadılar, onların izlediği yoldan çabucak saptılar.Q"F Sonra RAB onları yağmacıların elinden kurtaran hakimler çıkardı.!7F RAB söylediği ve ant içtiği gibi, onlara karşı olduğundan, savaşa her gittiklerinde yenilgiye uğradılar. Büyük sıkıntı içindeydiler.@ {F Bunun üzerine RAB İsrail’e öfkelendi. Onları, her şeylerini alan yağmacıların eline teslim etti; artık karşı koyamadıkları çevredeki düşmanlarının kölesi yaptı.LF Çünkü RAB’bi terk edip Baal’a ve Aştoretler’e taptılar.H F Kendilerini Mısır’dan çıkaran atalarının Tanrısı RAB’bi terk ettiler. Çevrelerinde yaşayan ulusların değişik ilahlarına bağlanıp onlara taparak RAB’bi öfkelendirdiler.Z/F İsrailliler RAB’bin gözünde kötü olanı yaptılar, Baallar’a taptılar.-UF Bu kuşaktan olanların hepsi ölüp atalarına kavuştuktan sonra, RAB’bi tanımayan ve O’nun İsrail için yaptıklarını bilmeyen yeni bir kuşak yetişti.-F Onu Efrayim’in dağlık bölgesindeki Gaaş Dağı’nın kuzeyine, kendi mülkünün sınırları içinde kalan Timnat-Heres’e gömdüler.AF RAB’bin kulu Nun oğlu Yeşu yüz on yaşında öldü.2_F Yeşu yaşadıkça ve RAB’bin İsrail için yaptığı büyük işleri görmüş olup Yeşu’dan sonra sağ kalan ileri gelenler durdukça halk RAB’be kulluk etti.{F Bundan sonra Yeşu halkı gönderdi. İsrailliler paylarına düşen toprakları miras edinmek için yola çıktılar.T#F Bu yüzden oraya Bokim adını verdiler ve orada RAB’be kurban sundular.r_F RAB’bin meleği sözlerini bitirince bütün İsrail halkı hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.!F Onun için şimdi, ‘Bu halkları önünüzden kovmayacağım; onlar böğrünüzde diken, ilahları da size tuzak olacak’ diyorum.”%F Dedim ki, ‘Bu topraklarda yaşayanlarla antlaşma yapmayın; sunaklarını yıkın.’ Ama sözümü dinlemediniz. Bunu neden yaptınız?u gF RAB’bin meleği Gilgal’dan Bokim’e gitti ve İsrailliler’e şöyle dedi: “Sizi Mısır’dan çıkarıp atalarınıza söz verdiğim toprağa getirdim. ‘Sizinle yaptığım antlaşmayı hiçbir zaman bozmayacağım’ dedim.Z 1F$ Amorlular’ın sınırı Akrep Geçidi’nden Sela’ya ve ötesine uzanıyordu.4 eF# Amorlular Heres Dağı’nda, Ayalon’da ve Şaalvim’de kalmakta kararlıydılar. Yusuf’un torunları güçlenince onları angaryasına çalıştırmaya başladılar.` =F" Amorlular Danoğulları’nı ovaya inmekten alıkoyarak dağlık bölgelerde tuttular. 7F! Naftali Beytşemeş ve Beytanat halkını kovmadı. Buraların halkı olan Kenanlılar’la birlikte yaşayıp onları angaryasına çalıştırdı.R !F Bu topraklardaki Kenanlılar’ı kovmayıp onlarla birlikte yaşadılar.y  oF Aşeroğulları’na gelince, onlar da Akko, Sayda, Ahlav, Akziv, Helba, Afek ve Rehov halklarını kovmadılar.  F Zevulun da Kitron ve Nahalol halklarını kovmadı. İsrailliler arasında yaşayan bu Kenanlılar angarya işler yaptılar.  %F Efrayimoğulları Gezer’de yaşayan Kenanlılar’ı buradan sürmediler. Kenanlılar Gezer’de İsrailliler’in arasında yaşadılar.~  yF İsrailliler Kenan halkını tümüyle kovmadılar; ama zamanla güçlenince onları angaryasına çalıştırdılar.3  cF Manaşşeoğulları Beytşean, Taanak, Dor, Yivleam, Megiddo ve bunların çevre köylerindeki halkı kovmadı. Çünkü Kenanlılar bu topraklarda kalmakta kararlıydı.m WF Adam Hitit topraklarına göç ederek Luz adında bir kent kurdu; kent bugün de bu adla anılıyor.u gF Kentin girişini gösteren adamla ailesini serbest bıraktılar, kent halkını ise kılıçtan geçirdiler.R !F Eski adı Luz olan Beytel Kenti hakkında bilgi toplamak için gönderdikleri casuslar kentten çıkan bir adam gördüler. Ona, “Kentin girişini bize gösterirsen, sana iyi davranırız” dediler.R !F Eski adı Luz olan Beytel Kenti hakkında bilgi toplamak için gönderdikleri casuslar kentten çıkan bir adam gördüler. Ona, “Kentin girişini bize gösterirsen, sana iyi davranırız” dediler.a ?F Yusuf’un soyundan gelenler Beytel’in üzerine yürüdüler. RAB onlarla birlikteydi.7 kF Bununla birlikte Benyaminoğulları Yeruşalim’de yaşayan Yevuslular’ı kovmadılar. Yevuslular bugün de Yeruşalim’de Benyaminoğulları’yla birlikte yaşıyorlar.v iF Musa’nın sözü uyarınca Hevron’u Kalev’e verdiler. Kalev de Anak’ın üç torununu oradan sürdü.B F RAB Yahudaoğulları’yla birlikteydi. Yahudaoğulları dağlık bölgeyi ele geçirdilerse de ovada yaşayan halkı kovamadılar. Çünkü bunların demirden savaş arabaları vardı.p ]F Yahudaoğulları Gazze’yi, Aşkelon’u, Ekron’u ve bunlara bağlı toprakları da ele geçirdiler.W +F Bundan sonra Yahudaoğulları, kardeşleri Şimonoğulları’yla birlikte gidip Sefat Kenti’nde oturan Kenanlılar’ı yenilgiye uğrattılar. Kenti tümüyle yıktılar ve oraya Horma adını verdiler.>~ yF Musa’nın kayınbabasının torunları olan Kenliler, Yahudaoğulları’yla birlikte Hurma Kenti’nden ayrılıp Arat’ın güneyindeki Yahuda Çölü’nde yaşamaya gittiler.<} uF Kız, “Bana bir armağan ver” dedi, “Madem Negev’deki toprakları bana verdin, su kaynaklarını da ver.” Böylece Kalev yukarı ve aşağı su kaynaklarını ona verdi.!| ?F Kız Otniel’in yanına varınca, onu babasından bir tarla istemeye zorladı. Kalev, eşeğinden inen kızına, “Bir isteğin mi var?” diye sordu.{ F Kenti Kalev’in küçük kardeşi Kenaz’ın oğlu Otniel ele geçirdi. Bunun üzerine Kalev kızı Aksa’yı ona eş olarak verdi.vz iF Kalev, “Kiryat-Sefer halkını yenip orayı ele geçirene kızım Aksa’yı eş olarak vereceğim” dedi.Yy /F Oradan eski adı Kiryat-Sefer olan Devir Kenti halkının üzerine yürüdüler.x )F Eski adı Kiryat-Arba olan Hevron’da yaşayan Kenanlılar’ın üzerine yürüyerek Şeşay, Ahiman ve Talmay’ı yenilgiye uğrattılar.|w uF Sonra dağlık bölgede, Negev’de ve Şefela’da yaşayan Kenanlılar’la savaşmak üzere güneye yöneldiler.xv mF Yahudaoğulları Yeruşalim’e saldırıp kenti aldılar; halkı kılıçtan geçirerek kenti ateşe verdiler.u 9F O zaman Adoni-Bezek şöyle dedi: “Elleriyle ayaklarının başparmakları kesilmiş yetmiş kral, soframdan düşen kırıntıları toplayıp yerdi. Tanrı bana onlara yaptıklarımın karşılığını veriyor.” Adoni-Bezek’i Yeruşalim’e götürdüler; orada öldü.yt oF Adoni-Bezek kaçtı, ama peşine düşüp onu yakaladılar; elleriyle ayaklarının başparmaklarını kestiler.{s sF Adoni-Bezek’le orada karşılaşıp savaşa tutuştular, Kenanlılar’la Perizliler’i yenilgiye uğrattılar.r /F Yahudaoğulları saldırıya geçti. RAB Kenanlılar’la Perizliler’i ellerine teslim etti. Bezek’te onlardan on bin kişiyi öldürdüler.!q ?F Yahudaoğulları, kardeşleri Şimonoğulları’na, “Kenanlılar’la savaşmak için payımıza düşen bölgeye bizimle birlikte gelin” dediler, “Sonra biz de payınıza düşen bölgeye sizinle geliriz.” Böylece Şimonoğulları Yahudaoğulları’yla birlikte gitti.cp CF RAB, “Yahuda oymağı gidecek” dedi, “Kenan ülkesini onun eline teslim ediyorum.” o F İsrailliler, Yeşu’nun ölümünden sonra RAB’be, “Bizim için Kenanlılar’la savaşmaya ilk kim gidecek?” diye sordular.~nw<! Harun’un oğlu Elazar ölünce, onu Efrayim’in dağlık bölgesinde oğlu Pinehas’a verilen tepeye gömdüler.7mi< İsrailliler Mısır’dan çıkarken Yusuf’un kemiklerini de yanlarında getirmişlerdi. Bunları Yakup’un Şekem’deki tarlasına gömdüler. Yakup bu tarlayı Şekem’in babası Hamor’un torunlarından yüz parça gümüşe satın almıştı. Burası Yusuf soyundan gelenlerin mülkü oldu..lW< Yeşu yaşadıkça ve Yeşu’dan sonra yaşayan ve RAB’bin İsrail için yaptığı her şeyi bilen ileri gelenler durdukça İsrail halkı RAB’be kulluk etti.k-< Onu Efrayim’in dağlık bölgesindeki Gaaş Dağı’nın kuzeyine, kendi mülkünün sınırları içinde kalan Timnat-Serah’a gömdüler.Rj< RAB’bin kulu Nun oğlu Yeşu bir süre sonra yüz on yaşında öldü.Ki< Bundan sonra Yeşu halkı mülk aldıkları topraklara gönderdi.Yh-< Ardından bütün halka, “İşte taş bize tanık olsun” dedi, “Çünkü RAB’bin bize söylediği bütün sözleri işitti. Tanrınız’ı inkâr ederseniz bu taş size karşı tanıklık edecek.”8gk< Bunları Tanrı’nın Yasa Kitabı’na da geçirdi. Sonra büyük bir taş alıp oraya, RAB’bin Tapınağı’nın yanındaki yabanıl fıstık ağacının altına dikti.ofY< Yeşu o gün Şekem’de halk adına bir antlaşma yaptı. Onlar için kurallar ve ilkeler belirledi.meU< Halk, “Tanrımız RAB’be kulluk edip O’nun sözünü dinleyeceğiz” diye karşılık verdi.d< Yeşu, “Öyleyse şimdi aranızdaki yabancı ilahları atın. Yüreğinizi İsrail’in Tanrısı RAB’be verin” dedi.c#< O zaman Yeşu halka, “Kulluk etmek üzere RAB’bi seçtiğinize siz kendiniz tanıksınız” dedi. “Evet, biz tanığız” dediler.Ob< Halk, “Hayır! RAB’be kulluk edeceğiz” diye karşılık verdi.'aI< RAB’bi bırakıp yabancı ilahlara kulluk ederseniz, RAB daha önce size iyilik etmişken, bu kez size karşı döner, sizi felakete uğratıp yok eder.”B`< Yeşu, “Ama sizler RAB’be kulluk edemeyeceksiniz” dedi, “Çünkü O kutsal bir Tanrı’dır, kıskanç bir Tanrı’dır. Günahlarınızı, suçlarınızı bağışlamayacak._3< RAB bu ülkede yaşayan bütün ulusları, yani Amorlular’ı önümüzden kovdu. Biz de O’na kulluk edeceğiz. Çünkü Tanrımız O’dur.”y^m< “Çünkü bizi ve atalarımızı Mısır’da kölelikten kurtarıp oradan çıkaran, gözümüzün önünde o büyük mucizeleri yaratan, bütün yolculuğumuz ve uluslar arasından geçişimiz boyunca bizi koruyan Tanrımız RAB’dir.p][< Halk, “RAB’bi bırakıp başka ilahlara kulluk etmek bizden uzak olsun!” diye karşılık verdi,%\E< İçinizden RAB’be kulluk etmek gelmiyorsa, atalarınızın Fırat Irmağı’nın ötesinde kulluk ettikleri ilahlara mı, yoksa topraklarında yaşadığınız Amorlular’ın ilahlarına mı kulluk edeceksiniz, bugün karar verin. Ben ve ev halkım RAB’be kulluk edeceğiz.”o[Y< Yeşu, “Bunun için RAB’den korkun, içtenlik ve bağlılıkla O’na kulluk edin” diye devam etti, “Atalarınızın Fırat Irmağı’nın ötesinde ve Mısır’da kulluk ettikleri ilahları atın, RAB’be kulluk edin.,ZS< Böylece, emek vermediğiniz toprakları, kurmadığınız kentleri size verdim. Buralarda yaşıyor, dikmediğiniz bağlardan, zeytinliklerden yiyorsunuz.’ ”Y}< Önden gönderdiğim eşekarısı Amorlu iki kralı önünüzden kovdu. Bu işi kılıcınız ya da yayınız yapmadı.=Xu< Sonra Şeria Irmağı’nı geçip Eriha’ya geldiniz. Size karşı savaşan Erihalılar’ı, Amor, Periz, Kenan, Hitit, Girgaş, Hiv ve Yevus halklarını elinize teslim ettim.zWo< Ama ben Balam’ı dinlemeyi reddettim. O da sizi tekrar tekrar kutsadı; böylece sizi onun elinden kurtardım."V?< Moav Kralı Sippor oğlu Balak, İsrail’e karşı savaşmaya hazırlandığında, haber gönderip Beor oğlu Balam’ı size lanet etmeye çağırdı.fUG< Sonra sizi Şeria Irmağı’nın ötesinde yaşayan Amorlular’ın topraklarına götürdüm. Size karşı savaştıklarında onları elinize teslim ettim. Topraklarını yurt edindiniz. Onları önünüzden yok ettim.sTa< Atalarınız bana yakarınca, onlarla Mısırlılar’ın arasına karanlık çöktürdüm. Mısırlılar’ı deniz sularıyla örttüm. Mısır’da yaptıklarımı gözlerinizle gördünüz. “ ‘Uzun zaman çölde yaşadınız.:So< Evet, atalarınızı Mısır’dan çıkardım; gelip denize dayandılar. Mısırlılar savaş arabalarıyla, atlılarıyla atalarınızı Kamış Denizi’ne dek kovaladılar."R?< Ardından Musa ile Harun’u Mısır’a gönderdim. Orada yaptıklarımla Mısırlılar’ı felakete uğrattım; sonra sizi Mısır’dan çıkardım.)QM< İshak’a da Yakup ve Esav’ı verdim. Esav’a mülk edinmesi için Seir dağlık bölgesini bağışladım. Yakup’la oğulları ise Mısır’a gittiler."P?< Ama ben atanız İbrahim’i ırmağın öte yakasından alıp bütün Kenan topraklarında dolaştırdım; soyunu çoğalttım, ona İshak’ı verdim.O< Yeşu bütün halka, “İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor” diye söze başladı, “ ‘İbrahim’in ve Nahor’un babası Terah ve öbür atalarınız eski çağlarda Fırat Irmağı’nın ötesinde yaşar, başka ilahlara kulluk ederlerdi._N ;< Yeşu İsrail oymaklarının tümünü Şekem’de topladıktan sonra, İsrail’in ileri gelenlerini, boy başlarını, hakimlerini, görevlilerini yanına çağırdı. Hepsi gelip Tanrı’nın önünde durdular.rM_< Tanrınız RAB’bin size buyurduğu antlaşmayı bozarsanız, gidip başka ilahlara kulluk eder, taparsanız, RAB’bin öfkesi size karşı alevlenecek; RAB’bin size verdiği bu güzel ülkeden çabucak yok olup gideceksiniz.”fLG< Tanrınız RAB’bin size verdiği sözlerin tümü nasıl gerçekleştiyse, Tanrınız RAB verdiği bu güzel topraklardan sizi yok edene dek sözünü ettiği bütün kötülükleri de öylece başınıza getirecektir.Ky< “İşte her insan gibi ben de bu dünyadan göçüp gitmek üzereyim. Bütün varlığınızla ve yüreğinizle biliyorsunuz ki, Tanrınız RAB’bin size verdiği sözlerden hiçbiri boş çıkmadı; hepsi gerçekleşti, boş çıkan olmadı.J< iyi bilin ki, Tanrınız RAB bu ulusları artık önünüzden sürmeyecek. Ve sizler Tanrınız RAB’bin size verdiği bu güzel topraklardan yok oluncaya dek bu uluslar sizin için tuzak, kapan, sırtınızda kırbaç, gözlerinizde diken olacaklar.&IG< Çünkü O’na sırt çevirir, sağ kalıp aranızda yaşayan bu uluslarla birlik olur, onlara kız verip onlardan kız alır, onlarla oturup kalkarsanız,CH< Bunun için Tanrınız RAB’bi sevmeye çok dikkat edin.oGY< Biriniz bin kişiyi kovalayacak. Çünkü Tanrınız RAB, size söylediği gibi, yerinize savaşacak.xFk< Çünkü RAB büyük ve güçlü ulusları önünüzden sürdü. Bugüne dek hiçbiri önünüzde tutunamadı.YE-< Bugüne dek yaptığınız gibi, Tanrınız RAB’be sımsıkı bağlı kalın.'DI< Aranızda kalan uluslarla hiçbir ilişkiniz olmasın; ilahlarının adını anmayın; kimseye onların adıyla ant içirmeyin; onlara kulluk edip tapmayın.C/< Musa’nın Yasa Kitabı’nda yazılı olan her şeyi korumak ve yerine getirmek için çok güçlü olun. Yazılanlardan sağa sola sapmayın.'BI< Tanrınız RAB bu ulusları önünüzden püskürtüp sürecektir. Tanrınız RAB’bin size söz verdiği gibi, onların topraklarını mülk edineceksiniz.MA< İşte Şeria Irmağı’ndan gün batısındaki Akdeniz’e dek yok ettiğim bütün bu uluslarla birlikte, geri kalan ulusların topraklarını da kurayla oymaklarınıza mülk olarak böldüm.@3< “Tanrınız RAB’bin sizin yararınıza bütün bu uluslara neler yaptığını gördünüz. Çünkü sizin için savaşan Tanrınız RAB’di.)?M< Bu nedenle ileri gelenleri, boy başlarını, hakimleri, görevlileri, bütün İsrail halkını topladı. Onlara, “Kocadım, yaşım hayli ilerledi” dedi,+> S< RAB İsrail’i çevresindeki bütün düşmanlarından kurtarıp esenliğe kavuşturdu. Aradan uzun zaman geçmişti. Yeşu kocamış, yaşı hayli ilerlemişti. =;<" Rubenliler’le Gadlılar, “Bu sunak RAB’bin Tanrı olduğuna sizinle bizim aramızda tanıktır” diyerek sunağa “Tanık” adını verdiler.g<I<! Anlatılanlardan hoşnut kalan İsrailliler Tanrı’ya övgüler sundular. Rubenliler’le Gadlılar’ın yaşadıkları toprakların üzerine yürüyüp savaşmaktan ve orayı yakıp yıkmaktan bir daha söz etmediler.J;< Kâhin Elazar’ın oğlu Pinehas ve önderler, Rubenliler’le Gadlılar’ın bulunduğu Gilat topraklarından Kenan topraklarına, İsrailliler’in yanına dönüp olan biteni anlattılar. :< Bunun üzerine Kâhin Elazar’ın oğlu Pinehas, Rubenliler’le Gadlılar’a ve Manaşşeliler’e, “Şimdi RAB’bin aramızda olduğunu biliyoruz” dedi, “Çünkü O’na ihanet etmediniz. Böylece İsrailliler’i O’nun elinden kurtardınız.”H9 < Kâhin Pinehas ve onunla birlikte olan topluluk önderleri, yani İsrail’in boy başları, Rubenliler’le Gadlılar’ın ve Manaşşeliler’in söylediklerini duyunca hoşnut kaldılar.s8a< RAB’be isyan etmek, bugün RAB’bi izlemekten vazgeçmek, yakmalık sunu, tahıl sunusu ya da kurban sunmak için Tanrımız RAB’bin sunağından, tapınağının önündeki sunaktan başka bir sunak yapmak bizden uzak olsun.”47c< Şöyle düşündük: İlerde bize ya da gelecek kuşaklarımıza böyle bir şey diyecek olurlarsa, biz de, ‘Atalarımızın RAB için yaptığı sunağın örneğine bakın’ deriz. ‘Yakmalık sunu ya da kurban sunmak için değildir bu. Sizinle bizim aramızdaki birliğin tanığıdır.’S6!< yalnız sizinle bizim aramızda ve bizden sonra gelecek kuşaklar arasında bir tanık olması için yaptık. Böylece RAB’bin Tapınağı’nda yakmalık sunularla, kurbanlarla ve esenlik sunularıyla RAB’be tapınacağız. Oğullarınız da ilerde bizim oğullarımıza, ‘RAB’de hiçbir payınız yok’ diyemeyecekler.j5O< Bu nedenle, kendimize bir sunak yapalım dedik. Yakmalık sunu ya da kurban sunmak için değil,S4!< Ey Rubenliler ve Gadlılar, RAB Şeria Irmağı’nı sizinle bizim aramızda sınır yaptı. Sizin RAB’de hiçbir payınız yoktur’ diyebilir, oğullarımızı RAB’be tapmaktan alıkoyabilirler. 3 < Bunu yaparken kaygımız şuydu: Oğullarınız ilerde bizim oğullarımıza, ‘İsrail’in Tanrısı RAB ile ne ilginiz var?25< Eğer sunağı, RAB’bi izlemekten vazgeçip yakmalık sunular ve tahıl ya da esenlik sunuları sunmak için yaptıysak, RAB bizden hesap sorsun.a1=< “Tanrıların Tanrısı RAB, tanrıların Tanrısı RAB her şeyi biliyor; İsrail de bilecek. Eğer yaptığımızı, RAB’be isyan etmek ya da O’na ihanet etmek için yaptıysak, ya RAB, bugün bizi esirgeme!}0u< Rubenliler’le Gadlılar ve Manaşşe oymağının yarısı, İsrail boy başlarına şöyle karşılık verdiler:Q/< Zerah oğlu Akan RAB’be adanan ganimete ihanet ettiğinde, bütün İsrail topluluğu RAB’bin öfkesine uğramadı mı? Akan’ın günahı yalnız kendisini ölüme götürmekle kalmadı!’ ”}.u< Eğer size ait olan topraklar murdarsa, RAB’bin Tapınağı’nın bulunduğu RAB’be ait topraklara gelip aramızda mülk edinin. Kendinize, Tanrımız RAB’bin sunağından başka bir sunak yaparak RAB’be ve bize karşı isyan etmeyin.-)< Bugün RAB’bi izlemekten vaz mı geçiyorsunuz? Eğer bugün RAB’be isyan ederseniz, O da yarın bütün İsrail topluluğuna öfkelenir.#,A< Peor’un günahı bize yetmedi mi? RAB’bin topluluğu onun yüzünden felakete uğradı. Bugüne dek kendimizi bu günahtan temizleyebilmiş değiliz.W+)< “RAB’bin topluluğu, ‘Bugün kendinize bir sunak yaparak RAB’be başkaldırdınız, O’nu izlemekten vazgeçtiniz’ diyor, ‘İsrail’in Tanrısı’na karşı bu hainliği nasıl yaparsınız? *< Gilat topraklarına, Rubenliler’le Gadlılar’a ve Manaşşe oymağının yarısına gelen temsilciler şunları bildirdiler:*)O< İsrail’in her oymağından birer temsilci olmak üzere on oymak önderini de onunla birlikte gönderdiler. Bunların her biri bir İsrail boyunun başıydı.*(O< Ardından İsrailliler Kâhin Elazar’ın oğlu Pinehas’ı Gilat bölgesine, Rubenliler’le Gadlılar’a ve Manaşşe oymağının yarısına gönderdiler.Y'-< duyan İsrail topluluğu, onlara karşı savaşmak üzere Şilo’da toplandı.7&i< Rubenliler’le Gadlılar ve Manaşşe oymağının yarısının Kenan sınırında, Şeria Irmağı kıyısında, İsrailliler’e ait topraklarda bir sunak yaptıklarınıM%< Rubenliler’le Gadlılar ve Manaşşe oymağının yarısı, Şeria Irmağı’nın Kenan topraklarında kalan kesimine varınca, ırmak kıyısında büyük ve gösterişli bir sunak yaptılar.>$w< Böylece Rubenliler’le Gadlılar ve Manaşşe oymağının yarısı, Kenan topraklarındaki Şilo’dan, İsrailliler’in yanından ayrıldılar; RAB’bin buyruğu uyarınca, Musa aracılığıyla yurt edindikleri Gilat topraklarına –kendi mülkleri olan topraklara– dönmek üzere yola çıktılar.[#1< “Evlerinize büyük servetle, çok sayıda hayvanla, altın, gümüş, tunç, demir ve çok miktarda giysiyle dönün” dedi, “Düşmanlarınızdan elde ettiğiniz ganimeti kardeşlerinizle paylaşın.”u"e< Musa Manaşşe oymağının yarısına Başan’da toprak vermişti. Yeşu da oymağın öbür yarısına Şeria Irmağı’nın batısında, öbür kardeşleri arasında toprak vermişti. Bu oymakları kutsayıp evlerine gönderirken,K!< Sonra onları kutsayıp yolcu etti. Onlar da evlerine döndüler. 1< RAB’bin kulu Musa’nın size verdiği buyrukları ve Kutsal Yasa’yı yerine getirmeye çok dikkat edin. Tanrınız RAB’bi sevin, tümüyle gösterdiği yolda yürüyün, buyruklarını yerine getirin, O’na bağlı kalın, O’na candan ve yürekten hizmet edin.”q]< Görüyorsunuz, Tanrınız RAB, kardeşlerinize söylediği gibi, onları rahata kavuşturdu. Şimdi kalkın, RAB’bin kulu Musa’nın, Şeria Irmağı’nın ötesinde size mülk olarak verdiği topraklardaki evlerinize dönün.)< Bugüne dek, bunca zaman kardeşlerinizi yalnız bırakmadınız; Tanrınız RAB’bin sizi yükümlü saydığı buyruğu yerine getirdiniz.!< Onlara, “RAB’bin kulu Musa’nın size buyurduğu her şeyi yaptınız” dedi, “Benim bütün buyruklarımı da yerine getirdiniz.d E< Bundan sonra Yeşu, Ruben ve Gad oymaklarıyla Manaşşe oymağının yarısını topladı.fG<- RAB’bin İsrail halkına verdiği sözlerden hiçbiri boş çıkmadı; hepsi yerine geldi.1]<, RAB atalarına ant içtiği gibi, onları her yönden rahata erdirdi. Düşmanlarından hiçbiri onların önünde tutunamadı. RAB hepsini onların eline teslim etti.9<+ Böylece RAB atalarına vermeye ant içtiği bütün ülkeyi İsrailliler’e vermiş oldu. İsrailliler de ülkeyi mülk edinip buraya yerleştiler.T#<* Bu kentlerin hepsinin çevresinde otlakları vardı. Otlaksız kent yoktu. <) İsrailliler’in toprakları içinde olup otlaklarıyla birlikte Levililer’e verilen kentlerin toplamı kırk sekizi buluyordu. <( Boy sayısına göre Merarioğulları’na, yani Levili boyların geri kalanlarına kurayla verilen kentlerin sayısı on ikiydi.M<' Gad oymağından alınan ve kazayla adam öldürenler için sığınak kent seçilen Gilat’taki Ramot, Mahanayim, Heşbon ve Yazer olmak üzere otlaklarıyla birlikte toplam dört kent verildi.M<& Gad oymağından alınan ve kazayla adam öldürenler için sığınak kent seçilen Gilat’taki Ramot, Mahanayim, Heşbon ve Yazer olmak üzere otlaklarıyla birlikte toplam dört kent verildi.tc<% Ruben oymağından alınan Beser, Yahsa, Kedemot ve Mefaat olmak üzere otlaklarıyla birlikte dört kent;tc<$ Ruben oymağından alınan Beser, Yahsa, Kedemot ve Mefaat olmak üzere otlaklarıyla birlikte dört kent;Q<# Dimna ve Nahalal olmak üzere otlaklarıyla birlikte toplam dört kent;mU<" Merarioğulları boylarına, geri kalan Levililer’e, Zevulun oymağından alınan Yokneam, Karta,y<! Boy sayısına göre Gerşonoğulları’na otlaklarıyla birlikte verilen kentlerin toplam sayısı on üçü buldu.8k< Naftali oymağından alınan ve kazayla adam öldürenler için sığınak kent seçilen Celile’deki Kedeş, Hammot-Dor, Kartan ve otlakları olmak üzere toplam üç kent.s a< Aşer oymağından alınan Mişal, Avdon, Helkat ve Rehov olmak üzere otlaklarıyla birlikte dört kent;s a< Aşer oymağından alınan Mişal, Avdon, Helkat ve Rehov olmak üzere otlaklarıyla birlikte dört kent;~ w< İssakar oymağından alınan Kişyon, Daverat, Yarmut ve Eyn-Gannim olmak üzere otlaklarıyla birlikte dört kent; ~U}||a{{:zyyxgwvvfuttssIsrqqUppnoo.nn]mm&llk;jiihhfggff"eedccb~aa1``:_^^^6]o\\.[DZYY XAWWPVUUZTSSSR=QPPOfNMM>LLK[JJIHHG>FrEDCCKBAA@@?Y>=><;;M:988p7754332:100m//.--I,,R+**@))"(m'&&@%$$b#""#!!!, !B8=/maah z  % j2Gz W)F 2 Bundan sonra Avimelek Teves üzerine yürüdü, kenti kuşatıp ele geçirdi..WF 1 Böylece hepsi birer dal kesip Avimelek’i izledi. Dalları kalenin dibinde yığıp ateşe verdiler. Şekem Kulesi’ndeki bin kadar kadın, erkek yanarak öldü.kQF 0 yanındaki halkla birlikte Salmon Dağı’na çıktı. Eline bir balta alıp ağaçtan bir dal kesti, dalı omuzuna atarak yanındakilere, “Ne yaptığımı gördünüz” dedi, “Çabuk olun, siz de benim gibi yapın.”LF / Onların Şekem Kulesi’nde toplandığını haber alan Avimelek,kQF . Şekem Kulesi’ndeki halk olup biteni duyunca, El-Berit Tapınağı’nın kalesine sığındı.%F - Avimelek gün boyu kente karşı savaştı; kenti ele geçirdikten sonra halkını kılıçtan geçirdi. Kenti yıkıp üstüne tuz serpti.9F , Sonra yanındaki bölükle hızla ilerleyerek kentin giriş kapısına dayandı. Öbür iki bölükse tarlalardakilere saldırıp onları öldürdü. F + Adamlarını üç bölüğe ayırıp kırda pusuya yattı. Halkın kentten çıktığını görünce saldırıp onları öldürdü.b ?F * Savaşın ertesi günü Avimelek Şekemliler’in tarlalarına gittiklerini haber aldı. F ) Avimelek Aruma’da kaldı. Zevul ise Gaal’ı ve kardeşlerini Şekem’den kovdu, kentte yaşamalarına izin vermedi. F ( Ama tutunamayıp kaçmaya başladı. Avimelek ardına düştü. Kentin giriş kapısına dek çok sayıda ölü yerde yatıyordu.O F ' Şekem halkına öncülük eden Gaal, Avimelek’le savaşa tutuştu.B F & Bunun üzerine Zevul, “ ‘Avimelek kim ki, ona hizmet edelim’ diye övünen sen değil miydin?” dedi, “Küçümsediğin halk bu değil mi? Haydi şimdi git, onlarla savaş!” F % Ama Gaal ısrar etti: “Bak, topraklarımızın ortasında ilerleyenler var. Bir kısmı da Falcılar Meşesi yolundan geliyor.”7iF $ Gelenleri gören Gaal, Zevul’a, “Dağların tepesinden inip gelenlere bak!” dedi. Zevul, “Adam sandığın aslında dağların gölgesidir” diye karşılık verdi.}uF # Ebet oğlu Gaal çıkıp kentin giriş kapısında durunca, Avimelek’le yanındakiler pusu yerinden fırladılar.r_F " Böylece Avimelek’le adamları gece kalkıp dört bölük halinde Şekem yakınında pusuya yattılar.~wF ! Sabah güneş doğar doğmaz kalk, kenti bas. Gaal ile adamları sana saldırdığında onlara yapacağını yap.”;sF Gel, adamlarınla birlikte gece kırda pusuya yat.1]F  Avimelek’e gizlice gönderdiği ulaklar aracılığıyla şöyle dedi: “Ebet oğlu Gaal ve kardeşleri Şekem’e geldiler. Kenti sana karşı ayaklandırıyorlar.]5F  Kentin yöneticisi olan Zevul, Ebet oğlu Gaal’ın sözlerini duyunca öfkelendi. F  Keşke bu halkı ben yönetseydim! Avimelek’i uzaklaştırır ve, ‘Ordunu güçlendir de öyle ortaya çık!’ derdim.”+F  Ebet oğlu Gaal kalkıp şöyle dedi: “Avimelek kim ki, biz Şekem halkı ona hizmet edelim? Yerubbaal’ın oğlu değil mi o? Zevul da onun yardımcısı değil mi? Şekemliler’in babası Hamor’un soyundan gelenlere hizmet edin. Neden Avimelek’e hizmet edelim?N~F  Bağlara çıkıp üzümleri topladıktan, ezip şarap yaptıktan sonra bir şenlik düzenlediler. İlahlarının tapınağına gittiler; orada yiyip içerken Avimelek’e lanetler yağdırdılar.i}MF  Ebet oğlu Gaal kardeşleriyle birlikte gelip Şekem’e yerleşti. Şekem halkı ona güvendi. | F  Şekem halkı dağ başlarında Avimelek’e pusu kurdu. Oradan geçen herkesi soyuyorlardı. Bu durum Avimelek’e bildirildi.|{sF  Tanrı bunu Avimelek’i Yerubbaal’ın yetmiş oğluna yapılan zorbalığın aynısına uğratmak, kardeşlerini öldüren Avimelek’ten ve onu bu kırıma isteklendiren Şekem halkından akıttıkları kanın öcünü almak için yaptı.nzWF  Sonra Tanrı Avimelek’le Şekem halkını birbirine düşürdü; halk Avimelek’e başkaldırdı.1y_F  Avimelek İsrail’i üç yıl yönetti.dxCF  Ardından Yotam kardeşi Avimelek’ten korktuğu için kaçtı, gidip Beer’e yerleşti.>wwF  Ama öyle değilse, dilerim, Avimelek ateş olsun, Şekem ve Beytmillo halkını yakıp kül etsin. Ya da Şekem ve Beytmillo halkı ateş olsun, Avimelek’i yakıp kül etsin.”v!F  Eğer bugün Yerubbaal’la ailesine içten ve dürüst davrandığınıza inanıyorsanız, Avimelek’le sevinin, o da sizinle sevinsin!Uu%F  Ama bugün siz babamın ailesine karşı ayaklandınız, yetmiş oğlunu bir taşın üzerinde kesip öldürdünüz. Cariyesinden doğan Avimelek kardeşiniz olduğu için onu Şekem’e kral yaptınız.uteF  Oysa babam sizi Midyanlılar’ın elinden kurtarmak için canını tehlikeye atarak sizin için savaştı.>swF  “Şimdi siz Avimelek’i kral yapmakla içten ve dürüst davrandığınızı mı sanıyorsunuz? Yerubbaal’la ailesine iyilik mi ettiniz? Ona hak ettiği gibi mi davrandınız? rF  “Karaçalı, ‘Eğer gerçekten beni kendinize kral meshetmek istiyorsanız, gelin gölgeme sığının’ diye karşılık verdi, ‘Eğer sığınmazsanız, karaçalıdan çıkan ateş Lübnan’ın bütün sedir ağaçlarını yakıp kül edecektir.’QqF  “Sonunda ağaçlar karaçalıya, ‘Gel sen kralımız ol’ dediler.pF Asma, ‘İlahlarla insanlara zevk veren yeni şarabımı bırakıp ağaçlar üzerinde sallanmaya mı gideyim?’ dedi.OoF “Sonra ağaçlar asmaya, ‘Gel sen bizim kralımız ol’ dediler. nF “İncir ağacı, ‘Tatlılığımı ve güzel meyvemi bırakıp ağaçlar üzerinde sallanmaya mı gideyim?’ diye yanıtladı.[m1F “Bunun üzerine ağaçlar incir ağacına, ‘Gel sen kralımız ol’ dediler..lWF “Zeytin ağacı, ‘İlahları ve insanları onurlandırmak için kullanılan yağımı bırakıp ağaçlar üzerinde sallanmaya mı gideyim?’ diye yanıtladı.kyF  Bir gün ağaçlar kendilerine bir kral meshetmek istediler; zeytin ağacına gidip, ‘Gel kralımız ol’ dediler.?jyF  Olup biteni Yotam’a bildirdiklerinde Yotam Gerizim Dağı’nın tepesine çıkıp yüksek sesle halka şöyle dedi: “Ey Şekem halkı, beni dinleyin, Tanrı da sizi dinleyecek.i9F  Şekem ve Beytmillo halkları toplanarak hep birlikte Şekem’de dikili taş meşesinin olduğu yere gittiler; Avimelek’i orada kral ilan ettiler._h9F  Sonra Ofra’ya, babasının evine dönüp kardeşlerini, Yerubbaal’ın yetmiş oğlunu bir taşın üzerinde kesip öldürdü. Yalnız Yerubbaal’ın küçük oğlu Yotam kaçıp gizlendiği için sağ kaldı.g!F  Ona Baal-Berit Tapınağı’ndan yetmiş parça gümüş verdiler. Avimelek bu parayla kiraladığı belalı serserileri peşine taktı.f5F  Dayıları Avimelek’in söylediklerini Şekem halkına ilettiler. Halkın yüreği Avimelek’ten yanaydı. “O bizim kardeşimizdir” dediler.leSF  “Şekem halkına şunu duyurun: ‘Sizin için hangisi daha iyi? Gidyon’un yetmiş oğlu tarafından yönetilmek mi, yoksa bir kişi tarafından yönetilmek mi?’ Unutmayın ki ben sizinle aynı etten, aynı kandanım.”d 'F Yerubbaal’ın oğlu Avimelek, dayılarının bulunduğu Şekem Kenti’ne giderek onlara ve annesinin boyundan gelen herkese şöyle dedi:qc]F# İsrail’e büyük iyilikler yapan Yerubbaal’ın –Gidyon’un– ev halkına vefasızlık ettiler.hbKF" kendilerini çevrelerindeki düşmanlarının elinden kurtaran Tanrıları RAB’bi unuttular.~awF! Gidyon ölünce İsrailliler yine RAB’be vefasızlık ettiler. Baallar’a taptılar. Baal-Berit’i ilah edinerek`F Yoaş oğlu Gidyon iyice yaşlanıp öldü. Aviezerliler’e ait Ofra Kenti’nde, babası Yoaş’ın mezarına gömüldü.d_CF Ayrıca Şekem’de bir cariyesi vardı. Bundan da bir oğlu oldu, adını Avimelek koydu.=^wF Çok sayıda kadınla evlendi ve yetmiş oğlu oldu.M]F Yoaş oğlu Yerubbaal dönüp kendi evinde yaşamını sürdürdü.\ F İsrailliler’e yenilen Midyanlılar bir daha toparlanamadılar. Ülke Gidyon zamanında kırk yıl barış içinde yaşadı.W[)F Gidyon bu altından bir efod yaparak onu kendi kenti olan Ofra’ya yerleştirdi. Bütün İsrailliler bu put yüzünden RAB’be vefasızlık ettiler. Böylece efod Gidyon ile ailesi için bir tuzak oldu.TZ#F Hilaller, kolyeler, Midyan krallarının giydiği mor giysiler ve develerin boyunlarından alınan zincirler dışında, Gidyon’un aldığı altın küpelerin ağırlığı bin yedi yüz şekel tuttu.YF İsrailliler, “Seve seve veririz” diyerek yere bir üstlük serdiler. Herkes ele geçirdiği küpeleri üstlüğün üzerine attı.DXF Sonra, “Yalnız sizden bir dileğim var” diye sözünü sürdürdü, “Ele geçirdiğiniz ganimetin içindeki küpeleri bana verin.” –İsmaililer altın küpeler takarlardı.–~WwF Ama Gidyon, “Ben size önderlik etmem, oğlum da etmez” diye karşılık verdi, “Size RAB önderlik edecek.”V1F İsrailliler Gidyon’a, “Sen, oğlun ve torunun bize önderlik edin” dediler. “Çünkü bizi Midyanlılar’ın elinden sen kurtardın.”yUmF Bunun üzerine Zevah ile Salmunna Gidyon’a, “Sen öldür bizi” dediler, “Erkeğin işini ancak erkek yapar.” Böylece Gidyon varıp Zevah ile Salmunna’yı öldürdü. Develerinin boyunlarındaki hilal biçimi süsleri de aldı. TF Sonra büyük oğlu Yeter’e, “Haydi, öldür onları” dedi. Ne var ki, henüz genç olan Yeter korktu, kılıcını çekmedi.1S]F Gidyon, “Onlar kardeşlerimdi, öz annemin oğullarıydı” dedi, “Yaşayan RAB’bin adıyla ant içerim ki, onları sağ bıraksaydınız sizi öldürmezdim.”DRF Sonra Zevah ile Salmunna’ya, “Tavor’da öldürdükleriniz nasıl adamlardı?” diye sordu. “Tıpkı senin gibiydiler, hepsi kral oğullarına benziyordu” yanıtını verdiler.SQ!F Ardından Penuel Kulesi’ni yıkıp kent halkını kılıçtan geçirdi.|PsF Sonra kentin ileri gelenlerini topladı; Sukkot halkını çöl dikenleriyle, çalılarla döverek cezalandırdı.LOF Gidyon Sukkot’a gidip halka şöyle dedi: “ ‘Zevah ile Salmunna’yı tutsak aldın mı ki bitkin adamlarına ekmek verelim’ diyerek beni aşağıladınız. İşte Zevah ile Salmunna!”?NyF Yolda Sukkot’tan genç bir adamı yakalayıp sorguya çekti. Adam Sukkot önderleriyle ileri gelenlerinin adlarını, toplam yetmiş yedi kişinin adını yazıp Gidyon’a verdi.EMF Yoaş oğlu Gidyon Heres Geçidi yoluyla savaştan döndü.+LQF Zevah ile Salmunna kaçtıysa da Gidyon peşlerine düştü. Bu iki Midyan kralını, Zevah ile Salmunna’yı yakalayıp bütün ordularını bozguna uğrattı.K3F Gidyon Novah ve Yogboha’nın doğusundan, göçebelerin yolundan geçerek düşman ordugahına saldırdı. Adamlar hazırlıksız yakalandılar.JJF Zevah ile Salmunna doğulu halkların ordularından artakalan yaklaşık on beş bin kişilik bir orduyla birlikte Karkor’daydılar. Eli kılıç tutan yüz yirmi bin savaşçı ölmüştü.^I7F Gidyon onlara, “Esenlik içinde döndüğüm zaman bu kuleyi yıkacağım” dedi.H7F Gidyon oradan Penuel’e gitti ve oranın halkından da aynı şeyi istedi. Penuel halkı da Sukkot halkının verdiği yanıtın aynısını verdi./GYF Gidyon, “Öyle olsun!” diye karşılık verdi, “RAB Zevah ile Salmunna’yı elime teslim edince, bedenlerinizi çöl dikenleriyle, çalılarla yaracağım.”pF[F Sukkot önderleri, “Zevah ile Salmunna’yı tutsak aldın mı ki, orduna ekmek verelim?” dediler.9EmF Sukkot’a vardıklarında kent halkına, “Lütfen ardımdaki adamlara ekmek verin, bitkin haldeler” dedi, “Ben Midyan kralları Zevah ve Salmunna’yı kovalıyorum.”D-F Gidyon bitkin olmalarına karşın Midyanlılar’ı kovalamayı sürdüren üç yüz adamıyla Şeria Irmağı’na ulaşıp karşıya geçti.DCF Tanrı Midyan önderlerini, Orev’i ve Zeev’i elinize teslim etti. Sizin yaptıklarınıza kıyasla ben ne yapabildim ki?” Gidyon’un bu sözleri onların öfkesini yatıştırdı.^B7F Gidyon, “Sizin yaptığınızın yanında benim yaptığım ne ki?” diye karşılık verdi, “Efrayim’in bağbozumundan artakalan üzümler, Aviezer’in bütün bağbozumu ürününden daha iyi değil mi?2A aF Efrayimoğulları Gidyon’a, “Midyanlılar’la savaşmaya gittiğinde bizi çağırmadın; bize neden böyle davrandın?” diyerek onu sert bir dille eleştirdiler.1@]F Midyanlı iki önderi, Orev ile Zeev’i tutsak aldılar. Orev’i Orev Kayası’nda, Zeev’i ise Zeev’in üzüm sıkma çukurunda öldürerek Midyanlılar’ı kovalamaya devam ettiler. Orev’le Zeev’in kesik başlarını Şeria Irmağı’nın karşı yakasından Gidyon’a getirdiler.G? F Gidyon, Efrayim’in dağlık bölgesine gönderdiği ulaklar aracılığıyla, “İnip Midyanlılar’a saldırın” dedi, “Önlerini kesmek için Şeria Irmağı’nın Beytbara’ya kadar uzanan bölümünü tutun.” Efrayimoğulları Şeria Irmağı’nın Beytbara’ya kadarki bölümünü ele geçirdiler.w>iF Naftali, Aşer ve bütün Manaşşe’den çağrılan İsrailliler Midyanlılar’ı kovalamaya başladılar.X=+F Üç yüz boru birden çalınca RAB ordugahtakilerin hepsini kılıçla birbirlerine saldırttı. Midyan ordusu Serera’ya doğru, Beytşitta’ya, Tabbat yakınındaki Avel-Mehola sınırına dek kaçtı.w<iF Onlar ordugahın çevresinde dururken, ordugahtakilerin hepsi koşuşmaya, bağırıp kaçışmaya başladı.];5F Üç bölük de borularını çalıp testileri kırdı. Çalacakları boruları sağ ellerinde, çıralarıysa sol ellerinde tutuyorlardı. “Yaşasın RAB’bin ve Gidyon’un kılıcı!” diye bağırdılar.L:F Gidyon ile yanındaki yüz kişi gece yarısından az önce, nöbetçi değişiminden hemen sonra ordugahın yanına vardılar; borularını çalmaya başlayıp ellerindeki testileri kırdılar..9WF Ben ve yanımdakiler borularımızı çalınca, siz de ordugahın çevresinde durup borularınızı çalın ve, ‘RAB için ve Gidyon için!’ diye bağırın.”"8?F Onlara, “Gözünüz bende olsun” dedi, “Ben ne yaparsam siz de onu yapın. Ordugahın yanına vardığımda ne yaparsam siz de aynısını yapın.7!F Sonra üç yüz adamını üç bölüğe ayırdı. Hepsine borular, boş testiler ve testilerin içinde yakılmak üzere çıralar verdi.06[F Gidyon düşü ve yorumunu duyunca Tanrı’ya tapındı. İsrail ordugahına döndü ve adamlarına, “Kalkın! RAB Midyan ordugahını elinize teslim etti” dedi.N5F Adamın arkadaşı şöyle karşılık verdi: “Bu, İsrailli Yoaş oğlu Gidyon’un kılıcından başka bir şey değildir. Tanrı Midyan’ı ve bütün ordugahı onun eline teslim edecek.”E4F Gidyon ordugahın yanına vardığında, adamlardan biri arkadaşına gördüğü düşü anlatıyordu. “Bir düş gördüm” diyordu, “Arpa unundan yapılmış bir somun ekmek, Midyan ordugahına doğru yuvarlanarak çadıra kadar geldi, çadıra çarpıp onu devirdi, altüst etti. Çadır yerle bir oldu.”(3KF Midyanlılar, Amalekliler ve öbür doğulu halklar çekirge sürüsü gibi vadiye yayılmışlardı. Kıyıların kumu kadar çok, sayısız develeri vardı.62gF Midyanlılar’ın söylediklerine kulak kabart. O zaman ordugahlarına saldırmaya cesaret bulursun.” Böylece Gidyon uşağı Pura ile ordugahın yanına kadar sokuldu.U1%F Ordugaha yalnız gitmekten korkuyorsan, uşağın Pura’yı da yanına al.w0iF RAB aynı gece Gidyon’a, “Kalk, ordugaha saldır” dedi, “Çünkü orayı senin eline teslim ediyorum.y/mF Gidyon yalnız üç yüz kişiyi alıkoyarak geri kalan İsrailliler’i çadırlarına gönderdi. Bu üç yüz kişi, gidenlerin kumanyalarıyla borularını da aldılar. Midyanlılar’ın ordugahı Gidyon’un aşağısında, vadideydi.9.mF RAB Gidyon’a, “Sizi diliyle su içen üç yüz kişinin eliyle kurtaracağım” dedi, “Midyanlılar’ı senin eline teslim edeceğim. Öbürleri yerlerine dönsün.”&-GF Ellerini ağızlarına götürerek dilleriyle su içenlerin sayısı üç yüzü buldu. Geri kalanların hepsi su içmek için dizleri üzerine çöktüler.8,kF Gidyon halkı suyun başına götürdü. RAB Gidyon’a, “Köpek gibi diliyle su içenleri bir yana, su içmek için dizleri üzerine çökenleri öbür yana ayır” dedi.+yF RAB Gidyon’a, “Adamların sayısı hâlâ fazla” dedi, “Kalanları suyun başına götür, onları orada senin için sınayayım. ‘Bu seninle gidecek’ dediğim adam seninle gidecek; ‘Bu seninle gitmeyecek’ dediğim gitmeyecek.”:*oF Şimdi halka şunu söyle: ‘Korkudan titreyen dönsün, Gilat Dağı’ndan geri gitsin.’ ” Bunun üzerine halktan yirmi iki bin kişi döndü, on bin kişi orada kaldı.H) F RAB Gidyon’a şöyle dedi: “Yanında fazla adam var; Midyan’ı onların eline teslim etmem. Yoksa İsrailliler, ‘Kendi gücümüzle kurtulduk’ diyerek bana karşı övünebilirler.R( !F Yerubbaal –Gidyon– ile yanındaki halk erkenden kalkıp Harot Pınarı’nın başında ordugah kurdular. Midyanlılar’ın ordugahıysa onların kuzeyinde, More Tepesi’nin yanındaki vadideydi.u'eF( Tanrı o gece Gidyon’un dediğini yaptı. Yapağı kuru kaldı, toprağın her yanıysa çiyle kaplandı.o&YF' Bunun üzerine Gidyon Tanrı’ya şöyle seslendi: “Bana kızma, bir istekte daha bulunmak istiyorum. Yapağıyla bir deneme daha yapmama izin ver. Lütfen bu kez yalnızca yapağı kuru kalsın, topraksa çiyle ıslansın.”%F& Ve öyle oldu. Ertesi gün erkenden kalkan Gidyon yapağıyı alıp sıktı. Yapağıdan bir tas dolusu çiy süzüldü.L$F% çiy yalnızca harman yerine koyduğum yün yapağının üzerine düşsün, topraksa kuru kalsın. Böylece, söylediğin gibi İsrail’i benim aracılığımla kurtaracağını bileceğim.”#F$ Gidyon Tanrı’ya şöyle seslendi: “Söz verdiğin gibi İsrail’i benim aracılığımla kurtaracağın doğruysa,7"iF# Gidyon bütün Manaşşe’ye ulaklar göndererek oranın halkını da topladı. Aşer, Zevulun ve Naftali’ye de ulaklar gönderdi. Onlar da onu karşılamaya çıktılar.!{F" RAB’bin Ruhu Gidyon’u yönlendirmeye başladı. Gidyon borusunu çalınca Aviezerliler onun çevresinde toplandı. ;F! Bu arada Midyanlılar, Amalekliler ve öbür doğulu halklar birleşerek Şeria Irmağı’nı geçtiler, gidip Yizreel Vadisi’nde ordugah kurdular.F O gün Yoaş, “Baal kendini savunsun, yıkılan sunak onun sunağıdır” diyerek Gidyon’a Yerubbaal adını verdi.p[F Yoaş çevresindeki öfkeli kalabalığa, “Baal’ı savunmak size mi düştü?” dedi, “Siz mi onu kurtaracaksınız? Onu savunan şafak sökmeden ölecek. Baal tanrıysa, bırakın kendini savunsun. Yıkılan sunak onun!”*OF Bunun üzerine Yoaş’a, “Oğlunu dışarı çıkar” dediler, “Ölmesi gerek. Çünkü Baal’ın sunağını yıktı, yanındaki Aşera putunu kesti.”7F Birbirlerine, “Bu işi kim yaptı?” diye sordular. Araştırıp soruşturduktan sonra, bu işi Yoaş oğlu Gidyon’un yaptığını anladılar.CF Sabah erkenden kalkan kent halkı, Baal’a ait sunağın yıkıldığını, yanındaki Aşera putunun kesildiğini, ikinci boğanın yeni yapılan sunak üzerinde sunulduğunu gördü.CF Gidyon adamlarından onunu yanına alarak RAB’bin kendisine buyurduklarını yerine getirdi. Ne var ki, ailesinden ve kent halkından korktuğu için bunu gündüz yerine gece yaptı.#AF Tanrın RAB için bu höyüğün üstünde uygun bir sunak yap. İkinci boğayı al, keseceğin Aşera putunun odunlarıyla yakmalık sunu olarak sun.”NF Aynı gece RAB, Gidyon’a, “Babanın boğasını, yedi yaşındaki ikinci boğayı al” dedi, “Sonra babanın Baal için yaptırdığı sunağı yık. Sunağın yanındaki Aşera putunu kes.-F Gidyon orada RAB için bir sunak yaptı. Sunağa “Yahve şalom ” adını verdi. Sunak bugün de Aviezerliler’in Ofra Kenti’nde duruyor.H F RAB ona, “Sana esenlik olsun. Korkma, ölmeyeceksin” dedi. F Gidyon, gördüğü kişinin RAB’bin meleği olduğunu anlayınca, “Eyvah, Egemen RAB! Meleğinin yüzünü gördüm” dedi.PF RAB’bin meleği elindeki değneğin ucuyla ete ve mayasız pidelere dokununca kayadan ateş fışkırdı. Ateş eti ve mayasız pideleri yakıp kül etti. Sonra RAB’bin meleği gözden kayboldu.F Tanrı’nın meleği, “Eti ve mayasız pideleri al, şu kayanın üzerine koy. Et suyunu ise dök” dedi. Gidyon söyleneni yaptı.>wF Gidyon eve gidip bir oğlak kesti, bir efa undan mayasız pide yaptı. Eti sepete, et suyunu tencereye koydu; bunları getirip yabanıl fıstık ağacının altında meleğe sundu.1F “Lütfen gelip sana adağımı sununcaya, önüne koyuncaya dek buradan ayrılma.” RAB, “Sen dönünceye dek kalırım” diye yanıtladı.p[F Gidyon, “Benden hoşnutsan, benimle konuşanın sen olduğuna dair bana bir belirti göster” dedi,{qF RAB, “Ben seninle olacağım” dedi, “Midyanlılar’ı tek bir adamı yener gibi bozguna uğratacaksın.”G F Gidyon, “Ey Efendim, ben İsrail’i nasıl kurtarabilirim?” diye karşılık verdi, “Ait olduğum boy Manaşşe oymağının en zayıf boyudur. Ben de ailemin en genç adamıyım.” F RAB Gidyon’a dönüp, “Kendi gücünle git, İsrail’i Midyanlılar’ın elinden kurtar” dedi, “Seni ben gönderiyorum.”B F Gidyon, “Ey Efendim, eğer RAB bizimleyse bütün bunlar neden başımıza geldi?” diye karşılık verdi, “Atalarımız RAB’bin bizi Mısır’dan çıkardığını söylemediler mi? Bize anlattıkları RAB’bin bütün o harikaları nerede? RAB bizi terk etti, Midyanlılar’ın eline teslim etti.”] 5F RAB’bin meleği ona görünerek, “Ey yiğit savaşçı, RAB seninledir” dedi.f GF RAB’bin meleği gelip Aviezerli Yoaş’ın Ofra Kenti’ndeki yabanıl fıstık ağacının altında oturdu. Yoaş’ın oğlu Gidyon, buğdayı Midyanlılar’dan kurtarmak için üzüm sıkma çukurunda dövüyordu. 3F Size dedim ki, Ben Tanrınız RAB’bim. Topraklarında yaşadığınız Amorlular’ın ilahlarına tapmayın. Ama sözümü dinlemediniz.’ ”5F Mısırlılar’ın elinden, size baskı yapanların hepsinin elinden sizi ben kurtardım. Onları önünüzden kovdum, topraklarını size verdim.CF RAB onlara bir peygamber gönderdi. Peygamber onlara şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Sizi Mısır’dan ben çıkardım, köle olduğunuz ülkeden ben getirdim.G F İsrailliler Midyanlılar’dan ötürü RAB’be yakarınca,p[F Midyanlılar İsrail’i öyle yoksul düşürdüler ki, İsrailliler RAB’be yakarmaya başladılar.6gF Hayvanları ve çadırlarıyla birlikte çekirge sürüsü gibi gelirlerdi. Adamları, develeri saymak olanaksızdı. Yakıp yıkmak amacıyla toprakları işgal ederlerdi.  F ordugah kurarlardı. Gazze’ye dek ekinleri yok eder, koyun, sığır, eşek gibi geçim kaynağı olan her şeyi alırlardı.gIF Ekin ektikleri vakit, Midyanlılar, Amalekliler ve öbür doğulu halklar topraklarına girip  F Midyan boyunduruğu İsrailliler’e öyle ağır geldi ki, dağlarda kendilerine sığınaklar, mağaralar, kaleler yaptılar. F İsrailliler yine RAB’bin gözünde kötü olanı yaptılar. RAB de onları yedi yıl süreyle Midyanlılar’ın eline teslim etti.6gF Ya RAB, bütün düşmanların böyle yok olsun. Seni sevenlerse, Bütün gücüyle doğan güneş gibi olsunlar.” Bundan sonra ülke kırk yıl barış içinde yaşadı.~F ‘Ganimeti bulmuş, paylaşıyor olmalılar. Her yiğide bir ya da iki kız, Sisera’ya ganimet olarak rengarenk giysiler, Evet, işlemeli, rengarenk giysiler. Yağmacıların boyunları için İki yanı işlemeli renkli giysiler, Hepsi ganimet.’G} F Bilge kadınlar onu yanıtladılar. O da şöyle düşündü:.|WF Sisera’nın annesi parmaklıkların ardından, Pencereden bakıp feryat etti: ‘Oğlumun savaş arabası Neden bu kadar gecikti, Nal sesleri neden duyulmuyor?’{#F Ayaklarının dibine çöktü, Yere serildi Sisera. Düşüp yığıldı Yael’in ayakları dibine, Yığıldığı yerde cansız kaldı.#zAF Sol eline çadır kazığını, Sağ eline işçi tokmağını aldı. Vurdu, Sisera’nın başını ezdi. Şakağına çaktı kazığı, deldi geçirdi.^y7F Sisera su istedi, Yael ona süt verdi. Soylulara yaraşır bir çanakla ayran sundu.#xAF Kenliler’den Hever’in karısı Yael Kadınlar arasında alabildiğine kutsansın. Çadırlarda yaşayan kadınlar arasında Alabildiğine kutsansın.?wyF RAB’bin meleği, ‘Meroz Kenti’ni lanetleyin’ dedi, ‘Halkına lanetler yağdırın. Çünkü RAB’bin yardımına, Zorbalara karşı RAB’bin yardımına koşmadılar.’^v7F O zaman atlar dörtnala koştu. Güçlü atların toynakları Yerde izler bıraktı.vugF Kişon Irmağı, o eski ırmak, Süpürüp götürdü onları. Yürü, ey ruhum, üzerlerine güçle yürü!~twF Yıldızlar göklerden savaşa katıldı. Göğü bir baştan öbür başa geçerken, Sisera’ya karşı savaştı.s/F Taanak’ta ve Megiddo sularının kıyısında Krallar gelip savaştılar. Kenan kralları da savaştı. Ancak ne gümüş ne ganimet aldılar.[r1F Ama Zevulun ve Naftali halkları Tehlikeye attılar canlarını savaş alanında.*qOF Gilatlılar Şeria Irmağı’nın ötesinde kaldı, Dan oymağıysa gemilerde oyalandı. Aşer oymağı deniz kıyısında dinlendi, Koylarda yan gelip oturdu.&pGF Sürülerine kaval çalan çobanları Dinlemek için neden ağıllarda kaldılar? Evet, Ruben oymağının bölükleri Büyük bir kararsızlık içindeydi.Ho F Debora’yla birlikteydi İssakar’ın beyleri. Evet, İssakaroğulları da Barak’ın ardından Hızla ovaya indi. Ama Ruben oymağının bölükleri Büyük bir kararsızlık içindeydi.9nmF Amalek kökünden olanlar Efrayim’den geldi, Benyaminliler de seni izleyenlerin arasındaydı. Yöneticiler Makir’den, Başbuğ asasını taşıyanlar Zevulun’dan geldi._m9F Geriye kalanlar soyluların yanına geldi, RAB’bin halkı yiğitleriyle bana geldi.uleF Uyan, uyan Debora, uyan uyan! Söyle, ezgiler söyle! Ey Avinoam oğlu Barak, Kalk, götür tutsaklarını.;kqF Kuyu başındaki kalabalıklar RAB’bin zaferlerini, İsrail savaşçılarının zaferlerini anlatıyorlar. Ardından RAB’bin halkı kent kapılarına Akın etmeye başladı.Yj-F Ey semerleri pahalı boz eşeklere binenler, Ey yoldan yaya gidenler, dinleyin!ri_F Yüreğim İsrail’i yönetenlerle Ve halkın arasındaki gönüllülerledir. RAB’be övgüler sunun!h%F Yeni ilahlar seçtikleri zaman Savaş kentin kapılarına dayandı. İsrail’deki kırk bin askerin elinde Ne kalkan ne de mızrak vardı.#gAF Bomboştu İsrail’in köyleri, Ben İsrail’de ana olarak ortaya çıkıncaya dek, Ben Debora ortaya çıkıncaya dek İsrail’in köyleri bomboştu.xfkF Anat oğlu Şamgar zamanında, Yael zamanında kervanların ardı kesildi. Yolcular sapa yollardan gider oldu.ieMF Sina Dağı’nda olan RAB’bin, İsrail’in Tanrısı RAB’bin önünde Dağlar sarsıldı. d;F Seir’den çıktığında, ya RAB, Edom kırlarından geçtiğinde, Yer sarsıldı, göklerden yağmur boşandı, Evet, bulutlar yağmur yağdırdı.cF Dinleyin, ey krallar! Ey yönetenler, kulak verin! RAB’be ezgiler söyleyip İsrail’in Tanrısı RAB’bi ilahilerle öveceğim.rb_F “İsrail’in önderleri başı çekince, Halk gönüllü olarak savaşınca RAB’be övgüler sunun.Fa F Debora ile Avinoam oğlu Barak o gün şu ezgiyi söylediler:``;F Giderek güçlenen İsrailliler sonunda Kenanlı kral Yavin’i ortadan kaldırdılar.f_GF Böylece Tanrı o gün Kenanlı kral Yavin’i İsrailliler’in önünde bozguna uğrattı.P^F Yael Sisera’yı kovalayan Barak’ı karşılamaya çıktı. “Gel, aradığın adamı sana göstereyim” dedi. Barak kadını izledi ve şakağına kazık çakılmış Sisera’yı ölü buldu.s]aF Hever’in karısı Yael eline bir çadır kazığı ile tokmak aldı. Yorgunluktan derin bir uykuya dalmış olan Sisera’ya sessizce yaklaşarak kazığı şakağına dayadı ve yere saplanıncaya dek çaktı. Sisera hemen öldü.\F Sisera kadına, “Çadırın kapısında dur” dedi, “Biri gelir de çadırda kimse var mı diye sorarsa, yok de.”[F Sisera, “Susadım, lütfen biraz su ver de içeyim” dedi. Yael süt tulumunu açıp ona içirdikten sonra üzerini yine örttü.0Z[F Yael Sisera’yı karşılamaya çıktı. Ona, “Korkma, efendim, gel çadırıma sığın” dedi. Çadırına sığınan Sisera’nın üzerine bir yorgan örttü.7YiF Yaya olarak kaçan Sisera ise Kenliler’den Hever’in karısı Yael’in çadırına sığındı. Çünkü Hasor Kralı Yavin’le Kenliler’den Hever’in arası iyiydi.$XCF Barak savaş arabalarını ve orduyu Haroşet-Goyim’e kadar kovaladı. Sisera’nın bütün ordusu kılıçtan geçirildi, tek kişi bile kurtulamadı.>WwF RAB, Sisera’yı, savaş arabalarını sürenleri ve ordusunu Barak’ın önünde şaşkına çevirerek bozguna uğrattı. Sisera savaş arabasından indi ve yaya olarak kaçtı.iVMF Debora Barak’a, “Haydi kalk! Çünkü RAB’bin Sisera’yı senin eline teslim ettiği gün bugündür” dedi, “RAB senin önünden gidiyor.” Bunun üzerine Barak ardında on bin kişiyle Tavor Dağı’ndan indi.yUmF dokuz yüz demir arabasını ve yanındaki halkı Haroşet-Goyim’den çıkarıp Kişon Vadisi’nde topladı.ST!F Avinoam oğlu Barak’ın Tavor Dağı’na çıktığını duyan Sisera,MSF Kenliler’den Hever, Musa’nın kayınbiraderi Hovav’ın torunlarından, yani Kenliler’den ayrılmış, çadırını Kedeş yakınında Saanannim’deki meşe ağacının yanına kurmuştu.RF Barak Zevulun ve Naftali oğullarını Kedeş’te topladı. Ardında on bin kişi vardı. Debora da onunla birlikte gitti.}QuF Debora, “Seninle gelmesine gelirim, ama böyle bir yol tuttuğun için onurlandırılmayacaksın” dedi, “Çünkü RAB Sisera’yı bir kadının eline teslim etmiş olacak.” Böylece Debora kalkıp Barak’la birlikte Kedeş’e gitti.gPIF Barak Debora’ya, “Eğer benimle gelirsen giderim” dedi, “Benimle gelmezsen gitmem.”/OYF “RAB, ‘Kral Yavin’in ordu komutanı Sisera’yı, savaş arabalarını ve ordusunu Kişon Vadisi’ne, senin yanına çekip eline teslim edeceğim’ diyor.”tNcF Debora bir gün adam gönderip Avinoam oğlu Barak’ı Kedeş-Naftali’den çağırttı. Ona, “İsrail’in Tanrısı RAB, yanına Naftali ve Zevulunoğulları’ndan on bin kişi alıp Tavor Dağı’na gitmeni buyuruyor” dedi, c~}}U||D{i{zzyy xwwvuuYtt{t ssrgqqpp:oonn/mmlakjjj2ihggfPeddYccbSaa,``_m^^#]n\[[_ZZYXX$WOVUNT SSWRRtRQQgPP`OOKNN[MxLKKJZII'HH1GG5FbEExDD>:=~=;1110//F..i-,a++*))('&&&3%@$W#""?!!: PKP,[Wt;8^ R w " r 'uu%U*[7F Adamlar, “Haydi, onlara saldıralım” dediler, “Ülkeyi gördük, toprağı çok güzel. Ne duruyorsunuz? Gecikmeden gidip ülkeyi sahiplenin.ZF Sonra adamlar Sora ve Eştaol’a, soydaşlarının yanına döndüler. Soydaşları, “Ne öğrendiniz?” diye sordular.'YIF Böylece beş adam yola çıkıp Layiş’e vardılar. Kent halkının Saydalılar gibi kaygıdan uzak, esenlik ve güvenlik içinde yaşadığını gördüler. Yörede onlara egemen olan, baskı yapan kimse yoktu. Saydalılar’dan uzaktaydılar, başka kimseyle de ilişkileri yoktu.[X1F Kâhin, “Esenlikle gidin, Tanrı yolculuğunuzu onaylıyor” diye yanıtladı.oWYF Adamlar, “Lütfen Tanrı’ya danış, bu yolculuğumuz başarılı olacak mı, bilelim” dediler. V F Levili Mika’nın kendisi için yaptıklarını anlattı. “Bana verdiği ücrete karşılık ona kâhinlik ediyorum” dedi.?UyF Mika’nın evinin yanındayken genç Levili’nin sesini tanıdılar. Eve yaklaşarak ona, “Seni buraya kim getirdi? Burada ne yapıyorsun? Burada ne işin var?” diye sordular.:ToF Böylece kendi boylarından, Sora ve Eştaol kentlerinden beş cesur savaşçıyı toprakları araştırıp bilgi toplamak üzere yola çıkardılar. Onlara, “Gidin, toprakları araştırın” dediler. Adamlar Efrayim’in dağlık bölgesinde bulunan Mika’nın evine gelip geceyi orada geçirdiler.>S yF O dönemde İsrail’de kral yoktu ve Dan oymağından olanlar yerleşecek yer arıyorlardı. Çünkü İsrail oymakları arasında kendilerine düşen payı henüz almamışlardı.pR[F Mika, “Şimdi biliyorum ki, RAB bana iyi davranacak” dedi, “Çünkü bir Levili kâhinim var.”{F Halk Şimşon’u görünce kendi ilahlarını övmeye başladı. “İlahımız ülkemizi yakıp yıkan, Birçoğumuzu öldüren Düşmanımızı elimize teslim etti” diyorlardı.9=mF Filist beyleri ilahları Dagon’un onuruna çok sayıda kurban kesip eğlenmek için toplandılar. “İlahımız, düşmanımız Şimşon’u elimize teslim etti” dediler.E<F Bu arada Şimşon’un kesilen saçları uzamaya başladı.;)F Filistliler onu yakalayıp gözlerini oydular. Gazze’ye götürüp tunç zincirlerle bağladılar, cezaevinde değirmen taşına koştular.>:wF Delila, “Şimşon, Filistliler geldi!” dedi. Şimşon uyandı ve, “Her zamanki gibi kalkıp silkinirim” diye düşündü. RAB’bin kendisinden ayrıldığını bilmiyordu.]95F Delila Şimşon’u dizleri üzerinde uyuttuktan sonra adamlardan birini çağırtıp başındaki yedi örgüyü kestirdi. Sonra alay ederek onu dürtüklemeye başladı. Çünkü Şimşon gücünü yitirmişti.8}F Delila Şimşon’un gerçeği söylediğini anlayınca haber gönderip Filist beylerini çağırttı. “Bir kez daha gelin” dedi, “Şimşon bana gerçeği söyledi.” Kadının yanına gelen Filist beyleri gümüşü de birlikte getirdiler.d7CF yüreğini kadına tümüyle açtı. “Başıma hiç ustura değmedi” dedi, “Çünkü ben ana rahmindeyken Tanrı’ya adanmışım. Tıraş olursam gücümü yitiririm. Sıradan bir adam gibi güçsüz olurum.”q6]F Bu sözlerle Şimşon’u sıkıştırıp günlerce başını ağrıttı. Sonunda Şimşon dayanamayıp>5wF Delila, “Bana güvenmiyorsan nasıl olur da, ‘Seni seviyorum’ diyorsun?” dedi, “Üç kezdir beni kandırıyorsun, üstün gücünün nereden geldiğini söylemiyorsun.” 4F Şimşon uyurken Delila onun başındaki yedi örgüyü dokuma tezgahındaki kumaşla birlikte dokuyup kazıkla burdu. Sonra, “Şimşon, Filistliler geldi!” dedi. Şimşon uykusundan uyandı, saçını tezgah kazığından ve kumaştan çekip kurtardı. 3;F Delila ona, “Şimdiye kadar beni hep kandırdın, bana yalan söyledin” dedi, “Söyle bana, seni neyle bağlamalı?” Şimşon, “Başımdaki yedi örgüyü dokuma tezgahındaki kumaşla birlikte dokuyup kazıkla burarsan sıradan bir adam gibi güçsüz olurum” dedi.w2iF Böylece Delila yeni urgan alıp Şimşon’u bağladı. Sonra, “Şimşon, Filistliler geldi!” dedi. Adamlar hâlâ bitişik odada pusu kurmuş bekliyorlardı. Şimşon urganları iplik koparır gibi koparıp kollarından sıyırdı.1 F Şimşon, “Beni hiç kullanılmamış yeni urganla sımsıkı bağlarlarsa sıradan bir adam gibi güçsüz olurum” dedi.w0iF Delila, “Beni kandırdın, bana yalan söyledin” dedi, “Lütfen söyle bana, seni neyle bağlamalı?”f/GF Adamları bitişik odada pusuya yatmıştı. Delila, “Şimşon, Filistliler geldi!” dedi. Şimşon sırımları ateş değdiğinde dağılıveren kendir lifleri gibi koparıp attı. Gücünün sırrını vermemişti..F Bunun üzerine Filist beyleri Delila’ya kurumamış yedi taze sırım getirdiler. Delila bunlarla Şimşon’u bağladı.y-mF Şimşon, “Beni kurumamış yedi taze sırımla bağlarlarsa sıradan bir adam gibi güçsüz olurum” dedi.$,CF Bunun üzerine Delila Şimşon’a, “Lütfen, söyle bana, bu üstün gücü nereden alıyorsun?” diye sordu, “Seni bağlayıp yenmek olası mı?”+F Filist beyleri kadına gelip, “Şimşon’un üstün gücünün kaynağı nedir, onu kandırıp öğrenmeye bak” dediler, “Böylece belki onu bağlar, etkisiz hale getirip yenebiliriz. Her birimiz sana bin yüzer parça gümüş vereceğiz.”f*GF Bir süre sonra Şimşon Sorek Vadisi’nde yaşayan Delila adında bir kadına aşık oldu.e)EF Şimşon gece yarısına dek yattı. Gece yarısı kalktı, kent kapısının iki kanadıyla iki direğini tutup sürgüyle birlikte yerlerinden söktü. Hepsini omuzlayıp Hevron’un karşısındaki tepeye çıkardı.o(YF Gazzeliler’e, “Şimşon buraya geldi” diye haber verilince çevreyi kuşattılar. Bütün gece kentin kapısında pusuya yattılar. “Gün ağarınca onu öldürürüz” diyerek gece boyunca yerlerinden kımıldamadılar.Z' 1F Şimşon bir gün Gazze’ye gitti. Orada gördüğü bir fahişenin evine girdi.i&MF Şimşon Filistliler’in egemenliği sırasında İsrailliler’e yirmi yıl önderlik yaptı.Y%-F Bunun üzerine Tanrı Lehi’deki çukuru yardı. Çukurdan su fışkırdı. Şimşon suyu içince canlanıp güçlendi. Suyun çıktığı yere Eyn-Hakkore adını verdi. Pınar bugün de Lehi’de duruyor.@${F Şimşon ölesiye susamıştı. RAB’be şöyle yakardı: “Kulunun eliyle büyük bir kurtuluş sağladın. Ama şimdi susuzluktan ölüp sünnetsizlerin eline mi düşeceğim?”c#AF Bunları söyledikten sonra çene kemiğini elinden attı. Oraya Ramat-Lehi adı verildi."#F Sonra şöyle dedi: “Bir eşeğin çene kemiğiyle, İki eşek yığını yaptım, Eşeğin çene kemiğiyle bin kişiyi öldürdüm.”i!MF Şimşon yeni ölmüş bir eşeğin çene kemiğini eline alıp bununla bin kişiyi öldürdü.w iF Şimşon Lehi’ye yaklaşınca, Filistliler bağırarak ona yöneldiler. RAB’bin Ruhu büyük bir güçle Şimşon’un üzerine indi. Şimşon’un kollarını saran urganlar yanan keten gibi dağıldı, elindeki bağlar çözüldü.KF Onlar da, “Olur, ama seni sıkıca bağlayıp onlara teslim edeceğiz” dediler, “Söz veriyoruz, seni öldürmeyeceğiz.” Sonra onu iki yeni urganla bağlayıp mağaradan çıkardılar. F “Seni yakalayıp Filistliler’e teslim etmek için geldik” dediler. Şimşon, “Beni öldürmeyeceğinize ant için” dedi.(KF Yahudalılar’dan üç bin kişi, Etam Kayalığı’ndaki mağaraya giderek Şimşon’a, “Filistliler’in bize egemen olduklarını bilmiyor musun? Nedir bu bize yaptığın?” dediler. Şimşon, “Onlar bana ne yaptılarsa ben de onlara öyle yaptım” diye karşılık verdi.X+F Yahudalılar, “Neden bizimle savaşmaya geldiniz?” diye sorunca, Filistliler, “Şimşon’u yakalamaya geldik, bize yaptığının aynısını ona yapmak için buradayız” diye karşılık verdiler.Y-F Filistliler de gidip Yahuda’da ordugah kurdular, Lehi yöresine yayıldılar.~wF Onlara acımasızca saldırarak çoğunu öldürdü, sonra Etam Kayalığı’na çekilip bir mağaraya sığındı._9F Şimşon onlara, “Madem böyle yaptınız, sizden öcümü almadan duramam” dedi.cAF Filistliler, “Bunu kim yaptı?” dediler, “Yapsa yapsa, Timnalı’nın damadı Şimşon yapmıştır. Çünkü Timnalı karısını elinden alıp sağdıcına verdi.” Sonra gidip kadınla babasını yaktılar.7F Çıraları tutuşturup çakalları Filistliler’in ekinlerinin arasına salıverdi. Böylece demetleri, ekinleri, bağları, zeytinlikleri yaktı.+QF Kıra çıkıp üç yüz çakal yakaladı. Sonra çakalları çifter çifter kuyruk kuyruğa bağladı. Kuyruklarının arasına da birer çıra sıkıştırdı.[1F Şimşon, “Bu kez Filistliler’e kötülük etsem de buna hakkım var” dedi.A}F “Ondan gerçekten nefret ettiğini sanıyordum” dedi, “Bu nedenle onu senin sağdıcına verdim. Küçük kızkardeşi ondan daha güzel değil mi? Ablasının yerine onu al.”U 'F Bir süre sonra, buğday biçimi sırasında Şimşon bir oğlak alıp karısını ziyarete gitti. “Karımın odasına girmek istiyorum” dedi. Ama kızın babası Şimşon’un girmesine izin vermedi.PF Şimşon’un karısı ise Şimşon’a eşlik eden sağdıca verildi.^7F RAB’bin Ruhu üzerine inince güçlenen Şimşon Aşkelon’a gitti; otuz kişi vurup mallarını yağmaladı, giysilerini de bilmeceyi çözenlere verdi. Öfkeden kudurmuş bir halde babasının evine döndü.nWF Yedinci gün, gün batmadan kentli gençler Şimşon’a geldiler. “Baldan tatlı, Aslandan güçlü ne var?” dediler. Şimşon, “Düvemle çift sürmüş olmasaydınız, bilmecemi çözemezdiniz” diye karşılık verdi.NF Kadın şölen boyunca yedi gün ağlayıp durdu. Kadının sürekli sıkıştırması üzerine Şimşon yedinci gün bilmecenin yanıtını ona söyledi. Kadın da yanıtı soydaşlarına iletti.F Şimşon’un karısı ağlayarak ona, “Benden nefret ediyorsun” dedi, “Beni sevmiyorsun. Soydaşlarıma bir bilmece sordun, yanıtını bana söylemedin.” Şimşon karısına, “Bak” dedi, “Anneme babama bile söylemedim, sana mı söyleyeceğim?”` ;F Dördüncü gün gençler Şimşon’un karısına, “Kocanı kandır da bize bilmecenin yanıtını versin” dediler, “Yoksa, seni de babanın evini de yakarız. Bizi soymak için mi buraya çağırdınız?”} uF Şimşon, “Yiyenden yiyecek, Güçlüden tatlı çıktı” dedi. Üç gün geçtiyse de bilmeceyi çözemediler.< sF Ama bilmeceyi çözemezseniz, o zaman da siz bana otuz keten mintanla otuz takım üst giysi vereceksiniz.” Ona, “Seni dinliyoruz” dediler, “Söyle bakalım bilmeceni.”H  F Şimşon onlara, “Size bir bilmece sorayım” dedi, “Şölenin yedi günü içinde kesin yanıtı bulup bana bildirirseniz, size otuz keten mintan, otuz takım da üst giysi vereceğim.R F Filistliler onu görünce ona eşlik etmek üzere otuz genç getirdiler.oYF Babası kadını görmeye gidince, Şimşon da damat geleneğine uyarak orada bir şölen düzenledi.RF Kovandaki balı avuçlarına doldurdu, yiye yiye oradan uzaklaştı. Annesiyle babasının yanına varınca baldan onlara da verdi, onlar da yedi. Ama balı aslanın leşinden aldığını söylemedi.@{F Bir süre sonra kadınla evlenmek üzere yine Timna’ya giderken, aslanın leşini görmek için yoldan saptı. Bir arı sürüsünün aslanın leşini kovana çevirdiğini gördü.@}F Sonra gidip kadınla konuştu ve ondan çok hoşlandı.8kF Şimşon üzerine inen RAB’bin Ruhu’yla güçlendi ve aslanı bir oğlak parçalar gibi çıplak elle parçaladı. Ama yaptığını ne annesine ne de babasına bildirdi.4cF Böylece Şimşon annesi ve babasıyla Timna’ya doğru yola koyuldu. Timna bağlarına vardıklarında, genç bir aslan kükreyerek Şimşon’un karşısına çıktı.4cF Şimşon’un annesiyle babası bunu isteyenin RAB olduğunu anlamadılar. Çünkü RAB o sırada İsrailliler’e egemen olan Filistliler’e karşı fırsat kolluyordu. F Annesiyle babası, “Akrabalarının ya da halkımızın kızları arasında kimse yok mu ki, sünnetsiz Filistliler’den kız almaya kalkıyorsun?” diye karşılık verdiler. Ama Şimşon babasına, “Bana o kadını al, ondan hoşlanıyorum” dedi. F Geri dönünce annesiyle babasına, “Timna’da Filistli bir kadın gördüm” dedi, “Onu hemen bana eş olarak alın.”O F Şimşon bir gün Timna’ya gitti. Orada Filistli bir kadın gördü.s~aF  RAB’bin Ruhu Sora ile Eştaol arasında, Mahane-Dan’da bulunan Şimşon’u yönlendirmeye başladı.w}iF  Ve kadın bir erkek çocuk doğurdu. Adını Şimşon koydu. Çocuk büyüyüp gelişti. RAB de onu kutsadı.S|!F  Karısı, “RAB bizi öldürmek isteseydi, yakmalık sunuyu ve tahıl sunusunu kabul etmezdi” diye karşılık verdi, “Bütün bunları bize göstermezdi. Bugün söylediklerini de işitmezdik.”]{5F  Karısına, “Kesinlikle öleceğiz” dedi, “Çünkü Tanrı’yı gördük.”|zsF  RAB’bin meleği Manoah’la karısına bir daha görünmeyince, Manoah onun RAB’bin meleği olduğunu anladı.yF  RAB’bin meleği sunaktan yükselen alevle birlikte göğe yükseldi. Bunu gören Manoah’la karısı yüzüstü yere kapandılar.&xGF  Manoah bir oğlakla tahıl sunusunu aldı, bir kayanın üzerinde RAB’be sundu. O anda Manoah’la karısının gözü önünde şaşılacak şeyler oldu:^w7F  RAB’bin meleği, “Adımı niçin soruyorsun?” dedi, “Adım tanımlanamaz.”vF  RAB’bin meleğine, “Adın ne?” diye sordu, “Bilelim ki, söylediklerin yerine geldiğinde seni onurlandıralım.”OuF  RAB’bin meleği, “Beni alıkoysan da hazırlayacağın yemeği yemem” dedi, “Yakmalık bir sunu sunacaksan, RAB’be sunmalısın.” Manoah onun RAB’bin meleği olduğunu anlamamıştı.RtF  Manoah, “Seni alıkoymak, onuruna bir oğlak kesmek istiyoruz” dedi.#sAF  “Asmanın ürününden üretilen hiçbir şey yemesin, şarap ve içki içmesin. Murdar bir şey yemesin. Buyurduklarımın hepsini yerine getirsin.”orYF RAB’bin meleği, “Karın kendisine söylediğim her şeyden sakınsın” diye karşılık verdi,q{F Manoah, “Söylediklerin yerine geldiğinde, çocuğun yaşamı ve göreviyle ilgili yargı ne olacak?” diye sordu.#pAF Manoah kalkıp karısının ardısıra gitti. Adamın yanına varınca, “Karımla konuşan adam sen misin?” diye sordu. Adam, “Evet, benim” dedi.o F Kadın haber vermek için koşa koşa kocasına gitti. “İşte geçen gün yanıma gelen adam yine bana göründü!” dedi.#nAF Tanrı Manoah’ın yakarışını duydu. Kadın tarladayken Tanrı’nın meleği yine ona göründü. Ne var ki, Manoah karısının yanında değildi.5meF  Manoah RAB’be şöyle yakardı: “Ya Rab, gönderdiğin Tanrı adamının yine gelmesini, doğacak çocuk için ne yapmamız gerektiğini bize öğretmesini dilerim.”ilMF  Ama, ‘Gebe kalıp bir oğul doğuracaksın’ dedi, ‘Bundan böyle şarap ve içki içme, murdar bir şey yeme. Çünkü çocuk ana rahmine düştüğü andan öleceği güne dek Tanrı’nın adanmışı olacak.’ ”MkF  Kadın kocasına gidip, “Yanıma bir Tanrı adamı geldi” dedi, “Tanrı’nın meleğine benzer görkemli bir görünüşü vardı. Nereden geldiğini sormadım. Bana adını da söylemedi._j9F  Çünkü gebe kalıp bir oğul doğuracaksın. Onun başına ustura değmeyecek. Çünkü o daha rahmindeyken Tanrı’ya adanmış olacak. İsrail’i Filistliler’in elinden kurtarmaya başlayacak olan odur.”Xi+F  “Bundan böyle şarap ya da içki içmemeye dikkat et, murdar bir şey yeme.hF  RAB’bin meleği kadına görünerek, “Kısır olduğun, çocuk doğurmadığın halde gebe kalıp bir oğul doğuracaksın” dedi,ygmF  Dan oymağından Soralı bir adam vardı. Adı Manoah’tı. Karısı kısırdı ve hiç çocuğu olmamıştı.f 'F İsrailliler yine RAB’bin gözünde kötü olanı yaptılar. RAB de onları kırk yıl süreyle Filistliler’in boyunduruğuna terk etti.eF  Piratonlu Hillel oğlu Avdon ölünce Amalekliler’e ait dağlık bölgenin Efrayim yöresindeki Piraton’da gömüldü.|dsF  Avdon’un kırk oğlu, otuz torunu ve bunların bindiği yetmiş eşeği vardı. İsrail’i sekiz yıl yönetti.Sc!F Onun ardından İsrail’in başına Piratonlu Hillel oğlu Avdon geçti.AbF Ölünce Zevulun topraklarında, Ayalon’da gömüldü.pa[F Ondan sonra İsrail’in başına Zevulun oymağından Elon geçti. Elon İsrail’i on yıl yönetti.,`UF Ölünce Beytlehem’de gömüldü.0_[F İvsan’ın otuz oğlu, otuz kızı vardı. İvsan kızlarını başka boylara verdi, oğullarına da başka boylardan kızlar aldı. İsrail’i yedi yıl yönetti.F^F  Ondan sonra İsrail’in başına Beytlehemli İvsan geçti.j]OF  Gilatlı Yiftah İsrail’i altı yıl yönetti. Ölünce Gilat kentlerinden birinde gömüldü.=\uF  o zaman onlara, “ ‘Şibbolet’ deyin bakalım” derlerdi. Adamlar “Sibbolet” derdi. Çünkü “Şibbolet” sözcüğünü doğru söyleyemezlerdi. Bunun üzerine onları yakalayıp Şeria Irmağı’nın geçitlerinde öldürürlerdi. O gün Efrayimliler’den kırk iki bin kişi öldürüldü.E[F  Şeria Irmağı’nın Efrayim’e yol veren geçitlerini tutan Gilatlılar, geçmek isteyen Efrayimli kaçaklara, “Efrayimli misin?” diye sorarlardı. Adamlar, “Hayır” derlerse,4ZcF  Bundan sonra Yiftah Gilat erkeklerini toplayarak Efrayimoğulları’yla savaşa girdi. Gilatlılar Efrayimoğulları’na saldırdılar. Çünkü Efrayimoğulları onlara, “Ey Efrayim ve Manaşşe halkları arasında yaşayan Gilatlılar, siz Efrayim’den kaçan döneklersiniz!” demişlerdi.QYF  Beni kurtarmak istemediğinizi görünce canımı dişime takıp Ammonlular’a karşı harekete geçtim. Sonunda RAB onları elime teslim etti. Neden bugün benimle savaşmaya kalkışıyorsunuz?”8XkF  Yiftah, “Halkımla ben Ammonlular’a karşı amansız bir savaşa tutuşmuştuk” diye yanıtladı, “Sizi çağırdım, ama gelip beni onların elinden kurtarmadınız.;W sF Efrayimli erkekler toplanıp Safon’a geçtiler. Yiftah’a, “Ammonlular’la savaşmaya gittiğinde bizi neden çağırmadın?” dediler, “Seni de evini de yakacağız.”wViF ( İsrail kızları her yıl kırlara çıkıp Gilatlı Yiftah’ın kızı için dört gün yas tutar oldular.+UQF ' İki ay sonra babasının yanına döndü. Babası da içtiği andı yerine getirdi. Kıza erkek eli değmemişti. Bundan sonra İsrail’de bir gelenek oluştu.T!F & Babası, “Gidebilirsin” diyerek onu iki ay serbest bıraktı. Kız arkadaşlarıyla birlikte kırlara çıkıp erdenliğine ağladı.S/F % Sonra ekledi: “Yalnız bir dileğim var: Beni iki ay serbest bırak, gidip arkadaşlarımla kırlarda gezineyim, kızlığıma ağlayayım.”*ROF $ Kız, “Baba, RAB’be ant içtin” dedi, “Madem RAB düşmanların olan Ammonlular’dan senin öcünü aldı, ağzından ne çıktıysa bana öyle yap.”?QyF # Yiftah, kızını görünce giysilerini yırtarak, “Eyvahlar olsun, kızım!” dedi, “Beni perişan ettin, umarsız bıraktın! Çünkü RAB’be verdiğim sözden dönemem.”1P]F " Yiftah Mispa’ya, kendi evine döndüğünde, kızı tef çalıp dans ederek onu karşılamaya çıktı. Tek çocuğu oydu, ondan başka ne oğlu ne de kızı vardı.XO+F ! Yiftah, başta Avel-Keramim olmak üzere, Aroer’den Minnit’e kadar yirmi kenti yakıp yıkarak Ammonlular’a çok büyük kayıplar verdirdi. Böylece Ammonlular İsrailliler’in boyunduruğuna girdi.kNQF Yiftah bundan sonra Ammonlular’la savaşmaya gitti. RAB onları Yiftah’ın eline teslim etti.+MQF  onları yenip sağ salim döndüğümde beni karşılamak için evimin kapısından ilk çıkan, RAB’be adanacaktır. Onu yakmalık sunu olarak sunacağım.”jLOF  RAB’bin önünde ant içerek şöyle dedi: “Gerçekten Ammonlular’ı elime teslim edersen,K9F  RAB’bin Ruhu Yiftah’ın üzerine indi. Yiftah, Gilat ve Manaşşe’den geçti, Gilat’taki Mispa’dan geçerek Ammonlular’a doğru ilerledi.]J5F  Ne var ki Ammon Kralı, Yiftah’ın kendisine ilettiği bu sözlere kulak asmadı.CIF  Ben sana karşı suç işlemedim. Ama sen benimle savaşmaya kalkışmakla bana haksızlık ediyorsun. Hakim olan RAB, İsrailliler’le Ammonlular arasında bugün hakemlik yapsın.”CHF  İsrailliler üç yüz yıldır Heşbon’da, Aroer’de, bunların çevre köylerinde ve Arnon kıyısındaki bütün kentlerde yaşarken neden buraları geri almaya çalışmadınız?G!F  Sen Moav Kralı Sippor oğlu Balak’tan üstün müsün? O hiç İsrailliler’le çekişti mi, hiç onlarla savaşmaya kalkıştı mı?$FCF  İlahın Kemoş sana bir yer verse oraya sahip çıkmaz mısın? Biz de Tanrımız RAB’bin önümüzden kovduğu halkın topraklarını sahipleneceğiz.E'F  “İsrail’in Tanrısı RAB Amorlular’ı kendi halkı İsrail’in önünden kovduktan sonra, sen hangi hakla buraları geri istiyorsun? DF  Arnon Vadisi’nden Yabbuk Irmağı’na, çölden Şeria Irmağı’na kadar uzanan bütün Amor topraklarını ele geçirdiler.JCF  “İsrail’in Tanrısı RAB, Sihon’u ve bütün halkını İsrailliler’in eline teslim etti. İsrailliler Amorlular’ı yenip o yöredeki halkın bütün topraklarını ele geçirdiler.=BuF  Ama Sihon İsrailliler’in topraklarından geçip gideceklerine inanmadı. Bu nedenle bütün halkını toplayıp Yahesa’da ordugah kurdu ve İsrailliler’le savaşa tutuştu.7AiF  “Sonra Heşbon’da egemenlik süren Amorlular’ın Kralı Sihon’a ulaklar göndererek, ‘Ülkenden geçip topraklarımıza ulaşmamıza izin ver’ diye rica ettiler.m@UF  “Çölü izleyerek Edom ile Moav topraklarının çevresinden geçtiler; Moav bölgesinin doğusunda, Arnon Vadisi’nin öbür yakasında konakladılar. Moav sınırından içeri girmediler. Çünkü Arnon Vadisi sınırdı.|?sF  Sonra Edom Kralı’na ulaklar göndererek, ‘Lütfen topraklarından geçmemize izin ver’ dediler. Edom Kralı kulak asmadı. İsrailliler Moav Kralı’na da ulaklar gönderdi, ama o da izin vermedi. Bunun üzerine Kadeş’te kaldılar.r>_F  Mısır’dan çıktıkları zaman Kamış Denizi’ne kadar çölde yürüyerek Kadeş’e ulaştılar.m=UF  şöyle dedi: “Yiftah diyor ki, İsrailliler ne Moav ülkesini, ne de Ammon topraklarını aldı.:<qF  Yiftah yine Ammon Kralı’na ulaklar göndererek;F Ammon Kralı, Yiftah’ın ulaklarına şu karşılığı verdi: “İsrailliler Mısır’dan çıktıktan sonra Arnon Vadisi’nden Yabbuk ve Şeria ırmaklarına kadar uzanan topraklarımı aldılar. Şimdi buraları bana savaşsız geri ver.”y:mF Sonra Ammon Kralı’na ulaklar göndererek, “Aramızda ne var ki, ülkeme saldırmaya kalkıyorsun?” dedi.59eF Böylece Yiftah Gilat ileri gelenleriyle birlikte gitti. Halk onu kendine önder ve komutan yaptı. Yiftah bütün söylediklerini Mispa’da, RAB’bin önünde yineledi.p8[F Gilat ileri gelenleri, “RAB aramızda tanık olsun, kesinlikle dediğin gibi yapacağız” dediler.77F Yiftah, “Ammonlular’la savaşmak için beni götürürseniz, RAB de onları elime teslim ederse, sizin önderiniz olacak mıyım?” diye sordu.'6IF  Gilat ileri gelenleri, “Sana başvuruyoruz; çünkü bizimle gelip Ammonlular’la savaşmanı, bize, Gilat halkına önderlik etmeni istiyoruz” dediler.!5=F  Yiftah, “Benden nefret eden, beni babamın evinden kovan siz değil miydiniz?” diye yanıtladı, “Sıkıntıya düşünce neden bana geldiniz?”P4F  Ona, “Gel, komutanımız ol, Ammonlular’la savaşalım” dediler.e3EF  Savaş patlak verince Gilat ileri gelenleri Yiftah’ı almak için Tov yöresine gittiler.D2F  Bir süre sonra Ammonlular İsrailliler’e savaş açtı.~1wF  Yiftah kardeşlerinden kaçıp Tov yöresine yerleşti. Çevresinde toplanan serserilere önderlik etmeye başladı.d0CF  Gilat’ın karısı da ona erkek çocuklar doğurmuştu. Bu çocuklar büyüyünce Yiftah’ı kovmuşlardı. Ona, “Babamızın evinden miras almayacaksın. Çünkü sen başka bir kadının oğlusun” demişlerdi.z/ qF Yiftah adında yiğit bir savaşçı vardı. Bir fahişenin oğlu olan Yiftah’ın babasının adı Gilat’tı.#.AF  Gilat halkının önderleri birbirlerine, “Ammonlular’a karşı ilk saldırıyı başlatan kişi, bütün Gilat halkının önderi olacak” dediler.q-]F  Ammonlular toplanıp Gilat’ta ordugah kurunca İsrailliler de toplanarak Mispa’da ordugah kurdular.,F  Sonra aralarındaki yabancı putları atıp RAB’be tapındılar. RAB de onların daha fazla acı çekmesine dayanamadı.n+WF  İsrailliler, “Günah işledik” dediler, “Bize ne istersen yap. Yalnız bugün bizi kurtar.”j*OF  Gidin, seçtiğiniz ilahlara yakarın; sıkıntıya düştüğünüzde sizi onlar kurtarsın.”n)WF Sizse beni terk ettiniz, başka ilahlara kulluk ettiniz. Bu yüzden sizi bir daha kurtarmayacağım.( F “Saydalılar, Amalekliler, Maonlular size baskı yaptıklarında bana yakardınız, ben de sizi onların elinden kurtardım.''F RAB, “Sizi Mısırlılar’dan, Amorlular’dan, Ammonlular’dan, Filistliler’den kurtaran ben değil miyim?” diye karşılık verdi,&%F İsrailliler RAB’be, “Sana karşı günah işledik” diye seslendiler, “Seni, Tanrımız’ı terk edip Baallar’a kulluk ettik.” %;F Ammonlular Yahuda, Benyamin ve Efrayim oymaklarıyla savaşmak için Şeria Irmağı’nın ötesine geçtiler. İsrail büyük sıkıntı içindeydi.^$7F  Bunlar o yıldan başlayarak İsrailliler’i baskı altında ezdiler; Şeria Irmağı’nın ötesinde, Gilat’taki Amorlular ülkesinde yaşayan bütün İsrailliler’i on sekiz yıl baskı altında tuttular.l#SF  Bu yüzden İsrailliler’e öfkelenen RAB, onları Filistliler’e ve Ammonlular’a tutsak etti.U"%F  İsrailliler yine RAB’bin gözünde kötü olanı yaptılar; Baallar’a, Aştoretler’e, Aram, Sayda, Moav, Ammon ve Filist ilahlarına kulluk ettiler. RAB’bi terk ettiler, O’na kulluk etmediler.-!WF  Yair ölünce Kamon’da gömüldü. 'F  Otuz oğlu vardı. Bunlar otuz eşeğe biner, otuz kenti yönetirlerdi. Gilat yöresindeki bu kentler bugün de Havvot-Yair diye anılıyor.[1F  Ondan sonra Gilatlı Yair başa geçti. Yair İsrail’i yirmi iki yıl yönetti.X+F  İsrail’i yirmi üç yıl yönettikten sonra öldü, Şamir’de gömüldü.W +F Avimelek’in ölümünden sonra İsrail’i kurtarmak için İssakar oymağından Dodo oğlu Pua oğlu Tola adında bir adam ortaya çıktı. Tola Efrayim’in dağlık bölgesindeki Şamir’de yaşardı.!F 9 Tanrı Şekem halkını da yaptıkları kötülüklerden ötürü cezalandırdı. Yerubbaal’ın oğlu Yotam’ın lanetine uğradılar.wiF 8 Böylece Tanrı yetmiş kardeşini öldürerek babasına büyük kötülük eden Avimelek’i cezalandırdı.QF 7 Avimelek’in öldüğünü görünce İsrailliler evlerine döndüler.vgF 6 Avimelek hemen silahlarını taşıyan uşağını çağırdı ve, “Kılıcını çek, beni öldür” dedi, “Hiç kimse, ‘Avimelek’i bir kadın öldürdü’ demesin.” Uşak kılıcını Avimelek’e saplayıp onu öldürdü.^7F 5 bir kadın değirmenin üst taşını Avimelek’in üzerine atıp başını yardı.\3F 4 Avimelek gelip kuleyi kuşattı. Ateşe vermek için kapısına yaklaştığında,-F 3 Kentin ortasında sağlam bir kule vardı. Kadın erkek bütün kent halkı oraya sığındı. Kapıları kapayıp kulenin damına çıktılar. A~~}||G{{zzyyxx3ww vvu>tVss]rr%pnnmmjllBk)j{iiehhtgg-feedd c@bba`` _n^^W]\\\[[ZiYYLXX{WIVVkUU@TTScRRSQQ|QP#OO N6LKLJJlImH!FFEkDDNCBAAc@@?>>=<oF/ Kırlara kaçıp Rimmon Kayalığı’na sığınanların sayısı altı yüzdü. Kayalıkta dört ay kaldılar.=9F. O gün Benyaminoğulları’ndan öldürülenlerin toplam sayısı yirmi beş bin kişiyi buldu. Hepsi de eli kılıç tutan yiğit savaşçılardı.r<_F- Sağ kalanlar dönüp kırlara, Rimmon Kayalığı’na doğru kaçmaya başladı. İsrailliler yol boyunca bunlardan beş bin kişi daha öldürdü. Gidom’a kadar onları adım adım izleyerek iki binini daha vurup yere serdiler.a;=F, Benyaminoğulları’ndan on sekiz bin kişi vuruldu. Hepsi de yiğit savaşçılardı.:%F+ Geri kalan Benyaminoğulları’nı kovaladılar. Giva’nın doğusunda konakladıkları yere dek onları yol boyunca vurup yere serdiler.*9OF* İsrailliler’in önüsıra kırlara doğru yöneldilerse de savaştan kaçamadılar. Çeşitli kentlerden çıkagelen İsrailliler onları kuşatıp yok etti. 8F) İsrailliler’in döndüğünü gören Benyaminoğulları paniğe kapıldı. Çünkü başlarına gelecek felaketi sezmişlerdi.7%F( Ama dönüp kente baktıklarında orada hortum gibi göğe yükselen duman bulutunu gördüler. Yanan kentin dumanı göğü kaplamıştı.63F' O zaman savaş alanındaki İsrailliler birden geri dönecekti. Bu arada Benyaminoğulları İsrailliler’e kayıplar verdirmeye başlamış, otuz kadarını vurmuşlardı. Daha önceki savaşta olduğu gibi, İsrailliler’i kesin bir bozguna uğrattıklarını sandılar.59F& Pusuya yatanlarla öbür İsrailliler arasında bir işaret kararlaştırılmıştı: Kenti ateşe verip büyük bir duman bulutu oluşturacaklardı.r4_F% Pusudakiler ansızın Giva’ya saldırdılar. Bütün kente dağılarak halkı kılıçtan geçirdiler.$3CF$ Benyaminoğulları yenildiklerini anladılar. İsrailliler onların geçmesine izin verdiler; çünkü Giva çevresinde pusuda yatanlara güveniyorlardı.*2OF# RAB onları İsrail’in önünde bozguna uğrattı. İsrailliler o gün Benyaminoğulları’ndan eli kılıç tutan yirmi beş bin yüz kişiyi öldürdüler.81kF" Böylece bütün İsrail’den seçme on bin kişi Giva’ya cepheden saldırdı. Savaş iyice kızışmıştı. Benyaminoğulları başlarına gelecek felaketten habersizdi.H0 F! “Geçen seferki gibi onları yine bozguna uğratıyoruz” dediler. İsrailliler ise birbirlerine, “Kaçalım da onları kentten uzağa, ana yollara çekelim” diyerek bulundukları yerden çıkıp Baal-Tamar’da savaş düzenine girdiler. Giva’nın batısında pusuya yatanlar da birden yerlerinden fırladı.H/ F “Geçen seferki gibi onları yine bozguna uğratıyoruz” dediler. İsrailliler ise birbirlerine, “Kaçalım da onları kentten uzağa, ana yollara çekelim” diyerek bulundukları yerden çıkıp Baal-Tamar’da savaş düzenine girdiler. Giva’nın batısında pusuya yatanlar da birden yerlerinden fırladı.{.qF Saldırıya geçen Benyaminoğulları kentten epey uzaklaştılar. Beytel’e ve Giva’ya giden ana yollarda, kırlarda önceki çarpışmalarda olduğu gibi İsrailliler’e kayıplar verdirmeye başladılar; otuz kadarını öldürdüler.- F Üçüncü gün Benyaminoğulları’na karşı harekete geçerek önceki gibi kentin karşısında savaş düzenine girdiler.Q,F İsrailliler dört bir yandan Giva’nın çevresinde pusuya yattılar.q+]F Tanrı’nın Antlaşma Sandığı o sırada Beytel’deydi. Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas o sırada sandığın önünde görev yapıyordu. İsrailliler RAB’be, “Kardeşimiz Benyaminoğulları’yla savaşmaya devam edelim mi, yoksa vaz mı geçelim?” diye sordular. RAB, “Savaşın” dedi, “Çünkü onları yarın elinize teslim edeceğim.”q*]F Tanrı’nın Antlaşma Sandığı o sırada Beytel’deydi. Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas o sırada sandığın önünde görev yapıyordu. İsrailliler RAB’be, “Kardeşimiz Benyaminoğulları’yla savaşmaya devam edelim mi, yoksa vaz mı geçelim?” diye sordular. RAB, “Savaşın” dedi, “Çünkü onları yarın elinize teslim edeceğim.”S)!F Bütün İsrailliler, bütün halk çekilip Beytel’e döndü. Orada, RAB’bin önünde durup ağladılar, o gün akşama dek oruç tuttular. RAB’be yakmalık sunular ve esenlik sunuları sundular.2(_F Benyaminoğulları da aynı gün Giva’dan onların üzerine yürüyerek on sekiz bin kişiyi daha yere serdiler. Ölenlerin hepsi eli kılıç tutan savaşçılardı.]'5F Bunun üzerine İsrailliler ikinci gün yine Benyaminoğulları’na yaklaştılar.\&3F Sonra Beytel’de RAB’bin önünde akşama dek ağladılar. RAB’be, “Kardeşlerimiz olan Benyaminoğulları’yla yine savaşmaya çıkalım mı?” diye sordular. RAB, “Evet, onlarla savaşın” dedi.v%gF Ama İsrailliler birbirlerini yüreklendirerek önceki gün savaş düzenine girdikleri yerde mevzilendiler.o$YF Giva’dan çıkan Benyaminoğulları, o gün İsrailliler’den yirmi iki bin kişiyi yere serdiler.b#?F Benyaminoğulları’yla savaşmak üzere ilerleyip Giva’da savaş düzenine girdiler.P"F İsrailliler sabah kalkıp Giva’nın karşısında ordugah kurdular.9!mF Beytel’e çıkan İsrailliler Tanrı’ya, “Benyaminoğulları’na karşı önce hangimiz savaşacak?” diye sordular. RAB, “Önce Yahudaoğulları savaşacak” dedi. 7F Benyaminoğulları’nın yanısıra İsrailliler de sayıldı. Eli kılıç tutan dört yüz bin askerleri vardı. Hepsi de yaman savaşçılardı.F Solak olan yedi yüz seçme adam da bunların arasındaydı. Hepsi de bir kılı sapanla vuracak kadar iyi nişancıydı.0[F Giva halkından olan yedi yüz seçme adam dışında, öbür kentlerden gelen ve eli kılıç tutan Benyaminoğulları’nın sayısı o gün yirmi altı bini buldu.^7F İsrailliler’le savaşmak üzere öbür kentlerden akın akın Giva’ya geldiler.FF “Giva’daki o serserileri bize hemen teslim edin. Onları öldürüp İsrail’deki kötülüğün kökünü kazıyalım.” Ama Benyaminoğulları İsrailli kardeşlerini dinlemediler.F İsrail oymakları, Benyamin oymağına adamlar göndererek, “Aranızda yapılan bu alçaklık nedir?” diye sordular,T#F Giva’ya karşı toplanmış olan İsrailliler tam bir birlik içindeydi..WF Halka yiyecek sağlamak için bütün İsrail oymaklarından nüfuslarına göre, her yüz kişiden on, bin kişiden yüz, on bin kişiden bin kişi seçeceğiz. Bunlar Benyamin’in Giva Kenti’ne geldiklerinde kentlilerden İsrail’de yaptıkları bu alçaklığın öcünü alsınlar.”DF “Yapacağımız şu: Giva’ya kura ile saldıracağız.F Oradakilerin hepsi ağız birliği etmişçesine, “Bizden hiç kimse çadırına gitmeyecek, evine dönmeyecek” dediler,hKF Ey İsrailliler! İşte hepiniz buradasınız. Düşünceniz, kararınız nedir, söyleyin.”.WF Onun ölüsünü alıp parçaladım, her bir parçasını İsrail’in mülk aldığı bir bölgeye gönderdim. Çünkü bu alçakça rezalet İsrail’de işlendi.%F Giva’dan bazı adamlar gece beni öldürmeyi tasarlayarak gelip evi kuşattılar. Cariyemin ırzına geçtiler, ölümüne neden oldular.9F Öldürülen kadının Levili kocası şöyle yanıtladı: “Cariyemle birlikte geceyi geçirmek üzere Benyamin bölgesinin Giva Kenti’ne girdik.3aF –Bu arada Benyaminoğulları İsrailliler’in Mispa’da toplandığını duydular.– İsrailliler, “Anlatın bize, bu korkunç olay nasıl oldu?” diye sordular.F Tanrı halkı İsrail’in bütün oymak önderleri bu toplantıda hazır bulundular. Eli kılıç tutan dört yüz bin yayaydılar.! ?F Gilat başta olmak üzere Dan’dan Beer-Şeva’ya kadar, bütün İsrail halkı yola çıkıp Mispa’da, RAB’bin önünde tek beden gibi toplandı.@{F Bunu her gören, “İsrailliler Mısır’dan çıktığından beri böyle bir şey olmamış, görülmemiştir” dedi, “Düşünün taşının, ne yapmamız gerek, söyleyin.” F Eve varınca eline bir bıçak aldı, cariyesinin cesedini on iki parçaya bölüp İsrail’in on iki oymağına dağıttı.  F kadına, “Kalk, gidelim” dedi. Kadın yanıt vermedi. Bunun üzerine adam onu eşeğe bindirip evine doğru yola çıktı. )F Sabahleyin kalkan adam, yoluna devam etmek üzere kapıyı açtı. Elleri eşiğin üzerinde, yerde boylu boyunca yatan cariyesini görünce, +F Kadın gün ağarırken efendisinin kaldığı evin kapısına geldi, düşüp yere yığıldı. Ortalık aydınlanıncaya dek öylece kaldı.p [F Ne var ki, adamlar onu dinlemediler. Bunun üzerine Levili cariyesini zorla dışarı çıkarıp onlara teslim etti. Adamlar bütün gece, sabaha dek kadınla yattılar, onun ırzına geçtiler. Şafak sökerken onu salıverdiler.E F Bakın, daha erkek eli değmemiş kızımla adamın cariyesi içerde. Onları dışarı çıkarayım, onlarla yatın, onlara dilediğinizi yapın. Ama adama bu kötülüğü yapmayın.”Z/F Ev sahibi dışarıya çıkıp onların yanına gitti. “Hayır, kardeşlerim, rica ediyorum böyle bir kötülük yapmayın” dedi, “Madem adam evime gelip konuğum oldu, böyle bir alçaklık yapmayın.EF Onlar dinlenirken kentin serserileri evi kuşattı. Kapıya var güçleriyle vurarak yaşlı ev sahibine, “Evine gelen o adamı dışarı çıkar, onunla yatalım” diye bağırdılar.saF Onları evine götürdü, eşeklerine yem verdi. Konuklar ayaklarını yıkadıktan sonra yiyip içtiler.F Yaşlı adam, “Gönlün rahat olsun” dedi, “Her ihtiyacını ben karşılayacağım. Geceyi meydanda geçirmeyin.”#AF Eşeklerimiz için yem ve saman, kendim, cariyem ve uşağım için ekmek ve şarap var. Hepimiz sana hizmet etmeye hazırız. Hiçbir eksiğimiz yok.”tcF Levili, “Yahuda’nın Beytlehem Kenti’nden geliyor, Efrayim’in dağlık bölgesinde uzak bir yere gidiyoruz” dedi, “Ben oralıyım. Beytlehem’e gitmiştim. Şimdi RAB’bin evine dönüyorum. Ama kimse bizi evine almadı.F Yaşlı adam kent meydanındaki yolcuları görünce Levili’ye, “Nereden geliyor, nereye gidiyorsunuz?” diye sordu.+QF Akşam saatlerinde yaşlı bir adam tarladaki işinden dönüyordu. Efrayim’in dağlık bölgesindendi. Giva’da oturuyordu. Kent halkı ise Benyaminli’ydi.#F Geceyi geçirmek için Giva’ya giden yola saptılar. Varıp kentin meydanında konakladılar. Çünkü hiç kimse onları evine almadı.xkF Böylece yollarına devam ettiler. Benyaminliler’in Giva Kenti’ne yaklaştıklarında güneş batmıştı.s~aF Sonra ekledi: “Haydi Giva’ya ya da Rama’ya ulaşmaya çalışalım. Bunlardan birinde geceleriz.”y}mF Efendisi, “İsrailliler’e ait olmayan yabancı bir kente girmeyeceğiz” dedi, “Giva’ya gideceğiz.”|'F Yevus’a yaklaştıklarında gün batmak üzereydi. Uşak efendisine, “Yevuslular’ın bu kentine girip geceyi orada geçirelim” dedi.*{OF Ama adam orada gecelemek istemedi. Cariyesini alıp palan vurulmuş iki eşekle yola çıktı. Yevus’un –Yeruşalim’in– karşısında bir yere geldiler.z%F Damat, cariyesi ve uşağıyla birlikte gitmek için ayağa kalkınca, kayınbaba, “Bak, akşam oluyor, lütfen geceyi burada geçirin” dedi, “Gün batmak üzere. Geceyi burada geçirin, keyfinize bakın. Yarın erkenden kalkıp yola çıkar, evine gidersin.”(yKF Beşinci gün gitmek üzere erkenden kalktı. Kayınbaba, “Rahatına bak, bir şeyler ye; öğleden sonra gidersiniz” dedi. İkisi birlikte yemek yediler.yxmF Damat gitmek üzere ayağa kalkınca kayınbabası ısrarla kalmasını istedi; damat da geceyi orada geçirdi.lwSF İkisi oturup birlikte yiyip içtiler. Kayınbaba, “Lütfen bu gece de kal, keyfine bak” dedi.)vMF Dördüncü günün sabahı erkenden kalktılar. Kızın babası gitmeye hazırlanan damadına, “Rahatına bak, bir lokma ekmek ye, sonra gidersiniz” dedi.tucF Yanında alıkoydu. Adam onların evinde üç gün kaldı, onlarla birlikte yedi, içti ve orada geceledi.tF Ama kadın onu başka erkeklerle aldattı. Sonra adamı bırakıp Yahuda’ya, babasının Beytlehem’deki evine döndü. Kadın dört ay orada kaldıktan sonra kocası kalkıp onun yanına gitti. Gönlünü hoş edip onu geri getirmek istiyordu. Yanında uşağı ve iki de eşek vardı. Kadın onu babasının evine götürdü. Kayınbaba damadını görünce onu sevinçle karşıladı.sF Ama kadın onu başka erkeklerle aldattı. Sonra adamı bırakıp Yahuda’ya, babasının Beytlehem’deki evine döndü. Kadın dört ay orada kaldıktan sonra kocası kalkıp onun yanına gitti. Gönlünü hoş edip onu geri getirmek istiyordu. Yanında uşağı ve iki de eşek vardı. Kadın onu babasının evine götürdü. Kayınbaba damadını görünce onu sevinçle karşıladı.Hr F İsrail’in kralsız olduğu o dönemde Efrayim’in dağlık bölgesinin ücra yerinde yaşayan bir Levili vardı. Adam Yahuda’nın Beytlehem Kenti’nden kendisine bir cariye almıştı.iqMF Tanrı’nın Tapınağı Şilo’da olduğu sürece Mika’nın yaptırdığı puta taptılar.}puF Oyma putu oraya diktiler. Musa oğlu Gerşom oğlu Yonatan ile oğulları sürgüne kadar onlara kâhinlik ettiler.vogF Yakup’un oğlu olan ataları Dan’ın anısına kente Dan adını verdiler. Kentin eski adı Layiş’ti.dnCF Beytrehov yakınındaki vadide bulunan Layiş Kenti’nin yardımına gelen olmadı. Çünkü kent Sayda’dan uzaktı, başka bir kentle de ilişkisi yoktu. Danoğulları kenti yeniden inşa ederek oraya yerleştiler.[m1F Danoğulları Mika’nın yaptırdığı putları ve kâhini yanlarına alarak Layiş üzerine yürüdüler. Barışçıl ve her şeyden habersiz olan kent halkını kılıçtan geçirip kenti ateşe verdiler.zloF Sonra yollarına devam ettiler. Mika onların kendisinden daha güçlü olduğunu görünce dönüp evine gitti.pk[F “Kes sesini!” dediler, “Yoksa öfkeli adamlarımız saldırıp seni de, aileni de öldürür.”jF Mika, “Kâhinimi, yaptırdığım putları alıp gittiniz” dedi, “Bana ne kaldı ki? Bir de, ‘Ne oldu?’ diye soruyorsunuz.” iF Bağırıp çağırmaya başladılar. Danoğulları dönüp Mika’ya, “Ne oldu, neden adamlarını toplayıp geldin?” dediler.~hwF Danoğulları Mika’nın evinden biraz uzaklaştıktan sonra, Mika’nın komşuları toplanıp onlara yetiştiler.^g7F Topluluk çocuklarını, hayvanlarını, değerli eşyalarını alıp yola çıktı.f{F Kâhinin yüreği sevinçle doldu. Efodu, özel putları, oyma putu alıp topluluğun ortasında yürümeye başladı.]e5F Adamlar, “Sus, sesini çıkarma” dediler, “Bizimle gel. Bize danışmanlık ve kâhinlik yap. Bir adamın evinde kâhinlik etmek mi iyi, yoksa İsrail’in bir boyuna, bir oymağına kâhinlik etmek mi?”d1F Adamların Mika’nın evine girip efodu, özel putları, oyma ve dökme putları aldığını gören kâhin, “Ne yapıyorsunuz?” diye sordu.Hc F Yöreyi araştırmış olan beş adam içeri girip efodu, özel putları, oyma ve dökme putları aldılar. Kâhinle silah kuşanmış altı yüz kişiyse dış kapının önünde duruyordu._b9F Silahlarını kuşanmış altı yüz Danlı dış kapının önüne yığılmıştı.aF Bunun üzerine halk genç Levili’nin kaldığı Mika’nın evine yöneldi. Eve girip Levili’ye hal hatır sordular.r`_F Layiş yöresini araştırmaya gitmiş olan beş adam soydaşlarına, “Bu evlerden birinde bir efod, özel aile putları, bir oyma, bir de dökme put olduğunu biliyor musunuz?” dediler, “Ne yapacağınıza siz karar verin.”U_%F Buradan Efrayim’in dağlık bölgesine geçip Mika’nın evine gittiler.(^KF Gidip Yahuda’nın Kiryat-Yearim Kenti yakınında ordugah kurdular. Bu nedenle Kiryat-Yearim’in batısındaki bu yer bugün de Mahane-Dan diye anılıyor.w]iF Bunun üzerine Dan oymağından altı yüz kişi silahlarını kuşanıp Sora ve Eştaol’dan yola çıktı.;\qF Oraya vardığınızda halkın her şeyden habersiz olduğunu göreceksiniz. Tanrı’nın elinize teslim ettiği bu ülke çok geniş; öyle bir yer ki, hiçbir eksiği yok.” 4~g}p||>{4z!yxxKwwSvvXvuuuFtss$rr=qqploonn&mmAl{kkkj^iidhggffEeexddIccRbbfb a`__6^G]X\[[ZyZYXX5WoVVUU/TjS}RQ[PP,OgNNMOLLEKKVJIImHHGtFFEEDDCIBB:AAD@?>z={<<;::29n98}76655443@2111 0/..Q-,+*)((B''N&3% $4#W"! XzlG;rCF<N q ) > " M]Od4`cZ RAB Samuel’e, “Onların sözünü dinle ve başlarına bir kral ata” diye buyurdu. Bunun üzerine Samuel İsrailliler’e, “Herkes kendi kentine dönsün” dedi.V_'Z Halkın bütün söylediklerini dinleyen Samuel, bunları RAB’be aktardı.^Z “Böylece biz de bütün uluslar gibi olacağız. Kralımız bizi yönetecek, önümüzden gidip savaşlarımızı sürdürecek.”x]kZ Ne var ki, halk Samuel’in sözünü dinlemek istemedi. “Hayır, bizi yönetecek bir kral olsun” dediler,\Z Bunlar gerçekleştiğinde, seçtiğiniz kral yüzünden feryat edeceksiniz. Ama RAB o gün size karşılık vermeyecek.”\[3Z Sürülerinizin de ondalığını alacak. Sizler ise onun köleleri olacaksınız.sZaZ Kadın erkek kölelerinizi, seçkin boğalarınızı, eşeklerinizi alıp kendi işinde çalıştıracak.~YwZ Tahıllarınızın, üzümlerinizin ondalığını alıp saray görevlileriyle öbür hizmetkârlarına dağıtacak.gXIZ Seçkin tarlalarınızı, bağlarınızı, zeytinliklerinizi alıp hizmetkârlarına verecek.PWZ Kızlarınızı ıtriyatçı, aşçı, fırıncı olmak üzere alacak.hVKZ Bazılarını biner, bazılarını ellişer kişilik birliklere komutan atayacak. Kimisini toprağını sürüp ekinini biçmek, kimisini de silahların ve savaş arabalarının donatımını yapmak için görevlendirecek.KUZ “Size krallık yapacak kişinin yönetimi şöyle olacak: Oğullarınızı alıp savaş arabalarında ve atlı birliklerinde görevlendirecek. Onun savaş arabalarının önünde koşacaklar.[T1Z Samuel kendisinden kral isteyen halka RAB’bin bütün söylediklerini bildirdi:SZ Şimdi onları dinle. Ancak onları açıkça uyar ve kendilerine krallık yapacak kişinin onları nasıl yöneteceğini söyle.”(RKZ Onları Mısır’dan çıkardığım günden bu yana bütün yaptıklarının aynısını sana da yapıyorlar. Beni bırakıp başka ilahlara kulluk ettiler.+QQZ RAB, Samuel’e şu karşılığı verdi: “Halkın sana bütün söylediklerini dinle. Çünkü reddettikleri sen değilsin; kralları olarak beni reddettiler.wPiZ Ne var ki, “Bizi yönetecek bir kral ata” demeleri Samuel’in hoşuna gitmedi. Samuel RAB’be yakardı.(OKZ Ona, “Bak, sen yaşlandın” dediler, “Oğulların da senin yolunda yürümüyor. Şimdi, öteki uluslarda olduğu gibi, bizi yönetecek bir kral ata.”mNUZ Bu yüzden İsrail’in bütün ileri gelenleri toplanıp Rama’ya, Samuel’in yanına vardılar.M{Z Ama oğulları onun yolunda yürümediler. Tersine, haksız kazanca yönelip rüşvet alır, yargıda yan tutarlardı.dLCZ Beer-Şeva’da görev yapan ilk oğlunun adı Yoel, ikinci oğlunun adıysa Aviya’ydı.EK Z Samuel yaşlanınca oğullarını İsrail’e önder atadı.iJMZ Sonra Rama’daki evine döner, İsrail’i oradan yönetirdi. Orada RAB’be bir sunak yaptı.nIWZ Her yıl gidip Beytel’i, Gilgal’ı, Mispa’yı dolaşır, bu kentlerden İsrail’i yönetirdi.CHZ Samuel yaşadığı sürece İsrail’e önderlik yaptı.|GsZ Ekron’dan Gat’a kadar Filistliler’in ele geçirdiği kentler İsrail’e geri verildi. Bunun yanısıra İsrail’in sınır toprakları da Filistliler’in elinden kurtarıldı. İsrailliler’le Amorlular arasında ise barış vardı.$FCZ Yenilgiye uğrayan Filistliler bir daha İsrail topraklarına saldırmadılar. Samuel yaşadığı sürece RAB Filistliler’in saldırmasını engelledi.E!Z Samuel bir taş alıp Mispa ile Şen arasına dikti. “RAB buraya kadar bize yardım etmiştir” diyerek taşa Even-Ezer adını verdi.pD[Z Mispa’dan çıkan İsrailliler Filistliler’i Beytkar’ın altına kadar kovalayıp öldürdüler.yCmZ Samuel yakmalık sunuyu sunarken, Filistliler, İsrailliler’e saldırmak üzere yaklaşmışlardı. Ama RAB o an korkunç bir sesle gürleyerek Filistliler’i öyle şaşkına çevirdi ki, İsrailliler’in önünde bozguna uğradılar.,BSZ Bunun üzerine Samuel bir süt kuzusu alıp RAB’be tümüyle yakmalık sunu olarak sundu ve İsrailliler adına RAB’be yakardı. RAB de ona karşılık verdi.|AsZ Samuel’e, “Bizi Filistliler’in elinden kurtarması için Tanrımız RAB’be yakarmayı bırakma” dediler.E@Z Filistliler İsrail halkının Mispa’da toplandığını duydular. Filist beyleri İsrailliler’e karşı savaşmaya çıktılar. İsrailliler bunu duyunca Filistliler’den korktular.W?)Z Mispa’da toplanan İsrailliler kuyudan su çekip RAB’bin önüne döktüler. O gün oruç tuttular ve, “RAB’be karşı günah işledik” dediler. Samuel Mispa’da İsrail halkına önderlik etti.>yZ O zaman Samuel, “Bütün İsrail halkını Mispa’da toplayın, ben de sizin için RAB’be yakaracağım” dedi.=Z Bunun üzerine İsrailliler Baal’ın ve Aştoret’in putlarını atıp yalnızca RAB’be kulluk etmeye başladılar.%<EZ Samuel İsrail halkına şöyle dedi: “Eğer bütün yüreğinizle RAB’be dönmeye istekliyseniz, yabancı ilahları ve Aştoret’in putlarını aranızdan kaldırın. Kendinizi RAB’be adayıp yalnız O’na kulluk edin. RAB de sizi Filistliler’in elinden kurtaracaktır.” ;Z Sandık uzun bir süre, yirmi yıl boyunca Kiryat-Yearim’de kaldı. Bu arada bütün İsrail halkı RAB’bin özlemini çekti.g: KZ Bunun üzerine Kiryat-Yearim halkı varıp RAB’bin Sandığı’nı aldı. Onu Avinadav’ın tepedeki evine götürdüler. RAB’bin Antlaşma Sandığı’na bakması için Avinadav oğlu Elazar’ı görevlendirdiler.'9IZ Sonunda Kiryat-Yearim’de oturanlara ulaklar göndererek, “Filistliler RAB’bin Sandığı’nı geri getirdiler; gelin, onu alıp götürün” dediler.8Z Beytşemeşliler, “Bu kutsal Tanrı’nın, RAB’bin önünde kim durabilir? Bizden sonra kime gidecek?” diyorlardı.k7QZ RAB’bin Antlaşma Sandığı’nın içine baktıkları için, RAB Beytşemeşliler’den bazılarını cezalandırıp yetmiş kişiyi yok etti. Halk RAB’bin başlarına getirdiği bu büyük yıkımdan dolayı yas tuttu.6{Z Altın farelerse, surlu kentlerle çevre köyler dahil beş Filistli beye ait kentlerin sayısı kadardı. Beytşemeşli Yeşu’nun tarlasında RAB’bin Antlaşma Sandığı’nın üzerine konduğu büyük taş tanık olarak bugün de duruyor.5Z Filistliler Aşdot, Gazze, Aşkelon, Gat ve Ekron kentleri için RAB’be suç sunusu olarak ur biçiminde birer altın gönderdiler.f4GZ Filistliler’in beş beyi olup bitenleri gördükten sonra aynı gün Ekron’a döndüler.f3GZ Levililer RAB’bin Sandığı’nı ve içinde altın eşyaların bulunduğu yanındaki kutuyu indirip büyük taşın üzerine koymuşlardı. O gün Beytşemeşliler RAB’be yakmalık sunular sunup kurbanlar kestiler.I2 Z Beytşemeşli Yeşu’nun tarlasına giren araba oradaki büyük bir taşın yanında durdu. Beytşemeşliler arabanın odununu yardılar, inekleri de RAB’be yakmalık sunu olarak sundular.z1oZ O sırada Beytşemeşliler vadide buğday biçiyorlardı. Gözlerini kaldırıp sandığı görünce sevindiler.70iZ İnekler dosdoğru Beytşemeş yolundan gittiler. Sağa sola sapmadan, böğüre böğüre ana yoldan ilerlediler. Filist beyleri onları Beytşemeş sınırına dek izledi./Z İçinde farelerle urların altın benzerlerinin bulunduğu kutuyu RAB’bin Sandığı’yla birlikte arabaya koydular.{.qZ Adamlar denileni yaptılar. Süt veren iki inek getirip arabaya koştular, buzağılarını da ahıra kapadılar.y-mZ Ama ardından gözetleyin. Eğer kendi ülkesine, Beytşemeş’e giden yoldan ilerlerse, demek ki, üzerimize bu büyük yıkımı getiren O’dur. Yoksa bu yıkımın O’ndan gelmediğini, bize bir rastlantı olduğunu anlayacağız.”H, Z RAB’bin Sandığı’nı alıp arabaya koyun; suç sunusu olarak O’na göndereceğiniz altın eşyaları da bir kutuya koyup yanına yerleştirin. Sonra bırakın arabayı yoluna gitsin.4+cZ “Şimdi yeni bir arabayla boyunduruk vurulmamış, süt veren iki inek hazırlayın. İnekleri arabaya koşun; buzağılarını artlarından ayırıp ahıra götürün.Y*-Z Neden Mısırlılar’ın ve firavunun yaptığı gibi inat ediyorsunuz? Tanrı Mısırlılar’ı alaya aldıktan sonra, İsrail halkının Mısır’dan çıkması için onları serbest bırakmadılar mı?T)#Z Onun için, urların ve ülkeyi yıkan farelerin benzerlerini yapın. Böylelikle İsrail’in Tanrısı’nı onurlandırın. Belki sizin, ilahlarınızın ve ülkenizin üzerindeki cezayı hafifletir.#(AZ Filistliler, “Ona suç sunusu olarak ne göndermeliyiz?” diye sordular. Kâhinlerle falcılar, “Suç sununuz Filist beylerinin sayısına göre beş altın ur ve beş altın fare olsun” diye yanıtladılar, “Çünkü aynı bela hepinizin de, beylerinizin de üzerindedir.')Z Kâhinlerle falcılar, “İsrail Tanrısı’nın Sandığı’nı geri gönderecekseniz, boş göndermeyin” diye yanıtladılar, “O’na bir suç sunusu sunmalısınız. O zaman iyileşecek ve O’nun sizi neden sürekli cezalandırdığını anlayacaksınız.”$&CZ Filistliler kâhinlerle falcıları çağırtıp, “RAB’bin Sandığı’nı ne yapalım? Onu nasıl yerine göndereceğimizi bize bildirin” dediler.I% Z RAB’bin Sandığı Filist ülkesinde yedi ay kaldıktan sonra,[$1Z Sağ kalanlarda urlar çıktı. Kent halkının haykırışı göklere yükseldi.B#Z Bütün Filist beylerini toplayarak, “İsrail Tanrısı’nın Sandığı’nı buradan uzaklaştırın” dediler, “Sandık yerine geri gönderilsin; öyle ki, bizi de halkımızı da yok etmesin.” Çünkü kentin her yanını ölüm korkusu sarmıştı. Tanrı’nın onlara verdiği ceza çok ağırdı.}"uZ Bu yüzden Tanrı’nın Sandığı’nı Ekron’a gönderdiler. Tanrı’nın Sandığı kente girer girmez Ekronlular, “Bizi ve halkımızı yok etmek için İsrail Tanrısı’nın Sandığı’nı bize getirdiler!” diye bağırdılar.=!uZ Ama sandık oraya götürüldükten sonra, RAB o kenti de cezalandırdı. Kenti çok büyük bir korku sardı. RAB kent halkını, büyük küçük herkesi urlarla cezalandırdı.G  Z Bunun üzerine ulaklar gönderip bütün Filist beylerini çağırttılar ve, “İsrail Tanrısı’nın Sandığı’nı ne yapalım?” diye sordular. Filist beyleri, “İsrail Tanrısı’nın Sandığı Gat’a götürülsün” dediler. Böylece İsrail Tanrısı’nın Sandığı’nı Gat’a götürdüler.KZ Aşdotlular olup bitenleri görünce, “İsrail Tanrısı’nın Sandığı yanımızda kalmamalı; çünkü O bizi de, ilahımız Dagon’u da ağır bir biçimde cezalandırıyor” dediler. Z RAB Aşdotlular’ı ve çevrelerindeki halkı ağır biçimde cezalandırdı; onları urlarla cezalandırıp sıkıntıya soktu.Z Dagon kâhinleri de, Aşdot’taki Dagon Tapınağı’na bütün gelenler de bu yüzden bugün de tapınağın eşiğine basmıyorlar.~wZ Ama ertesi sabah erkenden kalktıklarında, Dagon’u yine RAB’bin Sandığı’nın önünde yüzüstü yere düşmüş buldular. Bu kez Dagon’un başıyla iki eli kırılmış, eşiğin üzerinde duruyordu; yalnızca gövdesi kalmıştı.'IZ Ertesi gün erkenden kalkan Aşdotlular, Dagon’u RAB’bin Sandığı’nın önünde yüzüstü yere düşmüş buldular. Dagon’u alıp yerine koydular.tcZ Tanrı’nın Sandığı’nı Dagon Tapınağı’na taşıyıp Dagon heykelinin yanına yerleştirdiler.z qZ Filistliler, Tanrı’nın Sandığı’nı ele geçirdikten sonra, onu Even-Ezer’den Aşdot’a götürdüler.oYZ “Yücelik İsrail’den ayrıldı!” dedi, “Çünkü Tanrı’nın Sandığı ele geçirildi.”6gZ Tanrı’nın Sandığı ele geçirilmiş, kayınbabasıyla kocası ölmüştü. Bu yüzden, “Yücelik İsrail’den ayrıldı!” diyerek çocuğa İkavot adını verdi.  Z Ölmek üzereyken ona yardım eden kadınlar, “Korkma, bir oğlun oldu” dediler. Ama o aldırmadı, karşılık da vermedi.p[Z Eli’nin gelini –Pinehas’ın karısı– gebeydi, doğurmak üzereydi. Tanrı’nın Sandığı’nın ele geçirildiğini, kayınbabasıyla kocasının öldüğünü duyunca birden sancıları tuttu, yere çömelip doğurdu.\3Z Adam Tanrı’nın Sandığı’ndan söz edince, Eli sandalyeden geriye, kapının yanına düştü. Yaşlı ve şişman olduğundan boynu kırılıp öldü. İsrail halkını kırk yıl süreyle yönetmişti.fGZ Haber getiren adam şöyle yanıtladı: “İsrailliler Filistliler’in önünden kaçtı. Askerler büyük bir yenilgiye uğradı. İki oğlun, Hofni’yle Pinehas öldü. Tanrı’nın Sandığı da ele geçirildi.”%Z Adam Eli’ye, “Ben savaş alanından geliyorum” dedi, “Savaş alanından bugün kaçtım.” Eli, “Ne oldu, oğlum?” diye sordu.Y-Z O sırada Eli doksan sekiz yaşındaydı. Gözleri zayıflamış, göremiyordu.-Z Eli haykırışları duyunca, “Bu gürültünün anlamı ne?” diye sordu. Adam olanları Eli’ye bildirmek için hemen onun yanına geldi.iMZ Adam Şilo’ya vardığında, Tanrı’nın Sandığı için yüreği titreyen Eli, yol kenarında bir sandalyeye oturmuş, kaygıyla bekliyordu. Adam kente girip olup bitenleri anlatınca, kenttekilerin tümü haykırdı.Z Benyaminli bir adam savaş alanından koşarak aynı gün Şilo’ya ulaştı. Giysileri yırtılmış, başı toz toprak içindeydi.[ 1Z Tanrı’nın Sandığı alındı, Eli’nin iki oğlu, Hofni ile Pinehas öldü.@ {Z Böylece Filistliler savaşıp İsrailliler’i bozguna uğrattılar. İsrailliler’in hepsi evlerine kaçtı. Yenilgi öyle büyüktü ki, İsrailliler otuz bin yaya asker yitirdi,C Z Güçlü olun, ey Filistliler! Yiğitçe davranın! Yoksa, İbraniler size nasıl boyun eğdiyse, siz de onlara öyle boyun eğeceksiniz. Bu yüzden yiğitçe davranın ve savaşın!” 1Z Vay başımıza! Bu güçlü tanrıların elinden bizi kim kurtarabilir? Çölde Mısırlılar’ı her tür belaya çarptıran tanrılar bunlar. yZ korkarak, “Tanrılar ordugaha gelmiş” dediler, “Vay başımıza! Daha önce buna benzer bir olay olmamıştı.MZ Filistliler bağrışmaları duyunca, “İbraniler’in ordugahındaki bu yüksek bağrışmaların anlamı ne?” diye sordular. RAB’bin Sandığı’nın ordugaha getirildiğini öğrenince, Z RAB’bin Antlaşma Sandığı ordugaha varınca, bütün İsrailliler öyle yüksek sesle bağırdılar ki, yer yerinden oynadı.{qZ Halk Şilo’ya adamlar gönderdi. Keruvlar arasında taht kurmuş, Her Şeye Egemen RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı oradan getirdiler. Eli’nin iki oğlu, Hofni ile Pinehas da Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nın yanındaydılar.+QZ Askerler ordugaha dönünce, İsrail’in ileri gelenleri, “Neden bugün RAB bizi Filistliler’in önünde bozguna uğrattı?” diye sordular, “RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı Şilo’dan buraya getirelim ki, aramıza geldiğinde bizi düşmanlarımızın elinden kurtarsın.”RZ Filistliler İsrail’e karşı savaş düzenine girdiler. Savaş her yere yayılınca, Filistliler İsrailliler’i bozguna uğrattı. Savaş alanında dört bine yakın İsrailli’yi öldürdüler.A Z Samuel’in sözü bütün İsrail’de yayıldı. İsrailliler Filistliler’le savaşmak üzere yola çıktılar. İsrailliler Even-Ezer’de, Filistliler de Afek’te ordugah kurdu.oYZ RAB Şilo’da görünmeyi sürdürdü. Orada sözü aracılığıyla kendisini Samuel’e tanıttı.{Z Samuel’in RAB’bin bir peygamberi olarak onaylandığını Dan’dan Beer-Şeva’ya kadar bütün İsrail anladı.{qZ Samuel büyürken RAB onunla birlikteydi. RAB ona verdiği sözlerin hiçbirinin boşa çıkmasına izin vermedi. Z Bunun üzerine Samuel hiçbir şey gizlemeden ona her şeyi anlattı. Eli de, “O RAB’dir, gözünde iyi olanı yapsın” dedi.F~Z Eli, “RAB sana neler söyledi?” diye sordu, “Lütfen benden gizleme. Sana söylediklerinden birini bile benden gizlersen, Tanrı sana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!”l}SZ Ama Eli ona, “Oğlum Samuel!” diye seslendi. Samuel, “İşte buradayım” diye yanıtladı.|+Z Samuel sabaha kadar yattı, sonra RAB’bin Tapınağı’nın kapılarını açtı. Gördüğü görümü Eli’ye söylemekten çekiniyordu.){MZ Bu nedenle, ‘Eli’nin ailesinin günahı hiçbir zaman kurban ya da sunuyla bile bağışlanmayacaktır’ diyerek Eli’nin ailesi hakkında ant içtim.”@z{Z Çünkü farkında olduğu günahtan ötürü ailesini sonsuza dek yargılayacağımı Eli’ye bildirdim. Oğulları Tanrı’ya saygısızlık ettiler. Eli de onlara engel olmadı.hyKZ O gün Eli’nin ailesine karşı söylediğim her şeyi baştan sona dek yerine getireceğim.wxiZ RAB Samuel’e şöyle dedi: “Ben İsrail’de her duyanı şaşkına çevirecek bir şey yapmak üzereyim. wZ RAB gelip orada durdu ve önceki gibi, “Samuel, Samuel!” diye seslendi. Samuel, “Konuş, kulun dinliyor” diye yanıtladı.v5Z Bunun üzerine Samuel’e, “Git yat” dedi, “Sana yine seslenirse, ‘Konuş, ya RAB, kulun dinliyor’ dersin.” Samuel gidip yerine yattı.DuZ RAB yine üçüncü kez Samuel’e seslendi. Samuel kalkıp Eli’ye gitti. “İşte buradayım, beni çağırdın” dedi. O zaman Eli genç Samuel’e RAB’bin seslendiğini anladı.^t7Z Samuel RAB’bi daha tanımıyordu; RAB’bin sözü henüz ona açıklanmamıştı.NsZ RAB yine, “Samuel!” diye seslendi. Samuel kalkıp Eli’ye gitti ve, “İşte, buradayım, beni çağırdın” dedi. Eli, “Çağırmadım, oğlum” diye karşılık verdi, “Dön yat.”2r_Z Ardından Eli’ye koşup, “Beni çağırdın, işte buradayım” dedi. Ama Eli, “Ben çağırmadım, dön yat” diye karşılık verdi. Samuel de dönüp yattı.Sq!Z RAB Samuel’e seslendi. Samuel, “Buradayım” diye karşılık verdi.p%Z Samuel ise RAB’bin Tapınağı’nda, Tanrı’nın Sandığı’nın bulunduğu yerde uyuyordu. Tanrı’nın kandili daha sönmemişti.loSZ Bir gece Eli yatağında uyuyordu. Gözleri öyle zayıflamıştı ki, güçlükle görebiliyordu.n +Z Genç Samuel Eli’nin yönetimi altında RAB’be hizmet ediyordu. O günlerde RAB’bin sözü seyrek geliyordu; görümler de azalmıştı.KmZ$ Ailenden sağ kalan herkes bir parça gümüş ve bir somun ekmek için gelip ona boyun eğecek ve, Ne olur, karın tokluğuna beni herhangi bir kâhinlik görevine ata! diye yalvaracak.’ ”@l{Z# İsteklerimi ve amaçlarımı yerine getirecek güvenilir bir kâhin çıkaracağım kendime. Onun soyunu sürdüreceğim; o da meshettiğim kişinin önünde sürekli hizmet edecek.k}Z" İki oğlun Hofni ile Pinehas’ın başına gelecek olay senin için bir belirti olacak: İkisi de aynı gün ölecek.Aj}Z! Sunağımdan bütün soyunu yok edeceğim, yalnız bir kişiyi esirgeyeceğim. Gözleri ağlamaktan kör olacak, yüreği yanacak. Ama soyundan gelenlerin hepsi kılıçla ölecekler.i3Z İsrail’e yapılacak bütün iyiliğe karşın, sen konutumda sıkıntı göreceksin. Artık soyundan hiç kimse yaşlanacak kadar yaşamayacak. hZ Soyundan hiç kimsenin yaşlanacak kadar yaşamaması için senin ve atanın soyunun gücünü kıracağım günler yaklaşıyor.,gSZ “Bu nedenle İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: ‘Gerçekten, ailen ve atanın soyu sonsuza dek bana hizmet edecekler demiştim.’ Ama şimdi RAB şöyle buyuruyor: ‘Bu benden uzak olsun! Beni onurlandıranı ben de onurlandırırım. Ama beni saymayan küçük düşürülecek.nfWZ Öyleyse neden konutum için buyurduğum kurbanı ve sunuyu küçümsüyorsunuz? Halkım İsrail’in sunduğu bütün sunuların en iyi kısımlarıyla kendinizi semirterek neden oğullarını benden daha çok önemsiyorsun?’ieMZ Sunağıma çıkması, buhur yakıp önümde efod giymesi için bütün İsrail oymakları arasından yalnız atanı kendime kâhin seçtim. Üstelik İsrailliler’in yakılan bütün sunularını da atanın soyuna verdim.Ad}Z O sıralarda bir Tanrı adamı Eli’ye gelip şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Atan ve soyu Mısır’da firavunun halkına kölelik ederken kendimi onlara açıkça göstermedim mi?ecEZ Bu arada giderek büyüyen genç Samuel RAB’bin de halkın da beğenisini kazanmaktaydı.mbUZ İnsan insana karşı günah işlerse, Tanrı onun için aracılık eder. Ama RAB’be karşı günah işleyeni kim savunacak?” Ne var ki, onlar babalarının sözünü dinlemediler. Çünkü RAB onları öldürmek istiyordu.haKZ Olmaz bu, oğullarım! RAB’bin halkı arasında yayıldığını duyduğum haber iyi değil.y`mZ Onlara, “Neden böyle şeyler yapıyorsunuz?” dedi, “Yaptığınız kötülükleri herkesten işitiyorum.B_Z Eli artık çok yaşlanmıştı. Oğullarının İsrailliler’e bütün yaptıklarını, Buluşma Çadırı’nın girişinde görevli kadınlarla düşüp kalktıklarını duymuştu. ^Z RAB’bin lütfuna eren Hanna gebe kalıp üç erkek, iki kız daha doğurdu. Küçük Samuel ise RAB’bin hizmetinde büyüdü.U]%Z Kâhin Eli de, Elkana ile karısına iyi dilekte bulunarak, “Dilediği ve RAB’be adadığı çocuğun yerine RAB sana bu kadından başka çocuklar versin” derdi. Bundan sonra evlerine dönerlerdi.~\wZ Yıllık kurbanı sunmak için annesi her yıl kocasıyla birlikte oraya gider, diktiği cüppeyi oğluna getirirdi.X[+Z Bu arada genç Samuel, keten efod giymiş, RAB’bin önünde hizmet ediyordu.ZZ Gençlerin RAB’be karşı işledikleri günah çok büyüktü; çünkü RAB’be sunulan sunuları küçümsüyorlardı.HY Z Kurban sunan, “Önce hayvanın yağları yakılmalı, sonra dilediğin kadar al” diyecek olsa, hizmetkâr, “Hayır, şimdi vereceksin, yoksa zorla alırım” diye karşılık verirdi.CXZ Üstelik kurbanın yağları yakılmadan önce, kâhinin hizmetkârı gelip kurban sunan adama, “Kâhine kızartmalık et ver. Senden haşlanmış et değil, çiğ et alacak” derdi.@W{Z çatalı kap, tencere, tava ya da kazana daldırırdı. Çatalla çıkarılan her şey kâhin için ayırılırdı. Şilo’ya gelen İsrailliler’in hepsine böyle davranırlardı.kVQZ Eli’nin oğulları değersiz kişilerdi. RAB’bi ve kâhinlerin halkla ilgili kurallarını önemsemiyorlardı. Biri sunduğu kurbanın etini haşlarken, kâhinin hizmetkârı elinde üç dişli büyük bir çatalla gelir,kUQZ Eli’nin oğulları değersiz kişilerdi. RAB’bi ve kâhinlerin halkla ilgili kurallarını önemsemiyorlardı. Biri sunduğu kurbanın etini haşlarken, kâhinin hizmetkârı elinde üç dişli büyük bir çatalla gelir,TyZ Sonra Elkana Rama’ya, evine döndü. Küçük Samuel ise Kâhin Eli’nin gözetiminde RAB’bin hizmetinde kaldı.MSZ RAB’be karşı gelenler paramparça olacak, RAB onlara karşı gökleri gürletecek, Bütün dünyayı yargılayacak, Kralını güçle donatacak, Meshettiği kralın gücünü yükseltecek.”RZ RAB sadık kullarının adımlarını korur, Ama kötüler karanlıkta susturulur. Çünkü güçle zafere ulaşamaz insan.vQgZ Düşkünü yerden kaldırır, Yoksulu çöplükten çıkarır; Soylularla oturtsun Ve kendilerine onur tahtını miras olarak bağışlasın diye. Çünkü yeryüzünün temelleri RAB’bindir, O dünyayı onların üzerine kurmuştur.WP)Z O kimini yoksul, kimini varsıl kılar; Kimini alçaltır, kimini yükseltir.ROZ RAB öldürür de diriltir de, Ölüler diyarına indirir ve çıkarır.N!Z Toklar yiyecek uğruna gündelikçi olur, Açlar doyurulur. Kısır kadın yedi çocuk doğururken, Çok çocuklu kadın kimsesiz kalır.PMZ Güçlülerin yayları kırılır; Güçsüzlerse güçle donatılır. L;Z Artık büyük konuşmayın, Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın. Çünkü RAB her şeyi bilen Tanrı’dır; O’dur davranışları tartan.jKOZ Kutsallıkta RAB’bin benzeri yok, Evet, senin gibisi yok, ya RAB! Tanrımız gibi dayanak yok.>J yZ Hanna şöyle dua etti: “Yüreğim RAB’de bulduğum sevinçle coşuyor; Gücümü yükselten RAB’dir. Düşmanlarımın karşısında övünüyor, Kurtarışınla seviniyorum!~I yZ Ben de onu RAB’be adıyorum. Yaşamı boyunca RAB’be adanmış kalacaktır.” Sonra orada RAB’be tapındılar.IH Z “Bu çocuk için yakarmıştım; RAB dileğimi yerine getirdi.}G wZ Hanna, “Ey efendim, yaşamın hakkı için derim ki, burada yanında durup RAB’be yakaran kadınım ben” dedi,>F {Z Boğayı kestikten sonra çocuğu Eli’ye getirdiler.AE Z Küçük çocuk sütten kesildikten sonra Hanna üç yaşında bir boğa, bir efa un ve bir tulum şarap alarak onu kendisiyle birlikte RAB’bin Şilo’daki tapınağına götürdü.fD IZ Kocası Elkana, “Nasıl istersen öyle yap” diye karşılık verdi, “Çocuk sütten kesilinceye dek burada kal. RAB sözünü yerine getirsin.” Böylece Hanna oğlu sütten kesilinceye dek evde kalıp onu emzirdi.+C SZ Ama Hanna gitmedi. Kocasına, “Çocuk sütten kesildikten sonra onu RAB’bin hizmetinde bulunmak üzere götüreceğim. Yaşamı boyunca orada kalacak” dedi.qB _Z Elkana RAB’be yıllık kurbanını ve adağını sunmak üzere ev halkıyla birlikte Şilo’ya gitti.A Z Zamanı gelince Hanna gebe kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu. “Onu RAB’den diledim” diyerek adını Samuel koydu./@ [Z Ertesi sabah erkenden kalkıp RAB’be tapındılar. Ondan sonra Rama’daki evlerine döndüler. Elkana karısı Hanna’yla birleşti ve RAB Hanna’yı anımsadı.t? eZ Hanna, “Senin gözünde lütuf bulayım” deyip yoluna gitti. Sonra yemek yedi. Artık üzgün değildi.h> MZ Eli, “Öyleyse esenlikle git” dedi, “İsrail’in Tanrısı dileğini yerine getirsin.”= Z Kulunu kötü bir kadın sanma. Yakarışımı şimdiye dek sürdürmemin nedeni çok kaygılı, üzüntülü olmamdır.”B< Z Hanna, “Ah, öyle değil efendim!” diye yanıtladı, “Ben yüreği acılarla dolu bir kadınım. Ne şarap içtim, ne de başka bir içki. Sadece yüreğimi RAB’be döküyordum.Y; /Z “Sarhoşluğunu ne zamana dek sürdüreceksin? Artık şarabı bırak” dedi.: Z Hanna içinden yakarıyor, yalnız dudakları kımıldıyor, sesi duyulmuyordu. Bu yüzden Eli, Hanna’yı sarhoş sanarak,\9 5Z Hanna RAB’be yakarışını sürdürürken, Eli onun dudaklarını gözetliyordu.w8 kZ ve şu adağı adadı: “Ey Her Şeye Egemen RAB, kulunun üzüntüsüne gerçekten bakıp beni anımsar, kulunu unutmayıp bana bir erkek çocuk verirsen, yaşamı boyunca onu sana adayacağım. Onun başına hiç ustura değmeyecek.”E7 Z Hanna, gönlü buruk, acı acı ağlayarak RAB’be yakardı 6 =Z Bir gün onlar Şilo’da yiyip içtikten sonra, Hanna kalktı. Kâhin Eli RAB’bin Tapınağı’nın kapı sövesi yanındaki sandalyede oturuyordu.-5 WZ Kocası Elkana, “Hanna, neden ağlıyorsun, neden yemek yemiyorsun?” derdi, “Neden bu kadar üzgünsün? Ben senin için on oğuldan daha iyi değil miyim?”4 )Z Bu yıllarca böyle sürdü. Hanna RAB’bin Tapınağı’na her gittiğinde kuması ona sataşırdı. Böylece Hanna ağlar, yemek yemezdi.3 Z Ama RAB Hanna’nın rahmini kapadığından, kuması Peninna Hanna’yı öfkelendirmek için ona sürekli sataşırdı.p2 ]Z Hanna’ya iki pay verirdi. Çünkü RAB Hanna’nın rahmini kapamasına karşın, Elkana onu severdi.q1 _Z Elkana kurban sunduğu gün karısı Peninna’ya ve oğullarıyla kızlarına etten birer pay verirken,L0 Z Elkana Her Şeye Egemen RAB’be tapınıp kurban sunmak üzere her yıl kendi kentinden Şilo’ya giderdi. Eli’nin RAB’bin kâhinleri olan Hofni ve Pinehas adındaki iki oğlu da oradaydı./ Z Elkana’nın Hanna ve Peninna adında iki karısı vardı. Peninna’nın çocukları olduğu halde, Hanna’nın çocuğu olmuyordu.;. uZ Efrayim dağlık bölgesindeki Ramatayim Kasabası’nda yaşayan, Efrayim oymağının Suf boyundan Yeroham oğlu Elihu oğlu Tohu oğlu Suf oğlu Elkana adında bir adam vardı.F-P Ovet İşay’ın babası, İşay da Davut’un babasıdır.;,sP Salmon Boaz’ın babası, Boaz Ovet’in babası,F+P Amminadav Nahşon’un babası, Nahşon Salmon’un babası,?*{P Hesron Ram’ın babası, Ram Amminadav’ın babası,?){P Peres’in soyu şöyledir: Peres Hesron’un babası,5(eP Komşu kadınlar, “Naomi’nin bir oğlu oldu” diyerek çocuğa ad koydular; ona, Ovet adını verdiler. Ovet, İşay’ın babası; İşay ise Davut’un babasıdır.H' P Naomi çocuğu alıp bağrına bastı ve ona dadılık yaptı.)&MP “O seni yaşama döndürecek, yaşlılığında doyuracak. Çünkü onu, seni seven ve senin için yedi oğuldan bile daha değerli olan gelinin doğurdu.”0%[P O zaman kadınlar Naomi’ye, “Bugün seni yakın akrabasız bırakmamış olan RAB’be övgüler olsun. Doğan çocuğun ünü İsrail’de yayılsın” dediler. $ P Böylece Boaz, Rut’u kendine eş olarak aldı ve onunla birleşti. RAB’bin kutsamasıyla gebe kalan Rut bir oğul doğurdu.#P RAB’bin bu genç kadından sana vereceği çocuklarla senin soyun, Tamar’ın Yahuda’ya doğurduğu Peres’in soyu gibi olsun.”"P Kent kapısında bulunan bütün halk ve ileri gelenler, “Evet, biz tanığız” dediler. “RAB senin evine gelen kadını, İsrail soyunun o iki ana direğine –Rahel ve Lea’ya– benzer kılsın. Efrat boyunda varlıklı, Beytlehem’de ünlü olasın.!P “Mahlon’un dul karısı Moavlı Rut’u da kendime eş olarak alıyorum. Öyle ki, ölen Mahlon’un adı bıraktığı mirasla birlikte sürsün; kardeşlerinin arasından ve yaşadığı kentten adı silinmesin. Bugün siz buna tanık oldunuz.”/ YP Boaz, ileri gelenlere ve bütün halka, “Elimelek’in, Kilyon ile Mahlon’un bütün mülkünü Naomi’den satın aldığıma bugün siz tanık oldunuz” dedi.|sP Bu nedenle yakın akrabadan olan adam, “Sen kendin satın al” diyerek çarığını çıkarıp Boaz’a verdi.saP Eskiden İsrail’de akrabalık görevinin yerine getirildiğini ve mülk alım satımının onaylandığını göstermek için taraflardan biri çarığını çıkarıp ötekine verirdi. Alışverişi yasallaştırmanın yolu buydu.I P Adam, “Bu durumda yakın akrabalık görevini yapamam; yaparsam kendi mirasımı tehlikeye atmış olurum” dedi. “Bana düşen akrabalık görevini sen yüklen. Çünkü ben yapamam.”H P Bunun üzerine Boaz, “Yalnız, tarlayı Naomi’den satın aldığın gün, ölen Mahlon’un adının bıraktığı mirasla sürmesi için dul eşi Moavlı Rut’u da almalısın” dedi. Jf~~#}0|}{zzCyyxywvv4utt]ss rlqbppiolonJmblkjjLiWhhUgnfee:ddcccTba`__-^x]]r\\[[ZXY}XXWIVUU/TgSSRQQPP'OoNEMMLKK(JEIeHGGFF7EDD,CUBB&AA@X??>>=?qwZ Bunun üzerine oradakilerden biri Yonatan’a, “Baban askerlere, ‘Bugün kim yemek yerse lanetli olsun’ diye ant içirdi” dedi, “Askerlerin bitkin düşmesi de bundan.”'pIZ Yonatan babasının halka ant içirdiğini duymamıştı. Elindeki değneği uzatıp ucunu bal gümecine batırdı. Biraz bal tadar tatmaz gözleri parladı.@o{Z Derken, her yanı bal dolu bir ormana vardılar. Askerler ormana girince, toprakta akan balları gördüler. Ne var ki, içtikleri anttan korktukları için hiçbiri bala dokunmadı.@n{Z Derken, her yanı bal dolu bir ormana vardılar. Askerler ormana girince, toprakta akan balları gördüler. Ne var ki, içtikleri anttan korktukları için hiçbiri bala dokunmadı.Xm+Z O gün İsrailliler bitkindi. Çünkü Saul, “Ben düşmanlarımdan öç alıncaya kadar, akşama dek kim yemek yerse lanetli olsun!” diye halka ant içirmişti. Bu yüzden de kimse bir şey yememişti.klQZ Böylece RAB İsrail’i o gün zafere ulaştırdı. Savaş Beytaven’in ötesine dek yayıldı.k-Z Efrayim dağlık bölgesinde gizlenen İsrailliler de Filistliler’in kaçtığını duyunca onları savaş alanında kovalamaya başladılar.?jyZ Daha önce Filistliler’in yanında yer alıp onların ordugahına katılan İbraniler bile saf değiştirerek Saul’la Yonatan’ın yanındaki İsrail birliklerine katıldılar.i5Z Saul’la yanındaki askerlerin tümü toplanıp savaş alanına gittiler. Orada büyük bir kargaşa vardı. Herkes birbirine kılıç çekiyordu.h/Z Saul kâhinle konuşurken, Filistliler’in ordugahındaki kargaşa da giderek artmaktaydı. Bunun üzerine Saul kâhine, “Elini çek” dedi.gZ Saul Ahiya’ya, “Tanrı’nın Sandığı’nı getir” dedi. O sırada Tanrı’nın Sandığı İsrail halkındaydı.Xf+Z Bunun üzerine Saul yanındaki adamlara, “Yoklama yapın da aramızdan kimin ayrıldığını görün” dedi. Yoklama yapılınca Yonatan’la silahını taşıyan gencin orada olmadığını anladılar.eZ Benyamin topraklarındaki Giva Kenti’nde Saul’un nöbetçileri büyük bir kalabalığın oraya buraya dağıldığını gördüler.MdZ Ordugahta ve kırsal alanda bütün Filist halkı arasında dehşet hüküm sürüyordu. Askerlerle akıncılar bile titriyordu. Derken yer sarsıldı; sanki Tanrı’dan gelen bir titremeydi bu.c{Z Yonatan’la silahını taşıyan genç bu ilk saldırıda iki dönümlük bir alanda yirmi kadar asker öldürdüler.mbUZ Yonatan elleriyle ayaklarını kullanarak yukarıya tırmandı; silahını taşıyan genç de onu izledi. Yonatan Filistliler’i yenilgiye uğrattı. Silahını taşıyan genç de onu izliyor ve Filistliler’i öldürüyordu.aZ Sonra Yonatan’la silahını taşıyan gence, “Buraya, yanımıza gelin, size bir şey söyleyeceğiz” diye seslendiler. Bunun üzerine Yonatan silahını taşıyana, “Ardımdan gel” dedi, “RAB onları İsrailliler’in eline teslim etti.”'`IZ Böylece ikisi de Filistliler’in askerlerine göründüler. Filistliler, “Bakın! İbraniler gizlendikleri çukurlardan çıkmaya başlıyor!” dediler.$_CZ Ama, ‘Yanımıza gelin’ derlerse, gideriz. Çünkü bu, RAB’bin Filistliler’i elimize teslim ettiğine ilişkin bir belirti olacak bizim için.”m^UZ “Eğer bize, ‘Yanınıza gelene dek bekleyin’ derlerse, olduğumuz yerde kalırız, gitmeyiz.D]Z Yonatan, “Bu adamlara gidelim, bizi görsünler” dedi,\)Z Silahını taşıyan genç, “Ne düşünüyorsan öyle yap” diye yanıtladı, “Haydi yürü! Düşündüğün her şeyde seninleyim.”[yZ Yonatan silahını taşıyan genç hizmetkârına, “Gel, şu sünnetsizlerin ordugahına gidelim” dedi, “Belki RAB bizim için bir şeyler yapar. Çünkü gerek çoklukta, gerekse azlıkta RAB’bin zafere ulaştırmasına engel yoktur.”SZ!Z Kayalardan biri kuzeyde Mikmas’a, öbürü güneyde Giva’ya bakardı.)YMZ Yonatan’ın Filist ordugahına ulaşmak için geçmeyi tasarladığı geçidin her iki yanında iki sivri kaya vardı; birine Boses, öbürüne Sene denirdi.UX%Z Efod giymiş olan Ahiya da aralarındaydı. Ahiya Şilo’da RAB’bin kâhini olan Eli oğlu Pinehas oğlu İkavot’un erkek kardeşi Ahituv’un oğluydu. Halk Yonatan’ın gittiğini farketmemişti.W Z Saul, Giva Kenti yakınındaki Migron’da bir nar ağacının altında oturmaktaydı. Yanında altı yüz kadar asker vardı.1V _Z Bir gün Saul oğlu Yonatan, silahını taşıyan genç hizmetkârına, “Gel, karşı taraftaki Filist ordugahına geçelim” dedi. Ama bunu babasına haber vermedi.PUZ  O sırada Filistliler’in bir kolu Mikmas Geçidi’ne çıkmıştı.T Z  İşte bu yüzden, savaş sırasında Saul ile Yonatan dışında, yanlarındaki hiç kimsenin elinde kılıç, mızrak yoktu.%SEZ  Saban demiriyle kazmanın bileme fiyatı, şekelin üçte ikisi kadardı. Beller, baltalar, üvendireler için istenilen fiyat ise şekelin üçte biriydi.RZ  Bu nedenle bütün İsrailliler saban demirlerini, kazma, balta ve oraklarını biletmek için Filistliler’e gitmek zorundaydılar.QZ  Bütün İsrail ülkesinde bir tek demirci yoktu. Filistliler, “İbraniler kılıç, mızrak yapmasın” demişlerdi.fPGZ  biri Beythoron’a, öbürü ise çöle, Sevoyim Vadisi’ne bakan sınıra doğru ilerledi.{OqZ  Akıncılar üç koldan Filistliler’in ordugahından çıktılar. Kollardan biri Şual bölgesindeki Ofra’ya,(NKZ  Saul, oğlu Yonatan ve yanlarındaki halk Benyaminoğulları’nın bölgesindeki Giva’da kalıyorlardı. Filistliler ise Mikmas’ta ordugah kurmuşlardı.)MMZ  Bundan sonra Samuel Gilgal’dan ayrılarak Benyaminoğulları’nın Giva Kenti’ne gitti. Saul yanında kalan halkı saydı; yaklaşık altı yüz kişiydi.:LoZ  Ama artık krallığın sürmeyecek. RAB kendi gönlüne uygun birini arayıp onu kendi halkına önder olarak atamaya kararlı. Çünkü sen RAB’bin buyruğunu tutmadın.”DKZ Samuel, “Akılsızca davrandın” dedi, “Tanrın RAB’bin sana verdiği buyruğa uymadın; yoksa, RAB İsrail üzerinde senin krallığının sonsuza dek sürmesini sağlayacaktı.BJZ ‘Şimdi Filistliler Gilgal’da üzerime yürüyecek; oysa ben RAB’bin yardımını dilememiştim’ diye düşündüm. Bu nedenle, yakmalık sunuyu sunma gerekliliğini duydum.”XI+Z Samuel, “Ne yaptın?” diye sordu. Saul, “Halk yanımdan dağılıyordu” diye karşılık verdi, “Sen de belirlenen gün gelmedin. Üstelik Filistliler Mikmas’ta toplandılar. Bunları görünce,HyZ Saul yakmalık sununun sunulmasını bitirir bitirmez Samuel geldi. Saul selamlamak için onu karşılamaya çıktı.rG_Z Saul, “Yakmalık sunuları ve esenlik sunularını bana getirin” dedi. Sonra yakmalık sunuyu sundu."F?Z  Saul, Samuel tarafından belirlenen süreye uyarak, yedi gün bekledi. Ama Samuel Gilgal’a gelmeyince, halk Saul’un yanından dağılmaya başladı.E7Z  Bazı İbraniler de Şeria Irmağı’ndan Gad ve Gilat bölgesine geçti. Ama Saul daha Gilgal’daydı. Bütün askerler onu titreyerek izliyordu.AD}Z  Durumlarının tehlikeli olduğunu ve askerlerinin sıkıştırıldığını gören İsrailliler, mağaralarda, çalılıklarda, kayalıklarda, çukurlarda, sarnıçlarda gizlendiler.rC_Z  Filistliler İsrailliler’le savaşmak üzere toplandılar. Otuz bin savaş arabası, altı bin atlı asker ve kıyılardaki kum kadar kalabalık bir orduya sahiptiler. Gidip Beytaven’in doğusundaki Mikmas’ta ordugah kurdular.NBZ  Böylece İsrailliler’in hepsi Saul’un Filist birliğini yendiğini ve Filistliler’in İsrailliler’den iğrendiğini duydu. Bunun üzerine halk Gilgal’da Saul’un çevresinde toplandı."A?Z  Yonatan Giva’daki Filist birliğini yendi. Filistliler bunu duydular. Saul, bütün ülkede boru çaldırarak, “İbraniler bu haberi duysun” dedi.w@iZ  halktan üç bin kişi seçti. Bunlardan iki binini Mikmas ve Beytel’in dağlık bölgesinde yanına aldı. Binini de Benyamin oymağına ait Giva Kenti’nde Yonatan’ın yanına bıraktı. Halktan geri kalanları evlerine gönderdi.CZ  Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız, hem de kralınız.”&=GZ  Yalnız RAB’den korkun, O’na bağlılıkla ve bütün yüreğinizle kulluk edin. O’nun sizler için ne görkemli işler yaptığını bir düşünün!#<AZ  Bana gelince, sizin için RAB’be yalvarmaktan vazgeçip O’na karşı günah işlemek benden uzak olsun! Ancak size iyi ve doğru yolu öğreteceğim.z;oZ  RAB görkemli adının hatırına halkını bırakmayacak. Çünkü sizi kendi halkı kılmaktan hoşnut kaldı.b:?Z  Kimseyi kurtaramayan yararsız putların ardınca gitmeyin; çünkü onlar değersizdir.F9Z  Samuel halka, “Korkmayın” dedi, “Siz bu büyük kötülüğü yaptınız, ama yine de RAB’bin ardınca gitmekten vazgeçmeyin; tersine, bütün yüreğinizle RAB’be kulluk edin.S8!Z  Bunun üzerine Samuel’e, “Yok olmayalım diye, biz kulların için Tanrın RAB’be yakar” dediler, “Çünkü bütün günahlarımıza kendimize bir kral istemek kötülüğünü de ekledik.”7 Z  Samuel RAB’be yalvardı ve RAB o gün göğü gürletti, yağmur yağdırdı. Halk RAB’den de Samuel’den de çok korktu.}6uZ  Bugün buğday biçme zamanı değil mi? Göğü gürletsin, yağmur yağdırsın diye RAB’be yalvaracağım. Böylece bir kral istemekle yaptığınız kötülüğün RAB’bin gözünde ne denli büyük olduğunu iyice anlayacaksınız.”{5qZ  “Şimdi olduğunuz yerde durun ve RAB’bin gözlerinizin önünde yapacağı şu olağanüstü olayı görün.4!Z  Ama RAB’bin sözünü dinlemez, buyruklarına karşı gelirseniz, RAB kralınızı cezalandırdığı gibi sizi de cezalandıracaktır.R3Z  Eğer RAB’den korkar, O’na kulluk ederseniz, O’nun sözünü dinleyip buyruklarına karşı gelmezseniz, hem siz hem de önderiniz olacak kral Tanrınız RAB’bin ardınca giderseniz, ne âlâ!P2Z İşte seçtiğiniz, dilediğiniz kral! Evet, RAB size bir kral verdi.:1oZ “Ama siz Ammon Kralı Nahaş’ın üzerinize yürüdüğünü görünce, Tanrınız RAB kralınız olduğu halde bana, ‘Hayır, bize bir kral önderlik yapacak’ dediniz.,0SZ RAB de Yerubbaal’ı, Bedan’ı, Yiftah’ı ve ben Samuel’i gönderdi. Güvenlik içinde yaşamanız için sizi saran düşmanlarınızın elinden kurtardı.\/3Z Atalarınız RAB’be, ‘Günah işledik; RAB’bi bırakıp Baal’ın ve Aştoret’in putlarına kulluk ettik. Ama şimdi bizi düşmanlarımızın elinden kurtar, sana kulluk edeceğiz’ diye seslendiler._.9Z Ama atalarınız Tanrıları RAB’bi unuttular. Bu yüzden RAB onları Hasor ordusunun komutanı Sisera’nın, Filistliler’in ve Moav Kralı’nın eline teslim etti. Bunlar atalarınıza karşı savaştılar.;-qZ  “Yakup Mısır’a gittikten sonra, atalarınız RAB’be yakardı. O da atalarınızı Mısır’dan çıkarıp burada yerleşmelerini sağlayan Musa ile Harun’u gönderdi.,)Z  Şimdi burada durun, RAB’bin önünde, O’nun sizi ve atalarınızı tekrar tekrar nasıl kurtardığına dair kanıtlar göstereyim size. +Z  Samuel konuşmasını şöyle sürdürdü: “Musa ile Harun’u görevlendiren, atalarınızı Mısır’dan çıkaran RAB’dir.!*=Z  Samuel, “Bana karşı bir şey bulamadığınıza bugün hem RAB, hem de O’nun meshettiği kral tanıktır” dedi. “Evet, tanıktır” dediler. )Z  Halk, “Bizi dolandırmadın” diye karşılık verdi, “Bize baskı da yapmadın. Kimsenin elinden hiçbir şey almadın.”&(GZ  İşte karşınızda duruyorum. Hanginizin öküzünü aldım? Kimin eşeğine el koydum? Kimi dolandırdım? Kime baskı yaptım? Göz yummak için kimden rüşvet aldım? RAB’bin ve O’nun meshettiğinin önünde bana karşı tanıklık edin de size karşılığını vereyim.”4'cZ  Şimdi size önderlik yapan bir kralınız var. Bense yaşlandım, saçım ağardı. Oğullarım da sizlerle birlikte. Gençliğimden bu güne dek size önderlik yaptım.& Z Bundan sonra Samuel İsrail halkına şöyle dedi: “Bana söylediğiniz her şeye kulak verdim: Size bir kral atadım.`%;Z  Böylece bütün halk Gilgal’a gidip RAB’bin önünde Saul’un kral olduğunu onayladı. Orada, RAB’bin önünde esenlik kurbanları kestiler; Saul da bütün İsrailliler de büyük bir sevinç yaşadılar.b$?Z  Samuel halka, “Haydi, Gilgal’a gidip orada krallığı yeniden onaylayalım” dedi. #Z Ama Saul, “Bugün hiç kimse öldürülmeyecek” diye yanıtladı, “Çünkü RAB bugün İsrail halkına kurtuluş verdi.”"Z Bundan sonra halk Samuel’e, “ ‘Saul mu bize krallık yapacak?’ diyenler kimdi? Getirin onları, öldürelim” dedi.k!QZ Ertesi gün Saul adamlarını üç bölüğe ayırdı. Adamlar sabah nöbetinde Ammonlular’ın ordugahına girdi. Kırım günün en sıcak zamanına dek sürdü. Sağ kalanlar dağıldı; iki kişi bile bir arada kalmadı.g IZ Ammonlular’a, “Yarın size teslim olacağız” dediler, “Bize ne dilerseniz yapın.”DZ Oraya gelen Yaveşli ulaklara şöyle dediler: “Yaveş-Gilat halkına, ‘Yarın öğleye doğru kurtarılacaksınız’ deyin.” Ulaklar gidip bu haberi iletince Yaveşliler sevindi.mUZ  Saul onları Bezek’te topladı. İsrail halkı üç yüz bin, Yahudalılar ise otuz bin kişiydi.-UZ  Bir çift öküz alıp parçaladı. Ulaklar aracılığıyla İsrail’in her bölgesine bu parçaları gönderip şöyle dedi: “Saul ile Samuel’in ardınca gelmeyen herkesin öküzlerine de aynı şey yapılacaktır.” Halk RAB korkusuyla sarsıldı ve tek beden halinde yola çıktı.vgZ  Saul bu sözleri duyunca, Tanrı’nın Ruhu güçlü bir biçimde onun üzerine indi. Saul çok öfkelendi.9mZ  Tam o sırada Saul, öküzlerinin ardında, tarladan dönüyordu. “Halka ne oldu? Neden böyle ağlıyorlar?” diye sordu. Yaveşliler’in söylediklerini ona anlattılar. Z  Ulaklar Saul’un yaşadığı Giva Kenti’ne gelip olanları halka bildirince, herkes hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.cAZ  Yaveş Kenti’nin ileri gelenleri ona, “İsrail’in her bölgesine ulaklar göndermemiz için bize yedi günlük bir süre tanı” dediler, “Eğer bizi kurtaracak kimse çıkmazsa o zaman sana teslim oluruz.”W)Z  Ama Ammonlu Nahaş, “Ancak bir koşulla sizinle antlaşma yaparım” diye karşılık verdi, “Bütün İsrail halkını küçük düşürmek için her birinizin sağ gözünü oyup çıkaracağım.”, UZ Ammon Kralı Nahaş Yaveş-Gilat üzerine yürüyüp kenti kuşattı. Bütün Yaveşliler, Nahaş’a, “Bizimle bir antlaşma yap, sana kulluk ederiz” dediler.7Z  Ama bazı kötü kişiler, “O bizi nasıl kurtarabilir?” diyerek Saul’u küçümsediler ve ona armağan vermediler. Saul ise buna aldırmadı.nWZ  Saul da Giva’ya, kendi evine döndü. Tanrı’nın isteklendirdiği yiğitler ona eşlik ettiler.Z  Samuel krallığın ilkelerini halka açıkladı. Bunları kitap haline getirip RAB’bin önüne koydu. Sonra herkesi evine gönderdi.>wZ  Samuel halka, “RAB’bin seçtiği adamı görüyor musunuz?” dedi, “Bütün halkın arasında bir benzeri yok.” Bunun üzerine halk, “Yaşasın kral!” diye bağırdı.xkZ  Bunun üzerine koşup Saul’u oradan getirdiler. Saul halkın arasına geldi. Boyu hepsinden bir baş uzundu. Z  Yine RAB’be, “O daha buraya gelmedi mi?” diye sordular. RAB de, “O burada, eşyaların arasında saklanıyor” dedi.1]Z  Sonra Benyamin oymağını boy boy öne çağırdı. Matri’nin boyu seçildi. En sonunda da Matri boyundan Kiş oğlu Saul seçildi. Onu aradılarsa da bulamadılar.ueZ  Samuel bütün İsrail oymaklarını bir bir öne çıkardı. Bunlardan Benyamin oymağı kurayla seçildi.X+Z  Ama siz bugün bütün zorluk ve sıkıntılarınızdan sizi kurtaran Tanrınız’a sırt çevirdiniz ve, ‘Hayır, bize bir kral ata’ dediniz. Şimdi RAB’bin önünde oymak oymak, boy boy dizilin.” %Z  Sonra Samuel, İsrail halkını Mispa’da RAB için bir araya getirip şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ben İsrailliler’i Mısır’dan çıkardım. Mısırlılar’ın ve size baskı yapan bütün krallıkların elinden sizi kurtardım.’ %Z  Sonra Samuel, İsrail halkını Mispa’da RAB için bir araya getirip şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ben İsrailliler’i Mısır’dan çıkardım. Mısırlılar’ın ve size baskı yapan bütün krallıkların elinden sizi kurtardım.’ 5Z  Saul, “Eşeklerin bulunduğunu bize açıkça bildirdi” diye yanıtladı. Ama Samuel’in krallıkla ilgili sözlerini amcasına açıklamadı.P Z  Amcası, “Samuel sana neler söyledi, lütfen bana da anlat” dedi.8 kZ  Amcası, Saul ile hizmetkârına, “Nerede kaldınız?” diye sordu. Saul, “Eşekleri arıyorduk” diye karşılık verdi, “Onları bulamayınca, Samuel’e gittik.”I Z Saul peygamberlikte bulunduktan sonra tapınma yerine çıktı. Z Orada oturanlardan biri, “Ya onların babası kim?” dedi. İşte, “Saul da mı peygamber oldu?” sözü buradan gelir.@{Z Onu önceden tanıyanların hepsi, peygamberlerle birlikte peygamberlikte bulunduğunu görünce, birbirlerine, “Ne oldu Kiş oğluna? Saul da mı peygamber oldu?” diye sordular.A}Z Giva’ya varınca, Saul’u bir peygamber topluluğu karşıladı. Tanrı’nın Ruhu güçlü bir biçimde üzerine indi ve Saul onlarla birlikte peygamberlikte bulunmaya başladı.'IZ Saul, Samuel’in yanından ayrılmak üzere ona sırtını döner dönmez, Tanrı ona başka bir kişilik verdi. O gün bütün bu belirtiler gerçekleşti.cAZ  Şimdi benden önce Gilgal’a git. Yakmalık sunuları sunmak ve esenlik kurbanlarını kesmek için ben de yanına geleceğim. Ancak, ben yanına gelip ne yapacağını bildirene dek yedi gün beklemen gerekecek.”cAZ  Bu belirtiler gerçekleştiğinde, duruma göre gerekeni yap. Çünkü Tanrı seninledir.+Z  RAB’bin Ruhu senin üzerine güçlü bir biçimde inecek. Onlarla birlikte peygamberlikte bulunacak ve başka bir kişiliğe bürüneceksin.q]Z  Sonra Filist ordugahının bulunduğu Givat-Elohim’e varacaksın. Kente girince, önlerinde çenk, tef, kaval ve lir çalanlarla birlikte peygamberlik ederek tapınma yerinden inen bir peygamber topluluğuyla karşılaşacaksın.NZ  Seni selamlayıp iki somun ekmek verecekler. Sen de kabul edeceksin.c~AZ  Oradan daha ilerleyip Tavor’daki meşe ağacına varacaksın. Orada biri üç oğlak, biri üç somun ekmek, öbürü de bir tulum şarapla Tanrı’nın huzuruna, Beytel’e çıkan üç adamla karşılaşacaksın.>}wZ  Bugün benden ayrıldıktan sonra Benyamin sınırında, Selsah’taki Rahel’in mezarı yanında iki kişiyle karşılaşacaksın. Sana, ‘Aramaya çıktığın eşekler bulundu’ diyecekler, ‘Baban eşekleri düşünmekten vazgeçti, oğlum için ne yapsam diye sizin için kaygılanmaya başladı.’| -Z Sonra Samuel yağ kabını alıp yağı Saul’un başına döktü. Onu öpüp şöyle dedi: “RAB seni kendi halkına önder olarak meshetti.d{CZ  Kentin sınırına yaklaşırken Samuel Saul’a, “Hizmetkâra önümüzden gitmesini söyle” dedi. Hizmetkâr öne geçince, Samuel, “Ama sen dur” diye ekledi, “Sana Tanrı’nın sözünü bildireceğim.”@z{Z  Sabah erkenden, şafak sökerken kalktılar. Samuel, damdan Saul’u çağırıp, “Hazırlan, seni göndereceğim” dedi. Saul kalktı. Samuel’le birlikte dışarı çıktılar.[y1Z  Tapınma yerinden kente indikten sonra Samuel evinin damında Saul’la konuştu.yxmZ  Aşçı budu getirip Saul’un önüne koydu. Samuel, “İşte senin için ayrılan parça, buyur ye!” dedi, “Çünkü bunu belirtilen gün çağırdığım halkla birlikte yemen için sakladım.” O gün Saul Samuel’le yemek yedi.gwIZ  Sonra aşçıya, “Sana verdiğim ve bir kenara ayırmanı söylediğim payı getir” dedi. vZ  Samuel Saul ile hizmetkârını alıp yemek odasına götürdü; yaklaşık otuz çağrılı arasında ilk sırayı onlara verdi.uZ  Saul şu karşılığı verdi: “Ben İsrail oymaklarının en küçüğü olan Benyamin oymağından değil miyim? Ait olduğum boy da Benyamin oymağına bağlı bütün boyların en küçüğü değil mi? Bana neden böyle şeyler söylüyorsun?”t1Z  Üç gün önce kaybolan eşeklerin için kaygılanma. Onlar bulundu. İsrail’in özlemi kime yönelik? Sana ve babanın ailesine değil mi?”Vs'Z  Samuel, “Bilici benim” diye yanıtladı, “Önümden tapınma yerine çıkın. Bugün benimle birlikte yemek yiyeceksiniz. Yarın sabah düşündüğün her şeyi sana bildirip seni geri gönderirim.ureZ  Saul kent kapısında duran Samuel’e yaklaştı. “Bilicinin evi nerede, lütfen söyler misin?” dedi.}quZ  Samuel Saul’u görünce, RAB, “İşte sana sözünü ettiğim adam!” dedi, “Halkıma o önderlik edecek.”pZ  “Yarın bu saatlerde sana Benyamin bölgesinden birini göndereceğim. Onu halkım İsrail’in önderi olarak meshedeceksin. Halkımı Filistliler’in elinden o kurtaracak. Halkımın durumuna baktım; çünkü haykırışları bana ulaştı.”MoZ  Saul gelmeden bir gün önce RAB Samuel’e şunu açıklamıştı: nZ  Saul’la hizmetkârı kente gittiler. Kente girdiklerinde, tapınma yerine çıkmaya hazırlanan Samuel onlara doğru ilerliyordu.~mwZ Kente girer girmez, yemek için tapınma yerine çıkmadan önce onu bulacaksınız. Kurbanı o kutsayacağı için, kendisi gelmeden halk yemek yemez. Çağrılı olanlar o geldikten sonra yemeye başlar. Şimdi gidin, onu hemen bulursunuz.”.lWZ Kızlar, “Evet, ilerde” diye karşılık verdiler, “Şimdi çabuk davranın. Kentimize bugün geldi. Çünkü halk bugün tapınma yerinde bir kurban sunacak.k'Z Yokuştan kente doğru çıkarlarken, kuyudan su çekmeye giden kızlarla karşılaştılar. Onlara, “Bilici burada mı?” diye sordular.vjgZ Saul hizmetkârına, “İyi, haydi gidelim” dedi. Böylece Tanrı adamının yaşadığı kente gittiler.3iaZ –Eskiden İsrail’de biri Tanrı’ya bir şey sormak istediğinde, “Haydi, biliciye gidelim” derdi. Çünkü bugün peygamber denilene o zaman bilici denirdi.–*hOZ  Hizmetkâr, “Bak, bende çeyrek şekel gümüş var” diye karşılık verdi, “Gideceğimiz yolu bize göstermesi için bunu Tanrı adamına vereceğim.”.gWZ  Saul, “Gidersek, adama ne götüreceğiz?” dedi, “Torbalarımızdaki ekmek tükendi. Tanrı adamına götürecek bir armağanımız yok. Neyimiz kaldı ki?”Vf'Z  Hizmetkâr, “Bak, bu kentte saygın bir Tanrı adamı vardır” diye karşılık verdi, “Bütün söyledikleri bir bir yerine geliyor. Şimdi ona gidelim. Belki gideceğimiz yolu o bize gösterir.”/eYZ  Suf bölgesine varınca, Saul yanındaki hizmetkârına, “Haydi dönelim! Yoksa babam eşekleri düşünmekten vazgeçip bizim için kaygılanmaya başlar” dedi.odYZ  Saul Efrayim dağlık bölgesinden geçip Şalişa topraklarını dolaştı. Ama eşekleri bulamadılar. Şaalim bölgesine geçtiler. Eşekler orada da yoktu. Sonra Benyamin bölgesinden geçtilerse de, hayvanları bulamadılar.c5Z  Bir gün Saul’un babası Kiş’in eşekleri kayboldu. Kiş, oğlu Saul’a, “Hizmetkârlardan birini yanına al da git, eşekleri ara” dedi.b7Z  Saul adında genç, yakışıklı bir oğlu vardı. İsrail halkı arasında ondan daha yakışıklısı yoktu. Boyu herkesten bir baş daha uzundu.a )Z Benyamin oymağından Afiyah oğlu Bekorat oğlu Seror oğlu Aviel oğlu Kiş adında bir adam vardı. Benyaminli Kiş sözü geçen biriydi. R/~y}||{{zz(yxxxwvvv#ttBsrqqJpqoonnm1lYkkPjj)i?hhDggIfeeEddMccobaa)``_C^y^(]]X\\[ZZ@YYXWVV;U'TToTSSRsQQ1PPONmNMMLKJJ,IHHGFFnEDDD CBBBA@??A>z>/=G<322>11C0..N-w,++@** )b((:''B&&R%{$$H#"o!! W/{1;6PlrGGh[i S r @d>Rd1Z O gün Saul’un görevlilerinden Edomlu Doek adındaki baş çoban RAB’bin önünde dinsel görevini yerine getirmek üzere orada bulunuyordu.BcZ Bunun üzerine kâhin ona kutsanmış ekmek verdi; çünkü orada huzura konan ekmekten başka ekmek yoktu. Bu ekmek RAB’bin huzurundan alındığı gün yerine sıcak ekmek konurdu.wbiZ Davut, “Yola çıktığımızdan her zaman olduğu gibi, kadından uzak kaldık” dedi, “Sıradan bir yolculuğa çıktığımızda bile adamlarım kendilerini temiz tutarlar; özellikle bugün ne kadar daha çok temiz olacaklar.”a Z Kâhin, “Taze ekmeğim yok” diye karşılık verdi, “Ama adamların kadından uzak kaldılarsa kutsanmış ekmek var.”S`!Z Şu an elinde ne var? Bana beş somun ekmek ya da başka ne varsa ver.”L_Z Davut şöyle yanıtladı: “Kral bana bir görev verdi. ‘Sana verdiğim görevden ve buyruklardan kimsenin haberi olmasın’ dedi. Adamlarıma gelince, belli bir yere gitmelerini söyledim.7^ kZ Davut Nov Kenti’ne, Kâhin Ahimelek’in yanına gitti. Ahimelek titreyerek Davut’u karşılamaya çıktı. “Neden yalnızsın? Neden yanında kimse yok?” diye sordu.k]QZ* Yonatan, “Esenlikle yoluna git” dedi, “İkimiz RAB’bin adıyla ant içmiştik. RAB seninle benim aramda ve soylarımız arasında sonsuza dek tanık olsun.” Bundan sonra Davut yoluna gitti. Yonatan da kente döndü.I\ Z) Uşak gider gitmez, Davut taşın güney yanından ayağa kalktı ve yüzüstü yere kapanarak üç kez eğildi. İki arkadaş birbirlerini öpüp ağladılar; ancak Davut daha çok ağladı.b[?Z( Yonatan, silahlarını yanındaki uşağa vererek, “Al bunları kente götür” dedi.SZ!Z' Olup bitenden habersizdi. Olanları yalnız Yonatan’la Davut biliyordu.dYCZ& “Çabuk ol! Koş, yerinde durma!” Yonatan’ın uşağı oku alıp efendisine getirdi.rX_Z% Uşak Yonatan’ın attığı okun düştüğü yere varınca, Yonatan, “Ok ötende!” diye seslendi,vWgZ$ Uşağa, “Haydi koş, atacağım okları bul” dedi. Uşak koşarken, Yonatan onun ötesine bir ok attı.eVEZ# Sabahleyin Yonatan Davut’la buluşmak üzere tarlaya gitti. Yanına bir uşak almıştı.U!Z" Büyük bir öfkeyle sofradan kalktı ve ayın ikinci günü hiç yemek yemedi. Babasının Davut’u böyle aşağılamasına üzüldü.!T=Z! Ama Saul Yonatan’ı öldürmek amacıyla mızrağını ona fırlattı. Böylece Yonatan babasının Davut’u öldürmeye kararlı olduğunu anladı.^S7Z Yonatan babası Saul’a, “Neden ölmeli? Ne yaptı ki?” diye karşılık verdi.&RGZ Çünkü İşay’ın oğlu yeryüzünde yaşadıkça ne sen güvenlikte olabilirsin, ne de krallığın. Şimdi adam gönder, onu bana getir. O ölmeli!”bQ?Z Saul Yonatan’a öfkelenerek, “Seni sapık ve dikbaşlı kadının oğlu!” diye bağırdı, “İşay’ın oğlunu desteklediğini bilmiyor muyum? Bu kendin için de, seni doğuran annen için de utanç verici.ePEZ “ ‘Lütfen izin ver. Çünkü ailemizin kentte bir kurbanı var, ağabeyim orada bulunmamı buyurdu. Gözünde lütuf bulduysam gidip kardeşlerimi göreyim’ dedi. İşte bu yüzden kralın sofrasına gelemedi.”mOUZ Yonatan, “Davut Beytlehem’e gitmek için benden ısrarla izin istedi” diye karşılık verdi,?NyZ Ertesi gün, ayın ikinci günü, Davut’un yeri yine boştu. Bunun üzerine Saul, oğlu Yonatan’a, “İşay’ın oğlu neden dün de, bugün de yemeğe gelmedi?” diye sordu.;MqZ Ama Saul o gün bir şey söylemedi. “Davut’un başına bir şey gelmiş olmalı. Dinsel açıdan kirli olsa gerek, evet dinsel açıdan temiz değildir” diye düşündü.L7Z Her zamanki gibi duvarın yanındaki yerine oturmuştu. Yonatan karşısında, Avner de yanında yerlerini aldılar. Davut’un yeriyse boş kaldı.hKKZ Böylece Davut tarlada gizlendi. Yeni Ay Töreni başlayınca, Kral Saul gelip yemeğe oturdu.pJ[Z Birbirimizle yaptığımız antlaşmaya gelince, RAB sonsuza dek seninle benim aramda tanık olsun.”iIMZ Ama hizmetkâra, ‘Bak, oklar ötende’ dersem, git; çünkü RAB seni uzaklaştırmıştır.|HsZ Sonra hizmetkârımı gönderip, ‘Git okları bul’ diye buyruk vereceğim. Eğer özellikle ona, ‘Bak, oklar senin bu yanında, onları alıp buraya getir’ dersem, gel. Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, güvenliktesin, tehlike yok.FGZ Ben hedefe atar gibi taşın bir yanına üç ok atacağım.fFGZ Öbür gün, geçen sefer gizlendiğin yere çabucak git. Ezel Taşı’nın yanında bekle.vEgZ Yonatan Davut’a, “Yarın Yeni Ay Töreni” dedi, “Yerin boş kalacağından, yokluğun anlaşılacak.wDiZ Davut’a beslediği sevgiden ötürü Yonatan ona bir daha ant içirtti. Çünkü onu canı kadar seviyordu.}CuZ Böylece Yonatan Davut soyuyla bir antlaşma yaptı ve, “RAB Davut’un düşmanlarını cezalandırsın” dedi. B Z RAB Davut’un bütün düşmanlarını yeryüzünden yok edeceği zaman bile, sen soyuma iyiliklerini sonsuza dek esirgeme.”TA#Z Ama sen yaşamım boyunca RAB’bin iyiliğini bana göster ki ölmeyeyim.b@?Z Ama babam seni öldürmeyi tasarlıyorsa, bunu sana bildirip güvenlik içinde gitmeni sağlamazsam, RAB bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın! RAB önceden babamla olduğu gibi seninle de birlikte olsun!?}Z Yonatan Davut’la konuşmasını sürdürdü: “İsrail’in Tanrısı RAB tanık olsun! Yarın ya da öbür gün bu saate kadar babamın ne düşündüğünü araştıracağım. Babamın sana karşı tutumu olumluysa, sana haber göndereceğim.T>#Z Yonatan, “Gel, tarlaya gidelim” dedi. Böylece ikisi tarlaya gittiler.`=;Z Davut, “Baban sana sert bir karşılık verirse, kim bana bildirecek?” diye sordu.<!Z Yonatan, “Olmaz öyle şey!” diye yanıtladı, “Babamın sana kötülük yapmaya karar verdiğini bilsem, sana söylemez miydim?”!;=Z Sana gelince, bana yardım et; çünkü RAB’bin önünde benimle antlaşma yaptın. Suçluysam, beni sen öldür! Neden beni babana teslim edesin?”:Z Baban, ‘İyi’ derse, kulun güvenlikte demektir. Ama öfkelenirse, bil ki, bana kötülük yapmaya karar vermiştir.@9{Z Eğer baban yokluğumu sezerse ona, ‘Davut aceleyle kendi kenti Beytlehem’e gitmek için benden ısrarla izin istedi; orada bütün ailenin yıllık kurban töreni var’ dersin.08[Z Davut Yonatan’a, “Bak, yarın Yeni Ay Töreni” dedi, “Kralla birlikte yemeğe oturmam gerekir. Ama izin ver, ertesi günün akşamına dek tarlada gizleneyim.a7=Z Yonatan Davut’a, “Ne dilersen dile, senin için yaparım” diye karşılık verdi.65Z Ancak Davut ant içerek, “Senin beni sevdiğini baban çok iyi biliyor” diye yanıtladı, “ ‘Yonatan ne yapacağımı bilmemeli, yoksa üzülür’ diye düşünmüştür. RAB’bin ve senin yaşamın hakkı için derim ki, ölüm ile aramda yalnız bir adım var.”R5Z Yonatan, “Bu senden uzak olsun, ölmeyeceksin!” diye yanıtladı, “Babam bana bildirmeden ister büyük, ister küçük olsun hiçbir iş yapmaz. Neden bunu benden gizlesin? Olmaz öyle şey!”I4 Z Davut Rama’nın Nayot Mahallesi’nden kaçtıktan sonra Yonatan’a gitti. Ona, “Ne yaptım? Suçum ne?” diye sordu, “Babana karşı ne günah işledim ki, beni öldürmek istiyor?”-3UZ Giysilerini de çıkarıp Samuel’in önünde oynayıp coştu. Bütün gün ve gece çıplak yattı. Halkın, “Saul da mı peygamber oldu?” demesi bundandır.2)Z Saul Rama’daki Nayot’a doğru ilerlerken, Tanrı’nın Ruhu onun üzerine de indi. Nayot’a varıncaya dek yol boyunca oynayıp coştu.H1 Z Sonunda Saul kendisi Rama’ya doğru yola çıktı. Seku’daki büyük sarnıca varınca, “Samuel’le Davut neredeler?” diye sordu. Biri, “Rama’nın Nayot Mahallesi’nde” dedi.&0GZ Saul olup bitenleri duyunca, başka ulaklar gönderdi. Onlar da oynayıp coştular. Saul’un üçüncü kez gönderdiği ulaklar da öncekiler gibi yaptı.+/QZ Bunun üzerine Saul Davut’u yakalamaları için ulaklarını oraya gönderdi. Ulaklar Samuel’in önderliğinde bir peygamber topluluğunun oynayıp coştuğunu gördüler. İşte o zaman Tanrı’nın Ruhu Saul’un ulaklarının üzerine indi. Onlar da oynayıp coşmaya başladılar._.9Z Davut’un Rama’nın Nayot Mahallesi’nde olduğu haberi Saul’a ulaştırıldı.M-Z Kaçıp kurtulan Davut, Rama’da yaşayan Samuel’in yanına gitti. Saul’un kendisine bütün yaptıklarını ona anlattı. Sonra Samuel’le birlikte Nayot Mahallesi’ne gidip orada kaldı.S,!Z Saul Mikal’a “Neden beni böyle kandırıp düşmanımın kaçmasını sağladın?” diye sordu. Mikal, “Davut bana, ‘Bırak beni gideyim, yoksa seni öldürürüm’ dedi” diye yanıtladı._+9Z Ulaklar eve girince, yatakta başında keçi kılından yastık olan putu gördüler. *Z Saul Davut’u görmeleri için ulakları yeniden göndererek, “Onu yatağıyla buraya getirin de öldüreyim” diye buyurdu.i)MZ Saul’un gönderdiği ulaklar Davut’u yakalamaya geldiğinde, Mikal, “Davut hasta” dedi.( Z Mikal aile putunu alıp yatağa koydu, üstüne yorganı örttü, baş tarafına da keçi kılından bir yastık yerleştirdi.Y'-Z Sonra Davut’u pencereden aşağıya indirdi. Böylece Davut kaçıp kurtuldu.H& Z Saul, Davut’u gözetlemeleri, ertesi sabah da öldürmeleri için evine ulaklar gönderdi. Ama karısı Mikal Davut’a, “Bu gece kaçıp kurtulamazsan, yarın öldürüleceksin” dedi.$%CZ Saul mızrağıyla Davut’u duvara çakmaya çalıştı. Ancak Davut yana kaçınca Saul’un mızrağı duvara saplandı. O gece Davut kaçıp kurtuldu.$'Z Bir gün Saul, mızrağı elinde evinde oturuyor, Davut da lir çalıyordu. Derken RAB’bin gönderdiği kötü bir ruh Saul’u yakaladı.#+Z Savaş yine patlak verdi. Davut gidip Filistliler’e karşı savaştı. Onları öyle büyük bir bozguna uğrattı ki, önünden kaçtılar.1"]Z Bunun üzerine Yonatan Davut’u çağırıp ona her şeyi anlattı. Sonra Davut’u Saul’un yanına getirdi. Davut da önceden olduğu gibi kralın hizmetine girdi. !Z Saul Yonatan’ın söylediklerinden etkilenerek ant içti: “Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, Davut öldürülmeyecektir.”n WZ Yaşamını tehlikeye atarak Filistli’yi öldürdü. RAB de bütün İsrail’i büyük bir zafere ulaştırdı. Sen de bunu görüp sevindin. Öyleyse neden Davut’u yok yere öldürerek suçsuz birine haksızlık edesin?”S!Z Yonatan babası Saul’a Davut’u överek şunları söyledi: “Kral kulu Davut’a haksızlık etmesin. Çünkü o sana hiç haksızlık etmedi ve yaptığı her şeyde sana büyük yararı dokundu. ;Z Ben de saklandığın tarlaya gidip babamın yanında duracağım ve onunla senin hakkında konuşacağım. Bir şey öğrenirsem, sana bildiririm.”%EZ Saul, oğlu Yonatan’a ve bütün görevlilerine Davut’u öldürmeleri için buyruk verdi. Ama Davut’u çok seven Yonatan ona, “Babam Saul seni öldürmek için fırsat kolluyor” diye haber verdi, “Lütfen yarın sabah dikkatli ol; gizlenebileceğin bir yere gidip saklan.$ EZ Saul, oğlu Yonatan’a ve bütün görevlilerine Davut’u öldürmeleri için buyruk verdi. Ama Davut’u çok seven Yonatan ona, “Babam Saul seni öldürmek için fırsat kolluyor” diye haber verdi, “Lütfen yarın sabah dikkatli ol; gizlenebileceğin bir yere gidip saklan.%Z Filistli komutanlar saldırdıkça Davut Saul’un öbür komutanlarından daha başarılı oluyordu. Bu yüzden büyük bir üne kavuştu._9Z Bu yüzden Davut’tan daha çok korktu ve yaşamı boyunca ona düşmanlık besledi.nWZ Saul, RAB’bin Davut’la birlikte olduğunu ve kızı Mikal’ın onu sevdiğini apaçık gördü.yZ Davut’la adamları gidip iki yüz Filistli öldürdüler. Kralın damadı olabilmek için Davut, öldürülen Filistliler’in sünnet derilerini tam tamına getirip krala sundu. Saul da buna karşılık kızı Mikal’ı eş olarak ona verdi. Z Görevliler Saul’un söylediklerini Davut’a ilettiler. Davut, kralın damadı olacağına sevindi. Tanınan süre dolmadan Z Saul şöyle buyurdu: “Davut’a deyin ki, ‘Kral düşmanlarından öç almak için başlık parası olarak yüz Filistli’nin sünnet derisinden başka bir şey istemiyor.’ ” Davut’un Filistliler’in eline düşüp öleceğini tasarlıyordu.AZ Görevliler Davut’un dediklerini Saul’a bildirdiler.4cZ Saul’un görevlileri bu sözleri Davut’a ilettiler. Davut, “Yoksul ve önemsiz biriyken kralın damadı olmak sizce küçük bir şey mi?” diye karşılık verdi.A}Z Sonra görevlilerine, Davut’a gizlice şunları söylemelerini buyurdu: “Bak, kral senden hoşnut, bütün görevlileri de seni seviyor. Kralın damadı olmanın zamanı geldi.”Y-Z “Davut’a Mikal’ı veririm” diye düşündü, “Öyle ki, Mikal Davut’u tuzağa düşürür; Filistliler de onu öldürür.” Davut’a, “Bugün damadım olmak için yine fırsatın var” dedi.fGZ Bu arada Saul’un öbür kızı Mikal Davut’a gönül vermişti. Bunu duyan Saul sevindi.%Z Ne var ki, Saul’un kızı Merav’ın Davut’a verileceği zaman geldiğinde, kız Davut yerine Meholalı Adriel’e eş olarak verildi.Z Davut, “Ben kim oluyorum, İsrail’de ailem ve babamın oymağı ne ki, krala damat olayım?” diye karşılık verdi.&GZ Saul Davut’a, “İşte büyük kızım Merav” dedi, “Onu sana eş olarak vereceğim. Yalnız hatırım için yiğitçe davran ve RAB’bin savaşlarını sürdür.” Çünkü, “Davut’un ölümü benim elimden değil, Filistliler’in elinden olsun” diye düşünüyordu.u eZ Ne var ki, bütün İsrail ve Yahuda halkı Davut’u seviyordu; çünkü Davut onlara öncülük ediyordu.] 5Z Davut’un büyük başarısını gördükçe Saul’un korkusu daha da artıyordu.P Z RAB onunla birlikte olduğundan, yaptığı her işte başarılıydı. Z Bu yüzden Saul Davut’u yanından uzaklaştırdı. Onu bin kişilik birliğe komutan atadı. Davut askerlere öncülük yapıyordu.d CZ Saul Davut’tan korkuyordu. Çünkü RAB Davut’laydı, oysa kendisinden ayrılmıştı.Z “Davut’u vurup duvara çakacağım” diye düşünerek mızrağı ona fırlattı. Ama Davut iki kez ondan kurtuldu.dCZ Ertesi gün Tanrı’nın gönderdiği kötü bir ruh Saul’un üzerine güçlü bir biçimde indi. Saul evinde sayıklamaya başladı. Davut her zamanki gibi yine lir çalıyordu. Saul’un elinde bir mızrak vardı.H Z Böylece o günden sonra Saul Davut’u kıskanmaya başladı.CZ Bu sözlere gücenen Saul çok öfkelendi. “Davut’a on binlercesini, banaysa ancak binlercesini verdiler. Artık kral olmaktan başka onun ne eksiği kaldı ki?” diye düşündü. Z Bir yandan oynuyor, bir yandan da şu ezgiyi söylüyorlardı: “Saul binlercesini öldürdü, Davut’sa on binlercesini.”}Z Davut’un Filistli Golyat’ı öldürmesinden sonra, askerler geri dönerken, İsrail’in bütün kentlerinden gelen kadınlar, tef ve çeşitli çalgılar çalarak, sevinçli ezgiler söyleyip oynayarak Kral Saul’u karşılamaya çıktılar.PZ Davut Saul’un kendisini gönderdiği her yere gitti ve başarılı oldu. Bu yüzden Saul ona ordusunda üstün bir rütbe verdi. Bu olay bütün halkı, Saul’un görevlilerini bile hoşnut etti.oYZ Üzerinden kaftanını çıkarıp zırhı, kılıcı, yayı ve kuşağıyla birlikte Davut’a verdi.hKZ Yonatan, Davut’a beslediği derin sevgiden ötürü, onunla bir dostluk antlaşması yaptı.eEZ O günden sonra Saul Davut’u yanında tuttu ve babasının evine dönmesine izin vermedi.~ Z Saul’la Davut’un konuşması sona erdiğinde, Saul oğlu Yonatan’ın yüreği Davut’a bağlandı. Yonatan onu canı gibi sevdi. }Z: Saul, “Kimin oğlusun, delikanlı?” diye sordu. Davut, “Kulun Beytlehemli İşay’ın oğluyum” diye karşılık verdi.|#Z9 Davut Golyat’ı öldürüp ordugaha döner dönmez, Avner onu alıp Saul’a götürdü. Golyat’ın kesik başı Davut’un elindeydi.T{#Z8 Kral Saul, “Bu gencin kimin oğlu olduğunu öğren” diye buyurmuştu.qz]Z7 Saul, Davut’un Golyat’la dövüşmeye çıktığını görünce, ordu komutanı Avner’e, “Ey Avner, kimin oğlu bu genç?” diye sormuştu. Avner de, “Yaşamın hakkı için, ey kral, bilmiyorum” diye yanıtlamıştı.zyoZ6 Davut Filistli Golyat’ın başını alıp Yeruşalim’e götürdü, silahlarını da kendi çadırına koydu.jxOZ5 Filistliler’i kovaladıktan sonra geri dönen İsrailliler Filist ordugahını yağmaladılar.Yw-Z4 İsrailliler’le Yahudalılar kalkıp Gat’ın girişine ve Ekron kapılarına kadar nara atarak onları kovaladılar. Filistliler’in ölüleri Gat’a, Ekron’a kadar Şaarayim yolunda yerlere serildi.Iv Z3 Sonra koşup üzerine çıktı. Golyat’ın kılıcını tutup kınından çektiği gibi onu öldürdü ve başını kesti. Kahraman Golyat’ın öldüğünü gören Filistliler kaçtılar.qu]Z2 Böylece Davut Filistli Golyat’ı sapan ve taşla yendi. Elinde kılıç olmaksızın onu yere serdi."t?Z1 Elini dağarcığına sokup bir taş çıkardı, sapanla fırlattı. Taş Filistli’nin alnına çarpıp saplandı. Filistli yüzükoyun yere düştü. s Z0 Golyat saldırmak amacıyla Davut’a doğru ilerledi. Davut da onunla dövüşmek üzere hemen Filist cephesine doğru koştu. r;Z/ Bütün bu topluluk RAB’bin kılıçla, mızrakla kurtarmadığını anlayacak. Çünkü savaş zaten RAB’bindir! O sizi elimize teslim edecek.”qZ. Bugün RAB seni elime teslim edecek. Seni vurup başını gövdenden ayıracağım. Bugün Filistli askerlerin leşlerini gökteki kuşlarla yerdeki hayvanlara yem edeceğim. Böylece bütün dünya İsrail’de Tanrı’nın var olduğunu anlayacak.Yp-Z- Davut, “Sen kılıçla, mızrakla, palayla üzerime geliyorsun” diye karşılık verdi, “Bense meydan okuduğun İsrail ordusunun Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB’bin adıyla senin üzerine geliyorum.doCZ, “Bana gelsene! Bedenini gökteki kuşlara ve kırdaki hayvanlara yem edeceğim!” dedi.|nsZ+ “Ben köpek miyim ki, üzerime değnekle geliyorsun?” diyerek kendi ilahlarının adıyla Davut’u lanetledi.wmiZ* Davut’u tepeden tırnağa süzdü. Kızıl saçlı, yakışıklı bir genç olduğu için onu küçümsedi.Ul%Z) Filistli de, önünde kalkan taşıyıcısı, Davut’a doğru ilerliyordu..kWZ( Değneğini alıp dereden beş çakıl taşı seçti. Bunları çoban dağarcığının cebine koyduktan sonra sapanını alıp Filistli Golyat’a doğru ilerledi.wjiZ' Davut giysilerinin üzerine kılıcını kuşanıp yürümeye çalıştı. Çünkü bu giysilere alışık değildi. Saul’a, “Bunlarla yürüyemiyorum” dedi, “Çünkü alışık değilim.” Sonra giysileri üzerinden çıkardı.iiMZ& Sonra kendi giysilerini Davut’a verdi; başına tunç miğfer taktı, ona bir zırh giydirdi.'hIZ% Beni aslanın, ayının pençesinden kurtaran RAB, bu Filistli’nin elinden de kurtaracaktır.” Saul, “Öyleyse git, RAB seninle birlikte olsun” dedi.g)Z$ Kulun, aslan da ayı da öldürmüştür. Bu sünnetsiz Filistli de onlar gibi olacak. Çünkü yaşayan Tanrı’nın ordusuna meydan okudu.#fAZ# peşinden gidip ona saldırır, kuzuyu ağzından kurtarırım. Eğer aslan ya da ayı üzerime gelirse, boğazından tuttuğum gibi vurur öldürürüm.e)Z" Ama Davut, “Kulun babasının sürüsünü güder” diye karşılık verdi, “Bir aslan ya da ayı gelip sürüden bir kuzu kaçırınca, d Z! Saul, “Sen bu Filistli’yle dövüşemezsin” dedi, “Çünkü daha gençsin, o ise gençliğinden beri savaşçıdır.”vcgZ Davut Saul’a, “Bu Filistli yüzünden kimse yılmasın! Ben kulun gidip onunla dövüşeceğim!” dedi.Xb+Z Davut’un söylediklerini duyanlar Saul’a ilettiler. Saul onu çağırttı.gaIZ Sonra başka birine dönüp aynı soruyu sordu. Adamlar öncekine benzer bir yanıt verdiler.K`Z Davut, “Ne yaptım ki?” dedi, “Bir soru sordum, o kadar.”_Z Ağabeyi Eliav Davut’un adamlarla konuştuğunu duyunca öfkelendi. “Ne işin var burada?” dedi, “Çöldeki üç beş koyunu kime bıraktın? Ne kadar kendini beğenmiş ve ne kadar kötü yürekli olduğunu biliyorum. Sadece savaşı görmeye geldin.”x^kZ Adamlar daha önce verilmiş olan söze göre Golyat’ı öldürecek kişiye neler verileceğini anlattılar.b]?Z Davut yanındakilere, “Bu Filistli’yi öldürüp İsrail’den bu utancı kaldıracak kişiye ne verilecek?” diye sordu, “Bu sünnetsiz Filistli kim oluyor da yaşayan Tanrı’nın ordusuna meydan okuyor?” \Z Birbirlerine, “İsrail’e meydan okumak için ortaya çıkan şu adamı görüyorsunuz ya!” diyorlardı, “Kral onu öldürene büyük bir armağanın yanısıra kızını da verecek. Babasının ailesini de İsrail’e vergi ödemekten muaf tutacak.”W[)Z İsrailliler Golyat’ı görünce büyük korkuyla önünden kaçıştılar.1Z]Z Davut onlarla konuşurken, Gatlı Filistli, Golyat adındaki dövüşçü Filist cephesinden ileri çıkarak daha önce yaptığı gibi meydan okudu. Davut bunu duydu.Y{Z Davut getirdiklerini levazım görevlisine bırakıp cepheye koştu; kardeşlerinin yanına varıp onları selamladı.WX)Z İsrailliler’le Filistliler karşı karşıya savaş düzeni almışlardı.fWGZ Ertesi sabah Davut erkenden kalktı. Sürüyü bir çobana bıraktı. İşay’ın buyurduğu gibi erzağı alıp yola koyuldu. Ordugaha vardığı sırada askerler savaş naraları atarak savaş düzenine giriyorlardı.|VsZ Kardeşlerin Saul ve öbür İsrailliler’le birlikte Ela Vadisi’nde Filistliler’e karşı savaşıyorlar.”U/Z Şu on parça peyniri de birlik komutanına götür. Kardeşlerinin ne durumda olduğunu öğren ve iyi olduklarına ilişkin bir belirti getir.3TaZ Bir gün İşay, oğlu Davut’a şöyle dedi: “Kardeşlerin için şu kavrulmuş bir efa buğdayla on somun ekmeği al, çabucak ordugaha, kardeşlerinin yanına git.WS)Z Filistli Golyat kırk gün boyunca sabah akşam ortaya çıkıp meydan okudu.sRaZ Davut ise babasının sürüsüne bakmak için Saul’un yanından ayrılıp Beytlehem’e gider gelirdi.NQZ Davut en küçükleriydi. Üç büyük oğul Saul’un yanındaydı.FPZ İşay’ın üç büyük oğlu Saul’la birlikte savaşa katılmıştı. Savaşa giden en büyük oğlunun adı Eliav, ikincisinin adı Avinadav, üçüncüsünün adıysa Şamma’ydı.OOZ Davut Yahuda’nın Beytlehem Kenti’nden Efratlı İşay adında bir adamın oğluydu. İşay’ın sekiz oğlu vardı. Saul’un krallığı döneminde İşay’ın yaşı oldukça ilerlemişti.nNWZ Filistli’nin bu sözlerini duyunca, Saul da İsrailliler de çok korkup dehşet içinde kaldılar.M7Z Filistli Golyat konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün İsrail ordusuna meydan okuyorum! Benimle dövüşecek birini çıkarın karşıma!”)LMZ Dövüşte beni yenip öldürebilirse, biz sizin köleniz oluruz. Ama ben üstün gelip onu yok edebilirsem, siz bizim kölemiz olur, bize kulluk edersiniz.”DKZ Golyat durup İsrail ordusuna, “Neden savaş düzeni aldınız?” diye haykırdı, “Ben Filistli’yim, sizse Saul’un kölelerisiniz. Aranızdan karşıma çıkacak birini seçin.MJZ Mızrağının sapı dokumacı tezgahının sırığı gibiydi. Mızrağın demir başının ağırlığı altı yüz şekeldi. Golyat’ın önüsıra kalkanını taşıyan bir adam yürüyordu.^I7Z Baldırları zırhlarla korunmuştu. Omuzları arasında tunç bir pala asılıydı.zHoZ Başına tunç miğfer takmış, pullu bir zırh kuşanmıştı. Tunç zırhın ağırlığı beş bin şekeldi.~GwZ Filist ordugahından Gatlı Golyat adında usta bir dövüşçü ortaya çıktı. Boyu altı arşın bir karıştı.tFcZ Filistliler tepenin bir yanında, İsrailliler de karşı tepede yerlerini aldı. Aralarında vadi vardı.E{Z Saul ile İsrailliler de toplandılar. Ela Vadisi’nde ordugah kurup Filistliler’e karşı savaş düzeni aldılar.6D iZ Savaşmak üzere ordularını bir araya getiren Filistliler, Yahuda’nın Soko Kenti’nde toplandılar. Soko ile Azeka Kenti arasındaki Efes-Dammim’de ordugah kurdular.BCZ O günden sonra, Tanrı’nın gönderdiği kötü ruh ne zaman Saul’un üzerine gelse, Davut liri alıp çalar, Saul rahatlayıp kendine gelirdi. Kötü ruh da ondan uzaklaşırdı.mBUZ Saul İşay’a şu haberi gönderdi: “İzin ver de Davut hizmetimde kalsın; ondan hoşnudum.”A Z Davut Saul’un yanına varıp onun hizmetine girdi. Saul Davut’u çok sevdi ve ona silahlarını taşıma görevini verdi.}@uZ İşay ekmek yüklü bir eşek, bir tulum şarap, bir de oğlak alıp oğlu Davut’la birlikte Saul’a gönderdi.x?kZ Bunun üzerine Saul İşay’a ulaklar göndererek, “Sürüyü güden oğlun Davut’u bana gönder” dedi.f>GZ Hizmetkârlardan biri, “Beytlehemli İşay’ın oğullarından birini gördüm” dedi, “İyi lir çalar. Üstelik yürekli, güçlü bir savaşçıdır; akıllıca konuşur, yakışıklıdır. RAB de onunladır.”_=9Z Saul hizmetkârlarına, “İyi lir çalan birini bulup bana getirin” diye buyurdu.A<}Z “Efendimiz, biz hizmetkârlarına buyruk ver, iyi lir çalan birini bulalım. Öyle ki, Tanrı’nın gönderdiği kötü ruh üzerine gelince, o lir çalar, sen de rahatlarsın.”};uZ Hizmetkârları Saul’a, “Bak, Tanrı’nın gönderdiği kötü bir ruh sana sıkıntı çektiriyor” dediler,:Z Bu sıralarda RAB’bin Ruhu Saul’dan ayrılmıştı. RAB’bin gönderdiği kötü bir ruh ona sıkıntı çektiriyordu.T9#Z Samuel yağ boynuzunu alıp kardeşlerinin önünde çocuğu meshetti. O günden başlayarak RAB’bin Ruhu Davut’un üzerine güçlü bir biçimde indi. Bundan sonra Samuel kalkıp Rama’ya döndü.K8Z İşay birini gönderip oğlunu getirtti. Çocuk kızıl saçlı, yakışıklı, gözleri pırıl pırıl bir delikanlıydı. RAB Samuel’e, “Kalk, onu meshet. Seçtiğim kişi odur” dedi.{7qZ Sonra İşay’a, “Oğullarının hepsi bunlar mı?” diye sordu. İşay, “Bir de en küçüğü var” dedi, “Sürüyü güdüyor.” Samuel, “Birini gönder de onu getirsin” dedi, “O buraya gelmeden yemeğe oturmayacağız.”6Z Böylece İşay yedi oğlunu da Samuel’in önünden geçirdi. Ama Samuel, “RAB bunlardan hiçbirini seçmedi” dedi.g5IZ Bunun üzerine İşay Şamma’yı da geçirdi. Samuel yine, “RAB bunu da seçmedi” dedi.~4wZ İşay, oğlu Avinadav’ı çağırıp Samuel’in önünden geçirdi. Ama Samuel, “RAB bunu da seçmedi” dedi.U3%Z Ama RAB Samuel’e, “Onun yakışıklı ve uzun boylu olduğuna bakma” dedi, “Ben onu reddettim. Çünkü RAB insanın gördüğü gibi görmez; insan dış görünüşe, RAB ise yüreğe bakar.”&2GZ İşay ile oğulları gelince Samuel Eliav’ı gördü ve, “Gerçekten RAB’bin önünde duran bu adam O’nun meshettiği kişidir” diye düşündü.g1IZ Samuel, “Evet, barış için” diye yanıtladı, “RAB’be kurban sunmaya geldim. Kendinizi kutsayıp benimle birlikte kurban törenine gelin.” Sonra İşay ile oğullarını kutsayıp kurban törenine çağırdı..0WZ Samuel RAB’bin sözüne uyarak Beytlehem Kenti’ne gitti. Kentin ileri gelenleri onu titreyerek karşıladılar ve, “Barış için mi geldin?” diye sordular.-/UZ İşay’ı kurban törenine çağır. O zaman ne yapman gerektiğini ben sana bildireceğim. Sana belirteceğim kişiyi benim adıma kral olarak meshedeceksin.”7.iZ Samuel, “Nasıl gidebilirim? Saul bunu duyarsa beni öldürür!” dedi. RAB şöyle yanıtladı: “Yanına bir düve al ve, ‘RAB’be kurban sunmak için geldim’ de."- AZ RAB Samuel’e, “Ben Saul’un İsrail Kralı olmasını reddettim diye sen daha ne zamana dek onun için üzüleceksin?” dedi, “Yağ boynuzunu yağla doldurup yola çık. Seni Beytlehemli İşay’ın evine gönderiyorum. Çünkü onun oğullarından birini kral seçtim.”,Z# Samuel ölümüne dek Saul’u bir daha görmediyse de, onun için üzüldü. RAB de Saul’u İsrail Kralı yaptığına pişmandı.;+sZ" Samuel Rama’ya, Saul da Giva’daki evine gitti.T*#Z! Ama Samuel, “Kılıcın kadınları nasıl çocuksuz bıraktıysa Senin annen de kadınlar arasında Çocuksuz bırakılacak” diyerek Agak’ı Gilgal’da RAB’bin önünde kılıçla parçaladı.()KZ Samuel, “Amalek Kralı Agak’ı bana getirin” diye buyurdu. Agak güvenle geldi. Çünkü, “Ölüm tehlikesi kesinlikle geçti” diye düşünüyordu.U(%Z Böylece Samuel Saul’la birlikte geri döndü ve Saul RAB’be tapındı.8'kZ Saul, “Günah işledim!” dedi, “Ama ne olur halkımın ileri gelenleri ve İsrailliler karşısında beni onurlandır. Tanrın RAB’be tapınmam için benimle dön.”&+Z “İsrail’in yüce Tanrısı yalan söylemez, düşüncesini de değiştirmez. Çünkü O insan değil ki, düşüncesini değiştirsin.”p%[Z Samuel, “Bugün RAB İsrail Krallığı’nı elinden aldı ve senden daha iyi birine verdi” dedi,g$IZ Samuel dönüp gitmeye davranınca, Saul onun cüppesinin eteğini tuttu. Cüppe yırtıldı.# Z Samuel, “Seninle dönmem” dedi, “Çünkü sen RAB’bin buyruğunu reddettin, RAB de İsrail Kralı olmanı reddetti!”o"YZ Ama şimdi yalvarırım, günahımı bağışla ve benimle birlikte dön ki, RAB’be tapınayım.”2!_Z Bunun üzerine Saul, “Günah işledim! Evet, RAB’bin buyruğunu da, senin sözlerini de çiğnedim” dedi, “Halktan korktuğum için onların sözünü dinledim.C Z Çünkü başkaldırma, falcılık kadar günahtır Ve dikbaşlılık, putperestlik kadar kötüdür. Sen RAB’bin buyruğunu reddettiğin için, RAB de senin kral olmanı reddetti.”ueZ Samuel şöyle karşılık verdi: “RAB kendi sözünün dinlenmesinden hoşlandığı kadar Yakmalık sunulardan, kurbanlardan hoşlanır mı? İşte söz dinlemek kurbandan, Sözü önemsemek de koçların yağlarından daha iyidir.2_Z Ne var ki askerler, Gilgal’da Tanrın RAB’be kurban sunmak üzere yağmalanmış bazı malları, yok edilmeye adanmış en iyi davarlarla sığırları aldılar.”MZ Saul, “Ama ben RAB’bin sözüne kulak verdim!” diye yanıtladı, “RAB’bin beni gönderdiği yere gittim. Amalekliler’i tümüyle yok ettim, Amalek Kralı Agak’ı da buraya getirdim. G~8}} |!{7zzDyyx0wvvuKtsZrrqpoonmll.kkZjjihh6gff1elddxcbbha``V__/^]]]K\[[ZDYcXXiXWVV0U>TTSRR}QPIOOTNNWMM4LL KKJIIFHHSGGoFEE}DD'CBAA]@@$?9>>=N<wZ Saul birden boylu boyunca yere düştü. Samuel’in sözlerinden ötürü büyük korkuya kapıldı. Gücü de kalmamıştı; çünkü bütün gün, bütün gece yemek yememişti.DZ RAB seni de, İsrail halkını da Filistliler’in eline teslim edecek. Yarın sen ve oğulların bana katılacaksınız. RAB İsrail ordusunu da Filistliler’in eline teslim edecek.” ;Z Çünkü sen RAB’bin buyruğuna uymadın, O’nun alevlenen öfkesini Amalekliler’e uygulamadın. RAB bugün bunları bu yüzden başına getirdi.r_Z “RAB benim aracılığımla söylediğini yaptı, krallığı senden alıp soydaşın Davut’a verdi.kQZ Samuel, “RAB seni terk edip sana düşman olduğuna göre, neden bana danışıyorsun?” dedi,nWZ Samuel Saul’a, “Neden beni çağırtıp rahatsız ettin?” dedi. Saul, “Büyük sıkıntı içindeyim” diye yanıtladı, “Filistliler bana karşı savaşıyor ve Tanrı da beni terk etti. Artık bana ne peygamberler aracılığıyla, ne de düşlerle yanıt veriyor. Bu yüzden, ne yapmam gerektiğini bana bildirmen için seni çağırttım.”G Z Saul, “Neye benziyor?” diye sordu. Kadın, “Cüppe giymiş yaşlı bir adam yukarıya çıkıyor” dedi. O zaman Saul onun Samuel olduğunu anladı; eğilip yüzüstü yere kapandı.Z Kral ona, “Korkma!” dedi, “Ne görüyorsun?” Kadın, “Yerin altından çıkan bir ilah görüyorum” diye karşılık verdi.mUZ Kadın, Samuel’i görünce çığlık atarak, “Sen Saul’sun! Neden beni kandırdın?” dedi.vgZ Bunun üzerine kadın, “Sana kimi çağırayım?” diye sordu. Saul, “Bana Samuel’i çağır” dedi.p[Z Saul, “Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, bundan sana bir kötülük gelmeyecek” diye ant içti.PZ Ama kadın ona şu karşılığı verdi: “Saul’un neler yaptığını, cincilerle ruhlara danışanları ülkeden kovduğunu biliyorsun. Öyleyse neden beni öldürmek için tuzak kuruyorsun?”ueZ Böylece Saul başka giysilere bürünüp kılığını değiştirdi. Geceleyin yanına iki kişi alıp kadının yaşadığı yere gitti. Kadına, “Lütfen benim için ruhlara danış ve sana söyleyeceğim kişiyi çağır” dedi.;qZ Bunun üzerine Saul görevlilerine, “Bana bir cinci kadın bulun da varıp ona danışayım” diye buyruk verdi. Görevliler, “Eyn-Dor’da bir cinci kadın var” dediler.v gZ RAB’be danıştıysa da, RAB ona ne düşlerle, ne Urim, ne de peygamberler aracılığıyla yanıt verdi.K Z Saul Filist ordusunu görünce korkup büyük dehşete kapıldı. 3Z Filistliler toplanıp Şunem’e gittiler ve orada ordugah kurdular. Saul da bütün İsrailliler’i toplayıp Gilboa Dağı’nda ordugah kurdu.3 aZ Samuel ölmüş, bütün İsrail halkı onun için yas tutmuştu. Onu kendi kenti Rama’da gömmüşlerdi. Saul da cincilerle ruhlara danışanları ülkeden kovmuştu.J Z Davut, “O zaman sen de kulunun neler yapabileceğini göreceksin!” diye karşılık verdi. Akiş, “İyi!” dedi, “Yaşadığın sürece seni kendime koruma görevlisi atayacağım.”: qZ O sırada Filistliler İsrail’le savaşmak için askeri birliklerini topladılar. Akiş Davut’a, “Adamlarınla birlikte benim yanımda savaşacağını bilmelisin” dedi.4cZ Akiş Davut’a güven duymaya başladı. “Davut kendi halkı olan İsrailliler’in nefretine uğradı. Bundan böyle benim hizmetimde kalacak” diye düşünüyordu.7iZ Davut, kendisiyle Gat’a kimseyi götürmemek için kadın erkek kimseyi sağ bırakmazdı. Çünkü, “Gat’a gidip, ‘Davut şöyle yaptı, böyle yaptı’ diyerek bize karşı bilgi aktarmasınlar” diye düşünürdü. Davut, Filist topraklarında yaşadığı sürece bu yöntemi uyguladı.?yZ Akiş, “Bugün nerelere baskın düzenlediniz?” diye sorardı. Davut da, “Yahuda’nın güneyine, Yerahmeelliler’in ve Kenliler’in güney bölgesine saldırdık” derdi.;qZ Davut bir bölgeye saldırdığında kadın erkek demez, kimseyi sağ bırakmazdı; yalnız davarları, sığırları, eşekleri, develeri ve giysileri alıp Akiş’e dönerdi.\3Z Bu süre içinde Davut’la adamları gidip Geşurlular’a, Girizliler’e ve Amalekliler’e baskınlar yaptılar. Bunlar uzun zamandan beri Şur’a, hatta Mısır’a dek uzanan topraklarda yaşıyorlardı.@}Z Davut Filist topraklarında bir yıl dört ay yaşadı.oYZ Akiş o gün ona Ziklak Kenti’ni verdi. Bundan ötürü Ziklak bugün de Yahuda krallarına aittir.W)Z Davut Akiş’e, “Benden hoşnut kaldıysan, çevre kentlerden birinde bana bir yer versinler de orada oturayım” dedi, “Çünkü ben kulunun seninle birlikte kral kentinde yaşamasına gerek yok.”Y-Z Saul Davut’un Gat’a kaçtığını duyunca, artık onu aramaktan vazgeçti.4~cZ Aileleriyle birlikte Gat’ta Akiş’in yanına yerleştiler. İki karısı Yizreelli Ahinoam’la Karmelli Naval’ın dul karısı Avigayil de Davut’un yanındaydı.w}iZ Böylece Davut’la yanındaki altı yüz kişi kalkıp Gat Kralı Maok oğlu Akiş’in tarafına geçtiler.w| kZ Davut, “Bir gün Saul’un eliyle yok olacağım” diye düşündü, “Benim için en iyisi hemen Filist topraklarına kaçmak. O zaman Saul İsrail’in her yanında beni aramaktan vazgeçer; ben de onun elinden kurtulmuş olurum.”={uZ Saul, “Davut, oğlum, RAB seni kutsasın!” dedi, “Sen kesinlikle büyük işler yapacak, başarılı olacaksın!” Bundan sonra Davut yoluna koyuldu, Saul da evine döndü.z!Z Bugün ben senin yaşamına nasıl değer verdiysem, RAB de benim yaşamıma öyle değer versin ve beni her sıkıntıdan kurtarsın.”4ycZ RAB herkesi doğruluğuna ve bağlılığına göre ödüllendirir. Bugün RAB seni elime teslim ettiği halde, ben RAB’bin meshettiği kişiye elimi uzatmak istemedim.[x1Z Davut, “İşte kralın mızrağı!” dedi, “Adamlarından biri gelip alsın.wZ Bunun üzerine Saul, “Günah işledim” diye karşılık verdi, “Davut, oğlum, geri dön. Bugün yaşamıma değer verdiğin için sana bir daha kötülük yapmayacağım. Gerçekten akılsızca davrandım, çok büyük yanlışlık yaptım.”v-Z Ne olur, kanım RAB’den uzak topraklara dökülmesin. İsrail Kralı, dağlarda keklik avlayan avcı gibi, bir pireyi avlamaya çıkmış!”NuZ Lütfen, efendim kral, kulunun sözlerine kulak ver. Eğer seni bana karşı kışkırtan RAB ise, bir sunu O’nu yatıştırır. Ama bunu yapan insanlarsa, RAB’bin önünde lanetli olsunlar! Çünkü, ‘Git, başka ilahlara kulluk et’ diyerek, RAB’bin mirasından bana düşen paydan bugün beni uzaklaştırdılar.St!Z “Efendim, ben kulunu neden kovalıyorsun? Ne yaptım? Ne suç işledim?#sAZ Davut’un sesini tanıyan Saul, “Davut, oğlum, bu senin sesin mi?” diye sordu. Davut, “Evet, efendim kral, benim sesim” diye karşılık verdi,pr[Z Görevini iyi yapmadın. Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, hepiniz ölümü hak ettiniz; çünkü efendinizi, RAB’bin meshettiği kişiyi korumadınız. Bak bakalım, kralın başucundaki mızrağıyla su matarası nerede?”=quZ Davut, “Sen yiğit biri değil misin?” dedi, “İsrail’de senin gibisi var mı? Öyleyse neden efendin kralı korumadın? Çünkü biri onu öldürmek için ordugaha girdi.6pgZ Davut askerlere ve Ner oğlu Avner’e, “Ey Avner, bana yanıt vermeyecek misin?” diye seslendi. Avner, “Sen kimsin ki krala sesleniyorsun?” diye karşılık verdi.yomZ Davut karşı yakaya geçip tepenin üstünde, onlardan uzak bir yerde durdu. Aralarında epeyce mesafe vardı.nZ Böylece Davut Saul’un başucundan mızrağını ve su matarasını aldı. Sonra oradan uzaklaştılar. Onları gören olmadı. Kimse olup bitenin farkına varmadı, uyanan da olmadı. Hepsi uyuyorlardı, çünkü RAB onlara derin bir uyku vermişti.m-Z Ama RAB’bin meshettiği kişiye el uzatmaktan RAB beni uzak tutsun! Haydi, Saul’un başucundaki mızrakla su matarasını al da gidelim.” lZ Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, RAB kendisi onu öldürecektir; ya günü gelince ölecek, ya da savaşta vurulup yok olacak.xkkZ Ne var ki Davut, “Onu öldürme!” dedi, “RAB’bin meshettiği kişiye kim el uzatırsa, suçlu çıkar.OjZ Avişay Davut’a, “Bugün Tanrı düşmanını senin eline teslim etti” dedi, “Şimdi bırak da, onu kendi mızrağıyla bir atışta yere çakayım. İkinci kez vurmama gerek kalmayacak.”5ieZ Davut’la Avişay o gece ordugaha girdiler. Saul, mızrağı başucunda yere saplanmış, ordugahın ortasında uyuyordu. Avner’le askerler de çevresinde uyuyorlardı.]h5Z O zaman Davut, Hititli Ahimelek ile Yoav’ın kardeşi, Seruya oğlu Avişay’a, “Kim benimle ordugaha, Saul’un yanına gelecek?” diye sordu. Avişay, “Ben seninle geleceğim” diye karşılık verdi.cgAZ Bunun üzerine Davut, Saul’un ordugah kurduğu yere gitti ve Saul’la ordusunun başkomutanı Ner oğlu Avner’in nerede yattıklarını gördü. Saul ordugahın ortasında, askerler de çevresinde yatıyorlardı.JfZ gözcü gönderdi. Böylece Saul’un oraya geldiğini saptadı.e!Z Yeşimon’a bakan Hakila Tepesi’nde, yol kenarında ordugah kurdu. Kırda bulunan Davut, Saul’un peşine düştüğünü anlayınca,mdUZ Bunun üzerine Saul üç bin seçme İsrailli askerle Zif Çölü’nde Davut’u aramaya çıktı.|c uZ Zifliler Giva’ya, Saul’un yanına gidip, “Davut Yeşimon’a bakan Hakila Tepesi’nde gizleniyor” dediler.obYZ, Bu arada Saul, Davut’un karısı olan kızı Mikal’ı Gallimli Layiş oğlu Palti’ye vermişti.iaMZ+ Davut Yizreelli Ahinoam’ı da eş olarak almıştı. Böylece ikisi de onun karısı oldular.`)Z* Hemen kalkıp eşeğe bindi. Yanına beş hizmetçisini alıp Davut’un ulaklarını izleyerek yola koyuldu. Sonra Davut’un karısı oldu._9Z) Avigayil yüzüstü yere kapanarak, “Ben kölen sana hizmet etmeye ve efendimin ulaklarının ayaklarını yıkamaya hazırım” diye yanıtladı.^!Z( Davut’un ulakları Karmel’e, Avigayil’in yanına varıp, “Davut sana evlenme teklifinde bulunmak için bizi gönderdi” dediler.A]}Z' Davut, Naval’ın öldüğünü duyunca, “Beni küçümseyen Naval’a karşı davama bakan, kulunu kötülük etmekten alıkoyan RAB’be övgüler olsun!” dedi, “RAB Naval’ın kötülüğünü onun başına döndürdü.” Sonra Davut Avigayil’e evlenme teklifinde bulunmak için ulaklar gönderdi.O\Z& Yaklaşık on gün sonra da RAB Naval’ı cezalandırıp öldürdü. [Z% Ama ertesi sabah Naval ayılınca karısı ona olup bitenleri anlattı. İşte o an Naval’ın kalbi sıkıştı ve felç oldu.HZ Z$ Avigayil Naval’ın yanına döndü. Naval evinde krallara yaraşır bir şölen düzenlemişti. Çok sarhoş olduğundan neşeliydi. Bu yüzden Avigayil sabaha dek ona bir şey söylemedi.YZ# Avigayil’in kendisine getirdiklerini kabul eden Davut, “Esenlikle evine dön. Sözlerine kulak verip dileğini kabul ettim” dedi.oXYZ" Doğrusu sana kötülük etmemi önleyen İsrail’in Tanrısı yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, beni karşılamak için hemen gelmemiş olsaydın, gün doğuncaya dek Naval’ın adamlarından hiçbiri sağ kalmayacaktı.”yWmZ! “Anlayışını kutlarım! Bugün kan dökmemi ve öcümü elimle almamı engellediğin için seni kutlarım.VyZ Davut, “Bugün seni karşıma çıkaran İsrail’in Tanrısı RAB’be övgüler olsun!” diye karşılık verdi,0U[Z kendi öcünü almak uğruna boş yere kan dökmediğin için pişmanlık ve üzüntü duymayacaksın. RAB efendimi başarıya ulaştırdığında köleni anımsa.”mTUZ RAB, efendime söz verdiği bütün iyilikleri yerine getirip onu İsrail’e önder atadığında,7SiZ Biri kalkıp seni öldürmek amacıyla ardına düşerse, yaşamını Tanrın RAB güven altında tutacaktır; düşmanlarını sapanla taş atar gibi fırlatıp atacaktır.UR%Z Lütfen kölenin suçunu bağışla. RAB kesinlikle efendimin soyunu sürdürecektir; çünkü efendim RAB’bin savaşlarını sürdürüyor. Yaşadığın sürece sende hiçbir haksızlık bulunmasın.ZQ/Z Ben kölenin efendime getirdiği bu armağan, seni izleyen adamlarına verilsin.yPmZ “Ama şimdi, ey efendim, RAB senin kan dökmene ve kendi elinle öç almana engel oldu. Yaşayan RAB’bin adı ve senin yaşamın hakkı için yalvarırım, düşmanların ve efendime kötülük tasarlayanların tümü Naval gibi olsun.mOUZ Yalvarırım, efendim, o kötü adam Naval’a aldırma. Çünkü kişiliği tıpkı adı gibidir. Adı akılsız anlamına gelir; kendisi de akılsızın biridir. Ben kulun, efendim Davut’un gönderdiği ulakları görmedim.5NeZ Onun ayaklarına kapanarak şöyle yalvardı: “Efendim, suçu ben, yalnız ben üstüme alıyorum. İzin ver, ben kölen seninle konuşsun, onun söyleyeceklerini dinle.qM]Z Avigayil Davut’u görünce hemen eşekten indi; Davut’un önünde eğilip yüzüstü yere kapandı.L Z Eğer sabaha dek adamlarından tek birini bile sağ bırakırsam, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!”HK Z Davut, “Bu adamın kırdaki malını doğrusu boş yere korudum” demişti, “Onun mallarından hiçbir şey eksilmedi. Öyleyken bana iyilik yapacağına kötülükle karşılık verdi.J-Z Avigayil eşeğe binmiş, dağın öbür yolundan inerken, Davut’la adamları da ona doğru ilerliyorlardı. Avigayil onlarla karşılaştı.IyZ Sonra uşaklarına, “Önümden gidin, ben arkanızdan geliyorum” dedi. Kocası Naval’a hiçbir şey söylemedi.gHIZ Bunun üzerine Avigayil, hiç zaman yitirmeden, iki yüz ekmek, iki tulum şarap, hazırlanmış beş koyun, beş sea kavrulmuş buğday, yüz salkım kuru üzüm ve iki yüz parça incir pestili alıp eşeklere yükledi.LGZ Şimdi ne yapman gerektiğini iyi düşün. Çünkü efendimize ve bütün ailesine kötülük yapmayı tasarlıyorlar. Üstelik efendimiz o kadar kötü ki, kimse ona bir şey söyleyemiyor.”fFGZ Koyunlarımızı güderken, yanlarında kaldığımız sürece gece gündüz bizi korudular.EZ Oysa adamlar bize çok iyi davrandılar. Bizi incitmediler. Kırda onlarla birlikte kaldığımız sürece hiçbir şeyimiz kaybolmadı.BDZ Naval’ın uşaklarından biri, Naval’ın karısı Avigayil’e, “Davut efendimiz Naval’a esenlik dilemek için kırdan ulaklar gönderdi” dedi, “Ama Naval onları tersledi.nCWZ Davut adamlarına, “Herkes kılıcını kuşansın!” diye buyruk verdi. Davut da, adamları da kılıçlarını kuşandılar. Yaklaşık dört yüz adam Davut’la birlikte gitti; iki yüz kişi de erzağın yanında kaldı.yBmZ Davut’un adamları geldikleri yoldan döndüler ve Naval’ın bütün söylediklerini Davut’a bildirdiler.AZ Ekmeğimi, suyumu, kırkıcılarım için kestiğim hayvanların etini alıp nereden geldiklerini bilmediğim kişilere mi vereyim?”>@wZ Ne var ki, Naval Davut’un adamlarına şu karşılığı verdi: “Bu Davut da kim? İşay’ın oğlu da kim oluyor? Bu günlerde birçok köle efendilerini bırakıp kaçıyor.m?UZ Davut’un adamları varıp Davut adına bu sözleri Naval’a ilettiler ve beklemeye başladılar.G> Z Uşaklarına sor, sana söyleyecekler. Bunun için adamlarıma yakınlık göster. Çünkü sana şenlik zamanında geldik. Lütfen kullarına ve oğlun Davut’a elinden geleni ver.’ ”3=aZ Şimdi koyunların kırkma zamanı olduğunu duydum. Çobanların bizimle birlikteyken, onları incitmedik. Karmel’de kaldıkları sürece hiçbir kayıpları olmadı.h<KZ şöyle deyin: ‘Ömrün uzun olsun! Sana, ailene ve sana bağlı olan herkese esenlik olsun!v;gZ On uşağı şu buyrukla ona gönderdi: “Karmel’de Naval’ın yanına gidin. Benden ona selam söyleyipL:Z Davut kırdayken, Naval’ın koyunlarını kırktığını duydu. 9;Z Adamın adı Naval, karısının adı da Avigayil’di. Kadın sağgörülü ve güzeldi. Ama Kalev soyundan gelen kocası kaba, kötü huylu biriydi."8?Z Maon’da çok varlıklı bir adam vardı; işi Karmel’deydi. Üç bin koyunu, bin keçisi vardı. O sırada Karmel’de koyunlarını kırkmaktaydı.(7 MZ Bu sırada Samuel öldü. Bütün İsrailliler toplanıp onun için yas tuttular. Onu Rama’daki evine gömdüler. Bundan sonra Davut Maon Çölü’ne gitti.|6sZ Davut Saul’un istediği gibi ant içti. Sonra Saul evine döndü. Davut’la adamları da sığınağa gittiler. 5 Z Benden sonra soyumu ortadan kaldırmayacağına, babamın ailesinden adımı silmeyeceğine dair RAB’bin önünde ant iç.”y4mZ Şimdi anladım ki, sen gerçekten kral olacaksın ve İsrail Krallığı senin egemenliğin altında sürecek.37Z Düşmanını yakalayan biri onu güvenlik içinde salıverir mi? Bugün bana yaptığın iyiliğe karşılık RAB de seni iyilikle ödüllendirsin.o2YZ Bugün bana iyi davrandığını kanıtladın: RAB beni eline teslim ettiği halde beni öldürmedin. 1Z Sonra, “Sen benden daha doğru bir adamsın” dedi, “Sana kötülük yaptığım halde sen bana iyilikle karşılık verdin.0Z Davut söylediklerini bitirince, Saul, “Davut oğlum, bu senin sesin mi?” diye sordu ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. /Z RAB yargıç olsun ve hangimizin haklı olduğuna O karar versin. RAB davama baksın ve beni savunup senin elinden kurtarsın.”k.QZ İsrail Kralı kime karşı çıkmış? Sen kimi kovalıyorsun? Ölü bir köpek mi? Bir pire mi?w-iZ Eskilerin şu, ‘Kötülük kötü kişilerden gelir’ deyişi uyarınca elim sana karşı kalkmayacaktır.x,kZ RAB aramızda yargıç olsun ve benim öcümü senden O alsın. Ama ben elimi sana karşı kaldırmayacağım.7+iZ Ey baba, cüppenin eteğinden kesilmiş, elimdeki şu parçaya bak; evet, bak! Cüppenden bir parça kestim, ama seni öldürmedim. Bundan ötürü içimde kötülük ve başkaldırma düşüncesi olmadığını iyice bilesin. Sana kötülük yapmadığım halde sen beni öldürmeye çalışıyorsun.u*eZ “Bugün RAB’bin mağarada seni elime nasıl teslim ettiğini gözünle görüyorsun. Bazıları seni öldürmemi istedi. Ama ben seni esirgeyip, ‘Efendime el kaldırmayacağım, çünkü o RAB’bin meshettiği kişidir’ dedim.l)SZ “ ‘Davut sana kötülük yapmak istiyor’ diyenlerin sözlerini neden önemsiyorsun?” dedi,(5Z O zaman Davut da mağaradan çıktı. Saul’a, “Efendim kral!” diye seslendi. Saul arkasına bakınca, Davut eğilip yüzüstü yere kapandı.' Z Davut bu sözlerle adamlarını engelledi ve Saul’a saldırmalarına izin vermedi. Saul mağaradan çıkıp yoluna koyuldu.D&Z Adamlarına, “Efendime, RAB’bin meshettiği kişiye karşı böyle bir şey yapmaktan, el kaldırmaktan RAB beni uzak tutsun” dedi, “Çünkü o RAB’bin meshettiği kişidir.”[%1Z Ama sonradan Saul’un eteğinden bir parça kestiği için kendini suçlu buldu.n$WZ Adamları, Davut’a, “İşte RAB’bin sana, ‘Dilediğini yapabilmen için düşmanını eline teslim edeceğim’ dediği gün bugündür” dediler. Davut kalkıp Saul’un cüppesinin eteğinden gizlice bir parça kesti.E#Z Yolda koyun ağıllarına rastladı. Yakında bir de mağara vardı. Saul ihtiyacını gidermek için mağaraya girdi. Davut’la adamları mağaranın en iç bölümünde kalıyorlardı.'"IZ Saul da Davut’la adamlarını Dağ Keçisi Kayalığı dolaylarında arayıp bulmak için, bütün İsrail’den üç bin seçme asker alıp yola çıktı.o! [Z Saul Filistliler’i kovalamaktan dönünce, Davut’un Eyn-Gedi Çölü’nde olduğu haberini aldı.P Z Davut oradan ayrılıp Eyn-Gedi bölgesindeki sığınaklara gizlendi.Z Bunun üzerine Saul Davut’u kovalamayı bırakıp Filistliler’le savaşmaya gitti. Bu yüzden oraya Sela-Hammahlekot adı verildi.cAZ bir ulak gelip Saul’a şöyle dedi: “Çabuk gel! Filistliler ülkeye saldırıyor.”]5Z Saul dağın bir yanından, Davut’la adamları ise öbür yanından ilerliyordu. Davut Saul’dan kaçıp kurtulmaya çalışıyordu. Saul’la askerleri Davut’la adamlarını yakalamak üzere yaklaşırken,NZ Saul ile adamlarının kendisini aramaya geldiklerini öğrenince Davut aşağıya inip Maon Çölü’ndeki kayalığa sığındı. Saul bunu duyunca Davut’un ardından Maon Çölü’ne gitti.&GZ Böylece Zifliler kalkıp Saul’dan önce Zif’e gittiler. O sırada Davut’la adamları Yeşimon’un güneyindeki Arava’da, Maon Çölü’ndeydiler.EZ Gizlendiği yerlerin hepsini öğrenip bana kesin bir haber getirin. O zaman ben de sizinle gelirim. Eğer Davut o bölgedeyse, bütün Yahuda boyları içinde onu arayıp bulacağım.”>wZ “Gidin ve bir daha araştırın; Davut’un genellikle nerelerde gizlendiğini, orada onu kimin gördüğünü iyice öğrenin. Çünkü onun çok kurnaz olduğunu söylüyorlar.?{Z Saul, “RAB sizi kutsasın! Bana acıdınız” dedi,jOZ Ey kral, ne zaman gelmek istersen gel! Davut’u kralın eline teslim etmeyi ise bize bırak.”$CZ Zifliler Giva’ya gidip Saul’a, “Davut aramızda” dediler, “Yeşimon’un güneyinde, Hakila Tepesi’ndeki Horeş sığınaklarında gizleniyor.  Z İkisi de RAB’bin önünde aralarındaki antlaşmayı yenilediler. Sonra Yonatan evine döndü, Davut ise Horeş’te kaldı.!=Z “Korkma!” dedi, “Babam Saul sana dokunmayacak. Sen İsrail Kralı olacaksın, ben de senin yardımcın olacağım. Babam Saul da bunu biliyor.”yZ Bu arada Saul oğlu Yonatan kalkıp Horeş’e, Davut’un yanına gitti ve onu Tanrı’nın adıyla yüreklendirdi.xkZ Davut Zif Çölü’nde, Horeş’teyken, Saul’un kendisini öldürmek için yola çıktığını öğrendi.7iZ Davut kırsal bölgedeki sığınaklarda ve Zif Çölü’nün dağlık kesiminde kaldı. Saul her gün Davut’u aradığı halde, Tanrı onu Saul’un eline teslim etmedi.X+Z Bunun üzerine Davut ile yanındaki altı yüz kadar kişi Keila’dan ayrılıp oradan oraya yer değiştirmeye başladılar. Davut’un Keila’dan kaçtığını öğrenen Saul oraya gitmekten vazgeçti.Z Davut RAB’be, “Keila halkı beni ve adamlarımı Saul’un eline teslim edecek mi?” diye sordu. RAB, “Teslim edecek” dedi.NZ Keila halkı beni onun eline teslim eder mi? Kulunun duymuş olduğu gibi Saul gelecek mi? Ey İsrail’in Tanrısı RAB, yalvarırım, kuluna bildir!” RAB, “Saul gelecek” yanıtını verdi.( KZ Sonra şöyle yakardı: “Ey İsrail’in Tanrısı RAB! Ben kulun yüzünden Saul’un gelip Keila’yı yıkmayı tasarladığına dair kesin haber aldım.p [Z Davut, Saul’un kendisine bir düzen kurduğunu duyunca, Kâhin Aviyatar’a, “Efodu getir” dedi.~ wZ Böylece Saul, Keila’ya yürüyüp Davut’la adamlarını kuşatmak amacıyla bütün halkı savaşa çağırdı.A }Z Saul, Davut’un Keila Kenti’ne gittiğini duyunca, “Tanrı Davut’u elime teslim etti” dedi, “Davut sürgülü kapıları olan bir kente girmekle kendini hapsetmiş oldu.”{ qZ Ahimelek’in oğlu Aviyatar kaçıp Keila’da bulunan Davut’a gittiğinde, efodu da birlikte götürmüştü.U%Z Böylece Davut’la adamları Keila’ya gidip Filistliler’e karşı savaştılar. Davut onların hayvanlarını ele geçirdi. Filistliler’i ağır bir yenilgiye uğratarak Keila halkını kurtardı.*OZ Bunun üzerine Davut RAB’be bir kez daha danıştı. RAB ona yine, “Kalk, Keila’ya git! Çünkü Filistliler’i senin eline ben teslim edeceğim” dedi.0[Z Ama adamları Davut’a, “Bak, biz burada Yahuda’dayken korkuyoruz” dediler, “Keila’ya Filist ordusuna karşı savaşmaya gidersek büsbütün korkarız.”1]Z Davut RAB’be, “Gidip şu Filistliler’e saldırayım mı?” diye danıştı. RAB, “Git, Filistliler’e saldır ve Keila Kenti’ni kurtar” diye yanıtladı.r aZ Davut’a, “Filistliler Keila Kenti’ne saldırıp harmanları yağmalıyorlar” diye haber verdiler.vgZ Yanımda kal ve korkma! Seni öldürmek isteyen beni de öldürmek istiyor. Yanımda güvenlikte olursun.”I Z Davut Aviyatar’a, “O gün orada bulunan Edomlu Doek’in olup biteni Saul’a bildireceğini anlamıştım zaten” dedi, “Babanın bütün aile bireylerinin ölümüne ben neden oldum.Z/Z Aviyatar Saul’un RAB’bin kâhinlerini öldürttüğünü Davut’a söyledi.tcZ Yalnız Ahituv oğlu Kâhin Ahimelek’in oğullarından Aviyatar adında biri kurtulup Davut’a kaçtı./Z Kadın erkek, çoluk çocuk demeden kâhinler kenti Nov’un halkını kılıçtan geçirdi. Sığırları, eşekleri, koyunları da öldürdü.A~}Z Bunun üzerine kral, Doek’e, “Sen git, kâhinleri öldür” diye buyurdu. Edomlu Doek de gidip kâhinleri öldürdü. O gün Doek keten efod giymiş seksen beş kişi öldürdü.)}MZ Sonra yanında duran nöbetçi askerlere, “Gidin ve Davut’u destekleyen RAB’bin kâhinlerini öldürün!” dedi, “Çünkü onun kaçtığını bildikleri halde bana haber vermediler.” Ne var ki, kralın görevlileri el kaldırıp RAB’bin kâhinlerini öldürmek istemediler.\|3Z Ama Saul, “Ey Ahimelek, sen de bütün ailen de kesinlikle öleceksiniz” dedi.D{Z Ben Davut için Tanrı’ya danışmaya o gün mü başladım? Kesinlikle hayır! Kral ben kulunu ve babasının ailesini suçlamasın. Çünkü kulun bu konuda hiçbir şey bilmiyor.”JzZ Ahimelek, “Bütün görevlilerin arasında Davut kadar sana bağlı biri var mı?” diye karşılık verdi, “Davut senin damadın, muhafız birliği komutanın ve ailende saygın biridir.gyIZ Saul, “Neden sen ve İşay oğlu bana karşı düzen kurdunuz?” dedi, “Çünkü ona ekmek, kılıç verdin ve onun için Tanrı’ya danıştın. O da bana karşı ayaklandı ve bugün yaptığı gibi pusu kurdu.”vxgZ Saul Ahimelek’e, “Ey Ahituv oğlu, beni dinle!” dedi. Ahimelek, “Buyur, efendim” diye yanıtladı.6wgZ Kral Saul, Ahituv oğlu Kâhin Ahimelek’i ve babasının ailesinden Nov’da yaşayan bütün kâhinleri çağırmak için ulaklar gönderdi. Hepsi kralın yanına geldi.vZ “Ahimelek Davut için RAB’be danıştı. Ona hem yiyecek sağladı, hem de Filistli Golyat’ın kılıcını verdi.”=uuZ Bunun üzerine Saul’un askerlerinin yanında duran Edomlu Doek, “İşay oğlu Davut’un Nov Kenti’ne, Ahituv oğlu Kâhin Ahimelek’in yanına geldiğini gördüm” dedi,,tSZ Hepiniz bana karşı düzen kurdunuz. Çünkü oğlum İşay’ın oğluyla antlaşma yaptığında bana haber veren olmadı. İçinizden bana acıyan tek kişi çıkmadı. Bugün olduğu gibi, bana pusu kurması için oğlumun kulum Davut’u kışkırttığını bana bildiren olmadı.”8skZ Saul onlara şöyle dedi: “Ey Benyaminliler, şimdi dinleyin! İşay’ın oğlu her birinize tarlalar, bağlar mı verecek? Her birinizi binbaşı, yüzbaşı mı yapacak?RrZ Bu sırada Saul Davut’la yanındakilerin nerede olduklarını öğrendi. Saul elinde mızrağıyla Giva’da bir tepedeki ılgın ağacının altında oturuyordu. Askerleri de çevresinde duruyordu."q?Z Ne var ki, Peygamber Gad Davut’a, “Sığınakta kalma. Yahuda ülkesine git” dedi. Bunun üzerine Davut oradan ayrılıp Heret Ormanı’na gitti.)pMZ Böylece Davut annesiyle babasını Moav Kralı’nın yanına bıraktı. Davut sığınakta kaldığı sürece onlar da Moav Kralı’nın yanında kaldılar.bo?Z Davut oradan Moav’daki Mispa Kenti’ne gitti. Moav Kralı’ndan, “Tanrı’nın bana ne yapacağı belli oluncaya dek annemle babamın gelip yanınızda kalmasına izin verir misin?” diye bir istekte bulundu.n3Z Sıkıntısı, borcu, hoşnutsuzluğu olan herkes Davut’un çevresinde toplandı. Davut sayısı dört yüze varan bu adamlara önderlik yaptı. m Z Davut Gat’tan ayrılıp Adullam Mağarası’na kaçtı. Bunu duyan kardeşleri ve ailesinin öteki bireyleri yanına gittiler.lZ Bizde deliler eksik mi ki, önümde delilik yapsın diye bu adamı getirdiniz? Bu adamın sarayıma girmesi şart mı?”ikMZ Akiş görevlilerine, “Şu adama bakın!” dedi, “Delinin biri! Onu neden bana getirdiniz?fjGZ Bu sözler Davut’u derin derin düşündürdü. Gat Kralı Akiş’ten çok korkan Davut, onların önünde tutumunu değiştirerek deli gibi davrandı. Kentin kapılarını tırmaladı, salyasını sakalına akıttı.fiGZ Bu sözler Davut’u derin derin düşündürdü. Gat Kralı Akiş’ten çok korkan Davut, onların önünde tutumunu değiştirerek deli gibi davrandı. Kentin kapılarını tırmaladı, salyasını sakalına akıttı.bh?Z Akiş’in görevlileri, “Bu İsrail Kralı Davut değil mi?” dediler, “Çalıp oynarken, ‘Saul binlercesini öldürdü, Davut’sa on binlercesini’ diye hakkında ezgiler okudukları kişi bu değil mi?”DgZ Saul’dan kaçan Davut o gün Gat Kralı Akiş’e gitti. fZ Kâhin, “Ela Vadisi’nde öldürdüğün Filistli Golyat’ın kılıcı var” diye karşılık verdi, “Efodun arkasında beze sarılı duruyor. Burada başka silah yok. İstersen onu alabilirsin.” Davut, “Onun gibisi yoktur, onu bana ver” dedi.5eeZ Davut Ahimelek’e, “Yanında mızrak ya da kılıç yok mu?” diye sordu, “Kralın işi acele olduğundan, yanıma ne kılıcımı aldım, ne de başka bir silah.” ~~||{{zzyTxxwwJvv"uEtRs_rr]qponn\mmHlkjiiMhhgggg]ff6eeccFbaa/`f__^^h]]=\[[pZZUYYoXX[WW0VV7UjU-TTOSRR,QQ PP OONzNMnLLOKKRJJOIIHH4GFFaEEE/DCBB/A@@?>>k==/<<,;;H::V987~6y6#5P4~33%221>00.--;,,'+w**)(''=&&1% $$-#""W!q I)A 9cN*9e< K ( : |y{iqd RAB’bin Sandığı Gatlı Ovet-Edom’un evinde üç ay kaldı. RAB Ovet-Edom’u ve bütün ailesini kutsadı. hd RAB’bin Sandığı’nı Davut Kenti’ne götürmek istemedi. Bunun yerine sandığı Gatlı Ovet-Edom’un evine götürdü.rg_d Davut o gün RAB’den korkarak, “RAB’bin Sandığı nasıl olur da bana gelir?” diye düşündü.pf[d Davut, RAB’bin Uzza’yı cezalandırmasına öfkelendi. O günden bu yana oraya Peres-Uzza denilir.ed RAB Tanrı saygısızca davranan Uzza’ya öfkelenerek onu orada yere çaldı. Uzza Tanrı’nın Sandığı’nın yanında öldü. dd Nakon’un harman yerine vardıklarında öküzler tökezledi. Bu nedenle Uzza elini uzatıp Tanrı’nın Sandığı’nı tuttu.9cmd Bu arada Davut’la bütün İsrail halkı da RAB’bin önünde lir, çenk, tef, çıngırak ve ziller eşliğinde ezgiler okuyarak var güçleriyle bu olayı kutluyorlardı.byd Tanrı’nın Sandığı’nı Avinadav’ın tepedeki evinden alıp yeni bir arabaya koydular. Tanrı’nın Sandığı’nı taşıyan yeni arabayı Avinadav’ın oğulları Uzza’yla Ahyo sürüyordu. Ahyo sandığın önünden yürüyordu.ayd Tanrı’nın Sandığı’nı Avinadav’ın tepedeki evinden alıp yeni bir arabaya koydular. Tanrı’nın Sandığı’nı taşıyan yeni arabayı Avinadav’ın oğulları Uzza’yla Ahyo sürüyordu. Ahyo sandığın önünden yürüyordu.P`d Böylece Davut’la ordusu, sandığın üzerindeki Keruvlar arasında taht kuran Her Şeye Egemen RAB’bin adıyla anılan Tanrı’nın Sandığı’nı getirmek için Baale-Yahuda’ya gittiler.^_ 9d Davut İsrail’deki bütün seçme adamları topladı. Sayıları otuz bin kişiydi.{^qd Davut RAB’bin kendisine buyurduğu gibi yaptı ve Filistliler’i Geva’dan Gezer’e kadar bozguna uğrattı..]Wd Pelesenk ağaçlarının tepesinden yürüyüş sesi duyar duymaz, acele et. Çünkü ben Filist ordusunu bozguna uğratmak için önünsıra gitmişim demektir.”\7d Davut RAB’be danıştı. RAB şöyle karşılık verdi: “Buradan saldırma! Onları arkadan çevirip pelesenk ağaçlarının önünden saldır.I[ d Filistliler bir kez daha gelip Refaim Vadisi’ne yayıldılar.bZ?d Davut’la adamları, Filistliler’in orada bıraktığı putları alıp götürdüler.sYad Bunun üzerine Davut Baal-Perasim’e gidip orada Filistliler’i bozguna uğrattı. Sonra, “Her şeyi yarıp geçen sular gibi, RAB düşmanlarımı önümden yarıp geçti” dedi. Bundan ötürü oraya Baal-Perasim adı verildi.CXd Davut RAB’be danıştı: “Filistliler’e saldırayım mı? Onları elime teslim edecek misin?” RAB Davut’a, “Saldır” dedi, “Onları kesinlikle eline teslim edeceğim.”@W}d Filistliler gelip Refaim Vadisi’ne yayılmışlardı.*VOd Filistliler Davut’un İsrail Kralı olarak meshedildiğini duyunca, bütün Filist ordusu onu aramak için yola çıktı. Bunu duyan Davut kaleye sığındı.&UId Elişama, Elyada ve Elifelet.'TKd Yivhar, Elişua, Nefek, Yafia,rS_d Davut’un Yeruşalim’de doğan çocuklarının adları şunlardı: Şammua, Şovav, Natan, Süleyman,R)d Davut Hevron’dan ayrıldıktan sonra Yeruşalim’de kendine daha birçok cariye ve karı aldı. Davut’un erkek ve kız çocukları oldu.Q'd Böylece Davut RAB’bin kendisini İsrail Kralı atadığını ve halkı İsrail’in hatırı için krallığını yücelttiğini anladı.Pd Sur Kralı Hiram Davut’a ulaklar, sedir kütükleri, marangozlar ve taşçılar gönderdi. Bu adamlar Davut için bir saray yaptılar.XO+d Davut giderek güçleniyordu. Çünkü Her Şeye Egemen Tanrı RAB onunlaydı.(NKd Bundan sonra Davut “Davut Kenti” adını verdiği kalede oturmaya başladı. Çevredeki bölgeyi, Millo’dan içeriye doğru uzanan bölümü inşa etti.Md Davut o gün adamlarına şöyle demişti: “Yevuslular’ı kim yenilgiye uğratırsa Davut’un nefret ettiği şu ‘Topallarla körlere’ su kanalından ulaşmalı!” “Körlerle topallar saraya giremeyecek” denmesinin nedeni işte budur.oLYd Ne var ki, Davut Siyon Kalesi’ni ele geçirdi. Daha sonra bu kaleye “Davut Kenti” adı verildi.Kd Kral Davut’la adamları Yeruşalim’de yaşayan Yevuslular’a saldırmak için yola çıktılar. Yevuslular Davut’a, “Sen buraya giremezsin, körlerle topallar bile seni geri püskürtebilir” dediler. “Davut buraya giremez” diye düşünüyorlardı.J d Hevron’da yedi yıl altı ay Yahuda’ya, Yeruşalim’de otuz üç yıl bütün İsrail’e ve Yahuda’ya krallık yaptı.GI d Davut otuz yaşında kral oldu ve kırk yıl krallık yaptı.MHd İsrail’in bütün ileri gelenleri Hevron’a, Kral Davut’un yanına gelince, kral RAB’bin önünde orada onlarla bir antlaşma yaptı. Onlar da Davut’u İsrail Kralı olarak meshettiler.4Gcd Geçmişte Saul kralımızken, savaşta İsrail’e komuta eden sendin. RAB sana, ‘Halkım İsrail’i sen güdecek, onlara sen önder olacaksın’ diye söz verdi.”|F ud İsrail’in bütün oymakları Hevron’da bulunan Davut’a gelip şöyle dediler: “Biz senin etin, kemiğiniz.dECd Sonra adamlarına buyruk verdi. İki kardeşi öldürüp ellerini, ayaklarını kestiler ve Hevron’daki havuzun yanına astılar. İş-Boşet’in başını ise götürüp Hevron’da Avner’in mezarına gömdüler.4Dcd Doğru birini evinde, yatağında öldüren kötü kişilerin ölümü çok daha kesindir! Şimdi sizi yeryüzünden yok ederek onun öcünü sizden almayacak mıyım?”dCCd Ama Davut Beerotlu Rimmon’un oğulları Rekav’la kardeşi Baana’ya şöyle karşılık verdi: “Beni her türlü sıkıntıdan kurtaran yaşayan RAB adıyla derim ki, iyi haber getirdiğini sanarak bana Saul’un öldüğünü bildiren adamı yakalayıp Ziklak’ta yaşamına son verdim. Getirdiği iyi haber için verdiğim ödül buydu!dBCd Ama Davut Beerotlu Rimmon’un oğulları Rekav’la kardeşi Baana’ya şöyle karşılık verdi: “Beni her türlü sıkıntıdan kurtaran yaşayan RAB adıyla derim ki, iyi haber getirdiğini sanarak bana Saul’un öldüğünü bildiren adamı yakalayıp Ziklak’ta yaşamına son verdim. Getirdiği iyi haber için verdiğim ödül buydu!zAod İş-Boşet’in başını Hevron’da Kral Davut’a getirip, “İşte seni öldürmek isteyen düşmanın Saul’un oğlu İş-Boşet’in başı!” dediler, “RAB bugün Saul’dan ve onun soyundan efendimiz kralın öcünü aldı.”0@[d Buğday alacakmış gibi yaparak eve girdiler. O sırada İş-Boşet yatak odasında yatağında uzanıyordu. Adamlar İş-Boşet’in karnını deşip öldürdüler. Başını gövdesinden ayırıp yanlarına aldılar. Rekav’la kardeşi Baana kaçıp bütün gece Arava yolundan ilerlediler.0?[d Buğday alacakmış gibi yaparak eve girdiler. O sırada İş-Boşet yatak odasında yatağında uzanıyordu. Adamlar İş-Boşet’in karnını deşip öldürdüler. Başını gövdesinden ayırıp yanlarına aldılar. Rekav’la kardeşi Baana kaçıp bütün gece Arava yolundan ilerlediler.,>Sd Beerotlu Rimmon’un oğulları Rekav’la Baana yola koyuldular. Öğle sıcağında İş-Boşet’in evine vardıklarında İş-Boşet uzanmış dinlenmekteydi.3=ad Saul oğlu Yonatan’ın Mefiboşet adında bir oğlu vardı; iki ayağı da topaldı. Saul’la Yonatan’ın ölüm haberi Yizreel’den ulaştığında, Mefiboşet beş yaşındaydı. Dadısı onu alıp kaçmıştı. Ne var ki, aceleyle kaçmaya çalışırken çocuk düşüp sakatlanmıştı.p<[d Beerotlular Gittayim’e kaçmışlardı. Yabancı olan bu halk bugün de orada gurbette yaşıyor.–b;?d Saul oğlu İş-Boşet’in iki akıncı önderi vardı; bunlar Benyamin oymağından Beerotlu Rimmon’un oğullarıydı. Birinin adı Baana, öbürününki Rekav’dı. –Beerot Benyamin oymağından sayılırdı.: !d Avner’in Hevron’da öldürüldüğünü duyan Saul oğlu İş-Boşet korkuya kapıldı. Bütün İsrail halkı da dehşet içindeydi.<9sd' “Meshedilmiş bir kral olduğum halde bugün güçsüzüm. Seruya’nın oğulları benden daha zorlu. RAB kötülük edene yaptığı kötülüğe göre karşılık versin!”}8ud& Kral adamlarına, “Bugün İsrail’de bir önderin, büyük bir adamın öldüğünü bilmiyor musunuz?” dedi,x7kd% Ner oğlu Avner’in öldürülmesinde kralın parmağı olmadığını o gün bütün İsrail halkı anladı.u6ed$ Herkes bunu benimsedi ve kralın yaptığı her şeyden hoşnut oldukları gibi, bundan da hoşnut oldular. 5d# Halk Davut’un yanına varıp akşam olmadan bir şeyler yemesi için üstelediyse de, Davut ant içerek şöyle dedi: “Güneş batmadan ekmek ya da başka herhangi bir şey tatmayacağım. Yoksa Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!”&4Gd" Ellerin bağlı değildi, ayaklarına zincir vurulmamıştı. Ama sen kötülerin önünde düşen biri gibi düştün!” Herkes Avner için yine ağladı._39d! Sonra kral, Avner için şu ağıtı yaktı: “Avner, bir budala gibi mi ölmeliydi? 2d Avner’i Hevron’da gömdüler. Kral, Avner’in mezarı başında hıçkıra hıçkıra ağladı. Oradaki herkes de ağladı.H1 d Sonra Davut Yoav’la yanındakilere şu buyruğu verdi: “Giysilerinizi yırtıp çula sarının ve Avner’in ölüsü önünde yas tutun!” Kral Davut da cenazenin ardısıra yürüdü.~0wd Böylece Yoav’la kardeşi Avişay, Givon’daki savaşta kardeşleri Asahel’i öldüren Avner’i öldürdüler.j/Od Bu suçun sorumlusu Yoav’la babasının bütün soyu olsun. Yoav’ın soyundan irinli, deri hastalığına yakalanmış, koltuk değneğine dayanan, kılıçla öldürülen, açlık çeken kişiler hiç eksik olmasın!”.%d Davut bu haberi işitince şöyle dedi: “RAB’bin önünde ben de, krallığım da Ner oğlu Avner’in kanından sonsuza dek suçsuzuz.T-#d Avner Hevron’a dönünce, Yoav onunla özel bir görüşme yapmak bahanesiyle, onu kent kapısına çekti. Kardeşi Asahel’in kanını döktüğü için, Avner’i orada karnından vurup öldürdü.,,Sd Davut’un yanından çıkan Yoav, Avner’in arkasından ulaklar gönderdi. Ulaklar Avner’i Sira Sarnıcı’ndan geri getirdiler. Davut ise bundan habersizdi.+ d Ner oğlu Avner’i tanırsın; seni kandırmak, nereye gidip geldiğini, neler yaptığını öğrenmek için gelmiştir.”*d Yoav krala gidip, “Ne yaptın?” dedi, “Baksana Avner ayağına kadar gelmiş! Neden onu salıverdin? Çoktan gitmiş!?)yd Yoav’la yanındaki bütün askerler Hevron’a vardığında, Ner oğlu Avner’in krala geldiğini, kralın onu gönderdiğini, onun da esenlikle gittiğini Yoav’a bildirdiler.t(cd Tam o sırada Davut’un adamlarıyla Yoav, bir baskından dönmüş, yanlarında birçok yağmalanmış mal getirmişlerdi. Ama Avner Hevron’da Davut’un yanında değildi. Çünkü Davut onu göndermiş, o da esenlikle gitmişti.'#d Avner Davut’a, “Hemen gidip bütün İsrail halkını efendim kralın yanına toplayayım” dedi, “Öyle ki, seninle bir antlaşma yapsınlar. Sen de dilediğin her yeri yönetebilesin.” Bunun üzerine Davut Avner’i yoluna gönderdi. O da esenlikle gitti.&}d Avner yirmi kişiyle birlikte Hevron’a, Davut’un yanına vardı. Davut Avner’le yanındakilere bir şölen verdi.'%Id Avner Benyaminliler’le de görüştü, İsrail’in ve bütün Benyamin halkının uygun gördüğü her şeyi Davut’a bildirmek üzere Hevron’a gitti.O$d Şimdi bunu gerçekleştirin! Çünkü RAB, Davut hakkında, ‘Halkım İsrail’i kulum Davut aracılığıyla Filistliler’in ve bütün düşmanlarının elinden kurtaracağım’ demişti.”#)d Avner İsrail’in ileri gelenleriyle görüşüp onlara şöyle demişti: “Siz bir süredir Davut’un kralınız olmasını istiyorsunuz.v"gd Kocası kadını ağlaya ağlaya Bahurim’e kadar izledi; sonra Avner ona, “Geri dön” deyince döndü.!{d Bunun üzerine İş-Boşet, kadının kocası Layiş oğlu Paltiel’den alınıp getirilmesi için adamlar gönderdi.Q d Öte yandan Davut Saul oğlu İş-Boşet’e de ulaklar aracılığıyla şu haberi gönderdi: “Yüz Filistli’nin sünnet derisi karşılığında nişanlandığım karım Mikal’ı bana ver.”Nd Davut, “İyi” diye yanıtladı, “Seninle bir antlaşma yaparım. Yalnız senden şunu istiyorum: Beni görmeye geldiğinde Saul’un kızı Mikal’ı da getir. Yoksa beni görmeyeceksin.”Od Avner kendi adına Davut’a ulaklar gönderip şöyle dedi: “Ülke kimin ülkesi? Benimle bir antlaşma yap; o zaman İsrail’in tümünün sana bağlanması için ben de senden yana olurum.”S!d İş-Boşet Avner’den korktuğu için ona başka bir şey söyleyemedi.}d RAB krallığı Saul’un soyundan alıp Dan’dan Beer-Şeva’ya kadar uzanan İsrail ve Yahuda’da Davut’un krallığını kuracağına ant içti. Ben de bunu Davut için yapmazsam Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!”}d RAB krallığı Saul’un soyundan alıp Dan’dan Beer-Şeva’ya kadar uzanan İsrail ve Yahuda’da Davut’un krallığını kuracağına ant içti. Ben de bunu Davut için yapmazsam Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!”4cd İş-Boşet’in sorusuna çok öfkelenen Avner şu karşılığı verdi: “Ben Yahuda tarafına geçen bir köpek başı mıyım? Bugün bile baban Saul’un ailesine, kardeşlerine, dostlarına bağlıyım. Seni Davut’un eline teslim etmedim. Ama bugün bu kadın yüzünden beni suçluyorsun.)d Saul’un Aya kızı Rispa adında bir cariyesi vardı. Bir gün İş-Boşet Avner’e, “Neden babamın cariyesiyle yattın?” diye sordu.xkd Saul’un soyuyla Davut’un soyu arasındaki savaş sürerken, Avner Saul’un soyu arasında güçleniyordu.tcd altıncısı Davut’un eşi Egla’dan Yitream. Davut’un bu oğullarının hepsi Hevron’da doğdular.U%d dördüncüsü Hagit’ten Adoniya, beşincisi Avital’ın oğlu Şefatya, d ikincisi Karmelli Naval’ın dulu Avigayil’den Kilav, üçüncüsü Geşur Kralı Talmay’ın kızı Maaka’dan Avşalom,hKd Davut’un Hevron’da doğan oğulları şunlardı: İlk oğlu Yizreelli Ahinoam’dan Amnon, %d Saul’un soyuyla Davut’un soyu arasındaki savaş uzun sürdü. Davut giderek güçlenirken, Saul’un soyu gitgide zayıf düşüyordu.)Md Yoav’la adamları Asahel’i götürüp Beytlehem’de babasının mezarına gömdüler. Sonra bütün gece yürüyerek gün doğumunda Hevron’a vardılar. d Oysa Davut’un adamları Avner’i destekleyen Benyaminliler’i bozguna uğratıp üç yüz altmış kişiyi öldürmüşlerdi.d Yoav Avner’i kovalamaktan döndükten sonra orduyu topladı. Asahel’den başka, Davut’un adamlarından on dokuz kişi eksikti.#d Avner’le adamları bütün gece Arava Vadisi’nde yürüdüler. Şeria Irmağı’nı geçerek Bitron yolundan Mahanayim’e vardılar.}ud Sonra Yoav boru çaldı. Herkes durdu. Bundan böyle İsrail halkını ne kovaladılar, ne de onlarla savaştılar.( Kd Yoav şöyle karşılık verdi: “Yaşayan Tanrı’nın adıyla derim ki, seslenmeseydin askerler sabaha dek kardeşlerini kovalamaktan vazgeçmeyecekti.”l Sd Avner Yoav’a, “Kılıç sonsuza dek mi insanları yok etsin?” diye seslendi, “Bu olayın acıyla sona ereceğini anlamıyor musun? Kardeşlerini kovalamaktan vazgeçmeleri için askerlere ne zaman buyruk vereceksin?”{ qd Benyaminliler Avner’in çevresinde toplanarak bir birlik oluşturdular. Bir tepenin başında durup beklediler.2 _d Ama Yoav’la Avişay Avner’i kovalamayı sürdürdüler. Güneş batarken Givon kırsal bölgesine giden yolun üzerindeki Giah’a bakan Amma Tepesi’ne vardılar.~ wd Asahel peşini bırakmayı reddedince Avner mızrağının arka ucuyla onu karnından vurdu. Mızrak Asahel’in sırtından çıktı. Asahel orada düşüp öldü. Asahel’in düşüp öldüğü yere varanların tümü orada durup beklediler.1d Avner Asahel’i bir daha uyardı: “Beni kovalamaktan vazgeç! Neden seni yere sereyim? Sonra kardeşin Yoav’ın yüzüne nasıl bakarım?”%Ed Avner, “Sağa ya da sola dön. Gençlerden birini yakala ve kendin için silahlarını al” dedi. Ama Asahel Avner’i kovalamaktan vazgeçmek istemedi.ymd Avner arkasına bakınca, “Asahel sen misin?” diye sordu. Asahel, “Evet, benim” diye karşılık verdi.1_d sağa sola sapmadan Avner’i kovaladı.yd Seruya’nın üç oğlu –Yoav, Avişay ve Asahel– de oradaydılar. Bir kır ceylanı kadar hızlı koşan Asahelr_d O gün savaş çok çetin oldu. Davut’un adamları Avner’le İsrailliler’i yenilgiye uğrattılar.3ad Her biri karşıtının başından tuttuğu gibi kılıcını böğrüne sapladı; birlikte yere serildiler. Bu yüzden Givon’daki o yere Helkat-Hassurim adı verildi.#Ad Böylece Benyamin oymağından Saul oğlu İş-Boşet’ten yana olanlardan on iki kişiyle Davut’un adamlarından on iki kişi kalkıp ileri atıldı.3d Avner Yoav’a, “Ne olur gençler kalkıp önümüzde dövüşsünler” dedi. Yoav, “Olur, kalkıp dövüşsünler” diye karşılık verdi.5ed Seruya oğlu Yoav’la Davut’un adamları varıp Givon Havuzu’nun yanında onları karşıladılar. Taraflardan biri havuzun bir yanına, öteki öbür yanına oturdu.m~Ud Ner oğlu Avner, Saul oğlu İş-Boşet’in adamlarıyla birlikte Mahanayim’den Givon’a gitti.O}d Davut Hevron’da Yahuda halkına yedi yıl altı ay krallık yaptı.|d Saul oğlu İş-Boşet kırk yaşında kral oldu ve İsrail’de iki yıl krallık yaptı. Ancak Yahuda halkı Davut’u destekledi.n{Wd Avner onu orada Gilat, Aşurlular, Yizreel, Efrayim, Benyamin ve bütün İsrail’in kralı yaptı.{zqd Saul’un ordu komutanı Ner oğlu Avner, Saul oğlu İş-Boşet’i yanına alıp Mahanayim’e götürmüştü.|ysd Şimdi güçlü ve yürekli olun, çünkü efendiniz Saul öldü. Yahuda halkı beni kralları olarak meshetti.”xd RAB şimdi size bağlılıkla, iyilikle davransın. Bunu yaptığınız için ben de size aynı şekilde iyilik yapacağım.wd Davut onlara ulaklar göndererek şöyle dedi: “Efendiniz Saul’u gömmekle ona yaptığınız iyilikten dolayı RAB sizi kutsasın.!v=d Yahudalılar Hevron’a giderek orada Davut’u Yahuda Kralı olarak meshettiler. Saul’u gömenlerin Yaveş-Gilatlılar olduğu Davut’a bildirildi.duCd Aileleriyle birlikte adamlarını da götürdü. Hevron’a bağlı kentlere yerleştiler.td Bunun üzerine Davut, iki eşiyle –Yizreelli Ahinoam ve Karmelli Naval’ın dulu Avigayil’le– birlikte oraya gitti.Ls d Bundan sonra Davut RAB’be, “Yahuda kentlerinden birine gideyim mi?” diye sordu. RAB, “Git” dedi. Davut, “Nereye gideyim?” diye sorunca, RAB, “Hevron’a” diye karşılık verdi.Kr d Güçlüler nasıl da yere serildi! Savaş silahları yok oldu!”}q wd Senin için üzgünüm, kardeşim Yonatan. Benim için çok değerliydin. Sevgin kadın sevgisinden daha üstündü.gp Kd Güçlüler nasıl da yere serildi savaşta! Yonatan senin yüksek tepelerinde ölü yatıyor.o d Ey İsrail kızları! Sizi al renkli, süslü giysilerle donatan, Giysinizi altın süslerle bezeyen Saul için ağlayın!n +d Saul’la Yonatan tatlı ve sevimliydiler, Yaşamda da ölümde de ayrılmadılar. Kartallardan daha çevik, Aslanlardan daha güçlüydüler.m +d Yonatan’ın yayı yere serilmişlerin kanından, Yiğitlerin bedenlerinden hiç geri çekilmedi. Saul’un kılıcı hiç boşa savrulmadı.]l 7d Ey Gilboa dağları, Üzerinize ne çiy ne de yağmur düşsün. Ürün veren tarlalarınız olmasın. Çünkü güçlünün kalkanı, Bir daha yağ sürülmeyecek olan Saul’un kalkanı Orada bir yana atıldı!#k Cd Haberi ne Gat’a duyurun, Ne de Aşkelon sokaklarında yayın. Öyle ki, ne Filistliler’in kızları sevinsin, Ne de sünnetsizlerin kızları coşsun.kj Sd “Ey İsrail, senin yüceliğin yüksek tepelerinde yok oldu! Güçlüler nasıl da yere serildi!mi Wd Sonra Yaşar Kitabı’nda yazılan Yay adındaki ağıtın Yahuda halkına öğretilmesini buyurdu::h sd Davut Saul’la oğlu Yonatan için ağıt yaktı.Ig d Davut Amalekli’ye, “Kanından sen kendin sorumlusun” demişti, “Çünkü ‘RAB’bin meshettiği kişiyi ben öldürdüm’ demekle kendine karşı ağzınla tanıklıkta bulundun.”f d Sonra adamlarından birini çağırıp, “Git, öldür onu!” diye buyurdu. Böylece adam Amalekli’yi vurup öldürdü.ne Yd Davut, “RAB’bin meshettiği kişiye el kaldırıp onu yok etmekten korkmadın mı?” diye sordu.d d Davut, kendisine haber getiren genç adama, “Nerelisin?” diye sordu. Adam, “Ben yabancıyım, bir Amalekli’nin oğluyum” dedi.c !d Kılıçtan geçirilen Saul, oğlu Yonatan ve RAB’bin halkı olan İsrailliler için akşama dek yas tutup ağladılar, oruç tuttular.Ib d Bunun üzerine Davut’la yanındakiler giysilerini yırttılar.Da d Bu yüzden varıp onu öldürdüm. Çünkü yere düştükten sonra yaşayamayacağını biliyordum. Başındaki taçla kolundaki bileziği aldım ve onları buraya, efendime getirdim.”}` wd “Saul, ‘Ne olur üstüme var ve beni öldür!’ dedi, ‘Çünkü çektiğim acılardan kurtulmak istiyorum.’c_ Cd “Saul, ‘Sen kimsin?’ diye sordu. “ ‘Ben bir Amalekli’yim’ diye yanıtladım.`^ =d Saul arkasına dönüp beni görünce seslendi. Ben de, ‘Buyrun, buradayım’ dedim.4] ed Genç adam şöyle yanıtladı: “Bir rastlantı sonucu Gilboa Dağı’ndaydım. Saul mızrağına dayanmıştı. Atlılarla savaş arabaları ona doğru yaklaşıyordu.\ d Davut, kendisine haberi veren genç adama, “Saul’la oğlu Yonatan’ın öldüğünü nereden biliyorsun?” diye sordu.N[ d Davut, “Ne oldu? Bana anlat” dedi. Adam askerlerin savaş alanından kaçtığını, birçoğunun düşüp öldüğünü, Saul’la oğlu Yonatan’ın da ölüler arasında olduğunu anlattı.oZ [d Davut, “Nereden geliyorsun?” diye sordu. Adam, “İsrail ordugahından kaçıp kurtuldum” dedi.(Y Md Üçüncü gün, Saul’un ordugahından giysileri yırtılmış, başı toz toprak içinde bir adam geldi. Adam Davut’a yaklaşınca önünde yere kapandı.|X wd Saul’un ölümünden sonra Amalekliler’e karşı kazandığı zaferden dönen Davut Ziklak’ta iki gün kaldı.wWiZ Sonra kemiklerini toplayıp Yaveş’teki ılgın ağacının altına gömdüler ve yedi gün oruç tuttular.7ViZ Bütün yiğitler geceleyin yola koyularak Beytşean’a gittiler. Saul’la oğullarının cesetlerini Beytşean surundan indirip Yaveş’e götürdüler, orada yaktılar.NUZ Yaveş-Gilat halkı Filistliler’in Saul’a yaptıklarını duydu.uTeZ Saul’un silahlarını Aştoret’in tapınağına koyup cesedini Beytşean Kenti’nin suruna çaktılar.ESZ Saul’un başını kesip silahlarını aldılar. Sonra bu iyi haberin putlarının tapınağında ve halk arasında duyurulması için Filist ülkesinin her yanına ulaklar gönderdiler.R%Z Ertesi gün Filistliler, öldürülenleri soymak için geldiklerinde, Saul’la üç oğlunun Gilboa Dağı’nda öldüğünü gördüler.QZ Vadinin öbür tarafında ve Şeria Irmağı’nın karşı yakasında oturan İsrailliler, İsrail ordusunun kaçtığını, Saul’la oğullarının öldüğünü anlayınca, kentlerini terk edip kaçmaya başladılar. Filistliler gelip bu kentlere yerleştiler.ePEZ Böylece Saul, üç oğlu, silah taşıyıcısı ve bütün adamları aynı gün öldüler.O Z Saul’un öldüğünü görünce, silah taşıyıcısı da kendini kılıcının üzerine attı ve Saul’la birlikte öldü.=NuZ Saul, silahını taşıyan adama, “Kılıcını çek de bana sapla” dedi, “Yoksa bu sünnetsizler gelip bana kılıç saplayacak ve benimle alay edecekler.” Ama silah taşıyıcısı büyük bir korkuya kapılarak bunu yapmak istemedi. Bunun üzerine Saul kılıcını çekip kendini üzerine attı.{MqZ Saul’un çevresinde savaş kızıştı. Derken Saul Filistli okçular tarafından vuruldu ve ağır yaralandı.!L=Z Filistliler Saul’la oğullarının ardına düştüler. Saul’un oğulları Yonatan’ı, Avinadav’ı ve Malkişua’yı yakalayıp öldürdüler.K 5Z Filistliler İsrailliler’le savaşa tutuştu. İsrailliler Filistliler’in önünden kaçtı. Birçoğu Gilboa Dağı’nda ölüp yere serildi.JZ Hevron’da oturanlara ve adamlarıyla birlikte sık sık uğradığı yerlerin tümüne yağmalanan mallardan gönderdi. I=Z Horma, Bor-Aşan, Atak,?H{Z Rakal, Yerahmeelliler’in, Kenliler’in kentlerinde,!G?Z Aroer, Sifmot, Eştemoa,2FaZ Sonra Beytel, Negev’deki Ramot, Yattir,BEZ Davut Ziklak’a dönünce, dostları olan Yahuda ileri gelenlerine yağma mallardan göndererek, “İşte RAB’bin düşmanlarından yağmalanan mallardan size bir armağan” dedi.iDMZ O günden sonra Davut bunu İsrail için bugüne dek geçerli bir kural ve ilke haline getirdi.C!Z Sizin bu söylediklerinizi kim kabul eder? Savaşa gidenle eşyanın yanında kalanın payı aynıdır. Her şey eşit paylaşılacak!”6BgZ Ama Davut, “Hayır, kardeşlerim!” dedi, “RAB’bin bize verdikleri konusunda böyle davranamayız! O bizi korudu ve bize saldıran akıncıları elimize teslim etti.A{Z Ama Davut’la giden adamlardan kötü ve değersiz olanların tümü, “Madem bizimle birlikte gitmediler, geri aldığımız yağmadan onlara hiçbir pay vermeyeceğiz” dediler, “Her biri yalnız karısıyla çocuklarını alıp gitsin.”w@iZ Bundan sonra Davut, daha ileriye gidemeyecek kadar bitkin düşüp Besor Vadisi’nde kalan iki yüz kişinin bulunduğu yere vardı. Onlar da Davut’la yanındakileri karşılamaya çıktılar. Davut yaklaşınca onlara esenlik diledi.'?IZ Bütün koyunlarla sığırları da aldı. Adamları, bunları öbür hayvanların önünden sürerek, “Bunlar Davut’un yağmaladıkları” diyorlardı.+>QZ Gençler, yaşlılar, oğullar, kızlar, yağmalanan mallar, kısacası Amalekliler’in aldıklarından hiçbir şey eksik kalmadı. Davut tümünü geri aldı.b=?Z Davut Amalekliler’in ele geçirdiği her şeyi, bu arada da iki karısını kurtardı.<-Z Davut ertesi gün tan vaktinden akşama dek onları öldürdü. Develere binip kaçan dört yüz genç dışında içlerinden kurtulan olmadı.K;Z Böylece Mısırlı Davut’u götürdü. Akıncılar dört bir yana dağılmışlardı. Filist ve Yahuda topraklarından topladıkları büyük yağmadan yiyip içiyor, eğlenip oynuyorlardı.:+Z Davut, “Beni bu akıncılara götürebilir misin?” diye sordu. Mısırlı genç, “Beni öldürmeyeceğine ya da efendimin eline teslim etmeyeceğine dair Tanrı’nın önünde ant içersen, seni akıncıların olduğu yere götürürüm” diye karşılık verdi.99Z Keretliler’in güney sınırlarına, Yahuda topraklarına, Kalev’in güneyine baskınlar düzenlemiş, Ziklak Kenti’ni de ateşe vermiştik.”R8Z Davut ona, “Kime bağlısın? Nerelisin?” diye sordu. Genç adam, “Mısırlı’yım, bir Amalekli’nin kölesiyim” diye yanıtladı, “Üç gün önce hastalanınca, efendim beni bıraktı. 7Z Bir parça incir pestili ile iki salkım kuru üzüm de verdiler. Adam yiyince canlandı. Üç gün üç gecedir yiyip içmemişti.n6WZ Kırda bir Mısırlı bulup Davut’a getirdiler. Yiyip içmesi için ona yiyecek, içecek verdiler.o5YZ Bunun üzerine Davut yanındaki altı yüz kişiyle yola çıktı. Besor Vadisi’ne geldiler. Vadiyi geçemeyecek kadar bitkin düşen iki yüz kişi orada kaldı. Davut dört yüz kişiyle akıncıları kovalamayı sürdürdü.o4YZ Bunun üzerine Davut yanındaki altı yüz kişiyle yola çıktı. Besor Vadisi’ne geldiler. Vadiyi geçemeyecek kadar bitkin düşen iki yüz kişi orada kaldı. Davut dört yüz kişiyle akıncıları kovalamayı sürdürdü.Y3-Z Davut RAB’be danışarak, “Bu akıncıların ardına düşersem, onlara yetişir miyim?” diye sordu. RAB, “Artlarına düş, kesinlikle onlara yetişip tutsakları kurtaracaksın” diye yanıtladı.b2?Z Ahimelek oğlu Kâhin Aviyatar’a, “Bana efodu getir” dedi. Aviyatar efodu getirdi.?1yZ Davut büyük sıkıntı içindeydi. Çünkü herkes oğulları, kızları için acı çekiyor ve, “Davut’u taşlayalım” diyordu. Ama Davut, Tanrısı RAB’de güç bularak,q0]Z Davut’un iki karısı, Yizreelli Ahinoam ile Karmelli Naval’ın dulu Avigayil de tutsak edilmişti.G/ Z Güçleri tükeninceye dek hıçkıra hıçkıra ağladılar../Z Davut’la adamları oraya varınca kentin ateşe verildiğini, karılarının, oğullarının, kızlarının tutsak alındığını anladılar.*-OZ Kimseyi öldürmemişlerdi, ama kadınlarla orada yaşayan genç, yaşlı herkesi tutsak etmişlerdi. Sonra onları da yanlarına alıp yollarına gitmişlerdi.8, mZ Davut’la adamları üçüncü gün Ziklak Kenti’ne vardılar. Bu arada Amalekliler Negev bölgesiyle Ziklak’a baskın yapmış, Ziklak Kenti’ni yakıp yıkmışlardı.+ Z Böylece Davut’la adamları Filist ülkesine dönmek üzere sabah erkenden kalktılar. Filistliler ise Yizreel’e gittiler.*yZ Seninle gelmiş olan efendin Saul’un kullarıyla birlikte sabah erkenden kalkın ve tan ağarır ağarmaz gidin.”8)kZ Akiş, “Biliyorum, sen benim gözümde Tanrı’nın bir meleği gibi iyisin” diye yanıtladı, “Ne var ki Filistli komutanlar, ‘Bizimle savaşa gelmesin’ diyorlar.+(QZ Davut, “Ama ben ne yaptım?” diye sordu, “Yanına geldiğimden bu yana bende ne buldun ki, gidip efendim kralın düşmanlarına karşı savaşmayayım?”j'OZ Şimdi geri dön ve esenlikle git. Filist beylerinin gözünde ters bir davranışta bulunma.”!&=Z Bunun üzerine Akiş, Davut’u çağırıp, “Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, sen dürüst bir kişisin” dedi, “Benimle birlikte savaşa katılmanı isterdim. Yanıma geldiğin günden bu yana ters bir davranışını görmedim. Ama Filist beyleri seni uygun görmedi.%#Z Çalıp oynarken, ‘Saul binlercesini öldürdü, Davut’sa on binlercesini’ diye hakkında ezgiler okudukları Davut değil mi bu?”I$ Z Ama Filistli komutanlar Akiş’e öfkelendiler. “Adamı geri gönder, kendisine verdiğin yere dönsün” dediler, “Bizimle birlikte savaşa gelmesin; yoksa savaş sırasında bize karşı çıkar. Efendisinin beğenisini nasıl kazanabilir? Adamlarımızın başını ona vermekten daha iyi bir yol bulabilir mi? ~~~,}||:{{zyAxxbww6vvv&utssPqoo~onimmm?llkk7jiihggfeeUdydc\bb+aaM`_^]].\\#[[qZZqYXX[WW,VEUU+TSmRRR2QP&ObNMM2LKKuJJOIIHGG5F:EYDSCC BJAAdA @@?>@=<<;;:::9r8b77G655v44%322 1z10V/..-H,,,++ **((E'g&&%w$m#c""l!!_ 5  rCL!QK T 4 '  Q(;EL-d Kral, “Evine dön, ben davanla ilgili buyruk vereceğim” dedi.Z,/d Şimdi bütün boy halkı cariyene karşı çıkıp, ‘Kardeşini öldüreni bize teslim et’ diyor, ‘Öldürdüğü kardeşinin canına karşılık onu öldürelim. Böylece mirasçıyı da ortadan kaldırmış oluruz.’ İşte geri kalan közümü de söndürecekler; yeryüzünde kocamın adını sürdürecek soy kalmayacak.”+#d Ben kölenin iki oğlu vardı. İkisi tarlada kavgaya tutuştular. Orada onları ayıracak kimse yoktu. Biri öbürünü vurup öldürdü.|*sd Kral, “Neyin var?” diye sordu. Kadın, “Ben zavallı dul bir kadınım” diye yanıtladı, “Kocam öldü.k)Qd Tekoalı kadın krala gitti. Önünde yüzüstü yere kapanarak, “Ey kral, yardım et!” dedi.c(Ad Krala git ve ona söyleyeceklerimi ilet.” Sonra kadına neler söyleyeceğini bildirdi.'9d Kral Davut’un Avşalom’u özlediğini anlayan Seruya oğlu Yoav, birini gönderip Tekoa’da yaşayan bilge bir kadını getirtti. Yoav kadına, “Lütfen yasa bürün” dedi, “Yas giysilerini giy. Yağ sürme ve ölü için günlerdir yas tutan bir kadın gibi davran.& 9d Kral Davut’un Avşalom’u özlediğini anlayan Seruya oğlu Yoav, birini gönderip Tekoa’da yaşayan bilge bir kadını getirtti. Yoav kadına, “Lütfen yasa bürün” dedi, “Yas giysilerini giy. Yağ sürme ve ölü için günlerdir yas tutan bir kadın gibi davran.{%qd ' Kral Davut Avşalom’un yanına gitmeyi çok istiyordu. Çünkü Amnon’un ölümü konusunda avuntu bulmuştu.;$sd & Geşur’a kaçan Avşalom orada üç yıl kaldı.#{d % Avşalom Geşur Kralı Ammihut oğlu Talmay’ın yanına kaçtı. Davut ise oğlu Amnon için sürekli yas tutuyordu.)"Md $ O konuşmasını bitirir bitirmez, kralın oğulları oraya varıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladılar. Kral ve görevlileri de acı acı ağladılar.Z!/d # Yonadav krala, “İşte oğulların geliyor! Kulunun dediği gibi oldu” dedi. }d " Bu arada Avşalom kaçtı. Nöbetçi tepenin yamacındaki batı yolundan büyük bir kalabalığın geldiğini gördü.}d ! Onun için, ey efendim kral, bütün oğullarının öldüğü haberini dikkate alma; çünkü yalnız Amnon öldü.”  d Davut’un kardeşi Şima’nın oğlu Yonadav şöyle dedi: “Efendim kral bütün oğullarının öldürüldüğünü sanmasın; yalnız Amnon öldü. Çünkü o üvey kızkardeşi Tamar’a tecavüz ettiği günden bu yana, Avşalom buna kararlıydı.d  Kral kalkıp giysilerini yırttı, yere kapandı. Bütün görevlileri de, giysileri yırtılmış, yanıbaşındaydılar.#d  Onlar yoldayken, Avşalom’un kralın bütün oğullarını öldürdüğü, hiçbirinin sağ kalmadığı söylentisi Davut’a ulaştı. d  Hizmetkârlar Avşalom’un buyruğuna uyarak Amnon’u öldürdüler. Kralın öbür oğulları katırlarına atlayıp kaçtılar.xkd  Avşalom hizmetkârlarına şöyle buyurdu: “Dinleyin! Amnon’un şaraptan iyice keyiflendiği anı bekleyin. Size ‘Amnon’u vurun’ dediğim an onu öldürün. Korkmayın! Size buyruğu ben veriyorum. Güçlü ve yürekli olun!”gId  Ancak Avşalom üsteleyince, kral Amnon’u ve bütün öbür oğullarını onunla gönderdi.'d  Bunun üzerine Avşalom, “Öyleyse izin ver de kardeşim Amnon bizimle gelsin” dedi. Kral, “Amnon neden seninle gelsin?” diye sordu.#Ad  Kral Davut, “Hayır, oğlum, hepimiz gelmeyelim, sana yük oluruz” diye yanıtladı. Avşalom üstelediyse de kral gitmek istemedi, ama onu kutsadı.d  Avşalom krala gelip, “Koyunlarımı kırktırıyorum” dedi, “Lütfen kral ve görevlileri de kuluna katılsın.”'Id  Tam iki yıl sonra, Avşalom kralın bütün oğullarını kendi koyun kırkıcılarının bulunduğu Efrayim Kenti yakınındaki Baal-Hasor’a çağırdı.d  Avşalom ise Amnon’a iyi kötü hiçbir şey söylemedi. Kızkardeşi Tamar’a tecavüz ettiği için Amnon’dan nefret ediyordu.;sd  Kral Davut olup bitenleri duyunca çok öfkelendi.d  Kardeşi Avşalom ona, “Seninle birlikte olan kardeşin Amnon muydu?” diye sordu, “Haydi, kızkardeşim, sesini çıkarma. O senin üvey kardeşindir. Bu olayın üzerinde durma.” Böylece Tamar, kardeşi Avşalom’un evinde yalnız ve üzgün yaşadı.{qd  Tamar başına kül saçıp sırtındaki uzun kollu giysiyi yırttı. Elini başına koyup ağlaya ağlaya gitti."?d  Uşak Tamar’ı dışarı çıkarıp ardından kapıyı sürgüledi. Tamar uzun kollu bir giysi giymişti. Kralın erden kızları böyle giyinirlerdi.}d  Hizmetindeki uşağı çağırıp, “Bu kadını yanımdan dışarı çıkar, ardından da kapıyı sürgüle” dedi.'Id  Tamar, “Hayır” dedi, “Çünkü beni kovman, bana yaptığın öbür kötülükten daha büyük bir kötülüktür.” Ama Amnon onu dinlemek istemedi.- Ud  Bundan sonra Amnon Tamar’dan öylesine nefret etti ki, ona duyduğu nefret, beslemiş olduğu sevgiden daha güçlüydü. Amnon Tamar’a, “Kalk, git!” dedi.i Md  Ne var ki, Amnon Tamar’ı dinlemek istemedi. Daha güçlü olduğu için onunla zorla yattı. 9d Sonra ben utancımı nasıl üstümden atarım? Sense İsrail’de alçak biri durumuna düşersin. Ne olur krala söyle; o beni senden esirgemez.”  d Ama Tamar, “Hayır, kardeşim, beni zorlama!” dedi, “İsrail’de böyle şey yapılmamalıdır! Bu iğrençliği yapma!| sd Yesin diye yemeği ona yaklaştırınca, Amnon Tamar’ı yakalayarak, “Gel, benimle yat, kızkardeşim” dedi.,Sd Sonra Amnon Tamar’a, “Yemeği yatak odama getir de, elinden yiyeyim” dedi. Tamar hazırladığı gözlemeleri kardeşi Amnon’un yatak odasına götürdü.!d Tavayı alıp gözlemeyi önüne koyduysa da Amnon yemek istemedi. “Yanımdan herkesi çıkarın” diye buyruk verdi. Herkes çıktı.wid  Tamar yatmakta olan kardeşi Amnon’un evine gitti. Hamur alıp yoğurdu, önünde gözleme yapıp pişirdi.d  Davut, sarayda yaşayan Tamar’a, “Haydi kardeşin Amnon’un evine gidip ona yiyecek hazırla” diye haber gönderdi.Fd  Böylece Amnon yatağa yatıp hastaymış gibi yaptı. Kral onu görmeye gelince, Amnon, “Lütfen kızkardeşim Tamar gelip önümde iki gözleme hazırlasın da elinden yiyeyim” dedi.wid  Yonadav, “Yatağa yat ve hastaymış gibi yap” dedi, “Baban seni görmeye gelince ona şöyle dersin: ‘Lütfen kızkardeşim Tamar gelip bana yiyecek versin. Yemeği önümde hazırlasın ki, ona bakayım, elinden yiyeyim.’ ”nWd  Yonadav Amnon’a, “Ey kral oğlu, neden böyle her sabah üzgün görünüyorsun?” diye sordu, “Bana anlatamaz mısın?” Amnon, “Üvey kardeşim Avşalom’un kızkardeşi Tamar’a gönül verdim” diye yanıtladı.p[d  Amnon’un Davut’un kardeşi Şima’nın oğlu Yonadav adında çok akıllı bir arkadaşı vardı.:od  Amnon üvey kızkardeşi Tamar yüzünden yatağa düşecek kadar üzüntüye kapıldı. Çünkü Tamar erden bir kızdı ve Amnon ona bir şey yapmayı olanaksız görüyordu. d Davut’un oğlu Avşalom’un Tamar adında güzel bir kızkardeşi vardı. Davut’un başka bir oğlu, Amnon Tamar’a gönül verdi.x~kd  Orada yaşayan halkı dışarı çıkarıp testereyle, demir kazma ve baltayla yapılan işlerde, tuğla yapımında çalıştırdı. Davut bunu bütün Ammon kentlerinde uyguladı. Sonra bütün ordusuyla birlikte Yeruşalim’e döndü.W})d  Ammon Kralı’nın başındaki tacı aldı. Değerli taşlarla süslü, ağırlığı bir talant altını bulan tacı Davut’un başına koydular. Davut kentten çok miktarda mal yağmalayıp götürdü.k|Qd  Davut bütün askerlerini toplayıp Rabba Kenti’ne gitti, kente karşı savaşıp ele geçirdi.{1d  “Şimdi sen ordunun geri kalanlarını topla, kenti kuşatıp ele geçir; öyle ki, kenti ben ele geçirmeyeyim ve kent adımla anılmasın.”}zud  Sonra Davut’a ulaklar göndererek, “Rabba Kenti’ne karşı savaşıp su kaynaklarını ele geçirdim” dedi,tycd  Bu sırada Ammonlular’ın Rabba Kenti’ne karşı savaşı sürdüren Yoav, saray semtini ele geçirdi.xd  Davut karısı Bat-Şeva’yı avuttu. Yanına girip onunla yattı. Bat-Şeva bir oğul doğurdu. Çocuğun adını Süleyman koydu. Çocuğu seven RAB Peygamber Natan aracılığıyla haber gönderdi ve hatırı için çocuğun adını Yedidyah koydu.wd  Davut karısı Bat-Şeva’yı avuttu. Yanına girip onunla yattı. Bat-Şeva bir oğul doğurdu. Çocuğun adını Süleyman koydu. Çocuğu seven RAB Peygamber Natan aracılığıyla haber gönderdi ve hatırı için çocuğun adını Yedidyah koydu.v%d  Ama çocuk öldü. Artık neden oruç tutayım? Onu geri getirebilir miyim ki? Ben onun yanına gideceğim, ama o bana geri dönmeyecek.”%uEd  Davut şöyle yanıtladı: “Çocuk yaşarken oruç tutup ağladım. Çünkü, ‘Kim bilir, RAB bana lütfeder de çocuk yaşar’ diye düşünüyordum.*tOd  Hizmetkârları, “Neden böyle davranıyorsun?” diye sordular, “Çocuk yaşarken oruç tuttun, ağladın; ama ölünce kalkıp yemek yemeye başladın.”Zs/d  Bunun üzerine Davut yerden kalktı. Yıkandı, güzel kokular sürünüp giysilerini değiştirdi. RAB’bin Tapınağı’na gidip tapındı. Sonra evine döndü ve yemek istedi. Önüne konan yemeği yedi.*rOd  Davut görevlilerinin fısıldaştığını görünce, çocuğun öldüğünü anladı. Onlara, “Çocuk öldü mü?” diye sordu. “Evet, öldü” dediler.&qGd  Yedinci gün çocuk öldü. Davut’un görevlileri çocuğun öldüğünü Davut’a bildirmekten çekindiler. Çünkü, “Çocuk daha yaşarken onunla konuştuk ama bizi dinlemedi” diyorlardı, “Şimdi çocuğun öldüğünü ona nasıl söyleriz? Kendisine zarar verebilir!”xpkd  Sarayın ileri gelenleri onu yerden kaldırmaya geldiler. Ama Davut kalkmak istemedi, onlarla yemek de yemedi.noWd  Davut çocuk için Tanrı’ya yalvarıp oruç tuttu; evine gidip gecelerini yerde yatarak geçirdi.nd  Bundan sonra Natan evine döndü. RAB Uriya’nın karısının Davut’tan doğan çocuğunun hastalanmasına neden oldu.m)d  “Ama sen bunu yapmakla, RAB’bin düşmanlarının O’nu küçümsemesine neden oldun. Bu yüzden doğan çocuğun kesinlikle ölecek.”ld Davut, “RAB’be karşı günah işledim” dedi. Natan, “RAB günahını bağışladı, ölmeyeceksin” diye karşılık verdi,kd Evet, sen o işi gizlice yaptın, ama ben bunu bütün İsrail halkının gözü önünde güpegündüz yapacağım!’ ”Fjd “RAB şöyle diyor: ‘Sana kendi soyundan kötülük getireceğim. Senin gözünün önünde karılarını alıp bir yakınına vereceğim; güpegündüz karılarının koynuna girecek.+iQd Bundan böyle, kılıç senin soyundan sonsuza dek eksik olmayacak. Çünkü beni küçümsedin ve Hititli Uriya’nın karısını kendine eş olarak aldın.’jhOd Öyleyse neden RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak, O’nun sözünü küçümsedin? Hititli Uriya’yı kılıçla öldürdün, Ammonlular’ın kılıcıyla canına kıydın. Karısını da kendine eş olarak aldın.#gAd  Sana efendinin evini verdim, karılarını da koynuna verdim. İsrail ve Yahuda halkını da sana verdim. Bu az gelseydi, sana daha neler neler verirdim!;fqd  Bunun üzerine Natan Davut’a, “O adam sensin!” dedi, “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ben seni İsrail’e kral olarak meshettim ve Saul’un elinden kurtardım.be?d  “Bunu yaptığı ve acımadığı için kuzuya karşılık dört katını ödemeli.” dd  Zengin adama çok öfkelenen Davut Natan’a, “Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, bunu yapan ölümü hak etmiştir!” dedi,\c3d  Derken, zengin adama bir yolcu uğradı. Adam gelen konuğa yemek hazırlamak için kendi koyunlarından, sığırlarından birini almaya kıyamadığından yoksulun kuzusunu alıp yolcuya yemek hazırladı.”xbkd  Ama yoksul adamın satın alıp beslediği küçük bir dişi kuzudan başka bir hayvanı yoktu. Kuzu adamın yanında, çocuklarıyla birlikte büyüdü. Adamın yemeğinden yer, tasından içer, koynunda uyurdu. Yoksulun kızı gibiydi.=awd  “Zengin adamın birçok koyunu, sığırı vardı.` )d RAB Natan’ı Davut’a gönderdi. Natan Davut’un yanına gelince ona, “Bir kentte biri zengin, öbürü yoksul iki adam vardı” dedi,3_ad  Yas süresi geçince, Davut onu sarayına getirtti. Kadın Davut’un karısı oldu ve ona bir oğul doğurdu. Ancak, Davut’un bu yaptığı RAB’bin hoşuna gitmedi.Y^-d  Uriya’nın karısı, kocasının öldüğünü duyunca, onun için yas tuttu.a]=d  Davut ulağa şöyle dedi: “Yoav’a de ki, ‘Bu olay seni üzmesin! Savaşta kimin öleceği belli olmaz. Kente karşı saldırınızı güçlendirin ve kenti yerle bir edin!’ Bu sözlerle onu yüreklendir.” \d  Bunun üzerine okçular adamlarına surdan ok attılar. Kralın adamlarından bazıları öldü; kulun Hititli Uriya da öldü.”[9d  “Adamlar bizden üstün çıktılar” dedi, “Kentten çıkıp bizimle kırda savaştılar. Ama onları kent kapısına kadar geri püskürttük.uZed  Ulak yola koyuldu. Davut’un yanına varınca, Yoav’ın kendisine söylediklerinin tümünü ona iletti. Yd  Yerubbeşet oğlu Avimelek’i kim öldürdü? Teves’te surun üstünden bir kadın üzerine bir değirmen üst taşını atıp onu öldürmedi mi? Öyleyse niçin sura o kadar çok yaklaştınız?’ O zaman, ‘Kulun Hititli Uriya da öldü’ dersin.”X9d  kral öfkelenip sana şunu sorabilir: ‘Onlarla savaşmak için kente neden o kadar çok yaklaştınız? Surdan ok atacaklarını bilmiyor muydunuz?rW_d  Ulağı şöyle uyardı: “Sen savaşla ilgili ayrıntılı haberleri krala iletmeyi bitirdikten sonra,bV?d  Yoav savaşla ilgili ayrıntılı haberleri Davut’a iletmek üzere bir ulak gönderdi.Ud  Kent halkı çıkıp Yoav’ın askerleriyle savaştı. Davut’un askerlerinden ölenler oldu. Hititli Uriya da ölenler arasındaydı.qT]d  Böylece Yoav kenti kuşatırken Uriya’yı yiğit adamların bulunduğunu bildiği yere yerleştirdi.Sd  Mektupta şöyle yazdı: “Uriya’yı savaşın en şiddetli olduğu cepheye yerleştir ve yanından çekil ki, vurulup ölsün.”WR)d  Sabahleyin Davut Yoav’a bir mektup yazıp Uriya aracılığıyla gönderdi.>Qwd Davut Uriya’yı çağırdı. Onu sarhoş edene dek yedirip içirdi. Akşam olunca Uriya efendisinin adamlarıyla birlikte uyumak üzere yattığı yere gitti. Yine evine gitmedi.P#d Bunun üzerine Davut, “Bugün de burada kal, yarın seni göndereceğim” dedi. Uriya o gün de, ertesi gün de Yeruşalim’de kaldı.MOd Uriya, “Sandık da, İsrailliler’le Yahudalılar da çardaklarda kalıyor” diye karşılık verdi, “Komutanım Yoav’la efendimin adamları kırlarda konaklıyor. Bu durumda nasıl olur da ben yiyip içmek, karımla yatmak için evime giderim? Yaşamın hakkı için, böyle bir şeyi kesinlikle yapmayacağım.”}Nud Davut Uriya’nın evine gitmediğini öğrenince, ona, “Yolculuktan geldin. Neden evine gitmedin?” diye sordu.oMYd Ne var ki, Uriya evine gitmedi, efendisinin bütün adamlarıyla birlikte sarayın kapısında uyudu.Ld  Sonra Uriya’ya, “Evine git, rahatına bak” dedi. Uriya saraydan çıkınca, kral ardından bir armağan gönderdi.XK+d  Uriya yanına varınca, Davut Yoav’ın, ordunun ve savaşın durumunu sordu.Jd  Bunun üzerine Davut Hititli Uriya’yı kendisine göndermesi için Yoav’a haber yolladı. Yoav da Uriya’yı Davut’a gönderdi.OId  Gebe kalan kadın Davut’a, “Gebe kaldım” diye haber gönderdi.>Hwd  Davut kadını getirmeleri için ulaklar gönderdi. Kadın Davut’un yanına geldi. Davut aybaşı kirliliğinden yeni arınmış olan kadınla yattı. Sonra kadın evine döndü. G;d  Davut onun kim olduğunu öğrenmek için birini gönderdi. Adam, “Kadın Eliam’ın kızı Hititli Uriya’nın karısı Bat-Şeva’dır” dedi.F9d  Bir akşamüstü Davut yatağından kalktı, sarayın damına çıkıp gezinmeye başladı. Damdan yıkanan bir kadın gördü. Kadın çok güzeldi.E d İlkbaharda, kralların savaşa gittiği dönemde, Davut kendi subaylarıyla birlikte Yoav’ı ve bütün İsrail ordusunu savaşa gönderdi. Onlar Ammonlular’ı yenilgiye uğratıp Rabba Kenti’ni kuşatırken, Davut Yeruşalim’de kalıyordu.]D5d  Hadadezer’in buyruğundaki kralların hepsi bozguna uğradıklarını görünce, İsrailliler’le barış yaparak onlara boyun eğdiler. Aramlılar bundan böyle Ammonlular’a yardım etmekten kaçındılar.wCid  Ne var ki, Aramlılar İsrailliler’in önünden kaçtılar. Davut onlardan yedi yüz savaş arabası sürücüsü ile kırk bin atlı asker öldürdü. Hadadezer’in ordu komutanı Şovak’ı da vurdu. Şovak savaş alanında öldü.4Bcd  Davut bunu duyunca, bütün İsrail ordusunu topladı. Şeria Irmağı’nı geçerek Helam’a vardılar. Aramlılar Davut’a karşı düzen alarak onunla savaştılar.EAd  Hadadezer, haber gönderip Fırat Irmağı’nın karşı yakasındaki Aramlılar’ı çağırttı. Aramlılar Hadadezer’in ordu komutanı Şovak’ın komutasında Helam’a gittiler.d@Cd  İsrailliler’in önünde bozguna uğradıklarını gören Aramlılar bir araya geldiler.4?cd  Onların kaçıştığını gören Ammonlular da Avişay’dan kaçarak kente girdiler. Bunun üzerine Yoav Ammonlular’la savaşmaktan vazgeçerek Yeruşalim’e gitti.w>id Yoav’la yanındakiler Aramlılar’a karşı savaşmak için ileri atılınca, Aramlılar onlardan kaçtı.={d Güçlü ol! Halkımızın ve Tanrımız’ın kentleri uğruna yürekli olalım! RAB gözünde iyi olanı yapsın.”<7d Yoav, “Aramlılar benden güçlü çıkarsa, yardımıma gelirsin” dedi, “Ama Ammonlular senden güçlü çıkarsa, ben sana yardıma gelirim.r;_d Geri kalan birlikleri de kardeşi Avişay’ın komutasına vererek Ammonlular’a karşı yerleştirdi.:%d Önde, arkada düşman birliklerini gören Yoav, İsrail’in iyi askerlerinden bazılarını seçerek Aramlılar’a karşı yerleştirdi.+9Qd  Ammonlular çıkıp kent kapısında savaş düzeni aldılar. Aramlı Sova’yla Rehov, Tov halkı ve Maaka’nın adamları da kırda savaş düzenine girdiler.q8]d  Davut bunu duyunca, Yoav’ı ve güçlü adamlardan oluşan bütün ordusunu onlara karşı gönderdi.a7=d  Ammonlular, Davut’un nefretini kazandıklarını anlayınca, haber gönderip Beytrehov ve Sova’dan yirmi bin Aramlı yaya asker, Maaka Kralı’yla bin adamını ve Tov halkından on iki bin adamı kiraladılar.S6!d  Davut bunu duyunca, onları karşılamak üzere adamlar gönderdi. Çünkü görevliler çok utanıyorlardı. Kral, “Sakalınız uzayıncaya dek Eriha’da kalın, sonra dönün” diye buyruk verdi.@5{d  Bunun üzerine Hanun Davut’un görevlilerini yakalattı. Sakallarının yarısını tıraş edip giysilerinin kalçayı kapatan kesimini ortadan kesti ve onları öylece gönderdi.m4Ud  Ammon önderleri, efendileri Hanun’a şöyle dediler: “Davut sana bu adamları gönderdi diye babana saygı duyduğunu mu sanıyorsun? Davut, kenti araştırmak, casusluk etmek, yıkmak için adamlarını sana gönderdi.”3)d  Davut, “Babası bana iyilik ettiği gibi ben de Nahaş oğlu Hanun’a iyilik edeceğim” diye düşünerek, babasının ölümünden dolayı baş sağlığı dilemek için Hanun’a görevliler gönderdi. Davut’un görevlileri Ammonlular’ın ülkesine varınca,K2 d Bir süre sonra Ammon Kralı öldü, yerine oğlu Hanun kral oldu.m1Ud İki ayağı sakat Mefiboşet hep kralın sofrasında yemek yediğinden Yeruşalim’de oturuyordu.z0od Mefiboşet’in Mika adında küçük bir oğlu vardı. Siva’ya bağlı herkes Mefiboşet’e hizmet ediyordu./'d Siva, “Efendim kralın buyurduğu her şeyi yapacağım” dedi. Mefiboşet kralın çocuklarından biri gibi onun sofrasında yemek yedi. .;d “Sen, oğulların ve kölelerin onun için toprağı işleyip ürünü getireceksiniz. Öyle ki, efendinizin torununun yiyecek gereksinimi sağlansın. Efendinin torunu Mefiboşet her zaman benim soframda yemek yiyecektir.” Siva’nın on beş oğlu ve yirmi kölesi vardı.-9d Kral Davut, Saul’un hizmetkârı Siva’yı çağırtıp, “Önceden efendin Saul ile ailesine ait her şeyi torunu Mefiboşet’e verdim” dedi,t,cd  Mefiboşet yere kapanıp şöyle dedi: “Kulun ne ki, benim gibi ölmüş bir köpekle ilgileniyorsun?”c+Ad  Davut ona, “Korkma!” dedi, “Çünkü baban Yonatan’ın hatırı için, sana kesinlikle iyilik edeceğim. Atan Saul’un bütün toprağını sana geri vereceğim. Ve sen her zaman soframda yemek yiyeceksin.”E*d  Saul oğlu Yonatan oğlu Mefiboşet, Davut’un yanına gelince, onun önünde yere kapandı. Davut, “Mefiboşet!” diye seslendi. Mefiboşet, “Evet, ben kulunum” diye yanıtladı.c)Ad  Böylece Kral Davut, Lo-Devar’dan Ammiel oğlu Makir’in evinden onu yanına getirtti.~(wd  Kral, “Nerede o?” diye sordu. Siva, “Ammiel oğlu Makir’in Lo-Devar’daki evinde” diye karşılık verdi.K'd  Kral, “Saul’un ailesinden sağ kalan kimse yok mu?” diye sordu, “Tanrı’nın iyiliğini ona göstereyim.” Siva, “Yonatan’ın iki ayağı sakat bir oğlu var” diye yanıtladı.B&d  Saul’un ailesinin Siva adında bir hizmetkârı vardı. Onu Davut’un yanına çağırdılar. Kral, “Siva sen misin?” diye sordu. Siva, “Evet, ben kulunum” diye yanıtladı.% d Davut, “Saul’un ailesinden daha sağ kalan, Yonatan’ın hatırı için iyilik edebileceğim kimse var mı?” diye sordu.q$]d Yehoyada oğlu Benaya Keretliler’le Peletliler’in komutanıydı. Davut’un oğullarıysa kâhindi.S#!d Ahituv oğlu Sadok’la Aviyatar oğlu Ahimelek kâhin, Seraya yazmandı.Y"-d Seruya oğlu Yoav ordu komutanı, Ahilut oğlu Yehoşafat devlet tarihçisiydi.[!1d Bütün İsrail’de krallık yapan Davut halkına doğruluk ve adalet sağladı.) Md Edom’un her yanına askeri birlikler yerleştirdi. Edomlular’ın tümü Davut’un köleleri oldular. RAB Davut’u gittiği her yerde zafere ulaştırdı.X+d Davut Tuz Vadisi’nde on sekiz bin Edomlu öldürüp dönünce üne kavuştu.,Sd Kral Davut bu armağanları yendiği bütün uluslardan –Aram, Moav, Ammonlular, Filistliler ve Amalekliler’den– ele geçirdiği altın ve gümüşle birlikte RAB’be adadı. Bunun yanısıra Sova Kralı Rehov oğlu Hadadezer’den yağmalanan altınla gümüşü de RAB’be adadı.,Sd Kral Davut bu armağanları yendiği bütün uluslardan –Aram, Moav, Ammonlular, Filistliler ve Amalekliler’den– ele geçirdiği altın ve gümüşle birlikte RAB’be adadı. Bunun yanısıra Sova Kralı Rehov oğlu Hadadezer’den yağmalanan altınla gümüşü de RAB’be adadı.xkd Toi Kral Davut’u selamlamak ve Hadadezer’le savaşıp yendiği için onu kutlamak üzere oğlu Yoram’ı ona gönderdi. Çünkü Toi Hadadezer’le sürekli savaşmıştı. Yoram Davut’a altın, gümüş, tunç armağanlar getirdi.eEd Hama Kralı Toi, Davut’un Hadadezer’in bütün ordusunu bozguna uğrattığını duydu.gId Ayrıca Hadadezer’in yönetimindeki Betah ve Berotay kentlerinden bol miktarda tunç aldı.q]d Davut Hadadezer’in komutanlarının taşıdığı altın kalkanları alıp Yeruşalim’e götürdü.=ud Sonra Şam Aramlıları’nın ülkesine askeri birlikler yerleştirdi. Onlar da Davut’un haraç ödeyen köleleri oldular. RAB Davut’u gittiği her yerde zafere ulaştırdı.mUd Sova Kralı Hadadezer’e yardıma gelen Şam Aramlıları’ndan yirmi iki bin kişiyi öldürdü.!=d Bin yedi yüz atlısıyla yirmi bin yaya askerini ele geçirdi. Yüz savaş arabası için gereken atların dışındaki bütün atları da sakatladı.ued Davut Fırat’a kadar krallığını yeniden kurmaya giden Sova Kralı Rehov oğlu Hadadezer’i de yendi.X+d Moavlılar’ı da bozguna uğrattı. Onları yere yatırıp iple ölçtü. Ölçtüğü iki sırayı öldürdü, bir bütün sırayı sağ bıraktı. Moavlılar Davut’un haraç ödeyen köleleri oldular. d Bir süre sonra Davut Filistliler’i yenip boyunduruğu altına aldı ve Meteg-Amma’yı Filistliler’in yönetiminden çıkardı.Fd Şimdi önünde sonsuza dek sürmesi için kulunun soyunu kutsamanı diliyorum. Çünkü, ey Egemen RAB, sen böyle söz verdin ve kulunun soyu kutsamanla sonsuza dek kutlu kılınacak.”eEd Ey Egemen RAB, sen Tanrı’sın! Sözlerin gerçektir ve kuluna bu iyilikleri söz verdin.A}d “Ey Her Şeye Egemen RAB, İsrail’in Tanrısı! ‘Senin için bir soy çıkaracağım’ diye kuluna açıkladın. Bundan dolayı kulun sana bu duayı etme yürekliliğini buldu.0[d Öyle ki, insanlar, ‘Her Şeye Egemen RAB İsrail’in Tanrısı’dır!’ diyerek adını sonsuza dek yüceltsinler ve kulun Davut’un soyu da önünde sürsün.|sd “Şimdi, ya RAB Tanrı, kuluna ve onun soyuna ilişkin verdiğin sözü sonsuza dek tut, sözünü yerine getir.v gd Halkın İsrail’i sonsuza dek kendi halkın olarak benimsedin ve sen de, ya RAB, onların Tanrısı oldun.. Wd Halkın İsrail’e benzer tek bir ulus yok dünyada. Kendi halkın olsun diye onları kurtarmaya gittin. Çünkü onlar için de, ülken için de büyük ve görkemli işler yapmakla ün saldın. Mısır’dan kendin için kurtardığın halkın önünden ulusları ve tanrılarını kovdun.x kd “Yücesin, ey Egemen RAB! Bir benzerin yok, senden başka Tanrı da yok! Bunu kendi kulaklarımızla duyduk.k Qd Sözünün hatırı için ve isteğin uyarınca bu büyüklüğü gösterdin ve kuluna bildirdin.Y -d Ben sana başka ne diyebilirim ki! Çünkü, ey Egemen RAB, kulunu tanıyorsun.3d Ey Egemen RAB, sanki bu yetmezmiş gibi, kulunun soyunun geleceği hakkında da söz verdin. Ey Egemen RAB, insanlarla hep böyle mi ilgilenirsin?/d Bunun üzerine Kral Davut gelip RAB’bin önünde oturdu ve şöyle dedi: “Ey Egemen RAB, ben kimim, ailem nedir ki, beni bu duruma getirdin?Od Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut’a aktardı.eEd Soyun ve krallığın sonsuza dek önümde duracak; tahtın sonsuza dek sürecektir.’ ”mUd Ama senin önünden kaldırdığım Saul’dan esirgediğim sevgiyi hiçbir zaman esirgemeyeceğim.1d Ben ona baba olacağım, o da bana oğul olacak. Kötülük yapınca, onu insanların değneğiyle, insanların vuruşlarıyla yola getireceğim.sad Adıma bir tapınak kuracak olan odur. Ben de onun krallığının tahtını sonsuza dek sürdüreceğim.{qd Sen ölüp atalarına kavuşunca, senden sonra soyundan birini ortaya çıkarıp krallığını pekiştireceğim.&Gd Halkım İsrail için bir yurt sağlayıp onları oraya yerleştireceğim. Bundan böyle kendi yurtlarında otursunlar, bir daha rahatsız edilmesinler. Kötü kişiler de halkım İsrail’e hakimler atadığım günden bu yana yaptıkları gibi, bir daha onlara baskı yapmasınlar. Seni bütün düşmanlarından kurtarıp rahata kavuşturacağım. “ ‘RAB senin için bir soy yetiştireceğini belirtiyor:&Gd Halkım İsrail için bir yurt sağlayıp onları oraya yerleştireceğim. Bundan böyle kendi yurtlarında otursunlar, bir daha rahatsız edilmesinler. Kötü kişiler de halkım İsrail’e hakimler atadığım günden bu yana yaptıkları gibi, bir daha onlara baskı yapmasınlar. Seni bütün düşmanlarından kurtarıp rahata kavuşturacağım. “ ‘RAB senin için bir soy yetiştireceğini belirtiyor:~9d Her nereye gittiysen seninleydim. Önünden bütün düşmanlarını yok ettim. Adını dünyadaki büyük adamların adı gibi büyük kılacağım..}Wd “Şimdi kulum Davut’a şöyle diyeceksin: ‘Her Şeye Egemen RAB diyor ki, halkım İsrail’e önder olasın diye seni otlaklardan ve koyun gütmekten aldım.d|Cd İsrailliler’le birlikte dolaştığım yerlerin herhangi birinde, halkım İsrail’i gütmesini buyurduğum İsrail önderlerinden birine, neden bana sedir ağacından bir konut yapmadınız diye hiç sordum mu?’{%d İsrail halkını Mısır’dan çıkardığım günden bu yana konutta oturmadım. Bir çadırda orada burada konaklayarak dolaşıyordum.nzWd “Git, kulum Davut’a şöyle de: ‘RAB diyor ki, oturmam için bana sen mi tapınak yapacaksın?/y[d O gece RAB Natan’a şöyle seslendi:jxOd Natan, “Git, tasarladığın her şeyi yap, çünkü RAB seninledir” diye karşılık verdi..wWd O sırada kral, Peygamber Natan’a, “Bak, ben sedir ağacından yapılmış bir sarayda oturuyorum. Oysa Tanrı’nın Sandığı bir çadırda duruyor!” dedi.wv kd Kral sarayına yerleşmişti. RAB de onu çevresindeki bütün düşmanlarından koruyarak rahata kavuşturdu.Cud Saul’un kızı Mikal’ın ölene dek çocuğu olmadı.t%d Üstelik kendimi bundan daha da küçük düşüreceğim, hiçe sayacağım. Ama sözünü ettiğin o cariyeler beni onurlandıracaklar.”Csd Davut, “Baban ve bütün soyu yerine beni seçen ve halkı İsrail’e önder atayan RAB’bin önünde oynadım!” diye karşılık verdi, “Evet, RAB’bin önünde oynayacağım. rd Davut ailesini kutsamak için eve döndüğünde, Saul’un kızı Mikal onu karşılamaya çıktı. Davut’a şöyle dedi: “İsrail Kralı bugün ne güzel bir ün kazandırdı kendine! Değersiz biri gibi, kullarının cariyeleri önünde soyundun.” q;d Ardından kadın erkek herkese, bütün İsrail topluluğuna birer somun ekmekle birer hurma ve üzüm pestili dağıttı. Sonra herkes evine döndü.}pud Yakmalık sunuları ve esenlik sunularını sunmayı bitirince, Her Şeye Egemen RAB’bin adıyla halkı kutsadı..oWd RAB’bin Sandığı’nı getirip Davut’un bu amaçla kurduğu çadırın içindeki yerine koydular. Davut RAB’be yakmalık sunular ve esenlik sunuları sundu.5ned RAB’bin Sandığı Davut Kenti’ne varınca, Saul’un kızı Mikal pencereden baktı. RAB’bin önünde oynayıp zıplayan Kral Davut’u görünce, onu küçümsedi.md Davut’la bütün İsrail halkı, sevinç naraları ve boru sesi eşliğinde RAB’bin Sandığı’nı getiriyorlardı.Sl!d Keten efod kuşanmış Davut, RAB’bin önünde var gücüyle oynuyordu.vkgd RAB’bin Sandığı’nı taşıyanlar altı adım atınca, Davut bir boğayla besili bir dana kurban etti.j}d “Tanrı’nın Sandığı’ndan ötürü RAB Ovet-Edom’un ailesini ve ona ait her şeyi kutsadı” diye Kral Davut’a bildirildi. Böylece Davut gidip Tanrı’nın Sandığı’nı Ovet-Edom’un evinden Davut Kenti’ne sevinçle getirdi. p }}j|z{zztyy7xwpvvOvuqtt%ssrr/qpooOnlmm'llkjiihggEfeedd(cbaaH`__^]]p\\7[aZZ|YYXrXWV/UJTTSS*RPQPPONNN MM1LKKJIITHH*GG8FFJEED2CBB1A@??*>=1<;:988z77S532 10//.:--6,++ *))(S''>&%$$I#""!U Ez)R2",@G+f/ ` \ B s 1ir|>fd& Kral, “Kimham benimle karşıya geçecek ve ona senin uygun gördüğünü yapacağım” dedi, “Benden ne dilersen yapacağım.”2e_d% İzin ver de döneyim, kentimde, annemin babamın mezarı yanında öleyim. Ama kulun Kimham burada; o seninle karşıya geçsin. Uygun gördüğünü ona yaparsın.”dd$ Kulun Şeria Irmağı’nı kralla birlikte geçerek sana birazcık eşlik edecek. Kral beni neden böyle ödüllendirsin?rc_d# “Şu anda seksen yaşındayım. İyi ile kötüyü ayırt edebilir miyim? Yediğimin, içtiğimin tadını alabilir miyim? Kadın erkek şarkıcıların sesini duyabilir miyim? Öyleyse neden efendim krala daha fazla yük olayım?|bsd" Ama Barzillay, “Kaç yıl ömrüm kaldı ki, seninle birlikte Yeruşalim’e gideyim?” diye karşılık verdi,uaed! Kral Barzillay’a, “Benimle karşıya geç, Yeruşalim’de ben senin geçimini sağlayacağım” dedi.'`Id Barzillay çok yaşlıydı, seksen yaşındaydı. Kral Mahanayim’de kaldığı sürece, geçimini o sağlamıştı. Çünkü Barzillay çok varlıklıydı._{d Gilatlı Barzillay da Şeria Irmağı’nı geçişte krala eşlik edip onu uğurlamak üzere Rogelim’den gelmişti.^d Mefiboşet, “Madem efendim kral sarayına esenlikle döndü, bütün toprakları Siva alsın” diye karşılık verdi.]d Kral, “İşlerin hakkında daha fazla konuşmana gerek yok” dedi, “Sen ve Siva toprakları paylaşın diye buyruk veriyorum.”^\7d Çünkü atamın ailesinin bütün bireyleri ölümü hak etmişken, kuluna sofrandakilerle birlikte yemek yeme ayrıcalığını tanıdın. Artık senden daha başka bir şey dilemeye ne hakkım var, ey kral?”[-d Ayrıca efendim kralın önünde kuluna kara çaldı. Ama sen, ey efendim kral, Tanrı’nın bir meleği gibisin; gözünde doğru olanı yap.>Zwd Mefiboşet şöyle yanıtladı: “Ey efendim kral! Kulun topal olduğundan, kulum Siva’ya, ‘Eşeğe palan vur da binip kralla birlikte gideyim’ dedim. Ama o beni kandırdı.}Yud Kralı karşılamak için Yeruşalim’den geldiğinde, kral, “Mefiboşet, neden benimle gelmedin?” diye sordu.KXd Saul’un torunu Mefiboşet de kralı karşılamaya gitti. Kralın gittiği günden esenlikle geri döndüğü güne dek ayaklarını da, giysilerini de yıkamamış, bıyığını kesmemişti.AWd Sonra ant içerek Şimi’ye, “Ölmeyeceksin!” dedi.RVd Davut, “Ey Seruya oğulları, bu sizin işiniz değil!” dedi, “Bugün bana düşman oldunuz. İsrail’de bugün bir tek kişi öldürülmeyecek! İsrail’in Kralı olduğumu bilmiyor muyum?”tUcd Seruya oğlu Avişay, “Şimi öldürülmeli, çünkü RAB’bin meshettiği kişiye lanet okudu” dedi. T d Çünkü kulun günah işlediğini biliyor. Efendim kralı karşılamak için bugün bütün Yusuf soyundan ilk gelen benim.”!S=d Krala, “Efendim, beni suçlu sayma” dedi, “Ey efendim kral, Yeruşalim’den çıktığın gün işlediğim suçu anımsama, göz önünde tutma.eREd Kralın ev halkını karşıya geçirmek ve onun istediğini yapmak için ırmağın sığ yerinden karşı yakaya geçtiler. Kral Şeria Irmağı’nı geçmek üzereydi ki, Gera oğlu Şimi kendini onun önüne attı.9Qmd Yanında Benyamin oymağından bin kişi vardı. Saul evinin hizmetkârı Siva da on beş oğlu ve yirmi kölesiyle birlikte hemen Şeria Irmağı’na, kralın yanına geldi.P{d Bahurim’den Benyaminli Gera oğlu Şimi de Kral Davut’u karşılamak için Yahudalılar’la birlikte çıkageldi.O!d Kral dönüp Şeria Irmağı’na vardı. Yahudalılar kralı karşılamak ve Şeria Irmağı’ndan geçirmek için Gilgal’a geldiler.N3d Böylece Davut bütün Yahudalılar’ı derinden etkiledi. Yahudalılar krala, “Bütün adamlarınla birlikte dön!” diye haber gönderdiler.AM}d “Amasa’ya da şöyle deyin: ‘Sen etim, kemiğimsin! Seni Yoav’ın yerine ordunun sürekli komutanı atamazsam, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!’ ”rL_d Siz kardeşlerimsiniz; etim, kemiğimsiniz! Kralı geri getirmekte neden en son siz davranıyorsunuz?’Kd Kral Davut Kâhin Sadok’la Kâhin Aviyatar’a şu haberi gönderdi: “Yahuda’nın ileri gelenlerine deyin ki, ‘Bütün İsrail’de konuşulanlar kralın konutuna dek ulaştığına göre, kralı sarayına geri getirmekte siz neden sonuncu oluyorsunuz?Jd Bizi yönetmesi için meshettiğimiz Avşalom’sa savaşta öldü. Öyleyse neden kralı geri getirme konusunda susup duruyorsunuz?”uIed İsrail oymaklarından olan herkes birbiriyle tartışıyor ve, “Kral bizi düşmanlarımızın elinden kurtardı” diyordu, “Bizi Filistliler’in elinden kurtaran da odur. Şimdiyse Avşalom yüzünden ülkeyi bırakıp kaçtı.hHKd Bunun üzerine kral gidip kentin kapısında oturdu. Bütün askerlere, “İşte kral kentin kapısında oturuyor” diye haber salındı. Onlar da kralın yanına geldiler. Bu arada İsrailliler evlerine kaçmışlardı.rG_d “Haydi kalk, gidip adamlarını yüreklendir! RAB’bin adıyla ant içerim ki, gitmezsen bu gece bir kişi bile seninle kalmayacak. Bu da, gençliğinden şimdiye dek başına gelen yıkımların tümünden daha kötü olacak.” Fd Çünkü senden nefret edenleri seviyor, seni sevenlerden nefret ediyorsun: Bugün komutanlarının ve adamlarının senin gözünde değersiz olduğunu gösterdin. Evet, bugün anladım ki, Avşalom sağ kalıp hepimiz ölseydik senin için daha iyi olurdu!MEd Yoav kralın bulunduğu odaya giderek ona şöyle dedi: “Bugün senin canını, oğullarının, kızlarının, eşlerinin, cariyelerinin canlarını kurtaran adamlarının hepsini utandırdın.Dyd Kral ise yüzünü örtmüş, yüksek sesle, “Ah oğlum Avşalom! Avşalom, oğlum, oğlum!” diye bağırıyordu.WC)d Bu yüzden askerler, savaş kaçakları gibi, o gün kente utanarak girdiler.pB[d O gün zafer ordu için yasa dönüştü. Çünkü kralın oğlu için acı çektiğini duymuşlardı.ZA 1d Yoav’a, “Kral Davut Avşalom için ağlayıp yas tutuyor” diye bildirdiler.h@Kd! Kral sarsıldı. Giriş kapısının üstündeki odaya çıkıp ağladı. Giderken, “Ah oğlum Avşalom! Ah oğlum, oğlum Avşalom!” diye inliyordu, “Keşke senin yerine ben ölseydim, oğlum! Ah oğlum Avşalom!”n?Wd Kral Kûşlu’ya, “Genç Avşalom güvenlikte mi?” diye sordu. Kûşlu, “Efendimiz kral!” diye yanıtladı, “Düşmanlarının ve kötü amaçla sana karşı ayaklananların hepsinin sonu bu gencin sonu gibi olsun.”>+d Tam o sırada Kûşlu geldi. “Efendimiz krala müjde!” dedi, “Bugün RAB sana karşı bütün ayaklananların elinden seni kurtardı.”c=Ad Kral, “Bir yana çekilip burada bekle” dedi. Ahimaas da çekilip beklemeye başladı.g<Id Kral, “Genç Avşalom güvenlikte mi?” diye sordu. Ahimaas şöyle yanıtladı: “Yoav kralın hizmetkârı Kûşlu’yla beni gönderdiği sırada büyük bir karışıklık gördüm, ama ne olduğunu anlamadım.”G; d Ahimaas krala, “Her şey yolunda!” diye seslendi. Kralın önünde yüzüstü yere kapanarak, “Efendimiz krala el kaldıranları teslim eden Tanrın RAB’be övgüler olsun!” dedi.D:d Nöbetçi, “Sanırım birinci adamın koşuşu Sadok oğlu Ahimaas’ın koşuşuna benziyor” dedi. Kral, “Ahimaas iyi adamdır” diye karşılık verdi, “İyi haberle gelir.”)9Md Nöbetçi koşan başka birini görünce, kapıcıya, “İşte tek başına koşan bir adam daha!” diye seslendi. Kral, “O da iyi haber getiriyor” dedi.8)d Krala seslenerek gördüğünü bildirdi. Kral, “Tek başına geliyorsa, iyi haber getiriyor demektir” dedi. Adam gitgide yaklaşıyordu.:7od Davut kentin iç ve dış kapıları arasında oturuyordu. Nöbetçi surun yanındaki kapının tepesine çıktı. Çevreye göz gezdirince, tek başına koşan birini gördü.36ad Ahimaas, “Ne olursa olsun koşacağım” diye karşılık verdi. Yoav, “Koş öyleyse” dedi. Böylece Ahimaas Şeria Ovası yolundan koşarak Kûşlu’yu geçti.`5;d Ama Sadok oğlu Ahimaas yine, “Ne olursa olsun, izin ver, ben de Kûşlu’nun ardısıra koşayım” dedi. Yoav, “Oğlum, neden koşmak istiyorsun?” dedi, “Sana ödül kazandıracak bir haberin yok ki!”4)d Sonra bir Kûşlu’ya, “Sen git, gördüklerini krala bildir” dedi. Kûşlu Yoav’ın önünde yere kapandı, sonra koşmaya başladı.+3Qd Yoav, “Olmaz, bugün haberi götüren sen olmayacaksın” dedi, “Başka bir zaman haber götürürsün, ama bugün değil. Çünkü kralın oğlu öldü.”2#d Sadok oğlu Ahimaas Yoav’a, “İzin ver de koşup krala RAB’bin onu düşmanlarının elinden kurtardığını haber vereyim” dedi.w1id Avşalom daha sağken bir direk alıp kendisi için Kral Vadisi’ne dikmişti. Çünkü, “Adımı anımsatacak bir oğlum yok” diye düşünmüştü. Direğe kendi adını vermişti. Bu direk bugün de Avşalom Anıtı diye bilinir./0Yd Yoav’ın askerleri Avşalom’u alıp ormanda derin bir çukura attılar; üzerine büyük bir taş yığını yaptılar. Bütün İsrailliler evlerine kaçtılar./)d Yoav boru çaldırınca, askerler İsrailliler’i kovalamayı bırakıp geri döndüler. Yoav onların savaşı sürdürmelerine engel oldu.w.id Bunun üzerine Yoav’ın silahlarını taşıyan on genç Avşalom’un çevresini sarıp onu öldürdüler.0-[d Yoav, “Seninle böyle vakit kaybedemem” dedi. Üç kargı aldı, yabanıl fıstık ağacında asılı duran ve hâlâ sağ olan Avşalom’un yüreğine sapladı.v,gd Oysa Avşalom’u öldürseydim –hiçbir şey kraldan gizli kalmaz– o zaman sen de beni savunmazdın.”~+wd Ama adam, “Elime bin parça gümüş saysan bile, kralın oğluna elimi kaldırmam” diye yanıtladı, “Çünkü kralın sana, Avişay’a ve İttay’a, ‘Benim hatırım için genç Avşalom’u koruyun’ diye buyruk verdiğini duyduk.* d Yoav, haberi verene, “Onu gördün mü? Neden onu orada öldürmedin? Sana on parça gümüşle bir kemer verirdim” dedi.)d Adamlardan biri bunu gördü. Yoav’a, “Avşalom’u bir yabanıl fıstık ağacına asılı gördüm” diye bildirdi.(+d Avşalom ansızın Davut’un adamlarıyla karşılaştı. Avşalom katıra binmişti. Katır büyük bir yabanıl fıstık ağacının sık dalları altından geçerken, Avşalom’un başı dallara takıldı. Katır yoluna devam edince, Avşalom havada asılı kaldı.'}d Savaş her yana yayıldı. O gün ormanda yok olanların sayısı kılıçtan geçirilenlerin sayısından daha çoktu.&d İsrail ordusu Davut’un adamları önünde yenilgiye uğradı. Büyük bir kırım oldu. O gün yirmi bin kişi öldü.z%od Davut’un ordusu İsrailliler’le savaşmak üzere tarlalara çıktı. Savaş Efrayim Ormanı’nda başladı.Z$/d Kral, Yoav’a, Avişay’a ve İttay’a, “Benim hatırım için genç Avşalom’a sert davranmayın” diye buyurdu. Bütün askerler kralın komutanlara Avşalom’a ilişkin buyruk verdiğini duydular.*#Od Kral, “Gözünüzde iyi olanı yapacağım” dedi. Adamları yüzer ve biner kişilik birlikler halinde kentten çıkarken kral kapının yanında duruyordu. "d Ancak askerler, “Bizimle gelmemelisin” diye karşılık verdiler, “Çünkü kaçmak zorunda kalırsak düşmanlarımız bizi umursamaz; yarımız ölse bile umursamazlar. Sen bizim gibi on bin adama değersin. Sen kentten bize yardım et, daha iyi.”D!d Sonra orduyu Seruya oğlu Yoav’ın, kardeşi Avişay’ın ve Gatlı İttay’ın denetiminde üç kol halinde gönderdi. Kral askerlere, “Ben de sizinle birlikte gideceğim” dedi.m  Wd Davut kendini destekleyen askerleri bir araya topladı. Onlara binbaşılar ve yüzbaşılar atadı.>wd Davut Mahanayim’e vardığında, Ammonlular’ın Rabba Kenti’nden Nahaş oğlu Şovi, Lo-Devarlı Ammiel oğlu Makir ve Rogelim’den Gilatlı Barzillay ona yataklar, taslar, toprak kaplar getirdiler. Ayrıca Davut’la yanındakilerin yemesi için buğday, arpa, un, kavrulmuş buğday, bakla, mercimek, bal, tereyağı, inek peyniri ve koyun da getirdiler. “Halk kırda yorulmuştur, aç ve susuzdur” diye düşünmüşlerdi.>wd Davut Mahanayim’e vardığında, Ammonlular’ın Rabba Kenti’nden Nahaş oğlu Şovi, Lo-Devarlı Ammiel oğlu Makir ve Rogelim’den Gilatlı Barzillay ona yataklar, taslar, toprak kaplar getirdiler. Ayrıca Davut’la yanındakilerin yemesi için buğday, arpa, un, kavrulmuş buğday, bakla, mercimek, bal, tereyağı, inek peyniri ve koyun da getirdiler. “Halk kırda yorulmuştur, aç ve susuzdur” diye düşünmüşlerdi.>wd Davut Mahanayim’e vardığında, Ammonlular’ın Rabba Kenti’nden Nahaş oğlu Şovi, Lo-Devarlı Ammiel oğlu Makir ve Rogelim’den Gilatlı Barzillay ona yataklar, taslar, toprak kaplar getirdiler. Ayrıca Davut’la yanındakilerin yemesi için buğday, arpa, un, kavrulmuş buğday, bakla, mercimek, bal, tereyağı, inek peyniri ve koyun da getirdiler. “Halk kırda yorulmuştur, aç ve susuzdur” diye düşünmüşlerdi.H d Avşalom’la İsrailliler Gilat bölgesinde ordugah kurdular.X+d Avşalom Yoav’ın yerine Amasa’yı ordu komutanı atamıştı. Amasa Yitra adında bir İsmaili’nin oğluydu. Annesi Nahaş’ın kızı Avigayil’di; Yoav’ın annesi Seruya’nın kızkardeşiydi.|sd Davut Mahanayim’e vardığı sırada Avşalom’la yanındaki İsrail askerleri Şeria Irmağı’nı geçtiler.]5d Ahitofel, verdiği öğüde uyulmadığını görünce, eşeğine palan vurdu; yola koyulup kentine, evine döndü. İşlerini düzene koyduktan sonra kendini astı. Ölüsünü babasının mezarına gömdüler.6gd Bunun üzerine Davut’la yanındaki bütün halk Şeria Irmağı’nı çabucak geçti. Şafak söktüğünde Şeria Irmağı’nı geçmeyen bir kişi bile kalmamıştı.tcd Adamlar gittikten sonra, Ahimaas’la Yonatan kuyudan çıktılar ve olup bitenleri bildirmek üzere Kral Davut’a gittiler. Ona, “Haydi, hemen ırmağı geçin” dediler, “Çünkü Ahitofel size karşı böyle öğüt verdi.”/d Avşalom’un görevlileri eve, kadının yanına varınca, “Ahimaas’la Yonatan nerede?” diye sordular. Kadın, “Irmağın karşı yakasına geçtiler” diye yanıtladı. Avşalom’un görevlileri onları aramaya gittiler; bulamayınca Yeruşalim’e döndüler.d Adamın karısı bir örtü alıp kuyunun ağzına serdi. Bir şey belli olmasın diye örtünün üstüne başak yaydı.gId Ama bir genç onları görüp Avşalom’a bildirdi. Bunun üzerine Yonatan’la Ahimaas hemen oradan ayrılıp Bahurim’de bir adamın evine gittiler. Evin avlusunda bir kuyu vardı. Yonatan’la Ahimaas kuyuya indiler. d Bu sırada Yonatan’la Ahimaas Eyn-Rogel’de kalıyorlardı. Bir hizmetçi kız gidip onlara olup bitenleri haber veriyor, onlar da gidip duyduklarını Kral Davut’a bildiriyorlardı. Çünkü kendileri kente girerken görünmeyi göze alamıyorlardı.Od Şimdi siz Davut’a hemen şu haberi gönderin: ‘Geceyi kırdaki ırmağın sığ yerinde geçirme, duraksamadan karşı yakaya geç; yoksa kral da yanındakilerin tümü de yok olabilir.’ ”3ad Huşay Kâhin Sadok’la Kâhin Aviyatar’a şöyle dedi: “Ahitofel Avşalom’a ve İsrail’in ileri gelenlerine böyle öğüt verdi, bense şöyle öğüt verdim.oYd Avşalom’la İsrailliler, “Arklı Huşay’ın öğüdü Ahitofel’in öğüdünden daha iyi” dediler. Çünkü RAB, Avşalom’u yıkıma uğratmak için, Ahitofel’in iyi öğüdünü boşa çıkarmayı tasarlamıştı.d Eğer bir kente çekilirse, İsrailliler o kente halatlar getirir, tek bir taş kalmayıncaya dek kenti vadiye indiririz.”3ad O zaman gizlendiği yerlerden birinde Davut’un üstüne yürürüz; yeryüzüne düşen çiy gibi üzerine gideriz. Onu da, yanındakilerin hiçbirini de yaşatmayız.# Ad “Onun için sana öğüdüm şu: Dan’dan Beer-Şeva’ya kadar, kıyıların kumu kadar olan İsrailliler çevrene toplansın, sen de savaşa katıl. 9d O zaman aslan yürekli yiğitler bile korkuya kapılacak. Çünkü bütün İsrailliler babanın güçlü, yanındakilerin de yiğit olduğunu bilir.O d Şu anda ya bir mağarada ya da başka bir yerde gizlenmiştir. Davut askerlerine karşı ilk saldırıyı yapınca, bunu her duyan, ‘Avşalom’u destekleyenler arasında kırım var’ diyecek.c Ad “Baban Davut’la adamlarının güçlü savaşçılar olduklarını biliyorsun. Kırda yavrularından yoksun bırakılmış bir ayı gibi öfkeliler. Baban deneyimli bir savaşçıdır, geceyi askerlerle geçirmez.[ 1d Huşay Avşalom’a, “Bu kez Ahitofel’in verdiği öğüt iyi değil” dedi,d Huşay gelince Avşalom, “Ahitofel bu öğüdü verdi” dedi, “Onun öğüdüne uyalım mı? Yoksa, sen öğüt ver.”a=d Avşalom, “Arklı Huşay’ı da çağırın, neler söyleyeceğini duyalım” dedi.Ld Bu öğüt Avşalom’u ve İsrail ileri gelenlerini hoşnut etti.9d Sonra bütün halkı sana geri getiririm. Halkın dönmesi, öldürmek istediğin adamın ölümüne bağlıdır. Böylece halk da esenlikte olur.”5d Davut yorgun ve güçsüzken ona saldırıp gözünü korkutayım. Yanındakilerin hepsi kaçacaktır. Ben de yalnız Kral Davut’u öldürürüm. d Ahitofel Avşalom’a şöyle dedi: “İzin ver de on iki bin kişi seçeyim, bu gece kalkıp Davut’un peşine düşeyim.#Ad O günlerde Ahitofel’in verdiği öğüt, Tanrı sözünü ileten bir adamınki gibiydi. Davut da, Avşalom da onun öğüdünü öyle kabul ederlerdi.3d Sarayın damında Avşalom için bir çadır kurdular. Avşalom bütün İsrailliler’in gözü önünde babasının cariyelerinin yanına girdi.d Ahitofel, “Babanın saraya bakmak için bıraktığı cariyelerle yat” diye karşılık verdi, “Böylece bütün İsrail babanın nefretini kazandığını duyacak ve seni destekleyenlerin tümü kendilerini daha da güçlenmiş bulacaklar.”Nd Avşalom Ahitofel’e, “Ne yapmalıyız, bize öğüt ver” dedi. ~d Üstelik Davut oğlu Avşalom’dan başka kime hizmet edeceğim? Babana nasıl hizmet ettiysem, sana da öyle hizmet edeceğim.”)}Md Huşay, “Hayır” diye yanıtladı, “Ben RAB’bin, bu halkın ve bütün İsrailliler’in seçtiği kişiden yana olacağım, onun yanında kalacağım.h|Kd Avşalom Huşay’a, “Dostuna bağlılığın bu mu? Neden dostunla gitmedin?” diye sordu.{{d Davut’un dostu Arklı Huşay, Avşalom’un yanına varınca, “Yaşasın kral! Yaşasın kral!” diye bağırdı.jzOd Avşalom’la İsrail halkı Yeruşalim’e girmişlerdi. Ahitofel de Avşalom’la birlikteydi.Xy+d Gidecekleri yere yorgun argın varan kralla yanındaki halk orada dinlendiler.)xMd Davut’la adamları yollarına devam ettiler. Davut’un karşısında, dağın yamacında yürüyen Şimi, giderken ona lanet okuyor, taş, toprak atıyordu.kwQd Belki RAB sıkıntımı görür de, bugün okunan lanetlerin karşılığını iyilikle verir.”hvKd Sonra Davut Avişay’la askerlerine, “Öz oğlum beni öldürmeye çalışırken, şu Benyaminli’nin yaptığına şaşmamalı” dedi, “Bırakın onu, lanet okusun, çünkü ona böyle yapmasını RAB buyurmuştur.Gu d Ama kral, “Bu sizin işiniz değil, ey Seruya oğulları!” dedi, “RAB ona, ‘Davut’a lanet oku’ dediği için lanet okuyorsa, kim, ‘Bunu neden yapıyorsun’ diye sorabilir?”td Seruya oğlu Avişay krala, “Bu ölü köpek neden efendim krala lanet okusun?” dedi, “İzin ver de gidip başını uçurayım.”Vs'd “RAB, yerine kral olduğun Saul ailesinin dökülen kanlarının karşılığını sana verdi. RAB krallığı oğlun Avşalom’a verdi. Sen eli kanlı bir adam olduğun için bu yıkıma uğradın!”Yr-d Şimi lanetler okuyarak, “Çekil git, ey eli kanlı, alçak adam!” diyordu, qd Bütün askerler ve koruyucular Kral Davut’un sağında, solunda olmasına karşın, Şimi Davut’la askerlerini taşlıyordu.pd Kral Davut Bahurim’e vardığında, Saul ailesinin geldiği boydan Gera oğlu Şimi adında biri lanetler okuyarak ortaya çıktı.o7d Kral, “Mefiboşet’in her şeyi senindir” dedi. Siva, “Önünde eğilirim, efendim kral! Dilerim her zaman benden hoşnut kalırsın” dedi.an=d Kral, “Efendin Saul’un torunu nerede?” diye sordu. Siva, “Yeruşalim’de kalıyor” diye yanıtladı, “Çünkü ‘İsrail halkı bugün atamın krallığını bana geri verecek’ diye düşünüyor.”cmAd Kral, Siva’ya, “Bunları niçin getirdin?” diye sordu. Siva, “Eşekler kral ailesinin binmesi, ekmekle taze meyve hizmetkârların yemesi, şarapsa kırda yorgun düşenlerin içmesi için” diye yanıtladı.jl Qd Davut tepenin doruğunu biraz geçince, Mefiboşet’in hizmetkârı Siva palan vurulmuş ve üzerlerine iki yüz ekmek, yüz salkım kuru üzüm, yüz tane taze meyve ve bir tulum şarap yüklü iki eşekle onu karşıladı.kkQd% Böylece Davut’un dostu Huşay Yeruşalim’e gitti. Tam o sırada Avşalom da kente giriyordu.jd$ Sadok oğlu Ahimaas ile Aviyatar oğlu Yonatan da oradalar. Bütün duyduklarınızı onların aracılığıyla bana iletebilirsiniz.”id# Kâhin Sadok ile Kâhin Aviyatar orada seninle birlikte olacaklar. Kralın sarayında duyduğun her şeyi onlara bildir.jhOd" “Ama kente döner ve Avşalom’a, ‘Ey kral, senin kulun olacağım; geçmişte babana nasıl kulluk ettiysem, şimdi de sana öyle kulluk edeceğim’ dersen, Ahitofel’in öğüdünü benim için boşa çıkarırsın.Mgd! Davut ona, “Benimle birlikte gelirsen, bana yük olursun” dedi,fd Davut Tanrı’ya tapılan tepenin doruğuna varınca, Arklı Huşay giysisi yırtılmış, başı toz toprak içinde onu karşıladı.Red O sırada biri Davut’a, “Ahitofel Avşalom’dan yana olan suikastçıların arasında” diye bildirdi. Bunun üzerine Davut, “Ya RAB, Ahitofel’in öğüdünü boşa çıkar” diye dua etti.=dud Davut ağlaya ağlaya Zeytin Dağı’na çıkıyordu. Başı örtülüydü, yalınayak yürüyordu. Yanındaki herkesin başı örtülüydü ve ağlayarak dağa çıkıyorlardı.uced Böylece Sadok’la Aviyatar Tanrı’nın Sandığı’nı Yeruşalim’e geri götürüp orada kaldılar.jbOd Sizden aydınlatıcı bir haber alana dek ben kırda, ırmağın sığ yerinde bekleyeceğim.”Oad Kral Kâhin Sadok’la konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sen bilici değil misin? Oğlun Ahimaas’ı ve Aviyatar oğlu Yonatan’ı yanına al; Aviyatar’la birlikte esenlikle kente dönün.k`Qd Ama, ‘Senden hoşnut değilim’ derse, işte buradayım, bana uygun gördüğünü yapsın.”=_ud Sonra kral, Sadok’a, “Tanrı’nın Sandığı’nı kente geri götür” dedi, “RAB benden hoşnut kalırsa, beni geri getirir, sandığı ve konduğu yeri bana gösterir.N^d Kâhin Sadok’la Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı taşıyan Levililer de oradaydı. Tanrı’nın Sandığı’nı yere koydular. Bütün halk kentten çıkana dek Aviyatar sunular sundu.]!d Halk geçerken, bütün yöre halkı hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Kral Kidron Vadisi’ni geçti. Halk da kırlara doğru ilerledi. \d Davut İttay’a, “Yürü, geç!” dedi. Böylece Gatlı İttay yanındaki bütün adamları ve çocuklarıyla birlikte geçti.R[d Ama İttay şöyle yanıtladı: “Efendim kral, yaşayan RAB’bin adıyla ve yaşamın hakkı için derim ki, ister yaşam, ister ölüm için olsun, sen neredeysen kulun ben de orada olacağım.”MZd Daha dün geldin. Bugün nereye gideceğimi kendim bilmezken, seni de bizimle birlikte mi dolaştırayım? Kardeşlerinle birlikte geri dön. Tanrı’nın sevgisi ve sadakati üzerinde olsun!”%YEd Kral Gatlı İttay’a, “Neden sen de bizimle geliyorsun?” dedi, “Geri dön ve yeni kralla kal. Çünkü sen yurdundan sürülmüş bir yabancısın.*XOd Bütün kulları, Keretliler’le Peletliler kralın yanından geçtiler. Gat’tan ardısıra gelmiş olan altı yüz Gatlı asker de kralın önünden geçti.d Bütün İsrail’de Avşalom kadar yakışıklılığı için övülen kimse yoktu; tepeden tırnağa kusursuz biriydi. =d Ne var ki, kral, “Avşalom evine gitsin, yanıma gelmesin” diye buyruk verdi. Bu yüzden Avşalom evine gitti; kralı görmedi.J<d Yoav hemen Geşur’a gidip Avşalom’u Yeruşalim’e getirdi.$;Cd Yoav yüzüstü yere kapanarak onu kutsadı ve, “Ey efendim kral, bugün benden hoşnut olduğunu biliyorum, çünkü kulunun isteğini yaptın” dedi.v:gd Bunun üzerine kral Yoav’a, “İstediğini yapacağım” dedi, “Git, genç Avşalom’u geri getir.”95d Kulun Yoav duruma bir çözüm getirmek için yaptı bunu. Efendim, Tanrı’nın bir meleği gibi bilgedir. Ülkede olup biten her şeyi bilir.”"8?d Kral, “Bütün bunları seninle birlikte tasarlayan Yoav mı?” diye sordu. Kadın şöyle yanıtladı: “Yaşamın hakkı için derim ki, ey efendim kral, hiçbir sorunu yanıtlamaktan kaçamam. Evet, bana buyruk veren ve kölene bütün bunları söyleten kulun Yoav’dır. 7 d Kral, “Sana bir soru soracağım, benden gerçeği saklama” dedi. Kadın, “Efendim kral, buyur” diye karşılık verdi.,6Sd Efendim kralın sözü beni rahatlatsın dedim. Çünkü efendim kral iyiyi, kötüyü ayırt etmekte Tanrı’nın meleği gibidir. Tanrın RAB seninle olsun!”5 d ‘Belki kral oğlumla beni öldürüp Tanrı’nın halkından yoksun bırakmak isteyenin elinden kurtarmayı kabul eder.’)4Md “Halk beni korkuttuğu için efendim krala bunları söylemeye geldim. ‘Kralla konuşayım, belki kölesinin dileğini yerine getirir’ diye düşündüm,J3d Hepimizin öleceği kesin, toprağa dökülüp yeniden toplanamayan su gibiyiz. Ama Tanrı can almaz; sürgüne gönderilen kişi kendisinden uzak kalmasın diye çözüm yolları düşünür.l2Sd Kadın konuşmasını şöyle sürdürdü: “Neden Tanrı’nın halkına karşı böyle bir şey tasarladın? Kral böyle konuşmakla sanki kendini suçlu çıkarıyor. Çünkü sürgüne gönderdiği kişiyi geri getirmedi.l1Sd Kadın, “İzin ver de, efendim krala bir söz daha söyleyeyim” dedi. Kral, “Söyle” dedi.,0Sd Kadın, “Öyleyse kral Tanrısı RAB’bin adına ant içsin de kanın öcünü alacak kişi yıkımı büyütmesin” diye karşılık verdi, “Yoksa oğlumu yok edecekler.” Kral, “Yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, oğlunun saçının bir teline bile zarar gelmeyecektir” dedi.d/Cd Kral, “Kim sana bir şey derse, onu bana getir” dedi, “Bir daha canını sıkmaz.” .d Tekoalı kadın, “Efendim kral, bu olayın suçlusu ben ve babamın ev halkı olsun” dedi, “Kral ve tahtı suçsuz olsun.” p~~}3{zzyxxNwfvuussSrjqqHp}oo&nmmklvktjjjWj%iPhgtfeNcc~ba``C_"^]\[>YXWW;VVXUUTTT>SSVRRRNQQQqQ+PP+OOgONNgNMMbLLLmLKKwKJJgJIInI(HH{HGG]FFrF"EEjE&DDRCC BB!A@@o??>I=f<<;v;#:998^77*6V55R444h484 33u3F3222T2!111o00/^.-,,0++8*^)r('X&&%$T##"!!J kK?JH 6 gd=   O ) B PlHL > n0 ‘Henüz gözlerim açıkken bugün tahtıma oturacak birini veren İsrail’in Tanrısı RAB’be övgüler olsun’ diyor.”x= mn/ Ayrıca efendimiz Kral Davut’u kutlamaya gelen görevlileri, ‘Tanrın, Süleyman’ın adını senin adından daha yüce, krallığını senin krallığından daha başarılı kılsın’ diyorlar. Kral yatağının üzerine kapanarak,9< qn. Üstelik Süleyman krallık tahtına oturdu bile.d; En- Gihon’a götürülen Süleyman orada Kâhin Sadok’la Peygamber Natan tarafından kral olarak meshedildi. Oradan sevinçle döndüler ve sesleri kentte yankılanmaya başladı. Duyduğunuz sesler onların sesleridir.': Kn, Kral, Kâhin Sadok, Peygamber Natan, Yehoyada oğlu Benaya ve Keretliler’le Peletliler’in Süleyman’ı kendi katırına bindirip götürmelerini istedi.{9 sn+ Yonatan, “Hayır, bu kez farklı” diye karşılık verdi, “Efendimiz Kral Davut, Süleyman’ı kral atadı.78 kn* Yoav daha sorusunu tamamlamadan, Kâhin Aviyatar oğlu Yonatan çıkageldi. Adoniya ona, “İçeri gir, sen yiğit bir adamsın. İyi haberler getirmiş olmalısın” dedi.57 gn) Adoniya ve yanındaki konuklar yemeklerini bitirirken kalabalığın gürültüsünü duydular. Boru sesini duyan Yoav, “Kentten gelen bu gürültü de ne?” diye sordu.6 n( Herkes kaval çalarak Süleyman’ın ardından yürüdü. Öyle sevinçliydiler ki, seslerinden adeta yer sarsılıyordu..5 Yn' Kâhin Sadok, Kutsal Çadır’dan yağ dolu boynuz kabı alıp Süleyman’ı meshetti. Boru çalınca bütün halk “Yaşasın Kral Süleyman!” diye bağırdı.<4 un& Kâhin Sadok, Peygamber Natan, Yehoyada oğlu Benaya, Keretliler’le Peletliler gidip Süleyman’ı Kral Davut’un katırına bindirdiler ve Gihon’a kadar ona eşlik ettiler.#3 Cn% RAB, efendim kralla birlikte olduğu gibi Süleyman’la da birlikte olsun ve onun krallığını Davut’un krallığından daha başarılı kılsın.”}2 wn$ Yehoyada oğlu Benaya, “Amin” diye karşılık verdi, “Efendim kralın Tanrısı RAB de bu kararı onaylasın. 1 n# Onun ardından gidin; çünkü o gelip tahtıma oturacak ve yerime kral olacak. Onu İsrail ve Yahuda’ya yönetici atadım.”0 'n" Orada Kâhin Sadok ve Peygamber Natan onu İsrail Kralı olarak meshetsinler. Boru çalıp, ‘Yaşasın Kral Süleyman!’ diye bağırın./ 1n! kral onlara şöyle dedi: “Efendinizin görevlilerini yanınıza alın ve oğlum Süleyman’ı benim katırıma bindirip Gihon’a götürün.. n Kral Davut, “Kâhin Sadok’u, Peygamber Natan’ı ve Yehoyada oğlu Benaya’yı bana çağırın” dedi. Hepsi önüne gelince, - n O zaman Bat-Şeva kralın önünde diz çöküp yüzüstü yere kapandı ve, “Efendim Kral Davut sonsuza dek yaşasın!” dedi.., Yn “ ‘Benden sonra oğlun Süleyman kral olacak ve tahtıma geçecek’ diye İsrail’in Tanrısı RAB’bin adıyla içtiğim andı bugün yerine getireceğim.”z+ qn Kral Bat-Şeva’ya, “Beni bütün sıkıntılardan kurtaran, yaşayan RAB’bin adıyla ant içiyorum” dedi,v* in Kral Davut, “Bana Bat-Şeva’yı çağırın!” dedi. Bat-Şeva kralın huzuruna çıkıp önünde durdu.*) Qn Efendim ve kralım, gerçekten bütün bunlara sen mi karar verdin? Yoksa senden sonra tahtına kimin geçeceğini biz kullarına bildirmeden mi bunu yaptın?”o( [n Ama Adoniya beni, Kâhin Sadok’u, Yehoyada oğlu Benaya’yı ve kulun Süleyman’ı çağırmadı.' +n “Adoniya bugün gidip sayısız sığır, davar ve besili buzağı kurban etmiş; kralın bütün oğullarını, ordu komutanlarını ve Kâhin Aviyatar’ı çağırmış. Şu anda hepsi onun önünde yiyip içiyor ve, ‘Yaşasın Kral Adoniya!’ diye bağırıyor.s& cn Sonra, “Efendim kral, senden sonra Adoniya’nın kral olup tahtına geçeceğini söyledin mi?” dedi,n% Yn Krala, “Peygamber Natan geldi” dediler. Natan kralın huzuruna çıkıp yüzüstü yere kapandı.@$ n Bat-Şeva daha kralla konuşurken Peygamber Natan geldi.b# An Yoksa sen ölüp atalarına kavuşunca, ben ve oğlum Süleyman suçlu sayılacağız.”y" on Efendim kral, bütün İsrail’in gözü sende. Senden sonra tahtına kimin geçeceğini öğrenmek istiyorlar.F!  n Sayısız sığır, davar ve besili buzağı kurban edip kralın bütün oğullarını, Kâhin Aviyatar’ı ve ordu komutanı Yoav’ı çağırdı, ama kulun Süleyman’ı çağırmadı.W  +n Efendim kral, şu anda senin haberin olmadan Adoniya krallığını ilan etti.( Mn Bat-Şeva şöyle karşılık verdi: “Efendim, ‘Benden sonra oğlun Süleyman kral olacak ve tahtıma oturacak’ diye bana Tanrın RAB adıyla ant içtin.g Kn Bat-Şeva, kralın önünde diz çöküp yere kapandı. Kral, “Ne istiyorsun?” diye sordu.q _n Bat-Şeva yaşı çok ilerlemiş olan kralın odasına girdiğinde Şunemli Avişak ona hizmet ediyordu.\ 5n Sen kralla konuşmanı bitirmeden ben içeri girip sözlerini doğrulayacağım.”4 en Git Kral Davut’a söyle, ‘Efendim kral, benden sonra oğlun Süleyman kral olacak ve tahtıma o oturacak diye bana ant içmedin mi? O halde neden Adoniya kral oldu?’ n “Şimdi izin ver de sana kendi canınla oğlun Süleyman’ın canını nasıl kurtaracağına ilişkin öğüt vereyim.2 an Bunun üzerine Natan, Süleyman’ın annesi Bat-Şeva’ya, “Hagit oğlu Adoniya efendimiz Davut’un haberi olmadan kendini kral ilan etmiş, duymadın mı?” dedi,H  n Adoniya, Eyn-Rogel yakınlarında Sohelet Kayası denilen yerde davar, sığır ve besili buzağılar kurban edip bütün kardeşlerini, yani kralın oğullarını ve krala hizmet eden bütün Yahudalılar’ı çağırdı. Ama Peygamber Natan’ı, Benaya’yı, muhafızları ve kardeşi Süleyman’ı çağırmadı.H  n Adoniya, Eyn-Rogel yakınlarında Sohelet Kayası denilen yerde davar, sığır ve besili buzağılar kurban edip bütün kardeşlerini, yani kralın oğullarını ve krala hizmet eden bütün Yahudalılar’ı çağırdı. Ama Peygamber Natan’ı, Benaya’yı, muhafızları ve kardeşi Süleyman’ı çağırmadı.} wn Ama Kâhin Sadok, Yehoyada oğlu Benaya, Peygamber Natan, Şimi, Rei ve Davut’un muhafızları ona katılmadılar.f In Adoniya, Seruya oğlu Yoav ve Kâhin Aviyatar’la görüşüp onların desteğini sağladı.< un Babası Davut hiçbir zaman, “Neden şöyle ya da böyle davranıyorsun?” diye ona karşı çıkmamıştı. Avşalom’dan sonra dünyaya gelen Adoniya çok yakışıklıydı.( Mn Hagit’in oğlu Adoniya kral olmayı düşünüyordu. Bu amaçla ortaya çıkıp kendine savaş arabaları, atlılar ve önünde koşacak elli muhafız buldu.] 7n Çok güzel olan genç kız, krala bakıp hizmet etti. Ama kral ona hiç dokunmadı. n Görevliler bütün İsrail’i aradılar; sonunda Şunemli Avişak adında genç ve güzel bir kız bulup krala getirdiler. #n Görevlileri, “Efendimiz kral!” dediler, “Yanında kalıp sana bakacak, koynunda yatıp seni ısıtacak genç bir kız arayalım.”r cn Yıllar geçmiş, Kral Davut yaşlanmıştı. Üstünü örtülerle örtmelerine karşın ısınamıyordu.A}d Davut orada RAB’be bir sunak kurup yakmalık sunuları ve esenlik sunularını sundu. RAB de ülkeyle ilgili yakarıyı yanıtladı ve salgın hastalık İsrail’den kaldırıldı.- Ud Ne var ki kral, “Olmaz!” dedi, “Senden malını kesinlikle bir ücret karşılığında satın alacağım. Çünkü Tanrım RAB’be karşılığını ödemeden yakmalık sunular sunmam.” Böylece Davut harman yerini ve öküzleri elli şekel gümüş karşılığında satın aldı.q ]d Ey kral, Aravna bütün bunları sana veriyor.” Sonra ekledi: “RAB Tanrın senden hoşnut olsun!”1 ]d Aravna, “Efendim kral uygun gördüğünü alıp RAB’be sunsun” dedi, “İşte yakmalık sunu için öküzler ve odun için düvenlerle öküzlerin takımları!t cd Sonra, “Efendim kral niçin kulunun yanına geldi?” diye sordu. Davut, “RAB’be bir sunak kurmak üzere harman yerini senden satın almak için” diye yanıtladı, “Öyle ki, salgın hastalık halkın üzerinden kalksın.” d Aravna bakınca kralla görevlilerinin kendisine doğru yaklaştıklarını gördü. Varıp kralın önünde yüzüstü yere kapandı.Kd Davut Gad’ın sözü uyarınca RAB’bin buyurduğu gibi gitti.xkd O gün Gad Davut’a gitti. Ona, “Gidip Yevuslu Aravna’nın harman yerinde RAB’be bir sunak kur” dedi.@{d Davut, halkı öldüren meleği görünce, RAB’be, “Günah işleyen benim, ben suç işledim” dedi, “Bu koyunlar ne yaptı ki? Ne olur beni ve babamın soyunu cezalandır.”gId Melek Yeruşalim’i yok etmek için elini uzatınca, RAB göndereceği yıkımdan vazgeçti. Halkı yok eden meleğe, “Yeter artık! Elini çek” dedi. RAB’bin meleği Yevuslu Aravna’nın harman yerinde duruyordu.,Sd Bunun üzerine RAB o sabahtan belirlenen zamana dek İsrail ülkesine salgın hastalık gönderdi. Dan’dan Beer-Şeva’ya dek halktan yetmiş bin kişi öldü.!=d Davut, “Sıkıntım büyük” diye yanıtladı, “İnsan eline düşmektense, RAB’bin eline düşelim. Çünkü O’nun acıması büyüktür.”*Od Gad Davut’a gidip durumu anlattı ve şöyle dedi: “Ülkende yedi yıl kıtlık mı olsun? Yoksa seni kovalayan düşmanlarının önünden üç ay kaçmak mı istersin? Ya da ülkende üç gün salgın hastalık mı olsun? Beni gönderene ne yanıt vereyim, şimdi iyice düşün.”hKd Ertesi sabah Davut uyandığında, RAB Davut’un bilicisi Peygamber Gad’a şöyle dedi: “Gidip Davut’a de ki, ‘RAB şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.’ ”hKd Ertesi sabah Davut uyandığında, RAB Davut’un bilicisi Peygamber Gad’a şöyle dedi: “Gidip Davut’a de ki, ‘RAB şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.’ ”V'd Davut sayım yaptıktan sonra kendisini suçlu buldu ve RAB’be, “Bunu yapmakla büyük günah işledim!” dedi, “Ya RAB, lütfen kulunun suçunu bağışla. Çünkü çok akılsızca davrandım.”~d Yoav sayımın sonucunu krala bildirdi: İsrail’de kılıç kuşanabilen sekiz yüz bin, Yahuda’daysa beş yüz bin kişi vardı.b}?d Dokuz ay yirmi gün ülkeyi baştan başa dolaştıktan sonra Yeruşalim’e döndüler.+|Qd Sonra Sur Kalesi’ne, Hivliler’le Kenanlılar’ın bütün kentlerine uğradılar. Sonunda Yahuda ülkesinin Negev bölgesindeki Beer-Şeva’ya ulaştılar.c{Ad Şeria Irmağı’ndan geçerek Aroer yakınında, vadinin ortasındaki kentin güneyinde konakladılar. Oradan Gat’ı, Yazer’i, Gilat’ı, Tahtim-Hodşi topraklarını, Dan-Yaan’ı geçip Sayda’ya vardılar.czAd Şeria Irmağı’ndan geçerek Aroer yakınında, vadinin ortasındaki kentin güneyinde konakladılar. Oradan Gat’ı, Yazer’i, Gilat’ı, Tahtim-Hodşi topraklarını, Dan-Yaan’ı geçip Sayda’ya vardılar.-yUd Gelgelelim kralın sözü Yoav’la birlik komutanlarının sözünden baskın çıktı. Böylece kralın yanından ayrılıp İsrail’de sayım yapmaya gittiler.6xgd Ama Yoav, “RAB Tanrın halkını yüz kat daha çoğaltsın, efendim kralım da bunu görsün!” diye karşılık verdi, “Ancak, efendim kralım neden bunu istiyor?”Gw d Kral, yanında bulunan ordu komutanı Yoav’a şu buyruğu verdi: “Dan’dan Beer-Şeva’ya dek İsrail’in bütün oymaklarına gidip halkı sayın ki, halkın sayısını bileyim.”v d RAB İsrail halkına yine öfkelendi. Davut’u onlara karşı kışkırtarak, “Git, İsrail ve Yahuda halkını say” dedi.2uad' Hititli Uriya. Tümü otuz yedi kişiydi. t=d& Yattirli İra ve Garev,Ws)d% Ammonlu Selek, Seruya oğlu Yoav’ın silah taşıyıcısı Beerotlu Nahray,0r]d$ Sovalı Natan oğlu Yigal, Gatlı Bani,)qOd# Karmelli Hesray, Aravlı Paaray,Gp d" Maakalı Ahasbay oğlu Elifelet, Gilolu Ahitofel oğlu Eliam,6oid! Hararlı Şamma, Hararlı Şarar oğlu Ahiam,@n}d Şaalbonlu Elyahba, Yaşan’ın oğulları ve Yonatan,,mUd Arvalı Avialvon, Barhumlu Azmavet,5lgd Piratonlu Benaya, Gaaş vadilerinden Hidday,\k3d Netofalı Baana oğlu Helev, Benyaminoğulları’ndan Givalı Rivay oğlu İttay,)jOd Ahohlu Salmon, Netofalı Mahray,-iWd Anatotlu Aviezer, Huşalı Mevunnay,4hed Paletli Heles, Tekoalı İkkeş oğlu İra,0g]d İkisi de Harotlu olan Şamma ve Elika,}fud Otuzlar’ın arasında sayılan ötekiler şunlardır: Yoav’ın kardeşi Asahel, Beytlehemli Dodo oğlu Elhanan,ed Benaya Otuzlar arasında saygın bir yer edindiyse de, Üçler’den sayılmadı. Davut onu muhafız birliği komutanlığına atadı.mdUd Yehoyada oğlu Benaya’nın yaptıkları bunlardır. Bu sayede o da üç yiğitler kadar ünlendi.Pcd İri yarı bir Mısırlı’yı da öldürdü. Mısırlı’nın elinde mızrak vardı. Benaya sopayla onun üzerine yürüdü. Mızrağı elinden kaptığı gibi onu kendi mızrağıyla öldürdü.Hb d Yehoyada oğlu Kavseelli Benaya yürekli bir savaşçıydı. Büyük işler başardı. Aslan yürekli iki Moavlı’yı öldürdü. Ayrıca karlı bir gün çukura inip bir aslan öldürdü.eaEd Üçler’in en saygın kişisiydi ve onların önderi oldu. Ama Üçler’den sayılmadı.&`Gd Yoav’ın kardeşi, Seruya oğlu Avişay Üçler’in önderiydi. Mızrağını kaldırıp üç yüz kişiyi öldürdü. Bu yüzden Üçler kadar ünlendi.Z_/d “Ya RAB, bunu yapmak benden uzak olsun!” dedi, “Canlarını tehlikeye atıp giden bu üç kişinin kanını mı içeyim?” Bu yüzden suyu içmek istemedi. Bu üç kişinin yiğitliği işte böyleydi.H^ d Bu Üçler Filist ordugahının ortasından geçerek Beytlehem’de kapının yanındaki kuyudan su çekip Davut’a getirdiler. Ama Davut içmek istemedi; suyu yere dökerek RAB’be sundu.n]Wd Davut özlemle, “Keşke biri Beytlehem’de kapının yanındaki kuyudan bana su getirse!” dedi.P\d Bu sırada Davut hisarda, ikinci Filist birliğiyse Beytlehem’deydi.[7d Biçme zamanı Otuzlar’dan üçü Davut’un yanına, Adullam Mağarası’na gittiler. Bir Filist birliği Refaim Vadisi’nde ordugah kurmuştu.Z d Ama Şamma tarlanın ortasında durup orayı savunmuş, Filistliler’i öldürmüştü. RAB büyük bir zafer sağlamıştı.>Ywd Üçüncüsü, Hararlı Age oğlu Şamma’ydı. Filistliler Lahay’daki bir mercimek tarlasının yanında toplandıklarında, İsrailli askerler onların önünden kaçmıştı._X9d Ama Elazar yerinde durdu; eli yorulup kılıca yapışıncaya dek Filistliler’i öldürdü. O gün RAB büyük bir zafer sağladı. İsrailliler yalnız yere serilenleri yağmalamak üzere Elazar’a döndüler.PWd İkincisi, Ahohlu Dodo oğlu Elazar. Pas-Dammim’de savaşmak için toplanan Filistliler’e meydan okuyan Davut’un yanındaki üç yiğitten biriydi. İsrailliler o sırada geri çekilmişlerdi.d# Bana savaşmayı öğretti, Kollarımla tunç bir yayı gereyim diye.G= d" Ayaklar verdi bana, geyiklerinki gibi, Doruklarda tutar beni.E<d! Sığınağım Tanrı’dır, Yolumu doğru kılan O’dur.P;d Var mı RAB’den başka tanrı? Tanrımız’dan başka kaya var mı?r:_d Tanrı’nın yolu kusursuzdur, RAB’bin sözü arıdır. O kendisine sığınan herkesin kalkanıdır.R9d Desteğinle akıncılara saldırır, Seninle surları aşarım, Tanrım.G8 d Ya RAB, ışığım sensin! Karanlığımı aydınlatırsın.T7#d Alçakgönüllüleri kurtarır, Gururluları gözler, gururunu kırarsın.:6qd Pak olanla pak olur, Eğriye eğri davranırsın.Q5d Sadık kuluna sadakat gösterir, Kusursuz olana kusursuz davranırsın.a4=d Bu yüzden RAB beni doğruluğuma Ve gözünde pak yaşayışıma göre ödüllendirdi.D3d O’nun önünde kusursuzdum, Suç işlemekten sakındım.W2)d O’nun bütün ilkelerini göz önünde tuttum, Kurallarından ayrılmadım.a1=d Çünkü RAB’bin yolunda yürüdüm, Tanrım’dan uzaklaşarak kötülük yapmadım._09d RAB doğruluğumun karşılığını verdi, Beni temiz ellerime göre ödüllendirdi.M/d Beni huzura kavuşturdu, Kurtardı, çünkü benden hoşnut kaldı.K.d Felaket günümde karşıma dikildiler, Ama RAB bana destek oldu.q-]d Beni zorlu düşmanımdan, Benden nefret edenlerden kurtardı, Çünkü onlar benden daha güçlüydü.M,d RAB yukarıdan elini uzatıp tuttu, Çıkardı beni derin sulardan. +d RAB’bin azarlamasından, Burnundan çıkan güçlü soluktan, Denizin dibi göründü, Yeryüzünün temelleri açığa çıktı.l*Sd Savurup oklarını düşmanlarını dağıttı, Şimşek çaktırarak onları şaşkına çevirdi.C)d RAB göklerden gürledi, Duyurdu sesini Yüceler Yücesi.=(wd Varlığının parıltısından Korlar savruluyordu.J'd Karanlığı örtündü, Kara bulutları kendine çardak yaptı.M&d Bir Keruv’a binip uçtu, Rüzgarın kanatları üstünde belirdi.2%ad Kara buluta basarak Gökleri yarıp indi.V$'d Burnundan duman yükseldi, Ağzından kavurucu ateş Ve korlar fışkırdı.w#id O zaman yeryüzü sarsılıp sallandı, Titreyip sarsıldı göklerin temelleri, Çünkü RAB öfkelenmişti. "d Sıkıntı içinde RAB’be yakardım, Tanrım’a seslendim. Tapınağından sesimi duydu, Haykırışım kulaklarına ulaştı.V!'d Ölüler diyarının bağları sardı, Ölüm tuzakları çıktı karşıma.L d Çünkü ölüm dalgaları beni kuşattı, Yıkım selleri bastı,Jd Övgüye değer RAB’be seslenir, Kurtulurum düşmanlarımdan.-Ud Tanrım, kayamdır, O’na sığınırım, Kalkanım, güçlü kurtarıcım, Korunağım, sığınacak yerimdir. Kurtarıcım, zorbalıktan beni sen kurtarırsın!Md Şöyle dedi: “RAB benim kayam, sığınağım, kurtarıcımdır,z qd RAB, Davut’u bütün düşmanlarının ve Saul’un elinden kurtardığı gün Davut RAB’be şu ezgiyi okudu.nWd Bunların dördü de Gat’taki Rafa soyundandı. Davut’la adamları tarafından öldürüldüler.oYd Adam İsrailliler’e meydan okuyunca, Davut’un kardeşi Şima’nın oğlu Yonatan onu öldürdü.7id Gat’ta bir kez daha savaş çıktı. Orada dev gibi bir adam vardı. Elleri, ayakları altışar parmaklıydı. Toplam yirmi dört parmağı vardı. O da Rafa soyundandı.kQd İsrailliler’le Filistliler arasında Gov’da bir savaş daha çıktı. Beytlehemli Yareoregim’in oğlu Elhanan, Gatlı Golyat’ı öldürdü. Golyat’ın mızrağının sapı dokumacı tezgahının sırığı gibiydi. ;d Bir süre sonra Filistliler’le Gov’da yine savaş çıktı. Bu savaş sırasında Huşalı Sibbekay Rafa soyundan Saf adındaki adamı öldürdü.1]d Ucu üç yüz şekel ağırlığında bir tunç mızrak taşıyan ve yeni kılıç kuşanan Rafaoğulları’ndan Filistli Yişbi-Benov Davut’u öldürmeyi amaçlıyordu. Ama Seruya oğlu Avişay Davut’un yardımına koştu; saldırıp onu öldürdü. Bundan sonra Davut’un adamları ant içerek, Davut’a, “İsrail’in ışığını söndürmemek için bir daha bizimle birlikte savaşa gelmeyeceksin” dediler.1]d Ucu üç yüz şekel ağırlığında bir tunç mızrak taşıyan ve yeni kılıç kuşanan Rafaoğulları’ndan Filistli Yişbi-Benov Davut’u öldürmeyi amaçlıyordu. Ama Seruya oğlu Avişay Davut’un yardımına koştu; saldırıp onu öldürdü. Bundan sonra Davut’un adamları ant içerek, Davut’a, “İsrail’in ışığını söndürmemek için bir daha bizimle birlikte savaşa gelmeyeceksin” dediler./Yd Filistliler’le İsrailliler arasında yeniden savaş çıktı. Davut’la adamları gidip Filistliler’e karşı savaştılar. O sıralarda Davut bitkin düştü.xkd Saul’la oğlu Yonatan’ın kemiklerini Benyamin bölgesindeki Sela’da Saul’un babası Kiş’in mezarına gömdüler. Kralın bütün buyruklarını yerine getirdiler. Bundan sonra Tanrı ülkeyle ilgili yakarışları yanıtladı.}ud Davut Saul’un ve oğlu Yonatan’ın kemiklerini oradan getirdi. Asılmış yedi kişinin kemikleri de toplandı.5d Davut gidip Saul’un ve oğlu Yonatan’ın kemiklerini Yaveş-Gilatlılar’dan aldı. Filistliler Gilboa Dağı’nda Saul’u öldürdükleri gün, onun ve oğlunun cesetlerini Beytşean alanında asmışlardı. Yaveş-Gilat halkı da cesetleri gizlice oradan almıştı.W)d Saul’un cariyesi Aya kızı Rispa’nın yaptıkları Davut’a bildirildi.d Aya kızı Rispa bir çul alıp kendisi için bir kayanın üzerine serdi. Biçme zamanının ilk günlerinden cesetlerin üzerine gökten yağmur yağana dek Rispa orada kaldı; cesetleri gündüzün yırtıcı kuşlardan, geceleyin yabanıl hayvanlardan korudu.r_d Davut onları Givonlular’ın eline teslim etti. Givonlular onları dağda, RAB’bin önünde astılar. Yedisi de aynı anda öldüler. Biçme zamanının ilk günlerinde, arpa biçme zamanının başlangıcında öldürüldüler.R d Onun yerine, Aya kızı Rispa’nın Saul’dan doğurduğu Armoni ve Mefiboşet adındaki iki oğlunu ve Saul kızı Merav’ın Meholalı Barzillay oğlu Adriel’den doğurduğu beş oğlunu aldı.{ qd Kral, Saul oğlu Yonatan’la RAB’bin önünde içtiği anttan ötürü, Yonatan oğlu Mefiboşet’i esirgedi.N d Şöyle karşılık verdiler: “Bizi yok etmeye çalışan ve İsrail ülkesinin hiçbir yerinde yaşamamamız için bizi ortadan kaldırmayı tasarlayan adamın oğullarından yedisi bize verilsin. RAB’bin seçilmişi Saul’un Giva Kenti’nde RAB’bin önünde onları asalım.” Kral, “Onları vereceğim” dedi.N d Şöyle karşılık verdiler: “Bizi yok etmeye çalışan ve İsrail ülkesinin hiçbir yerinde yaşamamamız için bizi ortadan kaldırmayı tasarlayan adamın oğullarından yedisi bize verilsin. RAB’bin seçilmişi Saul’un Giva Kenti’nde RAB’bin önünde onları asalım.” Kral, “Onları vereceğim” dedi.P d Givonlular ona şöyle karşılık verdi: “Saul’la ailesinden ne altın ne de gümüş isteriz; İsrail’de herhangi birini öldürmek de istemeyiz.” Davut, “Ne isterseniz yaparım” dedi.+d Davut Givonlular’a, “Sizin için ne yapabilirim? RAB’bin halkını kutsamanız için bu suçu nasıl bağışlatabilirim?” diye sordu.<sd Kral Givonlular’ı çağırtıp onlarla konuştu. –Givonlular İsrail soyundan değildi. Amorlular’dan sağ kalan bir halktı. İsrailliler onları sağ bırakacaklarına ant içmişlerdi. Ne var ki, İsrail ve Yahuda halkı için büyük gayret gösteren Saul onları yok etmeye çalışmıştı.–Q d Davut’un döneminde, üç yıl art arda kıtlık oldu. Davut RAB’be danıştı. RAB şöyle yanıtladı: “Buna kan döken Saul ile ailesi neden oldu. Çünkü Saul Givonlular’ı öldürdü.”/[d Yairli İra ise Davut’un kâhiniydi.4ed Şeva yazman, Sadok’la Aviyatar kâhindi.hKd Adoram angaryasına çalışanlardan sorumluydu. Ahilut oğlu Yehoşafat devlet tarihçisiydi.xkd Yoav İsrail ordusunun komutanıydı. Yehoyada oğlu Benaya ise Keretliler’le Peletliler’in komutanıydı.~wd Sonra kadın bilgece öğüdüyle bütün halka gitti. Halk Bikri oğlu Şeva’nın başını kesip Yoav’a attı. Bunun üzerine Yoav boru çaldı. Adamları kenti bırakıp evlerine gittiler. Yoav da Yeruşalim’e, kralın yanına döndü.q]d Durum öyle değil. Efrayim dağlık bölgesinden Bikri oğlu Şeva adındaki adam Kral Davut’a başkaldırdı. Yalnız onu verin, ben de kentten geri çekileyim.” Kadın, “Onun başı surun üzerinden sana atılacak” dedi.W)d Yoav, “Asla!” diye yanıtladı, “Ne yıkmak, ne de yok etmek istiyorum.L~d Biz İsrail’in esenliğini isteyen güvenilir kişileriz. Sense İsrail’e ana gibi kucak açan kentlerden birini yıkmaya çalışıyorsun. Neden RAB’bin halkını yok etmek istiyorsun?” }d Kadın konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eskiden, ‘Avel Kenti’ne danışın’ derlerdi ve sorunları böyle çözerlerdi.;|qd Yoav kadına yaklaştı. Kadın, “Yoav sen misin?” diye sordu. Yoav, “Benim” diye yanıtladı. Kadın, “Kölenin sözlerini dinle” dedi. Yoav, “Dinliyorum” dedi.{#d O sırada bilge bir kadın kentin içinden seslendi: “Dinleyin! Dinleyin! Yoav’a buraya gelmesini söyleyin, onunla konuşacağım.”Gz d Yoav’la bütün adamları varıp Avel-Beytmaaka Kenti’nde Şeva’yı kuşattılar. Topraktan kentin suruna bitişik bir yığın yaptılar ve suru devirmek için yıkmaya başladılar."y?d Şeva bütün İsrail oymaklarından ve Berliler’in bölgesinden geçip Avel-Beytmaaka’ya geldi. Berliler de toplanıp onu izleyerek kente girdiler.yxmd Ölü yoldan kaldırıldıktan sonra herkes Bikri oğlu Şeva’yı kovalamak için Yoav’ın ardından gitti.ewEd Amasa’nın ölüsü yolun ortasında kanlar içinde duruyordu. Yoav’ın adamı, ölüye yaklaşan herkesin orada durduğunu görünce, Amasa’yı yoldan sürükleyip tarlaya götürdü ve üzerine bir örtü attı.&vGd Yoav’ın adamlarından biri, Amasa’nın ölüsü yanında durup, “Yoav’ı tutan ve Davut’tan yana olan herkes Yoav’ın ardından gitsin” dedi.u'd Amasa Yoav’ın elindeki kılıcı farketmedi. Yoav kılıcı karnına saplayınca, Amasa’nın bağırsakları yere döküldü. İkinci vuruşa gerek kalmadan Amasa öldü. Bundan sonra Yoav’la kardeşi Avişay, Bikri oğlu Şeva’yı kovalamayı sürdürdüler.t{d Yoav Amasa’ya, “İyi misin, kardeşim?” diye sordu. Onu öpmek için sağ eliyle Amasa’nın sakalından tuttu.s d Givon’daki büyük kayanın yanına varınca, Amasa onları karşılamaya geldi. Yoav savaş giysisini giymişti. Giysinin üzerine bir kemer kuşanmış, kemere kınında duran bir kılıç bağlamıştı. Yoav ilerlerken kılıç kınından çıktı.;rqd Böylece Yoav’ın adamları, Keretliler’le Peletliler ve bütün koruyucular Bikri oğlu Şeva’yı kovalamak için Avişay’ın komutasında Yeruşalim’den çıktılar.dqCd Bunun üzerine Davut Avişay’a, “Şimdi Bikri oğlu Şeva bize Avşalom’dan daha büyük kötülük yapacak” dedi, “Efendinin adamlarını al ve onu kovala. Yoksa kendine surlu kentler bulup bizden kaçar.”Vp'd Amasa Yahudalılar’ı çağırmaya gitti. Ama belirlenen zamanda dönmedi.noWd Davut Amasa’ya, “Üç gün içinde Yahudalılar’ı yanıma çağır. Sen de burada ol” dedi.n{d Kral Davut Yeruşalim’deki sarayına varınca, saraya bakmak için bıraktığı on cariyeyi gözetim altına aldı, onların geçimini sağladı. Ancak yataklarına girmedi. Onlar da ölünceye dek göz altında dul kadınlar gibi yaşadılar.Um%d Bunun üzerine bütün İsrailliler Davut’u bırakıp Bikri oğlu Şeva’nın ardından gitti. Yahudalılar ise krallarına bağlı kalıp Şeria Irmağı’ndan Yeruşalim’e dek ona eşlik ettiler.l d O sırada Benyamin oymağından Bikri oğlu Şeva adında kötü bir adam bir rastlantı sonucu Gilgal’daydı. Şeva boru çalıp, “İşay oğlu Davut’la ne ilgimiz Ne de payımız var” dedi, “Ey İsrailliler, herkes kendi evine dönsün!”2k_d+ İsrailliler, “Kralda on payımız var” diye yanıtladılar, “Davut’ta sizden daha çok hakkımız var. Öyleyse neden bizi küçümsüyorsunuz? Kralımızı geri getirmekten ilk söz eden biz değil miydik?” Ne var ki, Yahudalılar’ın tepkisi İsrailliler’inkinden daha sert oldu.Ij d* Bunun üzerine Yahudalılar İsrailliler’e, “Çünkü kral bizden biri!” dediler, “Buna neden kızdınız? Kralın yiyeceklerinden bir şey yedik mi? Kendimize bir şey aldık mı?”[i1d) Sonra İsrailliler krala varıp şöyle dediler: “Neden kardeşlerimiz Yahudalılar seni çaldı? Neden seni, aile bireylerini ve bütün adamlarını Şeria Irmağı’nın karşı yakasına geçirdiler?” hd( Kral Gilgal’a geçti. Kimham da onunla birlikte gitti. Bütün Yahudalılar’la İsrailliler’in yarısı krala eşlik ettiler. gd' Bundan sonra kralla bütün halk Şeria Irmağı’nı geçti. Kral Barzillay’ı öpüp kutsadı. Sonra Barzillay evine döndü. L'~E}|||9{"z&xxwvuuzttssyrr(qqEpNooCnMmllAk jaihgg eeddcc b_aa`__M^^]~\[[>ZZJY5XX$WlW/UTGSS/R7QQYPPPOYNnMMML%KJJJbIIIAHHGGtG3FFEBE DDyD@DC_BBAA@v??K>> ==1<1n Süleyman’ın yük taşıyan 70 000, dağlarda taş kesen 80 000 adamı vardı.2=_n Sırayla her ay on binini Lübnan’a gönderiyordu. Bir ay Lübnan’da, iki ay evlerinde kalıyorlardı. Angaryasına çalışan adamların başında Adoniram vardı.j<On Kral Süleyman angaryasına çalıştırmak üzere bütün İsrail’den otuz bin adam topladı.;-n RAB, verdiği söz uyarınca, Süleyman’a bilgelik verdi. Süleyman’la Hiram arasında barış vardı. Aralarında bir antlaşma yaptılar.: n Süleyman her yıl Hiram’a sarayının yiyecek gereksinimi olarak yirmi bin kor buğday, yirmi kor saf zeytinyağı verirdi.O9n Hiram Süleyman’a istediği kadar sedir ve çam tomruğu sağladı.;8qn Adamlarım tomrukları Lübnan’dan denize indirecekler, ben de onları sallar halinde bağlatıp belirteceğin yere kadar yüzdüreceğim. Orada adamlarım onları çözer, sen de alıp götürürsün. Sarayımın yiyecek gereksinimini karşılamakla, sen de benim dileğimi yerine getirmiş olursun.”&7Gn Sonra Hiram Süleyman’a şu haberi gönderdi: “Gönderdiğin haberi aldım. Sedir ve çam ağaçlarıyla ilgili bütün dileklerini yerine getireceğim.26_n Hiram, Süleyman’dan bu haberi alınca çok sevindi ve, “Bugün, o büyük ulusu yönetmek üzere Davut’a bilge bir oğul veren RAB’be övgüler olsun!” dedi.57n “Şimdi bana Lübnan’dan sedir ağaçları kesmeleri için adamlarına buyruk ver. Benim adamlarım da seninkilerle birlikte çalışsın. Adamların için istediğin ücreti vereceğim. Aramızda Saydalılar kadar ağaç kesmede usta adamlar olmadığını biliyorsun.”94mn RAB, babam Davut’a, ‘Tahtına oturtacağım oğlun benim adıma bir tapınak yapacak’ diye söz verdi. Ben de Tanrım RAB’bin adına bir tapınak yapmaya karar verdim.r3_n Oysa şimdi Tanrım RAB her yönden bana rahatlık verdi. Ne bir düşmanım var, ne de kötü bir olay.L2n “Bildiğin gibi, babam Davut çevresindeki savaşlar yüzünden Tanrısı RAB’bin adına bir tapınak yapamadı. Bu savaşlarda RAB, Davut’un düşmanlarını onun ayakları altına serdi.21an Süleyman Hiram’a şu haberi gönderdi:<0 un Sur Kralı Hiram, Süleyman’ın babası Davut’un yerine kral olarak meshedildiğini duyunca, elçilerini Süleyman’a gönderdi. Çünkü Davut’la hep dostça geçinmişti.7/in" Süleyman’ın bilgeliğini duyan dünyanın bütün kralları ona adamlarını gönderirdi. Bütün uluslardan insanlar gelir, Süleyman’ın bilgece sözlerini dinlerdi.<.sn! Lübnan sedir ağacından duvarlarda biten mercanköşkotuna kadar bütün ağaçlardan söz ettiği gibi, hayvanlar, kuşlar, sürüngenler ve balıklardan da söz edebiliyordu.7-kn Üç bin özdeyişi ve bin beş ezgisi vardı.,-n O, Ezrahlı Etan, Mahol’un oğulları Heman, Kalkol ve Darda dahil herkesten daha bilgeydi. Ünü çevredeki bütün uluslara yayılmıştı.r+_n Süleyman’ın bilgeliği, bütün doğuluların ve Mısırlılar’ın bilgeliğinden daha üstündü.c*An Tanrı, Süleyman’a bilgelik, derin bir sezgi, kıyılardaki kum kadar anlayış verdi.)#n Her vali kendisine verilen buyruk uyarınca, savaş arabalarının atlarıyla öbür atlar için belirli bir yere arpa ve saman getirirdi.#(An Bölge valilerinin her biri kendine düşen bir ay boyunca, Kral Süleyman’a ve sofrasına oturan herkese yiyecek sağlar, hiçbir şeyi eksik etmezdi.n'Wn Süleyman’ın savaş arabalarının atları için dört bin ahırı ve on iki bin atlısı vardı.6&gn Dan’dan Beer-Şeva’ya kadar Yahuda ve İsrail halkının her bireyi Süleyman’ın yaşamı boyunca kendi asması ve incir ağacı altında güvenlik içinde yaşadı.%)n Tifsah’tan Gazze’ye kadar, Fırat Irmağı’nın batısındaki bütün krallıkları Süleyman yönetiyordu. Her tarafta barış vardı. $ n onu ahırda, yirmisi çayırda yetiştirilmiş sığır ve yüz koyun; ayrıca geyikler, ceylanlar, karacalar ve semiz kuşlar.z#on Süleyman’ın sarayının bir günlük yiyecek gereksinimi şunlardı: Otuz kor ince, altmış kor kepekli un;D"n Süleyman, Fırat Irmağı’ndan Filist’e, oradan Mısır sınırına kadar bütün ülkelere egemendi. Bu ülkeler Süleyman’ın yaşamı boyunca ona haraç ödeyip hizmet ettiler.y!mn Yahuda ve İsrail halkı kıyıların kumu kadar kalabalıktı. Herkes yiyip içip sevinç içinde yaşıyordu., Sn Gilat bölgesinde, yani Amorlular’ın Kralı Sihon’la Başan Kralı Og’un eski topraklarında Uri oğlu Gever. Ayrıca Yahuda bölgesinin tek valisi vardı..Yn Benyamin bölgesinde Ela oğlu Şimi;6in İssakar bölgesinde Paruah oğlu Yehoşafat;:qn Aşer ve Bealot bölgelerinde Huşay oğlu Baana;Rn Naftali bölgesinde Süleyman’ın kızı Basemat’la evlenen Ahimaas;4en Mahanayim bölgesinde İddo oğlu Ahinadav;Mn Ramot-Gilat, Gilat’ta Manaşşe oğlu Yair’in yerleşim birimleri ve Başan’daki Argov yöresinde surlar ve tunç sürgülerle güçlendirilmiş altmış büyük kentin başında Ben-Gever;@{n Taanak, Megiddo, Yizreel’in altında Saretan’ın yanındaki bütün Beytşean ve Beytşean’dan Avel-Mehola ve Yokmoam’ın ötelerine kadar uzanan bölgede Ahilut oğlu Baana;Y-n Nafat-Dor bölgesinde Süleyman’ın kızı Tafat’la evli olan Ben-Avinadav;>yn Arubbot, Soko ve bütün Hefer bölgesinde Ben-Heset;Qn Makaz, Şaalvim, Beytşemeş ve Elon-Beythanan bölgelerinde Ben-Deker;Kn Bu valiler şunlardı: Efrayim’in dağlık bölgesinde Ben-Hur;S!n Süleyman’ın İsrail’de on iki bölge valisi vardı. Bunlar kralın ve sarayın yiyecek içecek gereksinimini karşılardı. Her vali yılda bir ay bu gereksinimleri karşılamakla yükümlüydü.Qn Saray sorumlusu: Ahişar. Angaryacıların başı: Avda oğlu Adoniram.^7n Baş vali: Natan oğlu Azarya. Kralın özel danışmanı: Natan oğlu Kâhin Zavut.Nn Ordu komutanı: Yehoyada oğlu Benaya. Kâhinler: Sadok ve Aviyatar.lSn Yazmanlar: Şişa’nın oğulları Elihoref ve Ahiya. Devlet tarihçisi: Ahilut oğlu Yehoşafat.An Görevlileri ise şunlardı: Kâhin: Sadok oğlu Azarya.2 cn Süleyman bütün İsrail’in kralıydı.A }n Kralın verdiği bu kararı duyan bütün İsrailliler hayranlık içinde kaldı. Herkes adil bir yönetim için Süleyman’ın Tanrı’dan gelen bilgeliğe sahip olduğunu anladı. }n O zaman kral kararını verdi: “Sakın çocuğu öldürmeyin! Birinci kadına verin, çünkü gerçek annesi odur.”l Sn Yüreği oğlunun acısıyla sızlayan, çocuğun gerçek annesi krala, “Aman efendim, sakın çocuğu öldürmeyin! Ona verin!” dedi. Öbür kadınsa, “Çocuk ne benim, ne de senin olsun, onu ikiye bölsünler!” dedi.u en kral, “Yaşayan çocuğu ikiye bölüp yarısını birine, yarısını öbürüne verin!” diye buyurdu.K n O halde bana bir kılıç getirin!” dedi. Kılıç getirilince,n Kral, “Biri, ‘Yaşayan çocuk benim, ölü olan senin’ diyor, öbürü, ‘Hayır! Ölen çocuk senin, yaşayan benim’ diyor.gIn Öbür kadın, “Hayır! Yaşayan çocuk benim, ölü olan senin!” diye çıkıştı. Birinci kadın, “Hayır! Ölen çocuk senin, yaşayan çocuk benim!” diye diretti. Kralın önünde böyle tartışıp durdular.9mn Sabahleyin oğlumu emzirmek için kalktığımda, onu ölmüş buldum. Ama sabah aydınlığında dikkatle bakınca, onun benim doğurduğum çocuk olmadığını anladım.” n Gece yarısı, ben kulun uyurken, kalkıp çocuğumu almış, koynuna yatırmış, kendi ölü çocuğunu da benim koynuma koymuş.T#n Bu kadın geceleyin çocuğunun üzerine yattığı için çocuk ölmüş.X+n İki gün sonra da o doğurdu. Evde yalnızdık, ikimizden başka kimse yoktu.3n Kadınlardan biri krala şöyle dedi: “Efendim, bu kadınla ben aynı evde kalıyoruz. Birlikte kaldığımız sırada ben bir çocuk doğurdum.;sn Bir gün iki fahişe gelip kralın önünde durdu.tcn Süleyman uyanınca bunun bir rüya olduğunu anladı. Sonra Yeruşalim’e gitti, Rab’bin Antlaşma Sandığı’nın önünde durup yakmalık sunular ve esenlik sunuları sundu. Ayrıca bütün görevlilerine de bir şölen verdi.n Eğer sen de baban Davut gibi kurallarıma ve buyruklarıma uyup yollarımda yürürsen, sana uzun ömür de vereceğim.” ~n Sana istemediklerini de vereceğim: Yaşadığın sürece öbür kralların erişemeyeceği bir zenginlik ve onura ulaşacaksın.p}[n Tanrı ona şöyle dedi: “Madem kendin için uzun ömür, zenginlik ve düşmanlarının ölümünü istemedin, bunların yerine adil bir yönetim için bilgelik istedin; isteğini yerine getireceğim. Sana öyle bir bilgelik ve sezgi dolu bir yürek vereceğim ki, benzeri ne senden öncekilerde görülmüştür, ne de senden sonrakilerde görülecektir.p|[n Tanrı ona şöyle dedi: “Madem kendin için uzun ömür, zenginlik ve düşmanlarının ölümünü istemedin, bunların yerine adil bir yönetim için bilgelik istedin; isteğini yerine getireceğim. Sana öyle bir bilgelik ve sezgi dolu bir yürek vereceğim ki, benzeri ne senden öncekilerde görülmüştür, ne de senden sonrakilerde görülecektir.:{qn Süleyman’ın bu isteği Rab’bi hoşnut etti.4zcn Bu yüzden bana öyle sezgi dolu bir yürek ver ki, iyi ile kötüyü ayırt edip halkını yönetebileyim. Başka türlü senin bu büyük halkını kim yönetebilir!”{yqn İşte kulun kendi seçtiğin kalabalık halkın, sayılamayacak kadar büyük bir kalabalığın ortasındadır.xn “Ya RAB Tanrım! Ben henüz çocuk denecek bir yaşta, yöneticilik nedir bilmezken bu kulunu babam Davut’un yerine kral atadın.wn Süleyman, “Kulun babam Davut’a büyük iyilikler yaptın” diye karşılık verdi, “O sana bağlı, doğru, bütün yüreğiyle dürüst biri olarak yolunda yürüdü. Bugün tahtına oturacak bir oğul vermekle ona büyük bir iyilik daha yapmış oldun.uven RAB Tanrı, Givon’da o gece rüyada Süleyman’a görünüp, “Sana ne vermemi istersin?” diye sordu.yumn Tapınma yerlerinin en ünlüsü Givon’daydı. Kral Süleyman oraya giderek sunakta bin yakmalık sunu sundu.*tOn Süleyman babası Davut’un kurallarına uyarak RAB’be olan sevgisini gösterdi. Ancak hâlâ çeşitli tapınma yerlerinde kurban sunuyor, buhur yakıyordu.s%n Halk, hâlâ çeşitli tapınma yerlerinde RAB’be kurban sunuyordu. Çünkü o güne dek RAB’bin adına yapılmış bir tapınak yoktu.ur gn Süleyman, Mısır Firavunu’nun kızıyla evlendi. Böylece firavunla müttefik oldu. Eşini Davut Kenti’ne götürdü. Kendi sarayı, RAB’bin Tapınağı ve Yeruşalim’in çevre surları tamamlanıncaya kadar orada yaşadılar.qn. Kral, Yehoyada oğlu Benaya’ya buyruk verdi. O da gidip Şimi’yi öldürdü. Böylece Süleyman’ın krallığı iyice pekişti.rp_n- Ama Kral Süleyman kutsanacak ve Davut’un tahtı RAB’bin önünde sonsuza dek kurulu kalacaktır.”Con, Kral, Şimi’ye karşı sözlerini şöyle sürdürdü: “Babam Davut’a yaptığın bütün kötülükleri çok iyi biliyorsun. Bu yaptıklarından dolayı RAB seni cezalandıracak.Sn!n+ Öyleyse neden RAB’bin adına içtiğin anda ve buyruğuma uymadın?”}mun* Süleyman Şimi’yi çağırttı. “Sana RAB’bin adıyla ant içirmedim mi?” dedi, “ ‘Kalkıp herhangi bir yere gittiğin gün öleceğini bil!’ diye seni uyarmadım mı? Sen de bana: ‘Peki, sözünü dinleyeceğim’ demedin mi?]l5n) Şimi’nin Yeruşalim’den Gat’a gidip döndüğü Süleyman’a anlatılınca,%kEn( Bunun üzerine Şimi kalkıp eşeğine palan vurdu ve kölelerini aramak üzere Gat’a Akiş’in yanına gitti. Kölelerini bulup Gat’tan geri getirdi..jWn' Aradan üç yıl geçmişti, Şimi’nin iki kölesi Gat Kralı Maaka oğlu Akiş’in yanına kaçtı. Kölelerin Gat’a kaçtığını Şimi’ye haber verdiler.(iKn& Şimi krala, “Efendim kral, peki” diye karşılık verdi, “Kulun olarak söylediklerini aynen yapacağım.” Şimi Yeruşalim’de uzun süre yaşadı.qh]n% Oradan ayrılıp Kidron Vadisi’nden öteye geçtiğin gün bil ki öleceksin. Sorumluluk sana ait.”g'n$ Sonra kral haber gönderip Şimi’yi çağırttı. Ona, “Yeruşalim’de kendine bir ev yap ve orada otur” dedi, “Hiçbir yere gitme.fn# Kral, Yoav’ın yerine Yehoyada oğlu Benaya’yı ordu komutanı yaptı. Aviyatar’ın yerine de Kâhin Sadok’u atadı.tecn" Yehoyada oğlu Benaya gidip Yoav’ı öldürdü. Onu ıssız bir bölgede bulunan kendi evine gömdüler.Cdn! Böylece dökülen kanlarının sorumluluğu sonsuza dek Yoav’ın ve soyunun üstünde kalacaktır. Ama RAB, Davut’a, soyuna, ailesine ve tahtına sonsuza dek esenlik verecektir.”&cGn RAB döktüğü kandan ötürü onu cezalandıracaktır. Çünkü Yoav babam Davut’un bilgisi dışında, kendisinden daha iyi ve doğru olan iki kişiyi –İsrail ordusunun komutanı Ner oğlu Avner’le Yahuda ordusunun komutanı Yeter oğlu Amasa’yı– kılıçla öldürdü.@b{n Kral, “Onun istediği gibi yap” dedi, “Onu orada öldür ve göm. Yoav’ın boş yere döktüğü kanın sorumluluğunu benim ve babamın soyu üstünden kaldırmış olursun.~awn Benaya RAB’bin Çadırı’na gitti ve Yoav’a, “Kral dışarı çıkmanı buyuruyor!” dedi. Yoav, “Hayır, burada ölmek istiyorum” karşılığını verdi. Benaya gidip Yoav’ın kendisini nasıl yanıtladığını krala bildirdi.=`un Yoav’ın RAB’bin Çadırı’na kaçıp sunağın yanında olduğu Kral Süleyman’a bildirildi. Süleyman, Yehoyada oğlu Benaya’ya, “Git, onu vur!” diye buyruk verdi.K_n Haber Yoav’a ulaştı. Yoav daha önce ayaklanan Avşalom’u desteklemediği halde Adoniya’yı destekledi. Bu nedenle RAB’bin Çadırı’na kaçtı ve sunağın boynuzlarına sarıldı.'^In Eli’nin ailesi hakkında RAB’bin Şilo’da söylediği sözün gerçekleşmesi için, Süleyman Aviyatar’ı RAB’bin kâhinliğinden uzaklaştırdı.1]]n Kral, Kâhin Aviyatar’a, “Anatot’taki tarlana dön” dedi, “Aslında ölümü hak ettin. Ama seni şimdi öldürmeyeceğim. Çünkü sen babam Davut’un önünde Egemen RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıdın ve babamın çektiği bütün sıkıntıları onunla paylaştın.”\n Böylece Kral Süleyman Yehoyada oğlu Benaya’yı Adoniya’yı öldürmekle görevlendirdi. Benaya da gidip Adoniya’yı öldürdü.:[on Beni güçlendirip babam Davut’un tahtına oturtan, verdiği sözü tutup bana bir hanedan kuran, yaşayan RAB’bin adıyla ant içerim ki, Adoniya bugün öldürülecek!”4Zcn Bu olay üzerine Kral Süleyman RAB’bin adıyla ant içti: “Eğer Adoniya bu dileğini hayatıyla ödemezse, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!rY_n Kral Süleyman, “Neden Şunemli Avişak’ın Adoniya’ya verilmesini istiyorsun?” dedi, “Krallığı da ona vermemi iste bari! Ne de olsa o benim büyüğüm. Üstelik Kâhin Aviyatar’la Seruya oğlu Yoav da ondan yana.”\X3n Bat-Şeva, “Şunemli Avişak ağabeyin Adoniya’ya eş olarak verilsin” dedi.(WKn Tahtına oturan annesi, “Senden küçük bir dileğim var, lütfen beni boş çevirme” dedi. Kral, “Söyle anne, seni kırmam” diye karşılık verdi.sVan Bat-Şeva, Adoniya’nın dileğini iletmek üzere Kral Süleyman’ın yanına gitti. Süleyman annesini karşılamak için ayağa kalkıp önünde eğildikten sonra tahtına oturdu. Annesi için de sağ tarafına bir taht koydurdu.ZU/n Bat-Şeva, “Peki, senin için kralla konuşacağım” diye karşılık verdi.Tn Adoniya, “Kral Süleyman seni kırmaz” dedi, “Lütfen ona söyle, Şunemli Avişak’ı bana eş olarak versin.”eSEn Ama benim senden bir dileğim var. Lütfen geri çevirme.” Bat-Şeva, “Söyle!” dedi.eREn Adoniya, “Bildiğin gibi, daha önce krallık benim elimdeydi” dedi, “Bütün İsrail benim kral olmamı bekliyordu. Ancak her şey değişti ve krallık kardeşimin eline geçti. Çünkü RAB’bin isteği buydu.TQ#n Ve ekledi: “Sana söyleyeceklerim var.” Bat-Şeva, “Söyle!” dedi.9Pmn Hagit oğlu Adoniya, Süleyman’ın annesi Bat-Şeva’nın yanına gitti. Bat-Şeva ona, “Dostça mı geldin?” diye sordu. Adoniya, “Dostça” diye karşılık verdi.kOQn Babası Davut’un tahtına geçen Süleyman’ın krallığı çok sağlam temellere oturmuştu.|Nsn Yedi yıl Hevron’da, otuz üç yıl Yeruşalim’de olmak üzere toplam kırk yıl İsrail’de krallık yaptı.VM'n Davut ölüp atalarına kavuşunca, kendi adıyla bilinen kentte gömüldü.(LKn Ama sen sakın onu cezasız bırakma. Ona ne yapacağını bilecek kadar akıllısın. Onun ak saçlı başını ölüler diyarına kanlar içinde gönder.”#KAn “Mahanayim’e gittiğim gün beni çok ağır biçimde lanetleyen Benyamin oymağından Bahurimli Gera’nın oğlu Şimi de yanında. Beni Şeria Irmağı kıyısında karşılamaya geldiğinde, ‘Seni kılıçla öldürmeyeceğim’ diye RAB’bin adıyla ona ant içmiştim.WJ)n “Gilatlı Barzillay’ın oğullarına iyi davran, sofranda yemek yiyenlerin arasında onlara da yer ver. Çünkü ben ağabeyin Avşalom’un önünden kaçtığım zaman onlar bana yardım etmişlerdi.yImn Sen aklına uyanı yap, ama onun ak saçlı başının esenlik içinde ölüler diyarına gitmesine izin verme.%HEn “Seruya oğlu Yoav’ın bana ve İsrail ordusunun iki komutanı Ner oğlu Avner’le Yeter oğlu Amasa’ya neler yaptığını biliyorsun. Sanki savaş varmış gibi onları öldürerek barış döneminde kan döktü. Belindeki kemerle ayağındaki çarıklara kan bulaştırdı.xGkn O zaman RAB bana verdiği şu sözü yerine getirecektir: ‘Eğer soyun nasıl yaşadığına dikkat eder, candan ve yürekten bana bağlı kalarak yollarımda yürürse, İsrail tahtından senin soyunun ardı arkası kesilmeyecektir.’F!n Tanrın RAB’bin verdiği görevleri yerine getir. Onun yollarında yürü ve Musa’nın yasasında yazıldığı gibi Tanrı’nın kurallarına, buyruklarına, ilkelerine ve öğütlerine uy ki, yaptığın her şeyde ve gittiğin her yerde başarılı olasın.^E7n “Herkes gibi ben de yakında bu dünyadan ayrılacağım. Güçlü ve kararlı ol.RD !n Davut’un ölümü yaklaşınca, oğlu Süleyman’a şunları söyledi:(C Mn5 Sonra Kral Süleyman’ın gönderdiği adamlar Adoniya’yı sunaktan indirip getirdiler. Adoniya gelip önünde yere kapanınca, ona, “Evine dön!” dedi.&B In4 Süleyman, “Eğer bana bağlı kalırsa, saçının bir teline bile zarar gelmez” diye yanıtladı, “Ama içinde bir kötülük varsa öldürülür.”^A 9n3 Durumu Süleyman’a anlattılar. “Adoniya senden korkuyor” dediler, “Sunağın boynuzlarına sarılmış ve ‘İlk önce Kral Süleyman ben kulunu kılıçla öldürmeyeceğine dair ant içsin’ diyor.”_@ ;n2 Adoniya ise, Süleyman’dan korktuğu için, gidip sunağın boynuzlarına sarıldı.t? en1 Bunun üzerine Adoniya’nın bütün konukları korkuya kapılıp kalktılar, her biri kendi yoluna gitti. e~~}}[|{{zz yyxcww/vLuuju ttGFFZEDD1CCqBB%A@c?*>>=<;;u:99Y88777966514k4332#100]/..-O,,P++5*P)k((:'' &&%$$.#""[!! T3y1piW+AG_EJ } H>Ri q\]n  Kral, danışmanlarına danıştıktan sonra, iki altın buzağı yaptırıp halkına, “Tapınmak için artık Yeruşalim’e gitmenize gerek yok” dedi, “Ey İsrail halkı, işte sizi Mısır’dan çıkaran ilahlarınız!”M[n  “Eğer bu halk Yeruşalim’e gidip RAB’bin Tapınağı’nda kurbanlar sunarsa, yürekleri efendileri, Yahuda Kralı Rehavam’a döner. Beni öldürüp yeniden Rehavam’a bağlanırlar.”^Z7n  Yarovam, “Şimdi krallık yine Davut soyunun eline geçebilir” diye düşündü,!Y=n  Yarovam Efrayim’in dağlık bölgesindeki Şekem Kenti’ni onarıp orada yaşamaya başladı. Daha sonra oradan ayrılıp Penuel Kenti’ni onardı.eXEn  ‘RAB diyor ki, İsrailli kardeşlerinize saldırmayın, onlarla savaşmayın. Herkes evine dönsün! Çünkü bu olayı ben düzenledim.’ ” RAB’bin bu sözlerini duyan halk O’nun buyruğuna uyup evine döndü.W#n  “Süleyman oğlu Yahuda Kralı Rehavam’a, bütün Yahudalılar’a, Benyaminliler’e ve orada yaşayan öteki insanlara şunu söyle:FVn  Bu arada Tanrı adamı Şemaya’ya Tanrı şöyle seslendi:eUEn  Süleyman oğlu Rehavam Yeruşalim’e varınca, İsrail oymaklarıyla savaşıp onları yeniden egemenliği altına almak amacıyla bütün Yahuda ve Benyamin oymaklarından yüz seksen bin seçkin savaşçı topladı.hTKn  Yarovam’ın Mısır’dan döndüğünü duyunca, bütün İsrailliler haber gönderip kendisini toplantıya çağırdılar ve onu İsrail Kralı ilan ettiler. Yahuda oymağından başka hiç kimse Davut soyunu izlemedi.FSn  İsrail halkı, Davut soyundan gelenlere hep başkaldırdı.=Run  İsrailliler Kral Rehavam’ın gönderdiği angaryacıbaşı Adoram’ı taşa tutup öldürdüler. Bunun üzerine Kral Rehavam savaş arabasına atlayıp Yeruşalim’e kaçtı.gQIn  Rehavam da yalnızca Yahuda kentlerinde yaşayan İsrailliler’e krallık yapmaya başladı.P9n  Kralın kendilerini dinlemediğini görünce, bütün İsrailliler, “İşay oğlu, Davut’la ne ilgimiz, Ne de payımız var!” diye bağırdılar, “Ey İsrail halkı, haydi evimize dönelim! Davut’un soyu başının çaresine baksın.” Böylece herkes evine döndü.$OCn  Kral halkı dinlemedi. Çünkü Şilolu Ahiya aracılığıyla Nevat oğlu Yarovam’a verdiği sözü yerine getirmek için RAB bu olayı düzenlemişti.N-n  İleri gelenlerin öğüdünü reddeden Kral Rehavam, gençlerin öğüdüne uyarak halka sert bir yanıt verdi: “Babamın size yüklediği boyunduruğu ben daha da ağırlaştıracağım. Babam sizi kırbaçla yola getirdiyse, ben sizi akreplerle yola getireceğim.”M-n İleri gelenlerin öğüdünü reddeden Kral Rehavam, gençlerin öğüdüne uyarak halka sert bir yanıt verdi: “Babamın size yüklediği boyunduruğu ben daha da ağırlaştıracağım. Babam sizi kırbaçla yola getirdiyse, ben sizi akreplerle yola getireceğim.”Ln Yarovam’la bütün halk, kralın, “Üç gün sonra yine gelin” sözü üzerine, üçüncü gün Rehavam’ın yanına geldiler.AK}n Babam size ağır bir boyunduruk yüklediyse, ben boyunduruğunuzu daha da ağırlaştıracağım. Babam sizi kırbaçla yola getirdiyse, ben sizi akreplerle yola getireceğim.’ ”^J7n Birlikte büyüdüğü gençler ona şu karşılığı verdiler: “Sana ‘Babanın üzerimize koyduğu boyunduruğu hafiflet’ diyen halka de ki, ‘Benim küçük parmağım babamın belinden daha kalındır.I!n “Siz ne yapmamı öğütlersiniz? ‘Babanın üzerimize koyduğu boyunduruğu hafiflet’ diyen bu halka nasıl bir yanıt verelim?”}Hun  Ne var ki, Rehavam ileri gelenlerin öğüdünü reddederek birlikte büyüdüğü genç görevlilerine danıştı:Gn  İleri gelenler, “Bugün bu halka hizmet eder, olumlu yanıt verirsen, sana her zaman kul köle olurlar” diye karşılık verdiler.$FCn  Kral Rehavam, babası Süleyman’a sağlığında danışmanlık yapan ileri gelenlere, “Bu halka nasıl yanıt vermemi öğütlersiniz?” diye sordu.oEYn  Rehavam, “Şimdi gidin, üç gün sonra yine gelin” yanıtını verince halk yanından ayrıldı.$DCn  “Baban üzerimize ağır bir boyunduruk koydu. Ama babanın üzerimize yüklediği ağır yükü ve boyunduruğu hafifletirsen sana kul köle oluruz.”cCAn  İsrail topluluğu Yarovam’ı çağırttı. Birlikte gidip Rehavam’a şöyle dediler:Byn  Kral Süleyman’dan kaçıp Mısır’a yerleşen Nevat oğlu Yarovam bunu duyunca Mısır’da kalmaya karar verdi.yA on Rehavam Şekem’e gitti. Çünkü bütün İsrailliler kendisini kral ilan etmek için orada toplanmışlardı.{@qn + Süleyman ölüp atalarına kavuşunca babası Davut’un Kenti’nde gömüldü. Yerine oğlu Rehavam kral oldu.V?'n * Süleyman kırk yıl süreyle bütün İsrail’i Yeruşalim’den yönetti. >n ) Süleyman’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları ve bilgeliği Süleyman’ın tarihinde yazılıdır.0=[n ( Süleyman Yarovam’ı öldürmeye çalıştı. Ama Yarovam Mısır’a kaçıp Mısır Kralı Şişak’a sığındı. Süleyman’ın ölümüne kadar orada kaldı.u<en ' Süleyman’ın günahından ötürü Davut soyunun gururunu kıracağım, ancak sonsuza dek değil.’ ”;n & Kulum Davut gibi isteklerimi yerine getirir, kurallarıma ve buyruklarıma uyar, gözümde doğru olanı yapar, yollarımı izlersen, seninle birlikte olacağım. Davut’a yaptığım gibi senin için de güçlü bir hanedan kurup İsrail’i sana vereceğim.c:An % Sana gelince, seni İsrail Kralı yapacağım. İsrail’i dilediğin gibi yöneteceksin.;9qn $ Adımı yerleştirmek için kendime seçtiğim Yeruşalim Kenti’nde kulum Davut için önümde sönmeyen bir ışık olmak üzere Süleyman’ın oğluna bir oymak vereceğim.O8n # Ancak krallığı oğlunun elinden alıp on oymağı sana vereceğim.G7 n " Ama buyruklarıma, kurallarıma bağlı kalan, seçtiğim kulum Davut’un hatırı için Süleyman’ın elinden bütün krallığı almayacağım. Yaşamı boyunca onu önder yapacağım.6n ! Çünkü Süleyman bana sırt çevirip Saydalılar’ın tanrıçası Aştoret’e, Moavlılar’ın ilahı Kemoş’a ve Ammonlular’ın ilahı Molek’e taptı. Kurallarıma, ilkelerime uyup gözümde doğru olanı yapan babası Davut gibi yollarımı izlemedi.+5Qn Ama kulum Davut’un ve İsrail oymaklarının yaşadığı kentler arasından seçtiğim Yeruşalim Kenti’nin hatırı için bir oymağı onda bırakacağım.=4un  ve Yarovam’a, “On parçayı kendine al” dedi, “Çünkü İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ben, Süleyman’ın elinden krallığı alıp on oymağı sana vereceğim.E3n  Ahiya üzerindeki giysiyi yırtıp on iki parçaya ayırdı62gn  Bir gün Yarovam Yeruşalim’in dışına çıktı. Yolda Şilolu Peygamber Ahiya ile karşılaştı. Ahiya yeni giysisini giymişti. İkisi kent dışında yalnızdılar.01[n  Yarovam çok yetenekli biriydi. Süleyman bu genç adamın ne denli çalışkan olduğunu görünce, Yusuf soyunun bütün ağır işlerinin sorumluluğunu ona verdi.00[n  Yarovam’ın krala karşı ayaklanmasının öyküsü şöyleydi: Süleyman Millo’yu yaptırıp babası Davut’un Kenti’ndeki surların gediğini kapatmıştı.5/en  Efrayim oymağından Nevat oğlu Seredalı Yarovam Kral Süleyman’a karşı ayaklandı. Yarovam Süleyman’ın görevlilerindendi. Annesi Serua adlı dul bir kadındı.4.cn  Hadat’ın yaptığı kötülüğün yanısıra, Rezon Süleyman yaşadığı sürece İsrail’in düşmanı oldu; Aram’da krallık yaparak İsrail’den nefret etti.=-un  Davut Sovalılar’a saldırdığında, Rezon çevresine haydutları toplayıp onlara önderlik etmişti. Birlikte Şam’a gitmişler, orada kalıp yönetimi ele geçirmişlerdi. ,n  Tanrı, efendisi Sova Kralı Hadadezer’den kaçan bir düşmanı, Elyada oğlu Rezon’u Süleyman’a karşı ayaklandırdı.+9n  Firavun, “Bir eksiğin mi var, neden ülkene dönmek istiyorsun?” diye sordu. Hadat, “Hayır, ama lütfen gitmeme izin ver” diye yanıtladı.*n  Hadat Davut’la ordu komutanı Yoav’ın ölüm haberini Mısır’da duydu. Firavuna, “İzin ver, kendi ülkeme döneyim” dedi.)+n  Tahpenes’in kızkardeşi Hadat’a Genuvat adlı bir oğul doğurdu. Tahpenes çocuğu sarayda firavunun çocuklarıyla birlikte büyüttü.(!n  Hadat firavunun dostluğunu kazandı. Bunun üzerine firavun, kendi karısı Kraliçe Tahpenes’in kızkardeşini Hadat’la evlendirdi.Y'-n  Sonra Midyan’dan ayrılıp Paran’a gitmişler, oradan bazı Paranlılar’ı da yanlarına alıp Mısır’a, firavunun yanına gelmişlerdi. Firavun Hadat’a barınak, yiyecek ve toprak sağlamıştı.q&]n  Ancak genç Hadat, babasının görevlilerinden bazı Edomlular’la birlikte Mısır’a kaçmıştı.o%Yn  Yoav ile İsrailliler Edom’daki erkeklerin hepsini yok edinceye dek, altı ay orada kalmışlardı.$#n  Daha önce, Davut Edomlular’la savaşırken, ölüleri gömmeye giden ordu komutanı Yoav Edom’daki bütün erkekleri öldürmüştü.i#Mn  RAB kral soyundan gelen bir düşmanı, Edomlu Hadat’ı Süleyman’a karşı ayaklandırdı.*"On Ama oğlunun elinden bütün krallığı almayacağım. Kulum Davut’un ve kendi seçtiğim Yeruşalim’in hatırı için oğluna bir oymak bırakacağım.”!n “Ancak baban Davut’un hatırı için, bunu senin yaşadığın sürede değil, oğlun kral olduktan sonra yapacağım.% En “Seninle yaptığım antlaşmaya ve kurallarıma bilerek uymadığın için krallığı elinden alacağım ve görevlilerinden birine vereceğim” dedi,a=n İsrail’in Tanrısı RAB, kendisine iki kez görünüp, “Başka ilahlara tapma!” demesine karşın, Süleyman RAB’bin yolundan saptı ve O’nun buyruğuna uymadı. Bu yüzden RAB Süleyman’a öfkelenerek,a=n İsrail’in Tanrısı RAB, kendisine iki kez görünüp, “Başka ilahlara tapma!” demesine karşın, Süleyman RAB’bin yolundan saptı ve O’nun buyruğuna uymadı. Bu yüzden RAB Süleyman’a öfkelenerek,lSn  İlahlarına buhur yakıp kurban kesen bütün yabancı karıları için de aynı şeyleri yaptı.(Kn  Yeruşalim’in doğusundaki tepede Moavlılar’ın iğrenç ilahı Kemoş’a ve Ammonlular’ın iğrenç ilahı Molek’e tapmak için bir yer yaptırdı. n  Böylece RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı, RAB’bin yolunda yürüyen babası Davut gibi tam anlamıyla RAB’bi izlemedi.kQn  Saydalılar’ın tanrıçası Aştoret’e ve Ammonlular’ın iğrenç ilahı Molek’e taptı.Ln  Süleyman yaşlandıkça, karıları onu başka ilahların ardınca yürümek üzere saptırdılar. Böylece Süleyman bütün yüreğini Tanrısı RAB’be adayan babası Davut gibi yaşamadı.n  Süleyman’ın kral kızlarından yedi yüz karısı ve üç yüz cariyesi vardı. Karıları onu yolundan saptırdılar.*On  Bu kadınlar RAB’bin İsrail halkına, “Ne siz onların arasına girin, ne de onlar sizin aranıza girsinler; çünkü onlar kesinlikle sizi kendi ilahlarının ardınca yürümek üzere saptıracaklardır” dediği uluslardandı. Buna karşın, Süleyman onlara sevgiyle bağlandı. n Kral Süleyman firavunun kızının yanısıra Moavlı, Ammonlu, Edomlu, Saydalı ve Hititli birçok yabancı kadın sevdi.7n  Mısır’dan bir savaş arabası altı yüz, bir at yüz elli şekel gümüşe getirilirdi. Bunları bütün Hitit ve Aram krallarına satarlardı.}un  Süleyman’ın atları Mısır ve Keve’den getirilirdi. Kralın tüccarları atları Keve’den satın alırdı. ;n  Krallığı döneminde Yeruşalim’de gümüş taş değerine düştü. Sedir ağaçları Şefela’daki yabanıl incir ağaçları kadar bollaştı.win  Süleyman savaş arabalarıyla atlarını topladı. Bin dört yüz savaş arabası, on iki bin atı vardı. Bunların bir kısmını savaş arabaları için ayrılan kentlere, bir kısmını da kendi yanına, Yeruşalim’e yerleştirdi.n  Onu görmeye gelenler her yıl armağan olarak altın ve gümüş eşya, giysi, silah, baharat, at, katır getirirlerdi.lSn  Tanrı’nın Süleyman’a verdiği bilgeliği dinlemek için bütün dünya onu görmek isterdi.U%n  Kral Süleyman dünyanın bütün krallarından daha zengin, daha bilgeydi.Bn  Hiram’ın gemilerinin yanısıra, kralın da denizde ticaret gemileri vardı. Bu gemiler üç yılda bir altın, gümüş, fildişi ve türlü maymunlarla yüklü olarak dönerlerdi.^ 7n  Kral Süleyman’ın kadehleriyle Lübnan Ormanı adındaki sarayın bütün eşyaları saf altından yapılmış, hiç gümüş kullanılmamıştı. Çünkü Süleyman’ın döneminde gümüşün değeri yoktu.s an  Altı basamağın iki yanında on iki aslan heykeli vardı. Hiçbir krallıkta böylesi yapılmamıştı., Sn  Tahtın altı basamağı, arka kısmında yuvarlak bir başlığı vardı. Oturulan yerin iki yanında kollar, her kolun yanında birer aslan heykeli bulunuyordu.O n  Kral fildişinden büyük bir taht yaptırıp saf altınla kaplattı.( Kn  Ayrıca her biri üç mina ağırlığında dövme altından üç yüz küçük kalkan yaptırdı. Kral bu kalkanları Lübnan Ormanı adındaki saraya koydu.ymn  Kral Süleyman her biri altı yüz şekel ağırlığında dövme altından iki yüz büyük kalkan yaptırdı."?n  Alım satımla uğraşanlarla tüccarların kazançlarından ve Arabistan’ın bütün krallarıyla İsrail valilerinden gelenler bunun dışındaydı.S!n  Süleyman’a bir yılda gelen altının miktarı 666 talantı buluyordu.fGn Kral Süleyman Saba Kraliçesi’nin her isteğini, her dileğini yerine getirdi. Ayrıca ona gönülden kopan birçok armağan verdi. Bundan sonra kraliçe adamlarıyla birlikte oradan ayrılıp kendi ülkesine döndü.X+n Kral, RAB’bin Tapınağı’yla sarayın tırabzanlarını, çalgıcıların lirleriyle çenklerini bu almug kerestesinden yaptırdı. Bugüne dek o kadar almug ağacı ne gelmiş, ne de görülmüştür.}un Bu arada Hiram’ın gemileri Ofir’den altın ve büyük miktarda almug kerestesiyle değerli taşlar getirdiler.G n Saba Kraliçesi krala 120 talant altın, çok büyük miktarda baharat ve değerli taşlar armağan etti. Krala o kadar baharat armağan etti ki, bir daha bu kadar çok baharat görülmedi.Fn Senden hoşnut kalan, seni İsrail tahtına oturtan Tanrın RAB’be övgüler olsun! RAB İsrail’e sonsuz sevgi duyduğundan, adaleti ve doğruluğu sağlaman için seni kral yaptı.”xkn  Ne mutlu adamlarına! Ne mutlu sana hizmet eden görevlilere! Çünkü sürekli bilgeliğine tanık oluyorlar.4cn  “Ama gelip kendi gözlerimle görünceye dek inanmamıştım. Bunların yarısı bile bana anlatılmadı. Bilgeliğin de, zenginliğin de duyduklarımdan kat kat fazla.j~On  Krala, “Ülkemdeyken yaptıklarınla ve bilgeliğinle ilgili duyduklarım doğruymuş” dedi,5}en  Süleyman’ın bilgeliğini, yaptırdığı sarayı, sofrasının zenginliğini, görevlilerinin oturup kalkışını, hizmetkârlarının özel giysileriyle yaptığı hizmeti, sakilerini ve RAB’bin Tapınağı’nda sunduğu yakmalık sunuları gören Saba Kraliçesi hayranlık içinde kaldı.5|en  Süleyman’ın bilgeliğini, yaptırdığı sarayı, sofrasının zenginliğini, görevlilerinin oturup kalkışını, hizmetkârlarının özel giysileriyle yaptığı hizmeti, sakilerini ve RAB’bin Tapınağı’nda sunduğu yakmalık sunuları gören Saba Kraliçesi hayranlık içinde kaldı.{n  Süleyman onun bütün sorularına karşılık verdi. Kralın ona yanıt bulmakta güçlük çektiği hiçbir konu olmadı.Az}n  Çeşitli baharat, çok miktarda altın ve değerli taşlarla yüklü büyük bir kervan eşliğinde Yeruşalim’e gelen kraliçe, aklından geçen her şeyi Süleyman’la konuştu.y n Saba Kraliçesi, RAB’bin adından ötürü Süleyman’ın artan ününü duyunca, onu çetin sorularla sınamaya geldi.Wx)n  Ofir’e giden bu gemiciler, Kral Süleyman’a 420 talant altın getirdiler.cwAn  Hiram denizi bilen gemicilerini Süleyman’ın adamlarıyla birlikte Ofir’e gönderdi. vn  Kral Süleyman Edomlular’ın ülkesinde, Kamış Denizi kıyısında Eylat yakınlarındaki Esyon-Gever’de gemiler yaptırdı.xukn  Süleyman RAB için yaptırdığı sunakta yılda üç kez yakmalık sunular ve esenlik sunuları sunardı. Ayrıca RAB’bin önündeki sunağın üstünde buhur da yakardı. Böylece Süleyman tapınağın yapımını tamamlamış oldu.t-n  Firavunun kızı, Davut Kenti’nden Süleyman’ın kendisi için yaptırdığı saraya taşındıktan sonra, Süleyman Millo’yu yaptırdı.{sqn  Süleyman’ın yapılan işlerin başında duran ve çalışanları denetleyen beş yüz elli görevlisi vardı.@r{n  Ancak Süleyman İsrail halkından hiç kimseye kölelik yaptırmadı. Onlar savaşçı, görevli, komutan, subay, savaş arabalarıyla atlıların komutanı olarak görev yaptılar.q7n  Süleyman İsrail halkının tamamen yok edemediği bu insanların soyundan gelip ülkede kalanları angaryaya koştu. Bu durum bugün de sürüyor.ypmn  İsrail halkından olmayan Amorlular, Hititler, Perizliler, Hivliler ve Yevuslular’dan artakalanlara gelince,loSn  bütün ambarlı kentleri, ayrıca savaş arabalarıyla atların bulunduğu kentleri de onarıp güçlendirdi. Böylece Yeruşalim’de, Lübnan’da, yönetimi altındaki bütün topraklarda her istediğini yaptırmış oldu.In n  Baalat’ı ve kırsal bir bölgede bulunan Tamar’la birlikte5mgn  Süleyman Gezer’i, Aşağı Beythoron’u,3lan  Mısır Firavunu gidip Gezer’i ele geçirmiş ve ateşe vermişti. Orada yaşayan Kenanlılar’ı öldürerek kenti Süleyman’la evlenen kızına armağan etmişti.hkKn  Kral Süleyman RAB’bin Tapınağı’nı, kendi sarayını, Millo’yu ve Yeruşalim’in surlarını yaptırmak; ayrıca Hasor, Megiddo ve Gezer kentlerini onarıp güçlendirmek amacıyla angaryacıları toplamıştı.Pjn  Oysa Hiram, Kral Süleyman’a yüz yirmi talant altın göndermişti. in Süleyman’a, “Bunlar mı bana verdiğin kentler, kardeşim!” dedi. Bu yüzden o bölge bugün de “Kavul ” diye bilinir._h9n Hiram gidip Süleyman’ın kendisine verdiği kentleri görünce onları beğenmedi.gn Bu yapılar için istediği sedir ve çam ağaçlarıyla altını sağlayan Sur Kralı Hiram’a Celile bölgesinde yirmi kent verdi.ifMn Süleyman iki yapıyı –RAB’bin Tapınağı’yla kendi sarayını– yirmi yılda bitirdi.vegn Ve, diyecekler ki, ‘İsrail halkı, atalarını Mısır’dan çıkaran Tanrıları RAB’bi terk etti; başka ilahların ardından gitti, onlara tapıp kulluk etti. RAB bu yüzden bütün bu kötülükleri başlarına getirdi.’ ”$dCn  Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler, hayret ve dehşet içinde, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar. Kral ve bütün İsrail halkı RAB’bin önünde kurban kestiler.Wn= Bugünkü gibi O’nun kurallarına göre yaşamak ve buyruklarına uymak için bütün yüreğinizi Tanrımız RAB’be adayın.”sVan< Sonunda dünyanın bütün ulusları bilsinler ki, tek Tanrı RAB’dir ve O’ndan başka Tanrı yoktur.Un; Ya RAB Tanrımız, önünde yalvarırken söylediğim bu sözleri gece gündüz anımsa. Kulunu ve halkın İsrail’i her durumda koru.T%n: Bütün yollarını izlememiz, atalarımıza verdiği buyruklara, kurallara, ilkelere uymamız için RAB yüreklerimizi kendine yöneltsin.uSen9 Tanrımız RAB atalarımızla olduğu gibi bizimle de olsun ve bizi hiç bırakmasın, bizden ayrılmasın.$RCn8 “Sözünü tutup halkı İsrail’e esenlik veren RAB’be övgüler olsun. Kulu Musa aracılığıyla verdiği iyi sözlerin hiçbiri boşa çıkmadı.SQ!n7 Ayakta durup bütün İsrail topluluğunu yüksek sesle şöyle kutsadı:+PQn6 Süleyman, RAB’be duasını ve yalvarışını bitirince, elleri göklere açık, dizleri üzerine çökmüş olduğu RAB’bin sunağının önünden kalktı.COn5 Ey Egemen RAB, atalarımızı Mısır’dan çıkardığında kulun Musa aracılığıyla dediğin gibi, onları dünyanın bütün halkları arasından kendine miras olarak seçtin.”wNin4 “Sana her yalvarışlarında onlara kulak ver, bu kulunun ve halkın İsrail’in yalvarışlarını dinle.sMan3 Çünkü onlar demir eritme ocağından, Mısır’dan çıkardığın kendi halkın, kendi mirasındır.Ln2 Sana karşı günah işlemiş olan halkını ve işledikleri bütün suçları bağışla. Düşmanlarının onlara acımasını sağla._K9n1 göklerden, oturduğun yerden dualarına, yakarışlarına kulak ver, onları kurtar.n$ göklerden kulak ver; kullarının, halkın İsrail’in günahlarını bağışla. Onlara doğru yolda yürümeyi öğret, halkına mülk olarak verdiğin ülkene yağmurlarını gönder.>=wn# “Halkın sana karşı günah işlediği için gökler kapanıp yağmur yağmazsa, sıkıntıya düşen halkın buraya yönelip dua eder, adını anar ve günahlarından dönerse,<}n" göklerden kulak ver, halkın İsrail’in günahını bağışla. Onları atalarına verdiğin ülkeye yine kavuştur.3;an! “Sana karşı günah işlediği için düşmanlarına yenik düşen halkın İsrail yine sana döner, adını anar, bu tapınakta dua edip yakararak önüne çıkarsa,:{n göklerden kulak ver ve gereğini yap. Suçlunun cezasını vererek, suçsuzu haklı çıkararak kullarını yargıla.9#n “Biri komşusuna karşı günah işleyip ant içmek zorunda kaldığında, gelip bu tapınakta, senin sunağının önünde ant içerse,8+n Buraya yönelerek dua eden kulunun ve halkın İsrail’in yalvarışını işit. Göklerden, oturduğun yerden kulak ver; duyunca bağışla.7)n Gözlerin gece gündüz, ‘Orada bulunacağım!’ dediğin bu tapınağın üzerinde olsun. Kulunun buraya yönelerek ettiği duayı işit.q6]n Ya RAB Tanrım, kulunun bugün ettiği duayı, yalvarışı işit; duasına ve yakarışına kulak ver.5n “Tanrı gerçekten yeryüzünde yaşar mı? Sen göklere, göklerin göklerine bile sığmazsın. Benim yaptığım bu tapınak ne ki!p4[n Ey İsrail’in Tanrısı, şimdi kulun babam Davut’a verdiğin sözleri yerine getirmeni istiyorum.39n “Şimdi, ya RAB, İsrail’in Tanrısı, kulun babam Davut’a verdiğin öbür sözü de tutmanı istiyorum. Ona, ‘Senin soyundan İsrail tahtına oturacakların ardı arkası kesilmeyecektir; yeter ki, çocukların önümde senin gibi dikkatle yürüsünler’ demiştin.\23n Ağzınla kulun babam Davut’a verdiğin sözü bugün ellerinle yerine getirdin.F1n “Ya RAB, İsrail’in Tanrısı, yerde ve gökte sana benzer başka tanrı yoktur” dedi, “Bütün yürekleriyle yolunu izleyen kullarınla yaptığın antlaşmaya bağlı kalırsın.x0kn Süleyman RAB’bin sunağının önünde, İsrail topluluğunun karşısında durup ellerini göklere açtı.1/]n Ayrıca, RAB’bin atalarımızı Mısır’dan çıkardığında onlarla yaptığı antlaşmanın içinde korunduğu sandık için tapınakta bir yer hazırladım.”I. n “RAB verdiği sözü yerine getirdi. RAB’bin sözü uyarınca, babam Davut’tan sonra İsrail tahtına ben geçtim ve İsrail’in Tanrısı RAB’bin adına tapınağı ben yaptırdım.[-1n ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’k,Qn Ama RAB, babam Davut’a, ‘Adıma bir tapınak yapmayı yürekten istemen iyi bir şey’ dedi,k+Qn “Babam Davut İsrail’in Tanrısı RAB’bin adına bir tapınak yapmayı yürekten istiyordu.~*wn ‘Halkım İsrail’i Mısır’dan çıkardığım günden bu yana, içinde bulunacağım bir tapınak yaptırmak için İsrail oymaklarına ait kentlerden hiçbirini seçmedim. Ancak halkım İsrail’i yönetmesi için Davut’u seçtim.’t)cn “Babam Davut’a verdiği sözü tutan İsrail’in Tanrısı RAB’be övgüler olsun! RAB demişti ki,j(On Kral ayakta duran bütün İsrail topluluğuna dönerek onları kutsadıktan sonra şöyle dedi:^'7n Senin için görkemli bir tapınak, sonsuza dek yaşayacağın bir konut yaptım.”]&5n O zaman Süleyman şöyle dedi: “Ya RAB, karanlık bulutlarda otururum demiştin.|%sn Bu bulut yüzünden kâhinler görevlerini sürdüremediler. Çünkü RAB’bin görkemi tapınağı doldurmuştu.`$;n Kâhinler Kutsal Yer’den çıkınca, RAB’bin Tapınağı’nı bir bulut doldurdu._#9n Sandığın içinde Musa’nın Horev Dağı’nda koyduğu iki taş levhadan başka bir şey yoktu. Bunlar Mısır’dan çıkışlarında RAB’bin İsrailliler’le yaptığı antlaşmanın taş levhalarıydı.#"An Sırıklar öyle uzundu ki, uçları iç odanın önündeki Kutsal Yer’den görünüyordu. Ancak dışarıdan görünmüyordu. Bunlar hâlâ oradadır. ! n Keruvlar’ın kanatları sandığın konduğu yerin üstüne kadar uzanıyor ve sandığı da, sırıklarını da örtüyordu.' In Kâhinler RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı tapınağın iç odasına, En Kutsal Yer’e taşıyıp Keruvlar’ın kanatlarının altına yerleştirdiler.n Kral Süleyman ve bütün İsrail topluluğu Antlaşma Sandığı’nın önünde sayısız davar ve sığır kurban etti.n Sandığı, Buluşma Çadırı’nı ve çadırdaki bütün kutsal eşyaları kâhinlerle Levililer tapınağa taşıdılar.|sn İsrail’in bütün ileri gelenleri toplanınca, bazı kâhinler Antlaşma Sandığı’nı yerden kaldırdılar.b?n Hepsi yedinci ay olan Etanim ayındaki bayramda Kral Süleyman’ın önünde toplandı.M n Kral Süleyman RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı Davut Kenti olan Siyon’dan getirmek üzere İsrail halkının ileri gelenleriyle bütün oymak ve boy başlarını Yeruşalim’e çağırdı.Fn3 RAB’bin Tapınağı’nın yapımı tamamlanınca Kral Süleyman, babası Davut’un adadığı altın, gümüş ve öbür eşyaları getirip tapınağın hazine odalarına yerleştirdi.8kn2 Saf altın taslar, fitil maşaları, çanaklar, tabaklar, buhurdanlar. Tapınaktaki iç odanın, yani En Kutsal Yer’in ve ana bölümün kapı menteşeleri de altındandı. n1 İç odanın girişine, beşi sağa, beşi sola yerleştirilen saf altın kandillikler, çiçek süslemeleri, kandiller, maşalar,+n0 Süleyman’ın RAB’bin Tapınağı için yaptırdığı altın eşyalar şunlardı: Sunak, ekmeklerin Tanrı’nın huzuruna konduğu masa,iMn/ Eşyalar o kadar çoktu ki, Süleyman hepsini tartmadı. Kullanılan tuncun hesabı tutulmadı.oYn. Kral bunları Şeria Ovası’nda, Sukkot ile Saretan arasındaki killi topraklarda döktürmüştü.)n- Kovalar, kürekler, çanaklar. Hiram’ın Kral Süleyman için RAB’bin Tapınağı’na yaptığı bütün bu eşyalar parlak tunçtandı. H~}||e{4z\yvxx wvvv!u[tt@sZsrrqppZoo#nn$ml~kjiihgg/ffkeedzcbb9ap`__^_^)]\\ [ZZZYXX>WVVZUU8TT%SS3RR\QPPNOO0NNaMMML`KKKJWIYHAG`G FDCZBB+At@@?z>>==B<<;;>::H98r7765%33C2x11j00L//).--,++O**C))(( &%%%3$$X###"""! Q!JnGD~B@`<  0 gYw`J"1n$ Akşam sunusu saatinde, Peygamber İlyas sunağa yaklaşıp şöyle dua etti: “Ey İbrahim’in, İshak’ın ve İsrail’in Tanrısı olan RAB! Bugün bilinsin ki, sen İsrail’in Tanrısı’sın, ben de senin kulunum ve bütün bunları senin buyruklarınla yaptım.@!}n# O zaman sunağın çevresine akan su hendeği doldurdu. n" Sonra, “Bir daha yapın” dedi. Bir daha yaptılar. “Bir kez daha yapın” dedi. Üçüncü kez aynı şeyi yaptılar.=un! Sunağın üzerine odunları dizdi, boğayı parça parça kesip odunların üzerine yerleştirdi. “Dört küp su doldurup yakmalık sunuyla odunların üzerine dökün” dedi.{n İlyas bu taşlarla RAB’bin adına bir sunak yaptırdı. Çevresine de iki sea tohum alacak kadar bir hendek kazdı.7n On iki taş aldı. Bu sayı RAB’bin Yakup’a, “Senin adın İsrail olacak” diye bildirdiği Yakupoğulları oymaklarının sayısı kadardı.!=n O zaman İlyas bütün halka, “Bana yaklaşın” dedi. Herkes onun çevresinde toplandı. İlyas RAB’bin yıkılan sunağını onarmaya başladı.}un Öğlenden akşam sunusu saatine kadar kıvrandılar. Ama hâlâ ne bir ses, ne ilgi, ne de bir karşılık vardı.!n Böylece yüksek sesle bağırdılar. Adetleri uyarınca, kılıç ve mızraklarla kanlarını akıtıncaya dek bedenlerini yaraladılar.^7n Öğleyin İlyas onlarla alay etmeye başladı: “Bağırın, yüksek sesle bağırın! O tanrıymış. Belki dalgındır, ya da heladadır, belki de yolculuk yapıyor! Yahut uyuyordur da uyandırmak gerekir!” n Kendilerine verilen boğayı alıp hazırlayan Baal’ın peygamberleri sabahtan öğlene kadar, “Ey Baal, bize karşılık ver!” diye yalvardılar. Ama ne bir ses vardı, ne de bir karşılık. Yaptıkları sunağın çevresinde zıplayıp oynadılar.En İlyas, Baal’ın peygamberlerine, “Kalabalık olduğunuz için önce siz boğalardan birini seçip hazırlayın ve ilahınızı adıyla çağırın” dedi, “Ama ateş yakmayın.”Cn Sonra siz kendi ilahınızı adıyla çağırın, ben de RAB’bi adıyla çağırayım. Hangisi ateşle karşılık verirse, Tanrı odur.” Bütün halk, “Peki, öyle olsun” dedi. n Bize iki boğa getirin. Birini Baal’ın peygamberleri alıp kessinler, parçalayıp odunların üzerine koysunlar; ama odunları yakmasınlar. Öbür boğayı da ben kesip hazırlayacağım ve odunların üzerine koyacağım; ama odunları yakmayacağım.'n İlyas konuşmasını şöyle sürdürdü: “RAB’bin peygamberi olarak sadece ben kaldım. Ama Baal’ın dört yüz elli peygamberi var.n İlyas halka doğru ilerleyip, “Daha ne zamana kadar böyle iki taraf arasında dalgalanacaksınız?” dedi, “Eğer RAB Tanrı’ysa, O’nu izleyin; yok eğer Baal Tanrı’ysa, onun ardınca gidin.” Halk İlyas’a hiç karşılık vermedi.oYn Ahav bütün İsrail’e haber salarak peygamberlerin Karmel Dağı’nda toplanmalarını sağladı.V'n Şimdi haber sal: Bütün İsrail halkı, İzebel’in sofrasında yiyip içen Baal’ın dört yüz elli peygamberi ve Aşera’nın dört yüz peygamberi Karmel Dağı’na gelip önümde toplansın.”]5n İlyas, “İsrail’i sıkıntıya sokan ben değilim, seninle babanın ailesi İsrail’i sıkıntıya soktunuz” diye karşılık verdi, “RAB’bin buyruklarını terk edip Baallar’ın ardınca gittiniz.eEn İlyas’ı görünce, “Ey İsrail’i sıkıntıya sokan adam, sen misin?” diye sordu.san Ovadya gidip Ahav’ı gördü, ona durumu anlattı. Bunun üzerine Ahav İlyas’ı karşılamaya gitti.* On İlyas şöyle karşılık verdi: “Hizmetinde bulunduğum yaşayan ve Her Şeye Egemen RAB’bin adıyla diyorum, bugün Ahav’ın huzuruna çıkacağım.”d Cn Ama sen şimdi, ‘Git, efendine İlyas burada de’ diyorsun. O zaman beni öldürür!”o Yn Efendim, İzebel RAB’bin peygamberlerini öldürdüğünde yaptıklarımı duymadın mı? RAB’bin peygamberlerinden yüzünü ellişer ellişer iki mağaraya saklayıp onların yiyecek, içecek gereksinimlerini karşıladım.a =n Ben senin yanından ayrıldığımda, RAB’bin Ruhu seni bilmediğim bir yere götürebilir. Durumu Ahav’a bildirince, gelip seni bulamazsa beni öldürür. Ben kulun gençliğimden beri RAB’den korkan biriyim.I  n Oysa sen şimdi, ‘Git, efendine İlyas burada de’ diyorsun.a=n “Tanrın yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, efendimin seni aramak için adam göndermediği ulus ve krallık kalmadı. Ahav ülkelerinde olmadığını söyleyen herkese, seni bulamadıklarına dair ant içirdi.mUn Ovadya, “Ne günah işledim ki, beni öldürsün diye Ahav’a gönderiyorsun?” dedi ve ekledi:a=n İlyas, “Evet, benim. Git efendine, ‘İlyas burada’ de” diye karşılık verdi./n Ovadya giderken yolda İlyas’la karşılaştı. İlyas’ı tanıyınca yüzüstü yere kapanarak, “Efendim İlyas sen misin?” diye sordu. n Ahav’la Ovadya, araştırma yapmak üzere ülkeyi aralarında bölüştükten sonra, her biri yalnız başına bir yöne gitti._9n Ahav, Ovadya’ya, “Haydi gidip ülkedeki bütün su kaynaklarıyla vadilere bakalım” dedi, “Belki atlarla katırların yaşamasını sağlayacak kadar ot buluruz da onları ölüme terk etmemiş oluruz.”Fn İzebel RAB’bin peygamberlerini öldürdüğünde, Ovadya yüz peygamberi yanına alıp ellişer ellişer mağaralara gizlemiş ve yiyecek, içecek gereksinimlerini karşılamıştı.–b?n Ahav sarayının sorumlusu Ovadya’yı çağırdı. –Ovadya RAB’den çok korkardı.^7n İlyas Ahav’ın huzuruna çıkmaya gitti. Samiriye’de kıtlık şiddetlenmişti.) On Uzun bir süre sonra kuraklığın üçüncü yılında RAB İlyas’a, “Git, Ahav’ın huzuruna çık” dedi, “Toprağı yağmursuz bırakmayacağım.” ~n Bunun üzerine kadın, “Şimdi anladım ki, sen Tanrı adamısın ve söylediğin söz gerçekten RAB’bin sözüdür” dedi.h}Kn İlyas çocuğu yukarı odadan indirip annesine verirken, “İşte oğlun yaşıyor!” dedi.Y|-n RAB İlyas’ın yalvarışını duydu. Çocuk dirilip yeniden yaşama döndü.{n İlyas üç kez çocuğun üzerine kapanıp RAB’be şöyle dua etti: “Ya RAB Tanrım, bu çocuğa yeniden can ver.”z3n Sonra RAB’be şöyle yalvardı: “Ya RAB Tanrım, neden yanında kaldığım dul kadının oğlunu öldürerek ona bu kötülüğü yaptın?”y#n İlyas, “Oğlunu bana ver” diyerek çocuğu kadının kucağından aldı, kaldığı yukarı odaya çıkardı ve yatağına yatırdı.;xqn Kadın İlyas’a, “Ey Tanrı adamı, alıp veremediğimiz nedir?” dedi, “Günahlarımı Tanrı’ya anımsatıp oğlumun ölümüne neden olmak için mi buraya geldin?”w}n Bir süre sonra ev sahibi dul kadının oğlu gittikçe ağırlaşan kötü bir hastalığa yakalandı, sonunda öldü.ovYn RAB’bin İlyas aracılığıyla söylediği söz uyarınca, küpten un, çömlekten yağ eksilmedi.bu?n Kadın gidip İlyas’ın söylediklerini yaptı. Hep birlikte günlerce yiyip içtiler.tn İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Toprağa yağmur düşünceye dek küpten un, çömlekten yağ eksilmeyecek.’ ”#sAn İlyas kadına, “Korkma, git yiyeceğini hazırla” dedi, “Yalnız önce bana küçük bir pide yapıp getir. Sonra oğlunla kendin için yaparsın.erEn Kadın, “Senin Tanrın yaşayan RAB’bin adıyla ant içerim, hiç ekmeğim yok” diye karşılık verdi, “Yalnız küpte bir avuç un, çömleğin dibinde de azıcık yağ var. Görüyorsun, bir iki parça odun topluyorum. Götürüp oğlumla kendim için bir şeyler hazırlayacağım. Belki de son yemeğimiz olacak, ölüp gideceğiz.”eqEn Kadın su getirmeye giderken İlyas yine seslendi: “Lütfen bir parça da ekmek getir.”5pen Sarefat’a giden İlyas kentin kapısına varınca, orada dul bir kadının odun topladığını gördü. Kadına: “Bana içmek için biraz su verebilir misin?” dedi."o?n “Şimdi kalk git, Sayda yakınlarındaki Sarefat Kenti’ne yerleş” dedi, “Orada sana yiyecek sağlaması için dul bir kadına buyruk verdim.”!n?n O zaman RAB, İlyas’a,Pmn Ancak ülkede yağmur yağmadığı için bir süre sonra dere kurudu.]l5n Dereden su içiyor, kargaların sabah akşam getirdiği et ve ekmekle besleniyordu.xkkn RAB’bin söylediklerini yapan İlyas, gidip Şeria Irmağı’nın doğusundaki Kerit Vadisi’ne yerleşti.]j5n Dereden su içeceksin ve buyruk verdiğim kargaların getirdiklerini yiyeceksin.”hiKn “Buradan ayrıl, doğuya git. Şeria Irmağı’nın doğusundaki Kerit Vadisi’nde gizlen.2han O zaman RAB, İlyas’a şöyle seslendi:tg en Gilat’ın Tişbe Kenti’nden olan İlyas, Ahav’a şöyle dedi: “Hizmet ettiğim İsrail’in Tanrısı yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, ben söylemedikçe önümüzdeki yıllarda ne yağmur yağacak, ne de çiy düşecek.”:fon" Ahav’ın krallığı döneminde, Beytelli Hiel Eriha Kenti’ni yeniden inşa etti. RAB’bin Nun oğlu Yeşu aracılığıyla söylediği söz uyarınca, Hiel ilk oğlu Aviram’ı kaybetme pahasına kentin temelini attı; en küçük oğlu Seguv’u kaybetme pahasına da kentin kapılarını taktı.e5n! Ayrıca bir Aşera putu yaptırdı. Ahav İsrail’in Tanrısı RAB’bi kendisinden önceki bütün İsrail krallarından daha çok öfkelendirdi.Vd'n Baal için Samiriye’de yaptırdığı tapınağın içine bir sunak kurdu.2c_n Nevat oğlu Yarovam’ın günahlarını izlemek yetmezmiş gibi, bir de Sayda Kralı Etbaal’ın kızı İzebel’le evlendi. Gidip Baal’a hizmet ederek ona taptı.bn RAB’bin gözünde kötü olanı yapan Omri oğlu Ahav, kendisinden önceki bütün krallardan daha çok kötülük yaptı. a;n Yahuda Kralı Asa’nın krallığının otuz sekizinci yılında Omri oğlu Ahav İsrail Kralı oldu ve Samiriye’de yirmi iki yıl krallık yaptı.e`En Omri ölüp atalarına kavuşunca, Samiriye’de gömüldü ve yerine oğlu Ahav kral oldu. _ n Omri’nin krallığı dönemindeki öteki olaylar, yaptıkları ve başarıları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.?^yn Nevat oğlu Yarovam’ın bütün yollarını izledi ve onun İsrail’i sürüklediği günahlara katılıp değersiz putlara taparak İsrail’in Tanrısı RAB’bi öfkelendirdi.{]qn RAB’bin gözünde kötü olanı yapan Omri, kendisinden önceki bütün krallardan daha çok kötülük yaptı.I\ n Omri, Şemer adlı birinden Samiriye Tepesi’ni iki talant gümüşe satın alıp üstüne bir kent yaptırdı. Tepenin eski sahibi Şemer’in adından dolayı kente Samiriye adını verdi..[Wn Yahuda Kralı Asa’nın krallığının otuz birinci yılında Omri İsrail Kralı oldu ve altı yılı Tirsa’da olmak üzere toplam on iki yıl krallık yaptı. Z n Sonunda Omri’yi destekleyenler Ginat oğlu Tivni’yi destekleyenlerden daha güçlü çıktı. Tivni öldü, Omri kral oldu.Y)n İsrail halkı ikiye bölündü. Halkın yarısı Ginat’ın oğlu Tivni’yi kral yapmak isterken, öbür yarısı Omri’yi destekliyordu.Xn Zimri’nin krallığı dönemindeki öteki olaylar ve krala kurduğu düzen İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.(WKn Çünkü o RAB’bin gözünde kötü olanı yapmış, Yarovam’ın yolunu izlemiş, onun işlediği ve İsrail’i sürüklediği günahlara katılmıştı.oVYn Zimri kentin alındığını görünce, sarayın kalesine girip sarayı ateşe verdi ve orada öldü.cUAn Omri ve yanındaki bütün İsrailliler Gibbeton’dan çıkıp Tirsa’yı kuşattılar.$TCn Ordugahta bulunan İsrailliler, Zimri’nin düzen kurup kralı öldürdüğünü duyunca, ordu komutanı Omri’yi o gün orada İsrail Kralı yaptılar.GS n Yahuda Kralı Asa’nın krallığının yirmi yedinci yılında Zimri Tirsa’da yedi gün krallık yaptı. İsrail ordusu Filistliler’in Gibbeton Kenti yakınlarında ordugah kurmuştu.Rn Ela’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.XQ+n Baaşa’yla oğlu Ela, değersiz putlara taptıkları için İsrail’in Tanrısı RAB’bi öfkelendirmişlerdi. Onların işlediği ve İsrail’i sürükledikleri günahlardan dolayı RAB’bin Peygamber Yehu aracılığıyla Baaşa’ya karşı söylediği söz uyarınca, Zimri Baaşa’nın bütün ailesini ortadan kaldırdı.XP+n Baaşa’yla oğlu Ela, değersiz putlara taptıkları için İsrail’in Tanrısı RAB’bi öfkelendirmişlerdi. Onların işlediği ve İsrail’i sürükledikleri günahlardan dolayı RAB’bin Peygamber Yehu aracılığıyla Baaşa’ya karşı söylediği söz uyarınca, Zimri Baaşa’nın bütün ailesini ortadan kaldırdı.O'n Zimri İsrail Kralı olup tahta geçince, Baaşa’nın bütün ailesini yok etti. Dost ve akrabalarından hiçbir erkeği sağ bırakmadı.Nn Zimri içeri girip Ela’yı öldürdü ve onun yerine kral oldu. Yahuda Kralı Asa’nın krallığının yirmi yedinci yılıydı.AM}n Savaş arabalarının yarısına komuta eden Zimri adındaki bir görevlisi ona düzen kurdu. Ela o sırada Tirsa’da sarayının sorumlusu Arsa’nın evinde içip sarhoş olmuştu.L-n Yahuda Kralı Asa’nın krallığının yirmi altıncı yılında Baaşa oğlu Ela Tirsa’da İsrail Kralı oldu ve iki yıl krallık yaptı.5Ken Baaşa’nın RAB’bin gözünde yaptığı her kötülükten ötürü RAB, Hanani oğlu Peygamber Yehu aracılığıyla ona ve ailesine karşı yargısını bildirdi. Baaşa yaptığı kötülüklerle RAB’bi öfkelendirmiş, Yarovam’ın ailesine benzemiş ve bu aileyi ortadan kaldırmıştı.cJAn Baaşa ölüp atalarına kavuşunca, Tirsa’da gömüldü ve yerine oğlu Ela kral oldu. In Baaşa’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar, yaptıkları ve başarıları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.nHWn Baaşa’nın ailesinden kentte ölenleri köpekler, kırda ölenleri yırtıcı kuşlar yiyecek.”hGKn Onun için Nevat oğlu Yarovam’a yaptığım gibi, senin ve ailenin kökünü kurutacağım.CFn “Sen önemsiz biriyken, ben seni halkım İsrail’e önder yaptım. Ama sen Yarovam’ın yolunu izleyip halkım İsrail’i günaha sürükledin. Günahlarınız beni öfkelendirdi.^E 9n RAB Hanani oğlu Yehu aracılığıyla İsrail Kralı Baaşa’ya şunları bildirdi:Dn" Baaşa, RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı. Yarovam’ın yolunu izledi ve onun İsrail’i sürüklediği günahlara katıldı.+CQn! Yahuda Kralı Asa’nın krallığının üçüncü yılında Ahiya oğlu Baaşa Tirsa’da bütün İsrail’in Kralı oldu ve yirmi dört yıl krallık yaptı.kBQn Yahuda Kralı Asa ile İsrail Kralı Baaşa arasındaki savaş yaşamları boyunca sürüp gitti.An Nadav’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.@+n Bütün bunlar İsrail’in Tanrısı RAB’bi öfkelendiren Yarovam’ın işlediği ve İsrail’i sürüklediği günahlar yüzünden oldu.\?3n Baaşa kral olur olmaz, Yarovam’ın bütün ailesini ortadan kaldırdı. RAB’bin, kulu Şilolu Ahiya aracılığıyla söylediği söz uyarınca, Yarovam’ın bütün ailesi yok edildi; sağ kalan olmadı.{>qn Yahuda Kralı Asa’nın krallığının üçüncü yılında Nadav’ı öldüren Baaşa, onun yerine kral oldu.3=an Nadav ve İsrail ordusu Filistliler’in Gibbeton Kenti’ni kuşatırken, İssakar oymağından Ahiya oğlu Baaşa, Nadav’a düzen kurup onu Gibbeton’da öldürdü.<n O da RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı. Babasının yolunu izledi ve babasının İsrail’i sürüklediği günahlara katıldı.;%n Yahuda Kralı Asa’nın krallığının ikinci yılında Yarovam oğlu Nadav İsrail Kralı oldu ve İsrail’de iki yıl krallık yaptı.R:n Asa’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar, başarıları, bütün yaptıkları ve kurduğu kentler Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır. Yaşlılığında ayaklarından hastalanan Asa, ölüp atalarına kavuşunca, atası Davut’un Kenti’nde atalarının yanına gömüldü; yerine oğlu Yehoşafat kral oldu.R9n Asa’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar, başarıları, bütün yaptıkları ve kurduğu kentler Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır. Yaşlılığında ayaklarından hastalanan Asa, ölüp atalarına kavuşunca, atası Davut’un Kenti’nde atalarının yanına gömüldü; yerine oğlu Yehoşafat kral oldu.8{n Kral Asa istisnasız bütün Yahudalılar’ı kapsayan bir çağrı yaptı. Baaşa’nın Rama’nın yapımında kullandığı taşlarla keresteleri alıp götürdüler. Kral Asa bunlarla Benyamin bölgesindeki Geva ve Mispa kentlerini onardı.S7!n Baaşa bunu duyunca Rama’nın yapımını durdurup Tirsa’ya çekildi.]65n Kral Asa’nın önerisini kabul eden Ben-Hadat, komutanlarını İsrail kentlerinin üzerine gönderdi. İyon’u, Dan’ı, Avel-Beytmaaka’yı ve bütün Naftali bölgesiyle birlikte Kinrot’u ele geçirdi.5#n “Babamla baban arasında olduğu gibi seninle benim aramızda da bir antlaşma olsun. Sana armağan olarak gönderdiğim bu altınlara, gümüşlere karşılık, sen de İsrail Kralı Baaşa ile yaptığın antlaşmayı boz, topraklarımdan askerlerini çeksin.”z4on Bunun üzerine Asa, Şam’da oturan Hezyon oğlu Tavrimmon oğlu Aram Kralı Ben-Hadat’a, RAB’bin Tapınağı’nın ve sarayın hazinelerindeki bütün altın ve gümüşü görevlileri aracılığıyla şu haberle birlikte gönderdi:D3n İsrail Kralı Baaşa Yahuda’ya saldırmaya hazırlanıyordu. Yahuda Kralı Asa’nın topraklarına giriş çıkışı engellemek amacıyla, Rama Kenti’ni güçlendirmeye başladı._29n Asa’yla İsrail Kralı Baaşa arasındaki savaş yaşamları boyunca sürüp gitti.u1en Babasının ve kendisinin adadığı altını, gümüşü ve eşyaları RAB’bin Tapınağı’na getirdi.d0Cn Ancak puta tapılan yerleri kaldırmadı. Ama yaşamı boyunca yüreğini RAB’be adadı.6/gn Kral Asa annesi Maaka’nın kraliçeliğini elinden aldı. Çünkü o Aşera için iğrenç bir put yaptırmıştı. Asa bu iğrenç putu kesip Kidron Vadisi’nde yaktı. .n putperest törenlerinde fuhuş yapan kadın ve erkekleri ülkeden kovdu. Atalarının yapmış olduğu bütün putları yok etti.H- n Atası Davut gibi RAB’bin gözünde doğru olanı yapan Asa,j,On Yeruşalim’de kırk bir yıl krallık yaptı. Büyükannesi Avşalom’un kızı Maaka’ydı.a+=n İsrail Kralı Yarovam’ın krallığının yirminci yılında Asa Yahuda Kralı oldu.h*Kn Aviyam ölüp atalarına kavuşunca, Davut Kenti’nde gömüldü, yerine oğlu Asa kral oldu.9)mn Aviyam’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır. Aviyam’la Yarovam arasındaki savaş sürüp gitti.^(7n Rehavam’la Yarovam arasındaki savaş Aviyam’ın yaşamı boyunca sürüp gitti.)'Mn Çünkü RAB’bin gözünde doğru olanı yapan Davut, Hititli Uriya olayı dışında, yaşamı boyunca RAB’bin buyruklarının hiçbirinden sapmamıştı./&Yn Buna karşın Tanrısı RAB, Davut’un hatırına Yeruşalim’i güçlendirmek için kendisinden sonra oğlunu kral atayarak ona Yeruşalim’de bir ışık verdi.*%On Babasının kendisinden önce işlemiş olduğu bütün günahlara Aviyam da katıldı. Bütün yüreğini Tanrısı RAB’be adayan atası Davut gibi değildi.^$7n Yeruşalim’de üç yıl krallık yaptı. Annesi Avşalom’un kızı Maaka’ydı.s# cn Nevat oğlu İsrail Kralı Yarovam’ın krallığının on sekizinci yılında Aviyam Yahuda Kralı oldu.,"Sn Rehavam ölüp atalarına kavuşunca, Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Annesi Ammonlu Naama’ydı. Rehavam’ın yerine oğlu Aviyam kral oldu.?!{n Rehavam’la Yarovam arasında sürekli savaş vardı. n Rehavam’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır. n Kral RAB’bin Tapınağı’na her gittiğinde, muhafızlar bu kalkanları taşır, sonra muhafız odasına götürürlerdi.{n Kral Rehavam bunların yerine tunç kalkanlar yaptırarak sarayın kapı muhafızlarının komutanlarına emanet etti./n Süleyman’ın yaptırmış olduğu altın kalkanlar dahil RAB’bin Tapınağı’nın ve sarayın bütün hazinelerini boşaltıp götürdü.lSn Rehavam’ın krallığının beşinci yılında Mısır Kralı Şişak Yeruşalim’e saldırdı.Nn Ülkedeki putperest törenlerinde fuhuş yapan kadın ve erkekler bile vardı. Yahudalılar RAB’bin İsrail halkının önünden kovduğu ulusların yaptığı bütün iğrençlikleri yaptılar.9n Ayrıca kendilerine her yüksek tepenin üstüne ve bol yapraklı her ağacın altına tapınma yerleri, dikili taşlar ve Aşera putları yaptılar.n Yahudalılar RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak, işledikleri günahlarla Tanrı’yı atalarından daha çok öfkelendirdiler.#n Süleyman oğlu Rehavam Yahuda Kralı olduğunda kırk bir yaşındaydı. RAB’bin adını yerleştirmek için bütün İsrail oymaklarının yaşadığı kentler arasından seçtiği Yeruşalim Kenti’nde on yedi yıl krallık yaptı. Annesi Ammonlu Naama’ydı.mUn Yarovam yirmi iki yıl krallık yaptı. Ölüp atalarına kavuşunca, yerine oğlu Nadav kral oldu.!=n Yarovam’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, nasıl savaştığı, ülkesini nasıl yönettiği İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.+n Bütün İsrail halkı, RAB’bin kulu Peygamber Ahiya aracılığıyla söylediği söz uyarınca, çocuğu gömüp onun için ağıt yaktı.nWn Yarovam’ın karısı oradan ayrılıp Tirsa’ya döndü. Evinin eşiğine varınca çocuk öldü.{qn Yarovam’ın işlediği ve İsrail halkını sürüklediği günahlar yüzünden RAB İsrail’i terk edecek.”%n RAB İsrail halkını cezalandıracak. İsrail halkı suda sallanan bir kamışa dönecek. RAB onları atalarına vermiş olduğu bu iyi topraklardan söküp Fırat Irmağı’nın ötelerine dağıtacak. Çünkü Aşera putlarını dikerek RAB’bi öfkelendirdiler.n “RAB İsrail’e bir kral atayacak. Bu kral aynı gün Yarovam’ın ailesine son verecek. Ne zaman mı? Hemen şimdi.Z/n Bütün İsrail halkı ağıt yakıp onu gömecek. Yarovam’ın ailesinden yalnız o gömülecek. Çünkü Yarovam ailesi içinde İsrail’in Tanrısı RAB’bi hoşnut eden nitelikler yalnız onda bulundu.T#n “Sana gelince, kalk, evine dön. Kente ayak basar basmaz çocuk ölecek.n Yarovam’ın ailesinden kentte ölenleri köpekler, kırda ölenleri yırtıcı kuşlar yiyecek.’ RAB böyle konuştu.a =n “ ‘Bundan dolayı Yarovam’ın ailesini sıkıntılara sokup İsrail’de onun soyundan gelen genç yaşlı bütün erkekleri öldüreceğim. Yarovam’ın ailesini gübre yakarcasına kökünden kurutacağım." ?n Senden önce yaşayanların hepsinden çok kötülük yaptın. Beni reddettin; kendine başka ilahlar buldun, dökme putlar yaparak beni öfkelendirdin.E n Krallığı Davut’un soyundan alıp sana verdim. Ama sen buyruklarıma uyan, gözümde yalnız doğru olanı yapan ve bütün yüreğiyle yollarımı izleyen kulum Davut’a benzemedin. /n Git Yarovam’a de ki, ‘İsrail’in Tanrısı RAB, Ben seni halkın arasından seçip kendi halkıma, İsrailliler’e önder yaptım, diyor,3 an Ahiya, kapıdan içeri giren kadının ayak seslerini duyunca, “Gel, Yarovam’ın karısı!” dedi, “Neden başka kılığa giriyorsun? Sana kötü haberlerim var.hKn RAB, Ahiya’ya şöyle dedi: “Şimdi Yarovam’ın karısı gelecek. Hastalanan oğlunun durumunu senden soracak. Onu söylediğin gibi yanıtlayacaksın. O geldiğinde kendini sana başka biriymiş gibi gösterecek.”'n Yarovam’ın karısı denileni yaptı; kalkıp Şilo’ya, Ahiya’nın evine gitti. Ahiya’nın gözleri yaşlılıktan görmez olmuştu.q]n Ona on ekmek, birkaç çörek, bir tulum bal götür. Çocuğa ne olacağını o sana bildirecektir.”_9n Yarovam, karısına, “Kalk, Yarovam’ın karısı olduğunu anlamamaları için kılığını değiştirip Şilo’ya git” dedi, “Bu halkın kralı olacağımı bana bildiren Peygamber Ahiya orada oturuyor.K n O sıralarda İsrail Kralı Yarovam’ın oğlu Aviya hastalandı.san " Yarovam’ın soyu günah işledi. Bu günahlar onların yeryüzünden silinip yok edilmesine neden oldu.?yn ! Bu olaya karşın Yarovam gittiği kötü yoldan ayrılmadı. Yine her türlü insanı tapınma yerlerine kâhin olarak atadı ve buralara kâhin olmak isteyen herkese görev verdi.Ln Çünkü onun Beytel’deki sunağa ve Samiriye kentlerindeki tapınma yerlerinde bulunan bütün tapınaklara karşı RAB’bin buyruğuyla yaptığı uyarılar kesinlikle yerine gelecektir.”Fn  Tanrı adamını gömdükten sonra, yaşlı peygamber çocuklarına şöyle dedi: “Ben ölünce beni bu Tanrı adamının yanına gömün, kemiklerimi de onun kemiklerinin yanına koyun.a=n  Cesedi kendi mezarına gömdü. “Ah kardeşim!” diyerek ardından ağıt yaktılar. ~n  Yaşlı peygamber Tanrı adamının cesedini eşeğin sırtına attı ve ona ağıt yakıp gömmek için kendi kentine götürdü.{}qn  Peygamber, çocuklarına, “Eşeği hazırlayın!” dedi. Çocukların hazırladığı eşeğe binip gitti. Eşekle aslanı yerde yatan Tanrı adamının cesedi başında buldu. Ancak aslan cesedi yemediği gibi eşeğe de dokunmamıştı.{|qn  Peygamber, çocuklarına, “Eşeği hazırlayın!” dedi. Çocukların hazırladığı eşeğe binip gitti. Eşekle aslanı yerde yatan Tanrı adamının cesedi başında buldu. Ancak aslan cesedi yemediği gibi eşeğe de dokunmamıştı.{n  Tanrı adamını yolundan döndüren yaşlı peygamber olanları duyunca, şöyle dedi: “RAB’bin sözünü dinlemeyen Tanrı adamı budur. Bu yüzden RAB, sözü uyarınca, onun üzerine bir aslan gönderdi. Aslan onu parçalayıp öldürdü.”z1n  Yoldan geçenler yerde yatan cesetle yanında duran aslanı gördüler. Gidip yaşlı peygamberin yaşadığı kentte gördüklerini anlattılar.y-n  Tanrı adamı giderken yolda bir aslanla karşılaştı. Aslan onu oracıkta öldürdü. Eşekle aslan yere serilen cesedin yanında duruyordu._x9n  Tanrı adamı yiyip içtikten sonra yaşlı peygamber onun için eşeği hazırladı.wn  yolundan döndün; sana yiyip içme dediği yerde yiyip içtin, cesedin atalarının mezarlığına gömülmeyecek.’ ”+vQn  O da Yahuda’dan gelen Tanrı adamına şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Madem RAB’bin sözünü dinlemedin, Tanrın RAB’bin sana verdiği buyruğa uymayıp^u7n  Sofrada otururlarken, RAB, Tanrı adamını yolundan döndüren peygambere seslendi.`t;n  Böylece Tanrı adamı onunla birlikte geri döndü ve evinde yiyip içmeye başladı.xskn  Bunun üzerine yaşlı peygamber, “Ben de senin gibi peygamberim” dedi, “RAB’bin buyruğu üzerine bir melek bana, ‘Onu evine götür ve yiyip içmesini sağla’ dedi.” Ne var ki yalan söyleyerek Tanrı adamını kandırdı.rr_n  Çünkü RAB bana, ‘Orada hiçbir şey yiyip içme ve gittiğin yoldan dönme’ diye buyruk verdi.”uqen  Tanrı adamı şöyle karşılık verdi: “Yolumdan dönüp seninle gelemem. Burada ne yer, ne de içerim.Ppn  Yaşlı peygamber, “Gel benimle eve gidelim, bir şeyler ye” dedi.bo?n  Tanrı adamının ardına düştü. Onun bir yabanıl fıstık ağacının altında oturduğunu görünce, “Yahuda’dan gelen Tanrı adamı sen misin?” diye sordu. Adam, “Evet, benim” diye karşılık verdi.pn[n Bunun üzerine yaşlı baba, “Eşeğimi hazırlayın” dedi. Çocuklar eşeğe palan vurunca, binip$mCn Yaşlı baba, “Tanrı adamı hangi yoldan gitti?” diye sordu. Çocuklar Yahuda’dan gelen Tanrı adamının hangi yoldan gittiğini ona gösterdiler.Bln O sıralarda Beytel’de yaşayan yaşlı bir peygamber vardı. Çocukları gelip o gün Tanrı adamının Beytel’de yaptıklarını ve krala söylediklerini babalarına anlattılar.dkCn Böylece Tanrı adamı, Beytel’e gelmiş olduğu yoldan değil, başka bir yoldan gitti.rj_n Çünkü RAB bana, ‘Orada hiçbir şey yiyip içme ve gittiğin yoldan dönme’ diye buyruk verdi.”in  Tanrı adamı, “Varlığının yarısını bile versen, seninle gelmem” diye karşılık verdi, “Burada ne yer, ne de içerim.xhkn  Kral, Tanrı adamına, “Benimle eve kadar gel de bir şeyler ye” dedi, “Sana bir armağan vereceğim.”Xg+n  O zaman Kral Yarovam, Tanrı adamına, “Lütfen benim için dua et, Tanrın RAB’be yalvar ki, elim eski halini alsın” dedi. Tanrı adamı RAB’be yalvarınca kralın eli iyileşip eski halini aldı. fn  Tanrı adamının RAB’bin buyruğuyla gösterdiği belirti uyarınca, sunak parçalandı, üstündeki küller çevreye savruldu.be?n  Kral Yarovam, Tanrı adamının Beytel’de sunağa karşı söylediklerini duyunca, elini ona doğru uzatarak, “Yakalayın onu!” diye buyruk verdi. Ancak Tanrı adamına uzattığı eli felç oldu ve düzelmedi.Td#n  Aynı gün Tanrı adamı bir belirti göstererek konuşmasını şöyle sürdürdü: “RAB’bin bana açıkladığı belirti şudur: Bu sunak parçalanacak, üstündeki küller çevreye savrulacak.”-cUn  RAB’bin buyruğu uyarınca sunağa karşı şöyle seslendi: “Sunak, ey sunak! RAB diyor ki, ‘Davut’un soyundan Yoşiya adında bir erkek çocuk doğacak. Buhur yakan, tapınma yerlerinde görevli kâhinleri senin üstünde kurban edecek. Üstünde insan kemikleri yakılacak.’ ” b n Yarovam buhur yakmak için sunağın yanında dururken, bir Tanrı adamı RAB’bin buyruğu üzerine Yahuda’dan Beytel’e geldi.>awn ! Kendi kendine uydurduğu sekizinci ayın on beşinci günü, Beytel’de yaptırdığı sunağa gitti, kurban sunup buhur yaktı. Ve o günü İsrail halkı için bayram ilan etti.`yn Yarovam sekizinci ayın on beşinci günü Yahuda’daki bayrama benzer bir bayram başlattı. Dan’daki sunakta ve Beytel’de yaptırdığı altın buzağılara kurbanlar sundu; orada kurmuş olduğu tapınma yerlerine kâhinler yerleştirdi. _ n  Yarovam ayrıca tapınma yerlerinde tapınaklar yaptırdı. Levililer’in dışında her türlü insanlardan kâhinler atadı.^^7n  Bu günahtı. Böylece halk buzağıya tapmak için Dan’a kadar gitmeye başladı.T]#n  Altın buzağılardan birini Beytel, ötekini Dan Kenti’ne yerleştirdi. w~~j}}-|{zzTyyexx3wlvvOuuOtsrrqppEo'n mm#l0kVj{iiQhh1gnfeeUdrc>ba`_^^[]]Z\\*[ZZYXXHWFV*UbTSRQP6ONN>MLKK~JJ=HGZFFEDCCDBBBAAs@x@?'>>> =HD yx Şöyle karşılık verdiler: “Yolda bir adamla karşılaştık. Bize dedi ki, ‘Gidin, sizi gönderen krala RAB şöyle diyor deyin: İsrail’de Tanrı yok mu ki Ekron ilahı Baalzevuv’a danışmak için haberciler gönderdin? Bu yüzden yattığın yataktan kalkamayacak, kesinlikle öleceksin!’ ”_C ;x Haberciler kralın yanına döndüler. Kral, “Neden geri döndünüz?” diye sordu.B x Kralınıza deyin ki, ‘RAB, Yattığın yataktan kalkamayacak, kesinlikle öleceksin! diyor.’ ” Böylece İlyas oradan ayrıldı.cA Cx Ama RAB’bin meleği, Tişbeli İlyas’a şöyle dedi: “Kalk, Samiriye Kralı’nın habercilerini karşıla ve onlara de ki, ‘İsrail’de Tanrı yok mu ki Ekron ilahı Baalzevuv’a danışmaya gidiyorsunuz?’x@ mx İsrail Kralı Ahazya Samiriye’de yaşadığı sarayın üst katındaki kafesli pencereden düşüp yaralandı. Habercilerine, “Gidin, Ekron ilahı Baalzevuv’a danışın, yaralarımın iyileşip iyileşmeyeceğini öğrenin” dedi._? =x İsrail Kralı Ahav’ın ölümünden sonra Moavlılar İsrail’e karşı ayaklandı.y>mn5 Baal’a hizmet edip taptı. Babasının her yaptığına uyarak İsrail’in Tanrısı RAB’bi öfkelendirdi.=1n4 RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı. Babasının, annesinin ve İsrail’i günaha sürükleyen Nevat oğlu Yarovam’ın yolunda yürüdü.<5n3 Yahuda Kralı Yehoşafat’ın krallığının on yedinci yılında Ahav oğlu Ahazya Samiriye’de İsrail Kralı oldu. İki yıl krallık yaptı.;n2 Yehoşafat ölüp atalarına kavuştu ve atası Davut’un Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Yehoram kral oldu.:+n1 O zaman Ahav oğlu Ahazya, Yehoşafat’a, “Benim adamlarım gemilerde seninkilerle birlikte gitsinler” dedi. Ama Yehoşafat kabul etmedi.9+n0 Yehoşafat altın almak için Ofir’e gitmek üzere ticaret gemileri yaptırdı. Ancak gemiler oraya gidemeden Esyon-Gever’de parçalandı.;8sn/ Edom’da kral yoktu, yerine bir vekil bakıyordu.7)n. Yehoşafat babası Asa’nın döneminden kalan, putperest törenlerinde fuhuş yapan kadın ve erkeklerin hepsini ülkeden süpürüp attı. 6n- Yehoşafat’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, başarıları ve savaşları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.65in, Yehoşafat İsrail Kralı ile barış yaptı.o4Yn+ Babası Asa’nın bütün yollarını izleyen ve bunlardan sapmayan Yehoşafat RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı. Ancak alışılagelen tapınma yerleri kaldırılmadı. Halk hâlâ oralarda kurban kesip buhur yakıyordu.3n* Yehoşafat otuz beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de yirmi beş yıl krallık yaptı. Annesi Şilhi’nin kızı Azuva’ydı.r2_n) İsrail Kralı Ahav’ın krallığının dördüncü yılında Asa oğlu Yehoşafat Yahuda Kralı oldu.J1n( Ahav ölüp atalarına kavuşunca yerine oğlu Ahazya kral oldu.=0un' Ahav’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları, yaptırdığı fildişi süslemeli saray ve bütün kentler İsrail krallarının tarihinde yazılıdır./!n& Arabası fahişelerin yıkandığı Samiriye Havuzu’nun kenarında temizlenirken RAB’bin sözü uyarınca köpekler kanını yaladı.G. n% Kral ölmüştü. Onu Samiriye’ye getirip orada gömdüler.i-Mn$ Güneş batarken ordugahta, “Herkes kendi kentine, ülkesine dönsün!” diye bağırdılar.;,qn# Savaş o gün şiddetlendi. İsrail Kralı, arabasında Aramlılar’a karşı akşama kadar dayandı ve akşamleyin öldü. Yarasından akan kanlar arabasının içinde kaldı.X++n" O sırada bir asker rasgele attığı bir okla İsrail Kralı’nı zırhının parçalarının birleştiği yerden vurdu. Kral arabacısına, “Dönüp beni savaş alanından çıkar, yaralandım” dedi.X*+n! Komutanlar onun İsrail Kralı olmadığını anlayınca peşini bıraktılar.)7n Savaş arabalarının komutanları Yehoşafat’ı görünce, İsrail Kralı sanıp saldırmak için ona döndüler. Yehoşafat yakarmaya başladı.'(In Aram Kralı, savaş arabalarının otuz iki komutanına, “İsrail Kralı dışında, büyük küçük hiç kimseye saldırmayın!” diye buyruk vermişti.G' n İsrail Kralı, Yehoşafat’a, “Ben kılık değiştirip savaşa öyle gireceğim, ama sen kral giysilerini giy” dedi. Böylece İsrail Kralı kılığını değiştirip savaşa girdi.n&Wn İsrail Kralı Ahav’la Yahuda Kralı Yehoşafat Ramot-Gilat’a saldırmak için yola çıktılar. %;n Mikaya, “Eğer sen güvenlik içinde dönersen, RAB benim aracılığımla konuşmamış demektir” dedi ve, “Herkes bunu duysun!” diye ekledi.$%n “Ben güvenlik içinde dönünceye dek bu adamı cezaevinde tutmalarını, ona su ve ekmekten başka bir şey vermemelerini söyleyin!”#n Bunun üzerine İsrail Kralı, “Mikaya’yı kentin yöneticisi Amon’a ve kralın oğlu Yoaş’a götürün” dedi,b"?n Mikaya, “Gizlenmek için bir iç odaya girdiğin gün göreceksin” diye yanıtladı.!-n Kenaana oğlu Sidkiya yaklaşıp Mikaya’nın yüzüne bir tokat attı. “RAB’bin Ruhu nasıl benden çıkıp da seninle konuştu?” dedi. n “İşte RAB bütün bu peygamberlerin ağzına aldatıcı bir ruh koydu. Çünkü sana kötülük etmeye karar verdi.”Rn “Ruh, ‘Aldatıcı ruh olarak gidip Ahav’ın bütün peygamberlerine yalan söyleteceğim’ diye karşılık verdi. “RAB, ‘Onu kandırmayı başaracaksın!’ dedi, ‘Git, dediğini yap.’}un bir ruh çıkıp RAB’bin önünde durdu ve, ‘Ben onu kandıracağım’ dedi. “RAB, ‘Nasıl?’ diye sordu.n RAB sordu: ‘Ramot-Gilat’a saldırıp ölsün diye Ahav’ı kim kandıracak?’ “Kimi şöyle, kimi böyle derken,4cn Mikaya konuşmasını sürdürdü: “Öyleyse RAB’bin sözünü dinle! Gördüm ki, RAB tahtında oturuyor, bütün göksel varlıklar da sağında, solunda duruyordu. n İsrail Kralı Yehoşafat’a, “Benimle ilgili iyi peygamberlik etmez, hep kötü şeyler söyler dememiş miydim?” dedi.Jn Mikaya şöyle karşılık verdi: “İsrailliler’i dağlara dağılmış çobansız koyunlar gibi gördüm. RAB, ‘Bunların sahibi yok. Herkes güvenlik içinde evine dönsün’ dedi.”5n Bunun üzerine kral, “RAB’bin adına bana gerçeğin dışında bir şey söylemeyeceğine ilişkin sana kaç kez ant içireyim?” diye sordu.cAn Mikaya gelince kral, “Mikaya, Ramot-Gilat’a karşı savaşa gidelim mi, yoksa vaz mı geçelim?” diye sordu. Mikaya, “Saldır, kazanacaksın! Çünkü RAB onları senin eline teslim edecek” diye yanıtladı.uen Mikaya, “Yaşayan RAB’bin hakkı için, RAB bana ne derse onu söyleyeceğim” diye karşılık verdi.a=n Mikaya’yı çağırmaya giden görevli ona, “Bak! Peygamberler bir ağızdan kral için olumlu şeyler söylüyorlar” dedi, “Rica ederim, senin sözün de onlarınkine uygun olsun; olumlu bir şey söyle.”9n Öteki peygamberlerin hepsi de aynı şeyi söylediler: “Ramot-Gilat’a saldır, kazanacaksın! Çünkü RAB onları senin eline teslim edecek.”7in Kenaana oğlu Sidkiya, yaptığı demir boynuzları göstererek şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Aramlılar’ı yok edinceye dek onları bu boynuzlarla vuracaksın.’ ”cAn İsrail Kralı Ahav ile Yahuda Kralı Yehoşafat kral giysileriyle Samiriye Kapısı’nın girişinde, harman yerine konan tahtlarında oturuyorlardı. Bütün peygamberler de onların önünde peygamberlik ediyordu.lSn İsrail Kralı bir görevli çağırıp, “Hemen Yimla oğlu Mikaya’yı getir!” diye buyurdu.?yn İsrail Kralı, “Yimla oğlu Mikaya adında biri daha var” diye yanıtladı, “Onun aracılığıyla RAB’be danışabiliriz. Ama ben ondan nefret ederim. Çünkü benimle ilgili hiç iyi peygamberlik etmez, yalnız kötü şeyler söyler.” Yehoşafat, “Böyle konuşmaman gerekir, ey kral!” dedi.kQn Ama Yehoşafat, “Burada danışabileceğimiz RAB’bin başka peygamberi yok mu?” diye sordu.p[n İsrail Kralı dört yüz kadar peygamberi toplayıp, “Ramot-Gilat’a karşı savaşayım mı, yoksa vaz mı geçeyim?” diye sordu. Peygamberler, “Savaş, çünkü Rab kenti senin eline teslim edecek” diye yanıtladılar.;sn “Ama önce RAB’be danışalım” diye ekledi.I  n Sonra Yehoşafat’a, “Ramot-Gilat’a karşı benimle birlikte savaşır mısın?” diye sordu. Yehoşafat, “Beni kendin, halkımı halkın, atlarımı atların say” diye yanıtladı,7 in İsrail Kralı Ahav, görevlilerine, “Ramot-Gilat’ın bize ait olduğunu bilmiyor musunuz?” dedi, “Biz onu Aram Kralı’ndan geri almak için bir şey yapmadık.”X +n Üçüncü yıl Yahuda Kralı Yehoşafat, İsrail Kralı’nı görmeye gitti.H  n Üç yıl boyunca Aram ile İsrail arasında savaş çıkmadı.u en “Ahav’ın önümde ne denli alçakgönüllü davrandığını gördün mü? Bu alçakgönüllülüğünden ötürü yaşamı boyunca ben de onu sıkıntıya sokmayacağım. Ama oğlunun zamanında ailesine sıkıntı vereceğim.”/[n RAB, Tişbeli İlyas’a şöyle dedi:*On Ahav bu sözleri dinledikten sonra, giysilerini yırttı, çula sarınıp oruç tutmaya başladı. Çul içinde yatıp kalkarak, alçakgönüllü bir yol tuttu.!=n Ahav RAB’bin İsrail halkının önünden kovduğu Amorlular’ın her yaptığına uyarak putların ardınca yürüdü ve iğrenç işler yaptı.–)n –Ahav kadar, RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak kendini satan hiç kimse olmadı. Karısı İzebel onu her konuda kışkırtıyordu.r_n ‘Ahav’ın ailesinden kentte ölenleri köpekler, kırda ölenleri yırtıcı kuşlar yiyecek.’ ”r_n “RAB İzebel için de, ‘İzebel’i Yizreel Kenti’nin surları dibinde köpekler yiyecek’ diyor.2_n Beni öfkelendirip İsrail’i günaha sürüklediğin için senin ailen de Nevat oğlu Yarovam’ın ve Ahiya oğlu Baaşa’nın ailelerinin akıbetine uğrayacak.’$Cn RAB diyor ki, ‘Seni sıkıntılara sokacak ve yok edeceğim. İsrail’de senin soyundan gelen genç yaşlı bütün erkeklerin kökünü kurutacağım.Jn Ahav, İlyas’a, “Ey düşmanım, beni buldun, değil mi?” dedi. İlyas şöyle karşılık verdi: “Evet, buldum. Çünkü sen RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak kendini sattın.A}n Ona de ki, RAB şöyle diyor: ‘Hem adamı öldürdün, hem de bağını aldın, değil mi? Navot’un kanını köpekler nerede yaladıysa, senin kanını da orada yalayacak.’ ”~}n “Kalk, Samiriyeli İsrail Kralı Ahav’ı karşılamaya git. Şu anda Navot’un bağındadır. Orayı almaya gitti.7}kn O zaman RAB, Tişbeli İlyas’a şöyle dedi:X|+n Ahav, Yizreelli Navot’un öldüğünü duyunca, onun bağını almaya gitti.o{Yn İzebel, Navot’un taşlanıp öldürüldüğünü duyar duymaz, Ahav’a, “Kalk, Yizreelli Navot’un sana gümüş karşılığında satmak istemediği bağını sahiplen” dedi, “Çünkü o artık yaşamıyor, öldü.”[z1n Sonra İzebel’e, “Navot taşlanarak öldürüldü” diye haber gönderdiler.wyin Sonra iki kötü adam gelip Navot’un karşısına oturdu ve halkın önünde: “Navot, Tanrı’ya ve krala sövdü” diyerek yalan yere tanıklık etti. Bunun üzerine onu kentin dışına çıkardılar ve taşlayarak öldürdüler.>xyn Oruç ilan edip Navot’u halkın önüne oturttular. wn Navot’un yaşadığı kentin ileri gelenleriyle soyluları İzebel’in gönderdiği mektuplarda yazdıklarını uyguladılar.v7n Karşısına da, ‘Navot Tanrı’ya ve krala sövdü’ diyen iki yalancı tanık koyun. Sonra onu dışarı çıkarıp taşlayarak öldürün.”]u5n Mektuplarda şunları yazdı: “Oruç ilan edip Navot’u halkın önüne oturtun.t/n İzebel Ahav’ın mührünü kullanarak onun adına mektuplar yazdı, Navot’un yaşadığı kentin ileri gelenleriyle soylularına gönderdi.+sQn İzebel, “Sen İsrail’e böyle mi krallık yapıyorsun?” dedi, “Kalk, yemeğini ye, keyfini bozma. Yizreelli Navot’un bağını sana ben vereceğim.”yrmn Ahav karısına şöyle karşılık verdi: “Yizreelli Navot’a, ‘Sen bağını gümüş karşılığında bana sat, istersen ben de onun yerine sana başka bir bağ vereyim’ dedim. Ama o, ‘Hayır, bağımı sana vermem’ dedi.”sqan Karısı İzebel yanına gelip, “Neden bu kadar sıkılıyorsun? Neden yemek yemiyorsun?” diye sordu.Sp!n “Atalarımın bana bıraktığı mirası sana vermem” diyen Yizreelli Navot’un bu sözlerine sıkılıp öfkelenen Ahav sarayına döndü. Asık bir yüzle yatağına uzanıp hiçbir şey yemedi.|osn Ama Navot, “Atalarımın bana bıraktığı mirası sana vermekten RAB beni esirgesin” diye karşılık verdi.nnWn Yizreel’de Samiriye Kralı Ahav’ın sarayının yanında Yizreelli Navot’un bir bağı vardı. Bir gün Ahav, Navot’a şunu önerdi: “Bağını bana ver. Sarayıma yakın olduğu için orayı sebze bahçesi olarak kullanmak istiyorum. Karşılığında ben de sana daha iyi bir bağ vereyim, ya da istersen değerini gümüş olarak ödeyeyim.”mm Wn Yizreel’de Samiriye Kralı Ahav’ın sarayının yanında Yizreelli Navot’un bir bağı vardı. Bir gün Ahav, Navot’a şunu önerdi: “Bağını bana ver. Sarayıma yakın olduğu için orayı sebze bahçesi olarak kullanmak istiyorum. Karşılığında ben de sana daha iyi bir bağ vereyim, ya da istersen değerini gümüş olarak ödeyeyim.”Qln+ Keyfi kaçan İsrail Kralı öfkeyle Samiriye’deki sarayına döndü.ikMn* Bunun üzerine peygamber krala şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Ölüme mahkûm ettiğim adamı salıverdiğin için onun yerine sen öleceksin. Onun halkının başına gelecekler senin halkının başına gelecek.’ ”{jqn) Peygamber, hemen gözlerindeki sargıyı çıkardı. O zaman İsrail Kralı onun bir peygamber olduğunu anladı.#iAn( Ama ben oraya buraya bakarken, adam kayboldu.” İsrail Kralı, “Sen kendini yargılamış oldun” diye karşılık verdi, “Cezanı çekeceksin.” hn' Kral oradan geçerken, peygamber ona şöyle seslendi: “Ben kulun, tam savaşın içindeyken, askerin biri bana bir tutsak getirip, ‘Bu adamı iyi koru’ dedi, ‘Kaçacak olursa, karşılığını ya canınla, ya da bir talant gümüşle ödersin.’ g n& Peygamber gitti, kılığını değiştirmek için gözlerini bağladı. Yol kenarında kralın geçmesini beklemeye başladı.~fwn% Bunun üzerine aynı peygamber, başka bir adama giderek, “Lütfen beni vur!” dedi. Adam da onu vurup yaraladı.eeEn$ O zaman peygamber arkadaşına şöyle dedi: “Sen RAB’bin buyruğunu dinlemediğin için, yanımdan ayrılır ayrılmaz bir aslan seni öldürecek.” Adam oradan ayrıldıktan sonra aslan onu yakalayıp öldürdü. dn# Peygamberlerden biri, RAB’bin sözüne uyarak arkadaşına, “Lütfen, beni vur!” dedi. Ama arkadaşı onu vurmak istemedi.Yc-n" Ben-Hadat, “Babamın babandan almış olduğu kentleri geri vereceğim” dedi, “Babam nasıl Samiriye’de çarşılar kurduysa, sen de Şam’da çarşılar kurabilirsin.” Bunun üzerine Ahav, “Ben de bu şartlara dayanarak sana özgürlüğünü veriyorum” dedi. Böylece onunla bir antlaşma yaparak gitmesine izin verdi.wbin! Adamlar bunu olumlu bir belirti sayarak hemen sözü ağzından aldılar ve, “Evet, Ben-Hadat kardeşin sayılır!” dediler. Kral, “Gidin, onu getirin” diye buyruk verdi. Ben-Hadat gelince, Ahav onu kendi savaş arabasına aldı.a)n Bellerine çul kuşanıp başlarına da ip bağladılar ve İsrail Kralı’nın huzuruna çıkarak, “Kulun Ben-Hadat ‘Canımı bağışla’ diye yalvarıyor” dediler. Ahav, “Ben-Hadat hâlâ yaşıyor mu? O benim kardeşim sayılır” diye karşılık verdi.` n Görevlileri Ben-Hadat’a şöyle dediler: “Duyduğumuza göre, İsrail kralları iyi yürekli krallarmış. Haydi bellerimize çul kuşanıp başlarımıza ip saralım ve İsrail Kralı’nın huzuruna çıkalım. Belki senin canını bağışlar.”)_Mn Sağ kalanlar Afek Kenti’ne kaçtılar. Orada da yirmi yedi bin kişinin üstüne surlar yıkıldı. Ben-Hadat kentin içine kaçıp bir iç odaya saklandı.D^n Birbirlerine karşı ordugah kuran Aramlılar’la İsrailliler yedi gün beklediler. Yedinci gün savaş başladı. İsrailliler bir gün içinde yüz bin Aramlı yaya asker öldürdü.]+n Bir Tanrı adamı gidip İsrail Kralı Ahav’a şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Aramlılar, RAB dağların Tanrısı’dır, ovaların değil, dedikleri için bu güçlü ordunun tümünü senin eline teslim edeceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksın.’ ”~\wn İsrail halkı da toplanıp yiyeceğini hazırladı. Aramlılar’la savaşmak üzere yola çıkıp onların karşısına ordugah kurdu. Ülkeyi dolduran Aramlılar’ın karşısında İsrailliler iki küçük oğlak sürüsü gibi kalıyordu.i[Mn İlkbaharda Aramlılar’ı toplayıp İsrailliler’le savaşmak üzere Afek Kenti’ne gitti.kZQn Kaybettiğin kadar at ve savaş arabası toplayarak kendine yeni bir ordu kur. İsrailliler’le ovada savaşalım. O zaman onları kesinlikle yeneriz.” Aram Kralı Ben-Hadat bütün söylenenleri kabul edip yerine getirdi.ZY/n Şimdi bütün kralları görevlerinden al, onların yerine yeni komutanlar ata.OXn Bu arada görevlileri Aram Kralı’nın kendisine, “İsrail’in ilahı dağ ilahıdır” dediler, “Bu nedenle bizden güçlü çıktılar. Ama ovada savaşırsak, onları kesinlikle yeneriz.SW!n Daha sonra peygamber gelip İsrail Kralı’na, “Git, gücünü pekiştir ve neler yapman gerektiğini iyi düşün” dedi, “Çünkü önümüzdeki ilkbaharda Aram Kralı sana yine saldıracak.”}Vun İsrail Kralı atlarla savaş arabalarına büyük zararlar vererek Aramlılar’ı ağır bir yenilgiye uğrattı.?Uyn Herkes önüne geleni öldürdü. Aramlılar kaçmaya başlayınca, İsrailliler peşlerine düştü. Ama Aram Kralı Ben-Hadat, atına binerek atlılarla birlikte kaçıp kurtuldu.jTOn Genç askerler arkalarındaki İsrail ordusuyla birlikte kentten çıkıp saldırıya geçtiler.hSKn Ben-Hadat, “İster barış, ister savaş için gelsinler, onları canlı yakalayın” dedi.Rn Önce genç askerler saldırıya geçti. Ben-Hadat’ın gönderdiği gözcüler, “Samiriyeliler geliyor” diye ona haber getirdiler. Qn Öğleyin Ben-Hadat ile kendisini destekleyen otuz iki kral çadırlarda içip sarhoş olmuşken İsrail saldırısı başladı.;Pqn Ahav ilçe komutanlarının genç askerlerini çağırıp saydı. İki yüz otuz iki kişiydiler. Sonra bütün İsrail ordusunu toplayıp saydı, onlar da yedi bin kişiydiler.O)n Ahav, “Kimin aracılığıyla olacak bu?” diye sordu. Peygamber şu karşılığı verdi: “RAB diyor ki, ‘İlçe komutanlarının genç askerleri bunu başaracak.’ ” Ahav, “Savaşa kim başlayacak?” diye sordu. Peygamber, “Sen başlayacaksın” dedi.cNAn O sırada bir peygamber gelip İsrail Kralı Ahav’a şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Bu büyük orduyu görüyor musun? Onları bugün senin eline teslim edeceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksın.’ ”qM]n Ben-Hadat bunu duyduğunda, kendisini destekleyen krallarla birlikte çadırda içki içiyordu. Hemen adamlarına buyruk verdi: “Saldırıya hazırlanın.” Böylece Samiriye’ye karşı saldırı hazırlıklarına giriştiler.L1n İsrail Kralı şöyle karşılık verdi: “Kralınıza deyin ki, ‘Zırhını kuşanmadan önce değil, kuşandıktan sonra övünsün.’ ”0K[n O zaman Ben-Hadat Ahav’a başka bir haber gönderdi: “O kadar çok adamla senin üstüne yürüyeceğim ki, Samiriye’yi yerle bir edeceğim. Kentin tozları askerlerimin avuçlarını bile dolduramayacak. Eğer bunu yapmazsam, ilahlar bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!”_J9n Böylece Ahav, Ben-Hadat’ın habercilerine, “Efendimiz krala ilk isteklerinin hepsini kabul edeceğimi, ama ikincisini kabul edemeyeceğimi söyleyin” dedi. Haberciler gidip Ben-Hadat’a durumu bildirdiler.qI]n Bütün ileri gelenler ve halk, “Onu dinleme, isteklerini de kabul etme” diye karşılık verdiler.bH?n İsrail Kralı ülkenin bütün ileri gelenlerini toplayarak, “Bakın, bu adam nasıl bela arıyor!” dedi, “Bana haber gönderip altınımı, gümüşümü, karılarımı, çocuklarımı istedi, reddetmedim.”;Gqn Ayrıca yarın bu saatlerde sarayında ve görevlilerinin evlerinde arama yapmak üzere kendi görevlilerimi göndereceğim. Değerli olan her şeyini alıp getirecekler.’ ”?Fyn Haberciler yine gelip Ahav’a şöyle dediler: “Ben-Hadat diyor ki, ‘Sana altınını, gümüşünü, karılarını ve çocuklarını bana vereceksin diye haber göndermiştim.E'n İsrail Kralı, “Efendim kralın dediklerini kabul ediyorum” diye karşılık verdi, “Beni ve sahip olduğum her şeyi alabilirsin.”Dn “Ben-Hadat diyor ki, ‘Altınını, gümüşünü, karılarını ve en gürbüz çocuklarını bana teslim et.’ ”hCKn Ben-Hadat, kentte bulunan İsrail Kralı Ahav’a haberciler göndererek şöyle buyruk verdi:;B sn Aram Kralı Ben-Hadat bütün ordusunu topladı. Atları, savaş arabaları ve kendisini destekleyen otuz iki kralla birlikte Samiriye’nin üzerine yürüyerek kenti kuşattı.WA)n Böylece Elişa gidip sürdüğü çiftin öküzlerini kesti. Boyunduruklarıyla ateş yakıp etleri pişirdikten sonra, yesinler diye halka dağıttı. Sonra, İlyas’ın ardından gidip ona hizmet etti.V@'n Elişa öküzleri bırakıp İlyas’ın ardından koştu ve, “İzin ver, annemle babamı öpeyim, sonra seninle geleyim” dedi. İlyas, “Geri dön, ben sana ne yaptım ki?” diye karşılık verdi.o?Yn İlyas oradan ayrılıp gitti, Şafat oğlu Elişa’yı buldu. Elişa, on iki çift öküzle saban sürenlerin ardından on ikinci çifti sürüyordu. İlyas Elişa’nın yanından geçerek kendi cüppesini onun üzerine attı.t>cn Ancak İsrail’de Baal’ın önünde diz çöküp onu öpmemiş yedi bin kişiyi sağ bırakacağım.”l=Sn Hazael’in kılıcından kurtulanı Yehu, Yehu’nun kılıcından kurtulanı Elişa öldürecek.</n RAB, “Geldiğin yoldan geri dön, Şam yakınındaki kırlara git” dedi, “Oraya vardığında, Hazael’i Aram Kralı olarak, Nimşi oğlu Yehu’yu İsrail Kralı olarak, Avel-Meholalı Şafat’ın oğlu Elişa’yı da kendi yerine peygamber olarak meshedeceksin.;/n RAB, “Geldiğin yoldan geri dön, Şam yakınındaki kırlara git” dedi, “Oraya vardığında, Hazael’i Aram Kralı olarak, Nimşi oğlu Yehu’yu İsrail Kralı olarak, Avel-Meholalı Şafat’ın oğlu Elişa’yı da kendi yerine peygamber olarak meshedeceksin.':In İlyas, “RAB’be, Her Şeye Egemen Tanrı’ya büyük bir istekle kulluk ettim” diye karşılık verdi, “Ama İsrail halkı senin antlaşmanı reddetti, sunaklarını yıktı ve peygamberlerini kılıçtan geçirdi. Yalnız ben kaldım. Beni de öldürmeye çalışıyorlar.”%9En İlyas bu sesi duyunca, cüppesiyle yüzünü örttü, çıkıp mağaranın girişinde durdu. O sırada bir ses, “Burada ne yapıyorsun, İlyas?” dedi.8n Depremden sonra bir ateş çıktı, ancak RAB ateşin içinde de değildi. Ateşten sonra ince, yumuşak bir ses duyuldu.7n RAB, “Dağa çık ve önümde dur, yanından geçeceğim” dedi. RAB’bin önünde çok güçlü bir rüzgar dağları yarıp kayaları parçaladı. Ancak RAB rüzgarın içinde değildi. Rüzgarın ardından bir deprem oldu, RAB depremin içinde de değildi.'6In İlyas, “RAB’be, Her Şeye Egemen Tanrı’ya büyük bir istekle kulluk ettim” diye karşılık verdi, “Ama İsrail halkı senin antlaşmanı reddetti, sunaklarını yıktı ve peygamberlerini kılıçtan geçirdi. Yalnız ben kaldım. Beni de öldürmeye çalışıyorlar.”l5Sn Geceyi orada bulunan bir mağarada geçirdi. RAB, “Burada ne yapıyorsun, İlyas?” diye sordu.4n İlyas kalktı, yiyip içti. Yediklerinden aldığı güçle kırk gün kırk gece Tanrı Dağı Horev’e kadar yürüdü.t3cn RAB’bin meleği ikinci kez geldi, ona dokunarak, “Kalk yemeğini ye. Gideceğin yol çok uzun” dedi.2+n İlyas çevresine bakınca yanıbaşında, kızgın taşların üstünde bir pideyle bir testi su gördü. Yiyip içtikten sonra yine uzandı.~1wn Sonra retem çalısının altına yatıp uykuya daldı. Ansızın bir melek ona dokunarak, “Kalk yemek ye” dedi.C0n Bir gün boyunca çölde yürüdü, sonunda bir retem çalısının altına oturdu ve ölmek için dua etti: “Ya RAB, yeter artık, canımı al, ben atalarımdan daha iyi değilim.”h/Kn İlyas can korkusuyla Yahuda’nın Beer-Şeva Kenti’ne kaçıp uşağını orada bıraktı.C.n İzebel, İlyas’a, “Yarın bu saate kadar senin peygamberlere yaptığını ben de sana yapmazsam, ilahlar bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın” diye haber gönderdi.y- on Ahav, İlyas’ın bütün yaptıklarını, peygamberleri nasıl kılıçtan geçirdiğini İzebel’e anlattı.p,[n. Üzerine RAB’bin gücü inen İlyas kemerini kuşanıp Yizreel’e kadar Ahav’ın önünde koştu.+-n- Tam o sırada gökyüzü bulutlarla karardı, rüzgar çıktı, şiddetli bir yağmur başladı. Ahav hemen arabasına binip Yizreel’e gitti.J*n, Yedinci kez gidip bakan uşak, “Denizden avuç kadar küçük bir bulut çıkıyor” dedi. İlyas şöyle dedi: “Git, Ahav’a, ‘Yağmura yakalanmadan arabanı al ve geri dön’ de.”M)n+ Sonra uşağına, “Haydi git, denize doğru bak!” dedi. Uşağı gidip denize baktı ve, “Hiçbir şey görmedim” diye karşılık verdi. İlyas, uşağına yedi kez, “Git, bak” dedi.(-n* Ahav yiyip içmek üzere oradan ayrılınca, İlyas Karmel Dağı’nın tepesine çıktı. Yere kapanarak başını dizlerinin arasına koydu.m'Un) Sonra İlyas, Ahav’a, “Git, yemene içmene bak; çünkü güçlü bir yağmur sesi var” dedi.I& n( İlyas, “Baal’ın peygamberlerini yakalayın, hiçbirini kaçırmayın” diye onlara buyruk verdi. Peygamberler yakalandı, İlyas onları Kişon Vadisi’ne götürüp orada öldürdü.q%]n' Halk olanları görünce yüzüstü yere kapandı. “RAB Tanrı’dır, RAB Tanrı’dır!” dediler.$%n& O anda gökten RAB’bin ateşi düştü. Düşen ateş yakmalık sunuyu, odunları, taşları ve toprağı yakıp hendekteki suyu kuruttu.#n% Ya RAB, bana yanıt ver! Yanıt ver ki, bu halk senin Tanrı olduğunu anlasın. Onların yine sana dönmelerini sağla.” _~~,}`|{{zzyyxx)wrw!v|uu+tt9srrOqqpo`nVmmlkkjjtiiIhgff1eQdMcc+baa4`p__=^^a]\\H[ZZzZYYXWW[VV> =<9;::89D8b77I6]55%4433(2t2#100`/..&-,,S+i*)) ('&&L%}%$h##J"" A82 ^K]SU0>_ S    Y WS ;x Ama RAB kulu Davut’un hatırı için Yahuda’yı yok etmek istemedi. Çünkü Davut’a ve soyuna sönmeyen bir ışık vereceğine söz vermişti. ;x Karısı Ahav’ın kızı olduğu için, o da Ahav’ın ailesi gibi İsrail krallarının yolunu izledi ve RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.]5x Yehoram otuz iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de sekiz yıl krallık yaptı.Ex İsrail Kralı Ahav oğlu Yoram’ın krallığının beşinci yılında, Yehoşafat’ın Yahuda Kralı olduğu sırada, Yehoşafat’ın oğlu Yehoram Yahuda’yı yönetmeye başladı.%x Gelgelelim ertesi gün Hazael ıslattığı bir örtüyü kralın yüzüne kapatıp onu boğdu. Böylece kral öldü, yerine Hazael geçti.^7x Bunun üzerine Hazael Elişa’dan ayrılıp efendisi Ben-Hadat’ın yanına döndü. Ben-Hadat ona, “Elişa sana ne söyledi?” diye sordu. Hazael, “Kesinlikle iyileşeceğini söyledi” diye yanıtladı.: ox Hazael, “Bir köpekten farksız olan bu kulun, bütün bu işleri nasıl yapabilir?” dedi. Elişa, “RAB bana senin Aram Kralı olacağını gösterdi” diye yanıtladı.< sx Hazael, “Efendim, niçin ağlıyorsun?” diye sordu. Elişa, “Senin İsrail halkına yapacağın kötülükleri biliyorum” diye yanıtladı, “Kalelerini ateşe verecek, gençlerini kılıçtan geçirecek, çocuklarını yere çalıp öldürecek, gebe kadınlarının karınlarını deşeceksin.”q ]x Tanrı adamı, Hazael’i utandırıncaya kadar dik dik yüzüne baktı. Ardından ağlamaya başladı. x Elişa, “Git ona, ‘Kesinlikle iyileşeceksin’ de; ama RAB bana onun kesinlikle öleceğini açıkladı” diye karşılık verdi.% Ex Hazael, Şam’ın en iyi mallarından oluşan kırk deve yükü armağanı yanına alarak, Tanrı adamını karşılamaya gitti. Elişa’nın önünde durup şöyle dedi: “Kulun Aram Kralı Ben-Hadat, hastalığından kurtulup kurtulamayacağını sormam için beni gönderdi.”<sx Kral, Hazael’e, “Bir armağan al, Tanrı adamını karşılamaya git” dedi, “Onun aracılığıyla RAB’be danış, bu hastalıktan kurtulup kurtulamayacağımı sor.”x Aram Kralı Ben-Hadat hastalandığı sırada Elişa Şam’a gitti. Tanrı adamının Şam’a geldiği krala bildirildi.}x Kral kadına sorunca kadın her şeyi anlattı. Bunun üzerine kral bir görevli çağırtıp şu buyruğu verdi: “Bu kadına her şeyini, ülkeden ayrıldığı günden bugüne kadar biriken bütün geliriyle birlikte tarlasını geri verin.”7ix İşte Gehazi tam Elişa’nın ölüyü nasıl dirilttiğini krala anlatırken, oğlu diriltilen kadın eviyle tarlasını geri almak için kraldan yardım istemeye geldi. Gehazi krala, “Efendim kral, sözünü ettiğim kadın budur. Yanındaki oğlu da Elişa’nın dirilttiği çocuktur” dedi.x O sırada kral Tanrı adamının uşağı Gehazi’yle konuşuyor, “Bana Elişa’nın yaptığı bütün mucizeleri anlat” diyordu.sax Yedi yıl sonra Filist’ten döndü. Evini, tarlasını geri almak için kraldan yardım istemeye gitti.x Kadın Tanrı adamının öğüdüne uyarak ailesiyle birlikte kalkıp Filist ülkesine gitti ve orada yedi yıl kaldı.q _x Elişa, oğlunu diriltmiş olduğu Şunemli kadına şöyle demişti: “Kalk, ailenle birlikte buradan git, geçici olarak kalabileceğin bir yer bul. Çünkü RAB ülkeye yedi yıl sürecek bir kıtlık göndermeye karar verdi.”a=x Tam dediği gibi oldu. Komutan kentin kapısında halk tarafından çiğnenerek öldü.nWx Komutan da Tanrı adamına şöyle karşılık vermişti: “RAB göklerin kapaklarını açsa bile, olacak şey değil bu!” Elişa, “Sen her şeyi gözlerinle görecek, ama onlardan hiçbir şey yiyemeyeceksin!” demişti.6~gx Her şey Tanrı adamının krala dediği gibi oldu. “Yarın bu saatlerde Samiriye Kapısı’nda bir sea ince un da, iki sea arpa da birer şekele satılacak” demişti.e}Ex Kral özel yardımcısı olan komutanı kentin kapısında bırakmıştı. Halk onu kapının ağzında çiğneyerek öldürdü. Kral Elişa’nın evine gittiğinde, Tanrı adamı ona olacakları önceden bildirmişti.-|Ux Bunun üzerine halk kentten çıkıp Aram ordugahını yağmaladı. RAB’bin dediği gibi, bir sea ince unun da, iki sea arpanın da fiyatı bir şekele düştü.M{x Adamlar Şeria Irmağı’na kadar Aram ordusunu izlediler. Yol baştan sona kadar Aramlılar’ın kaçarken attıkları giysi ve eşyalarla doluydu. Haberciler dönüp krala durumu bildirdiler.z#x Adamlar yanlarına iki atlı araba aldılar. Kral, “Gidin, ne olduğunu öğrenin” diyerek onları Aram ordusunun ardından gönderdi.Ryx Görevlilerden biri, “Kentte kalan beş atla birkaç adam gönderelim, o zaman durumu anlarız” dedi, “Nasıl olsa gidecek olanlar da burada, kentte kalan nice İsrailli gibi ölüme mahkûm!”3xax Kral gece kalkıp görevlilerine, “Aramlılar’ın ne tasarladığını size söyleyeyim” dedi, “Aç kaldığımızı biliyorlar. Onun için ordugahlarını bırakıp kırda gizlenmişler. Kentin dışına çıktığımızda, bizi canlı yakalayıp kenti ele geçirmeyi düşünüyorlar.”Vw'x Kapı nöbetçileri haberi duyurdu. Haber kralın sarayına ulaştırıldı.vx Böylece gidip kent kapısındaki nöbetçilere seslendiler. “Aram ordugahına gittik” dediler, “Hiç kimseyi göremedik; ne de bir insan sesi duyduk. Yalnızca bağlı atlar, eşekler vardı. Çadırları da olduğu gibi bırakıp gitmişler.”juOx Ardından birbirlerine, “Yaptığımız doğru değil” dediler, “Bugün müjde günü. Oysa biz susuyoruz. Gün doğuncaya kadar beklersek, cezaya çarptırılacağımız kesin. Haydi saraya gidip durumu bildirelim.”tx Deri hastalığına yakalanmış adamlar ordugaha varıp çadırların birine girdiler. Yiyip içtikten sonra oradaki altın, gümüş ve giysileri götürüp gizlediler. Sonra dönüp başka bir çadıra girdiler, orada bulduklarını da götürüp gizlediler.(sKx Böylece, gün batarken çadırlarını, atlarını, eşeklerini bırakıp kaçmışlar, canlarını kurtarmak için ordugahı olduğu gibi bırakmışlardı.$rCx Çünkü Rab Aram ordugahında savaş arabalarıyla, atlarıyla yaklaşan büyük bir ordunun çıkardığı seslerin duyulmasını sağlamıştı. Aramlılar da birbirlerine, “Bakın, İsrail Kralı bize saldırmak için Hitit ve Mısır krallarını kiralamış!” demişlerdi.qx Akşam karanlığında kalkıp Aram ordugahına doğru gittiler. Ordugaha yaklaştıklarında, orada kimseyi göremediler.Wp)x “Kente girelim desek, orada kıtlık var, ölürüz; burada kalsak da öleceğiz. Bari gidip Aram ordugahına teslim olalım. Canımızı bağışlarlarsa yaşarız, öldürürlerse de öldürsünler.”o9x Kent kapısının girişinde deri hastalığına yakalanmış dört adam vardı. Birbirlerine, “Ne diye ölene dek burada kalalım?” diyorlardı,nx Kralın özel yardımcısı olan komutan, Tanrı adamına, “RAB göklerin kapaklarını açsa bile olacak şey değil bu!” dedi. Elişa, “Sen her şeyi gözlerinle göreceksin, ama onlardan hiçbir şey yiyemeyeceksin!” diye karşılık verdi.Am x Elişa, “RAB’bin sözüne kulak verin!” dedi, “RAB diyor ki, ‘Yarın bu saatlerde Samiriye Kapısı’nda bir sea ince un da, iki sea arpa da birer şekele satılacak.’ ”lx! Elişa konuşmasını bitirmeden, haberci yanına geldi ve, “Bu felaket RAB’dendir” dedi, “Neden hâlâ RAB’bi bekleyeyim?”skax Elişa o sırada halkın ileri gelenleriyle birlikte evinde oturuyordu. Kral önden bir haberci gönderdi. Ama daha haberci gelmeden, Elişa ileri gelenlere, “Görüyor musunuz caniyi?” dedi, “Kalkmış, başımı kestirmek için adam gönderiyor! Haberci geldiğinde kapıyı kapayın, onu içeri almayın. Çünkü ardından efendisi kral da gelecek.”j'x Kral, “Eğer bugün Şafat oğlu Elişa’nın başı yerinde kalırsa, Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!” dedi.i/x Kadının bu sözlerini duyan kral giysilerini yırttı. Surların üzerinde yürürken, halk onun giysilerinin altına çul giydiğini gördü.zhox Böylece oğlumu pişirip yedik. Ertesi gün ona, ‘Oğlunu ver de yiyelim’ dedim. Ama o, oğlunu gizledi.”g5x Derdin ne?” Kadın şöyle yanıtladı: “Geçen gün şu kadın bana dedi ki, ‘Oğlunu ver, bugün yiyelim, yarın da benim oğlumu yeriz.’f'x Kral, “RAB sana yardım etmiyorsa, ben nasıl yardım edebilirim ki?” diye karşılık verdi, “Buğday mı, yoksa şarap mı istersin?xekx İsrail Kralı surların üzerinde yürürken, bir kadın, “Efendim kral, bana yardım et!” diye seslendi.Kdx Samiriye’de büyük bir kıtlık oldu. Kuşatma sonunda bir eşek kellesinin fiyatı seksen şekel gümüşe, dörtte bir kav güvercin gübresinin fiyatı ise beş şekel gümüşe çıktı.ycmx Bir süre sonra, Aram Kralı Ben-Hadat bütün ordusunu toplayıp İsrail’e girdi ve Samiriye’yi kuşattı.Lbx Bunun üzerine İsrail Kralı adamlara büyük bir şölen verdi, yedirip içirdikten sonra da onları krallarına gönderdi. Aramlı akıncılar bir daha İsrail topraklarına ayak basmadılar.zaox Elişa, “Hayır, öldürme” diye karşılık verdi, “Kendi kılıç ve yayınla tutsak aldığın insanları nasıl öldürürsün. Önlerine yiyecek içecek bir şeyler koy, yiyip içtikten sonra izin ver, krallarına dönsünler.”s`ax İsrail Kralı adamları görünce Elişa’ya, “Onları öldüreyim mi? Öldüreyim mi, baba?” dedi.K_x Samiriye’ye girdiklerinde Elişa şöyle dua etti: “Ya RAB, bu adamların gözlerini aç, görsünler.” RAB gözlerini açınca adamlar Samiriye’nin ortasında olduklarını anladılar.K^x Bunun üzerine Elişa onlara, “Yanlış yoldasınız” dedi, “Aradığınız kent bu değil. Beni izleyin, sizi aradığınız adama götüreyim.” Sonra onları Samiriye’ye götürdü.;]qx Aramlılar kendisine doğru ilerleyince Elişa RAB’be şöyle yalvardı: “Ya RAB, lütfen bu halkı kör et.” RAB Elişa’nın yalvarışını duydu ve onları kör etti.f\Gx Sonra şöyle dua etti: “Ya RAB, lütfen onun gözlerini aç, görsün!” RAB uşağın gözlerini açtı. Uşak Elişa’nın çevresindeki dağların atlılarla, ateşten savaş arabalarıyla dolu olduğunu gördü.p[[x Elişa, “Korkma, çünkü bizim yandaşlarımız onlarınkinden daha çok” diye karşılık verdi.cZAx Tanrı adamının uşağı erkenden kalktı. Dışarıya çıkınca kentin askerler, atlılar ve savaş arabalarınca kuşatıldığını gördü. Dönüp Elişa’ya, “Eyvah, efendim, ne yapacağız?” diye sordu.vYgx kral oraya atlılar, savaş arabaları ve büyük bir kuvvet gönderdi. Geceleyin varıp kenti kuşattılar.&XGx Aram Kralı şöyle buyurdu: “Gidip onun nerede olduğunu öğrenin. Adam gönderip onu yakalayacağım.” Elişa’nın Dotan’da olduğu bildirilince,UW%x Görevlilerden biri, “Hiçbirimiz, efendimiz kral” diye karşılık verdi, “Yalnız İsrail’de yaşayan Peygamber Elişa senin yatak odanda söylediklerini bile İsrail Kralı’na bildiriyor.”3Vax Bu durum Aram Kralı’nı çok öfkelendirdi. Görevlilerini çağırıp, “İçinizden hanginizin İsrail Kralı’ndan yana olduğunu söylemeyecek misiniz?” dedi.U+x İsrail Kralı adam gönderip oradaki durumu denetledi. Böylece Tanrı adamı İsrail Kralı’nı birkaç kez uyardı. Kral da önlem aldı.T#x Tanrı adamı Elişa, İsrail Kralı’na şu haberi gönderdi: “Sakın oradan geçmeyin, çünkü Aramlılar oraya doğru iniyorlar.” Sx Aram Kralı İsrail’le savaş halindeydi. Görevlilerine danıştıktan sonra, “Ordugahımı kuracak bir yer seçtim” dedi.NRx Elişa, “Al onu!” dedi. Adam elini uzatıp balta demirini aldı.0Q[x Tanrı adamı, “Nereye düştü?” diye sordu. Adam ona demirin düştüğü yeri gösterdi. Elişa bir dal kesip oraya atınca, balta demiri su yüzüne çıktı.Pyx Biri ağaç keserken balta demirini suya düşürdü. “Eyvah, efendim! Onu ödünç almıştım” diye bağırdı.fOGx ve onlarla birlikte gitti. Şeria Irmağı kıyısına varınca ağaç kesmeye başladılar.Nx Peygamberlerden biri, “Lütfen kullarınla birlikte sen de gel” dedi. Elişa, “Olur, gelirim” diye karşılık verdiMx “Lütfen izin ver, Şeria Irmağı kıyısına gidelim, ağaç kesip kendimize ev yapalım.” Elişa, “Gidin” dedi.oL [x Bir gün peygamber topluluğu Elişa’ya, “Bak, yaşadığımız yer bize küçük geliyor” dedi,BKx Bu yüzden Naaman’ın deri hastalığı sonsuza dek senin ve soyunun üzerinde kalacak.” Böylece Gehazi Elişa’nın huzurundan kar gibi beyaz bir deri hastalığıyla ayrıldı.hJKx Bunun üzerine Elişa, “O adam arabasından inip seni karşılarken ruhum seninle değil miydi?” diye sordu, “Şimdi gümüş ya da giysi, zeytinlik, bağ, koyun, sığır, erkek ve kadın köle almanın zamanı mı?.IWx Sonra gidip efendisi Elişa’nın huzuruna çıktı. Elişa, “Neredeydin, Gehazi?” diye sordu. Gehazi, “Kulun hiçbir yere gitmedi” diye karşılık verdi.dHCx Tepeye varınca Gehazi eşyaları ellerinden alıp eve koydu, adamları da geri gönderdi.^G7x Naaman, “Lütfen iki talant al!” dedi ve ısrarla iki talant gümüşü iki torbaya koyup bağladı. Ayrıca iki uşağına da birer takım giysi verdi. Uşaklar Gehazi’nin önüsıra bunları taşıdılar.pF[x Gehazi, “Bir şey yok” dedi, “Yalnız efendimin bir ricası var. Biraz önce Efrayim’in dağlık bölgesinden iki genç peygamber geldi. Efendim onlara bir talant gümüşle iki takım giysi vermen için beni gönderdi.”*EOx Böylece Gehazi Naaman’ın peşine düştü. Naaman ardından birinin koştuğunu görünce, arabasından inip onu karşıladı ve, “Ne oldu?” diye sordu.pD[x Tanrı adamı Elişa’nın uşağı Gehazi, “Efendim, Aramlı Naaman’a çok yumuşak davrandı; getirdiği armağanları kabul etmedi” dedi, “Yaşayan RAB’bin hakkı için, peşinden koşup ondan bir şey alacağım.”\C3x Elişa ona, “Esenlikle git” dedi. Naaman oradan ayrılıp biraz uzaklaşınca,]B5x Ama RAB kulunu bir konuda bağışlasın. Efendim tapınmak için Rimmon Tapınağı’na girip kendisine eşlik etmemi isteyince, tapınakta onunla birlikte yere kapandığımda RAB bu kulunu bağışlasın.”mAUx Bunun üzerine Naaman, “Madem armağan istemiyorsun, öyleyse buradan iki katır yükü toprak almama izin ver” dedi, “Çünkü bu kulun artık RAB’bin dışında başka ilahlara yakmalık sunu ve kurban sunmayacaktır./@Yx Elişa, “Hizmetinde olduğum yaşayan RAB’bin adıyla ant içerim ki, hiçbir şey alamam” diye karşılık verdi. Naaman direttiyse de, Elişa almak istemedi.n?Wx Naaman adamlarıyla birlikte Tanrı adamının yanına döndü. Onun önünde durup şöyle dedi: “Şimdi anladım ki, İsrail dışında dünyanın hiçbir yerinde Tanrı yoktur. Lütfen, bu kulunun armağanını kabul et.”->Ux Bunun üzerine Naaman Tanrı adamının sözü uyarınca gidip Şeria Irmağı’nda yedi kez suya daldı. Teni eski haline döndü, bebek teni gibi tertemiz oldu.J=x Naaman’ın görevlileri yanına varıp, “Efendim, peygamber senden daha zor bir şey istemiş olsaydı, yapmaz mıydın?” dediler, “Oysa o sana sadece, ‘Yıkan, temizlen’ diyor.”;<qx “Şam’ın Avana ve Farpar ırmakları İsrail’in bütün ırmaklarından daha iyi değil mi? Oralarda yıkanıp paklanamaz mıydım sanki?” Sonra öfkeyle dönüp gitti.P;x Gelgelelim Naaman oradan öfkeyle ayrıldı. “Sandım ki dışarı çıkıp yanıma gelecek, Tanrısı RAB’bi adıyla çağırarak eliyle hastalıklı derime dokunup beni iyileştirecek” dedi, :x Elişa ona şu haberi gönderdi: “Git, Şeria Irmağı’nda yedi kez yıkan. Tenin eski halini alacak, tertemiz olacaksın.”v9gx Böylece Naaman atları ve savaş arabalarıyla birlikte gidip Elişa’nın evinin kapısı önünde durdu.T8#x İsrail Kralı’nın giysilerini yırttığını duyan Tanrı adamı Elişa ona şu haberi gönderdi: “Neden giysilerini yırttın? Adam bana gelsin, İsrail’de bir peygamber olduğunu anlasın!”7x İsrail Kralı mektubu okuyunca giysilerini yırtıp şöyle haykırdı: “Ben Tanrı mıyım, can alıp can vereyim? Nasıl bana bir adam gönderip onu deri hastalığından kurtar der? Görüyor musunuz, açıkça benimle kavga çıkarmaya çalışıyor!”;6qx Mektubu İsrail Kralı’na verdi. Mektupta şunlar yazılıydı: “Bu mektupla birlikte sana kulum Naaman’ı gönderiyorum. Onu deri hastalığından kurtarmanı dilerim.”R5x Aram Kralı şöyle karşılık verdi: “Kalk git, seninle İsrail Kralı’na bir mektup göndereceğim.” Naaman yanına on talant gümüş, altı bin şekel altın ve on takım giysi alıp gitti.Q4x Naaman gidip İsrailli kızın söylediklerini efendisi krala anlattı.3%x Bir gün hanımına, “Keşke efendim Samiriye’deki peygamberin yanına gitse! Peygamber onu deri hastalığından kurtarırdı” dedi.*2Ox Aramlılar düzenledikleri akınlar sırasında İsrail’den küçük bir kızı tutsak almışlardı. Bu kız Naaman’ın karısının hizmetine verilmişti.{1 sx Aram Kralı’nın ordu komutanı Naaman efendisinin gözünde saygın, değerli bir adamdı. Çünkü RAB onun aracılığıyla Aramlılar’ı zafere ulaştırmıştı. Naaman yiğit bir askerdi, ama bir deri hastalığına yakalanmıştı.z0ox, Bunun üzerine uşak yiyecekleri halkın önüne koydu. RAB’bin sözü uyarınca halk yedi, birazı da arttı.T/#x+ Uşak, “Nasıl olur, bu yüz kişinin önüne konur mu?” diye sordu. Elişa, “Halka dağıt, yesinler” diye karşılık verdi, “Çünkü RAB diyor ki, ‘Yiyecekler, birazı da artacak.’ ”S.!x* Baal-Şalişa’dan bir adam geldi. Tanrı adamına o yıl ilk biçilen arpadan yapılmış yirmi ekmekle taze buğday başağı getirdi. Elişa uşağına, “Bunları halka dağıt, yesinler” dedi. -x) Elişa, “Biraz un getirin” dedi. Unu tencereye atıp, “Koy önlerine, yesinler” dedi. Tencerede zararlı bir şey kalmadı.,+x( Çorba yenmek üzere boşaltıldı. Ama adamlar çorbayı tadar tatmaz, “Ey Tanrı adamı, zehirli bu!” diye bağırdılar ve yiyemediler.C+x' Biri ot toplamak için tarlaya gitti ve yabanıl bir bitki buldu. Bitkiden bir etek dolusu yaban kabağı topladı, getirip tencereye doğradı. Bunların ne olduğunu kimse bilmiyordu.<*sx& Elişa Gilgal’a döndü. Ülkede kıtlık vardı. Elişa bir peygamber topluluğuyla otururken uşağına, “Büyük tencereyi ateşe koy, peygamberlere çorba pişir” dedi.i)Mx% Kadın Elişa’nın ayaklarına kapandı, yerlere kadar eğildi, sonra çocuğunu alıp gitti.(-x$ Elişa Gehazi’ye, “Şunemli kadını çağır” diye seslendi. Gehazi kadını çağırdı. Kadın gelince, Elişa, “Al oğlunu” dedi.'3x# Elişa kalkıp odanın içinde sağa sola gezindi, sonra yine dönüp çocuğun üzerine kapandı. Çocuk yedi kez aksırdı ve gözlerini açtı.I& x" Sonra ağzı çocuğun ağzının, gözleriyle elleri de çocuğun gözleriyle ellerinin üzerine gelecek biçimde yatağa, çocuğun üzerine kapandı. Çocuğun bedeni ısınmaya başladı.I% x! İçeri girdi, kapıyı kapayıp RAB’be yalvarmaya başladı.E$x Elişa eve vardığında, çocuğu yatağında ölü buldu.X#+x Gehazi önden gidip değneği çocuğun yüzüne tuttu, ama ne bir ses vardı, ne de bir yanıt. Bunun üzerine Gehazi geri dönüp Elişa’yı karşıladı ve ona, “Çocuk dirilmedi” diye haber verdi.'"Ix Çocuğun annesi, “Yaşayan RAB’bin adıyla başın üzerine ant içerim ki, senden ayrılmayacağım” dedi. Sonra Gehazi’yle birlikte yola çıktı.S!!x Elişa Gehazi’ye, “Hemen kemerini kuşan, değneğimi al, koş” dedi, “Biriyle karşılaşırsan selam verme, biri seni selamlarsa karşılık verme. Git, değneğimi çocuğun yüzüne tut.”m Ux Kadın ona, “Efendim, ben senden çocuk istedim mi?” dedi, “Beni umutlandırma demedim mi?”x Kadın dağa çıkıp Tanrı adamının yanına varınca, onun ayaklarına sarıldı. Gehazi kadını uzaklaştırmak istediyse de Tanrı adamı, “Kadını rahat bırak!” dedi, “Çünkü acı çekiyor. RAB bunun nedenini benden gizledi, açıklamadı.” x “Haydi koş, onu karşıla, ‘Nasılsın, kocanla oğlun nasıllar?’ diye sor.” Kadın Gehazi’ye, “Herkes iyi” dedi.2_x Karmel Dağı’na varıp Tanrı adamının yanına çıktı. Tanrı adamı, kadını uzaktan görünce, uşağı Gehazi’ye, “Bak, Şunemli kadın geliyor!” dedi,fGx Eşeğe palan vurup uşağına, “Haydi yürü, ben sana söylemedikçe yavaşlama” dedi.x Kocası, “Neden bugün gidiyorsun?” dedi, “Ne Yeni Ay, ne de Şabat bugün.” Kadın, “Zarar yok” karşılığını verdi.+Qx Kocasını çağırıp şöyle dedi: “Lütfen bir eşekle birlikte uşaklarından birini bana gönder. Tanrı adamının yanına gitmeliyim. Hemen dönerim.”~wx Annesi onu yukarı çıkardı, Tanrı adamının yatağına yatırdı, sonra kapıyı kapayıp dışarıya çıktı.wix Uşak çocuğu alıp annesine götürdü. Çocuk öğlene kadar annesinin dizlerinde yattıktan sonra öldü.|sx “Başım ağrıyor, başım!” diye bağırmaya başladı. Babası uşağına, “Onu annesine götür” dedi.`;x Çocuk büyüdü. Bir gün orakçıların başında bulunan babasının yanına gitti.kQx Ama kadın gebe kaldı ve bir yıl sonra, Elişa’nın söylediği günlerde bir oğul doğurdu.T#x Elişa, kadına, “Gelecek yıl bu zaman kucağında bir oğlun olacak” dedi. Kadın, “Olamaz, efendim!” diye karşılık verdi, “Sen ki bir Tanrı adamısın, lütfen kuluna yalan söyleme!”x Bunun üzerine Elişa, “Kadını çağır” dedi. Gehazi kadını çağırdı. Kadın gelip kapının eşiğinde durdu.x Elişa, “Öyleyse ne yapabilirim?” diye sordu. Gehazi, “Kadının oğlu yok, kocası da yaşlı” diye yanıtladı.)x Elişa Gehazi’ye şöyle dedi: “Ona de ki, ‘Bizim için katlandığın bunca zahmetlere karşılık ne yapabilirim? Senin için kralla ya da ordu komutanıyla konuşayım mı?’ ” Kadın, “Ben halkımın arasında mutlu yaşıyorum” diye karşılık verdi.sax Uşağı Gehazi’ye, “Şunemli kadını çağır” dedi. Gehazi kadını çağırdı. Kadın gelince,?{x Bir gün Elişa geldi, yukarı odaya çıkıp uzandı.'x “Gel, damda onun için küçük bir oda yapalım; içine yatak, masa, sandalye, bir de kandil koyalım. Bize geldiğinde orada kalsın.”s ax Kadın kocasına, “Bize sık sık gelen bu adamın kutsal bir Tanrı adamı olduğunu anladım” dedi,9 mx Elişa bir gün Şunem’e gitti. Orada zengin bir kadın vardı. Elişa’yı yemeğe alıkoydu. O günden sonra Elişa ne zaman Şunem’e gitse, yemek için oraya uğradı.@ {x Kadın gidip durumu Tanrı adamı Elişa’ya bildirdi. Elişa, “Git, zeytinyağını sat, borcunu öde” dedi, “Kalan parayla da oğullarınla birlikte yaşamını sürdür.”= ux Bütün kaplar dolunca oğullarından birine, “Bana bir kap daha getir” dedi. Oğlu, “Başka kap kalmadı” diye karşılık verdi. O zaman zeytinyağının akışı durdu. x Kadın oradan ayrılıp oğullarıyla birlikte evine gitti, kapıyı kapadı. Oğullarının getirdiği kapları doldurmaya başladı.7x “Sonra oğullarınla birlikte eve git. Kapıyı üzerinize kapayın ve bütün kapları yağla doldurun. Doldurduklarınızı bir kenara koyun.”Z/x Elişa, “Bütün komşularına git, ne kadar boş kapları varsa iste” dedi,A}x Elişa, “Senin için ne yapsam?” diye karşılık verdi, “Söyle bana, evinde neler var?” Kadın, “Azıcık zeytinyağı dışında, kulunun evinde hiçbir şey yok” dedi. }x Bir gün, peygamber topluluğundan bir adamın karısı gidip Elişa’ya şöyle yakardı: “Efendim, kocam öldü! Bildiğin gibi RAB’be tapınırdı. Şimdi bir alacaklısı geldi, iki oğlumu benden alıp köle olarak götürmek istiyor.”\3x Bunun üzerine tahtına geçecek en büyük oğlunu surların üzerine götürüp yakmalık sunu olarak sundu. İsrailliler bu olaydan doğan büyük öfke karşısında oradan ayrılıp ülkelerine döndüler.9x Moav Kralı, savaşı kaybettiğini anlayınca, yanına yedi yüz kılıçlı adam aldı; Edom kuvvetlerini yarıp kaçmak istediyse de başaramadı. x Kentlerini yıktılar. Her İsrailli verimli tarlalara taş attı. Bütün tarlalar taşla doldu. Su kaynaklarını kuruttular, meyve ağaçlarını kestiler. Yalnız Kîr-Hereset’in taşları yerinde kaldı. Sapancılar kenti kuşatıp saldırıya geçti.Bx Ama Moavlılar İsrail ordugahına vardıklarında, İsrailliler saldırıp onları püskürttü. Moavlılar kaçmaya başladı. İsrailliler peşlerine düşüp onları öldürdüler.1x “Kan bu!” diye haykırdılar, “Krallar kendi aralarında savaşıp birbirlerini öldürmüş olsalar gerek. Haydi, Moavlılar, yağmaya!”mUx Ertesi sabah erkenden kalktılar. Güneş ışınlarının kızıllaştırdığı suyu kan sanarak,7~ix Moavlılar kralların kendilerine saldırmak üzere yola çıktıklarını duydular. Genç, yaşlı eli silah tutan herkes bir araya toplanıp sınırda beklemeye başladı.`};x Ertesi sabah, sununun sunulduğu saatte, Edom yönünden akan sular her yeri doldurdu.C|x Onların önemli surlu kentlerinin tümünü ele geçireceksiniz. Meyve ağaçlarının hepsini kesecek, su kaynaklarını kurutacak, verimli tarlalarına taş dolduracaksınız.’ ”]{5x RAB için bunu yapmak kolaydır. O, Moavlılar’ı da sizin elinize teslim edecek.z3x Ne rüzgar göreceksiniz, ne yağmur. Öyleyken vadi suyla dolup taşacak. Sizler, sürüleriniz ve öteki hayvanlarınız doyasıya içeceksiniz.gyIx Elişa şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Bu vadinin başından sonuna kadar hendekler kazın.x}x Şimdi bana lir çalan bir adam getirin.” Getirilen adam lir çalarken, RAB’bin gücü Elişa’nın üzerine indi.Ewx Elişa şöyle dedi: “Hizmetinde olduğum, Her Şeye Egemen, yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, Yahuda Kralı Yehoşafat’a saygım olmasaydı, sana ne bakardım, ne de ilgilenirdim.vx Elişa İsrail Kralı’na, “Ne diye bana geldin?” dedi, “Git, annenle babanın peygamberlerine danış.” İsrail Kralı, “Olmaz! Demek RAB üçümüzü Moavlılar’ın eline teslim etmek için bir araya toplamış” diye karşılık verdi.-uUx Kral Yehoşafat, “O, RAB’bin ne düşündüğünü bilir” dedi. Bunun üzerine Yehoşafat, İsrail ve Edom kralları birlikte Elişa’nın yanına gittiler.stax Yehoşafat, “Burada RAB’bin peygamberi yok mu? Onun aracılığıyla RAB’be danışalım” dedi. İsrail Kralı’nın adamlarından biri, “Şafat oğlu Elişa burada. İlyas’ın ellerine o su dökerdi” diye yanıtladı.sx İsrail Kralı, “Eyvah!” diye bağırdı, “RAB, Moavlılar’ın eline teslim etmek için mi üçümüzü bir araya topladı?”/rYx İsrail, Yahuda ve Edom kralları birlikte yola çıktılar. Dolambaçlı yollarda yedi gün ilerledikten sonra suları tükendi. Askerler ve hayvanlar susuz kaldı.vqgx Sonra, “Hangi yönden saldıralım?” diye sordu. Yoram, “Edom kırlarından” diye karşılık verdi.px Yahuda Kralı Yehoşafat’a da şu haberi gönderdi: “Moav Kralı bana başkaldırdı, benimle birlikte Moavlılar’a karşı savaşır mısın?” Yehoşafat, “Evet, savaşırım. Beni kendin, halkımı halkın, atlarımı atların say” dedi.eoEx O zaman Kral Yoram Samiriye’den ayrıldı ve bütün İsrailliler’i bir araya topladı.`n;x Ama Ahav’ın ölümünden sonra, Moav Kralı İsrail Kralı’na karşı ayaklandı. mx Moav Kralı Meşa koyun yetiştirirdi. İsrail Kralı’na her yıl yüz bin kuzu, yüz bin de koç yünü sağlamak zorundaydı. l x Bununla birlikte Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlara o da katıldı ve bu günahlardan ayrılmadı.@k{x Yoram RAB’bin gözünde kötü olanı yaptıysa da annesiyle babası kadar kötü değildi. Çünkü babasının yaptırdığı Baal’ı simgeleyen dikili taşı kaldırıp attı.!j ?x Yahuda Kralı Yehoşafat’ın krallığının on sekizinci yılında Ahav oğlu Yoram Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve on iki yıl krallık yaptı.Nix Elişa oradan Karmel Dağı’na gitti, sonra Samiriye’ye döndü.3hax Elişa arkasına dönüp çocuklara baktı ve RAB’bin adıyla onları lanetledi. Bunun üzerine ormandan çıkan iki dişi ayı çocuklardan kırk ikisini parçaladı.g/x Elişa oradan ayrılıp Beytel’e giderken kentin çocukları yola döküldüler. “Defol, defol, kel kafalı!” diyerek onunla alay ettiler.Ffx Elişa’nın söylediği gibi, su bugüne dek temiz kaldı.'eIx Elişa suyun kaynağına çıktı, tuzu suya atıp şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Bu suyu paklıyorum, artık onda ölüm ve verimsizlik olmayacak.’ ”\d3x Elişa, “Yeni bir kabın içine tuz koyup bana getirin” dedi. Kap getirilince,c x Erihalılar Elişa’ya, “Efendimiz, gördüğün gibi bu kentin yeri iyi ama suyu kötü, toprağı da verimsiz” dediler.vbgx Sonra Eriha’ya, Elişa’nın yanına döndüler. Elişa onlara, “Ben size gitmeyin demedim mi?” dedi.a9x Ama o kadar direttiler ki, sonunda Elişa dayanamadı, “Peki, gönderin” dedi. Elli adam gidip üç gün İlyas’ı aradılarsa da bulamadılar._`9x “Yanımızda elli güçlü adam var” dediler, “İzin ver, gidip efendini arayalım. Belki RAB’bin Ruhu onu dağların ya da vadilerin birine atmıştır.” Elişa, “Hayır, onları göndermeyin” dedi.7_ix Erihalı peygamberler karşıdan Elişa’yı görünce, “İlyas’ın ruhu Elişa’nın üzerinde!” dediler. Sonra onu karşılamaya giderek önünde yere kapandılar.H^ x İlyas’ın üzerinden düşen cüppeyi sulara vurarak, “İlyas’ın Tanrısı RAB nerede?” diye seslendi. Cüppeyi sulara vurunca ırmak ikiye ayrıldı, Elişa karşı yakaya geçti.y]mx Sonra İlyas’ın üzerinden düşen cüppeyi alıp geri döndü ve Şeria Irmağı’nın kıyısında durdu.3\ax Olanları gören Elişa şöyle bağırdı: “Baba, baba, İsrail’in arabası ve atlıları!” İlyas’ı bir daha göremedi. Giysilerini yırtıp paramparça etti.[5x Onlar yürüyüp konuşurlarken, ansızın ateşten bir atlı araba göründü, onları birbirinden ayırdı. İlyas kasırgayla göklere alındı. ~~"}}||{izyyHxx wvv=utttsrr"qqpoonmlkkFjEi`hhSgrfesdd\cc1bbaa`_^]]d\[ZYYXqWVV{UjTS2RR QPPONNLKKfJJIIHoG1EE^DDDBBxAI@@???#>d==T A ^ .&IxLyx Azarya ölüp atalarına kavuşunca, Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Yotam kral oldu.Kx Azarya’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.>Jwx RAB Kral Azarya’yı cezalandırdı. Kral ölünceye kadar deri hastalığından kurtulamadı. Bu yüzden ayrı bir evde yaşadı. Sarayı ve ülke halkını oğlu Yotam yönetti.Ix Ancak alışılagelen tapınma yerleri henüz kaldırılmamıştı ve halk oralarda hâlâ kurban kesip buhur yakıyordu.SH!x Babası Amatsya gibi, Azarya da RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı.Gx Azarya on altı yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de elli iki yıl krallık yaptı. Annesi Yeruşalimli Yekolya’ydı.vF ix İsrail Kralı Yarovam’ın krallığının yirmi yedinci yılında Amatsya oğlu Azarya Yahuda Kralı oldu.eEEx Yarovam ölüp ataları olan İsrail krallarına kavuştu. Yerine oğlu Zekeriya kral oldu.wDix Yarovam’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları, askeri başarıları, eskiden Yahuda’ya ait olan Şam ve Hama kentlerini yeniden İsrail topraklarına katışı İsrail krallarının tarihinde yazılıdır. Cx RAB İsrail’in adını yeryüzünden silmek istemiyordu. Onun için, Yehoaş oğlu Yarovam aracılığıyla onları kurtardı.B/x RAB İsrail’in çektiği sıkıntıyı görmüştü. Genç yaşlı herkes acı içinde kıvranıyordu. İsrail’e yardım edecek kimse yoktu.eAEx İsrail’in Tanrısı RAB’bin, kulu Gat-Heferli Amittay oğlu Yunus Peygamber aracılığıyla söylediği söz uyarınca, Yarovam Levo-Hamat’tan Arava Gölü’ne kadar İsrail topraklarını yeniden ele geçirdi. @x Yarovam RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı.3?ax Yahuda Kralı Yoaş oğlu Amatsya’nın krallığının on beşinci yılında Yehoaş oğlu Yarovam Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve kırk bir yıl krallık yaptı.{>qx Babası Amatsya ölüp atalarına kavuştuktan sonra Azarya Eylat Kenti’ni onarıp Yahuda topraklarına kattı.b=?x Yahuda halkı Amatsya’nın yerine on altı yaşındaki oğlu Azarya’yı kral yaptı.m<Ux Ölüsü at sırtında Yeruşalim’e getirildi, Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. ; x Yeruşalim’de Amatsya’ya bir düzen kurulmuştu. Amatsya Lakiş’e kaçtı. Ardından adam göndererek onu öldürttüler.m:Ux Amatsya’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.9 x Yahuda Kralı Yoaş oğlu Amatsya, İsrail Kralı Yehoahaz oğlu Yehoaş’ın ölümünden sonra on beş yıl daha yaşadı.8 x Yehoaş ölüp atalarına kavuşunca, Samiriye’de İsrail krallarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Yarovam kral oldu.>7wx Yehoaş’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, yaptıkları ve Yahuda Kralı Amatsya ile savaşırken gösterdiği başarılar İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.H6 x RAB’bin Tapınağı’nda ve sarayın hazinelerinde bulduğu altını, gümüşü ve bütün eşyaları aldı. Ayrıca bazı adamları da rehine olarak yanına alıp Samiriye’ye döndü. 5 x İsrail Kralı Yehoaş, Ahazya oğlu Yoaş oğlu Yahuda Kralı Amatsya’yı Beytşemeş’te yakaladı. Sonra Yeruşalim’e girip Efrayim Kapısı’ndan Köşe Kapısı’na kadar Yeruşalim surlarının dört yüz arşınlık bölümünü yıktırdı.T4#x İsrailliler’in önünde bozguna uğrayan Yahudalılar evlerine kaçtı.>3wx Ne var ki, Amatsya dinlemek istemedi. Derken İsrail Kralı Yehoaş Yahuda Kralı Amatsya’nın üzerine yürüdü. İki ordu Yahuda’nın Beytşemeş Kenti’nde karşılaştı.F2x Edomlular’ı bozguna uğrattın diye böbürleniyorsun. Bu zafer sana yeter. Otur evinde! Niçin bela arıyorsun? Kendi başını da, Yahuda halkının başını da derde sokacaksın.”15x İsrail Kralı Yehoaş da karşılık olarak Yahuda Kralı Amatsya’ya şu haberi gönderdi: “Lübnan’da dikenli bir çalı, sedir ağacına, ‘Kızını oğluma eş olarak ver’ diye haber yollar. O sırada oradan geçen yabanıl bir hayvan basıp çalıyı çiğner.0x Bundan sonra Amatsya, Yehu oğlu Yehoahaz oğlu İsrail Kralı Yehoaş’a, “Gel, yüz yüze görüşelim” diye haber gönderdi../Wx Amatsya Tuz Vadisi’nde on bin Edomlu asker öldürdü. Savaşarak Sela’yı ele geçirdi ve oraya Yokteel adını verdi. Orası hâlâ aynı adla anılmaktadır. .x Ancak Musa’nın Kitabı’ndaki yasaya uyarak katillerin çocuklarını öldürtmedi. Çünkü RAB, “Ne babalar çocuklarının yerine öldürülecek, ne de çocuklar babalarının yerine. Herkes kendi günahı için öldürülecek” diye buyurmuştu.o-Yx Amatsya krallığını güçlendirdikten sonra, babasını öldüren görevlileri ortadan kaldırdı.,x Ancak alışılagelen tapınma yerleri henüz kaldırılmamıştı ve halk oralarda hâlâ kurban kesip buhur yakıyordu.+ x Amatsya RAB’bin gözünde doğru olanı yaptıysa da atası Davut gibi değildi. Her konuda babası Yoaş’ı örnek aldı. *x Amatsya yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de yirmi dokuz yıl krallık yaptı. Annesi Yeruşalimli Yehoaddan’dı.}) wx İsrail Kralı Yehoahaz oğlu Yehoaş’ın krallığının ikinci yılında Yoaş oğlu Amatsya Yahuda Kralı oldu.v(gx  Bunun üzerine İsrail Kralı Yehoaş, babası Yehoahaz’ın krallığı döneminde Hazael oğlu Ben-Hadat’ın savaşta ele geçirmiş olduğu kentleri geri aldı. Onu üç kez bozguna uğratıp İsrail kentlerine yeniden sahip oldu.G' x  Aram Kralı Hazael ölünce yerine oğlu Ben-Hadat kral oldu.X&+x  Ama RAB, İbrahim, İshak ve Yakup’la yaptığı antlaşmadan ötürü, İsrailliler’e iyilik etti. Onlara acıyıp yardım etti. Yok olmalarına izin vermedi. Onları şimdiye kadar huzurundan atmadı._%9x  Aram Kralı Hazael Yehoahaz’ın krallığı boyunca İsrailliler’e baskı yaptı.O$x  Bir keresinde İsrailliler, ölü gömerken akıncıların geldiğini görünce, ölüyü Elişa’nın mezarına atıp kaçtılar. Ölü Elişa’nın kemiklerine dokununca dirilip ayağa kalktı.j#Ox  Elişa öldü ve gömüldü. Her ilkbaharda Moav akıncıları İsrail topraklarına girerlerdi.]"5x  Buna öfkelenen Tanrı adamı Elişa, “Beş altı kez vurmalıydın, o zaman Aramlılar’a karşı kesin bir zafer kazanırdın” dedi, “Ama şimdi Aramlılar’ı ancak üç kez bozguna uğratacaksın.”!7x  Sonra, “Öbür okları al” dedi. İsrail Kralı okları alınca, Elişa, “Onları yere vur” dedi. Kral okları üç kez yere vurdu ve durdu. 'x  “Doğuya bakan pencereyi aç” dedi. Kral pencereyi açtı. Elişa, “Oku at!” dedi. Kral oku atınca, Elişa, “Bu ok Aramlılar’a karşı sizi zafere ulaştıracak RAB’bin kurtarış okudur” dedi, “Afek’te onları kesin bozguna uğratacaksınız.”vgx  Elişa, “Yayı hazırla” dedi. Kral yayı hazırlayınca, Elişa ellerini kralın elleri üzerine koydu.S!x  Elişa ona, “Bir yayla birkaç ok al” dedi. Kral yayla okları aldı./Yx  Elişa ölümcül bir hastalığa yakalandı. İsrail Kralı Yehoaş gidip onu ziyaret etti, “Baba, baba, İsrail’in arabası ve atlıları!” diyerek ağladı.x Yehoaş ölüp atalarına kavuşunca, Samiriye’de İsrail krallarının yanına gömüldü ve tahtına Yarovam geçti.Dx Yehoaş’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları, Yahuda Kralı Amatsya ile savaşırken gösterdiği başarılar İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.+x RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı; onun yolunu izledi.%Ex Yahuda Kralı Yoaş’ın krallığının otuz yedinci yılında Yehoahaz oğlu Yehoaş Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve on altı yıl krallık yaptı.lSx Yehoahaz ölüp atalarına kavuşunca, Samiriye’de gömüldü ve yerine oğlu Yehoaş kral oldu.%x  Yehoahaz’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları ve başarıları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.2_x  Yehoahaz’ın elli atlı, on savaş arabası, on bin de yaya asker dışında gücü kalmamıştı. Çünkü Aram Kralı ötekileri harman tozu gibi ezip yok etmişti.#Ax  Ne var ki Yarovam ailesinin İsrail’i sürüklediği günahları izlediler, bu günahlardan ayrılmadılar. Aşera putu da Samiriye’de dikili kaldı.1x  RAB İsrail’e bir kurtarıcı gönderdi. Böylece halk Aramlılar’ın egemenliğinden kurtuldu ve önceki gibi evlerinde yaşamaya başladı.Bx  Bunun üzerine Yehoahaz RAB’be yakardı. RAB onun yakarışını kabul etti. Çünkü İsrail’in çektiği sıkıntıyı, Aram Kralı’nın onlara neler yaptığını görüyordu..Wx  İşte bu yüzden RAB’bin İsrail’e karşı öfkesi alevlendi ve RAB onları uzun süre Aram Kralı Hazael’le oğlu Ben-Hadat’ın egemenliği altına soktu.&Gx  Yehoahaz RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlara katıldı. Bu günahlardan ayrılmadı.1 _x Yahuda Kralı Ahazya oğlu Yoaş’ın krallığının yirmi üçüncü yılında Yehu oğlu Yehoahaz Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve on yedi yıl krallık yaptı.Dx  Yoaş’ı öldürenler, görevlilerinden Şimat oğlu Yozakar’la Şomer oğlu Yehozavat’tı. Yoaş Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Amatsya kral oldu.mUx  Kral Yoaş’ın görevlileri düzen kurup onu Silla’ya inen yolda, Beytmillo’da öldürdüler. x  Yoaş’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.o Yx  Yahuda Kralı Yoaş, ataları olan öbür Yahuda krallarından Yehoşafat’ın, Yehoram’ın, Ahazya’nın ve kendisinin RAB’be adamış olduğu bütün kutsal armağanları, RAB’bin Tapınağı’nda ve sarayın hazinelerinde bulunan bütün altınları Aram Kralı Hazael’e gönderdi. Bunun üzerine Hazael Yeruşalim’e saldırmaktan vazgeçti. x  O sırada Aram Kralı Hazael, Gat Kenti’ne saldırıp kenti ele geçirdi. Sonra Yeruşalim’e saldırmaya karar verdi.z ox  Suç ve günah sunusu olarak verilen paralarsa RAB’bin Tapınağı’na getirilmezdi; bunlar kâhinlere aitti. x  Tapınakta çalışanlara para ödemekle görevli kişiler öyle dürüst insanlardı ki, onlara hesap bile sorulmazdı.S!x  Bu para yalnız işçilere ödendi ve tapınağın onarımına harcandı./Yx RAB’bin Tapınağı’nda toplanan paralar, tapınak için gümüş tas, fitil maşaları, çanak, borazan, altın ya da gümüş eşya yapımında kullanılmadı.+Qx duvarcılara, taşçılara öder, tapınağı onarmak için kereste ve yontma taş alımında kullanır ve onarım için gereken öbür malzemelere harcarlardı.=ux Sayılan paralar RAB’bin Tapınağı’ndaki işlerin başında bulunan adamlara verilirdi. Onlar da paraları RAB’bin Tapınağı’nda çalışan marangozlara, yapıcılara, ;x Sandıkta çok para biriktiğini görünce kralın yazmanıyla başkâhin RAB’bin Tapınağı’na getirilen paraları sayıp torbalara koyarlardı.x Kâhin Yehoyada bir sandık aldı. Kapağına bir delik açıp sunağın yanına, RAB’bin Tapınağı’na girenlerin sağına yerleştirdi. Kapıda görevli kâhinler RAB’bin Tapınağı’na getirilen bütün paraları sandığa atıyorlardı.vgx  Böylece kâhinler halktan para toplamamayı ve tapınağın onarım işlerine karışmamayı kabul ettiler.7x  Bunun üzerine Kral Yoaş, Kâhin Yehoyada ile öbür kâhinleri çağırıp, “Neden RAB’bin Tapınağı’nı onarmıyorsunuz?” diye sordu, “Hazine görevlilerinden artık para almayın. Aldığınız paraları da RAB’bin Tapınağı’nın onarımına devredin.”p[x  Yoaş’ın krallığının yirmi üçüncü yılında kâhinler tapınağı hâlâ onarmamışlardı.{qx  Her kâhin bunları hazine görevlilerinden alsın. Tapınağın neresinde yıkık bir yer varsa, onarılsın.”|~sx  Yoaş kâhinlere şöyle dedi: “RAB’bin Tapınağı için yapılan bağışları: Nüfus sayımından elde edilen geliri, kişi başına düşen vergiyi ve halkın gönüllü olarak RAB’bin Tapınağı’na sunduğu paraları toplayın.}x  Ancak alışılagelen tapınma yerleri henüz kaldırılmamıştı ve halk oralarda hâlâ kurban kesip buhur yakıyordu.|x  Yoaş Kâhin Yehoyada yaşadığı sürece RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı. Çünkü Kâhin Yehoyada ona yol gösteriyordu.I{ x İsrail Kralı Yehu’nun krallığının yedinci yılında Yoaş Yahuda Kralı oldu. Yedi yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de kırk yıl krallık yaptı. Annesi Beer-Şevalı Sivya’ydı.;zsx  *** POSSIBLE ERROR IN BIBLE, TEXT MISSING HERE ***ay=x  Sonra yüzbaşıları, Karyalılar’ı, muhafızları ve halkı yanına aldı. Kralı RAB’bin Tapınağı’ndan getirdiler. Muhafızlar Kapısı’ndan geçerek sarayına götürdüler, kral tahtına oturttular.vxgx  Ülke halkı gidip Baal’ın tapınağını yıktı. Sunaklarını, putlarını parçaladılar; Baal’ın Kâhini Mattan’ı da sunakların önünde öldürdüler. Kâhin Yehoyada RAB’bin Tapınağı’na nöbetçiler yerleştirdi.w9x  Yehoyada RAB’bin halkı olmaları için RAB ile kral ve halk arasında bir antlaşma yaptı. Ayrıca halkla kral arasında da bir antlaşma yaptı.Uv%x  Atalya yakalandı ve sarayın At Kapısı’na götürülüp öldürüldü.Xu+x  Kâhin Yehoyada yüzbaşılara, “O kadını aradan çıkarın. Ardından kim giderse kılıçtan geçirin” diye buyruk verdi. Çünkü kadının RAB’bin Tapınağı’nda öldürülmesini istemiyordu.tx  Baktı, kral geleneğe uygun olarak sütunun yanında duruyor; yüzbaşılar, borazan çalanlar çevresine toplanmış. Ülke halkı sevinç içindeydi, borazanlar çalınıyordu. Atalya giysilerini yırtarak, “Hainlik! Hainlik!” diye bağırdı.sx Atalya muhafızlarla halkın çıkardığı gürültüyü duyunca, RAB’bin Tapınağı’nda toplananların yanına gitti.br?x Yehoyada kralın oğlu Yoaş’ı dışarı çıkarıp başına taç koydu. Tanrı’nın Yasası’nı da ona verip krallığını ilan ettiler. Onu meshedip alkışlayarak, “Yaşasın kral!” diye bağırdılar.qx Kralı korumak için sunağın ve tapınağın çevresine tapınağın güneyinden kuzeyine kadar silahlı muhafızlar yerleştirildi.ypmx Kâhin RAB’bin Tapınağı’ndaki Kral Davut’tan kalan mızraklarla kalkanları yüzbaşılara dağıttı.;oqx Yüzbaşılar Kâhin Yehoyada’nın buyruklarını tam tamına uyguladılar. Şabat Günü göreve gidenlerle görevi biten adamlarını alıp Yehoyada’nın yanına gittiler.nx  Herkes yalın kılıç kralın çevresini sarsın, yaklaşan olursa öldürün. Kral nereye giderse, ona eşlik edin.”mx  Şabat Günü görevleri biten öbür iki bölükteki askerlerin tümü RAB’bin Tapınağı’nın çevresinde durup kralı koruyacak.lx  üçte biri Sur Kapısı’nda, üçte biri de muhafızların arkasındaki kapıda bulunacak. Sırayla tapınak nöbeti tutacaksınız.rk_x  Onlara şu buyrukları verdi: “Şabat Günü göreve gidenlerin üçte biri kral sarayını koruyacak,+jQx  Yedinci yıl Yehoyada haber gönderip Karyalılar’ın ve muhafızların yüzbaşılarını çağırttı. Onları RAB’bin Tapınağı’nda toplayarak onlarla bir antlaşma yaptı. Hepsine RAB’bin Tapınağı’nda ant içirdikten sonra kralın oğlu Yoaş’ı kendilerine gösterdi.ziox  Atalya ülkeyi yönetirken, çocuk altı yıl boyunca RAB’bin Tapınağı’nda dadısıyla birlikte gizlendi.&hGx  Ne var ki, Kral Yehoram’ın kızı, Ahazya’nın üvey kızkardeşi Yehoşeva, Ahazya oğlu Yoaş’ı kralın öldürülmek istenen öteki oğullarının arasından alıp kaçırdı ve dadısıyla birlikte yatak odasına gizledi. Çocuğu Atalya’dan gizleyerek kurtarmış oldu.g x Ahazya’nın annesi Atalya, oğlunun öldürüldüğünü duyunca, kral soyunun bütün bireylerini yok etmeye çalıştı.If x $ Yehu Samiriye’de yirmi sekiz yıl İsrail krallığı yaptı.geIx # Yehu ölüp atalarına kavuşunca, Samiriye’de gömüldü. Yerine oğlu Yehoahaz kral oldu.dx " Yehu’nun krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları ve başarıları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.:cox ! RAB o günlerde İsrail topraklarını küçültmeye başladı. Aram Kralı Hazael Şeria Irmağı’nın doğusunda Gadlılar, Rubenliler ve Manaşşeliler’in yaşadığı bütün Gilat bölgesini, Arnon Vadisi’ndeki Aroer’den Gilat ve Başan’a kadar bütün İsrail topraklarını ele geçirdi.:box RAB o günlerde İsrail topraklarını küçültmeye başladı. Aram Kralı Hazael Şeria Irmağı’nın doğusunda Gadlılar, Rubenliler ve Manaşşeliler’in yaşadığı bütün Gilat bölgesini, Arnon Vadisi’ndeki Aroer’den Gilat ve Başan’a kadar bütün İsrail topraklarını ele geçirdi.)aMx  Gelgelelim Yehu İsrail’in Tanrısı RAB’bin yasasını yürekten izlemedi, önemsemedi. Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı.O`x  RAB Yehu’ya, “Gözümde doğru olanı yaparak başarılı oldun” dedi, “Ahav’ın ailesine istediğim her şeyi yaptın. Bunun için senin soyun dört kuşak İsrail tahtında oturacak.”_3x  Ne var ki, Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan –Beytel ve Dan’daki altın buzağılara tapmaktan– vazgeçmedi.?^{x  Böylece Yehu İsrail’de Baal’a tapmaya son verdi.]x  Baal’ın dikili taşını ve tapınağını ortadan kaldırdılar. Halk orayı helaya çevirdi. Orası bugüne kadar da öyle kaldı.L\x  Baal’ın tapınağındaki dikili taşları çıkarıp yaktılar.8[kx  Yakmalık sununun sunulması biter bitmez, Yehu muhafızlarla komutanlara, “İçeriye girin, hepsini öldürün, hiçbiri kaçmasın!” diye buyruk verdi. Muhafızlarla komutanlar hepsini kılıçtan geçirip ölülerini dışarı attılar. Sonra Baal’ın tapınağının iç bölümüne girdiler.Z!x  Ardından Yehu’yla Yehonadav kurban ve yakmalık sunu sunmak üzere içeri girdiler. Yehu tapınağın çevresine seksen kişi yerleştirmiş ve onlara şu buyruğu vermişti: “Elinize teslim ettiğim bu adamlardan biri kaçarsa, bunu canınızla ödersiniz!”aY=x  O zaman Yehu Rekav oğlu Yehonadav’la birlikte Baal’ın tapınağına girdi. İçerdekilere, “Çevrenize iyi bakın” dedi, “Aranızda RAB’be tapanlardan kimse olmasın, sadece Baal’a tapanlar olsun.”Xx  Yehu, kutsal giysiler görevlisine, “Baal’a tapanların hepsine giysi çıkar” diye buyruk verdi. Görevli herkese giysi getirdi.Wx  Yehu bütün İsrail’e haber saldı. Baal’a tapanların hepsi geldi, gelmeyen kalmadı. Baal’ın tapınağı hıncahınç doldu.gVIx  Yehu, “Baal’ın onuruna bir toplantı yapılacağını duyurun” dedi. Duyuru yapıldı.U-x  “Baal’ın bütün peygamberlerini, kâhinlerini, ona tapan herkesi çağırın. Hiçbiri gelmemezlik etmesin. Çünkü Baal’a büyük bir kurban sunacağım. Kim gelmezse öldürülecek.” Gerçekte Yehu Baal’a tapanları yok etmek için bir düzen kurmaktaydı.lTSx  Yehu, bütün halkı toplayarak, “Ahav Baal’a az kulluk etti, ben daha çok edeceğim” dedi,S7x  Samiriye’ye varınca Yehu RAB’bin İlyas aracılığıyla söylediği söz uyarınca, Ahav’ın orada kalan akrabalarının hepsini öldürdü.R{x  “Benimle gel ve RAB için nasıl çaba harcadığımı gör” dedi. Sonra onu arabasıyla Samiriye’ye götürdü.]Q5x  Yehu oradan ayrıldı. Yolda kendisine doğru gelen Rekav oğlu Yehonadav’la karşılaştı. Ona selam vererek, “Ben sana karşı iyi duygular besliyorum, sen de aynı duygulara sahip misin?” diye sordu. Yehonadav, “Evet” diye yanıtladı. Yehu, “Öyleyse elini ver” dedi. Yehonadav elini uzattı. Yehu onu arabasına alarak,SP!x  Yehu adamlarına, “Bunları diri yakalayın!” diye buyruk verdi. Onları diri yakalayıp Beyteket Kuyusu yakınında kılıçtan geçirdiler. Öldürülenler kırk iki kişiydi. Sağ kalan olmadı. Ox Yahuda Kralı Ahazya’nın akrabalarıyla karşılaştı. Onlara, “Siz kimsiniz?” diye sordu. “Biz Ahazya’nın akrabalarıyız” diye karşılık verdiler, “Kralın ve ana kraliçe İzebel’in çocuklarına saygılarımızı sunmaya gidiyoruz.”~Nwx Yehu Yizreel’den ayrılıp Samiriye’ye doğru yola çıktı. Yolda çobanların Beyteket adını verdiği yerde,/MYx Sonra Yizreel’de Ahav’ın öteki akrabalarının hepsini, bütün yüksek görevlilerini, yakın arkadaşlarını ve kâhinlerini öldürdü. Sağ kalan olmadı.>Lwx Bu olay gösteriyor ki, RAB’bin Ahav’ın ailesine ilişkin söylediği hiçbir söz boşa çıkmayacaktır. RAB, kulu İlyas aracılığıyla verdiği sözü yerine getirdi.”!K=x Ertesi sabah Yehu halkın önüne çıkıp şöyle dedi: “Efendime düzen kurup onu öldüren benim, sizin suçunuz yok. Ama bunları kim öldürdü?WJ)x  Ulak gelip Yehu’ya, “Kral oğullarının başlarını getirdiler” diye haber verdi. Yehu, “Onları iki yığın halinde kent kapısının girişine bırakın, sabaha kadar orada kalsınlar” dedi.-IUx  Yehu’nun mektubu kent ileri gelenlerine ulaşınca, Ahav’ın yetmiş oğlunu öldürüp başlarını küfelere koydular ve Yizreel’e, Yehu’ya gönderdiler.,HSx  Yehu onlara ikinci bir mektup yazdı: “Eğer siz benden yana ve bana bağlıysanız, efendinizin oğullarının başını kesip yarın bu saatlerde Yizreel’e, bana getirin.” Kral Ahav’ın yetmiş oğlu, onları yetiştirmekle görevli kent ileri gelenlerinin koruması altındaydı.G#x  Saray sorumlusu, kent valisi, ileri gelenler ve Ahav’ın çocuklarını koruyanlar Yehu’ya şu haberi gönderdi: “Biz senin kullarınız, söyleyeceğin her şeyi yapmaya hazırız. Kimseyi kral yapmaya niyetimiz yok. Kendin için en iyi olan neyse onu yap.”wFix  Ama onlar dehşete düştüler. “İki kral Yehu’yla başa çıkamadı, biz nasıl çıkarız?” dediler.E)x  efendinizin oğullarından en iyi ve en uygun olanı seçip babasının tahtına oturtun. Ve efendinizin ailesini korumak için savaşın.”3Dax  “Efendinizin oğulları sizinle birliktedir. Savaş arabalarınız, atlarınız, silahlarınız var. Surlu bir kentte yaşıyorsunuz. Bu mektup size ulaşır ulaşmaz,jC Qx Ahav’ın Samiriye’de yetmiş oğlu vardı. Yehu mektuplar yazıp Samiriye’ye gönderdi. Yizreel’in yöneticilerine, ileri gelenlere ve Ahav’ın çocuklarını koruyanlara yazdığı mektuplarda Yehu şöyle diyordu:sBax % ‘İzebel’in leşi Yizreel topraklarına gübre olacak ve kimse, bu İzebel’dir, diyemeyecek.’ ”vAgx $ Geri dönüp durumu Yehu’ya bildirdiler. Yehu onlara şöyle dedi: “Kulu Tişbeli İlyas aracılığıyla konuşan RAB’bin sözü yerine geldi. RAB, ‘Yizreel topraklarında İzebel’in ölüsünü köpekler yiyecek’ demişti.t@cx # Ama İzebel’i gömmeye giden adamlar başından, ayaklarından, ellerinden başka bir şey bulamadılar.?}x " Yehu içeri girip yedi, içti. Sonra, “O lanet olası kadını alıp gömün, ne de olsa bir kral kızıdır” dedi.!>=x ! Yehu, “Atın onu aşağı!” dedi. Görevliler İzebel’i aşağıya attılar. Kanı surların ve bedenini çiğneyen atların üzerine sıçradı.y=mx Yehu pencereye doğru bakıp, “Kim benden yana?” diye bağırdı. İki üç görevli yukarıdan ona baktı.< x  Yehu kentin kapısından içeri girince, İzebel, “Ey efendisini öldüren Zimri, barış için mi geldin?” diye seslendi.;1x  Sonra Yehu Yizreel’e gitti. İzebel bunu duyunca, gözlerine sürme çekti, saçlarını tarayıp pencereden dışarıyı gözlemeye başladı.d:Cx  Ahazya Ahav oğlu Yoram’ın krallığının on birinci yılında Yahuda Kralı olmuştu.,9Sx  Adamları Ahazya’nın cesedini bir savaş arabasına koyup Yeruşalim’e götürdüler. Onu Davut Kenti’nde atalarının yanına, kendi mezarına gömdüler.'8Ix  Yahuda Kralı Ahazya olanları görünce Beythaggan’a doğru kaçmaya başladı. Yehu ardına takılıp, “Onu da öldürün!” diye bağırdı. Ahazya’yı Yivleam yakınlarında, Gur yolunda, arabasının içinde vurdular. Yaralı olarak Megiddo’ya kadar kaçıp orada öldü.P7x  ‘Dün Navot’la oğullarının kanını gördüm. Seni de bu topraklarda cezalandıracağım’ demişti. Şimdi RAB’bin sözü uyarınca, Yoram’ın cesedini al, Navot’un toprağına at!”]65x  Yehu yardımcısı Bidkar’a, “Onun cesedini al, Yizreelli Navot’un toprağına at” dedi, “Anımsa, senle ben birlikte Yoram’ın babası Ahav’ın ardından savaş arabasıyla giderken, RAB Ahav’a,55x  Yehu var gücüyle yayını çekip Yoram’ı sırtından vurdu. Ok Yoram’ın kalbini delip geçti. Yoram arabasının içine yığılıp kaldı.i4Mx  Yoram, “Hainlik bu, Ahazya!” diye bağırdı ve arabasının dizginlerini çevirip kaçtı.a3=x  Yoram Yehu’yu görünce, “Barış için mi geldin?” diye sordu. Yehu, “Annen İzebel’in yaptığı bunca putperestlik ve büyücülük sürüp giderken barıştan söz edilir mi?” diye karşılık verdi.}2ux  Kral Yoram, “Arabamı hazırlayın!” diye buyruk verdi. Arabası hazırlandı. İsrail Kralı Yoram ile Yahuda Kralı Ahazya arabalarına binip Yehu’yu karşılamaya gittiler. Yizreelli Navot’un topraklarında onunla karşılaştılar."1?x  Gözcü durumu krala bildirdi: “Ulak onlara vardı, ama geri dönmedi. Komutanları savaş arabasını Nimşi oğlu Yehu gibi delicesine sürüyor.”M0x  Bu kez ikinci bir atlı gönderildi. Atlı onlara varıp, “Kralımız, ‘Barış için mi geldin?’ diye soruyor” dedi. Yehu, “Barıştan sana ne! Sen beni izle” diye karşılık verdi. /x  Atlı Yehu’yu karşılamaya gitti ve ona, “Kralımız, ‘Barış için mi geldin?’ diye soruyor” dedi. Yehu, “Barıştan sana ne! Sen beni izle” diye karşılık verdi. Gözcü durumu krala bildirdi: “Ulak onlara vardı, ama geri dönmedi.”y.mx  Yizreel’de kulede nöbet tutan gözcü, Yehu’nun ordusuyla yaklaştığını görünce, “Bir kalabalık görüyorum!” diye bağırdı. Yoram, “Bir atlı gönder, onu karşılasın, barış için gelip gelmediğini sorsun” dedi."-?x  Yehu savaş arabasına binip Yizreel’e gitti. Çünkü Yoram orada hasta yatıyordu. Yahuda Kralı Ahazya da Yoram’ı görmek için oraya gitmişti.G, x  Ancak Kral Yoram, Aram Kralı Hazael’le savaşırken Aramlılar onu yaralamıştı. Yoram da yaraların iyileşmesi için Yizreel’e dönmüştü. Yehu arkadaşlarına, “Eğer siz de benimle aynı görüşteyseniz, hiç kimsenin kentten kaçmasına ve gidip durumu Yizreel’e bildirmesine izin vermeyin” dedi.3+ax  Nimşi oğlu Yehoşafat oğlu Yehu Yoram’a karşı bir düzen kurdu. O sıralarda Yoram ile İsrail halkı Aram Kralı Hazael’e karşı Ramot-Gilat’ı savunuyordu.-*Ux Bunun üzerine hepsi hemen cüppelerini çıkarıp merdivenin başında duran Yehu’nun ayaklarına serdi. Boru çalarak, “Yehu kraldır!” diye bağırdılar./)Yx “Hayır, bilmiyoruz, ne söyledi? Anlat bize!” dediler. Yehu şöyle yanıtladı: “Bana RAB şöyle diyor dedi: ‘Seni İsrail Kralı olarak meshettim.’ ”q(]x Yehu komutan arkadaşlarının yanına döndü. İçlerinden biri, “Her şey yolunda mı? O delinin seninle ne işi vardı?” diye sordu. Yehu, “Onu tanıyorsunuz, neler saçmaladığını bilirsiniz” diye karşılık verdi.&'Gx Yizreel topraklarında İzebel’in ölüsünü köpekler yiyecek ve onu gömen olmayacak.’ ” Uşak bunları söyledikten sonra kapıyı açıp kaçtı.&x Nevat oğlu Yarovam’la Ahiya oğlu Baaşa’nın ailelerine ne yaptımsa, Ahav’ın ailesine de aynısını yapacağım.%#x  Ahav’ın bütün soyu ortadan kalkacak. İsrail’de genç yaşlı Ahav’ın soyundan gelen bütün erkeklerin kökünü kurutacağım.$$Cx  Efendin Ahav’ın ailesini öldüreceksin. Bana hizmet eden peygamberlerin ve bütün kullarımın dökülen kanının öcünü İzebel’den alacağım.:#ox  Yehu kalkıp eve girdi. Uşak yağı Yehu’nun başına döküp ona şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Seni halkım İsrail’in kralı olarak meshettim.a"=x  Oraya vardığında ordu komutanlarının bir arada oturduklarını gördü. “Komutanım, sana bir haberim var” dedi. Yehu, “Hangimize söylüyorsun?” diye sordu. Uşak, “Sana, efendim” diye yanıtladı.=!wx  Böylece peygamberin uşağı Ramot-Gilat’a gitti. -x  Zeytinyağını başına dök ve ona RAB şöyle diyor de: ‘Seni İsrail Kralı olarak meshettim.’ Sonra kapıyı aç ve koş, oyalanma!” x  “Oraya varınca Nimşi oğlu, Yehoşafat oğlu Yehu’yu ara. Onu kardeşlerinin arasından alıp başka bir odaya götür. %x Peygamber Elişa, peygamberler topluluğundan bir adam çağırıp, “Kemerini kuşan, bu yağ kabını alıp Ramot-Gilat’a git” dedi,mUx Kral Yoram Ramot-Gilat’ta Aram Kralı Hazael’le savaşırken aldığı yaraların iyileşmesi için Yizreel’e döndü. Yahuda Kralı Yehoram oğlu Ahazya da yaralanan Ahav oğlu Yoram’ı görmek için Yizreel’e gitti.#x Ahazya, Aram Kralı Hazael’le savaşmak üzere Ahav oğlu Yoram’la birlikte Ramot-Gilat’a gitti. Aramlılar Yoram’ı yaraladılar.!x Ahazya evlilik yoluyla Ahav’a akraba olduğu için Ahav ailesinin yolunu izledi ve onlar gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.x Ahazya yirmi iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de bir yıl krallık yaptı. Annesi İsrail Kralı Omri’nin torunu Atalya’ydı.|sx İsrail Kralı Ahav oğlu Yoram’ın krallığının on ikinci yılında Yehoram oğlu Ahazya Yahuda Kralı oldu.}x Yehoram ölüp atalarına kavuştu ve Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Ahazya kral oldu.x Yehoram’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.uex O sırada Livna Kenti ayaklandı. Edomlular’ın Yahuda’ya karşı başkaldırması bugün de sürüyor.a=x Yehoram bütün savaş arabalarıyla Sair’e gitti. Edomlular onu ve savaş arabalarının komutanlarını kuşattılar. Ama Yehoram gece kalkıp kuşatmayı yararak kaçtı. Askerleri de kaçarak evlerine döndü.~wx Yehoram’ın krallığı döneminde Edomlular Yahudalılar’a karşı ayaklanarak kendi krallıklarını kurdular. X~~9}}:||{zyySxww+vv9utt(srr qRppNoomnn&mmlkk0jj/ihhXgffEeeVdcbaa2``4__"^]{] \&[5ZYYoXXSVVUaTSSdRRj==xwx Ömrünü on beş yıl daha uzatacağım. Seni de kenti de Asur Kralı’nın elinden kurtaracağım. Kendim için ve kulum Davut’un hatırı için bu kenti savunacağım.’ ”w{x “Geri dön ve halkımı yöneten Hizkiya’ya şunu söyle: ‘Atan Davut’un Tanrısı RAB diyor ki: Duanı işittim, gözyaşlarını gördüm, seni sağlığına kavuşturacağım. Üç gün içinde RAB’bin Tapınağı’na çıkacaksın.Qvx Yeşaya sarayın orta avlusundan çıkmadan önce RAB ona şöyle dedi:)uMx “Ya RAB, yürekten bir sadakatle önünde nasıl yaşadığımı, gözünde iyi olanı yaptığımı anımsa lütfen.” Sonra acı acı ağlamaya başladı.=twx Hizkiya yüzünü duvara dönüp RAB’be yalvardı:Ss #x O günlerde Hizkiya ölümcül bir hastalığa yakalandı. Amots oğlu Peygamber Yeşaya ona gidip şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Ev işlerini düzene sok. Çünkü iyileşmeyecek, öleceksin.’ ”Erx% Bir gün ilahı Nisrok’un tapınağında tapınırken, oğullarından Adrammelek’le Şareser, onu kılıçla öldürüp Ararat ülkesine kaçtılar. Yerine oğlu Esarhaddon kral oldu.sqax$ Bunun üzerine Asur Kralı Sanherib ordugahını bırakıp çekildi. Ninova’ya döndü ve orada kaldı.p5x# O gece RAB’bin meleği gidip Asur ordugahında yüz seksen beş bin kişiyi öldürdü. Ertesi sabah uyananlar salt cesetlerle karşılaştılar.ioMx" ‘Kendim için ve kulum Davut’un hatırı için Bu kenti savunup kurtaracağım’ diyor.”Dnx! Geldiği yoldan dönecek ve kente girmeyecek’ diyor RAB,-mUx “Bundan dolayı RAB Asur Kralı’na ilişkin şöyle diyor: ‘Bu kente girmeyecek, ok atmayacak. Kente kalkanla yaklaşmayacak, Karşısında rampa kurmayacak.lx Çünkü sağ kalanlar Yeruşalim’den, Kurtulanlar Siyon Dağı’ndan çıkacak. Her Şeye Egemen RAB’bin gayretiyle olacak bu.’zkox Yahudalılar’ın kurtulup sağ kalanları Yine aşağıya doğru kök salacak, Yukarıya doğru meyve verecek.Ljx “ ‘Senin için belirti şu olacak, ey Hizkiya: Bu yıl kendiliğinden yetişeni yiyeceksiniz, İkinci yıl ise ardından biteni. Üçüncü yıl ekip biçin, Bağlar dikip ürününü yiyin.&iGx Bana duyduğun öfkeden, Kulağıma erişen küstahlığından ötürü Halkamı burnuna, gemimi ağzına takacak, Seni geldiğin yoldan geri çevireceğim.lhSx Senin oturuşunu, kalkışını, Ne zaman gidip geldiğini, Bana nasıl öfkelendiğini biliyorum.5gex O kentlerde yaşayanların kolu kanadı kırıldı. Yılgınlık ve utanç içindeydiler; Kır otuna, körpe filizlere, Damlarda büyümeden kavrulup giden ota döndüler.5fex “ ‘Bütün bunları çoktan yaptığımı, Çok önceden tasarladığımı duymadın mı? Surlu kentleri enkaz yığınlarına çevirmeni Şimdi ben gerçekleştirdim.e x Yabancı ülkelerde kuyular kazdım, sular içtim, Mısır’ın bütün kanallarını ayağımın tabanıyla kuruttum, dedin.d%x Ulakların aracılığıyla Rab’bi aşağıladın. Bir sürü savaş arabamla dağların tepesine, Lübnan’ın doruklarına çıktım, dedin. Yüksek sedir ağaçlarını, seçme çamlarını kestim, Lübnan’ın en iç noktalarına, Gür ormanlarına ulaştım.xckx Sen kimi aşağıladın, kime küfrettin? Kime sesini yükselttin? İsrail’in Kutsalı’na tepeden baktın!Bbx Bunun üzerine Amots oğlu Yeşaya, Hizkiya’ya şu haberi gönderdi: “İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: ‘Asur Kralı Sanherib’le ilgili olarak bana yalvardığın için diyorum ki, “ ‘Erden kız Siyon seni hor görüyor, Alay ediyor seninle. Yeruşalim kızı ardından alayla baş sallıyor.Bax Bunun üzerine Amots oğlu Yeşaya, Hizkiya’ya şu haberi gönderdi: “İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: ‘Asur Kralı Sanherib’le ilgili olarak bana yalvardığın için diyorum ki, “ ‘Erden kız Siyon seni hor görüyor, Alay ediyor seninle. Yeruşalim kızı ardından alayla baş sallıyor.`x Ya RAB Tanrımız, şimdi bizi Sanherib’in elinden kurtar ki, bütün dünya krallıkları senin tek Tanrı olduğunu anlasın.”~_wx İlahlarını yakıp yok ettiler. Çünkü onlar tanrı değil, insan eliyle biçimlendirilmiş tahta ve taşlardı.c^Ax Ya RAB, gerçek şu ki, Asur kralları birçok ulusu ve ülkelerini viraneye çevirdiler.]1x Ya RAB, kulak ver de işit, gözlerini aç da gör, ya RAB; Sanherib’in söylediklerini, yaşayan Tanrı’yı nasıl aşağıladığını duy./\Yx şöyle dua etti: “Ey Keruvlar arasında taht kuran İsrail’in Tanrısı RAB, bütün dünya krallıklarının tek Tanrısı sensin. Yeri, göğü sen yarattın.[x Hizkiya mektubu ulakların elinden alıp okuduktan sonra RAB’bin Tapınağı’na çıktı. RAB’bin önünde mektubu yere yayarakeZEx Hani nerede Hama ve Arpat kralları? Lair, Sefarvayim, Hena, İvva kralları nerede?’ ”'YIx Atalarımın yok ettiği ulusları –Gozanlılar’ı, Harranlılar’ı, Resefliler’i, Telassar’da yaşayan Edenliler’i– ilahları kurtarabildi mi?X1x Asur krallarının bütün ülkelere neler yaptığını, onları nasıl yerle bir ettiğini duymuşsundur. Sen kurtulacağını mı sanıyorsun?W1x “Yahuda Kralı Hizkiya’ya deyin ki, ‘Güvendiğin Tanrın, Yeruşalim Asur Kralı’nın eline teslim edilmeyecek diyerek seni aldatmasın."V?x Kûş Kralı Tirhaka’nın kendisiyle savaşmak üzere yola çıktığını haber alan Asur Kralı, Hizkiya’ya yine ulaklar göndererek şöyle dedi: Ux Komutan, Asur Kralı’nın Lakiş’ten ayrılıp Livna’ya karşı savaştığını duydu. Krala danışmak için oraya gitti. Tx Onun içine öyle bir ruh koyacağım ki, bir haber üzerine kendi ülkesine dönecek. Orada onu kılıçla öldürteceğim.’ ”LSx Yeşaya, Kral Hizkiya’dan gelen görevlilere şöyle dedi: “Efendinize şunları söyleyin: ‘RAB diyor ki, Asur Kralı’nın adamlarından benimle ilgili duyduğunuz küfürlerden korkma.LRx Yeşaya, Kral Hizkiya’dan gelen görevlilere şöyle dedi: “Efendinize şunları söyleyin: ‘RAB diyor ki, Asur Kralı’nın adamlarından benimle ilgili duyduğunuz küfürlerden korkma.{Qqx Yaşayan Tanrı’yı aşağılamak için efendisi Asur Kralı’nın gönderdiği komutanın söylediklerini belki Tanrın RAB duyar da duyduğu sözlerden ötürü onları cezalandırır. Bu nedenle sağ kalanlarımız için dua et.’ ”-PUx Yeşaya’ya şöyle dediler: “Hizkiya diyor ki, ‘Bugün sıkıntı, azar ve utanç günü. Çünkü çocukların doğum vakti geldi, ama doğuracak güç yok.O5x Saray sorumlusu Elyakim’i, Yazman Şevna’yı ve ileri gelen kâhinleri Amots oğlu Peygamber Yeşaya’ya gönderdi. Hepsi çul kuşanmıştı.nN Yx Kral Hizkiya olanları duyunca giysilerini yırttı, çul kuşanıp RAB’bin Tapınağı’na girdi.?Myx% Sonra saray sorumlusu Hilkiya oğlu Elyakim, Yazman Şevna ve devlet tarihçisi Asaf oğlu Yoah giysilerini yırttılar ve gidip komutanın söylediklerini Hizkiya’ya bildirdiler. Lx$ Halk sustu, komutana tek sözle bile karşılık veren olmadı. Çünkü Kral Hizkiya, “Karşılık vermeyin” diye buyurmuştu.Kx# Bütün ülkelerin ilahlarından hangisi ülkesini elimden kurtardı ki, RAB Yeruşalim’i elimden kurtarabilsin?’ ”J1x" Hani nerede Hama’nın, Arpat’ın ilahları? Sefarvayim’in, Hena ve İvva’nın ilahları nerede? Samiriye’yi elimden kurtarabildiler mi?VI'x! Ulusların ilahları ülkelerini Asur Kralı’nın elinden kurtarabildi mi?SH!x Hizkiya’yı dinlemeyin.’ Çünkü Asur Kralı diyor ki, ‘Teslim olun, bana gelin. Böylece ben gelip sizi zeytinyağı ve bal ülkesi olan kendi ülkeniz gibi bir ülkeye –tahıl ve yeni şarap, ekmek ve üzüm dolu bir ülkeye– götürene kadar herkes kendi asmasından, kendi incir ağacından yiyecek, kendi sarnıcından içecek. Yaşamı seçin, ölümü değil. RAB bizi kurtaracak diyerek sizi aldatmaya çalışan Hizkiya’yı dinlemeyin.SG!x Hizkiya’yı dinlemeyin.’ Çünkü Asur Kralı diyor ki, ‘Teslim olun, bana gelin. Böylece ben gelip sizi zeytinyağı ve bal ülkesi olan kendi ülkeniz gibi bir ülkeye –tahıl ve yeni şarap, ekmek ve üzüm dolu bir ülkeye– götürene kadar herkes kendi asmasından, kendi incir ağacından yiyecek, kendi sarnıcından içecek. Yaşamı seçin, ölümü değil. RAB bizi kurtaracak diyerek sizi aldatmaya çalışan Hizkiya’yı dinlemeyin.F x RAB bizi mutlaka kurtaracak, bu kent Asur Kralı’nın eline geçmeyecek diyen Hizkiya’ya kanmayın, RAB’be güvenmeyin.VE'x Kral diyor ki, ‘Hizkiya sizi aldatmasın, o sizi benim elimden kurtaramaz.zDox Sonra ayağa kalkıp Yahudi dilinde bağırdı: “Büyük kralın, Asur Kralı’nın söylediklerini dinleyin!wCix Komutan, “Efendim bu sözleri yalnız size ve efendinize söyleyeyim diye mi gönderdi beni?” dedi, “Surların üzerinde oturan bu halka, sizin gibi dışkısını yemek, idrarını içmek zorunda kalacak olan herkese gönderdi.”`B;x Hilkiya oğlu Elyakim, Şevna ve Yoah, “Lütfen biz kullarınla Aramice konuş” diye karşılık verdiler, “Çünkü biz bu dili anlarız. Yahudi dilinde konuşma. Surların üzerindeki halk bizi dinliyor.” A;x Dahası var: RAB’bin buyruğu olmadan mı saldırıp burayı yıkmak için yola çıktığımı sanıyorsun? RAB, ‘Git, o ülkeyi yık’ dedi.”@1x Mısır’ın savaş arabalarıyla atlıları sağlayacağına güvensen bile, efendimin en küçük rütbeli komutanlarından birini yenemezsin!p?[x “Haydi, efendim Asur Kralı’yla bahse giriş. Binicileri sağlayabilirsen sana iki bin at veririm.>x Yoksa bana, Tanrımız RAB’be güveniyoruz mu diyeceksiniz? Hizkiya’nın Yahuda ve Yeruşalim halkına, yalnız Yeruşalim’de, bu sunağın önünde tapınacaksınız diyerek tapınma yerlerini, sunaklarını ortadan kaldırdığı Tanrı değil mi bu?’;=qx İşte sen şu kırık kamış değneğe, Mısır’a güveniyorsun. Bu değnek kendisine yaslanan herkesin eline batar, deler. Firavun da kendisine güvenenler için böyledir.<x Savaş tasarıların ve gücün olduğunu söylüyorsun, ama bunlar boş sözler. Kime güveniyorsun da bana karşı ayaklanıyorsun?;x Komutan onlara şöyle dedi: “Hizkiya’ya söyleyin. ‘Büyük kral, Asur Kralı diyor ki: Güvendiğin şey ne, neye güveniyorsun?=:ux Haber gönderip Kral Hizkiya’yı çağırdılar. Saray sorumlusu Hilkiya oğlu Elyakim, Yazman Şevna ve devlet tarihçisi Asaf oğlu Yoah Asurlular’ı karşılamaya çıktı.x9kx Asur Kralı başkomutan, askeri danışman ve komutanını büyük bir orduyla Lakiş’ten Yeruşalim’e, Kral Hizkiya’ya gönderdi. Yeruşalim’e varan ordu Çırpıcı Tarlası yolunda, Yukarı Havuz’un su yolunun yanında durdu.08[x Daha önce yaptırmış olduğu RAB’bin Tapınağı’nın kapılarıyla kapı pervazlarının üzerindeki altın kaplamaları da çıkarıp Asur Kralı’na verdi.u7ex Hizkiya RAB’bin Tapınağı’nda ve kral sarayının hazinelerinde bulunan bütün gümüşü ona verdi.61x Yahuda Kralı Hizkiya, Lakiş Kenti’ndeki Asur Kralı’na şu haberi gönderdi: “Suçluyum, üzerimden kuvvetlerini çek, ne istersen ödeyeceğim.” Asur Kralı Yahuda Kralı Hizkiya’yı üç yüz talant gümüş ve otuz talant altın ödemekle yükümlü kıldı.5)x Hizkiya’nın krallığının on dördüncü yılında Asur Kralı Sanherib, Yahuda’nın surlu kentlerine saldırıp hepsini ele geçirdi.W4)x Çünkü Tanrıları RAB’bin sözünü dinlememişler, O’nun antlaşmasını ve RAB’bin kulu Musa’nın buyruklarını çiğnemişlerdi. Ne kulak asmışlar, ne de buyrukları yerine getirmişlerdi. 3x Asur Kralı İsrailliler’i Asur’a sürerek Halah’a, Habur Irmağı kıyısındaki Gozan’a ve Med kentlerine yerleştirdi.Q2x Kuşatma üç yıl sürdü. Sonunda Samiriye’yi ele geçirdiler. Hizkiya’nın krallığının altıncı yılı, İsrail Kralı Hoşea’nın krallığının dokuzuncu yılında Samiriye alındı.M1x Hizkiya’nın krallığının dördüncü yılında –İsrail Kralı Ela oğlu Hoşea’nın krallığının yedinci yılı– Asur Kralı Şalmaneser Samiriye’ye yürüyerek kenti kuşattı.u0ex Gazze ve çevresine, gözcü kulelerinden surlu kentlere kadar her yerde Filistliler’i bozguna uğrattı./x RAB onunla birlikteydi. Yaptığı her işte başarılı oldu. Asur Kralı’na karşı ayaklandı ve ona kulluk etmedi..x RAB’be çok bağlıydı, O’nun yolundan ayrılmadı, RAB’bin Musa’ya vermiş olduğu buyrukları yerine getirdi.- x Hizkiya İsrail’in Tanrısı RAB’be güvendi. Kendisinden önceki ve sonraki Yahuda kralları arasında onun gibisi yoktu.x,kx Alışılagelen tapınma yerlerini kaldırdı, dikili taşları, Aşera putlarını parçaladı. Musa’nın yapmış olduğu Nehuştan adındaki tunç yılanı da parçaladı. Çünkü İsrailliler o güne kadar ona buhur yakıyorlardı.K+x Atası Davut gibi, o da RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı.*x Hizkiya yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de yirmi dokuz yıl krallık yaptı. Annesi Zekeriya’nın kızı Aviya’ydı.{) sx İsrail Kralı Ela oğlu Hoşea’nın krallığının üçüncü yılında Ahaz oğlu Hizkiya Yahuda Kralı oldu.()x) Bu uluslar aynı zamanda hem RAB’be, hem de putlarına tapıyorlardı. Çocukları ve torunları da bugüne dek ataları gibi yaşıyorlar.w'ix( Ne var ki Samiriye’ye yerleşenler buna kulak asmadılar ve eski törelerine göre yaşamaya devam ettiler.p&[x' Yalnız Tanrınız RAB’be tapacaksınız. O sizi bütün düşmanlarınızın elinden kurtaracak.”\%3x& Sizinle yaptığım antlaşmayı unutmayacak ve başka ilahlara tapmayacaksınız.'$Ix% Sizler için yazmış olduğu kuralları, ilkeleri, yasaları, buyrukları her zaman yerine getirmeye özen gösterecek ve başka ilahlara tapmayacaksınız.*#Ox$ Yalnızca ulu gücüyle her yere erişen eliyle sizleri Mısır’dan çıkaran RAB’be tapınacaksınız. O’nun önünde eğilip O’na kurban keseceksiniz.>"wx# RAB Yakupoğulları’yla antlaşma yapmış ve onlara şöyle buyurmuştu: “Başka ilahlara tapmayacak, önlerinde eğilmeyecek, onlara kulluk etmeyecek, kurban kesmeyeceksiniz.^!7x" Bugün de eski törelerine göre yaşıyorlar. Ne RAB’be tapınıyorlar, ne de RAB’bin İsrail adını verdiği Yakup’un oğulları için koymuş olduğu kurallara, ilkelere, yasalara, buyruklara uyuyorlar. x! Böylece hem RAB’be tapınıyorlar, hem de aralarından geldikleri ulusların törelerine göre kendi ilahlarına kulluk ediyorlardı.1x Bir yandan RAB’be tapınıyor, öte yandan tapınma yerlerindeki yapılarda görev yapmak üzere aralarından rasgele kâhinler seçiyorlardı..Wx Avva halkı ise Nivhaz ve Tartak adındaki ilahlarını yaptılar. Sefarvayim halkı ise oğullarını ilahları Adrammelek ve Anammelek’e yakarak kurban ettiler.Lx Babil halkı Sukkot-Benot, Kuta halkı Nergal, Hama halkı Aşima,1]x Gelgelelim Samiriye kentlerine yerleşen her ulus kendi ilahlarını yaptı. Samiriyeliler’in yapmış olduğu tapınma yerlerindeki yapılara bu ilahları koydular.!x Samiriye’den sürülen kâhinlerden biri gelip Beytel’e yerleşti ve RAB’be nasıl tapınacaklarını onlara öğretmeye başladı.Cx Bunun üzerine Asur Kralı şu buyruğu verdi: “Samiriye’den sürülen kâhinlerden birini geri gönderin, gidip orada yaşasın ve ülke ilahının yasasını onlara öğretsin.”%Ex Asur Kralı’na, “Sürdüğün ve Samiriye kentlerine yerleştirdiğin uluslar Samiriye ilahının yasasını bilmiyorlar. O da üzerlerine aslanlar gönderiyor” diye haber salındı, “Bu yüzden aslanlara yem oluyorlar. Çünkü ülke ilahının yasasından haberleri yok.”yx Oralara ilk yerleştiklerinde RAB’be tapınmadılar. Bu yüzden RAB aslanlar göndererek bazılarını öldürttü.Z/x Asur Kralı İsrailliler’in yerine Babil, Kuta, Avva, Hama ve Sefarvayim’den insanlar getirtip Samiriye kentlerine yerleştirdi. Bunlar Samiriye’yi mülk edinip oradaki kentlerde yaşamaya başladılar.G x Sonunda RAB kulları peygamberler aracılığıyla uyarmış olduğu gibi, onları huzurundan kovdu. İsrailliler kendi topraklarından Asur’a sürüldüler. Bugün de orada yaşıyorlar.lSx İsrailliler Yarovam’ın işlediği bütün günahlara katıldılar ve bunlardan ayrılmadılar.Kx RAB İsrail’i Davut soyunun elinden aldıktan sonra, İsrailliler Nevat oğlu Yarovam’ı kral yaptılar. Yarovam İsrailliler’i RAB’bin yolundan saptırarak büyük günaha sürükledi.-x Bundan dolayı RAB İsrail soyundan olan herkesi reddetti. Çapulcuların eline teslim ederek onları cezalandırdı. Hepsini huzurundan kovdu. x Yahudalılar bile Tanrıları RAB’bin buyruklarına uymadılar. İsrailliler’in benimsediği törelere göre yaşadılar.a=x RAB İsrailliler’e çok kızdı, Yahuda oymağı dışında hepsini huzurundan kovdu.Jx Oğullarını, kızlarını ateşte kurban ettiler. Falcılık, büyücülük yaptılar. RAB’bin gözünde kötü olanı yaptılar, kendilerini kötülüğe adayarak O’nu öfkelendirdiler.G x Tanrıları RAB’bin bütün buyruklarını terk ettiler. Tapınmak için kendilerine iki dökme buzağı ve Aşera putu yaptırdılar. Gök cisimlerine taptılar. Baal’a kulluk ettiler.?yx Tanrı’nın kurallarını, uyarılarını ve atalarıyla yaptığı antlaşmayı hiçe sayarak değersiz putların ardınca gittiler, böylece kendi değerlerini de yitirdiler. Çevrelerindeki uluslar gibi yaşamamaları için RAB kendilerine buyruk verdiği halde, ulusların törelerine göre yaşadılar.X +x Ama dinlemediler, Tanrıları RAB’be güvenmeyen ataları gibi inat ettiler.P x RAB İsrail ve Yahuda halkını bütün peygamberler ve biliciler aracılığıyla uyarmış, onlara, “Bu kötü yollarınızdan dönün” demişti, “Atalarınıza buyurduğum ve kullarım peygamberler aracılığıyla size gönderdiğim Kutsal Yasa’nın tümüne uyarak buyruklarımı, kurallarımı yerine getirin.”^ 7x RAB’bin, “Bunu yapmayacaksınız” demiş olmasına karşın putlara taptılar.7 ix RAB’bin onların önünden kovmuş olduğu ulusların yaptığı gibi, bütün tapınma yerlerinde buhur yaktılar. Yaptıkları kötülüklerle RAB’bi öfkelendirdiler.t cx Her yüksek tepenin üzerine, bol yapraklı her ağacın altına dikili taşlar, Aşera putları diktiler.,Sx Tanrıları RAB’bin onaylamadığı bu işleri gizlilik içinde yapmışlar, gözcü kulelerinden surlu kentlere kadar her yerde tapınma yerleri kurmuşlardı.1x RAB’bin İsrail halkının önünden kovmuş olduğu ulusların törelerine ve İsrail krallarının koyduğu kurallara göre yaşamışlardı.mUx Bütün bunlar kendilerini Mısır Firavunu’nun boyunduruğundan kurtarıp Mısır’dan çıkaran Tanrıları RAB’be karşı günah işledikleri için İsrailliler’in başına geldi. Çünkü başka ilahlara tapmışlar,b?x Hoşea’nın krallığının dokuzuncu yılında Asur Kralı Samiriye’yi ele geçirdi. İsrail halkını Asur’a sürdü. Onları Halah’a, Habur Irmağı kıyısındaki Gozan’a ve Med kentlerine yerleştirdi.lSx Asur Kralı İsrail topraklarına saldırdı. Samiriye’yi kuşattı. Kuşatma üç yıl sürdü.6gx Ancak Asur Kralı Hoşea’nın hainlik yaptığını öğrendi. Çünkü Hoşea Mısır Firavunu So’nun desteğini sağlamak için ona ulaklar göndermiş, üstelik her yıl ödemesi gereken haraçları da Asur Kralı’na ödememişti. Bunun üzerine Asur Kralı onu yakalayıp cezaevine kapadı.jOx Asur Kralı Şalmaneser Hoşea’ya savaş açtı. Hoşea teslim olup haraç ödemeye başladı.tcx RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı, ama kendisinden önceki İsrail kralları kadar kötü değildi. +x Yahuda Kralı Ahaz’ın krallığının on ikinci yılında Ela oğlu Hoşea Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve dokuz yıl krallık yaptı.yx Ahaz ölüp atalarına kavuşunca, Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Hizkiya kral oldu.y~mx Ahaz’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.=}ux Asur Kralı’nı hoşnut etmek için RAB’bin Tapınağı’na konan kral kürsüsünün setini kaldırıp kralın tapınağa girmek için kullandığı özel kapıyı kapattı.W|)x Kral Ahaz tapınaktaki kazanların üzerine oturduğu ayaklıkların yan aynalıklarını söküp kazanları kaldırdı. Havuzu tunç boğaların üzerinden indirip taş bir döşeme üzerine yerleştirdi.M{x Kâhin Uriya Kral Ahaz’ın bütün buyruklarını yerine getirdi. zx Kral Ahaz Kâhin Uriya’ya şu buyrukları verdi: “Sabahın yakmalık sunusuyla akşamın tahıl sunusunu, kralın yakmalık ve tahıl sunusunu, ayrıca ülke halkının yakmalık, tahıl ve dökmelik sunularını bu büyük sunağın üzerinde sun; yakmalık sunuların ve kurbanların kanını onun üzerine dök. Ama tunç sunağı geleceği bilmek için kendim kullanacağım.”$yCx RAB’bin huzurundaki tunç sunağı tapınağın önünden, yeni sunakla tapınağın arasındaki yerinden getirtip yeni sunağın kuzeyine yerleştirdi.xx Yakmalık sunuları ve tahıl sunularını sundu, dökmelik sunuyu boşalttı, esenlik sunusunun kanını sunağın üzerine döktü.Yw-x Kral Şam’dan dönünce sunağı gördü, yaklaşıp üzerinde sunular sundu.}vux Kâhin Uriya, Kral Ahaz Şam’dan dönünceye kadar, onun göndermiş olduğu maketin tıpkısı bir sunak yaptı.suax Kral Ahaz, Asur Kralı Tiglat-Pileser’i karşılamak için Şam’a gittiğinde, oradaki sunağı gördü. Aynısını yaptırmak için sunağın bütün ayrıntılarını gösteren bir planı ve maketi Kâhin Uriya’ya gönderdi.t+x Asur Kralı Ahaz’ın isteğini olumlu karşıladı, saldırıp Şam’ı ele geçirdi. Kent halkını Kîr’e sürüp Resin’i öldürdü.s x RAB’bin Tapınağı’nda ve sarayın hazinelerinde bulunan altın ve gümüşü armağan olarak Asur Kralı’na gönderdi.)rMx Ahaz, Asur Kralı Tiglat-Pileser’e: “Senin kulun kölenim; gel, bana saldıran Aram ve İsrail krallarının elinden beni kurtar” diye ulaklar gönderdi.q/x O sırada Aram Kralı Resin Eylat’ı geri alıp Yahudalılar’ı oradan sürdü. Edomlular Eylat’a yerleşti. Bugün de orada yaşıyorlar.px Aram Kralı Resin’le İsrail Kralı Remalya oğlu Pekah Yeruşalim’e yürüdüler. Kenti kuşattılarsa da Ahaz’ı yenemediler.koQx Puta tapılan yerlerde, tepelerde, bol yapraklı her ağacın altında kurban kesip buhur yaktı./nYx İsrail krallarının yolunu izledi; hatta RAB’bin İsrail halkının önünden kovmuş olduğu ulusların iğrenç törelerine uyarak oğlunu ateşte kurban etti.+mQx Ahaz yirmi yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on altı yıl krallık yaptı. Tanrısı RAB’bin gözünde doğru olanı yapan atası Davut gibi davranmadı.{l sx İsrail Kralı Remalya oğlu Pekah’ın krallığının on yedinci yılında Yotam oğlu Ahaz Yahuda Kralı oldu. k x& Yotam ölüp atalarına kavuşunca, atası Davut’un Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Ahaz kral oldu.jx% RAB işte o günlerde Aram Kralı Resin’le İsrail Kralı Remalya oğlu Pekah’ı Yahuda üzerine göndermeye başladı.ziox$ Yotam’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.Fhx# Ancak alışılagelen tapınma yerleri henüz kaldırılmamıştı ve halk oralarda hâlâ kurban kesip buhur yakıyordu. Yotam RAB’bin Tapınağı’nın Yukarı Kapısı’nı onardı.Qgx" Babası Azarya gibi, Yotam da RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı. f x! Yotam yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on altı yıl krallık yaptı. Annesi Sadok’un kızı Yeruşa’ydı.zeox İsrail Kralı Remalya oğlu Pekah’ın krallığının ikinci yılında Azarya oğlu Yotam Yahuda Kralı oldu.dx Pekah’ın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.6cgx Yahuda Kralı Azarya oğlu Yotam’ın krallığının yirminci yılında Ela oğlu Hoşea, Remalya oğlu Pekah’a düzen kurdu ve onu öldürüp yerine kendisi kral oldu.lbSx İsrail Kralı Pekah’ın krallığı sırasında, Asur Kralı Tiglat-Pileser İsrail’in İyon, Avel-Beytmaaka, Yanoah, Kedeş, Hasor kentleriyle Gilat, Celile ve Naftali bölgelerini ele geçirerek halkı Asur’a sürdü.ax RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı. `;x Yahuda Kralı Azarya’nın krallığının elli ikinci yılında Remalya oğlu Pekah Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve yirmi yıl krallık yaptı._x Pekahya’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.s^ax Komutanlarından biri olan Remalya’nın oğlu Pekah kendisine düzen kurdu. Argov ve Arye’nin işbirliğiyle yanına Gilatlı elli adam alarak Pekahya’yı Samiriye’deki sarayın kalesinde öldürdü, yerine kendisi kral oldu. ]x Pekahya RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı.\3x Yahuda Kralı Azarya’nın krallığının ellinci yılında Menahem oğlu Pekahya Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve iki yıl krallık yaptı.O[x Menahem ölüp atalarına kavuşunca, yerine oğlu Pekahya kral oldu.Zx Menahem’in krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.eYEx İsrail’deki bütün zenginleri adam başı elli şekel gümüş ödemekle yükümlü kılarak Asur Kralı’na verilen gümüşü karşıladı. Böylece Asur Kralı İsrail topraklarından çekilip ülkesine döndü.3Xax Asur Kralı Tiglat-Pileser İsrail’e saldırdı. Menahem, Tiglat-Pileser’in desteğini sağlayıp krallığını güçlendirmek için, ona bin talant gümüş verdi.W%x RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve yaşamı boyunca Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı.V9x Yahuda Kralı Azarya’nın krallığının otuz dokuzuncu yılında Gadi oğlu Menahem İsrail Kralı oldu ve Samiriye’de on yıl krallık yaptı.sUax O sırada Menahem, Tirsa Kenti’nden başlayarak, Tifsah Kenti’ne ve çevresinde yaşayan herkese saldırdı. Çünkü kentin kapısını kendisine açmamışlardı. Herkesi öldürüp gebe kadınların karınlarını bile yardı.Tyx Şallum’un krallığı dönemindeki öteki olaylar ve kurduğu düzen İsrail krallarının tarihinde yazılıdır. Sx Gadi oğlu Menahem Tirsa’dan Samiriye’ye gelip Yaveş oğlu Şallum’a saldırdı. Onu öldürüp yerine kendisi kral oldu. R;x Yahuda Kralı Azarya’nın krallığının otuz dokuzuncu yılında Yaveş oğlu Şallum İsrail Kralı oldu ve Samiriye’de bir ay krallık yaptı. Q x Böylece RAB’bin Yehu’ya, “Senin soyun dört kuşak İsrail tahtında oturacak” diye verdiği söz yerine gelmiş oldu.oPYx Zekeriya’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.Ox Yaveş oğlu Şallum Zekeriya’ya bir düzen kurdu; halkın önünde saldırıp onu öldürdü, yerine kendisi kral oldu.N!x Ataları gibi, RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı ve Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlardan ayrılmadı.$MCx Yahuda Kralı Azarya’nın krallığının otuz sekizinci yılında Yarovam oğlu Zekeriya Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve altı ay krallık yaptı. E~}(|t|.zyfxOwwvEuu!tt;sss6rrJqqXpp,on^m-ll*kvkjj2i hggf]eddcb|aE_^^$]\T[[+Z"YWWVUTSS5RQQ6POyNNQMpLKK JvJ)ITHGFFEECBtAA@@&??h?5>d=g<;V:9988:7d6655443522C11Y008//7.&-,,i++l*S)(('&&&,%%%%m%7$$$]$##R"! we/MGJ c2WTBz i  a & J   *p YI%H .gW% Eflal Zavat’ın, Ovet Eflal’ın,8fk$ Natan Attay’ın oğluydu. Zavat Natan’ın,]e3# Şeşan kızını uşağı Yarha’yla evlendirdi. Kadın ona Attay’ı doğurdu.zdm" Şeşan’ın oğlu olmadıysa da kızları vardı. Şeşan’ın Yarha adında Mısırlı bir uşağı vardı.[c/! Yonatan’ın oğulları: Pelet, Zaza. Bunlar Yerahmeel’in soyundan geliyordu.cb? Şammay’ın kardeşi Yada’nın oğulları: Yeter ve Yonatan. Yeter çocuksuz öldü.]a3 Appayim’in oğlu: Yişi. Yişi’nin oğlu: Şeşan. Şeşan’ın oğlu: Ahlay.J`  Nadav’ın oğulları: Selet, Appayim. Selet çocuksuz öldü.c_? Avişur’un Avihayil adında bir karısı vardı; ona Ahban’ı ve Molit’i doğurdu.Z^- Onam’ın oğulları: Şammay, Yada. Şammay’ın oğulları: Nadav, Avişur.L] Yerahmeel’in ilk oğlu Ram’ın oğulları: Maas, Yamin, Eker.^\5 Yerahmeel’in Atara adında başka bir karısı vardı; O da Onam’ın annesiydi.d[A Hesron’un ilk oğlu Yerahmeel’in oğulları: İlk oğlu Ram, Buna, Oren, Osem, Ahiya.tZa Hesron Kalev-Efrata’da öldükten sonra, karısı Aviya Tekoa’nın kurucusu olan Aşhur’u doğurdu.GY Ama Geşur’la Aram Havvot-Yair’i ve Kenat ile çevresindeki köyleri, toplam altmış kenti ele geçirdiler. Buralarda yaşayan bütün halk Gilat’ın babası Makir’in soyundandı.NX Yair Seguv’un oğluydu; Gilat ülkesinde yirmi üç kenti vardı.W Daha sonra Hesron, Gilat’ın babası Makir’in kızıyla yattı. Altmış yaşındayken evlendiği bu kadın ona Seguv’u doğurdu.  2 Baal-Hanan ölünce, yerine Hadat geçti. Kentinin adı Pai’ydi. Karısı, Me-Zahav kızı Matret’in kızı Mehetavel’di.>= y1 Şaul ölünce, yerine Akbor oğlu Baal-Hanan geçti.A< 0 Samla ölünce, yerine Rehovot-Hannaharlı Şaul geçti.8; m/ Hadat ölünce, yerine Masrekalı Samla geçti.: y. Huşam ölünce, Midyan’ı Moav kırlarında bozguna uğratan Bedat oğlu Hadat kral oldu. Kentinin adı Avit’ti.C9 - Yovav ölünce, Temanlılar ülkesinden Huşam kral oldu.A8 , Bala ölünce, yerine Bosralı Zerah oğlu Yovav geçti.7 !+ İsrailliler’i yöneten bir kralın olmadığı dönemde, Edom’u şu krallar yönetti: Beor oğlu Bala. Kentinin adı Dinhava’ydı.f6 G* Eser’in oğulları: Bilhan, Zaavan, Yaakan. Dişan’ın oğulları şunlardı: Ûs, Aran.[5 1) Âna’nın oğlu: Dişon. Dişon’un oğulları: Hamran, Eşban, Yitran, Keran.g4 I( Şoval’ın oğulları: Alyan, Manahat, Eval, Şefi, Onam. Sivon’un oğulları: Aya, Âna.Q3 ' Lotan’ın oğulları: Hori, Homam. Timna Lotan’ın kızkardeşiydi.Q2 & Seir’in oğulları: Lotan, Şoval, Sivon, Âna, Dişon, Eser, Dişan.<1 u% Reuel’in oğulları: Nahat, Zerah, Şamma, Mizza.`0 ;$ Elifaz’ın oğulları: Teman, Omar, Sefi, Gatam, Kenaz ve Timna’dan doğan Amalek.D/ # Esav’ın oğulları: Elifaz, Reuel, Yeuş, Yalam, Korah.P. " İshak İbrahim’in oğluydu. İshak’ın oğulları: Esav, İsrail.m- U! Midyan’ın oğulları: Efa, Efer, Hanok, Avida, Eldaa. Bunların hepsi Ketura’nın soyundandı.,  İbrahim’in cariyesi Ketura’nın oğulları: Zimran, Yokşan, Medan, Midyan, Yişbak, Şuah. Yokşan’ın oğulları: Şeva, Dedan.J+  Yetur, Nafiş, Kedema gelir. Bunlar İsmail’in oğullarıydı.** Q Mişma, Duma, Massa, Hadat, Tema,e) E İsmailoğulları’nın soyu: İsmail’in ilk oğlu Nevayot. Sonra Kedar, Adbeel, Mivsam,3( c İbrahim’in oğulları: İshak, İsmail.' 5 Avram –İbrahim-.& 7 Seruk, Nahor, Terah,% 1 Ever, Pelek, Reu, $ = Sam, Arpakşat, Şelah,w# i Yoktan Almodat’ın, Şelef’in, Hasarmavet’in, Yerah’ın, Hadoram’ın, Uzal’ın, Dikla’nın, Eval’ın, Avimael’in, Şeva’nın, Ofir’in, Havila’nın, Yovav’ın atasıydı. Bunların hepsi Yoktan’ın soyundandı.w" i Yoktan Almodat’ın, Şelef’in, Hasarmavet’in, Yerah’ın, Hadoram’ın, Uzal’ın, Dikla’nın, Eval’ın, Avimael’in, Şeva’nın, Ofir’in, Havila’nın, Yovav’ın atasıydı. Bunların hepsi Yoktan’ın soyundandı.w! i Yoktan Almodat’ın, Şelef’in, Hasarmavet’in, Yerah’ın, Hadoram’ın, Uzal’ın, Dikla’nın, Eval’ın, Avimael’in, Şeva’nın, Ofir’in, Havila’nın, Yovav’ın atasıydı. Bunların hepsi Yoktan’ın soyundandı.w  i Yoktan Almodat’ın, Şelef’in, Hasarmavet’in, Yerah’ın, Hadoram’ın, Uzal’ın, Dikla’nın, Eval’ın, Avimael’in, Şeva’nın, Ofir’in, Havila’nın, Yovav’ın atasıydı. Bunların hepsi Yoktan’ın soyundandı.# A Ever’in iki oğlu oldu. Birinin adı Pelek’ti, çünkü yeryüzündeki insanlar onun yaşadığı dönemde bölündü. Kardeşinin adı Yoktan’dı.E  Arpakşat Şelah’ın babasıydı. Şelah’tan Ever oldu.Z / Sam’ın oğulları: Elam, Asur, Arpakşat, Lud, Aram, Ûs, Hul, Geter, Meşek.h K Kenan ilk oğlu Sidon’un babası ve Hititler’in, Yevuslular’ın, Amorlular’ın, Girgaşlılar’ın, Hivliler’in, Arklılar’ın, Sinliler’in, Arvatlılar’ın, Semarlılar’ın, Hamalılar’ın atasıydı.h K Kenan ilk oğlu Sidon’un babası ve Hititler’in, Yevuslular’ın, Amorlular’ın, Girgaşlılar’ın, Hivliler’in, Arklılar’ın, Sinliler’in, Arvatlılar’ın, Semarlılar’ın, Hamalılar’ın atasıydı.h K Kenan ilk oğlu Sidon’un babası ve Hititler’in, Yevuslular’ın, Amorlular’ın, Girgaşlılar’ın, Hivliler’in, Arklılar’ın, Sinliler’in, Arvatlılar’ın, Semarlılar’ın, Hamalılar’ın atasıydı.h K Kenan ilk oğlu Sidon’un babası ve Hititler’in, Yevuslular’ın, Amorlular’ın, Girgaşlılar’ın, Hivliler’in, Arklılar’ın, Sinliler’in, Arvatlılar’ın, Semarlılar’ın, Hamalılar’ın atasıydı.? y Misrayim Ludlular’ın, Anamlılar’ın, Lehavlılar’ın, Naftuhlular’ın, Patruslular’ın, Filistliler’in ataları olan Kasluhlular’ın ve Kaftorlular’ın atasıydı.? y Misrayim Ludlular’ın, Anamlılar’ın, Lehavlılar’ın, Naftuhlular’ın, Patruslular’ın, Filistliler’in ataları olan Kasluhlular’ın ve Kaftorlular’ın atasıydı.Z / Kûş’un Nemrut adında bir oğlu oldu. Yiğitliğiyle yeryüzüne ün saldı.l S Kûş’un oğulları: Seva, Havila, Savta, Raama, Savteka. Raama’nın oğulları: Şeva, Dedan.< u Ham’ın oğulları: Kûş, Misrayim, Pût, Kenan.E  Yâvan’ın oğulları: Elişa, Tarşiş, Kittim, Rodanim.9 o Gomer’in oğulları: Aşkenaz, Difat, Togarma.S ! Yafet’in oğulları: Gomer, Magog, Meday, Yâvan, Tuval, Meşek, Tiras.3 c Nuh. Nuh’un oğulları: Sam, Ham, Yafet." A Hanok, Metuşelah, Lemek,! ? Kenan, Mahalalel, Yeret,  3 Adem, Şit, Enoş,V 'x Yaşamı boyunca kral tarafından günlük yiyeceği sürekli karşılandı.~ wx Yehoyakin cezaevi giysilerini üstünden çıkardı. Yaşadığı sürece Babil Kralı’nın sofrasında yer aldı.v gx Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil’deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi.[ 1x Yahuda Kralı Yehoyakin’in sürgündeki otuz yedinci yılı Evil-Merodak Babil Kralı oldu. Evil-Merodak o yılın on ikinci ayının yirmi yedinci günü, Yahuda Kralı Yehoyakin’i cezaevinden çıkardı.!x Bunun üzerine büyük küçük bütün halk ordu komutanlarıyla birlikte Mısır’a kaçtı. Çünkü Kildaniler’den korkuyorlardı.sax O yılın yedinci ayında kral soyundan Elişama oğlu Netanya oğlu İsmail on adamıyla birlikte Mispa’ya gidip Gedalya’yı öldürdü. Ayrıca, Gedalya’yı destekleyen Yahudiler’i ve Kildaniler’i de kılıçtan geçirdi.<sx Gedalya onlara ve adamlarına ant içerek, “Kildani yetkililerden korkmayın” dedi, “Ülkeye yerleşip Babil Kralı’na hizmet edin. Böylesi sizin için daha iyi olur.”%x Ordu komutanlarıyla adamları, Babil Kralı’nın Gedalya’yı vali atadığını duyunca, Mispa’ya, Gedalya’nın yanına geldiler. Gelenler Netanya oğlu İsmail, Kareah oğlu Yohanan, Netofalı Tanhumet oğlu Seraya, Maakalı oğlu Yaazanya ve adamlarıydı.|sx Babil Kralı Nebukadnessar Yahuda’da kalan halkın üzerine Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya’yı vali atadı.{qx Babil Kralı Hama ülkesinde, Rivla’da onları idam etti. Böylece Yahuda halkı ülkesinden sürülmüş oldu.Ex Hepsini Rivla’ya, Babil Kralı’nın yanına götürdü.Rx Kentte kalan askerlerin komutanını, kralın beş danışmanını, ayrıca ülke halkını askere yazan ordu komutanının yazmanını ve ülke halkından kentte bulunan altmış kişiyi tutsak etti.1x Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan Başkâhin Seraya’yı, Başkâhin Yardımcısı Sefanya’yı ve üç kapı nöbetçisini tutsak aldı. x Her sütun on sekiz arşın yüksekliğindeydi, üzerlerinde tunç birer başlık vardı. Başlığın yüksekliği üç arşındı, çevresi tunçtan ağ ve nar motifleriyle bezenmişti. Öbür sütun da ağ motifleriyle süslenmişti ve ötekine benziyordu.~x RAB’bin Tapınağı için Süleyman’ın yaptırmış olduğu iki sütun, havuz ve ayaklıklar için hesapsız tunç harcanmıştı.i}Mx Muhafız birliği komutanı saf altın ve gümüş buhurdanları, çanakları alıp götürdü.| x Tapınak törenlerinde kullanılan kovaları, kürekleri, fitil maşalarını, tabakları, bütün tunç eşyaları aldılar.{x Kildaniler RAB’bin Tapınağı’ndaki tunç sütunları, ayaklıkları, tunç havuzu parçalayıp tunçları Babil’e götürdüler.[z1x Ancak bağcılık, çiftçilik yapsınlar diye bazı yoksulları orada bıraktı.y x Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, Babil Kralı’nın safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı sürgün etti.rx_x Muhafız birliği komutanı önderliğindeki Kildani ordusu Yeruşalim’i çevreleyen surları yıktı.zwox RAB’bin Tapınağı’nı, sarayı ve Yeruşalim’deki bütün evleri ateşe verip önemli yapıları yaktı.Nvx Babil Kralı Nebukadnessar’ın krallığının on dokuzuncu yılında, beşinci ayın yedinci günü muhafız birliği komutanı, Babil Kralı’nın görevlisi Nebuzaradan Yeruşalim’e girdi.ux Sidkiya’nın gözü önünde oğullarını öldürdüler; kendisinin de gözlerini oydular, zincire vurup Babil’e götürdüler.stax Kral Sidkiya yakalanıp Rivla’da Babil Kralı’nın huzuruna çıkarıldı ve hakkında karar verildi.s{x Ama Kildani ordusu kralın ardına düşerek Eriha ovalarında ona yetişti. Sidkiya’nın bütün ordusu dağıldı.krQx Sonunda kentin surlarında bir gedik açıldı. Kildaniler kenti çepeçevre kuşatmış olmasına karşın, bütün askerler gece kral bahçesinin yolundan iki duvarın arasındaki kapıdan kaçarak Arava yoluna çıktılar.vqgx Dördüncü ayın dokuzuncu günü kentte kıtlık öyle şiddetlendi ki, halk bir lokma ekmek bulamaz oldu.fpGx Kral Sidkiya’nın krallığının on birinci yılına kadar kent kuşatma altında kaldı.Ro !x Sidkiya’nın krallığının dokuzuncu yılında, onuncu ayın onuncu günü, Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim önlerine gelip ordugah kurdu. Kentin çevresine rampa yaptılar.nx RAB Yeruşalim’le Yahuda’ya öfkelendiği için onları huzurundan attı. Sidkiya Babil Kralı’na karşı ayaklandı.Mmx Yehoyakim gibi Sidkiya da RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.l#x Sidkiya yirmi bir yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on bir yıl krallık yaptı. Annesi Livnalı Yeremya’nın kızı Hamutal’dı.ikMx Yehoyakin’in yerine amcası Mattanya’yı kral yaptı ve adını değiştirip Sidkiya koydu.;jqx Babil Kralı Nebukadnessar Yehoyakin’i tutsak olarak Babil’e götürdü. Onunla birlikte annesini, karılarını, hadımlarını ve ülkenin ileri gelenlerini de Yeruşalim’den Babil’e sürdü. Ayrıca yedi bin deneyimli yiğit savaşçıyı ve bin zanaatçıyla demirciyi Babil’e sürgün etti.;iqx Babil Kralı Nebukadnessar Yehoyakin’i tutsak olarak Babil’e götürdü. Onunla birlikte annesini, karılarını, hadımlarını ve ülkenin ileri gelenlerini de Yeruşalim’den Babil’e sürdü. Ayrıca yedi bin deneyimli yiğit savaşçıyı ve bin zanaatçıyla demirciyi Babil’e sürgün etti.Nhx Bütün Yeruşalim halkını, komutanları, yiğit savaşçıları, zanaatçıları, demircileri, toplam on bin kişiyi sürgün etti. Yahuda halkının en yoksul kesimi dışında kimse kalmadı.ygmx RAB’bin sözü uyarınca, Nebukadnessar RAB’bin Tapınağı’nın ve kral sarayının bütün hazinelerini boşalttı, İsrail Kralı Süleyman’ın RAB’bin Tapınağı için yaptırdığı altın eşyaların tümünü parçaladı.Mfx Yahuda Kralı Yehoyakin, annesi, görevlileri, yöneticileri ve hadımlarıyla birlikte, Nebukadnessar’a teslim oldu. Babil Kralı krallığının sekizinci yılında Yehoyakin’i tutsak etti.0e]x Kuşatma sürerken Nebukadnessar geldi.sdax O sırada Babil Kralı Nebukadnessar’ın askerleri Yeruşalim’in üzerine yürüyüp kenti kuşattı.Ecx O da babası gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.b'x Yehoyakin on sekiz yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de üç ay krallık yaptı. Annesi Yeruşalimli Elnatan’ın kızı Nehuşta’ydı.Qax Mısır Kralı bir daha ülkesinden dışarı çıkamadı. Çünkü Babil Kralı Mısır Vadisi’nden Fırat’a kadar daha önce Mısır Firavunu’na ait olan bütün toprakları ele geçirmişti.S`!x Yehoyakim ölüp atalarına kavuşunca, yerine oğlu Yehoyakin kral oldu._x Yehoyakim’in krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.E^x Bütün bunlar RAB’bin buyruğuyla Yahudalılar’ın başına geldi. Manaşşe’nin işlediği bütün günahlar, döktüğü suçsuz kan yüzünden RAB Yahudalılar’ı huzurundan atmak istedi. Çünkü Manaşşe Yeruşalim’i suçsuzların kanıyla doldurmuştu ve RAB bunu bağışlamak niyetinde değildi.E]x Bütün bunlar RAB’bin buyruğuyla Yahudalılar’ın başına geldi. Manaşşe’nin işlediği bütün günahlar, döktüğü suçsuz kan yüzünden RAB Yahudalılar’ı huzurundan atmak istedi. Çünkü Manaşşe Yeruşalim’i suçsuzların kanıyla doldurmuştu ve RAB bunu bağışlamak niyetinde değildi.9\mx RAB, kulları peygamberler aracılığıyla söylediği söz uyarınca, Yahuda’yı yok etmek üzere Kildani, Aramlı, Moavlı ve Ammonlu akıncıları ona karşı gönderdi.[[ 3x Yahuda Kralı Yehoyakim’in krallığı döneminde Babil Kralı Nebukadnessar Yahuda’ya saldırdı. Yehoyakim üç yıl ona boyun eğdiyse de sonradan fikrini değiştirerek Nebukadnessar’a başkaldırdı.KZx% Yehoyakim ataları gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.Y%x$ Yehoyakim yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on bir yıl krallık yaptı. Annesi Rumalı Pedaya’nın kızı Zevuda’ydı.~Xwx# Yehoyakim firavunun istediği altın ve gümüşü ödedi. Bu parayı bulmak için firavunun buyruğuna uyarak ülkeyi vergiye bağladı. Firavun Neko’ya verilmek üzere Yahuda halkından herkesin gücü oranında altın ve gümüş topladı.EWx" Firavun Neko Yoşiya’nın oğlu Elyakim’i babasının yerine kral yaptı ve adını değiştirip Yehoyakim koydu. Sonra Yehoahaz’ı alıp Mısır’a döndü. Yehoahaz orada öldü.QVx! Yeruşalim’de krallık yapmasın diye, Firavun Neko, Hama ülkesinde, Rivla’da Yehoahaz’ı zincire vurdu. Ülke halkını yüz talant gümüş ve bir talant altın ödemekle yükümlü kıldı.JUx Yehoahaz ataları gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.Tx Yehoahaz yirmi üç yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de üç ay krallık yaptı. Annesi Livnalı Yeremya’nın kızı Hamutal’dı.XS+x Görevlileri Yoşiya’nın cesedini savaş arabasıyla Megiddo’dan Yeruşalim’e getirip mezarına gömdüler. Yahuda halkı Yoşiya’nın oğlu Yehoahaz’ı meshederek babasının yerine kral yaptı.{Rqx Yoşiya’nın krallığı sırasında Mısır Firavunu Neko Asur Kralı’na yardım etmek üzere Fırat’a doğru yola çıktı. Kral Yoşiya da Neko’nun üzerine yürüdü. Megiddo’da karşılaştılar. Neko Yoşiya’yı öldürdü.Qx Yoşiya’nın krallığı dönemindeki öteki olaylar ve bütün yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.]P5x ve “İsrail’i nasıl huzurumdan attımsa, Yahuda’yı da öyle atacağım” dedi, “Seçtiğim bu kenti, Yeruşalim’i ve ‘Orada bulunacağım’ dediğim tapınağı kendimden uzaklaştıracağım.” Ox Oysa Manaşşe işlediği suçlarla RAB’bi öyle öfkelendirmişti ki, RAB Yahuda’ya karşı alevlenen öfkesinden vazgeçmediN#x Ne ondan önce, ne de sonra onun gibi candan ve yürekten var gücüyle RAB’be yönelen ve Musa’nın yasasına uyan bir kral çıktı.,MSx Bundan başka Yoşiya, Kâhin Hilkiya’nın RAB’bin Tapınağı’nda bulduğu kitapta yazılı yasanın ilkelerini yerine getirmek amacıyla, cincileri, ruhçuları, aile putlarını, öteki putları, ayrıca Yahuda ve Yeruşalim’de görülen bütün iğrençlikleri silip süpürdü. L x RAB için düzenlenen bu Fısıh Bayramı Kral Yoşiya’nın krallığının on sekizinci yılında Yeruşalim’de kutlandı.&KGx İsrail’e önderlik etmiş olan hakimler döneminden bu yana, ne İsrail, ne de Yahuda kralları döneminde, böyle bir Fısıh Bayramı kutlanmamıştı.J1x Kral, “Tanrınız RAB için Fısıh Bayramı’nı bu Antlaşma Kitabı’nda yazılanlara uygun biçimde kutlayın” diye halka buyruk verdi.2I_x O kentlerdeki tapınma yerlerinin bütün kâhinlerini sunakların üzerinde kurban etti. Sunakların üzerinde insan kemikleri yaktıktan sonra Yeruşalim’e döndü.%x Tapınma yerlerinin kâhinleri, Yeruşalim’deki RAB’bin sunağına çıkmaz, ancak öbür kâhinlerle birlikte mayasız ekmek yerlerdi.5=ex Yoşiya Yahuda kentlerinden bütün kâhinleri getirtti. Geva’dan Beer-Şeva’ya kadar kâhinlerin buhur yaktıkları tapınma yerlerini kirletti. Adını kent yöneticisinden alan Yeşu Kapısı’nın girişinde, kentin ana kapısının solunda kalan kapılardaki tapınma yerlerini de yıktı.<!x Fuhuş yapan kadın ve erkeklerin RAB’bin Tapınağı alanındaki odalarını yıktı. Kadınlar orada Aşera için kumaş dokurlardı.8;kx Aşera putunu RAB’bin Tapınağı’ndan çıkarıp Yeruşalim’in dışında Kidron Vadisi’nde yaktı, ezip toza çevirdi. Bu tozu sıradan halkın mezarlarına serpti. :x Yahuda krallarının kentlerde ve Yeruşalim’in çevresindeki tapınma yerlerinde buhur yaksınlar diye atamış olduğu putperest kâhinleri, Baal’a, güneşe, aya, takımyıldızlara –bütün gök cisimlerine– buhur yakanları ortadan kaldırdı.S9!x Kral Yoşiya Baal, Aşera ve gök cisimleri için yapılmış olan bütün eşyaları RAB’bin Tapınağı’ndan çıkarmak üzere Başkâhin Hilkiya’ya, kâhin yardımcılarına ve kapı nöbetçilerine buyruk verdi. Bunları Yeruşalim’in dışına çıkarıp Kidron Vadisi’nde yaktı, küllerini Beytel’e götürdü.38ax Sütunun yanında durarak RAB’bin yolunu izleyeceğine, buyruklarını, öğütlerini, kurallarını candan ve yürekten uygulayacağına, bu kitapta yazılı antlaşmanın koşullarını yerine getireceğine ilişkin RAB’bin huzurunda antlaşma yaptı. Bütün halk bu antlaşmayı onayladı.7%x Sonra Yahudalılar, Yeruşalim’de yaşayanlar, kâhinler, peygamberler, büyük küçük herkesle birlikte RAB’bin Tapınağı’na çıktı. RAB’bin Tapınağı’nda bulunmuş olan Antlaşma Kitabı’nı baştan sona kadar herkesin duyacağı biçimde okudu.k6 Sx Kral Yoşiya haber gönderip Yahuda ve Yeruşalim’in bütün ileri gelenlerini yanına topladı.I5 x Seni atalarına kavuşturacağım, esenlik içinde mezarına gömüleceksin. Buraya getireceğim büyük felaketi görmeyeceksin.’ ” Hilkiya ile yanındakiler bu sözleri krala ilettiler.j4Ox Madem yıkılıp lanetle anılacak olan burası ve burada yaşayanlarla ilgili sözlerimi duyunca yüreğin yumuşadı, önümde kendini alçalttın, giysilerini yırtıp huzurumda ağladın, ben de yalvarışını işittim.31x “RAB’be danışmak için sizi gönderen Yahuda Kralı’na şöyle deyin: ‘İsrail’in Tanrısı RAB duyduğun sözlere ilişkin diyor ki:$2Cx Beni terk ettikleri, elleriyle yaptıkları başka ilahlara buhur yakıp beni kızdırdıkları için buraya karşı öfkem alevlenecek ve sönmeyecek.’1x ‘Yahuda Kralı’nın okuduğu kitapta yazılı olduğu gibi, buraya da, burada yaşayan halkın başına da felaket getireceğim.~0wx Hulda onlara şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB, ‘Sizi bana gönderen adama şunları söyleyin’ diyor:n/Wx Kâhin Hilkiya, Ahikam, Akbor, Şafan ve Asaya varıp tapınaktaki giysilerin nöbetçisi Harhas oğlu Tikva oğlu Şallum’un karısı Peygamber Hulda’ya danıştılar. Hulda Yeruşalim’de, İkinci Mahalle’de oturuyordu.$.Cx “Gidin, bulunan bu kitabın sözleri hakkında benim için de, bütün Yahuda halkı için de RAB’be danışın. RAB’bin bize karşı alevlenen öfkesi büyüktür. Çünkü atalarımız bu kitabın sözlerine kulak asmadılar, bizler için yazılan bu sözlere uymadılar.”-)x Kâhin Hilkiya’ya, Şafan oğlu Ahikam’a, Mikaya oğlu Akbor’a, Yazman Şafan’a ve kendi özel görevlisi Asaya’ya şöyle buyurdu:H, x Kral Kutsal Yasa’daki sözleri duyunca giysilerini yırttı.[+1x Ardından, “Kâhin Hilkiya bana bir kitap verdi” diyerek kitabı krala okudu.0*[x Sonra krala giderek, “Görevlilerin tapınaktaki paraları alıp RAB’bin Tapınağı’ndaki işlerin başında bulunan adamlara verdiler” diye durumu bildirdi.)3x Başkâhin Hilkiya Yazman Şafan’a, “RAB’bin Tapınağı’nda Yasa Kitabı’nı buldum” diyerek kitabı ona verdi. Şafan kitabı okudu.`(;x Onlara verilen paranın hesabı sorulmasın, çünkü dürüstçe çalışıyorlar.”-'Ux RAB’bin Tapınağı’ndaki işlerin başında bulunan denetçilere versin. Onlar da paraları RAB’bin Tapınağı’ndaki çatlakları onaranlara, marangozlara, yapıcılara, duvarcılara ödesinler. Tapınağın onarımı için gerekli keresteyi, yontma taşı da bu parayla alsınlar.-&Ux RAB’bin Tapınağı’ndaki işlerin başında bulunan denetçilere versin. Onlar da paraları RAB’bin Tapınağı’ndaki çatlakları onaranlara, marangozlara, yapıcılara, duvarcılara ödesinler. Tapınağın onarımı için gerekli keresteyi, yontma taşı da bu parayla alsınlar.%-x “Başkâhin Hilkiya’nın yanına çık. Kapı nöbetçilerinin halktan toplayıp RAB’bin Tapınağı’na getirdikleri paraları saysın.($Kx Kral Yoşiya, krallığının on sekizinci yılında Meşullam oğlu Asalya oğlu Yazman Şafan’ı RAB’bin Tapınağı’na gönderirken ona şöyle dedi:}#ux Yoşiya RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı. Sağa sola sapmadan atası Davut’un bütün yollarını izledi." x Yoşiya sekiz yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de otuz bir yıl krallık yaptı. Annesi Boskatlı Adaya’nın kızı Yedida’ydı.[!1x Amon Uzza bahçesinde kendi mezarına gömüldü. Yerine oğlu Yoşiya kral oldu.x kx Amon’un krallığı dönemindeki öteki olaylar ve yaptıkları Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.nWx Ülke halkı Amon’a düzen kuranların hepsini öldürdü. Yerine oğlu Yoşiya’yı kral yaptı.Px Kral Amon’un görevlileri düzen kurup onu sarayında öldürdüler.Px Atalarının Tanrısı RAB’bi terk etti, O’nun yolunda yürümedi.\3x Babasının yürüdüğü yollarda yürüdü, aynı putlara taptı ve hizmet etti.Rx Amon da babası Manaşşe gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı. x Amon yirmi iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de iki yıl krallık yaptı. Annesi Yotvalı Harus’un kızı Meşullemet’ti.{x Manaşşe ölüp atalarına kavuşunca, sarayının Uzza adındaki bahçesine gömüldü. Yerine oğlu Amon kral oldu.3x Manaşşe’nin krallığı dönemindeki öteki olaylar, bütün yaptıkları ve işlediği günahlar Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.Ox Manaşşe RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak Yahudalılar’ı günaha sürüklemekle kalmadı, Yeruşalim’i bir uçtan öbür uca dolduracak kadar çok sayıda suçsuzun kanını döktü.x Çünkü gözümde kötü olanı yaptılar. Atalarının Mısır’dan çıktığı günden bugüne kadar beni öfkelendirdiler.’ ”7x Halkımdan sağ kalanları terk edeceğim ve düşmanlarının eline teslim edeceğim. Yeruşalim halkı yağmalanıp ganimet olarak götürülecek.!x ‘Samiriye’yi ve Ahav’ın soyunu nasıl cezalandırdımsa, Yeruşalim’i cezalandırırken de aynı ölçü ipini, aynı çekülü kullanacağım. Bir adam tabağını nasıl temizler, silip yüzüstü kapatırsa, Yeruşalim’i de öyle silip süpüreceğim.`;x “Yahuda Kralı Manaşşe bu iğrenç işleri yaptığı, kendisinden önceki Amorlular’dan daha çok kötülük ettiği, putlar dikerek Yahudalılar’ı günaha sürüklediği için İsrail’in Tanrısı RAB, ‘Yeruşalim’in ve Yahuda’nın başına öyle bir felaket getireceğim ki, duyanların hepsi şaşkına dönecek’ diyor,`;x “Yahuda Kralı Manaşşe bu iğrenç işleri yaptığı, kendisinden önceki Amorlular’dan daha çok kötülük ettiği, putlar dikerek Yahudalılar’ı günaha sürüklediği için İsrail’in Tanrısı RAB, ‘Yeruşalim’in ve Yahuda’nın başına öyle bir felaket getireceğim ki, duyanların hepsi şaşkına dönecek’ diyor,Cx RAB, kulları peygamberler aracılığıyla şöyle dedi:0[x Ama halk kulak asmadı. Manaşşe onları öylesine yoldan çıkardı ki, RAB’bin İsrail halkının önünde yok ettiği uluslardan daha çok kötülük yaptılar.kQx Buyruklarımı dikkatle yerine getirir ve kulum Musa’nın kendilerine verdiği Kutsal Yasa’yı tam uygularlarsa, İsrail halkının ayağını bir daha atalarına vermiş olduğum ülkenin dışına çıkarmayacağım.”*Ox Manaşşe yaptırdığı Aşera putunu RAB’bin Tapınağı’na yerleştirdi. Oysa RAB tapınağa ilişkin Davut’la oğlu Süleyman’a şöyle demişti: “Bu tapınakta ve İsrail oymaklarının yaşadığı kentler arasından seçtiğim Yeruşalim’de adım sonsuza dek anılacak.7 ix Oğlunu ateşte kurban etti; falcılık ve büyücülük yaptı. Medyumlara, ruh çağıranlara danıştı. RAB’bin gözünde çok kötülük yaparak O’nu öfkelendirdi. g#~~a~}}P}|| {{Fzz0yxxcwwwvkv0vuuOtttBsss7rrrtqqppapooOnndmmllllZkjjji(hAggffedddKccrc0bbUa`__^)]]8]\\{\%[[QZYY XWW VUTSS@RR1QzQPPOOPNNXMMFLCKJJVIIGGGcFFF|FDF EEE$DDDD>G={;:]87?54!3210/ .,+**H)2(((=( ''8&&9%$$5##""G!!z DqjphhZa\b=9w * 1 8 ? @Ze+Wb?WbY= Yeus, Sakeya, Mirma. Bunlar Şaharayim’in oğullarıydı. Hepsi de boy başlarıydı.aX; Yeni karısı Hodeş’ten doğan oğulları şunlardır: Yovav, Sivya, Meşa, Malkam,pWY Şaharayim, karıları Huşim’le Baara’yı boşadıktan sonra, Moav kırında çocuk sahibi oldu.fVE Naaman, Ahiya ve onları sürgüne gönderen Gera. Gera Uzza’yla Ahihut’un babasıydı.|Uq Ehutoğulları Geva’da yaşayan ailelerin başlarıydı. Oradan Manahat’a sürüldüler. Adları şunlardır: T; Gera, Şefufan, Huram.!S= Avişua, Naaman, Ahoah,6Rg Bala’nın oğulları: Addar, Gera, Avihut,=Qu Dördüncü oğlu Noha, Beşinci oğlu Rafa’ydı.UP % Benyamin’in ilk oğlu Bala, İkinci oğlu Aşbel, Üçüncü oğlu Ahrah,PO( Bunların hepsi Aşer soyundandı. Boy başları, seçkin kişiler, yiğit savaşçılar ve tanınmış önderlerdi. Soy kütüğüne kayıtlı savaşa hazır olanların sayısı yirmi altı bindi.7Ni' Ulla’nın oğulları: Arah, Hanniel, Risya./MY& Yeteroğulları: Yefunne, Pispa, Ara.5Le% Beser, Hod, Şamma, Şilşa, Yitran, Beera.>Kw$ Sofahoğulları: Suah, Harnefer, Şual, Beri, Yimra,GJ# Kardeşi Helem’in oğulları: Sofah, Yimna, Şeleş, Amal.6Ig" Şomeroğulları: Ahi, Rohga, Yehubba, Aram.UH#! Yafletoğulları: Pasak, Bimhal, Aşvat. Yaflet’in oğulları bunlardı.RG Hever Yaflet, Şomer, Hotam ve kızkardeşleri Şua’nın babasıydı.DF Beriaoğulları: Hever ve Birzayit’in kurucusu Malkiel.VE% Aşer’in oğulları: Yimna, Yişva, Yişvi, Beria; kızkardeşleri Serah.D7 Manaşşe oymağının sınırında Beytşean, Taanak, Megiddo, Dor ve bunlara ait köyler vardı. İsrail oğlu Yusuf’un soyu buralarda yaşadı.8Ci Efrayimliler’in yerleştikleri topraklar Beytel’i ve çevresindeki köyleri, doğuda Naaran’ı, batıda Gezer’i ve köylerini, Şekem, Aya ve köylerini kapsıyordu.uBc Beria’nın Refah adında bir oğlu vardı. Refah Beria’nın, Reşef Refah’ın, Telah Reşef’in, Tahan Telah’ın, Ladan Tahan’ın, Ammihut Ladan’ın, Elişama Ammihut’un, Nun Elişama’nın, Yeşu da Nun’un oğluydu.uAc Beria’nın Refah adında bir oğlu vardı. Refah Beria’nın, Reşef Refah’ın, Telah Reşef’in, Tahan Telah’ın, Ladan Tahan’ın, Ammihut Ladan’ın, Elişama Ammihut’un, Nun Elişama’nın, Yeşu da Nun’un oğluydu.u@c Beria’nın Refah adında bir oğlu vardı. Refah Beria’nın, Reşef Refah’ın, Telah Reşef’in, Tahan Telah’ın, Ladan Tahan’ın, Ammihut Ladan’ın, Elişama Ammihut’un, Nun Elişama’nın, Yeşu da Nun’un oğluydu.\?1 Kızı Aşağı ve Yukarı Beythoron’u, Uzzen-Şeera’yı kuran Şeera’ydı.> Efrayim karısıyla yine yattı. Kadın gebe kalıp bir oğul doğurdu. Evinde talihsizlik var diye babası oğlana Beria adını verdi.T=! Babaları Efrayim günlerce yas tuttu. Akrabaları onu avutmaya geldiler.;<o Efrayim’in oğulları: Şutelah, Ezer ve Elat. Beret Şutelah’ın, Tahat Beret’in, Elada Tahat’ın, Tahat Elada’nın, Zavat Tahat’ın, Şutelah da Zavat’ın oğluydu. Ülkede doğup büyüyen Gatlılar Ezer’le Elat’ı öldürdüler. Çünkü onların sürülerini çalmaya gitmişlerdi.;;o Efrayim’in oğulları: Şutelah, Ezer ve Elat. Beret Şutelah’ın, Tahat Beret’in, Elada Tahat’ın, Tahat Elada’nın, Zavat Tahat’ın, Şutelah da Zavat’ın oğluydu. Ülkede doğup büyüyen Gatlılar Ezer’le Elat’ı öldürdüler. Çünkü onların sürülerini çalmaya gitmişlerdi.A:} Şemida’nın oğulları: Ahyan, Şekem, Likhi, Aniam.^95 Gilat’ın kızkardeşi Hammoleket İşhot’u, Aviezer’i, Mahla’yı doğurdu.b8= Ulam’ın oğlu: Bedan. Manaşşe oğlu Makir oğlu Gilat’ın oğulları bunlardır. 7  Makir’in karısı Maaka, Pereş ve Şereş adında iki oğul doğurdu. Şereş’in de Ulam ve Rekem adında iki oğlu oldu.-6S Makir Huppim’le Şuppim’in kızkardeşi Maaka’yı karı olarak aldı. Makir’in ikinci oğlunun adı Selofhat’tı. Selofhat’ın yalnız kızları oldu.r5] Manaşşe’nin oğulları: Aramlı cariyenin doğurduğu Asriel, Makir. Makir Gilat’ın babasıydı.e4C Naftali’nin oğulları: Yahasiel, Guni, Yeser, Şallum. Bunlar Bilha’nın soyundandı.E3 Şuppim ve Huppim İr’in, Huşim ise Aher’in oğluydu.y2k Yediael’in bütün oğulları boy başlarıydı. Aralarında savaşa hazır 17 200 yiğit savaşçı vardı.{1o Yediael’in oğlu: Bilhan. Bilhan’ın oğulları: Yeuş, Benyamin, Ehut, Kenaana, Zetan, Tarşiş, Ahişahar.t0a Bunların soy kütüğüne kayıtlı aile başlarının ve yiğit savaşçıların sayısı 20 200’dü. /  Beker’in oğulları: Zemira, Yoaş, Eliezer, Elyoenay, Omri, Yeremot, Aviya, Anatot, Alemet. Hepsi Beker’in oğullarıydı.2.] Bala’nın beş oğlu vardı: Esbon, Uzzi, Uzziel, Yerimot, İyri. Bunlar boy başıydı. Soy kütüğüne kayıtlı yiğit savaşçıların sayısı 22 034 kişiydi.@-{ Benyamin’in üç oğlu vardı: Bala, Beker, Yediael.,{ Soy kütüğüne göre İssakar boylarına bağlı akrabalarından savaşacak durumda olanların sayısı 87 000’di.+ Soy kütüğüne göre, aralarında savaşa hazır 36 000 kişi vardı. Hepsinin çok sayıda karısı ve çocuğu vardı.|*q Uzzi’nin oğlu: Yizrahya. Yizrahya’nın oğulları: Mikael, Ovadya, Yoel, Yişşiya. Beşi de boy başıydı.M) Tola’nın oğulları: Uzzi, Refaya, Yeriel, Yahmay, Yivsam, Samuel. Bunlar Tola boyunun başlarıydı. Soy kütüğüne göre yiğit savaşçılardı. Davut döneminde sayıları 22 600’dü.H(  İssakar’ın dört oğlu vardı: Tola, Pua, Yaşuv, Şimron.b'=Q Gad oymağından Gilat’taki Ramot, Mahanayim, Heşbon, Yazer ve bunların otlakları.b&=P Gad oymağından Gilat’taki Ramot, Mahanayim, Heşbon, Yazer ve bunların otlakları.%7O Ruben oymağından Eriha’nın ötesinde, Şeria Irmağı’nın doğusundaki kırda bulunan Beser, Yahsa, Kedemot, Mefaat ve bunların otlakları.$7N Ruben oymağından Eriha’nın ötesinde, Şeria Irmağı’nın doğusundaki kırda bulunan Beser, Yahsa, Kedemot, Mefaat ve bunların otlakları.#-M Merarioğulları’na –geri kalan Levililer’e– aşağıdaki kentler verildi: Zevulun oymağından Rimmono, Tavor ve bunların otlakları.a";L Naftali oymağından Celile’deki Kedeş, Hammon, Kiryatayim ve bunların otlakları.R!K Aşer oymağından Maşal, Avdon, Hukok, Rehov ve bunların otlakları.R J Aşer oymağından Maşal, Avdon, Hukok, Rehov ve bunların otlakları.V%I İssakar oymağından Kedeş, Daverat, Ramot, Anem ve bunların otlakları.V%H İssakar oymağından Kedeş, Daverat, Ramot, Anem ve bunların otlakları.1G Aşağıdaki kentler Gerşonoğulları’na verildi: Manaşşe oymağının yarısına ait Başan’daki Golan, Aştarot ve bunların otlakları.!F İsrailliler Manaşşe oymağının yarısından alınan Aner, Bilam ve bunların otlaklarını Kehat boyunun öbür ailelerine verdiler.'E Efrayim dağlık bölgesinde sığınak kent seçilen Şekem, Gezer, Yokmoam, Beythoron, Ayalon, Gat-Rimmon ve bunların otlakları verildi.'D Efrayim dağlık bölgesinde sığınak kent seçilen Şekem, Gezer, Yokmoam, Beythoron, Ayalon, Gat-Rimmon ve bunların otlakları verildi.'C Efrayim dağlık bölgesinde sığınak kent seçilen Şekem, Gezer, Yokmoam, Beythoron, Ayalon, Gat-Rimmon ve bunların otlakları verildi.V%B Kehat boyundan bazı ailelere Efrayim oymağından alınan kentler verildi.q[A Yahuda, Şimon, Benyamin oymaklarından alınan ve yukarıda adları sayılan kentler kurayla verildi.R@ İsrailliler bu kentleri otlaklarıyla birlikte Levililer’e verdiler.w? Merarioğulları’na boy sayısına göre Ruben, Gad ve Zevulun oymaklarından alınan on iki kent kurayla verildi.#> Gerşonoğulları’na boy sayısına göre İssakar, Aşer, Naftali ve Başan’daki Manaşşe oymağından alınan on üç kent verildi.{o= Geri kalan Kehatoğulları’na Manaşşe oymağının yarısına ait boylardan alınan on kent kurayla verildi."=< Benyamin oymağından da Givon, Geva, Alemet, Anatot ve bunların otlakları verildi. Kehat boylarına verilen bu kentlerin toplam sayısı on üçtü.+O; Sığınak kent seçilen Hevron, Livna, Yattir, Eştemoa, Hilen, Devir, Aşan, Yutta, Beytşemeş kentleriyle bunların otlakları Harunoğulları’na verildi.+O: Sığınak kent seçilen Hevron, Livna, Yattir, Eştemoa, Hilen, Devir, Aşan, Yutta, Beytşemeş kentleriyle bunların otlakları Harunoğulları’na verildi.+O9 Sığınak kent seçilen Hevron, Livna, Yattir, Eştemoa, Hilen, Devir, Aşan, Yutta, Beytşemeş kentleriyle bunların otlakları Harunoğulları’na verildi.M8 Kentin tarlalarıyla köyleri ise Yefunne oğlu Kalev’e verildi.U #7 Yahuda topraklarındaki Hevron’la çevresindeki otlaklar onlara verildi.x i6 İlk kurayı çeken Kehat boyundan Harunoğulları’nın sınırlarına göre yerleşim yerleri şunlardır:/ Y5 onun oğlu Sadok, onun oğlu Ahimaas.D 4 onun oğlu Merayot, onun oğlu Amarya, onun oğlu Ahituv,@ {3 onun oğlu Bukki, onun oğlu Uzzi, onun oğlu Zerahya,hI2 Harunoğulları şunlardır: Harun’un oğlu Elazar, onun oğlu Pinehas, onun oğlu Avişua,1 Ancak, Tanrı kulu Musa’nın buyruğu uyarınca, yakmalık sunu sunağında ve buhur sunağında sunu sunanlar Harun’la oğullarıydı. En Kutsal Yer’de yapılan hizmetlerden ve İsrailliler’in bağışlanması için sunulan kurbanlardan onlar sorumluydu. 0 Bunların Levili akrabaları, çadırın, Tanrı’nın Tapınağı’nın bütün görevlerini yerine getirmek üzere atandılar.  / Heman’ın solunda görev yapan kardeşleri Merarioğulları’ndan: Etan. Etan, Levi oğlu Merari oğlu Muşi oğlu Mahli oğlu Şemer oğlu Bani oğlu Amsi oğlu Hilkiya oğlu Amatsya oğlu Haşavya oğlu Malluk oğlu Avdi oğlu Kiyşi’nin oğluydu.  . Heman’ın solunda görev yapan kardeşleri Merarioğulları’ndan: Etan. Etan, Levi oğlu Merari oğlu Muşi oğlu Mahli oğlu Şemer oğlu Bani oğlu Amsi oğlu Hilkiya oğlu Amatsya oğlu Haşavya oğlu Malluk oğlu Avdi oğlu Kiyşi’nin oğluydu.  - Heman’ın solunda görev yapan kardeşleri Merarioğulları’ndan: Etan. Etan, Levi oğlu Merari oğlu Muşi oğlu Mahli oğlu Şemer oğlu Bani oğlu Amsi oğlu Hilkiya oğlu Amatsya oğlu Haşavya oğlu Malluk oğlu Avdi oğlu Kiyşi’nin oğluydu.  , Heman’ın solunda görev yapan kardeşleri Merarioğulları’ndan: Etan. Etan, Levi oğlu Merari oğlu Muşi oğlu Mahli oğlu Şemer oğlu Bani oğlu Amsi oğlu Hilkiya oğlu Amatsya oğlu Haşavya oğlu Malluk oğlu Avdi oğlu Kiyşi’nin oğluydu.y+ Heman’ın sağ yanında görev yapan akrabası Asaf. Asaf, Levi oğlu Gerşon oğlu Yahat oğlu Şimi oğlu Zimma oğlu Etan oğlu Adaya oğlu Zerah oğlu Etni oğlu Malkiya oğlu Baaseya oğlu Mikael oğlu Şima oğlu Berekya’nın oğluydu.y* Heman’ın sağ yanında görev yapan akrabası Asaf. Asaf, Levi oğlu Gerşon oğlu Yahat oğlu Şimi oğlu Zimma oğlu Etan oğlu Adaya oğlu Zerah oğlu Etni oğlu Malkiya oğlu Baaseya oğlu Mikael oğlu Şima oğlu Berekya’nın oğluydu.y) Heman’ın sağ yanında görev yapan akrabası Asaf. Asaf, Levi oğlu Gerşon oğlu Yahat oğlu Şimi oğlu Zimma oğlu Etan oğlu Adaya oğlu Zerah oğlu Etni oğlu Malkiya oğlu Baaseya oğlu Mikael oğlu Şima oğlu Berekya’nın oğluydu.~y( Heman’ın sağ yanında görev yapan akrabası Asaf. Asaf, Levi oğlu Gerşon oğlu Yahat oğlu Şimi oğlu Zimma oğlu Etan oğlu Adaya oğlu Zerah oğlu Etni oğlu Malkiya oğlu Baaseya oğlu Mikael oğlu Şima oğlu Berekya’nın oğluydu.}y' Heman’ın sağ yanında görev yapan akrabası Asaf. Asaf, Levi oğlu Gerşon oğlu Yahat oğlu Şimi oğlu Zimma oğlu Etan oğlu Adaya oğlu Zerah oğlu Etni oğlu Malkiya oğlu Baaseya oğlu Mikael oğlu Şima oğlu Berekya’nın oğluydu. |& Oğullarıyla birlikte görev yapan kişiler şunlardır: Kehatoğulları’ndan: Ezgici Heman. Heman, İsrail oğlu Levi oğlu Kehat oğlu Yishar oğlu Korah oğlu Evyasaf oğlu Assir oğlu Tahat oğlu Sefanya oğlu Azarya oğlu Yoel oğlu Elkana oğlu Amasay oğlu Mahat oğlu Elkana oğlu Suf oğlu Toah oğlu Eliel oğlu Yeroham oğlu Elkana oğlu Samuel oğlu Yoel’in oğluydu. {% Oğullarıyla birlikte görev yapan kişiler şunlardır: Kehatoğulları’ndan: Ezgici Heman. Heman, İsrail oğlu Levi oğlu Kehat oğlu Yishar oğlu Korah oğlu Evyasaf oğlu Assir oğlu Tahat oğlu Sefanya oğlu Azarya oğlu Yoel oğlu Elkana oğlu Amasay oğlu Mahat oğlu Elkana oğlu Suf oğlu Toah oğlu Eliel oğlu Yeroham oğlu Elkana oğlu Samuel oğlu Yoel’in oğluydu. z$ Oğullarıyla birlikte görev yapan kişiler şunlardır: Kehatoğulları’ndan: Ezgici Heman. Heman, İsrail oğlu Levi oğlu Kehat oğlu Yishar oğlu Korah oğlu Evyasaf oğlu Assir oğlu Tahat oğlu Sefanya oğlu Azarya oğlu Yoel oğlu Elkana oğlu Amasay oğlu Mahat oğlu Elkana oğlu Suf oğlu Toah oğlu Eliel oğlu Yeroham oğlu Elkana oğlu Samuel oğlu Yoel’in oğluydu. y# Oğullarıyla birlikte görev yapan kişiler şunlardır: Kehatoğulları’ndan: Ezgici Heman. Heman, İsrail oğlu Levi oğlu Kehat oğlu Yishar oğlu Korah oğlu Evyasaf oğlu Assir oğlu Tahat oğlu Sefanya oğlu Azarya oğlu Yoel oğlu Elkana oğlu Amasay oğlu Mahat oğlu Elkana oğlu Suf oğlu Toah oğlu Eliel oğlu Yeroham oğlu Elkana oğlu Samuel oğlu Yoel’in oğluydu. x" Oğullarıyla birlikte görev yapan kişiler şunlardır: Kehatoğulları’ndan: Ezgici Heman. Heman, İsrail oğlu Levi oğlu Kehat oğlu Yishar oğlu Korah oğlu Evyasaf oğlu Assir oğlu Tahat oğlu Sefanya oğlu Azarya oğlu Yoel oğlu Elkana oğlu Amasay oğlu Mahat oğlu Elkana oğlu Suf oğlu Toah oğlu Eliel oğlu Yeroham oğlu Elkana oğlu Samuel oğlu Yoel’in oğluydu. w! Oğullarıyla birlikte görev yapan kişiler şunlardır: Kehatoğulları’ndan: Ezgici Heman. Heman, İsrail oğlu Levi oğlu Kehat oğlu Yishar oğlu Korah oğlu Evyasaf oğlu Assir oğlu Tahat oğlu Sefanya oğlu Azarya oğlu Yoel oğlu Elkana oğlu Amasay oğlu Mahat oğlu Elkana oğlu Suf oğlu Toah oğlu Eliel oğlu Yeroham oğlu Elkana oğlu Samuel oğlu Yoel’in oğluydu.Hv  Bunlar Süleyman Yeruşalim’de RAB’bin Tapınağı’nı kurana dek Buluşma Çadırı’nda ezgi okuyarak hizmet eder, belirlenmiş kurallar uyarınca görevlerini yerine getirirlerdi. u  Antlaşma Sandığı RAB’bin Tapınağı’na taşındıktan sonra Davut’un orada görevlendirdiği ezgiciler şunlardır.Pt Şima Uzza’nın, Hagiya Şima’nın, Asaya Hagiya’nın oğluydu.isK Merari’nin soyu: Mahli Merari’nin, Livni Mahli’nin, Şimi Livni’nin, Uzza Şimi’nin,Br Samuel’in oğulları: İlk oğlu Yoel, ikincisi Aviya.gqG Eliav Nahat’ın, Yeroham Eliav’ın, Elkana Yeroham’ın, Samuel Elkana’nın oğluydu.Fp Elkana Ahimot’un, Sofay Elkana’nın, Nahat Sofay’ın,:oo Elkana’nın öbür oğulları: Amasay, Ahimot.`n9 Tahat Assir’in, Uriel Tahat’ın, Uzziya Uriel’in, Şaul Uzziya’nın oğluydu.Im  Elkana Assir’in, Evyasaf Elkana’nın, Assir Evyasaf’ın,]l3 Kehat’ın soyu: Amminadav Kehat’ın, Korah Amminadav’ın, Assir Korah’ın,ak; Yoah Zimma’nın, İddo Yoah’ın, Zerah İddo’nun, Yeateray Zerah’ın oğluydu.Wj' Gerşon’un soyu: Livni Gerşon’un, Yahat Livni’nin, Zimma Yahat’ın,si_ Merari’nin oğulları: Mahli, Muşi. Soylarına göre yazılan Levi oymağının boyları şunlardır:@h{ Kehat’ın oğulları: Amram, Yishar, Hevron, Uzziel.0g[ Gerşon’un oğulları: Livni, Şimi.8fk Levi’nin oğulları: Gerşon, Kehat, Merari.}es RAB Nebukadnessar aracılığıyla Yahuda ve Yeruşalim halkını sürdüğünde Yehosadak da sürgüne gitmişti.Ad} Seraya Azarya’nın, Yehosadak Seraya’nın oğluydu.6cg Hilkiya Şallum’un, Azarya Hilkiya’nın,0b[ Sadok Ahituv’un, Şallum Sadok’un,5ae Amarya Azarya’nın, Ahituv Amarya’nın,z`m Azarya Yohanan’ın oğluydu. –Süleyman’ın Yeruşalim’de yaptığı tapınakta kâhinlik eden oydu.–6_g Azarya Ahimaas’ın, Yohanan Azarya’nın,0^[ Sadok Ahituv’un, Ahimaas Sadok’un,4]c Amarya Merayot’un, Ahituv Amarya’nın,5\e Zerahya Uzzi’nin, Merayot Zerahya’nın,1[] Bukki Avişua’nın, Uzzi Bukki’nin,?Zy Pinehas Elazar’ın oğluydu. Avişua Pinehas’ın,nYU Amram’ın çocukları: Harun, Musa, Miryam. Harun’un oğulları: Nadav, Avihu, Elazar, İtamar.@X{ Kehat’ın oğulları: Amram, Yishar, Hevron, Uzziel.7W k Levi’nin oğulları: Gerşon, Kehat, Merari.1V[ Bu yüzden İsrail’in Tanrısı, Tiglat-Pileser diye bilinen Asur Kralı Pûl’u harekete geçirdi. Asur Kralı Rubenliler’i, Gadlılar’ı, Manaşşe oymağının yarısını tutsak edip Halah’a, Habur’a, Hara’ya, Gozan Irmağı’na sürdü. Onlar bugün de oralarda yaşıyorlar.U/ Ne var ki atalarının Tanrısı’na bağlı kalmadılar. Tanrı’ya ihanet ederek önlerinden yok ettiği ulusların ilahlarına yöneldiler.T5 Boy başları şunlardı: Efer, Yişi, Eliel, Azriel, Yeremya, Hodavya, Yahdiel. Bunlar yiğit savaşçılar, ünlü kişiler ve boy başlarıydı. S9 Manaşşe oymağının yarısı Başan’dan Baal-Hermon’a, Senir, yani Hermon Dağı’na kadar uzanan topraklarda yaşadı ve sayıca çoğaldı.&RE Savaş Tanrı’nın isteğiyle olduğu için düşmandan birçok kişiyi öldürdüler. Sürgün dönemine dek Hacerliler’in topraklarında yaşadılar.Q/ Hacerliler’in hayvanlarını ele geçirdiler: Elli bin deve, iki yüz elli bin davar, iki bin eşek. Tutsak olarak da yüz bin kişi aldılar.Pw Onlarla savaşırken yardım gördüler. Tanrı Hacerliler’i ve onlarla birlikte olanları ellerine teslim etti. Çünkü savaş sırasında Tanrı’ya yalvarmışlar, O’na güvenmişlerdi. Bu yüzden Tanrı yalvarışlarını yanıtladı.UO# Hacerliler’e, Yetur’a, Nafiş’e, Nodav’a karşı savaş açtılar.6Ne Rubenliler’in, Gadlılar’ın ve Manaşşe oymağının yarısının kalkan ve kılıç kullanabilen, ok atabilen, savaş için eğitilmiş 44 760 yiğit askeri vardı.~Mu Bunların hepsi Yahuda Kralı Yotam’ın ve İsrail Kralı Yarovam’ın döneminde soy kütüğüne yazıldılar.tLa Gadlılar Gilat’ta, Başan’da, çevredeki köylerde ve Şaron’un bütün otlaklarında yaşadılar.>Kw Guni oğlu Avdiel oğlu Ahi bu boyların başıydı.J Bunlar Bûz oğlu Yahdo oğlu Yeşişay oğlu Mikael oğlu Gilat oğlu Yaroah oğlu Huri oğlu Avihayil’in oğullarıydı.}Is Boylarına göre akrabaları şunlardır: Mikael, Meşullam, Şeva, Yoray, Yakan, Zia, Ever. Toplam yedi kişiydi.gHG Önderleri Yoel’di; ikinci derecede önemli Şafam, Başan’da ise Yanay ve Şafat’tı.qG[ Gadlılar, Başan’da, Selka’ya kadar uzanan topraklarda Rubenliler’in karşısında yaşadılar.3F_ Rubenliler Saul döneminde Hacerliler’e karşı savaş açtı. Onları yenilgiye uğratıp Gilat’ın doğusunda kalan topraklardaki çadırlarını ele geçirdiler.E Doğuda Fırat’tan çöle kadar uzanan topraklara yayıldılar. Çünkü Gilat bölgesinde sığırları çoğalmıştı.D{ Yoel oğlu Şema oğlu Azaz oğlu Bala. Bunlar Aroer’de, Nevo ve Baal-Meon’a kadar uzanan topraklarda yaşadılar.kCO Boylarına göre aile soy kütüğüne yazılan akrabaları şunlardır: Önder Yeiel, Zekeriya,}Bs Yoel’in soyu: Şemaya Yoel’in, Gog Şemaya’nın, Şimi Gog’un, Mika Şimi’nin, Reaya Mika’nın, Baal Reaya’nın, Beera Baal’ın oğluydu. Asur Kralı Tiglat-Pileser’in sürgüne gönderdiği Beera Rubenliler’in önderiydi.}As Yoel’in soyu: Şemaya Yoel’in, Gog Şemaya’nın, Şimi Gog’un, Mika Şimi’nin, Reaya Mika’nın, Baal Reaya’nın, Beera Baal’ın oğluydu. Asur Kralı Tiglat-Pileser’in sürgüne gönderdiği Beera Rubenliler’in önderiydi.}@s Yoel’in soyu: Şemaya Yoel’in, Gog Şemaya’nın, Şimi Gog’un, Mika Şimi’nin, Reaya Mika’nın, Baal Reaya’nın, Beera Baal’ın oğluydu. Asur Kralı Tiglat-Pileser’in sürgüne gönderdiği Beera Rubenliler’in önderiydi.U?# İsrail’in ilk oğlu Ruben’in oğulları: Hanok, Pallu, Hesron, Karmi.> Yahuda kardeşleri arasında en güçlü olandı, önderlik hep onun soyundan çıktı. Ama ilk oğulluk hakkı Yusuf’a aitti.–=  İsrail’in ilk oğlu Ruben’in oğulları. –Ruben ilk doğandır. Babasının yatağına yatıp onu kirlettiği için ilk oğulluk hakkı İsrail oğlu Yusuf’un oğullarına verildi. Bu yüzden Ruben soy kütüğüne ilk oğulluk hakkına göre yazılmadı.Y<++ Amalekliler’den sağ kalanları öldürdüler. Bugün de orada yaşıyorlar.;* Yişi’nin oğulları Pelatya, Nearya, Refaya, Uzziel önderliğinde Şimon oymağından beş yüz kişi Seir dağlık bölgesine gidip:/) Yukarıda adı yazılı olanlar, Yahuda Kralı Hizkiya döneminde geldiler. Hamlılar’ın çadırlarına ve orada yaşayan Meunlular’a saldırıp tümünü öldürdüler. Sonra ülkelerine yerleştiler. Bugün de oradalar. Çünkü orada sürüleri için otlak vardı. 9 ( Orada çok zengin otlaklar buldular. Ülke geniş, rahat ve huzur doluydu. Eskiden orada Ham’ın soyundan gelenler yaşardı.a8;' Sürülerine otlak aramak için Gedor yakınlarına, vadinin doğusuna kadar gittiler.m7S& Yukarıda adı geçenlerin her biri, ait olduğu boyun başıydı. Aileleri sayıca çoğaldılar.S6% ve Şemaya oğlu Şimri oğlu Yedaya oğlu Allon oğlu Şifi oğlu Ziza.G5$ Elyoenay, Yaakova, Yeşohaya, Asaya, Adiel, Yesimiel, Benaya=4u# Yoel, Asiel oğlu Seraya oğlu Yoşivya oğlu Yehu,03[" Meşovav, Yamlek, Amatsya oğlu Yoşa,2#! Baalat’a kadar uzanan bu kentlerin çevresindeki bütün köyler Şimonoğulları’na aitti. Ailelerinin soy kütüğünü de tuttular.U1# Ayrıca şu beş ilçede de yaşadılar: Etam, Ayin, Rimmon, Token, Aşan.Y0+ Şimonoğulları Beer-Şeva, Molada, Hasar-Şual, Bilha, Esem, Tolat, Betuel, Horma, Ziklak, Beytmarkavot, Hasar-Susim, Beytbiri ve Şaarayim kentlerinde yaşadılar. Davut dönemine dek kentleri bunlardı.Y/+ Şimonoğulları Beer-Şeva, Molada, Hasar-Şual, Bilha, Esem, Tolat, Betuel, Horma, Ziklak, Beytmarkavot, Hasar-Susim, Beytbiri ve Şaarayim kentlerinde yaşadılar. Davut dönemine dek kentleri bunlardı.Y.+ Şimonoğulları Beer-Şeva, Molada, Hasar-Şual, Bilha, Esem, Tolat, Betuel, Horma, Ziklak, Beytmarkavot, Hasar-Susim, Beytbiri ve Şaarayim kentlerinde yaşadılar. Davut dönemine dek kentleri bunlardı.Y-+ Şimonoğulları Beer-Şeva, Molada, Hasar-Şual, Bilha, Esem, Tolat, Betuel, Horma, Ziklak, Beytmarkavot, Hasar-Susim, Beytbiri ve Şaarayim kentlerinde yaşadılar. Davut dönemine dek kentleri bunlardı.4,a Şimi’nin on altı oğlu, altı kızı vardı. Ancak kardeşlerinin çok sayıda çocukları yoktu. Bu yüzden Şimon oymağı, sayıca Yahuda oymağı kadar artmadı.x+i Mişma’nın torunları: Hammuel Mişma’nın oğluydu. Zakkur Hammuel’in, Şimi de Zakkur’un oğluydu.]*3 Şallum Şaul’un oğluydu. Mivsam Şallum’un, Mişma da Mivsam’ın oğluydu.?)y Şimonoğulları: Nemuel, Yamin, Yariv, Zerah, Şaul._(7 Netayim ve Gedera’da oturur, çömlekçilik yapar ve kral için çalışırlardı.t'a Yokim, Kozevalılar, Moavlı kadınlarla evlenen Yoaş’la Saraf ve Yaşuvi-Lehem. Bu kayıtlar eskidir.$&A Yahuda oğlu Sela’nın oğulları: Leka’nın kurucusu Er, Mareşa’nın kurucusu Lada, Beytaşbea’da ince keten işinde çalışanların boyları,n%U Şimon’un oğulları: Amnon, Rinna, Ben-Hanan, Tilon. Yişi’nin torunları: Zohet ve Ben-Zohet. $9 Hodiya Naham’ın kızkardeşiyle evlendi. Ondan doğan oğulları Keila’da yaşayan Garm ve Eştemoa’da yaşayan Maaka boylarının atasıydı.j#M Bunlar Meret’in evlendiği firavunun kızı Bitya’nın doğurduğu çocuklardır. Meret’in Yahudalı karısı, Gedor’un kurucusu Yeret’i, Soko’nun kurucusu Hever’i, Zanoah’ın kurucusu Yekutiel’i doğurdu.)"K Ezra’nın oğulları: Yeter, Meret, Efer, Yalon. Meret’in karılarından biri Miryam’ı, Şamma’yı ve Eştemoa’nın kurucusu Yişbah’ı doğurdu.?!y Yehallelel’in oğulları: Zif, Zifa, Tirya, Asarel.Y + Yefunne oğlu Kalev’in oğulları: İru, Ela, Naam. Ela’nın oğlu: Kenaz.c? Kenaz’ın oğulları: Otniel, Seraya. Otniel’in oğulları: Hatat ve Meonotay. Meonotay Ofra’nın babasıydı. Seraya Ge-Haraşim’in kurucusu Yoav’ın babasıydı. Bunlar el işlerinde becerikli kişilerdi.c? Kenaz’ın oğulları: Otniel, Seraya. Otniel’in oğulları: Hatat ve Meonotay. Meonotay Ofra’nın babasıydı. Seraya Ge-Haraşim’in kurucusu Yoav’ın babasıydı. Bunlar el işlerinde becerikli kişilerdi.} Eşton Beytrafa’nın, Paseah’ın ve İr-Nahaş’ın kurucusu Tehinna’nın babasıydı. Bunlar Rekalılar’dır.S Şuha’nın kardeşi Keluv, Eşton’un babası Mehir’in babasıydı.fE Yabes, İsrail’in Tanrısı’na, “Ne olur, beni kutsa, sınırlarımı genişlet!” diye yakardı, “Elin üzerimde olsun, beni kötülükten koru. Öyle ki, acı çekmeyeyim.” Tanrı onun yakarışını duydu.{ Yabes kardeşlerinden daha saygın biriydi. Annesi, “Onu acı çekerek doğurdum” diyerek adını Yabes koymuştu.fE ve Anuv’la Hassoveva’nın babası Kos. Kos Harum oğlu Aharhel boylarının atasıydı.6g Helah’ın oğulları: Seret, Yishar, EtnanmS Naara ona Ahuzzam, Hefer, Temeni ve Haahaştari’yi doğurdu. Bunlar Naara’nın oğullarıydı.X) Tekoa’nın kurucusu Aşhur’un Helah ve Naara adında iki karısı vardı.+ Penuel Gedor’un babasıydı. Ezer Huşa’nın babasıydı. Bunlar Beytlehem’in kurucusu ve Efrat’ın ilk oğlu Hur’un torunlarıydı.fE Etam’ın oğulları: Yizreel, Yişma, Yidbaş. Kızkardeşlerinin adı Haselelponi’dir.w Şoval oğlu Reaya Yahat’ın babasıydı. Yahat Ahumay’ın ve Lahat’ın babasıydı. Soralı boylar bunlardı.> y Yahuda oğulları: Peres, Hesron, Karmi, Hur, Şoval.uc Elyoenay’ın oğulları: Hodavya, Elyaşiv, Pelaya, Akkuv, Yohanan, Delaya, Anani. Toplam yedi kişiydi.V% Nearya’nın oğulları: Elyoenay, Hizkiya, Azrikam. Toplam üç kişiydi. Şekanya’nın oğlu: Şemaya. Şemaya’nın oğulları: Hattuş, Yigal, Bariah, Nearya, Şafat. Toplam altı kişiydi./ Hananya’nın oğulları: Pelatya, Yeşaya. Yeşaya Refaya’nın, Refaya Arnan’ın, Arnan Ovadya’nın, Ovadya Şekanya’nın babasıydı.a ; Zerubbabil’in beş oğlu daha vardı: Haşuva, Ohel, Berekya, Hasadya, Yuşav-Heset.  Pedaya’nın oğulları: Zerubbabil, Şimi. Zerubbabil’in çocukları: Meşullam, Hananya ve kızkardeşleri Şelomit.A } Malkiram, Pedaya, Şenassar, Yekamya, Hoşama, Nedavya.? y Sürgün edilen Yehoyakin’in torunları: Şealtiel,: o Yehoyakim’in oğulları: Yehoyakin ve Sidkiya.}s Yoşiya’nın oğulları: İlk oğlu Yohanan, İkincisi Yehoyakim, Üçüncüsü Sidkiya, Dördüncüsü Şallum.;q Amon Manaşşe’nin, Yoşiya Amon’un oğluydu.J  Ahaz Yotam’ın, Hizkiya Ahaz’ın, Manaşşe Hizkiya’nın,K Amatsya Yoaş’ın, Azarya Amatsya’nın, Yotam Azarya’nın,O Yehoram Yehoşafat’ın, Ahazya Yehoram’ın, Yoaş Ahazya’nın,jM Rehavam Süleyman’ın oğluydu. Aviya Rehavam’ın, Asa Aviya’nın, Yehoşafat Asa’nın,{o Bütün bunlar, Davut’un cariyelerinden doğanlar dışındaki oğullarıydı. Tamar onların kızkardeşidir.?y Elişama, Elyada, Elifelet. Toplam dokuz kişiydiler.7 Nogah, Nefek, Yafia,8k Öbür oğulları: Yivhar, Elişama, Elifelet,~ Davut’un Yeruşalim’de doğan oğulları: Şima, Şovav, Natan, Süleyman. Bu dördü Ammiel’in kızı Bat-Şeva’dan doğdular.} Davut’un bu altı oğlu Hevron’da doğdular. Davut orada yedi yıl altı ay, Yeruşalim’de de otuz üç yıl krallık yaptı.V|% beşincisi Avital’dan Şefatya, altıncısı karısı Egla’dan Yitream.t{a üçüncüsü Geşur Kralı Talmay’ın kızı Maaka’dan Avşalom, dördüncüsü Hagit’ten Adoniya,z  Davut’un Hevron’da doğan oğulları şunlardı: İlk oğlu Yizreelli Ahinoam’dan Amnon, ikincisi Karmelli Avigayil’den Daniel,(yI7 Yabes’te yaşayan yazmanların boyları: Tiratlılar, Şimatlılar, Sukatlılar. Bunlar Rekav halkının atası Hammat’ın soyundan gelen Kenliler’dir.x 6 Salma’nın soyundan gelenler: Beytlehemliler, Netofalılar, Atrot-Beytyoavlılar, Manahatlılar’ın yarısı ve Sorlular.w'5 Kiryat-Yearim’in boyları: Yeterliler, Pûtlular, Şumatlılar, Mişralılar. Soralılar’la Eştaollular da bu boyların soyundan geldi.xvi4 Kiryat-Yearim’in kurucusu Şoval, Haroeliler’in ve Menuhot’ta yaşayan halkın yarısının atasıydı.Hu 3 Beytlehem’in kurucusu Salma, Beytgader’in kurucusu Haref.wtg2 Kalev’in soyundan gelenler: Efrat’ın ilk oğlu Hur’un oğulları: Kiryat-Yearim’in kurucusu Şoval,s-1 Maaka Madmanna’nın kurucusu Şaaf’ı, Makbena ve Giva’nın kurucusu Şeva’yı da doğurdu. Kalev’in Aksa adında bir de kızı oldu.Ur#0 Kalev’in öbür cariyesi Maaka ona Şever’i ve Tirhana’yı doğurdu.Lq/ Yahday’ın oğulları: Regem, Yotam, Geşan, Pelet, Efa, Şaaf.ppY. Kalev’in cariyesi Efa ona Haran’ı, Mosa’yı ve Gazez’i doğurdu. Gazez Haran’ın oğluydu.Ho - Maon Şammay’ın oğluydu. Beytsur’un kurucusu Maon’du.Pn, Raham Şema’nın oğluydu. Yorkoam Raham’ın, Şammay Rekem’in,?my+ Hevron’un oğulları: Korah, Tappuah, Rekem, Şema.}ls* Yerahmeel’in kardeşi Kalev’in oğulları: İlk oğlu Zif’in kurucusu Meşa ve Hevron’un kurucusu Meraşa.Ak}) Yekamya Şallum’un, Elişama Yekamya’nın oğluydu.4jc( Sismay Elasa’nın, Şallum Sismay’ın,0i[' Heles Azarya’nın, Elasa Heles’in,,hS& Yehu Ovet’in, Azarya Yehu’nun,  ~}}}l},||||r|1{{{{{N{)zz^yyypxxxnxwwvuu%tt8sss?rrnrqqapp6oo~nnmlllBkojjj ihhTggvffeeQdddgccc8bbb+a``I_^^6]]\t[[BZZ Y'X.WVUUYTT.SS3RR Q^QPPOONNGMzLlKKfJII!HH%GGGG^G FFFVFEEEE+EDD{DICCChC>>j>4==<DZ.:,MNh W k u f!erig WZ' “Meshettiklerime dokunmayın, Peygamberlerime kötülük etmeyin!” dedi.[Y/ RAB kimsenin onları ezmesine izin vermedi, Onlar için kralları bile payladı:LX Bir ulustan öbürüne, Bir ülkeden ötekine dolaşıp durdular.RW O zaman bir avuç insandınız, Sayıca az ve ülkeye yabancıydınız..VU “Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim” diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail’le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı..UU “Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim” diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail’le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı.!T; O’nun antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim’le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsayın.!S; O’nun antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim’le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsayın.KR Tanrımız RAB O’dur, Yargıları bütün yeryüzünü kapsar./QW Ey sizler, kulu İsrail’in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O’nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın!/PW Ey sizler, kulu İsrail’in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O’nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın!SO RAB’be ve O’nun gücüne bakın, Durmadan O’nun yüzünü arayın!BN Kutsal adıyla övünün, Sevinsin RAB’be yönelenler!PM O’nu ezgilerle, ilahilerle övün, Bütün harikalarını anlatın!]L3 RAB’be şükredin, O’nu adıyla çağırın, Halklara duyurun yaptıklarını!YK+ O gün Davut RAB’be şükretme işini ilk kez Asaf’la kardeşlerine verdi.uJc Kâhin Benaya ile Yahaziel de Tanrı’nın Antlaşma Sandığı önünde sürekli borazan çalacaklardı.FI Bunların önderi Asaf, yardımcısı Zekeriya’ydı. Öbürleri Yeiel, Şemiramot, Yehiel, Mattitya, Eliav, Benaya, Ovet-Edom ve Yeiel’di. Bunlar çenk ve lir, Asaf yüksek sesli zil,0HY RAB’bin Antlaşma Sandığı önünde hizmet etmek, İsrail’in Tanrısı RAB’bi anmak, O’na şükretmek ve övgüler sunmak için bazı Levililer’i atadı.sG_ Ardından erkek, kadın her İsrailli’ye birer somun ekmekle birer hurma ve üzüm pestili dağıttı.sF_ Davut yakmalık sunuları ve esenlik sunularını sunmayı bitirince, RAB’bin adıyla halkı kutsadı.2E _ Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı getirip Davut’un bu amaçla kurduğu çadırın içine koydular. Tanrı’ya yakmalık sunular ve esenlik sunuları sundular.6De RAB’bin Antlaşma Sandığı Davut Kenti’ne varınca, Saul’un kızı Mikal pencereden baktı. Oynayıp zıplayan Kral Davut’u görünce, onu içinden küçümsedi.C3 Böylece İsrailliler sevinç naraları atarak, boru, borazan, zil, çenk ve lirler çalarak RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı getiriyorlardı./BW Davut, sandığı taşıyan Levililer, ezgiciler ve ezgilerden sorumlu olan Kenanya ince ketenden cüppeler giyinmişlerdi. Davut ince keten efod da kuşanmıştı.A Tanrı, RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı taşıyan Levililer’e yardım ettiği için, yedi boğa ile yedi koç kurban ettiler.@1 Böylece Davut, İsrail ileri gelenleri ve binbaşılar RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı Ovet-Edom’un evinden sevinçle getirmeye gittiler.{?o Şevanya, Yoşafat, Netanel, Amasay, Zekeriya, Benaya, Eliezer adındaki kâhinler Tanrı’nın Antlaşma Sandığı önünde borazan çalıyordu. Ovet-Edom ile Yehiya da Antlaşma Sandığı’nın bulunduğu yerin kapı nöbetçileriydi.b>= Berekya ile Elkana Antlaşma Sandığı’nın bulunduğu yerin kapı nöbetçileriydi.\=1 Levililer’in önderi Kenanya ise ezgilerden sorumluydu. Bu konuda yetenekliydi.x<i Mattitya, Elifelehu, Mikneya, Ovet-Edom, Yeiel, Azazya sekiz telli lirle önderlik yapmak üzere seçildiler.g;G Zekeriya, Aziel, Şemiramot, Yehiel, Unni, Eliav, Maaseya, Benaya tiz perdeli çenk çalmak;3:a Ezgicilerden Heman, Asaf, Etan tunç zil; 9  Onlara yardımcı olarak da kapı nöbetçileri kardeşlerinden Zekeriya’yı, Yaaziel’i, Şemiramot’u, Yehiel’i, Unni’yi, Eliav’ı, Benaya’yı, Maaseya’yı, Mattitya’yı, Elifelehu’yu, Mikneya’yı, Ovet-Edom’u, Yeiel’i atadılar.85 Levililer de Yoel oğlu Heman’ı, akrabalarından Berekya oğlu Asaf’ı, akrabaları Merarioğulları’ndan Kuşaya oğlu Etan’ı atadılar.,7Q Davut Levili önderlere, kardeşlerinden çenk, lir ve zil gibi çalgılar eşliğinde yüksek sesle sevinçli ezgiler okuyacak ezgiciler atamalarını söyledi.65 RAB’bin sözü uyarınca ve Musa’nın onlara buyurduğu gibi, Tanrı’nın Sandığı’nın sırıklarını omuzları üzerinde taşıdılar. 5 Böylece kâhinlerle Levililer İsrail’in Tanrısı RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı getirmek için kendilerini kutsadılar.4' Çünkü geçen sefer sandığı siz taşımadığınız ve biz de kurala uygun davranmadığımız için Tanrımız RAB bize öfkelendi.”f3E Onlara şöyle dedi: “Siz Levili boyların başlarısınız. Levili kardeşlerinizle birlikte kendinizi kutsayın, sonra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı hazırlamış olduğum yere getirin.,2Q Bundan sonra Davut Kâhin Sadok’la Kâhin Aviyatar’ı, Levili Uriel’i, Asaya’yı, Yoel’i, Şemaya’yı, Eliel’i, Amminadav’ı yanına çağırdı.G1 Uzzieloğulları’ndan: Önder Amminadav’la 112 yakını.A0} Hevronoğulları’ndan: Önder Eliel’le 80 yakını,H/  Elisafanoğulları’ndan: Önder Şemaya’yla 200 yakını,B. Gerşonoğulları’ndan: Önder Yoel’le 130 yakını,D- Merarioğulları’ndan: Önder Asaya’yla 220 yakını,A,} Kehatoğulları’ndan: Önder Uriel’le 120 yakını,G+ Sonra Harunoğulları’yla Levililer’i bir araya getirdi:* Davut RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı hazırlamış olduğu yere getirmek için bütün İsrailliler’i Yeruşalim’de topladı.N) Sonra, “Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı yalnız Levililer taşıyacak” dedi, “Çünkü sandığı taşımak ve sonsuza dek kendisine hizmet etmek için RAB Levililer’i seçti.”(  Davut kendisine Davut Kenti’nde evler yaptı. Ardından Tanrı’nın Antlaşma Sandığı için bir yer hazırlayıp çadır kurdu.m'S Böylece Davut’un ünü her yana yayıldı. RAB bütün ulusların ondan korkmasını sağladı.&{ Davut Tanrı’nın kendisine buyurduğu gibi yaptı ve Filist ordusunu Givon’dan Gezer’e kadar bozguna uğrattı.7%g Pelesenk ağaçlarının tepesinden yürüyüş sesi duyar duymaz, saldırıya geç. Çünkü ben Filist ordusunu bozguna uğratmak için önünsıra gitmişim demektir.”*$M Davut yine Tanrı’ya danıştı. Tanrı şöyle karşılık verdi: “Buradan saldırma! Onları arkadan çevirip pelesenk ağaçlarının önünden saldır.B# Filistliler bir kez daha gelip vadiye baskın yaptılar.f"E Filistliler putlarını orada bıraktılar. Davut’un buyruğu uyarınca putlar yakıldı.! Bunun üzerine Davut’la adamları Baal-Perasim’e gittiler. Davut orada Filistliler’i bozguna uğrattı. Sonra, “Her şeyi yarıp geçen sular gibi, Tanrı düşmanlarımı benim elimle yarıp geçti” dedi. Bundan ötürü oraya Baal-Perasim adı verildi.2 ] Davut Tanrı’ya danıştı: “Filistliler’e saldırayım mı? Onları elime teslim edecek misin?” RAB, “Saldır” dedi, “Onları eline teslim edeceğim.”H  Filistliler gelip Refaim Vadisi’nde baskın yapmışlardı.4a Filistliler Davut’un İsrail Kralı olarak meshedildiğini duyunca, bütün Filist ordusu onu aramak için yola çıktı. Bunu duyan Davut onları karşılamaya gitti.'I Elişama, Beelyada, Elifelet.7 Nogah, Nefek, Yafia,#A Yivhar, Elişua, Elpelet,s_ Davut’un Yeruşalim’de doğan çocuklarının adları şunlardı: Şammua, Şovav, Natan, Süleyman,lQ Davut Yeruşalim’de kendine daha birçok karı aldı; bunlardan erkek ve kız çocukları oldu.1 Böylece Davut RAB’bin kendisini İsrail Kralı atadığını ve halkı İsrail’in hatırı için krallığını çok yücelttiğini anladı.} u Sur Kralı Hiram Davut’a ulaklar ve bir saray yapmak için sedir tomrukları, taşçılar, marangozlar gönderdi.   Tanrı’nın Sandığı Gatlı Ovet-Edom’un evinde üç ay kaldı. RAB Ovet-Edom’un ailesini ve ona ait her şeyi kutsadı.gG Sandığı yanına, Davut Kenti’ne götüreceğine Gatlı Ovet-Edom’un evine götürdü.~u Davut o gün Tanrı’dan korkarak, “Tanrı’nın Sandığı’nı nasıl yanıma getirsem?” diye düşündü.q[ Davut, RAB’bin Uzza’yı cezalandırmasına öfkelendi. O günden bu yana oraya Peres-Uzza denilir.yk RAB sandığa elini uzatan Uzza’ya öfkelenerek onu yere çaldı. Uzza orada, Tanrı’nın önünde öldü.yk Kidon’un harman yerine vardıklarında öküzler tökezledi. Bu nedenle Uzza elini uzatıp sandığı tuttu.;o  Bu arada Davut’la bütün İsrail halkı da Tanrı’nın önünde lir, çenk, tef, zil ve borazanlar eşliğinde ezgiler okuyarak, var güçleriyle bu olayı kutluyorlardı.  Tanrı’nın Sandığı’nı Avinadav’ın evinden alıp yeni bir arabaya koydular. Arabayı Uzza’yla Ahyo sürüyordu.dA  Böylece Davut’la İsrailliler Keruvlar arasında taht kuran RAB Tanrı’nın adıyla anılan Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı getirmek için Yahuda’daki Baala Kenti’ne –Kiryat-Yearim’e– gittiler.? w  Davut Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı Kiryat-Yearim’den geri getirmek için Mısır’daki Şihor Irmağı’ndan Levo-Hamat’a kadar bütün İsrailliler’i topladı.S   Topluluk bu öneriyi benimseyerek sandığı geri getirmeye karar verdi.   Tanrımız’ın Sandığı’nı geri getirelim. Çünkü Saul’un krallığı döneminde ona gereken önemi vermedik.”S   Sonra bütün İsrail topluluğuna şöyle seslendi: “Eğer onaylarsanız ve Tanrımız RAB’bin isteğiyse, İsrail ülkesinin her yanına yayılmış öbür soydaşlarımıza ve onlarla birlikte kendi kentlerinde ve otlaklarında yaşayan kâhinlerle Levililer’e haberciler gönderelim. Onlar da gelip bize katılsınlar.I  Davut binbaşılara, yüzbaşılara ve subaylarına danıştı.=s ( İssakar, Zevulun ve Naftali’ye kadar yayılmış olan yakınları da yiyecek yüklü eşeklerle, develerle, katırlarla, öküzlerle geldiler. Bol miktarda un, incir pestili, kuru üzüm salkımları, şarap, zeytinyağı, çok sayıda sığır ve davar getirdiler. Çünkü İsrail’de sevinç vardı.~u ' Adamlar Davut’un yanında üç gün kaldılar. Orada yiyip içtiler. Gereksinimlerini yakınları sağlamıştı.s_ & Bunların hepsi savaşa hazır yiğit askerlerdi. Büyük bir kararlılıkla Davut’u bütün İsrail’in kralı yapmak için Hevron’a geldiler. Geri kalan İsrailliler de Davut’u kral yapma konusunda aynı düşüncedeydiler.:m % Şeria Irmağı’nın doğusunda yaşayan, savaş için her tür silahla donatılmış Rubenliler’den, Gadlılar’dan ve Manaşşe oymağının yarısından 120 000 kişi.=u $ Aşer’den savaşa hazır, deneyimli 40 000 asker.6g # Danlılar’dan savaşa hazır 28 600 kişi.R " Naftali’den 1 000 subay ile kalkan ve mızrak taşıyan 37 000 kişi.+O ! Zevulun’dan 50 000 kişi. Bunlar savaşa hazır, deneyimli askerlerdi. Her tür silahı kullanmada ustaydılar. Davut’a candan ve yürekten yardım ettiler.7g İssakaroğulları’ndan 200 kişi. Bunlar İsrailliler’in ne zaman ne yapması gerektiğini bilen kişilerdi. Boy başlarıydı ve bütün akrabalarını yönetirlerdi.wg  Davut’u kral yapmak için Manaşşe oymağının yarısından özel olarak seçilip gelenler 18 000 kişi._~7  Efrayimoğulları’ndan yiğit savaşçı ve boylarında ün salmış 20 800 kişi. }  Saul’un soyu Benyaminliler’den 3 000 kişi. Benyaminliler’in çoğu o zamana dek Saul’un ailesine bağlı kalmışlardı.6|g  Genç yiğit Sadok’la ailesinden 22 subay.R{  Harun ailesinin başı Yehoyada ve onunla birlikte olanlar 3 700 kişi.,zS  Levioğulları’ndan 4 600 kişi.Fy  Savaşa hazır, yiğit Şimonoğulları’ndan 7 100 kişi.[x/  Savaşa hazır, kalkan ve mızrak taşıyan Yahudaoğulları’ndan 6 800 kişi.w1  RAB’bin sözü uyarınca Saul’un krallığını Davut’a vermek için Hevron’a, Davut’un yanına gelen savaşçıların sayısı şudur: v  Her gün insanlar Davut’a yardım etmeye geliyorlardı. Davut büyük, güçlü bir orduya sahip oluncaya dek bu böyle sürdü.|uq  Düşman akıncılarına karşı Davut’a yardım ettiler. Hepsi de yiğit savaşçılar, ordu komutanlarıydı.Mt  Davut Ziklak’a gittiğinde yanına geçen Manaşşeliler şunlardır: Adna, Yozavat, Yediael, Mikael, Yozavat, Elihu, Silletay. Bunlar Manaşşe’de bin kişilik birliklerin komutanlarıydı.bs=  Davut Filistliler’le birlikte Saul’a karşı savaşmaya gidince, Manaşşe oymağından da bazı kişiler onun yanına geçtiler. Ne var ki Davut’la adamları Filistliler’e yardım etmediler. Çünkü Filist beyleri birbirlerine danışıp, “Davut efendisi Saul’a dönerse başımızdan oluruz” diyerek onu geri göndermişlerdi.Br}  Tanrı’nın Ruhu Otuzlar’ın önderi Amasay’ın üzerine indi. Amasay şöyle dedi: “Ey Davut, seniniz biz! Ey İşay oğlu, seninleyiz! Esenlik olsun sana, esenlik! Seni destekleyenlere de esenlik olsun! Tanrın sana yardım edecektir.” Davut onları iyi karşıladı ve akıncıların başı yaptı.'qG  Onları karşılamaya çıkan Davut şöyle dedi: “Eğer bana yardım etmek için esenlikle geldiyseniz, buyrun bize katılın. Ama ben haksızlık yapmamışken beni düşmanlarımın eline teslim etmeye geldiyseniz, atalarımızın Tanrısı bunu görsün ve sizi yargılasın.”qp[  Benyamin ve Yahudaoğulları’ndan bazı kişiler de Davut’un yanına, saklandığı yere gittiler. o9  Birinci ay, Şeria Irmağı her yana taşmışken, karşı yakaya geçtiler. Oradaki vadilerde oturanların tümünü doğuya, batıya kaçırdılar.pnY  Bu Gadlılar ordu komutanlarıydı. En güçsüzleri yüz, güçlüleri bin kişinin yerini tutardı.ew  Eluzay, Yerimot, Bealya, Şemarya, Haruflu Şefatya,d}  Otuzlar’dan bir yiğit ve Otuzlar’ın önderi olan Givonlu Yişmaya, Yeremya, Yahaziel, Yohanan, Gederalı Yozavat,5cc  Givalı Şemaa’nın oğulları Ahiezer’le Yoaş’ın komutası altındaydılar. Adları şunlardı: Azmavet’in oğulları Yeziel’le Pelet, Beraka, Anatotlu Yehu,b1  Benyamin oymağından, Saul’un ailesindendiler. Yay taşır ve yayla ok, sapanla taş atmak için hem sağ, hem sol ellerini kullanabilirlerdi. a  Davut’un Kiş oğlu Saul’dan gizlendiği Ziklak’ta yanına gelenler şunlardır. Bunlar savaşta onu destekleyen yiğitlerdi.)`M / Eliel, Ovet, Mesovalı Yaasiel.V_% . Mahavlı Eliel, Elnaam’ın oğulları Yerivay ve Yoşavya, Moavlı Yitma,6^g - Şimri oğlu Yediael ve kardeşi Tisli Yoha,L] , Aşteralı Uzziya, Aroerli Hotam’ın oğulları Şama ve Yeiel,/\Y + Maaka oğlu Hanan, Mitanlı Yoşafat,[[/ * Rubenliler’in önderi Rubenli Şiza oğlu Adina ve ona eşlik eden otuz kişi,+ZQ ) Hititli Uriya, Ahlay oğlu Zavat,!Y= ( Yattirli İra ve Garev,WX' ' Ammonlu Selek, Seruya oğlu Yoav’ın silah taşıyıcısı Berotlu Nahray,8Wk & Natan’ın kardeşi Yoel, Hacer oğlu Mivhar,-VU % Karmelli Hesro, Ezbay oğlu Naaray,)UM $ Mekeralı Hefer, Pelonlu Ahiya,7Ti # Hararlı Sakâr oğlu Ahiam, Ur oğlu Elifal,HS " Gizonlu Haşem’in oğulları, Hararlı Şage oğlu Yonatan,0R[ ! Baharumlu Azmavet, Şaalbonlu Elyahba,2Q_ Gaaş vadilerinden Huray, Arvalı Aviel,RP  Benyaminoğulları’ndan Givalı Rivay oğlu İttay, Piratonlu Benaya,0O[  Netofalı Mahray ve Baana oğlu Helet,*NO  Huşalı Sibbekay, Ahohlu İlay,8Mk  Tekoalı İkkeş oğlu İra, Anatotlu Aviezer,)LM  Harorlu Şammot, Pelonlu Heles,dKA  Öteki yiğitler şunlardır: Yoav’ın kardeşi Asahel, Beytlehemli Dodo oğlu Elhanan,J  Benaya Otuzlar arasında saygın bir yer edindiyse de, Üçler’den sayılmadı. Davut onu muhafız birliği komutanlığına atadı.nIU  Yehoyada oğlu Benaya’nın yaptıkları bunlardır. Bu sayede o da üç yiğitler kadar ünlendi.H  Beş arşın boyunda iri yarı bir Mısırlı’yı da öldürdü. Mısırlı’nın elinde dokumacı sırığı gibi bir mızrak vardı. Benaya sopayla onun üzerine yürüdü. Mızrağı elinden kaptığı gibi onu kendi mızrağıyla öldürdü.IG  Yehoyada oğlu Kavseelli Benaya yürekli bir savaşçıydı. Büyük işler başardı. Aslan yürekli iki Moavlı’yı öldürdü. Ayrıca karlı bir gün çukura inip bir aslan öldürdü.fFE  Üçler’in en saygın kişisiydi ve onların önderi oldu. Ama Üçler’den sayılmadı.E+  Yoav’ın kardeşi Avişay Üçler’in önderiydi. Mızrağını kaldırıp üç yüz kişiyi öldürdü. Bu yüzden Üçler kadar ünlendi. D  “Ey Tanrım, bunu yapmak benden uzak olsun!” dedi, “Canlarını tehlikeye atıp giden bu üç kişinin kanını mı içeyim?” Canlarını tehlikeye atarak suyu getirdikleri için Davut içmek istemedi. Bu üç kişinin yiğitliği işte böyleydi.IC  Bu Üçler Filist ordugahının ortasından geçerek Beytlehem’de kapının yanındaki kuyudan su çekip Davut’a getirdiler. Ama Davut içmek istemedi; suyu yere dökerek RAB’be sundu.oBW  Davut özlemle, “Keşke biri Beytlehem’de kapının yanındaki kuyudan bana su getirse!” dedi.UA#  Bu sırada Davut hisarda, başka bir Filist birliğiyse Beytlehem’deydi.@-  Otuzlar’dan üçü Davut’un yanına, Adullam Mağarası’ndaki kayaya gittiler. Bir Filist birliği Refaim Vadisi’nde ordugah kurmuştu.?3  Ama Elazar’la Davut tarlanın ortasında durup orayı savunmuş, Filistliler’i öldürmüşlerdi. RAB onlara büyük bir zafer sağlamıştı.<>q Filistliler savaş için Pas-Dammim’de toplandıklarında Elazar Davut’un yanındaydı. Orada bir arpa tarlası vardı. İsrailliler Filistliler’in önünden kaçmıştı.K= İkincisi, üç yiğitlerden biri olan Ahohlu Dodo oğlu Elazar.'<G Bunların adları şöyledir: Üçler’in önderi Hakmonlu Yaşovam, mızrağını üç yüz kişiye karşı kaldırıp bir saldırıda hepsini öldürdü.Q; RAB’bin İsrail’e verdiği söz uyarınca Davut’un yiğit askerlerinin komutanları İsrail halkıyla birlikte Davut’u kral yaptılar ve krallığının güçlenmesi için onu desteklediler.R: Davut giderek güçleniyordu. Çünkü Her Şeye Egemen RAB onunlaydı. 9  Çevredeki bölgeyi, Millo’dan çevre surlara kadar uzanan kesimi inşa etti. Yoav da kentin geri kalan bölümünü onardı.j8M  Bundan sonra Davut kalede oturmaya başladı. Bunun için oraya “Davut Kenti” adı verildi.'7G  Davut, “Yevuslular’a ilk saldıran kişi komutan ve önder olacak” demişti. İlk saldırıyı Seruya oğlu Yoav yaptı, böylece ordu komutanı oldu.}6s  Davut’a, “Sen buraya giremezsin” dediler. Ne var ki, Davut Siyon Kalesi’ni, Davut Kenti’ni ele geçirdi.5  Kral Davut’la İsrailliler Yevus diye bilinen Yeruşalim’e saldırmak için yola çıktılar. Orada yaşayan Yevuslular 4  İsrail’in bütün ileri gelenleri Hevron’a, Kral Davut’un yanına gelince, Davut RAB’bin önünde orada onlarla bir antlaşma yaptı. Onlar da RAB’bin Samuel aracılığıyla söylediği söz uyarınca, Davut’u İsrail Kralı olarak meshettiler.=3s  Geçmişte Saul kralımızken, savaşta İsrail’e komuta eden sendin. Tanrın RAB sana, ‘Halkım İsrail’i sen güdecek, onlara sen önder olacaksın’ diye söz verdi.”v2 g İsrailliler’in tümü Hevron’da bulunan Davut’a gelip şöyle dediler: “Biz senin etin, kemiğiniz.u1c  Saul RAB’be ihanet ettiği için öldü. RAB’bin sözünü yerine getirmedi. Yol göstermesi için RAB’be danışacağına bir cinciye danıştı. Bu yüzden RAB onu öldürdü. Krallığını da İşay oğlu Davut’a devretti.u0c Saul RAB’be ihanet ettiği için öldü. RAB’bin sözünü yerine getirmedi. Yol göstermesi için RAB’be danışacağına bir cinciye danıştı. Bu yüzden RAB onu öldürdü. Krallığını da İşay oğlu Davut’a devretti.L/ Bütün yiğitler gidip Saul’la oğullarının cesetlerini Yaveş’e getirdiler. Sonra kemiklerini Yaveş’teki yabanıl fıstık ağacının altına gömdüler ve yedi gün oruç tuttular.O. Yaveş-Gilat halkı Filistliler’in Saul’a yaptıklarını duydu.q-[ Saul’un silahlarını ilahlarının tapınağına koyup başını Dagon Tapınağı’na çaktılar.:,m Saul’u soyduktan sonra başını kesip silahlarını aldılar. Sonra bu iyi haberi putlarına ve halka duyurmaları için Filist ülkesinin her yanına ulaklar gönderdiler.+'  Ertesi gün Filistliler, öldürülenleri soymak için geldiklerinde, Saul’la oğullarının Gilboa Dağı’nda öldüğünü gördüler.S*  Vadide oturan İsrailliler, İsrail ordusunun kaçtığını, Saul’la oğullarının öldüğünü anlayınca, kentlerini terk edip kaçmaya başladılar. Filistliler gelip bu kentlere yerleştiler.M)  Böylece Saul, üç oğlu ve bütün ev halkı birlikte öldüler.s(_  Saul’un öldüğünü görünce, silah taşıyıcısı da kendini kılıcının üzerine atıp öldü.!';  Saul silahını taşıyan adama, “Kılıcını çek de bana sapla” dedi, “Yoksa bu sünnetsizler gelip benimle alay edecekler.” Ama silah taşıyıcısı büyük bir korkuya kapılarak bunu yapmak istemedi. Bunun üzerine Saul kılıcını çekip kendini üzerine attı.u&c  Saul’un çevresinde savaş kızıştı. Derken Saul Filistli okçular tarafından vuruldu ve yaralandı."%=  Filistliler Saul’la oğullarının ardına düştüler. Saul’un oğulları Yonatan’ı, Avinadav’ı ve Malkişua’yı yakalayıp öldürdüler.$ 5 Filistliler İsrailliler’le savaşa tutuştu. İsrailliler Filistliler’in önünden kaçtı. Birçoğu Gilboa Dağı’nda ölüp yere serildi.#' , Asel’in altı oğlu vardı. Adları şöyledir: Azrikam, Bokeru, İsmail, Şearya, Ovadya, Hanan. Bütün bunlar Asel’in oğullarıydı.g"G + Mosa Binea’nın, Binea Refaya’nın, Refaya Elasa’nın, Elasa da Asel’in babasıydı.`!9 * Ahaz Yada’nın babasıydı. Yada Alemet, Azmavet ve Zimri’nin, Zimri Mosa’nın,= u ) Mika’nın oğulları: Piton, Melek, Tahrea, Ahaz.H ( Yonatan Merib-Baal’ın, Merib-Baal Mika’nın babasıydı.uc ' Ner Kiş’in, Kiş Saul’un babasıydı. Saul Yonatan, Malkişua, Avinadav ve Eşbaal’ın babasıydı.iK & Miklot Şimam’ın babasıydı. Bunlar Yeruşalim’de akrabalarının yanında yaşarlardı.(K % Gedor, Ahyo, Zekeriya, Miklot._7 $ Yeiel’in ilk oğlu Avdon’du. Öbürleri şunlardı: Sur, Kiş, Baal, Ner, Nadav,Z- # Givon’un kurucusu Yeiel, Givon’da yaşadı. Karısının adı Maaka’ydı.~u " Bunların hepsi soy kütüğüne göre Levililer’in boy başları, önderleriydi ve Yeruşalim’de yaşarlardı.-S ! Levililer’in boy başları olan ezgiciler tapınağın odalarında yaşardı. Başka iş yapmazlardı. Çünkü yaptıkları işten gece gündüz sorumluydular.yk Kardeşleri Kehatoğulları’ndan bazıları da her Şabat Günü adak ekmeklerini hazırlamakla görevliydi.ta  Korahoğulları’ndan Şallum’un ilk oğlu Levili Mattitya sacda pide pişirme görevine atanmıştı.K  Ancak baharatı karıştırıp hazırlama görevi kâhinlerindi.   Öbürleri eşyalardan, kutsal yere ait nesnelerden, ince undan, şaraptan, zeytinyağından, günnükten, baharattan sorumluydu.'  Bazıları da tapınak hizmetinde kullanılan eşyalardan sorumluydu. Eşyaları sayarak içeri alır, sayarak dışarıya çıkarırlardı.7  Geceyi Tanrı’nın Tapınağı’nın çevresinde geçirirlerdi. Çünkü tapınağı koruma ve her sabah kapılarını açma görevi onlarındı.   Dört kapının baş nöbetçileri Levili’ydi. Bunlar Tanrı’nın Tapınağı’ndaki odalardan ve hazinelerden sorumluydu.r]  Köylerdeki kardeşleri zaman zaman gelir, yedi günlük bir süre için görevi onlarla paylaşırdı.`9  Nöbetçiler dört yanda –doğuda, batıda, kuzeyde ve güneyde– nöbet tutardı.ta  Oğullarıyla birlikte RAB’bin Tapınağı’nın, yani Çadır’ın kapılarında nöbet tutarlardı.O   Giriş kapısına nöbetçi seçilenlerin toplamı 212’ydi. Bunlar, köylerinde bağlı oldukları soy kütüğüne yazılıdır. Davut’la Bilici Samuel tarafından bu göreve atanmışlardı.[ /  Buluşma Çadırı’nın kapısında Meşelemya oğlu Zekeriya nöbet tutardı.N   Önceleri Elazar oğlu Pinehas onların başıydı. RAB onunlaydı.   Korah oğlu Evyasaf oğlu Kore oğlu Şallum ve ailesinden –Korahoğulları’ndan– olan çalışma arkadaşları Çadır’ın giriş kapısının nöbetçileriydi. Bunların ataları da RAB’bin ordugahının giriş kapısının nöbetçileriydi.   Bugüne kadar doğuya bakan Kral Kapısı’nda görevlidirler. Levili bölüklere bağlı kapı nöbetçileri bunlardı.nU  Tapınak kapı nöbetçileri: Şallum, Akkuv, Talmon, Ahiman ve kardeşleri. Şallum başlarıydı.  Yedutun oğlu Galal oğlu Şemaya oğlu Ovadya ve Netofalılar’ın köylerinde yaşayan Elkana oğlu Asa oğlu Berekya.P  Bakbakkar, Hereş, Galal, Asaf oğlu Zikri oğlu Mika oğlu Mattanya,b=  Levililer: Merarioğulları’ndan Haşavya oğlu Azrikam oğlu Haşşuv oğlu Şemaya,' Aile başları olan kâhin kardeşlerinin toplamı 1 760’tı. Tanrı’nın Tapınağı’ndaki hizmetlerden sorumlu yetenekli kişilerdi.  Malkiya oğlu Paşhur oğlu Yeroham oğlu Adaya, İmmer oğlu Meşillemit oğlu Meşullam oğlu Yahzera oğlu Adiel oğlu Maasay.pY Ahituv oğlu Merayot oğlu Sadok oğlu Meşullam oğlu Hilkiya oğlu tapınak baş görevlisi Azarya,.W Kâhinler: Yedaya, Yehoyariv, Yakin,fE Soylarına göre kaydedilenlerin toplamı 956 kişiydi. Bunların hepsi aile başlarıydı.q[  Yeroham oğlu Yivneya, Mikri oğlu Uzzi oğlu Ela, Yivniya oğlu Reuel oğlu Şefatya oğlu Meşullam.Z~-  Benyamin soyundan gelenler: Hassenua oğlu Hodavya oğlu Meşullam oğlu Sallu,S}  Zerahoğulları’ndan: Yeuel. Yahudalılar’ın toplamı 690 kişiydi.A|}  Şelaoğulları’ndan: İlk oğlu Asaya ve oğulları.\{1  Yahuda oğlu Peres soyundan Bani oğlu İmri oğlu Omri oğlu Ammihut oğlu Utay.cz?  Yahuda, Benyamin, Efrayim ve Manaşşe soyundan Yeruşalim’de yaşayanlar şunlardır:y  Kentlerindeki mülklerine dönüp ilk yerleşenler bazı İsrailliler, kâhinler, Levililer ve tapınak görevlileriydi.Ax } Bütün İsrailliler soylarına göre kaydedilmiştir. Bu kayıtlar İsrail krallarının tarihinde yazılıdır. Yahudalılar RAB’be ihanet ettikleri için Babil’e sürüldüler.'wG( Ulamoğulları ok atmakta usta, yiğit savaşçılardı. Ulam’ın birçok oğlu, torunu vardı. Sayıları yüz elli kişiydi. Hepsi Benyamin soyundandı.lvQ' Asel’in kardeşi Esek’in oğulları: İlk oğlu Ulam, ikincisi Yeuş, üçüncüsü Elifelet.u'& Asel’in altı oğlu vardı. Adları şöyledir: Azrikam, Bokeru, İsmail, Şearya, Ovadya, Hanan. Bütün bunlar Asel’in oğullarıydı.ct?% Mosa Binea’nın, Binea Rafa’nın, Rafa Elasa’nın, Elasa da Asel’in babasıydı.fsE$ Ahaz Yehoadda’nın babasıydı. Yehoadda Alemet, Azmavet, Zimri’nin, Zimri Mosa’nın,dw Adaya, Beraya ve Şimrat Şimi’nin oğullarıydı.#cA Elienay, Silletay, Eliel,b7 Yakim, Zikri, Zavdi,Ba Yişmeray, Yizliya ve Yovav Elpaal’ın oğullarıydı.+`Q Zevadya, Meşullam, Hizki, Hever,=_u Mikael, Yişpa ve Yoha Beria’nın oğullarıydı.^7 Zevadya, Arat, Eder,!]= Ahyo, Şaşak, Yeremot,s\_ Elpaal’ın oğulları: Ever, Mişam, Ono ve Lod kentleriyle çevrelerindeki köyleri yeniden kuran Şemet, Beria, Şema. Beria’yla Şema Ayalon’da yaşayan halkın boy başlarıydı. Bunlar Gat’ta yaşayan halkı sürdüler.s[_ Elpaal’ın oğulları: Ever, Mişam, Ono ve Lod kentleriyle çevrelerindeki köyleri yeniden kuran Şemet, Beria, Şema. Beria’yla Şema Ayalon’da yaşayan halkın boy başlarıydı. Bunlar Gat’ta yaşayan halkı sürdüler.^Z5 Şaharayim’in karısı Huşim’den de Avituv ve Elpaal adında iki oğlu vardı. V~~~@}}I||q|{{Izzyixx wuvvuttmt7ssr?qpoGmmll&kkUjj ii!hggTfee\edicc_bb&a``~__R^I]];\\;[[ZZY_XfWVUU TTSkRRRQQRPONN ML K*JIIHGG{GFEE DFCC/BB+AA_A??>=w Yirmi birincisi Yakin’e, Yirmi ikincisi Gamul’a,?y On dokuzuncusu Petahya’ya, Yirmincisi Yehezkel’e,>w On yedincisi Hezir’e, On sekizincisi Happises’e,?y On beşincisi Bilga’ya, On altıncısı İmmer’e,G On üçüncüsü Huppa’ya, On dördüncüsü Yeşevav’a,;q On birincisi Elyaşiv’e, On ikincisi Yakim’e,9m Dokuzuncusu Yeşu’ya, Onuncusu Şekanya’ya,7i Yedincisi Hakkos’a, Sekizincisi Aviya’ya,<s Beşincisi Malkiya’ya, Altıncısı Miyamin’e,=u Üçüncüsü Harim’e, Dördüncüsü Seorim’e,F Birinci kura Yehoyariv’e düştü, İkincisi Yedaya’ya.  Levili Netanel oğlu Yazman Şemaya, kralın ve görevlileri Kâhin Sadok, Aviyatar oğlu Ahimelek, kâhinler ve Levililer’in boy başlarının gözü önünde kura çekimini kaydetti. Kura sırayla, bir Elazar ailesinden, bir İtamar ailesinden çekildi.P  Gerek Elazaroğulları, gerekse İtamaroğulları arasında kutsal yerden ve Tanrı’yla ilgili hizmetlerden sorumlu önderler vardı. Bu yüzden atanmaları kayırılmaksızın kurayla yapıldı.[ / Elazaroğulları arasında İtamaroğulları’ndan daha çok önder olduğundan, buna göre bölündüler: Elazaroğulları’ndan on altı boy başı, İtamaroğulları’ndan ise sekiz boy başı çıktı. 5 Davut Elazar soyundan Sadok’la İtamar soyundan Ahimelek’in yardımıyla Harunoğulları’nı yaptıkları göreve göre bölüklere ayırdı.  Nadav’la Avihu babalarından önce, oğul sahibi olamadan öldüler. Onun için Elazar’la İtamar kâhinlik yaptılar.u e Harunoğulları’nın bağlı oldukları bölükler: Harun’un oğulları: Nadav, Avihu, Elazar, İtamar.9k Böylece Levililer Buluşma Çadırı’na ve kutsal yere bakma, RAB’bin Tapınağı’nın hizmetinde kardeşleri Harunoğulları’na yardım etme görevini üstlendiler.oW Şabat Günü, Yeni Ay Töreni ve öbür bayramlarda RAB’be yakmalık sunular sunulduğunda da hazır bulunacaklardı. RAB’bin önünde, kendileri için belirlenen ilkeler uyarınca uygun sayıda sürekli hizmet edeceklerdi.oW RAB’be şükretmek, övgüler sunmak üzere her sabah ve akşam tapınakta hazır bulunacaklardı.mS Adak ekmeklerinden, tahıl sunusu için kullanılan ince undan, mayasız ince ekmekten, sacda pişirilen yiyeceklerden ve zeytinyağıyla karıştırılan sunulardan, her tür hacim ve uzunluk ölçülerinden onlar sorumluydu.pY Levililer’in görevi RAB’bin Tapınağı’nın hizmetinde Harunoğulları’na yardım etmekti: Avlulardan, odalardan, kutsal eşyaların arınmasından ve Tanrı’nın Tapınağı’ndaki öbür hizmetlerden sorumluydular.a; Davut’un son buyruğu uyarınca, yirmi ve daha yukarı yaştaki Levililer sayıldı. Onun için Levililer’in RAB’bin Çadırı’nı ve tapınma hizmetinde kullanılan eşyaları taşımalarına artık gerek yok.”+ Çünkü Davut, “İsrail’in Tanrısı RAB halkını rahata kavuşturdu” demişti, “Yeruşalim’i de sonsuza dek kendine konut seçti.L Boylarına göre Levioğulları bunlardı. Boy başlarının her biri kendi adıyla sayıldı. Yirmi ve daha yukarı yaştaki Levililer, RAB’bin Tapınağı’nın işlerinde görev aldılar.K~ Muşi’nin oğulları: Mahli, Eder, Yeremot. Toplam üç kişi.t}a Elazar oğul sahibi olmadan öldü. Ama kızları vardı. Amcaları Kiş’in oğulları onlarla evlendi.W|' Merari’nin oğulları: Mahli, Muşi. Mahli’nin oğulları: Elazar, Kiş.G{ Uzziel’in oğulları: İlk oğlu Mika, ikincisi Yişşiya.vze Hevron’un oğulları: İlk oğlu Yeriya, ikincisi Amarya, üçüncüsü Yahaziel, dördüncüsü Yekamam.3ya Yishar’ın oğulları: Önder Şelomit.vxe Eliezer’in oğlu: Önder Rehavya. Eliezer’in başka oğlu yoktu. Rehavya’nınsa birçok oğlu vardı.2w_ Gerşom’un oğulları: Önder Şevuel.3va Musa’nın oğulları: Gerşom, Eliezer.Ou Tanrı adamı Musa’nın oğulları da Levi oymağından sayıldı.Xt) Amram’ın oğulları: Harun, Musa. Harun’la oğulları en kutsal eşyaları korumak, RAB’bin önünde buhur yakmak, O’na hizmet etmek ve sonsuza dek O’nun adına halkı kutsamak için atandılar.Us# Kehat’ın oğulları: Amram, Yishar, Hevron, Uzziel. Toplam dört kişi.r  Yahat ilk, Ziza ikinci oğuldu. Ancak Yeuş’la Beria’nın çok sayıda oğulları olmadığı için bir boy sayıldılar.kqO Şimi’nin öbür oğulları: Yahat, Ziza, Yeuş, Beria. Bu dördü Şimi’nin oğullarıydı.ypk Bunlar Ladan boyunun boy başlarıydı. Şimi’nin oğulları: Şelomit, Haziel, Haran. Toplam üç kişiydi.Xo) Ladan’ın oğulları: İlk oğlu Yehiel, Zetam, Yoel. Toplam üç kişiydi.%nE Gerşonlular: Ladan, Şimi.jmM Davut Levililer’i Levi’nin oğullarına göre bölümlere ayırdı: Gerşon, Kehat, Merari.l dört bini kapı nöbetçisi olacak, dört bini de Davut’un RAB’bi övmek için sağladığı çalgıları çalacaktı.ky Bunlardan yirmi dört bini RAB’bin Tapınağı’nın işlerini gözetecek, altı bini memur ve yargıç olacaktı;^j5 Otuz ve daha yukarı yaştaki Levililer sayıldı. Toplamı otuz sekiz bin erkekti.ai; Davut İsrail’in bütün önderlerini, kâhinleri, Levililer’i bir araya topladı.Nh  Davut çok yaşlanınca, oğlu Süleyman’ı İsrail Kralı yaptı."g= Şimdi yüreğinizi ve canınızı Tanrınız RAB’be adayarak O’na yönelin. RAB Tanrı’nın Tapınağı’nı yapmaya başlayın. Öyle ki, RAB’bin adına kuracağınız tapınağa RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı ve Tanrı’ya ait kutsal eşyaları getiresiniz.”cf? Onlara, “Tanrınız RAB sizinle değil mi?” dedi, “Her yanda sizi rahata kavuşturmadı mı? Çünkü bu ülkede yaşayanları elime teslim etti. Bu yüzden ülke RAB’bin ve halkının yönetimi altındadır.]e3 Davut bütün İsrail önderlerine oğlu Süleyman’a yardım etmelerini buyurdu.|dq Ölçülemeyecek kadar altının, gümüşün, tuncun, demirin de var. Haydi, işi başlat. RAB seninle olsun!”yck Birçok işçin var. Taşçıların, duvarcıların, marangozların ve her tür işte hünerli adamların var.fbE “İşte sıkıntılar içinde RAB’bin Tapınağı için yüz bin talant altın, bir milyon talant gümüş, tartılamayacak kadar çok miktarda tunç, demir, tomruk ve taş sağladım. Sen de bunlara ekleyebilirsin.&aE RAB’bin İsrail’e Musa aracılığıyla verdiği kurallara, ilkelere dikkatle uyarsan, başarılı olacaksın. Güçlü ve yürekli ol! Korkma, yılma!` Tanrın RAB seni İsrail’e önder atadığı zaman yasasını yerine getirmen için sana sağgörü ve anlayış versin._ “Şimdi, oğlum, RAB seninle olsun; Tanrın RAB kendisine tapınak kurman için verdiği söz uyarınca, seni başarılı kılsın..^U Adıma bir tapınak kuracak olan odur. O bana oğul olacak, ben de ona baba olacağım. Onun krallığının tahtını İsrail’de sonsuza dek sürdüreceğim.’l]Q Ama barışsever bir oğlun olacak. Onu her yandan kuşatan düşmanlarından kurtarıp rahata kavuşturacağım. Adı Süleyman olacak. Onun döneminde İsrail’in barış ve güvenlik içinde yaşamasını sağlayacağım.?\w Ama RAB bana, ‘Sen çok kan döktün, büyük savaşlara katıldın’ dedi, ‘Benim adıma tapınak kurmayacaksın. Çünkü yeryüzünde gözümün önünde çok kan döktün.m[S Sonra Süleyman’a şöyle dedi: “Oğlum, Tanrım RAB’bin adına bir tapınak kurmak istedim.Z Davut, oğlu Süleyman’ı yanına çağırdı. Onu İsrail’in Tanrısı RAB için bir tapınak kurmakla görevlendirdi."Y= Davut, “Oğlum Süleyman genç ve deneyimsiz” dedi, “RAB için kurulacak tapınak bütün ulusların gözünde çok büyük, ünlü ve görkemli olmalı. Onun için hazırlık yapmalıyım.” Böylece, ölmeden önce, tapınağın yapımı için büyük hazırlık yaptı. X  Ayrıca sayısız sedir tomruğu da sağladı. Çünkü Saydalılar’la Surlular Davut’a çok sedir tomruğu getirmişlerdi.~Wu Giriş kapılarının çivileri ve kenetleri için çok miktarda demir, tartılamayacak kadar çok tunç sağladı./VW Davut İsrail’de yaşayan yabancıların toplanmasını buyurdu. Tanrı’nın Tapınağı’nı kurmak için onları yontma taşlar hazırlamakla görevlendirdi.qU ] Davut, “RAB Tanrı’nın Tapınağı ve İsrail için yakmalık sunu sunağı burada olacak” dedi.yTk Ama Davut Tanrı’ya danışmak için oraya gidemedi. Çünkü RAB’bin meleğinin kılıcından korkuyordu.S{ Musa’nın çölde RAB için yaptığı çadırla yakmalık sunu sunağı o sırada Givon’daki tapınma yerindeydi.xRi RAB’bin kendisine Yevuslu Ornan’ın harman yerinde yanıt verdiğini gören Davut, orada kurbanlar kesti.cQ? Bundan sonra RAB meleğe kılıcını kınına koymasını buyurdu. Melek buyruğa uydu.BP} Davut orada RAB’be bir sunak kurup yakmalık sunuları ve esenlik sunularını sundu. RAB’be yakardı. RAB yakmalık sunu sunağında gökten gönderdiği ateşle onu yanıtladı.VO% Böylece Davut harman yeri için Ornan’a altı yüz şekel altın ödedi.6Ne Ne var ki, Kral Davut, “Olmaz!” dedi, “Tam değerini ödeyip alacağım. Çünkü senin olanı RAB’be vermem. Karşılığını ödemeden yakmalık sunu sunmam.”kMO Ornan, “Senin olsun!” diye karşılık verdi, “Efendim kral uygun gördüğünü yapsın. İşte yakmalık sunular için öküzleri, odun olarak düvenleri, tahıl sunusu olarak buğday veriyorum. Hepsini veriyorum.”LL Davut Ornan’a, “RAB’be bir sunak kurmak üzere harman yerini bana sat” dedi, “Öyle ki, salgın hastalık halkın üzerinden kalksın. Harman yerini bana tam değerine satacaksın.”K Davut’un yaklaştığını gören Ornan, harman yerinden çıktı, varıp Davut’un önünde yüzüstü yere kapandı.vJe Harman yerinde buğday döverken, Ornan arkasına dönüp meleği gördü. Yanındaki dört oğlu gizlendi.SI Davut RAB’bin adıyla konuşan Gad’ın sözü uyarınca oraya gitti.Hy RAB’bin meleği Gad’a, Davut’un Yevuslu Ornan’ın harman yerine gidip RAB’be bir sunak kurmasını buyurdu.$GA Davut Tanrı’ya şöyle seslendi: “Halkın sayılmasını buyuran ben değil miydim? Günah işleyen benim, kötülük yapan benim. Ama bu koyunlar ne yaptı ki? Ya RAB Tanrım, ne olur beni ve babamın soyunu cezalandır. Bu salgın hastalığı halkın üzerinden kaldır.” F Davut başını kaldırıp baktı. Elinde yalın bir kılıç olan RAB’bin meleğini gördü. Melek elini Yeruşalim’in üzerine uzatmış, yerle gök arasında duruyordu. Çula sarınmış Davut’la halkın ileri gelenleri yüzüstü yere kapandılar.#E? Tanrı Yeruşalim’i yok etmek için bir melek gönderdi. Ama melek yıkıma başlayacağı sırada RAB onu gördü. Göndereceği yıkımdan vazgeçerek halkı yok eden meleğe, “Yeter artık! Elini çek” dedi. RAB’bin meleği Yevuslu Ornan’ın harman yerinde duruyordu.jDM Bunun üzerine RAB İsrail ülkesine salgın hastalık gönderdi. Yetmiş bin İsrailli öldü.'CG Davut, “Sıkıntım büyük” diye yanıtladı, “İnsan eline düşmektense, RAB’bin eline düşeyim. Çünkü O’nun acıması çok büyüktür.”9Bk Üç yıl kıtlık mı? Yoksa kılıçla seni kovalayan düşmanlarının önünde üç ay kaçıp yok olmak mı? Ya da RAB’bin kılıcının ve RAB’bin meleğinin bütün İsrail ülkesine üç gün salgın hastalık salmasını mı?’ Beni gönderene ne yanıt vereyim, şimdi iyice düşün.”VA% Gad Davut’a gidip şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Hangisini istiyorsun?@ “Gidip Davut’a de ki, ‘RAB şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.’ ”7?i RAB Davut’un bilicisi Gad’a şöyle dedi: >9 Davut Tanrı’ya, “Bunu yapmakla büyük günah işledim!” dedi, “Lütfen kulunun suçunu bağışla. Çünkü çok akılsızca davrandım.”]=3 Tanrı da yapılanı uygun görmedi ve bu yüzden İsrailliler’i cezalandırdı.s<_ Yoav Levililer’le Benyaminliler’i saymadı; çünkü kralın bu konudaki buyruğunu benimsememişti.;3 sayımın sonucunu Davut’a bildirdi: İsrail’de kılıç kuşanabilen bir milyon yüz bin, Yahuda’daysa dört yüz yetmiş bin kişi vardı.@:y Gelgelelim kralın sözü Yoav’ın sözünden baskın çıktı. Böylece Yoav kralın yanından ayrılıp İsrail’in her yanını dolaşmaya gitti. Sonra Yeruşalim’e dönerek]93 Ama Yoav, “RAB halkını yüz kat daha çoğaltsın” diye karşılık verdi, “Ey efendim kral, bunlar hepsi senin kulların değil mi? Efendim neden bunu istiyor? Neden İsrail’i suça sürüklüyor?”68e Davut Yoav’la halkın önderlerine, “Gidin, Beer-Şeva’dan Dan’a dek İsrailliler’i sayın” dedi, “Sonra bana bilgi verin ki, halkın sayısını bileyim.”o7 Y Şeytan İsrailliler’e karşı çıkıp İsrail’de sayım yapması için Davut’u kışkırttı.a6; Bunlar Gat’taki Rafa soyundandı. Davut’la adamları tarafından öldürüldüler.p5Y Adam İsrailliler’e meydan okuyunca, Davut’un kardeşi Şima’nın oğlu Yonatan onu öldürdü.84i Gat’ta bir kez daha savaş çıktı. Orada dev gibi bir adam vardı. Elleri, ayakları altışar parmaklıydı. Toplam yirmi dört parmağı vardı. O da Rafa soyundandı.c3? İsrailliler’le Filistliler arasında çıkan bir başka savaşta Yair oğlu Elhanan, Gatlı Golyat’ın kardeşi Lahmi’yi öldürdü. Golyat’ın mızrağının sapı dokumacı tezgahının sırığı gibiydi.42a Bir süre sonra Filistliler’le Gezer’de savaş çıktı. Bu savaş sırasında Huşalı Sibbekay, Rafa soyundan Sippay’ı öldürünce, Filistliler boyun eğdiler.]13 Orada yaşayan halkı dışarı çıkarıp testereyle, demir kazma ve baltayla yapılan işlerde çalıştırdı. Davut bunu bütün Ammon kentlerinde uyguladı. Sonra ordusuyla birlikte Yeruşalim’e döndü.^05 Davut Ammon Kralı’nın başındaki tacı aldı. Değerli taşlarla süslü, ağırlığı bir talant altını bulan tacı Davut’un başına koydular. Davut kentten çok miktarda mal yağmalayıp götürdü./  İlkbaharda, kralların savaşa gittiği dönemde Yoav, komutasındaki orduyla birlikte yola çıktı. Ammonlular’ın ülkesini yerle bir edip Rabba Kenti’ni kuşatırken Davut Yeruşalim’de kalıyordu. Yoav Rabba Kenti’ne saldırıp onu yerle bir etti.f.E Hadadezer’in buyruğundaki krallar İsrailliler’in önünde bozguna uğradıklarını görünce, Davut’la barış yaparak ona boyun eğdiler. Aramlılar bundan böyle Ammonlular’a yardım etmekten kaçındılar.L- Ne var ki, Aramlılar İsrailliler’in önünden kaçtılar. Davut onlardan yedi bin savaş arabası sürücüsü ile kırk bin yaya asker öldürdü. Ordu komutanı Şofak’ı da öldürdü.e,C Davut bunu duyunca, bütün İsrail ordusunu topladı. Şeria Irmağı’ndan geçerek onlara doğru ilerleyip karşılarında savaş düzeni aldı. Davut savaşmak için düzen alınca, Aramlılar onunla savaştılar.i+K İsrailliler’in önünde bozguna uğradıklarını gören Aramlılar, ulaklar gönderip Fırat Irmağı’nın karşı yakasında, Hadadezer’in ordu komutanı Şofak’ın komutasındaki Aramlılar’ı çağırdılar.*7 Aramlılar’ın kaçıştığını gören Ammonlular da Yoav’ın kardeşi Avişay’dan kaçarak kente girdiler. Yoav ise Yeruşalim’e döndü.x)i Yoav’la yanındakiler Aramlılar’a karşı savaşmak için ileri atılınca, Aramlılar onlardan kaçtı.({ Güçlü ol! Halkımızın ve Tanrımız’ın kentleri uğruna yürekli olalım! RAB gözünde iyi olanı yapsın.”'7 Yoav, “Aramlılar benden güçlü çıkarsa, yardımıma gelirsin” dedi, “Ama Ammonlular senden güçlü çıkarsa, ben sana yardıma gelirim.s&_ Geri kalan birlikleri de kardeşi Avişay’ın komutasına vererek Ammonlular’a karşı yerleştirdi. %9 Önde, arkada düşman birliklerini gören Yoav, İsrail’in en iyi askerlerinden bazılarını seçerek Aramlılar’ın karşısına yerleştirdi.$ Ammonlular çıkıp kent kapısında savaş düzeni aldılar. Yardıma gelen krallar da kırda savaş düzenine girdiler.r#] Davut bunu duyunca, Yoav’ı ve güçlü adamlardan oluşan bütün ordusunu onlara karşı gönderdi.o"W Otuz iki bin savaş arabası ve Maaka Kralı’yla askerlerini kiraladılar. Maaka Kralı’yla askerleri gelip Medeva’nın yakınında ordugah kurdular. Ammonlular da savaşmak üzere kentlerinden çıkıp bir araya geldiler.W!' Ammonlular Davut’un nefretini kazandıklarını anlayınca, Hanun’la Ammonlular Aram-Naharayim, Aram-Maaka ve Sova’dan savaş arabalarıyla atlılar kiralamak için bin talant gümüş gönderdiler.R  Davut bunu duyunca, ulakları karşılamak üzere adamlar gönderdi. Çünkü ulaklar çok utanıyorlardı. Kral, “Sakalınız uzayıncaya dek Eriha’da kalın, sonra dönün” diye buyruk verdi.2] Bunun üzerine Hanun Davut’un ulaklarını yakalattı. Sakallarını tıraş edip giysilerinin kalçayı kapatan kesimini ortadan kesti ve onları öylece gönderdi.uc Ammon önderleri Hanun’a şöyle dediler: “Davut sana baş sağlığı dileyen bu adamları gönderdi diye babana saygı duyduğunu mu sanıyorsun? Bu ulaklar ülkeyi araştırmak, casusluk etmek, yıkmak için buraya geldiler.”;o Davut, “Babası bana iyilik ettiği için ben de Nahaş oğlu Hanun’a iyilik edeceğim” diye düşünerek, babasının ölümünden dolayı baş sağlığı dilemek için Hanun’a ulaklar gönderdi. Davut’un ulakları Hanun’a baş sağlığı dilemek için Ammonlular’ın ülkesine varınca,M  Bir süre sonra Ammon Kralı Nahaş öldü, yerine oğlu kral oldu.! Yehoyada oğlu Benaya Keretliler’le Peletliler’in komutanıydı. Davut’un oğulları da sarayda yüksek görevlere atanmışlardı.U# Ahituv oğlu Sadok’la Aviyatar oğlu Ahimelek kâhin, Şavşa yazmandı.Z- Seruya oğlu Yoav ordu komutanı, Ahilut oğlu Yehoşafat devlet tarihçisiydi.\1 Bütün İsrail’de krallık yapan Davut halkına doğruluk ve adalet sağladı.3 Edom’a askeri birlikler yerleştirdi. Edomlular’ın tümü Davut’un köleleri oldular. RAB Davut’u gittiği her yerde zafere ulaştırdı.P Seruya oğlu Avişay Tuz Vadisi’nde on sekiz bin Edomlu öldürdü.7g Kral Davut bu armağanları bütün uluslardan –Edom, Moav, Ammonlular, Filistliler ve Amalekliler’den– ele geçirdiği altın ve gümüşle birlikte RAB’be adadı. Tou Kral Davut’u selamlamak ve Hadadezer’le savaşıp yendiği için kutlamak üzere oğlu Hadoram’ı ona gönderdi. Çünkü Tou Hadadezer’le sürekli savaşmıştı. Hadoram Davut’a her türlü altın, gümüş, tunç armağanlar getirdi.r] Hama Kralı Tou, Davut’un Sova Kralı Hadadezer’in bütün ordusunu bozguna uğrattığını duydu.3_ Ayrıca Hadadezer’in yönetimindeki Tivhat ve Kun kentlerinden bol miktarda tunç aldı. Süleyman bunu havuz, sütunlar ve çeşitli eşyalar yapmak için kullandı.r] Davut Hadadezer’in komutanlarının taşıdığı altın kalkanları alıp Yeruşalim’e götürdü.>u Sonra Şam Aramlıları’nın ülkesine askeri birlikler yerleştirdi. Onlar da Davut’un haraç ödeyen köleleri oldular. RAB Davut’u gittiği her yerde zafere ulaştırdı.nU Sova Kralı Hadadezer’e yardıma gelen Şam Aramlıları’ndan yirmi iki bin kişiyi öldürdü.6e Bin savaş arabasını, yedi bin atlısını, yirmi bin yaya askerini ele geçirdi. Yüz savaş arabası için gereken atların dışındaki bütün atları da sakatladı.| q Davut Fırat’a kadar krallığını pekiştirmeye giden Sova Kralı Hadadezer’i de Hama yakınlarında yendi.c ? Moavlılar’ı da bozguna uğrattı. Onlar Davut’un haraç ödeyen köleleri oldular.  ; Bir süre sonra, Davut Filistliler’i yenip boyunduruğu altına aldı; Gat’ı ve çevresindeki köyleri Filistliler’in yönetiminden çıkardı.+ O Şimdi önünde sonsuza dek sürmesi için kulunun soyunu kutsamayı uygun gördün. Çünkü, ya RAB, onu kutsadığın için sonsuza dek kutlu kılınacak.”A } Ya RAB, sen Tanrı’sın! Kuluna bu iyi sözü verdin.5 “Sen, ey Tanrım, ben kulun için bir soy çıkaracağını bana açıkladın. Bundan dolayı kulun önünde sana dua etme yürekliliğini buldu.Y+ Öyle ki, insanlar, ‘İsrail’i kayıran, Her Şeye Egemen RAB Tanrı İsrail’in Tanrısı’dır!’ diyerek adını sonsuza dek ansınlar, yüceltsinler ve kulun Davut’un soyu da önünde sürsün.ve “Şimdi, ya RAB, kuluna ve onun soyuna ilişkin verdiğin sözü sonsuza dek tut, sözünü yerine getir.ta Halkın İsrail’i sonsuza dek kendi halkın olarak seçtin ve sen de, ya RAB, onların Tanrısı oldun.gG Halkın İsrail’e benzer tek bir ulus yok dünyada. Kendi halkın olsun diye onları kurtarmaya gittin. Büyük ve görkemli işler yapmakla ün saldın. Mısır’dan kurtardığın halkın önünden ulusları kovdun.hI “Ya RAB, bir benzerin yok, senden başka tanrı da yok! Bunu kendi kulaklarımızla duyduk.~u Ya RAB, kulunun hatırı için ve isteğin uyarınca bu büyüklüğü gösterdin ve bu büyük vaatleri bildirdin.fE Kulunu onurlandırdın, ben sana başka ne diyebilirim ki! Çünkü sen kulunu tanıyorsun.'G Ey Tanrı, sanki bu yetmezmiş gibi, kulunun soyunun geleceği hakkında da söz verdin. Benimle de büyük bir adammışım gibi ilgilendin, ya RAB Tanrı!/ Bunun üzerine Kral Davut gelip RAB’bin önünde oturdu ve şöyle dedi: “Ya RAB Tanrı, ben kimim, ailem nedir ki, beni bu duruma getirdin?P~ Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut’a aktardı.{}o Onu sonsuza dek tapınağımın ve krallığımın üzerine atayacağım; tahtı sonsuza dek sürecektir.’ ”| Ben ona baba olacağım, o da bana oğul olacak. Senden önceki kraldan esirgediğim sevgiyi hiçbir zaman esirgemeyeceğim.e{C Benim için tapınak kuracak olan odur. Ben de onun tahtını sonsuza dek sürdüreceğim. z  “ ‘Sen ölüp atalarına kavuşunca, senden sonra oğullarından birini ortaya çıkarıp krallığını pekiştireceğim.y3 Halkım İsrail için bir yurt sağlayıp onları oraya yerleştireceğim. Bundan böyle kendi yurtlarında otursunlar, bir daha rahatsız edilmesinler. Kötü kişiler de halkım İsrail’e hakimler atadığım günden bu yana yaptıkları gibi, bir daha onlara baskı yapmasınlar. Bütün düşmanlarının sana boyun eğmesini sağlayacağım. RAB’bin senin için bir soy yetiştirecek, bilesin.x3 Halkım İsrail için bir yurt sağlayıp onları oraya yerleştireceğim. Bundan böyle kendi yurtlarında otursunlar, bir daha rahatsız edilmesinler. Kötü kişiler de halkım İsrail’e hakimler atadığım günden bu yana yaptıkları gibi, bir daha onlara baskı yapmasınlar. Bütün düşmanlarının sana boyun eğmesini sağlayacağım. RAB’bin senin için bir soy yetiştirecek, bilesin. w9 Her nereye gittiysen seninleydim. Önünden bütün düşmanlarını yok ettim. Adını dünyadaki büyük adamların adı gibi büyük kılacağım./vW “Şimdi kulum Davut’a şöyle diyeceksin: ‘Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Halkım İsrail’e önder olasın diye seni otlaklardan ve koyun gütmekten aldım.[u/ İsrailliler’le birlikte dolaştığım yerlerin herhangi birinde, halkımı gütmesini buyurduğum İsrail önderlerinden birine, neden bana sedir ağacından bir konut yapmadınız diye hiç sordum mu?’'tG İsrail halkını Mısır’dan çıkardığım günden bu yana tapınakta oturmadım. Bir çadırdan öbür çadıra, orada burada konaklayarak dolaştım.ksO “Git, kulum Davut’a şöyle de: ‘RAB diyor ki, oturmam için bana tapınak yapmayacaksın.3ra O gece Tanrı Natan’a şöyle seslendi:iqK Natan, “Tasarladığın her şeyi yap, çünkü Tanrı seninledir” diye karşılık verdi.Rp  Davut sarayına yerleştikten sonra Peygamber Natan’a, “Bak, ben sedir ağacından yapılmış bir sarayda oturuyorum. Oysa RAB’bin Antlaşma Sandığı bir çadırın altında duruyor!” dedi.Vo%+ Sonra herkes evine döndü. Davut da ailesini kutsamak için evine döndü.Gn* Heman’la Yedutun borazanlardan, zillerden ve Tanrı’yı öven ezgiler için gereken öbür çalgılardan sorumluydu. Yedutunoğulları’nı da kapıda nöbetçi olarak görevlendirdi.m5) Onlarla birlikte Heman’la Yedutun’u ve RAB’bin sonsuz sevgisi için şükretsinler diye özel olarak seçilen öbürlerini de görevlendirdi.'lG( Bunlar RAB’bin İsrail’e verdiği yasada yazılanlar uyarınca, sabah akşam, düzenli olarak yakmalık sunu sunağında RAB’be sunular sunacaklardı.k+' Davut Kâhin Sadok’la öbür kâhin kardeşlerini Givon’daki tapınma yerinde, RAB’bin Çadırı’nın bulunduğu yerde görevlendirdi.(jI& Onlarla birlikte hizmet etmeleri için Ovet-Edom’la altmış sekiz Levili akrabasını da atadı. Yedutun oğlu Ovet-Edom’la Hosa kapı nöbetçileriydi.i'% Davut RAB’bin Antlaşma Sandığı’nın önünde günlük işlerde sürekli hizmet etmeleri için Asaf’la Levili kardeşlerini atadı.h#$ İsrail’in Tanrısı RAB’be Öncesizlikten sonsuza dek övgüler olsun!” Bütün halk, “Amin!” diyerek RAB’be övgüler sundu.(gI# Şöyle seslenin: “Kurtar bizi, ey kurtarıcımız Tanrı, Topla bizi, ulusların arasından çıkar. Kutsal adına şükredelim, Yüceliğinle övünelim.Ef" RAB’be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.ew! O zaman RAB’bin önünde ormanın ağaçları Sevinçle haykıracak. Çünkü O yeryüzünü yargılamaya geliyor.[d/ Gürlesin deniz içindekilerle birlikte, Bayram etsin kırlar ve üzerindekiler!icK Sevinsin gökler, coşsun yeryüzü, Uluslar arasında, “RAB egemenlik sürüyor!” densin.ibK Titreyin O’nun önünde, ey bütün yeryüzündekiler! Dünya sağlam kurulmuş, sarsılmaz.a' RAB’bin görkemini adına yaraşır biçimde övün, Sunular getirip O’nun önüne çıkın! Kutsal giysiler içinde RAB’be tapının!Y`+ Ey bütün halklar, RAB’bi övün, RAB’bin gücünü, yüceliğini övün,Z_- Yücelik, ululuk O’nun huzurundadır, Güç ve sevinç O’nun konutundadır.U^# Halkların bütün ilahları bir hiçtir, Oysa gökleri yaratan RAB’dir.^]5 Çünkü RAB uludur, yalnız O övgüye değer, İlahlardan çok O’ndan korkulur.I\  Görkemini uluslara, Harikalarını bütün halklara anlatın![[/ Ey bütün dünya, ezgiler söyleyin RAB’be! Her gün duyurun kurtarışını! R~~~A}}}1|||*{{p{ zzyy?xxKwwvv2uutt"ssrbqqq'ppooinmmLlkkjih gg2fee]dd1cc buaaH``__J^^^]]<\[[ZZoYYkY#XX"WW[UTT}S^RR QPrO;NNLLRKJJNIHH!GEE.CC(BAA_@@?>>+==@<<;:9938b7665444 322100G/..m. -,,m+B*j)((!'&&%%E##u"! Y98&f $`f]t2mR  & D +p4.~wg İsrail’in bütün ileri gelenleri toplanınca, Levililer Antlaşma Sandığı’nı yerden kaldırdılar.D Hepsi yedinci aydaki bayramda kralın önünde toplandı.J  Süleyman RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı Davut Kenti olan Siyon’dan getirmek üzere İsrail halkının ileri gelenleriyle bütün oymak ve boy başlarını Yeruşalim’e çağırdı.U % RAB’bin Tapınağı’nın yapımı tamamlanınca Süleyman, babası Davut’un adadığı altın, gümüş ve öbür eşyaları getirip Tanrı’nın Tapınağı’nın hazine odalarına yerleştirdi.,Q Saf altın fitil maşaları, çanaklar, tabaklar, buhurdanlar ve tapınağın altın kapıları. En Kutsal Yer’in ve ana bölümün kapıları da altındandı.T! Çiçek süslemeleri, kandiller, maşalar. –Bunlar saf altındandı.–wg İç odanın önüne yerleştirilen ve kurala uygun olarak yakılan saf altından kandilliklerle kandilleri,)K Süleyman’ın Tanrı’nın Tapınağı için yaptırdığı altın eşyalar şunlardı: Altın sunak ve ekmeklerin Tanrı’nın huzuruna konduğu masalar,lQ Süleyman’ın yaptırdığı eşyalar o kadar çoktu ki, kullanılan tuncun hesabı tutulmadı.q[ Kral bunları Şeria Ovası’nda, Sukkot ile Seredata arasındaki killi topraklarda döktürmüştü.!~; Kovalar, kürekler, büyük çatallar. Huram-Avi’nin Kral Süleyman için RAB’bin Tapınağı’na yaptığı bütün eşyalar parlak tunçtandı.9}m Havuz ve havuzu taşıyan on iki boğa heykeli,$|C On kazan ve ayaklıkları,{ Sütunların yuvarlak başlıklarını süsleyen iki örgülü ağın üzerini ikişer sıra halinde süsleyen dört yüz nar motifi,hzI İki sütun ve iki yuvarlak sütun başlığı, bu başlıkları süsleyen iki örgülü ağ,*yM Hiram kovalar, kürekler, çanaklar yaptı. Böylece Kral Süleyman için üstlenmiş olduğu Tanrı’nın Tapınağı’yla ilgili işleri tamamlamış oldu:Gx Havuzu ise tapınağın güneydoğu köşesine yerleştirdi.hwI Kâhinlerin avlusunu, büyük avluyla kapılarını yaptırdı. Kapıları tunçla kaplattı. v Yaptırdığı on masanın beşini de tapınağın sağına, beşini soluna yerleştirdi. Ayrıca yüz altın çanak yaptırdı.u- Süleyman tanıma uygun biçimde yaptırdığı on altın kandilliği tapınağın içine, beşi sağda, beşi solda olmak üzere yerleştirdi.^t5 Süleyman yıkama işleri için on kazan yaptırdı. Beşini sunağın güneyine, beşini kuzeyine yerleştirdi. Yakmalık sunuların parçaları bunlarda yıkanırdı. Havuz ise kâhinlerin yıkanması içindi.s! Havuzun çeperi dört parmak kalınlığındaydı; kenarları kâse kenarlarını, nilüferleri andırıyordu. Üç bin bat su alıyordu..rU Havuz üçü kuzeye, üçü batıya, üçü güneye, üçü de doğuya bakan on iki boğa heykeli üzerine oturtulmuştu. Boğaların sağrıları içe dönüktü.,qQ Havuzun dışı boğa kabartmalarıyla kuşatılmıştı. Her arşında onar tane olan bu kabartmalar iki sıra halindeydi ve gövdeyle birlikte dökülmüştü.p{ Dökme tunçtan on arşın çapında, beş arşın derinliğinde, çevresi otuz arşın yuvarlak bir havuz yaptırdı.|o s Süleyman tunçtan bir sunak yaptırdı. Sunağın eniyle uzunluğu yirmişer arşın, yüksekliği on arşındı.dnA Sütunları tapınağın önüne diktirip sağdakine Yakin, soldakine Boaz adını verdi.m Gerdanlığa benzer zincirler yaptırarak sütunların üzerine koydurdu. Yüz nar motifi yaptırıp zincirlere taktırdı.%lC Süleyman otuz beşer arşın yüksekliğinde iki sütun yaptırıp tapınağın önüne diktirdi. Sütun başlıkları beşer arşın yüksekliğindeydi.k En Kutsal Yer’in perdesi lacivert, mor, kırmızı kumaştan ve ince ketenden yapılmıştı. Üzerinde Keruv işlemeleri vardı.j{ Ayakta duran ve açılmış kanatlarının uzunluğu yirmi arşın olan Keruvlar’ın yüzü ana bölüme bakıyordu.9ik Aynı şekilde öteki Keruv’un da kanadı beş arşındı ve tapınağın duvarına erişiyordu. Öbür kanat da beş arşındı ve birinci Keruv’un kanadına değiyordu.ehC Keruvlar’ın kanatlarının uzunluğu yirmi arşındı. Keruvlar’dan birinin kanadı beş arşındı ve tapınağın duvarına erişiyordu. Öbür kanat da beş arşındı ve öteki Keruv’un kanadına değiyordu.Og En Kutsal Yer’de iki Keruv heykeli yaptırarak altınla kaplattı.kfO Altın çivilerin ağırlığı elli şekeldi. Süleyman yukarı odaları da altınla kaplattı.Se En Kutsal Yer’i yaptı: Uzunluğu tapınağın genişliğine eşitti; uzunluğu da genişliği de yirmişer arşındı. En Kutsal Yer’in iç duvarlarını altı yüz talant saf altınla kaplattı.odW Kirişleri, kapı eşiklerini, duvarlarla kapıları altınla kaplattı. Duvarlara Keruvlar oydurdu.cc? Tapınağı değerli taşlarla bezetti. Kullanılan altın Parvayim’den getirilmişti.b Ana bölümün duvarlarını da önce çam tahtasıyla, sonra saf altınla kaplattı; hurma ağacı ve zincir motifleriyle süsletti.6ae Tapınağın ön cephesini boydan boya kaplayan eyvanının genişliği yirmi arşın, yüksekliği yüz yirmi arşındı. Süleyman iç duvarları saf altınla kaplattı.` Tanrı’nın Tapınağı için attığı temel, eski ölçülere göre altmış arşın uzunluğunda, yirmi arşın genişliğindeydi.q_[ Süleyman krallığının dördüncü yılının ikinci ayının ikinci gününde yapıyı başlattı.b^ ? Süleyman bundan sonra RAB’bin Yeruşalim’de babası Davut’a göründüğü Moriya Dağı’nda RAB’bin Tapınağı’nı yaptırmaya başladı. Yevuslu Ornan’ın olan bu harman yerini Davut sağlamıştı.] Bunlardan 70 000’ine yük taşıma, 80 000’ine dağlarda taş kesme, 3 600’üne de işçileri çalıştırma görevi verildi.F\ Babası Davut’un yaptığı sayımdan sonra, Süleyman da İsrail’de yaşayan bütün yabancılar arasında bir sayım yaptı. Yabancıların sayısı 153 600 kişi olarak belirlendi.<[q Biz de sana gereken bütün tomrukları Lübnan’da keser, deniz yoluyla, sallarla Yafa’ya kadar yüzdürürüz. Sonra sen tomrukları alıp Yeruşalim’e götürürsün.”eZC “Efendim, sözünü ettiğin buğday, arpa, zeytinyağı ve şarabı kullarına gönder.XY) Annesi Danlı, babası Surlu’dur. Altın, gümüş, tunç, demir, taş ve tahta işlemekte; ince keten, mor, lacivert ve kırmızı kumaş dokumakta ustadır. Her türlü oymacılıkta usta olduğu gibi her tasarımı uygulayabilecek yetenektedir. Ustalarınla ve babanın, efendim Davut’un yetiştirdiği ustalarla çalışacak.KX “Sana Huram-Avi adında usta ve akıllı birini gönderiyorum.}Ws Hiram mektubunu şöyle sürdürdü: “Yeri göğü yaratan İsrail’in Tanrısı RAB’be övgüler olsun! Kral Davut’a bilge bir oğul verdi; RAB için bir tapınak, kendisi için de bir saray yapacak akıllı ve anlayışlı bir oğul. V Sur Kralı Hiram Süleyman’a mektupla şu yanıtı gönderdi: “RAB halkını sevdiği için, seni onların kralı yaptı.” U Ağaç kesen adamlarına yirmi bin kor bulgur, yirmi bin kor arpa, yirmi bin bat şarap, yirmi bin bat zeytinyağı vereceğim.”{To Öyle ki, bana çok sayıda tomruk sağlayabilsinler. Çünkü yapacağım tapınak büyük ve görkemli olacak.LS “Bana Lübnan’dan sedir, çam, algum tomrukları da gönder. Adamlarının oradaki ağaçları kesmekte usta olduklarını biliyorum. Benim adamlarım da seninkilerle birlikte çalışsın.kRO “Bana bir adam gönder; Yahuda ve Yeruşalim’de babam Davut’un yetiştirdiği ustalarımla çalışsın. Altın, gümüş, tunç ve demiri işlemede; mor, kırmızı, lacivert kumaş dokumada, oymacılıkta usta olsun.[Q/ Ama O’na bir tapınak yapmaya kimin gücü yeter? Çünkü O göklere, göklerin göklerine bile sığmaz. Ben kimim ki O’na bir tapınak yapayım! Ancak önünde buhur yakılabilecek bir yer yapabilirim.hPI “Yapacağım tapınak büyük olacak. Çünkü Tanrımız bütün tanrılardan büyüktür.aO; Tanrım RAB’be adamak üzere, O’nun adına bir tapınak yapıyorum. Bu tapınakta hoş kokulu buhur yakıp adak ekmeklerini sürekli olarak masaya dizeceğiz. Sabah akşam, her Şabat Günü, her Yeni Ay ve Tanrımız RAB’bin belirlediği bayramlarda orada yakmalık sunular sunacağız. İsrail’e bunları sürekli yapması buyruldu..NU Sur Kralı Hiram’a da şu haberi gönderdi: “Babam Davut’un oturması için saray yapılırken kendisine gönderdiğin sedir tomruklarından bana da gönder.!M; Yük taşımak için yetmiş bin, dağlarda taş kesmek için seksen bin, bunlara gözcülük etmek için de üç bin altı yüz kişi görevlendirdi.`L ; Süleyman RAB adına bir tapınak, kendisi için de bir saray yaptırmaya karar verdi.K 7 Mısır’dan bir savaş arabası altı yüz, bir at yüz elli şekel gümüşe getirilirdi. Bunları bütün Hitit ve Aram krallarına satarlardı.}J u Süleyman’ın atları Mısır ve Keve’den getirilirdi. Kralın tüccarları atları Keve’den satın alırdı.*I O Krallığı döneminde Yeruşalim’de altın ve gümüş taş değerine düştü. Sedir ağaçları Şefela’daki yabanıl incir ağaçları kadar bollaştı.|H s Kral Süleyman savaş arabalarıyla atlarını topladı. Bin dört yüz savaş arabası, on iki bin atı vardı. Bunların bir kısmını savaş arabaları için ayrılan kentlere, bir kısmını da kendi yanına, Yeruşalim’e yerleştirdi.G ) Bundan sonra Süleyman Givon’daki tapınma yerinden, Buluşma Çadırı’ndan ayrılıp Yeruşalim’e gitti. İsrail’i oradan yönetti.TF # Sana bilgi ve bilgelik verilecektir. Sana ayrıca öyle bir zenginlik, mal mülk ve onur vereceğim ki, benzeri ne senden önceki krallarda görülmüştür, ne de senden sonrakilerde görülecektir.”'E I Tanrı Süleyman’a, “Demek yüreğinin dileği bu” dedi, “Zenginlik, mal mülk, onur ya da senden nefret edenlerin ölümünü istemedin, kendin için uzun ömür de istemedin. Bunların yerine seni başına kral yaptığım halkımı yönetmek için bilgi ve bilgelik istedin. D  Şimdi bu halkı yönetebilmem için bana bilgi ve bilgelik ver. Başka türlü senin bu büyük halkını kim yönetebilir!” C  Ya RAB Tanrı, babam Davut’a verdiğin söz yerine gelsin! Beni yeryüzünün tozu kadar çok olan bir halkın kralı yaptın.B } Süleyman, “Babam Davut’a büyük iyilikler yaptın” diye karşılık verdi, “Beni de onun yerine kral atadın.]A 5 Tanrı o gece Süleyman’a görünüp, “Sana ne vermemi istersin?” diye sordu.@   Süleyman RAB’bin önüne, Buluşma Çadırı’nın önündeki tunç sunağa çıkarak üzerinde bin yakmalık sunu sundu.9? m Hur oğlu Uri oğlu Besalel’in yaptığı tunç sunağı da Givon’da RAB’bin Konutu’nun önüne yerleştirmişti. Süleyman’la topluluk orada RAB’be danıştılar.>  Ancak Davut Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı Kiryat-Yearim’den getirip Yeruşalim’de hazırladığı çadıra koymuştu.1= ] Sonra bütün toplulukla birlikte Givon’daki tapınma yerine gitti. Çünkü RAB’bin kulu Musa’nın çölde yaptığı Tanrı’yla Buluşma Çadırı oradaydı.< 1 Süleyman bütün İsrailliler’i –binbaşıları, yüzbaşıları, yargıçları, İsrail’in boy başları olan önderleri– çağırttı.z; q Davut oğlu Süleyman krallığını sağlamlaştırdı. Çünkü Tanrısı RAB onunlaydı ve onu çok yüceltti.<:q Krallığı dönemindeki bütün ayrıntılar, ne denli güçlü olduğu, başından geçen olaylar, İsrail’de ve çevredeki ülkelerde olup bitenler bu tarihte yazılıdır.-9S Kral Davut’un krallığı dönemindeki öteki olaylar, başından sonuna dek Bilici Samuel’in, Peygamber Natan’ın, Bilici Gad’ın tarihinde yazılıdır.8w Güzel bir yaşlılık döneminde öldü. Zenginlik ve onur dolu günler yaşadı. Yerine oğlu Süleyman kral oldu.}7s Yedi yıl Hevron’da, otuz üç yıl Yeruşalim’de olmak üzere toplam kırk yıl İsrail’de krallık yaptı.B6 İşay oğlu Davut bütün İsrail’de krallık yaptı.-5S RAB bütün İsrailliler’in gözünde Süleyman’ı çok yükseltti ve daha önce İsrail’de hiçbir kralın erişemediği bir krallık görkemiyle donattı. 4 Yöneticilerin, güçlü kişilerin ve Davut’un oğullarının tümü Kral Süleyman’a bağlı kalacaklarına söz verdiler.3 Böylece Süleyman babası Davut’un yerine RAB’bin tahtına oturdu. Başarılı oldu. Bütün İsrail halkı onun sözüne uydu.v2e O gün İsrailliler büyük bir sevinçle RAB’bin önünde yiyip içtiler. Bundan sonra Davut oğlu Süleyman’ı ikinci kez kral olarak onayladılar. Süleyman’ı RAB’bin önünde önder, Sadok’u da kâhin olarak meshettiler.A1{ Ertesi gün halk RAB’be kurbanlar kesip yakmalık sunular sundu: Bin boğa, bin koç, bin kuzunun yanısıra, bütün İsrailliler için dökmelik sunular ve birçok başka kurban.M0 Sonra Davut bütün topluluğa, “Tanrınız RAB’bi övün!” dedi. Böylece hepsi atalarının Tanrısı RAB’bi övdü; Tanrı’nın ve kralın önünde başlarını eğip yere kapandı.*/M Oğlum Süleyman’a bütün buyruklarına, uyarılarına, kurallarına uymak, hazırlığını yaptığım tapınağı kurmak için istekli bir yürek ver.”F. Ya RAB, atalarımız İbrahim’in, İshak’ın, İsrail’in Tanrısı, bu isteği sonsuza dek halkının yüreğinde ve düşüncesinde tut, onların sana bağlı kalmalarını sağla.S- Yüreği sınadığını, doğruluktan hoşlandığını bilirim. Her şeyi içtenlikle, gönülden verdim. Şimdi burada olan halkının sana nasıl istekle bağışlar verdiğini sevinçle gördüm. , Ya RAB Tanrımız, kutsal adına bir tapınak yapmak için sağladığımız bu büyük servet senin elindendir, hepsi senindir.+ Senin önünde garibiz, yabancıyız atalarımız gibi. Yeryüzündeki günlerimiz bir gölge gibidir, kalıcı değildir."*= “Ama ben kimim, halkım kim ki, böyle gönülden armağanlar verebilelim? Her şey sendendir. Biz ancak senin elinden aldıklarımızı sana verdik.O) Şimdi, ey Tanrımız, sana şükrederiz, Görkemli adını överiz.(# Zenginlik ve onur senden gelir. Her şeye egemensin. Güç ve yetki senin elindedir. Birini yükseltmek ve güçlendirmek Senin elindedir.)'K Ya RAB, büyüklük, güç, yücelik, Zafer ve görkem senindir. Gökte ve yerde olan her şey senindir. Egemenlik senindir, ya RAB! Sen her şeyden yücesin.%&C Davut bütün topluluğun gözü önünde RAB’bi övdü. Şöyle dedi: “Ey atamız İsrail’in Tanrısı RAB, Sonsuzluk boyunca sana övgüler olsun!%% Halk verdiği armağanlar için seviniyordu. Çünkü herkes RAB’be içtenlikle ve gönülden vermişti. Kral Davut da çok sevinçliydi.${ Değerli taşları olanlar, Gerşonlu Yehiel’in denetiminde, bunları RAB’bin Tapınağı’nın hazinesine verdi.;#o Tanrı’nın Tapınağı’nın yapımı için beş bin talant, on bin darik altın, on bin talant gümüş, on sekiz bin talant tunç, yüz bin talant demir bağışladılar."/ Bunun üzerine boy başları, İsrail’in oymak önderleri, binbaşılar, yüzbaşılar ve saray yöneticileri gönülden armağanlar verdiler.+!O Bunları altın, gümüş gerektiren işlerde ve sanatkârların el işçiliğinde kullanılmak üzere veriyorum. Kim bugün kendini RAB’be adamak istiyor?”x i Üç bin talant Ofir altını ve tapınağın duvarlarını kaplamak için yedi bin talant kaliteli gümüş..U Bu kutsal tapınak için sağladıklarımın yanısıra, Tanrım’ın Tapınağı’na sevgim yüzünden, kişisel servetimden de altın ve gümüş de veriyorum:P Tanrım’ın Tapınağı’na gereç sağlamak için var gücümle çalıştım. Altın eşyalar için altın, gümüş için gümüş, tunç için tunç, demir için demir, ahşap için ağaç sağladım. Ayrıca oniks, kakma taşlar, süs taşları, çeşitli renklerde değerli taşlar ve çok miktarda mermer sağladım.I  Kral Davut bütün topluluğa şöyle dedi: “Tanrı’nın seçtiği oğlum Süleyman genç ve deneyimsizdir. İş büyüktür. Çünkü bu tapınak insan için değil, RAB Tanrı içindir. Tanrı’nın Tapınağı’nın yapım işleri için kâhinlerle Levililer’in bölükleri burada hazır bekliyor. Her tür yapım işinde usta ve istekli adamlar sana yardım edecek. Önderler de bütün halk da senin buyruklarını bekliyor.”/ Sonra oğlu Süleyman’a, “Güçlü ve yürekli ol!” dedi, “İşe giriş. Korkma, yılma. Çünkü benim Tanrım, RAB Tanrı seninledir. RAB’bin Tapınağı’nın bütün yapım işleri bitinceye dek seni başarısızlığa uğratmayacak, seni bırakmayacaktır.)K “Bütün bunlar RAB’bin eli üzerimde olduğu için bana bildirildi” dedi, “Ben de tasarının bütün ayrıntılarını yazılı olarak veriyorum.”R buhur sunağı için saptanan saf altın miktarını bildirdi. Davut arabanın –RAB’bin Antlaşma Sandığı’na kanatlarını yayarak onu örten altın Keruvlar’ın– tasarısını da verdi.&E büyük çatallar, çanaklar ve testiler için belirlenen saf altını, her altın tas için saptanan altını, her gümüş tas için saptanan gümüşü,mS adak ekmeklerinin dizildiği masalar için belirlenen altını, gümüş masalar için gümüşü,T! altın kandilliklerle kandiller –her bir altın kandillikle kandil– için saptanan altını, her kandilliğin kullanış biçimine göre gümüş kandilliklerle kandiller için saptanan gümüşü,8i değişik hizmetlerde kullanılan altın eşyalar için saptanan altın miktarını, değişik hizmetlerde kullanılan gümüş eşyalar için saptanan gümüş miktarını,)K Kâhinlerle Levililer’in bölüklerine ilişkin kuralları, RAB’bin Tapınağı’ndaki hizmet ve hizmette kullanılan bütün eşyalarla ilgili ilkeleri,  Ruh aracılığıyla kendisine açıklanan bütün tasarıları verdi: RAB’bin Tapınağı’nın avlularıyla çevredeki bütün odaların, Tanrı’nın Tapınağı’nın hazinelerinin, adanmış armağanların konulacağı yerlerin ölçülerini verdi.E Davut tapınağa ait eyvanın, binaların –hazine odalarının, yukarıyla iç odaların ve Bağışlanma Kapağı’nın bulunduğu yerin– tasarılarını oğlu Süleyman’a verdi._7 Şimdi dinle! Tapınağı yapmak için RAB seni seçti. Yürekli ol, işe başla!”3_ “Sen, ey oğlum Süleyman, babanın Tanrısı’nı tanı. Bütün yüreğinle ve istekle O’na kulluk et. Çünkü RAB her yüreği araştırır, her düşüncenin ardındaki amacı saptar. Eğer O’na yönelirsen, kendisini sana buldurur. Ama O’nu bırakırsan, seni sonsuza dek reddeder.+ “Şimdi, Tanrımız’ın önünde, RAB’bin topluluğu olan bütün İsrail’in gözü önünde size sesleniyorum: Tanrınız RAB’bin bütün buyruklarına uymaya dikkat edin ki, bu verimli ülkeyi mülk edinip sonsuza dek çocuklarınıza miras olarak veresiniz.{o Bugün yaptığı gibi buyruklarıma, ilkelerime dikkatle uyarsa, krallığını sonsuza dek sürdüreceğim.’ 9 RAB bana şöyle dedi: ‘Tapınağımı ve avlularımı yapacak olan oğlun Süleyman’dır. Onu kendime oğul seçtim. Ben de ona baba olacağım.) K Bütün oğullarım arasından –RAB bana birçok oğul verdi– İsrail’de RAB’bin krallığının tahtına oturtmak için oğlum Süleyman’ı seçti. / “İsrail’in Tanrısı RAB, sonsuza dek İsrail Kralı olmam için bütün ailem arasından beni seçti. Önder olarak Yahuda’yı, Yahuda oymağından da babamın ailesini seçti. Babamın oğulları arasından beni bütün İsrail’in kralı yapmayı uygun gördü. w Ama Tanrı bana, ‘Adıma bir tapınak kurmayacaksın’ dedi, ‘Çünkü sen savaşçı birisin, kan döktün.’z m Kral Davut ayağa kalkıp onlara şöyle dedi: “Ey kardeşlerim ve halkım, beni dinleyin! RAB’bin Antlaşma Sandığı, Tanrımız’ın ayak basamağı için kalıcı bir yer yapmak istedim. Konutun yapımı için hazırlık yaptım.Z / Davut İsrail’deki bütün yöneticilerin –oymak başlarının, kralın hizmetindeki birlik komutanlarının, binbaşıların, yüzbaşıların, kralla oğullarına ait servetten ve sürüden sorumlu kişilerin, saray görevlilerinin, bütün güçlü adamların ve yiğit savaşçıların– Yeruşalim’de toplanmasını buyurdu.ta" Ahitofel’den sonra yerine Benaya oğlu Yehoyada’yla Aviyatar geçti. Yoav kralın ordu komutanıydı.M! Ahitofel kralın danışmanıydı. Arklı Huşay kralın dostuydu. Davut’un amcası Yehonatan anlayışlı bir yazman ve danışmandı. Hakmoni oğlu Yehiel kralın oğullarına bakardı.uc Davarlardan: Hacerli Yaziz sorumluydu. Bunların hepsi Kral Davut’un servetinden sorumlu yöneticilerdi.E Develerden: İsmaili Ovil, Eşeklerden: Meronotlu Yehdeya,s_ Şaron’da otlatılan sığırlardan: Şaronlu Şitray, Vadilerdeki sığırlardan: Adlay oğlu Şafat,   Şefela bölgesindeki zeytinliklerden ve yabanıl incir ağaçlarından: Gederli Baal-Hanan, Zeytinyağı depolarından: Yoaş,]3 Bağlardan: Ramalı Şimi, Üzümlerden ve şarap mahzenlerinden: Şefamlı Zavdi,D Toprağı süren tarım işçilerinden: Keluv oğlu Ezri,?~w Kralın hazinelerine yönetici olarak Adiel oğlu Azmavet atanmıştı. Açık bölgelerdeki, kentlerdeki, köylerdeki, kalelerdeki depolardan da Uzziya oğlu Yehonatan sorumluydu.6}e Seruya oğlu Yoav da başladığı sayımı bitirmedi. Bu sayımdan ötürü RAB İsrail’e öfkelendi. Bu yüzden sayımın sonucu Kral Davut’un tarihinde yazılmadı.%|C Davut yirmi ve daha aşağıdaki yaştakilerin sayımını yapmadı. Çünkü RAB İsrail’i gökteki yıldızlar kadar çoğaltacağına söz vermişti.^{5 Dan oymağı: Yeroham oğlu Azarel. İsrail oymaklarının yöneticileri bunlardı.}zs Gilat’taki Manaşşe oymağının öbür yarısı: Zekeriya oğlu Yiddo. Benyamin oymağı: Avner oğlu Yaasiel.fyE Efrayimoğulları: Azazya oğlu Hoşea. Manaşşe oymağının yarısı: Pedaya oğlu Yoel.[x/ Zevulun oymağı: Ovadya oğlu Yişmaya. Naftali oymağı: Azriel oğlu Yerimot.cw? Yahuda oymağı: Davut’un kardeşlerinden Elihu. İssakar oymağı: Mikael oğlu Omri.Hv  Levi oymağı: Kemuel oğlu Haşavya. Harunoğulları: Sadok.|uq İsrail oymaklarının yöneticileri: Ruben oymağı: Zikri oğlu Eliezer. Şimon oymağı: Maaka oğlu Şefatya.t On ikinci ay için on ikinci birliğin komutanı Otniel soyundan Netofalı Helday’dı. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı.s1 On birinci ay için on birinci birliğin komutanı Efrayimoğulları’ndan Piratonlu Benaya’ydı. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı. r Onuncu ay için onuncu birliğin komutanı Zerahlılar’dan Netofalı Mahray’dı. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı.q+ Dokuzuncu ay için dokuzuncu birliğin komutanı Benyaminoğulları’ndan Anatotlu Aviezer’di. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı.p Sekizinci ay için sekizinci birliğin komutanı Zerahlılar’dan Huşalı Sibbekay’dı. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı.o Yedinci ay için yedinci birliğin komutanı Efrayimoğulları’ndan Pelonlu Heles’ti. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı. n Altıncı ay için altıncı birliğin komutanı Tekoalı İkkeş oğlu İra’ydı. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı.~mu Beşinci ay için beşinci birliğin komutanı Yizrahlı Şamhut’tu. Komutasındaki birlikte 24 000 kişi vardı.'lG Dördüncü ay için dördüncü birliğin komutanı Yoav’ın kardeşi Asahel’di. Sonradan yerine oğlu Zevadya geçti. Birliğinde 24 000 kişi vardı.k} Otuz yiğitlerden biri ve Otuzlar’ın önderi olan Benaya’ydı bu. Oğlu Ammizavat da onun birliğinde görevliydi.j1 Üçüncü ay için üçüncü birliğin komutanı Kâhin Yehoyada oğlu önder Benaya’ydı. Komutasındaki birlik 24 000 kişiden oluşuyordu.+iO İkinci ay için ikinci birliğin komutanı Ahohlu Doday’dı. Miklot bu birliğin baş görevlisiydi. Doday komutasındaki birlik 24 000 kişiden oluşuyordu._h7 Birinci ay için görevlendirilen ordunun başkomutanı Yaşovam, Peres soyundandı.g  Birinci ay için birinci birliğin komutanı Zavdiel oğlu Yaşovam’dı. Komutasındaki birlik 24 000 kişiden oluşuyordu.wf i İsrail’de görev yapan İsrailli boy başlarının, binbaşılarla yüzbaşıların ve görevlilerin listesi. Bunlar değişen birliklerde yıl boyunca aydan aya her konuda krala hizmet ederlerdi. Her birlik 24 000 kişiden oluşurdu.}es Yeriya’nın aile başları olan iki bin yedi yüz akrabası vardı. Kral Davut bu yiğit adamları Tanrı’nın ve kralın işlerine bakmaları için Rubenliler’e, Gadlılar’a, Manaşşe oymağının yarısına yönetici olarak atadı.qd[ Aile soy kütüğündeki kayıtlara göre Yeriya Hevronlular’ın boy başıydı. Davut’un krallığının kırkıncı yılında kayıtlar incelendi ve Gilat’taki Yazer’de Hevronlular arasında yiğit savaşçılar bulundu.`c9 Hevronlular’dan: Haşavya ile kardeşleri –bin yedi yüz yiğit adam– RAB’bin işlerine ve kralın hizmetine bakmak için İsrail’in Şeria Irmağı’nın batı yakasında kalan bölgesine atanmıştı.b' Yisharlılar’dan: Kenanya ile oğulları İsrail’de memur ve yargıç olarak tapınak dışındaki işlere bakmakla görevlendirildiler.8ai Bilici Samuel’in, Kiş oğlu Saul’un, Ner oğlu Avner’in, Seruya oğlu Yoav’ın verdiği armağanlarla öbür armağanlardan da Şelomit’le kardeşleri sorumluydu.y`k Bunlar savaşta yağmalanan mallardan bir kısmını RAB’bin Tapınağı’nın onarımı için ayırdılar.Q_ Şelomit’le kardeşleri boy başlarının, Kral Davut’un binbaşılarının, yüzbaşılarının ve öbür ordu komutanlarının verdiği armağanların saklandığı hazinelerden sorumluydular.H^  Eliezer soyundan gelen kardeşleri: Rehavya Eliezer’in oğluydu, Yeşaya Rehavya’nın oğluydu, Yoram Yeşaya’nın oğluydu, Zikri Yoram’ın oğluydu, Şelomit Zikri’nin oğluydu.]]3 Musa oğlu Gerşom’un soyundan Şevuel tapınak hazinelerinin baş sorumlusuydu.S\ Amram, Yishar, Hevron, Uzziel soylarından şu kişilere görev verildi:}[s Yehieli’nin oğulları: Zetam’la kardeşi Yoel. Bunlar RAB’bin Tapınağı’nın hazinelerinden sorumluydu.Z Ladanoğulları: Ladan soyundan gelen Gerşonoğulları, Ladan boyunun boy başları Gerşonlu Yehieli ve oğullarıydı.{Yo Levili Ahiya Tanrı’nın Tapınağı’nın hazinelerinden ve Tanrı’ya adanmış armağanlardan sorumluydu.WX' Korah ve Merari soyundan gelen kapı nöbetçilerinin bölükleri bunlardı.`W9 Batı Kapısı’na bakan avlu içinse, yolda dört, avluda iki nöbetçi bekliyordu.V3 Doğu Kapısı’nda günde altı, Kuzey Kapısı’nda dört, Güney Kapısı’nda dört, depolarda da ikişerden dört Levili nöbetçi vardı.+ On yedincisi Yoşbekaşa’ya; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.X=) On altıncısı Hananya’ya; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.U<# On beşincisi Yeremot’a; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.[;/ On dördüncüsü Mattitya’ya; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.X:) On üçüncüsü Şuvael’e; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.U9# On ikincisi Haşavya’ya; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.S8 On birincisi Azarel’e; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi. z~~E}}!|G{zytxxx)wwBvIuuRttss6rqppo]nnAmm+lkkkjji[hggfdeeAdNccMb|aa`r`"_\^^P]]\\$ZYXX\WVV`UTT]SS4RQQ-POOKNNN MLLKmJJTIVHH=FFEEpED;CBAS@?>>v=s<<=;p:w: 9Q88 77654443221o10//D..O--B,,4++*w)((8'%%?$#""!!! fG"DC vQFkn s  H a WcVK{  Yahudalılar önden, arkadan kuşatıldıklarını görünce, RAB’be yakardılar. Kâhinler borazanlarını çaldı.J# Yarovam askerlerinin bir bölümüyle Yahudalılar’ı önden karşılarken, öbür bölümünü arkalarında pusu kurmaya göndermişti.eIC Tanrı bizimledir, O önderimizdir. O’nun kâhinleri borazanlarla size karşı savaş çağrısı yapacaklar. Ey İsrail halkı, atalarınızın Tanrısı RAB’be karşı savaşmayın; çünkü başaramazsınız.”9Hk Onlar her sabah, her akşam RAB’be yakmalık sunular sunar, hoş kokulu buhur yakar, dinsel açıdan temiz masanın üzerine adak ekmeklerini dizerler. Her akşam altın kandilliğin kandillerini yakarlar. Biz Tanrımız RAB’bin buyruklarını yerine getiriyoruz. Oysa siz O’na sırt çevirdiniz.G+ “Ama bizim Tanrımız RAB’dir, O’nu bırakmadık. RAB’be hizmet eden kâhinler Harun soyundandır. Levililer de onlara yardımcıdır.}Fs RAB’bin kâhinlerini, Harunoğulları’yla Levililer’i kovmadınız mı? Onların yerine öbür halklar gibi kendinize kâhinler atamadınız mı? Atanmak için bir boğa ve yedi koçla gelen herkes, tanrı olmayanlara kâhin olabiliyor.hEI  “Şimdi de siz Davut soyunun elindeki RAB’bin Krallığı’na karşı gelmeyi tasarlıyorsunuz. Büyük bir ordusunuz. Üstelik Yarovam’ın ilahlarınız olsun diye yaptırdığı altın buzağılar da yanınızda.@Dy  Bir takım işe yaramaz kötü kişiler çevresinde toplanıp Süleyman oğlu Rehavam’a baskı yaptılar. O sırada Rehavam onlara karşı koyamayacak kadar genç ve deneyimsizdi.QC  Nevat oğlu Yarovam efendisi Davut oğlu Süleyman’a başkaldırdı.B1  İsrail’in Tanrısı RAB’bin bozulmaz bir antlaşmayla İsrail Krallığı’nı sonsuza dek Davut’a ve soyuna verdiğini bilmiyor musunuz?A%  Aviya Efrayim dağlık bölgesindeki Semarayim Dağı’na çıkıp şöyle seslendi: “Ey Yarovam ve bütün İsrailliler, beni dinleyin!V@%  Aviya seçme yiğit askerlerden oluşan dört yüz bin kişilik bir orduyla savaşa çıktı. Yarovam da sekiz yüz bin seçme yiğit savaşçıdan oluşan bir orduyla ona karşı savaş düzenine girdi.?  Yeruşalim’de üç yıl krallık yaptı. Annesi Givalı Uriel’in kızı Mikaya’ydı. Aviya’yla Yarovam arasında savaş vardı.g> I İsrail Kralı Yarovam’ın krallığının on sekizinci yılında Aviya Yahuda Kralı oldu.z=m  Rehavam ölüp atalarına kavuşunca, Davut Kenti’nde gömüldü. Rehavam’ın yerine oğlu Aviya kral oldu.F<  Rehavam’ın yaptığı işler, başından sonuna dek, Peygamber Şemaya ve Bilici İddo’nun soyla ilgili tarihinde yazılıdır. Rehavam’la Yarovam arasında sürekli savaş vardı.^;5  Rehavam RAB’be yönelmeye yürekten kararlı olmadığı için kötülük yaptı.;:o Kral Rehavam Yeruşalim’de krallığını pekiştirerek sürdürdü. Kral olduğunda kırk bir yaşındaydı. RAB’bin adını yerleştirmek için bütün İsrail oymaklarının yaşadığı kentler arasından seçtiği Yeruşalim Kenti’nde on yedi yıl krallık yaptı. Annesi Ammonlu Naama’ydı.89i Rehavam’ın alçakgönüllü bir tutum takınması üzerine RAB’bin öfkesi dindi, onu büsbütün yok etmekten vazgeçti. Yahuda’da bazı iyi davranışlar da vardı.81 Kral RAB’bin Tapınağı’na her gittiğinde, muhafızlar bu kalkanları taşıyarak ona eşlik eder, sonra muhafız odasına götürürlerdi.7{ Kral Rehavam bunların yerine tunç kalkanlar yaptırarak sarayın kapı muhafızlarının komutanlarına emanet etti.T6! Mısır Kralı Şişak Yeruşalim’e saldırdığında, Süleyman’ın yaptırmış olduğu altın kalkanlar dahil RAB’bin Tapınağı’nın ve sarayın bütün hazinelerini boşaltıp götürdü.#5?  Ama onları Şişak’a köle edeceğim. Öyle ki, bana hizmet etmekle öbür ulusların krallarına hizmet etmek arasındaki farkı anlayabilsinler.”04Y  RAB onların alçakgönüllü bir tutum takındıklarını görünce, Şemaya’ya şöyle dedi: “Madem alçakgönüllü bir tutum takındılar, onları yok etmeyeceğim; biraz da olsa onları huzura kavuşturacağım. Öfkemi Şişak aracılığıyla Yeruşalim üzerine boşaltmayacağım.g3G  İsrail önderleriyle kral alçakgönüllü bir tutum takınarak, “RAB adildir” dediler.r2]  Bu sırada Peygamber Şemaya, Rehavam’a ve Şişak yüzünden Yeruşalim’de toplanan Yahuda önderlerine gelip şöyle dedi: “RAB, ‘Siz beni bıraktınız. Ben de sizi bırakıp Şişak’ın eline teslim ettim’ diyor.”\11  Şişak Yahuda’nın surlu kentlerini ele geçirerek Yeruşalim’e kadar geldi."0=  Şişak’ın bin iki yüz savaş arabası, altmış bin atlısı ve Mısır’dan onunla birlikte gelen Luvlu, Suklu, Kûşlu sayısız askeri vardı."/=  Rehavam’ın krallığının beşinci yılında Mısır Kralı Şişak Yeruşalim’e saldırdı. Çünkü Rehavam’la halk RAB’be ihanet etmişti.|. s Rehavam krallığını pekiştirip güçlenince, İsrail halkıyla birlikte RAB’bin Yasası’na sırt çevirdi.4-a  Bilgece davranarak oğullarının bazılarını Yahuda ve Benyamin topraklarına, surlu kentlere dağıttı. Onlara bol yiyecek sağladı ve birçok kadınla evlendirdi.,  Rehavam Maaka’dan doğan Aviya’yı kral yapmak amacıyla onu kardeşleri arasında önder ve tahta geçecek aday atadı.e+C  Rehavam Avşalom’un kızı Maaka’yı öbür eşleriyle cariyelerinin hepsinden daha çok severdi. Rehavam’ın on sekiz karısı, altmış cariyesi vardı. Bunlardan yirmi sekiz erkek, altmış kız çocuğu oldu.*!  Rehavam Mahalat’tan sonra Avşalom’un kızı Maaka ile evlendi. Maaka ona Aviya’yı, Attay’ı, Ziza’yı, Şelomit’i doğurdu.O)  Mahalat Rehavam’a şu oğulları doğurdu: Yeuş, Şemarya, Zaham. (  Rehavam Davut oğlu Yerimot’un kızı Mahalat’la evlendi. Mahalat’ın annesi Avihayil, İşay oğlu Eliav’ın kızıydı.#'?  Üç yıl Davut’la Süleyman’ın izinde yürüyen bu kişiler, Süleyman oğlu Rehavam’ı destekleyerek Yahuda Krallığı’nı güçlendirdiler.k&O  İsrail’in her oymağından RAB’be, İsrail’in Tanrısı’na yönelmeye yürekten kararlı olanlar ise, atalarının Tanrısı RAB’be kurban sunmak için kâhinlerle Levililer’in ardından Yeruşalim’e geldiler.w%g  Yarovam tapınma yerleri ve yaptırdığı teke ve buzağı biçimindeki putlar için kâhinler atamıştı.9$k  Levililer otlaklarını, mallarını bırakıp Yahuda ve Yeruşalim’e gelmişlerdi. Çünkü Yarovam’la oğulları onları RAB’bin kâhinliğinden uzaklaştırmıştı.\#1 İsrail’in her bölgesinden kâhinlerle Levililer Rehavam’dan yana geçtiler."5 Her kent için kalkanlar, mızraklar sağladı. Kentleri iyice güçlendirdi. Böylece Yahuda ve Benyamin bölgeleri onun denetimi altında kaldı.!y Rehavam bu kentlerin surlarını güçlendirerek buralara komutanlar atadı; yiyecek, zeytinyağı, şarap depoladı.W ' Sora, Ayalon, Hevron. Bunlar Yahuda ve Benyamin bölgesinde surlu kentlerdi."? Adorayim, Lakiş, Azeka,3  Gat, Mareşa, Zif,!=  Beytsur, Soko, Adullam,!=  Beytlehem, Etam, Tekoa,dA  Rehavam Yeruşalim’de yaşadı ve savunma amacıyla Yahuda’daki şu kentleri onardı:kO  ‘RAB diyor ki, İsrailli kardeşlerinize saldırmayın, onlarla savaşmayın. Herkes evine dönsün! Çünkü bu olayı ben düzenledim.’ ” RAB’bin bu sözlerini duyan halk Yarovam’a karşı savaşmaktan vazgeçti.  “Süleyman oğlu Yahuda Kralı Rehavam’a, Yahuda ve Benyamin bölgesinde yaşayan bütün İsrailliler’e şunu söyle:E  Bu arada RAB, Tanrı adamı Şemaya’ya şöyle seslendi:I Rehavam Yeruşalim’e varınca, İsrailliler’le savaşıp onları yeniden egemenliği altına almak amacıyla Yahuda ve Benyamin oymaklarından yüz seksen bin seçkin savaşçı topladı.G  İsrail halkı, Davut soyundan gelenlere hep başkaldırdı.?w  İsrailliler Kral Rehavam’ın gönderdiği angaryacıbaşı Hadoram’ı taşa tutup öldürdüler. Bunun üzerine Kral Rehavam savaş arabasına atlayıp Yeruşalim’e kaçtı.hI  Rehavam da yalnızca Yahuda kentlerinde yaşayan İsrailliler’e krallık yapmaya başladı.7  Kralın kendilerini dinlemediğini görünce, bütün İsrailliler, “İşay oğlu Davut’la ne ilgimiz, Ne de payımız var!” diye bağırdılar, “Ey İsrail halkı, haydi evimize dönelim! Davut’un soyu başının çaresine baksın.” Böylece herkes evine döndü.9k  Kral halkı dinlemedi. Bu Tanrı’dandı. Çünkü Şilolu Ahiya aracılığıyla Nevat oğlu Yarovam’a verdiği sözü yerine getirmek için RAB bu olayı düzenlemişti.-  İleri gelenlerin öğüdünü reddeden Kral Rehavam, gençlerin öğüdüne uyarak halka sert bir yanıt verdi: “Babamın size yüklediği boyunduruğu ben daha da ağırlaştıracağım. Babam sizi kırbaçla yola getirdiyse, ben sizi akreplerle yola getireceğim.”- İleri gelenlerin öğüdünü reddeden Kral Rehavam, gençlerin öğüdüne uyarak halka sert bir yanıt verdi: “Babamın size yüklediği boyunduruğu ben daha da ağırlaştıracağım. Babam sizi kırbaçla yola getirdiyse, ben sizi akreplerle yola getireceğim.” Yarovam’la bütün halk, kralın, “Üç gün sonra yine gelin” sözü üzerine, üçüncü gün Rehavam’ın yanına geldiler.B} Babam size ağır bir boyunduruk yüklediyse, ben boyunduruğunuzu daha da ağırlaştıracağım. Babam sizi kırbaçla yola getirdiyse, ben sizi akreplerle yola getireceğim.’ ”a ; Birlikte büyüdüğü gençler ona şu karşılığı verdiler: “Sana, ‘Babanın üzerimize koyduğu boyunduruğu hafiflet’ diyen halka de ki, ‘Benim küçük parmağım, babamın belinden daha kalındır. ! “Siz ne yapmamı öğütlersiniz? ‘Babanın üzerimize koyduğu boyunduruğu hafiflet’ diyen bu halka nasıl bir yanıt verelim?”~ u  Ne var ki, Rehavam ileri gelenlerin öğüdünü reddederek birlikte büyüdüğü genç görevlilerine danıştı: 9  İleri gelenler, “Halka iyi davranır, onları hoşnut eder, olumlu yanıt verirsen, sana her zaman kul köle olurlar” diye karşılık verdiler.% C  Kral Rehavam, babası Süleyman’a sağlığında danışmanlık yapan ileri gelenlere, “Bu halka nasıl yanıt vermemi öğütlersiniz?” diye sordu.b=  Rehavam, “Üç gün sonra yine gelin” yanıtını verince halk yanından ayrıldı.%C  “Baban üzerimize ağır bir boyunduruk koydu. Ama babanın üzerimize yüklediği ağır yükü ve boyunduruğu hafifletirsen sana kul köle oluruz.”a;  İsrailliler Yarovam’ı çağırttılar. Birlikte gidip Rehavam’a şöyle dediler:uc  Kral Süleyman’dan kaçıp Mısır’a yerleşen Nevat oğlu Yarovam bunu duyunca Mısır’dan döndü.z o Rehavam Şekem’e gitti. Çünkü bütün İsrailliler kendisini kral ilan etmek için orada toplanmışlardı.|q  Süleyman ölüp atalarına kavuşunca babası Davut’un Kenti’nde gömüldü. Yerine oğlu Rehavam kral oldu.W'  Süleyman kırk yıl süreyle bütün İsrail’i Yeruşalim’den yönetti.pY  Süleyman’ın yaptığı öbür işler, başından sonuna dek, Peygamber Natan’ın tarihinde, Şilolu Ahiya’nın peygamberlik yazılarında ve Bilici İddo’nun Nevat oğlu Yarovam’a ilişkin görümlerinde yazılıdır.[/  Süleyman’ın atları Mısır’dan ve bütün öbür ülkelerden getirilirdi.&E  Onun krallığı döneminde Yeruşalim’de gümüş taş değerine düştü. Sedir ağaçları Şefela’daki yabanıl incir ağaçları kadar bollaştı.~  Fırat Irmağı’ndan Filist bölgesine, oradan da Mısır sınırına dek uzanan bölgedeki bütün krallara egemendi.k}O  Süleyman’ın atlarla savaş arabaları için dört bin ahırı, on iki bin atlısı vardı. Bunların bir kısmını savaş arabaları için ayrılan kentlere, bir kısmını da kendi yanına, Yeruşalim’e yerleştirdi.|  Onu görmeye gelenler her yıl armağan olarak altın ve gümüş eşya, giysi, silah, baharat, at, katır getirirlerdi.~{u  Tanrı’nın Süleyman’a verdiği bilgeliği dinlemek için dünyanın bütün kralları onu görmek isterlerdi.Vz%  Kral Süleyman dünyanın bütün krallarından daha zengin, daha bilgeydi.Ay{  Kralın gemileri Hiram’ın adamlarının yönetiminde Tarşiş’e giderdi. Bu gemiler üç yılda bir altın, gümüş, fildişi ve türlü maymunlarla yüklü olarak dönerlerdi._x7  Kral Süleyman’ın kadehleriyle Lübnan Ormanı adındaki sarayın bütün eşyaları saf altından yapılmış, hiç gümüş kullanılmamıştı. Çünkü Süleyman’ın döneminde gümüşün değeri yoktu.twa  Altı basamağın iki yanında on iki aslan heykeli vardı. Hiçbir krallıkta böylesi yapılmamıştı.:vm  Tahtın altı basamağı, bir de altın ayak taburesi vardı. Bunlar tahta bağlıydı. Oturulan yerin iki yanında kollar, her kolun yanında birer aslan heykeli bulunuyordu.Pu  Kral fildişinden büyük bir taht yaptırıp saf altınla kaplattı.0tY  Ayrıca her biri üç yüz şekel ağırlığında dövme altından üç yüz küçük kalkan yaptırdı. Kral bu kalkanları Lübnan Ormanı adındaki saraya koydu.zsm  Kral Süleyman dövme altından her biri altı yüz şekel ağırlığında iki yüz büyük kalkan yaptırdı.Kr  Tüccarların ve alım satımla uğraşanların getirdiği altın bunun dışındaydı. Arabistan’ın bütün krallarıyla İsrail valileri de Süleyman’a altın, gümüş getiriyorlardı.Tq! Süleyman’a bir yılda gelen altının miktarı 666 talantı buluyordu.upc Kral Süleyman Saba Kraliçesi’nin her isteğini, her dileğini yerine getirdi. Kraliçenin kendisine getirdiklerinden daha fazlasını ona verdi. Bundan sonra kraliçe adamlarıyla birlikte oradan ayrılıp kendi ülkesine döndü.Io Kral, RAB’bin Tapınağı’yla sarayın basamaklarını, çalgıcıların lirleriyle çenklerini bu algum kerestesinden yaptırdı. Yahuda bölgesinde daha önce böylesi görülmemişti. n Bu arada Hiram’ın adamlarıyla Süleyman’ın adamları Ofir’den altın, algum kerestesiyle değerli taşlar getirdiler.%mC Saba Kraliçesi krala 120 talant altın, çok büyük miktarda baharat ve değerli taşlar armağan etti. Krala armağan ettiği baharatın benzeri yoktu.lw  Senden hoşnut kalan, adına egemenlik sürmen için seni tahta oturtan Tanrın RAB’be övgüler olsun! Tanrın İsrail’i sevdiği, sonsuza dek korumak istediği için, adaleti ve doğruluğu sağlaman için seni İsrail’e kral yaptı.”ykk  Ne mutlu adamlarına! Ne mutlu sana hizmet eden görevlilere! Çünkü sürekli bilgeliğine tanık oluyorlar.3j_  “Ama gelip kendi gözlerimle görünceye dek anlatılanlara inanmamıştım. Büyük bilgeliğinin yarısı bile bana anlatılmadı. Duyduklarımdan daha üstünsün.liQ  Krala, “Ülkemdeyken, yaptıklarınla ve bilgeliğinle ilgili duyduklarım doğruymuş” dedi,7hg  Süleyman’ın bilgeliğini, yaptırdığı sarayı, sofrasının zenginliğini, görevlilerinin oturup kalkışını, hizmetkârlarının ve sakilerinin özel giysileriyle yaptığı hizmeti, RAB’bin Tapınağı’nda sunduğu yakmalık sunuları gören Saba Kraliçesi hayranlık içinde kaldı.7gg  Süleyman’ın bilgeliğini, yaptırdığı sarayı, sofrasının zenginliğini, görevlilerinin oturup kalkışını, hizmetkârlarının ve sakilerinin özel giysileriyle yaptığı hizmeti, RAB’bin Tapınağı’nda sunduğu yakmalık sunuları gören Saba Kraliçesi hayranlık içinde kaldı.f  Süleyman onun bütün sorularına karşılık verdi. Kralın ona yanıt bulmakta güçlük çektiği hiçbir konu olmadı.e 9 Saba Kraliçesi, Süleyman’ın ününü duyunca, onu çetin sorularla sınamak için Yeruşalim’e geldi. Çeşitli baharat, çok miktarda altın ve değerli taşlarla yüklü büyük bir kervan eşliğinde gelen kraliçe, aklından geçen her şeyi Süleyman’la konuştu.Wd' Hiram ona denizi bilen gemiciler ve kendi görevlileri aracılığıyla gemiler gönderdi. Kral Süleyman’ın adamlarıyla birlikte Ofir’e giden bu gemiciler, dört yüz elli talant altın getirdiler.Wc' Bundan sonra Süleyman Esyon-Gever’e, Edom kıyısındaki Eylat’a gitti.Qb RAB’bin Tapınağı’nın temelinin atıldığı günden bitimine dek Süleyman’ın yapmak istediği her iş yerine getirildi. Böylece RAB’bin Tapınağı’nın yapımı tamamlanmış oldu.a Bunlar, hazine odalarına ilişkin konular dahil, hiçbir konuda kralın kâhinlerle Levililer’e verdiği buyruklardan ayrılmadılar.]`3 Babası Davut’un koyduğu kural uyarınca, kâhin bölüklerine ayrı ayrı görevler verdi. Levililer’i Tanrı’yı övme ve her günün gerektirdiği işlerde kâhinlere yardım etme görevine atadı. Kapı nöbetçilerini de bölüklerine göre değişik kapılarda görevlendirdi. Çünkü Tanrı adamı Davut böyle buyurmuştu.,_Q Şabat Günü, Yeni Ay, yılın üç bayramı –Mayasız Ekmek, Haftalar ve Çardak bayramları– için Musa’nın buyurduğu sunuları günü gününe sundu.f^E Tapınağın eyvanının önünde, yaptırdığı sunakta RAB’be yakmalık sunular sundu.z]m Süleyman, “Karım İsrail Kralı Davut’un sarayında kalmamalı. Çünkü RAB’bin Antlaşma Sandığı’nın girdiği yerler kutsaldır” diyerek firavunun kızını Davut Kenti’nden kendisi için yaptırdığı saraya getirtti.c\? Kral Süleyman adına halkı denetleyen iki yüz elli görevli de İsrail halkındandı./[W Ancak İsrail halkından hiç kimseye kölelik yaptırmadı. Onlar savaşçı, birlik komutanı, savaş arabalarıyla atlıların komutanı olarak görev yaptılar.Z% Süleyman İsrail halkının yok etmediği bu insanların soyundan gelip ülkede kalanları angaryaya koştu. Bu durum bugün de sürüyor.zYm İsrail halkından olmayan Hititler, Amorlular, Perizliler, Hivliler ve Yevuslular’dan artakalanlara gelince,X Baalat’ı ve yönetimindeki bütün ambarlı kentleri, savaş arabalarıyla atların bulunduğu kentleri de onarıp güçlendirdi. Böylece Yeruşalim’de, Lübnan’da, yönetimi altındaki bütün topraklarda her istediğini yaptırmış oldu.{Wo Yukarı ve Aşağı Beythoron’u yeniden kurup çevrelerini surlarla, sürgülü kapılarla sağlamlaştırdı.|Vq Çölde Tadmor Kenti’ni onardı. Hama yöresinde yaptırdığı bütün ambarlı kentlerin yapımını bitirdi.IU  Ardından Hamat-Sova üzerine yürüyerek orayı ele geçirdi.tTa Sonra Hiram’ın kendisine verdiği kentleri onarıp İsrailliler’in buralara yerleşmesini sağladı.VS ' Süleyman RAB’bin Tapınağı’yla kendi sarayını yirmi yılda bitirdi.nRU Ve diyecekler ki, ‘İsrail halkı, atalarını Mısır’dan çıkaran Tanrıları RAB’bi terk etti; başka ilahların ardından gitti, onlara tapıp kulluk etti. RAB bu yüzden bu kötülükleri başlarına getirdi.’ ”Q Bu gösterişli tapınağın önünden geçenler hayretle, ‘RAB bu ülkeyi ve tapınağı neden bu duruma getirdi?’ diye soracaklar.KP size verdiğim ülkeden sizi söküp atacağım, adıma kutsal kıldığım bu tapınağı terk edeceğim; burayı bütün ulusların aşağılayıp alay ettiği bir yer durumuna getireceğim.O} “Ama siz yollarımdan sapar, kurallarımı, buyruklarımı bırakır, gidip başka ilahlara kulluk eder, taparsanız,.NU baban Davut’la, ‘İsrail tahtından senin soyunun ardı arkası kesilmeyecektir’ diye yaptığım antlaşmaya bağlı kalıp krallığını pekiştireceğim. M Sana gelince, baban Davut’un yaptığı gibi yollarımı izler, buyurduğum her şeyi yapar, kurallarıma ve ilkelerime uyarsan,L! Adım sürekli orada bulunsun diye bu tapınağı seçip kutsal kıldım. Gözlerim onun üstünde, yüreğim her zaman orada olacaktır.MK Gözlerim burada edilen duaya açık, kulaklarım işitici olacak.dJA adımla çağrılan halkım alçakgönüllülüğü takınır, bana yönelip dua eder, kötü yollarından dönerse, gökten onları duyacağım, günahlarını bağışlayıp ülkelerini sağlığa kavuşturacağım.GI “Yağmur yağmasın diye göğü kapadığımda, toprağın ürününü yiyip bitirmesi için çekirgelere buyruk verdiğimde ya da halkımın arasına salgın hastalık gönderdiğimde,Hy RAB geceleyin ona görünerek şöyle dedi: “Duanı duydum. Burayı kendime kurban sunulan tapınak olarak seçtim.#G? Süleyman RAB’bin Tapınağı’nı, sarayı ve RAB’bin Tapınağı’yla kendi sarayında yapmayı istediği bütün işleri başarıyla bitirince,MF Kral yedinci ayın yirmi üçüncü günü halkı evlerine gönderdi. RAB’bin, Davut, Süleyman ve halkı İsrail için yapmış olduğu iyilikten dolayı hepsi mutluydu, sevinçle coşuyordu.E} Sekizinci gün kutsal bir toplantı yaptılar. Sunağı adamaya yedi gün, bayramı kutlamaya da yedi gün ayırdılar.3D_ Süleyman, Levo-Hamat’tan Mısır Vadisi’ne kadar her yerden gelen İsrailliler’in oluşturduğu çok büyük bir toplulukla birlikte bayramı yedi gün kutladı.C+ Süleyman RAB’bin Tapınağı’nın önündeki avlunun orta kısmını kutsadı. Yakmalık sunularla esenlik sunularının yağlı parçalarını orada sundu. Çünkü yaptırdığı tunç sunak yakmalık sunuları, tahıl sunularını ve yağlı parçaları almadı.jBM Kâhinler yerlerini almışlardı. Kral Davut’un RAB’bi övmek için yaptırdığı ve “RAB’bin sevgisi sonsuza dek kalıcıdır” diyerek överken kullandığı çalgıları alan Levililer de yerlerini almıştı. Levililer’in karşısında duran kâhinler borazanlarını çalıyorlardı. Bu sırada bütün İsrailliler ayakta duruyordu.A/ Kral Süleyman yirmi iki bin sığır, yüz yirmi bin davar kurban etti. Böylece kral ve halk Tanrı’nın Tapınağı’nı adamış oldular.B@ Kral ve bütün halk RAB’bin önünde kurban kestiler.c?? Gökten yağan ateşi ve tapınağın üzerindeki RAB’bin görkemini gören İsrailliler avluda yüzüstü yere kapandılar; RAB’be tapınarak O’nu övdüler: “RAB iyidir; Sevgisi sonsuza dek kalıcıdır.”^>5 RAB’bin Tapınağı O’nun görkemiyle dolunca kâhinler tapınağa giremediler.= ) Süleyman duasını bitirince, gökten ateş yağdı; yakmalık sunularla kurbanları yiyip bitirdi. RAB’bin görkemi tapınağı doldurdu.n<U* Ya RAB Tanrı, meshettiğin krala yüz çevirme. Kulun Davut’a yaptığın iyilikleri anımsa.”B;}) “Çık, ya RAB Tanrı, yaşayacağın yere, Gücünü simgeleyen Sandık’la birlikte. Ya RAB Tanrı, kâhinlerin kurtuluşu kuşansın, Sadık kulların iyiliklerinle sevinsinler.M:( “Şimdi, ey Tanrım, bizi gör ve burada edilen duaya kulak ver.9+' göklerden, oturduğun yerden dualarına, yakarışlarına kulak ver, onları kurtar. Sana karşı günah işlemiş olan halkını bağışla.:8m& tutsak oldukları ülkede candan ve yürekten sana dönerlerse, atalarına verdiğin ülkelerine, seçtiğin kente ve adına yaptırdığım tapınağa yönelip dua ederlerse,+7O% onlar da tutsak oldukları ülkede pişmanlık duyup günahlarından döner, ‘Günah işledik, yoldan sapıp kötülük yaptık’ diyerek sana yakarırlarsa,M6$ “Sana karşı günah işlediklerinde –günah işlemeyen tek kişi yoktur– öfkelenip onları yakın ya da uzak bir ülkeye tutsak olarak götürecek düşmanlarının eline teslim edersen,O5# dualarına, yakarışlarına göklerden kulak ver ve onları kurtar.+4O" “Halkın, düşmanlarına karşı gösterdiğin yoldan savaşa giderken sana, seçtiğin bu kente ve adına yaptırdığım bu tapınağa yönelip dua ederse,o3W! göklerden, oturduğun yerden kulak ver, yalvarışlarını yanıtla. Öyle ki, dünyanın bütün ulusları, halkın İsrail gibi, adını bilsin, senden korksun ve yaptırdığım bu tapınağın sana ait olduğunu öğrensin.&2E “Halkın İsrail’den olmayan, ama senin yüce adını, gücünü, kudretini duyup uzak ülkelerden gelen yabancılar bu tapınağa gelip dua ederlerse,v1e atalarımıza verdiğin bu ülkede yaşadıkları sürece senden korksunlar ve senin yolunda yürüsünler.0- göklerden, oturduğun yerden kulak ver ve bağışla. İnsanların yüreklerini yalnızca sen bilirsin. Onlara yaptıklarına göre davran ki, /9 halkından bir kişi ya da bütün halkın İsrail başına gelen felaketi, acıyı kavrar, dua edip yakararak ellerini bu tapınağa doğru açarsa,f.E “Ülkeyi kıtlık, salgın hastalık, samyeli, küf, tırtıl ya da çekirgeler kavurduğunda, düşmanlar kentlerden birinde halkını kuşattığında, herhangi bir felaket ya da hastalık ortalığı sardığında,G- göklerden kulak ver; kullarının, halkın İsrail’in günahlarını bağışla. Onlara doğru yolda yürümeyi öğret, halkına mülk olarak verdiğin ülkene yağmurlarını gönder.?,w “Halkın sana karşı günah işlediği için gökler kapanıp yağmur yağmazsa, sıkıntıya düşen halkın buraya yönelip dua eder, adını anar ve günahlarından dönerse,+ göklerden kulak ver, halkın İsrail’in günahını bağışla. Onları kendilerine ve atalarına verdiğin ülkeye yine kavuştur.4*a “Sana karşı günah işlediği için düşmanlarına yenik düşen halkın İsrail yine sana döner, adını anar, bu tapınakta dua edip yakararak önüne çıkarsa,) göklerden kulak ver ve gereğini yap. Suçluya karşılığını vererek, suçsuzu haklı çıkararak kullarını yargıla.(# “Biri komşusuna karşı günah işleyip ant içmek zorunda kaldığında, gelip bu tapınakta, senin sunağının önünde ant içerse,') Buraya yönelerek dua eden kulunun ve halkın İsrail’in yakarışını işit. Göklerden, oturduğun yerden kulak ver; duyunca bağışla.$&A Gözlerin gece gündüz, ‘Adımı oraya yerleştireceğim!’ dediğin bu tapınağın üzerinde olsun. Kulunun buraya yönelerek ettiği duayı işit.k%O Ya RAB Tanrım, kulunun ettiği duayı, yalvarışı işit; duasına ve yakarışına kulak ver.'$G “Tanrı gerçekten yeryüzünde, insanlar arasında yaşar mı? Sen göklere, göklerin göklerine bile sığmazsın. Benim yaptığım bu tapınak ne ki!n#U Ya RAB, İsrail’in Tanrısı, şimdi kulun Davut’a verdiğin sözü yerine getirmeni istiyorum.0"Y “Şimdi, ya RAB, İsrail’in Tanrısı, kulun babam Davut’a verdiğin öbür sözü de tutmanı istiyorum. Ona, ‘Senin soyundan İsrail tahtına oturacakların ardı arkası kesilmeyecektir; yeter ki, çocukların yasam uyarınca önümde senin gibi dikkatle yürüsünler’ demiştin.]!3 Ağzınla kulun babam Davut’a verdiğin sözü bugün ellerinle yerine getirdin.G  “Ya RAB, İsrail’in Tanrısı, yerde ve gökte sana benzer başka tanrı yoktur” dedi, “Bütün yürekleriyle yolunu izleyen kullarınla yaptığın antlaşmaya bağlı kalırsın.zm Beş arşın uzunluğunda, beş arşın eninde, üç arşın yüksekliğinde tunç bir kürsü yaptırıp avlunun ortasına kurdurmuştu. Bu kürsünün üstünde durdu, İsrail topluluğunun önünde diz çöküp ellerini göklere açtı.yk Süleyman RAB’bin sunağının önünde, İsrail topluluğunun karşısında durup ellerini göklere açtı.}s Ayrıca RAB’bin İsrail halkıyla yaptığı antlaşmanın içinde korunduğu sandığı oraya yerleştirdim.”J  “RAB verdiği sözü yerine getirdi. RAB’bin sözü uyarınca, babam Davut’tan sonra İsrail tahtına ben geçtim ve İsrail’in Tanrısı RAB’bin adına tapınağı ben yaptırdım.\1 ‘Ne var ki, adıma yapılacak bu tapınağı sen değil, öz oğlun yapacak.’lQ Ama RAB, babam Davut’a, ‘Adıma bir tapınak yapmayı yürekten istemen iyi bir şey’ dedi,lQ “Babam Davut İsrail’in Tanrısı RAB’bin adına bir tapınak yapmayı yürekten istiyordu. Ancak adımın içinde bulunacağı yer olarak Yeruşalim’i, halkım İsrail’i yönetmesi için Davut’u seçtim.’uc ‘Halkımı Mısır’dan çıkardığım günden bu yana, içinde bulunacağım bir tapınak yaptırmak için İsrail oymaklarına ait kentlerden hiçbirini seçmedim. İçlerinden halkım İsrail’i yönetecek birini de seçmedim. şöyle dedi: “Babam Davut’a verdiği sözü tutan İsrail’in Tanrısı RAB’be övgüler olsun! RAB demişti ki,]3 Kral ayakta duran bütün İsrail topluluğuna dönerek onları kutsadıktan sonra_7 Senin için görkemli bir tapınak, sonsuza dek yaşayacağın bir konut yaptım.”] 5 O zaman Süleyman şöyle dedi: “Ya RAB, karanlık bulutlarda otururum demiştin. Bu bulut yüzünden kâhinler görevlerini sürdüremediler. Çünkü RAB Tanrı’nın görkemi tapınağı doldurmuştu.4a Borazan çalanlarla ezgiciler tek ses halinde RAB’be şükredip övgüler sunmaya başladılar. Borazan, zil ve çalgıların eşliğinde seslerini yükselterek RAB’bi şöyle övdüler: “RAB iyidir; Sevgisi sonsuza dek kalıcıdır.” O anda RAB’bin Tapınağı’nı bir bulut doldurdu.{o Bütün Levili ezgiciler –Asaf, Heman, Yedutun, oğullarıyla kardeşleri– zillerle, çenk ve lirlerle, ince keten kuşanmış olarak sunağın doğusunda yerlerini almışlardı. Borazan çalan yüz yirmi kâhin onlara eşlik ediyordu.) Kâhinler Kutsal Yer’den çıktılar. Orada bulunan kâhinlerin hepsi, bölüklerinin sırasını beklemeden, kendilerini kutsamışlardı.V% Sandığın içinde Musa’nın Horev Dağı’nda koyduğu iki levhadan başka bir şey yoktu. Bunlar Mısır’dan çıkışlarında RAB’bin İsrailliler’le yaptığı antlaşmanın levhalarıydı.  Sırıklar öyle uzundu ki, uçları iç odanın önünden görünüyordu. Ancak dışarıdan görünmüyordu. Bunlar hâlâ oradadır.   Keruvlar’ın kanatları sandığın konduğu yerin üstüne kadar uzanıyor ve sandığı da, sırıklarını da örtüyordu.( I Kâhinler RAB’bin Antlaşma Sandığı’nı tapınağın iç odasına, En Kutsal Yer’e taşıyıp Keruvlar’ın kanatlarının altına yerleştirdiler.  Kral Süleyman ve bütün İsrail topluluğu Antlaşma Sandığı’nın önünde sayısız davar ve sığır kurban etti. } Sandığı, Buluşma Çadırı’nı ve çadırdaki bütün kutsal eşyaları Levili kâhinler tapınağa taşıdılar. \~~f}}?||({zzzyxx:vuuytssrQqq!pooonntmm~l>;=T<<;;0:M9888 7W664332R11h00 /f/.-!,++s*))T(S''%$$#2"! 7RoXC8Y2o8 k g  %?iX J   topluluk Tanrı’nın Tapınağı’nda kralla bir antlaşma yaptı. Yehoyada onlara şöyle dedi: “Davut’un soyuna ilişkin RAB’bin verdiği söz uyarınca, kralın oğlu kral olacak. y Yahuda’yı dolaşarak bütün kentlerden Levililer’le İsrail boy başlarını topladılar. Yeruşalim’e dönenK   Yedinci yıl gücünü gösteren Yehoyada yüzbaşı olan Yeroham oğlu Azarya, Yehohanan oğlu İsmail, Ovet oğlu Azarya, Adaya oğlu Maaseya, Zikri oğlu Elişafat’la bir antlaşma yaptı.|q Atalya ülkeyi yönetirken, çocuk altı yıl boyunca Tanrı’nın Tapınağı’nda onların yanında gizlendi.ve Ne var ki, Kral Yehoram’ın kızı Yehoşavat, Ahazya oğlu Yoaş’ı kralın öldürülmek istenen öteki oğullarının arasından alıp kaçırdı ve dadısıyla birlikte yatak odasına gizledi. Yehoşavat Kral Yehoram’ın kızı, Kâhin Yehoyada’nın karısı, Ahazya’nın da üvey kızkardeşiydi. Öldürülmesin diye çocuğu Atalya’dan gizledi. Ahazya’nın annesi Atalya, oğlunun öldürüldüğünü duyunca, Yahuda’da kral soyunun bütün bireylerini yok etmeye çalıştı.=s Sonra Ahazya’yı aramaya koyuldu. Onu Samiriye’de gizlenirken yakalayıp Yehu’ya getirdiler, sonra öldürdüler. Ahazya’yı, “Bütün yüreğiyle RAB’be yönelen Yehoşafat’ın torunudur” diyerek gömdüler. Böylece Ahazya’nın soyunda krallığı yönetebilecek güçte kimse kalmadı. Yehu, Ahav soyunu cezalandırırken, Ahazya’ya hizmet eden Yahuda önderleriyle Ahazya’nın yeğenlerini bulup hepsini öldürdü.b= Yoram’ı ziyaret eden Ahazya’yı Tanrı yıkıma uğrattı. Ahazya oraya varınca, Yoram’la birlikte Nimşi oğlu Yehu’yu karşılamaya gitti; RAB Yehu’yu Ahav soyunu ortadan kaldırmak için meshetmişti.iK Yoram Ramot-Gilat’ta Aram Kralı Hazael’le savaşırken aldığı yaraların iyileşmesi için Yizreel’e döndü. Yahuda Kralı Yehoram oğlu Ahazya da yaralanan Ahav oğlu Yoram’ı görmek için Yizreel’e gitti.B} Ahazya onların öğütlerine uyarak, Aram Kralı Hazael’le savaşmak üzere İsrail Kralı Ahav oğlu Yoram’la birlikte Ramot-Gilat’a gitti. Aramlılar Yoram’ı yaraladılar.'G Ahav ailesi gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı. Çünkü babasının ölümünden beri Ahav ailesi onu yıkıma götürecek öğütler veriyordu.Y+ Ahazya da Ahav ailesinin yollarını izledi. Annesi onu kötülüğe itiyordu.~ Ahazya yirmi iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de bir yıl krallık yaptı. Annesi Omri’nin torunu Atalya’ydı.} { Yeruşalim halkı Yehoram’ın en küçük oğlu Ahazya’yı babasının yerine kral yaptı. Çünkü Araplar’la ordugaha gelen akıncılar büyük kardeşlerinin hepsini öldürmüştü. Dolayısıyla Yehoram oğlu Ahazya Yahuda Kralı oldu.I|  Yehoram otuz iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de sekiz yıl krallık yaptı. Ölümüne kimse üzülmedi. Onu Davut Kenti’nde gömdülerse de, kralların mezarlığına gömmediler.U{# Zaman geçti, ikinci yılın sonunda hastalık yüzünden bağırsakları dışarı döküldü. Şiddetli acılar içinde öldü. Halkı ataları için ateş yaktığı gibi onun onuruna ateş yakmadı.[z/ Sonra RAB Yehoram’ı iyileşmez bir bağırsak hastalığıyla cezalandırdı.?yw Saldırıp Yahuda’ya girdiler. Sarayda bulunan her şeyi, kralın oğullarıyla karılarını alıp götürdüler. Kralın en küçük oğlu Yehoahaz’dan başka oğlu kalmadı.txa RAB Filistliler’i ve Kûşlular’ın yanında yaşayan Araplar’ı Yehoram’a karşı kışkırttı.,wQ Sen de korkunç bir bağırsak hastalığına yakalanacaksın. Bu hastalık yüzünden bağırsakların dışarı dökülene dek günlerce sürüneceksin.’ ”xvi Bu yüzden RAB halkını, oğullarını, karılarını ve senin olan her şeyi büyük bir yıkımla vuracak.euC İsrail krallarının yolunu izledin. Ahav’ın ailesinin yaptığı gibi Yahuda ve Yeruşalim halkının putlara bağlanmasına önayak oldun. Üstelik kendi ailenden, senden daha iyi olan kardeşlerini öldürttün.Kt Yehoram Peygamber İlyas’tan bir mektup aldı. Mektup şöyleydi: “Atan Davut’un Tanrısı RAB şöyle diyor: ‘Baban Yehoşafat’ın ve Yahuda Kralı Asa’nın yollarını izlemedin.(sI Yahuda tepelerinde puta tapılan yerler bile yapmış, Yeruşalim halkının putlara bağlanmasına önayak olmuş, Yahuda halkını günaha sürüklemişti.:rm Edomlular’ın Yahuda’ya karşı başkaldırması bugün de sürüyor. O sırada Livna Kenti de ayaklandı. Çünkü Yehoram atalarının Tanrısı RAB’bi bırakmıştı.Gq Yehoram komutanları ve bütün savaş arabalarıyla oraya gitti. Edomlular onu ve savaş arabalarının komutanlarını kuşattılar. Ama Yehoram gece kalkıp kuşatmayı yararak kaçtı.pw Yehoram’ın krallığı döneminde Edomlular Yahudalılar’a karşı ayaklanarak kendi krallıklarını kurdular.-oS Ama RAB Davut’la yaptığı antlaşmadan ötürü onun soyunu yok etmek istemedi. Çünkü Davut’a ve soyuna sönmeyen bir ışık vereceğine söz vermişti.!n; Karısı Ahav’ın kızı olduğu için, o da Ahav’ın ailesi gibi İsrail krallarının yolunu izledi ve RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.^m5 Yehoram otuz iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de sekiz yıl krallık yaptı.l Babasının yerine geçen Yehoram güçlenince, bütün kardeşlerini ve bazı İsrail önderlerini kılıçtan geçirtti.Qk Babaları onlara çok miktarda altın, gümüş, değerli eşyalar armağan etmiş, ayrıca Yahuda’da surlu kentler vermişti. Ancak, Yehoram ilk oğlu olduğundan, krallığı ona bırakmıştı.8ji Yehoşafat oğlu Yehoram’ın kardeşleri şunlardı: Azarya, Yehiel, Zekeriya, Azaryahu, Mikael, Şefatya. Bunların tümü İsrail Kralı Yehoşafat’ın oğullarıydı.i  Yehoşafat ölüp atalarına kavuştu ve Davut Kenti’nde atalarının yanına gömüldü. Yerine oğlu Yehoram kral oldu.Nh% Mareşalı Dodavahu oğlu Eliezer, Yehoşafat’a karşı şöyle peygamberlik etti: “Ahazya ile anlaşmaya vardığın için RAB işini bozacak.” Gemiler Tarşiş’e gidemeden parçalandı.ggG$ Tarşiş’e gidecek gemiler yapmak için anlaştılar. Gemileri Esyon-Gever’de yaptılar.vfe# Yahuda Kralı Yehoşafat bir süre sonra kendini günaha veren İsrail Kralı Ahazya ile anlaşmaya vardı.+eO" Yehoşafat’ın yaptığı öbür işler, başından sonuna dek, İsrail kralları tarihinin bir bölümü olan Hanani oğlu Yehu’nun tarihinde yazılıdır.d! Ancak alışılagelen tapınma yerleri kaldırılmadı. Halk hâlâ atalarının Tanrısı’na bütün yüreğiyle yönelmemişti.|cq Babası Asa’nın yollarını izleyen ve bunlardan sapmayan Yehoşafat RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı.'bG Yehoşafat Yahuda’yı yönetti. Otuz beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de yirmi beş yıl krallık yaptı. Annesi Şilhi’nin kızı Azuva’ydı.wag Yehoşafat’ın ülkesi ise barış içindeydi. Çünkü Tanrısı her yandan onu esenlikle kuşatmıştı.` RAB’bin İsrail’in düşmanlarına karşı savaştığını duyan ülkelerin krallıklarını Tanrı korkusu sardı.^_5 Çenk, lir ve borazan çalarak Yeruşalim’e, RAB’bin Tapınağı’na gittiler.F^ Bundan sonra bütün Yahuda ve Yeruşalim halkı Yehoşafat’ın önderliğinde sevinçle Yeruşalim’e döndü. Çünkü RAB düşmanlarını bozguna uğratarak onları sevindirmişti.]% Dördüncü gün Beraka Vadisi’nde toplanarak RAB’be övgüler sundular. Bu yüzden oranın adı bugün de Beraka Vadisi olarak kaldı.\ Malları yağmalamaya giden Yehoşafat’la askerleri, ölülerin arasında çok miktarda mal, giysi ve değerli eşya buldular. Taşıyabileceklerinden çok mal topladılar. Yağma edilecek o kadar çok mal vardı ki, toplama işi üç gün sürdü."[= Yahudalılar kırdaki gözcü kulesine varınca, o büyük orduya baktılar, ama sadece yere serilmiş cesetler gördüler. Tek kişi kurtulmamıştı.MZ Ammonlular’la Moavlılar, Seir dağlık bölgesinde yaşayan halkı büsbütün yok etmek için onlara saldırdılar. Seirliler’i yok ettikten sonra da birbirlerini öldürmeye başladılar.OY Onlar ezgi okuyup övgüler sunmaya başladığında, RAB Yahuda’ya saldıran Ammonlular’a, Moavlılar’a ve Seir dağlık bölgesinde yaşayanlara pusu kurmuştu. Hepsi bozguna uğratıldı.X Yehoşafat halka danıştıktan sonra RAB’be ezgi okumak, O’nun kutsallığının görkemini övmek için adamlar atadı. Bunlar ordunun önünde yürüyerek şöyle diyorlardı: “RAB’be şükredin, Çünkü sevgisi sonsuza dek kalıcıdır!”:Wm Ertesi sabah erkenden kalkıp Tekoa kırlarına doğru yola çıktılar. Yola koyulduklarında Yehoşafat durup şöyle dedi: “Beni dinleyin, ey Yahuda halkı ve Yeruşalim’de oturanlar! Tanrınız RAB’be güvenin, güvenlikte olursunuz. O’nun peygamberlerine güvenin, başarılı olursunuz.”V+ Sonra Kehatoğulları’ndan ve Korahoğulları’ndan bazı Levililer ayağa kalkıp İsrail’in Tanrısı RAB’bi yüksek sesle övdüler.U Yehoşafat yüzüstü yere kapandı. Yahuda halkıyla Yeruşalim’de oturanlar da RAB’bin önünde yere kapanıp O’na tapındılar.}Ts Bu kez savaşmak zorunda kalmayacaksınız. Yerinizde durup bekleyin, RAB’bin size sağlayacağı kurtuluşu görün, ey Yahuda ve Yeruşalim halkı! Korkmayın, yılmayın. Yarın onlara karşı savaşa çıkın. RAB sizinle olacak!’ ” S Yarın onlarla savaşmaya çıkın. Onları vadinin sonunda, Yeruel kırlarında, Sits Yokuşu’nu çıkarlarken bulacaksınız.hRI Yahaziel şöyle dedi: “Ey Kral Yehoşafat, ey Yahuda halkı ve Yeruşalim’de oturanlar, dinleyin! RAB size şöyle diyor: ‘Bu büyük ordudan korkmayın, yılmayın! Çünkü savaş sizin değil, Tanrı’nındır.Q7 RAB’bin Ruhu topluluğun ortasında duran Asaf soyundan Mattanya oğlu Yeiel oğlu Benaya oğlu Zekeriya oğlu Levili Yahaziel’in üzerine indi.]P3 Bütün Yahudalılar, çoluk çocuklarıyla birlikte RAB’bin önünde duruyordu.:Om Ey Tanrımız, onları yargılamayacak mısın? Çünkü bize saldıran bu büyük orduya karşı koyacak gücümüz yok. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Gözümüz sende.” N Ama bak, bunun karşılığını bize nasıl ödüyorlar! Bize miras olarak vermiş olduğun mülkünden bizi kovmaya geliyorlar.xMi “İşte Ammonlular, Moavlılar ve Seir dağlık bölgesinde yaşayanlar! Mısır’dan çıktıktan sonra İsrailliler’in onların ülkesine girmelerine izin vermedin. Bu yüzden atalarımız başka yöne döndü, onları yok etmedi.~Lu ‘Başımıza bela, savaş, yargı, salgın hastalık, kıtlık gelirse, adının bulunduğu bu tapınağın ve senin önünde duracağız’ dediler, ‘Sıkıntıya düştüğümüzde sana yakaracağız, sen de duyup bizi kurtaracaksın.’DK Onlar orada yaşadılar, adına bir tapınak kurdular ve,"J= Ey Tanrımız, bu ülkede yaşayanları halkın İsrail’in önünden kovan ve ülkeyi sonsuza dek dostun İbrahim’in soyuna veren sen değil misin?RI “Ey atalarımızın Tanrısı RAB, sen göklerde oturan Tanrı değil misin?” dedi, “Ulusların bütün krallıklarını yöneten sensin. Güç, kudret senin elinde. Kimse sana karşı duramaz.H} Yehoşafat RAB’bin Tapınağı’nda, yeni avlunun önünde, Yahuda ve Yeruşalim topluluğunun arasına gidip durdu.uGc RAB’be yönelmek için Yahuda’nın bütün kentlerinden gelen halk toplanıp RAB’den yardım diledi.oFW Korkuya kapılan Yehoşafat RAB’be danışmaya karar verdi ve bütün Yahuda’da oruç ilan etti.DE Birkaç kişi Yehoşafat’a gidip, “Gölün öbür yakasından, Edom’dan sana saldırmak için büyük bir ordu geliyor. Şu anda Haseson-Tamar’da –Eyn-Gedi’de–” dediler.~D w Bundan sonra Moavlılar, Ammonlular ve Meunlular’ın bir kısmı Yehoşafat’la savaşmak için yola çıktılar.&CE “RAB’be ilişkin her konuda Başkâhin Amarya, krala ilişkin her konuda ise Yahuda oymağının önderi İsmail oğlu Zevadya size başkanlık edecek. Levililer de görevli olarak size yardımcı olacaklar. Yürekli olun, bu buyrukları uygulayın. RAB doğru kişiyle olsun!”7Bg Kentlerde yaşayan kardeşlerinizden gelen her davada –kan davası, Kutsal Yasa, buyruklar, kurallar ya da ilkelerle ilgili her konuda– onları RAB’be karşı suç işlememeleri için uyarın; öyle ki RAB size de kardeşlerinize de öfkelenmesin. Böyle yaparsanız suç işlememiş olursunuz.A  Yehoşafat onlara şu buyrukları verdi: “Görevinizi RAB korkusuyla, bağlılıkla, bütün yüreğinizle yapmalısınız.G@ RAB’bin yargılarını uygulamak, davalara bakmak için Yehoşafat Yeruşalim’e de bazı Levililer’i, kâhinleri, İsrail boy başlarını atadı. Bunlar Yeruşalim’de yaşadılar.1?[ Onun için RAB’den korkun, dikkatle yargılayın. Çünkü Tanrımız RAB kimsenin haksızlık yapmasına, kimseyi kayırmasına, rüşvet almasına göz yummaz.”>/ Onlara, “Yaptıklarınıza dikkat edin” dedi, “Çünkü insan adına değil, yargı verirken sizinle olan RAB adına yargılayacaksınız.N= Ülkeye, Yahuda’nın bütün surlu kentlerine yargıçlar atadı.9<k Yehoşafat Yeruşalim’de yaşadı. Beer-Şeva’dan Efrayim dağlık bölgesine kadar yine halkın arasında dolaşarak onları atalarının Tanrısı RAB’be döndürdü.; Ancak, bazı iyi yönlerin de var. Ülkeden Aşera putlarını kaldırıp attın ve yürekten Tanrı’ya yönelmeye karar verdin.”_:7 Hanani oğlu Bilici Yehu, Kral Yehoşafat’ı karşılamaya giderek ona şöyle dedi: “Kötülere yardım edip RAB’den nefret edenleri mi sevmen gerekir? Bunun için RAB’bin öfkesi senin üstünde olacak.]9 5 Yahuda Kralı Yehoşafat ise Yeruşalim’deki sarayına güvenlik içinde döndü.8" Savaş o gün şiddetlendi. Arabasında Aramlılar’a karşı akşama kadar dayanan İsrail Kralı gün batımında öldü.Y7+! O sırada bir asker rasgele attığı bir okla İsrail Kralı’nı zırhının parçalarının birleştiği yerden vurdu. Kral arabacısına, “Dönüp beni savaş alanından çıkar, yaralandım” dedi.Y6+ Komutanlar onun İsrail Kralı olmadığını anlayınca peşini bıraktılar.c5? Savaş arabalarının komutanları Yehoşafat’ı görünce, İsrail Kralı sanıp saldırmak için ona döndüler. Yehoşafat yakarmaya başladı. RAB Tanrı ona yardım edip saldıranların yönünü değiştirdi."4= Aram Kralı, savaş arabalarının komutanlarına, “İsrail Kralı dışında, büyük küçük hiç kimseye saldırmayın!” diye buyruk vermişti.R3 İsrail Kralı, Yehoşafat’a, “Ben kılık değiştirip savaşa öyle gireceğim, ama sen kral giysilerini giy” dedi. Böylece İsrail Kralı kılığını değiştirdi, sonra savaşa girdiler.o2W İsrail Kralı Ahav’la Yahuda Kralı Yehoşafat Ramot-Gilat’a saldırmak için yola çıktılar.!1; Mikaya, “Eğer sen güvenlik içinde dönersen, RAB benim aracılığımla konuşmamış demektir” dedi ve, “Herkes bunu duysun!” diye ekledi.0% “Ben güvenlik içinde dönünceye dek bu adamı cezaevinde tutmalarını, ona su ve ekmekten başka bir şey vermemelerini söyleyin!”/ Bunun üzerine İsrail Kralı, “Mikaya’yı kentin yöneticisi Amon’a ve kralın oğlu Yoaş’a götürün” dedi,c.? Mikaya, “Gizlenmek için bir iç odaya girdiğin gün göreceksin” diye yanıtladı.-- Kenaana oğlu Sidkiya yaklaşıp Mikaya’nın yüzüne bir tokat attı. “RAB’bin Ruhu nasıl benden çıkıp da seninle konuştu?” dedi.,w “İşte RAB bu peygamberlerinin ağzına aldatıcı bir ruh koydu. Çünkü sana kötülük etmeye karar verdi.”R+ “Ruh, ‘Aldatıcı ruh olarak gidip Ahav’ın bütün peygamberlerine yalan söyleteceğim’ diye karşılık verdi. “RAB, ‘Onu kandırmayı başaracaksın’ dedi, ‘Git, dediğini yap.’~*u bir ruh çıkıp RAB’bin önünde durdu ve, ‘Ben onu kandıracağım’ dedi. “RAB, ‘Nasıl?’ diye sordu.) RAB sordu: ‘Ramot-Gilat’a saldırıp ölsün diye İsrail Kralı Ahav’ı kim kandıracak?’ “Kimi şöyle, kimi böyle derken,8(i Mikaya konuşmasını sürdürdü: “Öyleyse RAB’bin sözünü dinleyin! Gördüm ki, RAB tahtında oturuyor, bütün göksel varlıklar da sağında, solunda duruyordu. ' İsrail Kralı Ahav Yehoşafat’a, “Benimle ilgili iyi peygamberlik etmez, hep kötü şeyler söyler dememiş miydim?” dedi.K& Mikaya şöyle karşılık verdi: “İsrailliler’i dağlara dağılmış çobansız koyunlar gibi gördüm. RAB, ‘Bunların sahibi yok. Herkes güvenlik içinde evine dönsün’ dedi.”%5 Bunun üzerine kral, “RAB’bin adına bana gerçeğin dışında bir şey söylemeyeceğine ilişkin sana kaç kez ant içireyim?” diye sordu.h$I Mikaya gelince kral, “Mikaya, Ramot-Gilat’a karşı savaşa gidelim mi, yoksa vaz mı geçeyim?” diye sordu. Mikaya, “Saldırın, kazanacaksınız! Çünkü onlar sizin elinize teslim edilecek” diye yanıtladı.u#c Mikaya, “Yaşayan RAB’bin hakkı için, Tanrım ne derse onu söyleyeceğim” diye karşılık verdi.b"= Mikaya’yı çağırmaya giden görevli ona, “Bak! Peygamberler bir ağızdan kral için olumlu şeyler söylüyorlar” dedi, “Rica ederim, senin sözün de onlarınkine uygun olsun; olumlu bir şey söyle.”#!? Öteki peygamberlerin hepsi de aynı şeyi söylediler: “Ramot– Gilat’a saldır, kazanacaksın! Çünkü RAB onları senin eline teslim edecek.”8 i Kenaana oğlu Sidkiya, yaptığı demir boynuzları göstererek şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Aramlılar’ı yok edinceye dek onları bu boynuzlarla vuracaksın.’ ”dA İsrail Kralı Ahav ile Yahuda Kralı Yehoşafat kral giysileriyle Samiriye Kapısı’nın girişinde, harman yerine konan tahtlarında oturuyorlardı. Bütün peygamberler de onların önünde peygamberlik ediyordu.mS İsrail Kralı bir görevli çağırıp, “Hemen Yimla oğlu Mikaya’yı getir!” diye buyurdu.<q İsrail Kralı, “Yimla oğlu Mikaya adında biri daha var” diye yanıtladı, “Onun aracılığıyla RAB’be danışabiliriz. Ama ben ondan nefret ederim. Çünkü benimle ilgili hiç iyi peygamberlik etmez, hep kötü şeyler söyler.” Yehoşafat, “Böyle konuşmaman gerekir, ey kral!” dedi.lQ Ama Yehoşafat, “Burada danışabileceğimiz RAB’bin başka peygamberi yok mu?” diye sordu.r] İsrail Kralı Ahav dört yüz peygamber toplayıp, “Ramot-Gilat’a karşı savaşalım mı, yoksa vaz mı geçeyim?” diye sordu. Peygamberler, “Savaş, çünkü Tanrı kenti senin eline teslim edecek” diye yanıtladılar.<s “Ama önce RAB’be danışalım” diye ekledi.r] İsrail Kralı Ahav, Yahuda Kralı Yehoşafat’a, “Ramot-Gilat’a karşı benimle birlikte savaşır mısın?” diye sordu. Yehoşafat, “Beni kendin, halkımı halkın say. Savaşta sana eşlik edeceğiz” diye yanıtladı,N Birkaç yıl sonra Samiriye Kenti’nde yaşayan Ahav’ı görmeye gitti. Ahav onun ve yanındakilerin onuruna birçok davar, sığır keserek Ramot-Gilat’a saldırmak için onu kışkırttı.e E Büyük bir zenginlik ve onura kavuşan Yehoşafat, evlilik bağıyla Ahav’a akraba oldu.q[ Bunlar kralın surlu Yahuda kentlerine yerleştirdiği askerlerin yanısıra, ona hizmet ediyorlardı.[/ Yanında Yehozavat ve komutasında savaşmak üzere donatılmış 180 000 asker.{ Benyamin oymağından: Yiğit bir savaşçı olan Elyada ile komutasında yay ve kalkanla silahlanmış 200 000 asker;uc Onun yanında kendini RAB’bin hizmetine adayan Zikri oğlu Amatsya ve komutasında 200 000 yiğit asker.D Yanında Komutan Yehohanan ve komutasında 280 000 asker;  Bunlar boylarına göre şöyle kaydedilmişlerdi: Yahuda’dan binbaşılar: Komutan Adna ve komutasında 300 000 yiğit asker;pY Yahuda kentlerinde birçok işler yaptı. Yeruşalim’e deneyimli yiğit savaşçılar yerleştirdi.[/ Yehoşafat giderek güçlendi. Yahuda’da kaleler, ambarlı kentler yaptırdı./W Bazı Filistliler Yehoşafat’a haraç olarak armağanlar ve gümüş verdiler. Araplar da ona davar getirdiler: Yedi bin yedi yüz koçla yedi bin yedi yüz teke.  Yahuda’yı çevreleyen ülkelerin krallıklarını RAB korkusu sardı. Bu yüzden Yehoşafat’a karşı savaşamadılar.  RAB’bin Yasa Kitabı’nı yanlarına alıp Yahuda’da halka öğrettiler. Bütün Yahuda kentlerini dolaşarak halka ders verdiler.E  Onlarla birlikte şu Levililer’i de gönderdi: Şemaya, Netanya, Zevadya, Asahel, Şemiramot, Yehonatan, Adoniya, Toviya, Tov-Adoniya. Kâhinlerden Elişama ile Yehoram’ı gönderdi.J   Yehoşafat krallığının üçüncü yılında halka öğretmek amacıyla görevlilerinden Ben-Hayil’i, Ovadya’yı, Zekeriya’yı, Netanel’i, Mikaya’yı Yahuda kentlerine gönderdi.p Y Yüreği RAB’de cesaret buldu, puta tapılan yerleri ve Aşera putlarını Yahuda’dan kaldırdı.*M RAB onun yönetimi altındaki krallığı pekiştirdi. Bütün Yahudalılar ona armağanlar getirdi. Böylece Yehoşafat büyük zenginliğe ve onura kavuştu.{o babasının Tanrısı’na yöneldi; İsrail halkının yaptıklarına değil, Tanrı’nın buyruklarına uydu.   RAB Yehoşafat’laydı. Çünkü Yehoşafat atası Davut’un başlangıçtaki yollarını izledi; Baallar’a yöneleceğine,3_ Yahuda’nın bütün surlu kentlerine askeri birlikler yerleştirdi; Yahuda’ya ve babası Asa’nın ele geçirmiş olduğu Efrayim kentlerine de asker yerleştirdi.r _ Asa’nın yerine oğlu Yehoşafat kral oldu. Yehoşafat İsrail’e karşı krallığını pekiştirdi.Y+ Onu özel olarak hazırlanmış, güzel kokulu çeşit çeşit baharat dolu bir sedyeye yatırarak Davut Kenti’nde kendisi için yaptırdığı mezara gömdüler. Onuruna çok büyük bir ateş yaktılar.R Asa krallığının kırk birinci yılında ölüp atalarına kavuştu.'G Asa, krallığının otuz dokuzuncu yılında ayaklarından hastalandı. Durumu çok ağırdı. Hastalığında RAB’be yöneleceğine hekimlere başvurdu.wg Asa’nın yaptığı işler, başından sonuna dek, Yahuda ve İsrail krallarının tarihinde yazılıdır. Asa biliciye öfkelenip onu cezaevine attırdı. Çünkü söyledikleri onu kızdırmıştı. Halktan bazı kişilere de baskı yaptı.;~o RAB’bin gözleri bütün yürekleriyle kendisine bağlı olanlara güç vermek için her yeri görür. Akılsızca davrandın. Bundan böyle hep savaş içinde olacaksın.”0}Y Kûşlular’la Luvlular, çok sayıda savaş arabaları, atlılarıyla büyük bir ordu değil miydiler? Ama sen RAB’be güvendin, O da onları eline teslim etti.C| O sırada Bilici Hanani Yahuda Kralı Asa’ya gelip şöyle dedi: “Tanrın RAB’be güveneceğine Aram Kralı’na güvendin. Bu yüzden Aram Kralı’nın ordusu elinden kurtuldu.I{  Kral Asa bütün Yahudalılar’ı çağırttı; Baaşa’nın Rama’nın yapımında kullandığı taşlarla keresteleri alıp götürdüler. Asa bunlarla Geva ve Mispa kentlerini onardı.Oz Baaşa bunu duyunca Rama’nın yapımını durdurup işe son verdi.Xy) Kral Asa’nın önerisini kabul eden Ben-Hadat, ordu komutanlarını İsrail kentlerinin üzerine gönderdi. İyon’u, Dan’ı, Avel-Mayim’i, Naftali’nin bütün ambarlı kentlerini ele geçirdiler.x “Babamla baban arasında olduğu gibi seninle benim aramızda da bir antlaşma olsun. Sana gönderdiğim bu altınlara, gümüşlere karşılık, sen de İsrail Kralı Baaşa ile yaptığın antlaşmayı boz, topraklarımdan askerlerini çeksin.”Cw Bunun üzerine Asa, RAB’bin Tapınağı’nın ve sarayın hazinelerindeki altın ve gümüşü çıkararak şu haberle birlikte Şam’da oturan Aram Kralı Ben-Hadat’a gönderdi:xv k Yahuda Kralı Asa’nın krallığının otuz altıncı yılında İsrail Kralı Baaşa Yahuda’ya saldırmaya hazırlanıyordu. Asa’nın topraklarına giriş çıkışı engellemek amacıyla, Rama Kenti’ni güçlendirmeye başladı.Ru Asa’nın krallığının otuz beşinci yılına kadar savaş olmadı.ztm Babasının ve kendisinin adadığı altını, gümüşü ve eşyaları Tanrı’nın Tapınağı’na getirdi.ss_ Ancak İsrail’den puta tapılan yerleri kaldırmadı. Ama yaşamı boyunca yüreğini RAB’be adadı.Mr Kral Asa annesi Maaka’nın kraliçeliğini elinden aldı. Çünkü o Aşera için iğrenç bir put yaptırmıştı. Asa bu iğrenç putu kesip parçaladıktan sonra Kidron Vadisi’nde yaktı.q5 Yahudalılar bütün yürekleriyle içtikleri ant için sevindiler. RAB’bi istekle arayıp buldular. O da onları her yandan esenlikle kuşattı._p7 Yüksek sesle bağırarak, borazan ve boru çalarak RAB’bin önünde ant içtiler.loQ Büyük küçük, kadın erkek, kim İsrail’in Tanrısı RAB’be yönelmezse öldürülecekti.znm Bütün yürekleriyle, bütün canlarıyla atalarının Tanrısı RAB’be yönelmek için antlaşma yaptılar.vme Yağmalamış oldukları hayvanlardan yedi yüz sığırla yedi bin davarı o gün RAB’be kurban ettiler.mlS Asa’nın krallığının on beşinci yılının üçüncü ayında Yeruşalim’de toplandılar.ekC Efrayim’den, Manaşşe’den, Şimon’dan gelen birçok İsrailli, Tanrısı RAB’bin Asa’yla birlikte olduğunu görünce onun tarafına geçti. Asa bu gelenlerle Yahuda ve Benyamin halkını bir araya topladı.>ju Asa bu sözleri, Peygamber Odet’in oğlu Azarya’nın peygamberliğini duyunca, cesaret buldu. Yahuda ve Benyamin topraklarından, Efrayim’in dağlık bölgesinde ele geçirdiği kentlerden iğrenç putları kaldırdı. RAB’bin Tapınağı’nın eyvanının önündeki RAB’bin sunağını onardı.ri] Ama siz güçlü olun, cesaretinizi yitirmeyin. Yaptıklarınızın karşılığını alacaksınız.”~hu Ulus ulusu, kent kenti ezmeye çalışıyordu. Çünkü Tanrı onları çeşitli sıkıntılarla tedirgin ediyordu.g O günlerde yolcuların güvenliği yoktu. Çünkü çevre ülkelerde yaşayanların tümü büyük kargaşa içindeydi.qf[ Ama sıkıntıya düştüklerinde İsrail’in Tanrısı RAB’be döndüler, O’nu arayıp buldular.jeM İsrail halkı uzun süre gerçek Tanrı’dan, eğitici kâhinlerden ve yasadan uzak yaşadı.zdm Azarya, Kral Asa’ya gidip şöyle dedi: “Ey Asa, ey Yahuda ve Benyamin halkı, beni dinleyin! RAB’le birlikte olduğunuz sürece, O da sizinle olacaktır. O’nu ararsanız bulursunuz. Ama O’nu bırakırsanız, O da sizi bırakır.Dc  Tanrı’nın Ruhu Odet oğlu Azarya’nın üzerine indi.vbe Çobanların çadırlarına da saldırdılar. Çok sayıda davar ve deveyi alıp Yeruşalim’e döndüler.3a_ Gerar’ın çevresindeki bütün köyleri yerle bir ettiler. Çünkü RAB’bin dehşeti onları sarmıştı. Bu köylerde çok mal olduğundan onları yağmaladılar.H`  Asa ordusuyla onları Gerar’a kadar kovaladı. Kûşlular’dan kurtulan olmadı. RAB’bin ve ordusunun önünde kırıldılar. Yahudalılar çok miktarda mal yağmalayıp götürdüler.v_e RAB Kûşlular’ı Asa’yla Yahudalılar’ın önünde bozguna uğrattı. Kûşlular kaçmaya başladı.Z^- Asa, Tanrısı RAB’be, “Ya RAB, güçlünün karşısında güçsüze yardım edebilecek senden başka kimse yoktur” diye yakardı, “Ey Tanrımız RAB, bize yardım et, çünkü sana güveniyoruz. Senin adınla bu kalabalığa karşı çıktık. Ya RAB, sen bizim Tanrımız’sın. İnsanlar sana karşı zafer kazanmasın.”]{ Asa ona karşı durmak için yola çıktı. İki ordu Mareşa yakınlarında Sefata Vadisi’nde savaş düzeni aldı.^\5 Kûşlu Zerah binlerce asker ve üç yüz savaş arabasıyla Mareşa’ya ilerledi.[7 Asa’nın Yahudalılar’la Benyaminliler’den oluşan bir ordusu vardı. Yahudalılar büyük kalkan ve mızraklarla donanmış üç yüz bin kişiydi. Benyaminliler ise küçük kalkan ve yay taşıyan iki yüz seksen bin kişiydi. Bunların hepsi yiğit savaşçılardı.9Zk Asa Yahudalılar’a, “Bu kentleri onaralım” dedi, “Onları surlarla kuşatıp kulelerle, kapılarla, sürgülerle güçlendirelim. Ülke hâlâ bizim elimizde, çünkü Tanrımız RAB’be yöneldik, O da bizi her yandan esenlikle kuşattı.” Böylece yapım işlerini başarıyla bitirdiler.5Yc Ülke barış içinde olduğu için Asa Yahuda’daki bazı kentleri surlarla çevirdi. O yıllarda kimse ona karşı savaş açmadı. Çünkü RAB ona esenlik vermişti.X1 Yahuda’nın bütün kentlerinden puta tapılan yerlerle buhur sunaklarını kaldırdı. Ülke onun yönetimi altında barış içinde yaşadı.W Yahudalılar’dan atalarının Tanrısı RAB’be yönelmelerini, O’nun yasasına ve buyruklarına uymalarını istedi. V  Yabancı ilahların sunaklarını, puta tapılan yerleri kaldırdı. Dikili taşları parçaladı, Aşera putlarını devirdi.IU  Asa Tanrısı RAB’bin gözünde iyi ve doğru olanı yaptı.-T U Aviya ölüp atalarına kavuşunca, Davut Kenti’nde gömüldü, yerine oğlu Asa kral oldu. Ülke Asa’nın yönetimi altında on yıl barış içinde yaşadı.Sw  Aviya’nın yaptığı öbür işler, uygulamaları ve söyledikleri, Peygamber İddo’nun yorumunda yazılıdır.R{  Aviya ise gitgide krallığını güçlendirdi. On dört kadınla evlenip yirmi iki erkek, on altı kız babası oldu.Q  Aviya’nın krallığı döneminde Yarovam bir daha eski gücünü toparlayamadı. Sonunda RAB onu cezalandırdı, Yarovam öldü.P}  Aviya Yarovam’ı kovaladı. Yarovam’a ait Beytel, Yeşana, Efron kentleriyle çevrelerindeki köyleri ele geçirdi.O3  Böylece İsrailliler yenilgiye uğradı, Yahudalılar’sa zafer kazandı. Çünkü Yahudalılar atalarının Tanrısı RAB’be güvenmişlerdi.~Nu  Aviya’yla ordusu İsrailliler’i bozguna uğrattı. İsrailliler’den beş yüz bin seçme asker öldürüldü.rM]  İsrailliler Yahudalılar’ın önünden kaçtı. Tanrı onları Yahudalılar’ın eline teslim etti. L9  Yahudalılar savaş çığlıkları attığı anda, Tanrı Yarovam’la İsrailliler’i Aviya’yla Yahudalılar’ın önünde yenilgiye uğrattı. v~~}v|{{Wziyxww[vv7ttCshrryrqq^pTo5nmmUlkjj#hhggdffddXcba``_^^.]\[y[ Z== <;;?:9988F77P66;554322810R// .J-2,+.**{)((y''&a%% $r##1""^!!% aA.Zn<9kI 3 " x ]|>q Ama Aşer, Manaşşe ve Zevulun halkından bazıları alçakgönüllü bir tutum takınarak Yeruşalim’e gitti. =  Ulaklar Efrayim ve Manaşşe bölgelerinde Zevulun’a dek kent kent dolaştılar. Ne var ki, halk gülerek onlarla alay etti. <  RAB’be dönerseniz, kardeşlerinizi, oğullarınızı tutsak edenler onlara acıyıp bu ülkeye dönmelerine izin vereceklerdir. Çünkü Tanrınız RAB lütfeden, acıyan bir Tanrı’dır. O’na dönerseniz, O da yüzünü sizden çevirmeyecektir.”N; Atalarınız gibi inatçı olmayın, RAB’be boyun eğin. O’nun sonsuza dek kutsal kıldığı tapınağa gelin. Kızgın öfkesinin sizden uzaklaşması için Tanrınız RAB’be kulluk edin.):K Atalarının Tanrısı RAB’be ihanet eden atalarınıza, kardeşlerinize benzemeyin; gördüğünüz gibi RAB onları dehşet verici bir duruma düşürdü.g9G Kralın buyruğu uyarınca ulaklar, kral ve önderlerinden aldıkları mektuplarla bütün İsrail ve Yahuda’yı koşa koşa dolaşarak şu duyuruyu yaptılar: “Ey İsrail halkı! İbrahim’in, İshak’ın ve İsrail’in Tanrısı RAB’be dönün. Öyle ki, O da sağ kalanlarınıza, Asur krallarının elinden kurtulanlarınıza dönsün.8 Herkes Yeruşalim’e gelip İsrail’in Tanrısı RAB için Fısıh Bayramı’nı kutlasın diye Beer-Şeva’dan Dan’a kadar bütün İsrail ülkesine duyuru yapmaya karar verdiler. Çünkü bayram, yazılı olduğu gibi çok sayıda insanla kutlanmamıştı.=7u Bu tasarı krala da topluluğa da uygun göründü.67 Bayramı zamanında kutlayamamışlardı; çünkü ne kendini kutsamış yeterli sayıda kâhin vardı, ne de halk Yeruşalim’de toplanabilmişti.u5c Kralla önderleri ve Yeruşalim’deki topluluk Fısıh Bayramı’nı ikinci ay kutlamaya karar verdiler.4  Hizkiya, bütün İsrail ve Yahuda halkına haber göndererek, Efrayim ve Manaşşe halkına da mektup yazarak, İsrail’in Tanrısı RAB için Fısıh Bayramı’nı kutlamak amacıyla Yeruşalim’deki RAB’bin Tapınağı’na gelmelerini bildirdi.3/$ Hizkiya’yla bütün halk, Tanrı’nın halk için yaptıkları karşısında sevinç içindeydi; çünkü her şey çabucak tamamlanmıştı.d2A# Çok sayıda yakmalık sununun yanısıra esenlik sunularının yağı ve yakmalık sunularla birlikte sunulan dökmelik sunular da vardı. Böylece RAB’bin Tapınağı’ndaki hizmet düzeni yeniden kurulmuş oldu.%1C" Yakmalık sunu olarak kesilen hayvanların derilerini yüzecek kâhinlerin sayısı yetersizdi. Bu nedenle kardeşleri Levililer iş bitene ve öbür kâhinler kutsanana dek onlara yardım etti. Çünkü Levililer kendilerini kutsamaya kâhinlerden daha çok özen göstermişlerdi.Q0! Kurban olarak adanan hayvanlar altı yüz sığır, üç bin davardı.>/u Topluluğun yakmalık sunu olarak getirdiği hayvanların sayısı yetmiş sığır, yüz koç, iki yüz kuzuydu. Bunların tümü RAB’be yakmalık sunu olarak sunulmak içindi..5 Hizkiya, “Artık kendinizi RAB’be adamış bulunuyorsunuz” dedi, “Gelin, RAB’bin Tapınağı’na kurbanlar, şükran sunuları getirin.” Bunun üzerine topluluk kurban ve şükran sunuları getirdi. İçlerindeki istekli kişiler de yakmalık sunular getirdiler.J-  Kral Hizkiya ile önderler, Levililer’e Davut’un ve Bilici Asaf’ın sözleriyle RAB’bi övmelerini söylediler. Onlar da sevinçle övgüler sundular, başlarını eğip tapındılar.`,9 Yakmalık sunular sunulduktan sonra, kralla yanındakiler yere kapanıp tapındılar.+1 Ezgiciler ezgi söylüyor, borazancılar borazan çalıyor, bütün topluluk tapınıyordu. Yakmalık sunu bitinceye dek bu böyle sürüp gitti.S* Hizkiya yakmalık sununun sunağın üzerinde yakılmasını buyurdu. Sunu sunulmaya başlayınca, borazanlar ve İsrail Kralı Davut’un çalgıları eşliğinde RAB’be ezgiler okumaya koyuldular.j)M Böylece Levililer Davut’un çalgılarıyla, kâhinler de borazanlarıyla yerlerini aldılar.j(M Sonra kral Davut’un, bilicisi Gad’ın ve Peygamber Natan’ın düzenine göre Levililer’i ziller, çenkler ve lirlerle RAB’bin Tapınağı’na yerleştirdi. RAB bu düzeni peygamberleri aracılığıyla vermişti.#'? Sonra kâhinler tekeleri kestiler. Bütün İsrail halkının günahlarını bağışlatmak için tekelerin kanını sunağın üzerinde günah sunusu olarak sundular. Çünkü kral yakmalık sunu ve günah sunusunu bütün İsrail halkı adına sunmaları için buyruk vermişti.&} Tekeleri günah sunusu olarak kralla topluluğun önüne getirdiler. Kralla topluluk ellerini tekelerin üzerine koydu.<%q Önce boğalar kesildi, kâhinler boğaların kanını sunağın üzerine döktüler. Sonra sırasıyla koçları ve kuzuları keserek kanlarını sunağın üzerine döktüler.u$c Kral ailesi, tapınak ve Yahuda halkı için günah sunusu olarak yedi boğa, yedi koç, yedi kuzu, yedi teke getirdiler. Hizkiya bunları RAB’bin sunağının üzerinde sunmaları için Harun soyundan gelen kâhinlere buyruk verdi.#} Ertesi gün Kral Hizkiya erkenden kentin ileri gelenlerini toplayıp onlarla birlikte RAB’bin Tapınağı’na gitti.2"] “Ayrıca krallığı döneminde ihanet eden Ahaz’ın attırdığı bütün takımları da hazırlayıp kutsadık. Hepsi RAB’bin sunağının önünde duruyor.”L! Sonra Kral Hizkiya’ya giderek, “Bütün RAB’bin Tapınağı’nı, yakmalık sunu sunağıyla takımlarını, adak ekmeklerinin dizildiği masayla takımlarını arındırdık” dediler,\ 1 Birinci ayın ilk günü kutsamaya başladılar; ayın sekizinci günü tapınağın eyvanına vardılar. Tapınağı kutsamayı sekiz gün daha sürdürerek, birinci ayın on altıncı günü işi bitirdiler.ve RAB’bin Tapınağı’nı arındırmak için içeri giren kâhinler tapınakta buldukları bütün kirli sayılan şeyleri tapınağın avlusuna çıkardılar. Levililer bunları dışarı çıkarıp Kidron Vadisi’ne götürdüler.Q Bu Levililer kardeşlerini topladılar. Kendilerini kutsadıktan sonra, RAB’bin sözü uyarınca kralın buyruğuyla RAB’bin Tapınağı’nı dinsel açıdan arındırmak için içeri girdiler.L Heman soyundan Yehiel, Şimi; Yedutun soyundan Şemaya ve Uzziel.M Elisafan soyundan Şimri, Yeiel; Asaf soyundan Zekeriya, Mattanya;T! İşe başlayan Levililer şunlardı: Kehat boyundan Amasay oğlu Mahat, Azarya oğlu Yoel; Merari boyundan Avdi oğlu Kiş, Yehallelel oğlu Azarya; Gerşon boyundan Zimma oğlu Yoah, Yoah oğlu Eden;&E Oğullarım, artık işi savsaklamayın! Çünkü RAB önünde durmanız, hizmet etmeniz, hizmetkârları olmanız ve buhur yakmanız için sizi seçti.”  Şimdi, bize duyduğu kızgın öfkeyi yatıştırmak için, İsrail’in Tanrısı RAB’le bir antlaşma yapmayı tasarlıyorum.} İşte bu yüzden, babalarımız kılıçtan geçirildi; oğullarımız, kızlarımız, karılarımız tutsak alındı.S Yahuda ve Yeruşalim halkı bu yüzden RAB’bin öfkesine uğradı. Gözlerinizle gördüğünüz gibi, RAB’bin onlara yaptığı, başkalarını korkuya, dehşete düşürdü. Alay konusu oldular.?w Tapınağın eyvana açılan kapılarını kapattılar, kandilleri sönmeye bıraktılar. Kutsal yerde İsrail’in Tanrısı’na buhur yakmadılar, yakmalık sunu da sunmadılar.@y Atalarımız Tanrı’ya ihanet ettiler. Tanrımız RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak O’nu bıraktılar. Yüzlerini RAB’bin Konutu’ndan ayırıp ona sırt çevirdiler.Q Onlara, “Ey Levililer, beni dinleyin!” dedi, “Şimdi kendinizi kutsayın; atalarınızın Tanrısı RAB’bin Tapınağı’nı da kutsayın. İğrenç olan her şeyi kutsal yerden çıkarın.a; Sonra kâhinlerle Levililer’i çağırıp tapınağın doğusundaki alanda topladı.y Hizkiya krallığının birinci yılının birinci ayında RAB’bin Tapınağı’nın kapılarını açıp onardı.L Atası Davut gibi, o da RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı.  Hizkiya yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de yirmi dokuz yıl krallık yaptı. Annesi Zekeriya’nın kızı Aviya’ydı.(I Ahaz ölüp atalarına kavuşunca, onu İsrail krallarının mezarlığına gömeceklerine Yeruşalim Kenti’nde gömdüler. Yerine oğlu Hizkiya kral oldu.' Ahaz’ın yaptığı öbür işler ve bütün uygulamaları, başından sonuna dek, Yahuda ve İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.  Başka ilahlara buhur yakmak için Yahuda’nın her kentinde tapınma yerleri yaparak atalarının Tanrısı RAB’bi öfkelendirdi.< q Ahaz Tanrı’nın Tapınağı’ndaki eşyaları toplayıp parçaladı. RAB’bin Tapınağı’nın kapılarını kapatıp Yeruşalim’in her köşesinde sunaklar yaptırdı.% C Daha önce kendisini bozguna uğratan Şam ilahlarına kurbanlar sundu. “Madem ilahları Aram krallarına yardım etti, onlara kurban sunayım da bana da yardım etsinler” diye düşünüyordu. Ne var ki, bu ilahlar onun da, bütün İsrail halkının da yıkımına neden oldu.] 3 İşte Ahaz denen bu kral, sıkıntılı günlerinde RAB’be ihanetini artırdı.  Ahaz RAB’bin Tapınağı’ndan, saraydan ve önderlerden aldıklarını Asur Kralı’na armağan ettiyse de ona yaranamadı.jM Asur Kralı Tiglat-Pileser Ahaz’a geldi, ama yardım edeceğine onu sıkıntıya düşürdü.,Q RAB İsrail Kralı Ahaz yüzünden Yahuda halkını bu ezik duruma düşürmüştü. Çünkü Ahaz Yahuda’yı günaha özendirmiş ve RAB’be ihanet etmişti.a; Filistliler ise Şefela bölgesiyle Yahuda’nın Negev bölgesindeki kentlere akınlar düzenleyip Beytşemeş, Ayalon, Gederot ile Soko, Timna, Gimzo ve çevre köylerini ele geçirerek buralara yerleşmişlerdi.W' Edomlular yine Yahuda’ya saldırmış, onları yenip tutsak almışlardı.V% O sırada Kral Ahaz yardım istemek için Asur Kralı’na haber gönderdi. Görevlendirilen belirli kişiler tutsakları aldılar, yağmalanmış giysilerle aralarındaki çıplakların hepsini giydirdiler. Onlara giysi, çarık, yiyecek, içecek sağladılar. Yaralarına zeytinyağı sürdüler. Yürüyemeyecek durumda olanları eşeklere bindirdiler. Onları hurma kenti Eriha’ya, kardeşlerine geri götürdükten sonra Samiriye’ye döndüler.yk Bunun üzerine savaşçılar tutsaklarla yağmalanan malları önderlerin ve topluluğun önüne bıraktılar.! “Tutsakları buraya getirmeyin, yoksa RAB’be karşı suç işlemiş olacağız” dediler, “Suçlarımızı, günahlarımızı çoğaltmak mı istiyorsunuz? Şimdiden yeterince suçumuz var zaten. RAB’bin kızgın öfkesi İsrail halkının üzerindedir.”;o Efrayim halkının önderlerinden Yehohanan oğlu Azarya, Meşillemot oğlu Berekya, Şallum oğlu Yehizkiya ve Hadlay oğlu Amasa savaştan dönenlerin karşısına çıkarak, Şimdi beni dinleyin! Kardeşlerinizden aldığınız tutsakları geri gönderin, çünkü RAB’bin kızgın öfkesi üzerinizdedir.”.~U Şimdi de Yahuda ve Yeruşalim halkını kendinize kadın ve erkek köleler yapmayı düşünüyorsunuz. Tanrınız RAB’be karşı siz hiç suç işlemediniz mi?-}S Orada RAB’bin Odet adında bir peygamberi vardı. Odet Samiriye’ye dönmekte olan ordunun karşısına çıkıp şöyle dedi: “Atalarınızın Tanrısı RAB, Yahuda halkına öfkelendiği için onları elinize teslim etti. Ama siz göklere erişen bir öfkeyle onları öldürdünüz.1|[ İsrailliler kardeşleri olan Yahudalılar’dan iki yüz bin kadınla çocuğu tutsak aldı. Bu arada çok miktarda malı da yağmalayıp Samiriye’ye taşıdılar.{' Efrayimli yiğit Zikri, kralın oğlu Maaseya’yı, saray sorumlusu Azrikam’ı ve kraldan sonra ikinci adam olan Elkana’yı öldürdü.:zm Remalya oğlu İsrail Kralı Pekah, Yahuda’da bir günde yüz yirmi bin yiğit askeri öldürttü. Çünkü Yahuda halkı atalarının Tanrısı RAB’be sırt çevirmişti.y İşte bu nedenle Tanrısı RAB Ahaz’ı Aram Kralı’nın eline teslim etti. Aramlılar onu bozguna uğrattılar, halkından birçoğunu tutsak alıp Şam’a götürdüler. Ayrıca onu ağır bir yenilgiye uğratan İsrail Kralı’nın eline de teslim edildi.lxQ Puta tapılan yerlerde, tepelerde, bol yapraklı her ağacın altında kurban kesip buhur yaktı.1w[ Ben-Hinnom Vadisi’nde buhur yaktı. RAB’bin İsrail halkının önünden kovmuş olduğu ulusların iğrenç törelerine uyarak oğullarını ateşte kurban etti.lvQ İsrail krallarının yollarını izledi; Baallar’a tapmak için dökme putlar bile yaptırdı.!u = Ahaz yirmi yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on altı yıl krallık yaptı. RAB’bin gözünde doğru olanı yapan atası Davut gibi davranmadı.mtS Yotam ölüp atalarına kavuşunca, onu Davut Kenti’nde gömdüler. Yerine oğlu Ahaz kral oldu.as; Yotam yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on altı yıl krallık yaptı.r Yotam’ın yaptığı öbür işler, bütün savaşları ve uygulamaları, İsrail ve Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.aq; Tanrısı RAB’bin önünde kararlı bir şekilde yürüyen Yotam giderek güçlendi.fpE Ammon Kralı’yla savaşarak Ammonlular’ı yendi. Ammonlular o yıl için kendisine yüz talant gümüş, on bin kor buğday, on bin kor arpa verdiler. İkinci ve üçüncü yıllar için de aynı miktarı ödediler.foE Yahuda’nın dağlık bölgesinde kentler, ormanlık tepelerinde kaleler ve kuleler kurdu.n  Yotam RAB’bin Tapınağı’nın Yukarı Kapısı’nı onardı. Ofel Tepesi’ndeki surun üzerinde de birçok iş yaptı.2m] Babası Uzziya gibi, Yotam da RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı. Ancak RAB’bin Tapınağı’na girmedi. Ne var ki, halk kötülük yapmayı sürdürmekteydi. l  Yotam yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on altı yıl krallık yaptı. Annesi Sadok’un kızı Yeruşa’ydı.Ck Uzziya ölüp atalarına kavuşunca, deri hastalığına yakalandığı için onu atalarının yanına, kral mezarlığının ayrı bir yerine gömdüler. Yerine oğlu Yotam kral oldu.vje Uzziya’nın yaptığı öbür işleri, başından sonuna dek, Amots oğlu Peygamber Yeşaya yazmıştır.Ii  Kral Uzziya ölünceye kadar deri hastalığından kurtulamadı. Bu yüzden ayrı bir evde yaşadı ve RAB’bin Tapınağı’na sokulmadı. Sarayı ve ülke halkını oğlu Yotam yönetti.[h/ Başkâhin Azarya ile öbür kâhinler ona bakınca alnında deri hastalığı belirdiğini gördüler. Onu çabucak oradan çıkardılar. Uzziya da çıkmaya istekliydi, çünkü RAB onu cezalandırmıştı.sg_ Buhur yakmak için elinde buhurdan tutan Uzziya kâhinlere öfkelendi. Öfkelenir öfkelenmez de kâhinlerin önünde, RAB’bin Tapınağı’ndaki buhur sunağının yanında duran Uzziya’nın alnında deri hastalığı belirdi. f  Kral Uzziya’ya karşı durarak, “Ey Uzziya, RAB’be buhur yakmaya hakkın yok!” dediler, “Ancak Harun soyundan kutsanmış kâhinler buhur yakabilir. Tapınaktan çık! Çünkü sen RAB’be ihanet ettin; RAB Tanrı da seni onurlandırmayacak!”ae; Kâhin Azarya ile RAB’bin yürekli seksen kâhini de ardısıra tapınağa girdiler.Hd  Ne var ki, güçlenince kendisini yıkıma sürükleyecek bir gurura kapıldı. Tanrısı RAB’be ihanet etti. Buhur sunağı üzerinde buhur yakmak için RAB’bin Tapınağı’na girdi.0cY Yeruşalim’de becerikli adamlarca tasarlanmış gereçler yaptırdı. Okları, büyük taşları fırlatmak için bu gereçleri kulelere ve köşelere yerleştirdi. Uzziya’nın ünü uzaklara kadar yayıldı; çünkü gördüğü olağanüstü yardım sayesinde büyük güce kavuşmuştu.bb= Uzziya bütün ordu için kalkan, mızrak, miğfer, zırh, yay, sapan taşı sağladı. a Bunların komutası altında krala yardım etmek için düşmanla yiğitçe savaşacak 307 500 askerden oluşan bir ordu vardı.R` Yiğit savaşçıları yöneten boy başlarının sayısı 2 600’dü.k_O Uzziya’nın savaşa hazır bir ordusu vardı. Kralın komutanlarından Hananya’nın denetiminde Yazman Yeiel’le görevli Maaseya’nın yaptığı sayımın sonuçlarına göre, bu ordu bölük bölük savaşa girerdi.r^] Şefela’da ve ovada çok sayıda hayvanı olduğundan, kırda gözetleme kuleleri yaptırarak birçok sarnıç açtırdı. Dağlık bölgelerde, verimli topraklarda da ırgatları, bağcıları vardı; çünkü toprağı severdi.] Uzziya Yeruşalim’de Köşe Kapısı, Dere Kapısı ve surun köşesi üzerinde kuleler kurup bunları sağlamlaştırdı.\ Ammonlular Uzziya’ya haraç vermeye başladılar. Gitgide güçlenen Uzziya’nın ünü Mısır sınırına dek ulaştı.p[Y Filistliler’e, Gur-Baal’da yaşayan Araplar’a ve Meunlular’a karşı Tanrı ona yardım etti.$ZA Uzziya Filistliler’e savaş açtı. Gat, Yavne ve Aşdot’un surlarını yıktırdı. Sonra Aşdot yakınlarında ve Filist bölgesinde kentler kurdu.Y5 Kendisine Tanrı korkusunu öğreten Zekeriya’nın günlerinde Tanrı’ya yöneldi. RAB’be yöneldiği sürece Tanrı onu başarılı kıldı.TX! Babası Amatsya gibi, Uzziya da RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı.W Uzziya on altı yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de elli iki yıl krallık yaptı. Annesi Yeruşalimli Yekolya’ydı.|Vq Babası Amatsya ölüp atalarına kavuştuktan sonra Uzziya Eylat Kenti’ni onarıp Yahuda topraklarına kattı.bU ? Yahuda halkı Amatsya’nın yerine on altı yaşındaki oğlu Uzziya’yı kral yaptı.`T9 Ölüsü at sırtında getirildi, Yahuda Kenti’nde atalarının yanına gömüldü.IS  RAB’bin ardınca yürümekten vazgeçtiği andan başlayarak Yeruşalim’de Amatsya’ya bir düzen kurulmuştu. Amatsya Lakiş’e kaçtı. Ardından adam göndererek onu öldürttüler.R} Amatsya’nın yaptığı öbür işler, başından sonuna dek, Yahuda ve İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.Q  Yahuda Kralı Yoaş oğlu Amatsya, İsrail Kralı Yehoahaz oğlu Yehoaş’ın ölümünden sonra on beş yıl daha yaşadı.RP Tanrı’nın Tapınağı’nda Ovet-Edom soyunun gözetimi altındaki altını, gümüşü, eşyaları, sarayın hazinelerini ve bazı adamları da rehine olarak yanına alıp Samiriye’ye döndü. O İsrail Kralı Yehoaş, Yehoahaz oğlu Yoaş oğlu Yahuda Kralı Amatsya’yı Beytşemeş’te yakalayıp Yeruşalim’e götürdü. Efrayim Kapısı’ndan Köşe Kapısı’na kadar Yeruşalim surlarının dört yüz arşınlık bölümünü yıktırdı.UN# İsrailliler’in önünde bozguna uğrayan Yahudalılar evlerine kaçtı.M+ Derken İsrail Kralı Yehoaş Yahuda Kralı Amatsya’nın üzerine yürüdü. İki ordu Yahuda’nın Beytşemeş Kenti’nde karşılaştı.HL  Ne var ki, Amatsya dinlemek istemedi. Bunun böyle olması Tanrı’nın isteğiydi. Edom’un ilahlarına taptıkları için Tanrı onları düşmanın eline teslim etmeye karar vermişti.9Kk İşte Edomlular’ı bozguna uğrattın diye böbürleniyorsun. Otur evinde! Niçin bela arıyorsun? Kendi başını da, Yahuda halkının başını da derde sokacaksın.”J5 İsrail Kralı Yehoaş da karşılık olarak Yahuda Kralı Amatsya’ya şu haberi gönderdi: “Lübnan’da dikenli bir çalı, sedir ağacına, ‘Kızını oğluma eş olarak ver’ diye haber yollar. O sırada oradan geçen yabanıl bir hayvan basıp çalıyı çiğner.6Ie Yahuda Kralı Amatsya, danışmanlarıyla konuştuktan sonra Yehu oğlu Yehoahaz oğlu İsrail Kralı Yehoaş’a, “Gel, yüz yüze görüşelim” diye haber gönderdi.9Hk Peygamber konuşmasını sürdürmekteyken Amatsya ona, “Seni krala danışman mı atadık? Sus! Yoksa öldürüleceksin” dedi. Peygamber, “Tanrı’nın seni yok etmeye karar verdiğini biliyorum. Çünkü sen bu kötülüğü yaptın, öğüdüme de aldırış etmedin!” dedikten sonra sustu.'GG RAB Amatsya’ya öfkelendi. Ona bir peygamber göndererek, “Halkını senin elinden kurtaramayan bu halkın ilahlarına neden tapıyorsun?” diye sordu.7Fg Amatsya, Edomlular’ı bozguna uğrattıktan sonra, dönüşte Seir halkının putlarını yanında getirdi. Kendisine ilah olarak diktiği putlara taptı ve buhur yaktı.pEY Bu arada Amatsya’nın kendisiyle birlikte savaşa katılmamaları için geri gönderdiği askerler, Samiriye ile Beythoron arasındaki Yahuda kentlerine saldırdılar. Üç bin kişi öldürüp çok miktarda mal yağmaladılar. D Sağ olarak ele geçirdikleri on bin kişiyi de uçurumun kenarına götürüp oradan aşağıya attılar. Hepsi paramparça oldu.Cw Amatsya cesaretini toplayarak ordusunu Tuz Vadisi’ne götürdü. Yahudalılar orada on bin Seirli’yi öldürdü.4Ba Bunun üzerine Amatsya Efrayim’den gelen askerlerin evlerine dönmelerini buyurdu. Yahudalılar’a çok kızan askerler büyük bir öfke içinde evlerine döndüler.?Aw Amatsya, “Ya İsrail askerleri için ödediğim yüz talant ne olacak?” diye sordu. Tanrı adamı, “RAB sana bundan çok daha fazlasını verebilir” diye karşılık verdi.,@Q Gidersen, yiğitçe savaşsan bile Tanrı seni düşmanın önünde bozguna uğratacak. Tanrı’nın yardım etmeye de, bozguna uğratmaya da gücü vardır.”L? Bu sırada bir Tanrı adamı gelip krala şöyle dedi: “Ey kral, İsrail’den gelen askerler seninle savaşa gitmesin. Çünkü RAB İsrailliler’le, yani Efrayimliler’le birlikte değil.j>M Ayrıca İsrail’den yüz talant gümüş karşılığında, yüz bin yiğit savaşçı tuttu.D= Amatsya Yahudalılar’ı topladı. Bütün Yahudalılar’la Benyaminliler’i boylarına göre binbaşıların ve yüzbaşıların denetimine verdi. Yaşları yirmi ve yirminin üstünde olanların sayımını yaptı. Savaşa hazır, mızrak ve kalkan kullanabilen üç yüz bin seçme asker olduğunu saptadı.< Ancak Musa’nın kitabındaki yasaya uyarak çocuklarını öldürtmedi. Çünkü RAB, “Ne babalar çocuklarının günahından ötürü öldürülecek, ne de çocuklar babalarının. Herkes kendi günahı için öldürülecek” diye buyurmuştu.a;; Krallığını güçlendirdikten sonra, babasını öldüren görevlileri öldürttü._:7 Amatsya RAB’bin gözünde doğru olanı yaptıysa da bütün yüreğiyle yapmadı. 9  Amatsya yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de yirmi dokuz yıl krallık yaptı. Annesi Yeruşalimli Yehoaddan’dı.s8_ Yoaş’ın oğullarının öyküsü, kendisine Tanrı’dan defalarca gelen bildiriler, Tanrı’nın Tapınağı’nın onarımıyla ilgili konular kralların tarihine ilişkin yorumda yazılıdır. Yerine oğlu Amatsya kral oldu. 7 Yoaş’a düzen kuranlar şunlardı: Ammonlu Şimat adlı kadının oğlu Zavat, Moavlı Şimrit adlı kadının oğlu Yehozavat."6= Aramlılar Yoaş’ı ağır yaralı durumda bırakıp gittiler. Yoaş’ın görevlileri, Kâhin Yehoyada’nın oğlunun kanını döktüğü için, düzen kurup onu yatağında öldürdüler. Yoaş’ı Davut Kenti’nde gömdülerse de, kralların mezarlığına gömmediler.q5[ Aram ordusu küçük bir ordu olmasına karşın, RAB çok büyük bir orduyu ellerine teslim etmişti. Çünkü Yahuda halkı, atalarının Tanrısı RAB’bi bırakmıştı. Böylece Aram ordusu Yoaş’ı cezalandırmış oldu.G4 Yıl sonunda Aram ordusu Yoaş’a saldırıp Yahuda ve Yeruşalim’e girdi. Halkın bütün önderlerini öldürdüler. Yağmaladıkları malların hepsini Şam Kralı’na gönderdiler.H3  Kral Yoaş Zekeriya’nın babası Yehoyada’nın kendisine yaptığı iyiliği unutup oğlunu öldürdü. Zekeriya ölürken, “RAB bu yaptığınızı görüp hesabını sorsun” dedi.2 Bunun üzerine Zekeriya’ya düzen kurdular. Kralın buyruğuyla RAB’bin Tapınağı’nın avlusunda taşa tutup onu öldürdüler.(1I O zaman Tanrı’nın Ruhu Kâhin Yehoyada oğlu Zekeriya’nın üzerine indi. Zekeriya, halkın önünde durup seslendi: “Tanrı şöyle diyor: ‘Niçin buyruklarıma karşı geliyorsunuz? İşleriniz iyi gitmeyecek. Çünkü siz beni bıraktınız, ben de sizi bıraktım.’ ” 0  Kendisine dönmeleri için aralarına peygamberler gönderdi. Bu peygamberler halkı uyardılarsa da, onlara kulak asmadılar.9/k Atalarının Tanrısı RAB’bin Tapınağı’nı terk ederek Aşera putlarıyla öbür putlara taptılar. Suçları yüzünden RAB Yahuda ve Yeruşalim halkına öfkelendi.{.o Yehoyada’nın ölümünden sonra Yahuda önderleri gelip kralın önünde eğildiler. Kral da onları dinledi.)-K İsrail’de Tanrı’ya ve Tanrı’nın Tapınağı’na yaptığı yararlı hizmetlerden dolayı kendisini Davut Kenti’nde kralların yanına gömdüler.O, Yehoyada uzun yıllar yaşadıktan sonra yüz otuz yaşında öldü.>+u Onarım işi bitince, geri kalan parayı krala ve Yehoyada’ya getirdiler. Bununla RAB’bin Tapınağı’ndaki hizmet ve yakmalık sunuları sunmak için gereçler, tabaklar, altın ve gümüş eşyalar yaptılar. Yehoyada yaşadığı sürece RAB’bin Tapınağı’nda sürekli yakmalık sunu sunuldu.'*G İşten sorumlu kişiler çalışkandı, onarım işi onlar sayesinde ilerledi. Tanrı’nın Tapınağı’nı eski durumuna getirip sağlamlaştırdılar.k)O Kral Yoaş’la Yehoyada parayı RAB’bin Tapınağı’nda yapılan işlerden sorumlu olanlara veriyorlardı. RAB’bin Tapınağı’nı onarmak için ücretle taşçılar, marangozlar, demir ve tunç işçileri tuttular.!(; Levililer, sandığı kralın görevlilerine getiriyorlardı. Çok para biriktiğini görünce kralın yazmanıyla başkâhinin görevlisine haber veriyor, onlar da gelip sandığı boşaltıyor, sonra yine yerine koyuyorlardı. Bunu her gün yaptılar ve çok para topladılar.p'Y Bütün önderlerle halk vergilerini sevinçle getirdiler, doluncaya dek sandığın içine attılar.$&A Tanrı’nın kulu Musa’nın çölde İsrail halkına koyduğu vergiyi RAB’be getirmeleri için Yahuda ve Yeruşalim halkına bir çağrı yapıldı.%y Kralın buyruğu uyarınca bir sandık yapılarak RAB’bin Tapınağı’nın kapısının dışına yerleştirildi.0$Y Çünkü o kötü kadının, Atalya’nın oğulları, RAB Tanrı’nın Tapınağı’na zorla girerek bütün adanmış eşyaları Baallar için kullanmışlardı.#/ Bunun üzerine kral, Başkâhin Yehoyada’yı çağırıp, “RAB’bin kulu Musa’nın ve İsrail topluluğunun Levha Sandığı’nın bulunduğu çadır için koyduğu vergiyi Yahuda ve Yeruşalim’den toplasınlar diye Levililer’i neden uyarmadın?” diye sordu." Kâhinlerle Levililer’i toplayarak şöyle dedi: “Yahuda kentlerine gidip Tanrınız’ın Tapınağı’nı onarmak için gerekli yıllık parayı bütün İsrail halkından toplayın. Bunu hemen yapın.” Ama Levililer hemen işe girişmediler.R! Bir süre sonra Yoaş RAB’bin Tapınağı’nı onarmaya karar verdi.a ; Yehoyada onu iki kadınla evlendirdi. Yoaş’ın onlardan oğulları, kızları oldu._7 Yoaş Kâhin Yehoyada yaşadığı sürece RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı.z o Yoaş yedi yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de kırk yıl krallık yaptı. Annesi Beer-Şevalı Sivya’ydı.oW Ülke halkı sevinç içindeydi, ancak kent suskundu. Çünkü Atalya kılıçla öldürülmüştü.W' Sonra yüzbaşıları, soyluları, halkın yöneticilerini ve ülke halkını yanına alarak kralı RAB’bin Tapınağı’ndan getirdi. Yukarı Kapı’dan geçip saraya girerek kralı tahta oturttular.$A Ayrıca dinsel açıdan herhangi bir nedenle kirli birinin içeri girmemesi için RAB’bin Tapınağı’nın kapılarına da nöbetçiler yerleştirdi.H  Yehoyada Levili kâhinleri RAB’bin Tapınağı’ndaki işin başına getirdi. Onları Davut tarafından atanmış oldukları görevleri yerine getirmek, Musa’nın Yasası’nda yazılanlar uyarınca RAB’be yakmalık sunular sunmak ve Davut’un koyduğu düzene göre sevinçle ezgiler okumakla görevlendirdi.1[ Bütün halk gidip Baal’ın tapınağını yıktı. Sunaklarını, putlarını parçaladılar; Baal’ın Kâhini Mattan’ı da sunakların önünde öldürdüler.lQ Yehoyada RAB’bin halkı olmaları için kendisiyle halk ve kral arasında bir antlaşma yaptı.V% Atalya yakalandı ve sarayın At Kapısı’na varır varmaz öldürüldü.a; Kâhin Yehoyada yüzbaşıları çağırarak, “O kadını aradan çıkarın. Ardından kim giderse kılıçtan geçirin” diye buyruk verdi. Çünkü, “Onu RAB’bin Tapınağı’nda öldürmeyin” demişti.7g Baktı, kral tapınağın girişinde sütunun yanında duruyor; yüzbaşılar, borazan çalanlar çevresine toplanmış. Ülke halkı sevinç içindeydi, borazanlar çalınıyor, ezgiciler çalgılarıyla övgüleri yönetiyordu. Atalya giysilerini yırtarak, “Hainlik! Hainlik!” diye bağırdı. Atalya koşuşan, kralı öven halkın çıkardığı gürültüyü duyunca, RAB’bin Tapınağı’nda toplananların yanına gitti.jM Yehoyada’yla oğulları kralın oğlu Yoaş’ı dışarı çıkarıp başına taç koydular. Tanrı’nın Yasası’nı da ona verip krallığını ilan ettiler. Onu meshederek, “Yaşasın kral!” diye bağırdılar.# Kralı korumak için sunağın ve tapınağın çevresine tapınağın güneyinden kuzeyine kadar bütün silahlı adamları yerleştirdi./ Kâhin Yehoyada Tanrı’nın Tapınağı’ndaki Kral Davut’tan kalan mızrakları ve büyük küçük kalkanları yüzbaşılara dağıttı.c? Levililer’le Yahudalılar Kâhin Yehoyada’nın buyruklarını tam tamına uyguladılar. Şabat Günü göreve gidenlerle görevi biten adamlarını aldılar. Çünkü Kâhin Yehoyada bölüklere izin vermemişti.! Levililer yalın kılıç kralın çevresini saracaklar. Tapınağa yaklaşan olursa öldürün. Kral nereye giderse, ona eşlik edin.”Q Kâhinlerle görevli Levililer’in dışında RAB’bin Tapınağı’na kimse girmesin. Onlar kutsal oldukları için girebilirler. Halk da RAB’bin buyruğunu yerine getirmeye özen gösterecek.  üçte biri sarayda, üçte biri de Temel Kapısı’nda duracak. Bütün halk RAB’bin Tapınağı’nın avlularında toplanacak.  Siz şunları yapacaksınız: Şabat Günü göreve giden kâhinlerle Levililer’in üçte biri kapılarda nöbet tutacak, 9~~/}h|{z5xx5wCvZuu!tss9rpp2onmmkllkk5j{ihge`c`__C^]]j\\5[,ZZYKX|XWPVsUU TSRR QnQOO NBMLL7KJJWIHGG+FF1EhDDCBA@@{??>W=Y<;;E:x998877S66|6 433e22(1//!.W,+*l))w)((h'&%%7$##N"T!o!m)kU~M~g o  *O8Oab!$ Yehoyakin on sekiz yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de üç ay on gün krallık yaptı. O da RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.Ka$ Yehoyakim’in yaptığı öbür işler, iğrençlikleri, onunla ilgili açığa çıkan kötülükler İsrail ve Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır. Yerine oğlu Yehoyakin kral oldu.o`W$ RAB’bin Tapınağı’ndaki bazı eşyaları da alıp Babil’de kendi tapınağına yerleştirdi.y_k$ Yehoyakim’e saldıran Babil Kralı Nebukadnessar Babil’e götürmek için onu tunç zincirlerle bağladı.^'$ Yehoyakim yirmi beş yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on bir yıl krallık yaptı. Tanrısı RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.J] $ Mısır Kralı Neko Yeruşalim’de onu tahttan indirerek ülke halkını yüz talant gümüş ve bir talant altın ödemekle yükümlü kıldı. Yehoahaz’ın ağabeyi Elyakim’i de Yahuda’yla Yeruşalim Kralı yaptı ve adını değiştirip Yehoyakim koydu. Sonra kardeşi Yehoahaz’ı alıp Mısır’a döndü.J\ $ Mısır Kralı Neko Yeruşalim’de onu tahttan indirerek ülke halkını yüz talant gümüş ve bir talant altın ödemekle yükümlü kıldı. Yehoahaz’ın ağabeyi Elyakim’i de Yahuda’yla Yeruşalim Kralı yaptı ve adını değiştirip Yehoyakim koydu. Sonra kardeşi Yehoahaz’ı alıp Mısır’a döndü.^[5$ Yehoahaz yirmi üç yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de üç ay krallık yaptı.eZ E$ Yahuda halkı babası Yoşiya’nın yerine oğlu Yehoahaz’ı Yeruşalim’e kral yaptı.gYG# uygulamaları, başından sonuna dek İsrail ve Yahuda krallarının tarihinde yazılıdır.nXU# Yoşiya’nın yaptığı öbür işler, RAB’bin Yasası’nda yazılanlara uygun bağlılığı,\W1# Yeremya Yoşiya için bir ağıt yazdı. Kadın, erkek bütün ozanlar bugüne dek ağıtlarında Yoşiya’yı anarlar. İsrail’de bir gelenek haline gelen bu ağıtlar Ağıtlar Kitabı’nda yazılıdır.uVc# Görevlileri onu savaş arabasından çıkarıp kendisine ait başka bir arabaya koyarak Yeruşalim’e götürdüler. Yoşiya öldü ve atalarının mezarlığına gömüldü. Bütün Yahuda ve Yeruşalim halkı onun için yas tuttu.}Us# Okçular Kral Yoşiya’yı vurunca, kral görevlilerine, “Beni buradan götürün, ağır yaralıyım!” dedi.hTI# Ne var ki, Yoşiya onunla savaşmaktan vazgeçmediği gibi, Tanrı’nın Neko aracılığıyla söylediği sözlere de aldırış etmedi. Kılık değiştirip Megiddo Ovası’nda Neko ile savaşmak üzere yola çıktı.-SS# Ama Neko ulaklar aracılığıyla şu haberi gönderdi: “Benimle senin aranda bir anlaşmazlık yok, ey Yahuda Kralı! Bugün sana değil, savaş açtığım ülkeye karşı savaşmaya geldim. Tanrı ivedi davranmamı buyurdu. Benden yana olan Tanrı’dan sakın. Yoksa seni yok eder!”CR# Yoşiya’nın tapınağı düzenlemesinden sonra, Mısır Kralı Neko savaşmak üzere Fırat kıyısındaki Karkamış’a yürüdü. Yoşiya da onunla savaşmak için yola çıktı._Q7# Bu Fısıh Bayramı Yoşiya’nın krallığının on sekizinci yılında kutlandı.DP# Peygamber Samuel’in döneminden bu yana, İsrail’de böyle bir Fısıh Bayramı kutlanmamıştı. Hiçbir İsrail kralı da Yoşiya’nın, kâhinlerin, Levililer’in, bütün Yahuda halkıyla oradaki İsrailliler’in ve Yeruşalim’de yaşayanların kutladığı gibi bir Fısıh Bayramı kutlamamıştı.O# O gün orada bulunan İsrail halkı Fısıh Bayramı’nı kutladı. Mayasız Ekmek Bayramı’nı da yedi gün boyunca kutladılar.dNA# Böylece o gün Kral Yoşiya’nın buyruğu doğrultusunda Fısıh Bayramı’nı kutlamak ve RAB’bin sunağı üzerinde yakmalık sunular sunmak için RAB’bin hizmetiyle ilgili bütün çalışmalar tamamlandı. M # Asaf soyundan gelen ezgiciler Davut, Asaf, Heman ve kralın bilicisi Yedutun’un buyruğu uyarınca yerlerinde durdular. Kapı nöbetçileri de görevlerini bırakmak zorunda kalmadı, çünkü onlar için hazırlığı kardeşleri Levililer yapmıştı.2L]# Bundan sonra Levililer hem kendileri, hem de kâhinler adına hazırlık yaptılar. Çünkü Harun soyundan kâhinler akşam geç vakte kadar yakmalık sunu ve yağ sunmakla uğraşıyorlardı. Bu nedenle Levililer hem kendileri, hem de Harun soyundan gelen kâhinler için hazırlık yaptılar.*KM# Kural uyarınca, Fısıh kurbanlarını ateşte kızarttılar; kutsal sunuları da tencerelerde, kazanlarda, tavalarda haşlayıp çabucak halka dağıttılar.KJ# Musa’nın kitabında yazılanlar uyarınca, RAB’be sunsunlar diye yakmalık sunular halk boylarının bölüklerine verilmek üzere bir yana koyuldu. Sığırlara da aynısını yaptılar.I+# Fısıh kurbanları kesildi. Kâhinler kendilerine verilen kanı sunağın üzerine döktüler; Levililer de hayvanların derisini yüzdüler.H# Hizmetle ilgili hazırlıklar tamamlanınca, kralın buyruğu uyarınca kâhinlerle bölüklerine göre Levililer yerlerini aldılar.SG# Konanya, kardeşleri Şemaya ile Netanel, Levililer’in önderleri Haşavya, Yeiel ve Yozavat da Fısıh kurbanı olarak Levililer’e beş bin kuzuyla oğlak, beş yüz de sığır bağışladılar.F# Kralın önderleri de halka, kâhinlere ve Levililer’e gönülden bağışta bulundular. Tanrı Tapınağı’nın yöneticileri olan Hilkiya, Zekeriya, Yehiel de Fısıh kurbanı olarak kâhinlere iki bin altı yüz kuzuyla oğlak, üç yüz sığır verdiler.E# Yoşiya Fısıh kurbanını sunmaları için oradaki halka sürüsünden otuz bin kuzuyla oğlak, üç bin de sığır bağışladı.D!# Kendinizi kutsayın ve RAB’bin Musa aracılığıyla buyurduğu gibi Fısıh kurbanlarını kesip kardeşleriniz için hazırlayın.”C# Kardeşleriniz olan halkın boylarına bağlı bölüklere yardım etmek üzere siz Levililer takımlar halinde kutsal yerde durun. B # İsrail Kralı Davut’la oğlu Süleyman’ın yazılı düzeni uyarınca, boylarınıza, bölüklerinize göre hazırlanın.;Ao# Bütün İsrail halkını eğiten RAB’be adanmış Levililer’e, “Kutsal sandığı İsrail Kralı Davut oğlu Süleyman’ın yaptırdığı tapınağa koyun” dedi, “Bundan böyle onu omuzlarınızın üzerinde taşımayacaksınız. Şimdi Tanrınız RAB’be ve halkı İsrail’e hizmet edin.u@c# Yoşiya kâhinleri görevlerine atayarak RAB’bin Tapınağı’nda hizmet etmeleri için yüreklendirdi. ? # Yoşiya Yeruşalim’de RAB için Fısıh Bayramı’nı kutladı. Birinci ayın on dördüncü günü Fısıh kurbanı kesildi.>{"! Yoşiya İsrail topraklarından bütün iğrenç putları kaldırttı. İsrail’de kalan halkın Tanrıları RAB’be kulluk etmelerini sağladı. Kral yaşadığı sürece halk atalarının Tanrısı RAB’bin ardınca yürümekten vazgeçmedi.`=9" Sonra oradaki Yeruşalim ve Benyamin halkına bu antlaşmaya bağlı kalacaklarına ilişkin ant içirtti. Yeruşalim’de yaşayanlar Tanrı’nın, atalarının Tanrısı’nın antlaşmasına bağlı kaldılar.< " Özel yerinde durarak RAB’bin yolunu izleyeceğine, buyruklarını, öğütlerini, kurallarını candan ve yürekten uygulayacağına, bu kitapta yazılı antlaşmanın koşullarını yerine getireceğine ilişkin RAB’bin huzurunda antlaşma yaptı.;" Sonra Yahudalılar, Yeruşalim’de yaşayanlar, kâhinler, Levililer, büyük küçük herkesle birlikte RAB’bin Tapınağı’na çıktı. RAB’bin Tapınağı’nda bulunmuş olan Antlaşma Kitabı’nı baştan sona kadar herkesin duyacağı biçimde okudu.e:C" Kral Yoşiya haber gönderip Yahuda ve Yeruşalim’in bütün ileri gelenlerini topladı.a9;" Seni atalarına kavuşturacağım, esenlik içinde mezarına gömüleceksin. Buraya ve burada yaşayanlara getireceğim büyük felaketi görmeyeceksin.’ ” Hilkiya ile yanındakiler bu sözleri krala ilettiler.v8e" Madem burası ve burada yaşayanlarla ilgili sözlerimi duyunca yüreğin yumuşadı, kendini alçalttın, evet, önümde kendini alçalttın, giysilerini yırtıp huzurumda ağladın, ben de yalvarışını işittim. Böyle diyor RAB.71" “RAB’be danışmak için sizi gönderen Yahuda Kralı’na şöyle deyin: ‘İsrail’in Tanrısı RAB duyduğun sözlere ilişkin diyor ki:%6C" Beni terk ettikleri, elleriyle yaptıkları başka ilahlara buhur yakıp beni kızdırdıkları için buraya karşı öfkem alevlenecek ve sönmeyecek.’51" ‘Yahuda Kralı’nın önünde okunan kitapta yazılı bütün lanetleri, felaketi buraya da, burada yaşayan halkın başına da getireceğim.4w" Hulda onlara şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı RAB, ‘Sizi bana gönderen adama şunları söyleyin’ diyor:i3K" Hilkiya ile kralın gönderdiği adamlar varıp tapınaktaki giysilerin nöbetçisi Hasra oğlu Tokhat oğlu Şallum’un karısı Peygamber Hulda’ya danıştılar. Hulda Yeruşalim’de, İkinci Mahalle’de oturuyordu.+2O" “Gidin, bulunan bu kitabın sözleri hakkında benim için de, İsrail ve Yahuda halkının geri kalanı için de RAB’be danışın. RAB’bin bize karşı alevlenen öfkesi büyüktür. Çünkü atalarımız RAB’bin sözüne kulak asmadılar, bu kitapta yazılanlara uymadılar.”1" Hilkiya’ya, Şafan oğlu Ahikam’a, Mika oğlu Avdon’a, Yazman Şafan’a ve kendi özel görevlisi Asaya’ya şöyle buyurdu:I0 " Kral Kutsal Yasa’daki sözleri duyunca giysilerini yırttı.\/1" Ardından, “Kâhin Hilkiya bana bir kitap verdi” diyerek kitabı krala okudu.a.;" “RAB’bin Tapınağı’ndaki paraları alıp denetçilerle işçilere verdiler.”{-o" Şafan kitabı krala götürerek, “Görevlilerin kendilerine verilen her işi yapıyorlar” diye haber verdi,t,a" Yazman Şafan’a, “RAB’bin Tapınağı’nda Yasa Kitabı’nı buldum” diyerek kitabı ona verdi.!+;" RAB’bin Tapınağı’na getirilen parayı çıkarırlarken, Kâhin Hilkiya Musa aracılığıyla verilmiş olan RAB’bin Yasa Kitabı’nı buldu.*7" Çalışanlar işi özenle yaptılar. Başlarında yönetici olarak Levililer’den şu denetçiler vardı: Merari boyundan Yahat’la Ovadya, Kehat boyundan Zekeriya’yla Meşullam. Çalgı çalmakta usta olan Levililer yük taşıyan işçilerin sorumluluğunu aldılar ve her işi yapan işçileri denetlediler. Levililer’den bazıları da yazman, görevli, kapı nöbetçisi olarak çalıştılar.)7" Çalışanlar işi özenle yaptılar. Başlarında yönetici olarak Levililer’den şu denetçiler vardı: Merari boyundan Yahat’la Ovadya, Kehat boyundan Zekeriya’yla Meşullam. Çalgı çalmakta usta olan Levililer yük taşıyan işçilerin sorumluluğunu aldılar ve her işi yapan işçileri denetlediler. Levililer’den bazıları da yazman, görevli, kapı nöbetçisi olarak çalıştılar.F(" Yontma taş, Yahuda krallarının yıkılmaya terk ettiği yapıların kiriş ve bağlantı yerlerinin onarımı için kereste almaları için marangozlara, yapıcılara ödeme yapıldı.5'c" Paraları RAB’bin Tapınağı’ndaki işlerin başında bulunan denetçilere verdiler. Onlar da tapınağı yenileme ve onarma işinde çalışan işçilere ödediler.?&w" Bunlar Tanrı’nın Tapınağı’na getirilen paraları götürüp Başkâhin Hilkiya’ya verdiler. Kapı nöbetçileri olan Levililer bu parayı Manaşşe ve Efrayim halkından, İsrail’in geri kalanından, bütün Yahudalılar’la Benyaminliler’den, Yeruşalim’de yaşayanlardan toplamışlardı.%" Yoşiya ülkeyi ve tapınağı arındırdıktan sonra, krallığının on sekizinci yılında Asalya oğlu Şafan’ı, kent yöneticisi Maaseya’yı ve Yoahaz oğlu devlet tarihçisi Yoah’ı Tanrısı RAB’bin Tapınağı’nı onarmaya gönderdi.@$y" sunakları, Aşera putlarını yıktı; toz haline gelinceye dek putları ezdi. İsrail ülkesinin her yanındaki buhur sunaklarını paramparça etti. Sonra Yeruşalim’e döndü.v#e" Naftali’ye dek Manaşşe, Efrayim ve Şimon oymaklarının kentleriyle çevredeki yıkıntılarda bulunany"k" Kâhinlerin kemiklerini kendi sunaklarının üstünde yaktı. Böylece Yahuda ve Yeruşalim’i arındırdı.!" Yoşiya’nın gözetiminde Baallar’ın sunaklarını yıktırıp üzerlerindeki buhur sunaklarını parçalattı. Aşera putlarını, oyma ve dökme putları da parçalayıp ezdikten sonra tozlarını onlara kurban sunanların mezarlarına serpti. 3" Yoşiya krallığının sekizinci yılında, daha gençken, atası Davut’un Tanrısı’na yönelmeye başladı. Krallığının on ikinci yılında da Yahuda ve Yeruşalim’i puta tapılan yerlerden, Aşera putlarından, oyma ve dökme putlardan arındırmaya başladı.nU" RAB’bin gözünde doğru olanı yaptı. Sağa sola sapmadan atası Davut’un yollarını izledi.] 5" Yoşiya sekiz yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de otuz bir yıl krallık yaptı.ta! Ülke halkı Kral Amon’a düzen kuranların hepsini öldürdü. Yerine oğlu Yoşiya’yı kral yaptı.A}! Görevlileri düzen kurup onu sarayında öldürdüler.y! Ancak RAB’bin önünde alçakgönüllülüğü takınan babası Manaşşe’nin tersine, giderek suçunu artırdı.7! Amon da babası Manaşşe gibi RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı. Babası Manaşşe’nin yaptırdığı putlara kurban sundu, onlara taptı.Z-! Amon yirmi iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de iki yıl krallık yaptı.kO! Manaşşe ölüp atalarına kavuşunca, kendi sarayına gömüldü. Yerine oğlu Amon kral oldu.kO! Duası, Tanrı’nın ona yanıtı, gururundan dönmeden önce işlediği bütün günahlar, ihaneti, yaptırdığı tapınma yerleri, Aşera putlarıyla öbür putları diktirdiği yerler Hozay’ın tarihinde yazılıdır.I ! Manaşşe’nin yaptığı öbür işler, Tanrısı’na yakarışı ve İsrail’in Tanrısı RAB’bin adına onu uyaran bilicilerin sözleri, İsrail krallarının tarihinde yazılıdır.! Ne var ki, halk tapınma yerlerinde kurban sunmayı sürdürdü; ancak yalnız Tanrıları RAB’be kurban sunuyorlardı.3_! RAB’bin sunağını yeniden kurup üzerinde esenlik ve şükran kurbanları kesti; Yahuda halkına İsrail’in Tanrısı RAB’be kulluk etmeleri için buyruk verdi.Q! RAB’bin Tapınağı’ndan yabancı ilahları ve diktirdiği putu çıkardı; tapınağın bulunduğu tepede ve Yeruşalim’de yaptırdığı bütün sunakları kaldırıp kentin dışına attı.zm! Sonra Davut Kenti için vadideki Gihon Pınarı’nın batısından Balık Kapısı’nın girişine kadar yüksek bir dış sur yaptı; Ofel Tepesi’ni de bu surla çevirdi. Yahuda’nın bütün surlu kentlerine komutanlar yerleştirdi.3_! RAB’be yalvarınca RAB yakarışını, duasını duydu ve onu yine Yeruşalim’e, krallığına getirdi. İşte o zaman Manaşşe RAB’bin Tanrı olduğunu anladı.%! Ne var ki, Manaşşe sıkıntısında Tanrısı RAB’be yakardı ve atalarının Tanrısı önünde son derece alçakgönüllü davrandı.O! Bunun üzerine RAB Asur Kralı’nın ordu komutanlarını onların üzerine gönderdi. Manaşşe’yi tutsak alıp burnuna çengel taktılar; tunç zincirlerle bağlayıp Babil’e götürdüler.L! RAB Manaşşe’yle halkını uyardıysa da aldırış etmediler.G ! Ancak Manaşşe Yahudalılar’la Yeruşalim’de yaşayanları öylesine yoldan çıkardı ki, RAB’bin İsrail halkının önünde yok ettiği uluslardan daha çok kötülük yaptılar.k O! Kendilerine Musa aracılığıyla buyurduğum Kutsal Yasa’yı, kuralları, ilkeleri dikkatle yerine getirirlerse, İsrail halkının ayağını bir daha atalarına vermiş olduğum ülkenin dışına çıkarmayacağım.”) K! Manaşşe yaptırdığı putu Tanrı’nın Tapınağı’na yerleştirdi. Oysa Tanrı tapınağa ilişkin Davut’la oğlu Süleyman’a şöyle demişti: “Bu tapınakta ve İsrail oymaklarının yaşadığı kentler arasından seçtiğim Yeruşalim’de adım sonsuza dek anılacak.V %! Oğullarını Ben-Hinnom Vadisi’nde ateşte kurban etti; falcılık ve büyücülük yaptı. Medyumlara, ruh çağıranlara danıştı. RAB’bin gözünde çok kötülük yaparak O’nu öfkelendirdi.X )! Tapınağın iki avlusunda gök cisimlerine tapmak için sunaklar yaptırdı.w! RAB’bin, “Adım sonsuza dek Yeruşalim’de bulunacaktır” dediği RAB’bin Tapınağı’nda sunaklar kurdu.E! Babası Hizkiya’nın ortadan kaldırdığı puta tapılan yerleri yeniden yaptırdı. Baallar için sunaklar kurdu, Aşera putları yaptı. Gök cisimlerine taparak onlara kulluk etti.! RAB’bin İsrail halkının önünden kovmuş olduğu ulusların iğrenç törelerine uyarak RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.a =! Manaşşe on iki yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de elli beş yıl krallık yaptı.K ! Hizkiya ölüp atalarına kavuşunca, Davutoğulları’nın mezarlarının üst kesimine gömüldü. Bütün Yahuda ve Yeruşalim halkı onu saygıyla andı. Yerine oğlu Manaşşe kral oldu.9k Hizkiya’nın yaptığı öbür işler ve RAB’be bağlılığı Amots oğlu Peygamber Yeşaya’nın Yahuda ve İsrail krallarının tarihindeki görümünde yazılıdır.W'  Ama Babil önderlerinin ülkede gerçekleştirilen belirtiyi araştırmak için gönderdiği elçiler gelince, Tanrı Hizkiya’yı denemek ve aklından geçenlerin hepsini öğrenmek için onu bıraktı.A{  Gihon Pınarı’nın yukarı ağzını kapayıp suyun Davut Kenti’nin batı yakasından aşağıya akmasını sağlayan da Hizkiya’dır. Üstlendiği her işte başarılı oldu.  Bunların yanısıra kendisi için kentler kurdurdu ve çok sayıda davar, sığır edindi. Tanrı ona çok büyük zenginlik vermişti.  Ayrıca tahıl ambarları, yeni şarap ve zeytinyağı depoları, sığırlar için ahırlar, sürüler için ağıllar yaptırdı.3~_  Hizkiya çok zengin ve onurlu biriydi. Altını, gümüşü, değerli taşları, baharatı, kalkanları ve çeşit çeşit değerli eşyası için hazineler yaptırdı.=}s  Hizkiya ile Yeruşalim’de yaşayanlar gururu bırakıp alçakgönüllü davranmaya başladılar. Bu sayede Hizkiya’nın krallığı boyunca RAB’bin öfkesine uğramadılar.5|c  Ne var ki, Hizkiya kendisine yapılan bu iyiliğe yaraşır biçimde davranmayıp büyüklendi. Bu yüzden RAB hem ona, hem Yahuda’ya, hem de Yeruşalim’e öfkelendi. {  O günlerde Hizkiya ölümcül bir hastalığa yakalanınca, RAB’be yalvardı. RAB yakarışını duyarak ona bir belirti verdi.Cz  Yeruşalim’e gelen birçok kişi RAB’be sunular, Yahuda Kralı Hizkiya’ya da değerli armağanlar getirdi. O günden sonra Hizkiya bütün uluslar arasında saygınlık kazandı.Cy  Böylece RAB Hizkiya’yla Yeruşalim’de yaşayanları Asur Kralı Sanherib’in ve öbür düşmanlarının elinden kurtararak her yanda güvenlik içinde yaşamalarını sağladı.,xQ  RAB bir melek göndererek Asur Kralı’nın ordugahındaki bütün yiğit savaşçıları, önderleri, komutanları yok etti. Asur Kralı utanç içinde ülkesine döndü. Bir gün kendi ilahının tapınağına girdiğinde de oğullarından bazıları onu orada kılıçla öldürdüler.kwO  Bunun üzerine Kral Hizkiya ile Amots oğlu Peygamber Yeşaya dua edip Tanrı’ya yalvardılar.v+  Üstelik dünyanın öteki uluslarının insan eliyle yapılmış ilahlarından söz edercesine Yeruşalim’in Tanrısı’ndan söz ettiler.u  Sonra kenti ele geçirmek amacıyla surun üstündeki Yeruşalim halkını korkutup yıldırmak için Yahudi dilinde bağırdılar.t}  Sanherib İsrail’in Tanrısı RAB’bi aşağılamak için yazdığı mektuplarda da şöyle diyordu: “Öteki ulusların tanrıları halklarını elimden kurtaramadıkları gibi, Hizkiya’nın Tanrısı da halkını elimden kurtaramayacak.”osW  Sanherib’in subayları RAB Tanrı’ya ve kulu Hizkiya’ya karşı daha birçok şey söylediler.r  Hizkiya’nın sizi kandırıp aldatmasına izin vermeyin! Ona güvenmeyin! Çünkü hiçbir ulusun, krallığın ilahlarından bir teki bile halkını elimden ya da atalarımın elinden kurtaramamıştır! Tanrınız kim ki sizi elimden kurtarsın?”q3  Atalarımın büsbütün yok ettiği bu ulusların ilahlarından hangisi halkını elimden kurtarabildi ki, Tanrınız sizi elimden kurtarabilsin?.pU Benim ve atalarımın öbür ülkelerin halklarına neler yaptığımızı bilmiyor musunuz? Ulusların ilahlarından hangisi ülkesini benim elimden kurtarabildi?Yo+ Tanrı’nın tapınma yerlerini, sunaklarını ortadan kaldıran, Yahuda ve Yeruşalim halkına, ‘Tek bir sunağın önünde tapınacak, onun üzerinde buhur yakacaksınız’ diyen Hizkiya değil mi bu?-nS Hizkiya, ‘Tanrımız RAB bizi Asur Kralı’nın elinden kurtaracak’ diyerek sizi kandırıyor. Sizi kıtlığa ve susuzluğa terk edip ölüme sürüklüyor.xmi “Asur Kralı Sanherib şöyle diyor: ‘Neye güvenerek Yeruşalim’de kuşatma altında kalıyorsunuz?’Kl Asur Kralı Sanherib, bütün ordusuyla Lakiş Kenti’ni kuşatırken, subayları aracılığıyla Yahuda Kralı Hizkiya’ya ve Yeruşalim’de yaşayan Yahuda halkına şu haberi gönderdi:7kg  Ondaki güç insansaldır; bizdeki güç ise bize yardım eden ve bizden yana savaşan Tanrımız RAB’dir.” Yahuda Kralı Hizkiya’nın bu sözleri halka güven verdi.(jI  “Güçlü ve yürekli olun! Asur Kralı’ndan ve yanındaki büyük ordudan korkmayın, yılmayın. Çünkü bizimle olan onunla olandan daha üstündür.wig  Halka komutanlar atadı. Sonra onları kent kapısı yakınındaki alanda toplayarak şöyle yüreklendirdi:h  Hizkiya gücünü toplayarak surun yıkılmış bölümlerini onarttı, üstüne kuleler yaptırdı. Dışardan bir sur daha yaptırarak Davut Kenti’nde Millo’yu sağlamlaştırdı. Bunların yanısıra, çok sayıda silah ve kalkan hazırlattı.%gC  Böylece birçok kişi toplandı. “Neden Asur Kralı gelip bol su bulsun?” diyerek bütün pınarları ve ülkenin ortasından akan dereyi kapadılar.f  kentin dışındaki pınarları kapatma konusunda önderlerine ve ordu komutanlarına danıştı. Onlar da onu desteklediler.Ve%  Sanherib’in Yeruşalim’le savaşmaya hazırlandığını duyan Hizkiya,=d u Hizkiya’nın RAB’be bağlılıkla yaptığı bu hizmetlerden sonra Asur Kralı Sanherib gelip Yahuda’ya saldırdı. Surlu kentleri ele geçirmek amacıyla onları kuşattı.;co Tanrı’nın Tapınağı’nda üstlendiği görevi bütün yüreğiyle yerine getirdi; Kutsal Yasa’ya, buyruklara uydu; Tanrısı’na yöneldi. Bu sayede başarılı oldu.zbm Hizkiya bütün Yahuda’da böyle davrandı; Tanrısı RAB’bin önünde iyi, doğru ve hakça olanı yaptı.~au Kentlerinin çevresindeki kırlarda ya da herhangi bir kentte yaşayan Harun soyundan kâhinlere gelince, onlardan olan bütün erkeklere ve Levililer’in soyağacında kayıtlı herkese yiyecek dağıtmak için belirli kişiler atanmıştı.K` Ayrıca soyağacında adı kayıtlı üç ve daha yukarı yaştaki erkeklere, bölüklerine ve sorumluluklarına göre RAB’bin Tapınağı’na girip günün gerektirdiği değişik görevleri yapanların tümüne; bağlı oldukları boylara göre kütüğe kayıtlı kâhinlere, bölüklerine ve sorumluluklarına göre yirmi ve daha yukarı yaştaki Levililer’e; kâhinlerle Levililer’in soyağacında kayıtlı küçük çocuklara, kadınlara, oğullarla kızlara, yani topluluğa yiyecek dağıtıyorlardı. Çünkü kendilerini sadakatle Tanrı’ya adamışlardı.K_ Ayrıca soyağacında adı kayıtlı üç ve daha yukarı yaştaki erkeklere, bölüklerine ve sorumluluklarına göre RAB’bin Tapınağı’na girip günün gerektirdiği değişik görevleri yapanların tümüne; bağlı oldukları boylara göre kütüğe kayıtlı kâhinlere, bölüklerine ve sorumluluklarına göre yirmi ve daha yukarı yaştaki Levililer’e; kâhinlerle Levililer’in soyağacında kayıtlı küçük çocuklara, kadınlara, oğullarla kızlara, yani topluluğa yiyecek dağıtıyorlardı. Çünkü kendilerini sadakatle Tanrı’ya adamışlardı.K^ Ayrıca soyağacında adı kayıtlı üç ve daha yukarı yaştaki erkeklere, bölüklerine ve sorumluluklarına göre RAB’bin Tapınağı’na girip günün gerektirdiği değişik görevleri yapanların tümüne; bağlı oldukları boylara göre kütüğe kayıtlı kâhinlere, bölüklerine ve sorumluluklarına göre yirmi ve daha yukarı yaştaki Levililer’e; kâhinlerle Levililer’in soyağacında kayıtlı küçük çocuklara, kadınlara, oğullarla kızlara, yani topluluğa yiyecek dağıtıyorlardı. Çünkü kendilerini sadakatle Tanrı’ya adamışlardı.e]C Eden, Minyamin, Yeşua, Şemaya, Amarya ve Şekanya kâhinlerin yaşadıkları kentlerde bölükleri uyarınca büyük küçük bütün kardeşlerine bağışları dağıtma işinde Kore’ye sadakatle yardım ettiler.p\Y Tapınağın Doğu Kapısı’nın nöbetçisi Yimna’nın oğlu Levili Kore, Tanrı’ya gönülden verilen sunuların sorumlusuydu. RAB’be adanan bağışları ve kutsal yiyecekleri dağıtmak için bu göreve getirilmişti.k[O Kral Hizkiya ile Tanrı’nın Tapınağı’nın sorumlusu Azarya, Konanya ile kardeşi Şimi’nin yönetimindeki şu denetçileri atadılar: Yehiel, Azazya, Nahat, Asahel, Yerimot, Yozavat, Eliel, Yismakya, Mahat, Benaya.6Ze Bağışlar, ondalıklar, adanan armağanlar sadakatle içeri getirildi. Bütün bu işlerin sorumlusu olarak Levili Konanya atandı; kardeşi Şimi de yardımcısı oldu.tYa Hizkiya RAB’bin Tapınağı’ndaki depoların hazırlanması için buyruk verdi. Depolar hazırlandı.{Xo Sadok soyundan Başkâhin Azarya şu yanıtı verdi: “Halk RAB’bin Tapınağı’na bağış getirmeye başladıktan bu yana yiyip doyduk; üstelik artırdık da. Çünkü RAB halkını kutsadı. Bu büyük yığın da artakalandır.”BW Hizkiya kâhinlerle Levililer’e yığınları sorunca,xVi Hizkiya ile önderler gelip yığınları görünce, RAB’be övgüler sunup halkı İsrail’i kutsadılar.QU Ondalıkların toplanması üçüncü aydan yedinci aya kadar sürdü.XT) Yahuda kentlerinde yaşayan İsrailliler’le Yahudalılar da sığırlarının, davarlarının, Tanrıları RAB’be adamış oldukları kutsal armağanların ondalığını getirip bir araya yığdılar.bS= Kralın bu buyruğunu duyar duymaz İsrailliler ilk yetişen tahıl, yeni şarap, zeytinyağı, bal ve bütün tarla ürünlerinden bol bol verdiler. Bunun yanısıra her şeyin ondalığını da bol bol getirdiler.-RS Yeruşalim’de yaşayan halka da kâhinlerle Levililer’in paylarına düşeni vermelerini buyurdu; öyle ki, RAB’bin Yasası’na kendilerini adayabilsinler.GQ Kral da RAB’bin Yasası uyarınca sabah akşam sunulmak üzere yakmalık sunular, Şabat günleri, Yeni Ay ve bayramlarda sunulacak yakmalık sunular için sürüsünden hayvanlar verdi.P{ Hizkiya kâhinlerle Levililer’i görevlerine göre bölüklere ayırdı. Kimine yakmalık sunuları ve esenlik sunularını sunma, kimine hizmet etme, kimine de RAB’bin Konutu’nun kapılarında şükredip övgüler söyleme görevini verdi.3O a Bütün bunlar sona erince, oradaki İsrailliler Yahuda kentlerine giderek dikili taşları parçalayıp Aşera putlarını devirdiler. Yahuda, Benyamin, Efrayim ve Manaşşe bölgelerindeki puta tapılan yerlerin ve sunakların hepsini yıktılar. Sonra herkes kendi kentine, toprağına döndü.N# Levili kâhinler ayağa kalkıp halkı kutsadılar. Tanrı onları duydu. Çünkü duaları O’nun kutsal konutuna, göklere erişmişti./MW Yeruşalim’de büyük sevinç vardı. Çünkü İsrail Kralı Davut oğlu Süleyman’ın günlerinden bu yana Yeruşalim’de böylesi bir olay yaşanmamıştı.L) Bütün Yahuda topluluğu, kâhinler, Levililer, İsrail’den gelen topluluk, İsrail’den gelip Yahuda’ya yerleşen yabancılar sevindi.4Ka Yahuda Kralı Hizkiya topluluğa bin boğayla yedi bin davar sağladı; önderler de topluluğa bin boğayla on bin davar daha verdiler. Birçok kâhin kendini kutsadı.~Ju Topluluk bayramı yedi gün daha kutlamaya karar verdi. Böylece herkes bayramı yedi gün daha sevinçle kutladı.eIC Hizkiya RAB’be hizmetlerini başarıyla yerine getiren Levililer’i övdü. Yedi gün boyunca herkes esenlik kurbanlarını kesip atalarının Tanrısı RAB’be şükrederek bayramda kendisine ayrılan paydan yedi.nHU Yeruşalim’deki İsrailliler Mayasız Ekmek Bayramı’nı yedi gün büyük sevinçle kutladılar. Levililer’le kâhinler RAB’bi yüceltmek amacıyla kullanılan yüksek sesli çalgılarla her gün O’nu övüyorlardı.KG RAB Hizkiya’nın yakarışını duydu ve halkı bağışladı..FU Çok sayıda insan, Efrayim, Manaşşe, İssakar ve Zevulun’dan gelen halkın birçoğu kendisini dinsel açıdan arındırmamıştı; öyleyken yazılana ters düşerek Fısıh kurbanını yediler. Hizkiya onlar için şöyle dua etti: “Kutsal yerin kuralları uyarınca arınmamış bile olsa, RAB Tanrı’ya, atalarının Tanrısı’na yönelmeye yürekten kararlı olan herkesi iyi olan RAB bağışlasın.”.EU Çok sayıda insan, Efrayim, Manaşşe, İssakar ve Zevulun’dan gelen halkın birçoğu kendisini dinsel açıdan arındırmamıştı; öyleyken yazılana ters düşerek Fısıh kurbanını yediler. Hizkiya onlar için şöyle dua etti: “Kutsal yerin kuralları uyarınca arınmamış bile olsa, RAB Tanrı’ya, atalarının Tanrısı’na yönelmeye yürekten kararlı olan herkesi iyi olan RAB bağışlasın.”6De Topluluk arasında kendini kutsamamış birçok kişi vardı; bu nedenle arınmamış olanların Fısıh kurbanını kesme ve RAB’be adama görevini Levililer üstlendi.CC Bunun ardından, Tanrı adamı Musa’nın Yasası uyarınca, geleneksel yerlerini aldılar. Kâhinler Levililer’in elinden aldıkları kurban kanını sunağın üstüne döktüler.CB İkinci ayın on dördüncü günü Fısıh kurbanını kestiler. Kâhinlerle Levililer utanarak kendilerini kutsadılar, sonra RAB’bin Tapınağı’na yakmalık sunular getirdiler. A İşe Yeruşalim’deki sunakları kaldırmakla başladılar. Bütün buhur sunaklarını kaldırıp Kidron Vadisi’ne attılar.w@g İkinci ay Mayasız Ekmek Bayramı’nı kutlamak için çok büyük bir topluluk Yeruşalim’de toplandı.C? Birlik ruhu vermek için Tanrı’nın eli Yahuda’nın üzerindeydi. Öyle ki, Tanrı kral ve önderlerin RAB’bin sözü uyarınca verdikleri buyruğa halkın uymasını sağladı. .~~'}g||{2z6yxx5whv]u&ts?raqspvonmm=ll7kjjjjcj%jiiiii^i:ihhhhhdhCh#hggggagCgfffffQf4feeeeoe&ddXcccc>bbb~b=aaaxaH```?__0^^,]]4]\[[}ZZ1YWXWWV\UTSRNQVPQOsNNMcL@K&JIIDHwGG2FEDD`CBB5=<;; ::9S977\66 5,4332c1>00\.-z,h+*)((>'z&%$$0#"!!  W A f   rA]-3 Pahat-Moavoğulları’ndan Zerahya oğlu Elyehoenay ve onunla birlikte 200 erkek.y,k Şekanyaoğulları’ndan, Paroşoğulları’ndan Zekeriya ve onunla birlikte bu boydan kaydedilen 150 erkek.m+S Pinehasoğulları’ndan Gerşom, İtamaroğulları’ndan Daniel, Davutoğulları’ndan Hattuş."* ? Artahşasta’nın krallığı döneminde ben Ezra’yla birlikte Babil’den dönen boy başlarının ve onlarla birlikte kayıtlı olanların listesi:) Kralın, danışmanlarının, güçlü komutanlarının bana iyi davranmalarını sağladı. Tanrım RAB’bin eli üzerimde olduğundan yüreklendim. İsrail ileri gelenlerinin bazılarını toplayıp benimle Yeruşalim’e dönmelerini sağladım.( Atalarımızın Tanrısı RAB’be övgüler olsun! Kralın yüreğine Yeruşalim’deki tapınağını onurlandırma isteğini koydu.)'K Tanrın’ın Yasası’na ve kralın buyruklarına uymayanlar ya ölümle, ya sürgünle, ya mallarına el konarak, ya da hapsedilerek cezalandırılsın.”& “Sana gelince, Ezra, sendeki Tanrı bilgeliği uyarınca yargıçlar ata. Bunlar Fırat’ın batı yakasındaki bölgede yaşayan bütün halka, Tanrın’ın yasalarını bilenlerin hepsine adalet sağlasınlar. Yasayı bilmeyenlere de siz öğreteceksiniz.^%5 Şunu da bilesiniz ki, kâhinlerden, Levililer’den, ezgicilerden, tapınak görevlilerinden ve kapı nöbetçilerinden, Tanrı’nın Tapınağı’nın öbür hizmetkârlarından vergi almaya yetkiniz yoktur. $  Göklerin Tanrısı kendi tapınağı için ne buyurursa, özenle yerine getirin. Öyle ki, bana ve oğullarıma öfkelenmesin.#/ Kendisine gerektiğinde yüz talanta kadar gümüş, yüz kor buğday, yüz bat şarap, yüz bat zeytinyağı ve istediği kadar tuz sağlayın.p"Y “Ben, Kral Artahşasta, Fırat’ın batı yakasındaki bölgenin bütün hazine görevlilerine buyruk veriyorum: Gökler Tanrısı’nın Yasası’nın bilgini Kâhin Ezra’nın sizden her istediğini özenle yerine getirin.!y Tanrın’ın Tapınağı için ödemen gereken başka bir şey varsa, giderleri kralın hazinesinden karşılarsın.  Tanrın’ın Tapınağı’nın hizmetinde kullanılmak üzere sana verilen kapların hepsini Yeruşalim’in Tanrısı’na sun.yk Sen ve kardeşlerin artan altını, gümüşü Tanrınız’ın isteği uyarınca dilediğiniz gibi kullanın.L “Bu parayla hemen boğalar, koçlar, kuzular, tahıl sunuları ve dökmelik sunular satın alacak ve hepsini Tanrın’ın Yeruşalim’deki Tapınağı’nın sunağı üzerinde sunacaksın.W' Babil İli’nden elde edeceğin altının, gümüşün tümünü, halkın ve kâhinlerin Tanrıları’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’na gönülden verdikleri armağanları da alıp götürmelisin.$A Benim ve danışmanlarımın Yeruşalim’de konut kuran İsrail’in Tanrısı’na gönülden verdiğimiz altını, gümüşü birlikte götürmelisin.:m Elindeki Tanrın’ın Yasası’nın uygulanıp uygulanmadığı konusunda Yahuda ve Yeruşalim’de araştırma yapman için, ben ve yedi danışmanım seni görevlendirdik.,Q “Krallığımda yaşayan İsrail halkından, kâhinlerden ve Levililer’den Yeruşalim’e gitmek isteyen herkesin seninle gidebilmesi için buyruk veriyorum.|q “Kralların Kralı Artahşasta’dan Gökler Tanrısı’nın Yasası’nın bilgini Kâhin Ezra’ya selamlar!*M Kral Artahşasta’nın RAB’bin buyruklarını, İsrail için koyduğu kuralları iyi bilen Kâhin ve Bilgin Ezra’ya verdiği mektubun bir örneği şudur:} Ezra kendini RAB’bin Yasası’nı inceleyip uygulamaya ve İsrail’de kuralları, ilkeleri öğretmeye adamıştı. 9 Birinci ayın birinci günü Babil’den ayrılmıştı. Tanrısı’nın koruyucu eli sayesinde beşinci ayın birinci günü Yeruşalim’e vardı.nU Ezra, Artahşasta’nın krallığının yedinci yılının beşinci ayında Yeruşalim’e vardı.[/ Kral Artahşasta’nın krallığının yedinci yılında İsrail halkından, kâhinlerden, Levililer’den, ezgicilerden, tapınak görevlilerinden ve kapı nöbetçilerinden bazıları Yeruşalim’e gitti.q[ Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Artahşasta’nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Zerahya oğlu Merayot oğlu Azarya oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğlu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil’den geldi. Ezra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Musa’ya verdiği yasayı iyi bilen bir bilgindi. Tanrısı RAB’bin yardımıyla kral ona her istediğini verdi.q[ Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Artahşasta’nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Zerahya oğlu Merayot oğlu Azarya oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğlu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil’den geldi. Ezra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Musa’ya verdiği yasayı iyi bilen bir bilgindi. Tanrısı RAB’bin yardımıyla kral ona her istediğini verdi.q[ Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Artahşasta’nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Zerahya oğlu Merayot oğlu Azarya oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğlu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil’den geldi. Ezra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Musa’ya verdiği yasayı iyi bilen bir bilgindi. Tanrısı RAB’bin yardımıyla kral ona her istediğini verdi.q[ Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Artahşasta’nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Zerahya oğlu Merayot oğlu Azarya oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğlu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil’den geldi. Ezra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Musa’ya verdiği yasayı iyi bilen bir bilgindi. Tanrısı RAB’bin yardımıyla kral ona her istediğini verdi.q[ Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Artahşasta’nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Zerahya oğlu Merayot oğlu Azarya oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğlu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil’den geldi. Ezra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Musa’ya verdiği yasayı iyi bilen bir bilgindi. Tanrısı RAB’bin yardımıyla kral ona her istediğini verdi.p [ Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Artahşasta’nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Zerahya oğlu Merayot oğlu Azarya oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğlu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil’den geldi. Ezra İsrail’in Tanrısı RAB’bin Musa’ya verdiği yasayı iyi bilen bir bilgindi. Tanrısı RAB’bin yardımıyla kral ona her istediğini verdi.  Mayasız Ekmek Bayramı’nı yedi gün sevinçle kutladılar. Çünkü RAB onları sevindirdi ve Asur Kralı’nın onlara iyi davranmasını, İsrail’in Tanrısı Tanrı’nın Tapınağı’nın yapım işlerinde onlara yardım etmesini sağladı.] 3 Sürgünden dönen İsrailliler’le İsrail’in Tanrısı RAB’be yönelmek amacıyla kendilerini çevredeki halkların kötü alışkanlıklarından ayırıp onlara katılanların hepsi kurban etinden yedi.` 9 Kâhinlerle Levililer hep birlikte kendilerini arındırdılar; dinsel açıdan hepsi arındı. Levililer sürgünden dönenlerin tümü, kardeşleri olan kâhinler ve kendileri için Fısıh kurbanını kestiler.h I Sürgünden dönenler birinci ayın on dördüncü günü Fısıh Bayramı’nı kutladılar.9 k Musa’nın Kitabı’ndaki kural uyarınca Tanrı’nın Yeruşalim’deki hizmeti için kâhinlerle Levililer’i bağlı oldukları bölüklere göre görevlere atadılar.Z- Tanrı’nın Tapınağı’nın adanması için yüz boğa, iki yüz koç, dört yüz kuzu kurban ettiler. Oymakların sayısına göre, bütün İsrailliler için günah sunusu olarak on iki teke sundular./ İsrail halkı –kâhinler, Levililer ve sürgünden dönenlerin tümü– Tanrı’nın Tapınağı’nın adanmasını sevinçle kutladılar.s_ Tapınak Kral Darius’un krallığının altıncı yılı, Adar ayının üçüncü günü tamamlandı.<q Peygamber Hagay ile İddo oğlu Zekeriya’nın yaptıkları peygamberlik sayesinde Yahudi ileri gelenleri yapım işlerini başarıyla ilerlettiler. İsrail Tanrısı’nın buyruğu ve Pers kralları Koreş’in, Darius’un, Artahşasta’nın buyrukları uyarınca tapınağın yapımını bitirdiler.$A Fırat’ın batı yakasındaki bölge valisi Tattenay, Şetar-Bozenay ve çalışma arkadaşları Kral Darius’un buyruğunu özenle yerine getirdiler.hI Yeruşalim’i adına konut seçen Tanrı, bu kararı değiştirmeye, oradaki Tanrı Tapınağı’nı yıkmaya kalkışan her kralı ve ulusu yok etsin. Ben Darius böyle buyurdum. Buyruğum özenle yerine getirilsin.”@y Bundan başka buyuruyorum ki, bu kararı değiştirenin evinden bir kiriş çıkarılacak ve o kişi kirişin üzerine asılacak. Evi de bu suçtan ötürü çöplüğe çevrilecek.} Öyle ki, Göklerin Tanrısı’nı hoşnut eden sunular sunsunlar, ben ve oğullarım sağ kalalım diye dua etsinler.kO Yeruşalim’deki kâhinlerin bütün gereksinimlerini hiç aksatmadan her gün vereceksiniz: Göklerin Tanrısı’na sunulacak yakmalık sunular için genç boğalar, koçlar, kuzular ve buğday, tuz, şarap, zeytinyağı.;o Ayrıca Tanrı’nın Tapınağı’nın yeniden kurulması için Yahudi ileri gelenlerine neler yapmanız gerektiğini de size buyuruyorum: Bu adamların bütün giderleri kralın hazinesinden, Fırat’ın batı yakasındaki bölgeden toplanan vergilerden ödensin. Öyle ki, yapım işleri aksamasın.?~w Tanrı’nın Tapınağı’nın yapım işlerine karışmayın. Bırakın, Yahudiler’in valisiyle ileri gelenleri Tanrı’nın Tapınağı’nı eski yerinde yeniden kursunlar./}W “Onun için siz, Fırat’ın batı yakasındaki bölge valisi Tattenay, Şetar-Bozenay, çalışma arkadaşları ve oranın görevlileri, tapınaktan uzak durun!| Nebukadnessar’ın Yeruşalim’deki Tanrı’nın Tapınağı’ndan çıkarıp Babil’e getirdiği altın ve gümüş kaplar da geri verilsin. Yeruşalim’deki tapınakta özel yerlerine götürülsün. Hepsi Tanrı’nın Tapınağı’na konsun.’ ”m{S “Kral Koreş, krallığının birinci yılında, Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’na ilişkin şöyle buyruk verdi: ‘Kurban kesmek üzere bu tapınağın yeniden kurulması için temel atılsın. Üç sıra büyük taş, bir sıra kiriş döşensin. Yüksekliği ve genişliği altmışar arşın olsun. Giderler saraydan karşılansın.mzS “Kral Koreş, krallığının birinci yılında, Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’na ilişkin şöyle buyruk verdi: ‘Kurban kesmek üzere bu tapınağın yeniden kurulması için temel atılsın. Üç sıra büyük taş, bir sıra kiriş döşensin. Yüksekliği ve genişliği altmışar arşın olsun. Giderler saraydan karşılansın.kyO Medya İli’ndeki Ahmeta Kalesi’nde bir tomar bulundu. Tomarın içinde şunlar yazılıydı:qx ] Kral Darius’un buyruğu uyarınca, Babil’de kayıtların saklandığı odada araştırma yapıldı.!w; “Kral uygun görüyorsa, Babil Sarayı’ndaki arşivde bir araştırma yapılsın. Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’nın yeniden kurulması için Kral Koreş’in bir buyruk verip vermediği saptansın. Sonra kral bu konuya ilişkin kararını bize bildirsin.”)vK Böylece Şeşbassar gelip Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’nın temelini attı. O günden bu yana yapım işleri sürmekte, ama daha bitmedi.’u! Koreş ona, Bu kapları al, gidip Yeruşalim’deki tapınağa yerleştir dedi, Tanrı’nın Tapınağı’nı eski yerinde yeniden kur.ntU Ayrıca Nebukadnessar’ın Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’ndan çıkarıp Babil’deki tapınağa götürdüğü altın ve gümüş kapları da oradan çıkararak vali atadığı Şeşbassar adlı kişiye verdi.s Ama Babil Kralı Koreş, krallığının birinci yılında Tanrı’nın Tapınağı’nın yeniden yapılması için buyruk verdi.Zr- Ama atalarımız Göklerin Tanrısı’nı öfkelendirdi. Bu yüzden Tanrı onları Babil Kralı Kildani Nebukadnessar’ın eline teslim etti. Nebukadnessar tapınağı yıktı, halkı da Babil’e sürdü._q7 “İşte bize verdikleri yanıt: “ ‘Biz yerin ve göğün Tanrısı’nın kullarıyız. Uzun yıllar önce İsrail’in büyük bir kralının kurup yapımını tamamladığı tapınağı yeniden kuruyoruz.lpQ Bilgine sunmak üzere önderlerinin kim olduklarını sana yazabilmek için adlarını da sorduk.o “Halkın ileri gelenlerine, ‘Bu tapınağı yeniden kurmak ve yapımını tamamlamak için size kim yetki verdi?’ diye sorduk.n Yahuda İli’ne, yüce Tanrı’nın Tapınağı’na gittiğimizi krala bildiririz. Tapınağı büyük taşlarla kuruyor, duvarlarına kirişler yerleştiriyorlar. Tapınağın yapımında canla başla çalışılıyor ve yapım işi başarıyla ilerliyor.Om Gönderdikleri belge şöyleydi: “Kral Darius’a candan selamlar.Hl  Fırat’ın batı yakasındaki bölgenin valisi Tattenay, Şetar-Bozenay, çalışma arkadaşları ve oradaki görevlilerin Kral Darius’a gönderdikleri mektubun örneği aşağıdadır./kW Ama Tanrıları Yahudi ileri gelenlerini koruyordu. Bu yüzden, Darius’a bir haber gönderilip ondan yazılı bir yanıt alınıncaya dek Yahudiler durdurulmadı.6jg Yapıyı kuranların adlarını da sordular.giG Fırat’ın batı yakasındaki bölgenin valisi Tattenay, Şetar-Bozenay ve çalışma arkadaşları onlara gidip, “Bu tapınağı yeniden kurmak ve yapımını tamamlamak için size kim yetki verdi?” diye sordular.jhM Bunun üzerine Şealtiel oğlu Zerubbabil ile Yosadak oğlu Yeşu Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’nı yeniden kurmaya giriştiler. Tanrı’nın peygamberleri de onlarla birlikteydi ve onlara yardım ediyordu.-g U O sırada Peygamber Hagay ile İddo oğlu Peygamber Zekeriya, Yahuda ve Yeruşalim’deki Yahudiler’e İsrail Tanrısı’nın adıyla peygamberlikte bulundular.f1 Böylece Tanrı’nın Yeruşalim’deki Tapınağı’nın yapımı, Pers Kralı Darius’un krallığının ikinci yılına dek askıda kaldı._e7 Kral Artahşasta’nın mektubunun örneği kendilerine okunur okunmaz, Rehum, Yazman Şimşay ve öbür çalışma arkadaşları hemen Yeruşalim’e Yahudiler’in yanına gittiler ve zorla onları durdurdular.Qd Bu konuya özen gösterin; krallığıma daha fazla zarar gelmesin.”c  Şimdi işi durdurmaları için bu adamlara bir buyruk çıkarın. Öyle ki, ben buyruk vermedikçe kent yeniden kurulmasın.b5 Yeruşalim’i güçlü krallar yönetti. Fırat’ın batı yakasındaki bütün bölgede egemenlik sürdüler. Oradaki halktan vergi topladılar.a Buyruğum üzerine araştırma yapıldı. Bu kentin öteden beri krallara başkaldırdığı, isyan ettiği, ayaklandığı saptandı.?`y “Bize gönderdiğiniz mektup çevrilip bana okundu.G_ Kral şu yanıtı gönderdi: “Samiriye’de ve Fırat’ın batı yakasındaki öbür yerlerde yaşayan Vali Rehum’a, Yazman Şimşay’a ve öbür çalışma arkadaşlarına selamlar.*^M Bu yüzden, ey kral, sana bildiriyoruz: Bu kent yeniden kurulur, surları tamamlanırsa, Fırat’ın batı yakasındaki bölgede hiçbir payın kalmayacak.”d]A Atalarının belgeleri araştırılsın. Kayıtlarda bu kentin asi, krallara, valilere zarar veren bir kent olduğunu göreceksin. Bu kent öteden beri başkaldıran bir kenttir. Yerle bir edilmesinin nedeni de budur. \  Biz sarayının ekmeğini yedik. Sana zarar gelmesine izin veremeyiz. Bunun için, haberin olsun diye bu mektubu gönderiyoruz.[+ Ey kral, bilmelisin ki, bu kent yeniden kurulur, surları tamamlanırsa, Yahudiler yine vergi ödemeyecek; krallığının geliri de azalacak.iZK “Yönetimindeki öbür bölgelerden çıkıp bize gelen Yahudiler Yeruşalim’e yerleşerek o asi ve kötü kenti yeniden kurmaya başladılar. Bunu bilgine sunuyoruz. Temelini pekiştiriyor, surlarını tamamlıyorlar.#Y? İşte Kral Artahşasta’ya gönderilen mektubun örneği: “Kral Artahşasta’ya, “Fırat’ın batı yakasındaki bölgede yaşayan kullarından:X3 büyük ve onurlu Asurbanipal’ın sürüp Samiriye Kenti’yle Fırat’ın batı yakasındaki bölgeye yerleştirdiği öbür halklarından.”Fu Bundan sonra da günlük yakmalık sunuyu, Yeni Ay sunularını, RAB’bin belirlediği bütün kutsal bayramların sunularını ve RAB’be gönülden verilen sunuları sundular.(EI Sonra yazılanlara uygun biçimde Çardak Bayramı’nı kutladılar. Kural uyarınca, her gün için belirlenen sayıya göre, yakmalık sunuları sundular.@Dy Çevrelerinde yaşayan halklardan korkmalarına karşın, sunağı eski temeli üzerine yeniden kurdular. Üzerinde RAB’be sabah, akşam öngörülen yakmalık sunuları sundular. C Yosadak oğlu Yeşu ve kâhin olan kardeşleri, Şealtiel oğlu Zerubbabil’le kardeşleri İsrail’in Tanrısı’nın sunağını yeniden kurdular. Amaçları, Tanrı adamı Musa’nın yasası uyarınca, sunağın üzerinde yakmalık sunular sunmaktı.xB k İsrailliler kendi kentlerine yerleştikten sonra, yedinci ay Yeruşalim’de tek vücut halinde toplandılar.VA%F Kâhinler, Levililer, halktan bazı kişiler –ezgiciler, tapınak görevlileri ve kapı nöbetçileri– kendi kentlerine yerleştiler. Böylece bütün İsrailliler kentlerinde yaşamaya başladılar.@E Her biri gücü oranında hazineye bu iş için toplam 61 000 darik altın, 5 000 mina gümüş, 100 kâhin mintanı bağışladı.6?eD Bazı aile başları Yeruşalim’deki RAB Tanrı’nın Tapınağı’na varınca, tapınağın bulunduğu yerde yeniden kurulması için gönülden armağanlar verdiler.>wC Ayrıca 7 337 erkek ve kadın köle, kadınlı erkekli 200 ezgici, 736 at, 245 katır, 435 deve, 6 720 eşek vardı.=wB Ayrıca 7 337 erkek ve kadın köle, kadınlı erkekli 200 ezgici, 736 at, 245 katır, 435 deve, 6 720 eşek vardı.<wA Ayrıca 7 337 erkek ve kadın köle, kadınlı erkekli 200 ezgici, 736 at, 245 katır, 435 deve, 6 720 eşek vardı..;W@ Bütün halk toplam 42 360 kişiydi.w:g? Vali, Urim ile Tummim’i kullanan bir kâhin çıkıncaya dek en kutsal yiyeceklerden yememelerini buyurdu.{9o> Bunlar soy kütüklerini aradılar. Ama yazılı bir kayıt bulamayınca, kâhinlik görevi ellerinden alındı.88i= Kâhinlerin soyundan: Hovayaoğulları, Hakkosoğulları ve Gilatlı Barzillay’ın kızlarından biriyle evlenip kayınbabasının adını alan Barzillay’ın oğulları.E7< Delayaoğulları, Toviyaoğulları, Nekodaoğulları: 652.16[; Tel-Melah, Tel-Harşa, Keruv, Addan ve İmmer’den dönen, ancak hangi aileden olduklarını ve soylarının İsrail’den geldiğini kanıtlayamayanlar şunlardır:W5': Tapınak görevlileriyle Süleyman’ın kullarının soyundan olanlar: 392.]439 Şefatyaoğulları, Hattiloğulları, Pokeret-Hassevayimoğulları, Amioğulları.=3u8 Yalaoğulları, Darkonoğulları, Giddeloğulları,f2E7 Süleyman’ın kullarının soyu: Sotayoğulları, Hassoferetoğulları, Perudaoğulları,-1U6 Nesiahoğulları, Hatifaoğulları.>0w5 Barkosoğulları, Siseraoğulları, Temahoğulları,?/y4 Baslutoğulları, Mehidaoğulları, Harşaoğulları,?.y3 Bakbukoğulları, Hakufaoğulları, Harhuroğulları,>-w2 Asnaoğulları, Meunimoğulları, Nefusimoğulları,<,s1 Uzzaoğulları, Paseahoğulları, Besayoğulları,>+w0 Resinoğulları, Nekodaoğulları, Gazzamoğulları,=*u/ Giddeloğulları, Gaharoğulları, Reayaoğulları,>)w. Hagavoğulları, Şalmayoğulları, Hananoğulları,>(w- Levanaoğulları, Hagavaoğulları, Akkuvoğulları,<'s, Kerosoğulları, Siahaoğulları, Padonoğulları,V&%+ Tapınak görevlileri: Sihaoğulları, Hasufaoğulları, Tabbaotoğulları,%5* Tapınak kapı nöbetçileri: Şallumoğulları, Ateroğulları, Talmonoğulları, Akkuvoğulları, Hatitaoğulları, Şovayoğulları, toplam 139.)$M) Ezgiciler: Asafoğulları: 128.F#( Levililer: Hodavya soyundan Yeşu ve Kadmieloğulları: 74. ";' Harimoğulları: 1017.!!=& Paşhuroğulları: 1247 ;% İmmeroğulları: 10529m$ Kâhinler: Yeşu soyundan Yedayaoğulları: 9733# Senaalılar: 3630./" Erihalılar: 3455e! Lod, Hadit ve Ono kentlerinden olanlar: 725- Harimliler: 3200[ Öbür Elam Kenti’nden olanlar: 12541 Magbişliler: 156) Nevolular: 520[ Beytel ve Ay kentlerinden olanlar: 2231 Mikmaslılar: 122'I Ramalılar ve Gevalılar: 621>w Kiryat-Yearimliler, Kefiralılar ve Beerotlular: 743/ Azmavetliler: 42/ Anatotlular: 128/ Netofalılar: 565 Beytlehemliler: 1237 Gibbaroğulları: 959 Haşumoğulları: 223 5 Yoraoğulları: 112 7 Besayoğulları: 323- U Hizkiya soyundan Ateroğulları: 98 5 Adinoğulları: 454 ; Bigvayoğulları: 2056!= Adonikamoğulları: 6669 Azgatoğulları: 12227 Bevayoğulları: 6235 Banioğulları: 6429 Zakkayoğulları: 7607 Zattuoğulları: 9457 Elamoğulları: 1254;q Yeşu ve Yoav soyundan Pahat-Moavoğulları: 28125 Arahoğulları: 775!= Şefatyaoğulları: 372 ~; Paroşoğulları: 2172L} Bunlar Zerubbabil, Yeşu, Nehemya, Seraya, Reelaya, Mordekay, Bilşan, Mispar, Bigvay, Rehum ve Baana’nın önderliğinde geldiler. Sürgünden dönen İsrailliler’in sayıları şöyleydi:| - Babil Kralı Nebukadnessar’ın Babil’e sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda’daki kendi kentlerine döndü.${ C Altın ve gümüş eşyaların toplamı 5 400 parçaydı. Sürgünler Babil’den Yeruşalim’e dönerken Şeşbassar bunların hepsini birlikte getirdi.[z 1 30 altın tas ve birbirinin benzeri 410 gümüş tas, 1 000 parça değişik kap.Py  Sayım sonucu şuydu: 30 altın leğen, 1 000 gümüş leğen, 29 tas,x 9 Pers Kralı Koreş de Nebukadnessar’ın Yeruşalim’deki RAB’bin Tapınağı’ndan alıp kendi ilahının tapınağına koymuş olduğu kapları çıkardı. Bunları hazine görevlisi Mitredat’a getirterek sayımını yaptırdı ve Yahuda önderi Şeşbassar’a verdi.w 9 Pers Kralı Koreş de Nebukadnessar’ın Yeruşalim’deki RAB’bin Tapınağı’ndan alıp kendi ilahının tapınağına koymuş olduğu kapları çıkardı. Bunları hazine görevlisi Mitredat’a getirterek sayımını yaptırdı ve Yahuda önderi Şeşbassar’a verdi.v 3 Komşuları gönülden verdikleri armağanların yanısıra, altın, gümüş kaplar, mal, hayvan ve değerli armağanlarla onları desteklediler.yu m Böylece Yahuda ve Benyamin oymaklarının boy başları, kâhinler, Levililer ve ruhları Tanrı tarafından harekete geçirilen herkes, RAB’bin Yeruşalim’deki Tapınağı’nı yeniden yapmak için gidiş hazırlıklarına girişti.jt O Krallığımda yaşayan yerliler, sürgün oldukları yerlerde sağ kalmış olanlara altın, gümüş, mal ve hayvanlar sağlamakla birlikte Yeruşalim’deki Tanrı’nın Tapınağı’na gönülden sunular sunsun.’ ”Zs / Aranızda O’nun halkından kim varsa Tanrısı onunla olsun. Yahuda’daki Yeruşalim Kenti’ne gidip İsrail’in Tanrısı RAB’bin, Yeruşalim’deki Tanrı’nın Tapınağı’nı yeniden yapsınlar.Zr / “Pers Kralı Koreş şöyle diyor: ‘Göklerin Tanrısı RAB yeryüzünün bütün krallıklarını bana verdi. Beni Yahuda’daki Yeruşalim Kenti’nde kendisi için bir tapınak yapmakla görevlendirdi.q  Pers Kralı Koreş’in krallığının birinci yılında RAB, Yeremya aracılığıyla bildirdiği sözü yerine getirmek amacıyla, Pers Kralı Koreş’i harekete geçirdi. Koreş yönetimi altındaki bütün halklara şu yazılı bildiriyi duyurdu:3p_$ “Pers Kralı Koreş şöyle diyor: ‘Göklerin Tanrısı RAB yeryüzünün bütün krallıklarını bana verdi. Beni Yahuda’daki Yeruşalim Kenti’nde kendisi için bir tapınak yapmakla görevlendirdi. Aranızda O’nun halkından kim varsa oraya gitsin. Tanrısı RAB onunla olsun!’ ”o$ Pers Kralı Koreş’in krallığının birinci yılında RAB, Yeremya aracılığıyla bildirdiği sözü yerine getirmek amacıyla, Pers Kralı Koreş’i harekete geçirdi. Koreş yönetimi altındaki bütün halklara şu yazılı bildiriyi duyurdu:In $ Böylece RAB’bin Yeremya aracılığıyla söylediği söz yerine geldi: “Ülke tutulmayan Şabat yıllarını tamamlayıncaya, yetmiş yıl doluncaya kadar ıssız kalıp dinlenecek.”&mE$ Kildan Kralı kılıçtan kurtulanları Babil’e sürdü. Bunlar Pers krallığı egemen oluncaya dek onun ve oğullarının köleleri olarak yaşadılar.l3$ Tanrı’nın Tapınağı’nı ateşe verdiler, Yeruşalim surlarını yıkıp bütün sarayları yaktılar, değerli olan her şeyi yok ettiler.2k]$ Kral, RAB Tanrı’nın Tapınağı’ndaki büyük küçük bütün eşyaları, tapınağın, Yahuda Kralı’nın ve önderlerinin hazinelerini Babil’e taşıttı.xji$ RAB Kildan Kralı’nı onların üzerine saldırttı. Kildani ordusu gençlerini tapınakta kılıçtan geçirdi. Ne delikanlıya, ne genç kıza, ne yaşlıya, ne aksaçlıya acıdı. RAB hepsini Kildan Kralı’nın eline teslim etti.Ri$ Ama onlar Tanrı’nın ulaklarıyla alay ederek sözlerini küçümsediler, peygamberlerini aşağıladılar. Sonunda RAB’bin halkına karşı öfkesi kurtuluş yolu bırakmayacak kadar alevlendi.h$ Atalarının Tanrısı RAB, halkına ve konutuna acıdığı için onları ulakları aracılığıyla defalarca uyardı.Tg!$ Üstelik kâhinlerin ve halkın önderleri de öteki ulusların iğrenç törelerine uyarak ihanetlerini gitgide artırdılar ve RAB’bin Yeruşalim’de kutsal kıldığı tapınağını kirlettiler.>=q[ Evlerinin karşısına düşen bölümü Benyamin ile Haşşuv onardılar. Onlardan sonra, evinin bitişiği olan bölümü Ananya oğlu Maaseya oğlu Azarya onardı.N= Surların sonraki bölümünü çevrede yaşayan kâhinler onardı. < Ondan sonrasını, Elyaşiv’in evinin kapısından evin sonuna kadar uzanan bölümü Hakkos oğlu Uriya oğlu Meremot onardı.);K Ondan sonraki, surun döndüğü yerden Başkâhin Elyaşiv’in evinin kapısına kadar uzanan bölümü büyük çaba harcayarak Zakkay oğlu Baruk onardı.:- Onun bitişiğini –silah deposuna, surun döndüğü yere kadar çıkan yolun karşısını– Mispa’yı yöneten Yeşu oğlu Ezer onardı. 9 Ondan sonraki bölümü, Keila bölgesinin öbür yarısını yöneten Henadat oğlu Bavvay yönetiminde kardeşleri onardılar.U8# Surların sonraki bölümünü aşağıdaki Levililer onardı: Bani oğlu Rehum bir sonraki bölümü onardı. Bitişiğini Keila bölgesinin yarısını yöneten Haşavya kendi bölgesi adına onardı.+7O Oradan ötesini Beytsur bölgesinin yarısını yöneten Azbuk oğlu Nehemya, Davut’un aile mezarlığından yapay havuza ve Yiğitler Evi’ne kadar onardı.:6m Pınar Kapısı’nı Mispa bölgesini yöneten Kol-Hoze oğlu Şallun onardı. Üzerini bir saçakla kapadı. Kapı kanatlarını yerine yerleştirip sürgülerle kapı kollarını taktı. Kral Bahçesi’nin yanındaki Şelah Havuzu’nun duvarını Davut Kenti’nden inen merdivenlere kadar onardı.05Y Gübre Kapısı’nı Beythakkerem bölgesini yöneten Rekav oğlu Malkiya onardı. Kapı kanatlarını yerine yerleştirip sürgülerle kapı kollarını taktılar.p4Y Dere Kapısı’nı Hanun ve Zanoah’ta yaşayanlar onardı. Kapı kanatlarını yerlerine yerleştirip sürgülerle kapı kollarını taktılar. Ayrıca Gübre Kapısı’na kadar uzanan surlarda bin arşınlık yer onardılar. 3 Onların yanındaki bölümü Yeruşalim’in öbür yarısını yöneten Halloheş oğlu Şallum kızlarıyla birlikte onardı.w2g Harim oğlu Malkiya ile Pahat-Moav oğlu Haşşuv başka bir bölümü ve Fırınlar Kulesi’ni onardılar.11[ Bunun yanındaki bölüm Harumaf oğlu Yedaya’nın evinin karşısına düşüyordu. O bölümü Yedaya onardı. Onun yanındakini Haşavneya oğlu Hattuş onardı.g0G Onların yanındaki bölümü Yeruşalim’in yarısını yöneten Hur oğlu Refaya onardı.?/w Onların yanındakini kuyumculardan biri olan Harhaya oğlu Uzziel onardı. Onun yanındakini baharatçı Hananya onardı. Yeruşalim surlarını Geniş Duvar’a kadar onardılar.-.S Bitişik bölümü Givonlu Melatya, Meronotlu Yadon ve Fırat’ın batı yakasındaki bölge valisinin yönetiminde yaşayan Givonlular’la Mispalılar onardı.;-o Eski Kapı’yı Paseah oğlu Yoyada ile Besodya oğlu Meşullam onardı. Kirişleri yerleştirip kapı kanatlarını yerine koydular, sürgülerle kapı kollarını taktılar.n,U Onun yanındakini Tekoalılar onardı; ama soylular efendilerinin buyurduğu işlere el atmadılar.8+i Bitişik bölümü Hakkos oğlu Uriya oğlu Meremot onardı. Onun yanındakini Meşezavel oğlu Berekya oğlu Meşullam onardı. Onun yanındakini Baana oğlu Sadok onardı.*1 Balık Kapısı’nı Senaalılar onardı. Kirişleri yerleştirip kapı kanatlarını yerine koydular, sürgülerle kapı kollarını taktılar.[)/ Bitişik bölümü Erihalılar, onun yanındakini de İmri oğlu Zakkur onardı.V( ' Başkâhin Elyaşiv ile öbür kâhinler işe koyulup Koyun Kapısı’nı onardılar, kapı kanatlarını kutsayıp yerine taktılar. Hammea Kulesi’ne ve Hananel Kulesi’ne kadar surları kutsadılar.z'm Onları şöyle yanıtladım: “Göklerin Tanrısı bizi başarılı kılacaktır. Biz O’nun kulları olarak onarımı başlatacağız. Ama sizin Yeruşalim üzerinde ne hakkınız, ne de payınız olacak, adınız bile anılmayacak.”L& Ama Horonlu Sanballat, Ammonlu görevlilerden Toviya, Arap Geşem yapacaklarımızı duyunca, bizi küçümseyip alay ettiler. “Ne yapıyorsunuz? Krala baş mı kaldırıyorsunuz?” dediler.I%  Onlara Tanrı’nın bana nasıl destek olduğunu ve kralın söylediklerini anlattım. Onlar da, “Haydi, onarmaya başlayalım” dediler. Var güçleriyle bu hayırlı işe başladılar.V$% Sonra onlara, “İçine düştüğümüz yıkımı görüyorsunuz” dedim, “Yeruşalim yıkılmış, kapıları ateşe verilmiş. Gelin, Yeruşalim surlarını onaralım, utancımıza son verelim.”@#y Yetkililer nereye gittiğimi, ne yaptığımı bilmiyorlardı. Çünkü Yahudiler’e, kâhinlere, soylulara, yetkililere ve öteki görevlilere henüz hiçbir şey söylememiştim." Gece karanlığında dere boyunca ilerledim, surları gözden geçirip geri geldim. Sonunda Dere Kapısı’ndan girip yerime döndüm.! Sonra Pınar Kapısı’na, Kral Havuzu’na doğru gittim. Ne var ki, yol bindiğim hayvanın geçmesine uygun değildi.F  Hâlâ karanlıktı. Dere Kapısı’ndan Ejder Pınarı’na, oradan Gübre Kapısı’na gittim. Yeruşalim’in yıkılan surlarını, yanıp kül olan kapılarını gözden geçirdim.Q gece kalkıp birkaç adamla birlikte işe koyuldum. Yeruşalim için yapacaklarıma ilişkin Tanrı’dan aldığım esini kimseye açıklamadım. Bindiğim hayvandan başka hayvan götürmemiştim.B Yeruşalim’e gittim. Orada üç gün kaldıktan sonra,3 Horonlu Sanballat ile Ammonlu görevlilerden Toviya, İsrail halkının iyiliği için birinin çalışmaya geldiğini duyunca çok sıkıldılar.! Fırat’ın batı yakasındaki valilere gidip kralın mektuplarını verdim. Kral benimle birlikte komutanlar ve atlılar göndermişti.  Bir de kralın orman sorumlusu Asaf’a bir mektup götürmek istiyorum. Tapınağın yanındaki kalenin kapıları, kent surları ve oturacağım evin yapımı için bana kereste versin.” Tanrım bana destek olduğu için kral dileklerimi yerine getirdi."= Sonra şöyle dedim: “Uygun görüyorsan, Yahuda’ya varmamı sağlamaları için, Fırat’ın batı yakasındaki valilere birer mektup yazılsın.b= Kral kraliçeyle birlikte oturuyordu. “Yolculuğun ne kadar sürer?” diye sordu, “Ne zaman dönersin?” Böylece kral dileğimi uygun buldu ve beni göndermeyi kabul etti. Ona ne zaman döneceğimi söyledim.ve Kral, “Dileğin ne?” diye sordu. Göklerin Tanrısı’na dua edip krala şöyle dedim: “Eğer uygun görüyorsan, benden hoşnut kaldınsa, lütfen beni Yahuda’ya, atalarımın gömüldüğü kente gönder; kenti onarayım.”ve Kral, “Dileğin ne?” diye sordu. Göklerin Tanrısı’na dua edip krala şöyle dedim: “Eğer uygun görüyorsan, benden hoşnut kaldınsa, lütfen beni Yahuda’ya, atalarımın gömüldüğü kente gönder; kenti onarayım.”/ Krala, “Tanrı sana uzun ömürler versin” dedim, “Atalarımın gömüldüğü kent yıkıldı, kapıları yakıldı. Nasıl üzülmem?” Bu yüzden, “Neden böyle üzgün görünüyorsun?” diye sordu, “Hasta olmadığına göre, bir derdin olmalı.” Çok korktum.1 ] Kral Artahşasta’nın krallığının yirminci yılı, Nisan ayıydı. Krala getirilen şarabı alıp kendisine sundum. O güne kadar beni hiç üzgün görmemişti.V ' Ya Rab, bu kulunun, adını yüceltmekten sevinç duyan öbür kullarının dualarına kulak ver. Beni bugün başarılı kıl ve kralın önerimi kabul etmesini sağla.” O günlerde kralın sakisiydim.l S “Onlar senin kulların, kendi halkındır. Yüce kudretin ve güçlü elinle onları kurtardın.@ { Ama bana döner, buyruklarımı özenle yerine getirirseniz, dünyanın öbür ucuna sürülmüş olsanız bile sizleri toplayıp seçtiğim yere, bulunacağım yere getireceğim.’    “Kulun Musa’ya söylediklerini anımsa. Dedin ki, ‘Eğer bana ihanet ederseniz, sizi ulusların arasına dağıtacağım.k Q Sana çok kötülük yaptık. Kulun Musa’ya verdiğin buyruklara, kurallara, ilkelere uymadık.8 k Ya RAB, halimi gör, gece gündüz kulların İsrail halkı için ettiğim duaya kulak ver. İtiraf ediyorum, İsrail halkı günah işledi, ben ve atalarım günah işledik.  + “Ey Göklerin Tanrısı RAB! Yüce ve görkemli Tanrı! Seni sevenlerle, buyruklarına uyanlarla yaptığın antlaşmaya bağlı kalırsın.r  _ Bunları duyunca oturup ağladım, günlerce yas tuttum. Oruç tutup Göklerin Tanrısı’na dua ettim:H    “Sürgünden kurtulup Yahuda İli’ne dönenler büyük sıkıntı ve utanç içinde” diye karşılık verdiler, “Üstelik Yeruşalim surları yıkılmış, kapıları yakılmış.”  7 Kardeşlerimden Hanani ve bazı Yahudalılar yanıma geldi. Onlara sürgünden kurtulup sağ kalan Yahudiler’i ve Yeruşalim’in durumunu sordum.  1 Hakalya oğlu Nehemya’nın anlattıkları: Pers Kralı Artahşasta’nın krallığının yirminci yılı, Kislev ayında Sus Kalesi’ndeydim.r] , Bunların hepsi yabancı kadınlarla evlenmişti. Bazılarının bu kadınlardan çocukları da vardı.W' + Nevooğulları’ndan: Yeiel, Mattitya, Zavat, Zevina, Yadday, Yoel, Benaya.!= * Şallum, Amarya, Yusuf.%E ) Azarel, Şelemya, Şemarya,%E ( Maknadvay, Şaşay, Şaray,!= ' Şelemya, Natan, Adaya,7 & Bani, Binnuy, Şimi,%E % Mattanya, Mattenay, Yaasay,#A $ Vanya, Meremot, Elyaşiv,!= # Benaya, Bedeya, Keluhu,4~c " Banioğulları’ndan: Maaday, Amram, Uel,c}? ! Haşumoğulları’ndan: Mattenay, Mattatta, Zavat, Elifelet, Yeremay, Manaşşe, Şimi.%|E Benyamin, Malluk, Şemarya.P{  Harimoğulları’ndan: Eliezer, Yişşiya, Malkiya, Şemaya, Şimon,kzO  Pahat-Moavoğulları’ndan: Adna, Kelal, Benaya, Maaseya, Mattanya, Besalel, Binnuy, Manaşşe.Sy  Banioğulları’ndan: Meşullam, Malluk, Adaya, Yaşuv, Şeal, Yeremot.Ex  Bevayoğulları’ndan: Yehohanan, Hananya, Zabbay, Atlay.Ww'  Zattuoğulları’ndan: Elyoenay, Elyaşiv, Mattanya, Yeremot, Zavat, Aziza.Sv  Elamoğulları’ndan: Mattanya, Zekeriya, Yehiel, Avdi, Yeremot, Eliya.yuk  Öbür İsrailliler’den: Paroşoğulları’ndan: Ramya, Yizziya, Malkiya, Miyamin, Elazar, Malkiya, Benaya.Yt+  Ezgicilerden: Elyaşiv. Tapınak kapı nöbetçilerinden: Şallum, Telem, Uri.Ys+  Levililer’den: Yozavat, Şimi, Kelaya –Kelita– Petahya, Yahuda, Eliezer.Yr+  Paşhuroğulları’ndan: Elyoenay, Maaseya, İsmail, Netanel, Yozavat, Elasa.Kq  Harimoğulları’ndan: Maaseya, Eliya, Şemaya, Yehiel, Uzziya.3pa  İmmeroğulları’ndan: Hanani, Zevadya.o  Bunlar karılarını kovacaklarına söz verdiler. İşledikleri suç için suç sunusu olarak sürüden bir koç sundular.7ng  Kâhinlerin soyundan gelip yabancı kadınlarla evlenenler şunlardı: Yosadak oğlu Yeşu’nun oğullarından ve kardeşlerinin soyundan Maaseya, Eliezer, Yariv, Gedalya.wmg  Birinci ayın birinci günü yabancı kadınlarla evlenen bütün erkeklerin durumunu incelemeyi bitirdiler.Il  Sürgünden dönenler bu öneriye göre davrandılar. Kâhin Ezra adlarını belirterek her boydan boy başlarını seçti. Onuncu ayın birinci günü oturup konuyu incelemeye başladılar. k  Ancak, Asahel oğlu Yonatan, Tikva oğlu Yahzeya ve onları destekleyen Meşullam ile Levili Şabbetay buna karşı çıktılar.!j;  Bütün topluluk adına önderlerimiz bu konuyla ilgilensin. Sonra kentlerimizde yabancı kadınla evli olan herkes saptanan bir zamanda kentin ileri gelenleri ve yargıçlarıyla birlikte gelsin. Yeter ki, Tanrımız’ın bu konudaki kızgın öfkesi üzerimizden kalksın.”>iu Yalnız kalabalık çok, üstelik hava da yağmurlu. Dışarda duracak gücümüz kalmadı. Hem bu bir iki günde çözülecek iş değil. Çünkü bu konuda çok günah işledik.dhA Topluluk yüksek sesle şöyle karşılık verdi: “Bütün söylediklerini yapacağız.$gA Şimdi atalarınızın Tanrısı RAB’be suçunuzu açıklayın. O’nun istediğini yapın. Çevredeki halklardan ve yabancı karılardan ayrılın.”f! Kâhin Ezra kalkıp, “Siz Tanrı’ya ihanet ettiniz” dedi, “Yabancı kadınlarla evlendiniz. İsrail’in suçuna suç kattınız.e Bütün Yahudalı ve Benyaminli erkekler üç gün içinde Yeruşalim’de toplandılar. Dokuzuncu ayın yirminci günü hepsi Tanrı’nın Tapınağı’nın önündeki alandaydı. Hem durumun öneminden, hem de yağmurdan ötürü herkes titriyordu.Bd}  Halkın önderlerinin ve ileri gelenlerinin kararı uyarınca, üç gün içinde gelmeyenin bütün malına el konulacak, kendisi de sürgünden dönenler topluluğundan atılacaktı.}cs  Sürgünden dönenlerin hepsinin Yeruşalim’de toplanması için Yahuda ve Yeruşalim’de bir duyuru yapıldı:rb]  Sonra Ezra Tanrı’nın Tapınağı’nın önünden ayrılıp Elyaşiv oğlu Yehohanan’ın odasına gitti. Orada gecelerken ne yemek yedi, ne su içti. Sürgünden dönenler Tanrı’ya bağlı kalmadığı için yas tutuyordu.a7  Bunun üzerine yerden kalkan Ezra önde gelen Levili kâhinlere ve öbür İsrailliler’e söyleneni yapmaları için ant içirdi. Hepsi ant içti.m`S  Haydi kalk! Sorumluluk senin üzerinde. Biz seni destekleyeceğiz. Güçlü ol ve gerekeni yap!”x_i  Senin ve Tanrımız’ın buyrukları karşısında titreyenlerin öğütleri uyarınca, bütün yabancı kadınları ve çocuklarını uzaklaştırmak için Tanrımız’la şimdi bir antlaşma yapalım. Bu antlaşma yasaya uygun olsun.[^/  Elamoğulları’ndan Yehiel oğlu Şekanya, Ezra’ya şöyle dedi: “Çevremizdeki halklardan yabancı karılar aldığımız için Tanrımız’a ihanet ettik. Buna karşın İsrail için hâlâ umut var.] % Ağlayarak kendini Tanrı’nın Tapınağı’nın önünde yere atan Ezra dua edip günahlarını açıkladı. Bu arada erkek, kadın, çocuk, İsrailliler’den çok büyük bir topluluk Ezra’nın çevresine toplandı. Onlar da hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.[\/  Ey İsrail’in Tanrısı RAB, sen adilsin! Bugün sürgünden kurtulan bir azınlık olarak bırakıldık. Senin önünde durmaya hakkımız olmadığı halde, suçlarımızın içinde önünde duruyoruz.”U[#  “Yine buyruklarına karşı gelecek miyiz? Bu iğrençlikleri yapan halklarla evlilik bağıyla karışacak mıyız? Bunu yaparsak, tek kişi sağ kalmadan yok edinceye dek bize öfkelenmeyecek misin?aZ; “Başımıza gelenlere yaptığımız kötülükler ve büyük suçumuz neden oldu. Sen, ey Tanrımız, bizi hak ettiğimizden daha az cezalandırdın ve bize sürgünden kurtulan böyle bir azınlık bıraktın.=Ys Bunun için kızlarınızı onların oğullarına vermeyin. Onların kızlarını da oğullarınıza almayın. Hiçbir zaman onların esenliği ve iyiliği için çalışmayın. Öyle ki, güç bulasınız, ülkenin iyi ürünlerini yiyesiniz ve ülkeyi sonsuza dek oğullarınıza miras bırakasınız.’IX “Ey Tanrımız, bundan başka ne diyebiliriz? Kulların peygamberler aracılığıyla verdiğin buyruklara uymadık. Şöyle demiştin: ‘Mülk edinmek için gitmekte olduğunuz ülke, orada yaşayan halkların iğrençlikleriyle kirlenmiştir. İğrençlikleri yüzünden ülke baştan başa murdarlıklarla doldu.IW “Ey Tanrımız, bundan başka ne diyebiliriz? Kulların peygamberler aracılığıyla verdiğin buyruklara uymadık. Şöyle demiştin: ‘Mülk edinmek için gitmekte olduğunuz ülke, orada yaşayan halkların iğrençlikleriyle kirlenmiştir. İğrençlikleri yüzünden ülke baştan başa murdarlıklarla doldu.,VQ Köle olduğumuz halde Tanrımız bizi köle bırakmadı. Pers krallarının bize iyi davranmalarını sağladı: Tanrımız’ın Tapınağı’nı yeniden kurmak, yıkık yerleri onarmak için bize yenilenme fırsatı verdi. Yeruşalim’de ve Yahuda’da bize bir korunma duvarı verdi.tUa  “Şimdiyse Tanrımız RAB bir an için bize acıdı. Sürgünden kurtulan bir azınlık bıraktı bize. Kutsal yerinde bize sarsılmaz bir destek verdi. Gözlerimizi aydınlattı. Köleliğimizde bize yenilenme fırsatı sağladı.*TM  Atalarımızın günlerinden bugüne dek suçlarımız içinde boğulduk. Günahlarımız yüzünden biz de, krallarımızla kâhinlerimiz de yabancı kralların eline teslim edildik. Kılıçtan geçirildik, sürgüne gönderildik. Yağmalandık. Bugün de olduğu gibi aşağılandık.7Sg  Şöyle dua ettim: “Ey Tanrım, yüzümü sana çevirmeye utanıyorum, sıkılıyorum. Ey Tanrım, günahlarımız başımızdan aşkın. Suçlarımız göklere ulaştı.%RC  Akşam sunusu saati gelince üzüntümü bir yana bırakıp kalktım. Giysimle cüppem hâlâ yırtıktı. Diz çöküp ellerimi Tanrım RAB’be açtım.JQ  Sürgünden dönenlerin bu hainliğinden ötürü İsrail’in Tanrısı’nın sözlerinden titreyenlerin hepsi çevremde toplandı. Bense akşam sunusu sunulana dek dehşet içinde kaldım.qP[  Bunu duyunca giysimi ve cüppemi yırttım, saçımı sakalımı yoldum, dehşet içinde oturakaldım.1O[  Kendilerine ve oğullarına bu halklardan kız aldılar. Böylece kutsal soy çevredeki halklarla karıştı. Önderlerle görevliler bu hainlikte öncülük etti.”cN A Bütün bunlardan sonra, önderler yanıma gelerek şöyle dediler: “İsrail halkı, kâhinlerle Levililer dahil, çevredeki halkların –Kenanlılar’ın, Hititler’in, Perizliler’in, Yevuslular’ın, Ammonlular’ın, Moavlılar’ın, Mısırlılar’ın, Amorlular’ın– iğrenç alışkanlıklarından kendilerini ayrı tutmadı.TM!$ Ayrıca kralın buyruklarını içeren belgeyi kralın satraplarına ve Fırat’ın batı yakasındaki valilere verdiler. Bunlar İsrail halkına ve Tanrı’nın Tapınağı’na yardım etmişlerdi.}Ls# Sürgünden dönenler İsrail’in Tanrısı’na yakmalık sunular sundular: Bütün İsrail için on iki boğa, doksan altı koç, yetmiş yedi kuzu ve günah sunusu olarak on iki teke. Bütün bunlar RAB’be yakmalık sunu olarak sunuldu.[K/" Her şey sayıldı, tartıldı; tartılanların tümü anında kayda geçirildi.uJc! Dördüncü gün, Tanrımız’ın Tapınağı’na gidip altını, gümüşü, kapları tarttık ve Uriya oğlu Kâhin Meremot’a verdik. Pinehas oğlu Elazar, Levili Yeşu oğlu Yozavat ve Binnuy oğlu Noadya da onunla birlikteydi.BI Sonunda Yeruşalim’e vardık. Orada üç gün kaldık.VH% Birinci ayın on ikinci günü Yeruşalim’e gitmek üzere Ahava Kanalı’ndan ayrıldık. Tanrımız’ın eli üzerimizdeydi; yol boyunca düşmandan, pusuya yatanların saldırısından bizi korudu."G= Böylece kâhinlerle Levililer Yeruşalim’e, Tanrımız’ın Tapınağı’na götürülmek için tartılan altını, gümüşü, kapları aldılar.@Fy RAB’bin Yeruşalim’deki Tapınağı’nın odalarında, önde gelen kâhinlerin, Levililer’in, İsrail’in boy başlarının önünde tartıncaya dek bunları iyi koruyun.”%EC Onlara, “Siz RAB için kutsalsınız, bu kaplar da öyle” dedim, “Altın ve gümüş, atalarınızın Tanrısı RAB’be gönülden sunulan sunudur.eDC bin dariklik yirmi altın tas ve altın kadar değerli, kaliteli, parlak tunçtan iki kap.lCQ Tartıp verdiklerim şunlardır: 650 talant gümüş, 100 talant gümüş kap, 100 talant altın,FB Kralın, danışmanlarının, komutanlarının ve orada bulunan İsrailliler’in Tanrımız’ın Tapınağı’na bağışladığı altını, gümüşü, kapları tartıp onlara verdim.hAI Şerevya, Haşavya ve kardeşlerinden on kişiyle birlikte on iki önde gelen kâhin seçtim.b@= Oruç tuttuk ve bu konuda Tanrımız’a yakardık. O da yakarışımızı yanıtladı.?' Yolculuğumuz sırasında herhangi bir düşmandan bizi korumaları için, kraldan asker ve atlı istemeye utanıyordum. Çünkü krala, “Tanrımız kendisine yönelenlerin hepsine iyilik eder, ama kızgın öfkesi kendisini bırakanların üzerindedir” demiştik.L> Tanrımız’ın önünde alçakgönüllü davranmak, O’ndan kendimiz, çocuklarımız, mallarımız için güvenli bir yolculuk dilemek üzere orada, Ahava Kanalı yanında oruç ilan ettim.>=u Ayrıca Levililer’e yardım etmek üzere Davut’la görevlilerinin atadığı tapınak görevlilerinden iki yüz yirmi kişi gönderdiler. Hepsinin adı listeye yazılmıştı.< Haşavya’yı, Merarioğulları’ndan Yeşaya’yı ve kardeşleriyle oğullarını, toplam yirmi kişiyi de gönderdiler._;7 Tanrımız’ın iyiliği sayesinde İsrail oğlu Levi oğlu Mahlioğulları’ndan Şerevya adında bilge bir kişiyi bize gönderdiler. Kendisiyle birlikte oğulları ve kardeşleri toplam on sekiz kişi geldi.: Sonra onları Kasifya’da bulunan Önder İddo’ya gönderdim. İddo’ya ve tapınak görevlisi olan kardeşlerine neler söylemeleri gerektiğini bildirdim. Öyle ki, bize Tanrımız’ın Tapınağı’nda görev yapacak adamlar göndersinler.29] Bunun üzerine Eliezer, Ariel, Şemaya, Elnatan, Yariv, Elnatan, Natan, Zekeriya, Meşullam adındaki önderleri, Öğretmen Yoyariv’i ve Elnatan’ı çağırttım.V8% Onları Ahava Kenti’ne doğru uzanan kanalın yanına topladım. Orada üç gün konakladık. Halkın ve kâhinlerin arasında yoklama yaptığımda orada Levililer’den kimse olmadığını gördüm.M7 Bigvayoğulları’ndan Utay, Zakkur ve onlarla birlikte 70 erkek.x6i Adonikam’ın küçük oğullarından adları Elifelet, Yeiel, Şemaya olanlar ve onlarla birlikte 60 erkek.V5% Azgatoğulları’ndan Hakkatan oğlu Yohanan ve onunla birlikte 110 erkek.S4 Bevayoğulları’ndan Bevay oğlu Zekeriya ve onunla birlikte 28 erkek.?3y Yosifya oğlu Şelomit’in oğullarından 160 erkek.R2 Yoavoğulları’ndan Yehiel oğlu Ovadya ve onunla birlikte 218 erkek.V1% Şefatyaoğulları’ndan Mikael oğlu Zevadya ve onunla birlikte 80 erkek.R0 Elamoğulları’ndan Atalya oğlu Yeşaya ve onunla birlikte 70 erkek.P/ Adinoğulları’ndan Yonatan oğlu Ebet ve onunla birlikte 50 erkek.B. Yahaziel oğlu Şekanya’nın oğullarından 300 erkek. v\~}||g{zyyRxwwvvKu{ttEsr1qppNosoPo,o nnnnjnHn'nmmmmnmLm+m lllll@lkkkkakEk(jjjjsjOj-iiihhhBhggg=fffxfHeeeAdd3cc0bb8baa`__|_^h]M\[ZZGYXXPWaVqUUATTSRhQPPbONNLKKEJhII2H{GGbFF9EDCCBB"A@@(?>X=B<;:798{87_6685i44J433333]38222~2V2411111g1E100000`0@0/.--+M)((A'c%%##"! d P8M29SAHCk wR,9Xl1 y H N [ Mx"Uv[v/ & Şükürler sunarak yürüyen öbür grupsa surların üzerinde sola doğru ilerliyordu. Halkın yarısıyla birlikte ben de onları izledim. Fırınlar Kulesi’nden geçip Geniş Duvar’a kadar yürüdük.Iu % Pınar Kapısı’ndan Davut Kenti’nin merdivenlerinden dosdoğru surlara çıktılar; Davut’un sarayının üst tarafından geçerek doğuya doğru, Su Kapısı’na kadar yürüdüler.>tu $ ve kardeşleri Şemaya, Azarel, Milalay, Gilalay, Maay, Netanel, Yahuda ve Hanani Tanrı adamı Davut gibi çalgılarıyla yürüyorlardı. Bilgin Ezra onlara öncülük ediyordu.s # ve borazan çalan bazı kâhinler izliyordu. Asaf oğlu Zakkur oğlu Mikaya oğlu Mattanya oğlu Şemaya oğlu Yonatan oğlu Zekeriya,rS " Yahuda, Benyamin, Şemaya, Yeremya"q? ! Azarya, Ezra, Meşullam,Bp Arkalarından Hoşaya ve Yahudalı önderlerin yarısı,8oi  Yahudalı önderleri surların üzerine çıkardım. Şükrederek yürüsünler diye iki büyük gruba ayırdım. Birinci grup sağdan Gübre Kapısı’na doğru yürüdü.}ns  Kâhinlerle Levililer önce kendilerini, sonra halkı, kapıları ve surları paklama görevini yerine getirdiler.Dm  Ezgiciler Yeruşalim çevresindeki bölgelerden, Netofalılar’ın köylerinden, Beytgilgal’dan, Geva ve Azmavet çevresinden toplandı. Yeruşalim çevresinde köyler kurmuşlardı.Dl  Ezgiciler Yeruşalim çevresindeki bölgelerden, Netofalılar’ın köylerinden, Beytgilgal’dan, Geva ve Azmavet çevresinden toplandı. Yeruşalim çevresinde köyler kurmuşlardı.ck?  Yeruşalim surları Tanrı’ya adanacağı zaman, nerede bir Levili varsa aranıp bulundu ve Yeruşalim’e getirildi. Çünkü surları sevinçle, şükranla, ezgilerle, zil, çenk ve lirlerle adamak istiyorlardı.j  Yosadak oğlu Yeşu oğlu Yoyakim’in ve Vali Nehemya ile Kâhin ve Bilgin Ezra’nın yaşadığı dönemde bu insanlar görev yaptı.i  Mattanya, Bakbukya, Ovadya, Meşullam, Talmon ve Akkuv kapılarda nöbet tutarak kapılara yakın ambarları korumakla görevliydiler.Th!  Levili önderlerden Haşavya, Şerevya ve Kadmiel oğlu Yeşu bir yanda, kardeşleri öbür yanda durur, Tanrı adamı Davut’un buyruğu uyarınca karşılıklı övgüler ve şükürler sunarlardı.g}  Levili aile başlarının listesi Elyaşiv oğlu Yohanan’ın yaşadığı döneme kadar tarihler kitabına yazıldı.:fm  Levililer’den Elyaşiv, Yoyada, Yohanan ve Yaddua’nın yaşadığı günlerde, Pers Kralı Darius’un döneminde, Levili aile başlarının ve kâhinlerin kaydı tutuldu.9em  Hilkiya’nın Haşavya, Yedaya’nın Netanel..dW  Sallay’ın Kallay, Amok’un Ever,4cc  Yoyariv’in Mattenay, Yedaya’nın Uzzi,9bm  Bilga’nın Şammua, Şemaya’nın Yehonatan,Ba  Aviya’nın Zikri, Minyamin’in, Moadya’nın Piltay,8`k  İddo’nun Zekeriya, Ginneton’un Meşullam,/_Y  Harim’in Adna, Merayot’un Helkay,6^g  Meliku’nun Yonatan, Şevanya’nın Yusuf,9]m Ezra’nın Meşullam, Amarya’nın Yehohanan,\ Yoyakim’in döneminde, kâhin ailelerinin başları şunlardı: Seraya ailesinin başında Meraya, Yeremya’nın Hananya,K[ Yoyada Yonatan’ın babası, Yonatan Yaddua’nın babasıydı.iZK Yeşu Yoyakim’in babasıydı. Yoyakim Elyaşiv’in babası, Elyaşiv Yoyada’nın babası,dYA Öbür kardeşleri Bakbukya ile Unni ezgiler söylenirken onların karşısında dururdu.wXg  Levililer: Yeşu, Binnuy, Kadmiel, Şerevya, Yahuda ve şükran ezgileri sorumlusu Mattanya ile kardeşleri.W{  Sallu, Amok, Hilkiya, Yedaya. Bunlar Yeşu’nun döneminde kâhinlere ve öbür kardeşlerine önderlik ediyorlardı.#VA  Şemaya, Yoyariv, Yedaya,!U=  Miyamin, Maadya, Bilga,!T=  İddo, Ginneton, Aviya,#SA  Şekanya, Rehum, Meremot,"R?  Amarya, Malluk, Hattuş,Q  Şealtiel oğlu Zerubbabil ve Yeşu ile birlikte sürgünden dönen kâhinlerle Levililer şunlardır: Kâhinler: Seraya, Yeremya, Ezra,[P/ $ Bölükler halinde Yahuda’dan gelen bazı Levililer de Benyamin’e yerleşti.?Oy # Lod’da, Ono’da ve Esnaf Vadisi’nde yaşıyordu.1N] " Hadit’te, Sevoim’de, Nevallat’ta,/MY ! Hasor’da, Rama’da, Gittayim’de,-LU Anatot’ta, Nov’da, Ananya’da,]K3  Benyamin soyundan olanlar Geva’da, Mikmas’ta, Aya’da, Beytel ve köylerinde,mJS  Zanoah’ta, Adullam ve köylerinde, bazıları Lakiş ve çevresinde, bazıları da Azeka ve köylerinde yaşıyordu. Yahudalılar’ın yaşadığı bu yerler Beer-Şeva ile Hinnom Vadisi arasındaki toprakları kapsıyordu.=Iu  bazıları Eyn-Rimmon’da, Sora’da, Yarmut’ta,8Hk  bazıları Ziklak’ta, Mekona ve köylerinde,6Gg  Hasar-Şual’da, Beer-Şeva ve köylerinde,>Fw  bazıları Yeşua’da, Molada’da, Beytpelet’te,4Ea  Kırsal bölgelerde, köylerde yaşayanlara gelince: Bazı Yahudalılar Kiryat-Arba ve köylerinde, bazıları Divon ve köylerinde, bazıları Yekavseel ve köylerinde,D%  Yahuda oğlu Zerah’ın soyundan Meşezavel oğlu Petahya İsrail halkının genel temsilcisi olarak Pers Kralı’na yardımcı oluyordu.uCc  Pers Kralı’nın ezgicilerle ilgili buyruğu vardı. Düzenli olarak her gün ücretlerini alacaklardı.bB=  Tanrı’nın Tapınağı’nda ezgi söyleyenlere Asaf soyundan gelenler önderlik ediyordu. Bu soydan Mika oğlu Mattanya oğlu Haşavya oğlu Bani oğlu Uzzi Yeruşalim’de, Levililer’in başında bulunuyordu.WA'  Tapınak görevlileri Ofel’de yaşıyordu. Önderleri Siha ile Gişpa idi.@/  İsrailliler’in geri kalanı, kâhinlerle Levililer ise Yahuda’nın öbür kentlerine dağılmıştı. Herkes kendi mülküne yerleşmişti.y?k  Tapınak kapı nöbetçileri: Kapılarda Akkuv, Talmon ve kardeşleri nöbet tutardı. Toplam 172 kişiydiler.8>k  Kutsal kentte yaşayan Levililer 284 kişiydi.f=E  Asaf oğlu Zavdi oğlu Mika oğlu Mattanya şükran duasını okuyan tapınak korosunu yönetiyordu. Kardeşlerinden Bakbukya ise ikinci derecede görevliydi. Ayrıca Yedutun oğlu Galal oğlu Şammua oğlu Avda vardı.w<g  Levililer’in önderlerinden Şabbetay’la Yozavat Tanrı Tapınağı’nın dış işlerini yönetiyordu.V;%  Levililer: Bunni oğlu Haşavya oğlu Azrikam oğlu Haşşuv oğlu Şemaya.h:I  kardeşlerinden oluşan 128 cesur yiğit. Haggedolim oğlu Zavdiel onlara önderlik ediyordu.9 ve aile başları olan kardeşleri; toplam 242 kişi. İmmer oğlu Meşillemot oğlu Ahzay oğlu Azarel oğlu Amaşsay ve8/ ve tapınağa hizmet eden kardeşleri; toplam 822 kişi. Malkiya oğlu Paşhur oğlu Zekeriya oğlu Amsi oğlu Pelalya oğlu Yeroham oğlu Adayao7W Ahituv oğlu Merayot oğlu Sadok oğlu Meşullam oğlu Hilkiya oğlu tapınak baş görevlisi Seraya16] Kâhinler: Yoyariv oğlu Yedaya, Yakin,o5W Zikri oğlu Yoel onlara önderlik ediyordu, Hassenua oğlu Yahuda ise kentte vali yardımcısıydı.94m  Onu Gabbay ve Sallay izledi; toplam 928 yiğit. 3  Benyamin soyundan gelenler: Yeşaya oğlu İtiel oğlu Maaseya oğlu Kolaya oğlu Pedaya oğlu Yoet oğlu Meşullam oğlu Sallu.F2  Peresoğulları’ndan Yeruşalim’e 468 yiğit yerleşti.s1_  Şela soyundan Zekeriya oğlu Yoyariv oğlu Adaya oğlu Hazaya oğlu Kol-Hoze oğlu Baruk oğlu Maaseya.I0  Yahuda ve Benyamin halkından bazılarıysa Yeruşalim’de kaldı.– Yahuda soyundan gelenler: Peres soyundan Mahalalel oğlu Şefatya oğlu Amarya oğlu Zekeriya oğlu Uzziya oğlu Ataya,/  Yeruşalim’e yerleşen bölge önderleri şunlardır: –Ancak bazı İsrailliler, kâhinler, Levililer, tapınak görevlileri, Süleyman’ın kullarının soyundan gelenler Yahuda kentlerine, her biri kendi kentindeki kendi mülküne yerleşti.Q.  Halk Yeruşalim’de yaşamaya gönüllü olanların hepsini kutladı.V- ' Halkın önderleri Yeruşalim’e yerleşti. Geri kalanlar aralarında kura çektiler. Her on kişiden biri kutsal kente, Yeruşalim’e yerleşecek, öteki dokuz kişiyse kendi kentlerinde kalacaklardı.(,I ' İsrail halkıyla Levililer, buğdaydan, yeni şaraptan, zeytinyağından verilen armağanları, tapınak eşyalarının, kâhinlerin, tapınak kapı nöbetçilerinin ve ezgicilerin bulunduğu odalara koyacaklar. “Artık Tanrımız’ın Tapınağı’nı göz ardı etmeyeceğiz.”\+1 & Levililer ondalıkları toplarken Harun soyundan bir kâhin yanlarında bulunacak. Levililer topladıkları ondalığın onda birini Tanrımız’ın Tapınağı’ndaki depolara, hazine odalarına bırakacak.w*g % “Hamurlu yiyeceklerimizin, kaldırdığımız ürünlerin, bütün ağaçlarımızın meyvelerinin, yeni şarabımızın, zeytinyağımızın ilkini Tanrımız’ın Tapınağı’nın depolarına getirip kâhinlere vereceğiz. Toprağımızın ondalığını Levililer’e vereceğiz, çünkü çalıştığımız bütün kentlerde ondalıkları onlar topluyor.Z)- $ “Yasaya uygun olarak, ilk doğan oğullarımızı, hayvanlarımızı, ilk doğan sığırlarımızı ve davarlarımızı Tanrımız’ın Tapınağı’na, tapınakta hizmet eden kâhinlere götüreceğiz.( # “Ayrıca her yıl toprağımızın ve meyve ağaçlarımızın ilk ürününü RAB’bin Tapınağı’na götüreceğiz.I' " “Kâhinler, Levililer ve halk hep birlikte kura çektik. Aileler her yıl Kutsal Yasa’ya uygun olarak Tanrımız RAB’bin sunağında yakılmak üzere belirli zamanlarda odun getirecek.1&[ ! “Tanrımız’ın Tapınağı’nın giderlerini karşılamak üzere hepimiz sorumluluk alıyoruz. Her yıl şekelin üçte birini vereceğiz. Bu para adak ekmekleri, günlük tahıl sunusu ve yakmalık sunular, Şabat günleri, Yeni Aylar ve öbür bayramlarda sunulan kurbanlar, kutsal sunular, İsrail’in günahlarını bağışlatacak sunular ve Tanrımız’ın Tapınağı’nın öteki işleri için harcanacak.1%[ “Tanrımız’ın Tapınağı’nın giderlerini karşılamak üzere hepimiz sorumluluk alıyoruz. Her yıl şekelin üçte birini vereceğiz. Bu para adak ekmekleri, günlük tahıl sunusu ve yakmalık sunular, Şabat günleri, Yeni Aylar ve öbür bayramlarda sunulan kurbanlar, kutsal sunular, İsrail’in günahlarını bağışlatacak sunular ve Tanrımız’ın Tapınağı’nın öteki işleri için harcanacak.L$  “Çevre halklardan Şabat Günü ya da kutsal bir gün eşya veya tahıl satmak isteyen olursa almayacağız. Yedi yılda bir toprağı sürmeyeceğiz ve bütün alacaklarımızı sileceğiz.B#  “Çevremizdeki halklara kız verip kız almayacağız.t"a  soylu kardeşlerine katıldılar. Tanrı’nın, kulu Musa aracılığıyla verdiği yasaya göre yaşamak, Egemenimiz RAB’bin bütün buyruklarına, ilkelerine, kurallarına uymak üzere ant içtiler, uymayacaklara lanet okudular. !  “Halkın geri kalanı, kâhinler, Levililer, tapınak görevlileri ve kapı nöbetçileri, ezgiciler, Tanrı’nın Yasası uğruna çevre halklardan ayrılmış olan herkes, karıları ve anlayıp kavrayacak yaştaki oğullarıyla, kızlarıyla birlikte 9  Malluk, Harim, Baana.5  Ahiya, Hanan, Anan,#A  Rehum, Haşavna, Maaseya,#A  Halloheş, Pilha, Şovek,$C  Hoşea, Hananya, Haşşuv, ;  Pelatya, Hanan, Anaya,$C  Meşezavel, Sadok, Yaddua,%E  Magpiaş, Meşullam, Hezir,9  Harif, Anatot, Nevay, ;  Hodiya, Haşum, Besay,9  Ater, Hizkiya, Azzur, ;  Adoniya, Bigvay, Adin,7  Bunni, Azgat, Bevay,A}  Halk önderleri: Paroş, Pahat-Moav, Elam, Zattu, Bani,9 Hodiya, Bani, Beninu.%E Zakkur, Şerevya, Şevanya, ; Mika, Rehov, Haşavya,@{ arkadaşları Şevanya, Hodiya, Kelita, Pelaya, Hanan,Q Levililer: Azanya oğlu Yeşu, Henadat oğullarından Binnuy, Kadmiel;" ?  Maazya, Bilgay, Şemaya.$ C  Meşullam, Aviya, Miyamin," ?  Daniel, Ginneton, Baruk,! =  Harim, Meremot, Ovadya,$ C  Hattuş, Şevanya, Malluk,#A  Paşhur, Amarya, Malkiya,-U  Kâhinler: Seraya, Azarya, Yeremya,Y - Antlaşmayı mühürleyenler şunlardı: Hakalya oğlu Vali Nehemya ve Sidkiya.?w & “Bütün bu olanlardan ötürü biz İsrail halkı olarak kesin bir yazılı antlaşma yapıyoruz. Önderlerimiz, Levililerimiz ve kâhinlerimiz de antlaşmayı mühürlüyor.”K % Günahlarımız yüzünden ürünlerimizin çoğunu başımıza getirdiğin krallara veriyoruz. Bizi de, hayvanlarımızı da istedikleri gibi kullanıyorlar. Büyük sıkıntı içindeyiz.”|q $ “Bak, bugün köleyiz. Meyvelerini, iyi ürünlerini yesinler diye atalarımıza verdiğin ülkede köle olduk.$A # Ülkelerinde onlara sağladığın bolluk içinde, önlerine serdiğin geniş, verimli topraklarda sana kulluk etmediler, kötülüklerinden dönmediler.3 " Krallarımız, önderlerimiz, kâhinlerimiz, atalarımız yasana göre yaşamadılar. Verdiğin buyrukları, yaptığın uyarıları dinlemediler.xi ! Başımıza gelen bütün olaylarda sen hep adil davrandın, doğru olanı yaptın, bizse kötülük yaptık."= “Ey Tanrımız! Sen antlaşmana bağlı kalırsın. Güçlü, görkemli, yüce bir Tanrı’sın. Asur krallarının döneminden bugüne kadar krallarımız, önderlerimiz, kâhinlerimiz, peygamberlerimiz, atalarımız ve bütün halk acı çekti. Çektiklerimizi küçümseme.~  Yüce merhametinden ötürü yok olmalarına izin vermedin. Onları terk etmedin. Çünkü sen iyilik yapan, acıyan bir Tanrı’sın.G}  Yıllarca onlara katlandın. Ruhun’la, peygamberlerin aracılığıyla onları uyardın. Ama kulak asmadılar. Bunun üzerine onları çeşitli ülke halklarının ellerine teslim ettin.|  “Onları Kutsal Yasan’a dönmeleri için uyardınsa da, gurura kapılarak buyruklarına karşı geldiler. Kurallarını çiğneyip günah işlediler. Oysa kim kurallarına bağlı kalırsa yaşam bulur. İnatla sana sırt çevirdiler, dinlemek istemediler.){K  “Ne var ki İsrail halkı rahata kavuşunca yine senin gözünde kötü olanı yaptı. Bu yüzden onları düşmanlarının eline terk ettin. Düşmanları onlara egemen oldu. Yine sana yönelip feryat ettiler. Onları göklerden duydun ve merhametinden ötürü defalarca kurtardın.z  Bu yüzden onları düşmanlarının eline teslim ettin. Düşmanları onları ezdi. Sıkıntıya düşünce sana feryat ettiler. Onları göklerden duydun, yüce merhametinden ötürü kurtarıcılar gönderdin. Bunlar halkı düşmanlarının elinden kurtardı.:ym  “Ama halkın söz dinlemedi, sana başkaldırdı. Yasana sırt çevirdiler, sana dönmeleri için kendilerini uyaran peygamberleri öldürdüler. Seni çok aşağıladılar.x  Surlu kentler, verimli topraklar ele geçirdiler. Güzel eşyalarla dolu evlere, kazılmış sarnıçlara, bağlara, zeytinliklere, çok sayıda meyve ağacına sahip oldular. Yediler, doydular, beslendiler ve onlara yaptığın büyük iyiliklere sevindiler.Qw  Çocukları Kenan ülkesini ele geçirip mülk edindiler. Ülke halkının onlara boyun eğmesini sağladın. Krallarını ve ülkedeki halkları istediklerini yapsınlar diye ellerine teslim ettin.v  Onlara gökteki yıldızlar kadar çocuk verdin. Onları, mülk edinmek üzere atalarına söz verdiğin ülkeye getirdin.u)  “Onlara ülkeler, uluslar verdin, aralarında bölüştürdün. Heşbon Kralı Sihon’un, Başan Kralı Og’un ülkesini mülk edindiler.utc  Kırk yıl onları çölde besledin. Hiç eksikleri olmadı. Ne giysileri eskidi, ne de ayakları şişti.}ss  Onları eğitmek için iyi Ruhun’u verdin. Ağızlarından manı eksiltmedin. Susadıklarında onlara su verdin.Ur#  Yine de, yüce merhametinden ötürü onları çölde bırakmadın. Gündüzün yol göstermek için bulut sütununu, geceleyin yollarına ışık tutmak için ateş sütununu önlerinden eksik etmedin.q3  Kendilerine buzağı biçiminde dökme bir put yaptılar, ‘Sizi Mısır’dan çıkaran Tanrınız budur!’ diyerek seni çok aşağıladılar.@py  Söz dinlemek istemediler, aralarında yaptığın harikaları unuttular. Dikbaşlılık ettiler, eski kölelik yaşamlarına dönmek için kendilerine bir önder bularak başkaldırdılar. Ama sen bağışlayan, iyilik yapan, acıyan, tez öfkelenmeyen, sevgisi engin bir Tanrı’sın. Onları terk etmedin.^o5  “Ama atalarımız gurura kapıldı; dikbaşlılık edip buyruklarına uymadılar.1n[  Acıktıklarında gökten ekmek verdin, susadıklarında kayadan su çıkardın. Onlara vermeye ant içtiğin ülkeye girmelerini, orayı mülk edinmelerini buyurdun.qm[  Kutsal Şabat Günü’nü bildirdin. Kulun Musa aracılığıyla buyruklar, kurallar, yasalar verdin.l “Sina Dağı’na indin, onlarla göklerden konuştun. Onlara doğru ilkeler, adil yasalar, iyi kurallar, buyruklar verdin. k Gündüzün bir bulut sütunuyla, geceleyin yollarına ışık tutmak için bir ateş sütunuyla atalarımıza yol gösterdin.3j_ Denizi yararak atalarımıza yol açtın. Denizin ortasından, kuru topraktan geçip gittiler. Onları kovalayanları ise bir taş gibi azgın derin sulara fırlattın. Delayaoğulları, Toviyaoğulları, Nekodaoğulları: 6421A[= Tel-Melah, Tel-Harşa, Keruv, Addon ve İmmer’den dönen, ancak hangi aileden olduklarını ve soylarının İsrail’den geldiğini kanıtlayamayanlar şunlardır:V@%< Tapınak görevlileriyle Süleyman’ın kullarının soyundan olanlar: 392^?5; Şefatyaoğulları, Hattiloğulları, Pokeret-Hassevayimoğulları, Amonoğulları.=>u: Yalaoğulları, Darkonoğulları, Giddeloğulları,c=?9 Süleyman’ın kullarının soyu: Sotayoğulları, Soferetoğulları, Peridaoğulları,-<U8 Nesiahoğulları, Hatifaoğulları.>;w7 Barkosoğulları, Siseraoğulları, Temahoğulları,?:y6 Baslitoğulları, Mehidaoğulları, Harşaoğulları,?9y5 Bakbukoğulları, Hakufaoğulları, Harhuroğulları,B84 Besayoğulları, Meunimoğulları, Nefişesimoğulları,=7u3 Gazzamoğulları, Uzzaoğulları, Paseahoğulları,=6u2 Reayaoğulları, Resinoğulları, Nekodaoğulları,=5u1 Hananoğulları, Giddeloğulları, Gaharoğulları,@4{0 Levanaoğulları, Hagavaoğulları, Şalmayoğulları,:3o/ Kerosoğulları, Siaoğulları, Padonoğulları,V2%. Tapınak görevlileri: Sihaoğulları, Hasufaoğulları, Tabbaotoğulları,1%- Tapınak kapı nöbetçileri: Şallumoğulları, Ateroğulları, Talmonoğulları, Akkuvoğulları, Hatitaoğulları, Şovayoğulları: 138(0K, Ezgiciler: Asafoğulları: 148J/ + Levililer: Kadmiel ve Hodeva soyundan gelen Yeşuoğulları: 74.9* Harimoğulları: 1017!-=) Paşhuroğulları: 1247 ,;( İmmeroğulları: 10529+m' Kâhinler: Yeşu soyundan Yedayaoğulları: 973*1& Senaalılar: 39305)e% Lod, Hadit ve Ono kentlerinden olanlar: 721(/$ Erihalılar: 345'-# Harimliler: 3200&[" Öbür Elam Kenti’nden olanlar: 1254.%W! Öbür Nevo Kenti’nden olanlar: 520$[ Beytel ve Ay kentlerinden olanlar: 123#1 Mikmaslılar: 122'"I Ramalılar ve Gevalılar: 621>!w Kiryat-Yearimliler, Kefiralılar ve Beerotlular: 743 7 Beytazmavetliler: 42/ Anatotlular: 128-U Beytlehemliler ve Netofalılar: 188+ Givonlular: 957 Harifoğulları: 1127 Besayoğulları: 3249 Haşumoğulları: 328-U Hizkiya soyundan Ateroğulları: 985 Adinoğulları: 655 ; Bigvayoğulları: 2067!= Adonikamoğulları: 6679 Azgatoğulları: 23227 Bevayoğulları: 6289 Binnuyoğulları: 6489 Zakkayoğulları: 7607 Zattuoğulları: 8457 Elamoğulları: 1254;q Yeşu ve Yoav soyundan Pahat-Moavoğulları: 28185 Arahoğulları: 652! = Şefatyaoğulları: 372 ; Paroşoğulları: 2172W ' Bunlar Zerubbabil, Yeşu, Nehemya, Azarya, Raamya, Nahamani, Mordekay, Bilşan, Misperet, Bigvay, Nehum ve Baana’nın önderliğinde geldiler. Sürgünden dönen İsrailliler’in sayıları şöyleydi:  Babil Kralı Nebukadnessar’ın sürgün ettiği insanlar yaşadıkları ilden Yeruşalim ve Yahuda’daki kendi kentlerine döndü.Y + Tanrım soylarına göre halkın sayımı yapılabilsin diye soyluları, yetkilileri ve bütün halkı toplamamı istedi. Sürgünden ilk dönenlerin soy kütüğünü buldum. İçinde şunlar yazılıydı:oW Yeruşalim geniş, büyük bir kentti, ama nüfusu azdı. İçindeki evler henüz onarılmamıştı.Y+ Onlara, “Güneş ortalığı ısıtıncaya kadar Yeruşalim kapıları açılmasın” dedim, “Kapı nöbetçileri görev başındayken kapıları kapalı tutsunlar. Kapıları siz sürgüleyin ve Yeruşalim’de oturanlara nöbet görevi verin. Bazıları bu görevi yapsın, bazıları da evlerinin çevresinde nöbet tutsun.”3_ Kardeşim Hanani’yle kale komutanı Hananya’yı Yeruşalim’e yönetici atadım. Hananya güvenilir bir kişiydi. Çoğu insandan daha çok Tanrı’dan korkardı.  Surların onarımı bitip kapılar yerine takıldıktan sonra, kapı nöbetçileri, ezgiciler ve Levililer göreve atandı.)K Soylular Toviya’nın iyiliklerini bana anlatıyor, benim söylediklerimi de ona iletiyorlardı. Toviya beni yıldırmak için sürekli mektup gönderiyordu.L Birçok Yahudalı Toviya’ya bağlı kalacağına ant içmişti. Çünkü Toviya, Arah oğlu Şekanya’nın damadıydı. Oğlu Yehohanan da Berekya oğlu Meşullam’ın kızını almıştı.P O günlerde Yahuda soylularıyla Toviya sık sık yazışıyorlardı.hI Bütün düşmanlarımız bunu duydu, çevremizdeki ulusları korku sardı. Böylece düşmanlarımız özgüvenlerini büsbütün yitirdiler. Çünkü bu işi Tanrımız’ın yardımıyla başardığımızı anladılar.K Surların onarımı elli iki günde, yirmi beş Elul’da bitti.U# “Ey Tanrım, Toviya’yla Sanballat’ın yaptığı kötülüğü unutma” diye dua ettim, “Beni korkutmak isteyen kadın peygamber Noadya’yla öbür peygamberlerin yaptıklarını da unutma.”~3 Bu yolla gözümü korkutup bana günah işleteceklerini düşünüyorlardı. Böylece beni kötülemek için ellerine fırsat geçmiş olacaktı.)}K Anladım ki, onu Tanrı göndermemiş. Bu sözleri bir peygamber gibi, benim kötülüğüm için söylemişti. Toviya ile Sanballat onu satın almışlardı.| Ona, “Ben kaçacak adam değilim” dedim, “Benim gibi biri canını kurtarmak için tapınağa sığınır mı? Gelmeyeceğim.”{% Bir gün Mehetavel oğlu Delaya oğlu Şemaya’nın evine gittim. Evine kapanmıştı. Bana, “Tanrı’nın evinde, tapınakta buluşalım” dedi, “Tapınağın kapılarını kapatalım, çünkü seni öldürmeye gelecekler. Gece seni öldürmeye gelecekler.”5zc Hepsi bizi korkutmaya çalışıyorlardı. “İşi bırakacaklar, onarım duracak” diye düşünüyorlardı. Ama ben, “Tanrım, ellerime güç ver” diye dua ettim.sy_ Ona şu yanıtı gönderdim: “Söylediklerinin hiçbiri doğru değil. Hepsini kendin uyduruyorsun.”/xW Yahuda Kralı olduğunu Yeruşalim’e duyurmak için peygamberler bile atamışsın. Bütün bunlar kralın kulağına gidecek. Onun için, gel de görüşelim.”{wo İçinde şunlar yazılıydı: “Çevredeki uluslar arasında Geşem’in de doğruladığı bir söylenti var. Sen ve Yahudiler ayaklanmayı düşündüğünüz için surları onarıyormuşsunuz. Anlatılanlara göre kral olmak üzeresin.tva Sanballat beşinci kez aynı öneriyle habercisini gönderdi. Habercinin elinde açık bir mektup vardı.Su Bana dört kez bu haberi gönderdiler, ben de hep aynı yanıtı verdim. t9 Onlara haberciler göndererek, “Büyük bir iş yapıyorum, gelemem” dedim, “Yanınıza gelirsem işi bırakmış olurum; niçin iş dursun?” =~~1}|{+zByxwwvv;tt)ss(rqqNpoo@mmolkjjihhhg>f@eedd cbcbaaV`__^d]\[8ZZY XsWVUTT+SRRoQPPEOO!NGMvLLKK9JIHG[FFEDCC%BBAc@@B?0>==;::j:8766@554R3q22M1005/..L-,,+m+*V))(''&&%/$$#N"!! <rL/ e{t'Z0u5 / n  4MOl Kralın hizmetindeki atlara binen ulaklar, kralın buyruğuna uyarak hemen dörtnala yola koyuldular. Ferman Sus Kalesi’nde de okundu./W Bütün halklara duyurulan bu fermanın metni her ilde yasa yerine geçecekti. Böylece Yahudiler belirlenen gün düşmanlarından öç almaya hazır olacaklardı.- Bu izin Kral Ahaşveroş’un bütün illerinde tek bir gün –on ikinci ayın, yani Adar ayının on üçüncü günü– geçerli olacaktı.b= Kral mektuplarda Yahudiler’e bütün kentlerde toplanma ve kendilerini koruma hakkını veriyordu. Ayrıca kendilerine, çocuklarına ve kadınlarına saldırabilecek herhangi bir düşman halkın ya da ilin silahlı güçlerini öldürüp yok etmelerine, kökünü kurutmalarına ve mallarını mülklerini yağmalamalarına izin veriyordu.M Mordekay Kral Ahaşveroş adına yazdırdığı mektupları kralın yüzüğüyle mühürledi ve kralın hizmetinde kullanılmak üzere yetiştirilen atlara binmiş ulaklarla her yere gönderdi.(I Bunun üzerine üçüncü ay olan Sivan ayının yirmi üçüncü günü kralın yazmanları çağrıldı. Mordekay’ın buyurduğu her şey, Hoddu’dan Kûş’a dek uzanan bölgedeki yüz yirmi yedi ilde yaşayan Yahudiler’e, satraplara, vali ve önderlere yazıldı. Her il için kendi işaretleri, her halk için kendi dili kullanıldı. Yahudiler’e de kendi alfabelerinde ve kendi dillerinde yazıldı.zm Ama kral adına yazılmış ve onun yüzüğüyle mühürlenmiş yazıyı kimse geçersiz kılamaz. Bunun için, uygun gördüğünüz biçimde kral adına Yahudi sorunu konusunda şimdi siz yazın ve kralın yüzüğüyle mühürleyin.”c? Kral Ahaşveroş, Kraliçe Ester’e ve Yahudi Mordekay’a, “Bakın” dedi, “Haman’ın malını mülkünü Ester’e verdim ve Yahudiler’i yok etmeyi tasarladığı için Haman’ı darağacına astırdım. Halkımın felakete uğradığını görmeye nasıl dayanırım? Soydaşlarımın öldürülmesine tanık olmaya nasıl dayanırım?”6e ve şöyle dedi: “Kral benden hoşnutsa ve uygun görüyorsa, benden hoşlanıyorsa ve dileğimi uygun buluyorsa, Agaklı Hammedata oğlu Haman’ın krallığın bütün illerinde yaşayan Yahudiler’in yok edilmesini buyurmak için yazdırdığı mektupları yazılı olarak geçersiz kılsın.gG Kral altın asasını Ester’e doğru uzatınca Ester ayağa kalkıp kralın önünde durdu=s Ester yine kralla görüştü. Ağlayarak onun ayaklarına kapandı. Agaklı Haman’ın Yahudiler’e karşı kurduğu düzene ve kötü tasarıya engel olması için yalvardı.7g Kral, Haman’dan geri almış olduğu mühür yüzüğünü parmağından çıkarıp Mordekay’a verdi. Ester de onu Haman’ın malının mülkünün yöneticisi atadı.U % O gün Kral Ahaşveroş Yahudi düşmanı Haman’ın malını mülkünü Kraliçe Ester’e verdi. Ester’in Mordekay’a yakınlığını açıklaması üzerine Mordekay kralın huzuruna kabul edildi.oW Böylece Haman Mordekay için hazırlattığı darağacına asıldı; kralın öfkesi de yatıştı.<q Krala hizmet eden haremağalarından biri olan Harvona şöyle dedi: “Bakın, kralı uyarıp hayatını kurtaran Mordekay için Haman’ın hazırlattığı elli arşın yüksekliğindeki darağacı Haman’ın evinin önünde hazır duruyor.” Kral, “Haman o darağacına asılsın!” diye buyurdu.2] Kral sarayın bahçesinden şölen salonuna dönünce, Haman’ı Ester’in uzandığı sedire kapanmış olarak gördü ve, “Bu adam sarayda, gözümün önünde kraliçeye bile el uzatmaya mı kalkıyor?” diye bağırdı. Kral sözlerini bitirir bitirmez Haman’ın yüzünü örttüler.pY Kral öfkeyle içki masasından kalkıp sarayın bahçesine çıktı. Haman ise Kraliçe Ester’den canını bağışlamasını istemek için içerde kaldı. Çünkü kralın kendisini yok etmeye kararlı olduğunu anlamıştı.  Ester, “Düşmanımız, hasmımız, işte bu kötü Haman’dır!” dedi. Haman kralla kraliçenin önünde dehşete kapıldı.{ o Kral Ahaşveroş Kraliçe Ester’e, “Böyle bir şeyi yapmaya cüret eden kim, nerede bu adam?” diye sordu.s _ Çünkü ben ve halkım öldürülüp yok edilmek, yeryüzünden silinmek üzere satıldık. Eğer köle ve cariye olarak satılmış olsaydık sesimi çıkartmazdım; böyle bir sorun için kralı rahatsız etmek uygun olmazdı.”1 [ Kraliçe Ester şöyle yanıtladı: “Ey kralım, eğer benden hoşnutsan ve uygun görüyorsan, isteğim canımı bağışlaman, dileğim de halkımı esirgemendir.I   O gün şarap içerlerken kral Ester’e yine sordu: “İsteğin nedir, Kraliçe Ester? Ne istersen verilecek. Dileğin nedir? Krallığın yarısını bile istesen sana bağışlanacak.”J  Böylece kral ve Haman, Kraliçe Ester’in şölenine gittiler.} Onlar daha konuşurken, kralın haremağaları gelip Haman’ı apar topar Ester’in vereceği şölene götürdüler. Başına gelenleri karısı Zereş’e ve bütün dostlarına anlattı. Karısı Zereş ve danışmanları ona şöyle dediler: “Önünde gerilemeye başladığın Mordekay Yahudi soyundansa, ona gücün yetmeyecek, önünde yok olup gideceksin.”uc Sonra Mordekay saray kapısına döndü. Haman ise utanç içinde başını örterek çabucak evine gitti.fE Böylece Haman giysiyi ve atı aldı, Mordekay’ı giydirip atın üstünde kent meydanında gezdirmeye başladı. Önden giderek, “Kralın onurlandırmak istediği kişiye böyle davranılır” diye bağırıyordu.7g Kral Haman’a, “Hemen git” dedi, “Giysiyle atı al ve söylediklerini kralın kapı görevlisi Yahudi Mordekay için yap. Söylediklerinin hiçbirinde kusur etme.”  giysiyi ve atı en üst yöneticilerinden birine verir; o da kralın onurlandırmak istediği kişiyi giydirip atın üstünde kent meydanında gezdirir. Önden giderek, ‘Kralın onurlandırmak istediği kişiye böyle davranılır’ diye bağırır.”[/ Haman içeri girince kral ona, “Kralın onurlandırmak istediği biri için ne yapılmalı?” diye sordu. “Kral benden başka kimi onurlandırmak isteyebilir ki?” diye düşünen Haman şu yanıtı verdi: “Kral onurlandırmak istediği kişi için kendi giydiği bir kral giysisini ve üzerine bindiği sorguçlu atı getirtir,[/ Haman içeri girince kral ona, “Kralın onurlandırmak istediği biri için ne yapılmalı?” diye sordu. “Kral benden başka kimi onurlandırmak isteyebilir ki?” diye düşünen Haman şu yanıtı verdi: “Kral onurlandırmak istediği kişi için kendi giydiği bir kral giysisini ve üzerine bindiği sorguçlu atı getirtir,[/ Haman içeri girince kral ona, “Kralın onurlandırmak istediği biri için ne yapılmalı?” diye sordu. “Kral benden başka kimi onurlandırmak isteyebilir ki?” diye düşünen Haman şu yanıtı verdi: “Kral onurlandırmak istediği kişi için kendi giydiği bir kral giysisini ve üzerine bindiği sorguçlu atı getirtir,d~A Hizmetkârlar krala, “Haman avluda bekliyor” dediler. Kral, “Buraya gelsin” dedi.;}o Kral, “Avluda kim var?” diye sordu. O sırada Haman sarayın dış avlusuna yeni girmişti. Kraldan, hazırlattığı darağacına Mordekay’ın asılmasını isteyecekti.F| Kral, “Bu yaptıklarından dolayı Mordekay nasıl onurlandırıldı, ona ne ödül verildi?” diye sordu. Hizmetkârlar, “Onun için hiçbir şey yapılmadı” diye yanıtladılar.U{# Kayıtlar Kral Ahaşveroş’u öldürmeyi tasarlamış olan iki görevliden söz ediyordu. Kapı nöbetçisi olarak görev yapmış olan Bigtan ve Tereş adındaki bu iki adamı Mordekay ele vermişti.hz K O gece kralın uykusu kaçtı; tarih kayıtlarının getirilip kendisine okunmasını buyurdu.9yk Karısı Zereş ve bütün dostları Haman’a şöyle dediler: “Elli arşın yüksekliğinde bir darağacı kurulsun. Sabah olunca kraldan Mordekay’ı oraya astırmasını iste. Sonra da sevinç içinde kralla birlikte şölene gidersin.” Haman öneriyi beğendi ve darağacını hemen kurdurdu. x Ne var ki, o Yahudi Mordekay’ı sarayın kapısında otururken gördükçe bunlardan hiçbirinin gözümde değeri kalmıyor.”.wU “Üstelik, Kraliçe Ester, verdiği şölene kralın yanısıra yalnız beni çağırdı” diye ekledi, “Yarınki şölene de kralla birlikte beni davet etti.Dv Onlara sonsuz zenginliğinden, çok sayıdaki oğullarından, kralın, kendisini nasıl onurlandırdığından, öbür önderlerinden ve görevlilerinden üstün tuttuğundan söz etti.duA Yine de kendini tuttu ve evine gitti. Sonra dostlarını ve eşi Zereş’i çağırttı.Qt Haman o gün şölenden mutlu ve sevinçli ayrıldı. Ama Mordekay’ı sarayın kapısında görünce ve onun ayağa kalkmadığını, kendisine saygı göstermediğini farkedince öfkeden kudurdu.Ks “Kral benden hoşnutsa, istediğimi vermek, dileğimi yerine getirmek istiyorsa, kral ve Haman yarın kendileri için vereceğim şölene gelsinler, o zaman kralın sorusunu yanıtlarım.”Br Ester, “İsteğim ve dileğim şu” diye yanıtladı,8qi Şarap içerlerken kral yine Ester’e sordu: “Söyle, ne istiyorsun? Ne istersen verilecek. Dileğin nedir? Krallığın yarısını bile istesen sana bağışlanacak.”-pS Kral adamlarına, “Ester’in isteğini yerine getirmek için Haman’ı hemen çağırın” dedi. Böylece kralla Haman Ester’in verdiği şölene gittiler. o Ester, “Kral uygun görüyorsa, bugün kendisi için vereceğim şölene Haman’la birlikte gelsin” diye karşılık verdi.n Kral ona, “Ne istiyorsun Kraliçe Ester, dileğin ne?” diye sordu. “Krallığın yarısını bile istesen sana verilecektir.”*mM Avluda bekleyen Kraliçe Ester’i görünce onu hoşgörüyle karşılayıp elindeki altın asayı ona doğru uzattı. Ester yaklaşıp asanın ucuna dokundu.@l { Üçüncü gün Ester kraliçe giysilerini kuşanıp sarayın iç avlusunda, taht odasının önünde durdu. Kral bu odanın giriş kapısının karşısındaki tahtında oturuyordu.Pk Mordekay oradan ayrıldı ve Ester’in söylediği her şeyi yaptı.j7 “Git, Sus’taki bütün Yahudiler’i topla; benim için oruç tutun; üç gün, üç gece hiçbir şey yemeyin, içmeyin. Hizmetçilerimle ben de sizin gibi oruç tutacağız. Ardından, kurala aykırı olduğu halde kralın huzuruna çıkacağım; ölürsem ölürüm.”Di Bunun üzerine Ester Mordekay’a şu yanıtı gönderdi:Hh  Şu anda susarsan, Yahudiler’e yardım ve kurtuluş başka yerden gelecektir; ama sen ve babanın ev halkı yok olacaksınız. Kim bilir, belki de böyle bir gün için kraliçe oldun.”%gC Mordekay ona şu yanıtı götürmelerini istedi: “Sarayda yaşadığın için bütün Yahudiler içinde kurtulacak tek kişinin sen olacağını sanma.6fg Ester’in bu sözleri kendisine iletilince,keO “Kralın bütün adamları ve illerinde yaşayan halk biliyor ki, çağrılmadan sarayın iç avlusuna girip kralın yanına yaklaşan her erkek ya da kadın için tek bir ceza vardır. Kral altın asasını uzatıp canlarını bağışlamadıkça bu kişiler ölüme çarptırılır. Ben de otuz gündür kralın huzuruna çağrılmış değilim.”>dw Ester Mordekay’a şu haberi götürmesini buyurdu:Pc Hatak geri dönüp Mordekay’ın söylediklerini Ester’e bildirdi.b Ester’e gösterip açıklaması için Sus’ta yayımlanan, Yahudiler’in kökünün kurutulmasını isteyen fermanın bir kopyasını da ona verdi. Ester’in krala çıkmasını, ondan merhamet dileyip kendi halkı için yalvarmasını istedi.:am Mordekay başına gelen her şeyi ona anlattı. Yahudiler’in yok edilmesi için Haman’ın saray hazinesine vaat ettiği paranın miktarını bile tam tamına ona bildirdi.``9 Hatak saray kapısının açıldığı kent meydanına, Mordekay’ın yanına gitti.=_s Bunun üzerine Ester kralın kendi hizmetine atadığı haremağalarından biri olan Hatak’ı çağırttı; Mordekay’dan ne olup bittiğini ve nedenini öğrenmesini buyurdu.]^3 Hizmetçileriyle haremağaları gelip Mordekay’ın durumunu anlatınca, Kraliçe Ester çok sarsıldı. Çulunu çıkartıp giyinmesi için Mordekay’a giysiler gönderdi, ama Mordekay bunları kabul etmedi.@]y Kralın buyruğunun ve fermanının ulaştığı her ilde Yahudiler büyük yas tuttular, ağlayıp feryat ettiler, oruç tuttular. Birçoğu da çula sarınıp kül içinde yattı.q\[ Varıp sarayın kapısında durdu. Çünkü çula sarınmış hiç kimse bu kapıdan içeri giremezdi.2[ _ Mordekay olup bitenleri öğrenince giysilerini yırttı, çula sarınıp başından aşağı kül döktü, yüksek sesle ve acıyla feryat ederek kent merkezine geldi.6Ze Ulaklar kralın buyruğuyla hemen yola çıktılar. Ferman Sus Kalesi’nde de duyuruldu. Sus halkı şaşkınlık içindeyken kral ile Haman oturmuş içki içiyorlardı.Y' Bu fermanın metni her ilde yasa olarak duyurulacak ve bütün halklara bildirilecekti. Öyle ki, herkes belirlenen gün için hazır olsun.DX Krallığın bütün illerine ulaklar aracılığıyla mektuplar gönderildi. Bu mektuplar, on ikinci ay olan Adar ayının on üçüncü günü, genç, yaşlı, kadın, çocuk, bütün Yahudiler’in bir günde öldürülüp yok edilmesini, kökünün kurutulup mal mülklerinin de yağmalanmasını buyuruyordu.a Ester halkını da, soyunu da açıklamadı. Çünkü Mordekay bunları açıklamasını yasaklamıştı.&=E Hegay Ester’i beğendi ve ona ayrıcalık tanıdı. En iyi biçimde beslenip güzelleşmesi için ne gerekiyorsa hemen sağladı; ayrıca kralın sarayından seçilen yedi hizmetçiyi buyruğuna verdi. Sonra onu hizmetçileriyle birlikte haremin en güzel bölümüne yerleştirdi.M< Kralın buyruğu ve fermanı yayınlandıktan sonra çok sayıda genç kız Sus Kalesi’ne getirilip harem sorumlusu Hegay’a teslim edildi. Saraya getirilen kızlar arasında Ester de vardı.V;% Mordekay’ın Hadassa adında bir amca kızı vardı. Annesiyle babasını yitiren Hadassa’yı Mordekay evlat edinip büyütmüştü. Hadassa’nın öbür adı Ester’di; endamı ve yüzü güzeldi. : Kiş, Babil Kralı Nebukadnessar’ın Yahuda Kralı Yehoyakin ile birlikte Yeruşalim’den sürgün ettiği kişilerden biriydi.9 Sus Kalesi’nde Mordekay adında bir Yahudi vardı. Benyamin oymağından olan Mordekay, Kiş oğlu Şimi oğlu Yair’in oğluydu.8 Sonunda kralın hoşuna giden kız, Vaşti’nin yerine kraliçe olsun.” Kral bu öneriyi beğendi ve söyleneni yaptı.)7K “Kral, egemen olduğu bütün illerde görevliler atasın. Bu görevliler bütün genç, güzel, el değmemiş kızları toplayıp Sus Kalesi’ndeki hareme getirsinler, kralın kızlardan sorumlu haremağası Hegay’a teslim etsinler. Güzelleşmeleri için ne gerekiyorsa verilsin.q6[ Kralın özel hizmetkârları, “Kral için genç, güzel, el değmemiş kızlar aransın” dediler,5  Bu olaylardan sonra öfkesi dinen Kral Ahaşveroş, Vaşti’yi, yaptıklarını ve ona karşı alınan kararı anımsadı.I4   krallığın bütün illerine yazılı buyruklar gönderdi. Her ile kendi işaretleriyle ve her halka kendi diliyle yazıldı. Her erkeğin kendi evinin egemeni olduğu her dilde vurgulandı.c3 A Bu sözler kralın ve önderlerinin hoşuna gitti. Kral, Memukan’ın önerisine uyarak,)2 M Kralın fermanı büyük krallığının dört bir yanına ulaşınca, ister soylu ister halktan olsun, bütün kadınlar kocalarına saygı gösterecektir.”u1 e Kral uygun görüyorsa ferman çıkarsın; bu ferman Persler’le Medler’in değişmeyen yasalarına eklensin. Buna göre Vaşti bir daha Kral Ahaşveroş’un huzuruna çıkmasın ve kral ondan daha iyi birini kraliçeliğe seçsin.i0 M Bugün kraliçenin davranışını öğrenen Pers ve Medli soylu kadınlar da kralın soylu adamlarına aynı biçimde davranacak. Bu da alabildiğine kadınların küçümsemesine, erkeklerin de öfkelenmesine yol açacak.e/ E Bütün kadınlar, kraliçenin davranışıyla ilgili haberi duyunca, ‘Kral Ahaşveroş Kraliçe Vaşti’nin huzuruna getirilmesini buyurdu, ama kraliçe gitmedi’ diyerek kocalarını küçümsemeye başlayacaklar.H.   Memukan, kralın ve önderlerin önünde şu yanıtı verdi: “Kraliçe Vaşti yalnız krala karşı değil, bütün önderlere ve kralın bütün illerindeki halklara karşı suç işledi.)- M Kral Ahaşveroş onlara, “Kralın haremağaları aracılığıyla gönderdiği buyruğa uymayan Kraliçe Vaşti’ye yasaya göre ne yapmalı?” diye sordu.b, ? Kendisine en yakın olan Karşena, Şetar, Admata, Tarşiş, Meres, Marsena ve Memukan onunla yüzyüze görüşebiliyorlardı. Pers ve Med İmparatorluğu’nun bu yedi önderi krallığın en üst yöneticileriydi.+  Kral yasaları bilen bilge kişilerle görüştü. Çünkü kralın, yasaları ve adaleti bilen kişilere danışması gelenektendi.* 3 Ama Kraliçe Vaşti haremağalarının kraldan getirdiği buyruğu reddedip gitmedi. Bunun üzerine kral çok kızdı, öfkesinden küplere bindi.[) 1 Yedinci gün, şarabın etkisiyle keyiflenen Kral Ahaşveroş, hizmetindeki yedi haremağasına –Mehuman, Bizta, Harvona, Bigta, Avagta, Zetar ve Karkas’a– Kraliçe Vaşti’yi başında tacıyla huzuruna getirmelerini buyurdu. Kraliçe Vaşti güzeldi. Kral halka ve önderlere onun ne kadar güzel olduğunu göstermek istiyordu.[( 1 Yedinci gün, şarabın etkisiyle keyiflenen Kral Ahaşveroş, hizmetindeki yedi haremağasına –Mehuman, Bizta, Harvona, Bigta, Avagta, Zetar ve Karkas’a– Kraliçe Vaşti’yi başında tacıyla huzuruna getirmelerini buyurdu. Kraliçe Vaşti güzeldi. Kral halka ve önderlere onun ne kadar güzel olduğunu göstermek istiyordu.k' Q O sırada Kraliçe Vaşti de Kral Ahaşveroş’un sarayındaki kadınlara bir şölen veriyordu.)& M Kralın buyruğu uyarınca, konuklar içki içmeye zorlanmadı. Kral saray hizmetkârlarına konukların dileklerini yerine getirmeleri için buyruk vermişti.%  Sarayın en iyi şarabı kralın cömertliğine yaraşır biçimde bol bol ve her biri değişik altın kupalar içinde sunuluyordu.$ ! Mermer sütunlar üzerindeki gümüş çemberlere mor ve beyaz renkli iplikten yapılmış sicimlerle bağlanmış beyaz ve lacivert kumaşlar asılmıştı. Somaki, mermer, sedef ve pahalı taşlar döşenmiş avluya altın ve gümüş sedirler yerleştirilmişti.# + Bunun ardından, sarayının avlusunda küçük büyük ayırmadan, Sus Kalesi’nde bulunan bütün halka yedi gün süren bir şölen verdi." 5 Ahaşveroş tam yüz seksen gün süren şenliklerle krallığının sonsuz zenginliğini, büyüklüğünün görkemini ve yüceliğini gösterdi.=! u Krallığının üçüncü yılında bütün önderlerinin ve görevlilerinin onuruna bir şölen verdi. Pers ve Med ordu komutanları, ileri gelenler ve il valileri de oradaydı.G    O sırada ülkeyi Sus Kalesi’ndeki tahtından yönetiyordu.] 7 Ahaşveroş Hoddu’dan Kûş’a uzanan bölgedeki yüz yirmi yedi ilin kralıydı.'G  Belirli zamanlarda yakılmak için armağan edilen odunları, getirilen ilk ürünleri düzene koydum. Ey Tanrım, bütün bunları iyiliğim için anımsa.q[  Halkı bütün yabancılardan arındırdım. Kâhinlerle Levililer’e görevlerini tek tek bildirdim.   Ey Tanrım, onları anımsa; çünkü kâhinliği lekelediler, kâhinlerle ve Levililer’le yaptığın antlaşmayı bozdular.  Başkâhin Elyaşiv oğlu Yoyada’nın oğullarından biri Horonlu Sanballat’ın kızıyla evliydi. Bu yüzden onu yanımdan kovdum.'  Şimdi de siz yabancı kadınlarla evlenerek Tanrımız’a ihanet ediyorsunuz. Yaptığınız bu büyük kötülüğe göz mü yumalım?”zm  “Kral Süleyman bu yabancı kadınlar yüzünden günaha girmedi mi? Onca ulusun kralları arasında Süleyman gibisi yoktu. Tanrı onu öyle sevdi ki, bütün İsrail’e kral yaptı. Ama yabancı kadınlar onu bile günaha sürükledi.B}  Adamları azarladım, lanet okudum. Bazılarını dövüp saçlarını yoldum. Tanrı’nın adıyla onlara ant içirdim ve, “Yabancılara kız verip kız almayacaksınız” dedim,zm  Çocuklarının yarısı Aşdot dilini ya da öbür halkların dilini konuşuyor, Yahudi dilini bilmiyorlardı.c?  Ayrıca o günlerde Aşdotlu, Ammonlu, Moavlı kadınlarla evlenmiş Yahudiler gördüm.r]  Şabat Günü’nün kutsallığını korumak için Levililer’e kendilerini paklasınlar ve gidip kapılarda nöbet tutsunlar diye buyruk verdim. Ey Tanrım, bunun için de beni anımsa ve yüce sevgin uyarınca bana merhamet et. 9  Onları uyardım: “Niçin surun dibinde geceliyorsunuz? Bir daha yaparsanız size karşı zor kullanacağım.” Bir daha Şabat Günü gelmediler.pY  Tüccarlarla çeşitli eşya satıcıları bir iki kez geceyi Yeruşalim’in dışında geçirdiler.}  Şabat’tan önceki akşam Yeruşalim kapılarına gölge düşünce, kapıların kapatılması ve Şabat sona erinceye kadar açılmaması için buyruk verdim. Şabat Günü kente yük sokulmasın diye bazı adamlarımı kapılara yerleştirdim.dA  Atalarınız da aynı şeyi yapmadı mı? Bu yüzden Tanrımız başımıza ve bu kente bela yağdırmadı mı? Siz Şabat Günü’nü hiçe sayarak Tanrı’nın öfkesini İsrail’e karşı alevlendiriyorsunuz.”   Yahudalı soyluları azarlayarak, “Yaptığınız kötülüğe bakın!” dedim, “Şabat Günü’nü hiçe sayıyorsunuz.  Yeruşalim’de yaşayan Surlular balık ve çeşitli mallar getirip Şabat Günü kentte Yahudalılar’a satıyorlardı.D  O günlerde Yahuda’da bazı adamların Şabat Günü üzüm sıktıklarını gördüm. Bazıları da demet demet tahıllarını eşeklere yüklüyor, şarap, üzüm, incir ve çeşitli yüklerle birlikte Şabat Günü Yeruşalim’e getiriyorlardı. Şabat Günü bunları sattıkları için onları azarladım.w g  Ey Tanrım, beni anımsa. Tapınağın için ve oradaki hizmetler için yaptığım iyi işleri hiçe sayma.  Bu kez ambarların başına Kâhin Şelemya’yı, Bilgin Sadok’u ve Levililer’den Pedaya’yı koydum. Mattanya oğlu Zakkur oğlu Hanan onların yardımcısıydı. Bunlar güvenilir insanlardı. Görevleri kardeşlerinin paylarını bölüştürmekti. y Bütün Yahuda halkı buğdayın, yeni şarabın, zeytinyağının ondalığını yine ambarlara getirmeye başladı.$ A Görevlileri azarladım. “Tanrı’nın Tapınağı neden ihmal edilmiş?” diye sordum. Sonra bütün gidenleri toplayıp işlerinin başına koydum. ! Ayrıca öğrendim ki, Levililer’in alacakları verilmemiş. Hizmeti yürüten Levililer’le ezgiciler tarlalarına geri dönmüşler.% Odaları temizlemeleri için buyruk verdim. Tanrı Tapınağı’nın eşyalarını, tahıl sunularını, günnüğü yine oraya koydurdum.Z-  Buna çok canım sıkıldı. Toviya’nın bütün eşyalarını odadan attım. 9  ve Yeruşalim’e döndüm. O zaman Elyaşiv’in yaptığı kötülüğü öğrendim. Tanrı Tapınağı’nın avlusunda Toviya’ya oda vermişti.L  Ama bütün bunlar olup biterken ben Yeruşalim’de değildim. Babil Kralı Artahşasta’nın krallığının otuz ikinci yılında, onun yanına gitmiştim. Bir süre sonra yine izin istedim>u  Bu yüzden ona büyük bir oda vermişti. Eskiden bu odaya tahıl sunuları, günnük, tapınak eşyaları, ayrıca Kutsal Yasa uyarınca Levililer’e, ezgicilere, tapınak kapı nöbetçilerine verilen buğdayın, yeni şarabın, zeytinyağının ondalıkları ve kâhinlere verilen bağışlar konulurdu.}s  Tanrımız’ın Tapınağı’nın ambarlarına Kâhin Elyaşiv bakıyordu. Elyaşiv Toviya’nın akrabasıydı.\1  İsrail halkı bu yasayı duyunca, bütün yabancıları ayrı tutmaya başladı.C  Çünkü onlar İsrail halkına ekmek ve su vermemekle kalmamış, İsrailliler’e lanet okuması için Balam’a da para vermişlerdi. Ancak Tanrımız laneti kutsamaya çevirmişti. 7 O gün Musa’nın Kitabı halka okundu. Kitapta Ammonlular’la Moavlılar’ın sonsuza dek Tanrı’nın topluluğuna giremeyeceği yazılıydı.% / Zerubbabil’in ve Nehemya’nın yaşadığı dönemde bütün İsrail halkı bağışlarıyla ezgicilerin ve kapı nöbetçilerinin ücretlerini gününde karşıladı. Levililer’in hakkını ayırdılar, Levililer de Harun soyundan gelenlerin hakkını ayırdı.!~; . Çünkü eskiden, Davut’un ve Asaf’ın yaşadığı yıllarda, ezgicileri yönetenler vardı. Tanrı’ya övgü ve şükür ezgileri söylenirdi.e}C - Çünkü onlar Tanrıları’nın hizmetini ve paklama görevini yerine getiriyorlardı. Ezgicilerle kapı nöbetçileri de Davut’la oğlu Süleyman’ın buyruğuna uygun olarak sorumluluklarını yerine getirdiler.q|[ , Bu arada bağışların, ilk ürünlerin ve ondalıkların konacağı ambarları gözetecek bazı kişiler görevlendirildi. Bunlar Kutsal Yasa’nın kâhinler ve Levililer için öngördüğü yardımları kentlerin çevresindeki kırsal bölgelerden toplayıp ambarlara getirmekle sorumluydu. Yahudalılar kâhinlerle Levililer’in hizmetinden hoşnuttu.i{K + O gün pek çok kurban kesildi. Halk coşku içindeydi, çünkü Tanrı onlara büyük sevinç vermişti. Kadınlarla çocuklar da bu sevince katıldılar. Yeruşalim’den gelen sevinç sesleri uzaklardan duyulabiliyordu. z9 * Ayrıca Maaseya, Şemaya, Elazar, Uzzi, Yehohanan, Malkiya, Elam, Ezer. Ezgiciler Yizrahya’nın öncülüğünde yüksek sesle ezgiler söylediler.yw ) Benim grubumda borazan çalan şu kâhinler vardı: Elyakim, Maaseya, Minyamin, Mikaya, Elyoenay, Zekeriya, Hananya.x ( Şükürler sunarak yürüyen bu iki grup Tanrı Tapınağı’nda durdu. Görevlilerin yarısıyla birlikte ben de durdum.?ww ' Efrayim Kapısı’nı, Eski Kapı’yı, Balık Kapısı’nı, Hananel Kulesi’ni, Hammea Kulesi’ni geçip Koyun Kapısı’na kadar gittik. Muhafızlar Kapısı’nda durduk. ~}|{{#zzyxxw;vbv tt)ss rqrpooHnmmRRRQQwPaOeNN[NMMTLLfKKKGJJlJIIIHHeHGG~G%FFFEEECEDD]DCC.BBeB AARA@@L@??>>h>==?<<999M888[777"666,55`544q4K33322v2*111000T///C..2--.,,G++m+**[)))8((t(''@&&~&%%Z$$$'###"""! j O/c d FD+CB2x >jm_I1Y R > m n  M l4c\T? :  Bilgeliğin sırlarını bildirse! Çünkü bilgelik çok yönlüdür. Bil ki, Tanrı günahlarından bazılarını unuttu bile.G9  Ama keşke Tanrı konuşsa, Sana karşı ağzını açsa da,Y8+  Tanrı’ya, ‘İnancım arıdır’ diyorsun, ‘Senin gözünde temizim.’l7Q  Saçmalıkların karşısında sussun mu insanlar? Sen alay edince kimse seni utandırmasın mı?U6#  “Bunca söz yanıtsız mı kalsın? Çok konuşan haklı mı sayılsın?,5 U Naamalı Sofar şöyle yanıtladı:~4u  Zifiri karanlık diyarına, Ölüm gölgesi, kargaşa diyarına, Aydınlığın karanlığı andırdığı yere.”Z3-  Dönüşü olmayan yere gitmeden önce, Karanlık ve ölüm gölgesi diyarına,^25  Birkaç günlük ömrüm kalmadı mı? Beni rahat bırak da biraz yüzüm gülsün;F1  Hiç var olmamış olurdum, Rahimden mezara taşınırdım.Y0+  “Niçin doğmama izin verdin? Keşke ölseydim, hiçbir göz beni görmeden!r/]  Bana karşı yeni tanıklar çıkarır, Öfkeni artırırsın. Orduların dalga dalga üzerime geliyor.k.O  Başımı kaldırsam, aslan gibi beni avlar, Şaşılası gücünü yine gösterirsin üstümde.u-c  Suçluysam, vay başıma! Suçsuzken bile başımı kaldıramıyorum, Çünkü utanç doluyum, çaresizim.O,  Günah işleseydim, beni gözlerdin, Suçumu cezasız bırakmazdın.H+ “Ama bunları yüreğinde gizledin, Biliyorum aklındakini:F* Bana yaşam verdin, sevgi gösterdin, İlgin ruhumu korudu.J) Bana et ve deri giydirdin, Beni kemiklerle, sinirlerle ördün.L( Beni süt gibi dökmedin mi, Peynir gibi katılaştırmadın mı?i'K Lütfen anımsa, balçık gibi bana sen biçim verdin, Beni yine toprağa mı döndüreceksin?c&?  “Senin ellerin bana biçim verdi, beni yarattı, Şimdi dönüp beni yok mu edeceksin?^%5  Kötü olmadığımı, Senin elinden beni kimsenin kurtaramayacağını biliyorsun.9$m  Suçumu arıyor, Günahımı araştırıyorsun?_#7  Günlerin ölümlü birinin günleri gibi, Yılların insanın yılları gibi mi ki,R"  Sende insan gözü mü var? İnsanın gördüğü gibi mi görüyorsun?y!k  Hoşuna mı gidiyor gaddarlık etmek, Kendi ellerinin emeğini reddedip Kötülerin tasarılarını onaylamak?\ 1  Tanrı’ya: Beni suçlama diyeceğim, Ama söyle, niçin benimle çekişiyorsun.\ 3 “Yaşamımdan usandım, Özgürce yakınacak, İçimdeki acıyla konuşacağım.S # O zaman konuşur, O’ndan korkmazdım, Ama bu durumda bir şey yapamam.R " Tanrı sopasını üzerimden kaldırsın, Dehşeti beni yıldırmasın.M ! Keşke aramızda bir hakem olsa da, Elini ikimizin üstüne koysa!_7 O benim gibi bir insan değil ki, O’na yanıt vereyim, Birlikte mahkemeye gideyim.M  Beni yine pisliğe batırırsın, Giysilerim bile benden tiksinir.D  Sabun otuyla yıkansam, Ellerimi kül suyuyla temizlesem,>w  Madem suçlanacağım, Neden boş yere uğraşayım?\1  Bütün dertlerimden yılarım, Çünkü beni suçsuz saymayacağını biliyorum.\1  ‘Acılarımı unutayım, Üzgün çehremi değiştirip gülümseyeyim’ desem,W'  Kamış sandal gibi kayıp gidiyor, Avının üstüne süzülen kartal gibi.G  “Günlerim koşucudan çabuk, İyilik görmeden geçmekte.lQ  Dünya kötülerin eline verilmiş, Yargıçların gözünü kapayan O’dur. O değilse, kimdir?Z-  Kırbaç ansızın ölüm saçınca, O suçsuzların sıkıntısıyla eğlenir.X)  Hepsi bir, bu yüzden diyorum ki, ‘O suçluyu da suçsuzu da yok ediyor.’X)  “Kusursuz olsam da kendime aldırdığım yok, Yaşamımı hor görüyorum.U#  Suçsuz olsam ağzım beni suçlar, Kusursuz olsam beni suçlu çıkarır.hI  Sorun güç sorunuysa, O güçlüdür! Adalet sorunuysa, kim O’nu mahkemeye çağırabilir?B   Soluk almama izin vermiyor, Ancak beni acıya doyuruyor.J   O beni kasırgayla eziyor, Nedensiz yaralarımı çoğaltıyor.f E  O’nu çağırsam, O da bana yanıt verseydi, Yine de inanmazdım sesime kulak verdiğine.h I  Haklı olsam da O’na yanıt veremez, Merhamet etmesi için yargıcıma yalvarırdım ancak.d A  “Nerde kaldı ki, ben O’na yanıt vereyim, O’nunla tartışmak için söz bulayım?eC Tanrı öfkesini dizginlemez, Rahav’ın yardımcıları bile O’nun ayağına kapanır.hI Evet, O avını kaparsa, kim O’nu durdurabilir? Kim O’na, ‘Ne yapıyorsun’ diyebilir?Y+ İşte, yanımdan geçer, O’nu göremem, Geçip gider, farkına bile varmam.[/ Anlayamadığımız büyük işler, Sayısız şaşılası işler yapan O’dur.dA Büyük Ayı’yı, Oryon’u, Ülker’i, Güney takımyıldızlarını yaratan O’dur.W'  O’dur tek başına gökleri geren, Denizin dalgaları üzerinde yürüyen.L  Güneşe buyruk verir, doğmaz güneş, Yıldızları mühürler.<s  Dünyayı yerinden oynatır, Direklerini titretir.dA  O dağları yerinden oynatır da, Dağlar farkına varmaz, Öfkeyle altüst eder onları.X)  O’nun bilgisi derin, gücü eşsizdir, Kim O’na direndi de ayakta kaldı?S~  Biri O’nunla tartışmak istese, Binde bir bile O’na yanıt veremez.i}K  “Biliyorum, gerçekten öyledir, Ama Tanrı’nın önünde insan nasıl haklı çıkabilir?#| C Eyüp şöyle yanıtladı:W{' Düşmanlarını utanç kaplayacak, Kötülerin çadırı yok olacaktır.”dzA O senin ağzını yine gülüşle, Dudaklarını sevinç haykırışıyla dolduracaktır.Uy# “Tanrı kusursuz insanı reddetmez, Kötülük edenlerin elinden tutmaz.Jx  İşte sevinci böyle son bulur, Yerinde başka bitkiler biter.Zw- Ama yerinden sökülürse, Yeri, ‘Seni hiç görmedim’ diyerek onu yadsır.Uv# Kökleri taş yığınına sarılır, Çakılların arasında yer aranır.iuK Tanrısızlar güneşte iyi sulanmış bitkiyi andırır, Dalları bahçenin üzerinden aşar;Xt) Örümcek ağına yaslanır, ama ağ çöker, Ona tutunur, ama ağ taşımaz.Ts! Onun güvendiği şey kırılır, Dayanağı ise bir örümcek ağıdır.br= Tanrı’yı unutan herkesin sonu böyledir, Tanrısız insanın umudu böyle yok olur.@q{ Henüz yeşilken, kesilmeden, Otlardan önce kururlar.Tp! “Bataklık olmayan yerde kamış biter mi? Susuz yerde saz büyür mü?[o/ Onlar sana anlatıp öğretmeyecek, İçlerindeki sözleri dile getirmeyecek mi?knO Çünkü biz daha dün doğduk, bir şey bilmeyiz, Yeryüzündeki günlerimiz sadece bir gölge.am; “Lütfen, önceki kuşaklara sor, Atalarının neler öğrendiğini iyice araştır.@l{ Başlangıcın küçük olsa da, Sonun büyük olacak.vke Temiz ve doğruysan, O şimdi bile senin için kolları sıvayıp Seni hak ettiğin yere geri getirecektir.Wj' Ama sen gayretle Tanrı’yı arar, Her Şeye Gücü Yeten’e yalvarırsan,\i1 Oğulların ona karşı günah işlediyse, İsyanlarının cezasını vermiştir._h7 Tanrı adaleti saptırır mı, Her Şeye Gücü Yeten doğru olanı çarpıtır mı?Og “Ne zamana dek böyle konuşacaksın? Sözlerin sert rüzgar gibi.-f W Şuahlı Bildat şöyle yanıtladı: e9 Niçin isyanımı bağışlamaz, Suçumu affetmezsin? Çünkü yakında toprağa gireceğim, Beni çok arayacaksın, ama ben artık olmayacağım.”{do Günah işledimse, ne yaptım sana, Ey insan gözcüsü? Niçin beni kendine hedef seçtin? Sana yük mü oldum?cy Gözünü üzerimden hiç ayırmayacak mısın, Tükürüğümü yutacak kadar bile beni rahat bırakmayacak mısın?m Taş kadar güçlü müyüm, Etim tunçtan mı?D= Gücüm nedir ki, bekleyeyim? Sonum nedir ki, sabredeyim?q<[ Yine avunur, Amansız derdime karşın sevinirdim, Çünkü Kutsal Olan’ın sözlerini yadsımadım.K; Kerem edip beni ezse, Elini çabuk tutup yaşam bağımı kesse!K: “Keşke dileğim yerine gelse, Tanrı özlediğimi bana verse!I9  Böyle yiyeceklere dokunmak istemiyorum, Beni hasta ediyorlar.L8 Tatsız bir şey tuzsuz yenir mi, Yumurta akında tat bulunur mu?Q7 Otu olan yaban eşeği anırır mı, Yemi olan öküz böğürür mü?6 Çünkü Her Şeye Gücü Yeten’in okları içimde, Ruhum onların zehirini içiyor, Tanrı’nın dehşetleri karşıma dizildi.O5 Denizlerin kumundan ağır gelirdi, Bu yüzden abuk sabuk konuştum.K4 “Keşke üzüntüm tartılabilse, Acım teraziye konabilseydi!#3 C Eyüp şöyle yanıtladı:Q2 “İşte araştırdık, doğrudur, Onun için bunu dinle ve belle.”F1 Zamanında toplanan demetler gibi, Mezara dinç gireceksin.O0 Çocuklarının çoğalacağını bileceksin, Soyun ot gibi bitecek.g/G Çadırının güvenlik içinde olduğunu bilecek, Yurdunu yoklayınca eksik bulmayacaksın._.7 Çünkü tarladaki taşlarla anlaşacaksın, Yabanıl hayvanlar seninle barışacak.V-% Yıkıma, açlığa gülüp geçecek, Yabanıl hayvanlardan ürkmeyeceksin.P, Kamçılayan dillerden uzak kalacak, Yıkım gelince korkmayacaksın.G+ Kıtlıkta ölümden, Savaşta kılıçtan seni O koruyacak.\*1 Altı kez sıkıntıya düşsen seni kurtarır, Yedinci kez de sana zarar vermez.N) Çünkü O hem yaralar hem sarar, O incitir, ama elleri sağaltır.( “İşte, ne mutlu Tanrı’nın eğittiği insana! Bu yüzden Her Şeye Gücü Yeten’in yola getirişini küçümseme.9'm Yoksul umutlanır, Haksızlık ağzını kapar.Y&+ Yoksulu onların kılıç gibi ağzından Ve güçlünün elinden O kurtarır.W%' Gündüz karanlığa toslar, Öğlen, geceymiş gibi el yordamıyla ararlar.Q$ Bilgeleri kurnazlıklarında yakalar, Düzenbazların oyunu son bulur.Q# Kurnazların oyununu bozar, Düzenlerini gerçekleştiremesinler diye.F" Düşkünleri yükseltir, Yaslıları esenliğe çıkarır.F! Yeryüzüne yağmur yağdırır, Tarlalara sular gönderir.[ / Anlayamadığımız büyük işler, Sayısız şaşılası işler yapan O’dur.J  “Oysa ben Tanrı’ya yönelir, Davamı O’na bırakırdım.U# Havaya uçuşan kıvılcımlar gibi Sıkıntı çekmek için doğar insan.F Çünkü dert topraktan çıkmaz, Sıkıntı yerden bitmez.pY Ürününü açlar yer, Dikenler arasındakini bile toplarlar; Mallarını susamışlar yutmak ister.W' Çocukları güvenlikten uzak, Mahkeme kapısında ezilir, Savunan çıkmaz.P Ben aptalın kök saldığını görünce, Hemen yurduna lanet ettim.I  Aptalı üzüntü öldürür, Budalayı kıskançlık bitirir.` ; “Haydi çağır, seni yanıtlayan çıkacak mı? Meleklerin hangisine yöneleceksin?a; İçlerindeki çadır ipleri çekilince, Bilgelikten yoksun olarak ölüp giderler.’_7 Ömürleri sabahtan akşama varmaz, Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.eC Çamur evlerde oturanlara, Mayası toprak olanlara, Güveden kolay ezilenlere mi güvenir?K Bakın, Tanrı kullarına güvenmez, Meleklerinde hata bulur da,uc ‘Tanrı karşısında insan doğru olabilir mi? Kendisini yaratanın karşısında temiz çıkabilir mi?yk Durdu, ama ne olduğunu seçemedim. Bir suret duruyordu gözümün önünde, Çıt çıkmazken bir ses duydum:7i Önümden bir ruh geçti, Tüylerim ürperdi.F Beni dehşet ve titreme aldı, Bütün kemiklerimi sarstı.hI Gece rüyaların doğurduğu düşünceler içinde, İnsanları ağır uyku bastığı zaman,O “Bir söz gizlice erişti bana, Fısıltısı kulağıma ulaştı.[ / Aslan av bulamadığı için yok oluyor, Dişi aslanın yavruları dağılıyor.Y + Aslanın kükremesi, homurtusu kesildi, Dişleri kırıldı genç aslanların.V % Tanrı’nın soluğuyla yok oluyor, Öfkesinin rüzgarıyla tükeniyorlar.j M Benim gördüğüm kadarıyla, fesat sürenler, Kötülük tohumu ekenler ektiklerini biçiyor.Y + “Düşün biraz: Hangi suçsuz yok oldu, Nerede doğrular yıkıma uğradı?c? Senin güvendiğin Tanrı’dan korkun değil mi, Umudun kusursuz yaşamında değil mi?kO Ama şimdi senin başına gelince gücüne gidiyor, Sana dokununca yılgınlığa düşüyorsun.X) Tökezleyeni senin sözlerin ayakta tuttu, Titreyen dizleri sen pekiştirdin.O Evet, pek çoklarına sen ders verdin, Zayıf elleri güçlendirdin,a; “Biri sana bir şey söylemeye çalışsa gücenir misin? Kim konuşmadan durabilir?- W Temanlı Elifaz şöyle yanıtladı:H  Huzur yok, sükûnet yok, rahat yok, Yalnız kargaşa var.”2_ Korktuğum, Çekindiğim başıma geldi.S Çünkü iniltim ekmekten önce geliyor, Su gibi dökülmekte feryadım.xi Neden yaşam verilir nereye gideceğini bilmeyen insana, Çevresini Tanrı’nın çitle çevirdiği kişiye?>~w Mezara kavuşunca Neşeden coşar, sevinç bulurlar.M} Oysa onlar gelmeyen ölümü özler, Onu define arar gibi ararlar;V|% “Niçin sıkıntı çekenlere ışık, Acı içindekilere yaşam verilir?L{ Küçük de büyük de oradadır, Köle efendisinden özgürdür.Kz Tutsaklar huzur içinde yaşar, Angaryacının sesini duymazlar.Gy Orada kötüler kargaşayı bırakır, Yorgunlar rahat eder.fxE Neden düşük bir çocuk gibi, Gün yüzü görmemiş yavrular gibi toprağa gömülmedim?Kw Evlerini gümüşle dolduran Altın sahibi önderlerle birlikte.fvE Yaptırdıkları kentler şimdi viran olan Dünya kralları ve danışmanlarıyla birlikte,Mu Çünkü şimdi huzur içinde yatmış, Uyuyup dinlenmiş olurdum;>tw Neden beni dizler, Emeyim diye memeler karşıladı?Ss “Neden doğarken ölmedim, Rahimden çıkarken son soluğumu vermedim?hrI Çünkü sıkıntı yüzü görmemem için Anamın rahminin kapılarını üstüme kapamadı.mqS Akşamının yıldızları kararsın, Boş yere aydınlığı beklesin, Tan atışını görmesin.bp= Günleri lanetleyenler, Livyatan’ı uyandırmaya hazır olanlar, O günü lanetlesin.Ao} Kısır olsun o gece, Sevinç sesi duyulmasın içinde.sn_ Zifiri karanlık yutsun o geceyi, Yılın günleri arasında sayılmasın, Aylardan hiçbirine girmesin.mw Karanlık ve ölüm gölgesi sahip çıksın o güne, Bulut çöksün üzerine; Işığını karanlık söndürsün.ilK Karanlığa bürünsün o gün, Yüce Tanrı onunla ilgilenmesin, Üzerine ışık doğmasın.Uk# “Doğduğum gün yok olsun, ‘Bir oğul doğdu’ denen gece yok olsun!Uj# Sonunda Eyüp ağzını açtı ve doğduğu güne lanet edip şöyle dedi:Ti # Sonunda Eyüp ağzını açtı ve doğduğu güne lanet edip şöyle dedi: h Yedi gün yedi gece onunla birlikte yere oturdular. Kimse ağzını açmadı, çünkü ne denli acı çektiğini görüyorlardı.wgg Uzaktan onu tanıyamadılar; yüksek sesle ağlayıp kaftanlarını yırtarak başlarına toprak saçtılar.xfi Eyüp’ün üç dostu –Temanlı Elifaz, Şuahlı Bildat, Naamalı Sofar– Eyüp’ün başına gelen bunca kötülüğü duyunca kalkıp bir araya geldiler. Acısını paylaşmak, onu avutmak için yanına gitmek üzere anlaştılar.e Eyüp, “Aptal kadınlar gibi konuşuyorsun” diye karşılık verdi, “Nasıl olur? Tanrı’dan gelen iyiliği kabul edelim de kötülüğü kabul etmeyelim mi?” Bütün bu olaylara karşın Eyüp’ün ağzından günah sayılabilecek bir söz çıkmadı.ndU Karısı, “Hâlâ doğruluğunu sürdürüyor musun?” dedi, “Tanrı’ya söv de öl bari!”gcG Eyüp çıbanlarını kaşımak için bir çömlek parçası aldı. Kül içinde oturuyordu.b Böylece Şeytan RAB’bin huzurundan ayrıldı. Eyüp’ün bedeninde tepeden tırnağa kadar kötü çıbanlar çıkardı.^a5 RAB, “Peki” dedi, “Onu senin eline bırakıyorum. Yalnız canına dokunma.”W`' Elini uzat da, onun etine, kemiğine dokun, yüzüne karşı sövecektir.”]_3 “Cana can!” diye yanıtladı Şeytan, “İnsan canı için her şeyini verir.1^[ RAB, “Kulum Eyüp’e bakıp da düşündün mü?” dedi, “Çünkü dünyada onun gibisi yoktur. Kusursuz, doğru bir adamdır. Tanrı’dan korkar, kötülükten kaçınır. Senin kışkırtmaların sonucunda onu boş yere yıkıma uğrattım, ama o doğruluğunu hâlâ sürdürüyor.”x]i RAB Şeytan’a, “Nereden geliyorsun?” dedi. Şeytan, “Dünyada gezip dolaşmaktan” diye yanıtladı.\ / Başka bir gün ilahi varlıklar RAB’bin huzuruna çıkmak için geldiklerinde Şeytan da RAB’bin huzuruna çıkmak için onlarla gelmişti.Z[ / Bütün bu olaylara karşın Eyüp günah işlemedi ve Tanrı’yı suçlamadı.Z  Dedi ki, “Bu dünyaya çıplak geldim, çıplak gideceğim. RAB verdi, RAB aldı, RAB’bin adına övgüler olsun!”qY ] Bunun üzerine Eyüp kalktı, kaftanını yırtıp saçını sakalını kesti, yere kapanıp tapındı.JX  ansızın çölden şiddetli bir rüzgar esti” dedi, “Evin dört köşesine çarptı; ev gençlerin üzerine yıkıldı, hepsi öldü. Yalnız ben kurtuldum durumu sana bildirmek için.” W  O daha sözünü bitirmeden başka bir ulak gelip, “Oğullarınla kızların ağabeylerinin evinde yemek yiyip şarap içerkenxV k O daha sözünü bitirmeden başka bir ulak gelip, “Kildaniler üç bölük halinde develere saldırdı” dedi, “Hepsini alıp götürdüler, uşakları kılıçtan geçirdiler. Yalnızca ben kurtuldum durumu sana bildirmek için.”QU  O daha sözünü bitirmeden başka bir ulak gelip, “Tanrı ateş yağdırdı” dedi, “Koyunlarla uşakları yakıp küle çevirdi. Yalnızca ben kaçıp kurtuldum durumu sana bildirmek için.” T ; Sabalılar baskın yaptı, hepsini alıp götürdü. Uşakları kılıçtan geçirdiler. Yalnız ben kaçıp kurtuldum sana durumu bildirmek için.”tS c bir ulak gelip Eyüp’e şöyle dedi: “Öküzler çift sürüyor, eşekler onların yanında otluyordu.hR K Bir gün Eyüp’ün oğullarıyla kızları ağabeylerinin evinde yemek yiyip şarap içerken0Q [ RAB Şeytan’a, “Peki” dedi, “Sahip olduğu her şeyi senin eline bırakıyorum, yalnız kendisine dokunma.” Böylece Şeytan RAB’bin huzurundan ayrıldı.dP C Ama elini uzatır da sahip olduğu her şeyi yok edersen, yüzüne karşı sövecektir.”4O c “Onu, ev halkını, sahip olduğu her şeyi sen çitle çevirip korumadın mı? Elleriyle yaptığı her şeyi bereketli kıldın. Sürüleri bütün ülkeye yayıldı.SN ! Şeytan, “Eyüp Tanrı’dan boşuna mı korkuyor?” diye yanıtladı.@M { RAB, “Kulum Eyüp’e bakıp da düşündün mü?” dedi, “Çünkü dünyada onun gibisi yoktur. Kusursuz, doğru bir adamdır. Tanrı’dan korkar, kötülükten kaçınır.”wL i RAB Şeytan’a, “Nereden geliyorsun?” dedi. Şeytan, “Dünyada gezip dolaşmaktan” diye yanıtladı.nK W Bir gün ilahi varlıklar RAB’bin huzuruna çıkmak için geldiklerinde, Şeytan da onlarla geldi.J y Bu şölen dönemi bitince Eyüp onları çağırtıp kutsardı. Sabah erkenden kalkar, “Çocuklarım günah işlemiş, içlerinden Tanrı’ya sövmüş olabilirler” diyerek her biri için yakmalık sunu sunardı. Eyüp hep böyle yapardı.I y Oğulları sırayla evlerinde şölen verir, birlikte yiyip içmek için üç kızkardeşlerini de çağırırlardı. H ; Yedi bin koyuna, üç bin deveye, beş yüz çift öküze, beş yüz çift eşeğe ve pek çok köleye sahipti. Doğudaki insanların en zengini oydu.(G M Yedi oğlu, üç kızı vardı. F  Ûs ülkesinde Eyüp adında bir adam yaşardı. Kusursuz, doğru bir adamdı. Tanrı’dan korkar, kötülükten kaçınırdı.E  Yahudi Mordekay, Kral Ahaşveroş’tan sonra ikinci adam olmuştu. Yahudi soydaşları arasında saygı gören ve çoğunluk tarafından sevilen biriydi. Çünkü halkının iyiliğini düşünüyor, bütün soydaşlarının esenliği için çaba gösteriyordu.D'  Büyüklüğü, kahramanlıkları ve Mordekay’ı her bakımdan nasıl onurlandırdığı Pers ve Med krallarının tarihinde yazılıdır.SC ! Kral Ahaşveroş ülkeyi en uzak kıyılarına dek haraca bağlamıştı.eBC Purim’e ilişkin bu düzenlemeler Ester’in buyruğuyla onaylandı ve kayda geçirildi.'AG  Kraliçe Ester’le birlikte daha önce kararlaştırdıkları gibi, Purim günlerini belirlenen tarihte kutlamalarını buyuruyordu. Bu kutlamalara kendilerinin de, soylarından gelenlerin de katılmalarını, oruç tutmada ve ağıt yakmada belirlenen kurallara uymalarını istedi.$@A  Mordekay, Ahaşveroş’un egemenliği altındaki yüz yirmi yedi ilde yaşayan Yahudiler’e esenlik ve güvenlik dilekleriyle dolu mektuplar gönderdi.?  Avihayil’in kızı Kraliçe Ester ve Yahudi Mordekay Purim’le ilgili bu ikinci mektubu tam yetkiyle yazıp uygulamaya koydular.T>!  Böylece bu günler her ilde, her kentte ve her ailede kuşaktan kuşağa anımsanacak ve kutlanacaktı. Purim günleri Yahudiler için son bulmayacak ve bu günlerin anısı kuşaklar boyu sürecekti.=y  Pur sözcüğünden ötürü bu günlere Purim adı verildi. Böylece Yahudiler, Mordekay’ın mektubunda yazılı olanlardan, görüp geçirdiklerinden ve başlarına gelenlerden ötürü bu iki günü buyrulduğu biçimde ve günlerde her yıl kutlamayı kabul ettiler. Bu gelenek kendileri için, soylarından olanlar ve onlara katılan herkes için geçerli olacaktı.<y  Pur sözcüğünden ötürü bu günlere Purim adı verildi. Böylece Yahudiler, Mordekay’ın mektubunda yazılı olanlardan, görüp geçirdiklerinden ve başlarına gelenlerden ötürü bu iki günü buyrulduğu biçimde ve günlerde her yıl kutlamayı kabul ettiler. Bu gelenek kendileri için, soylarından olanlar ve onlara katılan herkes için geçerli olacaktı.C;  Ama kral durumu öğrenince, Haman’ın Yahudiler’e karşı kurduğu düzen geri tepti; kral, Haman’ın ve oğullarının darağacına asılmaları için yazılı buyruklar verdi.5:c  Çünkü bütün Yahudiler’in düşmanı Agaklı Hammedata oğlu Haman onları yok etmek için düzen kurmuştu. Onları ezip yok etmek için pur, yani kura çekmişti.s9_  Böylece Yahudiler, Mordekay’ın buyruğunu kabul ederek başlattıkları kutlamaları sürdürdüler.,8Q  Çünkü o günler, Yahudiler’in düşmanlarından kurtulduğu günlerdir. O ay kederlerinin sevince, yaslarının mutluluğa dönüştüğü aydır. Mordekay o günlerde şölenler düzenleyip eğlenmelerini, birbirlerine yemek sunmalarını, yoksullara armağanlar vermelerini buyurdu.c7?  Her yıl Adar ayının on dördüncü ve on beşinci günlerini kutlamalarını buyurdu.6/  Mordekay bu olayları kayda geçirdi. Ardından Kral Ahaşveroş’un uzak, yakın bütün illerinde yaşayan Yahudiler’e mektuplar gönderdi.65e  Taşradaki kentlerde yaşayan Yahudiler işte bu nedenle Adar ayının on dördüncü gününü şölen ve eğlence günü olarak kutlarlar ve birbirlerine yemek sunarlar.M4  Sus’taki Yahudiler ise kendilerini savunmak için on üçüncü ve on dördüncü günler bir araya geldiler. On beşinci gün de dinlendiler. O günü şölen ve eğlence günü ilan ettiler.!3;  Bütün bunlar Adar ayının on üçüncü günü oldu. Yahudiler on dördüncü gün dinlendiler ve o günü şölen ve eğlence günü ilan ettiler.o2W  Krallığın illerinde yaşayan öbür Yahudiler de canlarını korumak ve düşmanlarından kurtulmak için bir araya geldiler. Kendilerinden nefret edenlerden yetmiş beş bin kişiyi öldürdüler, ama yağmaya girişmediler.13  Sus’taki Yahudiler Adar ayının on dördüncü günü yeniden toplanarak kentte üç yüz kişi daha öldürdüler; ama yağmaya girişmediler.{0o  Kral bu isteklerin yerine getirilmesini buyurdu. Sus’ta ferman çıkarıldı ve Haman’ın on oğlu asıldı.A/{ Ester, “Eğer kral uygun görüyorsa, Sus’taki Yahudiler bugünkü fermanını yarın da uygulasınlar” dedi, “Haman’ın on oğlunun cesetleri de darağacına asılsın.”.- O da Kraliçe Ester’e, “Yahudiler Sus Kalesi’nde Haman’ın on oğlu dahil beş yüz kişiyi öldürüp yok etmişler” dedi, “Kim bilir, öbür illerimde neler yapmışlardır? İstediğin nedir, sana vereyim; başka dileğin var mı, yerine getirilecektir.”S- Sus Kalesi’nde öldürülenlerin sayısı aynı gün krala bildirildi.U,# Yahudi düşmanı Hammedata oğlu Haman’ın on oğlunu –Parşandata, Dalfon, Aspata, Porata, Adalya, Aridata, Parmaşta, Arisay, Ariday ve Vayzata’yı– öldürdüler. Ama yağmaya girişmediler.U+# Yahudi düşmanı Hammedata oğlu Haman’ın on oğlunu –Parşandata, Dalfon, Aspata, Porata, Adalya, Aridata, Parmaşta, Arisay, Ariday ve Vayzata’yı– öldürdüler. Ama yağmaya girişmediler.U*#  Yahudi düşmanı Hammedata oğlu Haman’ın on oğlunu –Parşandata, Dalfon, Aspata, Porata, Adalya, Aridata, Parmaşta, Arisay, Ariday ve Vayzata’yı– öldürdüler. Ama yağmaya girişmediler.U)#  Yahudi düşmanı Hammedata oğlu Haman’ın on oğlunu –Parşandata, Dalfon, Aspata, Porata, Adalya, Aridata, Parmaşta, Arisay, Ariday ve Vayzata’yı– öldürdüler. Ama yağmaya girişmediler.E(  Sus Kalesi’nde beş yüz kişiyi öldürüp yok ettiler.'+  Yahudiler bütün düşmanlarını kılıçtan geçirdiler, öldürdüler, yok ettiler. Kendilerinden nefret edenlere dilediklerini yaptılar.u&c  Mordekay sarayda güçlü biriydi artık; ünü bütün illere ulaşmıştı. Gücü gittikçe artıyordu.%  İl önderleri, satraplar, valiler ve kralın memurları, Mordekay’dan korktukları için Yahudiler’i desteklediler.p$Y  Yahudiler kendilerini yok etmeyi tasarlayanlara saldırmak üzere Kral Ahaşveroş’un bütün illerindeki kentlerde bir araya geldiler. Hiç kimse onlara karşı koyamadı. Çünkü Yahudi korkusu bütün halkları sarmıştı.~# w Kralın buyruğu ve fermanı, on ikinci ay olan Adar ayının on üçüncü günü yerine getirilecekti. Yahudi düşmanları o gün Yahudiler’i alt etmeyi ummuşlardı, ama tam tersi oldu; Yahudiler kendilerinden nefret edenleri alt ettiler."% Kralın buyruğu ve fermanı ulaştığı her ilde ve her kentte Yahudiler arasında sevinç ve mutluluğa yol açtı. Şölenler düzenlendi, bir bayram havası doğdu. Ülkedeki halklardan çok sayıda kişi Yahudi oldu; çünkü Yahudi korkusu hepsini sarmıştı._!7 Yahudiler için aydınlık ve sevinç, mutluluk ve onur dolu günler başlamıştı.` 9 Mordekay, lacivert ve beyaz bir krallık giysisiyle, başında büyük bir altın taç ve sırtında ince ketenden mor bir pelerinle kralın huzurundan ayrıldı. Sus Kenti sevinç çığlıklarıyla yankılandı. b ~ ~~t~}}} |||({{zzzzizyy7xx'www9vvvXvuu^uttst#sslsrr#qqq#pppNooonnsnmmolll,kkk4jjjAii}i hhWhggcg(ffLeeeSeddJccLbbbWbaa#``s`C___*^^i^]]^]\\t\[[^[ ZZjZYY=XXX)WWW>VVV UUfU TTCTSS[RRTRQQKPP\POO'NNNANMMrM LLcLKKJJJJ,III&HHHGGrG6FFFTFEE2DDD9DCC`CBB[B AAAB@@@ ???N?>>_===N<<<%;;u;:::)999'888D777#66A655I444X33322d2 11p1000//c/..K.--,,Z++++3***T*))V(((N'''(&&=%%B$$c$ ###7""".!!w! `YQpd97^ ccfP/*e \ C) - c R s  %DF ;3 # C Eyüp şöyle yanıtladı:P Nerede kaldı bir kurtçuk olan insan, Bir böcek olan insanoğlu!”B O’nun gözünde ay parlak, Yıldızlar temiz değilse,mS İnsan Tanrı’nın önünde nasıl doğru olabilir? Kadından doğan biri nasıl temiz olabilir?G Orduları sayılabilir mi? Işığı kimin üzerine doğmaz?_7 “Egemenlik ve heybet Tanrı’ya özgüdür, Yüce göklerde düzen kuran O’dur.- W Şuahlı Bildat şöyle yanıtladı:q[ “Böyle değilse, kim beni yalancı çıkarabilir, Söylediklerimin boş olduğunu gösterebilir?” Kısa süre yükselir, sonra yok olurlar, Düşerler, tıpkı ötekiler gibi alınıp götürülür, Başak başı gibi kesilirler.’_7 Tanrı onlara güven verir, O’na güvenirler, Ama gözü yürüdükleri yoldadır.eC Tanrı, gücüyle zorbaları yok eder, Harekete geçince zorbaların yaşama umudu kalmaz.Y+ Onlar çocuğu olmayan kısır kadınları yolar, Dul kadına iyilik etmezler.zm Rahim onları unutacak, Kurtlara yem olacak, Bir daha anılmayacaklar. Haksızlık bir ağaç gibi kırılacak.~u Kuraklık ve sıcağın eriyen karı alıp götürdüğü gibi Ölüler diyarı da günahlıları alıp götürür.zm “Diyorsunuz ki, ‘Suyun üstündeki köpüktür onlar, Lanetlidir ülkedeki payları, Kimse bağlara gitmez.a ; Çünkü zifiri karanlık, sabahıdır onların, Karanlığın dehşetiyle dostturlar.\ 1 Hırsızlar karanlıkta evleri deler, Gündüz gizlenir, ışık nedir bilmezler.{ o Zina edenin gözü alaca karanlıktadır, ‘Beni kimse görmez’ diye düşünür, Yüzünü örtüyle gizler.n U Gün ağarınca katil kalkar, Düşkünü, yoksulu öldürür, Hırsız gibi sıvışır geceleyin.` 9 “Bunlar ışığa başkaldıranlardır; Onun yolunu tanımaz, İzinde yürümezler.yk Kentlerden insan iniltileri yükseliyor, Yaralı canlar feryat ediyor, Ama Tanrı haksızlığı önemsemiyor.fE Teraslar arasında zeytin eziyor, Susuzluktan kavrulurken Şarap için üzüm sıkıyorlar.K Giysisiz, çıplak dolaşıyor, Aç karnına demet taşıyorlar.W' Öksüz memeden uzaklaştırılıyor, Düşkünün bebeği rehin alınıyor.nU Dağlara yağan sağanaktan ıslanıyor, Sığınakları olmadığı için kayalara sarılıyorlar.V% Geceyi giysisiz, çıplak geçiriyorlar, Örtünecek şeyleri yok soğukta.\1 Yemlerini tarlalardan topluyor, Kötülerin bağındaki artıkları eşeliyorlar.+ Bakın, yoksullar çöldeki yaban eşekleri gibi Yiyecek bulmak için erkenden işe çıkıyorlar, Çocuklarına yiyeceği kırlar sağlıyor.\1 Yoksulları yoldan saptırıyor, Ülkenin düşkünlerini gizlenmeye zorluyorlar.V% Öksüzlerin eşeğini kovuyor, Dul kadının öküzünü rehin alıyorlar._~7 İnsanlar sınır taşlarını kaldırıyor, Çaldıkları sürüleri otlatıyorlar.z} o “Niçin Her Şeye Gücü Yeten yargı için vakit saptamıyor? Neden O’nu tanıyanlar bu günleri görmesin?H|  Karanlık beni susturamadı, Yüzümü örten koyu karanlık.N{ Tanrı cesaretimi kırdı, Her Şeye Gücü Yeten beni yıldırdı.Wz' Bu yüzden dehşete düşerim huzurunda, Düşündükçe korkarım O’ndan.Ry Benimle ilgili kararını yerine getirir, Daha nice tasarısı vardır.Wx' “O tek başınadır, kim O’nu caydırabilir? Canı ne isterse onu yapar.}ws Ağzından çıkan buyruklardan ayrılmadım, Günlük ekmeğimden çok ağzından çıkan sözlere değer verdim.Bv Adımlarını yakından izledim, Sapmadan yolunu tuttum.Xu) Ama O tuttuğum yolu biliyor, Beni sınadığında altın gibi çıkacağım.Vt% Kuzeyde iş görse O’nu seçemiyorum, Güneye dönse O’nu göremiyorum.Ns “Doğuya gitsem orada değil, Batıya gitsem O’nu bulamıyorum.xri Haklı kişi davasını oraya, O’nun önüne getirebilirdi, Ben de yargılanmaktan sonsuza dek kurtulurdum.Yq+ Eşsiz gücüyle bana karşı mı çıkardı? Hayır, yalnızca dinlerdi beni.Gp Bana vereceği yanıtı öğrenir, Ne diyeceğini anlardım.Oo Davamı önünde dile getirir, Kanıtlarımı art arda sıralardım.Pn Keşke O’nu nerede bulacağımı bilseydim, Tahtına varabilseydim!nmU “Bugün de acı acı yakınacağım, İniltime karşın Tanrı’nın üzerimdeki eli ağırdır.#l C Eyüp şöyle yanıtladı:gkG O suçsuz olmayanı bile kurtarır, Senin ellerinin temizliği sayesinde kurtulur suçlu.”jjM İnsanlar seni alçaltınca, güvenini yitirme, Çünkü Tanrı alçakgönüllüleri kurtarır.Ki Neye karar verirsen yapılır, Yollarını ışık aydınlatır.Kh O’na dua edersin, dinler seni, Adaklarını yerine getirirsin.ag; O zaman Her Şeye Gücü Yeten’den zevk alır, Yüzünü Tanrı’ya kaldırırsın.Mf Her Şeye Gücü Yeten senin altının, Değerli gümüşün olur.Ve% Altınını yere, Ofir altınını vadideki çakılların arasına atarsan,qd[ Her Şeye Gücü Yeten’e dönersen, eski haline kavuşursun. Kötülüğü çadırından uzak tutar,Mc Ağzından çıkan öğretiyi benimse, Sözlerini yüreğinde tut.?by “Tanrı’yla dost ol, barış ki, Bolluğa eresin.Ia  ‘Düşmanlarımız yok edildi, Malları yanıp kül oldu.’c`? “Doğrular onların yıkımını görüp sevinir, Suçsuzlar şöyle diyerek eğlenir:p_Y Ama onların evlerini iyilikle dolduran O’ydu. Bunun için kötülerin öğüdü benden uzak olsun.g^G Tanrı’ya, ‘Bizden uzak dur!’ dediler, ‘Her Şeye Gücü Yeten bize ne yapabilir?’U]# Onlar ki, vakitleri gelmeden çekilip alındılar, Temellerini sel bastı.=\u Kötülerin yürüdüğü Eski yolu mu tutacaksın?X[) Koyu bulutlar O’na engeldir, göremez, Gökkubbenin üzerinde dolaşır.’iZK Sen ise, ‘Tanrı ne bilir?’ diyorsun, ‘Zifiri karanlığın içinden yargılayabilir mi?aY; “Tanrı göklerin yükseklerinde değil mi? Yıldızlara bak, ne kadar yüksekteler!PX Her şey kararıyor, göremez oluyorsun, Seller altına alıyor seni.\W1 Bu yüzden her yanın tuzaklarla çevrili, Ansızın gelen korkuyla yılıyorsun,WV' Dul kadınları eli boş çevirdin, Öksüzlerin kolunu kanadını kırdın.OU Ülkeye bileğinle sahip oldun, Saygın biri olarak orada yaşadın.:To Yorguna su içirmedin, Açtan ekmeği esirgedin;OS Çünkü kardeşlerinden nedensiz rehin alıyor, Onları soyuyordun.@R{ Kötülüğün büyük, Günahların sonsuz değil mi?FQ Seni azarlaması, dava etmesi O’ndan korktuğun için mi?yPk Doğruluğun Her Şeye Gücü Yeten’e ne zevk verebilir, Kusursuz yaşamın O’na ne kazanç sağlayabilir?iOK “İnsan Tanrı’ya yararlı olabilir mi? Bilge kişinin bile O’na yararı dokunabilir mi?-N W Temanlı Elifaz şöyle yanıtladı:hMI" “Boş laflarla beni nasıl avutursunuz? Yanıtlarınızdan çıkan tek sonuç yalandır.”hLI! Vadi toprağı tatlı gelir ona, Herkes ardından gider, Önüsıra gidenlerse sayısızdır.AK} Mezarlığa taşınır, Kabri başında nöbet tutulur.eJC Kim davranışını onun yüzüne vurur? Kim yaptığının karşılığını ona ödetir?^I5 Felaket günü kötü insan esirgenir, Gazap günü ona kurtuluş yolu gösterilir.SH Yolculara hiç sormadınız mı? Anlattıklarına kulak asmadınız mı?_G7 ‘Büyük adamın evi nerede?’ diyorsunuz, ‘Kötülerin çadırları nerede?’cF? “Bakın, düşüncelerinizi, Bana zarar vermek için kurduğunuz düzenleri biliyorum.>Ew Toprakta birlikte yatarlar, Üzerlerini kurt kaplar.LD Ötekiyse acı içinde ölür, İyilik nedir hiç tatmamıştır.0C[ Bedeni iyi beslenmiş, İlikleri dolu.NB Biri gücünün doruğunda ölür, Büsbütün rahat ve kaygısız.VA% “En yüksektekileri bile yargılayan Tanrı’ya Kim akıl öğretebilir?n@U Çünkü sayılı ayları sona erince Geride bıraktıkları aileleri için niye kaygı çeksinler?k?O Yıkımlarını kendi gözleriyle görsünler, Her Şeye Gücü Yeten’in gazabını içsinler.> ‘Tanrı babaların cezasını çocuklarına çektirir’ diyorsunuz, Kendilerine çektirsin de bilsinler nasıl olduğunu.m=S Kaç kez rüzgarın sürüklediği saman gibi, Kasırganın uçurduğu saman çöpü gibi oldular?< “Kaç kez kötülerin kandili söndü, Başlarına felaket geldi, Tanrı öfkelendiğinde paylarına düşen kederi verdi?];3 Ama zenginlikleri kendi ellerinde değil. Kötülerin öğüdü benden uzak olsun.i:K Her Şeye Gücü Yeten kim ki, O’na kulluk edelim? Ne kazancımız olur O’na dua etsek?’X9) Tanrı’ya, ‘Bizden uzak dur!’ derler, ‘Yolunu öğrenmek istemiyoruz.\81 Ömürlerini bolluk içinde geçirir, Esenlik içinde ölüler diyarına inerler.K7 Tef ve lir eşliğinde şarkı söyler, Ney sesiyle eğlenirler.J6  Çocuklarını sürü gibi salıverirler, Yavruları oynaşır.j5M Boğalarının çiftleşmesi hiç boşa çıkmaz, İnekleri hep doğurur, hiç düşük yapmaz.\41 Evleri güvenlik içinde, korkudan uzak, Tanrı’nın sopası onlara dokunmuyor.P3 Çocukları sapasağlam çevrelerinde, Soyları gözlerinin önünde.I2  Kötüler niçin yaşıyor, Yaşlandıkça güçleri artıyor?P1 Bunu düşündükçe içimi korku sarıyor, Bedenimi titreme alıyor.=0u Bana bakın da şaşın, Elinizi ağzınıza koyun.I/  “Yakınmam insana mı karşı? Niçin sabırsızlanmayayım?J.  Bırakın ben de konuşayım, Ben konuştuktan sonra alay edin.L- “Sözümü dikkatle dinleyin, Bana verdiğiniz avuntu bu olsun.#, C Eyüp şöyle yanıtladı:b+= Budur kötünün Tanrı’dan aldığı pay, Budur Tanrı’nın ona verdiği miras.”[*/ Varlığını seller, Azgın sular götürecek Tanrı’nın öfkelendiği gün.S) Suçunu gökler açığa çıkaracak, Yeryüzü ona karşı ayaklanacak.(  Koyu karanlık onun hazinelerini gözlüyor. Körüklenmemiş ateş onu yiyip bitirecek, Çadırında artakalanı tüketecek.f'E Çekilince ok sırtından, Parıldayan ucu ödünden çıkacak, Dehşet çökecek üzerine.E& Demir silahtan kaçacak olsa, Tunç ok onu delip geçecek.x%i Karnını tıka basa doyurduğunda, Tanrı kızgın öfkesini ondan çıkaracak, Üzerine gazap yağdıracak.H$  Varlık içinde yokluk çekecek, Sıkıntı tepesine binecek.O# Yediğinden artakalan olmadı, Bu yüzden bolluğu uzun sürmeyecek.Q" “Hırsı yüzünden rahat nedir bilmedi, Serveti onu kurtaramayacak.^!5 Çünkü yoksulları ezip yüzüstü bıraktı, Kendi yapmadığı evi zorla aldı.j M Zahmetle kazandığını Yemeden geri verecek, Elde ettiği kazancın tadını çıkaramayacak.M Akarsuların, bal ve ayran akan derelerin Sefasını süremeyecek.G Kobra zehiri emecek, Engereğin zehir dişi onu öldürecek.N Yuttuğu servetleri kusacak, Tanrı onları midesinden çıkaracak.V% Yediği yiyecek midesinde ekşiyecek, İçinde kobra zehirine dönüşecek.?y Tutsa, bırakmasa, Damağının altına saklasa bile,V% “Kötülük ağzında tatlı gözükse, Onu dilinin altına gizlese bile,U# Kemiklerini dolduran gençlik ateşi Kendisiyle birlikte toprakta yatacak.^5 Çocukları yoksulların lütfunu dileyecek, Malını kendi eliyle geri verecektir.r] Kendisini görmüş olan gözler bir daha onu görmeyecek, Yaşadığı yerde artık görünmeyecektir.V% Düş gibi uçacak, bir daha bulunamayacak, Gece görümü gibi yok olacak.jM Sonsuza dek yok olacak, kendi pisliği gibi; Onu görmüş olanlar, ‘Nerede o?’ diyecekler.>w Boyu göklere erişse, Başı bulutlara değse bile,]3 Kötünün zafer çığlığı kısadır, Tanrısızın sevinciyse bir anlıktır.M “Bilmiyor musun eskiden beri, İnsan dünyaya geldiğinden beri,Z- Beni utandıran bir azar işitiyorum, Anlayışım yanıt vermemi gerektiriyor.iK “Sıkıntılı düşüncelerim beni yanıt vermeye zorluyor, Bu yüzden çok heyecanlıyım., U Naamalı Sofar şöyle yanıtladı:{ Kılıçtan korkmalısınız, Çünkü kılıç cezası öfkeli olur, O zaman adaletin var olduğunu göreceksiniz.”Z - Eğer, ‘Sıkıntının kökü onda olduğu için Onu kovalım’ diyorsanız,l Q O’nu kendim göreceğim, Kendi gözlerimle, başkası değil. Yüreğim bayılıyor bağrımda!M  Derim yok olduktan sonra, Yeni bedenimle Tanrı’yı göreceğim._ 7 Oysa ben kurtarıcımın yaşadığını, Sonunda yeryüzüne geleceğini biliyorum.Q  Demir kalemle, kurşunla Sonsuza dek kalsın diye kayaya kazılsaydı!@{ “Keşke şimdi sözlerim yazılsa, Kitaba geçseydi,I  Neden Tanrı gibi siz de beni kovalıyor, Etime doymuyorsunuz?`9 “Ey dostlarım, acıyın bana, siz acıyın, Çünkü Tanrı’nın eli vurdu bana.E Bir deri bir kemiğe döndüm, Ölümün eşiğine geldim.T! Bütün yakın dostlarım benden iğreniyor, Sevdiklerim yüz çeviriyor.T! Çocuklar bile beni küçümsüyor, Ayağa kalksam benimle eğleniyorlar.K Soluğum karımı tiksindiriyor, Kardeşlerim benden iğreniyor.E Kölemi çağırıyorum, yanıtlamıyor, Dil döksem bile.\1 Evimdeki konuklarla hizmetçiler Beni yabancı sayıyor, Garip oldum gözlerinde.E Akrabalarım uğramaz oldu, Yakın dostlarım beni unuttu.e~C “Kardeşlerimi benden uzaklaştırdı, Tanıdıklarım bana büsbütün yabancılaştı.}}s Orduları üstüme üstüme geliyor, Bana karşı rampalar yapıyor, Çadırımın çevresinde ordugah kuruyorlar.I|  Öfkesi bana karşı alev alev yanıyor, Beni hasım sayıyor.Z{- Her yandan yıktı beni, tükendim, Umudumu bir ağaç gibi kökünden söktü.Az} Üzerimden onurumu soydu, Başımdaki tacı kaldırdı.Ky Yoluma set çekti, geçemiyorum, Yollarımı karanlığa boğdu.|xq “İşte, ‘Zorbalık bu!’ diye haykırıyorum, ama yanıt yok, Yardım için bağırıyorum, ama adalet yok.Mw Bilin ki, Tanrı bana haksızlık yaptı, Beni ağıyla kuşattı.dvA Kendinizi gerçekten benden üstün görüyor, Utancımı bana karşı kullanıyorsanız,5ue Yanlış yola sapmışsam, Bu benim suçum.Mt On kez oldu beni aşağılıyor, Hiç utanmadan saldırıyorsunuz.Ds “Ne zamana dek beni üzecek, Sözlerinizle ezeceksiniz?#r C Eyüp şöyle yanıtladı:tqa Evet, kötülerin yaşamı işte böyle son bulur, Tanrı’yı tanımayanların varacağı yer budur.”Yp+ Batıdakiler onun yıkımına şaşacak, Doğudakiler dehşet içinde bakacak.ao; Ne çocuğu ne torunu kalacak halkı arasında, Yaşadığı yerde kimsesi kalmayacak.An} Işıktan karanlığa sürülecek, Dünyadan kovulacak.?my Ülkede anısı yok olacak, Adı dünyadan silinecek.>lw Kökleri dipten kuruyacak, Dalları üstten solacak.Ok Çadırında ateş oturacak, Yurdunun üzerine kükürt saçılacak.Wj' Güvenli çadırından atılacak, Dehşet kralının önüne sürüklenecek.Pi Derisini hastalık yiyecek, Kollarıyla bacaklarını ölüm yutacak.Uh# Gücünü kıtlık kemirecek, Tökezleyince, felaket yanında bitiverecek.Jg  Dehşet saracak onu her yandan, Her adımında onu kovalayacak.Rf Toprağa gizlenmiş bir ilmek, Yoluna koyulmuş bir kapan bekliyor onu.4ec Topuğu kapana girecek, Tuzak onu kapacak.Ld Ayakları onu ağa götürecek, Kendi ayağıyla tuzağa basacak.Qc Adımlarının gücü zayıflayacak, Kurduğu düzene kendi düşecek.Sb Çadırındaki ışık karanlığa dönecek, Yanındaki kandil sönecek.Qa “Evet, kötünün ışığı sönecek, Ateşinin alevi parlamayacak.|`q Sen kendini öfkenle paralıyorsun, Senin uğruna dünyadan vaz mı geçilecek? Kayalar yerini mi değiştirecek?L_ Niçin hayvan yerine konuyoruz, Gözünüzde aptal sayılıyoruz?R^ “Ne zaman bitecek bu sözler? Biraz anlayışlı olun da konuşalım.-] W Şuahlı Bildat şöyle yanıtladı:Z\- Umut benimle ölüler diyarına mı inecek? Toprağa birlikte mi gireceğiz?”9[m Umudum nerede? Kim benim için umut görebilir?JZ  Çukura ‘Babam’, Kurda ‘Annem, kızkardeşim’ diyorsam,[Y/ Ölüler diyarını evim diye gözlüyorsam, Yatağımı karanlığa seriyorsam,dXA Bu insanlar geceyi gündüze çeviriyorlar, Karanlığa ‘Işık yakındır’ diyorlar.EW Günlerim geçti, tasarılarım, Dileklerim suya düştü.WV' “Ama siz, hepiniz gelin yine deneyin! Aranızda bir bilge bulamayacağım.WU' Doğrular kendi yolunu tutuyor, Elleri temiz olanlar gittikçe güçleniyor.UT# Dürüst insanlar buna şaşıyor, Suçsuzlar tanrısızlara saldırıyor.QS Kederden gözümün feri söndü, Kollarım bacaklarım çırpı gibi.SR “Tanrı beni insanların diline düşürdü, Yüzüme tükürmekteler.XQ) Para için dostlarını satan adamın Çocuklarının gözünün feri söner.jPM Çünkü onların aklını anlayışa kapadın, Bu yüzden onları zafere kavuşturmayacaksın.ZO- “Ey Tanrı, kefilim ol kendine karşı, Başka kim var bana güvence verecek?dNA Çevremi alaycılar kuşatmış, Gözümü onların aşağılamasıyla açıp kapıyorum.RM  “Yaşama gücüm tükendi, günlerim kısaldı, Mezar gözlüyor beni.WL' “Çünkü birkaç yıl sonra, Dönüşü olmayan yolculuğa çıkacağım.`K9 Tanrı kendisiyle insan arasında İnsanoğluyla komşusu arasında hak arasın diye.OJ Dostlarım benimle eğleniyor, Gözlerim Tanrı’ya yaş döküyor;KI Daha şimdiden tanığım göklerde, Beni savunan yücelerdedir.AH} “Ey toprak, kanımı örtme, Feryadım asla dinmesin.:Go Yine de ellerim şiddetten uzak, Duam içtendir.EF Ağlamaktan yüzüm kızardı, Gözlerimin altı morardı.EE “Giymek için çul diktim, Gururumu ayak altına aldım.SD Bedenimde gedik üstüne gedik açıyor, Dev gibi üzerime saldırıyor.eCC Okçuları beni kuşatıyor, Acımadan böbreklerimi deşiyor, Ödümü yerlere döküyor.vBe Ben rahat yaşıyordum, ama Tanrı paraladı beni, Boynumdan tutup yere çaldı. Beni hedef yaptı kendine.QA Tanrı haksızlara teslim ediyor beni, Kötülerin kucağına atıyor.f@E İnsanlar bana dudak büküyor, Aşağılayarak tokat atıyor, Birleşiyorlar bana karşı.?} Tanrı öfkeyle saldırıp parçalıyor beni, Dişlerini gıcırdatıyor bana, Düşmanım gözlerini üzerime dikiyor.{>o Beni sıkıp buruşturdun, bana karşı tanık oldu bu; Zayıflığım kalkmış tanıklık ediyor bana karşı.G= Ey Tanrı, beni tükettin, Bütün ev halkımı dağıttın.><w “Konuşsam bile acım dinmez, Sussam ne değişir?{;o Ağzımdan çıkan sözlerle yüreklendirir, Dudaklarımdan dökülen avutucu sözlerle yatıştırırdım sizi.: Yerimde siz olsaydınız, Ben de sizin gibi konuşabilirdim; Size karşı güzel sözler dizer, Başımı sallayabilirdim.d9A Boş sözleriniz hiç sona ermeyecek mi? Nedir derdiniz, boyuna karşılık veriyorsunuz?X8) “Buna benzer çok şey duydum, Oysa siz avutmuyor, sıkıntı veriyorsunuz.#7 C Eyüp şöyle yanıtladı:P6# Fesada gebe kalıp kötülük doğururlar, İçleri yalan doludur.”q5[" Çünkü tanrısızlar sürüsü kısır olur, Rüşvetçilerin çadırlarını ateş yakıp yok eder.Y4+! Asma gibi koruğunu dökecek, Zeytin ağacı gibi çiçeğini dağıtacaktır.F3 Gününden önce işi tamamlanacak, Dalı yeşermeyecektir.[2/ Boş şeye güvenerek kendini aldatmasın, Çünkü ödülü de boş olacaktır.z1m Karanlıktan kaçamayacak, Filizlerini alev kurutacak, Tanrı’nın ağzından çıkan solukla yok olacaktır.T0! Zengin olmayacak, serveti tükenecek, Malları ülkeye yayılmayacaktır.Z/- Yıkılmış kentlerde, Taş yığınına dönmüş oturulmaz evlerde oturacak,B. “Yüzü semirdiği, Göbeği yağ bağladığı halde,E- Kalın, yumrulu kalkanıyla O’na inatla saldırmıştı.[,/ Çünkü Tanrı’ya el kaldırmış, Her Şeye Gücü Yeten’e meydan okumuş,V+% Acı ve sıkıntı onu yıldırır, Savaşa hazır bir kral gibi onu yener.l*Q ‘Nerede?’ diyerek ekmek ardınca dolaşır, Karanlık günün yanıbaşında olduğunu bilir.I)  Karanlıktan kurtulabileceğine inanmaz, Kılıç onu gözler.h(I Dehşet sesleri kulağından eksilmez, Esenlik içindeyken soyguncunun saldırısına uğrar.['/ Kötü insan yaşamı boyunca kıvranır, Zorbaya ayrılan yıllar sayılıdır.a&; O atalar ki, ülke yalnız onlara verilmişti, Aralarına henüz yabancı girmemişti.S% Bilgelerin atalarından öğrenip bildirdiği, Gizlemediği gerçekleri;I$  “Dinle beni, sana açıklayayım, Gördüğümü anlatayım,O# Haksızlığı su gibi içen İğrenç, bozuk insana mı güvenecek?["/ Tanrı meleklerine güvenmiyorsa, Gökler bile O’nun gözünde temiz değilse,\!1 “İnsan gerçekten temiz olabilir mi? Kadından doğan biri doğru olabilir mi?V % Tanrı’ya öfkeni gösteriyorsun, Ağzından böyle sözler dökülüyor?G Niçin yüreğin seni sürüklüyor, Gözlerin parıldıyor,U# Az mı geliyor Tanrı’nın avutması sana, Söylediği yumuşak sözler?E Bizde ak saçlı da yaşlı da var, Babandan bile yaşlı.[/ Senin bildiğin ne ki, biz bilmeyelim? Senin anladığın ne ki, bizde olmasın?X) Tanrı’nın sırrını mı dinledin de, Yalnız kendini bilge görüyorsun?O “İlk doğan insan sen misin? Yoksa dağlardan önce mi var oldun?`9 Kendi ağzın seni suçluyor, ben değil, Dudakların sana karşı tanıklık ediyor.[/ Çünkü suçun ağzını kışkırtıyor, Hilekârların diliyle konuşuyorsun.jM Tanrı korkusunu bile ortadan kaldırıyor, Tanrı’nın huzurunda düşünmeyi engelliyorsun.E Boş sözlerle tartışır, Yararsız söylevler verir mi?a; “Bilge kişi boş sözlerle yanıtlar mı, Karnını doğu rüzgarıyla doldurur mu?- W Temanlı Elifaz şöyle yanıtladı:V% Ancak kendi canının acısını duyar, Yalnız kendisi için yas tutar.”T! Oğulları saygı görür, onun haberi olmaz, Aşağılanırlar, anlamaz.Z- Onu hep yenersin, yok olup gider, Çehresini değiştirir, uzağa gönderirsin.}s Suyun taşı aşındırdığı, Selin toprağı sürükleyip götürdüğü gibi, İnsanın umudunu yok ediyorsun.T! “Ama dağın yıkılıp çöktüğü, Kayanın yerinden taşındığı,B İsyanımı torbaya koyup mühürler, Suçumu örterdin.K  O zaman adımlarımı sayar, Günahımın hesabını tutmazdın._ 7 Sen çağırırdın, ben yanıtlardım, Ellerinle yaptığın yaratığı özlerdin.p Y İnsan ölür de dirilir mi? Başka biri nöbetimi devralıncaya dek Savaş boyunca umutla beklerdim.  “Keşke beni ölüler diyarına gizlesen, Öfken geçinceye dek saklasan, Bana bir süre versen de, beni sonra anımsasan.f E İnsan da öyle, yatar, bir daha kalkmaz, Gökler yok oluncaya dek uyanmaz, Uyandırılmaz.M Suyu akıp giden göl Ya da kuruyan ırmak nasıl çöle dönerse,M İnsan ise ölüp yok olur, Son soluğunu verir ve her şey biter.L Su kokusu alır almaz filizlenir, Bir fidan gibi dal budak salar.>w Kökü yerde kocasa, Kütüğü toprakta ölse bile,fE “Oysa bir ağaç için umut vardır, Kesilse, yeniden sürgün verir, Eksilmez filizleri._7 Gözünü ondan ayır da, Çalışma saatini dolduran gündelikçi gibi rahat etsin.wg Madem insanın günleri belirlenmiş, Aylarının sayısı saptanmış, Sınır koymuşsun, öteye geçemez;8k Kim temizi kirliden çıkarabilir? Hiç kimse!^5 Gözlerini böyle birine mi dikiyorsun, Yargılamak için önüne çağırıyorsun?>w Çiçek gibi açıp solar, Gölge gibi gelip geçer.O~  “İnsanı kadın doğurur, Günleri sayılı ve sıkıntı doludur.U}#  “Oysa insan telef olmuş, çürük bir şey, Güve yemiş giysi gibidir.W|'  Ayaklarımı tomruğa vuruyor, Yollarımı gözetliyor, İzimi sürüyorsun.q{[  Çünkü hakkımda acı şeyler yazıyor, Gençliğimde işlediğim günahları bana miras veriyorsun.uzc  Rüzgarın sürüklediği yaprağa dönmüşüm, Beni mi korkutacaksın? Kuru samanı mı kovalayacaksın?Iy  Niçin yüzünü gizliyorsun, Beni düşman gibi görüyorsun?Px  Suçlarım, günahlarım ne kadar? Bana suçumu, günahımı göster.[w/  Sonra beni çağır, yanıtlayayım, Ya da bırak ben konuşayım, sen yanıtla.?vy  Elini üstümden çek Ve dehşetinle beni yıldırma.]u3  “Yalnız şu iki şeyi lütfet, Tanrım, O zaman kendimi senden gizlemeyeceğim:It  Kim suçlayacak beni? Biri varsa susar, son soluğumu veririm.Is  İşte davamı hazırladım, Haklı çıkacağımı biliyorum.Sr  Sözlerimi iyi dinleyin, Kulaklarınızdan çıkmasın söyleyeceklerim.mqS  Aslında bu benim kurtuluşum olacak, Çünkü tanrısız bir adam O’nun karşısına çıkamaz.zpm  Beni öldürecek, umudum kalmadı, Hiç olmazsa yürüdüğüm yolun doğruluğunu yüzüne karşı savunayım.Ro  Hayatım tehlikeye girecekse girsin, Canım zora düşecekse düşsün.Kn “Susun, bırakın ben konuşayım, Başıma ne gelirse gelsin.^m5 Anlattıklarınız kül kadar değersizdir, Savunduklarınızsa çamurdan farksız.Rl O’nun görkemi sizi yıldırmaz mı? Dehşeti üzerinize düşmez mi?Jk Gizlice O’nun tarafını tutarsanız, Kuşkusuz sizi azarlar.pjY Sizi sorguya çekerse, iyi mi olur? İnsanları aldattığınız gibi O’nu da mı aldatacaksınız?`i9  O’nun tarafını mı tutacaksınız? Tanrı’nın davasını mı savunacaksınız?`h9  Tanrı adına haksızlık mı edeceksiniz? O’nun adına yalan mı söyleyeceksiniz?:go  Şimdi davamı dinleyin, Yakınmama kulak verin.Hf  Keşke büsbütün sussanız! Sizin için bilgelik olurdu bu.Je  Sizlerse yalan düzüyorsunuz, Hepiniz değersiz hekimlersiniz.edC  Ama ben Her Şeye Gücü Yeten’le konuşmak, Davamı Tanrı’yla tartışmak istiyorum.Gc  Sizin bildiğinizi ben de biliyorum, Sizden aşağı kalmam.Kb  “İşte, gözlerim her şeyi gördü, Kulağım duydu, anladı.maS  Karanlıkta el yordamıyla yürür, ışık yüzü görmezler; Sarhoş gibi dolaştırır onları.o`W  Dünya önderlerinin aklını başından alır, Yolu izi belirsiz bir çölde dolaştırır onları.d_A  Ulusları büyütür, ulusları yok eder, Ulusları genişletir, ulusları sürgün eder._^7  Karanlıkların derin sırlarını açar, Ölüm gölgesini aydınlığa çıkarır.R]  Rezalet saçar soylular üzerine, Güçlülerin kuşağını gevşetir.M\  Güvenilir danışmanları susturur, Yaşlıların aklını alır.M[  Kâhinleri çaresiz kılar, Koltuklarında yıllananları devirir.MZ  Kralların bağladığı bağı çözer, Bellerine kuşak bağlar.HY  Danışmanları çaresiz kılar, Yargıçları çıldırtır.JX  Güç ve zafer O’na aittir, Aldanan da aldatan da O’nundur.RW  Suları tutarsa, kuraklık olur, Salıverirse dünyayı sel götürür.UV#  O’nun yıktığı onarılamaz, O’nun hapsettiği kişi özgür olamaz.UU# “Bilgelik ve güç Tanrı’ya özgüdür, O’ndadır öğüt ve akıl.9Tm Bilgelik yaşlılarda, Akıl uzun yaşamdadır.JS Damağın yemeği tattığı gibi Kulak da sözleri denemez mi?SR Her yaratığın canı, Bütün insanlığın soluğu O’nun elindedir.6Qg Hangisi bilmez Bunu RAB’bin yaptığını?\P1  Toprağa söyle, sana öğretsin, Denizdeki balıklara sor, sana bilgi versinler.jOM  “Ama şimdi sor hayvanlara, sana öğretsinler, Gökte uçan kuşlara sor, sana anlatsınlar,N7  Soyguncuların çadırlarında rahatlık var, Tanrı’yı gazaba getirenler güvenlik içinde, Tanrı’ya değil, kendi bileklerine güveniyorlar.IM  Kaygısızlar felaketi küçümser, Ayağı kayanı umursamaz.L  “Gülünç oldum dostlarıma, Ben ki, Tanrı’ya yakarırdım, yanıtlardı beni. Doğru ve kusursuz adam gülünç oldu.XK)  Sizin kadar benim de aklım var, Sizden aşağı kalmam. Kim bilmez bunları?`J9  “Kendinizi bir şey sandığınız belli, Ama bilgelik de sizinle birlikte ölecek!#I C Eyüp şöyle yanıtladı:H  Ama kötülerin gözlerinin feri sönecek, Kaçacak yer bulamayacaklar, Tek umutları son soluklarını vermek olacak.”IG  Uzanırsın, korkutan olmaz, Birçokları senden lütuf diler._F7  Güven duyarsın, çünkü umudun olur, Çevrene bakıp güvenlik içinde yatarsın.TE!  Yaşamın öğlen güneşinden daha parlak olur, Karanlık sabaha döner.PD  Sıkıntılarını unutur, Akıp gitmiş sular gibi anarsın onları.KC  Utanmadan başını kaldırır, Sağlam ve korkusuz olabilirsin.eBC  İşlediğin günahı kendinden uzaklaştırır, Çadırında haksızlığa yer vermezsen,7Ai “O’na yüreğini adar, Ellerini açarsan,U@# Ne zaman yaban eşeği insan doğurursa, Aptal da o zaman sağduyulu olur.W?' Çünkü O yalancıları tanır, Kötülüğü görür de dikkate almaz mı?S> “Gelip seni hapsetse, mahkemeye çağırsa, Kim O’na engel olabilir?==u Ölçüleri yeryüzünden uzun, Denizden geniştir.q<[  Onlar gökler kadar yüksektir, ne yapabilirsin? Ölüler diyarından derindir, nasıl anlayabilirsin?;w  “Tanrı’nın derin sırlarını anlayabilir misin? Her Şeye Gücü Yeten’in sınırlarına ulaşabilir misin? UQ~~U}}}H|||Z|{j{CzzNyyy)xxexwwCvvluuuGttt0sssMsrrgqqIpppOoooNnnnnn$mm{mll`lkkbk&jjjNNxN'MMqMLLsL KK:JJmIICHGGG7FFlFEEDmCCBBB5AAA%@@??N>>>c>==l=<///0...7--<,,,<+++H**i))u) ((E'''/&&-%%%*$$=##"""l"!!!$ d*nT!cf[XXZ7Gn` 6> `|u, : r * O Ah"5u"[BNq& “Denizin kaynaklarına vardın mı, Gezdin mi enginin diplerinde?Ip & Kötülerin ışıkları alınır, Kalkan kolları kırılır.poY& Mühür basılan balçık gibi biçim değiştirir yeryüzü, Giysi kıvrımları gibi göze çarpar.Wn'& Yeryüzünün uçlarını tutsun, Oradaki kötüler silkilip atılsın diye?Sm& “Sen ömründe sabaha buyruk verdin mi, Şafağa yerini gösterdin mi;nlU& ‘Buraya kadar gelip öteye geçmeyeceksin, Gururlu dalgaların şurada duracak’ dediğim zaman?Pk& Sınırını koyduğum, Kapılarıyla sürgülerini yerleştirdiğim,Fj& Ona bulutları giysi, Koyu karanlığı kundak yaptığım,]i3& “Denizin ardından kapıları kim kapadı, Ana rahminden fışkırdığı zaman;jhM& Sabah yıldızları birlikte şarkı söylerken, İlahi varlıklar sevinçle çığrışırken?Jg & Neyin üstüne yapıldı temelleri? Kim koydu köşe taşını,Zf-& Kim saptadı onun ölçülerini? Kuşkusuz biliyorsun! Kim çekti ipi üzerine?Qe& “Ben dünyanın temelini atarken sen neredeydin? Anlıyorsan söyle.Qd& Şimdi erkek gibi kuşağını beline vur da, Ben sorayım, sen anlat.Bc& “Bilgisizce sözlerle Tasarımı karartan bu adam kim?Cb & RAB kasırganın içinden Eyüp’ü şöyle yanıtladı:[a/% Bu yüzden insanlar O’na saygı duyar, Çünkü O, bilgeleri dikkate almaz.”x`i% Her Şeye Gücü Yeten’e biz ulaşamayız. Gücü yücedir, Adaleti ve eşsiz doğruluğuyla kimseyi ezmez.W_'% Altın parıltısı geliyor kuzeyden, Tanrı korkunç görkeme bürünmüş.]^3% Rüzgar geçip göğü temizlediğinde Gökte parıldayan ışığa kimse bakamaz.Q]% Konuşmak istediğim O’na söylenebilir mi? Kimse yutulmak ister mi?u\c% “O’na ne söyleyeceğimizi öğret bize, Çünkü karanlık yüzünden sözümüze düzen veremiyoruz.`[9% Dökme tunç bir ayna kadar sert olan gökkubbeyi O’nunla birlikte yayabilir misin?nZU% Dünyanın soluğu kesildiğinde Güneyin kavurucu rüzgarı altında Giysilerin seni terletmez mi?`Y9% Bulutların dengesini, Bilgisi kusursuz olanın şaşılası işlerini biliyor musun?qX[% Tanrı’nın bulutları nasıl düzenlediğini, Şimşeğini nasıl çaktırdığını biliyor musun?QW% “Dinle, Eyüp, Dur da düşün Tanrı’nın şaşılası işlerini.qV[% Ya insanları cezalandırmak Ya da yeryüzünü sulayıp sevgisini göstermek için Yağmur gönderir.bU=% Yeryüzünde ne buyurursa yapmak üzere Bulutlar O’nun istediği yönde döner durur.=Tu% Bulutlara nem yükler, Şimşeğini her yana yayar.JS % Tanrı’nın soluğu suları dondurur, Geniş sular buz tutar.FR% Kasırga yuvasından kopar, Soğuk saçılan rüzgarlardan.=Qu% Hayvanlar kovuklarına girer, İnlerinde otururlar.dPA% Yarattığı bütün insanlar ne yaptığını bilsin diye, Herkese işini bıraktırır.]O3% Çünkü kara, ‘Yere düş’ der, Sağanağa, ‘Bütün şiddetinle boşal.’rN]% Tanrı’nın sesi şaşılacak biçimde gürler, O, anlayışımızın ötesinde büyük işler yapar.lMQ% Ardından bir ses gümbürder, Görkemli sesiyle gürler. Sesi duyulunca şimşekleri alıkoymaz.[L/% Şimşeğini göğün altındaki her yere, Yeryüzünün dört bucağına salar.HK % Dinleyin, gürleyen sesini dinleyin, Ağzından çıkan sesi!2J a% “Yüreğim titrer buna, Yerinden oynar.kIO$! O’nun gürleyişi fırtınayı haber verir, Sığırlar bile fırtına kopacağını bildirir.DH$ Şimşeği elleriyle tutar, Hedefine vurmasını buyurur.@G{$ Tanrı halkları böyle yönetir, Bol yiyecek sağlar.lFQ$ Şimşekleri çevresine nasıl yaydığına, Denizin dibine dek nasıl ulaştırdığına bakın.dEA$ Bulutları nasıl yaydığını, Göksel konutundan nasıl gürlediğini kim anlayabilir?QD$ Bulutlar nemini döker, İnsanların üzerine bol yağmur yağdırır.MC$ “Su damlalarını yukarı çeker, Buharından yağmur damlatır.gBG$ Evet, Tanrı öyle büyüktür ki, O’nu anlayamayız, Varlığının süresi hesaplanamaz.QA$ Bütün insanlar bunları görmüştür, Herkes onları uzaktan izler.g@G$ O’nun işlerini yüceltmelisin, anımsa bunu, İnsanların ezgilerle övdüğü işlerini.l?Q$ Kim O’na ne yapması gerektiğini söyleyebilir? Kim O’na, ‘Haksızlık ettin’ diyebilir?Q>$ “İşte Tanrı gücüyle yükselir, O’nun gibi öğretmen var mı?V=%$ Dikkat et, kötülüğe dönme, Çünkü sen onu düşkünlüğe yeğledin.@<{$ Halkların yeryüzünden Yok edildiği geceyi özleme.U;#$ Zenginliğin ya da bütün gücün yeter mi Sıkıntı çekmeni önlemeye?_:7$ Dikkat et, para seni baştan çıkarmasın, Büyük bir rüşvet seni saptırmasın.f9E$ Oysa şimdi kötülerin hak ettiği cezayı çekiyorsun, Yargı ve adalet yakalamış seni.8$ “Evet, seni sıkıntıdan çeker çıkarırdı; Darlığın olmadığı geniş bir yere, Zengin yiyeceklerle bezenmiş bir sofraya.g7G$ Ama Tanrı acı çekenleri acı çektikleri için kurtarır, Düşkünlere kendini dinletir.6{$ Genç yaşta ölüp giderler, Yaşamları putperest tapınaklarında fuhşu iş edinmiş erkekler arasında sona erer.x5i$ “Tanrısızlar öfkelerini içlerinde gizler, Kendilerini bağladığında Tanrı’dan yardım istemezler.=4u$ Ama dinlemezlerse ölür, Ders almadan yok olurlar.x3i$ Eğer dinler ve O’na kulluk ederlerse, Kalan günlerini bolluk, Yıllarını rahatlık içinde geçirirler.E2$ Öğüdünü dinletir, Kötülükten dönmelerini buyurur.O1$ Onlara yaptıklarını, Gurura kapılıp isyan ettiklerini bildirir.F0$ Ama insanlar zincire vurulur, Baskı altında tutulurlarsa,m/S$ Gözlerini doğru kişiden ayırmaz, Onu krallarla birlikte tahta oturtur, Sonsuza dek yükseltir.9.m$ Kötüleri yaşatmaz, Ezilenin hakkını verir.[-/$ “Tanrı güçlüdür, ama kimseyi hor görmez, Güçlü ve amacında kararlı.`,9$ Kuşkusuz söylediğim hiçbir şey yalan değil, Karşında bilgide yetkin biri var.S+$ Bilgimi geniş kaynaklardan toplayacağım, Yaratıcıma hak vereceğim.e*C$ “Biraz bekle, sana açıklayayım, Çünkü Tanrı için söylenecek daha çok söz var.0) ]$ Elihu konuşmasına şöyle devam etti:`(9# Bu yüzden Eyüp ağzını boş yere açıyor, Bilgisizce konuştukça konuşuyor.”X')# Madem bu öfkeyle şimdi cezalandırmadı, İsyana da pek aldırmaz diyorsun.Y&+# O’nu görmediğini söylediğin zaman bile Davan O’nun önündedir, bekle;a%;# Gerçek şu ki, Tanrı boş feryadı dinlemez, Her Şeye Gücü Yeten bunu önemsemez.U$## Kötülerin gururu yüzünden insanlar feryat ediyor, Ama yanıtlayan yok.i#K# Yeryüzündeki hayvanlardan çok bize öğretir Ve bizi gökteki kuşlardan daha bilge kılar.e"C# Ama kimse, ‘Nerede Yaratıcım Tanrı?’ demiyor; O Tanrı ki, gece bize ezgiler verir,c!?# “İnsanlar ağır baskı altında feryat ediyor, Güçlülere karşı yardım istiyor.l Q# Kötülüğün ancak senin gibi birine zarar verir, Doğruluğun ise yalnız insanoğlu içindir.N# Doğruysan, O’na verdiğin nedir, Ya da ne alır O senin elinden?]3# Günah işlersen, Tanrı’ya ne zararı olur? İsyanların çoksa ne olur O’na?K# Göklere bak da gör, Üzerinde yükselen bulutlara göz gezdir.9m# “Ben yanıtlayayım seni Ve arkadaşlarını.[/# Ama hâlâ, ‘Günah işlemezsem Yararım ne, kazancım ne?’ diye soruyorsun.[/# “ ‘Tanrı’nın önünde haklıyım’ diyorsun. Doğru buluyor musun bunu?0 ]# Elihu konuşmasına şöyle devam etti: "% Çünkü günahına isyan da ekliyor, Önümüzde alay edercesine el çırpıyor, Tanrı’ya karşı konuştukça konuşuyor.”dA"$ Kötü biri gibi yanıtladığı için Keşke Eyüp’ün sınanması sonsuza dek sürse!F"# ‘Eyüp bilgisizce konuşuyor, Sözlerinin değeri yok.’H "" “Sağduyulu insanlar, Beni dinleyen bilgeler diyecekler ki,5"! O’nu reddettiğin halde, Senin keyfince mi seni ödüllendirmeli? Çünkü karar verecek olan sensin, ben değil, Öyleyse anlat bana bildiğini.V%" ‘Göremediğimi sen bana öğret, Haksızlık ettimse, bir daha etmem?’[/" “Kimse Tanrı’ya, ‘Suçluyum, artık kötülük yapmayacağım’ dedi mi,I " Tanrısız insan krallık etmesin, Halka tuzak kurmasın diye.%C" Ama Tanrı sessiz kalırsa kim O’nu suçlayabilir? Yüzünü gizlerse kim O’nu görebilir? Bir ulusa karşı da bir insana karşı da O hep aynıdır,V%" Yoksulun feryadını O’na duyurdular; Düşkünlerin feryadını işitti.fE" Artık O’nun ardından gitmedikleri, Yollarının hiçbirini dikkate almadıkları için.U #" Herkesin gözü önünde Kötülükleri yüzünden onları cezalandırır;R " Çünkü ne yaptıklarını bilir, Gece onları deviriverir, ezilirler.[ /" Araştırmadan güçlü insanları kırar, Onların yerine başkalarını diker.e C" Yargılanmak için önüne gelsinler diye, Tanrı insanları sorgulamaya pek gerek duymaz.g G" Kötülük yapanların gizlenebileceği Ne karanlık bir yer vardır, ne de ölüm gölgesi.eC" “Tanrı’nın gözleri insanların yolundan ayrılmaz, Attıkları her adımı görür. " Gece yarısı bir anda ölürler, Herkes sarsılır, ölüp gider, Güçlüler de insan eli değmeden alınıp götürülür. " Önderlere ayrıcalık tanımayan, Zengini yoksuldan çok önemsemeyen O değil mi? Çünkü hepsi O’nun ellerinin işidir.P" Krallara, ‘Değersizsiniz’, Soylulara, ‘Kötüsünüz’ diyen,iK" Adaletten nefret eden hiç hüküm sürebilir mi? Adil ve güçlü olanı suçlayacak mısın?6g" “Aklın varsa dinle, Kulak ver sözlerime.L" Bütün insanlık bir anda yok olur, İnsan yine toprağa döner.@{" Eğer niyet eder de Ruhunu ve soluğunu geri çekerse,^5" Kim yeryüzünü O’na emanet etti? Kim O’nu bütün dünyanın başına atadı?Y+" Tanrı kesinlikle kötülük etmez, Her Şeye Gücü Yeten adaleti saptırmaz.e~C" Çünkü O herkese yaptığının karşılığını öder, Hak ettiğini başına getirir.}" “Bu yüzden, ey sağduyulu insanlar, beni dinleyin! Tanrı kötülük yapar mı, Her Şeye Gücü Yeten haksızlık eder mi? Asla!`|9" Çünkü, ‘Tanrı’yı hoşnut etmeye çalışmak İnsana yarar getirmez’ diyor.Y{+" Kötülük yapanlarla dostluk edip geziyor, Kötülerle aynı yolda yürüyor.7zi" Eyüp gibisi var mı? Alayı su gibi içiyor!jyM" Haklı olduğum halde yalancı sayılıyorum, Suçsuz olduğum halde okunla yaraladın beni.’[x/" “Çünkü Eyüp, ‘Ben suçsuzum’ diyor, ‘Tanrı hakkımı elimden aldı.@w{" Gelin, doğruyu seçelim, İyiyi birlikte öğrenelim.Kv" Çünkü damak nasıl yemeği tadarsa, Kulak da sözleri sınar.Uu#" “Ey bilgeler, sözlerimi dinleyin, Kulak verin bana, ey bilgi sahipleri.0t ]" Elihu konuşmasına şöyle devam etti:As}!! Yoksa, beni dinle, Sus da sana bilgelik öğreteyim.”Yr+! Söyleyeceğin bir şey varsa söyle, Çünkü seni haklı çıkarmak isterim.Hq ! “İyi dinle, Eyüp, kulak ver, Sen sus, ben konuşacağım. p9! “İşte, insanın canını çukurdan çıkarmak, Onu yaşam ışığıyla aydınlatmak için Tanrı bütün bunları iki kez, Hatta üç kez yapar. o9! “İşte, insanın canını çukurdan çıkarmak, Onu yaşam ışığıyla aydınlatmak için Tanrı bütün bunları iki kez, Hatta üç kez yapar.\n1! Canımı çukura inmekten O kurtardı, Işığı görmek için yaşayacağım.’m! Sonra insanların önünde türkü çağırır: ‘Günah işleyip doğru yoldan saptım, Ama Tanrı hak ettiğim cezayı vermedi bana,l! Dua ettiğinde Tanrı ondan hoşnut kalır, O da Tanrı’nın yüzünü görüp sevinir. Tanrı onun durumunu düzeltir.Ek! Eti çocuk eti gibi yenilenir, Gençlik günlerine döner.bj=! Ona lütfeder de, ‘Onu ölüm çukuruna inmekten kurtar, Ben fidyeyi buldum’ derse,wig! “Yine de insana doğruyu bildirmek için Yanında bir melek, bin melekten biri Arabulucu olarak bulunursa,?hy! Canı çukura, Hayatı ölüm meleklerine yaklaşır.Lg! Eti erir, görünmez olur, Gözükmeyen kemikleri ortaya çıkar.Lf! Öyle ki, içi yemek kaldırmaz, En lezzetli yiyecekten tiksinir.Xe)! İnsan yatağında acılarla, Kemiklerinde dinmez sızılarla yola getirilir.Jd ! Canlarını çukurdan, Hayatlarını ölümden kurtarmak için.Pc! Onları yaptıkları kötülükten döndürmek, Gururdan uzak tutmak,?by! Kulaklarına konuşur, Uyarısıyla onları korkutur;_a7! Rüyada, geceleyin görümde, İnsanları ağır uyku basınca, Yatakta yatarlarken,J` ! Çünkü insan anlamasa da, Tanrı şu ya da bu yolla konuşur.[_/! İnsanın hiçbir sözünü yanıtlamıyor diye Niçin O’nunla çekişiyorsun?f^E! “Ama sana şunu söyleyeyim, Bu konuda haksızsın. Çünkü Tanrı insandan büyüktür.E]! Ayaklarımı tomruğa vuruyor, Yollarımı gözetliyor.’O\! Yine de Tanrı bana karşı bahane arıyor, Beni düşman görüyor.?[y! ‘Ben kusursuz ve günahsızım, Temiz ve suçsuzum.;Zq! “Sesin hâlâ kulaklarımda, Şöyle demiştin:RY! Onun için dehşetim seni yıldırmasın, Baskım sana ağır gelmesin.`X9! Tanrı’nın önünde ben de tıpkı senin gibiyim, Ben de balçıktan yaratıldım.KW! Elinden gelirse beni yanıtla, Kendini hazırla, karşımda dur.eVC! Beni Tanrı’nın Ruhu yarattı, Her Şeye Gücü Yeten’in soluğu yaşam veriyor bana.eUC! Sözlerim temiz bir yürekten çıkıyor, Dudaklarım bildiklerini içtenlikle söylüyor.JT ! Ağzımı açtım açacağım, Söyleyeceklerim dilimin ucunda.[S 1! “Ama şimdi lütfen sözümü dinle, Eyüp, Söyleyeceğim her şeye kulak ver.MR  Çünkü yaltaklanmayı bilsem, Yaratıcım beni hemen yok ederdi.LQ  Kimseye ayrıcalık göstermeyecek, Kimseye yaltaklanmayacağım.IP  Konuşup rahatlamalıyım, Ağzımı açıp yanıtlamalıyım.YO+  İçim açılmamış şarap gibi, Yeni şarap tulumları gibi patlamak üzere.  Ram ailesinden Bûzlu Barakel oğlu Elihu Eyüp’e çok öfkelendi. Çünkü Eyüp kendini Tanrı’dan haklı görüyordu.s= a Böylece bu üç kişi Eyüp’e yanıt vermekten vazgeçti, çünkü Eyüp kendi doğruluğundan emindi.g<G( Orada buğday yerine diken, Arpa yerine delice bitsin.” Eyüp’ün konuşması sona erdi.^;5' Ürününü para ödemeden yedimse Ya da üzerinde oturanların kalbini kırdımsa,g:G& “Toprağım bana feryat ediyorsa, Sabanın açtığı yarıklar bir ağızdan ağlıyorsa,\91% Attığım her adımı ona bildirir, Kendisine bir önder gibi yaklaşırdım.–H8 $ Kuşkusuz onu omuzumda taşır, Taç gibi başıma koyardım."7=# -“Keşke beni dinleyen biri olsa! İşte savunmamı imzalıyorum, Her Şeye Gücü Yeten bana yanıt versin! Hasmımın yazdığı tomar elimde olsa,86i" Kalabalıktan çok korktuğum, Boyların aşağılamasından yıldığım, Susup dışarı çıkmadığım için Suçumu bağrımda gizleyip Adem gibi isyanımı örttümse,85i! Kalabalıktan çok korktuğum, Boyların aşağılamasından yıldığım, Susup dışarı çıkmadığım için Suçumu bağrımda gizleyip Adem gibi isyanımı örttümse,k4O –Hiçbir yabancı geceyi sokakta geçirmezdi, Çünkü kapım her zaman yolculara açıktı–m3S Evimdeki insanlar, ‘Eyüp’ün verdiği etle Karnını doyurmayan var mı?’ diye sormadıysa,Z2- –Kimsenin canına lanet ederek Ağzımın günah işlemesine izin vermedim–f1E “Eğer düşmanımın yıkımına sevindim, Başına kötülük geldi diye keyiflendimse,g0G Bu da yargılanacak bir suç olurdu, Çünkü yücelerdeki Tanrı’yı yadsımış olurdum.c/? İçimden ayartıldımsa, Elim onlara taptığımı gösteren bir öpücük yolladıysa,J.  Işıldayan güneşe, Parıldayarak hareket eden aya bakıp da,M- Servetim çok, Varlığımı bileğimle kazandım diye sevindimse,^,5 “Eğer umudumu altına bağladımsa, Saf altına, ‘Güvencim sensin’ dedimse,r+] Çünkü Tanrı’dan gelecek beladan korkarım, O’nun görkeminden ötürü böyle bir şey yapamam.>*w Kolum omuzumdan düşsün, Kol kemiğim kırılsın.N) Mahkemede sözümün geçtiğini bilerek Öksüze el kaldırdımsa,V(% Koyunlarımın yünüyle ısıtmadıysam, O da içinden beni kutsamadıysa,j'M Giysisi olmadığı için can çekişen birini Ya da örtüsü olmayan bir yoksulu gördüm de,u&c Gençliğimden beri öksüzü baba gibi büyütmedimse, Doğduğumdan beri dul kadına yol göstermedimse,=%u Ekmeğimi yalnız yedim, Öksüzle paylaşmadımsa,^$5 “Eğer yoksulların dileğini geri çevirdimse, Dul kadının umudunu kırdımsa,c#? Beni ana karnında yaratan onu da yaratmadı mı? Rahimde bize biçim veren O değil mi?V"% Tanrı yargıladığında ne yaparım? Hesap sorduğunda ne yanıt veririm?Y!+ “Benimle ters düştüklerinde Kölemin ve hizmetçimin hakkını yemişsem,` 9 Yıkım diyarına dek yakan bir ateştir o, Bütün ürünümü kökünden kavururdu.M Çünkü bu utanç verici, Yargılanması gereken bir suç olurdu.Y+ Karım başkasının buğdayını öğütsün, Onunla başka erkekler yatsın.c? “Eğer gönlümü bir kadına kaptırdıysam, Komşumun kapısında pusuya yattıysam,I  Ektiğimi başkaları yesin, Ekinlerim kökünden sökülsün.c? Adımım yoldan saptıysa, Yüreğim gözümü izlediyse, Ellerim pisliğe bulaştıysa,S –Tanrı beni doğru teraziyle tartsın, Kusursuz olduğumu görsün–M “Eğer yalan yolunda yürüdümse, Ayağım hileye seğirttiyse,V% Yürüdüğüm yolları görmüyor mu, Attığım her adımı saymıyor mu?N Kötüler için felaket, Haksızlık yapanlar için bela değil mi?xi Çünkü insanın yukarıdan, Tanrı’dan payı nedir, Yücelerden, Her Şeye Gücü Yeten’den mirası ne?N  “Gözlerimle antlaşma yaptım Şehvetle bir kıza bakmamak için.S Lirimin sesi yas feryadına, Neyimin sesi ağlayanların sesine döndü.B Derim karardı, soyuluyor, Kemiklerim ateşten yanıyor.;q Çakallarla kardeş, Baykuşlarla arkadaş oldum.^5 Yaslı yaslı dolaşıyorum, güneş yok, Topluluk içinde kalkıp feryat ediyorum.E İçim kaynıyor, rahatım yok, Önümde acı günler var.U# Ama ben iyilik beklerken kötülük geldi, Işık umarken karanlık geldi.]3 Sıkıntıya düşenler için ağlamaz mıydım? Yoksullar için üzülmez miydim?W ' “Kuşkusuz düşenin dostu olmaz, Felakete uğrayıp yardım istediğinde.[ / Biliyorum, beni ölüme, Bütün canlıların toplanacağı yere götüreceksin._ 7 Beni kaldırıp rüzgara bindiriyorsun, Fırtınanın içinde darma duman ediyorsun.L  Bana acımasız davranıyor, Bileğinin gücüyle beni eziyorsun.i K “Sana yakarıyorum, ama yanıt vermiyorsun, Ayağa kalktığımda gözünü bana dikiyorsun.8k Beni çamura fırlattı, Toza, küle döndüm.lQ Tanrı’nın şiddeti Üzerimdeki giysiye dönüştü, Gömleğimin yakası gibi beni sıkıyor.N Geceleri kemiklerim sızlıyor, Beni kemiren acılar hiç durmuyor.A} “Şimdi tükeniyorum, Acı günler beni ele geçirdi.r] Dehşet çöktü üzerime, Onurum rüzgara kapılmış gibi uçtu, Mutluluğum bulut gibi geçip gitti.fE Koca bir gedikten girer gibi ilerliyor, Yıkıntılar arasından üzerime yuvarlanıyorlar.W' Yolumu kesiyor, Kimseden yardım görmeden Beni yok etmeye çalışıyorlar.uc Sağımdaki ayak takımı üzerime yürüyor, Ayaklarımı kaydırıyor, Bana karşı rampalar kuruyorlar.b= Tanrı ipimi çözüp beni alçalttığı için Dizginsiz davranmaya başladılar bana.U# Benden tiksiniyor, uzak duruyorlar, Yüzüme tükürmekten çekinmiyorlar.N~ “Şimdiyse destan oldum dillerine, Ağızlarına doladılar beni.e}C Aptalların, adı sanı belirsiz insanların çocuklarıydılar, Ülkeden kovulmuşlardı.T|! Çalıların arasında anırır, Çalı altında birbirine sokulurlardı.V{% Korkunç vadilerde, yerdeki deliklerde, Kaya kovuklarında yaşıyorlardı.\z1 Toplumdan kovuluyorlardı, İnsanlar hırsızmışlar gibi onlara bağırıyordu.Hy  Çalılıklarda karapazı topluyor, Retem kökü yiyorlardı.nxU Yoksulluktan, açlıktan bitkindiler, Akşam çölde, ıssız çorak yerlerde kök kemiriyorlardı.Sw Çünkü güçleri tükenmişti, Bileklerinin gücü ne işime yarardı?v 3 “Ama şimdi, yaşı benden küçük olanlar Benimle alay etmekte, Oysa babalarını sürümün köpeklerinin Yanına koymaya tenezzül etmezdim. u Onların yolunu ben seçer, başlarında dururdum, Askerlerinin ortasında kral gibi otururdum, Yaslıları avutan biri gibiydim.qt[ Kendilerine gülümsediğimde gözlerine inanmazlardı, Güler yüzlülüğüm onlara cesaret verirdi.as; Yağmuru beklercesine beni bekler, Son yağmurları içercesine sözlerimi içerlerdi.Vr% Ben konuştuktan sonra onlar konuşmazdı, Sözlerim üzerlerine damlardı.Qq “İnsanlar beni saygıyla dinler, Öğüdümü sessizce beklerlerdi.Ip  Aldığım övgüler tazelenecek, Elimdeki yay yenilenecek.’Ho  Köküm sulara erişecek, Çiy geceyi dallarımda geçirecek.rn] “ ‘Son soluğumu yuvamda vereceğim’ diye düşünüyordum, ‘Günlerim kum taneleri kadar çok.Qm Haksızın çenesini kırar, Avını dişlerinin arasından kapardım.El Yoksullara babalık eder, Garibin davasını üstlenirdim.,kS Körlere göz, Topallara ayaktım.Tj! Doğruluğu giysi gibi giyindim, Adalet kaftanım ve sarığımdı sanki.eiC Ölmekte olanın hayır duasını alır, Dul kadının yüreğini sevinçten coştururdum.Vh% Çünkü yardım isteyen yoksulu, Desteği olmayan öksüzü kurtarırdım.1g] Beni duyan kutlar, Beni gören överdi;Hf  Soyluların sesi kesilir, Dilleri damaklarına yapışırdı.Qe Önderler konuşmaktan çekinir, Elleriyle ağızlarını kaparlardı;Qd Gençler beni görüp gizlenir, Yaşlılar kalkıp ayakta dururlardı;Bc “Kent kapısına gidip Kürsümü meydana koyduğumda,dbA Yollarımın sütle yıkandığı, Yanımdaki kayanın zeytinyağı akıttığı günler!daA Her Şeye Gücü Yeten’in henüz benimle olduğu, Çocuklarımın çevremde bulunduğu,a`; Keşke olgunluk günlerim geri gelseydi, Tanrı’nın çadırımı dostça koruduğu,i_K Kandilinin başımın üstünde parladığı, Işığıyla karanlıkta yürüdüğüm günler,Q^ “Keşke geçen aylar geri gelseydi, Tanrı’nın beni kolladığı,(] M Eyüp yine anlatmaya başladı:s\_ İnsana, “İşte Rab korkusu, bilgelik budur” dedi, “Kötülükten kaçınmak akıllılıktır.”L[ Bilgeliği görüp değerini biçti, Onu onaylayıp araştırdı.FZ Yağmura kural koyduğu, Yıldırıma yol açtığı zaman,8Yk Rüzgara güç verdiği, Suları ölçtüğü,cX? Çünkü O yeryüzünün uçlarına kadar bakar, Göklerin altındaki her şeyi görür.9Wm Onun yolunu Tanrı anlar, Yerini bilen O’dur.VV% Yıkım’la Ölüm: “Kulaklarımız ancak fısıltısını duydu” der._U7 O bütün canlıların gözünden uzaktır, Gökte uçan kuşlardan bile saklıdır.@T{ Öyleyse bilgelik nereden geliyor? Aklın yeri neresi?RS Kûş topazı onunla denk sayılmaz, Saf altınla ona değer biçilmez.cR? Yanında mercanla billurun sözü edilmez, Bilgeliğin değeri mücevherden üstündür.]Q3 Ne altın ne cam onunla karşılaştırılabilir, Saf altın kaplara değişilmez.VP% Ona Ofir altınıyla, değerli oniksle, Laciverttaşıyla değer biçilmez.MO Onun bedeli saf altınla ödenmez, Değeri gümüşle ölçülmez.GN Engin, “Bende değil” der, Deniz, “Yanımda değil.”OM İnsan onun değerini bilmez, Yaşayanlar diyarında ona rastlanmaz.:Lo Ama bilgelik nerede bulunur? Aklın yeri neresi?NK Irmakların kaynağını tıkar, Gizli olanı ışığa çıkarır.SJ Kayaların içinden tüneller açar, Gözleri değerli ne varsa görür.UI# Madenci elini çakmak taşına uzatır, Dağları kökünden altüst eder.PH Güçlü hayvanlar oraya ayak basmamış, Aslan oradan geçmemiştir.KG Yırtıcı kuş yolu bilmez, Doğanın gözü onu görmemiştir.QF Kayalarından laciverttaşı çıkar, Yüzeyi altın tozunu andırır.UE# Ekmek topraktan çıkar, Toprağın altı ise yanmış, altüst olmuştur.D% Maden kuyusunu insanların oturduğu yerden uzakta açar, İnsan ayağının unuttuğu yerlerde, Herkesten uzak iplere sarılıp sallanır.Cy İnsan karanlığa son verir, Koyu karanlığın, ölüm gölgesinin taşlarını Son sınırına kadar araştırır.:Bo Demir topraktan çıkarılır, Bakırsa taştan.]A 5 Gümüş maden ocağından elde edilir, Altını arıtmak için de bir yer vardır.F@ Onunla alay ederek el çırpar, Yerinden ıslık çalar.”G? Acımasızca üzerine eser, Elinden kaçmaya çalışırken.M> Doğu rüzgarı onu uçurup götürür, Yerinden silip süpürür.F= Dehşet onu sel gibi basar, Kasırga gece kapar götürür.i<K Zengin olarak yatar, ama bu öyle sürmez, Gözlerini açtığında hepsi yok olup gitmiştir.P; Evini güve kozası gibi inşa eder, Bekçinin kurduğu çardak gibi.U:# Onun biriktirdiğini doğru insan giyecek, Gümüşü suçsuz paylaşacak.O9 Kötü insan kum gibi gümüş yığsa, Yığınla giysi biriktirse,Z8- Sağ kalanlar hastalıktan ölüp gömülecek, Dul karıları ağlamayacaktır.s7_ Çocukları ne kadar çok olursa olsun, kılıçla öldürülecek, Soyu yeterince ekmek bulamayacaktır.s6_ “Kötünün Tanrı’dan alacağı pay, Zorbanın Her Şeye Gücü Yeten’den alacağı miras şudur:^55 Aslında siz, hepiniz gördünüz bunu, Öyleyse ne diye boş boş konuşuyorsunuz?u4c “Tanrı’nın gücünü size öğreteceğim, Her Şeye Gücü Yeten’in tasarısını gizlemeyeceğim.[3/ Her Şeye Gücü Yeten’den zevk alır mı? Her zaman Tanrı’ya yakarır mı?I2  Başına sıkıntı geldiğinde, Tanrı feryadını duyar mı?\11 Tanrısız insanın umudu nedir Tanrı onu yok ettiğinde, canını aldığında?b0= “Düşmanlarım kötüler gibi, Bana saldıranlar haksızlar gibi cezalandırılsın.o/W Doğruluğuma sarılacak, onu bırakmayacağım, Yaşadığım sürece vicdanım beni suçlamayacak._.7 Size asla hak vermeyecek, Son soluğumu verene dek suçsuz olduğumu söyleyeceğim.N- Ağzımdan kötü söz çıkmayacak, Dilimden yalan dökülmeyecek.e,C İçimde yaşam belirtisi olduğu sürece, Tanrı’nın soluğu burnumda olduğu sürece, +  “Hakkımı elimden alan Tanrı’nın varlığı hakkı için, Bana acı çektiren Her Şeye Gücü Yeten’in hakkı için,$* E Eyüp anlatmaya devam etti:) Bunlar yaptıklarının küçücük parçaları, O’ndan duyduğumuz hafif bir fısıltıdır. Gürleyen gücünü kim anlayabilir?”W(' Gökler O’nun soluğuyla açılır, O’nun eli parçalar kaçan yılanı.>'w Gücüyle denizi çalkalar, Ustaca Rahav’ı vurur.O& Göklerin direkleri sarsılır, Şaşkına dönerler O azarlayınca.X%) Suların yüzeyine sınır çizer Işıkla karanlığın ayrıldığı yerde.F$ Dolunayın yüzünü örter, Üstüne bulutlarını serper.b#= Bulutların içine suları sarar, Bulutlar yırtılmaz onların ağırlığı altında.\"1 O boşluğun üzerine kuzey göklerini yayar, Hiçliğin üzerine dünyayı asar.\!1 Tanrı’nın önünde ölüler diyarı çıplaktır, Yıkım diyarı örtüsüz.L  “Suların ve sularda yaşayanların altında Ölüler titriyor.K Bu sözleri kime söyledin? Senin ağzından konuşan ruh kimin?V% Bilge olmayana ne öğütler verdin! Sağlam bilgiyi pek güzel öğrettin!S “Çaresize nasıl yardım ettin! Güçsüz pazıyı nasıl kurtardın! H?~~~(}}s}||d|&{{{Czz_yyyCxxx_www4vvGuuuXutt~tssHrrrr"qqFpppToo~o$nn|mmm-lll?lkkejjjbj ii9hhhZh ggfgff}feePeddEcccPcbb/aaa&``g___3^^^]^]]s],\\\F[[[@ZZZLYYY> ==v=<<<#;;?:::999l988[777+66N555V444H33v222&11d1'00x0 //O...)----,,d,+z***#))k)((c'''&|&%%V$$~$##q""h"!!> a Xt xYm Y /no"1BC} \] < N - j -,4/,kN9 Beni huzura kavuşturdu, Kurtardı, çünkü benden hoşnut kaldı.L8 Felaket günümde karşıma dikildiler, Ama RAB bana destek oldu.m7S Beni zorlu düşmanımdan, Benden nefret edenlerden kurtardı, Çünkü onlar benden güçlüydü.N6 RAB yukarıdan elini uzatıp tuttu, Çıkardı beni derin sulardan.5 Denizin dibi göründü, Yeryüzünün temelleri açığa çıktı, ya RAB, Senin azarlamandan, Burnundan çıkan güçlü soluktan.m4S Savurup oklarını düşmanlarını dağıttı, Şimşek çaktırarak onları şaşkına çevirdi.]33 RAB göklerden gürledi, Duyurdu sesini Yüceler Yücesi, Dolu ve alevli korlarla.T2! Varlığının parıltısından, Bulutlardan dolu ve korlar savruluyordu.K1 Karanlığı örtündü, Kara bulutları kendine çardak yaptı.L0 Bir Keruv’a binip uçtu, Rüzgar kanatlar takarak hızla geldi.3/a Kara buluta basarak Gökleri yarıp indi.W.' Burnundan duman yükseldi, Ağzından kavurucu ateş Ve korlar fışkırdı.y-k O zaman yeryüzü sarsılıp sallandı, Titreyip sarsıldı dağların temelleri, Çünkü RAB öfkelenmişti.,+ Sıkıntı içinde RAB’be yakardım, Yardıma çağırdım Tanrım’ı. Tapınağından sesimi duydu, Haykırışım kulaklarına ulaştı.a+; Ölüler diyarının bağları sarmıştı, Ölüm tuzakları çıkmıştı karşıma.L* Ölüm iplerine dolanmıştım, Yıkım selleri basmıştı beni,K) Övgüye değer RAB’be seslenir, Kurtulurum düşmanlarımdan.(' RAB benim kayam, sığınağım, kurtarıcımdır, Tanrım, kayam, sığınacak yerimdir, Kalkanım, güçlü kurtarıcım, korunağımdır!0' ] Seni seviyorum, gücüm sensin, ya RAB!l&Q Ama ben doğruluk sayesinde yüzünü göreceğim senin, Uyanınca suretini görmeye doyacağım.?%w Elinle bu insanlardan, ya RAB, Yaşam payı bu dünyada olan insanlardan. Varsın karınları vereceğin cezalara doysun, Çocukları da yiyip doysun, Artanı torunlarına kalsın!d$A Kalk, ya RAB, kes önlerini, eğ başlarını! Kılıcınla kurtar canımı kötülerden,b#= Tıpkı parçalamak için sabırsızlanan bir aslan, Pusuya yatan genç bir aslan gibi.R" İzimi buldular, üzerime geliyorlar, Yere vurmak için gözetliyorlar.J!  Yürekleri yağ bağlamış, Ağızları büyük laflar ediyor.U # Kötülerin saldırısından, Çevremi saran ölümcül düşmanlarımdan.F Koru beni gözbebeği gibi; Kanatlarının gölgesine gizlea; Göster harika sevgini, Ey sana sığınanları saldırganlardan sağ eliyle kurtaran!lQ Sana yakarıyorum, ey Tanrı, Çünkü beni yanıtlarsın; Kulak ver bana, dinle söylediklerimi!K Sıkı adımlarla senin yollarını tuttum, Kaymadı ayaklarım.pY Başkalarının yaptıklarına gelince, Ben senin sözlerine uyarak Şiddet yollarından kaçındım.  Yüreğimi yokladın, Gece denedin, Sınadın beni, Kötü bir şey bulmadın; Kararlıyım, ağzımdan kötü söz çıkmaz,B Haklı çıkar beni, Çünkü sen gerçeği görürsün.g I Haklı davamı dinle, ya RAB, Feryadımı işit! Hilesiz dudaklardan çıkan duama kulak ver!oW Yaşam yolunu bana bildirirsin. Bol sevinç vardır senin huzurunda, Sağ elinden mutluluk eksilmez.kO Çünkü sen beni ölüler diyarına terk etmezsin, Sadık kulunun çürümesine izin vermezsin.U# Bu nedenle içim sevinç dolu, yüreğim coşuyor, Bedenim güven içinde.M Gözümü RAB’den ayırmam, Sağımda durduğu için sarsılmam.`9 Övgüler sunarım bana öğüt veren RAB’be, Geceleri bile vicdanım uyarır beni.I  Payıma ne güzel yerler düştü, Ne harika bir mirasım var!Z- Benim payıma, Benim kâseme düşen sensin, ya RAB; Yaşamım senin ellerinde. Başka ilahların ardınca koşanların derdi artacak. Onların kan sunularını dökmeyeceğim, Adlarını ağzıma almayacağım.R Ülkedeki kutsallara gelince, Soyludur onlar, biricik zevkim onlardır.Y+ RAB’be dedim ki, “Efendim sensin. Senden öte mutluluk yok benim için.”=  w Koru beni, ey Tanrı, Çünkü sana sığınıyorum.i K Parasını faize vermez, Suçsuza karşı rüşvet almaz. Böyle yaşayan asla sarsılmayacak.   Aşağılık insanları hor görür, Ama RAB’den korkanlara saygı duyar. Kendi zararına ant içse bile, dönmez andından.Q  İftira etmez, Dostuna zarar vermez, Komşusuna kara çalmaz böylesi.P  Kusursuz yaşam süren, adil davranan, Yürekten gerçeği söyleyen.R  Ya RAB, çadırına kim konuk olabilir? Kutsal dağında kim oturabilir?) Keşke İsrail’in kurtuluşu Siyon’dan gelse! RAB halkını eski gönencine kavuşturunca, Yakup soyu sevinecek, İsrail halkı coşacak.\1 Mazlumun tasarılarını boşa çıkarırdınız, Ama RAB onun sığınağıdır.Y+ Dehşete düşecekler yeryüzünde, Çünkü Tanrı doğruların yanındadır.nU Suç işleyenlerin hiçbiri görmüyor mu? Halkımı ekmek yer gibi yiyor, RAB’be yakarmıyorlar.M Hepsi saptı, Tümü yozlaştı, İyilik eden yok, Bir kişi bile!`9 RAB göklerden bakar oldu insanlara, Akıllı, Tanrı’yı arayan biri var mı diye.v g Akılsız içinden, “Tanrı yok!” der. İnsanlar bozuldu, iğrençlik aldı yürüdü, İyilik eden yok.K  Ezgiler söyleyeceğim sana, ya RAB, Çünkü iyilik ettin bana.M  Ben senin sevgine güveniyorum, Yüreğim kurtarışınla coşsun.`~9  Düşmanlarım, “Onu yendik!” demesin, Sarsıldığımda hasımlarım sevinmesin.^}5  Gör halimi, ya RAB, yanıtla Tanrım, Gözlerimi aç, ölüm uykusuna dalmayayım.v|e  Ne zamana dek içimde tasa, Yüreğimde hep keder olacak? Ne zamana dek düşmanım bana üstün çıkacak?p{ [ Ne zamana dek, ya RAB, Sonsuza dek mi beni unutacaksın? Ne zamana dek yüzünü benden gizleyeceksin?`z9  İnsanlar arasında alçaklık rağbet görünce, Kötüler her yanda dolaşır oldu.Fy  Sen onları koru, ya RAB, Bu kötü kuşaktan hep uzak tut!pxY  RAB’bin sözleri pak sözlerdir; Toprak ocakta eritilmiş, Yedi kez arıtılmış gümüşe benzer.w  “Şimdi kalkacağım” diyor RAB, “Çünkü mazlumlar eziliyor, Yoksullar inliyor, Özledikleri kurtuluşu vereceğim onlara.”pvY  Onlar ki, “Dilimizle kazanırız, Dudaklarımız emrimizde, Kim bize efendilik edebilir?” derler.Hu  Sustursun RAB dalkavukların ağzını, Büyüklenen dilleri.Qt  Herkes birbirine yalan söylüyor, Dalkavukluk, ikiyüzlülük ediyor.Ss ! Kurtar beni, ya RAB, sadık kulun kalmadı, Güvenilir insanlar yok oldu.cr?  Çünkü RAB doğrudur, doğruları sever; Dürüst insanlar O’nun yüzünü görecek.{qo  Kötülerin üzerine kızgın korlar ve kükürt yağdıracak, Paylarına düşen kâse kavurucu rüzgar olacak.Pp  RAB doğru insanı sınar, Kötüden, zorbalığı sevenden tiksinir.ro]  RAB kutsal tapınağındadır, O’nun tahtı göklerdedir, Bütün insanları görür, Herkesi sınar.>nw  Temeller yıkılırsa, Ne yapabilir doğru insan?”mw  Bak, kötüler yaylarını geriyor, Temiz yürekli insanları Karanlıkta vurmak için Oklarını kirişine koyuyor.Xl + Ben RAB’be sığınırım, Nasıl dersiniz bana, “Kuş gibi kaç dağlara.dkA  Öksüze, düşküne hakkını vermek için, Bir daha dehşet saçmasın ölümlü insan.kjO  Mazlumların dileğini duyarsın, ya RAB, Yüreklendirirsin onları, Kulağın hep üzerlerinde;Ri  RAB sonsuza dek kral kalacak, Uluslar O’nun ülkesinden temizlenecek.bh=  Kötünün, haksızın kolunu kır, Sormadık hesap kalmasın yaptığı kötülükten. g9  Oysa sen sıkıntı ve acı çekenleri görürsün, Yardım etmek için onları izlersin; Çaresizler sana dayanır, Öksüzün yardımcısı sensin.\f1 Neden kötü insan seni hor görsün, İçinden, “Tanrı hesap sormaz” desin?Fe Kalk, ya RAB, kaldır elini, ey Tanrı! Mazlumları unutma!bd= Kötü insan içinden, “Tanrı unuttu” der, “Örttü yüzünü, asla göremez.”Uc# Kurbanları çaresiz çöker, Saldıranın üstün gücü altında ezilir.}bs Gizli yerlerde pusuya yatar Çalılıktaki aslan gibi, Kapmak için mazlumu bekler Ve ağına düşürüp yakalar.iaK  Köylerin çevresinde pusu kurar, Masumu gizli yerlerde öldürür, Çaresizi sinsice gözler.Z`-  Ağzı lanet, hile ve zulüm dolu, Dilinin altında kötülük ve fesat saklı.Z_-  İçinden, “Ben sarsılmam” der, “Hiçbir zaman sıkıntıya düşmem.”^-  Kötülerin yolları her zaman başarıya götürür. Öyle yücedir ki senin yargıların, Kötüler anlayamaz, düşmanına burun kıvırır.j]M  Kendini beğenmiş kötü insan Tanrı’ya yönelmez, Hep, “Tanrı yok!” diye düşünür.q\[  Kötü insan içindeki isteklerle övünür, Açgözlü insan RAB’be lanet okur, O’nu hor görür.e[C  Kötüler gururla mazlumları avlıyor, Mazlumlar kötülerin kurduğu tuzağa düşüyor.UZ % Ya RAB, neden uzak duruyorsun, Sıkıntılı günlerde kendini gizliyorsun?WY'  Onlara dehşet saç, ya RAB! Sadece insan olduklarını bilsin uluslar. SelaSX  Kalk, ya RAB! İnsan galip çıkmasın, Huzurunda yargılansın uluslar![W/  Ama yoksul büsbütün unutulmayacak, Mazlumun umudu sonsuza dek kırılmayacak.WV'  Kötüler ölüler diyarına gidecek, Tanrı’yı unutan bütün uluslar...pUY  Adil yargılarıyla RAB kendini gösterdi, Kötüler kendi kurdukları tuzağa düştü. Higayon sela]T3  Uluslar kendi kazdıkları kuyuya düştü, Ayakları gizledikleri ağa takıldı.Sy  Öyle ki, övgüye değer işlerini anlatayım, Siyon Kenti’nin kapılarında Sağladığın kurtuluşla sevineyim.R Acı bana, ya RAB! Ey beni ölümün eşiğinden kurtaran, Benden nefret edenler yüzünden çektiğim sıkıntıya bak!`Q9 Çünkü dökülen kanın hesabını soran anımsar, Ezilenlerin feryadını unutmaz.cP? Siyon’da oturan RAB’bi ilahilerle övün! Yaptıklarını halklar arasında duyurun!`O9 Seni tanıyanlar sana güvenir, Çünkü sana yönelenleri hiç terk etmedin, ya RAB.SN RAB ezilenler için bir sığınak, Sıkıntılı günlerde bir kaledir.LM  O yönetir doğrulukla dünyayı, O yargılar adaletle halkları.TL!  Oysa RAB sonsuza dek egemenlik sürer, Yargı için kurmuştur tahtını;pKY  Yok olup gitti düşmanlar sonsuza dek, Kökünden söktün kentlerini, Anıları bile silinip gitti.UJ#  Ulusları azarladın, kötüleri yok ettin, Sonsuza dek adlarını sildin.XI)  Çünkü hakkımı, davamı sen savundun, Adil yargıç olarak tahta oturdun.RH  Düşmanlarım geri çekilirken, Sendeleyip ölüyorlar senin önünde.cG?  Sende sevinç bulacak, coşacağım, Adını ilahilerle öveceğim, ey Yüceler Yücesi!kF Q Ya RAB, bütün yüreğimle sana şükredeceğim, Yaptığın harikaların hepsini anlatacağım.IE  Ey Egemenimiz RAB, Ne yüce adın var yeryüzünün tümünde!`D9 Gökteki kuşları, denizdeki balıkları, Denizde kıpırdaşan bütün canlıları.:Co Davarları, sığırları, Yabanıl hayvanları,fBE Ellerinin yapıtları üzerine onu egemen kıldın, Her şeyi ayaklarının altına serdin;VA% Nerdeyse bir tanrı yaptın onu, Başına yücelik ve onur tacını koydun.r@] Soruyorum kendi kendime: “İnsan ne ki, onu anasın, Ya da insanoğlu ne ki, ona ilgi gösteresin?”\?1 Seyrederken ellerinin eseri olan gökleri, Oraya koyduğun ayı ve yıldızları,y>k Çocukların, hatta emziktekilerin sesiyle Set çektin hasımlarına, Düşmanı, öç alanı yok etmek için.m= U Ey Egemenimiz RAB, Ne yüce adın var yeryüzünün tümünde! Gökyüzünü görkeminle kapladın._<7 Şükredeyim doğruluğu için RAB’be, Yüce RAB’bin adını ilahilerle öveyim.T;! Kötülüğü kendi başına gelecek, Zorbalığı kendi tepesine inecek.J:  Bir kuyu açıp kazıyor, Kazdığı kuyuya kendisi düşüyor.g9G İşte kötü insan kötülük sancıları çekiyor, Fesada gebe kalmış, Yalan doğuruyor.>8w Hazır bekler ölümcül silahları, Alevli okları.]73 Kötüler yola gelmezse, Tanrı kılıcını biler, Yayını gerip hedefine kurar.T6! Tanrı adil bir yargıçtır, Öyle bir Tanrı ki, her gün öfke saçar.M5 Tanrı kalkan gibi yanıbaşımda, Temiz yüreklileri O kurtarır. 4  Ey adil Tanrım! Kötülerin kötülüğü son bulsun, Doğrular güvene kavuşsun, Sen ki akılları, gönülleri sınarsın.e3C RAB halkları yargılar; Beni de yargıla, ya RAB, Doğruluğuma, dürüstlüğüme göre.O2 Uluslar topluluğu çevreni sarsın, Onları yüce katından yönet.s1_ Öfkeyle kalk, ya RAB! Düşmanlarımın gazabına karşı çık! Benim için uyan! Buyur, adalet olsun.t0a Ardıma düşsün düşman, Yakalasın beni, Canımı yerde çiğnesin, Ayak altına alsın onurumu. SelaE/ Dostuma ihanet ettiysem, Düşmanımı nedensiz soyduysam,O. Ya RAB Tanrım, eğer şunu yaptıysam: Birine haksızlık ettiysem,g-G Yoksa aslan gibi parçalayacaklar beni, Kurtaracak biri yok diye, Lime lime edecekler etimi.`, ; Sana sığınıyorum, ya RAB Tanrım! Peşime düşenlerden kurtar beni, Özgür kıl.o+W Bütün düşmanlarım utanacak, Hepsini dehşet saracak, Ansızın geri dönecekler utanç içinde.3*a Yalvarışımı duydu, Duamı kabul etti.[)/ Ey kötülük yapanlar, Uzak durun benden, Çünkü RAB ağlayışımı işitti.a(; Kederden gözlerimin feri sönüyor, Zayıflıyor gözlerim düşmanlarım yüzünden.}'s İnleye inleye bittim, Döşeğim su içinde bütün gece ağlamaktan, Yatağım sırılsıklam gözyaşlarımdan.f&E Çünkü ölüler arasında kimse seni anmaz, Kim şükür sunar sana ölüler diyarından?A%} Gel, ya RAB, kurtar beni, Yardım et sevginden dolayı.G$ Çok acı çekiyorum. Ah, ya RAB! Ne zamana dek sürecek bu?Y#+ Lütfet bana, ya RAB, bitkinim; Şifa ver bana, ya RAB, kemiklerim sızlıyor,>" y Ya RAB, öfkeyle azarlama beni, Gazapla yola getirme.f!E Çünkü sen doğru kişiyi kutsarsın, ya RAB, Çevresini kalkan gibi lütfunla sararsın. # Sevinsin sana sığınan herkes, Sevinç çığlıkları atsın sürekli, Kanat ger üzerlerine; Sevinçle coşsun adını sevenler sende..U Ey Tanrı, onları suçlu çıkar! Kurdukları düzen yıkımlarına yol açsın. Kov onları sayısız isyanları yüzünden. Çünkü sana karşı ayaklandılar. Çünkü onların sözüne güvenilmez, Yürekleri yıkım dolu. Ağızları açık birer mezardır, Yaltaklanır dururlar.dA Yol göster bana doğruluğunla, ya RAB, Düşmanlarıma karşı! Yolunu önümde düzle.kO Bense bol sevgin sayesinde Kutsal tapınağına gireceğim; Oraya doğru saygıyla eğileceğim.gG Yalan söyleyenleri yok edersin; Ya RAB, sen eli kanlılardan, Aldatıcılardan tiksinirsin.V% Böbürlenenler önünde duramaz, Bütün suç işleyenlerden nefret duyar,fE Çünkü sen kötülükten hoşlanan Tanrı değilsin, Kötülük senin yanında barınmaz.X) Sabah sesimi duyarsın, ya RAB, Her sabah sana duamı sunar, umutla beklerim.B Feryadımı dinle, ey Kralım ve Tanrım! Duam sanadır.; s Sözlerime kulak ver, ya RAB, İniltilerimi işit.hI Esenlik içinde yatar uyurum, Çünkü yalnız sen, ya RAB, Güvenlik içinde tutarsın beni.nU Öyle bir sevinç verdin ki bana, Onların bol tahıl ve yeni şaraptan aldığı sevinçten fazla.fE “Kim bize iyilik yapacak?” diyen çok. Ya RAB, yüzünün ışığıyla bizi aydınlat!@{ Doğruluk kurbanları sunun RAB’be, O’na güvenin.c? Öfkelenebilirsiniz, ama günah işlemeyin; İyi düşünün yatağınızda, susun. Sela^5 Bilin ki, RAB sadık kulunu kendine ayırmıştır, Ne zaman seslensem, duyar beni.' Ey insanlar, ne zamana dek Onurumu utanca çevireceksiniz? Ne zamana dek boş şeylere gönül verecek, Yalan peşinde koşacaksınız? Sela  Sana seslenince yanıtla beni, Ey adil Tanrım! Ferahlat beni sıkıntıya düştüğümde, Lütfet bana, kulak ver duama.L  Kurtuluş RAB’dedir, Halkının üzerinde olsun bereketin! Selaw g Ya RAB, kalk, ey Tanrım, kurtar beni! Vur bütün düşmanlarımın çenesine, Kır kötülerin dişlerini.9 m Korkum yok Çevremi saran binlerce düşmandan.> w Yatar uyurum, Uyanır kalkarım, RAB destektir bana.F  RAB’be seslenirim, Yanıtlar beni kutsal dağından. Sela]3 Ama sen, ya RAB, çevremde kalkansın, Onurum, başımı yukarı kaldıran sensin.V% Birçoğu benim için: “Tanrı katında ona kurtuluş yok!” diyor. SelaU % Ya RAB, düşmanlarım ne kadar çoğaldı, Hele bana karşı ayaklananlar!/ Oğulu öpün ki öfkelenmesin, Yoksa izlediğiniz yolda mahvolursunuz. Çünkü öfkesi bir anda alevleniverir. Ne mutlu O’na sığınanlara!<s RAB’be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin.G Ey krallar, akıllı olun! Ey dünya önderleri, ders alın!S Demir çomakla kıracaksın onları, Çömlek gibi parçalayacaksın.”jM Dile benden, miras olarak sana ulusları, Mülk olarak yeryüzünün dört bucağını vereyim.uc RAB’bin bildirisini ilan edeceğim: Bana, “Sen benim oğlumsun” dedi, “Bugün ben sana baba oldum.K Ve, “Ben kralımı Kutsal dağım Siyon’a oturttum” diyor.N~ Sonra öfkeyle uyarıyor onları, Gazabıyla dehşete düşürüyor=}u Göklerde oturan Rab gülüyor, Onlarla eğleniyor.g|G “Koparalım onların kayışlarını” diyorlar, “Atalım üzerimizden bağlarını.”p{Y Dünyanın kralları saf bağlıyor, Hükümdarlar birleşiyor RAB’be ve meshettiği krala karşı.Wz ) Nedir uluslar arasındaki bu kargaşa, Neden boş düzenler kurar bu halklar?]y 5 Çünkü RAB doğruların yolunu gözetir, Kötülerin yolu ise ölüme götürür.ax = Bu yüzden yargılanınca aklanamaz, Doğrular topluluğunda yer bulamaz günahkârlar.Sw ! Kötüler böyle değil, Rüzgarın savurduğu saman çöpüne benzerler.v  Böylesi akarsu kıyılarına dikilmiş ağaca benzer, Meyvesini mevsiminde verir, Yaprağı hiç solmaz. Yaptığı her işi başarır.ou Y Ancak zevkini RAB’bin Yasası’ndan alır Ve gece gündüz onun üzerinde derin derin düşünür.t  Ne mutlu o insana ki, kötülerin öğüdüyle yürümez, Günahkârların yolunda durmaz, Alaycıların arasında oturmaz.*sO* Kocayıp yaşama doyarak öldü.orW* Bundan sonra Eyüp yüz kırk yıl daha yaşadı, oğullarını, dört göbek torunlarını gördü.q* Ülkenin hiçbir yerinde Eyüp’ün kızları kadar güzel kızlar yoktu. Babaları, kardeşlerinin yanısıra onlara da miras verdi.cp?* İlk kızının adını Yemima, ikincisinin Kesia, üçüncüsünün Keren-Happuk koydu.'oI* Yedi oğlu, üç kızı oldu.n* RAB Eyüp’ün sonunu başından bereketli kıldı. On dört bin koyuna, altı bin deveye, bin çift öküze, bin eşeğe sahip oldu.)mK* Bütün erkek ve kız kardeşleri, eski tanıdıklarının hepsi Eyüp’ün yanına gelip evinde onunla birlikte yemek yediler. Acısını paylaşıp RAB’bin başına getirmiş olduğu felaketlerden ötürü onu avuttular. Her biri ona bir parça gümüş, bir de altın halka verdi.l* Eyüp dostları için dua ettikten sonra, RAB onu eski gönencine kavuşturup ona önceki varlığının iki katını verdi. k* Temanlı Elifaz, Şuahlı Bildat, Naamalı Sofar gidip RAB’bin söylediğini yaptılar. RAB de Eyüp’ün duasını kabul etti. j9* Şimdi yedi boğa, yedi koç alıp kulum Eyüp’ün yanına gidin, kendiniz için yakmalık sunu sunun. Kulum Eyüp sizin için dua etsin. Çünkü onun duasını kabul eder, aptallığınızın karşılığını vermem. Kulum Eyüp gibi hakkımda doğruyu konuşmadınız.”( Hünnaplar onu gölgelerinde saklar, Vadideki kavaklar kuşatır.V=%( Hünnap çalıları altında, Kamışlarla örtülü bir bataklıkta yatar.[</( Tepeler ürünlerini ona getirir, Bütün yabanıl hayvanlar yanında oynaşır.s;_( Tanrı’nın yapıtları arasında ilk sırayı alır, Yalnız Yaratıcısı ona kılıçla yaklaşır.I: ( Kemikleri tunç borular, Kaburgaları demir çubuklar gibidir.Q9( Kuyruğunu sedir ağacı gibi sallıyor, Sımsıkıdır uyluk lifleri.F8( Bak, ne güç var belinde, Karnının kasları ne güçlü!U7#( “Seninle birlikte yarattığım Behemot’a bak, Sığır gibi ot yiyor.L6( O zaman sağ kolunun seni kurtarabileceğini Ben de kabul ederim.J5 ( Hepsini birlikte toprağa göm, Mezarda yüzlerini kefenle sar.L4( Gururluya bakıp onu çökert, Kötüleri bulundukları yerde ez.B3( Gazabının ateşini saç, Gururluya bakıp onu alçalt.H2 ( Öyleyse şan ve şerefe bürün, Görkem ve yücelik kuşan.a1;( Sende Tanrı’nın bileği gibi bilek var mı? Sesin O’nunki gibi gürleyebilir mi?k0O( “Adaletimi boşa mı çıkaracaksın? Kendini haklı çıkarmak için beni mi suçlayacaksın?T/!( “Şimdi erkek gibi kuşağını beline vur da, Ben sorayım, sen anlat.D.( RAB kasırganın içinden Eyüp’ü şöyle yanıtladı:P-( Bir kez konuştum, yanıt almadım, İkinci kez konuşamam artık.”f,E( “Bak, ben değersiz biriyim, Sana nasıl yanıt verebilirim? Ağzımı elimle kapıyorum.5+e( O zaman Eyüp RAB’bi şöyle yanıtladı:x*i( “Her Şeye Gücü Yeten’le çatışan O’nu yola getirebilir mi? Tanrı’yı suçlayan yanıtlasın.”$) E( RAB Eyüp’e şöyle dedi:P(' Onun yavruları kanla beslenir, Leşler neredeyse, o da oradadır.”M'' Oradan gözetliyor yiyeceğini, Gözleri avını uzaktan seçiyor.H& ' Uçurum kenarlarında konaklıyor, Sivri kayalar onun kalesi.T%!' Kartal senin buyruğunla mı yükseliyor, Yuvasını yükseklere kuruyor?`$9' “Atmaca senin bilgeliğinle mi süzülüyor, Kanatlarını güneye doğru açıyor?#' Boru çaldıkça, ‘Hi!’ diye kişner, Savaş kokusunu, komutanların gürleyen sesini, Savaş çığlıklarını uzaklardan duyar.S"' Coşku ve heyecanla uzaklıkları yutar, Boru çalınca duramaz yerinde.O!' Ok kılıfı, parıldayan mızrak ve pala Üzerinde takırdar atın.W '' Korkuya güler, hiçbir şeyden yılmaz, Kılıç önünde geri adım atmaz.ve' Ayakları toprağı şiddetle eşer, Gücünden ötürü sevinçle coşar, Savaşçının üstüne yürür.Z-' Sen misin onu çekirge gibi sıçratan, Gururlu kişnemesiyle korku saçtıran?K' “Sen mi ata güç verdin, Dalgalanan yeleyi boynuna giydirdin?E' Yine de koşmak için kabarınca Ata ve binicisine güler.Y+' Çünkü Tanrı ona bilgelik bağışlamamış, Anlayıştan pay vermemiştir.q[' Yavrularına sert davranır, kendinin değilmiş gibi, Çektiği zahmetin boşa gideceğine üzülmez.eC' Ayak altında ezilebileceklerini, Yabanıl hayvanlarca çiğnenebileceklerini düşünmez.M' Devekuşu yumurtalarını yere bırakır, Onları kumda ısıtır,s_' “Devekuşunun kanatları sevinçle dalgalanır, Ama leyleğin kanatları ve tüyleriyle kıyaslanamaz.]3' Ekinini getireceğine, Buğdayını harman yerinde toplayacağına güvenir misin?`9' Çok güçlü diye ona bel bağlayabilir misin? Ağır işini ona bırakabilir misin?fE' Sabanla yarık açsın diye ona bağ vurabilir misin? Arkanda, ovalarda tırmık çeker mi?gG' “Yaban öküzü sana kulluk etmek ister mi? Geceyi senin yemliğinin yanında geçirir mi?;q' Otlamak için tepeleri dolaşır, Yeşillik arar.P' Kentteki kargaşaya güler o, Sürücünün bağırdığını duymaz.F' Yurt olarak ona bozkırı, Barınak olarak tuzlayı verdim.S' “Kim yaban eşeğini başı boş gönderdi, Kim bağlarını çözdü?K' Güçlenir, kırda büyür yavrular, Gider, bir daha dönmezler.H  ' Çöküp yavrularını doğurur, Kurtulurlar sancılarından.k O' Sen mi sayıyorsun doğuruncaya dek geçirdikleri ayları? Doğurdukları zamanı biliyor musun?|  s' “Dağ keçilerinin ne zaman doğurduğunu biliyor musun? Geyiklerin yavruladığı zamanı sen mi gözlüyorsun?r ]&) Kuzguna yiyeceğini kim sağlıyor, Yavruları Tanrı’ya feryat edip Açlıktan kıvrandığı zaman?H  &( İnlerine sindikleri, Çalılıkta pusuya yattıkları zaman?hI&' “Dişi aslanlar için sen avlanabilir misin, Genç aslanların karnını doyurabilir misin,?y&& Toprak sertleşip Parçaları birbirine yapışınca?[/&% Kimin bulutları sayacak bilgisi var? Kim göklerin tulumlarını boşaltabilir,A}&$ Kim mısırturnasına bilgelik, Horoza anlayış verdi?W'&# Varıp da, ‘Buradayız’ desinler diye, Şimşekleri gönderebilir misin?T!&" “Başına bol yağmur yağsın diye Bulutlara sesini duyurabilir misin?hI&! Biliyor musun göklerin yasalarını? Tanrı’nın yönetimini yeryüzünde kurabilir misin?yk& Mevsimlerinde çıkartabilir misin takımyıldızları? Büyük ve Küçük Ayı’ya yol gösterebilir misin?eC& “Ülker yıldızlarını bağlayabilir misin? Oryon’un bağlarını çözebilir misin?>w& Sular taş gibi katılaşıp Enginin yüzü donunca?V~%& Buz kimin rahminden çıktı? Göklerden düşen kırağıyı kim doğurdu,F}& Yağmurun babası var mı? Çiy damlalarını kim yarattı?;|q& Kurak ve ıssız yeri doyursun, Ot bitirsin diye?_{7& Kimsenin yaşamadığı toprakları, İnsanın bulunmadığı çölü sulasın diye;8zk& Kim sellere kanal, Yıldırımlara yol açtı;oyW& Nerede ışığın dağıtıldığı, Doğu rüzgarının yeryüzüne saçıldığı yere giden yol?_x7& Ben onları sıkıntılı günler için, Kavga ve savaş günleri için saklıyorum.Pw& “Karın ambarlarına girdin mi, Dolunun ambarlarını gördün mü?gvG& Bilmediğin şey yok zaten, Çünkü onlarla aynı zamanda doğmuştun! O kadar yaşlısın!Qu& Onları yerlerine götürebilir misin? Evlerinin yolunu biliyor musun?Vt%& “Işığın bulunduğu yerin yolu nerede? Ya karanlık, onun yeri neresi?[s/& Dünyanın genişliğini kavradın mı? Anlat bana, bütün bunları biliyorsan.`r9& Ölüm kapıları sana gösterildi mi? Gördün mü ölüm gölgesinin kapılarını? @8~~~0}}}N|||"{{{Azz{z4yyy/xxnxww2vvv=uugtttFtsssrr3qqWppp:oo"nnin mm lzlkkakjjJjiiBhhhggLfffeeCdddAcccbbfbaa<``Q___\_^^H]]\\![[WZZSYYYVYXsX WWGVVV:UUU(TT`TSSiS RRKQQmQ!PPQPOOlO NNuN(MM}MLLLKKdK!JJXIII_IHHmGGG FOEDDD>>==l=<<9;;;3;::#999*88{8 77@66555F44r3339222 11V00;//B...E--V,,!++5**[*))t)(d''w' &&'%%5$$p$$##q# ""h" !!L! x MRx_U5K&VA(eER FL g o  9  X K"xm z%sy}% RAB’bin önünde sakin dur, sabırla bekle; Kızıp üzülme işi yolunda olanlara, Kötü amaçlarına kavuşanlara.fxE% O senin doğruluğunu ışık gibi, Hakkını öğle güneşi gibi Aydınlığa çıkarır.Fw% Her şeyi RAB’be bırak, O’na güven, O gerekeni yapar.Rv% RAB’den zevk al, O senin yüreğinin dileklerini yerine getirecektir.Mu% Sen RAB’be güven, iyilik yap, Ülkede otur, sadakatle çalış.St% Çünkü onlar ot gibi hemen solacak, Yeşil bitki gibi kuruyup gidecek.Js % Kötülük edenlere kızıp üzülme, Suç işleyenlere özenme!Xr)$ Kötülük yapanlar oracıkta düştüler, Yıkıldılar, kalkamazlar artık.Mq$ Gururlunun ayağı bana varmasın, Kötülerin eli beni kovmasın.]p3$ Sürekli göster Seni tanıyanlara sevgini, Yüreği temiz olanlara doğruluğunu.Qo$ Çünkü yaşam kaynağı sensin, Senin ışığınla aydınlanırız.Sn$ Evindeki bolluğa doyarlar, Zevklerinin ırmağından içirirsin onlara.[m/$ Sevgin ne değerli, ey Tanrı! Kanatlarının gölgesine sığınır insanoğlu.l}$ Doğruluğun ulu dağlara benzer, Adaletin uçsuz bucaksız enginlere. İnsanı da, hayvanı da koruyan sensin, ya RAB.Bk$ Ya RAB, sevgin göklere, Sadakatin gökyüzüne erişir.^j5$ Yatağında bile fesat düşünür, Olumsuz yolda direnir, reddetmez kötülüğü.]i3$ Ağzından kötülük ve yalan akar, Akıllanmaktan, iyilik yapmaktan vazgeçmiş.Ih $ Kendini öyle beğenmiş ki, Suçunu görmez, ondan tiksinmez.\g 3$ Günah fısıldar kötü insana, Yüreğinin dibinden: Tanrı korkusu yoktur onda.If # O zaman gün boyu adaletin, Övgülerin dilimden düşmeyecek.(eI# Benim haklı çıkmamı isteyenler, Sevinç çığlıkları atıp coşsunlar; Şöyle desinler sürekli: “Kulunun esenliğinden hoşlanan RAB yücelsin!”d# Utansın kötü halime sevinenler, Kızarsın yüzleri hepsinin; Gururla karşıma dikilenler Utanca, rezalete bürünsün.~cu# Demesinler içlerinden: “Oh! İşte buydu dileğimiz!”, Konuşmasınlar ardımdan: “Yedik başını!” diye.^b5# Adaletin uyarınca haklı çıkar beni, ya RAB, Tanrım benim! Gülmesinler halime!Qa# Uyan, kalk savun beni, Uğraş hakkım için, ey Tanrım ve Rab’bim!X`)# Olup biteni sen de gördün, ya RAB, sessiz kalma, Ya Rab, benden uzak durma!_+# Beni suçlamak için ağızlarını ardına kadar açtılar: “Oh! Oh!” diyorlar, “İşte kendi gözümüzle gördük yaptıklarını!”h^I# Çünkü barış sözünü etmez onlar, Kurnazca düzen kurarlar ülkenin sakin insanlarına.w]g# Sevinmesin boş yere bana düşman olanlar, Göz kırpmasınlar birbirlerine Nedensiz benden nefret edenler.q\[# Büyük toplantıda sana şükürler sunacağım, Kalabalığın ortasında sana övgüler dizeceğim.[}# Ne zamana dek seyirci kalacaksın, ya Rab? Kurtar canımı bunların saldırısından, Hayatımı bu genç aslanlardan!PZ# Tanrıtanımaz, alaycı soytarılar gibi, Diş gıcırdattılar bana.Y# Ama ben sendeleyince toplanıp sevindiler, Toplandı bana karşı tanımadığım alçaklar, Durmadan didiklediler beni.lXQ# Oysa onlar hastalanınca ben çula sarınır, Oruç tutup alçakgönüllü olurdum. Duam yanıtsız kalınca, Bir dost, bir kardeş yitirmiş gibi dolaşırdım. Kederden belim bükülürdü, Annesi için yas tutan biri gibi.lWQ# Oysa onlar hastalanınca ben çula sarınır, Oruç tutup alçakgönüllü olurdum. Duam yanıtsız kalınca, Bir dost, bir kardeş yitirmiş gibi dolaşırdım. Kederden belim bükülürdü, Annesi için yas tutan biri gibi.OV# İyiliğime karşı kötülük ediyor, Yalnızlığa itiyorlar beni.PU# Kötü niyetli tanıklar türüyor, Bilmediğim konuları soruyorlar.T1# Bütün varlığımla şöyle diyeceğim: “Senin gibisi var mı, ya RAB, Mazlumu zorbanın elinden, Mazlumu ve yoksulu soyguncudan kurtaran?”WS'# O zaman RAB’de sevinç bulacağım, Beni kurtardığı için coşacağım.lRQ# Başlarına habersiz felaket gelsin, Gizledikleri ağa kendileri tutulsun, Felakete uğrasınlar.TQ!# Madem neden yokken bana gizli ağlar kurdular, Nedensiz çukur kazdılar,TP!# Karanlık ve kaygan olsun yolları, RAB’bin meleği kovalasın onları!iOK# Rüzgarın sürüklediği saman çöpüne dönsünler, RAB’bin meleği artlarına düşsün!jNM# Canıma kastedenler utanıp rezil olsun! Utançla geri çekilsin bana kötülük düşünenler!dMA# Kaldır mızrağını, kargını beni kovalayanlara, “Seni ben kurtarırım” de bana!BL# Al küçük kalkanla büyük kalkanı, Yardımıma koş!WK )# Ya RAB, benimle uğraşanlarla sen uğraş, Benimle savaşanlarla sen savaş!TJ!" RAB kullarını kurtarır, O’na sığınanların hiçbiri ceza görmez.aI;" Kötü insanın sonu kötülükle biter, Cezasını bulur doğrulardan nefret edenler.9Hm" Bütün kemiklerini korur, Hiçbiri kırılmaz.GG" Doğrunun dertleri çoktur, Ama RAB hepsinden kurtarır onu.GF" RAB gönlü kırıklara yakındır, Ruhu ezikleri kurtarır.XE)" Doğrular yakarır, RAB duyar; Bütün sıkıntılarından kurtarır onları.YD+" RAB kötülük yapanlara karşıdır, Onların anısını yeryüzünden siler.kCO" RAB’bin gözleri doğru kişilerin üzerindedir, Kulakları onların yakarışına açıktır.YB+" Kötülükten sakının, iyilik yapın; Esenliği amaçlayın, ardınca gidin.DA" Dilini kötülükten, Dudaklarını yalandan uzak tutsun.D@" Kim yaşamdan zevk almak, İyi günler görmek istiyorsa,N?" Gelin, ey çocuklar, dinleyin beni: Size RAB korkusunu öğreteyim.j>M" Genç aslanlar bile aç ve muhtaç olur; Ama RAB’be yönelenlerden hiçbir iyilik esirgenmez._=7" RAB’den korkun, ey O’nun kutsalları, Çünkü O’ndan korkanın eksiği olmaz.N<" Tadın da görün, RAB ne iyidir, Ne mutlu O’na sığınan adama!_;7" RAB’bin meleği O’ndan korkanların çevresine ordugah kurar, Kurtarır onları.T:!" Bu mazlum yakardı, RAB duydu, Bütün sıkıntılarından kurtardı onu.Z9-" O’na bakanların yüzü ışıl ışıl parlar, Yüzleri utançtan kızarmaz.X8)" RAB’be yöneldim, yanıt verdi bana, Bütün korkularımdan kurtardı beni.^75" Benimle birlikte RAB’bin büyüklüğünü duyurun, Adını birlikte yüceltelim.<6s" RAB’le övünürüm, Mazlumlar işitip sevinsin!T5 #" Her zaman RAB’be övgüler sunacağım, Övgüsü dilimden düşmeyecek.A4}! Madem umudumuz sende, Sevgin üzerimizde olsun, ya RAB!X3)! O’nda sevinç bulur yüreğimiz, Çünkü O’nun kutsal adına güveniriz.F2! Umudumuz RAB’dedir, Yardımcımız, kalkanımız O’dur.T1!! Böylece onları ölümden kurtarır, Kıtlıkta yaşamalarını sağlar.f0E! Ama RAB’bin gözü kendisinden korkanların, Sevgisine umut bağlayanların üzerindedir;Y/+! Zafer için at boş bir umuttur, Büyük gücüne karşın kimseyi kurtaramaz.c.?! Ne büyük ordularıyla zafer kazanan kral var, Ne de büyük gücüyle kurtulan yiğit.N-! Herkesin yüreğini yaratan, Yaptıkları her şeyi tartan O’dur.B,! Oturduğu yerden, Yeryüzünde yaşayan herkesi gözler.;+q! RAB göklerden bakar, Bütün insanları görür.L*! Ne mutlu Tanrısı RAB olan ulusa, Kendisi için seçtiği halka!m)S! Ama RAB’bin planları sonsuza dek sürer, Yüreğindeki tasarılar kuşaklar boyunca değişmez.Z(-! RAB ulusların planlarını bozar, Halkların tasarılarını boşa çıkarır.T'!! Çünkü O söyleyince, her şey var oldu; O buyurunca, her şey belirdi.^&5! Bütün yeryüzü RAB’den korksun, Dünyada yaşayan herkes O’na saygı duysun.N%! Deniz sularını bir araya toplar, Engin suları ambarlara depolar.^$5! Gökler RAB’bin sözüyle, Gök cisimleri ağzından çıkan solukla yaratıldı.O#! Doğruluğu, adaleti sever, RAB’bin sevgisi yeryüzünü doldurur.I" ! Çünkü RAB’bin sözü doğrudur, Her işi sadakatle yapar.^!5! O’na yeni bir ezgi söyleyin, Sevinç çığlıklarıyla sazınızı konuşturun.a ;! Lir çalarak RAB’be şükredin, On telli çenk eşliğinde O’nu ilahilerle övün.b ?! Ey doğru insanlar, RAB’be sevinçle haykırın! Dürüstlere O’nu övmek yaraşır.  Ey doğru insanlar, sevinç kaynağınız RAB olsun, coşun; Ey yüreği temiz olanlar, Hepiniz sevinç çığlıkları atın!\1 Kötülerin acısı çoktur, Ama RAB’be güvenenleri O’nun sevgisi kuşatır.} At ya da katır gibi anlayışsız olmayın; Onları idare etmek için gem ve dizgin gerekir, Yoksa sana yaklaşmazlar.hI  Eğiteceğim seni, gideceğin yolu göstereceğim, Öğüt vereceğim sana, Gözüm sendedir.oW  Sığınağım sensin, Beni sıkıntıdan korur, Çevremi kurtuluş ilahileriyle kuşatırsın. Selaxi  Bu nedenle her sadık kulun Ulaşılır olduğun zaman sana dua etsin. Engin sular taşsa bile ona erişemez./  Günahımı açıkladım sana, Suçumu gizlemedim. “RAB’be isyanımı itiraf edeceğim” deyince, Günahımı, suçumu bağışladın. SelanU  Çünkü gece gündüz Elin üzerimde ağırlaştı. Dermanım tükendi yaz sıcağında gibi. SelaD  Sustuğum sürece Kemiklerim eridi, Gün boyu inlemekten.V%  Suçu RAB tarafından sayılmayan, Ruhunda hile bulunmayan insana ne mutlu!D  Ne mutlu isyanı bağışlanan, Günahı örtülen insana!D Ey RAB’be umut bağlayanlar, Güçlü ve yürekli olun! RAB’bi sevin, ey O’nun sadık kulları! RAB kendisine bağlı olanları korur, Büyüklenenlerin ise tümüyle hakkından gelir.~u Telaş içinde demiştim ki, “Huzurundan atıldım!” Ama yardıma çağırınca seni, Yalvarışımı işittin.hI RAB’be övgüler olsun, Kuşatılmış bir kentte Sevgisini bana harika biçimde gösterdi.) İnsanların düzenlerine karşı, Koruyucu huzurunla üzerlerine kanat gerersin; Saldırgan dillere karşı Onları çardağında gizlersin.# İyiliğin ne büyüktür, ya RAB, Onu senden korkanlar için saklarsın, Herkesin gözü önünde, Sana sığınanlara iyi davranırsın.y k Sussun o yalancı dudaklar; Doğru insana karşı Gururla, tepeden bakarak, Küçümseyerek konuşan dudaklar.p Y Utandırma beni, ya RAB, sana sesleniyorum; Kötüler utansın, ölüler diyarında sesleri kesilsin.D  Yüzün kulunu aydınlatsın, Sevgi göster, kurtar beni!d A Hayatım senin elinde, Kurtar beni düşmanlarımın pençesinden, Ardıma düşenlerden.L  Ama ben sana güveniyorum, ya RAB, “Tanrım sensin!” diyorum. Birçoğunun fısıldaştığını duyuyorum, Her yer dehşet içinde, Bana karşı anlaştılar, Canımı almak için düzen kurdular.`9 Gönülden çıkmış bir ölü gibi unutuldum, Kırılmış bir çömleğe döndüm.1 Düşmanlarım yüzünden rezil oldum, Özellikle komşularıma. Tanıdıklarıma dehşet salar oldum; Beni sokakta görenler benden kaçar oldu.xi Ömrüm acıyla, Yıllarım iniltiyle tükeniyor, Suçumdan ötürü gücüm zayıflıyor, Kemiklerim eriyor.`9 Acı bana, ya RAB, sıkıntıdayım, Üzüntü gözümü, canımı, içimi kemiriyor.O Beni düşman eline düşürmedin, Bastığım yerleri genişlettin.} Sadakatinden ötürü sevinip coşacağım, Çünkü düşkün halimi görüyor, Çektiğim sıkıntıları biliyorsun,U# Değersiz putlara bel bağlayanlardan tiksinirim, RAB’be güvenirim ben.M Ruhumu ellerine bırakıyorum, Ya RAB, sadık Tanrı, kurtar beni.S Bana kurdukları tuzaktan uzak tut beni, Çünkü sığınağım sensin.\~1 Madem kayam ve kalem sensin, Öncülük et, yol göster bana Kendi adın uğruna.}y Kulak ver bana, Çabuk yetiş, kurtar beni; Bir kaya ol bana sığınmam için, Güçlü bir kale ol kurtulmam için!^| 7 Ya RAB, sana sığınıyorum. Utandırma beni hiçbir zaman! Adaletinle kurtar beni!p{Y Öyle ki, gönlüm seni ilahilerle övsün, susmasın! Ya RAB Tanrım, sana sürekli şükredeceğim.Yz+ Yasımı şenliğe döndürdün, Çulumu çıkarıp beni sevinçle kuşattın.>yw Dinle, ya RAB, acı bana; Yardımcım ol, ya RAB!”x) “Ne yararı olur senin için dökülen kanımın, Ölüm çukuruna inersem? Toprak sana övgüler sunar mı, Senin sadakatini ilan eder mi?Su O zaman çevremi saran düşmanlarıma karşı Başım yukarı kalkacak, Sevinçle haykırarak kurbanlar sunacağım O’nun çadırında, O’nu ezgilerle, ilahilerle öveceğim.R# Çünkü O kötü günde beni çardağında gizleyecek, Çadırının emin yerinde saklayacak, Yüksek bir kaya üzerine çıkaracak beni.8Qi RAB’den tek dileğim, tek isteğim şu: RAB’bin güzelliğini seyretmek, Tapınağında O’na hayran olmak için Ömrümün bütün günlerini O’nun evinde geçirmek.vPe Karşımda bir ordu konaklasa, Kılım kıpırdamaz, Bana karşı savaş açılsa, Yine güvenimi yitirmem.sO_ Hasımlarım, düşmanlarım olan kötüler, Beni yutmak için üzerime gelirken Tökezleyip düşerler.pN [ RAB benim ışığım, kurtuluşumdur, Kimseden korkmam. RAB yaşamımın kalesidir, Kimseden yılmam.\M1 Ayağım emin yerde duruyor. Topluluk içinde sana övgüler sunacağım, ya RAB.@L{ Ama ben dürüst yaşarım, Kurtar beni, lütfet bana!MK Onların elleri kötülük aletidir, Sağ elleri rüşvet doludur.LJ Günahkârların, Eli kanlı adamların yanısıra canımı alma.KI Severim, ya RAB, yaşadığın evi, Görkeminin bulunduğu yeri.YH+ Yüksek sesle şükranımı duyurmak Ve bütün harikalarını anlatmak için.fGE Suçsuzluğumu göstermek için ellerimi yıkar, Sunağının çevresinde dönerim, ya RAB,]F3 Kötülük yapanlar topluluğundan nefret ederim, Fesatçıların arasına girmem.@E{ Yalancılarla oturmam, İkiyüzlülerin suyuna gitmem.YD+ Çünkü sevgini hep göz önünde tutuyor, Senin gerçeğini yaşıyorum ben.KC Dene beni, ya RAB, sına; Duygularımı, düşüncelerimi yokla.nB W Beni haklı çıkar, ya RAB, Çünkü dürüst bir yaşam sürdüm; Sarsılmadan RAB’be güvendim.EA Ey Tanrı, kurtar İsrail’i Bütün sıkıntılarından!J@  Dürüstlük, doğruluk korusun beni, Çünkü umudum sendedir.f?E Canımı koru, kurtar beni! Hayal kırıklığına uğratma, çünkü sana sığınıyorum!Z>- Düşmanlarıma bak, ne kadar çoğaldılar, Nasıl da benden nefret ediyorlar!K= Üzüntüme, acılarıma bak, Bütün günahlarımı bağışla!J<  Yüreğimdeki sıkıntılar artıyor, Kurtar beni dertlerimden!?;y Halime bak, lütfet bana; Çünkü garip ve mazlumum.P: Gözlerim hep RAB’dedir, Çünkü ayaklarımı ağdan O çıkarır._97 RAB kendisinden korkanlarla paylaşır sırrını, Onlara açıklar antlaşmasını.J8  Gönenç içinde yaşayacak o insan, Soyu ülkeyi sahiplenecek.E7 Kim RAB’den korkarsa, RAB ona seçeceği yolu gösterir.M6 Ya RAB, adın uğruna Suçumu bağışla, çünkü suçum büyük.l5Q RAB’bin bütün yolları sevgi ve sadakate dayanır Antlaşmasındaki buyruklara uyanlar için.^45 Alçakgönüllülere adalet yolunda öncülük eder, Kendi yolunu öğretir onlara.I3  RAB iyi ve doğrudur, Onun için günahkârlara yol gösterir.u2c Gençlik günahlarımı, isyanlarımı anımsama, Sevgine göre anımsa beni, Çünkü sen iyisin, ya RAB.c1? Ya RAB, sevecenliğini ve sevgini anımsa; Çünkü onlar öncesizlikten beri aynıdır.{0o Bana gerçek yolunda öncülük et, eğit beni; Çünkü beni kurtaran Tanrı sensin. Bütün gün umudum sende.>/w Ya RAB, yollarını bana öğret, Yönlerini bildir.\.1 Sana umut bağlayan hiç kimse utanca düşmez; Nedensiz hainlik edenler utanır.d-A Ey Tanrım, sana güveniyorum, utandırma beni, Düşmanlarım zafer kahkahası atmasın!;, s Ya RAB, bütün varlığımla sana yaklaşıyorum,O+ Kimdir bu Yüce Kral? Her Şeye Egemen RAB’dir bu Yüce Kral! Selag*G Kaldırın başınızı, ey kapılar! Açılın, ey eski kapılar! Yüce Kral girsin içeri![)/ Kimdir bu Yüce Kral? O RAB’dir, güçlü ve yiğit, Savaşta yiğit olan RAB.g(G Kaldırın başınızı, ey kapılar! Açılın, ey eski kapılar! Yüce Kral girsin içeri!e'C O’na yönelenler, Yakup’un Tanrısı’nın yüzünü arayanlar İşte böyledir. Sela=&u RAB kutsar böylesini, Kurtarıcısı Tanrı aklar.e%C Elleri pak, yüreği temiz olan, Gönlünü putlara kaptırmayan, Yalan yere ant içmeyen.L$ RAB’bin dağına kim çıkabilir, Kutsal yerinde kim durabilir?S# Çünkü O’dur denizler üzerinde onu kuran, Sular üzerinde durduran.X" + RAB’bindir yeryüzü ve içindeki her şey, Dünya ve üzerinde yaşayanlar;e!C Ömrüm boyunca yalnız iyilik ve sevgi izleyecek beni, Hep RAB’bin evinde oturacağım.f E Düşmanlarımın önünde bana sofra kurarsın, Başıma yağ sürersin, Kâsem taşıyor. Karanlık ölüm vadisinden geçsem bile, Kötülükten korkmam. Çünkü sen benimlesin. Çomağın, değneğin güven verir bana.N İçimi tazeler, Adı uğruna bana doğru yollarda öncülük eder.X) Beni yemyeşil çayırlarda yatırır, Sakin suların kıyısına götürür.+ S RAB çobanımdır, Eksiğim olmaz.q[ O’nun kurtarışını, “Rab yaptı bunları” diyerek, Henüz doğmamış bir halka duyuracaklar.T! Gelecek kuşaklar O’na kulluk edecek, Rab yeni kuşaklara anlatılacak.)K Yeryüzündeki bütün zenginler doyacak Ve O’nun önünde yere kapanacak, Toprağa gidenler, Ölümlerine engel olamayanlar, Eğilecekler O’nun önünde.@{ Çünkü egemenlik RAB’bindir, Ulusları O yönetir. Yeryüzünün dört bucağı anımsayıp RAB’be dönecek, Ulusların bütün soyları O’nun önünde yere kapanacak.s_ Yoksullar yiyip doyacak, RAB’be yönelenler O’na övgü sunacak. Sonsuza dek ömrünüz tükenmesin!yk Övgü konum sen olacaksın büyük toplulukta, Senden korkanların önünde yerine getireceğim adaklarımı. 9 Çünkü O mazlumun çektiği sıkıntıyı hafife almadı, Ondan tiksinmedi, yüz çevirmedi; Kendisini yardıma çağırdığında ona kulak verdi.  Ey sizler, RAB’den korkanlar, O’na övgüler sunun! Ey Yakup soyu, O’nu yüceltin! Ey İsrail soyu, O’na saygı gösterin!\1 Adını kardeşlerime duyurayım, Topluluğun ortasında sana övgüler sunayım:]3 Kurtar beni aslanın ağzından, Yaban öküzlerinin boynuzundan. Yanıt ver bana!R Canımı kılıçtan, Biricik hayatımı köpeğin pençesinden kurtar!K Ama sen, ya RAB, uzak durma; Ey gücüm benim, yardımıma koş!P Giysilerimi aralarında paylaşıyor, Elbisem için kura çekiyorlar.Q  Bütün kemiklerimi sayar oldum, Gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar.p Y Köpekler kuşatıyor beni, Kötüler sürüsü çevremi sarıyor, Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar.u c Gücüm çömlek parçası gibi kurudu, Dilim damağıma yapışıyor; Beni ölüm toprağına yatırdın.w g Su gibi dökülüyorum, Bütün kemiklerim oynaklarından çıkıyor; Yüreğim balmumu gibi içimde eriyor.Y + Kükreyerek avını parçalayan aslanlar gibi Ağızlarını açıyorlar bana.Q Boğalar kuşatıyor beni, Azgın Başan boğaları sarıyor çevremi.[/ Benden uzak durma! Çünkü sıkıntı yanıbaşımda, Yardım edecek kimse yok.T! Doğuşumdan beri sana teslim edildim, Ana rahminden beri Tanrım sensin.c? Oysa beni ana rahminden çıkaran, Ana kucağındayken sana güvenmeyi öğreten sensin.hI “Sırtını RAB’be dayadı, kurtarsın bakalım onu, Madem onu seviyor, yardım etsin!”R Beni gören herkes alay ediyor, Sırıtıp baş sallayarak diyorlar ki,dA Ama ben insan değil, toprak kurduyum, İnsanlar beni küçümsüyor, halk hor görüyor.F Sana yakarıp kurtuldular, Sana güvendiler, aldanmadılar.O Sana güvendiler atalarımız, Sana dayandılar, onları kurtardın.S Oysa sen kutsalsın, İsrail’in övgüleri üzerine taht kuran sensin.i~K Ey Tanrım, gündüz sesleniyorum, yanıt vermiyorsun, Gece sesleniyorum, yine rahat yok bana.} } Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin? Niçin bana yardım etmekten, Haykırışıma kulak vermekten uzak duruyorsun?f|E Yüceliğini göster, ya RAB, gücünle! Ezgiler söyleyip ilahilerle öveceğiz kudretini.V{% Çünkü sırtlarını döndüreceksin, Yayını yüzlerine doğru gerince.[z/ Düzenler kursalar sana, Aldatmaya çalışsalar, Yine de başarılı olamazlar.Wy' Yok edeceksin çocuklarını yeryüzünden, Soylarını insanlar arasından.xxi Öfkelendiğin an, ya RAB, Kızgın fırına döndüreceksin onları; Gazapla yutacak, Ateşle tüketeceksin.]w3 Elin bütün düşmanlarına erişecek, Sağ elin senden nefret edenlere uzanacak.`v9 Çünkü kral RAB’be güvenir, Yüceler Yücesi’nin sevgisi sayesinde sarsılmaz.Uu# Üzerine sürekli bereket yağdırdın, Varlığınla onu sevince boğdun.etC Sağladığın zaferle büyük yüceliğe erişti, Onu görkem ve büyüklükle donattın.Es Senden yaşam istedi, verdin ona: Uzun, sonsuz bir ömür.Vr% Onu güzel armağanlarla karşıladın, Başına saf altından taç koydun.\q1 Gönlünün istediğini verdin, Ağzından çıkan dileği geri çevirmedin. Sela\p 3 Ya RAB, kral seviniyor gösterdiğin güce. Sevinçten coşuyor verdiğin zaferle!Ko Ya RAB, kralı kurtar! Yanıtla bizi sana yakardığımız gün!Nn Onlar çöküyor, düşüyorlar; Bizse kalkıyor, dimdik duruyoruz.wmg Bazıları savaş arabalarına, Bazıları atlarına güvenir, Bizse Tanrımız RAB’bin adına güveniriz. l Şimdi anladım ki, RAB meshettiği kralı kurtarıyor, Sağ elinin kurtarıcı gücüyle Kutsal göklerinden ona yanıt veriyor.,kQ O zaman zaferini sevinç çığlıklarıyla kutlayacağız, Tanrımız’ın adıyla sancaklarımızı dikeceğiz. RAB senin bütün dileklerini yerine getirsin.Mj Gönlünce versin sana, Bütün tasarılarını gerçekleştirsin!\i1 Bütün tahıl sunularını anımsasın, Yakmalık sunularını kabul etsin! SelaLh Yardım göndersin sana kutsal yerden, Siyon’dan destek versin.gg I Sıkıntılı gününde RAB seni yanıtlasın, Yakup’un Tanrısı’nın adı seni korusun!f Ağzımdan çıkan sözler, Yüreğimdeki düşünceler, Kabul görsün senin önünde, Ya RAB, kayam, kurtarıcım benim ! e  Bilerek işlenen günahlardan koru kulunu, İzin verme bana egemen olmalarına! O zaman büyük isyandan uzak, Kusursuz olurum.Sd Kim yanlışlarını görebilir? Bağışla göremediğim kusurlarımı,Ec Uyarırlar kulunu, Onlara uyanların ödülü büyüktür.|bq Onlara altından, bol miktarda saf altından çok istek duyulur, Onlar baldan, süzme petek balından tatlıdır.`a9 RAB korkusu paktır, sonsuza dek kalır, RAB’bin ilkeleri gerçek, tamamen adildir.v`e RAB’bin kuralları doğrudur, yüreği sevindirir, RAB’bin buyrukları arıdır, gözleri aydınlatır.v_e RAB’bin yasası yetkindir, cana can katar, RAB’bin buyrukları güvenilirdir, Saf adama bilgelik verir,g^G Göğün bir ucundan çıkar, Öbür ucuna döner, Hiçbir şey gizlenmez sıcaklığından.Z]- Gerdekten çıkan güveye benzer güneş, Koşuya çıkacak atlet gibi sevinir. \ Ama sesleri yeryüzünü dolaşır, Sözleri dünyanın dört bucağına ulaşır. Güneş için göklerde çadır kurdu Tanrı.A[} Ne söz geçer orada, ne de konuşma, Sesleri duyulmaz.;Zq Gün güne söz söyler, Gece geceye bilgi verir.aY = Gökler Tanrı’nın görkemini açıklamakta, Gökkubbe ellerinin eserini duyurmakta.|Xq2 RAB kralını büyük zaferlere ulaştırır, Meshettiği krala, Davut’a ve soyuna Sonsuza dek sevgi gösterir.eWC1 Bunun için uluslar arasında sana şükredeceğim, ya RAB, Adını ilahilerle öveceğim.kVO0 Düşmanlarımdan kurtarır, Başkaldıranlardan üstün kılar beni, Zorbaların elinden alır.BU/ O’dur öcümü alan, Halkları bana bağımlı kılan.ST. RAB yaşıyor! Kayam’a övgüler olsun! Yücelsin kurtarıcım Tanrı!WS'- Yabancıların betleri benizleri attı, Titreyerek çıktılar kalelerinden.OR, Duyar duymaz sözümü dinlediler, Yabancılar bana yaltaklandılar.Qy+ Halkımın çekişmelerinden beni kurtardın, Ulusların önderi yaptın, Tanımadığım halklar bana kulluk ediyor.cP?* Ezdim onları, rüzgarın savurduğu toza döndüler, Sokak çamuru gibi savurup attım.bO=) Feryat ettiler, ama kurtaran çıkmadı; RAB’bi çağırdılar, ama O yanıt vermedi.YN+( Düşmanlarımı kaçmak zorunda bıraktın, Benden nefret edenleri yok ettim.]M3' Savaş için beni güçle donattın, Bana başkaldıranları önümde yere serdin.ML& Ezdim onları, kalkamaz oldular, Ayaklarımın altına serildiler.RK% Kovalayıp yetiştim düşmanlarıma, Hepsi yok olmadan geri dönmedim.DJ$ Bastığım yerleri genişletirsin, Burkulmaz bileklerim.pIY# Bana zafer kalkanını bağışlarsın, Sağ elin destekler, Alçakgönüllülüğün yüceltir beni.PH" Bana savaşmayı öğretti, Kollarımla tunç bir yayı gereyim diye.HG ! Ayaklar verdi bana, geyiklerinki gibi, Doruklarda tutar beni.?Fy Tanrı beni güçle donatır, Yolumu kusursuz kılar.QE Var mı RAB’den başka tanrı? Tanrımız’dan başka kaya var mı?sD_ Tanrı’nın yolu kusursuzdur, RAB’bin sözü arıdır. O kendisine sığınan herkesin kalkanıdır.SC Desteğinle akıncılara saldırır, Seninle surları aşarım, Tanrım.]B3 Işığımın kaynağı sensin, ya RAB, Tanrım! Karanlığımı aydınlatırsın.LA Alçakgönüllüleri kurtarır, Gururluların başını eğersin.;@q Pak olanla pak olur, Eğriye eğri davranırsın.R? Sadık kuluna sadakat gösterir, Kusursuz olana kusursuz davranırsın.a>; Bu yüzden RAB beni doğruluğuma Ve gözünde pak olan ellerime göre ödüllendirdi.F= O’nun gözünde kusursuzdum, Suç işlemekten sakındım.X<) O’nun bütün ilkelerini göz önünde tuttum, Kurallarından ayrılmadım.b;= Çünkü RAB’bin yolunda yürüdüm, Tanrım’dan uzaklaşarak kötülük yapmadım.`:9 RAB doğruluğumun karşılığını verdi, Beni temiz ellerime göre ödüllendirdi. 82~~~<}}p}||p|{{7zzvz"yyZyxxLxwwpw)vv5uuu'tttsssosrrerqqq3ppp ooponnn9mmtm1ll\kkkj{jiiri'hh:gg4ffueeddxcbbvaa```6__`^^^:]]l]\\[[Y[ZZ=YYY XWWV$U5TTCSSRR-QQPcOOVNNJMMM-LLmLKKoK JJmJIIkHHH=GGG1FFF+EEODDcCCWBB\B AA[@@|@,??i? >>U===<zw4 Seni hileli dil seni! Her yıkıcı sözü seversin.Yy+4 İyilikten çok kötülüğü, Doğru konuşmaktan çok yalanı seversin. Sela.xU4 Niçin kötülüğünle böbürlenirsin, ey kabadayı, Tanrı’nın sadık kullarına karşı Bütün gün dilin yıkım tasarlar Keskin ustura gibi, ey hilekâr.-w U4 Niçin kötülüğünle böbürlenirsin, ey kabadayı, Tanrı’nın sadık kullarına karşı Bütün gün dilin yıkım tasarlar Keskin ustura gibi, ey hilekâr.v'3 O zaman doğru sunulan kurbanlar, Yakmalık sunular, tümüyle yakmalık sunular, Seni hoşnut kılar; O zaman sunağında boğalar sunulur.Ku3 Lütfet, Siyon’a iyilik yap, Yeruşalim’in surlarını onar.t3 Senin kabul ettiğin kurban alçakgönüllü bir ruhtur, Alçakgönüllü ve pişman bir yüreği hor görmezsin, ey Tanrı.msS3 Çünkü sen kurbandan hoşlanmazsın, Yoksa sunardım sana, Yakmalık sunudan hoşnut kalmazsın.Jr 3 Ya Rab, aç dudaklarımı, Ağzım senin övgülerini duyursun.}qs3 Kurtar beni kan dökme suçundan, Ey Tanrı, beni kurtaran Tanrı, Dilim senin kurtarışını ilahilerle övsün.]p33 Başkaldıranlara senin yollarını öğreteyim, Günahkârlar geri dönsün sana.ao;3 Geri ver bana sağladığın kurtuluş sevincini, Bana destek ol, istekli bir ruh ver.=nu3 Beni huzurundan atma, Kutsal Ruhun’u benden alma.Vm%3 Ey Tanrı, temiz bir yürek yarat, Yeniden kararlı bir ruh var et içimde.8lk3 Bakma günahlarıma, Sil bütün suçlarımı.Lk3 Neşe, sevinç sesini duyur bana, Bayram etsin ezdiğin kemikler.Xj)3 Beni mercanköşkotuyla arıt, paklanayım, Yıka beni, kardan beyaz olayım.eiC3 Madem sen gönülde sadakat istiyorsun, Bilgelik öğret bana yüreğimin derinliklerinde.Uh#3 Nitekim suç içinde doğdum ben, Günah içinde annem bana hamile kaldı."g=3 Sana karşı, yalnız sana karşı günah işledim, Senin gözünde kötü olanı yaptım. Bu nedenle, söylediklerinde haklı, Yargılarında adilsin.Kf3 Çünkü biliyorum isyanlarımı, Günahım sürekli karşımda.Be3 Tümüyle yıka beni suçumdan, Arıt beni günahımdan.ed E3 Ey Tanrı, lütfet bana, Sevgin uğruna; Sil isyanlarımı, Sınırsız merhametin uğruna.mcS2 Kim şükran kurbanı sunarsa beni yüceltir; Yolunu düzeltene kurtarışımı göstereceğim.”ibK2 “Dikkate alın bunu, ey Tanrı’yı unutan sizler! Yoksa parçalarım sizi, kurtaran olmaz.a2 Sen bunları yaptın, ben sustum, Beni kendin gibi sandın. Seni azarlıyorum, Suçlarını gözünün önüne seriyorum.O`2 Oturup kardeşine karşı konuşur, Annenin oğluna kara çalarsın.M_2 Ağzını kötülük için kullanıyor, Dilini yalana koşuyorsun.P^2 Hırsız görünce onunla dost oluyor, Zina edenlere ortak oluyorsun.S]2 Çünkü yola getirilmekten nefret ediyor, Sözlerimi arkana atıyorsun.\y2 Ama Tanrı kötüye şöyle diyor: “Kurallarımı ezbere okumaya Ya da antlaşmamı ağzına almaya ne hakkın var?\[12 Sıkıntılı gününde seslen bana, Seni kurtarırım, sen de beni yüceltirsin.gZG2 Tanrı’ya şükran kurbanı sun, Yüceler Yücesi’ne adadığın adakları yerine getir.AY}2 Ben boğa eti yer miyim? Ya da keçi kanı içer miyim?XX)2 Acıksam sana söylemezdim, Çünkü bütün dünya ve içindekiler benimdir.bW=2 Dağlardaki bütün kuşları korurum, Kırlardaki bütün yabanıl hayvanlar benimdir.XV)2 Çünkü bütün orman yaratıkları, Dağlardaki bütün hayvanlar benimdir.KU2 Ne evinden bir boğa, Ne de ağıllarından bir teke alacağım.`T92 Kurbanlarından ötürü seni azarlamıyorum, Yakmalık sunuların sürekli önümde.S2 “Ey halkım, dinle de konuşayım, Ey İsrail, sana karşı tanıklık edeyim: Ben Tanrı’yım, senin Tanrın’ım!dRA2 Gökler O’nun doğruluğunu duyuruyor, Çünkü yargıç Tanrı’nın kendisidir. SelacQ?2 “Toplayın önüme sadık kullarımı, Kurban keserek benimle antlaşma yapanları.”=Pu2 Halkını yargılamak için Yere göğe sesleniyor: O 2 Tanrımız geliyor, sessiz kalmayacak, Önünde yanan ateş her şeyi kül ediyor, Çevresinde şiddetli bir fırtına esiyor.?Ny2 Güzelliğin doruğu Siyon’dan Parıldıyor Tanrı.M 2 Güçlü olan Tanrı, RAB konuşuyor; Güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar Yeryüzünün tümüne sesleniyor._L71 Bütün gösterişine karşın anlayışsızdır insan, Ölüp giden hayvanlar gibi.\K11 Atalarının kuşağına katılacak, Onlar ki asla ışık yüzü görmeyecekler.PJ1 Yaşarken kendini mutlu saysa bile, Başarılı olunca övülse bile.UI#1 Çünkü ölünce hiçbir şey götüremez, Görkemi onunla mezara gitmez.>Hw1 Korkma biri zenginleşirse, Evinin görkemi artarsa._G71 Ama Tanrı beni Ölüler diyarının pençesinden kurtaracak Ve yanına alacak. Sela?Fw1 Sürü gibi ölüler diyarına sürülecekler, Ölüm güdecek onları. Tan ağarınca doğrular onlara egemen olacak, Cesetleri çürüyecek, Ölüler diyarı onlara konut olacak.QE1 Budalaların yolu, Onların sözünü onaylayanların sonu budur. SelaXD)1 Bütün gösterişine karşın geçicidir insan, Ölüp giden hayvanlar gibi.zCm1 Mezarları, sonsuza dek evleri, Kuşaklar boyu konutları olacak, Topraklarına kendi adlarını verseler bile.B1 Kuşkusuz herkes biliyor bilgelerin öldüğünü, Aptallarla budalaların yok olduğunu. Mallarını başkalarına bırakıyorlar.IA 1 Böyle olmasa, Sonsuza dek yaşar insan, Mezar yüzü görmez.N@1 Çünkü hayatın fidyesi büyüktür, Kimse ödemeye yeltenmemeli.T?!1 Kimse kimsenin hayatının bedelini ödeyemez, Tanrı’ya fidye veremez.P>1 Onlar varlıklarına güvenir, Büyük servetleriyle böbürlenirler.[=/1 Niçin korkayım kötü günlerde Niyeti bozuk düşmanlarım çevremi sarınca?L<1 Kulak vereceğim özdeyişlere, Lirle yorumlayacağım bilmecemi.Z;-1 Bilgelik dökülecek ağzımdan, Anlayış sağlayacak içimdeki düşünceler,B:1 Halk çocukları, bey çocukları, Zenginler, yoksullar!U9 %1 Ey bütün halklar, dinleyin! Kulak verin hepiniz, ey dünyada yaşayanlar,V8%0 Bu Tanrı sonsuza dek bizim Tanrımız olacak, Bize hep yol gösterecektir._770 Surlarına dikkatle bakın, Kalelerini yoklayın ki, Gelecek kuşağa anlatasınız:B60 Siyon’un çevresini gezip dolanın, Kulelerini sayın,O50 Sevinsin Siyon Dağı, Coşsun Yahuda kentleri Senin yargılarınla!h4I0 Adın gibi, ey Tanrı, övgün de Dünyanın dört bucağına varıyor. Sağ elin zafer dolu.Q30 Ey Tanrı, tapınağında, Ne kadar vefalı olduğunu düşünüyoruz."2=0 Her Şeye Egemen RAB’bin kentinde, Tanrımız’ın kentinde, Nasıl duyduksa, öyle gördük. Tanrı onu sonsuza dek güvenlik içinde tutacak. SelaW1'0 Doğu rüzgarının parçaladığı ticaret gemileri gibi Yok ettin onları.O00 Doğum sancısı tutan kadın gibi, Bir titreme aldı onları orada.Q/0 Ama onu görünce şaşkına döndüler, Dehşete düşüp kaçtılar.H. 0 Krallar toplandı, Birlikte Siyon’un üzerine yürüdüler.I- 0 Tanrı onun kalelerinde Sağlam kule olarak gösterdi kendini.u,c0 Yükselir zarafetle, Bütün yeryüzünün sevinci Siyon Dağı, Safon’un doruğu, ulu Kral’ın kenti.e+ E0 RAB büyüktür ve yalnız O övülmeye değer Tanrımız’ın kentinde, kutsal dağında.*5/ Ulusların önderleri İbrahim’in Tanrısı’nın halkıyla bir araya gelmiş; Çünkü Tanrı’ya aittir yeryüzü kralları. O çok yücedir.B)/ Tanrı kutsal tahtına oturmuş, Krallık eder uluslara.G(/ Çünkü Tanrı bütün dünyanın kralıdır, Maskil sunun!U'#/ Ezgiler sunun Tanrı’ya, ezgiler; Ezgiler sunun Kralımız’a, ezgiler!P&/ RAB Tanrı sevinç çığlıkları, Boru sesleri arasında yükseldi.S%/ Sevdiği Yakup’un gururu olan mirasımızı O seçti bizim için. SelaI$ / Halkları altımıza, Ulusları ayaklarımızın dibine serer.B#/ Ne müthiştir yüce RAB, Bütün dünyanın ulu Kralı.`" ;/ Ey bütün uluslar, el çırpın! Sevinç çığlıkları atın Tanrı’nın onuruna!Q!. Her Şeye Egemen RAB bizimledir, Yakup’un Tanrısı kalemizdir. Selaq [. “Sakin olun, bilin ki, Tanrı benim! Uluslar arasında yüceleceğim, Yeryüzünde yüceleceğim!”|q. Savaşları durdurur yeryüzünün dört bucağında, Yayları kırar, mızrakları parçalar, Kalkanları yakar.Y+. Gelin, görün RAB’bin yaptıklarını, Yeryüzüne getirdiği yıkımları.Q. Her Şeye Egemen RAB bizimledir, Yakup’un Tanrısı kalemizdir. SelaeC. Uluslar kükrüyor, krallıklar sarsılıyor, Tanrı gürleyince yeryüzü eriyip gidiyor.a;. Tanrı onun ortasındadır, Sarsılmaz o kent. Gün doğarken Tanrı ona yardım eder.mS. Bir ırmak var ki, suları sevinç getirir Tanrı kentine, Yüceler Yücesi’nin kutsal konutuna.Q. Sular kükreyip köpürse, Kabaran deniz dağları titretse bile. Sela_7. Bu yüzden korkmayız yeryüzü altüst olsa, Dağlar denizlerin bağrına devrilse,[ 1. Tanrı sığınağımız ve gücümüzdür, Sıkıntıda hep yardıma hazırdır._7- Adını kuşaklar boyunca yaşatacağım, Böylece halklar sonsuza dek övecek seni.^5- Atalarının yerini oğulların alacak, Onları önder yapacaksın bütün ülkeye.M- Sevinç ve coşkuyla götürülecek, Kralın sarayına girecekler.w- İşlemeli giysiler içinde kralın önüne çıkarılacak, Arkadaşları, ona eşlik eden kızlar sana getirilecek.Z-- Kral kızı odasında ışıl ışıl parıldıyor, Giysisi altınla dokunmuş.Y+- Sur halkı armağan getirecek, Halkın zenginleri lütfunu kazanmak isteyecek.R- Kral senin güzelliğine vuruldu, Efendin olduğu için önünde eğil.M- Dinle, ey kral kızı, bak, kulak ver, Halkını, baba evini unut.{o- Kral kızları senin saygın kadınların arasında, Kraliçe, Ofir altınları içinde senin sağında duruyor.z m- Giysilerinin tümü mür, öd, tarçın kokuyor; Fildişi saraylardan gelen çalgı sesleri seni eğlendiriyor! /- Doğruluğu sever, kötülükten nefret edersin. Bunun için Tanrı, senin Tanrın, Seni sevinç yağıyla Arkadaşlarından daha çok meshetti.j M- Ey Tanrı, tahtın sonsuzluklar boyunca kalıcıdır, Krallığının asası adalet asasıdır.q [- Okların sivridir, Kral düşmanlarının yüreğine saplanır, Halklar ayaklarının altına serilir.u c- At sırtında görkeminle, zaferle ilerle, Gerçek ve adalet uğruna Sağ elin korkunç işler göstersin.^5- Ey yiğit savaşçı, kuşan kılıcını beline, Görkemine, yüceliğine bürün.xi- Sen insanların en güzelisin, Lütuf saçılmış dudaklarına. Çünkü Tanrı seni sonsuza dek kutsamış. {- Yüreğimden güzel sözler taşıyor, Kral için söylüyorum şiirlerimi, Dilim usta bir yazarın kalemi gibi olsun.<s, Kalk, yardım et bize! Kurtar bizi sevgin uğruna!@{, Çünkü yere serildik, Bedenimiz toprağa yapıştı.dA, Niçin yüzünü gizliyorsun? Neden mazlum halimizi, üzerimizdeki baskıyı unutuyorsun?L, Uyan, ya Rab! Niçin uyuyorsun? Kalk! Sonsuza dek terk etme bizi!S, Senin uğruna her gün öldürülüyoruz, Kasaplık koyun sayılıyoruz.V%, Tanrı bunu ortaya çıkarmaz mıydı? Çünkü O yürekteki gizleri bilir.`9, Eğer Tanrımız’ın adını unutsaydık, Yabancı bir ilaha ellerimizi açsaydık,o~W, Oysa sen bizi ezdin, ülkemizi çakalların uğrağı ettin, Üstümüzü koyu karanlıkla örttün.E}, Döneklik etmedik, Adımlarımız senin yolundan sapmadı.a|;, Bütün bunlar başımıza geldi, Yine de seni unutmadık, Antlaşmana ihanet etmedik,S{, Hakaret ve sövgü duya duya, Öç almak isteyen düşman karşısında.Mz, Rezilliğim gün boyu karşımda, Utancımdan yerin dibine geçtimKy, Ulusların diline düşürdün bizi, Gülüyor halklar halimize.ax;, Bizi komşularımızın yüzkarası, Çevremizdekilerin eğlencesi, alay konusu ettin.Xw), Yok pahasına sattın halkını, Üstelik satıştan hiçbir şey kazanmadan.Lv, Kasaplık koyuna çevirdin bizi, Ulusların arasına dağıttın.Qu, Düşman karşısında bizi gerilettin, Bizden tiksinenler bizi soydu.dtA, Ne var ki, reddettin bizi, aşağıladın, Artık ordularımızla savaşa çıkmıyorsun.Vs%, Her gün Tanrı’yla övünür, Sonsuza dek adına şükran sunarız. Selaar;, Ancak sensin bizi düşmanlarımızdan kurtaran, Bizden nefret edenleri utanca boğan.Hq , Çünkü ben yayıma güvenmem, Kılıcım da beni kurtarmaz;kpO, Senin sayende düşmanlarımızı püskürteceğiz, Senin adınla karşıtlarımızı ezeceğiz.Io , Ey Tanrı, kralım sensin, Buyruk ver de Yakup soyu kazansın! ( RAB’bi sabırla bekledim; Bana yönelip yakarışımı duydu.Z=-' Uzaklaştır üzerimden bakışlarını, Göçüp yok olmadan mutlu olayım!”%<C' “Duamı işit, ya RAB, Kulak ver yakarışıma, Gözyaşlarıma kayıtsız kalma! Çünkü ben bir garibim senin yanında, Bir yabancı, atalarım gibi.;!' Sen insanı suçundan ötürü Azarlayarak yola getirirsin, Güve gibi tüketirsin sevdiği şeyleri. Her insan bir soluktur sadece. SelaR:' Uzaklaştır üzerimden yumruklarını, Tokadının altında mahvoldum.H9 ' Sustum, açmayacağım ağzımı; Çünkü sensin bunu yapan.Q8' Kurtar beni bütün isyanlarımdan, Aptalların hakaretine izin verme.<7s' “Ne bekleyebilirim şimdi, ya Rab? Umudum sende.s6_' “Bir gölge gibi dolaşır insan, Boş yere çırpınır, Mal biriktirir, kime kalacağını bilmeden.5)' Yalnız bir karış ömür verdin bana, Hiç kalır hayatım senin önünde. Her insan bir soluktur sadece, En güçlü çağında bile. Selal4Q' “Bildir bana, ya RAB, sonumu, Sayılı günlerimi; Bileyim ömrümün ne kadar kısa olduğunu!o3W' Yüreğim tutuştu içimde, Ateş aldı derin derin düşünürken, Şu sözler döküldü dilimden:a2;' Dilimi tutup sustum, Hep kaçındım konuşmaktan, yararı olsa bile. Acım alevlendi,1 +' Karar verdim: “Adımlarıma dikkat edeceğim, Dilimi günahtan sakınacağım; Karşımda kötü biri oldukça, Ağzıma gem vuracağım.”60g& Yardımıma koş, Ya Rab, kurtuluşum benim!@/{& Beni terk etme, ya RAB! Ey Tanrım, benden uzak durma!j.M& İyiliğe karşı kötülük yapanlar bana karşı çıkar, İyiliğin peşinde olduğum için.U-#& Ama düşmanlarım güçlü ve dinç, Yok yere benden nefret edenler çok.J, & Suçumu itiraf ediyorum, Günahım yüzünden kaygılanıyorum.0+[& Düşmek üzereyim, Acım hep içimde.c*?& Çünkü dua ediyorum: “Halime sevinmesinler, Ayağım kayınca böbürlenmesinler!”N)& Umudum sende, ya RAB, Sen yanıtlayacaksın, ya Rab, Tanrım benim!?(y& Duymaz, Ağzında yanıt bulunmaz bir adama döndüm.V'%& Ama ben bir sağır gibi duymuyorum, Bir dilsiz gibi ağzımı açmıyorum;|&q& Canıma susayanlar bana tuzak kuruyor, Zararımı isteyenler kuyumu kazıyor, Gün boyu hileler düşünüyorlar.P%& Eşim dostum kaçar oldu derdimden, Yakınlarım uzak duruyor benden.S$& Yüreğim çarpıyor, gücüm tükeniyor, Gözlerimin feri bile söndü.S#& Ya Rab, bütün özlemlerimi bilirsin, İniltilerim senden gizli değil.P"& Tükendim, ezildim alabildiğine, İnliyorum yüreğimin acısından.;!q& Çünkü belim ateş içinde, Sağlığım bozuk.H  & Eğildim, iki büklüm oldum, Gün boyu yaslı dolaşıyorum.D& Akılsızlığım yüzünden Yaralarım iğrenç, irinli.dA& Çünkü suçlarım başımdan aştı, Taşınmaz bir yük gibi sırtımda ağırlaştı.Y+& Öfken yüzünden sağlığım bozuldu, Günahım yüzünden rahatım kaçtı.8k& Okların içime saplandı, Elin üzerime indi.@ }& Ya RAB, öfkelenip azarlama beni, Gazapla yola getirme!%( RAB onlara yardım eder, kurtarır onları, Kötülerin elinden alıp özgür kılar, Çünkü kendisine sığınırlar.Z-%' Doğruların kurtuluşu RAB’den gelir, Sıkıntılı günde onlara kale olur.S%& Ama başkaldıranların hepsi yok olacak, Kötülerin kökü kazınacak.X)%% Yetkin adamı gözle, doğru adama bak, Çünkü yarınlar barışseverindir.9m%$ Geçip gitti, yok oldu, Aradım, bulunmaz oldu.ta%# Kötü ve acımasız adamı gördüm, İlk dikildiği toprakta yeşeren ağaç gibi Dal budak salıyordu;-%" RAB’be umut bağla, O’nun yolunu tut, Ülkeyi miras almak üzere seni yükseltecektir. Kötülerin kökünün kazındığını göreceksin.S%! Ama RAB onu kötünün eline düşürmez, Yargılanırken mahkûm etmez.D% Kötü, doğruya pusu kurar, Onu öldürmeye çalışır.E% Tanrısı’nın yasası yüreğindedir, Ayakları kaymaz.F% Doğrunun ağzından bilgelik akar, Dilinden adalet damlar.H % Doğrular ülkeyi miras alacak, Orada sonsuza dek yaşayacak.% Çünkü RAB doğruyu sever, Sadık kullarını terk etmez. Onlar sonsuza dek korunacak, Kötülerinse kökü kazınacak.F % Kötülükten kaç, iyilik yap; Sonsuz yaşama kavuşursun.: o% O hep cömertçe ödünç verir, Soyu kutsanır.w g% Gençtim, ömrüm tükendi, Ama hiç görmedim doğru insanın terk edildiğini, Soyunun ekmek dilendiğini.K % Düşse bile yıkılmaz insan, Çünkü elinden tutan RAB’dir.Q % RAB insana sağlam adım attırır, İnsanın yolundan hoşnut olursa.lQ% RAB’bin kutsadığı insanlar ülkeyi miras alacak, Lanetlediği insanların kökü kazınacak.O% Kötüler ödünç alır, geri vermez; Doğrularsa cömertçe verir.% Ama kötüler yıkıma uğrayacak; RAB’bin düşmanları kır çiçekleri gibi kuruyup gidecek, Duman gibi dağılıp yok olacak.H % Kötü günde utanmayacaklar, Kıtlıkta karınları doyacak.Y+% RAB yetkinlerin her gününü gözetir, Onların mirası sonsuza dek sürecek.U#% Çünkü kötülerin gücü kırılacak, Ama doğrulara RAB destek olacak.Q% Doğrunun azıcık varlığı, Pek çok kötünün servetinden iyidir.Q% Ama kılıçları kendi yüreklerine saplanacak, Yayları kırılacak.{o% Kılıç çekti kötüler, yaylarını gerdi, Mazlumu, yoksulu yıkmak, Doğru yolda olanları öldürmek için.K% Ama Rab kötüye güler, Çünkü bilir onun sonunun geldiğini.G~% Kötü insan doğru insana düzen kurar, Diş gıcırdatır.[}/% Ama alçakgönüllüler ülkeyi miras alacak, Derin bir huzurun zevkini tadacak.K|% Yakında kötünün sonu gelecek, Yerini arasan da bulunmayacak.g{G% Çünkü kötülerin kökü kazınacak, Ama RAB’be umut bağlayanlar ülkeyi miras alacak.az;% Kızmaktan kaçın, bırak öfkeyi, Üzülme, yalnız kötülüğe sürükler bu seni. 6+~~0}}f}||S{{~{zzSyyy1xxJwwXwvv%uuttZt ss^rrTTTSS2RRMRQQ^QPPSOOgNNNdN"MMVLLLKKXJJJ IIHHGG FFcFEE DDcCCfBBYAAA!@@)??]>>?=<((k( ''h&&&P%%%/$$a##_""!!! i +}Q+Zy<3;th _O;s!VWF ` ) v  ` b /Lx>p)~,gQK RAB elinde dolu bir kâse tutuyor, Köpüklü, baharat karıştırılmış şarap döküyor; Yeryüzünün bütün kötüleri Tortusuna dek yalayıp onu içiyor.NfK Yargıç ancak Tanrı’dır, Birini alçaltır, birini yükseltir.We'K Çünkü ne doğudan, ne batıdan, Ne de çöldeki dağlardan doğar yargı.DdK Kaldırmayın başınızı ! Tepeden konuşmayın!’ ”dcAK Övünenlere, ‘Övünmeyin artık!’ dedim; Kötülere, ‘Kaldırmayın başınızı!dbAK “Yeryüzü altüst olunca üzerindekilerle, Ben pekiştireceğim onun direklerini. SelaYa+K “Belirlediğim zaman gelince, Doğrulukla yargılayacağım” diyor Tanrı,k` QK Sana şükrederiz, ey Tanrı, Şükrederiz, çünkü sen yakınsın, Harikaların bunu gösterir.m_SJ Unutma hasımlarının yaygarasını, Sana başkaldıranların durmadan yükselen patırtısını!h^IJ Kalk, ey Tanrı, davanı savun! Anımsa akılsızların gün boyu sana nasıl sövdüğünü!f]EJ Düşkünler boynu bükük geri çevrilmesin, Mazlumlar, yoksullar adına övgüler dizsin.{\oJ Yaptığın antlaşmayı gözönüne al, Çünkü ülkenin her karanlık köşesi Zorbaların inleriyle dolmuş.b[=J Canavara teslim etme kumrunun canını, Asla unutma düşkün kullarının yaşamını.}ZsJ Anımsa, ya RAB, düşmanın sana nasıl sövdüğünü, Akılsız bir halkın, adını nasıl hor gördüğünü.cY?J Yeryüzünün bütün sınırlarını sen saptadın, Yazı da kışı da yaratan sensin.JX J Gün senindir, gece de senin, Ay ve güneşi sen yerleştirdin,QWJ Kaynaklar, dereler fışkırttın, Sürekli akan ırmakları kuruttun.QVJ Livyatan’ın başlarını ezdin, Çölde yaşayanlara onu yem ettin.SUJ Gücünle denizi yardın, Canavarların kafasını sularda parçaladın.`T9J Ama geçmişten bu yana kralım sensin, ey Tanrı, Yeryüzünde kurtuluş sağladın.YS+J Niçin geri çekiyorsun elini? Çıkar sağ elini bağrından, yok et onları!_R7J Ey Tanrı, ne zamana dek düşman sana sövecek, Hasmın senin adını hor görecek?zQmJ Artık kutsal simgelerimizi görmüyoruz, Peygamberler de yok oldu, İçimizden kimse bilmiyor ne zamana dek...uPcJ İçlerinden, “Hepsini ezelim!” dediler. Ülkede Tanrı’yla buluşma yerlerinin tümünü yaktılar.rO]J Ateşe verdiler tapınağını, Yerle bir edip kutsallığını bozdular Adının yaşadığı konutun.;NqJ Baltayla, balyozla kırdılar, Bütün oymaları.4McJ Gür bir ormana Baltayla dalar gibiydiler.oLWJ Düşmanların bizimle buluştuğun yerde kükredi, Zafer simgesi olarak kendi bayraklarını dikti.qK[J Yönelt adımlarını şu onarılmaz yıkıntılara doğru, Düşman kutsal yerdeki her şeyi yıktı.J+J Anımsa geçmişte sahiplendiğin topluluğu, Kendi halkın olsun diye kurtardığın oymağı Ve üzerine konut kurduğun Siyon Dağı’nı.qI ]J Ey Tanrı, neden bizi sonsuza dek reddettin? Niçin otlağının koyunlarına karşı öfken tütmekte?HI Ama benim için en iyisi Tanrı’ya yakın olmaktır; Bütün işlerini duyurayım diye Sığınak yaptım Egemen RAB’bi kendime.iGKI Kuşkusuz yok olacak senden uzak duranlar, Ortadan kaldıracaksın sana vefasızlık edenleri.mFSI Bedenim ve yüreğim tükenebilir, Ama Tanrı yüreğimde güç, Bana düşen paydır sonsuza dek.XE)I Senden başka kimim var göklerde? İstemem senden başkasını yeryüzünde.ODI Öğütlerinle yol gösterir, Beni sonunda yüceliğe eriştirirsin.DCI Yine de sürekli seninleyim, Sağ elimden tutarsın beni.?ByI Akılsız ve bilgisizdim, Karşında bir hayvan gibi.I Gerçekten onları kaygan yere koyuyor, Yıkıma sürüklüyorsun.d=AI Tanrı’nın Tapınağı’na girene dek; O zaman anladım sonlarının ne olacağını.@<{I Bunu anlamak için düşündüğümde, Zor geldi bana,c;?I “Ben de onlar gibi konuşayım” deseydim, Senin çocuklarına ihanet etmiş olurdum.B:I Gün boyu içim içimi yiyor, Her sabah azap çekiyorum.c9?I Anlaşılan boş yere yüreğimi temiz tutmuşum, Ellerimi yıkamışım suçsuzum diye.[8/I İşte böyledir kötüler, Hep tasasız, sürekli varlıklarını artırırlar.X7)I Derler ki, “Tanrı nasıl bilir? Bilgisi var mı Yüceler Yücesi’nin?”Q6I Bu yüzden halk onlardan yana döner, Sözlerini ağzı açık dinler.Z5-I Göklere karşı ağızlarını açarlar, Boş sözleri yeryüzünü dolaşır.b4=I İnsanlarla eğlenir, kötü niyetle konuşur, Tepeden bakar, baskıyla tehdit ederler._37I Şişmanlıktan gözleri dışarı fırlar, İçleri kötülük kazanı gibi kaynar._27I Bu yüzden gurur onların gerdanlığı, Zorbalık onları örten bir giysi gibidir.G1I Başkalarının derdini bilmez, Onlar gibi çile çekmezler.I0 I Onlar acı nedir bilmezler, Bedenleri sağlıklı ve semizdir.U/#I Çünkü kötülerin gönencini gördükçe, Küstahları kıskanıyordum.[./I Ama benim ayaklarım neredeyse tökezlemiş, Adımlarım az kalsın kaymıştı.P- I Tanrı gerçekten İsrail’e, Yüreği temiz olanlara karşı iyidir.:,oH İşay oğlu Davut’un duaları burada bitiyor.p+YH Yüce adına sonsuza dek övgüler olsun, Bütün yeryüzü O’nun yüceliğiyle dolsun! Amin! Amin!k*OH RAB Tanrı’ya, İsrail’in Tanrısı’na övgüler olsun, Harikalar yaratan yalnız O’dur.%)CH Kralın adı sonsuza dek yaşasın, Güneş durdukça adı var olsun, Onun aracılığıyla insanlar kutsansın, Bütün uluslar “Ne mutlu ona” desin!('H Ülkede bol buğday olsun, Dağ başlarında dalgalansın! Başakları Lübnan gibi verimli olsun, Kent halkı ot gibi serpilip çoğalsın!s'_H Yaşasın kral! Ona Saba altını versinler; Durmadan dua etsinler onun için, Gün boyu onu övsünler!n&UH Baskıdan, zorbalıktan özgür kılar onları, Çünkü onun gözünde onların kanı değerlidir.H% H Yoksula, düşküne acır, Düşkünlerin canını kurtarır.X$)H Çünkü yardım isteyen yoksulu, Dayanağı olmayan düşkünü o kurtarır.U##H Bütün krallar önünde yere kapansın, Bütün uluslar ona kulluk etsin!y"kH Tarşiş’in ve kıyı ülkelerinin kralları Ona haraç getirsin, Saba ve Seva kralları armağanlar sunsun!O!H Çöl kabileleri diz çöksün önünde, Düşmanları toz yalasın.T !H Egemenlik sürsün denizden denize, Fırat’tan yeryüzünün ucuna dek!c?H Onun günlerinde doğruluk serpilip gelişsin, Ay ışıdığı sürece esenlik artsın!lQH Yeni biçilmiş çayıra düşen yağmur gibi, Toprağı sulayan bereketli yağmurlar gibi olsun!EH Güneş ve ay durdukça, Kral kuşaklar boyunca yaşasın;c?H Mazlumlara hakkını versin, Yoksulların çocuklarını kurtarsın, Zalimleriyse ezsin!;qH Dağlar, tepeler, Halka adilce gönenç getirsin!OH Senin halkını doğrulukla, Mazlum kullarını adilce yargılasın!M H Ey Tanrı, adaletini krala, Doğruluğunu kral oğluna armağan et.q[G Dilim gün boyu senin zaferinden söz edecek, Çünkü kötülüğümü isteyenler Utanıp rezil oldu.|qG Seni ilahilerle överken, Dudaklarımla, varlığımla sevincimi dile getireceğim, Çünkü sen beni kurtardın. G Ben de seni, Senin sadakatini çenkle öveceğim, ey Tanrım, Lir çalarak seni ilahilerle öveceğim, Ey İsrail’in Kutsalı!?yG Saygınlığımı artıracak, Yine beni avutacaksın. G Sen ki, bana birçok kötü sıkıntı gösterdin, Bana yeniden yaşam verecek, Beni toprağın derinliklerinden çıkaracaksın.oWG Ey Tanrı, doğruluğun göklere erişiyor, Büyük işler yaptın, Senin gibisi var mı, ey Tanrı? G Yaşlanıp saçlarıma ak düşse bile Terk etme beni, ey Tanrı, Gücünü gelecek kuşağa, Kudretini sonrakilere anlatana dek.kOG Ey Tanrı, çocukluğumdan beri beni sen yetiştirdin, Senin harikalarını hâlâ anlatıyorum.]3G Ey Egemen RAB, gelip yiğitliklerini, Senin, yalnız senin zaferini duyuracağım.^5G Gün boyu senin zaferini, Kurtarışını anlatacağım, Ölçüsünü bilmesem de.OG Ama ben her zaman umutluyum, Sana övgü üstüne övgü dizeceğim.k OG Utansın, yok olsun beni suçlayanlar, Utanca, rezalete bürünsün kötülüğümü isteyenler.B G Ey Tanrı, benden uzak durma, Tanrım, yardımıma koş!d AG “Tanrı onu terk etti” diyorlar, “Kovalayıp yakalayın, Kurtaracak kimsesi yok!”i KG Çünkü düşmanlarım benden söz ediyor, Beni öldürmek isteyenler birbirine danışıyor,R G Yaşlandığımda beni reddetme, Gücüm tükendiğinde beni terk etme!KG Ağzımdan sana övgü eksilmez, Gün boyu yüceliğini anarım.]3G Birçokları için iyi bir örnek oldum, Çünkü sen güçlü sığınağımsın.taG Doğduğum günden beri sana güveniyorum, Beni ana rahminden çıkaran sensin. Övgülerim hep sanadır.Y+G Çünkü umudum sensin, ey Egemen RAB, Gençliğimden beri dayanağım sensin.Z-G Ey Tanrım, kurtar beni Kötünün elinden, haksızın, gaddarın pençesinden!xiG Sığınacak kayam ol, Her zaman başvurabileceğim; Buyruk ver, kurtulayım, Çünkü kayam ve kalem sensin.X)G Adaletinle kurtar beni, tehlikeden uzaklaştır, Kulak ver bana, kurtar beni!F G Ya RAB, sana sığınıyorum, Utandırma beni hiçbir zaman!zmF Bense, mazlum ve yoksulum, Ey Tanrı, yardımıma koş! Yardımcım ve kurtarıcım sensin, Geç kalma, ya RAB!F Sende neşe ve sevinç bulsun Bütün sana yönelenler! “Tanrı yücedir!” desin hep Senin kurtarışını özleyenler!H~ F Bana, “Oh! Oh!” çekenler Geri çekilsin utançlarından!|}qF Utansın canımı almaya çalışanlar, Yüzleri kızarsın! Geri dönsün zararımı isteyenler, Rezil olsunlar!:| qF Ey Tanrı, kurtar beni! Yardımıma koş, ya RAB!a{;E$ Kullarının çocukları orayı miras alacak, O’nun adını sevenler orada oturacak.pzYE# Çünkü Tanrı Siyon’u kurtaracak, Yahuda kentlerini onaracak; Halk oraya yerleşip sahibi olacak.Yy+E" O’na övgüler sunun, ey yer, gök, Denizler ve onlardaki bütün canlılar!PxE! Çünkü RAB yoksulları işitir, Kendi tutsak halkını hor görmez.ewCE Mazlumlar bunu görünce sevinsin, Ey Tanrı’ya yönelen sizler, yüreğiniz canlansın._v7E RAB’bi bir öküzden, Boynuzlu, tırnaklı bir boğadan Daha çok hoşnut eder bu.^u5E Tanrı’nın adını ezgilerle öveceğim, Şükranlarımla O’nu yücelteceğim.]t3E Bense ezilmiş ve kederliyim, Senin kurtarışın, ey Tanrı, bana bir kale olsun!Us#E Yaşam kitabından silinsin adları, Doğrularla yan yana yazılmasınlar!GrE Ceza yağdır başlarına, Senin tarafından aklanmasınlar!nqUE Çünkü senin vurduğun insanlara zulmediyor, Yaraladığın insanların acısını konuşuyorlar.FpE Issız kalsın konakları, Çadırlarında oturan olmasın!To!E Gazabını yağdır üzerlerine, Öfkenin ateşi yapışsın yakalarına!Hn E Gözleri kararsın, göremesinler! Bellerini hep bükük tut!QmE Önlerindeki sofra tuzak olsun onlara, Yandaşları için kapan olsun!Hl E Yiyeceğime zehir kattılar, Sirke içirdiler susadığımda. k E Hakaret kalbimi kırdı, dertliyim, Acılarımı paylaşacak birini bekledim, çıkmadı, Avutacak birini aradım, bulamadım.jwE Bana nasıl hakaret edildiğini, Utandığımı, rezil olduğumu biliyorsun; Düşmanlarımın hepsi senin önünde.Ii E Yaklaş bana, kurtar canımı, Al başımdan düşmanlarımı.Vh%E Kulundan yüzünü gizleme, Çünkü sıkıntıdayım, hemen yanıtla beni!ggGE Yanıt ver bana, ya RAB, Çünkü sevgin iyidir. Yüzünü çevir bana büyük merhametinle!jfME Seller beni sürüklemesin, Engin beni yutmasın, Ölüm çukuru ağzını üstüme kapamasın.leQE Beni çamurdan kurtar, İzin verme batmama; Benden nefret edenlerden, Derin sulardan kurtulayım. dE Ama benim duam sanadır, ya RAB. Ey Tanrı, sevginin bolluğuyla, Güvenilir kurtarışınla uygun gördüğünde Yanıtla beni.Zc-E Kent kapısında oturanlar beni çekiştiriyor, Sarhoşların türküsü oldum.8bkE Çula büründüğüm zaman Alay konusu oldum.;aqE Oruç tutup ağlayınca, Yine hakarete uğradım.n`UE Çünkü evin için gösterdiğim gayret beni yiyip bitirdi, Sana edilen hakaretlere ben uğradım.I_ E Kardeşlerime yabancı, Annemin öz oğullarına uzak kaldım.H^ E Senin uğruna hakarete katlandım, Utanç kapladı yüzümü.)]KE Ya Rab, Her Şeye Egemen RAB, Utanmasın sana umut bağlayanlar benim yüzümden! Ey İsrail’in Tanrısı, Benim yüzümden sana yönelenler rezil olmasın!U\#E Akılsızlığımı biliyorsun, ey Tanrı, Suçlarım senden gizli değil.([IE Yok yere benden nefret edenler Saçlarımdan daha çok. Kalabalıktır canıma kasteden haksız düşmanlarım. Çalmadığım malı nasıl geri verebilirim?lZQE Tükendim feryat etmekten, Boğazım kurudu; Gözlerimin feri sönüyor Tanrım’ı beklemekten.dYAE Dipsiz batağa gömülüyorum, Basacak yer yok. Derin sulara battım, Sellere kapıldım.7X kE Kurtar beni, ey Tanrı, Sular boyuma ulaştı. WD# Ne heybetlisin, ey Tanrı, tapınağında! İsrail’in Tanrısı’na, Halkına güç, kudret veren Tanrı’ya övgüler olsun!mVSD" Tanrı’nın gücünü tanıyın; O’nun yüceliği İsrail’in üzerinde, Gücü göklerdedir.`U9D! Göklere, kadim göklere binmiş olanı. İşte sesiyle, güçlü sesiyle gürlüyor!kTOD Ey yeryüzünün krallıkları, Tanrı’ya ezgiler söyleyin, İlahilerle övün Rab’bi, SelacS?D Mısır’dan elçiler gelecek, Kûşlular ellerini Tanrı’ya doğru kaldırıverecek.ERD Azarla kamışlar arasında yaşayan hayvanı, Halkların buzağılarıyla boğalar sürüsünü, Çiğne ayaklarınla gümüşe gönül verenleri, Dağıt savaştan zevk alan halkları!Q3D Ey Tanrı, Yeruşalim’deki tapınağından göster gücünü, Bizim için kullandığın gücünü, ey Tanrı. Krallar sana armağanlar sunacak.P3D Ey Tanrı, Yeruşalim’deki tapınağından göster gücünü, Bizim için kullandığın gücünü, ey Tanrı. Krallar sana armağanlar sunacak.zOmD Önde en küçük oymak Benyamin, Kalabalık halinde Yahuda önderleri, Zevulun ve Naftali önderleri oradalar!rN]D “Ey sizler, İsrail soyundan gelenler, Toplantılarınızda Tanrı’ya, RAB’be övgüler sunun!”TM!D Başta okuyucular, arkada çalgıcılar, Ortada tef çalan genç kızlar.tLaD Ey Tanrı, senin zafer alayını, Tanrım’ın, Kralım’ın kutsal yere törenle gelişini gördüler:~KuD “Öyle ki, ayaklarını düşmanlarının kanına batırasın, Köpeklerinin dili de onlardan payını alsın.”[J/D Rab, “Onları Başan’dan, Denizin derinliklerinden geri getireceğim” der,gIGD Kuşkusuz Tanrı düşmanlarının başını, Suçlu yaşayanların kıllı kafasını ezer.mHSD Tanrımız kurtarıcı bir Tanrı’dır, Ölümden kurtarış yalnız Egemen RAB’be özgüdür.dGAD Her gün yükümüzü taşıyan Rab’be, Bizi kurtaran Tanrı’ya övgüler olsun. Sela"F=D Sen yükseğe çıktın, tutsakları peşine taktın, İnsanlardan, başkaldıranlardan bile armağanlar aldın, Oraya yerleşmek için, ya RAB Tanrı.bE=D Tanrı’nın savaş arabaları sayısızdır, Rab kutsallık içinde Sina’dan geldi.D!D Ey ulu dağlar, niçin yan gözle bakıyorsunuz Tanrı’nın yerleşmek için seçtiği dağa? Evet, RAB orada sonsuza dek oturacaktır.RCD Ey Başan Dağı, Tanrı Dağı! Ey Başan Dağı, dorukları ulu dağ!eBCD Her Şeye Gücü Yeten, kralları dağıtırken, Sanki Salmon Dağı’na kar yağıyordu.AD Ağılların arasında uyurken, Kanatları gümüş, tüyleri pırıl pırıl altınla kaplı Bir güvercine benzersiniz.”f@ED “Kaçıyor, kaçıyor orduların kralları! Evi bekleyen kadınlar ganimeti paylaşıyor.L?D Rab buyruk verdi, Büyük bir kadın topluluğu duyurdu müjdeyi:^>5D Halkın oraya yerleşti, İyiliğinle mazlumların geçimini sağladın, ey Tanrı.Y=+D Bol yağmurlar yağdırdın, ey Tanrı, Canlandırdın yorgun düşen yurdunu.<3D Yer sarsıldı, Göklerden yağmur boşandı Tanrı’nın önünde, Sina Dağı sarsıldı Tanrı’nın, İsrail’in Tanrısı’nın önünde.X;)D Ey Tanrı, sen halkına öncülük ettiğinde, Çölde yürüdüğünde, Sela:D Tanrı kimsesizlere ev verir, Tutsakları özgürlüğe ve gönence kavuşturur, Ama başkaldıranlar kurak yerde oturur.[9/D Kutsal konutundaki Tanrı, Öksüzlerin babası, dul kadınların savunucusudur. 89D Tanrı’ya ezgiler söyleyin, adını ilahilerle övün, Çölleri geçecek biniciye yol hazırlayın; O’nun adı RAB’dir, bayram edin önünde!a7;D Ancak doğrular sevinsin, Bayram etsinler Tanrı’nın önünde, Neşeyle coşsunlar. 6 D Dağıtsın onları dağılan duman gibi; Ateşin karşısında eriyen balmumu gibi Yok olsun kötüler Tanrı’nın önünde!a5 =D Kalksın Tanrı, dağılsın düşmanları, Kaçsın önünden O’ndan nefret edenler!Y4+C Tanrı bize bolluk versin, Dünyanın dört bucağındakiler O’ndan korksun!T3!C Toprak ürününü verdi, Tanrı, Tanrımız, bizi bolluğa kavuştursun.Q2C Halklar sana şükretsin, ey Tanrı, Bütün halklar sana şükretsin!1)C Uluslar sevinsin, sevinçten çığlık atsın, Çünkü sen halkları adaletle yargılarsın, Yeryüzündeki uluslara yol gösterirsin. SelaQ0C Halklar sana şükretsin, ey Tanrı, Bütün halklar sana şükretsin!`/9C Öyle ki, yeryüzünde yolun, Bütün uluslar arasında kurtarıcı gücün bilinsin.a. =C Tanrı bize lütfetsin, bolluk versin, Yüzünün ışığı üzerimize parlasın. Selae-CB Övgüler olsun Tanrı’ya, Çünkü duamı geri çevirmedi, Sevgisini benden esirgemedi.?,yB Oysa Tanrı dinledi beni, Kulak verdi duamın sesine.G+B Yüreğimde kötülüğe yer verseydim, Rab beni dinlemezdi.D*B Ağzımla O’na yakardım, Övgüsü dilimden düşmedi.o)WB Gelin, dinleyin, ey sizler, Tanrı’dan korkanlar, Benim için neler yaptığını size anlatayım. (B Yakılan koçların dumanıyla semiz hayvanlardan Sana yakmalık sunular sunacağım, Tekeler, sığırlar kurban edeceğim. SelaY'+B Sıkıntı içindeyken dudaklarımdan dökülen, Ağzımdan çıkan adakları.R&B Yakmalık sunularla evine gireceğim, Adaklarımı yerine getireceğim,n%UB İnsanları başımıza çıkardın, Ateşten, sudan geçtik. Ama sonra bizi bolluğa kavuşturdun.B$B Ağa düşürdün bizi, Sırtımıza ağır yük vurdun.K#B Sen bizi sınadın, ey Tanrı, Gümüş arıtır gibi arıttın.T"!B Hayatımızı koruyan, Ayaklarımızın kaymasına izin vermeyen O’dur.G!B Ey halklar, Tanrımız’a şükredin, Övgülerini duyurun.y kB Kudretiyle sonsuza dek egemenlik sürer, Gözleri ulusları süzer; Başkaldıranlar gurura kapılmasın! SelafEB Denizi karaya çevirdi, Atalarımız yaya geçtiler ırmaktan. Yaptığına sevindik orada.hIB Gelin, bakın Tanrı’nın neler yaptığına! Ne müthiş işler yaptı insanlar arasında:eCB Bütün yeryüzü sana tapınıyor, İlahiler okuyor, adını ilahilerle övüyor.” Sela{B “Ne müthiş işlerin var!” deyin Tanrı’ya, “Öyle büyük gücün var ki, Düşmanların eğiliyor önünde.V%B Adının yüceliğine ilahiler söyleyin, O’na görkemli övgüler sunun!X +B Ey yeryüzündeki bütün insanlar, Tanrı’ya sevinç çığlıkları atın!mSA Çayırlar sürülerle bezenir, Vadiler ekinle örtünür, Sevinçten haykırır, ezgi söylerler.;qA Otlaklar yeşillenir, Tepeler sevince bürünür,dAA İyiliklerinle yılı taçlandırırsın, Arabalarının geçtiği yollardan bolluk akar,A Sabanın açtığı yarıkları bolca sular, Sırtlarını düzlersin. Yağmurla toprağı yumuşatır, Ürünlerine bereket katarsın.CA Toprağa bakar, çok verimli kılarsın, Onu zenginliğe boğarsın. Ey Tanrı, ırmakların suyla doludur, İnsanlara tahıl sağlarsın, Çünkü sen toprağı şöyle hazırlarsın:+OA Dünyanın öbür ucunda yaşayanlar Korkuya kapılır senin belirtilerin karşısında. Doğudan batıya kadar insanlara Sevinç çığlıkları attırırsın.r]A Denizlerin kükremesini, Dalgaların gümbürtüsünü, Halkların kargaşasını yatıştıran sensin.5eA Kudret kuşanan, Gücüyle dağları kuran,3A Ey bizi kurtaran Tanrı, Müthiş işler yaparak Zaferle yanıtlarsın bizi. Sen yeryüzünün dört bucağında, Uzak denizlerdekilerin umudusun;A Ne mutlu avlularında otursun diye Seçip kendine yaklaştırdığın kişiye! Evinin, kutsal tapınağının Nimetlerine doyacağız.W'A Suçlarımızın altında ezildik, Ama sen isyanlarımızı bağışlarsın.BA Ey sen, duaları işiten, Bütün insanlar sana gelecek.]  5A Ey Tanrı, Siyon’da seni övgü bekliyor, Yerine getirilecek sana adanan adaklar.p Y@ Doğru insan RAB’de sevinç bulacak, O’na sığınacak, Bütün temiz yürekliler O’nu övecek. w@ Bütün insanlar korkuya kapılacak, Tanrı’nın işini duyuracak, O’nun yaptıkları üzerinde düşünecekler.e C@ Dilleri yüzünden yıkıma uğrayacaklar, Hallerini gören herkes alayla baş sallayacak.@ {@ Ama Tanrı onlara ok atacak, Ansızın yaralanacaklar.@ Haksızlık yapmayı düşünür, “Kusursuz bir plan yaptık!” derler. İnsanın içi ve yüreği derin bir sırdır, bilinmez.hI@ Birbirlerini kötülük yapmaya iter, Gizli tuzaklar tasarlarken, “Kim görecek?” derler.c?@ Pusularından masum insanın üzerine atmak için. Ansızın vururlar, hiç çekinmeden.a;@ Onlar dillerini kılıç gibi bilemiş, Acı sözlerini ok gibi hedefe yöneltmişler,\1@ Kötülerin gizli tasarılarından, O suçlu güruhun şamatasından esirge beni.a =@ Ey Tanrı, kulak ver sesime yakındığım zaman, Hayatımı düşman korkusundan koru.  ? Kralsa Tanrı’da sevinç bulacak. Tanrı’nın adıyla ant içenlerin hepsi övünecek, Yalancıların ağzıysa kapanacak.?y? Kılıcın ağzına atılacak, Çakallara yem olacak.F? Ama canımı almak isteyenler, Yerin derinliklerine inecek,H ? Canım sana sımsıkı sarılır, Sağ elin bana destek olur.c~?? Çünkü sen bana yardımcı oldun, Kanatlarının gölgesinde sevincimi dile getiririm.[}/? Yatağıma uzanınca seni anarım, Gece boyunca derin derin seni düşünürüm.q|[? Zengin yiyeceklere doyarcasına doyacağım sana, Şakıyan dudaklarla ağzım sana övgüler sunacak.X{)? Ömrümce sana övgüler sunacağım, Senin adınla ellerimi kaldıracağım.Pz? Senin sevgin yaşamdan iyidir, Bu yüzden dudaklarım seni yüceltir.Jy ? Kutsal yerde baktım sana, Gücünü, görkemini görmek için. x ;? Ey Tanrı, sensin benim Tanrım, Seni çok özlüyorum, Canım sana susamış, Kurak, yorucu, susuz bir diyarda, Bütün varlığımla seni arıyorum.cw?> Sevgi de senin, ya Rab! Çünkü sen herkese, yaptığının karşılığını verirsin.Rv> Tanrı bir şey söyledi, Ben iki şey duydum: Güç Tanrı’nındır,ru]> Zorbalığa güvenmeyin, yağma malla övünmeyin; Varlığınız artsa bile, ona gönül bağlamayın.~tu> Sıradan insan ancak bir soluk, Soylu insansa bir yalandır. Tartıya konduğunda ikisi birlikte soluktan hafiftir.psY> Ey halkım, her zaman O’na güven, İçini dök O’na, Çünkü Tanrı sığınağımızdır. Selaar;> Kurtuluşum ve onurum Tanrı’ya bağlıdır, Güçlü kayam, sığınağım O’dur. Tek kayam, kurtuluşum, Kalem O’dur, sarsılmam.Qp> Ey canım, yalnız Tanrı’da huzur bul, Çünkü umudum O’ndadır.o> Tek düşünceleri onu doruktan indirmektir. Yalandan zevk alırlar. Ağızlarıyla hayırdua ederken, İçlerinden lanet okurlar. Selan/> Birini ezmek için daha ne vakte kadar Hep birlikte üstüne saldıracaksınız, Eğri bir duvara, Yerinden oynamış bir çite saldırır gibi?Am}> Tek kayam, kurtuluşum, Kalem O’dur, asla sarsılmam.Ml > Canım yalnız Tanrı’da huzur bulur, Kurtuluşum O’ndan gelir.`k9= O zaman adını hep ilahilerle öveceğim, Her gün adaklarımı yerine getireceğim.aj;= Tanrı’nın huzurunda sonsuza dek tahtında otursun; Onu sevgin ve sadakatinle koru!Di= Kralın günlerine gün kat, Yılları yüzyıllar olsun!fhE= Çünkü sen, ey Tanrı, adaklarımı duydun, Adından korkanların mirasını bana verdin.bg== Çadırında sonsuza dek oturmak Ve kanatlarının gölgesine sığınmak isterim. SelaZf-= Çünkü sen benim için sığınak, Düşmana karşı güçlü bir kule oldun. e = Sana seslenirim yeryüzünün öbür ucundan, Yüreğime hüzün çökünce. Erişemeyeceğim yüksek bir kayaya çıkar beni,:d q= Ey Tanrı, yakarışımı işit, Duama kulak ver!Jc < Tanrı’yla zafer kazanırız, O çiğner düşmanlarımızı.Ob< Yardım et bize düşmana karşı, Çünkü boştur insan yardımı.^a5< Ey Tanrı, sen bizi reddetmedin mi? Ordularımıza öncülük etmiyor musun artık?U`#< Kim beni surlu kente götürecek? Kim bana Edom’a kadar yol gösterecek?{_o< Moav yıkanma leğenim, Edom’un üzerine çarığımı fırlatacağım, Filist’e zaferle haykıracağım.”N^< Gilat benimdir, Manaşşe de benim, Efrayim miğferim, Yahuda asam.}]s< Tanrı şöyle konuştu kutsal yerinde: “Şekem’i sevinçle bölüştürecek, Sukkot Vadisi’ni ölçeceğim.Y\+< Kurtar bizi sağ elinle, yardım et, Sevdiklerin özgürlüğe kavuşsun diye!S[< Sancak verdin senden korkanlara, Okçulara karşı açsınlar diye. SelaQZ< Halkına sıkıntı çektirdin, Sersemletici bir şarap içirdin bize.^Y5< Salladın yeri, yarıklar açtın; Onar çatlaklarını, çünkü yer sarsılıyor.fX G< Bizi reddettin, parladın bize karşı, ey Tanrı, Öfkelendin; eski halimize döndür bizi!`W9; Gücüm sensin, seni ilahilerle öveceğim, Çünkü kalem, beni seven Tanrı sensin. V9; Bense gücün için sabah ezgiler söyleyecek, Sevgini sevinçle dile getireceğim. Çünkü sen bana kale, Sıkıntılı günümde sığınak oldun.=Uu; Yiyecek bulmak için gezerler, Doymazlarsa ulurlar.PT; Akşam döner, köpek gibi hırlayıp Sinsi sinsi kenti dolaşırlar.S/; Yok et onları gazabınla, yok et, tükensinler; Bilsinler ki, Tanrı’nın Egemenliği Yakup soyundan Yeryüzünün ucuna kadar ulaşır. Sela&RE; Ağızlarının günahı, dudaklarından çıkan söz yüzünden, Gururlarının tuzağına düşsünler. Okudukları lanet, söyledikleri yalan yüzündenuQc; Onları öldürme, yoksa halkım unutur, Gücünle dağıt ve alçalt onları, Ya Rab, kalkanımız bizim.]P3; Tanrım sevgisiyle karşılar beni, Bana düşmanlarımın yıkımını gösterir.KO; Gücüm sensin, seni gözlüyorum, Çünkü kalemsin, ey Tanrı.KN; Ama sen onlara gülersin, ya RAB, Bütün uluslarla eğlenirsin.mMS; Bak, neler dökülür ağızlarından, Kılıç çıkar dudaklarından. “Kim duyacak?” derler.PL; Akşam döner, köpek gibi hırlayıp Sinsi sinsi kenti dolaşırlar.K#; Sen, ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, İsrail’in Tanrısı, Uyan bütün ulusları cezalandırmak için, Acıma bu suçlu hainlere! SelalJQ; Suç işlemediğim halde, Koşuşup hazırlanıyorlar. Kalk bana yardım etmek için, halime bak! I; Bak, canımı almak için pusu kuruyorlar, Güçlüler bana karşı birleşiyorlar, Oysa başkaldırmadım, günahım yok, ya RAB.HH ; Kurtar beni suç işleyenlerden, Uzak tut kanlı katillerden.TG #; Kurtar beni düşmanlarımdan, ey Tanrım, Kalem ol hasımlarıma karşı.F: O zaman insanlar, “Gerçekten doğrulara ödül var” diyecek, “Gerçekten dünyayı yargılayan bir Tanrı var.”hEI: Doğru adam alınan öcü görünce sevinecek Ve ayaklarını kötünün kanında yıkayacak.oDW: Kazanlarınız diken ateşini daha duymadan, Yaşı da kurusu da kasırgayla savrulacak kötülerin.rC]: Süründükçe eriyen sümüklüböceğe dönsünler. Düşük çocuk gibi güneş yüzü görmesinler.]B3: Akıp giden su gibi yok olsunlar. Yaylarını gerince oklarının ucu kırılsın.iAK: Ey Tanrı, kır onların ağzında dişlerini, Sök genç aslanların azı dişlerini, ya RAB!S@: Usta büyücülerin, Afsuncuların sesini duymak istemeyen bir kobrayı.Z?-: Zehirleri yılan zehiri gibidir. Kulakları tıkalı bir kobrayı andırırlar,c>?: Kötüler daha ana rahmindeyken yoldan çıkar, Doğdu doğalı yalan söyleyerek sapar.e=C: Hayır! Hep haksızlık tasarlarsınız içinizde, Zorbalık saçar elleriniz yeryüzüne.f< G: Ey yöneticiler, gerçekten adil mi karar verirsiniz? Doğru mu yargılarsınız insanları?i;K9 Yüceliğini göster göklerin üstünde, ey Tanrı, Görkemin bütün yeryüzünü kaplasın!M:9 Çünkü sevgin göklere erişir, Sadakatin gökyüzüne ulaşır.p9Y9 Halkların arasında sana şükürler sunayım, ya Rab, Ulusların arasında seni ilahilerle öveyim.M89 Uyan, ey canım, Uyan, ey lir, ey çenk, Seheri ben uyandırayım!S79 Kararlıyım, ey Tanrı, kararlıyım, Ezgiler, ilahiler söyleyeceğim.q6[9 Ayaklarım için ağ serdiler, Çöktüm; Yoluma çukur kazdılar, İçine kendileri düştüler. Selai5K9 Yüceliğini göster göklerin üstünde, ey Tanrı, Görkemin bütün yeryüzünü kaplasın! 49 Aslanların arasındayım, Alev kusan insanlar arasında yatarım, Mızrak gibi, ok gibi dişleri, Keskin kılıç gibi dilleri.|3q9 Gökten gönderip beni kurtaracak, Beni ezmek isteyenleri azarlayacak, Sela Sevgisini, sadakatini gösterecektir.S29 Yüce Tanrı’ya, Benim için her şeyi yapan Tanrı’ya sesleniyorum. J8~~~\~ }}7|||+{{zzsyyyOy xxNwww)vvZvuuZttt4sss4rrqqepplooo'nnwnmmgmllSkkkjjjBiiiJJCIIIGHHoGG{G0FFFEEsEDDcD CCPBB}B AAA2@@`@???E>>>==f=#<<<@;;::\:99@888C7766i6 55^444`33X3 22v2)11z15000>///7..d---,,D++s+**1))X)(((/''e'&&L%%x%0$$}$)##a#""Q!!! Jq:7z*bf Ty*'{%2n2%QkG 3 v : } " u  n  ^j&F5vv1e[ “Beni sevdiği için Onu kurtaracağım” diyor RAB, “Beni iyi tanıdığı için Ona kale olacağım.d0A[ Aslanın, kobranın üzerine basıp geçeceksin, Genç aslanı, yılanı çiğneyeceksin.U/#[ Elleri üzerinde taşıyacaklar seni, Ayağın bir taşa çarpmasın diye.a.;[ Çünkü Tanrı meleklerine buyruk verecek, Gideceğin her yerde seni korusunlar diye.N-[ Başına kötülük gelmeyecek, Çadırına felaket yaklaşmayacak.Y,+[ Sen RAB’bi kendine sığınak, Yüceler Yücesi’ni konut edindiğin için,X+)[ Sen yalnız kendi gözlerinle seyredecek, Kötülerin cezasını göreceksin.T*![ Yanında bin kişi, Sağında on bin kişi kırılsa bile, Sana dokunmaz.)[ Ne gecenin dehşetinden korkarsın, Ne gündüz uçan oktan, Ne karanlıkta dolaşan hastalıktan, Ne de öğleyin yok eden kırgından.([ Ne gecenin dehşetinden korkarsın, Ne gündüz uçan oktan, Ne karanlıkta dolaşan hastalıktan, Ne de öğleyin yok eden kırgından.'w[ Seni kanatlarının altına alır, Onların altına sığınırsın. O’nun sadakati senin kalkanın, siperin olur.Q&[ Çünkü O seni avcı tuzağından, Ölümcül hastalıktan kurtarır.k%O[ “O benim sığınağım, kalemdir” derim RAB için, “Tanrım’dır, O’na güvenirim.”j$ O[ Yüceler Yücesi’nin barınağında oturan, Her Şeye Gücü Yeten’in gölgesinde barınır.#Z Tanrımız Rab bizden hoşnut kalsın. Ellerimizin emeğini boşa çıkarma. Evet, ellerimizin emeğini boşa çıkarma.R"Z Yaptıkların kullarına, Görkemin onların çocuklarına görünsün.e!CZ Kaç gün bizi sıkıntıya soktunsa, Kaç yıl çile çektirdinse, O kadar sevindir bizi.P Z Sabah bizi sevginle doyur, Ömrümüz boyunca sevinçle haykıralım.KZ Vazgeç, ya RAB! Öfken ne zamana dek sürecek? Acı kullarına!QZ Bu yüzden günlerimizi saymayı bize öğret ki, Bilgelik kazanalım.b=Z Kim bilir gazabının gücünü? Çünkü öfken sana duyulan korku kadar güçlüdür.)KZ Ömrümüz yetmiş yıl sürüyor, Bilemedin seksen, o da sağlıklıysak; En güzel yıllar da zahmetle, kederle geçiyor, Çabucak bitiyor, uçup gidiyoruz.X)Z Gazabından kısalıyor günlerimiz, Bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız.`9Z Suçlarımızı önüne, Gizli günahlarımızı yüzünün ışığına çıkardın.W'Z Eriyip bitiyoruz senin öfkenden, Kızgınlığından dehşete düşüyoruz.9mZ Sabah filizlenir, büyür, Akşam solar, kurur.SZ İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali:dAZ Çünkü senin gözünde bin yıl Geçmiş bir gün, dün gibi, Bir gece nöbeti gibidir.b=Z İnsanı toprağa döndürürsün, “Ey insanoğulları, toprağa dönün!” diyerek.r]Z Dağlar var olmadan, Daha evreni ve dünyayı yaratmadan, Öncesizlikten sonsuzluğa dek Tanrı sensin.7 kZ Ya Rab, barınak oldun bize Kuşaklar boyunca.;qY4 Sonsuza dek övgüler olsun RAB’be! Amin! Amin!b=Y3 Anımsa, ya Rab, kullarının nasıl rezil olduğunu, Bütün halkların hakaretini bağrımda nasıl taşıdığımı, Düşmanlarının hakaretini, ya RAB, Meshettiğin kralın attığı adıma edilen hakaretleri.b=Y2 Anımsa, ya Rab, kullarının nasıl rezil olduğunu, Bütün halkların hakaretini bağrımda nasıl taşıdığımı, Düşmanlarının hakaretini, ya RAB, Meshettiğin kralın attığı adıma edilen hakaretleri.a;Y1 Ya Rab, nerede o eski sevgin? Davut’a göstereceğine ant içtiğin o sadık sevgin!mSY0 Var mı yaşayıp da ölümü görmeyen, Ölüler diyarının pençesinden canını kurtaran? SelaY +Y/ Anımsa ömrümün ne çabuk geçtiğini, Ne boş yaratmışsın insanoğlunu!g GY. Ne zamana dek, ya RAB? Sonsuza dek mi gizleneceksin? Ne zamana dek öfken alev alev yanacak?D Y- Gençlik günlerini kısalttın, Onu utanca boğdun. Sela9 mY, Görkemine son verdin, Tahtını yere çaldın.X )Y+ Kılıcının ağzını başka yöne çevirdin, Savaşta ona yan çıkmadın.fEY* Hasımlarının sağ elini onun üstüne kaldırdın, Bütün düşmanlarını sevindirdin.PY) Yoldan geçen herkes onu yağmaladı, Yüzkarası oldu komşularına.?yY( Yıktın bütün surlarını, Viran ettin kalelerini.[/Y' Kulunla yaptığın antlaşmadan vazgeçtin, Onun tacını yere atıp kirlettin.SY& Ama sen reddettin, sırt çevirdin, Çok öfkelendin meshettiğin krala.T!Y% Göklerde güvenilir bir tanık olan ay gibi Sonsuza dek kalacak.” SelaRY$ Onun soyu sonsuza dek sürecek, Tahtı karşımda güneş gibi duracak,X)Y# Bir kez kutsallığım üstüne ant içtim, Davut’a yalan söylemeyeceğim.SY" Antlaşmamı bozmayacak, Ağzımdan çıkan sözü değiştirmeyeceğim.OY! Ama onu sevmekten vazgeçmeyecek, Sadakatime sırt çevirmeyeceğim.L~Y İsyanlarını sopayla, Suçlarını dayakla cezalandıracağım.5}eY Kurallarımı bozar, Buyruklarıma uymazsa,K|Y “Çocukları yasamdan ayrılır, İlkelerime göre yaşamazsa;R{Y Soyunu sonsuza dek, Tahtını gökler durduğu sürece sürdüreceğim.`z9Y Sonsuza dek ona sevgi göstereceğim, Onunla yaptığım antlaşma hiç bozulmayacak.PyY Ben de onu ilk oğlum, Dünyadaki kralların en yücesi kılacağım.Yx+Y ‘Babam sensin’ diye seslenecek bana, ‘Tanrım, kurtuluşumun kayası.’Hw Y Sağ elini denizin, Irmakların üzerine egemen kılacağım.QvY Sadakatim, sevgim ona destek olacak, Benim adımla gücü yükselecek.Zu-Y Düşmanlarını onun önünde kıracağım, Ondan nefret edenleri vuracağım.Ht Y Düşman onu haraca bağlayamayacak, Kötüler onu ezmeyecek.6sgY Elim ona destek olacak, Kolum güç verecek.Ar}Y Kulum Davut’u buldum, Kutsal yağımla onu meshettim.q-Y Geçmişte bir görüm aracılığıyla, Sadık kullarına şöyle dedin: “Bir yiğide yardım ettim, Halkın içinden bir genci yükselttim.OpY Kalkanımız RAB’be, Kralımız İsrail’in Kutsalı’na aittir.]o3Y Çünkü sen onların gücü ve yüceliğisin, Lütfun sayesinde gücümüz artar.GnY Gün boyu senin adınla sevinir, Doğruluğunla yücelirler.pmYY Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya RAB! Yüzünün ışığında yürürler.[l/Y Tahtın adalet ve doğruluk üzerine kurulu, Sevgi ve sadakat önünsıra gider.=kuY Kolun güçlüdür, Elin kudretli, sağ elin yüce.bj=Y Kuzeyi, güneyi sen yarattın, Tavor ve Hermon dağları Sana sevincini dile getiriyor.hiIY Gökler senindir, yeryüzü de senin; Dünyanın ve içindeki her şeyin temelini sen attın.^h5Y Sen Rahav’ı leş ezer gibi ezdin, Güçlü kolunla düşmanlarını dağıttın.hgIY Sen kudurmuş denizler üzerinde egemenlik sürer, Dalgalar kabardıkça onları dindirirsin.ffEY Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, Senin gibi güçlü RAB var mı? Sadakatin çevreni sarar.meSY Kutsallar topluluğunda Tanrı korku uyandırır, Çevresindekilerin hepsinden ulu ve müthiştir.hdIY Çünkü göklerde RAB’be kim eş koşulur? Kim benzer RAB’be ilahi varlıklar arasında?]c3Y Ya RAB, gökler över harikalarını, Kutsallar topluluğunda övülür sadakatin.pbYY ‘Soyunu sonsuza dek sürdüreceğim, Tahtını kuşaklar boyunca sürekli kılacağım.’ ” Sela`a9Y Dedin ki, “Seçtiğim adamla antlaşma yaptım, Kulum Davut’a şöyle ant içtim:c`?Y Sevgin sonsuza dek ayakta kalır diyeceğim, Sadakatini gökler kadar kalıcı kıldın.l_ SY RAB’bin sevgisini sonsuza dek ezgilerle öveceğim, Sadakatini bütün kuşaklara bildireceğim.K^X Eşi dostu benden uzaklaştırdın, Tek dostum karanlık kaldı.P]X Bütün gün su gibi kuşattılar beni, Çevremi tümüyle sardılar.X\)X Şiddetli gazabın üzerimden geçti, Saçtığın dehşet beni yedi bitirdi.j[MX Düşkünüm, gençliğimden beri ölümle burun burunayım, Dehşetlerinin altında tükendim.QZX Niçin beni reddediyorsun, ya RAB, Neden yüzünü benden gizliyorsun?TY!X Ama ben, ya RAB, yardıma çağırıyorum seni, Sabah duam sana varıyor.YX+X Karanlıklarda harikaların, Unutulmuşluk diyarında doğruluğun bilinir mi?EWX Sevgin mezarda, Sadakatin yıkım diyarında duyurulur mu?]V3X Harikalarını ölülere mi göstereceksin? Ölüler mi kalkıp seni övecek? SelaqU[X Üzüntüden gözlerimin feri sönüyor, Her gün sana yakarıyorum, ya RAB, Ellerimi sana açıyorum.xTiX Yakınlarımı benden uzaklaştırdın, İğrenç kıldın beni gözlerinde. Kapalı kaldım, çıkamıyorum.TS!X Öfken üzerime çöktü, Dalga dalga kızgınlığınla beni ezdin. SelaDRX Beni çukurun dibine, Karanlıklara, derinliklere attın.tQaX Ölüler arasına atılmış, Artık anımsamadığın, İlginden yoksun, Mezarda yatan cesetler gibiyim.PPX Ölüm çukuruna inenler arasında sayılıyorum, Tükenmiş gibiyim;NOX Çünkü sıkıntıya doydum, Canım ölüler diyarına yaklaştı.6NgX Duam sana erişsin, Kulak ver yakarışıma.HM X Ya RAB, beni kurtaran Tanrı, Gece gündüz sana yakarıyorum.QLW Okuyucular, kavalcılar, “Bütün kaynaklarım sendedir!” diyecek.XK)W RAB halkları kaydederken, “Bu da Siyon’da doğmuş” diye yazacak. Sela{JoW Evet, Siyon için şöyle denecek: “Şu da orada doğmuş, bu da, Yüceler Yücesi onu sarsılmaz kılacak.”I'W “Beni tanıyanlar arasında Rahav ve Babil’i anacağım, Filist’i, Sur’u, Kûş’u da; ‘Bu da Siyon’da doğdu’ diyeceğim.”HH W Ey Tanrı kenti, senin için ne yüce sözler söylenir: SelaYG+W Siyon’un kapılarını Yakup soyunun bütün konutlarından daha çok sever.5F gW RAB Siyon’u kutsal dağlar üzerine kurdu.E#V İyiliğinin bir belirtisini göster bana; Benden nefret edenler görüp utansın; Çünkü sen, ya RAB, bana yardım ettin, Beni avuttun.]D3V Yönel bana, acı halime, Kuluna kendi gücünü ver, Kurtar hizmetçinin oğlunu.nCUV Oysa sen, ya Rab, Sevecen, lütfeden, tez öfkelenmeyen, Sevgisi ve sadakati bol bir Tanrı’sın.sB_V Ey Tanrı, küstahlar bana saldırıyor, Zorbalar sürüsü, sana aldırmayanlar Canımı almak istiyor,kAOV Çünkü bana sevgin büyüktür, Canımı ölüler diyarının derinliklerinden sen kurtardın.h@IV Ya Rab Tanrım, bütün yüreğimle sana şükredeceğim, Adını sonsuza dek yücelteceğim.?}V Ya RAB, yolunu bana öğret, Senin gerçeğine göre yürüyeyim, Kararlı kıl beni, yalnız senin adından korkayım.J> V Çünkü sen ulusun, harikalar yaratırsın, Tek Tanrı sensin.b==V Yarattığın bütün uluslar gelip Sana tapınacaklar, ya Rab, Adını yüceltecekler.K<V İlahlar arasında senin gibisi yok, ya Rab, Eşsizdir işlerin.Q;V Sıkıntılı günümde sana yakarırım, Çünkü yanıtlarsın beni.A:}V Kulak ver duama, ya RAB, Yalvarışlarımı dikkate al!`99V Sen iyi ve bağışlayıcısın, ya Rab, Sana yakaran herkese bol sevgi gösterirsin.M8V Sevindir kulunu, ya Rab, Çünkü dualarımı sana yükseltiyorum.B7V Acı bana, ya Rab, Çünkü gün boyu sana yakarıyorum.a6;V Koru canımı, çünkü senin sadık kulunum. Ey Tanrım, kurtar sana güvenen kulunu!H5 V Kulak ver, ya RAB, yanıtla beni, Çünkü mazlum ve yoksulum.J4 U Doğruluk önüsıra yürüyecek, Adımları için yol yapacak.U3#U Ve RAB iyi olan neyse, onu verecek, Toprağımızdan ürün fışkıracak.<2sU Sadakat yerden bitecek, Doğruluk gökten bakacak.H1 U Sevgiyle sadakat buluşacak, Doğrulukla esenlik öpüşecek.c0?U Evet, O kendisinden korkanları kurtarmak üzeredir, Görkemi ülkemizde yaşasın diye./5U Kulak vereceğim RAB Tanrı’nın ne diyeceğine; Halkına, sadık kullarına esenlik sözü verecek, Yeter ki, bir daha akılsızlık etmesinler.D.U Ya RAB, sevgini göster bize, Kurtarışını bağışla!R-U Halkın sende sevinç bulsun diye Bize yeniden yaşam vermeyecek misin?_,7U Sonsuza dek mi öfkeleneceksin bize? Kuşaktan kuşağa mı sürdüreceksin öfkeni?Z+-U Ey bizi kurtaran Tanrı, bizi eski halimize getir, Bize karşı öfkeni dindir!M*U Bütün gazabını bir yana koydun, Kızgın öfkenden vazgeçtin.[)/U Halkının suçlarını bağışladın, Bütün günahlarını yok saydın. SelaW( )U Ya RAB, ülkenden hoşnut kaldın, Yakup soyunu eski gönencine kavuşturdun.A'}T Ey Her Şeye Egemen RAB, Ne mutlu sana güvenen insana!&T Çünkü RAB Tanrı bir güneş, bir kalkandır. Lütuf ve yücelik sağlar; Dürüstçe yaşayanlardan hiçbir iyiliği esirgemez.&%ET Senin avlularında bir gün, Başka yerdeki bin günden iyidir; Kötülerin çadırında yaşamaktansa, Tanrım’ın evinin eşiğinde durmayı yeğlerim.D$T Ey Tanrı, kalkanımıza bak, Meshettiğin krala lütfet!b#=T Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, duamı dinle, Kulak ver, ey Yakup’un Tanrısı! SelaN"T Gittikçe güçlenir, Siyon’da Tanrı’nın huzuruna çıkarlar.t!aT Baka Vadisi’nden geçerken, Pınar başına çevirirler orayı, İlk yağmurlar orayı berekete boğar.V %T Ne mutlu gücünü senden alan insana! Aklı hep Siyon’u ziyaret etmekte.I T Ne mutlu senin evinde oturanlara, Seni sürekli överler! Sela7T Kuşlar bile bir yuva, Kırlangıç, yavrularını koyacak bir yer buldu Senin sunaklarının yanında, Ey Her Şeye Egemen RAB, Kralım ve Tanrım!T Canım senin avlularını özlüyor, İçim çekiyor, Yüreğim, bütün varlığım Sana, yaşayan Tanrı’ya sevinçle haykırıyor.< uT Ey Her Şeye Egemen RAB, Ne kadar severim konutunu!iKS Senin adın RAB’dir, Anlasınlar yalnız senin yeryüzüne egemen en yüce Tanrı olduğunu.U#S Sonsuza dek utanç ve dehşet içinde kalsınlar, Rezil olup yok olsunlar.?yS Utançla kapla yüzlerini, Sana yönelsinler, ya RAB.FS Fırtınanla kovala, Kasırganla dehşete düşür onları!@{S Orman yangını gibi, Dağları tutuşturan alev gibi,_7S Ey Tanrım, savrulan toza, Rüzgarın sürüklediği saman çöpüne çevir onları!T!S Onlar: “Gelin, sahiplenelim Tanrı’nın otlaklarını” demişlerdi.taS Onların soylularına Orev ve Zeev’e yaptığını, Beylerine Zevah ve Salmunna’ya yaptığını yap.LS Onlar Eyn-Dor’da yok oldular, Toprak için gübreye döndüler.]3S Onlara Midyan’a, Kişon Vadisi’nde Sisera’ya ve Yavin’e yaptığını yap:LS Asur da onlara katıldı, Lutoğulları’na güç verdiler. Sela5eS Geval, Ammon, Amalek, Filist ve Sur halkı.9mS Edomlular, İsmaililer, Moavlılar, Hacerliler,U#S Hepsi sözbirliği etmiş, düzen kuruyor, Sana karşı anlaşmaya vardı:o WS “Gelin, bu ulusun kökünü kazıyalım” diyorlar, “İsrail’in adı bir daha anılmasın!”] 3S Halkına karşı kurnazlık peşindeler, Koruduğun insanlara dolap çeviriyorlar.\ 1S Bak, düşmanların kargaşa çıkarıyor, Senden nefret edenler boy gösteriyor.4  eS Ey Tanrı, susma, Sessiz, hareketsiz kalma!U #R Kalk, ey Tanrı, yargıla yeryüzünü! Çünkü bütün uluslar senindir.Z-R Yine de insanlar gibi öleceksiniz, Sıradan bir önder gibi düşeceksiniz!”hIR “ ‘Siz ilahlarsınız’ diyorum, ‘Yüceler Yücesi’nin oğullarısınız hepiniz!’eCR Bilmiyor, anlamıyorlar, Karanlıkta dolaşıyorlar. Yeryüzünün temelleri sarsılıyor.[/R Zayıfı, düşkünü kurtarın, Onları kötülerin elinden özgür kılın.”Z-R Zayıfın, öksüzün davasını savunun, Mazlumun, yoksulun hakkını arayın.U#R “Ne zamana dek haksız karar verecek, Kötüleri kayıracaksınız? Selaa =R Tanrı yerini aldı tanrısal kurulda, Yargısını açıklıyor ilahların ortasında:RQ Oysa sizleri en iyi buğdayla besler, Kayadan akan balla doyururdum.”T!Q Benden nefret edenler bana boyun eğerdi, Bu böyle sonsuza dek sürerdi.NQ Düşmanlarını hemen yere serer, Hasımlarına el kaldırırdım!K~Q Keşke halkım beni dinleseydi, İsrail yollarımda yürüseydi!j}MQ Ben de onları inatçı yürekleriyle baş başa bıraktım, Bildikleri gibi yaşasınlar diye.O|Q “Ama halkım sesimi dinlemedi, İsrail bana boyun eğmek istemedi.\{1Q Seni Mısır’dan çıkaran Tanrın RAB benim. Ağzını iyice aç, doldurayım!Hz Q Aranızda yabancı ilah olmasın, Başka bir ilaha tapmayın!Ty!Q “Dinle, ey halkım, seni uyarıyorum; Ey İsrail, keşke beni dinlesen!x+Q “Sıkıntıya düşünce seslendin, seni kurtardım, Gök gürlemesinin ardından sana yanıt verdim, Meriva sularında seni sınadım. SelaTw!Q “Sırtındaki yükü kaldırdım, Ellerin küfeden kurtuldu” diyordu,~vuQ Tanrı Mısır’a karşı yürüdüğünde, Yusuf soyuna koydu bu koşulu. Orada tanımadığım bir ses işittim:Zu-Q Çünkü bu İsrail için bir kuraldır, Yakup’un Tanrısı’nın ilkesidir.EtQ Yeni Ay’da, dolunayda, Boru çalın bayram günümüzde.Ts!Q Çalgıya başlayın, tef çalın, Tatlı sesli lir ve çenk çınlatın.xr kQ Sevincinizi dile getirin gücümüz olan Tanrı’ya, Sevinç çığlıkları atın Yakup’un Tanrısı’na!}qsP Ya RAB, ey Her Şeye Egemen Tanrı, Bizi eski halimize kavuştur, Yüzünün ışığıyla aydınlat, kurtulalım!SpP O zaman senden asla ayrılmayacağız; Yaşam ver bize, adını analım!`o9P Elin, sağ kolun olan adamın üzerinde, Kendine seçtiğin insanın üzerinde olsun!Zn-P Asman kesilmiş, yakılmış, Öfkeli bakışların yok etsin düşmanlarını!MmP İlgilen sağ elinin diktiği filizle, Kendine seçtiğin oğulla!glGP Ey Her Şeye Egemen Tanrı, ne olur, dön bize! Göklerden bak ve gör, İlgilen bu asmayla.NkP Orman domuzları onu yoluyor, Yabanıl hayvanlar onunla besleniyor.^j5P Niçin yıktın bağın duvarlarını? Yoldan geçen herkes üzümünü koparıyor,FiP Sürgünleri Akdeniz’e, Filizleri Fırat’a dek uzandı.KhP Gölgesi dağları, Dalları koca sedir ağaçlarını kapladı.Ug#P Onun için toprağı hazırladın, Kök saldı, bütün ülkeye yayıldı.PfP Mısır’dan bir asma çubuğu getirdin, Ulusları kovup onu diktin.uecP Bizi eski halimize kavuştur, Ey Her Şeye Egemen Tanrı, Yüzünün ışığıyla aydınlat, kurtulalım![d/P Kavga nedeni ettin bizi komşularımıza, Düşmanlarımız alay ediyor bizimle.Xc)P Onlara ekmek yerine gözyaşı verdin, Ölçekler dolusu gözyaşı içirdin.fbEP Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, Ne zamana dek halkının dualarına ateş püsküreceksin?daAP Bizi eski halimize kavuştur, ey Tanrı, Yüzünün ışığıyla aydınlat, kurtulalım!V`%P Efrayim, Benyamin, Manaşşe önünde Uyandır gücünü, Gel, kurtar bizi!_ P Kulak ver, ey İsrail’in çobanı, Ey Yusuf’u bir sürü gibi güden, Keruvlar arasında taht kuran, Saç ışığını,^+O Bizler, kendi halkın, otlağının koyunları Sonsuza dek şükredeceğiz sana, Kuşaklar boyunca övgülerini dilimizden düşürmeyeceğiz.^]5O Komşularımızın sana ettikleri hakareti Yedi kat iade et bağırlarına, ya Rab!j\MO Tutsakların iniltisi senin katına erişsin, Koru büyük gücünle ölüme mahkûm olanları.*[MO Niçin uluslar, “Nerede onların Tanrısı?” diye konuşsun, Kullarının dökülen kanının öcünü alacağını bilsinler, Gözlerimizle bunu görelim!Z{O Yardım et bize yüce adın uğruna, ey bizi kurtaran Tanrı, Kurtar bizi adın uğruna, bağışla günahlarımızı!YO Atalarımızın suçlarını artık önümüze sürme, Sevecenliğini hemen göster bize, Çünkü tükendikçe tükendik.VX%O Çünkü onlar Yakup soyunu yiyip bitirdiler, Yurdunu viraneye çevirdiler.XW)O Öfkeni seni tanımayan ulusların, Adını anmayan ülkelerin üzerine dök.dVAO Ne zamana dek, ya RAB? Sonsuza dek mi sürecek öfken, Alev gibi yanan kıskançlığın?UU#O Komşularımıza yüzkarası, Çevremizdekilere eğlence ve oyuncak olduk.bT=O Kanlarını su gibi akıttılar Yeruşalim’in çevresine, Onları gömecek kimse yok.{SoO Kullarının ölülerini yem olarak yırtıcı kuşlara, Sadık kullarının etini yabanıl hayvanlara verdiler.R }O Ey Tanrı, uluslar senin yurduna saldırdı, Kutsal tapınağını kirletti, Yeruşalim’i taş yığınına çevirdi.gQGNH Böylece Davut onlara dürüstçe çobanlık etti, Becerikli elleriyle onlara yol gösterdi.lPQNG Halkı Yakup’u, kendi halkı İsrail’i gütmek için, Onu yavru kuzuların ardından getirdi.>OwNF Kulu Davut’u seçti, Onu koyun ağılından aldı.XN)NE Tapınağını doruklar gibi, Sonsuzluk için kurduğu yeryüzü gibi yaptı.HM ND Ancak Yahuda oymağını, Sevdiği Siyon Dağı’nı seçti.FLNC Tanrı Yusuf soyunu reddetti, Efrayim oymağını seçmedi;GKNB Düşmanlarını püskürttü, Onları sonsuz utanca boğdu.aJ;NA O zaman Rab uykudan uyanır gibi, Şarabın rehavetinden ayılan bir yiğit gibi oldu.MIN@ Kâhinleri kılıç altında öldü, Dul kadınları ağlayamadı.TH!N? Gençlerini ateş yuttu, Kızlarına düğün türküsü söylenmez oldu.UG#N> Halkını kılıç önüne sürdü, Öfkesini kendi halkından çıkardı.IF N= Kudretini tutsaklığa, Görkemini düşman eline teslim etti.SEN< İnsanlar arasında kurduğu çadırı, Şilo’daki konutunu terk etti.UD#N; Tanrı bunları duyunca çok öfkelendi, İsrail’i büsbütün reddetti.bC=N: Puta taptıkları yerlerle O’nu kızdırdılar, Putlarıyla O’nu kıskandırdılar.cB?N9 Döneklik edip ataları gibi ihanet ettiler, Güvenilmez bir yay gibi bozuk çıktılar.fAEN8 Ama onlar yüce Tanrı’yı denediler, O’na başkaldırdılar, Koşullarına uymadılar.@%N7 Önlerinden ulusları kovdu, Mülk olarak topraklarını İsrail oymakları arasında bölüştürdü. Halkını konutlarına yerleştirdi.y?kN6 Böylece onları kendi kutsal topraklarının sınırına, Sağ elinin kazandığı dağlık bölgeye getirdi.a>;N5 Onlara güvenlik içinde yol gösterdi, korkmadılar; Düşmanlarınıysa deniz yuttu.Z=-N4 Kendi halkını davar gibi götürdü, Çölde onları bir sürü gibi güttü.i<KN3 Mısır’da bütün ilk doğanları, Ham’ın çadırlarında bütün ilk çocukları vurdu.w;gN2 Yol verdi öfkesine, Canlarını ölümden esirgemedi, Onları salgın hastalığın pençesine düşürdü.j:MN1 Üzerlerine kızgın öfkesini, Gazap, hışım, bela Ve bir alay kötülük meleği gönderdi.f9EN0 Büyükbaş hayvanlarını kırgına, Küçükbaş hayvanlarını yıldırıma teslim etti.]83N/ Asmalarını doluyla, Yabanıl incir ağaçlarını iri dolu taneleriyle yok etti.O7N. Ekinlerini tırtıllara, Emeklerinin ürününü çekirgelere verdi.\61N- Gönderdiği at sinekleri yedi halkı, Gönderdiği kurbağalar yok etti ülkeyi.M5N, Mısır’ın kanallarını kana çevirdi, Sularını içemediler.c4?N+ Mısır’da gösterdiği belirtileri, Soan bölgesinde yaptığı şaşılası işleri.`39N* Anımsamadılar O’nun güçlü elini, Kendilerini düşmandan kurtardığı günü,U2#N) Defalarca denediler Tanrı’yı, İncittiler İsrail’in Kutsalı’nı.\11N( Çölde kaç kez O’na başkaldırdılar, Issız yerlerde O’nu gücendirdiler!c0?N' Onların yalnızca insan olduğunu anımsadı, Geçip giden, dönmeyen bir rüzgar gibi./N& Yine de Tanrı sevecendi, Suçlarını bağışlıyor, onları yok etmiyordu; Çok kez öfkesini tuttu, Bütün gazabını göstermedi.S.N% O’na yürekten bağlı değillerdi, Antlaşmasına sadık kalmadılar.X-)N$ Oysa ağızlarıyla O’na yaltaklanıyor, Dilleriyle yalan söylüyorlardı.o,WN# Tanrı’nın kayaları olduğunu, Yüce Tanrı’nın kurtarıcıları olduğunu anımsıyorlardı.m+SN" Tanrı onları öldürdükçe O’na yönelmeye, İstekle O’nu yeniden aramaya başlıyorlardı._*7N! Bu yüzden Tanrı onların günlerini boşluk, Yıllarını dehşet içinde bitirdi.V)%N Yine de günah işlemeye devam ettiler, O’nun harikalarına inanmadılar.u(cN Tanrı’nın öfkesi parladı üzerlerine. En güçlülerini öldürdü, Yere serdi İsrail yiğitlerini.G'N Ancak onlar isteklerine doymadan, Daha ağızları doluyken,L&N Yediler, tıka basa doydular, İsteklerini yerine getirdi Tanrı.U%#N Ordugahlarının ortasına, Konakladıkları yerin çevresine düşürdü.F$N Toz gibi et yağdırdı başlarına, Deniz kumu kadar kuş;\#1N Doğu rüzgarını estirdi göklerde, Gücüyle güney rüzgarına yol gösterdi.R"N Meleklerin ekmeğini yedi her biri, Doyasıya yiyecek gönderdi onlara.O!N Man yağdırdı onları beslemek için, Göksel tahıl verdi onlara.N N Yine de RAB buyruk verdi bulutlara, Kapaklarını açtı göklerin;a;N Çünkü Tanrı’ya inanmıyorlardı, O’nun kurtarıcılığına güvenmiyorlardı.q[N RAB bunu duyunca çok öfkelendi, Yakup’a ateş püskürdü, Öfkesi tırmandı İsrail’e karşı;N “Bak, kayaya vurunca sular fışkırdı, Dereler taştı. Peki, ekmek de verebilir mi, Et sağlayabilir mi halkına?”]3N “Tanrı çölde sofra kurabilir mi?” diyerek, Tanrı’ya karşı konuştular.Y+N Canlarının çektiği yiyeceği isteyerek İçlerinde Tanrı’yı denediler.b=N Ama onlar çölde Yüceler Yücesi’ne başkaldırarak Günah işlemeye devam ettiler.PN Kayadan akarsular fışkırtmış, Suları ırmak gibi akıtmıştı.a;N Çölde kayaları yarmış, Sanki dipsiz kaynaklardan Onlara kana kana su içirmişti.ON Gündüz bulutla, Gece ateş ışığıyla onlara yol göstermişti.W'N Denizi yarıp geçirmişti onları, Bir duvar gibi ayakta tutmuştu suları.]3N Mısır’da, Soan bölgesinde Tanrı harikalar yapmıştı atalarının önünde.MN Unuttular O’nun işlerini, Kendilerine gösterdiği harikaları.c?N Tanrı’nın antlaşmasına uymadılar, O’nun yasasına göre yaşamayı reddettiler.b=N Oklarla, yaylarla kuşanmış Efrayimoğulları Savaş günü sırtlarını döndüler.wgN Ataları gibi inatçı, başkaldırıcı, Yüreği kararsız, Tanrı’ya sadakatsiz bir kuşak olmasınlar.yN Tanrı’ya güven duysunlar, Tanrı’nın yaptıklarını unutmasınlar, O’nun buyruklarını yerine getirsinler;r]N Öyle ki, gelecek kuşak, yeni doğacak çocuklar bilsinler, Onlar da kendi çocuklarına anlatsınlar, N RAB Yakup soyuna koşullar bildirdi, İsrail’e yasa koydu. Bunları çocuklarına öğretsinler diye Atalarımıza buyruk verdi. -N Torunlarından bunları gizlemeyeceğiz; RAB’bin övgüye değer işlerini, Gücünü, yaptığı harikaları Gelecek kuşağa duyuracağız.L N Duyduğumuzu, bildiğimizi, Atalarımızın bize anlattığını.N N Özdeyişlerle söze başlayacağım, Eski sırları anlatacağım,U  %N Dinle, ey halkım, öğrettiklerimi, Kulak ver ağzımdan çıkan sözlere.H  M Musa ve Harun’un eliyle Halkını bir sürü gibi güttün.Z-M Kendine denizde, Derin sularda yollar açtın, Ama ayak izlerin belli değildi.hIM Kasırgada gürleyişin duyuldu, Şimşekler dünyayı aydınlattı, Yer titreyip sarsıldı.U#M Bulutlar suyunu boşalttı, Gökler gürledi, Her yanda okların uçuştu.`9M Sular seni görünce, ey Tanrı, Sular seni görünce çalkalandı, Enginler titredi.]3M Güçlü bileğinle kendi halkını, Yakup ve Yusuf oğullarını kurtardın. SelaSM Harikalar yaratan Tanrı sensin, Halklar arasında gücünü gösterdin.GM Ey Tanrı, yolun kutsaldır! Hangi ilah Tanrı kadar uludur?q[M Yaptıkları üzerinde derin derin düşüneceğim, Bütün işlerinin üzerinde dikkatle duracağım.X)M RAB’bin işlerini anacağım, Evet, geçmişteki harikalarını anacağım.zmM Sonra kendi kendime, “İşte benim derdim bu!” dedim, “Yüceler Yücesi gücünü göstermiyor artık.”U~#M Tanrı unuttu mu acımayı? Sevecenliğinin yerini öfke mi aldı?” SelaM}M Sevgisi sonsuza dek mi yok oldu? Sözü geçerli değil mi artık?V|%M “Rab sonsuza dek mi bizi reddedecek? Lütfunu bir daha göstermeyecek mi?c{?M Gece ilahilerimi anacağım, Kendi kendimle konuşacağım, İnceden inceye soracağım:?zyM Geçmiş günleri, Yıllar öncesini düşünüyorum.OyM Açık tutuyorsun göz kapaklarımı, Sıkıntıdan konuşamıyorum.SxM Tanrı’yı anımsayınca inlerim, Düşündükçe içim daralır. SelaywkM Sıkıntılı günümde Rab’be yönelir, Gece hiç durmadan ellerimi açarım, Gönlüm avunmaz bir türlü.Rv M Yüksek sesle Tanrı’ya yakarıyorum, Haykırıyorum beni duysun diye.NuL RAB önderlerin soluğunu keser, Korku salar yeryüzü krallarına.t1L Adaklar adayın Tanrınız RAB’be, Yerine getirin adaklarınızı, Armağanlar sunun korkulması gereken Tanrı’ya, Bütün çevresindekiler.osWL İnsanların gazabı bile sana övgüler doğuruyor, Gazabından kurtulanları çevrene topluyorsun.Xr)L Ey Tanrı, sen yargılamaya, Ülkedeki mazlumları kurtarmaya kalkınca. SelaVq%L Yargını göklerden açıkladın, Yeryüzü korkup sessizliğe büründü,Up#L Yalnız sensin korkulması gereken, Öfkelenince kim durabilir karşında?`o9L Ey Yakup’un Tanrısı, sen kükreyince, Atlarla atlılar son uykularına daldılar.nnUL Yağmaya uğradı yiğitler, Uykularına daldılar, En güçlüleri bile elini kıpırdatamaz oldu.NmL Işıl ışıl parıldıyorsun, Avı bol dağlardan daha görkemli.Xl)L Orada kırdı alevli okları, Kalkanı, kılıcı, savaş silahlarını. Sela=kuL Konutu Şalem’dedir, Yaşadığı yer Siyon’da.>j yL Yahuda’da Tanrı bilinir, İsrail’de adı uludur;ci?K “Kıracağım kötülerin bütün gücünü, Doğruların gücüyse yükseltilecek.”_h7K Bense sürekli duyuracağım bunu, Yakup’un Tanrısı’nı ilahilerle öveceğim: A6~}}6||p|7{{{zzIyyy.xxLww}w vvSuuuVu ttutssus4rrvr+qqmqppipootnninmmhm ll)kk`jjj$iiihhbhgg-ffPeZddd ccPcbbPaaa``E__p_^^]]u] \e[[6ZZZ1YY2XX-WWnWVV1UU~UTTUSSdS RRYQQQ=PPPUOOZNN~N!MM^M LL]KKK.JJIIGHHMHGG?FFF8EEE8DDDICClBBBbBA|@@@??>>*==O=<<^<;;K:::C997888377|72666S55~55444-333.22]111f10\//Z.."-p,,k,++d+**q* ))i)((^'''>&&|&0%%%#$$$2##S"""2!!v! WFskAt[] :21z /k$RP\L o T - o D c KD)u"\ far;k Şükretsinler RAB’be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!Oqk Rahatlayınca sevindiler, Diledikleri limana götürdü RAB onları.Ap}k Fırtınayı limanlığa çevirdi, Yatıştı dalgalar;_o7k O zaman sıkıntı içinde RAB’be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.Mnk Sarhoş gibi sallanıp sendelediler, Ustalıkları işe yaramadı.jmMk Göklere yükselip diplere indi gemiler, Sıkıntıdan canları burunlarına geldi gemicilerin,Vl%k Çünkü O buyurunca şiddetli bir fırtına koptu, Dalgalar şaha kalktı.Pkk RAB’bin işlerini, Derinliklerde yaptığı harikaları gördüler.Bjk Gemilerle denize açılanlar, Okyanuslarda iş yapanlar,liQk Şükran kurbanları sunsunlar Ve sevinç çığlıklarıyla duyursunlar O’nun yaptıklarını!ah;k Şükretsinler RAB’be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!Rgk Sözünü gönderip iyileştirdi onları, Kurtardı ölüm çukurundan._f7k O zaman sıkıntı içinde RAB’be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.ae;k İğrenir olmuşlardı bütün yemeklerden, Ölümün kapılarına yaklaşmışlardı.Id k Cezalarını buldu aptallar, Suçları, isyanları yüzünden.Tc!k Çünkü tunç kapıları kırdı, Demir kapı kollarını parçaladı O.ab;k Şükretsinler RAB’be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!Oak Çıkardı karanlıktan, zifiri karanlıktan, Kopardı zincirlerini._`7k O zaman sıkıntı içinde RAB’be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden;X_)k Ağır işlerle hayatı onlara zehir etti, Çöktüler, yardım eden olmadı.^}k Çünkü Tanrı’nın buyruklarına karşı çıkmışlardı, Küçümsemişlerdi Yüceler Yücesi’nin öğüdünü.f]Ek Zincire vurulmuş, acıyla kıvranan tutsaklar, Karanlıkta, zifiri karanlıkta oturmuştu.[\/k Çünkü O susamış canın susuzluğunu giderir, Aç canı iyiliklerle doyurur.a[;k Şükretsinler RAB’be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için.YZ+k Yerleşecekleri bir kente varıncaya dek, Onlara doğru yolda öncülük etti._Y7k O zaman sıkıntı içinde RAB’be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.$XCk Aç, susuz, Sefil oldular.\W1k Issız çöllerde dolaştılar, Yerleşecekleri kente giden bir yol bulamadılar.WV'k Doğudan, batıdan, kuzeyden, güneyden, Bütün ülkelerden topladıkları._U7k Böyle desin RAB’bin kurtardıkları, Düşman pençesinden özgür kıldıkları,DT k RAB’be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.Sj0 Öncesizlikten sonsuza dek, İsrail’in Tanrısı RAB’be övgüler olsun! Bütün halk, “Amin!” desin. RAB’be övgüler olsun!R}j/ Kurtar bizi, ey Tanrımız RAB, Topla bizi ulusların arasından. Kutsal adına şükredelim, Yüceliğinle övünelim.>Qwj. Merhamet koydu onları tutsak alanların yüreğine.lPQj- Antlaşmasını anımsadı onlar uğruna, Eşsiz sevgisinden ötürü vazgeçti yapacaklarından.NOj, RAB yine de ilgilendi sıkıntılarıyla Yakarışlarını duyunca.Nj+ RAB onları birçok kez kurtardı, Ama akılları fikirleri başkaldırmaktaydı Ve alçaltıldılar suçları yüzünden.=Muj* Düşmanları onları ezdi, Boyun eğdirdi hepsine.\L1j) Onları ulusların eline teslim etti. Onlardan nefret edenler onlara egemen oldu.RKj( RAB’bin öfkesi parladı halkına karşı, Tiksindi kendi halkından.aJ;j' Böylece yaptıklarıyla kirli sayıldılar, Vefasız duruma düştüler töreleriyle.I-j& Kenan putlarına kurban olsun diye Oğullarının, kızlarının kanını, Suçsuzların kanını döktüler; Ülke onların kanıyla kirlendi.=Huj% Oğullarını, kızlarını Cinlere kurban ettiler.8Gkj$ Putlarına taptılar, Bu da onlara tuzak oldu.TF!j# Tersine öteki uluslara karıştılar, Onların törelerini öğrendiler.DEj" RAB’bin onlara buyurduğu gibi Yok etmediler halkları,FDj! Çünkü onu sinirlendirdiler, O da düşünmeden konuştu.xCij Yine RAB’bi öfkelendirdiler Meriva suları yanında, Musa’nın başına dert açıldı onlar yüzünden;OBj Bu doğruluk sayıldı ona, Kuşaklar boyu, sonsuza dek sürecek bu._j Bu yüzden RAB elini kaldırdı Ve çölde onları yere sereceğine, Soylarını ulusların arasına saçacağına, Onları öteki ülkelere dağıtacağına ant içti.3=_j Bu yüzden RAB elini kaldırdı Ve çölde onları yere sereceğine, Soylarını ulusların arasına saçacağına, Onları öteki ülkelere dağıtacağına ant içti.G<j Çadırlarında söylendiler, Dinlemediler RAB’bin sesini.`;9j Ardından hor gördüler güzelim ülkeyi, Tanrı’nın verdiği söze inanmadılar.!:;j Bu yüzden onları yok edeceğini söyledi Tanrı, Ama seçkin kulu Musa O’nun önündeki gedikte durarak, Yok edici öfkesinden vazgeçirdi O’nu.l9Qj Ham ülkesinde yarattığı harikaları, Kamış Denizi kıyısında yaptığı müthiş işleri.`89j Unuttular kendilerini kurtaran Tanrı’yı, Mısır’da yaptığı büyük işleri,N7j Tanrı’nın yüceliğini, Ot yiyen öküz putuna değiştirdiler.S6j Bir buzağı heykeli yaptılar Horev’de, Dökme bir puta tapındılar.E5j Ateş kavurdu onları izleyenleri, Alev yaktı kötüleri.]43j Yer yarıldı ve Datan’ı yuttu, Aviram’la yandaşlarının üzerine kapandı.Z3-j Onlar ordugahlarında Musa’yı, RAB’bin kutsal kulu Harun’u kıskanınca,c2?j Tanrı onlara istediklerini verdi, Ama üzerlerine yıpratıcı bir hastalık gönderdi.S1j Özlemle kıvrandılar çölde, Tanrı’yı denediler ıssız yerlerde.c0?j Ne var ki, RAB’bin yaptıklarını çabucak unuttular, Öğüt vermesini beklemediler.d/Aj O zaman atalarımız O’nun sözlerine inandılar, Ezgiler söyleyerek O’nu övdüler.;.qj Sular yuttu hasımlarını, Hiçbiri kurtulmadı.j-Mj Kendilerinden nefret edenlerin elinden aldı onları, Düşmanlarının pençesinden kurtardı.|,qj Kamış Denizi’ni azarladı, kurudu deniz, Yürüdüler enginde O’nun öncülüğünde, Çölde yürür gibi.X+)j Buna karşın RAB gücünü göstermek için, Adı uğruna kurtardı onları.)*Kj Atalarımız Mısır’dayken Yaptığın harikaları anlamadı, Çok kez gösterdiğin sevgiyi anımsamadı, Denizde, Kamış Denizi’nde başkaldırdılar.U)#j Atalarımız gibi biz de günah işledik, Suç işledik, kötülük ettik.x(ij Öyle ki, seçtiklerinin gönencini göreyim, Ulusunun sevincini, Kendi halkının kıvancını paylaşayım.c'?j Ya RAB, halkına lütfettiğinde anımsa beni, Onları kurtardığında ilgilen benimle.G&j Ne mutlu adalete uyanlara, Sürekli doğru olanı yapanlara!^%5j RAB’bin büyük işlerini kim anlatabilir, Kim O’na yeterince övgü sunabilir?_$ 9j Övgüler sunun, RAB’be! RAB’be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.a#;i- Kurallarını yerine getirsinler, Yasalarına uysunlar diye. RAB’be övgüler sunun!V"%i, Ulusların topraklarını verdi onlara. Halkların emeğini miras aldılar;c!?i+ Halkını sevinç içinde, Seçtiklerini sevinç çığlıklarıyla ülkeden çıkardı.S i* Çünkü kutsal sözünü, Kulu İbrahim’e verdiği sözü anımsadı.X)i) Kayayı yardı, sular fışkırdı, Çorak topraklarda bir ırmak gibi aktı.V%i( İstediler, bıldırcın gönderdi, Göksel ekmekle doyurdu karınlarını.jMi' RAB bulutu bir örtü gibi yaydı üzerlerine, Gece ateş verdi yollarını aydınlatsın diye.hIi& Onlar gidince Mısır sevindi, Çünkü İsrail korkusu çökmüştü Mısır’ın üzerine.q[i% İsrailliler’i ülkeden altın ve gümüşle çıkardı, Oymaklarından tek kişi bile tökezlemedi.Pi$ RAB ülkede ilk doğanların hepsini, İlk çocuklarını öldürdü.Y+i# Ülkenin bütün bitkilerini yediler, Toprağın ürününü yiyip bitirdiler.?yi" O buyurunca çekirgeler, Sayısız yavrular kaynadı.Y+i! Bağlarını, incir ağaçlarını vurdu, Parçaladı ülkenin ağaçlarını.Qi Dolu yağdırdı yağmur yerine, Şimşekler çaktırdı ülkelerinde.Z-i RAB buyurunca sinek sürüleri, Sivrisinekler üşüştü ülkenin her yanına.I i Ülkede kurbağalar kaynaştı Krallarının odalarına kadar.>wi Kana çevirdi sularını, Öldürdü balıklarını.~ui Karanlık gönderip ülkeyi karanlığa bürüdü RAB, Çünkü Mısırlılar O’nun sözlerine karşı gelmişti.]3i Onlar gösterdiler RAB’bin belirtilerini, Ham ülkesinde şaşılası işlerini.Ei Kulu Musa’yı, Seçtiği Harun’u gönderdi aralarına.uci Sonunda tutumunu değiştirdi düşmanlarının: Halkından tiksindiler, Kullarına kurnazca davrandılar.`9i RAB halkını alabildiğine çoğalttı, Düşmanlarından sayıca artırdı onları.L i O zaman İsrail Mısır’a gitti, Yakup Ham ülkesine yerleşti.V %i Önderlerini istediği gibi eğitsin, İleri gelenlerine akıl versin diye.S i Onu kendi sarayının efendisi, Bütün varlığının sorumlusu yaptı;^ 5i Kral adam gönderip Yusuf’u salıverdi, Halklara egemen olan onu özgür kıldı.N i Söyledikleri gerçekleşinceye dek, RAB’bin sözü onu sınadı.Qi Zincir vurup incittiler ayaklarını, Demir halka geçirdiler boynuna,Si Önlerinden bir adam göndermişti, Köle olarak satılan Yusuf’tu bu.Fi Ülkeye kıtlık gönderdi, Bütün yiyeceklerini yok etti.W'i “Meshettiklerime dokunmayın, Peygamberlerime kötülük etmeyin!” dedi.[/i RAB kimsenin onları ezmesine izin vermedi, Onlar için kralları bile payladı:Li Bir ulustan öbürüne, Bir ülkeden ötekine dolaşıp durdular.Pi O zaman bir avuç insandılar, Sayıca az ve ülkeye yabancıydılar..Ui “Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim” diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail’le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı..Ui “Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim” diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail’le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı.)i O antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim’le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsar.~)i O antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim’le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsar.K}i Tanrımız RAB O’dur, Yargıları bütün yeryüzünü kapsar.0|Yi Ey sizler, kulu İbrahim’in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O’nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın!0{Yi Ey sizler, kulu İbrahim’in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O’nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın!Szi RAB’be ve O’nun gücüne bakın, Durmadan O’nun yüzünü arayın!Byi Kutsal adıyla övünün, Sevinsin RAB’be yönelenler!Pxi O’nu ezgilerle, ilahilerle övün, Bütün harikalarını anlatın!\w 3i RAB’be şükredin, O’nu adıyla çağırın, Halklara duyurun yaptıklarını!v h# Tükensin dünyadaki günahlılar, Yok olsun artık kötüler! RAB’be övgüler sun, ey gönlüm! RAB’be övgüler sunun!Buh" Düşüncem O’na hoş görünsün, Sevincim RAB olsun!ct?h! Ömrümce RAB’be ezgiler söyleyecek, Var oldukça Tanrım’ı ilahilerle öveceğim.Bsh O bakınca yeryüzü titrer, O dokununca dağlar tüter.Qrh RAB’bin görkemi sonsuza dek sürsün! Sevinsin RAB yaptıklarıyla!Oqh Ruhun’u gönderince var olurlar, Yeryüzüne yeni yaşam verirsin.cp?h Yüzünü gizleyince dehşete kapılırlar, Soluklarını kesince ölüp toprak olurlar.Moh Sen verince onlar toplar, Sen elini açınca onlar iyiliğe doyar.Fnh Hepsi seni bekliyor, Yiyeceklerini zamanında veresin diye.]m3h Orada gemiler dolaşır, İçinde oynaşsın diye yarattığın Livyatan da orada.rl]h İşte uçsuz bucaksız denizler, İçinde kaynaşan sayısız canlılar, Büyük küçük yaratıklar.ak;h Ya RAB, ne çok eserin var! Hepsini bilgece yaptın; Yeryüzü yarattıklarınla dolu.=juh İnsan işine gider, Akşama dek çalışmak için.8ikh Güneş doğunca İnlerine çekilir, yatarlar.Ghh Genç aslan av peşinde kükrer, Tanrı’dan yiyecek ister.Yg+h Karartırsın ortalığı, gece olur, Başlar kıpırdamaya orman hayvanları.Xf)h Mevsimleri göstersin diye ayı, Batacağı zamanı bilen güneşi yarattın.heIh Yüksek dağlar dağ keçilerinin uğrağı, Kayalar kaya tavşanlarının sığınağıdır.Edh Kuşlar orada yuva yapar, Leyleğin evi ise çamlardadır.Nch RAB’bin ağaçları, Kendi diktiği Lübnan sedirleri suya doyar.b}h Yüreklerini sevindiren şarabı, Yüzlerini güldüren zeytinyağını, Güçlerini artıran ekmeği hep sen verirsin.a}h Hayvanlar için ot, İnsanların yararı için bitkiler yetiştirirsin; İnsanlar ekmeğini topraktan çıkarsın diye,V`%h Gökteki evinden dağları sularsın, Yeryüzü işlerinin meyvesine doyar.M_h Kuşlar yanlarında yuva kurar, Dalların arasında ötüşürler.\^1h Bütün kır hayvanlarını suvarır, Yaban eşeklerinin susuzluğunu giderirler.N]h Vadilerde fışkırttığın pınarlar, Dağların arasından akar.g\Gh Bir sınır koydun önlerine, Geçmesinler, gelip yeryüzünü bir daha kaplamasınlar diye.U[#h Dağları aşıp derelere aktı, Onlar için belirlediğin yerlere doğru.MZh Sen kükreyince sular kaçtı, Göğü gürletince hemen çekildi.QYh Engini ona bir giysi gibi giydirdin, Sular dağların üzerinde durdu.JX h Yeryüzünü temeller üzerine kurdun, Asla sarsılmasın diye.QWh Rüzgarları kendine haberci, Yıldırımları hizmetkâr eden sensin.Vh Evini yukarıdaki sular üzerine kuran, Bulutları kendine savaş arabası yapan, Rüzgarın kanatları üzerinde gezen,cU?h Bir kaftana bürünür gibi ışığa bürünmüşsün. Gökleri bir çadır gibi geren,nT Wh RAB’be övgüler sun, ey gönlüm! Ya RAB Tanrım, ne ulusun! Görkem ve yücelik kuşanmışsın,Sg RAB’be övgüler sunun, Ey O’nun egemen olduğu yerlerdeki bütün yaratıklar! RAB’be övgüler sun, ey gönlüm!vReg RAB’be övgüler sunun, ey sizler, O’nun bütün göksel orduları, İsteğini yerine getiren kulları!Qg RAB’be övgüler sunun, ey sizler, O’nun melekleri, O’nun sözünü dinleyen, Söylediklerini yerine getiren güç sahipleri!RPg RAB tahtını göklere kurmuştur, O’nun egemenliği her yeri kapsar.Og Ama RAB kendisinden korkanları sonsuza dek sever, Antlaşmasına uyan Ve buyruklarına uymayı anımsayan soylarına adil davranır.Ng Ama RAB kendisinden korkanları sonsuza dek sever, Antlaşmasına uyan Ve buyruklarına uymayı anımsayan soylarına adil davranır.OMg Rüzgar üzerine esince yok olur gider, Bulunduğu yer onu tanımaz.LLg İnsana gelince, ota benzer ömrü, Kır çiçeği gibi serpilir;AK}g Çünkü mayamızı bilir, Toprak olduğumuzu anımsar.tJag Bir baba çocuklarına nasıl sevecen davranırsa, RAB de kendisinden korkanlara öyle sevecen davranır.[I/g Doğu batıdan ne kadar uzaksa, O kadar uzaklaştırdı bizden isyanlarımızı.|Hqg Çünkü gökler yeryüzünden ne kadar yüksekse, Kendisinden korkanlara karşı sevgisi de o kadar büyüktür.\G1g Bize günahlarımıza göre davranmaz, Suçlarımızın karşılığını vermez.@F{g Sürekli suçlamaz, Öfkesini sonsuza dek sürdürmez.JE g RAB sevecen ve lütfedendir, Tez öfkelenmez, sevgisi engindir.RDg Kendi yöntemlerini Musa’ya, İşlerini İsrailliler’e açıkladı.:Cog RAB bütün düşkünlere Hak ve adalet sağlar.kBOg Yaşam boyu seni iyiliklerle doyuran O’dur, Bu nedenle gençliğin kartalınki gibi tazelenir.YA+g Canını ölüm çukurundan kurtaran, Sana sevgi ve sevecenlik tacı giydiren,V@%g Bütün suçlarını bağışlayan, Bütün hastalıklarını iyileştiren,O?g RAB’be övgüler sun, ey canım! İyiliklerinin hiçbirini unutma!k> Qg RAB’be övgüler sun, ey gönlüm! O’nun kutsal adına övgüler sun, ey bütün varlığım!`=9f Gözetiminde yaşayacak kullarının çocukları, Senin önünde duracak soyları.”:<of Ama sen hep aynısın, Yılların tükenmeyecek.;f Onlar yok olacak, ama sen kalıcısın. Hepsi bir giysi gibi eskiyecek. Onları bir kaftan gibi değiştireceksin, Geçip gidecekler.c:?f “Çok önceden attın dünyanın temellerini, Gökler de senin ellerinin yapıtıdır.s9_f “Ey Tanrım, ömrümün ortasında canımı alma!” dedim. “Senin yılların kuşaklar boyu sürer!F8f RAB gücümü kırdı yaşam yolunda, Ömrümü kısalttı.7f Böylece halklar ve krallıklar RAB’be tapınmak için toplanınca, O’nun adı Siyon’da, Övgüsü Yeruşalim’de duyurulacak.6f Böylece halklar ve krallıklar RAB’be tapınmak için toplanınca, O’nun adı Siyon’da, Övgüsü Yeruşalim’de duyurulacak.R5f Tutsakların iniltisini duymak, Ölüm mahkûmlarını kurtarmak için.a4;f RAB yücelerdeki kutsal katından aşağı baktı, Göklerden yeryüzünü gözetledi,s3_f Bunlar gelecek kuşak için yazılsın, Öyle ki, henüz doğmamış insanlar RAB’be övgüler sunsun.X2)f Yoksulların duasına kulak verecek, Yalvarışlarını asla hor görmeyecek.O1f Çünkü RAB Siyon’u yeniden kuracak, Görkem içinde görünecek.Q0f Uluslar RAB’bin adından, Yeryüzü kralları görkeminden korkacak.I/ f Kulların onun taşlarından hoşlanır, Tozunu bile severler.t.af Kalkıp Siyon’a sevecenlik göstereceksin, Çünkü onu kayırmanın zamanıdır, beklenen zaman geldi.Z--f Ama sen, sonsuza dek tahtında oturursun, ya RAB, Ünün kuşaklar boyu sürer.P,f Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte, Ot gibi sararmaktayım.+f Kızıp öfkelendiğin için Külü ekmek gibi yiyor, İçeceğime gözyaşı katıyorum. Beni kaldırıp bir yana attın.*f Kızıp öfkelendiğin için Külü ekmek gibi yiyor, İçeceğime gözyaşı katıyorum. Beni kaldırıp bir yana attın.o)Wf Düşmanlarım bütün gün bana hakaret ediyor, Bana dil uzatanlar adımı lanet için kullanıyor.K(f Gözüme uyku girmiyor, Damda yalnız kalmış bir kuş gibiyim.W''f Issız yerlerdeki ishakkuşunu andırıyorum, Viranelerdeki kukumav gibiyim.=&uf Bir deri bir kemiğe döndüm Acı acı inlemekten.O%f Yüreğim kırgın yemiş ot gibi kurudu, Ekmek yemeyi bile unuttum.T$!f Çünkü günlerim duman gibi yok oluyor, Kemiklerim ateş gibi yanıyor.p#Yf Sıkıntılı günümde yüzünü benden gizleme, Kulak ver sesime, Seslenince yanıt ver bana hemen.:" qf Ya RAB, duamı işit, Yakarışım sana erişsin.q![e Her sabah ülkedeki kötüleri yok ederek Bütün haksızları RAB’bin kentinden söküp atacağım.W 'e Hilekâr evimde oturmayacak, Yalan söyleyen gözümün önünde durmayacak. e Gözüm ülkenin sadık insanları üzerinde olacak, Yanımda oturmalarını isterim; Bana dürüst yaşayan kişi hizmet edecek.^5e Yok ederim dostunu gizlice çekiştireni, Katlanamam tepeden bakan, gururlu insana.H e Uzak olsun benden sapıklık, Tanımak istemem kötülüğü.eCe Önümde alçaklığa izin vermeyeceğim. Tiksinirim döneklerin işinden, Etkilemez beni.s_e Dürüst davranmaya özen göstereceğim, Ne zaman geleceksin bana? Temiz bir yaşam süreceğim evimde,X +e Sevgini ve adaletini ezgilerle anacağım, Seni ilahilerle öveceğim, ya RAB.U#d Çünkü RAB iyidir, Sevgisi sonsuzdur. Sadakati kuşaklar boyunca sürer.kOd Kapılarına şükranla, Avlularına övgüyle girin! Şükredin O’na, adına övgüler sunun!{od Bilin ki RAB Tanrı’dır. Bizi yaratan O’dur, biz de O’nunuz, O’nun halkı, otlağının koyunlarıyız.Nd O’na neşeyle kulluk edin, Sevinç ezgileriyle çıkın huzuruna!I d Ey bütün dünya, RAB’be sevinç çığlıkları yükseltin!pYc Tanrımız RAB’bi yüceltin, Tapının O’na kutsal dağında! Çünkü Tanrımız RAB kutsaldır. c Ya RAB Tanrımız, yanıt verdin onlara; Bağışlayıcı bir Tanrı oldun, Ama yaptıkları kötülüğü cezasız bırakmadın.r]c Bulut sütunu içinden onlarla konuştu, Uydular O’nun buyruklarına, Kendilerine verdiği kurallara.%c Musa’yla Harun O’nun kâhinlerindendi, Samuel de O’nu adıyla çağıranlar arasındaydı. RAB’be seslenirlerdi, O da yanıtlardı.b=c Yüceltin Tanrımız RAB’bi, Ayaklarının taburesi önünde tapının! O kutsaldır.vec Ey adaleti seven güçlü kral, Eşitliği sen sağladın, Yakup soyunda doğru ve adil olanı sen yaptın.=uc Övsünler büyük, müthiş adını! O kutsaldır.I  c RAB Siyon’da uludur, Yücedir O, bütün halklara egemendir.q  ]c RAB egemenlik sürüyor, titresin halklar! Keruvlar arasında tahtına oturmuş, Sarsılsın yeryüzü!7 gb El çırpsın ırmaklar, Sevinçle haykırsın dağlar RAB’bin önünde! Çünkü O geliyor Yeryüzünü yönetmeye. Dünyayı adaletle, Halkları doğrulukla yönetecek.7 gb El çırpsın ırmaklar, Sevinçle haykırsın dağlar RAB’bin önünde! Çünkü O geliyor Yeryüzünü yönetmeye. Dünyayı adaletle, Halkları doğrulukla yönetecek.R b Gürlesin deniz ve içindekiler, Gürlesin yeryüzü ve üzerindekiler.b=b Boru ve borazan eşliğinde Sevinç çığlıkları atın Kral olan RAB’bin önünde.Bb Lirle ezgiler sunun RAB’be, Lir ve müzik eşliğinde!|qb Sevinç çığlıkları yükseltin RAB’be, ey yeryüzündekiler! Sevinç ilahileriyle yeri göğü çınlatın!zmb İsrail halkına sevgisini, Sadakatini anımsadı; Tanrımız’ın zaferini gördü dünyanın dört bucağı.Rb RAB ulusların gözü önüne serdi kurtarışını, Zaferini bildirdi.t cb Yeni bir ezgi söyleyin RAB’be. Çünkü harikalar yaptı, Zaferler kazandı sağ eli ve kutsal koluyla.[/a Ey doğrular, RAB’de sevinç bulun, Kutsallığını anarak O’na şükredin!@{a Doğrulara ışık, Temiz yüreklilere sevinç saçar. a Ey sizler, RAB’bi sevenler, kötülükten tiksinin. O sadık kullarının canını korur, Onları kötülerin elinden kurtarır.s_a Çünkü sensin, ya RAB, bütün yeryüzünün en yücesi, Bütün ilahların üstündesin, çok ulusun.T~!a Siyon seviniyor yargılarını duyunca, ya RAB, Yahuda kentleri coşuyor.g}Ga Utansın puta tapanlar, Değersiz putlarla övünenler! RAB’be tapın, ey bütün ilahlar!U|#a Gökler O’nun doğruluğunu duyurur, Bütün halklar görkemini görür.Y{+a Dağlar balmumu gibi erir, RAB’bin, bütün yeryüzünün Rab’bi önünde.Iz a Şimşekleri dünyayı aydınlatır, Yeryüzü görüp titrer.Pya Ateş yürüyor O’nun önünde, Düşmanlarını yakıyor çevrede.cx?a Bulut ve zifiri karanlık sarmış çevresini, Doğruluk ve adalettir tahtının temeli.Xw +a RAB egemenlik sürüyor, coşsun yeryüzü, Bütün kıyı halkları sevinsin!rv]` Bayram etsin kırlar ve üzerindekiler! O zaman RAB’bin önünde bütün orman ağaçları Sevinçle haykıracak. Çünkü O geliyor! Yeryüzünü yargılamaya geliyor. Dünyayı adaletle, Halkları kendi gerçeğiyle yönetecek.ru]` Bayram etsin kırlar ve üzerindekiler! O zaman RAB’bin önünde bütün orman ağaçları Sevinçle haykıracak. Çünkü O geliyor! Yeryüzünü yargılamaya geliyor. Dünyayı adaletle, Halkları kendi gerçeğiyle yönetecek.Xt)` Sevinsin gökler, coşsun yeryüzü! Gürlesin deniz içindekilerle birlikte!sw` Uluslara, “RAB egemenlik sürüyor” deyin. Dünya sağlam kurulmuş, sarsılmaz. O halkları adaletle yargılar.orW` Kutsal giysiler içinde RAB’be tapının! Titreyin O’nun önünde, ey bütün yeryüzündekiler!dqA` RAB’bin görkemini adına yaraşır biçimde övün, Sunular getirip avlularına girin!Yp+` Ey bütün halklar, RAB’bi övün, RAB’bin gücünü, yüceliğini övün,ao;` Yücelik, ululuk O’nun huzurundadır, Güç ve güzellik O’nun tapınağındadır.Un#` Halkların bütün ilahları bir hiçtir, Oysa gökleri yaratan RAB’dir.^m5` Çünkü RAB uludur, yalnız O övgüye değer, İlahlardan çok O’ndan korkulur.Il ` Görkemini uluslara, Harikalarını bütün halklara anlatın!Vk%` Ezgi söyleyin, RAB’bin adını övün, Her gün duyurun kurtarışını!Zj /` Yeni bir ezgi söyleyin RAB’be! Ey bütün dünya, RAB’be ezgiler söyleyin!Ti!_ Bu yüzden öfkeyle ant içtim: “Huzur diyarıma asla girmeyecekler!”h_ Kırk yıl o kuşaktan hep iğrendim, “Yüreği kötü yola sapan bir halktır” dedim, “Yollarımı bilmiyorlar.”^g5_ Yaptıklarımı görmelerine karşın, Atalarınız orada beni sınayıp denediler.efC_ Meriva’da, o gün çölde, Massa’da olduğu gibi, Yüreklerinizi nasırlaştırmayın.e_ Çünkü O Tanrımız’dır, Bizse O’nun otlağının halkı, Elinin altındaki koyunlarız. Bugün sesini duyarsanız,Xd)_ Gelin, tapınalım, eğilelim, Bizi yaratan RAB’bin önünde diz çökelim.Xc)_ Deniz O’nundur, çünkü O yarattı, Karaya da O’nun elleri biçim verdi.Rb_ Yerin derinlikleri O’nun elindedir, Dağların dorukları da O’nun.Ua#_ Çünkü RAB ulu Tanrı’dır, Bütün ilahların üstünde ulu kraldır.Q`_ Şükranla huzuruna çıkalım, O’na sevinç ilahileri yükseltelim!g_ I_ Gelin, RAB’be sevinçle haykıralım, Bizi kurtaran kayaya sevinç çığlıkları atalım,^3^ Tanrımız RAB yaptıkları kötülüğü Kendi başlarına getirecek, Kötülükleri yüzünden köklerini kurutacak, Evet, köklerini kurutacak.F]^ Ama RAB bana kale oldu, Tanrım sığındığım kaya oldu.R\^ Onlar doğruya karşı birleşiyor, Suçsuzu ölüme mahkûm ediyorlar.T[!^ Yasaya dayanarak haksızlık yapan koltuk sahibi Seninle bağdaşır mı?OZ^ Kaygılar içimi sarınca, Senin avutmaların gönlümü sevindirir.PY^ “Ayağım kayıyor” dediğimde, Sevgin ayakta tutar beni, ya RAB.\X1^ RAB yardımcım olmasaydı, Şimdiye dek sessizlik diyarına göçmüştüm bile.]W3^ Kötülere karşı beni kim savunacak? Kim benim için suçlulara karşı duracak?[V/^ Adalet yine doğruluk üzerine kurulacak, Yüreği temiz olan herkes ona uyacak.HU ^ Çünkü RAB halkını reddetmez, Kendi halkını terk etmez.lTQ^ Kötüler için çukur kazılıncaya dek, Onu sıkıntılı günlerden kurtarıp rahatlatırsın.LS^ Ne mutlu, ya RAB, yola getirdiğin, Yasanı öğrettiğin insana!>Rw^ RAB insanın düşüncelerinin Boş olduğunu bilir.NQ^ Ulusları yola getiren yargılamaz mı? İnsanı eğiten bilmez mi?GP^ Kulağı yaratan işitmez mi? Göze biçim veren görmez mi?bO=^ Ey halkın içindeki budalalar, dikkat edin; Ey aptallar, ne zaman akıllanacaksınız?ON^ “RAB görmez” diyorlar, “Yakup’un Tanrısı dikkat etmez.”AM}^ Dulu, garibi boğazlıyor, Öksüzleri öldürüyorlar.HL ^ Halkını eziyorlar, ya RAB, Kendi halkına eziyet ediyorlar.VK%^ Ağızlarından küstahlık dökülüyor, Suç işleyen herkes övünüyor.KJ^ Kötüler ne zamana dek, ya RAB, Ne zamana dek sevinip coşacak?SI^ Kalk, ey yeryüzünün yargıcı, Küstahlara hak ettikleri cezayı ver!RH ^ Ya RAB, öç alıcı Tanrı, Saç ışığını, ey öç alıcı Tanrı!`G9] Koşulların hep geçerlidir; Tapınağına kutsallık yaraşır Sonsuza dek, ya RAB.oFW] Yücelerdeki RAB engin suların gürleyişinden, Denizlerin azgın dalgalarından Daha güçlüdür.tEa] Denizler gürlüyor, ya RAB, Denizler gümbür gümbür gürlüyor, Denizler dalgalarını çınlatıyor.UD#] Ya RAB, tahtın öteden beri kurulmuş, Varlığın öncesizliğe uzanır.{C q] RAB egemenlik sürüyor, görkeme bürünmüş, Kudret giyinip kuşanmış. Dünya sağlam kurulmuş, sarsılmaz.aB;\ “RAB doğrudur! Kayamdır benim! O’nda haksızlık bulunmaz!” diye duyuracaklar.RA\ Böyleleri yaşlanınca da meyve verecek, Taptaze ve yeşil kalacaklar.`@9\ RAB’bin evinde dikilmiş olarak Tanrımız’ın avlularında serpilip büyüyecek.`?9\ Doğru insan hurma ağacı gibi serpilip gelişecek, Lübnan sediri gibi yükselecek.n>U\ Gözlerim düşmanlarımın bozgununu gördü, Kulaklarım bana saldıran kötülerin sonunu duydu._=7\ Beni yaban öküzü kadar güçlü kıldın, Taze zeytinyağını başıma döktün.l<Q\ Ya RAB, düşmanların kesinlikle, Evet, kesinlikle yok olacak, Suç işleyen herkes dağılacak./;Y\ Ama sen sonsuza dek yücesin, ya RAB.w:g\ Kötüler mantar gibi bitse, Suçlular pıtrak gibi açsa bile, Bu onların sonsuza dek yok oluşu demektir.69g\ Aptal insan bilemez, Budala akıl erdiremez:J8 \ Yaptıkların ne büyüktür, ya RAB, Düşüncelerin ne derin!v7e\ Çünkü yaptıklarınla beni sevindirdin, ya RAB, Ellerinin işi karşısında sevinç ilahileri okuyorum.'6G\ Ya RAB, sana şükretmek, Ey Yüceler Yücesi, adını ilahilerle övmek, Sabah sevgini, Gece sadakatini, On telli sazla, çenk ve lirle duyurmak ne güzel!'5G\ Ya RAB, sana şükretmek, Ey Yüceler Yücesi, adını ilahilerle övmek, Sabah sevgini, Gece sadakatini, On telli sazla, çenk ve lirle duyurmak ne güzel!&4 G\ Ya RAB, sana şükretmek, Ey Yüceler Yücesi, adını ilahilerle övmek, Sabah sevgini, Gece sadakatini, On telli sazla, çenk ve lirle duyurmak ne güzel!N3[ Onu uzun ömürle doyuracak, Ona kurtarışımı göstereceğim.”v2e[ Bana seslenince onu yanıtlayacağım, Sıkıntıda onun yanında olacağım, Kurtarıp yücelteceğim onu. zP~~~e~}}j}||T{{{Yzzz*yyNxxx'wwtw'vvv=uuuGtttt%ss|sBrrqqq1ppp"ooo4nnn8mmbmll5kk>>e> ==i=$<<<=;;t;:::0999;88o8:777I666S655i5444J333X322{21111W100[0//D...?--v-2,,|,++T+**O)))d)((`(''U'&&0%%%O$$$:###9"""U"!!!,  $y+m$,)!1_%CE.C@C(PfVC , L  e  6 } =t5Z|;@_yGGl| Övgüler olsun Bizi onların ağzına yem etmeyen RAB’be!/kY| Kabaran sular Aşardı başımızdan.Kj| Sular silip süpürürdü bizleri, Seller geçerdi üzerimizden.Ji | Diri diri yutarlardı bizi, Öfkeleri bize karşı alevlenince.Hh | RAB bizden yana olmasaydı, İnsanlar bize saldırdığında,:g q| RAB bizden yana olmasaydı, Desin şimdi İsrail:Sf{ Rahat yaşayanların alayları, Küstahların hakareti Canımıza yetti.Ke{ Acı bize, ya RAB, acı; Gördüğümüz hakaret yeter de artar.3d_{ Nasıl kulların gözleri efendilerinin, Hizmetçinin gözleri hanımının eline bakarsa, Bizim gözlerimiz de RAB Tanrımız’a öyle bakar, O bize acıyıncaya dek.Ac { Gözlerimi sana kaldırıyorum, Ey göklerde taht kuran!>bwz Tanrımız RAB’bin evi için İyilik dilerim sana.Kaz Kardeşlerim, dostlarım için, “Esenlik olsun sana!” derim.A`}z Surlarına esenlik, Saraylarına huzur egemen olsun!”I_ z Esenlik dileyin Yeruşalim’e: “Huzur bulsun seni sevenler!Q^z Çünkü orada yargı tahtları, Davut soyunun tahtları kurulmuştur.]z Oymaklar çıkar oraya, RAB’bin oymakları, İsrail’e verilen öğüt uyarınca, RAB’bin adına şükretmek için.<\sz Bitişik nizamda kurulmuş bir kenttir Yeruşalim!;[qz Ayaklarımız senin kapılarında, Ey Yeruşalim!AZ z Bana: “RAB’bin evine gidelim” dendikçe Sevinirim.DYy Şimdiden sonsuza dek RAB koruyacak gidişini, gelişini.=Xuy RAB her kötülükten seni korur, Esirger canını.6Wgy Gündüz güneş, Gece ay sana zarar vermez.EVy Senin koruyucun RAB’dir, O sağ yanında sana gölgedir.5Uey İsrail’in koruyucusu ne uyur ne uyuklar.JT y O ayaklarının kaymasına izin vermez, Seni koruyan uyuklamaz.9Smy Yeri göğü yaratan RAB’den gelecek yardım.FR y Gözlerimi dağlara kaldırıyorum, Nereden yardım gelecek?ZQ-x Ben barış yanlısıyım, Ama söze başladığımda, Onlar savaşa kalkıyor!}w Doğru hükümlerin için Seni günde yedi kez överim.E=w Tiksinir, iğrenirim yalandan, Ama senin yasanı severim.H<w Ganimet bulan biri gibi Verdiğin sözlerde sevinç bulurum.V;#w Yok yere zulmediyor bana önderler, Oysa yüreğim senin sözünle titrer.`:7w Sözlerinin temeli gerçektir, Doğru hükümlerinin tümü sonsuza dek sürecektir.\9/w Bak, ne kadar seviyorum koşullarını, Sevgin uyarınca, ya RAB, koru canımı.O8w Tiksinerek bakıyorum hainlere, Çünkü uymuyorlar senin sözüne.[7-w Bana zulmedenler, düşmanlarım çok, Yine de sapmadım senin öğütlerinden.J6 w Çok sevecensin, ya RAB, Hükümlerin uyarınca koru canımı.X5'w Kurtuluş kötülerden uzaktır, Çünkü senin kurallarına yönelmiyorlar.N4w Davamı savun, özgür kıl beni, Sözün uyarınca koru canımı.T3w Çektiğim sıkıntıyı gör, kurtar beni, Çünkü yasanı unutmadım.G2w Çoktan beri anladım Öğütlerini sonsuza dek verdiğini.I1 w Oysa sen yakınsın, ya RAB, Bütün buyrukların gerçektir.R0w Yaklaşıyor kötülük ardınca koşanlar, Yasandan uzaklaşıyorlar._/5w Sevgin uyarınca sesime kulak ver, Hükümlerin uyarınca, ya RAB, yaşam ver bana!\./w Verdiğin söz üzerinde düşüneyim diye, Gece boyunca uyku girmiyor gözüme.S-w Gün doğmadan kalkıp yardım dilerim, Senin sözüne umut bağladım.A,{w Sana sesleniyorum, Kurtar beni, Öğütlerine uyayım.e+Aw Bütün yüreğimle haykırıyorum, Yanıtla beni, ya RAB! Senin kurallarına uyacağım.O*w Öğütlerin sonsuza dek doğrudur; Bana akıl ver ki, yaşayayım.P)w Sıkıntıya, darlığa düştüm, Ama buyrukların benim zevkimdir.<(qw Adaletin sonsuza dek doğrudur, Yasan gerçektir.M'w Önemsiz ve horlanan biriyim ben, Ama koşullarını unutmuyorum.7&gw Sözün çok güvenilirdir, Kulun onu sever.T%w Gayretim beni tüketti, Çünkü düşmanlarım unuttu senin sözlerini.>$uw Buyurduğun öğütler doğru Ve tam güvenilirdir.7#gw Sen adilsin, ya RAB, Hükümlerin doğrudur.L"w Oluk oluk yaş akıyor gözlerimden, Çünkü uymuyorlar yasana.U!!w Yüzün aydınlık saçsın kulunun üzerine, Kurallarını öğret bana.F w Kurtar beni insan baskısından, Koşullarına uyabileyim.`7w Adımlarımı pekiştir verdiğin söz uyarınca, Hiçbir suç bana egemen olmasın.Lw Bana lütufla bak, Adını sevenlere her zaman yaptığın gibi.Sw Ağzım açık, soluk soluğayım, Çünkü buyruklarını özlüyorum.U!w Sözlerinin açıklanışı aydınlık saçar, Saf insanlara akıl verir.Gw Harika öğütlerin var, Bu yüzden onlara candan uyuyorum.^3w Koyduğun koşulların hepsini doğru buluyorum, Her yanlış yoldan tiksiniyorum.Y+w Bu yüzden senin buyruklarını, Altından, saf altından daha çok seviyorum;I w~ Ya RAB, harekete geçmenin zamanıdır, Yasanı çiğniyorlar.Mw} Ben senin kulunum, bana akıl ver ki, Öğütlerini anlayabileyim.Fw| Kuluna sevgin uyarınca davran, Bana kurallarını öğret.dAw{ Gözümün feri sönüyor, Beni kurtarmanı, Adil sözünü yerine getirmeni beklemekten.T!wz Güven altına al kulunun mutluluğunu, Baskı yapmasın bana küstahlar.Kwy Adil ve doğru olanı yaptım, Gaddarların eline bırakma beni!Gwx Bedenim ürperiyor dehşetinden, Korkuyorum hükümlerinden.^5ww Dünyadaki kötüleri cüruf gibi atarsın, Bu yüzden severim senin öğütlerini.X)wv Kurallarından sapan herkesi reddedersin, Çünkü onların hileleri boştur.Qwu Sıkı tut beni, kurtulayım, Her zaman kurallarını dikkate alayım.V%wt Sözün uyarınca destek ol bana, yaşam bulayım; Umudumu boşa çıkarma!Z -ws Ey kötüler, benden uzak durun, Tanrım’ın buyruklarını yerine getireyim.N wr Sığınağım ve kalkanım sensin, Senin sözüne umut bağlarım.7 iwq Döneklerden tiksinir, Senin yasanı severim.> wwp Kararlıyım Sonuna kadar senin kurallarına uymaya.O wo Öğütlerin sonsuza dek mirasımdır, Yüreğimin sevincidir onlar.Own Kötüler tuzak kurdu bana, Yine de sapmadım senin koşullarından.=uwm Hayatım her an tehlikede, Yine de unutmam yasanı.]3wl Ağzımdan çıkan içten övgüleri Kabul et, ya RAB, Bana hükümlerini öğret.Nwk Çok sıkıntı çektim, ya RAB; Koru hayatımı sözün uyarınca.Mwj Adil hükümlerini izleyeceğime ant içtim, Andımı tutacağım.Ewi Sözün adımlarım için çıra, Yolum için ışıktır.mSwh Senin koşullarına uymakla bilgelik kazanıyorum, Bu yüzden nefret ediyorum her yanlış yoldan.Z-wg Ne tatlı geliyor verdiğin sözler damağıma, Baldan tatlı geliyor ağzıma!Bwf Ayrılmam hükümlerinden, Çünkü bana sen öğrettin.H we Sakınırım her kötü yoldan, Senin sözünü tutmak için.N~wd Yaşlılardan daha bilgeyim, Çünkü senin koşullarına uyuyorum.i}Kwc Bütün öğretmenlerimden daha akıllıyım, Çünkü öğütlerin üzerinde düşünüyorum.c|?wb Buyrukların beni düşmanlarımdan bilge kılar, Çünkü her zaman aklımdadır onlar.P{wa Ne kadar severim yasanı! Bütün gün düşünürüm onun üzerinde.fzEw` Kusursuz olan her şeyin bir sonu olduğunu gördüm, Ama senin buyruğun sınır tanımaz.Ty!w_ Kötüler beni yok etmeyi beklerken, Ben senin öğütlerini inceliyorum.Hx w^ Kurtar beni, çünkü seninim, Senin koşullarına yöneldim.Tw!w] Koşullarını asla unutmayacağım, Çünkü onlarla bana yaşam verdin.Uv#w\ Eğer yasan zevk kaynağım olmasaydı, Çektiğim acılardan yok olurdum.Ruw[ Bugün hükümlerin uyarınca ayakta duran her şey Sana kulluk ediyor.Wt'wZ Sadakatin kuşaklar boyu sürüyor, Kurduğun yeryüzü sapasağlam duruyor.8skwY Ya RAB, sözün Göklerde sonsuza dek duruyor.SrwX Koru canımı sevgin uyarınca, Tutayım ağzından çıkan öğütleri.`q9wW Nerdeyse sileceklerdi beni yeryüzünden, Ama ben senin koşullarından ayrılmadım.[p/wV Bütün buyrukların güvenilirdir; Haksız yere zulmediyorlar, yardım et bana!Ao}wU Çukur kazdılar benim için Yasana uymayan küstahlar.Xn)wT Daha ne kadar bekleyecek kulun? Ne zaman yargılayacaksın bana zulmedenleri?RmwS Dumandan kararmış tuluma döndüm, Yine de unutmuyorum kurallarını.ulcwR Gözümün feri sönüyor söz verdiklerini beklemekten, “Ne zaman avutacaksın beni?” diye soruyorum.ak;wQ İçim tükeniyor senin kurtarışını özlerken, Senin sözüne umut bağladım ben.OjwP Yüreğim kusursuz uysun kurallarına, Öyle ki, utanç duymayayım.Ai}wO Bana dönsün senden korkanlar, Öğütlerini bilenler.qh[wN Utansın küstahlar beni yalan yere suçladıkları için. Bense senin koşullarını düşünüyorum.RgwM Sevecenlik göster bana, yaşayayım, Çünkü yasandan zevk alıyorum.DfwL Ben kuluna verdiğin söz uyarınca, Sevgin beni avutsun.[e/wK Biliyorum, ya RAB, hükümlerin adildir; Bana acı çektirirken bile sadıksın.]d3wJ Senden korkanlar beni görünce sevinsin, Çünkü senin sözüne umut bağladım.gcGwI Senin ellerin beni yarattı, biçimlendirdi. Anlamamı sağla ki buyruklarını öğreneyim._b7wH Ağzından çıkan yasa benim için Binlerce altın ve gümüşten daha değerlidir.Ha wG İyi oldu acı çekmem; Çünkü kurallarını öğreniyorum.J` wF Onların yüreği yağ bağladı, Bense zevk alırım yasandan.h_IwE Küstahlar yalanlarla beni lekeledi, Ama ben bütün yüreğimle senin koşullarına uyarım.A^}wD Sen iyisin, iyilik edersin; Bana kurallarını öğret.O]wC Acı çekmeden önce yoldan sapardım, Ama şimdi sözüne uyuyorum.J\ wB Bana sağduyu ve bilgi ver, Çünkü inanıyorum buyruklarına.8[kwA Ya RAB, iyilik ettin kuluna, Sözünü tuttun.GZw@ Yeryüzü sevginle dolu, ya RAB, Kurallarını öğret bana!JY w? Dostuyum bütün senden korkanların, Koşullarına uyanların.MXw> Doğru hükümlerin için Gece yarısı kalkıp sana şükrederim.=Wuw= Kötülerin ipleri beni sardı, Yasanı unutmadım.GVw< Buyruklarına uymak için Elimi çabuk tuttum, oyalanmadım.SUw; Tuttuğum yolları düşündüm, Senin öğütlerine göre adım attım.OTw: Bütün yüreğimle sana yakardım. Lütfet bana, sözün uyarınca.WS'w9 Benim payıma düşen sensin, ya RAB, Sözlerini yerine getireceğim, dedim.5Rew8 Tek yaptığım, Senin koşullarına uymak.7Qiw7 Gece adını anarım, ya RAB, Yasana uyarım.PPw6 Senin kurallarındır ezgilerimin konusu, Konuk olduğum bu dünyada.IO w5 Çileden çıkıyorum, Yasanı terk eden kötüler yüzünden.KNw4 Geçmişte verdiğin hükümleri anımsayınca, Avundum, ya RAB.MMw3 Çok eğlendiler küstahlar benimle, Yine de yasandan şaşmadım.JL w2 Acı çektiğimde beni avutan budur, Sözün bana yaşam verir.EKw1 Kuluna verdiğin sözü anımsa, Bununla umut verdin bana.^J5w0 Saygı ve sevgi duyuyorum buyruklarına, Derin derin düşünüyorum kurallarını.@I{w/ Senin buyruklarından zevk alıyor, Onları seviyorum.XH)w. Kralların önünde senin öğütlerinden söz edecek, Utanç duymayacağım.PGw- Özgürce yürüyeceğim, Çünkü senin koşullarına yöneldim ben.2F_w, Yasana sürekli, Sonsuza dek uyacağım.[E/w+ Gerçeğini ağzımdan düşürme, Çünkü senin hükümlerine umut bağladım.kDOw* O zaman beni aşağılayanlara Gereken yanıtı verebilirim, Çünkü senin sözüne güvenirim.GCw) Bana sevgini göster, ya RAB, Sözün uyarınca kurtar beni!UB#w( Çok özlüyorum senin koşullarını! Beni doğruluğunun içinde yaşat!PAw' Korktuğum hakaretten uzak tut beni, Çünkü senin ilkelerin iyidir.M@w& Senden korkulması için Ben kuluna verdiğin sözü yerine getir.H? w% Gözlerimi boş şeylerden çevir, Beni kendi yolunda yaşat.J> w$ Yüreğimi haksız kazanca değil, Kendi öğütlerine yönelt.Y=+w# Buyrukların doğrultusunda yol göster bana, Çünkü yolundan zevk alırım.V<%w" Anlamamı sağla, yasana uyayım, Bütün yüreğimle onu yerine getireyim.m;Sw! Kurallarını nasıl izleyeceğimi öğret bana, ya RAB, Öyle ki, onları sonuna kadar izleyeyim.R:w İçime huzur verdiğin için Buyrukların doğrultusunda koşacağım.H9 w Öğütlerine dört elle sarıldım, ya RAB, Utandırma beni!D8w Ben sadakat yolunu seçtim, Hükümlerini uygun gördüm.B7w Yalan yoldan uzaklaştır, Yasan uyarınca lütfet bana.F6w İçim eriyor kederden, Sözün uyarınca güçlendir beni!V5%w Koşullarını anlamamı sağla ki, Harikalarının üzerinde düşüneyim.W4'w Yaptıklarımı açıkladım, beni yanıtladın; Kurallarını öğret bana!E3w Toza toprağa serildim, Sözün uyarınca yaşam ver bana.<2sw Öğütlerin benim zevkimdir, Bana akıl verirler.r1]w Önderler toplanıp beni kötüleseler bile, Ben kulun senin kurallarını derin derin düşüneceğim._07w Uzaklaştır benden küçümsemeleri, hakaretleri, Çünkü öğütlerini tutuyorum.A/}w Buyruklarından sapan Lanetli küstahları azarlarsın.>.ww İçim tükeniyor, Her an hükümlerini özlemekten.=-uw Garibim bu dünyada, Buyruklarını benden gizleme!9,mw Gözlerimi aç, Yasandaki harikaları göreyim.@+{w Ben kuluna iyilik et ki yaşayayım, Sözüne uyayım.D*w Zevk alıyorum kurallarından, Sözünü unutmayacağım.L)w Koşullarını derin derin düşünüyorum, Yollarını izlerken.Z(-w Sevinç duyuyorum öğütlerini izlerken, Sanki benim oluyor bütün hazineler.L'w Ağzından çıkan bütün hükümleri Dudaklarımla yineliyorum.D&w Övgüler olsun sana, ya RAB, Bana kurallarını öğret.P%w Aklımdan çıkarmam sözünü, Sana karşı günah işlememek için.V$%w Bütün yüreğimle sana yöneliyorum, İzin verme buyruklarından sapmama!K#w Genç insan yolunu nasıl temiz tutar? Senin sözünü tutmakla.J" w Kurallarını yerine getireceğim, Bırakma beni hiçbir zaman!Q!w Şükredeceğim sana temiz yürekle, Adil hükümlerini öğrendikçe.B w Hiç utanmayacağım, Bütün buyruklarını izledikçe.;qw Keşke kararlı olsam Senin kurallarına uymakta!>ww Koyduğun koşullara Dikkatle uyulmasını buyurdun.@{w Hiç haksızlık etmezler, O’nun yolunda yürürler.\1w Ne mutlu O’nun öğütlerine uyanlara, Bütün yüreğiyle O’na yönelenlere!S !w Ne mutlu yolları temiz olanlara, RAB’bin yasasına göre yaşayanlara!Ev RAB’be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.Ov Tanrım sensin, şükrederim sana, Tanrım sensin, yüceltirim seni.}v RAB Tanrı’dır, aydınlattı bizi. İplerle bağlayın bayram kurbanını, İlerleyin sunağın boynuzlarına kadar.Qv Kutsansın RAB’bin adıyla gelen! Kutsuyoruz sizi RAB’bin evinden.H v Ne olur, ya RAB, kurtar bizi, Ne olur, başarılı kıl bizi!Pv Bugün RAB’bin yarattığı gündür, Onun için sevinip coşalım!<sv RAB’bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!Gv Yapıcıların reddettiği taş, Köşenin baş taşı oldu.Nv Sana şükrederim, çünkü bana yanıt verdin, Kurtarıcım oldun.Gv İşte budur RAB’bin kapısı! Doğrular girebilir oradan.I v Açın bana adalet kapılarını, Girip RAB’be şükredeyim.Dv RAB beni şiddetle yola getirdi, Ama ölüme terk etmedi.Ov Ölmeyecek, yaşayacağım, RAB’bin yaptıklarını duyuracağım.W 'v RAB’bin sağ eli üstündür, RAB’bin sağ eli güçlü işler yapar!” }v Sevinç ve zafer çığlıkları Çınlıyor doğruların çadırlarında: “RAB’bin sağ eli güçlü işler yapar!4 cv RAB gücüm ve ezgimdir, O kurtardı beni.N v İtilip kakıldım, düşmek üzereydim, Ama RAB yardım etti bana.v ev Arılar gibi sardılar beni, Ama diken ateşi gibi sönüverdiler; RAB’bin adıyla püskürttüm onları.Qv Kuşattılar, sardılar beni, RAB’bin adıyla püskürttüm onları.Sv Bütün uluslar beni kuşattı, RAB’bin adıyla püskürttüm onları.=uv RAB’be sığınmak Soylulara güvenmekten iyidir.;qv RAB’be sığınmak İnsana güvenmekten iyidir.b=v RAB benden yana, benim yardımcım, Benden nefret edenlerin sonuna zaferle bakacağım.=uv RAB benden yana, korkmam; İnsan bana ne yapabilir?W'v Sıkıntı içinde RAB’be seslendim; Yanıtladı, rahata kavuşturdu beni.=uv “Sonsuzdur sevgisi!” desin RAB’den korkanlar.9mv “Sonsuzdur sevgisi!” desin Harun’un soyu.8kv “Sonsuzdur sevgisi!” desin İsrail halkı.D~ v RAB’be şükredin, çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuzdur.w}gu Çünkü bize beslediği sevgi büyüktür, RAB’bin sadakati sonsuza dek sürer. RAB’be övgüler sunun!]| 5u Ey bütün uluslar, RAB’be övgüler sunun! Ey bütün halklar, O’nu yüceltin!r{]t RAB’bin Tapınağı’nın avlularında, Senin orta yerinde, ey Yeruşalim! RAB’be övgüler sunun!Tz!t RAB’be adadıklarımı yerine getireceğim Bütün halkının önünde,Jy t Ya RAB, seni adınla çağırıp Şükran kurbanı sunacağım.jxMt Ya RAB, ben gerçekten senin kulunum; Kulun, hizmetçinin oğluyum, Sen çözdün bağlarımı.Hw t RAB’bin gözünde değerlidir Sadık kullarının ölümü.Uv#t Bütün halkının önünde, RAB’be adadıklarımı yerine getireceğim.Vu%t Kurtuluş sunusu olarak kadeh kaldırıp RAB’bi adıyla çağıracağım.Rtt Ne karşılık verebilirim RAB’be, Bana yaptığı onca iyilik için?Hs t Şaşkınlık içinde, “Bütün insanlar yalancı” dedim.Jr t İman ettim, “Büyük acı çekiyorum” dediğim zaman bile.Iq t Yaşayanların diyarında, RAB’bin huzurunda yürüyeceğim.epCt Sen, ya RAB, canımı ölümden, Gözlerimi yaştan, Ayaklarımı sürçmekten kurtardın.Ho t Ey canım, yine huzura kavuş, Çünkü RAB sana iyilik etti.Gnt RAB saf insanları korur, Tükendiğim zaman beni kurtardı.;mqt RAB lütufkâr ve adildir, Sevecendir Tanrımız.]l3t O zaman RAB’bi adıyla çağırdım, “Aman, ya RAB, kurtar canımı!” dedim.kt Ölüm iplerine dolaşmıştım, Ölüler diyarının kâbusu yakama yapışmıştı, Sıkıntıya, acıya gömülmüştüm.Qjt Bana kulak verdiği için, Yaşadığım sürece O’na sesleneceğim.:i qt RAB’bi seviyorum, Çünkü O feryadımı duyar.Qhs Biziz RAB’bi öven, Şimdiden sonsuza dek. RAB’be övgüler sunun!Lgs Ölüler, sessizlik diyarına inenler, RAB’be övgüler sunmaz;Rfs Göklerin öteleri RAB’bindir, Ama yeryüzünü insanlara vermiştir.5ees Yeri göğü yaratan RAB Sizleri kutsasın.;dqs RAB sizi, Sizi ve çocuklarınızı çoğaltsın!Dcs Küçük, büyük, Kendisinden korkan herkesi kutsayacak.Wb's RAB bizi anımsayıp kutsayacak, İsrail halkını, Harun soyunu kutsayacak.]a3s Ey RAB’den korkanlar, RAB’be güvenin, O’dur yardımcınız ve kalkanınız!R`s Ey Harun soyu, RAB’be güven, O’dur yardımcınız ve kalkanınız!V_%s Ey İsrail halkı, RAB’be güven, O’dur yardımcınız ve kalkanınız!B^s Onları yapan, onlara güvenen herkes Onlar gibi olacak!_]7s Elleri var, hissetmezler, Ayakları var, yürümezler, Boğazlarından ses çıkmaz.D\s Kulakları var, duymazlar, Burunları var, koku almazlar,B[s Ağızları var, konuşmazlar, Gözleri var, görmezler,\Z1s Oysa onların putları altın ve gümüşten yapılmış, İnsan elinin eseridir.:Yos Bizim Tanrımız göklerdedir, Ne isterse yapar.HX s Niçin uluslar: “Hani, nerede onların Tanrısı?” desin._W 9s Bizi değil, ya RAB, bizi değil, Sevgin ve sadakatin uğruna, Kendi adını yücelt! Vr Titre, ey yeryüzü, Kayayı havuza, Çakmaktaşını pınara çeviren Rab’bin önünde, Yakup’un Tanrısı’nın huzurunda. Ur Titre, ey yeryüzü, Kayayı havuza, Çakmaktaşını pınara çeviren Rab’bin önünde, Yakup’un Tanrısı’nın huzurunda.UT#r Ey dağlar, niçin koç gibi, Ey tepeler, niçin kuzu gibi sıçradınız?OSr Ey deniz, sana ne oldu da kaçtın? Ey Şeria, neden tersine aktın?:Ror Dağlar koç gibi, Tepeler kuzu gibi sıçradı.MQr Deniz olanı görüp geri çekildi, Şeria Irmağı tersine aktı.MPr Yahuda Rab’bin kutsal yeri oldu, İsrail de O’nun krallığı.tO cr İsrail Mısır’dan çıktığında, Yakup’un soyu yabancı dil konuşan bir halktan ayrıldığında,hNIq Kısır kadını evde oturtur, Çocuk sahibi mutlu bir anne kılar. RAB’be övgüler sunun!GMq Soylularla, Halkının soylularıyla birlikte oturtsun diye.JL q Düşkünü yerden kaldırır, Yoksulu çöplükten çıkarır;BKq Göklerde ve yeryüzünde olanlara Bakmak için eğilen?9Jmq Var mı Tanrımız RAB gibi, Yücelerde oturan,BIq RAB bütün uluslara egemendir, Görkemi gökleri aşar.bH=q Güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar RAB’bin adına övgüler sunulmalı!DGq Şimdiden sonsuza dek RAB’bin adına şükürler olsun!mF Uq Övgüler sunun RAB’be! Övgüler sunun, ey RAB’bin kulları, RAB’bin adına övgüler sunun!E p Kötü kişi bunu görünce kudurur, Dişlerini gıcırdatır, kendi kendini yer, bitirir. Kötülerin dileği boşa çıkar.zDmp Armağanlar dağıttı, yoksullara verdi; Doğruluğu sonsuza dek kalıcıdır, Gücü ve saygınlığı artar.\C1p Gözü pektir, korku nedir bilmez, Sonunda düşmanlarının yenilgisini görür.KBp Kötü haberden korkmaz, Yüreği sarsılmaz, RAB’be güvenir.=Aup Asla sarsılmaz, Sonsuza dek anılır doğru insan.Z@-p Ne mutlu eli açık olan, ödünç veren, İşlerini adaletle yürüten insana!c??p Karanlıkta ışık doğar dürüstler için, Lütfeden, sevecen, doğru insanlar için.P>p Bolluk ve zenginlik eksilmez evinden, Sonsuza dek sürer doğruluğu.P=p Soyu yeryüzünde güç kazanacak, Doğruların kuşağı kutsanacak.q< ]p Övgüler sunun RAB’be! Ne mutlu RAB’den korkan insana, O’nun buyruklarından büyük zevk alana!;o Bilgeliğin temeli RAB korkusudur, O’nun kurallarını yerine getiren herkes Sağduyu sahibi olur. O’na sonsuza dek övgü sunulur!y:ko O halkının kurtuluşunu sağladı, Antlaşmasını sonsuza dek geçerli kıldı. Adı kutsal ve müthiştir.?9yo Sonsuza dek sürer, Sadakat ve doğrulukla yapılır.U8#o Yaptığı her işte sadık ve adildir, Bütün koşulları güvenilirdir;c7?o Ulusların topraklarını kendi halkına vermekle Gösterdi onlara işlerinin gücünü.P6o Kendisinden korkanları besler, Antlaşmasını sonsuza dek anımsar.I5 o RAB unutulmayacak harikalar yaptı, O sevecen ve lütfedendir.V4%o O’nun yaptıkları yüce ve görkemlidir, Doğruluğu sonsuza dek sürer.X3)o RAB’bin işleri büyüktür, Onlardan zevk alanlar hep onları düşünür.2 o Övgüler sunun RAB’be! Doğru insanların toplantısında, Topluluk içinde, Bütün yüreğimle RAB’be şükredeceğim.Q1n Yol kenarındaki dereden su içecek; Bu yüzden başını dik tutacak.s0_n Ulusları yargılayacak, ortalığı cesetler dolduracak, Dünyanın dört bucağında başları ezecek.H/ n Rab senin sağındadır, Kralları ezecek öfkelendiği gün.r.]n RAB ant içti, kararından dönmez: “Melkisedek düzeni uyarınca Sonsuza dek kâhinsin sen!” dedi.-n Savaşacağın gün Gönüllü gidecek askerlerin. Seherin bağrından doğan çiy gibi Kutsal giysiler içinde Sana gelecek gençlerin._,7n RAB Siyon’dan uzatacak kudret asanı, Düşmanlarının ortasında egemenlik sür!o+ Yn RAB Efendim’e: “Ben düşmanlarını ayaklarının altına serinceye dek Sağımda otur” diyor.V*%m Çünkü O yoksulun sağında durur, Onu yargılayanlardan kurtarmak için._)7m RAB’be çok şükredeceğim, Kalabalığın arasında O’na övgüler dizeceğim;e(Cm Rezilliğe bürünsün beni suçlayanlar, Kaftan giyer gibi utançlarıyla örtünsünler!k'Om Varsın lanet etsin onlar, sen kutsa beni, Bana saldıranlar utanacak, Ben kulunsa sevineceğim.U&#m Bilsinler bu işte senin elin olduğunu, Bunu senin yaptığını, ya RAB!G%m Yardım et bana, ya RAB Tanrım; Kurtar beni sevgin uğruna!W$'m Düşmanlarıma yüzkarası oldum; Beni görünce kafalarını sallıyorlar!L#m Dizlerim titriyor oruç tutmaktan; Bir deri bir kemiğe döndüm.T"!m Batan güneş gibi geçip gidiyorum, Çekirge gibi silkilip atılıyorum.E!m Çünkü düşkün ve yoksulum, Yüreğim yaralı içimde.k Om Ama sen, ey Egemen RAB, Adın uğruna bana ilgi göster; Kurtar beni, iyiliğin, sevgin uğruna!Pm Düşmanlarıma, beni kötüleyenlere, RAB böyle karşılık versin!Km Bir giysi gibi onu örtünsün, Bir kuşak gibi hep onu sarsın!]3m Laneti bir giysi gibi giydi, Su gibi içine, yağ gibi kemiklerine işlesin lanet!fEm Sevdiği lanet başına gelsin! Madem kutsamaktan hoşlanmıyor, Uzak olsun ondan kutsamak!{m Çünkü düşmanım sevgi göstermeyi düşünmedi, Ölesiye baskı yaptı mazluma, yoksula, Yüreği kırık insana._7m Günahları hep RAB’bin önünde dursun, RAB anılarını yok etsin yeryüzünden!^5m Atalarının suçları RAB’bin önünde anılsın, Annesinin günahı silinmesin!7im Soyu kurusun, Bir kuşak sonra adı silinsin!H m Kimse ona sevgi göstermesin, Öksüzlerine acıyan olmasın![/m Bütün malları tefecinin ağına düşsün, Emeğini yabancılar yağmalasın!W'm Çocukları avare gezip dilensin, Yıkık evlerinden uzakta yiyecek arasın!4cm Çocukları öksüz, Karısı dul kalsın!A}m Ömrü kısa olsun, Görevini bir başkası üstlensin!J m Yargılanınca suçlu çıksın, Duası bile günah sayılsın!Y+m Kötü bir adam koy düşmanın başına, Sağında onu suçlayan biri dursun!I m İyiliğime kötülük, Sevgime nefretle karşılık verdiler.Km Sevgime karşılık bana düşman oldular, Bense dua etmekteyim.Om Nefret dolu sözlerle beni kuşatıp Yok yere bana savaş açtılar.] 3m Çünkü kötüler, yalancılar Bana karşı ağzını açtı, Karalıyorlar beni.5  gm Ey övgüler sunduğum Tanrı, Sessiz kalma!J  l Tanrı’yla zafer kazanırız, O çiğner düşmanlarımızı.O l Yardım et bize düşmana karşı, Çünkü boştur insan yardımı.^ 5l Ey Tanrı, sen bizi reddetmedin mi? Ordularımıza öncülük etmiyor musun artık?U#l Kim beni surlu kente götürecek? Kim bana Edom’a kadar yol gösterecek?{ol Moav yıkanma leğenim, Edom’un üzerine çarığımı fırlatacağım, Filist’e zaferle haykıracağım.”Nl Gilat benimdir, Manaşşe de benim, Efrayim miğferim, Yahuda asam.}sl Tanrı şöyle konuştu kutsal yerinde: “Şekem’i sevinçle bölüştürecek, Sukkot Vadisi’ni ölçeceğim.Y+l Kurtar bizi sağ elinle, yardım et, Sevdiklerin özgürlüğe kavuşsun diye!iKl Yüceliğini göster göklerin üstünde, ey Tanrı, Görkemin bütün yeryüzünü kaplasın!Ml Çünkü sevgin göklere erişir, Sadakatin gökyüzüne ulaşır.pYl Halkların arasında sana şükürler sunayım, ya RAB, Ulusların arasında seni ilahilerle öveyim.;ql Uyan, ey lir, ey çenk, Seheri ben uyandırayım!_ 9l Kararlıyım, ey Tanrı, Bütün varlığımla sana ezgiler, ilahiler söyleyeceğim!X~)k+ Aklı olan bunları göz önünde tutsun, RAB’bin sevgisini dikkate alsın.N}k* Doğru insanlar görüp sevinecek, Kötülerse ağzını kapayacak.Y|+k) Ama yoksulu sefaletten kurtardı, Davar sürüsü gibi çoğalttı ailelerini.f{Ek( RAB rezalet saçtı soylular üzerine, Yolu izi belirsiz bir çölde dolaştırdı onları.Qzk' Sonra azaldılar, alçaldılar, Baskı, sıkıntı ve acı yüzünden.[y/k& RAB’bin kutsamasıyla, Çoğaldılar alabildiğine, Eksiltmedi hayvanlarını.Fxk% Tarlalar ekip bağlar diksinler, Bol ürün alsınlar diye.Dwk$ Açları yerleştirir oraya; Oturacak bir kent kursunlar,Evk# Çölü su birikintisine çevirir, Kuru toprağı pınara.Yu+k" Verimli toprağı çorak alana, Orada yaşayanların kötülüğü yüzünden.At}k! Irmakları çöle çevirir, Pınarları kurak toprağa,isKk Yüceltsinler O’nu halk topluluğunda, Övgüler sunsunlar ileri gelenlerin toplantısında. EY~~~}}E||V| {{\zzyyyExxx3wwwvvivuuu4tttBt ssus/rr^qqq(ppRonnnqnmmKlll>a>==]<<<';;-::G99u9488^77Z766155S44i433f322B11N008//E...F--x-,,L+++K**X*))l)((W(''D&&&B%%{%$$E##^"""e"!!v! g Yl!rM=SpVkh/u/yaI > E d  a 2T`lAXf1 G! Ama beni dinleyen güvenlik içinde yaşayacak, Kötülükten korkmayacak, huzur bulacak.”w0 i Bön adamlar dönekliklerinin kurbanı olacak. Akılsızlar kaygısızlıklarının içinde yok olup gidecek.j/ O Bu nedenle tuttuğunuz yolun meyvesini yiyeceksiniz, Kendi düzenbazlığınıza doyacaksınız.O.  Öğütlerimi istemediniz, Uyarılarımın tümünü küçümsediniz.L-  Çünkü bilgiden nefret ettiniz. RAB’den korkmayı reddettiniz.,  O zaman beni çağıracaksınız, Ama yanıtlamayacağım. Var gücünüzle arayacaksınız beni, Ama bulamayacaksınız.o+ Y Bu yüzden ben de felaketinize sevineceğim. Belaya uğradığınızda, Bela üzerinize bir fırtına gibi geldiğinde, Bir kasırga gibi geldiğinde felaketiniz, Sıkıntıya, kaygıya düştüğünüzde, Sizinle alay edeceğim.o* Y Bu yüzden ben de felaketinize sevineceğim. Belaya uğradığınızda, Bela üzerinize bir fırtına gibi geldiğinde, Bir kasırga gibi geldiğinde felaketiniz, Sıkıntıya, kaygıya düştüğünüzde, Sizinle alay edeceğim.Z) / Duymazlıktan geldiniz bütün öğütlerimi, Uyarılarımı duymak istemediniz.^( 7 Ama sizi çağırdığım zaman beni reddettiniz. Elimi uzattım, umursayan olmadı.j' O Uyardığımda yola gelin, o zaman size yüreğimi açar, Sözlerimi anlamanıza yardım ederim.+& Q “Ey budalalar, budalalığı ne zamana dek seveceksiniz? Alaycılar ne zamana dek alay etmekten zevk alacak? Akılsızlar ne zamana dek bilgiden nefret edecek?g% I Kalabalık sokak başlarında bağırıyor, Kentin giriş kapılarında sözlerini duyuruyor:R$  Bilgelik dışarıda yüksek sesle haykırıyor, Meydanlarda sesleniyor.j# O Haksız kazanca düşkün olanların sonu böyledir. Bu düşkünlük onları canlarından eder.p" [ Başkasına pusu kuran kendi kurduğu pusuya düşer. Yalnız kendi canıdır tuzağa düşürdüğü.;! s Kuşların gözü önünde ağ sermek boşunadır.L   Çünkü ayakları kötülüğe koşar, Çekinmeden kan dökerler.I   Oğlum, böyleleriyle gitme, Onların tuttuğu yoldan uzak dur.< u Gel, sen de bize katıl, Tek bir kesemiz olacak.”P  Bir sürü değerli mal ele geçirir, Evlerimizi ganimetle doldururuz.g I Onları ölüler diyarı gibi diri diri, Ölüm çukuruna inenler gibi Bütünüyle yutalım.   Şöyle diyebilirler: “Bizimle gel, Adam öldürmek için pusuya yatalım, Zevk uğruna masum kişileri tuzağa düşürelim.G  Oğlum, seni ayartmaya çalışan günahkârlara teslim olma.` ; Çünkü bunlar başın için sevimli bir çelenk, Boynun için gerdanlık olacaktır.X + Oğlum, babanın uyarılarına kulak ver, Annenin öğrettiklerinden ayrılma.Y - RAB korkusudur bilginin temeli. Ahmaklarsa bilgeliği ve terbiyeyi küçümser.6 g Özdeyişlerle benzetmeleri, Bilgelerin sözleriyle bilmecelerini anlamak için Bilge kişi dinlesin ve kavrayışını artırsın, Akıllı kişi yaşam hüneri kazansın.6 g Özdeyişlerle benzetmeleri, Bilgelerin sözleriyle bilmecelerini anlamak için Bilge kişi dinlesin ve kavrayışını artırsın, Akıllı kişi yaşam hüneri kazansın.Y - Saf kişiyi ihtiyatlı, Genç adamı bilgili ve sağgörülü kılmak içindir.U % Başarıya götüren terbiyeyi edinip Doğru, haklı ve adil olanı yapmak,Y - Bu özdeyişler, bilgeliğe ve terbiyeye ulaşmak, Akıllıca sözleri anlamak,B  Davut oğlu İsrail Kralı Süleyman’ın özdeyişleri:Z+ Bütün canlı varlıklar RAB’be övgüler sunsun! RAB’be övgüler sunun!X' Zillerle O’na övgüler sunun! Çınlayan zillerle O’na övgüler sunun!V# Tef ve dansla O’na övgüler sunun! Saz ve neyle O’na övgüler sunun!Z + Boru çalarak O’na övgüler sunun! Çenkle ve lirle O’na övgüler sunun!} q Övgüler sunun O’na güçlü işleri için! Övgüler sunun O’na eşsiz büyüklüğüne yaraşır biçimde!   RAB’be övgüler sunun! Kutsal yerde Tanrı’ya övgüler sunun! Gücünü gösteren göklerde övgüler sunun O’na!v c Yazılan kararı onlara uygulasınlar! Bütün sadık kulları için onurdur bu. RAB’be övgüler sunun!B } Krallarını zincire, Soylularını prangaya vursunlar!C Uluslardan öç alsınlar, Halkları cezalandırsınlar,Z+ Ağızlarında Tanrı’ya yüce övgüler, Ellerinde iki ağızlı kılıçla\/ Bu onurla mutlu olsun sadık kulları, Sevinç ezgileri okusunlar yataklarında!\/ Çünkü RAB halkından hoşlanır, Alçakgönüllüleri zafer tacıyla süsler.mQ Dans ederek övgüler sunsunlar O’nun adına, Tef ve lir çalarak O’nu ilahilerle övsünler!]1 İsrail Yaratıcısı’nda sevinç bulsun, Siyon halkı Kralları’yla coşsun!  RAB’be övgüler sunun! RAB’be yeni bir ezgi söyleyin, Sadık kullarının toplantısında O’nu ezgilerle övün!&C RAB kendi halkını güçlü kıldı, Bütün sadık kullarına, Kendisine yakın olan halka, İsrailliler’e ün kazandırdı. RAB’be övgüler sunun!  RAB’bin adına övgüler sunsunlar, Çünkü yalnız O’nun adı yücedir. O’nun yüceliği yerin göğün üstündedir.?w Delikanlılar, genç kızlar, Yaşlılar, çocuklar!e~A Yeryüzünün kralları, bütün halklar, Önderler, yeryüzünün bütün yöneticileri,F} Yabanıl ve evcil hayvanlar, Sürüngenler, uçan kuşlar,K| Dağlar, bütün tepeler, Meyve ağaçları, sedir ağaçları,P{ Şimşek, dolu, kar, bulutlar, O’nun buyruğuna uyan fırtınalar,\z/ Yeryüzünden RAB’be övgüler sunun, Ey deniz canavarları, bütün enginler,Ry Bozulmayacak bir kural koyarak, Onları sonsuza dek yerlerine oturttu.Yx) RAB’bin adına övgüler sunsunlar, Çünkü O buyruk verince, var oldular;Yw) Ey göklerin gökleri Ve göklerin üstündeki sular, O’na övgüler sunun!pvW Ey güneş, ay, O’na övgüler sunun, Övgüler sunun O’na, ey ışıldayan bütün yıldızlar!ouU Ey bütün melekleri, O’na övgüler sunun, Övgüler sunun O’na, ey bütün göksel orduları!lt Q RAB’be övgüler sunun! Göklerden RAB’be övgüler sunun, Yücelerde O’na övgüler sunun!rs[ Başka hiçbir ulus için yapmadı bunu, Onlar O’nun ilkelerini bilmezler. RAB’be övgüler sunun!Sr Sözünü Yakup soyuna, Kurallarını, ilkelerini İsrail’e bildirir.Vq# Buyruk verir, eritir buzları, Rüzgarını estirir, sular akmaya başlar.Hp Aşağıya iri iri dolu savurur, Kim dayanabilir soğuğuna?Io  Yapağı gibi kar yağdırır, Kırağıyı kül gibi saçar.Jn  Yeryüzüne buyruğunu gönderir, Sözü çarçabuk yayılır.Qm Sınırlarını esenlik içinde tutar, Seni en iyi buğdayla doyurur.`l7 Çünkü senin kapılarının kol demirlerine güç katar, İçindeki halkı kutsar.Qk RAB’bi yücelt, ey Yeruşalim! Tanrın’a övgüler sun, ey Siyon!Tj RAB kendisinden korkanlardan, Sevgisine umut bağlayanlardan hoşlanır.Vi# Ne atın gücünden zevk alır, Ne de insanın yiğitliğinden hoşlanır.Jh O yiyecek sağlar hayvanlara, Bağrışan kuzgun yavrularına.fgC O’dur gökleri bulutlarla kaplayan, Yeryüzüne yağmur sağlayan, Dağlarda ot bitiren.Xf' RAB’be şükran ezgileri okuyun, Tanrımız’ı lirle, ilahilerle övün.?ew RAB mazlumlara yardım eder, Kötüleri yere çalar.Od Rabbimiz büyük ve çok güçlüdür, Sınırsızdır anlayışı.Pc Yıldızların sayısını belirler, Her birini adıyla çağırır.Ab{ O kırık kalplileri iyileştirir, Yaralarını sarar._a5 RAB yeniden kuruyor Yeruşalim’i, Bir araya topluyor İsrail’in sürgünlerini.s` _ RAB’be övgüler sunun! Ne güzel, ne hoş Tanrımız’ı ilahilerle övmek! O’na övgü yaraşır.n_S RAB Tanrın sonsuza dek, ey Siyon, Kuşaklar boyunca egemenlik sürecek. RAB’be övgüler sunun!f^C RAB garipleri korur, Öksüze, dul kadına yardım eder, Kötülerin yolunuysa saptırır.]]1 Körlerin gözünü açar, İki büklüm olanları doğrultur, Doğruları sever.j\K Ezilenlerin hakkını alan, Açlara yiyecek sağlayan O’dur. RAB tutsakları özgür kılar,][1 Yeri göğü, Denizi ve içindeki her şeyi yaratan, Sonsuza dek güvenilir olan,dZ? Ne mutlu yardımcısı Yakup’un Tanrısı olan insana, Umudu Tanrısı RAB’de olana!RY O son soluğunu verince toprağa döner, O gün tasarıları da biter.AX{ Önderlere, Sizi kurtaramayacak insanlara güvenmeyin.fWC Yaşadıkça RAB’be övgüler sunacak, Var oldukça Tanrım’a ilahiler söyleyeceğim.IV RAB’be övgüler sunun! Ey gönlüm, RAB’be övgüler sun.uUa RAB’be övgüler sunsun ağzım! Bütün canlılar O’nun kutsal adına, Sonsuza dek övgüler dizsin.LT RAB korur kendisini seven herkesi, Yok eder kötülerin hepsini.iSI Dileğini yerine getirir kendisinden korkanların, Feryatlarını işitir, onları kurtarır.KR  RAB kendisine yakaran, İçtenlikle yakaran herkese yakındır.XQ' RAB bütün davranışlarında adil, Yaptığı bütün işlerde sevecendir.GP Elini açar, Bütün canlıları doyurursun dilediklerince.OO Herkesin umudu sende, Onlara yiyeceklerini zamanında veren sensin.MN RAB her düşene destek olur, İki büklüm olanları doğrultur.M- Senin krallığın ebedi krallıktır, Egemenliğin kuşaklar boyunca sürer. RAB verdiği bütün sözleri tutar, Her davranışı sadıktır.QL Herkes senin gücünü, Krallığının yüce görkemini bilsin diye.FK Krallığının yüceliğini anlatır, Kudretini konuşur;`J7 Bütün yapıtların sana şükreder, ya RAB, Sadık kulların sana övgüler sunar.RI RAB herkese iyi davranır, Sevecenliği bütün yapıtlarını kapsar.LH RAB lütufkâr ve sevecendir, Tez öfkelenmez, sevgisi engindir.eGA Eşsiz iyiliğinin anılarını kutlayacak, Sevinç ezgileriyle övecekler doğruluğunu.rF[ Yaptığın müthiş işlerin gücünden söz edecekler, Ben de senin büyüklüğünü duyuracağım.gEE Düşüneceğim harika işlerini, İnsanlar büyüklüğünü, yüce görkemini konuşacak.aD9 Yaptıkların kuşaktan kuşağa şükranla anılacak, Güçlü işlerin duyurulacak.\C/ RAB büyüktür, yalnız O övgüye yaraşıktır, Akıl ermez büyüklüğüne.FB Seni her gün övecek, Adını sonsuza dek yücelteceğim.TA ! Ey Tanrım, ey Kral, seni yücelteceğim, Adını sonsuza dek öveceğim.Q@ Ne mutlu bunlara sahip olan halka! Ne mutlu Tanrısı RAB olan halka!?- Semiz olacak sığırlarımız; Surlarımıza gedik açılmayacak, İnsanlarımız sürgün edilmeyecek, Meydanlarımızda feryat duyulmayacak!>u Her türlü ürünle dolup taşacak ambarlarımız; Binlerce, on binlerce yavrulayacak Çayırlarda davarlarımız.= O zaman gençliğinde Sağlıklı yetişen fidan gibi olacak oğullarımız, Sarayın oymalı sütunları gibi olacak kızlarımız. < Kurtar beni, özgür kıl Eloğlunun elinden. Onların ağzı yalan saçar, Sağ ellerini kaldırır, yalan yere ant içerler.c;= Sensin kralları zafere ulaştıran, Kulun Davut’u kötülük kılıcından kurtaran.a:9 Ey Tanrı, sana yeni bir ezgi söyleyeyim, Seni on telli çenkle, ilahilerle öveyim.\9/ Onların ağzı yalan saçar, Sağ ellerini kaldırır, yalan yere ant içerler.^83 Yukarıdan elini uzat, kurtar beni; Çıkar derin sulardan, Al eloğlunun elinden._75 Şimşek çaktır, dağıt düşmanı, Savur oklarını, şaşkına çevir onları.M6 Ya RAB, gökleri yar, aşağıya in, Dokun dağlara, tütsünler.N5 İnsan bir soluğu andırır, Günleri geçici bir gölge gibidir.U4! Ya RAB, insan ne ki, onu gözetesin, İnsan soyu ne ki, onu düşünesin?3 O’dur benim vefalı dostum, kalem, Kurtarıcım, kulem, Kalkanım, O’na sığınırım; O’dur halkları bana boyun eğdiren!d2 A Ellerime vuruşmayı, Parmaklarıma savaşmayı öğreten Kayam RAB’be övgüler olsun!t1_ Sevginden ötürü, Öldür düşmanlarımı, Yok et bütün hasımlarımı, Çünkü senin kulunum ben.\0/ Ya RAB, adın uğruna yaşam ver bana, Doğruluğunla kurtar beni sıkıntıdan.|/o Bana istemini yapmayı öğret, Çünkü Tanrım’sın benim. Senin iyi Ruhun Düz yolda bana öncülük etsin!H. Düşmanlarımdan kurtar beni, ya RAB; Sana sığınıyorum.{-m Sabahları duyur bana sevgini, Çünkü sana güveniyorum; Bana gideceğim yolu bildir, Çünkü duam sanadır.,{ Çabuk yanıtla beni, ya RAB, Tükeniyorum. Çevirme benden yüzünü, Yoksa ölüm çukuruna inen ölülere dönerim.S+ Ellerimi sana açıyorum, Canım kurak toprak gibi sana susamış. Sela}*q Geçmiş günleri anıyor, Bütün yaptıklarını derin derin düşünüyor, Ellerinin işine bakıp dalıyorum.>)u Bu yüzden bunalıma düştüm, Yüreğim perişan.v(c Düşman beni kovalıyor, Ezip yere seriyor. Çoktan ölmüş olanlar gibi, Beni karanlıklarda oturtuyor.V'# Kulunla yargıya girme, Çünkü hiçbir canlı senin karşında aklanmaz.h& I Duamı işit, ya RAB, Yalvarışlarıma kulak ver! Sadakatinle, doğruluğunla yanıtla beni!x%g Çıkar beni zindandan, Adına şükredeyim. O zaman doğrular çevremi saracak, Bana iyilik ettiğin için.$w Haykırışıma kulak ver, Çünkü çok çaresizim; Kurtar beni ardıma düşenlerden, Çünkü benden güçlüler.s#] Sana haykırıyorum, ya RAB: “Sığınağım, Yaşadığımız bu dünyada nasibim sensin” diyorum.j"K Sağıma bak da gör, Kimse saymıyor beni, Sığınacak yerim kalmadı, Kimse aramıyor beni.h!G Bunalıma düştüğümde, Gideceğim yolu sen bilirsin. Tuzak kurdular yürüdüğüm yola.[ - Önüne döküyorum yakınmalarımı, Önünde anlatıyorum sıkıntılarımı.U # Yüksek sesle yakarıyorum RAB’be, Yüksek sesle RAB’be yalvarıyorum.X' Ben güvenlik içinde geçip giderken, Kendi ağlarına düşsün kötüler.N Koru beni kurdukları tuzaktan, Suç işleyenlerin kapanlarından.b; Ancak gözlerim sende, ey Egemen RAB, Sana sığınıyorum, beni savunmasız bırakma!pW Sabanla sürülüp yarılmış toprak gibi, Saçılmış kemiklerimiz ölüler diyarının ağzına.W% Önderleri kayalardan aşağı atılınca, Dinleyecekler tatlı sözlerimi.5 Doğru insan bana vursa, iyilik sayılır, Azarlasa, başa sürülen yağ gibidir, Başım reddetmez onu. Çünkü duam hep kötülere karşıdır.  Yüreğim kötülüğe eğilim göstermesin, Suç işleyenlerin fesadına bulaşmayayım; Onların nefis yemeklerini tatmayayım.I  Ya RAB, ağzıma bekçi koy, Dudaklarımın kapısını koru!`7 Duam önünde yükselen buhur gibi, El açışım akşam sunusu gibi kabul görsün!\ 1 Seni çağırıyorum, ya RAB, yardımıma koş! Sana yakarınca sesime kulak ver!`7 Kuşkusuz doğrular senin adına şükredecek, Dürüstler senin huzurunda oturacak.V# Biliyorum, RAB mazlumun davasını savunur, Yoksulları haklı çıkarır.[- İftiracılara ülkede hayat kalmasın, Felaket zorbaları amansızca avlasın.r[ Kızgın korlar yağsın üzerlerine! Ateşe, dipsiz çukurlara atılsınlar, Bir daha kalkamasınlar.T Beni kuşatanların başını, Dudaklarından dökülen fesat kaplasın.|o Kötülerin dileklerini yerine getirme, ya RAB, Tasarılarını ileri götürme! Yoksa gurura kapılırlar. SelaU! Ey Egemen RAB, güçlü kurtarıcım, Savaş gününde başımı korudun.Y ) Sana diyorum, ya RAB: “Tanrım sensin.” Yalvarışıma kulak ver, ya RAB.s ] Küstahlar benim için tuzak kurdu, Haydutlar ağ gerdi; Yol kenarına kapan koydular benim için. Selal O Ya RAB, sakın beni kötünün elinden, Koru beni zorbadan; Bana çelme takmayı tasarlıyorlar.\ / Yılan gibi dillerini bilerler, Engerek zehiri var dudaklarının altında. SelaR  Onlar yüreklerinde kötülük tasarlar, Savaşı sürekli körükler,B  Ya RAB, kurtar beni kötü insandan, Koru beni zorbadan.`7 Bak, seni gücendiren bir yönüm var mı, Öncülük et bana sonsuz yaşam yolunda!X' Ey Tanrı, yokla beni, tanı yüreğimi, Sına beni, öğren kaygılarımı.J  Onlardan tümüyle nefret ediyor, Onları düşman sayıyorum.fC Ya RAB, nasıl tiksinmem senden tiksinenlerden? Nasıl iğrenmem sana başkaldıranlardan?c= Çünkü senin için kötü konuşuyorlar, Adını kötüye kullanıyor düşmanların.`7 Ey Tanrı, keşke kötüleri öldürsen! Ey eli kanlı insanlar, uzaklaşın benden!W% Kum tanelerinden fazladır saymaya kalksam. Uyanıyorum, hâlâ seninleyim.S Hakkımdaki düşüncelerin ne değerli, ey Tanrı, Sayıları ne çok! Henüz döl yatağındayken gözlerin gördü beni; Bana ayrılan günlerin hiçbiri gelmeden, Hepsi senin kitabına yazılmıştı.r~[ Gizli yerde yaratıldığımda, Yerin derinliklerinde örüldüğümde, Bedenim senden gizli değildi.}y Sana övgüler sunarım, Çünkü müthiş ve harika yaratılmışım. Ne harika işlerin var! Bunu çok iyi bilirim.P| İç varlığımı sen yarattın, Annemin rahminde beni sen ördün.{ Karanlık bile karanlık sayılmaz senin için, Gece, gündüz gibi ışıldar, Karanlıkla aydınlık birdir senin için.]z1 Desem ki, “Karanlık beni kaplasın, Çevremdeki aydınlık geceye dönsün.”Ey Orada bile elin yol gösterir bana, Sağ elin tutar beni.Hx Seherin kanatlarını alıp uçsam, Denizin ötesine konsam,Zw+ Göklere çıksam, oradasın, Ölüler diyarına yatak sersem, yine oradasın.Qv Nereye gidebilirim senin Ruhun’dan, Nereye kaçabilirim huzurundan?Iu  Kaldıramam böylesi bir bilgiyi, Başa çıkamam, erişemem.>tu Beni çepeçevre kuşattın, Elini üzerime koydun.Ts Daha sözü ağzıma almadan, Söyleyeceğim her şeyi bilirsin, ya RAB.jrK Gittiğim yolu, yattığım yeri inceden inceye elersin, Bütün yaptıklarımdan haberin var.Fq Oturup kalkışımı bilirsin, Niyetimi uzaktan anlarsın.+p Q Ya RAB, sınayıp tanıdın beni.goE Ya RAB, her şeyi yaparsın benim için. Sevgin sonsuzdur, ya RAB, Elinin eserini bırakma!n Sıkıntıya düşersem, canımı korur, Düşmanlarımın öfkesine karşı el kaldırırsın, Sağ elin beni kurtarır.Ym) RAB yüksekse de, Alçakgönüllüleri gözetir, Küstahları uzaktan tanır.Ul! Yaptığın işleri ezgilerle övsünler, ya RAB, Çünkü çok yücesin.vkc Şükretsin sana, ya RAB, yeryüzü krallarının tümü, Çünkü ağzından çıkan sözleri işittiler.]j1 Seslendiğim gün bana yanıt verdin, İçime güç koydun, beni yüreklendirdin.i' Kutsal tapınağına doğru eğilir, Adına şükrederim, Sevgin, sadakatin için. Çünkü adını ve sözünü her şeyden üstün tuttun.dh A Bütün yüreğimle sana şükrederim, ya RAB, İlahlar önünde seni ilahilerle överim.Ng Ne mutlu senin yavrularını tutup Kayalarda parçalayacak insana!af9 Ey sen, yıkılası Babil kızı, Bize yaptıklarını Sana ödetecek olana ne mutlu! e Yeruşalim’in düştüğü gün, “Yıkın onu, yıkın temellerine kadar!” Diyen Edomlular’ın tavrını anımsa, ya RAB.ndS Seni anmaz, Yeruşalim’i en büyük sevincimden üstün tutmazsam, Dilim damağıma yapışsın!Xu Başan Kralı Og’u öldürene, Sevgisi sonsuzdur;4Wa Amorlu kral Sihon’u, Sevgisi sonsuzdur;+ Ulusların putları altın ve gümüşten yapılmış, İnsan elinin eseridir.==s RAB halkını haklı çıkarır, Kullarına acır.N< Ya RAB, adın sonsuza dek sürecek, Bütün kuşaklar seni anacak.N; Topraklarını mülk, Evet, mülk olarak halkı İsrail’e verdi.T: Amorlu kral Sihon’u, Başan Kralı Og’u, Bütün Kenan krallarını.K9 Birçok ulusu bozguna uğrattı, Güçlü kralları öldürdü:w8e Ey Mısır, senin orta yerinde, Firavunla bütün görevlilerine Belirtiler, şaşılası işler gösterdi.P7 İnsanlardan hayvanlara dek Mısır’da ilk doğanları öldürdü.6 Yeryüzünün dört bucağından bulutlar yükseltir, Yağmur için şimşek çaktırır, Ambarlarından rüzgar estirir.]51 RAB ne isterse yapar, Göklerde, yeryüzünde, Denizlerde, bütün derinliklerde.P4 Biliyorum, RAB büyüktür, Rabbimiz bütün ilahlardan üstündür.K3  RAB kendine Yakup soyunu, Öz halkı olarak İsrail’i seçti.j2K RAB’be övgüler sunun, Çünkü RAB iyidir. Adını ilahilerle övün, Çünkü hoştur bu.X1' RAB’be övgüler sunun! RAB’bin adına övgüler sunun, Ey RAB’bin kulları! Ey sizler, RAB’bin Tapınağı’nda, Tanrımız’ın Tapınağı’nın avlularında hizmet edenler, Övgüler sunun!W0 ' RAB’be övgüler sunun! RAB’bin adına övgüler sunun, Ey RAB’bin kulları! Ey sizler, RAB’bin Tapınağı’nda, Tanrımız’ın Tapınağı’nın avlularında hizmet edenler, Övgüler sunun!?/w Yeri göğü yaratan RAB kutsasın sizi Siyon’dan.N. Ellerinizi kutsal yere doğru kaldırıp RAB’be övgüler sunun!z- m Ey sizler, RAB’bin bütün kulları, RAB’bin Tapınağı’nda gece hizmet edenler, O’na övgüler sunun!,} Hermon Dağı’na yağan çiy Siyon dağlarına yağıyor sanki. Çünkü RAB orada bereketi, Sonsuz yaşamı buyurdu.{+m Başa sürülen değerli yağ gibi, Sakaldan, Harun’un sakalından Kaftanının yakasına dek inen yağ gibi.D*  Ne iyi, ne güzeldir, Birlik içinde kardeşçe yaşamak!_)5 Düşmanlarını utanca bürüyeceğim, Ama onun başındaki taç parıldayacak.”(u Burada Davut soyundan güçlü bir kral çıkaracağım, Meshettiğim kralın soyunu Işık olarak sürdüreceğim.e'A Kurtuluşla donatacağım kâhinlerini; Hep sevinç ezgileri söyleyecek sadık kulları.\&/ Çok bereketli kılacağım erzağını, Yiyecekle doyuracağım yoksullarını.r%[ “Sonsuza dek yaşayacağım yer budur” dedi, “Burada oturacağım, çünkü bunu kendim istedim.C$ Çünkü RAB Siyon’u seçti, Onu konut edinmek istedi. # Eğer oğulların antlaşmama, Vereceğim öğütlere uyarlarsa, Onların oğulları da sonsuza dek Senin tahtına oturacak.”n"S RAB Davut’a kesin ant içti, Andından dönmez: “Senin soyundan birini tahtına oturtacağım.N! Kulun Davut’un hatırı için, Meshettiğin krala yüz çevirme.` 7 Kâhinlerin doğruluğu kuşansın, Sadık kulların sevinç çığlıkları atsın.X' Çık, ya RAB, yaşayacağın yere, Gücünü simgeleyen sandıkla birlikte.^3 “RAB’bin konutuna gidelim, Ayağının taburesi önünde tapınalım” dedik.c= Antlaşma Sandığı’nın Efrata’da olduğunu duyduk, Onu Yaar kırlarında bulduk.\/ RAB’be bir yer, Yakup’un güçlü Tanrısı’na bir konut buluncaya dek.”F Gözlerime uyku girmeyecek, Göz kapaklarım kapanmayacak,>u “Evime gitmeyeceğim, Yatağıma uzanmayacağım,(G Ya RAB, Davut’un hatırı için, Çektiği bütün zorlukları, Sana nasıl ant içtiğini, Yakup’un güçlü Tanrısı’na adak adadığını anımsa:' G Ya RAB, Davut’un hatırı için, Çektiği bütün zorlukları, Sana nasıl ant içtiğini, Yakup’un güçlü Tanrısı’na adak adadığını anımsa:B} Ey İsrail, RAB’be umut bağla Şimdiden sonsuza dek!  Tersine, ana kucağında sütten kesilmiş çocuk gibi, Kendimi yatıştırıp huzur buldum, Sütten kesilmiş çocuğa döndüm.  Ya RAB, yüreğimde gurur yok, Gözüm yükseklerde değil. Büyük işlerle, Kendimi aşan harika işlerle uğraşmıyorum.H İsrail’i bütün suçlarından Fidyeyle O kurtaracaktır.]1 Ey İsrail, RAB’be umut bağla! Çünkü RAB’de sevgi, Tam kurtuluş vardır.iI Sabahı gözleyenlerden, Evet, sabahı gözleyenlerden daha çok, Canım Rab’bi gözlüyor.b; RAB’bi gözlüyorum, Canım RAB’bi gözlüyor, Umut bağlıyorum O’nun sözüne.C Ama sen bağışlayıcısın, Öyle ki senden korkulsun.S Ya RAB, sen suçların hesabını tutsan, Kim ayakta kalabilir, ya Rab?>u Sesimi işit, ya Rab, Yalvarışıma iyi kulak ver!3  a Derinliklerden sana sesleniyorum, ya RAB,e A Yoldan geçenler de, “RAB sizi kutsasın, RAB’bin adıyla sizi kutsarız” demezler.E  Orakçı avucunu, Demetçi kucağını dolduramaz onunla.? w Damlardaki ota, Büyümeden kuruyan ota dönsünler.I   Siyon’dan nefret eden herkes Utanç içinde geri çekilsin.;o Ama RAB adildir, Kesti kötülerin bağlarını.O Çiftçiler saban sürdüler sırtımda, Upuzun iz bıraktılar.”V# “Gençliğimden beri bana sık sık saldırdılar, Ama yenemediler beni.V % Gençliğimden beri bana sık sık saldırdılar; Şimdi söylesin İsrail:O Çocuklarının çocuklarını göresin! İsrail’e esenlik olsun!kM RAB seni Siyon’dan kutsasın! Yeruşalim’in gönencini göresin, Bütün yaşamın boyunca!;o İşte RAB’den korkan kişi Böyle kutsanacak.pW Eşin evinde verimli bir asma gibi olacak; Çocukların zeytin filizleri gibi sofranın çevresinde.N Emeğinin ürününü yiyeceksin, Mutlu ve başarılı olacaksın.A } Ne mutlu RAB’den korkana, O’nun yolunda yürüyene!z~m Ne mutlu ok kılıfı onlarla dolu insana! Kent kapısında hasımlarıyla tartışırken Utanç duymayacaklar.P} Yiğidin elinde nasılsa oklar, Öyledir gençlikte doğan çocuklar.Y|+ Çocuklar RAB’bin verdiği bir armağandır, Rahmin ürünü bir ödüldür. {  Boşuna erken kalkıp Geç yatıyorsunuz. Ey zahmetle kazanılan ekmeği yiyenler, RAB sevdiklerinin rahat uyumasını sağlar.dz C Evi RAB yapmazsa, Yapıcılar boşuna didinir. Kenti RAB korumazsa, Bekçi boşuna bekler.pyY~ Ağlayarak tohum çuvalını taşıyıp dolaşan, Sevinç çığlıkları atarak demetlerle dönecek.Nx~ Gözyaşları içinde ekenler, Sevinç çığlıklarıyla biçecek;[w/~ Ya RAB, eski gönencimize kavuştur bizi, Negev’de suya kavuşan vadiler gibi.Hv ~ RAB bizim için büyük işler yaptı, Sevinç doldu içimiz.u3~ Ağzımız gülüşlerle, Dilimiz sevinç çığlıklarıyla doldu. “RAB onlar için büyük işler yaptı” Diye konuşuldu uluslar arasında.Kt ~ RAB sürgünleri Siyon’a geri getirince, Rüya gibi geldi bize.{so} Ama kendi halkından eğri yollara sapanları, RAB kötü uluslarla birlikte kovacak. İsrail’e esenlik olsun!@r{} İyilik et, ya RAB, İyilere, yüreği temiz olanlara.}qs} Kalmayacak kötülerin asası, Doğruların payına düşen toprakta, Yoksa doğrular haksızlığa el uzatabilir.vpe} Dağlar Yeruşalim’i nasıl kuşatmışsa, RAB de halkını öyle kuşatmıştır, Şimdiden sonsuza dek.Wo )} RAB’be güvenenler Siyon Dağı’na benzer, Sarsılmaz, sonsuza dek durur.An}| Yeri göğü yaratan RAB’bin adı yardımcımızdır.`m9| Bir kuş gibi Kurtuldu canımız avcının tuzağından, Kırıldı tuzak, kurtulduk. Z~~q~)}}d} ||g|{{z{zzyayxxrx wwtwvvAuuuHu ttdtss|srrnrqqYqpplp(ooo>nnnEnmmdmlljlkk]jjjDii{i,hhh[hgg_fff+eeeDdddDdccvc(bbhbaaca``v`__C^^^F]]]d\\\5[[d[ZZ3YYY0XXX+WWcWVVtVUU~U?TTT?SSXRRQQQpQPP+OOO"NN{NMMjMLLSKKJJwJ$IIqIHHH?HGGEFFdFEEjEDDyD-CCsCBBaBAAT@@d@ ??p?'>>>I===T= <;;;;::G:99V888+777+6555:44n433Z32y111C00O///F..z.;--x-,,a+++4**g*))Q(((!''Z&&&C%%%K$$$+##l""">!!f *zYBR~5&s `5^.} ]:(~ P & q ( l  3Z9x)n \P  Akılsız kişiden uzak dur, Çünkü sana öğretecek bir şeyi yok.Y + Alaycı bilgeliği arasa da bulamaz, Akıllı içinse bilgi edinmek kolaydır.L  Güvenilir tanık yalan söylemez, Yalancı tanıksa yalan solur.a; Öküz yoksa yemlik boş kalır, Çünkü bol ürünü sağlayan öküzün gücüdür.[/ Ahmağın sözleri sırtına kötektir, Ama bilgenin dudakları kendisini korur.X) Doğru yolda yürüyen, RAB’den korkar, Yoldan sapan, RAB’bi hor görür.K  Bilge kadın evini yapar, Ahmak kadın evini kendi eliyle yıkar.X)  Doğru kişinin yeterince yiyeceği vardır, Kötünün karnıysa aç kalır.a;  Oğlundan değneği esirgeyen, onu sevmiyor demektir. Seven baba özenle terbiye eder.Y+  Yoksulun tarlası bol ürün verebilir, Ama haksızlık bunu alıp götürür.c?  İyi kişi torunlarına miras bırakır, Günahkârın servetiyse doğru kişiye kalır.Y+  Günahkârın peşini felaket bırakmaz, Doğruların ödülüyse gönençtir.Y+  Bilgelerle oturup kalkan bilge olur, Akılsızlarla dost olansa zarar görür.W~'  Yerine getirilen dilek mutluluk verir. Akılsız kötülükten uzak kalamaz.m}S  Terbiye edilmeye yanaşmayanı Yokluk ve utanç bekliyor, Ama azara kulak veren onurlandırılır.I|  Kötü ulak belaya düşer, Güvenilir elçiyse şifa getirir._{7  İhtiyatlı kişi işini bilerek yapar, Akılsız kişiyse ahmaklığını sergiler.az;  Sağduyulu davranış saygınlık kazandırır, Hainlerin yoluysa yıkıma götürür.jyM  Bilgelerin öğrettikleri yaşam kaynağıdır, İnsanı ölüm tuzaklarından uzaklaştırır.bx= Uyarılara kulak asmayan bedelini öder, Buyruklara saygılı olansa ödülünü alır.^w5 Ertelenen umut hayal kırıklığına uğratır, Yerine gelen dilekse yaşam verir.Vv% Havadan kazanılan para yok olur, Azar azar biriktirenin serveti çok olur.Eu Kibirden ancak kavga çıkar, Öğüt dinleyense bilgedir.Nt Doğruların ışığı parlak yanar, Kötülerin çırası söner._s7  Kişinin serveti gün gelir canına fidye olur, Oysa yoksul kişi tehdide aldırmaz.mrS  Kimi hiçbir şeyi yokken kendini zengin gösterir, Kimi serveti çokken kendini yoksul gösterir.Oq  Doğruluk dürüst yaşayanı korur, Kötülük günahkârı yıkar.bp=  Doğru kişi yalandan nefret eder, Kötünün sözleriyse iğrençtir, yüzkarasıdır.hoI  Tembel canının çektiğini elde edemez, Çalışkanın istekleriyse tümüyle yerine gelir.Kn  Dilini tutan canını korur, Ama boşboğazın sonu yıkımdır.omW  İyi insan ağzından çıkan sözler için ödüllendirilir, Ama hainlerin soluduğu zorbalıktır.Sl ! Bilge kişi terbiye edilmeyi sever, Alaycı kişi azarlansa da aldırmaz.Ok  Doğru yol yaşam kaynağıdır, Bu yol ölümsüzlüğe götürür.Wj'  Tembel kişi işini bitirmez, Oysa çalışkan değerli bir servet kazanır.diA  Doğru kişi arkadaşına da yol gösterir, Kötünün tuttuğu yolsa kendini saptırır.Kh  Kaygılı yürek insanı çökertir, Ama güzel söz sevindirir.Ug#  Çalışkanların eli egemenlik sürer, Tembellikse köleliğe götürür.lfQ  İhtiyatlı kişi bilgisini kendine saklar, Oysa akılsızın yüreği ahmaklığını ilan eder.Ve%  RAB yalancı dudaklardan iğrenir, Ama gerçeğe uyanlardan hoşnut kalır.Td!  Doğru kişiye hiç zarar gelmez, Kötünün başıysa beladan kurtulmaz.gcG  Kötülük tasarlayanın yüreği hileci, Barışı öğütleyenin yüreğiyse sevinçlidir.Yb+  Gerçek sözler sonsuza dek kalıcıdır, Oysa yalanın ömrü bir anlıktır._a7  Düşünmeden söylenen sözler kılıç gibi keser, Bilgelerin diliyse şifa verir.J`  Dürüst tanık doğruyu söyler, Yalancı tanıksa hile solur.a_;  Ahmak sinirlendiğini hemen belli eder, Ama ihtiyatlı olan aşağılanmaya aldırmaz.Y^+  Ahmağın yolu kendi gözünde doğrudur, Bilge kişiyse öğüde kulak verir.j]M  İnsan ağzının ürünüyle iyiliğe doyar, Elinin emeğine göre de karşılığını alır.o\W Kötü kişinin günahlı sözleri kendisi için tuzaktır, Ama doğru kişi sıkıntıyı atlatır.`[9 Kötü kişi kötülerin ganimetini ister, Ama doğru kişilerin kökü ürün verir.cZ? Toprağını işleyenin ekmeği bol olur, Hayal peşinde koşansa sağduyudan yoksundur.[Y/ Doğru kişi hayvanıyla ilgilenir, Ama kötünün sevecenliği bile zalimcedir.aX; Köle sahibi olup aşağılanan Büyüklük taslayıp ekmeğe muhtaç olandan yeğdir.XW)  Kişi sağduyusu oranında övülür, Çarpık düşünceliyse küçümsenir.LV  Kötüler yıkılıp yok olur, Doğru kişinin evi ayakta kalır.cU?  Kötülerin sözleri ölüm tuzağıdır, Doğruların konuşmasıysa onları kurtarır.RT  Doğruların tasarıları adil, Kötülerin öğütleri aldatıcıdır.YS+  Erdemli kadın kocasının tacıdır, Edepsiz kadınsa kocasını yer bitirir.[R/  Kötülük kişiyi güvenliğe kavuşturmaz, Ama doğruların kökü kazılamaz.PQ  İyi kişi RAB’bin lütfuna erer, Ama düzenbazı RAB mahkûm eder.XP + Terbiye edilmeyi seven bilgiyi de sever, Azarlanmaktan nefret eden budaladır.yOk  Bu dünyada doğru kişi bile cezalandırılırsa, Kötülerle günahlıların cezalandırılacağı kesindir.hNI  Doğru kişinin işleri yaşam ağacının meyvesine benzer, Bilge kişi insanları kazanır.\M1  Ailesine sıkıntı çektirenin mirası yeldir, Ahmaklar da bilgelerin kulu olur.gLG  Zenginliğine güvenen tepetaklak gidecek, Oysa doğrular dalındaki yaprak gibi gelişecek.eKC  İyiliği amaç edinen beğeni kazanır, Kötülüğü amaç edinense kötülüğe uğrar.IJ  Halk buğday istifleyeni lanetler, Ama buğday satanı kutsar.LI  Cömert olan bolluğa erecek, Başkasına su verene su verilecek.OH  Eliaçık olan daha çok kazanır, Hak yiyenin sonuysa yoksulluktur.\G1  Doğruların isteği hep iyilikle sonuçlanır, Kötülerin umutlarıysa gazapla.^F5  Sağduyudan yoksun kadının güzelliği, Domuzun burnundaki altın halkaya benzer.QE  Bilin ki, kötü kişi cezasız kalmaz, Doğruların soyuysa kurtulur.PD  RAB sapık yürekliden iğrenir, Dürüst yaşayandan hoşnut kalır.hCI  Yürekten doğru olan yaşama kavuşur, Kötülüğün ardından giden ölümünü hazırlar.]B3  Kötü kişinin kazancı aldatıcıdır, Doğruluk ekenin ödülüyse güvenlidir.SA  İyilikseverin yararı kendinedir, Gaddarsa kendi başına bela getirir.E@  Sevecen kadın onur, Zorbalarsa yalnızca servet kazanır.f?E  Yabancıya kefil olan mutlaka zarar görür, Kefaletten kaçınan güvenlik içinde yaşar.S>  Yol göstereni olmayan ulus düşer, Danışmanı bol olan zafere gider.K= Dedikoducu sır saklayamaz, Oysa güvenilir insan sırdaş olur.^<5 Başkasını küçük gören sağduyudan yoksundur, Akıllı kişiyse dilini tutar.b;= Dürüstlerin kutsamasıyla kent gelişir, Ama kötülerin ağzı kenti yerle bir eder.p:Y Doğruların başarısına kent bayram eder, Kötülerin ölümüne sevinç çığlıkları atılır.r9] Tanrısız kişi başkalarını ağzıyla yıkıma götürür, Oysa doğrular bilgi sayesinde kurtulur.^85  Doğru kişi sıkıntıdan kurtulur, Onun yerine sıkıntıyı kötü kişi çeker.U7#  Kötü kişi öldüğünde umutları yok olur, Güvendiği güç de biter.S6  Erdemlinin doğruluğu onu kurtarır, Ama haini kendi hırsı ele verir.z5m  Dürüst insanın doğruluğu onun yolunu düzler, Kötü kişiyse kötülüğü yüzünden yıkılıp düşer.P4  Gazap günü servet işe yaramaz, Oysa doğruluk ölümden kurtarır.g3G  Erdemlinin dürüstlüğü ona yol gösterir, Hainin yalancılığıysa yıkıma götürür.Y2+  Küstahlığın ardından utanç gelir, Ama bilgelik alçakgönüllülerdedir.L1  RAB hileli teraziden iğrenir, Hilesiz tartıdansa hoşnut kalır.o0W Doğru kişinin dudakları söylenecek sözü bilir, Kötünün ağzındansa sapık sözler çıkar.I/  Doğru kişinin ağzı bilgelik üretir, Sapık dilse kesilir.P.  Doğru kişi hiçbir zaman sarsılmaz, Ama kötüler ülkede kalamaz.S-  RAB’bin yolu dürüst için sığınak, Fesatçı içinse yıkımdır.T,!  Doğrunun umudu onu sevindirir, Kötünün beklentileriyse boşa çıkar.J+  RAB korkusu ömrü uzatır, Kötülerin yıllarıysa kısadır.m*S  Dişler için sirke, Gözler için duman neyse, Tembel ulak da kendisini gönderen için öyledir.h)I  Kasırga gelince kötü kişiyi silip götürür; Ama doğru kişi sonsuza dek ayakta kalır.W('  Kötü kişinin korktuğu başına gelir, Doğru kişiyse dileğine erişir.r']  Kötülük akılsızlar için eğlence gibidir. Aklı başında olanlar içinse bilgelik aynı şeydir.K&  RAB’bin bereketidir kişiyi zengin eden, RAB buna dert katmaz.g%G  Doğru kişinin sözleri birçoklarını besler, Ahmaklarsa sağduyu yoksunluğundan ölür.[$/  Doğru kişinin dili saf gümüş gibidir, Kötünün niyetleriyse değersizdir.S#  Çok konuşanın günahı eksik olmaz, Sağduyulu kişiyse dilini tutar.\"1  Nefretini gizleyen kişinin dudakları yalancıdır. İftira yayan akılsızdır.n!U  Terbiyeye kulak veren yaşam yolunu bulur. Uyarıları reddedense başkalarını yoldan saptırır.W '  Doğru kişinin ücreti yaşamdır, Kötünün geliriyse kendisine cezadır.\1  Zenginin serveti onun kalesidir, Fakirin yoksulluğu ise onu yıkıma götürür.Y+  Bilge kişi bilgi biriktirir, Ahmağın ağzıysa onu yıkıma yaklaştırır.lQ Akıllı kişinin dudaklarından bilgelik akar, Ama sağduyudan yoksun olan sırtına kötek yer.E Nefret çekişmeyi azdırır, Sevgi her suçu bağışlar.fE Doğru kişinin ağzı yaşam pınarıdır, Kötülerse zorbalıklarını sözle gizlerler.`9 Sinsice göz kırpan, acılara neden olur. Çenesi düşük ahmak da yıkıma uğrar.c? Dürüst kişi güvenlik içinde yaşar, Ama hileli yoldan giden açığa vurulacaktır.X)  Bilge kişi buyrukları kabul eder, Çenesi düşük ahmaksa yıkıma uğrar.;q  Doğrular övgüyle, Kötüler nefretle anılır.`9  Bereket doğru kişinin başına yağar, Kötülerse zorbalıklarını sözle gizler.dA  Aklı başında evlat ürünü yazın toplar, Hasatta uyuyansa ailesinin yüzkarasıdır.N  Tembel eller insanı yoksullaştırır, Çalışkan el zengin eder.T!  RAB doğru kişiyi aç komaz, Ama kötülerin isteğini boşa çıkarır.[/  Haksızca kazanılan servetin yararı yoktur, Ama doğruluk ölümden kurtarır.m U Süleyman’ın özdeyişleri: Bilge çocuk babasını sevindirir, Akılsız çocuk annesini üzer.w  Ne var ki, evine girenler ölüme gittiklerini, Ona konuk olanlar Ölüler diyarının dibine indiklerini bilmezler.K  “Çalıntı su tatlı, Gizlice yenen yemek lezzetlidir” der.M  “Kim safsa buraya gelsin” der. Sağduyudan yoksun olanlara da,   Evinin kapısında, Kentin en yüksek yerinde bir iskemleye oturur; Yoldan geçenleri, Kendi yollarından gidenleri çağırmak için,   Evinin kapısında, Kentin en yüksek yerinde bir iskemleye oturur; Yoldan geçenleri, Kendi yollarından gidenleri çağırmak için,G  Akılsız kadın yaygaracı Ve saftır, hiçbir şey bilmez.j M Bilgeysen, bilgeliğinin yararı sanadır, Alaycı olursan acısını yalnız sen çekersin.”L  Benim sayemde günlerin çoğalacak, Ömrüne yıllar katılacak.R RAB korkusudur bilgeliğin temeli. Akıl Kutsal Olan’ı tanımaktır.eC Bilge kişiyi eğitirsen Daha bilge olur, Doğru kişiye öğretirsen bilgisini artırır._7  Alaycıyı azarlama, yoksa senden nefret eder. Bilge kişiyi azarlarsan, seni sever.fE  “Alaycıyı paylayan aşağılanmayı hak eder, Kötü kişiyi azarlayan hakarete uğrar.G  “Saflığı bırakın da yaşayın, Aklın yolunu izleyin.+  “Kim safsa buraya gelsin” diyor. Sağduyudan yoksun olanlara da, “Gelin, yiyeceklerimi yiyin, Hazırladığım şaraptan için” diyor.+  “Kim safsa buraya gelsin” diyor. Sağduyudan yoksun olanlara da, “Gelin, yiyeceklerimi yiyin, Hazırladığım şaraptan için” diyor.lQ  Kentin en yüksek noktalarına gönderdiği Hizmetçileri aracılığıyla herkesi çağırıyor:L  Hayvanlarını kesti, Şarabını hazırlayıp sofrasını kurdu.< u Bilgelik kendi evini yaptı, Yedi direğini yonttu.g~G$ Beni gözardı edense kendine zarar verir, Benden nefret eden, ölümü seviyor demektir.”N}# Çünkü beni bulan yaşam bulur Ve RAB’bin beğenisini kazanır.j|M" Beni dinleyen, Her gün kapımı gözleyen, Kapımın eşiğinden ayrılmayan kişiye ne mutlu!Z{-! Uyarılarımı dinleyin ve bilge kişiler olun, Görmezlikten gelmeyin onları.Kz Çocuklarım, şimdi beni dinleyin: Yolumu izleyenlere ne mutlu!@y{ O’nun dünyası mutluluğum, İnsanları sevincimdi.qx[ Baş mimar olarak O’nun yanındaydım. Gün be gün sevinçle dolup taştım, Huzurunda hep coştum.{wo Sular buyruğundan öte geçmesinler diye Denize sınır çizdiğinde, Dünyanın temellerini pekiştirdiğinde,Sv Bulutları oluşturduğunda, Denizin kaynaklarını güçlendirdiğinde,]u3 RAB gökleri yerine koyduğunda oradaydım, Engin denizleri ufukla çevirdiğinde,t Dağlar daha oluşmadan, Tepeler belirmeden, RAB dünyayı, kırları Ve dünyadaki toprağın zerresini yaratmadan doğdum.s Dağlar daha oluşmadan, Tepeler belirmeden, RAB dünyayı, kırları Ve dünyadaki toprağın zerresini yaratmadan doğdum.Er Enginler yokken, Suları bol pınarlar yokken doğdum ben.Tq! Dünya var olmadan önce, Ta başlangıçta, öncesizlikte yerimi aldım.Ap} RAB yaratma işine başladığında İlk beni yarattı,To! Böylelikle, beni sevenleri servet sahibi yapar, Hazinelerini doldururum.9nm Doğruluk yolunda, Adaletin izinden yürürüm.Um# Meyvem altından, saf altından, Ürünüm seçme gümüşten daha iyidir.Dl Zenginlik ve onur, Kalıcı değerler ve bolluk bendedir.Ek Beni sevenleri ben de severim, Gayretle arayan beni bulur.Ej Önderler, adaletle yöneten soylular Sayemde yönetirler.Oi Krallar sayemde egemenlik sürer, Hükümdarlar adil kurallar koyar.Th! Öğüt ve sağlam karar bana özgüdür. Akıl ve güç kaynağı benim. g  RAB’den korkmak kötülükten nefret etmek demektir. Kibirden, küstahlıktan, Kötü yoldan, sapık ağızdan nefret ederim.]f3 Ben bilgelik olarak ihtiyatı kendime konut edindim. Bilgi ve sağgörü bendedir.deA Çünkü bilgelik mücevherden değerlidir, Dilediğin hiçbir şey onunla kıyaslanamaz.Gd Gümüş yerine terbiyeyi, Saf altın yerine bilgiyi edinin.Vc% Apaçıktır hepsi anlayana, Bilgiye erişen, doğruluğunu bilir onların.Sb Ağzımdan çıkan her söz doğrudur, Yoktur eğri ya da sapık olanı.Ra Ağzım gerçeği duyurur, Çünkü dudaklarım kötülükten iğrenir.a`; Söylediğim yetkin sözleri dinleyin, Ağzımı doğruları söylemek için açarım.i_K Ey bön kişiler, ihtiyatlı olmayı öğrenin; Sağduyulu olmayı öğrenin, ey akılsızlar!I^  “Ey insanlar, size sesleniyorum, Çağrım insan soyunadır!H]  Kentin girişinde, kapıların yanında, Sesini yükseltiyor:X\) Yol kenarındaki tepelerin başında, Yolların birleştiği yerde duruyor o.;[ s Bilgelik çağırıyor, Akıl sesini yükseltiyor.RZ Ölüler diyarına giden yoldur onun evi, Ölüm odalarına götürür.^Y5 Yere serdiği bir sürü kurbanı var, Öldürdüğü kişilerin sayısı pek çok.EX Sakın o kadına gönül vermeyin, Onun yolundan gitmeyin.KW Çocuklarım, şimdi dinleyin beni, Kulak verin söylediklerime,rV] Ciğerini bir ok delene kadar; Kapana koşan bir kuş gibi, Bunun yaşamına mal olacağını bilmeden.gUG Kesimevine götürülen öküz gibi Hemen izledi onu delikanlı; Tuzağa düşen geyik gibi,eTC Onu bir sürü çekici sözlerle baştan çıkardı, Tatlı diliyle peşinden sürükledi.OS Yanına para torbasını aldı, Dolunaydan önce eve dönmeyecek.”:Ro Kocam evde değil, Uzun bir yolculuğa çıktı.LQ Haydi gel, sabaha dek doya doya sevişelim, Aşktan zevk alalım.3Pa Yatağıma mür, öd Ve tarçın serptim.MO Döşeğime Mısır ipliğinden dokunmuş Renkli örtüler serdim.VN% Bunun için seni karşılamaya, seni aramaya çıktım, İşte buldum seni!`M9 “Esenlik kurbanlarımı kesmek zorundaydım, Adak sözümü bugün yerine getirdim.KL Delikanlıyı tutup öptü, Yüzü kızarmadan ona şöyle dedi:OK Kâh sokakta, kâh meydanlardadır. Sokak başlarında pusuya yatar.KJ Yaygaracı, dik başlı biriydi kadın. Bir an bile durmaz evde.II  Derken kadın onu karşıladı, Fahişe kılığıyla sinsice.H/ Akşamüzeri, alaca karanlıkta, Akşam karanlığı çökerken, O kadının oturduğu sokağa saptığını, Onun evine yöneldiğini gördüm.G/ Akşamüzeri, alaca karanlıkta, Akşam karanlığı çökerken, O kadının oturduğu sokağa saptığını, Onun evine yöneldiğini gördüm.`F9 Bir sürü toy gencin arasında, Sağduyudan yoksun bir delikanlı çarptı gözüme.LE Evimin penceresinden, Kafesin ardından dışarıyı seyrederken,_D7 Zina eden kadından, Yaltaklanan ahlaksız kadından seni koruyacak olan bunlardır.NC Bilgeliğe, “Sen kızkardeşimsin”, Akla, “Akrabamsın” de.QB Onları yüzük gibi parmaklarına geçir, Yüreğinin levhasına yaz.fAE Buyruklarımı yerine getir ki, yaşayasın. Öğrettiklerimi gözünün bebeği gibi koru.G@  Oğlum, sözlerimi yerine getir, Aklında tut buyruklarımı.X?)# Hiçbir fidye kabul etmez, Gönlünü alamazsın armağanların çokluğuyla.^>5" Çünkü kıskançlık kocanın öfkesini azdırır, Öç alırken acımasız olur.M=! Payına düşen dayak ve onursuzluktur, Asla kurtulamaz utançtan.R< Zina eden adam sağduyudan yoksundur. Yaptıklarıyla kendini yok eder.y;k Ama yakalanırsa, çaldığının yedi katını ödemek zorunda; Varını yoğunu vermek anlamına gelse bile.T:! Aç hırsız karnını doyurmak için çalıyorsa, Kimse onu hor görmez.l9Q Başkasının karısıyla yatan adamın durumu budur. Böyle bir ilişkiye giren cezasız kalmaz.?8y Korlar üzerinde yürür de, Ayakları kavrulmaz mı?<7s İnsan koynuna ateş alır da, Giysisi yanmaz mı? 6 Çünkü fahişe yüzünden insan bir lokma ekmeğe muhtaç kalır, Başkasının karısıyla yatmak da kişinin canına mal olur.^55 Böyle kadınların güzelliği seni ayartmasın, Bakışları seni tutsak etmesin.m4S Seni kötü kadından, Başka birinin karısının yaltaklanan dilinden Koruyacak olan bunlardır.l3Q Bu buyruklar sana çıra, Öğretilenler ışıktır. Eğitici uyarılar yaşam yolunu gösterir.s2_ Yolunda sana rehber olacak, Seni koruyacaklar yattığın zaman; Söyleşecekler seninle uyandığında.I1  Bunlar sürekli yüreğinin bağı olsun, Tak onları boynuna.R0 Oğlum, babanın buyruklarına uy, Annenin öğrettiklerinden ayrılma.Y/+ Yalan soluyan yalancı tanık Ve kardeşler arasında çekişme yaratan kişi.;.q Düzenbaz yürek, Kötülüğe seğirten ayaklar,E- Gururlu gözler, Yalancı dil, Suçsuz kanı döken eller,O, RAB’bin nefret ettiği altı şey, İğrendiği yedi şey vardır:V+% Bu yüzden ansızın yıkıma uğrayacak, Birdenbire çaresizce yok olacak.U*# Ahlaksız yüreğinde kötülük tasarlar, Çekişmeler yaratır durmadan.I)  Göz kırpar, bir sürü ayak oyunu, El kol hareketleri yapar,E( Ağzında yalanla dolaşan kişi, Soysuz ve fesatçıdır.N' Yokluk bir haydut gibi, Yoksulluk bir akıncı gibi gelir üzerine.r&] “Biraz kestireyim, biraz uyuklayayım, Ellerimi kavuşturup şöyle bir uyuyayım” demeye kalmadan,V%% Ne zamana dek yatacaksın, ey tembel kişi? Ne zaman kalkacaksın uykundan?Y$+ Yazın erzaklarını biriktirirler, Yiyeceklerini toplarlar biçim mevsiminde.J#  Başkanları, önderleri ya da yöneticileri olmadığı halde,Z"- Ey tembel kişi, git, karıncalara bak, Onların yaşamından bilgelik öğren.V!% Avcının elinden ceylan gibi, Kuşbazın elinden kuş gibi kurtar kendini.G  Gözlerine uyku girmesin, Ağırlaşmasın göz kapakların. O kişinin eline düştün demektir. Oğlum, şunu yap ve kendini kurtar: Git, yere kapan onun önünde, Ona yalvar yakar.W' Düştünse tuzağa kendi sözlerinle, Ağzının sözleriyle yakalandınsa,H  Oğlum, eğer birine kefil oldunsa, Onun borcunu yüklendinse,a; Aşırı ahmaklığı onu yoldan çıkaracak, Terbiyeyi umursamadığı için ölecek.hI Kötü kişiyi kendi suçları ele verecek, Günahının kemendi kıskıvrak bağlayacak onu.N RAB insanın tuttuğu yolu gözler, Attığı her adımı denetler.lQ Oğlum, neden ahlaksız bir kadınla coşasın, Neden başka birinin karısını koynuna alasın?iK Sevimli bir geyik, zarif bir ceylan gibi, Hep seni doyursun memeleri. Aşkıyla sürekli coş.N Çeşmen bereketli olsun Ve gençken evlendiğin karınla mutlu ol.=u Yalnız senin olsun onlar, Paylaşma yabancılarla.K Pınarların sokakları, Akarsuların meydanları mı sulamalı?E Suyu kendi sarnıcından, Kendi kuyunun kaynağından iç.V% Halkın ve topluluğun arasında Tam bir yıkımın eşiğine gelmişim.”V% “Öğretmenlerimin sözünü dinlemedim, Beni eğitenlere kulak vermedim.lQ “Eğitilmekten neden bu kadar nefret ettim, Yüreğim uyarıları neden önemsemedi?” dersin.W' Ah çekip inlersin ömrünün son günlerinde, Etin, bedenin tükendiğinde.dA Varını yoğunu yer bitirir yabancılar, Emeğin başka birinin evini bayındır kılar.P Yoksa onurunu başkalarına, Yıllarını bir gaddara kaptırırsın.D  Öyle kadınlardan uzak dur, Yaklaşma evinin kapısına.M  Oğlum, şimdi beni dinle, Ağzımdan çıkan sözlerden ayrılma.] 3 Yaşama giden yolu hiç düşünmez, Yolları dolaşıktır, ama farkında değil.K  Ayakları ölüme gider, Adımları ölüler diyarına ulaşır.Q  Ama sonu pelinotu kadar acı, İki ağızlı kılıç kadar keskindir.dA Zina eden kadının bal damlar dudaklarından, Ağzı daha yumuşaktır zeytinyağından.T! Böylelikle her zaman sağgörülü olur, Dudaklarınla bilgiyi korursun.J  Oğlum, bilgeliğime dikkat et, Akıllıca sözlerime kulak ver.>w Sapma sağa sola, Ayağını kötülükten uzak tut.I  Gideceğin yolu düzle, O zaman bütün işlerin sağlam olur.;q Gözlerin hep ileriye baksın, Dosdoğru önüne!R Yalan çıkmasın ağzından, Uzak tut dudaklarını sapık sözlerden.T! Her şeyden önce de yüreğini koru, Çünkü yaşam ondan kaynaklanır.N Çünkü onları bulan için yaşam, Bedeni için şifadır bunlar.B Aklından çıkmasın bunlar, Onları yüreğinde sakla.>~w Oğlum, sözlerime dikkat et, Dediklerime kulak ver.[}/ Kötülerin yoluysa zifiri karanlık gibidir, Neden tökezlediklerini bilmezler.p|Y Oysa doğruların yolu şafak ışığı gibidir, Giderek öğle güneşinin parlaklığına erişir.Q{ Yedikleri ekmek kötülük, İçtikleri şarap zorbalık ürünüdür.gzG Çünkü kötülük etmedikçe uyuyamaz onlar, Uykuları kaçar saptırmadıkça birilerini.Ry O yoldan sakın, yakınından bile geçme, Yönünü değiştirip geç.Hx  Kötülerin yoluna ayak basma, Yürüme alçakların yolunda,Vw% Aldığın terbiyeye sarıl, bırakma, Onu uygula, çünkü odur yaşamın.Av} Ayakların takılmadan yürür, Sürçmeden koşarsın.Eu Seni bilgelik yolunda eğitir, Doğru yollara yöneltirim.?ty Dinle oğlum, sözlerimi benimse ki, Uzasın ömrün.Ks Başına zarif bir çelenk, Görkemli bir taç giydirecektir.”^r5 Onu el üstünde tut, o da seni yüceltecek, Ona sarılırsan seni onurlandıracak.cq? Bilgeliğe ilk adım onu sahiplenmektir. Bütün servetine mal olsa da akla sahip çık.Fp Bilgelikten ayrılma, o seni korur. Sev onu, seni gözetir.Po Bilgeliği ve aklı sahiplen, Söylediklerimi unutma, onlardan sapma.wng Babam bana şunu öğretti: “Söylediklerime yürekten sarıl, Buyruklarımı yerine getir ki yaşayasın.Pm Ben bir çocukken babamın evinde, Annemin körpecik tek yavrusuyken,Kl Çünkü size iyi ders veriyorum, Ayrılmayın öğrettiğimden.fk G Çocuklarım, babanızın uyarılarına kulak verin. Dikkat edin ki anlayışlı olasınız.Sj# Bilge kişiler onuru miras alacak, Akılsızlara yalnız utanç kalacak.Ji " RAB alaycılarla alay eder, Ama alçakgönüllülere lütfeder.Qh! RAB kötülerin evini lanetler, Doğruların oturduğu yeriyse kutsar.Qg Çünkü RAB sapkınlardan tiksinir, Ama doğruların candan dostudur.Ff Zorba kişiye imrenme, Onun yollarından hiçbirini seçme.>ew Sana kötülük etmemiş biriyle Yok yere çekişme.Kd Sana güvenerek yanında yaşayan komşuna Kötülük tasarlama.Vc% Elinde varken komşuna, “Bugün git, yarın gel, o zaman veririm” deme.Lb Elinden geldikçe, İyiliğe hakkı olanlardan iyiliği esirgeme.Xa) Çünkü senin güvencen RAB’dir, Tuzağa düşmekten seni O koruyacaktır.T`! Beklenmedik felaketten, Ya da kötülerin uğradığı yıkımdan korkma.2__ Korkusuzca yatar, Tatlı tatlı uyursun.@^{ O zaman güvenlik içinde yol alırsın, Sendelemeden.G] Onlar sana yaşam verecek Ve boynuna güzel bir süs olacak.[\/ Oğlum, sağlam öğüde, sağgörüye tutun. Sakın gözünü ayırma onlardan.?[y Bilgisiyle enginler yarıldı, Bulutlar suyunu verdi.VZ% RAB dünyanın temelini bilgelikle attı, Gökleri akıllıca yerleştirdi.]Y3 Bilgelik yaşam ağacıdır ona sarılanlara, Ne mutlu ona sımsıkı tutunanlara!VX% Yolları sevinç yollarıdır, Evet, bütün yolları esenliğe çıkarır.IW  Sağ elinde uzun ömür, Sol elinde zenginlik ve onur vardır.YV+ Daha değerlidir mücevherden, Dileyeceğin hiçbir şey onunla kıyaslanamaz.`U9 Gümüş kazanmaktansa onu kazanmak daha iyidir. Onun yararı altından daha çoktur.5Te Bilgeliğe erişene, Aklı bulana ne mutlu!MS Çünkü RAB, oğlundan hoşnut bir baba gibi, Sevdiğini azarlar.ZR- Oğlum, RAB’bin terbiye edişini hafife alma, O’nun azarlamasından usanma.WQ' O zaman ambarların tıka basa dolar, Teknelerin yeni şarapla dolup taşar.JP  Servetinle ve ürününün turfandasıyla RAB’bi onurlandır.7Oi Böylece bedenin sağlık Ve ferahlık bulur.TN! Kendini bilge biri olarak görme, RAB’den kork, kötülükten uzak dur.NM Yaptığın her işte RAB’bi an, O senin yolunu düze çıkarır.KL RAB’be güven bütün yüreğinle, Kendi aklına bel bağlama.`K9 Böylece Tanrı’nın ve insanların gözünde Beğeni ve saygınlık kazanacaksın.hJI Sevgiyi, sadakati hiç yanından ayırma, Bağla onları boynuna, Yaz yüreğinin levhasına._I7 Çünkü bunlar ömrünü uzatacak, Yaşam yıllarını, esenliğini artıracaktır.GH  Oğlum, unutma öğrettiklerimi, Aklında tut buyruklarımı.HG  Kötüler ülkeden sürülecek, Hainler sökülüp atılacak.cF? Çünkü ülkede yaşayacak olan doğrulardır, Dürüst kişilerdir orada kalacak olan.LE Bu nedenle sen iyilerin yolunda yürü, Doğruların izinden git.MD Ona gidenlerden hiçbiri geri dönmez, Yaşam yollarına erişmez.JC  O kadının evi insanı ölüme, Yolları ölülere götürür.8Bi Bilgelik, gençken evlendiği eşini terk eden, Tanrı’nın önünde içtiği andı unutan ahlaksız kadından, Sözleriyle yaltaklanan Vefasız kadından seni kurtaracak.8Ai Bilgelik, gençken evlendiği eşini terk eden, Tanrı’nın önünde içtiği andı unutan ahlaksız kadından, Sözleriyle yaltaklanan Vefasız kadından seni kurtaracak.>@w Yolları dolambaçlı, Yaşayışları çarpıktır.Y?+ Kötülük yapmaktan hoşlanır, Zevk alırlar kötülüğün aşırısından.R> Onlar ki karanlık yollarda yürümek için Doğru yoldan ayrılırlar.K= Bunlar seni kötü yoldan, Ahlaksızın sözlerinden kurtaracak.D< Sağgörü sana bekçilik edecek Ve akıl seni koruyacak.K; Çünkü yüreğin bilgelikle dolacak, Zevk alacaksın bilgiden.R: O zaman anlarsın her iyi yolu, Neyin doğru, haklı ve adil olduğunu.T9! Adil olanların adımlarını korur, Sadık kullarının yolunu gözetir.Z8- Doğru kişileri başarıya ulaştırır, Kalkanıdır dürüst yaşayanların.c7? Çünkü bilgeliğin kaynağı RAB’dir. O’nun ağzından bilgi ve anlayış çıkar.D6 RAB korkusunu anlar Ve Tanrı’yı yakından tanırsın.J5  Gümüş ararcasına onu ararsan, Onu ararsan define arar gibi,>4w Evet, aklı çağırır, Ona gönülden seslenirsen,|3q Oğlum, bilgeliğe kulak verip Yürekten akla yönelerek Sözlerimi kabul eder, Buyruklarımı aklında tutarsan,{2 q Oğlum, bilgeliğe kulak verip Yürekten akla yönelerek Sözlerimi kabul eder, Buyruklarımı aklında tutarsan, Z6~~~5}}o}||C{{{=zzz0yyy%xxXwww*vvGuuu=ttt>d> ==i=<<]<;;P::s:99f988t8*777466t655Q444&33c2229111#00U0//K...2---A,,,*++p+**X*))P(((#'''<&&&>%%z%$$N###H""{"!!t!) wm@xsGiR[+d$oN{#r"x6 K & s * < ~ K| L~)keO Altın küpe ya da altın bir süs neyse, Dinleyen kulak için bilgenin azarlaması da öyledir.Ld Yerinde söylenen söz, Gümüş oymalardaki altın elma gibidir.Pc Yoksa işiten seni utandırabilir Ve bu kötü ün yakanı bırakmaz.Qb Davanı doğrudan komşunla gör; Başkasının sırrını açıklama.a Gördüklerinle hemencecik mahkemeye başvurma; Çünkü başkası seni utandırabilir, Sonra ne yapacağını bilemezsin.y`k Çünkü kralın seni bir soylunun önünde alaşağı etmesindense, Sana, “Yukarıya gel” demesi yeğdir.b_= Kralın önünde kendini yüceltme, Önemli kişiler arasında yer edinmeye çalışma.]^3 Kötüleri kralın huzurundan uzaklaştırırsan Kralın tahtı adaletle pekişir.P] Cürufu gümüşten ayırınca, Kuyumcunun işleyeceği madde kalır.e\C Göğün yüksekliği, yerin derinliği gibi, Kralların aklından geçen de kestirilemez.o[W Tanrı’yı gizli tuttuğu şeyler için, Krallarıysa açığa çıkardıkları için yüceltiriz.yZ m Bundan sonrakiler de Süleyman’ın özdeyişleridir. Bunları Yahuda Kralı Hizkiya’nın adamları derledi.NY" Yokluk bir haydut gibi, Yoksulluk bir akıncı gibi gelir üzerine.rX]! “Biraz kestireyim, biraz uyuklayayım, Ellerimi kavuşturup şöyle bir uyuyayım” demeye kalmadan,SW Gördüklerimi derin derin düşündüm, Seyrettiklerimden ibret aldım.bV= Her yanı dikenlerin, otların Kapladığını gördüm; Taş duvar da yıkılmıştı.UU# Tembelin tarlasından, Sağduyudan yoksun kişinin bağından geçtiğimdeaT; “Bana yaptığını ben de ona yapacağım, Ödeteceğim bana yaptığını” deme.SS Başkalarına karşı nedensiz tanıklık etme Ve dudaklarınla aldatma.VR% İlkin dışardaki işini bitirip tarlanı hazırla, Ondan sonra evini yap.9Qm Dürüst yanıt Gerçek dostluğun işaretidir.EP Ne mutlu suçluyu mahkûm edene! Herkes onu candan kutlar.WO' Kötüye, “Suçsuzsun” diyen yargıcı Halklar lanetler, uluslar kınar.TN! Şunlar da bilgelerin sözleridir: Yargılarken yan tutmak iyi değildir.mMS Çünkü onlar ansızın felakete uğrar, İnsanın başına ne belalar getireceklerini kim bilir?aL; Oğlum, RAB’be ve krala saygı göster, Onlara başkaldıranlarla arkadaşlık etme.KK Çünkü kötülerin geleceği yok, Çırası sönecek onların.?Jy Kötülük edenlere kızıp üzülme, Onlara özenme.YI+ Yoksa RAB görür ve hoşnut kalmaz Ve düşmanına duyduğu öfke yatışır.GH Düşmanın düşüşüne keyiflenme, Sendelemesine sevinme.bG= Çünkü doğru kişi yedi kez düşse yine kalkar, Ama kötüler felakette yıkılır.`F9 Ey kötü adam, doğru kişinin evine karşı pusuya yatma, Konutunu yıkmaya kalkma.{Eo Bilgelik de canın için öyledir, bilmiş ol. Bilgeliği bulursan bir geleceğin olur Ve umudun boşa çıkmaz.LD Oğlum, bal ye, çünkü iyidir, Süzme bal damağa tatlı gelir.$CA “İşte bunu bilmiyordum” desen de, İnsanın yüreğindekini bilen sezmez mi? Senin canını koruyan anlamaz mı? Ödetmez mi herkese yaptığını?UB# Ölüm tehlikesi içinde olanları kurtar, Ölmek üzere olanları esirge.MA Sıkıntılı günde cesaretini yitirirsen, Gücün kıt demektir.L@ Ahmakça tasarılar günahtır, Alaycı kişiden herkes iğrenir.E? Kötülük tasarlayan kişi Düzenbaz olarak bilinecektir.d>A Ahmak için bilgelik ulaşılamayacak kadar yüksektir, Kent kurulunda ağzını açamaz.T=! Savaşmak için yöntem, Zafer kazanmak için birçok danışman gerekli.><w Bilgelik güçten, Bilgi kaba kuvvetten üstündür.P; Bilgi sayesinde odaları Her türlü değerli, güzel eşyayla dolar.9:m Ev bilgelikle yapılır, Akılla pekiştirilir.S9 Çünkü yürekleri zorbalık tasarlar, Dudakları belalardan söz eder.=8 w Kötülere imrenme, Onlarla birlikte olmayı isteme.7# “Dövdüler beni ama incinmedim, Vurdular ama farketmedim” dersin, “Yeniden içmek için ne zaman ayılacağım?”_67" Kendini kâh denizin ortasında, Kâh gemi direğinin tepesinde yatıyor sanırsın.N5! Gözlerin garip şeyler görür, Aklından ahlaksızlıklar geçer.<4s Sonunda yılan gibi ısırır, Engerek gibi sokar.i3K Şarabın kızıl rengine, Kadehte ışımasına, Boğazdan aşağı süzülüvermesine bakma.V2% İçmeye oturup kalkamayanlar, Karışık şarapları denemeye gidenlerdir.1} Ah çeken kim? Vah çeken kim? Kimdir çekişip duran? Yakınan kim? Boş yere yaralanan kim? Gözleri kanlı olan kim?R0 Evet, soyguncu gibi pusuda bekler Ve birçok erkeği yoldan çıkarır.O/ Çünkü fahişe derin bir çukur, Ahlaksız kadın dar bir kuyudur.L. Oğlum, beni yürekten dinle, Gözünü gittiğim yoldan ayırma.@-{ Annenle baban seninle coşsun, Seni doğuran sevinsin._,7 Doğru kişinin babası coştukça coşar, Bilgece davranan oğulun babası sevinir.I+  Gerçeği satın al ve satma; Bilgeliği, terbiyeyi, aklı da.c*? Sana yaşam veren babanın sözlerine kulak ver, Yaşlandığı zaman anneni hor görme._)7 Çünkü ayyaş ve obur kişi yoksullaşır, Uyuşukluk da insana paçavra giydirir.Q( Aşırı şarap içenlerle, Ete düşkün oburlarla arkadaşlık etme.A'} Oğlum, dinle ve bilge ol, Yüreğini doğru yolda tut.@&{ Böylece bir geleceğin olur Ve umudun boşa çıkmaz.G% Günahkârlara imrenmektense, Sürekli RAB korkusunda yaşa.?$y Dudakların doğru konuştuğunda Gönlüm de coşar.F# Oğlum, bilge yürekli olursan, Benim yüreğim de sevinir.P" Onu değnekle döversen, Canını ölüler diyarından kurtarırsın.S! Çocuğunu terbiye etmekten geri kalma, Onu değnekle dövsen de ölmez.D  Uyarıları zihnine işle, Bilgi dolu sözlere kulak ver.b= Çünkü onların Velisi güçlüdür Ve onların davasını sana karşı O yürütür.^5 Eski sınır taşlarının yerini değiştirme, Öksüzlerin toprağına el sürme.b= Akılsıza öğüt vermeye kalkma, Çünkü senin sözlerindeki sağduyuyu küçümser.[/ Yediğin azıcık yemeği kusarsın, Söylediğin güzel sözler de boşa gider.uc Çünkü yediğin her şeyin hesabını tutar, “Ye, iç” der sana, Ama yüreği senden yana değildir.Q Cimrinin verdiği yemeği yeme, Lezzetli yemeklerini çekmesin canın.\1 Servet göz açıp kapayana dek yok olur, Kanatlanıp kartal gibi göklere uçar.D Zengin olmak için didinip durma, Çıkar bunu aklından.^5 Onun lezzetli yemeklerini çekmesin canın, Böyle yemeğin ardında hile olabilir.K İştahına yenilecek olursan, Daya bıçağı kendi boğazına.G  Bir önderle yemeğe oturduğunda Önüne konulana dikkat et.nU İşinde usta birini görüyor musun? Öylesi sıradan kişilere değil, Krallara bile hizmet eder.T! Atalarının belirlediği Eski sınır taşlarının yerini değiştirme.J  Ödeyecek paran olmazsa, Altındaki döşeğe bile el koyarlar.G El sıkışıp Başkasının borcuna kefil olmaktan kaçın.P Yoksa onun yollarına alışır, Kendini tuzağa düşmüş bulursun.L Huysuz kişiyle arkadaşlık etme; Tez öfkelenenle yola çıkma._7 Çünkü onların davasını RAB yüklenecek Ve onları soyanların canını alacak.T ! Yoksulu, yoksul olduğu için soymaya kalkma, Düşkünü mahkemede ezme.q [ Öyle ki, güvenilir, doğru sözleri bilesin, Böylece seni gönderene güvenilir yanıt verebilesin.F  Senin için otuz söz yazdım, Bilgi ve öğüt sözleri...T ! RAB’be güvenmen için Bugün bunları sana, evet sana da bildiriyorum.` 9 Sözlerimi yüreğinde saklarsan mutlu olursun, Onlar hep hazır olsun dudaklarında.P Kulak ver, bilgelerin sözlerini dinle, Öğrettiğimi zihnine işle.`9 Servetini büyütmek için yoksulu ezenle Zengine armağan verenin sonu yoksulluktur.pY Akılsızlık çocuğun öz yapısındadır, Değnekle terbiye edilirse akılsızlıktan uzaklaşır.gG Sokak kadınının ağzı dipsiz çukur gibidir, RAB’bin gazabına uğrayan oraya düşer.U# Tembel der ki, “Dışarda aslan var, Sokağa çıksam beni parçalar.”J  RAB bilgiyi gözetip korur, Hainin sözlerini ise altüst eder.V% Yürek temizliğini ve güzel sözleri seven, Kralın dostluğunu kazanır.R Alaycıyı kov, kavga biter; Çekişme ve aşağılamalar da sona erer.M Cömert olan kutsanır, Çünkü yemeğini yoksullarla paylaşır.A} Fesat eken dert biçer, Gazabının değneği yok olur.M~ Zengin yoksullara egemen olur, Borç alan borç verenin kulu olur.`}9 Çocuğu tutması gereken yola göre yetiştir, Yaşlandığında o yoldan ayrılmaz.c|? Kötünün yolu diken ve tuzakla doludur. Canını korumak isteyen bunlardan uzak durur.^{5 Alçakgönüllülüğün ve RAB korkusunun ödülü, Zenginlik, onur ve yaşamdır.bz= İhtiyatlı kişi tehlikeyi görünce saklanır, Bönse öne atılır ve zarar görür.Ky Zenginle yoksulun ortak yönü şu: Her ikisini de RAB yarattı.Ox  İyi ad büyük servetten, Saygınlık gümüş ve altından yeğdir.Pw At savaş günü için hazır tutulur, Ama zafer sağlayan RAB’dir.Uv# RAB’be karşı başarılı olabilecek Bilgelik, akıl ve tasarı yoktur.guG Kötü kişi kendine güçlü bir görünüm verir, Erdemli insansa tuttuğu yoldan emindir.Zt- Yalancı tanık yok olur, Dinlemeyi bilenin tanıklığıysa inandırıcıdır.Xs) Kötülerin sunduğu kurban iğrençtir, Hele bunu kötü niyetle sunarlarsa.Xr) Bütün gün isteklerini sıralar durur, Oysa doğru kişi esirgemeden verir.^q5 Tembelin isteği onu ölüme götürür, Çünkü elleri çalışmaktan kaçınır;Up# Gururlu, küstah ve alaycı: Bunlar kas kas kasılan insanın adlarıdır. Sonbaharda çift sürmeyen tembel, Hasatta aradığını bulamaz.[=/ Kavgadan kaçınmak insan için onurdur, Oysa her ahmak tartışmaya hazırdır.^<5 Kralın öfkesi genç aslanın kükreyişine benzer, Onu kızdıran canından olur.i; M Şarap insanı alaycı, içki gürültücü yapar, Onun etkisiyle yoldan sapan bilge değildir.R: Alaycılar için ceza, Akılsızların sırtı için kötek hazırdır.V9% Niyeti bozuk tanık adaletle eğlenir, Kötülerin ağzı fesatla beslenir.Z8- Oğlum, uyarılara kulağını tıkarsan, Bilgi kaynağı sözlerden saparsın.\71 Babasına saldıran, annesini kovan çocuk, Ailesinin utancı ve yüzkarasıdır.j6M Alaycıyı döversen bön kişi ibret alır, Akıllı kişiyi azarlarsan bilgisine bilgi katar.T5! Tembel sahana daldırdığı elini Ağzına geri götürmek bile istemez.@4{ RAB korkusu Doygun ve dertsiz bir yaşama kavuşturur.N3 İnsandan istenen vefadır, Yoksul olmak yalancı olmaktan yeğdir.Z2- İnsan yüreğinde çok şey tasarlar, Ama gerçekleşen, RAB’bin amacıdır.e1C Öğüde kulak ver, terbiyeyi kabul et ki, Ömrünün kalan kısmı boyunca bilge olasın.j0M Huysuz insan cezasını çekmelidir. Onu bir kere kurtarsan da, hep aynı şeyi yapman gerekir.L/ Henüz umut varken çocuğunu eğit, Onun yıkımına neden olma.p.Y Yoksula acıyan kişi RAB’be ödünç vermiş olur, Yaptığı iyilik için RAB onu ödüllendirir.^-5 Tanrı buyruğuna uyan canını korur, Gitmesi gereken yolları umursamayan ölür.K, Tembellik insanı uyuşukluğa iter, Haylaz kişi de aç kalır.Z+- Ev ve servet babadan mirastır, Ama sağduyulu kadın RAB’bin armağanıdır.m*S Akılsız çocuk babasının başına beladır, Dırdır eden kadın sürekli damlayan su gibidir.q)[ Kralın öfkesi genç aslanın kükreyişine benzer, Lütfuysa otların üzerine düşen çiy gibidir.Z(- Sağduyulu kişi sabırlıdır, Kusurları hoş görmesi ona onur kazandırır.' Akılsızın gösterişli bir yaşam sürmesi uygun değilse, Kölelerin önderlere egemen olması Hiç uygun değildir.B& Yalancı tanık cezasız kalmaz, Yalan soluyan yok olur.K% Sağduyulu olan canını sever, Aklı izleyen bolluğa kavuşur. $ Yoksulun akrabaları bile onu sevmezse, Dostlarının ondan uzak duracağı daha da kesindir. Ne kadar yalvarsa ona yaklaşmazlar.a#; Birçokları önemli kişinin gözüne girmek Ve eli açık olanın dostu olmak ister.E" Yalancı tanık cezasız kalmaz, Yalan soluyan kurtulamaz.c!? Zenginlik dost üstüne dost kazandırır. Oysa yoksulun dostu onu yüzüstü bırakır.[ / İnsanın ahmaklığı yaşamını yıkar, Yine de içinden RAB’be öfkelenir.S Bilgisiz heves işe yaramaz, Acelecilik insanı yanılgıya düşürür.V ' Dürüst yaşayan bir yoksul olmak, Yalancı bir akılsız olmaktan yeğdir.c? Yıkıma götüren dostlar vardır, Ama öyle dost var ki, kardeşten yakındır insana.?y Yoksul acınma dilenir, Zenginin yanıtıysa serttir.F İyi bir eş bulan iyilik bulur Ve RAB’bin lütfuna erer.nU Dil ölüme de götürebilir, yaşama da; Konuşmayı seven, dilin meyvesine katlanmak zorundadır.T! İnsanın karnı ağzının meyvesiyle, Dudaklarının ürünüyle doyar.mS Gücenmiş kardeş surlu kentten daha zor elde edilir. Çekişme sürgülü kale kapısı gibidir.M Kura çekişmeleri sona erdirir, Güçlü rakipleri uzlaştırır.]3 Duruşmada ilk konuşan haklı görünür, Başkası çıkıp onu sorgulayana dek.X) Armağan, verenin yolunu açar Ve kendisini büyüklerin önüne çıkartır.W' Akıllı kişi bilgiyi satın alır, Bilgenin kulağı da bilgi peşindedir.U# İnsanın ruhu hastalıkta ona destektir. Ama ezik ruh nasıl dayanabilir?;q Dinlemeden yanıt vermek Ahmaklık ve utançtır.O Yürekteki gururu düşüş, Alçakgönüllülüğü ise onur izler.>w Zengin servetini bir kale, Aşılmaz bir sur sanır.Z- RAB’bin adı güçlü kuledir, Ona sığınan doğru kişi için korunaktır.;q İşini savsaklayan kişi Yıkıcıya kardeştir.E  Dedikodu tatlı lokma gibidir, İnsanın ta içine işler.S  Akılsızın ağzı kendisini mahveder, Dudakları da canına tuzaktır.X ) Akılsızın dudakları çekişmeye yol açar, Ağzı da dayağı davet eder.Q  Kötüyü kayırmak da, Suçsuzdan adaleti esirgemek de iyi değildir.r ] Bilge kişinin ağzından çıkan sözler derin sular gibidir, Bilgelik pınarı da coşkun bir akarsu.<s Kötülüğü aşağılanma, Ayıbı utanç izler.`9 Akılsız kişi bir şey anlamaktan çok Kendi düşüncelerini açmaktan hoşlanır.Y - Geçimsiz kişi kendi çıkarı peşindedir, İyi öğüde hep karşı çıkar.H  Çenesini tutup susan ahmak bile Bilge ve akıllı sayılır.D Bilgili kişi az konuşur, Akıllı kişi sakin ruhludur.c? Ne suçsuza ceza kesmek iyidir, Ne de görevliyi dürüst davrandığı için dövmek...E Akılsız çocuk babasına üzüntü, Annesine acı verir.fE Akıllı kişi gözünü bilgelikten ayırmaz, Akılsızın gözüyse hep sağda soldadır.H  Kötü kişi adaleti saptırmak için Gizlice rüşvet alır.N İç ferahlığı sağlık getirir, Ezik ruh ise bedeni yıpratır.Y~+ Akılsız kendisini doğurana derttir, Ahmağın babası sevinç nedir bilmez.W}' Sapık yürekli kişi iyilik beklememeli. Diliyle aldatan da belaya düşer.l|Q Başkaldırıyı seven kavgayı sever, Kapısını yüksek yapan yıkımına davetiye çıkarır.J{  Sağduyudan yoksun kişi el sıkışıp Başkasına kefil olur.Iz  Dost her zaman sever, Kardeş sıkıntılı günde belli olur.dyA Akılsız biri bilgelik satın almak için niye para harcasın? Zaten sağduyudan yoksun!Ox Kötüyü aklayan da, doğruyu mahkûm eden de RAB’bi tiksindirir.lwQ Kavganın başlangıcı su sızıntısına benzer, Bir patlamaya yol açmadan çekişmeyi bırak.^v5 İyiliğin karşılığını kötülükle ödeyenin Evinden kötülük eksik olmaz.u Azgınlığı üstünde bir akılsızla karşılaşmak, Yavrularından edilmiş dişi ayıyla karşılaşmaktan beterdir.itK Kötü kişi ancak başkaldırmaya eğilimlidir, Ona gönderilecek ulak acımasız olacaktır.Qs Akıllı kişiyi azarlamak, Akılsıza yüz darbe vurmaktan etkilidir.erC Sevgi isteyen kişi suçları bağışlar, Olayı diline dolayansa can dostları ayırır.Tq! Sahibinin gözünde rüşvet bir tılsımdır. Ne yapsa başarılı olur.epC Kurumlu sözler ahmağa nasıl yakışmazsa, Soyluya da yalancı dudaklar hiç yakışmaz.Wo' Torunlar yaşlıların tacıdır, Çocukların övüncü anne babalarıdır.[n/ Yoksulla alay eden, onu yaratanı hor görür. Felakete sevinen cezasız kalmaz.`m9 Kötü kişi fesat yüklü dudakları dinler, Yalancı da yıkıcı dile kulak verir.Tl! Altın ocakta, gümüş potada arıtılır, Yüreği arıtansa RAB’dir.rk] Sağduyulu köle, Ailesini utanca sokan oğula egemen olur Ve kardeşlerle birlikte mirastan pay alır.Kj  Huzur içinde kuru bir lokma, Kavga ve ziyafet dolu evden iyidir.6ig! İnsan kura atar, Ama her kararı RAB verir.hhI Sabırlı kişi yiğitten üstündür, Kendini denetleyen de kentler fethedenden üstündür.Ng Ağarmış saçlar onur tacıdır, Doğru yaşayışla kazanılır.Vf% Göz kırpmak düzenbazlığa, Sinsi gülücükler kötülüğe işarettir.Qe Zorba kişi başkalarını ayartır Ve onları olumsuz yola yöneltir.Rd Huysuz kişi çekişmeyi körükler, Dedikoducu can dostları ayırır.]c3 Alçaklar başkalarına kötülük tasarlar, Konuşmaları kavurucu ateş gibidir.Zb- Emekçinin iştahıdır onu çalıştıran, Çünkü açlığı onu kamçılar.Na Öyle yol var ki, insana düz gibi görünür, Ama sonu ölümdür.M` Hoş sözler petek balı gibidir, Cana tatlı ve bedene şifadır.U_# Bilgenin aklı diline yön verir, Dudaklarının ikna gücünü artırır.O^ Sağduyu, sahibine yaşam kaynağı, Ahmaklıksa ahmaklara cezadır.S] Bilge yüreklilere akıllı denir, Tatlı söz ikna gücünü artırır.R\ Öğüde kulak veren başarıya ulaşır, RAB’be güvenen mutlu olur.k[O Mazlumlar arasında alçakgönüllü biri olmak, Kibirlilerle çapul malı paylaşmaktan iyidir.QZ Gururun ardından yıkım, Kibirli ruhun ardından da düşüş gelir.hYI Dürüstlerin tuttuğu yol kötülükten uzaklaştırır, Yoluna dikkat eden, canını korur.aX; Bilgelik kazanmak altından daha değerlidir, Akla sahip olmak da gümüşe yeğlenir.bW= Kralın yüzü gülüyorsa, yaşam demektir. Lütfu son yağmuru getiren bulut gibidir.SV Kralın öfkesi ölüm habercisidir, Ama bilge kişi onu yatıştırır.NU Kral doğru söyleyenden hoşnut kalır, Dürüst konuşanı sever.QT Krallar kötülükten iğrenir, Çünkü tahtın güvencesi adalettir._S7 Doğru terazi ve baskül RAB’bindir, Bütün tartı ağırlıklarını O belirler.gRG Tanrı buyruklarını kralın ağzıyla açıklar, Bu nedenle kral adaleti çiğnememelidir.YQ+ Kişi yüreğinde gideceği yolu tasarlar, Ama adımlarını RAB yönlendirir.[P/ Doğrulukla kazanılan az şey Haksızlıkla kazanılan büyük gelirden iyidir._O7 RAB kişinin yaşayışından hoşnutsa Düşmanlarını bile onunla barıştırır.lNQ Sevgi ve bağlılık suçları bağışlatır, RAB korkusu insanı kötülükten uzaklaştırır.VM% RAB yüreği küstah olandan iğrenir, Bilin ki, öyleleri cezasız kalmaz.`L9 RAB her şeyi amacına uygun yapar, Kötü kişinin yıkım gününü de O hazırlar.WK' Yapacağın işleri RAB’be emanet et, O zaman tasarıların gerçekleşir.SJ İnsan her yaptığını temiz sanır, Ama niyetlerini tartan RAB’dir.\I 3 İnsan aklıyla çok şey tasarlayabilir, Ama dilin vereceği yanıt RAB’dendir.XH)! RAB korkusu bilgelik öğretir, Alçakgönüllülük de onurun önkoşuludur.XG) Terbiyeden kaçan kendine zarar verir, Azara kulak verense sağduyu kazanır.JF  Yaşam veren uyarıları dinleyen, Bilgeler arasında konaklar.ME Gülen gözler yüreği sevindirir, İyi haber bedeni ferahlatır.JD  RAB kötülerden uzak durur, Oysa doğruların duasını duyar.]C3 Doğru kişinin aklı yanıtını iyi tartar, Kötünün ağzı kötülük saçar.hBI Kazanca düşkün kişi kendi evine sıkıntı verir, Rüşvetten nefret edense rahat yaşar.[A/ RAB kötünün tasarılarından iğrenir, Temiz düşüncelerden hoşnut kalır.I@  RAB kibirlinin evini yıkar, Dul kadının sınırını korur.i?K Sağduyulu kişi yukarıya, yaşama giden yoldadır, Bu da ölüler diyarına inmesini önler.Q> Uygun yanıt sahibini mutlu eder, Yerinde söylenen söz ne güzeldir!y=k Karşılıklı danışılmazsa tasarılar boşa çıkar, Danışmanların çokluğuyla başarıya ulaşılır.k<O Sağduyudan yoksun kişi ahmaklığıyla sevinir, Ama akıllı insan dürüst bir yaşam sürer.W;' Bilge çocuk babasını sevindirir, Akılsız çocuksa annesini küçümser.T:! Tembelin yolu dikenli çit gibidir, Doğrunun yoluysa ana caddeye benzer.T9! Huysuz kişi çekişme yaratır, Sabırlı kişi kavgayı yatıştırır.d8A Sevgi dolu bir ortamdaki sebze yemeği, Nefret dolu bir ortamdaki besili danadan yeğdir.Y7+ Yoksul olup RAB’den korkmak, Zengin olup kaygı içinde yaşamaktan yeğdir.i6K Mazlumun bütün günleri sıkıntı doludur, Mutlu bir yürekse sahibine sürekli ziyafettir.S5 Akıllı yürek bilgi arar, Akılsızın ağzıysa ahmaklıkla beslenir.G4 Mutlu yürek yüzü neşelendirir, Acılı yürek ruhu ezer.N3 Alaycı kişi azarlanmaktan hoşlanmaz, Bilgelere gidip danışmaz.b2= RAB, ölüm ve yıkım diyarında olup biteni bilir, Nerde kaldı ki insanın yüreği!_17 Yoldan sapan şiddetle cezalandırılır Ve azarlanmaktan nefret eden ölüme gider.V0% RAB kötü kişinin yolundan iğrenir, Doğruluğun ardından gideni sever.^/5 RAB kötülerin kurbanından iğrenir, Ama doğruların duası O’nu hoşnut eder.[./ Bilgelerin dudakları bilgi yayar, Ama akılsızların yüreği öyle değildir.e-C Doğru kişinin evi büyük hazine gibidir, Kötünün geliriyse sıkıntı kaynağıdır.],3 Ahmak babasının uyarılarını küçümser, İhtiyatlı kişi azara kulak verir.E+ Okşayıcı dil yaşam verir, Çarpık dilse ruhu yaralar.W*' RAB’bin gözü her yerde olanı görür, Kötüleri de iyileri de gözler.Y)+ Bilgenin dili bilgiyi iyi kullanır, Akılsızın ağzındansa ahmaklık akar.^( 7 Yumuşak yanıt gazabı yatıştırır, Oysa yaralayıcı söz öfkeyi alevlendirir.G'# Kral sağduyulu kulunu beğenir, Utanç getirene öfkelenir.Y&+" Doğruluk bir ulusu yüceltir, Oysa günah herhangi bir halk için utançtır.l%Q! Bilgelik akıllı kişinin yüreğinde barınır, Akılsızlar arasında bile kendini belli eder.o$W Kötü kişi uğradığı felaketle yıkılır, Doğru insanın ölümde bile sığınacak yeri var.k#O Muhtacı ezen, Yaradanı’nı hor görüyor demektir. Yoksula acıyansa Yaradan’ı yüceltir.b"= Huzurlu yürek bedenin yaşam kaynağıdır, Hırs ise insanı için için yer bitirir.U!# Geç öfkelenen akıllıdır, Çabuk sinirlenen ahmaklığını gösterir.i K Kralın yüceliği halkının çokluğuna bağlıdır, Halk yok olursa hükümdar da mahvolur.\1 RAB korkusu yaşam kaynağıdır, İnsanı ölüm tuzaklarından uzaklaştırır.`9 RAB’den korkan tam güvenliktedir, RAB onun çocuklarına da sığınak olacaktır.I  Dürüst tanık can kurtarır, Yalancı tanık aldatıcıdır.V% Bilgelerin tacı servetleridir, Akılsızlarsa ahmaklıklarıyla tanınır.O Her emek kazanç getirir, Ama boş lakırdı yoksulluğa götürür.jM Kötülük tasarlayan yolunu şaşırmaz mı? Oysa iyilik tasarlayan sevgi ve sadakat kazanır.H  Komşuyu hor görmek günahtır, Ne mutlu mazluma lütfedene!E Komşusu bile yoksulu sevmez, Oysa zenginin dostu çoktur.V% Alçaklar iyilerin önünde, Kötüler doğruların kapısında eğilirler._7 Saf kişilerin mirası akılsızlıktır, İhtiyatlı kişilerin tacı ise bilgidir.Q Çabuk öfkelenen ahmakça davranır, Düzenbazdan herkes nefret eder.uc Bilge kişi korktuğu için kötülükten uzaklaşır, Akılsızsa büyüklük taslayıp kendine güvenir.Z- Saf kişi her söze inanır, İhtiyatlı olansa attığı her adımı hesaplar.fE Yüreği dönek olan tuttuğu yolun, İyi kişi de yaptıklarının ödülünü alacaktır.X) Gülerken bile yürek sızlayabilir, Sevinç bitince acı yine görünebilir.N Öyle yol var ki, insana düz gibi görünür, Ama sonu ölümdür._7 Kötü kişinin evi yerle bir edilecek, Doğru kişinin konutuysa bayındır olacak.H  Yürek kendi acısını bilir, Sevinciniyse kimse paylaşmaz.M  Ahmaklar suç sunusuyla alay eder, Dürüstler ise iyi niyetlidir.u c İhtiyatlı kişinin bilgeliği, ne yapacağını bilmektir, Akılsızların ahmaklığıysa aldanmaktır. (i~~b~}}6||x|*{{^zzzFyyy/xxwxwwWw vv*uuou ttotssrrKqqq>ppzpooUonn>mmmMlll2kk4jjUiii+hhh5gg}gfff,eeeddgd ccfbbbDaag```G___^^d^ ]]N\\\M[[[,ZZ]YYYeXXX@WWW=VVV8UUTTTT3SSdSRR>QQQ1PPgPO=NNN*MMLL`KKK JJIINHH_HGGjGFFEEEEBDDDCCCoC BB9AAA`A@@O@ ??y?5>>n>+===b<<&&#%%@$$v#b#""3!!? c^/YU~ /)G 7\o$V X # ` ox+ix i Çünkü düşük çocuk boş yere doğuyor, karanlık içinde geçip gidiyor, adı karanlığa gömülüyor.P  Bir adam yüz çocuk babası olup uzun yıllar yaşamış, ama uzun ömrüne karşılık, zenginliğin tadını çıkaramamış, bir mezara bile gömülmemişse, düşük çocuk ondan iyidir derim.= s Adam vardır, Tanrı kendisine mal, mülk, saygınlık verir, yerine gelmeyecek isteği yoktur. Ama Tanrı yemesine izin vermez; bir yabancı yer. Bu da boş ve acı bir derttir.I   Güneşin altında insana ağır gelen bir kötülük gördüm:w g Bu yüzden insan, geçen ömrünü pek düşünmez. Çünkü Tanrı onun yüreğini mutlulukla meşgul eder.6e Üstelik Tanrı bir insana mal mülk veriyor, onu yemesi, ödülünü alması, yaptığı işten mutluluk duyması için ona güç veriyorsa, bu bir Tanrı armağanıdır.Y+ Gördüm ki, iyi ve güzel olan şu: Tanrı’nın insana verdiği birkaç günlük ömür boyunca yemek, içmek, güneşin altında harcadığı emekten zevk almak. Çünkü insanın payına düşen budur.X) Ömrü boyunca büyük üzüntü, hastalık, öfke içinde Karanlıkta yiyor.} Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan. Bu da acı bir kötülüktür. Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten? Annesinin rahminden çıplak çıkar insan. Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider, Emeğinden hiçbir şey götürmez elinde.N Güneşin altında acı bir kötülük gördüm: Sahibinin zararına biriktirilen Ve bir talihsizlikle yok olup giden servet. Böyle bir servet sahibi baba olsa bile, Oğluna bir şey bırakamaz.N Güneşin altında acı bir kötülük gördüm: Sahibinin zararına biriktirilen Ve bir talihsizlikle yok olup giden servet. Böyle bir servet sahibi baba olsa bile, Oğluna bir şey bırakamaz.V% Az yesin, çok yesin işçi rahat uyur, Ama zenginin malı zengini uyutmaz.a; Mal çoğaldıkça yiyeni de çoğalır. Sahibine ne yararı var, seyretmekten başka?^5 Parayı seven paraya doymaz, Zenginliği seven kazancıyla yetinmez. Bu da boştur.]~3 Tarlaların sürülmesini isteyen bir kral ülke için her bakımdan yararlıdır.<}q Bir yerde yoksullara baskı yapıldığını, adaletin ve doğruluğun çiğnendiğini görürsen şaşma; çünkü üstü gözeten daha üst biri var, onların da üstleri var.p|Y Çünkü çok düş kurmak hayalciliğe ve laf kalabalığına yol açar; Tanrı’ya saygı göster.:{m Ağzının seni günaha sürüklemesine izin verme. Ulağın önünde: “Adağım yanlıştı” deme. Tanrı niçin senin sözlerine öfkelensin, yaptığın işi yok etsin?;zq Adamamak, adayıp da yerine getirmemekten iyidir.y{ Tanrı’ya adak adayınca, yerine getirmekte gecikme. Çünkü O akılsızlardan hoşlanmaz. Adağını yerine getir!Dx Çok tasa kötü düş, Çok söz akılsızlık doğurur. w  Ağzını çabuk açma, Tanrı’nın önünde hemen konuya girme, Çünkü Tanrı gökte, sen yerdesin, Bu yüzden, az konuş.7v i Tanrı’nın evine gittiğinde davranışına dikkat et. Yaptıkları kötülüğün farkında olmayan akılsızlar gibi kurban sunmak için değil, dinlemek için yaklaş.)uK Yeni kralın yönettiği halk sayısız olabilir. Yine de sonrakiler ondan hoşnut olmayabilir. Gerçekten bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmaktır.at; Güneşin altında yaşayan herkesin kralın yerine geçen genci izlediğini gördüm.isK Çünkü genç, ülkesinde yoksulluk içinde doğsa bile cezaevinden krallığa yükselebilir.irK Yoksul ama bilge bir genç artık öğüt almayı bilmeyen kocamış akılsız kraldan iyidir.dqA Yalnız biri yenik düşer, Ama iki kişi direnebilir. Üç kat iplik kolay kolay kopmaz.opW Ayrıca iki kişi birlikte yatarsa, birbirini ısıtır. Ama tek başına yatan nasıl ısınabilir?loQ Biri düşerse, öteki kaldırır. Ama yalnız olup da düşenin vay haline! Onu kaldıran olmaz.Xn) İki kişi bir kişiden iyidir, Çünkü emeklerine iyi karşılık alırlar.m} Yalnız bir adam vardı, Oğlu da kardeşi de yoktu. Çabaları dinmek nedir bilmezdi, Gözü zenginliğe doymazdı. “Kimin için çalışıyorum, Neden kendimi zevkten yoksun bırakıyorum?” diye sormazdı. Bu da boş ve çetin bir zahmettir.9lm Güneşin altında bir boş şey daha gördüm:k Rahat kazanılan bir avuç dolusu Zahmetle, rüzgarı kovalamaya kalkışarak kazanılan İki avuç dolusundan daha iyidir.;jq Akılsız ellerini kavuşturup kendi kendini yer.i- Harcanan her emeğin, yapılan her ustaca işin ardında kıskançlık olduğunu gördüm. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.uhc Ama henüz doğmamış, Güneşin altında yapılan kötülükleri görmemiş olan İkisinden de mutludur.[g/ Çoktan ölmüş ölüleri, Hâlâ sağ olan yaşayanlardan daha mutlu gördüm."f ? Güneşin altında yapılan baskılara bir daha baktım, Ezilenlerin gözyaşlarını gördüm; Avutanları yok, Güç ezenlerden yana, Avutanları yok.Ve% Sonuçta insanın yaptığı işten zevk almasından daha iyi bir şey olmadığını gördüm. Çünkü onun payına düşen budur. Kendisinden sonra olacakları görmesi için kim onu geri getirebilir?pdY Kim biliyor insan ruhunun yukarıya çıktığını, hayvan ruhunun aşağıya, yeraltına indiğini?Oc İkisi de aynı yere gidiyor; topraktan gelmiş, toprağa dönüyor.b} Çünkü insanların başına gelen hayvanların da başına geliyor. Aynı sonu paylaşıyorlar. Biri nasıl ölüyorsa, öbürü de öyle ölüyor. Hepsi aynı soluğu taşıyor. İnsanın hayvandan üstünlüğü yoktur. Çünkü her şey boş.yak İnsanlara gelince, “Tanrı hayvan olduklarını görsünler diye insanları sınıyor” diye düşündüm.` İçimden “Tanrı doğruyu da, kötüyü de yargılayacaktır” dedim, “Çünkü her olayın, her eylemin zamanını belirledi.”i_K Güneşin altında bir şey daha gördüm: Adaletin ve doğruluğun yerini kötülük almış.^ Şimdi ne oluyorsa, geçmişte de oldu, Ne olacaksa, daha önce de olmuştur. Tanrı geçmiş olayların hesabını soruyor.Y]+ Tanrı’nın yaptığı her şeyin sonsuza dek süreceğini biliyorum. Ona ne bir şey eklenebilir ne de ondan bir şey çıkarılabilir. Tanrı insanların kendisine saygı duymaları için bunu yapıyor.h\I Her insanın yiyip içmesi, yaptığı her işle doyuma ulaşması bir Tanrı armağanıdır.t[a İnsan için yaşamı boyunca mutlu olmaktan, iyi yaşamaktan daha iyi bir şey olmadığını biliyorum.2Z] O her şeyi zamanında güzel yaptı. İnsanların yüreğine sonsuzluk kavramını koydu. Yine de insan Tanrı’nın yaptığı işi başından sonuna dek anlayamaz.QY Tanrı’nın uğraşsınlar diye insanlara verdiği zahmeti gördüm.=Xu Çalışanın harcadığı emekten ne kazancı var?kWO Sevmenin zamanı var, nefret etmenin zamanı var. Savaşın zamanı var, barışın zamanı var.jVM Yırtmanın zamanı var, dikmenin zamanı var. Susmanın zamanı var, konuşmanın zamanı var.jUM Aramanın zamanı var, vazgeçmenin zamanı var. Saklamanın zamanı var, atmanın zamanı var.Tw Taş atmanın zamanı var, taş toplamanın zamanı var. Kucaklaşmanın zamanı var, kucaklaşmamanın zamanı var.mSS Ağlamanın zamanı var, gülmenin zamanı var. Yas tutmanın zamanı var, oynamanın zamanı var.oRW Öldürmenin zamanı var, şifa vermenin zamanı var. Yıkmanın zamanı var, yapmanın zamanı var.eQC Doğmanın zamanı var, ölmenin zamanı var. Dikmenin zamanı var, sökmenin zamanı var.OP  Her şeyin mevsimi, göklerin altındaki her olayın zamanı vardır.O Çünkü Tanrı bilgiyi, bilgeliği, sevinci hoşnut kaldığı insana verir. Günahkâra ise, yığma, biriktirme zahmeti verir; biriktirdiklerini Tanrı’nın hoşnut kaldığı insanlara bıraksın diye. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.4Nc O’nsuz kim yiyebilir, kim zevk alabilir? M İnsan için yemekten, içmekten ve yaptığı işten zevk almaktan daha iyi bir şey yoktur. Gördüm ki, bu da Tanrı’dandır.jLM Günler boyunca çektiği zahmet acı ve dert doğurur. Gece bile içi rahat etmez. Bu da boş.qK[ Çünkü ne kazancı var adamın, güneşin altında harcadığı bunca emekten, bunca kafa yormaktan?9Jk Çünkü biri bilgelik, bilgi ve beceriyle çalışır, sonunda her şeyini hiç emek vermemiş başka birine bırakmak zorunda kalır. Bu da boş ve büyük bir hüsrandır.YI+ Bu yüzden güneşin altında harcadığım onca emeğe üzülmeye başladım.$HA Kim bilir, bilge mi olacak, akılsız mı? Güneşin altında bilgeliğimi kullanarak harcadığım bütün emek üzerinde saltanat sürecek. Bu da boş.G Güneşin altında harcadığım bütün emekten nefret ettim. Çünkü her şeyi benden sonra gelecek olana bırakmak zorundayım.F/ Böylece hayattan nefret ettim. Çünkü güneşin altında yapılan iş çetindi bence. Her şey boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.E Çünkü akılsız gibi, bilge de uzun süre anılmaz, Gelecekte ikisi de unutulur. Nitekim bilge de akılsız gibi ölür!&DE “Akılsızın başına gelen, benim de başıma gelecek” Dedim kendi kendime, “Öyleyse kazancım ne bilgelikten?” “Bu da boş” dedim içimden.C} Bilge nereye gittiğini görür, Ama akılsız karanlıkta yürür. İkisinin de aynı sonu paylaştığını gördüm.sB_ Işığın karanlıktan üstün olduğu gibi Bilgeliğin de akılsızlıktan üstün olduğunu gördüm.A+ Sonra bilgelik, delilik, akılsızlık nedir diye baktım; Çünkü kralın yerine geçecek kişi Zaten yapılanın ötesinde ne yapabilir ki?;@o Yaptığım bütün işlere, Çektiğim bütün emeklere bakınca, Gördüm ki, hepsi boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış. Güneşin altında hiçbir kazanç yokmuş.>?u Gözümün dilediği hiçbir şeyi kendimden esirgemedim. Gönlümü hiçbir zevkten alıkoymadım. Yaptığım her işten zevk aldı gönlüm. Bütün emeğimin ödülü bu oldu.> Böylece büyük üne kavuştum, benden önce Yeruşalim’de yaşayanların hepsini aştım. Bilgeliğimden de bir şey yitirmedim.=5 Altın, gümüş biriktirdim; kralların, illerin hazinelerini topladım. Kadın, erkek şarkıcılar ve erkeklerin özlemi olan bir harem edindim.0<Y Kadın, erkek köleler satın aldım; evimde doğan kölelerim de vardı. Ayrıca benden önce Yeruşalim’de yaşayan herkesten çok sığıra, davara sahip oldum.O; Dal budak salan orman ağaçlarını sulamak için havuzlar yaptım.X:) Bahçeler, parklar yaptım, oralara türlü türlü meyve ağaçları diktim.M9 Büyük işlere girdim. Kendime evler inşa ettim, bağlar diktim. 89 İnsanların göklerin altında geçirdiği birkaç günlük ömürleri boyunca, yapacakları iyi bir şey olup olmadığını görünceye dek, bilgeliğimin önderliğinde, bedenimi şarapla nasıl canlandırayım, akılsızlığı nasıl ele alayım diye düşündüm durdum.F7 Gülmeye, “Delilik”, zevke, “Ne işe yarar?” dedim.j6 O Kendi kendime, “Gel, zevki tat. İyi mi, değil mi, gör” dedim. Ama gördüm ki, o da boş.U5 % Çünkü çok bilgelik çok keder doğurur, bilgi arttıkça acı da artar.4 / Kendimi bilgi ve bilgeliği, deliliği ve akılsızlığı anlamaya adadım. Gördüm ki, bu da yalnızca rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış./3 Y Kendi kendime, “İşte, bilgeliğimi benden önce Yeruşalim’de krallık yapan herkesten çok artırdım” dedim, “Alabildiğine bilgi ve bilgelik edindim.”:2 q Eğri olan doğrultulamaz, eksik olan sayılamaz.t1 c Güneşin altında yapılan bütün işleri gördüm; hepsi boştur, rüzgarı kovalamaya kalkışmaktır!.0 W kendimi göklerin altında yapılan her şeyi bilgece araştırıp incelemeye adadım. Tanrı’nın uğraşsınlar diye insanlara verdiği çetin bir zahmettir bu.5/ g Ben Vaiz, Yeruşalim’de İsrail kralıykenq. ] Geçmiş kuşaklar anımsanmıyor, Gelecek kuşaklar da kendilerinden sonra gelenlerce anımsanmayacak.x- k Var mı kimsenin, “Bak bu yeni!” diyebileceği bir şey? Her şey çoktan, bizden yıllar önce de vardı.v, g Önce ne olduysa, yine olacak. Önce ne yapıldıysa, yine yapılacak. Güneşin altında yeni bir şey yok.t+ c Her şey yorucu, Sözcüklerle anlatılamayacak kadar. Göz görmekle doymuyor, Kulak işitmekle dolmuyor.g* I Bütün ırmaklar denize akar, Yine de deniz dolmaz. Irmaklar hep çıktıkları yere döner.X) + Rüzgar güneye gider, kuzeye döner, Döne döne eserek Hep aynı yolu izler.C(  Güneş doğar, güneş batar, Hep doğduğu yere koşar.K'  Kuşaklar gelir, kuşaklar geçer, Ama dünya sonsuza dek kalır.P&  Ne kazancı var insanın Güneşin altında harcadığı onca emekten?;% s “Her şey boş, bomboş, bomboş!” diyor Vaiz.Q$  Bunlar Yeruşalim’de krallık yapan Davut oğlu Vaiz’in sözleridir:a#; Ellerinin hak ettiğini verin kendisine, Yaptıkları için kent kurulunda övülsün.i"K Çekicilik aldatıcı, güzellik boştur; Ama RAB’be saygılı kadın övülmeye layıktır.W!' “Soylu işler yapan çok kadın var, Ama sen hepsinden üstünsün” der.M  Çocukları önünde ayağa kalkıp onu kutlar, Kocası onu över.D Ev halkının işlerini yönetir, Tembellik nedir bilmez.;q Ağzından bilgelik akar, Dili iyilik öğütler.E Güç ve onurla kuşanmıştır, Geleceğe güvenle bakar.R Kadın diktiği keten giysilerle Ördüğü kuşakları tüccara satar.[/ Kocası ülkenin ileri gelenleriyle oturup kalkar, Kent kurulunda iyi tanınır.H  Yatak örtüleri dokur, Kendi giysileri ince mor ketendendir.a; Kar yağınca ev halkı için kaygılanmaz, Çünkü hepsinin iki kat giysisi vardır.;q Mazluma kollarını açar, Yoksula elini uzatır.5e Eliyle örekeyi tutar, Avucunda iği tutar.M Ticaretinin kârlı olduğunu bilir, Çırası gece boyunca yanar.?y Giyinip kollarını sıvar, Canla başla çalışır.eC Bir tarlayı gözüne kestirip satın alır, El emeğiyle kazandığı parayla bağ diker.Z- Gün ağarmadan kalkar, Ev halkına yiyecek, hizmetçilerine paylarını verir.@{ Ticaret gemileri gibidir, Yiyeceğini uzaktan getirir.5e Yün, keten bulur, Zevkle elleriyle işler.W' Kadın ona kötülükle değil, Yaşamı boyunca iyilikle karşılık verir.>w Kocası ona yürekten güvenir Ve kazancı eksilmez.V% Erdemli kadını kim bulabilir? Onun değeri mücevherden çok üstündür.U # Ağzını aç ve adaletle yargıla, Mazlumun, yoksulun hakkını savun.”Z - Ağzını hakkını savunamayan için, Kimsesizin davasını gütmek için aç.H   İçsin ki yoksulluğunu unutsun, Artık sefaletini anmasın.< s İçkiyi çaresize, Şarabı kaygı çekene verin.I   Çünkü içince kuralları unutur, Mazlumun hakkını yerler.|q “Şarap içmek krallara yakışmaz, ey Lemuel, Krallara yakışmaz! İçkiyi özlemek hükümdarlara yaraşmaz.O Gücünü kadınlara, Gençliğini kralları mahvedenlere kaptırma!_7 “Oğlum, rahmimin ürünü, ne diyeyim? Adaklarımın yanıtı oğlum, ne diyeyim?J  Massa Kralı Lemuel’in sözleri, Annesinin ona öğrettikleri:{! Çünkü nasıl sütü dövünce tereyağı, Burnu sıkınca kan çıkarsa, Öfkeyi kurcalayınca da kavga çıkar.”fE “Eğer budala gibi kendini yücelttinse Ya da kötülük tasarladınsa, Dur ve düşün !4c Tazı, teke Ve ordusunun başındaki kral.Y+ Hayvanların en güçlüsü olan Ve hiçbir şeyin önünde pes etmeyen aslan,eC “Yürüyüşü gösterişli üç yaratık, Davranışı gösterişli dört yaratık var:K Kertenkele elle bile yakalanır, Ama kral saraylarında bulunur.G~ Çekirgelerin kralı yoktur, Ama bölük bölük ilerlerler.h}I Kaya tavşanları da güçsüz bir topluluktur, Ama yuvalarını kaya kovuklarında yaparlar.`|9 Karıncalar güçlü olmayan bir topluluktur, Ama yiyeceklerini yazdan biriktirirler.Q{ “Dünyada dört küçük yaratık var ki, Çok bilgece davranırlar:Zz- Nefret edilen kadının evlenmesi Ve hizmetçinin hanımının yerine geçmesi.5ye Kölenin kral olması, Budalanın doyması,Zx- Yeryüzü üç şeyin altında sarsılır; Katlanamadığı dört şey vardır:mwS Zina eden kadının yolu da şöyledir: Yer, ağzını siler, Sonra da, ‘Suç işlemedim’ der.zvm Kartalın gökyüzünde, Yılanın kayada, Geminin denizde izlediği yol Ve erkeğin genç kızla tuttuğu yol.Hu  Aklımın ermediği üç şey, Anlamadığım dört şey var:ty Babasıyla alay edenin, annesinin sözünü hor görenin Gözünü vadideki kargalar oyacak; O akbabalara yem olacak.^s5 Ölüler diyarı, kısır rahim, Suya doymayan toprak ve ‘Yeter’ demeyen ateş.r Sülüğün iki kızı vardır, adları ‘Ver, ver’ dir. Hiç doymayan üç şey, ‘Yeter’ demeyen dört şey vardır:qw Öyleleri var ki, dişleri kılıç, çeneleri bıçaktır, Mazlumlarla yoksulları yutup yeryüzünden yok ederler.^p5 Öyleleri var ki, kendilerinden üstün kimse yok sanır, Herkese tepeden bakarlar.joM Öyleleri var ki, kendilerini tertemiz sanırlar, Oysa kötülüklerinden arınmış değiller.Qn Öyleleri var ki, babalarına lanet eder, Annelerine değer vermezler.`m9 “Köleyi efendisine çekiştirme, Yoksa sana lanet eder, sen de suçlu çıkarsın.l Yoksa bolluktan, ‘Kimmiş RAB?’ diye seni yadsır, Ya da yoksulluktan çalar Ve Tanrım’ın adını lekelemiş olurum.ky Sahtekârlığı, yalanı benden uzak tut, Bana ne yoksulluk ne de zenginlik ver; Payıma düşen ekmeği ver, yeter.Uj# Ey Tanrı, iki şey diledim senden: Ben ölmeden bunları esirgeme benden.Ui# O’nun sözüne bir şey katma, Yoksa seni azarlar, yalancı çıkarsın.]h3 Tanrı’nın her sözü güvenilirdir, O kendisine sığınan herkese kalkandır.Og Kim göklere çıkıp indi? Kim yeli avuçlarında topladı? Suları giysisiyle sarıp sarmalayan kim? Kim belirledi dünyanın sınırlarını? Adı nedir, oğlunun adı nedir, biliyorsan söyle!Rf Bilgeliği öğrenmedim, Kutsal Olan’a ilişkin bilgiden de yoksunum.Je  Gerçekten ben insanların en cahiliyim, Bende insan aklı yok.xd k Massalı Yake oğlu Agur’un sözleri: Bu adam şöyle diyor: “Yoruldum, ey Tanrım, yoruldum ve tükendim.Rc Doğrular haksızlardan iğrenir, Kötüler de dürüst yaşayanlardan.`b9 Hükümdarın gözüne girmek isteyen çoktur, Ama RAB’dir insana adalet sağlayan.Oa İnsandan korkmak tuzaktır, Ama RAB’be güvenen güvenlikte olur.h`I Hırsızla ortak olanın düşmanı kendisidir, Mahkemede yemin etse de bildiğini söylemez.X_) Kibir insanı küçük düşürür, Alçakgönüllülükse onur kazandırır.Z^- Öfkeli kişi çekişme yaratır, Huysuz kişinin başkaldırısı eksik olmaz.P] Çocukluğundan beri kölesini şımartan, Sonunda cezasını çeker.w\g Sözünü tartmadan konuşan birini tanıyor musun? Akılsızın durumu bile onunkinden daha umut vericidir.N[ Köle salt sözle terbiye edilemez, Çünkü anlasa da kulak asmaz.pZY Tanrısal esinden yoksun olan halk Sınır tanımaz olur. Ne mutlu Kutsal Yasa’yı yerine getirene!WY' Oğlunu terbiye et, o da sana huzur verecek Ve gönlünü hoşnut edecektir.qX[ Kötüler çoğalınca başkaldırı da çoğalır, Ama doğrular onların düşüşünü görecektir.kWO Değnekle terbiye bilgelik kazandırır, Kendi haline bırakılan çocuksa annesini utandırır.MV Yoksulları adaletle yöneten kralın Tahtı hep güvenlikte olur.\U1 Zorbayla yoksulun ortak bir noktası var: İkisinin de gözünü açan RAB’dir.PT Hükümdar yalana kulak verirse, Bütün görevlileri de kötü olur.LS Akılsız hep patlamaya hazırdır, Bilgeyse öfkesini dizginler.\R1 Kana susamışlar dürüst kişiden nefret eder, Doğrularsa onun canını korur.OQ Bilge kişiyle davası olan ahmak Kızar, alay eder ve rahat vermez.\P1 Alaycı kişiler kentleri bile karıştırır, Bilgelerse öfkeyi yatıştırır.ZO- Doğru kişi yoksulların hakkını verir, Kötü kişi hak hukuk nedir bilmez.cN? Kötünün başkaldırısı kendine tuzak olur, Doğru kişiyse ezgi söyler ve sevinir.9Mm Başkasını pohpohlayan kişi, Ona tuzak olur.UL# Adaletle yöneten kral ülkesini ayakta tutar, Rüşvet alansa çökertir.^K5 Bilgeliği seven babasını sevindirir, Fahişelerle dostluk eden malını yitirir.`J9 Doğru kişiler çoğalınca halk sevinir, Kötü kişi hükümdar olunca halk inler.gI I Defalarca azarlandığı halde dikbaşlılık eden, Ansızın yıkıma uğrayacak, çare yok.jHM Kötüler egemen olunca insan kaçacak yer arar, Ama kötüler yok olunca doğrular çoğalır.^G5 Yoksula verenin eksiği olmaz, Yoksulu görmezden gelense bir sürü lanete uğrar.MF Kendine güvenen akılsızdır, Bilgece davranan güvenlikte olur.RE Açgözlü kavga çıkarır, RAB’be güvenense bolluk içinde yaşar.OD Annesini ya da babasını soymayı günah saymayan, Haydutla birdir.TC! Başkasını azarlayan sonunda Pohpohlayandan daha çok beğeni kazanır.RB Cimri servet peşinde koşar, Yoksulluğa uğrayacağını düşünmez.aA; Hatır gözetmek iyi değildir, Çünkü insan bir lokma ekmek için bile suç işler.W@' Güvenilir kişi bolluğa erer, Zengin olmaya can atansa beladan kurtulamaz._?7 Toprağını işleyenin ekmeği bol olur, Hayal peşinde koşansa yoksulluğa doyar.Q> Alnı ak yaşayan kurtulur, Yolsuzluk yapan ansızın yıkıma uğrar.g=G Adam öldürmekten vicdan azabı çeken, mezara dek kaçacaktır; Kimse ona yardım etmesin.`<9 Gaddar önderin aklı kıttır; Haksız kazançtan nefret edense uzun ömürlü olur.X;) Yoksul halkı yöneten kötü kişi Kükreyen aslan, saldırgan ayı gibidir.O: Günahtan çekinen ne mutludur! İnatçılık edense belaya düşer.]93 Günahlarını gizleyen başarılı olmaz, İtiraf edip bırakansa merhamet bulur.h8I Doğruların zaferi coşkuyla kutlanır, Ama kötüler egemen olunca insan kaçacak yer arar.M7 Zengin kendini bilge sanır, Ama akıllı yoksul onun içini okur.6 Dürüst kişileri kötü yola saptıran Kendi kazdığı çukura düşer. İyiliği, özü sözü bir olanlar miras alacak.?5y Yasaya kulağını tıkayanın Duası da iğrençtir.a4; Faiz ve tefecilikle malına mal katan kişi, Bunu yoksullara acıyan için biriktirir.v3e Kutsal Yasa’yı yerine getiren çocuk akıllıdır, Oburlarla arkadaşlık edense babasını utandırır.J2  Dürüst bir yoksul olmak, Yolsuzlukla zengin olmaktan yeğdir.S1 Kötüler adaletten anlamaz, RAB’be yönelenlerse her yönüyle anlar.X0) Yasayı terk eden kötüyü över, Yerine getirense kötüye karşı çıkar.M/ Yoksulu ezen yoksul, Ürünü harap eden sağanak yağmur gibidir.Z.- Ayaklanan ülke çok başlı olur, Ama akıllı, bilgili kişi düzeni sağlar.h- K Kötü kişi kendisini kovalayan olmasa bile kaçar, Doğrularsa genç aslan gibi yüreklidir.c,? Keçilerin sütü yalnız seni değil, Ev halkını, hizmetçilerini de doyurmaya yeter.?+y Kuzular seni giydirir, Tekeler tarlanın bedeli olur.U*# Çayır biçilince, yeni çimen çıkınca, Dağlardaki otlar toplanınca,T)! Çünkü zenginlik kalıcı değildir Ve taç kuşaktan kuşağa geçmez.7(i Davarına iyi bak, Sığırlarına dikkat et.a'; Ahmağı buğdayla birlikte dibekte tokmakla dövsen bile, Ahmaklığından kurtulmaz.\&1 Altın ocakta, gümüş potada sınanır, İnsansa aldığı övgüyle sınanır.T%! Ölüm ve yıkım diyarı insana doymaz, İnsanın gözü de hiç doymaz.[$/ Su görüntümüzü nasıl yansıtıyorsa, Yürek de insanın içini yansıtır.]#3 İncir ağacını budayan meyvesini yer, Efendisine hizmet eden onurlandırılır.2"_ Demir demiri biler, İnsan da insanı...p!Y Böyle bir kadını dizginlemeye kalkmak, Rüzgarı ya da yağı avuçta tutmaya çalışmak gibidir.\ 1 Kavgacı kadının dırdırı Yağmurlu günde damlaların dinmeyen sesi gibidir.R Sabah sabah komşuya verilen gürültülü bir selam Küfür sayılır.uc Tanımadığı birine kefil olanın giysisini al; Bir yabancı için yapıyorsa bunu, Giysisini rehin tut.b= İhtiyatlı kişi tehlikeyi görünce saklanır, Bönse öne atılır ve zarar görür.Y+ Oğlum, bilgece davran ki yüreğim sevinsin, Beni ayıplayana yanıt vereyim.1 Kendi dostunu da babanın dostunu da bırakma Ve felakete uğradığın gün kardeşinin evine gitme; Yakın komşun uzaktaki kardeşten yeğdir._7 Güzel koku ve buhur canı ferahlatır, Dostun verdiği öğüt insana tatlı gelir.X) Yuvasından uzak kalan kuş nasılsa, Yurdundan uzak kalan insan da öyledir.X) Tok insanın canı balı bile çekmez, Aç kişiye en acı şey tatlı gelir.]3 Düşmanın öpücükleri aldatıcıdır, Ama dostun seni iyiliğin için yaralar.9m Açık bir azar, Gizli tutulan sevgiden iyidir.O Öfke zalim, hiddet azgındır, Ama kıskançlığa kim dayanabilir?dA Taş ağırdır, kum bir yüktür, Ama ahmağın kışkırtması ikisinden de ağırdır.fE Seni kendi ağzın değil, başkaları övsün, Kendi dudakların değil, yabancı övsün.A  Yarınla övünme, Çünkü ne getireceğini bilemezsin.`9 Yalancı dil incittiği kişilerden nefret eder, Yaltaklanan ağızdan yıkım gelir.`9 Başkasının kuyusunu kazan içine kendi düşer, Taşı yuvarlayan altında kalır.Y+ Nefretini hileyle örtse bile, Kötülüğü toplumun önünde ortaya çıkar.T! Güzel sözlerine kanma, Çünkü yüreğinde yedi iğrenç şey vardır.h I Yüreği nefret dolu kişi sözleriyle niyetini gizlemeye çalışır, Ama içi hile doludur.Q  Okşayıcı dudaklarla kötü yürek, Sırlanmış toprak kaba benzer.E  Dedikodu tatlı lokma gibidir, İnsanın ta içine işler.k O Kor için kömür, ateş için odun neyse, Çekişmeyi alevlendirmek için kavgacı da öyledir.H   Odun bitince ateş söner, Dedikoducu yok olunca kavga diner.y Ateşli ve öldürücü oklar savuran bir deli neyse, Komşusunu aldatıp, “Şaka yapıyordum” Diyen de öyledir.y Ateşli ve öldürücü oklar savuran bir deli neyse, Komşusunu aldatıp, “Şaka yapıyordum” Diyen de öyledir.s_ Kendini ilgilendirmeyen bir kavgaya bulaşan kişi, Yoldan geçen köpeği kulaklarından tutana benzer.S Tembel kendini, Akıllıca yanıt veren yedi kişiden daha bilge sanır.Q Tembel elini sahana daldırır, Yeniden ağzına götürmeye üşenir.X) Menteşeleri üzerinde dönen kapı gibi, Tembel de yatağında döner durur.K Tembel, “Yolda aslan var, Sokaklarda aslan dolaşıyor” der.`9 Kendini bilge gören birini tanıyor musun? Akılsız bile ondan daha umut vericidir.S Ahmaklığını tekrarlayan akılsız, Kusmuğuna dönen köpek gibidir.w Oklarını gelişigüzel fırlatan okçu neyse, Yoldan geçen akılsızı ya da sarhoşu ücretle tutan da öyledir.[~/ Sarhoşun elindeki dikenli dal ne ise, Akılsızın ağzında özdeyiş de odur.G} Akılsızı onurlandırmak, Taşı sapana bağlamak gibidir.U|# Akılsızın ağzında özdeyiş, Kötürümün sarkan bacakları gibidir.h{I Akılsızın eliyle haber gönderen, Kendi ayaklarını kesen biri gibi, Kendine zarar verir.Wz' Akılsıza ahmaklığına uygun karşılık ver, Yoksa kendini bilge sanır.by= Akılsıza ahmaklığına göre karşılık verme, Yoksa sen de onun düzeyine inersin.Nx Ata kırbaç, eşeğe gem, Akılsızın sırtına da değnek gerek.^w5 Öteye beriye uçuşan serçe Ve kırlangıç gibi, Hak edilmemiş lanet de tutmaz.dv C Yaz ortasında kar, hasatta yağmur uygun olmadığı gibi, Akılsıza da onur yakışmaz.Iu  Kendini denetleyemeyen kişi Yıkılmış sursuz kent gibidir.Jt  Fazla bal yemek iyi değildir; Hep yüceltilmeyi beklemek de...fsE Kötünün önünde pes eden doğru kişi, Suyu bulanmış pınar, kirlenmiş kuyu gibidir.\r1 Susamış kişi için soğuk su neyse, Uzak ülkeden gelen iyi haber de öyledir.Yq+ Kavgacı kadınla aynı evde oturmaktansa, Damın köşesinde oturmak yeğdir.kpO Kuzeyden esen rüzgar nasıl yağmur getirirse, İftiracı dil de öfkeli bakışlara yol açar.Jo  Bunu yapmakla onu utanca boğarsın Ve RAB seni ödüllendirir.=nu Düşmanın acıkmışsa doyur, Susamışsa su ver.ymk Dertli kişiye ezgi söylemek, Soğuk günde giysilerini üzerinden almaya, Ya da sodaya sirke katmaya benzer.elC Sıkıntılı günde haine güvenmek, Çürük dişe ya da sakat ayağa güvenmek gibidir._k7 Başkasına karşı yalancı tanıklık eden Topuz, kılıç ya da sivri ok gibidir.\j1 Başkalarının evine seyrek git, Yoksa onları bezdirir, nefretini kazanırsın.Bi Bal buldun mu yeteri kadar ye, Fazla doyarsan kusarsın.[h/ Sabırla bir hükümdar bile ikna edilir, Tatlı dil en güçlü direnci kırar.^g5 Yağmursuz bulut ve yel nasılsa, Vermediği armağanla övünen kişi de öyledir.f Hasatta kar serinliği nasılsa, Güvenilir ulak da kendisini gönderenler için öyledir. Böyle biri efendilerinin canına can katar. A?~~~:}}D||y{{ZzzszyyLyxxVwwwvvukuttSsss'rrbrqppp>ooPnnTmmm!ll~kkjsjirhhQgBfedcbbbaa5``c_W^]]\\.[[ZZ?YYmYXyXWWIVVV>i> ==s<Uw Peçenin ardındaki yanakların Nar parçası sanki. T  Yeni yıkanmış, sudan çıkmış dişi koyun sürüsü gibi dişlerin, Hepsinin ikizi var; Yavrusunu yitiren yok aralarında.S7 Çevir gözlerini benden, Çünkü şaşırtıyorlar beni. Gilat Dağı’nın yamaçlarından inen Keçi sürüsünü andırıyor siyah saçların.nRU Sevgilim, Tirsa kadar güzelsin, Yeruşalim kadar şirin, Sancak açmış bir ordu kadar görkemli.VQ% Ben sevgilime aitim, sevgilim de bana, Gezinip duruyor zambaklar arasında.fPE Bahçesine indi sevgilim, Güzel kokulu tarhlara, Bahçede gezinmek, zambak toplamak için.oO Y Nereye gitti sevgilin, Ey güzeller güzeli, Ne yana yöneldi? Biz de onu arayalım seninle birlikte!}Ns Ağzı çok tatlı, Tepeden tırnağa güzel. İşte böyledir sevgilim, böyledir yarim, ey Yeruşalim kızları!M3 Mermer sütun bacakları Saf altın ayaklıklar üzerine kurulmuş. Boyu bosu Lübnan dağları gibi, Lübnan’ın sedir ağaçları gibi eşsiz.~Lu Elleri, üzerine sarı yakut kakılmış altın çubuklar, Gövdesi laciverttaşıyla süslenmiş cilalı fildişi.{Ko Yanakları güzel kokulu tarhlar gibi, Nefis kokular saçıyor. Dudakları zambak gibi, Mür yağı damlatıyor.nJU Akarsu kıyısındaki Güvercinler gibi gözleri; Sütle yıkanmış, Yuvasındaki mücevher sanki.LI Başı saf altın, Kakülleri kıvır kıvır, kuzgun gibi siyah.gHG Sevgilimin teni pembe-beyaz, ışıl ışıl yanıyor! Göze çarpıyor on binler arasında.qG[ Farkı ne sevgilinin öbürlerinden, Ey güzeller güzeli? Farkı ne ki, bize böyle ant içiriyorsun?|Fq Size ant içiriyorum, ey Yeruşalim kızları! Eğer sevgilimi bulursanız, Söyleyin ona, aşk hastasıyım ben.pEY Kenti dolaşan bekçiler buldu beni, Dövüp yaraladılar. Sur bekçileri alıp götürdü şalımı.%DC Kapıyı açtım sevgilime, Ama sevgilim yoktu, gitmişti! Kendimden geçmişim o konuşurken. Aradım onu, ama bulamadım, Seslendim, ama yanıt vermedi.C{ Kalktım, sevgilime kapıyı açayım diye, Mür elimden damladı, Parmaklarımdan aktı Sürgü tokmakları üzerine.ZB- Kapı deliğinden uzattı elini sevgilim, Aşk duygularım kabardı onun için.eAC Entarimi çıkardım, Yine giyinmeli miyim? Ayaklarımı yıkadım, Yine kirletmeli miyim?V@% Ben uyuyordum ama yüreğim uyanıktı. Dinleyin! Sevgilim kapıyı vuruyor. “Aç bana, kızkardeşim, aşkım, eşsiz güvercinim! Sırılsıklam oldu başım çiyden, Kaküllerim gecenin neminden.”K?  Bahçeme girdim, kızkardeşim, yavuklum, Mürümü topladım baharatımla, Gümecimi, balımı yedim, Şarabımı, sütümü içtim. Yiyin, için, ey dostlar! Mest olun aşktan, ey sevgililer!&>E Uyan, ey kuzey rüzgarı, Sen de gel, ey güney rüzgarı! Bahçemde es de güzel kokusu saçılsın. Sevgilim bahçesine gelsin, seçme meyvelerini yesin!X=) Sen bir bahçe pınarısın, Bir taze su kuyusu, Lübnan’dan akan bir dere.<+ Hintsümbülü ve safranla, Güzel kokulu kamış ve tarçınla, her türlü günnük ağacıyla, Mür ve ödle, her türlü seçme baharatla.V;% Fidanların nar bahçesidir; Seçme meyvelerle, Kına ve hintsümbülüyle,e:C Kapalı bahçesin sen, kızkardeşim, yavuklum, Kapalı bir kaynak, mühürlü bir pınar.9y Ey yavuklum, bal damlar dudaklarından, Bal ve süt var dilinin altında, Lübnan’ın kokusu geliyor giysilerinden!8 Aşkın ne güzel, kızkardeşim, yavuklum, Şaraptan çok daha tatlı; Esansının kokusu her türlü baharattan güzel!7w Çaldın gönlümü kızkardeşim, yavuklum, Bir bakışınla, Gerdanlığının tek zinciriyle çaldın gönlümü!46a Benimle gel Lübnan’dan, yavuklum, Benimle gel Lübnan’dan! Amana doruğundan, Senir ve Hermon doruklarından, Aslanların inlerinden, Parsların dağlarından geç.A5} Tepeden tırnağa güzelsin, aşkım, Hiç kusurun yok.\41 Gün serinleyip gölgeler uzayınca, Mür dağına, Günnük tepesine gideceğim.d3A Sanki bir çift geyik yavrusu memelerin Zambaklar arasında otlayan İkiz ceylan yavrusu.2 Boynun Davut’un kulesi gibi, Kakma taşlarla yapılmış, Üzerine bin kalkan asılmış, Hepsi de birer yiğit kalkanı.o1W Al kurdele gibi dudakların, Ağzın ne güzel! Peçenin ardındaki yanakların Nar parçası sanki.0 Yeni kırkılıp yıkanmış, Sudan çıkmış koyun sürüsü gibi dişlerin, Hepsinin ikizi var. Yavrusunu yitiren yok aralarında.5/ e Ah, ne güzelsin, aşkım, ah, ne güzel! Peçenin ardındaki gözlerin güvercinler gibi. Siyah saçların Gilat Dağı’nın yamaçlarından inen Keçi sürüsü sanki.. Dışarı çıkın, ey Siyon kızları! Düğününde, mutlu gününde Annesinin verdiği tacı giymiş Kral Süleyman’ı görün.-% Direklerini gümüşten, Tabanını altından yaptı. Koltuğu mor kumaşla kaplıydı. İçini sevgiyle döşemişti Yeruşalim kızları.G, Kral Süleyman tahtırevanı Lübnan ağaçlarından yaptı.y+k Hepsi kılıç kuşanmış, eğitilmiş savaşçı. Gecenin tehlikelerine karşı, Hepsinin kılıcı belinde.i*K İşte Süleyman’ın tahtırevanı! İsrailli yiğitlerden Altmış kişi eşlik ediyor ona. )  Kimdir bu kırdan çıkan, Bir duman sütunu gibi, Tüccarın türlü türlü baharatıyla, Mür ve günnükle tütsülenmiş?:(m Dişi ceylanlar, Yabanıl dişi geyikler üstüne Ant içiriyorum size, ey Yeruşalim kızları! Aşkımı ayıltmayasınız, uyandırmayasınız diye, Gönlü hoş olana dek.'' Onlardan ayrılır ayrılmaz Sevgilimi buldum. Tuttum onu, bırakmadım; Annemin evine, Beni doğuran kadının odasına götürünceye dek.]&3 Kenti dolaşan bekçiler buldu beni, “Sevgilimi gördünüz mü?” diye sordum.w%g “Kalkıp kenti dolaşayım, Sokaklarda, meydanlarda sevgilimi arayayım” dedim, Aradım, ama bulamadım.N$  Gece boyunca yatağımda Sevgilimi aradım, Aradım, ama bulamadım.#{ Ey sevgilim, gün serinleyip gölgeler uzayana dek, Engebeli dağlar üzerinde bir ceylan gibi, Geyik yavrusu gibi ol!M" Sevgilim benimdir, ben de onun, Zambaklar arasında gezinir durur.q![ Yakalayın tilkileri bizim için, Bağları bozan küçük tilkileri; Çünkü bağlarımız yeşerdi." = Kaya kovuklarında, Uçurum kenarlarında gizlenen güvercinim! Boyunu bosunu göster bana, Sesini duyur; Çünkü sesin tatlı, boyun bosun güzeldir.{o İncir ağacı ilk meyvesini verdi, Yeşeren asmalar mis gibi kokular saçmakta. Kalk, gel aşkım, güzelim.”_7 Çiçekler açtı, Şarkı mevsimi geldi, Kumrular ötüşmeye başladı beldemizde.9m Bak, kış geçti, Yağmurların ardı kesildi,@{ Sevgilim şöyle dedi: “Kalk, gel aşkım, güzelim.# Sevgilim ceylana benzer, sanki bir geyik yavrusu. Bakın, duvarımızın ardında duruyor, Pencerelerden bakıyor, Kafeslerden seyrediyor.mS İşte! Sevgilimin sesi! Dağların üzerinden sekerek, Tepelerin üzerinden sıçrayarak geliyor.:m Dişi ceylanlar, Yabanıl dişi geyikler üstüne Ant içiriyorum size, ey Yeruşalim kızları! Aşkımı ayıltmayasınız, uyandırmayasınız diye, Gönlü hoş olana dek.=u Sol eli başımın altında, Sağ eli sarsın beni.gG Güçlendirin beni üzüm pestiliyle, Canlandırın elmayla, Çünkü aşk hastasıyım ben.H  Ziyafet evine götürdü beni, Üzerimdeki sancağı aşktı.5c Orman ağaçları arasında bir elma ağacına benzer Delikanlıların arasında sevgilim. Onun gölgesinde oturmaktan zevk alırım, Tadı damağımda kalır meyvesinin.V% Dikenlerin arasında zambak nasılsa Kızların arasında öyledir aşkım.: q Ben Şaron çiğdemiyim, Vadilerin zambağıyım.Z / Sedir ağaçlarıdır evimizin kirişleri, Tavanımızın tahtaları ardıçlar.T # Ne yakışıklısın, sevgilim, ah, ne çekici! Yeşilliktir yatağımız.V ' Ah, ne güzelsin, aşkım, ah, ne güzel! Gözlerin tıpkı birer güvercin!R  Eyn-Gedi bağlarında Bir demet kına çiçeğidir benim için sevgilim.O  Memelerim arasında yatan Mür dolu bir kesedir benim için sevgilim;G    Kral divandayken, Hintsümbülümün güzel kokusu yayıldı.?  { Sana gümüş düğmelerle altın süsler yapacağız.A   Yanakların süslerle, Boynun gerdanlıklarla ne güzel!T  # Firavunun arabalarına koşulu kısrağa benzetiyorum seni, aşkım benim!}  u Ey güzeller güzeli, Bilmiyorsan, Sürünün izine çık, Çobanların çadırları yanında Oğlaklarını otlat.@ { Ey sevgilim, söyle bana, sürünü nerede otlatıyorsun, Öğleyin nerede yatırıyorsun? Neden arkadaşlarının sürüleri yanında Yüzünü örten bir kadın durumuna düşeyim?, S Bakmayın esmer olduğuma, Güneş kararttı beni. Çünkü kızdılar bana erkek kardeşlerim, Bağlara bakmakla görevlendirdiler. Ama kendi bağıma bakmadım.   Esmerim ben, ama güzelim, Ey Yeruşalim kızları! Kedar’ın çadırları gibi, Süleyman’ın çadır bezleri gibi kara.) M Al götür beni, haydi koşalım! Kral beni odasına götürsün. Seninle coşup seviniriz, Aşkını şaraptan çok överiz. Ne kadar haklılar seni sevmekte!p [ Ne güzel kokuyor sürdüğün esans, Dökülmüş esans sanki adın, Kızlar bu yüzden seviyor seni.X + Beni dudaklarıyla öptükçe öpsün! Çünkü aşkın şaraptan daha tatlı.' M Süleyman’ın Ezgiler Ezgisi.]3  Tanrı her işi, her gizli şeyi yargılayacaktır, İster iyi ister kötü olsun. Her şey duyuldu, sonuç şu: Tanrı’ya saygı göster, buyruklarını yerine getir, Çünkü her insanın görevi budur. Bunların dışındakilerden sakın, evladım. Çok kitap yazmanın sonu yoktur, fazla araştırma da bedeni yıpratır.~ Bilgelerin sözleri üvendire gibidir, derledikleri özdeyişlerse, iyi çakılan çivi gibi; bir tek Çoban tarafından verilmişler.Q} Güzel sözler bulmaya çalıştı. Yazdıkları gerçek ve doğrudur. | Vaiz yalnız bilge değildi, bildiklerini halka da öğretiyordu. Hesap etti, araştırdı ve birçok özdeyişi düzene soktu.8{k  “Her şey boş” diyor Vaiz, “Bomboş!”gzG  Toprak geldiği yere dönmeden, Ruh onu veren Tanrı’ya dönmeden, Seni yaratanı anımsa.wyg  Gümüş tel kopmadan, Altın tas kırılmadan, Testi çeşmede parçalanmadan, Kuyu makarası kırılmadan,]x3  Dahası yüksek yerden, Sokaktaki tehlikelerden korkacaklar; Badem ağacı çiçek açacak, Çekirge ağırlaşacak, Tutku zayıflayacak. Çünkü insan sonsuzluk evine gidecek, Yas tutanlar sokakta dolaşacak.w/  Değirmen sesi yavaşlayınca, Sokağa açılan çift kapı kapanacak, İnsanlar kuş sesiyle uyanacak, Ama şarkıların sesini duyamayacaklar.v  O gün, evi bekleyenler titreyecek, Güçlüler eğilecek, Öğütücüler azaldığı için duracak, Pencereden bakanlar kararacak.kuO  Bu yüzden zor günler gelmeden, “Zevk almıyorum” diyeceğin yıllar yaklaşmadan, Güneş, ışık, ay ve yıldızlar kararmadan Ve yağmurdan sonra bulutlar geri dönmeden, Gençlik günlerinde seni yaratanı anımsa.jt O Bu yüzden zor günler gelmeden, “Zevk almıyorum” diyeceğin yıllar yaklaşmadan, Güneş, ışık, ay ve yıldızlar kararmadan Ve yağmurdan sonra bulutlar geri dönmeden, Gençlik günlerinde seni yaratanı anımsa.usc Öyleyse at tasayı yüreğinden, Uzaklaştır derdi bedeninden. Çünkü gençlik de dinçlik de boştur.]r3 Ey delikanlı, gençliğinle sevin, Bırak gençlik günlerinde yüreğin sevinç duysun. Gönlünün isteklerini, gözünün gördüklerini izle, Ama bil ki, bütün bunlar için Tanrı seni yargılayacaktır.q1  Evet, insan uzun yıllar yaşarsa, Sevinçle yaşasın. Ama karanlık günleri unutmasın, Çünkü onlar da az değil. Gelecek her şey boştur.8pk  Işık tatlıdır, Güneşi görmek güzeldir. o  Tohumunu sabah ek, Akşam da elin boş durmasın. Çünkü bu mu iyi, şu mu, Yoksa ikisi de aynı sonucu mu verecek, bilemezsin.n#  Ana rahmindeki çocuğun nasıl ruh ve beden aldığını bilmediğin gibi, Her şeyi yaratan Tanrı’nın yaptıklarını da bilemezsin.; Günahlı yüz kez kötülük edip uzun yaşasa bile, Tanrı’dan korkanların, O’nun önünde saygıyla duranların iyilik göreceğini biliyorum.W=' Suçlu çabuk yargılanmazsa, insanlar kötülük etmek için cesaret bulur.< Bir de kötülerin gömüldüğünü gördüm. Kutsal yere girip çıkar, kötülük yaptıkları kentte övülürlerdi. Bu da boş.;7 Bütün bunları gördüm ve güneşin altında yapılan her iş üzerinde kafa yordum. Gün gelir, insanın insana egemenliği kendine zarar verir.N: Rüzgarı tutup ona egemen olmaya kimsenin gücü yetmediği gibi, Ölüm gününe egemen olmaya da kimsenin gücü yetmez. Savaştan kaçış olmadığı gibi, kötülük de sahibini kurtaramaz.B9 Kimse geleceği bilmez, Kim kime geleceği bildirebilir?Y8+ Çünkü her işin bir zamanı ve yolu vardır. İnsanın derdi kendine yeter.\71 Onun buyruğuna uyan zarar görmez. Bilge kişi bunun zamanını ve yolunu bilir.U6# Kralın sözünde güç vardır. Kim ona, “Ne yapıyorsun?” diyebilir?v5e Kralın huzurundan ayrılmak için acele etme. Kötülüğe bulaşma. Çünkü o dilediği her şeyi yapar.V4% Kralın buyruğuna uy, diyorum. Çünkü Tanrı’nın önünde ant içtin.3 5 Bilge insan gibisi var mı? Kim olup bitenlerin anlamını bilebilir? Bilgelik insanın yüzünü aydınlatır, Sert görünüşünü değiştirir.y2k Bulduğum tek şey: Tanrı insanları doğru yarattı, Oysa onlar hâlâ karmaşık çözümler arıyorlar.”m1S –Araştırıp hâlâ bulamazken– Binde bir adam buldum, Ama aralarında bir kadın bulamadım.d0A Vaiz diyor ki, “Şunu gördüm: Bir çözüm bulmak için Bir şeyi öbürüne eklerkenE/ Kimi kadını ölümden acı buldum. O kadın ki, kendisi tuzak, yüreği kapan, elleri zincirdir. Tanrı’nın hoşnut kaldığı insan ondan kaçar, Günah işleyense ona tutsak olur.!.; Böylece, bilgelik ve çözüm aramaya, incelemeye, kavramaya, Kötülüğün akılsızlık, akılsızlığın delilik olduğunu anlamaya kafa yordum.H-  Bilgelik denen şey Uzak ve çok derindir, onu kim bulabilir?e,C Bütün bunları bilgelikle denedim: “Bilge olacağım” dedim. Ama bu beni aşıyordu.X+) Çünkü sen de birçok kez Başkalarına sövdüğünü pekâlâ biliyorsun.q*[ İnsanların söylediği her söze aldırma, Yoksa uşağının bile sana sövdüğünü duyabilirsin.^)5 Çünkü yeryüzünde hep iyilik yapan, Hiç günah işlemeyen doğru insan yoktur.Q( Bilgelik, bilge kişiyi kentteki on yöneticiden daha güçlü kılar.v'e Birini tutman iyidir, Öbüründen de elini çekme. Çünkü Tanrı’ya saygı duyan ikisini de başarır.M& Ne çok kötü ol ne de akılsız. Niçin vaktinden önce ölesin?I%  Ne çok doğru ol ne de çok bilge. Niçin kendini yok edesin?$) Boş ömrümde şunları gördüm: Doğru insan doğruluğuna karşın ölüyor, Kötü insanın ise, kötülüğüne karşın ömrü uzuyor."#= İyi günde mutlu ol, Ama kötü günde dikkatle düşün; Tanrı birini öbürü gibi yaptı ki, İnsan kendisinden sonra neler olacağını bilmesin.["/ Tanrı’nın yaptığını düşün: O’nun eğrilttiğini kim doğrultabilir?}!s Bilgelik siperdir, para da siper, Bilginin yararı ise şudur: Bilgelik ona sahip olan kişinin yaşamını korur.R  Bilgelik miras kadar iyidir, Güneşi gören herkes için yararlıdır.mS “Neden geçmiş günler bugünlerden iyiydi?” diye sorma, Çünkü bu bilgece bir soru değil.R Çabuk öfkelenme, Çünkü öfke akılsızların bağrında barınır.R Bir olayın sonu başlangıcından iyidir. Sabırlı kibirliden iyidir.F Haksız kazanç bilgeyi delirtir, Rüşvet karakteri bozar.q[ Çünkü akılsızın gülmesi, Kazanın altındaki çalıların çatırtısı gibidir. Bu da boştur.V% Bilgenin azarını işitmek, Akılsızın türküsünü işitmekten iyidir.T! Bilge kişinin aklı yas evindedir, Akılsızın aklıysa şenlik evinde.S Üzüntü gülmekten iyidir, Çünkü yüz mahzun olunca yürek sevinir.  Yas evine gitmek, şölen evine gitmekten iyidir. Çünkü her insanın sonu ölümdür, Yaşayan herkes bunu aklında tutmalı.N  İyi ad hoş kokulu yağdan, Ölüm günü doğum gününden iyidir.H  Çünkü gölge gibi gelip geçen kısa ve boş ömründe insana neyin yararlı olduğunu kim bilebilir? Bir adama kendisinden sonra güneşin altında neler olacağını kim söyleyebilir?F Söz çoğaldıkça anlam azalır, Bunun kime yararı olur?}s Ne varsa, adı çoktan konmuştur, İnsanın da ne olduğu biliniyor. Kimse kendinden güçlü olanla çekişemez.q[ Gözün gördüğü gönlün çektiğinden iyidir. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmaktır.}s Bilgenin akılsızdan ne üstünlüğü var? Yoksul başkasına nasıl davranacağını bilmekle ne yarar sağlar?@{ İnsan hep boğazı için çalışır, Yine de doymaz.<q Ne güneş yüzü görüyor, ne de bir şey tanıyor. Öbür adam iki kez biner yıl yaşasa bile mutluluk duymaz, düşük çocuk ondan rahattır. Hepsi aynı yere gitmiyor mu?<q Ne güneş yüzü görüyor, ne de bir şey tanıyor. Öbür adam iki kez biner yıl yaşasa bile mutluluk duymaz, düşük çocuk ondan rahattır. Hepsi aynı yere gitmiyor mu? ~~}c||B{{vzz]yyuxwvvCuutt0ssIrrcr-qqq=q pPo6nmlk0iihh_gg.f^eeddcblaaN_^f\[~Z XWWWVqUU=TSSiRQQxQP]ONNlMMXLL+KJJ{IIoI HoGGxFEDCBBxAAG@@?Y>>]==<< ;:9988/7l6555 433E322c1100/S..R--j,,,+e**))C)(''>&~%%% $$##O""R!w `(xA}Mp,AU V  y   {e @TjRM"  Bu nedenle Rab, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “Ey sen, Siyon’da yaşayan halkım, Asurlular, Mısırlılar’ın yaptığı gibi Sana değnekle vurduklarında, Sopalarını sana karşı kaldırdıklarında korkma.kQO"  Rab, Her Şeye Egemen RAB, Kararlaştırılan yıkımı bütün yeryüzünde gerçekleştirecek.P "  Ey İsrail, halkın denizin kumu kadar çok olsa da, Ancak pek azı dönecek. Tümüyle adil bir yıkım kararlaştırıldı.[O/"  Geriye kalanlar, Yakup soyundan sağ kalanlar, Güçlü Tanrı’ya dönecekler.DN"  O gün İsrail’in sağ kalanları, Yakup’un kaçıp kurtulan torunları, Kendilerini yok etmek isteyene değil, Artık içtenlikle RAB’be, İsrail’in Kutsalı’na dayanacaklar.XM)"  Ormanda artakalan ağaçlar Bir çocuğun bile sayabileceği kadar az olacak.~Lu"  Görkemli ormanıyla verimli tarlaları, Ölümcül bir hastalığa yakalanmış insan gibi Tümüyle harap olacak.K"  İsrail’in Işığı ateş, İsrail’in Kutsalı alev olacak; Asur’un dikenli çalılarını Bir gün içinde yakıp bitirecek. J"  Rab, Her Şeye Egemen RAB, Asur’un güçlü adamlarını Yıpratıcı hastalıkla cezalandıracak. Orduları alev alev yanacak.JI "  Balta kendisini kullanana karşı övünür mü? Testere kendisini kullanana karşı büyüklenir mi? Sanki değnek kendisini kaldıranı sallayabilir, Sopa sahibini kaldırabilirmiş gibi...Hy"  Elimi yuvaya sokup kuş yumurtalarını toplar gibi Ulusların varını yoğunu topladım. Terk edilmiş yumurtaları nasıl toplarlarsa, Ben de bütün ülkeleri öyle topladım. Kanat çırpan, ağzını açan, Sesini çıkaran olmadı.’ ”XG)" Çünkü, ‘Her şeyi bileğimin gücüyle, Bilgeliğimle yaptım’ diyor, ‘Akıllıyım, ulusları ayıran sınırları yok ettim, Hazinelerini yağmaladım, Güçlü kralları tahtlarından indirdim.VF%" Rab Siyon Dağı’na ve Yeruşalim’e karşı tasarladıklarını yapıp bitirdikten sonra şöyle diyecek: “Asur Kralı’nı kibirli yüreği, Övüngen bakışları yüzünden cezalandıracağım.hEI" Samiriye’ye ve putlarına ne yaptımsa, Yeruşalim’e ve putlarına da yapamaz mıyım?”qD[" Putları Yeruşalim ve Samiriye’ninkinden daha çok olan putperest ülkeleri nasıl ele geçirdimse,C" “Kalno’yu, Karkamış gibi ele geçirmedim mi? Hama’nın sonu Arpat’ınki, Samiriye’nin sonu Şam’ınki gibi olmadı mı?DB"  “Komutanlarımın hepsi birer kral değil mi?” diyor,{Ao"  Ama Asur Kralı bundan da kötüsünü düşünüyor. Birçok ulusun kökünü kazıyıp yok etmeyi tasarlıyor.@@y"  Asur’u tanrısız ulusa karşı salacağım; Soyup yağma etmesi, Sokaktaki çamur gibi onları çiğnemesi, Öfkelendiğim halkın üzerine yürümesi için Buyruk vereceğim.”T?!"  “Vay haline Asur, öfkemin değneği! Elindeki sopa benim gazabımdır.9>k"  Tutsaklar arasında bir köşeye sinmek Ya da savaşta ölmekten başka çareniz kalmayacak. Bütün bunlara karşın RAB’bin öfkesi dinmedi, Eli hâlâ kalkmış durumda. =9"  Yargı günü Uzaklardan başınıza felaket geldiğinde ne yapacaksınız? Yardım için kime koşacaksınız, Servetinizi nereye saklayacaksınız?g<G"  Yoksullardan adaleti esirgemek, Halkımın düşkünlerinin hakkını elinden almak, Dulları avlamak, Öksüzlerin malını yağmalamak için Haksız kararlar alanların, Adil olmayan yasalar çıkaranların vay haline!f; G" Yoksullardan adaleti esirgemek, Halkımın düşkünlerinin hakkını elinden almak, Dulları avlamak, Öksüzlerin malını yağmalamak için Haksız kararlar alanların, Adil olmayan yasalar çıkaranların vay haline!I: "  Manaşşe Efrayim’i, Efrayim Manaşşe’yi yiyecek, Sonra birlikte Yahuda’nın üzerine yürüyecekler. Bütün bunlara karşın RAB’bin öfkesi dinmedi, Eli hâlâ kalkmış durumda.9y"  İnsanlar şurada burada bulduklarını yiyecekler, Ama aç kalacak, doymayacaklar. Herkes çocuğunun etini yiyecek:8}"  Her Şeye Egemen RAB’bin öfkesi Ülkeyi ateş gibi sardı. Halk ateşe yem olacak, Kardeş kardeşini esirgemeyecek. 7 "  Kötülük dikenli çalıları yiyip bitiren ateş gibidir. Ormandaki çalılığı tutuşturur, Duman sütunları yükseltir.6"  Bu yüzden Rab onların gençleri için sevinç duymayacak, Öksüzlerine, dul kadınlarına acımayacak. Çünkü hepsi tanrısızdır, kötülük yaparlar. Her ağız saçmalıyor. Bütün bunlara karşın RAB’bin öfkesi dinmedi, Eli hâlâ kalkmış durumda.e5C"  Çünkü bu halkı saptıranlar ona yol gösterenlerdir. Onları izleyenler de yem oluyor.W4'"  Baş ileri gelen saygın kişi, Kuyruksa öğretisi sahte olan peygamberdir.r3]"  Bunun için RAB İsrail’den başı da kuyruğu da Hurma dalını da sazı da Bir günde kesip atacak.c2?" Halk kendisini cezalandıran RAB’be dönmeyecek, Her Şeye Egemen RAB’bi aramayacak.B1}" Bundan dolayı RAB, Resin’in hasımlarını Halka karşı güçlendirecek; Düşmanlarını, doğudan Aramlılar’ı, Batıdan Filistliler’i ayaklandıracak. Bunlar ağızlarını ardına kadar açıp İsrail’i yutacaklar. Bütün bunlara karşın RAB’bin öfkesi dinmedi, Eli hâlâ kalkmış durumda.B0}" Bundan dolayı RAB, Resin’in hasımlarını Halka karşı güçlendirecek; Düşmanlarını, doğudan Aramlılar’ı, Batıdan Filistliler’i ayaklandıracak. Bunlar ağızlarını ardına kadar açıp İsrail’i yutacaklar. Bütün bunlara karşın RAB’bin öfkesi dinmedi, Eli hâlâ kalkmış durumda.*/M" “Kerpiç evler yıkıldı, Ama yerlerine yontma taştan evler yapacağız. Yabanıl incir ağaçları kesildi, Ama yerlerine sedir ağaçları dikeceğiz.” ." Bütün halk, Efrayim ve Samiriye’de yaşayanlar, Rab’bin bu yargısını duyacak. Gururlu ve küstah olan bu halk diyor ki,_-7"  Rab İsrail için, Yakup soyu için yargısını bildirdi. Bu yargı yerine gelecek.},s"  Davut’un tahtı ve ülkesi üzerinde egemenlik sürecek. Egemenliğinin ve esenliğinin büyümesi son bulmayacak. Egemenliğini adaletle, doğrulukla kuracak Ve sonsuza dek sürdürecek. Her Şeye Egemen RAB’bin gayreti bunu sağlayacak.=+s"  Çünkü bize bir çocuk doğacak, Bize bir oğul verilecek. Yönetim onun omuzlarında olacak. Onun adı Harika Öğütçü, Güçlü Tanrı, Ebedi Baba, Esenlik Önderi olacak.b*="  Savaşta giyilen çizmeleri Ve kana bulanmış giysileri Yakılacak, ateşe yem olacak.L)"  Çünkü onlara yük olan boyunduruğu, Omuzlarını döven değneği, Onlara eziyet edenlerin sopasını paramparça edeceksin; Tıpkı Midyanlılar’ı yenilgiye uğrattığın günkü gibi.+(O"  Ya RAB, ulusu çoğaltacak, sevincini artıracaksın. Ekin biçenlerin neşelendiği, Ganimet paylaşanların coştuğu gibi, Onlar da sevinecek senin önünde.'"  Karanlıkta yürüyen halk Büyük bir ışık görecek; Ölümün gölgelediği diyarda Yaşayanların üzerine ışık parlayacak.& }" Bununla birlikte sıkıntı çekmiş olan ülke karanlıkta kalmayacak. Geçmişte Zevulun ve Naftali bölgelerini alçaltan Tanrı, gelecekte Şeria Irmağı’nın ötesinde, Deniz Yolu’nda, ulusların yaşadığı Celile’yi onurlandıracak.%+" dünyaya da baksalar sıkıntıdan, karanlıktan, korkunç karanlıktan başka bir şey görmeyecekler. Kovulacakları yer koyu karanlıktır. $" Aç ve çaresiz, ülkede dolanıp duracaklar. Aç kalınca öfkelenip krallarına, Tanrıları’na lanet edecekler. Yukarıya da#{" Tanrı’nın öğretisine ve bildirisine dönmek gerek! Böyle düşünmezlerse, onlar için hiç şafak sökmeyecek.V"%" Birileri size, “Fısıldaşıp mırıldanan medyumlarla ruh çağıranlara danışın” dediğinde, “Halk kendi Tanrısı’na danışmaz mı; yaşayanlar için ölülere mi danışılır?” deyin.!'" Ben ve RAB’bin bana verdiği çocuklar, Siyon Dağı’nda oturan Her Şeye Egemen RAB’bin İsrail’deki belirtileri ve işaretleriyiz.] 3" Kendini Yakup’un soyundan gizleyen RAB’bi özlemle bekliyorum, umudum O’nda.Q" Ya RAB, öğrencilerim arasında bildirimi koru, Öğretimi mühürle!^5" Birçokları sendeleyip düşecek, parçalanacak, Tuzağa düşüp ele geçecek.”"=" Tapınak O olacak. İsrail’in iki krallığı içinse Sürçme taşı ve tökezleme kayası, Yeruşalim’de yaşayanlar için Kapan ve tuzak olacak.\1" “Her Şeye Egemen RAB’bi kutsal sayın. Korkunuz, yılgınız O’ndan olsun.ta" “Onların entrika dediği her şeye Siz entrika demeyin; Onların korktuğundan korkmayın, yılmayın.^5" RAB beni halkın tuttuğu yoldan gitmeme konusunda şiddetle uyararak şöyle dedi:" İstediğinizi tasarlayın, hepsi boşa gidecek. İstediğiniz kadar konuşun, hiçbiri gerçekleşmeyecek. Çünkü Tanrı bizimledir.;o" Ey halklar, yıkıma, bozguna uğrayacaksınız. Yeryüzünün en uç köşeleri, kulak verin. Savaşmaya, bozguna uğramaya hazırlanın. Evet, savaşa ve bozguna hazır olun.  " Yahuda’yı kaplayan sular her şeyi silip süpürerek adam boyu yükselecek, ülkeni boydan boya dolduracak, ey İmmanuel!”D" ben Rab, Fırat’ın kabaran güçlü sularını –bütün dehşetiyle Asur Kralı’nı– üzerlerine salacağım. Yatağından taşan ırmak, kıyılarını su altında bırakacak.|q" “Bu halk usul usul akan Şiloah sularını reddettiği, Resin’le Remalya’nın oğluyla mutlu olduğu için,)M" RAB bana yine seslenip dedi ki," “Çocuk daha ‘Anne, baba’ demesini öğrenmeden, Şam’ın serveti ve Samiriye’nin ganimeti Asur Kralı’na götürülecek.”7" Peygamber olan karım bundan bir süre sonra gebe kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu. RAB bana, “Adını ‘Maher-Şalal-Haş-Baz’ koy” dedi,c?" Kâhin Uriya ile Yeverekya oğlu Zekeriya’yı kendime güvenilir tanık seçiyorum.”{ q" RAB bana şöyle dedi: “Büyük bir levha alıp okunaklı harflerle üzerine, ‘Maher-Şalal-Haş-Baz ’ yaz..U" Bir zamanlar çapalanıp ekin ekilen tepeler korkudan kimsenin giremeyeceği dikenliklere dönecek, sığırın gezindiği, davarın çiğnediği yerler olacak.”mS" İnsanlar oralara okla, yayla gidecek. Çünkü ülkenin her yanı dikenli çalılarla kaplanacak.h I" “O gün bin gümüş değerinde bin asmaya sahip olan her bağ dikenli çalılarla dolacak.q [" aldığı bol süt sayesinde tereyağı yiyecek. Ülkede kalan herkes bal ve tereyağıyla beslenecek.9 m" O günlerde bir inekle bir çift koyun besleyen& E" “O gün Rab Fırat’ın ötesinden kiraladığı usturayla –Asur Kralı’yla– sakalınızı, saçlarınızı, beden kıllarınızı tıraş edecek.v e" Akın akın gelip derin vadilerde, kaya kovuklarında, dikenli çalılıklarda, otlaklarda konaklayacaklar.}" “O gün RAB Mısır ırmaklarının ta uçlarından sinekleri, Asur topraklarından arıları ıslıkla çağıracak.>u" “RAB seni, halkını ve babanın soyunu Efrayim’in Yahuda’dan ayrıldığı günden bu yana görülmemiş bir felakete uğratacak; üzerinize Asur Kralı’nı saldırtacak. " Ama çocuk kötüyü reddedip iyiyi seçecek yaşa gelmeden, seni dehşete düşüren o iki kralın toprakları ıssız kalacak.\1" Çocuk kötüyü reddedip iyiyi seçecek yaşa gelince tereyağı ve bal yiyecek." Bundan ötürü Rab’bin kendisi size bir belirti verecek: İşte, kız gebe kalıp bir oğul doğuracak; adını İmmanuel koyacak.C" Bunun üzerine Yeşaya, “Dinleyin, ey Davut’un torunları!” dedi, “İnsanların sabrını taşırmanız yetmezmiş gibi şimdi de Tanrım’ın sabrını mı taşırıyorsunuz?B" Ama Ahaz, “Hayır, istemem, RAB’bi sınamam” dedi.oW" “Tanrın RAB’den bir işaret iste; ölüler diyarı kadar derin, gökler kadar yüksek olsun.”%E" RAB Ahaz’a yine seslendi:#?" Samiriye sadece Efrayim’in başkenti, Remalya’nın oğlu da sadece Samiriye’nin başıdır. Bana güvenmezseniz, güvenlikte olamazsınız.’ ”8~i" Çünkü Şam sadece Aram’ın başkenti, Resin de sadece Şam’ın başıdır. Efrayim’e gelince, altmış beş yıl içinde paramparça edilip halk olmaktan çıkacak.[}/" “ ‘Buna karşılık Egemen RAB diyor ki, bu tasarı asla gerçekleşmeyecek.z|m" Haydi, Yahuda’ya saldıralım, halkı korkutup ülkeyi ele geçirelim, Taveal’ın oğlunu kral ilan edelim.e{C" Aram, Efrayim ve Remalya’nın oğlu sizin için kötü şeyler tasarlıyor. Diyorlar ki,(zI" Ona de ki, ‘Dikkatli ve sakin ol, korkma! Şu tüten iki yanık odun parçasının –Aram Kralı Resin’le Remalya’nın oğlunun– öfkesinden korkma.Jy " Bu arada RAB Yeşaya’ya şöyle seslendi: “Ahaz’ı karşılamak için oğlun Şear-Yaşuv’la birlikte Yukarı Havuz’un su yolunun sonuna, Çırpıcı Tarlası’na giden yola çık.>xu" Davut’un torunları Aram’ın Efrayimliler’le güçbirliği ettiğini duydular. Ahaz’la halkının yürekleri rüzgarda sallanan orman ağaçları gibi titremeye başladı.-w U" Uzziya oğlu Yotam oğlu Ahaz Yahuda Kralı’yken, Aram Kralı Resin’le Remalya oğlu İsrail Kralı Pekah Yeruşalim’e saldırdılar, ama ele geçiremediler./vW" Halkın onda biri kalsa da ülke mahvolacak. Ama devrildiği zaman kütüğü kalan Yabanıl fıstık ve meşe ağacı gibi, Kutsal soy kütüğünden çıkacak.”Hu " İnsanları çok uzaklara süreceğim, Ülke bomboş kalacak,?tw" “Ne vakte kadar, ya Rab?” diye sordum. Rab yanıtladı: “Kentler viraneye dönüp kimsesiz kalıncaya, Evler ıpıssız oluncaya, Toprak büsbütün kıraçlaşıncaya kadar.Ws'" Bu halkın yüreğini duygusuzlaştır, Kulaklarını ağırlaştır, Gözlerini kapat. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönüp şifa bulmasınlar.’ ”r" “Git, bu halka şunu duyur” dedi, “ ‘Duyacak duyacak, ama anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama görmeyeceksiniz!q" Sonra Rab’bin sesini işittim: “Kimi göndereyim? Bizim için kim gidecek?” diyordu. “Ben! Beni gönder” dedim.}ps" onunla ağzıma dokunarak, “İşte bu kor dudaklarına değdi, suçun silindi, günahın bağışlandı” dedi.doA" Seraflar’dan biri bana doğru uçtu, elinde sunaktan maşayla aldığı bir kor vardı;Yn+" “Vay başıma! Mahvoldum” dedim, “Çünkü dudakları kirli bir adamım, dudakları kirli bir halkın arasında yaşıyorum. Buna karşın Kral’ı, Her Şeye Egemen RAB’bi gözlerimle gördüm.”bm=" Seraflar’ın sesinden kapı söveleriyle eşikler sarsıldı, tapınak dumanla doldu.l" Birbirlerine şöyle sesleniyorlardı: “Her Şeye Egemen RAB Kutsal, kutsal, kutsaldır. Yüceliği bütün dünyayı dolduruyor.”"k=" Üzerinde Seraflar duruyordu; her birinin altı kanadı vardı; ikisiyle yüzlerini, ikisiyle ayaklarını örtüyor, öbür ikisiyle de uçuyorlardı.j !" Kral Uzziya’nın öldüğü yıl yüce ve görkemli Rab’bi gördüm; tahtta oturuyordu, giysisinin etekleri tapınağı dolduruyordu.*iM" O gün İsrail’e karşı denizin gürleyişi gibi gürleyecekler. Karaya bakan biri karanlık ve sıkıntı görecek. Işık karanlık bulutlarla kaplanacak.%hC" Askerleri dişi aslan gibi, genç aslanlar gibi kükrüyor, homurdanarak avlarını kapıp götürüyorlar. Kimse avlarını pençelerinden kurtaramıyor.g}" Okları sivri, yayları kuruludur. Atlarının toynakları çakmaktaşı, arabalarının tekerlekleri kasırga gibidir.f}" Aralarında yorulan, sendeleyen olmayacak; uyuklamayacak, uyumayacaklar. Gevşek kemer, kopuk çarık bağı olmayacak.e" RAB uzaktaki ulusları bir sancak işaretiyle, dünyanın en uzağındakileri ıslık sesiyle çağıracak; hızla, hemen gelecekler.ndU" Bu yüzden RAB’bin halkına karşı öfkesi alevlendi, elini kaldırıp onları vurdu. Dağlar titriyor, cesetler çöp gibi sokaklara serildi. Bütün bunlara karşın RAB’bin öfkesi dinmedi, eli hâlâ kalkmış durumda.>cu" Alev alev yanan ateş, samanı nasıl yiyip bitirirse, kuru ot alevin içinde nasıl birden tutuşup yok olursa, onlar da kökten çürüyüp gidecek, çiçekleri toz gibi havaya savrulacak. Çünkü Her Şeye Egemen RAB’bin yasasını reddettiler, İsrail’in Kutsalı’nın sözlerini küçümsediler.Rb" Şarap içmekte sınır tanımayanların, içkileri karıştırıp içmekten çekinmeyenlerin, rüşvet uğruna kötüyü haklı çıkaranların, haklıların hakkını elinden alanların vay haline!Ra" Şarap içmekte sınır tanımayanların, içkileri karıştırıp içmekten çekinmeyenlerin, rüşvet uğruna kötüyü haklı çıkaranların, haklıların hakkını elinden alanların vay haline!J` " Kendilerini bilge görenlerin, akıllı sananların vay haline!$_A" Kötüye iyi, iyiye kötü diyenlerin, karanlığı ışık, ışığı karanlık yerine koyanların, acıya tatlı, tatlıya acı diyenlerin vay haline!^)" Diyorlar ki, “Tanrı elini çabuk tutup işini hızlandırsın da görelim. İsrail’in Kutsalı tasarladığını yapsın da görelim.”_]7" Suçu yalanla örülmüş iplerle, günahı araba urganıyla çekenlerin vay haline!\y" Kuzular kendi otlaklarındaymış gibi otlayacak, zenginlerin ıssız kalan konutlarını yabancılar ele geçirecek.[}" Ama Her Şeye Egemen RAB adaletinden ötürü yüceltilecek. Kutsal Tanrı doğruluğuyla kutsal olduğunu gösterecek.WZ'" Hepsi alçaltılacak; dize getirilecek, küstah bakışları alçaltılacak.?Yw" Bu yüzden doymak bilmeyen ölüler diyarı ağzını ardına kadar açtı; Yeruşalim’in soyluları, sıradan insanları ve gürültülü bir şekilde eğlenenleri oraya inecek. X" Halkım bilgisizliği yüzünden sürgün edilecek; saygın kişileri kıtlıktan ölecek, kalabalıklar susuzluktan kırılacak.%WC" Onların şölenlerinde lir, çenk, tef ve kaval çalınır, şarap içilir. Ama RAB’bin yaptıklarına dikkat etmez, ellerinin yapıtına aldırmazlar.Vw" Sabah erkenden kalkıp içki peşinden koşanların, gece geç vakte kadar şarap içip kızışanların vay haline!pUY" Çünkü on dönümlük bağ ancak bir bat şarap, Bir homer tohum ancak bir efa tahıl üretecek.”T/" Her Şeye Egemen RAB’bin şöyle ant içtiğini duydum: “Büyük ve gösterişli çok sayıda ev ıssız kalacak, İçinde oturan olmayacak.|Sq" Evlerine ev, tarlalarına tarla katanların vay haline! Oturacak yer kalmadı, Ülkede bir tek siz oturuyorsunuz.2R]" Her Şeye Egemen RAB’bin bağı İsrail halkı, Hoşlandığı fidan da Yahuda halkıdır. RAB adalet bekledi, Zorbalık gördü; Doğruluk bekledi, Feryatlar duydu.5Qc" Viraneye çevireceğim onu; budanmayacak, çapalanmayacak; dikenli çalılar bitecek her yanında. Üzerine yağmur yağdırmasınlar diye bulutlara buyruk vereceğim.”$PA" Şimdi bağıma ne yapacağımı size söyleyeyim: Çitini söküp atacağım, varsın yiyip bitirsinler; duvarını yıkacağım, varsın çiğnesinler.nOU" Bağım için yapmadığım ne kaldı? Ben üzüm vermesini beklerken niçin yabanıl üzüm verdi?Nw" Sevgilim diyor ki, “Ey Yeruşalim’de yaşayanlar ve Yahuda halkı, lütfen benimle bağım arasında hakem olun!\M1" Toprağı belleyip taşları ayıkladı, Seçme asmalar dikip orta yere bir gözcü kulesi yaptı. Üzüm sıkmak için bir çukur kazdı Ve bağının üzüm vermesini bekledi. Ama bağ yabanıl üzüm verdi.L " Sevgilimin bağı için yaktığı ezgiyi sevgilim için okuyayım: Toprağı verimli bir tepede Sevgilimin bir bağı vardı.Kw" Bu, bir çardak, gündüzün sıcağına karşı gölge, yağmura, fırtınaya karşı sığınak ve korunak olacak.?Jw" Sonra RAB Siyon Dağı’nın her yanını, orada toplananların üzerini gündüz bulutla, gece dumanla ve parlak alevle örtecek. Yüceliği onların üzerinde bir örtü olacak.I " Rab Siyon kızlarını pisliklerinden arındıracak. Yeruşalim’de dökülen kanı adil ve ateşten bir ruhla temizleyecek.H " Siyon’da, yani Yeruşalim’de sağ kalanlara, “Yeruşalim’de yaşıyor” diye kaydedilenlere, “Kutsal” denilecek."G=" O gün RAB’bin dalı, İsrail halkından sağ kalanların güzelliği ve görkemi olacak; ülkenin meyvesi de onların kıvancı ve övüncü olacak.$F C" O gün yedi kadın bir erkeği tutup, “Kendi yemeğimizi de giysimizi de sağlarız; yeter ki senin adını alalım. Utancımızı gider!” diyecekler.qE[" Siyon’un kapıları ah çekip yas tutacak; Kent, yerde oturan, Terk edilmiş bir kadın gibi olacak.ND" Erkekleri kılıçtan geçirilecek, Yiğitleri savaşta yok olacak.0CY" O zaman güzel kokunun yerini pis koku, Kuşağın yerini ip, Lüleli saçın yerini kel kafa, Süslü giysinin yerini çul, Güzelliğin yerini dağlama izi alacak.oBW" O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak.oAW" O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak.o@W" O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak.o?W" O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak.o>W" O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak.o=W" O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak.e<C" Bu yüzden onların başlarında yaralar çıkaracağım, mahrem yerlerini açacağım.”0;Y" RAB şöyle diyor: “Siyon kızları kibirlidir, burunları bir karış havada, göz kırparak geziyor, ayaklarındaki halhalları şıngırdatarak kırıtıyorlar.:" RAB halkının ileri gelenleri ve önderleriyle davasını görecek. Rab, Her Şeye Egemen RAB onlara diyor ki, “Bağları yiyip bitiren sizsiniz, Evleriniz yoksullardan zorla aldığınız malla dolu. Ne hakla halkımı eziyor, Yoksulu sömürüyorsunuz?”9" RAB halkının ileri gelenleri ve önderleriyle davasını görecek. Rab, Her Şeye Egemen RAB onlara diyor ki, “Bağları yiyip bitiren sizsiniz, Evleriniz yoksullardan zorla aldığınız malla dolu. Ne hakla halkımı eziyor, Yoksulu sömürüyorsunuz?”c8?" RAB davasını görmek için yerini aldı, Halkları yargılamak için ayağa kalkıyor.7" Çocuklar halkımı eziyor, Kadınlar onu yönetiyor. Ey halkım, sana yol gösterenler Seni saptırıyor, yolunu şaşırtıyorlar.e6C" Vay kötülerin haline! Kötülük görecek, yaptıklarının karşılığını alacaklar.b5=" Doğru kişiye iyilik göreceğini söyleyin. Çünkü iyiliklerinin meyvesini yiyecek.K4" Yüzlerindeki ifade onlara karşı tanıklık ediyor. Sodom gibi günahlarını açıkça söylüyor, gizlemiyorlar. Vay onların haline! Çünkü bu felaketi başlarına kendileri getirdiler.3+" Yeruşalim sendeledi, Yahuda düştü. Çünkü söyledikleri de yaptıkları da RAB’be karşı; O’nun yüce varlığını aşağılıyor.2" O zaman adam şöyle yanıtlayacak: “Ben yaranızı saramam. Evimde ne yiyecek ne giyecek var. Beni halkın önderi yapmayın.”1)" Ailede bir kardeş öbürüne sarılıp, “Hiç olmazsa senin bir üstlüğün var, Önderimiz ol! Bu yıkıntıları sen yönet” diyecek.0}" İnsan insana, komşu komşuya haksızlık edecek. Genç yaşlıya, Sıradan adam onurlu kişiye Hayasızca davranacak.Z/-" Çocukları onlara yönetici atayacak, Küçük çocuklar onlara egemen olacak.J. " Bakın, Rab, Her Şeye Egemen RAB, Her türlü yardım ve desteği, Yani ekmek ve suyu, Yiğitlerle savaşçıları, Yöneticilerle peygamberleri, Falcılarla ileri gelenleri, Takım komutanlarıyla soyluları, danışmanları, Hünerli büyücülerle bilge muskacıları Yeruşalim’den ve Yahuda’dan çekip alacak.J- " Bakın, Rab, Her Şeye Egemen RAB, Her türlü yardım ve desteği, Yani ekmek ve suyu, Yiğitlerle savaşçıları, Yöneticilerle peygamberleri, Falcılarla ileri gelenleri, Takım komutanlarıyla soyluları, danışmanları, Hünerli büyücülerle bilge muskacıları Yeruşalim’den ve Yahuda’dan çekip alacak.I, " Bakın, Rab, Her Şeye Egemen RAB, Her türlü yardım ve desteği, Yani ekmek ve suyu, Yiğitlerle savaşçıları, Yöneticilerle peygamberleri, Falcılarla ileri gelenleri, Takım komutanlarıyla soyluları, danışmanları, Hünerli büyücülerle bilge muskacıları Yeruşalim’den ve Yahuda’dan çekip alacak.K+" Ölümlü insana güvenmekten vazgeçin. Onun ne değeri var ki?*#" O gün insanlar Yeryüzünü sarsmak üzere harekete geçen RAB’bin dehşetinden Ve yüce görkeminden kaçmak için Tapmak amacıyla yaptıkları altın, gümüş putları Köstebeklere, yarasalara atıp Kaya kovuklarına, uçurumlardaki yarıklara saklanacaklar.)#" O gün insanlar Yeryüzünü sarsmak üzere harekete geçen RAB’bin dehşetinden Ve yüce görkeminden kaçmak için Tapmak amacıyla yaptıkları altın, gümüş putları Köstebeklere, yarasalara atıp Kaya kovuklarına, uçurumlardaki yarıklara saklanacaklar.8(i" RAB kalkıp yeryüzünü sarsmaya başlayınca, İnsanlar O’nun dehşetinden Ve yüce görkeminden kaçmak için Kayalık mağaralara, yeraltı kovuklarına saklanacaklar.,'S" Putlar tümüyle ortadan kalkacak.U&#" İnsanların gururu, kibiri kırılacak, O gün yalnız RAB yüceltilecek,G%" Ticaret gemilerinin, güzel teknelerinin hepsini yok edecek.H$ " Bütün yüksek kuleleri, güçlü surları Yerle bir edecek;2#_" Bütün ulu dağları, yüksek tepeleri,p"Y" Lübnan’ın bütün ulu, yüksek sedir ağaçlarını, Başan’ın bütün meşelerini yok edecek;n!U" Çünkü Her Şeye Egemen RAB o gün Kibirlileri, gururluları, kendini beğenmişleri alçaltacak;o W" İnsanın küstah bakışları alçaltılacak, Gururu kırılacak. O gün yalnız RAB yüceltilecek.pY" RAB’bin dehşetinden, Yüce görkeminden kaçmak için kayalıklara gidin, Yerin altına saklanın.Z-" Bu yüzden herkes alçaltılıp dize getirilecek. Onları bağışlama, ya RAB!}s" Ülkeleri putlarla dolu; Elleriyle yaptıkları, Parmaklarıyla biçim verdikleri Putların önünde eğiliyorlar.q[" Ülkeleri altınla, gümüşle dolu, Hazinelerinin sonu yok, Sayısız atları, savaş arabaları var.:m" Ya RAB, halkını, Yakup soyunu terk ettin, Çünkü yürekleri doğu kökenli inançlarla dolu. Filistliler gibi falcılıkla uğraşıyor, Yabancılarla el sıkışıyorlar.D" Ey Yakup soyu, gelin RAB’bin ışığında yürüyelim.#?" RAB uluslar arasında yargıçlık edecek, Birçok halkın arasındaki anlaşmazlıkları çözecek. İnsanlar kılıçlarını çekiçle dövüp saban demiri, Mızraklarını bağcı bıçağı yapacaklar. Ulus ulusa kılıç kaldırmayacak, Savaş eğitimi yapmayacaklar artık.'" Birçok halk gelecek, “Haydi, RAB’bin Dağı’na, Yakup’un Tanrısı’nın Tapınağı’na çıkalım” diyecekler, “O bize kendi yolunu öğretsin, Biz de O’nun yolundan gidelim.” Çünkü yasa Siyon’dan, RAB’bin sözü Yeruşalim’den çıkacak.!;" RAB’bin Tapınağı’nın kurulduğu dağ, Son günlerde dağların en yücesi, Tepelerin en yükseği olacak. Oraya akın edecek ulusların hepsi.P " Amots oğlu Yeşaya’nın Yahuda ve Yeruşalim’le ilgili görümü: " Güçlü adamlarınız kıtık gibi, Yaptıkları işler kıvılcım gibi olacak; İkisi birlikte yanacak ve söndüren olmayacak.”X +" Yaprakları solmuş yabanıl fıstık ağacına, Susuz bahçeye döneceksiniz.8 k" “Sevip altında tapındığınız yabanıl fıstık ağaçlarından utanacaksınız, Putperest törenleriniz için seçtiğiniz bahçelerden ötürü yüzünüz kızaracak.p [" Ama başkaldıranlarla günahlılar Birlikte yıkıma uğrayacaklar. RAB’bi terk edenler yok olacak.T #" Siyon adalet sayesinde, Tövbe edenleri de doğruluk sayesinde kurtulacak.5 e" Eskiden, başlangıçta olduğu gibi, Sana yöneticiler, danışmanlar yetiştireceğim. Ondan sonra ‘Doğruluk Kenti’, ‘Sadık Kent’ diye adlandırılacaksın.”c A" Sana karşı duracak, Kül suyuyla arıtır gibi seni cüruftan arıtıp temizleyeceğim.2 _" Bu yüzden Rab, Her Şeye Egemen RAB, İsrail’in Güçlüsü şöyle diyor: “Hasımlarımı cezalandırıp rahata kavuşacağım, Düşmanlarımdan öç alacağım.<  s" Yöneticileri asilerle hırsızların işbirlikçisi; Hepsi rüşveti seviyor, Armağan peşine düşmüş. Öksüzün hakkını vermiyor, Dul kadının davasını görmüyorlar.9  o" Gümüşü cüruf oldu, Şarabına su katıldı.y  m" Sadık kent nasıl da fahişe oldu! Adaletle doluydu, doğruluğun barınağıydı, Şimdiyse katillerle doldu.g  I" Ama direnip başkaldırırsanız, Kılıç sizi yiyip bitirecek.” Bunu söyleyen RAB’dir.  ~~!}})||l{{VzzdyyVxxVww%vuurttsRrqpp]oonnnmm lkk+jjYihhoggPffZeeeddckbbVa``E__m_^^]\\[ZZeZ Y2X[XW6VUUTTSkRRxR@==K<< ;;:(99;8H766A54332S11e100 //g.x--3,,!+*))(''Q&&&%$P#"n!!E T9<ZTSr;cY^oL* T c  i p *|D<A9w S+" Feryat edin, ey ticaret gemileri! Çünkü sığınağınız harap oldu.=*s" Kildan ülkesine bak! O halk yok artık. Asurlular onların ülkesini yabanıl hayvanlara verdi, Kuşatma kuleleri diktiler, saraylarını soydular, Ülkeyi viraneye çevirdiler.)" “Eğlencen sona erdi, ey Sayda, erden kız!” dedi, “Kirletildin. Kalk, Kittim’e geç, Orada bile rahat yüzü görmeyeceksin.”l(Q" RAB denizin üzerine elini uzatıp ülkeleri titretti, Kenan kalelerinin yıkılmasını buyurdu.['/" Kendi topraklarını Nil gibi basıp geç, Ey Tarşiş kızı, artık engel yok.&'" Görkeminin sonucu olan gururunu kırmak, Dünyaca ünlü bütün saygın kişilerini alçaltmak için Her Şeye Egemen RAB tasarladı bunu.%'" Taçlar giydiren Sur’a karşı bu işi kim tasarladı? O kent ki, tüccarları prenslerdi, İş adamları dünyanın saygın kişileriydi.h$I" Uzak ülkeleri yurt edinmiş, Eğlenceye düşkün halkınız, Eski, tarihsel kentiniz bu mu?B#" Tarşiş’e geçin, ey kıyıda oturanlar, Feryat edin.S"" Sur’un haberi Mısır’a ulaşınca, Yüreği burkulacak insanların.9!k" Utan, ey Sayda, ey deniz kıyısındaki kale! Çünkü deniz sana sesleniyor: “Ne doğum ağrısı çektim, ne de doğurdum. Ne delikanlılar büyüttüm, ne de kızlar.”| q" Şihor’un tahılı, Nil’in ürünü Denizleri aşar, Sur’a gelir sağlardı. Ulusların kârı ona akardı.Y+" Ey kıyı halkı ve denizcilerin zenginleştirdiği Sayda tüccarları, susun!) M" Sur Kenti’yle ilgili bildiri: Ey ticaret gemileri, feryat edin! Çünkü Sur Kenti evleriyle, Limanlarıyla birlikte yok oldu. Kittim’den size haber geldi.<q" Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “O gün sağlam yere çakılmış kazık yerinden çıkacak, kırılıp düşecek, ona asılan yük de yok olacak.” Çünkü RAB böyle diyor.y" Ailenin ağırlığı –soyundan türeyen herkes– Taslardan kâselere kadar her küçük kap ona asılacak.’ ”lQ" Onu sağlam yere çakılmış çadır kazığı yapacağım, Ailesi için onur kürsüsü olacak." Davut’un evinin anahtarını ona teslim edeceğim. Açtığını kimse kapayamayacak, Kapadığını kimse açamayacak.-S" Senin cüppeni ona giydireceğim. Senin kuşağınla onu güçlendirip Yetkini ona vereceğim. Yeruşalim’de yaşayanlara Ve Yahuda halkına o babalık yapacak.D" “ ‘O gün Hilkiya oğlu kulum Elyakim’i çağırıpB" Seni görevden alacak, Makamından alaşağı edeceğim.&E" Top gibi evirip çevirip Geniş bir ülkeye fırlatacak. Orada öleceksin, Gurur duyduğun arabaların orada kalacak. Efendinin evi için utanç nedenisin!I " Ey güçlü kişi, RAB seni tuttuğu gibi şiddetle savuracak.{o" ‘Burada ne işin var? Kimin var ki, kendine burada mezar kazdın, Yüksekte kendine mezar, kayada konut oydun?q[" Rab, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Haydi, o kâhyaya, Sarayın sorumlusu Şevna’ya git ve de ki," Her Şeye Egemen RAB bana, “Siz ölene dek bu suçunuz bağışlanmayacak” diye seslendi. Rab, Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.7" Oysa siz keyif çatıp eğlendiniz, “Yiyelim içelim, nasıl olsa yarın öleceğiz” diyerek Sığır, koyun kestiniz, Et yiyip şarap içtiniz.zm" Rab, Her Şeye Egemen RAB O gün sizi ağlayıp yas tutmaya, Saçlarınızı kesip çul kuşanmaya çağırdı.@y" Eski Havuz’un suları için İki surun arasında bir depo yaptınız. Ama bunu çok önceden tasarlayıp Gerçekleştirmiş olan Tanrı’ya güvenmediniz, O’nu umursamadınız.Z-" Yeruşalim’deki evleri saydınız, Surları onarmak için evleri yıktınız.z m" Davut Kenti’nin duvarlarında Çok sayıda gedik olduğunu gördünüz, Aşağı Havuz’da su depoladınız,m S" RAB’bin Yahuda’yı savunmasız bıraktığı gün Orman Sarayı’ndaki silahlara güvendiniz.m S" Verimli vadileriniz savaş arabalarıyla doldu, Atlılar kent kapılarının karşısına dizildi. " Elamlılar ok kılıflarını sırtlanıp savaş arabalarıyla, Atlılarıyla geldiler. Kîr halkı kalkanlarını açtı.A {" Çünkü Rab’bin, Her Şeye Egemen RAB’bin Görüm Vadisi’nde kargaşa, bozgun Ve dehşet saçacağı gün, Duvarların yıkılacağı, Dağlara feryat edileceği gün geliyor./" Bunun için dedim ki, “Beni yalnız bırakın, acı acı ağlayayım. Halkımın uğradığı yıkımdan ötürü Beni avutmaya kalkmayın.”7" Önderleriniz hep birlikte kaçtılar, Yaylarını kullanmadan tutsak alındılar. Uzağa kaçtığınız halde ele geçenlerin hepsi tutsak edildi.S" Görüm Vadisi’yle ilgili bildiri: Gürültü patırtı içinde eğlenen kent halkı, Ne oldu size, neden hepiniz damlara çıktınız? Ölenleriniz ne kılıçtan geçirildi, Ne de savaşta öldü.R " Görüm Vadisi’yle ilgili bildiri: Gürültü patırtı içinde eğlenen kent halkı, Ne oldu size, neden hepiniz damlara çıktınız? Ölenleriniz ne kılıçtan geçirildi, Ne de savaşta öldü.y" Okçulardan, Kedar savaşçılarından pek az sağ kalan olacak.” Bunu söyleyen, İsrail’in Tanrısı RAB’dir.b=" Rab bana şöyle dedi: “Kedar’ın bütün övüncü tam bir yıl sonra sona erecek.q[" Çünkü onlar kılıçtan, yalın kılıçtan, Gerilmiş yaydan, çetin çarpışmalardan kaçtılar.kO" Ey Tema’da oturanlar, Su getirin, susamışları karşılayın, Kaçıp kurtulana ekmek verin.nU" Arabistan’la ilgili bildiri: Arabistan çalılıklarında geceleyeceksiniz, Ey Dedan kervanları!nU" Yanıtım şöyle: “Sabah olmak üzere, Ama yine gece olacak. Soracaksanız sorun, yine gelin.” ~ " Duma ile ilgili bildiri: Biri Seir’den bana sesleniyor: “Ey gözcü, geceden geriye ne kaldı? Geceden geriye ne kaldı?”&}E" Ey halkım, harman yerinde Buğday gibi dövülmüş olan halkım! Her Şeye Egemen RAB’den, İsrail’in Tanrısı’ndan duyduklarımı Size bildirdim.I| " “Bak, savaş arabalarıyla atlılar Çifter çifter geliyor!” Sonra, “Yıkıldı, Babil yıkıldı!” diye haber verdi, “Taptıkları bütün putlar yere çalınıp parçalandı!”{ " Gözcü, “Ey efendim, Her gün aralıksız gözcü kulesinde duruyor, Her gece yerimde nöbet tutuyorum” diye bağırdı, z " Savaş arabalarının, Atlara, eşeklere, develere binmiş insanların Çifter çifter geldiğini görünce dikkat kesilsin.”Oy" Rab bana dedi ki, “Git, bir gözcü dik, gördüğünü bildirsin. x" Gördüğüm görümde sofrayı hazırlıyor, Halıları seriyor, yiyip içiyorlar. Kalkın, ey önderler, kalkanları yağlayın!gwG" Şaşkınım, titremeler sardı beni. Özlediğim alaca karanlık bana korku veriyor artık.9vk" Gördüklerimden ötürü belime ağrı saplandı, Doğuran kadının ağrıları gibi ağrılar tuttu beni. Duyduklarımdan sarsıldım, Gördüklerimden dehşete düştüm.0uY" Korkunç bir görüm gördüm: Hain hainlik etmede, Harap eden harap etmede. Ey Elam, saldır! Ey Meday, onu kuşat! Onun neden olduğu iniltileri sona erdireceğim.#t A" Deniz kıyısındaki çölle ilgili bildiri: Negev’den fırtınalar nasıl üst üste gelirse, Çölden, korkunç ülkeden bir istilacı öyle geliyor.lsQ" Bu kıyı bölgesinde yaşayanlar o gün, “Asur Kralı’nın elinden kurtulmak için yardımına sığındığımız, bel bağladığımız ulusların başına gelene bakın!” diyecekler, “Biz nasıl kurtulacağız?”krO" Kûş’a bel bağlayan, Mısır’la övünen halk hüsrana uğrayacak, utanç içinde kalacak.5qc" Asur Kralı da Mısır’a utanç olsun diye Mısırlı tutsaklarla Kûşlu sürgünleri genç yaşlı demeden, çıplak ve yalınayak, mahrem yerleri açık yürütecek.p" RAB dedi ki, “Mısır’a ve Kûş’a belirti ve ibret olsun diye kulum Yeşaya nasıl üç yıl çıplak ve yalınayak dolaştıysa,Eo" Asur ordusunun başkomutanı, Asur Kralı Sargon’un buyruğuyla gelerek Aşdot’a saldırıp kenti ele geçirdiği yıl RAB Amots oğlu Yeşaya aracılığıyla şöyle dedi: “Git, belindeki çulu çöz, ayağındaki çarığı çıkar.” Yeşaya denileni yaptı, çıplak ve yalınayak dolaşmaya başladı.Dn " Asur ordusunun başkomutanı, Asur Kralı Sargon’un buyruğuyla gelerek Aşdot’a saldırıp kenti ele geçirdiği yıl RAB Amots oğlu Yeşaya aracılığıyla şöyle dedi: “Git, belindeki çulu çöz, ayağındaki çarığı çıkar.” Yeşaya denileni yaptı, çıplak ve yalınayak dolaşmaya başladı.m " Her Şeye Egemen RAB, “Halkım Mısır, ellerimin işi Asur ve mirasım İsrail kutsansın” diyerek dünyayı kutsayacak.ylk" O gün Mısır ve Asur’un yanısıra İsrail üçüncü ülke olacak. Dünya bu üçü sayesinde kutsanacak.)kK" O gün Mısır’la Asur arasında bir yol olacak. Asurlu Mısır’a, Mısırlı Asur’a gidip gelecek. Mısırlılar’la Asurlular birlikte tapınacaklar.!j;" RAB Mısırlılar’ı hastalıkla alabildiğine cezalandıracak, sonra iyileştirecek. RAB’be yönelip yakaracaklar. RAB de onları iyileştirecek.Bi}" RAB kendini Mısırlılar’a tanıtacak, onlar da o gün RAB’bi tanıyacak, kurbanlarla, sunularla O’na tapınacaklar. RAB’be adak adayacak ve adaklarını yerine getirecekler.Sh" Her Şeye Egemen RAB için Mısır’da bir belirti ve tanık olacak bu. Halk kendine baskı yapanlardan ötürü RAB’be yakarınca, RAB onları savunacak bir kurtarıcı gönderip özgür kılacak.egC" O gün Mısır’ın ortasında RAB için bir sunak, sınırında da bir sütun dikilecek.Ff" O gün Mısır’da Kenan dilini konuşan beş kent olacak. Bu kentler Her Şeye Egemen RAB’be bağlılık andı içecekler; içlerinden biri ‘Yıkım Kenti ’ diye adlandırılacak.0eY" Yahuda Mısır’ı dehşete düşürecek. Yahuda dendi mi, Her Şeye Egemen RAB’bin Mısır’a karşı tasarladıklarını anımsayan herkes dehşete kapılacak.d3" O gün Mısırlılar kadın gibi olacaklar; Her Şeye Egemen RAB’bin kendilerine karşı kalkan elinin önünde titreyip dehşete kapılacaklar.{co" Mısır’da kimsenin yapabileceği bir şey kalmadı; Ne başın ne kuyruğun, ne hurma dalının ne de sazın.b" RAB onların aklını karıştırdı; Kendi kusmuğu içinde yalpalayan sarhoş nasılsa, Mısır’ı da her alanda saptırdılar.a3" Soan Kenti’nin önderleri aptal olup çıktılar, Nof önderleri aldandılar, Mısır oymaklarının ileri gelenleri Mısır’ı saptırdılar.`5" Ey firavun, hani nerede senin bilgelerin? Her Şeye Egemen RAB Mısır’a karşı neler tasarladı, Bildirsinler bakalım sana eğer biliyorlarsa.j_M" Soan Kenti’nin önderleri ne kadar akılsız! Firavunun bilge danışmanları Saçma sapan öğütler veriyorlar. Nasıl olur da firavuna, “Biz bilgelerin oğulları, Eski zaman krallarının torunlarıyız” diyorlar?F^" Dokumacılar bunalacak, Ücretliler sıkıntıya düşecek.V]%" Taranmış keten işleyenler, Beyaz bez dokuyanlar umutsuzluğa kapılacak.{\o" Balıkçılar yas tutacak, Nil’e olta atanların hepsi ağlayacak, Suyun yüzüne ağ atanlar perişan olacak.v[e" Nil kıyısında, ırmağın ağzındaki sazlar, Nil boyunca ekili tarlalar kuruyacak, Savrulup yok olacak.]Z3" Su kanalları kokacak, Kuruyacak ırmağın kolları, Kamışlarla sazlar solacak.EY" Nil’in suları çekilecek, Kuruyup çatlayacak yatağı. X9" Mısırlılar’ı acımasız bir efendiye teslim edeceğim, Katı yürekli bir kral onlara egemen olacak.” Rab, Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.7Wg" Mısırlılar’ın cesareti tükenecek, Tasarılarını boşa çıkaracağım. Yardım için putlara, ölülerin ruhlarına, Medyumlarla ruh çağıranlara danışacaklar..VU" RAB diyor ki, “Mısırlılar’ı Mısırlılar’a karşı ayaklandıracağım; Kardeş kardeşe, komşu komşuya, kent kente, Ülke ülkeye karşı savaşacak.8U k" Mısır’la ilgili bildiri: İşte RAB hızla yol alan buluta binmiş Mısır’a geliyor! Mısır putları O’nun önünde titriyor, Mısırlılar’ın yüreği hopluyor.T!" O zaman ırmakların böldüğü ülke, Her yana korku saçan güçlü ve ezici halk, O uzun boylu, pürüzsüz tenli ulus, Her Şeye Egemen RAB’be armağanlar getirecek. Her Şeye Egemen RAB’bin adını koyduğu Siyon Dağı’na getirecekler armağanlarını.$SA" Hepsi dağın yırtıcı kuşlarına, Yerin yabanıl hayvanlarına terk edilecek. Yazın yırtıcı kuşlara, Kışın yabanıl hayvanlara yem olacaklar.#R?" Bağbozumundan önce çiçekler düşüp Üzümler olgunlaşmaya yüz tutunca, Asmanın dalları bıçakla kesilecek, Çubukları koparılıp atılacak.AQ{" Çünkü RAB bana şöyle dedi: “Gün ışığında duru sıcaklık gibi, Hasat döneminin sıcaklığındaki Çiy bulutu gibi durgun olacak Ve bulunduğum yerden seyredeceğim.”P!" Ey sizler, dünyada yaşayan herkes, Yeryüzünün ahalisi! Sancak dağların tepesine dikilince dikkat edin. Boru çalınınca dinleyin.nOU" O ülke ki, elçilerini Sazdan kayıklarla Nil sularından gönderir. Ey ayağına tez ulaklar, Irmakların böldüğü ülkeye, Her yana korku saçan halka, Güçlü ve ezici ulusa, O uzun boylu, pürüzsüz tenli ulusa gidin!dN C" Kûş ırmaklarının ötesinde, Kanat vızıltılarının duyulduğu ülkenin vay haline!My" Akşam dehşet saçıyorlardı, Sabah olmadan yok olup gittiler. Bizi yağmalayanların, bizi soyanların sonu budur.UL#" Halklar kabaran sular gibi çağlayabilir, Ama Tanrı onları azarlayınca uzaklara kaçacaklar. Rüzgarın önünde dağdaki saman ufağı gibi, Kasırganın önünde diken yumağı gibi savrulacaklar.yKk" Eyvah, çok sayıda ulus kükrüyor, Azgın deniz gibi gürlüyorlar. Halklar güçlü sular gibi çağlıyor.J" Onlar diktiğin gün filizlenip Ertesi sabah tomurcuklanabilir. Ama hastalık ve dinmez acı gününde meyve vermeyecekler.&IE" Çünkü, ey İsrail, seni kurtaran Tanrı’yı unuttun, Sığındığın Kaya’yı anmaz oldun. Bunun yerine, güzel fidanlar, ithal asmalar dikiyorsun.H" O gün İsrail’in güçlü kentleri İsrailliler’den kaçan Amorlular’la Hivliler’in Terk ettiği kentler gibi ıssız olacak.G}" Elleriyle yaptıkları sunaklara, parmaklarıyla biçim verdikleri Aşera putlarına, buhur sunaklarına bakmayacaklar.jFM" O gün insanlar kendilerini yaratana bakacaklar, gözleri İsrail’in Kutsalı’nı görecek.[E/" Çok az kişi kurtulacak. Artakalanların sayısı, dövüldükten sonra tepesinde iki üç, Dal uçlarında dört beş zeytin tanesi kalan Zeytin ağacı gibi olacak. İsrail’in Tanrısı RAB böyle diyor.$DA" İsrail, ekinin elle biçilip Başakların devşirildiği bir tarla, Refaim Vadisi’nde hasattan sonra Başakların toplandığı bir tarla gibi olacak.TC!" O gün Yakup soyunun görkemi sönecek, Hepsi bir deri bir kemik kalacak.;Bo" Efrayim’de surlu kent kalmayacak, Şam’ın egemenliği yok olacak. Sağ kalan Aramlılar’ın onuru İsrail’in onuru gibi kırılacak. Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.fAE" Aroer kentleri terk edilecek, Hayvan sürüleri orada yatacak, Onları ürküten olmayacak.e@ E" Şam’la ilgili bildiri: İşte Şam kent olmaktan çıkacak, Enkaz yığınına dönecek./?W" RAB şimdi diyor ki, “Moav’ın övündükleri de kalabalık halkı da tam üç yıl sonra rezil olacak. Sağ kalan çok az sayıda kişiyse güçsüz olacak.”<>s" RAB’bin Moav için geçmişte söylediği budur.x=i" Moav halkı tapınma yerine çıkarak kendini yoruyor, Dua etmek için tapınağa gidiyor, ama hepsi boşuna!Z<-" Yüreğim bir lir gibi inliyor Moav için, Kîr-Hereset için içim sızlıyor.[;/" Meyve bahçelerindeki sevinç ve neşe yok oldu. Bağlarda ne şarkı söyleyen olacak, Ne sevinç çığlığı atan. Üzüm sıkma çukurlarında çalışan kalmayacak, Sevinç çığlıklarını susturdum.n:U" Bu yüzden Yazer için, Sivma’nın asmaları için acı acı ağlıyorum. Sizleri gözyaşlarımla sulayacağım, Ey Heşbon ve Elale! Çünkü savaş çığlıkları yaz meyvelerinizin, Biçtiğiniz ekinin üzerine düştü.`99" Çünkü Heşbon’un tarlaları, Sivma’nın asmaları kurudu. Ulusların beyleri onların seçkin dallarını kırdılar. O dallar ki, Yazer’e erişir, çöle uzanırdı, Filizleri yayılır, gölü aşardı.83" Bu yüzden Moavlılar Moav için feryat edecek, Hepsi feryat edecek. Kîr-Hereset’in üzüm pestillerini Anımsayıp üzülecek, yas tutacaklar.75" Moav’ın ne denli gururlanıp büyüklendiğini, Kendini ne denli beğendiğini, Kibirlenip küstahlaştığını duyduk. Övünmesi boşunadır.6y" Davut soyundan biri sadakatle krallık yapacak. Yargılarken adaleti arayacak, Doğru olanı yapmakta tez davranacak.j5M" “Kovulanlarım seninle birlikte yaşasın. Kırıp geçirenlere karşı Biz Moavlılar’a sığınak ol.” Baskı ve yıkım son bulduğunda, Ülkeyi çiğneyenler yok olduğunda, Sevgiye dayanan bir yönetim kurulacak,4-" “Bize öğüt ver, bir karar al, Öğle sıcağında gece gibi gölge sal üstümüze. Kovulanları sakla, kaçakları ele verme” diyorlar. 3 " Moavlı kızlar yuvalarından atılmış, Öteye beriye uçuşan kuşlar gibi Arnon Irmağı’nın geçitlerinde dolaşıyor.q2 ]" Sela’dan çöl yoluyla Siyon Kenti’nin kurulduğu dağa, Ülkenin hükümdarına kuzular gönderin.,1Q" Çünkü Dimon suları kan dolu, Ama başına daha beterini getireceğim. Moav’dan kaçıp kurtulanların, Ülkede sağ kalanların üzerine aslan salacağım.t0a" Haykırışları Moav topraklarında yankılanıyor, Feryatları Eglayim’e, Beer-Elim’e dek ulaştı.`/9" Bu yüzden halk kazanıp biriktirdiği ne varsa, Kavak Vadisi üzerinden taşıyacak.g.G" Nimrim suları kuruduğu için otlar sararıp soldu. Taze ot kalmadı, yeşillik yok artık.H- " Yüreğim sızlıyor Moav için. Kaçanlar Soar’a, Eglat-Şelişiya’ya ulaştı, Ağlaya ağlaya çıkıyorlar Luhit Yokuşu’ndan, Horonayim yolunda yıkımlarına ağıt yakıyorlar. ," Heşbon ve Elale’nin haykırışları Yahas’a ulaşıyor. Moav askerleri bu yüzden feryat ediyor, Yürekleri korku içinde.j+M" Çul giyiyorlar sokaklarda, Damlarda, meydanlarda herkes feryat ediyor, Gözyaşları sel gibi.9*k" Bu yüzden Divon halkı ağlamak için tapınağa, Tapınma yerlerine çıktı. Moav halkı, Nevo ve Medeva için feryat ediyor. İnsanlar saçlarını sakallarını kesiyor.) 1" Moav’la ilgili bildiri: Moav’ın Ar Kenti bir gecede viraneye döndü, yok oldu, Moav’ın Kîr Kenti bir gecede viraneye döndü, yok oldu.(" O ulusun elçilerine ne yanıt verilecek? “RAB Siyon’un temelini attı, Halkının düşkünleri oraya sığınacak” denecek.''G" Ulumaya başla ey kapı! Ey kent, feryat et! Ey Filistliler, eridiniz baştan başa. Kuzeyden toz duman yükseliyor, Düşman askerleri sıra sıra geliyor.&5" Yoksulların en yoksulu doyacak, Düşkünler güvenlikte yatacak. Ama sizin kökünüzü kıtlıkla kurutacağım, Sağ kalanlarınız da ölecek.%7" Ey Filistliler, sizi döven değnek kırıldı diye sevinmeyin. Çünkü yılanın kökünden engerek türeyecek, Onun ürünü uçan yılan olacak.8$k" Kral Ahaz’ın öldüğü yıl gelen bildiri:z#m" Her Şeye Egemen RAB’bin tasarısını kim boşa çıkarabilir? Kalkmış durumdaki elini kim indirebilir?”q"[" İşte bütün dünya için belirlenen tasarı budur. Bütün uluslara karşı elim kalkmış durumda.!#" Asurlular’ı kendi ülkemde ezecek, Dağlarımda çiğneyeceğim. Halkım Asur’un boyunduruğundan, Omuzlarındaki yükten kurtulacak. y" Her Şeye Egemen RAB ant içerek şöyle dedi: “Düşündüğüm gibi olacak, Tasarladığım gibi gerçekleşecek." “Babil’i baykuş yuvasına, bataklığa çevirecek, Yıkım süpürgesiyle süpüreceğim” Diyor Her Şeye Egemen RAB.K" “Babil halkına karşı harekete geçeceğim” Diyor Her Şeye Egemen RAB, “Babil’in adını, sağ kalanlarını, Oğullarını, torunlarını dünyadan sileceğim.” Böyle diyor RAB.<q" Atalarının suçundan ötürü Babil Kralı’nın oğullarını boğazlamak için yer hazırlayın. Kalkıp dünyayı sahiplenmesinler, Yeryüzünü kentlerle doldurmasınlar.  " Ülkeni harap edip halkını katlettiğin için Başkaları gibi gömülmeyeceksin. Kötülük yapan soy bir daha anılmayacak.M" Ama sen reddedilen bir dal gibi Mezarından dışarı atıldın; Bedenleri kılıçla delinip Ölüm çukurunun dibine atılmış ölülerle örtülüsün; Ayak altında çiğnenen leş gibisin.O" Ulusların bütün kralları tek tek, Görkemli mezarlarda yatıyor.R" Seni görenler bakıp bakıp şöyle düşünecekler: “Dünyayı sarsan, ülkeleri titreten, Yeryüzünü çöle çeviren, Kentleri yerle bir eden, Tutsakları evlerine salıvermeyen adam bu mu?”R" Seni görenler bakıp bakıp şöyle düşünecekler: “Dünyayı sarsan, ülkeleri titreten, Yeryüzünü çöle çeviren, Kentleri yerle bir eden, Tutsakları evlerine salıvermeyen adam bu mu?”X)" Ancak ölüler diyarına, Ölüm çukurunun dibine İndirilmiş bulunuyorsun.`9" Bulutların üstüne çıkacak, Kendimi Yüceler Yücesi’yle eşit kılacağım.”H " İçinden, “Göklere çıkacağım” dedin, “Tahtımı Tanrı’nın yıldızlarından daha yükseğe koyacağım; İlahların toplandığı dağda, Safon’un doruğunda oturacağım." Ey parlak yıldız, seherin oğlu, Göklerden nasıl da düştün! Ey ulusları ezip geçen, Nasıl da yere yıkıldın!  " Görkemin de çenklerinin sesi de Ölüler diyarına indirildi. Altında kurtlar kaynaşacak, Üstünü kurtçuklar kaplayacak.gG" Hepsi ona seslenip diyecekler ki, “Sen de bizim gibi gücünü yitirdin, Bize benzedin.”wg" Toprağın altındaki ölüler diyarı Babil Kralı’nı karşılamak için sabırsızlanıyor. Onun gelişi ölüleri, Dünyanın eski önderlerini heyecanlandırıyor; Ulusları yönetmiş kralları Tahtlarından ayağa kaldırıyor.-" Lübnan’ın çam ve sedir ağaçları bile Kralın yok oluşuna seviniyor. “Onun ölümünden beri kimse bizi kesmeye gelmiyor” diyorlar.L" Bütün dünya esenlik ve barış içinde Sevinçle haykırıyor.fE" O asa ki, halklara gazapla vurdukça vurdu, Ulusları öfkeyle, dinmeyen zulümle yönetti.F " RAB kötülerin değneğini, Egemenlerin asasını kırdı.  " Babil Kralı’nı alaya alarak, “Halkı ezenin nasıl da sonu geldi!” diyecekler, “Zorbalığı nasıl da sona erdi!”i K" RAB İsrail halkını acıdan, sıkıntıdan Ve yaptığı ağır işlerden kurtardığı günv e" Uluslar İsrail halkını İsrail topraklarına götürecekler. İsrail halkı RAB’bin verdiği topraklarda onları Erkek ve kadın köle olarak sahiplenecek. Kendisini tutsak edenleri tutsak edecek, Kendisini ezenlere egemen olacak.$  C" Çünkü RAB Yakup soyuna acıyacak, İsrail halkını yine seçip Topraklarına yerleştirecek. Yabancılar da Yakup soyuna katılıp onlara bağlanacak."  Kalelerinde sırtlanlar, Görkemli saraylarında çakallar uluyacak. Babil’in sonu yaklaştı, günleri uzatılmayacak.”"  Orası yabanıl hayvanlara barınak olacak, Evler çakallarla dolacak, Baykuşlar yuva yapacak, tekeler oynaşacak orada.%"  Orada bir daha kimse yaşamayacak, Kuşaklar boyu kimse oturmayacak, Bedeviler çadır kurmayacak, Çobanlar sürülerini dinlendirmeyecek.%C"  Ben Tanrı, Sodom ve Gomora’yı nasıl yerle bir ettimse, Kildaniler’in yüce gururu, Krallıkların en güzeli olan Babil’i de yerle bir edeceğim.c?"  Oklarıyla gençleri parçalayacak, Bebeklere acımayacak, Çocukları esirgemeyecekler.lQ"  “Gümüşe değer vermeyen, Altını sevmeyen Medler’i Onlara karşı harekete geçireceğim.q["  Yavruları gözleri önünde parçalanacak, Evleri yağmalanacak, Kadınlarının ırzına geçilecek.Z-"  Yakalananın bedeni delik deşik edilecek, Ele geçen kılıçtan geçirilecek.kO"  “Herkes kovalanan ceylan gibi, Çobansız koyunlar gibi halkına dönecek, Ülkesine kaçacak.}" Ben, Her Şeye Egemen RAB, Gazaba geldiğim, öfkemin alevlendiği gün Gökleri titreteceğim, yer yerinden oynayacak.M~" İnsanı saf altından, Ofir altınından daha ender kılacağım.I} " RAB diyor ki, “Kötülüğünden ötürü dünyayı, Suçlarından ötürü kötüleri cezalandıracağım. Kibirlilerin küstahlığını sona erdirecek, Zalimlerin gururunu kıracağım.||q" Gökteki yıldızlarla takımyıldızlar ışımayacak, Doğan güneş kararacak, ay ışığını vermez olacak.-{S" İşte RAB’bin acımasız günü geliyor. Ülkeyi viraneye çevirip İçindeki günahkârları ortadan kaldıracağı Gazap ve kızgın öfke dolu gün geliyor.3z_"  Herkesi dehşet saracak, Hepsi acı ve ıstırap içinde boğulacak, Doğuran kadın gibi kıvranacak, Şaşkın şaşkın birbirlerine bakacaklar; Yüzleri kızaracak.Ey"  Bu yüzden ellerde derman kalmayacak, Her yürek eriyecek.x"  Feryat edin! Çünkü RAB’bin günü yakındır. Her Şeye Gücü Yeten’in göndereceği yıkım gibi geliyor o gün.wy"  Öfkesinin araçlarıyla uzak bir ülkeden, Dünyanın öbür ucundan Bütün ülkeyi yerle bir etmek üzere geliyor.ivK"  Dağlardaki kalabalığın gürültüsünü dinleyin! Büyük bir halkın sesini andırıyor. Bir araya gelmiş ulusların Ve krallıkların gümbürtüsünü dinleyin! Her Şeye Egemen RAB bir orduyu savaşa hazırlıyor.~uu"  RAB seçtiklerine buyruk verdi, O’nun yüceliğiyle övünen yiğitleri Öfkesinin gereğini yapmaya çağırdı.t3"  Çıplak dağın tepesine sancak dikin! Savaşçıları yüksek sesle çağırıp El sallayın ki Soylulara ayrılan kapılardan içeri girsinler.@s }" Amots oğlu Yeşaya’nın Babil’le ilgili bildirisi:ry"  Ey Siyon halkı, sesini yükselt, sevinçle haykır! Çünkü aranızda bulunan İsrail’in Kutsalı büyüktür.”dqA"  RAB’be ezgiler söyleyin, Çünkü görkemli işler yaptı. Bütün dünya bilsin bunu.p-"  O gün diyeceksiniz ki, “RAB’be şükredin, O’nu adıyla çağırın, Halklara duyurun yaptıklarını, Adının yüce olduğunu duyurun!?oy"  Kurtuluş pınarlarından sevinçle su alacaksınız.n"  Tanrı kurtuluşumuzdur. O’na güvenecek, yılmayacağız. Çünkü RAB gücümüz ve ezgimizdir. O kurtardı bizi.”m }" İsrail halkı o gün, “Ya RAB, sana şükrederiz” diyecek, “Bize öfkelenmiştin ama öfken dindi, Bizi avuttun.1l["  RAB’bin Asur’da sağ kalan halkı için Bir çıkış yolu olacak; Tıpkı Mısır’dan çıktıkları gün İsrailliler’in de bir çıkış yolu olduğu gibi.mkS"  RAB Mısır’ın Süveyş Körfezi’ni tümüyle kurutacak. Elinin bir sallayışıyla estireceği kavurucu rüzgarla Fırat’ı süpürüp yedi dereye bölecek. Öyle ki, insanlar ırmak yatağından çarıkla geçebilsin.Bj}"  Batıdaki Filistliler’e saldırıp Hep birlikte doğudakilerin her şeyini yağmalayacaklar. Edom ve Moav halklarının topraklarına el koyacak, Ammonlular’a boyun eğdirecekler.=is" Efrayim halkının kıskançlığı yok olacak, Yahudalılar’ı sıkıştıranlar ortadan kalkacak. Efrayim Yahuda’yı kıskanmayacak, Yahuda Efrayim’i sıkıştırmayacak.$hA" Uluslar için sancak kaldıracak, Sürgün İsrailliler’i toplayacak, Dağılmış Yahudalılar’ı Dünyanın dört bucağından bir araya getirecek.0gY" O gün Rab, Asur’dan, Mısır, Patros, Kûş, Elam, Şinar, Hama ve deniz kıyılarından Halkının sağ kalanlarını kurtarmak için İkinci kez elini uzatacak.f " O gün İşay’ın kökü ortaya çıkacak, Halklara sancak olacak, Uluslar ona yönelecek. Kaldığı yer görkemli olacak.&eE" Kutsal dağımın hiçbir yerinde Kimse zarar vermeyecek, yok etmeyecek. Çünkü sular denizi nasıl dolduruyorsa, Dünya da RAB’bin bilgisiyle dolacak.wdg"  Emzikteki bebek kobra deliği üzerinde oynayacak, Sütten kesilmiş çocuk elini engerek kovuğuna sokacak.lcQ"  İnekle ayı birlikte otlayacak, Yavruları bir arada yatacak. Aslan sığır gibi saman yiyecek.=="SMe UW} p ? .;g=~ mt%"" Bütün gök cisimleri küçülecek, Gökler bir tomar gibi dürülecek; Gök cisimleri, asma yaprağı, İncir yaprağı gibi dökülecek._7"" Ölüleri dışarı atılacak, Pis kokacak cesetleri; Dağlar kanlarıyla sulanacak."" RAB bütün uluslara öfkelendi, Onların ordularına karşı gazaba geldi. Onları tümüyle mahvolmaya, Boğazlanmaya teslim edecek. +"" Ey uluslar, işitmek için yaklaşın! Ey halklar, kulak verin! Dünya ve üzerindeki herkes, Yeryüzü ve ondan türeyenlerin hepsi işitsin!pY"! Siyon’da oturan hiç kimse “Hastayım” demeyecek, Orada yaşayan halkın suçu bağışlanacak.:~m"! Senin gemilerinin halatları gevşedi, Direklerinin dibini pekiştirmediler, Yelkenleri açmadılar. O zaman büyük ganimet paylaşılacak, Topallar bile yağmaya katılacak.q}["! Çünkü yargıcımız RAB’dir; Yasamızı koyan RAB’dir, Kralımız RAB’dir, bizi O kurtaracak.0|Y"! Heybetli RAB orada bizden yana olacak. Orası geniş ırmakların, çayların yeri olacak. Bunların üzerinden ne kürekli tekneler, Ne de büyük gemiler geçecek.O{"! Bayramlarımızın kenti olan Siyon’a bak! Yeruşalim’i bir esenlik yurdu, Kazıkları asla yerinden sökülmeyen, Gergi ipleri hiç kopmayan, Sarsılmaz bir çadır olarak görecek gözlerin.`z9"! Garip, anlaşılmaz bir yabancı dil konuşan O küstah halkı artık görmeyeceksin. y "! “Haracı tartıp kaydeden nerede, Kulelerden sorumlu olan nerede?” diyerek Geçmişteki dehşetli günleri düşüneceksin.Zx-"! Kralı bütün güzelliğiyle görecek, Uçsuz bucaksız ülkeyi seyredeceksin.w"! Yükseklerde oturacak; Uçurumun başındaki kaleler onun korunağı olacak, Ekmeği sağlanacak, hiç susuz kalmayacak.Tv!"! Ama doğru yolda yürüyüp doğru dürüst konuşan, Zorbalıkla edinilen kazancı reddeden, Elini rüşvetten uzak tutan, Kan dökenlerin telkinlerine kulak vermeyen, Kötülük görmeye dayanamayan,iuK"! Siyon’daki günahkârlar dehşet içinde, Tanrısızları titreme aldı. “Her şeyi yiyip bitiren ateşin yanında Hangimiz oturabilir? Sonsuza dek sönmeyecek alevin yanında Hangimiz yaşayabilir?” diye soruyorlar.`t9"! “Ey uzaktakiler, ne yaptığımı işitin, Ey yakındakiler, gücümü anlayın.”Ss"! Halklar yanıp kül olacak, Kesilip yakılan dikenli çalı gibi olacak.frE"! Samana gebe kalıp anız doğuracaksınız, Soluğunuz sizi yiyip bitiren bir ateş olacak.lqQ"! RAB diyor ki, “Şimdi harekete geçeceğim, Ne denli yüce ve üstün olduğumu göstereceğim.p%"! Ülke yas tutuyor, zayıflıyor. Lübnan utancından soldu, Şaron Ovası çöle döndü, Başan ve Karmel’de ağaçlar yaprak döküyor.o "! Anayollar bomboş, Yolculuk eden kimse kalmadı. Düşman antlaşmayı bozdu, kentleri hor gördü, İnsanları hiçe saydı.an;"! İşte, en yiğitleri sokaklarda feryat ediyor, Barış elçileri acı acı ağlıyor. m"! Yaşadığınız sürenin güvencesi O’dur. Bol bol kurtuluş, bilgi ve bilgelik sağlayacak. Halkın hazinesi RAB korkusudur.Vl%"! Yükseklerde oturan RAB yücedir, Siyon’u adalet ve doğrulukla doldurur.!k;"! Çekirgeler tarlayı nasıl yağmalarsa, Ganimetiniz de öyle yağmalanacak, ey uluslar. Malınızın üzerine çekirge sürüsü gibi saldıracaklar._j7"! Kükreyişinden halklar kaçışır, Sen ayağa kalkınca uluslar darmadağın olur.i "! Ya RAB, lütfet bize, Çünkü sana umut bağladık, Gün be gün gücümüz ol! Sıkıntıya düştüğümüzde bizi kurtar.Uh %"! Vay sana, yıkıp yok eden Ama kendisi yıkılmamış olan! Vay sana, ihanete uğramamış hain! Yıkıma son verir vermez sen de yıkılacaksın, İhanetin sona erer ermez sen de ihanete uğrayacaksın.fgE"  Sulak yerde tohum eken, Sığırını, eşeğini özgürce çayıra salan sizlere ne mutlu!=fu"  Dolu ormanları harap etse, Kent yerle bir olsa da,Oe"  Halkım esenlik dolu evlerde, Güvenli ve rahat yerlerde yaşayacak.Vd%"  Doğruluğun ürünü esenlik, Sonucu, sürekli huzur ve güven olacaktır.Zc-"  O zaman adalet çöle dek yayılacak, Doğruluk meyve bahçesinde yurt bulacak.zbm"  Ta ki yukarıdan üzerimize ruh dökülene dek; O zaman çöl meyve bahçesine, Meyve bahçesi ormana dönecek.Ua#"  Çünkü saray ıssız, Kalabalık kent bomboş kalacak. Ofel Mahallesi’yle gözcü kulesi Sonsuza dek bozkıra dönecek; Yaban eşeklerinin keyifle gezindiği, Sürülerin otladığı bir yer olacak.%`C" Güzel tarlalar, verimli asmalar, Halkımın diken ve çalı bitmiş toprakları için, Neşeli kentteki mutluluk dolu evler için göğsünüzü dövün.%_C" Güzel tarlalar, verimli asmalar, Halkımın diken ve çalı bitmiş toprakları için, Neşeli kentteki mutluluk dolu evler için göğsünüzü dövün.^" Titreyin, ey tasasızca yaşayan kadınlar, Sarsılın, ey kaygısızlar. Giysilerinizi çıkarın, soyunup belinize çul kuşanın. ]" Bir yıl kadar sonra sarsılacaksınız, Ey kaygısız kadınlar. Çünkü bağbozumu olmayacak, Devşirecek meyve bulunmayacak.r\]" Ey tasasızca yaşayan kadınlar, Kalkın, sesimi işitin; Ey kaygısız kızlar, sözüme kulak verin!Z[-"  Soylu kişiyse soylu şeyler tasarlar, Yaptığı soylu işlerle ayakta kalır.Z "  Alçağın yöntemleri kötüdür; Yoksul davasında haklı olsa da Onu yalanlarla yok etmek için Kötü düzenler tasarlar.IY "  Çünkü budala saçmalıyor, Aklı fikri hep kötülükte. İşi gücü fesat işlemek, RAB’be ilişkin yanlış sözler söylemek, Açları aç bırakmak, Susamışlardan suyu esirgemek.=Xu"  Artık budalaya soylu, Alçağa saygın denmeyecek.ZW-"  Düşüncesizin aklı bilgiye erecek, Kekeme açık seçik, akıcı konuşacak.QV"  Artık görenlerin gözleri kapanmayacak, Dinleyenler kulak kesilecek.U5"  Her biri rüzgara karşı bir sığınak, Fırtınaya karşı bir barınak, çölde akarsu, Çorak yerde gölge salan Büyük bir kaya gibi olacak.RT " İşte kral doğrulukla krallık yapacak, Önderler adaletle yönetecek.0SY" Asur Kralı dehşet içinde kaçacak, Önderleri sancağı görünce dehşete kapılacak. Siyon’da ateşi, Yeruşalim’de ocağı bulunan RAB söylüyor bunları.JR " Asur kılıca yenik düşecek, Ama insan kılıcına değil. Halkı kılıçtan geçirilecek, Ama bu insan kılıcı olmayacak. Kimileri kaçıp kurtulacak, Gençleri de angaryaya koşulacak.|Qq" Çünkü hepiniz günahkâr ellerinizle yaptığınız Altın ve gümüş putları o gün reddedip atacaksınız.PP" Ey İsrailoğulları, Bunca vefasızlık ettiğiniz RAB’be dönün. O" Her Şeye Egemen RAB Kanat açmış kuşlar gibi koruyacak Yeruşalim’i. Koruyup özgür kılacak, esirgeyip kurtaracak onu.”N" Çünkü RAB bana dedi ki, “Avının başında homurdanan aslan Bir araya çağrılan çobanlar topluluğunun Bağırıp çağırmasından yılmadığı, gürültüsüne aldırmadığı gibi, Her Şeye Egemen RAB de Siyon Dağı’nın doruğuna inip savaşacak.;Mo" Mısırlılar Tanrı değil, insandır, Atları da ruh değil, et ve kemiktir. RAB’bin eli kalkınca yardım eden tökezler, Yardım gören düşer, hep birlikte yok olurlar.L+" Oysa bilge olan RAB’dir. Felaket getirebilir ve sözünü geri almaz. Kötülük yapan soya, Suç işleyenlerin yardımına karşı çıkar.UK %" Vay haline yardım bulmak için Mısır’a inenlerin! Atlara, çok sayıdaki savaş arabalarına, Kalabalık atlılara güveniyorlar, Ama İsrail’in Kutsalı’na güvenmiyor, RAB’be yönelmiyorlar.EJ"! Tofet çoktan hazırlandı, Evet, kral için hazırlandı. Geniş ve yüksektir odun yığını, Ateşi, odunu boldur. RAB kızgın kükürt selini andıran Soluğuyla tutuşturacak onu.I#" RAB’bin terbiye değneğiyle onlara indirdiği her darbeye Tef ve lir eşlik edecek. RAB silahlarını savura savura onlarla savaşacak.UH#" Asur RAB’bin sesiyle dehşete düşecek, O’nun değneğiyle vurulacak.2G]" RAB heybetli sesini işittirecek; Kızgın öfkeyle, her şeyi yiyip bitiren ateş aleviyle, Sağanak yağmurla, fırtına ve doluyla Bileğinin gücünü gösterecek.9Fk" Ama sizler bayram gecesini kutlar gibi Ezgiler söyleyeceksiniz. RAB’bin dağına, İsrail’in Kayası’na Kaval eşliğinde çıktığınız gibi İçten sevineceksiniz.2E]" Soluğu adam boynuna dek yükselmiş taşkın ırmak gibi. Ulusları elekten geçirecek, değersizleri ayıracak, Halkların ağzına yoldan saptıran bir gem takacak.D1" Bakın, RAB’bin kendisi uzaktan geliyor, Kızgın öfkeyle kara bulut içinde. Dudakları gazap dolu, Dili her şeyi yiyip bitiren ateş sanki.SC" RAB halkının kırıklarını sardığı, Vuruşuyla açtığı yaraları iyileştirdiği gün, Ay güneş gibi parlayacak, Güneş yedi kat, yedi günün toplam parlaklığı kadar parlak olacak.”sB_" Kulelerin yıkıldığı o büyük kıyım günü Her yüksek dağda, her yüce tepede Akarsular olacak.lAQ" Toprağı işleyen öküzlerle eşekler Kürekle, yabayla savrulmuş, Tuzlanmış yem yiyecekler.,@Q" Rab toprağa ektiğiniz tohum için yağmur verecek, Toprağın ürünü olan yiyecek bol ve zengin olacak. O gün sığırlarınız geniş otlaklarda otlanacak.'?G" Gümüş kaplı oyma putlarınızı, Altın kaplama dökme putlarınızı ‘Kirli’ ilan edecek, Kirli bir âdet bezi gibi atıp ‘Defol’ diyeceksiniz.|>q" Sağa ya da sola sapacağınız zaman, Arkanızdan, ‘Yol budur, bu yoldan gidin’ Diyen sesini duyacaksınız.={" Rab ekmeği sıkıntıyla, Suyu cefayla verse de, Öğretmeniniz artık gizlenmeyecek, Gözünüzle göreceksiniz onu.-<S" “Ey Yeruşalim’de oturan Siyon halkı, Artık ağlamayacaksın! Feryat ettiğinde Rab sana nasıl da lütfedecek! Feryadını duyar duymaz seni yanıtlayacak.:;m" “Yine de RAB size lütfetmeyi özlemle bekliyor, Size merhamet göstermek için harekete geçiyor. Çünkü RAB adil Tanrı’dır. Ne mutlu O’nu özlemle bekleyenlere!”7:g" Bir kişinin tehdidiyle bin kişi kaçacak, Beş kişinin tehdidiyle hepiniz kaçacaksınız; Dağ başında bir gönder, Tepede bir sancak gibi kalana dek kaçacaksınız.?9w" ‘Hayır, atlara binip kaçarız’ diyorsunuz, Bu yüzden kaçmak zorunda kalacaksınız. ‘Hızlı atlara bineriz’ diyorsunuz, Bu yüzden sizi kovalayanlar da hızlı olacak.<8q" Egemen RAB, İsrail’in Kutsalı şöyle diyor: “Bana dönün, huzur bulun, kurtulursunuz. Kaygılanmayın, bana güvenin, güçlü olursunuz. Ama bunu yapmak istemiyorsunuz.A7{" O, toprak çömlek gibi parçalanacak. Parçalanması öyle şiddetli olacak ki, Ocaktan ateş almaya ya da sarnıçtan su çıkarmaya Yetecek büyüklükte bir parça kalmayacak.”r6]" Bu suçunuz yüksek bir surda Sırt veren çatlağa benziyor. Böyle bir sur birdenbire yıkılıverir.5}" Bu nedenle İsrail’in Kutsalı diyor ki, “Madem bu bildiriyi reddettiniz, Baskıya ve hileye güvenip dayandınız;p4Y" ‘Yoldan çekilin, yolu açın, Bizi İsrail’in Kutsalı’yla yüzleştirmekten vazgeçin.’ ”63e" Bilicilere, ‘Artık görüm görmeyin’, Görenlere, ‘Bizim için doğru şeyler görmeyin, Bize güzel şeyler söyleyin, asılsız şeyler açıklayın’ diyorlar,g2G" Çünkü o asi bir halk, yalancı bir soy, RAB’bin yasasını duymak istemeyen bir soydur.1" “Şimdi git, söylediğimi onların önünde Bir levhaya yazıp kitaba geçir ki, Gelecekte kalıcı bir tanık olsun.t0a" Mısır’ın yardımı boş ve yararsızdır, Bu yüzden Mısır’a ‘Haylaz Rahav ’ adını verdim.?/w" Negev’deki hayvanlara ilişkin bildiri: “Elçiler erkek ve dişi aslanların, Engereklerin, uçan yılanların yaşadığı Çetin ve sıkıntılı bir bölgeden geçerler. Servetlerini eşeklerin sırtına, Hazinelerini develerin hörgücüne yükleyip Kendilerine hiç yararı olmayan halka taşırlar.).K" Kendilerine yararı olmayan bir halk yüzünden hepsi utanacak. O halkın onlara ne yardımı ne de yararı olacak, Ancak onları utandırıp rezil edecek.”P-" Önderleri Soan’da olduğu, Elçileri Hanes’e ulaştığı halde,," Ne var ki, firavunun koruması onlar için utanç, Mısır’ın gölgesine sığınmaları onlar için rezillik olacak.}+s" Bana danışmadan firavunun koruması altına girmek, Mısır’ın gölgesine sığınmak için oraya gidiyorlar.9* m" RAB, “Vay haline bu dikbaşlı soyun!” diyor, “Benim değil, kendi tasarılarını yerine getirip Ruhuma aykırı anlaşmalar yaparak Günah üstüne günah işliyorlar.Y)+" Yoldan sapmış olanlar kavrayışa, Yakınıp duranlar bilgiye kavuşacak.”@(y" Elimin yapıtı olan çocuklarını Aralarında gördüklerinde Adımı kutsal sayacaklar; Evet, Yakup’un Kutsalı’nı kutsal sayacak, İsrail’in Tanrısı’ndan korkacaklar.'#" Bundan dolayı, İbrahim’i kurtarmış olan RAB Yakup soyuna diyor ki, “Yakup soyu artık utanmayacak, Yüzleri korkudan sararmayacak.#&?" Onlar ki, insanı tek sözle davasında suçlu çıkarır, Kent kapısında haksızı azarlayana tuzak kurar, Yok yere haklının hakkını çiğnerler.%y" Çünkü acımasızlar yok olacak, alaycılar silinecek, Kötülüğe fırsat kollayanların hepsi kesilip atılacak.s$_" Düşkünlerin RAB’de buldukları sevinç artacak, Yoksullar İsrail’in Kutsalı sayesinde coşacak.^#5" O gün sağırlar kitabın sözlerini işitecek, Körler koyu karanlıkta görecek.W"'" Lübnan pek yakında meyve bahçesine, Meyve bahçesi ormana dönmeyecek mi?]!3" Ne kadar ters düşünceler! Çömlekçi balçıkla bir tutulur mu? Yapı, kendini yapan için, “Beni o yapmadı” diyebilir mi? Çömlek kendine biçim veren için, “O bir şeyden anlamaz” diyebilir mi?+ O" Tasarılarını RAB’den gizlemeye uğraşanların vay haline! Karanlıkta iş gören bu adamlar, “Bizi kim görecek, kim tanıyacak?” diye düşünürler.,Q" Onun için ben de bu halkın arasında yine bir harika, Evet, şaşılacak bir şey yapacağım. Bilgelerin bilgeliği yok olacak, Akıllının aklı duracak.”C" Rab diyor ki, “Bu halk bana yaklaşıp Ağızlarıyla, dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak. Benden korkmaları da İnsanlardan öğrendikleri buyrukların sonucudur.!" Kitabı okuma bilmeyen birine verip, “Rica etsek şunu okur musun?” diye sorduklarında ise, “Okuma bilmem” yanıtını alırlar." Sizin için bütün görüm Mühürlenmiş bir kitabın sözleri gibi oldu. İnsanlar böyle bir kitabı Okuma bilen birine verip, “Rica etsek şunu okur musun?” diye sorduklarında, “Okuyamam, çünkü mühürlenmiş” yanıtını alırlar." Çünkü RAB size uyuşukluk ruhu verdi; Gözlerinizi mühürledi, ey peygamberler, Başlarınızı örttü, ey biliciler. " Şaşırın, şaşkına dönün, Kendinizi kör edin, görmez olun. Şarap içmeden sarhoş olun, İçki içmeden sendeleyin.{o" Rüyada yemek yediğini gören aç kişi, Uyandığında hâlâ açtır; Rüyada su içtiğini gören susuz kişi, Uyandığında susuzluktan hâlâ baygındır. İşte Siyon Dağı’na karşı savaşan Kalabalık uluslar da böyle olacak.@y" Sonra Ariel’e karşı savaşan çok sayıda ulus, Ona ve kalesine saldıranların hepsi, Onu sıkıntıya sokanlar bir rüya gibi, Gece görülen görüm gibi yok olup gidecekler.)K" Her Şeye Egemen RAB gök gürlemesiyle, Depremle, büyük gümbürtü, kasırga ve fırtınayla, Her şeyi yiyip bitiren ateş aleviyle seni cezalandıracak.{" Ama sayısız düşmanların ince toz, Acımasız orduları savrulmuş saman ufağı gibi olacak. Bir anda, ansızın,B}" Alçaltılacaksın, yerin altından konuşacak, Toz toprak içinden boğuk boğuk sesleneceksin. Sesin ölü sesi gibi yerden, Sözlerin fısıltı gibi toprağın içinden çıkacak.c?" Sana karşı çepeçevre ordugah kuracak, Çevreni rampalarla, kulelerle kuşatacağım.q[" Ama seni sıkıntıya sokacağım. Feryat, figan edeceksin, Benim için sunak ocağı gibi olacaksın.s a" Ariel, Ariel, Davut’un ordugah kurduğu kent, vay haline! Sen yıla yıl kat, bayramların süredursun.|q" Bu işteki bilgelik de Her Şeye Egemen RAB’den gelir. O’nun tasarıları harikadır, bilgelikte üstündür. " Buğday ekmek yapmak için öğütülür, ama boyuna dövülmez. Harmanın üzerinden tekerlek ve atlar geçse de buğdayı ezmez.3" Çünkü çörekotu harmanda keskin aletle dövülmez, kimyonun üzerinden tekerlekle geçilmez. Çörekotu değnekle, kimyon çubukla dövülür.<s" Tanrısı ona uygun olanı gösterir, onu eğitir.' G" Toprağı düzledikten sonra çörekotunu, kimyonu serpmez mi? Buğdayı sıra sıra, arpayı ayırdığı yere, kızıl buğdayı da onun yanına ekmez mi?d A" Çiftçi ekin ekmek için durmadan toprağı sürer mi, boyuna eşeleyip tırmıklar mı?O " Kulak verin, sesimi işitin, dikkat edin, ne söylediğimi dinleyin.6 e" Alay etmeyin artık, yoksa zincirleriniz daha da kalınlaşır. Çünkü bütün ülkenin kesin bir yıkıma uğrayacağını Rab’den, Her Şeye Egemen RAB’den duydum.L " Çünkü RAB, Perasim Dağı’nda olduğu gibi kalkacak, Givon Vadisi’nde olduğu gibi öfkelenecek. Ne kadar garip olsa da işini tamamlayacak, ne kadar tuhaf olsa da yapacağını yapacak.`9" Yatak uzanamayacağınız kadar kısa, örtü sarınamayacağınız kadar dar olacak.  " Bu bela her geldiğinde sizi süpürüp götürecek. Her gün, gece gündüz gelecek. Bu bildiriyi anlayan dehşete kapılacak.6e" Ölümle yaptığınız antlaşma yürürlükten kaldırılacak, ölüler diyarıyla uyuşmanız geçerli sayılmayacak. Büyük bela ülkeden geçerken sizi çiğneyecek.!;" Adaleti ölçü ipi, doğruluğu çekül yapacağım. Yalanlara dayanan sığınağı dolu süpürüp götürecek, gizlendiğiniz yerleri sel basacak.9k" Bu yüzden Egemen RAB diyor ki, “İşte Siyon’a sağlam temel olarak bir taş, denenmiş bir taş, değerli bir köşe taşı yerleştiriyorum. Ona güvenen yenilmeyecek.lQ" Şöyle diyorsunuz: “Ölümle antlaşma yaptık, ölüler diyarıyla uyuştuk; öyle ki, büyük bela ülkeden geçerken bize zarar vermeyecek. Çünkü yalanları kendimize sığınak yaptık, hilenin ardına gizlendik.”wg" Bundan ötürü, ey alaycılar, Yeruşalim’deki bu halkı yöneten sizler, RAB’bin sözüne kulak verin." Bu yüzden RAB’bin sözü onlar için “Buyruk üstüne buyruk, buyruk üstüne buyruk, kural üstüne kural, kural üstüne kural, biraz şurdan, biraz burdan” dır. Madem öyle, varsın sırtüstü düşüp yaralansınlar, kapana kısılıp tutsak olsunlar.w" Onlara, “Rahatlık budur, yorgunların rahat etmelerini sağlayın, huzur budur” dedi, ama dinlemek istemediler.dA" Öyle olsun, o zaman RAB bu halka yabancı dudaklarla, anlaşılmaz bir dille seslenecek.&~E" Çünkü bütün söylediği buyruk üstüne buyruk, buyruk üstüne buyruk, kural üstüne kural, kural üstüne kural, biraz şurdan, biraz burdan... ”}'" “Kimi eğitmeye çalışıyor?” diyorlar, “Kime iletiyor bildirisini? Sütten yeni kesilmiş, memeden yeni ayrılmış çocuklara mı??|y" Sofralar kusmuk dolu, pisliğe bulaşmamış yer yok!i{K" Kâhinlerle peygamberler bile şarabın ve içkinin etkisiyle yalpalayıp sendeliyor; içkinin etkisiyle yalpalayıp sendeliyorlar, şaraba yenik düşmüşler. Yanlış görümler görüyorlar, kararlarında tutarsızlar.z" Yargı kürsüsünde oturanlar için adalet ruhu, kent kapılarında saldırıları geri püskürtenler için cesaret kaynağı olacak.qy[" O gün Her Şeye Egemen RAB, halkından sağ kalanlar için yücelik tacı, güzellik çelengi olacak.Lx" Verimli vadinin başındaki kent, yüce ve görkemli taç, artık solmakta olan çiçeği andıran kent, mevsiminden önce olgunlaşmış incir gibi görülür görülmez koparılıp yutulacak.Mw" Efrayimli sarhoşların gurur tacı ayaklar altında çiğnenecek.+vO" Rab’bin güçlü kudretli bir adamı var. Dolu fırtınası gibi, harap eden kasırga gibi, silip süpüren güçlü sel gibi o kenti şiddetle yere çalacak.5u e" Vay haline verimli vadinin başındaki kentin, Efrayimli sarhoşların gurur tacının! Şaraba yenilmişlerin yüceliği ve görkemi, solmakta olan çiçeği andırıyor.&tE" Evet, o gün büyük bir boru çalınacak; Asur’da yitenlerle Mısır’a sürgün edilenler gelip kutsal dağda, Yeruşalim’de RAB’be tapınacaklar.s#" Ey İsrailoğulları, o gün RAB gürül gürül akan Fırat ile Mısır Vadisi arasında harman döver gibi, sizi birer birer toplayacak.Xr)" Kuruyan dalları koparılacak, Kadınlar gelip bunları yakacaklar. Çünkü bu halk akıllı bir halk değil. Bu yüzden onları yaratan kendilerine acımayacak, Onlara biçim veren onları kayırmayacak. q " Surlu kent terk edildi, Çöl kadar ıssız, sahipsiz bir yurt oldu. Dana orada otlayıp uzanacak, Filizlerini yiyip bitirecek.ap;" Böylece Yakup soyunun suçu bağışlanacak. Günahlarının kaldırılmasının sonucu şöyle olacak: Sunağın taşlarını tebeşir taşı gibi un ufak ettiklerinde Ne Aşera putu ne de buhur sunağı kalacak.o" RAB onları yargıladı, Kovup sürgüne gönderdi. Doğu rüzgarının estiği gün Onları şiddetli soluğuyla savurdu.5nc" RAB İsrailliler’i, kendilerini cezalandıranları cezalandırdığı gibi cezalandırdı mı? Ya da İsrailliler’i başkalarını öldürdüğü gibi öldürdü mü?tma" Yakup soyu gelecekte kök salacak, İsrail filizlenip çiçeklenecek, Yeryüzünü meyvesiyle dolduracak.hlI" Ya da koruyuculuğuma sarılsınlar, Barışsınlar benimle, Evet, benimle barışsınlar.”kw" Kızgın değilim. Keşke karşıma dikenli çalılar çıksa! Onların üzerine yürür, Tümünü ateşe verirdim.vje" “Ben RAB, bağın koruyucusuyum, Onu sürekli sularım. Kimse zarar vermesin diye Gece gündüz beklerim.Li" O gün RAB, “Sevdiğim bağ için ezgiler söyleyin” diyecek,Lh " O gün RAB Livyatan’ı, o kaçan yılanı, Evet Livyatan’ı, o kıvrıla kıvrıla giden yılanı Acımasız, kocaman, güçlü kılıcıyla cezalandıracak, Denizdeki canavarı öldürecek.Mg" Çünkü dünyada yaşayanları Suçlarından ötürü cezalandırmak için RAB bulunduğu yerden geliyor. Dünya üzerine dökülen kanı açığa vuracak, Öldürülenleri artık saklamayacak. f" Haydi halkım, iç odalarınıza girip Ardınızdan kapılarınızı kapatın, RAB’bin öfkesi geçene dek kısa süre gizlenin.We'" Ama senin ölülerin yaşayacak, Bedenleri dirilecek. Ey sizler, toprak altında yatanlar, Uyanın, ezgiler söyleyin. Çünkü senin çiyin sabah çiyine benzer, Toprak ölülerini yaşama kavuşturacak.1d[" Gebe kaldık, kıvrandık, Rüzgardan başka bir şey doğurmadık sanki. Ne dünyaya kurtuluş sağlayabildik, Ne de dünyada yaşayanları yaşama kavuşturabildik.c'" Doğum vakti yaklaşan gebe kadın Çektiği sancıdan ötürü nasıl kıvranır, feryat ederse, Senin önünde biz de öyle olduk, ya RAB.wbg" Ya RAB, sıkıntıdayken seni aradılar. Onları terbiye ettiğinde sessizce yakararak içlerini döktüler.a}" Ulusu çoğalttın, ya RAB, Evet, ulusu çoğalttın ve yüceltildin. Her yönde ülkenin sınırlarını genişlettin.`" O efendiler öldü, artık yaşamıyorlar, Dirilmeyecek onlar. Çünkü onları cezalandırıp yok ettin, Anılmalarına son verdin.r_]" Ey Tanrımız RAB, senden başka efendiler bizi yönetti, Ama yalnız sana, senin adına yakaracağız.g^G" Ya RAB, bizi esenliğe çıkaracak sensin, Çünkü ne yaptıysak hepsi senin başarındır.4]a" Ya RAB, elin yükseldi, ama görmüyorlar, Halkın için gösterdiğin gayreti görüp utansınlar. Evet, düşmanların için yaktığın ateş onları yiyip bitirecek.\7" Kötüler lütfedilse bile doğruluğu öğrenmez. Dürüstlüğün egemen olduğu diyarda haksızlık eder, RAB’bin büyüklüğünü görmezler.[5" Geceleri canım sana susar, Evet, içimde ruhum seni özler; Çünkü senin ilkelerin yeryüzünde oldukça, Orada oturanlar doğruluğu öğrenir.uZc" Evet, ya RAB, ilkelerinin çizdiği yolda sana umut bağladık, Adın ve ünündür yüreğimizin dileği,`Y9" Doğru adamın yolu düzdür, Ey Dürüst Olan, doğru adamın yolunu sen düzlersin.gXG" O kent ayak altında, Mazlumların ayakları, Yoksulların adımları altında çiğnenecek.MW" Yüksekte oturanı alçaltır, Yüce kenti yıkar, Yerle bir eder._V7" RAB’be sonsuza dek güvenin, Çünkü RAB, evet RAB sonsuza dek kalıcı kayadır.gUG" Sana güvendiği için Düşüncelerinde sarsılmaz olanı Tam bir esenlik içinde korursun.OT" Açın kentin kapılarını, Sadık kalan doğru ulus içeri girsin.S " O gün Yahuda’da şu ilahi söylenecek: Güçlü bir kentimiz var. Çünkü Tanrı’nın kurtarışı Kente sur ve duvar gibidir.SR" RAB surlarındaki yüksek burçları Devirip yıkacak, yerle bir edecek.zQm" Oracıkta yüzmek isteyen biri gibi ellerini uzatacak, Ama kurnazlığına karşın RAB onun gururunu kıracak.zPm" RAB’bin eli bu dağın üzerinde kalacak, Ama Moav gübre çukurundaki saman gibi Kendi yerinde çiğnenecek.AO{" O gün diyecekler ki, “İşte Tanrımız budur; O’na umut bağlamıştık, bizi kurtardı, RAB O’dur, O’na umut bağlamıştık, O’nun kurtarışıyla sevinip coşalım.”4Na" Ölümü sonsuza dek yutacak. Egemen RAB bütün yüzlerden gözyaşlarını silecek. Halkının utancını bütün yeryüzünden kaldıracak. Çünkü RAB böyle diyor.M}" Bütün halkların üzerindeki örtüyü, Bütün ulusların üzerine örülmüş olan örtüyü Bu dağda kaldıracak.L1" Her Şeye Egemen RAB bu dağda Bütün uluslara yağlı yemeklerin Ve dinlendirilmiş seçkin şarapların sunulduğu Zengin bir şölen verecek.1K[" Yabancıların gürültüsünü çöl sıcağı gibi bastırırsın. Bulutun gölgesi sıcağı nasıl kırarsa, Bu acımasız adamların türküsü de öyle diniyor.GJ" Çünkü onların öfkesi Duvara çarpan sağanak gibi yükselince, Sen yoksulun, sıkıntı içindeki düşkünün kalesi, Sağanağa karşı sığınak, Sıcağa karşı gölgelik oldun.qI[" Bundan ötürü güçlü uluslar seni onurlandıracak, Acımasız ulusların kentleri senden korkacak.H#" Kenti bir taş yığınına, Surlu kenti viraneye çevirdin. Yabancıların kalesiydi, kent olmaktan çıktı. Bir daha da onarılmayacak.#G A" Ya RAB, sensin benim Tanrım, Seni yüceltir, adını överim. Çünkü sen eskiden beri tasarladığın harikaları Tam bir sadakatle gerçekleştirdin.?Fw" Ayın yüzü kızaracak, güneş utanacak. Çünkü Her Şeye Egemen RAB Siyon Dağı’nda, Yeruşalim’de krallık edecek. Halkın ileri gelenleri O’nun yüceliğini görecek.mES" Zindana tıkılan tutsaklar gibi Cezaevine kapatılacak Ve uzun süre sonra cezalandırılacaklar.lDQ" O gün RAB yukarıda, gökteki güçleri Ve aşağıda, yeryüzündeki kralları cezalandıracak.C!" Dünya sarhoş gibi yalpalayacak, Bir kulübe gibi sallanacak, İsyanlarının ağırlığı altında çökecek Ve bir daha kalkamayacak.SB" Yeryüzü büsbütün çatlayıp yarılacak, Sarsıldıkça sarsılacak.!A;" Dehşet haberinden kaçan çukura düşecek, Çukurdan çıkan tuzağa yakalanacak. Göklerin kapakları açılacak, Dünyanın temelleri sarsılacak.M@" Ey dünyada yaşayanlar, Önünüzde dehşet, çukur ve tuzak var.o?W" Dünyanın en uzak köşelerinden ezgiler işitiyoruz: “Doğru Olan’a övgüler olsun!” Ama ben, “Bittim, bittim! Vay halime!” dedim, “Hainler hainliklerini sürdürüyor. Evet, hainler sürekli hainlik ediyorlar.” >" Onun için, doğuda yaşayanlar RAB’bi yüceltin, Deniz kıyısındakiler, İsrail’in Tanrısı RAB’bin adını yüceltin."==" Sağ kalanlar seslerini yükseltip Sevinç çığlıkları atacak, Batıda yaşayanlar RAB’bin büyüklüğü karşısında Hayranlıkla bağıracak."<=" Çünkü zeytinler dökülsün diye dövülen ağaç nasılsa, Bağbozumundan artakalan üzümler nasılsa, Dünyadaki bütün uluslar da öyle olacak.=;u" Kent viraneye döndü, Kapıları paramparça oldu.y:k" İnsanlar şarap özlemiyle sokaklarda bağrışıyor, Sevinçten eser kalmadı, Dünyanın coşkusu yok oldu.Z9-" Yıkılan kent perişan durumda, Kimse girmesin diye her evin girişi kapandı.Z8-" Ezgi eşliğinde şarap içilmiyor artık, İçkinin tadı içene acı geliyor.e7C" Tefin coşkun sesi kesildi, Eğlenenlerin gürültüsü durdu, Lirin coşkun sesi kesildi.e6C" Yeni şarabın sonu geldi, Asmalar soldu, Bir zamanlar sevinçli olanların hepsi inliyor."5=" Bu yüzden lanet dünyayı yiyip bitirdi, Orada yaşayanlar suçlarının cezasını çekiyorlar. Yaşayanlar bu nedenle yanıyor, pek azı kurtulacak.$4A" Dünyada yaşayanlar onu kirletti. Çünkü Tanrı’nın yasalarını çiğnediler, Kurallarını ayaklar altına aldılar, Ebedi antlaşmayı bozdular.p3Y" Dünya kuruyup büzülüyor, Yeryüzü solup büzülüyor, Dünyadaki soylular güçlerini yitiriyor.S2" Dünya tümüyle yağmalanıp viraneye çevrilecek. RAB böyle söyledi.n1U" Ayrım yapılmayacak; Ne halkla kâhin arasında, Ne köleyle efendi arasında, Ne hizmetçiyle hanım arasında, Ne alıcıyla satıcı arasında, Ne ödünç alanla ödünç veren arasında, Ne faizciyle borç alan arasında. 0 " İşte RAB yeryüzünü harap edip viraneye çevirecek, Yeryüzünü altüst edecek, Üzerinde yaşayanları darmadağın edecek.y/k" Kentin ticaretten ve fuhuştan kazandıkları RAB’be adanacak. Bunlar biriktirilmeyecek, hazineye konmayacak. Ticaretten kazandıklarını doyuncaya dek yesinler, güzel güzel giyinsinler diye RAB’bin önünde yaşayanlara verilecek. .9" Yetmiş yıl geçince RAB Sur’la ilgilenecek, ama Sur para için yine fahişeliğe dönecek. Dünyanın bütün krallıklarıyla fahişelik edecek.-" “Bir lir al, dolaş kenti, Ey sen, unutulmuş fahişe! Güzel çal seni anımsamaları için, Türkü üstüne türkü söyle.”2,]" Bundan sonra Sur Kenti yetmiş yıl, bir kralın ömrü süresince unutulacak. Yetmiş yıl bitince, fahişe için bestelenen türküdeki gibi Sur’a şöyle denecek: c~~}}.|{{zzkyxx^xw"vv%uu_=7G"* “Uzun zamandır ses çıkarmadım, Sustum, kendimi tuttum. Ama şimdi feryat edeceğim doğuran kadın gibi, Nefesim tutulacak, kesik kesik soluyacağım.!=;"* Yiğit gibi çıkagelecek RAB, Savaşçı gibi gayrete gelecek. Bağırıp savaş çığlığı atacak, Düşmanlarına üstünlüğünü gösterecek.K<"* Hepsi RAB’bi onurlandırsın, Kıyı halkları O’nu övsün.0;Y"* Bozkır ve bozkırdaki kentler, Kedar köylerinde yaşayan halk Sesini yükseltsin. Sela’da oturanlar sevinçle haykırsın, Bağırsın dağların doruklarından.6:e"* Ey denizlere açılanlar ve denizlerdeki her şey, Kıyılar ve kıyı halkları, RAB’be yeni bir ilahi söyleyin, Dünyanın dört bucağından O’nu ezgilerle övün.9"* Bakın, önceden bildirdiklerim gerçekleşti. Şimdi de yenilerini bildiriyorum; Bunlar ortaya çıkmadan önce size duyuruyorum.”b8="* “Ben RAB’bim, adım budur. Onurumu bir başkasına, Övgülerimi putlara bırakmam.}7s"* Öyle ki, kör gözleri açasın, Zindandaki tutsakları, Cezaevi karanlığında yaşayanları özgür kılasın.6"* “Ben, RAB, seni doğrulukla çağırdım, Elinden tutacak, Seni koruyacağım. Seni halka antlaşma, Uluslara ışık yapacağım.5!"* Gökleri yaratıp geren, Yeryüzünü ve ürününü seren, Dünyadaki insanlara soluk, Orada yaşayanlara ruh veren RAB Tanrı diyor ki,4"* Yeryüzünde adaleti sağlayana dek Umudunu, cesaretini yitirmeyecek. Kıyı halkları onun yasasına umut bağlayacak.”j3M"* Ezilmiş kamışı kırmayacak, Tüten fitili söndürmeyecek. Adaleti sadakatle ulaştıracak.F2"* Bağırıp çağırmayacak, Sokakta sesini yükseltmeyecek.1 3"* “İşte kendisine destek olduğum, Gönlümün hoşnut olduğu seçtiğim kulum! Ruhum’u onun üzerine koydum. Adaleti uluslara ulaştıracak.f0E") Hepsi bomboş, yaptıkları da bir hiç. Halkın putları yalnızca yeldir, sıfırdır.”s/_") Bakıyorum, aralarında öğüt verebilecek kimse yok ki, Onlara danışayım, onlar da yanıtlasınlar.a.;") Siyon’a ilk, ‘İşte, geldiler’ diyen benim. Yeruşalim’e müjdeci gönderdim.0-Y") Hanginiz bunu başlangıçtan bildirdi ki, bilelim, Kim önceden bildirdi ki, ‘Haklısın’ diyelim? Konuştuğunuzu bildiren de Duyuran da Duyan da olmadı hiç.G,") “Kuzeyden birini harekete geçirdim, geliyor, Gün doğusundan beni adımla çağıran biri. Çömlekçinin balçığı çiğnediği gibi, Önderleri çamur gibi çiğneyecek ayağıyla.U+#") Siz de yaptıklarınız da hiçten betersiniz, Sizi yeğleyen iğrençtir.)*K") Ey putlar, bundan sonra olacakları bize bildirin de, İlah olduğunuzu bilelim! Haydi bir iyilik ya da kötülük edin de, Hepimiz korkup dehşete düşelim.9)k") “Putlarınızı getirin de olacakları bildirsinler bize. Olup bitenleri bildirsinler ki düşünelim, Sonuçlarını bilelim. Ya da gelecekte olacakları duyursunlar bize.j(M") “Davanızı sunun” diyor RAB, “Kanıtlarınızı ortaya koyun” diyor Yakup’un Kralı,+'O") Öyle ki, insanlar görüp bilsinler, Hep birlikte düşünüp anlasınlar ki, Bütün bunları RAB’bin eli yapmış, İsrail’in Kutsalı yaratmıştır.” & ") Çölü sedir, akasya, Mersin ve iğde ağaçlarına kavuşturacağım. Bozkıra çam, köknar Ve selviyi bir arada dikeceğim. %") Çıplak tepeler üzerinde ırmaklar, Vadilerde su kaynakları yapacağım. Çölü havuza, Kurak toprağı pınara çevireceğim.5$c") “Düşkünlerle yoksullar su arıyor, ama yok. Dilleri kurumuş susuzluktan. Ben RAB, onları yanıtlayacağım, Ben, İsrail’in Tanrısı, onları bırakmayacağım.,#Q") Onları savurduğunda rüzgar alıp götürecek, Darmadağın edecek hepsini kasırga. Sense RAB’de sevinç bulacak, İsrail’in Kutsalı’yla övüneceksin."") “İşte, seni dişli, keskin, yepyeni bir harman düveni yaptım. Harman edip ufalayacaksın dağları, Tepeleri samana çevireceksin.!") “Ey Yakup soyu, toprak kurdu, Ey İsrail halkı, korkma! Sana yardım edeceğim” diyor RAB, Seni kurtaran İsrail’in Kutsalı.e C") Çünkü sağ elinden tutan, ‘Korkma, sana yardım edeceğim’ diyen Tanrın RAB benim.eC") Seninle çekişenleri arasan da bulamayacaksın. Seninle savaşanlar hiçten beter olacak.ta") “Sana öfkelenenlerin hepsi utanacak, rezil olacak. Sana karşı çıkanlar hiçe sayılıp yok olacak.4a") Korkma, çünkü ben seninleyim, Yılma, çünkü Tanrın benim. Seni güçlendireceğim, evet, sana yardım edeceğim; Zafer kazanan sağ elimle sana destek olacağım.+") Sizleri dünyanın dört bucağından topladım, En uzak yerlerden çağırdım. Dedim ki, ‘Sen kulumsun, seni seçtim, Seni reddetmedim.’`9") “Ama sen, ey kulum İsrail, Seçtiğim Yakup soyu, Dostum İbrahim’in torunları!7g") Zanaatçı kuyumcuyu yüreklendiriyor, Madeni çekiçle düzleyen, “Lehim iyi oldu” diyerek örse vuranı yüreklendiriyor. Kımıldamasın diye putu yerine çiviliyor.Q") Herkes komşusuna yardım ediyor, Kardeşine, “Güçlü ol” diyor.nU") Kıyı halkları bunu görüp korktu. Dünyanın dört bucağı titriyor. Yaklaşıyor, geliyorlar.#") Bunları yapıp gerçekleştiren, Kuşakları başlangıçtan beri çağıran kim? Ben RAB, ilkim; sonuncularla da yine Ben olacağım.”O") Kovalıyor onları, Ayak basmadığı bir yoldan esenlikle geçiyor.A{") “Doğudan adaleti harekete geçiren, Hizmete koşan kim? Ulusları önüne katıyor, krallara baş eğdiriyor. Kılıcıyla toz ediyor onları, Yayıyla savrulan samana çeviriyor. 3") RAB diyor ki, “Susun karşımda, ey kıyı halkları! Halklar güçlerini tazelesin, Öne çıkıp konuşsunlar. Yargı için bir araya gelelim./"( RAB’be umut bağlayanlarsa taze güce kavuşur, Kanat açıp yükselirler kartallar gibi. Koşar ama zayıf düşmez, Yürür ama yorulmazlar.R"( Gençler bile yorulup zayıf düşer, Yiğitler tökezleyip düşerler.J "( Yorulanı güçlendirir, Takati olmayanın kudretini artırır."( Bilmiyor musun, duymadın mı? Ebedi Tanrı, RAB, bütün dünyayı yaratan, Ne yorulur ne de zayıflar, O’nun bilgisi kavranamaz. "( Ey Yakup soyu, ey İsrail! Neden, “RAB başıma gelenleri görmüyor, Tanrı hakkımı gözetmiyor?” diye yakınıyorsun?hI"( Başınızı kaldırıp göklere bakın. Kim yarattı bütün bunları? Yıldızları sırayla görünür kılıyor, Her birini adıyla çağırıyor. Büyük kudreti, üstün gücü sayesinde hepsi yerli yerinde duruyor.P "( “Beni kime benzeteceksiniz ki, Eşitim olsun?” diyor Kutsal Olan./ W"( O önderler ki, yeni dikilmiş, yeni ekilmiş ağaç gibi, Gövdeleri yere yeni kök salmışken RAB’bin soluğu onları kurutuverir, Kasırga saman gibi savurur.Y +"( O’dur önderleri bir hiç eden, Dünyanın egemenlerini sıfıra indirgeyen.% C"( Gökkubbenin üstünde oturan RAB’dir, Yeryüzünde yaşayanlarsa çekirge gibidir. Gökleri perde gibi geren, Oturmak için çadır gibi kuran O’dur. "( Bilmiyor musunuz, duymadınız mı? Başlangıçtan beri size bildirilmedi mi? Dünyanın temelleri atılalı beri anlamadınız mı?"="( Böyle bir sunuya gücü yetmeyen yoksul kişi Çürümez bir ağaç parçası seçer. Yerinden kımıldamaz bir put yapsın diye Usta bir işçi arar.[/"( Putu döküm işçisi yapar, Kuyumcu altınla kaplar, Gümüş zincirler döker._7"( Öyleyse Tanrı’yı kime benzeteceksiniz? Neyle karşılaştıracaksınız O’nu?kO"( RAB’bin önünde bütün uluslar bir hiç gibidir, Hiçten bile aşağı, değersiz sayılır._7"( Adakları yakmaya yetmez Lübnan ormanı, Yakmalık sunu için az gelir hayvanları.s_"( RAB için uluslar kovada bir damla su, Terazideki toz zerreciği gibidir. Adaları ince toz gibi tartar."( Akıl almak, adalet yolunu öğrenmek için RAB kime danıştı ki? O’na bilgi veren, anlayış yolunu bildiren var mı?fE"( RAB’bin düşüncesine kim akıl erdirebildi? O’na öğüt verip öğretebilen var mı?*M"( Kim denizleri avucuyla, Gökleri karışıyla ölçebildi? Yerin toprağını ölçeğe sığdıran, Dağları kantarla, Tepeleri teraziyle tartabilen var mı?  "( Sürüsünü çoban gibi güdecek, Kollarına alacak kuzuları, Bağrında taşıyacak; Usul usul yol gösterecek emziklilere.~{"( İşte Egemen RAB gücüyle geliyor, Kudretiyle egemenlik sürecek. Ücreti kendisiyle birlikte, Ödülü önündedir.B}}"( Ey Siyon’a müjde getiren, Yüksek dağa çık! Ey Yeruşalim’e müjde getiren, Yükselt sesini, bağır, Sesini yükselt, korkma. Yahuda kentlerine, “İşte, Tanrınız!” de.U|#"( Ot kurur, çiçek solar, Ama Tanrımız’ın sözü sonsuza dek durur.”p{Y"( RAB’bin soluğu esince üzerlerine, Ot kurur, çiçek solar. Gerçekten de halk ottan farksızdır. z"( Ses, “Duyur” diyor. “Neyi duyurayım?” diye soruyorum. “İnsan soyu ota benzer, Bütün vefası kır çiçeği gibidir.}ys"( O zaman RAB’bin yüceliği görünecek, Bütün insanlar hep birlikte onu görecek. Bunu söyleyen RAB’dir.”x%"( Her vadi yükseltilecek, Her dağ, her tepe alçaltılacak. Böylelikle engebeler düzleştirilecek, Sarp yerler ovaya dönüştürülecek.w}"( Şöyle haykırıyor bir ses: “Çölde RAB’bin yolunu hazırlayın, Bozkırda Tanrımız için düz bir yol açın.Tv!"( Yeruşalim halkına dokunaklı sözler söyleyin. Angaryanın bittiğini, Suçlarının cezasını ödediklerini, Günahlarının cezasını RAB’bin elinden İki katıyla aldıklarını ilan edin.”pu"' Yeşaya, “Sarayında ne gördüler?” diye sordu. Hizkiya, “Sarayımdaki her şeyi gördüler, hazinelerimde onlara göstermediğim hiçbir şey kalmadı” diye yanıtladı.Ho "' Peygamber Yeşaya Kral Hizkiya’ya gidip, “Bu adamlar sana ne dediler, nereden gelmişler?” diye sordu. Hizkiya, “Uzak bir ülkeden, Babil’den gelmişler” diye karşılık verdi.#n?"' Bunlar Hizkiya’yı sevindirdi. O da deposundaki bütün değerli eşyaları –altını, gümüşü, baharatı, değerli yağı, silah deposunu ve hazine odalarındaki her şeyi– elçilere gösterdi. Sarayında da krallığında da onlara göstermediği hiçbir şey kalmadı. m ;"' O sırada Hizkiya’nın hastalanıp iyileştiğini duyan Baladan oğlu Babil Kralı Merodak-Baladan, ona mektuplarla birlikte bir armağan gönderdi.nlU"& Hizkiya da, “RAB’bin Tapınağı’na çıkacağıma ilişkin belirti nedir?” diye sormuştu.gkG"& Yeşaya, “İncir pestili getirin, Hizkiya’nın çıbanına koyun, iyileşir” demişti.~ju"& Beni kurtaracak olan RAB’dir. Ömrümüz boyunca O’nun tapınağında Telli çalgılarımızı çalacağız.”i"& Diriler, yalnız diriler Bugün benim yaptığım gibi sana şükreder; Babalar senin sadakatini çocuklarına anlatır.h"& Çünkü ölüler diyarı sana şükredemez, Ölüm övgüler sunmaz sana. Ölüm çukuruna inenler senin sadakatine umut bağlayamaz.g#"& Çektiğim bunca acı esenlik bulmam içindi. Beni sevdiğin için yıkım çukuruna düşmekten alıkoydun, Günahlarımı arkana attın.yfk"& Ya Rab, insanlar bunlarla yaşarlar. Canım da bunların sayesinde yaşıyor. İyileştirdin, yaşattın beni!e{"& “Ne diyeyim? Bana seslenen de bunu yapan da Rab’dir. Tattığım bu acılardan sonra daha dikkatli yaşayacağım.$dA"& Kırlangıç gibi, turna gibi acı acı öttüm, Güvercin gibi inledim, gözlerim yoruldu yukarı bakmaktan. Ya Rab, eziyet çekiyorum, Yardım et bana.cw"& Sabırla bekledim sabaha kadar, RAB bir aslan gibi kırdı bütün kemiklerimi, Bir gün içinde sonumu getiriverdi.(bI"& Evim bir çoban çadırı gibi bozuldu, alındı elimden. Dokumacı gibi dürdüm yaşamımı, RAB tezgahtan beni kesti, Bir gün içinde sonumu getiriverdi.a+"& “Yaşayanlar diyarında RAB’bi, evet, RAB’bi bir daha görmeyeceğim, Bu dünyada yaşayanlar gibi insan yüzü görmeyeceğim bir daha.`+"& “Hayatımın baharında ölüler diyarının kapılarından geçip Ömrümün geri kalan yıllarından yoksun mu kalmalıyım?” demiştim,R_"& Yahuda Kralı Hizkiya hastalanıp iyileştikten sonra şunları yazdı:I^ "& RAB, batmakta olan güneşin Ahaz’ın inşa ettiği basamakların üzerine düşen gölgesini on basamak kısaltacak.’ ” Böylece batmakta olan güneşin gölgesi on basamak kısaldı.X])"& Sözümü gerçekleştireceğime ilişkin sana vereceğim belirti şu olacak:Z\-"& Bu kenti savunacak, seni de kenti de Asur Kralı’nın elinden kurtaracağım.3[_"& “Git, Hizkiya’ya şunu söyle: ‘Atan Davut’un Tanrısı RAB diyor ki: Duanı işittim, gözyaşlarını gördüm. Bak, ömrünü on beş yıl daha uzatacağım.3Za"& Bunun üzerine RAB Yeşaya’ya seslendi:*YM"& “Ya RAB, yürekten bir sadakatle önünde nasıl yaşadığımı, gözünde iyi olanı yaptığımı anımsa lütfen.” Sonra acı acı ağlamaya başladı.>Xw"& Hizkiya yüzünü duvara dönüp RAB’be yalvardı:TW #"& O günlerde Hizkiya ölümcül bir hastalığa yakalandı. Amots oğlu Peygamber Yeşaya ona gidip şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Ev işlerini düzene sok. Çünkü iyileşmeyecek, öleceksin.’ ”FV"%& Bir gün ilahı Nisrok’un tapınağında tapınırken, oğullarından Adrammelek’le Şareser, onu kılıçla öldürüp Ararat ülkesine kaçtılar. Yerine oğlu Esarhaddon kral oldu.tUa"%% Bunun üzerine Asur Kralı Sanherib ordugahını bırakıp çekildi. Ninova’ya döndü ve orada kaldı.T'"%$ RAB’bin meleği gidip Asur ordugahında yüz seksen beş bin kişiyi öldürdü. Ertesi sabah uyananlar salt cesetlerle karşılaştılar.jSM"%# ‘Kendim için ve kulum Davut’un hatırı için Bu kenti savunup kurtaracağım’ diyor.”ER"%" Geldiği yoldan dönecek ve kente girmeyecek’ diyor RAB,.QU"%! “Bundan dolayı RAB Asur Kralı’na ilişkin şöyle diyor: ‘Bu kente girmeyecek, ok atmayacak. Kente kalkanla yaklaşmayacak, Karşısında rampa kurmayacak.P"% Çünkü sağ kalanlar Yeruşalim’den, Kurtulanlar Siyon Dağı’ndan çıkacak. Her Şeye Egemen RAB’bin gayretiyle olacak bu.’{Oo"% Yahudalılar’ın kurtulup sağ kalanları Yine aşağıya doğru kök salacak, Yukarıya doğru meyve verecek.MN"% “ ‘Senin için belirti şu olacak, ey Hizkiya: Bu yıl kendiliğinden yetişeni yiyeceksiniz, İkinci yıl ise ardından biteni. Üçüncü yıl ekip biçin, Bağlar dikip ürününü yiyin.'MG"% Bana duyduğun öfkeden, Kulağıma erişen küstahlığından ötürü Halkamı burnuna, gemimi ağzına takacak, Seni geldiğin yoldan geri çevireceğim.mLS"% Senin oturuşunu, kalkışını, Ne zaman gidip geldiğini, Bana nasıl öfkelendiğini biliyorum.6Ke"% O kentlerde yaşayanların kolu kanadı kırıldı. Yılgınlık ve utanç içindeydiler; Kır otuna, körpe filizlere, Damlarda büyümeden kavrulup giden ota döndüler.6Je"% “ ‘Bütün bunları çoktan yaptığımı, Çok önceden tasarladığımı duymadın mı? Surlu kentleri enkaz yığınlarına çevirmeni Şimdi ben gerçekleştirdim.vIe"% Kuyular kazdım, sular içtim, Mısır’ın bütün ırmaklarını ayağımın tabanıyla kuruttum, dedin.H%"% Uşakların aracılığıyla Rab’bi aşağıladın. Bir sürü savaş arabamla dağların tepesine, Lübnan’ın doruklarına çıktım, dedin. Yüksek sedir ağaçlarını, seçme çamlarını kestim, Lübnan’ın en uzak tepelerine, Gür ormanlarına ulaştım.yGk"% Sen kimi aşağıladın, kime küfrettin? Kime sesini yükselttin? İsrail’in Kutsalı’na tepeden baktın!CF"% Bunun üzerine Amots oğlu Yeşaya, Hizkiya’ya şu haberi gönderdi: “İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: ‘Asur Kralı Sanherib’le ilgili olarak bana yalvardığın için diyorum ki, “ ‘Erden kız Siyon seni hor görüyor, Alay ediyor seninle. Yeruşalim kızı ardından alayla baş sallıyor.CE"% Bunun üzerine Amots oğlu Yeşaya, Hizkiya’ya şu haberi gönderdi: “İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: ‘Asur Kralı Sanherib’le ilgili olarak bana yalvardığın için diyorum ki, “ ‘Erden kız Siyon seni hor görüyor, Alay ediyor seninle. Yeruşalim kızı ardından alayla baş sallıyor. D"% Ya RAB Tanrımız, şimdi bizi Sanherib’in elinden kurtar ki, bütün dünya krallıkları senin tek RAB olduğunu anlasın.”Cw"% İlahlarını yakıp yok ettiler. Çünkü onlar tanrı değil, insan eliyle biçimlendirilmiş tahta ve taşlardı.hBI"% Ya RAB, gerçek şu ki, Asur kralları bütün ulusları ve ülkelerini viraneye çevirdiler.A1"% Ya RAB, kulak ver de işit, gözlerini aç da gör, ya RAB; Sanherib’in söylediklerini, yaşayan Tanrı’yı nasıl aşağıladığını duy.0@Y"% “Ey Keruvlar arasında taht kuran İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB, bütün dünya krallıklarının tek Tanrısı sensin. Yeri, göğü sen yarattın.?1"% şöyle dua etti:>"% Hizkiya mektubu ulakların elinden alıp okuduktan sonra RAB’bin Tapınağı’na çıktı. RAB’bin önünde mektubu yere yayarakf=E"% Hani nerede Hama ve Arpat kralları? Lair, Sefarvayim, Hena, İvva kralları nerede?’ ”(<I"% Atalarımın yok ettiği ulusları –Gozanlılar’ı, Harranlılar’ı, Resefliler’i, Telassar’da yaşayan Edenliler’i– ilahları kurtarabildi mi?;1"% Asur krallarının bütün ülkelere neler yaptığını, onları nasıl yerle bir ettiğini duymuşsundur. Sen kurtulacağını mı sanıyorsun?:1"% “Yahuda Kralı Hizkiya’ya deyin ki, ‘Güvendiğin Tanrın, Yeruşalim Asur Kralı’nın eline teslim edilmeyecek diyerek seni aldatmasın.95"% Kûş Kralı Tirhaka’nın kendisiyle savaşmak üzere yola çıktığını haber alan Asur Kralı, Hizkiya’ya ulaklar göndererek şöyle dedi: 8"% Komutan, Asur Kralı’nın Lakiş’ten ayrılıp Livna’ya karşı savaştığını duydu. Krala danışmak için oraya gitti.7"% Onun içine öyle bir ruh koyacağım ki, bir haber üzerine kendi ülkesine dönecek. Orada onu kılıçla öldürteceğim.’ ”M6"% Yeşaya, Kral Hizkiya’dan gelen görevlilere şöyle dedi: “Efendinize şunları söyleyin: ‘RAB diyor ki, Asur Kralı’nın adamlarından benimle ilgili duyduğunuz küfürlerden korkma.M5"% Yeşaya, Kral Hizkiya’dan gelen görevlilere şöyle dedi: “Efendinize şunları söyleyin: ‘RAB diyor ki, Asur Kralı’nın adamlarından benimle ilgili duyduğunuz küfürlerden korkma.|4q"% Yaşayan Tanrı’yı aşağılamak için efendisi Asur Kralı’nın gönderdiği komutanın söylediklerini belki Tanrın RAB duyar da duyduğu sözlerden ötürü onları cezalandırır. Bu nedenle sağ kalanlarımız için dua et.’ ”.3U"% Yeşaya’ya şöyle dediler: “Hizkiya diyor ki, ‘Bugün sıkıntı, azar ve utanç günü. Çünkü çocukların doğum vakti geldi, ama doğuracak güç yok.25"% Saray sorumlusu Elyakim’i, Yazman Şevna’yı ve ileri gelen kâhinleri Amots oğlu Peygamber Yeşaya’ya gönderdi. Hepsi çul kuşanmıştı.o1 Y"% Kral Hizkiya olanları duyunca giysilerini yırttı, çul kuşanıp RAB’bin Tapınağı’na girdi.@0y"$ Sonra saray sorumlusu Hilkiya oğlu Elyakim, Yazman Şevna ve devlet tarihçisi Asaf oğlu Yoah giysilerini yırttılar ve gidip komutanın söylediklerini Hizkiya’ya bildirdiler./"$ Herkes sustu, komutana tek sözle bile karşılık veren olmadı. Çünkü Kral Hizkiya, “Karşılık vermeyin” diye buyurmuştu.."$ Bütün bu ülkelerin ilahlarından hangisi ülkesini elimden kurtardı ki, RAB Yeruşalim’i elimden kurtarabilsin?’ ”-"$ Hani nerede Hama’nın, Arpat’ın ilahları? Sefarvayim’in ilahları nerede? Samiriye’yi elimden kurtarabildiler mi?,#"$ “ ‘Hizkiya, RAB bizi kurtaracak diyerek sizi aldatmasın. Ulusların ilahları ülkelerini Asur Kralı’nın elinden kurtarabildi mi?A+{"$ Hizkiya’yı dinlemeyin.’ Çünkü Asur Kralı diyor ki, ‘Teslim olun, bana gelin. Böylece ben gelip sizi kendi ülkeniz gibi bir ülkeye –tahıl ve yeni şarap, ekmek ve üzüm dolu bir ülkeye– götürene kadar herkes kendi asmasından, kendi incir ağacından yiyecek, kendi sarnıcından içecek.A*{"$ Hizkiya’yı dinlemeyin.’ Çünkü Asur Kralı diyor ki, ‘Teslim olun, bana gelin. Böylece ben gelip sizi kendi ülkeniz gibi bir ülkeye –tahıl ve yeni şarap, ekmek ve üzüm dolu bir ülkeye– götürene kadar herkes kendi asmasından, kendi incir ağacından yiyecek, kendi sarnıcından içecek.) "$ RAB bizi mutlaka kurtaracak, bu kent Asur Kralı’nın eline geçmeyecek diyen Hizkiya’ya kanmayın, RAB’be güvenmeyin.I( "$ Kral diyor ki, ‘Hizkiya sizi aldatmasın, o sizi kurtaramaz.v'e"$ Sonra ayağa kalkıp Yahudi dilinde bağırdı: “Büyük kralın, Asur Kralı’nın sözlerini dinleyin!x&i"$ Komutan, “Efendim bu sözleri yalnız size ve efendinize söyleyeyim diye mi gönderdi beni?” dedi, “Surların üzerinde oturan bu halka, sizin gibi dışkısını yemek, idrarını içmek zorunda kalacak olan herkese gönderdi.”M%"$ Elyakim, Şevna ve Yoah, “Lütfen biz kullarınla Aramice konuş” diye karşılık verdiler, “Çünkü biz bu dili anlarız. Yahudice konuşma. Surların üzerindeki halk bizi dinliyor.”!$;"$ Dahası var: RAB’bin buyruğu olmadan mı saldırıp ülkeyi yıkmak için yola çıktığımı sanıyorsun? RAB, ‘Git, o ülkeyi yık’ dedi.”#1"$ Mısır’ın savaş arabalarıyla atlıları sağlayacağına güvensen bile, efendimin en küçük rütbeli komutanlarından birini yenemezsin!q"["$ “Haydi, efendim Asur Kralı’yla bahse giriş. Binicileri sağlayabilirsen sana iki bin at veririm.!w"$ Yoksa bana, Tanrımız RAB’be güveniyoruz mu diyeceksiniz? Hizkiya’nın Yahuda ve Yeruşalim halkına, yalnız bu sunağın önünde tapınacaksınız diyerek tapınma yerlerini, sunaklarını ortadan kaldırdığı Tanrı değil mi bu?’< q"$ İşte sen şu kırık kamış değneğe, Mısır’a güveniyorsun. Bu değnek kendisine yaslanan herkesin eline batar, deler. Firavun da kendisine güvenenler için böyledir.  "$ Savaş tasarıların ve gücün boş laftan başka bir şey değil diyorum. Kime güveniyorsun da bana karşı ayaklanıyorsun?"$ Komutan onlara şöyle dedi: “Hizkiya’ya söyleyin. ‘Büyük kral, Asur Kralı diyor ki: Güvendiğin şey ne, neye güveniyorsun?y"$ Saray sorumlusu Hilkiya oğlu Elyakim, Yazman Şevna ve devlet tarihçisi Asaf oğlu Yoah onu karşılamaya çıktı.9k"$ Komutanını büyük bir orduyla Lakiş’ten Yeruşalim’e, Kral Hizkiya’ya gönderdi. Komutan Çırpıcı Tarlası yolunda, Yukarı Havuz’un su yolunun yanında durdu. )"$ Hizkiya’nın krallığının on dördüncü yılında Asur Kralı Sanherib, Yahuda’nın surlu kentlerine saldırıp hepsini ele geçirdi.>u"# RAB’bin kurtardıkları dönecek, Sevinçle haykırarak Siyon’a varacaklar. Yüzlerinde sonsuz sevinç olacak. Onların olacak coşku ve sevinç, Üzüntü ve inilti kaçacak. "# Aslan olmayacak orada, Yırtıcı hayvan o yola çıkmayacak; Orada bulunmayacaklar. Ancak kurtulmuş olanlar yürüyecek o yolda.V%"# Orada bir yol, bir anayol olacak, “Kutsal yol” diye anılacak, Murdar kişiler geçemeyecek oradan. O yol kurtulmuş olanların yoludur. O yolda yürüyenler, bön kişiler de olsa yoldan sapmayacak.w"# Kızgın kum havuza, Susuz toprak pınara dönüşecek. Çakalların yattığı yerlerde Kamış, saz ve ot bitecek.#"# Topallar geyik gibi sıçrayacak, Sevinçle haykıracak dilsizlerin dili. Çünkü çölde sular fışkıracak, Irmaklar akacak bozkırda.K"# O zaman körlerin gözleri, Sağırların kulakları açılacak;,Q"# Yüreği kaygılı olanlara, “Güçlü olun, korkmayın” deyin, “İşte Tanrınız geliyor! Öç almaya, karşılık vermeye geliyor. Sizi O kurtaracak.”H "# Gevşek elleri güçlendirin, Pekiştirin çözülen dizleri.\1"# Her yanı çiçeklenip sevinçle coşacak, Sevincini haykıracak. Lübnan’ın yüceliği, Karmel ve Şaron’un görkemi ona verilecek. İnsanlar RAB’bin yüceliğini, Tanrımız’ın görkemini görecek.W )"# Çöl ve kurak toprak sevinecek, Bozkır coşup çiğdem gibi çiçeklenecek."" RAB onlar için kura çekti, ülkeyi ölçüp aralarında pay etti. Orayı sonsuza dek sahiplenip kuşaklar boyu orada yaşayacaklar.O"" RAB’bin kitabını okuyup araştırın: Bunlardan hiçbiri eksik kalmayacak, eşten yoksun hiçbir hayvan olmayacak. Çünkü bu buyruk RAB’bin ağzından çıktı, Ruhu da onları toplayacak.7"" Baykuşlar orada yuva kurup yumurtlayacak, kuluçkaya yatıp yavrularını kendi gölgelerinde toplayacak. Çaylaklar eşleşip orada toplanacaklar. "" Yabanıl hayvanlarla sırtlanlar orada buluşacak, tekeler karşılıklı böğürecek. Lilit oraya yerleşip rahata kavuşacak. "" Saraylarında dikenler, kalelerinde ısırganlarla böğürtlenler bitecek. Orası çakalların barınağı, baykuşların yurdu olacak.\ 1"" Kral ilan edebilecekleri soylular kalmayacak, bütün önderlerinin sonu gelecek.% C"" Baykuşların mülkü olacak orası, büyük baykuşlarla kargalar yaşayacak orada. RAB, Edom’un üzerine kargaşa ipini, boşluk çekülünü gerecek. "" Zift gece gündüz sönmeyecek, dumanı hep tütecek. Ülke kuşaklar boyu ıssız kalacak, sonsuza dek oradan kimse geçmeyecek.c?"" Edom dereleri zifte, toprağı kükürde dönecek; ülkenin her yanı yanan zift olacak.nU"" Çünkü RAB’bin bir öç günü, Siyon’un davasını güdeceği bir karşılık yılı olacak."" Onlarla birlikte yaban öküzleri, Körpe boğalarla güçlü boğalar da yere serilecek. Toprakları kana doyacak, yağla sulanacak.B}"" RAB’bin kılıcı kana, Kuzu ve teke kanına doydu; Yağla, koç böbreklerinin yağıyla kaplandı. Çünkü RAB’bin Bosra’da bir kurbanı, Edom’da büyük bir kıyımı var.)"" “Kılıcım göklerde kanıncaya kadar içti. Şimdi de Edom’un, Tümüyle yıkmaya karar verdiğim halkın Üzerine inecek” diyor RAB. y~4}}M||K{{2zfzyyKxxgww(vv.utts(rr.qypoo6nmmrlrkk/jifc`^[Z@YYXsWWWV4UdTT+SRQQ,PP3OMNMLL|KK?JJ4IIHQGG(FF%EDD+CCUBB'AAD@??c>==9<};;:[988\7766*5444"3{3 211;0//R..-t-<,,+**)'&&R%%=$$##""[! @1^K`|-|*VMVC 3 R O RFrcyeC"4 Dağları aşıp gelen müjdecinin ayakları ne güzeldir! O müjdeci ki, esenlik duyuruyor. İyilik müjdesi getiriyor, kurtuluş haberi veriyor. Siyon halkına, “Tanrınız egemenlik sürüyor!” diye ilan ediyor.s_"4 “Bundan ötürü halkım adımı bilecek, O gün, ‘İşte ben’ diyenin ben olduğumu anlayacak.”, Q"4 Halkım boş yere alınıp götürüldü, Benim burayla ne ilgim kaldı?” diyor RAB, “Yöneticileri feryat ediyor, Adıma günboyu sövülüyor” diyor RAB. y"4 Egemen RAB diyor ki, “Halkım gurbette yaşamak için önce Mısır’a inmişti. Şimdi de Asurlular onları ezdi.^ 5"4 RAB diyor ki, “Karşılıksız satılmıştınız, Parasız kurtulacaksınız.”v e"4 Üzerindeki tozu silk! Kalk, ey Yeruşalim, tahtına otur, Boynundaki zinciri çöz, Ey Siyon, tutsak kız.6  g"4 Uyan, ey Siyon, uyan, kudretini kuşan. Ey Yeruşalim, kutsal kent, güzel giysilerini giy. Çünkü sünnetsizlerle murdarlar Kapılarından asla içeri girmeyecek artık.-"3 Onu sana eziyet edenlerin eline vereceğim; Onlar ki sana, ‘Yere yat da Üzerinden geçelim’ dediklerinde, Sırtını toprak, yol ettin.”(I"3 Egemenin RAB, kendi halkını savunan Tanrın diyor ki, “Seni sersemleten kâseyi, gazabımın kâsesini Elinden aldım. Bir daha asla içmeyeceksin ondan.[/"3 Bu nedenle, ey ezilmiş Yeruşalim, Şarapsız sarhoş olmuş halk, şunu dinle!3"3 Oğulların baygın, ağa düşmüş ahular gibi Her sokak başında yatıyor. RAB’bin öfkesine de Tanrın’ın azarlayışına da doymuşlar.  "3 Başına çifte felaket geldi, kim başsağlığı dileyecek? Yıkım ve kırım, kıtlık ve kılıç. Nasıl avutayım seni?s_"3 Doğurduğun bunca oğuldan sana yol gösteren yok, Elinden tutan da yok büyüttüğün bunca oğuldan.!"3 Uyan, ey Yeruşalim, uyan, kalk ayağa! Sen ki, RAB’bin gazap kâsesini O’nun elinden içtin. Tamamını içtin sersemleten kâsenin.8i"3 “Sözlerimi ağzına koydum, Seni elimin gölgesiyle örttüm; Gökleri yerleştirmen, Yeryüzünün temellerini atman Ve Siyon’a, ‘Halkım sensin’ demen için...”~u"3 Tanrınız RAB benim. Dalgalar gürlesin diye denizi çalkalayan benim.” O’nun adı Her Şeye Egemen RAB’dir!}s"3 Zincire vurulmuş tutsaklar Çok yakında özgürlüğe kavuşacak. Ölüm çukuruna inmeyecek, Aç kalmayacaklar.\~1"3 Sizi yaratan, gökleri geren, Dünyanın temellerini atan RAB’bi Nasıl olur da unutursunuz? Sizi yok etmeye hazırlanan zalimin öfkesinden Neden gün boyu yılıp duruyorsunuz? Hani nerede zalimin gazabı? }"3 RAB diyor ki, “Sizi avutan benim, evet benim. Siz kimsiniz ki, ölümlü insandan, Ottan farksız insanoğlundan korkarsınız?>|u"3 RAB’bin kurtardıkları dönecek, Sevinçle haykırarak Siyon’a varacaklar. Yüzlerinde sonsuz sevinç olacak. Onların olacak coşku ve sevinç, Üzüntü ve inilti kaçacak.{"3 Denizi, engin suların derinliklerini kurutan, Kurtulanların geçmesi için Denizin derinliklerini yola çeviren sen değil miydin?Jz "3 Uyan, ey RAB’bin gücü, uyan, kudreti kuşan! Eski günlerde, önceki kuşaklar döneminde olduğu gibi uyan! Rahav’ı parçalayan, Deniz canavarının bedenini deşen sen değil miydin?!y;"3 Güvenin yediği giysi gibi, Kurtçuğun yediği yapağı gibi yitecekler. Oysa zaferim sonsuza dek kalacak, Kurtarışım kuşaklar boyu sürecek.”.xU"3 “Ey sizler, doğru olanı bilenler, Yasamı yüreğinde taşıyan halk, dinleyin beni! İnsanların aşağılamalarından korkmayın, Yılmayın sövgülerinden.w"3 Başınızı kaldırıp göklere bakın, Aşağıya, yeryüzüne bakın. Çünkü bu gökler duman gibi dağılacak, Giysi gibi eskiyecek yeryüzü; Üzerinde yaşayanlar sinek gibi ölecek. Ama benim kurtarışım sonsuz olacak, Ardı kesilmeyecek zaferimin.$vA"3 Zaferim yaklaştı, Kurtarışım ortaya çıktı. Halkları gücümle yöneteceğim. Kıyı halkları bana umut bağladı, Umutla gücümü bekliyorlar. u"3 “Beni dinle, ey halkım, Bana kulak ver, ey ulusum! Yasa benden çıkacak, Halklara ışık olarak adaletimi yerleştireceğim.8ti"3 RAB Siyon’u ve bütün yıkıntılarını avutacak. Siyon çölünü Aden’e, bozkırı RAB’bin bahçesine döndürecek. Orada coşku, sevinç, Şükran ve ezgi olacak.s"3 Atanız İbrahim’e, sizi doğuran Sara’ya bakın. Çağırdığımda tek kişiydi İbrahim, Ama ben onu kutsayıp çoğalttım.”r )"3 “Doğruluğun ardından giden, RAB’be yönelen sizler, beni dinleyin: Yontulduğunuz kayaya, Çıkarıldığınız taş ocağına bakın.Rq"2 Ama ateş yakan, Alevli oklar kuşanan sizler, hepiniz, Ateşinizin aydınlığında, Tutuşturduğunuz alevli okların arasında yürüyün. Benden alacağınız şudur: Azap içinde yatacaksınız.+pO"2 Aranızda RAB’den korkan, Kulunun sözünü dinleyen kim var? Karanlıkta yürüyen, ışığı olmayan, RAB’bin adına güvensin, Tanrısı’na dayansın.o"2 Bana yardım eden Egemen RAB’dir, Kim suçlu çıkaracak beni? Onların hepsi giysi gibi eskiyecek, Tümünü güve yiyip bitirecek.ynk"2 Beni haklı çıkaran yakınımda. Benden davacı olan kim, yüzleşelim, Kimdir hasmım, karşıma çıksın.vme"2 Egemen RAB bana yardım ettiği için Utanç duymam. Kararımdan dönmem, Utandırılmayacağımı bilirim.l"2 Bana vuranlara sırtımı açtım, Yanaklarımı uzattım sakalımı yolanlara. Aşağılamalardan, tükürükten yüzümü gizlemedim.Nk"2 Egemen RAB kulağımı açtı, Karşı koymadım, geri çekilmedim.,jQ"2 Yorgunlara sözle destek olmayı bileyim diye Egemen RAB bana eğitilmişlerin dilini verdi. Eğitilenler gibi dinleyeyim diye kulağımı uyandırır her sabah.Ki"2 Göklere karalar giydirir, Çul ederim onların örtüsünü.”h"2 Geldiğimde neden kimse yoktu, Çağırdığımda niçin yanıt veren olmadı? Sizi kurtaramayacak kadar kısa mı elim, Ya da gücüm yok mu sizi özgür kılmaya? Azarlayarak denizi kurutur, Irmakları çöle çeviririm. Su kalmayınca balıklar ölür ve kokar.Gg "2 RAB şöyle diyor: “Boşadığım annenizin boşanma belgesi nerede? Hangi alacaklıma sattım sizi? Suçlarınız yüzünden satıldınız, Anneniz isyanlarınız yüzünden dışlandı.ffE"1 Sana zulmedenlere kendi etlerini yedireceğim, Tatlı şarap içmiş gibi kendi kanlarıyla sarhoş olacaklar. Böylece bütün insanlar bilecek ki Seni kurtaran RAB benim; Kurtarıcın, Yakup’un Güçlüsü benim.”Oe"1 Ama RAB diyor ki, “Evet, güçlünün elindeki tutsaklar alınacak, Zorbanın aldığı ganimet de kurtarılacak. Seninle çekişenle ben çekişeceğim, Senin çocuklarını ben kurtaracağım.cd?"1 Güçlünün ganimeti elinden alınabilir mi? Zorbanın elindeki tutsak kurtulabilir mi?Sc"1 Krallar size babalık, Prensesler sütannelik yapacak, Yüzüstü yere kapanıp Ayaklarının tozunu yalayacaklar. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksın. Bana umut bağlayan utandırılmayacak.”Nb"1 Egemen RAB diyor ki, “Bakın, uluslara elimle işaret verdiğimde, Sancağımı yükselttiğimde halklara, Senin oğullarını kucaklarında getirecek, Kızlarını omuzlarında taşıyacaklar. a "1 O zaman içinden, ‘Kim doğurdu bunları bana?’ diyeceksin, ‘Çocuklarımı yitirmiştim, doğuramıyordum. Sürgüne gönderilmiş, dışlanmıştım. Öyleyse bunları kim büyüttü? Yapayalnız kalmıştım, Nereden çıkıp geldi bunlar?’ ”`!"1 Yitirdiğini sandığın çocuklarının sesini yine duyacaksın: ‘Burası bize dar geliyor, Yaşayacak bir yer ver bize’ diyecekler.-_S"1 “Çünkü yıkılmış, viraneye dönmüştün, Ülken yerle bir olmuştu. Ama şimdi halkına dar geleceksin, Seni harap etmiş olanlar senden uzak duracaklar.K^"1 Başını kaldır da çevrene bir bak: Hepsi toplanmış sana geliyor. Ben RAB, varlığım hakkı için diyorum ki, Onların hepsi senin süsün olacak, Bir gelin gibi takınacaksın onları.[]/"1 Oğulların koşar adım geliyor, Seni yıkıp viran edenlerse çıkıp gidecek.T\!"1 Bak, adını avuçlarıma kazıdım, Duvarlarını gözlüyorum sürekli.1[["1 Ama RAB, “Kadın emzikteki çocuğunu unutabilir mi?” diyor, “Rahminden çıkan çocuktan sevecenliği esirger mi? Kadın unutabilir, Ama ben seni asla unutmam.IZ "1 Oysa Siyon, “RAB beni terk etti, Rab beni unuttu” diyordu.9Yk"1 Ey gökler, sevinçle haykırın, Neşeyle coş, ey yeryüzü! Ey dağlar, sevinç çığlıklarına katılın, Çünkü RAB halkını avutacak, Ezilene merhamet gösterecek.fXE"1 İşte halkım ta uzaklardan, Kimi kuzeyden, kimi batıdan, kimi de Sinim’den gelecek.”VW%"1 Bütün dağlarımı yola dönüştüreceğim, Anayollarım yükseltilecek.6Ve"1 Acıkmayacak, susamayacaklar, Kavurucu sıcak ve güneş çarpmayacak onları. Çünkü onlara merhamet eden kendilerine yol gösterecek Ve onları pınarlara götürecek.U1"1 Tutsaklara, ‘Çıkın’, Karanlıktakilere, ‘Dışarı çıkın’ diyeceksin. Yol boyunca beslenecek, Her çıplak tepede otlak bulacaklar.Tw"1 RAB şöyle diyor: “Lütuf zamanında seni yanıtlayacağım, Kurtuluş günü sana yardım edecek, Seni koruyacağım. Seni halka antlaşma olarak vereceğim. Öyle ki, yıkık ülkeyi yeniden kurasın, Mülk olarak yeni sahiplerine veresin.S1"1 İnsanların hor gördüğüne, Ulusların iğrendiğine, Egemenlerin kulu olana İsrail’in Kurtarıcısı ve Kutsalı RAB diyor ki, “Seni seçmiş olan İsrail’in Kutsalı sadık RAB’den ötürü Krallar seni görünce ayağa kalkacak, Önderler yere kapanacak.”iRK"1 “Yakup’un oymaklarını canlandırmak, Sağ kalan İsrailliler’i geri getirmek için Kulum olman yeterli değil. Seni uluslara ışık yapacağım. Öyle ki, kurtarışım yeryüzünün dört bucağına ulaşsın.”bQ="1 Kulu olmam için, Yakup soyunu kendisine geri getirmem, İsrail’i önünde toplamam için Rahimde beni biçimlendiren RAB şimdi şöyle diyor: –O’nun gözünde onurluyum, Tanrım bana güç kaynağı oldu.–:Pm"1 Ama ben, “Boşuna emek verdim” dedim, “Gücümü boş yere, bir hiç için tükettim. RAB yine de hakkımı savunur, Tanrım yaptıklarımın karşılığını verir.”cO?"1 Bana, “Kulumsun, ey İsrail, Görkemimi senin aracılığınla göstereceğim” dedi.N"1 Ağzımı keskin kılıç yaptı, Elinin gölgesinde gizledi beni. Beni keskin bir ok yaptı, Kendi ok kılıfına sakladı.M +"1 Ey kıyı halkları, işitin beni, Uzaktaki halklar, iyi dinleyin. RAB beni ana rahmindeyken çağırdı, Annemin karnındayken adımı koydu.4Lc"0 “Kötülere esenlik yoktur” diyor RAB.K "0 Onları çöllerden geçirirken susuzluk çekmediler, Onlar için sular akıttı kayadan, Kayayı yardı, sular fışkırdı.NJ"0 Babil’den çıkın, Kildaniler’den kaçın, Sevinç çığlıklarıyla ilan edin bunu, Haberini duyurun, dünyanın dört bucağına yayın. “RAB, kulu Yakup’un soyunu kurtardı” deyin.zIm"0 Soyunuz kum gibi, Torunlarınız kum taneleri gibi olurdu. Adları ne unutulur, Ne de huzurumdan yok olurdu.”H"0 “Keşke buyruklarıma dikkat etseydiniz! O zaman esenliğiniz ırmak gibi, Doğruluğunuz denizin dalgaları gibi olurdu.G5"0 Sizleri kurtaran İsrail’in Kutsalı RAB diyor ki, “Yararlı olanı size öğreten, Gitmeniz gereken yolda sizi yürüten Tanrınız RAB benim.6Fe"0 “Yaklaşın bana, dinleyin söyleyeceklerimi: Başlangıçtan beri açıkça konuştum, O zamandan bu yana oradayım.” Egemen RAB şimdi beni ve Ruhu’nu gönderiyor.^E5"0 Ben, evet, ben söyledim, onu ben çağırdım, Onu getirdim, görevini başaracak._D7"0 “Toplanıp dinleyin hepiniz: Putlardan hangisi bunları önceden bildirebildi? RAB’bin sevdiği kişi O’nun Babil’e karşı tasarladığını yerine getirecek. Gücünü Kildaniler’e karşı kullanacak.C"0 Yeryüzünün temelini elimle attım, Gökleri sağ elim gerdi. Onları çağırdığımda Birlikte önümde dikilirler.nBU"0 “Ey Yakup soyu, çağırdığım İsrail, beni dinle: Ben O’yum; ilk Ben’im, son da Ben’im."A="0 Bunu kendim için, evet, kendim için yapıyorum. Adımı bayağılaştırmanızı nasıl hoş görebilirim? Bana ait olan onuru başkasına vermem.”g@G"0 Bakın, gümüşü arıtır gibi olmasa da sizleri arıttım, Sıkıntı ocağında denedim.n?U"0 Adım uğruna öfkemi geciktiriyorum. Ünümden ötürü kendimi tutuyorum, Yoksa sizi yok ederdim. >9"0 Ne duydunuz, ne de anladınız, Öteden beri kulaklarınız tıkalı. Ne denli hain olduğunuzu biliyorum, Doğuştan isyankâr olduğunuz biliniyor.={"0 Bunlar şimdi yaratılıyor, Geçmişte değil; Bugüne kadar duymadınız, Yoksa, ‘Bunları biliyorduk’ derdiniz.</"0 Bunları duydunuz, hepsini inceleyin. Peki, kabul etmeyecek misiniz? Şimdiden size yeni şeyler, Bilmediğiniz gizli şeyler açıklayacağım.6;e"0 Bunları size çok önceden bildirdim, Olmadan önce duyurdum. Yoksa, ‘Bunları yapan putlarımızdır, Olmalarını buyuran Oyma ve dökme putlarımızdır’ derdiniz.[:/"0 İnatçı olduğunuzu, Tunç alınlı, demir boyunlu olduğunuzu bildiğim içint9a"0 Olup bitenleri çok önceden bildirdim, Ağzımı açıp duyurdum. Ansızın yaptım ve gerçekleştiler.8"0 Kutsal kentli olduğunuzu, İsrail’in Tanrısı’na dayandığınızı ileri sürersiniz. O’nun adı Her Şeye Egemen RAB’dir.M7 "0 “Dinle, ey Yakup soyu! İsrail adıyla anılan, Yahuda soyundan gelen, RAB’bin adıyla ant içen sizler, İsrail’in Tanrısı’na yakarır, Ama bunu doğrulukla, içtenlikle yapmazsınız.6"/ Emek verdiğin adamlar böyle olacak. Gençliğinden beri alışveriş ettiğin herkes Kendi yoluna gidecek, Seni kurtaran olmayacak.”.5U"/ “Bak, hepsi anızdan farksız, Ateş yakacak onları. Canlarını alevden kurtaramayacaklar. Ne ısınmak için kor, Ne de karşısında oturulacak ateş olacak.X4)"/ Aldığın öğütlerin çokluğu Seni tüketti. Yıldız falcıların, yıldızbilimcilerin, Ay başlarında ne olacağını bildirenlerin, Şimdi kalksınlar da Başına geleceklerden seni kurtarsınlar. 3"/ Gençliğinden beri emek verdiğin Muskalarına, çok sayıda büyüye devam et; Belki yararını görür, Kimilerini titretirsin.72g"/ Ne var ki, felakete uğrayacaksın. Onu durduracak büyü yok elinde, Başına gelecek belayı önleyemeyeceksin. Üzerine ansızın hiç beklemediğin bir yıkım gelecek.11["/ “Kötülüğüne güvendin, ‘Beni gören yok’ diye düşündün. Bilgin ve bilgeliğin seni saptırdı. İçinden, ‘Kraliçe benim, başkası yok’ diyordun.20]"/ Bir gün içinde ikisi birden başına gelecek: Çok sayıda büyüye, etkili muskalarına karşın Hem dul kalacak, Hem evlat acısını alabildiğine yaşayacaksın.8/i"/ “Ey şimdi güvenlikte yaşayan zevk düşkünü, İçinden, ‘Kraliçe benim, başkası yok; Hiç dul kalmayacak, Evlat acısı görmeyeceğim’ diyorsun. Dinle şimdi:.}"/ ‘Sonsuza dek kraliçe olacağım’ diye düşünüyordun, Bunları aklına getirmedin, sonuçlarını düşünmedin.:-m"/ Halkıma öfkelenmiş, Mirasım olduğu halde onu bayağılaştırıp Eline teslim etmiştim. Ama sen onlara acımadın, Yaşlılara bile çok ağır bir boyunduruk yükledin.,%"/ RAB diyor ki, “Ey Kildani kızı, Karanlığa çekilip sessizce otur. Çünkü bundan böyle ‘Ülkeler kraliçesi’ demeyecekler sana.g+G"/ Bizim kurtarıcımız İsrail’in Kutsalı’dır. O’nun adı Her Şeye Egemen RAB’dir.t*a"/ Çıplaklığın sergilenecek, mahrem yerlerin görünecek. Öç alacağım, kimseyi esirgemeyeceğim.”)w"/ Bir çift değirmen taşı al da un öğüt, Çıkar peçeni, kaldır eteğini. Baldırını aç, ırmaklardan geç.&( G"/ “Ey Babil, erden kız, İn aşağı, toprağa otur. Ey Kildani kızı, Tahtın yok artık, yere otur. Bundan böyle, ‘Nazik, narin’ demeyecekler sana.'". Zaferim yaklaştı, uzak değil; Kurtarışım gecikmeyecek. Güzelliğim olan İsrail için Siyon’u kurtaracağım.”I& ". “Ey dikbaşlılar, doğruluktan uzak olanlar, Dinleyin beni!L%". Doğudan yırtıcı kuşu, Uzak bir ülkeden Tasarımı gerçekleştirecek adamı çağıran benim. Evet, bunları söyledim, Kesinlikle yerine getirecek, Tasarladığımı yapacağım mutlaka.%$C". Sonu ta başlangıçtan, Henüz olmamış olayları çok önceden bildiren, ‘Tasarım gerçekleşecek, İstediğim her şeyi yapacağım’ diyen benim.{#o". Çok önceden beri olup bitenleri anımsayın. Çünkü Tanrı benim, başkası yok. Tanrı benim, benzerim yok.["/". “Bunu anımsayın, ey başkaldıranlar, Adam olun, aklınızdan çıkarmayın!!7". Onu omuzlayıp taşır, yerine koyar. Öylece durur put, yerinden kımıldamaz. Kendisine yakarana yanıt veremez, Onu sıkıntısından kurtaramaz., Q". Kimisi bol keseden harcadığı altından, Terazide tarttığı gümüşten Ücret karşılığında kuyumcuya ilah yaptırır, Önünde yere kapanıp tapınır.ta". “Beni kime benzetecek, Kime denk tutacaksınız? Kiminle karşılaştıracaksınız ki, benzer olalım??w". Siz yaşlanıncaya dek ben O’yum; Saçlarınız ağarıncaya dek Ben yükleneceğim sizi. Sizi ben yarattım, ben taşıyacağım, Evet, sizi ben yüklenecek, ben kurtaracağım."=". “Ey Yakup soyu, İsrail’in sağ kalanları, Doğdunuz doğalı yüklendiğim, Rahimden çıktınız çıkalı taşıdığım sizler, Dinleyin beni:ta". Birlikte sinmiş, diz çökmüşler, Putlarını yük olmaktan kurtaramıyorlar. Sürgüne gidecek onlar.. W". “İlah Bel diz çökmüş, ilah Nebo sinmiş, Putları hayvanlara, öküzlere yüklenmiş gidiyor. Taşınan bu nesneleriniz ağırlık, Yorgun hayvana yük oldu.T!"- Ama bütün İsrail soyu RAB tarafından aklanacak, O’nunla övünecek.%C"- “Benim için şöyle diyecekler: ‘Doğruluk ve güç yalnız RAB’dedir’, İnsanlar O’na gelecek. RAB’be öfkelenenlerin hepsi utandırılacak."- Kendi üzerime ant içtim, Ağzımdan çıkan söz doğrudur, boşa çıkmaz: Her diz önümde çökecek, Her dil bana ant içecek.ve"- “Ey dünyanın dört bucağındakiler, Bana dönün, kurtulursunuz. Çünkü Tanrı benim, başkası yok.V%"- Konuşun, davanızı sunun, Birbirinize danışın. Bunları çok önceden duyurup bildiren kim? Ben RAB, bildirmedim mi? Benden başka Tanrı yok, adil Tanrı ve Kurtarıcı benim. Yok benden başkası.,Q"- “Ey sizler, uluslardan kaçıp kurtulanlar, Toplanıp gelin, birlikte yaklaşın! Tahtadan oyma putlar taşıyan, Kurtaramayan ilahlara yakaranlar bilgisizdir.F"- Ben gizlide, Karanlıklar ülkesinin bir köşesinde konuşmadım. Yakup soyuna, ‘Beni olmayacak yerlerde arayın’ demedim. Doğru olanı söyleyen, adil olanı bildiren RAB benim.”a;"- Çünkü gökleri yaratan RAB, Dünyayı yaratıp biçimlendiren, pekiştiren, Üzerinde yaşanmasın diye değil, yaşansın diye Biçimlendiren RAB –Tanrı O’dur– şöyle diyor: “RAB benim, başkası yok."- Ama İsrail RAB tarafından kurtarılacak, Sonsuza dek sürecek kurtuluşu. Çağlar boyunca utandırılmayacak, Asla rezil olmayacak._7"- Put yapanların hepsi utandırılacak, rezil olacak. Utanç içinde uzaklaşacaklar.hI"- Gerçekten sen kendini gizleyen bir Tanrı’sın, Ey İsrail’in Tanrısı, ey Kurtarıcı!-S"- RAB diyor ki, “Mısır’ın ürettikleri, Kûş’un ticaret gelirleri Ve uzun boylu Sevalılar size gelecek, sizin olacak. Zincire vurulmuş olarak ardınızsıra yürüyecekler. Önünüzde yere kapanıp yalvaracaklar: ‘Tanrı yalnız sizinledir, Başkası, başka Tanrı yok.’ ”K"- Koreş’i doğrulukla harekete geçirecek, Yollarını düzleyeceğim. Kentimi o onaracak, Sürgünlerimi ücret ya da ödül almadan o özgür kılacak.” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB. "- Dünyayı ben yaptım, Üzerindeki insanı ben yarattım. Benim ellerim gerdi gökleri, Bütün gök cisimleri benim buyruğumda.; o"- İsrail’in Kutsalı, Ona biçim veren RAB diyor ki, “Çocuklarımın geleceği hakkında beni sorgulayabilir, Ellerimin yapıtları hakkında bana buyruk verebilir misiniz?u c"- Babasına, “Dünyaya ne getirdin?” Ya da annesine, “Ne biçim şey doğurdun?” Diyenin vay haline!K "- Kendine biçim verenle çekişenin vay haline! Kil, topraktan yapılmış çömlek parçası, Kendisine biçim verene, “Ne yapıyorsun? Yarattığın nesnenin tutacağı yok” diyebilir mi?N "- Ey gökler, yukarıdan doğruluk damlatın, Ey bulutlar, doğruluk yağdırın. Toprak yarılsın, kurtuluş meyvesi versin, Onunla birlikte doğruluk yetiştirsin. Bunları yaratan RAB benim.”yk"- Işığı biçimlendiren, karanlığı yapan, Esenliği ve felaketi yaratan, Bütün bunları yapan RAB benim.r]"- Öyle ki, doğudan batıya dek Benden başkası olmadığını herkes bilsin. RAB benim, başkası yok.uc"- RAB benim, başkası yok, Benden başka Tanrı yok. Beni tanımadığın halde seni güçlü kılacağım."- Sen beni tanımadığın halde Kulum Yakup soyu ve seçtiğim İsrail uğruna Seni adınla çağırıp onurlu bir unvan vereceğim.5c"- Seni adınla çağıranın Ben RAB, İsrail’in Tanrısı olduğumu anlayasın diye Karanlıkta kalmış hazineleri, Gizli yerlerde saklı zenginlikleri sana vereceğim.|q"- “Senin önünsıra gidip Dağları düzleyecek, Tunç kapıları kırıp Demir sürgülerini parçalayacağım.R "- RAB meshettiği kişiye, Sağ elinden tuttuğu Koreş’e sesleniyor. Uluslara onun önünde baş eğdirecek, Kralları silahsızlandıracak, Bir daha kapanmayacak kapılar açacak. Ona şöyle diyor:fE", Sizi kurtaran, Size rahimde biçim veren RAB diyor ki, “Her şeyi yaratan, Gökleri yalnız başına geren, Yeryüzünü tek başına seren, Sahte peygamberlerin belirtilerini boşa çıkaran, Falcılarla alay eden, Bilgeleri geri çeviren, Bilgilerini saçmalığa dönüştüren, Kulunun sözlerini yerine getiren, Ulaklarının peygamberlik sözlerini gerçekleştiren, Yeruşalim için, ‘İçinde oturulacak’, Yahuda kentleri için, ‘Yeniden kurulacak, Yıkıntılarını onaracağım’ diyen; Engine, ‘Kuru! Sularını kurutacağım’ diyen, Koreş için, ‘O çobanımdır, Her istediğimi yerine getirecek’, Yeruşalim için, ‘Yeniden kurulacak’, Tapınak için, ‘Temeli atılacak’ diyen RAB benim.”fE", Sizi kurtaran, Size rahimde biçim veren RAB diyor ki, “Her şeyi yaratan, Gökleri yalnız başına geren, Yeryüzünü tek başına seren, Sahte peygamberlerin belirtilerini boşa çıkaran, Falcılarla alay eden, Bilgeleri geri çeviren, Bilgilerini saçmalığa dönüştüren, Kulunun sözlerini yerine getiren, Ulaklarının peygamberlik sözlerini gerçekleştiren, Yeruşalim için, ‘İçinde oturulacak’, Yahuda kentleri için, ‘Yeniden kurulacak, Yıkıntılarını onaracağım’ diyen; Engine, ‘Kuru! Sularını kurutacağım’ diyen, Koreş için, ‘O çobanımdır, Her istediğimi yerine getirecek’, Yeruşalim için, ‘Yeniden kurulacak’, Tapınak için, ‘Temeli atılacak’ diyen RAB benim.”fE", Sizi kurtaran, Size rahimde biçim veren RAB diyor ki, “Her şeyi yaratan, Gökleri yalnız başına geren, Yeryüzünü tek başına seren, Sahte peygamberlerin belirtilerini boşa çıkaran, Falcılarla alay eden, Bilgeleri geri çeviren, Bilgilerini saçmalığa dönüştüren, Kulunun sözlerini yerine getiren, Ulaklarının peygamberlik sözlerini gerçekleştiren, Yeruşalim için, ‘İçinde oturulacak’, Yahuda kentleri için, ‘Yeniden kurulacak, Yıkıntılarını onaracağım’ diyen; Engine, ‘Kuru! Sularını kurutacağım’ diyen, Koreş için, ‘O çobanımdır, Her istediğimi yerine getirecek’, Yeruşalim için, ‘Yeniden kurulacak’, Tapınak için, ‘Temeli atılacak’ diyen RAB benim.”f~E", Sizi kurtaran, Size rahimde biçim veren RAB diyor ki, “Her şeyi yaratan, Gökleri yalnız başına geren, Yeryüzünü tek başına seren, Sahte peygamberlerin belirtilerini boşa çıkaran, Falcılarla alay eden, Bilgeleri geri çeviren, Bilgilerini saçmalığa dönüştüren, Kulunun sözlerini yerine getiren, Ulaklarının peygamberlik sözlerini gerçekleştiren, Yeruşalim için, ‘İçinde oturulacak’, Yahuda kentleri için, ‘Yeniden kurulacak, Yıkıntılarını onaracağım’ diyen; Engine, ‘Kuru! Sularını kurutacağım’ diyen, Koreş için, ‘O çobanımdır, Her istediğimi yerine getirecek’, Yeruşalim için, ‘Yeniden kurulacak’, Tapınak için, ‘Temeli atılacak’ diyen RAB benim.”f}E", Sizi kurtaran, Size rahimde biçim veren RAB diyor ki, “Her şeyi yaratan, Gökleri yalnız başına geren, Yeryüzünü tek başına seren, Sahte peygamberlerin belirtilerini boşa çıkaran, Falcılarla alay eden, Bilgeleri geri çeviren, Bilgilerini saçmalığa dönüştüren, Kulunun sözlerini yerine getiren, Ulaklarının peygamberlik sözlerini gerçekleştiren, Yeruşalim için, ‘İçinde oturulacak’, Yahuda kentleri için, ‘Yeniden kurulacak, Yıkıntılarını onaracağım’ diyen; Engine, ‘Kuru! Sularını kurutacağım’ diyen, Koreş için, ‘O çobanımdır, Her istediğimi yerine getirecek’, Yeruşalim için, ‘Yeniden kurulacak’, Tapınak için, ‘Temeli atılacak’ diyen RAB benim.”|}", Sevinçle haykırın, ey gökler, Çünkü bunu RAB yaptı. Haykırın, ey yerin derinlikleri. Ey dağlar, ey orman, ormandaki her ağaç, Sevinç çığlıklarına katılın. Çünkü RAB Yakup soyunu kurtararak İsrail’de görkemini gösterdi.v{e", İsyanlarınızı bulut gibi, Günahlarınızı sis gibi sildim. Bana dönün, çünkü sizi kurtardım.”z)", “Ey Yakup soyu, ey İsrail, Söylediklerimi anımsayın, çünkü kulumsunuz. Size ben biçim verdim, kulumsunuz; Seni unutmam, ey İsrail.!y;", Külle besleniyorlar. Aldanan yürekleri onları saptırıyor. Canlarını kurtaramaz, “Sağ elimdeki şu nesne aldatıcı değil mi?” diyemezler.{xo", Durup düşünmez, bilmez, Anlamazlar ki şöyle desinler: “Odunun bir kısmını yakıp Ateşinde ekmek pişirdim, et kızartıp yedim. Artakalanından iğrenç bir şey mi yapayım? Bir odun parçasının önünde yere mi kapanayım?”sw_", Böyleleri anlamaz, bilmez. Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki, Görmez, anlamazlar.v5", Artakalan odundan kendine bir ilah, Oyma put yapar; Önünde yere kapanıp ona tapınır, “Beni kurtar, çünkü ilahım sensin” diye yakarır.%uC", Odunun bir kısmını yakar, Ateşinde et kızartıp karnını doyurur. Isınınca bir oh çeker, “Isındım, ateşin sıcaklığını duyuyorum” der.Ct", Sonra ağaç odun olarak kullanılır. İnsan aldığı odunla hem ısınır, Hem tutuşturup ekmek pişirir, Hem de bir ilah yapıp tapınır. Yaptığı putun önünde yere kapanır./sW", İnsan kendisi için sedir ağaçları keser, Palamut, meşe ağaçları alır. Ormanda kendine bir ağaç seçer. Bir çam diker, ama ağacı büyüten yağmurdur.Br}", Marangoz iple ölçü alır, Tahtayı tebeşirle çizer. Raspayla tahtayı biçimlendirir, Pergelle işaretler, insan biçimi verir. İnsan güzelliğinde, Evde duracak bir put yapar.0qY", Demirci aletini alır, Kömür ateşinde çalışır, Çekiçle demire biçim verir. Güçlü koluyla onu işler. Acıkır, güçsüz kalır, su içmeyince tükenir.+pO", Bakın, bu putlarla uğraşanların hepsi utanacak. Onları yapanlar salt insan. Hepsi toplanıp yargılanmaya gelsin. Dehşete düşecek, utanacaklar birlikte.Fo", Kim yararsız ilaha biçim vermek, Dökme put yapmak ister?gnG", Putlara biçim verenlerin hepsi boş insanlardır. Değer verdikleri nesneler hiçbir işe yaramaz. Putların tanıkları onlardır; Ne bir şey görür ne de bir şey bilirler. Bunun sonucunda utanç içinde kalacaklar.Jm ", Yılmayın, korkmayın! Size çok önceden beri söyleyip açıklamadım mı? Tanıklarım sizsiniz. Benden başka Tanrı var mı? Hayır, başka Kaya yok; Ben bir başkasını bilmiyorum.”9lk", Benim gibi olan var mı? Haber versin. Ezeli halkımı var ettiğimden beri olup bitenleri, Bundan sonra olacakları söyleyip sıralasın, Evet, gelecek olayları bildirsin!k ", RAB, İsrail’in Kralı ve Kurtarıcısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İlk ve son benim, Benden başka Tanrı yoktur.j+", “Kimi, ‘Ben RAB’be aitim’ diyecek, Kimi Yakup adını alacak, Kimi de eline ‘RAB’be ait’ yazıp İsrail adını benimseyecek.”Xi)", Akarsu kıyısında otlar arasında yükselen Kavaklar gibi boy atacaklar.’h3", “ ‘Susamış toprağı sulayacak, Kurumuş toprakta dereler akıtacağım. Çocuklarının üzerine Ruhum’u dökecek, Soyunu kutsayacağım.g)", Seni yaratan, rahimde sana biçim veren, Sana yardım edecek olan RAB şöyle diyor: ‘Korkma, ey kulum Yakup soyu, Ey seçtiğim Yeşurun !Kf ", “Şimdi, ey kulum Yakup soyu, Seçtiğim İsrail halkı, dinle!e"+ Bu yüzden tapınak görevlilerini bayağılaştırdım; Yakup soyunu bütünüyle yıkıma, İsrail’i rezilliğe mahkûm ettim.”Kd"+ İlk atanız günah işledi, Sözcüleriniz bana başkaldırdı.dcA"+ “Geçmişi bana anımsatın, hesaplaşalım, Haklı çıkmak için davanızı anlatın.`b9"+ Kendi uğruna suçlarınızı silen benim, evet benim, Günahlarınızı anmaz oldum.Ga"+ Benim için güzel kokulu kamış satın almadınız, Doyurmadınız beni kurbanlarınızın yağıyla. Tersine, beni günahlarınızla uğraştırdınız, Suçlarınızla usandırdınız./`W"+ Yakmalık sunu için bana davar getirmediniz, Kurbanlarınızla beni onurlandırmadınız. Sizi sunularla uğraştırmadım, Günnük isteyerek sizi usandırmadım.a_;"+ “Ne var ki, ey Yakup soyu, Yakardığın ben değildim, Benden usandın, ey İsrail.Y^+"+ Kendim için biçim verdiğim bu halk Bana ait olan övgüleri ilan edecek.” ]9"+ Kır hayvanları, çakallarla baykuşlar beni yüceltecek. Çünkü seçtiğim halkın içmesi için çölde su, Kurak yerlerde ırmaklar sağladım.\"+ Bakın, yeni bir şey yapıyorum! Olmaya başladı bile, farketmiyor musunuz? Çölde yol, kurak topraklarda ırmaklar yapacağım.P["+ “Olup bitenlerin üzerinde durmayın, Düşünmeyin eski olayları.aZ;"+ Denizde geçit, azgın sularda yol açan, Atlarla savaş arabalarını, Yiğit savaşçıları ve orduyu Yola çıkaran RAB şöyle diyor: “Onlar yattı, kalkamaz oldu, Fitil gibi bastırılıp söndürüldüler.aY;"+ Denizde geçit, azgın sularda yol açan, Atlarla savaş arabalarını, Yiğit savaşçıları ve orduyu Yola çıkaran RAB şöyle diyor: “Onlar yattı, kalkamaz oldu, Fitil gibi bastırılıp söndürüldüler. PT~~0}} || {Y{zSyxxwvvuntsrqqWpp3onnmml{kkkkjj!ihhgrfftee?ddcbbGaa`v__1^^ ]7\y[[uZZ/YXXsX VUTToSdRR"QVPOONNMwLL4KKJII+HGFF4EDDCdBA@@l??G>==R<<;Y::9Y887y66?544p33D22a110K/a.--2,, +L*))4(''H&&0%#  ][IZsI``B D 9#\ PME"? Öteden beri yönetmediğin, Sana ait olmayan bir halk gibi olduk.dDA"? Kutsal halkın kısa süre tapınağına sahip oldu, Ama düşmanlarımız onu çiğnedi.,CQ"? Ya RAB, neden bizi yolundan saptırıyor, İnatçı kılıyor, Senden korkmamızı engelliyorsun? Kulların uğruna, Mirasın olan oymakların uğruna geri dön.B3"? Babamız sensin. İbrahim bizi tanımasa da, İsrail bizi kabul etmese de, Babamız’sın, ya RAB, Ezelden beri adın “Kurtarıcımız” dır.A/"? Ya RAB, gökten bak, Kutsal, görkemli ve yüce yerinden bizi gör! Gayretin, gücün nerede? Gönlündeki özlem ve merhameti Bizden esirgedin.@'"? Ovaya götürülen sürü gibi RAB’bin Ruhu onları rahata kavuşturdu. İşte adını onurlandırmak için Halkına böyle yol gösterdi.?"? Sonra halkı eski günleri, Musa’nın dönemini anımsadı. “Çobanlarıyla birlikte onları denizden geçiren, Kutsal Ruhu’nu aralarına yerleştiren, Görkemli gücüyle Musa’nın sağında yol alan, Sonsuz onur kazanmak için önlerinde suları yaran, Bir at nasıl tökezlemeden kırdan geçerse Onları deniz yatağından öyle geçiren RAB nerede?” Diye sordular.>"? Sonra halkı eski günleri, Musa’nın dönemini anımsadı. “Çobanlarıyla birlikte onları denizden geçiren, Kutsal Ruhu’nu aralarına yerleştiren, Görkemli gücüyle Musa’nın sağında yol alan, Sonsuz onur kazanmak için önlerinde suları yaran, Bir at nasıl tökezlemeden kırdan geçerse Onları deniz yatağından öyle geçiren RAB nerede?” Diye sordular.="? Sonra halkı eski günleri, Musa’nın dönemini anımsadı. “Çobanlarıyla birlikte onları denizden geçiren, Kutsal Ruhu’nu aralarına yerleştiren, Görkemli gücüyle Musa’nın sağında yol alan, Sonsuz onur kazanmak için önlerinde suları yaran, Bir at nasıl tökezlemeden kırdan geçerse Onları deniz yatağından öyle geçiren RAB nerede?” Diye sordular.t<a"? Ama başkaldırıp O’nun Kutsal Ruhu’nu incittiler. O da düşmanları olup onlara karşı savaştı.N;"? Sıkıntı çektiklerinde O da sıkıntı çekti. Huzurundan çıkan melek onları kurtardı. Sevgisi ve merhametinden ötürü onları kurtardı, Geçmişte onları sürekli yüklenip taşıdı.:"? RAB dedi ki, “Onlar kuşkusuz benim halkım, Beni aldatmayacak çocuklardır.” Böylece onların Kurtarıcısı oldu.G9"? Şefkati ve iyiliği uyarınca Bizim için yaptıklarından, evet, İsrail halkı için yaptığı bütün iyiliklerinden ötürü RAB’bin iyiliklerini ve övülesi işlerini anacağım.g8G"? Öfkeyle halkları çiğnedim, Onları gazapla sarhoş ettim, Yere akıttım kanlarını.”7)"? Baktım, yardım edecek kimse yoktu, Destek verecek kimsenin olmayışına şaştım; Gücüm kurtuluş sağladı, Gazabım bana destek oldu.]63"? Çünkü öç alma günü yüreğimdeydi, Halkımı kurtaracağım yıl gelmişti.X5)"? “Çukurda üzümü tek başıma çiğnedim, Yanımda halklardan kimse yoktu. Öfkeyle çiğnedim onları, Gazapla ayaklarımın altına aldım. Kanları giysilerime sıçradı, bütün elbisemi kirletti.w4g"? Giysilerin neden kırmızı? Üstün başın neden çukurda üzüm çiğneyen biri gibi kızıla bulanmış?A3 }"? Edom’dan, Bosra’dan Al giysiler içinde bu gelen kim? Göz kamaştırıcı giysiler içinde, Büyük güçle yürüyen kim? “O benim! Adaleti duyuran, Kurtarmaya gücü olan.”#2?"> Siyon halkına, “RAB’bin fidyeyle kurtardığı kutsal halk” diyecekler. Ve sen Yeruşalim, “Aranan, terk edilmemiş kent” diye anılacaksın.:1m"> RAB çağrısını dünyanın dört bucağına duyurdu: “Siyon kızına, ‘İşte kurtuluşun geliyor’ deyin, ‘Ücreti kendisiyle birlikte, ödülü önündedir.’ ”0!"> Geçin, geçin kent kapılarından! Halkın yolunu açın! Toprak yığıp yol yapın, Taşları ayıklayın, uluslar için sancak dikin!/"> Tahılı devşiren yiyecek Ve RAB’be övgüler sunacak. Üzümü toplayan, Şarabını kutsal avlularımda içecek.”..U"> RAB sağ elini, güçlü kolunu kaldırıp ant içti: “Tahılını bir daha düşmanlarına yedirmeyeceğim, Emek verdiğin yeni şarabı yabancılar içmeyecek.~-u"> Ey Yeruşalim, surlarına bekçiler diktim, Gece gündüz hiç susmayacaklar. Ey RAB’be sözünü anımsatanlar, Yeruşalim’i pekiştirene, Onu yeryüzünün övüncü kılana dek Durup dinlenmeden RAB’be yakarın, O’na rahat vermeyin.~,u"> Ey Yeruşalim, surlarına bekçiler diktim, Gece gündüz hiç susmayacaklar. Ey RAB’be sözünü anımsatanlar, Yeruşalim’i pekiştirene, Onu yeryüzünün övüncü kılana dek Durup dinlenmeden RAB’be yakarın, O’na rahat vermeyin.#+?"> Bir delikanlı bir kızla nasıl evlenirse, Oğulların da seninle öyle evlenecek. Güvey gelinle nasıl sevinirse, Tanrın da seninle öyle sevinecek.A*{"> Artık sana “Terk edilmiş”, Ülkene “Virane” denmeyecek; Bunun yerine sana “Sevdiğim”, Ülkene “Evli” denecek. Çünkü RAB seni seviyor, Ülken de evli sayılacak.`)9"> RAB’bin elinde güzellik tacı, Tanrın’ın elinde krallık sarığı olacaksın. ("> Uluslar senin zaferini, Bütün krallar görkemini görecek. RAB’bin kendi ağzıyla belirlediği yeni bir adla anılacaksın.' )"> Zaferi ışık gibi parlayıncaya, Kurtuluşu meşale gibi yanıncaya dek Siyon uğruna susmayacak, Yeruşalim uğruna sessiz kalmayacağım.6&e"= Toprak filizlerini nasıl çıkartır, Bahçe ekilen tohumları nasıl yetiştirirse, Egemen RAB de doğruluk ve övgüyü Bütün ulusların önünde öyle yetiştirecek.j%M"= RAB’de büyük sevinç bulacağım, Tanrım’la yüreğim coşacak. Çünkü çelenkle süslenmiş güvey gibi, Takılarını kuşanmış gelin gibi, Bana kurtuluş giysisini giydirdi, Beni doğruluk kaftanıyla örttü.)$K"= Soylarından gelenler uluslar arasında, Torunları halklar arasında tanınacak. Onları gören herkes RAB’bin kutsadığı soy olduklarını anlayacak.”)#K"= “Çünkü ben RAB adaleti severim, Nefret ederim soygun ve haksızlıktan. Sözümde durup hak ettiklerini verecek, Onlarla ebedi bir antlaşma yapacağım.1"["= Utanç yerine iki kat onur bulacaksınız, Aşağılanma yerine payınızla sevineceksiniz, Böylece ülkenizde iki kat mülk edineceksiniz; Sevinciniz sonsuz olacak.&!E"= Sizlerse RAB’bin kâhinleri, Tanrımız’ın görevlileri diye çağrılacaksınız. Ulusların servetiyle beslenecek, Zenginlikleriyle övüneceksiniz.S "= Yabancılar sürülerinizi güdecek, Irgatınız, bağcınız olacaklar.'G"= O zaman eski yıkıntıları yeniden inşa edecek, Çoktan viraneye dönmüş yerleri yeniden kuracak, Kuşaklar boyu yıkık kalmış kentleri onaracaklar."= Egemen RAB’bin Ruhu üzerimdedir. Çünkü O beni yoksullara müjde iletmek için meshetti. Yüreği ezik olanların yaralarını sarmak için, Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, Zindanlarda bulunanlara kurtulacaklarını, RAB’bin lütuf yılını, Tanrımız’ın öç alacağı günü ilan etmek, Yas tutanların hepsini avutmak, Siyon’da yas tutanlara yardım sağlamak –Kül yerine çelenk, Yas yerine sevinç yağı, Çaresizlik ruhu yerine Onlara övgü giysisini vermek– için RAB beni gönderdi. Öyle ki, RAB’bin görkemini yansıtmak için, Onlara “RAB’bin diktiği doğruluk ağaçları” densin."= Egemen RAB’bin Ruhu üzerimdedir. Çünkü O beni yoksullara müjde iletmek için meshetti. Yüreği ezik olanların yaralarını sarmak için, Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, Zindanlarda bulunanlara kurtulacaklarını, RAB’bin lütuf yılını, Tanrımız’ın öç alacağı günü ilan etmek, Yas tutanların hepsini avutmak, Siyon’da yas tutanlara yardım sağlamak –Kül yerine çelenk, Yas yerine sevinç yağı, Çaresizlik ruhu yerine Onlara övgü giysisini vermek– için RAB beni gönderdi. Öyle ki, RAB’bin görkemini yansıtmak için, Onlara “RAB’bin diktiği doğruluk ağaçları” densin. "= Egemen RAB’bin Ruhu üzerimdedir. Çünkü O beni yoksullara müjde iletmek için meshetti. Yüreği ezik olanların yaralarını sarmak için, Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, Zindanlarda bulunanlara kurtulacaklarını, RAB’bin lütuf yılını, Tanrımız’ın öç alacağı günü ilan etmek, Yas tutanların hepsini avutmak, Siyon’da yas tutanlara yardım sağlamak –Kül yerine çelenk, Yas yerine sevinç yağı, Çaresizlik ruhu yerine Onlara övgü giysisini vermek– için RAB beni gönderdi. Öyle ki, RAB’bin görkemini yansıtmak için, Onlara “RAB’bin diktiği doğruluk ağaçları” densin. "< En küçük ailen bini bulacak, Sayıca en az olanı koca bir ulus olacak. Ben RAB, zamanı gelince bunu hızlandıracağım.”"< Halkının hepsi doğru kişiler olacak; El emeğim, görkemimi göstermek için diktiğim fidan, Ülkeyi sonsuza dek mülk edinecek.w"< Artık güneşin batmayacak, ayın çekilmeyecek, Çünkü RAB sonsuz ışığın olacak, Sona erecek yas günlerin.!"< “Gündüz ışığın güneş olmayacak artık, Ay da aydınlatmayacak seni; Çünkü RAB sonsuz ışığın, Tanrın görkemin olacak.!;"< Ülkenden şiddet, sınır boylarından Soygun ve yıkım haberleri duyulmayacak artık. Surlarına Kurtuluş, kapılarına Övgü adını vereceksin.(I"< Sana tunç yerine altın, Demir yerine gümüş, ağaç yerine tunç, Taş yerine demir getireceğim. Barışı yöneticin, doğruluğu önderin yapacağım."="< Uluslar ve krallıklar Bir anne gibi seni emzirecekler. O zaman bileceksin ki, seni kurtaran RAB, Seni fidyeyle kurtaran, Yakup’un Güçlüsü benim.)K"< “Kimsenin uğramadığı, terk edilmiş, Nefret edilen bir yer olduğun halde Seni sonsuz bir övünç kaynağı, Bütün kuşakların sevinci kılacağım.>u"< Seni ezenlerin çocukları Gelip önünde eğilecekler; Seni hor görenlerin hepsi, ‘RAB’bin kenti, İsrail’in Kutsalı’nın Siyon’u’ Diyerek ayaklarına kapanacaklar.9k"< “Lübnan’ın görkemi olan çam, köknar ve selvi ağaçları, Tapınağımı süslemek için hep birlikte sana taşınacak. Ayak bastığım yeri görkemli kılacağım.ta"< Çünkü sana kulluk etmeyen ulus ya da krallık yok olacak, Evet, o uluslar tam bir yıkıma uğrayacak.+O"< Kapıların hep açık duracak, Ulusların serveti ve zafer alayları ardında yürütülen yenik krallar Gece gündüz açık kalan bu kapılardan girsin diye./W"< “Yabancılar senin surlarını onaracak, Kralları sana hizmet edecek. Öfkelendiğimde seni cezalandırdıysam da, Kabul ettiğimde sana merhamet göstereceğim."< Bana umut bağlayan kıyı halklarının, Ticaret gemileri öncülüğünde Senin çocuklarını altınlarıyla, gümüşleriyle birlikte Tanrın RAB’bin adı için, İsrail’in Kutsalı için Uzaktan getiren gemileridir bunlar. RAB seni görkemli kıldı.d A"< “Nedir bunlar, bulut gibi, Yuvalarına yaklaşan güvercinler gibi süzülüp gelenler?e C"< Kedar’ın bütün sürüleri sana gelecek, Nevayot’un koçları senin buyruğunda olacak, Sunağımın üzerinde kabul edilen sunular olarak sunulacak. Böylece görkemli tapınağımı daha görkemli kılacağım.K "< “Deve sürüleri, Midyan’ın ve Efa’nın deve yavruları Senin topraklarını dolduracak. Bütün Saba halkı geliyor, Altın ve günnük getiriyor, RAB’bin erdemlerini ilan ediyorlar.* M"< Bunu görünce yüzün parlayacak, Yüreğin heyecandan hızlı hızlı çarpacak; Çünkü denizin zenginlikleri senin olacak, Ulusların serveti sana akacak. "< “Başını kaldır da çevrene bir bak, Hepsi toplanmış sana geliyor. Oğulların uzaktan geliyor, Kızların kucakta taşınıyor.S"< Uluslar senin Işığına, Krallar üzerine doğan aydınlığa gelecek."< Dünyayı karanlık, halkları koyu karanlık örtüyor; Oysa RAB senin üzerine doğacak, Yüceliği üzerinde görünecek.^ 7"< “Kalk, parla; Çünkü Işığın geliyor, RAB’bin yüceliği üzerine doğuyor.E"; Bana gelince, onlarla yapacağım antlaşma şudur: Üzerindeki Ruhum, ağzına koyduğum sözler Şimdiden sonsuza dek senin, çocuklarının, Torunlarının ağzından düşmeyecek.”oW"; RAB diyor ki, “Kurtarıcı Siyon’a, Yakup soyundan olup başkaldırmaktan vazgeçenlere gelecek.9k"; Böylece batıdan doğuya kadar insanlar RAB’bin adından ve yüceliğinden korkacak. Çünkü düşman azgın bir ırmak gibi geldiğinde, RAB’bin Ruhu onu kaçırtacak.+"; Herkese yaptıklarının karşılığını verecek. Düşmanlarına öfkeyle, Hasımlarına ve kıyı halklarına cezayla karşılık verecek."; Doğruluğu göğüslük gibi kuşandı, Kurtuluş miğferini başına taktı, Öç giysisini giydi, Gayreti kaftan gibi sarındı."="; Kimsenin olmadığını gördü, Aracılık edecek birinin olmadığına şaştı. Kendi gücüyle kurtuluş sağladı, Doğruluğu O’na destek oldu.}"; Hiçbir yerde gerçek yok, Kötülükten çekinen soyuluyor!” RAB olanları gördü ve adaletin yokluğuna üzüldü.~3"; Adalet püskürtüldü, doğruluk bizden uzak duruyor. Çünkü gerçek, kent meydanında sendeleyip düştü, Dürüstlük aramıza giremez oldu.2}]"; Başkaldırıp RAB’bi yadsıdık, Tanrımız’ı izlemez olduk. Zorbalık, isyan dolu sözler söyledik, Yüreğimizde tasarladığımız yalanları mırıldandık.)|K"; Çünkü sana çok kez başkaldırdık, Günahlarımız bize karşı tanıklık ediyor, İsyanlarımız hep yanıbaşımızda. Suçlarımızı kabul ediyoruz.{"; Hepimiz ayı gibi homurdanıyor, Güvercin gibi inim inim inliyoruz. Adalet bekliyoruz, ortada yok; Kurtuluş bekliyoruz, bizden uzak.7zg"; Kör gibi duvarı el yordamıyla arıyor, Yolumuzu bulmaya çalışıyoruz. Öğle vakti alaca karanlıktaymış gibi tökezliyoruz, Güçlüler arasında ölüler gibiyiz.1y["; Diyorlar ki, “Bu yüzden adalet bizden uzak, Doğruluk bize erişemiyor. Işık bekliyoruz, yalnız karanlık var; Parıltı bekliyor, koyu karanlıkta yürüyoruz. x9"; Esenlik yolunu bilmezler, İzledikleri yolda adalet yoktur. Kendilerine çarpık yollar yaptılar, O yoldan gidenlerin hiçbiri esenlik nedir bilmez.w+"; Ayakları kötülüğe koşar, Çekinmeden suçsuz kanı dökerler. Akılları fikirleri hep kötülükte, Şiddet ve yıkım var yollarında.v)"; Dokudukları ağdan giysi olmaz, Elleriyle yaptıklarıyla örtünemezler. Eylemleri kötü eylemlerdir, Elleri zorbalığın araçlarıdır.0uY"; Engerek yumurtaları üzerinde kuluçkaya yatıyor, Örümcek ağı dokuyorlar. Onların yumurtalarından yiyen ölür, Kırılan yumurtadan engerek yavrusu çıkar.t5"; Adaletle dava açan, Davasını dürüstçe savunan yok. Boş laflara güveniyor, yalan söylüyorlar. Fesada gebe kalıp kötülük doğuruyorlar.s "; Çünkü elleriniz kanla, Parmaklarınız suçla kirlendi. Dudaklarınız yalan söyledi, Diliniz kötülük mırıldanıyor.r"; Ama suçlarınız sizi Tanrınız’dan ayırdı. Günahlarınızdan ötürü O’nun yüzünü göremez, Sesinizi işittiremez oldunuz.iq M"; Bakın, RAB’bin eli kurtaramayacak kadar kısa, Kulağı duyamayacak kadar sağır değildir.&pE": RAB’den zevk alırsınız. O zaman sizi yeryüzünün yüksek yerlerine çıkarır, Atanız Yakup’un mirasıyla doyururum.” Bunu söyleyen RAB’dir.o": “Kutsal günümde dilediğinizi yapmaz, Şabat Günü’nü çiğnemezseniz, Şabat Günü’ne ‘Zevkli’, RAB’bin kutsal gününe ‘Onurlu’ derseniz, Kendi yolunuzdan gitmez, Keyfinize bakmayıp boş konulara dalmaz, O günü yüceltirseniz,On": Halkınız eski yıkıntıları onaracak, Geçmiş kuşakların temelleri üzerine Yeni yapılar dikeceksiniz. ‘Duvardaki gedikleri onaran, Sokakları oturulacak hale getiren’ denecek sizlere.&mE": RAB her zaman size yol gösterecek, Kurak topraklarda sizi doyurup güçlendirecek. İyi sulanmış bahçe gibi, Tükenmez su kaynağı gibi olacaksınız.,lQ": Açlar uğruna kendinizi feda eder, Yoksulların gereksinimini karşılarsanız, Işığınız karanlıkta parlayacak, Karanlığınız öğlen gibi ışıyacak.Qk": O zaman yardım çağrılarınızı RAB yanıtlayacak, Feryat ettiğinizde, ‘İşte buradayım’ diyecek. “Eğer boyunduruğa, başkalarını suçlamaya, Kötücül konuşmalara son verirseniz,j+": Işığınız tan gibi ağaracak, Çabucak şifa bulacaksınız. Doğruluğunuz önünüzden gidecek, RAB’bin yüceliği artçınız olacak.4ia": Yiyeceğinizi açla paylaşmak değil mi? Barınaksız yoksulları evinize alır, Çıplak gördüğünüzü giydirir, Yakınlarınızdan yardımınızı esirgemezseniz,2h]": Benim istediğim oruç, Haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, Her türlü boyunduruğu kırmak değil mi?jgM": İstediğim oruç bu mu sanıyorsunuz? İnsanın isteklerini denetlemesi gereken gün böyle mi olmalı? Kamış gibi baş eğip çul ve kül üzerine mi oturmalı? Siz buna mı oruç, RAB’bi hoşnut eden gün diyorsunuz?f": Orucunuz kavgayla, çekişmeyle, Şiddetli yumruklaşmayla bitiyor. Bugünkü gibi oruç tutmakla Sesinizi yükseklere duyuramazsınız.Ke": Diyorlar ki, ‘Oruç tuttuğumuzu neden görmüyor, İsteklerimizi denetlediğimizi neden farketmiyorsun?’ “Bakın, oruç tuttuğunuz gün keyfinize bakıyor, İşçilerinizi eziyorsunuz.ndU": Bana her gün danışıyor, Yollarımı öğrenmekten zevk duyuyorlarmış! Doğru davranan, Tanrısı’nın buyruğundan ayrılmayan bir ulusmuş gibi... Benden adil yargılar diliyor, Bana yaklaşmaktan zevk alıyorlarmış.c ": “Avaz avaz bağırın, çekinmeyin, Sesinizi boru sesi gibi yükseltin; Halkıma isyanlarını, Yakup soyuna günahlarını bildirin.8bk"9 “Kötülere esenlik yoktur” diyor Tanrım.paY"9 Ama kötüler çalkalanan deniz gibidir, O deniz ki, rahat duramaz, suları çamur ve pislik savurur.`%"9 Dudaklardan övgü sözleri döktüreceğim. Uzaktakine de yakındakine de Tam esenlik olsun” diyor RAB, “Hepsini iyileştireceğim.”#_?"9 “Yaptıklarını gördüm, Ama onları iyileştirip yol göstereceğim. Karşılık olarak hem onları Hem de aralarında yas tutanları avutacağım.^/"9 Haksız kazanç suçuna öfkelenip halkı cezalandırdım, Öfkeyle yüzümü çevirdim onlardan. Ne var ki, inatla kendi yollarından gittiler.]"9 Çünkü sonsuza dek davacı ve öfkeli olacak değilim, Öyle olsa, yarattığım canlarla ruhlar karşımda dayanamazdı.m\S"9 Yüce ve görkemli Olan, Sonsuzlukta yaşayan, adı Kutsal Olan diyor ki, “Yüksek ve kutsal yerde yaşadığım halde, Alçakgönüllülerle, ezilenlerle birlikteyim. Yüreklerini sevindirmek için ezilenlerin yanındayım.e[C"9 RAB diyor ki, “Toprak yığıp yol yapın, Halkımın yolundaki engelleri kaldırın.”dZA"9 Feryat ettiğinizde Topladığınız putlar sizi kurtarsın bakalım! Rüzgar hepsini silip süpürecek, Bir soluk onları alıp götürecek. Bana sığınansa ülkeyi mülk edinecek, Kutsal dağımı miras alacak.”lYQ"9 Sözde doğruluğunuzu da yaptıklarınızı da ilan edeceğim, Bunların size yararı olmayacak.GX"9 “Sizi kaygılandıran, korkutan kim ki, Bana ihanet ediyor, beni anmıyor, Yüreğinizde bana yer vermiyorsunuz? Benden korkmamanızın nedeni Uzun zamandır suskun kalışım değil mi? W "9 Uzun yolculuklar sizi yorduğu halde, “Pes ettim” demediniz. Gücünüzü tazeleyip durdunuz, Bu nedenle de tükenmediniz./VW"9 Çeşit çeşit hoş kokular sürünüp ilah Molek’e yağ götürdünüz. Elçilerinizi ta uzaklara gönderdiniz, Ölüler diyarına dek alçalttınız kendinizi.U"9 Kapılarınızın, sövelerinizin arkasına İğrenç simgeler koydunuz. Beni bıraktınız, Yataklarınızı ardına kadar açıp içine girdiniz, Oynaşlarınızla anlaşıp birlikte yatmaya can atıyorsunuz. Onların çıplaklığını seyrettiniz.^T5"9 Yatağınızı ulu, yüksek dağa serdiniz, Oraya bile kurban kesmeye gidiyorsunuz.Sy"9 Sizin payınız Vadinin düzgün taşlarından yapılan putlardır, Evet, sizin nasibiniz onlardır! Onlara dökmelik sunular döktünüz, Tahıl sunuları sundunuz. Bütün bunlardan sonra sizi cezalandırmaktan çekineceğimi mi sanıyorsunuz?R#"9 Siz kiminle alay ediyorsunuz? Kime dudak büküyor, dil çıkarıyorsunuz? Ağaçlar arasında, bol yapraklı her ağacın altında Şehvetle yanıp tutuşan, Vadilerde, kaya kovuklarında çocuklarını kurban eden, İsyan torunları, yalan soyu değil misiniz siz?Q#"9 Siz kiminle alay ediyorsunuz? Kime dudak büküyor, dil çıkarıyorsunuz? Ağaçlar arasında, bol yapraklı her ağacın altında Şehvetle yanıp tutuşan, Vadilerde, kaya kovuklarında çocuklarını kurban eden, İsyan torunları, yalan soyu değil misiniz siz?ePC"9 Ama siz, ey falcı kadının çocukları, Fahişelik ve zina edenlerin soyu, buraya gelin!`O9"9 Doğru kişi esenliğe kavuşur, Doğru yolda yürümüş olan mezarında rahat uyur.;N q"9 Doğru kişi ölüp gidiyor, Kimsenin umurunda değil. Sadık adamlar da göçüp gidiyor; Kimse doğru kişinin göçüp gitmekle Kötülükten kurtulduğunun farkında değil.M"8 Birbirlerine, “Haydi, şarap getirelim, Bol bol içki içelim! Yarın da bugün gibi geçecek, Hatta çok daha iyi olacak” diyorlar.$LA"8 Doymak bilmeyen azgın köpeklere benzerler, Aklı kıt çobanlar bunlar! Kendi yollarına döndüler, Her biri yalnız kendi çıkarını düşünüyor.K)"8 İsrail’in bekçileri kördür, hepsi bilgisizdir. Havlayamayan dilsiz köpekler gibidirler. Uzanıp düş görürler, Uykuyu pek severler!gJG"8 Ey bütün kır hayvanları, Ormanda yaşayan bütün hayvanlar, Yiyip bitirmek için gelin!I!"8 İsrail’in sürgünlerini toplayan Egemen RAB diyor ki, “Toplanmış olanlara katmak üzere Daha başkalarını da toplayacağım.”9Hk"8 Kutsal dağıma getirip Dua evimde sevindireceğim. Yakmalık sunularıyla kurbanları Sunağımda kabul edilecek, Çünkü evime ‘Bütün ulusların dua evi’ denecek.”MG"8 “RAB’be hizmet etmek, O’nun adını sevmek, Kulu olmak için O’na bağlanan yabancıları, Şabat Günü’nü tutan, bayağılaştırmayan, Antlaşmama sımsıkı bağlı kalan herkesi,F+"8 Evimde, evimin dört duvarı arasında Oğullardan da kızlardan da daha iyi bir anıt ve ad vereceğim; Yok edilemez, ebedi bir ad olacak bu.E"8 Çünkü RAB diyor ki, “Şabat günlerimi tutan, Beni hoşnut edeni seçen, Antlaşmama sımsıkı bağlı kalan hadımaD%"8 RAB’be bağlanan hiçbir yabancı, “Kuşkusuz RAB beni halkından ayıracak”, Hiçbir hadım da, “Ben kuru bir ağacım” demesin.%CC"8 Bunu yapan insana, Buna sımsıkı sarılan insanoğluna ne mutlu! Şabat Günü’nü tutar, bayağılaştırmaz, Her türlü kötülükten sakınır.” B "8 RAB şöyle diyor: “Adil ve doğru olanı koruyup yerine getirin. Çünkü doğruluğum gelmek, Adaletim görünmek üzeredir.A"7 Dikenli çalı yerine çam, Isırgan yerine mersin ağacı bitecek. Bunlar bana ün getirecek, Yok olmayan sonsuz bir belirti olacak.”%@C"7 Sevinçle çıkacak, Esenlikle geri götürüleceksiniz. Dağlar, tepeler önünüzde sevinçle çığıracak, Kırdaki bütün ağaçlar alkış tutacak. ?9"7 Ağzımdan çıkan söz de öyle olacaktır. Bana boş dönmeyecek, İstemimi yerine getirecek, Yapması için onu gönderdiğim işi başaracaktır.>"7 Gökten inen yağmur ve kar, Toprağı sulamadan, yeri yeşertmeden, Ekinciye tohum, yiyene ekmek vermeden Nasıl göğe dönmezse,="7 “Çünkü gökler nasıl yeryüzünden yüksekse, Yollarım da sizin yollarınızdan, Düşüncelerim düşüncelerinizden yüksektir.<"7 “Çünkü benim düşüncelerim Sizin düşünceleriniz değil, Sizin yollarınız benim yollarım değil” diyor RAB.;-"7 Kötü kişi yolunu, Fesatçı düşüncelerini bıraksın; RAB’be dönsün, merhamet bulur, Tanrımız’a dönsün, bol bol bağışlanır.Q:"7 Bulma fırsatı varken RAB’bi arayın, Yakındayken O’na yakarın.[9/"7 Tanımadığınız ulusları çağıracaksınız, Sizi tanımayan uluslar koşa koşa size gelecek. Tanrınız RAB’den, İsrail’in Kutsalı’ndan ötürü gelecekler. Çünkü RAB sizleri yüceltecek.”A8}"7 Bakın, onu halklara tanık, Önder ve komutan yaptım.47a"7 “Kulak verin, bana gelin. Dinleyin ki yaşayasınız. Ben de sizinle sonsuz bir antlaşma, Davut’a söz verdiğim kalıcı iyilikleri içeren bir antlaşma yapayım."6="7 Paranızı neden ekmek olmayana, Emeğinizi doyurmayana harcıyorsunuz? Beni iyi dinleyin ki, iyi olanı yiyesiniz, Bolluğun tadını çıkarasınız!5 #"7 “Ey susamış olanlar, sulara gelin, Parası olmayanlar, gelin, satın alın, yiyin. Gelin, şarabı ve sütü parasız, bedelsiz alın.R4"6 Ama sana karşı yapılan hiçbir silah işe yaramayacak, Mahkemede seni suçlayan her dili Suçlu çıkaracaksın. RAB’be kulluk edenlerin mirası şudur: Onların gönenci bendendir” diyor RAB.3"6 “İşte, kor halindeki ateşi üfleyen, Amaca uygun silah yapan demirciyi ben yarattım. Yok etsin diye yıkıcıyı da ben yarattım.q2["6 Sana saldıran olursa, benden olmadığını bil. Sana saldıran herkes önünde yenilgiye uğrayacak.~1u"6 Doğrulukla güçlenecek, Baskıdan uzak olacak, korkmayacaksın. Dehşet senden uzak kalacak, sana yaklaşmayacak.O0"6 Bütün çocuklarını ben RAB eğiteceğim, Esenlikleri tam olacak.p/Y"6 Kale burçlarını yakuttan, Kapılarını mücevherden, Surlarını değerli taşlardan yapacağım..'"6 “Ey kasırgaya tutulmuş, Avuntu bulmamış ezik kent! Taşlarını koyu harçla yerine koyacak, Temellerini laciverttaşıyla atacağım.-/"6 Dağlar yerinden kalksa, tepeler sarsılsa da Sadakatim senin üzerinden kalkmaz, Esenlik antlaşmam sarsılmaz” Diyor sana merhamet eden RAB.B,}"6 “Bu benim için Nuh tufanı gibidir. Nuh tufanının bir daha yeryüzünü Kaplamayacağına nasıl ant içtimse, Sana öfkelenmeyeceğime, Seni azarlamayacağıma da ant içiyorum.+5"6 Bir anlık taşkın öfkeyle senden yüz çevirmiştim, Ama sonsuz sadakatle sana sevecenlik göstereceğim.’ ” Seni kurtaran RAB böyle diyor.W*'"6 ‘Bir an için seni terk ettim, Ama büyük sevecenlikle geri getireceğim.)-"6 Tanrın diyor ki, “RAB seni terk edilmiş, Ruhu kederli bir kadın, Genç yaşta evlenip sonra dışlanmış Bir kadın olarak çağırıyor:/(W"6 Çünkü kocan, seni yaratandır. O’nun adı Her Şeye Egemen RAB’dir, İsrail’in Kutsalı’dır seni kurtaran. O’na bütün dünyanın Tanrısı denir.”$'A"6 “Korkma, ayıplanmayacaksın, Utanma, aşağılanmayacaksın. Unutacaksın gençliğinde yaşadığın utancı, Dulluk ayıbını artık anmayacaksın.w&g"6 Çünkü sağa sola yayılacaksın, Soyundan gelenler ulusları mülk edinecek, Issız kentlere yerleşecek.%"6 “Çadırının alanını genişlet, Perdelerini uzat, çekinme. Gergi iplerini de uzat, kazıklarını sağlamlaştır.o$ Y"6 “Çocuk doğurmayan ey kısır kadın, Sevinç çığlıkları at; Ey doğum ağrısı nedir bilmeyen sen, Sevinçle haykır, bağır. Çünkü terk edilmiş kadının, Evli kadından daha çok çocuğu olacaktır” diyor RAB.}#s"5 Bundan dolayı ona ünlüler arasında bir pay vereceğim, Ganimeti güçlülerle paylaşacak. Çünkü canını feda etti, başkaldıranlarla bir sayıldı. Pek çoklarının günahını o üzerine aldı, Başkaldıranlar için de yalvardı.0"Y"5 Canını feda ettiği için Gördükleriyle hoşnut olacak. Doğru kulum, kendisini kabul eden birçoklarını aklayacak. Çünkü onların suçlarını o üstlendi.^!5"5 Ne var ki, RAB onun ezilmesini uygun gördü, Acı çekmesini istedi. Canını suç sunusu olarak sunarsa Soyundan gelenleri görecek ve günleri uzayacak. RAB’bin istemi onun aracılığıyla gerçekleşecek.' G"5 Şiddete başvurmadığı, Ağzından hileli söz çıkmadığı halde, Ona kötülerin yanında bir mezar verildi, Ama öldüğünde zenginin yanındaydı.;o"5 Acımasızca yargılanıp ölüme götürüldü. Halkımın isyanı ve hak ettiği ceza yüzünden Yaşayanlar diyarından atıldı. Onun kuşağından bunu düşünen oldu mu?*M"5 O baskı görüp eziyet çektiyse de Ağzını açmadı. Kesime götürülen kuzu gibi, Kırkıcıların önünde sessizce duran koyun gibi Açmadı ağzını."5 Hepimiz koyun gibi yoldan sapmıştık, Her birimiz kendi yoluna döndü. Yine de RAB hepimizin cezasını ona yükledi.O"5 Oysa, bizim isyanlarımız yüzünden onun bedeni deşildi, Bizim suçlarımız yüzünden o eziyet çekti. Esenliğimiz için gerekli olan ceza Ona verildi. Bizler onun yaralarıyla şifa bulduk."="5 Aslında hastalıklarımızı o üstlendi, Acılarımızı o yüklendi. Bizse Tanrı tarafından cezalandırıldığını, Vurulup ezildiğini sandık.B}"5 İnsanlarca hor görüldü, Yapayalnız bırakıldı. Acılar adamıydı, hastalığı yakından tanıdı. İnsanların yüz çevirdiği biri gibi hor görüldü, Ona değer vermedik.0Y"5 O RAB’bin önünde bir fidan gibi, Kurak yerdeki kök gibi büyüdü. Bakılacak biçimden, güzellikten yoksundu. Gönlümüzü çeken bir görünüşü de yoktu.M "5 Verdiğimiz habere kim inandı? RAB’bin gücü kime açıklandı?-S"4 Pek çok ulus ona şaşacak, Onun önünde kralların ağızları kapanacak. Çünkü kendilerine anlatılmamış olanı görecek, Duymadıklarını anlayacaklar."4 Birçokları onun karşısında dehşete düşüyor; Biçimi, görünüşü öyle bozuldu ki, İnsana benzer yanı kalmadı;nU"4 Bakın, kulum başarılı olacak; Üstün olacak, el üstünde tutulup alabildiğine yüceltilecek. "4 Aceleyle çıkmayacak, Kaçıp gitmeyeceksiniz; Çünkü RAB önünüzden gidecek, İsrail’in Tanrısı artçınız olacak.#"4 Çekilin, çekilin, oradan çıkın, Murdara dokunmayın. Oradan çıkıp temizlenin, Ey RAB’be tapınma araçlarını taşıyan sizler!  "4 Bütün ulusların gözü önünde Kutsal kolunu sıvadı, Dünyanın dört bucağı Tanrımız’ın kurtarışını görecek."4 Ey Yeruşalim yıkıntıları, Hep birlikte sevinçle haykırıp bağırın! Çünkü RAB halkını avuttu, Yeruşalim’i kurtardı.'G"4 Dinleyin! Bekçileriniz seslerini yükseltiyor, Hep birlikte sevinçle haykırıyorlar. Çünkü RAB’bin Siyon’a dönüşünü gözleriyle görmekteler! ~9}}|;{zzz yyxxwwvutzrr'q{q pnoynnmll)kk$jZji%hh$gNfedcbbYaa5`__}^^<]k\\v[ZYX}XWVV7UUQTATSSRR7QQ*PPGOONNZMML^KKJJJIINHaGFFTEEDDCNBBJAAR@f??>=<3, ‘Baba, gençliğimden beri Benim dostumsun’ diye az önce bana seslenmedin mi?=, Bu yüzden yağmurların ardı kesildi, Son yağmur yağmadı. Yüzsüz bir fahişeye benzedin, Utanç duymak istemedin.O<, “Çıplak tepelere bak da gör. Sevişmediğin yer mi kaldı? Çölde yaşayan bedevi gibi Yol kenarlarında oynaşlarını bekleyip durdun. Fahişeliğinle, kötülüklerinle ülkeyi kirlettin.; %, “Diyelim ki, bir adam karısını boşar, Kadın da onu bırakıp başka biriyle evlenir. Adam bir daha o kadına döner mi? Bu davranış ülkeyi büsbütün kirletmez mi? Oysa sen pek çok oynaşla fahişelik ettin, Yine bana mı dönmek istiyorsun?” diyor RAB.:,% Oradan da ellerin başında çıkacaksın, Çünkü RAB senin güvendiklerini reddetti; Onlardan yarar sağlamayacaksın.”95,$ Neden boyuna döneklik yapıp duruyorsun? Asur’da düşkırıklığına uğradığın gibi, Mısır’da da düşkırıklığına uğrayacaksın.8,# ‘Ben suçsuzum, Kuşkusuz RAB’bin bana öfkesi dindi’ diyorsun. Ama ‘Günah işlemedim’ dediğin için Yargılayacağım seni.~7u," Eteğin suçsuz yoksulların kanıyla lekelenmiş, Oysa ev soyarken yakalamadın onları. Bütün bunlara karşın,o6W,! Aşkı kovalamakta Ne kadar beceriklisin! Kötü kadınlara bile kendi yöntemlerini öğretebildin.p5Y, Erden kız takılarını, Gelin çeyizini unutabilir mi? Ama halkım sayısız günlerce unuttu beni.c4?, “Ey siz, bu kuşağın çocukları, RAB’bin sözünü anlayın! Ben İsrail için bir çöl, Kapkaranlık bir ülke mi oldum? Öyleyse halkım neden, ‘Başımıza buyruğuz, Artık sana dönmeyeceğiz’ diyor?3, “Halkınızı boşuna cezalandırdım, yola gelmediler. Kılıcınız yırtıcı aslan gibi öldürdü peygamberlerinizi.Z2-, “Neden bana dava açıyorsunuz? Hepiniz bana başkaldırdınız” diyor RAB.B1}, Hani nerede kendiniz için yaptığınız ilahlar? Felakete uğradığınızda kurtarabiliyorlarsa, Kalkıp gelsinler. Kentlerinin sayısı kadar İlahların var, ey Yahuda halkı.”S0, Onlar ağaca, ‘Babamsın’, Taşa, ‘Bizi sen doğurdun’ derler. Çünkü bana yüzlerini değil, Sırtlarını çevirdiler. Ama felakete uğrayınca, ‘Kalk da bizi kurtar’ diye yakarırlar./, “Hırsız yakalandığında nasıl utanırsa, İsrail’in halkı, kralları, önderleri, Kâhinleri, peygamberleri de öyle utanacak../, Yalınayak koşmaktan sakın, Susuzluktan boğazını koru. Ama sen, ‘Boş ver! Ben başka ilahları seviyorum, Onları izleyeceğim’ dedin.;-o, Kösnüyüp havayı koklayan Kıra alışkın yaban eşeğisin. Azgınken kim tutabilir onu? Peşine düşenlerin yorulması gerekmez, Çiftleşme zamanı gelince onu bulurlar.P,, “Öyleyken nasıl, ‘Ben kirlenmedim, Baallar’ı izlemedim’ diyebilirsin? Vadide nasıl davrandığına bak da Ne yaptığını anla. Sen orada burada dolaşan Ayağı tez bir dişi devesin.+, Çamaşır sodasıyla yıkansan, Bol kül suyu kullansan bile, Suçun önümde yine leke gibi duruyor” Diyor Egemen RAB.~*u, Oysa ben seni en iyi cinsten Seçme bir asma olarak dikmiştim. Nasıl oldu da yozlaşıp yabanıl asmaya döndün?N), “Boyunduruğunu çok önce kırdın, Bağlarını kopardın. ‘Kulluk etmeyeceğim’ dedin. Gerçekten de her yüksek tepede, Her bol yapraklı ağacın altında Fahişe gibi yatıp kalktın.g(G, Seni kendi kötülüğün yola getirecek, Dönekliğin seni paylayacak. Tanrın RAB’bi bırakmanın, Benden korkmamanın Ne kadar kötü, ne kadar acı olduğunu gör de anla.” Rab, Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.'', Şimdi Şihor suyundan içmek için Mısır’a gitmek size yarar sağlar mı? Fırat suyundan içmek için Asur’a gitmek size ne sağlar?X&), Seni yolda yürüten Tanrın RAB’bi bırakmakla Başına bunları getirdin.2%_, Nof ve Tahpanhes halkı Kafanı kırdı.I$ , İsrail uşak mı? Köle olarak mı doğdu? Öyleyse neden gümbür gümbür kükreyen Genç aslanlara av oldu? Ülkeyi viraneye çevirdiler, Kentler yerle bir edildi, kimsesiz bırakıldı!I# , İsrail uşak mı? Köle olarak mı doğdu? Öyleyse neden gümbür gümbür kükreyen Genç aslanlara av oldu? Ülkeyi viraneye çevirdiler, Kentler yerle bir edildi, kimsesiz bırakıldı!$"A, “Çünkü halkım iki kötülük yaptı: Beni, diri suların pınarını bıraktı, Kendilerine sarnıçlar, Su tutmayan çatlak sarnıçlar kazdılar.R!, Ey gökler, şaşın buna, Tir tir titreyin, şaşakalın” diyor RAB. 1, Hiçbir ulus ilahlarını değiştirdi mi? –Ki onlar zaten tanrı değildirler– Ama benim halkım görkemini İşe yaramaz putlara değişti., Gidin de Kittim kıyılarına bakın! Kedar ülkesine adam gönderip iyice inceleyin, Hiç böyle bir şey oldu mu, olmadı mı görün.q[, “Bu yüzden sizden yine davacı olacağım” diyor RAB, “Torunlarınızdan da davacı olacağım._7, Kâhinler, ‘RAB nerede?’ diye sormadılar, Kutsal Yasa uzmanları beni tanımadılar, Yöneticiler bana başkaldırdılar; Peygamberler Baal adına peygamberlik edip İşe yaramaz putların ardınca gittiler./W, Meyvesini, en iyi ürününü yiyesiniz diye Sizi verimli bir ülkeye getirdim. Oysa siz gelir gelmez ülkemi kirlettiniz, Mülkümü iğrenç bir yere çevirdiniz.hI, ‘Mısır’dan bizi çıkaran, Çölde, çukurlarla dolu çorak toprakta, Koyu karanlıkta kalan kurak toprakta, Kimsenin geçmediği, Kimsenin yaşamadığı toprakta Bize yol gösteren RAB nerede?’ diye sormadılar.3, RAB diyor ki, “Atalarınız bende ne haksızlık buldular da Benden uzaklaştılar? Değersiz putları izleyerek Kendileri de değersiz oldular.V%, RAB’bin sözünü dinleyin, Ey Yakup soyu, İsrail’in bütün boyları!+, İsrail RAB için kutsal bir halk, Hasadının ilk ürünüydü. Onu yeren herkes suçlu sayılır, Başına felaket gelirdi’ ” diyor RAB.L, “Git, şunları Yeruşalim halkına duyur. RAB diyor ki, “ ‘Gençliğindeki bağlılığını, Gelinliğindeki sevgini, Çölde, ekilmemiş toprakta Beni nasıl izlediğini anımsıyorum.# C, RAB bana şöyle seslendi:z o, Sana savaş açacak, ama seni yenemeyecekler. Çünkü seni kurtarmak için ben seninleyim.” Böyle diyor RAB.5 e, İşte, bütün ülkeye –Yahuda krallarına, önderlerine, kâhinlerine, ülke halkına– karşı bugün seni surlu bir kent, demir bir direk, tunç bir duvar kıldım. , “Sen kalk, hazırlan! Sana buyuracağım her şeyi onlara söyle. Onlardan yılma! Yoksa onların önünde ben seni yıldırırım.) M, Yaptıkları kötülükten ötürü Halkımın cezasını bildireceğim: Beni bıraktılar, Başka ilahlara buhur yakıp Elleriyle yaptıklarına tapındılar.o Y, Çünkü kuzey krallıklarının bütün halklarını çağırıyorum” diyor RAB. “Kralları gelip Yeruşalim surlarında, Bütün Yahuda kentlerinin karşısında, Yeruşalim’in kapı girişlerinde Tahtlarını kuracaklar.f G, RAB şöyle dedi: “Ülkede yaşayanların tümü üzerine Kuzeyden felaket salıverilecek.  , RAB yine, “Ne görüyorsun?” diye seslendi. “Kuzeyden bu yöne bakan, kaynayan bir kazan görüyorum” diye yanıtladım.i M, RAB, “Doğru gördün” dedi, “Çünkü sözümü yerine getirmek için gözlemekteyim.”r  _, RAB, “Yeremya, ne görüyorsun?” diye seslendi. “Bir badem dalı görüyorum” diye yanıtladım.#  A, “Bak, ulusların ve ülkelerin kökünden sökülmesi, yıkılıp yok olması, yerle bir edilmesi, kurulup dikilmesi için bugün sana yetki verdim.”a  =, Sonra RAB elini uzatıp ağzıma dokundu, “İşte sözlerimi ağzına koydum” dedi,]  5, Onlardan korkma, çünkü seni kurtarmak için ben seninleyim.” Böyle diyor RAB.  , RAB, “ ‘Gencim’ deme” dedi, “Seni göndereceğim herkese gidecek, sana buyuracağım her şeyi söyleyeceksin.o Y, Bunun üzerine, “Ah, Egemen RAB, konuşmayı bilmiyorum, çünkü gencim” diye karşı çıktım. , “Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni. Doğmadan önce seni ayırdım, Uluslara peygamber atadım.”# C, RAB bana şöyle seslendi:  , RAB’bin Yeremya’ya seslenişi Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in döneminden, Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Sidkiya’nın krallığının on birinci yılının beşinci ayına dek, yani Yeruşalim halkının sürgüne gönderilmesine dek sürdü.u e, RAB, Yahuda Kralı Amon oğlu Yoşiya’nın krallığının on üçüncü yılında Yeremya’ya seslendi.i O, Benyamin topraklarında Anatot Kenti’ndeki kâhinlerden Hilkiya oğlu Yeremya’nın sözleri.B}"B “Dışarı çıktıklarında bana başkaldırmış olanların cesetlerini görecekler. Öylelerini kemiren kurt ölmez, yakan ateş sönmez. Bütün insanlar onlardan iğrenecek.”"B “Yeni Ay’dan Yeni Ay’a, Şabat Günü’nden Şabat Günü’ne bütün insanlar önüme gelip bana tapınacaklar” diyor RAB."B “Çünkü yaratacağım yeni yer ve gök önümde nasıl duracaksa, soyunuz ve adınız da öyle duracak” diyor RAB.^5"B “Onların arasından kimilerini kâhin ve Levili olarak seçeceğim” diyor RAB.?~w"B İsrailoğulları tahıl sunularını pak kaplar içinde RAB’bin Tapınağı’na nasıl getiriyorsa, onlar da bütün kardeşlerinizi uluslardan atlarla, savaş arabalarıyla, at arabalarıyla, katırlarla, develerle kutsal dağıma, Yeruşalim’e, RAB’be sunu olarak getirecekler.” Böyle diyor RAB.)}K"B “Aralarına bir belirti koyacağım. Onlardan kaçıp kurtulanları uluslara, Tarşiş’e, Pûl’a, Lud’a –yay gerenlere– Tuval’a, Yâvan’a, ünümü duymamış, yüceliğimi görmemiş uzak kıyı halklarına göndereceğim. Uluslar arasında yüceliğimi ilan edecekler.1|["B “Çünkü ben onların eylemlerini de düşüncelerini de bilirim. Bütün ulusları ve dilleri bir araya toplayacağım an geliyor; gelip yüceliğimi görecekler.L{"B “Bahçelere girmek için kendilerini arıtıp kutsayanlar, domuz, fare ve öteki iğrenç hayvanların etini yiyenlerin ortasında duranı izleyenler hep birlikte yok olacaklar ” diyor RAB,kzO"B Çünkü O bütün insanlığı ateş ve kılıçla yargılayacak, Pek çok kişiyi öldürecek.y{"B Bakın, RAB ateşle geliyor, Savaş arabaları kasırga gibi. Şiddetli öfkesini, Azarını alev alev dökmek üzere.Lx"B Bunları gördüğünüzde yüreğiniz sevinecek, Bedenleriniz körpe ot gibi tazelenecek. Herkes bilecek ki, RAB’bin koruyucu eli kullarının, Gazabı ise düşmanlarının üzerindedir.”dwA"B Çocuğunu avutan bir anne gibi avutacağım sizi, Yeruşalim’de avuntu bulacaksınız.Tv!"B Çünkü RAB diyor ki, “Bakın, esenliği bir ırmak gibi, Ulusların servetini taşkın bir ırmak gibi ona akıtacağım. Ondan beslenecek, kucakta taşınacak, Dizleri üzerinde sallanacaksınız.zum"B Öyle ki, onun avutucu memelerini emip doyasınız, Kana kana içip Onun yüce bolluğundan zevk alasınız.”t"B “Yeruşalim’le birlikte sevinin, Onu sevenler, hepiniz onun için coşun, Yeruşalim için yas tutanlar, onunla sevinçle coşun. s9"B Doğum anına dek getiririm de Doğuracak gücü vermez miyim?” diyor RAB. “Doğuracak güç veren ben, rahmi kapatır mıyım?” diyor Tanrın.;ro"B Kim böyle bir şey duydu? Kim böyle şeyler gördü? Bir ülke bir günde doğar mı, Bir anda doğar mı bir ulus? Ama Siyon, ağrısı tutar tutmaz çocuklarını doğurdu.`q9"B “Doğum sancısı çekmeden doğurdu, Sancısı tutmadan bir erkek çocuk doğurdu.p"B Kentten gürültülü sesler, Tapınaktan bir ses yükseliyor! Düşmanlarına hak ettikleri karşılığı veren RAB’bin sesidir bu.toa"B RAB’bin sözünden titreyenler, Kulak verin O’nun söylediklerine: “Sizden nefret eden, Adımdan ötürü sizi dışlayan kardeşleriniz, ‘RAB yüceltilsin de sevincinizi görelim!’ diyorlar. Utandırılacak olan onlardır.onW"B Ben de onlar için yıkımı seçecek, Korktuklarını başlarına getireceğim. Çünkü çağırdığımda yanıt veren olmadı, Konuştuğumda dinlemediler, Gözümde kötü olanı yaptılar, Hoşlanmadığımı seçtiler.”m-"B Sığır boğazlayan, adam öldüren gibidir, Davar kurban eden, köpek boynu kıran, Tahıl sunusu getiren, domuz kanı sunan, Anma sunusu olarak günnük yakan, putperest gibidir. Evet, bunlar kendi yollarını seçtiler, Yaptıkları iğrençliklerden hoşlanıyorlar.8li"B Çünkü bütün bunları ellerim yaptı, Hepsi böylece var oldu” diyor RAB. “Ancak ben alçakgönüllüye, ruhu ezik olana, Sözümden titreyen kişiye değer veririm.k "B RAB diyor ki, “Gökler tahtım, Yeryüzü ayaklarımın taburesidir. Nerede benim için yapacağınız ev, Neresi dinleneceğim yer?Qj"A Kurtla kuzu birlikte otlayacak, Aslan sığır gibi saman yiyecek. Yılanın yiyeceğiyse toprak olacak. Kutsal dağımın hiçbir yerinde Kimse zarar vermeyecek, yok etmeyecek.” Böyle diyor RAB.Zi-"A Onlar bana yakarmadan yanıt verecek, Daha konuşurlarken işiteceğim onları.h5"A Emek vermeyecekler boş yere, Felakete uğrayan çocuklar doğurmayacaklar. Çünkü kendileri de çocukları da RAB’bin kutsadığı soy olacak.Zg-"A Yaptıkları evlerde başkası oturmayacak, Diktikleri bağın meyvesini başkası yemeyecek. Çünkü halkım ağaçlar gibi uzun yaşayacak, Seçtiklerim, elleriyle ürettiklerinin tadını çıkaracaklar.Rf"A Evler yapıp içlerinde yaşayacak, Bağlar dikip meyvesini yiyecekler.Ee"A Orada birkaç gün yaşayıp ölen bebekler olmayacak, Yaşını başını almadan kimse ölümü tatmayacak. Yüz yaşında ölen genç, Yüz yaşına basmayan kişi lanetli sayılacak.rd]"A Yeruşalim için sevinecek, Halkım için coşacağım. Orada ağlayış ve feryat duyulmayacak artık. c "A Yaratacaklarımla sonsuza dek sevinip coşun; Çünkü Yeruşalim’i coşku, Halkını sevinç kaynağı olarak yaratacağım.b "A “Çünkü bakın, yeni bir yeryüzü, Yeni bir gök yaratmak üzereyim; Geçmiştekiler anılmayacak, akla bile gelmeyecek.La"A Öyle ki, ülkede kim bereket istese Sadık Tanrı’dan isteyecek; Ülkede kim ant içse, Sadık Tanrı üzerine ant içecek. Çünkü geçmiş sıkıntılar unutulup Gözümden saklanacak.” `"A Adınız seçtiklerimin ağzında ancak lanet olarak kalacak. Egemen RAB sizi öldürecek, Ama kullarına başka bir ad verecek._"A Kullarım mutluluk içinde ezgiler söyleyecek, Ama siz yürek acısından feryat edecek, Ezik bir ruhla haykıracaksınız.Q^"A Bu yüzden Egemen RAB diyor ki, “Bakın, kullarım yemek yiyecek, Ama siz aç kalacaksınız. Kullarım içecek, Ama siz susuz kalacaksınız. Kullarım sevinecek, Ama sizin yüzünüz kızaracak.p]Y"A Ben de sizi kılıca kısmet edeceğim, Boğazlanmak üzere eğileceksiniz hepiniz. Çünkü çağırdığımda yanıt vermediniz, Konuştuğumda dinlemediniz; Gözümde kötü olanı yaptınız, Hoşlanmadığımı seçtiniz.”\)"A “Ama sizler, RAB’bi terk edenler, Kutsal dağımı unutanlar, Talih ilahına sofra kuranlar, Kısmet ilahına karışık şarap sunanlar,l[Q"A Şaron bana yönelen halkımın sürülerine ağıl, Akor Vadisi sığırlarına barınak olacak.'ZG"A Yakup soyunu sürdürecek, Dağlarımı miras alacak olanları Yahuda soyuna bırakacağım. Seçtiklerim oraları miras alacak, Kullarım orada yaşayacak.NY"A RAB diyor ki, “Taneleri sulu salkımı görünce, Halk, ‘Salkımı yok etmeyin, bereket onda’ diyor. Kullarımın hatırı için ben de öyle yapacağım, Onların hepsini yok etmeyeceğim.{Xo"A “Bakın, yanıt önümde yazılı duruyor. Susmayacak, suçlarının karşılığını vereceğim. Onların da atalarının da suçlarının cezasını Başlarına getireceğim” diyor RAB. “Çünkü dağların üzerinde buhur yaktılar, Tepelerin üzerinde beni aşağıladılar. Bu nedenle eskiden yaptıklarının karşılığını Başlarına getireceğim.”{Wo"A “Bakın, yanıt önümde yazılı duruyor. Susmayacak, suçlarının karşılığını vereceğim. Onların da atalarının da suçlarının cezasını Başlarına getireceğim” diyor RAB. “Çünkü dağların üzerinde buhur yaktılar, Tepelerin üzerinde beni aşağıladılar. Bu nedenle eskiden yaptıklarının karşılığını Başlarına getireceğim.”V1"A Birbirlerine, ‘Uzak dur, yaklaşma’ derler, ‘Çünkü ben senden daha kutsalım.’ Böyleleri burnumda duman, Bütün gün yanan ateştir.bU="A Mezarlıkta oturur, Gizli yerlerde geceler, Domuz eti yerler; Kaplarında haram et var. T "A O halk ki, bahçelerde kurban keserek, Tuğlalar üzerinde buhur yakarak Gözümün içine baka baka boyuna öfkelendirir beni.|Sq"A Kötü yolda yürüyen, Kendi tasarılarının ardınca giden Asi bir halka Bütün gün ellerimi uzatıp durdum.R "A “Beni sormayanlara göründüm, Aramayanlar beni buldu. Adımla anılmayan bir ulusa, ‘Buradayım, buradayım’ dedim.Qw"@ Bunlara karşın, ya RAB, Hâlâ kendini tutacak mısın, Suskun kalıp bize alabildiğine eziyet çektirecek misin? P"@ Atalarımızın sana övgü sunduğu Kutsal ve görkemli tapınağımız yandı, Değer verdiğimiz her yer yıkıntıya döndü.WO'"@ Kutsal kentlerin çölleşti, Siyon çöl oldu, Yeruşalim viraneye döndü.rN]"@ Ya RAB, fazla öfkelenme, Suçlarımızı sonsuza dek anma. Lütfen bak bize, hepimiz senin halkınız.lMQ"@ Yine de Babamız sensin, ya RAB, Biz kiliz, sen çömlekçisin. Hepimiz senin ellerinin eseriyiz.L#"@ Adınla seni çağıran, sana tutunmak için çaba gösteren yok; Çünkü bizden yüz çevirdin, Suçlarımız yüzünden bizi tükettin.-KS"@ Hepimiz murdar olanlara benzedik, Bütün doğru işlerimiz kirli paçavra gibi. Yaprak gibi soluyoruz, Suçlarımız rüzgar gibi sürükleyip götürüyor bizi.OJ"@ Doğru olanı sevinçle yapanların, Senin yollarından yürüyüp seni unutmayanların yardımına koşarsın. Ama onlara karşı uzun süre günah işlediğimizde öfkelendin. Nasıl kurtuluruz?:Im"@ Çünkü kendisine umut bağlayanlar için Etkin olan tek Tanrı sensin; Senden başkasını hiçbir zaman hiç kimse işitmedi, Hiçbir kulak duymadı, hiçbir göz görmedi.gHG"@ Beklemediğimiz olağanüstü işler yaparak Yeryüzüne indin, dağlar önünde sarsıldı._G7"@ Ya RAB, adını düşmanlarına duyurmak için Keşke gökleri yarıp insen! Dağlar önünde sarsılsa! Gelişin, ateşin çalıları tutuşturmasına, Suyu kaynatmasına benzese! Uluslar senin önünde titrese!^F 7"@ Ya RAB, adını düşmanlarına duyurmak için Keşke gökleri yarıp insen! Dağlar önünde sarsılsa! Gelişin, ateşin çalıları tutuşturmasına, Suyu kaynatmasına benzese! Uluslar senin önünde titrese! { ~Y}}||{{KzzAyxxAwrvuuGttoskrr+qqpMoonRmmrll^kk3jjiiShhSggVgeddOccbhaaP``_^^:]\\K[[MZZYfXXWJVV3U{TSSYRRQjPP=OoO NM@LnLK@JJII6HHqGGLFEEWDDCC'BGA@@^??c>>(==<];;+:9988:77@6655433U22\11-00?//W..=--),,>+v+G**H)0(V''(&7%$$a#""E! W<|Te0dxC CNJ  ^  V{m(1_, “Yahuda yas tutuyor, Kentleri bitkin; Halkı karalar giymiş, yerlere oturmuş, Yeruşalim’in haykırışı yükseliyor.@^ }, RAB kuraklığa ilişkin Yeremya’ya şöyle seslendi:n]U,  Kırdaki tepeler üzerinde Yaptığın iğrençlikleri –zinalarını, Çapkın çapkın kişneyişini, yüzsüz fahişeliklerini– gördüm. Vay başına geleceklere, ey Yeruşalim! Ne zamana dek böyle kirli kalacaksın?”R\,  Ayıbın ortaya çıksın diye Eteklerini yüzüne dek kaldıracağım.u[c,  Payın, sana ayırdığım pay bu olacak” diyor RAB. “Çünkü beni unuttun, Sahte ilahlara güvendin.XZ),  “Çöl rüzgarının savurduğu saman çöpü gibi Dağıtacağım sizleri. Y,  Kûşlu derisinin rengini, Pars beneklerini değiştirebilir mi? Kötülük etmeye alışmış olan sizler de iyilik edemezsiniz. X,  “Neden bütün bunlar başıma geldi?” dersen, Günahlarının çokluğu yüzünden eteklerin açıldı, Tecavüze uğradın.4Wa,  Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileri RAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin? Doğuran kadının çektiği sancı gibi Seni de ağrı tutmayacak mı?V,  Gözlerinizi kaldırıp bakın, Kuzeyden gelenleri görün. Nerede sana emanet edilen sürü? Övündüğün kuzular nerede?U,  Negev’deki kentler kapanacak, Onları açan olmayacak. Sürgüne gönderilecek Yahuda, Tamamı sürgüne gönderilecek.Ty,  Krala ve ana kraliçeye söyle: “Tahtlarınızdan inin, Çünkü görkemli taçlarınız başınızdan düştü.”VS%,  Ama bu uyarıyı dinlemezseniz, Gururunuz yüzünden ağlayacağım gizlice, Gözlerim acı acı gözyaşı dökecek, Gözyaşlarım sel gibi akacak. Çünkü RAB’bin sürüsü sürgüne gönderilecek.7Rg,  Karanlık basmadan, Kararan dağlarda Ayaklarınız tökezlemeden Tanrınız RAB’bi onurlandırın. Siz ışık beklerken, RAB onu kopkoyu, zifiri karanlığa çevirecek.HQ ,  Dinleyin, kulak verin, Gururlanmayın, Çünkü RAB konuştu.$PA,  ‘Onları –babalarla çocukları– birbirlerine çarpacağım. Acımadan, esirgemeden, sevecenlik göstermeden hepsini yok edeceğim’ diyor RAB.”`O9, onlara de ki, ‘Bu ülkede yaşayan herkesi –Davut’un tahtında oturan kralları, kâhinleri, peygamberleri, Yeruşalim’de yaşayanların tümünü– sarhoş olana dek şarapla dolduracağım’ diyor RAB.5Nc, “Onlara de ki, ‘İsrail’in Tanrısı RAB, Her tulum şarapla dolacak, diyor.’ Eğer sana, ‘Her tulumun şarapla dolacağını bilmiyor muyuz sanki?’ derlerse,bM=, Kuşak insanın beline nasıl yapışırsa, ben de İsrail ve Yahuda halklarını kendime öyle yapıştırdım’ diyor RAB, ‘Öyle ki, bana ün, övgü, onur getirecek bir halk olsunlar. Ama dinlemediler.’ ”8Li, Sözümü dinlemek istemeyen, yüreklerinin inadı uyarınca davranan, başka ilahları izleyip onlara kulluk eden, tapan bu kötü halk, bu işe yaramaz kuşak gibi olacak.{Ko, “RAB diyor ki, ‘İşte Yahuda’nın gururunu da Yeruşalim’in büyük gururunu da böyle çürüteceğim.$JC,  RAB bana şöyle seslendi: I,  Bunun üzerine Perat’a gittim, gizlediğim yeri kazıp kuşağı aldım. Ancak kuşak çürümüştü, hiçbir işe yaramazdı.iHK,  Uzun süre sonra RAB bana, “Kalk, Perat’a git, gizlemeni buyurduğum kuşağı al” dedi.[G/,  RAB’bin buyruğu uyarınca gidip kuşağı Perat’a yakın bir yere gizledim.sF_,  “Satın aldığın belindeki kuşağı al, Perat’a git. Kuşağı orada bir kaya kovuğuna gizle.”'EI,  RAB bana ikinci kez seslendi:OD,  RAB’bin buyruğu uyarınca bir kuşak satın alıp belime sardım.eC E, RAB bana, “Git, kendine keten bir kuşak satın alıp beline sar, ama suya sokma” dedi.]B3,  Ama kulak asmayan her ulusu kökünden söküp atacak, yok edeceğim” diyor RAB.}As,  Halkıma Baal’ın adıyla ant içmeyi öğrettiler. Bunun gibi, halkımın yolunda yürümeyi ve ‘RAB’bin varlığı hakkı için’ diyerek benim adımla ant içmeyi de iyice öğrenirlerse, halkımın arasında sağlam yerleri olacak.@,  Hepsini söküp attıktan sonra Yahuda’ya yine acıyacak, her birini kendi mülküne, kendi ülkesine geri getireceğim.%?C,  RAB diyor ki, “Halkım İsrail’e verdiğim mülke el koyan bütün kötü komşularımı ülkelerinden söküp atacak, Yahuda halkını da atacağım.>, Halkım buğday ekip diken biçti, Emek verip yarar görmedi. RAB’bin kızgın öfkesi yüzünden Ürününüzden utanacaksınız.”=+, Çöldeki çıplak tepelere Yıkıcılar geldi. RAB’bin kılıcı ülkeyi Bir uçtan bir uca yiyip bitiriyor. Kimse kavuşmayacak esenliğe.w<g, Onu viraneye çevirdiler, Önümde viran olmuş ağlıyor; Bütün ülke viran olmuş, Yine de aldıran yok.m;S, Pek çok çoban bağımı bozdu, Tarlamı çiğnedi, Güzelim tarlamı ıssız çöle döndürdü.G:, Mirasım sırtlan ya da yırtıcı kuş mu oldu karşımda? Çevresindeki yırtıcı kuşlar saldırıyor ona. Gidin, bütün yabanıl hayvanları toplayıp getirin, Yiyip bitirsinler onu.z9m,  Mirasım karşımda Ormandaki aslan gibi oldu; Kükreyip üzerime saldırdı. Bu yüzden ondan nefret ediyorum.\81,  Evimi terk ettim, Mirasımı reddettim, Sevgilimi düşmanlarının eline verdim.7#,  Kardeşlerin, öz ailen bile sana ihanet etti, Arkandan seslerini yükselttiler. Yüzüne karşı olumlu konuşsalar bile onlara güvenme.86i,  “Ey Yeremya, İnsanlarla yarışa girip yoruldunsa, Atlarla nasıl yarışacaksın? Güvenli bir ülkede sendelersen, Şeria çalılıklarıyla nasıl başa çıkacaksın?j5M,  İçinde yaşayanların kötülüğü yüzünden, Ülke ne zamana dek yas tutacak, Otlar ne zamana dek sararıp solacak? Hayvanlarla kuşlar yok oldu. Çünkü bu halk, “O başımıza neler geleceğini görmüyor” dedi.4%,  Beni tanırsın, ya RAB, Beni görür, yüreğimin seninle olduğunu bilirsin. Kasaplık koyun gibi ayır onları, Kesim gününe hazırla!3 ,  Onları sen diktin, kök saldılar, Büyüyüp ürün verdiler. Adın ağızlarından düşmüyor, Yürekleriyse senden uzak.;2 q, Davamı önüne getirsem, Haklı çıkarsın, ya RAB. Ama adalet konusunda Seninle tartışmak istiyorum. Neden kötülerin işi iyi gidiyor? Neden hainler tasasızca yaşıyor?u1c,  Sağ kalan olmayacak. Cezalandırılacakları yıl Anatot halkının başına felaket getireceğim.’ ”03,  Her Şeye Egemen RAB, ‘Onları cezalandıracağım’ diyor, ‘Gençleri kılıçtan geçirilecek, oğullarıyla kızları kıtlıktan ölecek./5,  “Seni öldürmek isteyen Anatot halkı için RAB diyor ki, ‘Onlar, RAB’bin adına peygamberlik etme, yoksa seni öldürürüz diyorlardı.’ .9,  Adaletle yargılayan, Yüreği ve düşünceyi sınayan, Her Şeye Egemen RAB, Davamı senin eline bırakıyorum. Onlardan alacağın öcü göreyim!l-Q,  Kesime götürülen uysal bir kuzu gibiydim. Bana düzen kurduklarını anlamamıştım. Şöyle diyorlardı: “Ağacı da meyvesini de yok edelim, Bir daha adı anılmasın diye Onu yaşayanlar diyarından kesip atalım.”|,q,  Benim için kurdukları düzeni RAB bana açıkladı. Haberim vardı, çünkü ne yaptıklarını bana gösterdi.@+y,  Seni dikmiş olan Her Şeye Egemen RAB, Başına felaket getirmeye karar verdi. Çünkü İsrail ve Yahuda halkları Kötülük yaptı, Baal’a buhur yakarak beni öfkelendirdiler..*U,  RAB sana meyvesi ve biçimi güzel, Yaprağı bol zeytin ağacı adını vermişti. Ama güçlü fırtına koptuğunda Ağacı tutuşturacak; Dalları kırılacak.8)i,  “Sevgilim kötü düzenler kuruyor, Öyleyse tapınağımda işi ne? Adaklar ve kutsanmış et uğrayacağın felaketi önleyebilir mi? Felaket gelince sevinecek misin?”,(Q,  “Sana gelince, ey Yeremya, bu halk için yalvarma; ne yakar ne de dilekte bulun. Sıkıntılı zamanlarında beni çağırdıklarında onları dinlemeyeceğim.*'M, Kentlerinin sayısı kadar ilahın var, ey Yahuda! O utanılası ilaha, Baal’a buhur yakmak için Yeruşalim sokaklarının sayısı kadar sunak kurdunuz.’7&g, Yahuda kentlerinde oturan halk da Yeruşalim’de yaşayanlar da gidip buhur yaktıkları ilahlara yalvaracaklar. Ama yıkım geldiğinde, bu ilahlar onlara yardım edemez.%', Bu yüzden RAB, ‘Kaçıp kurtulamayacakları bir yıkım getireceğim başlarına’ diyor, ‘Bana yakarsalar da onları dinlemeyeceğim.M$, Sözlerimi dinlemek istemeyen atalarının suçlarına döndüler. Başka ilahların ardınca gidip onlara taptılar. İsrail halkıyla Yahuda halkı, atalarıyla yaptığım antlaşmayı bozdu.d#A, RAB bana dedi ki, “Yahuda halkıyla Yeruşalim’de yaşayanlar bana düzen kuruyorlar.l"Q,  Ama dinlemediler, kulak asmadılar. Bunun yerine kötü yüreklerinin inadı uyarınca davrandılar. Ben de uymalarını buyurduğum, ama uymadıkları bu antlaşmada açıklanan bütün lanetleri başlarına getirdim.’ ”!w,  Atalarınızı Mısır’dan çıkardığım günden bu yana sözümü dinlemeleri için onları defalarca uyardım.& E,  RAB şöyle dedi: “Söyleyeceğim her şeyi Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında duyur: ‘Bu antlaşmanın koşullarını dinleyin, onlara uyun.U#,  İşte o zaman süt ve bal akan ülkeyi –bugün sizin olan ülkeyi– atalarınıza vereceğime ilişkin içtiğim andı yerine getirmiş olacağım.’ ” “Amin, ya RAB” diye karşılık verdim.,  Atalarınızı Mısır’dan, demir eritme ocağından çıkardığımda bu antlaşmaya bağlı kalmalarını buyurdum. Onlara dedim ki: Sözümü dinleyin, buyurduğum her şeyi yerine getirin. Böylece siz benim halkım olursunuz, ben de sizin Tanrınız olurum. ,  Onlara diyeceksin ki, ‘İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: Bu antlaşmanın koşullarına uymayan lanet altındadır!nU,  “Bu antlaşmanın koşullarını dinle. Yahuda halkına ve Yeruşalim’de yaşayanlara açıkla.+ S, RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:C,  Öfkeni seni tanımayan ulusların, Adını anmayan toplulukların üzerine dök. Çünkü onlar Yakup soyunu yiyip bitirdiler, Onu tümüyle yok ettiler, Yurdunu viraneye çevirdiler.dA,  Beni öfkenle değil, Yalnız adaletinle yola getir, ya RAB, Yoksa beni hiçe indirirsin.w,  İnsanın yaşamının kendi elinde olmadığını, Adımlarına yön vermenin ona düşmediğini Biliyorum, ya RAB.,  Dinle! Haber geliyor! Kuzey ülkesinden büyük patırtı geliyor! Yahuda kentlerini viraneye çevirecek, Çakallara barınak edecek.{o,  Çobanlar budala, RAB’be danışmıyorlar. Bu yüzden işleri yolunda gitmiyor, Bütün sürüleri dağıldı.-,  Çadırım yıkıldı, ipleri koptu. Çocuklarım benden ayrıldı, Yok artık onlar. Çadırımı kuracak, Perdelerimi takacak kimse kalmadı.wg,  Yaramdan ötürü vay başıma gelen! Derdim iyileşmez! Ama, ‘Dert benim derdim, Dayanmalıyım’ dedim.,  RAB diyor ki, “İşte bu kez bu ülkede yaşayanları Fırlatıp atacağım; Ele geçirilmeleri için Onları sıkıştıracağım.”L,  Kuşatma altında olan sizler, Eşyalarınızı toplayın yerden.,  Yakup’un Payı onlara benzemez. Her şeye biçim veren O’dur, O’nun mirasıdır İsrail oymağı, Her Şeye Egemen RAB’dir adı.R,  Yararsız, alay edilesi nesnelerdir, Cezalandırılınca yok olacaklar.xi,  Hepsi budala, bilgisiz, Her kuyumcu yaptığı puttan utanacak. O putlar yapmacıktır, Soluk yoktur onlarda..U, O gürleyince gökteki sular çağıldar, Yeryüzünün dört bucağından bulutlar yükseltir, Yağmur için şimşek çaktırır, Ambarlarından rüzgar estirir.l Q, Gücüyle yeryüzünü yaratan, Bilgeliğiyle dünyayı kuran, Aklıyla gökleri yayan RAB’dir. , “Onlara şunu diyeceksin, ‘Yeri, göğü yaratmayan bu ilahlar, Yerden de göğün altından da yok olacaklar.’ ” -, Ama gerçek Tanrı RAB’dir. O yaşayan Tanrı’dır, Sonsuza dek kral O’dur. O öfkelenince yeryüzü titrer, Uluslar dayanamaz gazabına.% C, Tarşiş’ten dövme gümüş, Ufaz’dan altın getirilir. Ustayla kuyumcunun yaptığı nesnenin üzerine Lacivert, mor giydirilir, Hepsi usta işidir.m S,  Hepsi budala ve akılsız. Yararsız putlardan ne öğrenilebilir ki? Ağaçtan yapılmış onlar!,  Senden kim korkmaz, Ey ulusların kralı? Bu sana yakışır. Ulusların bilgeleri arasında, Bütün ülkelerinde Senin gibisi yok.]3,  Senin gibisi yok, ya RAB, Sen büyüksün, Adın da büyüktür gücün sayesinde.?w,  Salatalık bostanındaki korkuluk gibidir putları, Konuşamazlar; Onları taşımak gerek, çünkü yürüyemezler. Onlardan korkmayın, zarar veremezler; İyilik de edemezler.”ta,  Altınla, gümüşle süsler, Çekiçle, çivilerle sağlamlaştırırlar; Yerinden kımıldamasın diye.jM,  Ulusların töreleri yararsızdır. Ormandan ağaç keserler, Usta keskisiyle ona biçim verir.,  RAB şöyle diyor: “Ulusların yolunu öğrenmeyin, Gök belirtilerinden yılmayın; Bu belirtilerden uluslar yılsa bile.C , RAB’bin sana ne söylediğini dinle, ey İsrail halkı!zm,  “Mısır’ı, Yahuda’yı, Edom’u, Ammon’u, Moav’ı, çölde yaşayan ve zülüflerini kesenlerin hepsini cezalandıracağım. Çünkü bütün bu uluslar gerçekte sünnetsiz, bütün İsrail halkı da yürekte sünnetsizdir.”c?,  “Yalnız bedence sünnetli olanları cezalandıracağım günler geliyor” diyor RAB.=s,  Dünyada iyilik yapanın, Adaleti, doğruluğu sağlayanın Ben RAB olduğumu anlamakla Ve beni tanımakla övünsün övünen. Çünkü ben bunlardan hoşlanırım” diyor RAB.~~u,  RAB şöyle diyor: “Bilge kişi bilgeliğiyle, Güçlü kişi gücüyle, Zengin kişi zenginliğiyle övünmesin.2}],  Onlara de ki, “RAB şöyle diyor: ‘İnsan cesetleri gübre gibi, Biçicinin ardındaki demetler gibi toprağa serilecek. Onları toplayacak kimse olmayacak.’ ”w|g,  Ölüm pencerelerimize tırmandı, Kalelerimize girdi; Sokakları çocuksuz, Meydanları gençsiz bıraktı.#{?,  Ey kadınlar, RAB’bin sözünü dinleyin! Ağzından çıkan her söze kulak verin. Kızlarınıza yas tutmayı, Komşunuza ağıt yakmayı öğretin. z9,  Siyon’dan ağlama sesi duyuluyor: ‘Yıkıma uğradık! Büyük utanç içindeyiz, Çünkü ülkemizi terk ettik, Evlerimiz yerle bir oldu.’ ”zym,  Hemen gelip bizim için ağıt yaksınlar; Gözlerimiz gözyaşı döksün, Gözkapaklarımızdan sular aksın.x,  Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İyi düşünün! Ağıt yakan kadınları çağırın gelsinler. En iyilerini çağırın gelsinler.w7,  Onları kendilerinin de atalarının da tanımadığı ulusların arasına dağıtacak, tümünü yok edene dek peşlerine kılıcı salacağım.”v,  Bunun için İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Bu halka pelinotu yedirecek, zehirli su içireceğim.luQ,  “Onun yerine yüreklerinin inadını, atalarının öğrettiği gibi Baallar’ı izlediler.”tta, RAB, “Kendilerine verdiğim yasayı bıraktılar, sözümü dinlemediler, yasamı izlemediler” diyor,>su, Hangi bilge kişi buna akıl erdirecek? RAB’bin seslendiği kişi kim ki, sözünü açıklayabilsin? Ülke neden yıkıldı? Neden kimsenin geçemediği bir çöle dönüştü?)rK, “Yeruşalim’i taş yığını, Çakalların barınağı haline getireceğim. Yahuda kentlerini Kimsenin yaşayamayacağı bir viraneye döndüreceğim.”[q/, Dağlar için ağlayıp yas tutacağım, Otlaklar için ağıt yakacağım. Çöle dönüştüler, Kimse geçmiyor oralardan. Sığırların böğürmesi duyulmuyor, Kuşlar, yabanıl hayvanlar kaçıp gitti.vpe, Bu yüzden onları cezalandırmayayım mı?” diyor RAB, “Böyle bir ulustan öcümü almayayım mı?”so_,  Dilleri öldürücü bir ok, Hep aldatıyor. Komşusuna esenlik diliyor, Ama içinden ona tuzak kuruyor.n5,  Bundan ötürü Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İşte, onları arıtıp sınayacağım, Halkımın günahı yüzünden Başka ne yapabilirim ki?m',  Sen, ey Yeremya, Aldatıcılığın ortasında yaşıyorsun. Aldatıcılıkları yüzünden Beni tanımak istemiyorlar.” Böyle diyor RAB.l,  Dost dostu aldatıyor, Kimse gerçeği söylemiyor. Dillerine yalan söylemeyi öğrettiler, Suç işleye işleye yorgun düştüler.k',  “Herkes dostundan sakınsın, Kardeşlerinizin hiçbirine güvenmeyin. Çünkü her kardeş Yakup gibi aldatıcı, Her dost iftiracıdır.?jw,  “Yalan söylemek için ülkede Dillerini yay gibi geriyor, Güçlerini gerçek yolunda kullanmıyorlar. Kötülük üstüne kötülük yapıyor, Beni tanımıyorlar” diyor RAB.i!,  Keşke halkımı bırakabilmem, Onlardan uzaklaşabilmem için Çölde konaklayacak bir yerim olsa! Hepsi zina ediyor, Hain bir topluluk!h , Keşke başım bir pınar, Gözlerim bir gözyaşı kaynağı olsa! Halkımın öldürülenleri için Ağlasam gece gündüz!bg=, Gilat’ta merhem yok mu, Hekim yok mu? Öyleyse halkımın yarası neden iyi edilmedi?[f/, Halkımın yarasından ben de yaralandım. Yasa büründüm, dehşete düştüm.heI, “Ürün biçme zamanı geçti, Yaz sona erdi, Biz ise kurtulmadık” diye haykırıyorlar.edC, Ülkenin en uzak köşelerinden Halkımın feryadını dinleyin: “RAB Siyon’da değil mi? Kralı orada değil mi?” RAB, “Putlarıyla, İşe yaramaz yabancı ilahlarıyla Neden öfkelendiriyorlar beni?” diyor.3ca, Üzüntüm avutulamaz, Yüreğim baygın,ybk, “Bakın, aranıza yılanlar, Büyüden etkilenmeyen engerekler göndereceğim, Sizi sokacaklar” diyor RAB.Wa', Düşman atlarının hırıltısı Dan bölgesinden duyuluyor, Aygırlarının kişnemesinden Bütün ülke titriyor. Ülkeyi ve içindeki her şeyi, Kenti ve orada yaşayanları Yok etmeye geliyorlar.”N`, Esenlik bekledik, iyilik gelmedi. Şifa umduk, yılgınlık bulduk.M_, “Neden burada oturup duruyoruz? Toplanalım da surlu kentlere kaçalım, Orada ölelim! Tanrımız RAB bizi ölüme terk etti, Bize zehirli su içirdi. Çünkü O’na karşı günah işledik.C^, “ ‘Onları büsbütün yok edeceğim, diyor RAB, Ne asmada üzüm kalacak, Ne incir ağacında incir. Yaprakları solup kuruyacak. Onlara ne verdiysem, Ellerinden alınacak.’ ”|]q, Yaptıkları iğrençliklerden utandılar mı? Hayır, ne utanması? Kızarıp bozarmanın ne olduğunu bile bilmiyorlar. Bu yüzden onlar da düşenlerin arasında yer alacak, Cezalandırıldıklarında sendeleyip düşecekler’ diyor RAB.b\=, Esenlik yokken, Esenlik, esenlik, diyerek Halkımın yarasını sözde iyileştirdiler.I[ , Bundan ötürü karılarını başkalarına, Tarlalarını sahiplenecek yeni kişilere vereceğim. Küçük büyük herkes kazanç peşinde, Peygamberler, kâhinler, hepsi halkı aldatıyor.Z, Bilgeler utandırıldı, Yıldırılıp ele geçirildi. RAB’bin sözünü reddettiler. Nasıl bir bilgelikmiş onlarınki?Y1, “ ‘Nasıl, biz bilge kişileriz, RAB’bin Yasası bizdedir, diyebiliyorsunuz? İşte, bilginlerin yalancı kalemi Yasayı yalana çevirmiş.X7, Gökteki leylek bile Belli mevsimlerini bilir. Kumru da kırlangıç da turna da Göç etme zamanını gözetir. Oysa halkım buyruklarımı bilmez.3W_, Dikkatle dinledim, Ama doğru söylemiyorlar. Kimse, ne yaptım, diyerek kötülüğünden pişmanlık duymuyor. Savaşta seğirten at gibi Herkes kendi yoluna gidiyor.V, Öyleyse neden bu halk yoldan saptı? Neden Yeruşalim sürekli döneklik ediyor? Hileye yapışıyor, Geri dönmeyi reddediyorlar.}Us, “Onlara de ki, ‘RAB şöyle diyor: “ ‘İnsan yere düşer de kalkmaz mı, Yoldan sapar da geri dönmez mi?)TK, Bu kötü ulustan bütün sağ kalanlar, kendilerini sürdüğüm yerlerde yaşayanlar, ölümü yaşama yeğleyecekler. Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.’nSU, Toplanmayacak, gömülmeyecek kemikler, toprağın üzerinde gübre gibi olacaklar. Yeruşalim halkının sevdiği, kulluk ettiği, izlediği, danıştığı, taptığı güneşin, ayın, gök cisimlerinin önüne serilecekler.3R a, “ ‘O zaman, diyor RAB, Yahuda krallarıyla önderlerinin, kâhinlerin, peygamberlerin, Yeruşalim’de yaşamış olanların kemikleri mezarlarından çıkarılacak. Q," Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında sevinç ve neşe sesine, gelin güvey sesine son vereceğim; ülke viraneye dönecek.Py,! Bu halkın ölüleri yırtıcı kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak; onları korkutup kaçıran kimse olmayacak.6Oe, Bundan ötürü oraya artık Tofet ya da Ben-Hinnom Vadisi değil, Kıyım Vadisi deneceği günler geliyor, diyor RAB. Tofet’te yer kalmayana dek gömecekler ölüleri.W, Kardeşlerinizi, bütün Efrayim soyunu nasıl attıysam, sizleri de öyle atacağım huzurumdan.’/=W, Bu yüzden Şilo’ya ne yaptımsa, bana ait olan, güvendiğiniz bu tapınağa da –sizlere, atalarınıza vermiş olduğum bu yere de– aynısını yapacağım.<, Bütün bunları yaptınız, diyor RAB, size defalarca seslendim ama dinlemediniz; sizi çağırdım ama yanıt vermediniz.#;?, “ ‘Daha önce adımı yerleştirmiş olduğum Şilo’daki yerime gidin. Halkım İsrail’in kötülüğü yüzünden ona ne yaptığımı görün.:}, Bana ait olan bu tapınak sizin için bir haydut ini mi oldu? Ama ben görüyorum neler yaptığınızı!’ diyor RAB.9, “ ‘Çalmak, adam öldürmek, zina etmek, yalan yere ant içmek, Baal’a buhur yakmak, tanımadığınız başka ilahların ardınca gitmek, bütün bu iğrençlikleri yapmak için mi bana ait olan tapınağa gelip önümde duruyor, güvenlikteyiz diyorsunuz?8, “ ‘Çalmak, adam öldürmek, zina etmek, yalan yere ant içmek, Baal’a buhur yakmak, tanımadığınız başka ilahların ardınca gitmek, bütün bu iğrençlikleri yapmak için mi bana ait olan tapınağa gelip önümde duruyor, güvenlikteyiz diyorsunuz?N7, Ne var ki, sizler işe yaramaz aldatıcı sözlere güveniyorsunuz.]63, burada, sonsuza dek atalarınıza vermiş olduğum ülkede kalmanızı sağlarım.5', yabancıya, öksüze, dula haksızlık etmez, burada suçsuz kanı akıtmaz, sizi yıkıma götüren başka ilahların ardınca gitmezseniz,q4[, Eğer yaşantınızı ve uygulamalarınızı gerçekten düzeltir, birbirinize karşı adil davranır,3, “RAB’bin Tapınağı, RAB’bin Tapınağı, RAB’bin Tapınağı buradadır!” gibi aldatıcı sözlere güvenmeyin.2-, İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Yaşantınızı ve uygulamalarınızı düzeltin. O zaman burada kalmanızı sağlarım.:1m, “RAB’bin Tapınağı’nın kapısında durup şu sözü duyur. De ki, “ ‘RAB’bin sözünü dinleyin, ey RAB’be tapınmak için bu kapılardan giren Yahuda halkı!+0 S, RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:O/, Onlara gümüş artığı denecek, Çünkü RAB onları reddetti.” . , Körük üfürdükçe üfürüyor, Kurşunu ateşte eritiyor, Ama boşunadır yapılan işlem, Çünkü kötüler arınmıyor.-), Hepsi de çok dikbaşlı, Onu bunu çekiştirerek dolaşan insanlardır, Tunç kadar, demir kadar katıdırlar. Hepsi baştan çıkmıştır.i,K, “Seni halkımı deneyesin diye atadım, Öyle ki, onları tanıyıp yollarını sınayasın."+=, Ey halkım, çula sarın, Kül içinde yuvarlan. Biricik oğul için yas tutar gibi Acı acı dövün. Çünkü yok edici ansızın gelecek üzerimize.i*K, Kırlara çıkmayın, Yolda yürümeyin! Düşmanın kılıcı orada, Her yer dehşet içinde.o)W, Haberlerini aldık, Ellerimizde derman kalmadı. Doğuran kadın gibi Üzüntü, sancı sardı bizi.E(, Yay, pala kuşanmışlar, Gaddar ve acımasızlar. Atlara binmiş gelirken, Kükreyen denizi andırıyor sesleri. Savaşa hazır savaşçılar Karşına dizilecekler, ey Siyon kızı!”y'k, RAB diyor ki, “İşte kuzeyden bir ordu geliyor. Dünyanın uçlarından Büyük bir ulus harekete geçiyor./&W, Bu yüzden RAB diyor ki, “Bu halkın önüne tökezler koyacağım, Babalar da oğullar da Tökezleyip birlikte düşecek, Komşu dostuyla birlikte yok olacak.”2%], Neden bana Saba’dan günnük, Uzak bir ülkeden güzel kokulu kamış getiriliyor? Yakmalık sunularınızı kabul etmiyorum, Kurbanlarınızdan hoşnut değilim.”6$e, Dinle, ey yeryüzü! Bu halkın üzerine felaket, Kendi kurduğu düzenin sonucunu getirmek üzereyim. Çünkü sözlerime kulak asmadılar, Kutsal Yasam’ı reddettiler.h#I, Bundan ötürü, ey uluslar, Başlarına neler geleceğini işitin! Sen de anla, ey topluluk!i"K, Size bekçiler atayıp, ‘Boru sesini dinleyin’ dedim, Ama onlar, ‘Dinlemeyiz’ dediler.N!, RAB diyor ki, “Yol kavşaklarında durup bakın, Eski yolları sorun, İyi yol nerede, öğrenin, O yolda yürüyün, Canlarınız rahata kavuşur. Ama onlar, ‘O yolda yürümeyiz’ dediler. w, Yaptıkları iğrençliklerden utandılar mı? Hayır, ne utanması? Kızarıp bozarmanın ne olduğunu bile bilmiyorlar. Bu yüzden onlar da düşenlerin arasında yer alacak, Onları cezalandırdığımda sendeleyip düşecekler” diyor RAB.gG, Esenlik yokken, ‘Esenlik, esenlik’ diyerek Halkımın yarasını sözde iyileştirdiler.iK, “Küçük büyük herkes kazanç peşinde, Peygamberler, kâhinler, hepsi halkı aldatıyor. , Evleri, tarlaları, karıları Başkalarına verilecek, Çünkü ülkede yaşayanlara karşı Elimi kaldıracağım” diyor RAB.nU, Bu yüzden RAB’bin öfkesiyle doluyum, Kendimi tutmaktan yoruldum. “Sokaktaki çocukların, Toplanan gençlerin üzerine boşalt öfkeni. Nasıl olsa karı da koca da, Yaşlı da yıllarca yaşamış olan da kurtulamayacak."=, İşitsinler diye kiminle konuşayım, Kimi uyarayım? Kulakları tıkalı, işitemiyorlar. RAB’bin sözünü aşağılıyor, Ondan hoşlanmıyorlar.J , Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Asmadan nasıl üzüm toplanırsa, İsrail halkından geride kalanları da öyle toplayacaklar. Üzüm toplayan biri gibi Elini yine asma dallarına uzat.”, Uyarılara kulak ver, ey Yeruşalim! Yoksa seni bırakacağım, Seni bir viraneye, Oturulmaz bir ülkeye çevireceğim.”2], Kuyu suyunu nasıl taze tutuyorsa, Yeruşalim de kötülüğünü öyle taze tutuyor. Şiddet ve yıkım yankılanıyor orada, Karşımda hep hastalık ve yaralar var.:m, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Ağaçları kesin, Yeruşalim’e karşı kuşatma rampaları yapın. Bu kent cezalandırılmalı, İçinde zorbalıktan başka bir şey yok.S, Haydi, gece saldırıya geçelim, Kentin kalelerini yerle bir edelim.”.U, “Yeruşalim’e karşı savaş hazırlığı yapın! Kalkın, öğleyin saldırıya geçelim! Vay halimize, gün kararıyor! Akşamın gölgeleri gitgide uzuyor.w, Çobanlar sürüleriyle ona geliyor, Çevresinde çadırlarını kuracaklar. Herkes kendi sürüsünü otlatacak.”@{, Siyon kızını, o güzel, narin kızı yok edeceğim.c A, “Güvenliğiniz için kaçın, ey Benyamin halkı! Yeruşalim’den kaçın! Tekoa’da boru çalın! Beythakkerem’e bir işaret koyun. Çünkü kuzeyden bir felaket, Büyük bir yıkım gelecek gibi görünüyor.#?, Peygamberler yalan peygamberlik ediyor, Halkı başına buyruk kâhinler yönetiyor, Halkım da bunu benimsiyor. Ama bunun sonunda ne yapacaksınız?”<s, “Ülkede korkunç, dehşet verici bir şey oldu:s_, Bu yüzden onları cezalandırmayayım mı?” diyor RAB, “Böyle bir ulustan öcümü almayayım mı?+O, Semirip parladılar, Yaptıkları kötülüklerle sınırı aştılar. Kazanabilecekleri halde öksüzün davasına bakmıyor, Yoksulun hakkını savunmuyorlar.n U, Kuş dolu bir kafes nasılsa, Onların evleri de hileyle dolu. Bu sayede güçlenip zengin oldular, y, “Halkım arasında kötü kişiler var. Kuş avlamak için pusuya yatanlar gibi Tuzak kuruyor, insan yakalıyorlar. C~~}}a||>{V{ z1yjx`wvuutNss/r8qpoonmm\lkkjqj!iihfgg3fedddedcbaa.``__^^]~\\[Z?YYWWW6VV UhTT'SSERqRQPPSOONMMLLPKKAJJIwHGFFfFEE1E DFCCfC BAp@@=<<};::,9T88P7S6\55#43q22110yu, Bu kentte kalan kılıçtan, kıtlıktan, salgından ölecek; dışarı çıkıp kenti kuşatan Kildaniler’e teslim olansa yaşayacak, hiç değilse canını kurtarmış olacak.x, “Bunun yanısıra halka şunları da söyle: ‘RAB diyor ki: İşte yaşama giden yolu da ölüme giden yolu da önünüze koyuyorum.Zw-, Ondan sonra da, diyor RAB, Yahuda Kralı Sidkiya’yla görevlilerini, bu kentte salgından, kılıçtan, kıtlıktan sağ çıkan halkı Babil Kralı Nebukadnessar’ın ve canlarına susamış düşmanlarının eline teslim edeceğim. Hepsini kılıçtan geçirecek, canlarını bağışlamayacak, merhamet etmeyecek, acımayacak.’pvY, Bu kentte yaşayanları yok edeceğim; insan da, hayvan da korkunç bir salgın hastalıktan ölecek.u{, Ben de elimi size karşı kaldıracağım; kudretle, kızgınlıkla, gazapla, büyük öfkeyle sizinle savaşacağım.ktO, ‘İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor: Surların dışında sizi kuşatan Babil Kralı ve Kildaniler’le savaşmakta kullandığınız silahları size karşı çevireceğim; hepsini bu kentin ortasına toplayacağım.Fs, Yeremya şu karşılığı verdi: “Sidkiya’ya deyin ki,Pr, “Lütfen bizim için RAB’be danış. Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar bize saldırıyor. Belki RAB bizim için şaşılacak işlerinden birini yapar da Nebukadnessar ülkemizden çekilir.”4q c, Kral Sidkiya Malkiya oğlu Paşhur’la Maaseya oğlu Kâhin Sefanya’yı Yeremya’ya gönderince, RAB Yeremya’ya seslendi. Paşhur’la Sefanya ona şöyle demişti:opW, Neden ana rahminden çıktım? Dert, üzüntü görmek, Ömrümü utanç içinde geçirmek için mi?eoC, Çünkü beni annemin rahminde öldürmedi; Annem mezarım olur, Rahmi hep gebe kalırdı.}ns, RAB’bin acımadan yerle bir ettiği Kentler gibi olsun o adam! Sabah feryatlar, Öğlen savaş naraları duysun!emC, “Bir oğlun oldu!” diyerek babama haber getiren, Onu sevince boğan adama lanet olsun!Vl%, Lanet olsun doğduğum güne! Kutlu olmasın annemin beni doğurduğu gün!pkY, Ezgiler okuyun RAB’be! Övün RAB’bi! Çünkü yoksulun canını kötülerin elinden O kurtardı.#j?, Ey doğru kişiyi sınayan, Yüreği ve düşünceyi gören Her Şeye Egemen RAB! Davamı senin eline bırakıyorum. Onlardan alacağın öcü göreyim!ci?, Ama RAB güçlü bir savaşçı gibi benimledir. Bu yüzden bana eziyet edenler tökezleyecek, Üstün gelemeyecek, Başarısızlığa uğrayıp büyük utanca düşecekler; Onursuzlukları sonsuza dek unutulmayacak.tha, Birçoğunun, “Her yer dehşet içinde! Suçlayın! Suçlayalım onu!” diye fısıldaştığını duydum. Bütün güvendiğim insanlar düşmemi gözlüyor, “Belki kanar, onu yeneriz, Sonra da öcümüzü alırız” diyorlar.Qg, “Bir daha onu anmayacak, O’nun adına konuşmayacağım” desem, Sözü kemiklerimin içine hapsedilmiş, Yüreğimde yanan bir ateş sanki. Onu içimde tutmaktan yoruldum, Yapamıyorum artık.-fS, Çünkü konuştukça feryat ediyor, Şiddet diye, yıkım diye haykırıyorum. RAB’bin sözü yüzünden bütün gün yeriliyor, Gülünç duruma düşüyorum.e!, Beni kandırdın, ya RAB, Ben de kandım. Bana üstün geldin, beni yendin. Bütün gün alay konusu oluyorum, Herkes benimle eğleniyor.Qd, Sana gelince, ey Paşhur, sen de evinde yaşayanların hepsi de Babil’e sürüleceksiniz. Sen de kendilerine yalan peygamberlik ettiğin bütün dostların da orada ölüp gömüleceksiniz.’ ”Jc , Bu kentin bütün zenginliğini –ürününü, değerli eşyalarını, Yahuda krallarının hazinelerini– düşmanlarının eline vereceğim. Hepsini yağmalayıp Babil’e götürecekler.b, “RAB diyor ki, ‘Seni de dostlarını da yıldıracağım. Dostlarının düşman kılıcıyla düştüğünü gözlerinle göreceksin. Bütün Yahuda’yı Babil Kralı’nın eline teslim edeceğim; onları Babil’e sürecek ya da kılıçtan geçirecek.a, Ertesi gün Paşhur kendisini tomruktan salıverince, Yeremya ona, “RAB sana Paşhur değil, Magor-Missaviv adını verdi” dedi,y`k, onun dövülüp RAB’bin Tapınağı’nın Yukarı Benyamin Kapısı’ndaki tomruğa vurulmasını buyurdu. _ , RAB’bin Tapınağı’nın baş görevlisi İmmer oğlu Kâhin Paşhur, Yeremya’nın böyle peygamberlik ettiğini duyunca,b^=, “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘İşte bu kente ve çevresindeki köylere sözünü ettiğim bütün felaketleri getireceğim. Çünkü dikbaşlılık edip sözümü dinlemediler.’ ”]5, Peygamberlik etmesi için RAB’bin Tofet’e gönderdiği Yeremya oradan döndü. RAB’bin Tapınağı’nın avlusunda durup halka şöyle dedi:Y\+, Yeruşalim’in evleri de Yahuda krallarının sarayları da Tofet gibi kirli sayılacak. Çünkü bu evlerin damlarında gök cisimlerine buhur yaktılar, başka ilahlara dökmelik sunular sundular.’ ”q[[, Bu kente de içinde yaşayanlara da böyle davranacağım, diyor RAB. Bu kenti Tofet gibi yapacağım.kZO, ve onlara de ki, ‘Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Çömlekçinin çömleği nasıl kırılıp bir daha onarılamazsa, ben de bu halkı ve bu kenti öyle kıracağım. Ölüleri yer kalmayana dek Tofet’te gömecekler.@Y{, “O zaman seninle gidenlerin önünde çömleği kır)XK, Onlara oğullarının, kızlarının etini yedireceğim. Canlarına susamış düşmanları onları kuşattığında sıkıntıdan birbirlerini yiyecekler.’#W?, Bu kenti viraneye çevirecek, alay konusu edeceğim; oradan her geçen şaşkın şaşkın bakıp başına gelen belalardan ötürü onunla alay edecek.V, Yahuda ve Yeruşalim’in tasarılarını burada boşa çıkaracağım. Onları canlarına susayanların eline verecek, düşmanlarının önünde kılıçla düşüreceğim. Cesetlerini yem olarak yırtıcı kuşlara, yabanıl hayvanlara vereceğim. U, Bundan ötürü buranın artık Tofet ya da Ben-Hinnom Vadisi değil, Kıyım Vadisi diye anılacağı günler geliyor, diyor RAB."T=, Çocuklarını ateşte Baal’a kurban etmek için tapınma yerleri kurdular. Böyle bir şey ne buyurdum ne sözünü ettim ne de aklımdan geçirdim.rS], Çünkü beni terk ettiler, burayı yabancı bir ülke haline getirdiler. Kendilerinin de atalarıyla Yahuda krallarının da tanımadığı başka ilahlara burada buhur yaktılar, burayı döktükleri suçsuz kanıyla doldurdular.xRi, De ki, ‘RAB’bin sözünü dinleyin, ey Yahuda kralları ve Yeruşalim’de yaşayanlar! İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Dinleyin! Buraya, her duyanı şaşkına çevirecek bir felaket göndermek üzereyim.fQE, Harsit Kapısı’na yakın Ben-Hinnom Vadisi’ne git. Sana söyleyeceklerimi orada duyur.P %, RAB bana şöyle dedi: “Git, çömlekçiden bir çömlek satın al. Halkın ve kâhinlerin ileri gelenlerinden birkaçını yanına alıpSO, Beni öldürmek için kurdukları düzenlerin hepsini Biliyorsun, ya RAB. Bağışlama suçlarını, Günahlarını önünden silme. Yığılıp kalsınlar senin önünde. Öfkeliyken uğraş onlarla.6Ne, Sen üzerlerine ansızın akıncılar gönderdiğinde, Evlerinden çığlıklar duyulsun. Çünkü beni yakalamak için çukur kazdılar, Ayaklarıma gizli tuzak kurdular.AM{, Bu yüzden çocuklarını kıtlığa ver, Kılıcın ağzına at. Karıları çocuksuz, dul kalsın, Erkeklerini ölüm alıp götürsün, Gençleri savaşta kılıçtan geçirilsin.KL, İyiliğe karşı kötülük mü yapmalı? Ama onlar bana çukur kazdılar. Onlara duyduğun öfkeyi yatıştırmak, Onların iyiliğini dilemek için Senin önünde nasıl durduğumu anımsa.FK, Dinle beni, ya RAB, Beni suçlayanların dediklerini işit!J+, Bunun üzerine, “Haydi, Yeremya’ya karşı bir düzen kuralım!” dediler, “Çünkü yasayı öğretecek kâhin, öğüt verecek bilge, Tanrı sözünü bildirecek peygamber hiç eksik olmayacak. Gelin, ona sözle saldıralım, söylediklerini de dinlemeyelim.”I), Onları düşmanlarının önünde Doğu rüzgarı gibi dağıtacağım; Yıkım günü yüzümü değil, Sırtımı çevireceğim onlara.”}Hs, Ülkeleri viran edilecek, Sürekli alay konusu olacak; Oradan her geçen şaşkın şaşkın Başını sallayacak.=Gs, Oysa halkım beni unuttu, Değersiz ilahlara buhur yaktı. Bu ilahlar gidecekleri yollarda, Eski yollarda sendelemelerine neden oldu; Onları sapa, bitmemiş yollarda yürüttü.sF_, Kayalık bayırlardan Lübnan’ın karı hiç eksik olur mu? Uzaktan akan soğuk sular hiç kesilir mi? E, Bu yüzden RAB diyor ki, “Uluslar arasında soruşturun: Böylesini kim duydu? Erden kız İsrail Çok korkunç bir şey yaptı.D3, Ama onlar, ‘Boş ver! Biz kendi tasarılarımızı sürdüreceğiz; her birimiz kötü yüreğinin inadı uyarınca davranacak’ diyecekler.”C%, “Bu nedenle Yahuda halkıyla Yeruşalim’de yaşayanlara de ki, ‘RAB şöyle diyor: İşte size bir felaket tasarlıyor, size karşı bir düzen kuruyorum. Onun için her biriniz kötü yolundan dönsün, yaşantınızı da davranışlarınızı da düzeltin.’zBm, o ulus sözümü dinlemeyip gözümde kötü olanı yaparsa, ona söz verdiğim iyiliği yapmaktan vazgeçerim.YA+, Öte yandan, bir ulusun ya da krallığın kurulup dikileceğini duyururum da,j@M, uyardığım ulus kötülüğünden dönerse, başına felaket getirme kararımdan vazgeçerim.n?U, Bir ulusun ya da krallığın kökünden söküleceğini, yıkılıp yok edileceğini duyururum da,A>{, “Bu çömlekçinin yaptığını ben de size yapamaz mıyım, ey İsrail halkı? diyor RAB. Çömlekçinin elinde balçık neyse, siz de benim elimde öylesiniz, ey İsrail halkı!!==, RAB bana yine seslendi:~<u, Yaptığı balçıktan kap elinde bozulunca çömlekçi balçığa istediği biçimi vererek başka bir kap yaptı.\;1, Bunun üzerine çömlekçinin işliğine gittim. Çark üzerinde çalışıyordu.O:, “Kalk, çömlekçinin işliğine git; orada sana sesleneceğim.”+9 S, RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:p8Y, Ancak beni dinlemez, Şabat Günü Yeruşalim kapılarından yük taşıyarak girer, o günü kutsal saymazsanız, kentin kapılarını ateşe vereceğim. Yeruşalim saraylarını yakıp yok edecek, hiç sönmeyecek ateş.’ ”7w, Yahuda kentlerinden, Yeruşalim çevresinden, Benyamin topraklarından, Şefela’dan, dağlık bölgeden, Negev’den gelip RAB’bin Tapınağı’na yakmalık sunular, kurbanlar, tahıl sunuları, günnük ve şükran sunuları getirecekler.d6A, Davut’un tahtında oturan krallarla önderler savaş arabalarına, atlara binip Yahuda halkı ve Yeruşalim’de yaşayanlarla birlikte bu kentin kapılarından girecekler. Bu kentte sonsuza dek insanlar yaşayacak. 59, Beni iyi dinlerseniz, diyor RAB, Şabat Günü bu kentin kapılarından yük taşımayıp hiç iş yapmayarak Şabat Günü’nü kutsal sayarsanız,4, Ne var ki, onlar sözümü dinlemediler, kulak asmadılar. Dikbaşlılık ederek beni dinlemediler, yola gelmek istemediler.3!, Şabat Günü evinizden yük çıkarmayın, hiç iş yapmayın. Atalarınıza buyurduğum gibi Şabat Günü’nü kutsal sayacaksınız.z2m, RAB diyor ki, Şabat Günü yük taşımamaya, Yeruşalim kapılarından içeri bir şey sokmamaya dikkat edin. 1, Halka de ki, ‘Ey Yahuda kralları, Yahuda halkı, Yeruşalim’de oturup bu kapılardan girenler, RAB’bin sözünü dinleyin!0%, RAB bana şöyle dedi: “Yahuda krallarının girip çıktığı Halk Kapısı’na ve Yeruşalim’in öbür kapılarına git, orada dur.=/s, Bana eziyet edenler utandırılsın, Ama beni utandırma; Onları yılgınlığa düşür, Ama beni düşürme. Felaket gününü getir üzerlerine, Onları iki kat yıkımla ez.G., Dehşet verme bana, Felaket gününde sığınağım sensin.4-a, Senin hizmetinde çoban olmaktan kaçınmadım, Felaket gününü de ben istemedim. Dudaklarımdan çıkan her sözü bilirsin, ya RAB. O söz zaten senin ağzındaydı.e,C, Bana, “Hani, RAB’bin sözü nerede? Haydi, gelsin yerine bakalım” deyip duruyorlar.o+W, Şifa ver bana, ya RAB, O zaman iyi olurum; Kurtar beni, kurtuluş bulurum, Çünkü övgüm sensin.A*{, Ey İsrail’in umudu RAB, Seni bırakanların hepsi Utanılacak duruma düşecek. Sana sırtını dönenler toprağa yazılacak, Çünkü RAB’bi, diri su pınarını bıraktılar.X)), Tapınağımızın yeri Başlangıçtan yüceltilmiş görkemli bir tahttır.P(, Yumurtlamadığı yumurtaların üzerinde oturan keklik nasılsa, Haksız servet edinen kişi de öyledir. Yaşamının ortasında serveti onu bırakır, Yaşamının sonunda kendisi aptal çıkar.', “Ben RAB, herkesi davranışlarına, Yaptıklarının sonucuna göre ödüllendirmek için Yüreği yoklar, düşünceyi denerim.”S&, Yürek her şeyden daha aldatıcıdır, iyileşmez, Onu kim anlayabilir?O%, Böylesi su kıyılarına dikilmiş ağaca benzer, Köklerini akarsulara salar. Sıcak gelince korkmaz, Yaprakları hep yeşildir. Kuraklık yılında kaygılanmaz, Meyve vermekten geri durmaz.”K$, “Ne mutlu RAB’be güvenen insana, Güveni yalnız RAB olana!#, Böylesi bozkırdaki çalı gibidir, İyilik geldiği zaman görmeyecek; Kurak çöle, Kimsenin yaşamadığı tuzlaya yerleşecek.y"k, RAB diyor ki, “İnsana güvenen, İnsanın gücüne dayanan, Yüreği RAB’den uzaklaşan kişi lanetlidir.?!w, Sana verdiğim mülkü kendi suçunla yitireceksin. Bilmediğin bir ülkede Düşmanlarına köle edeceğim seni. Çünkü öfkemi alevlendirdiniz, Tutuşup sonsuza dek yanacak.” 9, Ey kırdaki dağım, ülkende işlenen günahlar yüzünden Servetini, bütün hazinelerini Ve puta tapılan yerlerini bırakacağım, yağmalansın.  , Bol yapraklı her ağacın yanında, Her yüksek tepedeki sunaklarla, Aşera putlarıyla Çocuklarıymış gibi ilgileniyorlar. %, “Yahuda’nın günahı demir kalemle yazıldı; Yüreklerinin levhaları, Sunaklarının boynuzları üzerine Elmas uçlu aletle oyuldu.{o, “Onun için bu kez onlara Gücümü, kudretimi tanıtacağım. O zaman adımın RAB olduğunu anlayacaklar.”E, ‘İnsan kendine ilah yapar mı? Onlar ilah değil ki!’, “Ya RAB, sen benim gücüm, Kalem, sıkıntı gününde sığınağımsın. Dünyanın dört bucağından Uluslar sana gelip, ‘Atalarımız yalnız yalanları, Kendilerine hiçbir yararı olmayan Değersiz putları miras aldılar’ diyecekler,=s, İlkin suçlarını, günahlarını iki katıyla onlara ödeteceğim. Çünkü tiksindirici cansız ilahlarıyla ülkemi kirlettiler, mülkümü iğrenç putlarıyla doldurdular.s_, Bütün yaptıklarını görüyorum; hiçbiri benden gizli değil. Günahları da gözümden kaçmıyor.X), “Birçok balıkçı çağırmak üzereyim. Onları yakalayacaklar” diyor RAB, “Ardından birçok avcı çağıracağım. Her dağın, her tepenin üzerinden, kaya kovuklarından avlayacaklar onları.uc, “Bunun yerine, ‘İsrail halkını kuzey ülkesinden ve sürdüğü bütün öbür ülkelerden geri getiren RAB’bin varlığı hakkı için’ diyecekler. Çünkü atalarına vermiş olduğum topraklara onları geri getireceğim.3, “Artık insanların, ‘İsrail halkını Mısır’dan çıkaran RAB’bin varlığı hakkı için’ demeyeceği günler geliyor” diyor RAB.A{, Bu yüzden sizi bu ülkeden sizin de atalarınızın da bilmediği bir ülkeye atacağım. Orada gece gündüz başka ilahlara kulluk edeceksiniz, çünkü size lütfetmeyeceğim.’ , Sizse atalarınızdan daha çok kötülük yaptınız. Beni dinleyeceğinize, kötü yüreğinizin inadı uyarınca davrandınız.4a, de ki, ‘Atalarınız beni terk etti’ diyor RAB, ‘Başka ilahların ardınca gittiler, onlara kulluk edip taptılar. Beni terk ettiler, Kutsal Yasam’a uymadılar.R, “Bütün bunları bu halka bildirdiğinde, ‘RAB neden başımıza bu büyük felaketi getireceğini bildirdi? Suçumuz ne? Tanrımız RAB’be karşı işlediğimiz günah ne?’ diye sorarlarsa,:m, Çünkü İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Burada sevinç ve neşe sesine, gelin güvey sesine senin günlerinde gözünün önünde son vereceğim.’A}, “Şölen evine de gitme, onlarla oturma, yiyip içme., Ölene yas tutanı avutmak için kimse onunla yemek yemeyecek. Anne babasını yitirene kimse avunç kâsesini sunmayacak.)K, “Bu ülkede büyükler de küçükler de ölecek, gömülmeyecekler. Onlar için yas tutan, dövünüp bedenini yaralayan, başını tıraş eden olmayacak.T !, Çünkü RAB diyor ki, “Cenaze yemeğinin verildiği eve gitme, dövünmek için gitme, başsağlığı dileme. Çünkü ben bu halktan esenliğimi, sevgimi, sevecenliğimi geri çektim” diyor RAB. {, “Ölümcül hastalıklardan ölecekler. Onlar için yas tutulmayacak, gömülmeyecekler. Cesetleri toprağın üzerinde gübre gibi kalacak. Kılıçla, kıtlıkla yok olacaklar; cesetleri yırtıcı kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak.”U #, Bu ülkede doğan oğullarla kızlar ve anne babaları için RAB diyor ki,M , “Kendine karı alma, burada oğulların, kızların olmasın.”#  C, RAB bana şöyle seslendi:\1, “Seni kötünün elinden kurtaracak, Acımasızın avucundan kurtaracağım.”J , Bu halkın karşısında Sağlamlaştırılmış tunç bir duvar kılacağım seni; Seninle savaşacak ama yenemeyecekler, Çünkü yardım etmek, kurtarmak için Ben seninleyim” diyor RAB.\1, Bu yüzden RAB diyor ki, “Eğer dönersen seni yine hizmetime alırım; İşe yaramaz sözler değil, Değerli sözler söylersen, Benim sözcüm olursun. Bu halk sana dönecek, Ama sen onlara dönmemelisin., Neden sürekli acı çekiyorum? Neden yaram ağır ve umarsız? Benim için aldatıcı bir dere, Güvenilmez bir pınar mı olacaksın?#?, Eğlenenlerin arasında oturmadım, Onlarla sevinip coşmadım. Elin üzerimde olduğu için Tek başıma oturdum, Çünkü beni öfkeyle doldurmuştun., Sözlerini bulur bulmaz yuttum, Bana neşe, yüreğime sevinç oldu. Çünkü seninim ben, Ya RAB, Her Şeye Egemen Tanrı!)K, Sen bilirsin, ya RAB, Beni anımsa, beni kolla. Bana eziyet edenlerden öcümü al. Sabrınla beni canımdan etme, Senin uğruna aşağılandığımı unutma., Bilmediğin bir ülkede Düşmanlarına köle edeceğim seni. Çünkü size karşı öfkem Ateş gibi tutuşup yanacak.”w, Ülkende işlenen günahlar yüzünden Servetini de hazinelerini de karşılıksız, Çapul malı olarak vereceğim.L, “Demiri, kuzeyden gelen demiri Ya da tuncu kimse kırabilir mi?!~;, RAB şöyle dedi: “Kuşkun olmasın, iyilik için seni özgür kılacağım, Yıkım ve sıkıntı zamanında Düşmanlarını sana yalvartacağım."}=, Vay başıma! Herkesle çekişip davacı olayım diye Doğurmuşsun beni, ey annem! Ne ödünç aldım, ne de verdim, Yine de herkes lanet okuyor bana.]|3, Yedi çocuklu kadın Bayılıp son soluğunu verecek; Daha gündüzken güneşi batacak, Utandırılıp alçaltılacak. Sağ kalanları düşmanlarının önünde Kılıca teslim edeceğim.” Böyle diyor RAB.7{g, Dul kadınlarının sayısı denizin kumundan çok olacak. Gençlerinin annelerine Öğle vakti yok ediciyi göndereceğim; Üzerlerine ansızın acı, dehşet salacağım.z, Ülkenin kapılarında, Halkımı yabayla savuracak, Çocuksuz bırakacak, yok edeceğim; Çünkü yollarından dönmediler.y1, Sen beni reddettin” diyor RAB, “Gerisingeri gidiyorsun. Ben de elimi sana karşı kaldıracak, Seni yok edeceğim; Merhamet ede ede yoruldum.x , “Kim acıyacak sana, ey Yeruşalim? Kim yas tutacak senin için? Hal hatır sormak için Kim yolundan dönüp sana gelecek?w/, Yahuda Kralı Hizkiya oğlu Manaşşe’nin Yeruşalim’de yaptıkları yüzünden bütün yeryüzü krallıklarını dehşete düşüreceğim.uvc, “Onların başına dört tür yıkım getirmeye karar verdim” diyor RAB, “Öldürmek için kılıcı, paralamak için köpekleri, yiyip bitirmek, yok etmek için yırtıcı kuşlarla yabanıl hayvanları salacağım üzerlerine.qu[, Sana, ‘Nereye gidelim?’ diye sorarlarsa de ki, ‘RAB şöyle diyor: “ ‘Ölüm için ayrılanlar ölüme, Kılıç için ayrılanlar kılıca, Kıtlık için ayrılanlar kıtlığa, Sürgün için ayrılanlar sürgüne.’ t , RAB bana dedi ki, “Musa’yla Samuel önümde durup yalvarsalar bile, bu halka acımayacağım; kov onları önümden, gitsinler!rs], Ulusların değersiz putlarından herhangi biri Yağmur yağdırabilir mi? Gökler kendiliğinden Sağanak yağdırabilir mi? Bunu yalnız sen yapabilirsin, Ya RAB Tanrımız. Umudumuz sende, Çünkü bütün bunları yapan sensin.r, Adın uğruna bizi küçümseme, Görkemli tahtının hor görülmesine izin verme. Bizimle yaptığın antlaşmayı anımsa, Bozma onu.q}, Yaptığımız kötülükleri, Atalarımızın suçlarını biliyoruz, ya RAB; Gerçekten sana karşı günah işledik.Bp}, Yahuda’yı büsbütün mü reddettin? Siyon’dan tiksiniyor musun? Neden şifa bulmayacak kadar yaraladın bizi? Esenlik bekledik, iyilik gelmedi. Şifa umduk, yılgınlık bulduk.Co, Kıra çıksam, kılıçtan geçirilenleri, Kente girsem, kıtlıktan kırılanları görüyorum. Olup bitenden habersiz peygamberlerle kâhinlerse Ülkeyi dolaşıp duruyorlar.’ ”%nC, “Onlara de ki, “ ‘Gözlerim gece gündüz Durmadan gözyaşı döksün, Çünkü erden kızım, halkım Ağır bir yara aldı, Ezici bir darbe yedi.zmm, Peygamberlik ettikleri halk da kıtlık ve kılıç yüzünden Yeruşalim sokaklarına atılacak. Onları da karılarını, oğullarını, kızlarını da gömecek kimse olmayacak. Yaptıkları kötülüğü kendi başlarına getireceğim.Ul#, Adımla konuşan peygamberler için ben RAB diyorum ki, onları göndermediğim halde, ‘Bu ülkede kılıç da kıtlık da olmayacak’ diyorlar. Ama kendileri de kılıçla, kıtlıkla yok olacaklar.k, RAB, “Peygamberler benim adımla yalan peygamberlik ediyorlar” dedi, “Onları ne gönderdim, ne onlara buyruk verdim, ne de seslendim. Size uydurma görümlerden, falcılıktan, boş şeylerden, akıllarından geçen hayallerden söz ediyorlar.Bj}, Bunun üzerine, “Ah, Egemen RAB, peygamberler bu halka, ‘Kılıç yüzü görmeyecek, kıtlık çekmeyeceksiniz; burada size kalıcı esenlik sağlayacağım’ diyorlar” dedim.Si, “Oruç tutsalar bile feryatlarına kulak vermeyeceğim. Yakmalık sunu, tahıl sunusu sunsalar bile kabul etmeyeceğim. Tersine, kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla yok edeceğim onları.”Ih , Sonra RAB bana, “Bu halkın iyiliği için yalvarma” dedi,cg?, Bu halk için RAB diyor ki, “Gezip tozmayı pek sever, Ayaklarını dolaşmaktan esirgemezler. Bu yüzden RAB onlardan hoşnut değil, Şimdi anımsayacak suçlarını, Günahları için onları cezalandıracak.” f, Neden şaşırmış biri gibi, Kurtarmaya gücü yetmeyen savaşçı gibisin? Aramızdasın sen, ya RAB, Seniniz, bırakma bizi!e, Ey İsrail’in Umudu, Sıkıntı anlarındaki Kurtarıcısı! Neden ülkede bir yabancı, Ancak bir gece konaklayan yolcu gibisin?d), Suçlarımız bize karşı tanıklık etse de, Adın uğruna bir şeyler yap, ya RAB! Pek çok döneklik ettik, Sana karşı günah işledik.c{, Yaban eşekleri çıplak tepelerde durmuş, Çakal gibi soluyorlar; Gözlerinin feri sönmüş, Çünkü otlak yok.”Tb!, Kırdaki geyik bile Yeni doğmuş yavrusunu bırakıyor, Çünkü ot yok.ca?, Ülke yağmursuz, toprak çatlamış, Irgatlar utanç içinde başlarını örtüyorlar.8`i, Soylular uşaklarını suya gönderiyorlar. Sarnıçlara gidiyor, ama su bulamıyor, Kapları boş dönüyorlar. Aşağılanmış, utanç içinde, Başlarını örtüyorlar. 7~~$}N|{zyy xxwvvlvuutss`rrwqpp-oo!n2mm ll"k(jiiihPgfeejddc>bbak``w_*^^]]\\[[ZZYY+XXXTXWW-VeUTSS4RQQPPUOOVNNMkMLKKrJII,HJGFFwEpDDQC,B%Ah@@%?>>>=<QMQu k, Aklının tasarladığını tümüyle yapana dek, RAB’bin kızgın öfkesi dinmeyecek. Son günlerde bunu anlayacaksınız.”rj], İşte RAB’bin fırtınası öfkeyle kopacak, Şiddetli kasırgası kötülerin başında patlayacak.bi=, “ ‘Böylece siz benim halkım olacaksınız, Ben de sizin Tanrınız olacağım.’Eh, Önderleri kendilerinden biri olacak, Yöneticileri kendi aralarından çıkacak. Onu kendime yaklaştıracağım, Bana yaklaşacak. Kim canı pahasına yaklaşabilir bana?’ diyor RAB. g , Çocukları eskisi gibi olacak, Toplulukları önümde sağlam duracak; Onlara baskı yapanların hepsini cezalandıracağım.f7, Oralardan şükran ve sevinç sesleri duyulacak. Sayılarını çoğaltacağım, azalmayacaklar, Onları onurlandıracağım, küçümsenmeyecekler.Ee, “RAB diyor ki, ‘Yakup’un çadırlarını eski gönencine kavuşturacağım, Konutlarına acıyacağım. Yeruşalim höyük üzerinde yeniden kurulacak, Saray kendi yerinde duracak.d7, Ama ben seni sağlığına kavuşturacak, Yaralarını iyileştireceğim’ diyor RAB, ‘Çünkü Siyon itilmiş, Onu arayan soran yok diyorlar.’c, Ama seni yiyenlerin hepsi yem olacak, Bütün düşmanların sürgüne gidecek. Seni soyanlar soyulacak, Yağmalayanlar yağmalanacak.b3, Neden haykırıyorsun yarandan ötürü? Yaran şifa bulmaz. Suçlarının çokluğu ve sayısız günahın yüzünden Getirdim bunları başına.0aY, Bütün oynaşların unuttu seni, Arayıp sormuyorlar. Seni düşman vururcasına vurdum, Acımasızca cezalandırdım. Çünkü suçun çok, Günahların sayısız.D`, Davanı görecek kimse yok, Yaran umarsız, şifa bulmaz.J_ , “RAB diyor ki, ‘Senin yaran şifa bulmaz, Beren iyileşmez.o^W, Çünkü ben seninleyim, Seni kurtaracağım’ diyor RAB. ‘Seni aralarına dağıttığım bütün ulusları Tümüyle yok etsem de, Seni büsbütün yok etmeyecek, Adaletle yola getirecek, Hiç cezasız bırakmayacağım.’e]C, “ ‘Korkma, ey kulum Yakup, Yılma, ey İsrail’ diyor RAB. ‘Çünkü seni uzak yerlerden, Soyunu sürgün edildiği ülkeden kurtaracağım. Yakup yine huzur ve güvenlik içinde olacak, Kimse onu korkutmayacak.m\S, Onun yerine Tanrıları RAB’be Ve başlarına atayacağım kralları Davut’a Kulluk edecekler.?[w, “ ‘O gün’ diyor Her Şeye Egemen RAB, ‘Boyunlarındaki boyunduruğu kıracak, Bağlarını koparacağım. Bundan böyle yabancılar onları Kendilerine köle etmeyecekler.Z, Ah, ne korkunç gün! Onun gibisi olmayacak. Yakup soyu için sıkıntı dönemi olacak, Yine de sıkıntıdan kurtulacak.Y5, Sorun da görün: Erkek, çocuk doğurur mu? Öyleyse neden doğuran kadın gibi Her erkeğin ellerini belinde görüyorum? Neden her yüz solmuş?OX, “RAB diyor ki, ‘Korku sesi duyduk, Esenlik değil, dehşet sesi.MW, İsrail ve Yahuda için RAB’bin bildirdiği sözler şunlardır:eVC, İşte halkım İsrail’i ve Yahuda’yı eski gönençlerine kavuşturacağım günler yaklaşıyor’ diyor RAB, ‘Onları atalarına verdiğim topraklara geri getireceğim, orayı yurt edinecekler’ diyor RAB.”hUI, “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Sana bildirdiğim bütün sözleri bir kitaba yaz.+T S, RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:qS[, ben de Nehelamlı Şemaya’yı ve bütün soyunu cezalandıracağım: Bu halkın arasında soyundan kimse sağ kalmayacak, halkıma yapacağım iyiliği görmeyecek, diyor RAB. Çünkü o halkı bana karşı kışkırttı.’ ”6Re, “Bütün sürgünlere şu haberi gönder: ‘Nehelamlı Şemaya için RAB diyor ki: Madem ben göndermediğim halde Şemaya peygamberlik edip sizleri yalana inandırdı,,QS, RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:AP}, Kâhin Sefanya mektubu Peygamber Yeremya’ya okuyunca,+OO, Çünkü Yeremya biz Babil’dekilere şu haberi gönderdi: Sürgün uzun olacak. Onun için evler yapıp içinde oturun; bahçe dikip ürününü yiyin.’ ”dNA, Öyleyse aranızda kendini peygamber ilan eden Anatotlu Yeremya’yı neden azarlamadın?+MO, “ ‘RAB tapınağın sorumlusu olarak Yehoyada yerine seni kâhin atadı. Peygamber gibi davranan her deliyi tomruğa, demir boyunduruğa vurmak görevindir.XL), “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Sen Yeruşalim halkına, Maaseya oğlu Kâhin Sefanya’yla bütün öbür kâhinlere kendi adına mektuplar göndererek şöyle yazmıştın:0K[, Nehelamlı Şemaya’ya diyeceksin ki,WJ', Çünkü İsrail’de çirkin şeyler yaptılar; komşularının karılarıyla zina ettiler, onlara buyurmadığım halde adımla yalan sözler söylediler. Bunu biliyorum ve buna tanığım” diyor RAB.DI, Onlardan ötürü Babil’deki bütün Yahuda sürgünleri, ‘RAB seni Babil Kralı’nın diri diri yaktırdığı Sidkiya ve Ahav’la aynı duruma düşürsün’ diye lanet edecek.H', Adımı kullanarak size yalan peygamberlik eden Kolaya oğlu Ahav’la Maaseya oğlu Sidkiya için İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Onları Babil Kralı Nebukadnessar’ın eline teslim edeceğim, gözünüzün önünde ikisini de öldürecek.xGi, Bunun için, ey sizler, Yeruşalim’den Babil’e gönderdiğim sürgünler, RAB’bin sözüne kulak verin!0FY, Çünkü sözlerime kulak asmadılar” diyor RAB. “Kullarım peygamberler aracılığıyla sözlerimi defalarca gönderdim, ama dinlemediniz.” RAB böyle diyor.zEm, Kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla peşlerine düşeceğim. Yeryüzündeki bütün krallıklara dehşet saçacak, kendilerini sürdüğüm bütün ülkeler arasında lanetlenecek, dehşet ve alay konusu olacak, aşağılanacaklar.5Dc, Evet, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Üzerlerine kılıç, kıtlık, salgın hastalık göndereceğim. Onları yenilmeyecek kadar çürük, bozuk incir gibi edeceğim. C , Davut’un tahtında oturan kral, bu kentte kalan halk ve sizinle sürgüne gitmeyen yurttaşlarınız için RAB şöyle diyor.VB%, Madem, “RAB bizim için Babil’de peygamberler çıkardı” diyorsunuz,kAO, Kendimi size buldurtacağım” diyor RAB. “Sizi eski gönencinize kavuşturacağım. Sizi sürdüğüm bütün yerlerden ve uluslardan toplayacağım” diyor RAB. “Ve sizi sürgün ettiğim yerden geri getireceğim.”U@#, Beni arayacaksınız, bütün yüreğinizle arayınca beni bulacaksınız.\?1, O zaman beni çağıracak, gelip bana yakaracaksınız. Ben de sizi işiteceğim.1>[, Çünkü sizin için düşündüğüm tasarıları biliyorum” diyor RAB. “Kötü tasarılar değil, size umutlu bir gelecek sağlayan esenlik tasarıları bunlar.=), RAB diyor ki, “Babil’de yetmiş yılınız dolunca sizinle ilgilenecek, buraya sizi geri getirmek için verdiğim iyi sözü tutacağım.~<u, Çünkü onlar adımı kullanarak size yalan peygamberlik ediyorlar. Onları ben göndermedim.” RAB böyle diyor.7;g, Evet, İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Aranızdaki peygamberlerle falcılara aldanmayın. Düş görmeye özendirdiğiniz kişilere kulak asmayın.:!, Sizi sürmüş olduğum kentin esenliği için uğraşın. O kent için RAB’be dua edin. Çünkü esenliğiniz onunkine bağlıdır.”-9S, Evlenin, oğullarınız, kızlarınız olsun; oğullarınızı, kızlarınızı evlendirin. Onların da oğulları, kızları olsun. Orada çoğalın, azalmayın.J8 , “Evler yapıp içinde oturun, bahçe dikip ürününü yiyin.u7c, İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB Yeruşalim’den Babil’e sürdüğü herkese şöyle diyor:6, Yahuda Kralı Sidkiya’nın Babil Kralı Nebukadnessar’a gönderdiği Şafan oğlu Elasa ve Hilkiya oğlu Gemarya eliyle gönderildi:B5}, Bu mektup Kral Yehoyakin’in, ana kraliçenin, saray görevlilerinin, Yahuda ve Yeruşalim önderlerinin, zanaatçılarla demircilerin Yeruşalim’den sürgüne gitmelerinden sonra,4 y, Peygamber Yeremya’nın sürgünde sağ kalan halkın ileri gelenlerine, kâhinlerle peygamberlere ve Nebukadnessar’ın Yeruşalim’den Babil’e sürdüğü bütün halka Yeruşalim’den gönderdiği mektubun metni aşağıda yazılıdır.=3u, Peygamber Hananya o yılın yedinci ayında öldü.2', Bu nedenle RAB diyor ki, ‘Seni yeryüzünden silip atacağım. Bu yıl öleceksin. Çünkü halkı RAB’be karşı kışkırttın.’ ”1, Peygamber Yeremya Peygamber Hananya’ya, “Dinle, ey Hananya!” dedi, “Seni RAB göndermedi. Ama sen bu ulusu yalana inandırdın. 0 , Çünkü İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, Babil Kralı Nebukadnessar’a kulluk etmeleri için bütün bu ulusların boynuna demir boyunduruk geçirdim, ona kulluk edecekler. Yabanıl hayvanları da onun denetimine vereceğim.’ ”/#, “Git, Hananya’ya de ki, ‘RAB şöyle diyor: Sen tahtadan yapılmış boyunduruğu kırdın, ama yerine demir boyunduruk yapacaksın!.}, Peygamber Hananya Peygamber Yeremya’nın boynundaki boyunduruğu kırdıktan sonra RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:s-_, Sonra halkın önünde şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Babil Kralı Nebukadnessar’ın bütün ulusların boynuna taktığı boyunduruğu iki yıl içinde işte böyle kıracağım.’ ” Böylece Peygamber Yeremya yoluna gitti.p,Y, Bunun üzerine Peygamber Hananya, Peygamber Yeremya’nın boynundan boyunduruğu çıkarıp kırdı.+1, Ancak esenlik olacağını söyleyen peygamberin sözü yerine gelirse, onun gerçekten RAB’bin gönderdiği peygamber olduğu anlaşılır.”=*s, Çok önce, benden de senden de önce yaşamış peygamberler birçok ülke ve büyük krallığın başına savaş, felaket, salgın hastalık gelecek diye peygamberlik ettiler.H) , Yalnız şimdi sana ve halka söyleyeceğim şu sözü dinle:O(, Yeremya şöyle dedi: “Amin! RAB aynısını yapsın! RAB, tapınağına ait eşyalarla bütün sürgünleri Babil’den buraya geri getirerek ettiğin peygamberlik sözlerini gerçekleştirsin!', Bunun üzerine Peygamber Yeremya, kâhinlerin ve RAB’bin Tapınağı’ndaki halkın önünde Peygamber Hananya’yı yanıtladı.V&%, Yahuda Kralı Yehoyakim oğlu Yehoyakin’le Babil’e sürgüne giden bütün Yahudalılar’ı buraya geri getireceğim’ diyor RAB, ‘Çünkü Babil Kralı’nın boyunduruğunu kıracağım.’ ”/%W, Babil Kralı Nebukadnessar’ın buradan alıp Babil’e götürdüğü RAB’bin Tapınağı’na ait bütün eşyaları iki yıl içinde buraya geri getireceğim.x$i, “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Babil Kralı’nın boyunduruğunu kıracağım.u# e, Aynı yıl Yahuda Kralı Sidkiya’nın krallığının başlangıcında, dördüncü yılının beşinci ayında Givonlu Azzur oğlu Peygamber Hananya RAB’bin Tapınağı’nda kâhinlerle bütün halkın önünde bana şöyle dedi:6"e, ‘Bunlar Babil’e alınıp götürülecek, aldıracağım güne dek de orada kalacaklar’ diyor RAB, ‘O zaman onları alacak, yeniden buraya yerleştireceğim.’ ”1![, Evet, RAB’bin Tapınağı’nda, Yahuda Kralı’nın sarayında ve Yeruşalim’de kalan eşyalar için İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor:0 Y, “Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar Yahuda Kralı Yehoyakim oğlu Yehoyakin’i Yahuda ve Yeruşalim soylularıyla birlikte Yeruşalim’den Babil’e sürdüğünde alıp götürmediği sütunlar, havuz, ayaklıklar ve kentte kalan öbür eşyalar için Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor.0Y, “Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar Yahuda Kralı Yehoyakim oğlu Yehoyakin’i Yahuda ve Yeruşalim soylularıyla birlikte Yeruşalim’den Babil’e sürdüğünde alıp götürmediği sütunlar, havuz, ayaklıklar ve kentte kalan öbür eşyalar için Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor.jM, Eğer bunlar peygamberse ve RAB’bin sözü onlardaysa, RAB’bin Tapınağı’nda, Yahuda Kralı’nın sarayında ve Yeruşalim’de kalan eşyalar Babil’e götürülmesin diye Her Şeye Egemen RAB’be yalvarsınlar.r], Onları dinlemeyin. Sağ kalmak için Babil Kralı’na kulluk edin. Bu kent neden viraneye çevrilsin?nU, Sonra kâhinlerle halka şöyle dedim: “RAB diyor ki, ‘İşte RAB’bin Tapınağı’nın eşyaları yakında Babil’den geri getirilecek’ diyen peygamberlerinize kulak asmayın. Onlar size yalan peygamberlik ediyorlar.G, ‘Onları ben göndermedim’ diyor RAB, ‘Adımla yalan peygamberlik ediyorlar. Bu yüzden sizi de size peygamberlik eden peygamberleri de süreceğim, hepiniz yok olacaksınız.’ ”', Size, ‘Babil Kralı’na kulluk etmeyeceksiniz’ diyen peygamberlerin sözlerine kulak asmayın. Onlar size yalan peygamberlik ediyorlar.$A, RAB’bin Babil Kralı’na kulluk etmeyen her ulus için dediği gibi, niçin sen ve halkın kılıç, kıtlık, salgın hastalık yüzünden ölesiniz?A{, Yahuda Kralı Sidkiya’ya bütün bu sözleri ilettim. Dedim ki, “Boyunlarınızı Babil Kralı’nın boyunduruğu altına koyun. Ona ve halkına kulluk edin ki sağ kalasınız.4a, Ama Babil Kralı’nın boyunduruğuna girip ona kulluk eden ulusu kendi toprağında bırakacağım, diyor RAB. O ulus toprağını işleyecek, orada yaşayacak.’ ” , Size yalan peygamberlik ediyorlar. Bunun sonucu sizi ülkenizden uzaklaştırmak oluyor. Sizi süreceğim, yok olacaksınız.C, Size gelince, peygamberlerinizi, falcılarınızı, düş görenlerinizi, medyumlarınızı, büyücülerinizi dinlemeyin! Onlar size, Babil Kralı’na kulluk etmeyeceksiniz diyorlar._7, “ ‘Hangi ulus ya da krallık Babil Kralı Nebukadnessar’a kulluk edip boyunduruğuna girmezse, o ulusu onun eline teslim edene dek kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla cezalandıracağım, diyor RAB.$A, Ülkesi için saptanan zaman gelinceye dek bütün uluslar ona, oğluna, torununa kulluk edecek. Sonra birçok ulus, büyük krallar onu köle edecekler.!, Şimdi bütün bu ülkeleri Babil Kralı kulum Nebukadnessar’a vereceğim. Yabanıl hayvanları da kulluk etsinler diye ona vereceğim.!;, Yeryüzünü de üstünde yaşayan insanlarla hayvanları da büyük gücümle, kudretli elimle ben yarattım. Onu uygun gördüğüm kişiye veririm., Efendilerine şunu bildirmelerini buyur: İsrail’in Tanrısı Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Efendilerinize söyleyin:#, Sonra Yeruşalim’e, Yahuda Kralı Sidkiya’ya gelen ulaklar aracılığıyla Edom, Moav, Ammon, Sur ve Sayda krallarına haber gönder.hI, RAB bana dedi ki, “Kendine sırımla bağlanmış tahta bir boyunduruk yap, boynuna geçir.p  [, Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Sidkiya’nın krallığının başlangıcında RAB Yeremya’ya seslendi: w, Ancak Şafan oğlu Ahikam Yeremya’yı korudu. Böylece Yeremya öldürülmek üzere halkın eline teslim edilmedi. 7, Uriya’yı Mısır’dan çıkarıp Kral Yehoyakim’e getirdiler. Kral onu kılıçla öldürtüp cesedini sıradan halk mezarlığına attırdı. , Bunun üzerine Kral Yehoyakim peşinden adamlarını –Akbor oğlu Elnatan’la başkalarını– Mısır’a gönderdi.5 c, Kral Yehoyakim’le askerleri ve komutanları Uriya’nın sözlerini duydular. Kral onu öldürmek istedi. Bunu duyan Uriya korkuya kapılarak kaçıp Mısır’a gitti.8i, Kiryat-Yearimli Şemaya oğlu Uriya adında peygamberlik eden bir adam daha vardı. Tıpkı Yeremya gibi o da RAB’bin adına bu kente ve ülkeye karşı peygamberlik etti.}, “Yahuda Kralı Hizkiya ya da Yahuda halkından biri onu öldürdü mü? Bunun yerine Hizkiya RAB’den korkarak O’nun lütfunu diledi. RAB de onlara bildirdiği felaketten vazgeçti. Bizse, üzerimize büyük bir yıkım getirmek üzereyiz.” 9, “Moreşetli Mika Yahuda Kralı Hizkiya döneminde peygamberlik etti” dediler, “Yahuda halkına dedi ki, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor, “ ‘Siyon tarla gibi sürülecek, Taş yığınına dönecek Yeruşalim, Tapınağın kurulduğu dağ Çalılarla kaplanacak.’W', Halkın ileri gelenlerinden birkaçı öne çıkıp orada toplanmış halka,?w, Bunun üzerine önderlerle halk, kâhinlerle peygamberlere, “Bu adam ölüm cezasına çarptırılmamalı” dediler, “Çünkü bizimle Tanrımız RAB’bin adına konuştu.”}, Ancak şunu kesinlikle bilin ki, eğer beni öldürürseniz, siz de bu kent ve içinde yaşayanlar da suçsuz birinin kanını dökmekten sorumlu tutulacaksınız. Çünkü bütün bu sözleri bildirmem için beni gerçekten RAB size gönderdi.”eC, Bana gelince, işte elinizdeyim! Gözünüzde iyi ve doğru olan neyse, bana öyle yapın.:m, “Şimdi yollarınızı, davranışlarınızı düzeltin, Tanrınız RAB’bin sözüne kulak verin. O zaman RAB başınıza getireceğini söylediği felaketten vazgeçecek.&E, Bunun üzerine Yeremya önderlerle halka, “Bu tapınağa ve kente karşı işittiğiniz peygamberlik sözlerini iletmem için beni RAB gönderdi” dedi,]3, Bunun üzerine kâhinlerle peygamberler, önderlere ve halka, “Bu adam ölüm cezasına çarptırılmalı” dediler, “Çünkü bu kente karşı peygamberlik etti. Kendi kulaklarınızla işittiniz bunu.”~#, Yahuda önderleri olup bitenleri duyunca, saraydan RAB’bin Tapınağı’na gidip tapınağın Yeni Kapı girişinde yerlerini aldılar.}, “Neden bu tapınak Şilo’daki gibi olacak, bu kent de içinde kimsenin yaşamayacağı bir viraneye dönecek diyerek RAB’bin adıyla peygamberlik ediyorsun?” Bütün halk RAB’bin Tapınağı’nda Yeremya’nın çevresinde toplanmıştı.|5, Yeremya Tanrı’nın halka iletmesini buyurduğu sözleri bitirince, kâhinlerle peygamberler ve halk onu yakalayıp, “Ölmen gerek!” dediler,{w, Kâhinler, peygamberler ve bütün halk Yeremya’nın RAB’bin Tapınağı’nda söylediği bu sözleri duydular. z, bu tapınağa Şilo’dakine yaptığımın aynısını yapar, bu kenti bütün dünya ulusları arasında lanetlik ederim.’ ”vye, size defalarca gönderdiğim kullarım peygamberlerin sözlerine kulak vermezseniz, ki kulak vermiyorsunuz,fxE, Onlara de ki, ‘RAB şöyle diyor: Size verdiğim yasa uyarınca yürümez, beni dinlemez,,wQ, Belki dinler de kötü yollarından dönerler. O zaman ben de yaptıkları kötülükler yüzünden başlarına getirmeyi tasarladığım felaketten vazgeçerim.Fv, “RAB diyor ki, RAB’bin Tapınağı’nın avlusunda dur, tapınmak için Yahuda kentlerinden oraya gelen herkese seslen. Sana buyurduğum her şeyi tek söz eksiltmeden onlara bildir.ku Q, Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in krallığının başlangıcında RAB şöyle seslendi:t/,& İnini terk eden genç aslan gibi, RAB inini bıraktı. Zorbanın kılıcı Ve RAB’bin kızgın öfkesi yüzünden Ülkeleri viraneye döndü.[s/,% RAB’bin kızgın öfkesi yüzünden Güvenlikte oldukları ağıllar yok oldu.{ro,$ Duy çobanların haykırışını, Sürü başlarının bağırışını! RAB onların otlaklarını yok ediyor.Bq,# Çobanlar kaçamayacak, Sürü başları kurtulamayacak!Bp}," Haykırın, ey çobanlar, Acı acı bağırın! Toprakta yuvarlanın, ey sürü başları! Çünkü boğazlanma zamanınız doldu, Değerli bir kap gibi düşüp parçalanacaksınız.8oi,! O gün RAB dünyayı bir uçtan bir uca öldürülenlerle dolduracak. Onlar için yas tutulmayacak, toplanıp gömülmeyecekler. Toprağın üzerinde gübre gibi kalacaklar.n, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İşte felaket ulustan ulusa yayılıyor! Dünyanın dört bucağından büyük kasırga kopuyor.”2m], Gürültü yeryüzünün dört yanında yankılanacak. Çünkü RAB uluslara dava açacak; Herkesi yargılayacak Ve kötüleri kılıca teslim edecek’ ” diyor RAB.flE, “Bütün bu peygamberlik sözlerini onlara ilet: “ ‘Yükseklerden kükreyecek RAB, Kutsal konutundan gürleyecek, Ağılına şiddetle kükreyecek. Dünyada yaşayanların tümüne Üzüm ezenler gibi bağıracak.k}, Bana ait olan kentin üzerine felaket getirmeye başlıyorum. Cezasız kalacağınızı mı sanıyorsunuz? Sizi cezasız bırakmayacağım. İşte dünyada yaşayan herkesin üzerine kılıcı çağırıyorum. Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.’j, Eğer kâseyi elinden alır, içmek istemezlerse, de ki, ‘Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Kesinlikle içeceksiniz!Ci, “Sonra onlara de ki, ‘İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Üzerinize salacağım kılıç yüzünden sarhoş olana dek için, kusun, düşüp kalkmayın.’#h?, sırasıyla uzak yakın bütün kuzey krallarına, yeryüzündeki bütün ulusların krallarına içirdim. Hepsinden sonra Şeşak Kralı da içecektir.'gI, Zimri, Elam, Med krallarına;Pf, Arabistan krallarına, çölde yaşayan yabancı halkın krallarına;Pe, Dedan’a, Tema’ya, Bûz’a, zülüflerini kesen bütün halklara;Sd, bütün Sur ve Sayda krallarına, deniz aşırı ülkelerin krallarına;(cK, Edom’a, Moav’a, Ammon’a;!b;, Mısır’da yaşayan bütün yabancılara; Ûs krallarına, Filist krallarına –Aşkelon’a, Gazze’ye, Ekron’a, Aşdot’tan sağ kalanlara–=au, Firavunla görevlilerine, önderlerine ve halkına,`%, Bugün olduğu gibi viranelik, dehşet ve alay konusu, lanetlik olsunlar diye Yeruşalim’e, Yahuda kentlerine, krallarıyla önderlerine;`_9, Böylece kâseyi RAB’bin elinden alıp beni gönderdiği bütün uluslara içirdim:m^S, Şarabı içince sendeleyecek, üzerlerine göndereceğim kılıç yüzünden çıldıracaklar.”], İsrail’in Tanrısı RAB bana şöyle dedi: “Elimdeki öfke şarabıyla dolu kâseyi al, seni göndereceğim bütün uluslara içir.\, Pek çok ulus, büyük krallar onları köle edinecek. Yaptıklarına ve ellerinden çıkan işe göre karşılık vereceğim onlara.”&[E, O ülke için söylediklerimin hepsini, Yeremya’nın uluslara ettiği bu kitapta yazılı bütün peygamberlik sözlerini ülkenin başına getireceğim.4Za, “Ama yetmiş yıl dolunca” diyor RAB, “Suçları yüzünden Babil Kralı’yla ulusunu, Kildan ülkesini cezalandıracak, sonsuz bir viranelik haline getireceğim.Yw, Bütün ülke bir virane, dehşet verici bir yer olacak. Bu uluslar Babil Kralı’na yetmiş yıl kulluk edecekler. X, Sevinç ve neşe sesini, gelin güvey sesini, değirmen taşlarının sesini, kandil ışığını onlardan uzaklaştıracağım.HW , ben de bütün kuzeydeki halkları ve kulum Babil Kralı Nebukadnessar’ı çağırtacağım” diyor RAB, “Onları bu ülkeye de burada yaşayanlarla çevresindeki bütün uluslara da karşı getireceğim. Bu halkı tamamen yok edeceğim, ülkelerini dehşet ve alay konusu edip sonsuz bir viraneye çevireceğim.WV', Bunun için Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Madem sözlerimi dinlemediniz,U!, “Ama beni dinlemediniz” diyor RAB, “Sonuç olarak elinizle yaptığınız putlarla beni öfkelendirip kendinizi zarara soktunuz.”,TQ, “Kulluk etmek, tapınmak için başka ilahların ardınca gitmeyin; elinizle yaptığınız putlarla beni öfkelendirmeyin ki, ben de size zarar vermeyeyim.”6Se, Sizi uyardılar, “Şimdi herkes kötü yolundan, kötü işlerinden dönsün ki, RAB’bin sonsuza dek size ve atalarınıza verdiği toprakta yaşayasınız” dediler,cR?, RAB peygamber kullarını defalarca size gönderdi, ama dinlemediniz, kulak asmadınız.TQ!, Yirmi üç yıldır, Yahuda Kralı Amon oğlu Yoşiya’nın döneminin on üçüncü yılından bugüne dek, RAB bana sesleniyor. Ben de RAB’bin sözünü defalarca size aktardım, ama dinlemediniz.xPi, Peygamber Yeremya Yahuda halkına ve Yeruşalim’de yaşayanlara RAB’bin sözünü aktararak şöyle dedi:RO , Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in döneminin dördüncü yılında, RAB Yahuda halkıyla ilgili olarak Yeremya’ya seslendi. Nebukadnessar’ın Babil Kralı oluşunun birinci yılıydı bu. N, Kendilerine ve atalarına verdiğim topraktan yok olana dek üzerlerine kılıç, kıtlık, salgın hastalık salacağım.’ ”>Mu, ‘Onları bütün ülkelerin gözünde iğrenç, korkunç bir duruma düşüreceğim. Onları sürdüğüm her yerde ayıplanacak, ibret olacak, alaya alınacak, lanetlenecekler.LL, “ ‘Ama Yahuda Kralı Sidkiya’yla önderlerini, Yeruşalim’den sağ çıkıp da bu ülkede ya da Mısır’da yaşayanları yenmeyecek kadar çürük incir gibi yapacağım’ diyor RAB,," “Eğer bir peygamber, kâhin ya da başka biri, ‘Bu RAB’bin bildirisidir’ derse, onu da ailesini de cezalandıracağım.@=y,! “Halktan biri, bir peygamber ya da kâhin, ‘RAB’bin bildirisi nedir?’ diye sorarsa, ‘Ne bildirisi?’ diye karşılık vereceksin. Sizi başımdan atacağım” diyor RAB.< , “Uydurma düşler gören peygamberlere karşıyım” diyor RAB. “Bu düşleri anlatıyor, yalanlarla, boş övünmelerle halkımı baştan çıkarıyorlar. Ben onları ne gönderdim, ne de atadım. Bu halka hiç mi hiç yararları yok” diyor RAB.t;a, “Evet, kendi sözlerini söyleyip, ‘RAB böyle diyor’ diyen peygamberlere karşıyım” diyor RAB.i:K, “İşte bunun için sözlerimi birbirlerinden çalan peygamberlere karşıyım” diyor RAB.x9i, “Benim sözüm ateş gibi değil mi? Kayaları paramparça eden balyoz gibi değil mi?” RAB böyle diyor.8#, Düşü olan peygamber düşünü anlatsın; ama sözümü alan onu sadakatle bildirsin. Buğdayın yanında saman nedir ki?” diyor RAB.7', Ataları nasıl Baal yüzünden adımı unuttuysa, onlar da birbirlerine düşlerini anlatarak halkıma adımı unutturmayı tasarlıyorlar.t6a, Kafalarından uydurdukları hileleri aktaran bu yalancı peygamberler ne zamana dek sürdürecekler bunu?{5o, “Adımla yalancı peygamberlik edenlerin ne dediklerini duydum. ‘Bir düş gördüm! Bir düş!’ diyorlar.u4c, “Kim gizli yere saklanır da Onu görmem?” diyor RAB, “Yeri göğü doldurmuyor muyum?” diyor RAB.b3=, Ben yalnızca yakındaki Tanrı mıyım? Uzaktaki Tanrı da değil miyim?” diyor RAB, 2 , Ama meclisimde dursalardı, Sözlerimi halkıma bildirir, Onları kötü yollarından ve davranışlarından Döndürürlerdi.1, Bu peygamberleri ben göndermedim, Ama çabucak ortaya çıktılar. Onlara hiç seslenmedim, Yine de peygamberlik ettiler.0 , Aklının tasarladığını tümüyle yapana dek RAB’bin öfkesi dinmeyecek. Son günlerde açıkça anlayacaksınız bunu.t/a, İşte, RAB’bin fırtınası öfkeyle kopacak, Kasırgası döne döne kötülerin başına patlayacak..w, RAB’bin sözünü duyup anlamak için RAB’bin meclisinde kim bulundu ki? O’nun sözüne kulak verip duyan kim?H- , Beni küçümseyenlere sürekli, ‘RAB diyor ki: Size esenlik olacak!’ diyorlar. Yüreklerinin inatçılığı doğrultusunda davrananlara, ‘Başınıza felaket gelmeyecek’ diyorlar.`,9, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Size peygamberlik eden peygamberlerin Dediklerine kulak asmayın, Onlar sizi aldatıyor. RAB’bin ağzından çıkanları değil, Kendi hayal ettikleri görümleri anlatıyorlar.h+I, Bu nedenle Her Şeye Egemen RAB peygamberler için şöyle diyor: “Onlara pelinotu yedirecek, Zehirli su içireceğim. Çünkü Yeruşalim peygamberleri Tanrısızlığın bütün ülkeye yayılmasına neden oldular.”*}, Yeruşalim peygamberleri arasında Şu korkunç şeyi gördüm: Zina ediyorlar, yalan peşindeler. Kötülük edenleri güçlendirdiklerinden, Kimse kötülüğünden dönmüyor. Benim için hepsi Sodom gibi, Yeruşalim halkı Gomora gibi oldu.”)', “Samiriye peygamberleri arasında Şu iğrençliği gördüm: Baal adına peygamberlik ederek Halkım İsrail’i baştan çıkarıyorlar.Q(, “Bu yüzden izledikleri yol Onlar için kaygan olacak; Karanlığa sürülecek, Orada tökezleyip düşecekler. Çünkü cezalandırılacakları yıl Başlarına felaket getireceğim” diyor RAB.l'Q, “Peygamber de kâhin de tanrısız; Tapınağımda bile kötülüklerini gördüm” diyor RAB.&5, Çünkü ülke zina edenlerle dolu, Lanet yüzünden yas tutuyor. Otlaklar kurumuş. İzledikleri yol kötü, Güçlerini haksızca kullanıyorlar.D%, Peygamberlere gelince, Yüreğim paramparça, Bütün kemiklerim titriyor. RAB’bin yüzünden, O’nun kutsal sözleri yüzünden Sarhoş gibi, Şaraba yenik düşen bir adam gibiyim. ~~u}}t||{z3yvy ww9vv%ueutRsrrDqppVpooVnn2mmflkjiiOhhgffAedcc=bbB``Q__N^v^*]t\\m[[+Z\YY*XWVVDVUUTAS{RQQzQP OTNNCMLLsKK/III/HGG#FyF EfDvB@?? >>%==:<<~;H:9q9A88736f54423O221q0//A/.Q-,,*)e(-''&6%%@$##/"_! )g*Qo-^7Q^(C|  E / \ <=(u,% Derken RAB Peygamber Yeremya’ya şöyle seslendi:'-,% Firavunun ordusu Mısır’dan çıkmıştı. Yeruşalim’i kuşatma altında tutan Kildaniler bu haberi duyunca Yeruşalim’den çekildiler.X&),% O sırada Yeremya daha cezaevine konmamıştı, halk arasında dolaşıyordu.;%o,% Kral Sidkiya, Şelemya oğlu Yehukal’la Maaseya oğlu Kâhin Sefanya’yı şu haberle Peygamber Yeremya’ya gönderdi: “Lütfen bizim için Tanrımız RAB’be yalvar.”$,% Ama kendisi de görevlileriyle ülke halkı da RAB’bin Peygamber Yeremya aracılığıyla söylediği sözleri dikkate almadılar. # ,% Babil Kralı Nebukadnessar’ın Yahuda’ya atadığı Yoşiya oğlu Sidkiya, Yehoyakim oğlu Yehoyakin’in yerine kral oldu. ",$ Bunun üzerine Yeremya başka bir tomar alıp Neriya oğlu Yazman Baruk’a verdi. Yahuda Kralı Yehoyakim’in ateşe atıp yaktığı tomardaki bütün sözleri Baruk Yeremya’nın ağzından tomara yazdı. Bu sözlere, benzer birçok söz daha eklendi. !,$ İşledikleri suçlar yüzünden kendisini de çocuklarıyla görevlilerini de cezalandıracağım. Onların, Yeruşalim’de yaşayanların ve Yahuda halkının başına sözünü ettiğim bütün felaketleri getireceğim. Çünkü beni dinlemediler.’ ”. U,$ Bu yüzden RAB Yahuda Kralı Yehoyakim için şöyle diyor: Davut’un tahtında oturan kimsesi olmayacak; ölüsü gündüzün sıcağa, gece ayaza bırakılacak.oW,$ Yahuda Kralı Yehoyakim için de ki, ‘RAB şöyle diyor: Babil Kralı’nın kesinlikle gelip bu ülkeyi viraneye çevireceğini, içindeki insanı da hayvanı da yok edeceğini neden tomara yazdın diye sorup tomarı yaktın.r],$ “Başka bir tomar al, Yahuda Kralı Yehoyakim’in yaktığı ilk tomardaki bütün sözleri yazdır.,$ Kral, Yeremya’nın Baruk’a yazdırdığı sözleri içeren tomarı yaktıktan sonra, RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:C,$ Yazman Baruk’u ve Peygamber Yeremya’yı tutuklamaları için oğlu Yerahmeel’e, Azriel oğlu Seraya’ya ve Avdeel oğlu Şelemya’ya buyruk verdi. Oysa RAB onları gizlemişti.hI,$ Elnatan, Delaya ve Gemarya tomarı yakmaması için yalvardılarsa da kral onları dinlemedi.c?,$ Tomardaki sözleri duyan kralla görevlileri ne korktular ne de giysilerini yırttılar./W,$ Yehudi tomardan üç dört sütun okur okumaz kral yazman çakısıyla onları kesip mangaldaki ateşe attı. Tomarın tümü yanıp bitene dek bu işi sürdürdü.^5,$ Dokuzuncu aydı, kral kışlık sarayındaydı. Önünde mangalda ateş yanıyordu.$A,$ Kral tomarı alıp getirmesi için Yehudi’yi gönderdi. Yehudi tomarı Yazman Elişama’nın odasından getirdi. Krala ve yanındaki önderlere okudu. ,$ Tomarı Yazman Elişama’nın odasında bırakıp avluda bulunan kralın yanına gittiler. Ona duydukları her sözü ilettiler.ve,$ Bunun üzerine Baruk’a, “Git, sen de Yeremya da gizlenin. Nerede olduğunuzu kimse bilmesin” dediler.w,$ Baruk, “Evet” diye yanıtladı, “Bütün bu sözleri o söyledi. Ben de hepsini mürekkeple tomara yazdım.”{o,$ Sonra Baruk’a, “Söyle bize, bütün bunları nasıl yazdın? Yeremya mı yazdırdı sana?” diye sordular.-,$ Bütün bu sözleri duyar duymaz, korkuyla birbirlerine bakıp Baruk’a, “Bütün bu sözleri kesinlikle krala bildirmemiz gerek” dediler.]3,$ Önderler, “Lütfen otur, bize de oku” dediler. Baruk da tomarı onlara okudu.iK,$ Bunun üzerine bütün önderler Kuşi oğlu Şelemya oğlu Netanya oğlu Yehudi’yi Baruk’a gönderdiler. Yehudi Baruk’a, “Halka okuduğun tomarı al, gel” dedi. Neriya oğlu Baruk tomarı alıp yanlarına gitti.V%,$ Mikaya Baruk’un halka okuduğu tomardan duyduğu her şeyi onlara iletti.`9,$ aşağıya inip saraydaki yazman odasına gitti. Bütün önderler orada toplantı halindeydi: Yazman Elişama, Şemaya oğlu Delaya, Akbor oğlu Elnatan, Şafan oğlu Gemarya, Hananya oğlu Sidkiya ve öbürleri.Z -,$ Şafan oğlu Gemarya oğlu Mikaya tomardan okunan RAB’bin sözlerini duyunca,S ,$ Şafan oğlu Yazman Gemarya’nın yukarı avluda, tapınağın Yeni Kapısı’nın girişindeki odasında Baruk, Yeremya’nın sözlerini tomardan RAB’bin Tapınağı’ndaki bütün halka okudu.n U,$ Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in krallığının beşinci yılının dokuzuncu ayı, Yeruşalim’de yaşayan bütün halk ve Yahuda kentlerinden Yeruşalim’e gelen herkes için RAB’bin önünde oruç ilan edildi. ,$ Neriya oğlu Baruk, Peygamber Yeremya’nın buyurduğu her şeyi yaptı. RAB’bin tomarda yazılı sözlerini tapınakta okudu." =,$ Belki RAB’be yalvarır, kötü yollarından dönerler. Çünkü RAB’bin bu halka karşı sözünü ettiği öfke ve kızgınlığı büyüktür.”)K,$ Sen oruç günü RAB’bin Tapınağı’na git. Oradaki halka sana yazdırdığım RAB’bin sözlerini tomardan oku. Yahuda kentlerinden gelen halka da oku.eC,$ Sonra Baruk’a şu buyruğu verdi: “Ben tutukluyum, RAB’bin Tapınağı’na gidemem.yk,$ Yeremya Neriya oğlu Baruk’u çağırıp RAB’bin kendisine söylediği bütün sözleri tomara yazdırdı.-S,$ Belki Yahuda halkı başına getirmeyi tasarladığım bütün felaketleri duyar da kötü yolundan döner; ben de suçlarını, günahlarını bağışlarım.”  ,$ “Bir tomar al, Yoşiya’nın döneminden bu yana İsrail, Yahuda ve öteki uluslarla ilgili sana söylediğim her şeyi yaz.} u,$ Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in krallığının dördüncü yılında RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:7g,# Bunun için İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Rekav oğlu Yehonadav’ın soyundan önümde hizmet edecek olanlar hiçbir zaman eksilmeyecek.’ ”pY,# Yeremya Rekav ailesine şöyle dedi: “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Atanız Yehonadav’ın buyruğuna uydunuz, onun bütün uyarılarını dikkate aldınız, size buyurduğu her şeyi yaptınız.’$A,# “Bu yüzden İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘İşte, Yahuda ve Yeruşalim’de yaşayan herkesin başına sözünü ettiğim her felaketi getirmek üzereyim. Çünkü onları uyardım, ama dinlemediler; onları çağırdım, ama yanıt vermediler.’ ”pY,# Rekav oğlu Yehonadav’ın soyu atalarının verdiği buyruğu tuttu, ama bu halk beni dinlemedi.’=~s,# Defalarca size kullarım peygamberleri gönderdim. Kötü yolunuzdan dönmeniz, davranışlarınızı düzeltmeniz, başka ilahların ardınca gidip onlara tapınmamanız için hepinizi uyardılar. Ancak o zaman size ve atalarınıza verdiğim toprakta yaşayacaksınız. Ama kulak verip beni dinlemediniz.]}3,# Rekav oğlu Yehonadav, soyuna şarap içmemelerini buyurdu; buyruğuna uyuldu. Bugüne dek şarap içmediler. Çünkü atalarının buyruğuna uydular. Bense size defalarca seslendiğim halde beni dinlemediniz.T|!,# “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: ‘Git, Yahuda halkına ve Yeruşalim’de yaşayanlara şunları söyle: Sözlerimi dinleyerek hiç ders almayacak mısınız, diyor RAB.9{m,# Bundan sonra RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:=zs,# Ama Babil Kralı Nebukadnessar bu ülkeye saldırınca, ‘Haydi, Kildan ve Aram ordusundan kaçmak için Yeruşalim’e gidelim’ dedik. Bunun için Yeruşalim’de kaldık.”Sy,# Çadırlarda yaşadık; atamız Yehonadav ne buyurduysa hepsini yaptık.Xx),# İçinde oturmak için evler yapmadık, bağlar, tarlalar, ekinler edinmedik.$wA,# Atamız Rekav oğlu Yehonadav’ın bize buyurduğu her şeyi yaptık. Kendimiz de karılarımız, oğullarımız, kızlarımız da hiç şarap içmedik.Uv#,# Ayrıca ev yapmayacak, tohum ekmeyecek, bağ dikmeyeceksiniz. Böyle şeyler edinmeyecek, ömür boyu çadırlarda yaşayacaksınız. Öyle ki, göç ettiğiniz topraklarda uzun süre yaşayasınız.’Ku,# Ne var ki, “Biz şarap içmeyiz” diye karşılık verdiler, “Çünkü atamız Rekav oğlu Yehonadav bize şu buyruğu verdi: ‘Siz de soyunuzdan gelenler de asla şarap içmeyeceksiniz!xti,# Rekav ailesinin üyelerinin önüne şarap dolu testiler, kâseler koyarak, “Buyrun, şarap için” dedim.jsM,# Tanrı adamı Yigdalya oğlu Hanan’ın oğullarının RAB’bin Tapınağı’ndaki odasına götürdüm. Bu oda önderlerin odasının bitişiğinde, kapı görevlisi Şallum oğlu Maaseya’nın odasının üstündeydi.!r;,# Bunun üzerine Havassinya oğlu Yirmeya oğlu Yaazanya’yı, kardeşlerini, bütün çocuklarını ve Rekav ailesinin öbür üyelerini yanıma alıpq,# “Rekavlılar’ın evine gidip onlarla konuş. Onları RAB’bin Tapınağı’nın odalarından birine götürüp şarap içir.”]p 5,# Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim döneminde RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:^o5," Buyruğu ben vereceğim diyor RAB. Babilliler’i bu kente geri getireceğim. Saldırıp kenti ele geçirecek, ateşe verecekler. Yahuda kentlerini içinde kimsenin yaşamayacağı bir viraneye çevireceğim.”n!," “Yahuda Kralı Sidkiya’yla önderlerini de can düşmanlarının eline, üzerinizden çekilen Babil ordusunun eline teslim edeceğim.wmg," can düşmanlarının eline teslim edeceğim. Cesetleri yırtıcı kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak.3l_," Antlaşmamı bozan, danayı ikiye ayırıp parçaları arasından geçerek önümde yaptıkları antlaşmanın koşullarını yerine getirmeyen bu adamları –Yahuda ve Yeruşalim önderlerini, saray görevlilerini, kâhinleri ve dana parçalarının arasından geçen bütün ülke halkını–3k_," Antlaşmamı bozan, danayı ikiye ayırıp parçaları arasından geçerek önümde yaptıkları antlaşmanın koşullarını yerine getirmeyen bu adamları –Yahuda ve Yeruşalim önderlerini, saray görevlilerini, kâhinleri ve dana parçalarının arasından geçen bütün ülke halkını–`j9," “Bu nedenle RAB diyor ki, İbrani köle kardeşlerinizi, yurttaşlarınızı özgür bırakmayarak beni dinlemediniz. Şimdi ben size ‘özgürlük’ –kılıç, kıtlık ve salgın hastalıkla yok olmanız için ‘özgürlük’– ilan edeceğim, diyor RAB. Sizi dünyadaki bütün krallıklara dehşet verici bir örnek yapacağım.8ii," Ama düşüncenizi değiştirerek adıma saygısızlık ettiniz. Kendi isteğinizle özgür bıraktığınız kadın, erkek kölelerinizi geri alıp zorla köleleştirdiniz.Zh-," Sizse sonradan yola gelip gözümde doğru olanı yaptınız: Hepiniz İbrani kardeşlerinizin özgürlüğünü ilan ettiniz. Önümde, bana ait olan tapınakta bu doğrultuda bir antlaşma yapmıştınız..gU," ‘Size satılıp altı yıl kölelik eden İbrani kardeşlerinizi yedinci yıl özgür bırakacaksınız.’ Ama atalarınız beni dinlemediler, kulak asmadılar.,fQ," “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki: Atalarınızı Mısır’dan, köle oldukları ülkeden çıkardığımda onlarla bir antlaşma yaptım. Onlara dedim ki,;eq," Bunun üzerine RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:d ," Ama sonra düşüncelerini değiştirerek özgür bıraktıkları kadın, erkek köleleri geri alıp zorla köleleştirdiler.{co," Böylece bu antlaşmanın yükümlülüğü altına giren bütün önderlerle halk kadın, erkek kölelerini özgür bırakarak antlaşmaya uydular. Artık kimseyi köle olarak tutmadılar. Antlaşmaya uyarak köleleri özgür bıraktılar.b5," Bu antlaşmaya göre herkes kadın, erkek İbrani kölelerini özgür bırakacak, hiç kimse Yahudi kardeşini yanında köle olarak tutmayacaktı.a," Kral Sidkiya Yeruşalim’deki halkla kölelerin özgürlüğünü ilan eden bir antlaşma yaptıktan sonra RAB Yeremya’ya seslendi.]`3," O sırada Babil Kralı’nın ordusu Yeruşalim’e ve Yahuda’nın henüz ele geçirilmemiş kentlerine –Lakiş’e, Azeka’ya– saldırmaktaydı. Yahuda’da surlu kent olarak yalnız bunlar kalmıştı.b_=," Peygamber Yeremya bütün bunları Yeruşalim’de Yahuda Kralı Sidkiya’ya söyledi.^^5," esenlikle öleceksin. Ataların olan senden önceki kralların onuruna ateş yaktıkları gibi, senin onuruna da ateş yakıp senin için ah efendimiz diyerek ağıt tutacaklar. Ben RAB söylüyorum bunu.’ ”]," “ ‘Ancak, ey Yahuda Kralı Sidkiya, RAB’bin sözünü dinle! RAB senin için şöyle diyor: Kılıçla ölmeyeceksin,e\C," Ve sen Sidkiya, onun elinden kaçıp kurtulamayacaksın; kesinlikle yakalanacak, onun eline teslim edileceksin. Babil Kralı’nı gözünle görecek, onunla yüzyüze konuşacaksın. Sonra Babil’e götürüleceksin.:[m," “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Git, Yahuda Kralı Sidkiya’ya RAB şöyle diyor de: Bu kenti Babil Kralı’nın eline teslim etmek üzereyim, onu ateşe verecek.HZ ," Babil Kralı Nebukadnessar’la bütün ordusu, krallığı altındaki bütün uluslarla halklar, Yeruşalim ve çevresindeki kentlere karşı savaşırken RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:gYG,! Yakup soyuyla kulum Davut’u da reddeder, Davut’un oğullarından birinin İbrahim, İshak, Yakup soyuna krallık etmesini sağlamazdım. Ama ben onları eski gönençlerine kavuşturacak, onlara acıyacağım.’ ”qX[,! RAB diyor ki, ‘Gece ve gündüzle bir antlaşma yapıp yerin, göğün kurallarını saptamasaydım,(WI,! “Bu halkın, ‘RAB seçtiği iki aileyi de reddetti’ dediğini görmüyor musun? Halkımı öyle küçümsüyorlar ki, artık bir ulus saymıyorlar onu.,VS,! RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:U1,! Kulum Davut’un soyunu ve bana hizmet eden Levililer’i sayılamaz gök cisimleri kadar, ölçülemez deniz kumu kadar çoğaltacağım.’ ”1T[,! “RAB diyor ki, ‘Eğer belirlenmiş zamanlarda gece ve gündüz olması için gece ve gündüzle yaptığım antlaşma bozulabilirse, tahtında oturan oğulları krallık yapsın diye kulum Davut’la ve bana hizmet eden Levili kâhinlerle yaptığım antlaşma da ancak o zaman bozulabilir.1S[,! “RAB diyor ki, ‘Eğer belirlenmiş zamanlarda gece ve gündüz olması için gece ve gündüzle yaptığım antlaşma bozulabilirse, tahtında oturan oğulları krallık yapsın diye kulum Davut’la ve bana hizmet eden Levili kâhinlerle yaptığım antlaşma da ancak o zaman bozulabilir.,RS,! RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:Q,! Levili kâhinlerden önümde yakmalık sunu sunacak, tahıl sunusu yakacak, kurban kesecek biri hiç eksik olmayacak.’ ”jPM,! RAB şöyle diyor: ‘İsrail tahtı üzerinde oturan Davut soyunun ardı arkası kesilmeyecek.yOk,! O günlerde Yahuda kurtulacak, Yeruşalim güvenlik içinde yaşayacak. O, Yahve sidkenu adıyla anılacak.’}Ns,! “ ‘O günlerde, o zamanda, Davut için doğru bir dal yetiştireceğim; Ülkede adil ve doğru olanı yapacak.vMe,! “ ‘İsrail ve Yahuda halkına verdiğim güzel sözü yerine getireceğim günler geliyor’ diyor RAB.OL,! Dağlık bölgede, Şefela, Negev, Benyamin bölgesindeki kentlerde, Yeruşalim’in çevresindeki köylerde, Yahuda kentlerinde çoban değneğinin altından geçen sürüler olacak’ diyor RAB.?Kw,! “Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Viran olmuş, insansız, hayvansız kalmış bu ülkenin bütün kentlerinde çobanların sürülerini dinlendireceği otlaklar olacak yeniden.ZJ-,! “RAB şöyle diyor: ‘Bu kent viran olmuş, insansız, hayvansız kalmış diyorsunuz. Ne var ki, terk edilmiş, insansız, hayvansız Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında sevinç ve neşe sesi, gelin güvey sesi, RAB’bin Tapınağı’na şükran sunuları getirenlerin sesi yine duyulacak: ‘Her Şeye Egemen RAB’be şükredin, Çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuza dek kalıcıdır. Çünkü ülkeyi eski gönencine kavuşturacağım’ diyor RAB.ZI-,! “RAB şöyle diyor: ‘Bu kent viran olmuş, insansız, hayvansız kalmış diyorsunuz. Ne var ki, terk edilmiş, insansız, hayvansız Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında sevinç ve neşe sesi, gelin güvey sesi, RAB’bin Tapınağı’na şükran sunuları getirenlerin sesi yine duyulacak: ‘Her Şeye Egemen RAB’be şükredin, Çünkü O iyidir, Sevgisi sonsuza dek kalıcıdır. Çünkü ülkeyi eski gönencine kavuşturacağım’ diyor RAB.kHO,! Dünyadaki bütün ulusların önünde bu kent benim için sevinç, övgü ve onur kaynağı olacak. Bu uluslar Yeruşalim halkına yaptığım iyilikleri, sağladığım gönenci duyunca, korkuya kapılıp titreyecekler.’G7,! Onları bana karşı işledikleri bütün günahlardan arındıracak, bana karşı işledikleri günahları da isyanlarını da bağışlayacağım.kFO,! Yahuda’yı ve İsrail’i eski gönencine kavuşturacak, önceden olduğu gibi bina edeceğim.%EC,! “ ‘Yine de bu kenti iyileştirip sağlığa kavuşturacağım. Halkına şifa verecek, bol esenlik, güvenlik içinde yaşamalarını sağlayacağım.WD',! ‘Kildaniler savaşmak, evleri öfke ve kızgınlıkla vurduğum insanların cesetleriyle doldurmak üzere gelecekler. O insanlar ki, yaptıkları kötülükler yüzünden bu kentten yüzümü çevirdim.9Ck,! Kuşatma rampalarına, kılıca karşı siper olsun diye bu kentin yıkılmış olan evleriyle Yahuda krallarının sarayları için İsrail’in Tanrısı RAB şöyle diyor:nBU,! ‘Bana yakar da seni yanıtlayayım; bilmediğin büyük, akıl almaz şeyleri sana bildireyim.’bA=,! “Dünyayı yaratan, yerini alsın diye ona biçim veren, adı RAB olan şöyle diyor:N@ ,! Yeremya muhafız avlusunda tutukluyken, RAB ona ikinci kez seslendi:C?, , Benyamin bölgesinde, Yeruşalim çevresindeki köylerde, Yahuda kentlerinde, dağlık bölgenin, Şefela’nın ve Negev’in kentlerinde gümüşle tarlalar satın alınacak, satış belgeleri tanıkların önünde imzalanıp mühürlenecek. Çünkü eski gönençlerine kavuşturacağım onları” diyor RAB.>#, + Sizlerin, ‘Viran olmuş, insansız, hayvansız, Kildaniler’in eline verilmiş’ dediğiniz bu ülkede yine tarlalar satın alınacak.%=C, * “RAB diyor ki: Bu halkın başına bütün bu büyük felaketleri nasıl getirdiysem, onlara söz verdiğim bütün iyilikleri de öyle sağlayacağım.<, ) Onlara iyilik etmekten sevinç duyacağım; gerçekten bütün yüreğimle, bütün canımla onları bu ülkede dikeceğim.';G, ( Onlarla kalıcı bir antlaşma yapacağım: Onlara iyilik etmekten vazgeçmeyecek, benden hiç ayrılmasınlar diye yüreklerine Tanrı korkusu salacağım.:!, ' Tek bir yürek, tek bir yaşam tarzı vereceğim onlara; gerek kendilerinin gerekse çocuklarının iyiliği için benden hep korksunlar.L9, & Onlar benim halkım olacak, ben de onların Tanrısı olacağım.<8q, % Kızgınlıkla, gazapla, büyük öfkeyle onları sürdüğüm ülkelerden hepsini toplayacağım. Onları buraya geri getirip güvenlik içinde yaşamalarını sağlayacağım.27], $ “Siz bu kent için, ‘Kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla Babil Kralı’nın eline veriliyor’ diyorsunuz. Ama şimdi İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki: 6, # Ben-Hinnom Vadisi’nde ilah Molek’e sunu olarak oğullarını, kızlarını ateşte kurban etmek için Baal’ın tapınma yerlerini kurdular. Böyle iğrenç şeyler yaparak Yahuda’yı günaha sürüklemelerini ne buyurdum, ne de aklımdan geçirdim.[5/, " Bana ait olan bu tapınağa iğrenç putlarını yerleştirerek onu kirlettiler.4y, ! Bana yüzlerini değil, sırtlarını çevirdiler. Onları defalarca uyarmama karşın dinlemediler, yola gelmediler.y3k, Çünkü İsrail ve Yahuda halklarının –kendilerinin, krallarının, önderlerinin, kâhinlerinin, peygamberlerinin, Yahuda ve Yeruşalim’de yaşayanların– beni öfkelendirmek için yaptıkları kötülüklerin haddi hesabı yok.z2m,  Evet, bu kent kurulduğundan bu yana beni öyle öfkelendirdi, kızdırdı ki onu önümden söküp atacağım.A1{,  “Çünkü İsrail ve Yahuda halkları gençliklerinden beri hep gözümde kötü olanı yapıyor; İsrail halkı ellerinin yaptıklarıyla beni sürekli öfkelendiriyor, diyor RAB.O0,  Kente saldıran Kildaniler gelip onu ateşe verecekler. Kenti de damlarında Baal’ın onuruna buhur yakıp başka ilahlara dökmelik sunular sunarak beni öfkelendirdikleri evleri de yakacaklar. /,  Bu yüzden RAB diyor ki: Bak, bu kenti Kildaniler’le Babil Kralı Nebukadnessar’ın eline vermek üzereyim; onu ele geçirsin.Z.-,  “Bütün insanlığın Tanrısı RAB benim. Var mı yapamayacağım bir şey?;-q,  Bunun üzerine RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:',G,  Yine de, Egemen RAB, kent Kildaniler’e teslim edileceği halde sen bana, ‘Tarlayı çağırdığın tanıklar önünde gümüşle satın al’ dedin.”`+9,  “İşte, kenti ele geçirmek için kuşatma rampaları yapıldı. Kılıç, kıtlık, salgın hastalık yüzünden kent saldıran Kildaniler’e teslim edilecek. Söylediklerin yerine geldi, sen de görüyorsun!e*C,  Gelip ülkeyi mülk edindiler, ama senin sözünü dinlemediler, Kutsal Yasan uyarınca yürümediler. Yapmalarını buyurduğun şeylerin hiçbirini yapmadılar. Bu yüzden bütün bu felaketleri getirdin başlarına.g)G,  Atalarına vereceğine ant içtiğin bu toprakları, süt ve bal akan ülkeyi onlara verdin.(,  Halkın İsrail’i belirtilerle, şaşılası işlerle, güçlü, kudretli elinle, büyük korku saçarak Mısır’dan çıkardın.'),  Sen ki, Mısır’da, İsrail’de, bütün insanlar arasında bugüne dek mucizeler, harikalar yarattın. Bugün olduğu gibi ün kazandın.J& ,  Tasarıların ne büyük, işlerin ne güçlü! Gözlerin insanların bütün yaptıklarına açıktır. Herkese davranışlarına, yaptıklarının sonucuna göre karşılığını verirsin.E%,  Binlerce insana sevgi gösterir, ama babaların işlediği günahların karşılığını çocuklarına ödetirsin. Ey büyük ve güçlü Tanrı! Her Şeye Egemen RAB’dir senin adın.t$a,  “Ey Egemen RAB! Büyük gücünle, kudretinle yeri göğü yarattın. Yapamayacağın hiçbir şey yok.l#Q,  “Tarlanın satış belgesini Neriya oğlu Baruk’a verdikten sonra RAB’be şöyle yakardım:",  Çünkü İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB söz veriyor, bu ülkede yine evler, tarlalar, bağlar satın alınacak’ diyor.1![,  ‘İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, Bu satış belgesini –mühürlenmiş, açık olanını– al, uzun süre durmak üzere bir çömleğe koy.H  , “Hepsinin gözü önünde Baruk’a şu buyrukları verdim:S, Amcamın oğlu Hanamel’in, satış belgesini imzalayan tanıkların ve muhafız avlusunda oturan bütün Yahudiler’in gözü önünde satış belgesini Mahseya oğlu Neriya oğlu Baruk’a verdim.y, Satış belgesini –kural ve koşulları içeren mühürlenmiş kâğıdı ve açık sözleşme belgesini– aldım.zm, Satış belgesini çağırdığım tanıkların önünde imzalayıp mühürledim, gümüşü terazide tarttım.3, Böylece Anatot’taki tarlayı amcamın oğlu Hanamel’den satın aldım. Tarlaya karşılık kendisine on yedi şekel gümüş tartıp ödedim.J ,  “Sonra RAB’bin sözü uyarınca amcamın oğlu Hanamel muhafız avlusunda yanıma gelip, ‘Benyamin bölgesinde, Anatot’taki tarlamı satın al’ dedi, ‘Çünkü miras hakkı da en yakın akrabalık hakkı da senindir. Onu kendin için satın al.’ “O zaman RAB’bin sözünün yerine geldiğini anladım.-S,  “Amcan Şallum oğlu Hanamel sana gelip, ‘Anatot’taki tarlamı satın al. Çünkü en yakın akrabam olarak tarlayı satın alma hakkı senindir’ diyecek.E,  Yeremya, “RAB bana şöyle seslendi” diye yanıtladı,'G,  Sidkiya Babil’e götürülecek, ben onunla ilgilenene dek orada kalacak, Kildaniler’le savaşsanız bile başarılı olamayacaksınız diyor RAB.’ ”=s,  Yahuda Kralı Sidkiya Kildaniler’in elinden kaçıp kurtulamayacak, kesinlikle Babil Kralı’nın eline teslim edilecek; onunla yüzyüze konuşacak, onu gözleriyle görecek.jM,  Yahuda Kralı Sidkiya onu orada tutuklatmıştı. “Neden böyle peygamberlik ediyorsun?” demişti, “Sen diyorsun ki, ‘RAB şöyle diyor: Bu kenti Babil Kralı’nın eline teslim etmek üzereyim, onu ele geçirecek."=,  O sırada Babil Kralı’nın ordusu Yeruşalim’i kuşatmaktaydı. Peygamber Yeremya Yahuda Kralı’nın sarayındaki muhafız avlusunda tutukluydu.t c, Yahuda Kralı Sidkiya’nın onuncu, Nebukadnessar’ın on sekizinci yılında RAB Yeremya’ya seslendi.mS,( Ölülerle küllerin atıldığı bütün vadi, Kidron Vadisi’ne dek uzanan tarlalar, doğuda At Kapısı’nın köşesine dek RAB için kutsal olacak. Kent bir daha kökünden sökülmeyecek, sonsuza dek yıkılmayacak.”T!,' “Ölçü ipi oradan Garev Tepesi’ne doğru uzayıp Goa’ya dönecek.,& “Yeruşalim Kenti’nin Hananel Kulesi’nden Köşe Kapısı’na dek benim için yeniden kurulacağı günler geliyor” diyor RAB,0Y,% RAB şöyle diyor: “Gökler ölçülebilse, Dünyanın temelleri incelenip anlaşılabilse, İsrail soyunu bütün yaptıkları yüzünden Reddederim” diyor RAB.w,$ “Eğer kurulan bu düzen önümden kalkarsa, İsrail soyu sonsuza dek Önümde ulus olmaktan çıkar” diyor RAB.[/,# Gündüz ışık olsun diye güneşi sağlayan, Gece ışık olsun diye ayı, yıldızları düzene koyan, Dalgaları kükresin diye denizi kabartan RAB –O’nun adı Her Şeye Egemen RAB’dir– diyor ki,{ o," Bundan böyle kimse komşusunu ya da kardeşini, ‘RAB’bi tanıyın’ diye eğitmeyecek. Çünkü küçük büyük hepsi Tanıyacak beni” diyor RAB. “Çünkü suçlarını bağışlayacağım, Günahlarını artık anmayacağım.”b =,! “Ama o günlerden sonra İsrail halkıyla Yapacağım antlaşma şudur” diyor RAB, “Yasamı içlerine yerleştirecek, Yüreklerine yazacağım. Ben onların Tanrısı olacağım, Onlar da benim halkım olacak.H  , “Atalarını Mısır’dan çıkarmak için Ellerinden tuttuğum gün Onlarla yaptığım antlaşmaya benzemeyecek. Onların kocası olmama karşın, Bozdular o antlaşmamı” diyor RAB.p Y, “İsrail halkıyla ve Yahuda halkıyla Yeni bir antlaşma yapacağım günler geliyor” diyor RAB,T !, Herkes kendi suçu yüzünden ölecek. Koruk yiyenin dişleri kamaşacak.pY, “O günler insanlar artık, ‘Babalar koruk yedi, Çocukların dişleri kamaştı’ demeyecekler.+O, “Kökünden söküp yok etmek, yerle bir edip yıkmak, yıkıma uğratmak için onları nasıl gözledimse, kurup dikmek için de gözleyeceğim” diyor RAB.hI, “İsrail ve Yahuda’da insan ve hayvan tohumu ekeceğim günler yaklaşıyor” diyor RAB,B, Bunun üzerine uyanıp baktım. Uykum bana tatlı geldi.J , Yorgun cana kana kana içirecek, bitkin canı doyuracağım.”lQ, Halk, ırgatlar, sürüleriyle dolaşan çobanlar Yahuda’da ve kentlerinde birlikte yaşayacak.r], İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “Yahuda ve kentlerindeki halkı eski gönençlerine kavuşturduğum zaman yine şu sözleri söyleyecekler: ‘RAB sizi kutsasın, Ey doğruluk yurdu, ey kutsal dağ!’}, Ne zamana dek bocalayıp duracaksın, ey dönek kız? RAB dünyada yeni bir şey yarattı: Kadın erkeği koruyacak.”#, “Kendin için yol işaretleri koy, Direkler dik. Yolunu, gittiğin yolu iyi düşün. Geri dön, ey erden kız İsrail, kentlerine dön!L, “Efrayim değerli oğlum değil mi? Hoşnut olduğum çocuk değil mi? Kendisi için ne dersem diyeyim, Onu hiç unutmuyorum. Bu yüzden yüreğim sızlıyor, Çok acıyorum ona” diyor RAB.~5, Yanlış yola saptıktan sonra pişman oldum. Aklım başıma gelince bağrımı dövdüm. Gençliğimdeki ayıplarımdan utandım, Rezil oldum.’/}W, “Efrayim’in inlemelerini kuşkusuz duydum: ‘Beni eğitilmemiş dana gibi yola getirdin Ve yola geldim. Beni geri getir, döneyim. Çünkü RAB Tanrım sensin.[|/, Geleceğin için umut var” diyor RAB. “Çocukların yurtlarına dönecekler.;{o, RAB diyor ki, “Sesini ağlamaktan, Gözlerini yaş dökmekten alıkoy. Çünkü verdiğin emek ödüllendirilecek” diyor RAB. “Halkım düşman ülkesinden geri dönecek.-zS, RAB diyor ki, “Rama’da bir ses duyuldu, Ağlayış ve acı feryat sesleri! Çocukları için ağlayan Rahel avutulmak istemiyor. Çünkü onlar yok artık!”^y5, Kâhinleri bol yiyecekle doyuracağım, Halkım iyiliklerimle doyacak” diyor RAB.*xM, O zaman erden kızlar, genç yaşlı erkekler Hep birlikte oynayıp sevinecek. Yaslarını coşkuya çevirecek, Üzüntülerini avutup onları sevindireceğim.w3, Siyon’un yüksek tepelerine gelip Sevinçle haykıracaklar. RAB’bin verdiği iyilikler karşısında –Tahıl, yeni şarap, zeytinyağı, Davar ve sığır yavruları karşısında– Yüzleri sevinçle parlayacak. Sulanmış bahçe gibi olacak, Bir daha solmayacaklar.hvI, Çünkü RAB Yakup’u kurtaracak, Onu kendisinden güçlü olanın elinden özgür kılacak.8ui, “RAB’bin sözünü dinleyin, ey uluslar! Uzaktaki kıyılara duyurun: ‘İsrail’i dağıtan onu toplayacak, Sürüsünü kollayan çoban gibi kollayacak onu’ deyin.bt=, Ağlaya ağlaya gelecekler, Benden yardım dileyenleri geri getireceğim. Akarsular boyunca tökezlemeyecekleri Düz bir yolda yürüteceğim onları. Çünkü ben İsrail’in babasıyım, Efrayim de ilk oğlumdur.osW, İşte, onları kuzey ülkesinden Geri getirmek üzereyim; Onları dünyanın dört bucağından toplayacağım. Aralarında kör, topal, Gebe kadın da, doğuran kadın da olacak. Büyük bir topluluk olarak buraya dönecekler.Cr, RAB diyor ki, “Yakup için sevinçle haykırın! Ulusların başı olan için bağırın! Övgülerinizi duyurun! ‘Ya RAB, halkını, İsrail’den sağ kalanları kurtar’ deyin.q+, Efrayim’in dağlık bölgesindeki bekçilerin, ‘Haydi, Siyon’a, Tanrımız RAB’be çıkalım’ Diye bağıracakları bir gün var.”\p1, Samiriye dağlarında yine bağ dikeceksin; Bağ dikenler üzümünü yiyecekler.o1, Seni yeniden bina edeceğim, Yeniden bina edileceksin, ey erden kız İsrail! Yine teflerini alacak, Sevinçle coşup oynayanlara katılacaksın.nw, Ona uzaktan görünüp şöyle dedim: Seni sonsuz bir sevgiyle sevdim, Bu nedenle sevecenlikle seni kendime çektim.m}, RAB diyor ki, “Kılıçtan kaçıp kurtulan halk çölde lütuf buldu. Ben İsrail’i rahata kavuşturmaya gelirken,}l u, “O zaman” diyor RAB, “Bütün İsrail boylarının Tanrısı olacağım, onlar da benim halkım olacaklar.” $~~1}x}${zzyy=x_wwcvuu*tssrqqLppDonnEmm,lkjii)hhHg'fbfeRdccbblaq`__M^^^ ]]\[[ZYYbXWW.VUUeT7SRQPPO1NMM@L%KJJII*H4GG&F;ESD7CC$BB+A@?r>S=<<;;:L:99 8x77J66L544(22V110|/..K--+++T*)(('&%$##"E!\ q.Eq9T.^jsW E  m$\[B+#]?,. Boyuna tökezleyip birbirlerinin üzerine düşecekler. ‘Kalkın, acımasızların kılıcı yüzünden halkımıza, Yurdumuza dönelim’ diyecekler.d\A,. İlahın Apis neden kaçtı? Boğan neden ayakta kalamadı? Çünkü RAB onu yere serdi !*[M,. “Mısır’da bildirin, Migdol’da duyurun, Nof’ta, Tahpanhes’te duyurun: ‘Yerini al, hazırlan, Çünkü çevrendekileri yiyip bitiriyor kılıç!’Z,. Babil Kralı Nebukadnessar’ın gelip Mısır’a saldıracağına ilişkin RAB’bin Peygamber Yeremya’ya bildirdiği söz şudur:Yw,. Uluslar utancını duydu, Feryadınla doldu yeryüzü. Yiğit yiğide tökezleyip İkisi birlikte yere seriliyor.”~Xu,. “Ey erden kız Mısır, Gilat’a git de merhem al! Ama boşuna çok ilaç kullanıyorsun, Senin için şifa yok.W%,. “Çünkü o gün Rab’bin, Her Şeye Egemen RAB’bin günüdür. Düşmanlarından öç alması için Öç günüdür. Kılıç doyana dek yiyecek, Kanlarını kana kana içecek. Çünkü Rab, Her Şeye Egemen RAB Kuzeyde, Fırat kıyısında kurban hazırlıyor.V3,. Şahlanın, ey atlar! Çılgınca saldırın, ey savaş arabaları! Ey kalkan taşıyan Kûşlu, Pûtlu yiğitler, Yay çeken Ludlular, ilerleyin!=Us,. Mısır’dır Nil gibi yükselen, Irmak gibi suları çalkalanan. ‘Yükselip yeryüzünü kaplayacağım; Kentleri de içlerinde oturanları da Yok edeceğim’ diyor Mısır.AT},. Nil gibi yükselen, Irmak gibi suları çalkalanan kim?Sw,. “Ayağı tez olan kaçamıyor, Yiğit kaçıp kurtulamıyor. Kuzeyde, Fırat kıyısında Tökezleyip düştüler.0RY,. Ne görüyorum? Dehşete düştüler, geri çekiliyorlar! Yiğitleri bozguna uğramış, Arkalarına bakmadan kaçışıyorlar. Her yer dehşet içinde” diyor RAB.Q,. Atları koşun, beygirlere binin! Miğferlerinizi takın, yerinizi alın! Mızraklarınızı cilalayın, Zırhlarınızı kuşanın!LP,. “Küçük büyük kalkanları dizin, Savaşmak için ilerleyin!mOS,. Mısır’a ilişkin: Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in dördüncü yılında, Babil Kralı Nebukadnessar’ın Fırat kıyısında, Karkamış’ta yenilgiye uğrattığı Firavun Neko’nun ordusuyla ilgili bildiri:HN ,. RAB uluslara ilişkin Peygamber Yeremya’ya şöyle seslendi:`M9,- Sana gelince, büyük şeyler peşinde mi koşuyorsun? Sakın koşma! Çünkü bütün halkın üzerine felaket getirmek üzereyim’ diyor RAB, ‘Ama sen nereye gidersen git, canını bağışlayacağım.’ ”L-,- “RAB bana, ‘Ona şöyle diyeceksin’ dedi: ‘RAB diyor ki, bütün ülkeyi yıkacağım; bina ettiğimi yıkacak, diktiğimi sökeceğim.xKi,- Sen, ‘Vay başıma! Çünkü RAB acıma acı kattı. İnlemekten bitkin düştüm, bana rahat yok’ dedin.FJ,- “Ey Baruk, İsrail’in Tanrısı RAB sana şöyle diyor:NI ,- Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim’in dördüncü yılında Neriya oğlu Baruk, Peygamber Yeremya’nın kendisine söylediği sözleri tomara yazdıktan sonra Yeremya ona şunları söyledi:_H7,, RAB diyor ki, ‘Yahuda Kralı Sidkiya’yı can düşmanı Babil Kralı Nebukadnessar’ın eline nasıl teslim ettimse, Mısır Firavunu Hofra’yı da can düşmanlarının eline öyle teslim edeceğim.’ ”2G],, “ ‘Başınıza yıkım getireceğim; sözümün yerine geleceğini bilesiniz diye’ diyor RAB, ‘Sizi burada cezalandıracağıma ilişkin belirti şu olacak.’F},, Kılıçtan kurtulup da Mısır’dan Yahuda’ya dönenlerin sayısı pek az olacak. Mısır’a yerleşmeye gelen Yahuda halkından sağ kalanlar o zaman kimin sözünün yerine geldiğini anlayacak: Benim sözümün mü, yoksa onlarınkinin mi?E),, Çünkü onların yararını değil, zararını gözlüyorum; Mısır’da yaşayan Yahudiler yok olana dek kılıçtan, kıtlıktan ölecek.D',, Mısır’da yaşayan Yahudiler, RAB’bin sözünü dinleyin! ‘Büyük adım üzerine ant içiyorum ki’ diyor RAB, ‘Mısır’da yaşayan Yahudiler’den hiçbiri bundan böyle adımı ağzına alıp Egemen RAB’bin varlığı hakkı için diye ant içmeyecek.`C9,, “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Gök Kraliçesi’ne buhur yakacağız, dökmelik sunular dökeceğiz, adaklarımızı kesinlikle yerine getireceğiz’ diyerek siz de karılarınız da verdiğiniz sözü yerine getirdiniz. “Öyleyse verdiğiniz sözü tutun! Adadığınız adakları tümüyle yerine getirin! B,, Yeremya bütün halka, özellikle de kadınlara, “RAB’bin sözüne kulak verin, ey Mısır’da yaşayan Yahudalılar” dedi,oAW,, Siz başka ilahlara buhur yaktınız, RAB’be karşı günah işlediniz; O’nun sözünü dinlemediniz, yasasına, kurallarına, antlaşma koşullarına uymadınız. Bu yüzden bugün olduğu gibi başınıza felaket geldi.”K@,, RAB yaptığınız kötülüklere, iğrençliklere artık dayanamadığı için, bugün olduğu gibi ülkeniz aşağılanıp yerildi, kimsenin yaşamadığı dehşet verici bir viranelik oldu.=?s,, “Sizin, atalarınızın, krallarınızın, önderlerinizin, ülke halkının Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında yaktığınız buhuru RAB unuttu mu? Haberi yok muydu?`>9,, Bunun üzerine Yeremya ona karşılık veren kadın erkek bütün halka şöyle dedi:`=9,, Kadınlar, “Evet, Gök Kraliçesi’ne buhur yakıp dökmelik sunular dökeceğiz! Ona benzer pideler pişirip kendisine dökmelik sunular döktüğümüzü kocalarımız bilmiyor muydu sanki?” diye eklediler.:<m,, Oysa Gök Kraliçesi’ne buhur yakmayı, dökmelik sunular dökmeyi bıraktığımız günden bu yana her yönden yokluk çekiyoruz; kılıçtan, kıtlıktan yok oluyoruz.”t;a,, Tersine, yapacağımızı söylediğimiz her şeyi kesinlikle yapacağız: Gök Kraliçesi’ne buhur yakacak, atalarımızın, krallarımızın, önderlerimizin ve kendimizin Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında yaptığımız gibi ona dökmelik sunular dökeceğiz. O zamanlar bol yiyeceğimiz vardı, her işimiz yolundaydı, sıkıntı çekmiyorduk.E:,, “RAB’bin adıyla bize söylediklerini dinlemeyeceğiz!b9=,, Karılarının başka ilahlara buhur yaktığını bilen erkekler, orada duran kadınlar, Mısır’ın Patros bölgesinde yaşayan bütün halk –ki büyük bir topluluktu– Yeremya’ya şu karşılığı verdi:8 ,, Yerleşmek için Mısır’a gelen Yahuda halkının sağ kalanlarından hiçbiri kurtulmayacak, hiç kimse sağ kalıp Yahuda’ya dönmeyecek. Yerleşmek üzere oraya dönmek isteseler de, kaçıp kurtulan birkaç kişi dışında dönen olmayacak.”7,, Yeruşalim’i cezalandırdığım gibi, Mısır’da yaşayanları da kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla cezalandıracağım.?6w,, Yerleşmek üzere Mısır’a gelmeye kararlı olan Yahuda’nın sağ kalanlarını ele alacağım. Hepsi Mısır’da yok olacak; kılıçtan geçirilecek ya da kıtlıktan ölecek. Küçük büyük hepsi kılıçtan, kıtlıktan ölecek. Lanetlenecek, dehşet konusu olacak, aşağılanacak, yerilecekler. 59,, “Bu yüzden İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Başınıza yıkım getirmeye, bütün Yahuda halkını yok etmeye kararlıyım.4,, Bugüne dek pişmanlık duymadılar, benden korkmadılar. Size ve atalarınıza verdiğim yasa ve kurallar uyarınca yaşamadılar.+3O,, Yahuda’da, Yeruşalim sokaklarında atalarınızın, Yahuda krallarıyla karılarının, kendinizin, karılarınızın yaptığı kötülükleri unuttunuz mu?f2E,, Yerleşmek üzere geldiğiniz Mısır’da ellerinizin yaptıklarıyla, başka ilahlara buhur yakmakla beni öfkelendiriyorsunuz. Başınıza felaket getiriyorsunuz. Dünyadaki uluslarca aşağılanacak, yerileceksiniz.d1A,, “İsrail’in Tanrısı RAB, Her Şeye Egemen Tanrı şöyle diyor: Neden bu büyük felaketi başınıza getiriyorsunuz? Kadın erkek, çoluk çocuk Yahuda halkından kesilip atılacak, sizden sağ kalan olmayacak.;0o,, Bu yüzden kızgın öfkemi döktüm; Yahuda kentlerine, Yeruşalim sokaklarına karşı öfkem giderek şiddetlendi. Onlar bugün olduğu gibi yıkık ve ıssız bırakıldı.~/u,, Ama dinlemediler, kulak asmadılar. Kötülüklerinden dönmediler, başka ilahlara buhur yakmaktan vazgeçmediler..,, Peygamber kullarımı defalarca gönderip, ‘Nefret ettiğim bu iğrençlikleri yapmayın!’ diyerek onları uyardım.k-O,, “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, Yeruşalim ve Yahuda kentlerine getirdiğim bütün felaketleri gördünüz. İşte yaptıkları kötülük yüzünden kentler bugün yıkık; içlerinde oturan yok. Sizin de kendilerinin ve atalarının da önceden tanımadığınız başka ilahlara buhur yakıp taparak beni öfkelendirdiler.k,O,, “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, Yeruşalim ve Yahuda kentlerine getirdiğim bütün felaketleri gördünüz. İşte yaptıkları kötülük yüzünden kentler bugün yıkık; içlerinde oturan yok. Sizin de kendilerinin ve atalarının da önceden tanımadığınız başka ilahlara buhur yakıp taparak beni öfkelendirdiler.+ !,, Mısır’ın Migdol, Tahpanhes, Nof kentlerinde ve Patros bölgesinde yaşayan Yahudiler’e ilişkin RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:*,+ Mısır’daki Güneş Tapınağı’nın dikili taşlarını kıracak, Mısır ilahlarının tapınaklarını ateşe verecek.’ ”V)%,+ Mısır ilahlarının tapınaklarını ateşe verip yakacak, ilahları alıp götürecek. Çoban giysisiyle kendisini nasıl örterse, o da Mısır’ı öyle örtecek. Sonra oradan sağ salim çıkacak.&(E,+ Gelip Mısır’ı bozguna uğratacak. Ölüm için ayrılanlar ölüme, Sürgün için ayrılanlar sürgüne, Kılıç için ayrılanlar kılıca gidecek.',+ Onlara de ki, ‘İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: İşte kulum Babil Kralı Nebukadnessar’ı buraya getirtip tahtını harca gömdüğüm bu taşların üzerine kuracağım. Nebukadnessar otağını bu taşların üzerine kuracak.&-,+ “Yahudiler’in gözü önünde eline büyük taşlar al, Tahpanhes’te firavun sarayının girişindeki tuğla kaldırımın harcına göm.;%q,+ Tahpanhes’te RAB Yeremya’ya şöyle seslendi:Z$-,+ RAB’bin sözünü dinlemeyerek Mısır’a gittiler. Tahpanhes’e vardılar. #,+ Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan’ın Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya’nın sorumluluğuna bırakmış olduğu bütün kadınları, erkekleri, çocukları, kral kızlarını da götürdüler. Peygamber Yeremya’yla Neriya oğlu Baruk’u da alıp*"M,+ Kareah oğlu Yohanan’la bütün ordu komutanları, sürüldükleri uluslardan yerleşmek üzere Yahuda’ya geri dönen Yahuda halkını alıp götürdüler.!!,+ Böylece Kareah oğlu Yohanan, bütün ordu komutanları ve halk RAB’bin Yahuda’da kalmalarına ilişkin buyruğuna karşı geldiler. 1,+ Bizi öldürsünler, Babil’e sürsünler diye Kildaniler’in eline teslim etmek için Neriya oğlu Baruk seni bize karşı kışkırtıyor.”\1,+ Hoşaya oğlu Azarya, Kareah oğlu Yohanan ve bütün küstah adamlar ona, “Yalan söylüyorsun!” dediler, “Tanrımız RAB, ‘Yerleşmek üzere Mısır’a gitmeyin’ demek için göndermedi seni bize.* O,+ Yeremya Tanrıları RAB’bin bütün bu sözlerini –Tanrıları RAB’bin onun aracılığıyla kendilerine ilettiği her şeyi– halka bildirmeyi bitirince,* Şimdi iyi bilin ki, yerleşmek üzere gitmeye can attığınız yerde kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan öleceksiniz.”,* Bugün size bildirdim, ama Tanrınız RAB’bin benim aracılığımla size ilettiği sözlerin hiçbirini dinlemediniz.7g,* Beni Tanrınız RAB’be gönderip, ‘Bizim için Tanrımız RAB’be yakar. O’nun bize söyleyeceği her şeyi bildir, yapacağız’ demekle kendinizi aldatıyorsunuz! ,* Ey Yahuda’dan sağ kalanlar, RAB size, ‘Mısır’a gitmeyin!’ diye buyurmuştur. Bunu iyi bilin. Bugün sizi uyarıyorum:=s,* “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Öfkem, kızgınlığım Yeruşalim’de yaşayanların üzerine döküldüğü gibi, siz Mısır’a gidenlerin üzerine de dökülecek. Siz lanetlik, dehşet konusu olacak, aşağılanacak, yerileceksiniz. Burayı bir daha görmeyeceksiniz.’C,* Yerleşmek üzere Mısır’a gitmeye kararlı olan herkes kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan ölecek. Başlarına getireceğim felaketten kurtulup sağ kalan olmayacak.’ ,* korktuğunuz kılıç size orada yetişecek, tasalandığınız kıtlık Mısır’da yakanıza yapışacak, orada öleceksiniz.G,* RAB’bin sözünü dinleyin, ey Yahuda’dan sağ kalanlar! İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: ‘Eğer Mısır’a gidip orada yerleşmeye kesin kararlıysanız,,* ‘Savaş görmeyeceğimiz, boru sesi duymayacağımız, açlık çekmeyeceğimiz Mısır’a gidip orada yaşayacağız’ derseniz,eC,* “Ama, ‘Bu ülkede kalmayacağız’ der, Tanrınız RAB’bin sözünü dinlemezseniz,~u,* Size sevecenlik göstereceğim. Şöyle ki, Babil Kralı size acıyacak, sizi topraklarınıza geri gönderecek.’'G,* Korktuğunuz Babil Kralı’ndan artık korkmayın, ondan korkmayın diyor RAB. Çünkü ben sizinleyim, sizi kurtaracak, onun elinden özgür kılacağım. ,* ‘Bu ülkede kalırsanız, sizi bina ederim, yıkmam; dikerim, sökmem. Çünkü başınıza getirdiğim felakete üzülüyorum.,* Onlara şöyle dedi: “Dileğinizi önüne sunmam için beni kendisine gönderdiğiniz İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki,}s,* Yeremya, Kareah oğlu Yohanan’la yanındaki ordu komutanlarını ve küçük büyük bütün halkı çağırdı.2_,* On gün sonra RAB Yeremya’ya seslendi.J  ,* “Seni kendisine gönderdiğimiz Tanrımız RAB’bin sözünü beğensek de beğenmesek de dinleyeceğiz ki, üzerimize iyilik gelsin. Evet, Tanrımız RAB’bin sözünü dinleyeceğiz.”4 a,* Bunun üzerine, “Tanrın RAB’bin senin aracılığınla bize bildireceği her sözü yerine getirmezsek, RAB aramızda gerçek ve güvenilir tanık olsun” dediler,1 [,* Peygamber Yeremya, “Olur” dedi, “İsteğiniz uyarınca Tanrınız RAB’be yakaracağım. RAB bana ne yanıt verirse, bir şey saklamadan size bildireceğim.”S ,* Tanrın RAB nereye gideceğimizi, ne yapacağımızı bize bildirsin.”v e,* Peygamber Yeremya’ya şöyle dediler: “Lütfen dileğimizi kabul et! Bizim için, bütün sağ kalan bu halk için Tanrın RAB’be yakar. Çünkü bir zamanlar sayıca çok olan bizler gördüğün gibi şimdi azınlıkta kaldık.s a,* Ordu komutanları, Kareah oğlu Yohanan, Hoşaya oğlu Azarya ve küçük büyük bütün halk yaklaşıp-,) Kildaniler’den kaçmak için Mısır’a doğru yola çıktılar. Beytlehem yakınında, Gerut-Kimham’da durdular. Kildaniler’den korkuyorlardı. Çünkü Netanya oğlu İsmail, Babil Kralı’nın ülkeye vali atadığı Ahikam oğlu Gedalya’yı öldürmüştü.-,) Kildaniler’den kaçmak için Mısır’a doğru yola çıktılar. Beytlehem yakınında, Gerut-Kimham’da durdular. Kildaniler’den korkuyorlardı. Çünkü Netanya oğlu İsmail, Babil Kralı’nın ülkeye vali atadığı Ahikam oğlu Gedalya’yı öldürmüştü.)K,) Kareah oğlu Yohanan’la yanındaki ordu komutanları sağ kalanların hepsini –Ahikam oğlu Gedalya’yı öldüren Netanya oğlu İsmail’den kurtarıp Givon’dan geri getirdiği yiğit askerleri, kadınları, çocukları, saray görevlilerini– Mispa’dan alıp götürdüler.hI,) Netanya oğlu İsmail ve sekiz adamıysa Yohanan’dan kaçıp Ammonlular’a sığındılar.xi,) İsmail’in Mispa’dan tutsak olarak götürdüğü herkes geri dönüp Kareah oğlu Yohanan’a katıldı.yk,) İsmail’in yanındaki adamlar, Kareah oğlu Yohanan ve yanındaki ordu komutanlarını görünce sevindiler.,) bütün adamlarını alıp Netanya oğlu İsmail’le savaşmaya gittiler. Givon’daki büyük havuzun yakınında ona yetiştiler.{o,) Kareah oğlu Yohanan ve yanındaki ordu komutanları, Netanya oğlu İsmail’in işlediği cinayetleri duyunca,',) İsmail, muhafız birliği komutanı Nebuzaradan’ın Ahikam oğlu Gedalya’nın sorumluluğuna bıraktığı Mispa’daki bütün halkı ve kral kızlarını tutsak aldı. Netanya oğlu İsmail tümünü tutsak alıp Ammonlular’a sığınmak üzere yola çıktı.c~?,) İsmail’in öldürdüğü adamların bedenlerini atmış olduğu sarnıç büyüktü. Kral Asa, bu sarnıcı İsrail Kralı Baaşa’dan korunmak için kazmıştı. Netanya oğlu İsmail orayı ölülerle doldurdu.f}E,) Ancak onlardan on kişi İsmail’e, “Bizi öldürme!” dediler, “Tarlada saklı buğdayımız, arpamız, zeytinyağımız ve balımız var.” Böylece İsmail vazgeçip onları öbürleriyle birlikte öldürmedi.j|M,) Kente girince, Netanya oğlu İsmail ve yanındakiler onları öldürüp bir sarnıca attılar.{/,) Netanya oğlu İsmail Mispa’dan ağlaya ağlaya onları karşılamaya çıktı. Onları görünce, “Ahikam oğlu Gedalya’ya gelin” dedi.qz[,) Şekem’den, Şilo’dan, Samiriye’den sakallarını tıraş etmiş, giysilerini yırtmış, bedenlerinde yaralar açmış seksen adam geldi. RAB’bin Tapınağı’nda sunmak için yanlarında tahıl, günnük getirmişlerdi.Sy,) Gedalya öldürüldükten bir gün sonra, ölüm haberi duyulmadan önce|xq,) İsmail Mispa’da Gedalya’yla birlikte olan bütün Yahudiler’i ve oradaki Kildan askerlerini de öldürdü.5wc,) Netanya oğlu İsmail’le yanındaki on adam ayağa kalkıp Babil Kralı’nın ülkeye vali atadığı Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya’yı kılıçla öldürdüler.qv ],) O yılın yedinci ayında kral soyundan ve kralın baş görevlilerinden Elişama oğlu Netanya oğlu İsmail, on adamıyla birlikte Mispa’ya, Ahikam oğlu Gedalya’nın yanına gitti. Orada, Mispa’da birlikte yemek yerlerken,puY,( Ama Ahikam oğlu Gedalya, “Böyle bir şey yapma! İsmail’le ilgili söylediklerin yalan” dedi.t%,( Kareah oğlu Yohanan Mispa’da Gedalya’ya gizlice, “İzin ver de gidip Netanya oğlu İsmail’i öldüreyim” dedi, “Kimse bilmeyecek! Neden seni öldürsün de çevrende toplanan bütün Yahudiler dağılsın, Yahuda’da sağ kalmış olanlar yok olsun?”8si,( Ona, “Ammon Kralı Baalis’in seni öldürmek için Netanya oğlu İsmail’i gönderdiğini bilmiyor musun?” dediler. Gelgelelim Ahikam oğlu Gedalya onlara inanmadı.~ru,( Kareah oğlu Yohanan’la kırdaki bütün ordu komutanları da Mispa’da bulunan Gedalya’nın yanına geldiler.-qS,( sürülmüş oldukları ülkelerden geri dönüp Yahuda’ya, Mispa’da bulunan Gedalya’nın yanına geldiler. Sonra bol bol şarap ve yaz meyvesi topladılar.epC,( Moav, Ammon, Edom ve öbür ülkelerde yaşayan Yahudiler’in hepsi, Babil Kralı’nın Yahuda’da bir kesim halkı sağ bıraktığını ve Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya’yı onlara vali atadığını duyunca,]o3,( Bana gelince, Mispa’da kalacağım, gelecek Kildaniler’in önünde sizi temsil edeceğim. Siz şarap, yaz meyveleri, zeytinyağı toplayıp kaplarınızda depolayın ve aldığınız kentlerde yaşayın.”]n3,( Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya onlara ve adamlarına ant içerek, “Kildaniler’e kulluk etmekten korkmayın” dedi, “Ülkeye yerleşip Babil Kralı’na hizmet edin. Böylesi sizin için daha iyi olur.emC,( Mispa’ya, Gedalya’nın yanına geldiler. Gelenler Netanya oğlu İsmail, Kareah’ın oğulları Yohanan ve Yonatan, Tanhumet oğlu Seraya, Netofalı Efay’ın oğulları, Maakalı oğlu Yaazanya ve adamlarıydı.Xl),( Kırdaki ordu komutanlarıyla adamları, Babil Kralı’nın Ahikam oğlu Gedalya’yı ülkeye vali atadığını, Babil’e sürülmemiş yoksul kadın, erkek ve çocukları ona emanet ettiğini duyunca, k,( Yeremya Mispa’ya, Ahikam oğlu Gedalya’nın yanına gitti. Onunla ve ülkede kalan halkla birlikte orada yaşamaya başladı.)jK,( Ama burada kalırsan Babil Kralı’nın Yahuda kentlerine vali atadığı Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya’nın yanına dönüp onunla birlikte halkın arasında yaşa ya da istediğin yere git.” Muhafız birliği komutanı Yeremya’ya yiyecek ve armağan verip yoluna gönderdi.kiO,( İşte ellerindeki zincirleri çözüyorum. Benimle Babil’e gelmeyi yeğlersen gel, sana iyi bakarım; eğer benimle Babil’e gelmek istemezsen de sorun yok. Bak, bütün ülke önünde! İyi ve doğru bildiğin yere git.Th!,( “Şimdi dediğini yaptı, yapacağını söylediği her şeyi yerine getirdi. Çünkü RAB’be karşı günah işlediniz, O’nun sözünü dinlemediniz. Bütün bunlar bu yüzden başınıza geldi.g,( Muhafız birliği komutanı Yeremya’yı yanına çağırtıp, “Tanrın RAB buraya karşı bu felaketi belirledi” dedi,yf m,( Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan Yeremya’yı Rama’da salıverdikten sonra RAB Yeremya’ya seslendi. Nebuzaradan onu Babil’e sürülen Yeruşalim ve Yahuda halkıyla birlikte zincire vurulmuş olarak Rama’ya götürmüştü.%eC,' Seni kesinlikle kurtaracağım, kılıçla öldürülmeyeceksin. Hiç değilse canını kurtarmış olacaksın. Çünkü bana güvendin, diyor RAB.’ ”gdG,' Ama o gün seni kurtaracağım diyor RAB. Korktuğun adamların eline teslim edilmeyeceksin.gcG,' “Git, Kûşlu Ebet-Melek’e de ki, ‘İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Bu kent üzerine yarar değil, zarar verecek sözlerimi yerine getirmek üzereyim. O gün olanları sen de göreceksin.Tb!,' Yeremya daha muhafız avlusunda tutukluyken RAB ona şöyle seslenmişti:ca?,' adam gönderip Yeremya’yı muhafız avlusundan getirttiler. Evine geri götürmesi için Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya’nın koruyuculuğuna verdiler. Böylece Yeremya halkı arasında yaşamını sürdürdü.)`K,' Bunun üzerine muhafız birliği komutanı Nebuzaradan, askeri danışman Nebuşazban, baş görevli Nergal-Sareser ve Babil Kralı’nın öbür görevlilerid_A,' “Onu sorumluluğun altına al, ona iyi bak, hiç zarar verme, senden ne dilerse yap.”^ ,' Babil Kralı Nebukadnessar, muhafız birliği komutanı Nebuzaradan aracılığıyla Yeremya’yla ilgili şu buyruğu verdi:k]O,' Ancak hiçbir şeyi olmayan bazı yoksulları Yahuda’da bıraktı, onlara bağ ve tarla verdi.\,' Komutan Nebuzaradan kentte sağ kalanları, kendi safına geçen kaçakları ve geri kalan halkı Babil’e sürgün etti.b[=,' Kildaniler sarayla halkın evlerini ateşe verdiler, Yeruşalim surlarını yıktılar.NZ,' Sidkiya’nın gözlerini oydu, zincire vurup Babil’e götürdü.zYm,' Rivla’da Sidkiya’nın gözü önünde oğullarını, sonra da bütün Yahuda ileri gelenlerini öldürttü.kXO,' Ama artlarına düşen Kildani ordusu Eriha ovalarında Sidkiya’ya yetişti, onu yakalayıp Hama topraklarında, Rivla’da Babil Kralı Nebukadnessar’ın huzuruna çıkardılar. Nebukadnessar onun hakkında karar verdi:1W[,' Yahuda Kralı Sidkiya’yla askerler onları görünce kaçtılar. Gece kral bahçesinin yolundan iki duvarın arasındaki kapıdan kaçarak Arava yoluna çıktılar.vVe,' Yeruşalim ele geçirilince Babil Kralı’nın bütün komutanları –Samgarlı Nergal-Sareser, askeri danışman Nebo– Sarsekim, baş görevli Nergal-Sareser ve bütün öteki görevliler– içeri girip Orta Kapı’da oturdular.U,' Sidkiya’nın krallığının on birinci yılında, dördüncü ayın dokuzuncu günü kent surlarında gedik açıldı.%T E,' Yahuda Kralı Sidkiya’nın dokuzuncu yılının onuncu ayında Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim önlerine gelerek kenti kuşattı.YS+,& Yeremya Yeruşalim’in ele geçirildiği güne dek muhafız avlusunda kaldı.]R3,& Bütün görevliler gelip Yeremya’yı sorguya çektiler. Yeremya kralın kendisine söylemesini buyurduğu her şeyi onlara anlattı. Sorguyu bıraktılar. Çünkü kralla yaptığı konuşma duyulmamıştı.pQY,& ‘Beni Yonatan’ın evine geri gönderme, yoksa orada ölürüm diye krala yalvardım’ dersin.”.PU,& “Görevliler seninle konuştuğumu duyup da gelir, ‘Krala ne söyledin, kral sana ne dedi, açıkla bize, bizden gizleme! Yoksa seni öldürürüz’ derlerse,YO+,& Sidkiya, “Ölmek istemiyorsan, konuştuklarımızı kimse duymasın” dedi,@Ny,& “Bütün karıların, çocukların Kildaniler’e teslim edilecek. Sen de onlardan kaçıp kurtulamayacak, Babil Kralı’nın eliyle yakalanacaksın. Bu kent ateşe verilecek.”M1,& Yahuda Kralı’nın sarayında kalan bütün kadınlar Babil Kralı’nın komutanlarına çıkarılacak. O kadınlar sana, “ ‘Güvendiğin insanlar Seni aldatıp yenilgiye uğrattı; Çamura battı ayakların, Güvendiğin insanlar seni bırakıp gitti’ diyecekler.BL,& Ama teslim olmak istemezsen, RAB bana şunu açıkladı:K%,& “Vermezler” diye yanıtladı Yeremya, “Lütfen sana aktardığım RAB’bin sözünü işit. O zaman sağ kalır, iyilik görürsün.3J_,& Kral Sidkiya, “Kildaniler’in tarafına geçen Yahudiler’den korkuyorum” dedi, “Kildaniler beni onların eline verebilir, onlar da bana kötü davranırlar.”1I[,& Ama Babil Kralı’nın komutanlarına teslim olmazsan, kent Kildaniler’e teslim edilecek, onu ateşe verecekler. Sen de onlardan kaçıp kurtulamayacaksın.’ ”H1,& Bunun üzerine Yeremya Sidkiya’ya şu karşılığı verdi: “İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB Tanrı diyor ki, ‘Babil Kralı’nın komutanlarına teslim olursan, canın bağışlanacak, bu kent de ateşe verilmeyecek. Sen de ailen de sağ kalacaksınız.JG ,& Kral Sidkiya, “Bize yaşam veren RAB’bin varlığı hakkı için seni öldürmeyeceğim, canının peşinde olan bu adamların eline seni teslim etmeyeceğim” diyerek gizlice ant içti. F9,& Yeremya, “Sana bir şey bildirirsem, beni öldürmeyecek misin?” diye karşılık verdi, “Üstelik öğüt versem bile beni dinlemeyeceksin.”2E],& Kral Sidkiya Peygamber Yeremya’yı RAB’bin Tapınağı’nın üçüncü girişine getirterek, “Sana bir şey soracağım” dedi, “Benden bir şey gizleme.”^D5,& Onu halatlarla çekip sarnıçtan çıkardılar. Yeremya muhafız avlusunda kaldı.'CG,& Sonra Yeremya’ya, “Bu eski bezleri, yırtık giysileri halatlarla bağlayıp koltuklarının altına geçir” diye seslendi. Yeremya söyleneni yaptı.7Bg,& Ebet-Melek yanına adamları alarak saray hazinesinin alt odasına gitti. Oradan eski bezler, yırtık pırtık giysiler alıp halatlarla sarnıca, Yeremya’ya sarkıttı.A,& Bunun üzerine kral, “Buradan yanına üç adam al, Peygamber Yeremya’yı ölmeden sarnıçtan çıkarın” diye ona buyruk verdi.-@S,& “Efendim kral, bu adamların Peygamber Yeremya’ya yaptıkları kötüdür. Onu sarnıca attılar, orada açlıktan ölecek. Çünkü kentte ekmek kalmadı.”R?,& Ebet-Melek saraydan çıkıp kralın yanına gitti ve ona şöyle dedi: >,& Sarayda görevli hadım Kûşlu Ebet-Melek Yeremya’nın sarnıca atıldığını duydu. Kral Benyamin Kapısı’nda otururken,L=,& Böylece Yeremya’yı alıp kralın oğlu Malkiya’nın muhafız avlusundaki sarnıcına halatlarla sarkıtarak indirdiler. Sarnıçta su yoktu, yalnız çamur vardı. Yeremya çamura battı.i<K,& Kral Sidkiya, “İşte o sizin elinizde” diye yanıtladı, “Kral size engel olamaz ki.”Y;+,& Önderler krala, “Bu adam öldürülmeli” dediler, “Çünkü söylediği bu sözlerle kentte kalan askerlerin ve halkın cesaretini kırıyor. Bu adam halkın yararını değil, zararını istiyor.”:,& RAB diyor ki, ‘Bu kent kesinlikle Babil Kralı’nın ordusuna teslim edilecek, Babil Kralı onu ele geçirecek.’ ”#9?,& “RAB diyor ki, ‘Bu kentte kalan kılıçtan, kıtlıktan, salgından ölecek. Kildaniler’e gidense sağ kalacak, canını kurtarıp yaşayacak.’8 9,& Mattan oğlu Şefatya, Paşhur oğlu Gedalya, Şelemya oğlu Yehukal ve Malkiya oğlu Paşhur Yeremya’nın halka söylediği şu sözleri duydular:l7Q,% Bunun üzerine Kral Sidkiya Yeremya’nın muhafız avlusuna kapatılmasını, kentteki ekmek bitene dek her gün fırıncılar sokağından kendisine bir ekmek verilmesini buyurdu. Böylece Yeremya muhafız avlusunda kaldı.67,% Şimdi lütfen beni dinle, ey efendim kral! Lütfen dileğimi kabul et. Beni Yazman Yonatan’ın evine geri gönderme. Orada ölmek istemiyorum.”d5A,% ‘Babil Kralı sana da bu ülkeye de saldırmayacak’ diyen peygamberlerin hani nerede?4,% Sonra Kral Sidkiya’ya şöyle dedi: “Sana, görevlilerine ve bu halka karşı ne günah işledim ki beni cezaevine kapattınız?Y3+,% Sonra Kral Sidkiya Yeremya’yı sarayına getirtti. Orada kendisine gizlice, “RAB’den bir söz var mı?” diye sordu. “Evet” diye yanıtladı Yeremya, “Babil Kralı’nın eline verileceksin.”U2#,% Böylece bodrumda bir hücreye kapatılan Yeremya uzun süre orada kaldı.}1s,% Yeremya’ya öfkelenen önderler onu dövdürtüp cezaevine çevirdikleri Yazman Yonatan’ın evine kapattılar."0=,% Yeremya, “Yalan!” dedi, “Ben Kildaniler’in tarafına geçmiyorum.” Ama Yiriya onu dinlemedi. Yeremya’yı tutuklayıp önderlere götürdü../U,% Peygamber Yeremya Benyamin topraklarındaki halkın arasında payına düşen mirası almak üzere Yeruşalim’den gitmek istedi. Benyamin Kapısı’na vardığında, Hananya oğlu Şelemya oğlu bekçibaşı Yiriya, “Sen Kildaniler’in tarafına geçiyorsun!” diyerek onu tutukladı...U,% Peygamber Yeremya Benyamin topraklarındaki halkın arasında payına düşen mirası almak üzere Yeruşalim’den gitmek istedi. Benyamin Kapısı’na vardığında, Hananya oğlu Şelemya oğlu bekçibaşı Yiriya, “Sen Kildaniler’in tarafına geçiyorsun!” diyerek onu tutukladı.P-,% Firavunun ordusu yüzünden Babil ordusu Yeruşalim’den çekilince,4,a,% Sizinle savaşan bütün Babil ordusunu bozguna uğratsanız, çadırlarında yalnız yaralılar kalsa bile, bunlar çadırlardan çıkıp bu kenti ateşe verecekler.” + ,% “RAB diyor ki, ‘Kildaniler üzerimizden çekilip gidecek’ diyerek kendinizi aldatmayın. Çünkü çekilip gitmeyecekler!`*9,% Kildaniler de dönecek; bu kentle savaşıp onu ele geçirecek, ateşe verecekler.’W)',% “İsrail’in Tanrısı RAB diyor ki: Danışmak için sizi bana gönderen Yahuda Kralı’na şöyle deyin: ‘Size yardım etmek için Mısır’dan çıkıp gelen firavunun ordusu ülkesine dönecek. ~~?}},||{zz.yXx[wvvu2tt7srqqpq&ppKoonn)mZll8kkJjjPii!hgg"fcee\ddAccbb$as`u__7^^.]\\Y[[PZZOYjXX^WVyUTTNSS8RQQ%PPOLNNVMnLL8K;JGIIH]GGGFEE!DaCBBvAAr@??\>>=<00\//[..!-,++k**@)((1'&&f%%/$##j"h!! rp,osD4O{ p  M /,@{}'|&q,32 Ey sizler, kılıçtan kurtulanlar, Kaçın, oyalanmayın! RAB’bi anın uzaktan, Yeruşalim’i düşünün!”%3,31 Yeremya şöyle diyor: “İsrail’in öldürülenleri yüzünden düşmelidir Babil. Yeryüzünde öldürülen herkes Babil yüzünden düştü.!$;,30 O zaman yer, gök ve onlardaki her şey Babil’in başına gelenlere sevinecek. Çünkü kuzeyden gelen yok ediciler Saldıracaklar ona” diyor RAB.+#O,3/ İşte bu yüzden Babil’in putlarını Cezalandıracağım günler geliyor. Bütün ülke utandırılacak, Öldürülenler ülkenin ortasında yere serilecek.y"k,3. Ülkede duyacağınız söylentiler yüzünden Cesaretinizi yitirmeyin, korkmayın. Bir yıl bir söylenti duyulur, ertesi yıl bir başkası; Ülkedeki zorbalıkla, Önderin öndere karşı çıktığıyla İlgili söylentiler yayılır.n!U,3- “Oradan çık, ey halkım! Hepiniz canınızı kurtarın! Kaçın RAB’bin kızgın öfkesinden! 1,3, Babil ilahı Bel’i orada cezalandıracak, Yuttuğunu ona kusturacağım. Artık akın akın uluslar gelmeyecek ona. Babil surları yıkılacak.mS,3+ Kentleri viran olacak, Toprakları kimsenin yaşamadığı, geçmediği Kurak bir çöle dönecek.=u,3* Deniz basacak Babil’i, Kabaran dalgalar örtecek.,3) “Şeşak nasıl alındı! Bütün dünyanın övünç kaynağı nasıl ele geçirildi! Uluslar arasında Babil nasıl dehşet oldu!S,3( “Onları kuzu gibi, koç ve teke gibi Boğazlanmaya götüreceğim.”$A,3' Ama kızıştıklarında onlara şölen verip Hepsini sarhoş edeceğim; Keyiflensinler, Uyanmayacakları sonsuz bir uykuya Dalsınlar diye” diyor RAB.V%,3& Halkı genç aslanlar gibi kükreyecek, Aslan yavruları gibi homurdanacak.wg,3% Babil taş yığınına, çakal yuvasına dönecek, Dehşet ve alay konusu olacak. Kimse yaşamayacak orada.5,3$ Bunun için RAB diyor ki, “İşte davanızı ben savunacağım, Öcünüzü ben alacağım; Onun ırmağını kurutacak, Kaynağını keseceğim.c?,3# Siyon halkı, “Babil Kralı Nebukadnessar yuttu bizi, ezdi, Boş bir kaba çevirdi” diyecek, “Canavar gibi yuttu bizi, Güzel yemeklerimizle karnını doyurdu, Sonra bizi kustu. Bize ve yurttaşlarımıza yapılan zorbalık Babil’in başına gelsin.” Yeruşalim, “Dökülen kanımızın hesabı Kildaniler’den sorulsun” diyecek.c?,3" Siyon halkı, “Babil Kralı Nebukadnessar yuttu bizi, ezdi, Boş bir kaba çevirdi” diyecek, “Canavar gibi yuttu bizi, Güzel yemeklerimizle karnını doyurdu, Sonra bizi kustu. Bize ve yurttaşlarımıza yapılan zorbalık Babil’in başına gelsin.” Yeruşalim, “Dökülen kanımızın hesabı Kildaniler’den sorulsun” diyecek.H ,3! İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Zamanı gelince harman yeri nasıl çiğnenirse, Babil kızı da öyle olacak. Kısa süre sonra onun da Biçim zamanı gelecek.”]3,3 Babil Kralı’na ulak üstüne ulak, Haberci üstüne haberci geldi. ‘Kent bütünüyle düştü, Irmak geçitleri tutuldu, Bataklıklar ateşe verildi, Askerler dehşete kapıldı’ diye haber verdiler.”]3,3 Babil Kralı’na ulak üstüne ulak, Haberci üstüne haberci geldi. ‘Kent bütünüyle düştü, Irmak geçitleri tutuldu, Bataklıklar ateşe verildi, Askerler dehşete kapıldı’ diye haber verdiler.”=s,3 Babil yiğitleri savaştan vazgeçti, Kalelerinde oturuyorlar. Güçleri tükendi, Ürkek kadınlara döndüler. Oturdukları yerler ateşe verildi, Kapı sürgüleri kırıldı.w,3 Ülke titreyip kıvranıyor! Çünkü RAB’bin Babil diyarını Issız bir viraneye çevirme amacı Yerine gelmeli./,3 Ulusları –Med krallarını, valilerini, Bütün yardımcılarını, Yönetimi altındaki bütün ülkeleri– Onunla savaşmaya hazırlayın.},3 “Ülkeye sancak dikin! Uluslar arasında boru çalın! Ulusları Babil’le savaşmaya hazırlayın. Ararat, Minni, Aşkenaz krallıklarını Ona karşı toplayın. Ona karşı bir komutan atayın, Çekirge sürüsü kadar at gönderin üzerine.mS,3 Senden köşe taşı, temel taşı olmayacak, Çünkü sonsuza dek viran kalacaksın” diyor RAB.9 k,3 “Ey yıkıcı dağ, sana karşıyım, Ey bütün dünyayı yıkan” diyor RAB, “Elimi sana karşı kaldırıp Seni uçuruma yuvarlayacak, Yanık bir dağa çevireceğim.- S,3 “Babil’de ve Kildan ülkesinde yaşayanlara Siyon’da yaptıkları bütün kötülüğün karşılığını Gözlerinizin önünde ödeteceğim” diyor RAB.p Y,3 Çobanla sürüsünü, Çiftçiyle öküzlerini, Valilerle yardımcılarını darmadağın edeceğim.\ 1,3 Erkeklerle kadınları, Gençlerle yaşlıları, Delikanlılarla genç kızları,` 9,3 Seninle atlarla binicilerini, Savaş arabalarıyla sürücülerini kırıp ezeceğim.}s,3 “Sen benim savaş çomağım, Savaş silahımsın. Ulusları parçalayacak, Krallıkları yok edeceğim seninle.,3 Yakup’un Payı onlara benzemez. Mirası olan oymak dahil Her şeye biçim veren O’dur, Her Şeye Egemen RAB’dir adı.R,3 Yararsız, alay edilesi nesnelerdir, Cezalandırılınca yok olacaklar.xi,3 Hepsi budala, bilgisiz. Her kuyumcu yaptığı puttan utanacak. O putlar yapmacıktır, Soluk yoktur onlarda..U,3 O gürleyince gökteki sular çağıldar, Yeryüzünün dört bucağından bulutlar yükseltir, Yağmur için şimşek çaktırır, Ambarlarından rüzgar estirir.oW,3 “Gücüyle yeryüzünü yaratan, Bilgeliğiyle dünyayı kuran, Aklıyla gökleri yayan RAB’dir.7g,3 Her Şeye Egemen RAB varlığı hakkı için ant içti: Seni çekirge sürüsüyle doldurur gibi Askerlerle dolduracağım. Sana karşı zafer çığlıkları atacaklar.”q[,3 Ey sizler, akarsuların kıyısında yaşayan, Hazinesi bol olanlar, Sonunuz geldi, zamanınız doldu.O,3 Babil surlarına karşı sancak kaldırın! Muhafızları pekiştirin, Nöbetçileri yerleştirin, Pusu kurun! Çünkü RAB Babil halkı için söylediklerini Hem tasarladı hem de yerine getirdi..U,3 “Okları bileyin, Ok kılıflarını doldurun! RAB Med krallarını harekete geçirdi, Amacı Babil’i yok etmek. RAB öcünü, tapınağının öcünü alacak.}~s,3 “ ‘RAB haklı olduğumuzu gösterdi, Gelin, Tanrımız RAB’bin neler yaptığını Siyon’da anlatalım.’;}o,3 ‘Babil’i iyileştirmek istedik, ama iyileşmedi. Bırakalım onu, Hepimiz kendi ülkemize dönelim. Çünkü onun yargısı göklere erişiyor, Bulutlara kadar yükseliyor.x|i,3 Ansızın düşüp paramparça olacak Babil, Yas tutun onun için! Yarasına merhem sürün, belki iyileşir.{,3 Babil RAB’bin elinde bir altın kâseydi, Bütün dünyayı sarhoş etti. Uluslar şarabını içtiler, Bu yüzden çıldırdılar.*zM,3 Babil’den kaçın! Herkes canını kurtarsın! Babil’in suçu yüzünden yok olmayın! Çünkü RAB’bin öç alma zamanıdır, Ona hak ettiğini verecek.$yA,3 İsrail’in Kutsalı’na karşı Ülkeleri suçla dolu olmasına karşın, Tanrıları Her Şeye Egemen RAB İsrail ve Yahuda halklarını bırakmadı.Ux#,3 Kildan ülkesinde ölüler, Babil sokaklarında yaralılar serilecek yere.wwg,3 Okçu yayını germesin, Zırhını kuşanmasın. Onun gençlerini esirgemeyin! Ordusunu tümüyle yok edin.!v;,3 Tahıl savuranları göndereceğim Babil’e; Onu savurup ayıklasınlar, Ülkesini boşaltsınlar diye. Yıkım günü her yandan saldıracaklar ona.yu m,3 RAB diyor ki, “İşte Babil’e ve Lev-Kamay’da yaşayanlara karşı Yok edici bir rüzgar çıkaracağım.ktO,2. ‘Babil düştü’ sesiyle yeryüzü titreyecek, Çığlığı uluslar arasında duyulacak.”dsA,2- Bu yüzden RAB’bin Babil’e karşı ne tasarladığını, Kildan ülkesine karşı ne amaçladığını işitin: “Sürünün küçükleri bile sürülecek, Halkı yüzünden otlakları çöle dönüştürülecek.}rs,2, Şeria çalılıklarından Sulak otlağa çıkan aslan gibi Kildaniler’i bir anda yurdundan kovacağım. Seçeceğim kişiyi oraya yönetici atayacağım. Var mı benim gibisi? Var mı bana dava açacak biri, Bana karşı duracak çoban?”~qu,2+ Babil Kralı onların haberini aldı, Ellerinde derman kalmadı. Doğuran kadın gibi Üzüntü, sancı sardı onu.Bp},2* Yay, pala kuşanmışlar, Gaddar ve acımasızlar. Atlara binmiş gelirken, Kükreyen denizi andırıyor sesleri. Savaşa hazır savaşçılar Karşına dizilecekler, ey Babil kızı!xoi,2) İşte kuzeyden bir ordu geliyor. Dünyanın uçlarından Büyük bir ulus Ve birçok kral harekete geçiyor.n1,2( Sodom’la Gomora’yı ve çevredeki köyleri Nasıl yerle bir ettimse” diyor RAB, “Orada da kimse oturmayacak, İnsan oraya yerleşmeyecek.m,2' “Bu yüzden yabanıl hayvanlar, çakallar, Baykuşlar yaşayacak orada, Artık insan yaşamayacak, Kuşaklar boyu kimse oturmayacak.l,2& Sularına kuraklık! Kuruyacak sular. Çünkü Babil putlar ülkesidir, Korkunç putlar yüzünden halkı çıldırmış.-kS,2% Atlarına, savaş arabalarına Aralarındaki yabancılara karşı kılıç! Hepsi kadın gibi ürkek olacak. Hazinelerine karşı kılıç! Yağma edilecek onlar. j,2$ Sahte peygamberlere karşı kılıç! Aptallıkları ortaya çıkacak. Yiğitlerine karşı kılıç! Şaşkına dönecek onlar. i ,2# “Kildaniler’e karşı kılıç!” diyor RAB, “Babil’de yaşayanlara, Babil önderlerine, Bilgelerine karşı kılıç!Ph,2" Ama onların Kurtarıcısı güçlüdür, O’nun adı Her Şeye Egemen RAB’dir. Onların ülkesine huzur, Babil’de yaşayanlaraysa kargaşalık getirmek için Davalarını hararetle savunacak.&gE,2! Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “İsrail halkı da Yahuda halkı da Eziyet çekiyor. Onları tutsak edenler sıkı tutmuş, Salıvermek istemiyorlar. f ,2 Küstah tökezleyip düşecek, Onu kaldıran olmayacak. Kentlerini ateşe vereceğim, Bütün çevresini yakıp yok edecek.”e),2 “İşte, sana karşıyım, ey küstah!” Diyor Rab, Her Şeye Egemen RAB. “Çünkü senin günün, Seni cezalandıracağım zaman geldi.pdY,2 Bu yüzden gençleri meydanlarda düşecek, Bütün savaşçıları susturulacak o gün” diyor RAB.c,2 “Okçuları, yay gerenlerin hepsini çağırın Babil’e karşı, Çevresini kuşatın, kaçıp kurtulan olmasın. Yaptıklarına göre karşılık verin ona, Yaptıklarının aynısını yapın. Çünkü RAB’be, İsrail’in Kutsalı’na Küstahlık etti.b/,2 Dinleyin! Tanrımız RAB’bin öç aldığını, Tapınağının öcünü aldığını Babil’den kaçıp kurtulanlar Siyon’da duyuruyorlar.a,2 Genç boğalarını öldürün, Kesime gitsinler! Vay başlarına! Çünkü onların günü, Cezalandırılma zamanı geldi.`/,2 Uzaktan ona saldırın. Ambarlarını açın, Mallarını tahıl gibi küme küme yığın. Tamamen yok edin onu, Geriye hiçbir şey kalmasın._#,2 RAB silahhanesini açtı, Öfkesinin silahlarını çıkardı. Rab’bin, Her Şeye Egemen RAB’bin Kildan ülkesinde yapacağı iş var.^,2 Senin için tuzak kurdum, ey Babil, Bilmeden tuzağıma düştün. Bulunup yakalandın, Çünkü RAB’be karşı çıktın.q][,2 Dünyanın balyozu Nasıl da kırılıp paramparça oldu! Babil uluslar arasında nasıl dehşet oldu!B\,2 Ülkede savaş, büyük yıkım Gürültüsü duyuluyor.[',2 “Meratayim ülkesine, Pekot’ta yaşayanlara saldır. Onları öldür, tümüyle yok et” diyor RAB, “Sana ne buyurduysam hepsini yap.cZ?,2 O günlerde, o zamanda” diyor RAB, “İsrail’in suçu araştırılacak Ama bulunamayacak; Yahuda’nın günahları da araştırılacak Ama bulunamayacak. Çünkü sağ bıraktıklarımı bağışlayacağım.”(YI,2 İsrail’i yeniden otlağına kavuşturacağım, Karmel’de, Başan’da otlayacak; Efrayim ve Gilat dağlık bölgelerinde İstediği kadar yiyip doyacak.7Xg,2 Bu yüzden İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Asur Kralı’nı nasıl cezalandırdıysam, Babil Kralı’yla ülkesini de öyle cezalandıracağım.W5,2 “İsrail aslanların kovaladığı Dağılmış bir sürüdür. Önce Asur Kralı yedi onu. Sonra Babil Kralı Nebukadnessar kemiklerini ezdi.”V-,2 Ekin ekeni biçim vakti orakçıyla birlikte Babil’den atın. Zorbanın kılıcı yüzünden Herkes halkına dönsün, Ülkesine kaçsın.”OU,2 Her yandan ona karşı savaş narası yükseltin! Teslim oldu, kuleleri düştü, Surları yerle bir oldu. Çünkü RAB’bin öcüdür bu. Ondan öç alın. Yaptığının aynısını yapın ona.4Ta,2 Babil’in çevresinde savaşmak üzere dizilin, Ey bütün yay çekenler! Oklarla saldırın ona, oklarınızı esirgemeyin! Çünkü o RAB’be karşı günah işledi.1S[,2 RAB’bin öfkesi yüzünden kimse yaşamayacak orada, Büsbütün ıssız kalacak. Her geçen, Babil’in aldığı yaraları görünce şaşacak, Hayrete düşecek.R ,2 Anneniz büyük utanca boğulacak, Sizi doğuranın yüzü kızaracak. Ulusların en önemsizi, Kurak, bozkır, çöl olacak.Q,2 “Ey mirasımı yağmalayan sizler! Madem sevinip coşuyorsunuz, Harman döven düve gibi sıçrıyor, Aygır gibi kişniyorsunuz;\P1,2 Kildan ülkesi yağmaya uğrayacak, Onu yağmalayanlar mala doyacak” diyor RAB.O5,2 Çünkü birbiriyle anlaşmış büyük ulusları Kuzeydeki topraklardan kışkırtıp Babil’in karşısına çıkaracağım. Babil’le savaşmak üzere karşısına dizilecek, Onu kuzeyden ele geçirecekler. Okları usta savaşçı oku gibidir, Hiçbiri boş dönmeyecek.kNO,2 “Babil’den kaçıp kurtulun! Kildan ülkesini terk edin, Sürüye yön veren teke gibi olun!EM,2 Kim bulduysa yedi onları. Düşmanları, ‘Biz suçlu değiliz’ dediler, ‘Çünkü onlar gerçek otlakları olan RAB’be, Atalarının umudu RAB’be karşı günah işlediler.’>Lu,2 “Halkım yitik koyunlardır, Çobanları onları baştan çıkardı. Dağlarda başıboş dolandırdılar onları, Dağ, tepe avare dolaştılar, Kendi ağıllarını unuttular. K,2 Yüzleri Siyon’a dönük, Oraya giden yolu soracak, Kalıcı, unutulmaz bir antlaşmayla RAB’be bağlanmak için gelecekler."J=,2 O günlerde, o zamanda” diyor RAB, “İsrail halkıyla Yahuda halkı birlikte gelecek; Tanrıları RAB’bi aramak için Ağlaya ağlaya gelecekler.I,2 Çünkü kuzeyden gelen bir ulus ona saldıracak, Ülkesini viran edecek. Orada kimse yaşamayacak, İnsan da hayvan da kaçıp gidecek.H},2 “Uluslara duyurun, haberi bildirin! Sancak dikip duyurun, hiçbir şey gizlemeyin! ‘Babil ele geçirilecek’ deyin, ‘İlahı Bel utandırılacak, İlahı Marduk paramparça olacak. Putları utandırılacak, İlahları paramparça olacak.’rG _,2 RAB’bin Babil ve Kildan ülkesine ilişkin Peygamber Yeremya aracılığıyla bildirdiği söz şudur:YF+,1' “Ama son günlerde Elam’ı eski gönencine kavuşturacağım” diyor RAB.bE=,1& Elam’da tahtımı kuracak, Elam Kralı’yla önderlerini Yok edeceğim” diyor RAB.Dy,1% Düşmanlarının önünde, Can düşmanlarının önünde Elam’ı darmadağın edeceğim. Başlarına felaket gönderecek, Şiddetli öfkemi yağdıracağım” diyor RAB, “Onları büsbütün yok edene dek Peşlerine kılıcı salacağım.&CE,1$ Üzerine göğün dört ucundan Dört rüzgarı gönderecek, Halkını bu rüzgarlara dağıtacağım. Elam sürgünlerinin gitmediği Bir ulus kalmayacak.gBG,1# Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Bakın, Elam’ın yayını, Asıl gücünü kıracağım.A!,1" Yahuda Kralı Sidkiya’nın krallığının başlangıcında RAB’bin Peygamber Yeremya’ya bildirdiği Elam’a ilişkin söz şudur:@w,1! “Çakalların uğrağı Hasor, Sonsuza dek viran kalacak, Orada kimse oturmayacak, İnsan oraya yerleşmeyecek.”=,1 Kalkın, tasasız ve güvenlik içinde Yaşayan ulusa saldırın” diyor RAB. “Onun kent kapıları, sürgüleri yok, Halkı tek başına yaşıyor.;=o,1 Kaçın, uzaklaşın! Derinliklere sığının, Ey Hasor’da oturanlar!” diyor RAB. “Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar Size düzen kurdu; Sizin için bir tasarısı var.9<k,1 Çadırlarıyla sürüleri alınacak, Çadır perdeleri, Eşyalarıyla develeri alınıp götürülecek. İnsanlar, ‘Her yer dehşet içinde!’ diye bağıracaklar onlara.8;i,1 Babil Kralı Nebukadnessar’ın bozguna uğrattığı Kedar ve Hasor krallıklarına ilişkin RAB şöyle diyor: “Kalkın, Kedar’a saldırın, Doğu halkını yok edin.e:C,1 “Şam surlarını ateşe vereceğim, Yakıp yok edecek Ben-Hadat’ın saraylarını.”9{,1 Bu yüzden gençleri meydanlarda düşecek, Bütün savaşçıları susturulacak o gün” Diyor Her Şeye Egemen RAB.F8,1 Nasıl oldu da sevinç bulduğum ünlü kent Terk edilmedi?7,1 “Şam güçsüz düştü, Kaçmak için döndü; Telaşa kapıldı, Doğuran kadın gibi Sancı ve acılar sardı onu."6=,1 Şam’a ilişkin: “Hama ve Arpat utanacak, Çünkü kötü haber işittiler. Korkudan eridiler, Sessiz duramayan deniz gibi Kaygıyla sarsıldılar.@5y,1 Düşman kartal gibi üzerlerine çullanacak, Kanatlarını Bosra’ya karşı açacak. O gün Edomlu askerlerin yüreği, Doğum sancısı çeken kadının yüreği gibi olacak.”z4m,1 Yıkılışlarının gürültüsünden yeryüzü titreyecek, Çığlıkları Kamış Denizi’ne dek duyulacak.o3W,1 Bu yüzden RAB’bin Edom’a karşı ne tasarladığını, Teman’da yaşayanlara karşı ne amaçladığını işitin: “Sürünün küçükleri bile sürülecek, Halkı yüzünden Edom otlakları çöle dönüştürülecek.x2i,1 “Şeria çalılıklarından Sulak otlağa çıkan aslan gibi Edom’u bir anda yurdundan kovacağım. Seçeceğim kişiyi ona yönetici atayacağım. Var mı benim gibisi? Var mı bana dava açacak biri, Bana karşı duracak çoban?”11,1 Sodom’la Gomora’yı ve çevredeki köyleri Nasıl yerle bir ettimse” diyor RAB, “Orada da kimse oturmayacak, İnsan oraya yerleşmeyecek.0,1 “Edom dehşet konusu olacak, Oradan geçen herkes şaşkın şaşkın bakıp Başına gelen belalardan ötürü Onunla alay edecek.c/?,1 Saçtığın dehşet ve yüreğindeki gurur Seni aldattı. Sen ki, kaya kovuklarında yaşıyor, Tepenin doruğunu elinde tutuyorsun. Yuvanı kartal gibi yükseklerde kursan da, Oradan indireceğim seni” diyor RAB.`.9,1 “Bak, seni uluslar arasında küçük düşüreceğim, İnsanlar seni hor görecek. -,1 RAB’den bir haber aldım: Uluslara gönderdiği haberci, “Edom’a saldırmak için toplanın, Savaşa hazırlanın!” diyor.6,e,1 Adım üzerine ant içerim ki” diyor RAB, “Bosra dehşet konusu olacak, yerilecek, Viraneye dönecek, aşağılanacak. Bütün kentleri sonsuza dek yıkık kalacak.”(+I,1 RAB diyor ki, “Hak etmeyenler bile kâseyi içmek zorundayken, Sen mi cezasız kalacaksın? Hayır, cezasız kalmayacaksın, Kesinlikle içeceksin kâseyi.m*S,1 Öksüz çocuklarını bırak, Ben yaşatırım onları. Dul kadınların da bana güvensinler.”C),1 Oysa ben Esav’ı çırılçıplak soyacak, Gizli yerlerini açığa çıkaracağım, Gizlenemeyecek. Çocukları, akrabaları, komşuları Yıkıma uğrayacak. Kendisi de yok olacak!#(?,1 Üzüm toplayanlar bağına girseydi, Birkaç salkım bırakmazlar mıydı? Gece hırsızlar gelselerdi, Yalnızca gereksindiklerini çalmazlar mıydı?'5,1 Kaçın, geri dönün, derinliklere sığının, Ey Dedan’da yaşayanlar! Çünkü Esav’ı cezalandırdığımda Başına felaket getireceğim.9&k,1 Her Şeye Egemen RAB Edom’a ilişkin şöyle diyor: “Teman Kenti’nde bilgelik kalmadı mı artık? Akıllı kişilerde öğüt tükendi mi? Bilgelikleri yozlaştı mı?T%!,1 Ama sonra Ammonlular’ı Eski gönencine kavuşturacağım” diyor RAB.($I,1 Bütün çevrenden Dehşet saçacağım üzerine” Diyor Rab, Her Şeye Egemen RAB. “Her biriniz apar topar sürülecek, Kaçkınları toplayan olmayacak.#,1 Verimli vadilerinle ne kadar övünüyorsun, Ey dönek kız! Servetine güvenerek, ‘Bana kim saldırabilir?’ diyorsun.o"W,1 “Haykır, ey Heşbon! Ay Kenti yıkıldı! Feryat edin, ey Rabba kızları! Çul sarınıp yas tutun. Duvarların arasında oraya buraya koşuşun. Çünkü Molek kâhinleri ve görevlileriyle birlikte Sürgüne gönderilecek.!,1 İşte bu nedenle” diyor RAB, “Ammonlular’ın Rabba Kenti’ne karşı Savaş narasını işittireceğim günler geliyor. Rabba ıssız bir höyük olacak, Köyleri ateşe verilecek. Böylece İsrail, kendisini mülk edinenleri Mülk edinecek” diyor RAB.J  ,1 RAB Ammonlular’a ilişkin şöyle diyor: “İsrail’in çocukları yok mu? Yok mu mirasçısı? Öyleyse neden ilah Molek Gad’ı mülk edindi? Neden onun halkı Gad kentlerinde oturuyor?,0/ Ama son günlerde Yine eski gönencine kavuşturacağım Moav’ı” diyor RAB. Moav’ın yargısı burada sona eriyor.w,0. Vay sana, ey Moav! İlah Kemoş’un halkı yok oldu, Oğulların sürgüne gönderildi, Kızların tutsak alındı.`9,0- “Heşbon’un gölgesinde Bitkin düşmüş kaçkınlar. Çünkü Heşbon’dan ateş, Sihon’un ortasından alev çıktı; Moavlılar’ın alınlarını, Kargaşa çıkaranların başlarını yakıp yok etti.)K,0, “Dehşetten kaçan çukura düşecek, Çukurdan çıkan tuzağa yakalanacak; Çünkü Moav’ın üzerine Cezalandırma yılını getireceğim” diyor RAB.O,0+ Önünde dehşet, çukur ve tuzak var, Ey Moav halkı!” diyor RAB.mS,0* Moav yıkıma uğrayacak, Halk olmaktan çıkacak; Çünkü RAB’be karşı büyüklük tasladı.,0) Keriyot ele geçirilecek, Kaleler alınacak. O gün Moavlı askerlerin yüreği, Doğum sancısı çeken kadının yüreği gibi olacak.xi,0( RAB diyor ki, “Bakın! Düşman birden çullanan bir kartal gibi Kanatlarını Moav’ın üzerine açacak.>u,0' “Nasıl da darmadağın oldu Moav! Nasıl acıyla feryat ediyor! Nasıl da sırtını dönüyor utançtan! Moav çevresindekilere alay konusu, Dehşet verici bir örnek oldu.”,0& Moav damlarında, meydanlarında Yalnız ağlayış var. Çünkü Moav’ı kimsenin beğenmediği Bir kap gibi kırdım” diyor RAB.Z-,0% “Herkes saçını sakalını kesecek, Elini yaralayacak, Beline çul saracak.&E,0$ “Bu yüzden yüreğim ney gibi İnliyor Moav için; Kîr-Hereset halkı için ney gibi İnliyor yüreğim. Çünkü elde ettikleri zenginlik uçup gitti.ve,0# Moav’da puta tapılan yerlerde Sunu sunanları, İlahlarına buhur yakanları Yok edeceğim” diyor RAB.?w,0" “Heşbon ve Elale’nin haykırışları Yahas’a ulaşıyor. Soar’dan Horonayim’e, Eglat-Şelişiya’ya dek çığlıklar yükseliyor. Çünkü Nimrim suları bile kurudu.yk,0! Moav’ın meyve bahçelerinden, tarlalarından Sevinç ve neşe yok oldu. Üzüm sıkma çukurlarından şarap akışını durdurdum; Kimse sevinç çığlıklarıyla üzüm ezmiyor, Çığlıklar var, ama sevinç çığlıkları değil.,Q,0 Ey Sivma asması, Senin için Yazer halkından çok ağlayacağım. Filizlerin gölü aşıp Yazer’e ulaştı. Yok edici yaz meyvelerini, üzümünü yok etti.|q,0 Bu yüzden Moav için haykıracak, Bütün Moav için feryat edeceğim. Ağlayacağım Kîr-Hereset halkı için.`9,0 Küstahlığını biliyorum” diyor RAB, “Övünmesi boşunadır, yaptıkları da.! ;,0 Moav’ın ne denli gururlanıp büyüklendiğini, Kendini ne denli beğendiğini, Kibirlenip küstahlaştığını, Övünüp kabardığını duyduk. ,0 “Ey Moav’da yaşayanlar, Kentlerinizi terk edip kayalara sığının. Uçurumun ağzında yuvasını yapan Güvercin gibi olun. ,0 İsrail senin için gülünesi bir ulus mu oldu? Hırsızlar arasında mı yakalandı ki, Ondan söz ettikçe baş sallıyorsun? ,0 “Moav’ı sarhoş edin, Çünkü RAB’be büyüklük tasladı. Moav kendi kusmuğunda yuvarlanacak, Alay konusu olacak.D ,0 Moav’ın boynuzu kesildi, kolu kırıldı” diyor RAB.:m,0 “Yayladaki kentler –Holan, Yahas, Mefaat, Divon, Nevo, Beytdivlatayim, Kiryatayim, Beytgamul, Beytmeon, Keriyot, Bosra, uzak yakın bütün Moav kentleri– yargılanacak.:m,0 “Yayladaki kentler –Holan, Yahas, Mefaat, Divon, Nevo, Beytdivlatayim, Kiryatayim, Beytgamul, Beytmeon, Keriyot, Bosra, uzak yakın bütün Moav kentleri– yargılanacak.:m,0 “Yayladaki kentler –Holan, Yahas, Mefaat, Divon, Nevo, Beytdivlatayim, Kiryatayim, Beytgamul, Beytmeon, Keriyot, Bosra, uzak yakın bütün Moav kentleri– yargılanacak.:m,0 “Yayladaki kentler –Holan, Yahas, Mefaat, Divon, Nevo, Beytdivlatayim, Kiryatayim, Beytgamul, Beytmeon, Keriyot, Bosra, uzak yakın bütün Moav kentleri– yargılanacak.}s,0 Moav utandırıldı, darmadağın oldu. Feryat et, haykır! Moav’ın yıkıldığını Arnon Vadisi’nde duyur.|q,0 Ey sen, Aroer’de oturan, Yol kenarında dur da gözle! Kaçan adama, kurtulan kadına, ‘Ne oldu?’ diye sor.*M,0 “Ey Divon Kenti’nde yaşayan halk, Görkeminden in, Kuru toprak üstünde otur. Çünkü Moav’ı yerle bir eden sana da saldıracak, Kalelerini yıkacak.#,0 Dövünün onun için, Ey çevresinde yaşayan, ününü bilen sizler! ‘Kudret asası, Görkemli değnek nasıl da kırıldı!’ deyin.\1,0 Moav’ın yıkımı yakında geliyor, Uğrayacağı felaket hızla yaklaşıyor.),0 Moav ve kentlerini yerle bir eden, Saldırıya geçti. En seçkin gençleri kesime gidecek. Adı Her Şeye Egemen RAB olan Kral böyle diyor.M~,0 “Nasıl, ‘Biz yiğidiz, Savaşa hazır askerleriz’ dersiniz?o}W,0 İsrail halkı güvendiği Beytel’den nasıl utandıysa, Moav da Kemoş ilahından öyle utanacak.*|M,0 “Ama onu boşaltacak adamları göndereceğim günler geliyor” diyor RAB, “Onu boşaltacaklar. Kaplarını boşaltacak, küplerini paramparça edecekler.J{ ,0 Moav gençliğinden bu yana güvenlikteydi, Şarap tortusu gibi durgun kaldı, Bir kaptan öbürüne boşaltılmadı, Sürgüne gönderilmedi. O yüzden tadını yitirmedi, kokusu bozulmadı.izK,0 Lanet olsun RAB’bin işini savsaklayana! Kılıcını kan dökmekten alıkoyana lanet olsun!yyk,0 “Moav toprağına tuz dökün, kısırlaşsın, Kentleri öyle viran olacak ki, Kimse yaşamayacak oralarda.~xu,0 Yok edici her kente uğrayacak, Tek kent kurtulmayacak. Vadi yerle bir olacak, Yayla altüst edilecek” diyor RAB.1w[,0 “Evet, başarılarına, mal varlığına güvendiğin için Sen de ele geçirileceksin. İlahın Kemoş da kâhinleri ve görevlileriyle birlikte Sürgün edilecek.Mv,0 Kaçın, canınızı kurtarın! Çölde yaban eşeği gibi koşun!u,0 Ağlaya ağlaya çıkıyorlar Luhit Yokuşu’ndan, Horonayim inişinde Yıkımın neden olduğu acı feryatlar duyuluyor.Ft,0 “Moav yıkılacak, Yavrularının ağlayışı duyulacak.\s1,0 Horonayim’den feryat duyulacak: ‘Kent mahvoldu, büyük yıkıma uğradı!’Lr,0 Moav artık övülmeyecek, Heşbon’da onun yıkımı için düzen kuracak, ‘Haydi, şu Moav ulusuna son verelim’ diyecekler. Ey Madmen, sen de susturulacaksın, Kılıç kovalayacak seni.{q q,0 Moav’a ilişkin: İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “Vay Nevo’nun başına gelenlere! Çünkü viraneye çevrilecek. Kiryatayim utandırılacak, ele geçirilecek. Misgav utandırılacak, kırılıp dökülecek.p,/ Ama RAB ona buyruk vermişken, Aşkelon’a, deniz kıyısına Saldırmak üzere görevlendirmişken Kılıç nasıl yatışabilir?”ioK,/ Ah, RAB’bin kılıcı! Yatışmana daha ne kadar zaman var? Dön kınına! Dur ve sessiz ol! n ,/ Gazze yastan saçını yolacak, Aşkelon susturulacak. Ey ovada sağ kalanlar, Ne zamana dek bedenlerinizi yaralayacaksınız?]m3,/ Çünkü Filistliler’in yok edileceği gün geliyor. Sur ve Sayda’ya yardım edebilecek Sağ kalan herkes kesilip yok edilecek. RAB Kaftor kıyısından gelen Filistliler’in Sağ kalanlarını yok edecek.Kl,/ Dörtnala koşan aygırların Toynak seslerinden, Savaş arabalarının takırtısından, Tekerleklerin gürültüsünden Babalar dönüp çocuklarına bakmayacak; Ellerinde derman kalmayacak.kkO,/ RAB diyor ki, “Bakın sular kuzeyden nasıl yükseliyor! Taşkın bir ırmak olacak, Ülkeyi ve içindeki her şeyi, Kentleri ve içinde yaşayanları kaplayacak. İnsanlar yakaracak, Ülkede yaşayan herkes feryat edecek.j ,/ Firavun Gazze’ye saldırmadan önce RAB’bin Peygamber Yeremya’ya bildirdiği Filistliler’e ilişkin söz şudur:xii,. Korkma, ey kulum Yakup, Çünkü ben seninleyim” diyor RAB. “Seni aralarına sürdüğüm ulusların hepsini Tümüyle yok etsem de, Seni büsbütün yok etmeyeceğim. Adaletle yola getirecek, Hiç cezasız bırakmayacağım seni.”Qh,. “Korkma, ey kulum Yakup, Yılma, ey İsrail. Çünkü seni uzak yerlerden, Soyunu sürgün edildiği ülkeden kurtaracağım. Yakup yine huzur ve güvenlik içinde olacak, Kimse onu korkutmayacak.@gy,. Hepsini can düşmanları Babil Kralı Nebukadnessar’la görevlilerinin eline teslim edeceğim. Ama sonra, eskiden olduğu gibi insanlar yine Mısır’da yaşayacak” diyor RAB.Pf,. İsrail’in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İşte No Kenti’nin ilahı Amon’u, firavunu, Mısır’la ilahlarını, krallarını ve firavuna güvenenleri cezalandırmak üzereyim.Ne,. Mısır utandırılacak, Kuzey halkının eline teslim edilecek.”dw,. Gür olsa bile kesecekler ormanını” diyor RAB, “Çünkü çekirgelerden daha çok onlar, Sayıya vurulamazlar. c ,. Düşman ordusu ilerleyince, Mısır yılan gibi tıslayarak kaçacak. Ağaç kesen adamlar gibi Baltalarla ona saldıracaklar.>bu,. Ücretli askerleri besili danalar gibi. Onlar da geri dönüp birlikte kaçacak, Yerlerinde durmayacaklar. Çünkü üzerlerine yıkım günü, Cezalandırılacakları an gelecek.La,. “Mısır güzel bir düve, Ama kuzeyden at sineği geliyor ona.`-,. Ey sizler, Mısır’da yaşayanlar, Toplayın eşyanızı, sürgüne gideceksiniz! Nof öyle viran olup yanacak ki, Kimse oturmayacak içinde.K_,. “Varlığım hakkı için” diyor Kral, Adı Her Şeye Egemen RAB, “Dağlar arasında Tavor Dağı nasılsa, Karmel Dağı deniz kıyısında nasılsa, Size saldıracak kişi de öyledir.N^,. ‘Firavun yaygaracının biri, Fırsatı kaçırdı’ diyecekler.  Z~~V}}U|{zyyvyxgxw_vvtuutt*s9rr qqpGooInnAmmlTkjjihhggOfffeddcbbWa``0_^]])\[[ ZoYYX8WVV:UkTSS@RQPPMOnNMLLFKJJIVHGG!FEE DOCeCBBBTBAApA.@@@R@??p?,>>>7===~=3<<<;;;;e;6:::g:"999O9 88X777X7666J555r5>444T433~3=222Q11)000X0 //..+--,,+o**m))O((''&v%%<$###p##"""J!!! j !n-6.$3w- o0\) 9 $ S % 4CS o ou g GJ Bana, “Ey insanoğlu, iyice dinle ve sana söyleyeceklerimi yüreğine yerleştir” dedi,  J Alnını çakmak taşından daha sert bir kaya gibi yapacağım. Her ne kadar asi bir halksalar da onlardan korkma, yılma.”hIJ Seni onlar kadar inatçı yapacağım, senin alnını onlarınki kadar katılaştıracağım.J İsrail halkı seni dinlemek istemeyecektir, çünkü o beni dinlemek istemiyor. Bütün İsrail halkı dikbaşlı ve inatçıdır.#J Evet, seni konuşması anlaşılmaz, dili zor, dediklerini anlamadığın halklara göndermiyorum. Onlara gönderseydim, seni dinlerlerdi.mSJ Çünkü seni konuşması anlaşılmaz, dili zor bir halka değil, İsrail halkına gönderiyorum.^5J Sonra şöyle dedi: “Ey insanoğlu, İsrail halkına git, onlara sözlerimi ilet.#J Bana, “Ey insanoğlu, sana verdiğim tomarı ye, mideni onunla doldur” dedi. Bunun üzerine tomarı yedim. Bal gibi tatlı geldi bana.FJ Böylece ağzımı açtım, yemem için tomarı bana verdi.s aJ Bana, “Ey insanoğlu, sana verileni ye. Bu tomarı yedikten sonra git, İsrail halkına seslen” dedi.ucJ Tomarı önümde açtı, her iki yanı da yazılıydı. Orada ağıtlar, iniltiler, figanlar yazılıydı.b=J Baktım, bana doğru uzanmış bir el gördüm; içinde tomar halinde bir kitap vardı.J Sen, ey insanoğlu, sana söyleyeceğimi dinle! Bu başkaldıran halk gibi asi olma! Ağzını aç, sana vereceğimi ye!”zmJ Seni ister dinlesinler, ister dinlemesinler, onlara sözlerimi söyleyeceksin. Çünkü onlar asi bir halktır.ucJ Sen, ey insanoğlu, onlardan ve sözlerinden korkma! Çevrende çalılar, dikenler olsa, akrepler arasında yaşasan bile korkma. Asi bir halk olsalar bile, onların söyleyeceklerinden korkma, onlar yüzünden yılgınlığa düşme.ucJ Bu asi halk seni ister dinlesin, ister dinlemesin, yine de aralarında bir peygamber olduğunu bilecektir.|qJ Bu halk dikbaşlı ve inatçıdır. Seni onlara gönderiyorum. Onlara, ‘Egemen RAB şöyle diyor’ diyeceksin.)KJ Bana, “Ey insanoğlu, seni İsrail halkına, bana başkaldıran o asi ulusa gönderiyorum” dedi, “Onlar ve ataları bugüne kadar bana karşı geldiler.{oJ O benimle konuşur konuşmaz Ruh içime girdi, beni ayaklarımın üzerinde durdurdu; benimle konuşanı duydum.N  J Bana, “Ey insanoğlu, ayağa kalk, seninle konuşacağım” dedi.  J Görünüşü yağmurlu bir gün bulutların arasında oluşan gökkuşağına benziyordu. Öyleydi çevresini saran parlaklık. RAB’bin görkemini andıran olayın görünüşü böyleydi. Görünce, yüzüstü yere yığıldım, birinin konuştuğunu duydum.F  J Gördüm ki, beli andıran kısmının yukarısı içi ateş dolu maden gibi ışıldıyordu, belden aşağısı ateşe benziyordu ve çevresi göz alıcı bir ışıkla kuşatılmıştı.2  _J Başları üzerindeki kubbenin üstünde laciverttaşından yapılmış tahta benzer bir nesne vardı. Yüksekte, tahtı andıran nesnede insana benzer biri oturuyordu.S  !J Kanatları inik dururken, başları üzerindeki kubbeden bir ses duyuldu.x kJ Yaratıklar hareket edince, kanatlarının çıkardığı sesi duydum. Gürül gürül akan suların çağıltısını, Her Şeye Gücü Yeten’in sesini, bir ordunun gürültüsünü andırıyordu. Durunca kanatlarını indiriyorlardı. )J Kubbenin altında kanatlarının biri öbürünün kanatlarına doğru açılmıştı. Her birinin bedenini örten başka iki kanadı vardı.z oJ Kubbeye benzer, billur gibi parlak ve korkunç bir şey canlı yaratıkların başları üzerine yayılmıştı.U %J Yaratıklar hareket ettiğinde onlar da hareket ediyor, yaratıklar durduğunda onlar da duruyor, yaratıklar yerden yükseldiğinde onlar da yükseliyordu. Çünkü yaratıkların ruhu tekerleklerdeydi.# AJ Ruhları onları nereye yönlendirirse oraya gidiyorlardı. Tekerlekler de onlarla birlikte yükseliyordu. Çünkü yaratıkların ruhu tekerleklerdeydi., SJ Canlı yaratıklar hareket edince, yanlarındaki tekerlekler de hareket ediyordu; yaratıklar yerden yükseldikçe, tekerlekler de onlarla birlikte yükseliyordu.[ 1J Tekerleklerin kenarı yüksek ve korkunçtu; hepsi çepeçevre gözlerle doluydu.q ]J Hareket edince yaratıkların baktıkları dört yönden birine doğru sağa sola sapmadan ilerliyordu.L J Tekerleklerin görünüşü ve yapısı şöyleydi: Sarı yakut gibi parlıyorlardı ve dördü de birbirine benziyordu. Görünüşleri ve yapılışları iç içe girmiş bir tekerlek gibiydi.j OJ Bu dört yüzlü yaratıklara bakarken, her birinin yanında, yere değen bir tekerlek gördüm.Q~ J Yaratıklar şimşek çakar gibi hızla ileri geri gidip geliyorlardı.B} J Canlı yaratıkların görünüşü yanan ateş közleri ya da meşale gibiydi. Ateş yaratıkların ortasında hareket ediyordu; ışık saçıyor ve içinden şimşekler çakıyordu.z| oJ Her biri dosdoğru ilerliyordu. Ruhları onları nereye yönlendirirse, sağa sola sapmadan oraya gidiyorlardı.>{ wJ Yüzleri böyleydi. Kanatları yukarıya doğru açılmıştı. Her yaratığın iki kanadı yanda öbür yaratıkların kanadına değiyor, iki kanatla da bedenlerini örtüyordu.[z 1J Her yaratığın dört yüzü vardı: Önde dördünün yüzü insan yüzüne, sağda dördünün aslan yüzüne, solda dördünün öküz yüzüne, arkada dördünün kartal yüzüne benzer bir yüzü vardı.`y ;J Kanatları birbirine değerek dosdoğru ilerliyor, ilerlerken sağa sola dönmüyordu.rx _J Dört yanlarında, kanatların altında insan elleri vardı. Dördünün de yüzleri, kanatları vardı.gw IJ Bacakları dimdikti, ayakları buzağı ayağına benziyor ve cilalı tunç gibi parlıyordu.8v mJ her birinin dört yüzü, dört kanadı vardı.Fu J En ortasında insana benzer dört canlı yaratık duruyordu;7t iJ Kuzeyden esen kasırganın göz alıcı bir ışıkla çevrelenmiş, ateş saçan büyük bir bulutla geldiğini gördüm. Ateşin ortası ışıldayan madeni andırıyordu. s J Kildan ülkesinde, Kevar Irmağı kıyısında RAB Buzi oğlu Kâhin Hezekiel’e seslendi. RAB’bin eli orada onun üzerindeydi.\r 3J Kral Yehoyakin’in sürgünlüğünün beşinci yılında, ayın beşinci günü,7q kJ Otuzuncu yılda, dördüncü ayın beşinci günü Kevar Irmağı kıyısında sürgünde yaşayanlar arasındayken gökler açıldı, Tanrı’dan gelen görümler gördüm.Jp 6 Bizi büsbütün attıysan, Bize çok öfkelenmiş olmalısın.Oo6 Bizi kendine döndür, ya RAB, döneriz, Eski günlerimizi geri ver.Mn6 Niçin bizi hep unutuyorsun, Neden bizi uzun süre terk ediyorsun?`m96 Ama sen, sonsuza dek tahtında oturursun, ya RAB, Egemenliğin kuşaklar boyu sürer.Fl6 Viran olan Siyon Dağı’nın üstünde Çakallar geziyor!Sk6 Bu yüzden yüreğimiz baygın, Bunlardan ötürü gözlerimiz karardı.Rj6 Taç düştü başımızdan, Vay başımıza! Çünkü günah işledik.=iu6 Yüreğimizin sevinci durdu, Oyunumuz yasa döndü.Oh6 Yaşlılar kent kapısında oturmaz oldu, Gençler saz çalmaz oldu.\g16 Değirmen taşını gençler çevirdi, Çocuklar odun yükü altında tökezledi.Ef6 Önderler ellerinden asıldı, Yaşlılar saygı görmedi.[e/6 Siyon’da kadınların, Yahuda kentlerinde erden kızların ırzına geçtiler.Nd6 Kıtlığın yakıcı sıcağından Derimiz fırın gibi kızardı.cc?6 Çöldeki kılıçlı haydutlar yüzünden Ekmeğimizi canımız pahasına kazanıyoruz.Zb-6 Köleler üstümüzde saltanat sürüyor, Bizi ellerinden kurtaracak kimse yok.faE6 Atalarımız günah işledi, Ama artık onlar yok; Suçlarının cezasını biz yüklendik.7`i6 Ekmek için Mısır’a, Asur’a el açtık.J_ 6 Bizi kovalayanlar ensemizde, Yorgun düştük, rahatımız yok.L^6 Suyumuzu parayla içtik, Odunumuzu parayla almak zorunda kaldık.I] 6 Öksüz kaldık, babasız, Annelerimiz dul kadınlara döndü.<\s6 Mülkümüz yabancılara geçti, Evlerimiz ellere.I[ 6 Anımsa, ya RAB, başımıza geleni, Bak da utancımızı gör.AZ{6 Ey Siyon kızı, suçunun cezası sona erdi, RAB bir daha seni sürgüne göndermeyecek. Ama, ey Edom kızı, suçun yüzünden seni cezalandırıp günahlarını ortaya çıkaracak.uYc6 Ûs ülkesinde yaşayan Edom kızı, sevin, coş, Ancak kâse sana da gelecek, sarhoş olup soyunacaksın.0XY6 Yaşam soluğumuz, RAB’bin meshettiği kral onların çukurunda yakalandı; Hani onun için, “Ulusların arasında onun gölgesinde yaşayacağız” dediğimiz.Wy6 Bizi kovalayanlar gökteki kartallardan çevikti, Dağların üstünde kovaladılar bizi, Çölde bize pusu kurdular.V6 İzlerimizi sürüyorlar, Sokaklarımızda gezemez olduk. Sonumuz yaklaştı, günlerimiz tükendi, Çünkü sonumuz geldi.U6 Boş yere yardım beklemekten gözlerimizin feri sönüyor, Gözetleme kulesinde bizi kurtaramayacak bir ulusu bekledikçe bekledik.zTm6 RAB kendisi dağıttı onları, Artık yüzlerine bakmayacak. Kâhinleri saymadılar, yaşlılara acımadılar.GS6 “Çekilin! Kirliler!” diye bağırdılar onlara, “Çekilin! Çekilin! Dokunmayın!” Kaçıp başıboş dolaştıklarında, Öteki uluslar, “Artık burada kalmasınlar” dediler.lRQ6 Sokaklarda körler gibi dolaşıyorlar, Kanla kirlendikleri için kimse giysilerine dokunamıyor. Q6 Peygamberlerinin günahı, kâhinlerinin suçu yüzündendi bu, Çünkü onlar kentin ortasında doğruların kanını döktüler.P6 Dünyadaki kralların ve insanların hiçbiri Yeruşalim kapılarından hasımların, düşmanların gireceğine inanmazdı.O{6 RAB öfkesini boşalttı, kızgın öfkesini döktü, Temellerini yiyip bitiren ateşi Siyon’un içinde tutuşturdu.xNi6 Merhametli kadınlar çocuklarını elleriyle pişirdiler, Halkım kırılırken yiyecek oldu bu kendilerine.M56 Kılıçla öldürülenler kıtlıktan ölenlerden mutludur, Çünkü kıtlıktan ölenler tarla ürününün yokluğundan yıpranarak erimekteler. L 6 Şimdiyse görünüşleri kömürden kara, Sokaklarda tanınmaz oldular. Bir deri bir kemiğe döndüler, odun gibi kurudular.rK]6 Beyleri kardan temiz, sütten aktılar, Bedence mercandan kızıl, laciverttaşı kadar biçimliydiler.fJE6 Halkımın suçu el değmeden, bir anda yıkılan Sodom’un günahından daha büyüktür.&IE6 Onlar ki, yemeğin en iyisini yerlerdi, Sokaklarda perişan oldular; Onlar ki, al giysiler içinde büyüdüler, Çöp yığınlarını kapışır oldular.mHS6 Susuzluktan emzikteki bebeklerin dili damağına yapışıyor, Çocuklar ekmek istiyor, veren yok.vGe6 Çakallar bile meme verip yavrularını emzirir, Ama halkım çöldeki devekuşları kadar acımasız oldu.|Fq6 Değerleri saf altınla ölçülen Siyon çocukları Nasıl çömlekçi işi, toprak testi yerine sayılır oldu!qE ]6 Altın nasıl donuklaştı, Saf altın nasıl değişti! Kutsal taşlar sokak başlarına dağılmış.ID 6B Göklerinin altından öfkeyle kovala, yok et onları, ya RAB.EC6A İnat etmelerini sağla, Lanetin üzerlerinden eksilmesin.9Bm6@ Yaptıklarının karşılığını ver, ya RAB.GA6? Oturup kalkışlarına bak, Alay konusu oldum türkülerine.@6> Aşağılamalarını, ya RAB, Çevirdikleri bütün dolapları, Bana saldıranların dediklerini, Gün boyu söylendiklerini duydun.?6= Aşağılamalarını, ya RAB, Çevirdikleri bütün dolapları, Bana saldıranların dediklerini, Gün boyu söylendiklerini duydun.Y>+6< Benden nasıl öç aldıklarını, Bana nasıl dolap çevirdiklerini gördün.K=6; Bana yapılan haksızlığı gördün, ya RAB, Davamı sen gör.<<s6: Davamı sen savundun, ya Rab, Canımı kurtardın.=;u69 Seni çağırınca yaklaşıp, “Korkma!” dedin.Q:68 Sesimi, “Ahıma, çağrıma kulağını kapama!” dediğimi duydun.@9{67 Sarnıcın dibinden seni adınla çağırdım, ya RAB;98m66 Sular başımdan aştı, “Tükendim” dedim.L765 Beni sarnıca atıp öldürmek istediler, Üzerime taş attılar.I6 64 Boş yere bana düşman olanlar bir kuş gibi avladılar beni.I5 63 Kentimdeki kızların halini gördükçe Yüreğim sızlıyor.04[62 RAB göklerden bakıp görünceye dek.53e61 Durup dinmeden yaş boşanıyor gözümden,N260 Kırılan halkım yüzünden Gözlerimden sel gibi yaşlar akıyor.I1 6/ Dehşet ve çukur, kırgın ve yıkım çıktı önümüze.”70i6. Düşmanlarımızın hepsi bizimle alay etti.D/6- Uluslar arasında bizi pisliğe, süprüntüye çevirdin.=.u6, Dualar sana erişmesin diye Bulutları örtündün.F-6+ Öfkeyle örtünüp bizi kovaladın, Acımadan öldürdün.I, 6* “Biz karşı çıkıp başkaldırdık, Sen bağışlamadın.U+#6) Ellerimizin yanısıra yüreklerimizi de göklerdeki Tanrı’ya açalım:V*%6( Davranışlarımızı sınayıp gözden geçirelim, Yine RAB’be dönelim.O)6' İnsan, yaşayan insan Niçin günahlarının cezasından yakınır?Z(-6& İyilikler gibi felaketler de Yüceler Yücesi’nin ağzından çıkmıyor mu?B'6% Rab buyurmadıkça kim bir şey söyler de yerine gelir?A&}6$ Davasında insana haksızlık etmeyi Rab doğru bulmaz.I% 6# Yüceler Yücesi’nin huzurunda insan hakkını saptırmayı,=$u6" Ülkedeki bütün tutsakları ayak altında ezmeyi,A#}6! Çünkü isteyerek acı çektirmez, İnsanları üzmez.J" 6 Dert verse de, Büyük sevgisinden ötürü yine merhamet eder;:!o6 Çünkü Rab kimseyi sonsuza dek geri çevirmez.? y6 Kendisine vurana yanağını dönüp Utanca doymalı;+Q6 Umudunu kesmeden yere kapanmalı,O6 RAB insana boyunduruk takınca, İnsan tek başına oturup susmalı;>w6 İnsan için boyunduruğu gençken taşımak iyidir.=u6 RAB’bin kurtarışını sessizce beklemek iyidir.H 6 RAB kendisini bekleyenler, O’nu arayan canlar için iyidir.iK6 “Benim payıma düşen RAB’dir” diyor canım, “Bu yüzden O’na umut bağlıyorum.”;q6 Her sabah tazelenir onlar, Sadakatin büyüktür.G6 RAB’bin sevgisi hiç tükenmez, Merhameti asla son bulmaz;2_6 Ama şunu anımsadıkça umutlanıyorum:;q6 Hâlâ onları düşünmekte Ve sıkılmaktayım.@{6 Acımı, başıboşluğumu, Pelinotuyla ödü anımsa!U#6 Bu yüzden diyorum ki, “Dermanım tükendi, RAB’den umudum kesildi.”=u6 Esenlik yüzü görmedi canım, Mutluluğu unuttum.W'6 Dişlerimi çakıl taşlarıyla kırdı, Kül içinde diz çöktürdü bana.@{6 Beni acıya doyurdu, Bana doyasıya pelinsuyu içirdi.^56 Halkımın önünde gülünç düştüm, Gün boyu alay konusu oldum türkülerine.,S6 Oklarını böbreklerime sapladı.L6 Yayını gerdi, okunu savurmak için Beni nişangah olarak dikti.; q6 Yollarımı saptırdı, paraladı, Mahvetti beni.L 6 Benim için O pusuya yatmış bir ayı, Gizlenmiş bir aslandır.I  6 Yontma taşlarla yollarımı kesti, Dolaştırdı yollarımı.> w6 Feryat edip yardım isteyince de Duama set çekiyor.X )6 Çevreme duvar çekti, dışarı çıkamıyorum, Zincirimi ağırlaştırdı.E6 Çoktan ölmüş ölüler gibi Beni karanlıkta yaşattı.;q6 Beni kuşattı, Acı ve zahmetle sardı çevremi.8k6 Etimi, derimi yıprattı, kemiklerimi kırdı.F6 Evet, dönüp dönüp bütün gün bana elini kaldırıyor.?y6 Beni güttü, Işıkta değil karanlıkta yürüttü.D 6 RAB’bin gazap değneği altında acı çeken adam benim.eC6 Bir bayram günü davet eder gibi Beni dehşete düşürenleri davet ettin her yandan. RAB’bin öfkelendiği gün kaçıp kurtulan, Sağ kalan olmadı. Sevgiyle büyüttüğüm çocuklarımı Düşmanım yok etti.”5c6 Gençler, yaşlılar sokaklarda, yerlerde yatıyor, Kılıçtan geçirildi erden kızlarımla gençlerim, Öfkelendiğin gün öldürdün onları, acımadan boğazladın.3_6 “Bak, ya RAB, gör! Kime böyle yaptın? Kadınlar çocuklarını, sevgili yavrularını mı yesin? Kâhinle peygamber Rab’bin Tapınağı’nda mı öldürülsün?:m6 Kalk, gece her nöbet başında haykır, Rab’bin huzurunda yüreğini su gibi dök! Her sokak başında açlıktan bayılan çocuklarının başı için O’na ellerini aç.~16 Halk Rab’be yürekten feryat ediyor. Ey Siyon kızının surları, Gece gündüz gözyaşın sel gibi aksın! Dinlenme, gözüne uyku girmesin!0}Y6 RAB düşündüğünü yaptı, Geçmişte söylediği sözü yerine getirdi, Yıktı, acımadı, Düşmanı senin haline sevindirdi, Hasımlarını güçlü kıldı.+|O6 Düşmanlarının hepsi seninle alay etti, Islık çalıp diş gıcırdatarak, “Onu yuttuk” diyorlar, “İşte beklediğimiz gün, sonunda gördük onu.”K{6 Yoldan geçen herkes el çırparak seninle alay ediyor, Yeruşalim kızına baş sallayıp ıslık çalarak, “Bütün dünyanın sevinci, güzellik simgesi dedikleri kent bu mu?” diyorlar.?zw6 Peygamberlerin senin için boş ve anlamsız görümler gördüler. Suçunu ortaya çıkarsalardı, eski gönencine kavuşabilirdin; Oysa seni ayartacak boş görümler gördüler.Wy'6 Senin için ne diyeyim? Ey Yeruşalim kızı, seni neye benzeteyim? Ey Siyon’un erden kızı, sana neyi örnek göstereyim de Seni avutayım? Sendeki gedik deniz kadar büyük, Kim sana şifa verebilir?x-6 Kent meydanlarında yaralılar gibi bayılıp Can çekişirken annelerinin bağrında, “Ekmekle şarap nerede?” diye soruyorlar annelerine.,wQ6 Gözlerim tükenmekte ağlamaktan, İçim kanıyor; Halkımın yıkımından Yüreğim sızlıyor, Çünkü kent meydanlarında çocuklarla bebekler bayılmakta.-vS6 Siyon kızının ileri gelenleri suskun, yere oturmuş, Başlarına toprak saçıp çul kuşanmışlar, Yeruşalim’in erden kızları yere eğmiş başlarını.`u96 Siyon’un kapıları yere battı, RAB kapı sürgülerini kırıp yok etti, Kralıyla önderleri başka ulusların arasında kaldı, Kutsal Yasa uygulanmaz oldu, Peygamberlerine RAB’den görüm gelmiyor artık.)tK6 RAB Siyon kızının surlarını yıkmaya karar verdi, İpi gerdi ve yıkmaktan el çekmedi, İç ve dış surlara yas tutturdu, İkisinin de gücü tükendi.^s56 Rab sunağını attı, Tapınağını terk etti; Siyon saraylarını çeviren surları düşman eline bıraktı. Bayram gününde olduğu gibi, Düşman RAB’bin Tapınağı’nda sevinç çığlıkları attı.Zr-6 Bahçe çardağını söker gibi kendi çardağını söküp attı, Buluşma yerini yok etti, RAB Siyon’da bayram ve Şabat günlerini unutturdu, Şiddetli öfkesi yüzünden kralı da kâhini de reddetti.+qO6 Rab adeta bir düşman olup İsrail’i yuttu, Bütün saraylarını yutup surlu kentlerini yıktı, Yahuda kızının feryadını, figanını arşa çıkardı.8pi6 Düşman gibi yayını gerdi, Hasım gibi sağ elini kaldırdı, Göz zevkini okşayan herkesi öldürdü, Gazabını Siyon kızının çadırı üstüne ateş gibi döktü.Co6 Kızgın öfkesiyle İsrail’in gücünü kökünden kesti, Düşmanın önünde sağ elini onların üstünden çekti, Çevresini yiyip bitiren alevli ateş gibi Yakup soyunu yaktı.9nk6 Yakup soyunun yaşadığı her yeri acımadan yuttu, Yahuda kızının surlu kentlerini gazabıyla yıktı, Yerle bir etti onları, Krallığını ve önderlerini alçalttı.,m S6 Rab öfkelenince Siyon kızını nasıl bulutla kapladı! İsrail’in görkemini gökten yere fırlattı, Öfkelendiği gün ayağının taburesini anımsamadı.#l A6 Yaptıkları her kötülüğü anımsa, İsyanlarımdan ötürü bana ne yaptınsa onlara da yap; Çünkü sürekli inliyor, baygınlık geçiriyorum.”Mk 6 İnlediğimi duydular, Beni avutan olmadı. Bütün düşmanlarım başıma gelen felaketi duydu, Sen yaptın diye sevinçten coştular. İlan ettiğin günü getir, Onlar da benim gibi olsunlar.Jj 6 Gör, ya RAB, ne sıkıntılar çektiğimi, İçim kanıyor, yüreğim buruk, Çünkü çok asilik ettim; Dışarıda kılıç beni çocuklarımdan ayırmakta, İçerdeyse ölüm kol gezmekte.i 36 Oynaşlarımı çağırdım, Ama aldattılar beni. Yeniden güçlerine kavuşmak için yiyecek ararken Kâhinlerimle önderlerim kentte can verdi.'h I6 “RAB haklıdır, çünkü buyruğuna karşı geldim. Şimdi dinleyin, ey halklar, çektiğim acıyı görün; Erden kızlarım, gençlerim sürgüne gitti.,g S6 Siyon ellerini açmış, Ama onu avutan yok. RAB Yakup soyuna karşı buyruk verdi, Komşuları ona hasım olsun, dedi. Yeruşalim aralarında paçavraya döndü.Df 6 “Ağlıyorum bunlara, Gözlerimden yaşlar boşanıyor; Çünkü beni avutan, Canımı tazeleyen benden uzak. Çocuklarım şaşkına döndü, Çünkü düşmanım üstün çıktı.”2e _6 Hiçe saydı beni savunan yiğitleri, Gençlerimi kırıp geçirmek için çağrı yaptı ordulara, Rab erden Yahuda kızını Üzüm sıkma çukurunda çiğnedi adeta.2d _6 İsyanlarım boyunduruğa döndü, RAB’bin eliyle birbirine tutturulup Boynuma geçirildi, gücüm tükendi. Rab karşı duramadığım İnsanların eline verdi beni.c +6 Ateş saldı yukarıdan, Kemiklerimin içine işledi ateş; Ağ serdi ayaklarıma, Geri çevirdi beni; Mahvetti, baygın kaldım bütün gün.Ob 6 “Ey sizler, yoldan geçenler, Sizin için önemi yok mu bunun? Bakın da görün, başıma gelen dert gibisi var mı? Öyle bir dert ki, RAB öfkesinin alevlendiği gün Başıma yağdırdı onu.(a K6 Halkı inleyip ekmek arıyor, Yeniden güçlerine kavuşmak için Değerli neleri varsa ekmekle değiştiler; “Bak da gör, ya RAB, ne kadar sefil oldum.”` )6 Değerli her şeyine düşman el uzattı. Tapınağına başka ulusların girdiğini gördü, Topluluğuna girmesini yasakladığın uluslar.1_ ]6 Kirliliği eteklerindeydi, Sonunu düşünmedi; Bu yüzden düşüşü korkunç oldu, Avutanı yok. “Ya RAB, düşkün halimi gör, Çünkü düşmanım kazandı!”>^ w6 Yeruşalim büyük günah işledi, Bu yüzden kirlendi. Ona saygı duyanların hepsi Şimdi onu hor görüyor, Çünkü onu çıplak gördüler. O da inleyip öbür yana dönüyor.g] I6 Yeruşalim sıkıntı içinde başıboş dolaşırken Eski günlerdeki varlığını anımsıyor. Halkı hasmının eline düşüp de Yardımına koşan çıkmayınca, Hasımları haline bakıp Yıkılışına güldüler.\ 56 Siyon kızının bütün güzelliği uçtu, Önderleri otlak bulamayan geyiklere döndü, Dermanları kesildi Kendilerini kovalayanların önünde./[ Y6 Hasımları başa geçti, düşmanları rahat içinde. Çok isyan ettiği için RAB ona acı çektiriyor, Yavruları hasımlarının gözü önünde sürgüne gitti.4Z c6 Siyon’a giden yollar yas tutuyor, Çünkü bayramlara gelen yok. Bütün kapıları ıssız, kâhinleri inliyor, Erden kızları sıkıntıda, kendisi de acı çekiyor.5Y e6 Yahuda acı çekip ağır kölelik ettikten sonra Sürgün edildi, Ulusların arasında oturuyor, Ama rahat bulamıyor. O sıkıntıdayken ardına düşenler ona yetişti.!X =6 Geceleyin acı acı ağlıyor, Yanaklarında gözyaşı; Avutan tek kişi bile yok Bunca oynaşı arasında. Dostları ona hainlik etti, Düşman oldu./W [6 O kent ki, insan doluydu, Nasıl da tek başına kaldı şimdi! Büyüktü uluslar arasında, Dul kadına döndü! Soyluydu iller arasında, Angarya altına düştü!_V7,4" Yaşamı boyunca Babil Kralı tarafından günlük yiyeceği sürekli karşılandı.Uw,4! Yehoyakin cezaevi giysilerini üstünden çıkardı. Yaşadığı sürece Babil Kralı’nın sofrasında yer aldı.wTg,4 Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil’deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi.mSS,4 Yahuda Kralı Yehoyakin’in sürgündeki otuz yedinci yılı Evil-Merodak Babil Kralı oldu. Evil-Merodak o yılın on ikinci ayının yirmi beşinci günü, Yahuda Kralı Yehoyakin’e lütfederek onu cezaevinden çıkardı.R},4 yirmi üçüncü yılında, muhafız birliği komutanı Nebuzaradan’ın sürdüğü 745 Yahudi. Hepsi 4 600 kişiydi.QQ,4 Nebukadnessar’ın on sekizinci yılında Yeruşalim’den 832 kişi;kPO,4 Nebukadnessar’ın sürgüne götürdüğü halkın sayısı şudur: Yedinci yıl 3 023 Yahudi;|Oq,4 Babil Kralı Hama ülkesinde, Rivla’da onları idam etti. Böylece Yahuda halkı ülkesinden sürülmüş oldu.FN,4 Hepsini Rivla’ya, Babil Kralı’nın yanına götürdü.SM,4 Kentte kalan askerlerin komutanını, kralın yedi danışmanını, ayrıca ülke halkını askere yazan ordu komutanının yazmanını ve ülke halkından kentte bulunan altmış kişiyi tutsak etti.L1,4 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan Başkâhin Seraya’yı, Başkâhin Yardımcısı Sefanya’yı ve üç kapı nöbetçisini tutsak aldı.K,4 Yanlarda doksan altı nar motifi vardı. Başlığı çevreleyen ağ motifinin üzerinde toplam yüz nar motifi bulunuyordu.YJ+,4 Üzerinde tunç bir başlık vardı. Başlığın yüksekliği beş arşındı, çevresi tunçtan ağ ve nar motifleriyle bezenmişti. Öbür sütun da nar motifleriyle süslenmişti ve ötekine benziyordu.I,4 Her sütun on sekiz arşın yüksekliğindeydi, çevresi on iki arşındı. Her birinin kalınlığı dört parmaktı, içi boştu.@Hy,4 RAB’bin Tapınağı için Kral Süleyman’ın yaptırmış olduğu iki sütun, havuz ve altındaki on iki tunç boğa heykeliyle ayaklıklar için hesapsız tunç harcanmıştı.6Ge,4 Muhafız birliği komutanı saf altın ve gümüş tasları, buhurdanları, çanakları, kovaları, kandillikleri, tabakları, dökmelik sunu taslarını alıp götürdü.F#,4 Tapınak törenlerinde kullanılan kovaları, kürekleri, fitil maşalarını, çanakları, tabakları, bütün tunç eşyaları aldılar.E,4 Kildaniler RAB’bin Tapınağı’ndaki tunç sütunları, ayaklıkları, tunç havuzu parçalayıp tunçları Babil’e götürdüler.\D1,4 Ancak bağcılık, çiftçilik yapsınlar diye bazı yoksulları orada bıraktı.#C?,4 Komutan Nebuzaradan yoksullardan bazılarını, kentte sağ kalanları, Babil Kralı’nın safına geçen kaçakları ve zanaatçıları sürgün etti.{Bo,4 Muhafız birliği komutanı önderliğindeki Kildani ordusu Yeruşalim’i çevreleyen bütün surları yıktı.{Ao,4 RAB’bin Tapınağı’nı, sarayı ve Yeruşalim’deki bütün evleri ateşe verip önemli yapıları yaktı.N@,4 Babil Kralı Nebukadnessar’ın krallığının on dokuzuncu yılında, beşinci ayın onuncu günü muhafız birliği komutanı, Babil Kralı’nın görevlisi Nebuzaradan Yeruşalim’e girdi.?w,4 Sidkiya’nın gözlerini oydu, zincire vurup Babil’e götürdü. Sidkiya öldüğü güne dek cezaevinde tutuldu.j>M,4 Sidkiya’nın gözü önünde oğullarını, sonra da bütün Yahuda önderlerini öldürttü.=',4 Kral Sidkiya yakalanıp Hama topraklarında, Rivla’da Babil Kralı’nın huzuruna çıkarıldı. Babil Kralı onun hakkında karar verdi. <,4 Ama Kildani ordusu Kral Sidkiya’nın ardına düşerek Eriha ovalarında ona yetişti. Sidkiya’nın bütün ordusu dağıldı.l;Q,4 Sonunda kentin surlarında bir gedik açıldı. Kildaniler kenti çepeçevre kuşatmış olmasına karşın, bütün askerler gece kral bahçesinin yolundan iki duvarın arasındaki kapıdan kaçarak Arava yoluna çıktılar.w:g,4 Dördüncü ayın dokuzuncu günü kentte kıtlık öyle şiddetlendi ki, halk bir lokma ekmek bulamaz oldu.g9G,4 Kral Sidkiya’nın krallığının on birinci yılına kadar kent kuşatma altında kaldı.T8!,4 Sidkiya’nın krallığının dokuzuncu yılında, onuncu ayın onuncu günü, Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim önlerine gelip ordugah kurdu. Kentin çevresine rampa yaptılar.7,4 RAB Yeruşalim’le Yahuda’ya öfkelendiği için onları huzurundan attı. Sidkiya Babil Kralı’na karşı ayaklandı.N6,4 Yehoyakim gibi Sidkiya da RAB’bin gözünde kötü olanı yaptı.5 #,4 Sidkiya yirmi bir yaşında kral oldu ve Yeruşalim’de on bir yıl krallık yaptı. Annesi Livnalı Yeremya’nın kızı Hamutal’dı.14[,3@ Sonra de ki, ‘Babil başına getireceğim felaket yüzünden batacak, bir daha kalkamayacak. Bitkin düşecekler.’ ” Yeremya’nın sözleri burada son buluyor.N3,3? Okumayı bitirince tomarı bir taşa bağlayıp Fırat’a fırlat.2-,3> De ki, ‘Ya RAB, burayı yıkacağını, içinde insan da hayvan da yaşamayacağını, ülkenin sonsuza dek viran kalacağını söyledin.’l1Q,3= Yeremya Seraya’ya şöyle dedi: “Babil’e varır varmaz bütün bu sözleri okumayı unutma.0},3< Yeremya Babil’in başına gelecek bütün felaketleri, Babil’e ilişkin bütün bu sözleri bir tomara yazmıştı.U/#,3; Yahuda Kralı Sidkiya’nın krallığının dördüncü yılında, baş görevli Mahseya oğlu Neriya oğlu Seraya Sidkiya’yla birlikte Babil’e gittiğinde Peygamber Yeremya ona şu buyruğu verdi.M.,3: Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Babil’in kalın surları yerle bir edilecek, Yüksek kapıları ateşe verilecek. Halkların çektiği emek boşuna, Ulusların didinmesi ateşe yarayacak.”Q-,39 Babil önderlerini, bilgelerini, valilerini, Yardımcılarını, yiğitlerini öyle sarhoş edeceğim ki, Sonsuz bir uykuya dalacak, hiç uyanmayacaklar” Diyor adı Her Şeye Egemen RAB olan Kral.Q,,38 Çünkü Babil’e karşı bir yok edici çıkacak; Yiğitleri tutsak olacak, Yayları paramparça edilecek. Çünkü RAB karşılık veren bir Tanrı’dır, Her şeyin tam karşılığını verir. +9,37 Çünkü RAB Babil’i yıkıma uğratıyor; Şamatasını susturuyor. Düşman engin sular gibi kükrüyor, Seslerinin gürültüsü yankılanıyor.X*),36 “Babil’den çığlık, Kildan ülkesinden büyük yıkım sesi duyuluyor.{)o,35 Babil göklere çıksa, Yüksekteki kalesini pekiştirse de, Yok edicileri göndereceğim üzerine” diyor RAB.(y,34 “Bu yüzden” diyor RAB, “Putlarını cezalandıracağım günler geliyor, Yaralılar inleyecek bütün ülkede.!';,33 “Rezil olduk, çünkü aşağılandık, Yüzümüz utanç içinde. Çünkü yabancılar RAB’bin Tapınağı’nın Kutsal yerlerine girmişler.” h~~1}|||={CzyxxYww:vvbuuEtssDrrqq pFooonm\llkjiiihgffnee>dycbb a`G_[_4^]]A\[[UZYY8==.<;::'9877-6544 3L22Y100h//+.--,,++C**J)) (m( '&~&%$$ ##I""/!!. ;7CiPzt=Ea45< . L r  V .]&v_n3J “ ‘Esenlik yokken esenlik diyerek halkımı aldatıyorlar. Biri dayanıksız bir duvar yapınca, sahte peygamberler üzerine sıva vuruyorlar.mJ Elim uydurma görüm gören, yalan yere falcılık eden peygamberlere karşı olacak. Onlar halkımın topluluğunda bulunmayacak, İsrail halkının kütüğüne yazılmayacak, İsrail ülkesine girmeyecekler. O zaman benim Egemen RAB olduğumu anlayacaksınız.+lOJ  “ ‘Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Söylediğiniz boş sözler, gördüğünüz yalan görümlerden ötürü size karşıyım. Böyle diyor Egemen RAB.k+J  Ben söylemediğim halde, RAB’bin sözüdür diyorsunuz. Oysa gördüğünüz görümler uydurma, yaptığınız falcılık yalan değil mi?EjJ  Onların görümleri uydurmadır. Yaptıkları yalan peygamberliklere RAB’bin sözüdür diyorlar. Oysa onları ben göndermedim. Yine de söylediklerinin yerine geleceğini umuyorlar.si_J  RAB’bin gününde İsrail halkının savaşta direnmesi için gidip duvardaki gedikleri onarmadınız.Th!J  Ey İsrail, peygamberlerin yıkıntılar arasındaki çakallara benziyor.gJ  Egemen RAB şöyle diyor: Hiçbir görüm görmemiş ama kurdukları hayaller uyarınca davranan akılsız peygamberlerin vay başına!Af{J  “İnsanoğlu, peygamberlikte bulunan İsrail peygamberlerine karşı sen peygamberlik et. Kendiliğinden peygamberlik eden o peygamberlere de ki, ‘RAB’bin sözüne kulak verin!#e CJ RAB bana şöyle seslendi:0dYJ  “Bundan ötürü onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Söylediğim sözlerden hiçbiri artık gecikmeyecek, ne dersem olacak. Böyle diyor Egemen RAB.’ ”cJ  “İnsanoğlu, İsrail halkı, ‘Onun gördüğü görüm uzak günler için, peygamberlik sözleri de uzak gelecekle ilgili’ diyor.$bCJ  RAB bana şöyle seslendi:4aaJ  Ama ben RAB, ne dersem gecikmeden olacak. Siz, ey asi İsrail halkı, söylediklerimin tümünü sizin günlerinizde yerine getireceğim. Böyle diyor Egemen RAB.’ ”_`7J  Artık İsrail halkı arasında yalan görüm ya da aldatıcı falcılık olmayacak.U_#J  Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ben bu deyişe son vereceğim. Bundan böyle İsrail’de bir daha söylenmeyecek.’ Yine onlara de ki, ‘Her görümün yerine geleceği günler yaklaştı.^J  “İnsanoğlu, İsrail’de yaygın olan, ‘Günler geçiyor, her görüm boşa çıkıyor’ deyişinin anlamı nedir?$]CJ  RAB bana şöyle seslendi: \J  Halkın içinde yaşadığı kentler yakılacak, ülke çöle dönüşecek. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.’ ”[/J  Ülkede yaşayan halka de ki, ‘Egemen RAB İsrail ve Yeruşalim’de yaşayanlar için şöyle diyor: Yiyeceklerini umutsuzluk içinde yiyecek, sularını şaşkınlık içinde içecekler. Orada yaşayanların yaptığı zorbalık yüzünden ülke ıssız bırakılacak.UZ#J  “İnsanoğlu, yiyeceğini titreyerek ye, suyunu korkudan ürpererek iç.$YCJ  RAB bana şöyle seslendi:mXSJ  Gittikleri uluslarda yaptıkları bütün iğrenç uygulamaları anlatmaları için aralarından birkaç kişiyi kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan sağ bırakacağım. Böylece benim RAB olduğumu anlayacaklar.”jWMJ  Onları uluslar arasına dağıtıp ülkelere sürdüğümde, benim RAB olduğumu anlayacaklar.)VKJ  Çevresindekilerin tümünü –yardımcılarını, ordusunu– dünyanın dört bucağına dağıtacağım. Yalın kılıç onların peşlerine düşeceğim. U9J Onun üzerine ağımı atacağım, kurduğum tuzağa düşecek. Onu Babil’e, Kildan ülkesine götüreceğim, ama ülkeyi göremeden orada ölecek.AT{J “Onların önderi karanlıkta eşyasını sırtında taşıyarak yola koyulacak. Eşyasını çıkarmak için duvarda bir gedik açacak. Ülkeyi görmemek için yüzünü örtecek. S J Ben sizin için bir uyarıyım’ de. Sana yaptığımın tıpkısı onlara da yapılacak. Tutsak olarak sürgüne gidecekler.R)J “Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Yeruşalim’deki önder ve orada yaşayan bütün İsrail halkına ilişkin bir bildiridir bu.^Q5J “İnsanoğlu, o asi İsrail halkı sana, ‘Ne yapıyorsun?’ diye sormadı mı?)PMJ  Ertesi sabah RAB bana seslendi:_O7J  Bana verilen buyruk uyarınca davrandım. Gündüzün sürgüne gidecekmiş gibi eşyalarımı çıkardım. Akşam elimle duvarı deldim. Eşyalarımı karanlıkta çıkarıp onlar izlerken sırtımda taşıdım.2N]J  Seni izlerlerken eşyanı sırtlayıp karanlıkta taşı. Ülkeyi görmemek için yüzünü ört. Çünkü yapacakların İsrail halkı için bir uyarı olacaktır.”=MuJ  Onlar seni izlerken duvarı delip eşyanı çıkar.#L?J  Gündüzün, halkın gözü önünde topladığın sürgün eşyanı çıkar. Akşam yine onların gözü önünde sürgüne giden biri gibi yola çık.mKSJ  “Sen, insanoğlu, sürgüne gidecekmiş gibi eşyanı topla, onların gözü önünde, gündüzün yola çık, bulunduğun yerden başka bir yere git. Kim bilir, asi bir halk olmalarına karşın seni görüp anlayabilirler.J)J  “İnsanoğlu, asi bir halkın arasında yaşıyorsun. Gözleri varken görmüyor, kulakları varken işitmiyorlar. Çünkü bu halk asidir.#I CJ RAB bana şöyle seslendi:SHJ  Ben de RAB’bin bana gösterdiği her şeyi sürgündekilere anlattım.G-J  Görümde Tanrı’nın Ruhu beni yukarı kaldırıp Kildan ülkesindeki sürgünlerin yanına götürdü. Sonra gördüğüm görüm kayboldu.[F/J  RAB’bin görkemi kentin ortasından yükselip kentin doğusundaki dağa kondu.EJ  Keruvlar kanatlarını açtı, tekerlekler yanlarında duruyordu. İsrail Tanrısı’nın görkemi onların üzerindeydi.D3J  Tiksindirici, iğrenç putlara gönülden yönelenlere gelince, yaptıklarının aynısını başlarına getireceğim. Böyle diyor Egemen RAB.”CJ  O zaman kurallarımı izleyecek, ilkelerime uymaya özen gösterecekler. Onlar halkım olacak, ben de onların Tanrısı olacağım.B/J  Onlara tek bir yürek vereceğim, içlerine yeni bir ruh koyacağım. İçlerindeki taş yüreği çıkarıp onlara etten bir yürek vereceğim.YA+J  “Ülkeye dönecek, tiksindirici, iğrenç putları oradan söküp atacaklar.7@gJ  “De ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Sizi uluslar arasından toplayacak, dağılmış olduğunuz ülkelerden geri getirecek, İsrail ülkesini yeniden size vereceğim.’U?#J  “Bu yüzden de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Onları uzaktaki uluslar arasına gönderdim, ülkeler arasına dağıttım. Öyleyken gittikleri ülkelerde kısa süre için onlara barınak oldum.’G>J  “Ey insanoğlu, Yeruşalim’de yaşayanlar senin kardeşlerin, akrabaların ve öbür İsrailliler için, ‘Onlar RAB’den uzaklar, bu ülke mülk olarak bize verildi’ demişler.”$=CJ  RAB bana şöyle seslendi:S<J Ben peygamberlikte bulunurken Benaya oğlu Pelatya öldü. Yüzüstü yere kapanıp, “Ah, ey Egemen RAB! Geri kalan İsrailliler’i büsbütün mü yok edeceksin?” diye yüksek sesle haykırdım.;/J O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız. Kurallarımı izlemediniz, ilkelerime uymadınız; çevrenizdeki ulusların ilkelerine uydunuz.”:J Bu kent sizin için kazan olmayacak, siz de onun içinde et olmayacaksınız. Sizi İsrail sınırında cezalandıracağım.9J Kılıçla öldürüleceksiniz. Sizi İsrail sınırında cezalandıracağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.c8?J Sizi kentten çıkarıp yabancıların eline teslim edeceğim. Sizi cezalandıracağım.f7EJ  Kılıçtan korktunuz, ama ben üzerinize kılıç göndereceğim. Egemen RAB böyle diyor.6J  “Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: Oraya attığınız ölüler et, kent de kazandır. Ama sizi kentin dışına süreceğim._57J  Bu kentte birçok kişi öldürdünüz, kentin sokaklarını ölülerle doldurdunuz.24]J  Sonra RAB’bin Ruhu üzerime inip şunları söylememi buyurdu: “RAB şöyle diyor: Ey İsrail halkı, neler söylediğinizi ve neler düşündüğünüzü bilirim.H3 J  Bundan ötürü onları uyar, ey insanoğlu, onları uyar.”p2YJ  “Onlar, ‘Yıkım yakın değil, ev yapmanın zamanıdır. Bu kent kazan, biz de etiz’ diyorlar.x1iJ  RAB bana, “İnsanoğlu, bunlar kötülük tasarlayan ve bu kentte kötü öğüt veren adamlardır” dedi,0 J Ruh beni yine yukarıya kaldırıp RAB’bin Tapınağı’nın Doğu Kapısı’na götürdü. Kapının giriş bölümünde yirmi beş adam vardı. Aralarında halkın önderlerinden Azzur oğlu Yaazanya’yı, Benaya oğlu Pelatya’yı gördüm.q/[J  Yüzleri Kevar Irmağı kıyısında gördüğüm yüzlere benziyordu. Her biri dosdoğru ilerliyordu.x.iJ  Her birinin dört yüzü, dört kanadı vardı. Kanatlarının altında insan elini andıran bir şey vardı.-'J  Kevar Irmağı kıyısında, İsrail Tanrısı’nın altında gördüğüm ve Keruvlar olduğunu anladığım canlı yaratıklar bunlardı.j,MJ  Ben bakarken Keruvlar kanatlarını açıp yerden yükseldi, tekerlekler de onlarla yükseldi. RAB’bin Tapınağı’nın Doğu Kapısı’nın girişinde durdular. İsrail Tanrısı’nın görkemi onların üzerindeydi.`+9J  RAB’bin görkemi tapınağın eşiğinden ayrılıp Keruvlar’ın üzerinde durdu.*)J  Keruvlar durduğunda onlar da duruyor, Keruvlar yerden yükseldiğinde onlar da yükseliyordu. Çünkü yaratıkların ruhu tekerleklerdeydi.5)cJ  Keruvlar hareket edince, yanlarındaki tekerlekler de hareket ediyor, Keruvlar yerden yükselmek için kanatlarını açınca, tekerlekler de yanlarından ayrılmıyordu.({J  Keruvlar yukarıya doğru yükseldi. Bunlar daha önce Kevar Irmağı kıyısında gördüğüm canlı yaratıklardı..'UJ  Her Keruv’un dört yüzü vardı: Birinci yüz öküz yüzüne, ikincisi insan yüzüne, üçüncüsü aslan yüzüne, dördüncüsü kartal yüzüne benziyordu.B&J Tekerleklere “Dönen tekerlekler” dendiğini duydum.%J Keruvlar’ın bedenleri –sırtları, elleri, kanatları– ve dördünün de tekerlekleri çepeçevre gözlerle doluydu.C$J Hareket edince Keruvlar’ın baktıkları dört yönden birine doğru, sağa sola dönmeden ilerliyordu. Ön tekerlek nereye yönelirse, öbür tekerlekler de onun ardınca gidiyordu.X#)J Dördü de birbirine benziyor, iç içe girmiş bir tekerleği andırıyordu. " J Baktım, her Keruv’un yanında birer tane olmak üzere dört tekerlek gördüm. Tekerlekler sarı yakut gibi parıldıyordu.W!'J  Keruvlar’ın kanatları altında insan eline benzer bir şekil göründü.( IJ  Sonra Keruvlar’dan biri aralarındaki ateşe elini uzattı, biraz ateş alıp keten giysili adamın avuçlarına koydu. Adam ateşi alıp oradan ayrıldı.5J  RAB keten giysili adama, “Keruvlar’dan ve tekerleklerin arasından ateş al” diye buyurunca, adam oraya girip bir tekerleğin yanında durdu. J  Keruvlar’ın kanatlarının sesi dış avludan bile duyuluyordu; tıpkı Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’nın sesi gibiydi.+OJ  RAB’bin görkemi Keruvlar’ın üzerinden ayrılıp tapınağın eşiğine gitti. Tapınak bulutla doldu. Avlu RAB’bin görkeminin parıltısıyla doluydu.wJ  Adam oraya girdiğinde, Keruvlar tapınağın güney tarafında duruyordu. Bulut tapınağın iç avlusunu doldurdu.jMJ  RAB keten giysili adama, “Keruvlar’ın altındaki tekerleklerin arasına gir. Avuçlarını Keruvlar’ın arasındaki ateş közleriyle doldurup kentin üzerine közleri saç” dedi. Adamın oraya girdiğini gördüm.{ qJ Baktım, Keruvlar’ın başı üzerindeki kubbenin üzerinde laciverttaşından tahta benzer bir nesne gördüm.ykJ Derken keten giysili, belinde yazı takımı olan adam, “Buyruklarını yerine getirdim” diye haber verdi.r]J Ben de onlara acımayacak, onları esirgemeyeceğim. Yaptıklarını kendi başlarına getireceğim.”<qJ “İsrail ve Yahuda halkının günahı pek büyük” diye karşılık verdi, “Ülke kan, kent haksızlık dolu. Onlar, ‘RAB ülkeyi bıraktı, RAB görmüyor’ diyorlar.hIJ  Onlar halkı öldürürken ben tek başıma kaldım. Yüzüstü yere kapanıp, “Ah, ey Egemen RAB! Öfkeni Yeruşalim üzerine boşaltırken, geri kalan bütün İsrailliler’i de mi yok edeceksin?” diye haykırdım.*MJ  Onlara, “Tapınağı kirletin, avlularını cesetlerle doldurun. Haydi başlayın!” dedi. Bunun üzerine onlar gidip kenttekileri öldürmeye başladılar.}sJ  “Yaşlıyı, genci, genç kızı, kadını, çocukları öldürün. Yalnız alınlarında işaret olanlara dokunmayın. İşe tapınağımdan başlayın.” Onlar da tapınağın önünde duran İsrail ileri gelenlerinden işe başladılar.~uJ  Öbürlerine, “Kent boyunca onu izleyin ve kimseye acımadan, kimseyi esirgemeden öldürün” dediğini duydum./J  “Yeruşalim Kenti’nin içinden geç, orada yapılan iğrenç şeylerden ötürü dövünüp ağlayanların alınlarına işaret koy” dedi.@yJ  İsrail Tanrısı’nın görkemi bulunduğu yerden, Keruvlar’ın üzerinden ayrılıp tapınağın eşiğine gitti. RAB keten giysili, belinde yazı takımı olan adama seslendi:}sJ  Kuzeye bakan yukarı kapı yolundan altı kişinin geldiğini gördüm. Her birinin elinde ölümcül bir silah vardı. Aralarında keten giysili, belinde yazı takımı olan bir adam vardı. İçeriye girip tunç sunağın yanında durdular. J Sonra yüksek sesle, “Kenti cezalandıracak olanlar, ellerinde yok edici silahlarıyla buraya gelsin” diye seslendiğini duydum.#?J Bundan ötürü onlara öfkeyle davranacak, acımayacağım, onları esirgemeyeceğim. Yüksek sesle beni çağırsalar bile onları dinlemeyeceğim.”q [J Bana, “İnsanoğlu, bunları gördün mü?” dedi, “Yahuda halkı burada yaptığı iğrenç şeyler yetmiyormuş gibi, ülkeyi zorbalıkla doldurup beni sürekli öfkelendiriyor. Bak, dalı nasıl burunlarına uzatıyorlar !x iJ Beni RAB’bin Tapınağı’nın iç avlusuna götürdü. Tapınağın girişinde, eyvanla sunak arasında yirmi beş kadar adam vardı. Sırtlarını RAB’bin Tapınağı’na, yüzlerini doğuya dönmüş, güneşe tapınıyorlardı.h IJ Bana, “İnsanoğlu, bunu gördün mü? Bundan daha iğrenç şeyler de göreceksin” dedi.+ OJ Bundan sonra beni RAB’bin Tapınağı’nın kuzeye bakan kapısının giriş bölümüne götürdü. Orada oturup Tammuz için ağlayan kadınları gördüm.V %J Bana yine, “Daha iğrenç şeyler yaptıklarını da göreceksin” dedi.a;J “İnsanoğlu, İsrail halkının ileri gelenlerinin kendi putlarının odalarında, karanlıkta neler yaptıklarını gördün mü?” dedi, “Onlar, ‘RAB bizi görmüyor, RAB ülkeyi bıraktı’ diyorlar.”CJ İsrail ileri gelenlerinden yetmiş kişiyle Şafan oğlu Yaazanya orada, putların önünde duruyordu. Her birinin elinde bir buhurdan vardı; buhurun kokusu bulut gibi yükseliyordu.*MJ Böylece içeriye girip baktım. Duvarın her yanına çeşit çeşit sürüngen, iğrenç hayvan şekilleri ve İsrail halkının bütün putları oyulmuştu.`9J Bana, “İçeri gir de burada yaptıkları kötü ve iğrenç şeyleri gör” dedi.dAJ Bana, “Haydi duvarı del, insanoğlu” dedi. Duvarı deldim, orada bir kapı gördüm.X)J Beni avlunun giriş bölümüne getirdi. Baktım, duvarda bir delik gördüm.OJ Bana, “İnsanoğlu, ne yaptıklarını görüyor musun?” dedi, “Tapınağımdan uzaklaşayım diye İsrail halkı çok iğrenç şeyler yapıyor. Bundan daha iğrenç şeyler göreceksin.”7J Sonra bana, “Ey insanoğlu, kuzeye bak!” dedi. Baktım, sunak kapısının kuzeye bakan giriş bölümünde duran kıskançlık putunu gördüm.a;J Ovada gördüğüm görümdeki gibi, İsrail’in Tanrısı’nın görkemi oradaydı.3_J Eli andıran bir şey uzatıp beni saçlarımdan tuttu. Ruh beni yerle gök arasına kaldırdı ve Tanrı’dan gelen görümlerde Yeruşalim’e, iç avlunun kuzeye bakan kapısının giriş bölümüne götürdü. Tanrı’nın kıskançlığını uyandıran kıskançlık putu orada dikiliydi.~-J Baktım, insana benzer birini gördüm: Görünüşü, belinden aşağısı ateşi andırıyor, belinden yukarısı maden gibi ışıldıyordu.} 9J Sürgünlüğün altıncı yılı, altıncı ayın beşinci günü evde Yahuda’nın ileri gelenleriyle otururken Egemen RAB’bin eli bana dokundu.n|UJ Kral yas tutacak, önder umutsuzluğa düşecek, ülkedeki halkın korkudan elleri titreyecek. Onları yaptıklarına göre cezalandıracak, yargıladıkları gibi yargılayacağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.”D{J Yıkım üstüne yıkım gelecek. Kötü haberler birbirini kovalayacak. Peygamberden görüm isteyecekler; kâhin Kutsal Yasa’yı öğretemeyecek, ileri gelenler öğüt veremeyecek.=zuJ Korku gelince esenlik arayacak, ama bulamayacaklar.y1J Ulusların en kötülerini buraya getireceğim; evlerinizi mülk edinecekler. Güçlülerin gururuna son vereceğim. Kutsal yerleri kirletilecek._x7J “Kendinize zincirler hazırlayın! Ülkede kan akıtılıyor, kent zorbalık dolu.wwJ Yüzümü onlardan çevireceğim. Değerli tapınağımı kirletecekler; zorbalar içeri girip orayı kirletecekler.vwJ Hepsini yağma mal olarak yabancı uluslara, ganimet olarak dünyadaki kötülere vereceğim; onları kirletecekler.2u]J Mücevherlerinin güzelliğiyle gururlanırlardı. İğrenç, tiksindirici putlarını bunlardan yaptılar. Bu yüzden mücevherlerini kirli bir nesneye çevireceğim.!t;J Gümüşlerini sokağa atacaklar. Altınları kirli sayılacak. RAB’bin öfkesini boşalttığı gün onları ne altınları, ne gümüşleri kurtarabilir. Bunlarla ne açlıklarını giderebilir, ne karınlarını doyurabilirler. Altın ve gümüş onları suça sürükledi.msSJ Çul kuşanacak, dehşete düşecekler. Yüzleri utançtan kızaracak, başları tıraş edilecek./rYJ Eller gevşeyecek, dizler titreyecek.sq_J Sağ kalanlar vadilerdeki güvercinler gibi dağlara kaçacak; her biri günahından ötürü inleyecek.=psJ “İşte dışarda kılıç, içerde salgın hastalık ve kıtlık. Kentin dışındakiler kılıçla öldürülecek, kenttekilerse kıtlıktan, salgın hastalıktan yok olacak.yokJ Borazan çalındı, herkes hazır, ama kimse savaşa gitmeyecek. Çünkü öfkem bütün halkın üzerindedir.DnJ Satıcı yaşadığı sürece sattığını geri alamayacak. Çünkü herkesi ilgilendiren bu görüm değiştirilmeyecek. İşlediği günahlar yüzünden kimse canını koruyamayacak.mJ “Son yaklaştı! Gün geldi! Alıcı sevinmesin, satıcı üzülmesin. Çünkü öfkem bütün halkın üzerine yağacak.l-J Zorbalık ayaklanıp kötülüğün sopası oldu. Halktan, o kalabalıktan kimse kalmayacak; mallarından, görkemlerinden bir şey kalmayacak.ikKJ “İşte o gün! Gün yaklaştı! Yıkım hazır. Değnek çiçeklendi, gurur tomurcuklandı.DjJ Sana acımayacak, seni esirgemeyeceğim. Yaptıklarının ve sendeki iğrenç uygulamaların karşılığını vereceğim. O zaman seni cezalandıranın ben RAB olduğumu anlayacaksın.Xi)J Çok yakında kızgınlığımı üzerine boşaltacak, sana duyduğum öfkeyi üzerine dökeceğim. Yaptıklarına göre seni yargılayacak, bütün iğrenç uygulamalarının karşılığını vereceğim.'hGJ Ey ülkede yaşayan halk, yıkıma uğrayacaksın. Yıkım zamanı yaklaştı! Gün yakın! Dağların üzerinden sevinç sesi yerine kargaşa sesi geliyor.RgJ Sonun geldi! Evet, sonun geldi! Sana karşı uyanıyor. İşte geliyor.Yf+J “Egemen RAB şöyle diyor: Yıkım! İşte duyulmamış bir yıkım geliyor.3e_J Sana acımayacak, seni esirgemeyeceğim. Yaptıklarının ve sendeki iğrenç uygulamaların karşılığını vereceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.3d_J Senin de sonun geldi! Senin üzerine öfkemi yağdıracağım. Yaptıklarına göre seni yargılayacak, bütün iğrenç uygulamalarının karşılığını vereceğim.cwJ “Ey insanoğlu, Egemen RAB İsrail ülkesine şöyle diyor: Son yaklaştı! Ülkenin dört köşesinin sonu geldi.#b CJ RAB bana şöyle seslendi:2a]J Elimi onlara karşı uzatacak, çölden Rivla’ya kadar yaşadıkları ülkeyi yerle bir edip ıssız bırakacağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”u`cJ Putlarının arasına, sunaklarının çevresine, her yüksek tepeye, dağ doruğuna, her yeşeren bol yapraklı ağacın altına cesetleri serilince, benim RAB olduğumu anlayacaklar. Oralarda putlarına güzel kokulu buhur sundular.F_J Uzaktakiler salgın hastalıktan ölecek, yakındakiler kılıçtan geçirilecek, kuşatma sırasında sağ kalanlar kıtlıktan ölecek. Böylece onlara duyduğum öfkeye son vereceğim.i^KJ “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ellerini çırp, ayaklarını yere vur, İsrail halkının bütün kötü ve iğrenç uygulamalarından ötürü ah çek! Çünkü kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla yok olacaklar.k]OJ Benim RAB olduğumu, başlarına bu felaketi getireceğimi boşuna söylemediğimi anlayacaklar.\)J Kurtulanlar tutsak alındıkları uluslarda beni anımsayacaklar. Benden dönen sadakatsiz yüreklerinden, putları ardınca şehvete sürükleyen gözlerinden derin acı duydum. Yaptıkları kötülükler ve iğrenç uygulamalar yüzünden kendilerinden tiksinecekler.[ J “ ‘Birkaç kişiyi ölümden kurtaracağım. Ülkelere, uluslar arasına dağılan bazılarınız kılıçtan kurtulacak.]Z3J Halkınız her yerde öldürülecek. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.YJ Yaşadığınız her yerde kentleriniz yakılıp yıkılacak, tapınma yerleriniz yerle bir edilecek. Öyle ki, sunaklarınız devrilip yıkılsın, putlarınız ezilip paramparça olsun, buhur sunaklarınız yok edilsin, el emeğiniz boşa çıksın.|XqJ İsrailliler’in cesetlerini putlarının önüne atacak, kemiklerini sunaklarının çevresine dağıtacağım.#W?J Sunaklarınızı devirecek, buhur sunaklarınızı paramparça edeceğim. Kılıçtan geçirilmiş halkınızı putlarınızın önüne düşüreceğim.WV'J De ki, ‘Ey İsrail dağları, Egemen RAB’bin sözünü dinleyin. Egemen RAB dağlara, tepelere, vadilere, derelere şöyle diyor: Üzerinize kılıç göndereceğim, tapınma yerlerinizi yıkacağım.kUOJ “Ey insanoğlu, yüzünü İsrail dağlarına doğru çevir ve onlara karşı peygamberlik et.#T CJ RAB bana şöyle seslendi:gSGJ Üzerinize kıtlık ve yabanıl hayvanlar salacağım, sizi çocuklarınızdan edecekler. Salgın hastalık ve dökülen kan sizi süpürüp yok edecek; başınıza da kılıç getireceğim. Ben, RAB böyle söyledim.”MRJ Sizi yok etmek için üzerinize öldürücü, yıkıcı kıtlık oklarını salacağım. Üzerinize salacağım kıtlığı daha da artıracak, sizi her türlü yiyecekten yoksun bırakacağım.kQOJ Öfke, kızgınlık ve acı paylamalarla sizi cezalandırdığımda çevrenizdeki uluslar arasında alay konusu olacak, aşağılanacaksınız; ders alınacak, şaşılacak bir duruma düşeceksiniz. Ben, RAB bunu söyledim.P{J “Çevrenizdeki uluslar arasında, yoldan her geçenin gözü önünde sizi yıkıma uğratacak, aşağılayacağım.uOcJ “Böylece kızgınlığım son bulacak, onlara karşı öfkemi yatıştıracağım. O zaman ben de rahata kavuşacağım. Öfkemi onların üzerine boşaltınca, ben RAB’bin kıskançlığımdan onlarla konuştuğumu anlayacaklar.kNOJ Kentte yaşayanlarınızın üçte biri salgın hastalık ya da kıtlık yüzünden yok olacak; üçte biriniz çevrede kılıçtan geçirilecek; üçte birinizi de her yana dağıtıp yalın kılıç peşinize düşeceğim.@MyJ Egemen RAB varlığım hakkı için diyor, madem tapınağımı iğrenç put ve uygulamalarınızla kirlettiniz, ben de sizi esirgemeyecek, size acımayacak, sizi kayırmayacağım.%LCJ Böylece aranızda babalar çocuklarını, çocuklar da babalarını yiyecekler. Sizi cezalandıracağım, sağ kalanlarınızı her yana dağıtacağım.K{J Yaptığınız bütün iğrençlikler yüzünden önceden yapmadığımı, bir daha yapmayacağımı size yapacağım.JJ “Bundan ötürü Egemen RAB diyor ki: İşte ben size karşıyım, ulusların gözü önünde sizi cezalandıracağım.QIJ Bundan ötürü Egemen RAB diyor ki: Çevrenizde yaşayan uluslardan daha azgındınız, kurallarımı izlemediniz, ilkelerime uymadınız. Çevrenizde yaşayan ulusların ilkelerine de uymadınız.OHJ Öyleyken Yeruşalim çevresindeki bütün uluslardan ve ülkelerden daha çok kötülük yaparak ilkelerimi, kurallarımı çiğnedi. İlkelerime karşı geldi, kurallarım uyarınca davranmadı.zGmJ “Egemen RAB diyor ki: Bu Yeruşalim’i ulusların ortasına yerleştirdim, çevresini ülkelerle kuşattım.nFUJ Yine birkaçını alıp ateşe at, yansın. O kıllardan bütün İsrail halkına ateş yayılacak.@E{J Birkaç tel kıl bırak, giysinin kıvrımlarına tak.DJ Yeruşalim’in kuşatılması bitince, kılların üçte birini kentin ortasında yakacaksın. Üçte birini kılıçla kentin çevresine fırlatacak, kalan üçte birini de rüzgara savuracaksın. Ben de yalın kılıç onların peşine düşeceğim.+C QJ “Ey insanoğlu, keskin bir kılıç al, berber usturası gibi kullanarak başını, sakalını tıraş et. Sonra bir terazi getir, kılları bölümlere ayır.qB[J Yiyeceği de suyu da azalacak. Hepsi şaşkınlığa düşecek, günahları içinde eriyip yok olacak.VA%J Sonra, “İnsanoğlu, Yeruşalim’i her türlü yiyecekten yoksun bırakacağım” dedi, “Bu halk yiyeceğini tartıyla ve kaygı içinde yiyecek, suyunu ölçüyle ve şaşkınlık içinde içecek.w@gJ “Peki” dedi, “Ekmeğini insan dışkısı yerine tezek yakıp üzerinde pişirmene izin vereceğim.”&?EJ Ben, “Eyvah, ey Egemen RAB!” diye karşılık verdim, “Hiçbir zaman kirli sayılan bir şeye dokunmadım. Gençliğimden bu yana kendiliğinden ölmüş ya da yabanıl bir hayvan tarafından öldürülmüş bir hayvanın etini yemedim, ağzıma kirli sayılan et koymadım.”z>mJ RAB, “Uluslar arasına dağıtacağım İsrail halkı böylelikle kirli sayılan yiyecekleri yiyecek” dedi.={J Yiyeceğini arpa pidesi yer gibi ye ve insan dışkısından ateş yakıp üzerinde halkın gözü önünde pişir.”c<?J Bunun gibi suyu da belirli zamanda, ölçüyle, bir hinin altıda biri kadar içeceksin.P;J Her gün belirli zamanda yemen için yirmi şekel ekmek tartacaksın.B:}J “Buğday, arpa, bakla, mercimek, darı, kızıl buğday al, bir kaba koy. Bunlardan kendine ekmek yap. Bir yanına uzanacağın üç yüz doksan gün boyunca bu ekmekten yiyeceksin.v9eJ Kuşatma günlerini bitirinceye dek bir yandan öbür yana dönmemen için seni halatlarla bağlayacağım.}8sJ Yüzünü Yeruşalim kuşatmasına çevir, çıplak kollarını kaldırıp Yeruşalim’e karşı peygamberlik et.75J “Bunu yaptıktan sonra, bu kez sağ yanına uzan, Yahuda halkının suçunun cezasını çek. Sana kırk gün, her yıl için bir gün ayırdım.6!J Suçlarının yıl sayısı kadar sana gün ayırdım. Böylece üç yüz doksan gün İsrail halkının suçunun cezasını çekeceksin.55J “Sonra sol yanına uzan, İsrail halkının günahını yüklen. Sol yanına uzanacağın günler kadar onların suçunun cezasını çekeceksin.[4/J Sonra demir bir sac al; demirden bir duvar gibi kendinle kentin arasına koy. Yüzünü ona doğru çevir. Kent kuşatma altında tutulacak, onu sen kuşatacaksın. Bu İsrail halkı için bir belirti olacak.z3mJ Kenti kuşat, duvarla çevir. Kente karşı toprak rampalar yap, ordugah kur, çevresine kütükler yerleştir.a2 =J “Sen, ey insanoğlu, bir tuğla al, önüne koy, üzerine Yeruşalim Kenti’ni çiz.31_J Ama seninle konuştuğumda dilini çözeceğim. Onlara, ‘Egemen RAB şöyle diyor’ diyeceksin. Dinleyen dinlesin, dinlemeyen dinlemesin. Çünkü bu halk asidir.”u0cJ Dilini damağına yapıştıracağım; konuşmayacak, onları paylayamayacaksın. Çünkü bu halk asidir.[//J Halkın arasına çıkmaman için seni halatlarla bağlayacaklar, ey insanoğlu.r.]J Ruh içime girdi, beni ayaklarımın üzerinde durdurdu. Benimle şöyle konuştu: “Git, evine kapan.$-AJ Böylece kalkıp ovaya gittim. RAB’bin görkemi tıpkı Kevar Irmağı kıyısında gördüğüm gibi orada durmaktaydı. Yüzüstü yere yığıldım.r,]J RAB’bin eli orada üzerimdeydi. Bana, “Kalk, ovaya git” dedi, “Orada seninle konuşacağım.”B+}J Ama doğru kişiyi günah işlemesin diye uyarırsan, o da günah işlemezse, kesinlikle yaşayacak. Çünkü o uyarılara kulak vermiştir; sen de canını kurtarmış olacaksın.”|*qJ “Doğru kişi doğruluğundan döner de kötülük yaparsa, onu yıkıma uğratacağım, o da ölecek. Onu uyarmadığın için günahı içinde ölecek, yaptığı doğru işler anılmayacak. Ancak onun kanından seni sorumlu tutacağım.')GJ Ancak kötü kişiyi uyardığın halde kötülüğünden ve kötü yolundan dönmezse, o günahı içinde ölecek. Ama sen canını kurtarmış olacaksın.u(cJ Kötü kişiye, ‘Kesinlikle öleceksin’ dediğim zaman onu uyarmaz, yaşamını kurtarmak amacıyla onu kötü yolundan döndürmek için konuşmazsan, o kişi günahı içinde ölecek; ama onun kanından seni sorumlu tutacağım.'yJ “İnsanoğlu, seni İsrail halkına bekçi atadım. Benden bir söz duyar duymaz onları benim yerime uyaracaksın.4&cJ Yedi gün sonra RAB bana şöyle seslendi:5%cJ Kevar Irmağı kıyısındaki Tel-Abib’de yaşayan sürgünlerin yanına geldim. Orada, yaşadıkları yerde onların arasında şaşkınlık içinde yedi gün kaldım.y$kJ Ruh beni kaldırıp götürdü. RAB’bin güçlü eli üzerimde olduğu halde, üzüntüyle, öfkeyle gittim.!#;J Canlı yaratıkların birbirine çarpan kanatlarının çıkardığı sesi, yanlarındaki tekerleklerin gürültüsünü, büyük bir gürleme duydum. "J Sonra Ruh beni kaldırdı ve arkamda, “RAB’bin görkemine kendi yerinde övgüler olsun!” diye büyük bir gürleme duydum.!J “Şimdi sürgünde yaşayan halkına git ve seni ister dinlesinler, ister dinlemesinler, onlara, ‘Egemen RAB şöyle diyor’ de.” P~~2}p|d{Xzyxww+vouu~uLts_rr3q peoo8nfn>mLllk*jii`hgfeee/dd8cc bZaaam``E_^^+]G\\U[[ZZ2YY XX.WVVUUU.TSS%RRDQQ PPO+NMLLMKkJJMIHHGG@FEE5DCBB0AA?@:?5>>=< Seninle yeniden antlaşma yapacağım, benim RAB olduğumu anlayacaksın.UW#J= Büyük, küçük kızkardeşlerini yanına aldığında yaptıklarını anımsayacak ve utanacaksın. Seninle yaptığım antlaşmada olmadığı halde onları kızların olsunlar diye sana vereceğim. V J< Gençlik günlerinde seninle yaptığım antlaşmayı anımsayacağım. Seninle sonsuza dek kalıcı bir antlaşma yapacağım.*UMJ; “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Seninle yaptığım antlaşmayı bozarak içtiğin andı küçümsedin. Ben de hak ettiğin biçimde seni cezalandıracağım.oTWJ: Ahlaksızlığının ve yaptığın iğrençliklerin sonuçlarına katlanacaksın. RAB böyle diyor.SyJ9 Kötülüğün açığa çıkmadan önce, gururlu olduğun günlerde kızkardeşin Sodom’un adını bile anmıyordun. Şimdi sen de Edom kızlarıyla komşuları ve Filist kızlarınca –çevrende seninle alay edenlerce– küçümseniyorsun.RyJ8 Kötülüğün açığa çıkmadan önce, gururlu olduğun günlerde kızkardeşin Sodom’un adını bile anmıyordun. Şimdi sen de Edom kızlarıyla komşuları ve Filist kızlarınca –çevrende seninle alay edenlerce– küçümseniyorsun.uQcJ7 Kızkardeşlerin Sodom ve Samiriye ile kızları eski durumlarına dönecekler; kızlarınla sen de öyle.tPaJ6 Utanca boğulacaksın. Bütün yaptıklarından ötürü kızkardeşlerine avuntu olacak ve utanacaksın.OJ5 “ ‘Sodom’la kızlarını, Samiriye’yle kızlarını, onlarla birlikte de seni eski gönencine kavuşturacağım.%NCJ4 Düşeceğin utanca katlanacaksın. Çünkü kızkardeşlerini haklı gibi gösterdin. İşlediğin günahlar onlarınkinden daha iğrenç olduğundan senin yanında suçsuz kalıyorlar. Bunun için utan ve düşeceğin utanca katlan. Çünkü kızkardeşlerini suçsuz çıkardın!:MmJ3 Samiriye işlediğin günahın yarısını bile işlemedi. Sen onlardan çok daha iğrenç şeyler yaptın. Yaptığın iğrençliklerle kızkardeşlerini suçsuz çıkardın.LJ2 Kendilerini beğenmişlerdi. Önümde iğrenç şeyler yaptılar. Bu nedenle, gördüğün gibi onları önümden süpürüp attım.7KgJ1 “ ‘Kızkardeşin Sodom’un günahı şuydu: Kendisi de kızları da gururluydu, ekmeğe doymuşlardı, umursamazlardı. Düşküne, yoksula yardım elini uzatmadılar.JJ0 Varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, kızkardeşin Sodom’la kızları, kızlarınla senin yaptıklarını asla yapmadılar.7IgJ/ Sen yalnız onların yolunda yürümekle, onların iğrenç uygulamalarına uymakla kalmadın, bütün yaptıklarınla kısa sürede onlardan daha büyük kötülük ettin.HwJ. Kızlarıyla senin kuzeyinde yaşayan Samiriye ablan, kızlarıyla senin güneyinde yaşayan Sodom kızkardeşindir.;GoJ- Sen kocasından ve çocuklarından tiksinen annenin kızısın; kocalarından ve çocuklarından tiksinen kızkardeşlerinin kızkardeşisin. Annen Hititli, baban Amorlu’ydu.^F5J, “ ‘Herkes senin için şu deyişi söyleyecek: Annesi nasılsa kızı da öyle.jEMJ+ “ ‘Madem gençlik günlerini anımsamadın, yaptıklarınla beni öfkelendirdin, ben de yaptıklarını senin başına getireceğim. Böyle diyor Egemen RAB. Bu iğrenç uygulamalarına ek olarak ahlaksızlık da ettin.uDcJ* Böylece sana karşı öfkem yatışacak, kıskançlığım dinecek. Susacak, bir daha öfkelenmeyeceğim.)CKJ) Evlerini ateşe verecek, seni birçok kadının gözü önünde yargılayacaklar. Fahişeliklerine son vereceğim, artık oynaşlarına ücret ödemeyeceksin.lBQJ( Halkı sana karşı kışkırtacaklar. Seni taşlayacak, kılıçlarıyla delik deşik edecekler.]A3J' Seni oynaşlarının eline teslim edeceğim. Fuhuş yuvalarını yıkacak, yüksek tapınma yerlerini bozacaklar. Üzerindeki giysileri soyacak, güzel mücevherlerini alıp seni çırılçıplak bırakacaklar.@3J& Sana zina eden, kan döken kadınlara verilen cezayı vereceğim. Kanını akıtarak seni öfkemin ve kıskançlığımın öcüne terk edeceğim.w?gJ% düşüp kalktığın bütün oynaşlarını –sevdiklerini de nefret ettiklerini de– toplayacağım. Sana karşı onları her yandan toplayacak, çıplaklığını onların önüne sereceğim; bütün çıplaklığını görecekler.s>_J$ Egemen RAB şöyle diyor: Yüzsüzlüğün ortaya döküldüğü, oynaşlarınla fahişelik ederken çıplaklığın meydana çıktığı için, bütün iğrenç putların yüzünden, onlara çocuklarının kanını verdiğin için,D=J# “ ‘Bu nedenle, ey fahişe, RAB’bin sözünü dinle!W<'J" Fahişeliğinde öbür kadınlara benzemiyorsun. Çünkü fahişelik edesin diye kimse senin peşine düşmüyor. Ücret ödeyen sensin, kimse sana ücret ödemiyor. Bu yüzden öbürlerine benzemiyorsun.%;CJ! Fahişelere ücret ödenir. Oysa sen bütün oynaşlarına armağanlar dağıttın. Fahişelik etmek için her yandan sana gelsinler diye rüşvet verdin.W:'J “ ‘Kocasının yerine yabancıları yeğleyen, zina eden bir kadındın!%9CJ Her yolun başına fuhuş yuvaları kurarken, bütün meydanlarda yüksek tapınma yerleri yaparken, fahişe gibi bile değildin, ücretini küçümsedin. 8 J “ ‘Bütün bunları yaparken yüreğin ne kadar yıpranmış’ diyor Egemen RAB, ‘Yüzsüz bir fahişe gibi davrandın!b7=J Fahişeliğini ticaret diyarı olan Kildan ülkesine dek artırdın, yine de doymadın.w6gJ Asurlular’la da fahişelik ettin, çünkü doymamıştın. Evet, onlarla fahişelik ettin, yine doymadın.U5#J İşte bu yüzden elimi sana karşı uzattım, yiyecek payını azalttım. Ahlaksız davranışından utanç duyan düşmanların Filist kızları dilediklerini yapsınlar diye seni onlara teslim ettim.4}J Şehvet düşkünü komşuların Mısırlılar’la fahişelik ettin. Fahişeliklerini artırmakla beni öfkelendirdin.#3?J Her yolun başına kendin için yüksek tapınma yerleri kurdun, güzelliğini kirlettin, her geçene kendini teslim ettin, fahişeliklerini artırdın.a2;J kendine fuhuş yuvaları kurdun, bütün meydanlarda yüksek tapınma yerleri yaptın.\11J “ ‘Egemen RAB, vay, vay başına diyor! Yaptığın kötülüklere ek olarak,30_J Bütün iğrenç uygulamalarını, fahişeliklerini yaparken gençlik günlerini, çırılçıplak olduğun, kanının içinde kımıldandığın zamanı anımsamadın.I/ J çocuklarımı kesip sunu olarak ateşte putlara kurban ettin.. J “ ‘Bana doğurduğun oğulları, kızları alıp yiyecek olarak putlara kurban ettin. Fahişelik etmen yetmiyormuş gibi,$-AJ Yemen için sağladığım yiyeceği –ince unu, zeytinyağını, balı– güzel kokulu bir sunu olarak onlara sundun. Böyle yaptın diyor Egemen RAB.l,QJ İşlemeli giysilerini alıp onların üzerine örttün. Onlara zeytinyağımı, buhurumu sundun.h+IJ Sana verdiğim altın, gümüş süslerden erkek suretleri yaptın, onlarla fahişelik ettin. *J Giysilerinden alıp kendine süslü tapınma yerleri yaptın, oralarda fahişelik ettin. Böylesi ne olmuştur, ne de olacaktır.)J “ ‘Ama sen güzelliğine güvendin, ününü kullanarak fahişelik ettin. Her geçene gönlünü kaptırdın, kendini teslim ettin.'(GJ Güzelliğinden ötürü ünün uluslar arasında yayıldı. Çünkü seni görkemimle donattığım için güzelliğin kusursuzdu. Egemen RAB böyle diyor.A'{J Altınla gümüşle süslendin; giysilerin ince ketenden, pahalı, işlemeli kumaştandı. İnce unla, balla, zeytinyağıyla beslendin. Gitgide güzelleştin, krallığa yaraştın.U&#J Burnuna halka, kulaklarına küpeler, başına görkemli bir taç taktım.T%!J takılarla süsledim. Bileklerine bilezikler, boynuna gerdanlık taktım. $J Sana işlemeli giysiler giydirdim, deriden çarık verdim. Beline ince keten kuşak bağladım, seni pahalı giysilerle örttüm,]#3J “ ‘Seni yıkadım, üzerindeki kanı temizledim, derine zeytinyağı sürdüm._"7J “ ‘Yine yanından geçtim, sana baktım, sevgi çağındı. Giysimin eteğini üzerine serdim, çıplaklığını örttüm. Sana ant içtim, seninle antlaşma yaptım. Egemen RAB böyle diyor. Ve benim oldun.:!mJ Kırda yetişen bir bitki gibi seni geliştirdim. Geliştin, büyüdün, kusursuz bir güzelliğe eriştin. Göğüslerin oluştu, saçların uzadı. Ama çırılçıplaktın.: mJ “ ‘Yanından geçtim, senin kendi kanının içinde kımıldadığını gördüm. Kendi kanının içindeyken yaşa! dedim. Evet, Kendi kanının içindeyken yaşa! dedim.'J Kimse bunlardan birini yapacak kadar sana acımadı, sevecenlik göstermedi. Senden tiksindikleri için doğduğun gün seni kıra attılar.J Doğduğun gün göbek bağın kesilmedi, temizlemek için seni yıkamadılar, tuzla ovalamadılar, kundağa sarmadılar.-J De ki, ‘Egemen RAB Yeruşalim’e şöyle diyor: Kökenin ve doğumun açısından Kenan ülkesindensin; baban Amorlu, annense Hititli’ydi.SJ “İnsanoğlu, Yeruşalim’e yaptığı iğrenç uygulamaları bildir.# CJ RAB bana şöyle seslendi:kOJ Ülkeyi viraneye çevireceğim. Çünkü bana sadakatsizlik ettiler. Egemen RAB böyle diyor.”.UJ Onlara yüz çevireceğim. Şimdi ateşten kurtulsalar bile, ateş onları yine de yakıp yok edecek. Onlara yüz çevirince, benim RAB olduğumu anlayacaksınız.<qJ “Bu nedenle Egemen RAB şöyle diyor: Orman ağaçları arasında asma odununu nasıl yakıt olarak ateşe verdimse, Yeruşalim’de yaşayan halka da aynısını yapacağım.fEJ Yanmadan önce işe yaramadıysa, yanıp kömür haline geldikten sonra bir işe yarar mı?xiJ Yakıt olarak ateşe atılır da ateş odunun iki ucunu yakıp ortasını kömürleştirince, işe yarar mı?wgJ Asma odunundan yararlı bir şey yapılabilir mi? Ya da üzerine eşya asmak için ondan askı yaparlar mı?mSJ “İnsanoğlu, asma odununun herhangi bir orman ağacının dalından daha fazla değeri var mı?# CJ RAB bana şöyle seslendi:?wJ Onların davranışlarını ve yaptıklarını görünce avutulacak, Yeruşalim’in başına getirdiklerimin amaçsız olmadığını anlayacaksınız. Egemen RAB böyle diyor.”J Orada sağ bırakılacak kimi oğullarınız, kızlarınız olacak, çıkıp yanınıza gelecekler. Onların davranışlarını ve yaptıklarını görünce, Yeruşalim’in başına getirdiğim yıkımdan ve her tür felaketten avuntu bulacaksınız.ucJ “Egemen RAB şöyle diyor: Yeruşalim’deki insanları ve hayvanları yok etmek için üzerine dört ağır yargımı –kılıcı, kıtlığı, yabanıl hayvanları, salgın hastalığı– gönderdiğimde daha neler neler olacak!KJ varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, Nuh, Daniel ve Eyüp orada olsa bile, ne oğullarını ne de kızlarını kurtarabilirler. Doğruluklarıyla ancak kendi canlarını kurtarabilirler.J “O ülkeye salgın hastalık gönderir, kan dökerek öfkemi yağdırır, oradaki insanları ve hayvanları yok edersem;2 ]J varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, bu üç kişi orada olsa bile, ne oğullarını ne de kızlarını kurtarabilirler. Ancak kendi canlarını kurtarabilirler. J “Ya da o ülkeye kılıç gönderir, ‘Kılıç ülkeyi yarsın’ der, oradaki insanları ve hayvanları yok edersem;T !J Varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, bu üç kişi o ülkede yaşasa bile, ne oğullarını ne de kızlarını kurtarabilirler. Ancak kendi canlarını kurtarabilirler. Ülke ise viraneye döner.& EJ “Ya da ülkeye yabanıl hayvanlar gönderirsem ve ülkeyi kimsesiz bırakırlarsa, ülke viraneye döner, hayvanlar yüzünden kimse içinden geçemezse; +J şu üç adam –Nuh, Daniel, Eyüp– orada olsalar bile, doğruluklarıyla ancak kendi canlarını kurtarabilirler. Egemen RAB böyle diyor.mSJ “İnsanoğlu, eğer bir ülke bana sadakatsizlik eder, günah işlerse, ben de o ülkeye karşı elimi uzatır, onu her türlü yiyecekten yoksun bırakır, üzerine kıtlık gönderir, insanları ve hayvanları yok edersem;$CJ RAB bana şöyle seslendi:MJ Böylece İsrail halkı bir daha benden ayrılmayacak, günahlarıyla kendilerini kirletmeyecekler. Onlar halkım olacaklar, ben de onların Tanrısı olacağım. Egemen RAB böyle diyor.’ ”q[J Suçlarının cezasını çekecekler. Peygamber de ona danışan da aynı şekilde cezalandırılacak.3_J “ ‘Bir peygamber ayartılır da bir söz söylerse, onu ayartan benim. Elimi ona karşı uzatacağım, onu halkım İsrail’in arasından çıkarıp yok edeceğim.#?J O kişiye karşı çıkacağım. Onu bir belirti, bir alay konusu yapıp halkımın arasından atacağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.!;J “ ‘İsrail halkından biri ya da İsrail’de yaşayan bir yabancı benden ayrılır, yüreğini putlara bağlar, diktiği putların kendisini günaha sokmasına olanak verir, sonra da bana danışmak üzere bir peygambere giderse, ben RAB kendim ona karşılık vereceğim.5J “Bu yüzden İsrail halkına de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Geri dönün! Putlarınızdan vazgeçin, iğrenç uygulamalarınızı bırakın!J Bunu, putları yüzünden bana sırt çeviren İsrail halkının yüreğini yeniden kendime çekmek için yapacağım.’ 9J Bunun için onlarla konuş ve de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Yüreğini puta bağlayan, diktiği putun kendisini günaha sokmasına olanak veren, sonra da peygambere danışmaya gelen her İsrailli’ye putlarının çokluğuna göre ben RAB kendim karşılık vereceğim.C~J “İnsanoğlu, bu adamların yüreği putlara bağlı. Diktikleri putların kendilerini günaha sokmasına olanak veriyorlar. Öyleyse onların bana danışmasına izin vermeli miyim?.}WJ O sırada RAB bana şöyle seslendi:A| J İsrail ileri gelenlerinden kimisi gelip yanıma oturdu.'{GJ  bir daha uydurma görümler görmeyecek, falcılık etmeyeceksiniz. Halkımı elinizden kurtaracağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.’ ”7zgJ  Madem incitmek istemediğim doğru kişinin cesaretini yalanlarınızla kırdınız ve canını kurtarmak için kötü kişiyi kötü yolundan dönmemeye yüreklendirdiniz,y5J  Örtülerinizi yırtacak, halkımı elinizden kurtaracağım. Bir daha tuzağınıza düşmeyecekler. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.|xqJ  “ ‘Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: İnsanları kuş gibi tuzağa düşüren sihirli bilek bağlarınıza karşıyım. Onları bileklerinizden koparacağım. Kuş gibi tuzağa düşürdüğünüz insanları özgür kılacağım.wwgJ  Birkaç avuç arpayla birkaç dilim ekmek için halkımın arasında beni küçük düşürdünüz. Yalana kulak veren halkıma yalan söyleyerek ölümü hak etmemiş canları öldürdünüz, ölümü hak etmiş canları yaşattınız.xviJ  De ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: İnsanları tuzağa düşürmek için herkese bilek bağı diken, her boyda baş örtüsü yapan kadınların vay başına! Kendi canınızı korurken halkımın canını mı tuzağa düşüreceksiniz? uJ  “Sen, ey insanoğlu, kendiliğinden peygamberlik eden halkının kızlarına yüzünü çevir. Onlara karşı peygamberlik et.tJ  Böylece öfkemi duvarın ve duvara sıva vuranların üzerine boşaltacağım. Size duvar da duvara sıva vuran da Yeruşalim’de esenlik yokken esenlik görümleri gören İsrailli peygamberler de yok oldu diyeceğim. Egemen RAB böyle diyor.’ ”sJ  Böylece öfkemi duvarın ve duvara sıva vuranların üzerine boşaltacağım. Size duvar da duvara sıva vuran da Yeruşalim’de esenlik yokken esenlik görümleri gören İsrailli peygamberler de yok oldu diyeceğim. Egemen RAB böyle diyor.’ ”=rsJ  Sıva vurduğunuz duvarı yıkıp yerle bir edeceğim. Temeli açılıp ortaya çıkacak. Yıkılacak ve altında yok olacaksınız. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.CqJ “ ‘Onun için Egemen RAB şöyle diyor: Öfkemden duvarı yerle bir etmek için şiddetli bir rüzgar göndereceğim; kızgınlığımdan sağanak yağmur ve dolu yağdıracağım.RpJ Duvar çökünce size, nerede duvara vurduğunuz sıva demeyecekler mi?+oOJ Duvarı sıvayanlara de ki: Duvar yıkılacak; sağanak yağmur yağacak, ardından dolu yağdıracağım. Şiddetli bir rüzgar çıkıp duvara karşı esecek. 6~}} |T{7z|zykyxx@wfvuqttsQr~rVqpp9oo|nn@mm#lkwkOjj)ihhYgffifee6dcbbIa7``"_^]]C\[[[ ZYxYXXWWVUU&TT SS8SR~QQPOOOGNMMLZKK$JkJDJIHHGHFF EDDeCCwBdAQ@@8??>>=Z J/ Onları taşa tutacak, kılıçlarıyla parçalayacaklar; oğullarını, kızlarını öldürecek, evlerini ateşe verecekler.= J. “Egemen RAB şöyle diyor: Onları dehşete düşürecek, mallarını yağmalayacak bir kalabalık salacağım üzerlerine.(<IJ- Ama doğru adamlar zina eden, kan döken kadınlara verilen cezayla onları cezalandıracaklar. Çünkü bu iki kadın fahişelik ettiler, elleri kanlıdır.;yJ, Onunla yattılar. Fahişeye gider gibi, bu iki ahlaksız kadının –Ohola’yla Oholiva’nın– yanına gittiler.:wJ+ Fahişelikten yıpranmış kadın için, ‘Bırakın, fahişe olarak kullansınlar onu. Çünkü öyledir’ dedim.h9IJ* “Kaygısız kalabalığın sesi yankılandı çevresinde. Düzeysiz bir yığın kalabalıkla birlikte çölden Sabalılar getirildi. İki kızkardeşin koluna bilezikler taktılar, başlarına güzel bir taç koydular.v8eJ) Şık bir divanın üzerine oturdunuz, önüne bir sofra kurup üzerine buhurumu, zeytinyağımı koydunuz.G7J( “Siz iki kızkardeş uzaklarda yaşayan adamların gelmesi için ulaklar gönderdiniz. Adamlar gelince, onlar için yıkanıp gözlerinize sürme çektiniz, mücevherlerinizi taktınız.w6gJ' Bununla kalmayarak, şunları da yaptılar: Çocuklarını putlara sundukları gün tapınağımı kirlettiler, Şabat günlerimi hiçe saydılar. Aynı gün tapınağıma girip onu kirlettiler. İşte tapınağımda bunları yaptılar.w5gJ& Bununla kalmayarak, şunları da yaptılar: Çocuklarını putlara sundukları gün tapınağımı kirlettiler, Şabat günlerimi hiçe saydılar. Aynı gün tapınağıma girip onu kirlettiler. İşte tapınağımda bunları yaptılar.4/J% Çünkü fahişelik ettiler, kan döktüler. Putlarıyla fahişelik ettiler; bana doğurdukları çocukları yiyecek olarak putlarına sundular.3J$ RAB bana seslendi: “İnsanoğlu, Ohola’yla Oholiva’yı yargılayacak mısın? Öyleyse onlara iğrenç uygulamalarını bildir.,2QJ# “Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: Madem beni unuttun, bana sırt çevirdin, sen de ahlaksızlığının, fahişeliğinin cezasını yükleneceksin.” 1 J" Ondan içecek, tüketeceksin; Parçalarını kemirecek Ve göğsünü paralayacaksın. Bunu ben söylüyorum diyor Egemen RAB.~0uJ! Sarhoş olacak, umutsuzluğa boğulacaksın, Kızkardeşin Samiriye’nin kâsesi Yıkım, perişanlık kâsesidir./7J “Egemen RAB şöyle diyor: Kızkardeşinin kâsesinden içeceksin, O derin ve geniştir; Sana gülecek, seninle alay edecekler, Dopdolu bir kâse.Z.-J Kızkardeşinin yolunu izledin. Bu nedenle, sana onun kâsesinden içireceğim.U-#J Sana düşman gibi davranacak, emeğinin bütün ürününü alacaklar. Seni çırılçıplak bırakacaklar. Böylece utanç verici fahişeliklerin açığa çıkacak. Bütün bunlar şehvet düşkünlüğünden, fahişeliğin yüzünden başına geldi. Çünkü uluslarla fahişelik ettin, onların putlarıyla kendini kirlettin.U,#J Sana düşman gibi davranacak, emeğinin bütün ürününü alacaklar. Seni çırılçıplak bırakacaklar. Böylece utanç verici fahişeliklerin açığa çıkacak. Bütün bunlar şehvet düşkünlüğünden, fahişeliğin yüzünden başına geldi. Çünkü uluslarla fahişelik ettin, onların putlarıyla kendini kirlettin.m+SJ “Egemen RAB şöyle diyor: Seni nefret ettiğin, tiksindiğin adamların eline teslim edeceğim."*=J Mısır’da yaptığın ahlaksızlıklara, fahişeliklere son vereceğim. Böyle şeylere özlem duymayacak, bir daha Mısır’ı anımsamayacaksın.I) J Üzerindeki giysiyi soyacak, güzel mücevherlerini alacaklar.(J Öfkemi sana yönelteceğim, onların sana kızgınlıkla davranmalarını sağlayacağım. Burnunu, kulaklarını kesecekler. Sağ kalanları kılıçla öldürecekler. Oğullarını, kızlarını alacaklar, sağ kalanları ateş yakıp yok edecek.')J Silahlarla, savaş ve yük arabalarıyla, çok uluslu bir orduyla sana saldıracaklar. Seni her yandan büyük, küçük kalkanlarla, miğferlerle saracaklar. Cezalandırmaları için seni onların eline teslim edeceğim. Seni kendi kurallarına göre yargılayacaklar.&J Babilliler’i, bütün Kildaniler’i, Pekotlular’ı, Şoalılar’ı, Koalılar’ı, onlarla birlikte bütün Asurlular’ı, yakışıklı gençleri –valileri, komutanları, subayları, ünlü adamları, atlıları– sana karşı ayaklandıracağım.6%eJ “Bundan ötürü, ey Oholiva, Egemen RAB şöyle diyor: Tiksindiğin oynaşlarını sana karşı kışkırtacağım. Onları her yandan sana karşı ayaklandıracağım.$#J Öyle ki, Mısır’da gençliğindeki şehvet düşkünlüğünü özledin. Memelerin orada okşanmış, erdenliğini orada yitirmiştin.i#KJ Erkeklik organları eşeğinkine, menileri aygırınkine benzeyen oynaşlarına gönül verdi.o"WJ Gençliğinde Mısır’da yaptığı fahişelikleri anımsayarak, fahişeliğini daha da artırdı.$!AJ Fahişeliklerini sergileyip çıplaklığını açınca kızkardeşinden tiksinerek yüzümü çevirdiğim gibi, ondan da tiksinerek yüzümü çevirdim.4 aJ Bunun üzerine Babilliler onunla yatakta sevişmek üzere geldiler, zina ederek onu kirlettiler. Onu öyle kirlettiler ki, sonunda hepsinden tiksinip yüzünü çevirdi.\1J Oholiva görür görmez onlara gönül verdi, Kildan ülkesine ulaklar gönderdi.J “Oholiva fahişeliklerini giderek artırdı. Duvara oyulmuş insan resimlerini –bellerine kuşak, başlarına geniş sarık bağlamış kırmızı renkli Kildani resimlerini– gördü. Hepsi kökeni Kildan ülkesine dayanan Babil subaylarına benziyordu.J “Oholiva fahişeliklerini giderek artırdı. Duvara oyulmuş insan resimlerini –bellerine kuşak, başlarına geniş sarık bağlamış kırmızı renkli Kildani resimlerini– gördü. Hepsi kökeni Kildan ülkesine dayanan Babil subaylarına benziyordu.U#J Kendisini ne kadar kirlettiğini gördüm. İkisi de aynı yolu izlediler.J O da hepsi de genç, yakışıklı Asurlular’a –valilere, komutanlara, iyi donanmış savaşçılara, atlılara– gönül verdi.|qJ “Kızkardeşi Oholiva bunu gördü, ama şehveti ve fahişelikleri kızkardeşininkinden daha utanç vericiydi.;oJ Çıplaklığını açtılar, oğullarını, kızlarını aldılar, onu kılıçla öldürdüler. Kendisine verilen cezadan ötürü kadınlar arasında adı kötüye çıktı.b=J “Bu nedenle onu oynaşlarının, gönül verdiği Asurlular’ın eline teslim ettim.1J Mısır’da başladığı fahişeliği bırakmadı. Gençken onunla yattılar, erdenliğini bozdular, şehvetlerini onun üzerine boşalttılar.'J Asurlular’ın en seçkin adamlarına fahişe olarak kendini verdi. Gönül verdiği bu kişilerin putlarına bağlanarak kendini kirletti.H J “Ohola benimken fahişelik etti. Oynaşları olan Asurlular’a gönül verdi. Hepsi de genç, yakışıklı, lacivertler kuşanmış savaşçılar, valiler, komutanlar, atlı askerlerdi.H J “Ohola benimken fahişelik etti. Oynaşları olan Asurlular’a gönül verdi. Hepsi de genç, yakışıklı, lacivertler kuşanmış savaşçılar, valiler, komutanlar, atlı askerlerdi. 9J Büyüğünün adı Ohola, küçüğünün Oholiva’ydı. Benim oldular; oğullar, kızlar doğurdular. Ohola Samiriye’dir, Oholiva da Yeruşalim.veJ Gençliklerinde Mısır’da fahişelik ettiler. Memeleri orada okşandı, erdenliklerini orada yitirdiler.?yJ “İnsanoğlu, bir anneden doğma iki kadın vardı.# CJ RAB bana şöyle seslendi:4aJ Bunun için öfkemi üzerlerine boşaltacak, kızgınlığımla onları yakıp yok edeceğim. Yaptıklarını kendi başlarına getireceğim.” Egemen RAB böyle diyor.$AJ “İçlerinde duvarı örecek, gedikte durup önümde ülkeyi savunacak, onu yerle bir etmemi engelleyecek bir adam aradım, ama hiç kimseyi bulmadım.  J Ülke halkı baskı uyguladı, soygunculuk etti. Düşküne, yoksula baskı yaptı, yabancıya haksız yere kötü davrandı." =J Peygamberleri uydurma görümlerle, yalan fal açarak bu suçları gizlediler; ben RAB konuşmadığım halde, ‘Egemen RAB şöyle diyor’ diyorlar. yJ Yöneticileri avını parçalayan kurt gibidir. Haksız kazanç elde etmek için kan döküyor, canlara kıyıyorlar. J Kâhinleri yasamı hiçe saydılar, kutsal eşyalarımı kirlettiler, kutsalla bayağı arasındaki ayrımı yapmadılar, kirliyle temiz arasındaki farkı öğretmediler, Şabat günlerimden gözlerini çevirdiler. Kutsallığımı önemsemediler.4 aJ Önderleri kükreyen, avını parçalayan aslan gibi orada düzen kurdular. Canlara kıydılar, hazineler, değerli nesneler aldılar, birçok kadını dul bıraktılar.{oJ “İnsanoğlu, ülkeye de ki, ‘Sen öfke günü temizlenmemiş, üzerine yağmur yağmamış bir ülkesin.’$CJ RAB bana şöyle seslendi:/WJ Gümüş potada nasıl erirse, siz de kentin içinde öyle eriyeceksiniz. O zaman üzerinize kızgınlığını dökenin ben, RAB olduğumu anlayacaksınız.’ ”wgJ Sizi toplayacak, öfkemin ateşini üzerinize üfleyeceğim; siz de kentin içinde eriyip yok olacaksınız.LJ Eritmek için ateşi üfleyerek gümüşü, tuncu, demiri, kurşunu, kalayı nasıl potaya atıyorlarsa, ben de öfkemle, kızgınlığımla sizi toplayacak, kentin ortasına koyup eriteceğim. J Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: ‘Hepiniz cüruf gibi olduğunuz için sizi Yeruşalim’in ortasına toplayacağım. J “İnsanoğlu, İsrail halkı benim için cüruf gibi oldu. Hepsi potada tunç, kalay, demir, kurşundur; gümüşün cürufudur.$CJ RAB bana şöyle seslendi:_7J Ulusların gözünde aşağılanacak ve benim RAB olduğumu anlayacaksınız.’ ”lQJ Sizi uluslar arasına dağıtıp ülkelere süreceğim. Sizdeki ruhsal kirliliğe son vereceğim.~%J Sizinle uğraşacağım gün cesaretiniz kalacak mı? Elleriniz güçlü olabilecek mi? Bunu ben RAB söylüyorum ve dediğimi yapacağım.|}qJ “ ‘Edindiğiniz haksız kazançtan, içinizde döktüğünüz kandan ötürü ellerimi birbirine vuracağım.<|qJ Senin içinde kan dökmek için rüşvet aldılar. Faiz aldın, tefecilik yaptın, zorbalıkla komşularından haksız kazanç sağladın. Beni unuttun. Egemen RAB böyle diyor.{)J Senin içinde kimi komşusunun karısıyla iğrenç şeyler yaptı; kimi utanmadan gelinini kirletti; kimi öz kızkardeşiyle ilişki kurdu.zJ Babalarının karılarıyla yatanlar, âdet gören dinsel açıdan kirli kadınlarla cinsel ilişki kuranlar senin içinde yaşıyor.y3J Kan dökmek için iftira edenler, dağlarda putlara kurban edilen hayvanları yiyenler, kendilerini şehvete kaptıranlar senin içinde yaşıyor.[x/J Benim kutsal eşyalarıma saygısızlık ettin, Şabat günlerimi hiçe saydın.wJ Senin içinde anneye, babaya kötü davrandılar, yabancıya baskı yaptılar, öksüze, dul kadına haksızlık ettiler.Zv-J “ ‘İşte içindeki her İsrail önderi yetkisini kullanarak kan döküyor.su_J Ey adı kötüye çıkmış, kargaşa dolu kent, yakındakiler de uzaktakiler de seninle alay edecekler. t J Döktüğün kan yüzünden suçlu bulundun, yaptığın putlarla kirlendin. Böylece günlerin yaklaştı, yıllarının sonuna ulaştın. Bu yüzden seni uluslara alay konusu edeceğim, bütün ülkelerin gözünde seni gülünç duruma düşüreceğim.s!J Şöyle diyeceksin: ‘Egemen RAB diyor ki: Ey kendi içinde kan dökerek yıkımını hazırlayan, putlar yaparak kendini kirleten kent!"r=J “İnsanoğlu, Yeruşalim’i yargılayacak mısın? Kan döken bu kenti yargılayacak mısın? Öyleyse bütün iğrenç uygulamalarını ona bildir.#q CJ RAB bana şöyle seslendi:p3J Ateşe yakıt olacaksınız, Kanınız ülkenizin ortasında dökülecek, Bir daha anılmayacaksınız. Çünkü bunu ben RAB söylüyorum.’ ”.oUJ Öfkemi üzerinize dökeceğim, Kızgınlığımı üzerinize üfleyeceğim; Acımasız adamların, Yakıp yok etmekte usta kişilerin eline Teslim edeceğim sizi.tnaJ Kılıç kınına koyulsun! Yaratıldığınız yerde, Atalarınızın ülkesinde Yargılayacağım sizi.Um#J Size ilişkin görümler aldatıcıdır, Açılan fal yalandır. Öldürülecek kötülerin enseleri üzerine Yerleştirileceksin, ey kılıç! Onların günü yaklaştı, Sonunda yargı günleri geldi. lJ “Sen, ey insanoğlu, peygamberlik et ve de ki, ‘Aşağılayıcı sözler söyleyen Ammonlular için Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Kılıç, kılıç, Öldürmek için kınından çekilmiş, Yok etmek için, Şimşek gibi parlamak için cilalanmış!ykkJ Yıkım! Yıkım! Kenti yerle bir edeceğim! Hak sahibi gelinceye dek onarılmayacak. Kenti ona vereceğim.’j3J Egemen RAB şöyle diyor: Sarığı çıkar, tacı kaldır. Artık eskisi gibi olmayacak. Alçakgönüllü yükseltilecek, gururlu alçaltılacak.oiWJ “ ‘Sen, ey saygısız, kötü İsrail önderi, günün yaklaştı, sonunda yargı günün geldi. hJ “Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: ‘Madem suçlarınızı, isyanlarınızı anımsattırdınız, bütün uygulamalarınızda günahlarınızı açığa çıkardınız, madem bütün bunları yaptınız, siz de tutsak alınıp götürüleceksiniz.gJ Onunla ant içerek antlaşma yapanlar fala yanlış bakıldığını sanacak. Ama kral suçlarını anımsatıp onları tutsak alacak.cf?J Kütük yerleştirmek, öldür buyruğunu vermek, savaş naraları atmak, kapılara kütük yerleştirmek, toprak rampalar oluşturmak, kuşatma duvarları yapmak için sağ elinde Yeruşalim’i gösteren ok olacak.Xe)J Çünkü Babil Kralı iki yolun ayrıldığı, yolların çatallaştığı yerde fala bakmak için duracak. Okları silkeleyecek, aile putlarına danışacak, kurban edilen bir hayvanın ciğerine bakacak. dJ Ammonlular’ın Rabba Kenti’ne ya da Yahuda’ya ve surlarla çevrili Yeruşalim’e ilerlesin diye kılıç için yol belirle.+cOJ “İnsanoğlu, Babil Kralı’nın kılıcı gelsin diye iki yol belirle; ikisi de aynı ülkeden başlamalı. Kent yolunun başladığı yere bir işaret koy.$bCJ RAB bana şöyle seslendi:Wa'J Ben de elimi çırpacağım Ve öfkem dinecek. Bunu ben RAB söylüyorum.”X`)J Ey kılıç, sağa, sonra sola savrul, Ağzın nereye dönerse, oraya savrul!E_J Yürekleri erisin, Tökezleyip düşenler çok olsun diye Bütün kapılarında öldürmek için Görevlendirdim kılıcı. Ah, kılıç şimşek gibi parladı, Öldürmek için bilendi.E^J “Sen, ey insanoğlu, peygamberlik et, el çırp. Bırak kılıç iki, üç kez vursun. Bu öldüren bir kılıçtır, Çok sayıda insan kıran, İnsanı her yandan saran kılıçtır. ]J “ ‘Deneme kuşkusuz gelecek. Kılıcın küçümsediği asa varlığını sürdüremezse ne olur? Böyle diyor Egemen RAB.’G\J İnsanoğlu, bağır, haykır! Çünkü bu kılıç halkıma karşı; Bütün İsrail önderlerine karşı. Onlar halkımla birlikte kılıca teslim edildiler. Bunun için bağrını döv.o[WJ Kılıç kullanılmak için Cilalanmaya verildi; Öldürenin eline verilsin diye bilenip cilalandı.#Z?J Öldürmek için bilendi, Şimşek gibi çaksın diye cilalandı. Nasıl sevinebiliriz? Kılıç oğlumun asasını sıradan bir sopa gibi küçümsedi.zYmJ “İnsanoğlu, peygamberlik et ve de ki, ‘Rab şöyle diyor: “ ‘Kılıç, kılıç, Bilendi, cilalandı.$XCJ RAB bana şöyle seslendi:AW{J Sana, ‘Neden böyle inliyorsun?’ diye sorduklarında, ‘Yakında duyulacak haberden ötürü’ diye yanıtlayacaksın. ‘Her yürek eriyecek, her el gevşeyecek, her ruh baygın düşecek, her dizin bağı çözülecek. Evet, haber duyulacak! Bu kesinlikle yerine gelecek.’ Egemen RAB böyle diyor.”bV=J “Sen, ey insanoğlu, inle! Onların gözü önünde ezik bir yürekle acı acı inle!UJ Böylece herkes kılıcını kınından çıkaranın ben RAB olduğumu anlayacak. Onu bir daha yerine koymayacağım.’TJ Doğru kişiyi de kötü kişiyi de kesip yok etmek için kılıcım kınından çıkacak ve güneyden kuzeye herkese karşı olacak.)SKJ Ona de ki, ‘RAB şöyle diyor: Ben sana karşıyım! Kılıcımı kınından çıkaracak, içindeki doğru kişiyi de kötü kişiyi de kesip yok edeceğim. R J “Ey insanoğlu, yüzünü Yeruşalim’e çevir, kutsal yerlerine karşı konuş, İsrail ülkesine karşı peygamberlik et.#Q CJ RAB bana şöyle seslendi:PJ1 Bunun üzerine, “Ah, ey Egemen RAB!” dedim, “Onlar benim için, ‘Simgesel öyküler anlatan adam değil mi bu?’ diyorlar.”dOAJ0 Ateşi tutuşturanın ben RAB olduğumu herkes görecek, ateş söndürülmeyecek.’ ”)J Şimdiye dek oğullarınızı ateşte kurban edip sunularınızı sunmakla, putlarınızla kendinizi kirlettiniz. Öyleyken gelip bana danışmanıza izin verir miyim, ey İsrail halkı? Varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, bana danışmanıza izin vermeyeceğim.1=[J “Bu nedenle İsrail halkına de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Atalarınız gibi siz de kendinizi kirletecek misiniz? Onların putlarına gönül verecek misiniz?y<kJ Onlara gittikleri bu puta tapılan yerin ne olduğunu sordum.’ ” Orası bugün de Bama adıyla anılıyor. ;J Kendilerine vermeye ant içtiğim ülkeye onları getirdiğimde, gördükleri her yüksek tepede, sık yapraklı her ağacın altında kurbanlarını kestiler. Beni öfkelendiren sunularını, güzel kokulu sunularıyla dökmelik sunularını orada sundular.:)J “Bu nedenle, ey insanoğlu, İsrail halkına de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Atalarınız yine ihanet etmekle bana küfretmiş oldular.E9J Her ilk doğan çocuğu ateşte kurban ederek sundukları sunularla kendilerini kirletmelerine izin verdim. Öyle ki, onları dehşete düşüreyim de benim RAB olduğumu anlasınlar.’ ~~W~0}}B||H{{ zyyKxpww]wvbuusrrcqqNppSoounnJmmmllXkkjj ihhh%ggSffJeeRe*dlcQbbYa`__}_U^^]G\[ZZ&YXX0W_VV>===<;;x::9}88F7665i4832r1)0//.T--,,l+**|))(('R&&<%%($b##0" m=hh=UQ8.  b J%TgO(<IH J" “ ‘Bu yüzden, ey çobanlar, RAB’bin sözünü dinleyin:G)J" Koyunlarım bütün dağlarda, yüksek tepelerde başıboş dolandılar. Koyunlarım yeryüzüne dağıldı. Onları ne arayan var, ne soran.XF)J" Çobanları olmadığı için dağıldılar, yabanıl hayvanlara yem oldular.cE?J" Zayıfları güçlendirmediniz, hastaları iyileştirmediniz, yaralıların yarasını sarmadınız. Yolunu şaşıranları geri getirmediniz, yitikleri aramadınız. Ancak sertlik ve şiddetle onlara egemen oldunuz.iDKJ" Yağı yiyor, yünü giyiyor, besili koyunları kesiyorsunuz, ama sürüyü kayırmıyorsunuz.gCGJ" “İnsanoğlu, İsrail’in çobanlarına karşı peygamberlik et ve onlara, bu çobanlara şöyle de: ‘Egemen RAB diyor ki: Vay kendi kendini güden İsrail çobanlarına! Çobanların sürüyü gütmesi gerekmez mi?#B CJ" RAB bana şöyle seslendi:}AsJ!! “Bütün bunlar gerçekleşince –ki gerçekleşecek– aralarında bir peygamber bulunduğunu anlayacaklar.”@J! Sen onlar için güzel sesle sevgi ezgileri okuyan, iyi çalgı çalan biri gibisin. Sözlerini dinliyor, ama dediklerini yapmıyorlar.h?IJ! Halk her zamanki gibi sana geliyor. Benim halkım olarak önünde oturuyor, sözlerini dinliyor, ama dediklerini yapmıyorlar. Ağızlarıyla istekli olduklarını açıklıyorlar, ama yürekleri haksız kazanç peşinde.L>J! “Sen, ey insanoğlu, halkın duvar diplerinde, evlerin kapıları önünde senin hakkında konuşuyor. Birbirlerine, ‘Haydi, gidip RAB’den gelen sözün ne olduğunu duyalım’ diyorlar.= J! Yaptıkları iğrenç şeylerden ötürü ülkeyi ıssız, kimsesiz bıraktığım zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.’<J! Ülkeyi ıssız, kimsesiz bırakacağım, övündükleri güç son bulacak. İsrail dağları ıssız kalacak, oradan kimse geçmeyecek.;J! “Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Varlığım hakkı için, viran olmuş kentlerde yaşayanlar kılıçtan geçirilecek, kırda yaşayanları yem olarak yabanıl hayvanlara vereceğim, kalelerde, mağaralarda yaşayanlar salgın hastalıkla yok olacak.:/J! Kılıcınıza güveniyor, iğrenç şeyler yapıyor, komşunuzun karısını kirletiyorsunuz. Yine de ülkeyi miras almayı mı umuyorsunuz?’59cJ! Bu nedenle onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Eti kanıyla yiyor, putlarınıza bel bağlıyor, kan döküyorsunuz. Yine de ülkeyi miras almayı mı umuyorsunuz?L8J! “İnsanoğlu, İsrail’in viran olmuş kentlerinde yaşayanlar, ‘İbrahim tek kişiyken ülkeyi miras almıştı. Oysa biz kalabalığız, ülke miras olarak bize verilmiştir’ diyorlar.$7CJ! RAB bana şöyle seslendi:N6J! Akşam, Yeruşalim’den kaçıp kurtulan adam gelmeden önce, RAB’bin eli üzerimdeydi, konuşamıyordum. Sabah o yanıma gelmeden RAB dilimi çözdü. Dilim açıldı, artık konuşabilirdim.!5;J! Sürgünlüğümüzün on ikinci yılı, onuncu ayın beşinci günü Yeruşalim’den kaçıp kurtulan biri yanıma gelip, “Kent düştü!” dedi.4yJ! Ey İsrail halkı, ‘Rab’bin yolu doğru değil’ diyorsun. Her birinizi kendi yoluna göre yargılayacağım.”3yJ! Kötü kişi yaptığı kötülükten döner de adil ve doğru olanı yaparsa, yaptığı bu işlerle yaşayacaktır.s2_J! Doğru kişi doğruluğundan döner de kötülük yaparsa, yaptığı kötülüğün içinde ölecektir.i1KJ! “Senin halkın, ‘Rab’bin yolu doğru değil’ diyor. Oysa doğru olmayan onların yolu. 0J! İşlediği günahlardan hiçbiri ona karşı anımsanmayacaktır, adil ve doğru olanı yapmıştır; kesinlikle yaşayacaktır./7J! aldığı rehini geri verse, çaldığını ödese, yaşam veren kurallar uyarınca davranıp günah işlemese kesinlikle yaşayacak, ölmeyecektir.u.cJ! Kötü kişiye, ‘Kesinlikle öleceksin’ desem, ama o günahından dönüp adil ve doğru olanı yapsa,S-J! Doğru kişi için, ‘Kesinlikle yaşayacak’ desem, ama o doğruluğuna güvenip de kötülük yapsa, yaptığı doğru işlerin hiçbiri anımsanmayacak. Yaptığı kötülükten ötürü ölecek.%,CJ! “Sen, ey insanoğlu, halkına de ki, ‘Doğru kişi Tanrı’ya başkaldırırsa, doğruluğu onu kurtarmaz. Kötü kişi kötülüğünden döndüğü zaman kötülüğü yıkımına neden olmaz. Doğru kişi Tanrı’ya başkaldırırsa, doğruluğu yaşamasını sağlamaz.’+/J! Onlara de ki, ‘Varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, ben kötü kişinin ölümünden sevinç duymam, ancak kötü kişinin kötü yollarından dönüp yaşamasından sevinç duyarım. Dönün! Kötü yollarınızdan dönün! Niçin ölesiniz, ey İsrail halkı!’T*!J! “İnsanoğlu, İsrail halkına de ki, ‘Siz şöyle diyorsunuz: İsyanlarımızla günahlarımız bizi çökertiyor, onlardan ötürü eriyip yok oluyoruz. Durum böyleyken nasıl yaşayabiliriz?’ )J! Ancak kötü kişiyi uyardığın halde yolundan dönmezse, o günahı içinde ölecek. Ama sen canını kurtarmış olacaksın.c(?J! Kötü kişiye, ‘Ey kötü kişi, kesinlikle öleceksin’ dediğim zaman, onu uyarmaz, kötü yolundan döndürmek için konuşmazsan, o kişi günahı içinde ölecek; ama onun kanından seni sorumlu tutacağım.'yJ! “İnsanoğlu, seni İsrail halkına bekçi atadım. Benden bir söz duyar duymaz onları benim yerime uyaracaksın.&J! Ne var ki, bekçi kılıcın ülkenin üzerine yaklaştığını görüp halkı uyarmak için boru çalmazsa, kılıç da gelip halktan birini öldürürse, o kişi kendi günahı içinde öldürülmüştür; kanından bekçiyi sorumlu tutacağım.’%%J! Boru sesini duymuş, ama uyarıyı dikkate almamıştır; kanından kendisi sorumludur. Uyarıyı dikkate alsaydı, canını kurtaracaktı.$}J! kim boru sesini işitip de uyarıyı dikkate almazsa, kılıç da gelip onu öldürürse, kanından kendisi sorumludur.u#cJ! bekçi kılıcın ülkenin üzerine yaklaştığını görüp halkı uyarmak için boru çaldığı zaman;)"KJ! “İnsanoğlu, kendi halkına şöyle diyeceksin: ‘Bir ülkenin üzerine kılıç gönderdiğim, ülke halkı aralarından birini seçip bekçi atadığı,#! CJ! RAB bana şöyle seslendi:A {J “Yaşayanlar diyarında korku salmasını sağladığım halde, firavunla halkı, kılıçla öldürülenlerle birlikte sünnetsizlerin yanına konacak.” Böyle diyor Egemen RAB. J  “Firavunla ordusu kılıçla öldürülmüş bu büyük kalabalığı görünce avunç bulacak.” Böyle diyor Egemen RAB.J  “Bütün kuzey önderleri, bütün Saydalılar orada. Güçleriyle korku saldıkları halde öldürülenlerle birlikte utanç içinde indiler. Sünnetsiz olarak kılıçla öldürülenlerle birlikte utanç içinde ölüm çukuruna inenlerin yanına kondular.DJ  “Edom, kralları ve önderleriyle orada. Güçlü olmalarına karşın kılıçla öldürülenlerin yanına kondular. Ölüm çukuruna inenlerin, sünnetsizlerin yanında yatıyorlar.zmJ  “Sen de, ey firavun, düşecek ve kılıçla öldürülenlerle birlikte sünnetsizlerin arasına konacaksın.$AJ  Ölüler diyarına savaş silahlarıyla inen, kılıçları başlarının altına konan, kalkanları kemikleri üzerine yerleştirilen öbür öldürülmüş sünnetsiz yiğitlerle birlikte mezara konmayacak mı onlar? Oysa bu yiğitler yaşayanlar diyarında korku salmışlardı.>uJ  “Meşek ve Tuval bütün halkıyla kendi mezarları çevresinde duruyor. Hepsi sünnetsiz, kılıçtan geçirilerek öldürülmüş. Yaşayanlar diyarında korku salmışlardı.=sJ  Elam için öldürülenler arasında bir yatak yapıldı. Bütün halkı mezarının çevresinde. Hepsi sünnetsiz, kılıçtan geçirilerek ölmüş. Yaşayanlar diyarında korku salmışlardı, şimdiyse utanç içinde ölüm çukuruna inenlere katıldılar, öldürülenlerin arasına yerleştirildiler.J  “Elam bütün halkıyla kendi mezarının çevresinde duruyor. Hepsi kılıçtan geçirilmiş, ölmüş, sünnetsiz olarak yerin derinliklerine inmiş. Yaşayanlar diyarında korku salmışlardı, şimdiyse utanç içinde ölüm çukuruna inenlere katıldılar..UJ  Mezarları ölüm çukurunun en dibinde, ordusu mezarının çevresinde duruyor. Yaşayanlar diyarında korku salanların hepsi kılıçtan geçirilmiş, ölmüş.{oJ  “Asur bütün ordusuyla orada. Kılıçtan geçirilmiş, ölmüş askerlerinin mezarları çevresini sarmış.A{J  Güçlü önderler, ölüler diyarından, Mısır ve onu destekleyenler için, ‘Aşağı indiler, kılıçla öldürülen sünnetsizlerle birlikte burada yatıyorlar’ diyecekler.'J  Mısır halkı kılıçla öldürülenlerin arasına düşecek. Kılıç hazır, bırakın Mısır bütün halkıyla birlikte sürüklensin.taJ  Onlara de ki, ‘Sen başkalarından daha mı güzelsin? Aşağı in ve oradaki sünnetsizlere katıl.’&EJ  “Ey insanoğlu, Mısır halkı için yas tut. Onları ve güçlü ulusların kızlarını ölüm çukuruna inenlerle birlikte yerin derinliklerine indir.gGJ  Sürgünlüğümüzün on ikinci yılı, ayın on beşinci günü RAB bana şöyle seslendi:)KJ  “Ona yakacakları ağıt budur. Ulusların kızları bu ağıtı yakacaklar. Mısır için, halkı için bu ağıtı yakacaklar.” Egemen RAB böyle diyor.&EJ  Mısır’ı viraneye çevirdiğimde, Ülkeyi her şeyden yoksun bıraktığımda, Orada yaşayan herkesi yok ettiğimde, Benim RAB olduğumu anlayacaklar.oWJ  O zaman sularını dupduru kılacak, Irmaklarını yağ gibi akıtacağım. Egemen RAB böyle diyor." =J Bol suların yanında bütün sığırlarını yok edeceğim. Bundan böyle insan ayağı da hayvan ayağı da Suları karıştırıp bulandırmayacak.2 ]J Yiğitlerin, ulusların en acımasızının, Senin halkını kılıçtan geçirmesine izin vereceğim. Mısır’ın gururunu kıracak, Bütün ordusunu yok edecekler.T !J Egemen RAB şöyle diyor: Babil Kralı’nın kılıcı üzerine gelecek.~ uJ Başına gelenlerden ötürü Pek çok halkı şaşkına çevireceğim. Kılıcımı önlerinde salladığım zaman, Senin yüzünden krallar dehşetle ürperecek. Yıkıma uğradığın gün Hepsi kendi canı için Her an korkuyla titreyecek. J “Seni tanımadığın ülkelere, Ulusların arasına sürgüne gönderdiğimde, Pek çok halkın yüreği üzüntüyle sarsılacak. J  Senin yüzünden gökte ışık veren bütün cisimleri karartacak, Ülkeni karanlığa gömeceğim.” Böyle diyor Egemen RAB.'J  Seni ortadan kaldırdığım zaman Gökleri örtecek, Yıldızları karartacak, Güneşi bulutla kapatacağım. Ay ışığını vermeyecek.V%J  Ülkeyi dağlara dek akan kanınla ıslatacağım, Vadiler seninle dolacak.^5J  Bedenini dağların üzerine serecek, Vadileri çürüyen bedeninle dolduracağım.=sJ  Seni karaya atacak, Kırlara fırlatacağım. Gökte uçan kuşların senin üzerine konmalarını sağlayacağım, Yeryüzündeki yabanıl hayvanlara Seni yem olarak vereceğim.J  Egemen RAB şöyle diyor: “Büyük bir kalabalıkla Ağımı senin üzerine atacağım; Onlar seni ağımla çekecekler.!J  “İnsanoğlu, firavun için bir ağıt yak. Ona de ki, “ ‘Uluslar arasında genç bir aslan gibi kendini öne sürdün, Ama sen denizlerdeki bir canavar gibisin. Irmaklarını karıştırır, Ayaklarınla suları çalkalar, Irmakları bulandırırsın.’ ”l SJ Sürgünlüğümüzün on ikinci yılı, on ikinci ayın birinci günü RAB bana şöyle seslendi:DJ “ ‘Aden ağaçlarından hangisi görkem ve yücelikte seninle boy ölçüşebilir? Ama sen de Aden ağaçlarıyla birlikte yerin derinliklerine indirilecek, sünnetsizlere, kılıçla öldürülmüşlere katılacaksın. “ ‘İşte firavunla halkının sonu böyle olacaktır.’ Egemen RAB böyle diyor.” 9J Gölgesinde yaşayanlar, uluslar arasında onu destekleyenler de onunla birlikte ölüler diyarına, kılıçla öldürülmüşlerin yanına indiler.~1J Ölüm çukuruna inenlerle birlikte onu ölüler diyarına indirdiğimde, yıkılışının gürültüsünden ulusları titrettim. O zaman Aden Bahçesi’ndeki bütün ağaçlar, Lübnan’ın en seçkin, en iyi, bol sulanan ağaçları yerin derinliklerinde avunç buldu.,}QJ “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Sedir ağacı ölüler diyarına indiği gün, ona yas tutsunlar diye derin su kaynaklarını kapattım. Irmaklarını durdurdum, gür sularının önünü kestim. O ağaç yüzünden Lübnan’ı karanlığa boğdum, bütün orman ağaçlarını kuruttum.|3J Öyle ki, suların yakınında yetişen hiçbir ağaç böylesi büyüyüp boy atmasın, tepesini bulutlara eriştirmesin; bol suyla sulanan hiçbir ağaç bu denli yükselmesin. Çünkü hepsi ölüm çukuruna inen insanlarla birlikte ölüme, yerin derinliklerine gidecek._{7J Bütün kuşlar devrik ağaca kondu, yabanıl hayvanlar dalları arasına yerleşti.`z9J Yabancı ulusların en acımasızı onu kesip yalnız bıraktı. Dalları dağlara, derelere düştü; ülkenin vadilerinde kesilmiş duruyor. Yeryüzündeki bütün uluslar gölgesinden çekilip onu bıraktılar.oyWJ ben de onu kovdum, ulusların önderinin eline teslim ettim. Ona kötülüğü uyarınca davranacak.+xOJ “ ‘Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Ağaç büyüyüp boy attığı, tepesi bulutlara eriştiği, büyüklüğünden ötürü gurura kapıldığı içinw}J Sık dallarla o sedir ağacını güzelleştirdim. Tanrı’nın bahçesi Aden’deki bütün ağaçlar onu kıskandı.vJ Tanrı’nın bahçesindeki sedir ağaçlarından hiçbiri Onunla boy ölçüşemezdi, Çam ağaçları dalları kadar bile değildi. Çınarlar onun dallarıyla boy ölçüşemezdi. Tanrı’nın bahçesindeki ağaçların hiçbiri Onun kadar güzel değildi.]u3J Güzellikte eşsizdi. Dalları giderek uzadı, Çünkü kökleri bol su alıyordu.t{J Kuşlar dallarına yuva yaptı, Yabanıl hayvanlar dalları altında yavruladı, Büyük uluslar gölgesinde yaşadı.xsiJ Kırdaki bütün ağaçlardan daha çok büyüdü. Bol su verildiği için Dal budak saldı, dalları uzadı.)rKJ Sular ağacı besledi, Derin su kaynakları büyüttü. Akarsular dikili olduğu yerin çevresine akıyor, Kanalları kırdaki bütün ağaçlara erişiyordu.q%J Asur’a bak! Lübnan’da bir sedir ağacıydı, Ormana gölge salan güzel dalları vardı. Çok yüksekti, tepesi bulutlara erişiyordu.hpIJ “İnsanoğlu, firavuna ve halkına de ki, “ ‘Görkemde kim seninle boy ölçüşebilir?no WJ Sürgünlüğümüzün on birinci yılı, üçüncü ayın birinci günü RAB bana şöyle seslendi:nJ Mısırlılar’ı uluslar arasına gönderecek, ülkelere dağıtacağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.”dmAJ Babil Kralı’nın gücüne güç katacak, firavunun gücünü zayıflatacağım. Kılıcımı Babil Kralı’nın eline verdiğimde ve o kılıcı Mısır’a doğru uzattığında, benim RAB olduğumu anlayacaklar.ElJ Babil Kralı’nın kollarını güçlendirip kılıcımı onun eline vereceğim. Firavunun ise kollarını kıracağım. Babil Kralı’nın önünde ağır yaralı biri gibi inleyecek.Vk%J Mısırlılar’ı uluslar arasına gönderecek, ülkelere dağıtacağım.*jMJ Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Firavuna karşıyım. Her iki kolunu, sağlam olanı da kırık olanı da kıracağım. Kılıcı elinden düşüreceğim.i5J “İnsanoğlu, firavunun kolunu kırdım. İyileşmesin, kılıç tutacak kadar güçlenmesin diye kimse onu bağlamadı, sargı beziyle sarmadı.lhQJ Sürgünlüğümüzün on birinci yılı, birinci ayın yedinci günü RAB bana şöyle seslendi:]g3J Mısır’ı böyle cezalandırdığımda Benim RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”Vf%J Tahpanhes’te Mısır’ın boyunduruğunu kırdığım zaman, Orada gündüz geceye dönecek, Övündüğü orduya son verilecek, Kent bulutlarla kaplanacak, Köylerindeki halk sürgüne gönderilecek.ieKJ On Kenti ve Pi-Beset gençleri Kılıçtan geçirilecek, Oradaki halk sürgüne gönderilecek.dJ Mısır’ı ateşe vereceğim, Sin acıdan kıvranacak, No Kenti’nin surları yarılacak, Nof sürekli tedirgin olacak.hcIJ Öfkemi Mısır’ın kalesi Sin üzerine boşaltacak, Kalabalık No halkına son vereceğim.gbGJ Patros’u viraneye çevirecek, Soan’ı ateşe verecek, No Kenti’ni cezalandıracağım.'aGJ Egemen RAB şöyle diyor: Putları yok edecek, Nof’taki değersiz putlara son vereceğim. Mısır’da artık önder olmayacak, Ülkeye korku salacağım.5`cJ Nil’in kanallarını kurutup Ülkeyi kötü kişilere teslim edeceğim, Ülkeyi de içindeki her şeyi de Yabancılar eliyle viran edeceğim. Bunu ben RAB söylüyorum.5_cJ O ve ordusu, ulusların en acımasızı, Ülkeyi yerle bir etmek için gelecekler. Mısır’a karşı kılıçlarını çekecek, Ülkeyi öldürülenlerle dolduracaklar.^J “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Babil Kralı Nebukadnessar aracılığıyla Mısır’ın zenginliğine son vereceğim.<]qJ “ ‘O gün kaygısız Kûşlular’ı korkutmak için gemilerle ulaklar göndereceğim. Mısır’ın yıkım günü geldiğinde korkuya kapılacaklar. İşte o gün geliyor.n\UJ Mısır’ı ateşe verdiğimde, Onu destekleyenler ezildiğinde, Benim RAB olduğumu anlayacaklar.o[WJ Kimsesiz kalmış ülkeler arasında Kimsesiz kalacaklar. Kentleri viran olmuş kentler gibi olacak.MZJ “ ‘RAB şöyle diyor: Mısır’ı destekleyenler öldürülecek, Mısır’ın övündüğü ordu çökecek, Migdol’dan Asvan’a dek kılıçtan geçirilecekler. Böyle diyor Egemen RAB.|YqJ Mısır’la birlikte Kûş, Pût, Lud, Arabistan, Kuv ve antlaşma yaptığım halkım Kılıçtan geçirilecek.:XmJ Bir kılıç Mısır’a karşı çıkacak. Kûş’u acılar saracak. Mısır’da vurulanlar yere serilince Ülkenin serveti alınıp götürülecek, Temelleri yok edilecek.kWOJ Çünkü o gün yakın. RAB’bin günü yakın, Bulutların günü, Ulusların yıkım zamanı.pVYJ “İnsanoğlu, peygamberlik et ve de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Ah o gün diye haykır.#U CJ RAB bana şöyle seslendi:T)J “O gün İsrail halkını güçle donatacağım. Onların arasında senin dilini çözeceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.”SwJ Hizmetine karşılık Mısır’ı ona verdim; çünkü o da ordusu da bana hizmet ettiler. Egemen RAB böyle diyor.VR%J Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Mısır’ı Babil Kralı Nebukadnessar’a vereceğim, onun servetini alıp götürecek. Ordusuna ücret olarak ülkeden yağmaladığı çapul malını dağıtacak.0QYJ “İnsanoğlu, Babil Kralı Nebukadnessar ordusunu Sur Kenti’ne karşı büyük bir saldırıya geçirdi; herkesin saçı döküldü, ağır yük yüzünden omuz derileri yüzüldü. Ama Sur’a karşı ordusunu saldırıya geçirmesine karşın, bundan ne kendisi ne de ordusu yararlandı.oPWJ Sürgünlüğümüzün yirmi yedinci yılı, birinci ayın birinci günü RAB bana şöyle seslendi:kOOJ Mısır bir daha İsrail halkının güveneceği bir yer olmayacak. Ancak Mısırlılar onlara Mısır’a dönmekle işledikleri günahı anımsatacaklar. O zaman İsrailliler benim Egemen RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”%NCJ Krallıkların en güçsüzü olacak, bir daha ulusların üzerinde egemenlik sürmeyecek. Ulusları yönetmesinler diye onları küçük düşüreceğim.MwJ Sürgündekileri geri getirip Patros’a, yurtlarına döndüreceğim. Orada güçsüz bir krallık oluşturacaklar.wLgJ “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Kırk yıl sonra onları dağılmış oldukları uluslardan toplayacağım.`K9J Mısır’ı ıssız kalmış ülkeler gibi ıssız bırakacağım. Kentleri, viran olmuş kentler arasında kırk yıl kimsesiz kalacak. Mısırlılar’ı uluslar arasına gönderecek, ülkelere dağıtacağım.jJMJ İçinden insan ayağı da, hayvan ayağı da geçmeyecek. Kırk yıl orada kimse yaşamayacak.I/J ben de sana ve kanallarına karşıyım. Mısır’ı Migdol’dan Asvan’a, Kûş sınırına dek kimsesiz bırakacak, viraneye çevireceğim.H1J Mısır kimsesiz bırakılacak, viraneye çevrilecek. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar. “ ‘Madem Nil benimdir, onu ben yaptım dedin,GJ “ ‘Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Üzerine halkını ve hayvanlarını öldürecek bir kılıç gönderiyorum. FJ Seni elleriyle tuttuklarında parçalanıp onların omuzlarını yardın. Sana dayandıklarında parçalanıp bellerini burktun.EJ O zaman Mısır’da yaşayan herkes Benim RAB olduğumu anlayacak. “ ‘Çünkü sen İsrail halkına kamış bir değnek oldun.LDJ Seni de kanallarındaki bütün balıkları da Çöle atacağım. Kırlara düşeceksin, Toplanmayacak, gömülmeyeceksin. Seni yem olarak yabanıl hayvanlara Ve yırtıcı kuşlara vereceğim.>CuJ Çenelerine çengeller takacak, Kanallarındaki balıkları Senin pullarına yapıştıracağım. Pullarına yapışmış balıklarla birlikte Seni kanallarından çıkaracağım.IB J Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Kendi kanallarının içinde yatan Büyük canavar firavun, İşte, sana karşıyım. Sen ki, Nil benimdir, Onu kendim için yaptım dersin.aA;J “İnsanoğlu, yüzünü firavuna çevir, ona ve Mısır’a karşı peygamberlik et.h@ KJ Sürgünlüğümüzün onuncu yılı, onuncu ayın on ikinci günü RAB bana şöyle seslendi:t?aJ Orada güvenlik içinde yaşayacak, evler yapacak, bağlar dikecekler. Onları küçümseyen bütün çevre ulusları cezalandırdığımda güvenlik içinde yaşayacaklar. O zaman benim Tanrıları RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”v>eJ “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: İsrail halkını aralarına dağılmış oldukları uluslardan topladığım, ulusların gözü önünde kutsallığımı gösterdiğim zaman kulum Yakup’a verdiğim kendi ülkelerine yerleşecekler.<=qJ “ ‘İsrail halkını küçümseyen Çevre uluslardan hiçbiri Bir daha İsrail için batan bir çalı, Acıtan bir diken olmayacak. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.N<J Üzerine salgın hastalık gönderecek, Sokaklarında kan akıtacağım. Kentin içinde, her yanında Kılıçla yaralananlar düşüp ölecekler. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”^;5J Diyeceksin ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘İşte sana karşıyım, ey Sayda, Senin içinde yüceleceğim. Onları cezalandırınca, Kutsallığımı onlara gösterince, Benim RAB olduğumu anlayacaklar.T:!J “İnsanoğlu, yüzünü Sayda’ya çevir, ona karşı peygamberlik et.$9CJ RAB bana şöyle seslendi:o8WJ Seni tanıyan bütün uluslar sana şaştı, Sonun korkunç oldu. Bir daha var olmayacaksın.’ ”j7MJ İşlediğin pek çok günah Ve ticaretteki hileciliğin yüzünden Kutsal yerlerini kirlettin. Seni yakıp yok edecek Bir ateş çıkardım içinden, Bütün seyredenlerin gözü önünde Seni yeryüzünde küle çevirdim.*6MJ Güzelliğinden ötürü Gurura kapıldın, Görkeminden ötürü Bilgeliğini bozdun. Böylece seni yere attım, Kralların önünde seni yüzkarası yaptım.F5J Ticaretinin bolluğundan Zorbalıkla doldun Ve günah işledin. Bu yüzden kirli bir şey gibi Seni Tanrı’nın dağından attım, Yanan taşların arasından kovdum, Ey koruyucu Keruv.Z4-J Yaratıldığın günden Sende kötülük bulunana dek Yollarında kusursuzdun.3#J Meshedilmiş, koruyucu bir Keruv olarak Seni oraya yerleştirdim. Tanrı’nın kutsal dağındaydın, Yanan taşlar arasında dolaştın.2%J Sen Tanrı’nın bahçesi Aden’deydin. Yakut, topaz, aytaşı, Sarı yakut, oniks, yeşim, Laciverttaşı, firuze, zümrütle, çeşit çeşit değerli taşla bezenmiştin. Kakma ve oyma işlerin hep altındandı. Bunlar yaratıldığın gün hazırlanmışlardı.91kJ “İnsanoğlu, Sur Kralı için bir ağıt yak. Ona diyeceksin ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Kusursuzlukta örnek biriydin, Bilgeliğin ve güzelliğin eksiksizdi.$0CJ RAB bana şöyle seslendi:f/EJ Yabancıların elinde, Sünnetsizin ölümüyle öleceksin. Egemen RAB böyle diyor.’ ” . J O zaman seni öldürenlerin önünde Ben Tanrı’yım diyecek misin? Seni öldürenlerin elinde Sen Tanrı değil, insansın.f-EJ Seni ölüm çukuruna indirecekler, Denizlerin bağrında korkunç bir ölümle öleceksin.,-J Ben de yabancıları, en acımasız ulusları Üzerine göndereceğim. Bilgeliğinin güzelliğine kılıç çekecek, Görkemini kirletecekler.X+)J Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Madem kendini Tanrı gibi bilge sandın,r*]J Ticaretteki üstün becerilerin sayesinde Servetini çoğalttın, Zenginliğin seni gurura sürükledi.t)aJ Bilgeliğin, anlayışın sayesinde, Kendine servet biriktirdin, Hazinelerine altın, gümüş yığdın.O(J İşte, Daniel’den daha bilgesin, Kimse senden bir giz saklayamaz.p'YJ “İnsanoğlu, Sur önderine de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Gurura kapılıp Ben tanrıyım, Denizlerin bağrında, Tanrı’nın tahtında oturuyorum dedin. Kendini Tanrı sandın, Oysa sen Tanrı değil, insansın.#& CJ RAB bana şöyle seslendi:%J$ Ulusların arasındaki tüccarlar, Başına gelenlere şaşacaklar; Sonun korkunç oldu. Bir daha var olmayacaksın.’ ”$yJ# Kıyı halkları Başına gelenlere şaştılar; Krallarının tüyleri korkudan diken diken oldu, Yüzleri sarardı. #J" Şimdiyse denizde, suların derinliklerinde Darmadağın oldun, Malların ve çalışanlarının tümü Seninle birlikte battı.'"GJ! Malların denizaşırı ülkelere vardığında Birçok ulusu doyurdun, Büyük zenginliğin, çeşit çeşit malınla Dünya krallarını zenginleştirdin.!J Ağlayıp yas tutarken, Senin için bir ağıt yakacaklar: Her yanı denizle çevrili Sur Kenti gibi Susturulmuş bir kent var mı?~ uJ Senin yüzünden başlarını tıraş edecek, Çul kuşanacaklar. Senin için acı acı ağlayacak, Yas tutacaklar.}sJ Yüksek sesle haykırıp Senin için acı acı ağlayacaklar; Başlarına toprak serpecek, Külde yuvarlanacaklar.X)J Kürekçiler gemilerini bırakacak, Gemicilerle kılavuzlar kıyıda duracak.?yJ Gemicilerinin bağırışından Kıyılar titreyecek.c?J Gemin kazaya uğrayacağı gün, Zenginliğin, malların, ticari eşyaların, Gemicilerin, kılavuzların, kalafatçıların, Seninle ticaret yapanlar, Askerlerin ve gemide olan herkes Denizin derinliklerine batacak.taJ Kürekçilerin seni açık denizlere götürdü, Ama doğu rüzgarı Denizin bağrında parçaladı seni.b=J Ticaret gemileri senin mallarını taşıdı, Denizin bağrında büyük yükle doldun.-J Pazarlarındaki mallara karşılık Güzel giysiler, lacivert kumaş, işlemeler, Sık dokunmuş, iplerle sarılmış renkli halılar verdiler.X)J Harran, Kanne, Eden, Saba, Aşur, Kilmat tüccarları Seninle ticaret yaptı.7J Saba ve Raama tüccarları seninle ticaret yaptı, Mallarına karşılık Sana her çeşit baharatın en iyisini, değerli taşlar, altın verdiler.mSJ Arabistan ve Kedar önderleri müşterindi, Mallarına karşılık Sana kuzu, koç, teke verdiler.I J Dedan halkı mallarına karşılık Sana eyerlik kumaş verdi.,QJ Ürünlerinin çeşitliliği, malının bolluğundan ötürü Şam seninle ticaret yaptı. Mallarına karşılık Sana Helbon şarabıyla Sahar yünü, Uzal’dan getirilmiş şarap tekneleri verdi. Sana getirilen mallar arasında İşlenmiş demir, tarçın, güzel kokulu kamış vardı.,QJ Ürünlerinin çeşitliliği, malının bolluğundan ötürü Şam seninle ticaret yaptı. Mallarına karşılık Sana Helbon şarabıyla Sahar yünü, Uzal’dan getirilmiş şarap tekneleri verdi. Sana getirilen mallar arasında İşlenmiş demir, tarçın, güzel kokulu kamış vardı.J Yahuda ve İsrail seninle ticaret yaptı. Mallarına karşılık Sana Minnit buğdayı, darı, bal, zeytinyağı, pelesenk verdiler.7gJ Sende çok çeşit ürün olduğundan, Edom seninle ticaret yaptı. Mallarına karşılık Sana firuze, mor kumaş, işlemeli giysiler, İnce keten, mercan, yakut verdiler.-J Rodos halkı seninle ticaret yaptı. Birçok kıyı halkı senin müşterindi. Senden aldıkları mala karşılık Fildişi ve abanoz verdiler.X)J Beyttogarma halkı Mallarına karşılık Sana at, savaş atı, katır verdi.taJ Yâvan, Tuval, Meşek seninle ticaret yaptı, Mallarına karşılık Sana köle ve tunç kaplar verdiler. %J “ ‘Tarşiş seninle ticaret yaptı, Sende her çeşit mal vardı. Mallarına karşılık Sana gümüş, demir, kalay, kurşun verdiler.V %J Arvat’tan, Helek’ten gelen adamlar Çepeçevre duvarlarını korudular. Gammat’tan gelen adamlar Kulelerinde beklediler. Kalkanlarını duvarlarına astılar. Güzelliğini doruğa ulaştırdılar. J Persli, Ludlu, Pûtlu askerler Ordunda hizmet etti. Kalkanlarını, miğferlerini Duvarlarına astılar, Sana görkem kazandırdılar.5 cJ Gemilerindeki gedikleri onaranlar Geval’ın deneyimli, usta adamlarıydı. Denizdeki bütün gemiler ve denizciler Mallarını değiş tokuş etmek için sana geldiler.k OJ Kürekçilerin Saydalı ve Arvatlı’ydı, Gemicilerin, içindeki becerikli kişilerdi, ey Sur.!;J Mısır’ın işlemeli ince keteninden yelkenin, Bayrağın oldu senin. Güvertenin gölgeliği Elişa kıyılarının Lacivert, mor kumaşındandı.J Küreklerini Başan meşelerinden, Güverteni Kittim kıyılarından getirilen Selvi ağaçlarından yaptılar, Fildişiyle süslediler. J Bütün kerestelerini Senir’in çam ağaçlarından yaptılar, Sana direk yapmak için Lübnan’dan sedir ağaçları aldılar.dAJ Sınırların denizin bağrındaydı, Kurucuların güzelliğini doruğa ulaştırdılar.,QJ Denizin kıyısında kurulmuş, kıyı halklarıyla ticaret yapan Sur Kenti’ne de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Ey Sur, güzellikte kusursuzum dedin.9mJ “İnsanoğlu, Sur Kenti için bir ağıt yak.# CJ RAB bana şöyle seslendi:J Seni yılgınlığa düşüreceğim, bu senin sonun olacak. Seni arayacaklar ama bulamayacaklar. Egemen RAB böyle diyor.”)J ölüm çukuruna inenlerle birlikte seni eski zaman insanlarının yanına indireceğim. Ölüm çukuruna inenlerle birlikte eski kalıntılar arasına, yeryüzünün derinliklerine yerleştireceğim. Öyle ki, bir daha dönüp yaşayanlar diyarında yerini almayasın. n~}}U|p{zzZyxx#wwvuuntt=srr&qpp]p6oo9nnmbllgkknjniiqih,gg+fNe`d~cc$b{b,a}`~__.^]]\\o[[2ZYXXPWW+VV0UU T`SS RQQ6PwOO:NN-MM9LtKKHJ_IHH>===8<;;Z::O9887-6Y5e443211#05/..F--,,++*D)((&&&%2$$*#*"[!!R ZnNTKCP1 VX$X Q !  K&n{oJ() Böylece kurbanlık hayvanların kesimi için kapının her iki yanında dörder olmak üzere sekiz masa vardı. !J(( Eyvanın dış duvarının yanında, Kuzey Kapısı’nın basamaklarının her iki yanında ikişer olmak üzere dört masa daha vardı. /J(' Eyvanın her iki yanında ikişer masa vardı. Yakmalık sunu, günah sunusu ve suç sunusu için hayvanlar bu masaların üzerinde kesiliyordu.  J(& İç avlu girişlerindeki eyvanların yanında kapısı eyvana açılan bir oda vardı. Yakmalık sunular burada yıkanıyordu. J(% Eyvan dış avluya bakıyordu. Kapı söveleri her yanda hurma ağacı motifleriyle kaplıydı. Oraya sekiz basamakla çıkılıyordu.= sJ($ Bunun da bekçi odaları, aralarındaki duvarlar, eyvanı aynıydı. Kapının her yanında pencereler vardı. Girişin uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.ucJ(# Sonra adam beni Kuzey Kapısı’na götürdü. Kapıyı ölçtü. Ölçüleri öbürlerinin aynısıydı.J(" Eyvan dış avluya bakıyordu. Kapı söveleri hurma ağacı motifleriyle kaplıydı. Oraya sekiz basamakla çıkılıyordu.q[J(! Bekçi odalarının, odalar arasındaki duvarların, eyvanın ölçüleri öbürlerinin aynısıydı. Dış duvarlarda ve eyvanın her yanında pencereler vardı. Girişin uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.xiJ( Adam beni doğudaki iç avluya götürdü. Oradaki kapıyı ölçtü. Ölçüleri öbürlerinin aynısıydı.J( Eyvan dış avluya bakıyordu. Kapı söveleri hurma ağacı motifleriyle kaplıydı. Oraya sekiz basamakla çıkılıyordu.J( Eyvan dış avluya bakıyordu. Kapı söveleri hurma ağacı motifleriyle kaplıydı. Oraya sekiz basamakla çıkılıyordu.q[J( Bekçi odalarının, odalar arasındaki duvarların, eyvanın ölçüleri öbürlerinin aynısıydı. Dış duvarlarda ve eyvanın her yanında pencereler vardı. Girişin uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.  J( Adam beni Güney Kapısı’ndan iç avluya götürdü. Güney Kapısı’nı ölçtü. Ölçüleri öbürlerinin aynısıydı.%J( İç avlunun güneye bakan bir kapısı vardı. Adam bu kapıdan güneydeki dış kapıya kadar olan uzaklığı ölçtü, yüz arşındı.J( Oraya yedi basamakla çıkılıyordu, eyvan bunların karşısındaydı. İki kapı sövesi de hurma ağacı motifleriyle kaplıydı.~3J( Öbürlerinde olduğu gibi, bu kapının ve eyvanın her yanında da pencereler vardı. Uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı./}WJ( Adam beni güneye doğru götürdü. Orada güneye bakan bir kapı gördüm. Adam kapının sövelerini ve eyvanı ölçtü. Ölçüleri öbürlerinin aynısıydı.,|QJ( Doğu Kapısı’na olduğu gibi, Kuzey Kapısı’na da bakan bir iç avlu kapısı vardı. Adam bu iki kapı arasındaki uzaklığı ölçtü, yüz arşındı.G{J( Pencerelerin, eyvanın, hurma ağacı motiflerinin ölçüsü, doğuya bakan kapının ölçüsünün aynısıydı. Oraya yedi basamakla çıkılıyordu, eyvan bunların karşısındaydı.MzJ( İki yandaki üçer bekçi odasının, aralarındaki duvarların ve eyvanın ölçüsü, birinci kapının ölçüsünün aynısıydı. Uzunluğu elli arşın, genişliği yirmi beş arşındı.^y5J( Adam dış avlunun kuzeye bakan kapısının uzunluğunu ve genişliğini ölçtü.xJ( Avlunun genişliğini aşağı girişten iç avlunun girişine dek ölçtü. Doğu ve kuzeydeki uzaklık yüz arşındı.qw[J( Girişin iki yanındaki taş yolun genişliği kapıların uzunluğu kadardı. Bu aşağı taş yoldu.v%J( Adam bundan sonra beni dış avluya götürdü. Orada odalar ve dış avluyu çevreleyen taş yol vardı. Taş yol boyunca otuz oda vardı.QuJ( Her iki yandaki bekçi odalarında, odalar arasındaki duvarlarda ve eyvanın çepeçevre duvarlarında içe bakan kafesli pencereler vardı. Bölme duvarları hurma ağacı motifleriyle kaplıydı.NtJ( Kapı girişinden eyvanın sonuna kadarki uzaklık elli arşındı.psYJ( Sütunları ölçtü, altmış arşındı. Kapının çevresindeki avlu sütunlara kadar uzanıyordu.{roJ( Sonra girişleri karşı karşıya olan odaların arka duvarlarının arasını ölçtü; yirmi beş arşındı.qJ( Her bekçi odasının önünde bir arşın yüksekliğinde bir duvar vardı. Odalar kare şeklindeydi, kenarları altışar arşındı.npUJ( Adam kapının genişliğini ölçtü. Genişliği on, iç girişin genişliği on üç arşındı.o1J( Doğu Kapısı’nın her yanında üçer bekçi odası vardı. Hepsi aynı ölçüdeydi. Odalar arasındaki duvarların ölçüsü de aynıydı.wngJ( genişliği sekiz arşın, kapı sövelerinin kalınlığı ikişer arşındı. Eyvan tapınağa bakıyordu.m1J( Eyvanı ölçtü;nlUJ( Bekçi odalarının her birinin uzunluğu ve genişliği bir ölçü değneği kadardı. Odaların arasındaki duvarın kalınlığı beş arşındı. Tapınağa bakan eyvanın kapı eşiği bir ölçü değneği uzunluktaydı.k{J( Sonra doğuya bakan kapıya gitti, basamakları çıkıp kapı eşiğini ölçtü. Eni bir ölçü değneği kadardı. jJ( Tapınağı çepeçevre kuşatan bir duvar gördüm. Adamın elindeki ölçü değneğinin uzunluğu altı arşındı. Her arşına bir elin eni kadar uzunluk eklenmişti. Adam duvarı ölçtü; kalınlığı ve yüksekliği bir ölçü değneği kadardı.OiJ( Bana, “İnsanoğlu, gözlerinle gör, kulaklarınla işit, sana göstereceğim her şeye dikkat et” dedi, “Sen bunun için buraya getirildin. Göreceğin her şeyi İsrail halkına anlat.”h+J( Tanrı beni oraya götürdü, tunca benzer bir adam gördüm. Elinde keten ip ve bir ölçü değneği tutarak kapının girişinde duruyordu.g'J( Görümde Tanrı beni İsrail ülkesine götürüp çok yüksek bir dağın üzerine koydu. Dağın güneyinde kente benzer yapılar vardı.Xf +J( Sürgünlüğümüzün yirmi beşinci yılı, yılın başında, ayın onuncu günü, Yeruşalim Kenti’nin düşüşünün on dördüncü yılı, tam o gün RAB’bin eli beni yakalayıp oraya götürdü. eJ' Onlardan bir daha yüzümü gizlemeyeceğim, çünkü İsrail halkı üzerine Ruhum’u dökeceğim.” Egemen RAB böyle diyor./dWJ' O zaman benim Tanrıları RAB olduğumu anlayacaklar. Onları uluslar arasına sürgüne göndermeme karşın, hiçbirini bırakmadan ülkelerine geri getireceğim.$cAJ' Onları uluslar arasından geri getirip düşman ülkelerinden topladığım zaman, onlar aracılığıyla birçok ulusa kutsallığımı göstereceğim.b)J' Ülkelerinde güvenlik içinde yaşayınca, onları korkutan kimse olmayınca, utançlarını, bana ettikleri bütün ihanetleri unutacaklar.4aaJ' “Bundan ötürü Egemen RAB şöyle diyor: Yakup’un sürgündeki soyunu geri getirecek, İsrail halkına acıyacağım. Kutsal adımı kıskançlıkla koruyacağım.c`?J' Onları kirliliklerine, isyanlarına göre cezalandırdım, yüzümü onlardan gizledim.g_GJ' Uluslar İsrail halkının işlediği suç yüzünden, bana ihanet ettiği için sürgüne gittiğini anlayacaklar. Yüzümü onlardan gizledim, onları düşmanlarının eline teslim ettim, hepsi kılıçtan geçirildi.Z^-J' İsrail halkı o günden başlayarak benim Tanrıları RAB olduğumu anlayacak.]#J' “Görkemimi uluslar arasında açıklayacağım. Bütün uluslar kendilerine verdiğim cezayı, üzerlerine koyduğum elimi görecekler. \ J' Soframda atlardan, atlılardan, yiğitlerden ve her çeşit askerden bol bol yiyip doyacaksınız.’ Egemen RAB böyle diyor.w[gJ' Sizin için hazırlayacağım kurbandan doyana dek yağ yiyeceksiniz, sarhoş oluncaya dek kan içeceksiniz.JZ J' Başan’ın besili hayvanlarının –koçların, kuzuların, tekelerin, boğaların– etini yiyip kanını içer gibi yiğitlerin etini yiyecek, dünya önderlerinin kanını içeceksiniz.{YoJ' “İnsanoğlu, Egemen RAB şöyle diyor: Her çeşit kuşa ve yabanıl hayvana seslen: ‘Sizin için hazırlayacağım kurbana, İsrail dağları üzerindeki büyük kurbana gelin, her yandan toplanın! Orada et yiyecek, kan içeceksiniz.WX'J' Orada Hamona adında bir kent olacak. Böylelikle ülke arındırılacak.’(WIJ' Bu adamlar ülkenin her yanını dolaşacak. Bir insan kemiği görünce, mezarcılar onu Hamon-Gog Vadisi’ne gömünceye dek, yanına bir işaret koyacak._V7J' “ ‘Ülkeyi arındırmak için adamlar görevlendirilecek. Bazıları ülkeyi sürekli dolaşacak, öbürleriyse yerde kalan cesetleri gömecekler. Yedi aylık süre bitince, araştırma işine başlayacaklar.UJ' Onları bütün ülke halkı gömecek. Görkemimi açıkladığım gün onlar için onur olacak. Egemen RAB böyle diyor.[T/J' İsrail halkı ülkeyi arındırmak için onları gömecek. Bu yedi ay sürecek.SJ' “ ‘O gün Lut Gölü’nün doğusunda, Gezginler Deresi’nde Gog’a İsrail’de bilinen bir mezar yeri vereceğim. Gog’la bütün ordusu orada gömülecek. Oraya Hamon-Gog Vadisi adı verilecek. Oradan geçecek gezginlerin önü kesilecek.QRJ' Kırdan odun toplamayacak, ormandan odun kesmeyecekler. Yakmak için silahları kullanacaklar. Mallarını yağmalayanları yağmalayacak, kendilerini soyanları soyacaklar. Egemen RAB böyle diyor.rQ]J' “ ‘O zaman İsrail kentlerinde yaşayanlar dışarı çıkıp topladıkları silahları yakacaklar. Küçük büyük kalkanları, yayları, okları, sopaları, mızrakları ateşe atacaklar. Bunlarla yedi yıl ateş yakacaklar.lPQJ' O gün yaklaştı! Söylediklerim olacak. Egemen RAB böyle diyor. Budur sözünü ettiğim gün!ROJ' “ ‘Halkım İsrail arasında kutsal adımı tanıtacağım. Bundan böyle kutsal adımın aşağılanmasına izin vermeyeceğim. Uluslar benim İsrail’de kutsal olan RAB olduğumu anlayacaklar. NJ' Magog’un ve kıyıda güvenlik içinde yaşayanların üzerine ateş yağdıracağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.hMIJ' Açık kırlarda düşüp öleceksiniz. Çünkü bunu ben söyledim. Egemen RAB böyle diyor.)LKJ' Sen de askerlerinle senden yana olan uluslar da İsrail dağlarına serileceksiniz. Sizi yem olarak her çeşit yırtıcı kuşa, yabanıl hayvana vereceğim.SKJ' Sol elindeki yayını vuracak, sağ elindeki oklarını düşüreceğim.uJcJ' Seni geri çevirip sürükleyeceğim. Seni uzak kuzeyden çıkarıp İsrail’in dağlarına getireceğim.*I OJ' “İnsanoğlu, Gog’a karşı peygamberlik et ve ona de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey Roş’un, Meşek’in, Tuval’ın önderi Gog, sana karşıyım.&HEJ& Böylece büyüklüğümü, kutsallığımı gösterecek, birçok ulusun gözünde kendimi tanıtacağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”2G]J& Onu salgın hastalıkla, kanla cezalandıracağım; onun, ordusunun, ondan yana olan birçok ulusun üzerine sağanak yağmur, dolu, ateşli kükürt yağdıracağım.F J& Bütün dağlarımda Gog’a karşı kılıcı çağıracağım. Egemen RAB böyle diyor. Herkes birbirine kılıç çekecek.iEKJ& Denizdeki balıklar, gökteki kuşlar, kırdaki hayvanlar, yerde sürünen bütün yaratıklar ve dünyadaki bütün insanlar önümde titreyecekler. Dağlar yerle bir edilecek, kayalıklar ufalanacak, her duvar çökecek.D}J& Kıskançlığımla ve öfkemin şiddetiyle diyorum ki, o gün İsrail ülkesinde büyük bir yer sarsıntısı olacak.hCIJ& “ ‘Gog İsrail ülkesine saldırdığı gün öfkem alevlenecek. Egemen RAB böyle diyor.lBQJ& “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Eski günlerde kullarım İsrail peygamberleri aracılığıyla hakkında konuştuğum kişi değil misin sen? O dönemde seni onlara saldırtacağıma ilişkin yıllarca peygamberlik ettiler.A J& Ülkeyi kaplayan bir bulut gibi halkım İsrail’in üzerine yürüyeceksiniz. Son günlerde, ey Gog, seni ülkeme saldırtacağım. Öyle ki, ulusların gözü önünde kutsallığımı senin aracılığınla gösterdiğim zaman beni tanıyabilsinler.@J& Sen ve seninle birlikte birçok ulustan oluşan tümü ata binmiş büyük bir kalabalık, güçlü bir ordu uzak kuzeyden geleceksiniz.4?aJ& “Bu yüzden, ey insanoğlu, peygamberlik et ve Gog’a de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: O gün halkım İsrail güvenlik içinde yaşarken bunu farketmeyecek misin?o>WJ& Saba, Dedan, Tarşiş tüccarları ve köyleri sana, Yağmalamak için mi geldin? Çapul malı toplamak, altın, gümüş taşımak, hayvan, mal götürmek, bol ganimet elde etmek için mi bu kalabalığı topladın? diyecek.’O=J& Viran olmuş kentlerde yaşayan halkı soyup malını yağma edeceğim. Sürüsü, malı olan, dünyanın ortasında yaşayan bu ulusların arasından toplanmış halka karşı elimi uzatacağım.V<%J& Diyeceksin ki: Sursuz köyleri olan bir ülkeye saldıracak, esenlik ve güvenlik içinde yaşayan insanların üzerine yürüyeceğim. Bu köylerin tümü sursuz; kapıları da kapı sürgüleri de yok.z;mJ& “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: O gün aklına bazı düşünceler gelecek, kötü düzenler tasarlayacaksın.:J& Sen, bütün askerlerin ve seninle olan birçok ulus çıkıp kasırga gibi geleceksiniz; ülkeyi kaplayan bulut gibi olacaksınız.09YJ& Uzun zaman sonra savaşa çağrılacaksın. Gelecek yıllarda, halkı birçok ulustan uzun zamandır ıssız kalmış İsrail dağlarında toplanmış, savaştan rahata kavuşmuş bir ülkeye saldıracaksın. Uluslar arasından çıkarılmış olan bu halk, şimdi güvenlik içinde yaşıyor.v8eJ& “ ‘Hazır ol! Çevrende toplanmış büyük kalabalıkla birlikte hazırlan. Onları sen gözeteceksin. 7J& Gomer’in bütün ordusunu, uzak kuzeydeki Beyttogarma’nın bütün ordusunu ve yanındaki birçok ulusu da sürükleyeceğim.f6EJ& Onlarla birlikte hepsi kalkanlı, miğferli Persliler’i, Kûşlular’ı, Pûtlular’ı,w5gJ& Seni geldiğin yoldan geri çevirecek, çenelerine çengel takacağım. Seni ve bütün ordunu, atları, tam donanmış atlıları, küçük büyük kalkanlı, hepsi kılıç kullanan büyük kalabalığı dışarıya sürükleyeceğim.t4aJ& De ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey Roş’un, Meşek’in, Tuval’ın önderi Gog, sana karşıyım.3J& “İnsanoğlu, yüzünü Magog ülkesinden Roş’un, Meşek’in, Tuval’ın önderi Gog’a çevir, ona karşı peygamberlik et.#2 CJ& RAB bana şöyle seslendi: 1J% Tapınağım sonsuza dek onların arasında oldukça uluslar İsrail’i kutsal kılanın ben RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”d0AJ% Konutum aralarında olacak; onların Tanrısı olacağım, onlar da benim halkım olacak.b/=J% Onlarla esenlik antlaşması yapacağım. Bu onlarla sonsuza dek geçerli bir antlaşma olacak. Onları yeniden oraya yerleştirip sayıca çoğaltacağım. Tapınağımı sonsuza dek onların ortasına kuracağım.c.?J% Kulum Yakup’a verdiğim, atalarınızın yaşadığı ülkeye yerleşecekler. Kendileri, çocukları, çocuklarının çocukları sonsuza dek orada yaşayacaklar. Kulum Davut da sonsuza dek onların önderi olacak.--J% “ ‘Kulum Davut onların kralı olacak, hepsinin tek çobanı olacak. Buyruklarımı izleyecek, kurallarıma uyacak, onları uygulayacaklar.|,qJ% Artık putlarıyla, iğrenç uygulamalarıyla, isyanlarıyla kendilerini kirletmeyecekler. Onları yerleştikleri, içinde günah işledikleri yerlerden kurtarıp arındıracağım. Onlar halkım olacak, ben de onların Tanrısı olacağım.3+_J% Onları ülkede, İsrail dağları üzerinde tek bir ulus yapacağım. Hepsinin tek kralı olacak. Artık iki ayrı ulus olmayacaklar, iki krallığa bölünmeyecekler.-*SJ% Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: İsrailliler’i gittikleri ulusların içinden alacağım. Onları her yerden toplayıp ülkelerine geri getireceğim.Q)J% Üzerine yazdığın değnekleri görebilecekleri şekilde elinde tut.(}J% şöyle yanıtlayacaksın: ‘Egemen RAB şöyle diyor: Efrayim’in elindeki değneği –Yusuf’la dostları İsrail oymaklarının değneğini– alıp Yahuda değneğiyle birleştireceğim. İkisinden bir değnek yapıp elimde tutacağım.’j'MJ% “Halkından biri, ‘Bu yaptığının anlamı ne? Bize açıklamaz mısın?’ diye sorarsa,a&;J% İki değneği yan yana getirerek birleştir. Öyle ki, elinde bir değnek gibi olsun._%7J% “İnsanoğlu, bir değnek al, üzerine ‘Yahuda ve dostları İsrailliler için’ diye yaz. Sonra başka bir değnek al, üzerine ‘Yusuf’la dostları İsrailliler için Efrayim’in değneği’ diye yaz.$$CJ% RAB bana şöyle seslendi:E#J% Ruhumu içinize koyacağım, canlanacaksınız. Sizi kendi ülkenize yerleştireceğim. O zaman, bunu söyleyenin ve yapanın ben RAB olduğumu anlayacaksınız.’ ” Böyle diyor RAB.o"WJ% Mezarlarınızı açıp sizi çıkardığım zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız, ey halkım.5!cJ% Bu yüzden peygamberlik et ve onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey halkım, mezarlarınızı açıp sizi oradan çıkaracak, İsrail ülkesine geri getireceğim.) KJ% Sonra bana, “İnsanoğlu, bu kemikler bütün İsrail halkını simgeliyor” dedi, “Onlar, ‘Kemiklerimiz kurudu, umudumuz yok oldu, bittik’ diyorlar.6eJ% Böylece bana verilen buyruk uyarınca peygamberlik ettim. Onların içine soluk girince canlanıp ayağa kalktılar. Çok, çok büyük bir kalabalık oluşturuyorlardı.dAJ% Sonra bana şöyle dedi: “Rüzgara peygamberlik et, insanoğlu, peygamberlik et ve de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey rüzgar, gel dört yandan es. Bu öldürülmüşlerin üzerine üfle ki canlansınlar!’ ”s_J% Baktım, işte üzerlerinde kaslar, etler oluşuyor, üstlerini deri kaplıyordu. Ama onlarda ruh yoktu.0YJ% Böylece bana verilen buyruk uyarınca peygamberlik ettim. Ben peygamberlik ederken bir gürültü oldu, bir takırtı duyuldu. Kemikler birbirleriyle birleşiyordu.@yJ% Size kaslar verecek, üzerinizde et oluşturacağım, sizi deriyle kaplayacağım. İçinize ruh koyacağım, canlanacaksınız. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.’ ”_7J% Egemen RAB bu kemiklere şöyle diyor: İçinize ruh koyacağım, canlanacaksınız. J% Bunun üzerine, “Bu kemikler üzerine peygamberlik et” dedi, “Onlara de ki, ‘Kuru kemikler, RAB’bin sözünü dinleyin!J% RAB, “İnsanoğlu, bu kemikler canlanabilir mi?” diye sordu. Ben, “Sen bilirsin, ey Egemen RAB” diye yanıtladım.wJ% Beni onların arasında her yöne dolaştırdı. Ovada her yere yayılmış, tamamen kurumuş pek çok kemik vardı.x kJ% RAB’bin eli üzerimdeydi, Ruhu’yla beni dışarı çıkardı, kemiklerle dolu bir ovanın ortasına koydu.<qJ$& Bayramlarda Yeruşalim nasıl kurbanlık hayvanlarla doluyorsa, viran olmuş kentler de insan topluluklarıyla öyle dolup taşacak. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.”:mJ$% “Egemen RAB şöyle diyor: İsrail halkının benden yine yardım dilemesini sağlayacak ve onlar için şunu yapacağım: Onları bir koyun sürüsü gibi çoğaltacağım.B}J$$ O zaman çevrenizde kalan uluslar yıkılanı yeniden yapanın, çıplak yerleri yeniden dikenin ben RAB olduğumu anlayacaklar. Bunu ben RAB söylüyorum ve dediğimi yapacağım.’1[J$# Şöyle diyecekler: Viran olan bu ülke Aden bahçesi gibi oldu; yıkılıp yerle bir olmuş, kimsesiz kalmış kentler yeniden güçlendiriliyor, içinde oturuluyor.RJ$" Gelip geçenlerin gözünde viran olan ülkenin toprakları işlenecek.'GJ$! “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Sizi bütün günahlarınızdan arıttığım gün, kentlerinizde yaşamanızı sağlayacağım; yıkıntılar onarılacak.&EJ$ Bunu sizin hatırınız için yapmadığımı iyi bilin. Egemen RAB böyle diyor. Davranışlarınızdan utanın, yüzünüz kızarsın, ey İsrail halkı!%CJ$ O zaman kötü yollarınızı, kötü işlerinizi anımsayacaksınız. Günahlarınız, iğrenç uygulamalarınız yüzünden kendinizden tiksineceksiniz. J$ Ulusların arasında bir daha kıtlık utancı çekmemeniz için ağaçların meyvesini, tarlaların ürününü çoğaltacağım. J$ Sizi bütün kirliliklerinizden kurtaracağım. Buğdaya seslenecek ve onu çoğaltacağım. Artık size kıtlık göndermeyeceğim.w gJ$ Atalarınıza verdiğim ülkede yaşayacak, benim halkım olacaksınız, ben de sizin Tanrınız olacağım.| qJ$ Ruhumu içinize koyacağım; kurallarımı izlemenizi, buyruklarıma uyup onları uygulamanızı sağlayacağım. )J$ Size yeni bir yürek verecek, içinize yeni bir ruh koyacağım. İçinizdeki taştan yüreği çıkaracak, size etten bir yürek vereceğim.J$ Üzerinize temiz su dökeceğim, arınacaksınız. Sizi bütün kirliliklerinizden ve putlarınızdan arındıracağım.lQJ$ “ ‘Sizi uluslar arasından alacak, bütün ülkelerden toplayıp ülkenize geri getireceğim.J$ Uluslar arasında kirlenen, onlar arasında kirlettiğiniz büyük adımın kutsallığını göstereceğim. Onların gözü önünde kutsallığımı sizin aracılığınızla kanıtladığımda, uluslar benim RAB olduğumu anlayacaklar. Egemen RAB böyle diyor.c?J$ “Bu nedenle İsrail halkına de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey İsrail halkı, sizin hatırınız için değil, gittiğiniz uluslar arasında kirlettiğiniz kutsal adımın hatırı için bunları yapacağım.oWJ$ İsrail halkının gittiği uluslar arasında kirlettiği kutsal adımın onuru için kaygılandım.6eJ$ Ulusların arasında her gittikleri yerde kutsal adımı kirlettiler. Çünkü onlar için, ‘Bu RAB’bin halkı, öyleyken ülkesinden çıkmak zorunda kaldı’ dendi.~uJ$ Onları uluslara dağıttım, ülkelere yayıldılar. Onları tutumlarına ve davranışlarına göre yargıladım.taJ$ Bu yüzden öfkemi üzerlerine boşalttım. Çünkü ülkede kan döktüler, putlarıyla onu kirlettiler.H J$ “İnsanoğlu, İsrail halkı kendi ülkesinde yaşarken tutumu ve davranışlarıyla ülkeyi kirletti. Onların davranışı benim gözümde âdet gören bir kadının kirliliği gibiydi.$CJ$ RAB bana şöyle seslendi:W~'J$ Artık ulusların aşağılamalarını size işittirmeyeceğim. Ulusların aşağılamasına uğramayacaksınız. Halkınızın bir daha tökezlemesine izin vermeyeceksiniz.’ Egemen RAB böyle diyor.”r}]J$ Bundan böyle artık sen insan yemeyecek, ulusunu çocuksuz bırakmayacaksın. Egemen RAB böyle diyor.{|oJ$ “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey ülke, insanlar sana insan yiyen, ulusunu çocuksuz bırakan ülke diyorlar.L{J$ Ülkenize insanların, halkım İsrail’in girmesini sağlayacağım. Sizi sahiplenecekler. Siz de onların mirası olacaksınız. Onları bir daha çocuklarından yoksun bırakmayacaksınız.zzmJ$ Ülkenizdeki insan ve hayvan sayısını çoğaltacağım. Verimli olacak, çoğalacaklar. Geçmişte olduğu gibi ülkeniz insanlarla dolup taşacak. Sizi eskisinden daha verimli kılacağım. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız.*yMJ$ Ülkenizde yaşayanların sayısını, evet, bütün İsrail halkının sayısını çoğaltacağım. Kentlerde insanlar yaşayacak, yıkıntılar onarılacak.KxJ$ Sizi kayıracak, size yöneleceğim. İşlenecek, ekileceksiniz.$wAJ$ “ ‘Ama siz, ey İsrail dağları, dal budak salacak ve halkım İsrail için ürün vereceksiniz. Çünkü halkım İsrail yakında yurduna dönecek.ovWJ$ Bu nedenle Egemen RAB şöyle diyor: Ant içiyorum ki, çevrenizdeki uluslar da aşağılanacaktır.bu=J$ Bu nedenle İsrail ülkesi için peygamberlik et ve dağlara, tepelere, vadilere, derelere de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ulusların aşağılamasına hedef olduğunuz için öfkeyle, kıskançlıkla konuştum.]t3J$ Egemen RAB şöyle diyor: Yürekleri sevinç dolu, aşağılayarak otlaklarınızı yağmalamak için ülkeme sahip çıkan öteki uluslara, özellikle Edom’a karşı büyük bir kıskançlıkla konuştum.’isKJ$ ey İsrail dağları, Egemen RAB’bin sözünü dinleyin! Egemen RAB dağlarla tepelere, vadilerle derelere, yıkıntılara, çevrenizdeki ulusların yağmasına, alayına uğramış, terk edilmiş kentlere şöyle diyor:Xr)J$ peygamberlik et ve de ki, Egemen RAB şöyle diyor: Dağlarınızı viran ettiler, sizi her yandan sıkıştırıp çiğnediler; böylece ulusların mülkü oldunuz, dile düştünüz, alay konusu oldunuz,{qoJ$ Egemen RAB şöyle diyor: Düşman sizin hakkınızda, Hah, hah! Bu eski tepeler mülkümüz oldu! dediği için~p wJ$ “İnsanoğlu, İsrail dağlarına peygamberlik et ve de ki, ‘Ey İsrail dağları, RAB’bin sözünü dinleyin!`o9J# İsrail halkının mirası yerle bir olduğunda nasıl sevindinse, ben de sana öyle davranacağım. Ey Seir Dağı, viran olacaksın; bütün Edom da viran olacak. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.’ ”\n1J# Egemen RAB şöyle diyor: Bütün yeryüzü sevinirken, seni yerle bir edeceğim.Tm!J# Bana karşı böbürlendiğinizi, saygısızca konuştuğunuzu da duydum. l9J# O zaman İsrail dağlarına sövgülerinizi duyduğumu anlayacaksınız. Şöyle demiştiniz: “Yerle bir oldular, yutalım diye bize verildiler.”{koJ# Bundan ötürü varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, beslediğiniz kin yüzünden halkıma nasıl öfkeyle, kıskançlıkla davrandıysanız, ben de size öyle davranacağım. Sizi yargıladığım zaman onlara kendimi tanıtacağım.{joJ# “ ‘Siz, bu iki ulus, bu iki ülke bizim olacak, onları miras alacağız demiştiniz. Oysa RAB oralardadır.vieJ# Seni sonsuza dek viran edeceğim, kentlerinde kimse oturmayacak. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksın. hJ# Dağlarını ölülerle dolduracağım; kılıçtan geçirilenler senin tepelerinde, vadilerinde, derelerinde düşüp ölecekler.egCJ# Seir Dağı’nı viran edip kimsesiz bırakacağım, oraya gidip geleni kesip atacağım..fUJ# varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, senin kanını akıtacağım, kan peşini bırakmayacak. Madem kan dökmekten nefret etmedin, kan peşini bırakmayacak.0eYJ# “ ‘Madem İsrailliler’e hep kin besledin, yıkıma uğradıklarında, cezalandırılmalarının zamanı doruğa ulaştığında, onları kılıca teslim ettin,kdOJ# Kentlerini yerle bir edeceğim, kimsesiz kalacaksın. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksın.c-J# Ona de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey Seir Dağı, sana karşıyım! Elimi sana karşı uzatacak, seni viran edip kimsesiz bırakacağım.Zb-J# “İnsanoğlu, yüzünü Seir Dağı’na çevir, ona karşı peygamberlik et.#a CJ# RAB bana şöyle seslendi:` J" ‘Benim koyunlarım, otlağımın koyunları siz insanlarsınız. Ben sizin Tanrınız’ım.’ Böyle diyor Egemen RAB.”_7J" O zaman ben Tanrıları RAB’bin onlarla birlikte olduğumu ve İsrail soyunun da benim halkım olduğunu anlayacaklar.’ Böyle diyor Egemen RAB.^J" Onlar için ünlü bir fidanlık yetiştireceğim. Artık ülke kıtlıktan yok olmayacak, ulusların aşağılamasına uğramayacaklar.]J" Artık ulusların çapul malı, yabanıl hayvanların yemi olmayacaklar. Güvenlik içinde yaşayacaklar, kimse onları korkutmayacak.n\UJ" Kırdaki ağaçlar meyve verecek, toprak ürün verecek. Halk ülkesinde güvenlik içinde olacak. Boyunduruklarının bağlarını koparıp onları köle edenlerin elinden kurtardığım zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar. [ J" Onları da dağımın çevresini de bereketli kılacağım. Yağmuru zamanında yağdıracağım. Bereketli yağmurlar olacak.-ZSJ" “ ‘Onlarla bir esenlik antlaşması yapacağım, ülkedeki yırtıcı hayvanları yok edeceğim. Çölde güvenlik içinde yaşayacak, ormanlarda uyuyacaklar.{YoJ" Ben RAB onların Tanrısı olacağım, kulum Davut da onların arasında önder olacak. Ben RAB, böyle diyorum.X{J" Başlarına, onları güdecek tek çoban olarak kulum Davut’u koyacağım. Onları o güdecek, çobanları o olacak.WJ" ben de koyunlarımı kurtaracağım, artık çapul malı olmayacaklar. Koyunla koyun arasında ben yargıçlık yapacağım.VJ" Madem bütün cılız koyunları kovup dağıtıncaya dek böğrünüzle vuruyor, omuzunuzla itiyor, boynuzlarınızla kakıyorsunuz,U J" “ ‘Bu nedenle Egemen RAB onlara şöyle diyor: Semiz koyunla cılız koyun arasında ben kendim yargıçlık yapacağım.}TsJ" Koyunlarım ayaklarınızın çiğnediğini otlamak, ayaklarınızın bulandırdığını içmek zorunda kalıyor.JS J" iyi otlakta otlamanız yetmiyor mu ki, otlaklarınızın geri kalanını ayaklarınızla çiğniyorsunuz? Duru su içmeniz yetmiyor mu ki, geri kalan suyu ayaklarınızla bulandırıyorsunuz?RJ" “ ‘Siz, ey benim sürüm, Egemen RAB şöyle diyor: Koyunla koyun arasında yargıyı ben vereceğim. Koçlarla tekelere gelince,NQJ" Yiteni arayacak, yolunu şaşıranı geri getireceğim. Yaralının yarasını saracak, zayıfı güçlendireceğim. Ama semizlerle güçlüleri yok edeceğim. Koyunlarımı adaletle güdeceğim.hPIJ" Ben kendim koyunlarımı güdeceğim, onları kendim yatıracağım. Egemen RAB böyle diyor.OOJ" Onları iyi bir otlakta güdeceğim; yaylaları İsrail’in yüksek dağları üzerinde olacak. Orada iyi bir otlakta yatacak, İsrail’in yüksek dağlarındaki verimli otlaklarda otlayacaklar.QNJ" Onları ulusların arasından çıkaracak, ülkelerden toplayacak, kendi yurtlarına geri getireceğim. Onları İsrail dağlarında, vadilerde, ülkenin bütün oturulabilir yerlerinde güdeceğim.`M9J" Dağılmış koyunlarının arasındaki bir çoban sürüsüyle nasıl ilgilenirse, ben de koyunlarımla öyle ilgileneceğim. Bulutlu, karanlık bir gün dağılmış oldukları her yerden onları kurtaracağım.YL+J" “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ben kendim koyunlarımı arayıp soracağım.K3J" Egemen RAB şöyle diyor: Ben çobanlara karşıyım! Koyunlarımdan onları sorumlu tutacağım, koyunlarımı gütmelerine son vereceğim. Öyle ki, artık kendi kendilerini güdemeyecekler. Koyunlarımı onların ağzından kurtaracağım, artık onlara yem olmayacaklar.AJ}J" Onun için, ey çobanlar, RAB’bin sözünü dinleyin.bI=J" Varlığım hakkı için diyor Egemen RAB, çoban olmadığından koyunlarım yağma edildi, yabanıl hayvanlara yem oldu. Çobanlarım koyunlarımı aramadılar, onları güdeceklerine kendi kendilerini güttüler. ~~X}}|p{zzCyxxwwvv tt:skrqq7pp(oonnBmllukk jjii.hh%ggfxee[dd_cb}a _^^W]]]z]0\q\9[ZZZ0YXWW.VUTSRR3QPPONN4MM&LLKJJlIIHpGFFEvDD(C3BjAA=@ ?>>l==<<;::99B887776&544:3t2100//..-r,z,.**h))((('' &=%$$*#""!! FZf-9mIqAy` P  d ?7*/6NJ0 “Yahuda’nın doğudan batıya uzanan sınırına bitişik topraklar, RAB’be ayıracağınız özel armağan olacak. Genişliği 25 000 arşın, doğudan batıya uzunluğu bir oymağa düşen pay kadar olacak. Tapınak bunun ortasında olacak.vMeJ0 “Yahuda’ya bir pay verilecek; sınırı Ruben’in doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.vLeJ0 “Ruben’e bir pay verilecek; sınırı Efrayim’in doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.{KoJ0 “Efrayim’e bir pay verilecek; sınırı Manaşşe’nin doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.|JqJ0 “Manaşşe’ye bir pay verilecek; sınırı Naftali’nin doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.wIgJ0 “Naftali’ye bir pay verilecek; sınırı Aşer’in doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.sH_J0 “Aşer’e bir pay verilecek; sınırı Dan’ın doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.G J0 “Oymakların adları şunlardır: Kuzey sınırında Dan’a bir pay verilecek. Dan sınırı Hetlon yolundan Levo-Hamat’a uzanacak; Hasar-Enan ve Hama’ya yakın Şam’ın kuzey sınırı doğudan batıya uzanan sınırın bir bölümünü oluşturacak.FwJ/ Yabancı hangi oymağa yerleşmişse, orada ona düşen payı mülk olarak vereceksiniz.” Egemen RAB böyle diyor.EJ/ Ülkeyi içinizde yaşayan ve içinizdeyken çocukları olan yabancılarla kendiniz arasında mülk olarak bölüşeceksiniz. Onları İsrail’de doğan yerliler sayacaksınız. Onların da İsrail oymakları arasında sizin gibi mülkleri olacak.QDJ/ “Bu ülkeyi İsrail oymaklarına göre aranızda paylaşacaksınız.{CoJ/ “Batıda Levo-Hamat’ın karşısındaki noktaya dek Akdeniz sınır oluşturacak. Batı sınırı bu olacak.BJ/ “Güneyde sınır Tamar’dan Meriva-Kadeş sularına, Mısır Vadisi boyunca Akdeniz’e dek uzanacak. Güney sınırı bu olacak.7AgJ/ “Doğuda sınır Havran’la Şam arasında Gilat’ı İsrail’den ayıran Şeria Irmağı boyunca Lut Gölü’ne ve Tamar’a dek uzanacak. Doğu sınırı bu olacak.@J/ Sınır denizden Hasar-Enan’a, Şam’ın kuzey sınırı boyunca uzanacak, Hama sınırı kuzeyde olacak. Kuzey sınırı bu olacak.?J/ Berota’ya ve Şam’la Hama’nın toprakları arasında bulunan Sivrayim’e, Havran sınırında Haser-Hattikon’a kadar uzanacak.q>[J/ “Ülkenin sınırı şöyle olacak: Kuzeyde Akdeniz’den, Hetlon yoluyla Levo-Hamat’a, Sedat’a,=5J/ Ülkeyi on iki oymak arasında eşit olarak paylaşacaksınız. Ülkeyi atalarınıza vereceğime ant içtim. Bu ülke size mülk olarak verilecek.!<;J/ Egemen RAB şöyle diyor: “Ülkeyi mülk olarak İsrail’in on iki oymağına böleceğiniz sınırlar şöyle olacak: Yusuf’a iki pay düşecek. ;J/ Irmağın her iki yanında her çeşit meyve ağacı yetişecek. Yaprakları solmayacak, meyveleri tükenmeyecek. Her ay meyve verecekler, çünkü tapınaktan çıkan sular oraya akıyor. Meyveleri yiyecek olarak, yaprakları şifa için kullanılacak.”n:UJ/ Ama Lut Gölü’nün çamurlu, bataklık kesimi tatlı suya dönüşmeyecek, tuzla olarak kalacak.39_J/ Irmak kıyısı boyunca balıkçılar duracak; Eyn-Gedi’den Eyn– Eglayim’e dek ağ gerecek yerler olacak. Akdeniz’deki gibi çok sayıda balık çeşidi olacak.j8MJ/ Irmağın aktığı yerlerde her çeşit canlı yaratık kaynaşacak. Çok sayıda balık olacak. Çünkü bu sular oraya akıyor, oradaki tuzlu suyu tatlı suya dönüştürüyor. Irmak aktığı her yere yaşam getirecek.C7J/ Bana şöyle dedi: “Bu sular doğu bölgesine doğru akıyor, oradan Arava Vadisi’ne, sonra Lut Gölü’ne dökülüyor. Göle dökülünce oradaki sular tatlı suya dönüşecek.S6J/ Oraya varınca, ırmağın her iki kıyısında birçok ağaç gördüm.w5gJ/ Bana, “İnsanoğlu, bunu gördün mü?” diye sordu. Daha sonra beni ırmağın kıyısına geri getirdi.B4}J/ Bin arşın daha ölçtü, içinden geçemediğim bir ırmak oluştu. Sular yükselmişti, içinden yürüyerek karşıya geçilemezdi, yüzülecek kadar derin bir ırmak oluşmuştu.3J/ Bin arşın daha ölçtü ve beni dize kadar çıkan sulara getirdi. Bin arşın daha ölçtü, beni bele kadar çıkan sulara getirdi.2J/ Adam elinde bir ölçü ipiyle doğuya doğru gitti. Bin arşın ölçtükten sonra beni ayak bileğine dek çıkan sulara getirdi.1J/ Beni oradan, Kuzey Kapısı’ndan çıkarıp dış yoldan doğuya bakan dış kapıya götürdü. Sular güney yönünden akıyordu.0 J/ Adam beni tapınağın girişine geri getirdi. Doğuya doğru tapınağın kapı eşiğinin altından sular aktığını gördüm. Tapınak doğuya bakıyordu. Sular tapınağın güney yanının altından, sunağın güneyinden aşağıya akıyordu.v/eJ. Bana, “Bunlar tapınakta hizmet edenlerin halkın sunduğu kurban etini pişirecekleri mutfaklar” dedi.x.iJ. Dört avlunun çevresinde de taş duvar vardı; duvarın dibinde yemek pişirmek için yerler yapılmıştı.,-QJ. Dış avlunun dört köşesinde kırk arşın uzunluğunda, otuz arşın genişliğinde birer kapalı avlu vardı. Köşelerdeki avluların ölçüsü aynıydı.%,CJ. Daha sonra adam beni dış avluya çıkarıp sırayla avlunun dört köşesine götürdü. Avlunun her köşesinde küçük birer avlu olduğunu gördüm._+7J. “Kâhinlerin suç sunusuyla günah sunusunun etini haşlayacakları, tahıl sunusunu pişirecekleri yer burası” dedi, “Öyle ki, bunları dış avluya çıkarıp kutsallıklarını halka geçirmesinler.”*J. Bundan sonra adam beni kapı yanındaki girişten kuzeye bakan, kâhinlere ait kutsal odalara getirdi. Bana batıda bir yer gösterdi.G)J. Önder halkı mülkünden kovarak miraslarından etmemeli. Oğullarına ancak kendi mülkünden miras verebilir. Öyle ki, halkımdan hiç kimse mülkünden ayrılıp dağılmasın.’ ”o(WJ. Önder görevlilerinden birine kendi mülkünden armağan ederse, görevli toprak parçasını özgürlük yılına dek elinde tutacak. Sonra öndere geri verecek. Önderin mirası ancak oğullarına geçebilir, onların olacak.>'uJ. “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Eğer önder oğullarından birine kendi mülkünden armağan ederse, bu mülk torunlarına da geçecek. Miras yoluyla bu onların mülkü olacak.r&]J. Böylece günlük yakmalık sunu olarak her sabah kuzu, tahıl sunusu ve zeytinyağı sunulacak.’ ”o%WJ. Bununla birlikte her sabah tahıl sunusu olarak efanın altıda biri tahıl ve ince unu ıslatmak için bir hinin üçte biri kadar zeytinyağı sağlayacaksın. Bu tahıl sunusunun RAB’be sunulması sürekli bir kural olacak.u$cJ. “ ‘Her gün, her sabah yakmalık sunu olarak RAB’be bir yaşında kusursuz bir kuzu sağlayacaksın.'#GJ. Önder RAB’be gönülden verilen yakmalık sunular ya da esenlik sunuları sunacağı zaman doğuya bakan kapı kendisine açılacak. Yakmalık sunuları ya da esenlik sunularını Şabat Günü sunduğu gibi sunacak. Sonra dışarı çıkacak; o çıktıktan sonra kapı kapanacak._"7J. “ ‘Bayramlarda ve kutsal günlerde boğa ve koç için tahıl sunusu olarak birer efa tahıl verecek; kuzular için verebileceği kadar tahıl sağlayabilir. Her efa tahıl için bir hin zeytinyağı verecek._!7J. Önder halkın arasında olacak. Halkla birlikte girecek, halkla birlikte çıkacak.> uJ. “ ‘Ülke halkı bayramlarda RAB’bin önüne geldiğinde, tapınmak için Kuzey Kapısı’ndan giren Güney Kapısı’ndan çıkacak, Güney Kapısı’ndan giren Kuzey Kapısı’ndan çıkacak. Hiç kimse girdiği kapıdan çıkmayacak. Herkes girdiği kapının karşısındaki kapıdan çıkacak.^5J. Önder içeri gireceği zaman eyvandan girecek ve aynı yoldan dışarı çıkacak.<qJ. Boğa ve koç için tahıl sunusu olarak birer efa tahıl sağlayacak; kuzular için istediği kadar tahıl sağlayabilir. Her efa tahıl için bir hin zeytinyağı sağlayacak.MJ. Yeni Ay Günü kusursuz bir boğa, altı kuzu ve bir koç sunacak.4aJ. Koç için verilecek tahıl sunusu bir efa tahıl olacak, kuzular için verebileceği kadar tahıl sunusu sunabilir. Her efa tahıl için bir hin zeytinyağı verilecek.pYJ. Önder Şabat Günü RAB’be sunacağı yakmalık sunu olarak kusursuz altı kuzu, bir koç sunacak.wgJ. Şabat günleri ve Yeni Ay törenlerinde ülke halkı bu kapının girişinde RAB’bin önünde tapınacak.kOJ. Önder dışarıdan eyvana girip kapı sövesinin yanında duracak. Kâhinler onun yakmalık ve esenlik sunularını sunacaklar. Önder kapı eşiğinde tapındıktan sonra çıkıp gidecek. Kapı akşama dek açık kalacak.# AJ. “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: İç avlunun doğuya bakan kapısı altı çalışma günü kapalı, Şabat Günü ve Yeni Ay Günü ise açık kalacak.I J- “ ‘Yedinci ayın on beşinci günü başlayan ve yedi gün süren bayramda önder yakmalık sunuları, günah ve tahıl sunularını, zeytinyağını her gün aynı miktarda sağlayacak.ykJ- Tahıl sunusu olarak her boğa ve koç için birer efa tahıl, her efa için bir hin zeytinyağı sağlayacak./J- Yedi gün bayram boyunca her gün RAB’be yakmalık sunu olarak kusursuz yedi boğayla yedi koç, günah sunusu olarak da bir teke sağlayacak.b=J- O gün önder kendisi ve ülke halkı için günah sunusu olarak bir boğa sağlayacak.wJ- “ ‘Birinci ayın on dördüncü günü Fısıh Bayramı’nı yedi gün kutlayacak, mayasız ekmek yiyeceksiniz.7J- Yanlışlıkla ya da bilgisizlikten günah işleyen biri için ayın yedinci günü aynısını yapacaksın. Böylece tapınağı arındıracaksın..UJ- Kâhin günah sunusunun kanından alıp tapınağın kapı sövelerine, sunağın üst çıkıntısının dört köşesine, iç avlunun kapı sövelerine sürecek.}J- “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Birinci ayın birinci günü kusursuz bir boğa alacak, tapınağı arındıracaksın.:mJ- İsrail’de kutlanan bütün bayramlarda –şenliklerde, Yeni Ay törenlerinde, Şabat günlerinde– tahıl sunularını, yakmalık ve dökmelik sunuları önder sağlayacak. İsrail halkının günahlarını bağışlatmak için yakmalık sunuları, günah, tahıl, esenlik sunularını sağlayacak.H J- Ülke halkı bu armağanları İsrail’deki öndere verecek.s _J- İsrail’in sulak otlaklarındaki sürüden iki yüz koyundan bir koyun alınacak. Halkın günahlarını bağışlatmak için bu koyunlar yakmalık sunular, tahıl ve esenlik sunuları için kullanılacak. Egemen RAB böyle diyor. J- Bat ölçüsüne göre istenen zeytinyağı miktarı, her kordan batın onda biri kadardır. Bir kor on bat ya da bir homere eşittir. 9J- “ ‘Sunacağınız sunular şunlardır: Her homer buğdaydan efanın altıda biri, her homer arpadan efanın altıda biri kadarını vereceksiniz.e CJ- Bir şekel yirmi geraya eşit olmalı. Altmış şekel de bir minaya eşit olmalı.’ ” 3J- Efa ile bat aynı ölçüde olsun. Bat homerin onda birine, efa da homerin onda birine eşit olmalı. İkisinin de ölçüsü homere göre olacak.RJ- Doğru ölçüler kullanın, kullandığınız efa ve bat doğru olsun.U#J- “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Yeter artık, ey İsrail önderleri! Zorbalığı, baskıyı bırakın. Adil ve doğru olanı yapın. Halkımı kendi topraklarından kovmayın. Egemen RAB böyle diyor.@yJ- Bu toprak İsrail’de önderin payı olacak. Bundan böyle önderlerim halkıma bir daha baskı yapmayacak, ama oymaklarına göre İsrail halkına ülkeyi miras olarak verecekler. J- “ ‘Kutsal bölgeye düşen pay ile kente düşen payın iki yanındaki topraklar öndere verilecek. Batıdan batıya, doğudan doğuya doğru uzanacak. Batı sınırından doğu sınırına dek uzunluğu bir İsrail oymağına düşen pay kadardır.5cJ- “ ‘Kutsal bölgeye düşen payla birlikte kent için uzunluğu 25 000, genişliği 5 000 arşınlık bir pay ayıracaksınız; bu bütün İsrail halkı için olacak.A{J- Tapınakta hizmet eden Levililer’e miras olarak 25 000 arşın uzunlukta, 10 000 arşın genişlikte bir bölge verilecek. Orada, yaşamaları için kendilerine ait kentler olacak.7gJ- Burası tapınakta hizmet etmek üzere RAB’be yaklaşan kâhinlere ayrılacak ve ülkenin kutsal payı olacak. Kâhinlerin evleri de tapınak da o kutsal bölgede olacak.%J- Bu bölgeden uzunluğu 25 000 arşınlık, genişliği 10 000 arşınlık bir bölüm ölçeceksiniz. Tapınak, En Kutsal Yer orada olacak.J- Uzunluğu ve genişliği 500 arşınlık bir bölüm kutsal yer için, 50 arşınlık bir yer de çevresindeki alan için ayrılacak.Z /J- “ ‘Ülkeyi mülk olarak paylaştırdığınız zaman, RAB’be ülkeden pay olarak 25 000 arşın uzunlukta, 20 000 arşın genişlikte kutsal bir bölge ayıracaksınız. Bütün bu bölge kutsal olacak.~{J, Kâhinler ölü bulunmuş ya da yabanıl hayvan tarafından parçalanmış hiçbir kuş ya da hayvan yemeyecek.’ ”'}GJ, İlk ürünlerin en iyileri ve bütün özel armağanlarınız kâhinlerin olacak. Evinize bereket yağsın diye tahılınızın ilkini onlara vereceksiniz.{|oJ, Kâhinler tahıl, günah ve suç sunularını yiyecekler. İsrail’de RAB’be adanan her şey onların olacak.{J, “ ‘Kâhinlerin payı vardır, onların mirası benim. İsrail’de onlara mülk vermeyeceksiniz. Onların mirası benim.zJ, Tapınakta hizmet etmek üzere iç avluya gireceği gün, kendisi için bir günah sunusu sunacak. Egemen RAB böyle diyor.2y_J, Arındıktan sonra yedi gün bekleyecek.4xaJ, “ ‘Kâhin bir ölünün yanına giderek kendini kirletmeyecek; ölü annesi, babası, oğlu, kızı, kardeşi ya da evlenmemiş kızkardeşiyse kendini kirletebilir.Hw J, “ ‘Davalarda yargıç olarak kâhinler görev yapacak, ilkelerim uyarınca karar verecekler. Bayramlarımla ilgili yasalarıma, kurallarıma uyacak, Şabat günlerimi kutsal tutacaklar.v{J, Kutsalla bayağı arasındaki ayrımı halkıma onlar öğretecek, kirliyle temizi ayırt etmeyi onlar gösterecekler.(uIJ, Kâhinler dul ya da boşanmış kadınla evlenmeyecek. İsrail soyundan erden bir kızla ya da başka bir kâhinden dul kalmış bir kadınla evlenebilirler.GtJ, İç avluya gireceği zaman hiçbir kâhin içki içmeyecek.s{J, “ ‘Kâhinler başlarını tıraş etmeyecek, saçlarını uzatmayacaklar. Ancak saçlarını kesip düzeltecekler.Zr-J, Dış avluya halkın yanına çıkmadan önce, hizmet ederken giydikleri giysileri çıkarıp kutsal odalara koyacak, başka giysiler giyecekler. Öyle ki, o giysilerin kutsallığını halka geçirmesinler.qq[J, Başlarına keten sarık saracak, keten don giyecekler. Kendilerini terletecek bir şey giymeyecekler.4paJ, “ ‘Kâhinler iç avlunun kapılarından girecekleri zaman keten giysi giyecek; iç avlunun kapılarında ya da tapınakta hizmet ederken yünlü giysi giymeyecekler.o{J, Yalnız onlar girecek tapınağıma; önümde hizmet etmek için yalnız onlar soframa yaklaşacak, görev yapacaklar.n)J, “ ‘Ancak İsrail beni bırakıp kötü yola saptığında tapınağımın hizmetini sadakatle yapan Sadok soyundan Levili kâhinler önümde hizmet etmek üzere bana yaklaşacak. Yağ ve kan sunularını sunmak için önümde onlar duracak. Böyle diyor Egemen RAB.mmSJ, Yine de tapınağın hizmeti ve orada yapılacak bütün işler için onları görevlendireceğim.7lgJ, Kâhin olarak hizmet etmek üzere bana yaklaşmayacaklar. Kutsal eşyalarıma, en kutsal sunularıma dokunmayacaklar. İğrenç uygulamalarının utancını yüklenecekler.DkJ, Putlarının önünde İsrail halkına hizmet ederek halkı günaha soktular. Bu nedenle ben RAB onları günahları yüzünden cezalandıracağıma ant içtim. Egemen RAB böyle diyor.pjYJ, Ama tapınağımda onlar hizmet edecek: Tapınağın kapılarından sorumlu olacaklar; tapınağın hizmetini yapacak, yakmalık sunu ve kurbanlık hayvanları halk için kesecek, halkın önünde duracak, halka hizmet edecekler.i7J, “ ‘İsrail kötü yola saptığı zaman beni bırakan, yoldan sapıp putlarına bağlanan Levililer’se günahlarının cezasını çekecekler.%hCJ, Egemen RAB şöyle diyor: Yüreği ve bedeni sünnet edilmemişlerden, İsrail halkı arasında yaşayan yabancılardan hiçbiri tapınağıma girmeyecek.g1J, Kutsal eşyalarıma ilişkin sorumluluğunuzu yerine getirmediniz. Tapınağımda bu eşyalara bakmaları için başkalarını görevlendirdiniz.Wf'J, Yüreği ve bedeni sünnet edilmemiş yabancıları tapınağıma aldınız, bana yiyecek olarak yağ, kan sunmakla tapınağımı kirlettiniz. Böylece iğrenç uygulamalarınızla antlaşmamı bozdunuz. eJ, Asi İsrail halkına de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey İsrail halkı, yaptığınız iğrençliklere bir son verin artık!hdIJ, RAB bana şöyle seslendi: “İnsanoğlu, RAB’bin Tapınağı’nın bütün kuralları ve yasalarıyla ilgili söyleyeceklerimi iyi dinle, her şeye iyi bak, kulak ver. Tapınağa kimin girip çıkacağına dikkat et.(cIJ, Adam Kuzey Kapısı yolundan tapınağın önüne getirdi beni. Baktım, RAB’bin görkeminin tapınağı doldurduğunu gördüm. Yüzüstü yere düştüm.b#J, Yalnız önder –önder olduğu için– RAB’bin önünde oturup ekmek yemek üzere eyvandan girebilir, aynı yoldan da çıkabilir.”0aYJ, RAB bana, “Bu kapı kapalı kalacak, açılmayacak, buradan kimse girmeyecek!” dedi, “İsrail’in Tanrısı RAB bu kapıdan girdi, bu yüzden kapalı kalacak.m` UJ, Bundan sonra adam beni tapınağın doğuya bakan dış kapısına geri getirdi. Kapı kapalıydı.D_J+ Yedi gün bitince, kâhinler sekizinci gün ve daha sonra yakmalık ve esenlik sunularınızı sunağın üzerinde sunacak. O zaman sizi kabul edeceğim. Egemen RAB böyle diyor.’ ”\^1J+ Yedi gün sunağı arındırıp pak kılacaklar. Böylece sunak adanmış olacak.])J+ “ ‘Yedi gün boyunca günah sunusu olarak her gün bir teke sağlayacaksın; kusursuz bir boğayla sürüden bir koç da sağlayacaksın.\wJ+ Bunları RAB’bin önüne getireceksin. Kâhinler üzerlerine tuz serpip yakmalık sunu olarak RAB’be sunacaklar.a[;J+ Arındırma işlemini bitirince, sürüden kusursuz bir boğayla bir koç sunacaksın.$ZAJ+ “ ‘İkinci gün günah sunusu olarak kusursuz bir teke sunacaksın. Sunağı boğanın kanıyla arındırdığın gibi tekenin kanıyla da arındır.zYmJ+ Boğayı günah sunusu olarak alacak, tapınağın dışında, tapınak alanında belirlenen yerde yakacaksın.LXJ+ Boğanın kanından biraz alıp sunağın dört boynuzuna, çıkıntının dört köşesine ve çevresindeki kenarlığın üzerine süreceksin. Böylece sunağı pak kılıp arındıracaksın.W%J+ Bana hizmet etmek üzere önüme gelen Sadok soyundan Levili kâhinlere günah sunusu olarak bir boğa vereceksin. Egemen RAB böyle diyor.HV J+ Adam konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsanoğlu, Egemen RAB şöyle diyor: ‘Sunak yapılacağı gün, üzerinde yakmalık sunular sunmak ve kan dökmek için kurallar şunlardır:OUJ+ Üst çıkıntının dört yandan uzunluğu ve genişliği de on dörder arşın. Çevresindeki kenarlık yarım arşın, hendeğin çevresi bir arşın. Sunağın basamakları doğuya bakacak.”pTYJ+ Sunağın üst bölümü kare şeklinde olacak. Uzunluğu on iki arşın, genişliği on iki arşın. S J+ Sunağın kurban yakılan üst bölümünün yüksekliği dört arşın; üst bölümden yukarı doğru dört boynuz uzanacak.wRgJ+ Sunağın yerdeki hendekten alt çıkıntıya kadarki bölümünün yüksekliği iki arşın, genişliği bir arşın, küçük çıkıntıdan büyük çıkıntıya kadarki bölümün yüksekliği dört arşın, genişliği bir arşın.Q7J+ “Arşın ölçüsüyle sunağın ölçüleri şunlardır: –Bu arşın, bir arşına ek olarak bir elin eni kadardır.– Sunağı çevreleyen hendeğin derinliği bir arşın, genişliği bir arşın, çevresindeki kenarlık bir karış. Sunağın yüksekliğiyse şöyle:P-J+ Tapınakla ilgili yasa şudur: Dağın tepesinde tapınağı çevreleyen bütün alan çok kutsal olacak. İşte tapınakla ilgili yasa böyle.O'J+ Eğer bütün yaptıklarından utanıyorlarsa, tapınağın tasarını –düzenlemesini, girişlerini, çıkışlarını– kurallarını, yasalarını onlara bildir. Tasarı onların gözü önünde yaz ki, bütün düzenine, kurallarına bağlılıkla uyabilsinler. NJ+ “İnsanoğlu, günahlarından utanmaları için bu tapınağı İsrail halkına tanıt. Tapınağın tasarısını incelesinler.MJ+ Şimdi fahişeliklerini, krallarının cesetlerini benden uzaklaştırsınlar; ben de sonsuza dek aralarında yaşayayım.yLkJ+ Onlar kapı eşiklerini kapı eşiğimin, sövelerini sövelerimin bitişiğine yerleştirdiler. Benimle aralarında yalnızca bir duvar vardı. İğrenç uygulamalarıyla kutsal adımı kirlettiler. Bu yüzden öfkemle onları yok ettim.K-J+ Bana şöyle dedi: “İnsanoğlu, tahtımın yeri, ayaklarımın basacağı, İsrail halkıyla sonsuza dek yaşayacağım yer burasıdır. Bundan böyle İsrail halkı da kralları da fahişelikleriyle ve krallarının cesetleriyle bir daha kutsal adımı kirletmeyecek.WJ'J+ Adam orada yanımda dururken, tapınaktan birinin bana seslendiğini duydum.eICJ+ Ruh beni ayağa kaldırıp iç avluya götürdü. RAB’bin görkemi tapınağı doldurdu.FHJ+ RAB’bin görkemi doğuya bakan kapıdan tapınağa girdi.#G?J+ Gördüğüm görüm, Tanrı kenti yok etmeye geldiğinde ve Kevar Irmağı kıyısında gördüğüm görümlere benziyordu. Yüzüstü yere düştüm.)FKJ+ İsrail Tanrısı’nın görkeminin doğudan geldiğini gördüm. Sesi gürül gürül akan suların sesi gibiydi. Görkeminden yeryüzü aydınlıkla doldu.4E eJ+ Adam beni doğuya bakan kapıya götürdü.:DmJ* Böylece alanın dört yanını ölçtü. Kutsal olanı kutsal olmayandan ayırmak için alanın çevresinde bir duvar vardı; uzunluğu ve genişliği beşer yüz arşındı.FCJ* Sonra batıya dönüp ölçtü, beş yüz arşın kadardı.?ByJ* Güney yanını ölçtü, beş yüz arşın kadardı.>AwJ* Kuzey yanını ölçtü, beş yüz arşın kadardı.T@!J* Doğu yanını ölçü değneğiyle ölçtü, beş yüz arşın kadardı.?J* Adam iç tapınağı ölçmeyi bitirince, beni Doğu Kapısı’ndan dışarıya götürdü, o alanı her yandan ölçtü.p>YJ* Kâhinler kutsal alana girdikten sonra, hizmet ederken giydikleri giysileri orada bırakmadan dış avluya çıkmayacaklar. Çünkü bu giysiler kutsaldır. Halkın bulunduğu yerlere gitmeden önce başka giysiler giymeliler.”1=[J* Bundan sonra adam, “Tapınağın açık alanına bakan kuzey ve güneydeki odalar kutsaldır” dedi, “RAB’bin önünde hizmet eden kâhinler orada en kutsal sunulardan yiyecekler. En kutsal sunuları –tahıl, günah ve suç sunularını– oraya koyacaklar. Çünkü orası kutsaldır.l<QJ* Kuzeydeki odalarda olduğu gibi, bu odaların önünde de bir geçit vardı. Odaların uzunlukları, genişlikleri aynıydı, çıkışları ve boyutları kuzeydeki odalara benziyordu. Güneydeki odaların girişleri kuzeydekiler gibiydi. Geçidin başlangıcında bir giriş vardı. Arka duvarlar boyunca doğuya uzanan bu geçit odalara açılıyordu.l;QJ* Kuzeydeki odalarda olduğu gibi, bu odaların önünde de bir geçit vardı. Odaların uzunlukları, genişlikleri aynıydı, çıkışları ve boyutları kuzeydeki odalara benziyordu. Güneydeki odaların girişleri kuzeydekiler gibiydi. Geçidin başlangıcında bir giriş vardı. Arka duvarlar boyunca doğuya uzanan bu geçit odalara açılıyordu.m:SJ* İç avlunun güneyi boyunca, açık alana ve dış avludaki yapılara bakan başka odalar vardı.d9AJ* Alt kattaki odaların dış avludan girilecek gibi doğu yönünde bir girişleri vardı.8J* Dış avlu yanındaki sıra odaların uzunluğu elli arşınken, ana bölüme daha yakın sıra odaların uzunluğu yüz arşındı.r7]J* Odaların önünde, odalara ve dış avluya paralel bir dış duvar vardı, elli arşın uzunluktaydı."6=J* Avlularda sütunlar olmasına karşın, üçüncü kattaki odaların sütunları yoktu. Bu yüzden bu odalar alt ve orta kattaki odalardan daha dardı.5J* Yapının üst kattaki odaları alt ve orta kattaki odalardan daha dardı. Çünkü üst kattaki koridorlar daha çok yer kaplıyordu.4J* Odaların önünde genişliği on arşın, uzunluğu yüz arşın olan bir iç koridor vardı. Kapıları kuzeye bakıyordu.3J* İç avlunun yirmi arşınlık bölümüyle dış avlunun taş yoluna bakan üç katın koridorları karşı karşıyaydı.b2=J* Kapısı kuzeye bakan bu yapının uzunluğu yüz arşın, genişliği elli arşındı.1 7J* Adam beni kuzeye giden yoldan dış avluya çıkardı. Tapınağın açık alanına ve dış avlunun kuzeyindeki yapılara bakan odalara götürdü.%0CJ) Eyvanın yan duvarlarındaki kafesli pencerelerin iki yanı hurma ağacı oymalarıyla kaplıydı. Tapınağın yan odalarıyla asma tavanları böyleydi.0/YJ) Duvarlara olduğu gibi, ana bölümün kapılarına da Keruv ve hurma ağacı oymaları yapılmıştı. Dışarda, eyvanın önünde ağaçtan bir asma tavan vardı.6.gJ) Her kapının iki menteşeli kanadı vardı.U-#J) Ana bölümün ve En Kutsal Yer’in çift kanatlı birer kapısı vardı.N,J) Üç arşın yüksekliğinde, iki arşın uzunluğunda ağaçtan yapılmış bir sunak vardı. Köşeleri, ayakları, yanları ağaçtandı. Adam bana, “RAB’bin önündeki masa budur” dedi.~+uJ) Ana bölümün kapı söveleri kare şeklindeydi, En Kutsal Yer’in önündeki kapı söveleri bunlara benziyordu.*wJ) Tabandan girişin üstündeki bölüme dek ana bölümün duvarları Keruv ve hurma ağacı oymalarıyla kaplıydı.5)cJ) Bir yanda hurma ağacına bakan insan yüzü, öbür yanda hurma ağacına bakan genç aslan yüzü. Tapınak çepeçevre Keruv ve hurma ağacı oymalarıyla bezenmişti. (J) Keruv ve hurma ağacı motifleriyle kaplıydı. İki Keruv arasında bir hurma ağacı vardı. Her Keruv’un iki yüzü vardı:h'IJ) Girişin üstü, iç oda, dışarısı ve bütün iç ve dış duvarlar düzenli aralıklarla<&qJ) kapı eşikleri, kafesli pencereler, eşiğin karşısındaki üç katı çevreleyen koridorlar tabandan pencerelere dek ağaç kaplıydı. Pencereler açılıp kapanabiliyordu.4%aJ) Adam tapınağın arkasındaki açık alana bakan yapının iki yanındaki koridorların uzunluğunu ölçtü; yüz arşındı. Ana bölüm, iç oda, avluya bakan eyvan,m$SJ) Doğuda tapınağın açık alanının tapınağın önüyle birlikte genişliği yüz arşındı.#+J) Bundan sonra adam tapınağı ölçtü. Uzunluğu yüz arşındı. Tapınağın açık alanı, yapı ve duvarları yüz arşın uzunluktaydı.8"iJ) Tapınağın batısında açık alana bakan bir yapı vardı. Genişliği yetmiş arşındı; duvarının kalınlığı her yandan beş arşın, uzunluğu doksan arşındı.#!?J) Yan odaların girişi açık alana bakıyordu; biri kuzeyde, öbürü güneydeydi. Açık alana bitişik temelin genişliği her yandan beş arşındı.J  J) Yan odaların dış duvarının kalınlığı beş arşındı. Tapınağın yan odaları ile kâhin odaları arasındaki açık alanın genişliği tapınak çevresi boyunca yirmi arşındı.J J) Yan odaların dış duvarının kalınlığı beş arşındı. Tapınağın yan odaları ile kâhin odaları arasındaki açık alanın genişliği tapınak çevresi boyunca yirmi arşındı.-J) Tapınağın çevresinde yan odaların temelini oluşturan yüksek bir kaldırım gördüm. Uzunluğu bir değnek kadar, yani altı arşındı..UJ) Tapınağın çevresindeki yan odalar yukarı kata doğru çıktıkça genişliyordu. Tapınağın çevresindeki yapının yukarıya çıkan bir merdiveni vardı. Yukarıya doğru çıkıldıkça yan odalar genişliyordu. Merdivenle alt kattan orta kata, oradan da üst kata çıkılıyordu.LJ) Bu yan odalar üç kattı, her katta otuz oda vardı. Tapınağın duvarları boyunca yan odalara destek görevi yapan çıkıntılar vardı. Öyle ki, destekler tapınak duvarlarına girmesin.#J) Tapınağın duvarını ölçtü, kalınlığı altı arşındı. Tapınağın çevresindeki her yan odanın genişliği dört arşındı.J) Ana bölümün ötesindeki iç odayı ölçtü. Uzunluğu ve genişliği yirmişer arşındı. Adam, “Bu En Kutsal Yer’dir” dedi.LJ) Sonra iç odaya gidip girişin sövelerini ölçtü. Her biri iki arşın genişliğindeydi. Girişin genişliği altı arşın, her yandan buna bağlı duvarların genişliği yedi arşındı.B}J) Girişinin genişliği on arşın, her yandan buna bağlı duvarların genişliği beşer arşındı. Ana bölümü de ölçtü. Uzunluğu kırk arşın, genişliği yirmi arşındı. +J) Bundan sonra adam beni tapınağın ana bölümüne götürüp kapı sövelerini ölçtü. Sövelerin genişliği her yandan altı arşındı.%CJ(1 Eyvanın uzunluğu yirmi arşın, genişliği on iki arşındı. Oraya basamaklarla çıkılıyordu. Kapı sövelerinin her bir yanında sütunlar vardı.|qJ(0 Adam sonra beni tapınağın eyvanına götürüp eyvanın kapı sövelerini ölçtü. Her iki yandaki sövelerin genişliği beşer arşındı. Girişin genişliği on dört arşın, iki yandaki duvarların genişliği de üçer arşındı.~uJ(/ Adam avluyu ölçtü. Kareydi, uzunluğu yüz arşın, genişliği yüz arşındı. Sunak tapınağın önündeydi.(IJ(. “Kuzeye bakan oda da sunakta hizmet görecek kâhinler için. Bunlar Levi soyundan, RAB’be hizmet etmek için O’na yaklaşan Sadokoğulları’dır.”^5J(- Adam bana, “Güneye bakan oda tapınakta hizmet görecek kâhinler için” dedi,T!J(, İç kapının dış bölümünde, iç avluda iki oda vardı. Bunlardan biri Kuzey Kapısı’nın yanındaydı ve güneye bakıyordu, öbürü Güney Kapısı’nın yanındaydı ve kuzeye bakıyordu.)J(+ Odanın duvarlarına çifte çengeller asılmıştı; her biri bir el genişliğindeydi. Masalar sunulacak kurban eti için kullanılıyordu.J(* Yakmalık sunular için yontma taştan dört masa vardı. Her masanın uzunluğu ve genişliği birer buçuk arşın, yüksekliği bir arşındı. Yakmalık sunularla öbür kurbanların kesiminde kullanılan aletleri bunların üzerine koyuyorlardı. ~}}|G{zzfyy6xx"vuuRttZssdrr0q9pBooFnnQmlk&ihh~gffsedwcmbbzaaP``H__^^?]]\|[ZZuYXWWVV(UU)TTDSuRRuQQUPOO#NMM5LKKQJJIHHHGtFF3E=DCBAAn@@?v>> =5T “Şimdi boru, ney, lir, kanun, arp, davul ve her çeşit çalgı sesini duyar duymaz yere kapanıp yaptığım heykele tapınmaya hazırsanız ne iyi! Ama ona tapınmazsanız, hemen kızgın fırına atılacaksınız. O zaman bakalım hangi ilah sizi elimden kurtaracak?”#=?T Nebukadnessar, “Ey Şadrak, Meşak, Abed-Nego, ilahlarıma kulluk etmediğiniz, diktiğim altın heykele tapınmadığınız doğru mu?” diye sordu,<!T Büyük öfkeye kapılan Nebukadnessar, Şadrak’ı, Meşak’ı, Abed-Nego’yu çağırttı. Bu kişiler kralın yanına getirildiler.l;QT Oysa Babil İli’nde yüksek görevlere atadığın Şadrak, Meşak, Abed-Nego adında bazı Yahudiler var. Bu adamlar seni saymadılar, ey kral. Senin ilahlarına kulluk etmiyor, diktiğin altın heykele tapınmıyorlar.”c:?T “Boru, ney, lir, kanun, arp, davul ve her çeşit çalgı sesini duyan herkes yere kapanıp altın heykele tapınacak; kim yere kapanıp tapınmazsa kızgın fırına atılacak diye bir buyruk çıkardın, ey kral.c9?T “Boru, ney, lir, kanun, arp, davul ve her çeşit çalgı sesini duyan herkes yere kapanıp altın heykele tapınacak; kim yere kapanıp tapınmazsa kızgın fırına atılacak diye bir buyruk çıkardın, ey kral.J8 T Kral Nebukadnessar’a, “Ey kral, sen çok yaşa!” dediler,Q7T Bunun üzerine bazı Kildaniler yaklaşıp Yahudiler’i suçladılar.Y6+T Bu yüzden ne zaman boru, ney, lir, kanun, arp ve her çeşit çalgı sesi duyulsa, bütün halklar, uluslar, her dilden insanlar yere kapanıp Kral Nebukadnessar’ın diktiği altın heykele tapındılar.V5%T Her kim yere kapanıp tapınmazsa hemen kızgın fırına atılacaktır.”04YT Boru, ney, lir, kanun, arp, davul ve her çeşit çalgı sesini duyar duymaz yere kapanıp Kral Nebukadnessar’ın dikmiş olduğu altın heykele tapınacaksınız.3}T Sonra haberci yüksek sesle bağırdı: “Ey halklar, uluslar, her dilden insanlar, size şöyle yapmanız buyruluyor:2T Böylece satraplar, kaymakamlar, valiler, danışmanlar, haznedarlar, yargıçlar, güvenlik görevlileri ve illerin bütün öbür yüksek memurları Kral Nebukadnessar’ın diktiği heykeli adama töreni için toplanarak heykelin önünde durdular.W1'T Satrapları, kaymakamları, valileri, danışmanları, haznedarları, yargıçları, güvenlik görevlilerini ve illerin bütün öbür yüksek memurlarını diktiği heykeli adama törenine çağırttı. 0 T Kral Nebukadnessar altın bir heykel yaptı; boyu altmış, eni altı arşındı. Onu Babil İli’nde, Dura Ovası’na dikti.//T1 Daniel’in isteği üzerine Şadrak’ı, Meşak’ı, Abed-Nego’yu da Babil İli’nde yüksek görevlere atadı. Daniel ise sarayda kaldı.0.YT0 Sonra Daniel’i yüksek bir göreve getirdi; ona birçok değerli armağan verdi. Onu Babil İli’ne vali atadı, Babil’in bütün bilgelerinin başkanı yaptı.-5T/ Daniel’e, “Madem bu gizi açıklayabildin, Tanrın gerçekten tanrıların Tanrısı, kralların Efendisi” dedi, “Gizleri açan O’dur.”, T. Bunun üzerine Kral Nebukadnessar Daniel’in önünde yüzüstü yere kapandı. Ona bir sunu ve buhur sunulmasını buyurdu.s+_T- İnsan eli değmeden dağdan kesilip gelen taşın demiri, tuncu, kili, gümüşü, altını parçaladığını gördün. Ulu Tanrı bundan sonra neler olacağını krala açıklamıştır. Düş gerçek, yorumu da güvenilirdir.”W*'T, “Bu krallar döneminde Göklerin Tanrısı hiç yıkılmayacak, başka halkın eline geçmeyecek bir krallık kuracak. Bu krallık önceki krallıkları ezip yok edecek, kendisiyse sonsuza dek sürecek.K)T+ Demirin kille karışık olduğunu gördüğüne göre halklar evlilik bağıyla birbirleriyle karışacaklar, ama demirin kille karışmadığı gibi onlar da birbirine bağlı kalmayacaklar.(+T* Ayak parmaklarının bir kesimi demirden, bir kesimi kilden olduğu gibi, krallığın da bir bölümü güçlü, bir bölümü zayıf olacak.q'[T) Ayaklarla parmakların bir kesiminin çömlekçi kilinden, bir kesiminin demirden olduğunu gördün; yani bölünmüş bir krallık olacak bu. Öyleyken onda demirin gücü de bulunacak, çünkü demiri kille karışık gördün.&T( Dördüncü krallık demir gibi güçlü olacak. Çünkü demir her şeyi kırıp ezer. Demir gibi tümünü kırıp parçalayacak.)%KT' Senden sonra senden daha aşağı durumda başka bir krallık çıkacak. Sonra bütün dünyada egemenlik sürecek tunçtan üçüncü bir krallık çıkacak.$+T& İnsanoğullarını, yabanıl hayvanları, gökte uçan kuşları senin eline teslim etti. Seni hepsine egemen kıldı. Altından baş sensin.r#]T% Sen, ey kral, kralların kralısın. Göklerin Tanrısı sana egemenlik, güç, kudret, yücelik verdi.["/T$ “Gördüğün düş buydu. Şimdi de ne anlama geldiğini sana açıklayalım.!T# Demir, kil, tunç, gümüş, altın aynı anda parçalandı; yazın harman yerindeki saman çöpleri gibi oldular. Derken bir rüzgar çıktı, hiç iz bırakmadan hepsini alıp götürdü. Heykele çarpan taşsa büyük bir dağ oldu, bütün dünyayı doldurdu. T" Sen bakıyordun ki, bir taş insan eli değmeden kesilip heykelin demirden, kilden ayaklarına çarparak onları paramparça etti.W'T! bacakları demirden, ayaklarının bir kesimi demirden, bir kesimi kildendi.b=T Başı saf altından, göğsüyle kolları gümüşten, karnıyla kalçaları tunçtan,%T “Ey kral, düşünde önünde duran büyük bir heykel gördün. Çok büyük ve olağanüstü parlaktı, görünüşü ürkütücüydü.?wT Bana gelince, ey kral, öbür insanlardan daha bilge olduğum için değil, düşünün ne anlama geldiğini bilesin, aklından geçenleri anlayasın diye bu giz bana açıklandı.yT “Sen, ey kral, yatarken gelecekle ilgili düşüncelere daldın, gizleri açan da neler olacağını sana bildirdi.A{T Ama gökte gizleri açıklayan bir Tanrı var. Gelecekte neler olacağını Kral Nebukadnessar’a O bildirmiştir. Yatağında yatarken gördüğün düş ve görümler şunlardır: T Daniel şöyle yanıtladı: “Kralın açıklanmasını istediği gizi ne bir bilge, ne falcı, ne de sihirbaz açıklayabilir.T Kral, öbür adı Belteşassar olan Daniel’e, “Gördüğüm düşü ve ne anlama geldiğini bana söyleyebilir misin?” diye sordu.T Aryok onu hemen krala götürdü ve, “Sürgündeki Yahudalılar arasında kralın düşünü yorumlayabilecek birini buldum” dedi.U#T Daniel, kralın Babil’in bilgelerini öldürmeye atadığı Aryok’a giderek, “Babil’in bilgelerini yok etme” dedi, “Beni krala götür, düşünün ne anlama geldiğini açıklayacağım.”=sT Ey atalarımın Tanrısı, Sana şükreder, seni överim. Sen ki, bana bilgelik ve güç verdin, Senden istediklerimizi bana bildirdin Ve kralın düşünü bize açıkladın.”wT Derin ve gizli şeyleri ortaya çıkarır, Karanlıkta neler olduğunu bilir, Çevresi ışıkla kuşatılmıştır.)T O’dur zamanları ve mevsimleri değiştiren. Kralları tahttan indirir, tahta çıkarır. Bilgelere bilgelik, Anlayışlılara bilgi verir.T Şöyle dedi: “Tanrı’nın adına öncesizlikten sonsuzluğa dek övgüler olsun! Bilgelik ve güç O’na özgüdür.r]T Gece giz bir görümde Daniel’e açıklandı. Bunun üzerine Daniel Göklerin Tanrısı’nı övdü.J T Göklerin Tanrısı’na yakarmalarını istedi; öyle ki, Tanrı onlara lütfedip bu gizi açıklasın ve kendisiyle arkadaşları Babil’in öbür bilgeleriyle birlikte öldürülmesinler.lQT Sonra evine dönüp olup bitenleri arkadaşları Hananya’ya, Mişael’e, Azarya’ya anlattı.q[T Bunun üzerine Daniel krala gidip düşünün ne anlama geldiğini söyleyebilmesi için zaman istedi.o WT Aryok’a, “Kralın buyruğu neden bu denli sert?” diye sordu. Aryok durumu Daniel’e anlattı. T Daniel Babil’in bilgelerini öldürmeye giden kralın muhafız birliği komutanı Aryok’la bilgece, akıllıca konuştu. T Böylece hepsinin öldürülmesi için buyruk çıktı. Daniel’le arkadaşlarının öldürülmesi için de adamlar gönderildi._ 7T Buna çok öfkelenen kral, Babil’deki bütün bilgelerin öldürülmesini buyurdu. %T Kralın isteğini yerine getirmek güçtür. İnsanlar arasında yaşamayan ilahlardan başka krala bunu açıklayabilecek kimse yoktur.”{oT Yıldızbilimciler, “Yeryüzünde senin bu isteğini yerine getirecek tek kişi yoktur” diye yanıtladılar, “Kaldı ki, büyük, güçlü hiçbir kral bir sihirbazdan, falcıdan ya da yıldızbilimciden böyle bir şey istememiştir.2]T “Ama düşün ne olduğunu bana açıklamazsanız, sizin için tek ceza vardır. Durumun değişeceğini umarak bana yalan yanlış şeyler söylemek için aranızda anlaşmışsınız. Şimdi bana düşün ne olduğunu söyleyin ki, ne anlama geldiğini açıklayabileceğinizi anlayayım.”{T Bunun üzerine kral, “Kararımın kesin olduğunu bildiğiniz için zaman kazanmak istediğinizi anlıyorum” dedi,oWT Onlar yine, “Ey kral, düşü bu kullarına anlat ki, ne anlama geldiğini söyleyelim” dediler.DT Ama düşü ve ne anlama geldiğini açıklayabilirseniz, sizi büyük armağanlarla ödüllendirip onurlandıracağım. Onun için bana düşü ve ne anlama geldiğini açıklayın.”FT Kral, “Gördüğüm düşü ve ne anlama geldiğini bana açıklamazsanız, kararım kesin, paramparça edileceksiniz” diye karşılık verdi, “Evleriniz de çöplüğe çevrilecek.+T Yıldızbilimciler Aramice, “Ey kral, sen çok yaşa!” dediler, “Düşünü bu kullarına anlat ki, ne anlama geldiğini söyleyelim.”s_T Kral, “Beni üzüntüyle sarsan bir düş gördüm. Ne anlama geldiğini öğrenmek istiyorum” dedi.)KT Düşünün ne olduğunu söylesinler diye sihirbazları, falcıları, büyücüleri, yıldızbilimcileri çağırttı. Hepsi gelip kralın önünde durdular.y mT Krallığının ikinci yılında Nebukadnessar bir düş gördü. Ruhu üzüntüyle sarsıldı, uykusu kaçtı.V~ 'T Kral Koreş’in krallığının birinci yılına dek Daniel sarayda kaldı.} 9T Kral bilgelik ve anlayışla ilgili konularda onları sınadı ve dört genci ülkesindeki bütün sihirbazlardan, falcılardan on kat üstün buldu. |  T Kral onlarla görüştü; içlerinde Daniel, Hananya, Mişael, Azarya gibisi yoktu. Bu yüzden kralın hizmetine onlar atandı.z{ oT Kralın belirlediği süre tamamlanınca, saray görevlileri yöneticisi gençleri Nebukadnessar’a götürdü.z T Tanrı bu dört gence her konuda bilgi, beceri, bilgelik verdi. Daniel her çeşit görümü ve düşü yorumlayabiliyordu.y T Böylece gözetici o günden sonra kralın gençler için ayırdığı yemekle şarabı kaldırdı ve onlara sebze vermeyi sürdürdü.x T On gün sonra dört genç kralın yemeklerini yiyen öbür gençlerin hepsinden daha sağlıklı, daha iyi beslenmiş görünüyordu.Sw !T Gözetici bu isteği kabul etti ve onlara on gün deneme fırsatı verdi.v )T Sonra yüzlerimizi kralın yemeklerini yiyen öbür gençlerin yüzleriyle kıyaslayın ve kullarınıza gördüğünüze göre davranın.”u T Daniel, saray görevlileri yöneticisinin Hananya, Mişael, Azarya ve kendisinin başına koyduğu gözeticiye gidip, “Lütfen kullarınıza on gün olanak tanıyın” dedi, “Bu on gün içinde bize yemek için sebze, içmek için de su verilsin.t T Daniel, saray görevlileri yöneticisinin Hananya, Mişael, Azarya ve kendisinin başına koyduğu gözeticiye gidip, “Lütfen kullarınıza on gün olanak tanıyın” dedi, “Bu on gün içinde bize yemek için sebze, içmek için de su verilsin.ms UT Adam Daniel’e, “Yiyecek içecek payınızı ayıran efendimiz kraldan korkarım” dedi, “Eğer yüzünüzü yaşıtınız olan öbür gençlerin yüzünden daha solgun görürse, başımı tehlikeye sokmuş olursunuz.”nr WT Tanrı saray görevlileri yöneticisinin Daniel’e sevgiyle, sevecenlikle davranmasını sağladı.cq AT Daniel dinsel açıdan kendini kirletmemek için kralın onlara ayırdığı yemeklerden yemeyi de şaraptan içmeyi de istemedi. Bu yoldan kendini kirletmemek için saray görevlilerinin yöneticisine ricada bulundu.,p ST Saray görevlilerinin yöneticisi onlara yeni adlar koydu. Daniel’e Belteşassar, Hananya’ya Şadrak, Mişael’e Meşak, Azarya’ya Abed-Nego adını verdi.fo GT Seçilen gençler arasında Yahudalılar’dan Daniel, Hananya, Mişael ve Azarya da vardı.&n GT Kral bu gençler için kendi sofrasından gündelik yiyecek ve şarap ayırdı. Üç yıl eğitildikten sonra gençler kralın önüne çıkarılacaklardı.m T Kral İsrailliler arasından kral soyundan gelme ya da soylu bazı gençlerin seçilip saraya getirilmesi için saray görevlilerinin yöneticisi Aşpenaz’a buyruk verdi. Bu gençler kusursuz, yakışıklı, her konuda bilge, bilgili, öğrenmeye yetenekli, sarayda görev almaya uygun nitelikte kişiler olmalıydı. Aşpenaz onlara Kildaniler’in dilini ve yazısını öğretecekti.l T Kral İsrailliler arasından kral soyundan gelme ya da soylu bazı gençlerin seçilip saraya getirilmesi için saray görevlilerinin yöneticisi Aşpenaz’a buyruk verdi. Bu gençler kusursuz, yakışıklı, her konuda bilge, bilgili, öğrenmeye yetenekli, sarayda görev almaya uygun nitelikte kişiler olmalıydı. Aşpenaz onlara Kildaniler’in dilini ve yazısını öğretecekti.tk cT Rab, Yahuda Kralı Yehoyakim’i ve Tanrı’nın Tapınağı’ndaki bazı eşyaları Nebukadnessar’ın eline teslim etti. Nebukadnessar bunları Şinar ülkesine götürüp kendi ilahının tapınağının hazinesine yerleştirdi.j 1T Yahuda Kralı Yehoyakim’in krallığının üçüncü yılında Babil Kralı Nebukadnessar Yeruşalim’in üzerine yürüyüp kenti kuşattı.wigJ0# “Kentin çevresi 18 000 arşın olacak ve o günden başlayarak kentin adı ‘Yahve şamma ’ olacak.”vheJ0" 4 500 arşın uzunluktaki batı yanında üç kapı olacak: Gad Kapısı, Aşer Kapısı, Naftali Kapısı.}gsJ0! 4 500 arşın uzunluktaki güney yanında üç kapı olacak: Şimon Kapısı, İssakar Kapısı, Zevulun Kapısı.wfgJ0 4 500 arşın uzunluktaki doğu yanında üç kapı olacak: Yusuf Kapısı, Benyamin Kapısı, Dan Kapısı.re]J0 “Kentin çıkış kapıları şunlar olacak: 4 500 arşın uzunluktaki kuzey yanında üç kapı olacak. Kentin kapılarına İsrail oymaklarının adları verilecek. Kuzeyde Ruben Kapısı, Yahuda Kapısı, Levi Kapısı olacak.rd]J0 “Kentin çıkış kapıları şunlar olacak: 4 500 arşın uzunluktaki kuzey yanında üç kapı olacak. Kentin kapılarına İsrail oymaklarının adları verilecek. Kuzeyde Ruben Kapısı, Yahuda Kapısı, Levi Kapısı olacak.cJ0 “Mülk olarak İsrail oymaklarına bölüştüreceğiniz ülke budur. Onlara düşecek paylar bunlardır.” Böyle diyor Egemen RAB.b)J0 “Gad’ın güney sınırı Tamar’dan güneye, oradan Meriva-Kadeş sularına, oradan da Mısır Vadisi boyunca Akdeniz’e dek uzanacak.taaJ0 “Gad’a bir pay verilecek; sınırı Zevulun’un doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.z`mJ0 “Zevulun’a bir pay verilecek; sınırı İssakar’ın doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.x_iJ0 “İssakar’a bir pay verilecek; sınırı Şimon’un doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.x^iJ0 “Şimon’a bir pay verilecek; sınırı Benyamin’in doğudan batıya uzanan sınırına bitişik olacak.|]qJ0 “Geri kalan oymaklara düşen pay şöyle: Benyamin’e bir pay verilecek; sınırı doğudan batıya uzanacak.C\J0 Böylece Levililer’e düşen pay ile kente düşen pay öndere verilen toprakların ortasında kalacak. Öndere verilecek topraklar Yahuda’yla Benyamin sınırı arasında kalacak.[J0 “Kutsal bölgeye düşen pay ile kente düşen payın iki yanındaki topraklar öndere verilecek. Bu topraklar kutsal bölgeye düşen 25 000 arşınlık payın doğusundan ve batısından ülkenin doğu ve batı sınırlarına uzanacak. Oymaklara düşen paylar boyunca uzanan bu iki bölge önderin olacak. Kutsal bölgeye düşen pay ile tapınak bunun ortasında olacak.5ZcJ0 Bu bölgenin tamamı kare şeklindedir. Her yanı 25 000 arşındır. Özel bir armağan olarak kentin mülküyle birlikte kutsal bölgeye düşen payı ayıracaksınız.VY%J0 İsrail’in her oymağından kentte çalışanlar toprağı işleyecekler.AX{J0 Kutsal bölgenin sınırında kalan yerin doğusu 10 000 arşın, batısı 10 000 arşın olacak. Kutsal bölgeye bitişik topraklarda yetişen ürün kentte çalışanların olacak.fWEJ0 Kent için ayrılan otlak da kuzeyde, güneyde, doğuda, batıda 250’şer arşın olacak.^V5J0 Ölçüleri şöyle olacak: Kuzeyde, güneyde, doğuda, batıda 4 500’er arşın.FUJ0 “Bölgenin geri kalan 25 000 arşın uzunlukta, 5 000 arşın genişlikteki bölümü halkın yerleşmesi içindir. Orası evlere, otlaklara ayrılacak. Kent bunun ortasında kurulacak./TWJ0 Levililer orayı satmayacak, değiş tokuş etmeyecekler. Bu, ülkenin en iyi bölümüdür, başkasının eline geçmemeli. Çünkü orası RAB’be adanmıştır.RSJ0 “Levililer’in kâhinlerin sınırı yakınında 25 000 arşın uzunlukta, 10 000 arşın genişlikte bir payları olacak. Bu bölgenin uzunluğu 25 000 arşın, genişliği 10 000 arşın olacak.R1J0 Orası ülkenin kutsal payından özel bir armağan olarak onlara verilecek. Levililer’in topraklarına bitişik çok kutsal bir bölge olacak.JQ J0 Bu bölge Sadok soyundan gelen kutsanmış kâhinler için olacak. Onlar bana bağlılıkla hizmet ettiler, İsrail halkı yoldan saptığında Levililer de yoldan saptı, ama onlar sapmadı.sP_J0 Bu kâhinler için kutsal pay olacak. Kuzeyde uzunluğu 25 000 arşın, batıda genişliği 10 000 arşın, doğuda genişliği 10 000 arşın, güneyde uzunluğu 25 000 arşın olacak. RAB’bin Tapınağı bunun ortasında olacak.vOeJ0 “RAB’be özel olarak sunacağınız payın uzunluğu 25 000 arşın, genişliği 10 000 arşın olacak. z~I}|3{{{6zzzyywyxwvvut~ssrr;pp2onn'mSllkkjji#hgg%ffeeAdccba`__E^^][\|\ [^[ZYXX4WVUU TSRRjQQQP}OOiNMM>=<<,;;H:F9_877F69544^33220/.-,,`++t*))y(((*'V&%%B%$##x"!!Q ].kz0_D6E _  Aj!3Q AT - Denizle güzel kutsal dağ arasında saray çadırlarını kuracak. Yine de yaşamı son bulacak ve ona yardım eden olmayacak.”@T , Ne var ki, doğudan ve kuzeyden gelen haberler onu ürkütecek. Birçoklarını yıkıp yok etmek için büyük öfkeyle yola çıkacak.?-T + Altın ve gümüş hazinelerine, Mısır’ın bütün değerli eşyalarına el koyacak. Luvlular’la Kûşlular onun ardınca yürüyecekler.O>T * Öbür ülkelere de saldıracak. Mısır bile elinden kurtulmayacak. = T ) Güzel Ülke’ye de girecek, birçok ülke yenilgiye uğrayacak. Ancak Edom, Moav ve Ammon önderleri onun elinden kurtulacak.i<KT ( “Son gelince, Güney Kralı Kuzey Kralı’yla savaşa tutuşacak. Kuzey Kralı savaş arabalarıyla, atlılarla, birçok gemilerle saldıracak. Her şeyi süpürüp götüren sel gibi taşarak birçok ülkeden geçecek.j;MT ' Bu yabancı ilahın yardımıyla en güçlü kalelere saldıracak; onu kabul edenleri alabildiğine onurlandıracak, onları birçoklarının başına önder atayacak, ülkeyi ödül olarak onlar arasında bölüştürecek.7:gT & Bu ilahların yerine, kaleler ilahını yüceltecek. Atalarının tanımadığı bu ilaha altın, gümüş, değerli taşlar, pahalı armağanlar sunup onu onurlandıracak.9+T % Kral hiçbir tanrıya, atalarının ilahlarına da kadınların bağlandığına da ilgi göstermeyecek. Kendisini hepsinden üstün görecek.81T $ “Kral dilediği gibi davranacak. Kendini bütün tanrılardan daha büyük, daha yüce gösterecek, tanrıların Tanrısı’na karşı duyulmamış sözler söyleyecek. Tanrı’nın öfkesi tamamlanıncaya dek başarılı olacak. Çünkü tasarlanan, yerine gelecektir.17[T # Bilgelerden kimisi tökezleyecek; öyle ki, son gelinceye dek arınıp temizlenebilsin, lekesiz duruma gelebilsinler. Çünkü son yine de belirlenen zamanda gelecek.t6aT " Yenilgiye uğrayınca biraz yardım görecekler. İçtenlikten uzak birçok kişi onlardan yana geçecek.B5}T ! “Halkın arasındaki bilge kişiler birçoklarını eğitecekler. Ama bir süre bu kişiler ya kılıçla öldürülecek, yakılacak, tutsak edilecek ya da mallarından edilecekler. 4T Kuzey Kralı antlaşmayı bozanları yaltaklanarak ayartacak, ama Tanrısı’nı tanıyan halk var gücüyle ona karşı duracak.~3uT  “Askerleri gidip tapınakla kaleyi kirletecek, günlük sunuları kaldırıp yıkıcı iğrenç şeyi koyacaklar.F2T  Ona karşı koymak için Kittim’den gelen gemiler cesaretini kıracak. Geri dönecek ve öfkeyle kutsal antlaşmaya karşı çıkacak, kutsal antlaşmayı bırakanları yine kayıracak.u1cT  “Belirlenen zamanda dönüp yine Güney’e saldıracak. Ancak bu kez sonuç öncekinden farklı olacak.&0ET  Kuzey Kralı büyük bir servetle ülkesine dönecek, ama amacı kutsal antlaşmaya karşı gelmek olacak. Dilediğini yaptıktan sonra ülkesine dönecek.=/sT  Her iki kral da kötülük tasarlayacak. Aynı masada oturup birbirlerine yalan söyleyecekler. Ancak bu bir yarar sağlamayacak. Çünkü son yine de belirlenen zamanda gelecek..T  Sofrasından yiyenler Güney Kralı’nı yıkmaya çalışacaklar; ordusu dağılacak, birçokları vurulup öldürülecek.m-ST  “Gücünü ve cesaretini toplayarak büyük bir orduyla Güney Kralı’na karşı çıkacak. Güney Kralı da büyük ve çok güçlü bir orduyla savaşacak. Ne var ki, kurulan düzenler yüzünden ona karşı duramayacak.,wT  Beklenmedik bir anda ilin zengin bölgelerine saldırıp babalarının, atalarının yapmadığı şeyleri yapacak. Adamlarına yağma ve çapul malı, servetler dağıtacak. Kalelere saldırmak için düzenler kuracak, ama bu uzun sürmeyecek.k+OT  Onunla antlaşma yaptıktan sonra hileye başvuracak. Az sayıda insanla gittikçe güçlenecek.\*1T  Çok güçlü orduları süpürüp yok edecek; antlaşma önderi de yok edilecek.))KT  “Yerine krallıkla onurlandırılmamış değersiz biri geçecek. Halk güvenlik içindeyken, kurduğu düzenler sayesinde gelip krallığı ele geçirecek.+(OT  “Yerine geçen kral, krallığının yüceliği için zorla vergi toplayacak birini gönderecek. Ama birkaç gün içinde öfkesiz ve savaşsız yok edilecek. ' T  Bunun üzerine Kuzey Kralı kendi ülkesinin kalelerine yönelecek, ama tökezleyip düşecek. Bir daha da ortaya çıkmayacak.W&'T  Bundan sonra deniz kıyısındaki bölgelere yönelecek, birçoklarını ele geçirecek. Ne var ki, bir komutan onun saygısızlıklarını sona erdirecek, saygısızlığının karşılığını verecek.%/T  Krallığının bütün gücünü toplayıp Güney Kralı’nın üzerine yürümeyi amaçlayacak ve Güney Kralı’yla bir antlaşma yapacak. Ülkesini yerle bir etmek için kızını eş olarak ona verecek. Ama tasarısı başarılı olmayacak, ona yarar sağlamayacak.,$QT  Kente saldıran Kuzey Kralı dilediği gibi davranacak, kimse ona karşı duramayacak. Güzel Ülke’yi yönetecek, yıkıp yok etme yetkisi onun elinde olacak.a#;T  Sonra Kuzey Kralı gelip toprak yığarak tepecikler yapacak ve surlu kenti ele geçirecek. Güney Kralı’nın güçleri buna karşı duramayacak. En seçme askerlerinin bile karşı durmaya güçleri yetmeyecek.4"aT  “Bu sırada birçokları Güney Kralı’na karşı çıkacak. Senin halkından bazı zorbalar da, görüm yerine gelsin diye ayaklanacak, ama yenilgiye uğrayacaklar.&!ET Çünkü Kuzey Kralı öncekinden daha büyük bir ordu toplayacak ve birkaç yıl sonra büyük, iyi donatılmış bir orduyla ülkeye doğru ilerleyecek. T Bu büyük ordu yenilgiye uğrayınca Güney Kralı gurura kapılacak. On binlerce insanı öldürecek, ama zaferi uzun sürmeyecek.9kT “Güney Kralı öfkeyle çıkıp Kuzey Kralı’na karşı savaşacak. Kuzey Kralı büyük bir ordu topladığı halde, bu ordu Güney Kralı’nın eline teslim edilecek.MT Kuzey Kralı’nın oğulları savaşa hazırlanarak çok büyük bir ordu toplayacaklar. Ordu sel gibi taşacak, önüne geleni alıp götürecek, gelip Güney Kralı’nın kalesine dayanacak.s_T Sonra Kuzey Kralı gidip Güney Kralı’nın ülkesine saldıracak, ardından kendi ülkesine dönecek..UT  Onların ilahlarını, dökme putlarını, değerli altın ve gümüş kaplarını alıp Mısır’a götürecek. Kuzey Kralı’nı birkaç yıl rahat bırakacak.5T  “Babasının yerine kızın ailesinden biri ortaya çıkacak. Kuzey Kralı’nın ordusuna saldırıp kalesini alacak. Onlarla savaşıp yenecek.8iT  Birkaç yıl sonra bu ikisi uzlaşacak. Güney Kralı yapılan uzlaşmayı onaylamak için kızını Kuzey Kralı’na eş olarak verecek. Ama kız gücünü koruyamayacak. Kralın ömrü de gücü de uzun sürmeyecek. Bu arada kızla babası da, ona eşlik edenlerle onu destekleyen de ele verilecek.{T  “Güney Kralı güçlenecek. Ancak komutanlarından biri ondan daha çok güçlenecek ve krallığı büyük olacak.*MT  Ne var ki, o gücünün doruğundayken, krallığı darmadağın edilecek, göğün dört rüzgarı gibi dört parçaya bölünecek. Krallık onun soyundan gelenlere geçmeyecek, yerine geçenlerin hiçbiri onun gibi egemenlik sürmeyecek. Krallığı yıkılıp başkalarına verilecek.lQT  Sonra güçlü bir kral çıkacak. Büyük yetkiyle krallık edecek ve dilediği gibi davranacak.}sT  “Şimdi sana gerçeği bildireceğim: Pers krallığında üç kral daha ortaya çıkacak. Ama dördüncü kral öbür üçünden daha zengin olacak. Zenginliği sayesinde elde edeceği güçle herkesi Grek ülkesine karşı kışkırtacak.~ wT “Medli Darius’un krallığının birinci yılında Mikail’i destekleyip korumak için onun yanında durdum.”/T  Ama önce Gerçek Kitap’ta neler yazıldığını sana bildireceğim. Onlara karşı önderiniz Mikail dışında bana yardım eden kimse yok.&ET  Bunun üzerine, “Sana neden geldiğimi biliyor musun?” dedi, “Çok yakında dönüp Pers önderiyle savaşacağım. Ben gidince Grek önderi gelecek.W'T  “Ey çok sevilen adam, korkma!” dedi, “Esenlik olsun sana! Güçlü ol! Evet, güçlü ol!” O benimle konuşunca güçlendim. “Konuşmanı sürdür, efendim, çünkü bana güç verdin” dedim.DT  İnsana benzeyen varlık yine dokunup beni güçlendirdi.Z-T  “Ben kulun nasıl seninle konuşayım? Gücüm tükendi, soluğum kesildi.”^5T  Derken insanoğluna benzeyen biri dudaklarıma dokundu. Ben de ağzımı açıp konuşmaya başladım. Karşımda durana, “Ey efendim, bu görüm yüzünden acı çekiyorum, kendimi toparlayamıyorum” dedim,=uT  O bunları söyleyince, suskun suskun yere baktım. T  Son günlerde halkının başına neler geleceğini sana açıklamak için geldim şimdi, çünkü bu görüm gelecekle ilgilidir.”< qT Pers krallığının önderi yirmi bir gün bana karşı durdu. Sonra baş önderlerden Mikail bana yardıma geldi, çünkü orada, Pers krallarının yanında alıkonulmuştum.9 kT “Korkma, ey Daniel!” diye devam etti, “Anlayışa erişmeye ve kendini Tanrın’ın önünde alçaltmaya karar verdiğin gün duan işitildi. İşte bu yüzden geldim.O T Bana, “Ey Daniel, sen ki çok sevilen birisin!” dedi, “Ayağa kalk ve söyleyeceklerime iyi kulak ver. Çünkü sana gönderildim.” O bunları söyler söylemez titreyerek ayağa kalktım.Z -T Derken bir el dokundu, titredim; beni dizlerimle ellerimin üzerine kaldırdı.Z-T Sonra adamın sesini duyunca yüzüstü yere düşüp derin bir uykuya daldım.T  Böylece ben yalnız kaldım. Bu büyük görümü seyrederken gücüm tükendi, benzim büsbütün soldu, kendimi toparlayamadım.wT  Görümü yalnız ben Daniel gördüm. Yanımdakiler görmediler, ama dehşete düşerek gizlenmek için kaçtılar.q[T  Bedeni sarı yakut gibiydi. Yüzü şimşek gibi parlıyordu. Gözleri alevli meşalelere benziyordu. Kollarıyla bacakları cilalı tunç gibi parlıyor, sesi büyük bir kalabalığın çıkardığı gürültüyü andırıyordu.~uT  gözlerimi kaldırıp bakınca keten giysi giyinmiş, beline Ufaz altınından kemer kuşanmış bir adam gördüm.jMT  Birinci ayın yirmi dördüncü günü, Büyük Irmak’ın, yani Dicle’nin kıyısındayken,zmT  Üç hafta dolana dek ağzıma ne güzel bir yiyecek ya da et koydum, ne şarap içtim, ne de yağ süründüm.=uT  O sırada ben Daniel üç haftadır yas tutuyordum.m UT Pers Kralı Koreş’in krallığının üçüncü yılında Belteşassar diye çağrılan Daniel’e bir giz açıklandı. Büyük bir savaşla ilgili olan bu giz gerçekti. Daniel görümde kendisine açıklanan gizi anladı.%CT  Gelecek önder birçoklarıyla bir haftalık sağlam bir antlaşma yapacak. Haftanın yarısı geçince, kurbanı da sunuyu da kaldıracak. Kararlaştırılan yıkım başına gelinceye dek yok edici önder tapınağın üst bölümüne yıkıcı iğrenç şeyler yerleştirecek.”~T  Bu altmış iki hafta sonunda meshedilmiş olan öldürülecek ve onu destekleyen olmayacak. Gelecek önderin halkı, kenti ve kutsal yeri yerle bir edecek. Sonu tufanla olacak: Savaş sona dek sürecek. Yıkımların da olacağı kararlaştırıldı.}%T  “Şunu bil ve anla: Yeruşalim’i yeniden kurmak için buyruğun verilmesinden, meshedilmiş olan önderin gelişine dek yedi hafta geçecek. Altmış iki hafta içinde Yeruşalim yeniden sokaklarla, hendeklerle kurulacak. Ancak bu sıkıntılı zamanlarda olacak.|/T  “Başkaldırıyı ortadan kaldırmak, günaha son vermek, suçu bağışlatmak, sonsuza dek kalıcı doğruluğu sağlamak, görüm ve peygamberliği mühürlemek, En Kutsal’ı meshetmek için senin halkına ve kutsal kentine yetmiş hafta kadar zaman saptanmıştır.@{yT  “Sen Tanrı’ya yalvarmaya başlar başlamaz, duan yanıtlandı; bunu bildirmeye geldim. Çünkü sen çok sevilen birisin. Bu nedenle sözün anlamını kavra ve görümü anla:MzT  “Daniel, sana anlayış vermek için geldim” diye açıkladı,yT  daha dua ediyorken, önceden görümde gördüğüm adam –Cebrail– akşam sunusu saatinde hızla uçarak yanıma geldi.5xcT  Ben daha konuşup dua ederken, günahımı ve halkım İsrail’in günahını açıkça kabul edip Tanrım’ın kutsal dağı için Tanrım RAB’be dilekte bulunurken,w'T  Ya Rab, dinle! Ya Rab, bağışla! İşit ve davran, ya Rab! Ey Tanrım, adının hatırı için gecikme! Çünkü kent ve halk senindir.”+vOT  Ey Tanrım, kulak ver ve işit! Gözlerini aç, senin olan viran kenti gör. Doğruluğumuzdan değil, senin büyük merhametinden ötürü dilekte bulunuyoruz. u T  “Şimdi, ey Tanrımız, kulunun duasını, yakarışını işit. Adın uğruna, ya Rab, yüzünü viran tapınağına çevir.t T  Ya Rab, doğru işlerin uyarınca kentin Yeruşalim’den, kutsal dağından öfkeni, kızgınlığını kaldırmanı dilerim. Günahlarımız ve atalarımızın suçları yüzünden Yeruşalim de halkın da çevremizdekilerin tümüne alay konusu oldu.)sKT  “Ey Tanrımız Rab, sen halkını Mısır’dan güçlü elinle çıkardın ve bugün olduğu gibi ün kazandın. Bizse günah işledik, kötülük yaptık.r'T  RAB üzerimize yıkım göndermekten caymadı. Çünkü Tanrımız RAB yaptığı her şeyde adildir. Bizse O’nun sözüne kulak vermedik.Jq T Musa’nın Yasası’nda yazıldığı gibi, bütün bu yıkımlar başımıza geldi. Buna karşın, ey Tanrımız RAB, suçumuzdan dönüp senin gerçeklerine yönelerek lütfunu dilemedik.bp=T Üzerimize büyük yıkım getirerek bizim ve bizi yöneten önderlerimiz için söylediğin sözleri yerine getirdin. Yeruşalim’in başına gelen, göğün altındaki başka hiçbir kentin başına gelmemiştir.}osT Bütün İsrail halkı yasanı çiğnedi, sırtını sana dönüp seni dinlemek istemedi. “Bu yüzden Tanrı kulu Musa’nın Yasası’nda yazılan lanet başımıza yağdı, içilen ant yerine geldi. Çünkü sana karşı günah işledik.nyT Tanrımız RAB’bin sözüne kulak vermedik, kulları peygamberler aracılığıyla bize verdiği yasalara uymadık.[m/T Sana karşı geldiğimiz halde, sen acıyan, bağışlayan Tanrımız Rab’sin. lT  Evet, ya RAB, bizler, krallarımız, önderlerimiz, atalarımız sana karşı işlediğimiz günah yüzünden utanç içindeyiz.DkT  “Sen adaletlisin, ya Rab! Sadakatsizliğimiz yüzünden bizi uzak yakın ülkelere sürdün. Oralarda yaşayan biz Yahudiler, Yeruşalim halkı, İsrailliler bugün utanç içindeyiz. jT  Senin adına krallarımıza, önderlerimize, atalarımıza, ülkedeki bütün halka seslenen kulların peygamberleri dinlemedik.niUT  Buyruklarından, ilkelerinden ayrılıp günah, suç işledik, kötülük yaptık, başkaldırdık.KhT  RAB Tanrım’a dua edip günahlarımızı itiraf ettim. Şöyle dedim: “Ya Rab, kendisini sevenlerle, buyruklarına uyanlarla yaptığı antlaşmaya bağlı kalan yüce ve görkemli Tanrı! gT  Bunun üzerine yüzümü Rab Tanrı’ya çevirdim. Duayla, yakarışla, oruçla O’na yalvardım; çul kuşanıp külde oturdum.f#T  Medli Ahaşveroş oğlu Darius Kildan Kralı oldu. Krallığının birinci yılında ben Daniel, RAB’bin Peygamber Yeremya’ya bildirdiği sayının –Yeruşalim’in ıssız kalacağı yılların sayısının– yetmiş olduğunu Kutsal Yazılar’dan anladım.e #T Medli Ahaşveroş oğlu Darius Kildan Kralı oldu. Krallığının birinci yılında ben Daniel, RAB’bin Peygamber Yeremya’ya bildirdiği sayının –Yeruşalim’in ıssız kalacağı yılların sayısının– yetmiş olduğunu Kutsal Yazılar’dan anladım.*dMT Ben Daniel günlerce bitkin ve hasta kaldım. Sonra kalkıp kralın işlerini yapmayı sürdürdüm. Bu anlaşılması güç görümden ötürü şaşkındım.cT “Akşam ve sabahla ilgili sana bildirilen görüm gerçektir. Ama sen görümü gizli tut. Çünkü uzak bir gelecekle ilgilidir.”NbT Yapacağı işleri aldatarak başaracak, kendisini yükseltecek. Güvenlikte olan birçoklarını yok edecek, Önderler Önderi’ne karşı duracak. Ama kendisi insan eli değmeden yok edilecek.5acT Kendisinden gelmeyen büyük bir güce kavuşacak. Şaşırtıcı yıkımlar yapacak, el attığı her işte başarılı olacak. Güçlüleri ve kutsal halkı yok edecek.`%T “Bu dört krallığın sonu yaklaşıp yapılan kötülükler doruğa varınca, sert yüzlü ve aldatmada usta bir kral ortaya çıkacak._%T Kırılan boynuzun yerine çıkan dört boynuz, ulusundan çıkacak dört krallığı simgeliyor. Ama ilk kral kadar güçlü olmayacaklar.Y^+T Teke Grek Kralı’dır; gözleri arasındaki büyük boynuz birinci kraldır.L]T Gördüğün iki boynuzlu koç Med ve Pers krallarını simgeler./\WT Bana, “Daha sonra Tanrı’nın öfkesi sona erdiğinde neler olacağını sana söyleyeceğim” dedi, “Çünkü görüm sonun belirlenen zamanıyla ilgilidir.{[oT O benimle konuşurken, yüzükoyun yere uzanmış, derin bir uykuya dalmışım. Dokunup beni ayağa kaldırdı.Z1T Cebrail durduğum yere yaklaşınca korkudan yere yığıldım. Bana, “Ey insanoğlu!” dedi, “Bu görümün sonla ilgili olduğunu anla.” YT Bir insan sesinin Ulay Kanalı’ndan, “Ey Cebrail, görümün ne anlama geldiğini şuna açıkla” diye seslendiğini duydum.X}T Ben Daniel, gördüğüm görümün ne anlama geldiğini çözmeye çalışırken, insana benzer biri karşımda durdu.rW]T Kutsal varlık bana, “2 300 akşam, sabah olacak, sonra kutsal yer yeniden düzene konulacak” dedi.V1T Sonra kutsal bir varlığın konuştuğunu duydum. Başka kutsal bir varlık ona, “Bu görümde –günlük sunuyla, yıkım getiren başkaldırıyla, kutsal yerin ve ordunun ayak altında çiğnenmesiyle ilgili görümde– olanlar ne zamana dek sürecek?” diye sordu."U=T Başkaldırı yüzünden günlük sunuya karşı çıkıldı. Gerçek ayak altında çiğnendi. Küçük boynuz yaptığı her şeyde başarılı oldu.TT Kendisini Gök Ordusu’nun Önderi kadar yükseltti. Tanrı’ya sunulan günlük sunu kaldırıldı, O’nun tapınağı yıkıldı.%SCT Göklerin ordusuna erişinceye dek büyüdü. Gökteki ordudan ve yıldızlardan bazılarını yeryüzüne düşürdü, ayakları altına alıp çiğnedi.RT Bu boynuzların birinden başka bir küçük boynuz çıktı; güneye, doğuya ve Güzel Ülke’ye doğru yayılarak çok güçlendi.;QoT Teke çok güçlendi, ama en güçlü olduğu sırada büyük boynuzu kırıldı. Kırılan boynuzun yerine, göğün dört rüzgarına doğru çarpıcı dört boynuz çıktı.RPT Öfkeyle saldırdığını, koça vurup boynuzlarını kırdığını gördüm. Koçun tekeye karşı duracak gücü yoktu; teke koçu yere vurup çiğnedi. Koçu onun elinden kurtaracak kimse yoktu.iOKT Güç ve öfkeyle, kanalın yanında durduğunu gördüğüm iki boynuzlu koça doğru koştu."N=T Ben bu olayı düşünürken, batıdan ansızın gözleri arasında çarpıcı bir boynuzu olan bir teke geldi. Yere basmadan bütün dünyayı aştı.OMT Koçun batıya, kuzeye, güneye doğru boynuz attığını gördüm. Hiçbir hayvan ona karşı koyamıyor, kimse onun elinden kurtaramıyordu. Koç dilediği gibi davrandı ve gitgide güçlendi.)LKT Gözlerimi kaldırıp bakınca kanal kıyısında duran bir koç gördüm; iki uzun boynuzu vardı. Boynuzlardan daha geç çıkanı öbüründen daha uzundu.gKGT Görümde kendimi Elam İli’ndeki Sus Kalesi’nde, Ulay Kanalı’nın yanında gördüm.J T Kral Belşassar’ın krallığının üçüncü yılında, ben Daniel daha önce gördüğüm görümden başka bir görüm gördüm.&IET “İşte olayın gelişimi burada bitiyor. Ben Daniel’e gelince, düşüncelerim beni çok ürküttü, benzim soldu. Ama bu olayı içimde sakladım.”sH_T Göklerin altındaki krallıklara özgü krallık, egemenlik ve büyüklük kutsallara, Yüceler Yücesi’nin halkına verilecek. Bu halkın krallığı sonsuza dek sürecek, bütün uluslar ona kulluk edip sözünü dinleyecek.’dGAT “ ‘Ama mahkeme kurulacak, onun egemenliğine son verilecek, büsbütün yok edilecek.`F9T Yüceler Yücesi’ni kötüleyen sözler söyleyecek, O’nun kutsallarına baskı yapacak. Belirlenen zamanları, yasaları değiştirmeyi amaçlayacak. Kutsallar üç buçuk yıl için eline teslim edilecekler.%ECT On boynuz bu krallıktan çıkacak on kraldır. Bunlardan sonra öncekilerden farklı bir başka kral ortaya çıkıp üç kralı tahtlarından indirecek.gDGT “Bana şu açıklamayı yaptı: ‘Dördüncü yaratık yeryüzünde ortaya çıkacak dördüncü krallıktır. Bütün öbür krallıklardan farklı olacak, bütün dünyayı yiyip bitirecek, çiğneyip parçalayacak.*CMT Eskiden beri var Olan –Yüceler Yücesi– gelip kutsallarının lehine yargı verene dek bu böyle sürdü. Kutsalların krallığı alma zamanı gelmişti.ZB-T Ben baktığım sırada bu boynuz kutsallarla savaşıyor ve onları yeniyordu.uAcT Bunun yanısıra başındaki on boynuzdan sonra çıkan öbür boynuzun ne olduğunu da öğrenmek istedim. Bu boynuzun önünden üç boynuz düşmüştü, sanki ötekilerden daha iriceydi. Gözleri ve böbürlenen bir ağzı vardı.o@WT “Bundan sonra öbürlerinden farklı, çok korkunç, demirden dişleri, tunçtan tırnakları olan, yiyip parçalayan, artakalanı ayakları altında çiğneyen dördüncü yaratığın ne anlama geldiğini öğrenmek istedim.?yT Ama Yüceler Yücesi’nin kutsalları krallığı alacak, sonsuza dek ellerinde tutacaklar. Evet, sonsuzlara dek.’U>#T ‘Bu dört büyük yaratık yeryüzünde ortaya çıkacak dört kraldır.(=IT Orada duranlardan birine yaklaştım, bütün bunların gerçek anlamını açıklamasını istedim. “O da bana bunların ne anlama geldiğini açıkladı:m<ST “Ben Daniel’e gelince, ruhum üzüntüyle sarsıldı, gördüğüm görümler beni ürküttü.Z;-T Ona egemenlik, yücelik ve krallık verildi. Bütün halklar, uluslar ve her dilden insan ona tapındı. Egemenliği hiç bitmeyecek sonsuz bir egemenlik, krallığı hiç yıkılmayacak bir krallıktır.”9:kT “Gece görümlerimde insanoğluna benzer birinin göğün bulutlarıyla geldiğini gördüm. Eskiden beri var Olan’ın yanına doğru ilerledi, O’nun önüne getirildi.9T Öbür yaratıklara gelince, egemenlik onlardan alınmış, ancak belirli bir süre için yaşamalarına izin verilmişti.83T “Boynuzun söylediği övüngen sözleri duyunca baktım, yaratık gözümün önünde öldürüldü, bedeni kızgın ateşe atıldı, yok oldu.37_T Önünden ateşten bir ırmak çıkıp akıyordu. Binlerce binler O’na hizmet ediyordu; On binlerce on binler Önünde duruyordu. Mahkeme kuruldu, Kitaplar açıldı.H6 T “Ben bakarken Tahtlar kuruldu, Eskiden beri var Olan yerine oturdu. Giysileri kar gibi beyaz, Başındaki saçlar yün gibi apaktı. Tahtı alev alev, Tekerlekleri kızgın ateş gibiydi.q5[T “Ben gözümü dikmiş boynuzlara bakarken, onların arasından daha küçük başka bir boynuz çıktı. İlk boynuzlardan üçü onun önünde söküldü. Bu boynuzun insan gözü gibi gözleri, böbürlenen bir ağzı vardı.4/T “Bundan sonraki gece görümlerimde korkunç, ürkütücü, çok güçlü dördüncü bir yaratık gördüm. Büyük demir dişleri vardı; yiyip parçalıyor, artakalanı ayakları altında çiğniyordu. Kendisinden önceki yaratıklara benzemiyordu. On boynuzu vardı./3WT “Sonra baktım, parsa benzer bir başka yaratık gördüm. Sırtında dört kuş kanadı vardı. Bu yaratığın dört başı vardı ve ona egemenlik verilmişti.J2 T “İkinci yaratık ayıya benziyordu. Bir yanı üzerinde doğrulmuştu. Ağzında, dişleri arasında üç kaburga kemiği vardı. Ona, ‘Haydi kalk, yiyebildiğin kadar et ye!’ dediler.Y1+T “Birinci yaratık aslana benziyordu, kartal kanatları vardı. Ben bakarken kanatları koparıldı, yaratık yerden kaldırıldı, insan gibi ayakları üzerine durduruldu. Ona bir insan yüreği verildi.H0 T Denizden birbirinden farklı dört büyük yaratık çıktı.v/eT şöyle dedi: “Gece bir görümde göğün dört rüzgarının büyük denize saldırdığını gördüm.*. OT Babil Kralı Belşassar’ın krallığının birinci yılında, Daniel yatağında yatarken bir düş ve görümler gördü. Sonra düşünün özetini yazdı;k-OT Böylece Darius’un ve Persli Koreş’in krallığı döneminde Daniel’in işleri iyi gitti.,'T O kurtarır, O yaşatır, Gökte de yerde de Belirtiler, şaşılası işler yapar. Daniel’i aslanların pençesinden kurtaran O’dur.”R+T Krallığımda yaşayan herkesin Daniel’in Tanrısı’ndan korkup titremesini buyuruyorum. O yaşayan Tanrı’dır, Sonsuza dek var olacak. Krallığı yıkılmayacak, Egemenliği son bulmayacak.*T Kral Darius dünyada yaşayan bütün halklara, uluslara ve her dilden insanlara şöyle yazdı: “Esenliğiniz bol olsun!j)MT Kralın buyruğu uyarınca, Daniel’i haksız yere suçlayan adamları, karılarıyla, çocuklarıyla birlikte getirip aslan çukuruna attılar. Daha çukurun dibine varmadan aslanlar onları kapıp kemiklerini kırdılar.?(wT Kral buna çok sevindi, Daniel’i çukurdan çıkarmalarını buyurdu. Daniel çukurdan çıkarıldı. Bedeninde hiçbir yara izi bulunmadı. Çünkü Tanrısı’na güvenmişti.J' T “Tanrım meleğini gönderip aslanların ağzını kapadı. Beni incitmediler. Çünkü Tanrı’nın önünde suçsuz bulundum. Sana karşı da, ey kral, hiçbir yanlışlık yapmadım.”B&T Daniel, “Ey kral, sen çok yaşa!” diye yanıtladı,=%sT Çukura yaklaşınca üzgün bir sesle, “Ey yaşayan Tanrı’nın kulu Daniel, kendisine sürekli kulluk ettiğin Tanrın seni aslanlardan kurtarabildi mi?” diye haykırdı.?$yT Şafak sökerken kalkıp acele aslan çukuruna gitti._#7T Sonra sarayına döndü; geceyi yemek yemeden, eğlenmeden geçirdi; uykusu kaçtı.O"T Bir taş getirip çukurun ağzına koydular. Daniel’le ilgili hiçbir şey değiştirilmesin diye kral hem kendi mühür yüzüğüyle, hem soyluların mühür yüzükleriyle taşı mühürledi..!UT Bunun üzerine kral Daniel’i getirip aslan çukuruna atmalarını buyurdu. Daniel’e de, “Kendisine sürekli kulluk ettiğin Tanrın seni kurtarsın!” dedi.E T O zaman adamlar toplu halde krala gidip, “Ey kral, Medler’le Persler’in yasası uyarınca, kralın koyduğu yasanın ya da yasağın değiştirilemeyeceğini bilmelisin” dediler.  T Bunu duyan kral çok üzüldü, Daniel’i kurtarmayı kafasına koydu. Onu kurtarmak için güneş batıncaya dek uğraştı.5T Bunun üzerine, “Ey kral, Yahuda sürgünlerinden olan Daniel seni de imzaladığın yasayı da saymıyor; günde üç kez dua ediyor” dediler.a;T Bunun üzerine krala gidip çıkardığı yasayla ilgili şunları söylediler: “Ey kral, kim otuz gün içinde senden başka bir insana ya da ilaha dua ederse, aslan çukuruna atılsın diye yasa imzalamadın mı?” Kral, “Medler’le Persler’in değişmez yasası uyarınca çıkardığım yasa geçerlidir” diye karşılık verdi.ykT Ona tuzak kuran adamlar hep birlikte oraya gittiklerinde, onu Tanrısı’na dua edip yalvarırken gördüler.mST Daniel yasanın imzalandığını öğrenince evine gitti. Yukarı odasının Yeruşalim yönüne bakan pencereleri açıktı. Daha önce yaptığı gibi her gün üç kez diz çöküp dua etti, Tanrısı’na övgüler sundu.BT Böylece Kral Darius yasağı içeren yasayı imzaladı.  T Şimdi, ey kral, yasağı koy; Medler’le Persler’in değişmez yasası uyarınca yazıyı imzala ki değiştirilemesin.” T “Ülkenin bütün bakanları, kaymakamları, satrapları, danışmanları, valileri olarak kralın zorlu bir yasa çıkarması üzerinde anlaştık. Ey kral, kim otuz gün içinde senden başka bir insana ya da ilaha dua ederse, aslan çukuruna atılsın.s_T Bunun üzerine bakanlarla satraplar hep birlikte krala gidip, “Ey Kral Darius, çok yaşa!” dediler,T Sonunda, “Daniel’i Tanrısı’nın Yasası’yla ilgili bir konuda suçlayamazsak, bir suçlama nedeni bulamayacağız” dediler.0YT Bunun üzerine öbür bakanlarla satraplar Daniel’i ülke yönetimi konusunda suçlamak için fırsat kollamaya başladılar. Ancak ne suçlanacak bir yanını, ne de bir yanlışını buldular. Çünkü Daniel güvenilir biriydi. Kendisinde hiçbir eksiklik ya da yanlışlık bulamadılar./WT Kendisinde bulunan olağanüstü ruh sayesinde Daniel öbür bakanlarla satraplardan üstün olduğundan, kral onu bütün ülkenin başına atamayı tasarlıyordu.T Bunların başına da biri Daniel olmak üzere üç bakan atadı. Krala zarar gelmemesi için bakanlar satraplardan hesap soracaklardı.U %T Darius bütün ülkeyi yönetecek yüz yirmi satrap atamayı uygun gördü.OT Altmış iki yaşında olan Medli Darius krallığı eline geçirdi.8kT Kildan Kralı Belşassar o gece öldürüldü.'T Belşassar’ın buyruğu üzerine Daniel’e mor giysi giydirilip boynuna altın zincir takıldı ve ülkede üçüncü önder ilan edildi.T!T PERES: Krallığın ikiye bölünerek Medler’le Persler’e verildi.”8 kT TEKEL: Terazide tartıldın ve eksik bulundun.u cT “Bu sözcüklerin anlamı şudur: MENE: Tanrı senin krallığının günlerini saydı ve ona son verdi.A }T “Yazılan yazı şudur: MENE, MENE, TEKEL ve PARSİN.; qT Bu yüzden Tanrı o yazıyı yazan eli gönderdi. !T Bunun yerine göğün Rabbi’ne karşı kendini yükselttin. O’nun tapınağından aldıkları kapları sana getirdiler. Sen, karıların, cariyelerin, soylu adamların onlarla şarap içtiniz. Görmeyen, duymayan, anlamayan altından, gümüşten, tunçtan, demirden, ağaçtan, taştan ilahları övdün. Soluğunu elinde tutan, bütün yollarını gözeten Tanrı’yı ise yüceltmedin.ykT “Ama ey sen, onun torunu Belşassar, bunların hepsini bildiğin halde alçakgönüllülüğü benimsemedin.,QT İnsanlar arasından kovuldu ve ona hayvan yüreği verildi. Yüce Tanrı’nın insanların krallığı üzerinde egemenlik sürdüğünü, onu dilediği kişiye verdiğini anlayıncaya dek yaban eşekleri arasında yaşadı, öküz gibi otla beslendi, bedeni göğün çiyiyle ıslandı.{T Ne var ki, gurura kapılıp saygısızlıkta direnince krallık tahtından indirildi, yüceliği kendisinden alındı. 2~~ }u||E{&zz3yxxxx%wivvu@tt+s{srqq poo\o n;mllTkkAjii1hggg1fNeeedcbb~aab``%__ ^^"]<\\g[[6ZZ@YZX]WW0VVVCUhUTzSSiRRPQQ^PPgPORNMMpMLUKK JJ-IIUHHvGGFFEDDwD!CCBAA/@@9?s>>v>2=="<<;;L::8988&7p7655/4z322r110y//..--,o++H*j))(''q&%%3$N##\""D!!< 6Ipg ziVryW@<h\c  D UX'A 2 h RAB’bin Tapınağı’na götürülecek Tahıl ve şarap sunusu yok artık. RAB’be hizmet eden kâhinler yas tutuyorlar.L h Sözlüsünü yitirip çul kuşanan bir genç kız gibi yas tutun. h Asmalarımı harap ettiler, İncir ağaçlarımı mahvettiler, Kabuklarını soyup yere attılar. Soyulan dallar bembeyaz.& Gh Güçlü ve sayılamayacak kadar büyük bir çekirge ordusu saldırdı ülkeme. Aslan dişine benzer, Dişi aslanın kesici dişlerine benzer dişleri var. 3h Ey sarhoşlar, ayılın ve ağlayın. Ey şarap düşkünleri, tatlı şarap için ağıt yakın. Çünkü şarabınızı ağzınızdan kaptılar.2 _h Genç çekirgeden artakalan ürünü olgunlaşmış çekirge yedi, Ondan artakalanı yumurtadan yeni çıkan çekirge yedi; Ondan artakalanı da yavru çekirgeler yedi.   h Bunu çocuklarınıza anlatın; Çocuklarınız kendi çocuklarına, Onların çocukları da bir sonraki kuşağa anlatsınlar. 1h Ey yaşlılar, dinleyin, Ülkede yaşayan herkes, kulak verin: Sizin zamanınızda ya da atalarınızın zamanında Hiç böyle bir şey oldu mu?6 kh RAB’bin Petuel oğlu Yoel’e bildirdikleri.+O^ Bilge kişi kavrasın bunları, Anlayan anlasın. Çünkü RAB’bin yolları adildir; Bu yollarda yürür doğrular, Ama başkaldıranlar bu yollarda sendeler."=^ Ey Efrayim, artık ne işim var putlarla? Yanıtlayacak, seninle ilgileneceğim. Yeşil çam gibiyim ben, Senin verimliliğin benden kaynaklanıyor.”  ^ Yine insanlar oturacak gölgesinde; Buğday gibi gelişecek, Asma gibi serpilecekler; Lübnan şarabı kadar ün kazanacaklar.kO^ Dallanıp budaklanacaklar, Görkemleri zeytin ağacını, Kokuları Lübnan sedirini andıracak.nU^ Çiy gibi olacağım İsrail’e; Zambak gibi çiçek açacak, Lübnan sediri gibi kök salacaklar.yk^ “Onların dönekliğini düzelteceğim, Gönülden seveceğim onları, Çünkü onlara karşı öfkem dindi., Q^ Asur kurtaramaz bizi, Savaş atlarına binmeyeceğiz. Artık ellerimizle yaptığımıza ‘Tanrımız’ demeyeceğiz, Çünkü öksüz sende merhamet bulur.”1 [^ Dualarla gidin, RAB’be dönün, O’na, “Bağışla bütün suçlarımızı” deyin, “Lütfet, kabul et bizi, Öyle ki, dudaklarımızın kurbanını sunalım.Y  -^ Tanrın RAB’be dön, ey İsrail, Çünkü suçlarından ötürü tökezledin.P ^  Samiriye halkı suçunun cezasını çekecek, Çünkü Tanrısı’na başkaldırdı. Kılıçla yıkılacaklar, Yere çalınıp parçalanacak yavruları, Gebe kadınlarının karnı yarılacak.”Z -^  “Kardeşleri arasında serpilip gelişse de, Doğu rüzgarı, çölden esen RAB’bin soluğu üzerine gelecek, Onun kaynağı kuruyacak, Pınarı kesilecek, Değerli eşyalarının hazinesi yağmalanacak.[/^  “Onları fidyeyle kurtaracağım Ölüler diyarının elinden, Ölümden fidyeyle kurtaracağım. Felaketin nerede, ey ölüm? Yıkıcılığın nerede, ey ölüler diyarı? Hiç pişmanlık duymayacağım.w^ Doğum sancıları çeken kadının akılsız oğludur o, Çünkü zamanı geldiğinde, Açık rahimden çıkmıyor.@{^ Efrayim’in suçu birikmiş, Günahı kayda geçmiş.W'^ Öfkelendiğimde bir kral verdim sana, Gazaba gelince alıp götürdüm onu.+^ Nerede seni bütün kentlerinde Kurtaracak kralın? Yöneticilerin nerede? Hani, onlar için: ‘Bana bir kral ve önderler ver!’ demiştin.X)^ “Ey İsrail, bana, yardımcına karşı çıkman Yıkıma uğratıyor seni.T!^  Yavrularından edilmiş dişi ayı gibi Karşılarına çıkacak, Yüreklerinin zarını yırtacağım, Dişi aslan gibi onları oracıkta yiyip bitireceğim, Yabanıl bir hayvan parçalayacak onları.lQ^  Ben de onlara karşı bir aslan gibi olacağım, Bir pars gibi yol kenarında pusuya yatacağım.c?^  Otlaklara sahip olunca doydular, Doyunca gurura kapıldılar; Bu yüzden unuttular beni.?y^  Ben sana çölde, Kurak topraklarda göz kulak oldum. ~^  “Ama seni Mısır’dan çıkaran Tanrın RAB benim, Benden başka tanrı tanımayacaksın, Çünkü başka kurtarıcı yoktur. } ^  Bu yüzden sabah sisine, Erken uçup giden çiye, Harman yerinden savrulan saman çöpüne, Bacadan tüten dumana dönecekler.t|a^  Şimdi günah üstüne günah işliyorlar, Gümüşlerinden dökme putlar, Akıllıca tasarlanmış putlar yapıyorlar, Hepsi de usta işi. Bu insanlar hakkında, “İnsan kurban edenler Buzağıları öpüyor!” diye konuşuluyor.y{ m^ Efrayim konuştuğunda herkes titrerdi, Yücelmişti İsrail’de. Ama Baal’a taparak suç işleyince öldü.z)^  Ama Efrayim Tanrı’yı aşırı öfkelendirdi. Rab döktükleri kanın hesabını soracak, Aşağılamalarının karşılığını verecek.vye^ RAB İsrail’i bir peygamber aracılığıyla Mısır’dan çıkardı, Yine bir peygamber korudu onları.Sx^ Yakup Aram’a kaçtı, İsrail bir karı için kul oldu, Koyun güttü.Fw^ Kötülük mü var Gilat’ta? Gerçekten değersiz bir halk! Gilgal’da sığır üstüne sığır kurban ediyorlar, Sunakları sürülmüş tarladaki taş yığınlarını andırıyor.nvU^ Peygamberlere de söyledim, Çok görümler sağladım, Onlar aracılığıyla örnekler verdim.”u}^ “Ama seni Mısır’dan çıkaran Tanrın RAB benim. Bayram günlerindeki gibi, Seni yine çadırlarda oturtacağım.t^  “Çok zengin oldum” diye böbürlenir, “Varlığa kavuştum, Çok emek çektim, Günah denecek bir suç bulamayacaklar bende.”Js ^  Efrayim tüccardır, Hileli terazi kullanır, Aldatmayı sever.ar;^  Bu yüzden Tanrın’a dön sen, Sevgiye, adalete sarıl, Sürekli Tanrın’ı bekle.)qK^  Melekle güreşip yendi, Ağladı, kutsanmak istedi. Tanrı’yı Beytel’de buldu, RAB, Her Şeye Egemen Tanrı bizimle orada konuştu, O RAB diye anılır.)pK^  Melekle güreşip yendi, Ağladı, kutsanmak istedi. Tanrı’yı Beytel’de buldu, RAB, Her Şeye Egemen Tanrı bizimle orada konuştu, O RAB diye anılır._o7^  Yakup ana rahminde kardeşinin topuğunu tuttu, Büyüyünce Tanrı’yla güreşti. n^  RAB’bin davası var Yahuda’yla, Yakup soyunu izlediği yola göre cezalandıracak, Yaptıklarının karşılığını verecek.?m y^ Efrayim rüzgarı güdüyor, Doğu rüzgarının ardına düşüyor bütün gün; Yalanı, zorbalığı artıyor. Asur’la antlaşma yapıyor, Mısır’a zeytinyağı gönderiyor.l^ Efrayim yalanla, İsrail halkı hileyle çevremi sardı. Yahuda’ysa hâlâ dizginsiz, Tanrı’ya, Kutsal ve Sadık Olan’a karşı.k^ Mısır’dan kuşlar gibi, Asur’dan güvercinler gibi Titreyerek gelecekler. Evlerine oturtacağım onları” Diyor RAB.yjk^ Aslan gibi kükreyen RAB’bin ardınca yürüyecekler; O kükreyince titreyerek gelecek çocukları batıdan.Ti!^ Kızgın öfkemi başınıza yağdırmayacağım, Efrayim’i yeniden yok etmeyeceğim. Çünkü ben insan değil, Tanrı’yım, Kutsal Olan’ım aranızda, Artık öfkeyle üzerinize varmayacağım.hhI^  “Nasıl vazgeçerim senden, ey Efrayim? Nasıl teslim ederim seni, ey İsrail? Adma’ya yaptığımı nasıl sana yaparım? Seni nasıl Sevoyim’e çeviririm? Yüreğim değişti içimde, Alevlendi acıma duygularım.zgm^  Halkım benden uzaklaşmaya kararlı. Beni, Yüce Olan’ı çağırsalar bile, Asla yüceltmeyeceğim onları.f^  Fırıl fırıl kılıç dönecek kentlerinde, Kapı sürgülerini yok edecek, Tüketecek onları düzenleri yüzünden.jeM^  “Mısır’a dönmeyecekler, Asur kral olacak başlarına, Çünkü bana dönmek istemediler.d#^  Onları insancıl iplerle, Sevgi bağlarıyla kendime çektim; Boyunduruklarını kaldıran biri gibi oldum, Eğilip yiyeceklerini verdim.c^  Efrayim’e yürümeyi ben öğrettim, Kollarıma aldım onları. Ama kendilerine şifa verenin ben olduğumu anlamadılar.b ^  Peygamberler İsrail’i çağırdıkça, İsrail uzaklaştı onlardan. Kurban kestiler Baallar’a, Buhur yaktılar putlara.Sa !^ “Çocukluğunda sevdim İsrail’i, Oğlumu Mısır’dan çağırdım.`%^  Ey Beytel, sana da aynısı yapılacak, Kötülüğünün büyüklüğü yüzünden. Tan ağarırken İsrail Kralı büsbütün yok olacak.`_9^  Bu yüzden halkınızın arasında savaş uğultusu çıkacak, Yıkılacak bütün surlarınız, Şalman’ın savaşta Beytarvel’i yıktığı gibi. Anneler çocuklarıyla birlikte yere çalınıp parçalandı.^#^ Ama siz kötülük ektiniz, Fesat biçtiniz, Yalanın meyvesini yediniz. Çünkü kendi yolunuza, Yiğitlerinizin çokluğuna güvendiniz.F]^ Doğruluk ekin kendiniz için, Sevgi meyveleri biçin. Nadasa bıraktığınız toprağı işleyin; Çünkü RAB’be yönelme zamanıdır, Gelip üzerinize doğruluk yağdırıncaya dek.T\!^ Efrayim eğitilmiş ineğe benzer, Buğday dövmeyi sever. Ama ben boyunduruk takacağım onun güzel boynuna. Koşum vuracağım Efrayim’in sırtına, Yahuda çift sürecek, Yakup tırmık çekecek. [ ^ İstediğim zaman onları cezalandıracağım, Çifte günahlarına bağlandıkları zaman, Uluslar toplanacak onlara karşı.(ZI^ “Ey İsrail, Giva’da geçirdiğin günlerden beri Günah işledin. Orada direndiniz bana. Kötülere karşı açılan savaş Giva’da size erişemez mi?YY+^  İsrail’in günahı olan Aven’deki puta tapılan yerler yok olacak, Sunaklarını dikenler, devedikenleri saracak. O zaman dağlara, “Bizi örtün!”, Tepelere, “Üzerimize düşün!” diyecekler.TX!^  Samiriye, Kralı’yla birlikte Su üstündeki çubuk gibi akıp gidecek.W^  Put armağan olarak büyük krala, Asur’a götürülecek. Efrayim rezil olacak, İsrail aldığı öğütten utanacak.YV+^  Samiriye’de yaşayanlar Beytaven’deki inek putu yüzünden korkuya kapılacak. Halkı onun ardından yas tutacak, Onun görkemiyle coşan putperest kâhinler Oradan sürgün edildiği için dövünecek.U'^  Antlaşma yaparken, Boş sözler veriyor, yalan yere ant içiyorlar, Bu yüzden davalar, sürülmüş tarladaki zehirli ot gibi boy veriyor.T^  O zaman, “Kralsız kaldık” diyecekler, “Çünkü RAB’den korkmadık. Kralımız olsa bile, Ne yapabilirdi bize?” S^  İçleri yalan doldu, Şimdi suçlarının cezasını taşımalılar. RAB sunaklarını yıkacak, Dikili taşlarını yok edecek.*R O^ İsrail serpilen bir asmaya benzer, Meyvesini veriyor. Meyvesi arttıkça, Sunakları da arttı. Ülkesi zenginleştikçe, Onu güzel dikili taşlarla donattı.lQQ^  Reddedecek Tanrım onları, Çünkü O’nu dinlemediler, Uluslar arasında dolaşıp duracaklar.P%^  Vuruldu Efrayim, Kökleri kurudu, Meyve vermeyecekler artık. Çocuk doğursalar bile, Rahimlerinin değerli meyvelerini öldüreceğim.”NO^  “Gilgal’daki kötülükleri yüzünden, Nefret ettim orada onlardan. İşledikleri günahlardan ötürü, Onları evimden kovacağım. Artık sevmeyeceğim onları, Bütün önderleri asidir.[N/^  Ya RAB, ver onlara ne vereceksen! Düşük yapan rahimler, sütsüz memeler ver.M ^ Efrayim’i, Sur Kenti gibi, Güzel bir yere kurulmuş gördüm. Ama Efrayim çocuklarını celladın önüne götürecek.”L)^ Çocuklarını büyütseler bile, Çocuklarından edeceğim onları, Kimse kalmayıncaya dek; Evet, vay başlarına, Onları terk ettiğimde!qK[^ Efrayim’in görkemi bir kuş gibi uçup gidecek, Ne doğum ne gebelik olacak, kimse gebe kalmayacak.bJ=^ “İsrail çölde Bir salkım üzüm gibi geldi bana, Atalarıysa incir ağacının ilk ürünü gibi. Ama Baal-Peor’a geldiklerinde Utanç dolu puta adadılar kendilerini, Sevdikleri şey kadar iğrenç oldular.I^ Alabildiğine yozlaştılar, Giva’da olduğu gibi. Tanrı suçlarını anımsayacak, Günahlarının cezasını verecek.%HC^  Peygamber Tanrım’ın yanısıra Efrayim’e gözcülük eder, Ama tuzak kurulmuş bütün yollarına, Düşmanlık var Tanrı’nın Tapınağı’nda.OG^  Onların ceza günleri geldi, Hesap günleri çattı. Bunu bilsin İsrail! Suçunuzun çokluğundan, Düşmanlığınızın büyüklüğü yüzünden, Peygamber aptal, ruhsal insan deli sayıldı.0FY^  Yıkımdan kaçsalar bile, Mısır bir araya toplayacak onları, Mof gömecek. Değerli gümüş eşyalarını yabanıl otlar saracak, Diken bitecek çadırlarında.LE^  Ne yapacaksınız dinsel bayramlarda, RAB’bin bayram gününde?D^  RAB’be şarap sunuları dökmeyecekler, O’nu hoşnut etmeyecek kurbanları. Kurbanları yas yemeğine dönecek, Kirli sayılacak onları yiyenlerin hepsi. Yalnız kendi karınlarını doyuracak yiyecekleri, RAB’bin Tapınağı’na girmeyecek.zCm^  RAB’bin diyarında kalmayacaklar, Mısır’a dönecek Efrayim, Asur’da kirli sayılan şeyleri yiyecekler.fBE^  Ama harman yeri, şarap teknesi halkı doyurmayacak, Yeni şarap umutları boşa çıkacak.1A ]^ Ey İsrail, öteki halklar gibi sevinme, coşma! Çünkü kendi Tanrın’a vefasızlık ederek zina ettin, Harman yerlerinin tümünde zina kazancına gönül verdin.C@^ Çünkü İsrail Yaratıcısı’nı unuttu, Saraylar yaptı; Yahuda’ysa birçok kenti surlarla çevirdi, Ama ateş göndereceğim kentlerinin üstüne, Yiyip bitirsin kalelerini.”h?I^ Bana sundukları kurbanlara gelince, Kurban kesiyor, eti kendileri yiyorlar; Oysa RAB bunu yapanlardan hoşlanmaz. Şimdi anımsayacak suçlarını, Günahları için onları cezalandıracak; Geri dönecekler Mısır’a.Y>+^ Yasamdaki pek çok şeyi onlar için yazdım, Ne var ki garipsediler bunları.k=O^ “Efrayim günah sunusu sunmak için çok sunak yaptı, Bunlar günah işlemelerine neden oldu. <9^ Uluslar arasında oynaşlar tutsalar da, Şimdi onları bir araya toplayacağım. Çünkü azalmaya başladılar güçlü kralın baskısı altında.h;I^ Tek başına dolaşan yaban eşeği gibi Asur’a gittiler, Efrayim ücretli oynaşlar tuttu.\:1^ “Yutuldu İsrail, Şimdi uluslar arasında kimsenin beğenmediği bir kap gibi.v9e^ Çünkü rüzgar eken kasırga biçer. Baş vermeyen buğday un vermez. Verse bile yabancılar yutacak onu. 8^ Çünkü bu İsrail’in işidir. O buzağıyı bir usta yaptı, Tanrı değildir o. Samiriye’nin buzağı putu parçalanacak.r7]^ Ey Samiriye, atın buzağı putunuzu, Öfkem alevleniyor size karşı! Hiç mi temiz olamayacaksınız?6#^ Krallar atadılar bana sormadan, Önderler seçtiler benden habersiz. Altın ve gümüşleriyle yıkımlarına yol açan putlar yaptılar.@5{^ İyi olanı reddettiler, Düşman kovalayacak onları.Z4-^ ‘Ey Tanrımız, Biz İsrailliler seni tanıyoruz!’ Diye bana yakarıyorlar.3 /^ “Boru çalmaya hazırlan! Düşman kartal gibi dolaşıyor evimin üzerinde; Çünkü İsrail antlaşmaya uymadı, Yasama karşı çıktılar.A2{^ Dönüyorlar, Ama Yüce Olan’a değil; Kusurlu yay gibiler. Arsız dilleri yüzünden Önderleri kılıçtan geçirilecek. Mısır’da gülünç duruma düşecekler bu yüzden.”W1'^ Ben onları eğittim, bileklerine güç verdim, Onlarsa bana düzen kuruyor.0%^ Yürekten yakarmıyorlar, Uluyorlar yataklarının üzerinde. Tahıl ve yeni şarap için kendilerini yaralıyor, Bana sırt çeviriyorlar.:/m^ Vay onların haline, Çünkü benden uzaklaştılar! Felaket gelecek başlarına, Çünkü başkaldırdılar bana! Ben onları kurtarmak istiyorum, Onlarsa iftira ediyor bana.).K^ Gittiklerinde ağımı üzerlerine atacak, Gökte uçan kuşlar gibi onları yere indireceğim. Topluluklarına bildirildiği gibi, Onları yola getireceğim.v-e^ “Efrayim bön, akılsız bir güvercin gibi, Ya Mısır’ı yardıma çağırıyor, Ya Asur’a gidiyor.,7^ İsrail’in gururu kendine karşı tanıklık ediyor; Bütün bunlara karşın Yine de dönmüyorlar bana, Tanrıları RAB’be, Aramıyorlar beni.c+?^ Gücünü yabancılar yedi, Farkında değil; Saçlarına ak düştü, Farkında değil.R*^ “Efrayim öteki halklarla karışıyor, Çevrilmemiş pideye döndü.)}^ Hepsi fırın gibi kızgındır, Yutar yöneticilerini. Bütün kralları düştü, Kimse yardıma çağırmıyor beni.(1^ Fırın gibidir yürekleri, Dolap çevirerek ona yaklaşırlar. İçin için yanar öfkeleri Gece boyunca. Alevli ateş gibi parlar Sabah olunca.|'q^ Kralımızın şenlik gününde, Önderler şarabın ateşinden hastalandılar, Kral da alaycılarla elele verdi.&)^ Hepsi zinaya düşkün, Yoğrulan hamur ekşiyinceye dek Fırıncının ateşini karıştırmaya gerek duymadığı fırın gibi kızgınlar.Q%^ “Kralı kötülükleriyle, Önderleri yalanlarıyla sevindiriyorlar.$^ Ne var ki, düşünmüyorlar, Kötülüklerini unutmadığımı. Günahları kuşatıyor onları, Gözümün önündeler.W# )^ “İsrail’e şifa vermek istesem, Efrayim’in suçları, Samiriye’nin kötülükleri ortaya çıkıyor. Çünkü hile yapıyorlar, Evlere hırsız giriyor, Dışarda haydut çeteleri soygun yapıyor.o"W^ “Ey Yahuda, senin için de bir hasat günü saptandı. “Ne zaman halkımın durumunu düzeltmek,h!I^ İsrail halkında korkunç bir şey gördüm. Efrayim zinaya kapılmış, Kirlenmiş İsrail. ^ Haydut çeteleri nasıl pusuya yatarsa, Kâhinler takımı da öyle; Şekem yolunda adam öldürüyor, Rezillik yapıyorlar.H ^ Gilat kötülük yapanların kentidir, Kan izleriyle doludur.Y+^ Oysa onlar Adam Kenti’nde Antlaşmaya uymadılar, Orada bana ihanet ettiler.}s^ Çünkü ben kurbandan değil, bağlılıktan hoşlanırım, Yakmalık sunulardan çok beni tanımanızı isterim."=^ Bu yüzden sizi peygamberler aracılığıyla lime lime doğradım, Ağzımdan çıkan sözlerle öldürdüm; Yargılarım şimşek gibi ışıldıyor.5^ Tanrı şöyle diyor: “Ey Efrayim, ne yapayım sana? Ey Yahuda, sana ne yapayım? Sevginiz sabah sisine benziyor, Erkenden uçup giden çiy gibi.'G^ RAB’bi tanıyalım, RAB’bi tanımaya gayret edelim. O tan gibi şaşmadan doğacak, Yağmur gibi, toprağı sulayan Son yağmur gibi bize gelecektir.”kO^ İki gün sonra bizi diriltecek, Üçüncü gün ayağa kaldıracak, Huzurunda yaşayalım diye.t c^ “Gelin, RAB’be dönelim. Bizi O parçaladı, O iyileştirecek. Bizi O yaraladı, Yaramızı O saracak.0Y^ Sonra gidip yerime döneceğim, Onlar suçlarını kabul edinceye, Yüzümü arayıncaya dek orada kalacağım. Sıkıntıya düşünce gayretle beni arayacaklar.”0Y^ Çünkü ben Efrayim’e bir aslan, Yahuda halkına genç bir aslan gibi saldıracağım. Ben parçalayacağım onları, Alıp götüreceğim, kurtaran çıkmayacak.0Y^ “Efrayim hastalığını, Yahuda yarasını görünce, Efrayim Asur’a gitti, Büyük kraldan yardım istedi. Ama o size şifa veremez, Yaranızı iyileştiremez.\1^ Ben Efrayimliler’e karşı güve, Yahuda halkına karşı küf gibi olacağım.nU^ Baskı gördü Efrayim, Ezildi yargı önünde, Çünkü bile bile boş şeylerin ardına düştü.y^ Yahuda önderleri sınır taşlarının yerini değiştirenlere benziyor, Gazabımı su gibi dökeceğim üzerlerine.a;^ Azar günü Efrayim yıkıma uğrayacak, Kararımı bildiriyorum İsrail oymaklarına. ^ “Giva’da boru, Rama’da borazan çalın, Beytaven’de savaş çağrısı yapın; Düşman peşinizde, ey Benyaminliler!^ RAB’be ihanet ettiler, Evlilik dışı çocuk yaptılar; Şimdi yiyip bitirecek Yeni Ay törenleri, Hem onları hem de tarlalarını.~u^ Davarlarıyla, sığırlarıyla RAB’bi aramaya gidecekler, Ama bulamayacaklar. Çünkü RAB onlardan uzaklaştı. ^ İsrail’in gururu kendine karşı tanıklık ediyor; Suç içinde tökezliyor İsrail’le Efrayim, Yahuda da birlikte. ^ Yaptıkları işler Tanrıları’na dönmeye izin vermiyor, Çünkü zina ruhu var içlerinde, RAB’bi tanımıyorlar. ^ Efrayim’i tanırım, İsrail’de de benim için gizli bir şey yok. Çünkü daha yeni zina ettin, ey Efrayim, Kirlenmiş İsrail.U #^ Başkaldıranlar azıttıkça azıttı, Ama ben hepsini yola getireceğim.V  '^ “Ey kâhinler, işitin bunu! Ey İsrailliler, dikkatle dinleyin! Kulak verin, ey saraydakiler! Bu yargı size uygulanacak. Çünkü siz Mispa’da bir tuzak, Tavor Dağı’na serilmiş bir ağ oldunuz.S^ Rüzgar onları kanatlarına sardı, Kurbanları yüzünden utanacaklar.[/^ İçkileri tükendi, Hâlâ zina ediyorlar; Önderleri rezilliğe gönül verdi.3a^ Efrayim putlarına sarıldı, Bırak onu!q[^ Çünkü İsrail inatçı bir inek gibi inat etti, Şimdi RAB nasıl güder onları otlakta kuzu gibi?3_^ “Ey İsrail, sen zina etsen de, Yahuda suç işlemese bari. “Gilgal’a gitmeyin, Beytaven’e çıkmayın. ‘Yaşayan RAB’bin hakkı için’ diye ant içmeyin.xi^ Fahişelik ettiklerinde kızlarınızı, Zina ettiklerinde gelinlerinizi cezalandırmayacağım. Çünkü erkekleriniz fahişelerle oynaşıyor, Putların tapınağında fuhuş yapanlarla kurban kesiyorlar. Anlayışsız halk mahvolacak.a;^ Dağ başlarında kurban kesiyor, Tepelerde meşe, aselbent, yabanıl fıstık ağaçları altında buhur yakıyorlar, Gölgeleri güzel olduğu için. Bu yüzden kızlarınız fahişelik ediyor, Gelinleriniz zina."=^ Halkım tahta puta danışıyor, Değneğinden yanıt alıyor. Çünkü zina ruhu onları saptırdı, Kendi Tanrıları’ndan ayrılarak zina ettiler.K^ “Zina, yeni ve eski şarap insanın aklını başından alır.|q^ Yiyecekler, ama doymayacaklar, Zina edecekler, ama çoğalmayacaklar. Çünkü RAB’bi dinlemekten vazgeçtiler.,~Q^ Halkın başına gelenler kâhinlerin başına da gelecek, Tuttukları yol yüzünden cezalandıracağım onları, Yaptıklarının karşılığını vereceğim.Y}+^ Halkımın günahlarıyla besleniyorlar, Onların suç işlemesini istiyorlar.t|a^ Kâhinler çoğaldıkça Daha çok günah işlediler bana karşı, Onların onurunu utanca çevireceğim.a{;^ “Yok oldu halkım bilgisizlikten, Sen bilgiyi reddettiğin için, Ben de seni reddedeceğim, Bana kâhinlik etmeyesin diye. Sen Tanrın’ın yasasını unuttuğun için, Ben de senin çocuklarını unutacağım.cz?^ Sen gündüz tökezleyeceksin, Peygamber de gece seninle birlikte, Yok edeceğim anneni.~yu^ “Ancak kimse kimseyle çekişmesin, Kimse kimseyi suçlamasın, Çünkü halkın kâhinle çekişenlere benziyor.x^ Bu yüzden ülke yas tutuyor, Tükeniyor orada yaşayan herkes, Kırdaki hayvanlar, gökteki kuşlar Denizdeki balıklar... w ^ Lanet, yalan, adam öldürme, hırsızlık, Zina almış her şeyin yerini. Zorbalık ediyorlar, Kan üstüne kan döküyorlar.v 9^ Ey İsrailliler, dinleyin RAB’bin sözünü, Çünkü RAB’bin davası var bu ülkede yaşayanlarla; “Yok olmuş sevgi, sadakat, Tanrı bilgisi.u!^ Sonra dönüp Tanrıları RAB’bi, kralları Davut’u arayacaklar. Son günlerde korkarak RAB’be ve O’nun iyiliğine yönelecekler.rt]^ Çünkü İsrailliler uzun süre kral, önder, kurban, dikili taş, efod, aile putu olmadan yaşayacak.!s;^ Ona, “Uzun süre benimle yaşayacaksın” dedim, “Zina etmeyecek, başka bir erkekle dostluk kurmayacaksın. Ben de sana öyle davranacağım.”rr]^ Böylece onu on beş şekel gümüş, bir homer bir letek arpa karşılığında satın aldım kendime.sq a^ RAB bana şöyle dedi: “İsrailliler’in başka ilahlara yönelmelerine, üzüm pestillerine gönül vermelerine karşın, RAB onları nasıl seviyorsa, sen de git, o kadını sev, başkasınca sevilmiş, zina etmiş olsa bile.”2p]^ Onu ülkede kendim için ekeceğim, Merhamete ermemiş olana acıyacağım, Halkım olmayana, ‘Halkımsın’ diyeceğim; Onlar da bana, ‘Tanrım’ diyecekler.”ooW^ Yerse, tahıla, yeni şaraba, Zeytinyağına yanıt verecek, Onlar da Yizreel’e yanıt verecekler.tna^ “Ve o gün yanıt vereceğim” diyor RAB, “Göklere yanıt vereceğim; Onlar da yere yanıt verecek;Bm^ Sadakatle seninle evleneceğim, RAB’bi tanıyacaksın.vle^ Seni sonsuza dek kendime eş alacağım, Doğruluk, adalet, sevgi, merhamet temelinde Seninle evleneceğim.^k5^ Kırdaki hayvanlarla, gökteki kuşlarla, Toprakta yaşayan canlılarla, Halkım için o gün antlaşma yapacağım; Ülkeden yayı, kılıcı, savaşı kaldıracağım, Güvenlik içinde yatıracağım onları.Vj%^ Ağzından Baallar’ın adını sileceğim, Adları bir daha anılmayacak.piY^ Ve o gün gelecek” diyor RAB, “Bana, ‘Kocam’ diyeceksin; Artık, ‘Efendim ’ demeyeceksin.Ih ^ Kendisine orada bağlar vereceğim, Akor Vadisi’ni ona umut kapısı yapacağım. Gençlik günlerinde olduğu gibi, Mısır’dan çıktığı günlerde olduğu gibi, Ezgiler söyleyecek.`g9^ “İşte bu yüzden onu ikna edip çöle götürecek, Onunla dostça konuşacağım.3f_^ Cezalandıracağım onu, Baallar’a buhur yaktığı günler için; Halkalarla, takılarla süslenmiş, Oynaşlarının ardınca gitmiş, Beni unutmuştu” Diyor RAB.Ie ^ Viran edeceğim asmalarını, incir ağaçlarını, Hani, ‘Bunlar oynaşlarımın bana verdiği ücrettir’ dediği; Çalılığa çevireceğim onları, Yem olacaklar yabanıl hayvanlara.d^ Bütün sevincine, bayramlarına, Yeni Ay törenlerine, Şabat günlerine, Dinsel bayramlarının tümüne son vereceğim.ncU^ Evet, oynaşlarının önünde ayıbını ortaya çıkaracağım, Kimse elimden kurtaramayacak onu.b1^ Bu yüzden zamanında tahılımı, Mevsiminde yeni şarabımı geri alacağım; Çıplak bedenini örten yapağımı, ketenimi çekip alacağım.a/^ Ama kendisine tahıl, yeni şarap, zeytinyağı verenin, Baal için harcadığı altınla gümüşü bol bol sağlayanın Ben olduğumu bilmedi.K`^ Oynaşlarının ardına düşecek, Ama onlara erişemeyecek, Onları arayacak, Ama bulamayacak. O zaman, ‘İlk kocama döneyim’ diyecek, ‘Çünkü o zamanki halim şimdikinden iyiydi!’s__^ İşte bu yüzden onun yoluna dikenli çit çekeceğim, Yolunu bulamasın diye Önüne duvar öreceğim.J^ ^ Anneleri zina etti, Onlara gebe kaldı, rezillik etti. ‘Oynaşlarımın ardından gideceğim’ dedi, ‘Ekmeğimi, suyumu, yapağımı, ketenimi, zeytinyağımı, içkimi onlar veriyor.’N]^ Acımayacağım çocuklarına, Çünkü onlar zina çocuklarıdır.\ ^ Yoksa onu çırılçıplak soyacak, Anneden doğma edeceğim, Çöle, çorak toprağa çevirecek, Susuzluktan öldüreceğim.-[S^ “Azarlayın annenizi, azarlayın, Çünkü o benim karım değil artık, Ben de onun kocası değilim. Yüzünden akan fahişeliği, Koynundan zinaları atsın.nZ W^ “Kardeşlerinizi ‘Halkım’, kızkardeşlerinizi ‘Merhamete ermişler’ diye çağırın.”&Y G^ Yahuda ve İsrail halkları yeniden birleşecek. Başlarına tek önder atayacaklar. Ülkeden çıkacaklar. Çünkü Yizreel günü büyük bir gün olacak.UX %^ “Yine de İsrailliler’in sayısı denizin kumu gibi sayılamaz, ölçülemez olacak. Kendilerine, ‘Siz halkım değilsiniz’ denilen yerde, ‘Yaşayan Tanrı’nın çocuklarısınız’ denecek.W  ^ RAB Hoşea’ya, “Adını Lo-Ammi koy” dedi, “Çünkü siz benim halkım değilsiniz, ben de sizin Tanrınız değilim.YV -^ Gomer Lo-Ruhama’yı sütten kesince yine hamile kaldı ve bir oğul doğurdu.+U Q^ Ancak Yahuda soyuna merhamet edeceğim. Ben kurtaracağım onları, ama yay, kılıç, savaş, at ve atlılar aracılığıyla değil, kendi aracılığımla.”=T u^ Gomer yine hamile kaldı ve bir kız doğurdu. RAB Hoşea’ya, “Adını Lo-Ruhama koy” dedi, “Çünkü artık İsrail soyuna acımayacağım, onları bağışlamayacağım.OS ^ Ve o gün Yizreel Vadisi’nde İsrail’in yayını kıracağım.”MR ^ RAB Hoşea’ya, “Çocuğun adını Yizreel koy” dedi, “Çünkü çok geçmeden Yizreel’de dökülen kanın öcünü Yehu soyundan alacağım. İsrail krallığının sonunu getireceğim.{Q q^ Böylece Hoşea gidip Divlayim’in kızı Gomer’le evlendi. Kadın hamile kalıp kendisine bir oğul doğurdu.SP !^ RAB Hoşea aracılığıyla konuşmaya başladığında ona şöyle dedi: “Git, kötü bir kadınla evlen, ondan zina çocukların olsun. Çünkü ülke halkı benden ayrılarak adice zina ediyor.”7O k^ Uzziya, Yotam, Ahaz ve Hizkiya’nın Yahuda’da ve Yehoaş oğlu Yarovam’ın İsrail’de krallık ettiği dönemde RAB’bin Beeri oğlu Hoşea’ya bildirdiği sözler.N1T “Sana gelince, ey Daniel, son gelinceye dek yoluna devam et. Rahatına kavuşacak ve günlerin sonunda ödülünü almak için uyanacaksın.”1M]T Bekleyip 1 335 güne ulaşana ne mutlu!yLkT “Günlük sununun kaldırılıp yıkıcı iğrenç şeyin konduğu zamandan başlayarak 1 290 gün geçecek.6KeT Birçokları kendilerini arıtıp temizlenecek, lekesiz duruma gelecek, ama kötüler kötülük etmeyi sürdürecek. Kötülerin hiçbiri anlamayacak, bilgeler anlayacak.jJMT Şöyle yanıtladı: “Sen git, Daniel. Bu sözler son gelinceye dek saklanıp mühürlenecek.IyT  Adamın söylediklerini duydumsa da anlamadım. Bunun için, “Ey efendim, bunların sonu ne olacak?” diye sordum.H-T  Irmağın suları üzerinde duran keten giysili adamın sağ ve sol elini göğe kaldırarak sonsuza dek Diri Olan’ın adıyla ant içip, “Üç buçuk yıl alacak” dediğini duydum, “Kutsal halkın gücü tümüyle kırılınca, bütün bu olaylar son bulacak.”(GIT  İçlerinden biri, ırmağın suları üzerinde duran keten giysili adama, “Bu şaşırtıcı olayların son bulması ne kadar zaman alacak?” diye sordu.FwT  Ben Daniel baktım, biri ırmağın bu kıyısında, öbürü öbür kıyısında duran başka iki varlık gördüm.ET  Ama sen, ey Daniel, son gelinceye dek bu sözleri sakla, kitabı mühürle. Bilgileri artsın diye birçokları oraya buraya gidecek.”yDkT  Bilgeler gökkubbe gibi, birçoklarını doğruluğa döndürenler yıldızlar gibi sonsuza dek parlayacaklar.CT  Yeryüzü toprağında uyuyanların birçoğu uyanacak: Kimisi sonsuz yaşama, kimisi utanca ve sonsuz iğrençliğe gönderilecek.^B 7T “O zaman senin halkını koruyan büyük önder Mikail görünecek. Ulusun oluşumundan beri hiç görülmemiş bir sıkıntı dönemi olacak. Bu dönemde halkın –adı kitapta yazılı olanlar– kurtulacak. ~{}||;{{MzzbyyBxJwwMvv!uutss?rrq|qpVonnlllkHjj&ihh5ggtgf3eeddcc,bb5a``[__\^^$]]#\t[[ZZNYoXXWVVUTT SRR=QePPnOONMM$LbKKJ[IIAHHWGG|GFF EE]DDgDCBBA@@??h>==~<<;o::+9e8[76655L449322111=0//e...-O,,A++6**))M((`''#&R%%w%&$$.#G#" !!1 A ctGP(/ A> } 7 f t  UT/An r  Onları topraklarına dikeceğim, Bir daha sökülmeyecekler Kendilerine verdiğim topraktan.” Tanrınız RAB böyle diyor.5mcr  Sürgün halkım İsrail’i geri getireceğim, Yıkık kentleri onarıp orada yaşayacaklar, Bağlar dikip şarabını içecekler, Bahçeler yapıp meyvesini yiyecekler.2l]r “İşte, günler geliyor” diyor RAB, “Çift süren orakçıya, Üzüm basan ekin ekene erişecek, Dağlardan tatlı şarap damlayacak, Bütün tepelerden akacak.kr Öyle ki, Edomlular’ın sağ kalanlarını, Bana ait olan bütün ulusları sahiplensinler.” Bunu yapacak olan RAB böyle diyor.j5r “O gün Davut’un yıkık çardağını yeniden kuracağım, Gediklerini kapayacak, Yıkık yerlerini onaracağım, Onu eskisi gibi yapacağım, i r Halkımın arasındaki bütün günahlılar, ‘Kötülük bizi bulmaz, bize erişmez’ diyenler Kılıçtan geçirilecek.”hr “İşte buyruk vereceğim, Bütün uluslar arasından İsrail’i kalburla eler gibi eleyeceğim, Bir çakıl bile yere düşmeyecek.;gor  “İşte, Egemen RAB’bin gözleri Bu günahlı krallığın üzerindedir. Onu yeryüzünden söküp atacağım, Ancak Yakup soyunu büsbütün yok etmeyeceğim” Diyor RAB.Tf!r  “Ey İsrailliler, Benim için Kûşlular’dan ne farkınız var?” Diyor RAB. “İsrailliler’i Mısır’dan, Filistliler’i Kaftor’dan, Aramlılar’ı Kîr’den çıkaran ben değil miyim?$eAr  Yukarı odalarını gökyüzünde yapan, Kubbesini yeryüzünde kuran, Denizin sularını çağırıp yeryüzüne döken O’dur; O’nun adı RAB’dir.:dmr  Rab, Her Şeye Egemen RAB Yere dokununca yer erir, Üzerinde yaşayan herkes yasa bürünür, Bütün yeryüzü Nil gibi kabarır, Mısır’ın ırmağı gibi yine alçalır.;cor  Düşmanlarınca sürgün edilseler, Orada kılıca buyruk vereceğim, Onları biçecek. Gözümü üzerlerinden ayırmayacağım, Ama iyilik için değil, kötülük için.”Nbr  Karmel Dağı’nın doruklarına gizlenseler, Artlarına düşüp onları yakalayacağım. Gözümün önünden uzağa, denizin dibine girseler, Orada yılana buyruk vereceğim, Onları sokacak.ar  Ölüler diyarını delip girseler, Elimi uzatıp onları çıkaracağım. Göklere çıksalar, Onları oradan indireceğim.m` Ur Rab’bi gördüm, Sunağın yanında duruyordu. “Sütun başlıklarına vur, Eşikler sarsılsın” dedi, “Başlıkları insanların başında parala. Sağ kalanları kılıçtan geçireceğim. Kaçan, kurtulan olmayacak,L_r Samiriye tanrıçası Aşima üzerine ant içenler, ‘Ey Dan, senin ilahının başı üzerine’ Ve, ‘Beer-Şeva ilahının başı üzerine’ diyenler Düşecek ve bir daha kalkmayacak.”B^r O gün güzel kızlar, Yiğitler susuzluktan bayılacak.]r RAB’bin sözünü bulmak için İnsanlar denizden denize, Kuzeyden doğuya dek dolaşacak, Oraya buraya koşacak, ama bulamayacaklar.3\_r “İşte günler geliyor, Ülkeye kıtlık göndereceğim” Diyor Egemen RAB, “Ekmek ya da su kıtlığı değil, RAB’bin sözlerine susamışlık göndereceğim.o[Wr Bayramlarınızı yasa, Bütün ezgilerinizi ağıta döndüreceğim. Her bele çul kuşattıracağım, Her başın saçını yoldurtacağım. O günü biricik oğulun ardından tutulan yasa çevirecek, Sonunu acı getireceğim.zZmr “O gün” diyor Egemen RAB, “Öğleyin güneşi batıracağım, Güpegündüz yeryüzünü karartacağım.3Y_r Bu yüzden yer sarsılmayacak mı, Üzerinde yaşayan herkes yas tutmayacak mı? Bütün yer Nil gibi yükselecek, Kabarıp yine inecek Mısır’ın ırmağı gibi.” X r Yakup soyunun gurur duyduğu RAB kendi başı üstüne ant içti: “Onların yaptıklarının hiçbirini asla unutmayacağım. W r Yoksulları gümüş, Mazlumları bir çift çarık karşılığında satın alsak. Buğday yerine süprüntüsünü satsak.”NVr Diyorsunuz ki, “Yeni Ay Töreni geçse de tahılımızı satsak, Şabat Günü geçse de buğdayımızı satışa çıkarsak. Ölçeği küçültüp fiyatı yükseltsek, Hileli tartı kullanıpVU%r Dinleyin bunu, ey yoksulu çiğneyenler, Ülkedeki mazlumları yok edenler!$TAr O gün saraydaki türküler yas çığlıklarına dönecek.” Egemen RAB, “Her yer atılmış cesetlerle dolacak, sessizlik hüküm sürecek” diyor.NSr Bana, “Ne görüyorsun, Amos?” diye sordu. “Bir sepet olgun meyve” diye yanıtladım. Bunun üzerine RAB, “Halkım İsrail’in sonu geldi” dedi, “Bir daha onları esirgemeyeceğim.IR r Egemen RAB bana şunu gösterdi: Baktım bir sepet olgun meyve. Q9r Bu yüzden RAB şöyle diyor: ‘Karın kentte fahişe olacak, Oğulların, kızların kılıçtan geçirilecek. Ölçü ipiyle paylaşılacak toprağın, Sen ise kirli sayılan toprakta can vereceksin. İsrail halkı kesinlikle ülke dışına, Sürgüne gönderilecek.’ ” Pr Şimdi kulak ver RAB’bin sözlerine: “ ‘İsrail’e karşı peygamberlik etme, İshak soyuna karşı konuşma!’ diyorsun.dOAr RAB beni sürünün ardından aldı, ‘Git, halkım İsrail’e peygamberlik et’ dedi.*NMr Amos, “Ben ne peygamberdim ne de peygamber oğluydum” diye karşılık verdi, “Yalnızca sığır yetiştirirdim. Yabanıl incir ağaçlarına bakardım.uMcr Bir daha Beytel’de peygamberlik etme. Çünkü burası kralın kutsal yeri, krallık tapınağıdır.”Lr Bunun üzerine Amatsya Amos’a, “Çek git, ey bilici!” dedi, “Yahuda’ya kaç. Ekmeğini orada kazan. Orada peygamberlik et.K1r Çünkü Amos diyor ki, “ ‘Yarovam kılıçla öldürülecek, İsrail halkı kesinlikle ülkesinin dışına, Sürgüne gönderilecek.’ ”=Jsr Beytel’deki Kâhin Amatsya, İsrail Kralı Yarovam’a haber gönderip şöyle dedi: “Amos İsrail’in göbeğinde sana düzen kurdu. Ülke onun bunca sözünü kaldıramaz.I+r “Yok olacak İshak soyunun tapınma yerleri, Yıkılacak İsrail’in kutsal yerleri, Kılıçla yürüyeceğim Yarovam soyunun üstüne.”aH;r RAB, “Ne görüyorsun, Amos?” diye sordu. Ben de, “Bir çekül” dedim. Bunun üzerine Rab, “İşte, halkım İsrail’in ortasına da bir çekül koyacağım” dedi, “Bir daha onları esirgemeyeceğim.$GAr Başka bir görümde şunu gösterdi bana: Baktım, Rab çekül kullanılarak örülmüş dümdüz bir duvarın yanında duruyor; elinde bir çekül var.kFOr Bunun üzerine RAB düşüncesini değiştirdi. Egemen RAB, “Bu da gerçekleşmeyecek” dedi.|Eqr O zaman, “Ey Egemen RAB, lütfen dur!” dedim, “Yakup soyu buna nasıl dayanır? Zaten küçük bir halk!”8Dir Egemen RAB bana şunu gösterdi: Baktım, Egemen RAB halkını cezalandırmak için ateşi çağırdı. Ateş enginleri yakıp tüketti, karayı yakıp tüketmeye başladı.\C1r Bunun üzerine RAB düşüncesini değiştirdi. “Gerçekleşmeyecek bu” dedi.'r Atlar kaya üzerinde koşar mı? Kimse denizde öküzle çift sürer mi? Ama siz adaleti zehire, Doğruluk meyvesini pelinotuna çevirdiniz.O=r Çünkü RAB buyuruyor, Büyük ev toza, Küçük ev küle dönecek.^<5r Ölünün akrabası yakmak için cesedi evden almaya gelince, Evdekine, “Yanında kimse var mı?” diye soracak, O da, “Hayır!” yanıtını alınca, “Sus!” diyecek, “RAB’bin adı anılmamalı.”@;{r Eğer bir evden on kişi kalmışsa, Onlar da ölecek.b:=r Egemen RAB başı üzerine ant içti, Her Şeye Egemen Tanrı RAB şöyle diyor: “Yakup’un gururundan iğreniyor, Saraylarından tiksiniyorum. Bu yüzden içindeki her şeyle kenti Düşmana teslim edeceğim.”~9ur Bu yüzden şimdi bunlar Sürgüne gideceklerin başını çekecekler; Sona erecek sedire serilenlerin cümbüşü.r8]r Tas tas şarap içenler, Yağların en güzelini sürünenler, Yusuf’un yıkımına kederlenmeyenler!M7r Çenk eşliğinde türkü söyleyenler, Davut gibi beste yapanlar,~6ur Ey sizler, fildişi süslü yataklara uzananlar, Sedirlere serilenler, Seçme kuzular, besili buzağılar yiyenler,U5#r Ey sizler, kötü günü uzak sanan, Zorbalık tahtını yaklaştıranlar.L4r Kalne Kenti’ne gidin de görün, Oradan büyük Hama’ya geçin, Filistliler’in Gat Kenti’ne inin, Sizin bu krallıklarınızdan daha mı iyiler? Toprakları sizinkinden daha mı geniş?73 ir Vay başına Siyon’daki kaygısızların, Samiriye Dağı’nda kendilerini güvende sananların, İsrail halkının başvurduğu Önder ulusun tanınmış insanlarının!}2sr Bu yüzden sizi Şam’ın ötesine süreceğim.” RAB böyle diyor, O’nun adı Her Şeye Egemen Tanrı’dır.1r Gerçekte kralınız Sakkut’u, putunuz Kayvan’ı, Kendiniz için yaptığınız ilahın yıldızını taşıdınız.a0;r “Ey İsrail halkı, çölde kırk yıl boyunca Bana mı kurbanlar, sunular sundunuz?N/r Bunun yerine adalet su gibi, Doğruluk ırmak gibi sürekli aksın.c.?r Uzak tutun benden ezgilerinizin gürültüsünü, Çenklerinizin sesini dinlemeyeceğim.+-Or Yakmalık ve tahıl sunularınızı Bana sunsanız bile kabul etmeyeceğim, Besili hayvanlarınızdan sunacağınız Esenlik sunularına dönüp bakmayacağım.|,qr RAB şöyle diyor: “İğreniyor, tiksiniyorum bayramlarınızdan, Hoşlanmıyorum dinsel toplantılarınızdan,x+ir RAB’bin günü aydınlık değil, karanlık olmayacak mı? Hem de zifiri karanlık, Bir parıltı bile yok. * r Nasıl ki, biri aslanın önünden kaçar da karşısına ayı çıkar, Evine döner, elini duvara dayar da elini yılan sokar.)/r Vay başına, RAB’bin gününü özlemle bekleyenlerin! Niçin özlüyorsunuz RAB’bin gününü? O gün aydınlık değil, karanlık olacak.j(Mr Bütün bağlarda çığlık kopacak, Çünkü ben aranızdan geçeceğim.” RAB böyle diyor.Z'-r Bu yüzden RAB, Her Şeye Egemen Tanrı Rab şöyle diyor: “Bütün meydanlarda çığlık kopacak, Sokaklarda inim inim inleyecekler; Irgatları yas tutmaya, Ağıtçıları feryat etmeye çağıracaklar.#&?r Kötülükten nefret edin, İyiliği sevin, Mahkemede adaleti koruyun. Belki RAB, Her Şeye Egemen Tanrı, Yusuf’un soyundan sağ kalanlara lütfeder. % r Kötülüğe değil, İyiliğe yönelin ki yaşayasınız; Böylece dediğiniz gibi, RAB, Her Şeye Egemen Tanrı sizinle olur.c$?r Bu yüzden susmak düşer akıllı insana Böyle bir zamanda, Çünkü zaman kötüdür.3#_r Çünkü isyanlarınızın çok, Günahlarınızın sayısız olduğunu biliyorum, Ey doğru kişiye baskı yapan, Rüşvet alan, Mahkemede mazlumun hakkını yiyenler!4"ar Yoksulu ezdiğiniz, Ondan zorla buğday kopardığınız için Yaptığınız yontma taş evlerde oturmayacak, Diktiğiniz güzel bağların şarabını içmeyeceksiniz.^!5r Mahkemede kendilerini azarlayandan nefret ediyor, Doğru konuşandan iğreniyorlar.> wr Kaleyi ansızın yıkar, Surlu kenti yerle bir eder.>ur Ülker ve Oryon takımyıldızlarını yaratan, Zifiri karanlığı sabaha çeviren, Gündüzü geceyle karartan, Deniz sularını çağırıp Yeryüzüne dökenin adı RAB’dir.Nr Ey adaleti acı pelinotuna çevirenler, Doğruluğu yere çalanlar!-r RAB’be yönelin, yaşarsınız, Yoksa Yusuf soyunda bir ateş gibi parlar, Beytel’i yakıp yok eder. Yangını söndürecek kimse çıkmaz.7r Beytel’e gitmeyin, Gilgal’a girmeyin, Beer-Şeva’ya geçmeyin, Çünkü Gilgal halkı kesinlikle sürgün edilecek, Beytel bir hiç olacak.”Z-r Bu yüzden RAB İsrail halkına şöyle diyor: “Bana yönelin, yaşarsınız;0Yr Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: “Bin kişiyle savaşa çıkan kentin Yüz adamı sağ kalacak, Yüz kişiyle çıkanın On adamı kalacak İsrail halkına.”lQr “Düştü erden kız İsrail, Bir daha kalkamaz, Serilmiş kendi toprağına, Kaldıran yok.”R r Ey İsrail halkı, kulak ver, Üzerine yakacağım ağıtın sözlerine:hIr Çünkü dağlara biçim veren, Rüzgarı yaratan, düşüncelerini insana bildiren, Şafağı karanlığa çeviren, Dünyanın yüksek yerlerine ayak basan işte O’dur, O’nun adı RAB, Her Şeye Egemen Tanrı’dır.r “Bu yüzden sana şunu yapacağım, ey İsrail. Yapacaklarım için Tanrın’ı karşılamaya hazırlan, ey İsrail!”Mr “Sodom ve Gomora’yı altüst ettiğim gibi, Altüst ettim içinizden bazılarını. Ateşten kurtarılan yanık odun parçasına döndünüz, Yine de yönelmediniz bana.” RAB böyle diyor.r “Mısır’da olduğu gibi Aranıza salgın hastalık gönderdim, Kılıçtan geçirdim yiğitlerinizi, Atlarınızı düşmanlarınıza verdim, Ordugahınızın pis kokusunu burunlarınıza doldurdum; Yine de bana dönmediniz.” RAB böyle diyor.A{r “Samyeli ve küfle sizi cezalandırdım, Mahvettim bağlarınızı, bahçelerinizi, İncir ve zeytin ağaçlarınızı çekirge yedi, Yine de bana dönmediniz.” RAB böyle diyor.wr Su bulmak için Kent kent sersemce dolaştınız; Suya doyamadınız, Yine de bana dönmediniz.” RAB böyle diyor.<qr “Hasat mevsimine daha üç ay varken, Sizden yağmuru da esirgedim. Bir kente yağmur yağdırdım, Öbürüne yağdırmadım. Bir tarla yağmur aldı, Öteki almayıp kurudu.1r “Bütün kentlerinizde açlıktan nefesiniz koktu, Bulunduğunuz her yerde size kıtlık verdim, Yine de bana dönmediniz.” RAB böyle diyor.>ur Şükran sunusu olarak mayalı ekmek yakın, Gönülden verdiğiniz sunuları açıklayıp duyurun! Çünkü bundan hoşlanıyorsunuz, ey İsrailliler.” Egemen RAB böyle diyor.&Er “Beytel’e gelip günah işleyin, Gilgal’a gelip daha da günah işleyin! Her sabah kurbanlarınızı, Üç günde bir de ondalıklarınızı getirin.l Qr Her biriniz karşınızdaki gedikten çıkacak, Harmon’a atılacaksınız.” RAB böyle diyor.A {r Egemen RAB kutsallığı üstüne ant içerek şöyle dedi: “İşte geliyor o günler; Sizi et kancalarıyla, En son kalanlarınızı balık çengelleriyle götürecekleri günler./  Yr Ey sizler, Samiriye Dağı’ndaki Başan inekleri, Yoksula baskı yapan, Mazlumu ezen, Beylerine, “Getir de içelim!” diyen hanımlar! Kulak verin şu sözlere: r Hem kışlık hem yazlık evi vuracağım, Yok olacak fildişi evler, Sonu gelecek büyük evlerin.” RAB böyle diyor.& Er “İsyanlarından ötürü İsrail’i cezalandırdığım gün, Beytel’in sunaklarını da yok edeceğim. Kesilip yere düşecek sunağın boynuzları._7r Dinleyin ve Yakup soyunu uyarın.” Egemen RAB, Her Şeye Egemen Tanrı konuşuyor:nUr RAB şöyle diyor: “Bir çoban aslanın ağzındaki hayvanın iki bacağını Ya da kulağının parçasını nasıl kaparsa, Samiriye’de sedir köşelerine, Divan yastıklarına Kurulan İsrailliler de öyle kurtarılacak.  r Bu yüzden Egemen RAB diyor ki, “Düşman kuşatmakta ülkenizi, Saraylarınızı yağmalayacak, güçsüz kılacak sizi.”tar RAB, “Onlar doğruluk nedir bilmiyorlar” diyor, “Saraylarına zorbalık ve çapul yığmışlar.”,Qr Aşdot ve Mısır saraylarına duyurun: “Samiriye dağlarında toplanın” deyin, “Kentin ortasındaki büyük kargaşayı, İçindeki baskıyı görün.”V%r Aslan kükrer de kim korkmaz? Egemen RAB söyler de kim peygamberlik etmez?a;r Gerçek şu ki, Egemen RAB kulu peygamberlere Sırrını açmadıkça bir şey yapmaz.ucr Kentte boru çalınır da halk korkmaz mı? RAB’bin onayı olmadan bir kentin başına felaket gelir mi?ykr Tuzak kurulmamışsa, Yerdeki kapana kuş düşer mi? İçine bir şey düşmedikçe Kapan yerden fırlar mı?nUr Avı olmayan aslan ormanda kükrer mi? Bir şey yakalamadıkça genç aslan ininde homurdanır mı?6~gr İki kişi anlaşmadan birlikte yürür mü?}r “Yeryüzündeki bütün halklar arasından yalnız sizi tanıdım, Bu yüzden suçlarınızı karşılıksız bırakmayacağım.”s| ar Ey İsrailliler, kulak verin RAB’bin size, Mısır’dan çıkardığı halka söylediği şu sözlere:c{?r En yürekli yiğitler bile O gün silahlarını bırakıp kaçacak.” RAB böyle diyor.hzIr Okçu yerini koruyamayacak, Ayağı tez olan uzaklaşamayacak, Atlı canını kurtaramayacak,kyOr Hızlı koşan kaçamayacak, Güçlü gücünü gösteremeyecek, Yiğit canını kurtaramayacak,_x7r “Tahıl yüklü araba toprağı nasıl ezerse, İşte ben de sizi öyle ezeceğim.w}r “Sizse bana adanmış kişilere şarap içirdiniz Ve peygamberlere, ‘Peygamberlik etmeyin!’ Diye buyruk verdiniz.vr Oğullarınızdan peygamberler, Gençlerinizden bana adanmış kişiler atadım. Doğru değil mi, ey İsrailliler?” RAB böyle diyor.~uur Sizi Mısır’dan ben çıkardım, Amor topraklarını sahiplenesiniz diye Çölde kırk yıl size yol gösterdim.1t[r Ama ben onların önünde Amorlular’ı yok ettim; Sedir ağaçları kadar boylu, Meşe kadar güçlü olsa da, Yukarıdan meyvesini, Aşağıdan kökünü kuruttum. s9r Her sunağın yanına, Rehin alınan giysilerin üzerine uzanır, Tanrıları’nın Tapınağı’nda Ceza karşılığı alınan şarabı içerler.'rGr Onlar ki, Yoksulun başını toz toprak içinde çiğner Ve mazlumun hakkını bir yana iterler. Baba oğul aynı kızla yatarak Kutsal adımı kirletirler.=qsr RAB şöyle diyor: “İsrailliler’in cezasını kaldırmayacağım, Çünkü günah üstüne günah işlediler, Doğruyu para için, Yoksulu bir çift çarık için sattılar.hpIr Bu yüzden Yahuda’ya ateş yağdıracağım, Yakıp yok edecek Yeruşalim saraylarını.”ro]r RAB şöyle diyor: “Yahudalılar’ın cezasını kaldırmayacağım. Çünkü günah üstüne günah işlediler, Reddettiler yasamı, Kurallarıma uymadılar; Yalancı putlar saptırdı onları, Atalarının da izlediği putlar.xnir Söküp atacağım içinden yöneticisini, Öldüreceğim onunla bütün görevlilerini.” RAB böyle diyor.'mGr Bu yüzden Moav’a ateş yağdıracağım, Yakıp yok edecek Keriyot saraylarını. Kargaşa, savaş naraları, Boru sesleri arasında ölecek Moav halkı.:l or RAB şöyle diyor: “Moavlılar’ın cezasını kaldırmayacağım. Çünkü günah üstüne günah işlediler, Edom Kralı’nın kemiklerini Kireçleşinceye dek yaktılar.Rk r Krallarıyla görevlileri, Hepsi sürgüne gidecek.” RAB böyle diyor.j 3r Bu yüzden Rabba surlarını tutuşturacağım, Savaş günü çığlıklarla, Kasırga günü fırtınayla Ateş yakıp yok edecek saraylarını.Si !r RAB şöyle diyor: “Ammonlular’ın cezasını kaldırmayacağım. Çünkü günah üstüne günah işlediler, Sınırlarını genişletmek için Gilatlı gebe kadınların karınlarını yardılar.`h ;r Bu yüzden Teman’a ateş yağdıracağım, Yakıp yok edecek Bosra saraylarını.”xg kr RAB şöyle diyor: “Edomlular’ın cezasını kaldırmayacağım. Çünkü günah üstüne günah işlediler, Kılıçla kovaladılar kardeşlerini, Acıma nedir bilmediler; Hep yırtıcıydı öfkeleri, Sonsuza dek sürdü gazapları.kf Qr Bu yüzden Sur Kenti’nin surlarına ateş yağdıracağım, Yakıp yok edecek saraylarını.”We )r RAB şöyle diyor: “Surlular’ın cezasını kaldırmayacağım. Çünkü günah üstüne günah işlediler, Bütün halkı Edomlular’a teslim edip sürdüler, Dostluk antlaşmasını anımsamadılar.Ld r Söküp atacağım Aşdot’ta oturanı, Aşkelon’da elinde asayla dolaşanı, Elimin tersini göstereceğim Ekron’a, Yok olacak Filistliler’in sağ kalanları!” Egemen RAB böyle diyor.^c 7r Bu yüzden Gazze surlarına ateş yağdıracağım, Yakıp yok edecek saraylarını.ch Ey Siyon halkı, Tanrınız RAB’de sevinç bulun, coşun. İlk yağmuru size tam ölçüsüyle veriyor; Daha önce olduğu gibi, İlk ve son yağmurları yağdırıyor.=5h Ey kır hayvanları, korkmayın! Çünkü otlaklar yeşeriyor. Ağaçlar meyvelerini yükleniyor, İncir ağaçları, asmalar ürünlerini veriyor.T<!h “Ey toprak, korkma, sevinçle coş! Çünkü RAB büyük işler yaptı.;%h Kuzeyden gelen çekirge ordusunu sizden uzaklaştıracağım, Kurak ve ıssız bir ülkeye süreceğim. Önden gidenleri Lut Gölü’ne, Arkadan gelenleri Akdeniz’e süreceğim. Leşleri kokacak, Kokuları göklere yükselecek. Çünkü korkunç şeyler yaptılar.@:yh Halkına şöyle yanıt verecek: “Bakın, size tahıl, yeni şarap Ve zeytinyağı vereceğim, Bunlara doyacaksınız. Artık ulusların sizi aşağılamasına izin vermeyeceğim.>9wh O zaman RAB halkına acıyıp ülkesini esirgeyecek.28]h Kâhinler, RAB’bin hizmetkârları, Tapınağın girişiyle sunak arasında ağlaşıp, ‘Ya RAB, halkını esirge’ diye yalvarsınlar. ‘Mirasın olan halkının aşağılanmasına izin verme, Uluslar onunla alay etmesin. Halklar arasında neden, Onların Tanrısı nerede? densin?’ ”>7uh Halkı toplayın, topluluğu kutsal kılın, Yaşlıları bir araya getirin. Çocukları, hatta emzikte olanları toplayın. Güvey odasından, gelin gerdeğinden çıkıp gelsin._67h “Siyon’da boru çalın, Oruç için gün belirleyin, özel bir toplantı yapın.5h Kim bilir, belki size acır da kararından döner. Ardında bereket bırakır. O zaman O’na tahıl ve şarap sunuları sunarsınız.94kh Giysilerinizi değil, Yüreklerinizi paralayın Ve Tanrınız RAB’be dönün. Çünkü RAB lütfeder, acır, Tez öfkelenmez, sevgisi engindir, Cezalandırmaktan vazgeçer.k3Oh RAB diyor ki, “Şimdi oruç tutarak, ağlayıp yas tutarak Bütün yüreğinizle bana dönün.32_h RAB ordusunun başında gürlüyor. Sayısızdır O’nun orduları Ve buyruğuna uyan güçlüdür. RAB’bin o büyük günü ne korkunçtur! O güne kim dayanabilir? 1h Yeryüzü önlerinde sarsılıyor, Gökyüzü titriyor; Güneş ve ay kararıyor, Yıldızların parıltısı görünmez oluyor.0h Kente doğru koşuşuyor, Surların üzerinden aşıyorlar. Evlere tırmanıyor ve hırsız gibi Pencerelerden içeri süzülüyorlar./wh İtişip kakışmadan, Her biri kendi yolundan yürüyor. Savunma hatlarını yarıp geçiyorlar, Sırayı bozmadan.}.sh Yiğitler gibi saldırıyorlar, Askerler gibi surları aşıyorlar. Dosdoğru ilerliyorlar, Yollarından sapmadan.[-/h Uluslar onların karşısında dehşete düşüyor; Herkesin beti benzi soluyor.H, h Savaş arabalarının, anızı yiyip bitiren alevlerin Çıkardığı gürültüye benzer bir sesle, Savaşa hazırlanmış güçlü bir ordu gibi Sıçraya sıçraya dağları aşıyorlar.>+wh Atlara benziyorlar, Savaş atları gibi koşuyorlar.6*eh Önlerini ateş kavuruyor, Artları alev alev. Önlerinde Aden bahçesi gibi uzanan topraklar Artlarında ıssız çöllere dönüyor. Hiçbir şey onlardan kurtulamıyor.s)_h Zifiri karanlık bir gün olacak, Bulutlu, koyu karanlık bir gün. Dağların üzerine çöken karanlık gibi Kalabalık ve güçlü bir çekirge ordusu geliyor. Böylesi hiçbir zaman görülmedi, Kuşaklar boyu da görülmeyecek./( Yh Siyon’da boru çalın, Kutsal dağımda boru sesiyle halkı uyarın. Ülkede yaşayan herkes korkudan titresin. Çünkü RAB’bin günü çok yaklaştı, geliyor.h' Kh Yabanıl hayvanlar bile sana sesleniyor. Çünkü akarsular kurudu, Ateş otlakları yok etti.e& Eh Ya RAB, sana yakarıyorum. Çünkü ateş otlakları yok etti, Bütün ağaçları kavurdu.~% wh Hayvanlar nasıl da inliyor! Sığır sürüleri çaresiz. Çünkü otlaklar kurudu. Koyun sürüleri perişan oldu.m$ Uh Tohumlar keseklerin altında çürüdü, Tahıl yok oldu, Ambarlar boş kaldı, depolar yıkıldı.y# mh Yiyeceğimiz gözümüzün önünde yok edildi. Tanrımız’ın Tapınağı’nda sevinç ve coşku sona erdi." h Eyvahlar olsun! Çünkü RAB’bin günü yakındır. Her Şeye Gücü Yeten’in göndereceği yıkım gibi geliyor o gün.6! gh Oruç için gün belirleyin, özel bir toplantı yapın; Yaşlıları ve ülkede yaşayanların tümünü Tanrınız RAB’bin Tapınağı’na toplayıp RAB’be yakarın.u  eh Ey kâhinler, çul kuşanıp yas tutun. Ey sunakta hizmet edenler, ağıt yakın, Ey Tanrım’ın hizmetkârları, tapınağa gelin, Çul içinde geceleyin. Çünkü Tanrınız’ın Tapınağı için Tahıl ve şarap sunusu kalmadı.  h Asmalar kurudu, incir ağaçları soldu; Nar, hurma, elma, bütün meyve ağaçları kurudu. İnsanoğlunun sevinci yok oldu.} uh Arpa, buğday için dövünün, ey ırgatlar, Ağıt yakın, ey bağcılar, Çünkü tarlaların ürünü yok oldu.t ch Tarlalar harap oldu, toprak acılı. Çünkü tahıl mahvoldu, Yeni şarap tükendi, zeytinyağı kesildi. I~~1}||{{1zzy5xww7vuurttsCrqq@pXoondmllbkkjeiihh:gggff\eedddUccc[bbdaah``__ ^g^6]\\o[[$ZYY?XXW^VV[UTT(S.RQQPP2ONNKMLLpKJJ-IHH1GG7FEEDDCCByAAD@@?>>$= a Ey Şafir halkı, Çıplak ve utanç içinde geçip git. Saanan’da yaşayanlar kentlerinden çıkamayacaklar, Beytesel halkı yas tutacak. Kesecek sizden yardımını.e= E Bunu Gat’a duyurmayın, Ağlamayın sakın! Beytofra’da toz toprak içinde yuvarlanın.< 9 Çünkü Samiriye’nin yaraları onmaz. Yahuda da aynı sona uğramak üzere. Halkımın yaşadığı Yeruşalim’in kapılarına dayandı yıkım.; ) Ben Mika, bundan ötürü ağlayıp ağıt yakacağım, Çırçıplak, yalınayak dolaşacağım. Çakal gibi uluyup baykuş gibi öteceğim.u: e Bütün putları paramparça edilecek, Tapınaklarındaki fahişelere verilen armağanlar yakılacak. Samiriye’nin bütün putlarını yok edeceğim. Fahişelerin ücretiyle topladığı armağanlar Yine fahişelere ücret olacak.”*9 O Bu yüzden RAB, “Samiriye’yi kırdaki taş yığınına, Bağ dikilecek yere çevireceğim” diyor, “Taşlarını vadiye döküp temellerini açacağım.q8 ] Bütün bunlar Yakupoğulları’nın isyanı Ve İsrail halkının günahları yüzünden olacak. Yakupoğulları’nın isyanından kim sorumlu? Samiriye değil mi? Yahuda’daki putperestlikten kim sorumlu? Yeruşalim değil mi? 7   Dağlar O’nun önünde ateş karşısında eriyen balmumu gibi eriyecek, Vadiler, bayır aşağı akan sular gibi yarılacak.a6 = İşte, RAB yerinden çıkıp gelecek, Yeryüzüne inip dağ doruklarında yürüyecek.5 - Ey halklar, hepiniz duyun; Ey dünya ve bütün içindekiler, dinleyin. Egemen RAB kendi kutsal tapınağından size karşı tanıklık edecek.4 7 Yahuda kralları Yotam, Ahaz ve Hizkiya zamanında RAB Moreşetli Mika’ya, Samiriye ve Yeruşalim’le ilgili olarak bir görümde şunu bildirdi:!3; ben Ninova’ya, o koca kente acımayayım mı? O kentte sağını solundan ayırt edemeyen yüz yirmi bini aşkın insan, çok sayıda hayvan var.”2! RAB, “Keneotu bir gecede çıktı ve bir gecede yok oldu” dedi, “Sen emek vermediğin, büyütmediğin bir keneotuna acıyorsun da,!1; Ama Tanrı, “Keneotu yüzünden öfkelenmeye hakkın var mı?” dedi. Yunus, “Elbette hakkım var, ölesiye öfkeliyim” diye karşılık verdi.C0 Güneş doğunca Tanrı yakıcı bir doğu rüzgarı estirdi. Yunus başına vuran güneşten bayılmak üzereydi. Ölümü dileyerek, “Benim için ölmek yaşamaktan iyidir” dedi.s/_ Ama ertesi gün şafak sökerken, Tanrı’nın sağladığı bir bitki kurdu keneotunu kemirip kuruttu.. RAB Tanrı Yunus’un üzerine gölge salacak, sıkıntısını giderecek bir keneotu sağladı. Yunus buna çok sevindi.=-s Yunus kentten çıktı, kentin doğusundaki bir yerde durdu. Kendisine bir çardak yaptı, gölgesinde oturup kentin başına neler geleceğini görmek için beklemeye başladı.G, RAB, “Ne hakla öfkeleniyorsun?” diye karşılık verdi.a+; Ya RAB, lütfen şimdi canımı al. Çünkü benim için ölmek yaşamaktan iyidir.”* RAB’be şöyle dua etti: “Ah, ya RAB, ben daha ülkemdeyken böyle olacağını söylemedim mi? Bu yüzden Tarşiş’e kaçmaya kalkıştım. Biliyordum, sen lütfeden, acıyan, tez öfkelenmeyen, sevgisi engin, cezalandırmaktan vazgeçen bir Tanrı’sın.-) W Yunus buna çok gücenip öfkelendi. (9 Tanrı Ninovalılar’ın yaptıklarını, kötü yoldan döndüklerini görünce, onlara acıdı, yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti.p'Y Belki o zaman Tanrı fikrini değiştirip bize acır, kızgın öfkesinden döner de yok olmayız.” & Bütün insanlar ve hayvanlar çula sarınsın. Herkes var gücüyle Tanrı’ya yakararak kötü yoldan, zorbalıktan vazgeçsin.X%) Ardından Ninova’da şu buyruğu yayımladı: “Kral ve soyluların buyruğudur: Hiçbir insan ya da hayvan –ister sığır, ister davar olsun– ağzına bir şey koymayacak, otlamayacak, içmeyecek.u$c Ninova Kralı olanları duyunca, tahtından kalkıp kaftanını çıkardı; çula sarınarak küle oturdu.s#_ Ninova halkı Tanrı’ya inandı. Oruç ilan ederek büyüğünden küçüğüne hepsi çula sarındı."y Yunus kente girip dolaşmaya başladı. Bir gün geçince, “Kırk gün sonra Ninova yıkılacak!” diye ilan etti.! Yunus RAB’bin sözü uyarınca kalkıp Ninova’ya gitti. Ninova öyle büyük bir kentti ki, ancak üç günde dolaşılabilirdi._ 7 “Kalk, Ninova’ya, o büyük kente git ve sana söyleyeceklerimi halka bildir.”3 c RAB Yunus’a ikinci kez şöyle seslendi:F RAB balığa buyruk verdi ve balık Yunus’u karaya kustu.uc Ama şükranla kurban sunacağım sana, Adağımı yerine getireceğim. Kurtuluş senden gelir, ya RAB!”B Değersiz putlara tapanlar, Vefasızlık etmiş olurlar.\1 Soluğum tükenince seni andım, ya RAB, Duam sana, kutsal tapınağına erişti. Dağların köklerine kadar battım, Dünya sonsuza dek sürgülendi arkamdan; Ama, ya RAB, Tanrım, Canımı sen kurtardın çukurdan.fE Sular boğacak kadar kuşattı beni, Çevremi enginler sardı, Yosunlar dolaştı başıma.\1 ‘Huzurundan kovuldum’ dedim, ‘Yine de göreceğim kutsal tapınağını.’pY Beni engine, denizin ta dibine fırlattın. Sular sardı çevremi. Azgın dalgalar geçti üzerimden. “Ya RAB, sıkıntı içinde sana yakardım, Yanıtladın beni. Yardım istedim ölüler diyarının bağrından, Kulak verdin sesime.J  Yunus balığın karnından Tanrısı RAB’be şöyle dua etti: { Bu arada RAB Yunus’u yutacak büyük bir balık sağladı. Yunus üç gün üç gece bu balığın karnında kaldı.t c Bu olaydan ötürü denizciler RAB’den öyle korktular ki, O’na kurbanlar sundular, adaklar adadılar.P  Sonra Yunus’u kaldırıp denize attılar, kuduran deniz sakinleşti.Z / RAB’be seslenerek, “Ya RAB, yalvarıyoruz” dediler, “Bu adamın canı yüzünden yok olmayalım. Suçsuz bir adamın ölümünden bizi sorumlu tutma. Çünkü sen kendi istediğini yaptın, ya RAB.”| s Denizciler karaya dönmek için küreklere asıldılar, ama başaramadılar. Çünkü deniz gittikçe kuduruyordu.0 [ Yunus, “Beni kaldırıp denize atın” diye yanıtladı, “O zaman sular durulur. Çünkü biliyorum, bu şiddetli fırtınaya benim yüzümden yakalandınız.”n W Deniz gittikçe kuduruyordu. Yunus’a, “Denizin dinmesi için sana ne yapalım?” diye sordular.Q   Denizciler bu yanıt karşısında dehşete düştüler. “Neden yaptın bunu?” diye sordular. Yunus’un RAB’den uzaklaşmak için kaçtığını biliyorlardı. Daha önce onlara anlatmıştı.   Yunus, “İbrani’yim” diye karşılık verdi, “Denizi ve karayı yaratan Göklerin Tanrısı RAB’be taparım.”?  y Bunun üzerine Yunus’a, “Söyle bize!” dediler, “Bu bela kimin yüzünden başımıza geldi? Ne iş yapıyorsun sen, nereden geliyorsun, nerelisin, hangi halka mensupsun?”1  ] Sonra denizciler birbirlerine, “Gelin, kura çekelim” dediler, “Bakalım, bu bela kimin yüzünden başımıza geldi.” Kura çektiler, kura Yunus’a düştü.  1 Gemi kaptanı Yunus’un yanına gidip, “Hey! Nasıl uyursun sen?” dedi, “Kalk, tanrına yalvar, belki halimizi görür de yok olmayız.”Q  Gemiciler korkuya kapıldı, her biri kendi ilahına yalvarmaya başladı. Gemiyi hafifletmek için yükleri denize attılar. Yunus ise teknenin ambarına inmiş, yatıp derin bir uykuya dalmıştı.z o Yolda RAB şiddetli bir rüzgar gönderdi denize. Öyle bir fırtına koptu ki, gemi neredeyse parçalanacaktı.c A Ne var ki, Yunus RAB’bin huzurundan Tarşiş’e kaçmaya kalkıştı. Yafa’ya inip Tarşiş’e giden bir gemi buldu. Ücretini ödeyip gemiye bindi, RAB’den uzaklaşmak için Tarşiş’e doğru yola çıktı.1 ] RAB bir gün Amittay oğlu Yunus’a, “Kalk, Ninova’ya, o büyük kente git ve halkı uyar” diye seslendi, “Çünkü kötülükleri önüme kadar yükseldi.”0 ] RAB bir gün Amittay oğlu Yunus’a, “Kalk, Ninova’ya, o büyük kente git ve halkı uyar” diye seslendi, “Çünkü kötülükleri önüme kadar yükseldi.” !| Halkı kurtaranlar Esav’ın dağlarını yönetimleri altına almak için Siyon Dağı’na çıkacaklar ve egemenlik RAB’bin olacak.9 m| Kenan’dan sürülmüş olan İsrailli savaşçılar Sarefat’a kadar uzanan toprakları, Sefarat’taki Yeruşalimli sürgünler de Negev’deki kentleri mülk edinecekler.N | Yahudalılar’dan Negev halkı Esav’ın dağlarını; Şefela halkı Filist bölgesini; Yahudalılar’ın tümü Efrayim ve Samiriye topraklarını; Benyaminliler Gilat’ı mülk edinecekler. -| Yakup soyu ateş, Yusuf soyu alev, Esav soyu anız olacak. Onları yakıp yok edecekler. Esav soyundan kurtulan olmayacak.” RAB böyle diyor.w i| “Ama kurtulanlar Siyon Dağı’nda toplanacak Ve orası kutsal olacak. Yakup soyu da mirasına kavuşacak.~ 3| Ey Yahudalılar, kutsal dağımda nasıl içtiyseniz, Bütün uluslar da öyle içecekler. İçip içip yok olacaklar, Hiç var olmamış gibi.”$} C| “RAB’bin bütün ulusları yargılayacağı gün yaklaştı. Ey Edom, ne yaptıysan sana da aynısı yapılacak. Yaptıkların kendi başına gelecek.| #| Kaçmaya çalışanları öldürmek için Yol ağzında durmamalı, O sıkıntılı günde kurtulanları Düşmana teslim etmemeliydin.”3{ a| Halkım felakete uğradığı gün Kente girmemeliydin, O gün halkımın uğradığı kötülükten zevk almamalı, Malını mülkünü ele geçirmeye kalkmamalıydın.(z K| Yahudalı kardeşlerinin o kötü gününden Zevk almamalıydın. Başlarına gelen yıkıma sevinmemeli, Sıkıntılı günlerinde onlarla alay etmemeliydin.`y ;| Çünkü yabancılar onların malını mülkünü yağmaladıkları gün Uzakta durup seyrettin. Öteki uluslar kapılarından içeri girip Yeruşalim için kura çektiklerinde Sen de onlardan biri gibi davrandın.x | “Yakup soyundan gelen kardeşlerine Yaptığın zorbalıktan ötürü utanca boğulacak Ve sonsuza dek yok olacaksın. w | Ey Teman, yiğitlerin öyle bir korkuya kapılacak ki, Esav’ın dağlarında bulunanların hepsi Kıyıma uğrayıp yok olacak.tv c| RAB diyor ki, “O gün Edom’un bilge adamlarını, Esav’ın dağlarındaki bilgiçleri yok edeceğim.Ru | Seninle antlaşma yapanların hepsi Seni toprağından sürecek. Güvendiğin insanlar Seni aldatıp yenilgiye uğratacak, Ekmeğini yiyenler sana tuzak kuracak Ve sen farkına varmayacaksın bile.”Ut %| Esav’ın her şeyi yağmalanacak, Gizli hazineleri ortaya çıkarılacak.[s 1| “Hırsızlar ya da haydutlar gece sana gelselerdi, Yalnızca gereksindiklerini çalmazlar mıydı? Üzüm toplayanlar bağına girseydi, Birkaç salkım bırakmazlar mıydı? Ama seni ne felaketler bekliyor;tr c| Kartal gibi yükselsen de, Yuvanı yıldızlar arasında kursan da, Oradan indireceğim seni” diyor RAB. q ;| “Kaya kovuklarında yaşayan, Evini yükseklerde kuran sen! Yüreğindeki gurur seni aldattı. İçinden, ‘Beni kim yere indirebilir?’ diyorsun.op Y| Edom’a, “Bak, seni uluslar arasında küçük düşüreceğim, Herkes seni hor görecek” diyor.2o a| Ovadya’nın görümü. Egemen RAB’bin Edom için söyledikleri: RAB’den bir haber aldık: Uluslara gönderdiği haberci, “Gelin, Edom’la savaşalım!” diyor. ~h}}L||d{{QzyyPxxww&vhuu(tt1ss"rxrq2pnpoonn*mllkjjQiihhNggdffhedcc==^<<<;c:988766j55D44h31/-,,n,#++S*m)(''&%%9#"s" !} i=]wxOF|JFO f 3 i  j Q Pv){K Çünkü Her Şeye Egemen RAB beni onurlandırdı ve sizi yağmalamış uluslara şu haberle gönderdi: “Size dokunan gözbebeğime dokunmuş olur” diyor,Fz “Babil’de oturan Siyon halkı, haydi kaçıp kurtul!”y RAB, “Haydi! Haydi! Kuzey ülkesinden kaçın!” diyor, “Çünkü sizi göğün dört bucağına dağıttım.” Böyle diyor RAB.hxI RAB, ‘Ben kendim onun çevresinde ateşten sur ve içindeki görkem olacağım’ diyor.”w1 Önceki meleğe şöyle dedi: “Koş, o gence de ki, içinde barınacak sayısız insan ve hayvandan ötürü Yeruşalim sursuz bir kent olacak.dvA Benimle konuşan melek yanımdan ayrılınca başka bir melek onu karşılamaya çıktı..uU “Nereye gidiyorsun?” diye sordum. Adam, “Yeruşalim’i ölçmeye, genişliğinin, uzunluğunun ne kadar olduğunu öğrenmeye gidiyorum” diye yanıtladı.Xt + Sonra gözlerimi kaldırıp baktım, elinde ölçü ipi tutan bir adam vardı. s ; “Bunlar ne yapmaya geliyor?” diye sordum. Melek, “Şu boynuzlar Yahuda halkını öyle dağıttı ki, kimse başını kaldıramadı” dedi, “Bu ustalar da Yahuda halkını dağıtmak için boynuz kaldıran ulusları yıldırıp boynuzlarını yere çalmaya geldiler.”-r W Sonra RAB bana dört usta gösterdi.5q e Benimle konuşan meleğe, “Bunlar ne?” diye sordum. Melek, “Bunlar Yahuda, İsrail ve Yeruşalim halkını dağıtmış olan boynuzlardır” diye karşılık verdi.Cp  Sonra gözlerimi kaldırıp baktım, dört boynuz vardı.7o i “Şunu da duyur: Her Şeye Egemen RAB, ‘Kentlerim yine bollukla dolup taşacak’ diyor, ‘Ben RAB, Siyon’u yine avutacağım, Yeruşalim’i yine seçeceğim.’ ”Nn  “Onun için RAB, ‘Yeruşalim’e sevecenlikle döneceğim’ diyor, ‘Tapınağım orada yeniden kurulacak ve Yeruşalim üzerine ölçü ipi çekilecek!’ Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.m  ‘Tasasız uluslara ise çok öfkeliyim; çünkü ben biraz öfkelenmiştim, onlarsa kötülüğe kötülük kattılar.’)l M Bunun üzerine benimle konuşan melek, “Şunu duyur!” dedi, “Her Şeye Egemen RAB, ‘Yeruşalim ve Siyon için büyük kıskançlık duyuyorum’ diyor,Mk  RAB benimle konuşan meleği tatlı, avutucu sözlerle yanıtladı.Ej  Bunun üzerine RAB’bin meleği, “Ey Her Şeye Egemen RAB, yetmiş yıldır öfkelendiğin Yeruşalim’den ve Yahuda kentlerinden sevecenliğini ne zamana dek esirgeyeceksin?” dedi.i 9 Mersin ağaçları arasında duran RAB’bin meleğine, “Dünyayı dolaştık” dediler, “İşte bütün dünya esenlik ve güvenlik içinde!” h  Mersin ağaçları arasında duran adam da, “Bunlar dünyayı dolaşmak için RAB’bin gönderdikleridir” diye açıkladı. g  “Efendim, bunlar ne?” diye sordum. Benimle konuşan melek, “Bunların ne olduğunu sana göstereceğim” diye yanıtladı.f  Gece vadideki mersin ağaçlarının arasında kızıl ata binmiş bir adam gördüm. Arkasında kızıl, kula ve beyaz atlar vardı.@e { Darius’un krallığının ikinci yılında, on birinci ay olan Şevat ayının yirmi dördüncü günü RAB İddo oğlu Berekya oğlu Peygamber Zekeriya’ya görümlerle seslendi.rd _ Peygamber kullarıma buyurduğum sözler ve kurallar atalarınıza ulaşmadı mı?’ “Onlar da dönüp, ‘Her Şeye Egemen RAB yollarımıza ve uygulamalarımıza bakarak bizim için ne düşündüyse aynen yaptı’ dediler.”Mc  Hani atalarınız nerede? Peygamberler de sonsuza kadar mı yaşar?b } Atalarınız gibi davranmayın! Önceki peygamberler, Her Şeye Egemen RAB kötü yollarınızdan ve kötü uygulamalarınızdan dönün diyor, diyerek onları uyardılar. Ne var ki, onlar dinlemediler, bana aldırış etmediler. Böyle diyor RAB.(a K Bu nedenle halka de ki, Her Şeye Egemen RAB böyle diyor: ‘Her Şeye Egemen RAB, bana dönün’ diyor; ‘Ben de size dönerim diyor Her Şeye Egemen RAB..` Y “RAB atalarınıza çok öfkelendi._ 5 Darius’un krallığının ikinci yılının sekizinci ayında RAB İddo oğlu Berekya oğlu Peygamber Zekeriya aracılığıyla şöyle seslendi:e^C “Her Şeye Egemen RAB ‘O gün seni alacağım, ey Şealtiel’in torunu kulum Zerubbabil’ diyor, ‘Ve seni mühür yüzüğü gibi yapacağım. Çünkü ben seni seçtim.’ Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.”`]9 Kralların tahtlarını devireceğim, yabancı ulusların gücünü yok edeceğim. Savaş arabalarıyla sürücülerini de devireceğim; atlarla binicileri düşecek, hepsi kardeşinin kılıcıyla öldürülecek.V\% “Yahuda Valisi Zerubbabil’e de ki, ben yeri, göğü sarsmak üzereyim.L[ Ayın yirmi dördüncü günü RAB Hagay’a ikinci kez seslendi:4Za Ambarda hiç tohum kaldı mı? Asma, incir, nar, zeytin ağaçları bugüne dek ürün verdi mi? “ ‘Bugünden başlayarak üzerinize bereket yağdıracağım.’ ”+YO ‘Bugünden, dokuzuncu ayın yirmi dördüncü gününden, RAB’bin Tapınağı’nın temelinin atıldığı günden başlayarak olacakları iyi düşünün.X Ellerinizin bütün emeğini samyeliyle, küfle, doluyla cezalandırdım. Yine de bana dönmediniz.’ RAB böyle diyor.%WC “ ‘Bugüne dek olanları iyi düşünün; RAB’bin Tapınağı’nda taş üstüne taş konulmadan önce, yirmi ölçeklik bir tahıl yığınına gelen biri, yalnızca on ölçek bulurdu; şarap teknesinden elli ölçek çıkarmaya varan biri, yalnızca yirmi ölçek bulurdu.%VC “ ‘Bugüne dek olanları iyi düşünün; RAB’bin Tapınağı’nda taş üstüne taş konulmadan önce, yirmi ölçeklik bir tahıl yığınına gelen biri, yalnızca on ölçek bulurdu; şarap teknesinden elli ölçek çıkarmaya varan biri, yalnızca yirmi ölçek bulurdu.(UI Bunun üzerine Hagay şöyle dedi: “RAB, ‘Bu halk, bu ulus gözümde böyledir’ diyor, ‘Her yaptıkları, sunakta her sundukları da kirlidir.’ ”kTO Hagay konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ölüye dokunduğu için kirli sayılan biri, bu yiyeceklerden birine dokunursa, o yiyecek kirlenmiş olur mu?” Kâhinler, “Evet, kirlenmiş olur” diye karşılık verdiler.zSm Eğer biri giysisinin kıvrımları arasında kutsanmış et taşır ve o kıvrım ekmeğe, yemeğe, şaraba, zeytinyağına ya da başka bir yiyeceğe değerse, o yiyecek kutsal olur mu?’ ” Kâhinler, “Hayır” diye yanıtladılar.YR+ “Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Kâhinlere yasayla ilgili şu soruyu sor:Q Darius’un krallığının ikinci yılında, dokuzuncu ayın yirmi dördüncü günü RAB, Peygamber Hagay’a seslendi:P ‘Yeni tapınağın görkemi, öncekinden daha büyük olacak. Buraya esenlik vereceğim.’ Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.”IO  ‘Gümüş de, altın da benim’ diyor Her Şeye Egemen RAB.,NQ Bütün ulusları sarsacağım, değerli eşyalarını buraya getirecekler. Ben de bu tapınağı görkemle dolduracağım.’ Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.wMg “Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Kısa zamanda bir kez daha yeri, göğü, denizi, karayı sarsacağım.oLW ‘Mısır’dan çıktığınızda, size bu konuda söz verdim. Ruhum aranızdadır. Korkmayın!’K Şimdi sen, ey Zerubbabil, yüreklen!’ RAB böyle diyor. ‘Ey Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu, yüreklen! Ey ülke halkı, yüreklen!’ RAB böyle diyor. ‘İşi sürdürün. Çünkü ben sizinle birlikteyim.’ Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.J ‘Aranızda bu tapınağı önceki görkemiyle gören kaldı mı? Şimdi size nasıl görünüyor? Bir hiç olarak görünmüyor mu? I  “Şealtiel’in torunu Yahuda Valisi Zerubbabil’e, Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu’ya ve sürgünden dönen halka de ki,cH A Yedinci ayın yirmi birinci günü RAB Peygamber Hagay aracılığıyla şöyle seslendi:^G 7 Böylece RAB Şealtiel’in torunu Yahuda Valisi Zerubbabil’i, Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu’yu ve sürgünden dönen halkın tümünü bu konuda harekete geçirdi. Darius’un krallığının ikinci yılında, altıncı ayın yirmi dördüncü günü gelip Tanrıları Her Şeye Egemen RAB’bin Tapınağı’nda işe başladılar.^F 7 Böylece RAB Şealtiel’in torunu Yahuda Valisi Zerubbabil’i, Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu’yu ve sürgünden dönen halkın tümünü bu konuda harekete geçirdi. Darius’un krallığının ikinci yılında, altıncı ayın yirmi dördüncü günü gelip Tanrıları Her Şeye Egemen RAB’bin Tapınağı’nda işe başladılar.E } Sonra RAB’bin ulağı Hagay, RAB’bin şu sözlerini halka bildirdi: “RAB, ‘Ben sizinle birlikteyim’ diyor.”yD m Şealtiel’in torunu Zerubbabil, Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu ve sürgünden dönen halkın tümü Tanrıları RAB’bin sözüne, O’nun tarafından gönderilen Peygamber Hagay’ın sözlerine kulak verdiler. Halk RAB’den korktu.QC  Ülkeyi –dağlarını, tahılını, yeni şarabını, zeytinyağını, toprağın verdiği ürünleri, insanlarını, hayvanlarını, ellerinizin bütün emeğini– kuraklıkla cezalandırdım.”VB ' İşte bunun içindir ki, gök çiyini, toprak ürününü sizden esirgiyor.kA Q Bol ürün umdunuz ama az topladınız. Eve ne getirdiyseniz üfleyip dağıttım. Acaba neden?” Böyle soruyor Her Şeye Egemen RAB. “Yıkık duran tapınağımdan ötürü! Oysa hepiniz kendi evinizle uğraşıyorsunuz.C@  Her Şeye Egemen RAB, “Tuttuğunuz yolları iyi düşünün!” diyor, “Dağlara çıkıp kütük getirin, tapınağı yeniden kurun. Öyle ki, ondan hoşnut olayım, yüceltileyim.C?  Her Şeye Egemen RAB, “Tuttuğunuz yolları iyi düşünün!” diyor, “Dağlara çıkıp kütük getirin, tapınağı yeniden kurun. Öyle ki, ondan hoşnut olayım, yüceltileyim.a> = Çok ektiniz ama az biçtiniz; yiyorsunuz ama doyamıyorsunuz, içiyorsunuz ama neşelenemiyorsunuz; giyiniyorsunuz ama ısınamıyorsunuz; ücretinizi alıyorsunuz ama paranızı sanki delik keseye koyuyorsunuz.”X= + Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Şimdi tuttuğunuz yolları iyi düşünün!p< [ “Bu tapınak yıkık durumdayken, sizin ağaç kaplamalı evlerinizde oturmanızın sırası mı?”G;   Sonra RAB, Peygamber Hagay aracılığıyla şöyle seslendi: :   “Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Bu halk, RAB’bin Tapınağı’nı yeniden kurmak için vakit daha gelmedi diyor.’ ”a9 ? Kral Darius’un krallığının ikinci yılında, altıncı ayın birinci günü RAB Peygamber Hagay aracılığıyla Şealtiel’in torunu Yahuda Valisi Zerubbabil ve Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu’ya seslendi:v8e RAB, “Bayramlar için çektiğiniz özlemleri sona erdireceğim” diyor, “Bunlar sizin için ağırlık ve utançtır. Sizi ezenlerin tümünü cezalandıracağım o gün. Düşkünleri kurtaracak, sürgünleri toplayacağım. Utanç içinde kaldıkları bütün ülkelerde Onları yüceltip onurlandıracağım. O zaman sizi toplayıp yurdunuza geri getireceğim. Göreceksiniz, sizi yeniden bayındır kılacak, Dünyanın bütün halkları arasında yüceltip onurlandıracağım.”v7e RAB, “Bayramlar için çektiğiniz özlemleri sona erdireceğim” diyor, “Bunlar sizin için ağırlık ve utançtır. Sizi ezenlerin tümünü cezalandıracağım o gün. Düşkünleri kurtaracak, sürgünleri toplayacağım. Utanç içinde kaldıkları bütün ülkelerde Onları yüceltip onurlandıracağım. O zaman sizi toplayıp yurdunuza geri getireceğim. Göreceksiniz, sizi yeniden bayındır kılacak, Dünyanın bütün halkları arasında yüceltip onurlandıracağım.”v6e RAB, “Bayramlar için çektiğiniz özlemleri sona erdireceğim” diyor, “Bunlar sizin için ağırlık ve utançtır. Sizi ezenlerin tümünü cezalandıracağım o gün. Düşkünleri kurtaracak, sürgünleri toplayacağım. Utanç içinde kaldıkları bütün ülkelerde Onları yüceltip onurlandıracağım. O zaman sizi toplayıp yurdunuza geri getireceğim. Göreceksiniz, sizi yeniden bayındır kılacak, Dünyanın bütün halkları arasında yüceltip onurlandıracağım.”5 Tanrın RAB, o güçlü Kurtarıcı seninle. Alabildiğine sevinecek senin için, Sevgisiyle seni yenileyecek, ezgilerle coşacak.”V4% O gün Yeruşalim’e denecek ki, “Korkma, ey Siyon, gevşemesin ellerin.~3u RAB senin cezanı kaldırdı, Kovdu düşmanlarını. İsrail’in Kralı RAB seninle. Korkma artık kötülükten.w2g Ey Siyon kızı, ezgiler söyle! Ey İsrail, haykır! Yürekten sevin, sevinçle coş, Ey Yeruşalim kızı!&1E İsrailliler’den geride kalanlar haksızlık etmeyecek, Yalan söylemeyecek, Kimseyi aldatmayacak, Tok karna yatacaklar ve onları korkutan olmayacak.”]03 Orada sadece benim adıma sığınan uysal ve alçakgönüllüleri bırakacağım.P/ Halkım bana yaptığı bunca kötülük yüzünden utandırılmayacak o gün. Çünkü gururlu, küstah olanları uzaklaştıracağım aralarından. Kutsal dağımda bir daha böbürlenmeyecekler.j.M Dağılmış olan, bana tapan halkım, Kûş ırmaklarının ötesinden Bana sunular getirecek.- O zaman, hep birlikte beni adımla çağırmaları, Omuz omuza bana hizmet etmeleri için, Halkların dudaklarını pak kılacağım.+,O Bu yüzden, “Bekleyin de görün” diyor RAB, “Ulusları yargılayacağım günü bekleyin. Ulusları toplamaya, Krallıkları bir araya getirmeye, Gazabımı, kızgın öfkemi Üzerlerine dökmeye karar verdim. Çünkü kıskançlığımın ateşi bütün dünyayı yiyip bitirecek.L+ Halkım benden korkar, Ders alır bundan dedim. O zaman konutlarına dokunmaz, Onları tasarladığım cezaya çarptırmazdım. Ama her türlü kötülüğü yapmaya istekli görünüyorlar.”:*m RAB diyor ki, “Ulusları yok ettim, Kalelerini yıktım, sokaklarını harap ettim. O sokaklardan geçen kimse yok artık. Kentleri viraneye döndü, Eser kalmadı insandan.,)Q Ama adil RAB hâlâ o kentte; O haksızlık etmez, Aksatmadan dağıtır adaletini her yeni günün sabahında. Ne var ki, bu yetmiyor haksızları utandırmaya.o(W Peygamberleri sorumsuz ve güvenilmezdir. Kâhinleri kutsal olanı kirletip, Yasayı çarpıtırlar.t'a Yöneticileri kükreyen aslanlar, Önderleri akşam gezen aç kurtlar gibi, Sabaha bir şey bırakmazlar.[&/ Söz dinlemedi, ders almadı, RAB’be güvenmedi, Tanrısı’na sığınmadı.@% } Başkaldıran, yozlaşan, acımasız kentin vay haline!v$e İşte budur güvenlikte olduğunu sanan, “Bir ben varım, benden başkası yok” diyen eğlence düşkünü kent. Nasıl da viraneye döndü, Yabanıl hayvanlara barınak oldu! Yanından her geçen gördüğü dehşetten irkiliyor.# Orası sürülerin, her türlü hayvanın yattığı yer olacak. Sütun başlıklarında ishakkuşları, kır baykuşları barınacak. Sesleri pencerelerde yankılanacak, Yıkıntılar dolduracak eşiklerin önünü, Sedir kirişler ortaya çıkacak.}"s RAB elini kuzeye doğru uzatıp Asur’u yok edecek. Ninova’yı viraneye, Çöl gibi kurak bir alana çevirecek.Q! “Ey Kûşlular, Siz de benim kılıcımla öleceksiniz” diyor RAB.% C Dehşete düşürecek RAB onları, Yeryüzünün bütün ilahlarını yok edecek. Kıyılardaki bütün uluslar, Bulundukları yerde O’na tapınacaklar.~u Gururlanmalarının, Her Şeye Egemen RAB’bin halkını aşağılayıp Alay etmelerinin karşılığı bu olacak. İsrail’in Tanrısı Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “Moavlılar’ın halkımı nasıl aşağıladığını, Ammon halkının onlara nasıl hakaret ettiğini, Onları nasıl alaya aldığını, Topraklarını nasıl tehdit ettiğini duydum. Varlığım hakkı için, Moav kesinlikle Sodom gibi, Ammon da Gomora gibi olacak. Otlarla, tuz çukurlarıyla dolacak, Sonsuza dek virane kalacak. Mallarını halkımdan geride kalanlar yağmalayacak. Topraklarını ulusumdan sağ kalanlar miras alacak.” İsrail’in Tanrısı Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “Moavlılar’ın halkımı nasıl aşağıladığını, Ammon halkının onlara nasıl hakaret ettiğini, Onları nasıl alaya aldığını, Topraklarını nasıl tehdit ettiğini duydum. Varlığım hakkı için, Moav kesinlikle Sodom gibi, Ammon da Gomora gibi olacak. Otlarla, tuz çukurlarıyla dolacak, Sonsuza dek virane kalacak. Mallarını halkımdan geride kalanlar yağmalayacak. Topraklarını ulusumdan sağ kalanlar miras alacak.”`9 Yahuda oymağından sağ kalanların eline geçecek. Orada otlatacaklar sürülerini, Aşkelon’un evlerinde geceleyecekler. Çünkü Tanrıları RAB onları kayıracak. Eski gönençlerine kavuşturacak onları.wg Deniz kıyısındaki ülkeniz, Çoban barınaklarıyla sürü ağıllarının bulunduğu otlaklara dönecek;<q Deniz kıyısında yaşayan Keret ulusunun vay haline! Ey Filist ülkesi Kenan, RAB’bin yargısı sana karşıdır. Hepinizi yok edecek RAB, Ülkede yaşayan kimse kalmayacak.}s Gazze bomboş kalacak, Viraneye dönecek Aşkelon, Boşaltılacak Aşdot öğle vakti, Ekron temelden yıkılacak.W' Ey RAB’bin ilkelerini yerine getirenler, Ülkedeki bütün alçakgönüllüler, RAB’be yönelin. Doğruluğu ve alçakgönüllülüğü amaç edinin. Belki RAB’bin öfke gününde kurtulabilirsiniz.G Ey utanmaz ulus, toparlan! Hakkında ferman çıkmadan, Gün saman ufağı gibi geçip gitmeden, RAB’bin kızgın öfkesi üzerine dökülmeden, RAB’bin öfke günü gelmeden toparlan.F  Ey utanmaz ulus, toparlan! Hakkında ferman çıkmadan, Gün saman ufağı gibi geçip gitmeden, RAB’bin kızgın öfkesi üzerine dökülmeden, RAB’bin öfke günü gelmeden toparlan.^ 7 RAB’bin öfke gününde, Altınları da gümüşleri de Onları kurtaramayacak. RAB’bin kıskançlık ateşi bütün ülkeyi yakıp yok edecek. RAB ülkede yaşayanların hepsini korkunç bir sona uğratacak.b ? RAB diyor ki, “İnsanları öyle bir felakete uğratacağım ki, Körler gibi, nereye gittiklerini göremeyecekler. Çünkü bana karşı günah işlediler. Su gibi akacak kanları, Bedenleri yerde çürüyecek.”  Surlu kentlere, köşelerdeki yüksek kulelere karşı Savaş borularının çalındığı, Savaş naralarının atıldığı gündür.   Öfke günü o gün! Acı ve sıkıntı, Yıkım ve felaket, Zifiri karanlık bir gün olacak, Bulutlu, koyu karanlık bir gün. / RAB’bin büyük günü yaklaştı, Yaklaştı ve çabucak geliyor. Dinleyin, RAB’bin gününde En yiğit asker bile acı acı feryat edecek. % Servetleri yağmalanacak. Viraneye dönecek evleri. Yaptıkları evlerde oturamayacak, Diktikleri bağların şarabını içemeyecekler.”F  O gün kandille arayacağım Yeruşalim’in her yanını, İçlerinden, ‘RAB bir şey yapmaz, Ne iyilik eder ne kötülük’ Diyen o rahatına düşkün aymazları cezalandıracağım. ' “Kentin aşağı mahallesinde oturanlar, feryat edin. Bütün tüccarlarınız yok olacak, Gümüş ticareti yapanların hepsi mahvolacak.6  g Diyorum ki, o gün kentin Balık Kapısı’ndan çığlıklar, İkinci Mahalle’den feryatlar Ve tepelerden büyük çatırtılar yükselecek.” İşte böyle diyor RAB.n  W İlahların tapınaklarını zorbalık ve hileyle dolduran putperestleri O gün cezalandıracağım.    “O kurban günü” diyor RAB, “Önderleri, kral oğullarını, Yabancıların geleneklerine uyanları Cezalandıracağım.   Susun Egemen RAB’bin önünde, Çünkü O’nun günü yaklaştı. RAB bir kurban hazırladı, Konuklarını çağırdı.i  M “Elimi Yahuda ve Yeruşalim’de yaşayanlara karşı uzatacağım. Baal’dan kalan izleri, Putperest din adamlarıyla kâhinlerin adını, Damlardan gök cisimlerine tapınanları, Hem benim adıma, hem de Molek putu adına ant içip tapınanları, Yolumdan dönenleri, Bana yönelmeyenleri, Kılavuzluğumu istemeyenleri buradan yok edeceğim.”i M “Elimi Yahuda ve Yeruşalim’de yaşayanlara karşı uzatacağım. Baal’dan kalan izleri, Putperest din adamlarıyla kâhinlerin adını, Damlardan gök cisimlerine tapınanları, Hem benim adıma, hem de Molek putu adına ant içip tapınanları, Yolumdan dönenleri, Bana yönelmeyenleri, Kılavuzluğumu istemeyenleri buradan yok edeceğim.”i M “Elimi Yahuda ve Yeruşalim’de yaşayanlara karşı uzatacağım. Baal’dan kalan izleri, Putperest din adamlarıyla kâhinlerin adını, Damlardan gök cisimlerine tapınanları, Hem benim adıma, hem de Molek putu adına ant içip tapınanları, Yolumdan dönenleri, Bana yönelmeyenleri, Kılavuzluğumu istemeyenleri buradan yok edeceğim.”Q  İnsanları, hayvanları, Gökteki kuşları, Denizdeki balıkları, Kötüleri ve onların günah tuzaklarını silip süpüreceğim. Yok edeceğim insanı yeryüzünden.” İşte böyle diyor RAB.9 o “Yeryüzünden her şeyi silip süpüreceğim.   RAB, Yahuda Kralı Amon oğlu Yoşiya zamanında Hizkiya oğlu Amarya oğlu Gedalya oğlu Kuşi oğlu Sefanya’ya şöyle seslendi:4a Egemen RAB gücümdür benim. Ayaklarıma geyik ayağının çevikliğini verir. Aşırtır beni yükseklerden. Müzik şefi için: Telli sazlar eşliğinde söylenecek.jM Ben yine RAB sayesinde sevineceğim, Kurtuluşumun Tanrısı sayesinde sevinçten coşacağım.E Tomurcuklanmasa incir ağaçları, Asmalar üzüm vermese, Boşa gitse de zeytine verilen emek, Tarlalar ürün vermese de, Boşalsa da davar ağılları, Sığır kalmasa da ahırlarda,K Sesini duyunca yüreğim hopladı, Seğirdi dudaklarım, Kemiklerim eridi sanki, Çözüldü dizlerimin bağı. Ama bize saldıran halkın felakete uğrayacağı günü Sabırla bekleyeceğim.\1 Sense atlarınla çiğneyip geçtin büyük denizleri, Sularını köpürterek...~3 Başını kendi mızrağıyla deldin. Askerleri fırtına gibi gelmişti bizi dağıtmaya, Saklanan düşkünleri yok etmiş gibi seviniyorlardı.}y Kendi halkını, seçtiğin ulusu kurtarmaya geldin. Kötü soyun başını ezdin, Soydun onu tepeden tırnağa. SelaU|# Gazap içinde ilerledin yeryüzünde, Ulusları öfkeyle çiğneyip ezdin.{} Uçuşan oklarının pırıltısından, Parlayan mızrağının ışıltısından, Yerlerinde durakaldı güneş ve ay.~zu Sarsıldı dağlar seni görünce, Seller her yanı süpürüp geçti. Engin denizler gürledi, dalgalar yükseldi.ay; Gerdin yayını, Okların içtiğin antlardır. Sela Yeryüzünü akarsularla yardın.x Ya RAB, nehirlere mi öfkelendin? Gazabın ırmaklara mı? Yoksa denize mi kızdın da, Atlarına, yenilmez savaş arabalarına bindin?fwE Kuşan çadırlarını çaresizlik içinde gördüm, Midyan konutları korkudan titriyordu.Lv Duruşuyla dünyayı sarstı, Titretti ulusları bakışıyla, Yaşlı dağlar darmadağın oldu, Dünya kurulalı beri var olan tepeler O’na baş eğdi. Tanrı’nın yolları değişmezdir.^u5 Yayılıyor salgın hastalıklar önüsıra, Ardısıra da ölümcül hastalıklar.Zt- Güneş gibi parıldıyor, Elleri ışık saçıyor. Gücünün gizi ellerinde.s# Tanrı Teman’dan, Kutsal Tanrı Paran Dağı’ndan geldi. Sela Görkemi kapladı gökleri, O’na sunulan övgüler dünyayı doldurdu.Gr Ya RAB, ününü duydum ve yaptıklarının karşısında ürperdim. Günümüzde de aynı şeyleri yap, ya RAB, Şimdi herkes bilsin neler yapabildiğini. Öfkeliyken merhametini anımsa!>q y Peygamber Habakkuk’un Duası - Şigyonot MakamındaYp+ Oysa RAB kutsal tapınağındadır. Sussun bütün dünya O’nun önünde.”6oe Tahta puta, ‘Canlan!’ diyenin, Dilsiz taşa, ‘Uyan’ diyenin Vay haline! Put yol gösterebilir mi? Altınla, gümüşle kaplanmış, Ama içinde yaşam soluğu yok.1n[ İnsanın biçim verdiği oyma ya da dökme putun ne yararı var ki aldatmaktan başka? Putu yapan, yaptığına güvenir, Ama yaptığı ne ki, dilsiz puttan başka.cm? Lübnan’a ettiğiniz zorbalık kendi başınıza gelecek. Telef ettiğiniz hayvanlar sizi dehşete düşürecek. Çünkü insan kanı döktünüz, Ülkelere, kentlere ve oralarda yaşayan herkese zorbalık ettiniz.Nl Onur yerine utanca boğulacaksınız. Şimdi sıra sizde, için de çıplaklığınız görünsün. RAB size sağ elindeki ceza dolu kâseden içirecek. Onurunuz kırılacak, rezil olacaksınız.k  Çıplak bedenlerini seyretmek için Komşularına içki içirip sarhoş eden, İçkiye zehir bile katan sizlerin vay haline!kjO Çünkü sular denizi nasıl dolduruyorsa, Dünya da RAB’bin yüceliğinin bilgisiyle dolacak.i Halkların bütün emeklerinin yanması, Ulusların bütün çabalarının boşa gitmesi Her Şeye Egemen RAB’bin işi değil mi?Sh Kan dökerek kentler kuranın, Zorbalıkla beldeler yapanın vay haline!Sg Duvar taşları bile haykıracak bunu Ve yankılanacak ahşap kirişler.vfe Birçok halkı kıyıma uğratmakla Kendi soyunuzu utanca boğdunuz, Kendi yıkımınızı hazırladınız.uec Evini haksız kazançla dolduranın, Felaketten kaçmak için yuvasını yüksek yere kuranın vay haline!4da Birçok ulusu soyduğunuz, Kan döktüğünüz, Ülkelere, kentlere ve oralarda yaşayan herkese zorbalık ettiğiniz için, Halklardan sağ kalanlar da sizi soyacaklar."c= Haraca kestikleriniz ansızın ayaklanmayacak mı? Uyanıp yakanıza yapışmayacaklar mı? İşte o zaman onlar için çapul malı gibi olacaksınız.Kb Tutsak alınanlar onları küçümseyip alay etmeyecekler mi? ‘Kendisine ait olmayanı ele geçirenin, Haraç alarak zenginleşenin vay haline! Daha ne kadar sürecek bu?’ demeyecekler mi?9ak Servet aldatıcıdır. Küstahlar kalıcı değildir; Açgözlüdürler ölüler diyarı gibi Ve ölüm gibi hiç doymazlar. Ülkeleri ele geçirip halkları tutsak alırlar.k`O Bakın şu övüngen kişiye, niyeti iyi değildir. Ama doğru kişi sadakatiyle yaşayacaktır.4_a Bu olayların zamanı gelmedi henüz. Sonun belirtileridir bunlar ve yalan değildir. Gecikiyormuş gibi görünse de bekle olacakları, Kesinlikle olacak, gecikmeyecek.x^i Şöyle yanıtladı RAB: “Göreceklerini taş levhalara oyarak yaz. Öyle ki, herkes bir çırpıda okusun.] y Nöbet yerinde, gözcü kulesinde durayım, Bakayım RAB bana ne diyecek, Yakınmalarıma ne yanıt verecek göreyim.b\ ? Ağlarını durmadan boşaltmaya, Ulusları acımasızca öldürmeye devam edecekler mi?[  Kurban kesiyorlar ağlarına bu yüzden. Kendilerine lezzetli ve bol yiyecek sağlayan ağları için buhur yakıyorlar.sZ a Kildaniler onları oltayla, ağla, Serpme ağla tutar gibi tutuyor Ve sevinç çığlıkları atıyorlar.YY - İnsanları denizdeki balıklara, Yöneticiden yoksun sürüngenlere çevirdin.?X y Kötüye bakamayacak kadar saftır gözlerin. Haksızlığı hoş göremezsin. Öyleyse nasıl hoş görürsün Bu hain adamları? Doğrular kötülere yem olurken Neden susuyorsun?^W 7 Ya RAB, kutsal Tanrım, Öncesizlikten beri var olan sen değil misin? Sen ölmeyeceksin. Ya RAB, bizi yargılamak için Kildaniler’i mi seçtin? Ey sığınağımız, onlara mı verdin cezalandırma yetkisini?_V 9 Rüzgar gibi geçip gidiyorlar. Bu suçlu adamların ilahları kendi güçleridir.”%U E Küçümsüyorlar kralları, Yöneticilerle alay ediyorlar. Dudak büküyorlar bütün surlu kentlere, Önlerine toprak yığıp onları ele geçiriyorlar.sT a Yağmalamak için geliyor hepsi. Orduları çöl rüzgarı gibi ilerliyor Ve kum gibi tutsak topluyorlar.S ! Parstan çeviktir atları, Aç kurttan daha azgın. Atlıları yeri deşerek geliyor uzaklardan, Avına saldıran kartal gibi uçuyorlar,KR  Dehşetli ve korkunçturlar, Gururlu ve başlarına buyrukturlar.#Q A Başkalarına ait toprakları ele geçirmek için Dünyanın dört yanına yürüyen o acımasız ve saldırgan ulusu, Kildaniler’i güçlendireceğim."P ? “Bakın öbür uluslara, Gördüklerinize büsbütün şaşacaksınız. Sizin gününüzde öyle işler yapacağım ki, Anlatsalar inanmayacaksınız.O # Bu yüzden yasa işlemez oldu, Bir türlü yerini bulmuyor hak. Kötüler doğruları kıskaca almış Ve böylece adalet saptırılıyor.9N m Bunca kötülüğü bana neden gösteriyorsun, Nasıl hoş görürsün bunca haksızlığı? Nereye baksam şiddet ve zorbalık var. Kavgaların, çekişmelerin sonu gelmiyor.M ) Ya RAB, ne zamana dek seni yardıma çağıracağım, Beni duymuyor musun? “Zorbalık var” diye haykırıyorum sana, Ama kurtarmıyorsun!@L  Peygamber Habakkuk’a bir görümde verilen bildiridir.5Kc Uğradığın felaketten kurtuluş yok, yaraların ölümcül. Başına gelenleri duyanlar sevinçle el ovuşturuyorlar. Çünkü dinmeyen vahşetinden kim kaçabildi ki? J Ey Asur Kralı, yöneticilerin öldü, Uyudu sonsuza dek soyluların. Halkın dağlara dağıldı. Onları toplayacak kimse yok.#I? Koruyucularınla görevlilerin serin günlerde duvarlara konan çekirgeler gibidir, Güneş doğunca uçup kayıplara karışan çekirge sürüsü gibi. H Tüccarlarının sayısı gökteki yıldızlardan çok. Ama düşmanların genç çekirgeler gibi ülkeyi talan edip gidecekler.DG Orada ateş seni yiyip bitirecek, Kılıç seni kesip biçecek. Genç çekirgelerin yiyip bitirdiği ekin gibi yok olacaksın. Çekirgeler gibi, genç çekirgeler gibi çoğalmalısın.F Kuşatma vakti için su biriktir kendine, Savunmanı güçlendir. Tuğla yapmak için kili çiğne, Kalıpları hazırla.E Askerlerine bak! Kadın gibi hepsi. Kapıların ardına kadar düşmana açık. Ateş yiyip bitirmiş kapı sürgülerini.~Du Senin kalelerin incir ağacının ilk olgunlaşan meyvesi gibidir. Bir silkeleyişte yiyenin ağzına düşecekler.bC= Acıyla kendinden geçeceksin, ey Ninova, Düşmanlarından korunacak yer arayacaksın.,BQ Öyleyken tutsak düştü, halkı sürüldü. Yavruları köşe başlarında paramparça edildi. Soyluları için kura çekildi, Zincire vuruldu ileri gelenleri.gAG Kûş ve Mısır onun sınırsız gücünün kaynağıydı. Pût ve Luv da yandaşlarıydı.@' Sen No-Amon’dan daha mı üstünsün? O kent ki, kanallar arasındaydı, Suyla çevrelenmişti, Kalesi Nil Irmağı, surlarıysa sulardı.?5 Seni kim görse kaçacak. ‘Harabeye döndü Ninova’ diyecekler, ‘Kim dövünecek onun için? Nereden bulalım onu avutacak birilerini?’ ”U># Seni pislikle sıvayıp rezil edeceğim. Dehşetle seyredecek herkes seni. rT~~/}}U|{{zz=zxx2w^vvluuttHsrrqqpp5oo>nnZmjldkkWjjxiifhhWhggTff-enddd+ccbQa``*_ ]]]\[[[==s<<`;k::%9}877O665K44t3321106//-..-,,J++*g))$(T'&%%?$j$#"!! b +*O4G?>szZO2Oq * 0  >CZrc> A Üstelik, ‘Ne yorucu!’ diyerek bana burun kıvırıyorsunuz.” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB. “Kurban olarak çalıntıyı, topalı, hastayı getirdiğinizde, elinizden kabul mu edeyim?” diye soruyor RAB.w= i “ ‘Rab’bin sofrası murdardır, yemeği de küçümsenir’ diyerek adımı bayağılaştırıyorsunuz.T< # Doğudan batıya kadar uluslar arasında adım büyük olacak! Her yerde adıma buhur yakılacak, temiz sunular sunulacak. Çünkü uluslar arasında adım büyük olacak!” diyor Her Şeye Egemen RAB.o; Y “Ne olurdu, sunağımda boşuna ateş yakmayasınız diye aranızda tapınağın kapılarını kapatan biri olsaydı! Ben sizden hoşnut değilim” diyor Her Şeye Egemen RAB, “Getireceğiniz sunuları da kabul etmeyeceğim.: 3 “Şimdi bize lütfetmesi için Tanrı’ya yalvarın. Siz böyle sunular sunarken hiç sizi kabul eder mi?” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.v9 g Kör hayvan kurban etmek kötü değil mi? Topal ya da hasta hayvan kurban etmek kötü değil mi? Böyle bir hayvanı kendi valine sun bakalım! Senden hoşnut kalır mı, ya da seni kabul eder mi?” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.+8 Q “Hem sunağıma murdar yiyecek getiriyor, hem de, ‘Yiyeceği nasıl murdar ettik?’ diye soruyorsunuz. “ ‘RAB’bin sofrası küçümsenir’ demenizle.7 3 Her Şeye Egemen RAB, adını küçümseyen siz kâhinlere, “Oğul babasına, kul efendisine saygı gösterir” diyor, “Eğer ben babaysam, hani bana saygınız? Eğer efendiysem, hani benden korkunuz? “Oysa siz, ‘Adını nasıl küçümsedik?’ diye soruyorsunuz.r6 _ Bunu gözlerinizle görünce, ‘RAB İsrail sınırının ötesinde de büyüktür!’ diyeceksiniz.”5 5 Edomlular, “Biz ezildik, ama yıkıntıları yeniden kuracağız” deseler de, Her Şeye Egemen RAB şu karşılığı verecek: “Onlar kurabilirler, ama ben yıkacağım. Ülkeleri kötülük ülkesi, kendileri de RAB’bin her zaman lanetlediği halk olarak tanınacak.p4 [ Esav’dan ise nefret ettim. Dağlarını viraneye çevirdim, yurdunu kırın çakallarına verdim.”F3  RAB, “Sizi sevdim” diyor. “Oysa siz, ‘Bizi nasıl sevdin?’ diye soruyorsunuz.” RAB, “Esav Yakup’un ağabeyi değil mi?” diye karşılık veriyor, “Ben Yakup’u sevdim,F2  RAB’bin Malaki aracılığıyla İsrail halkına bildirisi.u1c Yeruşalim ve Yahuda’da her kazan Her Şeye Egemen RAB’be adanacak. Kurban kesmeye gelenler bu kazanları kurban etini pişirmek için kullanacaklar. O gün Her Şeye Egemen RAB’bin Tapınağı’nda artık tüccar bulunmayacak.90k O gün atların çıngırakları üzerine, “RAB’be adanmıştır” diye yazılacak. RAB’bin Tapınağı’ndaki kazanlar da sunağın önündeki çanaklar gibi olacak./ Mısırlılar’a ve Çardak Bayramı’nı kutlamak için Yeruşalim’e gitmeyen bütün uluslara verilecek ceza budur.Y.+ Mısırlılar bunlara katılıp Yeruşalim’e gitmezlerse, RAB onları da Çardak Bayramı’nı kutlamak için Yeruşalim’e gitmeyen bütün ulusların başına getirdiği aynı belayla cezalandıracak.-# Yeryüzü halklarından hangisi Her Şeye Egemen RAB olan Kral’a tapınmak için Yeruşalim’e gitmezse, ülkesine yağmur yağmayacak.D, Yeruşalim’e saldıran uluslardan sağ kalanların hepsi Her Şeye Egemen RAB olan Kral’a tapınmak ve Çardak Bayramı’nı kutlamak için yıldan yıla Yeruşalim’e gidecekler.|+q Düşman ordugahlarındaki bütün hayvanlar da –at, katır, deve, eşek– benzer bir belaya çarptırılacak.* Yahudalılar da Yeruşalim’de savaşacak. Çevredeki bütün ulusların serveti, çok miktarda altın, gümüş, giysi toplanacak.) O gün RAB insanları büyük dehşete düşürecek. Herkes yanındakinin elini yakalayacak, birbirlerine saldıracaklar.(# Yeruşalim’e karşı savaşan bütün halkları RAB şu belayla cezalandıracak: Daha sağken bedenleri, gözleri, dilleri çürüyecek.m'S İnsanlar oraya yerleşip güvenlik içinde yaşayacak. Yeruşalim bir daha yıkıma uğramayacak.&/ Bütün ülke Geva’dan Yeruşalim’in güneyindeki Rimmon’a dek Arava Ovası gibi olacak. Ama Yeruşalim yükseltilecek ve Benyamin Kapısı’ndan ilk kapıya, Köşe Kapısı’na, Hananel Kulesi’nden kralın üzüm sıkma çukurlarına dek yerli yerinde duracak.b%= RAB bütün dünyanın kralı olacak. O gün yalnız RAB, yalnız O’nun adı kalacak.$ O gün Yeruşalim’in içinden diri sular akacak. Yaz kış suların yarısı Lut Gölü’ne, öbür yarısı Akdeniz’e akacak.}#s Özel bir gün, yalnız RAB’bin bildiği bir gün olacak. Gece de gündüz de olmayacak. Gece aydınlık olacak.F" O gün ışık olmayacak, ışık veren cisimler kararacak.|!q Yarılan dağımın oluşturduğu vadiden kaçacaksınız, çünkü vadi Asal’a dek uzanacak. Yahuda Kralı Uzziya döneminde depremden nasıl kaçtıysanız, öyle kaçacaksınız. O zaman Tanrım RAB bütün kutsallarla birlikte gelecek!  O gün O’nun ayakları Yeruşalim’in doğusundaki Zeytin Dağı’nın üzerinde duracak. Zeytin Dağı doğuya ve batıya doğru ortadan yarılıp çok büyük bir vadi oluşturacak. Dağın yarısı kuzeye, öbür yarısı güneye çekilecek.a; Sonra RAB, savaş zamanlarında yaptığı gibi, gidip bu uluslara karşı savaşacak. Yeruşalim’e karşı savaşmaları için bütün ulusları bir araya getireceğim. Kent ele geçirilecek, evler yağmalanacak, kadınların ırzına geçilecek. Kentte yaşayanların yarısı sürgüne gönderilecek, geri kalanlar kentte kalacak.| s İşte RAB’bin günü geliyor! Ey Yeruşalim halkı, senden yağmalanan mal gözlerinin önünde paylaşılacak.% Kalan üçte birini ateşten geçireceğim, Onları gümüş gibi arıtacağım, Altın gibi sınayacağım. Beni adımla çağıracaklar, Ben de onlara karşılık vereceğim, ‘Bunlar benim halkım’ diyeceğim. Onlar da, ‘Tanrımız RAB’dir’ diyecekler.”kO  Bütün ülkede” diyor RAB, “Halkın üçte ikisi vurulup ölecek, Üçte biri sağ kalacak.O  “Uyan, ey kılıç! Çobanıma, yakınıma karşı harekete geç” Diyor Her Şeye Egemen RAB. “Çobanı vur da Koyunlar darmadağın olsun. Ben de elimi küçüklere karşı kaldıracağım.  Biri, ‘Bağrındaki bu yaralar ne?’ diye sorduğunda da, ‘Bunlar dostlarımın evinde aldığım yaralar’ diye yanıtlayacak.”lQ  ‘Ben peygamber değilim, çiftçiyim. Gençliğimden beri hep tarlada çalıştım ’ diyecek.   “O gün her peygamber peygamberlik ederken gördüğü görümden utanacak; insanları aldatmak için çuldan giysi giymeyecek.]3  Biri yine peygamberlik edecek olursa, öz annesiyle babası, ‘Öleceksin, çünkü RAB’bin adıyla yalan söylüyorsun’ diyecekler. Peygamberlik ettiğinde de öz annesi babası onun bedenini deşecekler.@y  O gün ülkeden putların adlarını kaldıracağım, bir daha anılmayacaklar” diyor Her Şeye Egemen RAB, “Sahte peygamberleri de, kirli ruhu da ülkeden uzaklaştıracağım.   “O gün Davut soyunu ve Yeruşalim’de yaşayanları günahtan ve ruhsal kirlilikten arındırmak için bir pınar açılacak.6e  Ülkede her boy kendi içinde yas tutacak: Davut, Natan, Levi, Şimi boyundan ve geri kalan boylardan aileler. Her boyun erkekleri ayrı, kadınları ayrı yas tutacak.”6e Ülkede her boy kendi içinde yas tutacak: Davut, Natan, Levi, Şimi boyundan ve geri kalan boylardan aileler. Her boyun erkekleri ayrı, kadınları ayrı yas tutacak.”6e Ülkede her boy kendi içinde yas tutacak: Davut, Natan, Levi, Şimi boyundan ve geri kalan boylardan aileler. Her boyun erkekleri ayrı, kadınları ayrı yas tutacak.”wg O gün Yeruşalim’de tutulan yas, Megiddo Ovası’nda, Hadat-Rimmon’da tutulan yas gibi büyük olacak.{o “Davut soyuyla Yeruşalim’de oturanların üzerine lütuf ve yakarış ruhunu dökeceğim. Bana, yani deştiklerine bakacaklar; biricik oğlu için yas tutan biri gibi yas tutacak, ilk oğlu için acı çeken biri gibi acı çekecekler.X) O gün Yeruşalim’e saldıran bütün ulusları yok etmeye başlayacağım.P   Ben RAB o gün Yeruşalim’de oturanları koruyacağım. Böylece aralarındaki en güçsüz kişi Davut gibi, Davut soyu da Tanrı gibi, kendilerine öncülük eden RAB’bin meleği gibi olacak.- S  “Ben RAB önce çadırlarda oturan Yahuda halkını kurtaracağım. Öyle ki, Davut soyuyla Yeruşalim’de oturanlar Yahuda’dan daha çok onura kavuşmasın.    “O gün Yahuda önderlerini odunların ortasında yanan bir mangal gibi, ekin demetleri arasında alev alev yanan bir meşale gibi yapacağım. Sağda solda, çevredeki bütün halkları yakıp yok edecekler. Yeruşalim ise sapasağlam yerinde duracak. )  O zaman Yahuda önderleri, ‘Her Şeye Egemen Tanrısı RAB’be güvenen Yeruşalim halkı güç kaynağımızdır’ diye düşünecekler.3 _  O gün her atı dehşete düşürecek, her atlıyı çılgına döndüreceğim. Yahuda halkını gözeteceğim, ama öbür halkların bütün atlarını kör edeceğim.K  O gün Yeruşalim’i bütün halklar için ağır bir taş yapacağım. Onu kaldırmaya yeltenen herkes ağır yaralanacak. Yeryüzünün bütün ulusları Yeruşalim’e karşı birleşecek.  “Yeruşalim’i çevredeki bütün halkları sersemleten bir kâse yapacağım. Yeruşalim gibi Yahuda da kuşatma altına alınacak.' I Bildiri: İşte RAB’bin İsrail’e ilişkin sözleri. Gökleri geren, yeryüzünün temelini atan, insanın içindeki ruha biçim veren RAB şöyle diyor:1  “Sürüyü terk eden değersiz çobanın vay haline! Kılıç kolunu ve sağ gözünü vursun! Kolu tamamen kurusun, Sağ gözü kör olsun!”hI  “Ülkeye öyle bir çoban atayacağım ki, yitiklere bakmayacak, dağılmışları aramayacak, yaralıları iyileştirmeyecek, sağlamları beslemeyecek. Ancak semiz koyunların etini yiyecek, tırnaklarını koparacak.Q  RAB bana, “Sen yine akılsız bir çoban gibi donat kendini” dedi,}s  Sonra Yahuda ile İsrail arasındaki kardeşliği bozmak için “Birlik” adındaki öteki değneğimi kırdım.:m RAB bana, “Çömlekçiye at” dedi. Böylece bana biçtikleri yüksek değerin karşılığı olan otuz gümüşü alıp RAB’bin Tapınağı’ndaki çömlekçiye attım.   Onlara, “Uygun görürseniz ücretimi ödeyin, yoksa boş verin” dedim. Onlar da ücret olarak bana otuz gümüş verdiler. Böylece antlaşma o gün bozuldu. Beni gözleyen sürünün ezilenleri RAB’bin sözünün yerine geldiğini anladılar.~ Sonra “Lütuf” adındaki değneğimi aldım ve bütün uluslarla yapmış olduğum antlaşmayı bozmak için kırdım.} Sürüye, “Artık sizi gütmeyeceğim. Ölen ölsün, kesilen kesilsin, geri kalanlar da birbirinin etini yesin” dedim.z|m  Bir ayda üç çobanı başımdan savdım. Çünkü ben sürüden bıkmıştım, sürü de benden tiksinmişti.V{%  Bunun üzerine kesime ayrılmış sürünün özellikle ezilenlerini güttüm. Elime iki değnek aldım; birine “Lütuf”, ötekine “Birlik” adını koydum. Böylece sürüyü gütmeye başladım.Tz!  Çünkü ülkede yaşayan halka artık acımayacağım” diyor RAB, “Herkesi kendi komşusunun ve kralının eline teslim edeceğim. Ülkeyi ezecekler, ben de halkı ellerinden kurtarmayacağım.”Ty!  “Sürüyü satın alanlar koyunları kesiyor ama cezalarını çekmiyorlar. Koyunları satanlar da, ‘Tanrı’ya övgüler olsun, zengin oldum!’ diyorlar. Çobanlar kendi sürülerine acımıyor.Jx   Tanrım RAB, “Kesime ayrılmış sürüyü sen güt” diyor,>wu  Çobanların haykırışını duy, Çünkü güzelim otlakları yok oldu! Genç aslanların kükremesini dinle, Çünkü Şeria Irmağı’nın kıyısındaki ağaçlık yok oldu!v/  Ey çam ağacı, haykır! Sedir ağacı yıkıldı, Ulu ağaçlar yok oldu! Haykırın, ey Başan meşeleri, Gür ormanın ağaçları devrildi!Xu + Ey Lübnan, kapılarını aç ki, Ateş sedir ağaçlarını yakıp yok etsin!wtg Halkımı kendi gücümle güçlendireceğim, Adıma layık bir yaşam sürdürecekler.” Böyle diyor RAB.Ms Sıkıntı denizinden geçecekler, Denizin dalgaları yatışacak, Nil’in bütün derinlikleri kuruyacak. Asur’un gururu alaşağı edilecek, Mısır’ın krallık asası elinden alınacak.r Onları Mısır’dan geri getirecek, Asur’dan toplayacağım; Gilat’a, Lübnan’a getireceğim. Onlara yeterince yer bulunmayacak.q# Onları halklar arasına dağıttımsa da, Uzak ülkelerde beni anımsayacaklar; Çocuklarıyla birlikte sağ kalacak ve geri dönecekler.p{  “Islık çalıp onları toplayacağım, Onları kesinlikle kurtaracağım. Eskiden olduğu gibi Yine çoğalacaklar.&oE  Efrayimliler yiğitler gibi olacaklar, Şarap içmiş gibi yürekleri coşacak. Çocukları bunu görüp neşelenecek, Yürekleri RAB’de sevinç bulacak.xni  “Yahuda halkını güçlendireceğim, Yusuf soyunu kurtarıp Sürgünden geri getireceğim. Çünkü onlara acıyorum. Sanki onları reddetmemişim gibi olacaklar. Çünkü ben onların Tanrısı RAB’bim ve onları yanıtlayacağım.#m?  Savaşta düşmanlarını sokaklardaki çamurda çiğneyen yiğitler gibi olacaklar. RAB onlarla olduğu için Savaşacak ve atlıları utandıracaklar.flE  Köşe taşı, Çadır kazığı, Savaş yayı Ve bütün önderler Yahuda’dan çıkacak.Wk'  RAB şöyle diyor: “Öfkem çobanlara karşı alevlendi, Önderleri cezalandıracağım. Her Şeye Egemen RAB kendi sürüsünü, Yahuda halkını kayıracak. Görkemli savaş atı gibi yapacak onları.pjY  Oysa aile putlarından alınan yanıtlar boştur, Falcılar yalan görümler görür Ve gerçek yanı olmayan düşler anlatarak Boşuna avuturlar. Bu yüzden halk sürü gibi dağınık, Sıkıntı çekiyor, çünkü çoban yok.i + İlkbaharda RAB’den yağmur dileyin. O’dur yağmur bulutlarını oluşturan. İnsanlara yağmur sağanakları Ve herkese tarlada ot verir.rh]  Ne yakışıklı ve güzel olacaklar! Delikanlılar tahılla, Genç kızlar yeni şarapla güçlenecek.gy  O gün Tanrıları RAB Sürüsü olan halkını kurtaracak. O’nun ülkesinde taç mücevherleri gibi parlayacaklar.nfU  Onları Her Şeye Egemen RAB koruyacak. Düşmanlarını yok edecek Ve sapan taşlarıyla yenecekler. Şarap içmiş gibi içip gürleyecek Ve kurban kanı serpmekte kullanılan çanaklar gibi sunağın köşelerine dolacaklar.e%  O zaman RAB halkının üzerinde görünecek, Oku şimşek gibi çakacak. Egemen RAB boru çalacak Ve güney fırtınalarıyla ilerleyecek.Ud# Yahuda’yı yayımı gerer gibi gereceğim Ve Efrayim’i ok gibi ona dolduracağım. Oğullarını Grekler’e karşı uyandıracağım, ey Siyon Ve seni bir savaşçının kılıcı gibi yapacağım.}cs Kalenize dönün, Ey siz, umut sürgünleri! Bugün bildiriyorum ki, Size yitirdiğinizin iki katını vereceğim.2b] Size gelince, Sizinle yaptığım kurban kanıyla yürürlüğe girmiş antlaşma uyarınca, Sürgündeki halkınızı Susuz çukurdan çıkarıp özgür kılacağım.a{ Savaş arabalarını Efrayim’den, Atları Yeruşalim’den uzaklaştıracağım. Savaş yayları kırılacak. Kralınız uluslara barışı duyuracak, Onun egemenliği bir denizden bir denize, Fırat’tan yeryüzünün uçlarına dek uzanacak.W`' Ey Siyon kızı, sevinçle coş! Sevinç çığlıkları at, ey Yeruşalim kızı! İşte kralın! O adil kurtarıcı ve alçakgönüllüdür. Eşeğe, evet, sıpaya, Eşek yavrusuna binmiş sana geliyor!8_i  Akın eden ordulara karşı Evimin çevresinde ordugah kuracağım. Hiçbir kıyıcı Bir daha halkımın üzerinden geçmeyecek, Çünkü artık halkımı ben gözetiyorum.X^)  Ağızlarından kanı alınmamış eti, Dişlerinin arasından yasak yiyecekleri alacağım. Sağ kalanlar Tanrımız’a bağlanacak Ve Yahuda oymağında bir boy sayılacak. Ekron Yevuslular gibi olacak.W]'  Aşdot’ta melez bir halk oturacak, Filistliler’in gururunu kıracağım.%\C  Aşkelon bunu görünce korkacak; Gazze acıdan kıvranacak, Ekron da öyle, çünkü umudu sönecek. Gazze kralını yitirecek, Aşkelon ıssız kalacak.{[o  Ama Rab onun mal varlığını alıp götürecek; Denizdeki gücünü yok edecek Ve ateş kenti yiyip bitirecek.jZM  Sur kendine bir kale yaptı; Toprak kadar gümüş Ve sokaktaki çamur kadar altın biriktirdi.}Ys  Bu söz Hadrak sınırındaki Hama’ya, Çok becerikli olmasına karşın Sur ve Sayda kentlerine de yöneliktir.1X ] Bildiri: RAB’bin sözü Hadrak ülkesine ve Şam Kenti’ne yöneliktir. Çünkü insanların, özellikle bütün İsrail oymaklarının gözü RAB’be çevrilidir.ZW- Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “O günlerde her dil ve ulustan on kişi bir Yahudi’nin eteğinden tutup, ‘İzin verin, sizinle gidelim. Çünkü Tanrı’nın sizinle olduğunu duyduk’ diyecekler.”V} Her Şeye Egemen RAB’be yönelmek, O’na yalvarmak için çok sayıda halkla birçok ulus Yeruşalim’e gelecek.”.UU Bir kentte yaşayanlar başka kente gidip, ‘RAB’be yalvarmak, Her Şeye Egemen RAB’be yönelmek için hemen yola çıkalım. Ben de gideceğim’ diyecekler.cT? Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Daha birçok halk, birçok kentte yaşayanlar gelecek.VS% Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “Dördüncü, beşinci, yedinci ve onuncu ayların oruçları Yahuda halkı için sevinç, coşku dolu mutlu bayramlar olacak. Bu nedenle gerçeği ve esenliği sevin.”2R_ Her Şeye Egemen RAB bana yine seslendi:,QQ yüreğinizde birbirinize karşı kötülük tasarlamayın, yalan yere ant içmekten tiksinin. Çünkü ben bütün bunlardan nefret ederim.” Böyle diyor RAB.P% Yapmanız gerekenler şunlardır: Birbirinize gerçeği söyleyin, kent kapılarınızda esenliği sağlayan gerçek adaletle yargılayın,cO? “Şimdi de Yeruşalim ve Yahuda halkına yine iyilik yapmayı tasarladım. Korkmayın!0NY Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: “Atalarınız beni öfkelendirdiğinde başınıza felaket getirmeyi tasarladım ve vazgeçmedim” diyor Her Şeye Egemen RAB, Kutsal Yasa’yı ve Her Şeye Egemen RAB’bin kendi Ruhu’yla gönderdiği, önceki peygamberler aracılığıyla ilettiği sözleri dinlememek için yüreklerini taş gibi sertleştirdiler. Bu yüzden Her Şeye Egemen RAB onlara çok öfkelendi.=y “Ama atalarımız dinlemek istemediler; inatla sırtlarını çevirdiler, duymamak için kulaklarını tıkadılar.< Dul kadına, öksüze, yabancıya, yoksula baskı yapmayın. Yüreğinizde birbirinize karşı kötülük tasarlamayın.’y;k “Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Gerçek adaletle yargılayın; birbirinize sevgi ve sevecenlik gösterin.*:O RAB Zekeriya’ya yine seslendi:S9 Yeruşalim’le çevresindeki kentler gönenç içinde yaşarken, Negev ve Şefela insanlarla doluyken, RAB’bin önceki peygamberler aracılığıyla açıkladığı sözler bunlar değil mi?’ ”@8{ Yiyip içerken kendiniz için yiyip içmiyor muydunuz?27] “Bütün ülke halkına ve kâhinlere sor: ‘Yetmiş yıldır beşinci ve yedinci aylarda oruç tutup dövündüğünüzde gerçekten benim için mi oruç tuttunuz?,6S Her Şeye Egemen RAB bana dedi ki,5/ Beytel halkı, Her Şeye Egemen RAB’bin Tapınağı’ndaki kâhinlerle peygamberlere, “Yıllardır yaptığımız gibi beşinci ay oruç tutup ağlayalım mı?” diye sormuş ve RAB’be yalvarmaları için Sareser’i, Regem-Melek’i ve adamlarını göndermişti.4/ Beytel halkı, Her Şeye Egemen RAB’bin Tapınağı’ndaki kâhinlerle peygamberlere, “Yıllardır yaptığımız gibi beşinci ay oruç tutup ağlayalım mı?” diye sormuş ve RAB’be yalvarmaları için Sareser’i, Regem-Melek’i ve adamlarını göndermişti.3 # Kral Darius’un krallığının dördüncü yılının dokuzuncu ayı olan Kislev ayının dördüncü günü RAB Zekeriya’ya seslendi.|2q Uzaktakiler de gelip RAB’bin Tapınağı’nın yapımında çalışacak. Böylece beni size Her Şeye Egemen RAB’bin gönderdiğini anlayacaksınız. Tanrınız RAB’bin sözüne özenle uyarsanız bütün bunlar gerçekleşecektir.”1  Helday’ın, Toviya’nın, Yedaya’nın, Sefanya oğlu Yoşiya’nın anısına taç RAB’bin Tapınağı’na konulacak.C0 Evet, RAB’bin Tapınağı’nı kuracak olan odur. Görkemle kuşanacak, tahtında oturup egemenlik sürecek. Tahtında oturan kâhin olacak. İkisi arasında tam bir uyum olacak.’/+ Ona Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor de: ‘İşte Dal adındaki adam! Bulunduğu yerde filizlenecek ve RAB’bin Tapınağı’nı kuracak.p.Y Aldığın altınla gümüşten bir taç yaparak Yehosadak oğlu Başkâhin Yeşu’nun başına tak.$-A “Armağanları sürgünden dönenlerden –Babil’den gelen Helday, Toviya ve Yedaya’dan– al ve aynı gün Sefanya oğlu Yoşiya’nın evine git.$,C RAB bana şöyle seslendi:n+U Sonra melek bana seslendi: “Bak, bölgenin kuzeyine gidenler, orada öfkemi yatıştırdılar.”:*m Yola çıktıklarında güçlü atlar yeryüzünü dolaşmak üzere gitmek istiyorlardı. Melek, “Gidin, yeryüzünü dolaşın!” deyince, gidip yeryüzünü dolaştılar.) Siyah atların çektiği savaş arabası bölgenin kuzeyine, beyaz atlarınki batıya, benekli atlarınki de güneye doğru gidiyor.” ( Melek şöyle karşılık verdi: “Bunlar bütün dünyanın Rabbi’ne hizmet ettikleri yerden çıkan göğün dört ruhudur.K' Benimle konuşan meleğe, “Bunlar ne, efendim?” diye sordum.k&O üçüncüsünün beyaz, dördüncüsünün benekli atları vardı. Atların hepsi güçlüydü.A%} Birinci savaş arabasının kızıl, ikincisinin siyah,y$ m Yine gözlerimi kaldırıp baktım, iki tunç dağın arasından çıkıp gelen dört savaş arabası gördüm. # “Kadın için bir ev yapmak üzere Şinar topraklarına” diye yanıtladı, “Ev hazır olunca kap oraya, yerine konulacak.”U"# Benimle konuşan meleğe, “Kabı nereye götürüyorlar?” diye sordum.4!a Gözlerimi kaldırıp bakınca, rüzgarda uçarak yaklaşan iki kadın gördüm. Leylek kanatlarına benzeyen kanatları vardı. Kabı yerle gök arasına kaldırdılar. } Melek, “İşte bu kötülüktür!” diyerek kadını gerisingeri ölçü kabına itip kurşun kapağı yerine koydu.T! Derken kurşun kapak kaldırıldı. Kabın içinde bir kadın oturuyordu.~u “Nedir?” diye sordum. “Bir ölçü kabı ” dedi, sonra ekledi: “Bu, bütün ülke halkının suçudur.” Sonra benimle konuşan melek yaklaşıp, “Gözlerini kaldır” dedi, “Ortaya çıkan şu nesnenin ne olduğuna bak.”{ Her Şeye Egemen RAB, ‘Lanet yağdıracağım’ diyor, ‘Hırsızın ve benim adımla yalan yere ant içenin evi üzerine lanet yağacak. Ve lanet o evin üzerinde kalacak; kerestesiyle, taşlarıyla birlikte evin tümünü yok edecek.’ ”kO Melek, “Bütün ülkeye yağacak lanettir bu” dedi, “Tomarın bir yanına yazılanlar uyarınca, hırsızlık eden herkes sökülüp atılacak; öbür yanına yazılanlar uyarınca da yalan yere ant içenler kovulacak. Melek, “Ne görüyorsun?” diye sordu. “Uçan bir tomar görüyorum. Uzunluğu yirmi, genişliği on arşın ” diye yanıtladım.H  Gözlerimi yine kaldırıp bakınca, uçan bir tomar gördüm. Melek, “Bunlar bütün dünyanın Rabbi’ne hizmet eden, zeytinyağıyla kutsanmış iki kişidir” diye açıkladı.jM “Bunların anlamını bilmiyor musun?” diye karşılık verdi. “Hayır, efendim” dedim.b= “Altın gibi yağ akıtan iki altın oluğun yanındaki bu iki zeytin dalı nedir?”iK Meleğe, “Kandilliğin sağındaki ve solundaki bu iki zeytin ağacı nedir?” diye sordum,U# “Küçük işleri yapma gününü kim küçümsüyor? İnsanlar Zerubbabil’in elinde çekülü görünce sevinecekler. –“Bu yedi kandil RAB’bin bütün yeryüzünde dolaşan gözleridir.”–C “Bu tapınağın temelini Zerubbabil’in elleri attı, tapınağı tamamlayacak olan da onun elleridir. O zaman beni size Her Şeye Egemen RAB’bin gönderdiğini anlayacaksınız.!= RAB bana yine seslendi:B} Sen kim oluyorsun, ey ulu dağ? Zerubbabil’in önünde bir düzlük olacaksın! O tapınağın son taşını çıkarırken, halk da, ‘Ne güzel, ne güzel!’ diye bağıracak.”-S Bunun üzerine şöyle dedi: “RAB Zerubbabil’e, ‘Güçle kuvvetle değil, ancak benim Ruhum’la başaracaksın’ diyor. Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.q[ Melek, “Bunların anlamını bilmiyor musun?” diye karşılık verdi. “Hayır, efendim” dedim.Y+ Benimle konuşan meleğe, “Bunların anlamı nedir, efendim?” diye sordum. w Ayrıca kandilliğin yanında, biri zeytinyağı tasının sağında, öbürü solunda iki zeytin ağacı da var.”J   “Ne görüyorsun?” diye sordu. “Som altın bir kandillik görüyorum” diye yanıtladım, “Tepesinde zeytinyağı için bir tas, üzerinde yedi kandil, kandillerde yedişer oluk var.Y  - Benimle konuşan melek yine geldi ve uykudan uyandırır gibi beni uyandırdı.  O gün her biriniz komşusunu asmasının, incir ağacının altında oturmaya çağıracak.’ Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.”O  Yeşu’nun önüne koyduğum taşa bakın! O tek taşın yedi gözü var; onun üzerine bir yazıt oyacağım’ diyor Her Şeye Egemen RAB, ‘Bir günde bu ülkenin günahını kaldıracağım.=s “ ‘Ey Başkâhin Yeşu, sen ve önünde oturan kâhin arkadaşların, dinleyin! Çünkü onlar gelecek olayların önbelirtisidir. Dal adındaki kulumu ortaya çıkarıyorum.  “Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‘Eğer yollarımda yürür, verdiğim görevleri yerine getirirsen, tapınağımı sen yönetecek, avlularımı sen koruyacaksın. Sana burada duranların arasına katılıp huzuruma çıkma ayrıcalığını vereceğim.5e Sonra RAB’bin meleği Yeşu’yu uyardı:0Y Ben de Yeşu’nun başına temiz bir sarık sarmalarını söyledim. Başına temiz bir sarık sarıp onu giydirdiler. RAB’bin meleği de onun yanında duruyordu.7g Melek önündeki meleklere, “Üzerinden kirli giysileri çıkarın” dedi. Sonra Yeşu’ya, “Bak, suçunu kaldırdım. Sana bayramlık giysiler giydireceğim” dedi.I  Yeşu meleğin önünde çok kirli giysiler içinde duruyordu.N RAB’bin meleği Şeytan’a, “RAB seni azarlasın, ey Şeytan!” dedi, “Yeruşalim’i seçen RAB seni azarlasın! Bu adam ateşten çıkarılan yarı yanmış odun parçası değil mi?”  RAB, meleğinin önünde duran Başkâhin Yeşu’yu ve onu suçlamak için sağında duran Şeytan’ı bana gösterdi.a; Ey insanlar, RAB’bin önünde sessiz durun! RAB kutsal konutundan kalkmış geliyor!q[ RAB kutsal topraklarda Yahuda’yı kendi payı olarak miras edinecek ve Yeruşalim’i yine seçecek.5~c O gün birçok ulus RAB’be bağlanacak, O’nun halkı olacak. O zaman RAB aranızda yaşayacak, siz de beni Her Şeye Egemen RAB’bin gönderdiğini anlayacaksınız.g}G RAB, “Ey Siyon kızı, sevinçle bağır! Çünkü aranızda yaşamaya geliyorum” diyor.'|G “Elimi onlara karşı kaldıracağım, köleleri onları yağmalayacak.” O zaman siz de beni Her Şeye Egemen RAB’bin gönderdiğini anlayacaksınız. ~}}J|| {gzz yDxww?vNutsrqq9ponnmllkkjii2hgg feddLccFbaa&``)__%^^;]][\\y\[[5ZZYMXWWWVVbUUTeS6RR\QQ%POO>U==;kp$A Bugün var olup yarın ocağa atılacak olan kır otunu böyle giydiren Tanrı’nın sizi de giydireceği çok daha kesin değil mi, ey kıt imanlılar?yk Ama size şunu söyleyeyim, bütün görkemine karşın Süleyman bile bunlardan biri gibi giyinmiş değildi.% Giyecek konusunda neden kaygılanıyorsunuz? Kır zambaklarının nasıl büyüdüğüne bakın! Ne çalışırlar, ne de iplik eğirirler.H   Hangi biriniz kaygılanmakla ömrünü bir anlık uzatabilir?> u Gökte uçan kuşlara bakın! Ne eker, ne biçer, ne de ambarlarda yiyecek biriktirirler. Göksel Babanız yine de onları doyurur. Siz onlardan çok daha değerli değil misiniz?\ 1 “Bu nedenle size şunu söylüyorum: ‘Ne yiyip ne içeceğiz?’ diye canınız için, ‘Ne giyeceğiz?’ diye bedeniniz için kaygılanmayın. Can yiyecekten, beden de giyecekten daha önemli değil mi?J   “Hiç kimse iki efendiye kulluk edemez. Ya birinden nefret edip öbürünü sever, ya da birine bağlanıp öbürünü hor görür. Siz hem Tanrı’ya, hem de paraya kulluk edemezsiniz.”  Gözünüz bozuksa, bütün bedeniniz karanlık olur. Buna göre, içinizdeki ‘ışık’ karanlıksa, ne korkunçtur o karanlık!c? “Bedenin ışığı gözdür. Gözünüz sağlamsa, bütün bedeniniz aydınlık olur.?y Hazineniz neredeyse, yüreğiniz de orada olacaktır.  Bunun yerine kendinize gökte hazineler biriktirin. Orada ne güve ne pas onları yiyip bitirir, ne de hırsızlar girip çalar.  “Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin. Burada güve ve pas onları yiyip bitirir, hırsızlar da girip çalarlar. 9 Öyle ki, insanlara değil, gizlide olan Babanız’a oruçlu görünesiniz. Gizlilik içinde yapılanı gören Babanız sizi ödüllendirecektir.”X) Siz oruç tuttuğunuz zaman, başınıza yağ sürüp yüzünüzü yıkayın.nU “Oruç tuttuğunuz zaman, ikiyüzlüler gibi surat asmayın. Onlar oruç tuttuklarını insanlara belli etmek için kendilerine perişan bir görünüm verirler. Size doğrusunu söyleyeyim, onlar ödüllerini almışlardır.xi Ama siz başkalarının suçlarını bağışlamazsanız, Babanız da sizin suçlarınızı bağışlamaz.”ta “Başkalarının suçlarını bağışlarsanız, göksel Babanız da sizin suçlarınızı bağışlar.  Ayartılmamıza izin verme. Bizi kötü olandan kurtar. Çünkü egemenlik, güç ve yücelik Sonsuzlara dek senindir! Amin ’.n~U Bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız gibi, Sen de bizim suçlarımızı bağışla.0}[ Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver.\|1 Egemenliğin gelsin. Gökte olduğu gibi, yeryüzünde de Senin istediğin olsun.b{= “Bunun için siz şöyle dua edin: ‘Göklerdeki Babamız, Adın kutsal kılınsın.{zo Siz onlara benzemeyin! Çünkü Babanız nelere gereksinmeniz olduğunu siz daha O’ndan dilemeden önce bilir.y) Dua ettiğinizde, putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp durmayın. Onlar söz kalabalığıyla seslerini duyurabileceklerini sanırlar. İsa daha ileri gidince başka iki kardeşi, Zebedi’nin oğulları Yakup’la Yuhanna’yı gördü. Babaları Zebedi’yle birlikte teknede ağlarını onarıyorlardı. Onları da çağırdı.K= Onlar da hemen ağlarını bırakıp O’nun ardından gittiler.c<? Onlara, “Ardımdan gelin” dedi, “Sizleri insan tutan balıkçılar yapacağım.”6;e İsa, Celile Gölü’nün kıyısında yürürken Petrus diye de anılan Simun’la kardeşi Andreas’ı gördü. Balıkçı olan bu iki kardeş göle ağ atıyorlardı.:{ O günden sonra İsa şu çağrıda bulunmaya başladı: “Tövbe edin! Çünkü Göklerin Egemenliği yaklaştı.”9} Karanlıkta yaşayan halk, Büyük bir ışık gördü. Ölümün gölgelediği diyarda Yaşayanlara ışık doğdu.”T8! Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu: “Zevulun ve Naftali bölgeleri, Şeria Irmağı’nın ötesinde, Deniz Yolu’nda, Ulusların yaşadığı Celile!T7! Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu: “Zevulun ve Naftali bölgeleri, Şeria Irmağı’nın ötesinde, Deniz Yolu’nda, Ulusların yaşadığı Celile!6w Nasıra’dan ayrılarak Zevulun ve Naftali yöresinde, Celile Gölü kıyısında bulunan Kefarnahum’a yerleşti.M5 İsa, Yahya’nın tutuklandığını duyunca Celile’ye döndü.e4C Bunun üzerine İblis İsa’yı bırakıp gitti. Melekler gelip İsa’ya hizmet ettiler.37 İsa ona şöyle karşılık verdi: “Çekil git, Şeytan! ‘Tanrın Rab’be tapacak, yalnız O’na kulluk edeceksin’ diye yazılmıştır.”T2! “Yere kapanıp bana taparsan, bütün bunları sana vereceğim” dedi.1{ İblis bu kez İsa’yı çok yüksek bir dağa çıkardı. O’na bütün görkemiyle dünya ülkelerini göstererek,z0m İsa İblis’e şu karşılığı verdi: “ ‘Tanrın Rab’bi denemeyeceksin’ diye de yazılmıştır.”D/ Sonra İblis O’nu kutsal kente götürdü. Tapınağın tepesine çıkarıp, “Tanrı’nın Oğlu’ysan, kendini aşağı at” dedi, “Çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Tanrı, senin için meleklerine buyruk verecek.’ ‘Ayağın bir taşa çarpmasın diye Seni elleri üzerinde taşıyacaklar.’ ”D. Sonra İblis O’nu kutsal kente götürdü. Tapınağın tepesine çıkarıp, “Tanrı’nın Oğlu’ysan, kendini aşağı at” dedi, “Çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Tanrı, senin için meleklerine buyruk verecek.’ ‘Ayağın bir taşa çarpmasın diye Seni elleri üzerinde taşıyacaklar.’ ”$-A İsa ona şu karşılığı verdi: “ ‘İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, Tanrı’nın ağzından çıkan her sözle yaşar’ diye yazılmıştır.”p,Y O zaman Ayartıcı yaklaşıp, “Tanrı’nın Oğlu’ysan, söyle şu taşlar ekmek olsun” dedi.E+ İsa kırk gün kırk gece oruç tuttuktan sonra acıktı.j* O Bundan sonra İsa, İblis tarafından denenmek üzere Ruh aracılığıyla çöle götürüldü.Y)+ Göklerden gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O’ndan hoşnudum” dedi.(3 İsa vaftiz olur olmaz sudan çıktı. O anda gökler açıldı ve İsa, Tanrı’nın Ruhu’nun güvercin gibi inip üzerine konduğunu gördü.>'u İsa ona şu karşılığı verdi: “Şimdilik buna razı ol! Çünkü doğru olan her şeyi bu şekilde yerine getirmemiz gerekir.” O zaman Yahya O’nun dediğine razı oldu.& Ne var ki Yahya, “Benim senin tarafından vaftiz edilmem gerekirken sen mi bana geliyorsun?” diyerek O’na engel olmak istedi.%} Bu sırada İsa, Yahya tarafından vaftiz edilmek üzere Celile’den Şeria Irmağı’na, Yahya’nın yanına geldi. $ Yabası elindedir. Harman yerini temizleyecek, buğdayını toplayıp ambara yığacak, samanı ise sönmeyen ateşte yakacak.”^#5 Gerçi ben sizi tövbe için suyla vaftiz ediyorum, ama benden sonra gelen benden daha güçlüdür. Ben O’nun çarıklarını çıkarmaya bile layık değilim. O sizi Kutsal Ruh’la ve ateşle vaftiz edecek.o"W Balta ağaçların köküne dayanmış bile. İyi meyve vermeyen her ağaç kesilip ateşe atılır.*!M Kendi kendinize, ‘Biz İbrahim’in soyundanız’ diye düşünmeyin. Ben size şunu söyleyeyim: Tanrı, İbrahim’e şu taşlardan da çocuk yaratabilir.: o Bundan böyle tövbeye yaraşır meyveler verin.M Ne var ki, birçok Ferisi’yle Saduki’nin vaftiz olmak için kendisine geldiğini gören Yahya onlara şöyle seslendi: “Ey engerekler soyu! Gelecek gazaptan kaçmak için sizi kim uyardı?(I Yeruşalim, bütün Yahudiye ve Şeria yöresinin halkı ona geliyor, günahlarını itiraf ediyor, onun tarafından Şeria Irmağı’nda vaftiz ediliyordu.(I Yeruşalim, bütün Yahudiye ve Şeria yöresinin halkı ona geliyor, günahlarını itiraf ediyor, onun tarafından Şeria Irmağı’nda vaftiz ediliyordu.uc Yahya’nın deve tüyünden giysisi, belinde deri kuşağı vardı. Yediği, çekirge ve yaban balıydı.a; Nitekim Peygamber Yeşaya aracılığıyla sözü edilen kişi Yahya’dır. Yeşaya şöyle demişti: “Çölde haykıran, ‘Rab’bin yolunu hazırlayın, Geçeceği patikaları düzleyin’ diye sesleniyor.”$A O günlerde Vaftizci Yahya Yahudiye Çölü’nde ortaya çıktı. Şu çağrıyı yapıyordu: “Tövbe edin! Göklerin Egemenliği yaklaşmıştır.”# A O günlerde Vaftizci Yahya Yahudiye Çölü’nde ortaya çıktı. Şu çağrıyı yapıyordu: “Tövbe edin! Göklerin Egemenliği yaklaşmıştır.”)K Oraya varınca Nasıra denen kente yerleşti. Bu, peygamberler aracılığıyla bildirilen, “O’na Nasıralı denecektir” sözü yerine gelsin diye oldu.!; Ama Yahudiye’de Hirodes’in yerine oğlu Arhelas’ın kral olduğunu duyunca oraya gitmekten korktu. Rüyada uyarılınca Celile bölgesine gitti.U# Bunun üzerine Yusuf kalktı, çocukla annesini alıp İsrail’e döndü.\1 Hirodes öldükten sonra, Rab’bin bir meleği Mısır’da Yusuf’a rüyada görünerek, “Kalk!” dedi, “Çocukla annesini al, İsrail’e dön. Çünkü çocuğun canına kıymak isteyenler öldü.”\1 Hirodes öldükten sonra, Rab’bin bir meleği Mısır’da Yusuf’a rüyada görünerek, “Kalk!” dedi, “Çocukla annesini al, İsrail’e dön. Çünkü çocuğun canına kıymak isteyenler öldü.”7 “Rama’da bir ses duyuldu, Ağlayış ve acı feryat sesleri! Çocukları için ağlayan Rahel Avutulmak istemiyor. Çünkü onlar yok artık!”b= Böylelikle Peygamber Yeremya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelmiş oldu:y Hirodes, yıldızbilimciler tarafından aldatıldığını anlayınca çok öfkelendi. Onlardan öğrendiği vakti göz önüne alarak Beytlehem ve bütün yöresinde bulunan iki ve iki yaşından küçük erkek çocukların hepsini öldürttü.5c Hirodes’in ölümüne dek orada kaldı. Bu, Rab’bin peygamber aracılığıyla bildirdiği şu söz yerine gelsin diye oldu: “Oğlumu Mısır’dan çağırdım.”gG Böylece Yusuf kalktı, aynı gece çocukla annesini alıp Mısır’a doğru yola çıktı.w Yıldızbilimciler gittikten sonra Rab’bin bir meleği Yusuf’a rüyada görünerek, “Kalk!” dedi, “Çocukla annesini al, Mısır’a kaç. Ben sana haber verinceye dek orada kal. Çünkü Hirodes öldürmek için çocuğu aratacak.”  Sonra gördükleri bir düşte Hirodes’in yanına dönmemeleri için uyarılınca ülkelerine başka yoldan döndüler.5 c Eve girip çocuğu annesi Meryem’le birlikte görünce yere kapanarak O’na tapındılar. Hazinelerini açıp O’na armağan olarak altın, günnük ve mür sundular.I   Yıldızı gördüklerinde olağanüstü bir sevinç duydular.= s Yıldızbilimciler, kralı dinledikten sonra yola çıktılar. Doğuda görmüş oldukları yıldız onlara yol gösteriyordu, çocuğun bulunduğu yerin üzerine varınca durdu. # “Gidin, çocuğu dikkatle arayın, bulunca bana haber verin, ben de gelip O’na tapınayım” diyerek onları Beytlehem’e gönderdi.  Bunun üzerine Hirodes yıldızbilimcileri gizlice çağırıp onlardan yıldızın göründüğü anı tam olarak öğrendi.0Y ‘Ey sen, Yahuda’daki Beytlehem, Yahuda önderleri arasında hiç de en önemsizi değilsin! Çünkü halkım İsrail’i güdecek önder Senden çıkacak.’ ”~u “Yahudiye’nin Beytlehem Kenti’nde” dediler. “Çünkü peygamber aracılığıyla şöyle yazılmıştır:wg Bütün başkâhinleri ve halkın din bilginlerini toplayarak onlara Mesih’in nerede doğacağını sordu.[/ Kral Hirodes bunu duyunca kendisi de bütün Yeruşalim halkı da tedirgin oldu.*M İsa’nın Kral Hirodes devrinde Yahudiye’nin Beytlehem Kenti’nde doğmasından sonra bazı yıldızbilimciler doğudan Yeruşalim’e gelip şöyle dediler: “Yahudiler’in Kralı olarak doğan çocuk nerede? Doğuda O’nun yıldızını gördük ve O’na tapınmaya geldik.”) M İsa’nın Kral Hirodes devrinde Yahudiye’nin Beytlehem Kenti’nde doğmasından sonra bazı yıldızbilimciler doğudan Yeruşalim’e gelip şöyle dediler: “Yahudiler’in Kralı olarak doğan çocuk nerede? Doğuda O’nun yıldızını gördük ve O’na tapınmaya geldik.”a = Ama oğlunu doğuruncaya dek Yusuf ona dokunmadı. Doğan çocuğun adını İsa koydu.f G Yusuf uyanınca Rab’bin meleğinin buyruğuna uydu ve Meryem’i eş olarak yanına aldı. { “İşte, kız gebe kalıp bir oğul doğuracak; adını İmmanuel koyacaklar.” İmmanuel, Tanrı bizimle demektir.l~ S Bütün bunlar, Rab’bin peygamber aracılığıyla bildirdiği şu söz yerine gelsin diye oldu:t} c Meryem bir oğul doğuracak. Adını İsa koyacaksın. Çünkü halkını günahlarından O kurtaracak.”a| = Ama böyle düşünmesi üzerine Rab’bin bir meleği rüyada ona görünerek şöyle dedi: “Davut oğlu Yusuf, Meryem’i kendine eş olarak almaktan korkma. Çünkü onun rahminde oluşan, Kutsal Ruh’tandır.{ ! Nişanlısı Yusuf, doğru bir adam olduğu ve onu herkesin önünde utandırmak istemediği için ondan sessizce ayrılmak niyetindeydi.1z ] İsa Mesih’in doğumu şöyle oldu: Annesi Meryem, Yusuf’la nişanlıydı. Ama birlikte olmalarından önce Meryem’in Kutsal Ruh’tan gebe olduğu anlaşıldı.@y { Buna göre, İbrahim’den Davut’a kadar toplam on dört kuşak, Davut’tan Babil sürgününe kadar on dört kuşak, Babil sürgününden Mesih’e kadar on dört kuşak vardır.ix M Yakup Meryem’in kocası Yusuf’un babasıydı. Meryem’den Mesih diye tanınan İsa doğdu.jw O Elihut Elazar’ın babasıydı, Elazar Mattan’ın babasıydı, Mattan Yakup’un babasıydı,av = Azor Sadok’un babasıydı, Sadok Ahim’in babasıydı, Ahim Elihut’un babasıydı,mu U Zerubbabil Avihut’un babasıydı, Avihut Elyakim’in babasıydı, Elyakim Azor’un babasıydı,yt m Yehoyakin, Babil sürgününden sonra doğan Şealtiel’in babasıydı, Şealtiel Zerubbabil’in babasıydı,as = Yoşiya, Babil sürgünü sırasında doğan Yehoyakin’le kardeşlerinin babasıydı,pr [ Hizkiya Manaşşe’nin babasıydı, Manaşşe Amon’un babasıydı, Amon Yoşiya’nın babasıydı,hq K Uzziya Yotam’ın babasıydı, Yotam Ahaz’ın babasıydı, Ahaz Hizkiya’nın babasıydı,tp c Asa Yehoşafat’ın babasıydı, Yehoşafat Yehoram’ın babasıydı, Yehoram Uzziya’nın babasıydı,no W Süleyman Rehavam’ın babasıydı, Rehavam Aviya’nın babasıydı, Aviya Asa’nın babasıydı,rn _ İşay Kral Davut’un babasıydı, Davut, Uriya’nın karısından doğan Süleyman’ın babasıydı, m   Salmon, Rahav’dan doğan Boaz’ın babasıydı, Boaz, Rut’tan doğan Ovet’in babasıydı, Ovet İşay’ın babasıydı,ol Y Ram Amminadav’ın babasıydı, Amminadav Nahşon’un babasıydı, Nahşon Salmon’un babasıydı,k  Yahuda, Tamar’dan doğan Peres’le Zerah’ın babasıydı, Peres Hesron’un babasıydı, Hesron Ram’ın babasıydı,:j o İbrahim oğlu, Davut oğlu İsa Mesih’in soy kaydı şöyledir: İbrahim İshak’ın babasıydı, İshak Yakup’un babasıydı, Yakup Yahuda ve kardeşlerinin babasıydı,9i o İbrahim oğlu, Davut oğlu İsa Mesih’in soy kaydı şöyledir: İbrahim İshak’ın babasıydı, İshak Yakup’un babasıydı, Yakup Yahuda ve kardeşlerinin babasıydı,h5 O babaların yüreklerini çocuklarına, çocukların yüreklerini babalarına döndürecek. Öyle ki, gelip ülkeyi lanetleyerek yok etmeyeyim.”lgQ “RAB’bin büyük ve korkunç günü gelmeden önce size Peygamber İlyas’ı göndereceğim.f “Kulum Musa’nın yasasını, bütün İsrail’e iletmesi için Horev Dağı’nda ona verdiğim kuralları, ilkeleri anımsayın.e! Kötüleri ezeceksiniz. Çünkü bunları yaptığım gün, ayağınızın altında kül olacaklar.” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.6de Ama siz, adıma saygı gösterenler için ışınlarıyla şifa getiren doğruluk güneşi doğacak. Ve çıkıp ahırdan salınmış buzağılar gibi sıçrayacaksınız.^c 7 Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İşte o gün geliyor, fırın gibi yanıyor. Kendini beğenmişlerle kötülük yapanlar samandan farksız olacak; o gün hepsini yakacak. Onlarda ne kök, ne dal bırakılacak.b} O zaman siz doğru kişiyle kötü kişi, Tanrı’ya kulluk edenle etmeyen arasındaki ayrımı yine göreceksiniz.”Ha  Her Şeye Egemen RAB, “Öz halkımı ortaya çıkardığım gün, benim olacaklar” diyor, “Bir baba kendisine hizmet eden oğlunu nasıl esirgerse ben de onları öyle esirgeyeceğim.@`y Bunun üzerine RAB’den korkanlar birbirleriyle konuştular. RAB dediklerine kulak verip duydu. RAB’den korkup adını sayanlar için O’nun önünde bir anma kitabı yazıldı._ Şimdi kendini beğenmişlere mutlu diyoruz. Kötülük edenler başarılı oluyor, Tanrı’yı deneyenler cezadan kurtuluyor.’ ”E^ “Şunu dediniz: ‘Tanrı’ya kulluk etmek yararsızdır. Her Şeye Egemen RAB’bin isteklerini yerine getirmek, O’nun önünde yas tutar gibi davranmak bize ne kazanç sağlıyor?]} “Bana karşı sert sözler söylediniz” diyor RAB. “Oysa siz, ‘Sana karşı ne söyledik?’ diye soruyorsunuz.\  “Bütün uluslar ne mutlu size diyecekler. Çünkü ülkeniz özlenen bir yer olacak.” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB.[ Çekirgelerin ekinlerinizi yemesini engelleyeceğim. Tarlada asmanız ürünsüz kalmayacak” diyor Her Şeye Egemen RAB.Z Tapınağımda yiyecek bulunması için bütün ondalıklarınızı ambara getirin. Beni bununla sınayın” diyor Her Şeye Egemen RAB. “Göreceksiniz ki, göklerin kapaklarını size açacağım, üzerinize dolup taşan bereket yağdıracağım.PY Siz lanete uğradınız. Çünkü bütün ulus benden çalıyorsunuz.1X[ “İnsan Tanrı’dan çalar mı? Oysa siz benden çalıyorsunuz. “ ‘Senden nasıl çalıyoruz?’ diye soruyorsunuz. “Ondalıkları, sunuları çalıyorsunuz.XW) Atalarınızın günlerinden bu yana kurallarımı çiğnediniz, onlara uymadınız. Bana dönün, ben de size dönerim” diyor Her Şeye Egemen RAB. “Oysa siz, ‘Nasıl döneriz?’ diye soruyorsunuz.XV) “Ben RAB’bim, değişmem. Siz bunun için yok olmadınız, ey Yakup soyu!U Her Şeye Egemen RAB, “Yargılamak için size yaklaşacağım” diyor, “Büyücülere, zina edenlere, yalan yere ant içenlere, işçinin, dulun, öksüzün, yabancının hakkını çiğneyenlere –benden korkmayanlara– karşı hemen tanık olacağım.”T Geçmiş günlerde, geçmiş yıllarda olduğu gibi, RAB Yahuda ve Yeruşalim’in sunacağı sunulardan hoşnut kalacak.-SS gümüş eritip arıtan gibi davranacak: Levililer’i arındırıp altın, gümüş temizler gibi temizleyecek. Böylece RAB’be doğrulukla sunular sunacaklar. R9 Ama onun geleceği güne kim dayanabilir? O belirince kim durabilir? Çünkü o maden arıtıcının ateşi, çamaşırcının kül suyu gibi olacak;OQ  “İşte habercimi gönderiyorum. Önümde yolu hazırlayacak. Aradığınız Rab ansızın tapınağına gelecek; görmeyi özlediğiniz antlaşma habercisi gelecek” diyor Her Şeye Egemen RAB.P{ Sözlerinizle RAB’bi usandırdınız. “O’nu neyle usandırdık?” diye soruyorsunuz. “Kötülük yapan herkes RAB’bin gözünde iyidir, O onlardan hoşnuttur” ya da “Hani, adalet sağlayan Tanrı nerede?” diyerek usandırdınız.{Oo İsrail’in Tanrısı RAB, “Ben boşanmadan nefret ederim” diyor, “Giysisinin üstüne bir de zorbalığı kuşanan kişiden de nefret ederim.” Böyle diyor Her Şeye Egemen RAB. Bunun için kendinize dikkat edin ve ihanet etmeyin.LN Tanrı sizi tek beden ve ruh yapmadı mı? Neden tek? Çünkü O kendisine özgü bir soy arıyordu. Onun için kendinize dikkat edin, hiçbiriniz gençken evlendiği karısına ihanet etmesin.@My “Neden?” diye soruyorsunuz. Çünkü RAB seninle gençken evlendiğin karın arasında tanıktır. O yoldaşın ve evlilik antlaşmasıyla karın olduğu halde ona ihanet ettin.lLQ Yaptığınız başka bir şey var: RAB’bin sunağını gözyaşı seline boğuyorsunuz. Ağlayıp sızlanıyorsunuz. Çünkü RAB artık getirdiğiniz sunulara ilgi göstermiyor, onları elinizden beğeniyle kabul etmiyor.K Bunu yapan kişi, kim olursa olsun, Her Şeye Egemen RAB’be sunular getirse bile RAB onu Yakup’un topluluğundan atsın!?Jw Yahuda halkı haince davrandı. İsrail’de ve Yeruşalim’de iğrenç şeyler yapıldı: Yahuda yabancı ilaha tapınan kızla evlenerek RAB’bin sevdiği kutsal yeri kirletti.0IY Hepimizin babası bir değil mi? Bizi yaratan aynı Tanrı değil mi? Öyleyse neden atalarımızın yaptığı antlaşmayı bozarak herkes kardeşine ihanet ediyor?DH “Benim yollarımı izlemediniz, Kutsal Yasa’yla ilgili konularda adam kayırdınız. Bu yüzden ben de bütün halkın önünde sizi aşağılayıp gülünç duruma düşürdüm.”qq`qppUooSnmm=mlkk jWii]hhgg@ffFeeVdddccbaa"``p__,^^G]]*\\9[w[MZZ*YXXlWWVbUTT3SS_SRQQPPrOO;NNVNMM1LL%KK\JJ.IGFFEElDDDCCQBBRAAU@@k??l>>z==n<<,;;::P:9s88877266|6 5B443.2\11;00E//$.--,,d,>+`**$)@'&&G%w%$G$#U""\"!! Ko$02ZE r?B1{Xai  8 , > ci)R{UOB{o Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek, bolluğa kavuşturulacak. Ama kimde yoksa, elindeki de alınacak. ~  İsa şöyle yanıtladı: “Göklerin Egemenliği’nin sırlarını bilme ayrıcalığı size verildi, ama onlara verilmedi.g}G Öğrencileri gelip İsa’ya, “Halka neden benzetmelerle konuşuyorsun?” diye sordular.$|C Kulağı olan işitsin!”o{W  Kimi ise iyi toprağa düştü. Bazısı yüz, bazısı altmış, bazısı da otuz kat ürün verdi.Rz  Kimi, dikenler arasına düştü. Dikenler büyüdü, filizleri boğdu.`y9  Ne var ki, güneş doğunca kavruldular, kök salamadıkları için kuruyup gittiler.hxI  Kimi, toprağı az, kayalık yerlere düştü; toprak derin olmadığından hemen filizlendi.Xw)  Ektiği tohumlardan kimi yol kenarına düştü. Kuşlar gelip bunları yedi.wvg  İsa onlara benzetmelerle birçok şey anlattı. “Bakın” dedi, “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı.u  Çevresinde büyük bir kalabalık toplandı. Bu yüzden İsa tekneye binip oturdu. Bütün kalabalık kıyıda duruyordu.It  Aynı gün İsa evden çıktı, gidip göl kıyısında oturdu.psY 2 “Göklerdeki Babam’ın isteğini kim yerine getirirse, kardeşim, kızkardeşim ve annem odur.”\r1 1 Eliyle öğrencilerini göstererek, “İşte annem, işte kardeşlerim!” dedi.hqI 0 İsa, kendisiyle konuşana, “Kimdir annem, kimdir kardeşlerim?” karşılığını verdi.vpe / Birisi İsa’ya, “Bak, annenle kardeşlerin dışarıda duruyor, seninle görüşmek istiyorlar” dedi.|oq . İsa daha halka konuşurken, annesiyle kardeşleri geldi. Dışarıda durmuş, O’nunla konuşmak istiyorlardı.Vn% - Bunun üzerine gider, yanına kendisinden kötü yedi ruh daha alır ve eve girip yerleşirler. Böylece o kişinin son durumu ilkinden beter olur. Bu kötü kuşağın başına gelecek olan da budur.”m  , O zaman, ‘Çıktığım eve, kendi evime döneyim’ der. Eve gelince orayı bomboş, süpürülmüş, düzeltilmiş bulur.]l3 + “Kötü ruh insandan çıkınca kurak yerlerde dolanıp huzur arar, ama bulamaz.k * Güney Kraliçesi, yargı günü bu kuşakla birlikte kalkıp bu kuşağı yargılayacak. Çünkü kraliçe, Süleyman’ın bilgece sözlerini dinlemek için dünyanın ta öbür ucundan gelmişti. Bakın, Süleyman’dan daha üstün olan buradadır.Yj+ ) Ninova halkı, yargı günü bu kuşakla birlikte kalkıp bu kuşağı yargılayacak. Çünkü Ninovalılar, Yunus’un çağrısı üzerine tövbe ettiler. Bakın, Yunus’tan daha üstün olan buradadır.i! ( Yunus, nasıl üç gün üç gece o koca balığın karnında kaldıysa, İnsanoğlu da üç gün üç gece yerin bağrında kalacaktır.5hc ' İsa onlara şu karşılığı verdi: “Kötü ve vefasız kuşak bir belirti istiyor! Ama ona Peygamber Yunus’un belirtisinden başka bir belirti gösterilmeyecektir. g & Bunun üzerine bazı din bilginleri ve Ferisiler, “Öğretmenimiz, senden doğaüstü bir belirti görmek istiyoruz” dediler.cf? % Kendi sözlerinizle aklanacak, yine kendi sözlerinizle suçlu çıkarılacaksınız.”meS $ Size şunu söyleyeyim, insanlar söyledikleri her boş söz için yargı günü hesap verecekler.d{ # İyi insan içindeki iyilik hazinesinden iyilik, kötü insan içindeki kötülük hazinesinden kötülük çıkarır.c " Sizi engerekler soyu! Kötü olan sizler nasıl iyi sözler söyleyebilirsiniz? Çünkü ağız yürekten taşanı söyler.b ! “Ya ağacı iyi, meyvesini de iyi sayın; ya da ağacı kötü, meyvesini de kötü sayın. Çünkü her ağaç meyvesinden tanınır.1a[ İnsanoğlu’na karşı bir söz söyleyen, bağışlanacak; ama Kutsal Ruh’a karşı bir söz söyleyen, ne bu çağda, ne de gelecek çağda bağışlanacaktır."`=  Bunun için size diyorum ki, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak; ama Ruh’a edilen küfür bağışlanmayacaktır.f_E  “Benden yana olmayan bana karşıdır. Benimle birlikte toplamayan dağıtıyor demektir.^w  “Bir kimse güçlü adamın evine girip malını nasıl çalabilir? Ancak onu bağladıktan sonra evini soyabilir.v]e  Ama ben cinleri Tanrı’nın Ruhu’yla kovuyorsam, Tanrı’nın Egemenliği üzerinize gelmiş demektir.!\;  Eğer ben cinleri Baalzevul’un gücüyle kovuyorsam, sizin adamlarınız kimin gücüyle kovuyor? Bu durumda sizi kendi adamlarınız yargılayacak.[   Eğer Şeytan Şeytan’ı kovarsa, kendi içinde bölünmüş demektir. Bu durumda onun egemenliği nasıl ayakta kalabilir?%ZC  Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır. Kendi içinde bölünen kent ya da ev ayakta kalamaz.zYm  Ferisiler bunu duyunca, “Bu adam cinleri, ancak cinlerin önderi Baalzevul’un gücüyle kovuyor” dediler.mXS  Bütün kalabalık şaşırıp kaldı. “Bu, Davut’un Oğlu olabilir mi?” diye soruyorlardı.W  Daha sonra İsa’ya kör ve dilsiz bir cinli getirdiler. İsa adamı iyileştirdi. Adam konuşmaya, görmeye başladı.8Vk  Uluslar da O’nun adına umut bağlayacak.”rU]  Ezilmiş kamışı kırmayacak, Tüten fitili söndürmeyecek, Ve sonunda adaleti zafere ulaştıracak.PT  Çekişip bağırmayacak, Sokaklarda kimse O’nun sesini duymayacak.Sy  Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu: “İşte Kulum, O’nu ben seçtim. Gönlümün hoşnut olduğu sevgili Kulum O’dur. Ruhum’u O’nun üzerine koyacağım, O da adaleti uluslara bildirecek.Ry  Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu: “İşte Kulum, O’nu ben seçtim. Gönlümün hoşnut olduğu sevgili Kulum O’dur. Ruhum’u O’nun üzerine koyacağım, O da adaleti uluslara bildirecek.@Q{  Kim olduğunu açıklamamaları için onları uyardı.oPW  İsa bunu bildiği için oradan ayrıldı. Birçok kişi ardından gitti. İsa hepsini iyileştirdi.cO?  Bunun üzerine Ferisiler dışarı çıktılar, İsa’yı yok etmek için anlaştılar.mNS Sonra adama, “Elini uzat” dedi. Adam elini uzattı. Eli öteki gibi yine sapasağlam oluverdi.nMU İnsan koyundan çok daha değerlidir! Demek ki, Şabat Günü iyilik yapmak Yasa’ya uygundur.”L İsa onlara şu karşılığı verdi: “Hanginizin bir koyunu olur da Şabat Günü çukura düşerse onu tutup çıkarmaz?1K[ Orada eli sakat bir adam vardı. İsa’yı suçlamak amacıyla kendisine, “Şabat Günü bir hastayı iyileştirmek Kutsal Yasa’ya uygun mudur?” diye sordular.:Jo İsa oradan ayrılıp onların havrasına gitti.GI  Çünkü İnsanoğlu Şabat Günü’nün de Rabbi’dir.”H  Eğer siz, ‘Ben kurban değil, merhamet isterim’ sözünün anlamını bilseydiniz, suçsuzları yargılamazdınız.PG  Size şunu söyleyeyim, burada tapınaktan daha üstün bir şey var.+FO  Ayrıca kâhinlerin her hafta tapınakta Şabat Günü’yle ilgili buyruğu çiğnedikleri halde suçlu sayılmadıklarını Kutsal Yasa’da okumadınız mı?E  “Tanrı’nın evine girdi, kendisinin ve yanındakilerin yemesi yasak olan, ancak kâhinlerin yiyebileceği adak ekmeklerini yedi.{Do  İsa onlara, “Davut’la yanındakiler acıkınca Davut’un ne yaptığını okumadınız mı?” diye sordu.rC]  Bunu gören Ferisiler İsa’ya, “Bak, öğrencilerin Şabat Günü yasak olanı yapıyor” dediler.B  O sıralarda, bir Şabat Günü İsa ekinler arasından geçiyordu. Öğrencileri acıkınca başakları koparıp yemeye başladılar.>Aw  Boyunduruğumu taşımak kolay, yüküm hafiftir.”@  Boyunduruğumu yüklenin, benden öğrenin. Çünkü ben yumuşak huylu, alçakgönüllüyüm. Böylece canlarınız rahata kavuşur.`?9  “Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar! Bana gelin, ben size rahat veririm.?>w  “Babam her şeyi bana teslim etti. Oğul’u, Baba’dan başka kimse tanımaz. Baba’yı da Oğul’dan ve Oğul’un O’nu tanıtmak istediği kişilerden başkası tanımaz.*=O  Evet Baba, senin isteğin buydu.;<o  İsa bundan sonra şöyle dedi: “Baba, yerin ve göğün Rabbi! Bu gerçekleri bilge ve akıllı kişilerden gizleyip küçük çocuklara açtığın için sana şükrederim.l;Q  Sana şunu söyleyeyim, yargı günü senin halin Sodom bölgesinin halinden beter olacaktır!”K:  Ya sen, ey Kefarnahum, göğe mi çıkarılacaksın? Hayır, ölüler diyarına indirileceksin! Çünkü sende yapılan mucizeler Sodom’da yapılmış olsaydı, bugüne dek ayakta kalırdı.m9S  Size şunu söyleyeyim, yargı günü sizin haliniz Sur ve Sayda’nın halinden beter olacaktır!?8w  Sonra İsa, mucizelerinin çoğunu yapmış olduğu kentleri, tövbe etmedikleri için şöyle azarlamaya başladı: “Vay haline, ey Horazin! Vay haline, ey Beytsayda! Sizlerde yapılan mucizeler Sur ve Sayda’da yapılmış olsaydı, çoktan çul kuşanıp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı.?7w  Sonra İsa, mucizelerinin çoğunu yapmış olduğu kentleri, tövbe etmedikleri için şöyle azarlamaya başladı: “Vay haline, ey Horazin! Vay haline, ey Beytsayda! Sizlerde yapılan mucizeler Sur ve Sayda’da yapılmış olsaydı, çoktan çul kuşanıp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı._67  İnsanoğlu geldiği zaman yiyip içti. Bu kez de diyorlar ki, ‘Şu obur ve ayyaş adama bakın! Vergi görevlileri ve günahkârlarla dost oldu!’ Ne var ki bilgelik, ortaya koyduğu işlerle doğrulanır.”Z5-  Yahya geldiği zaman oruç tutup içkiden kaçındı, ona ‘cinli’ diyorlar.Y4+  “Bu kuşağın insanlarını neye benzeteyim? Çarşı meydanlarında oturup arkadaşlarına, ‘Size kaval çaldık, oynamadınız; Ağıt yaktık, dövünmediniz’ diye seslenen çocuklara benziyorlar.Y3+  “Bu kuşağın insanlarını neye benzeteyim? Çarşı meydanlarında oturup arkadaşlarına, ‘Size kaval çaldık, oynamadınız; Ağıt yaktık, dövünmediniz’ diye seslenen çocuklara benziyorlar."2?  Kulağı olan, işitsin!G1  Eğer bunu kabul etmek isterseniz, gelecek olan İlyas odur._07 Yahya’ya dek bütün peygamberlerle Kutsal Yasa, olacakları önceden bildirdiler./) Vaftizci Yahya’nın ortaya çıktığı günden bu yana Göklerin Egemenliği zorlanıyor, zorlu kişiler onu ele geçirmeye çalışıyor.P. Size doğrusunu söyleyeyim, kadından doğanlar arasında Vaftizci Yahya’dan daha üstün biri çıkmamıştır. Bununla birlikte, Göklerin Egemenliği’nde en küçük olan ondan üstündür.-/ ‘İşte, habercimi senin önünden gönderiyorum; O önden gidip senin yolunu hazırlayacak’ diye yazılmış olan sözler onunla ilgilidir. , Öyleyse ne görmeye gittiniz? Bir peygamber mi? Evet! Size şunu söyleyeyim, gördüğünüz kişi peygamberden de üstündür. +  Söyleyin, ne görmeye gittiniz? Pahalı giysiler giymiş bir adam mı? Oysa pahalı giysi giyenler, kral saraylarında bulunur.0*Y  Yahya’nın öğrencileri ayrılırken İsa halka Yahya’dan söz etmeye başladı. “Çöle ne görmeye gittiniz?” dedi. “Rüzgarda sallanan bir kamış mı?=)u  Benden ötürü sendeleyip düşmeyene ne mutlu!”/(W  Körlerin gözleri açılıyor, kötürümler yürüyor, cüzamlılar temiz kılınıyor, sağırlar işitiyor, ölüler diriliyor ve Müjde yoksullara duyuruluyor.i'K  İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Gidin, işitip gördüklerinizi Yahya’ya bildirin.M&  Tutukevinde bulunan Yahya, Mesih’in yaptığı işleri duyunca, O’na gönderdiği öğrencileri aracılığıyla şunu sordu: “Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?”M%  Tutukevinde bulunan Yahya, Mesih’in yaptığı işleri duyunca, O’na gönderdiği öğrencileri aracılığıyla şunu sordu: “Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?”$ - İsa, on iki öğrencisine bu buyrukları verdikten sonra onların kentlerinde öğretmek ve Tanrı sözünü duyurmak üzere oradan ayrıldı.#7 * Bu sıradan kişilerden birine, öğrencim olduğu için bir bardak soğuk su bile veren, size doğrusunu söyleyeyim, ödülsüz kalmayacaktır.”F" ) Bir peygamberi peygamber olduğu için kabul eden, peygambere yaraşan bir ödül alacaktır. Doğru birini doğru olduğu için kabul eden, doğru kişiye yaraşan bir ödül alacaktır.k!O ( “Sizi kabul eden beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni göndereni kabul etmiş olur.b = ' Canını kurtaran onu yitirecek. Canını benim uğruma yitiren ise onu kurtaracaktır.L & Çarmıhını yüklenip ardımdan gelmeyen bana layık değildir.$A % Annesini ya da babasını beni sevdiğinden çok seven bana layık değildir. Oğlunu ya da kızını beni sevdiğinden çok seven bana layık değildir.<s $ ‘İnsanın düşmanı kendi ev halkı olacak.’pY # Çünkü ben babayla oğulun, anneyle kızın, gelinle kaynananın arasına ayrılık sokmaya geldim.lQ " “Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın! Barış değil, kılıç getirmeye geldim.pY ! İnsanların önünde beni inkâr edeni, ben de göklerdeki Babam’ın önünde inkâr edeceğim.”   “İnsanların önünde beni açıkça kabul eden herkesi, ben de göklerdeki Babam’ın önünde açıkça kabul edeceğim.K  Onun için korkmayın, siz birçok serçeden daha değerlisiniz.J   Size gelince, başınızdaki bütün saçlar bile sayılıdır.|q  İki serçe bir meteliğe satılmıyor mu? Ama Babanız’ın izni olmadan bunlardan bir teki bile yere düşmez.  Bedeni öldüren, ama canı öldüremeyenlerden korkmayın. Canı da bedeni de cehennemde mahvedebilen Tanrı’dan korkun.w  Size karanlıkta söylediklerimi, siz gün ışığında söyleyin. Kulağınıza fısıldananı, damlardan duyurun.!  “Bu yüzden onlardan korkmayın. Çünkü örtülü olup da açığa çıkarılmayacak, gizli olup da bilinmeyecek hiçbir şey yoktur.$A  Öğrencinin öğretmeni gibi, kölenin de efendisi gibi olması yeterlidir. İnsanlar evin efendisine Baalzevul derlerse, ev halkına neler demezler!”N  “Öğrenci öğretmeninden, köle efendisinden üstün değildir.5c  Bir kentte size zulmettikleri zaman ötekine kaçın. Size doğrusunu söyleyeyim, İnsanoğlu gelinceye dek İsrail’in bütün kentlerini dolaşmış olmayacaksınız.hI  Benim adımdan ötürü herkes sizden nefret edecek. Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır.{  “Kardeş kardeşi, baba çocuğunu ölüme teslim edecek. Çocuklar anne babaya başkaldırıp onları öldürtecek.a ;  Çünkü konuşan siz değil, aracılığınızla konuşan Babanız’ın Ruhu olacak. #  Sizleri mahkemeye verdiklerinde, neyi nasıl söyleyeceğinizi düşünerek kaygılanmayın. Ne söyleyeceğiniz o anda size bildirilecek.| q  Benden ötürü valilerin, kralların önüne çıkarılacak, böylece onlara ve uluslara tanıklık edeceksiniz.f E  İnsanlardan sakının. Çünkü sizi mahkemelere verecek, havralarında kamçılayacaklar.v e  “İşte, sizi koyunlar gibi kurtların arasına gönderiyorum. Yılan gibi zeki, güvercin gibi saf olun.w  Size doğrusunu söyleyeyim, yargı günü o kentin hali Sodom’la Gomora bölgesinin halinden beter olacaktır.”{o  Sizi kabul etmez, sözlerinizi dinlemezlerse o evden ya da kentten ayrılırken, ayaklarınızın tozunu silkin.|q Eğer evdekiler buna layıksa, dilediğiniz esenlik üzerlerinde kalsın; layık değillerse, size geri dönsün.:o Onun evine girerken, evdekilere esenlik dileyin.s_ Hangi kent ya da köye girerseniz, orada saygıdeğer birini arayın ve ayrılıncaya dek onunla kalın.{o Yolculuk için ne torba, ne yedek mintan, ne çarık, ne de değnek alın. Çünkü işçi yiyeceğini hak eder.H  Kuşağınıza altın, gümüş, ya da bakır para koymayın.%  Hastaları iyileştirin, ölüleri diriltin, cüzamlıları temiz kılın, cinleri kovun. Karşılıksız aldınız, karşılıksız verin.W'  Gittiğiniz her yerde Göklerin Egemenliği’nin yaklaştığını duyurun.E  Bunun yerine, İsrail halkının yitik koyunlarına gidin.~/  İsa Onikiler’i şu buyrukla halkın arasına gönderdi: “Öteki ulusların arasına girmeyin. Samiriyeliler’in kentlerine de uğramayın.%}C  Bu on iki elçinin adları şöyle: Birincisi Petrus adıyla bilinen Simun, onun kardeşi Andreas, Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Filipus ve Bartalmay, Tomas ve vergi görevlisi Matta, Alfay oğlu Yakup ve Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.%|C  Bu on iki elçinin adları şöyle: Birincisi Petrus adıyla bilinen Simun, onun kardeşi Andreas, Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Filipus ve Bartalmay, Tomas ve vergi görevlisi Matta, Alfay oğlu Yakup ve Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.%{C  Bu on iki elçinin adları şöyle: Birincisi Petrus adıyla bilinen Simun, onun kardeşi Andreas, Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Filipus ve Bartalmay, Tomas ve vergi görevlisi Matta, Alfay oğlu Yakup ve Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.7z i İsa on iki öğrencisini yanına çağırıp onlara kötü ruhlar üzerinde yetki verdi. Böylece kötü ruhları kovacak, her hastalığı, her illeti iyileştireceklerdi.nyU & “Bu nedenle ürünün sahibi Rab’be yalvarın, ürününü kaldıracak işçiler göndersin.”Nx % O zaman İsa öğrencilerine, “Ürün bol, ama işçi az” dedi,sw_ $ Kalabalıkları görünce onlara acıdı. Çünkü çobansız koyunlar gibi şaşkın ve perişandılar.(vI # İsa bütün kent ve köyleri dolaşarak havralarda öğretiyor, göksel egemenliğin Müjdesi’ni duyuruyor, her hastalığı, her illeti iyileştiriyordu.[u/ " Ferisiler ise, “Cinleri, cinlerin önderinin gücüyle kovuyor” diyorlardı.t} ! Cin kovulunca adamın dili çözüldü. Halk hayret içinde, “İsrail’de böylesi hiç görülmemiştir” diyordu.Ds Adamlar çıkarken İsa’ya dilsiz bir cinli getirdiler.Rr  Onlar ise çıkıp İsa’yla ilgili haberi bütün bölgeye yaydılar.zqm  Ve adamların gözleri açıldı. İsa, “Sakın kimse bunu bilmesin” diyerek onları sıkı sıkı uyardı.cp?  Bunun üzerine İsa körlerin gözlerine dokunarak, “İmanınıza göre olsun” dedi.,oQ  İsa eve girince körler yanına geldi. Onlara, “İstediğinizi yapabileceğime inanıyor musunuz?” diye sordu. Körler, “İnanıyoruz, ya Rab!” dediler.n{  İsa oradan ayrılırken iki kör, “Ey Davut Oğlu, halimize acı!” diye feryat ederek O’nun ardından gittiler..mW  Bu haber bütün bölgeye yayıldı.klO  Kalabalık dışarı çıkarılınca İsa içeri girip kızın elini tuttu, kız ayağa kalktı.8ki  İsa, yöneticinin evine varıp kaval çalanlarla gürültülü kalabalığı görünce, “Çekilin!” dedi. “Kız ölmedi, uyuyor.” Onlar ise kendisiyle alay ettiler.8ji  İsa, yöneticinin evine varıp kaval çalanlarla gürültülü kalabalığı görünce, “Çekilin!” dedi. “Kız ölmedi, uyuyor.” Onlar ise kendisiyle alay ettiler.i  İsa arkasına dönüp onu görünce, “Cesur ol, kızım! İmanın seni kurtardı” dedi. Ve kadın o anda iyileşti.Fh  İçinden, “Giysisine bir dokunsam kurtulurum” diyordu.g{  Tam o sırada, on iki yıldır kanaması olan bir kadın İsa’nın arkasından yetişip giysisinin eteğine dokundu.Jf   İsa kalkıp öğrencileriyle birlikte adamın ardından gitti.Ee  İsa onlara bu sözleri söylerken bir havra yöneticisi gelip O’nun önünde yere kapanarak, “Kızım az önce öldü. Ama sen gelip elini onun üzerine koyarsan, dirilecek” dedi.Pd  Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa tulumlar patlar; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara konur, böylece her ikisi de korunmuş olur.” c  Hiç kimse eski giysiyi yeni kumaş parçasıyla yamamaz. Çünkü yeni kumaş çeker, giysiden kopar, yırtık daha beter olur.1b[  İsa şöyle karşılık verdi: “Güvey aralarındayken, davetliler yas tutar mı? Ama güveyin aralarından alınacağı günler gelecek, o zaman oruç tutacaklar.a3  Bu arada Yahya’nın öğrencileri gelip İsa’ya, “Neden biz ve Ferisiler oruç tutuyoruz da senin öğrencilerin tutmuyor?” diye sordular.-`S Gidin de, ‘Ben kurban değil, merhamet isterim’ sözünün anlamını öğrenin. Çünkü ben doğru kişileri değil, günahkârları çağırmaya geldim.”e_C İsa bunu duyunca şöyle dedi: “Sağlamların değil, hastaların hekime ihtiyacı var.*^M Bunu gören Ferisiler, İsa’nın öğrencilerine, “Sizin öğretmeniniz neden vergi görevlileri ve günahkârlarla birlikte yemek yiyor?” diye sordular.!]; Sonra İsa, Matta’nın evinde sofrada otururken, birçok vergi görevlisiyle günahkâr gelip O’nunla ve öğrencileriyle birlikte sofraya oturdu./\W İsa oradan geçerken, vergi toplama yerinde oturan birini gördü. Matta adındaki bu adama, “Ardımdan gel” dedi. Adam da kalkıp İsa’nın ardından gitti.k[O  Halk bunu görünce korkuya kapıldı. İnsana böyle bir yetki veren Tanrı’yı yücelttiler.&ZG  Adam da kalkıp evine gitti.=Ys  Ne var ki, İnsanoğlu’nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye...” Sonra felçliye, “Kalk, yatağını topla, evine git!” dedi.mXS  Hangisi daha kolay? ‘Günahların bağışlandı’ demek mi, yoksa ‘Kalk, yürü’ demek mi?|Wq  Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz?kVO  Bunun üzerine bazı din bilginleri içlerinden, “Bu adam Tanrı’ya küfrediyor!” dediler.)UK  Kendisine, yatak üzerinde felçli bir adam getirdiler. İsa onların imanını görünce felçliye, “Cesur ol, oğlum, günahların bağışlandı” dedi.LT  İsa tekneye binip karşı kıyıya geçti ve kendi kentine gitti.S" Bunun üzerine bütün kent halkı İsa’yı karşılamaya çıktı. O’nu görünce bölgelerinden ayrılması için yalvardılar.R! Domuzları güdenler kaçıp kente gittiler. Cinli adamlarla ilgili haberler dahil, olup bitenlerin hepsini anlattılar.7Qg İsa onlara, “Gidin!” dedi. Cinler de adamlardan çıkıp domuzların içine girdiler. O anda bütün sürü dik yamaçtan aşağı koşuşarak göle atlayıp boğuldu.dPA Cinler İsa’ya, “Bizi kovacaksan, şu domuz sürüsüne gönder” diye yalvardılar.FO Onlardan uzakta otlayan büyük bir domuz sürüsü vardı. N9 İsa’ya, “Ey Tanrı’nın Oğlu, bizden ne istiyorsun?” diye bağırdılar. “Buraya, vaktinden önce bize işkence etmek için mi geldin?”QM İsa gölün karşı yakasında Gadaralılar’ın memleketine vardı. Orada O’nu mezarlık mağaralardan çıkan iki cinli karşıladı. Bunlar öyle tehlikeliydi ki, kimse o yoldan geçemiyordu.|Lq Hepsi hayret içinde kaldı. “Bu nasıl bir adam ki, rüzgar da göl de O’nun sözünü dinliyor?” dediler. K İsa, “Neden korkuyorsunuz, ey kıt imanlılar?” dedi. Sonra kalkıp rüzgarı ve gölü azarladı. Ortalık sütliman oldu.hJI Öğrenciler gidip O’nu uyandırarak, “Ya Rab, kurtar bizi, yoksa öleceğiz!” dediler.I Gölde ansızın büyük bir fırtına koptu. Öyle ki, dalgalar teknenin üzerinden aşıyordu. İsa bu arada uyuyordu.AH} İsa tekneye binince, ardından öğrencileri de bindi.lGQ İsa ona, “Ardımdan gel” dedi. “Bırak ölüleri, kendi ölülerini kendileri gömsün.”gFG Başka bir öğrencisi İsa’ya, “Ya Rab, izin ver, önce gidip babamı gömeyim” dedi.Ey İsa ona, “Tilkilerin ini, kuşların yuvası var, ama İnsanoğlu’nun başını yaslayacak bir yeri yok” dedi. D O sırada din bilginlerinden biri O’na yaklaşıp, “Öğretmenim” dedi, “Nereye gidersen, senin ardından geleceğim.”fCE İsa, çevresindeki kalabalığı görünce gölün karşı yakasına geçilmesini buyurdu.*BM Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu: “Zayıflıklarımızı O kaldırdı, Hastalıklarımızı O üstlendi.”A Akşam olunca birçok cinliyi kendisine getirdiler. İsa onlardaki kötü ruhları tek sözle kovdu, hastaların hepsini iyileştirdi.g@G Eline dokununca kadının ateşi düştü. Kadın kalkıp İsa’ya hizmet etmeye başladı.i?K İsa Petrus’un evine geldiğinde onun kaynanasının ateşler içinde yattığını gördü.g>G Sonra İsa yüzbaşıya, “Git, inandığın gibi olsun” dedi. Ve uşak o anda iyileşti. =  Ama bu egemenliğin asıl mirasçıları dışarıdaki karanlığa atılacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacak.”1<[ Size şunu söyleyeyim, doğudan ve batıdan birçok insan gelecek, Göklerin Egemenliği’nde İbrahim’le, İshak’la ve Yakup’la birlikte sofraya oturacaklar.*;M İsa, duyduğu bu sözlere hayran kaldı. Ardından gelenlere, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Ben İsrail’de böyle imanı olan birini görmedim.?:w Ben de buyruk altında bir adamım, benim de buyruğumda askerlerim var. Birine, ‘Git’ derim, gider; ötekine, ‘Gel’ derim, gelir; köleme, ‘Şunu yap’ derim, yapar.”~9u Ama yüzbaşı, “Ya Rab, evime girmene layık değilim” dedi, “Yeter ki bir söz söyle, uşağım iyileşir.78i İsa, “Gelip onu iyileştireceğim” dedi.$7A İsa Kefarnahum’a varınca bir yüzbaşı O’na gelip, “Ya Rab” diye yalvardı, “Uşağım felç oldu, evde yatıyor; korkunç acı çekiyor.”$6A İsa Kefarnahum’a varınca bir yüzbaşı O’na gelip, “Ya Rab” diye yalvardı, “Uşağım felç oldu, evde yatıyor; korkunç acı çekiyor.”?5w Sonra İsa adama, “Sakın kimseye bir şey söyleme!” dedi. “Git, kâhine görün ve cüzamdan temizlendiğini herkese kanıtlamak için Musa’nın buyurduğu sunuyu sun.”o4W İsa elini uzatıp adama dokundu, “İsterim, temiz ol!” dedi. Adam anında cüzamdan temizlendi. 3  Bu sırada cüzamlı bir adam yaklaşıp, “Ya Rab, istersen beni temiz kılabilirsin” diyerek O’nun ayaklarına kapandı.M2  İsa dağdan inince büyük bir kalabalık O’nun ardından gitti.]13 Çünkü onlara kendi din bilginleri gibi değil, yetkili biri gibi öğretiyordu.U0# İsa konuşmasını bitirince, halk O’nun öğretişine şaşıp kaldı.s/_ Yağmur yağar, seller basar, yeller eser, evi sarsar. Ev yıkılır; yıkılışı da korkunç olur.”c.? Bu sözlerimi duyup da uygulamayan herkes, evini kum üzerine kuran budala adama benzer.}-s Yağmur yağar, seller basar, yeller eser, eve saldırır; ama ev yıkılmaz. Çünkü kaya üzerine kurulmuştur.k,O “İşte bu sözlerimi duyup uygulayan herkes, evini kaya üzerine kuran akıllı adama benzer.+} O zaman ben de onlara açıkça, ‘Sizi hiç tanımadım, uzak durun benden, ey kötülük yapanlar!’ diyeceğim.”@*y O gün birçokları bana diyecek ki, ‘Ya Rab, ya Rab! Biz senin adınla peygamberlik etmedik mi? Senin adınla cinler kovmadık mı? Senin adınla birçok mucize yapmadık mı?’()I “Bana, ‘Ya Rab, ya Rab!’ diye seslenen herkes Göklerin Egemenliği’ne girmeyecek. Ancak göklerdeki Babam’ın isteğini yerine getiren girecektir.H(  Böylece sahte peygamberleri meyvelerinden tanıyacaksınız.A'} İyi meyve vermeyen her ağaç kesilip ateşe atılır.H&  İyi ağaç kötü meyve, kötü ağaç da iyi meyve veremez.\%1 Bunun gibi, her iyi ağaç iyi meyve verir, kötü ağaç ise kötü meyve verir.x$i Onları meyvelerinden tanıyacaksınız. Dikenli bitkilerden üzüm, devedikenlerinden incir toplanabilir mi?# “Sahte peygamberlerden sakının! Onlar size kuzu postuna bürünerek yaklaşırlar, ama özde yırtıcı kurtlardır.Z"- Oysa yaşama götüren kapı dar, yol da çetindir. Bu yolu bulanlar azdır.”x!i “Dar kapıdan girin. Çünkü yıkıma götüren kapı geniş ve yol enlidir. Bu kapıdan girenler çoktur.' G “İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın. Çünkü Kutsal Yasa’nın ve peygamberlerin söylediği budur.”Y+ Sizler kötü yürekli olduğunuz halde çocuklarınıza güzel armağanlar vermeyi biliyorsanız, göklerdeki Babanız’ın, kendisinden dileyenlere güzel armağanlar vereceği çok daha kesin değil mi?,S Ya da balık isterse yılan verir?@{ Hanginiz kendisinden ekmek isteyen oğluna taş verir?M Çünkü her dileyen alır, arayan bulur, kapı çalana açılır.fE “Dileyin, size verilecek; arayın, bulacaksınız; kapıyı çalın, size açılacaktır.0Y “Kutsal olanı köpeklere vermeyin. İncilerinizi domuzların önüne atmayın. Yoksa bunları ayaklarıyla çiğnedikten sonra dönüp sizi parçalayabilirler.”! Seni ikiyüzlü! Önce kendi gözündeki merteği çıkar, o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün.uc Kendi gözünde mertek varken kardeşine nasıl, ‘İzin ver, gözündeki çöpü çıkarayım’ dersin?lQ Sen neden kardeşinin gözündeki çöpü görürsün de kendi gözündeki merteği farketmezsin?{ Çünkü nasıl yargılarsanız öyle yargılanacaksınız. Hangi ölçekle verirseniz, aynı ölçekle alacaksınız.I  “Başkasını yargılamayın ki, siz de yargılanmayasınız.yk" O halde yarın için kaygılanmayın. Yarının kaygısı yarının olsun. Her günün derdi kendine yeter.”y! Siz öncelikle O’nun egemenliğinin ve doğruluğunun ardından gidin, o zaman size bütün bunlar da verilecektir.|q Uluslar hep bu şeylerin peşinden giderler. Oysa göksel Babanız bütün bunlara gereksinmeniz olduğunu bilir.uc “Öyleyse, ‘Ne yiyeceğiz?’ ‘Ne içeceğiz?’ ya da ‘Ne giyeceğiz?’ diyerek kaygılanmayın. j~}}^||O{zyxxYwwuw0vvuttBsrreqpppooGnVmell8kkqkjihhggff)eedccbxb a`__m^^^@]]\[[[&ZZYYUXX9WWgVVkUUsTTTESSS1RQQPONMM!LtLKKNJJXIIIIHH}GGGGFEEE DD8CC5B]A@@1??r>>>B==J<< ;a;::%987w66[5504433K2n110[//..-,,W++i** ))i)(('&&n&%%9$$6#"! ZcaI<v I+oU[ 2  : 6 YT~hR}]s İsa onlara, “Herkes bu sözü kabul edemez, ancak Tanrı’nın güç verdiği kişiler kabul edebilir” dedi.}\s Öğrenciler İsa’ya, “Eğer erkekle karısı arasındaki ilişki buysa, hiç evlenmemek daha iyi!” dediler.3[_ Ben size şunu söyleyeyim, karısını fuhuştan başka bir nedenle boşayıp başkasıyla evlenen, zina etmiş olur. Boşanan kadınla evlenen de zina etmiş olur.”Z İsa onlara, “İnatçı olduğunuz için Musa karılarınızı boşamanıza izin verdi” dedi. “Başlangıçta bu böyle değildi.Y Ferisiler İsa’ya, “Öyleyse” dediler, “Musa neden erkeğin boşanma belgesi verip karısını boşayabileceğini söyledi?”|Xq Şöyle ki, onlar artık iki değil, tek bedendir. O halde Tanrı’nın birleştirdiğini, insan ayırmasın.”W İsa şu karşılığı verdi: “Kutsal Yazılar’ı okumadınız mı? Yaradan başlangıçtan ‘İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı’ ve şöyle dedi: ‘Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.’V İsa şu karşılığı verdi: “Kutsal Yazılar’ı okumadınız mı? Yaradan başlangıçtan ‘İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı’ ve şöyle dedi: ‘Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.’;Uo İsa’nın yanına gelen bazı Ferisiler, O’nu denemek amacıyla şunu sordular: “Bir adamın, herhangi bir nedenle karısını boşaması Kutsal Yasa’ya uygun mudur?”eTC Büyük halk toplulukları da O’nun ardından gitti. Hasta olanları orada iyileştirdi.S ) İsa konuşmasını bitirdikten sonra Celile’den ayrılıp Yahudiye’nin Şeria Irmağı’nın karşı yakasındaki topraklarına geçti.uRc# “Eğer her biriniz kardeşini gönülden bağışlamazsa, göksel Babam da size öyle davranacaktır.”`Q9" Bu öfkeyle efendisi, bütün borcunu ödeyinceye dek onu işkencecilere teslim etti._P7! Benim sana acıdığım gibi, senin de köle arkadaşına acıman gerekmez miydi?’O1 “Bunun üzerine efendisi köleyi yanına çağırdı. ‘Ey kötü köle!’ dedi. ‘Bana yalvardığın için bütün borcunu bağışladım.yNk Öteki köleler, olanları görünce çok üzüldüler. Efendilerine gidip bütün olup bitenleri anlattılar._M7 Ama ilk köle bunu reddetti. Gitti, borcunu ödeyinceye dek adamı zindana kapattı.iLK Bu köle yüzüstü yere kapandı, ‘Ne olur, sabret! Borcumu ödeyeceğim’ diye yalvardı.&KE “Ama köle çıkıp gitti, kendisine yüz dinar borcu olan başka bir köleye rastladı. Onu yakalayıp, ‘Borcunu öde’ diyerek boğazına sarıldı.KJ Efendisi köleye acıdı, borcunu bağışlayıp onu salıverdi.dIA Köle yere kapanıp efendisine, ‘Ne olur, sabret! Bütün borcumu ödeyeceğim’ dedi.H+ Kölenin ödeme gücü olmadığından efendisi onun, karısının, çocuklarının ve bütün malının satılıp borcun ödenmesini buyurdu.kGO Kral hesap görmeye başladığında kendisine, borcu on bin talantı bulan bir köle getirildi.aF; Şöyle ki, Göklerin Egemenliği, köleleriyle hesaplaşmak isteyen bir krala benzer.QE İsa, “Yedi kez değil” dedi. “Yetmiş kere yedi kez derim sana. D9 Bunun üzerine Petrus İsa’ya gelip, “Ya Rab” dedi, “Kardeşim bana karşı kaç kez günah işlerse onu bağışlamalıyım? Yedi kez mi?”cC? Nerede iki ya da üç kişi benim adımla toplanırsa, ben de orada, aralarındayım.”.BU Yine size şunu söyleyeyim, yeryüzünde aranızdan iki kişi, dileyecekleri herhangi bir şey için anlaşırlarsa, göklerdeki Babam dileklerini yerine getirir.7Ag “Size doğrusunu söyleyeyim, yeryüzünde bağlayacağınız her şey gökte de bağlanmış olacak. Yeryüzünde çözeceğiniz her şey gökte de çözülmüş olacak. @ Onları da dinlemezse, durumu inanlılar topluluğuna bildir. Topluluğu da dinlemezse, onu putperest ya da vergi görevlisi say.?  Ama dinlemezse, yanına bir ya da iki kişi daha al ki, söylenen her şey iki ya da üç tanığın sözüyle doğrulansın.=>s “Eğer kardeşin sana karşı günah işlerse, ona git, suçunu kendisine göster. Her şey yalnız ikinizin arasında kalsın. Kardeşin seni dinlerse, onu kazanmış olursun.g=G Bunun gibi, göklerdeki Babanız da bu küçüklerden hiçbirinin kaybolmasını istemez.”<' Size doğrusunu söyleyeyim, eğer onu bulursa, yolunu şaşırmamış doksan dokuz koyun için sevindiğinden daha çok onun için sevinir.+;O “Siz ne dersiniz? Bir adamın yüz koyunu olsa ve bunlardan biri yolunu şaşırsa, doksan dokuzunu dağlarda bırakıp yolunu şaşıranı aramaya gitmez mi?8:i “Bu küçüklerden birini bile hor görmekten sakının! Size şunu söyleyeyim, onların göklerdeki melekleri, göklerdeki Babam’ın yüzünü her zaman görürler.”89i “Bu küçüklerden birini bile hor görmekten sakının! Size şunu söyleyeyim, onların göklerdeki melekleri, göklerdeki Babam’ın yüzünü her zaman görürler.”8% Eğer gözün günah işlemene neden olursa, onu çıkar at. Tek gözle yaşama kavuşman, iki gözle cehennem ateşine atılmandan iyidir.27] “Eğer elin ya da ayağın günah işlemene neden olursa, onu kesip at. Tek el, tek ayakla yaşama kavuşman, iki elle, iki ayakla sönmez ateşe atılmandan iyidir.66e İnsanı günaha düşüren tuzaklardan ötürü vay dünyanın haline! Böyle tuzakların olması kaçınılmazdır. Ama bu tuzaklara aracılık eden kişinin vay haline!95k “Ama kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse, boynuna kocaman bir değirmen taşı asılıp denizin dibine atılması kendisi için daha iyi olur.V4% Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur.c3? Kim bu çocuk gibi alçakgönüllü olursa, Göklerin Egemenliği’nde en büyük odur.a2; İsa, yanına küçük bir çocuk çağırdı, onu orta yere dikip şöyle dedi: “Size doğrusunu söyleyeyim, yolunuzdan dönüp küçük çocuklar gibi olmazsanız, Göklerin Egemenliği’ne asla giremezsiniz.a1; İsa, yanına küçük bir çocuk çağırdı, onu orta yere dikip şöyle dedi: “Size doğrusunu söyleyeyim, yolunuzdan dönüp küçük çocuklar gibi olmazsanız, Göklerin Egemenliği’ne asla giremezsiniz.|0 s Bu sırada öğrencileri İsa’ya yaklaşıp, “Göklerin Egemenliği’nde en büyük kimdir?” diye sordular.^/5 “Ama vergi toplayanları gücendirmeyelim. Göle gidip oltanı at. Tuttuğun ilk balığı çıkar, onun ağzını aç, dört dirhemlik bir akçe bulacaksın. Parayı al, ikimizin vergisi olarak onlara ver.”h.I Petrus’un, “Yabancılardan” demesi üzerine İsa, “O halde oğullar muaftır” dedi.r-] Petrus, “Ödüyor” dedi. Petrus eve gelince, daha kendisi bir şey söylemeden İsa ona, “Simun, ne dersin?” dedi. “Dünya kralları gümrük ya da vergiyi kimlerden alır? Kendi oğullarından mı, yabancılardan mı?”3,_ Kefarnahum’a geldiklerinde, iki dirhemlik tapınak vergisini toplayanlar Petrus’a gelip, “Öğretmeniniz tapınak vergisini ödüyor, değil mi?” diye sordular.M+ Celile’de bir araya geldiklerinde İsa onlara, “İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama üçüncü gün dirilecek” dedi. Öğrenciler buna çok kederlendiler.M* Celile’de bir araya geldiklerinde İsa onlara, “İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama üçüncü gün dirilecek” dedi. Öğrenciler buna çok kederlendiler.)} İsa, “İmanınız kıt olduğu için” karşılığını verdi. “Size doğrusunu söyleyeyim, bir hardal tanesi kadar imanınız olsa şu dağa, ‘Buradan şuraya göç’ derseniz, göçer; sizin için imkânsız bir şey olmayacaktır.”(} İsa, “İmanınız kıt olduğu için” karşılığını verdi. “Size doğrusunu söyleyeyim, bir hardal tanesi kadar imanınız olsa şu dağa, ‘Buradan şuraya göç’ derseniz, göçer; sizin için imkânsız bir şey olmayacaktır.”n'U Sonra öğrenciler tek başlarına İsa’ya gelip, “Biz cini neden kovamadık?” diye sordular.S& İsa cini azarlayınca, cin çocuktan çıktı, çocuk o anda iyileşti.'%G İsa, “Ey imansız ve sapmış kuşak!” dedi. “Sizinle daha ne kadar kalacağım? Size daha ne kadar katlanacağım? Çocuğu buraya, bana getirin.”I$  Onu senin öğrencilerine getirdim, ama iyileştiremediler.”z#m “Ya Rab” dedi, “Oğlumun haline acı! Sarası var, çok acı çekiyor. Sık sık ateşe, suya düşüyor.f"E Kalabalığın yanına vardıklarında bir adam İsa’ya yaklaşıp önünde diz çöktü.g!G O zaman öğrenciler İsa’nın kendilerine Vaftizci Yahya’dan söz ettiğini anladılar.: m “Size şunu söyleyeyim, İlyas zaten geldi, ama onu tanımadılar, ona yapmadıklarını bırakmadılar. Aynı şekilde İnsanoğlu da onların elinden acı çekecektir.”gG İsa, “İlyas gerçekten gelecek ve her şeyi yeniden düzene koyacak” diye yanıtladı. Öğrencileri O’na şunu sordular: “Peki, din bilginleri neden önce İlyas’ın gelmesi gerektiğini söylüyorlar?” Dağdan inerlerken İsa onlara, “İnsanoğlu ölümden dirilmeden, gördüklerinizi kimseye söylemeyin” diye buyurdu.L Başlarını kaldırınca İsa’dan başka kimseyi göremediler.F İsa gelip onlara dokundu, “Kalkın, korkmayın!” dedi.T! Öğrenciler bunu işitince, dehşet içinde yüzüstü yere kapandılar.(I Petrus daha konuşurken parlak bir bulut onlara gölge saldı. Buluttan gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O’ndan hoşnudum. O’nu dinleyin!” dedi.,Q Petrus İsa’ya, “Ya Rab” dedi, “Burada bulunmamız ne iyi oldu! İstersen burada üç çardak kurayım: Biri sana, biri Musa’ya, biri de İlyas’a.”Z- O anda Musa’yla İlyas öğrencilere göründü. İsa’yla konuşuyorlardı.  Onların gözü önünde İsa’nın görünümü değişti. Yüzü güneş gibi parladı, giysileri ışık gibi bembeyaz oldu.  Altı gün sonra İsa, yanına yalnız Petrus, Yakup ve Yakup’un kardeşi Yuhanna’yı alarak yüksek bir dağa çıktı.(I Size doğrusunu söyleyeyim, burada bulunanlar arasında, İnsanoğlu’nun kendi egemenliği içinde gelişini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.” İnsanoğlu, Babası’nın görkemi içinde melekleriyle gelecek ve herkese, yaptığının karşılığını verecektir. İnsan bütün dünyayı kazanıp da canından olursa, bunun kendisine ne yararı olur? İnsan kendi canına karşılık ne verebilir?kO Canını kurtarmak isteyen onu yitirecek, canını benim uğruma yitiren ise onu kurtaracaktır. Sonra İsa, öğrencilerine şunları söyledi: “Ardımdan gelmek isteyen kendini inkâr etsin, çarmıhını yüklenip beni izlesin.!; Ama İsa Petrus’a dönüp, “Çekil önümden, Şeytan!” dedi, “Bana engel oluyorsun. Düşüncelerin Tanrı’ya değil, insana özgüdür.”#? Bunun üzerine Petrus O’nu bir kenara çekip azarlamaya başladı. “Tanrı korusun, ya Rab! Senin başına asla böyle bir şey gelmeyecek!” dedi.m S Bundan sonra İsa, kendisinin Yeruşalim’e gitmesi, ileri gelenler, başkâhinler ve din bilginlerinin elinden çok acı çekmesi, öldürülmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektiğini öğrencilerine anlatmaya başladı.u c Bu sözlerden sonra İsa, kendisinin Mesih olduğunu kimseye söylememeleri için öğrencilerini uyardı.X ) Göklerin Egemenliği’nin anahtarlarını sana vereceğim. Yeryüzünde bağlayacağın her şey göklerde de bağlanmış olacak; yeryüzünde çözeceğin her şey göklerde de çözülmüş olacak.”' G Ben de sana şunu söyleyeyim, sen Petrus’sun ve ben kilisemi bu kayanın üzerine kuracağım. Ölüler diyarının kapıları ona karşı direnemeyecek.  İsa ona, “Ne mutlu sana, Yunus oğlu Simun!” dedi. “Bu sırrı sana açan insan değil, göklerdeki Babam’dır._7 Simun Petrus, “Sen, yaşayan Tanrı’nın Oğlu Mesih’sin” yanıtını verdi.J  İsa onlara, “Siz ne dersiniz” dedi, “Sizce ben kimim?” Öğrencileri şu karşılığı verdiler: “Kimi Vaftizci Yahya, kimi İlyas, kimi de Yeremya ya da peygamberlerden biridir diyor.” İsa, Filipus Sezariyesi bölgesine geldiğinde öğrencilerine şunu sordu: “Halk, İnsanoğlu’nun kim olduğunu söylüyor?”}s Ekmek mayasından değil de, Ferisiler’le Sadukiler’in öğretisinden kaçının dediğini o zaman anladılar.% Ben size, ‘Ferisiler’in ve Sadukiler’in mayasından kaçının’ derken, ekmekten söz etmediğimi nasıl olur da anlamazsınız?”! Hâlâ anlamıyor musunuz? Beş ekmekle beş bin kişinin doyduğunu, kaç sepet dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz? Yedi ekmekle dört bin kişinin doyduğunu, kaç küfe dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz?! Hâlâ anlamıyor musunuz? Beş ekmekle beş bin kişinin doyduğunu, kaç sepet dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz? Yedi ekmekle dört bin kişinin doyduğunu, kaç küfe dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz?xi Bunun farkında olan İsa şöyle dedi: “Ey kıt imanlılar! Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?lQ Onlar ise kendi aralarında tartışarak, “Ekmek almadığımız için böyle diyor” dediler.k~O İsa onlara, “Dikkatli olun, Ferisiler’in ve Sadukiler’in mayasından kaçının!” dedi.Y}+ Öğrenciler gölün karşı yakasına geçerken ekmek almayı unutmuşlardı.&|E Kötü ve vefasız kuşak bir belirti istiyor! Ama ona Yunus’un belirtisinden başka bir belirti gösterilmeyecek.” Sonra İsa onları bırakıp gitti.7{g Sabah, ‘Bugün gök kızıl ve bulutlu, hava bozacak’ dersiniz. Gökyüzünün görünümünü yorumlayabiliyorsunuz da, zamanın belirtilerini yorumlayamıyor musunuz?~zu İsa onlara şu karşılığı verdi: “Akşam, ‘Gökyüzü kızıl olduğuna göre hava iyi olacak’ dersiniz.y  Ferisiler’le Sadukiler İsa’nın yanına geldiler. O’nu denemek amacıyla kendilerine gökten bir belirti göstermesini istediler.]x3' İsa, halkı evlerine gönderdikten sonra tekneye binip Magadan bölgesine geçti.Tw!& Yemek yiyenlerin sayısı, kadın ve çocuklar hariç, dört bin erkekti.Tv!% Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan yedi küfe dolusu topladılar.|uq$ Yedi ekmekle balıkları aldı, şükredip bunları böldü, öğrencilerine verdi. Onlar da halka dağıttılar.At}# Bunun üzerine İsa, halka yere oturmalarını buyurdu.vse" İsa, “Kaç ekmeğiniz var?” diye sordu. “Yedi ekmekle birkaç küçük balığımız var” dediler.r! Öğrenciler kendisine, “Böyle ıssız bir yerde bu kadar kalabalığı doyuracak ekmeği nereden bulalım?” dediler.Wq' İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi. “Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok. Onları aç aç evlerine göndermek istemiyorum, yolda bayılabilirler.”Ap{ Halk, dilsizlerin konuştuğunu, çolakların iyileştiğini, körlerin gördüğünü, kötürümlerin yürüdüğünü görünce şaştı ve İsrail’in Tanrısı’nı yüceltti.So Yanına büyük bir kalabalık geldi. Beraberlerinde kötürüm, kör, çolak, dilsiz ve daha birçok hasta getirdiler. Hastaları O’nun ayaklarının dibine bıraktılar. O da onları iyileştirdi.dnA İsa oradan ayrıldı, Celile Gölü’nün kıyısından geçerek dağa çıkıp oturdu.m% O zaman İsa ona şu karşılığı verdi: “Ey kadın, imanın büyük! Dilediğin gibi olsun.” Ve kadının kızı o saatte iyileşti.ly Kadın, “Haklısın, ya Rab” dedi. “Ama köpekler de efendilerinin sofrasından düşen kırıntıları yer.”_k7 İsa ona, “Çocukların ekmeğini alıp köpeklere atmak doğru değildir” dedi.hjI Kadın ise yaklaşıp, “Ya Rab, bana yardım et!” diyerek O’nun önünde yere kapandı.liQ İsa, “Ben yalnız İsrail halkının kaybolmuş koyunlarına gönderildim” diye yanıtladı. h9 İsa kadına hiçbir karşılık vermedi. Öğrencileri yaklaşıp, “Sal şunu, gitsin!” diye rica ettiler. “Arkamızdan bağırıp duruyor.”!g; O yöreden Kenanlı bir kadın İsa’ya gelip, “Ya Rab, ey Davut Oğlu, halime acı! Kızım cine tutuldu, çok kötü durumda” diye feryat etti.?fy İsa oradan ayrılıp Sur ve Sayda bölgesine geçti.`e9 İnsanı kirleten bunlardır. Yıkanmamış ellerle yemek yemek insanı kirletmez.” d  Çünkü kötü düşünceler, cinayet, zina, fuhuş, hırsızlık, yalan yere tanıklık ve iftira hep yürekten kaynaklanır.[c/ Ne var ki ağızdan çıkan, yürekten kaynaklanır. İnsanı kirleten de budur.ibK “Ağza giren her şeyin mideye indiğini, oradan da helaya atıldığını bilmiyor musunuz?Ba “Siz de mi hâlâ anlamıyorsunuz?” diye sordu İsa.9`m Petrus, “Bu benzetmeyi bize açıkla” dedi._ Bırakın onları; onlar körlerin kör kılavuzlarıdır. Eğer kör köre kılavuzluk ederse, ikisi de çukura düşer.”p^Y İsa şu karşılığı verdi: “Göksel Babam’ın dikmediği her fidan kökünden sökülecektir.~]u Bu sırada öğrencileri O’na gelip, “Biliyor musun?” dediler, “Ferisiler bu sözü duyunca gücendiler.”a\; “Ağızdan giren şey insanı kirletmez. İnsanı kirleten ağızdan çıkandır.”Z[- İsa, halkı yanına çağırıp onlara, “Dinleyin ve şunu belleyin” dedi._Z7 Bana boşuna taparlar. Çünkü öğrettikleri, sadece insan buyruklarıdır.’ ”(YI Ey ikiyüzlüler! Yeşaya’nın sizinle ilgili şu peygamberlik sözü ne kadar yerindedir: ‘Bu halk dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak.(XI Ey ikiyüzlüler! Yeşaya’nın sizinle ilgili şu peygamberlik sözü ne kadar yerindedir: ‘Bu halk dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak.W Ama siz, ‘Her kim anne ya da babasına, benden alacağın bütün yardım Tanrı’ya adanmıştır derse, artık babasına saygı göstermek zorunda değildir’ diyorsunuz. Böylelikle, töreniz uğruna Tanrı’nın sözünü geçersiz kılmış oluyorsunuz.V Ama siz, ‘Her kim anne ya da babasına, benden alacağın bütün yardım Tanrı’ya adanmıştır derse, artık babasına saygı göstermek zorunda değildir’ diyorsunuz. Böylelikle, töreniz uğruna Tanrı’nın sözünü geçersiz kılmış oluyorsunuz.U- Çünkü Tanrı şöyle buyurdu: ‘Annene babana saygı göstereceksin’; ‘Annesine ya da babasına söven kesinlikle öldürülecektir.’uTc İsa onlara şu karşılığı verdi: “Ya siz, neden töreniz uğruna Tanrı buyruğunu çiğniyorsunuz?WS' Bu sırada Yeruşalim’den bazı Ferisiler ve din bilginleri İsa’ya gelip, “Öğrencilerin neden atalarımızın töresini çiğniyor?” diye sordular, “Yemekten önce ellerini yıkamıyorlar.”VR ' Bu sırada Yeruşalim’den bazı Ferisiler ve din bilginleri İsa’ya gelip, “Öğrencilerin neden atalarımızın töresini çiğniyor?” diye sordular, “Yemekten önce ellerini yıkamıyorlar.”bQ=$ Giysisinin eteğine bir dokunsak diye yalvarıyorlardı. Dokunanların hepsi iyileşti.kPO# Yöre halkı İsa’yı tanıyınca çevreye haber saldı. Bütün hastaları O’na getirdiler.9Om" Gölü aşıp Ginnesar’da karaya çıktılar.dNA! Teknedekiler, “Sen gerçekten Tanrı’nın Oğlu’sun” diyerek O’na tapındılar.6Mg Onlar tekneye bindikten sonra rüzgar dindi.eLC İsa hemen elini uzatıp onu tuttu. Ona, “Ey kıt imanlı, neden kuşku duydun?” dedi.K Ama rüzgarın ne kadar güçlü estiğini görünce korktu, batmaya başladı. “Ya Rab, beni kurtar!” diye bağırdı.mJS İsa, “Gel!” dedi. Petrus da tekneden indi, suyun üstünden yürüyerek İsa’ya yaklaştı.I} Petrus buna karşılık, “Ya Rab” dedi, “Eğer sen isen, buyruk ver suyun üstünden yürüyerek sana geleyim.”WH' Ama İsa hemen onlara seslenerek, “Cesur olun, benim, korkmayın!” dedi.G1 Öğrenciler, O’nun gölün üstünde yürüdüğünü görünce dehşete kapıldılar. “Bu bir hayalet!” diyerek korkuyla bağrıştılar.PF Sabaha karşı İsa, gölün üstünde yürüyerek onlara yaklaştı.zEm O sırada tekne kıyıdan bir hayli uzakta dalgalarla boğuşuyordu. Çünkü rüzgar karşı yönden esiyordu.sD_ Halkı gönderdikten sonra dua etmek için tek başına dağa çıktı. Akşam olurken orada yalnızdı. C9 Bundan hemen sonra İsa öğrencilerine, tekneye binip kendisinden önce karşı yakaya geçmelerini buyurdu. Bu arada halkı evlerine gönderecekti.^B5 Yemek yiyenlerin sayısı, kadın ve çocuklar hariç, yaklaşık beş bin erkekti.VA% Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan on iki sepet dolusu topladılar.T@! Halka çayıra oturmalarını buyurduktan sonra, beş ekmekle iki balığı aldı, gözlerini göğe kaldırarak şükretti; sonra ekmekleri bölüp öğrencilerine verdi, onlar da halka dağıttılar.8?k İsa, “Onları buraya, bana getirin” dedi.d>A Öğrenciler, “Burada beş ekmekle iki balıktan başka bir şeyimiz yok ki” dediler.L= İsa, “Gitmelerine gerek yok, onlara siz yiyecek verin” dedi.8<i Akşama doğru öğrencileri yanına gelip, “Burası ıssız bir yer” dediler, “Vakit de geç oldu. Halkı salıver de köylere gidip kendilerine yiyecek alsınlar.”{;o İsa tekneden inince büyük bir kalabalıkla karşılaştı. Onlara acıdı ve hasta olanlarını iyileştirdi.-:S İsa bunu duyunca, tek başına tenha bir yere çekilmek üzere bir tekneyle oradan ayrıldı. Bunu öğrenen halk, kentlerden çıkıp O’nu yaya olarak izledi.p9Y Yahya’nın öğrencileri gelip cesedi aldılar ve gömdüler. Sonra gidip İsa’ya haber verdiler.Y8+ Kesik baş tepsiyle getirilip kıza verildi, kız da bunu annesine götürdü.B7 Adam gönderip zindanda Yahya’nın başını kestirdi.6 Kral buna çok üzüldüyse de, konuklarının önünde içtiği anttan ötürü bu dileğin yerine getirilmesini buyurdu.5w Kız, annesinin kışkırtmasıyla, “Bana şimdi, bir tepsi üzerinde Vaftizci Yahya’nın başını ver” dedi.I4  Hirodes’in doğum günü şenliği sırasında Hirodiya’nın kızı ortaya çıkıp dans etti. Bu, Hirodes’in öyle hoşuna gitti ki, ant içerek kıza ne dilerse vereceğini söyledi.I3  Hirodes’in doğum günü şenliği sırasında Hirodiya’nın kızı ortaya çıkıp dans etti. Bu, Hirodes’in öyle hoşuna gitti ki, ant içerek kıza ne dilerse vereceğini söyledi.|2q Hirodes Yahya’yı öldürtmek istemiş, ama halktan korkmuştu. Çünkü halk Yahya’yı peygamber sayıyordu.h1I Çünkü Yahya Hirodes’e, “O kadınla evlenmen Kutsal Yasa’ya aykırıdır” demişti.0 Hirodes, kardeşi Filipus’un karısı Hirodiya yüzünden Yahya’yı tutuklatmış, bağlatıp zindana attırmıştı.Y/+ O günlerde İsa’yla ilgili haberleri duyan bölge kralı Hirodes, adamlarına, “Bu, Vaftizci Yahya’dır” dedi. “Ölümden dirildi. Olağanüstü güçlerin onda etkin olmasının nedeni budur.”X. + O günlerde İsa’yla ilgili haberleri duyan bölge kralı Hirodes, adamlarına, “Bu, Vaftizci Yahya’dır” dedi. “Ölümden dirildi. Olağanüstü güçlerin onda etkin olmasının nedeni budur.”N- : İmansızlıkları yüzünden İsa orada pek fazla mucize yapmadı.,+ 9 Ve gücenip O’nu reddettiler. Ama İsa onlara şöyle dedi: “Bir peygamber, kendi memleketinden ve evinden başka yerde hor görülmez.”y+k 8 Kızkardeşlerinin hepsi aramızda yaşamıyor mu? O halde O’nun bütün bu yaptıkları nereden geliyor?” *  7 “Marangozun oğlu değil mi bu? Annesinin adı Meryem değil mi? Yakup, Yusuf, Simun ve Yahuda O’nun kardeşleri değil mi?C) 6 Kendi memleketine gitti ve oradaki havrada halka öğretmeye başladı. Halk şaşıp kalmıştı. “Adamın bu bilgeliği ve mucizeler yaratan gücü nereden geliyor?” diyorlardı.L( 5 İsa bütün bu benzetmeleri anlattıktan sonra oradan ayrıldı.7'g 4 O da onlara, “İşte böylece Göklerin Egemenliği için eğitilmiş her din bilgini, hazinesinden hem yeni hem eski değerler çıkaran bir mal sahibine benzer” dedi.k&O 3 İsa, “Bütün bunları anladınız mı?” diye sordu. “Evet” karşılığını verdiler.D% 2 Çağın sonunda da böyle olacak. Melekler gelecek, kötü kişileri doğruların arasından ayırıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”D$ 1 Çağın sonunda da böyle olacak. Melekler gelecek, kötü kişileri doğruların arasından ayırıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”u#c 0 Ağ dolunca onu kıyıya çekerler. Oturup işe yarayan balıkları kaplara koyar, yaramayanları atarlar.g"G / “Yine Göklerin Egemenliği, denize atılan ve her çeşit balığı toplayan ağa benzer.k!O . Tüccar, çok değerli bir inci bulunca gitti, varını yoğunu satıp o inciyi satın aldı.”T ! - “Yine Göklerin Egemenliği, güzel inciler arayan bir tüccara benzer.+O , “Göklerin Egemenliği, tarlada saklı bir defineye benzer. Onu bulan yeniden sakladı, sevinçle koşup gitti, varını yoğunu satıp tarlayı satın aldı.yk + Doğru kişiler o zaman Babaları’nın egemenliğinde güneş gibi parlayacaklar. Kulağı olan işitsin!”lQ * İnsanoğlu meleklerini gönderecek, onlar da insanları günaha düşüren her şeyi, kötülük yapan herkesi O’nun egemenliğinden toplayıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.lQ ) İnsanoğlu meleklerini gönderecek, onlar da insanları günaha düşüren her şeyi, kötülük yapan herkesi O’nun egemenliğinden toplayıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.\1 ( “Deliceler nasıl toplanıp yakılırsa, çağın sonunda da böyle olacaktır.lQ ' Deliceleri eken düşman, İblis’tir. Biçim vakti, çağın sonu; orakçılar ise meleklerdir.|q & “Tarla ise dünyadır. İyi tohum, göksel egemenliğin oğulları, deliceler de kötü olanın oğullarıdır.R % İsa, “İyi tohumu eken, İnsanoğlu’dur” diye karşılık verdi./ $ Bundan sonra İsa halktan ayrılıp eve gitti. Öğrencileri yanına gelip, “Tarladaki delicelerle ilgili benzetmeyi bize açıkla” dediler.S # Bu, peygamber aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu: “Ağzımı benzetmeler anlatarak açacağım, Dünyanın kuruluşundan beri Gizli kalmış sırları dile getireceğim.”ta " İsa bütün bunları halka benzetmelerle anlattı. Benzetme kullanmadan onlara hiçbir şey anlatmazdı.2] ! İsa onlara başka bir benzetme anlattı: “Göklerin Egemenliği, bir kadının üç ölçek una karıştırdığı mayaya benzer. Sonunda bütün hamur kabarır.”)K “Hardal tohumların en küçüğü olduğu halde, gelişince bahçe bitkilerinin boyunu aşar, ağaç olur. Böylece kuşlar gelip dallarında barınır.”   İsa onlara bir benzetme daha anlattı: “Göklerin Egemenliği, bir adamın tarlasına ektiği hardal tanesine benzer” dedi.L  Bırakın biçim vaktine dek birlikte büyüsünler. Biçim vakti orakçılara, önce deliceleri toplayın diyeceğim, yakmak için demet yapın. Buğdayı ise toplayıp ambarıma koyun.’ ”^5  “ ‘Hayır’ dedi adam. ‘Deliceleri toplarken belki buğdayı da sökersiniz.  “Mal sahibi, ‘Bunu bir düşman yapmıştır’ dedi. “ ‘Gidip deliceleri toplamamızı ister misin?’ diye sordu köleler.  “Mal sahibinin köleleri gelip ona şöyle dediler: ‘Efendimiz, sen tarlana iyi tohum ekmedin mi? Bu deliceler nereden çıktı?’A }  Ekin gelişip başak salınca, deliceler de göründü.^ 5  “Herkes uyurken, adamın düşmanı geldi, buğdayın arasına delice ekip gitti.~ u  İsa onlara başka bir benzetme anlattı: “Göklerin Egemenliği, tarlasına iyi tohum eken adama benzer” dedi. 5  İyi toprağa ekilen tohum ise, sözü işitip anlayan birine benzer. Böylesi elbette ürün verir, kimi yüz, kimi altmış, kimi de otuz kat.”% C  Dikenler arasında ekilen de şudur: Sözü işitir, ama dünyasal kaygılar ve zenginliğin aldatıcılığı sözü boğar ve ürün vermesini engeller.wg  Kayalık yerlere ekilen ise işittiği sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadığı için ancak bir süre dayanan kişidir. Böyle biri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşer.wg  Kayalık yerlere ekilen ise işittiği sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadığı için ancak bir süre dayanan kişidir. Böyle biri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşer.,Q  Kim göksel egemenlikle ilgili sözü işitir de anlamazsa, kötü olan gelir, onun yüreğine ekileni söker götürür. Yol kenarına ekilen tohum işte budur.=u  “Şimdi ekinciyle ilgili benzetmeyi siz dinleyin.I   Size doğrusunu söyleyeyim, nice peygamberler, nice doğru kişiler sizin gördüklerinizi görmek istediler, ama göremediler. Sizin işittiklerinizi işitmek istediler, ama işitemediler.T!  “Ama ne mutlu size ki, gözleriniz görüyor, kulaklarınız işitiyor!r]  Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.’8i  “Böylece Yeşaya’nın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: ‘Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz! Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, ‘Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.’ @~ |||{Nz:y&xxwwvvuutsQrrnrqpp&oonwnmmbll(kklkihh:gff=efe&doccc0bb2aa2``r_?^ ]]7\\O[[nZZTYY3XXZWVV;UU#TSSXRQPPXOO4NNMmLKKHJJ]JIrI-HHG-FFEEDsCCZBwBAA^@@@??'>k>!=11w100/P..F--e,,F+**I))q(((''&%$$##""5!!R V+}9J4"bn&2}GB E M ] [  pE_0_ibA=, Bunun için siz de hazır olun! Çünkü İnsanoğlu beklemediğiniz saatte gelecektir.@+ Ama şunu bilin ki, ev sahibi, hırsızın gece hangi saatte geleceğini bilse, uyanık kalır, evinin soyulmasına fırsat vermez._?7* “Bunun için uyanık kalın. Çünkü Rabbiniz’in geleceği günü bilemezsiniz.Z>-) Değirmende buğday öğüten iki kadından biri alınacak, biri bırakılacak.R=( O gün tarlada bulunan iki kişiden biri alınacak, biri bırakılacak.<#' Tufan gelinceye, hepsini süpürüp götürünceye dek başlarına geleceklerden habersizdiler. İnsanoğlu’nun gelişi de öyle olacak.;w& Nuh’un gemiye bindiği güne dek, tufandan önceki günlerde insanlar yiyip içiyor, evlenip evlendiriliyorlardı.]:3% Nuh’un günlerinde nasıl olduysa, İnsanoğlu’nun gelişinde de öyle olacak.i9K$ “O günü ve saati, ne gökteki melekler, ne de Oğul bilir; Baba’dan başka kimse bilmez.]83# Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.”]73" Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak ortadan kalkmayacak.6y! Aynı şekilde, bütün bunların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki, İnsanoğlu yakındır, kapıdadır.5 “İncir ağacından ders alın! Dalları filizlenip yaprakları sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız.;4o Kendisi güçlü bir borazan sesiyle meleklerini gönderecek. Melekler O’nun seçtiklerini göğün bir ucundan öbür ucuna dek, dünyanın dört bucağından toplayacaklar.\31 “O zaman İnsanoğlu’nun belirtisi gökte görünecek. Yeryüzündeki bütün halklar ağlayıp dövünecek, İnsanoğlu’nun gökteki bulutlar üzerinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.(2I “O günlerin sıkıntısından hemen sonra, ‘Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’:1o “Leş neredeyse, akbabalar oraya üşüşecek.}0s Çünkü İnsanoğlu’nun gelişi, doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır.}/s “Bunun için size, ‘İşte Mesih çölde’ derlerse gitmeyin. ‘Bakın, iç odalarda’ derlerse inanmayın.,.S İşte size önceden söylüyorum.;-o Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar büyük belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse, seçilmiş olanları bile saptıracaklar.l,Q Eğer o zaman biri size, ‘İşte Mesih burada’, ya da ‘İşte şurada’ derse, inanmayın.+ O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama seçilmiş olanlar uğruna o günler kısaltılacak. *9 Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.T)! Dua edin ki, kaçışınız kışa ya da Şabat Günü’ne rastlamasın.I(  O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!='u Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin.K& Damda olan, evindeki eşyalarını almak için aşağı inmesin.A%{ “Peygamber Daniel’in sözünü ettiği yıkıcı iğrenç şeyin kutsal yerde dikildiğini gördüğünüz zaman –okuyan anlasın– Yahudiye’de bulunanlar dağlara kaçsın.A${ “Peygamber Daniel’in sözünü ettiği yıkıcı iğrenç şeyin kutsal yerde dikildiğini gördüğünüz zaman –okuyan anlasın– Yahudiye’de bulunanlar dağlara kaçsın.#' Göksel egemenliğin bu Müjdesi bütün uluslara tanıklık olmak üzere dünyanın her yerinde duyurulacak. İşte o zaman son gelecektir.2"_ Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır.Y!+ Kötülüklerin çoğalmasından ötürü birçoklarının sevgisi soğuyacak.T ! Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak.nU O zaman birçok kişi imandan sapacak, birbirlerini ele verecek ve birbirlerinden nefret edecekler.~u “O zaman sizi sıkıntıya sokacak, öldürecekler. Benim adımdan ötürü bütün uluslar sizden nefret edecek.D Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır.\1 Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Sakın korkmayın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir.dA Birçokları, ‘Mesih benim’ diyerek benim adımla gelip birçok kişiyi aldatacaklar.T! İsa onlara şu karşılığı verdi: “Sakın kimse sizi saptırmasın!_7 İsa, Zeytin Dağı’nda otururken öğrencileri yalnız olarak yanına geldiler. “Söyle bize” dediler, “Bu dediklerin ne zaman olacak, senin gelişini ve çağın bitimini gösteren belirti ne olacak?”$A İsa onlara, “Bütün bunları görüyor musunuz?” dedi. “Size doğrusunu söyleyeyim, burada taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!” { İsa tapınaktan çıkıp giderken, öğrencileri, tapınağın binalarını O’na göstermek için yanına geldiler. ' Size şunu söyleyeyim: ‘Rab’bin adıyla gelene övgüler olsun!’ diyeceğiniz zamana dek beni bir daha görmeyeceksiniz.”/Y& Bakın, eviniz ıssız bırakılacak!lQ% “Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz.\1$ Size doğrusunu söyleyeyim, bunların hepsinden bu kuşak sorumlu tutulacaktır.jM# Böylelikle, doğru kişi olan Habil’in kanından, tapınakla sunak arasında öldürdüğünüz Berekya oğlu Zekeriya’nın kanına kadar, yeryüzünde akıtılan her doğru kişinin kanından sorumlu tutulacaksınız.`9" İşte bunun için size peygamberler, bilge kişiler ve din bilginleri gönderiyorum. Bunlardan kimini öldürecek, çarmıha gereceksiniz. Kimini havralarınızda kamçılayacak, kentten kente kovalayacaksınız.[/! “Sizi yılanlar, engerekler soyu! Cehennem cezasından nasıl kaçacaksınız?=u Haydi, atalarınızın başlattığı işi bitirin!i K Böylece, peygamberleri öldürenlerin torunları olduğunuza kendiniz tanıklık ediyorsunuz.  ‘Atalarımızın yaşadığı günlerde yaşasaydık, onlarla birlikte peygamberlerin kanına girmezdik’ diyorsunuz. 5 “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Peygamberlerin mezarlarını yapar, doğru kişilerin anıtlarını donatırsınız.k O Dıştan insanlara doğru görünürsünüz, ama içte ikiyüzlülük ve kötülükle dolusunuz.? w “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Siz dıştan güzel görünen, ama içi ölü kemikleri ve her türlü pislikle dolu badanalı mezarlara benzersiniz.lQ Ey kör Ferisi! Sen önce bardağın ve çanağın içini temizle ki, dıştan da temiz olsunlar.:m “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Bardağın ve çanağın dışını temizlersiniz, oysa bunların içi açgözlülük ve taşkınlıkla doludur.Z- Ey kör kılavuzlar! Küçük sineği süzer ayırır, ama deveyi yutarsınız!7g “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Siz nanenin, dereotunun ve kimyonun ondalığını verirsiniz de, Kutsal Yasa’nın daha önemli konularını –adaleti, merhameti, sadakati– ihmal edersiniz. Ondalık vermeyi ihmal etmeden asıl bunları yerine getirmeniz gerekirdi.gG Gök üzerine ant içen, Tanrı’nın tahtı ve tahtta oturanın üzerine ant içmiş olur.ta Tapınak üzerine ant içen de hem tapınak, hem de tapınakta yaşayan Tanrı üzerine ant içmiş olur.r] Öyleyse sunak üzerine ant içen, hem sunağın hem de sunaktaki her şeyin üzerine ant içmiş olur.W' Ey körler! Hangisi daha önemli, adak mı, adağı kutsal kılan sunak mı?!; Yine diyorsunuz ki, ‘Sunak üzerine ant içenin andı sayılmaz, ama sunaktaki adağın üzerine ant içen, andını yerine getirmek zorundadır.’eC Budalalar, körler! Hangisi daha önemli, altın mı, altını kutsal kılan tapınak mı?B~} “Vay halinize kör kılavuzlar! Diyorsunuz ki, ‘Tapınak üzerine ant içenin andı sayılmaz, ama tapınaktaki altın üzerine ant içen, andını yerine getirmek zorundadır.’^}5 “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Tek bir kişiyi dininize döndürmek için denizleri, kıtaları dolaşırsınız. Dininize döneni de kendinizden iki kat cehennemlik yaparsınız.\|1 “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Göklerin Egemenliği’nin kapısını insanların yüzüne kapıyorsunuz; ne kendiniz içeri giriyor, ne de girmek isteyenleri bırakıyorsunuz!\{1 “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Göklerin Egemenliği’nin kapısını insanların yüzüne kapıyorsunuz; ne kendiniz içeri giriyor, ne de girmek isteyenleri bırakıyorsunuz!Pz Kendini yücelten alçaltılacak, kendini alçaltan yüceltilecektir.Ey Aranızda en üstün olan, ötekilerin hizmetkârı olsun.fxE Kimse sizi ‘Önder’ diye çağırmasın. Çünkü tek önderiniz var, O da Mesih’tir.hwI Yeryüzünde kimseye ‘Baba’ demeyin. Çünkü tek Babanız var, O da göksel Baba’dır.yvk “Kimse sizi ‘Rabbî’ diye çağırmasın. Çünkü sizin tek öğretmeniniz var ve hepiniz kardeşsiniz.uuc Meydanlarda selamlanmaktan ve insanların kendilerini ‘Rabbî’ diye çağırmalarından zevk duyarlar.[t/ Şölenlerde başköşeye, havralarda en seçkin yerlere kurulmaya bayılırlar.s “Yaptıklarının tümünü gösteriş için yaparlar. Örneğin, hamaillerini büyük, giysilerinin püsküllerini uzun yaparlar.3r_ Ağır ve taşınması güç yükleri bağlayıp başkalarının sırtına yüklerler, kendileriyse bu yükleri taşımak için parmaklarını bile oynatmak istemezler.,qQ Bu nedenle size söylediklerinin tümünü yapın ve yerine getirin, ama onların yaptıklarını yapmayın. Çünkü söyledikleri şeyleri kendileri yapmazlar. p Bundan sonra İsa halka ve öğrencilerine şöyle seslendi: “Din bilginleri ve Ferisiler Musa’nın kürsüsünde otururlar. o  Bundan sonra İsa halka ve öğrencilerine şöyle seslendi: “Din bilginleri ve Ferisiler Musa’nın kürsüsünde otururlar.~nu. İsa’ya hiç kimse karşılık veremedi. O günden sonra artık kimse de O’na bir şey sormaya cesaret edemedi.[m/- Davut O’ndan Rab diye söz ettiğine göre, O nasıl Davut’un Oğlu olur?”ql[, ‘Rab Rabbim’e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek Sağımda otur.’k+ İsa şöyle dedi: “O halde nasıl oluyor da Davut, Ruh’tan esinlenerek O’ndan ‘Rab’ diye söz ediyor? Şöyle diyor Davut:/jW* Ferisiler toplu haldeyken İsa onlara şunu sordu: “Mesih’le ilgili olarak ne düşünüyorsunuz? O kimin oğludur?” Onlar da, “Davut’un Oğlu” dediler./iW) Ferisiler toplu haldeyken İsa onlara şunu sordu: “Mesih’le ilgili olarak ne düşünüyorsunuz? O kimin oğludur?” Onlar da, “Davut’un Oğlu” dediler.\h1( Kutsal Yasa’nın tümü ve peygamberlerin sözleri bu iki buyruğa dayanır.”[g/' İlkine benzeyen ikinci buyruk da şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’0f[& İşte ilk ve en önemli buyruk budur.e% İsa ona şu karşılığı verdi: “ ‘Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla ve bütün aklınla seveceksin.’&dE$ Onlardan biri, bir Kutsal Yasa uzmanı, İsa’yı denemek amacıyla O’na şunu sordu: “Öğretmenim, Kutsal Yasa’da en önemli buyruk hangisidir?”&cE# Onlardan biri, bir Kutsal Yasa uzmanı, İsa’yı denemek amacıyla O’na şunu sordu: “Öğretmenim, Kutsal Yasa’da en önemli buyruk hangisidir?”]b3" Ferisiler, İsa’nın Sadukiler’i susturduğunu duyunca bir araya toplandılar.Ha ! Bunları işiten halk, O’nun öğretişine şaşıp kaldı.#`? ‘Ben İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın Tanrısı ve Yakup’un Tanrısı’yım’ diyor. Tanrı ölülerin değil, dirilerin Tanrısı’dır.”m_S Ölülerin dirilmesi konusuna gelince, Tanrı’nın size bildirdiği şu sözü okumadınız mı?f^E “Dirilişten sonra insanlar ne evlenir, ne de evlendirilir, gökteki melekler gibidirler.] İsa onlara, “Siz Kutsal Yazılar’ı ve Tanrı’nın gücünü bilmediğiniz için yanılıyorsunuz” diye karşılık verdi.\y Buna göre diriliş günü kadın bu yedi kardeşten hangisinin karısı olacak? Çünkü hepsi de onunla evlendi.”+[Q Hepsinden sonra kadın da öldü.OZ İkincisi, üçüncüsü, yedincisine kadar hepsine aynı şey oldu.}Ys Aramızda yedi kardeş vardı. İlki evlendi ve öldü. Çocuğu olmadığından karısını kardeşine bıraktı. X Ölümden sonra diriliş olmadığını söyleyen Sadukiler, aynı gün İsa’ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adam çocuk sahibi olmadan ölürse, kardeşi onun karısını alsın, soyunu sürdürsün.’ W Ölümden sonra diriliş olmadığını söyleyen Sadukiler, aynı gün İsa’ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adam çocuk sahibi olmadan ölürse, kardeşi onun karısını alsın, soyunu sürdürsün.’JV  Bu sözleri duyunca şaştılar, İsa’yı bırakıp gittiler.U “Sezar’ın” dediler. O zaman İsa, “Öyleyse Sezar’ın hakkını Sezar’a, Tanrı’nın hakkını Tanrı’ya verin” dedi.;Tq İsa, “Bu resim, bu yazı kimin?” diye sordu.cS? Vergi öderken kullandığınız parayı gösterin bana!” O’na bir dinar getirdiler.sR_ İsa onların kötü niyetlerini bildiğinden, “Ey ikiyüzlüler!” dedi. “Beni neden deniyorsunuz?cQ? Peki, söyle bize, sence Sezar’a vergi vermek Kutsal Yasa’ya uygun mu, değil mi?”P3 Hirodes yanlılarıyla birlikte gönderdikleri kendi öğrencileri İsa’ya gelip, “Öğretmenimiz” dediler, “Senin dürüst biri olduğunu, Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini, kimseyi kayırmadığını biliyoruz. Çünkü insanlar arasında ayrım yapmazsın.O Bunun üzerine Ferisiler çıkıp gittiler. İsa’yı, kendi söyleyeceği sözlerle tuzağa düşürmek amacıyla düzen kurdular.FN “Çünkü çağrılanlar çok, ama seçilenler azdır.”7Mg “O zaman kral, uşaklarına, ‘Şunun ellerini ayaklarını bağlayın, dışarıya, karanlığa atın!’ dedi. ‘Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.’sL_ Ona, ‘Arkadaş, düğün giysisi giymeden buraya nasıl girdin?’ diye sorunca, adamın dili tutuldu.fKE “Kral konukları görmeye geldiğinde, orada düğün giysisi giymemiş bir adam gördü.J{ Böylece köleler yollara döküldü, iyi kötü kimi buldularsa, hepsini topladılar. Düğün yeri konuklarla doldu.OI Gidin yol kavşaklarına, kimi bulursanız düğüne çağırın.’yHk “Sonra kölelerine şöyle dedi: ‘Düğün şöleni hazır, ama çağırdıklarım buna layık değilmiş.aG; Kral öfkelendi. Ordularını gönderip o katilleri yok etti, kentlerini ateşe verdi.XF) Öbürleri de kralın kölelerini yakalayıp hırpaladılar ve öldürdüler.TE! “Ama davetliler aldırmadılar. Biri tarlasına, biri ticaretine gitti.^D5 “Kral yine başka kölelerini gönderirken onlara dedi ki, ‘Davetlilere şunu söyleyin: Bakın, ben ziyafetimi hazırladım. Sığırlarım, besili hayvanlarım kesildi. Her şey hazır, buyrun şölene!’tCa Kral şölene davet ettiklerini çağırmak üzere kölelerini gönderdi, ama davetliler gelmek istemedi.B1 İsa söz alıp onlara yine benzetmelerle şöyle seslendi: “Göklerin Egemenliği, oğlu için düğün şöleni hazırlayan bir krala benzer.A 1 İsa söz alıp onlara yine benzetmelerle şöyle seslendi: “Göklerin Egemenliği, oğlu için düğün şöleni hazırlayan bir krala benzer.w@g. O’nu tutuklamak istedilerse de, halkın tepkisinden korktular. Çünkü halk, O’nu peygamber sayıyordu.?- Başkâhinler ve Ferisiler, İsa’nın anlattığı benzetmeleri duyunca bunları kendileri için söylediğini anladılar.x>i, “Bu taşın üzerine düşen, paramparça olacak; taş da kimin üzerine düşerse, onu ezip toz edecek.”=+ “Bu nedenle size şunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği sizden alınacak ve bunun ürünlerini yetiştiren bir ulusa verilecek.\<1* İsa onlara şunu sordu: “Kutsal Yazılar’da şu sözleri hiç okumadınız mı? ‘Yapıcıların reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu. Rab’bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!’H; ) İsa’ya şu karşılığı verdiler: “Bu korkunç adamları korkunç bir şekilde yok edecek; bağı da, ürününü kendisine zamanında verecek olan başka bağcılara kiralayacak.”N:( Bu durumda bağın sahibi geldiği zaman bağcılara ne yapacak?”A9}' Böylece onu yakaladılar, bağdan atıp öldürdüler. 8 & “Ama bağcılar adamın oğlunu görünce birbirlerine, ‘Mirasçı bu; gelin, onu öldürüp mirasına konalım’ dediler.X7)% Sonunda bağ sahibi, ‘Oğlumu sayarlar’ diyerek bağcılara onu yolladı.u6c$ Bağ sahibi bu kez ilkinden daha çok sayıda köle yolladı. Bağcılar bunlara da aynı şeyi yaptılar.n5U# Bağcılar adamın kölelerini yakaladı, birini dövdü, birini öldürdü, ötekini de taşladı.r4]" Bağbozumu yaklaşınca, üründen kendisine düşeni almaları için kölelerini bağcılara yolladı.]33! “Bir benzetme daha dinleyin: Toprak sahibi bir adam, bağ dikti, çevresini çitle çevirdi, üzüm sıkma çukuru kazdı, bir de bekçi kulesi yaptı. Sonra bağı bağcılara kiralayıp yolculuğa çıktı.H2  “Yahya size doğruluk yolunu göstermeye geldi, ona inanmadınız. Oysa vergi görevlileriyle fahişeler ona inandılar. Siz bunu gördükten sonra bile pişman olup ona inanmadınız.” 1 “İkisinden hangisi babasının isteğini yerine getirmiş oldu?” “Birincisi” diye karşılık verdiler. İsa da onlara, “Size doğrusunu söyleyeyim, vergi görevlileriyle fahişeler, Tanrı’nın Egemenliği’ne sizden önce giriyorlar” dedi.g0G “Adam ikinci oğluna gidip aynı şeyi söyledi. O, ‘Olur, efendim’ dedi, ama gitmedi.F/ “Oğlu, ‘Gitmem!’ dedi. Ama sonra pişman olup gitti. .  “Ama şuna ne dersiniz? Bir adamın iki oğlu vardı. Adam birincisine gidip, ‘Oğlum, git bugün bağda çalış’ dedi.- İsa’ya, “Bilmiyoruz” diye yanıt verdiler. İsa, “Ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylemeyeceğim” dedi., Yok eğer ‘İnsanlardan’ dersek... Halkın tepkisinden korkuyoruz. Çünkü herkes Yahya’yı peygamber sayıyor.”k+O Yahya’nın vaftiz etme yetkisi nereden geldi, Tanrı’dan mı, insanlardan mı?” Bunu aralarında şöyle tartışmaya başladılar: “ ‘Tanrı’dan’ dersek, bize, ‘Öyleyse ona niçin inanmadınız?’ diyecek.**M İsa onlara şu karşılığı verdi: “Ben de size bir soru soracağım. Bana yanıt verirseniz, ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylerim.S) İsa tapınağa girmiş öğretiyordu. Bu sırada başkâhinler ve halkın ileri gelenleri O’nun yanına gelerek, “Bunları hangi yetkiyle yapıyorsun, bu yetkiyi sana kim verdi?” diye sordular.I(  İmanla dua ederseniz, dilediğiniz her şeyi alırsınız.”z'm İsa onlara şu karşılığı verdi: “Size doğrusunu söyleyeyim, eğer imanınız olur da kuşku duymazsanız, yalnız incir ağacına olanı yapmakla kalmazsınız; şu dağa, ‘Kalk, denize atıl’ derseniz, dediğiniz olacaktır.{&o Öğrenciler bunu görünce şaşkına döndüler. “İncir ağacı birdenbire nasıl kurudu?” diye sordular.S% Yol kenarında gördüğü bir incir ağacına yaklaştı. Ağaçta yapraktan başka bir şey bulamayınca ağaca, “Artık sonsuza dek sende meyve yetişmesin!” dedi. İncir ağacı o anda kurudu.<$s İsa sabah erkenden kente dönerken acıkmıştı.`#9 İsa onları bırakıp kentten çıktı. Beytanya’ya dönüp geceyi orada geçirdi.y"k İsa’ya, “Bunların ne söylediğini duyuyor musun?” diye sordular. “Duyuyorum” dedi İsa. “Siz şu sözü hiç okumadınız mı? ‘Küçük çocukların ve emziktekilerin dudaklarından kendine övgüler döktürdün.’ ”8!i Ne var ki, başkâhinlerle din bilginleri, O’nun yarattığı harikaları ve tapınakta, “Davut Oğlu’na hozana!” diye bağıran çocukları görünce öfkelendiler.S  İsa tapınaktayken kendisine gelen kör ve kötürümleri iyileştirdi.~u Onlara şöyle dedi: “ ‘Evime dua evi denecek’ diye yazılmıştır. Ama siz onu haydut inine çevirdiniz!”4a İsa, tapınağın avlusuna girerek oradaki bütün alıcı ve satıcıları dışarı kovdu. Para bozanların masalarını, güvercin satanların sehpalarını devirdi.dA Kalabalıklar, “Bu, Celile’nin Nasıra Kenti’nden Peygamber İsa’dır” diyordu.`9 İsa Yeruşalim’e girdiği zaman bütün kent, “Bu kimdir?” diyerek çalkandı.1[ Önden giden ve arkadan gelen kalabalıklar şöyle bağırıyorlardı: “Davut Oğlu’na hozana! Rab’bin adıyla gelene övgüler olsun, En yücelerde hozana!”w Halkın büyük bir bölümü giysilerini yolun üzerine serdi. Bazıları da ağaçlardan dal kesip yola seriyordu.Z- Eşekle sıpayı getirip üzerlerine giysilerini yaydılar, İsa sıpaya bindi.P Öğrenciler gidip İsa’nın kendilerine buyurduğu gibi yaptılar. “Siyon kızına deyin ki, ‘İşte, alçakgönüllü Kralın, Eşeğe, evet sıpaya, Eşek yavrusuna binmiş Sana geliyor.’ ”[/ Bu olay, peygamber aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu:q[ Size bir şey diyen olursa, ‘Rab’bin bunlara ihtiyacı var, hemen geri gönderecek’ dersiniz.”/W Yeruşalim’e yaklaşıp Zeytin Dağı’nın yamacındaki Beytfaci Köyü’ne geldiklerinde İsa, iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşınızdaki köye gidin” dedi, “Hemen orada bağlı bir dişi eşek ve yanında bir sıpa bulacaksınız. Onları çözüp bana getirin.. W Yeruşalim’e yaklaşıp Zeytin Dağı’nın yamacındaki Beytfaci Köyü’ne geldiklerinde İsa, iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşınızdaki köye gidin” dedi, “Hemen orada bağlı bir dişi eşek ve yanında bir sıpa bulacaksınız. Onları çözüp bana getirin.wg" İsa onlara acıdı, gözlerine dokundu. O anda yeniden görmeye başladılar ve O’nun ardından gittiler.A}! Onlar da, “Ya Rab, gözlerimiz açılsın” dediler.b= İsa durup onları çağırdı. “Sizin için ne yapmamı istiyorsunuz?” diye sordu.# Kalabalık onları azarlayarak susturmak istediyse de onlar, “Ya Rab, ey Davut Oğlu, halimize acı!” diyerek daha çok bağırdılar./ Yol kenarında oturan iki kör, İsa’nın oradan geçmekte olduğunu duyunca, “Ya Rab, ey Davut Oğlu, halimize acı!” diye bağırdılar.Z - Eriha’dan ayrılırlarken büyük bir kalabalık İsa’nın ardından gitti.  Nitekim İnsanoğlu, hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye ve canını birçokları için fidye olarak vermeye geldi.”B  Aranızda birinci olmak isteyen, ötekilerin kulu olsun.m S Sizin aranızda böyle olmayacak. Aranızda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkârı olsun.2 ] Ama İsa onları yanına çağırıp şöyle dedi: “Bilirsiniz ki, ulusların önderleri onlara egemen kesilir, ileri gelenleri de ağırlıklarını hissettirirler.<s Bunu işiten on öğrenci iki kardeşe kızdılar.R İsa onlara, “Elbette benim kâsemden içeceksiniz” dedi, “Ama sağımda ya da solumda oturmanıza izin vermek benim elimde değil. Babam bu yerleri belirli kişiler için hazırlamıştır.”(I “Siz ne dilediğinizi bilmiyorsunuz” diye karşılık verdi İsa. “Benim içeceğim kâseden siz içebilir misiniz?” “Evet, içebiliriz” dediler.$A İsa kadına, “Ne istiyorsun?” diye sordu. Kadın, “Buyruk ver, senin egemenliğinde bu iki oğlumdan biri sağında, biri solunda otursun” dedi."= O sırada Zebedi oğullarının annesi oğullarıyla birlikte İsa’ya yaklaştı. Önünde yere kapanarak kendisinden bir dileği olduğunu söyledi.7 O’nunla alay etmeleri, kamçılayıp çarmıha germeleri için O’nu öteki uluslara teslim edecekler. Ne var ki O, üçüncü gün dirilecek.”' İsa Yeruşalim’e giderken, yolda on iki öğrencisini bir yana çekip onlara özel olarak şunu söyledi: “Şimdi Yeruşalim’e gidiyoruz. İnsanoğlu, başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek, onlar da O’nu ölüm cezasına çarptıracaklar.' İsa Yeruşalim’e giderken, yolda on iki öğrencisini bir yana çekip onlara özel olarak şunu söyledi: “Şimdi Yeruşalim’e gidiyoruz. İnsanoğlu, başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek, onlar da O’nu ölüm cezasına çarptıracaklar.R “İşte böylece sonuncular birinci, birinciler de sonuncu olacak.”hI Kendi paramla istediğimi yapmaya hakkım yok mu? Yoksa cömertliğimi kıskanıyor musun?’L~ Hakkını al, git! Sana verdiğimi sonuncuya da vermek istiyorum.}# “Bağ sahibi onlardan birine şöyle karşılık verdi: ‘Arkadaş, sana haksızlık etmiyorum ki! Seninle bir dinara anlaşmadık mı?|/ ‘En son çalışanlar yalnız bir saat çalıştı’ dediler. ‘Ama onları günün yükünü ve sıcağını çeken bizlerle bir tuttun!’G{ Paralarını alınca bağ sahibine söylenmeye başladılar:kzO İlk başlayanlar gelince daha çok alacaklarını sandılar, ama onlara da birer dinar verildi.Wy' “Saat beşe doğru işe başlayanlar gelip kâhyadan birer dinar aldılar.x5 “Akşam olunca, bağın sahibi kâhyasına, ‘İşçileri çağır’ dedi. ‘Sonuncudan başlayarak ilkine kadar, hepsine ücretlerini ver.’nwU “ ‘Kimse bize iş vermedi ki’ dediler. “Onlara, ‘Siz de bağa gidin, çalışın’ dedi.v# Saat beşe doğru çıkınca, orada duran başka işçiler gördü. Onlara, ‘Neden bütün gün burada boş duruyorsunuz?’ diye sordu.5uc Onlara, ‘Siz de bağa gidip çalışın. Hakkınız neyse, veririm’ dedi, onlar da bağa gittiler. “Öğleyin ve saat üçe doğru yine çıkıp aynı şeyi yaptı.5tc Onlara, ‘Siz de bağa gidip çalışın. Hakkınız neyse, veririm’ dedi, onlar da bağa gittiler. “Öğleyin ve saat üçe doğru yine çıkıp aynı şeyi yaptı.ss_ “Saat dokuza doğru tekrar dışarı çıktı, çarşı meydanında boş duran başka adamlar gördü.Yr+ Adam, işçilerle günlüğü bir dinara anlaşıp onları bağına gönderdi.xq k “Göklerin Egemenliği, sabah erkenden bağında çalışacak işçi aramaya çıkan toprak sahibine benzer.cp? Ne var ki, birincilerin birçoğu sonuncu, sonuncuların birçoğu da birinci olacak.”Ho  Benim adım uğruna evlerini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakan herkes, bunların yüz katını elde edecek ve sonsuz yaşamı miras alacak.unc İsa onlara, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Her şey yenilendiğinde, İnsanoğlu görkemli tahtına oturduğunda, siz, evet ardımdan gelen sizler, on iki tahta oturup İsrail’in on iki oymağını yargılayacaksınız.m Bunun üzerine Petrus O’na, “Bak” dedi, “Biz her şeyi bırakıp senin ardından geldik, kazancımız ne olacak?”ql[ İsa onlara bakarak, “İnsanlar için bu imkânsız, ama Tanrı için her şey mümkündür” dedi.pkY Bunu işiten öğrenciler büsbütün şaşırdılar, “Öyleyse kim kurtulabilir?” diye sordular. j  Yine şunu söyleyeyim ki, devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliği’ne girmesinden daha kolaydır.”iy İsa öğrencilerine, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Zengin kişi Göklerin Egemenliği’ne zor girecek.mhS Genç adam bu sözleri işitince üzüntü içinde oradan uzaklaştı. Çünkü çok malı vardı.-gS İsa ona, “Eğer eksiksiz olmak istiyorsan, git, varını yoğunu sat, parasını yoksullara ver; böylece göklerde hazinen olur. Sonra gel, beni izle” dedi.`f9 Genç adam, “Bunların hepsini yerine getirdim” dedi, “Daha ne eksiğim var?”e “Hangi buyrukları?” diye sordu adam. İsa şu karşılığı verdi: “ ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan yere tanıklık etmeyeceksin, annene babana saygı göstereceksin’ ve ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ ”d “Hangi buyrukları?” diye sordu adam. İsa şu karşılığı verdi: “ ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan yere tanıklık etmeyeceksin, annene babana saygı göstereceksin’ ve ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ ”.cU İsa, “Bana neden iyilik hakkında soru soruyorsun?” dedi. “İyi olan yalnız biri var. Yaşama kavuşmak istiyorsan, O’nun buyruklarını yerine getir.”b Adamın biri İsa’ya gelip, “Öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için nasıl bir iyilik yapmalıyım?” diye sordu.Ga Ellerini onların üzerine koyduktan sonra oradan ayrıldı./`W O sırada bazıları küçük çocukları İsa’nın yanına getirdiler; ellerini onların üzerine koyup dua etmesini istediler. Öğrenciler onları azarlayınca İsa, “Bırakın çocukları” dedi. “Bana gelmelerine engel olmayın! Çünkü Göklerin Egemenliği böylelerinindir.”/_W O sırada bazıları küçük çocukları İsa’nın yanına getirdiler; ellerini onların üzerine koyup dua etmesini istediler. Öğrenciler onları azarlayınca İsa, “Bırakın çocukları” dedi. “Bana gelmelerine engel olmayın! Çünkü Göklerin Egemenliği böylelerinindir.”;^o “Çünkü kimisi doğuştan hadımdır, kimisi insanlar tarafından hadım edilir, kimisi de Göklerin Egemenliği uğruna kendini hadım sayar. Bunu kabul edebilen etsin!” w~}i|zyy xxx)wwww'vv;uu%ttrsstsrr~rq~ppo/nwn mlkk:jjDiiuhh"ggffoeed5cLbaa`___3^]\\\5[[KZZAYXXbWVVPV UU'TSSPRR=QQ POOONNMrLLKK)JJII7HHHG|FFF!EEDD,CRBB-A@??>m=<< ;;:A99D88C77G66"55 44433210d//m/..E.-V,,E++/** )(''t'.&k&"%%$^##O#"":![ |zx~"0_~(A(x6` &  r5( dPV ' Ben sizi suyla vaftiz ettim, ama O sizi Kutsal Ruh’la vaftiz edecektir.” 7 Şu haberi yayıyordu: “Benden sonra benden daha güçlü olan geliyor. Eğilip O’nun çarıklarının bağını çözmeye bile layık değilim.m U Yahya’nın deve tüyünden giysisi, belinde deri kuşağı vardı. Çekirge ve yaban balı yerdi.$ C Bütün Yahudiye halkı ve Yeruşalimliler’in hepsi ona geliyor, günahlarını itiraf ediyor, onun tarafından Şeria Irmağı’nda vaftiz ediliyordu. - Böylece Vaftizci Yahya çölde ortaya çıktı. İnsanları, günahlarının bağışlanması için tövbe edip vaftiz olmaya çağırıyordu.y m “Çölde haykıran, ‘Rab’bin yolunu hazırlayın, Geçeceği patikaları düzleyin’ diye sesleniyor.” 7 Peygamber Yeşaya’nın Kitabı’nda şöyle yazılmıştır: “İşte, habercimi senin önünden gönderiyorum; O senin yolunu hazırlayacak.”O  Tanrı’nın Oğlu İsa Mesih’le ilgili Müjde’nin başlangıcı.y size buyurduğum her şeye uymayı onlara öğretin. İşte ben, dünyanın sonuna dek her an sizinle birlikteyim.”  Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin; onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’un adıyla vaftiz edin;ve İsa yanlarına gelip kendilerine şunları söyledi: “Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi._7 İsa’yı gördükleri zaman O’na tapındılar. Ama bazıları kuşku içindeydi.\1 On bir öğrenci Celile’ye, İsa’nın kendilerine bildirdiği dağa gittiler. Böylece askerler parayı aldılar ve kendilerine söylendiği gibi yaptılar. Bu söylenti Yahudiler arasında bugün de yaygındır.yk Eğer bu haber valinin kulağına gidecek olursa biz onu yatıştırır, size bir zarar gelmesini önleriz.”w Başkâhinler ileri gelenlerle birlikte toplanıp birbirlerine danıştıktan sonra askerlere yüklü para vererek dediler ki, “Siz şöyle diyeceksiniz: ‘Öğrencileri geceleyin geldi, biz uyurken O’nun cesedini çalıp götürdüler.’w Başkâhinler ileri gelenlerle birlikte toplanıp birbirlerine danıştıktan sonra askerlere yüklü para vererek dediler ki, “Siz şöyle diyeceksiniz: ‘Öğrencileri geceleyin geldi, biz uyurken O’nun cesedini çalıp götürdüler.’}s Kadınlar daha yoldayken nöbetçi askerlerden bazıları kente giderek olup bitenleri başkâhinlere bildirdiler.  O zaman İsa, “Korkmayın!” dedi. “Gidip kardeşlerime haber verin, Celile’ye gitsinler, beni orada görecekler.”   İsa ansızın karşılarına çıktı, “Selam!” dedi. Yaklaşıp İsa’nın ayaklarına sarılarak O’na tapındılar.  Kadınlar korku ve büyük sevinç içinde hemen mezardan uzaklaştılar; koşarak İsa’nın öğrencilerine haber vermeye gittiler.A { Çabuk gidin, öğrencilerine şöyle deyin: ‘İsa ölümden dirildi. Sizden önce Celile’ye gidiyor, kendisini orada göreceksiniz.’ İşte ben size söylemiş bulunuyorum.”a ; O burada yok; söylemiş olduğu gibi dirildi. Gelin, O’nun yattığı yeri görün.uc Melek kadınlara şöyle seslendi: “Korkmayın! Çarmıha gerilen İsa’yı aradığınızı biliyorum.]3 Nöbetçiler korkudan titremeye başladılar, sonra ölü gibi yere yıkıldılar.K Görünüşü şimşek gibi, giysileri ise kar gibi bembeyazdı. Ansızın büyük bir deprem oldu. Rab’bin bir meleği gökten indi ve mezara gidip taşı bir yana yuvarlayarak üzerine oturdu.  Şabat Günü’nü izleyen haftanın ilk günü, tan yeri ağarırken, Mecdelli Meryem ile öbür Meryem mezarı görmeye gittiler.iKB Onlar da askerlerle birlikte gittiler, taşı mühürleyip mezarı güvenlik altına aldılar.veA Pilatus onlara, “Yanınıza asker alın, gidip mezarı dilediğiniz gibi güvenlik altına alın” dedi.X)@ Onun için buyruk ver de üçüncü güne dek mezarı güvenlik altına alsınlar. Yoksa öğrencileri gelir, cesedini çalar ve halka, ‘Ölümden dirildi’ derler. Son aldatmaca ilkinden beter olur.”  ? Ertesi gün, yani Hazırlık Günü’nden sonraki gün, başkâhinlerle Ferisiler Pilatus’un önünde toplanarak, “Efendimiz” dediler, “O aldatıcının, daha yaşarken, ‘Ben öldükten üç gün sonra dirileceğim’ dediğini hatırlıyoruz.  > Ertesi gün, yani Hazırlık Günü’nden sonraki gün, başkâhinlerle Ferisiler Pilatus’un önünde toplanarak, “Efendimiz” dediler, “O aldatıcının, daha yaşarken, ‘Ben öldükten üç gün sonra dirileceğim’ dediğini hatırlıyoruz.^~5= Mecdelli Meryem ile öteki Meryem ise orada, mezarın karşısında oturuyorlardı.+}O< Yusuf cesedi aldı, temiz keten beze sardı, kayaya oydurduğu kendi yeni mezarına yatırdı. Mezarın girişine büyük bir taş yuvarlayıp oradan ayrıldı.+|O; Yusuf cesedi aldı, temiz keten beze sardı, kayaya oydurduğu kendi yeni mezarına yatırdı. Mezarın girişine büyük bir taş yuvarlayıp oradan ayrıldı.e{C: Pilatus’a gidip İsa’nın cesedini istedi. Pilatus da cesedin ona verilmesini buyurdu.jzM9 Akşama doğru Yusuf adında zengin bir Aramatyalı geldi. O da İsa’nın bir öğrencisiydi.uyc8 Aralarında Mecdelli Meryem, Yakup ile Yusuf’un annesi Meryem ve Zebedi oğullarının annesi de vardı.x7 Orada, olup bitenleri uzaktan izleyen birçok kadın vardı. Bunlar, Celile’den İsa’nın ardından gelip O’na hizmet etmişlerdi.9wk6 İsa’yı bekleyen yüzbaşı ve beraberindeki askerler, depremi ve öbür olayları görünce dehşete kapıldılar, “Bu gerçekten Tanrı’nın Oğlu’ydu!” dediler.v{5 Bunlar mezarlarından çıkıp İsa’nın dirilişinden sonra kutsal kente girdiler ve birçok kimseye göründüler.Wu'4 Mezarlar açıldı, ölmüş olan birçok kutsal kişinin cesetleri dirildi.|tq3 O anda tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü. Yer sarsıldı, kayalar yarıldı.Ms2 İsa, yüksek sesle bir kez daha bağırdı ve ruhunu teslim etti.[r/1 Öbürleri ise, “Dur bakalım, İlyas gelip O’nu kurtaracak mı?” dediler.q0 İçlerinden biri hemen koşup bir sünger getirdi, ekşi şaraba batırıp bir kamışın ucuna takarak İsa’ya içirdi.hpI/ Orada duranlardan bazıları bunu işitince, “Bu adam İlyas’ı çağırıyor” dediler.o'. Saat üçe doğru İsa yüksek sesle, “Eli, Eli, lema şevaktani?” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı.Xn)- Öğleyin on ikiden üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü.dmA, İsa’yla birlikte çarmıha gerilen haydutlar da O’na aynı şekilde hakaret ettiler. l+ Tanrı’ya güveniyordu; Tanrı O’nu seviyorsa, kurtarsın bakalım! Çünkü, ‘Ben Tanrı’nın Oğlu’yum’ demişti.”}ks* Başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler de aynı şekilde O’nunla alay ederek, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor” diyorlardı. “İsrail’in Kralı imiş! Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O’na iman edelim.}js) Başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler de aynı şekilde O’nunla alay ederek, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor” diyorlardı. “İsrail’in Kralı imiş! Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O’na iman edelim.Zi-( Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa’ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Haydi, kurtar kendini! Tanrı’nın Oğlu’ysan çarmıhtan in!” diyorlardı.Zh-' Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa’ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Haydi, kurtar kendini! Tanrı’nın Oğlu’ysan çarmıhtan in!” diyorlardı.mgS& İsa’yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydut da çarmıha gerildi.lfQ% Başının üzerine, BU, YAHUDİLER’İN KRALI İSA’DIR diye yazan bir suç yaftası astılar.0e[$ Sonra oturup yanında nöbet tuttular.idK# Askerler O’nu çarmıha gerdikten sonra kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar.c3" Golgota, yani Kafatası denilen yere vardıklarında içmesi için İsa’ya ödle karışık şarap verdiler. İsa bunu tadınca içmek istemedi.b3! Golgota, yani Kafatası denilen yere vardıklarında içmesi için İsa’ya ödle karışık şarap verdiler. İsa bunu tadınca içmek istemedi.a  Dışarı çıktıklarında Simun adında Kireneli bir adama rastladılar. İsa’nın çarmıhını ona zorla taşıttılar.` O’nunla böyle alay ettikten sonra kaftanı üzerinden çıkarıp kendi giysilerini giydirdiler ve çarmıha germeye götürdüler.E_ Üzerine tükürdüler, kamışı alıp başına vurdular.>^u Dikenlerden bir taç örüp başına koydular, sağ eline de bir kamış tutturdular. Önünde diz çöküp, “Selam, ey Yahudiler’in Kralı!” diyerek O’nunla alay ettiler.B] O’nu soyup üzerine kırmızı bir kaftan geçirdiler.m\S Sonra valinin askerleri İsa’yı vali konağına götürüp bütün taburu başına topladılar.[7 Bunun üzerine Pilatus onlar için Barabba’yı salıverdi. İsa’yı ise kamçılattıktan sonra çarmıha gerilmek üzere askerlere teslim etti.Z Bütün halk şu karşılığı verdi: “O’nun kanının sorumluluğu bizim ve çocuklarımızın üzerinde olsun!”sY_ Pilatus, elinden bir şey gelmediğini, tersine, bir kargaşalığın başladığını görünce su aldı, kalabalığın önünde ellerini yıkayıp şöyle dedi: “Bu adamın kanından ben sorumlu değilim. Bu işe siz bakın!”X! Pilatus, “O ne kötülük yaptı ki?” diye sordu. Onlar ise daha yüksek sesle, “Çarmıha gerilsin!” diye bağrışıp durdular.W  Pilatus, “Öyleyse Mesih denen İsa’yı ne yapayım?” diye sordu. Hep bir ağızdan, “Çarmıha gerilsin!” dediler.uVc Vali onlara şunu sordu: “Sizin için hangisini salıvermemi istersiniz?” “Barabba’yı” dediler.U) Başkâhinler ve ileri gelenler ise, Barabba’nın salıverilmesini ve İsa’nın öldürülmesini istesinler diye halkı kışkırttılar.1T[ Pilatus yargı kürsüsünde otururken karısı ona, “O doğru adama dokunma. Dün gece rüyamda O’nun yüzünden çok sıkıntı çektim” diye haber gönderdi.WS' İsa’yı kıskançlıktan ötürü kendisine teslim ettiklerini biliyordu.&RE Halk bir araya toplandığında, Pilatus onlara, “Sizin için kimi salıvermemi istersiniz, Barabba’yı mı, Mesih denen İsa’yı mı?” diye sordu.@Q{ O günlerde Barabba adında ünlü bir tutuklu vardı.iPK Her Fısıh Bayramı’nda vali, halkın istediği bir tutukluyu salıvermeyi adet edinmişti.LO İsa tek konuda bile ona yanıt vermedi. Vali buna çok şaştı.gNG Pilatus O’na, “Senin aleyhinde yaptıkları bunca tanıklığı duymuyor musun?” dedi.WM' Başkâhinlerle ileri gelenler O’nu suçlayınca hiç karşılık vermedi.L' İsa valinin önüne çıkarıldı. Vali O’na, “Sen Yahudiler’in Kralı mısın?” diye sordu. İsa, “Söylediğin gibidir” dedi./KW Böylece Peygamber Yeremya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelmiş oldu: “İsrailoğulları’ndan kimilerinin O’na biçtikleri değerin karşılığı olan Otuz gümüşü aldılar; Rab’bin bana buyurduğu gibi, Çömlekçi Tarlası’nı satın almak için harcadılar.”/JW Böylece Peygamber Yeremya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelmiş oldu: “İsrailoğulları’ndan kimilerinin O’na biçtikleri değerin karşılığı olan Otuz gümüşü aldılar; Rab’bin bana buyurduğu gibi, Çömlekçi Tarlası’nı satın almak için harcadılar.”NI Bunun için bu tarlaya bugüne dek “Kan Tarlası” denilmiştir.H  Kendi aralarında anlaşarak bu parayla yabancılar için mezarlık yapmak üzere Çömlekçi Tarlası’nı satın aldılar.G Paraları toplayan başkâhinler, “Kan bedeli olan bu paraları tapınağın hazinesine koymak doğru olmaz” dediler.bF= Yahuda paraları tapınağın içine fırlatarak oradan ayrıldı, gidip kendini astı.E{ “Ben suçsuz birini ele vermekle günah işledim” dedi. Onlar ise, “Bundan bize ne? Onu sen düşün” dediler.,DQ İsa’ya ihanet eden Yahuda, O’nun mahkûm edildiğini görünce yaptığına pişman oldu. Otuz gümüşü başkâhinlere ve ileri gelenlere geri götürdü.MC O’nu bağladılar ve götürüp Vali Pilatus’a teslim ettiler.B  Sabah olunca bütün başkâhinlerle halkın ileri gelenleri, İsa’yı ölüm cezasına çarptırmak konusunda anlaştılar.AK Petrus, İsa’nın, “Horoz ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin” dediğini hatırladı ve dışarı çıkıp acı acı ağladı.p@YJ Petrus kendine lanet okuyup ant içerek, “O adamı tanımıyorum!” dedi. Tam o anda horoz öttü.?I Orada duranlar az sonra Petrus’a yaklaşıp, “Gerçekten sen de onlardansın. Konuşman seni ele veriyor” dediler.V>%H Petrus ant içerek, “Ben o adamı tanımıyorum” diye yine inkâr etti."==G Sonra avlu kapısının önüne çıktı. Onu gören başka bir hizmetçi kız orada bulunanlara, “Bu adam Nasıralı İsa’yla birlikteydi” dedi.i<KF Ama Petrus bunu herkesin önünde inkâr ederek, “Neden söz ettiğini anlamıyorum” dedi. ;E Petrus ise dışarıda, avluda oturuyordu. Bir hizmetçi kız yanına gelip, “Sen de Celileli İsa’yla birlikteydin” dedi.>:uD Bunun üzerine İsa’nın yüzüne tükürüp O’nu yumrukladılar. Bazıları da O’nu tokatlayıp, “Ey Mesih, peygamberliğini göster bakalım, sana vuran kim?” dediler.>9uC Bunun üzerine İsa’nın yüzüne tükürüp O’nu yumrukladılar. Bazıları da O’nu tokatlayıp, “Ey Mesih, peygamberliğini göster bakalım, sana vuran kim?” dediler.U8#B Buna ne diyorsunuz?” “Ölümü hak etti!” diye karşılık verdiler.&7EA Bunun üzerine başkâhin giysilerini yırtarak, “Tanrı’ya küfretti!” dedi. “Artık tanıklara ne ihtiyacımız var? İşte küfürü işittiniz.p6Y@ İsa, “Söylediğin gibidir” karşılığını verdi. “Üstelik size şunu söyleyeyim, bundan sonra İnsanoğlu’nun, Kudretli Olan’ın sağında oturduğunu ve göğün bulutları üzerinde geldiğini göreceksiniz.”(5I? İsa susmaya devam etti. Başkâhin ise O’na, “Yaşayan Tanrı adına ant içmeni buyuruyorum, söyle bize, Tanrı’nın Oğlu Mesih sen misin?” dedi.4%> Başkâhin ayağa kalkıp İsa’ya, “Hiç yanıt vermeyecek misin?” dedi. “Nedir bunların sana karşı ettiği bu tanıklıklar?”q3[= Ortaya birçok yalancı tanık çıktığı halde, aradıklarını bulamadılar. Sonunda ortaya çıkan iki kişi şöyle dedi: “Bu adam, ‘Ben Tanrı’nın Tapınağı’nı yıkıp üç günde yeniden kurabilirim’ dedi.”q2[< Ortaya birçok yalancı tanık çıktığı halde, aradıklarını bulamadılar. Sonunda ortaya çıkan iki kişi şöyle dedi: “Bu adam, ‘Ben Tanrı’nın Tapınağı’nı yıkıp üç günde yeniden kurabilirim’ dedi.”!1;; Başkâhinlerle Yüksek Kurul’un öteki üyeleri, İsa’yı ölüm cezasına çarptırmak için kendisine karşı yalancı tanıklar arıyorlardı.0: Petrus, İsa’yı uzaktan, ta başkâhinin avlusuna kadar izledi. Sonucu görmek için içeri girip nöbetçilerin yanına oturdu./9 İsa’yı tutuklayanlar, O’nu Başkâhin Kayafa’ya götürdüler. Din bilginleriyle ileri gelenler de orada toplanmışlardı. .8 Ama bütün bunlar, peygamberlerin yazdıkları yerine gelsin diye oldu.” O zaman öğrencilerin hepsi O’nu bırakıp kaçtı.U-#7 Bundan sonra İsa kalabalığa dönüp şöyle seslendi: “Niçin bir haydutmuşum gibi beni kılıç ve sopalarla yakalamaya geldiniz? Her gün tapınakta oturup öğretiyordum, beni tutuklamadınız.c,?6 Ama böyle olması gerektiğini bildiren Kutsal Yazılar o zaman nasıl yerine gelir?”+5 Yoksa Babam’dan yardım isteyemez miyim sanıyorsun? İstesem, hemen şu an bana on iki tümenden fazla melek gönderir.s*_4 O zaman İsa ona, “Kılıcını yerine koy!” dedi. “Kılıç çekenlerin hepsi kılıçla ölecek.) 3 İsa’yla birlikte olanlardan biri, ani bir hareketle kılıcını çekti, başkâhinin kölesine vurup kulağını uçurdu.(}2 İsa, “Arkadaş, ne yapacaksan yap !” dedi. Bunun üzerine adamlar yaklaştı, İsa’yı yakalayıp tutukladılar.Q'1 Dosdoğru İsa’ya gidip, “Selam, Rabbî!” diyerek O’nu öptü.{&o0 İsa’ya ihanet eden Yahuda, “Kimi öpersem, İsa O’dur, O’nu tutuklayın” diye onlarla sözleşmişti.G%/ İsa daha konuşurken, Onikiler’den biri olan Yahuda geldi. Yanında, başkâhinlerle halkın ileri gelenleri tarafından gönderilmiş kılıçlı sopalı büyük bir kalabalık vardı.=$u. Kalkın, gidelim. İşte bana ihanet eden geldi!”)#K- Sonra öğrencilerin yanına dönerek, “Hâlâ uyuyor, dinleniyor musunuz?” dedi. “İşte saat yaklaştı, İnsanoğlu günahkârların eline veriliyor.^"5, Onları bırakıp tekrar uzaklaştı, yine aynı sözlerle üçüncü kez dua etti.t!a+ Geri geldiğinde öğrencilerini yine uyumuş buldu. Onların göz kapaklarına ağırlık çökmüştü.& E* İsa ikinci kez uzaklaşıp dua etti. “Baba” dedi, “Eğer ben içmeden bu kâsenin uzaklaştırılması mümkün değilse, senin istediğin olsun.”iK) “Uyanık durup dua edin ki, ayartılmayasınız. Ruh isteklidir, ama beden güçsüzdür.”+( Öğrencilerin yanına döndüğünde onları uyumuş buldu. Petrus’a, “Demek ki benimle birlikte bir saat uyanık kalamadınız!” dedi.>u' Biraz ilerledi, yüzüstü yere kapanıp dua etmeye başladı. “Baba” dedi, “Mümkünse bu kâse benden uzaklaştırılsın. Yine de benim değil, senin istediğin olsun.”gG& Onlara, “Ölesiye kederliyim” dedi. “Burada kalın, benimle birlikte uyanık durun.”yk% Petrus ile Zebedi’nin iki oğlunu yanına aldı. Kederlenmeye, ağır bir sıkıntı duymaya başlamıştı./$ Sonra İsa öğrencileriyle birlikte Getsemani denen yere geldi. Öğrencilerine, “Ben şuraya gidip dua edeceğim, siz burada oturun” dedi. # Petrus, “Seninle birlikte ölmem gerekse bile seni asla inkâr etmem” dedi. Öğrencilerin hepsi de aynı şeyi söyledi.ta" “Sana doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Bu gece horoz ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin.”dA! Petrus O’na, “Herkes senden ötürü sendeleyip düşse de ben asla düşmem” dedi.L Ama ben dirildikten sonra sizden önce Celile’ye gideceğim.”Y+ Bu arada İsa öğrencilerine, “Bu gece hepiniz benden ötürü sendeleyip düşeceksiniz” dedi. “Çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Çobanı vuracağım, Sürüdeki koyunlar darmadağın olacak.’[/ İlahi söyledikten sonra dışarı çıkıp Zeytin Dağı’na doğru gittiler.#? Size şunu söyleyeyim, Babam’ın egemenliğinde sizinle birlikte yenisini içeceğim o güne dek, asmanın bu ürününden bir daha içmeyeceğim.” “Çünkü bu benim kanımdır, günahların bağışlanması için birçokları uğruna akıtılan antlaşma kanıdır.mS Sonra bir kâse alıp şükretti ve bunu öğrencilerine vererek, “Hepiniz bundan için” dedi.3 Yemek sırasında İsa eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve öğrencilerine verdi. “Alın, yiyin” dedi, “Bu benim bedenimdir.”!; O’na ihanet edecek olan Yahuda, “Rabbî, yoksa beni mi demek istedin?” diye sordu. İsa ona, “Söylediğin gibidir” karşılığını verdi.:m İnsanoğlu, kendisi için yazılmış olduğu gibi gidiyor, ama İnsanoğlu’na ihanet edenin vay haline! O adam hiç doğmamış olsaydı, kendisi için daha iyi olurdu.”n U O da, “Bana ihanet edecek olan” dedi, “Elindeki ekmeği benimle birlikte sahana batırandır.x i Bu söz onları kedere boğdu. Teker teker, “Ya Rab, beni demek istemedin ya?” diye sormaya başladılar.c ? Yemek yerlerken, “Size doğrusunu söyleyeyim, sizden biri bana ihanet edecek” dedi.B  Akşam olunca İsa on iki öğrencisiyle yemeğe oturdu.l Q Öğrenciler, İsa’nın buyruğunu yerine getirerek Fısıh yemeği için hazırlık yaptılar._7 İsa onlara, “Kente varıp o adamın evine gidin” dedi. “Ona şöyle deyin: ‘Öğretmen diyor ki, zamanım yaklaştı. Fısıh Bayramı’nı, öğrencilerimle birlikte senin evinde kutlayacağım.’ ”9k Mayasız Ekmek Bayramı’nın ilk günü öğrenciler İsa’nın yanına gelerek, “Fısıh yemeğini yemen için nerede hazırlık yapmamızı istersin?” diye sordular.[/ Yahuda o andan itibaren İsa’yı ele vermek için fırsat kollamaya başladı.;o O sırada Onikiler’den biri –adı Yahuda İskariot olanı– başkâhinlere giderek, “O’nu ele verirsem bana ne verirsiniz?” dedi. Otuz gümüş tartıp ona verdiler.;o O sırada Onikiler’den biri –adı Yahuda İskariot olanı– başkâhinlere giderek, “O’nu ele verirsem bana ne verirsiniz?” dedi. Otuz gümüş tartıp ona verdiler.# Size doğrusunu söyleyeyim, bu Müjde dünyanın neresinde duyurulursa, bu kadının yaptığı da onun anılması için anlatılacak.”lQ Kadın bu güzel kokulu yağı, beni gömülmeye hazırlamak için bedenimin üzerine boşalttı.X) Yoksullar her zaman aranızdadır, ama ben her zaman aranızda olmayacağım.   Söylenenleri farkeden İsa, öğrencilerine, “Kadını neden üzüyorsunuz?” dedi. “Benim için güzel bir şey yaptı.R “Bu yağ pahalıya satılabilir, parası yoksullara verilebilirdi.”X~) Öğrenciler bunu görünce kızdılar. “Nedir bu savurganlık?” dediler.o}W İsa Beytanya’da cüzamlı Simun’un evindeyken, yanına bir kadın geldi. Kadın kaymaktaşından bir kap içinde çok değerli, güzel kokulu yağ getirmişti. İsa sofrada otururken, kadın yağı O’nun başına döktü.o|W İsa Beytanya’da cüzamlı Simun’un evindeyken, yanına bir kadın geldi. Kadın kaymaktaşından bir kap içinde çok değerli, güzel kokulu yağ getirmişti. İsa sofrada otururken, kadın yağı O’nun başına döktü.`{9 Ama, “Bayramda olmasın ki, halk arasında kargaşalık çıkmasın” diyorlardı.Kz İsa’yı hileyle tutuklayıp öldürmek için düzen kurdular.uyc Bu sırada başkâhinlerle halkın ileri gelenleri, Kayafa adındaki başkâhinin sarayında toplandılar.Cx İsa bütün bunları anlattıktan sonra öğrencilerine, “İki gün sonra Fısıh Bayramı olduğunu biliyorsunuz” dedi, “İnsanoğlu çarmıha gerilmek üzere ele verilecek.”Bw  İsa bütün bunları anlattıktan sonra öğrencilerine, “İki gün sonra Fısıh Bayramı olduğunu biliyorsunuz” dedi, “İnsanoğlu çarmıha gerilmek üzere ele verilecek.”Nv. “Bunlar sonsuz azaba, doğrular ise sonsuz yaşama gidecekler.”:um- “Kral da onlara şu yanıtı verecek: ‘Size doğrusunu söyleyeyim, mademki bu en basit kardeşlerimden biri için bunu yapmadınız, benim için de yapmamış oldunuz.’,tQ, “O vakit onlar da şöyle karşılık verecekler: ‘Ya Rab, seni ne zaman aç, susuz, yabancı, çıplak, hasta ya da zindanda gördük de yardım etmedik?’dsA+ Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek vermediniz; susamıştım, bana içecek vermediniz; yabancıydım, beni içeri almadınız; çıplaktım, beni giydirmediniz; hastaydım, zindandaydım, benimle ilgilenmediniz.’drA* Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek vermediniz; susamıştım, bana içecek vermediniz; yabancıydım, beni içeri almadınız; çıplaktım, beni giydirmediniz; hastaydım, zindandaydım, benimle ilgilenmediniz.’q+) “Sonra solundakilere şöyle diyecek: ‘Ey lanetliler, çekilin önümden! İblis’le melekleri için hazırlanmış sönmez ateşe gidin!.pU( “Kral da onları şöyle yanıtlayacak: ‘Size doğrusunu söyleyeyim, bu en basit kardeşlerimden biri için yaptığınızı, benim için yapmış oldunuz.’Ho ' Seni ne zaman hasta ya da zindanda görüp yanına geldik?’Zn-& Ne zaman seni yabancı görüp içeri aldık, ya da çıplak görüp giydirdik?m% “O vakit doğru kişiler O’na şu karşılığı verecek: ‘Ya Rab, seni ne zaman aç görüp doyurduk, susuz görüp su verdik?plY$ Çıplaktım, beni giydirdiniz; hastaydım, benimle ilgilendiniz; zindandaydım, yanıma geldiniz.’k# Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek verdiniz; susamıştım, bana içecek verdiniz; yabancıydım, beni içeri aldınız.Cj" “O zaman Kral, sağındaki kişilere, ‘Sizler, Babam’ın kutsadıkları, gelin!’ diyecek. ‘Dünya kurulduğundan beri sizin için hazırlanmış olan egemenliği miras alın!7ii! Koyunları sağına, keçileri soluna alacak.h Ulusların hepsi O’nun önünde toplanacak, O da koyunları keçilerden ayıran bir çoban gibi, insanları birbirinden ayıracak.tga “İnsanoğlu kendi görkemi içinde bütün melekleriyle birlikte gelince, görkemli tahtına oturacak.zfm Şu yararsız köleyi dışarıya, karanlığa atın. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.’ ” e Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek ve o bolluk içinde olacak. Ama kimde yoksa, kendisinde olan da elinden alınacak.Bd Haydi, elindeki talantı alın, on talantı olana verin!yck “Efendisi ona şu karşılığı verdi: ‘Kötü ve tembel köle! Ekmediğim yerden biçtiğimi, harman savurmadığım yerden devşirdiğimi bildiğine göre paramı faize vermeliydin. Ben de geldiğimde onu faiziyle geri alırdım...ybk “Efendisi ona şu karşılığı verdi: ‘Kötü ve tembel köle! Ekmediğim yerden biçtiğimi, harman savurmadığım yerden devşirdiğimi bildiğine göre paramı faize vermeliydin. Ben de geldiğimde onu faiziyle geri alırdım...gaG Bu nedenle korktum, gidip senin verdiğin talantı toprağa gömdüm. İşte, al paranı!’3`_ “Sonra bir talant alan geldi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Senin sert bir adam olduğunu biliyordum. Ekmediğin yerden biçer, harman savurmadığın yerden devşirirsin.]_3 “Efendisi ona, ‘Aferin, iyi ve güvenilir köle!’ dedi. ‘Sen küçük işlerde güvenilir olduğunu gösterdin, ben de seni büyük işlerin başına geçireceğim. Gel, efendinin şenliğine katıl!’^ “İki talant alan da geldi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Bana iki talant emanet etmiştin; bak, iki talant daha kazandım.’]]3 “Efendisi ona, ‘Aferin, iyi ve güvenilir köle!’ dedi. ‘Sen küçük işlerde güvenilir olduğunu gösterdin, ben de seni büyük işlerin başına geçireceğim. Gel, efendinin şenliğine katıl!’\/ Beş talant alan gelip beş talant daha getirdi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Bana beş talant emanet etmiştin; bak, beş talant daha kazandım.’\[1 “Uzun zaman sonra bu kölelerin efendisi döndü, onlarla hesaplaşmaya oturdu.YZ+ Bir talant alan ise gidip toprağı kazdı ve efendisinin parasını sakladı.7Yi İki talant alan da iki talant daha kazandı.ZX- Beş talant alan, hemen gidip bu parayı işletti ve beş talant daha kazandı.wWg “Adam, her birinin yeteneğine göre, birine beş, birine iki, birine de bir talant vererek yola çıktı.Vw “Göksel egemenlik, yolculuğa çıkan bir adamın kölelerini çağırıp malını onlara emanet etmesine benzer.VU% “Bu nedenle uyanık kalın. Çünkü o günü ve o saati bilemezsiniz.”UT# “Güvey ise, ‘Size doğrusunu söyleyeyim, sizi tanımıyorum’ dedi.fSE “Daha sonra gelen öbür kızlar, ‘Efendimiz, efendimiz, aç kapıyı bize!’ dediler.'RG “Ne var ki, onlar yağ satın almaya giderlerken güvey geldi. Hazırlıklı olan kızlar, onunla birlikte düğün şölenine girdiler ve kapı kapandı.Q} “Akıllılar, ‘Olmaz! Hem bize hem size yetmeyebilir. En iyisi satıcılara gidin, kendinize yağ alın’ dediler.aP; “Akılsızlar akıllılara, ‘Kandillerimiz sönüyor, bize yağ verin!’ dediler.LO Bunun üzerine kızların hepsi kalkıp kandillerini tazelediler.jNM “Gece yarısı bir ses yankılandı: ‘İşte güvey geliyor, onu karşılamaya çıkın!’@M{ Güvey gecikince hepsini uyku bastı, dalıp uyudular.SL Akıllılar ise, kandilleriyle birlikte kaplar içinde yağ da aldılar.NK Akılsızlar yanlarına kandillerini aldılar, ama yağ almadılar.7Ji Bunların beşi akıllı, beşi akılsızdı.qI ] “O zaman Göklerin Egemenliği, kandillerini alıp güveyi karşılamaya çıkan on kıza benzeyecek.HH 3 Ama o köle kötü olur da içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der ve öteki köleleri dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp ikiyüzlülerle bir tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”HG 2 Ama o köle kötü olur da içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der ve öteki köleleri dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp ikiyüzlülerle bir tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”HF 1 Ama o köle kötü olur da içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der ve öteki köleleri dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp ikiyüzlülerle bir tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”HE 0 Ama o köle kötü olur da içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der ve öteki köleleri dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp ikiyüzlülerle bir tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”bD=/ Size doğrusunu söyleyeyim, efendisi onu bütün malının üzerinde yetkili kılacak.WC'. Efendisi eve döndüğünde işinin başında bulacağı o köleye ne mutlu!B- “Efendinin, hizmetkârlarına vaktinde yiyecek vermek için başlarına atadığı güvenilir ve akıllı köle kimdir? >x~~i}}[||H{{{ zzzyxwwcwv=uuou tt/ss-rrZrq}qpp'oonmmllkkjiiZhgg%f_ee>ducbaa_``[__&^^/]t]\\l[[ZZYX6VVZUUGTTRPOMTKII1HH'GGCGFFE(DBCClBBBA@@B??O>>>=s=#<<;::: 977 6544U4"3y322111N0/..%--7,,%+m*** )):((/''p&&q&%%Y$$#"""/!! f PISfDVR Wz9p h   . [r*|w>nuU Elçiler, İsa’nın yanına dönerek yaptıkları ve öğrettikleri her şeyi O’na anlattılar.\t1 Yahya’nın öğrencileri bunu duyunca gelip cesedi aldılar ve mezara koydular.cs? Kesik başı bir tepsi üzerinde getirip genç kıza verdi, kız da annesine götürdü.r Hemen bir cellat gönderip Yahya’nın başını getirmesini buyurdu. Cellat zindana giderek Yahya’nın başını kesti.vqe Kral buna çok üzüldüyse de, konuklarının önünde içtiği anttan ötürü kızı reddetmek istemedi.)pK Kız hemen koşup kralın yanına girdi, “Vaftizci Yahya’nın başını bir tepsi üzerinde hemen bana vermeni istiyorum” diyerek dileğini açıkladı.o Kız dışarı çıkıp annesine, “Ne isteyeyim?” diye sordu. “Vaftizci Yahya’nın başını iste” dedi annesi.an; Ant içerek, “Benden ne dilersen, krallığımın yarısı da olsa, veririm” dedi.'mG Hirodiya’nın kızı içeri girip dans etti. Bu, Hirodes’le konuklarının hoşuna gitti. Kral genç kıza, “Dile benden, ne dilersen veririm” dedi.)lK Ne var ki, Hirodes’in kendi doğum gününde saray büyükleri, komutanlar ve Celile’nin ileri gelenleri için verdiği şölende beklenen fırsat doğdu.dkA Çünkü Yahya’nın doğru ve kutsal bir adam olduğunu bilen Hirodes ondan korkuyor ve onu koruyordu. Yahya’yı dinlediği zaman büyük bir şaşkınlık içinde kalıyor, yine de onu dinlemekten zevk alıyordu.kjO Hirodiya bu yüzden Yahya’ya kin bağlamıştı; onu öldürtmek istiyor, ama başaramıyordu.-iS Hirodes’in kendisi, kardeşi Filipus’un karısı Hirodiya’nın yüzünden adam gönderip Yahya’yı tutuklatmış, zindana attırıp zincire vurdurmuştu. Çünkü Hirodes bu kadınla evlenince Yahya ona, “Kardeşinin karısıyla evlenmen Kutsal Yasa’ya aykırıdır” demişti.-hS Hirodes’in kendisi, kardeşi Filipus’un karısı Hirodiya’nın yüzünden adam gönderip Yahya’yı tutuklatmış, zindana attırıp zincire vurdurmuştu. Çünkü Hirodes bu kadınla evlenince Yahya ona, “Kardeşinin karısıyla evlenmen Kutsal Yasa’ya aykırıdır” demişti.Vg% Hirodes bunları duyunca, “Başını kestirdiğim Yahya dirildi!” dedi.f Başkaları, “O İlyas’tır” diyor, yine başkaları, “Eski peygamberlerden biri gibi bir peygamberdir” diyordu.peY Kral Hirodes de olup bitenleri duydu. Çünkü İsa’nın ünü her tarafa yayılmıştı. Bazıları, “Bu adam, ölümden dirilen Vaftizci Yahya’dır. Olağanüstü güçlerin onda etkin olmasının nedeni budur” diyordu.]d3 Birçok cin kovdular; birçok hastayı, üzerlerine yağ sürerek iyileştirdiler.]c3 Böylece öğrenciler yola çıkıp insanları tövbeye çağırmaya başladılar."b= “İnsanların sizi kabul etmedikleri, sizi dinlemedikleri bir yerden ayrılırken, onlara uyarı olsun diye ayağınızın altındaki tozu silkin!”laQ “Bir yere gittiğiniz zaman, oradan ayrılıncaya dek hep aynı evde kalın” diye devam etti.U`# Onlara çarık giymelerini söyledi. Ama, “İki mintan giymeyin” dedi._) Yolculuk için yanlarına değnekten başka bir şey almamalarını söyledi. Ne ekmek, ne torba, ne de kuşaklarında para götüreceklerdi.^7 On iki öğrencisini yanına çağırdı ve onları ikişer ikişer halk arasına göndermeye başladı. Onlara kötü ruhlar üzerinde yetki verdi.d]A Halkın imansızlığına şaşıyordu. İsa çevredeki köyleri dolaşıp öğretiyordu.q\[ Orada birkaç hastayı, üzerlerine ellerini koyarak iyileştirmekten başka hiçbir mucize yapamadı. [ İsa da onlara, “Bir peygamber, kendi memleketinden, akraba çevresinden ve kendi evinden başka yerde hor görülmez” dedi.9Zk Meryem’in oğlu, Yakup, Yose, Yahuda ve Simun’un kardeşi olan marangoz değil mi bu? Kızkardeşleri burada, aramızda yaşamıyor mu?” Ve gücenip O’nu reddettiler.Y Şabat Günü olunca İsa havrada öğretmeye başladı. Söylediklerini işiten birçok kişi şaşıp kaldı. “Bu adam bunları nereden öğrendi?” diye soruyorlardı. “Kendisine verilen bu bilgelik nedir? Nasıl böyle mucizeler yapabiliyor?^X 7 İsa oradan ayrılarak kendi memleketine gitti. Öğrencileri de ardından gittiler.vWe+ İsa, “Bunu kimse bilmesin” diyerek onları sıkı sıkıya uyardı ve kıza yemek verilmesini buyurdu.|Vq* On iki yaşında olan kız hemen ayağa kalktı, yürümeye başladı. Oradakileri derin bir şaşkınlık aldı.zUm) Çocuğun elini tutarak ona, “Talita kumi!” dedi. Bu söz, “Kızım, sana söylüyorum, kalk” demektir.DT( Onlar ise kendisiyle alay ettiler. Ama İsa hepsini dışarı çıkardıktan sonra çocuğun annesini babasını ve kendisiyle birlikte olanları alıp çocuğun bulunduğu odaya girdi.qS[' İçeri girerek onlara, “Niye gürültü edip ağlıyorsunuz?” dedi. “Çocuk ölmedi, uyuyor.” R & Havra yöneticisinin evine vardıklarında İsa, acı acı ağlayıp feryat eden gürültülü bir kalabalıkla karşılaştı.Q% İsa, Petrus, Yakup ve Yakup’un kardeşi Yuhanna’dan başka hiç kimsenin kendisiyle birlikte gitmesine izin vermedi.aP;$ İsa bu sözlere aldırmadan havra yöneticisine, “Korkma, yalnız iman et!” dedi.,OQ# İsa daha konuşurken, havra yöneticisinin evinden adamlar geldi. Yöneticiye, “Kızın öldü” dediler. “Öğretmeni neden hâlâ rahatsız ediyorsun?”mNS" İsa ona, “Kızım” dedi, “İmanın seni kurtardı. Esenlikle git. Acıların son bulsun.”M3! Kadın da kendisindeki değişikliği biliyordu. Korkuyla titreyerek geldi, İsa’nın ayaklarına kapandı ve O’na bütün gerçeği anlattı.GL İsa kendisine dokunanı görmek için çevresine bakındı.K+ Öğrencileri O’na, “Seni sıkıştıran kalabalığı görüyorsun! Nasıl oluyor da, ‘Bana kim dokundu’ diye soruyorsun?” dediler.J- İsa ise, kendisinden bir gücün akıp gittiğini hemen anladı. Kalabalığın ortasında dönüp, “Giysilerime kim dokundu?” diye sordu.hII O anda kanaması kesiliverdi. Kadın, bedeninin derinliğinde acıdan kurtulduğunu hissetti.IH  İçinden, “Giysilerine bile dokunsam kurtulurum” diyordu.G} Kadın, İsa hakkında anlatılanları duymuştu. Bu nedenle, kalabalıkta O’nun arkasından gelip giysisine dokundu.|Fq Birçok hekimin elinden çok çekmiş, varını yoğunu harcamış, ama iyileşeceğine daha da kötüleşmişti.BE Orada, on iki yıldır kanaması olan bir kadın vardı.oDW İsa adamla birlikte gitti. Büyük bir kalabalık da ardından gidiyor, O’nu sıkıştırıyordu.cC? Bu sırada havra yöneticilerinden Yair adında biri geldi. İsa’yı görünce ayaklarına kapandı, “Küçük kızım can çekişiyor. Gelip ellerini onun üzerine koy da kurtulsun, yaşasın!” diye yalvardı.cB? Bu sırada havra yöneticilerinden Yair adında biri geldi. İsa’yı görünce ayaklarına kapandı, “Küçük kızım can çekişiyor. Gelip ellerini onun üzerine koy da kurtulsun, yaşasın!” diye yalvardı.A  İsa tekneyle karşı yakaya dönünce, çevresinde büyük bir kalabalık toplandı. Kendisi gölün kıyısında duruyordu.@) Adam da gitti, İsa’nın kendisi için neler yaptığını Dekapolis’te duyurmaya başladı. Anlattıklarına herkes şaşıp kalıyordu.:?m Ama İsa adama izin vermedi. Ona, “Evine, yakınlarının yanına dön” dedi. “Rab’bin senin için neler yaptığını, sana nasıl merhamet ettiğini onlara anlat.”i>K İsa tekneye binerken, önceleri cinli olan adam O’na, “Seninle geleyim” diye yalvardı.`=9 Bunun üzerine halk, bölgelerinden ayrılması için İsa’ya yalvarmaya başladı.g<G Olayı görenler, cinli adama olanları ve domuzların başına gelenleri halka anlattılar.;' İsa’nın yanına geldiklerinde, önceleri bir tümen cine tutulan adamı giyinmiş, aklı başına gelmiş, oturmuş görünce korktular.{:o Domuzları güdenler kaçıp kentte ve köylerde olayın haberini yaydılar. Halk olup biteni görmeye çıktı.P9 İsa’nın izin vermesi üzerine kötü ruhlar adamdan çıkıp domuzların içine girdiler. Yaklaşık iki bin domuzdan oluşan sürü, dik yamaçtan aşağı koşuşarak göle atlayıp boğuldu.g8G Kötü ruhlar İsa’ya, “Bizi şu domuzlara gönder, onlara girelim” diye yalvardılar.P7 Orada, dağın yamacında otlayan büyük bir domuz sürüsü vardı.R6 Ruhları o bölgeden çıkarmaması için İsa’ya yalvarıp yakardı.j5M Sonra İsa adama, “Adın ne?” diye sordu. “Adım Tümen. Çünkü sayımız çok” dedi.P4 Çünkü İsa, “Ey kötü ruh, adamın içinden çık!” demişti.&3E Yüksek sesle haykırarak, “Ey İsa, yüce Tanrı’nın Oğlu, benden ne istiyorsun? Tanrı hakkı için sana yalvarırım, bana işkence etme!” dedi.U2# Uzaktan İsa’yı görünce koşup geldi, O’nun önünde yere kapandı.b1= Gece gündüz mezarlarda, dağlarda bağırıp duruyor, kendini taşlarla yaralıyordu. 09 Birçok kez zincir ve kösteklerle bağlandığı halde, zincirleri koparmış, köstekleri parçalamıştı. Hiç kimse onunla başa çıkamıyordu.b/= Mezarların içinde yaşayan bu adamı artık kimse zincirle bile bağlı tutamıyordu.y.k İsa tekneden iner inmez, kötü ruha tutulmuş bir adam mezarlık mağaralardan çıkıp O’nu karşıladı.N-  Gölün karşı yakasına, Gerasalılar’ın memleketine vardılar.,) Onlar ise büyük korku içinde birbirlerine, “Bu adam kim ki, rüzgar da göl de O’nun sözünü dinliyor?” dediler.[+/( İsa öğrencilerine, “Neden korkuyorsunuz? Hâlâ imanınız yok mu?” dedi.v*e' İsa kalkıp rüzgarı azarladı, göle, “Sus, sakin ol!” dedi. Rüzgar dindi, ortalık sütliman oldu.3)_& İsa, teknenin kıç tarafında bir yastığa yaslanmış uyuyordu. Öğrenciler O’nu uyandırıp, “Öğretmenimiz, öleceğiz! Hiç aldırmıyor musun?” dediler.w(g% Bu sırada büyük bir fırtına koptu. Dalgalar tekneye öyle bindirdi ki, tekne neredeyse suyla dolmuştu.'$ Öğrenciler kalabalığı geride bırakarak İsa’yı, içinde bulunduğu tekneyle götürdüler. Yanında başka tekneler de vardı.T&!# O gün akşam olunca öğrencilerine, “Karşı yakaya geçelim” dedi.%" Benzetme kullanmadan onlara hiçbir şey anlatmazdı. Ama kendi öğrencileriyle yalnız kaldığında, onlara her şeyi açıklardı.p$Y! İsa, Tanrı sözünü, buna benzer birçok benzetmeyle halkın anlayabildiği ölçüde anlatırdı.#' Tanrı’nın Egemenliği, hardal tanesine benzer. Hardal, yeryüzünde toprağa ekilen tohumların en küçüğü olmakla birlikte, ekildikten sonra gelişir, bütün bahçe bitkilerinin boyunu aşar. Öylesine dal budak salar ki, kuşlar gölgesinde barınabilir.”"' Tanrı’nın Egemenliği, hardal tanesine benzer. Hardal, yeryüzünde toprağa ekilen tohumların en küçüğü olmakla birlikte, ekildikten sonra gelişir, bütün bahçe bitkilerinin boyunu aşar. Öylesine dal budak salar ki, kuşlar gölgesinde barınabilir.”y!k İsa sonra şöyle dedi: “Tanrı’nın Egemenliği’ni neye benzetelim, nasıl bir benzetmeyle anlatalım?` 9 Ürün olgunlaşınca, adam hemen orağı vurur. Çünkü biçim vakti gelmiştir.”{o Toprak kendiliğinden ürün verir. Önce filizi, sonra başağı, sonunda da başağı dolduran taneleri verir.s_ Gece olur, uyur; gündüz olur, kalkar. Kendisi nasıl olduğunu bilmez ama, tohum filizlenir, gelişir.eC Sonra İsa şöyle dedi: “Tanrı’nın Egemenliği, toprağa tohum saçan adama benzer.dA Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, elindeki de alınacak.”$A İsa şöyle devam etti: “İşittiklerinize dikkat edin! Hangi ölçekle verirseniz, aynı ölçekle alacaksınız. Hatta size daha fazlası verilecek./Y İşitecek kulağı olan işitsin!” Gizli olan ne varsa, açığa çıkarılmak üzere gizlenmiştir; saklı olan ne varsa, aydınlığa çıkmak üzere saklanmıştır.% Onlara, “Kandili, tahıl ölçeğinin ya da yatağın altına koymak için mi getirirler?” dedi. “Kandilliğe koymak için değil mi? İyi toprağa ekilenler ise, sözü işiten, onu benimseyen, kimi otuz, kimi altmış, kimi de yüz kat ürün veren kişilerdir.”kO Yine bazıları dikenler arasında ekilen tohumlara benzerler. Bunlar sözü işitirler, ama dünyasal kaygılar, zenginliğin aldatıcılığı ve daha başka hevesler araya girip sözü boğar ve ürün vermesini engeller.kO Yine bazıları dikenler arasında ekilen tohumlara benzerler. Bunlar sözü işitirler, ama dünyasal kaygılar, zenginliğin aldatıcılığı ve daha başka hevesler araya girip sözü boğar ve ürün vermesini engeller. Kayalık yerlere ekilenler ise, işittikleri sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadıkları için ancak bir süre dayanan kişilerdir. Böyleleri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşerler. Kayalık yerlere ekilenler ise, işittikleri sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadıkları için ancak bir süre dayanan kişilerdir. Böyleleri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşerler.5c Bazı insanlar sözün ekildiği yerde yol kenarına düşen tohumlara benzer. Bunlar sözü işitir işitmez, Şeytan gelir, yüreklerine ekilen sözü alır götürür./Y Ekincinin ektiği, Tanrı sözüdür.   İsa sonra onlara, “Siz bu benzetmeyi anlamıyor musunuz?” dedi. “Öyleyse bütün benzetmeleri nasıl anlayacaksınız?ve Öyle ki, ‘Bakıp bakıp görmesinler, Duyup duyup anlamasınlar da, Dönüp bağışlanmasınlar.’ ”"= O da onlara şöyle dedi: “Tanrı’nın Egemenliği’nin sırrı sizlere açıklandı, ama dışarıda olanlara her şey benzetmelerle anlatılır.x i Onikiler’le öbür izleyicileri İsa’yla yalnız kalınca, kendisinden benzetmelerin anlamını sordular.L  Sonra İsa şunu ekledi: “İşitecek kulağı olan işitsin!” ' Kimi ise iyi toprağa düştü, büyüyüp çoğaldı, ürün verdi. Bazısı otuz, bazısı altmış, bazısı da yüz kat ürün verdi.”m S Kimi, dikenler arasına düştü. Dikenler büyüdü, filizleri boğdu ve filizler ürün vermedi.` 9 Ne var ki, güneş doğunca kavruldular, kök salamadıkları için kuruyup gittiler.gG Kimi, toprağı az kayalık yerlere düştü. Toprak derin olmadığından hemen filizlendi.X) Ektiği tohumlardan kimi yol kenarına düştü. Kuşlar gelip bunları yedi. İsa onlara benzetmelerle birçok şey öğretiyordu. Öğretirken, “Şunu dinleyin” dedi. “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı. İsa onlara benzetmelerle birçok şey öğretiyordu. Öğretirken, “Şunu dinleyin” dedi. “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı.X + İsa göl kıyısında halka yine öğretmeye başladı. Çevresinde çok büyük bir kalabalık toplandı. Bu yüzden İsa göldeki bir tekneye binip oturdu. Bütün kalabalık göl kıyısında duruyordu.c?# Tanrı’nın isteğini kim yerine getirirse, kardeşim, kızkardeşim ve annem odur.”a;" Sonra çevresinde oturanlara bakıp şöyle dedi: “İşte annem, işte kardeşlerim!R! İsa buna karşılık onlara, “Kimdir annem ve kardeşlerim?” dedi. İsa’nın çevresinde oturan kalabalıktan bazıları, “Bak” dediler, “Annenle kardeşlerin dışarıda, seni istiyorlar.”{o Daha sonra İsa’nın annesiyle kardeşleri geldi. Dışarıda durdular, haber gönderip O’nu çağırdılar.S~ İsa bu sözleri, “O’nda kötü ruh var” dedikleri için söyledi.a}; Size doğrusunu söyleyeyim, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak, ama Kutsal Ruh’a küfreden asla bağışlanmayacak. Bunu yapan, asla silinmeyecek bir günah işlemiş olur.”a|; Size doğrusunu söyleyeyim, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak, ama Kutsal Ruh’a küfreden asla bağışlanmayacak. Bunu yapan, asla silinmeyecek bir günah işlemiş olur.”t{a Hiç kimse güçlü adamın evine girip malını çalamaz. Ancak onu bağladıktan sonra evini soyabilir.wzg Şeytan da kendine karşı gelip kendi içinde bölünmüşse, artık ayakta kalamaz; sonu gelmiş demektir.>yw Bir ev kendi içinde bölünmüşse, ayakta kalamaz.Ex “Bir ülke kendi içinde bölünmüşse, ayakta kalamaz.w% Bunun üzerine İsa din bilginlerini yanına çağırıp onlara benzetmelerle seslendi. “Şeytan, Şeytan’ı nasıl kovabilir?” dedi.!v; Yeruşalim’den gelen din bilginleri ise, “Baalzevul O’nun içine girmiş” ve “Cinleri, cinlerin önderinin gücüyle kovuyor” diyorlardı.`u9 Yakınları bunu duyunca, “Aklını kaçırmış” diyerek O’nu almaya geldiler.t  İsa bundan sonra eve gitti. Yine öyle büyük bir kalabalık toplandı ki, İsa’yla öğrencileri yemek bile yiyemediler.Fs İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.Fr İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.Fq İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.Fp İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.Fo İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.Fn İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi’nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.dmA İsa, dağa çıkarak istediği kişileri yanına çağırdı. Onlar da yanına gittiler.[l/ Ama İsa, kim olduğunu açıklamamaları için onları sıkı sıkıya uyardı.kw Kötü ruhlar O’nu görünce ayaklarına kapanıyor, “Sen Tanrı’nın Oğlu’sun!” diye bağırıyorlardı. j Birçoklarını iyileştirmiş olduğundan, çeşitli hastalıklara yakalananlar O’na dokunmak için üzerine üşüşüyordu.i İsa, kalabalığın arasında sıkışıp kalmamak için öğrencilerine bir kayık hazır bulundurmalarını söyledi.Oh İsa, öğrencileriyle birlikte göl kıyısına çekildi. Celile’den büyük bir kalabalık O’nun ardından geldi. Ayrıca, bütün yaptıklarını duyan büyük kalabalıklar Yahudiye’den, Yeruşalim’den, İdumeya’dan, Şeria Irmağı’nın karşı yakasından, Sur ve Sayda bölgelerinden kendisine akın etti.Og İsa, öğrencileriyle birlikte göl kıyısına çekildi. Celile’den büyük bir kalabalık O’nun ardından geldi. Ayrıca, bütün yaptıklarını duyan büyük kalabalıklar Yahudiye’den, Yeruşalim’den, İdumeya’dan, Şeria Irmağı’nın karşı yakasından, Sur ve Sayda bölgelerinden kendisine akın etti. f Bunun üzerine Ferisiler dışarı çıktılar, İsa’yı yok etmek için Hirodes yanlılarıyla hemen görüşmeye başladılar.;eo İsa, çevresindekilere öfkeyle baktı. Yüreklerinin duygusuzluğu O’nu kederlendirmişti. Adama, “Elini uzat!” dedi. Adam elini uzattı, eli yine sapasağlam oluverdi.Id  Sonra havradakilere, “Kutsal Yasa’ya göre Şabat Günü iyilik yapmak mı doğru, kötülük yapmak mı? Can kurtarmak mı doğru, can almak mı?” diye sordu. Onlardan ses çıkmadı.>cw İsa, eli sakat adama, “Kalk, öne çık!” dedi.|bq Bazıları İsa’yı suçlamak amacıyla, Şabat Günü hastayı iyileştirecek mi diye O’nu gözlüyorlardı.Ca  İsa yine havraya girdi. Orada eli sakat bir adam vardı.L` “Bu nedenle İnsanoğlu Şabat Günü’nün de Rabbi’dir.”m_S Sonra onlara, “İnsan Şabat Günü için değil, Şabat Günü insan için yaratıldı” dedi.6^e “Başkâhin Aviyatar’ın zamanında Davut, Tanrı’nın evine girdi, kâhinlerden başkasının yemesi yasak olan adak ekmeklerini yedi ve yanındakilere de verdi.” ] İsa onlara, “Davut’la yanındakiler aç ve muhtaç kalınca Davut’un ne yaptığını hiç okumadınız mı?” diye sordu.a\; Ferisiler İsa’ya, “Bak, Şabat Günü yasak olanı neden yapıyorlar?” dediler.[{ Bir Şabat Günü İsa ekinler arasından geçiyordu. Öğrencileri yolda giderken başakları koparmaya başladılar.*ZM Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa şarap tulumları patlatır, şarap da tulumlar da mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara doldurulur.” Y Hiç kimse eski giysiyi yeni kumaş parçasıyla yamamaz. Yoksa yeni yama çeker, eski giysiden kopar, yırtık daha beter olur.pXY Ama güveyin aralarından alınacağı günler gelecek, onlar işte o zaman, o gün oruç tutacaklar.W+ İsa şöyle karşılık verdi: “Güvey aralarında olduğu sürece davetliler oruç tutar mı? Güvey aralarında oldukça oruç tutmazlar!ZV- Yahya’nın öğrencileriyle Ferisiler oruç tutarken, bazı kişiler İsa’ya gelip, “Yahya’nın ve Ferisiler’in öğrencileri oruç tutuyor da senin öğrencilerin neden tutmuyor?” diye sordular.-US Bunu duyan İsa onlara, “Sağlamların değil, hastaların hekime ihtiyacı var” dedi. “Ben doğru kişileri değil, günahkârları çağırmaya geldim.”bT= Ferisiler’den bazı din bilginleri, O’nu günahkârlar ve vergi görevlileriyle birlikte yemekte görünce öğrencilerine, “Niçin vergi görevlileri ve günahkârlarla birlikte yemek yiyor?” diye sordular.DS Sonra İsa, Levi’nin evinde yemek yerken, birçok vergi görevlisiyle günahkâr O’nunla ve öğrencileriyle birlikte sofraya oturmuştu. O’nu izleyen böyle birçok kişi vardı.$RA Yoldan geçerken, vergi toplama yerinde oturan Alfay oğlu Levi’yi gördü. Ona, “Ardımdan gel” dedi. Levi de kalkıp İsa’nın ardından gitti.tQa İsa yine çıkıp göl kıyısına gitti. Bütün halk yanına geldi, O da onlara öğretmeye başladı.AP{ Adam kalktı, hemen şiltesini topladı, hepsinin gözü önünde çıkıp gitti. Herkes şaşakalmıştı. Tanrı’yı övüyorlar, “Böylesini hiç görmemiştik” diyorlardı.MO Ne var ki, İnsanoğlu’nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye...” Sonra felçliye, “Sana söylüyorum, kalk, şilteni topla, evine git!” dedi.MN Ne var ki, İnsanoğlu’nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye...” Sonra felçliye, “Sana söylüyorum, kalk, şilteni topla, evine git!” dedi. M “Hangisi daha kolay, felçliye, ‘Günahların bağışlandı’ demek mi, yoksa, ‘Kalk, şilteni topla, yürü’ demek mi?L{ Akıllarından geçeni hemen ruhunda sezen İsa onlara, “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz?” dedi.KK Orada oturan bazı din bilginleri ise içlerinden şöyle düşündüler: “Bu adam neden böyle konuşuyor? Tanrı’ya küfrediyor! Tanrı’dan başka kim günahları bağışlayabilir?”KJ Orada oturan bazı din bilginleri ise içlerinden şöyle düşündüler: “Bu adam neden böyle konuşuyor? Tanrı’ya küfrediyor! Tanrı’dan başka kim günahları bağışlayabilir?”gIG İsa onların imanını görünce felçliye, “Oğlum, günahların bağışlandı” dedi.2H] Kalabalıktan O’na yaklaşamadıkları için, bulunduğu yerin üzerindeki damı delip açarak felçliyi üstünde yattığı şilteyle birlikte aşağı indirdiler.VG% Bu arada O’na dört kişinin taşıdığı felçli bir adamı getirdiler.F O kadar çok insan toplandı ki, artık kapının önünde bile duracak yer kalmamıştı. İsa onlara Tanrı sözünü anlatıyordu.ZE / Birkaç gün sonra İsa tekrar Kefarnahum’a geldiğinde, evde olduğu duyuldu.{D q- Ne var ki, adam çıkıp gitti, olayla ilgili haberi her tarafa yayıp duyurmaya başladı. Öyle ki, İsa artık hiçbir kente açıkça giremez oldu. Ancak dışarıda, ıssız yerlerde kalıyordu. Ve halk her yerden O’na akın ediyordu./C Y, “Sakın kimseye bir şey söyleme!” dedi. “Git, kâhine görün ve cüzamdan temizlendiğini herkese kanıtlamak için Musa’nın buyurduğu sunuları sun.”EB + İsa onu sıkıca uyararak hemen yanından uzaklaştırdı.7A k* Adam anında cüzamdan kurtulup tertemiz oldu.f@ G) İsa’nın yüreği sızladı, elini uzatıp adama dokundu, “İsterim, temiz ol!” dedi.q? ]( İsa’ya cüzamlı biri geldi, diz çökerek, “İstersen beni temiz kılabilirsin” diye yalvardı.s> a' Böylece havralarında Tanrı sözünü duyurarak ve cinleri kovarak bütün Celile bölgesini dolaştı.= +& İsa onlara, “Başka yerlere, yakın kasabalara gidelim” dedi. “Oralarda da Tanrı sözünü duyurayım. Bunun için çıkıp geldim.”<< u% O’nu bulunca, “Herkes seni arıyor!” dediler.@; }$ Simun ile yanındakiler İsa’yı aramaya çıktılar. : # Sabah çok erkenden, ortalık henüz ağarmadan İsa kalktı, evden çıkıp ıssız bir yere gitti, orada dua etmeye başladı.E9 " İsa, çeşitli hastalıklara yakalanmış birçok kişiyi iyileştirdi, birçok cini kovdu. Cinlerin konuşmasına izin vermiyordu. Çünkü onlar kendisinin kim olduğunu biliyorlardı.48 e! Bütün kent halkı kapıya toplanmıştı.]7 5 Akşam olup güneş batınca, bütün hastaları ve cinlileri İsa’ya getirdiler.w6 i O da hastaya yaklaştı, elinden tutup kaldırdı. Kadının ateşi düştü, onlara hizmet etmeye başladı.`5 ; Simun’un kaynanası ateşler içinde yatıyordu. Durumu hemen İsa’ya bildirdiler.k4 Q İsa havradan çıkar çıkmaz, Yakup ve Yuhanna ile birlikte Simun ve Andreas’ın evine gitti.[3 1 Böylece İsa’yla ilgili haber, Celile bölgesinin her yerine hızla yayıldı.F2  Herkes şaşıp kaldı. Birbirlerine, “Bu nasıl şey?” diye sormaya başladılar. “Yepyeni bir öğreti! Kötü ruhlara bile yetkiyle buyruk veriyor, onlar da sözünü dinliyor.”W1 ) Kötü ruh adamı sarstı ve büyük bir çığlık atarak içinden çıktı.H0   İsa, “Sus, çık adamdan!” diyerek kötü ruhu azarladı.n/ W Tam o sırada havrada bulunan ve kötü ruha tutulmuş bir adam, “Ey Nasıralı İsa, bizden ne istiyorsun?” diye bağırdı. “Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim olduğunu biliyorum, Tanrı’nın Kutsalı’sın sen!”n. W Tam o sırada havrada bulunan ve kötü ruha tutulmuş bir adam, “Ey Nasıralı İsa, bizden ne istiyorsun?” diye bağırdı. “Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim olduğunu biliyorum, Tanrı’nın Kutsalı’sın sen!”-  Halk O’nun öğretişine şaşıp kaldı. Çünkü onlara din bilginleri gibi değil, yetkili biri gibi öğretiyordu.Z, / Kefarnahum’a girdiler. Şabat Günü İsa havraya gidip öğretmeye başladı. +  Hemen onları çağırdı. Onlar da babaları Zebedi’yi işçilerle birlikte teknede bırakıp İsa’nın ardından gittiler.* } İsa biraz ileri gidince Zebedi’nin oğulları Yakup’la Yuhanna’yı gördü. Teknede ağlarını onarıyorlardı.J)  Onlar da hemen ağlarını bırakıp O’nun ardından gittiler.g( I İsa onlara, “Ardımdan gelin” dedi, “Sizleri insan tutan balıkçılar yapacağım.”' + İsa, Celile Gölü’nün kıyısından geçerken, göle ağ atmakta olan Simun ile kardeşi Andreas’ı gördü. Bu adamlar balıkçıydı.r& _ “Zaman doldu” diyordu, “Tanrı’nın Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde’ye inanın!”q% ] Yahya’nın tutuklanmasından sonra İsa, Tanrı’nın Müjdesi’ni duyura duyura Celile’ye gitti.$ # İsa çölde kaldığı kırk gün boyunca Şeytan tarafından denendi. Yabanıl hayvanlar arasındaydı, melekler O’na hizmet ediyordu./# [ O an Ruh, İsa’yı çöle gönderdi.c" A Göklerden, “Sen benim sevgili Oğlum’sun, senden hoşnudum” diyen bir ses duyuldu.q! ] Tam sudan çıkarken, göklerin yarıldığını ve Ruh’un güvercin gibi üzerine indiğini gördü.   O günlerde Celile’nin Nasıra Kenti’nden çıkıp gelen İsa, Yahya tarafından Şeria Irmağı’nda vaftiz edildi.  Q~c}|{{Czzczy;xx{x;www+uttCssLrrrEqppLooYnnm&llmkk==i=<;;:a99388\766655I44;33J210//p/<..-p,,P++**))&((>''k&&X%%f%$$>#""R!!D c)?Km:nFsT6 . $ @ *1Zf \ KL Ertesi gün Beytanya’dan çıktıklarında İsa acıkmıştı.(KI İsa Yeruşalim’e varınca tapınağa gitti, her tarafı gözden geçirdi. Sonra vakit ilerlemiş olduğundan Onikiler’le birlikte Beytanya’ya döndü.YJ+ Atamız Davut’un yaklaşan egemenliği kutlu olsun! En yücelerde hozana!”Iw Önden gidenler ve arkadan gelenler şöyle bağırıyorlardı: “Hozana! Rab’bin adıyla gelene övgüler olsun!mHS  Birçokları giysilerini, bazıları da çevredeki ağaçlardan kestikleri dalları yola serdiler._G7  Sıpayı İsa’ya getirip üzerine kendi giysilerini yaydılar. İsa sıpaya bindi.pFY  Öğrenciler İsa’nın kendilerine söylediklerini tekrarlayınca, adamlar onları rahat bıraktı.YE+  Orada duranlardan bazıları, “Sıpayı ne diye çözüyorsunuz?” dediler.tDa  Gittiler ve yol üzerinde, bir evin sokak kapısının yanında bağlı buldukları sıpayı çözdüler.C}  Biri size, ‘Bunu niye yapıyorsunuz?’ derse, ‘Rab’bin ona ihtiyacı var, hemen geri gönderecek’ dersiniz.”JB   Yeruşalim’e yaklaşıp Zeytin Dağı’nın yamacındaki Beytfaci ile Beytanya’ya geldiklerinde İsa iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşınızdaki köye gidin” dedi, “Köye girer girmez, üzerine daha hiç kimsenin binmediği, bağlı duran bir sıpa bulacaksınız. Onu çözüp bana getirin.IA  Yeruşalim’e yaklaşıp Zeytin Dağı’nın yamacındaki Beytfaci ile Beytanya’ya geldiklerinde İsa iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşınızdaki köye gidin” dedi, “Köye girer girmez, üzerine daha hiç kimsenin binmediği, bağlı duran bir sıpa bulacaksınız. Onu çözüp bana getirin.@! 4 İsa, “Gidebilirsin, imanın seni kurtardı” dedi. Adam o anda yeniden görmeye başladı ve yol boyunca İsa’nın ardından gitti.y?k 3 İsa, “Senin için ne yapmamı istiyorsun?” diye sordu. Kör adam, “Rabbuni, gözlerim görsün” dedi.Z>- 2 Adam abasını üstünden atarak ayağa fırladı ve İsa’nın yanına geldi.={ 1 İsa durdu, “Çağırın onu” dedi. Kör adama seslenerek, “Ne mutlu sana! Kalk, seni çağırıyor!” dediler.< 0 Birçok kimse onu azarlayarak susturmak istediyse de o, “Ey Davut Oğlu, halime acı!” diyerek daha çok bağırdı.~;u / Nasıralı İsa’nın orada olduğunu duyunca, “Ey Davut Oğlu İsa, halime acı!” diye bağırmaya başladı.A:{ . Sonra Eriha’ya geldiler. İsa, öğrencileri ve büyük bir kalabalıkla birlikte Eriha’dan ayrılırken, Timay oğlu Bartimay adında kör bir dilenci yol kenarında oturuyordu.9  - Çünkü İnsanoğlu bile hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye ve canını birçokları için fidye olarak vermeye geldi.”@8{ , Aranızda birinci olmak isteyen, hepinizin kulu olsun.m7S + Sizin aranızda böyle olmayacak. Aranızda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkârı olsun.B6} * İsa onları yanına çağırıp şöyle dedi: “Bilirsiniz ki, ulusların önderleri sayılanlar, onlara egemen kesilir, ileri gelenleri de onlara ağırlıklarını hissettirirler.S5 ) Bunu işiten on öğrenci Yakup’la Yuhanna’ya kızmaya başladılar./4W ( “Evet, olabiliriz” dediler. İsa onlara, “Benim içeceğim kâseden siz de içeceksiniz, benim vaftiz olacağım gibi siz de vaftiz olacaksınız” dedi. “Ama sağımda ya da solumda oturmanıza izin vermek benim elimde değil. Bu yerler belirli kişiler için hazırlanmıştır.”/3W ' “Evet, olabiliriz” dediler. İsa onlara, “Benim içeceğim kâseden siz de içeceksiniz, benim vaftiz olacağım gibi siz de vaftiz olacaksınız” dedi. “Ama sağımda ya da solumda oturmanıza izin vermek benim elimde değil. Bu yerler belirli kişiler için hazırlanmıştır.”22] & “Siz ne dilediğinizi bilmiyorsunuz” dedi İsa. “Benim içeceğim kâseden siz içebilir misiniz? Benim vaftiz olacağım gibi siz de vaftiz olabilir misiniz?”|1q % “Sen yüceliğine kavuşunca birimize sağında, ötekimize de solunda oturma ayrıcalığını ver” dediler.O0 $ İsa onlara, “Sizin için ne yapmamı istiyorsunuz?” diye sordu./# # Zebedi’nin oğulları Yakup ile Yuhanna İsa’ya yaklaşıp, “Öğretmenimiz, bir dileğimiz var, bunu yapmanı istiyoruz” dediler. .  " O’nunla alay edecek, üzerine tükürecek ve O’nu kamçılayıp öldürecekler. Ne var ki O, üç gün sonra dirilecek.”G- ! Yola çıkmış Yeruşalim’e gidiyorlardı. İsa önlerinde yürüyordu. Öğrencileri şaşkınlık içindeydi, ardından gelenler ise korkuyorlardı. İsa Onikiler’i yine bir yana çekip kendi başına gelecekleri anlatmaya başladı: “Şimdi Yeruşalim’e gidiyoruz” dedi. “İnsanoğlu, başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek. Onlar da O’nu ölüm cezasına çarptıracak ve öteki uluslara teslim edecekler.G, Yola çıkmış Yeruşalim’e gidiyorlardı. İsa önlerinde yürüyordu. Öğrencileri şaşkınlık içindeydi, ardından gelenler ise korkuyorlardı. İsa Onikiler’i yine bir yana çekip kendi başına gelecekleri anlatmaya başladı: “Şimdi Yeruşalim’e gidiyoruz” dedi. “İnsanoğlu, başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek. Onlar da O’nu ölüm cezasına çarptıracak ve öteki uluslara teslim edecekler.c+?  Ne var ki, birincilerin birçoğu sonuncu, sonuncuların birçoğu da birinci olacak.”j*M  “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Benim ve Müjde’nin uğruna evini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakıp da şimdi, bu çağda çekeceği zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardeşe, anneye, çocuğa, toprağa ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.j)M  “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Benim ve Müjde’nin uğruna evini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakıp da şimdi, bu çağda çekeceği zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardeşe, anneye, çocuğa, toprağa ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.e(C  Petrus O’na, “Bak, biz her şeyi bırakıp senin ardından geldik” demeye başladı.'  İsa onlara bakarak, “İnsanlar için bu imkânsız, ama Tanrı için değil. Tanrı için her şey mümkündür” dedi.t&a  Öğrenciler büsbütün şaşırmışlardı. Birbirlerine, “Öyleyse kim kurtulabilir?” diyorlardı.n%U  Devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliği’ne girmesinden daha kolaydır.”$-  Öğrenciler O’nun sözlerine şaştılar. Ama İsa onlara yine, “Çocuklar” dedi, “Tanrı’nın Egemenliği’ne girmek ne güçtür!#%  İsa çevresine göz gezdirdikten sonra öğrencilerine, “Varlıklı kişilerin Tanrı Egemenliği’ne girmesi ne güç olacak!” dedi.y"k  Bu sözler üzerine adamın yüzü asıldı, üzüntü içinde oradan uzaklaştı. Çünkü çok malı vardı.*!M  Ona sevgiyle bakan İsa, “Bir eksiğin var” dedi. “Git neyin varsa sat, parasını yoksullara ver; böylece gökte hazinen olur. Sonra gel, beni izle.”c ?  Adam, “Öğretmenim, bunların hepsini gençliğimden beri yerine getiriyorum” dedi.]3  O’nun buyruklarını biliyorsun: ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan yere tanıklık etmeyeceksin, kimsenin hakkını yemeyeceksin, annene babana saygı göstereceksin.’ ”hI  İsa, “Bana neden iyi diyorsun?” dedi. “İyi olan yalnız biri var, O da Tanrı’dır.0Y  İsa yola çıkarken, biri koşarak yanına geldi. Önünde diz çöküp O’na, “İyi öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?” diye sordu.U#  Çocukları kucağına aldı, ellerini üzerlerine koyup onları kutsadı.  Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği’ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.”4a  İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, “Bırakın, çocuklar bana gelsin” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı’nın Egemenliği böylelerinindir.$A Bu arada bazıları küçük çocukları İsa’nın yanına getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Ne var ki, öğrenciler onları azarladılar.V% “Kocasını boşayıp başkasıyla evlenen kadın da zina etmiş olur.”s_ İsa onlara, “Karısını boşayıp başkasıyla evlenen, karısına karşı zina etmiş olur” dedi.S Öğrencileri evde O’na yine bu konuyla ilgili bazı sorular sordular.H  O halde Tanrı’nın birleştirdiğini insan ayırmasın.”!;  ‘Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.’ Şöyle ki, onlar artık iki değil, tek bedendir.!;  ‘Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.’ Şöyle ki, onlar artık iki değil, tek bedendir.iK  “Tanrı, yaratılışın başlangıcından ‘İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı.’V%  İsa onlara, “İnatçı olduğunuz için Musa bu buyruğu yazdı” dedi.uc  Onlar, “Musa, erkeğin bir boşanma belgesi yazarak karısını boşamasına izin vermiştir” dediler.E  İsa karşılık olarak, “Musa size ne buyurdu?” dedi.-  Yanına gelen bazı Ferisiler O’nu denemek amacıyla, “Bir erkeğin, karısını boşaması Kutsal Yasa’ya uygun mudur?” diye sordular.F   İsa oradan ayrılıp Yahudiye’nin Şeria Irmağı’nın karşı yakasındaki topraklarına geçti. Çevresinde yine kalabalıklar toplanmıştı; her zamanki gibi onlara öğretiyordu.' G 2 Tuz yararlıdır. Ama tuz tuzluluğunu yitirirse, bir daha ona nasıl tat verebilirsiniz? İçinizde tuz olsun ve birbirinizle barış içinde yaşayın!”1 ] 1 Çünkü herkes ateşle tuzlanacaktır.F  0 ‘Oradakileri kemiren kurt ölmez, Yakan ateş sönmez.’" = / Eğer gözün günah işlemene neden olursa, onu çıkar at. Tanrı’nın Egemenliği’ne tek gözle girmen, iki gözle cehenneme atılmandan iyidir.  . Eğer ayağın günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yaşama kavuşman, iki ayakla cehenneme atılmandan iyidir.  - Eğer ayağın günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yaşama kavuşman, iki ayakla cehenneme atılmandan iyidir. , Eğer elin günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek elle yaşama kavuşman, iki elle sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir. + Eğer elin günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek elle yaşama kavuşman, iki elle sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir./W * “Kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse, boynuna kocaman bir değirmen taşı geçirilip denize atılması kendisi için daha iyi olur.y ) Size doğrusunu söyleyeyim, Mesih’e ait olduğunuz için sizlere bir bardak su veren ödülsüz kalmayacaktır.”0[ ( Bize karşı olmayan, bizden yanadır. ' “Ona engel olmayın!” dedi İsa. “Çünkü benim adımla mucize yapıp da ardından beni kötüleyecek kimse yoktur.*M & Yuhanna O’na, “Öğretmenim” dedi, “Senin adınla cin kovan birini gördük, ama bizi izleyenlerden olmadığı için ona engel olmaya çalıştık.”}s % Küçük bir çocuğu alıp orta yere dikti, sonra onu kucağına alarak onlara şöyle dedi: “Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni değil, beni göndereni kabul etmiş olur.”}~s $ Küçük bir çocuğu alıp orta yere dikti, sonra onu kucağına alarak onlara şöyle dedi: “Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni değil, beni göndereni kabul etmiş olur.”}) # İsa oturup Onikiler’i yanına çağırdı. Onlara şöyle dedi: “Birinci olmak isteyen en sonuncu olsun, herkesin hizmetkârı olsun.”s|_ " Hiç birinden ses çıkmadı. Çünkü yolda aralarında kimin en büyük olduğunu tartışmışlardı.v{e ! Kefarnahum’a vardılar. Eve girdikten sonra İsa onlara, “Yolda neyi tartışıyordunuz?” diye sordu.Tz! Onlar bu sözleri anlamıyor, İsa’ya soru sormaktan da korkuyorlardı.1y[  Öğrencilerine öğretirken şöyle diyordu: “İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama öldürüldükten üç gün sonra dirilecek.”qx[  Oradan ayrılmış, Celile bölgesinden geçiyorlardı. İsa hiç kimsenin bunu bilmesini istemiyordu.Xw)  İsa onlara, “Bu tür ruhlar ancak duayla kovulabilir” yanıtını verdi.}vs  İsa eve girdikten sonra öğrencileri özel olarak O’na, “Biz kötü ruhu neden kovamadık?” diye sordular.Fu  Ama İsa elinden tutup kaldırınca, çocuk ayağa kalktı.8ti  Bunun üzerine ruh bir çığlık attı ve çocuğu şiddetle sarsarak çıktı. Çocuk ölü gibi hareketsiz kaldı, öyle ki oradakilerin birçoğu, “Öldü!” diyordu.5sc  İsa, halkın koşuşup geldiğini görünce kötü ruhu azarlayarak, “Sana buyuruyorum, dilsiz ve sağır ruh, çocuğun içinden çık ve ona bir daha girme!” dedi.rr]  Çocuğun babası hemen, “İman ediyorum, imansızlığımı yenmeme yardım et!” diye feryat etti.]q3  İsa ona, “Elimden gelirse mi? İman eden biri için her şey mümkün!” dedi. p   “Üstelik ruh onu öldürmek için sık sık ateşe, suya attı. Elinden bir şey gelirse, bize yardım et, halimize acı!”o-  İsa çocuğun babasına, “Bu hal çocuğun başına geleli ne kadar oldu?” diye sordu. “Küçüklüğünden beri böyle” dedi babası.2n]  Çocuğu kendisine getirdiler. Ruh, İsa’yı görür görmez çocuğu şiddetle sarstı; çocuk yere düştü, ağzından köpükler saçarak yuvarlanmaya başladı.m-  İsa onlara, “Ey imansız kuşak!” dedi. “Sizinle daha ne kadar kalacağım? Size daha ne kadar katlanacağım? Çocuğu bana getirin!”Xl)  Ruh onu nerede yakalarsa yere çarpıyor. Çocuk ağzından köpükler saçıyor, dişlerini gıcırdatıyor ve kaskatı kesiliyor. Ruhu kovmaları için öğrencilerine başvurdum, ama başaramadılar.”|kq  Halktan biri O’na, “Öğretmenim” diye karşılık verdi, “Dilsiz bir ruha tutulan oğlumu sana getirdim.Qj  İsa öğrencilerine, “Onlarla ne tartışıyorsunuz?” diye sordu.miS  Kalabalık İsa’yı görünce büyük bir şaşkınlığa kapıldı ve koşup O’nu selamladı.>hu  Öteki öğrencilerin yanına döndüklerinde, onların çevresinde büyük bir kalabalığın toplandığını, birtakım din bilginlerinin onlarla tartıştığını gördüler.g Size şunu söyleyeyim, İlyas geldi bile, onun hakkında yazılmış olduğu gibi, ona yapmadıklarını bırakmadılar.”Pf O da onlara şöyle dedi: “Gerçekten de önce İlyas gelir ve her şeyi yeniden düzene koyar. Ama nasıl oluyor da İnsanoğlu’nun çok acı çekeceği ve hiçe sayılacağı yazılmıştır?vee İsa’ya, “Din bilginleri neden önce İlyas’ın gelmesi gerektiğini söylüyorlar?” diye sordular.xdi Bu uyarıya uymakla birlikte kendi aralarında, “Ölümden dirilmek ne demek?” diye tartışıp durdular. c Dağdan inerlerken İsa, İnsanoğlu ölümden dirilmeden orada gördüklerini hiç kimseye söylememeleri için onları uyardı.ubc  Öğrenciler birden çevrelerine baktılar, ama bu kez yanlarında İsa’dan başka kimseyi göremediler.a  Bu sırada bir bulut gelip onlara gölge saldı. Buluttan gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O’nu dinleyin!” dedi.G`  Ne söyleyeceğini bilmiyordu. Çünkü çok korkmuşlardı._#  Petrus İsa’ya, “Rabbî, burada bulunmamız ne iyi oldu! Üç çardak kuralım: Biri sana, biri Musa’ya, biri de İlyas’a” dedi.Z^-  O anda Musa’yla İlyas öğrencilere göründü. İsa’yla konuşuyorlardı.]  Giysileri göz kamaştırıcı bir beyazlığa büründü; yeryüzünde hiçbir çamaşırcının erişemeyeceği bir beyazlıktı bu.0\Y  Altı gün sonra İsa, yanına yalnız Petrus, Yakup ve Yuhanna’yı alarak yüksek bir dağa çıktı. Onların gözü önünde İsa’nın görünümü değişti.N[  İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim” diye devam etti, “Burada bulunanlar arasında, Tanrı Egemenliği’nin güçlü biçimde gerçekleştiğini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.”ZZ-& Bu vefasız ve günahkâr kuşağın ortasında, kim benden ve benim sözlerimden utanırsa, İnsanoğlu da, Babası’nın görkemi içinde kutsal meleklerle birlikte geldiğinde o kişiden utanacaktır.”8Yk% İnsan kendi canına karşılık ne verebilir?bX=$ İnsan bütün dünyayı kazanıp da canından olursa, bunun kendisine ne yararı olur?{Wo# Canını kurtarmak isteyen onu yitirecek, canını benim ve Müjde’nin uğruna yitiren ise onu kurtaracaktır.,VQ" Öğrencileriyle birlikte halkı da yanına çağırıp şöyle konuştu: “Ardımdan gelmek isteyen kendini inkâr etsin, çarmıhını yüklenip beni izlesin.2U]! İsa dönüp öteki öğrencilerine baktı; Petrus’u azarlayarak, “Çekil önümden, Şeytan!” dedi. “Düşüncelerin Tanrı’ya değil, insana özgüdür.”pTY Bunları açıkça söylüyordu. Bunun üzerine Petrus O’nu bir kenara çekip azarlamaya başladı.LS İsa, İnsanoğlu’nun çok acı çekmesi, ileri gelenler, başkâhinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üç gün sonra dirilmesi gerektiğini onlara anlatmaya başladı._R7 Bunun üzerine İsa bu konuda kimseye bir şey söylememeleri için onları uyardı.|Qq O da onlara, “Siz ne dersiniz, sizce ben kimim?” diye sordu. Petrus, “Sen Mesih’sin” yanıtını verdi.P7 Öğrencileri O’na şu karşılığı verdiler: “Vaftizci Yahya diyorlar. Ama kimi İlyas, kimi de peygamberlerden biri olduğunu söylüyor.”(OI İsa, öğrencileriyle birlikte Filipus Sezariyesi’ne bağlı köylere gitti. Yolda öğrencilerine, “Halk benim kim olduğumu söylüyor?” diye sordu.EN İsa, “Köye bile girme!” diyerek onu evine gönderdi.'MG Sonra İsa ellerini yeniden adamın gözleri üzerine koydu. Adam gözlerini açtı, baktı; iyileşmiş ve her şeyi açık seçik görmeye başlamıştı.wLg Adam başını kaldırıp, “İnsanlar görüyorum” dedi, “Ağaçlara benziyorlar, ama yürüyorlar.”'KG İsa körün elinden tutarak onu köyün dışına çıkardı. Gözlerine tükürüp ellerini üzerine koydu ve, “Bir şey görüyor musun?” diye sordu.J İsa ile öğrencileri Beytsayda’ya geldiler. Orada bazı kişiler İsa’ya kör bir adam getirip ona dokunması için yalvardılar.=Iu İsa onlara, “Hâlâ anlamıyor musunuz?” dedi. H  “Yedi ekmeği dört bin kişiye bölüştürdüğümde kaç küfe dolusu yemek fazlası topladınız?” “Yedi” dediler.~Gu Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?” “On iki” dediler.~Fu Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?” “On iki” dediler.'EG Bunun farkında olan İsa, “Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?” dedi. “Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?qD[ Onlar ise kendi aralarında, “Ekmeğimiz olmadığı için böyle diyor” şeklinde tartıştılar.C İsa onlara şu uyarıda bulundu: “Dikkatli olun, Ferisiler’in mayasından ve Hirodes’in mayasından sakının!”dBA Öğrenciler ekmek almayı unutmuşlardı. Teknede, yanlarında yalnız bir ekmek vardı.WA' Sonra onları orada bırakıp yine tekneye bindi ve karşı yakaya yöneldi.)@K İsa içten bir ah çekerek, “Bu kuşak neden bir belirti istiyor?” dedi. “Size doğrusunu söyleyeyim, bu kuşağa hiçbir belirti gösterilmeyecek.”? Ferisiler gelip İsa’yla tartışmaya başladılar. O’nu denemek amacıyla gökten bir belirti göstermesini istediler.(>I Orada yaklaşık dört bin kişi vardı. İsa onları evlerine gönderdikten sonra öğrencileriyle birlikte hemen tekneye binip Dalmanuta bölgesine geçti.(=I Orada yaklaşık dört bin kişi vardı. İsa onları evlerine gönderdikten sonra öğrencileriyle birlikte hemen tekneye binip Dalmanuta bölgesine geçti.T<! Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan yedi küfe dolusu topladılar.j;M Birkaç küçük balıkları da vardı. İsa şükredip bunları da dağıtmalarını söyledi.C: Bunun üzerine İsa, halka yere oturmalarını buyurdu. Sonra yedi ekmeği aldı, şükredip bunları böldü, dağıtmaları için öğrencilerine verdi. Onlar da halka dağıttılar.P9 İsa, “Kaç ekmeğiniz var?” diye sordu. “Yedi tane” dediler.8 Öğrencileri buna karşılık, “Böyle ıssız bir yerde bu kadar kişiyi doyuracak ekmeği insan nereden bulabilir?” dediler.l7Q Onları aç aç evlerine gönderirsem, yolda bayılırlar. Hem bazıları uzak yoldan geliyor.”k6O O günlerde yine büyük bir kalabalık toplanmıştı. Yiyecek bir şeyleri olmadığı için İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi. “Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok.j5 O O günlerde yine büyük bir kalabalık toplanmıştı. Yiyecek bir şeyleri olmadığı için İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi. “Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok.#4?% Halk büyük bir hayret içinde kalmıştı. “Yaptığı her şey iyi. Sağırların kulaklarını açıyor, dilsizleri konuşturuyor!” diyorlardı.3$ İsa orada bulunanları, bunu kimseye söylememeleri için uyardı. Ama onları ne kadar uyardıysa, onlar da haberi o kadar yaydılar.n2U# Adamın kulakları hemen açıldı, dili çözüldü ve düzgün bir şekilde konuşmaya başladı.^15" Sonra göğe bakarak içini çekti ve adama, “Effata”, yani “Açıl!” dedi. 0 ! İsa adamı kalabalıktan ayırıp bir yana çekti. Parmaklarını adamın kulaklarına soktu, tükürüp onun diline dokundu.h/I O’na sağır ve dili tutuk bir adam getirdiler, elini üzerine koyması için yalvardılar.. Sur bölgesinden ayrılan İsa, Sayda yoluyla Dekapolis bölgesinin ortasından geçerek tekrar Celile Gölü’ne geldi.V-% Kadın evine gittiğinde çocuğunu cinden kurtulmuş, yatakta yatar buldu.Z,- İsa ona, “Bu sözden ötürü cin kızından çıktı, gidebilirsin” dedi.+! Kadın buna karşılık, “Haklısın, Rab” dedi. “Ama köpekler de sofranın altında çocukların ekmek kırıntılarını yer.”*  İsa ona, “Bırak, önce çocuklar doysunlar” dedi. “Çocukların ekmeğini alıp köpeklere atmak doğru değildir.”t)a Yahudi olmayan bu kadın Suriye-Fenike ırkındandı. Kızından cini kovması için İsa’ya rica etti.(w Küçük kızı kötü ruha tutulmuş bir kadın, İsa’yla ilgili haberi duyar duymaz geldi, ayaklarına kapandı.' İsa oradan ayrılarak Sur bölgesine gitti. Burada bir eve girdi. Kimsenin bunu bilmesini istemiyordu, ama gizlenemedi.O& Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanır ve insanı kirletir.”S% Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır.S$ Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır.X#) İsa şöyle devam etti: “İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.1"[ Dıştan giren, insanın yüreğine değil, midesine gider, oradan da helaya atılır.” İsa bu sözlerle, bütün yiyeceklerin temiz olduğunu bildirmiş oluyordu.)!K O da onlara, “Demek siz de anlamıyorsunuz, öyle mi?” dedi. “Dışarıdan insanın içine giren hiçbir şeyin onu kirletemeyeceğini bilmiyor musunuz?m S İsa kalabalığı bırakıp eve girince, öğrencileri O’na bu benzetmenin anlamını sordular. “İnsanın dışında olup içine giren hiçbir şey onu kirletemez. İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.” “İnsanın dışında olup içine giren hiçbir şey onu kirletemez. İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.”lQ İsa, halkı yine yanına çağırıp onlara, “Hepiniz beni dinleyin ve şunu belleyin” dedi.$A Böylece kuşaktan kuşağa aktardığınız törelerle Tanrı’nın sözünü geçersiz kılıyorsunuz. Buna benzer daha birçok şey yapıyorsunuz.”a; Ama siz, ‘Eğer bir adam annesine ya da babasına, benden alacağın bütün yardım kurbandır, yani Tanrı’ya adanmıştır derse, artık annesi ya da babası için bir şey yapmasına izin yok’ diyorsunuz.a; Ama siz, ‘Eğer bir adam annesine ya da babasına, benden alacağın bütün yardım kurbandır, yani Tanrı’ya adanmıştır derse, artık annesi ya da babası için bir şey yapmasına izin yok’ diyorsunuz. Musa, ‘Annene babana saygı göstereceksin’ ve, ‘Annesine ya da babasına söven kesinlikle öldürülecektir’ diye buyurmuştu.! İsa onlara ayrıca şunu söyledi: “Kendi törenizi sürdürmek için Tanrı buyruğunu bir kenara itmeyi ne de güzel beceriyorsunuz!V% Siz Tanrı buyruğunu bir yana bırakmış, insan töresine uyuyorsunuz.”[/ Bana boşuna taparlar. Çünkü öğrettikleri, sadece insan buyruklarıdır.’[/ İsa onları şöyle yanıtladı: “Yeşaya’nın siz ikiyüzlülerle ilgili peygamberlik sözü ne kadar yerindedir! Yazmış olduğu gibi, ‘Bu halk, dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak.'G Ferisiler ve din bilginleri İsa’ya, “Öğrencilerin neden atalarımızın töresine uymuyorlar, niçin murdar ellerle yemek yiyorlar?” diye sordular."= Çarşıdan dönünce de, yıkanmadan yemek yemezler. Ayrıca kâse, testi ve bakır kapların yıkanmasıyla ilgili başka birçok töreye de uyarlar.wg Ferisiler, hatta bütün Yahudiler, atalarının töresi uyarınca ellerini iyice yıkamadan yemek yemezler.ta O’nun öğrencilerinden bazılarının murdar, yani yıkanmamış ellerle yemek yediklerini gördüler.i M Yeruşalim’den gelen Ferisiler ve bazı din bilginleri, İsa’nın çevresinde toplandılar.fE8 Köy olsun, kent ya da çiftlik olsun, İsa’nın gittiği her yerde, hastaları meydanlara yatırıyor, sadece giysisinin eteğine dokunmalarına izin vermesi için yalvarıyorlardı. Dokunanların hepsi de iyileşti.17 Bazıları koşarak bütün yöreyi dolaştı. İsa’nın bulunduğu yeri öğrenenler, hastaları şilteleriyle oraya götürmeye başladılar.@ {6 Onlar tekneden inince, halk İsa’yı hemen tanıdı.i K5 İsa’yla öğrencileri gölü aştılar, Ginnesar’da karaya çıkıp tekneyi bağladılar.R 4 Ekmekle ilgili mucizeyi bile anlamamışlardı; zihinleri körelmişti.h I3 Tekneye binip onlara katılınca rüzgar dindi. Onlarsa büyük bir şaşkınlık içindeydi. 2 Hepsi O’nu görmüş ve dehşete kapılmıştı. İsa hemen onlara seslenerek, “Cesur olun, benim, korkmayın!” dedi.jM1 Onlar ise, gölün üstünde yürüdüğünü görünce O’nu hayalet sanarak bağrıştılar.8i0 Akşam olduğunda, tekne gölün ortasına varmıştı. Yalnız başına karada kalan İsa, öğrencilerinin kürek çekmekte çok zorlandıklarını gördü. Çünkü rüzgar onlara karşı esiyordu. Sabaha karşı İsa, gölün üstünde yürüyerek onlara yaklaştı. Yanlarından geçip gidecekti.8i/ Akşam olduğunda, tekne gölün ortasına varmıştı. Yalnız başına karada kalan İsa, öğrencilerinin kürek çekmekte çok zorlandıklarını gördü. Çünkü rüzgar onlara karşı esiyordu. Sabaha karşı İsa, gölün üstünde yürüyerek onlara yaklaştı. Yanlarından geçip gidecekti.H . Onları uğurladıktan sonra, dua etmek için dağa çıktı.?w- Bundan hemen sonra İsa öğrencilerine, tekneye binip kendisinden önce karşı yakada bulunan Beytsayda’ya geçmelerini buyurdu. Bu arada kendisi halkı evlerine gönderecekti.<s, Yemek yiyen erkeklerin sayısı beş bin kadardı.\1+ Herkes yiyip doydu. Artakalan ekmek ve balıktan on iki sepet dolusu topladılar.\1* Herkes yiyip doydu. Artakalan ekmek ve balıktan on iki sepet dolusu topladılar.]3) İsa beş ekmekle iki balığı aldı, gözlerini göğe kaldırarak şükretti; sonra ekmekleri böldü ve halka dağıtmaları için öğrencilerine verdi. İki balığı da hepsinin arasında paylaştırdı.B( Halk yüzer ellişer kişilik bölükler halinde oturdu.L~' İsa herkesi küme küme yeşil çayıra oturtmalarını buyurdu. }& İsa onlara, “Kaç ekmeğiniz var, gidin bakın” dedi. Öğrenip geldiler, “Beş ekmekle iki balığımız var” dediler.7|g% İsa ise, “Onlara siz yiyecek verin” diye karşılık verdi. Öğrenciler İsa’ya, “Gidip iki yüz dinarlık ekmek alıp onlara yedirelim mi yani?” diye sordular.U{#$ Vakit ilerlemişti. Öğrencileri İsa’ya gelip, “Burası ıssız bir yer” dediler, “Vakit de ilerledi. Halkı salıver de çevredeki çiftlik ve köylere gidip kendilerine yiyecek alsınlar.”Uz## Vakit ilerlemişti. Öğrencileri İsa’ya gelip, “Burası ıssız bir yer” dediler, “Vakit de ilerledi. Halkı salıver de çevredeki çiftlik ve köylere gidip kendilerine yiyecek alsınlar.”+yO" İsa tekneden inince büyük bir kalabalıkla karşılaştı. Çobansız koyunlara benzeyen bu insanlara acıdı ve onlara birçok konuda öğretmeye başladı.x+! Gittiklerini gören birçok kişi onları tanıdı. Halk civardaki bütün kentlerden yaya olarak yola dökülüp onlardan önce oraya vardı.Lw Tekneye binip tek başlarına tenha bir yere doğru yol aldılar.*vM İsa onlara, “Gelin, tek başımıza tenha bir yere gidelim de biraz dinlenin” dedi. Gelen giden öyle çoktu ki, yemek yemeye bile vakit bulamıyorlardı. @4~}}||!{{bzzyybxx wv&uu"tssTr`qqq2pp&oo`nn0mwll jjXiiRh"fff/eeVddHc8bbaa`__)^p]],\[ZZ.YY,XWW5VUT}T"SS0RQQwPP#OO NNoN"MM)L}L KYKJZIIAHHGGFFOEE5DD_DCbCB A.@P??K>>A==+w “O’nu çarmıha ger!” diye bağırdılar yine.|q Pilatus onlara tekrar seslenerek, “Öyleyse Yahudiler’in Kralı dediğiniz adamı ne yapayım?” diye sordu.{ Ne var ki başkâhinler, İsa’nın değil, Barabba’nın salıverilmesini istemeleri için halkı kışkırttılar.gG Başkâhinlerin İsa’yı kıskançlıktan ötürü kendisine teslim ettiklerini biliyordu.jM Pilatus onlara, “Sizin için Yahudiler’in Kralı’nı salıvermemi ister misiniz?” dedi.a; Halk, Pilatus’a gelip her zamanki gibi kendileri için birini salıvermesini istedi.mS Ayaklanma sırasında adam öldüren isyancılarla birlikte Barabba adında bir tutuklu da vardı.\1 Pilatus, her Fısıh Bayramı’nda halkın istediği bir tutukluyu salıverirdi.D Ama İsa artık yanıt vermiyordu. Pilatus buna şaştı.~w Pilatus O’na yeniden, “Hiç yanıt vermeyecek misin?” diye sordu. “Bak, seni ne çok şeyle suçluyorlar!”F} Başkâhinler O’na karşı birçok suçlamada bulundular.| Pilatus O’na, “Sen Yahudiler’in Kralı mısın?” diye sordu. İsa, “Söylediğin gibidir” yanıtını verdi.V{ ' Sabah olunca başkâhinler, ileri gelenler, din bilginleri ve Yüksek Kurul’un öteki üyeleri bir danışma toplantısı yaptıktan sonra İsa’yı bağladılar, götürüp Pilatus’a teslim ettiler.Iz H Tam o anda horoz ikinci kez öttü. Petrus, İsa’nın kendisine, “Horoz iki kez ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin” dediğini hatırladı ve hüngür hüngür ağlamaya başladı.kyOG Petrus kendine lanet okuyup ant içerek, “Sözünü ettiğiniz o adamı tanımıyorum” dedi.xF Petrus tekrar inkâr etti. Çevrede duranlar az sonra Petrus’a yine, “Gerçekten onlardansın; sen de Celileli’sin” dediler.uwcE Hizmetçi kız Petrus’u görünce çevrede duranlara yine, “Bu adam onlardan biri” demeye başladı.1v[D Petrus ise bunu inkâr ederek, “Senin neden söz ettiğini bilmiyorum, anlamıyorum” dedi ve dışarıya, dış kapının önüne çıktı. Bu arada horoz öttü.KuC Petrus aşağıda, avludayken, başkâhinin hizmetçi kızlarından biri geldi. Isınmakta olan Petrus’u görünce onu dikkatle süzüp, “Sen de Nasıralı İsa’yla birlikteydin” dedi.KtB Petrus aşağıda, avludayken, başkâhinin hizmetçi kızlarından biri geldi. Isınmakta olan Petrus’u görünce onu dikkatle süzüp, “Sen de Nasıralı İsa’yla birlikteydin” dedi.Ws'A Bazıları O’nun üzerine tükürmeye, gözlerini bağlayarak O’nu yumruklamaya başladılar. “Haydi, peygamberliğini göster!” diyorlardı. Nöbetçiler de O’nu aralarına alıp tokatladılar.Rr@ Başkâhin giysilerini yırtarak, “Artık tanıklara ne ihtiyacımız var?” dedi. “Küfürü işittiniz. Buna ne diyorsunuz?” Hepsi İsa’nın ölüm cezasını hak ettiğine karar verdiler.Rq? Başkâhin giysilerini yırtarak, “Artık tanıklara ne ihtiyacımız var?” dedi. “Küfürü işittiniz. Buna ne diyorsunuz?” Hepsi İsa’nın ölüm cezasını hak ettiğine karar verdiler.#p?> İsa, “Benim” dedi. “Ve sizler, İnsanoğlu’nun Kudretli Olan’ın sağında oturduğunu ve göğün bulutlarıyla geldiğini göreceksiniz.”o)= Ne var ki, İsa susmaya devam etti, hiç yanıt vermedi. Başkâhin O’na yeniden, “Yüce Olan’ın Oğlu Mesih sen misin?” diye sordu.4na< Sonra başkâhin topluluğun ortasında ayağa kalkarak İsa’ya, “Hiç yanıt vermeyecek misin? Nedir bunların sana karşı ettiği bu tanıklıklar?” diye sordu.Am}; Ama bu noktada bile tanıklıkları birbirini tutmadı.plY: Bazıları kalkıp O’na karşı yalan yere şöyle tanıklık ettiler: “Biz O’nun, ‘Elle yapılmış bu tapınağı yıkacağım ve üç günde, elle yapılmamış başka bir tapınak kuracağım’ dediğini işittik.”pkY9 Bazıları kalkıp O’na karşı yalan yere şöyle tanıklık ettiler: “Biz O’nun, ‘Elle yapılmış bu tapınağı yıkacağım ve üç günde, elle yapılmamış başka bir tapınak kuracağım’ dediğini işittik.”mjS8 Birçok kişi O’na karşı yalan yere tanıklık ettiyse de, tanıklıkları birbirini tutmadı.&iE7 Başkâhinler ve Yüksek Kurul’un öteki üyeleri, İsa’yı ölüm cezasına çarptırmak için kendisine karşı tanık arıyor, ama bulamıyorlardı.h'6 Petrus, İsa’yı başkâhinin avlusuna kadar uzaktan izledi. Avluda nöbetçilerle birlikte ateşin başında oturup ısınmaya başladı.g5 İsa’yı görevli başkâhine götürdüler. Bütün başkâhinler, ileri gelenler ve din bilginleri de orada toplandı.?fy4 Ama keten bezden sıyrılıp çıplak olarak kaçtı.keO3 İsa’nın ardından sadece keten beze sarınmış bir genç gidiyordu. Bu genç de yakalandı.Bd2 O zaman öğrencilerinin hepsi O’nu bırakıp kaçtı.c1 “Her gün tapınakta, yanıbaşınızda öğretiyordum, beni tutuklamadınız. Ama bu, Kutsal Yazılar yerine gelsin diye oldu.”pbY0 İsa onlara, “Niçin bir haydutmuşum gibi beni kılıç ve sopalarla yakalamaya geldiniz?” dedi.yak/ İsa’nın yanında bulunanlardan biri kılıcını çekti, başkâhinin kölesine vurup kulağını uçurdu.7`i. Onlar da İsa’yı yakalayıp tutukladılar.Q_- Gelir gelmez İsa’ya yaklaştı, “Rabbî” diyerek O’nu öptü.^7, İsa’ya ihanet eden Yahuda, “Kimi öpersem, İsa O’dur. O’nu tutuklayın, güvenlik altına alıp götürün” diye onlarla sözleşmişti.X])+ Tam o anda, İsa daha konuşurken, Onikiler’den biri olan Yahuda çıkageldi. Yanında başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler tarafından gönderilmiş kılıçlı sopalı bir kalabalık vardı.=\u* Kalkın, gidelim. İşte bana ihanet eden geldi!”,[Q) İsa üçüncü kez yanlarına döndü, “Hâlâ uyuyor, dinleniyor musunuz?” dedi. “Yeter! Saat geldi. İşte İnsanoğlu günahkârların eline veriliyor. Z9( Geri geldiğinde öğrencilerini yine uyumuş buldu. Onların göz kapaklarına ağırlık çökmüştü. İsa’ya ne diyeceklerini bilemiyorlardı.BY' Yine uzaklaştı, aynı sözleri tekrarlayarak dua etti.fXE& Uyanık durup dua edin ki, ayartılmayasınız. Ruh isteklidir, ama beden güçsüzdür.”W+% Öğrencilerinin yanına döndüğünde onları uyumuş buldu. Petrus’a, “Simun” dedi, “Uyuyor musun? Bir saat uyanık kalamadın mı?V$ “Abba, Baba, senin için her şey mümkün, bu kâseyi benden uzaklaştır. Ama benim değil, senin istediğin olsun.”vUe# Biraz ilerledi, yüzüstü yere kapanıp dua etmeye başladı. “Mümkünse o saati yaşamayayım” dedi.VT%" Onlara, “Ölesiye kederliyim” dedi. “Burada kalın, uyanık durun.”Sy! Petrus’u, Yakup’u ve Yuhanna’yı yanına aldı. Hüzünlenmeye ve ağır bir sıkıntı duymaya başlamıştı.uRc Sonra Getsemani denilen yere geldiler. İsa öğrencilerine, “Ben dua ederken siz burada oturun” dedi.Q+ Ama Petrus üsteleyerek, “Seninle birlikte ölmem gerekse bile seni asla inkâr etmem” dedi. Öğrencilerin hepsi de aynı şeyi söyledi. P  “Sana doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Bugün, bu gece, horoz iki kez ötmeden sen beni üç kez inkâr edeceksin.”QO Petrus O’na, “Herkes sendeleyip düşse bile ben düşmem” dedi.LN Ama ben dirildikten sonra sizden önce Celile’ye gideceğim.”6Me Bu arada İsa öğrencilerine, “Hepiniz sendeleyip düşeceksiniz” dedi. “Çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Çobanı vuracağım, Koyunlar darmadağın olacak.’[L/ İlahi söyledikten sonra dışarı çıkıp Zeytin Dağı’na doğru gittiler.K+ Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği’nde yenisini içeceğim o güne dek, asmanın ürününden bir daha içmeyeceğim.”cJ? “Bu benim kanım” dedi İsa, “Birçokları uğruna akıtılan antlaşma kanıdır.^I5 Sonra bir kâse alıp şükretti ve bunu öğrencilerine verdi. Hepsi bundan içti.H İsa yemek sırasında eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve, “Alın, bu benim bedenimdir” diyerek öğrencilerine verdi.BG} “Evet, İnsanoğlu kendisi için yazılmış olduğu gibi gidiyor, ama İnsanoğlu’na ihanet edenin vay haline! O adam hiç doğmamış olsaydı, kendisi için daha iyi olurdu.”jFM İsa onlara, “Onikiler’den biridir, ekmeğini benimle birlikte sahana batırandır” dedi.qE[ Onlar da kederlenerek birer birer kendisine, “Beni demek istemedin ya?” diye sormaya başladılar.D+ Sofraya oturmuş yemek yerlerken İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Sizden biri, benimle yemek yiyen biri bana ihanet edecek.”:Co Akşam olunca İsa Onikiler’le birlikte geldi.!B; Öğrenciler yola çıkıp kente gittiler. Her şeyi, İsa’nın kendilerine söylediği gibi buldular ve Fısıh yemeği için hazırlık yaptılar.}As Ev sahibi size üst katta döşenmiş, hazır büyük bir oda gösterecek. Orada bizim için hazırlık yapın.”%@C Adamın gideceği evin sahibine şöyle deyin: ‘Öğretmen, öğrencilerimle birlikte Fısıh yemeğini yiyeceğim konuk odası nerede? diye soruyor.’"?= O da öğrencilerinden ikisini şu sözlerle önden gönderdi: “Kente gidin, orada su testisi taşıyan bir adam çıkacak karşınıza. Onu izleyin.N> Fısıh kurbanının kesildiği Mayasız Ekmek Bayramı’nın ilk günü öğrencileri İsa’ya, “Fısıh yemeğini yemen için nereye gidip hazırlık yapmamızı istersin?” diye sordular.= Onlar bunu işitince sevindiler, Yahuda’ya para vermeyi vaat ettiler. O da İsa’yı ele vermek için fırsat kollamaya başladı.}<s Bu arada Onikiler’den biri olan Yahuda İskariot, İsa’yı ele vermek amacıyla başkâhinlerin yanına gitti.; Size doğrusunu söyleyeyim, Müjde dünyanın neresinde duyurulursa, bu kadının yaptığı da onun anılması için anlatılacak.”o:W Kadın elinden geleni yaptı, beni gömülmeye hazırlamak üzere daha şimdiden bedenimi yağladı.9  Yoksullar her zaman aranızdadır, dilediğiniz anda onlara yardım edebilirsiniz; ama ben her zaman aranızda olmayacağım.t8a “Kadını rahat bırakın” dedi İsa. “Neden üzüyorsunuz onu? Benim için güzel bir şey yaptı.Y7+ Bazıları buna kızdılar; birbirlerine, “Bu yağ niçin böyle boş yere harcandı? Üç yüz dinardan fazlaya satılabilir, parası yoksullara verilebilirdi” diyerek kadını azarlamaya başladılar.Y6+ Bazıları buna kızdılar; birbirlerine, “Bu yağ niçin böyle boş yere harcandı? Üç yüz dinardan fazlaya satılabilir, parası yoksullara verilebilirdi” diyerek kadını azarlamaya başladılar.s5_ İsa Beytanya’da cüzamlı Simun’un evinde sofrada otururken yanına bir kadın geldi. Kadın kaymaktaşından bir kap içinde çok değerli, saf hintsümbülü yağı getirmişti. Kabı kırarak yağı O’nun başına döktü.Z4- “Bayramda olmasın, yoksa halk arasında kargaşalık çıkar” diyorlardı.,3 S Fısıh ve Mayasız Ekmek Bayramı’na iki gün kalmıştı. Başkâhinlerle din bilginleri İsa’yı hileyle tutuklayıp öldürmenin bir yolunu arıyorlardı.H2  % Size söylediklerimi herkese söylüyorum; uyanık kalın!”01[ $ Ansızın gelip sizi uykuda bulmasın!03 # Siz de uyanık kalın. Çünkü ev sahibi ne zaman gelecek, akşam mı, gece yarısı mı, horoz öttüğünde mi, sabaha doğru mu, bilemezsiniz.,/Q " Bu, yolculuğa çıkan bir adamın durumuna benzer. Evinden ayrılırken kölelerine yetki ve görev verir, kapıdaki nöbetçiye de uyanık kalmasını buyurur.e.C ! Dikkat edin, uyanık kalın, dua edin. Çünkü o anın ne zaman geleceğini bilemezsiniz.k-O “O günü ve o saati, ne gökteki melekler, ne de Oğul bilir; Baba’dan başka kimse bilmez.],3  Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.”]+3  Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak ortadan kalkmayacak. *   Aynı şekilde, bu olayların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki Tanrı’nın Egemenliği yakındır, kapıdadır.)  “İncir ağacından ders alın. Dalları filizlenip yaprakları sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız.$(A  İnsanoğlu o zaman meleklerini gönderecek, seçtiklerini yeryüzünün bir ucundan göğün öbür ucuna dek, dünyanın dört bucağından toplayacak.k'O  “O zaman İnsanoğlu’nun bulutlar içinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.%&C  “Ama o günlerde, o sıkıntıdan sonra, ‘Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’%%C  “Ama o günlerde, o sıkıntıdan sonra, ‘Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’Q$  Ama siz dikkatli olun. İşte size her şeyi önceden söylüyorum.”.#U  Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar, belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse seçilmiş olanları saptıracaklar.m"S  Eğer o zaman biri size, ‘İşte Mesih burada’, ya da, ‘İşte şurada’ derse, inanmayın.'!G  Rab o günleri kısaltmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama Rab, seçilmiş olanlar, kendi seçtiği kişiler uğruna o günleri kısaltmıştır.6 e  Çünkü o günlerde öyle bir sıkıntı olacak ki, Tanrı’nın var ettiği yaratılışın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.:o  Dua edin ki, kaçışınız kışa rastlamasın.I   O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!=u  Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin.V%  Damda olan, evinden bir şey almak için aşağı inmesin, içeri girmesin.(I  “Yıkıcı iğrenç şeyin, bulunmaması gereken yerde dikildiğini gördüğünüz zaman –okuyan anlasın– Yahudiye’de bulunanlar dağlara kaçsın.hI Benim adımdan ötürü herkes sizden nefret edecek. Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır. Kardeş kardeşi, baba çocuğunu ölüme teslim edecek. Çocuklar anne babalarına başkaldırıp onları öldürtecek.G Sizi tutuklayıp mahkemeye verdiklerinde, ‘Ne söyleyeceğiz?’ diye önceden kaygılanmayın. O anda size ne esinlenirse onu söyleyin. Çünkü konuşan siz değil, Kutsal Ruh olacak.O Ne var ki, önce Müjde’nin bütün uluslara duyurulması gerekir.N “Ama siz kendinize dikkat edin! İnsanlar sizi mahkemelere verecek, havralarda dövecekler. Benden ötürü valilerin, kralların önüne çıkarılacak, böylece onlara tanıklık edeceksiniz.  Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer depremler, kıtlıklar olacak. Bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır.y  Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyunca korkmayın. Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir.iK  “Birçokları, ‘Ben O’yum’ diyerek benim adımla gelip birçok kişiyi saptıracaklar.W'  İsa onlara anlatmaya başladı: “Sakın kimse sizi saptırmasın” dedi.!  İsa, Zeytin Dağı’nda, tapınağın karşısında otururken Petrus, Yakup, Yuhanna ve Andreas özel olarak kendisine şunu sordular: “Söyle bize, bu dediklerin ne zaman olacak, bütün bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?”!  İsa, Zeytin Dağı’nda, tapınağın karşısında otururken Petrus, Yakup, Yuhanna ve Andreas özel olarak kendisine şunu sordular: “Söyle bize, bu dediklerin ne zaman olacak, bütün bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?”{  İsa ona, “Bu büyük yapıları görüyor musun? Burada taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!” dedi. % İsa tapınaktan çıkarken öğrencilerinden biri O’na, “Öğretmenim” dedi, “Şu güzel taşlara, şu görkemli yapılara bak!”7 g , Çünkü ötekilerin hepsi, zenginliklerinden artanı attılar. Bu kadın ise yoksulluğuna karşın, varını yoğunu, geçinmek için elinde ne varsa, tümünü verdi.” 1 + İsa öğrencilerini yanına çağırarak, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Bu yoksul dul kadın kutuya herkesten daha çok para attı.[ / * Yoksul bir dul kadın da geldi, birkaç kuruş değerinde iki bakır para attı. 5 ) İsa tapınakta bağış toplanan yerin karşısında oturmuş, kutulara para atan halkı seyrediyordu. Birçok zengin kişi kutuya bol para attı.  ( Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu kişilerin cezası daha ağır olacaktır.”_7 ' İsa öğretirken şöyle dedi: “Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan, meydanlarda selamlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve şölenlerde başköşelere kurulmaktan hoşlanan din bilginlerinden sakının._7 & İsa öğretirken şöyle dedi: “Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan, meydanlarda selamlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve şölenlerde başköşelere kurulmaktan hoşlanan din bilginlerinden sakının.3 % Davut’un kendisi O’ndan Rab diye söz ettiğine göre, O nasıl Davut’un Oğlu olur?” Oradaki büyük kalabalık O’nu zevkle dinliyordu.4a $ Davut’un kendisi, Kutsal Ruh’tan esinlenerek şöyle demişti: ‘Rab Rabbim’e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek Sağımda otur.’ # İsa tapınakta öğretirken şunu sordu: “Nasıl oluyor da din bilginleri, ‘Mesih, Davut’un Oğlu’dur’ diyorlar?4a " İsa onun akıllıca yanıt verdiğini görünce, “Sen Tanrı’nın Egemenliği’nden uzak değilsin” dedi. Bundan sonra kimse O’na soru sormaya cesaret edemedi.N ! İnsanın Tanrı’yı bütün yüreğiyle, bütün anlayışıyla ve bütün gücüyle sevmesi, komşusunu da kendi gibi sevmesi, bütün yakmalık sunulardan ve kurbanlardan daha önemlidir.”/ Din bilgini İsa’ya, “İyi söyledin, öğretmenim” dedi. “ ‘Tanrı tektir ve O’ndan başkası yoktur’ demekle doğruyu söyledin.oW  İkincisi de şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ Bunlardan daha büyük buyruk yoktur.”wg  Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün aklınla ve bütün gücünle seveceksin.’v~e  İsa şöyle karşılık verdi: “En önemlisi şudur: ‘Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab tek Rab’dir.@}y  Onların tartışmalarını dinleyen ve İsa’nın onlara güzel yanıt verdiğini gören bir din bilgini yaklaşıp O’na, “Buyrukların en önemlisi hangisidir?” diye sordu.k|O  Tanrı ölülerin değil, dirilerin Tanrısı’dır. Siz büyük bir yanılgı içindesiniz.” {  Ölülerin dirilmesi konusuna gelince, Musa’nın Kitabı’nda, alevlenen çalıyla ilgili bölümde Tanrı’nın Musa’ya söylediklerini okumadınız mı? ‘Ben İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın Tanrısı ve Yakup’un Tanrısı’yım’ diyor.ezC  İnsanlar ölümden dirilince ne evlenir ne evlendirilir, göklerdeki melekler gibidirler. y9  İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Ne Kutsal Yazılar’ı ne de Tanrı’nın gücünü biliyorsunuz. Yanılmanızın nedeni de bu değil mi?x   Diriliş günü, ölümden dirildiklerinde kadın bunlardan hangisinin karısı olacak? Çünkü yedisi de onunla evlendi.”Hw   Yedisi de çocuksuz öldü. Hepsinden sonra kadın da öldü.lvQ  İkincisi aynı kadını aldı, o da çocuk sahibi olmadan öldü. Üçüncüsüne de öyle oldu.Ou  Yedi kardeş vardı. Birincisi evlendi ve çocuk bırakmadan öldü.+tO  Ölümden sonra diriliş olmadığını söyleyen Sadukiler İsa’ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa yazılarında bize şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adam ölür, geride bir dul bırakır, ama çocuk bırakmazsa, kardeşi onun karısını alıp soyunu sürdürsün.’+sO  Ölümden sonra diriliş olmadığını söyleyen Sadukiler İsa’ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa yazılarında bize şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adam ölür, geride bir dul bırakır, ama çocuk bırakmazsa, kardeşi onun karısını alıp soyunu sürdürsün.’r  İsa da, “Sezar’ın hakkını Sezar’a, Tanrı’nın hakkını Tanrı’ya verin” dedi. İsa’nın sözlerine şaşakaldılar.kqO  Parayı getirdiler. İsa, “Bu resim, bu yazı kimin?” diye sordu. “Sezar’ın” dediler.p{  Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.”)oK  Bunlar gelip İsa’ya, “Öğretmenimiz” dediler, “Senin dürüst biri olduğunu, kimseyi kayırmadan, insanlar arasında ayrım yapmadan Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini biliyoruz. Sezar’a vergi vermek Kutsal Yasa’ya uygun mu, değil mi? Verelim mi, vermeyelim mi?”$nA Daha sonra İsa’yı söyleyeceği sözlerle tuzağa düşürmek amacıyla Ferisiler’den ve Hirodes yanlılarından bazılarını O’na gönderdiler.=ms İsa’nın bu benzetmede kendilerinden söz ettiğini anlayan Yahudi önderler O’nu tutuklamak istediler; ama halkın tepkisinden korktukları için O’nu bırakıp gittiler.4la Şu Kutsal Yazı’yı okumadınız mı? ‘Yapıcıların reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu. Rab’bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!’ ”4ka Şu Kutsal Yazı’yı okumadınız mı? ‘Yapıcıların reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu. Rab’bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!’ ”sj_ “Bu durumda bağın sahibi ne yapacak? Gelip bağcıları yok edecek, bağı da başkalarına verecek.Li  Böylece onu yakaladılar, öldürüp bağdan dışarı attılar.rh]  “Ama bağcılar birbirlerine, ‘Mirasçı budur, gelin onu öldürelim, miras bizim olur’ dediler.g  “Bağ sahibinin yanında tek kişi kaldı, o da sevgili oğluydu. ‘Oğlumu sayarlar’ diyerek bağcılara en son onu yolladı.ufc  Birini daha yolladı, onu öldürdüler. Daha birçok köle yolladı. Kimini dövüp kimini öldürdüler.neU  Bağ sahibi bu kez onlara başka bir köle yolladı. Onu da başından yaralayıp aşağıladılar.Gd  Bağcılar köleyi yakalayıp dövdü ve eli boş gönderdi.mcS  Mevsimi gelince bağın ürününden payına düşeni almak üzere bağcılara bir köle yolladı.ob Y İsa onlara benzetmelerle konuşmaya başladı. “Adamın biri bağ dikti, çevresini çitle çevirdi, üzüm sıkmak için bir çukur kazdı, bir de bekçi kulesi yaptı. Sonra bağı bağcılara kiralayıp yolculuğa çıktı.a/ ! İsa’ya, “Bilmiyoruz” diye yanıt verdiler. İsa da onlara, “Ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylemeyeceğim” dedi.`# Yok eğer ‘İnsanlardan’ dersek...” Halkın tepkisinden korkuyorlardı. Çünkü herkes Yahya’yı gerçekten peygamber sayıyordu._  Bunu aralarında şöyle tartışmaya başladılar: “ ‘Tanrı’dan’ dersek, ‘Öyleyse ona niçin inanmadınız?’ diyecek.h^I  Yahya’nın vaftiz etme yetkisi Tanrı’dan mıydı, insanlardan mı? Yanıt verin bana.”]  İsa da onlara, “Size bir soru soracağım” dedi. “Bana yanıt verin, ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylerim.m\S  Yine Yeruşalim’e geldiler. İsa tapınakta gezinirken başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler O’nun yanına gelip, “Bunları hangi yetkiyle yapıyorsun, bunları yapma yetkisini sana kim verdi?” diye sordular.m[S  Yine Yeruşalim’e geldiler. İsa tapınakta gezinirken başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler O’nun yanına gelip, “Bunları hangi yetkiyle yapıyorsun, bunları yapma yetkisini sana kim verdi?” diye sordular.'ZG  Kalkıp dua ettiğiniz zaman, birine karşı bir şikâyetiniz varsa onu bağışlayın ki, göklerdeki Babanız da sizin suçlarınızı bağışlasın.”'YG  Kalkıp dua ettiğiniz zaman, birine karşı bir şikâyetiniz varsa onu bağışlayın ki, göklerdeki Babanız da sizin suçlarınızı bağışlasın.”X  Bunun için size diyorum ki, duayla dilediğiniz her şeyi daha şimdiden almış olduğunuza inanın, dileğiniz yerine gelecektir.0WY  Size doğrusunu söyleyeyim, kim şu dağa, ‘Kalk, denize atıl!’ der ve yüreğinde kuşku duymadan dediğinin olacağına inanırsa, dileği yerine gelecektir.KV  İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Tanrı’ya iman edin.dUA  Olayı hatırlayan Petrus, “Rabbî, bak! Lanetlediğin incir ağacı kurumuş!” dedi.sT_  Sabah erkenden incir ağacının yanından geçerlerken, ağacın kökten kurumuş olduğunu gördüler.DS  Akşam olunca İsa’yla öğrencileri kentten ayrıldı.?Rw  Başkâhinler ve din bilginleri bunu duyunca İsa’yı yok etmek için bir yol aramaya başladılar. O’ndan korkuyorlardı. Çünkü bütün halk O’nun öğretisine hayrandı.&QE  Halka öğretirken şunları söyledi: “ ‘Evime, bütün ulusların dua evi denecek’ diye yazılmamış mı? Ama siz onu haydut inine çevirdiniz.”XP)  Yük taşıyan hiç kimsenin tapınağın avlusundan geçmesine izin vermedi.KO  Oradan Yeruşalim’e geldiler. İsa tapınağın avlusuna girerek oradaki alıcı ve satıcıları dışarı kovdu. Para bozanların masalarını, güvercin satanların sehpalarını devirdi.tNa  İsa ağaca, “Artık sonsuza dek senden kimse meyve yiyemesin!” dedi. Öğrencileri de bunu duydular.GM Uzakta, yapraklanmış bir incir ağacı görünce belki incir bulurum diye yaklaştı. Ağacın yanına vardığında yapraktan başka bir şey bulamadı. Çünkü incir mevsimi değildi. Dc~~~}||@{{zz3yyNxuwwv}uOtt?rqtpoo$nn9mm/llol,kkQjjpithhAgg2ftf9eeZdzcc)bbZb a~a `__c_"^^8]]\/[[[+ZZ7YY[YXXWXWcVVgV UU3TTT==l=<<\;;:f99O88,76 5443.211D0../--,,_+N*=))m)([''&&%%$g##""!# j``E 7<KWhp$  = `  /D  İlyas bunlardan hiçbirine gönderilmedi; yalnız Sayda bölgesinin Sarefat Kenti’nde bulunan dul bir kadına gönderildi.\1 Yine size gerçeği söyleyeyim, gökyüzünün üç yıl altı ay kapalı kaldığı, bütün ülkede korkunç bir kıtlığın baş gösterdiği İlyas zamanında İsrail’de çok sayıda dul kadın vardı.yk “Size doğrusunu söyleyeyim” diye devam etti İsa, “Hiçbir peygamber kendi memleketinde kabul görmez.\~1 İsa onlara şöyle dedi: “Kuşkusuz bana şu deyimi hatırlatacaksınız: ‘Ey hekim, önce kendini iyileştir! Kefarnahum’da yaptıklarını duyduk. Aynısını burada, kendi memleketinde de yap.’ ”} Herkes İsa’yı övüyor, ağzından çıkan lütufkâr sözlere hayran kalıyordu. “Yusuf’un oğlu değil mi bu?” diyorlardı.a|; İsa, “Dinlediğiniz bu Yazı bugün yerine gelmiştir” diye konuşmaya başladı.q{[ Sonra kitabı kapattı, görevliye geri verip oturdu. Havradakilerin hepsi dikkatle O’na bakıyordu.1z[ “Rab’bin Ruhu üzerimdedir. Çünkü O beni yoksullara Müjde’yi iletmek için meshetti. Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, Körlere gözlerinin açılacağını duyurmak için, Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak Ve Rab’bin lütuf yılını ilan etmek için Beni gönderdi.”1y[ “Rab’bin Ruhu üzerimdedir. Çünkü O beni yoksullara Müjde’yi iletmek için meshetti. Tutsaklara serbest bırakılacaklarını, Körlere gözlerinin açılacağını duyurmak için, Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak Ve Rab’bin lütuf yılını ilan etmek için Beni gönderdi.” x İsa, büyüdüğü Nasıra Kenti’ne geldiğinde her zamanki gibi Şabat Günü havraya gitti. Kutsal Yazılar’ı okumak üzere ayağa kalkınca O’na Peygamber Yeşaya’nın Kitabı verildi. Kitabı açarak şu sözlerin yazılı olduğu yeri buldu: w İsa, büyüdüğü Nasıra Kenti’ne geldiğinde her zamanki gibi Şabat Günü havraya gitti. Kutsal Yazılar’ı okumak üzere ayağa kalkınca O’na Peygamber Yeşaya’nın Kitabı verildi. Kitabı açarak şu sözlerin yazılı olduğu yeri buldu:Ov Oranın havralarında öğretiyor, herkes tarafından övülüyordu.luQ İsa, Ruh’un gücüyle donanmış olarak Celile’ye döndü. Haber bütün bölgeye yayıldı.itK İblis, İsa’yı her bakımdan denedikten sonra bir süre için O’nun yanından ayrıldı.psY İsa ona şöyle karşılık verdi: “ ‘Tanrın Rab’bi denemeyeceksin!’ diye buyrulmuştur.”^r5 ‘Ayağın bir taşa çarpmasın diye Seni elleri üzerinde taşıyacaklar.’ ”pqY “Çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Tanrı, seni korumaları için Meleklerine buyruk verecek.’p) İblis O’nu Yeruşalim’e götürüp tapınağın tepesine çıkardı. “Tanrı’nın Oğlu’ysan, kendini buradan aşağı at” dedi. o  İsa ona şu karşılığı verdi: “ ‘Tanrın Rab’be tapacak, yalnız O’na kulluk edeceksin’ diye yazılmıştır.”/nY Bana taparsan, hepsi senin olacak.”m5 O’na, “Bütün bunların yönetimini ve zenginliğini sana vereceğim” dedi. “Bunlar bana teslim edildi, ben de dilediğim kişiye veririm.tla Sonra İblis İsa’yı yükseklere çıkararak bir anda O’na dünyanın bütün ülkelerini gösterdi.kkO İsa, “ ‘İnsan yalnız ekmekle yaşamaz’ diye yazılmıştır” karşılığını verdi.mjS Bunun üzerine İblis O’na, “Tanrı’nın Oğlu’ysan, şu taşa söyle ekmek olsun” dedi.piY Kutsal Ruh’la dolu olarak Şeria Irmağı’ndan dönen İsa, Ruh’un yönlendirmesiyle çölde dolaştırılarak kırk gün İblis tarafından denendi. O günlerde hiçbir şey yemedi. Dolayısıyla bu süre sonunda acıktı.oh Y Kutsal Ruh’la dolu olarak Şeria Irmağı’ndan dönen İsa, Ruh’un yönlendirmesiyle çölde dolaştırılarak kırk gün İblis tarafından denendi. O günlerde hiçbir şey yemedi. Dolayısıyla bu süre sonunda acıktı.Bg& Enoş oğlu, Şit oğlu, Adem oğlu, Tanrı Oğlu’ydu.Tf!% Metuşelah oğlu, Hanok oğlu, Yeret oğlu, Mahalalel oğlu, Kenan oğlu,Ke$ Kenan oğlu, Arpakşat oğlu, Sam oğlu, Nuh oğlu, Lemek oğlu,Id # Seruk oğlu, Reu oğlu, Pelek oğlu, Ever oğlu, Şelah oğlu,Oc" Yakup oğlu, İshak oğlu, İbrahim oğlu, Terah oğlu, Nahor oğlu,Ob! Amminadav oğlu, Ram oğlu, Hesron oğlu, Peres oğlu, Yahuda oğlu,Ma İşay oğlu, Ovet oğlu, Boaz oğlu, Salmon oğlu, Nahşon oğlu,L` Mala oğlu, Menna oğlu, Mattata oğlu, Natan oğlu, Davut oğlu,O_ Şimon oğlu, Yahuda oğlu, Yusuf oğlu, Yonam oğlu, Elyakim oğlu,M^ Yeşu oğlu, Eliezer oğlu, Yorim oğlu, Mattat oğlu, Levi oğlu,I]  Malki oğlu, Addi oğlu, Kosam oğlu, Elmadam oğlu, Er oğlu,U\# Yohanan oğlu, Reşa oğlu, Zerubbabil oğlu, Şealtiel oğlu, Neri oğlu,M[ Mahat oğlu, Mattitya oğlu, Şimi oğlu, Yosek oğlu, Yoda oğlu,MZ Mattitya oğlu, Amos oğlu, Nahum oğlu, Hesli oğlu, Nagay oğlu,LY Mattat oğlu, Levi oğlu, Malki oğlu, Yannay oğlu, Yusuf oğlu,Xy İsa görevine başladığı zaman otuz yaşlarındaydı. Yusuf’un oğlu olduğu sanılıyordu. Yusuf da Eli oğlu,Wy Bütün halk vaftiz olduktan sonra İsa da vaftiz oldu. Dua ederken gök açıldı ve Kutsal Ruh, bedensel görünümde, güvercin gibi O’nun üzerine indi. Gökten, “Sen benim sevgili Oğlum’sun, senden hoşnudum” diyen bir ses duyuldu.Vy Bütün halk vaftiz olduktan sonra İsa da vaftiz oldu. Dua ederken gök açıldı ve Kutsal Ruh, bedensel görünümde, güvercin gibi O’nun üzerine indi. Gökten, “Sen benim sevgili Oğlum’sun, senden hoşnudum” diyen bir ses duyuldu.cU? Ne var ki bölgenin kralı Hirodes, kardeşinin karısı Hirodiya’yla ilgili olayı ve kendi yapmış olduğu bütün kötülükleri yüzüne vuran Yahya’yı hapse attırarak kötülüklerine bir yenisini ekledi.cT? Ne var ki bölgenin kralı Hirodes, kardeşinin karısı Hirodiya’yla ilgili olayı ve kendi yapmış olduğu bütün kötülükleri yüzüne vuran Yahya’yı hapse attırarak kötülüklerine bir yenisini ekledi.[S/ Yahya başka birçok konuda halka çağrıda bulunuyor, Müjde’yi duyuruyordu.R1 Harman yerini temizlemek ve buğdayı toplayıp ambarına yığmak için yabası elinde hazır duruyor. Samanı ise sönmeyen ateşte yakacak.”tQa Yahya ise hepsine şöyle yanıt verdi: “Ben sizi suyla vaftiz ediyorum, ama benden daha güçlü Olan geliyor. Ben O’nun çarıklarının bağını çözmeye bile layık değilim. O sizi Kutsal Ruh’la ve ateşle vaftiz edecek.}Ps Halk umut içinde bekliyordu. Yahya’yla ilgili olarak herkesin aklında, “Acaba Mesih bu mu?” sorusu vardı.6Oe Bazı askerler de, “Ya biz ne yapalım?” diye sordular. O da, “Kaba kuvvetle ya da yalan suçlamalarla kimseden para koparmayın” dedi, “Ücretinizle yetinin.”AN} Yahya, “Size buyrulandan çok vergi almayın” dedi.mMS Bazı vergi görevlileri de vaftiz olmaya gelerek, “Öğretmenimiz, biz ne yapalım?” dediler.L! Yahya onlara, “İki mintanı olan birini mintanı olmayana versin; yiyeceği olan yiyeceği olmayanla paylaşsın” yanıtını verdi.?Ky Halk ona, “Öyleyse biz ne yapalım?” diye sordu.rJ] Balta ağaçların köküne dayanmış bile. İyi meyve vermeyen her ağaç kesilip ateşe atılır.”ZI- Bundan böyle tövbeye yaraşır meyveler verin! Kendi kendinize, ‘Biz İbrahim’in soyundanız’ demeye kalkmayın. Ben size şunu söyleyeyim: Tanrı, İbrahim’e şu taşlardan da çocuk yaratabilir.H3 Yahya, vaftiz olmak için kendisine gelen kalabalıklara şöyle seslendi: “Ey engerekler soyu! Gelecek gazaptan kaçmak için sizi kim uyardı?YG+ Ve bütün insanlar Tanrı’nın sağladığı kurtuluşu görecektir.’ ”F ‘Her vadi doldurulacak, Her dağ ve her tepe alçaltılacak. Dolambaçlı yollar doğrultulacak, Engebeli yollar düzleştirilecek.LE Nitekim Peygamber Yeşaya’nın sözlerini içeren kitapta şöyle yazılmıştır: “Çölde haykıran, ‘Rab’bin yolunu hazırlayın, Geçeceği patikaları düzleyin’ diye sesleniyor.*DM O da Şeria Irmağı’nın çevresindeki bütün bölgeyi dolaşarak insanları, günahlarının bağışlanması için tövbe edip vaftiz olmaya çağırdı.}Cs Hanan ile Kayafa başkâhinlik ediyorlardı. Bu sırada Tanrı çölde bulunan Zekeriya oğlu Yahya’ya seslendi.pB [ Sezar Tiberius’un egemenliğinin on beşinci yılıydı. Yahudiye’de Pontius Pilatus valilik yapıyordu. Celile’yi Hirodes, İtureya ve Trahonitis bölgesini Hirodes’in kardeşi Filipus, Avilini’yi Lisanias yönetiyordu.fAE4 İsa bilgelikte ve boyda gelişiyor, Tanrı’nın ve insanların beğenisini kazanıyordu.@)3 İsa onlarla birlikte yola çıkıp Nasıra’ya döndü. Onların sözünü dinlerdi. Annesi bütün bu olup bitenleri yüreğinde sakladı.1 O da onlara, “Beni niçin arayıp durdunuz?” dedi. “Babam’ın evinde bulunmam gerektiğini bilmiyor muydunuz?”2=]0 Annesiyle babası O’nu görünce şaşırdılar. Annesi, “Çocuğum, bize bunu niçin yaptın? Bak, babanla ben büyük kaygı içinde seni arayıp durduk” dedi.W<'/ O’nu dinleyen herkes, zekâsına ve verdiği yanıtlara hayran kalıyordu.;}. Üç gün sonra O’nu tapınakta buldular. Din öğretmenleri arasında oturmuş, onları dinliyor, sorular soruyordu.E:- Bulamayınca O’nu araya araya Yeruşalim’e döndüler. 9, Bayramdan sonra eve dönerlerken küçük İsa Yeruşalim’de kaldı. Bunu farketmeyen annesiyle babası, çocuğun yol arkadaşlarıyla birlikte olduğunu sanarak bir günlük yol gittiler. Sonra O’nu akrabalar ve dostlar arasında aramaya başladılar. 8+ Bayramdan sonra eve dönerlerken küçük İsa Yeruşalim’de kaldı. Bunu farketmeyen annesiyle babası, çocuğun yol arkadaşlarıyla birlikte olduğunu sanarak bir günlük yol gittiler. Sonra O’nu akrabalar ve dostlar arasında aramaya başladılar.Q7* İsa on iki yaşına gelince, bayram geleneğine uyarak yine gittiler.`69) İsa’nın annesi babası her yıl Fısıh Bayramı’nda Yeruşalim’e giderlerdi.t5a( Çocuk büyüyor, güçleniyor ve bilgelikte yetkinleşiyordu. Tanrı’nın lütfu O’nun üzerindeydi.4-' Yusuf’la Meryem, Rab’bin Yasası’nda öngörülen her şeyi yerine getirdikten sonra Celile’ye, kendi kentleri Nasıra’ya döndüler.3%& Tam o sırada ortaya çıkan Anna, Tanrı’ya şükrederek Yeruşalim’in kurtuluşunu bekleyen herkese İsa’dan söz etmeye başladı.82i% Anna adında çok yaşlı bir kadın peygamber vardı. Aşer oymağından Fanuel’in kızıydı. Genç kız olarak evlenip kocasıyla yedi yıl yaşadıktan sonra dul kalmıştı. Şimdi seksen dört yaşındaydı. Tapınaktan ayrılmaz, oruç tutup dua ederek gece gündüz Tanrı’ya tapınırdı.81i$ Anna adında çok yaşlı bir kadın peygamber vardı. Aşer oymağından Fanuel’in kızıydı. Genç kız olarak evlenip kocasıyla yedi yıl yaşadıktan sonra dul kalmıştı. Şimdi seksen dört yaşındaydı. Tapınaktan ayrılmaz, oruç tutup dua ederek gece gündüz Tanrı’ya tapınırdı.05# Senin kalbine de adeta bir kılıç saplanacak. Bütün bunlar, birçoklarının yüreğindeki düşüncelerin açığa çıkması için olacak.”h/I" Şimon onları kutsayıp çocuğun annesi Meryem’e şöyle dedi: “Bu çocuk, İsrail’de birçok kişinin düşmesine ya da yükselmesine yol açmak ve aleyhinde konuşulacak bir belirti olmak üzere belirlenmiştir.V.%! İsa’nın annesiyle babası, O’nun hakkında söylenenlere şaştılar.O- Çünkü senin sağladığın, Bütün halkların gözü önünde hazırladığın kurtuluşu, Ulusları aydınlatıp Halkın İsrail’e yücelik kazandıracak ışığı Gözlerimle gördüm.”O, Çünkü senin sağladığın, Bütün halkların gözü önünde hazırladığın kurtuluşu, Ulusları aydınlatıp Halkın İsrail’e yücelik kazandıracak ışığı Gözlerimle gördüm.”O+ Çünkü senin sağladığın, Bütün halkların gözü önünde hazırladığın kurtuluşu, Ulusları aydınlatıp Halkın İsrail’e yücelik kazandıracak ışığı Gözlerimle gördüm.”^*5 “Ey Rabbim, verdiğin sözü tuttun; Artık ben, kulun huzur içinde ölebilirim. ) Böylece Şimon, Ruh’un yönlendirmesiyle tapınağa geldi. Küçük İsa’nın annesi babası, Kutsal Yasa’nın ilgili kuralını yerine getirmek üzere O’nu içeri getirdiklerinde, Şimon O’nu kucağına aldı, Tanrı’yı överek şöyle dedi: ( Böylece Şimon, Ruh’un yönlendirmesiyle tapınağa geldi. Küçük İsa’nın annesi babası, Kutsal Yasa’nın ilgili kuralını yerine getirmek üzere O’nu içeri getirdiklerinde, Şimon O’nu kucağına aldı, Tanrı’yı överek şöyle dedi:m'S Rab’bin Mesihi’ni görmeden ölmeyeceği Kutsal Ruh aracılığıyla kendisine bildirilmişti.-&S O sırada Yeruşalim’de Şimon adında bir adam vardı. Doğru ve dindar biriydi. İsrail’in avutulmasını özlemle bekliyordu. Kutsal Ruh onun üzerindeydi. % Ayrıca Rab’bin Yasası’nda buyrulduğu gibi, kurban olarak “bir çift kumru ya da iki güvercin yavrusu” sunacaklardı.$} Nitekim Rab’bin Yasası’nda, “İlk doğan her erkek çocuk Rab’be adanmış sayılacak” diye yazılmıştır.#% Musa’nın Yasası’na göre arınma günlerinin bitiminde Yusuf’la Meryem çocuğu Rab’be adamak için Yeruşalim’e götürdüler.,"Q Sekizinci gün, çocuğu sünnet etme zamanı gelince, O’na İsa adı verildi. Bu, O’nun anne rahmine düşmesinden önce meleğin kendisine verdiği isimdi.%!C Çobanlar, işitip gördüklerinin tümü için Tanrı’yı yüceltip överek geri döndüler. Her şeyi, kendilerine anlatıldığı gibi bulmuşlardı.[ / Meryem ise bütün bu sözleri derin derin düşünerek yüreğinde saklıyordu.S Bunu duyanların hepsi, çobanların söylediklerine şaşıp kaldılar.V% Onları görünce, çocukla ilgili kendilerine anlatılanları bildirdiler.S Aceleyle gidip Meryem’le Yusuf’u ve yemlikte yatan bebeği buldular.7g Melekler yanlarından ayrılıp göğe çekildikten sonra çobanlar birbirlerine, “Haydi, Beytlehem’e gidelim, Rab’bin bize bildirdiği bu olayı görelim” dediler.q[ Birdenbire meleğin yanında, göksel ordulardan oluşan büyük bir topluluk belirdi. Tanrı’yı överek, “En yücelerde Tanrı’ya yücelik olsun, Yeryüzünde O’nun hoşnut kaldığı insanlara Esenlik olsun!” dediler.q[ Birdenbire meleğin yanında, göksel ordulardan oluşan büyük bir topluluk belirdi. Tanrı’yı överek, “En yücelerde Tanrı’ya yücelik olsun, Yeryüzünde O’nun hoşnut kaldığı insanlara Esenlik olsun!” dediler.gG İşte size bir işaret: Kundağa sarılmış ve yemlikte yatan bir bebek bulacaksınız.”F Melek onlara, “Korkmayın!” dedi. “Size, bütün halkı çok sevindirecek bir haber müjdeliyorum: Bugün size, Davut’un kentinde bir Kurtarıcı doğdu. Bu, Rab olan Mesih’tir.F Melek onlara, “Korkmayın!” dedi. “Size, bütün halkı çok sevindirecek bir haber müjdeliyorum: Bugün size, Davut’un kentinde bir Kurtarıcı doğdu. Bu, Rab olan Mesih’tir. Rab’bin bir meleği onlara göründü ve Rab’bin görkemi çevrelerini aydınlattı. Büyük bir korkuya kapıldılar.kO Aynı yörede, sürülerinin yanında nöbet tutarak geceyi kırlarda geçiren çobanlar vardı./ Onlar oradayken, Meryem’in doğurma vakti geldi ve ilk oğlunu doğurdu. Onu kundağa sarıp bir yemliğe yatırdı. Çünkü handa yer yoktu./ Onlar oradayken, Meryem’in doğurma vakti geldi ve ilk oğlunu doğurdu. Onu kundağa sarıp bir yemliğe yatırdı. Çünkü handa yer yoktu.N Orada, hamile olan nişanlısı Meryem’le birlikte yazılacaktı..U Böylece Yusuf da, Davut’un soyundan ve torunlarından olduğu için Celile’nin Nasıra Kenti’nden Yahudiye bölgesine, Davut’un kenti Beytlehem’e gitti.5e Herkes yazılmak için kendi kentine gitti.N Bu ilk sayım, Kirinius’un Suriye valiliği zamanında yapıldı.{ q O günlerde Sezar Avgustus bütün Roma dünyasında bir nüfus sayımının yapılması için buyruk çıkardı.~  wP Çocuk büyüyor, ruhsal yönden güçleniyordu. İsrail halkına görüneceği güne dek ıssız yerlerde yaşadı.  O Çünkü Tanrımız’ın yüreği merhamet doludur. O’nun merhameti sayesinde, Yücelerden doğan Güneş, Karanlıkta ve ölümün gölgesinde yaşayanlara ışık saçmak Ve ayaklarımızı esenlik yoluna yöneltmek üzere Yardımımıza gelecektir.”  N Çünkü Tanrımız’ın yüreği merhamet doludur. O’nun merhameti sayesinde, Yücelerden doğan Güneş, Karanlıkta ve ölümün gölgesinde yaşayanlara ışık saçmak Ve ayaklarımızı esenlik yoluna yöneltmek üzere Yardımımıza gelecektir.”h  KM Sen de, ey çocuk, Yüceler Yücesi’nin peygamberi diye anılacaksın. Rab’bin yollarını hazırlamak üzere önünden gidecek Ve O’nun halkına, Günahlarının bağışlanmasıyla kurtulacaklarını bildireceksin.h  KL Sen de, ey çocuk, Yüceler Yücesi’nin peygamberi diye anılacaksın. Rab’bin yollarını hazırlamak üzere önünden gidecek Ve O’nun halkına, Günahlarının bağışlanmasıyla kurtulacaklarını bildireceksin.t cK Nitekim bizi düşmanlarımızın elinden kurtaracağına Ve ömrümüz boyunca Kendi önünde kutsallık ve doğruluk içinde, Korkusuzca kendisine tapınmamızı sağlayacağına dair Atamız İbrahim’e ant içerek söz vermişti.t cJ Nitekim bizi düşmanlarımızın elinden kurtaracağına Ve ömrümüz boyunca Kendi önünde kutsallık ve doğruluk içinde, Korkusuzca kendisine tapınmamızı sağlayacağına dair Atamız İbrahim’e ant içerek söz vermişti.t cI Nitekim bizi düşmanlarımızın elinden kurtaracağına Ve ömrümüz boyunca Kendi önünde kutsallık ve doğruluk içinde, Korkusuzca kendisine tapınmamızı sağlayacağına dair Atamız İbrahim’e ant içerek söz vermişti.U %H Böylece atalarımıza merhamet ederek Kutsal antlaşmasını anmış oldu.w iG Eski çağlardan beri Kutsal peygamberlerinin ağzından bildirdiği gibi, Kulu Davut’un soyundan Bizim için güçlü bir kurtarıcı çıkardı; Düşmanlarımızdan, Bizden nefret edenlerin hepsinin elinden Kurtuluşumuzu sağladı.w iF Eski çağlardan beri Kutsal peygamberlerinin ağzından bildirdiği gibi, Kulu Davut’un soyundan Bizim için güçlü bir kurtarıcı çıkardı; Düşmanlarımızdan, Bizden nefret edenlerin hepsinin elinden Kurtuluşumuzu sağladı.w iE Eski çağlardan beri Kutsal peygamberlerinin ağzından bildirdiği gibi, Kulu Davut’un soyundan Bizim için güçlü bir kurtarıcı çıkardı; Düşmanlarımızdan, Bizden nefret edenlerin hepsinin elinden Kurtuluşumuzu sağladı. yD “İsrail’in Tanrısı Rab’be övgüler olsun! Çünkü halkının yardımına gelip onları fidyeyle kurtardı.Y -C Çocuğun babası Zekeriya, Kutsal Ruh’la dolarak şu peygamberlikte bulundu:| sB Duyan herkes derin derin düşünüyor, “Acaba bu çocuk ne olacak?” diyordu. Çünkü Rab onunla birlikteydi.~ A Çevrede oturanların hepsi korkuya kapıldı. Bütün bu olaylar, Yahudiye’nin dağlık bölgesinin her yanında konuşulur oldu.o} Y@ O anda Zekeriya’nın ağzı açıldı, dili çözüldü. Tanrı’yı överek konuşmaya başladı.j| O? Zekeriya bir yazı levhası istedi ve, “Adı Yahya’dır” diye yazdı. Herkes şaşakaldı.^{ 7> Bunun üzerine babasına işaretle çocuğun adını ne koymak istediğini sordular.Sz != Ona, “Akrabaların arasında bu adı taşıyan kimse yok ki” dediler.:y q< Ama annesi, “Hayır, adı Yahya olacak” dedi.ix M; Sekizinci gün çocuğun sünnetine geldiler. Ona babası Zekeriya’nın adını vereceklerdi.|w s: Komşularıyla akrabaları, Rab’bin ona ne büyük merhamet gösterdiğini duyunca, onun sevincine katıldılar.Cv 9 Elizabet’in doğurma vakti geldi ve bir oğul doğurdu.Yu -8 Meryem, üç ay kadar Elizabet’in yanında kaldı, sonra kendi evine döndü.t /7 Atalarımıza söz verdiği gibi, İbrahim’e ve onun soyuna sonsuza dek Merhamet etmeyi unutmayarak Kulu İsrail’in yardımına yetişti.”s /6 Atalarımıza söz verdiği gibi, İbrahim’e ve onun soyuna sonsuza dek Merhamet etmeyi unutmayarak Kulu İsrail’in yardımına yetişti.”Qr 5 Aç olanları iyiliklerle doyurdu, Zenginleri ise elleri boş çevirdi.Pq 4 Hükümdarları tahtlarından indirdi, Sıradan insanları yükseltti.hp K3 Bileğiyle büyük işler yaptı; Gururluları yüreklerindeki kuruntularla darmadağın etti.@o }2 Kuşaklar boyunca kendisinden korkanlara merhamet eder.]n 51 Çünkü Güçlü Olan, benim için büyük işler yaptı. O’nun adı kutsaldır.wm i0 Çünkü O, sıradan biri olan kuluyla ilgilendi. İşte, bundan böyle bütün kuşaklar beni mutlu sayacak.vl g/ Meryem de şöyle dedi: “Canım Rab’bi yüceltir; Ruhum, Kurtarıcım Tanrı sayesinde sevinçle coşar.vk g. Meryem de şöyle dedi: “Canım Rab’bi yüceltir; Ruhum, Kurtarıcım Tanrı sayesinde sevinçle coşar.hj K- İman eden kadına ne mutlu! Çünkü Rab’bin ona söylediği sözler gerçekleşecektir.”Wi ), Bak, selamın kulaklarıma eriştiği an, çocuk rahmimde sevinçle hopladı.9h o+ Nasıl oldu da Rabbim’in annesi yanıma geldi?_g 9* Elizabet Meryem’in selamını duyunca rahmindeki çocuk hopladı. Kutsal Ruh’la dolan Elizabet yüksek sesle şöyle dedi: “Kadınlar arasında kutsanmış bulunuyorsun, rahminin ürünü de kutsanmıştır!_f 9) Elizabet Meryem’in selamını duyunca rahmindeki çocuk hopladı. Kutsal Ruh’la dolan Elizabet yüksek sesle şöyle dedi: “Kadınlar arasında kutsanmış bulunuyorsun, rahminin ürünü de kutsanmıştır!=e w( Zekeriya’nın evine girip Elizabet’i selamladı.cd A' O günlerde Meryem kalkıp aceleyle Yahuda’nın dağlık bölgesindeki bir kente gitti.c y& “Ben Rab’bin kuluyum” dedi Meryem, “Bana dediğin gibi olsun.” Bundan sonra melek onun yanından ayrıldı.=b w% Tanrı’nın yapamayacağı hiçbir şey yoktur.”a $ Bak, senin akrabalarından Elizabet de yaşlılığında bir oğula gebe kaldı. Kısır bilinen bu kadın şimdi altıncı ayındadır.;` q# Melek ona şöyle yanıt verdi: “Kutsal Ruh senin üzerine gelecek, Yüceler Yücesi’nin gücü sana gölge salacak. Bunun için doğacak olana kutsal, Tanrı Oğlu denecek.N_ " Meryem meleğe, “Bu nasıl olur? Ben erkeğe varmadım ki” dedi.n^ W! O da sonsuza dek Yakup’un soyu üzerinde egemenlik sürecek, egemenliğinin sonu gelmeyecektir.” ]   O büyük olacak, kendisine ‘Yüceler Yücesi’nin Oğlu’ denecek. Rab Tanrı O’na, atası Davut’un tahtını verecek.J\  Bak, gebe kalıp bir oğul doğuracak, adını İsa koyacaksın.Z[ / Ama melek ona, “Korkma Meryem” dedi, “Sen Tanrı’nın lütfuna eriştin.mZ U Söylenenlere çok şaşıran Meryem, bu selamın ne anlama gelebileceğini düşünmeye başladı.mY U Onun yanına giren melek, “Selam, ey Tanrı’nın lütfuna erişen kız! Rab seninledir” dedi.[X 1 Elizabet’in hamileliğinin altıncı ayında Tanrı, Melek Cebrail’i Celile’de bulunan Nasıra adlı kente, Davut’un soyundan Yusuf adındaki adamla nişanlı kıza gönderdi. Kızın adı Meryem’di.[W 1 Elizabet’in hamileliğinin altıncı ayında Tanrı, Melek Cebrail’i Celile’de bulunan Nasıra adlı kente, Davut’un soyundan Yusuf adındaki adamla nişanlı kıza gönderdi. Kızın adı Meryem’di.V  “Bunu benim için yapan Rab’dir” dedi. “Bu günlerde benimle ilgilenerek insanlar arasında utancımı giderdi.”RU  Bir süre sonra karısı Elizabet gebe kaldı ve beş ay evine kapandı.7T k Görev süresi bitince Zekeriya evine döndü.9S m Zekeriya ise dışarı çıktığında onlarla konuşamadı. O zaman tapınakta bir görüm gördüğünü anladılar. Kendisi onlara işaretler yapıyor, ama konuşamıyordu.`R ; Zekeriya’yı bekleyen halk, onun tapınakta bu kadar uzun süre kalmasına şaştı.&Q G İşte, belirlenen zamanda yerine gelecek olan sözlerime inanmadığın için dilin tutulacak, bunların gerçekleşeceği güne dek konuşamayacaksın.”%P E Melek ona şöyle karşılık verdi: “Ben Tanrı’nın huzurunda duran Cebrail’im. Seninle konuşmak ve bu müjdeyi sana bildirmek için gönderildim.O  Zekeriya meleğe, “Bundan nasıl emin olabilirim?” dedi. “Çünkü ben yaşlandım, karımın da yaşı ilerledi.”wN i Babaların yüreklerini çocuklarına döndürmek, söz dinlemeyenleri doğru kişilerin anlayışına yöneltmek ve Rab için hazırlanmış bir halk yetiştirmek üzere, İlyas’ın ruhu ve gücüyle Rab’bin önünden gidecektir.”RM  İsrailoğulları’ndan birçoğunu, Tanrıları Rab’be döndürecek.L  O, Rab’bin gözünde büyük olacak. Hiç şarap ve içki içmeyecek; daha annesinin rahmindeyken Kutsal Ruh’la dolacak.IK   Sevinip coşacaksın. Birçokları da onun doğumuna sevinecek. J   Melek, “Korkma, Zekeriya” dedi, “Duan kabul edildi. Karın Elizabet sana bir oğul doğuracak, adını Yahya koyacaksın.?I { Zekeriya onu görünce şaşırdı, korkuya kapıldı.hH K Bu sırada, Rab’bin bir meleği buhur sunağının sağında durup Zekeriya’ya göründü.PG  Buhur yakma saatinde bütün halk topluluğu dışarıda dua ediyordu.uF e Kâhinlik geleneği uyarınca Rab’bin Tapınağı’na girip buhur yakma görevi kurayla ona verilmişti. E  Zekeriya, hizmet sırasının kendi bölüğünde olduğu bir gün, Tanrı’nın önünde kâhinlik görevini yerine getiriyordu.aD = Elizabet kısır olduğu için çocukları olmuyordu. İkisinin de yaşı ilerlemişti.C } Her ikisi de Tanrı’nın gözünde doğru kişilerdi, Rab’bin bütün buyruk ve kurallarına eksiksizce uyarlardı. B ; Yahudiye Kralı Hirodes zamanında, Aviya bölüğünden Zekeriya adında bir kâhin vardı. Harun soyundan gelen karısının adı ise Elizabet’ti.AA  Öyle ki, sana verilen bilgilerin doğruluğunu bilesin.a@ = Sayın Teofilos, Birçok kişi aramızda olup bitenlerin tarihçesini yazmaya girişti. Nitekim başlangıçtan beri bu olayların görgü tanığı ve Tanrı sözünün hizmetkârı olanlar bunları bize ilettiler. Ben de bütün bu olayları ta başından özenle araştırmış biri olarak bunları sana sırasıyla yazmayı uygun gördüm.a? = Sayın Teofilos, Birçok kişi aramızda olup bitenlerin tarihçesini yazmaya girişti. Nitekim başlangıçtan beri bu olayların görgü tanığı ve Tanrı sözünün hizmetkârı olanlar bunları bize ilettiler. Ben de bütün bu olayları ta başından özenle araştırmış biri olarak bunları sana sırasıyla yazmayı uygun gördüm.`> = Sayın Teofilos, Birçok kişi aramızda olup bitenlerin tarihçesini yazmaya girişti. Nitekim başlangıçtan beri bu olayların görgü tanığı ve Tanrı sözünün hizmetkârı olanlar bunları bize ilettiler. Ben de bütün bu olayları ta başından özenle araştırmış biri olarak bunları sana sırasıyla yazmayı uygun gördüm.=- Öğrencileri de gidip Tanrı sözünü her yere yaydılar. Rab onlarla birlikte çalışıyor, görülen belirtilerle sözünü doğruluyordu.m<S Rab İsa, onlara bu sözleri söyledikten sonra göğe alındı ve Tanrı’nın sağında oturdu.);K İman edenlerle birlikte görülecek belirtiler şunlardır: Benim adımla cinleri kovacaklar, yeni dillerle konuşacaklar, yılanları elleriyle tutacaklar. Öldürücü bir zehir içseler bile, zarar görmeyecekler. Ellerini hastaların üzerine koyacaklar ve hastalar iyileşecek.”):K İman edenlerle birlikte görülecek belirtiler şunlardır: Benim adımla cinleri kovacaklar, yeni dillerle konuşacaklar, yılanları elleriyle tutacaklar. Öldürücü bir zehir içseler bile, zarar görmeyecekler. Ellerini hastaların üzerine koyacaklar ve hastalar iyileşecek.”O9 İman edip vaftiz olan kurtulacak, iman etmeyen ise hüküm giyecek.s8_ İsa onlara şöyle buyurdu: “Dünyanın her yanına gidin, Müjde’yi bütün yaratılışa duyurun.T7! İsa daha sonra, sofrada otururlarken Onbirler’e göründü. Onları imansızlıklarından ve yüreklerinin duygusuzluğundan ötürü azarladı. Çünkü kendisini diri görenlere inanmamışlardı.c6? Bunlar geri dönüp öbürlerine haber verdiler, ama öbürleri bunlara da inanmadılar.z5m Bundan sonra İsa kırlara doğru yürümekte olan öğrencilerinden ikisine değişik bir biçimde göründü.k4O Ne var ki onlar, İsa’nın yaşadığını, Meryem’e göründüğünü duyunca inanmadılar.w3g Meryem gitti, İsa’yla bulunmuş olan, şimdiyse yas tutup gözyaşı döken öğrencilerine haberi verdi.2 İsa, haftanın ilk günü sabah erkenden dirildiği zaman önce Mecdelli Meryem’e göründü. Ondan yedi cin kovmuştu.1! Kadınlar mezardan çıkıp kaçtılar. Onları bir titreme, bir şaşkınlık almıştı. Korkularından kimseye bir şey söylemediler.+0O Şimdi öğrencilerine ve Petrus’a gidip şöyle deyin: ‘İsa sizden önce Celile’ye gidiyor. Size bildirdiği gibi, kendisini orada göreceksiniz.’ ”&/E Adam onlara, “Şaşırmayın!” dedi. “Çarmıha gerilen Nasıralı İsa’yı arıyorsunuz. O dirildi, burada yok. İşte O’nu yatırdıkları yer.y.k Mezara girip sağ tarafta, beyaz kaftan giyinmiş genç bir adamın oturduğunu görünce çok şaşırdılar.g-G Başlarını kaldırıp bakınca, o kocaman taşın yana yuvarlanmış olduğunu gördüler.t,a Aralarında, “Mezarın girişindeki taşı bizim için kim yana yuvarlayacak?” diye konuşuyorlardı.d+A Haftanın ilk günü sabah çok erkenden, güneşin doğuşuyla birlikte mezara gittiler.* + Şabat Günü geçince, Mecdelli Meryem, Yakup’un annesi Meryem ve Salome gidip İsa’nın cesedine sürmek üzere baharat satın aldılar. R~q~)}}p|d{Xzzyyx~wvv3uu8tt:ssrhrqNppToon>mmlRlk jqiiZhh,gffLee dcc6bbbaa3`__M_^^]]!\\2[[ ZYY;XXMVU}TRQQP{OOUNMMLL?KpJJ&IIeHHaGFFIEDDBCCOB7AAr@@J?? >8==e<<1;;:998887q7"6695w5432W100J/..L-,,Y++M**8));('E%$$N##P"!!! ] z'5C/-w+yr7 t ; bW F ) O sırada, havra yöneticisi olan Yair adında bir adam gelip İsa’nın ayaklarına kapandı, evine gelmesi için yalvardı.aE;( Karşı yakaya dönen İsa’yı halk karşıladı. Çünkü herkes O’nu bekliyordu.D' Cinlerden kurtulan adam İsa’nın yanında kalmak için O’na yalvardı. Ama İsa, “Evine dön, Tanrı’nın senin için neler yaptığını anlat” diyerek onu salıverdi. Adam da gitti, İsa’nın kendisi için neler yaptığını bütün kentte duyurdu.C& Cinlerden kurtulan adam İsa’nın yanında kalmak için O’na yalvardı. Ama İsa, “Evine dön, Tanrı’nın senin için neler yaptığını anlat” diyerek onu salıverdi. Adam da gitti, İsa’nın kendisi için neler yaptığını bütün kentte duyurdu.;Bo% O zaman Gerasa yöresinden gelen bütün kalabalık büyük bir korkuya kapılarak İsa’nın yanlarından ayrılmasını rica ettiler. O da geri dönmek üzere tekneye bindi.RA$ Olayı görenler, cinli adamın nasıl kurtulduğunu halka anlattılar.f@E# Bunun üzerine halk olup biteni görmeye çıktı. İsa’nın yanına geldikleri zaman, cinlerden kurtulan adamı giyinmiş ve aklı başına gelmiş olarak İsa’nın ayakları dibinde oturmuş buldular ve korktular.q?[" Domuzları güdenler olup biteni görünce kaçtılar, kentte ve köylerde olayın haberini yaydılar.>{! Adamdan çıkan cinler domuzların içine girdiler. Sürü dik yamaçtan aşağı koşuşarak göle atlayıp boğuldu.:=m Orada, dağın yamacında otlayan büyük bir domuz sürüsü vardı. Cinler, domuzların içine girmelerine izin vermesi için İsa’ya yalvardılar. O da onlara izin verdi.a<; Cinler, dipsiz derinliklere gitmelerini buyurmasın diye İsa’ya yalvarıp durdular.; İsa ona, “Adın ne?” diye sordu. O da, “Tümen” diye yanıtladı. Çünkü onun içine bir sürü cin girmişti.:3 Çünkü İsa, kötü ruha adamın içinden çıkmasını buyurmuştu. Kötü ruh adamı sık sık etkisi altına alıyordu. Adam zincir ve kösteklerle bağlanıp başına nöbetçi konulduğu halde bağlarını paralıyor ve cin tarafından ıssız yerlere sürülüyordu.O9 Adam İsa’yı görünce çığlık atıp önünde yere kapandı. Yüksek sesle, “Ey İsa, yüce Tanrı’nın Oğlu, benden ne istiyorsun?” dedi. “Sana yalvarırım, bana işkence etme!”+8O İsa karaya çıkınca kentten bir adam O’nu karşıladı. Cinli ve uzun zamandan beri giysi giymeyen bu adam evde değil, mezarlık mağaralarda yaşıyordu.W7' Celile’nin karşısında bulunan Gerasalılar’ın memleketine vardılar.Y6+ İsa öğrencilerine, “Nerede imanınız?” dedi. Onlar korku ve şaşkınlık içindeydiler. Birbirlerine, “Bu adam kim ki, rüzgara, suya bile buyruk veriyor, onlar da sözünü dinliyor!” dediler.>5u Gidip İsa’yı uyandırarak, “Efendimiz, Efendimiz, öleceğiz!” dediler. İsa kalkıp rüzgarı ve kabaran dalgaları azarladı. Fırtına dindi ve ortalık sütliman oldu.4 Teknede giderlerken İsa uykuya daldı. O sırada gölde fırtına koptu. Tekne su almaya başlayınca tehlikeli bir duruma düştüler.35 Bir gün İsa öğrencileriyle birlikte bir tekneye binerek onlara, “Gölün karşı yakasına geçelim” dedi. Böylece kıyıdan açıldılar. 2 İsa haberi getirenlere şöyle karşılık verdi: “Annemle kardeşlerim, Tanrı’nın sözünü duyup yerine getirenlerdir.”q1[ İsa’ya, “Annenle kardeşlerin dışarıda duruyor, seni görmek istiyorlar” diye haber verildi.t0a İsa’nın annesiyle kardeşleri O’na geldiler, ama kalabalıktan ötürü kendisine yaklaşamadılar.&/E Bunun için, nasıl dinlediğinize dikkat edin. Kimde varsa, ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, kendisinde var sandığı bile elinden alınacak.” .  Çünkü açığa çıkarılmayacak gizli hiçbir şey yok; bilinmeyecek, aydınlığa çıkmayacak saklı hiçbir şey yoktur.*-M “Hiç kimse kandil yakıp bunu bir kapla örtmez, ya da yatağın altına koymaz. Tersine, içeri girenler ışığı görsünler diye onu kandilliğe koyar.,) İyi toprağa düşenler ise, sözü işitince onu iyi ve sağlam bir yürekte saklayanlardır. Bunlar sabırla dayanarak ürün verirler.”1+[ Dikenler arasına düşenler, sözü işiten ama zamanla yaşamın kaygıları, zenginlikleri ve zevkleri içinde boğulan, dolayısıyla olgun ürün vermeyenlerdir.B*} Kayalık yere düşenler, işittikleri sözü sevinçle kabul eden, ama kök salamadıkları için ancak bir süre inanan kişilerdir. Böyleleri denendikleri zaman imandan dönerler.)' Yol kenarındakiler sözü işiten kişilerdir. Ama sonra İblis gelir, inanıp kurtulmasınlar diye sözü yüreklerinden alır götürür.I(  “Benzetmenin anlamı şudur: Tohum Tanrı’nın sözüdür.$'A İsa, bu benzetmenin anlamını kendisinden soran öğrencilerine, “Tanrı Egemenliği’nin sırlarını bilme ayrıcalığı size verildi” dedi. “Ama başkalarına benzetmelerle sesleniyorum. Öyle ki, ‘Gördükleri halde görmesinler, Duydukları halde anlamasınlar.’$&A İsa, bu benzetmenin anlamını kendisinden soran öğrencilerine, “Tanrı Egemenliği’nin sırlarını bilme ayrıcalığı size verildi” dedi. “Ama başkalarına benzetmelerle sesleniyorum. Öyle ki, ‘Gördükleri halde görmesinler, Duydukları halde anlamasınlar.’&%E Kimi ise iyi toprağa düştü, büyüyünce yüz kat ürün verdi.” Bunları söyledikten sonra, “İşitecek kulağı olan işitsin!” diye seslendi.e$C Kimi, dikenler arasına düştü. Filizlerle birlikte büyüyen dikenler filizleri boğdu.O# Kimi kayalık yere düştü, filizlenince susuzluktan kuruyup gitti.$"A Büyük bir kalabalığın toplandığı, insanların her kentten kendisine akın akın geldiği bir sırada İsa şu benzetmeyi anlattı: “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı. Ektiği tohumlardan kimi yol kenarına düştü, ayak altında çiğnenip gökteki kuşlara yem oldu.$!A Büyük bir kalabalığın toplandığı, insanların her kentten kendisine akın akın geldiği bir sırada İsa şu benzetmeyi anlattı: “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı. Ektiği tohumlardan kimi yol kenarına düştü, ayak altında çiğnenip gökteki kuşlara yem oldu.H   Kötü ruhlardan ve hastalıklardan kurtulan bazı kadınlar, içinden yedi cin çıkmış olan Mecdelli denilen Meryem, Hirodes’in kâhyası Kuza’nın karısı Yohanna, Suzanna ve daha birçokları İsa’yla birlikte dolaşıyordu. Bunlar, kendi olanaklarıyla İsa’ya ve öğrencilerine yardım ediyorlardı.H  Kötü ruhlardan ve hastalıklardan kurtulan bazı kadınlar, içinden yedi cin çıkmış olan Mecdelli denilen Meryem, Hirodes’in kâhyası Kuza’nın karısı Yohanna, Suzanna ve daha birçokları İsa’yla birlikte dolaşıyordu. Bunlar, kendi olanaklarıyla İsa’ya ve öğrencilerine yardım ediyorlardı.  ; Bundan kısa bir süre sonra İsa on iki öğrencisiyle birlikte köy kent dolaşmaya başladı. Tanrı’nın Egemenliği’ni duyurup müjdeliyordu.O2 İsa ise kadına, “İmanın seni kurtardı, esenlikle git” dedi.-1 İsa’yla birlikte sofrada oturanlar kendi aralarında, “Kim bu adam? Günahları bile bağışlıyor!” şeklinde konuşmaya başladılar.@{0 Sonra kadına, “Günahların bağışlandı” dedi.:m/ Bu nedenle sana şunu söyleyeyim, kendisinin çok olan günahları bağışlanmıştır. Çok sevgi göstermesinin nedeni budur. Oysa kendisine az bağışlanan, az sever.”eC. Sen başıma zeytinyağı sürmedin, ama bu kadın ayaklarıma güzel kokulu yağ sürdü.^5- Sen beni öpmedin, ama bu kadın eve girdiğimden beri ayaklarımı öpüp duruyor.c?, Sonra kadına bakarak Simun’a şunları söyledi: “Bu kadını görüyor musun? Ben senin evine geldim, ayaklarım için bana su vermedin. Bu kadın ise ayaklarımı gözyaşlarıyla ıslatıp saçlarıyla sildi.}s+ Simun, “Sanırım, kendisine daha çok bağışlanan” diye yanıtladı. İsa ona, “Doğru söyledin” dedi.* Borçlarını ödeyecek güçte olmadıklarından, tefeci her ikisinin de borcunu bağışladı. Buna göre, hangisi onu çok sever?”c?) “Tefeciye borçlu iki kişi vardı. Biri beş yüz, öbürü de elli dinar borçluydu.( Bunun üzerine İsa Ferisi’ye, “Simun” dedi, “Sana bir söyleyeceğim var.” O da, “Buyur, öğretmenim” dedi.b=' İsa’yı evine çağırmış olan Ferisi bunu görünce kendi kendine, “Bu adam peygamber olsaydı, kendisine dokunan bu kadının kim ve ne tür bir kadın olduğunu, günahkâr biri olduğunu anlardı” dedi.y& O sırada, kentte günahkâr olarak tanınan bir kadın, İsa’nın, Ferisi’nin evinde yemek yediğini öğrenince kaymaktaşından bir kap içinde güzel kokulu yağ getirdi. İsa’nın arkasında, ayaklarının dibinde durup ağlayarak, gözyaşlarıyla O’nun ayaklarını ıslatmaya başladı. Saçlarıyla ayaklarını sildi, öptü ve yağı üzerlerine sürdü.y% O sırada, kentte günahkâr olarak tanınan bir kadın, İsa’nın, Ferisi’nin evinde yemek yediğini öğrenince kaymaktaşından bir kap içinde güzel kokulu yağ getirdi. İsa’nın arkasında, ayaklarının dibinde durup ağlayarak, gözyaşlarıyla O’nun ayaklarını ıslatmaya başladı. Saçlarıyla ayaklarını sildi, öptü ve yağı üzerlerine sürdü.mS$ Ferisiler’den biri İsa’yı yemeğe çağırdı. O da Ferisi’nin evine gidip sofraya oturdu.Q# Ne var ki bilgelik, onu benimseyen herkes tarafından doğrulanır.”# ?" İnsanoğlu geldiği zaman yiyip içti. Bu kez de diyorsunuz ki, ‘Şu obur ve ayyaş adama bakın! Vergi görevlileri ve günahkârlarla dost oldu!’f E! Vaftizci Yahya geldiği zaman oruç tutup şaraptan kaçındı, ona ‘cinli’ diyorsunuz.& E “Çarşı meydanında oturup birbirlerine, ‘Size kaval çaldık, oynamadınız; Ağıt yaktık, ağlamadınız’ diye seslenen çocuklara benziyorlar.b = İsa, “Bu kuşağın insanlarını neye benzeteyim? Bunlar neye benziyorlar?” dedi.! ; Oysa Yahya tarafından vaftiz edilmeye yanaşmayan Ferisiler’le Kutsal Yasa uzmanları, Tanrı’nın kendileriyle ilgili tasarısını reddettiler.  Yahya tarafından vaftiz edilen halk, hatta vergi görevlileri bile bunu duyunca Tanrı’nın adil olduğunu doğruladılar.A{ Size şunu söyleyeyim, kadından doğanlar arasında Yahya’dan daha üstün olanı yoktur. Bununla birlikte, Tanrı’nın Egemenliği’nde en küçük olan ondan üstündür.”/ ‘İşte, habercimi senin önünden gönderiyorum; O önden gidip senin yolunu hazırlayacak’ diye yazılmış olan sözler onunla ilgilidir.  Öyleyse ne görmeye gittiniz? Bir peygamber mi? Evet! Size şunu söyleyeyim, gördüğünüz kişi peygamberden de üstündür.%C Söyleyin, ne görmeye gittiniz? Pahalı giysiler giymiş bir adam mı? Oysa şahane giysiler giyip bolluk içinde yaşayanlar kral saraylarında bulunur.>u Yahya’nın gönderdiği haberciler gittikten sonra İsa, halka Yahya’dan söz etmeye başladı. “Çöle ne görmeye gittiniz?” dedi. “Rüzgarda sallanan bir kamış mı?=u Benden ötürü sendeleyip düşmeyene ne mutlu!”%C Sonra Yahya’nın öğrencilerine şöyle karşılık verdi: “Gidin, görüp işittiklerinizi Yahya’ya bildirin. Körlerin gözleri açılıyor, kötürümler yürüyor, cüzamlılar temiz kılınıyor, sağırlar işitiyor, ölüler diriliyor ve Müjde yoksullara duyuruluyor.3 Tam o sırada İsa, çeşitli hastalıklara, illetlere ve kötü ruhlara tutulmuş birçok kişiyi iyileştirdi, birçok körün gözünü açtı.8i Adamlar İsa’nın yanına gelince şöyle dediler: “Bizi sana Vaftizci Yahya gönderdi. ‘Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?’ diye soruyor.”}~s Yahya’nın öğrencileri bütün bu olup bitenleri kendisine bildirdiler. Öğrencilerinden ikisini yanına çağıran Yahya, “Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?” diye sormaları için onları Rab’be gönderdi.}}s Yahya’nın öğrencileri bütün bu olup bitenleri kendisine bildirdiler. Öğrencilerinden ikisini yanına çağıran Yahya, “Gelecek Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?” diye sormaları için onları Rab’be gönderdi.[|/ İsa’yla ilgili bu haber bütün Yahudiye’ye ve çevre bölgelere yayıldı.={s Herkesi bir korku almıştı. “Aramızda büyük bir peygamber ortaya çıktı!” ve “Tanrı, halkının yardımına geldi!” diyerek Tanrı’yı yüceltmeye başladılar.Xz) Ölü doğrulup oturdu ve konuşmaya başladı. İsa onu annesine geri verdi.y  Yaklaşıp cenaze sedyesine dokununca sedyeyi taşıyanlar durdu. İsa, “Delikanlı” dedi, “Sana söylüyorum, kalk!”Kx Rab kadını görünce ona acıdı. Kadına, “Ağlama” dedi.Bw} İsa kentin kapısına tam yaklaştığı sırada, dul annesinin tek oğlu olan bir adamın cenazesi kaldırılıyordu. Kent halkından büyük bir kalabalık da kadınla birlikteydi. v Bundan kısa bir süre sonra İsa, Nain denilen bir kente gitti. Öğrencileriyle büyük bir kalabalık O’na eşlik ediyordu.Ku Gönderilenler eve döndüklerinde köleyi iyileşmiş buldular.6te Bu sözleri duyan İsa yüzbaşıya hayran kaldı. Ardından gelen kalabalığa dönerek, “Size şunu söyleyeyim” dedi, “İsrail’de bile böyle iman görmedim.”Cs Ben de buyruk altında bir görevliyim, benim de buyruğumda askerlerim var. Birine, ‘Git’ derim, gider; ötekine, ‘Gel’ derim, gelir; köleme, ‘Şunu yap’ derim, yapar.”urc Bu yüzden yanına gelmeye de kendimi layık görmedim. Sen yeter ki bir söz söyle, uşağım iyileşir.Gq İsa onlarla birlikte yola çıktı. Eve yaklaştığı sırada, yüzbaşı bazı dostlarını yollayıp O’na şu haberi gönderdi: “Ya Rab, zahmet etme; evime girmene layık değilim.Np Çünkü ulusumuzu seviyor. Havramızı yaptıran da kendisidir.”o Bunlar İsa’nın yanına gelince içten bir yalvarışla O’na şöyle dediler: “Bu adam senin yardımına layıktır.$nA İsa’yla ilgili haberleri duyan yüzbaşı, gelip kölesini iyileştirmesini rica etmek üzere O’na Yahudiler’in bazı ileri gelenlerini gönderdi.fmE Orada bir yüzbaşının çok değer verdiği kölesi ölüm döşeğinde hasta yatıyordu.el E İsa, kendisini dinleyen halka bütün bu sözleri söyledikten sonra Kefarnahum’a gitti.Mk1 Ama sözlerimi duyup da uygulamayan kişi, evini temel koymaksızın toprağın üzerine kuran adama benzer. Kabaran ırmak saldırınca ev hemen çöker. Evin yıkılışı da korkunç olur.”Xj)0 Böyle bir kişi, evini yaparken toprağı kazan, derinlere inip temeli kaya üzerine atan adama benzer. Sel sularıyla kabaran ırmak o eve saldırsa da, onu sarsamaz. Çünkü ev sağlam yapılmıştır._i7/ Bana gelen ve sözlerimi duyup uygulayan kişinin kime benzediğini size anlatayım.ihK. “Niçin beni ‘Ya Rab, ya Rab’ diye çağırıyorsunuz da söylediklerimi yapmıyorsunuz?6ge- İyi insan yüreğindeki iyilik hazinesinden iyilik, kötü insan içindeki kötülük hazinesinden kötülük çıkarır. İnsanın ağzı, yüreğinden taşanı söyler.sf_, Her ağaç meyvesinden tanınır. Dikenli bitkilerden incir toplanmaz, çalılardan üzüm devşirilmez.Je + “İyi ağaç kötü meyve, kötü ağaç da iyi meyve vermez.d* Kendi gözündeki merteği görmezken, kardeşine nasıl, ‘Kardeş, izin ver, gözündeki çöpü çıkarayım’ dersin? Seni ikiyüzlü! Önce kendi gözündeki merteği çıkar, o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün.”ocW) “Sen neden kardeşinin gözündeki çöpü görürsün de kendi gözündeki merteği farketmezsin?|bq( Öğrenci öğretmeninden üstün değildir, ama eğitimini tamamlayan her öğrenci öğretmeni gibi olacaktır.xai' İsa onlara şu benzetmeyi de anlattı: “Kör köre kılavuzluk edebilir mi? İkisi de çukura düşmez mi?F`& Verin, size verilecektir. İyice bastırılmış, silkelenmiş ve taşmış, dolu bir ölçekle kucağınıza boşaltılacak. Hangi ölçekle verirseniz, aynı ölçekle alacaksınız.”;_o% “Başkasını yargılamayın, siz de yargılanmazsınız. Suçlu çıkarmayın, siz de suçlu çıkarılmazsınız. Başkasını bağışlayın, siz de bağışlanırsınız.G^$ Babanız merhametli olduğu gibi, siz de merhametli olun.”]}# Ama siz düşmanlarınızı sevin, iyilik yapın, hiçbir karşılık beklemeden ödünç verin. Alacağınız ödül büyük olacak, Yüceler Yücesi’nin oğulları olacaksınız. Çünkü O, nankör ve kötü kişilere karşı iyi yüreklidir.A\{" Geri alacağınızı umduğunuz kişilere ödünç verirseniz, bu size ne övgü kazandırır? Günahkârlar bile verdiklerini geri almak koşuluyla günahkârlara ödünç verirler.u[c! Size iyilik yapanlara iyilik yaparsanız, bu size ne övgü kazandırır? Günahkârlar bile böyle yapar.Z “Eğer yalnız sizi sevenleri severseniz, bu size ne övgü kazandırır? Günahkârlar bile kendilerini sevenleri sever.`Y9 İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın.YX+ Sizden bir şey dileyen herkese verin, malınızı alandan onu geri istemeyin.wWg Bir yanağınıza vurana öbür yanağınızı da çevirin. Abanızı alandan mintanınızı da esirgemeyin.JV  “Ama beni dinleyen sizlere şunu söylüyorum: Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik yapın, size lanet edenler için iyilik dileyin, size hakaret edenler için dua edin.JU  “Ama beni dinleyen sizlere şunu söylüyorum: Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik yapın, size lanet edenler için iyilik dileyin, size hakaret edenler için dua edin. T9 Bütün insanlar sizin için iyi sözler söyledikleri zaman, Vay halinize! Çünkü onların ataları da Sahte peygamberlere böyle davrandılar.” S9 Vay halinize, şimdi karnı tok olan sizler, Çünkü açlık çekeceksiniz! Vay halinize, ey şimdi gülenler, Çünkü yas tutup ağlayacaksınız!WR' Ama vay halinize, ey zenginler, Çünkü tesellinizi almış bulunuyorsunuz!Q1 O gün sevinin, coşkuyla zıplayın! Çünkü gökteki ödülünüz büyüktür. Nitekim onların ataları da Peygamberlere böyle davrandılar.KP İnsanoğlu’na bağlılığınız yüzünden İnsanlar sizden nefret ettikleri, Sizi toplum dışı edip aşağıladıkları Ve adınızı kötüleyip sizi reddettikleri zaman Ne mutlu size! O Ne mutlu size, şimdi açlık çekenler! Çünkü doyurulacaksınız. Ne mutlu size, şimdi ağlayanlar! Çünkü güleceksiniz.N İsa, gözlerini öğrencilerine çevirerek şöyle dedi: “Ne mutlu size, ey yoksullar! Çünkü Tanrı’nın Egemenliği sizindir.M  Kalabalıkta herkes İsa’ya dokunmak için çabalıyordu. Çünkü O’nun içinden akan bir güç herkese şifa veriyordu.L) İsa’yı dinlemek ve hastalıklarına şifa bulmak için gelmişlerdi. Kötü ruhlar yüzünden sıkıntı çekenler de iyileştiriliyordu.K İsa bunlarla birlikte aşağı inip düzlük bir yerde durdu. Öğrencilerinden büyük bir kalabalık ve bütün Yahudiye’den, Yeruşalim’den, Sur’la Sayda yakınlarındaki kıyı bölgesinden gelen büyük bir halk topluluğu da oradaydı.cJ? Gün doğunca öğrencilerini yanına çağırdı ve onların arasından, elçi diye adlandırdığı şu on iki kişiyi seçti: Petrus adını verdiği Simun, onun kardeşi Andreas, Yakup, Yuhanna, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Yurtsever diye tanınan Simun, Yakup oğlu Yahuda ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.cI? Gün doğunca öğrencilerini yanına çağırdı ve onların arasından, elçi diye adlandırdığı şu on iki kişiyi seçti: Petrus adını verdiği Simun, onun kardeşi Andreas, Yakup, Yuhanna, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Yurtsever diye tanınan Simun, Yakup oğlu Yahuda ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.cH? Gün doğunca öğrencilerini yanına çağırdı ve onların arasından, elçi diye adlandırdığı şu on iki kişiyi seçti: Petrus adını verdiği Simun, onun kardeşi Andreas, Yakup, Yuhanna, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Yurtsever diye tanınan Simun, Yakup oğlu Yahuda ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.cG? Gün doğunca öğrencilerini yanına çağırdı ve onların arasından, elçi diye adlandırdığı şu on iki kişiyi seçti: Petrus adını verdiği Simun, onun kardeşi Andreas, Yakup, Yuhanna, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Yurtsever diye tanınan Simun, Yakup oğlu Yahuda ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.nFU O günlerde İsa, dua etmek için dağa çıktı ve bütün geceyi Tanrı’ya dua ederek geçirdi.xEi Onlar ise öfkeden deliye döndüler ve aralarında İsa’ya ne yapabileceklerini tartışmaya başladılar. D Gözlerini hepsinin üzerinde gezdirdikten sonra adama, “Elini uzat” dedi. Adam elini uzattı, eli yine sapasağlam oluverdi.6Ce İsa onlara, “Size sorayım” dedi, “Kutsal Yasa’ya göre Şabat Günü iyilik yapmak mı doğru, kötülük yapmak mı? Can kurtarmak mı doğru, öldürmek mi?”B! İsa, onların ne düşündüklerini biliyordu. Eli sakat olan adama, “Ayağa kalk, öne çık” dedi. O da kalktı, orta yerde durdu.A1 İsa’yı suçlamak için fırsat kollayan din bilginleriyle Ferisiler, Şabat Günü hastaları iyileştirecek mi diye O’nu gözlüyorlardı.m@S Bir başka Şabat Günü İsa havraya girmiş öğretiyordu. Orada sağ eli sakat bir adam vardı.Y?+ Sonra İsa onlara, “İnsanoğlu Şabat Günü’nün de Rabbi’dir” dedi. > Tanrı’nın evine girdi, kâhinlerden başkasının yemesi yasak olan adak ekmeklerini alıp yedi ve yanındakilere de verdi.”= İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Davut’la yanındakiler acıkınca Davut’un ne yaptığını okumadınız mı?e<C Ferisiler’den bazıları, “Şabat Günü yasak olanı neden yapıyorsunuz?” dediler. ;  Bir Şabat Günü İsa ekinler arasından geçiyordu. Öğrencileri başakları koparıyor, avuçlarında ufalayıp yiyorlardı.j:M' Üstelik hiç kimse eski şarabı içtikten sonra yenisini istemez. ‘Eskisi güzel’ der.”79i& Yeni şarabı yeni tulumlara doldurmak gerek.8%% Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa yeni şarap tulumları patlatır; hem şarap dökülür, hem de tulumlar mahvolur.L7$ İsa onlara şu benzetmeyi de anlattı: “Hiç kimse yeni giysiden bir parça yırtıp eski giysiyi yamamaz. Yoksa hem yeni giysi yırtılır, hem de o giysiden koparılan yama eskisine uymaz.v6e# Ama güveyin aralarından alınacağı günler gelecek, onlar işte o zaman, o günler oruç tutacaklar.”x5i" İsa şöyle karşılık verdi: “Güvey aralarında olduğu sürece davetlilere oruç tutturabilir misiniz?.4U! Onlar İsa’ya, “Yahya’nın öğrencileri sık sık oruç tutup dua ediyorlar, Ferisiler’in öğrencileri de öyle. Seninkiler ise yiyip içiyor” dediler.X3) Ben doğru kişileri değil, günahkârları tövbeye çağırmaya geldim.”t2a İsa onlara şu karşılığı verdi: “Sağlıklı olanların değil, hastaların hekime ihtiyacı var.D1 Ferisiler’le onların din bilginleri söylenmeye başladılar. İsa’nın öğrencilerine, “Siz neden vergi görevlileri ve günahkârlarla birlikte yiyip içiyorsunuz?” dediler.90k Sonra Levi, evinde İsa’nın onuruna büyük bir şölen verdi. Vergi görevlileriyle başka kişilerden oluşan büyük bir kalabalık onlarla birlikte yemeğe oturmuştu.I/  O da kalktı, her şeyi bırakıp İsa’nın ardından gitti..7 Bu olaydan sonra İsa dışarı çıktı, vergi toplama yerinde oturan Levi adında bir vergi görevlisini gördü. Adama, “Ardımdan gel” dedi.-+ Herkesi bir şaşkınlık almıştı. Tanrı’yı yüceltiyor, büyük korku içinde, “Bugün şaşılacak işler gördük!” diyorlardı., Adam onların gözü önünde hemen ayağa kalktı, üzerinde yattığı yatağı topladı ve Tanrı’yı yücelterek evine gitti.W+' Ne var ki, İnsanoğlu’nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye...” Sonra felçli adama, “Sana söylüyorum, kalk, yatağını toplayıp evine git!” dedi.m*S Hangisi daha kolay, ‘Günahların bağışlandı’ demek mi, yoksa ‘Kalk, yürü’ demek mi?~)u Akıllarından geçenleri bilen İsa onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz?'(G Din bilginleriyle Ferisiler, “Tanrı’ya küfreden bu adam kim? Tanrı’dan başka kim günahları bağışlayabilir?” diye düşünmeye başladılar.]'3 İsa onların imanını görünce, “Dostum, günahların bağışlandı” dedi.1&[ Kalabalıktan ötürü onu içeri sokacak yol bulamayınca dama çıktılar, kiremitleri kaldırıp adamı yatakla birlikte orta yere, İsa’nın önüne indirdiler.%% O sırada birkaç kişi, yatak üzerinde taşıdıkları felçli bir adamı evden içeri sokup İsa’nın önüne koymaya çalışıyordu.${ Bir gün İsa öğretiyordu. Celile’nin ve Yahudiye’nin bütün köylerinden ve Yeruşalim’den gelen Ferisiler’le Kutsal Yasa öğretmenleri O’nun çevresinde oturuyorlardı. İsa, Rab’bin gücü sayesinde hastaları iyileştiriyordu.<#s Kendisi ise ıssız yerlere çekilip dua ediyordu.8"i Ne var ki, İsa’yla ilgili haber daha da çok yayıldı. Kalabalık halk toplulukları İsa’yı dinlemek ve hastalıklarından kurtulmak amacıyla akın akın geliyordu.9!k İsa ona, bundan kimseye söz etmemesini buyurdu. “Git, kâhine görün ve cüzamdan temizlendiğini herkese kanıtlamak için Musa’nın buyurduğu sunuları sun” dedi.m S İsa elini uzatıp adama dokundu, “İsterim, temiz ol!” dedi. Adam anında cüzamdan kurtuldu.U# İsa kentlerden birindeyken, her yanını cüzam kaplamış bir adamla karşılaştı. Adam İsa’yı görünce yüzüstü yere kapanıp yalvardı: “Ya Rab, istersen beni temiz kılabilirsin” dedi.hI Sonra onlar tekneleri karaya çektiler ve her şeyi bırakıp İsa’nın ardından gittiler.K Simun’un ortakları olan Zebedi oğulları Yakup’la Yuhanna’yı da aynı şaşkınlık almıştı. İsa Simun’a, “Korkma” dedi, “Bundan böyle balık yerine insan tutacaksın.”iK Kendisi ve yanındakiler, tutmuş oldukları balıkların çokluğuna şaşıp kalmışlardı.  Simun Petrus bunu görünce, “Ya Rab, benden uzak dur, ben günahlı bir adamım” diyerek İsa’nın dizlerine kapandı.5c Öbür teknedeki ortaklarına işaret ederek gelip yardım etmelerini istediler. Onlar da geldiler ve her iki tekneyi balıkla doldurdular; tekneler neredeyse batıyordu.\1 Bunu yapınca öyle çok balık yakaladılar ki, ağları yırtılmaya başladı."= Simun şu karşılığı verdi: “Efendimiz, bütün gece çabaladık, hiçbir şey tutamadık. Yine de senin sözün üzerine ağları atacağım.”{o Konuşmasını bitirince Simun’a, “Derin sulara açılın, balık tutmak için ağlarınızı atın” dedi.'G İki tekneden Simun’a ait olanına binen İsa, ona kıyıdan biraz açılmasını rica etti. Sonra oturdu, teknenin içinden halka öğretmeye devam etti.xi İsa, gölün kıyısında iki tekne gördü. Balıkçılar teknelerinden inmiş ağlarını yıkıyorlardı.~ w Halk, Ginnesar Gölü’nün kıyısında duran İsa’nın çevresini sarmış, Tanrı’nın sözünü dinliyordu.U#, Böylece Yahudiye’deki havralarda Tanrı sözünü duyurmaya devam etti.3+ Ama İsa, “Öbür kentlerde de Tanrı’nın Egemenliği’yle ilgili Müjde’yi yaymam gerek” dedi. “Çünkü bunun için gönderildim.”/W* Sabah olunca İsa dışarı çıkıp ıssız bir yere gitti. Halk ise O’nu arıyordu. Bulunduğu yere geldiklerinde O’nu yanlarında alıkoymaya çalıştılar.c?) Birçoğunun içinden cinler de, “Sen Tanrı’nın Oğlu’sun!” diye bağırarak çıkıyordu. Ne var ki, İsa onları azarladı, konuşmalarına izin vermedi. Çünkü kendisinin Mesih olduğunu biliyorlardı.*M( Güneş batarken herkes çeşitli hastalıklara yakalanmış akrabalarını İsa’ya getirdi. İsa her birinin üzerine ellerini koyarak onları iyileştirdi.' İsa kadının başucunda durup ateşi azarladı, kadının ateşi düştü. Kadın hemen ayağa kalkıp onlara hizmet etmeye başladı. -& İsa havradan ayrılarak Simun’un evine gitti. Simun’un kaynanası hastaydı, ateşler içindeydi. Onun için İsa’dan yardım istediler.I  % İsa’yla ilgili haber o bölgenin her yanında yankılandı., Q$ Herkes şaşkına dönmüştü. Birbirlerine, “Bu nasıl söz? Güç ve yetkiyle kötü ruhlara çıkmalarını buyuruyor, onlar da çıkıyor!” diyorlardı. 9# İsa, “Sus, çık adamdan!” diyerek cini azarladı. Cin adamı herkesin önünde yere vurduktan sonra, ona hiç zarar vermeden içinden çıktı. " Havrada cinli, içinde kötü ruh olan bir adam vardı. Adam yüksek sesle, “Ey Nasıralı İsa, bırak bizi! Bizden ne istiyorsun?” diye bağırdı. “Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim olduğunu biliyorum, Tanrı’nın Kutsalı’sın sen!”! Havrada cinli, içinde kötü ruh olan bir adam vardı. Adam yüksek sesle, “Ey Nasıralı İsa, bırak bizi! Bizden ne istiyorsun?” diye bağırdı. “Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim olduğunu biliyorum, Tanrı’nın Kutsalı’sın sen!”O Yetkiyle konuştuğu için O’nun öğretişine şaşıp kaldılar.b= Sonra İsa Celile’nin Kefarnahum Kenti’ne gitti. Şabat Günü halka öğretiyordu.D Ama İsa onların arasından geçerek oradan uzaklaştı.+ Ayağa kalkıp İsa’yı kentin dışına kovdular. O’nu uçurumdan aşağı atmak için kentin kurulduğu tepenin yamacına götürdüler.?y Havradakiler bu sözleri duyunca öfkeden kudurdular.)K Peygamber Elişa’nın zamanında İsrail’de çok sayıda cüzamlı vardı. Bunlardan hiçbiri iyileştirilmedi; yalnız Suriyeli Naaman iyileştirildi.” k~~l}}]||2{{zwzyyexxrwwvvvvutsrr9qvpooRonen mrllXlkNjjUii+hgg}fee(d,ccDbb9a``__L^C]:\\-[YYXXJWWPVVwVIUUXTTMSSWRRQQTQPP OO4N>>M=<n79 z 8 G [ 0k?L   - Ama o köle içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der, kadın ve erkek hizmetkârları dövmeye, yiyip içip sarhoş olmaya başlarsa, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp imansızlarla bir tutacaktır.a; , Size gerçeği söyleyeyim, efendisi onu bütün malının üzerinde yetkili kılacak.W' + Efendisi eve döndüğünde işinin başında bulacağı o köleye ne mutlu! * Rab de şöyle dedi: “Efendinin, uşaklarına vaktinde azık vermek için başlarına atadığı güvenilir ve akıllı kâhya kimdir?nU ) Petrus, “Ya Rab” dedi, “Bu benzetmeyi bizim için mi anlatıyorsun, yoksa herkes için mi?”Y+ ( Siz de hazır olun. Çünkü İnsanoğlu beklemediğiniz saatte gelecektir.”yk ' Ama şunu bilin ki, ev sahibi, hırsızın hangi saatte geleceğini bilse, evinin soyulmasına fırsat vermez.r] & Efendi gecenin ister ikinci, ister üçüncü nöbetinde gelsin, uyanık bulacağı kölelere ne mutlu!K % Efendileri geldiğinde uyanık bulunan kölelere ne mutlu! Size doğrusunu söyleyeyim, efendileri beline kuşağını bağlayacak, kölelerini sofraya oturtacak ve gelip onlara hizmet edecek.# $ Düğün şenliğinden dönecek olan efendilerinin gelip kapıyı çaldığı an kapıyı açmak için hazır bekleyen köleler gibi olun.[/ # “Kuşaklarınız belinizde bağlı ve kandilleriniz yanar durumda hazır olun.B " Hazineniz neredeyse, yüreğiniz de orada olacaktır.”3_ ! Mallarınızı satın, sadaka olarak verin. Kendinize eskimeyen keseler, göklerde tükenmeyen bir hazine edinin. Orada ne hırsız ona yaklaşır, ne de güve onu yer.dA “Korkma, ey küçük sürü! Çünkü Babanız, egemenliği size vermeyi uygun gördü.[/  Siz O’nun egemenliğinin ardından gidin, o zaman size bunlar da verilecektir.ve  Dünya ulusları hep bu şeylerin peşinden giderler. Oysa Babanız, bunlara gereksinmeniz olduğunu bilir.N  ‘Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz?’ diye düşünüp tasalanmayın.3  Ey kıt imanlılar, bugün var olup yarın ocağa atılacak olan kır otunu böyle giydiren Tanrı’nın sizi de giydireceği çok daha kesindir.S  “Zambakların nasıl büyüdüğüne bakın! Ne çalışırlar, ne de iplik eğirirler. Ama size şunu söyleyeyim, bütün görkemine karşın Süleyman bile bunlardan biri gibi giyinmiş değildi.n U  Bu küçücük işe bile gücünüz yetmediğine göre, öbür konularda neden kaygılanıyorsunuz?H    Hangi biriniz kaygılanmakla ömrünü bir anlık uzatabilir? 9  Kargalara bakın! Ne eker, ne biçerler; ne kilerleri, ne ambarları vardır. Tanrı yine de onları doyurur. Siz kuşlardan çok daha değerlisiniz!> w  Can yiyecekten, beden de giyecekten daha önemlidir.: m  İsa öğrencilerine şöyle dedi: “Bu nedenle size şunu söylüyorum: ‘Ne yiyeceğiz?’ diye canınız için, ‘Ne giyeceğiz?’ diye bedeniniz için kaygılanmayın.oW  “Kendisi için servet biriktiren, ama Tanrı katında zengin olmayan kişinin sonu böyle olur.”  “Ama Tanrı ona, ‘Ey akılsız!’ dedi. ‘Bu gece canın senden istenecek. Biriktirdiğin bu şeyler kime kalacak?’   Kendime, ey canım, yıllarca yetecek kadar bol malın var. Rahatına bak, ye, iç, yaşamın tadını çıkar diyeceğim.’%C  Sonra, ‘Şöyle yapacağım’ dedi. ‘Ambarlarımı yıkıp daha büyüklerini yapacağım, bütün tahıllarımı ve mallarımı oraya yığacağım.eC  Adam kendi kendine, ‘Ne yapacağım? Ürünlerimi koyacak yerim yok’ diye düşündü.c?  İsa onlara şu benzetmeyi anlattı: “Zengin bir adamın toprakları bol ürün verdi.'G  Sonra onlara, “Dikkatli olun!” dedi. “Her türlü açgözlülükten sakının. Çünkü insanın yaşamı, malının çokluğuna bağlı değildir.”b=  İsa ona şöyle dedi: “Ey adam! Kim beni üzerinizde yargıç ya da hakem yaptı?”}s Kalabalığın içinden biri İsa’ya, “Öğretmenim, kardeşime söyle de mirası benimle paylaşsın” dedi.P Kutsal Ruh o anda size ne söylemeniz gerektiğini öğretecektir.”J~  “Sizi havra topluluklarının, yöneticilerin ve yetkililerin önüne çıkardıklarında, ‘Kendimizi neyle, nasıl savunacağız?’ ya da, ‘Ne söyleyeceğiz?’ diye kaygılanmayın.} İnsanoğlu’na karşı bir söz söyleyen herkes bağışlanacak. Oysa Kutsal Ruh’a küfreden bağışlanmayacaktır.u|c Ama kim beni insanlar önünde inkâr ederse, kendisi de Tanrı’nın melekleri önünde inkâr edilecek.%{C  “Size şunu söyleyeyim, insanların önünde beni açıkça kabul eden herkesi, İnsanoğlu da Tanrı’nın melekleri önünde açıkça kabul edecek.zzm  Nitekim başınızdaki bütün saçlar bile sayılıdır. Korkmayın, siz birçok serçeden daha değerlisiniz.wyg  Beş serçe iki meteliğe satılmıyor mu? Ama bunlardan bir teki bile Tanrı katında unutulmuş değildir.>xu  Kimden korkmanız gerektiğini size açıklayayım: Kişiyi öldürdükten sonra cehenneme atma yetkisine sahip olan Tanrı’dan korkun. Evet, size söylüyorum, O’ndan korkun.ywk  “Siz dostlarıma söylüyorum, bedeni öldüren, ama ondan sonra başka bir şey yapamayanlardan korkmayın.,vQ  Bunun için karanlıkta söylediğiniz her söz gün ışığında duyulacak, kapalı kapılar ardında kulağa fısıldadıklarınız damlardan duyurulacaktır.huI  Örtülü olup da açığa çıkarılmayacak, gizli olup da bilinmeyecek hiçbir şey yoktur.[t 1 O sırada halktan binlerce kişi birbirlerini ezercesine toplanmıştı. İsa önce kendi öğrencilerine şunları söylemeye başladı: “Ferisiler’in mayasından –yani, ikiyüzlülükten– kaçının.cs? 6 Ağzından çıkacak bir sözle O’nu tuzağa düşürmek için fırsat kolluyorlardı.r 5 İsa oradan ayrılınca, din bilginleriyle Ferisiler O’nu şiddetle sıkıştırarak birçok konuda ağzını aramaya başladılar.+qO 4 Vay halinize, ey Yasa uzmanları! Bilgi kapısının anahtarını alıp götürdünüz. Kendiniz bu kapıdan girmediniz, girmek isteyenlere de engel oldunuz.” p9 3 Böylece bu kuşak, Habil’in kanından tutun da, sunakla tapınak arasında öldürülen Zekeriya’nın kanına değin, dünyanın kuruluşundan beri akıtılan bütün peygamberlerin kanından sorumlu tutulacaktır. Evet, size söylüyorum, bu kuşak sorumlu tutulacaktır. o9 2 Böylece bu kuşak, Habil’in kanından tutun da, sunakla tapınak arasında öldürülen Zekeriya’nın kanına değin, dünyanın kuruluşundan beri akıtılan bütün peygamberlerin kanından sorumlu tutulacaktır. Evet, size söylüyorum, bu kuşak sorumlu tutulacaktır.7ng 1 İşte bunun için Tanrı’nın Bilgeliği şöyle demiştir: ‘Ben onlara peygamberler ve elçiler göndereceğim, bunlardan kimini öldürecek, kimine zulmedecekler.’9mk 0 Böylelikle atalarınızın yaptıklarına tanıklık ederek bunları onaylamış oluyorsunuz. Çünkü onlar peygamberleri öldürdüler, siz de anıtlarını yapıyorsunuz.ulc / Vay halinize! Peygamberlerin anıtlarını yaparsınız, oysa onları sizin atalarınız öldürmüştür.Sk . İsa, “Sizin de vay halinize, ey Yasa uzmanları!” dedi. “İnsanlara taşınması güç yükler yüklersiniz, kendiniz ise bu yükleri kaldırmak için parmağınızı bile kıpırdatmazsınız.j - Kutsal Yasa uzmanlarından biri söz alıp İsa’ya, “Öğretmenim, bunları söylemekle bize de hakaret etmiş oluyorsun” dedi.uic , Vay halinize! İnsanların, farkında olmadan üzerlerinde gezindiği belirsiz mezarlara benziyorsunuz.”zhm + Vay halinize, ey Ferisiler! Havralarda en seçkin yerlere kurulmaya, meydanlarda selamlanmaya bayılırsınız.pgY * “Ama vay halinize, ey Ferisiler! Siz nanenin, sedefotunun ve her tür sebzenin ondalığını verirsiniz de, adaleti ve Tanrı sevgisini ihmal edersiniz. Ondalık vermeyi ihmal etmeden esas bunları yerine getirmeniz gerekirdi.hfI ) Siz kaplarınızın içindekini sadaka olarak verin, o zaman sizin için her şey temiz olur.Ge ( Ey akılsızlar! Dışı yapanla içi yapan aynı değil mi?d) ' Rab ona şöyle dedi: “Siz Ferisiler, bardağın ve tabağın dışını temizlersiniz, ama içiniz açgözlülük ve kötülükle doludur.Pc & İsa’nın yemekten önce yıkanmadığını gören Ferisi şaştı.ybk % İsa konuşmasını bitirince bir Ferisi O’nu evine yemeğe çağırdı. O da içeri girerek sofraya oturdu.6ae $ Eğer bütün bedenin aydınlık olur ve hiçbir yanı karanlık kalmazsa, kandilin seni ışınlarıyla aydınlattığı zamanki gibi, bedenin tümden aydınlık olur.”H`  # Öyleyse dikkat et, sendeki ‘ışık’ karanlık olmasın. _  " Bedenin ışığı gözdür. Gözün sağlamsa, bütün bedenin de aydınlık olur. Gözün bozuksa, bedenin de karanlık olur.+^O ! “Hiç kimse kandil yakıp onu gizli yere ya da tahıl ölçeğinin altına koymaz. Tersine, içeri girenler ışığı görsünler diye onu kandilliğe koyar.\]1 Ninova halkı, yargı günü bu kuşakla birlikte kalkıp bu kuşağı yargılayacak. Çünkü Ninovalılar, Yunus’un çağrısı üzerine tövbe ettiler. Bakın, Yunus’tan daha üstün olan buradadır.”\  Güney Kraliçesi, yargı günü bu kuşağın adamlarıyla birlikte kalkıp onları yargılayacak. Çünkü kraliçe, Süleyman’ın bilgece sözlerini dinlemek için dünyanın ta öbür ucundan gelmişti. Bakın, Süleyman’dan daha üstün olan buradadır.m[S  Yunus nasıl Ninova halkına bir belirti olduysa, İnsanoğlu da bu kuşak için öyle olacaktır.bZ=  Çevredeki kalabalık büyürken İsa konuşmaya başladı. “Şimdiki kuşak kötü bir kuşaktır” dedi. “Doğaüstü bir belirti istiyor, ama ona Yunus’un belirtisinden başka bir belirti gösterilmeyecek.dYA  İsa, “Daha doğrusu, ne mutlu Tanrı’nın sözünü dinleyip uygulayanlara!” dedi.%XC  İsa bu sözleri söylerken kalabalığın içinden bir kadın O’na, “Ne mutlu seni taşımış olan rahme, emzirmiş olan memelere!” diye seslendi.W+  Bunun üzerine gider, kendisinden kötü yedi ruh daha alır ve eve girip yerleşirler. Böylece o kişinin son durumu ilkinden beter olur.”BV  Eve gelince orayı süpürülmüş, düzeltilmiş bulur.U!  “Kötü ruh insandan çıkınca kurak yerlerde dolanıp huzur arar. Bulamayınca da, ‘Çıktığım eve, kendi evime döneyim’ der.cT?  Benden yana olmayan bana karşıdır, benimle birlikte toplamayan dağıtıyor demektir.'SG  Ne var ki, ondan daha güçlü biri saldırıp onu alt ettiğinde güvendiği bütün silahları elinden alır ve mallarını yağmalayarak bölüştürür.Rw  “Tepeden tırnağa silahlanmış güçlü bir adam kendi evini koruduğu sürece, malları güvenlik içinde olur.rQ]  Ama ben cinleri Tanrı’nın eliyle kovuyorsam, Tanrı’nın Egemenliği üzerinize gelmiş demektir.!P;  Eğer ben cinleri Baalzevul’un gücüyle kovuyorsam, sizin adamlarınız kimin gücüyle kovuyor? Sizi bu durumda kendi adamlarınız yargılayacak.%OC  Şeytan da kendi içinde bölünmüşse, onun egemenliği nasıl ayakta kalabilir? Siz, benim Baalzevul’un gücüyle cinleri kovduğumu söylüyorsunuz.N  Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker._M7  Bazıları ise O’nu denemek amacıyla gökten bir belirti göstermesini istediler.pLY  Ama içlerinden bazıları, “Cinleri, cinlerin önderi Baalzevul’un gücüyle kovuyor” dediler.Ky  İsa adamın birinden dilsiz bir cini kovuyordu. Cin çıkınca adamın dili çözüldü. Halk hayret içinde kaldı.RJ Sizler kötü yürekli olduğunuz halde çocuklarınıza güzel armağanlar vermeyi biliyorsanız, gökteki Baba’nın, kendisinden dileyenlere Kutsal Ruh’u vereceği çok daha kesin değil mi?”0I[ Ya da yumurta isterse ona akrep verir?vHe “Aranızda hangi baba, ekmek isteyen oğluna taş verir? Ya da balık isterse balık yerine yılan verir?MG Çünkü her dileyen alır, arayan bulur, kapı çalana açılır.F} “Ben size şunu söyleyeyim: Dileyin, size verilecek; arayın, bulacaksınız; kapıyı çalın, size açılacaktır.%EC  Size şunu söyleyeyim, arkadaşlık gereği kalkıp ona istediğini vermese bile, adamın yüzsüzlüğünden ötürü kalkar, ihtiyacı neyse ona verir.`D9  Sonra şöyle dedi: “Sizlerden birinin bir arkadaşı olur da gece yarısı ona gidip, ‘Arkadaş, bana üç ekmek ödünç ver. Bir arkadaşım yoldan geldi, önüne koyacak bir şeyim yok’ derse, öbürü içerden, ‘Beni rahatsız etme! Kapı kilitli, çocuklarım da yanımda yatıyor. Kalkıp sana bir şey veremem’ der mi hiç?`C9  Sonra şöyle dedi: “Sizlerden birinin bir arkadaşı olur da gece yarısı ona gidip, ‘Arkadaş, bana üç ekmek ödünç ver. Bir arkadaşım yoldan geldi, önüne koyacak bir şeyim yok’ derse, öbürü içerden, ‘Beni rahatsız etme! Kapı kilitli, çocuklarım da yanımda yatıyor. Kalkıp sana bir şey veremem’ der mi hiç?`B9  Sonra şöyle dedi: “Sizlerden birinin bir arkadaşı olur da gece yarısı ona gidip, ‘Arkadaş, bana üç ekmek ödünç ver. Bir arkadaşım yoldan geldi, önüne koyacak bir şeyim yok’ derse, öbürü içerden, ‘Beni rahatsız etme! Kapı kilitli, çocuklarım da yanımda yatıyor. Kalkıp sana bir şey veremem’ der mi hiç? A  Günahlarımızı bağışla. Çünkü biz de bize karşı suç işleyen herkesi bağışlıyoruz. Ayartılmamıza izin verme.”2@_  Her gün bize gündelik ekmeğimizi ver.y?k  İsa onlara, “Dua ederken şöyle söyleyin” dedi: “Baba, adın kutsal kılınsın. Egemenliğin gelsin.B>  İsa bir yerde dua ediyordu. Duasını bitirince öğrencilerinden biri, “Ya Rab” dedi, “Yahya’nın kendi öğrencilerine öğrettiği gibi sen de bize dua etmesini öğret.”n=U * Oysa gerekli olan tek bir şey vardır. Meryem iyi olanı seçti ve bu kendisinden alınmayacak.”q<[ ) Rab ona şu karşılığı verdi: “Marta, Marta, sen çok şey için kaygılanıp telaşlanıyorsun.n;U ( Marta ise işlerinin çokluğundan ötürü telaş içindeydi. İsa’nın yanına gelerek, “Ya Rab” dedi, “Kardeşimin beni hizmet işlerinde yalnız bırakmasına aldırmıyor musun? Ona söyle de bana yardım etsin.”}:s ' Marta’nın Meryem adındaki kızkardeşi, Rab’bin ayakları dibine oturmuş O’nun konuşmasını dinliyordu.9} & İsa, öğrencileriyle birlikte yola devam edip bir köye girdi. Marta adında bir kadın İsa’yı evinde konuk etti.f8E % Yasa uzmanı, “Ona acıyıp yardım eden” dedi. İsa, “Git, sen de öyle yap” dedi.g7G $ “Sence bu üç kişiden hangisi haydutlar arasına düşen adama komşu gibi davrandı?”6 # Ertesi gün iki dinar çıkararak hancıya verdi. ‘Ona iyi bak’ dedi, ‘Bundan fazla ne harcarsan, dönüşümde sana öderim.’!5; " Adamın yanına gitti, yaralarının üzerine yağla şarap dökerek sardı. Sonra adamı kendi hayvanına bindirip hana götürdü, onunla ilgilendi.n4U ! O yoldan geçen bir Samiriyeli ise adamın bulunduğu yere gelip onu görünce, yüreği sızladı.S3 Bir Levili de oraya varıp adamı görünce aynı şekilde geçip gitti.v2e  Bir rastlantı olarak o yoldan bir kâhin geçiyordu. Adamı görünce yolun öbür yanından geçip gitti.,1Q  İsa şöyle yanıt verdi: “Adamın biri Yeruşalim’den Eriha’ya inerken haydutların eline düştü. Onu soyup dövdüler, yarı ölü bırakıp gittiler.b0=  Oysa adam kendini haklı çıkarmak isteyerek İsa’ya, “Peki, komşum kim?” dedi.W/'  İsa ona, “Doğru yanıt verdin” dedi. “Bunu yap ve yaşayacaksın.”>.u  Adam şöyle karşılık verdi: “Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün gücünle ve bütün aklınla seveceksin. Komşunu da kendin gibi seveceksin.”e-C  İsa ona, “Kutsal Yasa’da ne yazılmıştır?” diye sordu. “Orada ne okuyorsun?”,-  Bir Kutsal Yasa uzmanı İsa’yı denemek amacıyla gelip şöyle dedi: “Öğretmenim, sonsuz yaşamı miras almak için ne yapmalıyım?”?+w  Size şunu söyleyeyim, nice peygamberler, nice krallar sizin gördüklerinizi görmek istediler, ama göremediler. Sizin işittiklerinizi işitmek istediler, ama işitemediler.”w*g  Sonra öğrencilerine dönüp özel olarak şöyle dedi: “Sizin gördüklerinizi gören gözlere ne mutlu![)/  “Babam her şeyi bana teslim etti. Oğul’un kim olduğunu Baba’dan başka kimse bilmez. Baba’nın kim olduğunu da Oğul’dan ve Oğul’un O’nu tanıtmak istediği kişilerden başkası bilmez.”y(k  O anda İsa Kutsal Ruh’un etkisiyle coşarak şöyle dedi: “Baba, yerin ve göğün Rabbi! Bu gerçekleri bilge ve akıllı kişilerden gizleyip küçük çocuklara açtığın için sana şükrederim. Evet Baba, senin isteğin buydu.'w  Bununla birlikte, ruhların size boyun eğmesine sevinmeyin, adlarınızın gökte yazılmış olmasına sevinin.”'&G  Ben size, yılanları ve akrepleri ayak altında ezmek ve düşmanın bütün gücünü alt etmek için yetki verdim. Hiçbir şey size zarar vermeyecektir.h%I  İsa onlara şöyle dedi: “Şeytan’ın gökten yıldırım gibi düştüğünü gördüm. $  Yetmişler sevinç içinde döndüler. “Ya Rab” dediler, “Senin adını andığımızda cinler bile bize boyun eğiyor.” #   “Sizi dinleyen beni dinlemiş olur, sizi reddeden beni reddetmiş olur. Beni reddeden de beni göndereni reddetmiş olur.”j"M  Ya sen, ey Kefarnahum, göğe mi çıkarılacaksın? Hayır, ölüler diyarına indirileceksin!Y!+  Ama yargı günü sizin haliniz Sur ve Sayda’nın halinden beter olacaktır.J   “Vay haline, ey Horazin! Vay haline, ey Beytsayda! Sizlerde yapılan mucizeler Sur ve Sayda’da yapılmış olsaydı, çoktan çul kuşanıp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı.kO Size şunu söyleyeyim, yargı günü o kentin hali Sodom Kenti’nin halinden beter olacaktır.s_ Ama bir kente girdiğinizde sizi kabul etmezlerse, o kentin caddelerine çıkıp şöyle deyin: ‘Kentinizden ayaklarımızda kalan tozu bile size karşı silkiyoruz. Yine de şunu bilin ki, Tanrı’nın Egemenliği yaklaştı.’s_ Ama bir kente girdiğinizde sizi kabul etmezlerse, o kentin caddelerine çıkıp şöyle deyin: ‘Kentinizden ayaklarımızda kalan tozu bile size karşı silkiyoruz. Yine de şunu bilin ki, Tanrı’nın Egemenliği yaklaştı.’wg Orada bulunan hastaları iyileştirin ve kendilerine, ‘Tanrı’nın Egemenliği size yaklaştı’ deyin.W'  “Bir kente girdiğinizde sizi kabul ederlerse, önünüze konulanı yiyin.  Girdiğiniz evde kalın, size ne verirlerse onu yiyip için. Çünkü işçi ücretini hak eder. Evden eve taşınmayın.oW  Orada esenliksever biri varsa, dilediğiniz esenlik onun üzerinde kalacak; yoksa, size dönecektir.J   Hangi eve girerseniz, önce, ‘Bu eve esenlik olsun!’ deyin.b=  Yanınıza ne kese, ne torba, ne de çarık alın. Yolda hiç kimseyle selamlaşmayın.T!  Haydi gidin! İşte, sizi kuzular gibi kurtların arasına gönderiyorum.+  Onlara, “Ürün bol, ama işçi az” dedi, “Bu nedenle ürünün sahibi Rab’be yalvarın, ürününü kaldıracak işçiler göndersin." ? Bu olaylardan sonra Rab yetmiş kişi daha görevlendirdi. Bunları ikişer ikişer, kendisinin gideceği her kente, her yere kendi önünden gönderdi.oW > İsa ona, “Sabanı tutup da geriye bakan, Tanrı’nın Egemenliği’ne layık değildir” dedi.w = Bir başkası, “Ya Rab” dedi, “Senin ardından geleceğim ama, izin ver, önce evimdekilerle vedalaşayım.” < İsa ona şöyle dedi: “Bırak ölüleri, kendi ölülerini kendileri gömsün. Sen gidip Tanrı’nın Egemenliği’ni duyur.”s_ ; Bir başkasına, “Ardımdan gel” dedi. Adam ise, “İzin ver, önce gidip babamı gömeyim” dedi.y : İsa ona, “Tilkilerin ini, kuşların yuvası var, ama İnsanoğlu’nun başını yaslayacak bir yeri yok” dedi.hI 9 Yolda giderlerken bir adam İsa’ya, “Nereye gidersen, senin ardından geleceğim” dedi.* O 8 Sonra başka bir köye gittiler.- U 7 Ama İsa dönüp onları azarladı.# ? 6 Öğrencilerden Yakup’la Yuhanna bunu görünce, “Rab, bunları yok etmek için bir buyrukla gökten ateş yağdırmamızı ister misin?” dediler.b = 5 Ama Samiriyeliler İsa’yı kabul etmediler. Çünkü Yeruşalim’e doğru gidiyordu.  4 Kendi önünden haberciler gönderdi. Bunlar, kendisi için hazırlık yapmak üzere gidip Samiriyeliler’e ait bir köye girdiler.oW 3 Göğe alınacağı gün yaklaşınca İsa, kararlı adımlarla Yeruşalim’e doğru yola çıktı.]3 2 İsa, “Ona engel olmayın!” dedi. “Size karşı olmayan, sizden yanadır.”4a 1 Yuhanna buna karşılık, “Efendimiz” dedi, “Senin adınla cin kovan birini gördük, ama bizimle birlikte seni izlemediği için ona engel olmaya çalıştık.”&E 0 Akıllarından geçeni bilen İsa, küçük bir çocuğu tutup yanına çekti ve onlara şöyle dedi: “Bu çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni göndereni kabul etmiş olur. Aranızda en küçük kim ise, işte en büyük odur.”&E / Akıllarından geçeni bilen İsa, küçük bir çocuğu tutup yanına çekti ve onlara şöyle dedi: “Bu çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni göndereni kabul etmiş olur. Aranızda en küçük kim ise, işte en büyük odur.”Z- . Öğrenciler, aralarında kimin en büyük olduğunu tartışmaya başladılar.*M - Onlar bu sözü anlamadılar. Sözü kavramasınlar diye anlamı kendilerinden gizlenmişti. Üstelik İsa’ya bu sözle ilgili soru sormaktan korkuyorlardı. , Herkes Tanrı’nın büyük gücüne şaşıp kaldı. Herkes İsa’nın bütün yaptıkları karşısında hayret içindeyken, İsa öğrencilerine, “Şu sözlerime iyice kulak verin” dedi. “İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek.” + Herkes Tanrı’nın büyük gücüne şaşıp kaldı. Herkes İsa’nın bütün yaptıkları karşısında hayret içindeyken, İsa öğrencilerine, “Şu sözlerime iyice kulak verin” dedi. “İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek.”"= * Çocuk daha İsa’ya yaklaşırken cin onu yere vurup şiddetle sarstı. Ama İsa kötü ruhu azarladı, çocuğu iyileştirerek babasına geri verdi.~) ) İsa şöyle karşılık verdi: “Ey imansız ve sapmış kuşak! Sizinle daha ne kadar kalıp size katlanacağım? Oğlunu buraya getir.”T}! ( Ruhu kovmaları için öğrencilerine yalvardım, ama başaramadılar.”B|} ' Bir ruh onu yakalıyor, o da birdenbire çığlık atıyor. Ruh onu, ağzından köpükler gelene dek şiddetle sarsıyor. Bedenini yara bere içinde bırakarak güçbela ayrılıyor.{ & Kalabalığın içinden bir adam, “Öğretmenim” diye seslendi, “Yalvarırım, oğlumu bir gör, o tek çocuğumdur._z7 % Ertesi gün dağdan indikleri zaman, İsa’yı büyük bir kalabalık karşıladı.#y? $ Ses kesilince İsa’nın tek başına olduğu görüldü. Öğrenciler bunu gizli tuttular ve o günlerde hiç kimseye gördüklerinden söz etmediler.nxU # Buluttan gelen bir ses, “Bu benim Oğlum’dur, seçilmiş Olan’dır. O’nu dinleyin!” dedi.rw] " Petrus daha bunları söylerken bir bulut gelip onlara gölge saldı. Bulut onları sarınca korktular.wvg ! Bunlar İsa’nın yanından ayrılırken Petrus İsa’ya, “Efendimiz” dedi, “Burada bulunmamız ne iyi oldu! Üç çardak kuralım: Biri sana, biri Musa’ya, biri de İlyas’a.” Aslında ne söylediğinin farkında değildi.$uA Petrus ile yanındakilerin üzerine uyku çökmüştü. Ama uykuları iyice dağılınca İsa’nın görkemini ve yanında duran iki kişiyi gördüler.Qt  O anda görkem içinde beliren iki kişi İsa’yla konuşmaya başladılar. Bunlar Musa ile İlyas’tı. İsa’nın yakında Yeruşalim’de gerçekleşecek olan ayrılışını konuşuyorlardı.Qs  O anda görkem içinde beliren iki kişi İsa’yla konuşmaya başladılar. Bunlar Musa ile İlyas’tı. İsa’nın yakında Yeruşalim’de gerçekleşecek olan ayrılışını konuşuyorlardı.~ru  İsa dua ederken yüzünün görünümü değişti, giysileri şimşek gibi parıldayan bir beyazlığa büründü.q  Bu sözleri söyledikten yaklaşık sekiz gün sonra İsa, yanına Petrus, Yuhanna ve Yakup’u alarak dua etmek üzere dağa çıktı.p  Size gerçeği söyleyeyim, burada bulunanlar arasında, Tanrı’nın Egemenliği’ni görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.”+oO  Kim benden ve benim sözlerimden utanırsa, İnsanoğlu da kendisinin, Babası’nın ve kutsal meleklerin görkemi içinde geldiğinde o kişiden utanacaktır.vne  İnsan bütün dünyayı kazanıp da canını yitirirse, canından olursa, bunun kendisine ne yararı olur?nmU  “Canını kurtarmak isteyen onu yitirecek, canını benim uğruma yitiren ise onu kurtaracaktır.l}  Sonra hepsine, “Ardımdan gelmek isteyen kendini inkâr etsin, her gün çarmıhını yüklenip beni izlesin” dedi,4ka  İnsanoğlu’nun çok acı çekmesi, ileri gelenler, başkâhinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektiğini söyledi.Mj  İsa, onları uyararak bunu hiç kimseye söylememelerini buyurdu. i   İsa onlara, “Siz ne dersiniz” dedi, “Sizce ben kimim?” Petrus, “Sen Tanrı’nın Mesihi’sin” yanıtını verdi.h  Şöyle yanıtladılar: “Vaftizci Yahya diyorlar. Ama kimi İlyas, kimi de eski peygamberlerden biri dirilmiş, diyor.”g%  Bir gün İsa tek başına dua ediyordu, öğrencileri de yanındaydı. İsa onlara, “Halk benim kim olduğumu söylüyor?” diye sordu.Tf!  Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan on iki sepet dolusu toplandı.(eI  İsa, beş ekmekle iki balığı aldı, gözlerini göğe kaldırarak şükretti; sonra bunları böldü ve halka dağıtmaları için öğrencilerine verdi.`u Bunu öğrenen halk O’nun ardından gitti. İsa onları ilgiyle karşıladı, kendilerine Tanrı’nın Egemenliği’nden söz etti ve şifaya ihtiyacı olanları iyileştirdi."_= Elçiler geri dönünce, yaptıkları her şeyi İsa’ya anlattılar. Sonra İsa yalnızca onları yanına alıp Beytsayda denilen bir kente çekildi.+^O Hirodes, “Yahya’nın başını ben kestirdim. Şimdi hakkında böyle haberler duyduğum bu adam kim?” diyor ve İsa’yı görmenin bir yolunu arıyordu.]y  Bölgenin kralı Hirodes bütün bu olanları duyunca şaşkına döndü. Çünkü bazıları Yahya’nın ölümden dirildiğini, bazıları İlyas’ın göründüğünü, başkaları ise eski peygamberlerden birinin dirildiğini söylüyordu.\y  Bölgenin kralı Hirodes bütün bu olanları duyunca şaşkına döndü. Çünkü bazıları Yahya’nın ölümden dirildiğini, bazıları İlyas’ın göründüğünü, başkaları ise eski peygamberlerden birinin dirildiğini söylüyordu.x[i  Onlar da yola çıktılar, her yerde Müjde’yi yayarak ve hastaları iyileştirerek köy köy dolaştılar.{Zo  Sizi kabul etmeyenlere gelince, kentten ayrılırken onlara uyarı olsun diye ayaklarınızın tozunu silkin.”HY   Hangi eve girerseniz, kentten ayrılıncaya dek orada kalın.X  Onlara şöyle dedi: “Yolculuk için yanınıza hiçbir şey almayın: Ne değnek, ne torba, ne ekmek, ne para, ne de yedek mintan.gWG  Sonra onları Tanrı’nın Egemenliği’ni duyurmaya ve hastalara şifa vermeye gönderdi. V  İsa, Onikiler’i yanına çağırıp onlara bütün cinler üzerinde ve hastalıkları iyileştirmek için güç ve yetki verdi.U{8 Kızın annesiyle babası şaşkınlık içindeydi. İsa, olanları hiç kimseye anlatmamaları için onları uyardı.iTK7 Ruhu yeniden bedenine dönen kız hemen ayağa kalktı. İsa, kıza yemek verilmesini buyurdu.KS6 O ise kızın elini tutarak, “Kızım, kalk!” diye seslendi.JR 5 Kızın öldüğünü bildikleri için İsa’yla alay ettiler.qQ[4 Herkes kız için ağlıyor, dövünüyordu. İsa, “Ağlamayın” dedi, “Kız ölmedi, uyuyor.”"P=3 İsa adamın evine gelince Petrus, Yuhanna, Yakup ve kızın annesi babası dışında hiç kimsenin kendisiyle birlikte içeri girmesine izin vermedi.qO[2 İsa bunu duyunca havra yöneticisine şöyle dedi: “Korkma, yalnız iman et, kızın kurtulacak.”N-1 İsa daha konuşurken havra yöneticisinin evinden biri geldi. Yöneticiye, “Kızın öldü” dedi, “Artık öğretmeni rahatsız etme.”VM%0 İsa ona, “Kızım” dedi, “İmanın seni kurtardı. Esenlikle git.”LL/ Yaptığını gizleyemeyeceğini anlayan kadın titreyerek geldi, İsa’nın ayaklarına kapandı. Bütün halkın önünde, O’na neden dokunduğunu ve o anda nasıl iyileştiğini anlattı.lKQ. Ama İsa, “Birisi bana dokundu” dedi. “İçimden bir gücün akıp gittiğini hissettim.”J-- İsa, “Bana kim dokundu?” dedi. Herkes inkâr ederken Petrus, “Efendimiz, kalabalık seni çepeçevre sarmış sıkıştırıyor” dedi.dIA, İsa’nın arkasından yetişip giysisinin eteğine dokundu ve o anda kanaması kesildi.H+ On iki yıldır kanaması olan bir kadın da oradaydı. Varını yoğunu hekimlere harcamıştı; ama hiçbiri onu iyileştirememişti.G* Çünkü on iki yaşlarındaki biricik kızı ölmek üzereydi. İsa oraya giderken kalabalık O’nu her yandan sıkıştırıyordu. ~~r}}3||H{{,zzydy#xAwwvXuu@ttEssrrhqqoqp#oxnn mmll4kjjihgg ff'eddHcWbbaa+``O`^]Z[[ZYY>>===t=;:]9988K766v55=4322;11M0~0/K.. -v- ,**k))(N''K&&g%%D$##y""!!d \"M,z)XJstQ?- T  N :{3"AWs' İsa, “İnsanlar için imkânsız olan, Tanrı için mümkündür” dedi.Er Bunu işitenler, “Öyleyse kim kurtulabilir?” dediler.yqk “Nitekim devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliği’ne girmesinden daha kolaydır.”~pu Onun üzüntüsünü gören İsa, “Varlıklı kişilerin Tanrı Egemenliği’ne girmesi ne kadar güç!” dedi.Qo Adam bu sözleri duyunca çok üzüldü. Çünkü son derece zengindi.:nm İsa bunu duyunca ona, “Hâlâ bir eksiğin var” dedi. “Neyin varsa hepsini sat, parasını yoksullara dağıt; böylece göklerde hazinen olur. Sonra gel, beni izle.”Tm! “Bunların hepsini gençliğimden beri yerine getiriyorum” dedi adam.k Yeruşalim’e doğru yoluna devam eden İsa, Samiriye ile Celile arasındaki sınır bölgesinden geçiyordu."== Siz de böylece, size verilen buyrukların hepsini yerine getirdikten sonra, ‘Biz değersiz kullarız; sadece yapmamız gerekeni yaptık’ deyin.”O< Verdiği buyrukları yerine getirdi diye köleye teşekkür eder mi? ; Tersine ona, ‘Yemeğimi hazırla, kuşağını bağla, ben yiyip içerken bana hizmet et. Sonra sen yiyip içersin’ demez mi?: “Hanginizin çift süren ya da çobanlık eden bir kölesi olur da, tarladan dönüşünde ona, ‘Çabuk gel, sofraya otur’ der?09Y Rab şöyle dedi: “Bir hardal tanesi kadar imanınız olsa, şu dut ağacına, ‘Kökünden sökül ve denizin içine dikil’ dersiniz, o da sözünüzü dinler.A8} Elçiler Rab’be, “İmanımızı artır!” dediler.7{ Günde yedi kez size karşı günah işler ve yedi kez size gelip, ‘Tövbe ediyorum’ derse, onu bağışlayın.”r6] Yaşantınıza dikkat edin! Kardeşiniz günah işlerse, onu azarlayın; tövbe ederse, bağışlayın.#5? Böyle bir kişi bu küçüklerden birini günaha düşüreceğine, boynuna bir değirmen taşı geçirilip denize atılsa, kendisi için daha iyi olur.(4 K İsa öğrencilerine şöyle dedi: “İnsanı günaha düşüren tuzakların olması kaçınılmazdır. Ama bu tuzaklara aracılık eden kişinin vay haline! 3  “İbrahim ona, ‘Eğer Musa ile peygamberleri dinlemezlerse, ölüler arasından biri dirilse bile ikna olmazlar’ dedi.”2 “Zengin adam, ‘Hayır, İbrahim baba, dinlemezler!’ dedi. ‘Ancak ölüler arasından biri onlara giderse, tövbe ederler.’k1O “İbrahim, ‘Onlarda Musa’nın ve peygamberlerin sözleri var, onları dinlesinler’ dedi.q0[ Çünkü beş kardeşim var. Lazar onları uyarsın ki, onlar da bu ıstırap yerine düşmesinler.’n/U “Zengin adam şöyle dedi: ‘Öyleyse baba, sana rica ederim, Lazar’ı babamın evine gönder. . Üstelik, aramıza öyle bir uçurum kondu ki, ne buradan size gelmek isteyenler gelebilir, ne de oradan kimse bize gelebilir.’L- “İbrahim, ‘Oğlum’ dedi, ‘Yaşamın boyunca senin iyilik payını, Lazar’ın da kötülük payını aldığını unutma. Şimdiyse o burada teselli ediliyor, sen de azap çekiyorsun.9,k ‘Ey babamız İbrahim, acı bana!’ diye seslendi. ‘Lazar’ı gönder de parmağının ucunu suya batırıp dilimi serinletsin. Bu alevlerin içinde azap çekiyorum.’ +  Ölüler diyarında ıstırap çeken zengin adam başını kaldırıp uzakta İbrahim’i ve onun yanında Lazar’ı gördü. * “Bir gün yoksul adam öldü, melekler onu alıp İbrahim’in yanına götürdüler. Sonra zengin adam da öldü ve gömüldü.){ Her tarafı yara içinde olan Lazar adında yoksul bir adam bu zenginin kapısının önüne bırakılırdı; zenginin sofrasından düşen kırıntılarla karnını doyurmaya can atardı. Bir yandan da köpekler gelip onun yaralarını yalardı.({ Her tarafı yara içinde olan Lazar adında yoksul bir adam bu zenginin kapısının önüne bırakılırdı; zenginin sofrasından düşen kırıntılarla karnını doyurmaya can atardı. Bir yandan da köpekler gelip onun yaralarını yalardı.i'K “Zengin bir adam vardı. Mor, ince keten giysiler giyer, bolluk içinde her gün eğlenirdi.& “Karısını boşayıp başkasıyla evlenen zina etmiş olur. Kocasından boşanmış bir kadınla evlenen de zina etmiş olur.”{%o Yerin ve göğün ortadan kalkması, Kutsal Yasa’nın ufacık bir noktasının yok olmasından daha kolaydır.=$s “Kutsal Yasa ve peygamberlerin devri Yahya’nın zamanına dek sürdü. O zamandan bu yana Tanrı’nın Egemenliği müjdeleniyor ve herkes oraya zorla girmeye çalışıyor.G# O da onlara şöyle dedi: “Siz insanlar önünde kendinizi temize çıkarıyorsunuz, ama Tanrı yüreğinizi biliyor. İnsanların gururlandıkları ne varsa, Tanrı’ya iğrenç gelir.c"? Parayı seven Ferisiler bütün bu sözleri duyunca İsa’yla alay etmeye başladılar.J!  “Hiçbir uşak iki efendiye kulluk edemez. Ya birinden nefret edip öbürünü sever, ya da birine bağlanıp öbürünü hor görür. Siz hem Tanrı’ya, hem paraya kulluk edemezsiniz.”v e Başkasının malı konusunda güvenilir değilseniz, kendi malınız olmak üzere size kim bir şey verir?pY Dünyanın aldatıcı serveti konusunda güvenilir değilseniz, gerçek serveti size kim emanet eder?#? “En küçük işte güvenilir olan kişi, büyük işte de güvenilir olur. En küçük işte dürüst olmayan kişi, büyük işte de dürüst olmaz.8i Size şunu söyleyeyim, dünyanın aldatıcı servetini kendinize dost edinmek için kullanın ki, bu servet yok olunca sizi sonsuza dek kalacak konutlara kabul etsinler.”^5 “Efendisi, dürüst olmayan kâhyayı, akıllıca davrandığı için övdü. Gerçekten bu çağın insanları, kendilerine benzer kişilerle ilişkilerinde, ışıkta yürüyenlerden daha akıllı oluyorlar.5c “Sonra bir başkasına, ‘Senin borcun ne kadar?’ dedi. “ ‘Yüz ölçek buğday’ dedi öteki. “Ona da, ‘Borç senedini al, seksen ölçek diye yaz’ dedi.5 “Adam, ‘Yüz ölçek zeytinyağı’ karşılığını verdi. “Kâhya ona, ‘Borç senedini al ve hemen otur, elli ölçek diye yaz’ dedi. “Böylelikle efendisine borcu olanların hepsini tek tek yanına çağırdı. Birincisine, ‘Efendime ne kadar borcun var?’ dedi.wg Kâhyalıktan kovulduğum zaman başkaları beni evlerine kabul etsinler diye ne yapacağımı biliyorum.’$A “Kâhya kendi kendine, ‘Ne yapacağım ben?’ dedi. ‘Efendim kâhyalığı elimden alıyor. Toprak kazmaya gücüm yetmez, dilenmekten utanırım.,Q Efendisi kâhyayı çağırıp ona, ‘Nedir bu senin hakkında duyduklarım? Kâhyalığının hesabını ver. Çünkü sen artık kâhyalık edemezsin’ dedi./ Y İsa öğrencilerine şunları da anlattı: “Zengin bir adamın bir kâhyası vardı. Kâhya, efendisinin mallarını çarçur ediyor diye efendisine ihbar edildi.} ‘Ama sevinip eğlenmek gerekiyordu. Çünkü bu kardeşin ölmüştü, yaşama döndü; kaybolmuştu, bulundu!’ ”_7 “Babası ona, ‘Oğlum, sen her zaman yanımdasın, neyim varsa senindir’ dedi.pY Oysa senin malını fahişelerle yiyen şu oğlun eve dönünce, onun için besili danayı kestin.’M “Büyük oğul öfkelendi, içeri girmek istemedi. Babası dışarı çıkıp ona yalvardı. Ama o, babasına şöyle yanıt verdi: ‘Bak, bunca yıl senin için köle gibi çalıştım, hiçbir zaman buyruğundan çıkmadım. Ne var ki sen bana, arkadaşlarımla eğlenmem için hiçbir zaman bir oğlak bile vermedin.M “Büyük oğul öfkelendi, içeri girmek istemedi. Babası dışarı çıkıp ona yalvardı. Ama o, babasına şöyle yanıt verdi: ‘Bak, bunca yıl senin için köle gibi çalıştım, hiçbir zaman buyruğundan çıkmadım. Ne var ki sen bana, arkadaşlarımla eğlenmem için hiçbir zaman bir oğlak bile vermedin.oW “O da, ‘Kardeşin geldi, baban da ona sağ salim kavuştuğu için besili danayı kesti’ dedi.O Uşaklardan birini yanına çağırıp, ‘Ne oluyor?’ diye sordu.r ] “Babanın büyük oğlu ise tarladaydı. Gelip eve yaklaştığında çalgı ve oyun seslerini duydu.} s Çünkü benim bu oğlum ölmüştü, yaşama döndü; kaybolmuştu, bulundu.’ Böylece eğlenmeye başladılar.< s Besili danayı getirip kesin, yiyelim, eğlenelim. 3 “Babası ise kölelerine, ‘Çabuk, en iyi kaftanı getirip ona giydirin!’ dedi. ‘Parmağına yüzük takın, ayaklarına çarık giydirin!  Oğlu ona, ‘Baba’ dedi, ‘Tanrı’ya ve sana karşı günah işledim. Ben artık senin oğlun olarak anılmaya layık değilim.’3 “Böylece kalkıp babasının yanına döndü. Kendisi daha uzaktayken babası onu gördü, ona acıdı, koşup boynuna sarıldı ve onu öptü.oW Ben artık senin oğlun olarak anılmaya layık değilim. Beni işçilerinden biri gibi kabul et.’s_ Kalkıp babamın yanına döneceğim, ona, Baba diyeceğim, Tanrı’ya ve sana karşı günah işledim. “Aklı başına gelince şöyle dedi: ‘Babamın nice işçisinin fazlasıyla yiyeceği var, bense burada açlıktan ölüyorum. Delikanlı, domuzların yediği keçiboynuzlarıyla karnını doyurmaya can atıyordu. Ama hiç kimse ona bir şey vermedi.  Bunun üzerine gidip o ülkenin vatandaşlarından birinin hizmetine girdi. Adam onu, domuz gütmek üzere otlaklarına yolladı. Delikanlı her şeyini harcadıktan sonra, o ülkede şiddetli bir kıtlık baş gösterdi, o da yokluk çekmeye başladı..U “Bundan birkaç gün sonra küçük oğul her şeyini toplayıp uzak bir ülkeye gitti. Orada sefahat içinde bir yaşam sürerek varını yoğunu çarçur etti. 9 “Bunlardan küçüğü babasına, ‘Baba’ dedi, ‘Malından payıma düşeni ver bana.’ Baba da servetini iki oğlu arasında paylaştırdı.8k İsa, “Bir adamın iki oğlu vardı” dedi.~  Size şunu söyleyeyim, aynı şekilde Tanrı’nın melekleri de tövbe eden bir tek günahkâr için sevinç duyacaklar.” } Parayı bulunca da arkadaşlarını, komşularını çağırıp, ‘Benimle birlikte sevinin, kaybettiğim parayı buldum!’ der.*|M “Ya da on gümüş parası olan bir kadın bunlardan bir tanesini kaybetse, kandil yakıp evi süpürerek parayı bulana dek her tarafı dikkatle aramaz mı?H{  Size şunu söyleyeyim, aynı şekilde gökte, tövbe eden tek bir günahkâr için, tövbeyi gereksinmeyen doksan dokuz doğru kişi için duyulandan daha büyük sevinç duyulacaktır.”>zu Onu bulunca da sevinç içinde omuzlarına alır, evine döner; arkadaşlarını, komşularını çağırıp onlara, ‘Benimle birlikte sevinin, kaybolan koyunumu buldum!’ der.>yu Onu bulunca da sevinç içinde omuzlarına alır, evine döner; arkadaşlarını, komşularını çağırıp onlara, ‘Benimle birlikte sevinin, kaybolan koyunumu buldum!’ der.[x/ Bunun üzerine İsa onlara şu benzetmeyi anlattı: “Sizlerden birinin yüz koyunu olsa ve bunlardan bir tanesini kaybetse, doksan dokuzu bozkırda bırakarak kaybolanı bulana dek onun ardına düşmez mi?[w/ Bunun üzerine İsa onlara şu benzetmeyi anlattı: “Sizlerden birinin yüz koyunu olsa ve bunlardan bir tanesini kaybetse, doksan dokuzu bozkırda bırakarak kaybolanı bulana dek onun ardına düşmez mi?v Ferisiler’le din bilginleri ise, “Bu adam günahkârları kabul ediyor, onlarla birlikte yemek yiyor” diye söyleniyorlardı.fu G Bütün vergi görevlileriyle günahkârlar İsa’yı dinlemek için O’na akın ediyordu.gtG# Ne toprağa, ne de gübreye yarar; onu çöpe atarlar. İşitecek kulağı olan işitsin.”`s9" “Tuz yararlıdır. Ama tuz tadını yitirirse, bir daha nasıl o tadı kazanabilir?^r5! Aynı şekilde sizden kim varını yoğunu gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.sq_ Eğer karşı koyamayacaksa, öbürü henüz uzaktayken elçiler gönderip barış koşullarını ister.Hp  “Ya da hangi kral başka bir kralla savaşa gittiğinde, üzerine yirmi bin askerle yürüyen düşmana on bin askerle karşı koyabilir miyim diye önce oturup bir değerlendirme yapmaz?o5 Çünkü temel atıp da işi bitiremezse, durumu gören herkes, ‘Bu adam inşaata başladı, ama bitiremedi’ diyerek onunla eğlenmeye başlar.n5 Çünkü temel atıp da işi bitiremezse, durumu gören herkes, ‘Bu adam inşaata başladı, ama bitiremedi’ diyerek onunla eğlenmeye başlar.m/ “Aranızdan biri bir kule yapmak isterse, bunu tamamlayacak kadar parası var mı yok mu diye önce oturup yapacağı masrafı hesap etmez mi?Il  Çarmıhını yüklenip ardımdan gelmeyen, öğrencim olamaz.k  Kalabalık halk toplulukları İsa’yla birlikte yol alıyordu. İsa dönüp onlara şöyle dedi: “Biri bana gelip de babasını, annesini, karısını, çocuklarını, kardeşlerini, hatta kendi canını bile gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.j  Kalabalık halk toplulukları İsa’yla birlikte yol alıyordu. İsa dönüp onlara şöyle dedi: “Biri bana gelip de babasını, annesini, karısını, çocuklarını, kardeşlerini, hatta kendi canını bile gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.tia ‘Size şunu söyleyeyim, ilk çağrılan o adamlardan hiçbiri benim yemeğimden tatmayacaktır.’ ”h “Efendisi köleye, ‘Çıkıp yolları ve çit boylarını dolaş, bulduklarını gelmeye zorla da evim dolsun’ dedi.[g/ “Köle, ‘Efendim, buyruğun yerine getirilmiştir, ama daha yer var’ dedi.lfQ “Köle geri dönüp durumu efendisine bildirdi. Bunun üzerine ev sahibi öfkelenerek kölesine, ‘Koş’ dedi, ‘Kentin caddelerine, sokaklarına çık; yoksulları, kötürümleri, körleri, sakatları buraya getir.’Se “Yine bir başkası, ‘Yeni evlendim, bu nedenle gelemiyorum’ dedi.zdm “Bir başkası, ‘Beş çift öküz aldım, onları denemeye gidiyorum. Rica ederim, beni hoş gör’ dedi.7cg “Ne var ki, hepsi anlaşmışçasına özür dilemeye başladılar. Birincisi, ‘Bir tarla satın aldım, gidip görmek zorundayım. Rica ederim, beni hoş gör’ dedi.zbm Şölen saati gelince davetlilere, ‘Buyurun, her şey hazır’ diye haber vermek üzere kölesini gönderdi.maS İsa ona şöyle dedi: “Adamın biri büyük bir şölen hazırlayıp birçok konuk çağırdı.` Sofrada oturanlardan biri bunu duyunca İsa’ya, “Tanrı’nın Egemenliği’nde yemek yiyecek olana ne mutlu!” dedi.(_I Böylece mutlu olursun. Çünkü bunlar sana karşılık verecek durumda değildirler. Karşılığı sana, doğru kişiler dirildiği zaman verilecektir.”b^= Ama ziyafet verdiğin zaman yoksulları, kötürümleri, sakatları, körleri çağır.]} İsa kendisini yemeğe çağırmış olana da şöyle dedi: “Bir öğlen ya da akşam yemeği verdiğin zaman dostlarını, kardeşlerini, akrabalarını ve zengin komşularını çağırma. Yoksa onlar da seni çağırarak karşılık verirler.Z\- Kendini yücelten herkes alçaltılacak, kendini alçaltan yüceltilecektir.”p[Y Bir yere çağrıldığın zaman git, en arkada otur. Öyle ki, seni çağıran gelince, ‘Arkadaşım, daha öne buyurmaz mısın?’ desin. O zaman seninle birlikte sofrada oturan herkesin önünde onurlandırılmış olursun.YZ+ Yemeğe çağrılanların başköşeleri seçtiğini farkeden İsa, onlara şu benzetmeyi anlattı: “Biri seni düğüne çağırdığı zaman başköşeye kurulma. Belki senden daha saygın birini de çağırmıştır. İkinizi de çağıran gelip, ‘Yerini bu adama ver’ diyebilir. O zaman utançla kalkıp en arkaya geçersin.YY+ Yemeğe çağrılanların başköşeleri seçtiğini farkeden İsa, onlara şu benzetmeyi anlattı: “Biri seni düğüne çağırdığı zaman başköşeye kurulma. Belki senden daha saygın birini de çağırmıştır. İkinizi de çağıran gelip, ‘Yerini bu adama ver’ diyebilir. O zaman utançla kalkıp en arkaya geçersin.YX+ Yemeğe çağrılanların başköşeleri seçtiğini farkeden İsa, onlara şu benzetmeyi anlattı: “Biri seni düğüne çağırdığı zaman başköşeye kurulma. Belki senden daha saygın birini de çağırmıştır. İkinizi de çağıran gelip, ‘Yerini bu adama ver’ diyebilir. O zaman utançla kalkıp en arkaya geçersin.5We Onlar buna hiçbir karşılık veremediler.zVm İsa onlara şöyle dedi: “Hanginiz oğlu ya da öküzü Şabat Günü kuyuya düşer de hemen çıkarmaz?”ZU- Onlar ses çıkarmadılar. İsa adamı tutup iyileştirdi, sonra eve gönderdi."T= İsa, Kutsal Yasa uzmanlarına ve Ferisiler’e, “Şabat Günü bir hastayı iyileştirmek Kutsal Yasa’ya uygun mudur, değil midir?” diye sordu.:So Önünde, vücudu su toplamış bir adam vardı. R  Bir Şabat Günü İsa Ferisiler’in ileri gelenlerinden birinin evine yemek yemeye gitti. Herkes O’nu dikkatle gözlüyordu.3Q_ # Bakın, eviniz ıssız bırakılacak! Size şunu söyleyeyim: ‘Rab’bin adıyla gelene övgüler olsun!’ diyeceğiniz zamana dek beni bir daha görmeyeceksiniz.”lPQ " “Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz.O# ! Yine de bugün, yarın ve öbür gün yoluma devam etmeliyim. Çünkü bir peygamberin Yeruşalim’in dışında ölmesi düşünülemez!0NY İsa onlara şöyle dedi: “Gidin, o tilkiye söyleyin, ‘Bugün ve yarın cinleri kovup hastaları iyileştireceğim ve üçüncü gün hedefime ulaşacağım.’ M  Tam o sırada bazı Ferisiler gelip İsa’ya, “Buradan ayrılıp başka yere git. Hirodes seni öldürmek istiyor” dediler.cL?  Ve işte, sonuncu olan bazıları birinci, birinci olan bazıları da sonuncu olacak.”zKm  İnsanlar doğudan batıdan, kuzeyden güneyden gelecek ve Tanrı’nın Egemenliği’nde sofraya oturacaklar.]J3  “İbrahim’i, İshak’ı, Yakup’u ve bütün peygamberleri Tanrı’nın Egemenliği’nde, kendinizi ise dışarı atılmış gördüğünüz zaman, aranızda ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır. I  “O da size şöyle diyecek: ‘Kim olduğunuzu, nereden geldiğinizi bilmiyorum. Çekilin önümden, ey kötülük yapanlar!’H{  “O zaman, ‘Biz senin önünde yiyip içtik, sen de bizim sokaklarımızda öğrettin’ demeye başlayacaksınız.xGi  Ev sahibi kalkıp kapıyı kapattıktan sonra dışarıda durup, ‘Ya Rab, kapıyı aç bize!’ diyerek kapıyı vurmaya başlayacaksınız. “O da size, ‘Kim olduğunuzu, nereden geldiğinizi bilmiyorum’ diye karşılık verecek.hFI  Biri O’na, “Ya Rab” dedi, “Kurtulanların sayısı az mı olacak?” İsa oradakilere şöyle dedi: “Dar kapıdan girmeye gayret edin. Size şunu söyleyeyim, çok kişi içeri girmek isteyecek, ama giremeyecek.hEI  Biri O’na, “Ya Rab” dedi, “Kurtulanların sayısı az mı olacak?” İsa oradakilere şöyle dedi: “Dar kapıdan girmeye gayret edin. Size şunu söyleyeyim, çok kişi içeri girmek isteyecek, ama giremeyecek.TD!  İsa köy kent dolaşarak öğretiyor, Yeruşalim’e doğru ilerliyordu.tCa  “O, bir kadının üç ölçek una karıştırdığı mayaya benzer. Sonunda bütün hamur kabarır.”QB  İsa yine, “Tanrı’nın Egemenliği’ni neye benzeteyim?” dedi.A+  Tanrı’nın Egemenliği, bir adamın bahçesine ektiği hardal tanesine benzer. Tane gelişip ağaç olur, kuşlar dallarında barınır.”h@I  Sonra İsa şunları söyledi: “Tanrı’nın Egemenliği neye benzer, onu neye benzeteyim?4?a  İsa’nın bu sözleri, kendisine karşı gelenlerin hepsini utandırdı. Bütün kalabalık ise O’nun yaptığı görkemli işlerin tümünü sevinçle karşıladı./>W  Buna göre, Şeytan’ın on sekiz yıldır bağlı tuttuğu, İbrahim’in bir kızı olan bu kadının da Şabat Günü bu bağdan çözülmesi gerekmez miydi?”&=E  Rab ona şu karşılığı verdi: “Sizi ikiyüzlüler! Her biriniz Şabat Günü kendi öküzünü ya da eşeğini yemlikten çözüp suya götürmez mi?X<)  İsa’nın hastayı Şabat Günü iyileştirmesine kızan havra yöneticisi kalabalığa seslenerek, “Çalışmak için altı gün vardır” dedi. “O günler gelip iyileşin, Şabat Günü değil.”k;O Ellerini kadının üzerine koydu. Kadın hemen doğruldu ve Tanrı’yı yüceltmeye başladı.g:G İsa onu görünce yanına çağırdı. “Kadın” dedi, “Hastalığından kurtuldun.” 9  On sekiz yıldır içinde hastalık ruhu bulunan bir kadın da oradaydı. İki büklüm olmuş, belini hiç doğrultamıyordu.E8 Bir Şabat Günü İsa, havralardan birinde öğretiyordu.M7 Gelecek yıl meyve verirse, ne iyi; vermezse, onu kesersin.’ ” 6  “Bağcı, ‘Efendim’ diye karşılık verdi, ‘Ağacı bir yıl daha bırak, bu arada ben çevresini kazıp gübreleyeyim..5U  Bağcıya, ‘Bak’ dedi, ‘Ben üç yıldır gelip bu incir ağacında meyve arıyorum, bulamıyorum. Onu kes. Toprağın besinini neden boş yere tüketsin?’4'  İsa şu benzetmeyi anlattı: “Adamın birinin bağında dikili bir incir ağacı vardı. Adam gelip ağaçta meyve aradı, ama bulamadı.[3/  Size hayır diyorum. Ama tövbe etmezseniz, hepiniz böyle mahvolacaksınız.”72g  Ya da, Şiloah’taki kule üzerlerine yıkılınca ölen o on sekiz kişinin, Yeruşalim’de yaşayan öbür insanların hepsinden daha suçlu olduğunu mu sanıyorsunuz?X1)  Size hayır diyorum. Ama tövbe etmezseniz, hepiniz böyle mahvolacaksınız.(0I  İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Böyle acı çeken bu Celileliler’in, bütün öbür Celileliler’den daha günahlı olduğunu mu sanıyorsunuz?J/  O sırada bazı kişiler gelip İsa’ya bir haber getirdiler. Pilatus’un nasıl bazı Celileliler’i öldürüp kanlarını kendi kestikleri kurbanların kanına kattığını anlattılar.i.K ; Size şunu söyleyeyim, borcunuzun son kuruşunu ödemedikçe oradan asla çıkamazsınız.”]-3 : Sizden davacı olanla birlikte yargıca giderken, yolda onunla anlaşmak için elinizden geleni yapın. Yoksa o sizi yargıcın önüne sürükler, yargıç gardiyanın eline verir, gardiyan da sizi hapse atar.=,u 9 “Doğru olana neden kendiniz karar vermiyorsunuz?5+c 8 Sizi ikiyüzlüler! Yeryüzünün ve gökyüzünün görünümünden bir anlam çıkarabiliyorsunuz da, şimdiki zamanın anlamını nasıl oluyor da çıkaramıyorsunuz?j*M 7 Rüzgarın güneyden estiğini görünce, ‘Çok sıcak olacak’ diyorsunuz, ve öyle oluyor.)/ 6 İsa halka şunları da söyledi: “Batıda bir bulutun yükseldiğini görünce siz hemen, ‘Sağanak geliyor’ diyorsunuz, ve öyle oluyor.+(O 5 Baba oğluna karşı, oğul babasına karşı, anne kızına karşı, kız annesine karşı, kaynana gelinine karşı, gelin kaynanasına karşı olacaktır.”h'I 4 Bundan böyle bir evde beş kişi, ikiye karşı üç, üçe karşı iki bölünmüş olacak.v&e 3 Yeryüzüne barış getirmeye mi geldiğimi sanıyorsunuz? Size hayır diyorum, ayrılık getirmeye geldim.m%S 2 Katlanmam gereken bir vaftiz var. Bu vaftiz gerçekleşinceye dek nasıl da sıkıntı çekiyorum!j$M 1 “Ben dünyaya ateş yağdırmaya geldim. Keşke bu ateş daha şimdiden alevlenmiş olsaydı!L# 0 Oysa bilmeden dayağı hak eden davranışlarda bulunan, az dayak yiyecek. Kime çok verilmişse, ondan çok istenecek. Kime çok şey emanet edilmişse, kendisinden daha fazlası istenecektir.|"q / “Efendisinin isteğini bilip de hazırlık yapmayan, onun isteğini yerine getirmeyen köle çok dayak yiyecek. !  . Ama o köle içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der, kadın ve erkek hizmetkârları dövmeye, yiyip içip sarhoş olmaya başlarsa, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp imansızlarla bir tutacaktır. ~s}@|{zzTyyyfyxwwvvuu}utsss/reqqppUoo ntnmlm ll?kjjj5iiNhhUg*eeeddSccbb)aa@``{__7^^]]e\m[[NZYYeXXXWsVVIUU|TT{SS4RQQONNRMMGLKJJ+II;IHH9GG'FQEEIDDNCBBwAv@u??q>>=e Rab arkasına dönüp Petrus’a baktı. O zaman Petrus, Rab’bin kendisine, “Bu gece horoz ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin” dediğini hatırladı ve dışarı çıkıp acı acı ağladı.TE!= Rab arkasına dönüp Petrus’a baktı. O zaman Petrus, Rab’bin kendisine, “Bu gece horoz ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin” dediğini hatırladı ve dışarı çıkıp acı acı ağladı.wDg< Petrus, “Sen ne diyorsun be adam, anlamıyorum!” dedi. Tam o anda, Petrus daha konuşurken horoz öttü.C; Yaklaşık bir saat sonra yine bir başkası ısrarla, “Gerçekten bu da O’nunla birlikteydi” dedi. “Çünkü Celileli’dir.”vBe: Biraz sonra onu gören başka biri, “Sen de onlardansın” dedi. Petrus, “Değilim, arkadaş!” dedi.PA9 Ama Petrus, “Ben O’nu tanımıyorum, kadın!” diye inkâr etti. @8 Bir hizmetçi kız ateşin ışığında oturan Petrus’u gördü. Onu dikkatle süzerek, “Bu da O’nunla birlikteydi” dedi.o?W7 Avlunun ortasında ateş yakıp çevresinde oturduklarında Petrus da gelip onlarla birlikte oturdu.n>U6 İsa’yı tutukladılar, alıp başkâhinin evine götürdüler. Petrus onları uzaktan izliyordu.= 5 Her gün tapınakta sizinle birlikteydim, bana el sürmediniz. Ama bu saat sizindir, karanlığın egemen olduğu saattir.”><u4 İsa, üzerine yürüyen başkâhinlere, tapınak koruyucularının komutanlarına ve ileri gelenlere şöyle dedi: “Niçin bir haydutmuşum gibi kılıç ve sopalarla geldiniz?h;I3 Ama İsa, “Bırakın, yeter!” dedi, sonra kölenin kulağına dokunarak onu iyileştirdi.U:#2 İçlerinden biri başkâhinin kölesine vurarak sağ kulağını uçurdu.o9W1 İsa’nın çevresindekiler olacakları anlayınca, “Ya Rab, kılıçla vuralım mı?” dediler.80 İsa daha konuşurken bir kalabalık çıkageldi. Onikiler’den biri, Yahuda adındaki kişi, kalabalığa öncülük ediyordu. İsa’yı öpmek üzere yaklaşınca İsa, “Yahuda” dedi, “İnsanoğlu’na bir öpücükle mi ihanet ediyorsun?”7/ İsa daha konuşurken bir kalabalık çıkageldi. Onikiler’den biri, Yahuda adındaki kişi, kalabalığa öncülük ediyordu. İsa’yı öpmek üzere yaklaşınca İsa, “Yahuda” dedi, “İnsanoğlu’na bir öpücükle mi ihanet ediyorsun?”a6;. Onlara, “Niçin uyuyorsunuz?” dedi. “Kalkıp dua edin ki ayartılmayasınız.”c5?- İsa duadan kalkıp öğrencilerin yanına dönünce onları üzüntüden uyumuş buldu.|4q, Derin bir acı içinde olan İsa daha hararetle dua etti. Teri, toprağa düşen kan damlalarını andırıyordu.H3 + Gökten bir melek İsa’ya görünerek O’nu güçlendirdi.L2* Onlardan bir taş atımı kadar uzaklaştı ve diz çökerek şöyle dua etti: “Baba, senin isteğine uygunsa, bu kâseyi benden uzaklaştır. Yine de benim değil, senin istediğin olsun.”L1) Onlardan bir taş atımı kadar uzaklaştı ve diz çökerek şöyle dua etti: “Baba, senin isteğine uygunsa, bu kâseyi benden uzaklaştır. Yine de benim değil, senin istediğin olsun.”R0( Oraya varınca İsa onlara, “Dua edin ki ayartılmayasınız” dedi.z/m' İsa dışarı çıktı, her zamanki gibi Zeytin Dağı’na gitti. Öğrenciler de O’nun ardından gittiler._.7& “Ya Rab, işte burada iki kılıç var” dediler. O da onlara, “Yeter!” dedi.Q-% Size şunu söyleyeyim, yazılmış olan şu sözün yaşamımda yerine gelmesi gerekiyor: ‘O, suçlularla bir sayıldı.’ Gerçekten de benimle ilgili yazılmış olanlar yerine gelmektedir.”,-$ O da onlara, “Şimdi ise kesesi olan da, torbası olan da yanına alsın” dedi. “Kılıcı olmayan, abasını satıp bir kılıç alsın.:+m# Sonra İsa onlara, “Ben sizi kesesiz, torbasız ve çarıksız gönderdiğim zaman, herhangi bir eksiğiniz oldu mu?” diye sordu. “Hiçbir eksiğimiz olmadı” dediler.*}" İsa, “Sana şunu söyleyeyim, Petrus, bu gece horoz ötmeden beni tanıdığını üç kez inkâr edeceksin” dedi.m)S! Simun İsa’ya, “Ya Rab, ben seninle birlikte zindana da, ölüme de gitmeye hazırım” dedi.|(q Ama ben, imanını yitirmeyesin diye senin için dua ettim. Geri döndüğün zaman kardeşlerini güçlendir.”d'A “Simun, Simun, Şeytan sizleri buğday gibi kalburdan geçirmek için izin almıştır.&  Öyle ki, egemenliğimde benim soframda yiyip içesiniz ve tahtta oturarak İsrail’in on iki oymağını yargılayasınız.Y%+ Babam bana nasıl bir egemenlik verdiyse, ben de size bir egemenlik veriyorum.P$ Denendiğim zamanlar benimle birlikte dayanmış olanlar sizlersiniz.# Hangisi daha büyük, sofrada oturan mı, hizmet eden mi? Sofrada oturan değil mi? Oysa ben aranızda hizmet eden biri gibi oldum." “Ama siz böyle olmayacaksınız. Aranızda en büyük olan, en küçük gibi olsun; yöneten, hizmet eden gibi olsun.'!G İsa onlara, “Ulusların kralları, kendi uluslarına egemen kesilirler. İleri gelenleri de kendilerine iyiliksever unvanını yakıştırırlar” dedi.` 9 Ayrıca aralarında hangisinin en üstün sayılacağı konusunda bir çekişme oldu.V% Elçiler, aralarında bunu kimin yapabileceğini tartışmaya başladılar.gG İnsanoğlu, belirlenmiş olan yoldan gidiyor. Ama O’na ihanet eden adamın vay haline!”X) Ama bana ihanet edecek kişinin eli şu anda benimkiyle birlikte sofradadır.) Aynı şekilde, yemekten sonra kâseyi alıp şöyle dedi: “Bu kâse, sizin uğrunuza akıtılan kanımla gerçekleşen yeni antlaşmadır.%C Sonra eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve onlara verdi. “Bu sizin uğrunuza feda edilen bedenimdir. Beni anmak için böyle yapın” dedi.|q “Size şunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği gelene dek, asmanın ürününden bir daha içmeyeceğim.”[/ Sonra kâseyi alarak şükretti ve, “Bunu alın, aranızda paylaşın” dedi. Size şunu söyleyeyim, Fısıh yemeğini, Tanrı’nın Egemenliği’nde yetkinliğe erişeceği zamana dek, bir daha yemeyeceğim.”@y Yemek saati gelince İsa, elçileriyle birlikte sofraya oturdu ve onlara şöyle dedi: “Ben acı çekmeden önce bu Fısıh yemeğini sizinle birlikte yemeyi çok arzulamıştım.@y Yemek saati gelince İsa, elçileriyle birlikte sofraya oturdu ve onlara şöyle dedi: “Ben acı çekmeden önce bu Fısıh yemeğini sizinle birlikte yemeyi çok arzulamıştım.  Onlar da gittiler, her şeyi İsa’nın kendilerine söylediği gibi buldular ve Fısıh yemeği için hazırlık yaptılar.jM Ev sahibi size üst katta, döşenmiş büyük bir oda gösterecek. Orada hazırlık yapın.”'G İsa onlara, “Bakın” dedi, “Kente girdiğinizde karşınıza su testisi taşıyan bir adam çıkacak. Adamı, gideceği eve kadar izleyin ve evin sahibine şöyle deyin: ‘Öğretmen, öğrencilerimle birlikte Fısıh yemeğini yiyeceğim konuk odası nerede? diye soruyor.’'G İsa onlara, “Bakın” dedi, “Kente girdiğinizde karşınıza su testisi taşıyan bir adam çıkacak. Adamı, gideceği eve kadar izleyin ve evin sahibine şöyle deyin: ‘Öğretmen, öğrencilerimle birlikte Fısıh yemeğini yiyeceğim konuk odası nerede? diye soruyor.’O O’na, “Nerede hazırlık yapmamızı istersin?” diye sordular.   İsa, Petrus’la Yuhanna’yı, “Gidin, Fısıh yemeğini yiyebilmemiz için hazırlık yapın” diyerek önden gönderdi.N Fısıh kurbanının kesilmesi gereken Mayasız Ekmek Günü geldi.} Bunu kabul eden Yahuda, kalabalığın olmadığı bir zamanda İsa’yı ele vermek için fırsat kollamaya başladı.I   Onlar buna sevindiler ve kendisine para vermeye razı oldular.  Yahuda gitti, başkâhinler ve tapınak koruyucularının komutanlarıyla İsa’yı nasıl ele verebileceğini görüştü.j M Şeytan, Onikiler’den biri olup İskariot diye adlandırılan Yahuda’nın yüreğine girdi.z m Başkâhinlerle din bilginleri İsa’yı ortadan kaldırmak için bir yol arıyor, ama halktan korkuyorlardı.A   Fısıh denilen Mayasız Ekmek Bayramı yaklaşmıştı.^5& Sabah erkenden bütün halk O’nu tapınakta dinlemek için O’na akın ediyordu.{o% İsa gündüz tapınakta öğretiyor, geceleri ise kentten dışarı çıkıp Zeytin Dağı’nda sabahlıyordu.1$ Her an uyanık kalın, gerçekleşmek üzere olan bütün bu olaylardan kurtulabilmek ve İnsanoğlu’nun önünde durabilmek için dua edin.”uc# “Kendinize dikkat edin! Yürekleriniz sefahat, sarhoşluk ve bu yaşamın kaygılarıyla ağırlaşmasın. O gün, üzerinize bir tuzak gibi aniden inmesin. Çünkü o gün bütün yeryüzünde yaşayan herkesin üzerine gelecektir.uc" “Kendinize dikkat edin! Yürekleriniz sefahat, sarhoşluk ve bu yaşamın kaygılarıyla ağırlaşmasın. O gün, üzerinize bir tuzak gibi aniden inmesin. Çünkü o gün bütün yeryüzünde yaşayan herkesin üzerine gelecektir.Z-! Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.^5 Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan, bu kuşak ortadan kalkmayacak.}s Aynı şekilde, bu olayların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki, Tanrı’nın Egemenliği yakındır.}s Bunların yapraklandığını gördüğünüz zaman yaz mevsiminin yakın olduğunu kendiliğinizden anlarsınız.eC İsa onlara şu benzetmeyi anlattı: “İncir ağacına ya da herhangi bir ağaca bakın.~ Bu olaylar gerçekleşmeye başlayınca doğrulun ve başlarınızı kaldırın. Çünkü kurtuluşunuz yakın demektir.”e}C O zaman İnsanoğlu’nun bulut içinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.|y Dünyanın üzerine gelecek felaketleri bekleyen insanlar korkudan bayılacak. Çünkü göksel güçler sarsılacak.,{Q “Güneşte, ayda ve yıldızlarda belirtiler görülecek. Yeryüzünde uluslar denizin ve dalgaların uğultusundan şaşkına dönecek, dehşete düşecekler.Ez Kılıçtan geçirilecek, tutsak olarak bütün uluslar arasına sürülecekler. Yeruşalim, öteki ulusların dönemleri tamamlanıncaya dek onların ayakları altında çiğnenecektir.y+ O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline! Çünkü ülke büyük sıkıntıya düşecek ve bu halk gazaba uğrayacaktır.dxA Çünkü o günler, yazılmış olanların tümünün gerçekleşeceği ceza günleridir.ww O zaman Yahudiye’de bulunanlar dağlara kaçsın, kentte olanlar dışarı çıksın, kırdakiler kente dönmesin.v “Yeruşalim’in ordular tarafından kuşatıldığını görünce bilin ki, kentin yıkılacağı zaman yaklaşmıştır.5ue Dayanmakla canlarınızı kazanacaksınız.Ot Ne var ki, başınızdaki saçlardan bir tel bile yok olmayacaktır.>sw Benim adımdan ötürü herkes sizden nefret edecek.|rq Anne babanız, kardeşleriniz, akraba ve dostlarınız bile sizi ele verecek ve bazılarınızı öldürtecekler.2q] Çünkü ben size öyle bir konuşma yeteneği, öyle bir bilgelik vereceğim ki, size karşı çıkanların hiçbiri buna karşı direnemeyecek, bir şey diyemeyecek.ap; Buna göre kendinizi nasıl savunacağınızı önceden düşünmemekte kararlı olun.3oa Bu size tanıklık etme fırsatı olacak.Mn “Ama bütün bu olaylardan önce sizi yakalayıp zulmedecekler. Sizi havralara teslim edecek, zindanlara atacaklar. Benim adımdan ötürü kralların, valilerin önüne çıkarılacaksınız.m  Şiddetli depremler, yer yer kıtlıklar ve salgın hastalıklar, korkunç olaylar ve gökte olağanüstü belirtiler olacak.Sl Sonra onlara şöyle dedi: “Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak.ykk Savaş ve isyan haberleri duyunca telaşlanmayın. Önce bunların olması gerek, ama son hemen gelmeyecek.”5jc İsa, “Sakın sizi saptırmasınlar” dedi. “Birçokları, ‘Ben O’yum’ ve ‘Zaman yaklaştı’ diyerek benim adımla gelecekler. Onların ardından gitmeyin.%iC Onlar da, “Peki, öğretmenimiz, bu dediklerin ne zaman olacak? Bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?” diye sordular.mhS Bazı kişiler tapınağın nasıl güzel taşlar ve adaklarla süslenmiş olduğundan söz edince İsa, “Burada gördüklerinize gelince, öyle günler gelecek ki, taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!” dedi.mgS Bazı kişiler tapınağın nasıl güzel taşlar ve adaklarla süslenmiş olduğundan söz edince İsa, “Burada gördüklerinize gelince, öyle günler gelecek ki, taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!” dedi.'fG Çünkü bunların hepsi kutuya, zenginliklerinden artanı attılar. Bu kadın ise yoksulluğuna karşın, geçinmek için elinde ne varsa hepsini verdi.”+eO Yoksul bir dul kadının oraya iki bakır para attığını görünce, “Size gerçeği söyleyeyim” dedi, “Bu yoksul dul kadın herkesten daha çok verdi.+dO Yoksul bir dul kadının oraya iki bakır para attığını görünce, “Size gerçeği söyleyeyim” dedi, “Bu yoksul dul kadın herkesten daha çok verdi.lc S İsa başını kaldırdı ve bağış toplanan yerde bağışlarını bırakan zenginleri gördü.b/ Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu kişilerin cezası daha ağır olacaktır.”|aq. Bütün halk dinlerken İsa öğrencilerine şöyle dedi: “Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan hoşlanan, meydanlarda selamlanmaya, havralarda en seçkin yerlere, şölenlerde başköşelere kurulmaya bayılan din bilginlerinden sakının.|`q- Bütün halk dinlerken İsa öğrencilerine şöyle dedi: “Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan hoşlanan, meydanlarda selamlanmaya, havralarda en seçkin yerlere, şölenlerde başköşelere kurulmaya bayılan din bilginlerinden sakının.a_;, Davut O’ndan ‘Rab’ diye söz ettiğine göre, O nasıl Davut’un Oğlu olur?”4^a+ Çünkü Davut’un kendisi Mezmurlar Kitabı’nda şöyle diyor: ‘Rab Rabbim’e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek Sağımda otur.’4]a* Çünkü Davut’un kendisi Mezmurlar Kitabı’nda şöyle diyor: ‘Rab Rabbim’e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek Sağımda otur.’f\E) İsa onlara şöyle dedi: “Nasıl oluyor da, ‘Mesih Davut’un Oğlu’dur’ diyorlar? [( Artık O’na başka soru sormaya cesaret edemeyen din bilginlerinden bazıları, “Öğretmenimiz, güzel konuştun” dediler. Z' Artık O’na başka soru sormaya cesaret edemeyen din bilginlerinden bazıları, “Öğretmenimiz, güzel konuştun” dediler.sY_& Tanrı ölülerin değil, dirilerin Tanrısı’dır. Çünkü O’na göre bütün insanlar diridir.”QX% Musa bile alevlenen çalıyla ilgili bölümde Rab için, ‘İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın Tanrısı ve Yakup’un Tanrısı’ deyimini kullanarak ölülerin dirileceğine işaret etmişti.W'$ Bir daha ölmeleri de söz konusu değildir. Çünkü meleklere benzerler ve dirilişin çocukları olarak Tanrı’nın çocuklarıdırlar.rV]# Ama gelecek çağa ve ölülerin dirilişine erişmeye layık görülenler ne evlenir, ne evlendirilir.WU'" İsa onlara şöyle dedi: “Bu çağın insanları evlenip evlendirilirler.yTk! Buna göre, diriliş günü kadın bunlardan hangisinin karısı olacak? Çünkü yedisi de onunla evlendi.”&SG Son olarak kadın da öldü.tRa İkincisi de, üçüncüsü de kadını aldı; böylece kardeşlerin yedisi de çocuk bırakmadan öldü.tQa İkincisi de, üçüncüsü de kadını aldı; böylece kardeşlerin yedisi de çocuk bırakmadan öldü.VP% Yedi kardeş vardı. Birincisi kendine bir eş aldı, ama çocuksuz öldü.O) Ölümden sonra dirilişi yadsıyan Sadukiler’den bazıları İsa’ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa yazılarında bize şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adamın evli kardeşi çocuksuz ölürse, adam ölenin karısını alıp soyunu sürdürsün.’N) Ölümden sonra dirilişi yadsıyan Sadukiler’den bazıları İsa’ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa yazılarında bize şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adamın evli kardeşi çocuksuz ölürse, adam ölenin karısını alıp soyunu sürdürsün.’M İsa’yı, halkın önünde söylediği sözlerle tuzağa düşüremediler. Verdiği yanıta şaşarak susup kaldılar.pLY O da, “Öyleyse Sezar’ın hakkını Sezar’a, Tanrı’nın hakkını Tanrı’ya verin” dedi.K Onların hilesini anlayan İsa, “Bana bir dinar gösterin” dedi. “Üzerindeki resim ve yazı kimin?” “Sezar’ın” dediler.J Onların hilesini anlayan İsa, “Bana bir dinar gösterin” dedi. “Üzerindeki resim ve yazı kimin?” “Sezar’ın” dediler. I  Muhbirler O’na, “Öğretmenimiz, senin doğru olanı söyleyip öğrettiğini, insanlar arasında ayrım yapmaksızın Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini biliyoruz. Sezar’a vergi vermemiz Kutsal Yasa’ya uygun mu, değil mi?” diye sordular. H  Muhbirler O’na, “Öğretmenimiz, senin doğru olanı söyleyip öğrettiğini, insanlar arasında ayrım yapmaksızın Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini biliyoruz. Sezar’a vergi vermemiz Kutsal Yasa’ya uygun mu, değil mi?” diye sordular.oGW İsa’yı dikkatle gözlüyorlardı. O’na, kendilerine dürüst süsü veren muhbirler gönderdiler. O’nu, söyleyeceği bir sözle tuzağa düşürmek ve böylelikle valinin yetki ve yargısına teslim etmek istiyorlardı.7Fg İsa’nın bu benzetmeyi kendilerine karşı anlattığını farkeden din bilginleriyle başkâhinler O’nu o anda yakalamak istediler, ama halkın tepkisinden korktular.yEk O taşın üzerine düşen herkes paramparça olacak, taş da kimin üzerine düşerse onu ezip toz edecek.”@Dy İsa gözlerinin içine bakarak şöyle dedi: “Öyleyse Kutsal Yazılar’daki şu sözün anlamı nedir? ‘Yapıcıların reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu.’~Cu Gelip o bağcıları yok edecek, bağı da başkalarına verecek.” Halk bunu duyunca, “Tanrı korusun!” dedi.oBW Böylece, onu bağdan dışarı atıp öldürdüler. “Bu durumda bağın sahibi onlara ne yapacak? A  “Ama bağcılar onu görünce aralarında şöyle konuştular: ‘Mirasçı budur; onu öldürelim de miras bize kalsın.’p@Y “Bağın sahibi, ‘Ne yapacağım?’ dedi. ‘Sevgili oğlumu göndereyim. Belki onu sayarlar.’U?# Adam bir üçüncüsünü yolladı, bağcılar onu da yaralayıp kovdular.z>m Bağ sahibi başka bir köle daha yolladı. Bağcılar onu da dövdüler, aşağılayıp eli boş gönderdiler.'=G Mevsimi gelince, bağın ürününden payına düşeni vermeleri için bağcılara bir köle yolladı. Ama bağcılar köleyi dövüp eli boş gönderdiler.<1 İsa sözüne devam ederek halka şu benzetmeyi anlattı: “Adamın biri bağ dikti, bunu bağcılara kiralayıp uzun süre yolculuğa çıktı.i;K İsa da onlara, “Ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylemeyeceğim” dedi.L: Sonunda, “Nereden olduğunu bilmiyoruz” yanıtını verdiler.9 Yok eğer ‘İnsanlardan’ dersek, bütün halk bizi taşa tutacak. Çünkü Yahya’nın peygamber olduğuna inanmışlardır.”{8o Bunu aralarında şöyle tartıştılar: “ ‘Tanrı’dan’ dersek, ‘Ona niçin inanmadınız?’ diyecek.07Y İsa onlara şu karşılığı verdi: “Ben de size bir soru soracağım. Söyleyin bana, Yahya’nın vaftiz etme yetkisi Tanrı’dan mıydı, insanlardan mı?”06Y İsa onlara şu karşılığı verdi: “Ben de size bir soru soracağım. Söyleyin bana, Yahya’nın vaftiz etme yetkisi Tanrı’dan mıydı, insanlardan mı?”t5a O’na, “Söyle bize, bunları hangi yetkiyle yapıyorsun? Bu yetkiyi sana kim verdi?” diye sordular."4 ? O günlerden birinde, İsa tapınakta halka öğretip Müjde’yi duyururken, başkâhinler ve din bilginleri, ileri gelenlerle birlikte çıkageldiler.s3_0 İsa her gün tapınakta öğretiyordu. Başkâhinler, din bilginleri ve halkın ileri gelenleri ise O’nu yok etmek istiyor, ama bunu nasıl yapacaklarını bilemiyorlardı. Çünkü bütün halk O’nu can kulağıyla dinliyordu.s2_/ İsa her gün tapınakta öğretiyordu. Başkâhinler, din bilginleri ve halkın ileri gelenleri ise O’nu yok etmek istiyor, ama bunu nasıl yapacaklarını bilemiyorlardı. Çünkü bütün halk O’nu can kulağıyla dinliyordu.t1a. Onlara, “ ‘Evim dua evi olacak’ diye yazılmıştır. Ama siz onu haydut inine çevirdiniz” dedi.^05- Sonra İsa tapınağın avlusuna girerek satıcıları dışarı kovmaya başladı.7/g, Seni de, bağrındaki çocukları da yere çalacaklar. Sende taş üstünde taş bırakmayacaklar. Çünkü Tanrı’nın senin yardımına geldiği zamanı farketmedin.”.+ Senin için öyle günler gelecek ki, düşmanların seni setlerle çevirecek, kuşatıp her yandan sıkıştıracaklar.{-o* “Keşke bugün sen de esenliğe giden yolu bilseydin” dedi. “Ama şimdilik bu senin gözlerinden gizlendi.B,) İsa Yeruşalim’e yaklaşıp kenti görünce ağladı.t+a( İsa, “Size şunu söyleyeyim, bunlar susacak olsa, taşlar bağıracaktır!” diye karşılık verdi.m*S' Kalabalığın içinden bazı Ferisiler O’na, “Öğretmen, öğrencilerini sustur!” dediler.})s& “Rab’bin adıyla gelen Kral’a övgüler olsun! Gökte esenlik, en yücelerde yücelik olsun!” diyorlardı.u(c% İsa Zeytin Dağı’ndan aşağı inen yola yaklaştığı sırada, öğrencilerinden oluşan kalabalığın tümü, görmüş oldukları bütün mucizelerden ötürü, sevinç içinde yüksek sesle Tanrı’yı övmeye başladılar.;'q$ İsa ilerlerken halk, giysilerini yola seriyordu.l&Q# Sıpayı İsa’ya getirdiler, üzerine kendi giysilerini atarak İsa’yı üstüne bindirdiler.R%" Onlar da, “Rab’bin ona ihtiyacı var” karşılığını verdiler.k$O! Sıpayı çözerlerken hayvanın sahipleri onlara, “Sıpayı niye çözüyorsunuz?” dediler.k#O Gönderilen öğrenciler gittiler, her şeyi İsa’nın kendilerine anlattığı gibi buldular.t"a Biri size, ‘Onu niçin çözüyorsunuz?’ diye sorarsa, ‘Rab’bin ona ihtiyacı var’ dersiniz.”&!E Zeytin Dağı’nın yamacındaki Beytfaci ile Beytanya’ya yaklaştığında iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşıdaki köye gidin” dedi, “Köye girince, üzerine daha hiç kimsenin binmediği, bağlı duran bir sıpa bulacaksınız. Onu çözüp bana getirin.& E Zeytin Dağı’nın yamacındaki Beytfaci ile Beytanya’ya yaklaştığında iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşıdaki köye gidin” dedi, “Köye girince, üzerine daha hiç kimsenin binmediği, bağlı duran bir sıpa bulacaksınız. Onu çözüp bana getirin.b= İsa, bu sözleri söyledikten sonra önden yürüyerek Yeruşalim’e doğru ilerledi. ‘Beni kral olarak istemeyen o düşmanlarıma gelince, onları buraya getirin ve gözümün önünde kılıçtan geçirin!’ ” “O da, ‘Size şunu söyleyeyim, kimde varsa ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, kendisinde olan da elinden alınacak’ dedi.L “Ona, ‘Efendimiz’ dediler, ‘Onun zaten on minası var!’b= “Sonra çevrede duranlara, ‘Elindeki minayı alın, on minası olana verin’ dedi.[/ neden paramı faize vermedin? Ben de geldiğimde onu faiziyle geri alırdım.’O “Efendisi ona, ‘Ey kötü köle, seni kendi ağzından çıkan sözle yargılayacağım’ dedi. ‘Kendinden koymadığını alan, ekmediğini biçen sert bir adam olduğumu bildiğine göre,mS Çünkü senden korktum, sert adamsın; kendinden koymadığını alır, ekmediğini biçersin.’oW “Başka biri geldi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘İşte senin minan! Onu bir mendile sarıp sakladım.U# “Efendisi ona da, ‘Sen beş kent üzerinde yetkili olacaksın’ dedi.]3 “İkincisi gelip, ‘Efendimiz, senin bir minan beş mina daha kazandı’ dedi.!; “Efendisi ona, ‘Aferin, iyi köle!’ dedi. ‘En küçük işte güvenilir olduğunu gösterdiğin için on kent üzerinde yetkili olacaksın.’^5 Birincisi geldi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Senin bir minan on mina daha kazandı.’! “Adam kral atanmış olarak geri döndüğünde, parayı vermiş olduğu köleleri çağırtıp ne kazandıklarını öğrenmek istedi.6e “Ne var ki, ülkesinin halkı adamdan nefret ediyordu. Arkasından temsilciler göndererek, ‘Bu adamın üzerimize kral olmasını istemiyoruz’ diye haber ilettiler.  Gitmeden önce kölelerinden onunu çağırıp onlara birer mina verdi. ‘Ben dönünceye dek bu paraları işletin’ dedi.oW Bu nedenle İsa şöyle dedi: “Soylu bir adam, kral atanıp dönmek üzere uzak bir ülkeye gitti.[/ Oradakiler bu sözleri dinlerken İsa konuşmasını bir benzetmeyle sürdürdü. Çünkü Yeruşalim’e yaklaşmıştı ve onlar, Tanrı’nın Egemenliği’nin hemen ortaya çıkacağını sanıyorlardı.L  Nitekim İnsanoğlu, kaybolanı arayıp kurtarmak için geldi.”i K İsa dedi ki, “Bu ev bugün kurtuluşa kavuştu. Çünkü bu adam da İbrahim’in oğludur.E  Zakkay ayağa kalkıp Rab’be şöyle dedi: “Ya Rab, işte malımın yarısını yoksullara veriyorum. Bir kimseden haksızlıkla bir şey aldımsa, dört katını geri vereceğim.”k O Bunu görenlerin hepsi söylenmeye başladı: “Gidip günahkâr birine konuk oldu!” dediler.V % Zakkay hızla aşağı indi ve sevinç içinde İsa’yı evine buyur etti.} İsa oraya varınca yukarı bakıp, “Zakkay, çabuk aşağı in!” dedi. “Bugün senin evinde kalmam gerekiyor.”w İsa’yı görebilmek için önden koşup bir yabanıl incir ağacına tırmandı. Çünkü İsa oradan geçecekti.wg İsa’nın kim olduğunu görmek istiyor, ama boyu kısa olduğu için kalabalıktan ötürü göremiyordu.Z- Orada vergi görevlilerinin başı olan, Zakkay adında zengin bir adam vardı.; s İsa Eriha’ya girdi. Kentin içinden geçiyordu. 9+ Adam o anda yeniden görmeye başladı ve Tanrı’yı yücelterek İsa’nın ardından gitti. Bunu gören bütün halk Tanrı’ya övgüler sundu.N* İsa, “Gözlerin görsün” dedi. “İmanın seni kurtardı.”9k) İsa durup adamın kendisine getirilmesini buyurdu. Adam yaklaşınca İsa, “Senin için ne yapmamı istiyorsun?” diye sordu. O da, “Ya Rab, gözlerim görsün” dedi.9k( İsa durup adamın kendisine getirilmesini buyurdu. Adam yaklaşınca İsa, “Senin için ne yapmamı istiyorsun?” diye sordu. O da, “Ya Rab, gözlerim görsün” dedi.' Önden gidenler onu azarlayarak susturmak istedilerse de o, “Ey Davut Oğlu, halime acı!” diyerek daha çok bağırdı.I~ & O da, “Ey Davut Oğlu İsa, halime acı!” diye bağırdı.6}g% Ona, “Nasıralı İsa geçiyor” dediler.Q|$ Adam oradan geçen kalabalığı duyunca, “Ne oluyor?” diye sordu.[{/# İsa Eriha’ya yaklaşırken kör bir adam yol kenarında oturmuş dileniyordu.z" Öğrenciler bu sözlerden hiçbir şey anlamadılar. Bu sözlerin anlamı onlardan gizlenmişti, anlatılanları kavrayamıyorlardı.Gy! O, öteki uluslara teslim edilecek. O’nunla alay edecek, O’na hakaret edecekler; üzerine tükürecek ve O’nu kamçılayıp öldürecekler. Ne var ki O, üçüncü gün dirilecek.”Gx O, öteki uluslara teslim edilecek. O’nunla alay edecek, O’na hakaret edecekler; üzerine tükürecek ve O’nu kamçılayıp öldürecekler. Ne var ki O, üçüncü gün dirilecek.”9wk İsa, Onikiler’i bir yana çekip onlara şöyle dedi: “Şimdi Yeruşalim’e gidiyoruz. Peygamberlerin İnsanoğlu’yla ilgili yazdıklarının tümü yerine gelecektir..vU İsa onlara şöyle dedi: “Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği uğruna evini, karısını, kardeşlerini, annesiyle babasını ya da çocuklarını bırakıp da bu çağda bunların kat kat fazlasına ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.”.uU İsa onlara şöyle dedi: “Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği uğruna evini, karısını, kardeşlerini, annesiyle babasını ya da çocuklarını bırakıp da bu çağda bunların kat kat fazlasına ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.”Vt% Petrus, “Bak, biz her şeyimizi bırakıp senin ardından geldik” dedi. ~U~ }}|{zyyytyxxDwwvBuhtt szrrLqqq3poontmmmlhkkzk jfii:hh:ggPffqeeddjcccebb4aa@```_^^X^ ]]B\\[0YDWXUlSRRbQQRPAO0NNUMM'LLPKKK+JJJIIILH[HGF EEDDDsD CCfC.BBBFAAA5@@@:??_>===9<;:99;88 7j66|65]44Z3322k2110q//p..K--7,,$+}+*o))S) ((`(''&%N##Y"""!o qqjI&Ir'rHr`L( F d d { 5 [4{` 8  Sen, bu kuyuyu bize vermiş, kendisi, oğulları ve davarları ondan içmiş olan atamız Yakup’tan daha mı büyüksün?”w7g Kadın, “Efendim” dedi, “Su çekecek bir şeyin yok, kuyu da derin, yaşam suyunu nereden bulacaksın?T6! İsa kadına şu yanıtı verdi: “Eğer sen Tanrı’nın armağanını ve sana, ‘Bana su ver, içeyim’ diyenin kim olduğunu bilseydin, sen O’ndan dilerdin, O da sana yaşam suyunu verirdi.”B5} Samiriyeli kadın, “Sen Yahudi’sin, bense Samiriyeli bir kadınım” dedi, “Nasıl olur da benden su istersin?” Çünkü Yahudiler’in Samiriyeliler’le ilişkileri yoktur.S4 İsa’nın öğrencileri yiyecek satın almak için kente gitmişlerdi.^35 Samiriyeli bir kadın su çekmeye geldi. İsa ona, “Bana su ver, içeyim” dedi. 2  Yakup’un kuyusu da oradaydı. İsa, yolculuktan yorulmuş olduğu için kuyunun yanına oturmuştu. Saat on iki sularıydı.1! Böylece Samiriye’nin Sihar denilen kentine geldi. Burası Yakup’un kendi oğlu Yusuf’a vermiş olduğu toprağın yakınındaydı.70i Giderken Samiriye’den geçmesi gerekiyordu.v/e Ferisiler, İsa’nın Yahya’dan daha çok öğrenci edinip vaftiz ettiğini duydular –aslında İsa’nın kendisi değil, öğrencileri vaftiz ediyorlardı– İsa bunu öğrenince Yahudiye’den ayrılıp yine Celile’ye gitti.v.e Ferisiler, İsa’nın Yahya’dan daha çok öğrenci edinip vaftiz ettiğini duydular –aslında İsa’nın kendisi değil, öğrencileri vaftiz ediyorlardı– İsa bunu öğrenince Yahudiye’den ayrılıp yine Celile’ye gitti.u- e Ferisiler, İsa’nın Yahya’dan daha çok öğrenci edinip vaftiz ettiğini duydular –aslında İsa’nın kendisi değil, öğrencileri vaftiz ediyorlardı– İsa bunu öğrenince Yahudiye’den ayrılıp yine Celile’ye gitti.*,M$ Oğul’a iman edenin sonsuz yaşamı vardır. Ama Oğul’un sözünü dinlemeyen yaşamı görmeyecektir. Tanrı’nın gazabı böylesinin üzerinde kalır.B+# Baba Oğul’u sever; her şeyi O’na teslim etmiştir.y*k" Tanrı’nın gönderdiği kişi Tanrı’nın sözlerini söyler. Çünkü Tanrı, Ruh’u ölçüyle vermez.h)I! O’nun tanıklığını kabul eden, Tanrı’nın gerçek olduğuna mührünü basmıştır.c(? Ne görmüş ne işitmişse ona tanıklık eder, ama tanıklığını kimse kabul etmez.'! Yukarıdan gelen, herkesten üstündür. Dünyadan olan dünyaya aittir ve dünyadan söz eder. Gökten gelen ise, herkesten üstündür.1&] O büyümeli, bense küçülmeliyim.”(%I Gelin kiminse, güvey odur. Ama güveyin yanında duran ve onu dinleyen dostu onun sesini işitince çok sevinir. İşte benim sevincim böylece tamamlandı.t$a ‘Ben Mesih değilim, ama O’nun öncüsü olarak gönderildim’ dediğime siz kendiniz tanıksınız.f#E Yahya şöyle yanıt verdi: “İnsan, kendisine gökten verilmedikçe hiçbir şey alamaz.g"G Öğrencileri Yahya’ya gelerek, “Rabbî” dediler, “Şeria Irmağı’nın karşı yakasında birlikte olduğun ve kendisi için tanıklık ettiğin adam var ya, işte O vaftiz ediyor, herkes de O’na gidiyor.”x!i O sıralarda Yahya’nın öğrencileriyle bir Yahudi arasında temizlenme konusunda bir tartışma çıktı.- U Yahya henüz hapse atılmamıştı. Yahya da Salim yakınındaki Aynon’da vaftiz ediyordu. Çünkü orada bol su vardı. İnsanlar gelip vaftiz oluyorlardı.  Bundan sonra İsa’yla öğrencileri Yahudiye diyarına gittiler. İsa onlarla birlikte orada bir süre kalarak vaftiz etti.} Ama gerçeği uygulayan kişi yaptıklarını, Tanrı’ya dayanarak yaptığını göstermek için ışığa gelir.”yk Kötülük yapan herkes ışıktan nefret eder ve yaptıkları açığa çıkmasın diye ışığa yaklaşmaz. Yargı da şudur: Dünyaya ışık geldi, ama insanlar ışık yerine karanlığı sevdiler. Çünkü yaptıkları işler kötüydü.) O’na iman eden yargılanmaz, iman etmeyen ise zaten yargılanmıştır. Çünkü Tanrı’nın biricik Oğlu’nun adına iman etmemiştir.y Tanrı, Oğlu’nu dünyayı yargılamak için göndermedi, dünya O’nun aracılığıyla kurtulsun diye gönderdi./W “Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun.F Öyle ki, O’na iman eden herkes sonsuz yaşama kavuşsun.|q Musa çölde yılanı nasıl yukarı kaldırdıysa, İnsanoğlu’nun da öylece yukarı kaldırılması gerekir.\1 Gökten inmiş olan İnsanoğlu’ndan başka hiç kimse göğe çıkmamıştır. Sizlere yeryüzüyle ilgili şeyleri söylediğim zaman inanmazsanız, gökle ilgili şeyleri söylediğimde nasıl inanacaksınız?%C Sana doğrusunu söyleyeyim, biz bildiğimizi söylüyoruz, gördüğümüze tanıklık ediyoruz. Sizler ise bizim tanıklığımızı kabul etmiyorsunuz.s_ İsa ona şöyle yanıt verdi: “Sen İsrail’in öğretmeni olduğun halde bunları anlamıyor musun?G Nikodim İsa’ya, “Bunlar nasıl olabilir?” diye sordu.  Yel dilediği yerde eser; sesini işitirsin, ama nereden gelip nereye gittiğini bilemezsin. Ruh’tan doğan herkes böyledir.”A} Sana, ‘Yeniden doğmalısınız’ dediğime şaşma.<s Bedenden doğan bedendir, Ruh’tan doğan ruhtur. ) İsa şöyle yanıt verdi: “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse sudan ve Ruh’tan doğmadıkça Tanrı’nın Egemenliği’ne giremez. y Nikodim, “Yaşlanmış bir adam nasıl doğabilir? Annesinin rahmine ikinci kez girip doğabilir mi?” diye sordu. + İsa ona şu karşılığı verdi: “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse yeniden doğmadıkça Tanrı’nın Egemenliği’ni göremez.” 1 Yahudiler’in Nikodim adlı bir önderi vardı. Ferisiler’den olan bu adam bir gece İsa’ya gelerek, “Rabbî, senin Tanrı’dan gelmiş bir öğretmen olduğunu biliyoruz. Çünkü Tanrı kendisiyle olmadıkça kimse senin yaptığın bu mucizeleri yapamaz” dedi.  1 Yahudiler’in Nikodim adlı bir önderi vardı. Ferisiler’den olan bu adam bir gece İsa’ya gelerek, “Rabbî, senin Tanrı’dan gelmiş bir öğretmen olduğunu biliyoruz. Çünkü Tanrı kendisiyle olmadıkça kimse senin yaptığın bu mucizeleri yapamaz” dedi. İnsan hakkında kimsenin O’na bir şey söylemesine gerek yoktu. Çünkü kendisi insanın içinden geçenleri biliyordu.W' Ama İsa bütün insanların yüreğini bildiği için onlara güvenmiyordu.!; Fısıh Bayramı’nda İsa’nın Yeruşalim’de bulunduğu sırada gerçekleştirdiği belirtileri gören birçokları O’nun adına iman ettiler.3 İsa ölümden dirilince öğrencileri bu sözü söylediğini hatırladılar, Kutsal Yazı’ya ve İsa’nın söylediği bu söze iman ettiler.F Ama İsa’nın sözünü ettiği tapınak kendi bedeniydi.zm Yahudi yetkililer, “Bu tapınak kırk altı yılda yapıldı, sen onu üç günde mi kuracaksın?” dediler.fE İsa şu yanıtı verdi: “Bu tapınağı yıkın, üç günde onu yeniden kuracağım.”{ Yahudi yetkililer İsa’ya, “Bunları yaptığına göre, bize nasıl bir belirti göstereceksin?” diye sordular.{ Öğrencileri, “Evin için gösterdiğim gayret beni yiyip bitirecek” diye yazılmış olan sözü hatırladılar.ta Güvercin satanlara, “Bunları buradan kaldırın, Babam’ın evini pazar yerine çevirmeyin!” dedi.~7 İpten bir kamçı yaparak hepsini koyunlar ve sığırlarla birlikte tapınaktan kovdu, para bozanların paralarını döküp masalarını devirdi.r}] Tapınağın avlusunda sığır, koyun ve güvercin satanları, orada oturmuş para bozanları gördü.S| Yahudiler’in Fısıh Bayramı yakındı. İsa da Yeruşalim’e gitti.u{c Bundan sonra İsa, annesi, kardeşleri ve öğrencileri Kefarnahum’a gidip orada birkaç gün kaldılar.z7 İsa bu ilk doğaüstü belirtisini Celile’nin Kana Köyü’nde gerçekleştirdi ve yüceliğini gösterdi. Öğrencileri de O’na iman ettiler.Ly Şölen başkanı, şaraba dönüşmüş suyu tattı. Bunun nereden geldiğini bilmiyordu, oysa suyu küpten alan hizmetkârlar biliyorlardı. Şölen başkanı güveyi çağırıp, “Herkes önce iyi şarabı, çok içildikten sonra da kötüsünü sunar” dedi, “Ama sen iyi şarabı şimdiye dek saklamışsın.”Lx Şölen başkanı, şaraba dönüşmüş suyu tattı. Bunun nereden geldiğini bilmiyordu, oysa suyu küpten alan hizmetkârlar biliyorlardı. Şölen başkanı güveyi çağırıp, “Herkes önce iyi şarabı, çok içildikten sonra da kötüsünü sunar” dedi, “Ama sen iyi şarabı şimdiye dek saklamışsın.”wwg Sonra hizmet edenlere, “Şimdi biraz alıp şölen başkanına götürün” dedi. Onlar da götürdüler.nvU İsa hizmet edenlere, “Küpleri suyla doldurun” dedi. Küpleri ağızlarına kadar doldurdular.u Yahudiler’in geleneksel temizliği için oraya konmuş, her biri seksenle yüz yirmi litre alan altı taş küp vardı.Gt Annesi hizmet edenlere, “Size ne derse onu yapın” dedi.Rs İsa, “Anne, benden ne istiyorsun? Benim saatim daha gelmedi” dedi.Or Şarap tükenince annesi İsa’ya, “Şarapları kalmadı” dedi.Fq İsa’yla öğrencileri de düğüne çağrılmışlardı.np W Üçüncü gün Celile’nin Kana Köyü’nde bir düğün vardı. İsa’nın annesi de oradaydı.%o E3 Sonra da, “Size doğrusunu söyleyeyim, göğün açıldığını, Tanrı meleklerinin İnsanoğlu üzerinde yükselip indiklerini göreceksiniz” dedi. n ;2 İsa ona dedi ki, “Seni incir ağacının altında gördüğümü söylediğim için mi inanıyorsun? Bunlardan daha büyük şeyler göreceksin.”em E1 Natanel, “Rabbî, sen Tanrı’nın Oğlu’sun, sen İsrail’in Kralı’sın!” dedi."l ?0 Natanel, “Beni nereden tanıyorsun?” diye sordu. İsa, “Filipus çağırmadan önce seni incir ağacının altında gördüm” yanıtını verdi.k / İsa, Natanel’in kendisine doğru geldiğini görünce onun için, “İşte, içinde hile olmayan gerçek bir İsrailli!” dedi.|j s. Natanel Filipus’a, “Nasıra’dan iyi bir şey çıkabilir mi?” diye sordu. Filipus, “Gel de gör” dedi.@i {- Filipus, Natanel’i bularak ona, “Musa’nın Kutsal Yasa’da hakkında yazdığı, peygamberlerin de sözünü ettiği kişiyi, Yusuf oğlu Nasıralı İsa’yı bulduk” dedi.Kh , Filipus da Andreas ile Petrus’un kenti olan Beytsayda’dandı.mg U+ Ertesi gün İsa, Celile’ye gitmeye karar verdi. Filipus’u bulup ona, “Ardımdan gel” dedi./f Y* Andreas kardeşini İsa’ya götürdü. İsa ona baktı, “Sen Yuhanna’nın oğlu Simun’sun. Kefas diye çağrılacaksın” dedi. Kefas, kaya anlamına gelir.e ) Andreas önce kendi kardeşi Simun’u bularak ona, “Biz Mesih’i bulduk” dedi. Mesih, meshedilmiş anlamına gelir.ud e( Yahya’yı işitip İsa’nın ardından giden iki kişiden biri Simun Petrus’un kardeşi Andreas’tı. c ' İsa, “Gelin, görün” dedi. Gidip O’nun nerede oturduğunu gördüler ve o gün O’nunla kaldılar. Saat dört sularıydı.@b {& İsa arkasına dönüp ardından geldiklerini görünce, “Ne arıyorsunuz?” diye sordu. Onlar da, “Rabbî, nerede oturuyorsun?” dediler. Rabbî, öğretmenim anlamına gelir.Oa % Onun söylediklerini duyan iki öğrenci İsa’nın ardından gitti.L` $ Oradan geçen İsa’ya bakarak, “İşte Tanrı Kuzusu!” dedi.H_  # Ertesi gün Yahya yine öğrencilerinden ikisiyle birlikteydi.V^ '" Ben de gördüm ve ‘Tanrı’nın Oğlu budur’ diye tanıklık ettim.”5] e! Ben O’nu tanımıyordum. Ama suyla vaftiz etmek için beni gönderen, ‘Ruh’un kimin üzerine inip durduğunu görürsen, Kutsal Ruh’la vaftiz eden O’dur’ dedi. \  Yahya tanıklığını şöyle sürdürdü: “Ruh’un güvercin gibi gökten indiğini, O’nun üzerinde durduğunu gördüm.p[ [ Ben O’nu tanımıyordum, ama İsrail’in O’nu tanıması için ben suyla vaftiz ederek geldim.” Z  Kendisi için, ‘Benden sonra biri geliyor, O benden üstündür. Çünkü O benden önce vardı’ dediğim kişi işte budur.Y 7 Yahya ertesi gün İsa’nın kendisine doğru geldiğini görünce şöyle dedi: “İşte, dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı Kuzusu!xX k Bütün bunlar Şeria Irmağı’nın ötesinde bulunan Beytanya’da, Yahya’nın vaftiz ettiği yerde oldu.mW U Benden sonra gelen O’dur. Ben O’nun çarığının bağını çözmeye bile layık değilim.”yV m Yahya onlara şöyle yanıt verdi: “Ben suyla vaftiz ediyorum, ama aranızda tanımadığınız biri duruyor.U 3 Yahya’ya gönderilen bazı Ferisiler ona, “Sen Mesih, İlyas ya da beklediğimiz peygamber değilsen, niye vaftiz ediyorsun?” diye sordular.T 3 Yahya’ya gönderilen bazı Ferisiler ona, “Sen Mesih, İlyas ya da beklediğimiz peygamber değilsen, niye vaftiz ediyorsun?” diye sordular. S  Yahya, “Peygamber Yeşaya’nın dediği gibi, ‘Rab’bin yolunu düzleyin’ diye çölde haykıranın sesiyim ben” dedi.~R w Bu kez, “Kim olduğunu söyle de bizi gönderenlere bir yanıt verelim” dediler. “Kendin için ne diyorsun?”EQ  Onlar da kendisine, “Öyleyse sen kimsin? İlyas mısın?” diye sordular. O da, “Değilim” dedi. “Sen beklediğimiz peygamber misin?” sorusuna, “Hayır” yanıtını verdi.P  Yahudi yetkililer Yahya’ya, “Sen kimsin?” diye sormak üzere Yeruşalim’den kâhinlerle Levililer’i gönderdikleri zaman Yahya’nın tanıklığı şöyle oldu –açıkça konuştu, inkâr etmedi– “Ben Mesih değilim” diye açıkça konuştu.O  Yahudi yetkililer Yahya’ya, “Sen kimsin?” diye sormak üzere Yeruşalim’den kâhinlerle Levililer’i gönderdikleri zaman Yahya’nın tanıklığı şöyle oldu –açıkça konuştu, inkâr etmedi– “Ben Mesih değilim” diye açıkça konuştu.N   Tanrı’yı hiçbir zaman hiç kimse görmedi. Baba’nın bağrında bulunan ve Tanrı olan biricik Oğul O’nu tanıttı.mM U Kutsal Yasa Musa aracılığıyla verildi, ama lütuf ve gerçek İsa Mesih aracılığıyla geldi.NL  Nitekim hepimiz O’nun doluluğundan lütuf üzerine lütuf aldık.;K q Yahya O’na tanıklık etti. Yüksek sesle şöyle dedi: “ ‘Benden sonra gelen benden üstündür. Çünkü O benden önce vardı’ diye sözünü ettiğim kişi budur.”J 7 Söz, insan olup aramızda yaşadı. O’nun yüceliğini –Baba’dan gelen, lütuf ve gerçekle dolu biricik Oğul’un yüceliğini– gördük.gI I Onlar ne kandan, ne beden ne de insan isteğinden doğdular; tersine, Tanrı’dan doğdular.lH S Kendisini kabul edip adına iman edenlerin hepsine Tanrı’nın çocukları olma hakkını verdi.DG  Kendi yurduna geldi, ama kendi halkı O’nu kabul etmedi.bF ? O, dünyadaydı, dünya O’nun aracılığıyla var oldu, ama dünya O’nu tanımadı.IE   Dünyaya gelen, her insanı aydınlatan gerçek ışık vardı.JD  Kendisi ışık değildi, ama ışığa tanıklık etmeye geldi.qC ] Tanıklık amacıyla, ışığa tanıklık etsin ve herkes onun aracılığıyla iman etsin diye geldi.JB  Tanrı’nın gönderdiği Yahya adlı bir adam ortaya çıktı.>A y Işık karanlıkta parlar. Karanlık onu alt edemedi.A@  Yaşam O’ndaydı ve yaşam insanların ışığıydı.]? 5 Her şey O’nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O’nsuz olmadı.4> e Başlangıçta O, Tanrı’yla birlikteydi.Y= / Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı’yla birlikteydi ve Söz Tanrı’ydı.F<5 Sürekli tapınakta bulunuyor, Tanrı’yı övüyorlardı.b;=4 Öğrencileri O’na tapındılar ve büyük sevinç içinde Yeruşalim’e döndüler.H: 3 Ve onları kutsarken yanlarından ayrıldı, göğe alındı.9y2 İsa onları kentin dışına, Beytanya’nın yakınlarına kadar götürdü. Ellerini kaldırarak onları kutsadı. 8 1 Ben de Babam’ın vaat ettiğini size göndereceğim. Ama siz, yücelerden gelecek güçle kuşanıncaya dek kentte kalın.”27_0 Sizler bu olayların tanıklarısınız.w6g/ Onlara dedi ki, “Şöyle yazılmıştır: Mesih acı çekecek ve üçüncü gün ölümden dirilecek; günahların bağışlanması için tövbe çağrısı da Yeruşalim’den başlayarak bütün uluslara O’nun adıyla duyurulacak.w5g. Onlara dedi ki, “Şöyle yazılmıştır: Mesih acı çekecek ve üçüncü gün ölümden dirilecek; günahların bağışlanması için tövbe çağrısı da Yeruşalim’den başlayarak bütün uluslara O’nun adıyla duyurulacak.V4%- Bundan sonra Kutsal Yazılar’ı anlayabilmeleri için zihinlerini açtı.l3Q, Sonra onlara şöyle dedi: “Daha sizlerle birlikteyken, ‘Musa’nın Yasası’nda, peygamberlerin yazılarında ve Mezmurlar’da benimle ilgili yazılmış olanların tümünün gerçekleşmesi gerektir’ demiştim.”32a+ İsa onu alıp gözlerinin önünde yedi.;1q* Kendisine bir parça kızarmış balık verdiler.0) Sevinçten hâlâ inanamayan, şaşkınlık içindeki öğrencilerine, “Sizde yiyecek bir şey var mı?” diye sordu.M/( Bunu söyledikten sonra onlara ellerini ve ayaklarını gösterdi. .' “Ellerime, ayaklarıma bakın; işte benim! Dokunun da görün. Hayaletin eti kemiği olmaz, ama görüyorsunuz, benim var.”b-=& İsa onlara, “Neden telaşlanıyorsunuz? Neden kuşkular doğuyor içinizde?” dedi.O,% Ürktüler, bir hayalet gördüklerini sanarak korkuya kapıldılar.h+I$ Bunları anlatırlarken İsa gelip aralarında durdu. Onlara, “Size esenlik olsun!” dedi.z*m# Kendileri de yolda olup bitenleri ve ekmeği böldüğü zaman İsa’yı nasıl tanıdıklarını anlattılar.U)#" Bunlar, “Rab gerçekten dirildi, Simun’a görünmüş!” diyorlardı.t(a! Kalkıp hemen Yeruşalim’e döndüler. Onbirler’i ve onlarla birlikte olanları toplanmış buldular.1'[ Onlar birbirine, “Yolda kendisi bizimle konuşurken ve Kutsal Yazılar’ı bize açıklarken yüreklerimiz nasıl da sevinçle çarpıyordu, değil mi?” dediler.q&[ O zaman onların gözleri açıldı ve kendisini tanıdılar. İsa ise gözlerinin önünden kayboldu.b%= Onlarla sofrada otururken İsa ekmek aldı, şükretti ve ekmeği bölüp onlara verdi. $ Gitmekte oldukları köye yaklaştıkları sırada İsa, yoluna devam edecekmiş gibi davrandı. Ama onlar, “Bizimle kal. Neredeyse akşam olacak, gün batmak üzere” diyerek O’nu zorladılar. Böylece İsa onlarla birlikte kalmak üzere içeri girdi. # Gitmekte oldukları köye yaklaştıkları sırada İsa, yoluna devam edecekmiş gibi davrandı. Ama onlar, “Bizimle kal. Neredeyse akşam olacak, gün batmak üzere” diyerek O’nu zorladılar. Böylece İsa onlarla birlikte kalmak üzere içeri girdi.!"; Sonra Musa’nın ve bütün peygamberlerin yazılarından başlayarak, Kutsal Yazılar’ın hepsinde kendisiyle ilgili olanları onlara açıkladı.f!E Mesih’in bu acıları çekmesi ve yüceliğine kavuşması gerekli değil miydi?” dedi.x i İsa onlara, “Sizi akılsızlar! Peygamberlerin bütün söylediklerine inanmakta ağır davranan kişiler!3 Bizimle birlikte olanlardan bazıları mezara gitmiş ve durumu, tam kadınların anlatmış olduğu gibi bulmuşlar. Ama O’nu görmemişler.”gG Başkâhinlerle yöneticilerimiz O’nu, ölüm cezasına çarptırmak için valiye teslim ederek çarmıha gerdirdiler; oysa biz O’nun, İsrail’i kurtaracak kişi olduğunu ummuştuk. Dahası var, bu olaylar olalı üç gün oldu ve aramızdan bazı kadınlar bizi şaşkına çevirdiler. Bu sabah erkenden mezara gittiklerinde, O’nun cesedini bulamamışlar. Sonra geldiler, bir görümde, İsa’nın yaşamakta olduğunu bildiren melekler gördüklerini söylediler.gG Başkâhinlerle yöneticilerimiz O’nu, ölüm cezasına çarptırmak için valiye teslim ederek çarmıha gerdirdiler; oysa biz O’nun, İsrail’i kurtaracak kişi olduğunu ummuştuk. Dahası var, bu olaylar olalı üç gün oldu ve aramızdan bazı kadınlar bizi şaşkına çevirdiler. Bu sabah erkenden mezara gittiklerinde, O’nun cesedini bulamamışlar. Sonra geldiler, bir görümde, İsa’nın yaşamakta olduğunu bildiren melekler gördüklerini söylediler.gG Başkâhinlerle yöneticilerimiz O’nu, ölüm cezasına çarptırmak için valiye teslim ederek çarmıha gerdirdiler; oysa biz O’nun, İsrail’i kurtaracak kişi olduğunu ummuştuk. Dahası var, bu olaylar olalı üç gün oldu ve aramızdan bazı kadınlar bizi şaşkına çevirdiler. Bu sabah erkenden mezara gittiklerinde, O’nun cesedini bulamamışlar. Sonra geldiler, bir görümde, İsa’nın yaşamakta olduğunu bildiren melekler gördüklerini söylediler.gG Başkâhinlerle yöneticilerimiz O’nu, ölüm cezasına çarptırmak için valiye teslim ederek çarmıha gerdirdiler; oysa biz O’nun, İsrail’i kurtaracak kişi olduğunu ummuştuk. Dahası var, bu olaylar olalı üç gün oldu ve aramızdan bazı kadınlar bizi şaşkına çevirdiler. Bu sabah erkenden mezara gittiklerinde, O’nun cesedini bulamamışlar. Sonra geldiler, bir görümde, İsa’nın yaşamakta olduğunu bildiren melekler gördüklerini söylediler.`9 İsa onlara, “Hangi olup bitenleri?” dedi. O’na, “Nasıralı İsa’yla ilgili olayları” dediler. “O adam, Tanrı’nın ve bütün halkın önünde gerek söz, gerek eylemde güçlü bir peygamberdi.*M Bunlardan adı Kleopas olan O’na, “Yeruşalim’de bulunup da bu günlerde orada olup bitenleri bilmeyen tek yabancı sen misin?” diye karşılık verdi.zm İsa, “Yolda birbirinizle ne tartışıp duruyorsunuz?” dedi. Üzgün bir halde, oldukları yerde durdular.T! Ama onların gözleri O’nu tanıma gücünden yoksun bırakılmıştı.nU Bunları konuşup tartışırlarken İsa yanlarına geldi ve onlarla birlikte yürümeye başladı.H  Bütün bu olup bitenleri kendi aralarında konuşuyorlardı. Aynı gün öğrencilerden ikisi, Yeruşalim’den altmış ok atımı uzaklıkta bulunan ve Emmaus denilen bir köye gitmekteydiler.>u Yine de, Petrus kalkıp mezara koştu. Eğilip içeri baktığında keten bezlerden başka bir şey görmedi. Olay karşısında şaşkına dönmüş bir halde oradan uzaklaştı.S Ne var ki, bu sözler elçilere saçma geldi ve kadınlara inanmadılar. Bunları elçilere anlatanlar, Mecdelli Meryem, Yohanna, Yakup’un annesi Meryem ve bunlarla birlikte bulunan öbür kadınlardı.]3 Mezardan dönüp bütün bunları Onbirler’e ve ötekilerin hepsine bildirdiler.A} O zaman kadınlar İsa’nın sözlerini anımsadılar. İnsanoğlu’nun günahlı insanların eline verilmesi, çarmıha gerilmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektiğini bildirmişti.”Y + “O burada yok, dirildi. Daha Celile’deyken size söylediğini anımsayın. ' Korkuya kapılan kadınlar başlarını yere eğdiler. Adamlar ise onlara, “Diri olanı neden ölüler arasında arıyorsunuz?” dediler.  Onlar bu durum karşısında şaşırıp kalmışken, şimşek gibi parıldayan giysilere bürünmüş iki kişi yanlarında belirdi.D  Ama içeri girince Rab İsa’nın cesedini bulamadılar.= u Taşı mezarın girişinden yuvarlanmış buldular.x k Kadınlar haftanın ilk günü, sabah çok erkenden, hazırlamış oldukları baharatı alıp mezara gittiler.8 Evlerine dönerek baharat ve güzel kokulu yağlar hazırladılar. Ama Şabat Günü, Tanrı’nın buyruğu uyarınca dinlendiler."=7 İsa’yla birlikte Celile’den gelen kadınlar da Yusuf’un ardından giderek mezarı ve İsa’nın cesedinin oraya nasıl konulduğunu gördüler.I 6 Hazırlık Günü’ydü ve Şabat Günü başlamak üzereydi.|q5 Cesedi çarmıhtan indirip keten beze sardı, hiç kimsenin konulmadığı, kayaya oyulmuş bir mezara yatırdı.8k4 Pilatus’a gidip İsa’nın cesedini istedi.53 Bir Yahudi kenti olan Aramatya’dan olup Tanrı’nın Egemenliği’ni umutla bekleyen Yusuf, Kurul’un kararını ve eylemini onaylamamıştı.R2 Yüksek Kurul üyelerinden Yusuf adında iyi ve doğru bir adam vardı.1 Ama İsa’nın bütün tanıdıkları ve Celile’den O’nun ardından gelen kadınlar uzakta durmuş, olanları seyrediyorlardı.}s0 Olayı seyretmek için biriken halkın tümü olup bitenleri görünce göğüslerini döve döve geri döndüler.{~o/ Olanları gören yüzbaşı, “Bu adam gerçekten doğru biriydi” diyerek Tanrı’yı yüceltmeye başladı.}. İsa yüksek sesle, “Baba, ruhumu ellerine bırakıyorum!” diye seslendi. Bunu söyledikten sonra son nefesini verdi.|5- Öğleyin on iki sularında güneş karardı, üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü. Tapınaktaki perde ortasından yırtıldı.{5, Öğleyin on iki sularında güneş karardı, üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü. Tapınaktaki perde ortasından yırtıldı.mzS+ İsa ona, “Sana doğrusunu söyleyeyim, sen bugün benimle birlikte cennette olacaksın” dedi.Ny* Sonra, “Ey İsa, kendi egemenliğine girdiğinde beni an” dedi.x') Nitekim biz haklı olarak cezalandırılıyor, yaptıklarımızın karşılığını alıyoruz. Oysa bu adam hiçbir kötülük yapmadı.”w%( Ne var ki, öbür suçlu onu azarladı. “Sende Tanrı korkusu da mı yok?” diye karşılık verdi. “Sen de aynı cezayı çekiyorsun.vw' Çarmıha asılan suçlulardan biri, “Sen Mesih değil misin? Haydi, kendini de bizi de kurtar!” diye küfretti.Nu& Başının üzerinde şu yafta vardı: YAHUDİLER’İN KRALI BUDURt'% Askerler de yaklaşıp İsa’yla eğlendiler. O’na ekşi şarap sunarak, “Sen Yahudiler’in Kralı’ysan, kurtar kendini!” dediler.s'$ Askerler de yaklaşıp İsa’yla eğlendiler. O’na ekşi şarap sunarak, “Sen Yahudiler’in Kralı’ysan, kurtar kendini!” dediler.Yr+# Halk orada durmuş, olanları seyrediyordu. Yöneticiler İsa’yla alay ederek, “Başkalarını kurtardı; eğer Tanrı’nın Mesihi, Tanrı’nın seçtiği O ise, kendini de kurtarsın” diyorlardı.%qC" İsa, “Baba, onları bağışla” dedi. “Çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar.” O’nun giysilerini aralarında paylaşmak için kura çektiler.p%! Kafatası denilen yere vardıklarında İsa’yı, biri sağında öbürü solunda olmak üzere, iki suçluyla birlikte çarmıha gerdiler.[o/ İsa’yla birlikte idam edilmek üzere ayrıca iki suçlu da götürülüyordu.Nn Çünkü yaş ağaca böyle yaparlarsa, kuruya neler olacaktır?”dmA O zaman dağlara, ‘Üzerimize düşün!’ ve tepelere, ‘Bizi örtün!’ diyecekler.l Çünkü öyle günler gelecek ki, ‘Kısır kadınlara, hiç doğurmamış rahimlere, emzirmemiş memelere ne mutlu!’ diyecekler.k! İsa bu kadınlara dönerek, “Ey Yeruşalim kızları, benim için ağlamayın” dedi. “Kendiniz ve çocuklarınız için ağlayın. j Büyük bir halk topluluğu da İsa’nın ardından gidiyordu. Aralarında İsa için dövünüp ağıt yakan kadınlar vardı.9ik Askerler İsa’yı götürürken, kırdan gelmekte olan Simun adında Kireneli bir adamı yakaladılar, çarmıhı sırtına yükleyip İsa’nın arkasından yürüttüler.h/ İstedikleri kişiyi, ayaklanmaya katılmak ve adam öldürmekten hapse atılan kişiyi salıverdi. İsa’yı ise onların isteğine bıraktı.Ug# Ne var ki onlar, yüksek sesle bağrışarak İsa’nın çarmıha gerilmesi için direttiler. Sonunda bağırışları baskın çıktı ve Pilatus, onların isteğinin yerine getirilmesine karar verdi.Uf# Ne var ki onlar, yüksek sesle bağrışarak İsa’nın çarmıha gerilmesi için direttiler. Sonunda bağırışları baskın çıktı ve Pilatus, onların isteğinin yerine getirilmesine karar verdi.Ce Pilatus üçüncü kez, “Bu adam ne kötülük yaptı ki?” dedi. “Ölüm cezasını gerektirecek hiçbir suç bulmadım O’nda. Bu nedenle O’nu dövdürüp salıvereceğim.”\d1 Onlar ise, “O’nu çarmıha ger, çarmıha ger!” diye bağrışıp durdular.Jc  İsa’yı salıvermek isteyen Pilatus onlara yeniden seslendi.jbM Barabba, kentte çıkan bir ayaklanmaya katılmaktan ve adam öldürmekten hapse atılmıştı.paY Ama onlar hep bir ağızdan, “Yok et bu adamı, bize Barabba’yı salıver!” diye bağırdılar.?`y Bu nedenle ben O’nu dövdürüp salıvereceğim.”?_y Bu nedenle ben O’nu dövdürüp salıvereceğim.” ^ Hirodes de bulmamış olmalı ki, O’nu bize geri gönderdi. Görüyorsunuz, ölüm cezasını gerektiren hiçbir şey yapmadı.] Pilatus, başkâhinleri, yöneticileri ve halkı toplayarak onlara, “Siz bu adamı bana, halkı saptırıyor diye getirdiniz” dedi. “Oysa ben bu adamı sizin önünüzde sorguya çektim ve kendisinde öne sürdüğünüz suçlardan hiçbirini bulmadım.\ Pilatus, başkâhinleri, yöneticileri ve halkı toplayarak onlara, “Siz bu adamı bana, halkı saptırıyor diye getirdiniz” dedi. “Oysa ben bu adamı sizin önünüzde sorguya çektim ve kendisinde öne sürdüğünüz suçlardan hiçbirini bulmadım.^[5 Bu olaydan önce birbirine düşman olan Hirodes’le Pilatus, o gün dost oldular.Z Hirodes de askerleriyle birlikte O’nu aşağılayıp alay etti. O’na gösterişli bir kaftan giydirip Pilatus’a geri gönderdi.`Y9 Orada duran başkâhinlerle din bilginleri, İsa’yı ağır bir dille suçladılar.EX O’na birçok soru sordu, ama O hiç karşılık vermedi.>Wu Hirodes İsa’yı görünce çok sevindi. O’na ilişkin haberleri duyduğu için çoktandır O’nu görmek istiyor, gerçekleştireceği bir belirtiye tanık olmayı umuyordu.V) İsa’nın, Hirodes’in yönetimindeki bölgeden geldiğini öğrenince, kendisini o sırada Yeruşalim’de bulunan Hirodes’e gönderdi.GU Pilatus bunu duyunca, “Bu adam Celileli mi?” diye sordu. 1~~M}}p}$||{zz~yyxx+w|w1vvvutt[tsurrlr*qcqpooBnn.mmjm lkkk5jjXiiihyh7ggGffreehe dd5c6bWaa@``?_^^^0]]0\h\[[2ZZHYxXX{WWwWBVVsUUXTTT%SS_S'RoRQPOOgNNrMMLLL'KK;KJII7HH/GyFFSEE^DDKCCC$BBmAA@@h??? >b===p=.<<<;;::Z:9x88877@66455Q4445332r241000Q//U/../-l,,, ++*m)))(}'''&%%$$?## "";!m SAJmG6IT57(Ov v Z 4 > M3h|O1 6) Siz babanızın yaptıklarını yapıyorsunuz.” “Biz zinadan doğmadık. Bir tek Babamız var, o da Tanrı’dır” dediler.5 ( “Ama şimdi beni –Tanrı’dan işittiği gerçeği sizlere bildireni– öldürmek istiyorsunuz. İbrahim bunu yapmadı..4U' “Bizim babamız İbrahim’dir” diye karşılık verdiler. İsa, “İbrahim’in çocukları olsaydınız, İbrahim’in yaptıklarını yapardınız” dedi.v3e& Ben Babam’ın yanında gördüklerimi söylüyorum, siz de babanızdan işittiklerinizi yapıyorsunuz.”2% İbrahim’in soyundan olduğunuzu biliyorum. Yine de beni öldürmek istiyorsunuz. Çünkü yüreğinizde sözüme yer vermiyorsunuz.R1$ Bunun için, Oğul sizi özgür kılarsa, gerçekten özgür olursunuz.^05# “Köle ev halkının sürekli bir üyesi değildir, ama oğul sürekli üyesidir.e/C" İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim, günah işleyen herkes günahın kölesidir” dedi.3._! “Biz İbrahim’in soyundanız” diye karşılık verdiler, “Hiçbir zaman kimseye kölelik etmedik. Nasıl oluyor da sen, ‘Özgür olacaksınız’ diyorsun?”M- İsa kendisine iman etmiş olan Yahudiler’e, “Eğer benim sözüme bağlı kalırsanız, gerçekten öğrencilerim olursunuz. Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak” dedi.M, İsa kendisine iman etmiş olan Yahudiler’e, “Eğer benim sözüme bağlı kalırsanız, gerçekten öğrencilerim olursunuz. Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak” dedi.<+s Bu sözler üzerine birçokları O’na iman etti.z*m Beni gönderen benimledir, O beni yalnız bırakmadı. Çünkü ben her zaman O’nu hoşnut edeni yaparım.”l)Q Bu nedenle İsa şöyle dedi: “İnsanoğlu’nu yukarı kaldırdığınız zaman benim O olduğumu, kendiliğimden hiçbir şey yapmadığımı, ama tıpkı Baba’nın bana öğrettiği gibi konuştuğumu anlayacaksınız.J(  İsa’nın kendilerine Baba’dan söz ettiğini anlamadılar.#'? “Sizinle ilgili söyleyecek ve sizleri yargılayacak çok şeyim var. Beni gönderen gerçektir. Ben O’ndan işittiklerimi dünyaya bildiriyorum.”w&g O’na, “Sen kimsin?” diye sordular. İsa, “Başlangıçtan beri size ne söyledimse, O’yum” dedi.&%E İşte bu nedenle size, ‘Günahlarınızın içinde öleceksiniz’ dedim. Benim O olduğuma iman etmezseniz, günahlarınızın içinde öleceksiniz.”$ İsa onlara, “Siz aşağıdansınız, ben yukarıdanım” dedi. “Siz bu dünyadansınız, ben bu dünyadan değilim.# Yahudi yetkililer, “Yoksa kendini mi öldürecek?” dediler. “Çünkü, ‘Benim gideceğim yere siz gelemezsiniz’ diyor.”"1 İsa yine onlara, “Ben gidiyorum. Beni arayacaksınız ve günahınızın içinde öleceksiniz. Benim gideceğim yere siz gelemezsiniz” dedi.! İsa bu sözleri tapınakta öğretirken, bağış toplanan yerde söyledi. Kimse O’nu yakalamadı. Çünkü saati henüz gelmemişti.B } O zaman O’na, “Baban nerede?” diye sordular. İsa şu karşılığı verdi: “Siz ne beni tanırsınız, ne de Babam’ı. Beni tanısaydınız, Babam’ı da tanırdınız.”ta Kendim için tanıklık eden bir ben varım, bir de beni gönderen Baba benim için tanıklık ediyor.”]3 Yasanızda da, ‘İki kişinin tanıklığı geçerlidir’ diye yazılmıştır. Yargılasam bile benim yargım doğrudur. Çünkü ben yalnız değilim, ben ve beni gönderen Baba, birlikte yargılarız.J  Siz insan gözüyle yargılıyorsunuz. Ben kimseyi yargılamam.nU İsa onlara şu karşılığı verdi: “Kendim için tanıklık etsem bile tanıklığım geçerlidir. Çünkü nereden geldiğimi ve nereye gideceğimi biliyorum. Oysa siz nereden geldiğimi, nereye gideceğimi bilmiyorsunuz.jM Ferisiler, “Sen kendin için tanıklık ediyorsun, tanıklığın geçerli değil” dediler.)K İsa yine halka seslenip şöyle dedi: “Ben dünyanın ışığıyım. Benim ardımdan gelen, asla karanlıkta yürümez, yaşam ışığına sahip olur.” Kadın, “Hiçbiri, Efendim” dedi. İsa, “Ben de seni yargılamıyorum” dedi. “Git, artık bundan sonra günah işleme!”gG İsa doğrulup ona, “Kadın, nerede onlar? Hiçbiri seni yargılamadı mı?” diye sordu.$A Bunu işittikleri zaman, başta yaşlılar olmak üzere, birer birer dışarı çıkıp İsa’yı yalnız bıraktılar. Kadın ise orta yerde duruyordu.9m Sonra yine eğildi, toprağa yazmaya başladı.y Durmadan aynı soruyu sormaları üzerine doğruldu ve, “İçinizde kim günahsızsa, ilk taşı o atsın!” dedi./W Bunları İsa’yı denemek amacıyla söylüyorlardı; O’nu suçlayabilmek için bir neden arıyorlardı. İsa eğilmiş, parmağıyla toprağa yazı yazıyordu.a; “Musa, Yasa’da bize böyle kadınların taşlanmasını buyurdu, sen ne dersin?”C Din bilginleri ve Ferisiler, zina ederken yakalanmış bir kadın getirdiler. Kadını orta yere çıkararak İsa’ya, “Öğretmen, bu kadın tam zina ederken yakalandı” dediler.C Din bilginleri ve Ferisiler, zina ederken yakalanmış bir kadın getirdiler. Kadını orta yere çıkararak İsa’ya, “Öğretmen, bu kadın tam zina ederken yakalandı” dediler.  Ertesi sabah erkenden yine tapınağa döndü. Bütün halk O’nun yanına geliyordu. O da oturup onlara öğretmeye başladı.+ S İsa ise Zeytin Dağı’na gitti.* O5 Bundan sonra herkes evine gitti.  4 Ona, “Yoksa sen de mi Celile’densin?” diye karşılık verdiler. “Araştır, bak, Celile’den peygamber çıkmaz.”= s3 İçlerinden biri, daha önce İsa’ya gelen Nikodim, onlara şöyle dedi: “Yasamıza göre, bir adamı dinlemeden, ne yaptığını öğrenmeden onu yargılamak doğru mu?”= s2 İçlerinden biri, daha önce İsa’ya gelen Nikodim, onlara şöyle dedi: “Yasamıza göre, bir adamı dinlemeden, ne yaptığını öğrenmeden onu yargılamak doğru mu?”; q1 Kutsal Yasa’yı bilmeyen bu halk lanetlidir.”O0 “Önderlerden ya da Ferisiler’den O’na iman eden oldu mu hiç?A}/ Ferisiler, “Yoksa siz de mi aldandınız?” dediler.y. Görevliler, “Hiç kimse hiçbir zaman bu adamın konuştuğu gibi konuşmamıştır” karşılığını verdiler.r]- Görevliler geri dönünce, başkâhinlerle Ferisiler, “Niçin O’nu getirmediniz?” diye sordular.P, Bazıları O’nu yakalamak istedilerse de, kimse O’na el sürmedi.G+ Böylece İsa’dan dolayı halk arasında ayrılık doğdu. * “Kutsal Yazı’da, ‘Mesih, Davut’un soyundan, Davut’un yaşadığı Beytlehem Kenti’nden gelecek’ denmemiş midir?”}) Bazıları da, “Bu Mesih’tir” diyorlardı. Başkaları ise, “Olamaz! Mesih Celile’den mi gelecek?” dediler.lQ( Halktan bazıları bu sözleri işitince, “Gerçekten beklediğimiz peygamber budur” dediler.-' Bunu, kendisine iman edenlerin alacağı Ruh’la ilgili olarak söylüyordu. Ruh henüz verilmemişti. Çünkü İsa henüz yüceltilmemişti.o~W& Kutsal Yazı’da dendiği gibi, bana iman edenin ‘içinden diri su ırmakları akacaktır.’ ” }% Bayramın son ve en önemli günü İsa ayağa kalktı, yüksek sesle şöyle dedi: “Bir kimse susamışsa bana gelsin, içsin.|$ ‘Beni arayacaksınız ama bulamayacaksınız. Ve benim bulunduğum yere siz gelemezsiniz’ diyor. Ne demek istiyor?”I{ # Bunun üzerine Yahudiler birbirlerine, “Bu adam nereye gidecek de biz O’nu bulamayacağız?” dediler. “Yoksa Grekler arasında dağılmış olanlara gidip Grekler’e mi öğretecek?fzE" Beni arayacaksınız ama bulamayacaksınız. Ve benim bulunduğum yere siz gelemezsiniz.”ay;! İsa, “Kısa bir süre daha sizinleyim” dedi, “Sonra beni gönderene gideceğim.x5 Ferisiler halkın İsa hakkında böyle fısıldaştığını duydular. Başkâhinler ve Ferisiler O’nu yakalamak için görevliler gönderdiler. w Halktan birçok kişi ise O’na iman etti. “Mesih gelince, bunun yaptıklarından daha mı çok mucize yapacak?” diyorlardı.~vu Bunun üzerine O’nu yakalamak istediler, ama kimse O’na el sürmedi. Çünkü O’nun saati henüz gelmemişti.Ou Ben O’nu tanırım. Çünkü ben O’ndanım, beni O gönderdi.”at; O sırada tapınakta öğreten İsa yüksek sesle şöyle dedi: “Hem beni tanıyorsunuz, hem de nereden olduğumu biliyorsunuz! Ben kendiliğimden gelmedim. Beni gönderen gerçektir. O’nu siz tanımıyorsunuz.s Ama biz bu adamın nereden geldiğini biliyoruz. Oysa Mesih geldiği zaman O’nun nereden geldiğini kimse bilmeyecek.” r “Bakın, açıkça konuşuyor, O’na bir şey demiyorlar. Yoksa önderler O’nun Mesih olduğunu gerçekten kabul ettiler mi?hqI Yeruşalimliler’in bazıları, “Öldürmek istedikleri adam bu değil mi?” diyorlardı.Mp Dış görünüşe göre yargılamayın, yargınız adil olsun.”&oE Musa’nın Yasası bozulmasın diye Şabat Günü biri sünnet ediliyor da, Şabat Günü bir adamı tamamen iyileştirdim diye bana neden kızıyorsunuz?n+ “Musa size sünneti buyurduğu için –aslında bu, Musa’dan değil, atalarınızdan kalmadır– Şabat Günü birini sünnet edersiniz.`m9 İsa, “Ben bir mucize yaptım, hepiniz şaşkına döndünüz” diye yanıt verdi.Zl- Kalabalık, “Cin çarpmış seni!” dedi. “Seni öldürmek isteyen kim?” k Musa size Kutsal Yasa’yı vermedi mi? Yine de hiçbiriniz Yasa’yı yerine getirmiyor. Neden beni öldürmek istiyorsunuz?”j Kendiliğinden konuşan kendini yüceltmek ister, ama kendisini göndereni yüceltmek isteyen doğrudur ve O’nda haksızlık yoktur.-iS “Eğer bir kimse Tanrı’nın isteğini yerine getirmek istiyorsa, bu öğretinin Tanrı’dan mı olduğunu, yoksa kendiliğimden mi konuştuğumu bilecektir.ghG İsa onlara, “Benim öğretim benim değil, beni gönderenindir” diye karşılık verdi.gw Yahudiler şaşırdılar. “Bu adam hiç öğrenim görmediği halde, nasıl bu kadar bilgili olabilir?” dediler.Vf% Bayramın yarısı geçmişti. İsa tapınağa gidip öğretmeye başladı.keO Bununla birlikte yetkililerden korktukları için, hiç kimse O’ndan açıkça söz etmiyordu.>du Kalabalık arasında O’nunla ilgili bir sürü laf fısıldanıyordu. Bazıları, “İyi adamdır”, bazıları da, “Hayır, tam tersine, halkı saptırıyor” diyorlardı.cc? Yahudi yetkililer O’nu bayram sırasında arıyor, “O nerede?” diye soruyorlardı.bw Ne var ki, kardeşleri bayramı kutlamaya gidince, kendisi de gitti. Ancak açıktan açığa değil, gizlice gitti.8ak İsa bu sözleri söyleyip Celile’de kaldı.r`] Siz bu bayramı kutlamaya gidin. Ben şimdilik gitmeyeceğim. Çünkü benim zamanım daha dolmadı.”_{ Dünya sizden nefret edemez, ama benden nefret ediyor. Çünkü yaptıklarının kötü olduğuna tanıklık ediyorum.g^G İsa onlara, “Benim zamanım daha gelmedi” dedi, “Oysa sizin için zaman hep uygundur.5]e Kardeşleri bile O’na iman etmiyorlardı.\+ Çünkü kendini açıkça tanıtmak isteyen bir kimse yaptıklarını gizlemez. Mademki bu şeyleri yapıyorsun, kendini dünyaya göster!”[1 Bu nedenle İsa’nın kardeşleri O’na, “Buradan ayrıl, Yahudiye’ye git” dediler, “Öğrencilerin de yaptığın işleri görsünler.:Zo Yahudiler’in Çardak Bayramı yaklaşmıştı.Y 7 Bundan sonra İsa Celile’de dolaşmaya başladı. Yahudi yetkililer O’nu öldürmeyi amaçladıkları için Yahudiye’de dolaşmak istemiyordu.XG Simun İskariot’un oğlu Yahuda’dan söz ediyordu. Çünkü Yahuda Onikiler’den biri olduğu halde İsa’ya ihanet edecekti.W F İsa onlara şu karşılığı verdi: “Siz Onikiler’i seçen ben değil miyim? Buna karşın içinizden biri iblistir.”NVE İman ediyor ve biliyoruz ki, sen Tanrı’nın Kutsalı’sın.”iUKD Simun Petrus şu yanıtı verdi: “Rab, biz kime gidelim? Sonsuz yaşamın sözleri sendedir.YT+C İsa o zaman Onikiler’e, “Siz de mi ayrılmak istiyorsunuz?” diye sordu.iSKB Bunun üzerine öğrencilerinin birçoğu geri döndüler, artık O’nunla dolaşmaz oldular.rR]A “Sizlere, ‘Baba’nın bana yöneltmediği hiç kimse bana gelemez’ dememin nedeni budur” dedi.Q#@ Yine de aranızda iman etmeyenler var.” İsa iman etmeyenlerin ve kendisine ihanet edecek kişinin kim olduğunu baştan beri biliyordu.nPU? Yaşam veren Ruh’tur. Beden bir yarar sağlamaz. Sizlere söylediğim sözler ruhtur, yaşamdır.[O/> “Ya İnsanoğlu’nun önceden bulunduğu yere yükseldiğini görürseniz...?lNQ= Öğrencilerinin buna karşı söylendiğini anlayan İsa, “Bu sizi şaşırtıyor mu?” dedi.mMS< Öğrencilerinin birçoğu bunu işitince, “Bu söz çok çetin, kim kabul edebilir?” dediler.JL ; İsa bu sözleri Kefarnahum’da havrada öğretirken söyledi.%KC: İşte gökten inmiş olan ekmek budur. Atalarınızın yedikleri man gibi değildir. Atalarınız öldüler. Oysa bu ekmeği yiyen sonsuza dek yaşar.”J'9 Yaşayan Baba beni gönderdiği ve ben Baba’nın aracılığıyla yaşadığım gibi, bedenimi yiyen de benim aracılığımla yaşayacak.BI8 Bedenimi yiyip kanımı içen bende yaşar, ben de onda.GH7 Çünkü bedenim gerçek yiyecek, kanım gerçek içecektir.jGM6 Bedenimi yiyenin, kanımı içenin sonsuz yaşamı vardır ve ben onu son günde dirilteceğim.F5 İsa onlara şöyle dedi: “Size doğrusunu söyleyeyim, İnsanoğlu’nun bedenini yiyip kanını içmedikçe, sizde yaşam olmaz.E4 Bunun üzerine Yahudiler, “Bu adam yememiz için bedenini bize nasıl verebilir?” diyerek birbirleriyle çekişmeye başladılar."D=3 Gökten inmiş olan diri ekmek Ben’im. Bu ekmekten yiyen sonsuza dek yaşayacak. Dünyanın yaşamı uğruna vereceğim ekmek de benim bedenimdir.”GC2 Gökten inen öyle bir ekmek var ki, ondan yiyen ölmeyecek.>Bw1 Atalarınız çölde man yediler, yine de öldüler."A?0 Yaşam ekmeği Ben’im.L@/ Size doğrusunu söyleyeyim, iman edenin sonsuz yaşamı vardır.x?i. Bu, bir kimsenin Baba’yı gördüğü anlamına gelmez. Baba’yı sadece Tanrı’dan gelen görmüştür.&>E- Peygamberlerin yazdığı gibi, ‘Tanrı onların hepsine kendi yollarını öğretecektir.’ Baba’yı işiten ve O’ndan öğrenen herkes bana gelir.=w, “Beni gönderen Baba bir kimseyi bana çekmedikçe, o kimse bana gelemez. Bana geleni de son günde dirilteceğim.2<_+ İsa, “Aranızda söylenmeyin” dedi.;3* “Yusuf oğlu İsa değil mi bu?” diyorlardı. “Annesini de, babasını da tanıyoruz. Şimdi nasıl oluyor da, ‘Gökten indim’ diyor?”t:a) “Gökten inmiş olan ekmek Ben’im” dediği için Yahudiler O’na karşı söylenmeye başladılar.'9G( Çünkü Babam’ın isteği, Oğul’u gören ve O’na iman eden herkesin sonsuz yaşama kavuşmasıdır. Ben de böylelerini son günde dirilteceğim.”n8U' Beni gönderenin isteği, bana verdiklerinden hiçbirini yitirmemem, son gün hepsini diriltmemdir.k7O& Çünkü kendi isteğimi değil, beni gönderenin isteğini yerine getirmek için gökten indim.X6)% Baba’nın bana verdiklerinin hepsi bana gelecek ve bana geleni asla kovmam.W5'$ “Ama ben size dedim ki, ‘Beni gördünüz, yine de iman etmiyorsunuz.’t4a# İsa, “Yaşam ekmeği Ben’im. Bana gelen asla acıkmaz, bana iman eden hiçbir zaman susamaz” dedi.P3" Onlar da, “Efendimiz, bizlere her zaman bu ekmeği ver!” dediler.W2'! Çünkü Tanrı’nın ekmeği, gökten inen ve dünyaya yaşam verendir.” 1 İsa onlara dedi ki, “Size doğrusunu söyleyeyim, gökten ekmeği size Musa vermedi, gökten size gerçek ekmeği Babam verir.~0u “Atalarımız çölde man yediler. Yazılmış olduğu gibi, ‘Yemeleri için onlara gökten ekmek verdi.’ ”/ Bunun üzerine, “Görüp sana iman etmemiz için nasıl bir belirti gerçekleştireceksin? Ne yapacaksın?” dediler.i.K İsa, “Tanrı’nın işi O’nun gönderdiği kişiye iman etmenizdir” diye yanıt verdi.g-G Onlar da şunu sordular: “Tanrı’nın istediği işleri yapmak için ne yapmalıyız?”6,e Geçici yiyecek için değil, sonsuz yaşam boyunca kalıcı yiyecek için çalışın. Bunu size İnsanoğlu verecek. Çünkü Baba Tanrı O’na bu onayı vermiştir.”1+[ İsa şöyle yanıt verdi: “Size doğrusunu söyleyeyim, doğaüstü belirtiler gördüğünüz için değil, ekmeklerden yiyip doyduğunuz için beni arıyorsunuz.t*a O’nu gölün karşı yakasında buldukları zaman, “Rabbî, buraya ne zaman geldin?” diye sordular. ) Halk, İsa’nın ve öğrencilerinin orada olmadığını görünce teknelere binerek Kefarnahum’a, İsa’yı aramaya gitti.x(i Rab’bin şükretmesinden sonra halkın ekmek yediği yerin yakınına Taberiye’den başka tekneler geldi.d'A Ertesi gün, gölün karşı yakasında kalan halk, önceden orada sadece bir tek tekne bulunduğunu, İsa’nın kendi öğrencileriyle birlikte bu tekneye binmediğini, öğrencilerinin yalnız gittiklerini anladı.e&C Bunun üzerine O’nu tekneye almak istediler. O anda tekne gidecekleri kıyıya ulaştı.2%_ Ama İsa, “Korkmayın, benim!” dedi.$5 Öğrenciler beş kilometre kadar kürek çektikten sonra, İsa’nın gölün üstünde yürüyerek tekneye yaklaştığını görünce korktular.E# Güçlü bir rüzgar estiğinden göl kabarmaya başladı."' Bir tekneye binerek gölün karşı yakasındaki Kefarnahum’a doğru yol aldılar. Karanlık basmış, İsa henüz yanlarına gelmemişti.4!c Akşam olunca öğrencileri göle indiler. } İsa onların gelip kendisini kral yapmak üzere zorla götüreceklerini bildiğinden tek başına yine dağa çekildi.xi Halk, İsa’nın yaptığı mucizeyi görünce, “Gerçekten dünyaya gelecek olan peygamber budur” dedi.pY Onlar da topladılar. Yedikleri beş arpa ekmeğinden artakalan parçalarla on iki sepet doldurdular.xi Herkes doyunca İsa öğrencilerine, “Artakalan parçaları toplayın, hiçbir şey ziyan olmasın” dedi.uc İsa ekmekleri aldı, şükrettikten sonra oturanlara dağıttı. Balıklardan da istedikleri kadar verdi. İsa, “Halkı yere oturtun” dedi. Orası çayırlıktı. Böylece halk yere oturdu. Yaklaşık beş bin erkek vardı.G Öğrencilerinden biri, Simun Petrus’un kardeşi Andreas, İsa’ya dedi ki, “Burada beş arpa ekmeğiyle iki balığı olan bir çocuk var. Ama bu kadar adam için bunlar nedir ki?”G Öğrencilerinden biri, Simun Petrus’un kardeşi Andreas, İsa’ya dedi ki, “Burada beş arpa ekmeğiyle iki balığı olan bir çocuk var. Ama bu kadar adam için bunlar nedir ki?”{ Filipus O’na şu yanıtı verdi: “Her birinin bir lokma yiyebilmesi için iki yüz dinarlık ekmek bile yetmez.”]3 Bu sözü onu denemek için söyledi, aslında kendisi ne yapacağını biliyordu.3_ İsa başını kaldırıp büyük bir kalabalığın kendisine doğru geldiğini görünce Filipus’a, “Bunları doyurmak için nereden ekmek alalım?” diye sordu.4c Yahudiler’in Fısıh Bayramı yakındı.F İsa dağa çıkıp orada öğrencileriyle birlikte oturdu.xi Ardından büyük bir kalabalık gidiyordu. Çünkü hastalar üzerinde yaptığı mucizeleri görmüşlerdi.Z / Bundan sonra İsa, Celile –Taberiye– Gölü’nün karşı yakasına geçti.^5/ Ama onun yazılarına iman etmezseniz, benim sözlerime nasıl iman edeceksiniz?”oW. Musa’ya iman etmiş olsaydınız, bana da iman ederdiniz. Çünkü o benim hakkımda yazmıştır.uc- Baba’nın önünde sizi suçlayacağımı sanmayın. Sizi suçlayan, umut bağladığınız Musa’dır.3, Birbirinizden övgüler kabul ediyor, ama tek olan Tanrı’nın övgüsünü kazanmaya çalışmıyorsunuz. Bu durumda nasıl iman edebilirsiniz? + Ben Babam’ın adına geldim, ama beni kabul etmiyorsunuz. Oysa başka birisi kendi adına gelirse, onu kabul edeceksiniz.@ {* Ama ben sizi bilirim, içinizde Tanrı sevgisi yoktur.1 ]) “İnsanlardan övgü kabul etmiyorum.M ( Öyleyken siz, yaşama kavuşmak için bana gelmek istemiyorsunuz.. U' Kutsal Yazılar’ı araştırıyorsunuz. Çünkü bunlar aracılığıyla sonsuz yaşama sahip olduğunuzu sanıyorsunuz. Bana tanıklık eden de bu yazılardır!eC& O’nun sözü sizde yaşamıyor. Çünkü O’nun gönderdiği kişiye iman etmiyorsunuz.% Beni gönderen Baba da benim için tanıklık etmiştir. Siz hiçbir zaman ne O’nun sesini işittiniz, ne de suretini gördünüz.K$ Ama benim, Yahya’nınkinden daha büyük bir tanıklığım var. Tamamlamam için Baba’nın bana verdiği işler, şu yaptığım işler, beni Baba’nın gönderdiğine tanıklık ediyor.ve# Yahya, yanan ve ışık saçan bir çıraydı. Sizler onun ışığında bir süre için coşmak istediniz.lQ" İnsanın tanıklığını kabul ettiğim için değil, kurtulmanız için bunları söylüyorum.O! Siz Yahya’ya adamlar gönderdiniz, o da gerçeğe tanıklık etti. Ama benim için tanıklık eden başka biri vardır. O’nun benim için ettiği tanıklığın geçerli olduğunu bilirim.T! Eğer kendim için ben tanıklık edersem, tanıklığım geçerli olmaz.C “Ben kendiliğimden hiçbir şey yapamam. İşittiğim gibi yargılarım ve benim yargım adildir. Çünkü amacım kendi istediğimi değil, beni gönderenin istediğini yapmaktır.! Ve onlar mezarlarından çıkacaklar. İyilik yapmış olanlar yaşamak, kötülük yapmış olanlar yargılanmak üzere dirilecekler.”c~? Buna şaşmayın. Mezarda olanların hepsinin O’nun sesini işitecekleri saat geliyor.N} O’na yargılama yetkisini de verdi. Çünkü O İnsanoğlu’dur.q|[ Çünkü Baba, kendisinde yaşam olduğu gibi, Oğul’a da kendisinde yaşam olma özelliğini verdi.{! Size doğrusunu söyleyeyim, ölülerin Tanrı Oğlu’nun sesini işitecekleri ve işitenlerin yaşayacakları saat geliyor, geldi bile.*zM “Size doğrusunu söyleyeyim, sözümü işitip beni gönderene iman edenin sonsuz yaşamı vardır. Böyle biri yargılanmaz, ölümden yaşama geçmiştir.$yA Öyle ki, herkes Baba’yı onurlandırdığı gibi Oğul’u onurlandırsın. Oğul’u onurlandırmayan, O’nu gönderen Baba’yı da onurlandırmaz.Tx! Baba kimseyi yargılamaz, bütün yargılama işini Oğul’a vermiştir.mwS Baba nasıl ölüleri diriltip onlara yaşam veriyorsa, Oğul da dilediği kimselere yaşam verir.!v; Çünkü Baba Oğul’u sever ve yaptıklarının hepsini O’na gösterir. Şaşasınız diye O’na bunlardan daha büyük işler de gösterecektir.Zu- İsa Yahudi yetkililere şöyle karşılık verdi: “Size doğrusunu söyleyeyim, Oğul, Baba’nın yaptıklarını görmedikçe kendiliğinden bir şey yapamaz. Baba ne yaparsa Oğul da aynı şeyi yapar.ztm İşte bu nedenle Yahudi yetkililer O’nu öldürmek için daha çok gayret ettiler. Çünkü yalnız Şabat Günü düzenini bozmakla kalmamış, Tanrı’nın kendi Babası olduğunu söyleyerek kendisini Tanrı’ya eşit kılmıştı.rs] Ama İsa onlara şu karşılığı verdi: “Babam hâlâ çalışmaktadır, ben de çalışıyorum.”[r/ Şabat Günü böyle şeyler yaptığı için İsa’ya zulmetmeye başladılar.Zq- Adam gidip Yahudi yetkililere kendisini iyileştirenin İsa olduğunu bildirdi.p İsa daha sonra adamı tapınakta buldu. “Bak, iyi oldun. Artık günah işleme de başına daha kötü bir şey gelmesin” dedi.ro] İyileşen adam ise O’nun kim olduğunu bilmiyordu. Orası kalabalıktı, İsa da çekilip gitmişti.Tn! “Sana, ‘Şilteni topla ve yürü’ diyen adam kim?” diye sordular.ymk Ama adam onlara şöyle yanıt verdi: “Beni iyileştiren kişi bana, ‘Şilteni topla ve yürü’ dedi.”lw Bu yüzden Yahudi yetkililer iyileşen adama, “Bugün Şabat Günü” dediler, “Şilteni toplaman yasaktır.”ikK Adam o anda iyileşti. Şiltesini toplayıp yürümeye başladı. O gün Şabat Günü’ydü.>jw İsa ona, “Kalk, şilteni topla ve yürü” dedi.!i; Hasta şöyle yanıt verdi: “Efendim, su çalkandığı zaman beni havuza indirecek kimsem yok, tam gireceğim an benden önce başkası giriyor.” h İsa hasta yatan bu adamı görünce ve uzun zamandır bu durumda olduğunu anlayınca, “İyi olmak ister misin?” diye sordu.?gy Orada otuz sekiz yıldır hasta olan bir adam vardı.af; Bu eyvanların altında kör, kötürüm, felçli hastalardan bir kalabalık yatardı.ae; Bu eyvanların altında kör, kötürüm, felçli hastalardan bir kalabalık yatardı.tda Yeruşalim’de Koyun Kapısı yanında, İbranice’de Beytesta denilen beş eyvanlı bir havuz vardır.Wc ) İsa bundan sonra Yahudiler’in bir bayramı nedeniyle Yeruşalim’e gitti.fbE6 İsa, bu ikinci belirtiyi de Yahudiye’den Celile’ye döndükten sonra gerçekleştirdi.a5 Baba bunun, İsa’nın, “Oğlun yaşayacak” dediği saat olduğunu anladı. Kendisi ve bütün ev halkı iman etti.`4 Adam onlara, oğlunun iyileşmeye başladığı saati sordu. “Dün öğle üstü saat birde ateşi düştü” dediler.[_/3 Daha yoldayken köleleri onu karşılayıp oğlunun yaşadığını bildirdiler.j^M2 İsa, “Git, oğlun yaşayacak” dedi. Adam, İsa’nın söylediği söze iman ederek gitti.R]1 Saray memuru İsa’ya, “Efendim, çocuğum ölmeden yetiş!” dedi.b\=0 İsa adama, “Sizler belirtiler ve harikalar görmedikçe iman etmeyeceksiniz” dedi.)[K/ Adam, İsa’nın Yahudiye’den Celile’ye geldiğini işitince yanına gitti, evine gelip ölmek üzere olan oğlunu iyileştirmesi için O’na yalvardı.Z/. İsa yine, suyu şaraba çevirdiği Celile’nin Kana Köyü’ne geldi. Orada saraya bağlı bir memur vardı. Oğlu Kefarnahum’da hastaydı.@Yy- Celile’ye geldiği zaman Celileliler O’nu iyi karşıladılar. Çünkü onlar da bayram için gitmişler ve bayramda O’nun Yeruşalim’de yaptığı her şeyi görmüşlerdi.lXQ, İsa’nın kendisi, bir peygamberin kendi memleketinde saygı görmediğine tanıklık etmişti.HW + Bu iki günden sonra İsa oradan ayrılıp Celile’ye gitti.BV}* Bunlar kadına, “Bizim iman etmemizin nedeni artık senin sözlerin değil” diyorlardı. “Kendimiz işittik, O’nun gerçekten dünyanın Kurtarıcısı olduğunu biliyoruz.”>Uw) O’nun sözü üzerine daha birçokları iman etti.jTM( Samiriyeliler O’na gelip yanlarında kalması için rica ettiler. O da orada iki gün kaldı.S%' O kentten birçok Samiriyeli, “Yaptığım her şeyi bana söyledi” diye tanıklık eden kadının sözü üzerine İsa’ya iman etti.R!& Ben sizi, emek vermediğiniz bir ürünü biçmeye gönderdim. Başkaları emek verdiler, siz ise onların emeğinden yararlandınız.”IQ % ‘Biri eker, başkası biçer’ sözü bu durumda doğrudur.P{$ Eken ve biçen birlikte sevinsinler diye, biçen kişi şimdiden ücretini alır ve sonsuz yaşam için ürün toplar.M “Beş kocaya vardın. Şimdi birlikte yaşadığın adam kocan değil. Doğruyu söyledin.”k=O Kadın, “Kocam yok” diye yanıtladı. İsa, “Kocam yok demekle doğruyu söyledin” dedi.?<y İsa, “Git, kocanı çağır ve buraya gel” dedi.; Kadın, “Efendim” dedi, “Bu suyu bana ver. Böylece ne susayayım, ne de su çekmek için buraya kadar geleyim.”:! Oysa benim vereceğim sudan içen sonsuza dek susamaz. Benim vereceğim su, içende sonsuz yaşam için fışkıran bir pınar olacak.”K9 İsa şöyle yanıt verdi: “Bu sudan her içen yine susayacak. !\~}}}|{{~{zyybxxww0vvcv!uttrt'ssrrqq ppspodnEmllkk\jj(ihhggsgfteese(dd'ccuc*bb0aa``5__4^^m^ ]] \\[[ZGYY_XXoX WzWVVUfUTTUSSSdRRQQP}P2OO%NN MM_LLdKKzJJ8IIHHFGGG>>?===<Qu 6 Bu yüzden İsa artık Yahudiler arasında açıkça dolaşmaz oldu. Oradan ayrılarak çöle yakın bir yere, Efrayim denilen kente gitti. Öğrencileriyle birlikte orada kaldı._P7 5 Böylece o günden itibaren İsa’yı öldürmek için düzen kurmaya başladılar.O 4 Bunu kendiliğinden söylemiyordu. O yılın başkâhini olarak İsa’nın, ulusun uğruna, ve yalnız ulusun uğruna değil, Tanrı’nın dağılmış çocuklarını toplayıp birleştirmek için de öleceğine ilişkin peygamberlikte bulunuyordu.N 3 Bunu kendiliğinden söylemiyordu. O yılın başkâhini olarak İsa’nın, ulusun uğruna, ve yalnız ulusun uğruna değil, Tanrı’nın dağılmış çocuklarını toplayıp birleştirmek için de öleceğine ilişkin peygamberlikte bulunuyordu.M 2 “Bütün ulus yok olacağına, halk uğruna bir tek adamın ölmesi sizin için daha uygun. Bunu anlamıyor musunuz?”cL? 1 İçlerinden biri, o yıl başkâhin olan Kayafa, “Hiçbir şey bilmiyorsunuz” dedi.K% 0 Böyle devam etmesine izin verirsek, herkes O’na iman edecek. Romalılar da gelip kutsal yerimizi ve ulusumuzu ortadan kaldıracaklar.”(JI / Bunun üzerine başkâhinler ve Ferisiler, Yüksek Kurul’u toplayıp dediler ki, “Ne yapacağız? Bu adam birçok doğaüstü belirti gerçekleştiriyor.kIO . Ama içlerinden bazıları Ferisiler’e giderek İsa’nın yaptıklarını onlara bildirdiler.xHi - O zaman, Meryem’e gelen ve İsa’nın yaptıklarını gören Yahudiler’in birçoğu İsa’ya iman etti.,GQ , Ölü, elleri ayakları sargılarla bağlı, yüzü peşkirle sarılmış olarak dışarı çıktı. İsa oradakilere, “Onu çözün, bırakın gitsin” dedi.dFA + Bunları söyledikten sonra yüksek sesle, “Lazar, dışarı çık!” diye bağırdı.E * Beni her zaman işittiğini biliyordum. Ama bunu, çevrede duran halk için, beni senin gönderdiğine iman etsinler diye söyledim.”D' ) Bunun üzerine taşı çektiler. İsa gözlerini gökyüzüne kaldırarak şöyle dedi: “Baba, beni işittiğin için sana şükrediyorum.qC[ ( İsa ona, “Ben sana, ‘İman edersen Tanrı’nın yüceliğini göreceksin’ demedim mi?” dedi.B ' İsa, “Taşı çekin!” dedi. Ölenin kızkardeşi Marta, “Rab, o artık kokmuştur, öleli dört gün oldu” dedi.tAa & İsa yine derinden hüzünlenerek mezara vardı. Mezar bir mağaraydı, girişinde de bir taş duruyordu.@ % Ama içlerinden bazıları, “Körün gözlerini açan bu kişi, Lazar’ın ölümünü de önleyemez miydi?” dediler.F? $ Yahudiler, “Bakın, onu ne kadar seviyormuş!” dediler.>+ # İsa ağladı.Y=+ " “Onu nereye koydunuz?” diye sordu. O’na, “Ya Rab, gel gör” dediler.< ! Meryem’in ve onunla gelen Yahudiler’in ağladığını gören İsa’nın içini hüzün kapladı, yüreği sızladı.;1 Meryem İsa’nın bulunduğu yere vardı. O’nu görünce ayaklarına kapanarak, “Ya Rab” dedi, “Burada olsaydın, kardeşim ölmezdi.”C:  Meryem’le birlikte evde bulunan ve kendisini teselli eden Yahudiler, onun hızla kalkıp dışarı çıktığını gördüler. Ağlamak için mezara gittiğini sanarak onu izlediler.d9A  İsa henüz köye varmamıştı, hâlâ Marta’nın kendisini karşıladığı yerdeydi.I8   Meryem bunu işitince hemen kalkıp İsa’nın yanına gitti.7  Bunu söyledikten sonra gidip kızkardeşi Meryem’i gizlice çağırdı. “Öğretmen burada, seni çağırıyor” dedi.}6s  Marta, “Evet, ya Rab” dedi. “Senin, dünyaya gelecek olan Tanrı’nın Oğlu Mesih olduğuna iman ettim.”Q5  Yaşayan ve bana iman eden asla ölmeyecek. Buna iman ediyor musun?”m4S  İsa ona, “Diriliş ve yaşam Ben’im” dedi. “Bana iman eden kişi ölse de yaşayacaktır.T3!  Marta, “Son gün, diriliş günü onun dirileceğini biliyorum” dedi.22_  İsa, “Kardeşin dirilecektir” dedi.a1;  Şimdi bile, Tanrı’dan ne dilersen Tanrı’nın onu sana vereceğini biliyorum.”W0'  Marta İsa’ya, “Ya Rab” dedi, “Burada olsaydın, kardeşim ölmezdi.f/E  Marta İsa’nın geldiğini duyunca O’nu karşılamaya çıktı, Meryem ise evde kaldı.[./  Birçok Yahudi, kardeşlerini yitiren Marta’yla Meryem’i avutmaya gelmişti.L-  Beytanya, Yeruşalim’e on beş ok atımı kadar uzaklıktaydı.b,=  İsa Beytanya’ya yaklaşınca Lazar’ın dört gündür mezarda olduğunu öğrendi.x+i  “İkiz ” diye anılan Tomas öbür öğrencilere, “Biz de gidelim, O’nunla birlikte ölelim!” dedi.r*]  “İman edesiniz diye, orada bulunmadığıma sizin için seviniyorum. Şimdi onun yanına gidelim.”A)}  Bunun üzerine İsa açıkça, “Lazar öldü” dedi.p(Y İsa Lazar’ın ölümünden söz ediyordu, ama onlar olağan uykudan söz ettiğini sanmışlardı.M' Öğrenciler, “Ya Rab” dediler, “Uyuduysa iyileşecektir.”t&a Bu sözleri söyledikten sonra, “Dostumuz Lazar uyudu” diye ekledi, “Onu uyandırmaya gidiyorum.”O% Oysa gece yürüyen sendeler. Çünkü kendisinde ışık yoktur.”$% İsa şu karşılığı verdi: “Günün on iki saati yok mu? Gündüz yürüyen sendelemez. Çünkü bu dünyanın ışığını görür.#  Öğrenciler, “Rabbî” dediler, “Yahudi yetkililer demin seni taşlamaya kalkıştılar. Yine oraya mı gidiyorsun?”"1  Bu nedenle, Lazar’ın hasta olduğunu duyunca bulunduğu yerde iki gün daha kaldıktan sonra öğrencilere, “Yahudiye’ye dönelim” dedi.!1  Bu nedenle, Lazar’ın hasta olduğunu duyunca bulunduğu yerde iki gün daha kaldıktan sonra öğrencilere, “Yahudiye’ye dönelim” dedi.A }  İsa Marta’yı, kızkardeşini ve Lazar’ı severdi. 9  İsa bunu işitince, “Bu hastalık ölümle sonuçlanmayacak; Tanrı’nın yüceliğine, Tanrı Oğlu’nun yüceltilmesine hizmet edecek” dedi.`9  İki kızkardeş İsa’ya, “Rab, sevdiğin kişi hasta” diye haber gönderdiler.  Meryem, Rab’be güzel kokulu yağ sürüp saçlarıyla O’nun ayaklarını silen kadındı. Hasta Lazar ise Meryem’in kardeşiydi.r _ Meryem ile kızkardeşi Marta’nın köyü olan Beytanya’dan Lazar adında bir adam hastalanmıştı.1] * Ve orada birçokları O’na iman etti. ) Birçokları, “Yahya hiç mucize yapmadı, ama bu adam için söylediklerinin hepsi doğru çıktı” diyerek İsa’ya geldiler.} ( Tekrar Şeria Irmağı’nın karşı yakasına, Yahya’nın başlangıçta vaftiz ettiği yere gitti ve orada kaldı.W' ' O’nu yine yakalamaya çalıştılarsa da, ellerinden sıyrılıp kurtuldu.-S & Ama yapıyorsam, bana iman etmeseniz bile, yaptığım işlere iman edin. Öyle ki, Baba’nın bende, benim de Baba’da olduğumu bilesiniz ve anlayasınız.”G % Eğer Babam’ın işlerini yapmıyorsam, bana iman etmeyin.1 $ Baba beni kendine ayırıp dünyaya gönderdi. Öyleyse ‘Tanrı’nın Oğlu’yum’ dediğim için bana nasıl ‘Küfrediyorsun’ dersiniz? # Tanrı, kendilerine sözünü gönderdiği kimseleri ilahlar diye adlandırır. Kutsal Yazı da geçerliliğini yitirmez.q[ " İsa şu karşılığı verdi: “Yasanızda, ‘Siz ilahlarsınız, dedim’ diye yazılı değil mi?*M ! Şöyle yanıt verdiler: “Seni iyi işlerden ötürü değil, küfrettiğin için taşlıyoruz. İnsan olduğun halde Tanrı olduğunu ileri sürüyorsun.”! İsa onlara, “Size Baba’dan kaynaklanan birçok iyi işler gösterdim” dedi. “Bu işlerden hangisi için beni taşlıyorsunuz?”N  Yahudi yetkililer O’nu taşlamak için yerden yine taş aldılar.9  Ben ve Baba biriz.”xi  Onları bana veren Babam her şeyden üstündür. Onları Baba’nın elinden kapmaya kimsenin gücü yetmez.c ?  Onlara sonsuz yaşam veririm; asla mahvolmayacaklar. Onları hiç kimse elimden kapamaz.R   Koyunlarım sesimi işitir. Ben onları tanırım, onlar da beni izler.P   Ama siz iman etmiyorsunuz. Çünkü benim koyunlarımdan değilsiniz. +  İsa onlara şu karşılığı verdi: “Size söyledim, ama iman etmiyorsunuz. Babam’ın adıyla yaptığım işler bana tanıklık ediyor.( I  Yahudi yetkililer O’nun çevresini sararak, “Bizi daha ne kadar zaman kuşkuda bırakacaksın?” dediler. “Eğer Mesih isen, bize açıkça söyle.”R  İsa tapınağın avlusunda, Süleyman’ın Eyvanı’nda yürüyordu.oW  O sırada Yeruşalim’de Tapınağın Açılışını Anma Bayramı kutlanıyordu. Mevsim kıştı.   Başkaları ise, “Bunlar, cin çarpmış bir adamın sözleri değil” dediler. “Cin, körlerin gözlerini açabilir mi?”a;  Birçoğu, “O’nu cin çarpmış, delidir. Niçin O’nu dinliyorsunuz?” diyordu.K  Bu sözlerden dolayı Yahudiler arasında yine ayrılık doğdu.1  Canımı kimse benden alamaz; ben onu kendiliğimden veririm. Onu vermeye de tekrar geri almaya da yetkim var. Bu buyruğu Babam’dan aldım.”S  Canımı, tekrar geri almak üzere veririm. Bunun için Baba beni sever.   Bu ağıldan olmayan başka koyunlarım var. Onları da getirmeliyim. Benim sesimi işitecekler ve tek sürü, tek çoban olacak.:m  Ben iyi çobanım. Benimkileri tanırım. Baba beni tanıdığı, ben de Baba’yı tanıdığım gibi, benimkiler de beni tanır. Ben koyunlarımın uğruna canımı veririm.:m  Ben iyi çobanım. Benimkileri tanırım. Baba beni tanıdığı, ben de Baba’yı tanıdığım gibi, benimkiler de beni tanır. Ben koyunlarımın uğruna canımı veririm.M~ Adam kaçar. Çünkü ücretlidir ve koyunlar için kaygı duymaz.}5 Koyunların çobanı ve sahibi olmayan ücretli adam, kurdun geldiğini görünce koyunları bırakıp kaçar. Kurt da onları kapar ve dağıtır.L| Ben iyi çobanım. İyi çoban koyunları uğruna canını verir.{ Hırsız ancak çalıp öldürmek ve yok etmek için gelir. Bense insanlar yaşama, bol yaşama sahip olsunlar diye geldim.sz_ Kapı Ben’im. Bir kimse benim aracılığımla içeri girerse kurtulur. Girer, çıkar ve otlak bulur.^y5  Benden önce gelenlerin hepsi hırsız ve hayduttu, ama koyunlar onları dinlemedi.jxM  Bunun için İsa yine, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Ben koyunların kapısıyım.Uw#  İsa onlara bu örneği anlattıysa da, ne demek istediğini anlamadılar.pvY  Bir yabancının peşinden gitmezler, ondan kaçarlar. Çünkü yabancıların sesini tanımazlar.”u   Kendi koyunlarının hepsini dışarı çıkarınca önlerinden gider, koyunlar da onu izler. Çünkü onun sesini tanırlar.'tG  Kapıyı bekleyen ona kapıyı açar. Koyunlar çobanın sesini işitirler, o da kendi koyunlarını adlarıyla çağırır ve onları dışarı götürür.6sg  Kapıdan giren ise koyunların çobanıdır.}r u “Size doğrusunu söyleyeyim, koyun ağılına kapıdan girmeyip başka yoldan giren kişi hırsız ve hayduttur.q ) İsa, “Kör olsaydınız günahınız olmazdı” dedi, “Ama şimdi, ‘Görüyoruz’ dediğiniz için günahınız duruyor.”xpi ( O’nun yanında bulunan bazı Ferisiler bu sözleri işitince, “Yoksa biz de mi körüz?” diye sordular.zom ' İsa, “Görmeyenler görsün, görenler kör olsun diye yargıçlık etmek üzere bu dünyaya geldim” dedi.Gn & Adam, “Rab, iman ediyorum!” diyerek İsa’ya tapındı.Mm % İsa, “O’nu gördün. Şimdi seninle konuşan O’dur” dedi.]l3 $ Adam şu yanıtı verdi: “Efendim, O kimdir? Söyle de kendisine iman edeyim.”sk_ # İsa adamı kovduklarını duydu. Onu bularak, “Sen İnsanoğlu’na iman ediyor musun?” diye sordu.j " Onlar buna karşılık, “Tamamen günah içinde doğdun, sen mi bize ders vereceksin?” diyerek onu dışarı attılar.Gi ! Bu adam Tanrı’dan olmasaydı, hiçbir şey yapamazdı.”ohW Dünya var olalı, bir kimsenin doğuştan kör olan birinin gözlerini açtığı duyulmamıştır. g   Tanrı’nın, günahkârları dinlemediğini biliriz. Ama Tanrı, kendisine tapan ve isteğini yerine getiren kişiyi dinler. f   Adam onlara şu karşılığı verdi: “Şaşılacak şey! O’nun nereden geldiğini bilmiyorsunuz, ama gözlerimi O açtı.meS  Tanrı’nın Musa’yla konuştuğunu biliyoruz. Ama bu adamın nereden geldiğini bilmiyoruz.”jdM  Adama söverek, “O’nun öğrencisi sensin!” dediler. “Biz Musa’nın öğrencileriyiz.-cS  Onlara, “Size demin söyledim, ama dinlemediniz” dedi. “Niçin yeniden işitmek istiyorsunuz? Yoksa siz de mi O’nun öğrencileri olmak niyetindesiniz?”Pb  O zaman ona, “Sana ne yaptı? Gözlerini nasıl açtı?” dediler.a!  O da şöyle yanıt verdi: “O’nun günahkâr olup olmadığını bilmiyorum. Bildiğim bir şey var, kördüm, şimdi görüyorum.”#`?  Eskiden kör olan adamı ikinci kez çağırıp, “Tanrı hakkı için doğruyu söyle” dediler, “Biz bu adamın günahkâr olduğunu biliyoruz.”__7  Bundan dolayı adamın annesiyle babası, “Ergin yaştadır, ona sorun” dediler.L^  Yahudi yetkililerden korktukları için böyle konuştular. Çünkü yetkililer, İsa’nın Mesih olduğunu açıkça söyleyeni havra dışı etmek için aralarında sözbirliği etmişlerdi.])  Ama şimdi nasıl gördüğünü, gözlerini kimin açtığını bilmiyoruz, ona sorun. Ergin yaştadır, kendisi için kendisi konuşsun.”\}  Adamın annesiyle babası şu karşılığı verdiler: “Bunun bizim oğlumuz olduğunu ve kör doğduğunu biliyoruz.m[S  Onlara, “Kör doğdu dediğiniz oğlunuz bu mu? Peki, şimdi nasıl görüyor?” diye sordular.&ZE  Yahudi yetkililer, gözleri açılan adamın annesiyle babasını çağırmadan onun daha önce kör olduğuna ve gözlerinin açıldığına inanmadılar.$YA  Eskiden kör olan adama yine sordular: “Senin gözlerini açtığına göre, O’nun hakkında sen ne diyorsun?” Adam, “O bir peygamberdir” dedi.X-  Bunun üzerine Ferisiler’in bazıları, “Bu adam Tanrı’dan değildir” dediler. “Çünkü Şabat Günü’nü tutmuyor.” Ama başkaları, “Günahkâr bir adam nasıl bu tür belirtiler gerçekleştirebilir?” dediler. Böylece aralarında ayrılık doğdu.)WK  Bu nedenle Ferisiler de adama gözlerinin nasıl açıldığını sordular. O da, “İsa gözlerime çamur sürdü, yıkandım ve şimdi görüyorum” dedi.]V3  İsa’nın çamur yapıp adamın gözlerini açtığı gün Şabat Günü’ydü.IU  Eskiden kör olan adamı Ferisiler’in yanına götürdüler.ET Ona, “Nerede O?” diye sordular. “Bilmiyorum” dedi.=Ss O da şöyle yanıt verdi: “İsa adındaki adam çamur yapıp gözlerime sürdü ve bana, ‘Şiloah’a git, yıkan’ dedi. Ben de gidip yıkandım ve gözlerim açıldı.”ER “Öyleyse, gözlerin nasıl açıldı?” diye sordular.vQe Kimi, “Evet, odur” dedi, kimi de “Hayır, ama ona benziyor” dedi. Kendisi ise, “Ben oyum” dedi.oPW  Komşuları ve onu daha önce dilenirken görenler, “Oturup dilenen adam değil mi bu?” dediler.!O;  Adama, “Git, Şiloah Havuzu’nda yıkan” dedi. Şiloah, gönderilmiş anlamına gelir. Adam gidip yıkandı, gözleri açılmış olarak döndü.|Nq  Bu sözleri söyledikten sonra yere tükürdü, tükürükle çamur yaptı ve çamuru adamın gözlerine sürdü.GM  Dünyada olduğum sürece dünyanın ışığı Ben’im.”tLa  Beni gönderenin işlerini vakit daha gündüzken yapmalıyız. Gece geliyor, o zaman kimse çalışamaz.K1  İsa şu yanıtı verdi: “Ne kendisi, ne de annesi babası günah işledi. Tanrı’nın işleri onun yaşamında görülsün diye kör doğdu.J  Öğrencileri İsa’ya, “Rabbî, kim günah işledi de bu adam kör doğdu? Kendisi mi, yoksa annesi babası mı?” diye sordular.>I y İsa yolda giderken doğuştan kör bir adam gördü.hHI; O zaman İsa’yı taşlamak için yerden taş aldılar, ama O gizlenip tapınaktan çıktı.]G3: İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim, İbrahim doğmadan önce ben varım” dedi.iFK9 Yahudiler, “Sen daha elli yaşında bile değilsin. İbrahim’i de mi gördün?” dediler.dEA8 Babanız İbrahim günümü göreceği için sevinçle coşmuştu. Gördü ve sevindi.”*DM7 Siz O’nu tanımıyorsunuz, ama ben tanıyorum. O’nu tanımadığımı söylersem, sizin gibi yalancı olurum. Ama ben O’nu tanıyor ve sözüne uyuyorum.)CK6 İsa şu karşılığı verdi: “Eğer ben kendimi yüceltirsem, yüceliğim hiçtir. Beni yücelten, ‘Tanrımız’ diye çağırdığınız Babam’dır.Bw5 Yoksa sen babamız İbrahim’den üstün müsün? O öldü, peygamberler de öldü. Sen kendini kim sanıyorsun?”MA4 Yahudiler, “Seni cin çarptığını şimdi anlıyoruz” dediler. “İbrahim öldü, peygamberler de öldü. Oysa sen, ‘Bir kimse sözüme uyarsa, ölümü asla tatmayacaktır’ diyorsun.c@?3 Size doğrusunu söyleyeyim, bir kimse sözüme uyarsa, ölümü asla görmeyecektir.”\?12 Ben kendimi yüceltmek istemiyorum, ama bunu isteyen ve yargılayan biri vardır.x>i1 İsa, “Beni cin çarpmadı” dedi. “Ben Babam’ı onurlandırıyorum, ama siz beni aşağılıyorsunuz. =0 Yahudiler O’na şu karşılığı verdiler: “ ‘Sen, cin çarpmış bir Samiriyeli’sin’ demekte haklı değil miyiz?”<y/ Tanrı’dan olan, Tanrı’nın sözlerini dinler. İşte siz Tanrı’dan olmadığınız için dinlemiyorsunuz.”u;c. Hanginiz bana günahlı olduğumu kanıtlayabilir? Gerçeği söylüyorsam, niçin bana iman etmiyorsunuz?U:#- Ama ben gerçeği söylüyorum. İşte bunun için bana iman etmiyorsunuz. 9, Siz babanız İblis’tensiniz ve babanızın arzularını yerine getirmek istiyorsunuz. O başlangıçtan beri katildi. Gerçeğe bağlı kalmadı. Çünkü onda gerçek yoktur. Yalan söylemesi doğaldır. Çünkü o yalancıdır ve yalanın babasıdır.g8G+ Söylediklerimi neden anlamıyorsunuz? Benim sözümü dinlemeye dayanamıyorsunuz da ondan.77* İsa, “Tanrı Babanız olsaydı, beni severdiniz” dedi. “Çünkü ben Tanrı’dan çıkıp geldim. Kendiliğimden gelmedim, beni O gönderdi. C~~c}}||{zzzSz xwwpvvuuMttLt sqrrqqpgp-oodnn&mm;llkktk'jjniihhfgffeedd}cccEbbmaa``2___&^^r]]S\\u[z[ Z=YXXYWWQVV.UU@TT1SSRQQ[PPPOOCNMMLL(KKJJcJIIeH^GWFF>EaDDTCCBGAA1@@u@?b>>\==y<<=;::?99877H66/5o5.4N33[22311-0/.--,,g++**E)i((u''i&%%$##>""#! :  nTzclO4*Vq#q v > [ @jp qX,Q Ne var ki yazılanlar, İsa’nın, Tanrı’nın Oğlu Mesih olduğuna iman edesiniz ve iman ederek O’nun adıyla yaşama kavuşasınız diye yazılmıştır.|q İsa, öğrencilerinin önünde, bu kitapta yazılı olmayan başka birçok doğaüstü belirti gerçekleştirdi.kO İsa, “Beni gördüğün için mi iman ettin?” dedi. “Görmeden iman edenlere ne mutlu!”B Tomas O’nu, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıtladı. Sonra Tomas’a, “Parmağını uzat” dedi, “Ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!”8 i Sekiz gün sonra İsa’nın öğrencileri yine evdeydiler. Tomas da onlarla birlikteydi. Kapılar kapalıyken İsa gelip ortalarında durdu, “Size esenlik olsun!” dedi.g G Öbür öğrenciler ona, “Biz Rab’bi gördük!” dediler. Tomas ise, “O’nun ellerinde çivilerin izini görmedikçe, çivilerin izine parmağımla dokunmadıkça ve elimi böğrüne sokmadıkça inanmam” dedi.l Q Onikiler’den biri, “İkiz ” diye anılan Tomas, İsa geldiğinde onlarla birlikte değildi. ! “Kimin günahlarını bağışlarsanız, bağışlanmış olur; kimin günahlarını bağışlamazsanız, bağışlanmamış kalır.”b = Bunu söyledikten sonra onların üzerine üfleyerek, “Kutsal Ruh’u alın!” dedi.zm İsa yine onlara, “Size esenlik olsun!” dedi. “Baba beni gönderdiği gibi, ben de sizi gönderiyorum.”xi Bunu söyledikten sonra onlara ellerini ve böğrünü gösterdi. Öğrenciler Rab’bi görünce sevindiler.Q Haftanın o ilk günü akşam olunca, öğrencilerin Yahudi yetkililerden korkusu nedeniyle bulundukları yerin kapıları kapalıyken İsa geldi, ortalarında durup, “Size esenlik olsun!” dedi.- Mecdelli Meryem öğrencilerin yanına gitti. Onlara, “Rab’bi gördüm!” dedi. Sonra Rab’bin kendisine söylediklerini onlara anlattı.r] İsa, “Bana dokunma!” dedi. “Çünkü daha Baba’nın yanına çıkmadım. Kardeşlerime git ve onlara söyle, benim Babam’ın ve sizin Babanız’ın, benim Tanrım’ın ve sizin Tanrınız’ın yanına çıkıyorum.”y İsa ona, “Meryem!” dedi. O da döndü, İsa’ya İbranice, “Rabbuni!” dedi. Rabbuni, öğretmenim demektir.^5 İsa, “Kadın, niçin ağlıyorsun?” dedi. “Kimi arıyorsun?” Meryem O’nu bahçıvan sanarak, “Efendim” dedi, “Eğer O’nu sen götürdünse, nereye koyduğunu söyle de gidip O’nu alayım.”  Bunları söyledikten sonra arkasına döndü, İsa’nın orada, ayakta durduğunu gördü. Ama O’nun İsa olduğunu anlamadı.!; Meryem’e, “Kadın, niçin ağlıyorsun?” diye sordular. Meryem, “Rabbim’i almışlar” dedi. “O’nu nereye koyduklarını bilmiyorum.”   Beyazlara bürünmüş iki melek gördü; biri İsa’nın cesedinin yattığı yerin başucunda, öteki ayakucunda oturuyordu.h~I Meryem ise mezarın dışında durmuş ağlıyordu. Ağlarken eğilip mezarın içine baktı.=}u Bundan sonra öğrenciler yine evlerine döndüler.m|S İsa’nın ölümden dirilmesi gerektiğini belirten Kutsal Yazı’yı henüz anlamamışlardı.e{C O zaman mezara ilk varan öteki öğrenci de içeri girdi. Olanları gördü ve iman etti.`z9 Ardından Simun Petrus geldi ve mezara girdi. Orada serili duran bezleri ve İsa’nın başına sarılmış olan peşkiri gördü. Peşkir keten bezlerle birlikte değildi, ayrı bir yerde dürülmüş duruyordu.`y9 Ardından Simun Petrus geldi ve mezara girdi. Orada serili duran bezleri ve İsa’nın başına sarılmış olan peşkiri gördü. Peşkir keten bezlerle birlikte değildi, ayrı bir yerde dürülmüş duruyordu.Yx+ Eğilip içeri baktı, keten bezleri orada serili gördü, ama içeri girmedi.sw_ İkisi birlikte koşuyordu. Ama öteki öğrenci Petrus’tan daha hızlı koşarak mezara önce vardı.]v3 Bunun üzerine Petrus’la öteki öğrenci dışarı çıkıp mezara yöneldiler.$uA Koşarak Simun Petrus’a ve İsa’nın sevdiği öbür öğrenciye geldi. “Rab’bi mezardan almışlar, nereye koyduklarını da bilmiyoruz” dedi.!t = Haftanın ilk günü erkenden, ortalık daha karanlıkken Mecdelli Meryem mezara gitti. Taşın mezarın girişinden kaldırılmış olduğunu gördü.qs[* O gün Yahudiler’in Hazırlık Günü’ydü. Mezar da yakın olduğundan İsa’yı oraya koydular.r) İsa’nın çarmıha gerildiği yerde bir bahçe, bu bahçenin içinde de henüz hiç kimsenin konulmadığı yeni bir mezar vardı.q( İkisi, İsa’nın cesedini alıp Yahudiler’in gömme geleneğine uygun olarak onu baharatla keten bezlere sardılar.p ' Daha önce geceleyin İsa’nın yanına gelen Nikodim de otuz litre kadar karışık mür ve sarısabır özü alarak geldi. o & Bundan sonra Aramatyalı Yusuf, İsa’nın cesedini kaldırmak için Pilatus’a başvurdu. Yusuf, İsa’nın öğrencisiydi, ama Yahudi yetkililerden korktuğundan bunu gizli tutuyordu. Pilatus izin verince, Yusuf gelip İsa’nın cesedini kaldırdı.Wn'% Yine başka bir Yazı’da, “Bedenini deştiklerine bakacaklar” deniyor.tma$ Bunlar, “O’nun bir tek kemiği kırılmayacak” diyen Kutsal Yazı’nın yerine gelmesi için oldu.l-# Bunu gören adam tanıklık etmiştir ve tanıklığı doğrudur. Doğruyu söylediğini bilir. Siz de iman edesiniz diye tanıklık etmiştir.hkI" Ama askerlerden biri O’nun böğrünü mızrakla deldi. Böğründen hemen kan ve su aktı.jjM! İsa’ya gelince O’nun ölmüş olduğunu gördüler. Bu yüzden bacaklarını kırmadılar.i Bunun üzerine askerler gidip birinci adamın, sonra da İsa’yla birlikte çarmıha gerilen öteki adamın bacaklarını kırdılar.h) Yahudi yetkililer Pilatus’tan çarmıha gerilenlerin bacaklarının kırılmasını ve cesetlerin kaldırılmasını istediler. Hazırlık Günü olduğundan, cesetlerin Şabat Günü çarmıhta kalmasını istemiyorlardı. Çünkü o Şabat Günü büyük bayramdı.cg? İsa şarabı tadınca, “Tamamlandı!” dedi ve başını eğerek ruhunu teslim etti.f Orada ekşi şarap dolu bir kap vardı. Şaraba batırılmış bir süngeri mercanköşk dalına takarak O’nun ağzına uzattılar.ew Daha sonra İsa, her şeyin artık tamamlandığını bilerek Kutsal Yazı yerine gelsin diye, “Susadım!” dedi.~du Sonra öğrenciye, “İşte, annen!” dedi. O andan itibaren bu öğrenci İsa’nın annesini kendi evine aldı.{co İsa, annesiyle sevdiği öğrencinin yakınında durduğunu görünce annesine, “Anne, işte oğlun!” dedi.~bu İsa’nın çarmıhının yanında ise annesi, teyzesi, Klopas’ın karısı Meryem ve Mecdelli Meryem duruyordu.~au Birbirlerine, “Bunu yırtmayalım” dediler, “Kime düşecek diye kura çekelim.” Bu olay, şu Kutsal Yazı yerine gelsin diye oldu: “Giysilerimi aralarında paylaştılar, Elbisem üzerine kura çektiler.” Bunları askerler yaptı.^`5 Askerler İsa’yı çarmıha gerdikten sonra giysilerini alıp her birine birer pay düşecek biçimde dört parçaya böldüler. Mintanını da aldılar. Mintan boydan boya tek parça dikişsiz bir dokumaydı.G_ Pilatus, “Ne yazdımsa yazdım” karşılığını verdi.3^_ Bu yüzden Yahudi başkâhinler Pilatus’a, “ ‘Yahudiler’in Kralı’ diye yazma” dediler. “Kendisi, ‘Ben Yahudiler’in Kralı’yım dedi’ diye yaz.”]1 İsa’nın çarmıha gerildiği yer kente yakındı. Böylece İbranice, Latince ve Grekçe yazılan bu yaftayı Yahudiler’in birçoğu okudu. \ Pilatus bir de yafta yazıp çarmıhın üzerine astırdı. Yaftada şöyle yazılıydı: NASIRALI İSA - YAHUDİLER’İN KRALI{[o Orada O’nu ve iki kişiyi daha çarmıha gerdiler. Biri bir yanda, öbürü öteki yanda, İsa ise ortadaydı.Z' Askerler İsa’yı alıp götürdüler. İsa çarmıhını kendisi taşıyıp Kafatası –İbranice’de Golgota– denilen yere çıktı.[Y/ Bunun üzerine Pilatus İsa’yı, çarmıha gerilmek üzere onlara teslim etti.fXE Onlar, “Yok et O’nu! Yok et, çarmıha ger!” diye bağrıştılar. Pilatus, “Kralınızı mı çarmıha gereyim?” diye sordu. Başkâhinler, “Sezar’dan başka kralımız yok!” karşılığını verdiler.W Fısıh Bayramı’na Hazırlık Günü’ydü. Saat on iki sularıydı. Pilatus Yahudiler’e, “İşte, sizin Kralınız!” dedi.V5 Pilatus bu sözleri işitince İsa’yı dışarı çıkardı. Taş Döşeme –İbranice’de Gabbata– denilen yerde yargı kürsüsüne oturdu.jUM Bunun üzerine Pilatus İsa’yı salıvermek istedi. Ama Yahudiler, “Bu adamı salıverirsen, Sezar’ın dostu değilsin!” diye bağrıştılar. “Kral olduğunu ileri süren herkes Sezar’a karşı gelmiş olur.”5Tc İsa, “Sana gökten verilmeseydi, benim üzerimde hiçbir yetkin olmazdı” diye karşılık verdi. “Bu nedenle beni sana teslim edenin günahı daha büyüktür.”S Pilatus, “Benimle konuşmayacak mısın?” dedi. “Seni salıvermeye de, çarmıha germeye de yetkim olduğunu bilmiyor musun?”sR_ Yine vali konağına girip İsa’ya, “Sen nereden geliyorsun?” diye sordu. İsa ona yanıt vermedi.7Qi Pilatus bu sözü işitince daha çok korktu.4Pa Yahudiler şu karşılığı verdiler: “Bizim bir yasamız var, bu yasaya göre O’nun ölmesi gerekir. Çünkü kendisinin Tanrı Oğlu olduğunu ileri sürüyor.”WO' Başkâhinler ve görevliler İsa’yı görünce, “Çarmıha ger, çarmıha ger!” diye bağrıştılar. Pilatus, “O’nu siz alıp çarmıha gerin!” dedi. “Ben O’nda bir suç bulamıyorum!” N Böylece İsa, başındaki dikenli taç ve üzerindeki mor kaftanla dışarı çıktı. Pilatus onlara, “İşte o adam!” dedi.#M? Pilatus yine dışarı çıktı. Yahudiler’e, “İşte, O’nu dışarıya, size getiriyorum. O’nda hiçbir suç bulmadığımı bilesiniz” dedi.gLG Önüne geliyor, “Selam, ey Yahudiler’in Kralı!” diyor, yüzüne tokat atıyorlardı.yKk Askerler de dikenlerden bir taç örüp O’nun başına geçirdiler. Sonra O’na mor bir kaftan giydirdiler.8J m O zaman Pilatus İsa’yı tutup kamçılattı.vIe( Onlar yine, “Bu adamı değil, Barabba’yı isteriz!” diye bağrıştılar. Oysa Barabba bir hayduttu.2H]' “Ama sizin bir geleneğiniz var, her Fısıh Bayramı’nda sizin için birini salıveriyorum. Yahudiler’in Kralı’nı sizin için salıvermemi ister misiniz?”HG & Pilatus O’na, “Gerçek nedir?” diye sordu. Bunu söyledikten sonra Pilatus yine dışarıya, Yahudiler’in yanına çıktı. Onlara, “Ben O’nda hiçbir suç görmüyorum” dedi. F % Pilatus, “Demek sen bir kralsın, öyle mi?” dedi. İsa, “Kral olduğumu sen söylüyorsun” karşılığını verdi. “Ben gerçeğe tanıklık etmek için doğdum, bunun için dünyaya geldim. Gerçekten yana olan herkes benim sesimi işitir.”wEg$ İsa, “Benim krallığım bu dünyadan değildir” diye karşılık verdi. “Krallığım bu dünyadan olsaydı, yandaşlarım, Yahudi yetkililere teslim edilmemem için savaşırlardı. Oysa benim krallığım buradan değildir.”}Ds# Pilatus, “Ben Yahudi miyim?” dedi. “Seni bana kendi ulusun ve başkâhinlerin teslim ettiler. Ne yaptın?”{Co" İsa şöyle karşılık verdi: “Bunu kendiliğinden mi söylüyorsun, yoksa başkaları mı sana söyledi?”B}! Pilatus yine vali konağına girdi. İsa’yı çağırıp O’na, “Sen Yahudiler’in Kralı mısın?” diye sordu.jAM Bu, İsa’nın nasıl öleceğini belirtmek için söylediği sözler yerine gelsin diye oldu.5@c Pilatus, “O’nu siz alın, kendi yasanıza göre yargılayın” dedi. Yahudi yetkililer, “Bizim hiç kimseyi ölüm cezasına çarptırmaya yetkimiz yok” dediler.s?_ Ona şu karşılığı verdiler: “Bu adam kötülük eden biri olmasaydı, O’nu sana getirmezdik.”x>i Bunun üzerine Pilatus dışarı çıkıp yanlarına geldi. “Bu adamı neyle suçluyorsunuz?” diye sordu.[=/ Sabah erkenden Yahudi yetkililer İsa’yı Kayafa’nın yanından alarak vali konağına götürdüler. Dinsel kuralları bozmamak ve Fısıh yemeğini yiyebilmek için kendileri vali konağına girmediler.=<u Petrus yine inkâr etti ve tam o anda horoz öttü.;;o Başkâhinin kölelerinden biri, Petrus’un, kulağını kestiği adamın akrabasıydı. Bu köle Petrus’a, “Bahçede, seni O’nunla birlikte görmedim mi?” diye sordu.8:i Simun Petrus hâlâ ateşin yanında durmuş ısınıyordu. O’na, “Sen de O’nun öğrencilerinden değil misin?” dediler. “Hayır, değilim” diyerek inkâr etti.X9) Bunun üzerine Hanan, O’nu bağlı olarak Başkâhin Kayafa’ya gönderdi.$8A İsa ona, “Eğer yanlış bir şey söyledimse, yanlışımı göster!” diye yanıtladı. “Ama söylediklerim doğruysa, niçin bana vuruyorsun?”77 İsa bunları söyleyince, yanında duran görevlilerden biri, “Başkâhine nasıl böyle karşılık verirsin?” diyerek O’na bir tokat attı.u6c Beni neden sorguya çekiyorsun? Konuştuklarımı işitenlerden sor. Onlar ne söylediğimi biliyorlar.”S5 İsa onu şöyle yanıtladı: “Ben söylediklerimi dünyaya açıkça söyledim. Her zaman bütün Yahudiler’in toplandıkları havralarda ve tapınakta öğrettim. Gizli hiçbir şey söylemedim.U4# Başkâhin İsa’ya, öğrencileri ve öğretisiyle ilgili sorular sordu.43a Hava soğuk olduğu için köleler ve nöbetçiler yaktıkları kömür ateşinin çevresinde durmuş ısınıyorlardı. Petrus da onlarla birlikte ayakta ısınıyordu. 2 Kapıcı kız Petrus’a, “Sen de bu adamın öğrencilerinden değil misin?” diye sordu. Petrus, “Hayır, değilim” dedi..1U Petrus ise dışarıda, kapının yanında duruyordu. Başkâhinin tanıdığı öğrenci dışarı çıkıp kapıcı kızla konuştu ve Petrus’u içeri getirdi.;0o Simun Petrus’la başka bir öğrenci İsa’nın ardından gidiyorlardı. O öğrenci başkâhinin tanıdığı olduğu için İsa’yla birlikte başkâhinin avlusuna girdi.x/i Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi.d.A O’nu önce, o yıl başkâhin olan Kayafa’nın kayınbabası Hanan’a götürdüler.w-g Bunun üzerine komutanla buyruğundaki asker bölüğü ve Yahudi görevliler İsa’yı tutup bağladılar.t,a İsa Petrus’a, “Kılıcını kınına koy! Baba’nın bana verdiği kâseden içmeyeyim mi?” dedi. +  Simun Petrus yanında taşıdığı kılıcı çekti, başkâhinin Malkus adındaki kölesine vurup sağ kulağını kopardı.*- Kendisinin daha önce söylediği, “Senin bana verdiklerinden hiçbirini yitirmedim” şeklindeki sözü yerine gelsin diye böyle konuştu.p)Y İsa, “Size söyledim, benim” dedi. “Eğer beni arıyorsanız, bunları bırakın gitsinler.”u(c Bunun üzerine İsa onlara yine, “Kimi arıyorsunuz?” diye sordu. “Nasıralı İsa’yı” dediler.?'y İsa, “Benim” deyince gerileyip yere düştüler.&+ “Nasıralı İsa’yı” diye karşılık verdiler. İsa onlara, “Benim” dedi. O’na ihanet eden Yahuda da onlarla birlikte duruyordu.t%a İsa, başına geleceklerin hepsini biliyordu. Öne çıkıp onlara, “Kimi arıyorsunuz?” diye sordu.B$} Böylece Yahuda yanına bir bölük askerle başkâhinlerin ve Ferisiler’in gönderdiği görevlileri alarak oraya geldi. Onların ellerinde fenerler, meşaleler ve silahlar vardı.v#e O’na ihanet eden Yahuda da burayı biliyordu. Çünkü İsa, öğrencileriyle orada sık sık buluşurdu.G"  İsa bu sözleri söyledikten sonra öğrencileriyle birlikte dışarı çıkıp Kidron Vadisi’nin ötesine geçti. Orada bir bahçe vardı. İsa’yla öğrencileri bu bahçeye girdiler. ! Bana beslediğin sevgi onlarda olsun, ben de onlarda olayım diye senin adını onlara bildirdim ve bildirmeye devam edeceğim.”w g Adil Baba, dünya seni tanımıyor, ama ben seni tanıyorum. Bunlar da beni senin gönderdiğini biliyorlar.X) Baba, bana verdiklerinin de bulunduğum yerde benimle birlikte olmalarını ve benim yüceliğimi, bana verdiğin yüceliği görmelerini istiyorum. Çünkü dünyanın kuruluşundan önce sen beni sevdin.+O Ben onlarda, sen bende olmak üzere tam bir birlik içinde bulunsunlar ki, dünya beni senin gönderdiğini, beni sevdiğin gibi onları da sevdiğini anlasın.eC Bana verdiğin yüceliği onlara verdim. Öyle ki, bizim bir olduğumuz gibi bir olsunlar.} “Yalnız onlar için değil, onların sözüyle bana iman edenler için de istekte bulunuyorum, hepsi bir olsunlar. Baba, senin bende olduğun ve benim sende olduğum gibi, onlar da bizde olsunlar. Dünya da beni senin gönderdiğine iman etsin.} “Yalnız onlar için değil, onların sözüyle bana iman edenler için de istekte bulunuyorum, hepsi bir olsunlar. Baba, senin bende olduğun ve benim sende olduğum gibi, onlar da bizde olsunlar. Dünya da beni senin gönderdiğine iman etsin.\1 Onlar da gerçekle kutsal kılınsınlar diye kendimi onların uğruna adıyorum.T! Sen beni dünyaya gönderdiğin gibi, ben de onları dünyaya gönderdim.B Onları gerçekle kutsal kıl. Senin sözün gerçektir.I  Ben dünyadan olmadığım gibi, onlar da dünyadan değiller.Z- Onları dünyadan uzaklaştırmanı değil, kötü olandan korumanı istiyorum.' Ben onlara senin sözünü ilettim, dünya ise onlardan nefret etti. Çünkü ben dünyadan olmadığım gibi, onlar da dünyadan değiller.zm “İşte şimdi sana geliyorum. Sevincimin onlarda tamamlanması için bunları ben dünyadayken söylüyorum.H  Kendileriyle birlikte olduğum sürece, bana verdiğin kendi adınla onları esirgeyip korudum. Kutsal Yazı yerine gelsin diye, mahva giden adamdan başka içlerinden hiçbiri mahvolmadı.'G Ben artık dünyada değilim, ama onlar dünyadalar. Ben sana geliyorum. Kutsal Baba, onları bana verdiğin kendi adınla koru ki, bizim gibi bir olsunlar.Z- Benim olan her şey senindir, seninkiler de benimdir. Ben onlarda yüceltildim.  Onlar için istekte bulunuyorum. Dünya için değil, bana verdiğin kimseler için istekte bulunuyorum. Çünkü onlar senindir..U Çünkü bana ilettiğin sözleri onlara ilettim, onlar da kabul ettiler. Senden çıkıp geldiğimi gerçekten anladılar, beni senin gönderdiğine iman ettiler.H  Bana verdiğin her şeyin senden olduğunu şimdi biliyorlar.  “Dünyadan bana verdiğin insanlara senin adını açıkladım. Onlar senindiler, bana verdin ve senin sözüne uydular.x i Baba, dünya var olmadan önce ben senin yanındayken sahip olduğum yücelikle şimdi beni yanında yücelt.V % Yapmam için bana verdiğin işi tamamlamakla seni yeryüzünde yücelttim.h I Sonsuz yaşam, tek gerçek Tanrı olan seni ve gönderdiğin İsa Mesih’i tanımalarıdır.  Çünkü sen O’na bütün insanlık üzerinde yetki verdin. Öyle ki, O’na verdiklerinin hepsine sonsuz yaşam versin." ? İsa bunları söyledikten sonra, gözlerini gökyüzüne kaldırıp şöyle dedi: “Baba, saat geldi. Oğlun’u yücelt ki, Oğul da seni yüceltsin. ! Bunları size, bende esenliğiniz olsun diye söyledim. Dünyada sıkıntınız olacak. Ama cesur olun, ben dünyayı yendim!”;o “İşte, hepinizin evlerinize gitmek üzere dağılacağınız ve beni yalnız bırakacağınız saat geliyor, geldi bile. Ama ben yalnız değilim, Baba benimle birliktedir.Q İsa onlara, “Şimdi iman ediyor musunuz?” diye karşılık verdi.- “Şimdi senin her şeyi bildiğini anlıyoruz. Kimsenin sana soru sormasına gerek yok. Tanrı’dan geldiğine bunun için iman ediyoruz.”lQ Öğrencileri, “İşte, şimdi açıkça konuşuyorsun, hiç örnek kullanmıyorsun” dediler.hI Ben Baba’dan çıkıp dünyaya geldim. Şimdi dünyayı bırakıp Baba’ya dönüyorum.”~u Çünkü beni sevdiğiniz ve Baba’dan çıkıp geldiğime iman ettiğiniz için Baba’nın kendisi sizi seviyor.}s O gün dileyeceğinizi benim adımla dileyeceksiniz. Sizin için Baba’dan istekte bulunacağımı söylemiyorum.3 “Size bunları örneklerle anlattım. Öyle bir saat geliyor ki, artık örneklerle konuşmayacağım; Baba’yı size açıkça tanıtacağım.s~_ Şimdiye dek benim adımla bir şey dilemediniz. Dileyin, alacaksınız. Öyle ki, sevinciniz tam olsun. } O gün bana hiçbir şey sormayacaksınız. Size doğrusunu söyleyeyim, benim adımla Baba’dan ne dilerseniz, size verecektir.|# Bunun gibi, siz de şimdi kederleniyorsunuz, ama sizi yine göreceğim. O zaman yürekten sevineceksiniz. Sevincinizi kimse sizden alamaz.'{G Kadın doğum yapacağı zaman ağrı çeker. Çünkü saati gelmiştir. Ama doğurunca, dünyaya bir çocuk getirmenin sevinciyle çektiği acıyı unutur.z+ Size doğrusunu söyleyeyim, siz ağlayıp yas tutacaksınız, dünya ise sevinecektir. Kederleneceksiniz, ama kederiniz sevince dönüşecek.Gy İsa kendisine soru sormak istediklerini anladı. Onlara dedi ki, “ ‘Kısa süre sonra beni görmeyeceksiniz; yine kısa süre sonra beni göreceksiniz’ dememi mi tartışıyorsunuz?mxS Onun için, “Bu ‘kısa süre’ dediği nedir? Söylediklerini anlamıyoruz” deyip durdular.vwe Öğrencilerinden bazıları birbirlerine, “Ne demek istiyor?” diye sordular. “ ‘Kısa süre sonra beni görmeyeceksiniz; yine kısa süre sonra beni göreceksiniz’ diyor. Ayrıca, ‘Çünkü Baba’ya gidiyorum’ diyor.”kvO “Kısa süre sonra beni artık görmeyeceksiniz; yine kısa süre sonra beni göreceksiniz.”kuO Baba’nın nesi varsa benimdir. ‘Benim olandan alıp size bildirecek’ dememin nedeni budur.Lt O beni yüceltecek. Çünkü benim olandan alıp size bildirecek.Js  Ne var ki O, yani Gerçeğin Ruhu gelince, sizi tüm gerçeğe yöneltecek. Çünkü kendiliğinden konuşmayacak, yalnız duyduklarını söyleyecek ve gelecekte olacakları size bildirecek.Wr' “Size daha çok söyleyeceklerim var, ama şimdi bunlara dayanamazsınız.Uq# yargı konusunda, çünkü bu dünyanın egemeni yargılanmış bulunuyor.[p/ doğruluk konusunda, çünkü Baba’ya gidiyorum, artık beni görmeyeceksiniz;8ok Günah konusunda, çünkü bana iman etmezler;mnS O gelince günah, doğruluk ve gelecek yargı konusunda dünyayı suçlu olduğuna ikna edecektir:m) Size gerçeği söylüyorum, benim gidişim sizin yararınızadır. Gitmezsem, Yardımcı size gelmez. Ama gidersem, O’nu size gönderirim.El Ama bunları söylediğim için yüreğiniz kederle doldu.k  “Şimdiyse beni gönderenin yanına gidiyorum. Ne var ki, içinizden hiçbiri bana, ‘Nereye gidiyorsun?’ diye sormuyor.Cj Bunları size şimdiden bildiriyorum. Öyle ki, saati gelince bunları size söylediğimi hatırlayasınız. Başlangıçta bunları size söylemedim. Çünkü sizinle birlikteydim.”Ji  Bunları, Baba’yı ve beni tanımadıkları için yapacaklar.h Sizi havra dışı edecekler. Evet, öyle bir saat geliyor ki, sizi öldüren herkes Tanrı’ya hizmet ettiğini sanacak.Eg  “Bunları size, sendeleyip düşmeyesiniz diye söyledim.^f5 Siz de tanıklık edeceksiniz. Çünkü başlangıçtan beri benimle birliktesiniz.e  “Baba’dan size göndereceğim Yardımcı, yani Baba’dan çıkan Gerçeğin Ruhu geldiği zaman, bana tanıklık edecek.jdM Bu, yasalarında yazılı, ‘Yok yere benden nefret ettiler’ sözü yerine gelsin diye oldu.Nc Başka hiç kimsenin yapmadığı işleri onların arasında yapmamış olsaydım, günahları olmazdı. Şimdiyse yaptıklarımı gördükleri halde hem benden hem de Babam’dan nefret ettiler.9bm Benden nefret eden, Babam’dan da nefret eder.a} Eğer gelmemiş ve onlara söylememiş olsaydım, günahları olmazdı; ama şimdi günahları için özürleri yoktur.m`S Bütün bunları size benim adımdan ötürü yapacaklar. Çünkü beni göndereni tanımıyorlar.:_m Size söylediğim sözü hatırlayın: ‘Köle efendisinden üstün değildir.’ Bana zulmettilerse, size de zulmedecekler. Benim sözüme uydularsa, sizinkine de uyacaklar./^W Dünyadan olsaydınız, dünya kendisine ait olanı severdi. Ne var ki, dünyanın değilsiniz; ben sizi dünyadan seçtim. Bunun için dünya sizden nefret ediyor.]]3 “Dünya sizden nefret ederse, sizden önce benden nefret etmiş olduğunu bilin.<\s Size şu buyruğu veriyorum: Birbirinizi sevin!”9[k Siz beni seçmediniz, ben sizi seçtim. Gidip meyve veresiniz, meyveniz de kalıcı olsun diye sizi ben atadım. Öyle ki, benim adımla Baba’dan ne dilerseniz size versin.$ZA Artık size kul demiyorum. Çünkü kul efendisinin ne yaptığını bilmez. Size dost dedim. Çünkü Babam’dan bütün işittiklerimi size bildirdim.IY  Size buyurduklarımı yaparsanız, benim dostlarım olursunuz.hXI Hiç kimsede, insanın, dostları uğruna canını vermesinden daha büyük bir sevgi yoktur.IW  Benim buyruğum şudur: Sizi sevdiğim gibi birbirinizi sevin.YV+ Bunları size, sevincim sizde olsun ve sevinciniz tamamlansın diye söyledim.,UQ Eğer buyruklarımı yerine getirirseniz sevgimde kalırsınız, tıpkı benim de Babam’ın buyruklarını yerine getirdiğim ve sevgisinde kaldığım gibi...XT) “Baba’nın beni sevdiği gibi, ben de sizi sevdim. Benim sevgimde kalın.YS+ Babam çok meyve vermenizle yüceltilir. Böylelikle öğrencilerim olursunuz.jRM Eğer bende kalırsanız ve sözlerim sizde kalırsa, ne isterseniz dileyin, size verilecektir.yQk Bir kimse bende kalmazsa, çubuk gibi dışarı atılır ve kurur. Böylelerini toplar, ateşe atıp yakarlar.P% Ben asmayım, siz çubuklarsınız. Bende kalan ve benim kendisinde kaldığım kişi çok meyve verir. Bensiz hiçbir şey yapamazsınız.O5 Bende kalın, ben de sizde kalayım. Çubuk asmada kalmazsa kendiliğinden meyve veremez. Bunun gibi, siz de bende kalmazsanız meyve veremezsiniz.{ Sizi öksüz bırakmayacağım, size geri döneceğim.&=E Ben de Baba’dan dileyeceğim. O sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı, Gerçeğin Ruhu’nu verecek. Dünya O’nu kabul edemez. Çünkü O’nu ne görür, ne de tanır. Siz O’nu tanıyorsunuz. Çünkü O aranızda yaşıyor ve içinizde olacaktır.&<E Ben de Baba’dan dileyeceğim. O sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı, Gerçeğin Ruhu’nu verecek. Dünya O’nu kabul edemez. Çünkü O’nu ne görür, ne de tanır. Siz O’nu tanıyorsunuz. Çünkü O aranızda yaşıyor ve içinizde olacaktır.E; “Beni seviyorsanız, buyruklarımı yerine getirirsiniz.<:s Benim adımla benden ne dilerseniz yapacağım.”_97 Baba Oğul’da yüceltilsin diye, benim adımla dilediğiniz her şeyi yapacağım.%8C Size doğrusunu söyleyeyim, benim yaptığım işleri, bana iman eden de yapacak; hatta daha büyüklerini yapacaktır. Çünkü ben Baba’ya gidiyorum.m7S Bana iman edin; ben Baba’dayım, Baba da bendedir. Hiç değilse bu işlerden dolayı iman edin.76g Benim Baba’da, Baba’nın da bende olduğuna inanmıyor musun? Size söylediğim sözleri kendiliğimden söylemiyorum, ama bende yaşayan Baba kendi işlerini yapıyor.J5  İsa, “Filipus” dedi, “Bunca zamandır sizinle birlikteyim. Beni daha tanımadın mı? Beni görmüş olan, Baba’yı görmüştür. Sen nasıl, ‘Bize Baba’yı göster’ diyorsun?N4 Filipus, “Ya Rab, bize Baba’yı göster, bu bize yeter” dedi.q3[ Beni tanısaydınız, Babam’ı da tanırdınız. Artık O’nu tanıyorsunuz, O’nu gördünüz.”u2c İsa, “Yol, gerçek ve yaşam Ben’im” dedi. “Benim aracılığım olmadan Baba’ya kimse gelemez.c1? Tomas, “Ya Rab, senin nereye gideceğini bilmiyoruz, yolu nasıl bilebiliriz?” dedi.80k Benim gideceğim yerin yolunu biliyorsunuz.”}/s Gider ve size yer hazırlarsam, siz de benim bulunduğum yerde olasınız diye yine gelip sizi yanıma alacağım. ~}||d| {UzzyyGxwwwv/umtGserqqqp&oo n-mLlukkCjj"ichh8gpff ed:bbaaH`{_M^]\[[4ZZ^YYmYX}XWVTuRRiR PONMTLLOKKJJIHHHGGFEEDDClBB*A]@@T??y?>>/=;;::J99887766D5S4Z43221|0// .S--,, +x**))t((]'&%=$$,#D""/!j &d23rY@))MqN[w  2~QbJ2,KQ Bu sözleri işiten tapınak koruyucularının komutanıyla başkâhinler şaşkına döndüler, bu işin sonunun nereye varacağını merak etmeye başladılar.J Ne var ki, görevliler zindana vardıklarında elçileri bulamadılar. Geri dönerek şu haberi ilettiler: “Tutukevini kilitli ve tam bir güvenlik altında, nöbetçileri de kapılarda durur bulduk. Ama kapıları açtığımızda içerde kimseyi bulamadık!”I Ne var ki, görevliler zindana vardıklarında elçileri bulamadılar. Geri dönerek şu haberi ilettiler: “Tutukevini kilitli ve tam bir güvenlik altında, nöbetçileri de kapılarda durur bulduk. Ama kapıları açtığımızda içerde kimseyi bulamadık!”H3 Elçiler bu buyruğa uyarak gün doğarken tapınağa girip öğretmeye başladılar. Başkâhin ve yanındakiler gelince Yüksek Kurul’u, İsrail halkının bütün ileri gelenlerini toplantıya çağırdılar. Sonra elçileri getirtmek için tutukevine adam yolladılar.HG  Ama geceleyin Rab’bin bir meleği zindanın kapılarını açıp onları dışarı çıkarttı. “Gidin! Tapınağa girip bu yeni yaşamla ilgili sözlerin hepsini halka duyurun” dedi.HF  Ama geceleyin Rab’bin bir meleği zindanın kapılarını açıp onları dışarı çıkarttı. “Gidin! Tapınağa girip bu yeni yaşamla ilgili sözlerin hepsini halka duyurun” dedi.+EO Bunun üzerine, kıskançlıkla dolan başkâhin ve yanındakilerin hepsi, yani Saduki mezhebinden olanlar, elçileri yakalatıp devlet tutukevine attırdılar.+DO Bunun üzerine, kıskançlıkla dolan başkâhin ve yanındakilerin hepsi, yani Saduki mezhebinden olanlar, elçileri yakalatıp devlet tutukevine attırdılar./CW Yeruşalim’in çevresindeki kasabalardan da kalabalıklar geliyor, hastaları ve kötü ruhlardan acı çekenleri getiriyorlardı. Bunların hepsi iyileştirildi.YB+ Bütün bunların sonucu, yoldan geçen Petrus’un hiç değilse gölgesi bazılarının üzerine düşsün diye halk, hasta olanları caddelere çıkartıp şilteler ve döşekler üzerine yatırır oldu.mAS Buna karşın, Rab’be inanıp topluluğa katılan erkek ve kadınların sayısı giderek arttı.s@_ Halk onlara büyük saygı duyduğu halde, dışarıdan hiç kimse onlara katılmayı göze alamıyordu.&?E Elçilerin aracılığıyla halk arasında birçok belirtiler ve harikalar yapılıyordu. İmanlıların hepsi Süleyman’ın Eyvanı’nda toplanıyordu.f>E İnanlılar topluluğunun tümünü ve olayı duyanların hepsini büyük bir korku sardı.6=e Kadın o anda Petrus’un ayakları dibine yıkılıp can verdi. İçeri giren gençler onu ölmüş buldular, onu da dışarı taşıyarak kocasının yanına gömdüler.E< Petrus ona şöyle dedi: “Rab’bin Ruhu’nu sınamak için nasıl oldu da sözbirliği ettiniz? İşte, kocanı gömenlerin ayak sesleri kapıda, seni de dışarı taşıyacaklar.”v;e Petrus, “Söyle bana, mülkü bu fiyata mı sattınız?” diye sordu. “Evet, bu fiyata” dedi Safira.g:G Bundan yaklaşık üç saat sonra Hananya’nın karısı, olanlardan habersiz içeri girdi.g9G Gençler kalkıp Hananya’nın ölüsünü kefenlediler ve dışarı taşıyıp gömdüler.u8c Hananya bu sözleri işitince yere yıkılıp can verdi. Olanları duyan herkesi büyük bir korku sardı.n7U “Mülk satılmadan önce sana ait değil miydi? Sen onu sattıktan sonra da parayı dilediğin gibi kullanamaz mıydın? Neden yüreğinde böyle bir düzen kurdun? Sen insanlara değil, Tanrı’ya yalan söylemiş oldun.”#6? Petrus ona, “Hananya, nasıl oldu da Şeytan’a uydun, Kutsal Ruh’a yalan söyleyip mülkün parasının bir kısmını kendine sakladın?” dedi.`59 Hananya adında bir adam, karısı Safira’nın onayıyla bir mülk sattı, paranın bir kısmını kendine saklayarak gerisini getirip elçilerin buyruğuna verdi. Karısının da olup bitenlerden haberi vardı._4 9 Hananya adında bir adam, karısı Safira’nın onayıyla bir mülk sattı, paranın bir kısmını kendine saklayarak gerisini getirip elçilerin buyruğuna verdi. Karısının da olup bitenlerden haberi vardı.T3!% Örneğin, Kıbrıs doğumlu bir Levili olan ve elçilerin Barnaba, yani Cesaret Verici diye adlandırdıkları Yusuf, sahip olduğu bir tarlayı sattı, parasını getirip elçilerin buyruğuna verdi.T2!$ Örneğin, Kıbrıs doğumlu bir Levili olan ve elçilerin Barnaba, yani Cesaret Verici diye adlandırdıkları Yusuf, sahip olduğu bir tarlayı sattı, parasını getirip elçilerin buyruğuna verdi.W1'# Aralarında yoksul olan yoktu. Çünkü toprak ya da ev sahibi olanlar bunları satar, sattıklarının bedelini getirip elçilerin buyruğuna verirlerdi; bu da herkese ihtiyacına göre dağıtılırdı.W0'" Aralarında yoksul olan yoktu. Çünkü toprak ya da ev sahibi olanlar bunları satar, sattıklarının bedelini getirip elçilerin buyruğuna verirlerdi; bu da herkese ihtiyacına göre dağıtılırdı.!/;! Elçiler, Rab İsa’nın ölümden dirildiğine çok etkili bir biçimde tanıklık ediyorlardı. Tanrı’nın büyük lütfu hepsinin üzerindeydi.8.i İnananlar topluluğunun yüreği ve düşüncesi birdi. Hiç kimse sahip olduğu herhangi bir şey için “Bu benimdir” demiyor, her şeylerini ortak kabul ediyorlardı.-) Duaları bitince toplandıkları yer sarsıldı. Hepsi Kutsal Ruh’la doldular ve Tanrı’nın sözünü cesaretle duyurmaya devam ettiler.,w Kutsal Kulun İsa’nın adıyla hastaları iyileştirmek için, belirtiler ve harikalar yapmak için elini uzat.”+ Ve şimdi ya Rab, onların savurduğu tehditlere bak! Senin sözünü tam bir yüreklilikle duyurmak için biz kullarına güç ver.*! “Gerçekten de Hirodes ile Pontius Pilatus, bu kentte İsrail halkı ve öteki uluslarla birlikte senin meshettiğin kutsal Kulun İsa’ya karşı bir araya geldiler. Senin kendi gücün ve isteğinle önceden kararlaştırdığın her şeyi gerçekleştirdiler.)! “Gerçekten de Hirodes ile Pontius Pilatus, bu kentte İsrail halkı ve öteki uluslarla birlikte senin meshettiğin kutsal Kulun İsa’ya karşı bir araya geldiler. Senin kendi gücün ve isteğinle önceden kararlaştırdığın her şeyi gerçekleştirdiler.j(M Dünyanın kralları saf bağladı, Hükümdarlar birleşti Rab’be ve Mesihi’ne karşı.’'/ Kutsal Ruh aracılığıyla kulun atamız Davut’un ağzından şöyle dedin: ‘Uluslar neden hiddetlendi, Halklar neden boş düzenler kurdu?.&U Arkadaşları bunu duyunca hep birlikte Tanrı’ya şöyle seslendiler: “Ey Efendimiz! Yeri göğü, denizi ve onların içindekilerin tümünü yaratan sensin.&%E Serbest bırakılan Petrus’la Yuhanna, arkadaşlarının yanına dönerek başkâhinlerle ileri gelenlerin kendilerine söylediği her şeyi bildirdiler.P$ Nitekim bu mucize sonucu iyileşen adamın yaşı kırkı geçmişti.^#5 Kurul üyeleri onları bir daha tehdit ettikten sonra serbest bıraktılar; onları cezalandırmak için hiçbir gerekçe bulamamışlardı. Çünkü bütün halk, olup bitenler için Tanrı’yı yüceltiyordu.K" Biz gördüklerimizi ve işittiklerimizi anlatmadan edemeyiz.”=!s Ama Petrus’la Yuhanna şöyle karşılık verdiler: “Tanrı’nın önünde, Tanrı’nın sözünü değil de sizin sözünüzü dinlemek doğru mudur, kendiniz karar verin.  Böylece onları çağırdılar, İsa’nın adını hiç anmamalarını, o adı kullanarak hiçbir şey öğretmemelerini buyurdular.)K Ama bu haberin halk arasında daha çok yayılmasını önlemek için onları tehdit edelim ki, bundan böyle İsa’nın adından kimseye söz etmesinler.”@y “Bu adamları ne yapacağız?” dediler. “Yeruşalim’de yaşayan herkes, bunların eliyle olağanüstü bir belirti gerçekleştirildiğini biliyor. Biz bunu inkâr edemeyiz.y Kurul üyeleri onlara dışarı çıkmalarını buyurduktan sonra durumu kendi aralarında tartışmaya başladılar.  İyileştirilen adam, Petrus ve Yuhanna’yla birlikte gözleri önünde duruyordu; bunun için hiçbir karşılık veremediler.c? Kurul üyeleri, Petrus’la Yuhanna’nın yürekliliğini görüp de bunların eğitim görmemiş, sıradan kişiler olduklarını anlayınca şaştılar ve onların İsa’yla birlikte bulunduklarını farkettiler. Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Bu göğün altında insanlara bağışlanmış, bizi kurtarabilecek başka hiçbir ad yoktur.”ve İsa, ‘Siz yapıcılar tarafından hiçe sayılan, Ama köşenin baş taşı durumuna gelen taş’ tır.Q Eğer bugün bir hastaya yapılan iyilik nedeniyle bizden hesap soruluyor ve bu adamın nasıl iyileştiği soruşturuluyorsa, hepiniz ve bütün İsrail halkı şunu bilin: Bu adam, sizin çarmıha gerdiğiniz, ama Tanrı’nın ölümden dirilttiği Nasıralı İsa Mesih’in adı sayesinde önünüzde sapasağlam duruyor.Q Eğer bugün bir hastaya yapılan iyilik nedeniyle bizden hesap soruluyor ve bu adamın nasıl iyileştiği soruşturuluyorsa, hepiniz ve bütün İsrail halkı şunu bilin: Bu adam, sizin çarmıha gerdiğiniz, ama Tanrı’nın ölümden dirilttiği Nasıralı İsa Mesih’in adı sayesinde önünüzde sapasağlam duruyor.pY O zaman Kutsal Ruh’la dolan Petrus onlara şöyle dedi: “Halkın yöneticileri ve ileri gelenler!' Petrus’la Yuhanna’yı huzurlarına getirtip onlara, “Siz bunu hangi güçle ya da kimin adına dayanarak yaptınız?” diye sordular.wg Başkâhin Hanan’ın yanısıra, Kayafa, Yuhanna, İskender ve başkâhin soyundan gelen herkes oradaydı.ta Ertesi gün Yahudiler’in yöneticileri, ileri gelenleri ve din bilginleri Yeruşalim’de toplandılar.# Ne var ki, konuşmayı dinlemiş olanların birçoğu iman etti. Böylece imanlı erkeklerin sayısı aşağı yukarı beş bine ulaştı.X) Onları yakaladılar, akşam olduğu için ertesi güne dek hapiste tuttular. Çünkü onların halka öğretmelerine ve İsa’yı örnek göstererek ölülerin dirileceğini söylemelerine çok kızmışlardı.  Kâhinler, tapınak koruyucularının komutanı ve Sadukiler, halka seslenmekte olan Petrus’la Yuhanna’nın üzerine yürüdüler.{ Tanrı, sizleri kötü yollarınızdan döndürüp kutsamak için Kulu’nu ortaya çıkarıp önce size gönderdi.”{ o Sizler peygamberlerin mirasçıları, Tanrı’nın atalarınızla yaptığı antlaşmanın mirasçılarısınız. Nitekim Tanrı İbrahim’e şöyle demişti: ‘Senin soyunun aracılığıyla yeryüzündeki bütün halklar kutsanacak.’V % “Samuel ve ondan sonra konuşan peygamberlerin hepsi bu günleri duyurdu.b = O peygamberi dinlemeyen herkes Tanrı’nın halkından koparılıp yok edilecektir.’1 [ Musa şöyle demişti: ‘Tanrınız Rab size, kendi kardeşlerinizin arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak. O’nun size söyleyeceği her sözü dinleyin.8 i Tanrı’nın eski çağlardan beri kutsal peygamberlerinin ağzından bildirdiği gibi, her şeyin yeniden düzenleneceği zamana dek İsa’nın gökte kalması gerekiyor.V% Öyleyse, günahlarınızın silinmesi için tövbe edin ve Tanrı’ya dönün. Öyle ki, Rab size yenilenme fırsatları versin ve sizin için önceden belirlenen Mesih’i, yani İsa’yı göndersin.V% Öyleyse, günahlarınızın silinmesi için tövbe edin ve Tanrı’ya dönün. Öyle ki, Rab size yenilenme fırsatları versin ve sizin için önceden belirlenen Mesih’i, yani İsa’yı göndersin.! Ama bütün peygamberlerin ağzından Mesihi’nin acı çekeceğini önceden bildiren Tanrı, sözünü bu şekilde yerine getirmiştir.y “Şimdi ey kardeşler, yöneticileriniz gibi sizin de bilgisizlikten ötürü böyle davrandığınızı biliyorum.lQ Gördüğünüz ve tanıdığınız bu adam, İsa’nın adı sayesinde, O’nun adına olan imanla sapasağlam oldu. Hepinizin gözü önünde onu tam sağlığa kavuşturan, İsa’nın aracılığıyla etkin olan imandır.s_ Siz Yaşam Önderi’ni öldürdünüz, ama Tanrı O’nu ölümden diriltti. Biz bunun tanıklarıyız.T! Kutsal ve adil Olan’ı reddedip bir katilin salıverilmesini istediniz.ta İbrahim’in, İshak’ın ve Yakup’un Tanrısı, atalarımızın Tanrısı, Kulu İsa’yı yüceltti. Siz O’nu ele verdiniz. Pilatus O’nu serbest bırakmaya karar verdiği halde, siz O’nu Pilatus’un önünde reddettiniz.lQ Bunu gören Petrus halka şöyle seslendi: “Ey İsrailliler, buna neden şaştınız? Neden gözlerinizi dikmiş bize bakıyorsunuz? Kendi gücümüz ya da dindarlığımızla bu adamın yürümesini sağlamışız gibi...!"= Adam, Petrus’la Yuhanna’yı bir türlü bırakamıyordu. Bütün halk hayret içinde Süleyman’ın Eyvanı denilen yerde onlara doğru koşuştu.7~g Onun, tapınağın Güzel Kapısı’nda oturup para dilenen kişi olduğunu anlayınca ondaki değişiklik karşısında büyük bir hayret ve şaşkınlığa düştüler.L} Bütün halk, onun yürüyüp Tanrı’yı övdüğünü gördü. | Sıçrayıp ayağa kalktı, yürümeye başladı. Yürüyüp sıçrayarak, Tanrı’yı överek onlarla birlikte tapınağa girdi.o{W Sonra onu sağ elinden kavrayıp kaldırdı. Adamın ayakları ve bilekleri o anda sapasağlam oldu.z Petrus, “Bende altın ve gümüş yok, ama bende olanı sana veriyorum” dedi. “Nasıralı İsa Mesih’in adıyla, yürü!”Zy- Adam, onlardan bir şey alacağını umarak gözlerini onların üzerine dikti.Yx+ Petrus’la Yuhanna ona dikkatle baktılar. Sonra Petrus, “Bize bak” dedi.lwQ Tapınağa girmek üzere olan Petrus’la Yuhanna’yı gören adam, kendilerinden sadaka istedi.Zv- O sırada, doğuştan kötürüm olan bir adam, tapınağın Güzel Kapı diye adlandırılan kapısına getiriliyordu. Tapınağa girenlerden para dilenmesi için onu her gün getirip oraya bırakırlardı.^u 7 Bir gün Petrus’la Yuhanna, saat üçte, dua vaktinde tapınağa çıkıyorlardı.t#/ Her gün tapınakta toplanmaya devam eden imanlılar, kendi evlerinde de ekmek bölüp içten bir sevinç ve sadelikle yemek yiyor ve Tanrı’yı övüyorlardı. Bütün halkın beğenisini kazanmışlardı. Rab de her gün yeni kurtulanları topluluğa katıyordu.s#. Her gün tapınakta toplanmaya devam eden imanlılar, kendi evlerinde de ekmek bölüp içten bir sevinç ve sadelikle yemek yiyor ve Tanrı’yı övüyorlardı. Bütün halkın beğenisini kazanmışlardı. Rab de her gün yeni kurtulanları topluluğa katıyordu.mrS- Mallarını mülklerini satıyor ve bunun parasını herkese ihtiyacına göre dağıtıyorlardı.]q3, İmanlıların tümü bir arada bulunuyor, her şeyi ortaklaşa kullanıyorlardı.tpa+ Herkesi bir korku sarmıştı. Elçilerin aracılığıyla birçok belirtiler ve harikalar yapılıyordu.hoI* Bunlar kendilerini elçilerin öğretisine, paydaşlığa, ekmek bölmeye ve duaya adadılar.knO) Onun sözünü benimseyenler vaftiz oldu. O gün yaklaşık üç bin kişi topluluğa katıldı.xmi( Petrus daha birçok sözlerle onları uyardı. “Kendinizi bu sapık kuşaktan kurtarın!” diye yalvardı.l ' Bu vaat sizler, çocuklarınız, uzaktakilerin hepsi için, Tanrımız Rab’bin çağıracağı herkes için geçerlidir.”Hk & Petrus onlara şu karşılığı verdi: “Tövbe edin, her biriniz İsa Mesih’in adıyla vaftiz olsun. Böylece günahlarınız bağışlanacak ve Kutsal Ruh armağanını alacaksınız.j3% Bu sözleri duyanlar, yüreklerine hançer saplanmış gibi oldular. Petrus ve öbür elçilere, “Kardeşler, ne yapmalıyız?” diye sordular.i/$ “Böylelikle bütün İsrail halkı şunu kesinlikle bilsin: Tanrı, sizin çarmıha gerdiğiniz İsa’yı hem Rab hem Mesih yapmıştır.”,hQ# Davut, kendisi göklere çıkmadığı halde şöyle der: ‘Rab Rabbim’e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek, Sağımda otur.’,gQ" Davut, kendisi göklere çıkmadığı halde şöyle der: ‘Rab Rabbim’e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek, Sağımda otur.’7fg! O, Tanrı’nın sağına yüceltilmiş, vaat edilen Kutsal Ruh’u Baba’dan almış ve şimdi gördüğünüz ve işittiğiniz gibi, bu Ruh’u üzerimize dökmüştür.Ve% Tanrı, İsa’yı ölümden diriltti ve biz hepimiz bunun tanıklarıyız.d- Geleceği görerek Mesih’in ölümden dirilişine ilişkin şunları söyledi: ‘O, ölüler diyarına terk edilmedi, bedeni çürümedi.’c Davut bir peygamberdi ve soyundan birini tahtına oturtacağına dair Tanrı’nın kendisine ant içerek söz verdiğini biliyordu.b) “Kardeşler, size açıkça söyleyebilirim ki, büyük atamız Davut öldü, gömüldü, mezarı da bugüne dek yanıbaşımızda duruyor.]a3 Yaşam yollarını bana bildirdin; Varlığınla beni sevinçle dolduracaksın.’u`c Çünkü sen canımı ölüler diyarına terk etmeyeceksin, Kutsalının çürümesine izin vermeyeceksin.g_G Bu nedenle yüreğim mutlu, dilim sevinçlidir. Dahası, bedenim de umut içinde yaşayacak.^ O’nunla ilgili olarak Davut şöyle der: ‘Rab’bi her zaman önümde gördüm, Sağımda durduğu için sarsılmam.~]u Tanrı ise, ölüm acılarına son vererek O’nu diriltti. Çünkü O’nun ölüme tutsak kalması olanaksızdı.,\Q Tanrı’nın belirlenmiş amacı ve öngörüsü uyarınca elinize teslim edilen bu adamı, yasa tanımaz kişilerin eliyle çarmıha çivileyip öldürdünüz._[7 “Ey İsrailliler, şu sözleri dinleyin: Bildiğiniz gibi Nasıralı İsa, Tanrı’nın, kendisi aracılığıyla aranızda yaptığı mucizeler, harikalar ve belirtilerle kimliği kanıtlanmış bir kişidir.DZ O zaman Rab’bi adıyla çağıran herkes kurtulacak.’kYO Rab’bin büyük ve görkemli günü gelmeden önce Güneş kararacak, Ay kan rengine dönecek. X Yukarıda, gökyüzünde harikalar yaratacağım. Aşağıda, yeryüzünde belirtiler, Kan, ateş ve duman bulutları görülecek.oWW O günler kadın erkek Kullarımın üzerine Ruhum’u dökeceğim, Onlar da peygamberlik edecekler.(VI Bu gördüğünüz, Peygamber Yoel aracılığıyla önceden bildirilen olaydır: ‘Son günlerde, diyor Tanrı, Bütün insanların üzerine Ruhum’u dökeceğim. Oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Gençleriniz görümler, Yaşlılarınız düşler görecek.(UI Bu gördüğünüz, Peygamber Yoel aracılığıyla önceden bildirilen olaydır: ‘Son günlerde, diyor Tanrı, Bütün insanların üzerine Ruhum’u dökeceğim. Oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Gençleriniz görümler, Yaşlılarınız düşler görecek.)TK Bunun üzerine Onbirler’le birlikte öne çıkan Petrus yüksek sesle kalabalığa şöyle seslendi: “Ey Yahudiler ve Yeruşalim’de bulunan herkes, bu durumu size açıklayayım. Sözlerime kulak verin. Bu adamlar, sandığınız gibi sarhoş değiller. Saat daha sabahın dokuzu!)SK Bunun üzerine Onbirler’le birlikte öne çıkan Petrus yüksek sesle kalabalığa şöyle seslendi: “Ey Yahudiler ve Yeruşalim’de bulunan herkes, bu durumu size açıklayayım. Sözlerime kulak verin. Bu adamlar, sandığınız gibi sarhoş değiller. Saat daha sabahın dokuzu![R/ Başkalarıysa, “Bunlar taze şarabı fazla kaçırmış” diye alay ettiler.eQC Hepsi hayret ve şaşkınlık içinde birbirlerine, “Bunun anlamı ne?” diye sordular.P5 Aramızda Partlar, Medler, Elamlılar var. Mezopotamya’da, Yahudiye ve Kapadokya’da, Pontus ve Asya İli’nde, Frikya ve Pamfilya’da, Mısır ve Libya’nın Kirene’ye yakın bölgelerinde yaşayanlar var. Hem Yahudi hem de Yahudiliğe dönen Romalı konuklar, Giritliler ve Araplar var aramızda. Ama her birimiz Tanrı’nın büyük işlerinin kendi dilimizde konuşulduğunu işitiyoruz.”O5 Aramızda Partlar, Medler, Elamlılar var. Mezopotamya’da, Yahudiye ve Kapadokya’da, Pontus ve Asya İli’nde, Frikya ve Pamfilya’da, Mısır ve Libya’nın Kirene’ye yakın bölgelerinde yaşayanlar var. Hem Yahudi hem de Yahudiliğe dönen Romalı konuklar, Giritliler ve Araplar var aramızda. Ama her birimiz Tanrı’nın büyük işlerinin kendi dilimizde konuşulduğunu işitiyoruz.”N5 Aramızda Partlar, Medler, Elamlılar var. Mezopotamya’da, Yahudiye ve Kapadokya’da, Pontus ve Asya İli’nde, Frikya ve Pamfilya’da, Mısır ve Libya’nın Kirene’ye yakın bölgelerinde yaşayanlar var. Hem Yahudi hem de Yahudiliğe dönen Romalı konuklar, Giritliler ve Araplar var aramızda. Ama her birimiz Tanrı’nın büyük işlerinin kendi dilimizde konuşulduğunu işitiyoruz.”FM “Nasıl oluyor da her birimiz kendi ana dilini işitiyor?tLa Hayret ve şaşkınlık içinde, “Bakın, bu konuşanların hepsi Celileli değil mi?” diye sordular.K{ Sesin duyulması üzerine büyük bir kalabalık toplandı. Herkes kendi dilinin konuşulduğunu duyunca şaşakaldı.fJE O sırada Yeruşalim’de, dünyanın her ülkesinden gelmiş dindar Yahudiler bulunuyordu.I} İmanlıların hepsi Kutsal Ruh’la doldular, Ruh’un onları konuşturduğu başka dillerle konuşmaya başladılar.fHE Ateşten dillere benzer bir şeylerin dağılıp her birinin üzerine indiğini gördüler.~Gu Ansızın gökten, güçlü bir rüzgarın esişini andıran bir ses geldi ve bulundukları evi tümüyle doldurdu.PF  Pentikost Günü geldiğinde bütün imanlılar bir arada bulunuyordu.E y Ardından bu iki kişiye kura çektirdiler; kura Mattiya’ya düştü. Böylelikle Mattiya on bir elçiye katıldı.vD g Sonra şöyle dua ettiler: “Ya Rab, sen herkesin yüreğini bilirsin. Yahuda’nın, ait olduğu yere gitmek için bıraktığı bu hizmeti ve elçilik görevini üstlenmek üzere bu iki kişiden hangisini seçtiğini göster bize.”vC g Sonra şöyle dua ettiler: “Ya Rab, sen herkesin yüreğini bilirsin. Yahuda’nın, ait olduğu yere gitmek için bıraktığı bu hizmeti ve elçilik görevini üstlenmek üzere bu iki kişiden hangisini seçtiğini göster bize.”nB W Böylece iki kişiyi, Barsabba denilen ve Yustus diye de bilinen Yusuf ile Mattiya’yı önerdiler.)A M “Buna göre, Yahya’nın vaftiz döneminden başlayarak Rab İsa’nın aramızdan yukarı alındığı güne değin bizimle birlikte geçirdiği bütün süre boyunca yanımızda bulunan adamlardan birinin, İsa’nın dirilişine tanıklık etmek üzere bize katılması gerekir.”)@ M “Buna göre, Yahya’nın vaftiz döneminden başlayarak Rab İsa’nın aramızdan yukarı alındığı güne değin bizimle birlikte geçirdiği bütün süre boyunca yanımızda bulunan adamlardan birinin, İsa’nın dirilişine tanıklık etmek üzere bize katılması gerekir.”H?   “Nitekim Mezmurlar Kitabı’nda şöyle yazılmıştır” dedi Petrus. “ ‘Onun konutu ıssız kalsın, İçinde oturan olmasın.’ Ve, ‘Onun görevini bir başkası üstlensin.’ >   Yeruşalim’de yaşayan herkes olayı duydu. Tarlaya kendi dillerinde Kan Tarlası anlamına gelen Hakeldema adını verdiler.I=   Bu adam, yaptığı kötülüğün karşılığında aldığı ücretle bir tarla satın aldı. Sonra baş aşağı düştü, bedeni yarıldı ve bütün bağırsakları dışarı döküldü.M<  Yahuda bizden biri sayılmış ve bu hizmette yerini almıştı.”@; { O günlerde Petrus, yaklaşık yüz yirmi kardeşten oluşan bir topluluğun ortasında ayağa kalkıp şöyle konuştu: “Kardeşler, Kutsal Ruh’un, İsa’yı tutuklayanlara kılavuzluk eden Yahuda ile ilgili olarak Davut’un ağzıyla önceden bildirdiği Kutsal Yazı’nın yerine gelmesi gerekiyordu.@: { O günlerde Petrus, yaklaşık yüz yirmi kardeşten oluşan bir topluluğun ortasında ayağa kalkıp şöyle konuştu: “Kardeşler, Kutsal Ruh’un, İsa’yı tutuklayanlara kılavuzluk eden Yahuda ile ilgili olarak Davut’un ağzıyla önceden bildirdiği Kutsal Yazı’nın yerine gelmesi gerekiyordu.9   Bunlar İsa’nın annesi Meryem, öbür kadınlar ve İsa’nın kardeşleriyle tam bir birlik içinde sürekli dua ediyordu.S8 ! Kente girince kaldıkları evin üst katındaki odaya çıktılar. Petrus, Yuhanna, Yakup, Andreas, Filipus, Tomas, Bartalmay, Matta, Alfay oğlu Yakup, Yurtsever Simun ve Yakup oğlu Yahuda oradaydı.7   Bundan sonra elçiler, Yeruşalim’den yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki Zeytin Dağı’ndan Yeruşalim’e döndüler.C6  “Ey Celileliler, neden göğe bakıp duruyorsunuz?” diye sordular. “Aranızdan göğe alınan İsa, göğe çıktığını nasıl gördünüzse, aynı şekilde geri gelecektir.” 5  İsa giderken onlar gözlerini göğe dikmiş bakıyorlardı. Tam o sırada, beyaz giysiler içinde iki adam yanlarında belirdi.4 ' İsa bunları söyledikten sonra, onların gözleri önünde yukarı alındı. Bir bulut O’nu alıp gözlerinin önünden uzaklaştırdı.:3 o “Ama Kutsal Ruh üzerinize inince güç alacaksınız. Yeruşalim’de, bütün Yahudiye ve Samiriye’de ve dünyanın dört bucağında benim tanıklarım olacaksınız.”2  İsa onlara, “Baba’nın kendi yetkisiyle belirlemiş olduğu zamanları ve tarihleri bilmenize gerek yok” karşılığını verdi.1  Elçiler bir araya geldiklerinde İsa’ya şunu sordular: “Ya Rab, İsrail’e egemenliği şimdi mi geri vereceksin?”v0 g Şöyle ki, Yahya suyla vaftiz etti, ama sizler birkaç güne kadar Kutsal Ruh’la vaftiz edileceksiniz.”3/ a Kendileriyle birlikteyken onlara şu buyruğu vermişti: “Yeruşalim’den ayrılmayın, Baba’nın verdiği ve benden duyduğunuz sözün gerçekleşmesini bekleyin.R.  İsa, ölüm acısını çektikten sonra birçok inandırıcı kanıtlarla elçilere dirilmiş olduğunu gösterdi. Kırk gün süreyle onlara görünerek Tanrı’nın Egemenliği hakkında konuştu.\- 3 Ey Teofilos, İlk kitabımda İsa’nın yapıp öğretmeye başladığı her şeyi, seçmiş olduğu elçilere Kutsal Ruh aracılığıyla buyruklar verip yukarı alındığı güne dek olanları yazmıştım.[, 3 Ey Teofilos, İlk kitabımda İsa’nın yapıp öğretmeye başladığı her şeyi, seçmiş olduğu elçilere Kutsal Ruh aracılığıyla buyruklar verip yukarı alındığı güne dek olanları yazmıştım.+ İsa’nın yaptığı daha başka çok şey vardır. Bunlar tek tek yazılsaydı, sanırım yazılan kitaplar dünyaya sığmazdı.*y Bütün bunlara tanıklık eden ve bunları yazan öğrenci budur. Onun tanıklığının doğru olduğunu biliyoruz.r)] Bu yüzden kardeşler arasında o öğrencinin ölmeyeceğine dair bir söylenti çıktı. Ama İsa Petrus’a, “O ölmeyecek” dememişti. Sadece, “Ben gelinceye dek onun yaşamasını istiyorsam, bundan sana ne?” demişti.v(e İsa, “Ben gelinceye dek onun yaşamasını istiyorsam, bundan sana ne?” dedi. “Sen ardımdan gel!”U'# Petrus onu görünce İsa’ya, “Ya Rab, ya bu ne olacak?” diye sordu.j&M Petrus arkasına döndü, İsa’nın sevdiği öğrencinin kendilerini izlediğini gördü. Bu öğrenci, akşam yemeğinde İsa’nın göğsüne yaslanan ve, “Ya Rab, sana kim ihanet edecek?” diye soran öğrencidir.%{ Bunu, Tanrı’yı ne tür bir ölümle yücelteceğini belirtmek için söyledi. Sonra ona, “Ardımdan gel” dedi.]$3 “Sana doğrusunu söyleyeyim, gençliğinde kendi kuşağını kendin bağlar, istediğin yere giderdin. Ama yaşlanınca ellerini uzatacaksın, başkası seni bağlayacak ve istemediğin yere götürecek.”!#; Üçüncü kez ona, “Yuhanna oğlu Simun, beni seviyor musun?” diye sordu. Petrus kendisine üçüncü kez, “Beni seviyor musun?” diye sormasına üzüldü. “Ya Rab, sen her şeyi bilirsin, seni sevdiğimi de bilirsin” dedi. İsa ona, “Koyunlarımı otlat” dedi.="s İkinci kez yine ona, “Yuhanna oğlu Simun, beni seviyor musun?” diye sordu. O da, “Evet, ya Rab, seni sevdiğimi bilirsin” dedi. İsa ona, “Koyunlarımı güt” dedi.j!M Yemekten sonra İsa, Simun Petrus’a, “Yuhanna oğlu Simun, beni bunlardan daha çok seviyor musun?” diye sordu. Petrus, “Evet, ya Rab” dedi, “Seni sevdiğimi bilirsin.” İsa ona, “Kuzularımı otlat” dedi.i K İşte bu, İsa’nın ölümden dirildikten sonra öğrencilere üçüncü görünüşüydü.W' İsa gidip ekmeği aldı, onlara verdi. Aynı şekilde balıkları da verdi.5c İsa onlara, “Gelin, yemek yiyin” dedi. Öğrencilerden hiçbiri O’na, “Sen kimsin?” diye sormaya cesaret edemedi. Çünkü O’nun Rab olduğunu biliyorlardı."= Simun Petrus tekneye atladı ve tam yüz elli üç iri balıkla yüklü ağı karaya çekti. Bu kadar çok balık olduğu halde ağ yırtılmamıştı.K İsa onlara, “Şimdi tuttuğunuz balıklardan getirin” dedi.jM Karaya çıkınca orada yanan bir kömür ateşi, ateşin üzerinde balık ve ekmek gördüler.   Öbür öğrenciler balık dolu ağı çekerek tekneyle geldiler. Çünkü karadan ancak iki yüz arşın kadar uzaktaydılar.>u İsa’nın sevdiği öğrenci, Petrus’a, “Bu Rab’dir!” dedi. Simun Petrus O’nun Rab olduğunu işitince üzerinden çıkarmış olduğu üstlüğü giyip göle atladı.0Y İsa, “Ağı teknenin sağ yanına atın, tutarsınız” dedi. Bunun üzerine ağı attılar. O kadar çok balık tuttular ki, artık ağı çekemez olmuşlardı.V% İsa, “Çocuklar, balığınız yok mu?” diye sordu. “Yok” dediler.nU Sabah olurken İsa kıyıda duruyordu. Ne var ki öğrenciler, O’nun İsa olduğunu anlamadılar.B} Simun Petrus ötekilere, “Ben balık tutmaya gidiyorum” dedi. Onlar, “Biz de seninle geliyoruz” dediler. Dışarı çıkıp tekneye bindiler. Ama o gece bir şey tutamadılar.-S Bundan sonra İsa Taberiye Gölü’nün kenarında öğrencilerine yine göründü. Bu da şöyle oldu: Simun Petrus, “İkiz ” diye anılan Tomas, Celile’nin Kana Köyü’nden Natanel, Zebedi’nin oğulları ve İsa’nın öğrencilerinden iki kişi daha birlikte bulunuyorlardı., S Bundan sonra İsa Taberiye Gölü’nün kenarında öğrencilerine yine göründü. Bu da şöyle oldu: Simun Petrus, “İkiz ” diye anılan Tomas, Celile’nin Kana Köyü’nden Natanel, Zebedi’nin oğulları ve İsa’nın öğrencilerinden iki kişi daha birlikte bulunuyorlardı. j~}y|#{{5zz yxXwv(u`tss\rrKq@poon\mlikkjiiUhhKggfmeSdcbbma`Q_^^]]\\[ZZZGYeXXWoVV3UmTToSS\RWQRPP5O_NNAMyLL\KJJIWHGGgFBECCCB1A@@?v?>L==O<^;;K::99l9=887665s4443K2y11~1 005/.---K,,+M***)) (('W&%$$##%"":!!T vMFLTj i+A'3WG~! g a ? Xb$.%AP4a  Bunun üzerine Petrus onları içeri alıp konuk etti. Ertesi gün Petrus kalktı, onlarla birlikte yola çıktı. Yafa’daki kardeşlerden bazıları da ona katıldı.lQ  “Doğru ve Tanrı’dan korkan, bütün Yahudi ulusunca iyiliğiyle tanınan, Kornelius adında bir yüzbaşı var” dediler. “Kutsal bir melek ona, seni evine çağırtıp senin söyleyeceklerini dinlemesini buyurdu.”ta  Petrus aşağı inip adamlara, “Aradığınız kişi benim” dedi. “Gelişinizin sebebi ne acaba?”hI  “Haydi kalk, aşağı in. Hiç çekinmeden onlarla git. Çünkü onları ben gönderdim.”oW  Petrus hâlâ görümün anlamını düşünürken Ruh ona, “Bak, üç kişi seni arıyor” dedi.f E  Evdekilere seslenerek, “Petrus diye tanınan Simun burada mı kalıyor?” diye sordular.G   Petrus şaşkınlık içindeydi. Gördüğü görümün ne anlama gelebileceğini düşünürken, Kornelius’un gönderdiği adamlar sora sora Simun’un evinin kapısına kadar geldiler.\ 1  Bu, üç kez tekrarlandı. Sonra çarşafı andıran nesne hemen göğe alındı.x i  Ses tekrar, ikinci kez duyuldu; Petrus’a, “Tanrı’nın temiz kıldıklarına sen bayağı deme” dedi.v e  “Asla olmaz, ya Rab!” dedi Petrus. “Hiçbir zaman bayağı ya da murdar herhangi bir şey yemedim.”:o Bir ses ona, “Kalk Petrus, kes ve ye!” dedi.{o Çarşafın içinde, yeryüzünde yaşayan her türden dört ayaklı hayvanlar, sürüngenler ve kuşlar vardı.- Göğün açıldığını ve büyük bir çarşafı andıran bir nesnenin dört köşesinden sarkıtılarak yeryüzüne indirildiğini gördü.U# Acıkınca da yemek istedi. Yemek hazırlanırken Petrus kendinden geçti.{o Ertesi gün onlar yol alıp kente yaklaşırlarken, saat on iki sularında Petrus dua etmek için dama çıktı.P  Kendilerine her şeyi anlattıktan sonra onları Yafa’ya gönderdi.  Kendisiyle konuşan melek uzaklaştıktan sonra Kornelius, iki uşağıyla özel yardımcılarından dindar bir askeri çağırdı.a;  Petrus, evi deniz kıyısında bulunan Simun adlı bir dericinin yanında kalıyor.”V%  Şimdi Yafa’ya adam yolla, Petrus olarak da tanınan Simun’u çağırt.3_  Kornelius korku içinde gözlerini ona dikti, “Ne var, efendim?” dedi. Melek ona şöyle dedi: “Duaların ve sadakaların anılmak üzere Tanrı katına ulaştı.&~E  Bir gün saat üç sularında, bir görümde Tanrı’nın bir meleğinin kendisine geldiğini açıkça gördü. Melek ona, “Kornelius” diye seslendi.}-  Dindar bir adamdı. Hem kendisi hem de bütün ev halkı Tanrı’dan korkardı. Halka çok yardımda bulunur, Tanrı’ya sürekli dua ederdi.c| A Sezariye’de Kornelius adında bir adam vardı. “İtalyan” taburunda yüzbaşıydı.X{) + Petrus uzunca bir süre Yafa’da, Simun adında bir dericinin evinde kaldı.Zz- * Bu olayın haberi bütün Yafa’ya yayıldı ve birçokları Rab’be inandı.y ) Petrus elini uzatarak onu ayağa kaldırdı. Sonra kutsallarla dul kadınları çağırdı, Ceylan’ı diri olarak onlara teslim etti.Ax{ ( Petrus, herkesi dışarı çıkarttı, diz çöküp dua etti. Sonra ölüye doğru dönerek, “Tabita, kalk” dedi. Kadın gözlerini açtı, Petrus’u görünce doğrulup oturdu.w ' Petrus kalkıp onlarla birlikte gitti. Eve varınca onu üst kattaki odaya çıkardılar. Bütün dul kadınlar ağlayarak Petrus’un çevresinde toplandılar. Ona, Ceylan’ın kendileriyle birlikteyken diktiği entarilerle üstlükleri gösterdiler.8vi & Lidda Yafa’ya yakın olduğundan, Petrus’un Lidda’da bulunduğunu duyan öğrenciler ona iki kişi yollayıp, “Vakit kaybetmeden yanımıza gel” diye yalvardılar.]u3 % O günlerde hastalanıp öldü. Ölüsünü yıkayıp üst kattaki odaya koydular.*tM $ Yafa’da, İsa öğrencisi olan Tabita adında bir kadın vardı. Tabita, ceylan anlamına gelir. Bu kadın her zaman iyilik yapıp yoksullara yardım ederdi.Ps # Lidda ve Şaron’da yaşayan herkes onu gördü ve Rab’be döndü.r " Petrus ona, “Eneas, İsa Mesih seni iyileştiriyor” dedi. “Kalk, yatağını topla.” Eneas hemen ayağa kalktı.aq; ! Orada Eneas adında birine rastladı. Eneas felçliydi. Sekiz yıldan beri yatalaktı.\p1 Bu arada her tarafı dolaşan Petrus, Lidda’da yaşayan kutsallara da uğradı.Do  Bütün Yahudiye, Celile ve Samiriye’deki inanlılar topluluğu esenliğe kavuştu. Gelişen ve Rab korkusu içinde yaşayan topluluk Kutsal Ruh’un yardımıyla sayıca büyüyordu.bn=  Kardeşler bunu öğrenince onu Sezariye’ye götürüp oradan Tarsus’a yolladılar.rm]  Dili Grekçe olan Yahudiler’le konuşup tartışıyordu. Ama onlar onu öldürmeyi tasarlıyorlardı.l7  Böylelikle Saul, Yeruşalim’de girip çıktıkları her yerde öğrencilerle birlikte bulunarak Rab’bin adını korkusuzca duyurmaya başladı.ekC  O zaman Barnaba onu alıp elçilere götürdü. Onlara, Saul’un Şam yolunda Rab’bi nasıl gördüğünü, Rab’bin de onunla konuştuğunu, Şam’da ise onun İsa adını nasıl korkusuzca duyurduğunu anlattı.$jA  Saul Yeruşalim’e varınca oradaki öğrencilere katılmaya çalıştı. Ama hepsi ondan korkuyor, İsa’nın öğrencisi olduğuna inanamıyorlardı.i  Ama Saul’un öğrencileri geceleyin kendisini aldılar, kentin surlarından sarkıttıkları bir küfe içinde aşağı indirdiler.h5  Ne var ki, kurdukları düzenle ilgili haber Saul’a ulaştı. Yahudiler onu öldürmek için gece gündüz kentin kapılarını gözlüyorlardı.Zg-  Aradan günler geçti. Yahudiler Saul’u öldürmek için bir düzen kurdular."f=  Saul ise günden güne güçleniyordu. İsa’nın Mesih olduğuna dair kanıtlar göstererek Şam’da yaşayan Yahudiler’i şaşkına çeviriyordu.`e9  Onu duyanların hepsi şaşkına döndü. “Yeruşalim’de bu adı ananları kırıp geçiren adam bu değil mi? Buraya da, öylelerini tutuklayıp başkâhinlere götürmek amacıyla gelmedi mi?” diyorlardı.Zd-  Havralarda İsa’nın Tanrı’nın Oğlu olduğunu hemen duyurmaya başladı.hcI  Sonra yemek yiyip kuvvet buldu. Saul birkaç gün Şam’daki öğrencilerin yanında kaldı.b  O anda Saul’un gözlerinden balık pulunu andıran şeyler düştü. Saul yeniden görmeye başladı. Kalkıp vaftiz oldu.uac  Bunun üzerine Hananya gitti, eve girdi ve ellerini Saul’un üzerine koydu. “Saul kardeş” dedi, “Sen buraya gelirken yolda sana görünen Rab, yani İsa, gözlerin açılsın ve Kutsal Ruh’la dolasın diye beni yolladı.”``9  Benim adım uğruna ne kadar sıkıntı çekmesi gerekeceğini ona göstereceğim.”_5  Rab ona, “Git!” dedi. “Bu adam, benim adımı öteki uluslara, krallara ve İsrailoğulları’na duyurmak üzere seçilmiş bir aracımdır.g^G  Burada da senin adını anan herkesi tutuklamak için başkâhinlerden yetki almıştır.”9]k Hananya şöyle karşılık verdi: “Ya Rab, birçoklarının bu adam hakkında neler anlattıklarını duydum. Yeruşalim’de senin kutsallarına nice kötülük yapmış!\# Görümünde yanına Hananya adlı birinin geldiğini ve gözlerini açmak için ellerini kendisinin üzerine koyduğunu görmüştür.”[3 Rab ona, “Kalk” dedi, “Doğru Sokak denilen sokağa git ve Yahuda’nın evinde Saul adında Tarsuslu birini sor. Şu anda orada dua ediyor.Z3 Şam’da Hananya adında bir İsa öğrencisi vardı. Bir görümde Rab ona, “Hananya!” diye seslendi. “Buradayım, ya Rab” dedi Hananya.PY Üç gün boyunca gözleri görmeyen Saul hiçbir şey yiyip içmedi. X  Saul yerden kalktı, ama gözlerini açtığında hiçbir şey göremiyordu. Sonra kendisini elinden tutup Şam’a götürdüler.W  Saul’la birlikte yolculuk eden adamların dilleri tutuldu, oldukları yerde kalakaldılar. Sesi duydularsa da, kimseyi göremediler.QV  “Haydi kalk ve kente gir, ne yapman gerektiği sana bildirilecek.”pUY  Saul, “Ey Efendim, sen kimsin?” dedi. “Ben senin zulmettiğin İsa’yım” diye yanıt geldi.sT_  Yere yıkılan Saul, bir sesin kendisine, “Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?” dediğini işitti.sS_  Yol alıp Şam’a yaklaştığı sırada, birdenbire gökten gelen bir ışık çevresini aydınlattı.R5  Saul ise Rab’bin öğrencilerine karşı hâlâ tehdit ve ölüm soluyordu. Başkâhine gitti, Şam’daki havralara verilmek üzere mektuplar yazmasını istedi. Orada İsa’nın yolunda yürüyen kadın erkek, kimi bulsa tutuklayıp Yeruşalim’e getirmek niyetindeydi.Q 5 Saul ise Rab’bin öğrencilerine karşı hâlâ tehdit ve ölüm soluyordu. Başkâhine gitti, Şam’daki havralara verilmek üzere mektuplar yazmasını istedi. Orada İsa’nın yolunda yürüyen kadın erkek, kimi bulsa tutuklayıp Yeruşalim’e getirmek niyetindeydi.P( Filipus ise kendini Aşdot Kenti’nde buldu. Sezariye’ye varıncaya dek bütün kentleri dolaşarak Müjde’yi duyurdu.'OG' Sudan çıktıkları zaman Rab’bin Ruhu Filipus’u hemen oradan uzaklaştırdı. Filipus’u bir daha görmeyen hadım sevinç içinde yoluna devam etti.{No& Sonra arabanın durmasını buyurdu. Filipus’la hadım birlikte suya girdiler ve Filipus hadımı vaftiz etti.M% Yolda giderlerken su bulunan bir yere geldiler. Hadım, “Bak, burada su var” dedi. “Vaftiz olmama ne engel var?”L$ Yolda giderlerken su bulunan bir yere geldiler. Hadım, “Bak, burada su var” dedi. “Vaftiz olmama ne engel var?”K# Bunun üzerine Filipus anlatmaya koyuldu. Kutsal Yazılar’ın bu bölümünden başlayarak ona İsa’yla ilgili Müjde’yi bildirdi.J" Hadım Filipus’a, “Lütfen açıklar mısın, peygamber kimden söz ediyor, kendisinden mi, bir başkasından mı?” diye sordu. I ! Aşağılandığında adalet O’ndan esirgendi. O’nun soyunu kim anacak? Çünkü yeryüzündeki yaşamına son verildi.”4Ha Kutsal Yazılar’dan okuduğu bölüm şuydu: “Koyun gibi kesime götürüldü; Kırkıcının önünde kuzu nasıl ses çıkarmazsa, O da öylece ağzını açmadı.G Hadım, “Biri bana yol göstermedikçe nasıl anlayabilirim ki?” diyerek Filipus’un arabaya binip yanına oturmasını rica etti.)FK Filipus koşup arabanın yanına geldi ve hadımın Peygamber Yeşaya’yı okumakta olduğunu işitti. “Acaba okuduklarını anlıyor musun?” diye sordu.EE Ruh Filipus’a, “Git” dedi, “Şu arabaya yetiş.”`D9 Geri dönerken arabasında oturmuş, Peygamber Yeşaya’nın Kitabı’nı okuyordu.cC? Filipus da kalkıp gitti. Giderken Etiyopyalı bir hadım gördü. Bu adam Etiyopya Kraliçesi Kandaki’nin vezirlerinden biriydi. Kraliçenin bütün hazinelerinden sorumluydu. Yeruşalim’e, tapınmaya gelmişti.B1 Bu arada Rab’bin bir meleği Filipus’a şöyle seslendi: “Kalk, güneye doğru, Yeruşalim’den Gazze’ye inen yola, çöl yoluna git.”/AW Petrus’la Yuhanna tanıklık edip Rab’bin sözünü bildirdikten sonra, Samiriye’nin birçok köyünde de Müjde’yi duyura duyura Yeruşalim’e döndüler.@y Simun, “Benim için Rab’be yalvarın da söylediklerinizden hiçbiri başıma gelmesin” diye karşılık verdi.M? Senin kin dolu, kötülüğe tutsak biri olduğunu görüyorum.”o>W Bu kötülüğünden tövbe et ve Rab’be yalvar, yüreğindeki bu düşünce belki bağışlanır.k=O Senin bu işte bir payın, bir hakkın yok. Yüreğin, Tanrı’nın gözünde doğru değildir.< Petrus, “Paran da yok olsun, sen de!” dedi, “Çünkü Tanrı’nın armağanını parayla elde edebileceğini sandın.M; Elçilerin bu el koyma hareketiyle Kutsal Ruh’un verildiğini gören Simun onlara para teklif ederek, “Bana da bu yetkiyi verin, kimin üzerine ellerimi koysam Kutsal Ruh’u alsın” dedi.M: Elçilerin bu el koyma hareketiyle Kutsal Ruh’un verildiğini gören Simun onlara para teklif ederek, “Bana da bu yetkiyi verin, kimin üzerine ellerimi koysam Kutsal Ruh’u alsın” dedi.d9A Petrus’la Yuhanna onların üzerine ellerini koyunca, onlar da Kutsal Ruh’u aldılar.s8_ Çünkü Ruh daha hiçbirinin üzerine inmemişti. Rab İsa’nın adıyla vaftiz olmuşlardı, o kadar.s7_ Petrus’la Yuhanna oraya varınca, Samiriyeli imanlıların Kutsal Ruh’u almaları için dua ettiler.6+ Yeruşalim’deki elçiler, Samiriye halkının, Tanrı’nın sözünü benimsediğini duyunca Petrus’la Yuhanna’yı onlara gönderdiler.D5 Simun’un kendisi de inanıp vaftiz oldu. Ondan sonra sürekli olarak Filipus’un yanında kaldı. Doğaüstü belirtileri ve yapılan büyük mucizeleri görünce şaşkına döndü.44a Ama Tanrı’nın Egemenliği ve İsa Mesih adıyla ilgili Müjde’yi duyuran Filipus’un söylediklerine inandıkları zaman, erkekler de kadınlar da vaftiz oldular.p3Y Uzun zamandan beri onları büyücülüğüyle şaşkına çevirdiği için onu dikkatle dinlerlerdi.z2m Küçük büyük, herkes onu dikkatle dinler, “Büyük Güç dedikleri Tanrı gücü işte budur” derlerdi.31_ Ne var ki, kentte bir süreden beri büyücülük yapan ve Samiriye halkını şaşkına çeviren Simun adlı biri vardı. Simun, büyük adam olduğunu iddia ediyordu.+0Q Ve o kentte büyük sevinç oldu./ Birçoklarının içinden kötü ruhlar yüksek sesle haykırarak çıktı; birçok felçli ve kötürüm iyileştirildi. .  Filipus’u dinleyen ve gerçekleştirdiği belirtileri gören kalabalıklar, hep birlikte onun söylediklerine kulak verdiler.Y-+ Filipus, Samiriye Kenti’ne gidip oradakilere Mesih’i tanıtmaya başladı.f,E Bunun sonucu dağılan imanlılar, gittikleri her yerde Tanrı sözünü müjdeliyorlardı.'+G Saul ise inanlılar topluluğunu kırıp geçirmeye başladı. Ev ev dolaşarak, kadın erkek demeden imanlıları dışarı sürüklüyor, hapse atıyordu.c*? Bazı dindar kişiler, İstefanos’u gömdükten sonra onun için büyük yas tuttular.l) S İstefanos’un öldürülmesini Saul da onaylamıştı. O gün Yeruşalim’deki kiliseye karşı korkunç bir baskı dönemi başladı. Elçiler hariç bütün imanlılar Yahudiye ve Samiriye’nin her yanına dağıldılar.(+< Sonra diz çökerek yüksek sesle şöyle dedi: “Ya Rab, bu günahı onlara yükleme!” Bunu söyledikten sonra gözlerini yaşama kapadı.['/; İstefanos taş yağmuru altında, “Rab İsa, ruhumu al!” diye yakarıyordu.0&Y: Onu kentten dışarı atıp taşa tuttular. İstefanos’a karşı tanıklık etmiş olanlar, kaftanlarını Saul adlı bir gencin ayaklarının dibine bıraktılar.q%[9 Bunun üzerine kulaklarını tıkayıp çığlıklar atarak hep birlikte İstefanos’a saldırdılar. $8 “Bakın” dedi, “Göklerin açıldığını ve İnsanoğlu’nun Tanrı’nın sağında durmakta olduğunu görüyorum.”#-7 Kutsal Ruh’la dolu olan İstefanos ise, gözlerini göğe dikip Tanrı’nın görkemini ve Tanrı’nın sağında duran İsa’yı gördü.v"e6 Kurul üyeleri bu sözleri duyunca öfkeden kudurdular, İstefanos’a karşı dişlerini gıcırdattılar. !5 Atalarınız peygamberlerin hangisine zulmetmediler ki? Adil Olan’ın geleceğini önceden bildirenleri de öldürdüler. Melekler aracılığıyla buyrulan Yasa’yı alıp da buna uymayan sizler, şimdi de Adil Olan’a ihanet edip O’nu katlettiniz!” 4 Atalarınız peygamberlerin hangisine zulmetmediler ki? Adil Olan’ın geleceğini önceden bildirenleri de öldürdüler. Melekler aracılığıyla buyrulan Yasa’yı alıp da buna uymayan sizler, şimdi de Adil Olan’a ihanet edip O’nu katlettiniz!”0Y3 “Ey dik kafalılar, yürekleri ve kulakları sünnet edilmemiş olanlar ! Siz tıpkı atalarınıza benziyorsunuz, her zaman Kutsal Ruh’a karşı direniyorsunuz. 92 “Ne var ki, en yüce Olan, elle yapılmış konutlarda oturmaz. Peygamberin belirttiği gibi, ‘Gök tahtım, Yeryüzü ayaklarımın taburesidir. Benim için nasıl bir ev yapacaksınız? Ya da, neresi dinleneceğim yer? Bütün bunları yapan elim değil mi? diyor Rab.’ 91 “Ne var ki, en yüce Olan, elle yapılmış konutlarda oturmaz. Peygamberin belirttiği gibi, ‘Gök tahtım, Yeryüzü ayaklarımın taburesidir. Benim için nasıl bir ev yapacaksınız? Ya da, neresi dinleneceğim yer? Bütün bunları yapan elim değil mi? diyor Rab.’ 90 “Ne var ki, en yüce Olan, elle yapılmış konutlarda oturmaz. Peygamberin belirttiği gibi, ‘Gök tahtım, Yeryüzü ayaklarımın taburesidir. Benim için nasıl bir ev yapacaksınız? Ya da, neresi dinleneceğim yer? Bütün bunları yapan elim değil mi? diyor Rab.’8k/ Oysa Tanrı için bir ev yapan Süleyman oldu.uc. Tanrı’nın beğenisini kazanmış olan Davut, Yakup’un Tanrısı için bir konut yapmaya izin istedi.6e- Tanıklık Çadırı’nı önceki kuşaktan teslim alan atalarımız, Yeşu’nun önderliğinde öteki ulusların topraklarını ele geçirdikleri zaman, çadırı yanlarında getirdiler. Ulusları atalarımızın önünden kovan, Tanrı’nın kendisiydi. Çadır Davut’un zamanına dek kaldı.(I, “Çölde atalarımızın Tanıklık Çadırı vardı. Musa bunu, kendisiyle konuşan Tanrı’nın buyurduğu gibi, gördüğü örneğe göre yapmıştı.B}+ Siz Molek’in çadırını Ve ilahınız Refan’ın yıldızını taşıdınız. Tapınmak için yaptığınız putlardı bunlar. Bu yüzden sizi Babil’in ötesine süreceğim.’q[* Bu yüzden Tanrı onlardan yüz çevirip onları göksel cisimlere kulluk etmeye terk etti. Peygamberlerin kitabında yazılmış olduğu gibi: ‘Ey İsrail halkı, Çölde kırk yıl boyunca Bana mı sunular, kurbanlar sundunuz?%) Ve o günlerde buzağı biçiminde bir put yapıp ona kurban sundular. Kendi elleriyle yaptıkları bu put için bir şenlik düzenlediler.( Harun’a, ‘Bize öncülük edecek ilahlar yap’ dediler. ‘Çünkü bizi Mısır’dan çıkaran o Musa’ya ne oldu bilmiyoruz!’y' “Ne var ki, atalarımız onun sözünü dinlemek istemediler. Onu reddettiler, Mısır’a dönmeyi özler oldular.C& Çöldeki topluluğun arasında yaşamış, Sina Dağı’nda kendisiyle konuşan melekle ve atalarımızla birlikte bulunmuş olan odur. Bize iletmek üzere yaşam dolu sözler aldı. % İsrailoğulları’na, ‘Tanrı size kendi kardeşlerinizin arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak’ diyen Musa odur. $ Halkı Mısır’dan çıkaran, orada, Kamış Denizi’nde ve kırk yıl boyunca çölde belirtiler ve harikalar yapan oydu.Q# “Bu Musa, ‘Kim seni yönetici ve yargıç atadı?’ diye reddettikleri Musa’ydı. Tanrı onu, çalıda kendisine görünen meleğin aracılığıyla yönetici ve kurtarıcı olarak gönderdi.,Q" ‘Mısır’da halkıma yapılan baskıyı yakından gördüm, iniltilerini duydum ve onları kurtarmaya geldim. Şimdi gel, seni Mısır’a göndereceğim.’h I! “Sonra Rab, ‘Çarıklarını çıkar! Çünkü bastığın yer kutsal topraktır’ dedi. y Musa gördüklerine şaştı. Daha yakından bakmak için yaklaştığında, Rab ona şöyle seslendi: ‘Senin atalarının Tanrısı, İbrahim’in, İshak’ın ve Yakup’un Tanrısı benim.’ Korkuyla titreyen Musa bakmaya cesaret edemedi. y Musa gördüklerine şaştı. Daha yakından bakmak için yaklaştığında, Rab ona şöyle seslendi: ‘Senin atalarının Tanrısı, İbrahim’in, İshak’ın ve Yakup’un Tanrısı benim.’ Korkuyla titreyen Musa bakmaya cesaret edemedi. 3 “Kırk yıl geçtikten sonra Musa’ya, Sina Dağı’nın yakınlarındaki çölde, yanan bir çalının alevleri içinde bir melek göründü.m S Bu söz üzerine Musa Midyan ülkesine kaçtı. Orada gurbette yaşadı ve iki oğul babası oldu.c? ‘Yoksa dün Mısırlı’yı öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun?’ “Ne var ki, soydaşına haksızlık eden kişi Musa’yı yana iterek, ‘Kim seni başımıza yönetici ve yargıç atadı?’ dedi.A{ Ertesi gün Musa, kavga eden iki İbrani’yle karşılaşınca onları barıştırmak istedi. ‘Efendiler’ dedi, ‘Siz kardeşsiniz. Niye birbirinize haksızlık ediyorsunuz?’/ ‘Kardeşlerim Tanrı’nın benim aracılığımla kendilerini kurtaracağını anlarlar’ diye düşünüyordu. Ama onlar bunu anlamadılar.' Onlardan birine haksızlık edildiğini gören Musa, onu savundu. Haksızlığı yapan Mısırlı’yı öldürerek ezilenin öcünü aldı. “Kırk yaşını doldurunca Musa’nın yüreğinde öz kardeşleri İsrailoğulları’nın durumunu yakından görme arzusu doğdu.yk Musa, Mısırlılar’ın bütün bilim dallarında eğitildi. Gerek sözde, gerek eylemde güçlü biri oldu.]3 “O sırada, son derece güzel bir çocuk olan Musa doğdu. Musa, üç ay babasının evinde beslendikten sonra açıkta bırakıldı. Firavunun kızı onu bulup evlat edindi ve kendi oğlu olarak yetiştirdi.]3 “O sırada, son derece güzel bir çocuk olan Musa doğdu. Musa, üç ay babasının evinde beslendikten sonra açıkta bırakıldı. Firavunun kızı onu bulup evlat edindi ve kendi oğlu olarak yetiştirdi.-S Bu adam, halkımıza karşı haince davrandı, atalarımıza kötülük etti. Onları, yeni doğan çocuklarını açıkta bırakıp ölüme terk etmeye zorladı.]~3 Sonunda Yusuf hakkında bilgisi olmayan yeni bir kral Mısır’da tahta çıktı.$}A “Tanrı’nın İbrahim’e verdiği sözün gerçekleşeceği zaman yaklaştığında, Mısır’daki halkımızın nüfusu bir hayli çoğalmıştı.-|S Kemikleri sonra Şekem’e getirilerek İbrahim’in Şekem’de Hamor oğullarından bir miktar gümüş karşılığında satın almış olduğu mezara konuldu.X{) Böylece Yakup Mısır’a gitti. Kendisi de atalarımız da orada öldüler.wzg Yusuf haber yollayıp babası Yakup’u ve bütün akrabalarını, toplam yetmiş beş kişiyi çağırttı. y Mısır’a ikinci gelişlerinde Yusuf kardeşlerine kimliğini açıkladı. Firavun böylece Yusuf’un ailesini tanımış oldu.lxQ Mısır’da tahıl bulunduğunu duyan Yakup, atalarımızı oraya ilk yolculuklarına gönderdi. w  “Sonra bütün Mısır ve Kenan ülkesini kıtlık vurdu, büyük sıkıntılar başladı. Atalarımız yiyecek bulamadılar./vW “Yusuf’u kıskanan atalarımız, onu köle olarak Mısır’a sattılar. Ama Tanrı onunlaydı ve onu bütün sıkıntılarından kurtardı. Ona bilgelik vererek Mısır Firavunu’nun gözüne girmesini sağladı. Firavun da onu Mısır ve bütün saray halkı üzerine yönetici atadı./uW “Yusuf’u kıskanan atalarımız, onu köle olarak Mısır’a sattılar. Ama Tanrı onunlaydı ve onu bütün sıkıntılarından kurtardı. Ona bilgelik vererek Mısır Firavunu’nun gözüne girmesini sağladı. Firavun da onu Mısır ve bütün saray halkı üzerine yönetici atadı.ct? Sonra Tanrı onunla, sünnete dayalı antlaşmayı yaptı. Böylelikle İbrahim, İshak’ın babası oldu ve onu sekiz günlükken sünnet etti. Ve İshak Yakup’un, Yakup da on iki büyük atamızın babası oldu.s} Ama ben kölelik edecekleri ulusu cezalandıracağım. Bundan sonra oradan çıkacak ve bana bu yerde tapınacaklar.’r1 Tanrı şöyle dedi: ‘Senin soyun yabancı bir ülkede, gurbette yaşayacak. Dört yüz yıl köle olarak çalıştırılacak, baskı görecek.iqK Burada ona herhangi bir miras, bir karış toprak bile vermemişti. Ama İbrahim’in o sırada hiç çocuğu olmadığı halde, Tanrı bu ülkeyi mülk olarak ona ve ondan sonra gelecek torunlarına vereceğini vaat etti.Kp “Bunun üzerine İbrahim Kildaniler’in ülkesini bırakıp Harran’a yerleşti. Babasının ölümünden sonra da Tanrı onu oradan alıp şimdi sizin yaşadığınız bu ülkeye getirdi.o# İstefanos şöyle karşılık verdi: “Kardeşler ve babalar, beni dinleyin. Atamız İbrahim daha Mezopotamya’dayken, Harran’a yerleşmeden önce, yüce Tanrı ona görünüp şöyle dedi: ‘Ülkeni, akrabalarını bırak, sana göstereceğim ülkeye git.’n# İstefanos şöyle karşılık verdi: “Kardeşler ve babalar, beni dinleyin. Atamız İbrahim daha Mezopotamya’dayken, Harran’a yerleşmeden önce, yüce Tanrı ona görünüp şöyle dedi: ‘Ülkeni, akrabalarını bırak, sana göstereceğim ülkeye git.’=m w Başkâhin, “Bu iddialar doğru mu?” diye sordu.lw Kurul’da oturanların hepsi, İstefanos’a baktıklarında yüzünün bir melek yüzüne benzediğini gördüler.k “ ‘Nasıralı İsa burayı yıkacak, Musa’nın bize emanet ettiği töreleri de değiştirecek’ dediğini duyduk.”zjm Getirdikleri yalancı tanıklar, “Bu adam durmadan bu kutsal yere ve Yasa’ya karşı konuşuyor” dediler.#i? Böylelikle halkı, ileri gelenleri ve din bilginlerini kışkırttılar. Gidip İstefanos’u yakaladılar ve Yüksek Kurul’un önüne çıkardılar.1h[ Bunun üzerine birkaç kişiyi el altından ayartarak onlara, “Bu adamın Musa’ya ve Tanrı’ya karşı küfür dolu sözler söylediğini duyduk” dedirttiler.[g/ Ama İstefanos’un konuşmasındaki bilgeliğe ve Ruh’a karşı koyamadılar.Of Ne var ki, Azatlılar Havrası diye bilinen havranın bazı üyeleri ve Kirene’den, İskenderiye’den, Kilikya’dan ve Asya İli’nden bazı kişiler İstefanos’la çekişmeye başladılar.ew Tanrı’nın lütfuyla ve kudretle dolu olan İstefanos, halk arasında büyük belirtiler ve harikalar yapıyordu.+dO Böylece Tanrı’nın sözü yayılıyor, Yeruşalim’deki öğrencilerin sayısı arttıkça artıyor, kâhinlerden birçoğu da iman çağrısına uyuyordu.>cu Bu öneri bütün topluluğu hoşnut etti. Böylece, iman ve Kutsal Ruh’la dolu biri olan İstefanos’un yanısıra Filipus, Prohoros, Nikanor, Timon, Parmenas ve Yahudiliğe dönen Antakyalı Nikolas’ı seçip elçilerin önüne çıkardılar. Elçiler de dua edip ellerini onların üzerine koydular.>bu Bu öneri bütün topluluğu hoşnut etti. Böylece, iman ve Kutsal Ruh’la dolu biri olan İstefanos’un yanısıra Filipus, Prohoros, Nikanor, Timon, Parmenas ve Yahudiliğe dönen Antakyalı Nikolas’ı seçip elçilerin önüne çıkardılar. Elçiler de dua edip ellerini onların üzerine koydular.La Biz ise kendimizi duaya ve Tanrı sözünü yaymaya adayalım.” ` Bu nedenle, kardeşler, aranızdan Ruh’la ve bilgelikle dolu, yedi saygın kişi seçin. Onları bu iş için görevlendirelim.;_o Bunun üzerine Onikiler, bütün öğrencileri bir araya toplayıp şöyle dediler: “Tanrı’nın sözünü yayma işini bırakıp maddi işlerle uğraşmamız doğru olmaz.^  İsa’nın öğrencilerinin sayıca çoğaldığı o günlerde, Grekçe konuşan Yahudiler, günlük yardım dağıtımında kendi dullarına gereken ilginin gösterilmediğini ileri sürerek İbranice konuşan Yahudiler’den yakınmaya başladılar.z]m* Her gün tapınakta ve evlerde öğretmekten ve Mesih İsa’yla ilgili Müjde’yi yaymaktan geri kalmadılar.\) Elçiler İsa’nın adı uğruna hakarete layık görüldükleri için Yüksek Kurul’un huzurundan sevinç içinde ayrıldılar.[( Elçileri içeri çağırtıp kamçılattılar ve İsa’nın adından söz etmemelerini buyurduktan sonra salıverdiler.NZ' Yok eğer Tanrı’nın işiyse, bu adamları yok edemezsiniz. Hatta kendinizi Tanrı’ya karşı savaşır durumda bulabilirsiniz.” Kurul üyeleri Gamaliel’in bu öğüdünü kabul ettiler.#Y?& Şimdi size şunu söyleyeyim: Bu adamlarla uğraşmayın, onları rahat bırakın! Çünkü bu girişim, bu hareket insan işiyse, yok olup gidecektir.CX% Ondan sonra, sayım yapıldığı günlerde ortaya çıkan Celileli Yahuda, pek çok insanı ayartıp peşine taktı. Ama o da öldürüldü ve izleyicilerinin hepsi darmadağın oldu.aW;$ Bir süre önce Tevdas da kendi kendisiyle ilgili büyük iddialarda bulunarak başkaldırdı. Dört yüz kadar kişi de ona katıldı. Ama adam öldürüldü, izleyicilerinin hepsi dağıtıldı, hareket yok oldu.EV# Ama bütün halkın saygısını kazanmış bir Kutsal Yasa öğretmeni olan Gamaliel adlı bir Ferisi, Yüksek Kurul’da ayağa kalktı, elçilerin kısa bir süre için dışarı çıkartılmasını buyurarak kurul üyelerine şunları söyledi: “Ey İsrailliler, bu adamlara yapacağınızı iyi düşünün!EU" Ama bütün halkın saygısını kazanmış bir Kutsal Yasa öğretmeni olan Gamaliel adlı bir Ferisi, Yüksek Kurul’da ayağa kalktı, elçilerin kısa bir süre için dışarı çıkartılmasını buyurarak kurul üyelerine şunları söyledi: “Ey İsrailliler, bu adamlara yapacağınızı iyi düşünün!dTA! Kurul üyeleri bu sözleri işitince çok öfkelendiler ve elçileri yok etmek istediler.~Su Biz, Tanrı’nın kendi sözünü dinleyenlere verdiği Kutsal Ruh’la birlikte bu olayların tanıklarıyız.”$RA İsrail’e, günahlarından tövbe etme ve bağışlanma fırsatını vermek için Tanrı O’nu Önder ve Kurtarıcı olarak kendi sağına yükseltti.eQC Atalarımızın Tanrısı, sizin çarmıha gererek öldürdüğünüz İsa’yı diriltti.Py Petrus ve öbür elçiler şöyle karşılık verdiler: “İnsanlardan çok, Tanrı’nın sözünü dinlemek gerek.QO Elçileri getirip Yüksek Kurul’un önüne çıkardılar. Başkâhin onları sorguya çekti: “Bu adı kullanarak öğretmeyin diye size kesin buyruk vermiştik” dedi. “Ama siz öğretinizi Yeruşalim Kenti’nin her tarafına yaydınız. İlle de bizi bu adamın kanını dökmekten sorumlu göstermek istiyorsunuz.”QN Elçileri getirip Yüksek Kurul’un önüne çıkardılar. Başkâhin onları sorguya çekti: “Bu adı kullanarak öğretmeyin diye size kesin buyruk vermiştik” dedi. “Ama siz öğretinizi Yeruşalim Kenti’nin her tarafına yaydınız. İlle de bizi bu adamın kanını dökmekten sorumlu göstermek istiyorsunuz.”M% Bunun üzerine komutanla görevliler gidip elçileri getirdiler. Halkın kendilerini taşlamasından korktukları için zor kullanmadılar.L O sırada yanlarına gelen biri, “Bakın, hapse attığınız adamlar tapınakta dikilmiş, halka öğretiyor” diye haber getirdi. z"~~X}_||*{{7zcy|xwvutt]ssJrrqpponmmmm9lkk8jjiiii6hgggf}ee dCccba}`v_N^&]]\k[[[OZYYvXWW(VUTT SSRR&QAPONNSMMMMLtKJJwII:HGiF/ECBBAAC@w?>=<;;:399I8p77665594#3 2N11(0/.-,,:+;**3)1(''&&?%%B$##u""I!!= IUQ$x9I0~2i  s    $m* JhLI Bu ikisi, Rabbimiz İsa Mesih’in adı uğruna canlarını gözden çıkarmış kişilerdir."K= Bu nedenle aramızdan seçtiğimiz bazı kişileri, sevgili kardeşlerimiz Barnaba ve Pavlus’la birlikte size göndermeye oybirliğiyle karar verdik.!J; Bizden bazı kişilerin yanınıza geldiğini, sözleriyle sizi tedirgin edip aklınızı karıştırdığını duyduk. Oysa onları biz göndermedik.>Iu Onların eliyle şu mektubu yolladılar: “Kardeşleriniz olan biz elçilerle ihtiyarlardan, öteki uluslardan olup Antakya, Suriye ve Kilikya’da bulunan siz kardeşlere selam!H) Bunun üzerine bütün inanlılar topluluğuyla elçiler ve ihtiyarlar, kendi aralarından seçtikleri adamları Pavlus ve Barnaba’yla birlikte Antakya’ya göndermeye karar verdiler. Kardeşlerin önde gelenlerinden Barsabba denilen Yahuda ile Silas’ı seçtiler. G Çünkü çok eski zamanlardan beri Musa’nın sözleri her kentte duyurulmakta, her Şabat Günü havralarda okunmaktadır.”.FU Ancak putlara sunulup murdar hale gelen etlerden, fuhuştan, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve kandan sakınmaları gerektiğini onlara yazmalıyız.iEK “Bu nedenle, kanımca öteki uluslardan Tanrı’ya dönenlere güçlük çıkarmamalıyız. D9 Öyle ki, geriye kalan insanlar, Bana ait olan bütün uluslar Rab’bi arasınlar. Bunları ta başlangıçtan bildiren Rab, İşte böyle diyor.’ C9 Öyle ki, geriye kalan insanlar, Bana ait olan bütün uluslar Rab’bi arasınlar. Bunları ta başlangıçtan bildiren Rab, İşte böyle diyor.’sB_ Peygamberlerin sözleri de bunu doğrulamaktadır. Yazılmış olduğu gibi: ‘Bundan sonra ben geri dönüp, Davut’un yıkık konutunu yeniden kuracağım. Onun yıkıntılarını yeniden kurup Onu tekrar ayağa kaldıracağım.sA_ Peygamberlerin sözleri de bunu doğrulamaktadır. Yazılmış olduğu gibi: ‘Bundan sonra ben geri dönüp, Davut’un yıkık konutunu yeniden kuracağım. Onun yıkıntılarını yeniden kurup Onu tekrar ayağa kaldıracağım.@3 “Simun, Tanrı’nın öteki uluslardan kendine ait olacak bir halk çıkarmak amacıyla onlara ilk kez nasıl yaklaştığını anlatmıştır.c?? Onlar konuşmalarını bitirince Yakup söz aldı: “Kardeşler, beni dinleyin” dedi.q>[ Bunun üzerine bütün topluluk sustu ve Barnaba’yla Pavlus’u dinlemeye başladı. Barnaba’yla Pavlus, Tanrı’nın kendileri aracılığıyla öteki uluslar arasında yaptığı harikalarla belirtileri tek tek anlattılar.\=1 Bizler, Rab İsa’nın lütfuyla kurtulduğumuza inanıyoruz; onlar da öyle.” <9 Öyleyse, ne bizim ne de atalarımızın taşıyamadığı bir boyunduruğu öğrencilerin boynuna geçirerek şimdi neden Tanrı’yı deniyorsunuz?m;S Onlarla bizim aramızda hiçbir ayrım yapmadı, iman etmeleri üzerine yüreklerini arındırdı.: İnsanın yüreğini bilen Tanrı, Kutsal Ruh’u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi.z9m Uzunca bir tartışmadan sonra Petrus ayağa kalkıp onlara, “Kardeşler” dedi, “Öteki uluslar Müjde’nin bildirisini benim ağzımdan duyup inansınlar diye Tanrı’nın uzun zaman önce aranızdan beni seçtiğini biliyorsunuz.J8  Elçilerle ihtiyarlar bu konuyu görüşmek için toplandılar.D7 Ne var ki, Ferisi mezhebinden bazı imanlılar kalkıp şöyle dediler: “Öteki uluslardan olanları sünnet etmek ve onlara Musa’nın Yasası’na uymalarını buyurmak gerekir.”>6u Yeruşalim’e geldiklerinde inanlılar topluluğu, elçiler ve ihtiyarlarca iyi karşılandılar. Tanrı’nın kendileri aracılığıyla yapmış olduğu her şeyi anlattılar.\51 Böylece kilise tarafından gönderilenler, öteki uluslardan olanların Tanrı’ya nasıl döndüğünü anlata anlata Fenike ve Samiriye bölgelerinden geçerek bütün kardeşlere büyük sevinç verdiler.o4W Pavlus’la Barnaba bu adamlarla bir hayli çekişip tartıştılar. Sonunda Pavlus’la Barnaba’nın, başka birkaç kardeşle birlikte Yeruşalim’e gidip bu sorunu elçiler ve ihtiyarlarla görüşmesi kararlaştırıldı./3 Y Yahudiye’den gelen bazı kişiler Antakya’daki kardeşlere, “Siz Musa’nın töresi uyarınca sünnet olmadıkça kurtulamazsınız” diye öğretiyorlardı.D2 Oradaki öğrencilerin yanında uzun bir süre kaldılar.K1 Oraya vardıklarında inanlılar topluluğunu bir araya getirip Tanrı’nın kendileri aracılığıyla neler yaptığını, öteki uluslara iman kapısını nasıl açtığını anlattılar.0# Oradan gemiyle, artık tamamlamış bulundukları görev için Tanrı’nın lütfuna emanet edildikleri yer olan Antakya’ya döndüler.P/ Perge’de Tanrı sözünü bildirdikten sonra Antalya’ya gittiler.?.y Pisidya bölgesinden geçerek Pamfilya’ya geldiler.~-u İmanlılar için her kilisede ihtiyarlar seçtiler. Dua ve oruçla onları, inandıkları Rab’be emanet ettiler.M, O kentte de Müjde’yi duyurup birçok öğrenci edindiler. Pavlus’la Barnaba daha sonra Listra, Konya ve Antakya’ya dönerek öğrencileri ruhça pekiştirdiler, imana bağlı kalmaları için onlara cesaret verdiler. “Tanrı’nın Egemenliği’ne, birçok sıkıntıdan geçerek girmemiz gerekir” diyorlardı.M+ O kentte de Müjde’yi duyurup birçok öğrenci edindiler. Pavlus’la Barnaba daha sonra Listra, Konya ve Antakya’ya dönerek öğrencileri ruhça pekiştirdiler, imana bağlı kalmaları için onlara cesaret verdiler. “Tanrı’nın Egemenliği’ne, birçok sıkıntıdan geçerek girmemiz gerekir” diyorlardı. * Ama öğrenciler çevresinde toplanınca Pavlus ayağa kalkıp kente döndü. Ertesi gün Barnaba’yla birlikte Derbe’ye gitti.5)c Ne var ki, Antakya ve Konya’dan gelen bazı Yahudiler, halkı kendi taraflarına çekerek Pavlus’u taşladılar; onu ölmüş sanarak kentin dışına sürüklediler.b(= Bu sözlerle bile halkın kendilerine kurban sunmasını güçlükle engelleyebildiler.T'! Yine de kendini tanıksız bırakmadı. Size iyilik ediyor. Gökten yağmur yağdırıyor, çeşitli ürünleriyle mevsimleri düzenliyor, sizi yiyecekle doyurup yüreklerinizi sevinçle dolduruyor.”d&A Geçmiş çağlarda Tanrı, bütün ulusların kendi yollarından gitmelerine izin verdi.?%w “Efendiler, neden böyle şeyler yapıyorsunuz?” diye bağırdılar. “Biz de sizin gibi insanız, aynı yaradılışa sahibiz. Size müjde getiriyoruz. Sizi bu boş şeylerden vazgeçmeye, yeri, göğü, denizi ve bunların içindekilerin hepsini yaratan, yaşayan Tanrı’ya dönmeye çağırıyoruz.x$i Ne var ki elçiler, Barnaba’yla Pavlus, bunu duyunca giysilerini yırtarak kalabalığın içine daldılar.,#Q Kentin hemen dışında bulunan Zeus Tapınağı’nın kâhini kent kapılarına boğalar ve çelenkler getirdi, halkla birlikte elçilere kurban sunmak istedi.i"K Barnaba’ya Zeus, Pavlus’a da konuşmada öncülük ettiği için Hermes adını taktılar.! Pavlus’un ne yaptığını gören halk Likaonya dilinde, “Tanrılar insan kılığına girip yanımıza inmiş!” diye haykırdı.o W Pavlus’un söylediklerini dinledi. Onu dikkatle süzen Pavlus, iyileştirilebileceğine imanı olduğunu görerek yüksek sesle ona, “Kalk, ayaklarının üzerinde dur!” dedi. Adam yerinden fırlayıp yürümeye başladı.oW Pavlus’un söylediklerini dinledi. Onu dikkatle süzen Pavlus, iyileştirilebileceğine imanı olduğunu görerek yüksek sesle ona, “Kalk, ayaklarının üzerinde dur!” dedi. Adam yerinden fırlayıp yürümeye başladı.kO Listra’da, ayakları tutmayan bir adam vardı. Doğuştan kötürümdü, hiç yürüyemiyordu.) Bunu öğrenen Pavlus’la Barnaba, Likaonya’nın Listra ve Derbe kentlerine ve çevre bölgeye kaçarak oralarda da Müjde’yi yaydılar.) Bunu öğrenen Pavlus’la Barnaba, Likaonya’nın Listra ve Derbe kentlerine ve çevre bölgeye kaçarak oralarda da Müjde’yi yaydılar.   Yahudiler’le öteki uluslardan olanlar ve bunların yöneticileri, elçileri hırpalayıp taşa tutmak için düzen kurdular.nU Kent halkı ikiye bölündü. Bazıları Yahudiler’in, bazıları da elçilerin tarafını tuttu.S Orada uzunca bir süre kalan Pavlus’la Barnaba, Rab hakkında cesaretle konuşuyorlardı. Rab de onlara belirtiler ve harikalar yapma gücü vererek kendi lütfunu açıklayan bildiriyi doğruladı.w Ama inanmayan Yahudiler, öteki uluslardan olanları kardeşlere karşı kışkırtarak zihinlerini bulandırdılar.6 g Aynı şekilde Konya’da da Yahudiler’in havrasına giren Pavlus’la Barnaba öyle etkili konuştular ki, hem Yahudiler’den hem de Grekler’den çok kişi iman etti.>w 4 Öğrenciler ise sevinç ve Kutsal Ruh’la doluydu.~u 3 Bunun üzerine Pavlus’la Barnaba, onlara bir uyarı olsun diye ayaklarının tozunu silkerek Konya’ya gittiler.jM 2 Ne var ki Yahudiler, Tanrı’ya tapan saygın kadınlarla kentin ileri gelen erkeklerini kışkırttılar, Pavlus’la Barnaba’ya karşı bir baskı hareketi başlatıp onları bölge sınırlarının dışına attılar.>w 1 Böylece Rab’bin sözü bütün yörede yayıldı. 9 0 Öteki uluslardan olanlar bunu işitince sevindiler ve Rab’bin sözünü yücelttiler. Sonsuz yaşam için belirlenmiş olanların hepsi iman etti.# / Çünkü Rab bize şöyle buyurmuştur: ‘Yeryüzünün dört bucağına kurtuluş götürmen için Seni uluslara ışık yaptım.’ ”}s . Pavlus’la Barnaba ise cesaretle karşılık verdiler: “Tanrı’nın sözünü ilk önce size bildirmemiz gerekiyordu. Siz onu reddettiğinize ve kendinizi sonsuz yaşama layık görmediğinize göre, biz şimdi öteki uluslara gidiyoruz.   - Kalabalığı gören Yahudiler büyük bir kıskançlık içinde, küfürlerle Pavlus’un söylediklerine karşı çıktılar.uc , Ertesi Şabat Günü kent halkının hemen hemen tümü Rab’bin sözünü dinlemek için toplanmıştı.z m + Havradaki topluluk dağılınca, Yahudiler ve Yahudiliğe dönüp Tanrı’ya tapan yabancılardan birçoğu onların ardından gitti. Pavlus’la Barnaba onlarla konuşarak onları devamlı Tanrı’nın lütfunda yaşamaya özendirdiler.   * Pavlus’la Barnaba havradan çıkarken halk onları, bir sonraki Şabat Günü aynı konular üzerinde konuşmaya çağırdı.z m ) Dikkat edin, peygamberlerin sözünü ettiği şu durum sizin başınıza gelmesin: ‘Bakın, siz alay edenler, Şaşkına dönüp yok olun! Sizin gününüzde bir iş yapıyorum, Öyle bir iş ki, biri size anlatsa inanmazsınız.’ ”z m ( Dikkat edin, peygamberlerin sözünü ettiği şu durum sizin başınıza gelmesin: ‘Bakın, siz alay edenler, Şaşkına dönüp yok olun! Sizin gününüzde bir iş yapıyorum, Öyle bir iş ki, biri size anlatsa inanmazsınız.’ ”  ' Dolayısıyla kardeşler, şunu bilin ki, günahların bu Kişi aracılığıyla bağışlanacağı size duyurulmuş bulunuyor. Şöyle ki, iman eden herkes, Musa’nın Yasası’yla aklanamadığınız her suçtan O’nun aracılığıyla aklanır. & Dolayısıyla kardeşler, şunu bilin ki, günahların bu Kişi aracılığıyla bağışlanacağı size duyurulmuş bulunuyor. Şöyle ki, iman eden herkes, Musa’nın Yasası’yla aklanamadığınız her suçtan O’nun aracılığıyla aklanır.I  % Oysa Tanrı’nın dirilttiği Kişi’nin bedeni çürümedi..U $ “Davut, kendi kuşağında Tanrı’nın amacı uyarınca hizmet ettikten sonra gözlerini yaşama kapadı, ataları gibi gömüldü ve bedeni çürüyüp gitti.oW # “Bunun için başka bir yerde de şöyle der: ‘Kutsalının çürümesine izin vermeyeceksin.’:m " “Tanrı, O’nu asla çürümemek üzere ölümden dirilttiğini şu sözlerle belirtmiştir: ‘Size, Davut’a söz verdiğim Kutsal ve güvenilir nimetleri vereceğim.’ ! “Biz de size Müjde’yi duyuruyoruz: Tanrı İsa’yı diriltmekle, atalarımıza verdiği sözü, onların çocukları olan bizler için yerine getirmiştir. İkinci Mezmur’da da yazıldığı gibi: ‘Sen benim Oğlum’sun, Bugün ben sana Baba oldum.’ “Biz de size Müjde’yi duyuruyoruz: Tanrı İsa’yı diriltmekle, atalarımıza verdiği sözü, onların çocukları olan bizler için yerine getirmiştir. İkinci Mezmur’da da yazıldığı gibi: ‘Sen benim Oğlum’sun, Bugün ben sana Baba oldum.’'G  İsa, daha önce kendisiyle birlikte Celile’den Yeruşalim’e gelenlere günlerce göründü. Bu kişiler şimdi halka O’nun tanıklığını yapıyor./Y  Ama Tanrı O’nu ölümden diriltti.wg  O’nunla ilgili yazılanların hepsini yerine getirdikten sonra O’nu çarmıhtan indirip mezara koydular.~  O’nda ölüm cezasını gerektiren herhangi bir suç bulamadıkları halde, Pilatus’tan O’nun idamını istediler.E}  Çünkü Yeruşalim’de yaşayanlar ve onların yöneticileri İsa’yı reddettiler. O’nu mahkûm etmekle her Şabat Günü okunan peygamberlerin sözlerini yerine getirmiş oldular.|  “Kardeşler, İbrahim’in soyundan gelenler ve Tanrı’dan korkan yabancılar, bu kurtuluş bildirisi bize gönderildi.T{!  Yahya görevini tamamlarken şöyle diyordu: ‘Beni kim sanıyorsunuz? Ben Mesih değilim. Ama O benden sonra geliyor. Ben O’nun ayağındaki çarığın bağını çözmeye bile layık değilim.’qz[  İsa’nın gelişinden önce Yahya, bütün İsrail halkını, tövbe edip vaftiz olmaya çağırdı.qy[  Tanrı, verdiği sözü tutarak bu adamın soyundan İsrail’e bir Kurtarıcı, İsa’yı gönderdi.exC  Tanrı, onu tahttan indirdikten sonra onlara kral olarak Davut’u başa geçirdi. Onunla ilgili şu tanıklıkta bulundu: ‘İşay oğlu Davut’u gönlüme uygun bir adam olarak gördüm, o her istediğimi yapar.’w  Halk bir kral isteyince, Tanrı onlar için Benyamin oymağından Kiş oğlu Saul’u yetiştirdi. Saul kırk yıl krallık yaptı. v   Kenan ülkesinde yenilgiye uğrattığı yedi ulusun topraklarını İsrail halkına miras olarak verdi. Bütün bunlar aşağı yukarı dört yüz elli yıl sürdü. “Sonra Tanrı, Peygamber Samuel’in zamanına kadar onlar için hakimler yetiştirdi. u   Kenan ülkesinde yenilgiye uğrattığı yedi ulusun topraklarını İsrail halkına miras olarak verdi. Bütün bunlar aşağı yukarı dört yüz elli yıl sürdü. “Sonra Tanrı, Peygamber Samuel’in zamanına kadar onlar için hakimler yetiştirdi. t   “Bu halkın, yani İsrail’in Tanrısı, bizim atalarımızı seçti ve Mısır’da gurbette yaşadıkları süre içinde onları büyük bir ulus yaptı. Sonra güçlü eliyle onları oradan çıkardı, çölde yaklaşık kırk yıl onlara katlandı. s   “Bu halkın, yani İsrail’in Tanrısı, bizim atalarımızı seçti ve Mısır’da gurbette yaşadıkları süre içinde onları büyük bir ulus yaptı. Sonra güçlü eliyle onları oradan çıkardı, çölde yaklaşık kırk yıl onlara katlandı.r  Pavlus ayağa kalktı, eliyle bir işaret yaparak, “Ey İsrailliler ve Tanrı’dan korkan yabancılar, dinleyin” dedi.Gq  Kutsal Yasa ve peygamberlerin yazıları okunduktan sonra, havranın yöneticileri onlara, “Kardeşler, halka verecek bir öğüdünüz varsa buyurun, konuşun” diye haber yolladılar. p   Onlar Perge’den yollarına devam ederek Pisidya sınırındaki Antakya’ya geçtiler. Şabat Günü havraya girip oturdular.(oI Pavlus’la beraberindekiler Baf’tan denize açılıp Pamfilya bölgesinin Perge Kenti’ne gittiler. Yuhanna ise onları bırakıp Yeruşalim’e döndü.dnA Olanları gören vali, Rab’le ilgili öğretiyi hayranlıkla karşıladı ve iman etti. m İşte şimdi Rab’bin eli sana karşı kalktı. Kör olacaksın, bir süre gün ışığını göremeyeceksin.” O anda adamın üzerine bir sis, bir karanlık çöktü. Dört dönerek, elinden tutup kendisine yol gösterecek birilerini aramaya başladı.l% Ama Kutsal Ruh’la dolan Saul, yani Pavlus, gözlerini Elimas’a dikerek, “Ey İblis’in oğlu!” dedi. “Yüreğin her türlü hile ve sahtekârlıkla dolu; doğru olan her şeyin düşmanısın. Rab’bin düz yollarını çarpıtmaktan vazgeçmeyecek misin?k% Ama Kutsal Ruh’la dolan Saul, yani Pavlus, gözlerini Elimas’a dikerek, “Ey İblis’in oğlu!” dedi. “Yüreğin her türlü hile ve sahtekârlıkla dolu; doğru olan her şeyin düşmanısın. Rab’bin düz yollarını çarpıtmaktan vazgeçmeyecek misin?5jc  Baryeşu, Vali Sergius Pavlus’a yakın biriydi. Akıllı bir kişi olan vali, Barnaba’yla Saul’u çağırtıp Tanrı’nın sözünü dinlemek istedi. Ne var ki Baryeşu –büyücü anlamına gelen öbür adıyla Elimas– onlara karşı koyarak valiyi iman etmekten caydırmaya çalıştı.5ic  Baryeşu, Vali Sergius Pavlus’a yakın biriydi. Akıllı bir kişi olan vali, Barnaba’yla Saul’u çağırtıp Tanrı’nın sözünü dinlemek istedi. Ne var ki Baryeşu –büyücü anlamına gelen öbür adıyla Elimas– onlara karşı koyarak valiyi iman etmekten caydırmaya çalıştı.h  Adayı baştan başa geçerek Baf’a geldiler. Orada büyücü ve sahte peygamber Baryeşu adında bir Yahudi’yle karşılaştılar.)gK  Salamis’e varınca Yahudiler’in havralarında Tanrı’nın sözünü duyurmaya başladılar. Yuhanna’yı da yardımcı olarak yanlarına almışlardı. f   Kutsal Ruh’un buyruğuyla yola çıkan Barnaba’yla Saul, Selefkiye’ye gittiler, oradan da gemiyle Kıbrıs’a geçtiler.zem  Böylece oruç tutup dua ettikten sonra, Barnaba’yla Saul’un üzerine ellerini koyup onları yolcu ettiler.8di  Bunlar Rab’be tapınıp oruç tutarlarken Kutsal Ruh kendilerine şöyle dedi: “Barnaba’yla Saul’u, kendilerini çağırmış olduğum görev için bana ayırın.”=c u Antakya’daki kilisede peygamberler ve öğretmenler vardı: Barnaba, Niger denilen Şimon, Kireneli Lukius, bölge kralı Hirodes’le birlikte büyümüş olan Menahem ve Saul.b   Görevlerini tamamlayan Barnaba’yla Saul, Markos diye tanınan Yuhanna’yı yanlarına alarak Yeruşalim’den döndüler.Ha   Tanrı’nın sözü ise yayılıyor, etkisini artırıyordu. `9  O anda Rab’bin bir meleği Hirodes’i vurdu. Çünkü Tanrı’ya ait olan yüceliği kendine mal etmişti. İçi kurtlarca kemirilerek can verdi.]_3  Halk, “Bu bir insanın sesi değil, bir ilahın sesidir!” diye bağırıyordu.l^Q  Belirlenen günde krallık giysilerini giyen Hirodes tahtına oturarak halka bir konuşma yaptı.5]c  Bu arada Sur ve Sayda halklarına ateş püskürüyordu. Bunlar birleşip kendisiyle görüşmeye geldiler. Önce kralın başdanışmanı Vlastus’u kendi taraflarına çekerek barış isteğinde bulundular. Çünkü kendi ülkelerinin gereksindiği yiyecekler kralın ülkesinden sağlanıyordu.D\  Hirodes onu arattı, bulamayınca da nöbetçileri sorguya çekti ve idam edilmeleri için buyruk verdi. Bundan sonra Hirodes, Yahudiye’den Sezariye’ye gidip bir süre orada kaldı.w[g  Askerler sabahleyin büyük bir telaşa kapıldılar. Birbirlerine, “Petrus’a ne oldu?” diye sordular.`Z9  Petrus, eliyle susmalarını işaret ederek Rab’bin onu zindandan nasıl çıkardığını anlattı. Sonra, “Bu haberleri Yakup’la öbür kardeşlere iletin” diyerek oradan ayrılıp başka bir yere gitti.eYC  Petrus ise kapıyı çalmaya devam etti. Kapıyı açıp onu görünce şaşıp kaldılar.pXY  “Çıldırmışsın sen!” dediler ona. Ama kız üsteleyince, “Onun meleği olmalı” dediler.W  Petrus’un sesini tanıyan kız, sevincinden kapıyı açmadan tekrar içeri koşarak, “Petrus kapıda duruyor!” diye haber verdi.mVS Petrus’un dış kapıyı çalması üzerine Roda adlı bir hizmetçi kız kapıya bakmaya gitti. U9 Petrus olanların farkına varınca Markos diye tanınan Yuhanna’nın annesi Meryem’in evine gitti. Orada birçok kişi toplanmış dua ediyordu.gTG O zaman kendine gelen Petrus, “Rab’bin bana meleğini gönderdiğini şimdi gerçekten anlıyorum” dedi. “O beni Hirodes’in elinden ve Yahudi halkının uğrayacağımı umduğu bütün belalardan kurtardı.”nSU Birinci ve ikinci nöbetçiyi geçerek kente açılan demir kapıya geldiler. Kapı, önlerinde kendiliğinden açıldı. Dışarı çıkıp bir sokak boyunca yürüdüler, sonra melek ansızın Petrus’un yanından ayrıldı.R! Petrus onu izleyerek dışarı çıktı. Ama meleğin yaptığının gerçek olduğunu anlamıyor, bir görüm gördüğünü sanıyordu.Q  Melek ona, “Kuşağını bağla, çarıklarını giy” dedi. Petrus da söyleneni yaptı. “Abanı giy, beni izle” dedi melek.^P5  Birdenbire Rab’bin bir meleği göründü ve hücrede bir ışık parladı. Melek, Petrus’un böğrüne dokunup onu uyandırdı. “Çabuk, kalk!” dedi. O anda zincirler Petrus’un bileklerinden düştü.RO  Petrus, Hirodes’in kendisini yargılayacağı günden önceki gece, çift zincirle bağlı olarak iki askerin arasında uyuyordu. Kapıda duran nöbetçiler de zindanın güvenliğini sağlıyordu.vNe  Bu nedenle Petrus hapiste tutuldu. Ama inanlılar topluluğu onun için Tanrı’ya hararetle dua ediyordu.@My  Petrus’u tutuklatıp hapse attırdı ve dörder kişilik dört takım askerin gözetimine teslim etti. Fısıh Bayramı’ndan sonra onu halkın önünde yargılamak niyetindeydi.L#  Yahudiler’in bundan memnun kaldığını görünce ardından Petrus’u da yakalattı. Bunu, Mayasız Ekmek Bayramı sırasında yaptı.DK  Yuhanna’nın kardeşi Yakup’u kılıçla öldürttü.TJ # O sırada kral Hirodes, kiliseden bazı kişilere eziyet etmeye başladı.xIi  Bu kararı yerine getirip bağışlarını Barnaba ve Saul’un eliyle kilisenin ihtiyarlarına gönderdiler.H)  Öğrenciler, her biri kendi gücü oranında, Yahudiye’de yaşayan kardeşlere gönderilmek üzere yardım toplamayı kararlaştırdılar.GG  Bunlardan Hagavos adlı biri ortaya çıkıp bütün dünyada şiddetli bir kıtlık olacağını Ruh aracılığıyla bildirdi. Bu kıtlık, Klavdius’un imparatorluğu sırasında oldu.NF  O günlerde Yeruşalim’den Antakya’ya bazı peygamberler geldi.#E?  Sonra Barnaba, Saul’u aramak için Tarsus’a gitti. Onu bulunca da Antakya’ya getirdi. Böylece Barnaba’yla Saul bir yıl boyunca oradaki inanlılar topluluğuyla bir araya gelerek büyük bir kitleyi eğittiler. Öğrencilere ilk kez Antakya’da Mesihçiler adı verildi.#D?  Sonra Barnaba, Saul’u aramak için Tarsus’a gitti. Onu bulunca da Antakya’ya getirdi. Böylece Barnaba’yla Saul bir yıl boyunca oradaki inanlılar topluluğuyla bir araya gelerek büyük bir kitleyi eğittiler. Öğrencilere ilk kez Antakya’da Mesihçiler adı verildi.C}  Kutsal Ruh’la ve imanla dolu, iyi bir adam olan Barnaba, Antakya’ya varıp Tanrı lütfunun meyvelerini görünce sevindi. Herkesi, candan ve yürekten Rab’be bağlı kalmaya özendirdi. Sonuç olarak Rab’be daha birçok kişi kazanıldı.B}  Kutsal Ruh’la ve imanla dolu, iyi bir adam olan Barnaba, Antakya’ya varıp Tanrı lütfunun meyvelerini görünce sevindi. Herkesi, candan ve yürekten Rab’be bağlı kalmaya özendirdi. Sonuç olarak Rab’be daha birçok kişi kazanıldı. A   Olup bitenlerin haberi, Yeruşalim’deki kiliseye ulaştı. Bunun üzerine imanlılar Barnaba’yı Antakya’ya gönderdiler.p@Y  Onların arasında etkin olan Rab’bin gücü sayesinde çok sayıda kişi inanıp Rab’be döndü.7?g  Ama içlerinden Kıbrıslı ve Kireneli olan bazı adamlar Antakya’ya gidip Grekler’le de konuşmaya başladılar. Onlara Rab İsa’yla ilgili Müjde’yi bildirdiler.B>}  İstefanos’un öldürülmesiyle başlayan baskı sonucu dağılan imanlılar, Fenike, Kıbrıs ve Antakya’ya kadar gittiler. Tanrı sözünü sadece Yahudiler’e duyuruyorlardı.A={  Bunları dinledikten sonra yatıştılar. Tanrı’yı yücelterek şöyle dediler: “Demek ki Tanrı, tövbe etme ve yaşama kavuşma fırsatını öteki uluslara da vermiştir.”(<I  Böylelikle Tanrı, Rab İsa Mesih’e inanmış olan bizlere verdiği armağanın aynısını onlara verdiyse, ben kimim ki Tanrı’ya karşı koyayım?”;  O zaman Rab’bin söylediği şu sözü anımsadım: ‘Yahya suyla vaftiz etti, sizler ise Kutsal Ruh’la vaftiz edileceksiniz.’~:u  “Ben konuşmaya başlayınca Kutsal Ruh, başlangıçta bizim üzerimize indiği gibi, onların da üzerine indi.^95  O sana, senin ve bütün ev halkının kurtuluş bulacağı sözler söyleyecek.’)8K Adam bize, evinde beliren meleği nasıl gördüğünü anlattı. Melek ona şöyle demiş: ‘Yafa’ya adam yolla, Petrus diye tanınan Simun’u çağırt. 7 Ruh bana, ayrım gözetmeden onlarla birlikte gitmemi söyledi. Bu altı kardeş de benimle geldiler, varıp adamın evine girdik.m6S “Tam o sırada Sezariye’den bana gönderilen üç kişi, bulunduğumuz evin önünde durdular.M5 Bu, üç kez tekrarlandı; sonra her şey yeniden göğe alındı.m4S “Ses ikinci kez gökten geldi: ‘Tanrı’nın temiz kıldıklarına sen bayağı deme’ dedi.t3a  “ ‘Asla olmaz, ya Rab!’ dedim. ‘Ağzıma hiçbir zaman bayağı ya da murdar bir şey girmedi.’S2  Sonra bir sesin bana, ‘Kalk, Petrus, kes ve ye!’ dediğini işittim.+1O  Gözlerimi çarşafa dikip dikkatle baktım. Çarşafın içinde, yeryüzünde yaşayan dört ayaklılar, yabanıl hayvanlar, sürüngenler ve kuşlar gördüm.0y  “Ben Yafa Kenti’nde dua ediyordum” dedi. “Kendimden geçerek bir görüm gördüm. Büyük bir çarşafı andıran bir nesnenin dört köşesinden sarkıtıldığını, bunun gökten inip benim bulunduğum yere kadar geldiğini gördüm.H/   Petrus baştan başlayarak olanları tek tek onlara anlattı.L.  “Sünnetsiz kişilerin evine gidip yemek yemişsin!” dediler.Z--  Ama Petrus Yeruşalim’e gittiği zaman sünnet yanlıları onu eleştirdiler., } Elçilerle bütün Yahudiye’deki kardeşler, öteki ulusların da Tanrı’nın sözünü kabul ettiklerini duydular."+= 0 Böylelikle onların İsa Mesih adıyla vaftiz olmalarını buyurdu. Sonra onlar Petrus’a, birkaç gün yanlarında kalması için ricada bulundular.h*I / Çünkü onların, bilmedikleri dillerle konuşup Tanrı’yı yücelttiklerini duyuyorlardı. O zaman Petrus, “Bunlar, tıpkı bizim gibi Kutsal Ruh’u almışlar. Suyla vaftiz olmalarına kim engel olabilir?” dedi.h)I . Çünkü onların, bilmedikleri dillerle konuşup Tanrı’yı yücelttiklerini duyuyorlardı. O zaman Petrus, “Bunlar, tıpkı bizim gibi Kutsal Ruh’u almışlar. Suyla vaftiz olmalarına kim engel olabilir?” dedi.*(M - Petrus’la birlikte gelen Yahudi imanlılar, Kutsal Ruh armağanının öteki uluslardan olanların da üzerine dökülmesini şaşkınlıkla karşıladılar.f'E , Petrus daha bu sözleri söylerken Kutsal Ruh, konuşmayı dinleyen herkesin üzerine indi.&3 + Peygamberlerin hepsi O’nunla ilgili tanıklıkta bulunuyorlar. Şöyle ki, O’na inanan herkesin günahları O’nun adıyla bağışlanır.”%1 * Tanrı tarafından ölülerle dirilerin Yargıcı olarak atanan kişinin kendisi olduğunu halka duyurmamızı, buna tanıklık etmemizi buyurdu./$W ) İsa halkın tümüne değil de, Tanrı’nın önceden seçtiği tanıklara –ölümden dirilmesinden sonra kendisiyle birlikte yiyip içen bizlere– göründü.[#/ ( Ama Tanrı O’nu üçüncü gün diriltti ve açıkça görünmesini sağladı.") ' “Biz İsa’nın, Yahudiler’in ülkesinde ve Yeruşalim’de yaptıklarının hepsine tanık olduk. O’nu çarmıha gerip öldürdüler.v!e & Yahya’nın vaftiz çağrısından sonra Celile’den başlayarak bütün Yahudiye’de meydana gelen olayları, Tanrı’nın, Nasıralı İsa’yı nasıl Kutsal Ruh’la ve kudretle meshettiğini biliyorsunuz. İsa her yanı dolaşarak iyilik yapıyor, İblis’in baskısı altında olanların hepsini iyileştiriyordu. Çünkü Tanrı O’nunla birlikteydi.v e % Yahya’nın vaftiz çağrısından sonra Celile’den başlayarak bütün Yahudiye’de meydana gelen olayları, Tanrı’nın, Nasıralı İsa’yı nasıl Kutsal Ruh’la ve kudretle meshettiğini biliyorsunuz. İsa her yanı dolaşarak iyilik yapıyor, İblis’in baskısı altında olanların hepsini iyileştiriyordu. Çünkü Tanrı O’nunla birlikteydi. 9 $ Tanrı’nın, herkesin Rabbi olan İsa Mesih aracılığıyla esenliği müjdeleyerek İsrailoğulları’na ilettiği bildiriden haberiniz vardır.b= # O zaman Petrus söz alıp şöyle dedi: “Tanrı’nın insanlar arasında ayrım yapmadığını, ama kendisinden korkan ve doğru olanı yapan kişiyi, ulusuna bakmaksızın kabul ettiğini gerçekten anlıyorum.b= " O zaman Petrus söz alıp şöyle dedi: “Tanrı’nın insanlar arasında ayrım yapmadığını, ama kendisinden korkan ve doğru olanı yapan kişiyi, ulusuna bakmaksızın kabul ettiğini gerçekten anlıyorum.O ! Bunun üzerine sana hemen adam yolladım. Sen de lütfedip geldin. İşte şimdi biz hepimiz, Rab’bin sana buyurduğu her şeyi dinlemek üzere Tanrı’nın önünde toplanmış bulunuyoruz.”  Yafa’ya adam yolla, Petrus diye tanınan Simun’u çağırt. O, deniz kıyısında oturan derici Simun’un evinde kalıyor.’]3  ‘Kornelius’ dedi, ‘Tanrı senin duanı işitti, verdiğin sadakaları andı.5  Kornelius, “Üç gün önce bu sıralarda, saat üçte evimde dua ediyordum” dedi. “Birdenbire, parlak giysili bir adam önüme çıkıverdi.   Bu nedenle, çağrıldığım zaman hiç itiraz etmeden geldim. Şimdi, beni ne amaçla çağırttığınızı sorabilir miyim?”ta  Onlara şöyle dedi: “Bir Yahudi’nin başka ulustan biriyle ilişki kurmasının, onu ziyaret etmesinin töremize aykırı olduğunu bilirsiniz. Oysa Tanrı bana, hiç kimseye bayağı ya da murdar dememem gerektiğini gösterdi.s_  Petrus Kornelius’la konuşa konuşa içeri girdiğinde birçok insanın toplanmış olduğunu gördü.O  Petrus ise onu ayağa kaldırarak, “Kalk, ben de insanım” dedi.T!  Eve giren Petrus’u karşıladı, tapınırcasına ayaklarına kapandı.{  İkinci gün Sezariye’ye vardılar. Bu arada Kornelius, akraba ve yakın dostlarını toplamış onları bekliyordu. T}~E} ||>{{z|yy;xxFww/vv-uuttssrrrq5pp!o^numllSkljihhNggSfferedd1cc{bbgaaS`R__R^^<]\\F[TTRR[QQSPOO=N;MMFLKKNJIII&HGYEEYDCC,BB-AA;@@8?o>>=<<]<;;:k998S7Z65443\32y2G10_//.--l,,D++2*c*)O((i'' &#$$##u""V! *>q1|;I~0B@ $H3  " | K  *h/ TfE Oraya varışımızdan birkaç gün sonra Yahudiye’den Hagavos adlı bir peygamber geldi.I  Bu adamın peygamberlik eden, evlenmemiş dört kızı vardı.   Ertesi gün ayrılıp Sezariye’ye geldik. Yediler’den biri olan müjdeci Filipus’un evine giderek onun yanında kaldık. Sur’dan deniz yolculuğumuza devam ederek Batlamya Kenti’ne geldik. Oradaki kardeşleri ziyaret edip bir gün yanlarında kaldık.^5 Birbirimizle vedalaştıktan sonra biz gemiye bindik, onlar da evlerine döndüler.R Günümüz dolunca kentten ayrılıp yolumuza devam ettik. İmanlıların hepsi, eşleri ve çocuklarıyla birlikte bizi kentin dışına kadar geçirdiler. Deniz kıyısında diz çöküp dua ettik.=s İsa’nın oradaki öğrencilerini arayıp bulduk ve yanlarında bir hafta kaldık. Öğrenciler Ruh’un yönlendirmesiyle Pavlus’u Yeruşalim’e gitmemesi için uyardılar.) Kıbrıs’ı görünce güneyinden geçerek Suriye’ye yöneldik ve Sur Kenti’nde karaya çıktık. Gemi, yükünü orada boşaltacaktı.M Fenike’ye gidecek bir gemi bulduk, buna binip denize açıldık.  Onlardan ayrılınca denize açılıp doğru İstanköy’e gittik. Ertesi gün Rodos’a, oradan da Patara’ya geçtik.|q& Onları en çok üzen, “Yüzümü bir daha görmeyeceksiniz” demesi oldu. Sonra onu gemiye kadar geçirdiler.\1% Sonra hepsi acı acı ağlayarak Pavlus’un boynuna sarıldılar, onu öptüler.X)$ Pavlus bu sözleri söyledikten sonra diz çöküp onlarla birlikte dua etti.X )# Yaptığım her işte sizlere, böyle emek vererek güçsüzlere yardım etmemiz ve Rab İsa’nın, ‘Vermek, almaktan daha büyük mutluluktur’ diyen sözünü unutmamamız gerektiğini gösterdim.” " Siz de bilirsiniz ki, bu eller hem benim, hem de benimle birlikte olanların gereksinmelerini karşılamak için hizmet etmiştir.T !! Ben hiç kimsenin altınına, gümüşüne ya da giysisine göz dikmedim.T ! “Şimdi sizi Tanrı’ya ve O’nun lütfunu bildiren söze emanet ediyorum. Bu söz, sizi ruhça geliştirecek ve kutsal kılınmış olan bütün insanlar arasında mirasa kavuşturacak güçtedir.! ; Bunun için uyanık durun. Üç yıl boyunca, aralıksız, gece gündüz demeden, gözyaşı dökerek her birinizi nasıl uyardığımı hatırlayın. Hatta öğrencileri kendi peşlerinden sürüklemek için sizin aranızdan da sapık sözler söyleyen kişiler çıkacak.jM Ben gittikten sonra sürüyü esirgemeyen yırtıcı kurtların aranıza gireceğini biliyorum.D Kendinize ve Kutsal Ruh’un sizi gözetmen olarak görevlendirdiği bütün sürüye göz kulak olun. Rab’bin kendi kanı pahasına sahip olduğu kiliseyi gütmek üzere atandınız.L Tanrı’nın isteğini size tam olarak bildirmekten çekinmedim.s_ Bu yüzden bugün size şunu açıkça söyleyeyim: Ben kimsenin uğrayacağı cezadan sorumlu değilim.+ “Şimdi aralarında dolaşıp Tanrı’nın Egemenliği’ni duyurduğum sizlerden hiçbirinin yüzümü bir daha görmeyeceğini biliyorum.W' Canımı hiç önemsemiyorum, ona değer vermiyorum. Yeter ki yarışı bitireyim ve Rab İsa’dan aldığım görevi, Tanrı’nın lütfunu bildiren Müjde’ye tanıklık etme görevini tamamlayayım.lQ Ancak Kutsal Ruh, beni zincirler ve sıkıntıların beklediğine dair her kentte beni uyarıyor.ta “Şimdi de Ruh’a boyun eğerek Yeruşalim’e gidiyorum. Orada başıma neler geleceğini bilmiyorum.~u Hem Yahudiler’i hem de Grekler’i, tövbe edip Tanrı’ya dönmeye ve Rabbimiz İsa’ya inanmaya çağırdım.~ Yararlı olan herhangi bir şeyi size duyurmaktan, gerek açıkta gerek evden eve dolaşarak size öğretmekten çekinmedim.#}? Yahudiler’in kurduğu düzenlerden çektiğim sıkıntıların ortasında Rab’be tam bir alçakgönüllülükle, gözyaşları içinde kulluk ettim.>|u Yanına geldikleri zaman onlara şöyle dedi: “Asya İli’ne ayak bastığım ilk günden beri, sizinle bulunduğum bütün süre boyunca, nasıl davrandığımı biliyorsunuz.h{I Pavlus, Milet’ten Efes’e haber yollayarak kilisenin ihtiyarlarını yanına çağırttı.$zA Pavlus, Asya İli’nde vakit kaybetmemek için Efes’e uğramamaya karar vermişti. Pentikost Günü Yeruşalim’de olabilmek umuduyla acele ediyordu.!y; Oradan denize açılıp ertesi gün Sakız Adası’nın karşısına geldik. Üçüncü gün Sisam’a uğradık ve bir gün sonra Milet’e vardık.Qx Bizi Assos’ta karşılayınca onu gemiye alıp Midilli’ye geçtik.(wI Biz önden giderek gemiye bindik ve Assos’a hareket ettik. Pavlus’u oradan alacaktık. Kendisi karadan gitmek istediği için bunu böyle düzenlemişti._v7 Çocuğu diri olarak evine götüren imanlılar bu olaydan büyük cesaret aldılar.u Sonra yukarı çıkıp ekmek böldü ve yemek yedi. Gün doğuncaya dek onlarla uzun uzun konuştu, sonra oradan ayrıldı.xti Aşağı inen Pavlus delikanlının üzerine kapanıp onu kucakladı. “Telaşlanmayın, yaşıyor!” dedi.Ms Eftihos adlı bir delikanlı pencerede oturuyordu. Pavlus konuşmasını uzattıkça Eftihos’u uyku bastı. Uykuya dalınca da ikinci kattan aşağı düştü ve yerden ölüsü kaldırıldı.Or Toplanmış olduğumuz üst kattaki odada birçok kandil yanıyordu.Pq Haftanın ilk günü ekmek bölmek için bir araya toplandığımızda Pavlus imanlılara bir konuşma yaptı. Ertesi gün oradan ayrılacağı için konuşmasını gece yarısına dek sürdürdü.p5 Biz de Mayasız Ekmek Bayramı’ndan sonra Filipi’den denize açılıp beş günde Troas’a gelerek onlarla buluştuk. Orada yedi gün kaldık.9om Bunlar önden gidip bizi Troas’ta beklediler.0nY Piros oğlu Veriyalı Sopater, Selanikliler’den Aristarhus ile Sekundus, Derbeli Gayus, Timoteos ve Asya İli’nden Tihikos ile Trofimos onunla birlikte gittiler.@my Orada üç ay kaldı. Suriye’ye deniz yoluyla gitmek üzereyken Yahudiler’in kendisine karşı bir düzen kurması nedeniyle dönüşü Makedonya üzerinden yapmaya karar verdi.xli O yöreleri dolaşarak imanlıları yüreklendiren birçok konuşmalar yaptıktan sonra Yunanistan’a gitti.0k [ Pavlus, kargaşalık yatıştıktan sonra öğrencileri çağırtıp onları yüreklendirdi. Sonra kendilerine veda ederek Makedonya’ya gitmek üzere yola çıktı.g Rab’bin yolunda eğitilmiş bir kişiydi. Ateşli bir ruhla konuşuyor ve sadece Yahya’nın vaftizini bildiği halde İsa’yla ilgili gerçekleri doğru öğretiyordu.*=M Bu arada İskenderiye doğumlu Apollos adında bir Yahudi Efes’e geldi. Üstün bir konuşma yeteneği olan Apollos, Kutsal Yazılar’ı çok iyi biliyordu.< Bir süre orada kaldıktan sonra yola çıktı; Galatya bölgesini ve Frikya’yı dolaşarak bütün öğrencileri ruhça pekiştirdi.|;q Sezariye’ye vardıktan sonra Yeruşalim’e gidip oradaki kiliseyi ziyaret etti, oradan da Antakya’ya geçti.}:s Ama onlara veda ederken, “Tanrı dilerse yanınıza yine döneceğim” dedi. Sonra Efes’ten denize açıldı.V9% Bunlar daha uzun bir süre kalmasını istedilerse de, Pavlus kabul etmedi.8 Efes’e vardıkları zaman Priskilla ve Akvila’yı orada bıraktı. Kendisi havraya giderek Yahudiler’le tartışmaya başladı.7y Pavlus Korint’teki kardeşlerin yanında bir süre daha kaldı. Sonra onlarla vedalaştı, Priskilla ve Akvila ile birlikte Suriye’ye gitmek üzere gemiyle yola çıktı. Adakta bulunmuş olduğu için Kenhere’de saçlarını kestirmişti.6 Hep birlikte, havranın yöneticisi Sostenis’i yakalayıp mahkemenin önünde dövdüler. Gallio ise olup bitenlere hiç aldırmadı.05[ Sonra Gallio onları mahkemeden kovdu.(4I Ama sorun bir öğreti, bazı adlar ve kendi yasanızla ilgili olduğuna göre, bu davaya kendiniz bakın. Ben böyle şeylere yargıçlık etmek istemem.”D3 Pavlus tam söze başlayacakken Gallio Yahudiler’e şöyle dedi: “Ey Yahudiler, davanız bir haksızlık ya da ciddi bir suçla ilgili olsaydı, sizleri sabırla dinlemem gerekirdi.u2c “Bu adam Yasa’ya aykırı biçimde Tanrı’ya tapınmaları için insanları kandırıyor” dediler.1 Gallio’nun Ahaya Valisi olduğu sıralarda, hep birlikte Pavlus’a karşı gelen Yahudiler onu mahkemeye çıkardılar.d0A Pavlus, orada bir buçuk yıl kaldı ve halka sürekli Tanrı’nın sözünü öğretti./ Ben seninle birlikteyim; hiç kimse sana dokunmayacak, kötülük yapmayacak. Çünkü bu kentte benim halkım çoktur.”V.% Bir gece Rab bir görümde Pavlus’a, “Korkma” dedi, “Konuş, susma! -9 Havranın yöneticisi Krispus bütün ev halkıyla birlikte Rab’be inandı. Pavlus’u dinleyen Korintliler’den birçoğu da inanıp vaftiz oldu. ,  Pavlus oradan çıktı, Tanrı’ya tapan Titius Yustus adlı birinin evine gitti. Yustus’un evi havranın bitişiğindeydi.`+9 Ama Yahudiler karşı gelip ona sövmeye başlayınca Pavlus, giysilerini silkerek, “Başınıza geleceklerin sorumlusu sizsiniz!” dedi. “Sorumluluk benden gitti. Bundan böyle öteki uluslara gideceğim.”5*c Silas’la Timoteos Makedonya’dan gelince, Pavlus kendini tümüyle Tanrı sözünü yaymaya verdi. Yahudiler’e, İsa’nın Mesih olduğuna dair tanıklık ediyordu.x)i Pavlus, her Şabat Günü havrada tartışarak hem Yahudiler’i hem Grekler’i ikna etmeye çalışıyordu.(w Orada Pontus doğumlu, Akvila adında bir Yahudi ile karısı Priskilla’yı buldu. Bunlar, Klavdius’un bütün Yahudiler’in Roma’yı terk etmesi yolundaki buyruğu üzerine, kısa süre önce İtalya’dan gelmişlerdi. Akvila ile Priskilla’nın yanına giden Pavlus, aynı meslekten olduğundan onlarla kalıp çalıştı. Çünkü meslekleri çadırcılıktı.'w Orada Pontus doğumlu, Akvila adında bir Yahudi ile karısı Priskilla’yı buldu. Bunlar, Klavdius’un bütün Yahudiler’in Roma’yı terk etmesi yolundaki buyruğu üzerine, kısa süre önce İtalya’dan gelmişlerdi. Akvila ile Priskilla’nın yanına giden Pavlus, aynı meslekten olduğundan onlarla kalıp çalıştı. Çünkü meslekleri çadırcılıktı.E&  Bundan sonra Pavlus Atina’dan ayrılıp Korint’e gitti.%" Birkaç kişi ona katılıp inandı. Bunların arasında kurul üyesi Dionisios, Damaris adlı bir kadın ve birkaç kişi daha vardı.<$s! Bunun üzerine Pavlus aralarından çıkıp gitti.#  Ölülerin dirilmesiyle ilgili sözleri duyunca kimi alay etti, kimi de, “Seni bu konuda bir daha dinlemek isteriz” dedi.?"w Çünkü dünyayı, atadığı Kişi aracılığıyla adaletle yargılayacağı günü saptamıştır. Bu Kişi’yi ölümden diriltmekle bunun güvencesini herkese vermiştir.”! Tanrı, geçmiş dönemlerin bilgisizliğini görmezlikten geldi; ama şimdi her yerde herkesin tövbe etmesini buyuruyor.I   “Tanrı’nın soyundan olduğumuza göre, tanrısal özün, insan düşüncesi ve becerisiyle biçimlendirilmiş altın, gümüş ya da taştan bir nesneye benzediğini düşünmemeliyiz./ Nitekim, ‘O’nda yaşıyor ve hareket ediyoruz; O’nda varız.’ Bazı ozanlarınızın belirttiği gibi, ‘Biz de O’nun soyundanız.’   Bunu, kendisini arasınlar ve el yordamıyla da olsa bulabilsinler diye yaptı. Aslında Tanrı hiçbirimizden uzak değildir.c? Ulusların sürelerini ve yerleşecekleri bölgelerin sınırlarını önceden saptadı.}s Herkese yaşam, soluk ve her şeyi veren kendisi olduğuna göre, bir şeye gereksinmesi varmış gibi O’na insan eliyle hizmet edilmez. Tanrı, bütün ulusları tek insandan türetti ve onları yeryüzünün dört bucağına yerleştirdi.   “Dünyayı ve içindekilerin tümünü yaratan, yerin ve göğün Rabbi olan Tanrı, elle yapılmış tapınaklarda oturmaz.b= Ben çevrede dolaşırken, tapındığınız yerleri incelerken üzerinde, BİLİNMEYEN TANRI’YA diye yazılmış bir sunağa bile rastladım. Sizin bilmeden tapındığınız bu Tanrı’yı ben size tanıtayım.1 Pavlus, Ares Tepesi Kurulu’nun önüne çıkıp şunları söyledi: “Ey Atinalılar, sizin her bakımdan çok dindar olduğunuzu görüyorum.  Bütün Atinalılar ve kentte bulunan yabancılar, vakitlerini hep yeni düşünceleri anlatarak ve dinleyerek geçirirlerdi.wg “Kulağımıza yabancı gelen bazı konulardan söz ediyorsun. Bunların anlamını öğrenmek isteriz.”5 Onlar Pavlus’u alıp Ares Tepesi Kurulu’na götürdüler. Ona, “Yaydığın bu yeni öğretinin ne olduğunu öğrenebilir miyiz?” dediler.) Epikürcü ve Stoacı bazı filozoflar onunla atışmaya başladılar. Kimi, “Bu lafebesi ne demek istiyor?” derken, kimi de, “Galiba yabancı ilahların haberciliğini yapıyor” diyordu. Çünkü Pavlus, İsa’yla ve dirilişle ilgili Müjde’yi duyuruyordu.,Q Bu nedenle, gerek havrada Yahudiler’le ve Tanrı’ya tapan yabancılarla, gerek her gün çarşı meydanında karşılaştığı kişilerle tartışıp durdu.nU Onları Atina’da bekleyen Pavlus, kenti putlarla dolu görünce yüreğinde derin bir acı duydu.D Pavlus’la birlikte gidenler onu Atina’ya kadar götürdüler. Sonra Pavlus’tan, Silas’la Timoteos’un bir an önce kendisine yetişmeleri yolunda buyruk alarak geri döndüler.} Bunun üzerine kardeşler Pavlus’u hemen deniz kıyısına yolladılar. Silas ile Timoteos ise Veriya’da kaldılar.*M Selanik’teki Yahudiler Pavlus’un Veriya’da da Tanrı’nın sözünü duyurduğunu öğrenince oraya gittiler, halkı kışkırtıp ayağa kaldırdılar.gG Böylelikle içlerinden birçokları ve çok sayıda saygın Grek kadın ve erkek iman etti.jM Veriya’daki Yahudiler Selanik’tekilerden daha açık fikirliydi. Tanrı sözünü büyük ilgiyle karşılayarak her gün Kutsal Yazılar’ı inceliyor, öğretilenlerin doğru olup olmadığını araştırıyorlardı.  Kardeşler hemen o gece Pavlus’la Silas’ı Veriya Kenti’ne gönderdiler. Onlar oraya varınca Yahudiler’in havrasına gittiler.S  Sonunda yetkililer Yason ve öbürlerini kefaletle serbest bıraktılar.R  Bu sözleri işiten kalabalık ve kentin yetkilileri telaşa kapıldı. 1 “Yason onları evine aldı. Onların hepsi, İsa adında başka bir kral olduğunu söyleyerek Sezar’ın buyruklarına karşı geliyorlar.”; o Onları bulamayınca, Yason ile bazı kardeşleri kent yetkililerinin önüne sürüklediler. “Dünyayı altüst eden o adamlar buraya da geldiler” diye bağırıyorlardı. Yahudiler bunu kıskandı. Çarşı pazardan topladıkları bazı kötü insanlardan bir kalabalık oluşturup kentte kargaşalık çıkarttılar. Pavlus’la Silas’ı bulmak ve halkın önünde yargılamak amacıyla Yason’un evine saldırdılar.+O Onlardan bazıları, Tanrı’ya tapan Grekler’den büyük bir topluluk ve ileri gelen kadınların da birçoğu ikna olup Pavlus’la Silas’a katıldılar.8i Mesih’in acı çekip ölümden dirilmesi gerektiğine dair açıklamalarda bulunuyor, kanıtlar gösteriyordu. “Size duyurmakta olduğum bu İsa, Mesih’tir” diyordu. Pavlus, her zamanki gibi Yahudiler’e giderek art arda üç Şabat Günü onlarla Kutsal Yazılar üzerinde tartıştı.p [ Amfipolis ve Apollonya’dan geçerek Selanik’e geldiler. Burada Yahudiler’in bir havrası vardı.3( Pavlus’la Silas zindandan çıkınca Lidya’nın evine gittiler. Kardeşlerle görüşüp onları yüreklendirdikten sonra oradan ayrıldılar.mS' Gelip özür dilediler. Sonra onları dışarı çıkararak kentten ayrılmalarını rica ettiler.  & Görevliler bu sözleri yargıçlara iletti. Yargıçlar, Pavlus’la Silas’ın Roma vatandaşı olduğunu duyunca korktular.|q% Ama Pavlus görevlilere şöyle dedi: “Roma vatandaşı olduğumuz halde, bizi yargılamadan herkesin önünde dövüp hapse attılar. Şimdi bizi gizlice mi kovacaklar? Olmaz böyle şey! Kendileri gelsinler, bizi alıp çıkarsınlar!”#?$ Zindancı bu sözleri Pavlus’a iletti. “Yargıçlar serbest bırakılmanız için haber gönderdi. Şimdi çıkabilirsiniz, esenlikle gidin” dedi.h~I# Gün doğunca yargıçlar görevlileri göndererek, “O adamları serbest bırak” dediler.}" Pavlus’la Silas’ı evine götürerek sofra kurdu. Tanrı’ya inanmak, onu ve evindekilerin hepsini sevince boğmuştu.|! Gecenin o saatinde zindancı onları götürüp yaralarını yıkadı. Sonra hem kendisi hem ev halkı hemen vaftiz oldu.T{! Sonra kendisine ve ev halkının hepsine Rab’bin sözünü bildirdiler.Zz- Onlar, “Rab İsa’ya iman et, sen de ev halkın da kurtulursunuz” dediler.iyK Onları dışarı çıkararak, “Efendiler, kurtulmak için ne yapmam gerekir?” diye sordu.oxW Zindancı ışık getirtip içeri daldı. Titreyerek Pavlus’la Silas’ın önünde yere kapandı.]w3 Ama Pavlus yüksek sesle, “Canına kıyma, hepimiz buradayız!” diye seslendi."v= Zindancı uyandı. Zindan kapılarını açık görünce kılıcını çekip canına kıymak istedi. Çünkü tutukluların kaçtığını sanmıştı.u3 Birdenbire öyle şiddetli bir deprem oldu ki, tutukevi temelden sarsıldı. Bir anda bütün kapılar açıldı, herkesin zincirleri çözüldü.t Gece yarısına doğru Pavlus’la Silas dua ediyor, Tanrı’yı ilahilerle yüceltiyorlardı. Öbür tutuklular da onları dinliyordu.msS Bu buyruğu alan zindancı onları hapishanenin iç bölmesine atarak ayaklarını tomruğa vurdu.r Onları iyice dövdürdükten sonra hapse attılar. Zindancıya, onları sıkı güvenlik altında tutmasını buyurdular.*qM Halk da Pavlus’la Silas’a yapılan saldırıya katıldı. Yargıçlar onların giysilerini yırtıp sıyırarak değnekle dövülmeleri için buyruk verdi.\p1 Onları yargıçların karşısına çıkartarak, “Bu adamlar Yahudi’dir” dediler, “Kentimizi altüst ettiler. Biz Romalılar için benimsenmesi ve uygulanması yasak birtakım töreler yayıyorlar.”\o1 Onları yargıçların karşısına çıkartarak, “Bu adamlar Yahudi’dir” dediler, “Kentimizi altüst ettiler. Biz Romalılar için benimsenmesi ve uygulanması yasak birtakım töreler yayıyorlar.”(nI Kızın efendileri, kazanç umutlarının yok olduğunu görünce Pavlus’la Silas’ı yakalayıp çarşı meydanına, yetkililerin önüne sürüklediler.bm= Ve günlerce sürdürdü bunu. Sonunda, bundan çok rahatsız olan Pavlus arkasına dönerek ruha, “İsa Mesih’in adıyla, bu kızın içinden çıkmanı buyuruyorum” dedi. Ruh hemen kızın içinden çıktı.l- Pavlus’u ve bizleri izleyerek, “Bu adamlar yüce Tanrı’nın kullarıdır, size kurtuluş yolunu bildiriyorlar!” diye bağırıp durdu.>ku Bir gün biz dua yerine giderken, karşımıza, falcılık ruhuna tutulmuş köle bir kız çıktı. Bu kız, gelecekten haber vererek efendilerine bir hayli kazanç sağlıyordu.;jo Lidya, ev halkıyla birlikte vaftiz olduktan sonra bizi evine çağırdı. “Beni Rab’bin bir inanlısı kabul ediyorsanız, gelin, evimde kalın” dedi ve bizi razı etti.diA Bizi dinleyenler arasında Tiyatira Kenti’nden Lidya adında bir kadın vardı. Mor kumaş ticareti yapan Lidya, Tanrı’ya tapan biriydi. Pavlus’un söylediklerine kulak vermesi için Rab onun yüreğini açtı.>hu Şabat Günü kent kapısından çıkıp ırmak kıyısına gittik. Orada bir dua yeri olacağını düşünüyorduk. Oturduk, orada toplanmış kadınlarla konuşmaya başladık."g= Oradan da Filipi’ye geçtik. Burası bir Roma yerleşim merkezi ve Makedonya’nın o bölgesinde önemli bir kentti. Birkaç gün bu kentte kaldık.ifK Troas’tan denize açılıp doğru Semadirek Adası’na, ertesi gün de Neapolis’e gittik.Ne Pavlus’un gördüğü bu görümden sonra hemen Makedonya’ya gitmenin bir yolunu aradık. Çünkü Tanrı’nın bizi, Müjde’yi oradakilere duyurmaya çağırdığı sonucuna varmıştık.d3 O gece Pavlus bir görüm gördü. Önünde Makedonyalı bir adam durmuş, ona yalvarıyordu: “Makedonya’ya geçip bize yardım et” diyordu.Gc Bunun üzerine Misya’dan geçip Troas Kenti’ne gittiler.zbm Misya sınırına geldiklerinde Bitinya bölgesine geçmek istediler. Ama İsa’nın Ruhu onlara izin vermedi.#a? Kutsal Ruh’un, Tanrı sözünü Asya İli’nde yaymalarını engellemesi üzerine Pavlus’la arkadaşları Frikya ve Galatya bölgesinden geçtiler.a`; Böylelikle toplulukların imanı güçleniyor ve sayıları günden güne artıyordu._+ Kent kent dolaşarak Yeruşalim’deki elçilerle ihtiyarların aldığı kararları imanlılara iletiyor, bunlara uymalarını istiyorlardı.7^g Timoteos’u kendisiyle birlikte götürmek isteyen Pavlus, oralarda bulunan Yahudiler yüzünden onu sünnet ettirdi. Çünkü hepsi, babasının Grek olduğunu biliyordu.O] Listra ve Konya’daki kardeşler ondan övgüyle söz ediyorlardı.\ 9 Pavlus, Derbe ve Listra’ya da uğradı. Listra’da Timoteos adında bir İsa öğrencisi vardı. Annesi imanlı bir Yahudi, babası ise Grek’ti.Z[-) Suriye ve Kilikya bölgelerini dolaşarak inanlı topluluklarını pekiştirdi.oZW( Silas’ı seçen Pavlus ise, kardeşlerce Rab’bin lütfuna emanet edildikten sonra yola çıktı.Y7' Aralarında öylesine keskin bir anlaşmazlık çıktı ki, birbirlerinden ayrıldılar. Barnaba Markos’u alıp Kıbrıs’a doğru yelken açtı.X'& Ama Pavlus, Pamfilya’da kendilerini yüzüstü bırakıp birlikte göreve devam etmeyen Markos’u yanlarında götürmeyi uygun görmedi.UW#% Barnaba, Markos denilen Yuhanna’yı da yanlarında götürmek istiyordu.7Vg$ Bundan bir süre sonra Pavlus Barnaba’ya, “Rab’bin sözünü duyurduğumuz bütün kentlere dönüp kardeşleri ziyaret edelim, nasıl olduklarını görelim” dedi.Uy# Pavlus’la Barnaba ise Antakya’da kaldılar, birçoklarıyla birlikte öğretip Rab’bin sözünü müjdelediler.T)" Bir süre orada kaldıktan sonra, kendilerini göndermiş olanların yanına dönmek üzere kardeşler tarafından esenlikle yolcu edildiler.S)! Bir süre orada kaldıktan sonra, kendilerini göndermiş olanların yanına dönmek üzere kardeşler tarafından esenlikle yolcu edildiler.R Kendileri peygamber olan Yahuda ile Silas, birçok konuşmalar yaparak kardeşleri yüreklendirip ruhça pekiştirdiler.PQ İmanlılar, mektuptaki yüreklendirici sözleri okuyunca sevindiler.wPg Adamlar böylece yola koyulup Antakya’ya gittiler. Topluluğu bir araya getirerek onlara mektubu verdiler.3O_ Kutsal Ruh ve bizler, gerekli olan şu kuralların dışında size herhangi bir şey yüklememeyi uygun gördük: Putlara sunulan kurbanların etinden, kandan, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve fuhuştan sakınmalısınız. Bunlardan kaçınırsanız, iyi edersiniz. Esen kalın.”3N_ Kutsal Ruh ve bizler, gerekli olan şu kuralların dışında size herhangi bir şey yüklememeyi uygun gördük: Putlara sunulan kurbanların etinden, kandan, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve fuhuştan sakınmalısınız. Bunlardan kaçınırsanız, iyi edersiniz. Esen kalın.”Mw Kararımız uyarınca size Yahuda ile Silas’ı gönderiyoruz. Onlar aynı şeyleri sözlü olarak da aktaracaklar. F~~}}:||${{Rzyxxx0w v*u%txszrrqpp>oonn!mll1kj.hh ffjeeue dbcbaa``=_<^;]]\[ZYYXWWJVUUTSSURQQ5POONRMM^LKKJIIkHGGFGEEiEDYCCBdAA}A@?>Q= ;;U:998S77$65544332J11Q0// .d-- ,s,*)(''&m%%$Q#@""-! :G~0(fjERy^ c N v&Z!FVM% Kral, vali, Berniki ve onlarla birlikte oturanlar kalkıp dışarı çıktıktan sonra aralarında şöyle konuştular: “Bu adamın, ölüm ya da hapis cezasını gerektiren bir şey yaptığı yok.”u “Ben de, ‘Ey Efendim, sen kimsin?’ dedim. “ ‘Ben senin zulmettiğin İsa’yım’ diye yanıt verdi Rab.M= Hepimiz yere yıkılmıştık. Bir sesin bana İbrani dilinde seslendiğini duydum. ‘Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?’ dedi. ‘Üvendireye karşı tepmekle kendine zarar veriyorsun.’"<= Ey kralım, öğlende yolda giderken, gökten gelip benim ve yol arkadaşlarımın çevresini aydınlatan, güneşten daha parlak bir ışık gördüm.n;U “Bir keresinde başkâhinlerden aldığım yetki ve görevle Şam’a doğru yola çıkmıştım.R: Bütün havraları dolaşıp sık sık onları cezalandırır, inandıklarına küfretmeye zorlardım. Öylesine kudurmuştum ki, onlara zulmetmek için bulundukları yabancı kentlere bile giderdim.M9 Ve Yeruşalim’de bunu yaptım. Başkâhinlerden aldığım yetkiyle kutsallardan birçoğunu hapse attırdım; ölüm cezasına çarptırıldıkları zaman oyumu onların aleyhinde kullandım.s8_ “Doğrusu ben de, Nasıralı İsa adına karşı elimden geleni yapmam gerektiği düşüncesindeydim.^75 Sizler, Tanrı’nın ölüleri diriltmesini neden ‘inanılmaz’ görüyorsunuz?H6  Bu, on iki oymağımızın gece gündüz Tanrı’ya canla başla kulluk ederek erişmeyi umdukları vaattir. Ey kralım, Yahudiler’in bana yönelttikleri suçlamalar bu umutla ilgilidir.5} Şimdi ise, Tanrı’nın atalarımıza olan vaadine umut bağladığım için burada bulunmakta ve yargılanmaktayım.4- Beni eskiden beri tanırlar ve isteseler, geçmişte dinimizin en titiz mezhebi olan Ferisiliğe bağlı yaşadığıma tanıklık edebilirler.3# “Bütün Yahudiler, gerek başlangıçta kendi memleketimde, gerek Yeruşalim’de, gençliğimden beri nasıl yaşadığımı bilirler..2U Özellikle şuna seviniyorum ki, sen Yahudiler’in bütün törelerini ve sorunlarını yakından bilen birisin. Bu nedenle beni sabırla dinlemeni rica ediyorum.)1K Agrippa Pavlus’a, “Kendini savunabilirsin” dedi. Bunun üzerine Pavlus elini uzatarak savunmasına şöyle başladı: “Kral Agrippa! Yahudiler’in bana yönelttiği bütün suçlamalarla ilgili olarak savunmamı bugün senin önünde yapacağım için kendimi mutlu sayıyorum.(0 K Agrippa Pavlus’a, “Kendini savunabilirsin” dedi. Bunun üzerine Pavlus elini uzatarak savunmasına şöyle başladı: “Kral Agrippa! Yahudiler’in bana yönelttiği bütün suçlamalarla ilgili olarak savunmamı bugün senin önünde yapacağım için kendimi mutlu sayıyorum.y/k Bir tutukluyu İmparator’a gönderirken, kendisine yöneltilen suçlamaları belirtmemek bence anlamsız.”w.g Ama Efendimiz’e bu adamla ilgili yazacak kesin bir şeyim yok. Bu yüzden onu sizin önünüze ve özellikle, Kral Agrippa, senin önüne çıkartmış bulunuyorum. Amacım, bu soruşturmanın sonucunda yazacak bir şey bulabilmektir.=-s Oysa ben, ölüm cezasını gerektiren hiçbir suç işlemediğini anladım. Yine de, kendisi davasının İmparator’a iletilmesini istediğinden, onu göndermeye karar verdim., Festus, “Kral Agrippa ve burada bizimle bulunan bütün efendiler” dedi, “Yeruşalim’de olsun, burada olsun, bütün Yahudi halkının bana şikâyet ettiği bu adamı görüyorsunuz. ‘Onu artık yaşatmamalı!’ diye haykırıyorlardı.L+ Ertesi gün Agrippa ile Berniki büyük bir tantanayla gelip komutanlar ve kentin ileri gelenleriyle birlikte toplantı salonuna girdiler. Festus’un buyruğu üzerine Pavlus içeri getirildi.y*k Agrippa Festus’a, “Ben de bu adamı dinlemek isterdim” dedi. Festus da, “Yarın onu dinlersin” dedi.D) Ama kendisi davasını İmparator’a iletti, İmparator’un kararına dek tutuklu kalmak istedi. Ben de onu İmparator’a göndereceğim zamana kadar tutuklu kalmasını buyurdum.”&(E Bunları nasıl soruşturacağımı bilemediğim için Pavlus’a, Yeruşalim’e gidip orada bu konularda yargılanmaya razı olup olmayacağını sordum.<'q Ancak onunla çekiştikleri bazı sorunlar vardı. Bunlar, kendi dinlerine ve ölmüş de Pavlus’un iddiasına göre yaşamakta olan İsa adındaki birine ilişkin konulardı.&} Ne var ki, kalkıp konuşan davacılar ona, beklediğim türden kötülüklerle ilgili hiçbir suçlama yöneltmediler.% Onlar benimle buraya gelince, hiç vakit kaybetmeden, ertesi gün yargı kürsüsüne oturup adamın getirilmesini buyurdum.$ “Ben onlara, ‘Herhangi bir sanığı, kendisini suçlayanlarla yüzleştirmeden, kendisine yöneltilen ithamlarla ilgili olarak savunma fırsatı vermeden, onu suçlayanların eline teslim etmek Romalılar’ın geleneğine aykırıdır’ dedim.1#[ “Yeruşalim’de bulunduğum sırada Yahudiler’in başkâhinleriyle ileri gelenleri, onunla ilgili şikâyetlerini açıkladılar, onu cezalandırmamı istediler.""= Bir süre orada kaldılar. Bu arada Festus, Pavlus’la ilgili durumu krala anlattı. “Feliks’in tutuklu olarak bıraktığı bir adam var” dedi.!} Birkaç gün sonra Kral Agrippa ile Berniki, Festus’a bir nezaket ziyaretinde bulunmak üzere Sezariye’ye geldiler.  Festus, danışma kuruluyla görüştükten sonra şu yanıtı verdi: “Davanı Sezar’a ilettin, Sezar’a gideceksin.”  Şayet suçum varsa, ölüm cezasını gerektirecek bir şey yapmışsam, ölmekten çekinmem. Yok eğer bunların bana karşı yaptığı suçlamalar asılsız ise, hiç kimse beni onların eline teslim edemez. Davamın Sezar’a iletilmesini istiyorum.”D Pavlus, “Ben Sezar’ın yargı kürsüsü önünde durmaktayım” dedi, “Burada yargılanmam gerekir. Sen de çok iyi biliyorsun ki, Yahudiler’e karşı hiçbir suç işlemedim.:m Yahudiler’in gönlünü kazanmak isteyen Festus, Pavlus’a şöyle karşılık verdi: “Yeruşalim’e gidip orada benim önümde bu konularda yargılanmak ister misin?” Pavlus, “Ne Yahudiler’in yasasına, ne tapınağa, ne de Sezar’a karşı hiçbir günah işlemedim” diyerek kendini savundu.% Pavlus içeri girince, Yeruşalim’den gelen Yahudiler çevresini sardılar ve kanıtlayamadıkları birçok ağır suçlamada bulundular.1[ Festus, onların arasında sadece sekiz on gün kadar kaldı; sonra Sezariye’ye döndü. Ertesi gün yargı kürsüsüne oturarak Pavlus’un getirilmesini buyurdu. Festus ise Pavlus’un Sezariye’de tutuklu bulunduğunu, kendisinin de yakında oraya gideceğini söyleyerek, “Aranızda yetkili olanlar benimle gelsinler; bu adam yanlış bir şey yapmışsa, ona karşı suç duyurusunda bulunsunlar” dedi. Festus ise Pavlus’un Sezariye’de tutuklu bulunduğunu, kendisinin de yakında oraya gideceğini söyleyerek, “Aranızda yetkili olanlar benimle gelsinler; bu adam yanlış bir şey yapmışsa, ona karşı suç duyurusunda bulunsunlar” dedi.7 Başkâhinlerle Yahudiler’in ileri gelenleri, Pavlus’la ilgili şikâyetlerini ona açıkladılar. Festus’tan kendilerine bir iyilikte bulunmasını isteyerek Pavlus’u Yeruşalim’e getirtmesi için yalvardılar. Bu arada pusu kurup Pavlus’u yolda öldüreceklerdi.7 Başkâhinlerle Yahudiler’in ileri gelenleri, Pavlus’la ilgili şikâyetlerini ona açıkladılar. Festus’tan kendilerine bir iyilikte bulunmasını isteyerek Pavlus’u Yeruşalim’e getirtmesi için yalvardılar. Bu arada pusu kurup Pavlus’u yolda öldüreceklerdi.Y - Eyalete vardıktan üç gün sonra Festus, Sezariye’den Yeruşalim’e gitti.# İki yıl dolunca görevini Porkius Festus’a devreden Feliks, Yahudiler’in gönlünü kazanmak amacıyla Pavlus’u hapiste bıraktı.   Bir yandan da Pavlus’un kendisine rüşvet vereceğini umuyordu. Bu nedenle onu sık sık çağırtır, onunla sohbet ederdi.C Pavlus doğruluk, özdenetim ve gelecek olan yargı gününden söz edince Feliks korkuya kapıldı. “Şimdilik gidebilirsin” dedi, “Fırsat bulunca seni yine çağırtırım.”$A Birkaç gün sonra Feliks, Yahudi olan karısı Drusilla ile birlikte geldi, Pavlus’u çağırtarak Mesih İsa’ya olan inancı konusunda onu dinledi.I  Oradaki yüzbaşıya da Pavlus’u gözaltında tutmasını, ama kendisine biraz serbestlik tanımasını, ona yardımda bulunmak isteyen dostlarından hiçbirine engel olmamasını buyurdu.1[ İsa’nın yoluna ilişkin derin bilgisi olan Feliks duruşmayı başka bir güne ertelerken, “Davanızla ilgili kararımı komutan Lisias gelince veririm” dedi.;o Önlerine çıkarıldığımda, ‘Bugün, ölülerin dirilişi konusunda tarafınızdan yargılanmaktayım’ diye seslenmiştim. Olsa olsa beni bu konuda suçlayabilirler.”| q Buradakiler de, Yüksek Kurul’un önündeki duruşmam sırasında bende ne suç bulduklarını açıklasınlar.u c Onların bana karşı bir diyecekleri varsa, senin önüne çıkıp suçlamalarını belirtmeleri gerekir.I   Beni tapınakta adaklar sunarken buldukları zaman arınmış durumdaydım. Çevremde ne bir kalabalık ne de karışıklık vardı. Ancak orada Asya İli’nden bazı Yahudiler bulunuyordu.m S “Uzun yıllar sonra, ulusuma bağışlar getirmek ve adaklar sunmak için Yeruşalim’e geldim.x i Bu nedenle ben gerek Tanrı, gerek insanlar önünde vicdanımı temiz tutmaya her zaman özen gösteriyorum./ Aynı bu adamların kabul ettiği gibi, hem doğru kişilerin hem doğru olmayanların ölümden dirileceğine dair Tanrı’ya umut bağladım.xi Bununla birlikte, sana şunu itiraf edeyim ki, kendilerinin tarikat dedikleri Yol’un bir izleyicisi olarak atalarımızın Tanrısı’na kulluk ediyorum. Kutsal Yasa’da ve peygamberlerin kitaplarında yazılı her şeye inanıyorum.O Şu anda bana yönelttikleri suçlamaları da sana kanıtlayamazlar.*M Beni ne tapınakta, ne havralarda, ne de kentin başka bir yerinde herhangi biriyle tartışırken ya da halkı ayaklandırmaya çalışırken görmüşlerdir.|q Sen kendin de öğrenebilirsin, tapınmak amacıyla Yeruşalim’e gidişimden bu yana sadece on iki gün geçti.;o Valinin bir işareti üzerine Pavlus şöyle karşılık verdi: “Senin yıllardan beri bu ulusa yargıçlık ettiğini bildiğim için, kendi savunmamı sevinçle yapıyorum.kO Oradaki Yahudiler de anlatılanların doğru olduğunu söyleyerek bu suçlamalara katıldılar.<q Tapınağı bile kirletmeye kalkıştı. Ama biz onu yakaladık. Onu sorguya çekersen, onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğruluğunu kendisinden öğrenebilirsin.”<q Tapınağı bile kirletmeye kalkıştı. Ama biz onu yakaladık. Onu sorguya çekersen, onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğruluğunu kendisinden öğrenebilirsin.”<q Tapınağı bile kirletmeye kalkıştı. Ama biz onu yakaladık. Onu sorguya çekersen, onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğruluğunu kendisinden öğrenebilirsin.”:~m “Biz şunu anladık ki, bu adam dünyanın her yanında bütün Yahudiler arasında kargaşalık çıkaran bir fesatçı ve Nasrani tarikatının elebaşılarından biridir.p}Y Seni fazla yormak istemiyorum; söyleyeceğimiz birkaç sözü hoşgörüyle dinlemeni rica ediyorum.?|w Pavlus çağrılınca Tertullus suçlamalarına başladı. “Ey erdemli Feliks!” dedi. “Senin sayende uzun süredir esenlik içinde yaşamaktayız. Aldığın önlemlerle de bu ulusun yararına olumlu gelişmeler kaydedilmiştir. Yaptıklarını, her zaman ve her yerde büyük bir şükranla anıyoruz.?{w Pavlus çağrılınca Tertullus suçlamalarına başladı. “Ey erdemli Feliks!” dedi. “Senin sayende uzun süredir esenlik içinde yaşamaktayız. Aldığın önlemlerle de bu ulusun yararına olumlu gelişmeler kaydedilmiştir. Yaptıklarını, her zaman ve her yerde büyük bir şükranla anıyoruz./z Y Bundan beş gün sonra Başkâhin Hananya, bazı ileri gelenler ve Tertullus adlı bir hatip Sezariye’ye gelip Pavlus’la ilgili şikâyetlerini valiye ilettiler.y # Vali mektubu okuduktan sonra Pavlus’un hangi ilden olduğunu sordu. Kilikyalı olduğunu öğrenince, “Seni suçlayanlar da gelsin, o zaman seni dinlerim” dedi. Sonra Pavlus’un, Hirodes’in sarayında gözaltında tutulması için buyruk verdi.x " Vali mektubu okuduktan sonra Pavlus’un hangi ilden olduğunu sordu. Kilikyalı olduğunu öğrenince, “Seni suçlayanlar da gelsin, o zaman seni dinlerim” dedi. Sonra Pavlus’un, Hirodes’in sarayında gözaltında tutulması için buyruk verdi.Zw-! Atlılar Sezariye’ye varınca mektubu valiye verip Pavlus’u teslim ettiler.mvS Ertesi gün, atlıları Pavlus’la birlikte yola devam etmek üzere bırakarak kaleye döndüler.ru] Askerler, kendilerine verilen buyruk uyarınca Pavlus’u alıp geceleyin Antipatris’e götürdüler.5tc Bana bu adama karşı bir tuzak kurulduğu bildirilince onu hemen sana gönderdim. Onu suçlayanlara da kendisiyle ilgili şikâyetlerini sana bildirmelerini buyurdum.”.sU Suçlamanın, Yahudiler’in yasasına ilişkin bazı sorunlarla ilgili olduğunu öğrendim. Ölüm ya da hapis cezasını gerektiren herhangi bir suçlama yoktu.r Kendisini neyle suçladıklarını bilmek istediğim için onu Yahudiler’in Yüksek Kurulu’nun önüne çıkarttım.$qA Bu adamı Yahudiler yakalamış öldürmek üzereydiler. Ne var ki, kendisinin Roma vatandaşı olduğunu öğrenince askerlerle yetişip onu kurtardım.cp? Sonra şöyle bir mektup yazdı: “Klavdius Lisias’tan, Sayın Vali Feliks’e selam.co? Sonra şöyle bir mektup yazdı: “Klavdius Lisias’tan, Sayın Vali Feliks’e selam.sn_ Ayrıca Pavlus’u bindirip Vali Feliks’in yanına sağ salim ulaştırmak için hayvan sağlayın.”Lm Komutan, yüzbaşılardan ikisini yanına çağırıp şöyle dedi: “Akşam saat dokuzda Sezariye’ye hareket etmek üzere iki yüz piyade, yetmiş atlı ve iki yüz mızraklı hazırlayın.ylk Komutan, “Bunları bana açıkladığını hiç kimseye söyleme” diye uyardıktan sonra genci salıverdi.kw Ama sen onlara kanma! Aralarından kırktan fazla kişi ona pusu kurmuş bekliyor. ‘Onu ortadan kaldırmadan bir şey yiyip içersek, bize lanet olsun!’ diye ant içtiler. Şimdi hazırlar, senden olumlu bir yanıt gelmesini bekliyorlar.”Mj “Yahudiler sözbirliği ettiler” dedi, “Pavlus’la ilgili durumu daha ayrıntılı bir şekilde araştırmak istiyorlarmış gibi, yarın onu Yüksek Kurul’a götürmeni rica edecekler.kiO Komutan, genci elinden tutup bir yana çekti. “Bana bildirmek istediğin nedir?” diye sordu.&hE Yüzbaşı, genci alıp komutana götürdü. “Tutuklu Pavlus beni çağırıp bu genci sana getirmemi rica etti. Sana bir söyleyeceği varmış” dedi.g Yüzbaşılardan birini yanına çağıran Pavlus, “Bu genci komutana götür, kendisine ileteceği bir haber var” dedi.f  Ne var ki, Pavlus’un kızkardeşinin oğlu onların pusu kurduğunu duydu. Varıp kaleye girdi ve haberi Pavlus’a iletti.}es Şimdi siz Yüksek Kurul’la birlikte, Pavlus’a ilişkin durumu daha ayrıntılı bir şekilde araştıracakmış gibi, komutanın onu size getirmesini rica edin. Biz de, Pavlus daha Kurul’a gelmeden onu öldürmeye hazır olacağız.”9dk Bunlar başkâhinlerle ileri gelenlerin yanına gidip şöyle dediler: “Biz, ‘Pavlus’u öldürmeden ağzımıza bir şey koyarsak, bize lanet olsun!’ diye ant içtik.Dc Bu anlaşmaya katılanların sayısı kırkı aşıyordu.'bG Ertesi sabah Yahudiler aralarında gizli bir anlaşma yaptılar. “Pavlus’u öldürmeden bir şey yiyip içersek, bize lanet olsun!” diye ant içtiler..aU O gece Rab Pavlus’a görünüp, “Cesur ol” dedi, “Yeruşalim’de benimle ilgili nasıl tanıklık ettinse, Roma’da da öyle tanıklık etmen gerekir.”3`_ Çekişme öyle şiddetlendi ki komutan, Pavlus’u parçalayacaklar diye korktu. Askerlerin aşağı inip onu zorla aralarından alarak kaleye götürmelerini buyurdu.~_u Kurul’da büyük bir kargaşalık çıktı. Ferisi mezhebinden bazı din bilginleri kalkıp ateşli bir şekilde, “Bu adamda hiçbir suç görmüyoruz” diye bağırdılar. “Bir ruh ya da bir melek kendisiyle konuşmuşsa, ne olmuş?”q^[ Sadukiler, ölümden diriliş, melek ve ruh yoktur derler; Ferisiler ise bunların hepsine inanırlar.t]a Pavlus’un bu sözü üzerine Ferisiler’le Sadukiler çekişmeye başladılar, Kurul ikiye bölündü.\ Oradakilerden bir bölümünün Saduki, öbürlerinin de Ferisi mezhebinden olduğunu anlayan Pavlus, Yüksek Kurul’a şöyle seslendi: “Kardeşler, ben özbeöz Ferisi’yim. Ölülerin dirileceği umudunu beslediğim için yargılanmaktayım.”[) Pavlus, “Kardeşler, başkâhin olduğunu bilmiyordum” dedi. “Nitekim, ‘Halkını yönetenleri kötüleme’ diye yazılmıştır.”^Z5 Çevrede duranlar, “Tanrı’nın başkâhinine hakaret mi ediyorsun?” dediler.VY% Bunun üzerine Pavlus ona, “Seni badanalı duvar, Tanrı sana vuracaktır!” dedi. “Hem oturmuş Kutsal Yasa’ya göre beni yargılıyorsun, hem de Yasa’yı çiğneyerek beni dövdürüyorsun.”jXM Başkâhin Hananya, Pavlus’un yanında duranlara onun ağzına vurmaları için buyruk verdi.W + Yüksek Kurul’u dikkatle süzen Pavlus, “Kardeşler” dedi, “Ben bugüne dek Tanrı’nın önünde tertemiz bir vicdanla yaşadım.”V Komutan ertesi gün, Yahudiler’in Pavlus’u tam olarak neyle suçladıklarını öğrenmek için onu hapisten getirtti, başkâhinlerle bütün Yüksek Kurul’un toplanması için buyruk verdi ve onu aşağı indirip Kurul’un önüne çıkardı.U3 Onu sorguya çekecek olanlar hemen yanından çekilip gittiler. Kendisini bağlatan komutan da, onun Roma vatandaşı olduğunu anlayınca korktu.+TO Komutan, “Ben bu vatandaşlığı yüklü bir para ödeyerek elde ettim” diye karşılık verdi. Pavlus, “Ben ise doğuştan Roma vatandaşıyım” dedi.S{ Komutan Pavlus’un yanına geldi, “Söyle bakayım, sen Romalı mısın?” diye sordu. Pavlus da, “Evet” dedi.Ry Yüzbaşı bunu duyunca gidip komutana haber verdi. “Ne yapıyorsun?” dedi. “Bu adam Roma vatandaşıymış.”KQ Kendisini sırımlarla bağlayıp kollarını geriyorlardı ki, Pavlus orada duran yüzbaşıya, “Mahkemesi yapılmamış bir Roma vatandaşını kamçılamanız yasaya uygun mudur?” dedi.P Onlar böyle bağırır, üstlüklerini sallayıp havaya toz savururken komutan, Pavlus’un kalenin içine götürülmesini buyurdu. Halkın neden Pavlus’un aleyhine böyle bağırdığını öğrenmek için onun kamçılanarak sorguya çekilmesini istedi.O Onlar böyle bağırır, üstlüklerini sallayıp havaya toz savururken komutan, Pavlus’un kalenin içine götürülmesini buyurdu. Halkın neden Pavlus’un aleyhine böyle bağırdığını öğrenmek için onun kamçılanarak sorguya çekilmesini istedi.$NA Pavlus’u buraya kadar dinleyenler, bu söz üzerine, “Böylesini yeryüzünden temizlemeli, yaşaması uygun değil!” diye seslerini yükselttiler.XM) “Rab bana, ‘Git’ dedi, ‘Seni uzaktaki uluslara göndereceğim.’ ”6Le Üstelik sana tanıklık eden İstefanos’un kanı döküldüğü zaman, ben de oradaydım. Onu öldürenlerin kaftanlarına bekçilik ederek yapılanları onayladım.’|Kq “ ‘Ya Rab’ dedim, ‘Benim havradan havraya giderek sana inananları tutuklayıp dövdüğümü biliyorlar.|Jq “Ben Yeruşalim’e döndükten sonra, tapınakta dua ettiğim bir sırada, kendimden geçerek Rab’bi gördüm. Bana, ‘Çabuk ol’ dedi, ‘Yeruşalim’den hemen ayrıl. Çünkü benimle ilgili tanıklığını kabul etmeyecekler.’|Iq “Ben Yeruşalim’e döndükten sonra, tapınakta dua ettiğim bir sırada, kendimden geçerek Rab’bi gördüm. Bana, ‘Çabuk ol’ dedi, ‘Yeruşalim’den hemen ayrıl. Çünkü benimle ilgili tanıklığını kabul etmeyecekler.’eHC Haydi, ne bekliyorsun? Kalk, O’nun adını anarak vaftiz ol ve günahlarından arın!’fGE ‘Görüp işittiklerini bütün insanlara duyurarak O’nun tanıklığını yapacaksın..FU “Hananya, ‘Atalarımızın Tanrısı, kendisinin isteğini bilmen ve Adil Olan’ı görüp O’nun ağzından bir ses işitmen için seni seçmiştir’ dedi.E “Orada Hananya adında dindar, Kutsal Yasa’ya bağlı biri vardı. Kentte yaşayan bütün Yahudiler’in kendisinden övgüyle söz ettiği bu adam gelip yanımda durdu ve, ‘Saul kardeş, gözlerin görsün!’ dedi. Ve ben o anda onu gördüm.D “Orada Hananya adında dindar, Kutsal Yasa’ya bağlı biri vardı. Kentte yaşayan bütün Yahudiler’in kendisinden övgüyle söz ettiği bu adam gelip yanımda durdu ve, ‘Saul kardeş, gözlerin görsün!’ dedi. Ve ben o anda onu gördüm.C Parlayan ışığın görkeminden gözlerim görmez olduğundan, yanımdakiler elimden tutup beni Şam’a götürdüler.$BA “ ‘Rab, ne yapmalıyım?’ diye sordum. “Rab bana, ‘Kalk, Şam’a git’ dedi, ‘Yapmanı tasarladığım her şey orada sana bildirilecek.’fAE Yanımdakiler ışığı gördülerse de, benimle konuşanın söylediklerini anlamadılar.@y “ ‘Ey Efendim, sen kimsin?’ diye sordum. “Ses bana, ‘Ben senin zulmettiğin Nasıralı İsa’yım’ dedi.l?Q Yere yıkıldım. Bir sesin bana, ‘Saul, Saul! Neden bana zulmediyorsun?’ dediğini işittim.>y “Ben öğleye doğru yol alıp Şam’a yaklaşırken, birdenbire gökten parlak bir ışık çevremi aydınlattı.=' Başkâhin ile bütün kurul üyeleri söylediklerimi doğrulayabilirler. Onlardan Yahudi kardeşlere yazılmış mektuplar alarak Şam’a doğru yola çıkmıştım. Amacım, oradaki İsa inanlılarını da cezalandırmak üzere bağlayıp Yeruşalim’e getirmekti.x<i İsa’nın yolundan gidenlere öldüresiye zulmeder, kadın erkek demeden onları bağlayıp hapse atardım.";= Pavlus’un kendilerine İbrani dilinde seslendiğini duyduklarında daha derin bir sessizlik oldu. Pavlus şöyle devam etti: “Ben Yahudi’yim. Kilikya’nın Tarsus Kenti’nde doğdum ve burada, Yeruşalim’de Gamaliel’in dizinin dibinde büyüdüm. Atalarımızın yasasıyla ilgili sıkı bir eğitimden geçtim. Bugün hepinizin yaptığı gibi, ben de Tanrı için gayretle çalışan biriydim.":= Pavlus’un kendilerine İbrani dilinde seslendiğini duyduklarında daha derin bir sessizlik oldu. Pavlus şöyle devam etti: “Ben Yahudi’yim. Kilikya’nın Tarsus Kenti’nde doğdum ve burada, Yeruşalim’de Gamaliel’in dizinin dibinde büyüdüm. Atalarımızın yasasıyla ilgili sıkı bir eğitimden geçtim. Bugün hepinizin yaptığı gibi, ben de Tanrı için gayretle çalışan biriydim.X9 + “Kardeşler ve babalar, size şimdi yapacağım savunmayı dinleyin” dedi.(8I( Komutanın izin vermesi üzerine Pavlus merdivende dikilip eliyle halka bir işaret yaptı. Derin bir sessizlik olunca, İbrani dilinde konuşmaya başladı.47a' Pavlus, “Ben Kilikya’dan Tarsuslu bir Yahudi, hiç de önemsiz olmayan bir kentin vatandaşıyım” dedi. “Rica ederim, halka birkaç söz söylememe izin ver.”6& “Sen bundan bir süre önce bir ayaklanma başlatıp dört bin tedhişçiyi çöle götüren Mısırlı değil misin?”5'% Kaleden içeri girmek üzereyken Pavlus komutana, “Sana bir şey söyleyebilir miyim?” dedi. Komutan, “Grekçe biliyor musun?” dedi.P4$ Kalabalık, “Öldürün onu!” diye bağırarak onları izliyordu.x3i# Pavlus merdivenlere geldiğinde kalabalık öylesine azmıştı ki, askerler onu taşımak zorunda kaldılar.,2Q" Kalabalıktakilerin her biri ayrı bir şey bağırıyordu. Kargaşalıktan ötürü kesin bilgi edinemeyen komutan, Pavlus’un kaleye götürülmesini buyurdu.17! O zaman komutan yaklaşıp Pavlus’u yakaladı, çift zincirle bağlanması için buyruk verdi. Sonra, “Kimdir bu adam, ne yaptı?” diye sordu.$0A Komutan hemen yüzbaşılarla askerleri yanına alarak kalabalığın olduğu yere koştu. Komutanla askerleri gören halk Pavlus’u dövmeyi bıraktı. /  Onlar Pavlus’u öldürmeye çalışırken, bütün Yeruşalim’in karıştığı haberi Roma taburunun komutanına ulaştı.9.k Bütün kent ayağa kalkmıştı. Her taraftan koşuşup gelen halk Pavlus’u tutup tapınaktan dışarı sürükledi. Arkasından tapınağın kapıları hemen kapatıldı.-3 Bu Yahudiler, daha önce kentte Pavlus’un yanında gördükleri Efesli Trofimos’un, Pavlus tarafından tapınağa sokulduğunu sanıyorlardı.y,k “Ey İsrailliler, yardım edin!” diye bağırdılar. “Her yerde herkese, halkımıza, Kutsal Yasa’ya ve bu kutsal yere karşı öğretiler yayan adam budur. Üstelik tapınağa bazı Grekler’i sokarak bu kutsal yeri kirletti.”(+I Yedi günlük süre bitmek üzereydi. Asya İli’nden bazı Yahudiler Pavlus’u tapınakta görünce bütün kalabalığı kışkırtarak onu yakaladılar.*y Bunun üzerine Pavlus o dört kişiyi yanına aldı, ertesi gün onlarla birlikte arınma törenine katıldı. Sonra tapınağa girerek arınma günlerinin ne zaman tamamlanacağını, her birinin adına ne zaman kurban sunulacağını bildirdi.\)1 Öteki uluslardan olan imanlılara gelince, biz onlara, putlara sunulan kurbanların etinden, kandan, boğularak öldürülen hayvanlardan ve fuhuştan sakınmalarını öngören kararımızı yazmıştık.” (9 Bunları yanına al, kendileriyle birlikte arınma törenine katıl. Başlarını tıraş edebilmeleri için kurban masraflarını sen öde. Böylelikle herkes, seninle ilgili duyduklarının asılsız olduğunu, senin de Kutsal Yasa’ya uygun olarak yaşadığını anlasın.U'# Bunun için sana dediğimizi yap. Aramızda adak adamış dört kişi var.J&  Şimdi ne yapmalı? Senin buraya geldiğini mutlaka duyacaklar.% “Ne var ki, duyduklarına göre sen öteki uluslar arasında yaşayan bütün Yahudiler’e, çocuklarını sünnet etmemelerini, törelerimize uymamalarını söylüyor, Musa’nın Yasası’na sırt çevirmeleri gerektiğini öğretiyormuşsun.C$ Bunları işitince Tanrı’yı yücelttiler. Pavlus’a, “Görüyorsun kardeş, Yahudiler arasında binlerce imanlı var ve hepsi Kutsal Yasa’nın candan savunucusudur” dediler.%#C Pavlus, onların hal hatırını sorduktan sonra, hizmetinin aracılığıyla Tanrı’nın öteki uluslar arasında yaptıklarını teker teker anlattı.q"[ Ertesi gün Pavlus’la birlikte Yakup’u görmeye gittik. İhtiyarların hepsi orada toplanmıştı.Y!+ Yeruşalim’e vardığımız zaman kardeşler bizi sevinçle karşıladılar.2 ] Sezariye’deki öğrencilerden bazıları da bizimle birlikte geldiler. Bizi, evinde kalacağımız adama, eski öğrencilerden Kıbrıslı Minason’a götürdüler.[/ Bir süre sonra hazırlığımızı yapıp Yeruşalim’e doğru yola çıktık.V% Pavlus’u ikna edemeyince, “Rab’bin istediği olsun” diyerek sustuk.fE Bunun üzerine Pavlus şöyle karşılık verdi: “Ne yapıyorsunuz, ne diye ağlayıp yüreğimi sızlatıyorsunuz? Ben Rab İsa’nın adı uğruna Yeruşalim’de yalnız bağlanmaya değil, ölmeye de hazırım.”pY Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralılar Yeruşalim’e gitmemesi için Pavlus’a yalvardık.  Bu adam bize yaklaşıp Pavlus’un kuşağını aldı, bununla kendi ellerini ayaklarını bağlayarak dedi ki, “Kutsal Ruh şöyle diyor: ‘Yahudiler, bu kuşağın sahibini Yeruşalim’de böyle bağlayıp öteki uluslara teslim edecekler.’ ” %~~}O||,{{`zzxwwMvTuuJtt_sjrrrqJponn-mm]ll8kk4jj!ihhhh1gffEedc>bbKaa `__ ^P]]p\\\[ZZQY XwWW1VdUTaTS[RQQ1PP+OOMLKQJJKIIH"G1FFDE[DD}CC.B~AA$@V@?p>>%=<;;V:998.77>6555(43221100 /k/.-,,n+++*s* )_((''I&%%$$#6"t"#!!! s F c'K@9)MY}If79 ;  6  7j )VYwA{ Çünkü biz Tanrı’nın düşmanlarıyken Oğlu’nun ölümü sayesinde O’nunla barıştıksa, barışmış olarak Oğlu’nun yaşamıyla kurtulacağımız çok daha kesindir.3 Böylece şimdi O’nun kanıyla aklandığımıza göre, O’nun aracılığıyla Tanrı’nın gazabından kurtulacağımız çok daha kesindir.nU Tanrı ise bizi sevdiğini şununla kanıtlıyor: Biz daha günahkârken, Mesih bizim için öldü.lQ Bir kimse doğru insan için güç ölür, ama iyi insan için belki biri ölmeyi göze alabilir.Z- Evet, biz daha çaresizken Mesih belirlenen zamanda tanrısızlar için öldü.- Umut düş kırıklığına uğratmaz. Çünkü bize verilen Kutsal Ruh aracılığıyla Tanrı’nın sevgisi yüreklerimize dökülmüştür.N Yalnız bununla değil, sıkıntılarla da övünüyoruz. Çünkü biliyoruz ki, sıkıntı dayanma gücünü, dayanma gücü Tanrı’nın beğenisini, Tanrı’nın beğenisi de umudu yaratır.N Yalnız bununla değil, sıkıntılarla da övünüyoruz. Çünkü biliyoruz ki, sıkıntı dayanma gücünü, dayanma gücü Tanrı’nın beğenisini, Tanrı’nın beğenisi de umudu yaratır. İçinde bulunduğumuz bu lütfa Mesih aracılığıyla, imanla kavuştuk ve Tanrı’nın yüceliğine erişmek umuduyla övünüyoruz.t c Böylece imanla aklandığımıza göre, Rabbimiz İsa Mesih sayesinde Tanrı’yla barışmış oluyoruz.Z- İsa suçlarımız için ölüme teslim edildi ve aklanmamız için diriltildi.H  “Aklanmış sayıldı” sözü, yalnız onun için değil, aklanmış sayılacak olan bizler –Rabbimiz İsa’yı ölümden dirilten Tanrı’ya iman eden bizler– için de yazıldı.H   “Aklanmış sayıldı” sözü, yalnız onun için değil, aklanmış sayılacak olan bizler –Rabbimiz İsa’yı ölümden dirilten Tanrı’ya iman eden bizler– için de yazıldı.. W Bunun için de aklanmış sayıldı.W ' Tanrı’nın vaadini yerine getirecek güçte olduğuna tümüyle güvendi.{ o İmansızlık edip Tanrı’nın vaadinden kuşkulanmadı; tersine, imanı güçlendi ve Tanrı’yı yüceltti.   Yüz yaşına yaklaşmışken, ölü denebilecek bedenini ve Sara’nın ölü rahmini düşündüğünde imanı zayıflamadı.' İbrahim umutsuz bir durumdayken birçok ulusun babası olacağına umutla iman etti. “Senin soyun böyle olacak” sözüne güveniyordu.yk Bu nedenle vaat, Tanrı’nın lütfuna dayanmak ve İbrahim’in bütün soyu için güvence altına alınmak üzere imana bağlı kılınmıştır. İbrahim’in soyu yalnız Kutsal Yasa’ya bağlı olanlar değil, aynı zamanda İbrahim’in imanına sahip olanlardır. “Seni birçok ulusun babası yaptım” diye yazılmış olduğu gibi İbrahim, iman ettiği Tanrı’nın –ölülere yaşam veren, var olmayanı buyruğuyla var eden Tanrı’nın– gözünde hepimizin babasıdır.yk Bu nedenle vaat, Tanrı’nın lütfuna dayanmak ve İbrahim’in bütün soyu için güvence altına alınmak üzere imana bağlı kılınmıştır. İbrahim’in soyu yalnız Kutsal Yasa’ya bağlı olanlar değil, aynı zamanda İbrahim’in imanına sahip olanlardır. “Seni birçok ulusun babası yaptım” diye yazılmış olduğu gibi İbrahim, iman ettiği Tanrı’nın –ölülere yaşam veren, var olmayanı buyruğuyla var eden Tanrı’nın– gözünde hepimizin babasıdır.} Yasa, Tanrı’nın gazabına yol açar. Ama yasanın olmadığı yerde yasaya karşı gelmek de söz konusu değildir.\1 Eğer Yasa’ya bağlı olanlar mirasçı olursa, iman boş ve vaat geçersizdir. Çünkü İbrahim’e ve soyuna dünyanın mirasçısı olma vaadi Kutsal Yasa yoluyla değil, imandan gelen aklanma yoluyla verildi..U Böylelikle atamız İbrahim, yalnız sünnetli olmakla kalmayan, ama kendisi sünnetsizken sahip olduğu imanın izinden yürüyen sünnetlilerin de babası oldu.^5 İbrahim daha sünnetsizken imanla aklandığının kanıtı olarak sünnet işaretini aldı. Öyle ki, sünnetsiz oldukları halde iman edenlerin hepsinin babası olsun, böylece onlar da aklanmış sayılsın. Hangi durumda aklanmış sayıldı? Sünnet olduktan sonra mı, sünnetsizken mi? Sünnetliyken değil, sünnetsizken...'G Bu mutluluk yalnız sünnetliler için mi, yoksa aynı zamanda sünnetsizler için midir? Diyoruz ki, “İbrahim, imanı sayesinde aklanmış sayıldı.”<~s Günahı Rab tarafından sayılmayana ne mutlu!”U}# “Ne mutlu suçları bağışlanmış, Günahları örtülmüş olanlara!| Nitekim, iyi işlerine bakmaksızın Tanrı’nın aklanmış saydığı kişinin mutluluğunu Davut da şöyle anlatır:p{Y Ancak çalışmayan, ama tanrısızı aklayana iman eden kişi imanı sayesinde aklanmış sayılır.Bz Çalışana verilen ücret lütuf değil, hak sayılır.fyE Kutsal Yazı ne diyor? “İbrahim Tanrı’ya iman etti, böylece aklanmış sayıldı.”x Eğer İbrahim yaptığı iyi işlerden dolayı aklandıysa, övünmeye hakkı vardır; ama Tanrı’nın önünde değil.Kw  Şu halde soyumuzun atası İbrahim’in durumu için ne diyelim?v  Öyleyse biz iman aracılığıyla Kutsal Yasa’yı geçersiz mi kılıyoruz? Hayır, tam tersine, Yasa’yı doğruluyoruz.su_ Çünkü sünnetlileri imanları sayesinde, sünnetsizleri de aynı imanla aklayacak olan Tanrı tektir.t! Yoksa Tanrı yalnız Yahudiler’in Tanrısı mı? Öteki ulusların da Tanrısı değil mi? Elbet öteki ulusların da Tanrısı’dır.osW Çünkü insanın, Yasa’nın gereklerini yaparak değil, iman ederek aklandığı kanısındayız.r Öyleyse neyle övünebiliriz? Hiçbir şeyle! Hangi ilkeye dayanarak? Yasa’yı yerine getirme ilkesine mi? Hayır, iman ilkesine.Eq Tanrı Mesih’i, kanıyla günahları bağışlatan ve imanla benimsenen kurban olarak sundu. Böylece adaletini gösterdi. Çünkü sabredip daha önce işlenmiş günahları cezasız bıraktı. Bunu, adil kalmak ve İsa’ya iman edeni aklamak için şimdiki zamanda kendi adaletini göstermek amacıyla yaptı.Ep Tanrı Mesih’i, kanıyla günahları bağışlatan ve imanla benimsenen kurban olarak sundu. Böylece adaletini gösterdi. Çünkü sabredip daha önce işlenmiş günahları cezasız bıraktı. Bunu, adil kalmak ve İsa’ya iman edeni aklamak için şimdiki zamanda kendi adaletini göstermek amacıyla yaptı.so_ İnsanlar İsa Mesih’te olan kurtuluşla, Tanrı’nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar.Xn) Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı’nın yüceliğinden yoksun kaldı.|mq Tanrı insanları İsa Mesih’e olan imanlarıyla aklar. Bunu, iman eden herkes için yapar. Hiç ayrım yoktur.l) Ama şimdi Yasa’dan bağımsız olarak Tanrı’nın insanı nasıl aklayacağı açıklandı. Yasa ve peygamberler buna tanıklık ediyor.k- Bu nedenle Yasa’nın gereklerini yapmakla hiç kimse Tanrı katında aklanmayacaktır. Çünkü Yasa sayesinde günahın bilincine varılır.,jQ Kutsal Yasa’da söylenenlerin her ağız kapansın, bütün dünya Tanrı’ya hesap versin diye Yasa’nın yönetimi altındakilere söylendiğini biliyoruz..iW “Tanrı korkusu yoktur onlarda.”)hM Esenlik yolunu da bilmezler.”*gO Yıkım ve dert var yollarında..fW “Ayakları kan dökmeye seğirtir.9em “Ağızları lanet ve acı sözle doludur.”~du “Ağızları açık birer mezardır. Dilleriyle aldatırlar.” “Engerek zehiri var dudaklarının altında.”Tc! Hepsi saptı, Tümü yararsız oldu. İyilik eden yok, tek kişi bile!”5be Anlayan kimse yok, Tanrı’yı arayan yok.Ma Yazılmış olduğu gibi: “Doğru kimse yok, tek kişi bile yok.=`s Şimdi ne diyelim? Biz Yahudiler öteki uluslardan üstün müyüz? Elbette değiliz. İster Yahudi ister Grek olsun, daha önce herkesi günahın denetiminde olmakla suçladık.E_ Bazılarının bizi kötüleyerek, söylediğimizi ileri sürdüğü gibi niçin, “Kötülük yapalım da bundan iyilik çıksın” demeyelim? Böylelerinin yargılanması yerindedir.?^w Ama Tanrı’nın her zaman doğruyu söylediği benim yalanımla yüceliği için daha açık şekilde ortaya çıkmışsa, ben niçin yine bir günahkâr olarak yargılanıyorum?O] Kesinlikle hayır! Öyle olsa Tanrı dünyayı nasıl yargılayacak?4\a Ama bizim haksızlığımız Tanrı’nın adil olduğunu ortaya çıkarıyorsa, ne diyelim? İnsanların diliyle konuşuyorum: Gazapla cezalandıran Tanrı haksız mı?\[1 Kesinlikle hayır! Herkes yalancı olsa bile, Tanrı’nın doğruyu söylediği bilinmelidir. Yazılmış olduğu gibi: “Öyle ki, sözlerinde doğru çıkasın Ve yargılandığında davayı kazanasın.”Z Peki, kimi Yahudiler güvenilmez çıkmışsa ne olur? Onların güvenilmezliği Tanrı’nın güvenilirliğini ortadan kaldırır mı?eYC Her yönden çoktur. İlk olarak, Tanrı’nın sözleri Yahudiler’e emanet edilmiştir.OX  Öyleyse Yahudi’nin ne üstünlüğü var? Sünnetin yararı nedir?PW Ancak içten Yahudi olan Yahudi’dir. Sünnet de yürekle ilgilidir; yazılı yasanın değil, Ruh’un işidir. İçten Yahudi olan kişi, insanların değil, Tanrı’nın övgüsünü kazanır.Vy Çünkü ne dıştan Yahudi olan gerçek Yahudi’dir, ne de görünüşte, bedensel olan sünnet gerçek sünnettir.(UI Sen Kutsal Yazılar’a ve sünnete sahip olduğun halde Yasa’yı çiğnersen, bedence sünnetli olmayan ama Yasa’ya uyan kişi seni yargılamayacak mı?cT? Bu nedenle, sünnetsizler Yasa’nın buyruklarına uyarsa, sünnetli sayılmayacak mı?S/ Kutsal Yasa’yı yerine getirirsen, sünnetin elbet yararı vardır. Ama Yasa’ya karşı gelirsen, sünnetli olmanın hiçbir anlamı kalmaz.{Ro Nitekim şöyle yazılmıştır: “Sizin yüzünüzden uluslar arasında Tanrı’nın adına küfrediliyor.”fQE Kutsal Yasa’yla övünürken, Yasa’ya karşı gelerek Tanrı’yı aşağılar mısın?nPU “Zina etmeyin” derken, zina eder misin? Putlardan tiksinirken, tapınakları yağmalar mısın?uOc Öyleyse başkasına öğretirken, kendine de öğretmez misin? Çalmamayı öğütlerken, çalar mısın?SN Kutsal Yasa’da bilginin ve gerçeğin özüne kavuşmuş olarak körlerin kılavuzu, karanlıkta kalanların ışığı, akılsızların eğiticisi, çocukların öğretmeni olduğuna inanmışsın.SM Kutsal Yasa’da bilginin ve gerçeğin özüne kavuşmuş olarak körlerin kılavuzu, karanlıkta kalanların ışığı, akılsızların eğiticisi, çocukların öğretmeni olduğuna inanmışsın.mLS Tanrı’nın isteğini biliyorsun. En üstün değerleri ayırt etmeyi Yasa’dan öğrenmişsin._K7 Ya sen? Kendine Yahudi diyor, Kutsal Yasa’ya dayanıp Tanrı’yla övünüyorsun.0JY Yaydığım Müjde’ye göre Tanrı’nın, insanları gizlice yaptıkları şeylerden ötürü İsa Mesih aracılığıyla yargılayacağı gün böyle olacaktır.AI{ Böylelikle Kutsal Yasa’nın gerektirdiklerinin yüreklerinde yazılı olduğunu gösterirler. Vicdanları buna tanıklık eder. Düşünceleriyse onları ya suçlar ya da savunur.%HC Kutsal Yasa’dan yoksun uluslar Yasa’nın gereklerini kendiliklerinden yaptıkça, Yasa’dan habersiz olsalar bile kendi yasalarını koymuş olurlar.iGK Çünkü Tanrı katında aklanacak olanlar Yasa’yı işitenler değil, yerine getirenlerdir.%FC Kutsal Yasa’yı bilmeden günah işleyenler Yasa olmadan da mahvolacaklar. Yasa’yı bildikleri halde günah işleyenlerse Yasa’yla yargılanacaklar.;Eq Çünkü Tanrı insanlar arasında ayrım yapmaz.`D9 Kötülük eden herkese –önce Yahudi’ye, sonra Yahudi olmayana– sıkıntı ve elem verecek; iyilik eden herkese –yine önce Yahudi’ye, sonra Yahudi olmayana– yücelik, saygınlık, esenlik verecektir.`C9 Kötülük eden herkese –önce Yahudi’ye, sonra Yahudi olmayana– sıkıntı ve elem verecek; iyilik eden herkese –yine önce Yahudi’ye, sonra Yahudi olmayana– yücelik, saygınlık, esenlik verecektir.tBa Bencillerin, gerçeğe uymayıp haksızlık peşinden gidenlerin üzerineyse gazap ve öfke yağdıracak.iAK Sürekli iyilik ederek yücelik, saygınlık, ölümsüzlük arayanlara sonsuz yaşam verecek.O@ Tanrı “herkese, yaptıklarının karşılığını verecektir.”*?M İnatçılığın ve tövbesiz yüreğin yüzünden Tanrı’nın adil yargısının açıklanacağı gazap günü için kendine karşı gazap biriktiriyorsun.">= Tanrı’nın sınırsız iyiliğini, hoşgörüsünü, sabrını hor mu görüyorsun? O’nun iyiliğinin seni tövbeye yönelttiğini bilmiyor musun?= Bu gibi şeyleri yapanları yargılayan, ama aynısını yapan ey insan, Tanrı’nın yargısından kaçabileceğini mi sanıyorsun?W<' Böyle davrananları Tanrı’nın haklı olarak yargıladığını biliriz.U; % Bu nedenle sen, ey başkasını yargılayan insan, kim olursan ol, özrün yoktur. Başkasını yargıladığın konuda kendini mahkûm ediyorsun. Çünkü ey yargılayan sen, aynı şeyleri yapıyorsun.: 9 Böyle davrananların ölümü hak ettiğine ilişkin Tanrı buyruğunu bildikleri halde, bunları yalnız yapmakla kalmaz, yapanları da onaylarlar.P9  Dedikoducu, yerici, Tanrı’dan nefret eden, küstah, kibirli, övüngen, kötülük üreten, anne baba sözü dinlemeyen, anlayışsız, sözünde durmaz, sevgiden yoksun, acımasız insanlardır.P8  Dedikoducu, yerici, Tanrı’dan nefret eden, küstah, kibirli, övüngen, kötülük üreten, anne baba sözü dinlemeyen, anlayışsız, sözünde durmaz, sevgiden yoksun, acımasız insanlardır.7 7 Her türlü haksızlık, kötülük, açgözlülük ve kinle doldular. Kıskançlık, öldürme hırsı, çekişme, hile, kötü niyetle doludurlar.6  Tanrı’yı tanımakta yarar görmedikleri için Tanrı onları yararsız düşüncelere, yakışıksız davranışlara teslim etti.|5 s Aynı şekilde erkekler de kadınla doğal ilişkilerini bırakıp birbirleri için şehvetle yanıp tutuştular. Erkekler erkeklerle utanç verici ilişkilere girdiler ve kendi bedenlerinde sapıklıklarına yaraşan karşılığı aldılar.4  İşte böylece Tanrı onları utanç verici tutkulara teslim etti. Kadınları bile doğal ilişki yerine doğal olmayanı yeğlediler.-3 U Tanrı’yla ilgili gerçeğin yerine yalanı koydular. Yaradan’ın yerine yaratığa tapıp kulluk ettiler. Oysa Tanrı sonsuza dek övülmeye layıktır! Amin.2 # Bu yüzden Tanrı, birbirlerinin bedenlerini aşağılasınlar diye, onları yüreklerinin tutkuları içinde ahlaksızlığa teslim etti.1  Ölümsüz Tanrı’nın yüceliği yerine ölümlü insana, kuşlara, dört ayaklılara, sürüngenlere benzeyen putları yeğlediler.L0  Akıllı olduklarını ileri sürerken akılsız olup çıktılar.I/   Tanrı’yı bildikleri halde O’nu Tanrı olarak yüceltmediler, O’na şükretmediler. Tersine, düşüncelerinde budalalığa düştüler; anlayışsız yüreklerini karanlık bürüdü.O.  Tanrı’nın görünmeyen nitelikleri –sonsuz gücü ve Tanrılığı– dünya yaratılalı beri O’nun yaptıklarıyla anlaşılmakta, açıkça görülmektedir. Bu nedenle özürleri yoktur.- } Çünkü Tanrı’ya ilişkin bilinen ne varsa, gözlerinin önündedir; Tanrı hepsini gözlerinin önüne sermiştir.+, Q Haksızlıkla gerçeğe engel olan insanların bütün tanrısızlığına ve haksızlığına karşı Tanrı’nın gazabı gökten açıkça gösterilmektedir.#+ A Tanrı’nın insanı akladığı, Müjde’de açıklanır. Aklanma yalnız imanla olur. Yazılmış olduğu gibi, “İmanla aklanan yaşayacaktır.”"* ? Çünkü Müjde’den utanmıyorum. Müjde iman eden herkesin –önce Yahudiler’in, sonra Yahudi olmayanların– kurtuluşu için Tanrı gücüdür.w) i Bu nedenle Roma’da bulunan sizlere de Müjde’yi elimden geldiğince bildirmek için sabırsızlanıyorum._( 9 Grekler’e ve Grek olmayanlara, bilgelere ve bilgisizlere karşı sorumluluğum var.d' C Kardeşler, öteki uluslar arasında olduğu gibi, çalışmalarımın sizin aranızda da ürün vermesi için yanınıza gelmeyi birçok kez amaçladığımı, ama şimdiye dek hep engellendiğimi bilmenizi istiyorum.o& Y Yani, ben aranızdayken karşılıklı olarak birbirimizin imanıyla cesaret buluruz demek istiyorum.v% g Çünkü ruhça pekişmeniz için size ruhsal bir armağan ulaştırmak üzere sizi görmeyi çok istiyorum.l$ S Oğlu’nun Müjdesi’ni yaymakta bütün varlığımla kulluk ettiğim Tanrı, sizi durmadan, her zaman dualarımda andığıma tanıktır. Tanrı’nın isteğiyle sonunda bir yol bulup yanınıza gelmek için dua ediyorum.l# S Oğlu’nun Müjdesi’ni yaymakta bütün varlığımla kulluk ettiğim Tanrı, sizi durmadan, her zaman dualarımda andığıma tanıktır. Tanrı’nın isteğiyle sonunda bir yol bulup yanınıza gelmek için dua ediyorum."   İlkin hepiniz için İsa Mesih aracılığıyla Tanrım’a şükrediyorum. Çünkü imanınız bütün dünyada duyuruluyor.&! G Tanrı’nın Roma’da bulunan, kutsal olmaya çağrılan bütün sevdiklerine, Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten size lütuf ve esenlik olsun.R   İsa Mesih’in çağrılmışları olan sizler de bu uluslardansınız.+ Q Her ulustan insanın iman edip söz dinlemesini sağlamak için Mesih aracılığıyla ve O’nun adı uğruna Tanrı lütfuna ve elçilik görevine sahip olduk.6 g Tanrı, Oğlu Rabbimiz İsa Mesih’le ilgili bu Müjde’yi peygamberleri aracılığıyla Kutsal Yazılar’da önceden vaat etti. Rabbimiz İsa Mesih beden açısından Davut’un soyundandır; kutsallık ruhu açısından ise ölümden dirilmekle Tanrı’nın Oğlu olduğu kudretle ilan edildi.6 g Tanrı, Oğlu Rabbimiz İsa Mesih’le ilgili bu Müjde’yi peygamberleri aracılığıyla Kutsal Yazılar’da önceden vaat etti. Rabbimiz İsa Mesih beden açısından Davut’un soyundandır; kutsallık ruhu açısından ise ölümden dirilmekle Tanrı’nın Oğlu olduğu kudretle ilan edildi.6 g Tanrı, Oğlu Rabbimiz İsa Mesih’le ilgili bu Müjde’yi peygamberleri aracılığıyla Kutsal Yazılar’da önceden vaat etti. Rabbimiz İsa Mesih beden açısından Davut’un soyundandır; kutsallık ruhu açısından ise ölümden dirilmekle Tanrı’nın Oğlu olduğu kudretle ilan edildi.  İsa Mesih’in kulu, Tanrı’nın Müjdesi’ni yaymak üzere seçilip elçi olmaya çağrılan ben Pavlus’tan selam!3 Hiçbir engelle karşılaşmadan Tanrı’nın Egemenliği’ni tam bir cesaretle duyuruyor, Rab İsa Mesih’le ilgili gerçekleri öğretiyordu.fE Pavlus tam iki yıl kendi kiraladığı evde kaldı ve ziyaretine gelen herkesi kabul etti.' “Şunu bilin ki, Tanrı’nın sağladığı bu kurtuluşun haberi öteki uluslara gönderilmiştir. Ve onlar buna kulak vereceklerdir.”' “Şunu bilin ki, Tanrı’nın sağladığı bu kurtuluşun haberi öteki uluslara gönderilmiştir. Ve onlar buna kulak vereceklerdir.”s_ Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın, Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.’ Ruh dedi ki, ‘Bu halka gidip şunu söyle: Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.5c Birbirleriyle anlaşamayınca, Pavlus’un şu son sözünden sonra ayrıldılar: “Peygamber Yeşaya aracılığıyla atalarınıza seslenen Kutsal Ruh doğru söyledi.H  Bazıları onun sözlerine inandı, bazıları ise inanmadı.xi Pavlus’la bir gün kararlaştırdılar ve o gün, daha büyük bir kalabalıkla onun kaldığı yere geldiler. Pavlus sabahtan akşama dek onlara Tanrı’nın Egemenliği’ne ilişkin açıklamalarda bulundu ve bu konuda tanıklık etti. Gerek Musa’nın Yasası’na, gerek peygamberlerin yazılarına dayanarak onları İsa hakkında ikna etmeye çalıştı.{ “Biz senin fikirlerini senden duymak isteriz. Çünkü her yerde bu mezhebe karşı çıkıldığını biliyoruz.”H  Onlar Pavlus’a, “Yahudiye’den seninle ilgili mektup almadık, oradan gelen kardeşlerden hiçbiri de senin hakkında kötü bir haber getirmedi, kötü bir şey söylemedi” dediler.) Ben İsrail’in umudu uğruna bu zincire vurulmuş bulunuyorum. Sizi buraya, işte bu konuyu görüşmek ve konuşmak için çağırdım.”$A Ama Yahudiler buna karşı çıkınca, davamı Sezar’a iletmek zorunda kaldım. Bunu, kendi ulusumdan herhangi bir şikâyetim olduğu için yapmadım.  Onlar beni sorguya çektikten sonra serbest bırakmak istediler. Çünkü ölüm cezasını gerektiren hiçbir suç işlememiştim.B } Üç gün sonra Pavlus, Yahudiler’in ileri gelenlerini bir araya çağırdı. Bunlar toplandıkları zaman Pavlus kendilerine şöyle dedi: “Kardeşler, halkımıza ya da atalarımızın törelerine karşı hiçbir şey yapmadığım halde, Yeruşalim’de tutuklanıp Romalılar’ın eline teslim edildim.p Y Roma’ya girdiğimizde Pavlus’un, bir asker gözetiminde yalnız başına kalmasına izin verildi.C  Haberimizi alan Roma’daki kardeşler, bizi karşılamak için Appius Çarşısı’na ve Üç Hanlar’a kadar geldiler. Pavlus onları görünce Tanrı’ya şükretti, yüreklendi.v e Orada bulduğumuz kardeşler, bizi yanlarında bir hafta kalmaya çağırdılar. Sonunda Roma’ya vardık.3 Oradan da yolumuza devam ederek Regium’a geldik. Ertesi gün güneyden esmeye başlayan rüzgarın yardımıyla iki günde Puteoli’ye vardık.:o Sirakuza Kenti’ne uğrayıp üç gün kaldık. Üç ay sonra, kışı adada geçiren ve ikiz tanrılar simgesini taşıyan bir İskenderiye gemisiyle denize açıldık.  Bizi bir sürü armağanla onurlandırdılar; denize açılacağımız zaman gereksindiğimiz malzemeleri gemiye yüklediler.O Bu olay üzerine adadaki öbür hastalar da gelip iyileştirildiler.4a O sırada Publius’un babası kanlı ishale yakalanmış ateşler içinde yatıyordu. Hastanın yanına giren Pavlus dua etti, ellerini üzerine koyup onu iyileştirdi./W Bulunduğumuz yerin yakınında adanın baş yetkilisi olan Publius adlı birinin toprakları vardı. Bu adam bizi evine kabul ederek üç gün dostça ağırladı.`9 Halk, Pavlus’un bedeninin şişmesini ya da birdenbire düşüp ölmesini bekliyordu. Ama uzun süre bekleyip de ona bir şey olmadığını görünce fikirlerini değiştirdiler. “Bu bir ilahtır!” dediler.c? Ne var ki, elini silkip yılanı ateşin içine fırlatan Pavlus hiçbir zarar görmedi..U Yerliler Pavlus’un eline asılan yılanı görünce birbirlerine, “Bu adam kuşkusuz bir katil” dediler. “Denizden kurtuldu, ama adalet onu yaşatmadı.” ~  Pavlus bir yığın çalı çırpı toplayıp ateşin üzerine attı. O anda ısıdan kaçan bir engerek onun eline yapıştı.}/ Yerliler bize olağanüstü bir yakınlık gösterdiler. Hava yağışlı ve soğuk olduğu için ateş yakıp hepimizi dostça karşıladılar.O|  Kurtulduktan sonra adanın Malta adını taşıdığını öğrendik.J{ , Ama Pavlus’u kurtarmak isteyen yüzbaşı askerleri bu düşünceden vazgeçirdi. Önce yüzme bilenlerin denize atlayıp karaya çıkmalarını, sonra geriye kalanların, kiminin tahtalara kiminin de geminin öbür döküntülerine tutunarak onları izlemesini buyurdu. Böylelikle herkes sağ salim karaya çıktı.Jz + Ama Pavlus’u kurtarmak isteyen yüzbaşı askerleri bu düşünceden vazgeçirdi. Önce yüzme bilenlerin denize atlayıp karaya çıkmalarını, sonra geriye kalanların, kiminin tahtalara kiminin de geminin öbür döküntülerine tutunarak onları izlemesini buyurdu. Böylelikle herkes sağ salim karaya çıktı.eyC* Askerler, tutuklulardan hiçbiri yüzerek kaçmasın diye onları öldürmek niyetindeydi./xW) Gemi bir kum yükseltisine çarpıp karaya oturdu. Geminin başı kuma saplanıp kımıldamaz oldu, kıç tarafı ise dalgaların şiddetiyle dağılmaya başladı. w( Demirleri kesip denizde bıraktılar. Aynı anda dümenlerin iplerini çözüp ön yelkeni rüzgara vererek kumsala yöneldiler.#v?' Gündüz olunca gördükleri karayı tanıyamadılar. Ama kumsalı olan bir körfez farkederek, mümkünse gemiyi orada karaya oturtmaya karar verdiler.Uu#& Herkes doyduktan sonra, buğdayı denize boşaltarak gemiyi hafiflettiler.9tm% Gemide toplam iki yüz yetmiş altı kişiydik.1s]$ Hepsi bundan cesaret alarak yemek yedi.r# Pavlus bunları söyledikten sonra ekmek aldı, hepsinin önünde Tanrı’ya şükretti, ekmeği bölüp yemeye başladı.q#" “Bunun için size rica ediyorum, yemek yiyin. Kurtuluşunuz için bu gerekli. Hiçbirinizin başından tek kıl bile eksilmeyecektir.”:pm! Gün doğmak üzereyken Pavlus herkesi yemek yemeye çağırdı. “Bugün on dört gündür kaygılı bir bekleyiş içindesiniz, hiçbir şey yemeyip aç kaldınız” dedi.Po Bunun üzerine askerler ipleri kesip filikayı denize düşürdüler.hnI Ama Pavlus yüzbaşıyla askerlere, “Bunlar gemide kalmazsa, siz kurtulamazsınız” dedi.m Bu sırada gemiciler gemiden kaçma girişiminde bulundular. Baş taraftan demir atacaklarmış gibi yapıp filikayı denize indirdiler.wlg Kayalıklara bindirmekten korkarak kıçtan dört demir attılar ve günün tez doğması için dua ettiler.%kC Denizin derinliğini ölçtüler ve yirmi kulaç olduğunu gördüler. Biraz ilerledikten sonra bir daha ölçtüler, on beş kulaç olduğunu gördüler.j On dördüncü gece İyon Denizi’nde sürükleniyorduk. Gece yarısına doğru gemiciler karaya yaklaştıklarını sezinlediler.9im Ancak bir adada karaya oturmamız gerekiyor.”zhm Bunun için efendiler, cesur olun! Tanrı’ya inanıyorum ki, her şey tıpkı bana bildirildiği gibi olacak.g Çünkü kendisine ait olduğum, kendisine kulluk ettiğim Tanrı’nın bir meleği bu gece yanıma gelip dedi ki, ‘Korkma Pavlus, Sezar’ın önüne çıkman gerekiyor. Dahası Tanrı, seninle birlikte yolculuk edenlerin hepsini sana bağışlamıştır.’f Çünkü kendisine ait olduğum, kendisine kulluk ettiğim Tanrı’nın bir meleği bu gece yanıma gelip dedi ki, ‘Korkma Pavlus, Sezar’ın önüne çıkman gerekiyor. Dahası Tanrı, seninle birlikte yolculuk edenlerin hepsini sana bağışlamıştır.’oeW Şimdi size öğüdüm şu: Cesur olun! Gemi mahvolacak, ama aranızda hiçbir can kaybı olmayacak.8di Adamlar uzun zaman yemek yiyemeyince Pavlus ortaya çıkıp şöyle dedi: “Efendiler, beni dinleyip Girit’ten ayrılmamanız, bu zarar ve ziyana uğramamanız gerekirdi.c3 Günlerce ne güneş ne de yıldızlar göründü. Fırtına da olanca şiddetiyle sürdüğünden, artık kurtuluş umudunu tümden yitirmiştik.Rb Üçüncü gün geminin takımlarını kendi elleriyle denize attılar.gaG Fırtına bizi bir hayli hırpaladığı için ertesi gün gemiden yük atmaya başladılar.p`Y Filikayı yukarı çektikten sonra halatlar kullanarak gemiyi alttan kuşattılar. Sirte Körfezi’nin sığlıklarında karaya oturmaktan korktukları için yelken takımlarını indirip kendilerini sürüklenmeye bıraktılar.~_u Gavdos denen küçük bir adanın rüzgar altına sığınarak geminin filikasını güçlükle sağlama alabildik.e^C Kasırgaya tutulan gemi rüzgara karşı gidemeyince, kendimizi sürüklenmeye bıraktık.P] Ne var ki, çok geçmeden karadan Evrakilon denen bir kasırga koptu.1\[ Güneyden hafif bir rüzgar esmeye başlayınca, bekledikleri anın geldiğini sanarak demir aldılar; Girit kıyısını yakından izleyerek ilerlemeye başladılar.t[a Liman kışlamaya elverişli olmadığından gemidekilerin çoğu, oradan tekrar denize açılmaya, mümkünse Feniks’e ulaşıp kışı orada geçirmeye karar verdiler. Feniks, Girit’in lodos ve karayele kapalı bir limanıdır.mZS Ama yüzbaşı, Pavlus’un söylediklerini dinleyeceğine, kaptanla gemi sahibinin sözüne uydu. Y9 Epey vakit kaybetmiştik; oruç günü bile geçmişti. O mevsimde deniz yolculuğu tehlikeli olacaktı. Bu nedenle Pavlus onları uyardı: “Efendiler” dedi, “Bu yolculuğun yalnız yük ve gemiye değil, canlarımıza da çok zarar ve ziyan getireceğini görüyorum.” X9 Epey vakit kaybetmiştik; oruç günü bile geçmişti. O mevsimde deniz yolculuğu tehlikeli olacaktı. Bu nedenle Pavlus onları uyardı: “Efendiler” dedi, “Bu yolculuğun yalnız yük ve gemiye değil, canlarımıza da çok zarar ve ziyan getireceğini görüyorum.”W Kıyı boyunca güçlükle ilerleyerek Laseya Kenti’nin yakınlarında bulunan ve Güzel Limanlar denilen bir yere geldik.GV Günlerce ağır ağır yol alarak Knidos Kenti’nin açıklarına güçlükle gelebildik. Rüzgar bize engel olduğundan Salmone burnundan dolanarak Girit’in rüzgar altından geçtik.hUI Orada, İtalya’ya gidecek bir İskenderiye gemisi bulan yüzbaşı, bizi o gemiye bindirdi.\T1 Kilikya ve Pamfilya açıklarından geçerek Likya’nın Mira Kenti’ne geldik.vSe Oradan yine denize açıldık. Rüzgar ters yönden estiği için Kıbrıs’ın rüzgar altından geçtik.$RA Ertesi gün Sayda’ya uğradık. Pavlus’a dostça davranan Yulius, ihtiyaçlarını karşılamaları için dostlarının yanına gitmesine izin verdi./QW Asya İli’nin kıyılarındaki limanlara uğrayacak olan bir Edremit gemisine binerek denize açıldık. Selanik’ten Makedonyalı Aristarhus da yanımızdaydı.(P K İtalya’ya doğru yelken açmamıza karar verilince, Pavlus’la öteki bazı tutukluları Avgustus taburundan Yulius adlı bir yüzbaşıya teslim ettiler.qO[ Agrippa da Festus’a, “Bu adam davasını Sezar’a iletmeseydi, serbest bırakılabilirdi” dedi.VN% Kral, vali, Berniki ve onlarla birlikte oturanlar kalkıp dışarı çıktıktan sonra aralarında şöyle konuştular: “Bu adamın, ölüm ya da hapis cezasını gerektiren bir şey yaptığı yok.” U~~4}|x{zyy?xwww vuulttbssXrrWqqpsonnDmlll%kkjxiihgIffesddcLbb|awa``0__Z_^^*]]\\[[)ZFYYiYX~X2WVV)UU0TT4SRRdRPOO NQMMLLKJJKIIXHHgGGRFEDDOD BAA@??M>>=q8! F$&&c _ h g ^ npQ Eq'  Herkese hakkını verin: Vergi hakkı olana vergi, gümrük hakkı olana gümrük, saygı hakkı olana saygı, onur hakkı olana onur verin. p   Vergi ödemenizin nedeni de budur. Çünkü yöneticiler Tanrı’nın bu amaç için gayretle çalışan hizmetkârlarıdır.|oq  Bunun için, yalnız Tanrı’nın gazabı nedeniyle değil, vicdan nedeniyle de yönetime bağlı olmak gerekir. n  Çünkü yönetim, senin iyiliğin için Tanrı’ya hizmet etmektedir. Ama kötü olanı yaparsan, kork! Yönetim, kılıcı boş yere taşımıyor; kötülük yapanın üzerine Tanrı’nın gazabını salan öç alıcı olarak Tanrı’ya hizmet ediyor.6me  İyilik edenler değil, kötülük edenler yöneticilerden korkmalıdır. Yönetimden korkmamak ister misin, öyleyse iyi olanı yap, yönetimin övgüsünü kazanırsın.xli  Bu nedenle, yönetime karşı direnen, Tanrı buyruğuna karşı gelmiş olur. Karşı gelenler yargılanır.k  Herkes, baştaki yönetime bağlı olsun. Çünkü Tanrı’dan olmayan yönetim yoktur. Var olanlar Tanrı tarafından kurulmuştur.;jq  Kötülüğe yenilme, kötülüğü iyilikle yen.niU  Ama, “Düşmanın acıkmışsa doyur, Susamışsa su ver. Bunu yapmakla onu utanca boğarsın.”Fh  Sevgili kardeşler, kimseden öç almayın; bunu Tanrı’nın gazabına bırakın. Çünkü şöyle yazılmıştır: “Rab diyor ki, ‘Öç benimdir, ben karşılık vereceğim.’ ”Pg  Mümkünse, elinizden geldiğince herkesle barış içinde yaşayın.mfS  Kötülüğe kötülükle karşılık vermeyin. Herkesin gözünde iyi olanı yapmaya dikkat edin.e   Birbirinizle aynı düşüncede olun. Böbürlenmeyin; tersine, hor görülenlerle arkadaşlık edin. Bilgiçlik taslamayın.8dk  Sevinenlerle sevinin, ağlayanlarla ağlayın.Qc  Size zulmedenler için iyilik dileyin. İyilik dileyin, lanet etmeyin.[b/ İhtiyaç içinde olan kutsallara yardım edin. Konuksever olmayı amaç edinin.La Umudunuzla sevinin. Sıkıntıya dayanın. Kendinizi duaya verin.K` Gayretiniz eksilmesin. Ruhta ateşli olun. Rab’be kulluk edin.f_E Birbirinize kardeşlik sevgisiyle bağlı olun. Birbirinize saygı göstermekte yarışın.U^# Sevginiz ikiyüzlü olmasın. Kötülükten tiksinin, iyiliğe bağlanın.#]?  Öğüt veren, öğütte bulunsun. Bağışta bulunan, bunu cömertçe yapsın. Yöneten, gayretle yönetsin. Merhamet eden, bunu güler yüzle yapsın.;\q  Hizmetse, hizmet etsin. Öğretmekse, öğretsin.3[_  Tanrı’nın bize bağışladığı lütfa göre, ayrı ayrı ruhsal armağanlarımız vardır. Birinin armağanı peygamberlikse, imanı oranında peygamberlik etsin.)ZK  Bir bedende ayrı ayrı işlevleri olan çok sayıda üyemiz olduğu gibi, çok sayıda olan bizler de Mesih’te tek bir bedeniz ve birbirimizin üyeleriyiz.)YK  Bir bedende ayrı ayrı işlevleri olan çok sayıda üyemiz olduğu gibi, çok sayıda olan bizler de Mesih’te tek bir bedeniz ve birbirimizin üyeleriyiz.eXC  Tanrı’nın bana bağışladığı lütufla hepinize söylüyorum: Kimse kendisine gereğinden çok değer vermesin. Herkes Tanrı’nın kendisine verdiği iman ölçüsüne göre düşüncelerinde sağduyulu olsun.9Wk  Bu çağın gidişine uymayın; bunun yerine, Tanrı’nın iyi, beğenilir ve yetkin isteğinin ne olduğunu ayırt edebilmek için düşüncenizin yenilenmesiyle değişin.>V w Öyleyse kardeşlerim, Tanrı’nın merhameti adına size yalvarırım: Bedenlerinizi diri, kutsal, Tanrı’yı hoşnut eden birer kurban olarak sunun. Ruhsal tapınmanız budur.U $ Her şeyin kaynağı O’dur; her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için var oldu. O’na sonsuza dek yücelik olsun! Amin.\T1 # “Kim Tanrı’ya bir şey verdi ki, Karşılığını O’ndan isteyebilsin?”cS? " “Rab’bin düşüncesini kim bilebildi? Ya da kim O’nun öğütçüsü olabildi?”!R; ! Tanrı’nın zenginliği ne büyük, bilgeliği ve bilgisi ne derindir! O’nun yargıları ne denli akıl ermez, yolları ne denli anlaşılmazdır!nQU Çünkü Tanrı, merhametini herkese göstermek için herkesi sözdinlemezliğin tutsağı kıldı.~Pu  Bunun gibi, İsrailliler de, sizin kavuştuğunuz merhametle merhamete erişmek için şimdi söz dinlemez oldular. O  Bir zamanlar Tanrı’nın sözünü dinlemeyen sizler şimdi İsrailliler’in sözdinlemezliğinin sonucu merhamete kavuştunuz.NN  Çünkü Tanrı’nın armağanları ve çağrısı geri alınamaz.$MA  İsrailliler Müjde’yi reddederek sizin uğrunuza Tanrı’ya düşman oldular; ama Tanrı’nın seçimine göre, ataları sayesinde sevilmektedirler.eLC  Onların günahlarını kaldıracağım zaman Kendileriyle yapacağım antlaşma budur.”(KI  Sonunda bütün İsrail kurtulacaktır. Yazılmış olduğu gibi: “Kurtarıcı Siyon’dan gelecek, Yakup’un soyundan tanrısızlığı uzaklaştıracak.hJI  Kardeşler, bilgiçliğe kapılmamanız için şu sırdan habersiz kalmanızı istemem: İsrailliler’den bir bölümünün yüreği, öteki uluslardan kurtulacakların sayısı tamamlanıncaya dek duyarsız kalacaktır.QI  Eğer sen doğal yapısı yabanıl zeytin ağacından kesilip doğaya aykırı olarak cins zeytin ağacına aşılandınsa, asıl dalların öz zeytin ağacına aşılanacakları çok daha kesindir!H7  İmansızlıkta direnmezlerse, İsrailliler de öz ağaca aşılanacaklar. Çünkü Tanrı’nın onları eski yerlerine aşılamaya gücü vardır.GG  Onun için Tanrı’nın iyiliğini de sertliğini de gör. O, düşenlere karşı serttir; ama O’nun iyiliğine bağlı kalırsan, sana iyi davranır. Yoksa sen de kesilip atılırsın!RF  Çünkü Tanrı asıl dalları esirgemediyse, seni de esirgemeyecektir.qE[  Doğru, onlar imansızlık yüzünden kesildiler. Sense imanla yerinde duruyorsun. Böbürlenme, kork!KD  O zaman, “Ben aşılanayım diye dallar kesildi” diyeceksin.C  Ama zeytin ağacının bazı dalları kesildiyse ve sen yabanıl bir zeytin filiziyken onların yerine aşılanıp ağacın semiz köküne ortak oldunsa, o dallara karşı övünme. Eğer övünüyorsan, unutma ki, sen kökü taşımıyorsun, kök seni taşıyor.B  Ama zeytin ağacının bazı dalları kesildiyse ve sen yabanıl bir zeytin filiziyken onların yerine aşılanıp ağacın semiz köküne ortak oldunsa, o dallara karşı övünme. Eğer övünüyorsan, unutma ki, sen kökü taşımıyorsun, kök seni taşıyor.bA=  Hamurun ilk parçası kutsalsa, tümü kutsaldır; kök kutsalsa, dallar da kutsaldır.@/  Çünkü onların reddedilmesi dünyanın Tanrı’yla barışmasını sağladıysa, kabul edilmeleri ölümden yaşama geçiş değil de nedir?S?  Böylelikle belki soydaşlarımı imrendirip bazılarını kurtarırım.}>s Öteki uluslardan olan sizlere söylüyorum: Uluslara elçi olarak gönderildiğim için görevimi yüce sayarım. =9 Eğer İsrailliler’in suçu dünyaya zenginlik, bozgunu uluslara zenginlik getirdiyse, bütünlüğü çok daha büyük bir zenginlik getirecektir!]<3 Öyleyse soruyorum: İsrailliler, bir daha kalkmamak üzere mi sendeleyip düştüler? Kesinlikle hayır! Ama onların suçu yüzünden öteki uluslara kurtuluş verildi; öyle ki, İsrailliler onlara imrensin.O; Gözleri kararsın, göremesinler. Bellerini hep iki büklüm et!”[:/ Davut da şöyle diyor: “Sofraları onlara tuzak, Kapan, tökez ve ceza olsun.9  Yazılmış olduğu gibi: “Tanrı onlara uyuşukluk ruhu verdi; Bugüne dek görmeyen gözler, duymayan kulaklar verdi.”8  Sonuç ne? İsrail aradığına kavuşamadı, seçilmiş olanlar ise kavuştular. Geriye kalanlarınsa yürekleri nasırlaştırıldı.u7c  Eğer bu, lütufla olmuşsa, iyi işlerle olmamış demektir. Yoksa lütuf artık lütuf olmaktan çıkar!q6[  Aynı şekilde, şimdiki dönemde de Tanrı’nın lütfuyla seçilmiş küçük bir topluluk vardır.5{  Tanrı’nın ona verdiği yanıt nedir? “Baal’ın önünde diz çökmemiş yedi bin kişiyi kendime ayırdım.”4)  “Ya Rab, senin peygamberlerini öldürdüler, senin sunaklarını yıktılar. Yalnız ben kaldım. Beni de öldürmeye çalışıyorlar.”Y3+  Tanrı önceden bildiği kendi halkından yüz çevirmedi. Yoksa İlyas’la ilgili bölümde Kutsal Yazı’nın ne dediğini, İlyas’ın Tanrı’ya nasıl İsrail’den yakındığını bilmez misiniz? 2 ; Öyleyse soruyorum: Tanrı kendi halkından yüz mü çevirdi? Kesinlikle hayır! Ben de İbrahim soyundan, Benyamin oymağından bir İsrailli’yim.~1u  Öte yandan İsrail için şöyle diyor: “Söz dinlemeyen, asi bir halka Bütün gün ellerimi uzatıp durdum.”h0I  Sonra Yeşaya cesaretle, “Aramayanlar beni buldu, Sormayanlara kendimi gösterdim” diyor.(/I  Yine soruyorum: İsrail anlamadı mı? Önce Musa, “Ben sizi ulus olmayanla kıskandıracağım, Anlayışsız bir ulusla sizi öfkelendireceğim” diyor..  Ama soruyorum: Onlar duymadılar mı? Elbet duydular. “Sesleri bütün yeryüzüne, Sözleri dünyanın dört bucağına ulaştı.”c-?  Demek ki iman, haberi duymakla, duymak da Mesih’le ilgili sözün yayılmasıyla olur.|,q  Ne var ki, herkes Müjde’ye uymadı. Yeşaya’nın dediği gibi: “Ya Rab, verdiğimiz habere kim inandı?”+-  Sözü yaymaya gönderilmezlerse, sözü nasıl yayacaklar? Yazılmış olduğu gibi: “İyi haber müjdeleyenlerin ayakları ne güzeldir!” *9  Ama iman etmedikleri kişiyi nasıl çağıracaklar? Duymadıkları kişiye nasıl iman edecekler? Tanrı sözünü yayan olmazsa, nasıl duyacaklar?>)w “Rab’bi adıyla çağıran herkes kurtulacak.”( Çünkü Yahudi Grek ayrımı yoktur, aynı Rab hepsinin Rabbi’dir. Kendisini çağıranların tümüne eliaçıktır.I'  Kutsal Yazı, “O’na iman eden utandırılmayacak” diyor.e&C Çünkü insan yürekten iman ederek aklanır, imanını ağzıyla açıklayarak kurtulur.%) İsa’nın Rab olduğunu ağzınla açıkça söyler ve Tanrı’nın O’nu ölümden dirilttiğine yürekten iman edersen, kurtulacaksın.$y  Ne deniyor? “Tanrı sözü sana yakındır, Ağzında ve yüreğindedir.” İşte duyurduğumuz iman sözü budur.l#Q  İmana dayanan doğruluk ise şöyle diyor: “Yüreğinde, ‘Göğe –yani Mesih’i indirmeye– kim çıkacak?’ ya da, ‘Dipsiz derinliklere –yani Mesih’i ölüler arasından çıkarmaya– kim inecek?’ deme.”l"Q  İmana dayanan doğruluk ise şöyle diyor: “Yüreğinde, ‘Göğe –yani Mesih’i indirmeye– kim çıkacak?’ ya da, ‘Dipsiz derinliklere –yani Mesih’i ölüler arasından çıkarmaya– kim inecek?’ deme.”!  Musa, Kutsal Yasa’ya dayanan doğrulukla ilgili şöyle yazıyor: “Yasa’nın gereklerini yapan, onlar sayesinde yaşayacaktır.”S   Oysa her iman edenin aklanması için Mesih, Kutsal Yasa’nın sonudur.@y  Tanrı’nın öngördüğü doğruluğu anlamadıkları ve kendi doğruluklarını yerleştirmeye çalıştıkları için Tanrı’nın öngördüğü doğruluğa boyun eğmediler.ta  Onlara ilişkin tanıklık ederim ki, Tanrı için gayretlidirler; ama bu bilinçli bir gayret değildir.r _ Kardeşler! İsrailliler’in kurtulmasını yürekten özlüyor, bunun için Tanrı’ya yalvarıyorum.) ! Yazılmış olduğu gibi: “İşte, Siyon’a bir sürçme taşı, Bir tökezleme kayası koyuyorum. O’na iman eden utandırılmayacak.”  Neden? Çünkü imanla değil, iyi işlerle olurmuş gibi aklanmaya çalıştılar ve “sürçme taşı” nda sürçtüler._7  Aklanmak için Yasa’nın ardından giden İsrail ise Yasa’yı yerine getiremedi.pY  Öyleyse ne diyelim? Aklanma peşinde olmayan uluslar aklanmaya, imandan gelen aklanmaya kavuştular.6e  Yeşaya’nın önceden dediği gibi: “Her Şeye Egemen Rab Soyumuzu sürdürecek birkaç kişiyi Sağ bırakmamış olsaydı, Sodom gibi olur, Gomora’ya benzerdik.”Q  Çünkü Rab yeryüzündeki yargılama işini Tez yapıp bitirecek.”%  Yeşaya, İsrail için şöyle sesleniyor: “İsrailoğulları’nın sayısı Denizin kumu kadar çok olsa da, Ancak pek azı kurtulacak.  “Kendilerine, ‘Siz halkım değilsiniz’ denilen yerde, Yaşayan Tanrı’nın çocukları diye adlandırılacaklar.”zm  Tanrı Hoşea Kitabı’nda şöyle diyor: “Halkım olmayana halkım, Sevgili olmayana sevgili diyeceğim.”oW  Yalnız Yahudiler arasından değil, öteki uluslar arasından da çağırdığı bu insanlar biziz.  Yüceltmek üzere önceden hazırlayıp merhamet ettiklerine yüceliğinin zenginliğini göstermek için bunu yaptıysa, ne diyelim?)K  Eğer Tanrı gazabını göstermek ve gücünü tanıtmak isterken, gazabına hedef olup mahvolmaya hazırlananlara büyük sabırla katlandıysa, ne diyelim?  Ya da çömlekçinin aynı kil yığınından bir kabı onurlu iş için, ötekini bayağı iş için yapmaya hakkı yok mu?#?  Ama, ey insan, sen kimsin ki Tanrı’ya karşılık veriyorsun? “Kendisine biçim verilen, biçim verene, ‘Beni niçin böyle yaptın’ der mi?”  Şimdi bana, “Öyleyse Tanrı insanı neden hâlâ suçlu buluyor? O’nun isteğine kim karşı durabilir?” diyeceksin.` 9  Demek ki Tanrı dilediğine merhamet eder, dilediğinin yüreğini nasırlaştırır.* M  Tanrı Kutsal Yazı’da firavuna şöyle diyor: “Gücümü senin aracılığınla göstermek Ve adımı bütün dünyada duyurmak için Seni yükselttim.”j M  Demek ki bu, insanın isteğine ya da çabasına değil, Tanrı’nın merhametine bağlıdır.v e  Çünkü Musa’ya şöyle diyor: “Merhamet ettiğime merhamet edeceğim, Acıdığıma acıyacağım.”Q   Öyleyse ne diyelim? Tanrı adaletsizlik mi ediyor? Kesinlikle hayır!Y+ Yazılmış olduğu gibi, “Yakup’u sevdim, Esav’dan ise nefret ettim.”   Çocuklar henüz doğmamış, iyi ya da kötü bir şey yapmamışken, Tanrı Rebeka’ya, “Büyüğü küçüğüne kulluk edecek” dedi. Öyle ki, Tanrı’nın seçim yapmaktaki amacı yapılan işlere değil, kendi çağrısına dayanarak sürsün.   Çocuklar henüz doğmamış, iyi ya da kötü bir şey yapmamışken, Tanrı Rebeka’ya, “Büyüğü küçüğüne kulluk edecek” dedi. Öyle ki, Tanrı’nın seçim yapmaktaki amacı yapılan işlere değil, kendi çağrısına dayanarak sürsün.W' Ayrıca Rebeka bir erkekten, atamız İshak’tan ikizlere gebe kalmıştı.nU Çünkü vaat şöyleydi: “Gelecek yıl bu zamanda geleceğim ve Sara’nın bir oğlu olacak.”+O  Demek ki Tanrı’nın çocukları olağan yoldan doğan çocuklar değildir; İbrahim’in soyu sayılanlar Tanrı’nın vaadi uyarınca doğan çocuklardır.  İbrahim’in soyundan olsalar bile, hepsi onun çocukları değildir. Ama, “Senin soyun İshak’la sürecek” diye yazılmıştır.{  Tanrı’nın sözü boşa çıktı demek istemiyorum. Çünkü İsrail soyundan gelenlerin hepsi İsrailli sayılmaz."=  Büyük atalar onların atalarıdır. Mesih de bedence onlardandır. O her şeyin üzerinde hüküm süren, sonsuza dek övülecek Tanrı’dır! Amin. 9  Kardeşlerimin, soydaşlarım olan İsrailliler’in yerine ben kendim lanetlenip Mesih’ten uzaklaştırılmayı dilerdim. Evlatlığa kabul edilenler, Tanrı’nın yüceliğini görenler onlardır. Antlaşmalar, buyrulan Kutsal Yasa, tapınma düzeni, vaatler onlarındır. ~9  Kardeşlerimin, soydaşlarım olan İsrailliler’in yerine ben kendim lanetlenip Mesih’ten uzaklaştırılmayı dilerdim. Evlatlığa kabul edilenler, Tanrı’nın yüceliğini görenler onlardır. Antlaşmalar, buyrulan Kutsal Yasa, tapınma düzeni, vaatler onlarındır.?}y  Yüreğimde büyük bir keder, dinmeyen bir acı var.| ' Mesih’e ait biri olarak gerçeği söylüyorum, yalan söylemiyorum. Vicdanım da söylediklerimi Kutsal Ruh aracılığıyla doğruluyor.{w' Eminim ki, ne ölüm, ne yaşam, ne melekler, ne yönetimler, ne şimdiki ne gelecek zaman, ne güçler, ne yükseklik, ne derinlik, ne de yaratılmış başka bir şey bizi Rabbimiz Mesih İsa’da olan Tanrı sevgisinden ayırmaya yetecektir.zw& Eminim ki, ne ölüm, ne yaşam, ne melekler, ne yönetimler, ne şimdiki ne gelecek zaman, ne güçler, ne yükseklik, ne derinlik, ne de yaratılmış başka bir şey bizi Rabbimiz Mesih İsa’da olan Tanrı sevgisinden ayırmaya yetecektir.\y1% Ama bizi sevenin aracılığıyla bu durumların hepsinde galiplerden üstünüz.wxg$ Yazılmış olduğu gibi: “Senin uğruna bütün gün öldürülüyoruz, Kasaplık koyun sayılıyoruz.”w## Mesih’in sevgisinden bizi kim ayırabilir? Sıkıntı mı, elem mi, zulüm mü, açlık mı, çıplaklık mı, tehlike mi, kılıç mı?v" Kim suçlu çıkaracak? Ölmüş, üstelik dirilmiş olan Mesih İsa, Tanrı’nın sağındadır ve bizim için aracılık etmektedir.Vu%! Tanrı’nın seçtiklerini kim suçlayacak? Onları aklayan Tanrı’dır.t! Öz Oğlu’nu bile esirgemeyip O’nu hepimiz için ölüme teslim eden Tanrı, O’nunla birlikte bize her şeyi bağışlamayacak mı?Vs% Öyleyse buna ne diyelim? Tanrı bizden yanaysa, kim bize karşı olabilir?zrm Tanrı önceden belirlediği kişileri çağırdı, çağırdıklarını akladı ve akladıklarını yüceltti.7qg Çünkü Tanrı önceden bildiği kişileri Oğlu’nun benzerliğine dönüştürmek üzere önceden belirledi. Öyle ki, Oğul birçok kardeş arasında ilk doğan olsun.p! Tanrı’nın, kendisini sevenlerle, amacı uyarınca çağrılmış olanlarla birlikte her durumda iyilik için etkin olduğunu biliriz.%oC Yürekleri araştıran Tanrı, Ruh’un düşüncesinin ne olduğunu bilir. Çünkü Ruh, Tanrı’nın isteği uyarınca kutsallar için aracılık eder.Fn Bunun gibi, Ruh da güçsüzlüğümüzde bize yardım eder. Ne için dua etmemiz gerektiğini bilmeyiz, ama Ruh’un kendisi, sözle anlatılamaz iniltilerle bizim için aracılık eder.Im  Oysa görmediğimize umut bağlarsak, sabırla bekleyebiliriz.mlS Çünkü bu umutla kurtulduk. Ama görülen umut, umut değildir. Gördüğü şeyi kim umut eder?Jk  Yalnız yaratılış değil, biz de –evet Ruh’un turfandasına sahip olan bizler de– evlatlığa alınmayı, yani bedenlerimizin kurtulmasını özlemle bekleyerek içimizden inliyoruz.gjG Bütün yaratılışın şu ana dek birlikte inleyip doğum ağrısı çektiğini biliyoruz.6ie Çünkü yaratılış amaçsızlığa teslim edildi. Bu da yaratılışın isteğiyle değil, onu amaçsızlığa teslim eden Tanrı’nın isteğiyle oldu. Çünkü yaratılışın, yozlaşmaya köle olmaktan kurtarılıp Tanrı çocuklarının yüce özgürlüğüne kavuşturulması umudu vardı.6he Çünkü yaratılış amaçsızlığa teslim edildi. Bu da yaratılışın isteğiyle değil, onu amaçsızlığa teslim eden Tanrı’nın isteğiyle oldu. Çünkü yaratılışın, yozlaşmaya köle olmaktan kurtarılıp Tanrı çocuklarının yüce özgürlüğüne kavuşturulması umudu vardı._g7 Yaratılış, Tanrı çocuklarının ortaya çıkmasını büyük özlemle bekliyor.xfi Kanım şu ki, bu anın acıları, gözümüzün önüne serilecek yücelikle karşılaştırılmaya değmez.^e5 Eğer Tanrı’nın çocuklarıysak, aynı zamanda mirasçıyız. Mesih’le birlikte yüceltilmek üzere Mesih’le birlikte acı çekiyorsak, Tanrı’nın mirasçılarıyız, Mesih’le ortak mirasçılarız.mdS Ruh’un kendisi, bizim ruhumuzla birlikte, Tanrı’nın çocukları olduğumuza tanıklık eder.c1 Çünkü sizi yeniden korkuya sürükleyecek kölelik ruhunu almadınız, oğulluk ruhunu aldınız. Bu ruhla, “Abba, Baba!” diye sesleniriz.Wb' Tanrı’nın Ruhu’yla yönetilenlerin hepsi Tanrı’nın oğullarıdır.a Çünkü benliğe göre yaşarsanız öleceksiniz; ama bedenin kötü işlerini Ruh’la öldürürseniz yaşayacaksınız.j`M Öyleyse kardeşlerim, borçluyuz ama, benliğe göre yaşamak için benliğe borçlu değiliz.I_  Mesih İsa’yı ölümden dirilten Tanrı’nın Ruhu içinizde yaşıyorsa, Mesih’i ölümden dirilten Tanrı, içinizde yaşayan Ruhu’yla ölümlü bedenlerinize de yaşam verecektir.^ Eğer Mesih içinizdeyse, bedeniniz günah yüzünden ölü olmakla birlikte, aklanmış olduğunuz için ruhunuz diridir.,]Q Ne var ki, Tanrı’nın Ruhu içinizde yaşıyorsa, benliğin değil, Ruh’un denetimindesiniz. Ama içinde Mesih’in Ruhu olmayan kişi Mesih’in değildir.H\  Benliğin denetiminde olanlar Tanrı’yı hoşnut edemezler.[y Çünkü benliğe dayanan düşünce Tanrı’ya düşmandır; Tanrı’nın Yasası’na boyun eğmez, eğemez de...bZ= Benliğe dayanan düşünce ölüm, Ruh’a dayanan düşünceyse yaşam ve esenliktir.fYE Benliğe uyanlar benlikle ilgili, Ruh’a uyanlarsa Ruh’la ilgili işleri düşünürler.oXW Öyle ki, Yasa’nın gereği, benliğe göre değil, Ruh’a göre yaşayan bizlerde yerine gelsin.^W5 İnsan benliğinden ötürü güçsüz olan Kutsal Yasa’nın yapamadığını Tanrı yaptı. Öz Oğlu’nu günahlı insan benzerliğinde günah sunusu olarak gönderip günahı insan benliğinde yargıladı.Vy Çünkü yaşam veren Ruh’un yasası, Mesih İsa sayesinde beni günahın ve ölümün yasasından özgür kıldı.RU  Böylece Mesih İsa’ya ait olanlara artık hiçbir mahkûmiyet yoktur.:Tm Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla Tanrı’ya şükürler olsun! Sonuç olarak ben aklımla Tanrı’nın Yasası’na, ama benliğimle günahın yasasına kulluk ediyorum.SS Ne zavallı insanım! Ölüme götüren bu bedenden beni kim kurtaracak?=Rs Ama bedenimin üyelerinde bambaşka bir yasa görüyorum. Bu da aklımın onayladığı yasaya karşı savaşıyor ve beni bedenimin üyelerindeki günah yasasına tutsak ediyor.JQ  İç varlığımda Tanrı’nın Yasası’ndan zevk alıyorum.pPY Bundan şu kuralı çıkarıyorum: Ben iyi olanı yapmak isterken, karşımda hep kötülük vardır.aO; İstemediğimi yapıyorsam, bunu yapan artık ben değil, içimde yaşayan günahtır.SN İstediğim iyi şeyi yapmıyorum, istemediğim kötü şeyi yapıyorum.My İçimde, yani benliğimde iyi bir şey bulunmadığını biliyorum. İçimde iyiyi yapmaya istek var, ama güç yok.ML Öyleyse bunu artık ben değil, içimde yaşayan günah yapıyor.UK# Ama istemediğimi yaparsam, Yasa’nın iyi olduğunu kabul etmiş olurum.sJ_ Ne yaptığımı anlamıyorum. Çünkü istediğimi yapmıyorum; nefret ettiğim ne ise, onu yapıyorum.sI_ Yasa’nın ruhsal olduğunu biliriz. Bense benliğin denetimindeyim, köle gibi günaha satılmışım.Hy Öyleyse, iyi olan bana ölüm mü getirdi? Kesinlikle hayır! Ama günah, günah olarak tanınsın diye, iyi olanın aracılığıyla bana ölüm getiriyordu. Öyle ki, buyruk aracılığıyla günahın ne denli günahlı olduğu anlaşılsın.YG+ İşte böyle, Yasa gerçekten kutsaldır. Buyruk da kutsal, doğru ve iyidir.oFW Çünkü günah buyruğun verdiği fırsatla beni aldattı, buyruk aracılığıyla beni öldürdü.=Es Bir zamanlar, Yasa’nın bilincinde değilken diriydim. Ama buyruğun bilincine vardığımda günah dirildi, bense öldüm. Buyruk da bana yaşam getireceğine, ölüm getirdi.=Ds Bir zamanlar, Yasa’nın bilincinde değilken diriydim. Ama buyruğun bilincine vardığımda günah dirildi, bense öldüm. Buyruk da bana yaşam getireceğine, ölüm getirdi.C5 Ne var ki günah, bu buyruğun verdiği fırsatla içimde her türlü açgözlülüğü üretti. Çünkü Kutsal Yasa olmadıkça günah ölüdür.nBU Öyleyse ne diyelim? Kutsal Yasa günah mı oldu? Kesinlikle hayır! Ama Yasa olmasaydı, günahın ne olduğunu bilemezdim. Yasa, “Göz dikmeyeceksin” demeseydi, başkasının malına göz dikmenin ne olduğunu bilemezdim.^A5 Şimdiyse biz, daha önce tutsağı olduğumuz Yasa karşısında öldüğümüz için Yasa’dan özgür kılındık. Sonuç olarak, yazılı yasanın eski yolunda değil, Ruh’un yeni yolunda kulluk ediyoruz.:@m Çünkü biz benliğin denetimindeyken, Yasa’nın kışkırttığı günah tutkuları bedenimizin üyelerinde etkindi. Bunun sonucu olarak ölüme götüren meyveler verdik.x?i Aynı şekilde kardeşlerim, siz de bir başkasına –ölümden dirilmiş olan Mesih’e– varmak üzere Mesih’in bedeni aracılığıyla Kutsal Yasa karşısında öldünüz. Bu da Tanrı’nın hizmetinde verimli olmamız içindir.Y>+ Buna göre kadın, kocası yaşarken başka bir erkekle ilişki kurarsa, zina etmiş sayılır. Ama kocası ölürse, kadın yasadan özgür olur. Şöyle ki, başka bir erkeğe varırsa, zina etmiş olmaz.= Örneğin, evli kadın, kocası yaşadıkça yasayla ona bağlıdır; kocası ölürse, onu kocasına bağlayan yasadan özgür olur. <  Bilmez misiniz ki, ey kardeşler –Kutsal Yasa’yı bilenlere söylüyorum– Yasa insana ancak yaşadığı sürece egemendir?v;e Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı’nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa’da sonsuz yaşamdır.:5 Ama şimdi günahtan özgür kılınıp Tanrı’nın kulları olduğunuza göre, kazancınız kutsallaşma ve bunun sonucu olan sonsuz yaşamdır.i9K Şimdi utandığınız şeylerden o dönemde ne kazancınız oldu? Onların sonucu ölümdür.D8 Sizler günahın kölesiyken doğruluktan özgürdünüz.7+ Doğanızın güçsüzlüğü yüzünden insan ölçülerine göre konuşuyorum. Bedeninizin üyelerini ahlaksızlığa ve kötülük yapmak üzere kötülüğe nasıl köle olarak sundunuzsa, şimdi de bu üyelerinizi kutsal olmak üzere doğruluğa köle olarak sunun.H6  Günahtan özgür kılınarak doğruluğun köleleri oldunuz.5! Ama şükürler olsun Tanrı’ya! Eskiden günahın köleleri olan sizler, adandığınız öğretinin özüne yürekten bağlandınız.j4M Söz dinleyen köleler gibi kendinizi kime teslim ederseniz, sözünü dinlediğiniz kişinin köleleri olduğunuzu bilmez misiniz? Ya ölüme götüren günahın ya da doğruluğa götüren sözdinlerliğin kölelerisiniz."3= Öyleyse ne diyelim? Yasa’nın yönetimi altında değil de, Tanrı’nın lütfu altında olduğumuz için günah mı işleyelim? Kesinlikle hayır! 2  Günah size egemen olmayacaktır. Çünkü Kutsal Yasa’nın yönetimi altında değil, Tanrı’nın lütfu altındasınız.N1 Bedeninizin üyelerini haksızlığa araç ederek günaha sunmayın. Ölümden dirilenler gibi kendinizi Tanrı’ya adayın; bedeninizin üyelerini doğruluk araçları olarak Tanrı’ya sunun.0w Bu nedenle bedenin tutkularına uymamak için günahın ölümlü bedenlerinizde egemenlik sürmesine izin vermeyin.r/] Siz de böylece kendinizi günah karşısında ölü, Mesih İsa’da Tanrı karşısında diri sayın.. O’nun ölümü günaha karşılık ilk ve son ölüm olmuştur. Sürmekte olduğu yaşamı ise Tanrı için sürmektedir. -9 Çünkü Mesih’in ölümden dirilmiş olduğunu ve bir daha ölmeyeceğini, ölümün artık O’nun üzerinde egemenlik sürmeyeceğini biliyoruz.a,; Mesih’le birlikte ölmüşsek, O’nunla birlikte yaşayacağımıza da inanıyoruz.F+ Çünkü ölmüş kişi günahtan özgür kılınmıştır.;*o Artık günaha kölelik etmeyelim diye, günahlı varlığımızın ortadan kaldırılması için eski yaradılışımızın Mesih’le birlikte çarmıha gerildiğini biliriz.)  Eğer O’nunkine benzer bir ölümde O’nunla birleştiysek, O’nunkine benzer bir dirilişte de O’nunla birleşeceğiz.+(O Baba’nın yüceliği sayesinde Mesih nasıl ölümden dirildiyse, biz de yeni bir yaşam sürmek üzere vaftiz yoluyla O’nunla birlikte ölüme gömüldük.s'_ Mesih İsa’ya vaftiz edildiğimizde, hepimizin O’nun ölümüne vaftiz edildiğimizi bilmez misiniz?o&W Kesinlikle hayır! Günah karşısında ölmüş olan bizler artık nasıl günah içinde yaşarız?Y% - Öyleyse ne diyelim? Lütuf çoğalsın diye günah işlemeye devam mı edelim?@$y Öyle ki, günah nasıl ölüm yoluyla egemenlik sürdüyse, Tanrı’nın lütfu da Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla sonsuz yaşam vermek üzere doğrulukla egemenlik sürsün.# Kutsal Yasa suç çoğalsın diye araya girdi; ama günahın çoğaldığı yerde Tanrı’nın lütfu daha da çoğaldı.*"M Çünkü bir adamın sözdinlemezliği yüzünden nasıl birçoğu günahkâr kılındıysa, bir adamın söz dinlemesiyle birçoğu da doğru kılınacaktır.&!E İşte, tek bir suçun bütün insanların mahkûmiyetine yol açtığı gibi, bir doğruluk eylemi de bütün insanlara yaşam veren aklanmayı sağladı.   Çünkü ölüm bir tek adamın suçu yüzünden o tek adam aracılığıyla egemenlik sürdüyse, Tanrı’nın bol lütfunu ve aklanma bağışını alanların bir tek adam, yani İsa Mesih sayesinde yaşamda egemenlik sürecekleri çok daha kesindir.M Tanrı’nın bağışı o tek adamın günahının sonucu gibi değildir. Tek suçtan sonra verilen yargı mahkûmiyet getirdi; oysa birçok suçtan sonra verilen armağan aklanmayı sağladı. Ne var ki, Tanrı’nın armağanı Adem’in suçu gibi değildir. Çünkü bir kişinin suçu yüzünden birçokları öldüyse, Tanrı’nın lütfu ve bir tek adamın, yani İsa Mesih’in lütfuyla verilen bağış birçokları yararına daha da çoğaldı.!; Oysa ölüm Adem’den Musa’ya dek, gelecek Kişi’nin örneği olan Adem’in suçuna benzer bir günah işlememiş olanlar üzerinde de egemendi.mS Kutsal Yasa’dan önce de dünyada günah vardı; ama yasa olmayınca günahın hesabı tutulmaz.+O Günah bir insan aracılığıyla, ölüm de günah aracılığıyla dünyaya girdi. Böylece ölüm bütün insanlara yayıldı. Çünkü hepsi günah işledi.&E Yalnız bu kadar da değil, bizi şimdi Tanrı’yla barıştırmış olan Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla, Tanrı’nın kendisiyle de övünüyoruz. d~y~ }<|{{{$zz?ylxx'wwMvvTuuXtts\srr%qqppoonmmillJkjvih^gg fcee,d.cbsa!`` _^]}].\[[EZZLYYRYXWWVVXV UVUTTSRRR+QQBPOOONNRMM3LKJJ}HGxEEmDD3CCOBB>AA@??H>>==9 Bazılarınız böyleydiniz; ama yıkandınız, kutsal kılındınız, Rab İsa Mesih adıyla ve Tanrımız’ın Ruhu aracılığıyla aklandınız.C= Günahkârların, Tanrı Egemenliği’ni miras almayacağını bilmiyor musunuz? Aldanmayın! Ne fuhuş yapanlar Tanrı’nın Egemenliği’ni miras alacaktır, ne puta tapanlar, ne zina edenler, ne oğlanlar, ne oğlancılar, ne hırsızlar, ne açgözlüler, ne ayyaşlar, ne sövücüler, ne de soyguncular.C< Günahkârların, Tanrı Egemenliği’ni miras almayacağını bilmiyor musunuz? Aldanmayın! Ne fuhuş yapanlar Tanrı’nın Egemenliği’ni miras alacaktır, ne puta tapanlar, ne zina edenler, ne oğlanlar, ne oğlancılar, ne hırsızlar, ne açgözlüler, ne ayyaşlar, ne sövücüler, ne de soyguncular.; Bunun yerine, siz kendiniz haksızlık edip başkasını dolandırıyorsunuz. Üstelik bunu kardeşlerinize yapıyorsunuz..:U Aslında birbirinizden davacı olmanız bile sizin için düpedüz yenilgidir. Haksızlığa uğrasanız daha iyi olmaz mı? Dolandırılsanız daha iyi olmaz mı?Q9 Kardeş kardeşe karşı dava açıyor, üstelik imansızlar önünde! 8 Sizi utandırmak için söylüyorum bunu. Kardeşler arasındaki davalarda yargıçlık edecek kadar bilge biri yok mu aranızda?7 Bu yaşamla ilgili davalarınız olduğunda, inanlılar topluluğunda en önemsiz sayılanları mı yargıç atıyorsunuz?g6G Bu yaşamla ilgili davalar bir yana, melekleri bile yargılayacağımızı bilmiyor musunuz?(5I Kutsalların dünyayı yargılayacağını bilmiyor musunuz? Madem dünyayı yargılayacaksınız, böyle önemsiz davaları görmeye yeterli değil misiniz?4  Sizden birinin öbürüne karşı bir davası varsa kutsallar önünde değil de, imansızlar önünde yargılanmaya cesaret eder mi?d3A Topluluğun dışında kalanları Tanrı yargılar. “Kötü adamı aranızdan kovun!”%2C İnanlılar topluluğunun dışındakileri yargılamaya benim ne hakkım var? Sizin de yargılamanız gereken kişiler topluluğun içindekiler değil mi?J1  Ama şimdi size şunu yazıyorum: Kardeş diye bilinirken fuhuş yapan, açgözlü, putperest, sövücü, ayyaş ya da soyguncu olanla arkadaşlık etmeyin, böyle biriyle yemek bile yemeyin.-0S Kuşkusuz dünyadaki ahlaksızları, açgözlüleri, soyguncuları ya da putperestleri demek istemedim. Öyle olsaydı, dünyadan ayrılmak zorunda kalırdınız!M/ Mektubumda size fuhuş yapanlarla arkadaşlık etmemenizi yazdım.. Bunun için eski mayayla –kin ve kötülük mayasıyla– değil, içtenliğin ve dürüstlüğün mayasız ekmeğiyle bayram edelim.- Yeni bir hamur olabilmek için eski mayadan arınıp temizlenin. Zaten mayasızsınız. Çünkü Fısıh kuzumuz Mesih kurban edildi.e,C Övünmeniz yersizdir. Azıcık mayanın bütün hamuru kabarttığını bilmiyor musunuz?]+3 Bedence olmasa da ruhça aranızdayım. Bu suçu işleyeni, aranızdaymışım gibi Rabbimiz İsa’nın adıyla zaten yargılamış bulunuyorum. Ben ruhça aranızdayken Rabbimiz İsa’nın gücüyle toplandığınız zaman, bedeninin yok olması için bu adamı Şeytan’a teslim edin ki, Rab İsa’nın gününde ruhu kurtulabilsin.]*3 Bedence olmasa da ruhça aranızdayım. Bu suçu işleyeni, aranızdaymışım gibi Rabbimiz İsa’nın adıyla zaten yargılamış bulunuyorum. Ben ruhça aranızdayken Rabbimiz İsa’nın gücüyle toplandığınız zaman, bedeninin yok olması için bu adamı Şeytan’a teslim edin ki, Rab İsa’nın gününde ruhu kurtulabilsin.])3 Bedence olmasa da ruhça aranızdayım. Bu suçu işleyeni, aranızdaymışım gibi Rabbimiz İsa’nın adıyla zaten yargılamış bulunuyorum. Ben ruhça aranızdayken Rabbimiz İsa’nın gücüyle toplandığınız zaman, bedeninin yok olması için bu adamı Şeytan’a teslim edin ki, Rab İsa’nın gününde ruhu kurtulabilsin.m(S Siz hâlâ böbürleniyorsunuz! Oysa yas tutup bu işi yapanı aranızdan atmanız gerekmez miydi?' 1 Aranızda fuhuş olduğu söyleniyor, üstelik putperestler arasında bile rastlanmayan türden bir fuhuş! Biri babasının karısını almış.\&1 Ne istiyorsunuz? Size sopayla mı geleyim, yoksa sevgi ve yumuşak bir ruhla mı?G% Çünkü Tanrı’nın Egemenliği lafta değil, güçtedir.$# Ama Rab dilerse yakında yanınıza geleceğim. O zaman bu küstahların söylediklerini değil, güçlerinin ne olduğunu öğreneceğim.M# Bazılarınız yanınıza gelmeyeceğimi sanarak küstahlaşıyor.>"u Rab’be sadık olan sevgili çocuğum Timoteos’u bu amaçla size gönderiyorum. Her yerde, her kilisede öğrettiğim ve Mesih’te izlediğim yolları o size anımsatacaktır.=!u Bu nedenle beni örnek almaya çağırıyorum sizi.) K Çünkü Mesih’in yolunda sayısız eğiticiniz olsa da çok sayıda babanız yoktur. Size Müjde’yi ulaştırmakla Mesih İsa’da manevi babanız oldum.gG Bunları sizi utandırmak için değil, siz sevgili çocuklarımı uyarmak için yazıyorum. İftiraya uğrayınca tatlılıkla karşılık veriyoruz. Şu ana dek adeta dünyanın süprüntüsü, her şeyin döküntüsü olduk.uc Kendi ellerimizle çalışıp emek veriyoruz. Bize sövenlere iyilik diliyoruz, zulmedilince sabrediyoruz.X) Şu ana dek aç, susuz, çıplağız. Dövülüyoruz, barınacak yerimiz yok.%C Biz Mesih uğruna akılsızız, ama siz Mesih’te akıllısınız! Biz zayıfız, siz güçlüsünüz! Siz saygıdeğer kişilersiniz, bizse değersiziz!6e Kanımca Tanrı biz elçileri, en geriden gelen ölüm hükümlüleri gibi gözler önüne serdi. Hem melekler hem insanlar için, bütün evren için seyirlik oyun olduk./ Zaten tok ve zenginsiniz! Biz olmadan krallar olmuşsunuz! Keşke gerçekten krallar olsaydınız da, biz de sizinle birlikte krallık etseydik!  Seni başkasından üstün kılan kim? Tanrı’dan almadığın neyin var ki? Madem aldın, niçin almamış gibi övünüyorsun? Kardeşler, bizden örnek alarak, “Yazılmış olanın dışına çıkmayın” sözünün anlamını öğrenmeniz için bu ilkeleri sizin yararınıza kendime ve Apollos’a uyguladım. Öyle ki, hiç kimse biriyle övünüp bir başkasını hor görmesin.' Bu nedenle, belirlenen zamandan önce hiçbir şeyi yargılamayın. Rab’bin gelişini bekleyin. O, karanlığın gizlediklerini aydınlığa çıkaracak, yüreklerdeki amaçları açığa vuracaktır. O zaman herkes Tanrı’dan payına düşen övgüyü alacaktır.\1 Kendimde bir kusur görmüyorum. Ama bu beni aklamaz. Beni yargılayan Rab’dir.  Sizin tarafınızdan ya da olağan bir mahkeme tarafından yargılanırsam hiç aldırmam. Kendi kendimi de yargılamıyorum.D Kâhyada aranan başlıca nitelik güvenilir olmasıdır.o Y Böylece insanlar bizi Mesih’in hizmetkârları ve Tanrı’nın sırlarının kâhyaları saysın.:o Siz Mesih’insiniz, Mesih de Tanrı’nındır.jM Pavlus, Apollos, Kefas, dünya, yaşam ve ölüm, şimdiki ve gelecek zaman, her şey sizindir.T! Bu nedenle hiç kimse insanlarla övünmesin. Çünkü her şey sizindir.b= Yine, “Rab bilgelerin düşüncelerinin boş olduğunu bilir” diye yazılmıştır. 9 Çünkü bu dünyanın bilgeliği Tanrı’nın gözünde akılsızlıktır. Yazılmış olduğu gibi, “O, bilgeleri kurnazlıklarında yakalar.” ) Kimse kendini aldatmasın. Aranızdan biri bu çağın ölçülerine göre kendini bilge sanıyorsa, bilge olmak için “akılsız” olsun!  Kim Tanrı’nın tapınağını yıkarsa, Tanrı da onu yıkacak. Çünkü Tanrı’nın tapınağı kutsaldır ve o tapınak sizsiniz.r ] Tanrı’nın tapınağı olduğunuzu, Tanrı’nın Ruhu’nun sizde yaşadığını bilmiyor musunuz?i K Yaptıkları yanarsa, zarar edecek. Kendisi kurtulacak, ama ateşten geçmiş gibi olacaktır.V% Bir kimsenin inşa ettikleri ateşe dayanırsa, o kimse ödülünü alacak."= Herkesin yaptığı iş belli olacak, yargı günü ortaya çıkacak. Herkesin işi ateşle açığa vurulacak. Ateş her işin niteliğini sınayacak.|q Bu temel üzerine kimi altın, gümüş ya da değerli taşlarla, kimi de tahta, ot ya da kamışla inşa edecek._7 Çünkü hiç kimse atılan temelden, yani İsa Mesih’ten başka bir temel atamaz.9k Tanrı’nın bana lütfettiği görev uyarınca bilge bir mimar gibi temel attım, başkaları da bu temel üzerine inşa ediyor. Herkes nasıl inşa ettiğine dikkat etsin.oW Biz Tanrı’nın emektaşlarıyız. Sizler de Tanrı’nın tarlası, Tanrı’nın binasısınız.c? Ekenle sulayanın değeri birdir. Her biri kendi emeğinin karşılığını alacaktır.T! Önemli olan, eken ya da sulayan değil, ekileni büyüten Tanrı’dır.D Tohumu ben ektim, Apollos suladı. Ama Tanrı büyüttü.{o Apollos kim, Pavlus kim? İman etmenize aracı olmuş hizmetkârlardır. Rab her birimize bir görev vermiştir.~ Biriniz, “Ben Pavlus yanlısıyım”, ötekiniz, “Ben Apollos yanlısıyım” diyorsa, öbür insanlardan ne farkınız kalır?-}S Çünkü hâlâ benliğe uyuyorsunuz. Aranızda kıskançlık ve çekişme olması, benliğe uyduğunuzu, öbür insanlar gibi yaşadığınızı göstermiyor mu?||q Size süt verdim, katı yiyecek değil. Çünkü katı yiyeceği henüz yiyemiyordunuz. Şimdi bile yiyemezsiniz.-{ U Kardeşler, ben sizinle ruhsal kişilerle konuşur gibi konuşamadım. Benliğe uyanlarla, Mesih’te henüz bebeklik çağında olanlarla konuşur gibi konuştum.~zu “Rab’bin düşüncesini kim bildi ki, O’na öğüt verebilsin?” Oysa biz Mesih’in düşüncesine sahibiz.eyC Ruhsal kişi her konuda yargı yürütebilir, ama kimse onun hakkında yargı yürütemez.*xM Doğal kişi, Tanrı’nın Ruhu’yla ilgili gerçekleri kabul etmez. Çünkü bunlar ona saçma gelir, ruhça değerlendirildikleri için bunları anlayamaz.:wm Ruhsal kişilere ruhsal gerçekleri açıklarken, Tanrı’nın lütfettiklerini insan bilgeliğinin öğrettiği sözlerle değil, Ruh’un öğrettiği sözlerle bildiririz.|vq Tanrı’nın bize lütfettiklerini bilelim diye, bu dünyanın ruhunu değil, Tanrı’dan gelen Ruh’u aldık.3u_ İnsanın düşüncelerini, insanın içindeki ruhundan başka kim bilebilir? Bunun gibi, Tanrı’nın düşüncelerini de Tanrı’nın Ruhu’ndan başkası bilemez.t% Oysa Tanrı Ruh aracılığıyla bunları bize açıkladı. Çünkü Ruh her şeyi, Tanrı’nın derin düşüncelerini bile araştırır.8si Yazılmış olduğu gibi, “Tanrı’nın kendisini sevenler için hazırladıklarını Hiçbir göz görmedi, Hiçbir kulak duymadı, Hiçbir insan yüreği kavramadı.”r! Tanrı’nın saklı bilgeliğinden gizemli biçimde söz ediyoruz. Zamanın başlangıcından önce Tanrı’nın bizim yüceliğimiz için belirlediği bu bilgeliği bu çağın önderlerinden hiçbiri anlamadı. Anlasalardı yüce Rab’bi çarmıha germezlerdi.q! Tanrı’nın saklı bilgeliğinden gizemli biçimde söz ediyoruz. Zamanın başlangıcından önce Tanrı’nın bizim yüceliğimiz için belirlediği bu bilgeliği bu çağın önderlerinden hiçbiri anlamadı. Anlasalardı yüce Rab’bi çarmıha germezlerdi.+pO Gerçi olgun kişiler arasında bilgece sözler söylüyoruz; ama bu bilgelik ne şimdiki çağın, ne de bu çağın gelip geçici önderlerinin bilgeliğidir.Uo# Öyle ki, imanınız insan bilgeliğine değil, Tanrı gücüne dayansın.ny Sözüm ve bildirim, insan bilgeliğinin ikna edici sözlerine değil, Ruh’un kanıtlayıcı gücüne dayanıyordu.Hm  Size zayıflık ve korku içinde geldim, tir tir titriyordum!zlm Aranızdayken, İsa Mesih’ten ve O’nun çarmıha gerilişinden başka hiçbir şey bilmemeye kararlıydım. k  Kardeşler, Tanrı’yla ilgili bildiriyi duyurmak için size geldiğimde, söz ustalığıyla ya da üstün bilgelikle gelmedim.Tj # Bunun için yazılmış olduğu gibi, “Övünen, Rab’le övünsün.”i  Ama siz Tanrı sayesinde Mesih İsa’dasınız. O bizim için tanrısal bilgelik, doğruluk, kutsallık ve kurtuluş oldu.Ch  Öyle ki, Tanrı’nın önünde hiç kimse övünemesin.~g w Dünyanın önemli gördüklerini hiçe indirmek için dünyanın önemsiz, soysuz, değersiz gördüklerini seçti.&f G Ne var ki, Tanrı bilgeleri utandırmak için dünyanın saçma saydıklarını, güçlüleri utandırmak için de dünyanın zayıf saydıklarını seçti.e ) Kardeşlerim, aldığınız çağrıyı düşünün. Birçoğunuz insan ölçülerine göre bilge, güçlü ya da soylu kişiler değildiniz.d 5 Çünkü Tanrı’nın “saçmalığı” insan bilgeliğinden daha üstün, Tanrı’nın “zayıflığı” insan gücünden daha güçlüdür. c  Oysa Mesih, çağrılmış olanlar için –ister Yahudi ister Grek olsun– Tanrı’nın gücü ve Tanrı’nın bilgeliğidir.b y Ama biz çarmıha gerilmiş Mesih’i duyuruyoruz. Yahudiler bunu yüzkarası, öteki uluslar da saçmalık sayarlar.Ma  Yahudiler doğaüstü belirtiler ister, Grekler’se bilgelik arar./` Y Mademki dünya Tanrı’nın bilgeliği uyarınca Tanrı’yı kendi bilgeliğiyle tanımadı, Tanrı iman edenleri saçma sayılan bildiriyle kurtarmaya razı oldu.!_ = Hani nerede bilge kişi? Din bilgini nerede? Nerede bu çağın hünerli tartışmacısı? Tanrı dünya bilgeliğinin saçma olduğunu göstermedi mi?^  Nitekim şöyle yazılmıştır: “Bilgelerin bilgeliğini yok edeceğim, Akıllıların aklını boşa çıkaracağım.”w] i Çarmıhla ilgili bildiri mahva gidenler için saçmalık, biz kurtulmakta olanlar içinse Tanrı gücüdür.)\ M Çünkü Mesih beni vaftiz etmeye değil, Mesih’in çarmıhtaki ölümü boşa gitmesin diye, bilgece sözlere dayanmaksızın Müjde’yi yaymaya gönderdi.}[ u Evet, bir de İstefanas’ın ev halkını vaftiz ettim; bunun dışında kimseyi vaftiz ettiğimi anımsamıyorum.)Z M Hiç kimse benim adımla vaftiz edildiğinizi söylemesin diye Krispus’la Gayus’tan başka hiçbirinizi vaftiz etmediğim için Tanrı’ya şükrediyorum.)Y M Hiç kimse benim adımla vaftiz edildiğinizi söylemesin diye Krispus’la Gayus’tan başka hiçbirinizi vaftiz etmediğim için Tanrı’ya şükrediyorum.uX e Mesih bölündü mü? Sizin için çarmıha gerilen Pavlus muydu? Pavlus’un adıyla mı vaftiz edildiniz?;W q Şunu demek istiyorum: Her biriniz, “Ben Pavlus yanlısıyım”, “Ben Apollos yanlısıyım”, “Ben Kefas yanlısıyım” ya da “Ben Mesih yanlısıyım” diyormuş.]V 5 Kardeşlerim, Kloi’nin ev halkından aranızda çekişmeler olduğunu öğrendim.)U M Kardeşler, Rabbimiz İsa Mesih’in adıyla yalvarıyorum: Hepiniz uyum içinde olun, aranızda bölünmeler olmadan aynı düşünce ve görüşte birleşin._T 9 Sizleri Oğlu Rabbimiz İsa Mesih’le paydaşlığa çağıran Tanrı güvenilirdir.gS I Rabbimiz İsa Mesih kendi gününde kusursuz olmanız için sizi sonuna dek pekiştirecektir.uR e Şöyle ki, Rabbimiz İsa Mesih’in görünmesini beklerken hiçbir ruhsal armağandan yoksun değilsiniz.Q + Mesih’le ilgili tanıklığımız sizde pekiştiği gibi Mesih’te her bakımdan –her tür söz ve bilgi bakımından– zenginleştiniz.P + Mesih’le ilgili tanıklığımız sizde pekiştiği gibi Mesih’te her bakımdan –her tür söz ve bilgi bakımından– zenginleştiniz.O  Tanrı’nın Mesih İsa’da size bağışladığı lütuftan ötürü sizin için her zaman Tanrım’a şükrediyorum.~N w Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi olmaya çağrılan ben Pavlus ve kardeşimiz Sostenis’ten Tanrı’nın Korint’teki kilisesine selam! Mesih İsa’da kutsal kılınmış, kutsal olmaya çağrılmış olan sizlere ve hepimizin Rabbi İsa Mesih’in adını her yerde anan herkese Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten lütuf ve esenlik olsun.~M w Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi olmaya çağrılan ben Pavlus ve kardeşimiz Sostenis’ten Tanrı’nın Korint’teki kilisesine selam! Mesih İsa’da kutsal kılınmış, kutsal olmaya çağrılmış olan sizlere ve hepimizin Rabbi İsa Mesih’in adını her yerde anan herkese Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten lütuf ve esenlik olsun.}L w Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi olmaya çağrılan ben Pavlus ve kardeşimiz Sostenis’ten Tanrı’nın Korint’teki kilisesine selam! Mesih İsa’da kutsal kılınmış, kutsal olmaya çağrılmış olan sizlere ve hepimizin Rabbi İsa Mesih’in adını her yerde anan herkese Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten lütuf ve esenlik olsun.cK? Bilge olan tek Tanrı’ya İsa Mesih aracılığıyla sonsuza dek yücelik olsun! Amin.PJ O sır şimdi aydınlığa çıkarılmış ve öncesiz Tanrı’nın buyruğuna göre peygamberlerin yazıları aracılığıyla bütün ulusların iman ederek söz dinlemesi için bildirilmiştir.CI Tanrı, duyurduğum Müjde ve İsa Mesih’le ilgili bildiri uyarınca, sonsuz çağlardan beri saklı tutulan sırrı açıklayan vahiy uyarınca sizi ruhça pekiştirecek güçtedir.-HS Ben Pavlus’a ve bütün inanlılar topluluğuna konukseverlik eden Gayus size selam eder. Kent haznedarı Erastus’un ve Kuartus kardeşin size selamları var.-GS Ben Pavlus’a ve bütün inanlılar topluluğuna konukseverlik eden Gayus size selam eder. Kent haznedarı Erastus’un ve Kuartus kardeşin size selamları var.iFK Mektubu yazıya geçiren ben Tertius, Rab’be ait biri olarak size selamlarımı gönderirim.`E9 Emektaşım Timoteos, soydaşlarımdan Lukius, Yason ve Sosipater size selam ederler.D! Esenlik veren Tanrı çok geçmeden Şeytan’ı ayaklarınızın altında ezecektir. Rabbimiz İsa’nın lütfu sizinle birlikte olsun.!C; Sözdinlerliğinizi herkes duydu, bu nedenle sizin adınıza seviniyorum. İyilik konusunda bilge, kötülük konusunda deneyimsiz olmanızı isterim.&BE Böyle kişiler Rabbimiz Mesih’e değil, kendi midelerine kulluk ediyorlar. Saf kişilerin yüreklerini kulağı okşayan tatlı sözlerle aldatıyorlar.A3 Kardeşler, size yalvarırım, aldığınız öğretiye karşı gelerek ayrılıklara ve sapmalara neden olanlara dikkat edin, onlardan sakının.f@E Birbirinizi kutsal öpüşle selamlayın. Mesih’in bütün kiliseleri size selam ederler.{?o Filologus’la Yulya’ya, Nereus’la kızkardeşine, Olimpas’la yanlarındaki bütün kutsallara selam edin.`>9 Asinkritus, Flegon, Hermes, Patrovas, Hermas ve yanlarındaki kardeşlere selam edin.d=A Rab’bin seçkin kulu olan Rufus’a ve bana da annelik etmiş olan annesine selam edin."<= Rab’bin hizmetinde çalışan Trifena’yla Trifosa’ya selam edin. Rab’bin hizmetinde çok çalışmış olan sevgili Persis’e selam söyleyin.t;a Soydaşım Herodion’a selam söyleyin. Narkis’in ev halkından Rab’be ait olanlara selam söyleyin.:} Mesih’in beğenisini kazanmış olan Apellis’e selam söyleyin. Aristobulus’un ev halkından olanlara selam edin.d9A Mesih yolunda emektaşımız olan Urbanus’a ve sevgili kardeşim Stakis’e selam edin.M8 Rab’be ait olan sevgili kardeşim Ampliatus’a selam söyleyin./7W Mesih’in elçileri arasında tanınmış ve benden önce Mesih’e inanmış olan soydaşlarım ve hapishane arkadaşlarım Andronikus’la Yunya’ya selam edin.J6  Sizin için çok çalışmış olan Meryem’e selam söyleyin.51 Onların evindeki inanlılar topluluğuna da selam söyleyin. Asya İli’nden Mesih’e ilk iman eden sevgili kardeşim Epenetus’a selam edin.4 Onlar benim uğruma yaşamlarını tehlikeye attılar. Yalnız ben değil, öteki ulusların bütün kiliseleri de onlara minnettardır.S3 Mesih İsa yolunda emektaşlarım olan Priska ve Akvila’ya selam edin.>2u Kutsallara yaraşır biçimde onu Rab’bin adına kabul edin. Herhangi bir ihtiyacı olursa, kendisine yardım edin. Çünkü o, ben dahil, birçoklarına destek sağlamıştır.a1 = Kenhere’deki kilisenin görevlisi olan kızkardeşimiz Fibi’yi size salık veririm.>0w! Esenlik veren Tanrı hepinizle birlikte olsun! Amin.k/O Öyle ki, Tanrı’nın isteğiyle sevinçle yanınıza gelip sizlerle gönlümü ferahlatayım.. Yahudiye’deki imansızlardan kurtulmam için ve Yeruşalim’e olan hizmetimin kutsallarca kabul edilmesi için dua edin.- Kardeşler, Rabbimiz İsa Mesih ve Ruh’un sevgisi adına size yalvarıyorum, benim için Tanrı’ya dua ederek uğraşıma katılın.],3 Yanınıza geldiğimde, Mesih’in bereketinin doluluğuyla geleceğimi biliyorum.+ Bu işi bitirip sağlanan yardımı onlara ulaştırdıktan sonra size uğrayacağım, sonra da İspanya’ya gideceğim.?*w Evet, uygun gördüler. Gerçekte onlara yardım borçlular. Uluslar, onların ruhsal bereketlerine ortak olduklarına göre, maddesel bereketlerle onlara hizmet etmeye borçlular.)' Çünkü Makedonya ve Ahaya’da bulunanlar, Yeruşalim’deki kutsallar arasında yoksul olanlar için yardım toplamayı uygun gördüler.K( Ama şimdi kutsallara bir hizmet için Yeruşalim’e gidiyorum. '9 Şimdiyse bu yörelerde artık yapacağım bir şey kalmadığından, yıllardır da yanınıza gelmeyi arzuladığımdan, İspanya’ya giderken size uğrarım. Yol üzerinde sizi görüp bir süre arkadaşlığınıza doyduktan sonra beni oraya uğurlayacağınızı umarım. &9 Şimdiyse bu yörelerde artık yapacağım bir şey kalmadığından, yıllardır da yanınıza gelmeyi arzuladığımdan, İspanya’ya giderken size uğrarım. Yol üzerinde sizi görüp bir süre arkadaşlığınıza doyduktan sonra beni oraya uğurlayacağınızı umarım.B% İşte bu yüzden yanınıza gelmem kaç kez engellendi.r$] Yazılmış olduğu gibi: “O’ndan habersiz olanlar görecekler. Duymamış olanlar anlayacaklar.”#+ Bir başkasının attığı temel üzerine inşa etmemek için Müjde’yi Mesih’in adının duyulmadığı yerlerde yaymayı amaç edindim.M" Ulusların söz dinlemesi için Mesih’in benim aracılığımla, sözle ve eylemle, mucizeler ve harikalar yaratan güçle, Kutsal Ruh’un gücüyle yaptıklarından başka şeyden söz etmeye cesaret edemem. Yeruşalim’den başlayıp İllirikum bölgesine kadar dolaşarak Mesih’in Müjdesi’ni eksiksiz duyurdum.M! Ulusların söz dinlemesi için Mesih’in benim aracılığımla, sözle ve eylemle, mucizeler ve harikalar yaratan güçle, Kutsal Ruh’un gücüyle yaptıklarından başka şeyden söz etmeye cesaret edemem. Yeruşalim’den başlayıp İllirikum bölgesine kadar dolaşarak Mesih’in Müjdesi’ni eksiksiz duyurdum.e C Bunun için Mesih İsa’ya ait biri olarak Tanrı’ya verdiğim hizmetle övünebilirim.yk Ben Tanrı’nın lütfuyla uluslar yararına Mesih İsa’nın hizmetkârı oldum. Tanrı’nın Müjdesi’ni bir kâhin olarak yaymaktayım. Öyle ki uluslar, Kutsal Ruh’la kutsal kılınarak Tanrı’yı hoşnut eden bir sunu olsun.  Yine de Tanrı’nın bana bağışladığı lütufla bazı noktaları yeniden anımsatmak için size yazma cesaretini gösterdim. 9 Size gelince, kardeşlerim, iyilikle dolu, her bilgiyle donanmış olduğunuzdan ben eminim. Ayrıca, birbirinize öğüt verebilecek durumdasınız."= Umut kaynağı olan Tanrı, Kutsal Ruh’un gücüyle umutla dolup taşmanız için iman yaşamınızda sizleri tam bir sevinç ve esenlikle doldursun./ Yeşaya da şöyle diyor: “İşay’ın Kökü ortaya çıkacak, Uluslara egemen olmak üzere yükselecek. Uluslar O’na umut bağlayacak.”/W Yine deniyor ki, “Ey uluslar, O’nun halkıyla birlikte sevinin!” Ve, “Ey bütün uluslar, Rab’be övgüler sunun! Ey bütün halklar, O’nu yüceltin!”/W Yine deniyor ki, “Ey uluslar, O’nun halkıyla birlikte sevinin!” Ve, “Ey bütün uluslar, Rab’be övgüler sunun! Ey bütün halklar, O’nu yüceltin!”_7 Çünkü diyorum ki Mesih, Tanrı’nın güvenilir olduğunu göstermek için Yahudiler’in hizmetkârı oldu. Öyle ki, atalarımıza verilen sözler doğrulansın ve öteki uluslar merhameti için Tanrı’yı yüceltsin. Yazılmış olduğu gibi: “Bunun için uluslar arasında sana şükredeceğim, Adını ilahilerle öveceğim.”_7 Çünkü diyorum ki Mesih, Tanrı’nın güvenilir olduğunu göstermek için Yahudiler’in hizmetkârı oldu. Öyle ki, atalarımıza verilen sözler doğrulansın ve öteki uluslar merhameti için Tanrı’yı yüceltsin. Yazılmış olduğu gibi: “Bunun için uluslar arasında sana şükredeceğim, Adını ilahilerle öveceğim.”lQ Bu nedenle, Mesih sizi kabul ettiği gibi, Tanrı’nın yüceliği için birbirinizi kabul edin.~u Öyle ki, Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı’nı ve Babası’nı birlik içinde hep bir ağızdan yüceltesiniz.) Sabır ve cesaret kaynağı olan Tanrı’nın, sizleri Mesih İsa’nın isteğine uygun olarak aynı düşüncede birleştirmesini dilerim. Önceden ne yazıldıysa, bize öğretmek için, sabırla ve Kutsal Yazılar’ın verdiği cesaretle umudumuz olsun diye yazıldı.  Çünkü Mesih bile kendini hoşnut etmeye çalışmadı. Yazılmış olduğu gibi: “Sana edilen hakaretlere ben uğradım.”pY Her birimiz komşusunu ruhça geliştirmek için komşusunun iyiliğini gözeterek onu hoşnut etsin.  İmanı güçlü olan bizler, kendimizi hoşnut etmeye değil, güçsüzlerin zayıflıklarını yüklenmeye borçluyuz. Ama bir yiyecekten kuşkulanan kişi onu yerse yargılanır; çünkü imanla yemiyor. İmana dayanmayan her şey günahtır. Bu konulardaki inancını Tanrı’nın önünde kendine sakla. Onayladığı şeyden ötürü kendini yargılamayan kişi ne mutludur!f E Et yememen, şarap içmemen, kardeşinin sürçmesine yol açacak bir şey yapmaman iyidir. 9 Yiyecek uğruna Tanrı’nın işini bozma! Her yiyecek temizdir, ama yedikleriyle başkasının sürçmesine yol açan kişi kötülük etmiş olur.g G Öyleyse kendimizi esenlik getiren ve karşılıklı gelişmemizi sağlayan işlere verelim.j M Mesih’e bu yolda hizmet eden, Tanrı’yı hoşnut eder, insanların da beğenisini kazanır. w Çünkü Tanrı’nın Egemenliği, yiyecek içecek sorunu değil, doğruluk, esenlik ve Kutsal Ruh’ta sevinçtir.B Size göre iyi olanın kötülenmesine fırsat vermeyin..U Yediğin bir şey yüzünden kardeşin incinmişse, artık sevgi yolunda yürümüyorsun demektir. Mesih’in, uğruna öldüğü kardeşini yediklerinle mahvetme!#? Rab İsa’ya ait biri olarak kesinlikle biliyorum ki, hiçbir şey kendiliğinden murdar değildir. Ama bir şeyi murdar sayan için o şey murdardır.1 Onun için, artık birbirimizi yargılamayalım. Bunun yerine, hiçbir kardeşin yoluna sürçme ya da tökezleme taşı koymamaya kararlı olun.J  Böylece her birimiz kendi adına Tanrı’ya hesap verecektir.)K Yazılmış olduğu gibi: “Rab şöyle diyor: ‘Varlığım hakkı için her diz önümde çökecek, Her dil Tanrı olduğumu açıkça söyleyecek.’ ”/ Sen neden kardeşini yargılıyorsun? Ya sen, kardeşini neden küçümsüyorsun? Tanrı’nın yargı kürsüsü önüne hepimiz çıkacağız.U# Mesih hem ölülerin hem yaşayanların Rabbi olmak üzere ölüp dirildi.xi Yaşarsak Rab için yaşarız; ölürsek Rab için ölürüz. Öyleyse, yaşasak da ölsek de Rab’be aitiz.Z- Hiçbirimiz kendimiz için yaşamayız, hiçbirimiz de kendimiz için ölmeyiz.5~c Belli bir günü kutlayan, Rab için kutlar. Her şeyi yiyen, Tanrı’ya şükrederek Rab için yer. Bazı şeyleri yemeyen de Rab için yemez ve Tanrı’ya şükreder.} Kimi bir günü başka bir günden üstün sayar, kimi her günü bir sayar. Herkesin kendi görüşüne tam güveni olsun.N| Sen kimsin ki, başkasının kulunu yargılıyorsun? Kulu haklı çıkaran da haksız çıkaran da efendisidir. Kul haklı çıkacaktır. Çünkü Rab’bin onu haklı çıkarmaya gücü vardır.{} Her şeyi yiyen, yemeyeni hor görmesin. Her şeyi yemeyen, yiyeni yargılamasın. Çünkü Tanrı onu kabul etmiştir.Zz- Biri her şeyi yiyebileceğine inanır; imanı zayıf olansa yalnız sebze yer.Yy - İmanı zayıf olanı aranıza kabul edin, ama tartışmalı konulara girmeyin.Zx-  Rab İsa Mesih’i kuşanın. Benliğinizin tutkularına uymayı düşünmeyin.Gw Kendimizi çılgınca eğlenceye ve sarhoşluğa, ahlaksızlığa ve sefahate, çekişmeye ve kıskançlığa kaptırmayalım. Gün ışığında olduğu gibi, saygın bir yaşam sürelim. v Gece ilerledi, gündüz yaklaştı. Bunun için karanlığın işlerini üzerimizden atıp ışığın silahlarını kuşanalım.Iu  Bunu, yaşadığınız zamanın bilincinde olarak yapın. Artık sizin için uykudan uyanma saati gelmiştir. Çünkü şu anda kurtuluşumuz ilk iman ettiğimiz zamankinden daha yakındır.ktO Seven kişi komşusuna kötülük etmez. Bu nedenle sevmek Kutsal Yasa’yı yerine getirmektir.fsE “Zina etmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin, çalmayacaksın, başkasının malına göz dikmeyeceksin” buyrukları ve bundan başka ne buyruk varsa, şu sözde özetlenmiştir: “Komşunu kendin gibi seveceksin.”r'  Birbirinizi sevmekten başka hiç kimseye bir şey borçlu olmayın. Çünkü başkalarını seven, Kutsal Yasa’yı yerine getirmiş olur. ~~}}G}|z{{UzzAyy_xx\ww$vuu8tt:ssrrr5qqponm5kk@jihh.g|g%f{ee:ddd ba@`^__u^^J]]\\ [[[ ZZ5YXeVVUUTSSYRR8QPP O}O#N~MM:LL2KKK?JJnIIUHHGGFF`EEIDDqCCbBB|AAA*@@;??.>>S==I=<};;::K999?8887655044533[22170P// .h.--J-,,F++Q*)))|)('%i##;"!!!? i x "-S)7@mSk0  I + | ^;'_H&  Peygamberlerin ruhları peygamberlerin denetimi altındadır.n%U Herkesin öğrenmesi ve cesaret bulması için hepiniz teker teker peygamberlikte bulunabilirsiniz.R$ Toplantıda oturanlardan birine vahiy gelirse, konuşmakta olan sussun.d#A İki ya da üç peygamber konuşsun, öbürleri söylenenleri iyice düşünüp tartsın.}"s Çeviri yapacak biri yoksa, bilmediği dilde konuşan, toplulukta sessiz kalsın, içinden Tanrı’yla konuşsun.! Eğer bilinmeyen dillerle konuşulacaksa, iki ya da en çok üç kişi sırayla konuşsun, biri de söylenenleri çevirsin.o W Öyleyse ne diyelim, kardeşler? Toplandığınızda her birinizin bir ilahisi, öğretecek bir konusu, bir vahyi, bilmediği dilde söyleyecek bir sözü ya da bir çevirisi vardır. Her şey topluluğun gelişmesi için olsun.'G Yüreğindeki gizli düşünceler açığa çıkacak ve, “Tanrı gerçekten aranızdadır!” diyerek yüzüstü yere kapanıp Tanrı’ya tapınacaktır.7g Ama herkes peygamberlikte bulunurken iman etmeyen ya da yeni katılan biri içeri girerse, söylenen her sözle günahlı olduğuna ikna edilecek, her sözle yargılanacak.V% Şimdi bütün inanlılar topluluğu bir araya gelip hep birlikte bilmedikleri dillerle konuşurlarken yeni katılanlar ya da iman etmeyenler içeri girerse, “Siz çıldırmışsınız!” demezler mi?2] Görülüyor ki, bilinmeyen diller imanlılar için değil, imansızlar için bir belirtidir. Peygamberlikse imansızlar için değil, imanlılar için bir belirtidir.P Kutsal Yasa’da şöyle yazılmıştır: “Rab, ‘Yabancı diller konuşanların aracılığıyla, Yabancıların dudaklarıyla bu halka sesleneceğim; Yine de beni dinlemeyecekler!’ diyor.”y Kardeşler, çocuk gibi düşünmeyin. Kötülük konusunda çocuklar gibi, ama düşünmekte yetişkinler gibi olun.! Ama inanlılar topluluğunda dillerle on bin söz söylemektense, başkalarını eğitmek için zihnimden beş söz söylemeyi yeğlerim.R Dillerle hepinizden çok konuştuğum için Tanrı’ya şükrediyorum.U# Uygun biçimde şükrediyor olabilirsin, ama bu başkasını geliştirmez.5 Tanrı’yı yalnız ruhunla översen, yeni katılanlar senin ne söylediğini bilmediğinden, ettiğin şükran duasına nasıl “Amin!” desin?wg Öyleyse ne yapmalıyım? Ruhumla da zihnimle de dua edeceğim. Ruhumla da zihnimle de ilahi söyleyeceğim.[/ Bilmediğim dille dua edersem ruhum dua eder, ama zihnimin buna katkısı olmaz.fE Bunun için, bilmediği dili konuşan, kendi söylediklerini çevirebilmek için dua etsin.%C Bu nedenle, siz de ruhsal armağanlara heveslendiğinize göre, inanlılar topluluğunu geliştiren ruhsal armağanlar bakımından zenginleşmeye bakın.pY Ne var ki, konuşulan dili anlamazsam, ben konuşana yabancı olurum, konuşan da bana yabancı olur.^5 Kuşkusuz dünyada çeşit çeşit diller vardır, hiçbiri de anlamsız değildir. Bunun gibi, siz de anlaşılır bir dil konuşmazsanız, söyledikleriniz nasıl anlaşılır? Havaya konuşmuş olursunuz!J  Borazan belirgin bir ses çıkarmasa, kim savaşa hazırlanır?  Kaval ya da lir gibi ses veren cansız nesneler bile değişik sesler çıkarmasa, kaval mı, lir mi çalındığını kim anlar?1 [ Şimdi kardeşlerim, yanınıza gelip dillerle konuşsam, ama size bir vahiy, bir bilgi, bir peygamberlik sözü ya da bir öğreti getirmesem, size ne yararım olur?\ 1 Hepinizin dillerle konuşmasını isterim, ama peygamberlikte bulunmanızı yeğlerim. Diller inanlılar topluluğunun gelişmesi için çevrilmedikçe peygamberlikte bulunan, dillerle konuşandan üstündür. y Bilmediği dilde konuşan kendi kendini geliştirir; ama peygamberlikte bulunan, inanlılar topluluğunu geliştirir.x i Peygamberlikte bulunansa insanların ruhça gelişmesi, cesaret ve teselli bulması için insanlara seslenir.~u Bilmediği dilde konuşan, insanlarla değil, Tanrı’yla konuşur. Kimse onu anlamaz. O, ruhuyla sırlar söyler.q ] Sevginin ardınca koşun ve ruhsal armağanları, özellikle peygamberlik yeteneğini gayretle isteyin.jM İşte kalıcı olan üç şey vardır: İman, umut, sevgi. Bunların en üstünü de sevgidir.:m Şimdi her şeyi aynadaki silik görüntü gibi görüyoruz, ama o zaman yüz yüze görüşeceğiz. Şimdi bilgim sınırlıdır, ama o zaman bilindiğim gibi tam bileceğim.% Çocukken çocuk gibi konuşur, çocuk gibi anlar, çocuk gibi düşünürdüm. Yetişkin biri olunca çocukça davranışları bıraktım.S Ne var ki, yetkin olan geldiğinde sınırlı olan ortadan kalkacaktır.D Çünkü bilgimiz de peygamberliğimiz de sınırlıdır.wg  Sevgi asla son bulmaz. Ama peygamberlikler ortadan kalkacak, diller sona erecek, bilgi ortadan kalkacaktır.a;  Sevgi her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi umut eder, her şeye dayanır.?y  Sevgi haksızlığa sevinmez, gerçek olanla sevinir.v~e  Sevgi kaba davranmaz, kendi çıkarını aramaz, kolay kolay öfkelenmez, kötülüğün hesabını tutmaz._}7  Sevgi sabırlıdır, sevgi şefkatlidir. Sevgi kıskanmaz, övünmez, böbürlenmez.|  Varımı yoğumu sadaka olarak dağıtsam, bedenimi yakılmak üzere teslim etsem, ama sevgim olmasa, bunun bana hiçbir yararı olmaz.2{]  Peygamberlikte bulunabilsem, bütün sırları bilsem, her bilgiye sahip olsam, dağları yerinden oynatacak kadar büyük imanım olsa, ama sevgim olmasa, bir hiçim. z  İnsanların ve meleklerin diliyle konuşsam, ama sevgim olmasa, ses çıkaran bakırdan ya da çınlayan zilden farkım kalmaz.dyA  Ama siz daha üstün armağanları gayretle isteyin. Şimdi size en iyi yolu göstereyim.x  Hepsinin hastaları iyileştirme armağanları var mı? Hepsi bilmediği dilleri konuşabilir mi? Hepsi bu dilleri çevirebilir mi?[w/  Hepsi elçi mi? Hepsi peygamber mi? Hepsi öğretmen mi? Hepsi mucize yapar mı?%vC  Tanrı kilisede ilkin elçileri, ikinci olarak peygamberleri, üçüncü olarak öğretmenleri, sonra mucize yapanları, hastaları iyileştirme armağanlarına sahip olanları, başkalarına yardım edenleri, yönetme yeteneği olanları ve çeşitli dillerle konuşanları atadı.Ou  Sizler Mesih’in bedenisiniz, bu bedenin ayrı ayrı üyelerisiniz.t}  Bir üye acı çekerse, bütün üyeler birlikte acı çeker; bir üye yüceltilirse, bütün üyeler birlikte sevinir.\s1  Öyle ki, bedende ayrılık olmasın, üyeler birbirini eşit biçimde gözetsin.r  Gösterişli üyelerimizin özene ihtiyacı yoktur. Ama Tanrı, değeri az olana daha çok değer vererek bedende birliği sağladı.q  Bedenin daha az değerli saydığımız üyelerine daha çok değer veririz. Böylece gösterişsiz üyelerimiz daha gösterişli olur.Op  Tam tersine, bedenin daha zayıf görünen üyeleri vazgeçilmezdir.hoI  Göz ele, “Sana ihtiyacım yok!” ya da baş ayaklara, “Size ihtiyacım yok!” diyemez.Dn  Gerçek şu ki, çok sayıda üye, ama tek beden vardır.>mw  Eğer hepsi bir tek üye olsaydı, beden olur muydu?cl?  Gerçek şu ki, Tanrı bedenin her üyesini dilediği biçimde bedene yerleştirmiştir.jkM  Bütün beden göz olsaydı, nasıl duyardık? Bütün beden kulak olsaydı, nasıl koklardık?djA  Kulak, “Göz olmadığım için bedene ait değilim” derse, bu onu bedenden ayırmaz.ai;  Ayak, “El olmadığım için bedene ait değilim” derse, bu onu bedenden ayırmaz.Dh  İşte beden tek üyeden değil, birçok üyeden oluşur.5gc İster Yahudi ister Grek, ister köle ister özgür olalım, hepimiz bir beden olmak üzere aynı Ruh’ta vaftiz edildik ve hepimizin aynı Ruh’tan içmesi sağlandı.f Beden bir olmakla birlikte birçok üyeden oluşur ve çok sayıdaki bu üyelerin hepsi tek bir beden oluşturur. Mesih de böyledir.ey Bunların tümünü etkin kılan tek ve aynı Ruh’tur. Ruh bunları herkese dilediği gibi, ayrı ayrı dağıtır.$dA Ruh aracılığıyla birine bilgece konuşma yeteneği, ötekine aynı Ruh’tan bilgi iletme yeteneği, birine aynı Ruh aracılığıyla iman, ötekine aynı Ruh aracılığıyla hastaları iyileştirme armağanları, birine mucize yapma olanakları, birine peygamberlikte bulunma, birine ruhları ayırt etme, birine çeşitli dillerle konuşma, bir başkasına da bu dilleri çevirme armağanı veriliyor.$cA Ruh aracılığıyla birine bilgece konuşma yeteneği, ötekine aynı Ruh’tan bilgi iletme yeteneği, birine aynı Ruh aracılığıyla iman, ötekine aynı Ruh aracılığıyla hastaları iyileştirme armağanları, birine mucize yapma olanakları, birine peygamberlikte bulunma, birine ruhları ayırt etme, birine çeşitli dillerle konuşma, bir başkasına da bu dilleri çevirme armağanı veriliyor.$bA  Ruh aracılığıyla birine bilgece konuşma yeteneği, ötekine aynı Ruh’tan bilgi iletme yeteneği, birine aynı Ruh aracılığıyla iman, ötekine aynı Ruh aracılığıyla hastaları iyileştirme armağanları, birine mucize yapma olanakları, birine peygamberlikte bulunma, birine ruhları ayırt etme, birine çeşitli dillerle konuşma, bir başkasına da bu dilleri çevirme armağanı veriliyor.Ya+  Herkesin ortak yararı için herkese Ruh’u belli eden bir yetenek veriliyor.``9  Çeşitli etkinlikler vardır, ama herkeste hepsini etkin kılan aynı Tanrı’dır.6_g  Çeşitli görevler vardır, ama Rab birdir.?^y  Çeşitli ruhsal armağanlar vardır, ama Ruh birdir.\]1  Bunun için bilmenizi isterim ki: Tanrı’nın Ruhu aracılığıyla konuşan hiç kimse, “İsa’ya lanet olsun!” demez. Kutsal Ruh’un aracılığı olmaksızın da kimse, “İsa Rab’dir” diyemez.s\_  Biliyorsunuz, putperestken şöyle ya da böyle saptırılıp dilsiz putlara tapmaya yöneltilmiştiniz.\[ 3 Ruhsal armağanlara gelince, kardeşlerim, bu konuda bilgisiz kalmanızı istemem.Z " Aç olan karnını evde doyursun. Öyle ki, toplanmanız yargılanmanıza yol açmasın. Öbür sorunları ise geldiğimde çözerim.[Y/ ! Öyleyse kardeşlerim, yemek için bir araya geldiğinizde birbirinizi bekleyin.[X/ Dünyayla birlikte mahkûm olmayalım diye Rab bizi yargılayıp terbiye ediyor.BW  Kendimizi doğrulukla yargılasaydık, yargılanmazdık.^V5  İşte bu yüzden birçoğunuz zayıf ve hastadır, bazılarınız da ölmüştür.eUC  Çünkü bedeni farketmeden yiyip içen, böyle yiyip içmekle kendi kendini mahkûm eder.OT  Kişi önce kendini sınasın, sonra ekmekten yiyip kâseden içsin.S1  Bu nedenle kim uygun olmayan biçimde ekmeği yer ya da Rab’bin kâsesinden içerse, Rab’bin bedenine ve kanına karşı suç işlemiş olur. R  Bu ekmeği her yediğinizde ve bu kâseden her içtiğinizde, Rab’bin gelişine dek Rab’bin ölümünü ilan etmiş olursunuz.0QY  Aynı biçimde yemekten sonra kâseyi alıp şöyle dedi: “Bu kâse kanımla gerçekleşen yeni antlaşmadır. Her içtiğinizde beni anmak için böyle yapın.”bP=  Size ilettiğimi ben Rab’den öğrendim. Ele verildiği gece Rab İsa eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve şöyle dedi: “Bu sizin uğrunuza feda edilen bedenimdir. Beni anmak için böyle yapın.”bO=  Size ilettiğimi ben Rab’den öğrendim. Ele verildiği gece Rab İsa eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve şöyle dedi: “Bu sizin uğrunuza feda edilen bedenimdir. Beni anmak için böyle yapın.”KN  Yiyip içmek için evleriniz yok mu? Tanrı’nın topluluğunu hor mu görüyorsunuz, yiyeceği olmayanları utandırmak mı istiyorsunuz? Size ne diyeyim? Sizi öveyim mi? Bu konuda övemem!iMK  Her biriniz ötekini beklemeden kendi yemeğini yiyor. Kimi aç kalıyor, kimi sarhoş oluyor.YL+  Toplandığınızda Rab’bin Sofrası’na katılmak için toplanmıyorsunuz.yKk  Çünkü Tanrı’nın beğenisini kazananların belli olması için aranızda bölünmeler olması gerekiyor!Jy  Birincisi, toplulukça bir araya geldiğinizde aranızda ayrılıklar olduğunu duyuyorum. Buna biraz da inanıyorum.rI]  Toplantılarınız yarardan çok zarar getirdiği için aşağıdaki uyarıları yaparken sizi övemem. H  Bu konuda çekişmek isteyen varsa, şunu bilsin ki, bizim ya da Tanrı’nın kiliselerinin böyle bir alışkanlığı yoktur.rG]  Doğanın kendisi bile size erkeğin uzun saçlı olmasının kendisini küçük düşürdüğünü, kadının uzun saçlı olmasının ise kendisini yücelttiğini öğretmiyor mu? Çünkü saç kadına örtü olarak verilmiştir.rF]  Doğanın kendisi bile size erkeğin uzun saçlı olmasının kendisini küçük düşürdüğünü, kadının uzun saçlı olmasının ise kendisini yücelttiğini öğretmiyor mu? Çünkü saç kadına örtü olarak verilmiştir.]E3 Siz kendiniz karar verin: Kadının açık başla Tanrı’ya dua etmesi uygun mu?sD_ Çünkü kadın erkekten yaratıldığı gibi, erkek de kadından doğar. Ama her şey Tanrı’dandır.XC) Ne var ki, Rab’de ne kadın erkekten ne de erkek kadından bağımsızdır.YB+ Bu nedenle ve melekler uğruna kadının başı üzerinde yetkisi olmalıdır.EA Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı.H@   Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı.s?_  Erkek başını örtmemeli; o, Tanrı’nın benzeri ve yüceliğidir. Kadın da erkeğin yüceliğidir.>  Kadın başını açarsa, saçını kestirsin. Ama kadının saçını kestirmesi ya da tıraş etmesi ayıpsa, başını örtsün.&=E  Ama başı açık dua ya da peygamberlik eden her kadın, başını küçük düşürür. Böylesinin, başı tıraş edilmiş bir kadından farkı yoktur.j<M  Başına bir şey takıp dua ya da peygamberlik eden her erkek, başını küçük düşürür.;{  Ama şunu da bilmenizi isterim: Her erkeğin başı Mesih, kadının başı erkek, Mesih’in başı da Tanrı’dır.:w  Her durumda beni anımsadığınız ve size ilettiğim öğretileri olduğu gibi koruduğunuz için sizi övüyorum.E9  Mesih’i örnek aldığım gibi, siz de beni örnek alın.8' ! Ben de kendi yararımı değil, kurtulsunlar diye birçoklarının yararını gözeterek herkesi her yönden hoşnut etmeye çalışıyorum.j7M Yahudiler’in, Grekler’in ya da Tanrı topluluğunun tökezleyip düşmesine neden olmayın.p6Y  Sonuç olarak, ne yer ne içerseniz, ne yaparsanız, her şeyi Tanrı’nın yüceliği için yapın.c5?  Şükrederek yemeğe katılırsam, şükrettiğim yiyecekten ötürü neden kınanayım?4  Senin değil, öbür adamın vicdan huzuru için demek istiyorum. Benim özgürlüğümü neden başkasının vicdanı yargılasın?u3c  Ama biri size, “Bu kurban etidir” derse, hem bunu söyleyen için, hem de vicdan huzuru için yemeyin.27  İman etmemiş biri sizi yemeğe çağırır, siz de gitmek isterseniz, önünüze konulan her şeyi vicdan sorunu yapmadan, sorgusuz sualsiz yiyin.G1  Çünkü “Yeryüzü ve içindeki her şey Rab’bindir.”c0?  Kasaplar çarşısında satılan her eti vicdan sorunu yapmadan, sorgusuz sualsiz yiyin.P/  Herkes kendi yararını değil, başkalarının yararını gözetsin..  “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yararlı değildir. “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yapıcı değildir.b-=  Yoksa Rab’bi kıskandırmaya mı çalışıyoruz? Biz O’ndan daha mı güçlüyüz?|,q  Hem Rab’bin, hem cinlerin kâsesinden içemezsiniz; hem Rab’bin, hem cinlerin sofrasına ortak olamazsınız.+  Hayır, yok! Dediğim şu: Putperestler kurbanlarını Tanrı’ya değil, cinlere sunuyorlar. Cinlerle paydaş olmanızı istemem.x*i  Öyleyse ne demek istiyorum? Puta sunulan kurban etinin bir özelliği mi var? Ya da putun bir önemi mi var?W)'  İsrail halkına bakın; kurban etini yiyenler sunağa paydaş değil midir?y(k  Ekmek bir olduğu gibi, biz de çok olduğumuz halde bir bedeniz. Çünkü hepimiz bir ekmeği paylaşıyoruz.+'O  Tanrı’ya şükrettiğimiz şükran kâsesiyle Mesih’in kanına paydaş olmuyor muyuz? Bölüp yediğimiz ekmekle Mesih’in bedenine paydaş olmuyor muyuz?c&?  Aklı başında insanlarla konuşur gibi konuşuyorum. Söylediklerimi kendiniz tartın.H%   Bu nedenle, sevgili kardeşlerim, putperestlikten kaçının.t$a Herkesin karşılaştığı denemelerden başka denemelerle karşılaşmadınız. Tanrı güvenilirdir, gücünüzü aşan biçimde denenmenize izin vermez. Dayanabilmeniz için denemeyle birlikte çıkış yolunu da sağlayacaktır.P# Onun için, ayakta sağlam durduğunu sanan dikkat etsin, düşmesin!"+ Bu olaylar başkalarına ders olsun diye onların başına geldi; çağların sonuna ulaşmış olan bizleri uyarmak için yazıya geçirildi.Y!+ Kimileri gibi de söylenip durmayın. Söylenenleri ölüm meleği öldürdü.] 3 Yine bazıları gibi Rab’bi denemeyelim. Böyle yapanları yılanlar öldürdü.oW  Onlardan bazıları gibi fuhuş yapmayalım. Fuhuş yapanların yirmi üç bini bir günde yok oldu.!;  Onlardan bazıları gibi puta tapanlar olmayın. Nitekim şöyle yazılmıştır: “Halk yiyip içmeye oturdu, sonra kalkıp çılgınca eğlendi.”eC  Bu olaylar, onlar gibi kötü şeylere özlem duymamamız için bize ders olsun diye oldu.dA  Ne var ki, Tanrı onların çoğundan hoşnut değildi; nitekim cesetleri çöle serildi.mS  hepsi aynı ruhsal içeceği içti. Artlarından gelen ruhsal kayadan içtiler; o kaya Mesih’ti.,S  Hepsi aynı ruhsal yiyeceği yedi;N  Musa’ya bağlanmak üzere hepsi bulutta ve denizde vaftiz edildi. { Kardeşler, atalarımızın hepsinin bulut altında korunduğunu ve hepsinin denizden geçtiğini bilmenizi istiyorum.w  Müjde’yi başkalarına duyurduktan sonra kendim reddedilmemek için bedenime eziyet çektirip onu köle ediyorum.xi  Bunun içindir ki, amaçsızca koşan biri gibi koşmuyorum. Yumruğumu havayı döver gibi boşa atmıyorum.C  Yarışa katılan herkes kendini her yönden denetler. Böyleleri bunu çürüyüp gidecek bir defne tacı kazanmak için yaparlar. Bizse hiç çürümeyecek bir taç için yapıyoruz. 9  Koşu alanında yarışanların hepsi koştuğu halde ödülü bir kişinin kazandığını bilmiyor musunuz? Öyle koşun ki ödülü kazanasınız.V%  Bunların hepsini Müjde’de payım olsun diye, Müjde uğruna yapıyorum.   Güçsüzleri kazanmak için onlarla güçsüz oldum. Ne yapıp yapıp bazılarını kurtarmak için herkesle her şey oldum.L  Tanrı’nın Yasası’na sahip olmayan biri değilim, Mesih’in Yasası altındayım. Buna karşın, Yasa’ya sahip olmayanları kazanmak için Yasa’ya sahip değilmişim gibi davrandım.c?  Yahudiler’i kazanmak için Yahudiler’e Yahudi gibi davrandım. Kendim Kutsal Yasa’nın denetimi altında olmadığım halde, Yasa altında olanları kazanmak için onlara Yasa altındaymışım gibi davrandım.q[  Ben özgürüm, kimsenin kölesi değilim. Ama daha çok kişi kazanayım diye herkesin kölesi oldum.   Peki, ödülüm nedir? Müjde’yi karşılıksız yaymak ve böylece Müjde’yi yaymaktan doğan hakkımı kullanmamaktır.   Eğer Müjde’yi gönülden yayarsam, ödülüm olur; gönülsüzce yayarsam, yalnızca bana emanet edilen görevi yapmış olurum.   Müjde’yi yayıyorum diye övünmeye hakkım yok. Çünkü bunu yapmakla yükümlüyüm. Müjde’yi yaymazsam vay halime!E   Ama ben bu haklardan hiçbirini kullanmış değilim. Bunlar bana sağlansın diye de yazmıyorum. Bunu yapmaktansa ölmeyi yeğlerim. Kimse beni bu övünçten yoksun bırakmayacaktır!g G  Bunun gibi, Rab Müjde’yi yayanların da geçimlerini Müjde’den sağlamasını buyurdu.! ; Tapınakta çalışanların tapınaktan beslendiklerini, sunakta görevli olanların da sunakta adanan adaklardan pay aldıklarını bilmiyor musunuz?[/ Başkalarının sizden yardım almaya hakları varsa, bizim daha çok hakkımız yok mu? Ama biz bu hakkımızı kullanmadık. Mesih Müjdesi’nin yayılmasına engel olmayalım diye her şeye katlanıyoruz.[/ Aranıza ruhsal tohumlar ektiysek, sizden maddesel bir harman biçmemiz çok mu?a; Musa’nın Yasası’nda, “Harman döven öküzün ağzını bağlamayacaksın” diye yazılmıştır. Tanrı’nın kaygısı öküzler mi, yoksa bunu özellikle bizim için mi söylüyor? Kuşkusuz, bizim için yazılmıştır bu. Çünkü çift sürenin umutla sürmesi, harman dövenin de harmana ortak olma umuduyla dövmesi gerekir.a; Musa’nın Yasası’nda, “Harman döven öküzün ağzını bağlamayacaksın” diye yazılmıştır. Tanrı’nın kaygısı öküzler mi, yoksa bunu özellikle bizim için mi söylüyor? Kuşkusuz, bizim için yazılmıştır bu. Çünkü çift sürenin umutla sürmesi, harman dövenin de harmana ortak olma umuduyla dövmesi gerekir.fE  İnsansal açıdan mı söylüyorum bunları? Kutsal Yasa da aynı şeyleri söylemiyor mu?w  Kim kendi parasıyla askerlik yapar? Kim bağ diker de ürününü yemez? Kim sürüyü güder de sütünden içmez?O  Geçimi için çalışması gereken yalnız Barnaba’yla ben miyim?w  Öbür elçiler gibi, Rab’bin kardeşleri ve Kefas gibi, yanımızda imanlı bir eş gezdirmeye hakkımız yok mu?0[  Yiyip içmeye hakkımız yok mu bizim?D  Beni sorguya çekenlere karşı kendimi böyle savunurum.y~k  Başkaları için elçi değilsem bile, sizler için elçiyim ya! Rab yolunda elçiliğimin kanıtı sizsiniz.} ! Özgür değil miyim? Elçi değil miyim? Rabbimiz İsa’yı görmedim mi? Sizler Rab yolunda verdiğim emeğin ürünü değil misiniz?| Bu nedenle, yediğim şey kardeşimin sendeleyip düşmesine yol açacaksa, kardeşimin düşmemesi için bir daha et yemeyeceğim.{ Bu şekilde kardeşlere karşı günah işleyip onların zayıf vicdanlarını yaralayarak Mesih’e karşı günah işlemiş olursunuz.zzm Sonuçta bu zayıf vicdanlı kişi, Mesih’in uğruna öldüğü bu kardeş, senin bilgin yüzünden mahvolur!(yI Eğer zayıf vicdanlı biri, bilgili olan seni bir put tapınağında sofraya oturmuş görürse, puta sunulan kurbanın etini yemek için cesaret almaz mı?mxS Yalnız dikkat edin, bu özgürlüğünüz vicdanı zayıf olanların sürçmesine neden olmasın.twa Yiyecek bizi Tanrı’ya yaklaştırmaz. Yemezsek bir kaybımız olmaz, yersek de bir kazancımız olmaz.]v3 Ne var ki, herkes bu bilgiye sahip değildir. Hâlâ putperest alışkanlıklarının etkisinde kalan bazıları, yedikleri etin puta sunulduğunu düşünüyorlar. Vicdanları zayıf olduğu için lekeleniyor.kuO Yerde ya da gökte ilah diye adlandırılanlar varsa da –nitekim pek çok “ilah”, pek çok “rab” vardır– bizim için tek bir Tanrı Baba vardır. O her şeyin kaynağıdır, bizler O’nun için yaşıyoruz. Tek bir Rab var, O da İsa Mesih’tir. Her şey O’nun aracılığıyla yaratıldı, biz de O’nun aracılığıyla yaşıyoruz.ktO Yerde ya da gökte ilah diye adlandırılanlar varsa da –nitekim pek çok “ilah”, pek çok “rab” vardır– bizim için tek bir Tanrı Baba vardır. O her şeyin kaynağıdır, bizler O’nun için yaşıyoruz. Tek bir Rab var, O da İsa Mesih’tir. Her şey O’nun aracılığıyla yaratıldı, biz de O’nun aracılığıyla yaşıyoruz. s Putlara sunulan kurban etinin yenmesine gelince, biliyoruz ki, “Dünyada put bir hiçtir” ve “Birden fazla Tanrı yoktur”./rY Ama Tanrı’yı seveni Tanrı bilir.Qq Bir şey bildiğini sanan, henüz bilmesi gerektiği gibi bilmiyordur.)p M Şimdi putlara sunulan kurbanların etine gelelim. “Hepimizin bilgisi var” diyorsunuz, bunu biliyoruz. Bilgi insanı böbürlendirir, sevgiyse geliştirir.o( Ama dul kadın, olduğu gibi kalırsa daha mutlu olur. Ben böyle düşünüyorum ve sanırım bende de Tanrı’nın Ruhu vardır.%nC' Kadın, kocası yaşadıkça kocasına bağlıdır. Kocası ölürse dilediği kimseyle evlenmekte özgürdür; yeter ki, o kişi Rab’be ait biri olsun.Sm& Kısacası nişanlısıyla evlenen iyi eder, evlenmeyense daha iyi eder.-lS% Ama zorunluluk altında bulunmayan, yüreği kararlı, istediğini yapabilecek durumdaki kişi, nişanlısıyla evlenmemeye yüreğinde karar vermişse, iyi eder.Kk$ Bir kimse nişanlı olduğu kıza yakışıksız davrandığını düşünüyorsa, aşırı tutkuları varsa ve evlenmesi gerekiyorsa, istediğini yapsın, günah işlemiş olmaz; evlensinler.Kj# Bunu sizin iyiliğiniz için söylüyorum, özgürlüğünüzü kısıtlamak için değil. İlginizi dağıtmadan, Rab’be adanmış olarak, O’na yaraşır biçimde yaşamanızı istiyorum.|iq" Böylece ilgisi bölünür. Evli olmayan kadın ya da kız hem bedence hem ruhça kutsal olmak amacıyla Rab’bin işleri için kaygılanır. Evli kadınsa kocasını nasıl hoşnut edeceğini düşünerek dünya işleri için kaygılanır.mhS! Evli erkekse karısını nasıl hoşnut edeceğini düşünerek dünya işleri için kaygılanır.g# Kaygısız olmanızı istiyorum. Evli olmayan erkek, Rab’bi nasıl hoşnut edeceğini düşünerek Rab’bin işleri için kaygılanır.Vf% Kardeşler, şunu demek istiyorum: Zaman daralmıştır. Bundan böyle, karısı olanlar karıları yokmuş gibi, yas tutanlar yas tutmuyormuş gibi, sevinenler sevinmiyormuş gibi, mal alanlar malları yokmuş gibi, dünyadan yararlananlar alabildiğine yararlanmıyormuş gibi olsun. Çünkü dünyanın şimdiki hali geçicidir.Ve% Kardeşler, şunu demek istiyorum: Zaman daralmıştır. Bundan böyle, karısı olanlar karıları yokmuş gibi, yas tutanlar yas tutmuyormuş gibi, sevinenler sevinmiyormuş gibi, mal alanlar malları yokmuş gibi, dünyadan yararlananlar alabildiğine yararlanmıyormuş gibi olsun. Çünkü dünyanın şimdiki hali geçicidir.Vd% Kardeşler, şunu demek istiyorum: Zaman daralmıştır. Bundan böyle, karısı olanlar karıları yokmuş gibi, yas tutanlar yas tutmuyormuş gibi, sevinenler sevinmiyormuş gibi, mal alanlar malları yokmuş gibi, dünyadan yararlananlar alabildiğine yararlanmıyormuş gibi olsun. Çünkü dünyanın şimdiki hali geçicidir.Xc) Ama evlenirsen günah işlemiş olmazsın. Bir kız da evlenirse günah işlemiş olmaz. Ne var ki, evlenenler bu yaşamda sıkıntılarla karşılaşacak. Ben sizi bu sıkıntılardan esirgemek istiyorum.Mb Karın varsa, boşanmayı isteme. Karın yoksa, kendine eş arama.gaG Öyle sanıyorum ki, şimdiki sıkıntılar nedeniyle insanın olduğu gibi kalması iyidir.,`Q Kızlara gelince, Rab’den onlarla ilgili bir buyruk almış değilim. Ama Rab’bin merhameti sayesinde güvenilir biri olarak düşündüklerimi söylüyorum.\_1 Kardeşler, herkes ne durumda çağrıldıysa, Tanrı önünde o durumda kalsın.R^ Bir bedel karşılığı satın alındınız, insanlara köle olmayın.%]C Çünkü Rab’bin çağrısını aldığı zaman köle olan kimse, şimdi Rab’bin özgürüdür. Özgürken çağrılan kişi de Mesih’in kölesidir.^\5 Köleyken mi çağrıldın, üzülme. Ama özgür olabilirsen, fırsatı kaçırma!?[y Herkes ne durumda çağrıldıysa, o durumda kalsın.sZ_ Sünnetli olup olmamak önemli değildir. Önemli olan, Tanrı’nın buyruklarını yerine getirmektir.Y} Biri sünnetliyken mi çağrıldı, sünnetsiz olmasın. Bir başkası sünnetsizken mi çağrıldı, sünnet olmasın.+XO Ancak herkes Rab’bin kendisi için belirlediği duruma uygun biçimde, Tanrı’dan aldığı çağrıya göre yaşasın. Bunu bütün kiliselere buyuruyorum.W% Ey kadın, kocanı kurtarıp kurtaramayacağını nereden biliyorsun? Ey erkek, karını kurtarıp kurtaramayacağını nereden biliyorsun?V1 İman etmeyen ayrılırsa ayrılsın. Kardeş ya da kızkardeş böyle durumlarda özgürdür. Tanrı sizi barış içinde yaşamaya çağırdı.DU Çünkü iman etmemiş koca karısı aracılığıyla, iman etmemiş kadın da imanlı kocası aracılığıyla kutsanır. Yoksa çocuklarınız murdar olurdu. Ama şimdi kutsaldırlar.kTO Bir kadının kocası iman etmemişse ama kendisiyle yaşamaya razıysa, kadın onu boşamasın.S) Geri kalanlara Rab değil, ben söylüyorum: Eğer bir kardeşin karısı iman etmemişse ama kendisiyle yaşamaya razıysa, onu boşamasın.bR= Ayrılırsa evlenmesin, ya da kocasıyla barışsın. Erkek de karısını boşamasın.gQG Evlilereyse şunu buyuruyorum, daha doğrusu Rab buyuruyor: Kadın kocasından ayrılmasın.sP_ Ama kendilerini denetleyemiyorlarsa, evlensinler. Çünkü için için yanmaktansa evlenmek daha iyidir.tOa Yine de evli olmayanlarla dul kadınlara şunu söyleyeyim: Benim gibi kalsalar kendileri için iyi olur.N' Herkesin benim gibi olmasını dilerdim. Ama herkesin Tanrı’dan aldığı ruhsal bir armağanı vardır; kiminin şöyle, kiminin böyle.PM Bunu bir buyruk olarak değil, bir uzlaşma yolu olarak söylüyorum.LL Geçici bir süre için anlaşıp kendinizi duaya vermekten başka bir nedenle birbirinizi mahrum etmeyin. Sonra yine birleşin ki, kendinizi denetleyemediğiniz için Şeytan sizi ayartmasın.K Kadının bedeni kendisine değil, kocasına aittir. Bunun gibi, erkeğin bedeni de kendisine değil, karısına aittir.AJ} Erkek karısına, kadın da kocasına hakkını versin.\I1 Ama fuhuştan ötürü her erkek karısıyla, her kadın da kocasıyla yaşasın.mH U Şimdi bana yazdığınız konulara gelelim: “Erkeğin kadına dokunmaması iyidir” diyorsunuz.gGG Bir bedel karşılığı satın alındınız; onun için Tanrı’yı bedeninizde yüceltin.F! Bedeninizin, Tanrı’dan aldığınız ve içinizdeki Kutsal Ruh’un tapınağı olduğunu bilmiyor musunuz? Kendinize ait değilsiniz.E5 Fuhuştan kaçının. İnsanın işlediği bütün öbür günahlar bedenin dışındadır; ama fuhuş yapan, kendi bedenine karşı günah işler.=Du Rab’le birleşen kişiyse O’nunla tek ruh olur. ~~[~}}L|{{Hzyy#xxawwQvuuxtttsssZrrr)qqUpp}ooVon%mllllkHkjfiiihh8ggffeeddtcccb``___4^^]\\]\[ZZwZ5YY#XWWWjVwUUTT%SSSHS RRQQPlOONMM3KJIHGFF EpDD4CC(BBgAAA,@??@>>{>/=='<;::998/7796n6%54322%11L00d//0..--s,,C+{**-))5((J'']&&+%v$$1#""}"M!! _Xw77W0 W r r>hB!{; Ama yüreği ezik olanları teselli eden Tanrı, Titus’un yanımıza gelişiyle –yalnız gelişiyle değil, sizden aldığı teselliyle de– bizi teselli etti. Titus beni özlediğinizi, benim için üzülüp gayret ettiğinizi bize anlatınca sevincim bir kat daha arttı.!z; Ama yüreği ezik olanları teselli eden Tanrı, Titus’un yanımıza gelişiyle –yalnız gelişiyle değil, sizden aldığı teselliyle de– bizi teselli etti. Titus beni özlediğinizi, benim için üzülüp gayret ettiğinizi bize anlatınca sevincim bir kat daha arttı."y= Makedonya’ya geldiğimizde de hiç rahat yüzü görmedik. Her bakımdan sıkıntı çekiyorduk. Dışarıda kavgalar, yüreğimizde korkular vardı.x Size çok güveniyor, sizinle çok övünüyorum. Teselliyle doluyum. Bütün sıkıntılar arasında sevincim sonsuzdur.!w; Bunu sizi yargılamak için söylemiyorum. Daha önce de söylediğim gibi, yüreğimizde öyle bir yeriniz var ki, sizinle ölürüz de yaşarız da.{vo Yüreklerinizde bize yer verin. Kimseye haksızlık etmedik, kimseyi yoldan saptırmadık, kimseyi sömürmedik.0u [ Sevgili kardeşler, bu vaatlere sahip olduğumuza göre, bedeni ve ruhu lekeleyen her şeyden kendimizi arındıralım; Tanrı korkusuyla kutsallıkta yetkinleşelim.ytk Her Şeye Gücü Yeten Rab diyor ki, “Size Baba olacağım, Siz de oğullarım, kızlarım olacaksınız.” s Bu nedenle, “İmansızların arasından çıkıp ayrılın” diyor Rab. “Murdara dokunmayın, Ben de sizi kabul edeceğim.” r  Tanrı’nın tapınağıyla putlar uyuşabilir mi? Çünkü biz yaşayan Tanrı’nın tapınağıyız. Nitekim Tanrı şöyle diyor: “Aralarında yaşayacak, Aralarında yürüyeceğim. Onların Tanrısı olacağım, Onlar da benim halkım olacak.”lqQ Mesih’le Beliyal uyum içinde olabilir mi? İman edenle iman etmeyenin ortak yanı olabilir mi?p+ İmansızlarla aynı boyunduruğa girmeyin. Çünkü doğrulukla fesadın ne ortaklığı, ışıkla karanlığın ne paydaşlığı olabilir?ow Bize aynı karşılığı verebilmek için –çocuklarıma söyler gibi söylüyorum– siz de yüreğinizi açın.Nn Sizden sevgimizi esirgemedik, ama siz bizden sevginizi esirgediniz.Rm Ey Korintliler, sizinle açıkça konuştuk, size yüreğimizi açtık. l  Kederliyiz ama her zaman seviniyoruz. Yoksuluz ama birçoklarını zengin ediyoruz. Hiçbir şeyimiz yok ama her şeye sahibiz.k% Tanınmıyor gibiyiz, ama iyi tanınıyoruz. Ölümün ağzındayız, ama işte yaşıyoruz. Dövülüyorsak bile öldürülmüş değiliz.rj] Tersine Tanrı’nın hizmetkârları olarak olağanüstü dayanmada, sıkıntı, güçlük ve elemlerde, dayak, hapis, karışıklık, emek, uykusuzluk ve açlıkta; pak yaşayışta, bilgi, sabır, iyilik, Kutsal Ruh ve içten sevgide; gerçeğin ilanında ve Tanrı’nın gücünde; sağ ve sol ellerimizde doğruluğun silahlarıyla, yücelikte ve onursuzlukta, iyi ünde ve kötü ünde, kendimizi her durumda örnek gösteriyoruz. Aldatanlar sayılıyorsak da dürüst kişileriz.ri] Tersine Tanrı’nın hizmetkârları olarak olağanüstü dayanmada, sıkıntı, güçlük ve elemlerde, dayak, hapis, karışıklık, emek, uykusuzluk ve açlıkta; pak yaşayışta, bilgi, sabır, iyilik, Kutsal Ruh ve içten sevgide; gerçeğin ilanında ve Tanrı’nın gücünde; sağ ve sol ellerimizde doğruluğun silahlarıyla, yücelikte ve onursuzlukta, iyi ünde ve kötü ünde, kendimizi her durumda örnek gösteriyoruz. Aldatanlar sayılıyorsak da dürüst kişileriz.rh] Tersine Tanrı’nın hizmetkârları olarak olağanüstü dayanmada, sıkıntı, güçlük ve elemlerde, dayak, hapis, karışıklık, emek, uykusuzluk ve açlıkta; pak yaşayışta, bilgi, sabır, iyilik, Kutsal Ruh ve içten sevgide; gerçeğin ilanında ve Tanrı’nın gücünde; sağ ve sol ellerimizde doğruluğun silahlarıyla, yücelikte ve onursuzlukta, iyi ünde ve kötü ünde, kendimizi her durumda örnek gösteriyoruz. Aldatanlar sayılıyorsak da dürüst kişileriz.rg] Tersine Tanrı’nın hizmetkârları olarak olağanüstü dayanmada, sıkıntı, güçlük ve elemlerde, dayak, hapis, karışıklık, emek, uykusuzluk ve açlıkta; pak yaşayışta, bilgi, sabır, iyilik, Kutsal Ruh ve içten sevgide; gerçeğin ilanında ve Tanrı’nın gücünde; sağ ve sol ellerimizde doğruluğun silahlarıyla, yücelikte ve onursuzlukta, iyi ünde ve kötü ünde, kendimizi her durumda örnek gösteriyoruz. Aldatanlar sayılıyorsak da dürüst kişileriz.rf] Tersine Tanrı’nın hizmetkârları olarak olağanüstü dayanmada, sıkıntı, güçlük ve elemlerde, dayak, hapis, karışıklık, emek, uykusuzluk ve açlıkta; pak yaşayışta, bilgi, sabır, iyilik, Kutsal Ruh ve içten sevgide; gerçeğin ilanında ve Tanrı’nın gücünde; sağ ve sol ellerimizde doğruluğun silahlarıyla, yücelikte ve onursuzlukta, iyi ünde ve kötü ünde, kendimizi her durumda örnek gösteriyoruz. Aldatanlar sayılıyorsak da dürüst kişileriz.geG Hizmetimizin kötülenmemesi için hiçbir konuda hiç kimsenin sürçmesine neden olmadık.)dK Çünkü Tanrı diyor ki, “Uygun zamanda seni duydum, Kurtuluş günü sana yardım ettim.” Uygun zaman işte şimdidir, kurtuluş günü işte şimdidir.uc e Tanrı’yla birlikte çalışan bizler, O’nun lütfunu boş yere kabul etmemenizi ayrıca rica ediyoruz. b Tanrı, günahı bilmeyen Mesih’i bizim için günah sunusu yaptı. Öyle ki, Mesih sayesinde Tanrı’nın doğruluğu olalım.'aG Böylece, Tanrı aracılığımızla çağrıda bulunuyormuş gibi Mesih’in adına elçilik ediyor, O’nun adına yalvarıyoruz: Tanrı’yla barışın.`3 Şöyle ki Tanrı, insanların suçlarını saymayarak dünyayı Mesih’te kendisiyle barıştırdı ve barıştırma sözünü bize emanet etti._ Bunların hepsi Tanrı’dandır. Tanrı, Mesih aracılığıyla bizi kendisiyle barıştırdı ve bize barıştırma görevini verdi.f^E Bir kimse Mesih’teyse, yeni yaratıktır; eski şeyler geçmiş, her şey yeni olmuştur.]/ Bu nedenle, biz artık kimseyi insan ölçülerine göre tanımayız. Mesih’i bu ölçülere göre tanıdıksa da, artık öyle tanımıyoruz.\/ Evet, Mesih herkes için öldü. Öyle ki, yaşayanlar artık kendileri için değil, kendileri uğruna ölüp dirilen Mesih için yaşasınlar.q[[ Bizi zorlayan, Mesih’in sevgisidir. Yargımız şu: Biri herkes için öldü; öyleyse hepsi öldü.hZI Eğer kendimizde değilsek, bu Tanrı içindir. Aklımız başımızdaysa, bu sizin içindir.6Ye Kendimizi yine size tavsiye etmeye çalışmıyoruz. Ama yürekle değil, dış görünüşle övünenleri yanıtlayabilmeniz için bizimle övünmenize fırsat veriyoruz.4Xa Rab’den korkmanın ne demek olduğunu bildiğimizden insanları ikna etmeye çalışıyoruz. Ne olduğumuzu Tanrı biliyor; umarım siz de vicdanınızda biliyorsunuz.2W] Çünkü bedende yaşarken gerek iyi gerek kötü, yaptıklarımızın karşılığını almak için hepimiz Mesih’in yargı kürsüsü önüne çıkmak zorundayız.tVa Bunun için, ister bedende yaşayalım ister bedenden uzak olalım, amacımız Rab’bi hoşnut etmektir.`U9 Cesaretimiz vardır diyorum ve bedenden uzakta, Rab’bin yanında olmayı yeğleriz.>Tw Gözle görülene değil, imana dayanarak yaşarız.vSe Bu nedenle her zaman cesaretimiz vardır. Şunu biliyoruz ki, bu bedende yaşadıkça Rab’den uzaktayız.oRW Bizleri tam bu amaç için hazırlamış ve güvence olarak bize Ruh’u vermiş olan Tanrı’dır.:Qm Dünyasal çadırda yaşayan bizler ağır bir yük altında inliyoruz. Asıl istediğimiz soyunmak değil, giyinmektir. Öyle ki, ölümlü olan, yaşam tarafından yutulsun.,PS Onu giyinirsek çıplak kalmayız.DO Şimdiyse göksel evimizi giyinmeyi özleyerek inliyoruz.CN  Biliyoruz ki, barındığımız bu dünyasal çadır yıkılırsa, göklerde Tanrı’nın bize sağladığı bir konut –elle yapılmamış, sonsuza dek kalacak bir evimiz– vardır.M7 Gözlerimizi görünen şeylere değil, görünmeyenlere çeviriyoruz. Çünkü görünenler geçicidir, görünmeyenlerse sonsuza dek kalıcıdır.*LM Çünkü geçici, hafif sıkıntılarımız bize, ağırlıkta hiçbir şeyle karşılaştırılamayacak kadar büyük, sonsuz bir yücelik kazandırmaktadır.K Bu nedenle cesaretimizi yitirmeyiz. Her ne kadar dış varlığımız harap oluyorsa da, iç varlığımız günden güne yenileniyor.0JY Bütün bunlar sizin yararınızadır. Böylelikle Tanrı’nın lütfu çoğalıp daha çok insana ulaştıkça, Tanrı’nın yüceliği için şükran da artsın.I Çünkü Rab İsa’yı dirilten Tanrı’nın, bizi de İsa’yla diriltip sizinle birlikte kendi önüne çıkaracağını biliyoruz.H% “İman ettim, bu nedenle konuştum” diye yazılmıştır. Aynı iman ruhuna sahip olarak biz de iman ediyor ve bu nedenle konuşuyoruz.BG Böylece ölüm bizde, yaşamsa sizde etkin olmaktadır."F= Çünkü İsa’nın yaşamı ölümlü bedenimizde açıkça görülsün diye, biz yaşayanlar İsa uğruna sürekli olarak ölüme teslim ediliyoruz.~Eu İsa’nın yaşamı bedenimizde açıkça görülsün diye İsa’nın ölümünü her an bedenimizde taşıyoruz.eDC Kovalanıyoruz, ama terk edilmiş değiliz. Yere yıkılmışız, ama yok olmuş değiliz.oCW Her yönden sıkıştırılmışız, ama ezilmiş değiliz. Şaşırmışız, ama çaresiz değiliz.By Üstün gücün bizden değil, Tanrı’dan kaynaklandığı bilinsin diye bu hazineye toprak kaplar içinde sahibiz.MA Çünkü, “Işık karanlıktan parlayacak” diyen Tanrı, İsa Mesih’in yüzünde parlayan kendi yüceliğini tanımamızdan doğan ışığı bize vermek için yüreklerimizi aydınlattı.x@i Biz kendimizi ilan etmiyoruz; ama Mesih İsa’yı Rab, kendimizi de İsa uğruna kullarınız ilan ediyoruz.C? Tanrı’nın görünümü olan Mesih’in yüceliğiyle ilgili Müjde’nin ışığı imansızların üzerine doğmasın diye, bu çağın ilahı onların zihinlerini kör etmiştir.R> Yaydığımız Müjde örtülüyse de, mahvolanlar için örtülüdür.U=# Utanç verici gizli yolları reddettik. Hileye başvurmayız, Tanrı’nın sözünü de çarpıtmayız. Gerçeği ortaya koyarak kendimizi Tanrı’nın önünde her insanın vicdanına tavsiye ederiz.^< 7 Bu hizmeti Tanrı’nın merhametiyle üstlendiğimiz için cesaretimizi yitirmeyiz.:;m Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab’bin yüceliğini görerek yücelik üstüne yücelikle O’na benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor.M: Rab Ruh’tur, Rab’bin Ruhu neredeyse orada özgürlük vardır.G9 Oysa ne zaman biri Rab’be dönerse, o peçe kaldırılır.g8G Ne var ki, bugün bile Musa’nın yazıları okunduğunda yüreklerini bir peçe örtüyor.D7 İsrailoğulları’nın zihinleri körelmişti. Bugün bile Eski Antlaşma okunurken zihinleri aynı peçeyle örtülü kalıyor. Çünkü bu peçe ancak Mesih aracılığıyla kalkar. 6 Yüzündeki parlaklığın giderek söndüğünü İsrailoğulları görmesin diye yüzünü peçeyle örten Musa gibi değiliz.T5! Böyle bir umuda sahip olduğumuz için büyük cesaretle konuşabiliriz.f4E Geçici olan, yücelik içinde geldiyse, kalıcı olanın yüceliği çok daha büyüktür.k3O Çünkü eskiden yüceltilmiş olanın, şimdi yücelikte aşkın olana göre yüceliği yoktur.2w İnsanı suçlu çıkaran hizmetin yüceliği varsa, aklanmayı sağlayan hizmetin yüceliği çok daha aşkındır."1= Ölümle sonuçlanan hizmet, yani taş üzerine harf harf kazılan yasa yücelik içinde geldiyse –öyle ki, İsrailoğulları geçici olan parlaklığından ötürü Musa’nın yüzüne bakamadılar– Ruh’a dayalı hizmetin yücelik içinde olacağı daha kesin değil mi?"0= Ölümle sonuçlanan hizmet, yani taş üzerine harf harf kazılan yasa yücelik içinde geldiyse –öyle ki, İsrailoğulları geçici olan parlaklığından ötürü Musa’nın yüzüne bakamadılar– Ruh’a dayalı hizmetin yücelik içinde olacağı daha kesin değil mi?%/C O bizi yazılı yasaya değil, Ruh’a dayalı yeni bir antlaşmanın hizmetkârları olmaya yeterli kıldı. Yazılı yasa öldürür, Ruh ise yaşatır..y Herhangi bir şeyi kendi başarımız olarak saymaya yeterliyiz demek istemiyorum; bizi yeterli kılan Tanrı’dır.E- Mesih sayesinde Tanrı’ya böyle bir güvenimiz vardır.F, Hizmetimizin sonucu olup mürekkeple değil, yaşayan Tanrı’nın Ruhu’yla, taş levhalara değil, insan yüreğinin levhalarına yazılmış Mesih’in mektubu olduğunuz açıktır.`+9 Bütün insanlarca bilinen ve okunan, yüreklerimize yazılmış mektubumuz sizsiniz. *  Kendimizi yine tavsiye etmeye mi başlıyoruz? Yoksa bazıları gibi size ya da sizden tavsiye mektuplarına ihtiyacımız mı var?M) Birçokları gibi, Tanrı’nın sözünü ticaret aracı yapanlar değiliz. Tanrı tarafından gönderilen ve Mesih’e ait olan kişiler olarak Tanrı’nın önünde içtenlikle konuşuyoruz.(' Mahvolanlar için ölüme götüren ölüm kokusu, kurtulanlar içinse yaşama götüren yaşam kokusuyuz. Böylesi bir işe kim yeterlidir?n'U Çünkü biz hem kurtulanlar hem de mahvolanlar arasında Tanrı için Mesih’in güzel kokusuyuz.%&C Bizi her zaman Mesih’in zafer alayında yürüten, O’nu tanımanın güzel kokusunu aracılığımızla her yerde yayan Tanrı’ya şükürler olsun!%w Mesih’in Müjdesi’ni yaymak amacıyla Troas’a geldiğimde Rab’bin işi için bana bir kapı açıldığı halde, kardeşim Titus’u orada bulamadığım için iç huzurum yoktu. Bu nedenle oradakilere veda ederek Makedonya’ya gittim.$w Mesih’in Müjdesi’ni yaymak amacıyla Troas’a geldiğimde Rab’bin işi için bana bir kapı açıldığı halde, kardeşim Titus’u orada bulamadığım için iç huzurum yoktu. Bu nedenle oradakilere veda ederek Makedonya’ya gittim.b#= Öyle ki, Şeytan’ın oyununa gelmeyelim. Çünkü onun düzenlerini bilmez değiliz."! Kimi bağışlarsanız, ben de onu bağışlarım. Eğer bir şeyi bağışladımsa, bunu sizin için Mesih’in önünde bağışladım.k!O Sizi sınamak ve her durumda söz dinleyenler olup olmadığınızı anlamak için yazdım size.H   Bunun için ona duyduğunuz sevgiyi yenilemenizi rica ederim.{o Aşırı kedere boğulmasın diye o kişiyi daha fazla cezalandırmayıp bağışlamalı ve teselli etmelisiniz.B Böyle birine çoğunluğun verdiği bu ceza yeterlidir. Eğer biri bir başkasını kederlendirdiyse, beni değil –abartmadan söyleyeyim– bir dereceye kadar hepinizi kederlendirmiş olur.(I Kederlenesiniz diye değil, size beslediğim derin sevgiyi anlayasınız diye büyük bir sıkıntı ve yürek acısıyla gözyaşları içinde size yazdım."= Bunu yazdım ki, geldiğimde beni sevindirmesi gerekenler beni kederlendirmesin. Sevincimin hepinizin sevinci olduğuna ilişkin hepinize güvenim var.b= Çünkü sizi kederlendirirsem, keder verdiğim sizlerden başka beni kim sevindirecek?D  Size tekrar keder dolu bir ziyaret yapmamaya karar verdim.   İmanınıza egemen olmak istemiyoruz, sevinmeniz için sizinle birlikte çalışıyoruz. Çünkü imanda dimdik duruyorsunuz.] 5 Tanrı’yı tanık tutarım ki, Korint’e dönmeyişimin nedeni sizi esirgemekti.\ 3 O bizi mühürledi, güvence olarak da yüreklerimize Kutsal Ruh’u yerleştirdi.X + Bizi sizinle birlikte Mesih’te pekiştiren ve meshetmiş olan Tanrı’dır.+ Q Çünkü Tanrı’nın bütün vaatleri Mesih’te “evet” tir. Bu nedenle Tanrı’nın yüceliği için Mesih aracılığıyla Tanrı’ya “Amin” deriz.0 [ Silvanus ve Timoteos’la birlikte size tanıttığımız Tanrı’nın Oğlu İsa Mesih hem “evet” hem “hayır” değildi. O’nda yalnız “evet” vardır.  Tanrı’nın güvenilirliği hakkı için diyorum ki, size ilettiğimiz söz hem “evet” hem “hayır” değildir. + Bunu isterken acaba kararsız mıydım? Ya da isteklerim benlikten mi doğuyor ki, önce “Evet, evet”, sonra “Hayır, hayır” diyeyim?J  Bu güvenle, sizleri iki kez sevindirmek için önce size uğramak, sonra Makedonya’ya geçmek, Makedonya’dan yine size geri gelerek tarafınızdan Yahudiye’ye uğurlanmak niyetindeydim.J  Bu güvenle, sizleri iki kez sevindirmek için önce size uğramak, sonra Makedonya’ya geçmek, Makedonya’dan yine size geri gelerek tarafınızdan Yahudiye’ye uğurlanmak niyetindeydim. } Okuyup anlayabileceğinizden başka bir şey yazmıyoruz. Bizi bir ölçüde anladığınız gibi, tümüyle anlayacağınızı umarım. Rabbimiz İsa’nın gününde bizim övüncümüz siz olacağınız gibi, sizin övüncünüz de biz olalım.  } Okuyup anlayabileceğinizden başka bir şey yazmıyoruz. Bizi bir ölçüde anladığınız gibi, tümüyle anlayacağınızı umarım. Rabbimiz İsa’nın gününde bizim övüncümüz siz olacağınız gibi, sizin övüncünüz de biz olalım.O   Dünyaya ve özellikle size, insan bilgeliğiyle değil, Tanrı’nın lütfuyla, Tanrı’dan gelen saflık ve içtenlikle davrandığımıza vicdanımız tanıktır. Ve biz bununla övünüyoruz.O   Tanrı bizi böylesine büyük bir ölüm tehlikesinden kurtardı; daha da kurtaracaktır. Umudumuzu O’na bağladık. Siz de dualarınızla bize yardım ettikçe, bizi yine kurtaracaktır. Öyle ki, birçok kişinin dualarıyla bize sağlanan lütuftan ötürü birçoklarının ağzından bizim için şükranlar sunulsun.O   Tanrı bizi böylesine büyük bir ölüm tehlikesinden kurtardı; daha da kurtaracaktır. Umudumuzu O’na bağladık. Siz de dualarınızla bize yardım ettikçe, bizi yine kurtaracaktır. Öyle ki, birçok kişinin dualarıyla bize sağlanan lütuftan ötürü birçoklarının ağzından bizim için şükranlar sunulsun.   Ölüme mahkûm olduğumuzu içimizde hissettik. Ama bu, kendimize değil, ölüleri dirilten Tanrı’ya güvenmemiz için oldu.R  Kardeşlerim, Asya İli’nde çektiğimiz sıkıntılardan habersiz kalmanızı istemiyoruz. Dayanabileceğimizden çok ağır bir yük altındaydık. Öyle ki, yaşamaktan bile umudumuzu kesmiştik.~ w Size ilişkin umudumuz sarsılmaz. Çünkü acılarımıza olduğu gibi, tesellimize de ortak olduğunuzu biliyoruz.I   Sıkıntı çekiyorsak, bu sizin teselliniz ve kurtuluşunuz içindir. Teselli buluyorsak bu, bizim çektiğimiz acıların aynısına dayanmanızda etkin olan bir teselli bulmanız içindir.~ w Çünkü Mesih’in acılarını nasıl büyük ölçüde çekiyorsak, Mesih sayesinde büyük teselli de buluyoruz. 7 Kendisinden aldığımız teselliyle her türlü sıkıntıda olanları teselli edebilmemiz için bizi bütün sıkıntılarımızda teselli ediyor. ' Her türlü tesellinin kaynağı olan Tanrı’ya, merhametli Baba’ya, Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı ve Babası’na övgüler olsun!X + Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten sizlere lütuf ve esenlik olsun.K  Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi atanan ben Pavlus ve kardeşimiz Timoteos’tan Ahaya’nın her yanındaki bütün kutsallara ve Tanrı’nın Korint’teki kilisesine selam!2_ Hepinize Mesih İsa’da sevgiler! Amin.8k Rab İsa’nın lütfu sizinle birlikte olsun.4~c Rab’bi sevmeyene lanet olsun. Maranata !9}m Ben Pavlus, bu selamı kendi elimle yazıyorum.d|A Buradaki bütün kardeşlerin size selamı var. Birbirinizi kutsal öpüşle selamlayın.{ Asya İli’ndeki kiliseler size selam eder. Akvila ve Priska, evlerinde buluşan toplulukla birlikte Rab’de size çok selam ederler.[z/ Sizin ruhunuzu da benim ruhumu da ferahlattılar. Böylelerinin değerini bilin.eyC İstefanas, Fortunatus ve Ahaykos’un gelişine sevindim. Yokluğunuzu bana unutturdular.nxU Ahaya’da ilk iman eden ve kendilerini kutsalların hizmetine adayan İstefanas’ın ev halkını bilirsiniz. Kardeşler, size yalvarırım, bu gibilere ve onlarla birlikte çalışıp emek verenlerin hepsine bağımlı olun.nwU Ahaya’da ilk iman eden ve kendilerini kutsalların hizmetine adayan İstefanas’ın ev halkını bilirsiniz. Kardeşler, size yalvarırım, bu gibilere ve onlarla birlikte çalışıp emek verenlerin hepsine bağımlı olun.$vC Her şeyi sevgiyle yapın.Fu Uyanık kalın, imanda dimdik durun, mert ve güçlü olun.5tc Kardeşimiz Apollos’a gelince, kardeşlerle birlikte size gelmesi için ona çok ricada bulundum, ama şimdilik gelmeye hiç de istekli değil. Fırsat bulunca gelecek.s  Kimse onu hor görmesin. Yanıma gelmesi için onu esenlikle uğurlayın. Kardeşlerle birlikte onun da gelmesini bekliyorum.r} Timoteos yanınıza gelirse, bir şeyden korkmamasına dikkat edin. Çünkü o da benim gibi Rab’bin işini yapıyor.q Çünkü büyük ve etkili işler yapmam için burada bana bir kapı açıldı. Ne var ki, bana karşı çıkanlar çoktur.>pw Ama Pentikost Günü’ne dek Efes’te kalacağım.o{ Sizi öyle kısaca görüp geçmek istemiyorum. Rab’bin izniyle uzunca bir süre yanınızda kalmayı umut ediyorum.n/ Belki bir süre yanınızda kalırım, hatta kışı da sizinle geçirebilirim. Öyle ki, sonra nereye gidecek olsam, bana yardım edebilesiniz.qm[ Makedonya’dan geçtikten sonra yanınıza geleceğim. Çünkü Makedonya’dan geçmek niyetindeyim.Gl Benim de gitmeme değerse, onları yanıma alıp gideceğim.k1 Oraya vardığımda, bağışlarınızı götürmek üzere uygun gördüğünüz kişileri tanıtıcı mektuplarla Yeruşalim’e göndereceğim.j5 Haftanın ilk günü herkes kazancına göre bir miktar para ayırıp biriktirsin. Öyle ki, yanınıza geldiğimde para toplamaya gerek kalmasın.si a Kutsallara yapılacak para yardımına gelince: Galatya kiliselerine ne buyurduysam, siz de öyle yapın.-hS: Bu nedenle, sevgili kardeşlerim, Rab yolunda verdiğiniz emeğin boşa gitmeyeceğini bilerek dayanın, sarsılmayın, Rab’bin işinde her zaman gayretli olun.fgE9 Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla bizi zafere ulaştıran Tanrı’ya şükürler olsun!Uf#8 Ölümün dikeni günahtır. Günah ise gücünü Kutsal Yasa’dan alır.Fe7 “Ey ölüm, zaferin nerede? Ey ölüm, dikenin nerede?”2d]6 Çürüyen ve ölümlü beden çürümezliği ve ölümsüzlüğü giyinince, “Ölüm yok edildi, zafer kazanıldı!” diye yazılmış olan söz yerine gelecektir.kcO5 Çünkü bu çürüyen beden çürümezliği, bu ölümlü beden ölümsüzlüğü giyinmelidir.bw4 İşte size bir sır açıklıyorum. Hepimiz ölmeyeceğiz; son borazan çalınınca hepimiz bir anda, göz açıp kapayana dek değiştirileceğiz. Evet, borazan çalınacak, ölüler çürümez olarak dirilecek, ve biz de değiştirileceğiz.aw3 İşte size bir sır açıklıyorum. Hepimiz ölmeyeceğiz; son borazan çalınınca hepimiz bir anda, göz açıp kapayana dek değiştirileceğiz. Evet, borazan çalınacak, ölüler çürümez olarak dirilecek, ve biz de değiştirileceğiz.`2 Kardeşler, şunu demek istiyorum, et ve kan Tanrı’nın Egemenliği’ni miras alamaz. Çürüyen de çürümezliği miras alamaz.U_#1 Bizler topraktan olana nasıl benzediysek, göksel olana da benzeyeceğiz.}^s0 Topraktan olan insan nasılsa, topraktan olanlar da öyledir. Göksel insan nasılsa, göksel olanlar da öyledir.K]/ İlk insan yerden, yani topraktandır. İkinci insan göktendir.P\. Önce ruhsal olan değil, doğal olan geldi. Ruhsal olan sonra geldi.y[k- Nitekim şöyle yazılmıştır: “İlk insan Adem yaşayan can oldu.” Son Adem’se yaşam veren ruh oldu.~Zu, Doğal beden olarak gömülür, ruhsal beden olarak diriltilir. Doğal beden olduğu gibi, ruhsal beden de vardır.zYm+ Düşkün olarak gömülür, görkemli olarak diriltilir. Zayıf olarak gömülür, güçlü olarak diriltilir.xXi* Ölülerin dirilişi de böyledir. Beden çürümeye mahkûm olarak gömülür, çürümez olarak diriltilir.W') Güneşin görkemi başka, ayın görkemi başka, yıldızların görkemi başkadır. Görkem bakımından yıldız yıldızdan farklıdır.V( Göksel bedenler vardır, dünyasal bedenler vardır. Göksel olanların görkemi başka, dünyasal olanlarınki başkadır.|Uq' Her canlının eti aynı değildir. İnsan eti başka, hayvan eti başka, kuş eti, balık eti başka başkadır.WT'& Tanrı tohuma dilediği bedeni –her birine kendine özgü bedeni– verir.S% Ekerken, oluşacak bitkinin kendisini değil, yalnızca tohumunu –buğday ya da başka bir bitkinin tohumunu– ekersin.TR!$ Ne akılsızca bir soru! Ektiğin tohum ölmedikçe yaşama kavuşmaz ki!mQS# Ama biri çıkıp, “Ölüler nasıl dirilecek? Nasıl bir bedenle gelecekler?” diye sorabilir.P#" Uslanıp kendinize gelin, artık günah işlemeyin. Bazılarınız Tanrı’yı hiç tanımıyor. Utanasınız diye söylüyorum bunları.DO! Aldanmayın, “Kötü arkadaşlıklar iyi huyu bozar.”7Ng Eğer insansal nedenlerle Efes’te canavarlarla dövüştümse, bunun bana yararı ne? Eğer ölüler dirilmeyecekse, “Yiyelim içelim, nasıl olsa yarın öleceğiz.”M{ Kardeşler, sizinle ilgili olarak Rabbimiz Mesih İsa’da sahip olduğum övüncün hakkı için her gün ölüyorum.>Lw Biz de neden her saat kendimizi tehlikeye atıyoruz?K/ Diriliş yoksa, ölüler için vaftiz edilenler ne olacak? Ölüler gerçekten dirilmeyecekse, insanlar neden ölüler için vaftiz ediliyorlar?4Ja Her şey Oğul’a bağımlı kılınınca, Oğul da her şeyi kendisine bağımlı kılan Tanrı’ya bağımlı olacaktır. Öyle ki, Tanrı her şeyde her şey olsun.oIW Çünkü, “Tanrı her şeyi Mesih’in ayakları altına sererek O’na bağımlı kıldı.” “Her şey O’na bağımlı kılındı” sözünün, her şeyi Mesih’e bağımlı kılan Tanrı’yı içermediği açıktır.9Hm Ortadan kaldırılacak son düşman ölümdür.wGg Çünkü Tanrı bütün düşmanlarını ayakları altına serinceye dek O’nun egemenlik sürmesi gerekir.'FG Bundan sonra Mesih her yönetimi, her hükümranlığı, her gücü ortadan kaldırıp egemenliği Baba Tanrı’ya teslim ettiği zaman son gelmiş olacak.|Eq Her biri sırası gelince dirilecek: İlk örnek olarak Mesih, sonra Mesih’in gelişinde Mesih’e ait olanlar.TD! Herkes nasıl Adem’de ölüyorsa, herkes Mesih’te yaşama kavuşacak.vCe Ölüm bir insan aracılığıyla geldiğine göre, ölümden diriliş de bir insan aracılığıyla gelir.VB% Oysa Mesih, ölmüş olanların ilk örneği olarak ölümden dirilmiştir.mAS Eğer yalnız bu yaşam için Mesih’e umut bağlamışsak, herkesten çok acınacak durumdayız.Q@ Buna göre Mesih’e ait olarak ölmüş olanlar da mahvolmuşlardır.g?G Mesih dirilmemişse imanınız yararsızdır, siz de hâlâ günahlarınızın içindesiniz.7>i Ölüler dirilmezse, Mesih de dirilmemiştir.Y=+ Bu durumda Tanrı’yla ilgili tanıklığımız da yalan demektir. Çünkü Tanrı’nın, Mesih’i dirilttiğine tanıklık ettik. Ama ölüler gerçekten dirilmezse, Tanrı Mesih’i de diriltmemiştir.D< Mesih dirilmemişse, bildirimiz de imanınız da boştur.7;i Ölüler dirilmezse, Mesih de dirilmemiştir.~:u Eğer Mesih’in ölümden dirildiği duyuruluyorsa, nasıl oluyor da aranızda bazıları ölüler dirilmez diyor?y9k İşte, gerek benim yaydığım, gerek öbür elçilerin yaydığı ve sizin de iman ettiğiniz bildiri budur.O8 Ama şimdi neysem, Tanrı’nın lütfuyla öyleyim. O’nun bana olan lütfu boşa gitmedi. Elçilerin hepsinden çok emek verdim. Aslında ben değil, Tanrı’nın bende olan lütfu emek verdi.7 Ben elçilerin en önemsiziyim. Tanrı’nın kilisesine zulmettiğim için elçi olarak anılmaya bile layık değilim.6 Bundan sonra Yakup’a, sonra bütün elçilere, son olarak zamansız doğmuş bir çocuğa benzeyen bana da göründü.5 Bundan sonra Yakup’a, sonra bütün elçilere, son olarak zamansız doğmuş bir çocuğa benzeyen bana da göründü.4 Daha sonra da beş yüzden çok kardeşe aynı anda göründü. Bunların çoğu hâlâ yaşıyor, bazılarıysa öldüler.33a Kefas’a, sonra Onikiler’e göründü.F2 Aldığım bilgiyi size öncelikle ilettim: Kutsal Yazılar uyarınca Mesih günahlarımıza karşılık öldü, gömüldü ve Kutsal Yazılar uyarınca üçüncü gün ölümden dirildi.F1 Aldığım bilgiyi size öncelikle ilettim: Kutsal Yazılar uyarınca Mesih günahlarımıza karşılık öldü, gömüldü ve Kutsal Yazılar uyarınca üçüncü gün ölümden dirildi. 0  Size müjdelediğim söze sımsıkı sarılırsanız, onun aracılığıyla kurtulursunuz. Yoksa boşuna iman etmiş olursunuz.~/ w Şimdi, kardeşler, size bildirdiğim, sizin de kabul edip bağlı kaldığınız Müjde’yi anımsatmak istiyorum.<.q( Özet olarak, kardeşlerim, peygamberlikte bulunmayı gayretle isteyin, bilinmeyen dillerle konuşulmasına engel olmayın. Ancak her şey uygun ve düzenli biçimde yapılsın.<-q' Özet olarak, kardeşlerim, peygamberlikte bulunmayı gayretle isteyin, bilinmeyen dillerle konuşulmasına engel olmayın. Ancak her şey uygun ve düzenli biçimde yapılsın.;,q& Bunları önemsemeyenin kendisi de önemsenmesin.q+[% Kendini peygamber ya da ruhça olgun sayan varsa, bilsin ki, size yazdıklarım Rab’bin buyruğudur.W*'$ Tanrı’nın sözü sizden mi kaynaklandı, ya da yalnız size mi ulaştı? )# Öğrenmek istedikleri bir şey varsa, evde kocalarına sorsunlar. Çünkü kadının toplantı sırasında konuşması ayıptır.(" Kadınlar toplantılarınızda sessiz kalsın. Konuşmalarına izin yoktur. Kutsal Yasa’nın da belirttiği gibi, uysal olsunlar.|'q! Çünkü Tanrı karışıklık değil, esenlik Tanrısı’dır. Kutsalların bütün topluluklarında böyledir. ,~~||M{zXyy xmx)w3v!=<<;;.::9Z8876655O43211606/.--,,b++:*O*))l({''-&&U%%D$$0#S""p!!( p3LY X9wm (b | V  F c `8eq,AB}& Aracı tek bir tarafa ait değildir; Tanrı ise birdir.oAW& Öyleyse Yasa’nın amacı neydi? Yasa suçları ortaya çıkarmak için antlaşmaya eklendi. Vaadi alan ve İbrahim’in soyundan olan Kişi gelene dek yürürlükte kalacaktı. Melekler yoluyla, bir aracı eliyle düzenlendi. @& Çünkü miras Yasa’ya bağlıysa, artık vaade bağlı değildir. Ama Tanrı mirası İbrahim’e vaatle bağışlamıştır.'?G& Şunu demek istiyorum: Dört yüz otuz yıl sonra gelen Yasa, Tanrı’nın önceden onayladığı antlaşmayı geçersiz kılmaz, vaadi ortadan kaldırmaz.Y>+& Vaatler İbrahim’e ve soyundan olana verildi. Tanrı birçok kişiden söz ediyormuş gibi, “Ve soyundan olanlara” demiyor; “Soyundan olana” demekle tek bir kişiden, yani Mesih’ten söz ediyor.4=a& Kardeşler, insan yaşamından bir örnek vereyim. İnsanlar arasında yapılmış bile olsa, onaylanmış bir antlaşmayı kimse geçersiz saymaz, ona bir şey eklemez.#<?& İbrahim’e sağlanan kutsama Mesih İsa aracılığıyla uluslara sağlansın ve bizler vaat edilen Ruh’u imanla alalım diye, Mesih bizim için lanetlenerek bizi Yasa’nın lanetinden kurtardı. Çünkü, “Ağaç üzerine asılan herkes lanetlidir” diye yazılmıştır.#;?& İbrahim’e sağlanan kutsama Mesih İsa aracılığıyla uluslara sağlansın ve bizler vaat edilen Ruh’u imanla alalım diye, Mesih bizim için lanetlenerek bizi Yasa’nın lanetinden kurtardı. Çünkü, “Ağaç üzerine asılan herkes lanetlidir” diye yazılmıştır.v:e& Yasa imana dayalı değildir. Tersine, “Yasa’nın gereklerini yapan, onlar sayesinde yaşayacaktır.”}9s& Tanrı katında hiç kimsenin Yasa’yla aklanmadığı açıktır. Çünkü “İmanla aklanan yaşayacaktır.”[8/& Yasa’nın gereklerini yapmış olmaya güvenenlerin hepsi lanet altındadır. Çünkü şöyle yazılmıştır: “Yasa Kitabı’nda yazılı olan her şeyi sürekli yerine getirmeyen herkes lanetlidir.”W7'& Böylece iman edenler, iman etmiş olan İbrahim’le birlikte kutsanırlar.L6& Kutsal Yazı, Tanrı’nın öteki ulusları imanlarına göre aklayacağını önceden görerek İbrahim’e, “Bütün uluslar senin aracılığınla kutsanacak” müjdesini önceden verdi.U5#& Öyleyse şunu bilin ki, İbrahim’in gerçek oğulları iman edenlerdir.Z4-& Örneğin, “İbrahim Tanrı’ya iman etti, böylece aklanmış sayıldı.”;3o& Size Kutsal Ruh’u veren ve aranızda mucizeler yaratan Tanrı, bunu Yasa’nın gereklerini yaptığınız için mi, yoksa duyduklarınıza iman ettiğiniz için mi yapıyor?L2& Boş yere mi bu kadar acı çektiniz? Gerçekten boşuna mıydı?1{& Bu kadar akılsız mısınız? Ruh’la başladıktan sonra şimdi insan çabasıyla mı bitirmeye çalışıyorsunuz?0/& Sizden yalnız şunu öğrenmek istiyorum: Kutsal Ruh’u, Yasa’nın gereklerini yaparak mı, yoksa duyduklarınıza iman ederek mi aldınız? / & Ey akılsız Galatyalılar! Sizi kim büyüledi? İsa Mesih çarmıha gerilmiş olarak gözlerinizin önünde tasvir edilmedi mi?#.?& Tanrı’nın lütfunu geçersiz saymış değilim. Çünkü aklanma Yasa aracılığıyla sağlanabilseydi, o zaman Mesih boş yere ölmüş olurdu.”c-?& Mesih’le birlikte çarmıha gerildim. Artık ben yaşamıyorum, Mesih bende yaşıyor. Şimdi bedende sürdürdüğüm yaşamı, beni seven ve benim için kendini feda eden Tanrı Oğlu’na imanla sürdürüyorum.f,E& Çünkü ben Tanrı için yaşamak üzere Yasa aracılığıyla Yasa karşısında öldüm.X+)& Yıktığımı yeniden kurarsam, yasayı çiğnediğimi kanıtlamış olurum.*{& Mesih’te aklanmak isterken kendimiz günahlı çıkarsak, Mesih günahın yardakçısı mı olur? Kesinlikle hayır!;)o& Yine de insanın Kutsal Yasa’nın gereklerini yaparak değil, İsa Mesih’e iman ederek aklandığını biliyoruz. Bunun için biz de Yasa’nın gereklerini yaparak değil, Mesih’e iman ederek aklanalım diye Mesih İsa’ya iman ettik. Çünkü hiç kimse Yasa’nın gereklerini yaparak aklanmaz.\(1& Doğuştan Yahudi olan bizler öteki uluslardan olan ‘günahlılar’ değiliz.'w& Müjde gerçeğine uygun davranmadıklarını görünce hepsinin önünde Kefas’a şöyle dedim: “Yahudi olduğun halde Yahudi gibi değil, öteki uluslardan biri gibi yaşıyorsun, nasıl olur da ulusları Yahudi gibi yaşamaya zorlarsın?}&s& Öbür Yahudiler de onun gibi ikiyüzlülük ettiler. Sonunda Barnaba bile onların ikiyüzlülüğüne kapıldı.l%Q& Çünkü Yakup’un yanından bazı adamlar gelmeden önce Kefas öteki uluslardan olanlarla birlikte yemek yerdi. Ama o adamlar gelince sünnet yanlılarından korkarak sünnetsizlerden uzaklaştı, onlarla yemek yemez oldu.k$O& Ne var ki, Kefas Antakya’ya geldiği zaman, suçlu olduğu için ona açıkça karşı geldim.c#?& Ancak yoksulları anımsamamızı istediler. Zaten ben de bunu yapmaya gayret ediyordum. " & Topluluğun direkleri sayılan Yakup, Kefas ve Yuhanna bana bağışlanan lütfu sezince paydaşlığımızın işareti olarak bana ve Barnaba’ya sağ ellerini uzattılar. Öteki uluslara bizlerin, Yahudiler’e kendilerinin gitmesini uygun gördüler.!& Çünkü sünnetlilere elçilik etmesi için Petrus’ta etkin olan Tanrı, öteki uluslara elçilik etmem için bende de etkin oldu. 5& Tam tersine, Müjde’yi sünnetlilere bildirme işi nasıl Petrus’a verildiyse, sünnetsizlere bildirme işinin de bana verildiğini gördüler.-S& Ama ileri gelenler –ne oldukları bence önemli değil, Tanrı insanlar arasında ayrım yapmaz– evet, bu ileri gelenler söylediklerime bir şey katmadılar.iK& Müjde gerçeği sürekli sizinle kalsın diye bir an bile onlara boyun eğip teslim olmadık.5c& Ne var ki, İsa Mesih’te sahip olduğumuz özgürlüğü el altından öğrenmek ve böylece bizi köleleştirmek için gizlice aramıza sızan sahte kardeşler vardı.a;& Benimle birlikte olan Titus bile Grek olmasına karşın sünnet edilmeye zorlanmadı./W& Vahiy uyarınca gittim. Boş yere koşmayayım ya da koşmuş olmayayım diye, öteki uluslar arasında yaydığım Müjde’yi özel olarak ileri gelenlere sundum.r _& On dört yıl aradan sonra Titus’u da yanıma alıp Barnaba’yla birlikte yine Yeruşalim’e gittim.A & Böylece benden ötürü Tanrı’yı yüceltiyorlardı.  & Yalnız, “Bir zamanlar bize zulmeden adam, önceleri yıkmaya çalıştığı imanı şimdi yayıyor” dendiğini duymuşlardı.Q & Yahudiye’nin Mesih’e ait kiliseleri beni şahsen tanımıyorlardı.5 g& Sonra Suriye ve Kilikya bölgelerine gittim.a =& Bakın, size yazdıklarımın yalan olmadığını Tanrı’nın önünde belirtiyorum.g I& Öbür elçilerden hiçbirini görmedim, yalnız Rab İsa’nın kardeşi Yakup’u gördüm.x k& Bundan üç yıl sonra Kefas’la tanışmak üzere Yeruşalim’e gittim, on beş gün onun yanında kaldım. {& Yeruşalim’e, benden önce elçi olanların yanına da gitmedim; Arabistan’a gittim, sonra yine Şam’a döndüm.3 a& Ama beni daha annemin rahmindeyken seçip lütfuyla çağıran Tanrı, uluslara müjdelemem için Oğlu’nu bana göstermeye razı olunca hemen insanlara danışmadım;3 a& Ama beni daha annemin rahmindeyken seçip lütfuyla çağıran Tanrı, uluslara müjdelemem için Oğlu’nu bana göstermeye razı olunca hemen insanlara danışmadım; )& Yahudi dininde yaşıtım olan soydaşlarımın birçoğundan daha ilerideydim, atalarımın geleneklerini savunmakta çok daha gayretliydim.' I& Yahudi dinine bağlı olduğum zaman nasıl bir yaşam sürdüğümü duydunuz. Tanrı’nın kilisesine alabildiğine zulmediyor, onu kırıp geçiriyordum.w  i& Çünkü ben onu insandan almadım, kimseden de öğrenmedim. Bunu bana İsa Mesih vahiy yoluyla açıkladı.d  C& Kardeşlerim, yaydığım Müjde’nin insandan kaynaklanmadığını bilmenizi istiyorum.X  +& Şimdi ben insanların onayını mı, Tanrı’nın onayını mı arıyorum? Yoksa insanları mı hoşnut etmeye çalışıyorum? Eğer hâlâ insanları hoşnut etmek isteseydim, Mesih’in kulu olmazdım.  #& Daha önce söylediğimizi şimdi yine söylüyorum: Bir kimse size kabul ettiğinize ters düşen bir müjde bildirirse, ona lanet olsun!w  i& İster biz, ister gökten bir melek size bildirdiğimize ters düşen bir müjde bildirirse, lanet olsun ona!  & Gerçekte başka bir müjde yoktur. Ancak aklınızı karıştırıp Mesih’in Müjdesi’ni çarpıtmak isteyenler vardır. {& Sizi Mesih’in lütfuyla çağıranı bırakıp değişik bir müjdeye böylesine çarçabuk dönmenize şaşıyorum.9 o& Tanrı’ya sonsuzlara dek yücelik olsun! Amin. '& Mesih, Babamız Tanrı’nın isteğine uyarak bizi şimdiki kötü çağdan kurtarmak için günahlarımıza karşılık kendini feda etti.X +& Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten sizlere lütuf ve esenlik olsun.m U& İnsanlarca ya da insan aracılığıyla değil, İsa Mesih ve O’nu ölümden dirilten Baba Tanrı aracılığıyla elçi atanan ben Pavlus’tan ve benimle birlikte olan bütün kardeşlerden Galatya’daki kiliselere selam!l U& İnsanlarca ya da insan aracılığıyla değil, İsa Mesih ve O’nu ölümden dirilten Baba Tanrı aracılığıyla elçi atanan ben Pavlus’tan ve benimle birlikte olan bütün kardeşlerden Galatya’daki kiliselere selam!xi  Rab İsa Mesih’in lütfu, Tanrı’nın sevgisi ve Kutsal Ruh’un paydaşlığı hepinizle birlikte olsun.,S Bütün kutsallar size selam eder.3a Birbirinizi kutsal öpüşle selamlayın.f~E Son olarak hoşça kalın, kardeşlerim. Yaşantınızı düzeltin, çağrıma kulak verin, düşüncelerinizde birlik olun, esenlik içinde yaşayın. Sevgi ve esenlik kaynağı olan Tanrı sizinle birlikte olacaktır.?}w Rab’bin yıkmak değil, geliştirmek için bana verdiği yetkiyi yanınıza geldiğimde sert biçimde kullanmak zorunda kalmayayım diye, bunları aranızda değilken yazıyorum.`|9 Biz güçsüz, sizse güçlüyken seviniyoruz. Yetkin olmanız için de dua ediyoruz.Y{+  Çünkü gerçeğe karşı değil, ancak gerçek uğruna bir şey yapabiliriz.Iz   Kötü bir şey yapmamanız için Tanrı’ya dua ediyoruz. Dileğimiz, bizim sınavı geçmiş görünmemiz değil, biz sınavda başarısız görünsek bile sizin iyi olanı yapmanızdır.Ry  Umarım bizim başarısızlığa uğramadığımızı anlayacaksınız.?xw  İman yolunda olup olmadığınızı anlamak için kendinizi sınayıp yoklayın. İsa Mesih’in içinizde olduğunu bilmiyor musunuz? Yoksa sınavdan başarısız çıkarsınız.fwE  Güçsüzlük içinde çarmıha gerildiği halde, şimdi Tanrı’nın gücüyle yaşıyor. Biz de O’nda güçsüz olduğumuz halde, Tanrı’nın gücü sayesinde O’nunla birlikte sizin yararınıza yaşayacağız.v7  Mesih’in benim aracılığımla konuştuğuna ilişkin kanıt istiyorsunuz. Mesih size karşı güçsüz değildir; O’nun gücü sizde etkindir.{uo  Daha önce, aranızda ikinci kez bulunduğumda, geçmişte günah işlemiş olanlarla onların dışında kalanların hepsine söylemiştim, şimdi sizden uzaktayken de yineliyorum: Tekrar yanınıza gelirsem, hiç kimseyi esirgemeyeceğim!t { Bu, yanınıza üçüncü gelişim olacak. Her suçlama iki ya da üç tanığın tanıklığıyla doğrulanmalıdır.Ws'  Korkarım size tekrar geldiğimde Tanrım beni önünüzde utandıracak; daha önce günah işleyip de kapıldıkları pisliklerden, fuhuş ve sefahatten tövbe etmeyen birçokları için yas tutacağım. r  Çünkü geldiğimde sizi istediğim durumda bulamayacağımdan korkuyorum. Sizler de beni istediğiniz durumda bulamayabilirsiniz. Aranızda çekişme, kıskançlık, öfke, bencil tutkular, iftira, dedikodu, böbürlenme, kargaşa olmasından korkuyorum.bq=  Bunca zamandır önünüzde kendimizi savunduğumuzu mu düşünüyorsunuz? Tanrı’nın önünde, Mesih’e ait kişiler olarak konuşuyoruz. Sevgili kardeşler, yaptığımız her şey sizin gelişmeniz içindir.fw  Bundan kurtulmak için Rab’be üç kez yalvardım.1e[  Aldığım vahiylerin üstünlüğüyle gururlanmayayım diye bana bedende bir diken, beni yumruklamak için Şeytan’ın bir meleği verildi, gururlanmayayım diye.Qd  Övünmek istesem bile akılsız olmayacağım. Çünkü gerçeği söylemiş olacağım. Ama kimse beni gördüğünden ya da işittiğinden daha üstün görmesin diye övünmekten kaçınıyorum.~cu  Böyle biriyle övüneceğim. Ama kendimle ilgili olarak, güçsüzlüklerimden başka bir şeyle övünmeyeceğim.`b9  Evet, bu adamın cennete götürüldüğünü biliyorum; bu, bedensel olarak mı, yoksa bedenden ayrı mı oldu, bilmiyorum, Tanrı bilir. Orada, dille anlatılamaz, insanın söylemesi yasak olan sözler işitti.`a9  Evet, bu adamın cennete götürüldüğünü biliyorum; bu, bedensel olarak mı, yoksa bedenden ayrı mı oldu, bilmiyorum, Tanrı bilir. Orada, dille anlatılamaz, insanın söylemesi yasak olan sözler işitti.>`u  On dört yıl önce alınıp üçüncü göğe götürülmüş bir Mesih izleyicisi tanıyorum. Bu, bedensel olarak mı, yoksa beden dışında mı oldu, bilmiyorum, Tanrı bilir.g_ I Yararlı olmasa da övünmek gereklidir. Şimdi görümlere ve Rab’bin vahiylerine geleyim.s^_ ! Ama beni küfe içinde surdaki bir pencereden sarkıttılar; böylece onun elinden sıyrılıp kaçtım.e]C Şam’da Kral Aretas’ın valisi beni yakalatmak için kenti denetim altına almıştı.l\Q  Rab İsa’nın sonsuza dek övülecek olan Tanrısı ve Babası biliyor ki, yalan söylemiyorum.X[)  Övünmem gerekiyorsa, güçsüzlüğümü gösteren şeylerle övüneceğim.jZM  Kim güçsüz olur da ben güçsüz olmam? Kim günaha düşürülür de ben onun için yanmam?yYk  Öbür sorunların yanısıra, bütün kiliseler için her gün çektiğim kaygının baskısı var üzerimde.(XI  Emek verdim, sıkıntı çektim, çok kez uykusuz kaldım. Açlığı, susuzluğu tattım. Çok kez yiyecek sıkıntısı çektim, soğukta çıplak kaldım.bW=  Sık sık yolculuk ettim. Irmaklarda, haydutlar arasında, gerek soydaşlarımın gerekse öteki ulusların arasında tehlikelere uğradım. Kentte, kırda, denizde, sahte kardeşler arasında tehlikelere düştüm. V  Üç kez değnekle dövüldüm, bir kez taşlandım, üç kez deniz kazasına uğradım. Bir gün bir gece açık denizde kaldım.?Uy  Beş kez Yahudiler’den otuz dokuzar kırbaç yedim.zTm  Mesih’in hizmetkârları mıdırlar? Aklımı kaçırmış gibi konuşuyorum. Ben O’nun daha üstün bir hizmetkârıyım. Ben daha çok emek verdim, hapse daha çok girdim, sayısız dayak yedim, çok kez ölümle burun buruna geldim.S!  Onlar İbrani mi? Ben de İbrani’yim. İsrailli mi? Ben de İsrailli’yim. İbrahim’in soyundan mıdırlar? Ben de onun soyundanım.CR  Utanarak kabul ediyorum ki, biz bunu yapacak güçte değildik! Ama birinin övünmeye cesaret ettiği konuda –akılsız biri gibi konuşuyorum– ben de övünmeye cesaret ediyorum.Q  Aslında sizi köle edenlere, sömürenlere, sizden yararlananlara, büyüklük taslayanlara ya da sizi tokatlayanlara katlanıyorsunuz.UP#  Sizler akıllı olduğunuz için akılsızlara seve seve katlanıyorsunuz!VO%  Mademki birçokları ne olduklarıyla övünüyorlar, ben de övüneceğim.xNi  Söylediklerimi Rab’bin söyleyeceği gibi değil, akılsız biri gibi, bu övüngen tavırla söylüyorum.)MK  Yine söylüyorum, kimse beni akılsız sanmasın. Öyle sanıyorsanız, akılsız birini kabul eder gibi de olsa beni kabul edin ki, ben de biraz övüneyim!#L?  Ona hizmet edenlerin de kendilerine doğruluğun hizmetkârları süsü vermesi şaşırtıcı değildir. Onların sonu yaptıklarına göre olacaktır.PK  Buna şaşmamalı. Şeytan da kendisine ışık meleği süsü verir.rJ] Bu tür adamlar sahte elçiler, düzenbaz işçiler, kendilerine Mesih’in elçisi süsü verenlerdir. I Övündükleri konuda bize eşit sayılmak isteyen fırsatçılara fırsat vermemek için, yaptığımı yapmaya devam edeceğim.OH Neden mi? Sizi sevmediğimden mi? Tanrı biliyor ki, sizi seviyorum. G Mesih’in gerçeğine sahip olarak kesinlikle diyebilirim ki, Ahaya İli’nde hiç kimse beni böyle övünmekten alıkoyamaz.bF= Aranızdayken ihtiyacım olduğu halde hiçbirinize yük olmadım. Çünkü Makedonya’dan gelen kardeşler eksiklerimi tamamladılar. Size yük olmamaya hep özen gösterdim, bundan böyle de özen göstereceğim.UE#  Size hizmet etmek için yardım aldığım başka kiliseleri adeta soydum.D}  Yücelmeniz için kendimi alçaltarak Tanrı’nın Müjdesi’ni size karşılıksız bildirmekle günah mı işledim? C   Acemi bir konuşmacı olabilirim, ama bilgiden yana acemi değilim. Bunu size her durumda, her bakımdan açıkça gösterdik.RB  Sözüm ona üstün elçilerden hiç de aşağı olduğumu sanmıyorum!A  Çünkü size gelen ve bizim tanıttığımızdan değişik bir İsa’yı tanıtanları pekâlâ hoş görüyorsunuz. Ayrıca, aldığınız ruhtan farklı bir ruhu ve kabul ettiğinizden farklı bir müjdeyi kabul ederek bunları hoş görüyorsunuz./@W  Ne var ki, yılanın Havva’yı kurnazlığıyla aldatması gibi, düşüncelerinizin Mesih’e olan içten ve pak adanmışlıktan saptırılmasından korkuyorum.?%  Sizler için tanrısal bir kıskançlık duyuyorum. Çünkü sizleri el değmemiş kız gibi tek ere, Mesih’e sunmak üzere nişanladım.l> S Umarım yapacağım küçük bir akılsızlığı hoş görürsünüz. Ne olur, beni hoş görün!e=C  Kabule değer kişi kendi kendini tavsiye eden değil, Rab’bin tavsiye ettiği kişidir..<W  “Övünen, Rab’le övünsün.”#;?  Böylelikle Müjde’yi sizlerden daha ötelere yayabileceğiz. Çünkü başkasının etkinlik alanında başarılmış işlerle övünmek istemiyoruz./:W  Başkalarının emeğiyle övünüp haddimizi aşmayız. Umudumuz odur ki, sizin imanınız büyüdükçe sayenizde etkinlik alanımız alabildiğine genişleyecek.J9   Etkinlik alanımız size kadar uzanmasaydı, sizinle ilgilenmekle sınırlarımızın dışına çıkmış sayılabilirdik. Oysa Mesih’in Müjdesi’ni size kadar ilk ulaştıran biz olduk.(8I Ama biz haddimizi aşıp fazla övünmeyiz; övünmemiz, Tanrı’nın bizim için belirlediği, sizlere kadar da uzanan alanın sınırları içinde kalır.Q7 Kendilerini tavsiye eden bazılarıyla kendimizi bir tutmaya ya da karşılaştırmaya elbette cesaret edemeyiz! Onlar kendilerini kendileriyle ölçüp karşılaştırmakla akılsızlık ediyorlar.{6o Böyle diyenler şunu bilsin ki, uzaktayken mektuplarımızda ne diyorsak, aranızdayken de öyle davranıyoruz.5 Çünkü bazıları, “Mektupları ağır ve etkilidir, ama kişisel varlığı etkisiz, konuşma yeteneği de sıfır” diyormuş.X4) Mektuplarımla sizi korkutmaya çalışıyormuş gibi görünmek istemiyorum.{3o  Sizi yıkmak için değil, geliştirmek için Rab’bin bize verdiği yetkiyle biraz fazla övünsem de utanmam.2%  Gözünüzün önündekine bakın. Bir kimse Mesih’e ait olduğuna güveniyorsa, yine düşünsün: Kendisi kadar biz de Mesih’e aitiz.1  Mesih’e tümüyle bağımlı olduğunuz zaman, O’na bağımlı olmayan her eylemi cezalandırmaya hazır olacağız.0  Safsataları, Tanrı bilgisine karşı diklenen her engeli yıkıyor, her düşünceyi tutsak edip Mesih’e bağımlı kılıyoruz.|/q  Çünkü savaşımızın silahları insansal silahlar değil, kaleleri yıkan tanrısal güce sahip silahlardır.Z.-  Olağan insanlar gibi yaşıyorsak da, insansal güce dayanarak savaşmıyoruz.w-g  Sizinle birlikteyken ürkek, ama aranızda değilken yiğit kesilen ben Pavlus, Mesih’teki alçakgönüllülük ve yumuşaklıkla size rica ediyor, yalvarıyorum: Yanınıza geldiğim zaman, bizi olağan insanlar gibi yaşayanlardan sayan bazılarına karşı güvenle takınmak niyetinde olduğum tavrı aynı cesaretle size karşı takınmaya zorlamayın beni.v, g Sizinle birlikteyken ürkek, ama aranızda değilken yiğit kesilen ben Pavlus, Mesih’teki alçakgönüllülük ve yumuşaklıkla size rica ediyor, yalvarıyorum: Yanınıza geldiğim zaman, bizi olağan insanlar gibi yaşayanlardan sayan bazılarına karşı güvenle takınmak niyetinde olduğum tavrı aynı cesaretle size karşı takınmaya zorlamayın beni.P+  Sözle anlatılamayan armağanı için Tanrı’ya şükürler olsun!{*o  Tanrı’nın size bağışladığı olağanüstü lütuftan dolayı sizler için dua ediyor, sizi özlüyorlar._)7 Onlar, içtenliğinizi kanıtlayan bu hizmetten ötürü, açıkça benimsediğiniz Mesih Müjdesi’ne uyarak kendileriyle ve herkesle malınızı cömertçe paylaştığınız için Tanrı’yı yüceltiyorlar.(- Yaptığınız bu hizmet yalnız kutsalların eksiklerini gidermekle kalmıyor, birçoklarının Tanrı’ya şükretmesiyle de zenginleşiyor.#'? Her durumda cömert olmanız için her bakımdan zenginleştiriliyorsunuz. Cömertliğiniz bizim aracılığımızla Tanrı’ya şükran nedeni oluyor.&+ Ekinciye tohum ve yiyecek ekmek sağlayan Tanrı, sizin de ekeceğinizi sağlayıp çoğaltacak, doğruluğunuzun ürünlerini artıracaktır.%{ Nitekim şöyle yazılmıştır: “Armağanlar dağıttı, yoksullara verdi; Doğruluğu sonsuza dek kalıcıdır.”9$k  Her zaman, her yönden, her şeye yeterli ölçüde sahip olarak her iyi işe cömertçe katkıda bulunabilmeniz için, Tanrı her nimeti size bol bol sağlayacak güçtedir. #   Herkes yüreğinde niyet ettiği gibi versin; isteksizce ya da zorlanmış gibi değil. Çünkü Tanrı sevinçle vereni sever.F"  Şunu unutmayın: Az eken az biçer, çok eken çok biçer.}!s  Bu nedenle önce yanınıza gelmeleri ve cömertçe vermeyi vaat ettiğiniz armağanları hazırlamaları için kardeşlere ricada bulunmayı gerekli gördüm. Öyle ki, armağanınız cimrilik değil, cömertlik örneği olarak hazır olsun.) K  Öyle ki, bazı Makedonyalılar benimle birlikte gelir ve sizi hazırlıksız bulurlarsa, sizler bir yana, bizler duyduğumuz güvenden ötürü utanmayalım.  Bu konuda sizinle övünmemiz boşa çıkmasın; dediğim gibi, hazırlıklı olasınız diye kardeşleri yanınıza gönderiyorum.nU  Çünkü yardıma hazır olduğunuzu biliyorum. Ahaya’daki sizlerin geçen yıldan beri hazırlıklı olduğunu söyleyerek Makedonyalılar karşısında sizinle övünmekteyim. Gayretiniz onların çoğunu harekete geçirdi.R  Kutsallara yapılacak bu yardımla ilgili olarak size yazmama gerek yok.ta Bunun için onlara sevginizi kanıtlayın, kiliselerin önünde sizinle övünmemizin nedenini gösterin.1 Titus’a gelince, o benim paydaşım ve aranızdaki emektaşımdır. Öbür kardeşlerimizse kiliselerin elçileri, Mesih’in kıvancıdırlar.7g Birçok konuda defalarca deneyip gayretli bulduğumuz, şimdi size duyduğu büyük güvenle çok daha gayretli olan kardeşimizi de bu iki kişiyle birlikte gönderiyoruz.wg Çünkü yalnız Rab’bin gözünde değil, insanların gözünde de doğru olanı yapmaya dikkat ediyoruz.oW Bu büyük bağışla ilgili hizmetimizde kimsenin eleştirisine hedef olmamaya özen gösteriyoruz.L Üstelik bu kardeş, Rab’bi yüceltmek ve yardıma hazır olduğumuzu göstermek için yürüttüğümüz bu hayırlı hizmette yol arkadaşımız olmak üzere kiliseler tarafından seçildi.y Müjde’yi yayma çabalarından ötürü bütün kiliselerce övülen bir kardeşi de onunla birlikte gönderiyoruz.  Çünkü Titus yalnız ricamızı kabul etmekle kalmadı, size derin ilgi duyduğu için kendi isteğiyle yanınıza geliyor.dA Titus’un yüreğinde sizin için aynı ilgiyi uyandıran Tanrı’ya şükürler olsun!r] Amacımız sizi sıkıntıya sokup başkalarını rahatlatmak değildir. Ama eşitlik olsun diye, şimdi elinizdeki fazlalık onların eksiğini tamamladığı gibi, başka zaman onların elindeki fazlalık sizin eksiğinizi tamamlasın. Öyle ki, “Çok toplayanın fazlası, az toplayanın da eksiği yoktu” diye yazılmış olduğu gibi, eşitlik olsun.r] Amacımız sizi sıkıntıya sokup başkalarını rahatlatmak değildir. Ama eşitlik olsun diye, şimdi elinizdeki fazlalık onların eksiğini tamamladığı gibi, başka zaman onların elindeki fazlalık sizin eksiğinizi tamamlasın. Öyle ki, “Çok toplayanın fazlası, az toplayanın da eksiği yoktu” diye yazılmış olduğu gibi, eşitlik olsun.r] Amacımız sizi sıkıntıya sokup başkalarını rahatlatmak değildir. Ama eşitlik olsun diye, şimdi elinizdeki fazlalık onların eksiğini tamamladığı gibi, başka zaman onların elindeki fazlalık sizin eksiğinizi tamamlasın. Öyle ki, “Çok toplayanın fazlası, az toplayanın da eksiği yoktu” diye yazılmış olduğu gibi, eşitlik olsun.wg Çünkü istek varsa, insanın elinde olmayana göre değil, elindekine göre yardımda bulunması uygundur.ta Şimdi bu işi tamamlayın; bunu candan arzuladığınız gibi, elinizden geldiğince tamamlamaya bakın. Bu konuda size yararlı olanı salık veriyorum. Geçen yıl bağış toplamaya ilk girişen, hatta buna ilk heveslenen siz oldunuz. 3 Rabbimiz İsa Mesih’in lütfunu bilirsiniz. O’nun yoksulluğuyla siz zengin olasınız diye, zengin olduğu halde sizin uğrunuza yoksul oldu.  Bunu buyruk olarak söylemiyorum, yalnızca sevginizin içtenliğini ötekilerin gayretiyle karşılaştırarak sınamak istiyorum.. U İmanda, söz söylemekte, bilgide, her tür gayrette, bize beslediğiniz sevgide, her şeyde üstün olduğunuz gibi, bu hayırlı işte de üstün olmaya bakın.x i Bu nedenle, aranızda daha önce başladığı bu hayırlı işi tamamlaması için Titus’u isteklendirdik.l Q Umduğumuzdan da öte, kendilerini önce Rab’be, sonra Tanrı’nın isteğiyle bize adadılar. Kutsallara yapılan yardıma katkıda bulunma ayrıcalığının kendilerine verilmesi için bize yalvarıp yakardılar.ta Ellerinden geldiği kadarını, hatta daha fazlasını kendi istekleriyle verdiklerine tanıklık ederim.r] Kardeşler, sizlere Tanrı’nın Makedonya’daki kiliselerine sağladığı lütuftan söz etmek istiyoruz: Büyük sıkıntılarla denendiklerinde, coşkun sevinçleri ve aşırı yoksullukları tam bir cömertliğe dönüştü.q ] Kardeşler, sizlere Tanrı’nın Makedonya’daki kiliselerine sağladığı lütuftan söz etmek istiyoruz: Büyük sıkıntılarla denendiklerinde, coşkun sevinçleri ve aşırı yoksullukları tam bir cömertliğe dönüştü.@{ Size her bakımdan güvenebildiğim için seviniyorum.' Hepinizin nasıl söz dinlediğini, kendisini nasıl saygı ve korkuyla kabul ettiğinizi anımsadıkça size olan sevgisi daha da artıyor.5 Sizleri ona övdüm, beni utandırmadınız. Size söylediğimiz her şey nasıl doğru idiyse, sizi Titus’a övmemiz de öylece doğru çıktı.'G Bütün bunlarla teselli buluyoruz. Tesellimize ek olarak Titus’un sevinci bizi daha da çok sevindirdi. Çünkü hepiniz onun yüreğini ferahlattınız.@y Size o mektubu yazdımsa da, haksızlık edeni ya da haksızlık göreni düşünerek yazmadım; bize ne denli adanmış olduğunuzu Tanrı önünde açıkça görmenizi istiyordum.+O Bakın bu acılar, Tanrı’nın isteğiyle çektiğiniz bu acılar sizde ne büyük ciddiyet, paklanmak için ne büyük istek yarattı! Sizde ne büyük öfke, korku, özlem, gayret ve suçluyu cezalandırma arzusu uyandırdı! Bu konuda her bakımdan masum olduğunuzu kanıtladınız.*~M Tanrı’nın isteğiyle çekilen acı, kişiyi kurtuluşla sonuçlanan ve pişmanlık doğurmayan tövbeye götürür. Dünyanın acılarıysa ölüm getirir.}}s Mektubumla size acı verdiysem bile pişman değilim. Aslında pişman olmuştum –kısa bir süre için de olsa, o mektubun size acı verdiğini görüyorum– ama şimdi seviniyorum; acı duymanıza değil, bu acınızın sizi tövbeye yöneltmesine seviniyorum. Tanrı’nın isteğine uygun olarak acı çektiniz. Böylece hiçbir şekilde bizden zarar görmediniz.}|s Mektubumla size acı verdiysem bile pişman değilim. Aslında pişman olmuştum –kısa bir süre için de olsa, o mektubun size acı verdiğini görüyorum– ama şimdi seviniyorum; acı duymanıza değil, bu acınızın sizi tövbeye yöneltmesine seviniyorum. Tanrı’nın isteğine uygun olarak acı çektiniz. Böylece hiçbir şekilde bizden zarar görmediniz. E~~,}}|}||I{{l{ zyxxrwwovvMuu{utCssrrrsr qq!pp_oonmmm%lul kk"jj"ii)hhhcggff=eeuddNdba_^^]]h]\S[[ZZZgZYYRXXXWeVVLUUsUTxTSS RR&QUPP OONN MLL KyIHIFEEaE DCB;Au@@M??R?>v== <:97V666#55<44b33~32m11X0B/,.---,,*:(^&$$##""U!z jiNPc'D%A4 A  h 5 [ AVe3Oy0 Ey babalar, siz de çocuklarınızın öfkesini uyandırmayın. Onları Rab’bin terbiye ve öğüdüyle büyütün. 0 “İyilik bulmak, yeryüzünde uzun ömürlü olmak için annene babana saygı göstereceksin.” Vaat içeren ilk buyruk budur. 0 “İyilik bulmak, yeryüzünde uzun ömürlü olmak için annene babana saygı göstereceksin.” Vaat içeren ilk buyruk budur.a =0 Ey çocuklar, Rab yolunda anne babanızın sözünü dinleyin. Çünkü doğrusu budur.lQ0! Size gelince, her biriniz karısını kendisi gibi sevsin. Kadın da kocasına saygı göstersin.W'0 Bu sır büyüktür; ben bunu Mesih ve kiliseyle ilgili olarak söylüyorum.oW0 “Bunun için adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.”8k0 Çünkü bizler O’nun bedeninin üyeleriyiz.#?0 Hiç kimse hiçbir zaman kendi bedeninden nefret etmemiştir. Tersine, onu besler ve kayırır; tıpkı Mesih’in kiliseyi besleyip kayırdığı gibi.ta0 Aynı biçimde kocalar da karılarını kendi bedenleri gibi sevmelidir. Karısını seven kendini sever.5c0 Öyle ki, kiliseyi üzerinde leke, buruşukluk ya da buna benzer bir şey olmadan, görkemli biçimde kendine sunabilsin. Amacı kilisenin kutsal ve kusursuz olmasıdır.oW0 Mesih kiliseyi suyla yıkayıp tanrısal sözle temizleyerek kutsal kılmak için kendini feda etti.zm0 Ey kocalar, Mesih kiliseyi nasıl sevip onun uğruna kendini feda ettiyse, siz de karılarınızı öyle sevin.nU0 Kilise Mesih’e bağımlı olduğu gibi, kadınlar da her durumda kocalarına bağımlı olsunlar.uc0 Çünkü Mesih bedenin kurtarıcısı olarak kilisenin başı olduğu gibi, erkek de kadının başıdır.]30 Ey kadınlar, Rab’be bağımlı olduğunuz gibi, kocalarınıza bağımlı olun.P 0 Mesih’e duyduğunuz saygıdan ötürü birbirinize bağımlı olun.a ;0 durmadan, her şey için Rabbimiz İsa Mesih’in adıyla Baba Tanrı’ya şükredin;s _0 Birbirinize mezmurlar, ilahiler, ruhsal ezgiler söyleyin; yürekten Rab’be ezgiler, mezmurlar okuyun;_ 70 Şarapla sarhoş olmayın, bu sizi sefahate götürür. Bunun yerine Ruh’la dolun:V %0 Bunun için akılsız olmayın, Rab’bin isteğinin ne olduğunu anlayın.R0 Fırsatı değerlendirin. Çünkü yaşadığımız günler kötüdür.w0 Öyleyse nasıl yaşadığınıza çok dikkat edin. Bilgelikten yoksun olanlar gibi değil, bilgeler gibi yaşayın.#0 Çünkü görünen her şey ışıktır. Bunun için şöyle deniyor: “Uyan, ey uyuyan! Ölümden diril! Mesih sana ışık saçacak.”;q0 Işığın açığa vurduğu her şey görünür.Q0 Karanlıktakilerin gizlice yaptıklarından söz etmek bile ayıptır._70 Karanlığın meyvesiz işlerine katılmayın. Tersine, onları açığa çıkarın.7i0 Rab’bi neyin hoşnut ettiğini ayırt edin.Z-0 Çünkü ışığın meyvesi her iyilikte, doğrulukta ve gerçekte görülür.r]0 Bir zamanlar karanlıktınız, ama şimdi Rab’de ışıksınız. Işık çocukları olarak yaşayın.5e0 Onun için böyleleriyle oturup kalkmayın.~ 0 Hiç kimse sizi boş sözlerle aldatmasın. Bu şeylerden ötürü Tanrı’nın gazabı söz dinlemeyenlerin üzerine gelir.?}w0 Şunu kesinlikle bilin ki, fuhuş yapanın, pisliğe düşkün olanın ya da putperest demek olan açgözlü kişinin, Mesih’in ve Tanrı’nın Egemenliği’nde mirası yoktur.|0 Aranızda açık saçıklık, budalaca konuşmalar, bayağı şakalar da olmasın. Bunlar size yakışmaz. Bunun yerine şükredin.j{M0 Aranızda fuhuş, ahlaksızlık ya da açgözlülük anılmasın bile. Kutsallara yaraşmaz bu.,zQ0 Mesih bizi nasıl sevdiyse ve bizim için kendisini güzel kokulu bir sunu ve kurban olarak nasıl Tanrı’ya sunduysa, siz de öylece sevgi yolunda yürüyün.Ly 0 Bunun için, sevgili çocukları olarak Tanrı’yı örnek alın.x0 Birbirinize karşı iyi yürekli, şefkatli olun. Tanrı sizi Mesih’te bağışladığı gibi, siz de birbirinizi bağışlayın.uwc0 Her kötü niyetle birlikte her türlü kin, öfke, kızgınlık, bağrışma ve iftira sizden uzak olsun.nvU0 Tanrı’nın Kutsal Ruhu’nu kederlendirmeyin. Kurtuluş günü için o Ruh’la mühürlendiniz.u50 Ağzınızdan hiç kötü söz çıkmasın. İşitenler yararlansın diye, ihtiyaca göre, başkalarının gelişmesine yarayacak olanı söyleyin.)tK0 Hırsızlık eden artık hırsızlık etmesin. Tersine, kendi elleriyle iyi olanı yaparak emek versin; böylece ihtiyacı olanla paylaşacak bir şeyi olsun.)sM0 İblis’e de fırsat vermeyin.Tr!0 Öfkelenin, ama günah işlemeyin. Öfkenizin üzerine güneş batmasın.q#0 Bunun için yalanı üzerinizden sıyırıp atarak her biriniz komşusuna gerçeği söylesin. Çünkü hepimiz aynı bedenin üyeleriyiz.vpe0 gerçek doğruluk ve kutsallıkta Tanrı’ya benzer yaratılan yeni yaradılışı giyinmeyi öğrendiniz.%oC0 Önceki yaşayışınıza ait olup aldatıcı tutkularla yozlaşan eski yaradılışı üzerinizden sıyırıp atmayı, düşüncede ve ruhta yenilenmeyi,%nC0 Önceki yaşayışınıza ait olup aldatıcı tutkularla yozlaşan eski yaradılışı üzerinizden sıyırıp atmayı, düşüncede ve ruhta yenilenmeyi,pmY0 Kuşkusuz İsa’nın sesini duydunuz, O’ndaki gerçeğe uygun olarak O’nun yolunda eğitildiniz.2l_0 Ama siz Mesih’i böyle öğrenmediniz.k}0 Bütün duyarlılıklarını yitirip açgözlülükle her türlü pisliği yapmak üzere kendilerini sefahate verdiler.j0 Onların zihinleri karardı. Bilgisizlikleri ve yüreklerinin duygusuzluğu yüzünden Tanrı’nın yaşamına yabancılaştılar.i0 Bunun için şunu söylüyor ve Rab adına sizi uyarıyorum: Artık öteki uluslar gibi boş düşüncelerle yaşamayın.,hQ0 O’nun önderliğinde bütün beden, her eklemin yardımıyla kenetlenip kaynaşmış olarak her üyesinin düzenli işleyişiyle büyüyüp sevgide gelişiyor.ngU0 Tersine, sevgiyle gerçeğe uyarak bedenin başı olan Mesih’e doğru her yönden büyüyeceğiz.Ef0 Böylece artık insanların kurnazlığıyla, aldatıcı düzenler kurmaktaki becerileriyle, her öğretinin rüzgarıyla çalkalanıp öteye beriye sürüklenen çocuklar olmayacağız. e0 Sonunda hepimiz imanda ve Tanrı Oğlu’nu tanımada birliğe, yetkinliğe, Mesih doluluğundaki olgunluk düzeyine erişeceğiz.odW0 Öyle ki, kutsallar hizmet görevini yapmak ve Mesih’in bedenini geliştirmek üzere donatılsın.gcG0 Kendisi kimini elçi, kimini peygamber, kimini müjdeci, kimini önder ve öğretmen atadı.kbO0 İnen de O’dur, her şeyi doldurmak üzere bütün göklerin çok üstüne çıkan da O’dur.ra]0 Şimdi bu “çıktı” sözcüğü, Mesih önce aşağılara, yeryüzüne indi demek değil de nedir?`0 Bunun için Kutsal Yazı şöyle der: “Yükseğe çıktı ve tutsakları peşine taktı, İnsanlara armağanlar verdi.”V_%0 Ama lütuf her birimize Mesih’in armağanı ölçüsünde bağışlandı.V^%0 Çağrınızdan doğan tek bir umuda çağrıldığınız gibi, beden bir, Ruh bir, Rab bir, iman bir, vaftiz bir, her şeyden üstün, her şeyle ve her şeyde olan herkesin Tanrısı ve Babası birdir.V]%0 Çağrınızdan doğan tek bir umuda çağrıldığınız gibi, beden bir, Ruh bir, Rab bir, iman bir, vaftiz bir, her şeyden üstün, her şeyle ve her şeyde olan herkesin Tanrısı ve Babası birdir.V\%0 Çağrınızdan doğan tek bir umuda çağrıldığınız gibi, beden bir, Ruh bir, Rab bir, iman bir, vaftiz bir, her şeyden üstün, her şeyle ve her şeyde olan herkesin Tanrısı ve Babası birdir.F[0 Ruh’un birliğini esenlik bağıyla korumaya gayret edin.yZk0 Her bakımdan alçakgönüllü, yumuşak huylu, sabırlı olun. Birbirinize sevgiyle, hoşgörüyle davranın.Y {0 Bu nedenle, Rab’bin uğruna tutuklu olan ben, aldığınız çağrıya yaraşır biçimde yaşamanızı rica ederim.lXQ0 Kilisede ve Mesih İsa’da bütün kuşaklar boyunca sonsuzlara dek O’na yücelik olsun! Amin.W0 Tanrı, bizde etkin olan kudretiyle, dilediğimiz ya da düşündüğümüz her şeyden çok daha fazlasını yapabilecek güçtedir.WV'0 Baba’nın kendi yüceliğinin zenginliği uyarınca Ruhu’yla sizi iç varlığınızda kudretle güçlendirmesini ve Mesih’in iman yoluyla yüreklerinizde yaşamasını dilerim. Öyle ki, Tanrı’nın bütün doluluğuyla dolmanız için, sevgide köklenmiş ve temellenmiş olarak bütün kutsallarla birlikte Mesih’in sevgisinin ne denli geniş ve uzun, yüksek ve derin olduğunu anlamaya, bilgiyi çok aşan bu sevgiyi kavramaya gücünüz yetsin.WU'0 Baba’nın kendi yüceliğinin zenginliği uyarınca Ruhu’yla sizi iç varlığınızda kudretle güçlendirmesini ve Mesih’in iman yoluyla yüreklerinizde yaşamasını dilerim. Öyle ki, Tanrı’nın bütün doluluğuyla dolmanız için, sevgide köklenmiş ve temellenmiş olarak bütün kutsallarla birlikte Mesih’in sevgisinin ne denli geniş ve uzun, yüksek ve derin olduğunu anlamaya, bilgiyi çok aşan bu sevgiyi kavramaya gücünüz yetsin.WT'0 Baba’nın kendi yüceliğinin zenginliği uyarınca Ruhu’yla sizi iç varlığınızda kudretle güçlendirmesini ve Mesih’in iman yoluyla yüreklerinizde yaşamasını dilerim. Öyle ki, Tanrı’nın bütün doluluğuyla dolmanız için, sevgide köklenmiş ve temellenmiş olarak bütün kutsallarla birlikte Mesih’in sevgisinin ne denli geniş ve uzun, yüksek ve derin olduğunu anlamaya, bilgiyi çok aşan bu sevgiyi kavramaya gücünüz yetsin.WS'0 Baba’nın kendi yüceliğinin zenginliği uyarınca Ruhu’yla sizi iç varlığınızda kudretle güçlendirmesini ve Mesih’in iman yoluyla yüreklerinizde yaşamasını dilerim. Öyle ki, Tanrı’nın bütün doluluğuyla dolmanız için, sevgide köklenmiş ve temellenmiş olarak bütün kutsallarla birlikte Mesih’in sevgisinin ne denli geniş ve uzun, yüksek ve derin olduğunu anlamaya, bilgiyi çok aşan bu sevgiyi kavramaya gücünüz yetsin.uRc0 Bunun için, yerde ve gökte her ailenin adını kendisinden aldığı Baba’nın önünde diz çökerim.uQc0 Bunun için, yerde ve gökte her ailenin adını kendisinden aldığı Baba’nın önünde diz çökerim.P 0 Bu nedenle, uğrunuza çektiğim sıkıntılar karşısında yılmamanızı rica ediyorum. Bunlar size yücelik kazandırır.eOC0 Mesih’te ve Mesih’e olan imanımızla Tanrı’ya cesaret ve güvenle yaklaşabiliriz.}Ns0 Bu, Tanrı’nın başlangıçtan beri tasarladığı ve Rabbimiz Mesih İsa’da yerine getirdiği amaca uygundu.(MI0 Öyle ki, Tanrı’nın çok yönlü bilgeliği, kilise aracılığıyla göksel yerlerdeki yönetimlere ve hükümranlıklara şimdiki dönemde bildirilsin.L0 Bütün kutsalların en değersiziydim. Yine de Mesih’in akıl ermez zenginliğini uluslara müjdeleme ve her şeyi yaratan Tanrı’da öncesizlikten beri gizli tutulan sırrın nasıl düzenlendiğini bütün insanlara açıklama ayrıcalığı bana verildi.K0 Bütün kutsalların en değersiziydim. Yine de Mesih’in akıl ermez zenginliğini uluslara müjdeleme ve her şeyi yaratan Tanrı’da öncesizlikten beri gizli tutulan sırrın nasıl düzenlendiğini bütün insanlara açıklama ayrıcalığı bana verildi.|Jq0 Tanrı’nın etkin gücüyle bana verilen lütuf armağanı uyarınca bu Müjde’yi yaymakla görevlendirildim.I0 Şöyle ki, öteki uluslar da mirasa ortaktır, aynı bedenin üyeleridir ve Müjde aracılığıyla Mesih İsa’da vaade ortaktır.+HO0 Bu sır önceki kuşaklara açıkça bildirilmemişti. Şimdiyse Mesih’in kutsal elçilerine ve peygamberlerine Ruh aracılığıyla açıklanmış bulunuyor.]G30 Bu mektubu okuduğunuzda Mesih sırrını nasıl kavradığımı anlayabilirsiniz.kFO0 Yukarıda kısaca değindiğim gibi Tanrı, sır olan tasarısını bana vahiy yoluyla bildirdi.qE[0 Tanrı’nın bana bağışladığı lütfu size ulaştırmakla görevlendirildiğimi duymuşsunuzdur.]D 50 Bu nedenledir ki, ben Pavlus siz uluslar uğruna Mesih İsa’nın tutuklusu oldum.uCc0 Siz de Ruh aracılığıyla Tanrı’nın konutu olmak üzere hep birlikte Mesih’te inşa ediliyorsunuz.fBE0 Bütün yapı Rab’be ait kutsal bir tapınak olmak üzere O’nda kenetlenip yükseliyor.yAk0 Elçilerle peygamberlerden oluşan temel üzerine inşa edildiniz. Köşe taşı Mesih İsa’nın kendisidir.u@c0 Böylece artık yabancı ve garip değil, kutsallarla birlikte yurttaş ve Tanrı’nın ev halkısınız.\?10 O’nun aracılığıyla hepimiz tek Ruh’ta Baba’nın huzuruna çıkabiliriz.V>%0 O gelip hem uzakta olan sizlere hem de yakındakilere esenliği müjdeledi.9=k0 Çünkü Mesih’in kendisi barışımızdır. Kutsal Yasa’yı, buyrukları ve kurallarıyla birlikte etkisiz kılarak iki topluluğu birleştirdi, aradaki engel duvarını, yani düşmanlığı kendi bedeninde yıktı. Amacı bu iki topluluktan kendisinde yeni bir insan yaratarak esenliği sağlamak, düşmanlığı çarmıhta öldürmek ve çarmıh aracılığıyla bir bedende iki topluluğu Tanrı’yla barıştırmaktı.9<k0 Çünkü Mesih’in kendisi barışımızdır. Kutsal Yasa’yı, buyrukları ve kurallarıyla birlikte etkisiz kılarak iki topluluğu birleştirdi, aradaki engel duvarını, yani düşmanlığı kendi bedeninde yıktı. Amacı bu iki topluluktan kendisinde yeni bir insan yaratarak esenliği sağlamak, düşmanlığı çarmıhta öldürmek ve çarmıh aracılığıyla bir bedende iki topluluğu Tanrı’yla barıştırmaktı.9;k0 Çünkü Mesih’in kendisi barışımızdır. Kutsal Yasa’yı, buyrukları ve kurallarıyla birlikte etkisiz kılarak iki topluluğu birleştirdi, aradaki engel duvarını, yani düşmanlığı kendi bedeninde yıktı. Amacı bu iki topluluktan kendisinde yeni bir insan yaratarak esenliği sağlamak, düşmanlığı çarmıhta öldürmek ve çarmıh aracılığıyla bir bedende iki topluluğu Tanrı’yla barıştırmaktı.v:e0 Ama bir zamanlar uzak olan sizler, şimdi Mesih İsa’da Mesih’in kanı sayesinde yakın kılındınız.90 o zaman Mesihsiz, İsrail’de vatandaşlıktan yoksun, vaade dayanan antlaşmalara yabancı, dünyada umutsuz ve tanrısızdınız.S80 Bunun için, öteki uluslardan doğan sizler bir zamanlar ne olduğunuzu anımsayın: Bedende elle yapılmış sünnete sahip olup “sünnetli” diye anılanların “sünnetsiz” dedikleri sizler, 70 Çünkü biz Tanrı’nın yapıtıyız, O’nun önceden hazırladığı iyi işleri yapmak üzere Mesih İsa’da yaratıldık.G60 Kimsenin övünmemesi için iyi işlerin ödülü değildir.k5O0 İman yoluyla, lütufla kurtuldunuz. Bu sizin başarınız değil, Tanrı’nın armağanıdır.40 Bunu, Mesih İsa’da bize gösterdiği iyilikle, lütfunun sonsuz zenginliğini gelecek çağlarda sergilemek için yaptı.^350 Tanrı bizi Mesih İsa’da, Mesih’le birlikte diriltip göksel yerlerde oturttu.A2{0 Ama merhameti bol olan Tanrı bizi çok sevdiği için, suçlarımızdan ötürü ölü olduğumuz halde, bizi Mesih’le birlikte yaşama kavuşturdu. O’nun lütfuyla kurtuldunuz.A1{0 Ama merhameti bol olan Tanrı bizi çok sevdiği için, suçlarımızdan ötürü ölü olduğumuz halde, bizi Mesih’le birlikte yaşama kavuşturdu. O’nun lütfuyla kurtuldunuz.Y0+0 Bir zamanlar hepimiz böyle insanların arasında, benliğin ve aklın isteklerini yerine getirerek benliğimizin tutkularına göre yaşıyorduk. Doğal olarak ötekiler gibi biz de gazap çocuklarıydık.t/a0 Sizler bir zamanlar içinde yaşadığınız suçlardan ve günahlardan ötürü ölüydünüz. Bu dünyanın gidişine ve havadaki hükümranlığın egemenine, yani söz dinlemeyen insanlarda şimdi etkin olan ruha uymaktaydınız.s. a0 Sizler bir zamanlar içinde yaşadığınız suçlardan ve günahlardan ötürü ölüydünüz. Bu dünyanın gidişine ve havadaki hükümranlığın egemenine, yani söz dinlemeyen insanlarda şimdi etkin olan ruha uymaktaydınız.S- !0 Kilise O’nun bedenidir, her yönden her şeyi dolduranın doluluğudur., 0 Her şeyi ayakları altına sererek O’na bağımlı kıldı. O’nu her şeyin üzerinde baş olmak üzere kiliseye verdi.@+ {0 Tanrı O’nu bütün yönetimlerin, hükümranlıkların, güç ve egemenliklerin, yalnız bu çağda değil, gelecek çağda da anılacak bütün adların çok üstüne çıkardı.* !0 O’nun çağrısından doğan umudu, kutsallara verdiği mirasın yüce zenginliğini ve iman eden bizler için etkin olan kudretinin aşkın büyüklüğünü anlamanız için, yüreklerinizin gözleri aydınlansın diye dua ediyorum. Bu kudret, Tanrı’nın, Mesih’i ölümden diriltirken ve göksel yerlerde sağında oturturken O’nda sergilediği üstün güçle aynı etkinliktedir.) !0 O’nun çağrısından doğan umudu, kutsallara verdiği mirasın yüce zenginliğini ve iman eden bizler için etkin olan kudretinin aşkın büyüklüğünü anlamanız için, yüreklerinizin gözleri aydınlansın diye dua ediyorum. Bu kudret, Tanrı’nın, Mesih’i ölümden diriltirken ve göksel yerlerde sağında oturturken O’nda sergilediği üstün güçle aynı etkinliktedir.( !0 O’nun çağrısından doğan umudu, kutsallara verdiği mirasın yüce zenginliğini ve iman eden bizler için etkin olan kudretinin aşkın büyüklüğünü anlamanız için, yüreklerinizin gözleri aydınlansın diye dua ediyorum. Bu kudret, Tanrı’nın, Mesih’i ölümden diriltirken ve göksel yerlerde sağında oturturken O’nda sergilediği üstün güçle aynı etkinliktedir. ' 0 Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı, yüce Baba, kendisini tanımanız için size bilgelik ve vahiy ruhunu versin diye dua ediyorum.5& e0 Bunun için, Rab İsa’ya iman ettiğinizi ve bütün kutsalları sevdiğinizi duyduğumdan beri ben de sizin için sürekli şükrediyor, sizi dualarımda hep anıyorum.5% e0 Bunun için, Rab İsa’ya iman ettiğinizi ve bütün kutsalları sevdiğinizi duyduğumdan beri ben de sizin için sürekli şükrediyor, sizi dualarımda hep anıyorum.$ 0 Ruh, Tanrı’nın yüceliğinin övülmesi için Tanrı’ya ait olanların kurtuluşuna dek mirasımızın güvencesidir.# 10 Gerçeğin bildirisini, kurtuluşunuzun Müjdesi’ni duyup O’na iman ettiğinizde, siz de vaat edilen Kutsal Ruh’la O’nda mühürlendiniz.l" S0 Öyle ki, Mesih’e ilk umut bağlayan bizler, O’nun yüceliğinin övülmesi için yaşayalım.! 0 Her şeyi kendi isteği doğrultusunda düzenleyen Tanrı’nın amacı uyarınca önceden belirlenip Mesih’te seçildik.y  m0 Zaman dolunca gerçekleştireceği bu tasarıya göre, yerdeki ve gökteki her şeyi Mesih’te birleştirecek.` ;0 Tanrı sır olan isteğini, Mesih’te edindiği iyi amaç uyarınca bize açıkladı.L 0 Tam bir bilgelik ve anlayışla üzerimize yağdırdığı lütfunun zenginliği sayesinde Mesih’in kanı aracılığıyla Mesih’te kurtuluşa, suçlarımızın bağışlanmasına kavuştuk.L 0 Tam bir bilgelik ve anlayışla üzerimize yağdırdığı lütfunun zenginliği sayesinde Mesih’in kanı aracılığıyla Mesih’te kurtuluşa, suçlarımızın bağışlanmasına kavuştuk.W )0 Öyle ki, sevgili Oğlu’nda bize bağışladığı yüce lütfu övülsün. 0 Kendi isteği ve iyi amacı uyarınca İsa Mesih aracılığıyla kendisine oğullar olalım diye bizi önceden belirledi.{ q0 O kendi önünde sevgide kutsal ve kusursuz olmamız için dünyanın kuruluşundan önce bizi Mesih’te seçti. 0 Bizi Mesih’te her ruhsal kutsamayla göksel yerlerde kutsamış olan Rabbimiz İsa Mesih’in Babası Tanrı’ya övgüler olsun.X +0 Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten sizlere lütuf ve esenlik olsun. 50 Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi atanan ben Pavlus’tan Efes’te bulunan kutsallara, Mesih İsa’ya ait olan sadıklara selam!V%& Kardeşler, Rabbimiz İsa Mesih’in lütfu ruhunuzla birlikte olsun! Amin.ve& Bundan böyle kimse bana sorun çıkarmasın. Çünkü ben İsa’nın yara izlerini bedenimde taşıyorum.[/& Bu kurala uyan herkese ve Tanrı’nın İsraili’ne esenlik ve merhamet olsun.W'& Sünnetli olup olmamanın önemi yoktur, önemli olan yeni yaratılıştır.9k& Bana gelince, Rabbimiz İsa Mesih’in çarmıhından başka bir şeyle asla övünmem. O’nun çarmıhı aracılığıyla dünya benim için ölüdür, ben de dünya için.-& Oysa sünnetlilerin kendileri bile Kutsal Yasa’yı yerine getirmiyor, sizin bedenlerinizle övünebilmek için sünnet olmanızı istiyorlar. & Bedende gösterişe önem verenler, yalnız Mesih’in çarmıhı uğruna zulüm görmemek için sizi sünnet olmaya zorluyorlar.K& Bakın, size kendi elimle ne denli büyük harflerle yazıyorum!jM& Bunun için fırsatımız varken herkese, özellikle iman ailesinin üyelerine iyilik yapalım.L & İyilik yapmaktan usanmayalım. Gevşemezsek mevsiminde biçeriz.r ]& Kendi benliğine eken, benlikten ölüm biçecektir. Ruh’a eken, Ruh’tan sonsuz yaşam biçecektir.K & Aldanmayın, Tanrı alaya alınmaz. İnsan ne ekerse onu biçer.Y +& Tanrı sözünde eğitilen, kendisini eğitenle bütün nimetleri paylaşsın.4 c& Herkes kendine düşen yükü taşımalı. & Herkes kendi yaptıklarını denetlesin. O zaman başkasının yaptıklarıyla değil, yalnız kendi yaptıklarıyla övünebilir.R& Kişi bir hiçken kendini bir şey sanıyorsa, kendini aldatmış olur.kO& Birbirinizin ağır yükünü taşıyın, böylece Mesih’in Yasası’nı yerine getirirsiniz., S& Kardeşler, eğer biri suç işlerken yakalanırsa, ruhsal olan sizler, böyle birini yumuşak ruhla yola getirin. Siz de ayartılmamak için kendinizi kollayın.`9& Boş yere övünen, birbirine meydan okuyan, birbirini kıskanan kişiler olmayalım.B& Ruh sayesinde yaşıyorsak, Ruh’un izinde yürüyelim.iK& Mesih İsa’ya ait olanlar, benliği, tutku ve arzularıyla birlikte çarmıha germişlerdir..U& Ruh’un ürünüyse sevgi, sevinç, esenlik, sabır, şefkat, iyilik, bağlılık, yumuşak huyluluk ve özdenetimdir. Bu tür nitelikleri yasaklayan yasa yoktur..U& Ruh’un ürünüyse sevgi, sevinç, esenlik, sabır, şefkat, iyilik, bağlılık, yumuşak huyluluk ve özdenetimdir. Bu tür nitelikleri yasaklayan yasa yoktur.{o& Benliğin işleri bellidir. Bunlar fuhuş, pislik, sefahat, putperestlik, büyücülük, düşmanlık, çekişme, kıskançlık, öfke, bencil tutkular, ayrılıklar, bölünmeler, çekememezlik, sarhoşluk, çılgın eğlenceler ve benzeri şeylerdir. Sizi daha önce uyardığım gibi yine uyarıyorum, böyle davrananlar Tanrı Egemenliği’ni miras alamayacaklar.{~o& Benliğin işleri bellidir. Bunlar fuhuş, pislik, sefahat, putperestlik, büyücülük, düşmanlık, çekişme, kıskançlık, öfke, bencil tutkular, ayrılıklar, bölünmeler, çekememezlik, sarhoşluk, çılgın eğlenceler ve benzeri şeylerdir. Sizi daha önce uyardığım gibi yine uyarıyorum, böyle davrananlar Tanrı Egemenliği’ni miras alamayacaklar.{}o& Benliğin işleri bellidir. Bunlar fuhuş, pislik, sefahat, putperestlik, büyücülük, düşmanlık, çekişme, kıskançlık, öfke, bencil tutkular, ayrılıklar, bölünmeler, çekememezlik, sarhoşluk, çılgın eğlenceler ve benzeri şeylerdir. Sizi daha önce uyardığım gibi yine uyarıyorum, böyle davrananlar Tanrı Egemenliği’ni miras alamayacaklar.I| & Ruh’un yönetimindeyseniz, Yasa’ya bağımlı değilsiniz.{+& Çünkü benlik Ruh’a, Ruh da benliğe aykırı olanı arzular. Bunlar birbirine karşıttır; sonuç olarak, istediğinizi yapamıyorsunuz.z& Şunu demek istiyorum: Kutsal Ruh’un yönetiminde yaşayın. O zaman benliğin tutkularını asla yerine getirmezsiniz.[y/& Ama birbirinizi ısırıp yiyorsanız, dikkat edin, birbirinizi yok etmeyesiniz!exC& Bütün Kutsal Yasa tek bir sözde özetlenmiştir: “Komşunu kendin gibi seveceksin.”w& Kardeşler, siz özgür olmaya çağrıldınız. Ancak özgürlük benlik için fırsat olmasın. Birbirinize sevgiyle hizmet edin.Bv& Aklınızı çelenler keşke kendilerini hadım etseler!'uG& Bana gelince, kardeşler, eğer hâlâ sünneti savunuyor olsaydım, bugüne dek baskı görür müydüm? Öyle olsaydı, çarmıh engeli ortadan kalkardı.t1& Başka türlü düşünmeyeceğinize ilişkin Rab’de size güvenim var. Ama aklınızı karıştıran kim olursa olsun, cezasını çekecektir.7si& “Azıcık maya bütün hamuru kabartır.”>rw& Buna kanmanız sizi çağıranın isteği değildir.Eq& İyi koşuyordunuz. Sizi gerçeğe uymaktan kim alıkoydu? p & Mesih İsa’da ne sünnetliliğin ne de sünnetsizliğin yararı vardır; yararlı olan, sevgiyle etkisini gösteren imandır.foE& Ama biz aklanmanın verdiği umudun gerçekleşmesini Ruh’a dayanarak, imanla bekliyoruz.n& Yasa aracılığıyla aklanmaya çalışan sizler Mesih’ten ayrıldınız, Tanrı’nın lütfundan uzak düştünüz.tma& Sünnet edilen her adamı bir daha uyarıyorum: Kutsal Yasa’nın tümünü yerine getirmek zorundadır.elC& Bakın, ben Pavlus size diyorum ki, sünnet olursanız Mesih’in size hiç yararı olmaz.{k q& Mesih bizi özgür olalım diye özgür kıldı. Bunun için dayanın. Bir daha kölelik boyunduruğuna girmeyin.gjG& İşte böyle, kardeşler, bizler köle kadının değil, özgür kadının çocuklarıyız.+iO& Ama Kutsal Yazı ne diyor? “Köle kadınla oğlunu kov. Çünkü köle kadının oğlu Özgür kadının oğluyla birlikte Asla mirasa ortak olmayacaktır.”rh]& Olağan yoldan doğan, Kutsal Ruh’a göre doğana o zaman nasıl zulmettiyse, şimdi de öyle oluyor.Eg& Kardeşler, İshak gibi sizler de vaat çocuklarısınız.gfG& Nitekim şöyle yazılmıştır: “Sevin, çocuk doğurmayan ey kısır kadın! Doğum ağrısı nedir bilmeyen sen, Yükselt sesini, haykır! Çünkü terk edilmiş kadının, Kocası olandan daha çok çocuğu var.”c==j))S) (''h&&~%%>$#"! ZA#%qBDsAN / , !  s5BM7f0eYD Rab’den miras ödülünü alacağınızı bilerek, her ne yaparsanız, insanlar için değil, Rab için yapar gibi candan yapın. Rab Mesih’e kulluk ediyorsunuz.0dYD Rab’den miras ödülünü alacağınızı bilerek, her ne yaparsanız, insanlar için değil, Rab için yapar gibi candan yapın. Rab Mesih’e kulluk ediyorsunuz.LcD Ey köleler, dünyadaki efendilerinizin her sözünü dinleyin. Bunu, yalnız insanları hoşnut etmek isteyenler gibi göze hoş görünen hizmetle değil, saf yürekle, Rab korkusuyla yapın.RbD Ey babalar, çocuklarınızı incitmeyin, yoksa cesaretleri kırılır.paYD Ey çocuklar, her konuda anne babalarınızın sözünü dinleyin. Çünkü bu Rab’bi hoşnut eder.H` D Ey kocalar, karılarınızı sevin. Onlara sert davranmayın.a_;D Ey kadınlar, Rab’be ait olanlara yaraşır biçimde kocalarınıza bağımlı olun. ^D Söylediğiniz, yaptığınız her şeyi Rab İsa’nın adıyla, O’nun aracılığıyla Baba Tanrı’ya şükrederek yapın.n]UD Mesih’in sözü bütün zenginliğiyle içinizde yaşasın. Tam bir bilgelikle birbirinize öğretin, öğüt verin, mezmurlar, ilahiler, ruhsal ezgiler söyleyerek yüreklerinizde şükranla Tanrı’ya nağmeler yükseltin. \D Mesih’in esenliği yüreklerinizde hakem olsun. Tek bir bedenin üyeleri olarak bu esenliğe çağrıldınız. Şükredici olun!T[!D Bunların hepsinin üzerine yetkin birliğin bağı olan sevgiyi giyinin.$ZAD Birbirinize hoşgörülü davranın. Birinizin ötekinden bir şikâyeti varsa, Rab’bin sizi bağışladığı gibi, siz de birbirinizi bağışlayın.&YED Öyleyse, Tanrı’nın kutsal ve sevgili seçilmişleri olarak yürekten sevecenliği, iyiliği, alçakgönüllülüğü, sabrı, yumuşaklığı giyinin.X%D Bu yenilikte Grek ve Yahudi, sünnetli ve sünnetsiz, barbar, İskit, köle ve özgür ayrımı yoktur. Mesih her şeydir ve her şeydedir.{WoD eksiksiz bilgiye erişmek için Yaratıcısı’na benzer olmak üzere yenilenen yeni yaradılışı giyindiniz.VD Birbirinize yalan söylemeyin. Çünkü eski yaradılışı kötü alışkanlıklarıyla birlikte üzerinizden çıkarıp attınız;"U=D Ama şimdi öfke, kızgınlık, kötü niyet dahil, hepsini üzerinizden sıyırıp atın. Ağzınızdan hiçbir iftira ya da edepsiz söz çıkmasın.`T9D Geçmişte bunlarla iç içe yaşadığınız zaman siz de bu yollarda yürüdünüz.YS+D Bunlar yüzünden Tanrı’nın gazabı söz dinlemeyenlerin üzerine geliyor.!R;D Bu nedenle bedenin dünyasal eğilimlerini –fuhşu, pisliği, şehveti, kötü arzuları ve putperestlikle eş olan açgözlülüğü– öldürün.vQeD Yaşamınız olan Mesih göründüğü zaman, siz de O’nunla birlikte yücelmiş olarak görüneceksiniz.\P1D Çünkü siz öldünüz, yaşamınız Mesih’le birlikte Tanrı’da saklıdır.AO}D Yeryüzündeki değil, gökteki değerleri düşünün.N D Mesih’le birlikte dirildiğinize göre, gökteki değerlerin ardından gidin. Mesih orada, Tanrı’nın sağında oturuyor.VM%D Kuşkusuz bu kuralların uyduruk dindarlık, sözde alçakgönüllülük, bedene eziyet açısından bilgece bir görünüşü vardır; ama benliğin tutkularını denetlemekte hiçbir yararları yoktur.LD Bu kuralların hepsi, kullanıldıkça yok olacak nesnelerle ilgilidir; insanların buyruklarına, öğretilerine dayanır.RKD Mesih’le birlikte ölüp dünyanın temel ilkelerinden kurtulduğunuza göre, niçin dünyada yaşayanlar gibi, “Şunu elleme”, “Bunu tatma”, “Şuna dokunma” gibi kurallara uyuyorsunuz?RJD Mesih’le birlikte ölüp dünyanın temel ilkelerinden kurtulduğunuza göre, niçin dünyada yaşayanlar gibi, “Şunu elleme”, “Bunu tatma”, “Şuna dokunma” gibi kurallara uyuyorsunuz?IwD Sözde alçakgönüllülükte ve meleklere tapınmakta direnen, gördüğü düşlerin üzerinde durarak benliğin düşünceleriyle boş yere böbürlenen, Baş’a tutunmayan hiç kimse sizi ödülünüzden yoksun bırakmasın. Bütün beden eklemler ve bağlar yardımıyla bu Baş’tan beslenip bütünlenmekte, Tanrı’nın sağladığı büyümeyle gelişmektedir.HwD Sözde alçakgönüllülükte ve meleklere tapınmakta direnen, gördüğü düşlerin üzerinde durarak benliğin düşünceleriyle boş yere böbürlenen, Baş’a tutunmayan hiç kimse sizi ödülünüzden yoksun bırakmasın. Bütün beden eklemler ve bağlar yardımıyla bu Baş’tan beslenip bütünlenmekte, Tanrı’nın sağladığı büyümeyle gelişmektedir.IG D Bunlar gelecek şeylerin gölgesidir, aslı ise Mesih’tedir.oFWD Bu nedenle kimse yiyecek içecek, bayram, Yeni Ay ya da Şabat Günü konusunda sizi yargılamasın.ED Yönetimlerin ve hükümranlıkların elindeki silahları alıp onları çarmıhta yenerek açıkça gözler önüne serdi.D{D Kurallarıyla bize karşı ve aleyhimizde olan yazılı antlaşmayı sildi, onu çarmıha çakarak ortadan kaldırdı.4CaD Sizler suçlarınız ve benliğinizin sünnetsizliği yüzünden ölüyken, Tanrı sizi Mesih’le birlikte yaşama kavuşturdu. Bütün suçlarımızı O bağışladı.BD Vaftizde O’nunla birlikte gömüldünüz, O’nu ölümden dirilten Tanrı’nın gücüne iman ederek O’nunla birlikte dirildiniz.A)D Ayrıca Mesih’in gerçekleştirdiği sünnet sayesinde bedenin benliğinden soyunarak elle yapılmayan sünnetle O’nda sünnet edildiniz.b@=D Siz de her yönetim ve hükümranlığın başı olan Mesih’te doluluğa kavuştunuz.R?D Çünkü Tanrılığın bütün doluluğu bedence Mesih’te bulunuyor./>WD Dikkatli olun! Mesih’e değil de, insanların geleneğine, dünyanın temel ilkelerine dayanan felsefeyle, boş ve aldatıcı sözlerle kimse sizi tutsak etmesin.o=WD Şükranla dolup taşarak O’nda köklenin ve gelişin, size öğretildiği gibi imanda güçlenin.]<3D Bu nedenle Rab Mesih İsa’yı nasıl kabul ettinizse, O’nda öylece yaşayın..;UD Çünkü her ne kadar bedence aranızda değilsem de, ruhça sizinle birlikteyim. Düzenliliğinizi, Mesih’e imanınızın sağlamlığını görüp seviniyorum.U:#D Kimse sizi kulağı okşayan sözlerle aldatmasın diye söylüyorum bunu.9+D Yüreklerinin cesaret bulmasını, sevgide birleşmelerini dilerim. Öyle ki, anlayışın verdiği tam güvenliğin bütün zenginliğine kavuşsunlar ve Tanrı’nın sırrını, yani bilginin ve bilgeliğin bütün hazinelerinin saklı olduğu Mesih’i tanısınlar.8+D Yüreklerinin cesaret bulmasını, sevgide birleşmelerini dilerim. Öyle ki, anlayışın verdiği tam güvenliğin bütün zenginliğine kavuşsunlar ve Tanrı’nın sırrını, yani bilginin ve bilgeliğin bütün hazinelerinin saklı olduğu Mesih’i tanısınlar.(7 KD Gerek sizler, gerek Laodikya’dakiler, gerekse sizler gibi yüzümü hiç görmemiş olanlar için ne denli büyük bir uğraş verdiğimi bilmenizi isterim.h6 KD O’nun kudretle bende etkin olan gücüne dayanarak uğraşıp emek vermemin amacı da budur.!5 =D Her insanı Mesih’te yetkinleşmiş olarak Tanrı’ya sunmak için herkesi uyararak ve herkesi tam bir bilgelikle eğiterek Mesih’i tanıtıyoruz.O4 D Tanrı kutsallarına bu sırrın uluslar arasında ne denli yüce ve zengin olduğunu bildirmek istedi. Bu sırrın özü şudur: Mesih içinizdedir. Bu da size yüceliğe kavuşma umudunu veriyor. 3 D Tanrı’nın sizin yararınıza bana verdiği görevle kilisenin hizmetkârı oldum. Görevim, Tanrı’nın sözünü, yani geçmiş çağlardan ve kuşaklardan gizlenmiş, ama şimdi O’nun kutsallarına açıklanmış olan sırrı eksiksiz duyurmaktır. 2 D Tanrı’nın sizin yararınıza bana verdiği görevle kilisenin hizmetkârı oldum. Görevim, Tanrı’nın sözünü, yani geçmiş çağlardan ve kuşaklardan gizlenmiş, ama şimdi O’nun kutsallarına açıklanmış olan sırrı eksiksiz duyurmaktır.61 gD Sizin için acı çektiğime şimdi seviniyorum. Mesih’in, kendi bedeni, yani kilise uğruna çektiği sıkıntılardan eksik kalanlarını kendi bedenimde tamamlıyorum.X0 +D Yeter ki, duyduğunuz Müjde’nin verdiği umuttan kopmadan, imanda temellenip yerleşmiş olarak kalın. Ben Pavlus, göğün altındaki bütün yaratılışa duyurulan bu Müjde’nin hizmetkârı oldum.+/ QD Şimdiyse Mesih sizi Tanrı’nın önüne kutsal, lekesiz ve kusursuz olarak çıkarmak için öz bedeninin ölümü sayesinde sizi Tanrı’yla barıştırdı.{. qD Yaptığınız kötülükler yüzünden bir zamanlar düşüncelerinizde Tanrı’ya yabancı ve düşmandınız.<- sD Mesih’in çarmıhta akıtılan kanı aracılığıyla esenliği sağlamış olarak yerdeki ve gökteki her şeyi O’nun aracılığıyla kendisiyle barıştırmaya razı oldu.S, !D Çünkü Tanrı bütün doluluğunun O’nda bulunmasını uygun gördü.+ D Bedenin, yani kilisenin başı O’dur. Her şeyde ilk yeri alsın diye başlangıç olan ve ölüler arasından ilk doğan O’dur.`* ;D Her şeyden önce var olan O’dur ve her şey varlığını O’nda sürdürmektedir.V) 'D Nitekim yerde ve gökte, görünen ve görünmeyen her şey –tahtlar, egemenlikler, yönetimler, hükümranlıklar– O’nda yaratıldı. Her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için yaratıldı.^( 7D Görünmez Tanrı’nın görünümü, bütün yaratılışın ilk doğanı O’dur.F' D O’nda kurtuluşa, günahlarımızın bağışına sahibiz.j& OD O bizi karanlığın hükümranlığından kurtarıp sevgili Oğlu’nun egemenliğine aktardı.y% mD Bizi kutsalların ışıktaki mirasına ortak olmaya yeterli kılan Baba’ya şükretmeniz için dua ediyoruz. $  D Her şeye sevinçle katlanıp sabredebilmeniz için O’nun yüce gücüne dayanarak bütün kudretle güçlenmenizi diliyoruz.*# OD Rab’be yaraşır biçimde yaşamanız, O’nu her yönden hoşnut etmeniz, her iyi işte meyve vererek Tanrı’yı tanımakta ilerlemeniz için dua ediyoruz.K" D Bunu işittiğimiz günden beri biz de sizler için dua etmekten, tam bir bilgelik ve ruhsal anlayışla Tanrı’nın isteğini bütünüyle bilmenizi sağlamasını dilemekten geri kalmadık.w: Rab İsa Mesih’in lütfu ruhunuzla birlikte olsun.^5: Bütün kutsallar, özellikle Sezar’ın ev halkından olanlar size selam ederler.lQ: Mesih İsa’ya ait bütün kutsallara selam söyleyin. Yanımdaki kardeşler size selam ederler.D: Babamız Tanrı’ya sonsuzlara dek yücelik olsun! Amin.yk: Tanrım da her ihtiyacınızı kendi zenginliğiyle Mesih İsa’da görkemli bir biçimde karşılayacaktır.lQ: Benim her şeyim var, bolluk içindeyim. Epafroditus’un eliyle gönderdiğiniz armağanları alınca bir eksiğim kalmadı. Bunlar güzel kokulu sunular, Tanrı’nın beğenisini kazanan, O’nu hoşnut eden kurbanlardır.`9: Armağan peşinde değilim, ama ruhsal kazancın hesabınızda birikmesini istiyorum.`9: Ben Selanik’teyken de, ihtiyacım olduğunda birkaç kez bana yardımda bulundunuz.\1: Siz de bilirsiniz, ey Filipililer, Müjde yayılmaya başladığında, Makedonya’dan ayrılışımdan sonra sizden başka hiçbir topluluk karşılıklı yardımlaşma konusunda benimle işbirliği yapmadı.>w: Yine de sıkıntılarıma ortak olmakla iyi ettiniz.G: Beni güçlendirenin aracılığıyla her şeyi yapabilirim.G: Yoksulluk çekmeyi de bilirim, bolluk içinde yaşamayı da. İster tok ister aç, ister bolluk ister ihtiyaç içinde olayım, her durumda, her koşulda yaşamanın sırrını öğrendim.p Y: Bunu ihtiyacım olduğu için söylemiyorum. Çünkü ben her durumda eldekiyle yetinmeyi öğrendim. 7: Bana duyduğunuz ilgiyi sonunda tazelediğiniz için Rab’de çok sevindim. Aslında ilgi duyuyordunuz, ama bunu göstermeye fırsatınız olmadı. 9: Benden öğrendiğiniz, kabul ettiğiniz, işittiğiniz, bende gördüğünüz ne varsa, onu yapın. O zaman esenlik veren Tanrı sizinle olacaktır.# ?: Sonuç olarak, kardeşlerim, gerçek, saygıdeğer, doğru, pak, sevimli, hayranlık uyandıran, erdemli ve övülmeye değer ne varsa, onu düşünün. : O zaman Tanrı’nın her kavrayışı aşan esenliği Mesih İsa aracılığıyla yüreklerinizi ve düşüncelerinizi koruyacaktır.q[: Hiç kaygılanmayın; her konudaki dileklerinizi, Tanrı’ya dua edip yalvararak şükranla bildirin.V%: Uysallığınız bütün insanlarca bilinsin. Rab’bin gelişi yakındır.A}: Rab’de her zaman sevinin; yine söylüyorum, sevinin!kO: Evet, gerçek yoldaşım, sana da yalvarırım, bu kadınlara yardım et. Çünkü onlar benimle, Klement’le ve adları yaşam kitabında bulunan öbür emektaşlarımla birlikte Müjde’yi yaymak için mücadele ettiler.gG: Evodiya’ya rica ediyorum, Sintihi’ye rica ediyorum, Rab yolunda aynı düşüncede olun.  : Bu nedenle, ey sevgililer, sevincim, başımın tacı, içten özlediğim sevgili kardeşlerim, böylece Rab’de dimdik durun.!;: O her şeyi kendine bağlı kılmaya yeten gücünün etkinliğiyle zavallı bedenlerimizi değiştirip kendi yüce bedenine benzer hale getirecektir.hI: Oysa bizim vatanımız göklerdedir. Oradan Kurtarıcı’yı, Rab İsa Mesih’i bekliyoruz.|q: Onların sonu yıkımdır; tanrıları mideleridir. Ayıplarıyla övünür, yalnız bu dünyayı düşünürler.7: Size defalarca söylediğim gibi, şimdi gözyaşları içinde tekrar söylüyorum: Birçok kişi Mesih’in çarmıhına düşman olarak yaşıyor.q~[: Kardeşler, hepiniz beni örnek alın. Size verdiğimiz örnek uyarınca yaşayanlara dikkatle bakın.A}}: Ancak, eriştiğimiz düzeye uygun bir yaşam sürelim.*|M: Bunun için olgun olanlarımızın hepsi bu düşüncede olsun. Herhangi bir konuda farklı bir düşünceniz varsa, Tanrı bunu da size açıkça gösterecek.{: Kardeşler, kendimi bunu kazanmış saymıyorum. Ancak şunu yapıyorum: Geride kalan her şeyi unutup ileride olanlara uzanarak, Tanrı’nın Mesih İsa aracılığıyla yaptığı göksel çağrıda öngörülen ödülü kazanmak için hedefe doğru koşuyorum.z: Kardeşler, kendimi bunu kazanmış saymıyorum. Ancak şunu yapıyorum: Geride kalan her şeyi unutup ileride olanlara uzanarak, Tanrı’nın Mesih İsa aracılığıyla yaptığı göksel çağrıda öngörülen ödülü kazanmak için hedefe doğru koşuyorum.=ys: Bunlara şimdiden kavuştuğumu ya da yetkinliğe eriştiğimi söylemiyorum. Ama Mesih İsa’nın beni kazanmakla benim için öngördüğü ödülü kazanmak için koşuyorum.Ux#: Ölümünde O’nunla özdeşleşerek O’nu tanımak, dirilişinin gücünü ve acılarına ortak olmanın ne demek olduğunu bilmek ve böylece ne yapıp yapıp ölümden dirilişe erişmek istiyorum.Uw#: Ölümünde O’nunla özdeşleşerek O’nu tanımak, dirilişinin gücünü ve acılarına ortak olmanın ne demek olduğunu bilmek ve böylece ne yapıp yapıp ölümden dirilişe erişmek istiyorum.nvU: Dahası var, uğruna her şeyi yitirdiğim Rabbim İsa Mesih’i tanımanın üstün değeri yanında her şeyi zarar sayıyorum, süprüntü sayıyorum. Öyle ki, Mesih’i kazanayım ve Kutsal Yasa’ya dayanan kişisel doğruluğa değil, Mesih’e iman etmekle kazanılan, iman sonucu Tanrı’dan gelen doğruluğa sahip olarak Mesih’te bulunayım.nuU: Dahası var, uğruna her şeyi yitirdiğim Rabbim İsa Mesih’i tanımanın üstün değeri yanında her şeyi zarar sayıyorum, süprüntü sayıyorum. Öyle ki, Mesih’i kazanayım ve Kutsal Yasa’ya dayanan kişisel doğruluğa değil, Mesih’e iman etmekle kazanılan, iman sonucu Tanrı’dan gelen doğruluğa sahip olarak Mesih’te bulunayım.Nt: Ama benim için kazanç olan her şeyi Mesih uğruna zarar saydım.jsM: Gayret derseniz, kiliseye zulmeden biriydim. Yasa’ya dayanan doğruluk derseniz, kusursuzdum."r=: Sekiz günlükken sünnet oldum. İsrail soyundan, Benyamin oymağından, özbeöz İbrani’yim. Kutsal Yasa’ya bağlılık derseniz, Ferisi’ydim. q : Ben aslında bunlara da güvenebilirdim. Eğer başka biri bunlara güvenebileceğini sanıyorsa, ben daha çok güvenebilirim.p3: Çünkü gerçek sünnetliler Tanrı’nın Ruhu aracılığıyla tapınan, Mesih İsa’yla övünen, insansal özelliklere güvenmeyen bizleriz.ioK: Kötülük yapan o adamlardan, o köpeklerden sakının; o sünnet bağnazlarından sakının! n : Sonuç olarak, kardeşlerim, Rab’de sevinin. Size aynı şeyleri yazmak bana usanç vermez; hem bu sizin için bir güvencedir.m: Çünkü sizin bana yapamadığınız yardımı yapmak için canını tehlikeye atarak Mesih’in işi uğruna neredeyse ölüyordu.Yl+: Onu Rab’de tam bir sevinçle kabul edin, onun gibi kişileri onurlandırın..kU: İşte bu nedenle, onu tekrar görüp sevinesiniz diye kendisini daha büyük bir istekle yanınıza gönderiyorum. Böylelikle benim de kaygılarım hafifleyecek.j: Gerçekten de ölecek kadar hastaydı. Ama Tanrı ona acıdı; yalnız ona değil, acı üstüne acı duymayayım diye bana da acıdı.ai;: Çünkü hepinizi özlüyor, hasta olduğunu öğrendiğiniz için çok üzülüyordu.@hy: Ama muhtaç anımda bana yardım etmek üzere gönderdiğiniz elçiyi, omuz omuza mücadele verdiğim kardeşim ve emektaşım Epafroditus’u size geri yollamayı gerekli gördüm.Gg: Ben de yakında geleceğim, bu konuda Rab’be güveniyorum.Af}: Durumum belli olur olmaz onu size göndermeyi umuyorum.>eu: Ama Timoteos’un, değerini kanıtlamış biri olduğunu, babasının yanında hizmet eden çocuk gibi, Müjde’nin yayılması için benim yanımda hizmet ettiğini bilirsiniz.Kd: Herkes kendi işini düşünüyor, Mesih İsa’nınkini değil.[c/: Timoteos gibi düşünen, durumunuzla içtenlikle ilgilenecek başka kimsem yok.b1: Durumunuzu öğrenmek, böylece içimi rahatlatmak üzere yakında Timoteos’u yanınıza gönderebileceğime ilişkin Rab İsa’da umudum var.Fa: Aynı şekilde siz de sevinin ve benim sevincime katılın.`: Kanım imanınızın sunusu ve hizmeti üzerine adak şarabı gibi dökülecek olsa da seviniyor, hepinizin sevincine katılıyorum.|_q: Her şeyi söylenmeden ve çekişmeden yapın ki, yaşam sözüne sımsıkı sarılarak aralarında evrendeki yıldızlar gibi parladığınız bu eğri ve sapık kuşağın ortasında kusursuz ve saf, Tanrı’nın lekesiz çocukları olasınız. Öyle ki, boşuna koşmadığımı, boşuna emek vermediğimi görerek Mesih’in gününde övünecek bir nedenim olsun.|^q: Her şeyi söylenmeden ve çekişmeden yapın ki, yaşam sözüne sımsıkı sarılarak aralarında evrendeki yıldızlar gibi parladığınız bu eğri ve sapık kuşağın ortasında kusursuz ve saf, Tanrı’nın lekesiz çocukları olasınız. Öyle ki, boşuna koşmadığımı, boşuna emek vermediğimi görerek Mesih’in gününde övünecek bir nedenim olsun.|]q: Her şeyi söylenmeden ve çekişmeden yapın ki, yaşam sözüne sımsıkı sarılarak aralarında evrendeki yıldızlar gibi parladığınız bu eğri ve sapık kuşağın ortasında kusursuz ve saf, Tanrı’nın lekesiz çocukları olasınız. Öyle ki, boşuna koşmadığımı, boşuna emek vermediğimi görerek Mesih’in gününde övünecek bir nedenim olsun.p\Y: Çünkü kendisini hoşnut edeni hem istemeniz hem de yapmanız için sizde etkin olan Tanrı’dır.W[': Öyleyse sevgili kardeşlerim, her zaman söz dinlediğiniz gibi, yalnız ben aranızdayken değil, ama şimdi yokluğumda, kurtuluşunuzu saygı ve korkuyla sonuca götürmek için daha çok gayret edin.XZ): Öyle ki, İsa’nın adı anıldığında gökteki, yerdeki ve yer altındakilerin hepsi diz çöksün ve her dil, Baba Tanrı’nın yüceltilmesi için İsa Mesih’in Rab olduğunu açıkça söylesin.XY): Öyle ki, İsa’nın adı anıldığında gökteki, yerdeki ve yer altındakilerin hepsi diz çöksün ve her dil, Baba Tanrı’nın yüceltilmesi için İsa Mesih’in Rab olduğunu açıkça söylesin.rX]: Bunun için de Tanrı O’nu pek çok yükseltti ve O’na her adın üstünde olan adı bağışladı.KW: Ama kul özünü alıp insan benzeyişinde doğarak ululuğunu bir yana bıraktı. İnsan biçimine bürünmüş olarak ölüme, çarmıh üzerinde ölüme bile boyun eğip kendini alçalttı.KV: Ama kul özünü alıp insan benzeyişinde doğarak ululuğunu bir yana bıraktı. İnsan biçimine bürünmüş olarak ölüme, çarmıh üzerinde ölüme bile boyun eğip kendini alçalttı.tUa: Mesih, Tanrı özüne sahip olduğu halde, Tanrı’ya eşitliği sımsıkı sarılacak bir hak saymadı.6Tg: Mesih İsa’daki düşünce sizde de olsun.TS!: Yalnız kendi yararını değil, başkalarının yararını da gözetsin.R%: Hiçbir şeyi bencil tutkularla ya da boş övünmeyle yapmayın. Her biriniz alçakgönüllülükle öbürünü kendinden üstün saysın.kQO: Böylece Mesih’ten gelen bir cesaret, sevgiden doğan bir teselli ve Ruh’la bir paydaşlık varsa, yürekten bir sevgi ve sevecenlik varsa, aynı düşüncede, sevgide, ruhta ve amaçta birleşerek sevincimi tamamlayın.jP O: Böylece Mesih’ten gelen bir cesaret, sevgiden doğan bir teselli ve Ruh’la bir paydaşlık varsa, yürekten bir sevgi ve sevecenlik varsa, aynı düşüncede, sevgide, ruhta ve amaçta birleşerek sevincimi tamamlayın.rO _: Çünkü Mesih uğruna size yalnız Mesih’e iman etmek değil, daha önce bende gördüğünüz ve hâlâ sürdürdüğümü duyduğunuz zorlu çabanın aynısını göstererek Mesih uğruna acı çekmek ayrıcalığı da verildi.rN _: Çünkü Mesih uğruna size yalnız Mesih’e iman etmek değil, daha önce bende gördüğünüz ve hâlâ sürdürdüğümü duyduğunuz zorlu çabanın aynısını göstererek Mesih uğruna acı çekmek ayrıcalığı da verildi.mM U: Ancak yaşayışınız Mesih’in Müjdesi’ne layık olsun. Öyle ki, gelip sizi görsem de gelmesem de sizinle ilgili haberleri, tek bir ruhta dimdik durduğunuzu, Müjde’de açıklanan inanç uğruna tek can halinde birlikte mücadele ettiğinizi, size karşı olanlardan hiçbir şekilde yılmadığınızı duyayım. Böyle davranmanız onlara bir belirtidir – kendilerinin mahvolacağını, sizlerin ise kurtulacağını gösteren bir belirti. Bu da Tanrı’nın işidir.mL U: Ancak yaşayışınız Mesih’in Müjdesi’ne layık olsun. Öyle ki, gelip sizi görsem de gelmesem de sizinle ilgili haberleri, tek bir ruhta dimdik durduğunuzu, Müjde’de açıklanan inanç uğruna tek can halinde birlikte mücadele ettiğinizi, size karşı olanlardan hiçbir şekilde yılmadığınızı duyayım. Böyle davranmanız onlara bir belirtidir – kendilerinin mahvolacağını, sizlerin ise kurtulacağını gösteren bir belirti. Bu da Tanrı’nın işidir.fK G: Öyle ki, tekrar yanınıza geldiğimde, Mesih İsa’da benimle daha çok övünebilesiniz.J : Bundan emin olarak kalacağımı biliyorum. İmanda gelişip sevinmeniz için hepinizle birlikte olmaya devam edeceğim.8I m: Ama hayatta kalmam sizin için daha gereklidir.yH m: İki seçenek arasında kaldım. Dünyadan ayrılıp Mesih’le birlikte olmayı arzuluyorum; bu çok daha iyi.`G ;: Hayatta kalırsam yararlı işler yapacağım. Ama hangisini seçeceğimi bilemiyorum.IF  : Çünkü benim için, yaşamak Mesih’tir, ölmek kazançtır.ME : Hiçbir şekilde utandırılmayacağımı, yaşasam da ölsem de Mesih’in her zamanki gibi şimdi de bedenimde yüceltilmesi için tam bir cesaret gösterebileceğimi bekliyor ve umut ediyorum.tD c: Çünkü dualarınızla ve İsa Mesih’in Ruhu yardımıyla bunun bana kurtuluş getireceğini biliyorum.C : Ama ne önemi var? İster art niyetle ister içtenlikle olsun, her durumda Mesih duyurulmuş oluyor. Buna seviniyorum, sevineceğim de.B /: Ötekilerse Mesih’i temiz yürekle değil, bencil tutkularla duyuruyorlar. Böylece tutukluluğumda bana sıkıntı vereceklerini sanıyorlar.]A 5: Sonuncular, Müjde’yi savunmaya atandığımı bilerek bunu sevgiyle yapıyorlar.Z@ /: Gerçi kimi Mesih’i kıskançlık ve rekabetle, kimiyse iyi niyetle duyuruyor. ? ;: Kardeşlerin çoğu da zincire vuruluşumdan ötürü Rab’be güvenerek Tanrı’nın sözünü korkusuzca söylemekte daha da cesur davranıyorlar.o> Y: Sonuç olarak bütün saray muhafızları dahil, herkes Mesih uğruna zincire vurulduğumu öğrendi.t= c: Kardeşler, şunu bilmenizi isterim: Başıma gelenler daha çok Müjde’nin yayılmasına yaramıştır.a< =: Öyle ki, üstün değerleri ayırt edebilesiniz ve böylece Tanrı’nın yüceltilip övülmesi için İsa Mesih aracılığıyla gelen doğruluk meyvesiyle dolarak Mesih’in gününde saf ve kusursuz olasınız.a; =: Öyle ki, üstün değerleri ayırt edebilesiniz ve böylece Tanrı’nın yüceltilip övülmesi için İsa Mesih aracılığıyla gelen doğruluk meyvesiyle dolarak Mesih’in gününde saf ve kusursuz olasınız.M: : Duam şu ki, sevginiz, bilgi ve her tür sezgiyle durmadan artsın.V9 ': Hepinizi Mesih İsa’nın sevgisiyle nasıl özlediğime Tanrı tanıktır.Z8 /: Hepiniz için böyle düşünmekte haklıyım. Her an yüreğimdesiniz. İster zincire vurulmuş, ister Müjde’yi savunup doğrulamakta olayım, hepiniz benimle birlikte Tanrı’nın lütfuna ortaksınız.7 y: Sizde iyi bir işe başlamış olan Tanrı’nın bunu Mesih İsa’nın gününe dek tamamlayacağına güvenim var.6 5: İlk günden şimdiye dek Müjde’nin yayılmasındaki işbirliğinizden dolayı her duamda hepiniz için her zaman sevinçle dilekte bulunuyorum.5 5: İlk günden şimdiye dek Müjde’nin yayılmasındaki işbirliğinizden dolayı her duamda hepiniz için her zaman sevinçle dilekte bulunuyorum.94 o: Sizi hatırladıkça Tanrım’a şükrediyorum.X3 +: Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten sizlere lütuf ve esenlik olsun.#2 C: Mesih İsa’nın kulları ben Pavlus ve Timoteos’tan Filipi’deki gözetmenler ve görevlilerle birlikte Mesih İsa’ya ait bütün kutsallara selam!o1W0 Tanrı’nın lütfu Rabbimiz İsa Mesih’i ölümsüz sevgiyle sevenlerin hepsiyle birlikte olsun.l0Q0 Baba Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten kardeşlere imanla birlikte esenlik ve sevgi diliyorum.p/Y0 Kendisini bu amaçla, durumumuzu iletmesi ve yüreklerinize cesaret vermesi için size gönderiyorum.".=0 Nasıl olduğumu, ne yaptığımı sizin de bilmeniz için sevgili kardeşimiz, Rab’bin güvenilir hizmetkârı Tihikos size her şeyi bildirecektir.-{0 Uğruna zincire vurulmuş durumda elçilik ettiğim Müjde’yi gerektiği gibi cesaretle duyurabilmem için dua edin.,/0 Ağzımı her açtığımda bana gerekli söz verilsin diye benim için de dua edin; öyle ki, Müjde’nin sırrını cesaretle bildirebileyim.7+g0 Her türlü dua ve yalvarışla, her zaman Ruh’un yönetiminde dua edin. Bu amaçla, bütün kutsallar için yalvarışta bulunarak tam bir adanmışlıkla uyanık durun.V*%0 Kurtuluş miğferini ve Ruh’un kılıcını, yani Tanrı sözünü alın.~)u0 Bunların hepsine ek olarak, Şeytan’ın bütün ateşli oklarını söndürebileceğiniz iman kalkanını alın.?(w0 Böylece, belinizi gerçekle kuşatmış, göğsünüze doğruluk zırhını takmış ve ayaklarınıza esenlik Müjdesi’ni yayma hazırlığını giymiş olarak yerinizde durun.?'w0 Böylece, belinizi gerçekle kuşatmış, göğsünüze doğruluk zırhını takmış ve ayaklarınıza esenlik Müjdesi’ni yayma hazırlığını giymiş olarak yerinizde durun.&70 Bu nedenle, kötü günde dayanabilmek, gerekli her şeyi yaptıktan sonra yerinizde durabilmek için Tanrı’nın bütün silahlarını kuşanın.C%0 Çünkü savaşımız insanlara karşı değil, yönetimlere, hükümranlıklara, bu karanlık dünyanın güçlerine, kötülüğün göksel yerlerdeki ruhsal ordularına karşıdır.t$a0 İblis’in hilelerine karşı durabilmek için Tanrı’nın sağladığı bütün silahları kuşanın.E#0 Son olarak Rab’de, O’nun üstün gücüyle güçlenin.Y"+0 Ey efendiler, siz de kölelerinize aynı biçimde davranın. Artık onları tehdit etmeyin. Onların da sizin de Efendiniz’in göklerde olduğunu ve insanlar arasında ayrım yapmadığını biliyorsunuz. !0 Çünkü ister köle ister özgür olsun, herkesin yaptığı her iyiliğin karşılığını Rab’den alacağını biliyorsunuz.O 0 İnsanlara değil, Rab’be hizmet eder gibi gönülden hizmet edin.2]0 Bunu, yalnız insanları hoşnut etmek isteyenler gibi göze hoş görünmek için yapmayın. Mesih’in kulları olarak Tanrı’nın isteğini candan yerine getirin. 0 Ey köleler, dünyadaki efendilerinizin sözünü Mesih’in sözünü dinler gibi saygı ve korkuyla, saf yürekle dinleyin. ~~"}}x||J{{0zzyxxxAwwhwvutss(rXqqjponn2mllkk=jj1iihhggf ecb5aza`r`9^] [[ZIYVXXzWWHVVPUTTUSSmRRQQ(PPOONrMLLSKKEJJqIIQHHH>GGFF>EE4DDCCCXC4BBBAAzAKA @@u??>>=q;:E87F544f3"11$0Y0/..Y-=,!++J*Z))U(''J&&~&%%$$##"}!!!$ Yj? }lu D h U L C#<&Nm!\/1b Görevliler tek karılı, çocuklarını ve evlerini iyi yöneten kişiler olsun..yb Aynı şekilde kadınlar ağırbaşlı olmalı; iftiracı değil, ama ölçülü ve her bakımdan güvenilir olmalı.X-)b Bunlar da önce denensin; eleştirilecek bir yönleri yoksa görev alsınlar.>,wb Temiz vicdanla imanın sırrına sarılmalıdırlar.#+?b Aynı şekilde kilise görevlileri, özü sözü ayrı, şarap tutkunu, haksız kazanç peşinde koşan kişiler değil, ağırbaşlı kişiler olmalı.*7b Topluluğun dışındakiler tarafından da iyi bir insan olarak tanınmalıdır. Öyle ki, ayıplanacak duruma ve İblis’in tuzağına düşmesin.|)qb Gözetmen yeni iman etmiş biri olmamalı. Yoksa gurura kapılıp İblis’in uğradığı yargıya uğrayabilir.](3b Kendi evini yönetmesini bilmeyen, Tanrı’nın topluluğunu nasıl kayırabilir?o'Wb Evini iyi yönetmeli, çocuklarına söz dinletmeli, her yönden saygılı olmalarını sağlamalı.a&;b Şarap düşkünü, zorba olmamalı; uysal, kavgadan ve para sevgisinden uzak olmalı.%+b Ancak gözetmen ayıplanacak bir yanı olmayan, tek karılı, ölçülü, sağduyulu, saygın, konuksever, öğretmeye yetenekli biri olmalı.t$ cb İşte güvenilir söz: Bir kimse gözetmen olmayı gönülden istiyorsa, iyi bir görev arzu etmiş olur.i#Kb Ama doğum yapıp kurtulacaktır; yeter ki, sağduyuyla iman, sevgi ve kutsallıkta yaşasın.v"eb Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi.v!eb Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi.Z -b Kadının öğretmesine, erkeğe egemen olmasına izin vermiyorum; sakin olsun.Db Kadın sükûnet ve tam bir uysallık içinde öğrensin.b Kadınların da saç örgüleriyle, altınlarla, incilerle ya da pahalı giysilerle değil, sade giyimle, edepli ve ölçülü tutumla, Tanrı yolunda yürüdüklerini ileri süren kadınlara yaraşır biçimde, iyi işlerle süslenmelerini isterim.b Kadınların da saç örgüleriyle, altınlarla, incilerle ya da pahalı giysilerle değil, sade giyimle, edepli ve ölçülü tutumla, Tanrı yolunda yürüdüklerini ileri süren kadınlara yaraşır biçimde, iyi işlerle süslenmelerini isterim.s_b Buna göre, erkeklerin öfkelenip çekişmeden, her yerde pak eller yükselterek dua etmelerini isterim.'b Ben bunun habercisi ve elçisi atandım –gerçeği söylüyorum, yalan söylemiyorum– uluslara imanı ve gerçeği öğretmeye atandım.W'b Çünkü tek Tanrı ve Tanrı’yla insanlar arasında tek aracı vardır. O da insan olan ve kendisini herkes için fidye olarak sunmuş bulunan Mesih İsa’dır. Uygun zamanda verilen tanıklık budur.W'b Çünkü tek Tanrı ve Tanrı’yla insanlar arasında tek aracı vardır. O da insan olan ve kendisini herkes için fidye olarak sunmuş bulunan Mesih İsa’dır. Uygun zamanda verilen tanıklık budur.Qb O bütün insanların kurtulup gerçeğin bilincine erişmesini ister.Mb Böyle yapmak iyidir ve Kurtarıcımız Tanrı’yı hoşnut eder.!b Her şeyden önce şunu öğütlerim: Tanrı yoluna tam bir bağlılık ve ağırbaşlılık içinde sakin ve huzurlu bir yaşam sürelim diye, krallarla bütün üst yöneticiler dahil, bütün insanlar için dilekler, dualar, yakarışlar ve şükürler sunulsun. !b Her şeyden önce şunu öğütlerim: Tanrı yoluna tam bir bağlılık ve ağırbaşlılık içinde sakin ve huzurlu bir yaşam sürelim diye, krallarla bütün üst yöneticiler dahil, bütün insanlar için dilekler, dualar, yakarışlar ve şükürler sunulsun.q ]b Himeneos ve İskender bunlardandır. Küfretmemeyi öğrensinler diye onları Şeytan’a teslim ettim.m Ub İmana ve temiz vicdana sarıl. Bazıları temiz vicdanı bir yana iterek iman konusunda battılar.; qb Oğlum Timoteos, senin hakkında önceden söylenen peygamberlik sözleri uyarınca, bu buyruğu sana emanet ediyorum. Öyle ki, bu sözlere dayanarak iyi savaşı sürdüresin.} ub Onur ve yücelik sonsuzlara dek bütün çağların Kralı, ölümsüz ve görünmez tek Tanrı’nın olsun! Amin.0 [b Ama Mesih İsa, kendisine iman edip sonsuz yaşama kavuşacak olanlara örnek olayım diye sınırsız sabrını öncelikle bende sergilemek için bana merhamet etti.. Wb “Mesih İsa günahkârları kurtarmak için dünyaya geldi” sözü, güvenilir ve her bakımdan kabule layık bir sözdür. Günahkârların en kötüsü benim.q ]b Ama Rabbimiz’in lütfu, imanla ve Mesih İsa’da olan sevgiyle birlikte bol bol üzerime döküldü.%  Eb Bir zamanlar O’na küfreden, zalim ve küstah biri olduğum halde bana merhamet edildi. Çünkü ne yaptıysam bilgisizlikten ve imansızlıktan yaptım.u  eb Beni güçlendiren Rabbimiz Mesih İsa’ya şükrederim. Çünkü beni güvenilir sayarak hizmetine aldı.[  1b Mübarek Tanrı’nın bana emanet edilen yüce Müjdesi’ne göre bu böyledir.   b Çünkü biliyoruz ki, Yasa doğrular için değil, yasa tanımayanlarla asiler, tanrısızlarla günahkârlar, kutsallıktan yoksunlarla kutsala karşı saygısız olanlar, anne ya da babasını öldürenler, katiller, fuhuş yapanlar, oğlancılar, köle tüccarları, yalancılar, yalan yere ant içenler ve sağlam öğretiye karşıt olan başka ne varsa onlar için konmuştur.   b Çünkü biliyoruz ki, Yasa doğrular için değil, yasa tanımayanlarla asiler, tanrısızlarla günahkârlar, kutsallıktan yoksunlarla kutsala karşı saygısız olanlar, anne ya da babasını öldürenler, katiller, fuhuş yapanlar, oğlancılar, köle tüccarları, yalancılar, yalan yere ant içenler ve sağlam öğretiye karşıt olan başka ne varsa onlar için konmuştur._ 9b Yasa’yı özüne uygun biçimde kullanan için Yasa’nın iyi olduğunu biliyoruz. b Kutsal Yasa öğretmeni olmak istiyorlar, ama ne söyledikleri sözleri ne de iddialı oldukları konuları anlıyorlar.G  b Bazı kişiler bunlardan saparak boş konuşmalara daldılar.m Ub Bu buyruğun amacı, pak yürekten, temiz vicdandan, içten imandan doğan sevgiyi uyandırmaktır.& Gb Makedonya’ya giderken sana rica ettiğim gibi, Efes’te kal ve bazı kişilerin farklı öğretiler yaymamasını, masallarla ve sonu gelmeyen soyağaçlarıyla uğraşmamasını öğütle. Bu şeyler, imana dayanan tanrısal düzene hizmet etmekten çok, tartışmalara yol açar.& Gb Makedonya’ya giderken sana rica ettiğim gibi, Efes’te kal ve bazı kişilerin farklı öğretiler yaymamasını, masallarla ve sonu gelmeyen soyağaçlarıyla uğraşmamasını öğütle. Bu şeyler, imana dayanan tanrısal düzene hizmet etmekten çok, tartışmalara yol açar. {b Kurtarıcımız Tanrı’nın ve umudumuz Mesih İsa’nın buyruğuyla Mesih İsa’nın elçisi atanan ben Pavlus’tan imanda öz oğlum Timoteos’a selam! Baba Tanrı’dan ve Rabbimiz Mesih İsa’dan sana lütuf, merhamet ve esenlik olsun. {b Kurtarıcımız Tanrı’nın ve umudumuz Mesih İsa’nın buyruğuyla Mesih İsa’nın elçisi atanan ben Pavlus’tan imanda öz oğlum Timoteos’a selam! Baba Tanrı’dan ve Rabbimiz Mesih İsa’dan sana lütuf, merhamet ve esenlik olsun.DX Rabbimiz İsa Mesih’in lütfu hepinizle birlikte olsun.oWX Ben Pavlus bu selamı kendi elimle yazıyorum. Her mektubumun özel işaretidir bu; böyle yazarım.}~sX Esenlik kaynağı olan Rab’bin kendisi size her zaman, her durumda esenlik versin. Rab hepinizle birlikte olsun.F}X Yine de onu düşman saymayın, bir kardeş olarak uyarın.|X Eğer bu mektuptaki sözlerimize uymayan olursa onu mimleyin. Yaptıklarından utanması için onunla ilişkinizi kesin.;{qX Sizlerse kardeşler, iyilik yapmaktan usanmayın. zX Böylelerine Rab İsa Mesih adına yalvarıyor, şunu buyuruyoruz: Sakin bir şekilde çalışıp kendi kazançlarından yesinler.y)X Çünkü aranızda bazılarının boş gezdiğini duyuyoruz. Bunlar hiçbir iş yapmıyor, başkalarının işine karışıp duruyorlarmış.lxQX Hatta sizinle birlikteyken şu buyruğu vermiştik: “Çalışmak istemeyen yemek de yemesin!”zwmX Yardımlarınızı hak etmediğimiz için değil, izleyebileceğiniz bir örnek bırakmak için böyle yaptık. vX Kimsenin ekmeğini karşılıksız yemedik. Herhangi birinize yük olmamak için uğraşıp didindik, gece gündüz çalıştık.u{X Bizleri nasıl örnek almanız gerektiğini kendiniz biliyorsunuz. Çünkü biz aranızdayken boş gezenler değildik.t-X Kardeşler, bizden aldıkları öğretilere uymayıp boş gezen bütün kardeşlerden uzak durmanızı Rab İsa Mesih’in adıyla buyuruyoruz.Vs%X Rab yüreklerinizi Tanrı’nın sevgisine, Mesih’in sabrına yöneltsin.br=X Buyurduklarımızı yaptığınıza ve yapacağınıza dair Rab’de size güveniyoruz.Uq#X Ama Rab güvenilirdir. O sizi pekiştirecek, kötü olandan koruyacaktır.opWX Ahlaksız, kötü insanlardan kurtulmamız için de dua edin. Çünkü herkes iman etmiş değildir.o X Son olarak, kardeşler, Rab’bin sözü aranızda olduğu gibi hızla yayılıp yüceltilsin diye bizim için dua edin.=nsX Rabbimiz İsa Mesih’in kendisi ve bizi sevip lütfuyla bize sonsuz cesaret ve sağlam bir umut veren Babamız Tanrı sizi yüreklendirsin, her iyi eylem ve sözde pekiştirsin.=msX Rabbimiz İsa Mesih’in kendisi ve bizi sevip lütfuyla bize sonsuz cesaret ve sağlam bir umut veren Babamız Tanrı sizi yüreklendirsin, her iyi eylem ve sözde pekiştirsin.|lqX Öyleyse dayanın, kardeşlerim! İster sözle ister mektupla, size ilettiğimiz öğretilere sımsıkı tutunun.kyX Rabbimiz İsa Mesih’in yüceliğine kavuşmanız için, bildirdiğimiz Müjde’yle sizi bu kurtuluşa çağırdı.kjOX Ama biz, ey Rab’bin sevdiği kardeşler, sizler için her zaman Tanrı’ya şükran borçluyuz. Çünkü Tanrı, Ruh aracılığıyla kutsal kılınıp gerçeğe inanarak kurtulmanız için sizi ta başlangıçtan seçti.^i5X Öyle ki, gerçeğe inanmayan ve kötülükten hoşlananların hepsi yargılansın.qh[X İşte bu nedenle Tanrı yalana kanmaları için onların üzerine yanıltıcı bir güç gönderiyor.g'X Yasa tanımaz adam, her türlü mucizede, yanıltıcı belirtilerle harikalarda ve mahvolanları aldatan her türlü kötülükte sergilenen Şeytan’ın etkinliğiyle gelecek. Mahvolanlar, gerçeği sevmeye ve böylece kurtulmaya yanaşmadıklarından mahvoluyorlar.f'X Yasa tanımaz adam, her türlü mucizede, yanıltıcı belirtilerle harikalarda ve mahvolanları aldatan her türlü kötülükte sergilenen Şeytan’ın etkinliğiyle gelecek. Mahvolanlar, gerçeği sevmeye ve böylece kurtulmaya yanaşmadıklarından mahvoluyorlar.e X Sonra yasa tanımaz adam ortaya çıkacak. Rab İsa onu ağzının soluğuyla öldürecek, gelişinin görkemiyle yok edecek.'dGX Evet, yasa tanımazlığın gizli gücü şu anda bile etkindir; ama bu gücü şimdilik engelleyen ortadan kaldırılıncaya dek görevini sürdürecektir.lcQX Zamanı gelince ortaya çıkarılacak olan bu adamı şimdilik neyin engellediğini biliyorsunuz.SbX Daha yanınızdayken bunları size söylediğimi hatırlamıyor musunuz?FaX Bu adam, tanrı diye anılan ya da tapılan her şeye karşı gelerek kendini hepsinden yüce gösterecek, hatta kendisini Tanrı ilan ederek Tanrı’nın Tapınağı’nda oturacaktır.4`aX Hiç kimse hiçbir şekilde sizi aldatmasın. Çünkü imandan dönüş başlamadıkça, mahvolacak olan o yasa tanımaz adam ortaya çıkmadıkça o gün gelmeyecektir.@_yX Rabbimiz İsa Mesih’in gelişine ve O’nunla birlikte olmak üzere toplanmamıza gelince: Kardeşler, size rica ediyoruz, Rab’bin gününün geldiğini ileri süren herhangi bir esin, bir söz ya da bizden gelmiş gibi gösterilen bir mektup hemen aklınızı karıştırmasın, sizi telaşlandırmasın.?^ yX Rabbimiz İsa Mesih’in gelişine ve O’nunla birlikte olmak üzere toplanmamıza gelince: Kardeşler, size rica ediyoruz, Rab’bin gününün geldiğini ileri süren herhangi bir esin, bir söz ya da bizden gelmiş gibi gösterilen bir mektup hemen aklınızı karıştırmasın, sizi telaşlandırmasın.] !X Öyle ki, Tanrımız’ın ve Rab İsa Mesih’in lütfuyla Rabbimiz İsa’nın adı sizde yüceltilsin, siz de O’nda yüceltilesiniz.Z\ /X İşte bu nedenle Tanrımız sizi çağrısına layık görsün, iyiliğe yönelik her dileğinizi, imana dayanan her uğraşınızı kendi gücüyle sonuçlandırsın diye sizin için her zaman dua ediyoruz.d[ CX Böyleleri Rab’bin varlığından ve yüce gücünden uzak kalarak sonsuza dek mahvolma cezasına çarptırılacaklar. Bütün bunlar Rab’bin kendi kutsalları arasında yüceltilmek ve bütün imanlılarda hayranlık uyandırmak üzere geldiği gün olacak. Sizler ise iman edenlerdensiniz. Çünkü size ettiğimiz tanıklığa inandınız.dZ CX Böyleleri Rab’bin varlığından ve yüce gücünden uzak kalarak sonsuza dek mahvolma cezasına çarptırılacaklar. Bütün bunlar Rab’bin kendi kutsalları arasında yüceltilmek ve bütün imanlılarda hayranlık uyandırmak üzere geldiği gün olacak. Sizler ise iman edenlerdensiniz. Çünkü size ettiğimiz tanıklığa inandınız.Y X Tanrı adil olanı yapacak: Size sıkıntı çektirenlere sıkıntı ile karşılık verecek, sıkıntı çeken sizleriyse bizimle birlikte rahata kavuşturacaktır. Bütün bunlar Rab İsa alev alev yanan ateş içinde güçlü melekleriyle gökten gelip göründüğü zaman olacak. Rabbimiz İsa, Tanrı’yı tanımayanları ve kendisiyle ilgili Müjde’ye uymayanları cezalandıracak.X X Tanrı adil olanı yapacak: Size sıkıntı çektirenlere sıkıntı ile karşılık verecek, sıkıntı çeken sizleriyse bizimle birlikte rahata kavuşturacaktır. Bütün bunlar Rab İsa alev alev yanan ateş içinde güçlü melekleriyle gökten gelip göründüğü zaman olacak. Rabbimiz İsa, Tanrı’yı tanımayanları ve kendisiyle ilgili Müjde’ye uymayanları cezalandıracak.W X Tanrı adil olanı yapacak: Size sıkıntı çektirenlere sıkıntı ile karşılık verecek, sıkıntı çeken sizleriyse bizimle birlikte rahata kavuşturacaktır. Bütün bunlar Rab İsa alev alev yanan ateş içinde güçlü melekleriyle gökten gelip göründüğü zaman olacak. Rabbimiz İsa, Tanrı’yı tanımayanları ve kendisiyle ilgili Müjde’ye uymayanları cezalandıracak.#V AX Bütün bunlar Tanrı’nın adil yargısının belirtisidir. Sonuç olarak, uğrunda acı çektiğiniz Tanrı Egemenliği’ne layık sayılacaksınız.9U mX Bu nedenle bizler, katlandığınız bütün zulüm ve sıkıntılar karşısındaki sabır ve imanınızdan ötürü Tanrı’nın kiliseleri arasında sizinle övünüyoruz.IT  X Kardeşler, sizin için her zaman Tanrı’ya şükran borçluyuz. Böyle yapmamız da yerindedir. Çünkü imanınız büyüdükçe büyüyor, her birinizin öbürüne olan sevgisi artıyor.TS #X Baba Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten sizlere lütuf ve esenlik olsun.tR eX Pavlus, Silvanus ve Timoteos’tan Babamız Tanrı’ya ve Rab İsa Mesih’e ait Selanik kilisesine selam!AQ}N Rabbimiz İsa Mesih’in lütfu sizinle birlikte olsun.NPN Rab adına size buyuruyorum, bu mektup bütün kardeşlere okunsun.;OqN Bütün kardeşleri kutsal öpüşle selamlayın.+NQN Kardeşler, bizim için dua edin.AM}N Sizi çağıran Tanrı güvenilirdir; bunu yapacaktır.GLN Esenlik kaynağı olan Tanrı’nın kendisi sizi tümüyle kutsal kılsın. Ruhunuz, canınız ve bedeniniz Rabbimiz İsa Mesih’in gelişinde eksiksiz ve kusursuz olmak üzere korunsun./KYN Her çeşit kötülükten kaçının.N Çünkü Tanrı bizi gazaba uğrayalım diye değil, Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla kurtuluşa kavuşalım diye belirledi.=N Gündüze ait olan bizlerse, iman ve sevgi zırhını kuşanıp başımıza miğfer olarak kurtuluş umudunu giyerek ayık duralım.Q<N Çünkü uyuyanlar gece uyur, sarhoş olanlar da gece sarhoş olurlar.K;N Öyleyse başkaları gibi uyumayalım, ayık ve uyanık olalım.k:ON Hepiniz ışık çocukları, gündüz çocuklarısınız. Geceye ya da karanlığa ait değiliz.`99N Ama kardeşler, siz karanlıkta değilsiniz ki, o gün sizi hırsız gibi yakalasın.78gN İnsanlar, “Her şey esenlik ve güvenlik içinde” dedikleri bir anda, gebe kadının birden sancılanması gibi, ansızın yıkıma uğrayacak ve asla kaçamayacaklar.r7]N Çünkü siz de çok iyi bilirsiniz ki, Rab’bin günü gece hırsız nasıl gelirse öyle gelecektir.Z6 /N Kardeşler, bu olayların zamanı ve tarihi konusunda size yazmaya gerek yoktur.75iN İşte birbirinizi bu sözlerle teselli edin.N4N Sonra biz yaşamakta olanlar, hayatta olanlar, onlarla birlikte Rab’bi havada karşılamak üzere bulutlar içinde alınıp götürüleceğiz. Böylece sonsuza dek Rab’le birlikte olacağız.%3CN Rab’bin kendisi, bir emir çağrısıyla, başmeleğin seslenmesiyle, Tanrı’nın borazanıyla gökten inecek. Önce Mesih’e ait ölüler dirilecek.42aN Rab’bin sözüne dayanarak size diyoruz ki, biz yaşamakta olanlar, Rab’bin gelişinde hayatta olanlar, gözlerini yaşama kapayanların önüne asla geçmeyeceğiz.71gN İsa’nın ölüp dirildiğine inanıyoruz. Aynı şekilde Tanrı, İsa’ya bağlı olarak gözlerini yaşama kapamış olanları da O’nunla birlikte geri getirecektir.!0;N Kardeşler, umudu olmayan öbür insanlar gibi kederlenmemeniz için, gözlerini yaşama kapamış olanlar konusunda bilgisiz kalmanızı istemiyoruz.g/GN Öyle ki, kimseye muhtaç olmadan öbür insanların önünde saygın bir yaşam süresiniz..wN Size buyurduğumuz gibi, sakin bir yaşam sürmeyi, kendi işinize bakmayı, ellerinizle çalışmayı amaç edinin. -N Gerçekte bütün Makedonya’daki kardeşlerin hepsini seviyorsunuz. Kardeşler, size rica ediyoruz, bu konuda daha da ilerleyin. ,N Kardeşlik sevgisi konusunda kimsenin size bir şey yazmasına gerek yoktur. Çünkü Tanrı size birbirinizi sevmeyi öğretti.+yN Dolayısıyla bu çağrıyı reddeden kişi insanı değil, size Kutsal Ruhu’nu veren Tanrı’yı reddetmiş olur._*7N Çünkü Tanrı bizi ahlaksızlığa değil, kutsal bir yaşam sürmeye çağırdı.F)N ve bu konuda haksızlık edip kardeşini aldatmamasıdır. Daha önce de size söylediğimiz, sizi uyardığımız gibi, Rab bütün bu suçlardan ötürü insanları cezalandıracaktır. (N her birinizin, Tanrı’yı tanımayan uluslar gibi şehvet tutkusuyla değil, kutsallık ve saygınlıkla kendine bir eş alması 'N her birinizin, Tanrı’yı tanımayan uluslar gibi şehvet tutkusuyla değil, kutsallık ve saygınlıkla kendine bir eş almasıR&N Tanrı’nın isteği şudur: Kutsal olmanız, fuhuştan kaçınmanız,X%)N Rab İsa’nın yetkisiyle size hangi buyrukları ilettiğimizi biliyorsunuz.m$ UN Kardeşler, nasıl yaşamanız, Tanrı’yı nasıl hoşnut etmeniz gerektiğini bizden öğrendiniz. Nitekim öyle yaşıyorsunuz. Son olarak bu konuda daha da ilerlemeniz için Rab İsa adına size rica ediyor, yalvarıyoruz.(#IN Öyle ki, Rabbimiz İsa bütün kutsallarıyla geldiğinde, Babamız Tanrı’nın önünde kutsallıkta kusursuz olmanız için yüreklerinizi pekiştirsin. "N Rab birbirinize ve bütün insanlara beslediğiniz sevgiyi, bizim size beslediğimiz sevgi ölçüsünde çoğaltıp artırsın!d!AN Babamız Tanrı’nın kendisi ve Rabbimiz İsa size kavuşmamız için yolumuzu açsın! N Sizinle yüz yüze görüşmek, iman konusundaki eksiklerinizi tamamlamak için gece gündüz var gücümüzle dua ediyoruz.!;N Tanrımız’ın önünde sizden ötürü büyük sevinç duymaktayız. Buna karşılık Tanrımız’a sizin için yeterince nasıl şükredebiliriz?SN Çünkü siz Rab’be bağlı kalırsanız, biz asıl o zaman yaşarız.yN Bu nedenle kardeşler, bütün çile ve sıkıntılarımız arasında, imanınızdan ötürü sizinle teselli bulduk.nUN Ama yanınızdan henüz dönen Timoteos, imanınıza, sevginize ilişkin bize güzel haberler getirdi. Bizi her zaman iyi anılarla hatırladığınızı, sizi görmeyi özlediğimiz kadar sizin de bizi özlediğinizi söyledi.CN Bu nedenle ben de daha fazla dayanamadım; acaba Ayartıcı bir yolunu bulup sizi ayarttı mı, emeğimiz boşa mı gitti diye iman durumunuzu öğrenmek için Timoteos’u gönderdim.~uN Çünkü sıkıntı çekeceğimizi size önceden, daha yanınızdayken söylemiştik. Bildiğiniz gibi, öyle oldu. N İşte bu özleme daha fazla dayanacak halimiz kalmayınca Atina’da yalnız bırakılmaya razı olduk ve Mesih’in Müjdesi’ni yayan Tanrı emektaşı kardeşimiz Timoteos’u yanınıza gönderdik. Bu sıkıntılardan ötürü kimse sarsılmasın diye sizi imanda güçlendirip yüreklendirmesini istedik. Sıkıntılardan geçmek için belirlendiğimizi siz de biliyorsunuz. N İşte bu özleme daha fazla dayanacak halimiz kalmayınca Atina’da yalnız bırakılmaya razı olduk ve Mesih’in Müjdesi’ni yayan Tanrı emektaşı kardeşimiz Timoteos’u yanınıza gönderdik. Bu sıkıntılardan ötürü kimse sarsılmasın diye sizi imanda güçlendirip yüreklendirmesini istedik. Sıkıntılardan geçmek için belirlendiğimizi siz de biliyorsunuz. N İşte bu özleme daha fazla dayanacak halimiz kalmayınca Atina’da yalnız bırakılmaya razı olduk ve Mesih’in Müjdesi’ni yayan Tanrı emektaşı kardeşimiz Timoteos’u yanınıza gönderdik. Bu sıkıntılardan ötürü kimse sarsılmasın diye sizi imanda güçlendirip yüreklendirmesini istedik. Sıkıntılardan geçmek için belirlendiğimizi siz de biliyorsunuz.5eN Evet, övüncümüz ve sevincimiz sizsiniz.  N Umudumuz, sevincimiz kimdir? Rabbimiz İsa geldiğinde O’nun önünde övüneceğimiz zafer tacı nedir? Siz değil misiniz?veN Evet, yanınıza gelmek istiyorduk. Hele ben Pavlus, bunu birkaç kez istedim. Ama Şeytan bize engel oldu.6eN Kardeşler, kısa bir süre için düşüncede olmasa da bedende sizden ırak düştük. Ama büyük bir özlemle yüzünüzü yeniden görmek için çok çaba gösterdik.jMN Rab İsa’yı ve peygamberleri öldüren, bize de zulmeden Yahudiler’dir. Öteki uluslardan olanlarla konuşmamızı ve böylece onların kurtulmasını engellemekle Tanrı’nın hoşnutsuzluğuna yol açıyor ve bütün insanlara karşı geliyorlar. Böylece durmadan günahlarına günah katıyorlar. Sonunda Tanrı’nın gazabına uğradılar.jMN Rab İsa’yı ve peygamberleri öldüren, bize de zulmeden Yahudiler’dir. Öteki uluslardan olanlarla konuşmamızı ve böylece onların kurtulmasını engellemekle Tanrı’nın hoşnutsuzluğuna yol açıyor ve bütün insanlara karşı geliyorlar. Böylece durmadan günahlarına günah katıyorlar. Sonunda Tanrı’nın gazabına uğradılar.s_N Çünkü kardeşler, siz Tanrı’nın Yahudiye’de bulunan ve Mesih İsa’ya bağlı olan kiliselerini örnek aldınız. Onların Yahudiler’den çektiği sıkıntıların aynısını siz de kendi yurttaşlarınızdan çektiniz.N Tanrı’ya sürekli şükretmemiz için bir neden daha var: Tanrı sözünü bizden duyup kabul ettiğiniz zaman bunu insan sözü olarak değil, gerçekte olduğu gibi, Tanrı sözü olarak benimsediniz. Siz imanlılarda etkin olan da bu sözdür.%N Sizi yüreklendirdik, teselli ettik; sizleri egemenliğine ve yüceliğine çağıran Tanrı’ya yaraşır biçimde yaşamaya özendirdik.f EN Bildiğiniz gibi, bir baba çocuklarına nasıl davranırsa, her birinize öyle davrandık. N İman eden sizlere karşı davranışımızın ne denli kutsal, adil, kusursuz olduğuna siz tanıksınız; Tanrı da buna tanıktır.5 cN Evet, kardeşler, nasıl uğraşıp didindiğimizi anımsarsınız. Hiçbirinize yük olmamak için gece gündüz çalıştık, Tanrı’nın Müjdesi’ni size duyurduk.C N Sizlere öylesine gönülden bağlanmıştık ki, sizinle yalnız Tanrı’nın Müjdesi’ni değil, kendi canlarımızı da paylaşmaya razıydık. Çünkü sizi o denli çok sevdik! 7N Mesih’in elçileri olarak size ağırlığımızı hissettirebilirdik. Ama çocuklarını bağrına basan bir anne gibi size şefkatle davrandık.dAN İnsanlardan –ne sizden ne başkalarından– gelecek övgünün peşinde de değildik.N Bildiğiniz gibi, hiçbir zaman pohpohlayıcı sözlerle ya da açgözlülüğü örten bir maskeyle gelmedik. Tanrı buna tanıktır.?wN Tersine, Tanrı tarafından Müjde’yi emanet almaya layık görüldüğümüz için, insanları değil, yüreklerimizi sınayan Tanrı’yı hoşnut edecek biçimde konuşuyoruz.dAN Çağrımız yalana ya da kirli bir amaca dayanmıyor; bunun hileli bir yönü de yoktur.ON Bildiğiniz gibi, daha önce Filipi’de eziyet görmüş, aşağılanmıştık. Ama şiddetli karşı koymalara rağmen, tanrısal Müjde’yi size duyurmak için Tanrımız’dan cesaret aldık.[ 1N Kardeşler, size yaptığımız ziyaretin boşa gitmediğini siz de biliyorsunuz.7 iN Çünkü herkes bizi ne kadar iyi karşıladığınızı anlatıp duruyor. Yaşayan gerçek Tanrı’ya kulluk etmek, O’nun ölümden dirilttiği ve bizleri gelecek gazaptan kurtaran Oğlu İsa’nın göklerden gelişini beklemek üzere putlardan Tanrı’ya nasıl döndüğünüzü anlatıyorlar.7 iN Çünkü herkes bizi ne kadar iyi karşıladığınızı anlatıp duruyor. Yaşayan gerçek Tanrı’ya kulluk etmek, O’nun ölümden dirilttiği ve bizleri gelecek gazaptan kurtaran Oğlu İsa’nın göklerden gelişini beklemek üzere putlardan Tanrı’ya nasıl döndüğünüzü anlatıyorlar.; qN Rab’bin sözü sizden yayıldı. Tanrı’ya imanınızın haberi yalnız Makedonya ve Ahaya’ya değil, her yere ulaştı. Artık bizim bir şey söylememize gerek kalmadı.P N Böylece Makedonya ve Ahaya’daki bütün imanlılara örnek oldunuz.~ %N Siz de büyük sıkıntılara karşın, Kutsal Ruh’un verdiği sevinçle Tanrı sözünü kabul ederek bizi ve Rab’bi örnek aldınız.K} N Çünkü yaydığımız Müjde size yalnız sözle değil, kudretle, Kutsal Ruh’la ve büyük güvenle ulaştı. Nitekim aranızdayken sizin yararınıza nasıl yaşadığımızı bilirsiniz.U| %N Tanrı’nın sevdiği kardeşlerim, sizleri O’nun seçtiğini biliyoruz.-{ UN Dualarımızda sizleri anıyor, her zaman hepiniz için Tanrı’ya şükrediyoruz. İmanın ürünü olan etkinliğinizi, sevgiye dayanan emeğinizi ve Rabbimiz İsa Mesih’e bağladığınız umuttan kaynaklanan dayanıklılığınızı Babamız Tanrı’nın önünde durmadan anıyoruz.-z UN Dualarımızda sizleri anıyor, her zaman hepiniz için Tanrı’ya şükrediyoruz. İmanın ürünü olan etkinliğinizi, sevgiye dayanan emeğinizi ve Rabbimiz İsa Mesih’e bağladığınız umuttan kaynaklanan dayanıklılığınızı Babamız Tanrı’nın önünde durmadan anıyoruz.y )N Pavlus, Silvanus ve Timoteos’tan Baba Tanrı’ya ve Rab İsa Mesih’e ait olan Selanik kilisesine selam! Sizlere lütuf ve esenlik olsun.x{D Ben Pavlus bu selamı elimle yazıyorum. Zincire vurulduğumu unutmayın. Tanrı’nın lütfu sizinle birlikte olsun.^w5D Arhippus’a, “Rab yolunda üstlendiğin görevi tamamlamaya dikkat et!” deyin.|vqD Bu mektup aranızda okunduktan sonra Laodikya kilisesine de okutun. Siz de Laodikya’dan gelecek mektubu okuyun.Uu#D Laodikya’daki kardeşlere, Nimfa’ya ve evindeki topluluğa selam edin.?tyD Sevgili hekim Luka’yla Dimas da size selam ederler.msSD Gerek sizin gerekse Laodikya ve Hierapolis’tekiler için çok emek verdiğine tanıklık ederim.PrD Sizden biri ve Mesih İsa’nın kulu olan Epafras size selam eder. Tanrı’nın her isteğinden emin, yetkin kişiler olarak ayakta kalasınız diye sizin için her zaman duayla mücadele ediyor.+qOD Yustus diye tanınan Yeşu da size selam eder. Tanrı’nın Egemenliği için çalışan emektaşım Yahudiler yalnız bunlardır. Bunlar bana teselli oldular.1p[D Hapishane arkadaşım Aristarhus ve Barnaba’nın yeğeni Markos size selam ederler. Markos’la ilgili buyruklar aldınız; yanınıza gelirse kendisini kabul edin.o-D Onunla birlikte, sizden biri olan, güvenilir ve sevgili kardeş Onisimos’u da gönderiyorum. Burada olup biten her şeyi size bildirecekler.wngD İşte bu amaçla, durumumuzu iletmesi ve yüreklerinize cesaret vermesi için kendisini size gönderiyorum.mD Rab yolunda emektaşım ve güvenilir bir hizmetkâr olan sevgili kardeşimiz Tihikos, benimle ilgili her şeyi size bildirecektir.l%D Sözünüz tuzla terbiye edilmiş gibi her zaman lütufla dolu olsun. Böylece herkese nasıl karşılık vermek gerektiğini bileceksiniz.RkD Sizden olmayanlara karşı bilgece davranın. Fırsatı değerlendirin.PjD Bu sırrı gerektiği gibi açıklıkla bildirebilmem için dua edin.'iGD Aynı zamanda bizim için de dua edin ki Tanrı, sözünü yaymamız ve uğruna hapsedildiğim Mesih sırrını açıklamamız için bize bir kapı açsın.BhD Kendinizi duaya verin. Duada uyanık kalın, şükredin.ug eD Ey efendiler, gökte sizin de bir Efendiniz olduğunu bilerek kölelerinize adalet ve eşitlikle davranın.ofWD Haksızlık eden ettiği haksızlığın karşılığını alacak, hiçbir ayrım yapılmayacaktır. ~}|{y~wwdwvjv upu'twtOssOrrMqpoonn mmmkjjihh=gg;ffee[dd,ccbba _]%[3ZZZ@YXXZWVUTSWRRQPPXO]NaMMtLLCKKIGGFFSEEtDDDCCKBBZAAAB@@?h>>>=_<$$##c"""7!!l 7V0tW@[,<{E< " j >  fLqx|nqv Böyle birinin sapmış olduğundan ve günah işlediğinden emin olabilirsin; o kendi kendini mahkûm etmiştir.Nmv Birinci ve ikinci uyarıdan sonra bölücü kişiyle ilişkini kes."l=v Akılsız tartışmalardan, soyağacı didişmelerinden, Kutsal Yasa’yla ilgili çekişme ve kavgalardan sakın. Bunlar yararsız ve boş şeylerdir.Vk%v Bu güvenilir bir sözdür. Tanrı’ya iman etmiş olanların, kendilerini iyi işlere vermeye özen göstermeleri için bu konularda ısrarlı olmanı istiyorum. Bunlar insan için iyi ve yararlıdır.njUv Öyle ki, O’nun lütfuyla aklanmış olarak umut içinde sonsuz yaşamın mirasçıları olalım.Oiv Ama Kurtarıcımız Tanrı iyiliğini ve insana olan sevgisini açıkça göstererek bizi kurtardı. Bunu doğrulukla yaptığımız işlerden dolayı değil, kendi merhametiyle, yeniden doğuş yıkamasıyla ve Kurtarıcımız İsa Mesih aracılığıyla üzerimize bol bol döktüğü Kutsal Ruh’un yenilemesiyle yaptı.Ohv Ama Kurtarıcımız Tanrı iyiliğini ve insana olan sevgisini açıkça göstererek bizi kurtardı. Bunu doğrulukla yaptığımız işlerden dolayı değil, kendi merhametiyle, yeniden doğuş yıkamasıyla ve Kurtarıcımız İsa Mesih aracılığıyla üzerimize bol bol döktüğü Kutsal Ruh’un yenilemesiyle yaptı.Ogv Ama Kurtarıcımız Tanrı iyiliğini ve insana olan sevgisini açıkça göstererek bizi kurtardı. Bunu doğrulukla yaptığımız işlerden dolayı değil, kendi merhametiyle, yeniden doğuş yıkamasıyla ve Kurtarıcımız İsa Mesih aracılığıyla üzerimize bol bol döktüğü Kutsal Ruh’un yenilemesiyle yaptı.cf?v Çünkü bir zamanlar biz de anlayışsız, söz dinlemez, kolay aldanan, türlü arzulara ve zevklere köle olan, kötülük ve kıskançlık içinde yaşayan, nefret edilen ve birbirimizden nefret eden kişilerdik.oeWv Kimseyi kötülemesinler. Kavgacı değil, uysal olsunlar. Herkese her zaman yumuşak davransınlar.d 1v Yöneticilerle yönetimlere bağlı olmaları, söz dinlemeleri ve iyi olan her şeyi yapmaya hazır olmaları gerektiğini imanlılara anımsat.cv Bunları tam bir yetkiyle bildir, dinleyenleri isteklendir, günahlı olanları ikna et. Hiç kimse seni küçümsemesin.bv Mesih bizi her suçtan kurtarmak, arıtıp kendisine ait, iyilik etmekte gayretli bir halk yapmak üzere kendini bizim için feda etti.av Bu arada, mübarek umudumuzun gerçekleşmesini, ulu Tanrı ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in yücelik içinde gelmesini bekliyoruz.3`_v Bu lütuf, tanrısızlığı ve dünyasal arzuları reddedip şimdiki çağda sağduyulu, doğru, Tanrı yoluna yaraşır bir yaşam sürebilmemiz için bizi eğitiyor.e_Cv Çünkü Tanrı’nın bütün insanlara kurtuluş sağlayan lütfu ortaya çıkmıştır.,^Qv hırsızlık yapmadan, tümüyle güvenilir olduklarını göstersinler. Böylece Kurtarıcımız Tanrı’yla ilgili öğretiyi her yönden çekici kılsınlar.~]uv Köleleri, her konuda efendilerine bağımlı olmaya özendir. Efendilerini hoşnut etsinler. Ters yanıt vermeden,u\cv İyi olanı yaparak her konuda onlara örnek ol. Öğretişinde dürüst ve ağırbaşlı ol, kimsenin kınayamayacağı doğru sözler söyle. Öyle ki bize karşı gelen, hakkımızda söyleyecek kötü bir söz bulamayıp utansın.u[cv İyi olanı yaparak her konuda onlara örnek ol. Öğretişinde dürüst ve ağırbaşlı ol, kimsenin kınayamayacağı doğru sözler söyle. Öyle ki bize karşı gelen, hakkımızda söyleyecek kötü bir söz bulamayıp utansın.8Zkv Genç erkekleri de sağduyulu olmaya özendir.aY;v Öyle ki genç kadınları, kocalarını ve çocuklarını seven, sağduyulu, temiz yürekli, iyi birer ev kadını ve kocalarına bağımlı olmak üzere eğitebilsinler. O zaman Tanrı’nın sözü kötülenmez.aX;v Öyle ki genç kadınları, kocalarını ve çocuklarını seven, sağduyulu, temiz yürekli, iyi birer ev kadını ve kocalarına bağımlı olmak üzere eğitebilsinler. O zaman Tanrı’nın sözü kötülenmez.Wv Aynı şekilde yaşlı kadınlar saygın bir yaşam sürmeli. İftiracı, şaraba tutsak olmamalı; iyi olanı öğretmeli.Vv Yaşlı erkeklere ölçülü, ağırbaşlı, sağduyulu olmalarını buyur. İmanda, sevgide ve sabırda sağlam olsunlar.?U {v Sana gelince, sağlam öğretiye uygun olanı öğret.T 1v Tanrı’yı tanıdıklarını ileri sürer, ama yaptıklarıyla O’nu yadsırlar. Söz dinlemez, hiçbir iyi işe yaramaz iğrenç kişilerdir.DS v Yüreği temiz olanlar için her şey temizdir, ama yüreği kirli olanlar ve imansızlar için hiçbir şey temiz değildir. Çünkü onların zihinleri de vicdanları da kirlenmiştir.[l İlk savunmamda benden yana çıkan olmadı, hepsi beni terk etti. Bunun hesabı onlardan sorulmasın.S=l Sen de ondan sakın. Çünkü söylediklerimize şiddetle karşı koydu.p<Yl Bakırcı İskender bana çok kötülük etti. Rab ona yaptıklarının karşılığını verecektir.;l Troas’ta Karp’ın yanında bıraktığım abayı, kitapları, özellikle yazı derilerini gelirken beraberinde getir.*:Ol Tihikos’u Efes’e gönderdim.q9[l Yanımda yalnız Luka var. Markos’u alıp beraberinde getir, yapacağım hizmette bana yardım eder. 8 l Çünkü Dimas bu dünyayı sevdiği için beni terk edip Selanik’e gitti. Kriskis Galatya’ya, Titus Dalmaçya’ya gitti.(7Kl Yanıma tez gelmeye gayret et.J6 l Bundan böyle doğruluk tacı benim için hazır duruyor. Adil yargıç olan Rab o gün bu tacı bana, yalnız bana değil, O’nun gelişini özlemle beklemiş olanların hepsine verecektir.N5l Yüce mücadeleyi sürdürdüm, yarışı bitirdim, imanı korudum.d4Al Çünkü kanım adak şarabı gibi dökülmek üzere. Benim için ayrılma zamanı geldi.r3]l Ama sen her durumda ayık ol, sıkıntıya göğüs ger, müjdeci olarak işini yap, görevini tamamla.A2}l Kulaklarını gerçeğe tıkayıp masallara sapacaklar.C1l Çünkü öyle bir zaman gelecek ki, sağlam öğretiye katlanamayacaklar. Kulaklarını okşayan sözler duymak için çevrelerine kendi arzularına uygun öğretmenler toplayacaklar.(0Il Tanrı’nın ve dirilerle ölüleri yargılayacak olan Mesih İsa’nın önünde, O’nun gelişi ve egemenliği hakkı için sana buyuruyorum: Tanrı sözünü duyur. Zaman uygun olsun olmasın, bu görevi sürdür. İnsanları tam bir sabırla eğiterek ikna et, uyar, isteklendir.'/ Il Tanrı’nın ve dirilerle ölüleri yargılayacak olan Mesih İsa’nın önünde, O’nun gelişi ve egemenliği hakkı için sana buyuruyorum: Tanrı sözünü duyur. Zaman uygun olsun olmasın, bu görevi sürdür. İnsanları tam bir sabırla eğiterek ikna et, uyar, isteklendir.].3l Bunlar sayesinde Tanrı adamı her iyi iş için donatılmış olarak yetkin olur.-%l Kutsal Yazılar’ın tümü Tanrı esinlemesidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek, doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır.,l Sense öğrendiğin ve güvendiğin ilkelere bağlı kal. Çünkü bunları kimlerden öğrendiğini biliyorsun. Mesih İsa’ya iman aracılığıyla seni bilge kılıp kurtuluşa kavuşturacak güçte olan Kutsal Yazılar’ı da çocukluğundan beri biliyorsun.+l Sense öğrendiğin ve güvendiğin ilkelere bağlı kal. Çünkü bunları kimlerden öğrendiğini biliyorsun. Mesih İsa’ya iman aracılığıyla seni bilge kılıp kurtuluşa kavuşturacak güçte olan Kutsal Yazılar’ı da çocukluğundan beri biliyorsun.`*9l Ama kötüler ve sahtekârlar, aldatarak ve aldanarak gittikçe daha beter olacaklar.r)]l Mesih İsa’ya ait olup Tanrı yoluna yaraşır bir yaşam sürmek isteyenlerin hepsi zulüm görecek.$(Al Sense benim öğretimi, davranışımı, amacımı, imanımı, sabrımı, sevgimi, dayanma gücümü, çektiğim zulüm ve acıları, örneğin Antakya’da, Konya’da ve Listra’da başıma gelenleri yakından izledin. Ne zulümlere katlandım! Ama Rab beni hepsinden kurtardı.$'Al Sense benim öğretimi, davranışımı, amacımı, imanımı, sabrımı, sevgimi, dayanma gücümü, çektiğim zulüm ve acıları, örneğin Antakya’da, Konya’da ve Listra’da başıma gelenleri yakından izledin. Ne zulümlere katlandım! Ama Rab beni hepsinden kurtardı.&+l Ama daha ileri gidemeyecekler. Çünkü Yannis’le Yambris örneğindeki gibi, bunların da akılsızlığını herkes açıkça görecektir.0%Yl Yannis’le Yambris nasıl Musa’ya karşı geldilerse, bunlar da gerçeğe karşı gelirler. Düşünceleri yozlaşmış, iman konusunda reddedilmiş insanlardır.i$Kl Bunların arasında evlerin içine sokulup günahla yüklü, çeşitli arzularla sürüklenen, her zaman öğrenen, ama gerçeğin bilgisine bir türlü erişemeyen zayıf iradeli kadınları adeta tutsak eden adamlar var.i#Kl Bunların arasında evlerin içine sokulup günahla yüklü, çeşitli arzularla sürüklenen, her zaman öğrenen, ama gerçeğin bilgisine bir türlü erişemeyen zayıf iradeli kadınları adeta tutsak eden adamlar var.<"ql Hain, aceleci, kendini beğenmiş, Tanrı’dan çok eğlenceyi seven, Tanrı yolundaymış gibi görünüp bu yolun gücünü inkâr edenler olacaklar. Böylelerinden uzak dur.y wl Bunun için Rabbimiz’e tanıklık etmekten de O’nun uğruna tutuklu bulunan benden de utanma. Tanrı’nın gücüyle Müjde uğruna benimle birlikte sıkıntıya göğüs ger.bx ?l Çünkü Tanrı bize korkaklık ruhu değil, güç, sevgi ve özdenetim ruhu vermiştir. w l Bu nedenle, ellerimi senin üzerine koymamla Tanrı’nın sana verdiği armağanı alevlendirmen gerektiğini hatırlatıyorum.v 5l Sendeki içten imanı anımsıyorum. Önce büyükannen Lois’in ve annen Evniki’nin sahip olduğu imana şimdi senin de sahip olduğuna eminim.au =l Gözyaşlarını anımsıyor, sevinçle dolmak için seni görmeyi özlemle bekliyorum.t l Durmadan, gece gündüz dualarımda seni anarak atalarım gibi temiz vicdanla kulluk ettiğim Tanrı’ya şükrediyorum.ws il Mesih İsa’daki yaşam vaadi uyarınca Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi atanan ben Pavlus’tan sevgili oğlum Timoteos’a selam! Baba Tanrı’dan ve Rabbimiz Mesih İsa’dan sana lütuf, merhamet ve esenlik olsun.vr il Mesih İsa’daki yaşam vaadi uyarınca Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa’nın elçisi atanan ben Pavlus’tan sevgili oğlum Timoteos’a selam! Baba Tanrı’dan ve Rabbimiz Mesih İsa’dan sana lütuf, merhamet ve esenlik olsun. q b Kimileri bu sözde bilgiye sahip olduklarını ileri sürerek imandan saptılar. Tanrı’nın lütfu sizlerle birlikte olsun.p7b Ey Timoteos, sana emanet edileni koru! Kutsallıktan yoksun, boş sözlerden, yalan yere “bilgi” denen düşüncelerin çelişkilerinden sakın.ob Böylelikle gerçek yaşama kavuşmak üzere gelecek için kendilerine sağlam temel olacak bir hazine biriktirmiş olurlar.mnSb İyilik yapmalarını, iyilikten yana zengin, eliaçık ve paylaşmaya istekli olmalarını buyur.Kmb Şimdiki çağda zengin olanlara gururlanmamalarını, gelip geçici zenginliğe umut bağlamamalarını buyur. Zevk almamız için bize her şeyi bol bol veren Tanrı’ya umut bağlasınlar.&lEb Mübarek ve tek Hükümdar, kralların Kralı, rablerin Rabbi, ölümsüzlüğün tek sahibi, yaklaşılmaz ışıkta yaşayan, hiçbir insanın görmediği ve göremeyeceği Tanrı, Mesih’i belirlenen zamanda ortaya çıkaracaktır. Onur ve kudret sonsuza dek O’nun olsun! Amin.&kEb Mübarek ve tek Hükümdar, kralların Kralı, rablerin Rabbi, ölümsüzlüğün tek sahibi, yaklaşılmaz ışıkta yaşayan, hiçbir insanın görmediği ve göremeyeceği Tanrı, Mesih’i belirlenen zamanda ortaya çıkaracaktır. Onur ve kudret sonsuza dek O’nun olsun! Amin.wjgb Her şeye yaşam veren Tanrı’nın ve Pontius Pilatus önünde yüce inanca tanıklık etmiş olan Mesih İsa’nın huzurunda sana buyuruyorum: Rabbimiz İsa Mesih’in gelişine dek Tanrı buyruğunu lekesiz ve kusursuz olarak koru.wigb Her şeye yaşam veren Tanrı’nın ve Pontius Pilatus önünde yüce inanca tanıklık etmiş olan Mesih İsa’nın huzurunda sana buyuruyorum: Rabbimiz İsa Mesih’in gelişine dek Tanrı buyruğunu lekesiz ve kusursuz olarak koru.0hYb İman uğrunda yüce mücadeleyi sürdür. Sonsuz yaşama sımsıkı sarıl. Bunun için çağrıldın ve birçok tanık önünde yüce inancı açıkça benimsedin.gb Ama sen, ey Tanrı adamı, bu şeylerden kaç! Doğruluğun, Tanrı yolunun, imanın, sevginin, sabrın, uysallığın ardından koş.)fKb Çünkü her türlü kötülüğün bir kökü de para sevgisidir. Kimileri zengin olma hevesiyle imandan saptılar, kendi kendilerine çok acı çektirdiler.e3b Zengin olmak isteyenler ayartılıp tuzağa düşerler, insanı çöküşe ve yıkıma götüren birçok saçma ve zararlı arzulara kapılırlar.>dwb Yiyeceğimiz, giyeceğimiz varsa bunlarla yetiniriz.Xc)b Çünkü dünyaya ne bir şey getirdik, ne de ondan bir şey götürebiliriz.Qbb Oysa eldekiyle yetinerek Tanrı yolunda yürümek büyük kazançtır.maSb Eğer biri farklı öğretiler yayar, doğru sözleri, yani Rabbimiz İsa Mesih’in sözlerini ve Tanrı yoluna dayanan öğretiyi onaylamazsa, kendini beğenmiş, bilgisiz bir kişidir. Böyle biri tartışmaları ve kelime kavgalarını hastalık derecesinde sever. Bu şeyler kıskançlığa, çekişmeye, iftiraya, kötü kuşkulara, düşünceleri yozlaşmış ve gerçeği yitirmiş kişilerin durmadan sürtüşmesine yol açar. Onlar Tanrı yolunu kazanç yolu sanıyorlar.m`Sb Eğer biri farklı öğretiler yayar, doğru sözleri, yani Rabbimiz İsa Mesih’in sözlerini ve Tanrı yoluna dayanan öğretiyi onaylamazsa, kendini beğenmiş, bilgisiz bir kişidir. Böyle biri tartışmaları ve kelime kavgalarını hastalık derecesinde sever. Bu şeyler kıskançlığa, çekişmeye, iftiraya, kötü kuşkulara, düşünceleri yozlaşmış ve gerçeği yitirmiş kişilerin durmadan sürtüşmesine yol açar. Onlar Tanrı yolunu kazanç yolu sanıyorlar.m_Sb Eğer biri farklı öğretiler yayar, doğru sözleri, yani Rabbimiz İsa Mesih’in sözlerini ve Tanrı yoluna dayanan öğretiyi onaylamazsa, kendini beğenmiş, bilgisiz bir kişidir. Böyle biri tartışmaları ve kelime kavgalarını hastalık derecesinde sever. Bu şeyler kıskançlığa, çekişmeye, iftiraya, kötü kuşkulara, düşünceleri yozlaşmış ve gerçeği yitirmiş kişilerin durmadan sürtüşmesine yol açar. Onlar Tanrı yolunu kazanç yolu sanıyorlar.y^kb Efendileri iman etmiş olanlarsa, nasıl olsa kardeşiz deyip efendilerine saygısızlık etmesinler. Tersine, daha iyi hizmet etsinler. Çünkü bu iyi hizmetten yararlananlar, sevdikleri imanlılardır. Bu ilkeleri öğret ve öğütle.%] Eb Kölelik boyunduruğu altında olanların hepsi kendi efendilerini tam bir saygıya layık görsünler ki, Tanrı’nın adı ve öğretisi kötülenmesin.S\b Bunun gibi, iyi işler de bellidir; belli olmayanlar bile gizli kalamaz.[-b Bazı kişilerin günahları bellidir, kendilerinden önce yargı kürsüsüne ulaşır. Bazılarının günahlarıysa sonradan ortaya çıkar.Zyb Artık yalnız su içmekten vazgeç; miden ve sık sık baş gösteren rahatsızlıkların için biraz da şarap iç.|Yqb Birinin üzerine ellerini koymakta aceleci davranma, başkalarının günahlarına ortak olma. Kendini temiz tut.*XMb Bu söylediklerimi yan tutmadan, kimseyi kayırmadan yerine getirmen için seni Tanrı’nın, Mesih İsa’nın ve seçilmiş meleklerin önünde uyarıyorum.RWb Günah işleyenleri herkesin önünde azarla ki, öbürleri de korksun._V7b İki ya da üç tanık olmadıkça, bir ihtiyara yöneltilen suçlamayı kabul etme. Ub Çünkü Kutsal Yazı’da şöyle deniyor: “Harman döven öküzün ağzını bağlama” ve “İşçi ücretini hak eder.”Tb Topluluğu iyi yöneten ihtiyarlar, özellikle Tanrı sözünü duyurup öğretmeye emek verenler iki kat saygıya layık görülsün.2S]b İmanlı bir kadının dul yakınları varsa onlara yardım etsin. İnanlılar topluluğu yük altına girmesin ki, gerçekten kimsesiz olan dullara yardım edebilsin.GRb Kimisi zaten sapmış, Şeytan’ın ardına düşmüştür.#Q?b Bu nedenle, daha genç dulların evlenmelerini, çocuk yapmalarını, evlerini yönetmelerini, düşmana hiçbir iftira fırsatı vermemelerini isterim.NPb Aynı zamanda ev ev gezerek tembelliğe alışırlar. Yalnız tembelliğe alışmakla kalmazlar, üzerlerine düşmeyen sözler söyleyerek başkalarının işine karışan boşboğazlar olurlar.HO b Böylece verdikleri ilk sözü çiğneyerek hüküm giyerler. Nb Daha genç dulları listeye alma. Çünkü bedensel arzuları Mesih’e bağlılıklarına baskın çıkınca evlenmek isterler.3M_b Yaptığı iyiliklerle tanınmış, tek erkekle evlenmiş, en az altmış yaşında olan dul kadın, eğer çocuk büyütmüş, konuk ağırlamış, kutsalların ayaklarını yıkamış, sıkıntıda olanlara yardım etmiş, kendini her tür iyi işe adamışsa, adı dullar listesine yazılsın.3L_b Yaptığı iyiliklerle tanınmış, tek erkekle evlenmiş, en az altmış yaşında olan dul kadın, eğer çocuk büyütmüş, konuk ağırlamış, kutsalların ayaklarını yıkamış, sıkıntıda olanlara yardım etmiş, kendini her tür iyi işe adamışsa, adı dullar listesine yazılsın.{Kob Kendi yakınlarına, özellikle de ev halkına bakmayan kişi imanı inkâr etmiş, imansızdan beter olmuştur.MJb Ayıplanacak duruma düşmemeleri için onları bu konularda uyar.HI b Kendini zevke veren dul kadınsa daha yaşarken ölmüştür.!H;b Gerçekten kimsesiz, yalnız kalmış dul kadın umudunu Tanrı’ya bağlamıştır; gece gündüz O’na dilekte bulunmaya ve dua etmeye devam eder.lGQb Ama dul kadının çocukları ya da torunları varsa, bunlar öncelikle kendi ev halkına yardım ederek Tanrı yolunda yürümeyi ve büyüklerine iyilik borcunu ödemeyi öğrensinler. Çünkü bu Tanrı’yı hoşnut eder.Cb Bunları buyur ve öğret.+=Ob Bunun için emek veriyor, mücadele ediyoruz. Çünkü umudumuzu bütün insanların, özellikle iman edenlerin Kurtarıcısı olan diri Tanrı’ya bağladık.E<b Bu güvenilir ve her bakımdan kabule layık bir sözdür.;!b Bedeni eğitmenin biraz yararı var; ama şimdiki ve gelecek yaşamın vaadini içeren Tanrı yolunda yürümek her yönden yararlıdır.]:3b Kutsallıktan yoksun kocakarı masallarını reddet. Kendini Tanrı yolunda eğit. 99b Bunları kardeşlere öğütlersen, imanın ve izlediğin iyi öğretinin sözleriyle beslenmiş olarak Mesih İsa’nın iyi bir görevlisi olursun.Q8b Çünkü her şey Tanrı’nın sözüyle ve duayla kutsal kılınır.|7qb Oysa Tanrı’nın yarattığı her şey iyidir, hiçbir şey reddedilmemeli; yeter ki, şükranla kabul edilsin.6#b Ruh açıkça diyor ki, son zamanlarda bazıları yalancıların ikiyüzlülüğü nedeniyle aldatıcı ruhlara ve cinlerin öğretilerine kulak vererek imandan dönecek. Vicdanları adeta kızgın bir demirle dağlanmış bu yalancılar evlenmeyi yasaklayacak, iman edip gerçeği bilenlerin şükranla yemesi için Tanrı’nın yarattığı yiyeceklerden çekinmek gerektiğini buyuracaklar.5#b Ruh açıkça diyor ki, son zamanlarda bazıları yalancıların ikiyüzlülüğü nedeniyle aldatıcı ruhlara ve cinlerin öğretilerine kulak vererek imandan dönecek. Vicdanları adeta kızgın bir demirle dağlanmış bu yalancılar evlenmeyi yasaklayacak, iman edip gerçeği bilenlerin şükranla yemesi için Tanrı’nın yarattığı yiyeceklerden çekinmek gerektiğini buyuracaklar.4 #b Ruh açıkça diyor ki, son zamanlarda bazıları yalancıların ikiyüzlülüğü nedeniyle aldatıcı ruhlara ve cinlerin öğretilerine kulak vererek imandan dönecek. Vicdanları adeta kızgın bir demirle dağlanmış bu yalancılar evlenmeyi yasaklayacak, iman edip gerçeği bilenlerin şükranla yemesi için Tanrı’nın yarattığı yiyeceklerden çekinmek gerektiğini buyuracaklar.U3#b Kuşkusuz Tanrı yolunun sırrı büyüktür. O, bedende göründü, Ruh’ça doğrulandı, Meleklerce görüldü, Uluslara tanıtıldı, Dünyada O’na iman edildi, Yücelik içinde yukarı alındı.u2cb Yakında yanına gelmeyi umuyorum. Ama gecikirsem, gerçeğin direği ve dayanağı olan Tanrı’nın ev halkı arasında, yani yaşayan Tanrı’nın topluluğunda nasıl davranmak gerektiğini bilesin diye sana bunları yazıyorum.u1cb Yakında yanına gelmeyi umuyorum. Ama gecikirsem, gerçeğin direği ve dayanağı olan Tanrı’nın ev halkı arasında, yani yaşayan Tanrı’nın topluluğunda nasıl davranmak gerektiğini bilesin diye sana bunları yazıyorum.}0sb Görevlerini iyi yapanlar, kendileri için iyi bir yer edinir, Mesih İsa’ya imanda büyük cesaret kazanırlar. Y~~R}|{{zzEyy-xkwvv)utsscrlrqq pp-oo nsn2mm+l>kkjj2iihh+ggff,dcbbb ar`s_^^]]&\^[[ZZmYYBXXjWW#VRUUTT7SS RQQiPPP?OON MM4LKKC=&<;}:87766Q55J44M4 3x2211%0// .-->,,,,+**S))G((M''~&&&%%9$$@#"!! .#$+,Av%D[5Q !  H p [L @ Her kâhin her gün ayakta durup görevini yapar ve günahları asla ortadan kaldıramayan aynı kurbanları tekrar tekrar sunar.y?k Tanrı’nın bu isteği uyarınca, İsa Mesih’in bedeninin ilk ve son kez sunulmasıyla kutsal kılındık. > Sonra, “Senin isteğini yapmak üzere işte geldim” dedi. Yani ikinciyi geçerli kılmak için birinciyi ortadan kaldırıyor.+=O  Mesih ilkin, “Kurban, sunu, yakmalık sunu, günah sunusu istemedin ve bunlardan hoşnut olmadın” dedi. Oysa bunlar Yasa’nın bir gereği olarak sunulur.</  O zaman şöyle dedim: ‘Kutsal Yazı tomarında Benim için yazıldığı gibi, Senin isteğini yapmak üzere, Ey Tanrı, işte geldim.’ ”B;  Yakmalık sunudan ve günah sunusundan Hoşnut olmadın.{:o  Bunun için Mesih dünyaya gelirken şöyle diyor: “Kurban ve sunu istemedin, Ama bana bir beden hazırladın.O9  Çünkü boğalarla tekelerin kanı günahları ortadan kaldıramaz.R8  Ancak o kurbanlar insanlara yıldan yıla günahlarını anımsatıyor.%7C  Erdirebilseydi, kurban sunmaya son verilmez miydi? Çünkü tapınanlar bir kez günahlarından arındıktan sonra artık günahlılık duygusu kalmazdı.K6  Kutsal Yasa’da gelecek iyi şeylerin aslı yoktur, sadece gölgesi vardır. Bu nedenle Yasa, her yıl sürekli aynı kurbanları sunarak Tanrı’ya yaklaşanları asla yetkinliğe erdiremez.5'  İnsanın bir kez ölmesi, sonra da yargılanması kaçınılmaz olduğu gibi, Mesih de birçoklarının günahlarını yüklenmek için bir kez kurban edildi. İkinci kez, günah yüklenmek için değil, kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir.4'  İnsanın bir kez ölmesi, sonra da yargılanması kaçınılmaz olduğu gibi, Mesih de birçoklarının günahlarını yüklenmek için bir kez kurban edildi. İkinci kez, günah yüklenmek için değil, kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir.c3?  Öyle olsaydı, dünyanın kuruluşundan beri Mesih’in tekrar tekrar acı çekmesi gerekirdi. Oysa Mesih, kendisini bir kez kurban ederek günahı ortadan kaldırmak için çağların sonunda ortaya çıkmıştır.2  Başkâhin her yıl kendisinin olmayan kanla En Kutsal Yer’e girer; oysa Mesih kendisini tekrar tekrar sunmak için göğe girmedi.91k  Çünkü Mesih, asıl kutsal yerin örneği olup insan eliyle yapılan kutsal yere değil, ama şimdi bizim için Tanrı’nın önünde görünmek üzere asıl göğe girdi.05  Böylelikle aslı göklerde olan örneklerin bu kurbanlarla, ama gökteki asıllarının bunlardan daha iyi kurbanlarla temiz kılınması gerekti.t/a  Nitekim Kutsal Yasa uyarınca hemen her şey kanla temiz kılınır, kan dökülmeden bağışlama olmaz.g.G  Aynı biçimde çadırın ve tapınmada kullanılan bütün eşyaların üzerine kan serpti.T-!  “Tanrı’nın uymanızı buyurduğu antlaşmanın kanı budur” dedi.T,!  Musa, Kutsal Yasa’nın her buyruğunu bütün halka bildirdikten sonra su, al yapağı, mercanköşkotu ile danaların ve tekelerin kanını alıp hem kitabın hem de bütün halkın üzerine serpti.Q+  Bu nedenle ilk antlaşma bile kan akıtılmadan yürürlüğe girmedi.*y  Çünkü vasiyet ancak ölümden sonra geçerli olur. Vasiyet eden yaşadıkça, vasiyetin hiçbir etkinliği yoktur.X))  Ortada bir vasiyet varsa, vasiyet edenin ölümünün kanıtlanması gerekir.j(M  Bu nedenle, çağrılmış olanların vaat edilen sonsuz mirası almaları için Mesih yeni antlaşmanın aracısı oldu. Kendisi onları ilk antlaşma zamanında işledikleri suçlardan kurtarmak için fidye olarak öldü.e'C  Öyleyse sonsuz Ruh aracılığıyla kendini lekesiz olarak Tanrı’ya sunmuş olan Mesih’in kanının, diri Tanrı’ya kulluk edebilmemiz için vicdanımızı ölü işlerden temizleyeceği ne kadar daha kesindir!&y Tekelerle boğaların kanı ve serpilen düve külü murdar olanları kutsal kılıyor, bedensel açıdan temizliyor.%w Tekelerle danaların kanıyla değil, sonsuz kurtuluşu sağlayarak kendi kanıyla kutsal yere ilk ve son kez girdi.9$k Ama Mesih, gelecek iyi şeylerin başkâhini olarak ortaya çıktı. İnsan eliyle yapılmamış, yani bu yaratılıştan olmayan daha büyük, daha yetkin çadırdan geçti.#5 Bunlar yalnız yiyecek, içecek, çeşitli dinsel yıkanmalarla ilgilidir; yeni düzenin başlangıcına kadar geçerli olan bedensel kurallardır."! Bu, şimdiki çağ için bir örnektir; sunulan kurbanlarla sunuların tapınan kişinin vicdanını yetkinleştiremediğini gösteriyor.!   Kutsal Ruh bununla çadırın ilk bölmesi durdukça, kutsal yere giden yolun henüz açıkça gösterilmediğini belirtiyor.: m  Ama iç bölmeye yılda bir kez yalnız başkâhin girebilir. Üstelik kendisi için ve halkın bilmeden işlediği suçlar için sunacağı kurban kanı olmaksızın giremez.  Her şey böyle düzenlendikten sonra kâhinler her zaman çadırın ilk bölmesine girer, tapınma görevlerini yerine getirirler.  Sandığın üstünde Bağışlanma Kapağı’nı gölgeleyen yüce Keruvlar dururdu. Ama şimdi bunların ayrıntılarına giremeyiz.\1  Altın buhur sunağıyla her yanı altınla kaplanmış Antlaşma Sandığı buradaydı. Sandığın içinde altından yapılmış man testisi, Harun’un filizlenmiş değneği ve antlaşma levhaları vardı.M  İkinci perdenin arkasında En Kutsal Yer denen bir bölme vardı.r]  Bir çadır kurulmuştu. Kutsal Yer denen birinci bölmede kandillik, masa ve adak ekmekleri bulunurdu.Q  İlk antlaşmanın tapınma kuralları ve dünyasal tapınağı vardı.{ Tanrı, “Yeni bir antlaşma” demekle ilkini eskimiş saymıştır. Eskiyip köhneleşense çok geçmeden yok olur.a; Çünkü suçlarını bağışlayacağım, Günahlarını artık anmayacağım.’ ” Hiç kimse yurttaşını, kardeşini, Rab’bi tanı diye eğitmeyecek. Çünkü küçük büyük hepsi tanıyacak beni.dA ‘O günlerden sonra İsrail halkıyla Yapacağım antlaşma şudur’ diyor Rab, ‘Yasalarımı zihinlerine işleyeceğim, Yüreklerine yazacağım. Ben onların Tanrısı olacağım, Onlar da benim halkım olacak.]3 ‘Atalarını Mısır’dan çıkarmak için Ellerinden tuttuğum gün Onlarla yaptığım antlaşmaya benzemeyecek. Çünkü onlar antlaşmama bağlı kalmadılar, Ben de onlardan yüz çevirdim’ Diyor Rab.'G Oysa halkını kusurlu bulan Tanrı şöyle diyor: “ ‘İsrail halkıyla ve Yahuda halkıyla Yeni bir antlaşma yapacağım günler geliyor’ Diyor Rab.Q Eğer o ilk antlaşma kusursuz olsaydı, ikincisine gerek duyulmazdı.7 Şimdiyse, İsa daha iyi vaatler üzerine kurulmuş daha iyi bir antlaşmanın aracısı olduğu kadar, daha üstün bir göreve de sahip olmuştur.zm Bunlar göktekinin örneği ve gölgesi olan tapınakta hizmet ediyorlar. Nitekim Musa tapınma çadırını kurmak üzereyken Tanrı tarafından şöyle uyarıldı: “Her şeyi sana dağda gösterilen örneğe göre yapmaya dikkat et.”xi Eğer kendisi yeryüzünde olsaydı, kâhin olamazdı. Çünkü Kutsal Yasa uyarınca sunuları sunanlar var.   Her başkâhin sunular, kurbanlar sunmak için atanır. Bu nedenle bizim başkâhinimizin de sunacak bir şeyi olması gerekir.b= Söylediklerimizin özü şudur: Göklerde, Yüce Olan’ın tahtının sağında oturan, kutsal yerde, insanın değil, Rab’bin kurduğu asıl tapınma çadırında görev yapan böyle bir başkâhinimiz vardır.a  = Söylediklerimizin özü şudur: Göklerde, Yüce Olan’ın tahtının sağında oturan, kutsal yerde, insanın değil, Rab’bin kurduğu asıl tapınma çadırında görev yapan böyle bir başkâhinimiz vardır.? w Kutsal Yasa, zayıflıkları olan insanları başkâhin atamaktadır. Ama Yasa’dan sonra gelen ant sözü, sonsuza dek yetkin kılınmış olan Oğul’u başkâhin atamıştır.F  O, öbür başkâhinler gibi her gün önce kendi günahları, sonra da halkın günahları için kurbanlar sunmak zorunda değildir. Çünkü kendini sunmakla bunu ilk ve son kez yaptı.1 [ Böyle bir başkâhinimiz –kutsal, suçsuz, lekesiz, günahkârlardan ayrılmış, göklerden daha yücelere çıkarılmış bir başkâhinimiz– olması uygundur.% C Bu nedenle O’nun aracılığıyla Tanrı’ya yaklaşanları tümüyle kurtaracak güçtedir. Çünkü onlara aracılık etmek için hep yaşamaktadır.K Ama İsa sonsuza dek yaşadığı için kâhinliği süreklidir.zm Önceki düzende çok sayıda kâhin görev aldı. Çünkü ölüm, görevlerini sürdürmelerini engelliyordu.E Böylece İsa daha iyi bir antlaşmanın kefili olmuştur.   Ama O kendisine, “Rab ant içti, kararından dönmez, Sen sonsuza dek kâhinsin” diyen Tanrı’nın andıyla kâhin oldu.P Bu da antsız olmadı. Öbürleri ant içilmeden kâhin olmuşlardı.' Çünkü Yasa hiçbir şeyi yetkinleştiremedi. Bunun yerine, aracılığıyla Tanrı’ya yaklaştığımız daha sağlam bir umut verildi.\1 Önceki buyruk, zayıflığı ve yararsızlığı nedeniyle geçersiz kılındı.kO Çünkü, “Melkisedek düzeni uyarınca Sen sonsuza dek kâhinsin” diye tanıklık ediliyor.}s O, Yasa’nın soyla ilgili önkoşuluna göre değil, yok edilemez bir yaşamın gücüne göre kâhin olmuştur.uc Melkisedek benzeri başka bir kâhin ortaya çıktığından, bu söylediğimiz artık daha da açıktır.~  Rabbimiz’in Yahuda oymağından geldiği açıktır. Musa bu oymaktan söz ederken kâhinlere ilişkin bir şey söylemedi.{}o Kendisinden böyle söz edilen kişi başka bir oymaktandır. Bu oymaktan hiç kimse sunakta hizmet etmemiştir.L| Çünkü kâhinlik değişince, Yasa da zorunlu olarak değişir.{) Eğer Levililer’in kâhinliği aracılığıyla yetkinliğe erişilebilseydi –nitekim Kutsal Yasa bu kâhinliği öngörerek halka verildi– Harun düzenine göre değil de, Melkisedek düzenine göre başka bir kâhinin gelmesinden söz etmeye ne gerek kalırdı?hzI Çünkü Melkisedek İbrahim’i karşıladığı zaman, Levi hâlâ atasının bedenindeydi.[y/ Ondalık alan Levi bile İbrahim aracılığıyla ondalık vermiştir denebilir.pxY Birinde ölümlü insanlar ondalık alıyor, ötekinde yaşadığına tanıklık edilen biri alıyor.;wq Hiç kuşkusuz, kutsayan kutsanandan üstündür.v Melkisedek ise Levili kâhinlerin soyundan olmadığı halde, vaatleri alan İbrahim’den ondalık kabul etmiş ve onu kutsamıştır.Fu Levioğulları’ndan olup kâhinlik görevini üstlenenlere Kutsal Yasa uyarınca halktan, yani İbrahim’in soyundan oldukları halde, kardeşlerinden ondalık almaları buyrulmuştur.gtG Bakın, büyük ata İbrahim’in ganimetten ondalık verdiği bu adam ne kadar büyüktür!(sI Babasız, annesizdir; soyağacı yoktur. Ne günlerinin başlangıcı, ne yaşamının sonu vardır. Tanrı’nın Oğlu gibi sonsuza dek kâhin kalacaktır.Br} İbrahim de ona her şeyin ondalığını verdi. Melkisedek, adının anlamına göre, önce “Doğruluk Kralı” dır; sonra da “Şalem Kralı”, yani “Esenlik Kralı” dır.!q = Bu Melkisedek, Şalem Kralı ve yüce Tanrı’nın kâhiniydi. Kralları bozguna uğratmaktan dönen İbrahim’i karşılamış ve onu kutsamıştı.mpS Melkisedek düzeni uyarınca sonsuza dek başkâhin olan İsa oraya uğrumuza öncü olarak girdi.}os Canlarımız için gemi demiri gibi sağlam ve güvenilir olan bu umut, perdenin arkasındaki iç bölmeye geçer.Jn  Öyle ki, önümüze konan umuda tutunmak için Tanrı’ya sığınan bizler, Tanrı’nın yalan söylemesi olanaksız olan bu iki değişmez şey aracılığıyla büyük cesaret bulalım. m Tanrı da amacının değişmezliğini vaadin mirasçılarına daha açıkça belirtmek istediği için vaadini antla pekiştirdi.l İnsanlar kendilerinden üstün biri üzerine ant içerler. Onlar için ant, söyleneni doğrular ve her tartışmayı sona erdirir.=ku Böylece İbrahim sabırla dayanarak vaade erişti.[j/ “Seni kutsadıkça kutsayacağım, Soyunu çoğalttıkça çoğaltacağım.”i+ Tanrı İbrahim’e vaatte bulunduğu zaman, üzerine ant içecek daha üstün biri olmadığı için kendi üzerine ant içerek şöyle dedi:h{ Tembel olmamanızı, vaat edilenleri iman ve sabır aracılığıyla miras alanların örneğine uymanızı istiyoruz.}gs Umudunuzdan doğan tam güvenceye kavuşmanız için her birinizin sona dek aynı gayreti göstermesini diliyoruz.f/ Tanrı adaletsiz değildir; emeğinizi ve kutsallara hizmet etmiş olarak ve etmeye devam ederek O’nun adına gösterdiğiniz sevgiyi unutmaz.e Size gelince, sevgili kardeşler, böyle konuştuğumuz halde, durumunuzun daha iyi olduğuna, kurtuluşa uygun düştüğüne eminiz.pdY Ama dikenli bitki, devedikeni üreten toprak yararsızdır; lanetlenmeye yakındır, sonu yanmaktır.c Üzerine sık sık yağan yağmuru emen ve kimler için işleniyorsa onlara yararlı bitkiler üreten toprağı Tanrı bereketli kılar.pbY Bir kez aydınlatılmış, göksel armağanı tatmış ve Kutsal Ruh’a ortak edilmiş, Tanrı sözünün iyiliğini ve gelecek çağın güçlerini tatmış oldukları halde yoldan sapanları yeniden tövbe edecek duruma getirmeye olanak yoktur. Çünkü onlar Tanrı’nın Oğlu’nu adeta yeniden çarmıha geriyor, herkesin önünde aşağılıyorlar.paY Bir kez aydınlatılmış, göksel armağanı tatmış ve Kutsal Ruh’a ortak edilmiş, Tanrı sözünün iyiliğini ve gelecek çağın güçlerini tatmış oldukları halde yoldan sapanları yeniden tövbe edecek duruma getirmeye olanak yoktur. Çünkü onlar Tanrı’nın Oğlu’nu adeta yeniden çarmıha geriyor, herkesin önünde aşağılıyorlar.p`Y Bir kez aydınlatılmış, göksel armağanı tatmış ve Kutsal Ruh’a ortak edilmiş, Tanrı sözünün iyiliğini ve gelecek çağın güçlerini tatmış oldukları halde yoldan sapanları yeniden tövbe edecek duruma getirmeye olanak yoktur. Çünkü onlar Tanrı’nın Oğlu’nu adeta yeniden çarmıha geriyor, herkesin önünde aşağılıyorlar.0_[ Tanrı izin verirse, bunu yapacağız.^) Bunun için, ölü işlerden tövbe etmenin ve Tanrı’ya inanmanın temelini, vaftizler, elle kutsama, ölülerin dirilişi ve sonsuz yargıyla ilgili öğretinin temelini yeni baştan atmadan Mesih’le ilgili ilk öğretileri aşarak yetkinliğe doğru ilerleyelim.] ) Bunun için, ölü işlerden tövbe etmenin ve Tanrı’ya inanmanın temelini, vaftizler, elle kutsama, ölülerin dirilişi ve sonsuz yargıyla ilgili öğretinin temelini yeni baştan atmadan Mesih’le ilgili ilk öğretileri aşarak yetkinliğe doğru ilerleyelim.\ Katı yiyecek, yetişkinler içindir; onlar duyularını iyi ile kötüyü ayırt etmek üzere alıştırmayla eğitmiş kişilerdir.P[ Sütle beslenen herkes bebektir ve doğruluk sözünde deneyimsizdir.AZ{ Şimdiye dek öğretmen olmanız gerekirken, Tanrı sözlerinin temel ilkelerini size yeni baştan öğretecek birine ihtiyacınız var. Size yine süt gerekli, katı yiyecek değil!gYG Bu konuda söyleyecek çok sözümüz var, ama kulaklarınız uyuştuğu için anlatmak zor.\X1 Çünkü Tanrı tarafından Melkisedek düzeni uyarınca başkâhin atanmıştı.`W9 Yetkin kılınınca, sözünü dinleyen herkes için sonsuz kurtuluş kaynağı oldu.MV Oğul olduğu halde, çektiği acılarla söz dinlemeyi öğrendi.EU Mesih, yeryüzünde olduğu günlerde kendisini ölümden kurtaracak güçte olan Tanrı’ya büyük feryat ve gözyaşlarıyla dua etti, yakardı ve Tanrı korkusu nedeniyle işitildi.fTE Başka bir yerde de diyor ki, “Melkisedek düzeni uyarınca Sen sonsuza dek kâhinsin.”-SS Nitekim Mesih de başkâhin olmak için kendi kendini yüceltmedi. O’na, “Sen benim Oğlum’sun, Bugün ben sana Baba oldum” diyen Tanrı O’nu yüceltti.yRk Kimse başkâhin olma onurunu kendi kendine alamaz; ancak Harun gibi, Tanrı tarafından çağrılırsa alır.gQG Bundan ötürü, halk için olduğu gibi, kendisi için de günah sunusu sunmak zorundadır.xPi Bilgisizlere, yoldan sapanlara yumuşak davranabilir. Çünkü kendisi de zayıflıklarla kuşatılmıştır.6O g İnsanlar arasından seçilen her başkâhin, günahlara karşılık sunular ve kurbanlar sunmak üzere Tanrı’yla ilgili konularda insanları temsil etmek için atanır.N% Onun için Tanrı’nın lütuf tahtına cesaretle yaklaşalım; öyle ki, yardım gereksindiğimizde merhamet görelim ve lütuf bulalım.'MG Çünkü başkâhinimiz zayıflıklarımızda bize yakınlık duyamayan biri değildir; tersine, her alanda bizim gibi denenmiş, ama günah işlememiştir. L  Tanrı Oğlu İsa gökleri aşan büyük başkâhinimiz olduğu için açıkça benimsediğimiz inanca sımsıkı sarılalım.K+ Tanrı’nın görmediği hiçbir yaratık yoktur. Kendisine hesap vereceğimiz Tanrı’nın gözü önünde her şey çıplak ve açıktır.\J1 Tanrı’nın sözü diri ve etkilidir, iki ağızlı kılıçtan daha keskindir. Canla ruhu, ilikle eklemleri birbirinden ayıracak kadar derinlere işler; yüreğin düşüncelerini, amaçlarını yargılar.I Bu nedenle o huzur diyarına girmeye gayret edelim; öyle ki, hiçbirimiz aynı tür sözdinlemezlikten ötürü düşmesin.vHe Tanrı işlerinden nasıl dinlendiyse, O’nun huzur diyarına giren de kendi işlerinden öylece dinlenir.KG Böylece Tanrı halkı için bir Şabat Günü rahatı kalıyor.iFK Eğer Yeşu onları huzura kavuştursaydı, Tanrı daha sonra bir başka günden söz etmezdi.dEA Bu yüzden Tanrı, uzun zaman sonra Davut’un aracılığıyla, “bugün” diyerek yine bir gün belirliyor. Daha önce denildiği gibi, “Bugün O’nun sesini duyarsanız, Yüreklerinizi nasırlaştırmayın.”D3 Demek ki, bazılarının huzur diyarına gireceği kesindir. Daha önce iyi haberi almış olanlar söz dinlemedikleri için o diyara giremediler.SC Bu konuda yine diyor ki, “Onlar huzur diyarıma asla girmeyecekler.”|Bq Çünkü bir yerde yedinci günle ilgili şunu demiştir: “Tanrı bütün işlerinden yedinci gün dinlendi.”vAe Biz inanmış olanlar huzur diyarına gireriz. Nitekim Tanrı şöyle demiştir: “Öfkelendiğimde ant içtiğim gibi, Onlar huzur diyarıma asla girmeyecekler.” Oysa Tanrı dünyanın kuruluşundan beri işlerini tamamlamıştır.@3 Çünkü onlar gibi biz de iyi haberi aldık. Ama onlar duydukları sözü imanla birleştirmedikleri için bunun kendilerine bir yararı olmadı.?  Bu nedenle Tanrı’nın huzur diyarına girme vaadi hâlâ geçerliyken, herhangi birinizin buna erişmemiş sayılmasından korkalım.L> Görüyoruz ki, imansızlıklarından ötürü oraya giremediler.f=E Sözünü dinlemeyenler dışında kendi huzur diyarına kimlerin girmeyeceğine ant içti?l<Q Tanrı kimlere kırk yıl dargın kaldı? Günah işleyip cesetleri çöle serilenlere değil mi?z;m O’nun sesini işitip başkaldıran kimlerdi? Musa önderliğinde Mısır’dan çıkanların hepsi değil mi?&:E Yukarıda belirtildiği gibi, “Bugün O’nun sesini duyarsanız, Atalarınızın başkaldırdığı günkü gibi Yüreklerinizi nasırlaştırmayın.”w9g Çünkü Mesih’e ortak olduk. Yalnız başlangıçtaki güvenimizi gevşemeden sonuna dek sürdürmeliyiz.#8? “Gün bugündür” denildikçe birbirinizi her gün yüreklendirin. Öyle ki, hiçbirinizin yüreği günahın aldatıcılığıyla nasırlaşmasın.~7u Ey kardeşler, hiçbirinizde diri Tanrı’yı terk eden kötü, imansız bir yüreğin bulunmamasına dikkat edin.`69 Öfkelendiğimde ant içtiğim gibi, Onlar huzur diyarıma asla girmeyecekler.’ ”v5e Bu nedenle o kuşağa darıldım Ve dedim ki, ‘Yürekleri hep kötüye sapar, Yollarımı öğrenmediler.h4I Atalarınız beni orada sınayıp denediler Ve kırk yıl boyunca yaptıklarımı gördüler.L3 Bu nedenle, Kutsal Ruh’un dediği gibi, “Bugün O’nun sesini duyarsanız, Atalarınızın başkaldırdığı, Çölde O’nu sınadığı günkü gibi Yüreklerinizi nasırlaştırmayın.L2 Bu nedenle, Kutsal Ruh’un dediği gibi, “Bugün O’nun sesini duyarsanız, Atalarınızın başkaldırdığı, Çölde O’nu sınadığı günkü gibi Yüreklerinizi nasırlaştırmayın.51c Oysa Mesih, O’nun evi üzerinde yetkili oğul olarak sadıktır. Eğer cesaretimizi ve övündüğümüz umudu gevşemeden sonuna dek sürdürürsek, O’nun evi biziz.0  Musa, gelecekte söylenecek sözlere tanıklık etmek için Tanrı’nın bütün evinde bir hizmetkâr olarak sadık kaldı.V/% Her evin bir yapıcısı vardır, her şeyin yapıcısı ise Tanrı’dır.z.m Evi yapan nasıl evden daha çok saygı görürse, İsa da Musa’dan daha büyük yüceliğe layık sayıldı.-w Musa Tanrı’nın bütün evinde Tanrı’ya nasıl sadık kaldıysa, İsa da kendisini görevlendirene sadıktır.#, A Bunun için, göksel çağrıya ortak olan kutsal kardeşlerim, dikkatinizi açıkça benimsediğimiz inancın elçisi ve başkâhini İsa’ya çevirin.V+% Çünkü kendisi denenip acı çektiği için denenenlere yardım edebilir.<*q Bunun için her yönden kardeşlerine benzemesi gerekiyordu. Öyle ki, Tanrı’ya hizmetinde merhametli ve sadık bir başkâhin olup halkın günahlarını bağışlatabilsin.Y)+ Kuşkusuz O, meleklere değil, İbrahim’in soyundan olanlara yardım ediyor.u(c Bunu, ölüm korkusu yüzünden yaşamları boyunca köle olanların hepsini özgür kılmak için yaptı.C' Bu çocuklar etten ve kandan oldukları için İsa, ölüm gücüne sahip olanı, yani İblis’i, ölüm aracılığıyla etkisiz kılmak üzere onlarla aynı insan yapısını aldı.y&k Yine, “Ben O’na güveneceğim” ve yine, “İşte ben ve Tanrı’nın bana verdiği çocuklar” diyor.n%U “Adını kardeşlerime duyuracağım, Topluluğun ortasında Seni ilahilerle öveceğim” diyor.$$A Çünkü hepsi –kutsal kılan da kutsal kılınanlar da– aynı Baba’dandır. Bunun içindir ki, İsa onlara “kardeşlerim” demekten utanmıyor.N# Birçok oğulu yüceliğe eriştirirken onların kurtuluş öncüsünü acılarla yetkinliğe erdirmesi, her şeyi kendisi için ve kendi aracılığıyla var eden Tanrı’ya uygun düşüyordu.]"3 Ama meleklerden biraz aşağı kılınmış olan İsa’yı, Tanrı’nın lütfuyla herkes için ölümü tatsın diye çektiği ölüm acısı sonucunda yücelik ve onur tacı giydirilmiş olarak görüyoruz.z!m Her şeyi ayakları altına sererek Ona bağımlı kıldın.” Tanrı her şeyi insana bağımlı kılmakla insana bağımlı olmayan hiçbir şey bırakmadı. Ne var ki, her şeyin insana bağımlı kılındığını henüz görmüyoruz.  Onu meleklerden biraz aşağı kıldın, Başına yücelik ve onur tacını koydun, Ellerinin yapıtları üzerine onu görevlendirdin. Ama biri bir yerde şöyle tanıklık etmiştir: “Ya Rab, insan ne ki, onu anasın, Ya da insanoğlu ne ki, ona ilgi gösteresin?V% Tanrı, sözünü ettiğimiz gelecek dünyayı meleklere bağlı kılmadı./ Tanrı da belirtiler, harikalar, çeşitli mucizeler ve kendi isteği uyarınca dağıttığı Kutsal Ruh armağanlarıyla buna tanıklık etti.F Çünkü melekler aracılığıyla bildirilen söz geçerli olduysa, her suç ve her sözdinlemezlik hak ettiği karşılığı aldıysa, bu denli büyük kurtuluşu görmezlikten gelirsek nasıl kurtulabiliriz? Başlangıçta Rab tarafından bildirilen bu kurtuluş, Rab’bi dinlemiş olanlarca bize doğrulandı.F Çünkü melekler aracılığıyla bildirilen söz geçerli olduysa, her suç ve her sözdinlemezlik hak ettiği karşılığı aldıysa, bu denli büyük kurtuluşu görmezlikten gelirsek nasıl kurtulabiliriz? Başlangıçta Rab tarafından bildirilen bu kurtuluş, Rab’bi dinlemiş olanlarca bize doğrulandı.k Q Bu nedenle, akıntıya kapılıp sürüklenmemek için işittiklerimizi daha çok önemsemeliyiz.s a Bütün melekler kurtuluşu miras alacaklara hizmet etmek için gönderilen görevli ruhlar değil midir?    Tanrı meleklerin herhangi birine, “Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek, Sağımda otur” demiş midir?  Bir kaftan gibi düreceksin onları, Bir giysi gibi değiştirilecekler. Ama sen hep aynısın, Yılların tükenmeyecek.”Q  Onlar yok olacak, ama sen kalıcısın. Hepsi bir giysi gibi eskiyecek.~ w Yine diyor ki, “Ya Rab, başlangıçta Dünyanın temellerini sen attın. Gökler de senin ellerinin yapıtıdır. 3 Doğruluğu sevdin, kötülükten nefret ettin. Bunun için Tanrı, senin Tanrın, Seni sevinç yağıyla Arkadaşlarından daha çok meshetti.”   Ama Oğul için şöyle diyor: “Ey Tanrı, tahtın sonsuzluklar boyunca kalıcıdır, Egemenliğinin asası adalet asasıdır.f G Melekler için, “Kendi meleklerini rüzgar, Hizmetkârlarını ateş alevi yapar” diyor.{ q Yine Tanrı ilk doğanı dünyaya gönderirken diyor ki, “Tanrı’nın bütün melekleri O’na tapınsın.”< s Çünkü Tanrı meleklerin herhangi birine, “Sen benim Oğlum’sun, Bugün ben sana Baba oldum” Ya da, “Ben O’na Baba olacağım, O da bana Oğul olacak” demiş midir?^ 7 Meleklerden ne denli üstün bir adı miras aldıysa, onlardan o denli üstün oldu.h K Oğul, Tanrı yüceliğinin parıltısı, O’nun varlığının öz görünümüdür. Güçlü sözüyle her şeyi devam ettirir. Günahlardan arınmayı sağladıktan sonra, yücelerde ulu Tanrı’nın sağında oturdu.    Bu son çağda da her şeye mirasçı kıldığı ve aracılığıyla evreni yarattığı kendi Oğlu’yla bize seslenmiştir.u  g Tanrı eski zamanlarda peygamberler aracılığıyla birçok kez çeşitli yollardan atalarımıza seslendi.=  w Rab İsa Mesih’in lütfu ruhunuzla birlikte olsun.   Mesih İsa uğruna kendisiyle birlikte tutuklu bulunduğum Epafras, emektaşlarım Markos, Aristarhus, Dimas ve Luka sana selam ederler.   Mesih İsa uğruna kendisiyle birlikte tutuklu bulunduğum Epafras, emektaşlarım Markos, Aristarhus, Dimas ve Luka sana selam ederler.   Bu arada bana kalabileceğim bir yer hazırla. Çünkü dualarınız aracılığıyla sizlere bağışlanacağımı umuyorum.w i Sözümü dinleyeceğinden emin olarak ve istediğimden fazlasını da yapacağını bilerek sana yazıyorum._ 9 Evet, kardeş, Rab yolunda bana bir yardımın olsun. Mesih’te yüreğimi ferahlat.  Ben Pavlus bunu kendi elimle yazıyorum, bedelini ben öderim. Senin kendi yaşamını bile bana borçlu olduğunu söylememe gerek yok.a = Sana herhangi bir haksızlık etmişse ya da bir borcu varsa, bunu benim hesabıma say.a = Bu nedenle, eğer beni yoldaşın sayıyorsan, kendisini beni kabul eder gibi kabul et.r _ Onu artık köle değil, köleden üstün, sevgili bir kardeş olarak geri alacaksın. O, özellikle benim için çok değerlidir. Ama hem bir insan, hem de Rab’be ait biri olarak senin için daha da çok sevilecek bir kardeştir.] 5 Onisimos’un bir süre senden ayrılması belki de onu temelli geri alman içindi.   Müjde’nin uğruna tutuklu kaldığım sürece senin yerine bana hizmet etmesi için onu yanımda alıkoymak isterdim; ama senin onayın olmadan bir şey yapmak istemedim. Öyle ki, yapacağın iyilik zorunluluktanmış gibi görünmesin, gönülden olsun.   Müjde’nin uğruna tutuklu kaldığım sürece senin yerine bana hizmet etmesi için onu yanımda alıkoymak isterdim; ama senin onayın olmadan bir şey yapmak istemedim. Öyle ki, yapacağın iyilik zorunluluktanmış gibi görünmesin, gönülden olsun.?~ { Kendisini, yani can ciğerimi sana geri gönderiyorum.;} q Tutukluluğum sırasında kendisine ruhsal baba olduğum oğlum Onisimos’la ilgili bir ricam var. Bir zamanlar sana yararsızdı; ama şimdi hem sana hem de bana yararlıdır.;| q Tutukluluğum sırasında kendisine ruhsal baba olduğum oğlum Onisimos’la ilgili bir ricam var. Bir zamanlar sana yararsızdı; ama şimdi hem sana hem de bana yararlıdır.={ u Bu nedenle, gerekeni sana buyurmaya Mesih’te büyük cesaretim olduğu halde, şimdi Mesih İsa uğruna tutuklu bulunan ben yaşlı Pavlus sana sevgiyle rica etmeyi yeğliyorum.=z u Bu nedenle, gerekeni sana buyurmaya Mesih’te büyük cesaretim olduğu halde, şimdi Mesih İsa uğruna tutuklu bulunan ben yaşlı Pavlus sana sevgiyle rica etmeyi yeğliyorum. y  Sevgin benim için büyük sevinç ve teselli kaynağı oldu. Çünkü kutsalların yürekleri senin sayende ferahladı, kardeşim.x } Mesih’te sahip olduğumuz her iyiliğin bilincine vararak imana dayanan paydaşlıkta etkin olman için dua ediyorum.w - Rab İsa’ya olan imanını ve bütün kutsallara beslediğin sevgiyi duydukça dualarımda seni anıyor, Tanrım’a sürekli şükrediyorum.v - Rab İsa’ya olan imanını ve bütün kutsallara beslediğin sevgiyi duydukça dualarımda seni anıyor, Tanrım’a sürekli şükrediyorum.Xu + Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten sizlere lütuf ve esenlik olsun.qt ] Sevgili emektaşımız Filimon, Mesih İsa uğruna tutuklu olan ben Pavlus ve kardeşimiz Timoteos’tan sana, kızkardeşimiz Afiya’ya, birlikte mücadele verdiğimiz Arhippus’a ve senin evindeki inanlılar topluluğuna selam!ps ] Sevgili emektaşımız Filimon, Mesih İsa uğruna tutuklu olan ben Pavlus ve kardeşimiz Timoteos’tan sana, kızkardeşimiz Afiya’ya, birlikte mücadele verdiğimiz Arhippus’a ve senin evindeki inanlılar topluluğuna selam!rv Yanımdakilerin hepsi sana selam eder. Bizi seven imanlılara selam söyle. Tanrı’nın lütfu hepinizle birlikte olsun.!q;v Bizimkiler de kendilerini iyi işlere vermeyi öğrensinler. Böylelikle temel ihtiyaçları karşılamış ve verimsiz bir yaşam sürmemiş olurlar.]p3v Hukukçu Zenas’la Apollos’u yolcu ederken bir eksikleri olmamasına dikkat et."o=v Ben Artemas’ı ya da Tihikos’u sana gönderir göndermez, Nikopolis’e, yanıma gelmeye gayret et. Çünkü kışı orada geçirmeye karar verdim.  ~~o}}i} |\{{Xzzyy xw0vuu=ttvss7rrZrqq1pponmm'l(kjjii1hahgffafeedccWbbtaak``0__%^^]G\\9[fZZdYYX%WW3VV'U}UTVSRR,Q]PP,ONMLLKKJ(HaFEEDgCC~CRBB@A@@n??>>^==N<fw Bunun gibi, tek başına eylemsiz iman da ölüdür.Ve% Bir erkek ya da kız kardeş çıplak ve günlük yiyecekten yoksunken, içinizden biri ona, “Esenlikle git, ısınmanı, doymanı dilerim” der, ama bedenin gereksindiklerini vermezse, bu neye yarar?Vd% Bir erkek ya da kız kardeş çıplak ve günlük yiyecekten yoksunken, içinizden biri ona, “Esenlikle git, ısınmanı, doymanı dilerim” der, ama bedenin gereksindiklerini vermezse, bu neye yarar? c  Kardeşlerim, bir kimse iyi eylemleri yokken imanı olduğunu söylerse, bu neye yarar? Böylesi bir iman onu kurtarabilir mi?hbI Çünkü yargı merhamet göstermeyene karşı merhametsizdir. Merhamet yargıya galip gelir.Sa Özgürlük Yasası’yla yargılanacak olanlar gibi konuşup davranın.3`_ Nitekim “Zina etmeyeceksin” diyen, aynı zamanda “Adam öldürmeyeceksin” demiştir. Zina etmez, ama adam öldürürsen, Yasa’yı yine de çiğnemiş olursun._ Çünkü Yasa’nın her dediğini yerine getirse de tek konuda ondan sapan kişi bütün Yasa’ya karşı suçlu olur.^ Ama insanlar arasında ayrım yaparsanız, günah işlemiş olursunuz; Yasa tarafından, Yasa’yı çiğnemekten suçlu bulunursunuz.*]M “Komşunu kendin gibi seveceksin” diyen Kutsal Yazı’ya uyarak Kralımız Tanrı’nın Yasası’nı gerçekten yerine getiriyorsanız, iyi ediyorsunuz.M\ Ait olduğunuz Kişi’nin yüce adına küfreden onlar değil mi?[ Ama siz yoksulun onurunu kırdınız. Sizi sömüren zenginler değil mi? Sizi mahkemelere sürükleyen onlar değil mi?>Zu Dinleyin, sevgili kardeşlerim: Tanrı, bu dünyada yoksul olanları imanda zenginleşmek ve kendisini sevenlere vaat ettiği egemenliğin mirasçıları olmak üzere seçmedi mi?iYK Toplandığınız yere altın yüzüklü, şık giyimli bir adamla kirli giysiler içinde yoksul bir adam geldiğinde, şık giyimliye ilgiyle, “Sen şuraya, iyi yere otur”, yoksula da, “Sen orada dur” ya da “Ayaklarımın dibine otur” derseniz, aranızda ayrım yapmış, kötü düşünceli yargıçlar gibi davranmış olmuyor musunuz?iXK Toplandığınız yere altın yüzüklü, şık giyimli bir adamla kirli giysiler içinde yoksul bir adam geldiğinde, şık giyimliye ilgiyle, “Sen şuraya, iyi yere otur”, yoksula da, “Sen orada dur” ya da “Ayaklarımın dibine otur” derseniz, aranızda ayrım yapmış, kötü düşünceli yargıçlar gibi davranmış olmuyor musunuz?iWK Toplandığınız yere altın yüzüklü, şık giyimli bir adamla kirli giysiler içinde yoksul bir adam geldiğinde, şık giyimliye ilgiyle, “Sen şuraya, iyi yere otur”, yoksula da, “Sen orada dur” ya da “Ayaklarımın dibine otur” derseniz, aranızda ayrım yapmış, kötü düşünceli yargıçlar gibi davranmış olmuyor musunuz?nV W Kardeşlerim, yüce Rabbimiz İsa Mesih’e iman edenler olarak insanlar arasında ayrım yapmayın.6U g Baba Tanrı’nın gözünde temiz ve kusursuz dindarlık, kişinin sıkıntı çeken öksüzler ve dullarla ilgilenmesi ve kendini dünyanın lekelemesinden korumasıdır.tT c Dindar olduğunu sanıp da dilini dizginlemeyen kişi kendini aldatır. Böylesinin dindarlığı boştur.7S i Oysa mükemmel yasaya, özgürlük yasasına yakından bakıp ona bağlı kalan, unutkan dinleyici değil de etkin uygulayıcı olan kişi, yaptıklarıyla mutlu olacaktır.RR  Kendini görür, sonra gider ve nasıl bir kişi olduğunu hemen unutur.Q { Çünkü sözün dinleyicisi olup da uygulayıcısı olmayan kişi, aynada kendi doğal yüzüne bakan kişiye benzer.P y Tanrı sözünü yalnız duymakla kalmayın, sözün uygulayıcıları da olun. Yoksa kendinizi aldatmış olursunuz.]O 5 Bunun için, her türlü pisliği ve her tarafa yayılmış olan kötülüğü üstünüzden sıyırıp atarak, içinize ekilmiş, canlarınızı kurtaracak güçte olan sözü alçakgönüllülükle kabul edin.RN  Çünkü insanın öfkesi Tanrı’nın istediği doğruluğu sağlamaz.M  Sevgili kardeşlerim, şunu aklınızda tutun: Herkes dinlemekte çabuk, konuşmakta yavaş, öfkelenmekte de yavaş olsun.L ' O, yarattıklarının bir anlamda ilk meyveleri olmamız için bizleri kendi isteği uyarınca, gerçeğin bildirisiyle yaşama kavuşturdu.K  Her nimet, her mükemmel armağan yukarıdan, kendisinde değişkenlik ya da döneklik gölgesi olmayan Işıklar Babası’ndan gelir.+J S Sevgili kardeşlerim, aldanmayın!]I 5 Sonra arzu gebe kalır ve günah doğurur. Günah olgunlaşınca da ölüm getirir.GH   Herkes kendi arzularıyla sürüklenip aldanarak ayartılır.G ! Ayartılan kişi, “Tanrı beni ayartıyor” demesin. Çünkü Tanrı kötülükle ayartılamadığı gibi kendisi de kimseyi ayartmaz.F 3 Ne mutlu denemeye dayanan kişiye! Denemeden başarıyla çıktığı zaman Rab’bin kendisini sevenlere vaat ettiği yaşam tacını alacaktır.CE  Güneş yakıcı sıcağıyla doğar ve otu kurutur. Otun çiçeği düşer, görünüşünün güzelliği yok olur. Zengin de bunun gibi kendi uğraşları içinde kaybolup gidecektir.$D C Düşkün olan kardeş kendi yüksekliğiyle, zengin olansa kendi düşkünlüğüyle övünsün. Çünkü zengin kişi kır çiçeği gibi solup gidecek.$C C Düşkün olan kardeş kendi yüksekliğiyle, zengin olansa kendi düşkünlüğüyle övünsün. Çünkü zengin kişi kır çiçeği gibi solup gidecek.bB ? Her bakımdan değişken, kararsız olan kişi Rab’den bir şey alacağını ummasın.bA ? Her bakımdan değişken, kararsız olan kişi Rab’den bir şey alacağını ummasın.@  Yalnız hiç kuşku duymadan, imanla istesin. Çünkü kuşku duyan kişi rüzgarın sürükleyip savurduğu deniz dalgasına benzer. ?  İçinizden birinin bilgelikte eksiği varsa, herkese cömertçe, azarlamadan veren Tanrı’dan istesin; kendisine verilecektir.x> k Dayanma gücü de, hiçbir eksiği olmayan, olgun, yetkin kişiler olmanız için tam bir etkinliğe erişsin.W= ) Çünkü bilirsiniz ki, imanınızın sınanması dayanma gücünü yaratır.l< S Kardeşlerim, çeşitli denemelerle yüz yüze geldiğinizde bunu büyük sevinçle karşılayın.l; U Tanrı’nın ve Rab İsa Mesih’in kulu ben Yakup, dağılmış olan on iki oymağa selam ederim.>:w  Tanrı’nın lütfu hepinizle birlikte olsun! Amin.s9_  Önderlerinizin hepsine ve bütün kutsallara selam söyleyin. İtalya’dan olanlar size selam ederler.8  Kardeşimiz Timoteos’un salıverildiğini bilmenizi istiyorum. Yakında yanıma gelirse, onunla birlikte sizi görmeye geleceğim.b7=  Kardeşler, size rica ediyorum, öğütlerimi hoş görün. Zaten size kısaca yazdım.Y6+  Tanrı, isteğini yerine getirebilmeniz için sizi her iyilikle donatsın; kendisini hoşnut eden şeyi İsa Mesih aracılığıyla bizlerde gerçekleştirsin. Mesih’e sonsuzlara dek yücelik olsun! Amin.5)  Esenlik veren Tanrı, koyunların büyük Çobanı’nı, Rabbimiz İsa’yı sonsuza dek sürecek antlaşmanın kanıyla ölümden diriltti.Z4-  Yanınıza tez zamanda dönebilmem için dua etmenizi özellikle rica ediyorum.3{  Bizim için dua edin. Vicdanımızı temiz tuttuğumuza, her bakımdan olumlu bir yaşam sürmek istediğimize eminiz.2   Önderlerinizin sözünü dinleyin, onlara bağlı kalın. Çünkü onlar canlarınız için hesap verecek kişiler olarak sizi kollarlar. Onların sözünü dinleyin ki, görevlerini inleyerek değil –bunun size yararı olmaz– sevinçle yapsınlar.1  İyilik yapmayı, sizde olanı başkalarıyla paylaşmayı unutmayın. Çünkü Tanrı bu tür kurbanlardan hoşnut olur.0+  Bu nedenle, İsa aracılığıyla Tanrı’ya sürekli övgü kurbanları, yani O’nun adını açıkça anan dudakların meyvesini sunalım.[//  Çünkü burada kalıcı bir kentimiz yoktur, biz gelecekteki kenti özlüyoruz.{.o Öyleyse biz de O’nun uğradığı aşağılanmaya katlanarak ordugahtan dışarıya çıkıp yanına gidelim.s-_ Bunun gibi, İsa da kendi kanıyla halkı kutsal kılmak için kent kapısının dışında acı çekti.,! Başkâhin günah sunusu olarak hayvanların kanını kutsal yere taşır, ama bu hayvanların cesetleri ordugahın dışında yakılır.h+I Bir sunağımız var ki, tapınma çadırında hizmet edenlerin ondan yemeye hakları yoktur.D* Çeşitli garip öğretilerin etkisine kapılıp sürüklenmeyin. Yüreğin yiyeceklerle değil, Tanrı lütfuyla güçlenmesi iyidir. Yiyeceklere güvenenler hiçbir yarar görmediler.;)q  İsa Mesih dün, bugün ve sonsuza dek aynıdır.('  Tanrı’nın sözünü size iletmiş olan önderlerinizi anımsayın. Yaşayışlarının sonucuna bakarak onların imanını örnek alın.m'S  Böylece cesaretle diyoruz ki, “Rab benim yardımcımdır, korkmam; İnsan bana ne yapabilir?”A&{  Yaşayışınız para sevgisinden uzak olsun. Sahip olduklarınızla yetinin. Çünkü Tanrı şöyle dedi: “Seni asla terk etmeyeceğim, Seni asla yüzüstü bırakmayacağım.”%%  Herkes evliliğe saygı göstersin. Evlilik yatağı günahla lekelenmesin. Çünkü Tanrı fuhuş yapanları, zina edenleri yargılayacak.$/  Hapiste olanları, onlarla birlikte hapsedilmiş gibi anımsayın. Sizin de bir bedeniniz olduğunu düşünerek baskı görenleri hatırlayın.n#U  Konuksever olmaktan geri kalmayın. Çünkü bu sayede bazıları bilmeden melekleri konuk ettiler.(" M Kardeş sevgisi sürekli olsun.;!q  Çünkü Tanrımız yakıp yok eden bir ateştir.% C  Böylece sarsılmaz bir egemenliğe kavuştuğumuz için minnettar olalım. Öyle ki, Tanrı’yı hoşnut edecek biçimde saygı ve korkuyla tapınalım./W  “Bir kez daha” sözü, sarsılanların, yani yaratılmış olan şeylerin ortadan kaldırılacağını, böylelikle sarsılmayanların kalacağını anlatıyor.!  O zaman O’nun sesi yeri sarsmıştı. Ama şimdi, “Bir kez daha yalnız yeri değil, göğü de sarsacağım” diye söz vermiştir.a;  Bunları söyleyeni reddetmemeye dikkat edin. Çünkü yeryüzünde kendilerini uyaranı reddedenler kurtulamadılarsa, göklerden bizi uyarandan yüz çevirirsek, bizim de kurtulamayacağımız çok daha kesindir.B}  Oysa sizler Siyon Dağı’na, yaşayan Tanrı’nın kenti olan göksel Yeruşalim’e, bir bayram şenliği içindeki on binlerce meleğe, adları göklerde yazılmış ilk doğanların topluluğuna yaklaştınız. Herkesin yargıcı olan Tanrı’ya, yetkinliğe erdirilmiş doğru kişilerin ruhlarına, yeni antlaşmanın aracısı olan İsa’ya ve Habil’in kanından daha üstün bir anlam taşıyan serpmelik kana yaklaştınız.B}  Oysa sizler Siyon Dağı’na, yaşayan Tanrı’nın kenti olan göksel Yeruşalim’e, bir bayram şenliği içindeki on binlerce meleğe, adları göklerde yazılmış ilk doğanların topluluğuna yaklaştınız. Herkesin yargıcı olan Tanrı’ya, yetkinliğe erdirilmiş doğru kişilerin ruhlarına, yeni antlaşmanın aracısı olan İsa’ya ve Habil’in kanından daha üstün bir anlam taşıyan serpmelik kana yaklaştınız.B}  Oysa sizler Siyon Dağı’na, yaşayan Tanrı’nın kenti olan göksel Yeruşalim’e, bir bayram şenliği içindeki on binlerce meleğe, adları göklerde yazılmış ilk doğanların topluluğuna yaklaştınız. Herkesin yargıcı olan Tanrı’ya, yetkinliğe erdirilmiş doğru kişilerin ruhlarına, yeni antlaşmanın aracısı olan İsa’ya ve Habil’in kanından daha üstün bir anlam taşıyan serpmelik kana yaklaştınız.X)  Görünüm öyle korkunçtu ki, Musa, “Çok korkuyorum, titriyorum” dedi.U#  “Dağa bir hayvan bile dokunsa taşlanacak” buyruğuna dayanamadılar.    Sizler dokunulabilen, alev alev yanan dağa, karanlığa, koyu karanlık ve kasırgaya, gürleyen çağrı borusuna, tanrısal sözleri ileten sese yaklaşmış değilsiniz. O sesi işitenler, kendilerine bir sözcük daha söylenmesin diye yalvardılar.    Sizler dokunulabilen, alev alev yanan dağa, karanlığa, koyu karanlık ve kasırgaya, gürleyen çağrı borusuna, tanrısal sözleri ileten sese yaklaşmış değilsiniz. O sesi işitenler, kendilerine bir sözcük daha söylenmesin diye yalvardılar.R  Biliyorsunuz, Esav daha sonra kutsanma hakkını miras almak istediyse de geri çevrildi. Kutsanmak için gözyaşı döküp yalvarmasına karşın, vermiş olduğu kararın sonucunu değiştiremedi.  Kimse fuhuş yapmasın ya da ilk oğulluk hakkını bir yemeğe karşılık satan Esav gibi kutsal değerlere saygısızlık etmesin.&E  Dikkat edin, kimse Tanrı’nın lütfundan yoksun kalmasın. İçinizde sizi rahatsız edecek ve birçoklarını zehirleyecek acı bir kök filizlenmesin.{  Herkesle barış içinde yaşamaya, kutsal olmaya gayret edin. Kutsallığa sahip olmadan kimse Rab’bi göremeyecek.J  Bunun için sarkık ellerinizi kaldırın, bükük dizlerinizi doğrultun, ayaklarınız için düz yollar yapın. Öyle ki, kötürüm olan parça eklemden çıkmasın, tersine şifa bulsun.J  Bunun için sarkık ellerinizi kaldırın, bükük dizlerinizi doğrultun, ayaklarınız için düz yollar yapın. Öyle ki, kötürüm olan parça eklemden çıkmasın, tersine şifa bulsun.3 Terbiye edilmek başlangıçta hiç tatlı gelmez, acı gelir. Ne var ki, böyle eğitilenler için bu sonradan esenlik veren doğruluğu üretir.4a Babalarımız bizi kısa bir süre için, uygun gördükleri gibi terbiye ettiler. Ama Tanrı, kutsallığına ortak olalım diye bizi kendi yararımıza terbiye ediyor.8 i Kaldı ki, bizi terbiye eden dünyasal babalarımız vardı ve onlara saygı duyardık. Öyleyse Ruhlar Babası’na bağımlı olup yaşamamız çok daha önemli değil mi?f E  Herkesin gördüğü terbiyeden yoksunsanız, oğullar değil, yasadışı evlatlarsınız.% C  Terbiye edilmek uğruna acılara katlanmalısınız. Tanrı size oğullarına davranır gibi davranıyor. Hangi oğul babası tarafından terbiye edilmez?d A  Çünkü Rab sevdiğini terbiye eder, Oğulluğa kabul ettiği herkesi cezalandırır.” 7  Size oğullar diye seslenen şu öğüdü de unuttunuz: “Oğlum, Rab’bin terbiye edişini hafife alma, Rab seni azarlayınca cesaretini yitirme.lQ  Günaha karşı verdiğiniz mücadelede henüz kanınızı akıtacak kadar direnmiş değilsiniz.~u  Yorulup cesaretinizi yitirmemek için, günahkârların bunca karşı koymasına katlanmış Olan’ı düşünün.dA  Gözümüzü imanımızın öncüsü ve tamamlayıcısı İsa’ya dikelim. O kendisini bekleyen sevinç uğruna utancı hiçe sayıp çarmıhta ölüme katlandı ve şimdi Tanrı’nın tahtının sağında oturuyor.[ 1 İşte çevremizi bu denli büyük bir tanıklar bulutu sardığına göre, biz de her yükü ve bizi kolayca kuşatan günahı üzerimizden sıyırıp atalım ve önümüze konan yarışı sabırla koşalım.r] ( Bizden ayrı olarak yetkinliğe ermesinler diye, Tanrı bizim için daha iyi bir şey hazırlamıştı.} ' İmanları sayesinde bunların hepsi Tanrı’nın beğenisini kazandıkları halde, hiçbiri vaat edilene kavuşmadı.wg & Dünya onlara layık değildi. Çöllerde, dağlarda, mağaralarda, yeraltı oyuklarında dolanıp durdular.N % Taşlandılar, testereyle biçildiler, kılıçtan geçirilip öldürüldüler. Koyun postu, keçi derisi içinde dolaştılar, yoksulluk çektiler, sıkıntılara uğradılar, baskı gördüler.[/ $ Daha başkaları alaya alınıp kamçılandı, hatta zincire vurulup hapsedildi.*M # Kadınlar dirilen ölülerini geri aldılar. Başkalarıysa salıverilmeyi reddederek dirilip daha iyi bir yaşama kavuşma umuduyla işkencelere katlandılar.7~g " Kızgın ateşi söndürdüler, kılıcın ağzından kaçıp kurtuldular. Güçsüzlükte kuvvet buldular, savaşta güçlendiler, yabancı orduları bozguna uğrattılar.} ! Bunlar iman sayesinde ülkeler ele geçirdiler, adaleti sağladılar, vaat edilenlere kavuştular, aslanların ağzını kapadılar. |  Daha ne diyeyim? Gidyon, Barak, Şimşon, Yiftah, Davut, Samuel ve peygamberlerle ilgili olanları anlatsam, zaman yetmeyecek.{{  Fahişe Rahav casusları dostça karşıladığı için imanı sayesinde söz dinlemeyenlerle birlikte öldürülmedi.zy  İsrailliler yedi gün boyunca Eriha surları çevresinde dolandılar; sonunda imanları sayesinde surlar yıkıldı.y  İman sayesinde İsrailliler karadan geçer gibi Kamış Denizi’nden geçtiler. Mısırlılar bunu deneyince boğuldular.+xO  İlk doğanları öldüren melek İsrailliler’e dokunmasın diye Musa imanla, Fısıh kurbanının kesilmesini ve kanının kapılara sürülmesini sağladı.twa  Kralın öfkesinden korkmadan imanla Mısır’dan ayrıldı. Görünmez Olan’ı görür gibi dayandı. v  Mesih uğruna aşağılanmayı Mısır hazinelerinden daha büyük zenginlik saydı. Çünkü alacağı ödülü düşünüyordu.xui  Bir süre için günahın sefasını sürmektense, Tanrı’nın halkıyla birlikte baskı görmeyi yeğledi.ct?  Musa büyüyünce iman sayesinde firavunun kızının oğlu olarak tanınmayı reddetti."s=  Musa doğduğunda annesiyle babası onu imanla üç ay gizlediler. Çünkü çocuğun güzel olduğunu gördüler ve kralın fermanından korkmadılar.r  Yusuf ölürken iman sayesinde İsrailoğulları’nın Mısır’dan çıkacağını anımsattı ve kemiklerine ilişkin buyruk verdi.q}  Yakup ölürken iman sayesinde Yusuf’un iki oğlunu da kutsadı, değneğinin ucuna yaslanarak Tanrı’ya tapındı.`p9  İman sayesinde İshak gelecek olaylarla ilgili olarak Yakup’la Esav’ı kutsadı. o  İbrahim Tanrı’nın ölüleri bile diriltebileceğini düşündü; nitekim İshak’ı simgesel şekilde ölümden geri aldı.Ln  Oysa Tanrı ona, “Senin soyun İshak’la sürecek” demişti.m%  İbrahim sınandığı zaman imanla İshak’ı kurban olarak sundu. Vaatleri almış olan İbrahim biricik oğlunu kurban etmek üzereydi.;lo  Ama onlar daha iyisini, yani göksel olanı arzu ediyorlardı. Bunun içindir ki, Tanrı onların Tanrısı olarak anılmaktan utanmıyor. Çünkü onlara bir kent hazırladı.Vk%  Ayrıldıkları ülkeyi düşünselerdi, geri dönmeye fırsatları olurdu.Gj  Böyle konuşanlar bir vatan aradıklarını gösteriyorlar.Ki Bu kişilerin hepsi imanlı olarak öldüler. Vaat edilenlere kavuşamadılarsa da bunları uzaktan görüp selamladılar, yeryüzünde yabancı ve konuk olduklarını açıkça kabul ettiler.h1 Böylece tek bir adamdan, üstelik ölüden farksız birinden gökteki yıldızlar, deniz kıyısındaki kum kadar sayısız torun meydana geldi.)gK İbrahim, yaşı geçmiş ve karısı Sara kısır olduğu halde, imanı sayesinde vaat edeni güvenilir saydığından çocuk sahibi olmak için güç buldu.Mf Çünkü mimarı ve kurucusu Tanrı olan temelli kenti bekliyordu.)eK İman sayesinde bir yabancı olarak vaat edilen ülkeye yerleşti. Aynı vaadin ortak mirasçıları olan İshak ve Yakup’la birlikte çadırlarda yaşadı.$dA  İman sayesinde İbrahim miras alacağı yere gitmesi için çağrılınca, Tanrı’nın sözünü dinledi ve nereye gideceğini bilmeden yola çıktı.zcm  İman sayesinde Nuh, henüz olmamış olaylarla ilgili olarak Tanrı tarafından uyarılınca, Tanrı korkusuyla ev halkının kurtuluşu için bir gemi yaptı. Bununla dünyayı yargıladı ve imana dayanan doğruluğun mirasçısı oldu..bU  İman olmadan Tanrı’yı hoşnut etmek olanaksızdır. Tanrı’ya yaklaşan, O’nun var olduğuna ve kendisini arayanları ödüllendireceğine iman etmelidir.]a3  İman sayesinde Hanok ölümü tatmamak üzere yukarı alındı. Kimse onu bulamadı, çünkü Tanrı onu yukarı almıştı. Yukarı alınmadan önce Tanrı’yı hoşnut eden biri olduğuna tanıklık edildi.)`K  Habil’in Tanrı’ya Kayin’den daha iyi bir kurban sunması iman sayesinde oldu. İmanı sayesinde doğru biri olarak Tanrı’nın beğenisini kazandı. Çünkü Tanrı onun sunduğu adakları kabul etti. Nitekim Habil ölmüş olduğu halde, iman sayesinde hâlâ konuşmaktadır._  Evrenin Tanrı’nın buyruğuyla yaratıldığını, böylece görülenlerin görünmeyenlerden oluştuğunu iman sayesinde anlıyoruz.F^  Atalarımız bununla Tanrı’nın beğenisini kazandılar.a] = İman, umut edilenlere güvenmek, görünmeyen şeylerin varlığından emin olmaktır.o\W ' Bizler geri çekilip mahvolanlardan değiliz; iman edip canlarının kurtuluşuna kavuşanlardanız.f[E & Doğru adamım, imanla yaşayacaktır. Ama geri çekilirse, ondan hoşnut olmayacağım.”HZ  % Artık, “Gelecek olan pek yakında gelecek Ve gecikmeyecek.Y $ Çünkü Tanrı’nın isteğini yerine getirmek ve vaat edilene kavuşmak için dayanma gücüne ihtiyacınız vardır.QX # Onun için cesaretinizi yitirmeyin; bu cesaretin ödülü büyüktür.1W[ " Hem hapistekilerin dertlerine ortak oldunuz, hem de daha iyi ve kalıcı bir malınız olduğunu bilerek mallarınızın yağma edilmesini sevinçle karşıladınız.V ! Bazen sitemlere, sıkıntılara uğrayıp seyirlik oldunuz, bazen de aynı durumda olanlarla dayanışma içine girdiniz.~Uu Sizlerse aydınlandıktan sonra acılarla dolu büyük bir mücadeleye dayandığınız o ilk günleri anımsayın.AT}  Diri Tanrı’nın eline düşmek korkunç bir şeydir.S   Çünkü, “Öç benimdir, karşılığını ben vereceğim” ve yine, “Rab halkını yargılayacak” diyeni tanıyoruz.lRQ  Eğer bir kimse Tanrı Oğlu’nu ayaklar altına alır, kendisini kutsal kılan antlaşma kanını bayağı sayar ve lütufkâr Ruh’a hakaret ederse, bundan ne kadar daha ağır bir cezaya layık görülecek sanırsınız?qQ[  Musa’nın Yasası’nı hiçe sayan, iki ya da üç tanığın sözüyle acımasızca öldürülür.iPK  Gerçeği öğrenip benimsedikten sonra, bile bile günah işlemeye devam edersek, günahlar için artık kurban kalmaz; geriye sadece yargının dehşetli beklenişi ve düşmanları yiyip bitirecek kızgın ateş kalır.iOK  Gerçeği öğrenip benimsedikten sonra, bile bile günah işlemeye devam edersek, günahlar için artık kurban kalmaz; geriye sadece yargının dehşetli beklenişi ve düşmanları yiyip bitirecek kızgın ateş kalır.$NA  Bazılarının alıştığı gibi, bir araya gelmekten vazgeçmeyelim; o günün yaklaştığını gördükçe birbirimizi daha da çok yüreklendirelim.aM;  Birbirimizi sevgi ve iyi işler için nasıl gayrete getirebileceğimizi düşünelim.jLM  Açıkça benimsediğimiz umuda sımsıkı tutunalım. Çünkü vaat eden Tanrı güvenilirdir.KK  Öyleyse yüreklerimiz serpmeyle kötü vicdandan arınmış, bedenlerimiz temiz suyla yıkanmış olarak, imanın verdiği tam güvenceyle, yürekten bir içtenlikle Tanrı’ya yaklaşalım.OJ  Tanrı’nın evinden sorumlu büyük bir kâhinimiz bulunmaktadır.,IQ  Bu nedenle, ey kardeşler, İsa’nın kanı sayesinde perdede, yani kendi bedeninde bize açtığı yeni ve diri yoldan kutsal yere girmeye cesaretimiz vardır.,HQ  Bu nedenle, ey kardeşler, İsa’nın kanı sayesinde perdede, yani kendi bedeninde bize açtığı yeni ve diri yoldan kutsal yere girmeye cesaretimiz vardır.XG)  Bunların bağışlanması durumunda artık günah için sunuya gerek yoktur.cF?  Sonra şunu ekliyor: “Onların günahlarını ve suçlarını artık anmayacağım.”E-  “Rab, ‘O günlerden sonra Onlarla yapacağım antlaşma şudur: Yasalarımı yüreklerine koyacağım, Zihinlerine yazacağım’ diyor.”JD   Kutsal Ruh da bu konuda bize tanıklık ediyor. Önce diyor ki,_C7  Çünkü kutsal kılınanları tek bir sunuyla sonsuza dek yetkinliğe erdirmiştir._B7 O zamandan beri düşmanlarının, kendi ayaklarının altına serilmesini bekliyor.yAk Oysa Mesih günahlar için sonsuza dek geçerli tek bir kurban sunduktan sonra Tanrı’nın sağında oturdu. 4~}~}}!|N{p{zyy3xxTwevvutsrsqqRpvoodnmll*kkUjj2iUhxhgkff?erddccIbaa1_^]]Q\[ZYYEXX2WW#ViUUTTASRQQIPPO^NSMLLsLKoKJJ I:HGGFFEDDACcBBAAA+@@A?3>>==<~;;Q:87:5u54E333 2}11^0`//..e-,+*i)H((C''&d%%%$h##N"_!!> L}pT; Y u [ }B$)w*N O Yaşam açıkça göründü, O’nu gördük ve O’na tanıklık ediyoruz. Baba’yla birlikte olup bize görünmüş olan sonsuz Yaşam’ı size duyuruyoruz.-M W Yaşam Sözü’yle ilgili olarak başlangıçtan beri var olanı, işittiğimizi, gözlerimizle gördüğümüzü, seyredip ellerimizle dokunduğumuzu duyuruyoruz.L7 Öte yandan Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in lütfunda ve O’nu tanımakta ilerleyin. Şimdi ve sonsuza dek O’na yücelik olsun! Amin.-KS Bu nedenle, sevgili kardeşlerim, ilke tanımayan kişilerin aldatmasıyla sürüklenip kararlılığınızdan sapmamak için bunları önceden bilerek sakının.J Pavlus bütün mektuplarında bu konulardan böyle söz eder. Mektuplarında güç anlaşılan bazı yerler var ki, bilgisiz ve kararsız kişiler, öbür Kutsal Yazılar’ı olduğu gibi bunları da çarpıtarak kendi yıkımlarını hazırlıyorlar.I! Sevgili kardeşimiz Pavlus’un da kendisine verilen bilgelikle size yazdığı gibi, Rabbimiz’in sabrını kurtuluş fırsatı sayın.H3 Bunun için, sevgili kardeşlerim, mademki bunları bekliyorsunuz, Tanrı’nın önünde lekesiz, kusursuz ve barış içinde olmaya gayret edin.xGi Ama biz Tanrı’nın vaadi uyarınca doğruluğun barınacağı yeni gökleri, yeni yeryüzünü bekliyoruz.6Fe Her şey böylece yok olacağına göre, sizin nasıl kişiler olmanız gerekir? Tanrı’nın gününü bekleyip o günün gelişini çabuklaştırarak kutsallık içinde yaşamalı, Tanrı yolunu izlemelisiniz. O gün gökler yanarak yok olacak, maddesel öğeler şiddetli ateşte eriyip gidecek.6Ee Her şey böylece yok olacağına göre, sizin nasıl kişiler olmanız gerekir? Tanrı’nın gününü bekleyip o günün gelişini çabuklaştırarak kutsallık içinde yaşamalı, Tanrı yolunu izlemelisiniz. O gün gökler yanarak yok olacak, maddesel öğeler şiddetli ateşte eriyip gidecek.XD) Ama Rab’bin günü hırsız gibi gelecek. O gün gökler büyük bir gürültüyle ortadan kalkacak, maddesel öğeler yanarak yok olacak, yer ve yeryüzünde yapılmış olan her şey yanıp tükenecek.AC{ Bazılarının düşündüğü gibi Rab vaadini yerine getirmekte gecikmez; ama size karşı sabrediyor. Çünkü kimsenin mahvolmasını istemiyor, herkesin tövbe etmesini istiyor.wBg Sevgili kardeşlerim, şunu unutmayın ki, Rab’bin gözünde bir gün bin yıl, bin yıl bir gün gibidir.A- Şimdiki yer ve göklerse ateşe verilmek üzere aynı sözle saklanıyor, tanrısızların yargılanarak mahvolacağı güne dek korunuyorlar.<@s O zamanki dünya yine suyla, tufanla mahvolmuştu.?7 Ne var ki, göklerin çok önceden Tanrı’nın sözüyle var olduğunu, yerin sudan ve su aracılığıyla şekillendiğini bile bile unutuyorlar.7>g Öncelikle şunu bilmelisiniz: Dünyanın son günlerinde kendi tutkularının ardından giden alaycı kişiler türeyecek. Bunlar, “Rab’bin gelişiyle ilgili vaat ne oldu? Atalarımızın ölümünden beri her şey yaratılışın başlangıcında olduğu gibi duruyor” diyerek alay edecekler.7=g Öncelikle şunu bilmelisiniz: Dünyanın son günlerinde kendi tutkularının ardından giden alaycı kişiler türeyecek. Bunlar, “Rab’bin gelişiyle ilgili vaat ne oldu? Atalarımızın ölümünden beri her şey yaratılışın başlangıcında olduğu gibi duruyor” diyerek alay edecekler.,<Q Öyle ki, kutsal peygamberlerin çok önceden söylediği sözleri ve Kurtarıcımız Rab’bin elçileriniz aracılığıyla verdiği buyruğu anımsayasınız.4; c Sevgili kardeşler, şimdi bu benim size yazdığım ikinci mektuptur. Her iki mektubumda da bu konuları anımsatarak temiz düşüncelerinizi uyandırmaya çalıştım.%:C Şu gerçek özdeyiş onların durumunu anlatıyor: “Köpek kendi kusmuğuna döner”, “Domuz da yıkandıktan sonra çamurda yuvarlanmaya döner.”%9C Çünkü doğruluk yolunu bilip de kendilerine emanet edilen kutsal buyruktan geri dönmektense, bu yolu hiç bilmemiş olmak onlar için daha iyi olurdu.@8y Rab ve Kurtarıcı İsa Mesih’i tanımakla dünyanın çirkefliğinden kurtulduktan sonra yine aynı işlere karışıp yenilirlerse, son durumları ilk durumlarından beter olur.7 Onlara özgürlük vaat ederler, oysa kendileri yozlaşmışlığın kölesidirler. Çünkü insan neye yenilirse onun kölesi olur.61 Çünkü yanlış yolda yürüyenlerden henüz kurtulanları, boş ve kurumlu sözler söyleyerek benliğin tutkularıyla, sefahatle ayartırlar.v5e Bu kişiler, susuz pınarlar, fırtınanın dağıttığı sis gibidirler. Onları koyu karanlık bekliyor.4 Balam işlediği suçtan ötürü azarlandı. Konuşamayan eşek, insan diliyle konuşarak bu peygamberin çılgınlığına engel oldu.{3o Haksızlıkla elde ettiği kazancı seven Beor oğlu Balam’ın yolunu tutarak doğru yolu bırakıp saptılar.2/ Gözleri zinayla doludur, günaha doymazlar. Kararsız kişileri ayartırlar. Yüreği açgözlülüğe alıştırılmış lanetli insanlardır.T1! Ettikleri haksızlığa karşılık zarar görecekler. Gündüzün zevk alemlerine dalmayı eğlence sayarlar. Birer leke ve yüzkarasıdırlar. Sizinle yiyip içerken kendi hilelerinden zevk alırlar.X0) Ama anlamadıkları konularda sövüp sayan bu kişiler, içgüdüleriyle yaşayan, yakalanıp boğazlanmak üzere doğan, akıldan yoksun hayvanlar gibidir. Hayvanlar gibi onlar da yıkıma uğrayacaklar. /  Oysa melekler bile, güç ve kudrette daha üstün oldukları halde bu varlıkları Rab’bin önünde söverek yargılamazlar.y.k Görülüyor ki Rab kendi yolunda yürüyenleri karşılaştıkları denemelerden nasıl kurtaracağını bilir. Doğru olmayanları, özellikle benliğin yozlaşmış tutkuları ardından giden ve yetkisini hor görenleri cezalandırarak yargı gününe dek nasıl alıkoyacağını da bilir. Bu küstah, dikbaşlı kişiler yüce varlıklara sövmekten korkmazlar.y-k Görülüyor ki Rab kendi yolunda yürüyenleri karşılaştıkları denemelerden nasıl kurtaracağını bilir. Doğru olmayanları, özellikle benliğin yozlaşmış tutkuları ardından giden ve yetkisini hor görenleri cezalandırarak yargı gününe dek nasıl alıkoyacağını da bilir. Bu küstah, dikbaşlı kişiler yüce varlıklara sövmekten korkmazlar.),K Çünkü onların arasında yaşayan bu doğru adam, görüp işittiği yasa tanımaz davranışlar yüzünden doğru yüreğinde her gün ıstırap çekerdi.j+M Ama ilke tanımayan kişilerin sefih yaşayışından azap duyan doğru adam Lut’u kurtardı.* Sodom ve Gomora kentlerini yakıp yıkarak yargıladı. Böylece tanrısızların başına geleceklere bir örnek verdi.()I Tanrı eski dünyayı da esirgemedi. Ama tanrısızların dünyasına tufanı gönderdiğinde, doğruluk yolunu bildiren Nuh’u ve yedi kişiyi daha korudu.( Tanrı günah işleyen melekleri esirgemedi; onları cehenneme atıp karanlıkta zincire vurdu. Yargılanıncaya dek orada tutulacaklar.1'[ Açgözlülüklerinden ötürü uydurma sözlerle sizi sömürecekler. Onlar için çoktan beri verilmiş olan yargı gecikmez. Onları bekleyen yıkım da uyuklamaz.m&S Birçokları da onların sefahatine kapılacak. Onların yüzünden gerçeğin yoluna sövülecek..% W Ama İsrail halkı arasında sahte peygamberler vardı; tıpkı sizin de aranızda yanlış öğreti yayanlar olacağı gibi. Bunlar kendilerini satın alan Efendi’yi bile yadsıyarak gizlice aranıza yıkıcı öğretiler sokacaklar. Böyleleri kendi başlarına ani bir yıkım getirecek. $ ; Çünkü hiçbir peygamberlik sözü insan isteğinden kaynaklanmadı. Kutsal Ruh tarafından yöneltilen insanlar Tanrı’nın sözlerini ilettiler.x# k Öncelikle şunu bilin ki, Kutsal Yazılar’daki hiçbir peygamberlik sözü kimsenin özel yorumu değildir.j" O Peygamberlerin sözleri bizim için daha büyük kesinlik kazandı. Gün ağarıp sabah yıldızı yüreklerinizde doğuncaya dek, karanlık yerde ışık saçan çıraya benzeyen bu sözlere kulak verirseniz, iyi edersiniz.e! E Kutsal dağda O’nunla birlikte bulunduğumuz için gökten gelen bu sesi biz de işittik.,  S Mesih, yüce ve görkemli Olan’dan kendisine ulaşan sesle, “Sevgili Oğlum budur, O’ndan hoşnudum” diyen sesle Baba Tanrı’dan onur ve yücelik aldı. ' Rabbimiz İsa Mesih’in kudretini ve gelişini size bildirirken uydurma masallara başvurmadık. O’nun görkemini gözlerimizle gördük.} u Ben bu dünyadan göçtükten sonra da bunları sürekli anımsayabilmeniz için şimdi her gayreti göstereceğim.o Y Rabbimiz İsa Mesih’in bana bildirdiği gibi, bedenden ayrılışımın yakın olduğunu biliyorum.i M Bu bedende yaşadığım sürece bunları anımsatarak sizi gayrete getirmeyi doğru buluyorum. / Onun için, her ne kadar bunları biliyorsanız ve sahip olduğunuz gerçekle pekiştirilmişseniz de, bunları size her zaman anımsatacağım. } Böylece Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in sonsuz egemenliğine girme hakkı size cömertçe sağlanacaktır.5 e Bunun için, ey kardeşler, çağrılmışlığınızı ve seçilmişliğinizi kökleştirmeye daha çok gayret edin. Bunları yaparsanız, hiçbir zaman tökezlemezsiniz.t c Bu niteliklere sahip olmayan uzağı göremez, kördür. Eski günahlarından temizlendiğini unutmuştur.   Çünkü bu niteliklere artan ölçüde sahip olursanız, Rabbimiz İsa Mesih’i tanımakta etkisiz ve verimsiz olmazsınız. 3 İşte bu nedenle her türlü gayreti göstererek imanınıza erdemi, erdeminize bilgiyi, bilginize özdenetimi, özdenetiminize dayanma gücünü, dayanma gücünüze Tanrı yoluna bağlılığı, bağlılığınıza kardeşseverliği, kardeşseverliğinize sevgiyi katın. 3 İşte bu nedenle her türlü gayreti göstererek imanınıza erdemi, erdeminize bilgiyi, bilginize özdenetimi, özdenetiminize dayanma gücünü, dayanma gücünüze Tanrı yoluna bağlılığı, bağlılığınıza kardeşseverliği, kardeşseverliğinize sevgiyi katın. 3 İşte bu nedenle her türlü gayreti göstererek imanınıza erdemi, erdeminize bilgiyi, bilginize özdenetimi, özdenetiminize dayanma gücünü, dayanma gücünüze Tanrı yoluna bağlılığı, bağlılığınıza kardeşseverliği, kardeşseverliğinize sevgiyi katın.v g O’nun yüceliği ve erdemi sayesinde bize çok büyük ve değerli vaatler verildi. Öyle ki, dünyada kötü arzuların yol açtığı yozlaşmadan kurtulmuş olarak, bu vaatler aracılığıyla tanrısal özyapıya ortak olasınız.: o Kendi yüceliği ve erdemiyle bizi çağıranın tanrısal gücü, kendisini tanımamız sonucunda yaşamamız ve Tanrı yolunda yürümemiz için gereken her şeyi bize verdi.g I Tanrı’yı ve Rabbimiz İsa’yı tanımakla lütuf ve esenlik artan ölçüde sizin olsun.= w İsa Mesih’in kulu ve elçisi ben Simun Petrus’tan Tanrımız ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in doğruluğu sayesinde bizimkiyle eşdeğer bir imana kavuşmuş olanlara selam!gG Birbirinizi sevgiyle öperek selamlayın. Sizlere, Mesih’e ait olan herkese esenlik olsun._7 Sizler gibi seçilmiş olan Babil’deki kilise ve oğlum Markos size selam ederler.y k Kendisini güvenilir bir kardeş saydığım Silvanus aracılığıyla size kısaca yazmış bulunuyorum. Sizi yüreklendiriyor ve sözünü ettiğim lütfun Tanrı’nın gerçek lütfu olduğuna tanıklık ediyorum. Buna bağlı kalın.4 c Kudret sonsuzlara dek O’nun olsun! Amin.b = Sizleri Mesih’te sonsuz yüceliğine çağıran ve bütün lütfun kaynağı olan Tanrı’nın kendisi kısa bir süre acı çekmenizden sonra sizi yetkinleştirip pekiştirecek, güçlendirip temellendirecektir.  Dünyanın her yerindeki kardeşlerinizin de aynı acıları çektiğini bilerek imanda sarsılmadan İblis’e karşı direnin.q [ Ayık ve uyanık olun. Düşmanınız İblis kükreyen aslan gibi yutacak birini arayarak dolaşıyor.Q Bütün kaygılarınızı O’na yükleyin, çünkü O sizi kayırır.jM Uygun zamanda sizi yüceltmesi için, Tanrı’nın kudretli eli altında kendinizi alçaltın.N Ey gençler, siz de ihtiyarlara bağımlı olun. Hepiniz birbirinize karşı alçakgönüllülüğü kuşanın. Çünkü, “Tanrı kibirlilere karşıdır, Ama alçakgönüllülere lütfeder.”Y+ Baş Çoban göründüğü zaman yüceliğin solmaz tacına kavuşacaksınız.@y Bu nedenle aranızdaki ihtiyarlara, onlar gibi bir ihtiyar, Mesih’in çektiği acıların tanığı, açığa çıkacak olan yüceliğin paydaşı olarak rica ediyorum: Tanrı’nın size verdiği sürüyü güdün. Zorunluymuş gibi değil, Tanrı’nın istediği gibi gönüllü gözetmenlik yapın. Para hırsıyla değil, gönül rızasıyla, size emanet edilenlere egemenlik taslamadan, sürüye örnek olarak görevinizi yapın.@y Bu nedenle aranızdaki ihtiyarlara, onlar gibi bir ihtiyar, Mesih’in çektiği acıların tanığı, açığa çıkacak olan yüceliğin paydaşı olarak rica ediyorum: Tanrı’nın size verdiği sürüyü güdün. Zorunluymuş gibi değil, Tanrı’nın istediği gibi gönüllü gözetmenlik yapın. Para hırsıyla değil, gönül rızasıyla, size emanet edilenlere egemenlik taslamadan, sürüye örnek olarak görevinizi yapın.? y Bu nedenle aranızdaki ihtiyarlara, onlar gibi bir ihtiyar, Mesih’in çektiği acıların tanığı, açığa çıkacak olan yüceliğin paydaşı olarak rica ediyorum: Tanrı’nın size verdiği sürüyü güdün. Zorunluymuş gibi değil, Tanrı’nın istediği gibi gönüllü gözetmenlik yapın. Para hırsıyla değil, gönül rızasıyla, size emanet edilenlere egemenlik taslamadan, sürüye örnek olarak görevinizi yapın.   Bunun için, Tanrı’nın isteği uyarınca acı çekenler, iyilik ederek canlarını güvenilir Yaradan’a emanet etsinler.b= “Doğru kişi güçlükle kurtuluyorsa, Tanrısız ve günahlı kişiye ne olacak?”B} Çünkü yargının, Tanrı’nın ev halkından başlayacağı an gelmiştir. Eğer yargılama önce bizden başlarsa, Tanrı’nın Müjdesi’ne kulak asmayanların sonu ne olacak?~} Ama Mesih inanlısı olduğu için acı çeken, bundan utanç duymasın. Taşıdığı bu adla Tanrı’yı yüceltsin.{}o Hiçbiriniz katil, hırsız, kötülük yapan ya da başkalarının işine karışan biri olarak acı çekmesin.| Mesih’in adından ötürü hakarete uğrarsanız, ne mutlu size! Çünkü Tanrı’nın yüce Ruhu üzerinizde bulunuyor.{ Tersine, Mesih’in acılarına ortak olduğunuz oranda sevinin ki, Mesih’in görkemi göründüğünde de sevinçle coşasınız. z Sevgili kardeşlerim, sınanmanız için size giydirilen ateşten gömleği, size garip bir şey oluyormuş gibi yadırgamayın. y  Konuşan, Tanrı’nın sözlerini iletir gibi konuşsun. Başkalarına hizmet eden, Tanrı’nın verdiği güçle hizmet etsin. Öyle ki, İsa Mesih aracılığıyla Tanrı her şeyde yüceltilsin. Yücelik ve kudret sonsuzlara dek Mesih’indir! Amin.#x? Her biriniz hangi ruhsal armağanı aldıysanız, bunu Tanrı’nın çok yönlü lütfunun iyi kâhyaları olarak birbirinize hizmet etmekte kullanın.>ww Söylenmeksizin birbirinize konukseverlik gösterin.^v5 Her şeyden önce birbirinizi candan sevin. Çünkü sevgi birçok günahı örter.bu= Her şeyin sonu yakındır. Bu nedenle, sağduyulu olun ve dua etmek için ayık durun. t Çünkü ölüler bedence öbür insanlar gibi yargılansın, ama ruhça Tanrı gibi yaşasın diye Müjde onlara da bildirildi.as; Onlar, ölüleri de dirileri de yargılamaya hazır olan Tanrı’ya hesap verecekler.wrg İnanmayanlar, kendinizi onlarla birlikte aynı sefahat seline atmamanızı yadırgıyor, size sövüyorlar.Yq+ İnanmayanların hoşlandıklarını yaparak sefahat, şehvet, sarhoşluk, çılgın eğlenceler, içki alemleri ve ilke tanımayan putperestlik içinde yaşayarak geçmişte harcadığınız günler yeter!p1 Sonuç olarak, dünyadaki yaşamının geri kalan bölümünü artık insan tutkularına göre değil, Tanrı’nın isteğine göre sürdürür.o - Mesih bedence acı çektiğine göre, siz de aynı düşünceyle silahlanın. Çünkü bedence acı çekmiş olan, günaha sırt çevirmiştir. n Göğe çıkmış olan Mesih, Tanrı’nın sağındadır. Bütün melekler, yetkiler ve güçler O’na bağlı kılınmıştır.;mo Bu olay vaftizi simgeliyor. Bedenin kirden arınması değil, Tanrı’ya yönelen temiz vicdanın dileği olan vaftiz, İsa Mesih’in dirilişiyle şimdi sizi de kurtarıyor.Ol Bir zamanlar, Nuh’un günlerinde gemi yapılırken, Tanrı’nın sabırla beklemesine karşın bu ruhlar söz dinlememişlerdi. O gemide birkaç kişi, daha doğrusu sekiz kişi suyla kurtuldu.@k{ Ruhta gidip bunları zindanda olan ruhlara da duyurdu.Lj Nitekim Mesih de bizleri Tanrı’ya ulaştırmak amacıyla doğru kişi olarak doğru olmayanlar için günah sunusu olarak ilk ve son kez öldü. Bedence öldürüldü, ama ruhça diriltildi.{io İyilik edip acı çekmek –eğer Tanrı’nın isteği buysa– kötülük yapıp acı çekmekten daha iyidir.Jh  Yalnız bunu yumuşak huyla, saygıyla yapın. Vicdanınızı temiz tutun. Öyle ki, Mesih’e ait olarak sürdürdüğünüz olumlu yaşamı kınayanlar size ettikleri iftiradan utansınlar.g# Mesih’i Rab olarak yüreklerinizde kutsayın. İçinizdeki umudun nedenini soran herkese uygun bir yanıt vermeye her zaman hazır olun.xfi Doğruluk uğruna acı çekseniz bile, ne mutlu size! İnsanların “korktuğundan korkmayın, ürkmeyin.”Le İyilik yapmakta gayretli olursanız, size kim kötülük edecek?!d; Çünkü Rab’bin gözleri Doğru kişilerin üzerindedir. Kulakları onların yakarışına açıktır. Ama Rab kötülük yapanlara karşıdır.”Zc- Kötülükten sakınıp iyilik yapsın. Esenliği amaçlasın, ardınca gitsin.b Şöyle ki, “Yaşamdan zevk almak, İyi günler görmek isteyen, Dilini kötülükten, Dudaklarını yalandan uzak tutsun."a= Kötülüğe kötülükle, sövgüye sövgüyle değil, tersine, kutsamayla karşılık verin. Çünkü kutsanmayı miras almak için çağrıldınız.(`I Sonuç olarak hepiniz aynı düşüncede birleşin. Başkalarının duygularını paylaşın. Birbirinizi kardeşçe sevin. Şefkatli, alçakgönüllü olun._ Bunun gibi, ey kocalar, siz de daha zayıf varlıklar olan karılarınızla anlayış içinde yaşayın. Tanrı’nın lütfettiği yaşamın ortak mirasçıları oldukları için onlara saygı gösterin. Öyle ki, dualarınıza bir engel çıkmasın.3^_ Örneğin Sara İbrahim’i “Efendim” diye çağırır, sözünü dinlerdi. İyilik eder, hiçbir tehditten yılmazsanız, siz de Sara’nın çocukları olursunuz. ] Çünkü geçmişte umudunu Tanrı’ya bağlamış olan kutsal kadınlar da kocalarına bağımlı olarak böyle süslenirlerdi.\3 Gizli olan iç varlığınız, sakin ve yumuşak bir ruhun solmayan güzelliğiyle süsünüz olsun. Bu, Tanrı’nın gözünde çok değerlidir.g[G Süsünüz örgülü saçlar, altın takılar, güzel giysiler gibi dışla ilgili olmasın.}Zs Bunun gibi, ey kadınlar, siz de kocalarınıza bağımlı olun. Öyle ki, kimileri Tanrı sözüne inanmasa bile, Tanrı korkusuna dayanan temiz yaşayışınızı görerek söze gerek kalmadan karılarının yaşayışıyla kazanılsınlar.|Y s Bunun gibi, ey kadınlar, siz de kocalarınıza bağımlı olun. Öyle ki, kimileri Tanrı sözüne inanmasa bile, Tanrı korkusuna dayanan temiz yaşayışınızı görerek söze gerek kalmadan karılarının yaşayışıyla kazanılsınlar.X Çünkü yolunu şaşırmış koyunlar gibiydiniz, şimdiyse canlarınızın Çobanı’na ve Gözetmeni’ne döndünüz.0WY Bizler günah karşısında ölelim, doğruluk uğruna yaşayalım diye, günahlarımızı çarmıhta kendi bedeninde yüklendi. O’nun yaralarıyla şifa buldunuz.'VG Kendisine sövüldüğünde sövgüyle karşılık vermedi, acı çektiğinde kimseyi tehdit etmedi; davasını, adaletle yargılayan Tanrı’ya bıraktı.GU “O günah işlemedi, ağzından hileli söz çıkmadı.”xTi Nitekim bunun için çağrıldınız. Mesih, izinden gidesiniz diye uğrunuza acı çekerek size örnek oldu.5Sc Çünkü günah işleyip dövüldüğünüzde dayanırsanız, bunda övülecek ne var? Ama iyilik edip acı çektiğinizde dayanırsanız, Tanrı’yı hoşnut edersiniz.kRO Haksız yere acı çeken kişi, Tanrı bilinciyle acıya katlanırsa, Tanrı’yı hoşnut eder.Q/ Ey hizmetkârlar, efendilerinizin yalnız iyi ve yumuşak huylu olanlarına değil, ters huylu olanlarına da tam bir saygıyla bağımlı olun.qP[ Herkese saygı gösterin. İmanlı kardeşlerinizi sevin, Tanrı’dan korkun, krala saygı gösterin.O+ Özgür insanlar olarak yaşayın, ancak özgürlüğünüzü kötülük yapmak için bahane etmeyin. Tanrı’nın kulları olarak yaşayın.kNO Çünkü Tanrı’nın isteği, iyilik yaparak akılsızların bilgisizliğini susturmanızdır. M İnsanlar arasında yetkili kılınmış her kuruma –gerek her şeyin üstünde olan krala gerekse kötülük yapanların cezalandırılması, iyilik edenlerin onurlandırılması için kral tarafından gönderilen valilere– Rab adına bağımlı olun. L İnsanlar arasında yetkili kılınmış her kuruma –gerek her şeyin üstünde olan krala gerekse kötülük yapanların cezalandırılması, iyilik edenlerin onurlandırılması için kral tarafından gönderilen valilere– Rab adına bağımlı olun.ZK- İnanmayanlar arasında olumlu bir yaşam sürün. Öyle ki, kötülük yapanlarmışsınız gibi size iftira etseler de, iyi işlerinizi görerek Tanrı’yı, kendilerine yaklaştığı gün yüceltsinler.J+ Sevgili kardeşler, size yalvarırım, cana karşı savaşan benliğin tutkularından kaçının. Çünkü bu dünyada yabancı ve konuksunuz.I- Bir zamanlar halk değildiniz, ama şimdi Tanrı’nın halkısınız. Bir zamanlar merhamete erişmemiştiniz, şimdiyse merhamete eriştiniz.TH! Ama siz seçilmiş soy, Kral’ın kâhinleri, kutsal ulus, Tanrı’nın öz halkısınız. Sizi karanlıktan şaşılası ışığına çağıran Tanrı’nın erdemlerini duyurmak için seçildiniz./GW İman eden sizler için bu taş değerlidir. Ama imansızlar için, “Yapıcıların reddettiği taş Köşenin baş taşı,” “Sürçme taşı ve tökezleme kayası oldu.” İmansızlar Tanrı’nın sözünü dinlemedikleri için sürçerler. Zaten sürçmek üzere belirlenmişlerdir./FW İman eden sizler için bu taş değerlidir. Ama imansızlar için, “Yapıcıların reddettiği taş Köşenin baş taşı,” “Sürçme taşı ve tökezleme kayası oldu.” İmansızlar Tanrı’nın sözünü dinlemedikleri için sürçerler. Zaten sürçmek üzere belirlenmişlerdir.1E[ Çünkü Kutsal Yazı’da şöyle deniyor: “İşte, Siyon’a bir taş, Seçkin, değerli bir köşe taşı koyuyorum. O’na iman eden hiç utandırılmayacak.”jDM O sizi diri taşlar olarak ruhsal bir tapınağın yapımında kullansın. Böylelikle, İsa Mesih aracılığıyla Tanrı’nın beğenisini kazanan ruhsal kurbanlar sunmak üzere kutsal bir kâhinler topluluğu olursunuz.oCW İnsanlarca reddedilmiş, ama Tanrı’ya göre seçkin ve değerli olan diri taşa, Rab’be gelin.3Ba Çünkü Rab’bin iyiliğini tattınız.A Yeni doğmuş bebekler gibi, hilesiz sütü andıran Tanrı sözünü özleyin ki, bununla beslenip büyüyerek kurtuluşa erişesiniz. @  Bu nedenle her kötülüğü, hileyi, ikiyüzlülüğü, kıskançlığı ve bütün iftiraları üzerinizden sıyırıp atın.H?   Nitekim, “İnsan soyu ota benzer, Bütün yüceliği kır çiçeği gibidir. Ot kurur, çiçek solar, Ama Rab’bin sözü sonsuza dek kalır.” İşte size müjdelenmiş olan söz budur.H>   Nitekim, “İnsan soyu ota benzer, Bütün yüceliği kır çiçeği gibidir. Ot kurur, çiçek solar, Ama Rab’bin sözü sonsuza dek kalır.” İşte size müjdelenmiş olan söz budur. =  Çünkü ölümlü değil, ölümsüz bir tohumdan, yani Tanrı’nın diri ve kalıcı sözü aracılığıyla yeniden doğdunuz.< ' Gerçeğe uymakla kendinizi arıttınız, kardeşler için içten bir sevgiye sahip oldunuz. Onun için birbirinizi candan, yürekten sevin.; % O’nu ölümden diriltip yücelten Tanrı’ya O’nun aracılığıyla iman ediyorsunuz. Böylece imanınız ve umudunuz Tanrı’dadır.o: Y Dünyanın kuruluşundan önce bilinen Mesih, çağların sonunda sizin yararınıza ortaya çıktı.X9 + Biliyorsunuz ki, atalarınızdan kalma boş yaşayışınızdan altın ya da gümüş gibi geçici şeylerle değil, kusursuz ve lekesiz kuzuyu andıran Mesih’in değerli kanının fidyesiyle kurtuldunuz.X8 + Biliyorsunuz ki, atalarınızdan kalma boş yaşayışınızdan altın ya da gümüş gibi geçici şeylerle değil, kusursuz ve lekesiz kuzuyu andıran Mesih’in değerli kanının fidyesiyle kurtuldunuz.E7  Kimseyi kayırmadan, kişiyi yaptıklarına bakarak yargılayan Tanrı’yı Baba diye çağırdığınıza göre, gurbeti andıran bu dünyadaki zamanınızı Tanrı korkusuyla geçirin.U6 % Nitekim şöyle yazılmıştır: “Kutsal olun, çünkü ben kutsalım.”c5 A Sizi çağıran Tanrı kutsal olduğuna göre, siz de her davranışınızda kutsal olun.j4 O Söz dinleyen çocuklar olarak, bilgisiz olduğunuz geçmiş zamandaki tutkularınıza uymayın. 3 ; Bu nedenle zihinlerinizi eyleme hazırlayıp ayık kalarak umudunuzu tümüyle İsa Mesih’in görünmesiyle size sağlanacak olan lütfa bağlayın.2 7 Şimdi size de bildirilen gerçeklerle kendilerine değil, size hizmet ettikleri onlara açıkça gösterildi. Bu gerçekleri gökten gönderilen Kutsal Ruh’un gücüyle size Müjde’yi iletenler bildirdi. Melekler bu gerçekleri yakından görmeye büyük özlem duyarlar.[1 1 İçlerinde olan Mesih Ruhu, Mesih’in çekeceği acılara ve bu acıların ardından gelecek yüceliklere tanıklık ettiğinde, Ruh’un hangi zamanı ya da nasıl bir dönemi belirttiğini araştırdılar. 0  Size bağışlanacak lütuftan söz etmiş olan peygamberler, bu kurtuluşla ilgili dikkatli incelemeler, araştırmalar yaptılar.[/ 1 Çünkü imanınızın sonucu olarak canlarınızın kurtuluşuna erişiyorsunuz... W Mesih’i görmemiş olsanız da O’nu seviyorsunuz. Şu anda O’nu görmediğiniz halde O’na iman ediyor, sözle anlatılmaz yüce bir sevinçle coşuyorsunuz.W- ) Böylelikle içtenliği kanıtlanan imanınız, İsa Mesih göründüğünde size övgü, yücelik, onur kazandıracak. İmanınız, ateşle arıtıldığı halde yok olup giden altından daha değerlidir., } Bu nedenle şimdi kısa bir süre çeşitli denemeler sonucu acı çekmeniz gerekiyorsa da, sevinçle coşmaktasınız.+ ' Zaman sona ererken açığa çıkarılmaya hazır olan kurtuluşa kavuşasınız diye iman sayesinde Tanrı’nın gücüyle korunuyorsunuz.** O Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı ve Babası’na övgüler olsun. Çünkü O büyük merhametiyle yeniden doğmamızı sağladı. İsa Mesih’i ölümden diriltmekle bizi yaşayan bir umuda, çürümez, lekesiz, solmaz bir mirasa kavuşturdu. Bu miras sizin için göklerde saklıdır.*) O Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı ve Babası’na övgüler olsun. Çünkü O büyük merhametiyle yeniden doğmamızı sağladı. İsa Mesih’i ölümden diriltmekle bizi yaşayan bir umuda, çürümez, lekesiz, solmaz bir mirasa kavuşturdu. Bu miras sizin için göklerde saklıdır.i( M İsa Mesih’in sözünü dinlemeniz ve O’nun kanının üzerinize serpilmesi için, Baba Tanrı’nın öngörüsü uyarınca Ruh tarafından kutsal kılınarak seçildiniz. Lütuf ve esenlik artan ölçüde sizin olsun.2' a Mesih İsa’nın elçisi ben Petrus’tan Pontus, Galatya, Kapadokya, Asya İli ve Bitinya’ya dağılmış ve buralarda yabancı olarak yaşayan seçilmişlere selam!j&M Kardeşlerim, içinizden biri gerçeğin yolundan sapar da başka biri onu yine gerçeğe döndürürse, bilsin ki, günahkârı sapık yolundan döndüren, ölümden bir can kurtarmış, bir sürü günahı örtmüş olur.j%M Kardeşlerim, içinizden biri gerçeğin yolundan sapar da başka biri onu yine gerçeğe döndürürse, bilsin ki, günahkârı sapık yolundan döndüren, ölümden bir can kurtarmış, bir sürü günahı örtmüş olur.J$  Yeniden dua etti; gök yağmurunu, toprak da ürününü verdi. # İlyas da tıpkı bizim gibi insandı. Yağmur yağmaması için gayretle dua etti; üç yıl altı ay ülkeye yağmur yağmadı.*"M Bu nedenle, şifa bulmak için günahlarınızı birbirinize itiraf edin ve birbiriniz için dua edin. Doğru kişinin yalvarışı çok güçlü ve etkilidir.!+ İmanla edilen dua hastayı iyileştirecek ve Rab onu ayağa kaldıracaktır. Eğer hasta günah işlemişse, günahları bağışlanacaktır.  İçinizden biri hasta mı, kilisenin ihtiyarlarını çağırtsın; Rab’bin adıyla üzerine yağ sürüp onun için dua etsinler.W' İçinizden biri sıkıntıda mı, dua etsin. Sevinçli mi, ilahi söylesin.Y+ Kardeşlerim, öncelikle şunu söyleyeyim: Ne gök üzerine, ne yer üzerine, ne de başka bir şey üzerine ant için. “Evet” iniz evet, “hayır” ınız hayır olsun ki, yargıya uğramayasınız.N Sıkıntıya dayanmış olanları mutlu sayarız. Eyüp’ün nasıl dayandığını duydunuz. Rab’bin en sonunda onun için neler yaptığını bilirsiniz. Rab çok şefkatli ve merhametlidir.ta Kardeşler, Rab’bin adıyla konuşmuş olan peygamberleri sıkıntılarda sabır örneği olarak alın.|q Kardeşler, yargılanmamak için birbirinize karşı homurdanmayın. İşte, Yargıç kapının önünde duruyor.`9 Siz de sabredin. Yüreklerinizi güçlendirin. Çünkü Rab’bin gelişi yakındır.2] Öyleyse kardeşler, Rab’bin gelişine dek sabredin. Bakın, çiftçi ilk ve son yağmurları alıncaya dek toprağın değerli ürününü nasıl sabırla bekliyor!L Size karşı koymayan doğru kişiyi yargılayıp öldürdünüz.xi Yeryüzünde zevk ve bolluk içinde yaşadınız. Boğazlanacağınız gün için kendinizi besiye çektiniz. oD~|}}V}|b{{?zzXyyLxx4ww"vv)utt srrqqpp*oo2n|n2mlldkk5j=iiqhhh gLffeddd-cc#bb0aT`x_^^-]\\'[uZZsYY9XXfWWHVVUUTSSDS RaRQ|QPPOO NN3MZLfKKK JJ*I"HH5GFFEEED}CC0BBAoA@@??d>>F==?<<=;;b:e99887d7 6E5a433&2m100-/ .N,+*h))F((F''&%$##6" v$I/az'x . R E9o 9 “ ‘Ama size, yani Tiyatira’da bulunan öbürlerine, bu öğretiyi benimsememiş, Şeytan’ın sözde derin sırlarını öğrenmemiş olanların hepsine şunu söylüyorum: Ben gelinceye dek sizde olana sımsıkı sarılın. Üzerinize bundan başka bir yük koymuyorum. 9 “ ‘Ama size, yani Tiyatira’da bulunan öbürlerine, bu öğretiyi benimsememiş, Şeytan’ın sözde derin sırlarını öğrenmemiş olanların hepsine şunu söylüyorum: Ben gelinceye dek sizde olana sımsıkı sarılın. Üzerinize bundan başka bir yük koymuyorum.]3 Onun çocuklarını salgın hastalıkla öldüreceğim. O zaman bütün kiliseler, gönülleri ve yürekleri denetleyenin ben olduğumu bilecekler. Her birinize yaptıklarınızın karşılığını vereceğim.+ Bak, onu yatağa düşüreceğim; onun yaptıklarından tövbe etmezlerse, onunla zina edenleri de büyük sıkıntıların içine atacağım.dA Tövbe etmesi için ona bir süre tanıdım, ama fuhuş yapmaktan tövbe etmek istemiyor. Ne var ki, bir konuda sana karşıyım: Kendini peygamber diye tanıtan İzebel adındaki kadını hoşgörüyle karşılıyorsun. Bu kadın öğretisiyle kullarımı saptırıp fuhuş yapmaya, putlara sunulan kurbanların etini yemeye yöneltiyor.' ‘Yaptıklarını, sevgini, imanını, hizmetini, sabrını biliyorum. Son yaptıklarının ilk yaptıklarını aştığını da biliyorum.- “Tiyatira’daki kilisenin meleğine yaz. Gözleri alev alev yanan ateşe, ayakları parlak tunca benzeyen Tanrı’nın Oğlu şöyle diyor:wg Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin. Galip gelene saklı mandan vereceğim. Ayrıca, ona beyaz bir taş ve bu taşın üzerinde yazılı olan yeni bir ad, alandan başka kimsenin bilmediği bir ad vereceğim.’ ”n U Bunun için tövbe et! Yoksa yanına tez gelir, ağzımdaki kılıçla onlara karşı savaşırım.c ? Bunun gibi, sizin aranızda da Nikolas yanlılarının öğretisine bağlı olanlar var.w g Ne var ki, birkaç konuda sana karşıyım: Aranızda Balam’ın öğretisine bağlı olanlar var. Putlara sunulan kurbanların etini yemeleri, fuhuş yapmaları için İsrailoğulları’nı ayartmayı Balak’a öğreten Balam’dı. } ‘Nerede yaşadığını biliyorum; Şeytan’ın tahtı oradadır. Yine de adıma sımsıkı bağlısın. Aranızda, Şeytan’ın yaşadığı yerde öldürülen sadık tanığım Antipa’nın günlerinde bile bana olan imanını yadsımadın.n U “Bergama’daki kilisenin meleğine yaz. İki ağızlı keskin kılıca sahip olan şöyle diyor: Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin. Galip gelen, ikinci ölümden hiçbir zarar görmeyecek.’ ”r] Çekmek üzere olduğun sıkıntılardan korkma! Bak, denenesiniz diye İblis içinizden bazılarını yakında zindana atacak. On gün sıkıntı çekeceksiniz. Ölüm pahasına da olsa sadık kal, sana yaşam tacını vereceğim.E ‘Sıkıntılarını, yoksulluğunu biliyorum. Oysa zenginsin! Yahudi olduklarını söyleyen, ama Yahudi değil de Şeytan’ın havrası durumunda olanların iftiralarını biliyorum.r] “İzmir’deki kilisenin meleğine yaz. Ölmüş ve yaşama dönmüş, ilk ve son olan şöyle diyor:'G Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin. Galip gelene Tanrı’nın cennetinde bulunan yaşam ağacından yeme hakkını vereceğim.’ ”zm Yine de olumlu bir yanın var: Nikolas yanlılarının yaptıklarından nefret ediyorsun; ben de nefret ederim.+O Bunun için, nereden düştüğünü anımsa! Tövbe et ve başlangıçta yaptıklarını sürdür. Tövbe etmezsen, gelip kandilliğini yerinden kaldırırım.[/ Ne var ki, bir konuda sana karşıyım: Başlangıçtaki sevginden uzaklaştın.O Evet, sabırlısın, adım uğruna acılara dayandın ve yılmadın.b= ‘Yaptıklarını, çalışkanlığını, sabrını biliyorum. Kötü kişilere katlanamadığını da biliyorum. Elçi olmadıkları halde kendilerini elçi diye tanıtanları sınadın ve onları yalancı buldun.~  “Efes’teki kilisenin meleğine yaz. Yedi yıldızı sağ elinde tutan, yedi altın kandilliğin ortasında yürüyen şöyle diyor:*} O Sağ elimde gördüğün yedi yıldızla yedi altın kandilliğin sırrına gelince, yedi yıldız yedi kilisenin melekleri, yedi kandillikse yedi kilisedir.”W| ) Bunun için gördüklerini, şimdi olanları ve bundan sonra olacakları yaz. {  Diri Olan Ben’im. Ölmüştüm, ama işte sonsuzluklar boyunca diriyim. Ölümün ve ölüler diyarının anahtarları bendedir.z + O’nu görünce, ölü gibi ayaklarının dibine yığıldım. O ise sağ elini üzerime koyup şöyle dedi: “Korkma! İlk ve son Ben’im.y + Sağ elinde yedi yıldız vardı. Ağzından iki ağızlı keskin bir kılıç uzanıyordu. Yüzü bütün gücüyle parlayan güneş gibiydi.yx m Ayakları, ocakta kor haline gelmiş parlak tunca benziyordu. Sesi, gürül gürül akan suların sesi gibiydi.nw W Başı, saçı ak yapağı gibi beyaz, kar gibi bembeyazdı. Gözleri alev alev yanan ateşti sanki.bv ? Bana sesleneni görmek için arkama döndüm. Döndüğümde yedi altın kandillik ve bunların ortasında, giysileri ayağına kadar uzanan, göğsüne altın kuşak sarınmış, insanoğluna benzer birini gördüm.bu ? Bana sesleneni görmek için arkama döndüm. Döndüğümde yedi altın kandillik ve bunların ortasında, giysileri ayağına kadar uzanan, göğsüne altın kuşak sarınmış, insanoğluna benzer birini gördüm.t ' Ses, “Gördüklerini kitaba yaz ve yedi kiliseye, yani Efes, İzmir, Bergama, Tiyatira, Sart, Filadelfya ve Laodikya’ya gönder” dedi.ps [ Rab’bin gününde Ruh’un etkisinde kalarak arkamda borazan sesine benzer yüksek bir ses işittim.Yr - İsa’ya ait biri olarak sıkıntıda, tanrısal egemenlikte ve sabırda ortağınız ve kardeşiniz olan ben Yuhanna, Tanrı’nın sözü ve İsa’ya tanıklık uğruna Patmos denilen adada bulunuyordum.vq g Var olan, var olmuş ve gelecek olan, Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, “Alfa ve Omega Ben’im” diyor. 9 Haddini aşıp Mesih’in öğretisine bağlı kalmayan hiç kimsede Tanrı yoktur. Bu öğretiye bağlı kalanda ise hem Baba, hem de Oğul vardır.h= K Başardıklarınızı yitirmemek ve ödülünüzü eksiksiz almak için kendinize dikkat edin.,< S Ne var ki, İsa Mesih’in beden alıp geldiğini kabul etmeyen birçok aldatıcı dünyanın her yanına yayıldı. Aldatıcı, Mesih karşıtı olan bunlardır.; 9 Sevgi Tanrı’nın buyruklarına uygun yaşamamız demektir. Başlangıçtan beri işittiğiniz gibi, O’nun buyruğu sevgi yolunda yürümenizdir.$: C Şimdi sana rica ediyorum, hanımefendi, birbirimizi sevelim. Bu sana yazdığım yeni bir buyruk değil, başlangıçtan beri kabul ettiğimiz buyruktur.9 # Senin çocuklarından bazılarının Baba’dan aldığımız buyruğa uyarak gerçeğin izinden yürüdüğünü görünce çok sevindim.8  Baba Tanrı’dan ve Baba’nın Oğlu İsa Mesih’ten gelen lütuf, merhamet ve esenlik de gerçekte ve sevgide bizimle olacaktır.M7  Çünkü gerçek içimizde yaşıyor ve sonsuza dek bizimle olacak.36 c Ben ihtiyardan, Tanrı’nın seçtiği, gerçekten sevdiğim hanımefendiye ve çocuklarına selamlar! Yalnız ben değil, gerçeği bilenlerin hepsi de sizleri seviyor.35a Yavrularım, kendinizi putlardan koruyun.c4? Yine biliyoruz ki, Tanrı’nın Oğlu gelmiş ve gerçek Olan’ı tanımamız için bize anlama gücü vermiştir. Biz gerçek Olan’dayız, O’nun Oğlu İsa Mesih’teyiz. O gerçek Tanrı ve sonsuz yaşamdır._37 Biliyoruz ki, biz Tanrı’danız, bütün dünya ise kötü olanın denetimindedir.2# Tanrı’dan doğmuş olanın günah işlemediğini biliriz. Tanrı’dan doğmuş olan İsa Mesih onu korur ve kötü olan ona dokunamaz.O1 Her kötülük günahtır, ama ölümcül olmayan günah da vardır.0 Kardeşinin ölümcül olmayan bir günah işlediğini gören, onun için dua etsin. Duasıyla kardeşine yaşam verecektir. Bu, ölümcül olmayan günah işleyenler için geçerlidir. Ölümcül günah da vardır, bunun için dua etsin demiyorum.u/c Her ne dilersek bizi işittiğini bildiğimize göre, O’ndan dilediklerimizi aldığımızı da biliriz.f.E Tanrı’nın önünde güvenimiz şu ki, O’nun isteğine uygun ne dilersek bizi işitir.y-k Tanrı Oğlu’nun adına iman eden sizlere, sonsuz yaşama sahip olduğunuzu bilesiniz diye bunları yazdım.p,Y Kendisinde Tanrı Oğlu bulunanda yaşam vardır, kendisinde Tanrı Oğlu bulunmayanda yaşam yoktur.d+A Tanıklık da şudur: Tanrı bize sonsuz yaşam verdi, bu yaşam O’nun Oğlu’ndadır.o*W Tanrı’nın Oğlu’na inanan, yüreğinde Tanrı’nın tanıklığına sahiptir. Tanrı’ya inanmayansa O’nu yalancı durumuna düşürmüş olur. Çünkü Tanrı’nın Oğlu’yla ilgili tanıklığına inanmamıştır.T)! İnsanların tanıklığını kabul ediyoruz, oysa Tanrı’nın tanıklığı daha üstündür. Çünkü bu, Tanrı’nın tanıklığıdır, kendi Oğlu’yla ilgili olarak yaptığı tanıklıktır.h(I Şöyle ki, tanıklık edenler üçtür: Ruh, su ve kan. Bunların üçü de uyum içindedir.h'I Şöyle ki, tanıklık edenler üçtür: Ruh, su ve kan. Bunların üçü de uyum içindedir.&3 Suyla ve kanla gelen İsa Mesih’tir. O yalnız suyla değil, suyla ve kanla gelmiştir. Buna tanıklık eden Ruh’tur. Çünkü Ruh gerçektir.V%% İsa’nın Tanrı Oğlu olduğuna iman edenden başka dünyayı yenen kim?~$u Çünkü Tanrı’dan doğmuş olan herkes dünyayı yener. Bize dünyaya karşı zafer kazandıran imanımızdır.x#i Tanrı’yı sevmek O’nun buyruklarını yerine getirmek demektir. O’nun buyrukları da ağır değildir.s"_ Tanrı’yı sevip buyruklarını yerine getirmekle, Tanrı’nın çocuklarını sevdiğimizi anlarız.! } İsa’nın Mesih olduğuna inanan herkes Tanrı’dan doğmuştur. Baba’yı seven O’ndan doğmuş olanı da sever.[ / “Tanrı’yı seven kardeşini de sevsin” diyen buyruğu Mesih’ten aldık.#? “Tanrı’yı seviyorum” deyip de kardeşinden nefret eden yalancıdır. Çünkü gördüğü kardeşini sevmeyen, görmediği Tanrı’yı sevemez.7i Bizse seviyoruz, çünkü önce O bizi sevdi.% Sevgide korku yoktur. Tersine, yetkin sevgi korkuyu siler atar. Çünkü korku işkencedir. Korkan kişi sevgide yetkin kılınmamıştır.3 Yargı gününde cesaretimiz olsun diye sevgi böylelikle içimizde yetkin kılınmıştır. Çünkü Mesih nasılsa, biz de bu dünyada öyleyiz.# Tanrı’nın bize olan sevgisini tanıdık ve buna inandık. Tanrı sevgidir. Sevgide yaşayan Tanrı’da yaşar, Tanrı da onda yaşar.}s Kim İsa’nın Tanrı’nın Oğlu olduğunu açıkça kabul ederse, Tanrı onda yaşar, o da Tanrı’da yaşar.|q Baba’nın Oğlu’nu dünyanın Kurtarıcısı olarak gönderdiğini gördük, şimdi buna tanıklık ediyoruz.{ Tanrı’da yaşadığımızı ve O’nun bizde yaşadığını bize kendi Ruhu’ndan vermiş olmasından anlıyoruz.!; Hiç kimse hiçbir zaman Tanrı’yı görmüş değildir. Ama birbirimizi seversek, Tanrı içimizde yaşar ve sevgisi içimizde yetkinleşmiş olur.r] Sevgili kardeşlerim, Tanrı bizi bu kadar çok sevdiğine göre biz de birbirimizi sevmeye borçluyuz.#? Tanrı’yı biz sevmiş değildik, ama O bizi sevdi ve Oğlu’nu günahlarımızı bağışlatan kurban olarak dünyaya gönderdi. İşte sevgi budur.y Tanrı biricik Oğlu aracılığıyla yaşayalım diye O’nu dünyaya gönderdi, böylece bizi sevdiğini gösterdi.J  Sevmeyen kişi Tanrı’yı tanımaz. Çünkü Tanrı sevgidir.! Sevgili kardeşlerim, birbirimizi sevelim. Çünkü sevgi Tanrı’dandır. Seven herkes Tanrı’dan doğmuştur ve Tanrı’yı tanır.1 Bizse Tanrı’danız; Tanrı’yı tanıyan bizi dinler, Tanrı’dan olmayan dinlemez. Gerçeğin Ruhu’yla yalan ruhunu böyle ayırt ederiz.xi Sahte peygamberler dünyadandır. Bu nedenle söyledikleri sözler de dünyadandır ve dünya onları dinler.{ Yavrularım, siz Tanrı’dansınız ve sahte peygamberleri yendiniz. Çünkü sizde olan, dünyadakinden üstündür.-S İsa’yı kabul etmeyen hiçbir ruh Tanrı’dan değildir. Böylesi, Mesih Karşıtı’nın ruhudur. Onun geleceğini duydunuz. Zaten o şimdiden dünyadadır.   İsa Mesih’in beden alıp geldiğini kabul eden her ruh Tanrı’dandır. Tanrı’nın Ruhu’nu bununla tanıyacaksınız.H   Sevgili kardeşlerim, her ruha inanmayın. Tanrı’dan olup olmadıklarını anlamak için ruhları sınayın. Çünkü birçok sahte peygamber dünyanın her yanına yayılmış bulunuyor.& E Tanrı’nın buyruklarını yerine getiren Tanrı’da yaşar, Tanrı da o kişide yaşar. İçimizde yaşadığını bize verdiği Ruh sayesinde biliriz.{ o O’nun buyruğu Oğlu İsa Mesih’in adına inanmamız ve İsa’nın buyurduğu gibi birbirimizi sevmemizdir.a ; Sevgili kardeşlerim, yüreğimiz bizi suçlamazsa, Tanrı’nın önünde cesaretimiz olur, O’ndan ne dilersek alırız. Çünkü O’nun buyruklarını yerine getiriyor, O’nu hoşnut eden şeyleri yapıyoruz.a; Sevgili kardeşlerim, yüreğimiz bizi suçlamazsa, Tanrı’nın önünde cesaretimiz olur, O’ndan ne dilersek alırız. Çünkü O’nun buyruklarını yerine getiriyor, O’nu hoşnut eden şeyleri yapıyoruz.W' Böylelikle gerçeğe ait olduğumuzu bileceğiz ve yüreğimiz bizi ne zaman suçlarsa, Tanrı’nın önünde onu yatıştıracağız. Çünkü Tanrı yüreğimizden daha büyüktür ve her şeyi bilir.W' Böylelikle gerçeğe ait olduğumuzu bileceğiz ve yüreğimiz bizi ne zaman suçlarsa, Tanrı’nın önünde onu yatıştıracağız. Çünkü Tanrı yüreğimizden daha büyüktür ve her şeyi bilir.O Yavrularım, sözle ve dille değil, eylemle ve içtenlikle sevelim./ Dünya malına sahip olup da kardeşini ihtiyaç içinde gördüğü halde ondan şefkatini esirgeyen kişide Tanrı’nın sevgisi olabilir mi?! Sevginin ne olduğunu Mesih’in bizim için canını vermesinden anlıyoruz. Bizim de kardeşlerimiz için canımızı vermemiz gerekir.mS Kardeşinden nefret eden katildir. Hiçbir katilin sonsuz yaşama sahip olmadığını bilirsiniz.q[ Biz kardeşleri sevdiğimiz için ölümden yaşama geçtiğimizi biliyoruz. Sevmeyen ölümde kalır.>w Kardeşler, dünya sizden nefret ederse şaşmayın.C Şeytan’a ait olup kardeşini öldüren Kayin gibi olmayalım. Kayin kardeşini neden öldürdü? Kendi yaptıkları kötü, kardeşinin yaptıkları doğru olduğu için öldürdü.Q~ Başlangıçtan beri işittiğiniz buyruk şudur: Birbirimizi sevelim.(}I Doğru olanı yapmayan ve kardeşini sevmeyen kişi Tanrı’dan değildir. İşte Tanrı’nın çocuklarıyla İblis’in çocukları böyle ayırt edilir.|+ Tanrı’dan doğmuş olan, günah işlemez. Çünkü Tanrı’nın tohumu onda yaşar. Tanrı’dan doğmuş olduğu için günah işleyemez.9{k Günah işleyen, İblis’tendir. Çünkü İblis başlangıçtan beri günah işlemektedir. Tanrı’nın Oğlu, İblis’in yaptıklarına son vermek için ortaya çıktı.rz] Yavrularım, kimse sizi aldatmasın. Mesih doğru olduğu gibi, doğru olanı yapan da doğru kişidir.oyW Mesih’te yaşayan, günah işlemez. Günah işleyen O’nu ne görmüştür, ne de tanımıştır.zxm Mesih’in, günahları kaldırmak için ortaya çıktığını ve kendisinde günah olmadığını bilirsiniz.owW Günah işleyen, yasaya karşı gelmiş olur. Çünkü günah demek, yasaya karşı gelmek demektir.Uv# Mesih’te bu umuda sahip olan, Mesih pak olduğu gibi kendini pak kılar.su_ Sevgili kardeşlerim, daha şimdiden Tanrı’nın çocuklarıyız, ama ne olacağımız henüz bize gösterilmedi. Ancak, Mesih göründüğü zaman O’na benzer olacağımızı biliyoruz. Çünkü O’nu olduğu gibi göreceğiz.6t g Bakın, Baba bizi o kadar çok seviyor ki, bize “Tanrı’nın çocukları” deniyor! Gerçekten de öyleyiz. Dünya Baba’yı tanımadığı için bizi de tanımıyor.psY O’nun doğru olduğunu bilirseniz, doğru olanı yapan herkesin O’ndan doğduğunu da bilirsiniz.r Evet, yavrularım, şimdi Mesih’te yaşayın ki, O göründüğünde cesaretimiz olsun, geldiğinde O’nun önünde utanmayalım.gqG Size gelince, O’ndan aldığınız mesh sizde kalır. Kimsenin size bir şey öğretmesine gerek yoktur. O’nun size her şeyi öğreten meshi gerçektir, sahte değildir. Size öğrettiği gibi, Mesih’te yaşayın.Jp  Bunları sizi saptırmak isteyenlerle ilgili olarak yazıyorum.Fo Mesih’in bize vaat ettiği budur, yani sonsuz yaşamdır.1n[ Başlangıçtan beri işittiğiniz söz içinizde yaşasın. Başlangıçtan beri işittiğiniz söz içinizde yaşarsa, siz de Oğul’da ve Baba’da yaşarsınız.bm= Oğul’u yadsıyanda Baba da yoktur; Oğul’u açıkça kabul edende Baba da vardır. l İsa’nın Mesih olduğunu yadsıyan yalancı değilse, kim yalancıdır? Baba’yı ve Oğul’u yadsıyan Mesih karşıtıdır.k Gerçeği bilmediğiniz için değil, gerçeği ve hiçbir yalanın gerçekle ilgisi olmadığını bildiğiniz için size yazıyorum.Pj Sizlerse Kutsal Olan tarafından meshedildiniz; hepiniz bilgilisiniz.-iS Bunlar aramızdan çıktılar, ama bizden değildiler. Bizden olsalardı, bizimle kalırlardı. Ayrılmaları hiçbirinin bizden olmadığını ortaya çıkardı.=hs Çocuklar, bu son saattir. Mesih Karşıtı’nın geleceğini duydunuz. Nitekim şimdiden çok sayıda Mesih karşıtı türemiş bulunuyor. Son saat olduğunu bundan biliyoruz.qg[ Dünya da dünyasal tutkular da geçer, ama Tanrı’nın isteğini yerine getiren sonsuza dek yaşar.f7 Çünkü dünyaya ait olan her şey –benliğin tutkuları, gözün tutkuları, maddi yaşamın verdiği gurur– Baba’dan değil, dünyadandır.feE Dünyayı da dünyaya ait şeyleri de sevmeyin. Dünyayı sevenin Baba’ya sevgisi yoktur.Pd Babalar, size yazdım, Çünkü başlangıçtan beri var Olan’ı tanıyorsunuz. Gençler, size yazdım, Çünkü güçlüsünüz, Tanrı’nın sözü içinizde yaşıyor, Kötü olanı yendiniz.Wc' Babalar, size yazıyorum, Çünkü başlangıçtan beri var Olan’ı tanıyorsunuz. Gençler, size yazıyorum, Çünkü kötü olanı yendiniz. Çocuklar, size yazdım, Çünkü Baba’yı tanıyorsunuz.ibK Yavrularım, size yazıyorum, Çünkü Mesih’in adı uğruna günahlarınız bağışlandı.a' Ama kardeşinden nefret eden karanlıktadır, karanlıkta yürür ve nereye gittiğini bilmez. Çünkü karanlık gözlerini kör etmiştir.Y`+ Kardeşini seven ışıkta yaşar ve başkasının tökezlemesine neden olmaz.[_/ Işıkta olduğunu söyleyip de kardeşinden nefret eden hâlâ karanlıktadır..^U Yine de size yeni bir buyruk yazıyorum. Bunun gerçek olduğu, Mesih’te ve sizde görülüyor. Çünkü karanlık geçiyor, gerçek ışık şimdiden parlıyor.2]] Sevgili kardeşlerim, size yeni bir buyruk değil, başlangıçtan beri kabul ettiğiniz eski buyruğu yazıyorum. Eski buyruk, işitmiş olduğunuz Tanrı sözüdür.]\3 “Tanrı’da yaşıyorum” diyen, Mesih’in yürüdüğü yolda yürümelidir.[ Ama O’nun sözüne uyan kişinin Tanrı’ya olan sevgisi gerçekten yetkinleşmiştir. Tanrı’da olduğumuzu bununla anlarız.uZc “O’nu tanıyorum” deyip de buyruklarını yerine getirmeyen yalancıdır, kendisinde gerçek yoktur.XY) Buyruklarını yerine getirirsek, O’nu tanıdığımızdan emin olabiliriz.X O günahlarımızı, yalnız bizim günahlarımızı değil, bütün dünyanın günahlarını da bağışlatan kurbandır.(W K Yavrularım, bunları size günah işlemeyesiniz diye yazıyorum. Ama içimizden biri günah işlerse, adil olan İsa Mesih bizi Baba’nın önünde savunur.rV _ Günah işlemedik dersek, O’nu yalancı durumuna düşürmüş oluruz; O’nun sözü içimizde olmaz.U - Ama günahlarımızı itiraf edersek, güvenilir ve adil olan Tanrı günahlarımızı bağışlayıp bizi her kötülükten arındıracaktır.RT  Günahımız yok dersek, kendimizi aldatırız, içimizde gerçek olmaz.$S C Ama O ışıkta olduğu gibi biz de ışıkta yürürsek, birbirimizle paydaşlığımız olur ve Oğlu İsa’nın kanı bizi her günahtan arındırır.yR m O’nunla paydaşlığımız var deyip de karanlıkta yürürsek, yalan söylemiş, gerçeğe uymamış oluruz.Q  Mesih’ten işittiğimiz ve şimdi size ilettiğimiz bildiri şudur: Tanrı ışıktır, O’nda hiç karanlık yoktur.=P w Bunları size, sevincimiz tam olsun diye yazıyoruz.7O i Evet, sizin de bizlerle paydaşlığınız olsun diye gördüğümüzü, işittiğimizi size duyuruyoruz. Bizim paydaşlığımız da Baba’yla ve Oğlu İsa Mesih’ledir. ~}||{{zLyxxwvv$uqu sss rr@qppfoonmm}ll/k{jj hg(eecc/bb4aa`,__#^B]]\Y[[ZZHYYPXgWVVUdTSS RJQQ8POONNM~LLzLKK8J,IHHuGG7FFErEDCCtBBAA0@@$?>==W  Gördüğüm canavar parsa benziyordu. Ayakları ayı ayağı, ağzı aslan ağzı gibiydi. Ejderha canavara kendi gücü ve tahtıyla birlikte büyük yetki verdi.F=  Sonra on boynuzlu, yedi başlı bir canavarın denizden çıktığını gördüm. Boynuzlarının üzerinde on taç vardı, başlarının üzerinde küfür niteliğinde adlar yazılıydı.j<M  Bunun üzerine ejderha kadına öfkelendi. Kadının soyundan geriye kalanlarla, Tanrı’nın buyruklarını yerine getirip İsa’ya tanıklıklarını sürdürenlerle savaşmaya gitti. Denizin kıyısında dikilip durdu.v;e  Ama yeryüzü, ağzını açıp ejderhanın ağzından akıttığı ırmağı yutarak kadına yardım etti.p:Y  Yılan ağzından, kadını selle süpürüp götürmek için onun ardından ırmak gibi su akıttı. 9  Yılanın önünden çöle, üç buçuk yıl besleneceği yere uçup kaçabilmesi için kadına büyük kartal kanatları verildi.p8Y Ejderha yeryüzüne atıldığını görünce, erkek çocuğu doğuran kadını kovalamaya başladı.77g Bunun için, ey gökler ve orada yaşayanlar, Sevinin! Vay halinize, yer ve deniz! Çünkü İblis zamanının az olduğunu bilerek Büyük bir öfkeyle üzerinize indi.”65 Kardeşlerimiz Kuzu’nun kanıyla Ve ettikleri tanıklık bildirisiyle Onu yendiler. Ölümü göze alacak kadar Vazgeçmişlerdi can sevgisinden.&5E Bundan sonra gökte yüksek bir sesin şöyle dediğini duydum: “Tanrımız’ın kurtarışı, gücü, egemenliği Ve Mesihi’nin yetkisi şimdi gerçekleşti. Çünkü kardeşlerimizin suçlayıcısı, Onları Tanrımız’ın önünde gece gündüz suçlayan Aşağı atıldı.4 Büyük ejderha –İblis ya da Şeytan denen, bütün dünyayı saptıran o eski yılan– melekleriyle birlikte yeryüzüne atıldı.>3u  Gökte savaş oldu. Mikail’le melekleri ejderhayla savaştılar. Ejderha kendi melekleriyle birlikte karşı koydu, ama gücü yetmedi. Bu yüzden gökteki yerlerini yitirdiler.>2u  Gökte savaş oldu. Mikail’le melekleri ejderhayla savaştılar. Ejderha kendi melekleriyle birlikte karşı koydu, ama gücü yetmedi. Bu yüzden gökteki yerlerini yitirdiler.1   Kadınsa çöle kaçtı. Orada bin iki yüz altmış gün beslenmesi için Tanrı tarafından hazırlanmış bir yeri vardı.*0M  Kadın bir oğul, bütün ulusları demir çomakla güdecek bir erkek çocuk doğurdu. Çocuk hemen alınıp Tanrı’ya, Tanrı’nın tahtına götürüldü.M/  Kuyruğuyla gökteki yıldızların üçte birini sürükleyip yeryüzüne attı. Sonra doğum yapmak üzere olan kadının önünde durdu; kadın doğurur doğurmaz ejderha çocuğu yutacaktı.!.;  Ardından gökte başka bir belirti göründü: Yedi başlı, on boynuzlu, kızıl renkli büyük bir ejderhaydı bu. Yedi başında yedi taç vardı.T-!  Kadın gebeydi. Doğum sancıları içinde kıvranıyor, feryat ediyordu.,, S Gökte olağanüstü bir belirti, güneşe sarınmış bir kadın göründü. Ay ayaklarının altındaydı, başında on iki yıldızdan oluşan bir taç vardı.r+]  Ardından Tanrı’nın gökteki tapınağı açıldı, tapınakta O’nun Antlaşma Sandığı göründü. O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Yer sarsıldı, şiddetli bir dolu fırtınası koptu.*-  Uluslar gazaba gelmişlerdi. Şimdiyse senin gazabın üzerlerine geldi. Ölüleri yargılamak, Kulların olan peygamberleri, kutsalları, Küçük olsun büyük olsun, Senin adından korkanları ödüllendirmek Ve yeryüzünü mahvedenleri mahvetmek zamanı da geldi.”%)C  Tanrı’nın önünde tahtlarında oturan yirmi dört ihtiyar yüzüstü yere kapandı. Tanrı’ya tapınarak şöyle dediler: “Her Şeye Gücü Yeten, Var olan, var olmuş olan Rab Tanrı! Sana şükrediyoruz. Çünkü büyük gücünü kuşanıp Egemenlik sürmeye başladın.%(C  Tanrı’nın önünde tahtlarında oturan yirmi dört ihtiyar yüzüstü yere kapandı. Tanrı’ya tapınarak şöyle dediler: “Her Şeye Gücü Yeten, Var olan, var olmuş olan Rab Tanrı! Sana şükrediyoruz. Çünkü büyük gücünü kuşanıp Egemenlik sürmeye başladın.3'_  Yedinci melek borazanını çaldı. Gökte yüksek sesler duyuldu: “Dünyanın egemenliği Rabbimiz’in ve Mesihi’nin oldu. O sonsuzlara dek egemenlik sürecek.”N&  İkinci “vay” geçti. İşte, üçüncü “vay” tez geliyor.9%k Tam o saatte şiddetli bir deprem oldu, kentin onda biri yıkıldı. Depremde yedi bin kişi can verdi. Geriye kalanlar dehşete kapılıp gökteki Tanrı’yı yücelttiler.6$e İki peygamber gökten gelen yüksek bir sesin, “Buraya çıkın!” dediğini işittiler. Sonra düşmanlarının gözü önünde bir bulut içinde göğe yükseldiler.## Üç buçuk gün sonra iki peygamber, Tanrı’dan gelen yaşam soluğunu alınca ayağa kalktılar. Onları görenler dehşete kapıldı.B"} Yeryüzünde yaşayanlar onların bu durumuna sevinip bayram edecek, birbirlerine armağanlar gönderecekler. Çünkü bu iki peygamber yeryüzünde yaşayanlara çok eziyet etmişti.!# Her halktan, oymaktan, dilden, ulustan insan üç buçuk gün cesetlerini seyredecek, cesetlerinin mezara konulmasına izin vermeyecekler. 3  Cesetleri, simgesel olarak Sodom ve Mısır diye adlandırılan büyük kentin anayoluna serilecek. Onların Rabbi de orada çarmıha gerilmişti.{  Tanıklık görevleri sona erince dipsiz derinliklerden çıkan canavar onlarla savaşacak, onları yenip öldürecek.X)  Peygamberlik ettikleri sürece yağmur yağmasın diye göğü kapamaya yetkileri vardır. Suları kana dönüştürme ve yeryüzünü, kaç kez isterlerse, her türlü belayla vurma yetkisine sahiptirler.@y  Biri onlara zarar vermeye kalkışırsa, ağızlarından ateş fışkıracak ve düşmanlarını yiyip bitirecek. Onlara zarar vermek isteyen herkesin böyle öldürülmesi gerekir.\1  Bunlar yeryüzünün Rabbi önünde duran iki zeytin ağacıyla iki kandilliktir.yk  İki tanığıma güç vereceğim; çul giysiler içinde bin iki yüz altmış gün peygamberlik edecekler.”-  Tapınağın dış avlusunu bırak, orayı ölçme. Çünkü orası, kutsal kenti kırk iki ay ayaklarıyla çiğneyecek olan uluslara verildi.  ; Bana değneğe benzer bir ölçü kamışı verilip şöyle dendi: “Git, Tanrı’nın Tapınağı’nı ve sunağı ölç, orada tapınanları say!~u Sonra bana şöyle dendi: “Yine birçok halk, ulus, dil ve kralla ilgili olarak peygamberlikte bulunmalısın.”wg Küçük tomarı meleğin elinden alıp yedim, ağzımda bal gibi tatlıydı. Ama yutunca midem acılaştı.-S Meleğin yanına gidip küçük tomarı bana vermesini istedim. “Al, bunu ye!” dedi. “Midende bir acılık yapacak, ama ağzına bal gibi tatlı gelecek.”/  Gökten işittiğim ses benimle yine konuşmaya başladı: “Git, denizle karanın üzerinde duran meleğin elindeki açık tomarı al” dedi.(I  Yedinci melek borazanını çaldığı zaman, Tanrı’nın sır olan tasarısı tamamlanacak. Nitekim Tanrı bunu, kulları peygamberlere müjdelemişti.”:m  Göğü ve göktekileri, yeri ve yerdekileri, denizi ve denizdekileri yaratanın, sonsuzluklar boyunca yaşayanın hakkı için ant içip dedi ki, “Artık gecikme olmayacak.b=  Denizle karanın üzerinde durduğunu gördüğüm melek, sağ elini göğe kaldırdı.%C  Yedi gök gürlemesi seslendiğinde yazmak üzereydim ki, gökten, “Yedi gök gürlemesinin söylediklerini mühürle, yazma!” diyen bir ses işittim.dA  Elinde açılmış küçük bir tomar vardı. Sağ ayağını denize, sol ayağını karaya koyarak aslanın kükremesini andıran yüksek sesle bağırdı. O bağırınca, yedi gök gürlemesi dile gelip seslendiler.dA  Elinde açılmış küçük bir tomar vardı. Sağ ayağını denize, sol ayağını karaya koyarak aslanın kükremesini andıran yüksek sesle bağırdı. O bağırınca, yedi gök gürlemesi dile gelip seslendiler.= u Sonra gökten inen güçlü başka bir melek gördüm. Buluta sarınmıştı, başının üzerinde gökkuşağı vardı. Yüzü güneşe, ayakları ateşten sütunlara benziyordu.Z -  Adam öldürmekten, büyü, fuhuş, hırsızlık yapmaktan da tövbe etmediler. {  Geriye kalan insanlar, yani bu belalardan ölmemiş olanlar, kendi elleriyle yaptıkları putlardan dönüp tövbe etmediler. Cinlere ve göremeyen, işitemeyen, yürüyemeyen altın, gümüş, tunç, taş, tahta putlara tapmaktan vazgeçmediler.| q  Atların gücü ağızlarında ve kuyruklarındadır. Yılanı andıran kuyruklarının başıyla zarar verirler.y k  İnsanların üçte biri bunların ağzından fışkıran ateş, duman ve kükürtten, bu üç beladan öldü.m S  Görümümde atları ve binicilerini gördüm. Ateş, gökyakut ve kükürt renginde göğüs zırhları kuşanmışlardı. Atların başları aslan başına benziyordu. Ağızlarından ateş, duman, kükürt fışkırıyordu.P  Atlı ordularının sayısı iki yüz milyondu, sayılarını duydum.  Tam o saat, o gün, o ay, o yıl için hazır tutulan dört melek, insanların üçte birini öldürmek üzere çözüldü.   Ses, elinde borazan olan altıncı meleğe, “Büyük Fırat Irmağı’nın yanında bağlı duran dört meleği çöz” dedi. Altıncı melek borazanını çaldı. Tanrı’nın önündeki altın sunağın dört boynuzundan gelen bir ses işittim.S Birinci “vay” geçti, işte bundan sonra iki “vay” daha geliyor.  Başlarında kral olarak dipsiz derinliklerin meleği vardı. Bu meleğin İbranice adı Avaddon, Grekçe adıysa Apolyon’dur.y Akrebinkine benzer kuyrukları ve iğneleri vardı. Kuyruklarında, insanlara beş ay zarar verecek güce sahiptiler. Demir zırhlara benzer göğüs zırhları vardı. Kanatlarının sesi savaşa koşan çok sayıda atlı arabanın sesine benziyordu.H   Saçları kadın saçına, dişleri aslan dişine benziyordu.)K  Çekirgelerin görünümü, savaşa hazırlanmış atlara benziyordu. Başlarında altın taçlara benzer başlıklar vardı. Yüzleri insan yüzleri gibiydi.|~q  O günlerde insanlar ölümü arayacak, ama bulamayacaklar. Ölümü özleyecekler, ama ölüm onlardan kaçacak.4}a  Bu insanları öldürmelerine değil, beş ay süreyle işkence etmelerine izin verildi. Yaptıkları işkence akrebin insanı soktuğu zaman verdiği acıya benziyordu.5|c  Çekirgelere yeryüzündeki otlara, herhangi bir bitki ya da ağaca değil de, yalnız alınlarında Tanrı’nın mührü bulunmayan insanlara zarar vermeleri söylendi.{  Dumanın içinden yeryüzüne çekirgeler yağdı. Bunlara yeryüzündeki akreplerin gücüne benzer bir güç verilmişti.z5  Dipsiz derinliklerin kuyusunu açınca, kuyudan büyük bir ocağın dumanı gibi bir duman çıktı. Kuyunun dumanından güneş ve hava karardı.y - Beşinci melek borazanını çaldı. Gökten yere düşmüş bir yıldız gördüm. Dipsiz derinliklere açılan kuyunun anahtarı ona verildi.pxY Sonra göğün ortasında uçan bir kartal gördüm. Yüksek sesle şöyle bağırdığını işittim: “Borazanlarını çalacak olan öbür üç meleğin borazan seslerinden yeryüzünde yaşayanların vay, vay, vay haline!”kwO Dördüncü melek borazanını çaldı. Güneşin üçte biri, ayın üçte biri, yıldızların üçte biri vuruldu. Sonuç olarak ışıklarının üçte biri söndü, gündüzün ve gecenin üçte biri ışıksız kaldı.v  Bu yıldızın adı Pelin’dir. Suların üçte biri pelin gibi acılaştı. Acılaşan sulardan içen birçok insan öldü.,uQ Üçüncü melek borazanını çaldı. Gökten meşale gibi yanan büyük bir yıldız ırmakların üçte biri üzerine ve su pınarlarının üzerine düştü.Wt' Denizdeki yaratıkların üçte biri öldü, gemilerin üçte biri yok oldu.s İkinci melek borazanını çaldı. Alev alev yanan, dağ gibi büyük bir kütle denize atıldı. Denizin üçte biri kana dönüştü.7rg Birinci melek borazanını çaldı. Kanla karışık dolu ve ateş oluştu, yeryüzüne yağdı. Yerin üçte biri, ağaçların üçte biri ve bütün yeşil otlar yandı.Gq Yedi melek ellerindeki yedi borazanı çalmaya hazırlandı. p9 Melek buhurdanı aldı, sunağın ateşiyle doldurup yeryüzüne attı. Gök gürlemeleri, uğultular işitildi, şimşekler çaktı, yer sarsıldı.goG Kutsalların dualarıyla buhurun dumanı, Tanrı’nın önünde meleğin elinden yükseldi.Zn- Altın bir buhurdan taşıyan başka bir melek gelip sunağın önünde durdu. Tahtın önündeki altın sunakta bütün kutsalların dualarıyla birlikte sunmak üzere kendisine çok miktarda buhur verildi.[m/ Tanrı’nın önünde duran yedi meleği gördüm. Onlara yedi borazan verildi.Ql  Kuzu yedinci mührü açınca, gökte yarım saat kadar sessizlik oldu.$kA Çünkü tahtın ortasında olan Kuzu onları güdecek Ve yaşam sularının pınarlarına götürecek. Tanrı gözlerinden bütün yaşları silecek.”gjG Artık acıkmayacak, Artık susamayacaklar. Ne güneş ne kavurucu sıcak Çarpacak onları.,iQ Bunun için, “Tanrı’nın tahtı önünde duruyor, Tapınağında gece gündüz O’na tapınıyorlar. Tahtta oturan, çadırını onların üzerine gerecek.>hu “Sen bunu biliyorsun, efendim” dedim. Bana dedi ki, “Bunlar o büyük sıkıntıdan geçip gelenlerdir. Kaftanlarını Kuzu’nun kanıyla yıkamış, bembeyaz etmişlerdir.wgg Bu sırada ihtiyarlardan biri bana sordu: “Beyaz kaftan giymiş olan bu kişiler kim, nereden geldiler?”fy “Amin! Övgü, yücelik, bilgelik, Şükran, saygı, güç, kudret, Sonsuzlara dek Tanrımız’ın olsun! Amin!”5ec Bütün melekler tahtın, ihtiyarların ve dört yaratığın çevresinde duruyordu. Tahtın önünde yüzüstü yere kapanıp Tanrı’ya tapınarak şöyle diyorlardı:tda Yüksek sesle bağırıyorlardı: “Kurtarış, tahtta oturan Tanrımız’a Ve Kuzu’ya özgüdür!”c Bundan sonra gördüm ki, her ulustan, her oymaktan, her halktan, her dilden oluşan, kimsenin sayamayacağı kadar büyük bir kalabalık tahtın ve Kuzu’nun önünde duruyordu. Hepsi de birer beyaz kaftan giymişti, ellerinde hurma dalları vardı.wbg Zevulun oymağından 12 000, Yusuf oymağından 12 000, Benyamin oymağından 12 000 kişi mühürlenmişti.^a5 Şimon oymağından 12 000, Levi oymağından 12 000, İssakar oymağından 12 000,a`; Aşer oymağından 12 000, Naftali oymağından 12 000, Manaşşe oymağından 12 000,q_[ Yahuda oymağından 12 000 kişi mühürlenmişti. Ruben oymağından 12 000, Gad oymağından 12 000, ^  Mühürlenmiş olanların sayısını işittim. İsrailoğulları’nın bütün oymaklarından 144 000 kişi mühürlenmişti:]} “Biz Tanrımız’ın kullarını alınlarından mühürleyene dek karaya, denize ya da ağaçlara zarar vermeyin!”L\ Sonra gündoğusundan yükselen başka bir melek gördüm. Yaşayan Tanrı’nın mührünü taşıyordu. Karaya, denize zarar vermek için yetki verilen dört meleğe yüksek sesle bağırdı:I[  Bundan sonra yeryüzünün dört köşesinde duran dört melek gördüm. Bunlar karaya, denize ya da herhangi bir ağaç üzerine esmesin diye, yeryüzünün dört rüzgarını tutuyorlardı.WZ' Çünkü onların gazabının büyük günü geldi. Buna kim dayanabilir?” Y Dağlara, kayalara, “Üzerimize düşün!” dediler, “Tahtta oturanın yüzünden ve Kuzu’nun gazabından saklayın bizi!$XA Dünya kralları, büyükleri, komutanları, zenginleri, güçlüleri, özgürü kölesi herkes mağaralara, dağlardaki kayaların arasına gizlendiler.oWW Gökyüzü dürülen bir tomar gibi ortadan kalktı. Her dağ, her ada yerinden sökülüp alındı.V- İncir ağacı, güçlü bir rüzgarla sarsıldığında nasıl ham incirlerini dökerse, gökteki yıldızlar da öylece yeryüzüne düştü.>Uu Kuzu altıncı mührü açınca, büyük bir deprem olduğunu gördüm. Güneş keçi kılından yapılmış siyah bir çul gibi karardı. Ay baştan aşağı kan rengine döndü.QT Onların her birine beyaz birer kaftan verildi. Kendileri gibi öldürülecek olan öbür Tanrı kullarının ve kardeşlerinin sayısı tamamlanıncaya dek kısa bir süre daha beklemeleri istendi.SS Yüksek sesle feryat ederek şöyle diyorlardı: “Kutsal ve gerçek olan Efendimiz! Yeryüzünde yaşayanları yargılayıp onlardan kanımızın öcünü almak için daha ne kadar bekleyeceksin?”$RA Kuzu beşinci mührü açınca, sunağın altında, Tanrı’nın sözü ve sürdürdükleri tanıklık nedeniyle öldürülenlerin canlarını gördüm.Q5 Bakınca soluk renkli bir at gördüm. Binicisinin adı Ölüm’dü. Ölüler diyarı onun ardınca geliyordu. Bunlara kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla, yeryüzünün yabanıl hayvanlarıyla ölüm saçmak için yeryüzünün dörtte biri üzerinde yetki verildi.hPI Kuzu dördüncü mührü açınca, “Gel!” diyen dördüncü yaratığın sesini işittim.AO{ Dört yaratığın ortasında sanki bir sesin şöyle dediğini işittim: “Bir ölçek buğday bir dinara, üç ölçek arpa bir dinara. Ama zeytinyağına, şaraba zarar verme!”)NK Kuzu üçüncü mührü açınca, üçüncü yaratığın “Gel!” dediğini işittim. Bakınca siyah bir at gördüm. Binicisinin elinde bir terazi vardı.dMA O zaman kızıl renkte başka bir at çıktı ortaya. Binicisine dünyadan barışı kaldırma yetkisi verildi. Bunun sonucu olarak insanlar birbirlerini boğazlayacaklar. Atlıya ayrıca büyük bir kılıç verildi.[L/ Kuzu ikinci mührü açınca, ikinci yaratığın “Gel!” dediğini işittim.K! Bakınca beyaz bir at gördüm. Binicisinin yayı vardı. Kendisine bir taç verildi ve galip gelen biri olarak zafer kazanmaya çıktı.1J ] Sonra Kuzu’nun yedi mühürden birini açtığını gördüm. O anda dört yaratıktan birinin, gök gürültüsüne benzer bir sesle, “Gel!” dediğini işittim.YI+ Dört yaratık, “Amin” dediler. İhtiyarlar da yere kapanıp tapındılar.yHk Ardından gökte, yeryüzünde, yer altında ve denizlerdeki bütün yaratıkların, bunlardaki bütün varlıkların şöyle dediğini işittim: “Övgü, saygı, yücelik ve güç sonsuzlara dek Tahtta oturanın ve Kuzu’nun olsun!”%GC Yüksek sesle şöyle diyorlardı: “Boğazlanmış Kuzu Gücü, zenginliği, bilgeliği, kudreti, Saygıyı, yüceliği, övgüyü Almaya layıktır.”+FO Sonra tahtın, yaratıkların ve ihtiyarların çevresinde çok sayıda melek gördüm, seslerini işittim. Sayıları binlerce binler, on binlerce on binlerdi. E  Onları Tanrımız’ın hizmetinde Bir krallık haline getirdin, Kâhinler yaptın. Dünya üzerinde egemenlik sürecekler.”\D1 Yeni bir ezgi söylüyorlardı: “Tomarı almaya, Mühürlerini açmaya layıksın! Çünkü boğazlandın Ve kanınla her oymaktan, her dilden, Her halktan, her ulustan İnsanları Tanrı’ya satın aldın.?Cw Tomarı alınca, dört yaratıkla yirmi dört ihtiyar O’nun önünde yere kapandılar. Her birinin elinde birer lir ve kutsalların duaları olan buhur dolu altın taslar vardı.AB} Kuzu gelip tahtta oturanın sağ elinden tomarı aldı.TA! Tahtın, dört yaratığın ve ihtiyarların ortasında, boğazlanmış gibi duran bir Kuzu gördüm. Yedi boynuzu, yedi gözü vardı. Bunlar Tanrı’nın bütün dünyaya gönderilmiş yedi ruhudur.;@o Bunun üzerine ihtiyarlardan biri bana, “Ağlama!” dedi. “İşte, Yahuda oymağından gelen Aslan, Davut’un Kökü galip geldi. Tomarı ve yedi mührünü O açacak.”k?O Acı acı ağlamaya başladım. Çünkü tomarı açıp içine bakmaya layık kimse bulunamadı.l>Q Ama ne gökte, ne yeryüzünde, ne de yer altında tomarı açıp içine bakabilecek kimse yoktu.= Yüksek sesle, “Tomarı açmaya, mühürlerini çözmeye kim layıktır?” diye seslenen güçlü bir melek de gördüm.o< Y Tahtta oturanın sağ elinde iki yanı da yazılı, yedi mühürle mühürlenmiş bir tomar gördüm.>;u Yaratıklar tahtta oturanı, sonsuzluklar boyunca yaşayanı yüceltip ona saygı ve şükran sundukça, yirmi dört ihtiyar tahtta oturanın, sonsuzluklar boyunca yaşayanın önünde yere kapanarak O’na tapınıyorlar. Taçlarını tahtın önüne koyarak şöyle diyorlar: “Rabbimiz ve Tanrımız! Yüceliği, saygıyı, gücü almaya layıksın. Çünkü her şeyi sen yarattın; Hepsi senin isteğinle yaratılıp var oldu.”>:u Yaratıklar tahtta oturanı, sonsuzluklar boyunca yaşayanı yüceltip ona saygı ve şükran sundukça, yirmi dört ihtiyar tahtta oturanın, sonsuzluklar boyunca yaşayanın önünde yere kapanarak O’na tapınıyorlar. Taçlarını tahtın önüne koyarak şöyle diyorlar: “Rabbimiz ve Tanrımız! Yüceliği, saygıyı, gücü almaya layıksın. Çünkü her şeyi sen yarattın; Hepsi senin isteğinle yaratılıp var oldu.”>9u Yaratıklar tahtta oturanı, sonsuzluklar boyunca yaşayanı yüceltip ona saygı ve şükran sundukça, yirmi dört ihtiyar tahtta oturanın, sonsuzluklar boyunca yaşayanın önünde yere kapanarak O’na tapınıyorlar. Taçlarını tahtın önüne koyarak şöyle diyorlar: “Rabbimiz ve Tanrımız! Yüceliği, saygıyı, gücü almaya layıksın. Çünkü her şeyi sen yarattın; Hepsi senin isteğinle yaratılıp var oldu.”08Y Dört yaratığın her birinin altışar kanadı vardı. Yaratıkların her yanı, kanatlarının alt tarafı bile gözlerle kaplıydı. Gece gündüz durup dinlenmeden şöyle diyorlar: “Kutsal, kutsal, kutsaldır, Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, Var olmuş, var olan ve gelecek olan.”+7O Birinci yaratık aslana, ikincisi danaya benziyordu. Üçüncü yaratığın yüzü insan yüzü gibiydi. Dördüncü yaratık uçan bir kartalı andırıyordu.&6E Tahtın önünde billur gibi, sanki camdan bir deniz vardı. Tahtın ortasında ve çevresinde, önü ve arkası gözlerle kaplı dört yaratık duruyordu./5W Tahttan şimşekler çakıyor, uğultular, gök gürlemeleri işitiliyordu. Tahtın önünde alev alev yanan yedi meşale vardı. Bunlar Tanrı’nın yedi ruhudur.(4I Tahtın çevresinde yirmi dört ayrı taht vardı. Bu tahtlara başlarında altın taçlar olan, beyaz giysilere bürünmüş yirmi dört ihtiyar oturmuştu.31 Tahtta oturanın, yeşim ve kırmızı akik taşına benzer bir görünüşü vardı. Zümrüdü andıran bir gökkuşağı tahtı çevreliyordu.^25 O anda Ruh’un etkisinde kalarak gökte bir taht ve tahtta oturan birini gördüm.\1 3 Bundan sonra gökte açık duran bir kapı gördüm. Benimle konuştuğunu işittiğim, borazan sesine benzeyen ilk ses şöyle dedi: “Buraya çık! Bundan sonra olması gereken olayları sana göstereyim.”K0 Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin.’ ”/5 Ben nasıl galip gelerek Babam’la birlikte Babam’ın tahtına oturdumsa, galip gelene de benimle birlikte tahtıma oturma hakkını vereceğim./.W İşte kapıda durmuş, kapıyı çalıyorum. Biri sesimi işitir ve kapıyı açarsa, onun yanına gireceğim; ben onunla, o da benimle, birlikte yemek yiyeceğiz.Y-+ Ben sevdiklerimi azarlayıp terbiye ederim. Onun için gayrete gel, tövbe et.W,' Zengin olmak için benden ateşte arıtılmış altın, giyinip çıplaklığının ayıbını örtmek için beyaz giysiler, görmek için gözlerine sürmek üzere merhem satın almanı salık veriyorum.+1 Zenginim, zenginleştim, hiçbir şeye gereksinmem yok diyorsun; ama zavallı, acınacak durumda, yoksul, kör ve çıplak olduğunu bilmiyorsun.[*/ Oysa ne sıcak ne soğuksun, ılıksın. Bu yüzden seni ağzımdan kusacağım.g)G ‘Yaptıklarını biliyorum. Ne soğuksun, ne sıcak. Keşke ya soğuk ya sıcak olsaydın! (  “Laodikya’daki kilisenin meleğine yaz. Amin, sadık ve gerçek tanık, Tanrı yaratılışının kaynağı şöyle diyor:K' Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin.’ ” &9 Galip geleni Tanrım’ın Tapınağı’nda sütun yapacağım. Böyle biri artık oradan hiç ayrılmayacak. Onun üzerine Tanrım’ın adını, Tanrım’a ait kentin –gökten Tanrım’ın yanından inen yeni Yeruşalim’in– adını ve benim yeni adımı yazacağım.a%; Tez geliyorum. Tacını kimse elinden almasın diye sahip olduğuna sımsıkı sarıl..$U Sözüme uyarak sabırla dayandın. Ben de yeryüzünde yaşayanları denemek için bütün dünyanın üzerine gelecek olan denenme saatinden seni esirgeyeceğim.U## Bak, Şeytan’ın havrasından olanları, Yahudi olmadıkları halde Yahudi olduklarını ileri süren yalancıları öyle edeceğim ki, gelip ayaklarına kapanacak, benim seni sevdiğimi anlayacaklar.;"o ‘Yaptıklarını biliyorum. İşte önüne kimsenin kapayamayacağı açık bir kapı koydum. Gücünün az olduğunu biliyorum; yine de sözüme uydun, adımı yadsımadın.V!% “Filadelfya’daki kilisenin meleğine yaz. Kutsal ve gerçek olan, Davut’un anahtarına sahip olan, açtığını kimsenin kapayamadığı, kapadığını kimsenin açamadığı kişi şöyle diyor:K  Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin.’ ”9k Galip gelen böylece beyaz giysiler giyecek. Onun adını yaşam kitabından hiç silmeyeceğim. Babam’ın ve meleklerinin önünde o kişinin adını açıkça anacağım.!; Ama Sart’ta, aranızda giysilerini lekelememiş birkaç kişi var ki, beyazlar içinde benimle birlikte yürüyecekler. Çünkü buna layıktırlar.A{ Bu nedenle neler aldığını, neler işittiğini anımsa. Bunları yerine getir, tövbe et! Eğer uyanmazsan, hırsız gibi geleceğim. Hangi saatte geleceğimi hiç bilemeyeceksin.5 Uyan! Geriye kalan ve ölmek üzere olan ne varsa güçlendir. Çünkü yaptıklarının Tanrım’ın önünde tamamlanmamış olduğunu gördüm.G  “Sart’taki kilisenin meleğine yaz. Tanrı’nın yedi ruhuna ve yedi yıldıza sahip olan şöyle diyor: ‘Yaptıklarını biliyorum. Yaşıyorsun diye ad yapmışsın, ama ölüsün.K Kulağı olan, Ruh’un kiliselere ne dediğini işitsin.’ ”  Ben Babam’dan nasıl yetki aldımsa, galip gelene, yaptığım işleri sonuna dek sürdürene ulusların üzerinde yetki vereceğim. Demir çomakla güdecek onları, Çömlek gibi kırıp parçalayacaktır. Galip gelene sabah yıldızını da vereceğim.  Ben Babam’dan nasıl yetki aldımsa, galip gelene, yaptığım işleri sonuna dek sürdürene ulusların üzerinde yetki vereceğim. Demir çomakla güdecek onları, Çömlek gibi kırıp parçalayacaktır. Galip gelene sabah yıldızını da vereceğim.  Ben Babam’dan nasıl yetki aldımsa, galip gelene, yaptığım işleri sonuna dek sürdürene ulusların üzerinde yetki vereceğim. Demir çomakla güdecek onları, Çömlek gibi kırıp parçalayacaktır. Galip gelene sabah yıldızını da vereceğim. ?~}+{{zzyxx1wwnv|uuVtsr2pp0oo nfmmllkkj{j inhhOggf/ee3dccJc bNaa`2_f^^=]\P[[SZZ7YXXIWVVmUU&TgSSQRQQPwOOGM\KqJJIrH{GFEE!DDCiCB@AA4@@? >>%=^mu Artık gece olmayacak. Çıra ışığına da güneş ışığına da gereksinmeleri olmayacak. Çünkü Rab Tanrı onlara ışık verecek ve sonsuzlara dek egemenlik sürecekler.Tl! O’nun yüzünü görecek, alınlarında O’nun adını taşıyacaklar.k{ Artık hiçbir lanet kalmayacak. Tanrı’nın ve Kuzu’nun tahtı kentin içinde olacak, kulları O’na tapınacak.Lj Kentin anayolunun ortasında akan ırmağın iki yanında on iki çeşit meyve üreten ve her ay meyvesini veren yaşam ağacı bulunuyordu. Ağacın yaprakları uluslara şifa vermek içindir.zi o Melek bana Tanrı’nın ve Kuzu’nun tahtından çıkan billur gibi berrak yaşam suyu ırmağını gösterdi.,hQ Oraya murdar hiçbir şey, iğrenç ve aldatıcı işler yapan hiç kimse asla girmeyecek; yalnız adları Kuzu’nun yaşam kitabında yazılı olanlar girecek.?gy Ulusların görkemi ve zenginliği oraya taşınacak.Nf Kentin kapıları gündüz hiç kapanmayacak, orada gece olmayacak.ieK Uluslar kentin ışığında yürüyecekler. Dünya kralları servetlerini oraya getirecekler.d- Aydınlanmak için kentin güneş ya da aya gereksinimi yoktur. Çünkü Tanrı’nın görkemi onu aydınlatıyor. Kuzu da onun çırasıdır.qc[ Kentte tapınak görmedim. Çünkü Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı ve Kuzu, kentin tapınağıdır.b On iki kapı on iki inciydi; kapıların her biri birer inciden yapılmıştı. Kentin anayolu cam saydamlığında saf altındandı.naU Kent surlarının temelleri her tür değerli taşla bezenmişti. Birinci temel taşı yeşim, ikincisi laciverttaşı, üçüncüsü akik, dördüncüsü zümrüt, beşincisi damarlı akik, altıncısı kırmızı akik, yedincisi sarı yakut, sekizincisi beril, dokuzuncusu topaz, onuncusu sarıca zümrüt, on birincisi gökyakut, on ikincisi ametistti.n`U Kent surlarının temelleri her tür değerli taşla bezenmişti. Birinci temel taşı yeşim, ikincisi laciverttaşı, üçüncüsü akik, dördüncüsü zümrüt, beşincisi damarlı akik, altıncısı kırmızı akik, yedincisi sarı yakut, sekizincisi beril, dokuzuncusu topaz, onuncusu sarıca zümrüt, on birincisi gökyakut, on ikincisi ametistti.X_) Surlar yeşimden yapılmıştı. Kent ise, cam duruluğunda saf altındandı.]^3 Melek surları da ölçtü. Kullandığı insan ölçüsüne göre 144 arşındı.5]c Kent kare biçimindeydi, uzunluğu enine eşitti. Melek kenti kamışla ölçtü, her bir yanı 12 000 ok atımı geldi. Uzunluğu, eni ve yüksekliği birbirine eşitti.\ Benimle konuşan meleğin elinde kenti ve kent kapılarıyla surları ölçmek için altın bir ölçü kamışı vardı.[ Kenti çevreleyen surların on iki temel taşı bulunuyordu. Bunların üzerinde Kuzu’nun on iki elçisinin adları yazılıydı.bZ= Doğuda üç kapı, kuzeyde üç kapı, güneyde üç kapı, batıda üç kapı vardı.?Yw Büyük ve yüksek surları ve on iki kapısı vardı. Kapıları on iki melek bekliyordu. Kapıların üzerine İsrailoğulları’nın on iki oymağının adları yazılmıştı.LX Sonra melek beni Ruh’un yönetiminde büyük, yüksek bir dağa götürdü. Oradan bana gökten, Tanrı’nın yanından inen ve O’nun görkemiyle ışıldayan kutsal kenti, Yeruşalim’i gösterdi. Kentin ışıltısı çok değerli bir taşın, billur gibi parıldayan yeşim taşının ışıltısına benziyordu.LW Sonra melek beni Ruh’un yönetiminde büyük, yüksek bir dağa götürdü. Oradan bana gökten, Tanrı’nın yanından inen ve O’nun görkemiyle ışıldayan kutsal kenti, Yeruşalim’i gösterdi. Kentin ışıltısı çok değerli bir taşın, billur gibi parıldayan yeşim taşının ışıltısına benziyordu.%VC Son yedi belayla dolu yedi tası taşıyan yedi melekten biri gelip benimle konuştu. “Gel!” dedi, “Kuzu’ya eş olacak gelini sana göstereyim.”IU  Ama korkak, imansız, iğrenç, adam öldüren, fuhuş yapan, büyücü, putperest ve bütün yalancılara gelince, onların yeri, kükürtle yanan ateş gölüdür. İkinci ölüm budur.”dTA Galip gelen bunları miras alacak. Ben onun Tanrısı olacağım, o da bana oğul olacak.S' Bana, “Tamam!” dedi, “Alfa ve Omega, başlangıç ve son Ben’im. Susayana yaşam suyunun pınarından karşılıksız su vereceğim.R# Tahtta oturan, “İşte her şeyi yeniliyorum” dedi. Sonra, “Yaz!” diye ekledi, “Çünkü bu sözler güvenilir ve gerçektir.”6Qe Onların gözlerinden bütün yaşları silecek. Artık ölüm olmayacak. Artık ne yas, ne ağlayış, ne de ıstırap olacak. Çünkü önceki düzen ortadan kalktı.”Pw Tahttan yükselen gür bir sesin şöyle dediğini işittim: “İşte, Tanrı’nın konutu insanların arasındadır. Tanrı onların arasında yaşayacak. Onlar O’nun halkı olacaklar, Tanrı’nın kendisi de onların arasında bulunacak.O/ Kutsal kentin, yeni Yeruşalim’in gökten, Tanrı’nın yanından indiğini gördüm. Güveyi için hazırlanmış süslü bir gelin gibiydi.N  Bundan sonra yeni bir gökle yeni bir yeryüzü gördüm. Çünkü önceki gökle yeryüzü ortadan kalkmıştı. Deniz de yoktu artık.OM Adı yaşam kitabına yazılmamış olanlar ateş gölüne atıldı.hLI Ölüm ve ölüler diyarı ateş gölüne atıldı. İşte bu ateş gölü ikinci ölümdür.!K; Deniz kendisinde olan ölüleri, ölüm ve ölüler diyarı da kendilerinde olan ölüleri teslim ettiler. Her biri yaptıklarına göre yargılandı.fJE Tahtın önünde duran küçük büyük, ölüleri gördüm. Sonra kitaplar açıldı. Yaşam kitabı denen başka bir kitap daha açıldı. Ölüler kitaplarda yazılanlara bakılarak yaptıklarına göre yargılandı.yIk Sonra büyük, beyaz bir taht ve tahtta oturanı gördüm. Yerle gök önünden kaçtılar, yok olup gittiler.5Hc Onları saptıran İblis ise canavarla sahte peygamberin de içinde bulunduğu ateş ve kükürt gölüne atıldı. Gece gündüz, sonsuzlara dek işkence çekeceklerdir.!G; Yeryüzünün dört bir yanından gelerek kutsalların ordugahını ve sevilen kenti kuşattılar. Ama gökten ateş yağdı, onları yakıp yok etti.JF  Yeryüzünün dört bucağındaki ulusları –Gog’la Magog’u – saptırmak, savaş için bir araya toplamak üzere zindandan çıkacak. Toplananların sayısı deniz kumu kadar çoktur.WE' Bin yıl tamamlanınca Şeytan atıldığı zindandan serbest bırakılacak.ZD- İlk dirilişe dahil olanlar mutlu ve kutsaldır. İkinci ölümün bunların üzerinde yetkisi yoktur. Onlar Tanrı’nın ve Mesih’in kâhinleri olacak, O’nunla birlikte bin yıl egemenlik sürecekler.YC+ İlk diriliş budur. Ölülerin geri kalanı bin yıl tamamlanmadan dirilmedi.lBQ Bazı tahtlar ve bunlara oturanları gördüm. Onlara yargılama yetkisi verilmişti. İsa’ya tanıklık ve Tanrı’nın sözü uğruna başı kesilenlerin canlarını da gördüm. Bunlar, canavara ve heykeline tapmamış, alınlarına ve ellerine onun işaretini almamış olanlardı. Hepsi dirilip Mesih’le birlikte bin yıl egemenlik sürdüler.bA= Bin yıl tamamlanıncaya dek ulusları bir daha saptırmasın diye onu dipsiz derinliklere attı, oraya kapayıp girişi mühürledi. Bin yıl geçtikten sonra kısa bir süre için serbest bırakılması gerekiyor.q@[ Melek ejderhayı –İblis ya da Şeytan denen o eski yılanı– yakalayıp bin yıl için bağladı.|? s Sonra bir meleğin gökten indiğini gördüm. Elinde dipsiz derinliklerin anahtarı ve büyük bir zincir vardı.> Geriye kalanlar, ata binmiş Olan’ın ağzından uzanan kılıçla öldürüldü. Bütün kuşlar bunların etiyle doydu. =  Canavarla onun önünde doğaüstü belirtiler gerçekleştiren sahte peygamber yakalandı. Sahte peygamber, canavarın işaretini alıp heykeline tapanları bu belirtilerle saptırmıştı. Her ikisi de kükürtle yanan ateş gölüne diri diri atıldı.<7 Sonra canavarı, dünya krallarını ve onların ordularını, ata binmiş Olan’la O’nun ordusuna karşı savaşmak üzere toplanmış gördüm.>;u Bundan sonra güneşte duran bir melek gördüm. Göğün ortasında uçan bütün kuşları yüksek sesle çağırdı: “Kralların, komutanların, güçlü adamların, atlarla binicilerinin, özgür köle, küçük büyük, hepsinin etini yemek için toplanın, Tanrı’nın büyük şölenine gelin!”>:u Bundan sonra güneşte duran bir melek gördüm. Göğün ortasında uçan bütün kuşları yüksek sesle çağırdı: “Kralların, komutanların, güçlü adamların, atlarla binicilerinin, özgür köle, küçük büyük, hepsinin etini yemek için toplanın, Tanrı’nın büyük şölenine gelin!”k9O Kaftanının ve kalçasının üzerinde şu ad yazılıydı: KRALLARIN KRALI VE RABLERİN RABBİT8! Ağzından ulusları vuracak keskin bir kılıç uzanıyor. Onları demir çomakla güdecek. Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’nın ateşli gazabının şarabını üreten masarayı kendisi çiğneyecek.s7_ Beyaz, temiz, ince ketene bürünmüş olan gökteki ordular, beyaz atlara binmiş O’nu izliyorlardı.[6/ Kana batırılmış bir kaftan giymişti. Tanrı’nın Sözü adıyla anılır.5+ Gözleri alev alev yanan ateş gibidir. Başında çok sayıda taç var. Üzerinde kendisinden başka kimsenin bilmediği bir ad yazılıdır.+4O Bundan sonra göğün açılmış olduğunu, beyaz bir atın orada durduğunu gördüm. Binicisinin adı Sadık ve Gerçek’tir. Adaletle yargılar, savaşır. 3  Ona tapınmak üzere ayaklarına kapandım. Ama o, “Sakın yapma!” dedi. “Ben de senin ve İsa’ya tanıklığını sürdüren kardeşlerin gibi bir Tanrı kuluyum. Tanrı’ya tap! Çünkü İsa’ya tanıklık, peygamberlik ruhunun özüdür.”B2} Sonra melek bana, “Yaz!” dedi. “Ne mutlu Kuzu’nun düğün şölenine çağrılmış olanlara!” Ardından ekledi: “Bunlar gerçek sözlerdir, Tanrı’nın sözleridir.”1w Giymesi için ona temiz ve parlak İnce keten giysiler verildi.” İnce keten kutsalların adil işlerini simgeler.t0a Sevinelim, coşalım! O’nu yüceltelim! Çünkü Kuzu’nun düğünü başlıyor, Gelini hazırlandı.p/Y Ardından büyük bir kalabalığın, gürül gürül akan suların, güçlü gök gürlemelerinin sesine benzer sesler işittim. “Haleluya!” diyorlardı. “Çünkü Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrımız Egemenlik sürüyor.. Sonra tahttan bir ses yükseldi: “Ey Tanrımız’ın bütün kulları! Küçük büyük, O’ndan korkan hepiniz, O’nu övün!”- Yirmi dört ihtiyarla dört yaratık yere kapanıp, “Amin! Haleluya!” diyerek tahtta oturan Tanrı’ya tapındılar.U,# İkinci kez, “Haleluya! Onun dumanı sonsuzlara dek tütecek” dediler..+U Çünkü O’nun yargıları doğru ve adildir. Yeryüzünü fuhşuyla yozlaştıran Büyük fahişeyi yargılayıp Kendi kullarının kanının öcünü aldı.”<* s Bundan sonra gökte büyük bir kalabalığın sesini andıran yüksek bir ses işittim. “Haleluya !” diyorlardı. “Kurtarış, yücelik ve güç Tanrımız’a özgüdür.d)A Peygamberlerin, kutsalların Ve yeryüzünde boğazlanan herkesin kanı Sende bulundu.”V(% Artık sende hiç kandil ışığı parlamayacak. Sende artık gelin güvey sesi duyulmayacak. Senin tüccarların dünyanın büyükleriydi. Bütün uluslar senin büyücülüğünle yoldan sapmıştı.X') Artık sende lir çalanların, ezgi okuyanların, Kaval ve borazan çalanların sesi Hiç işitilmeyecek. Artık sende hiçbir el sanatının ustası bulunmayacak. Sende artık değirmen sesi duyulmayacak.K& Sonra güçlü bir melek değirmen taşına benzer büyük bir taşı kaldırıp denize atarak şöyle dedi: “Koca kent Babil de İşte böyle şiddetle atılacak Ve bir daha görülmeyecek.% Ey gök, kutsallar, elçiler, peygamberler! Onun başına gelenlere sevinin! Çünkü Tanrı onu yargılayıp hakkınızı aldı.”z$m Başlarına toprak döktüler, yas tutup ağlayarak feryat ettiler: ‘Vay başına koca kent, vay! Denizde gemileri olanların hepsi Onun sayesinde, onun değerli mallarıyla Zengin olmuşlardı. Kent bir saat içinde viraneye döndü.’r#] Onca büyük zenginlik Bir saat içinde yok oldu.’ “Gemi kaptanları, yolcular, tayfalar, denizde çalışanların hepsi, onu yakan ateşin dumanını görünce uzakta durup, ‘Koca kent gibisi var mı?’ diye feryat ettiler.r"] Onca büyük zenginlik Bir saat içinde yok oldu.’ “Gemi kaptanları, yolcular, tayfalar, denizde çalışanların hepsi, onu yakan ateşin dumanını görünce uzakta durup, ‘Koca kent gibisi var mı?’ diye feryat ettiler.#!? “ ‘Vay başına, vay!’ diyecekler. ‘İnce keten, mor ve kırmızı kumaş kuşanmış, Altın, değerli taş ve incilerle süslenmiş Koca kent! 9 Babil’de bu malları satarak zenginleşen tüccarlar, kentin çektiği ıstıraptan dehşete düşecekler. Uzakta durup ağlayacak, yas tutacaklar.-S “Diyecekler ki, ‘Canının çektiği meyveler elinden gitti, Bütün değerli ve göz alıcı malların yok oldu. İnsanlar bunları bir daha göremeyecek.’fE Altını, gümüşü, değerli taşları, incileri, ince keteni, ipeği, mor ve kırmızı kumaşları, her çeşit kokulu ağacı, fildişinden yapılmış her çeşit eşyayı, en pahalı ağaçlardan, tunç, demir ve mermerden yapılmış her çeşit malı, tarçın ve kakule, buhur, güzel kokulu yağ, günnük, şarap, zeytinyağı, ince un ve buğdayı, sığırları, koyunları, atları, arabaları ve köleleri, insanların canını satın alacak kimse yok artık.fE Altını, gümüşü, değerli taşları, incileri, ince keteni, ipeği, mor ve kırmızı kumaşları, her çeşit kokulu ağacı, fildişinden yapılmış her çeşit eşyayı, en pahalı ağaçlardan, tunç, demir ve mermerden yapılmış her çeşit malı, tarçın ve kakule, buhur, güzel kokulu yağ, günnük, şarap, zeytinyağı, ince un ve buğdayı, sığırları, koyunları, atları, arabaları ve köleleri, insanların canını satın alacak kimse yok artık.xi “Dünya tüccarları onun için ağlayıp yas tutuyor. Çünkü mallarını satın alacak kimse yok artık./W Çektiği ıstıraptan dehşete düşecek, uzakta durup, ‘Vay başına koca kent, Vay başına güçlü kent Babil! Bir saat içinde cezanı buldun’ diyecekler.) “Kendisiyle fuhuş yapan ve sefahatte yaşayan dünya kralları onu yakan ateşin dumanını görünce onun için ağlayıp dövünecekler.3_ Bu nedenle başına gelecek belalar –Ölüm, yas ve kıtlık– Bir gün içinde gelecek. Ateş onu yiyip bitirecek. Çünkü onu yargılayan Rab Tanrı güçlüdür.A{ Kendini yücelttiği, sefahate verdiği oranda Istırap ve keder verin ona. Çünkü içinden diyor ki, ‘Tahtında oturan bir kraliçeyim, dul değilim. Asla yas tutmayacağım!’:m Babil nasıl davrandıysa, karşılığını ona aynen verin, Yaptıklarının iki katını ödeyin. Hazırladığı kâsedeki içkinin İki katını hazırlayıp ona içirin.mS Çünkü üst üste yığılan günahları göğe erişti, Ve Tanrı onun suçlarını anımsadı. 9 Gökten başka bir ses işittim: “Ey halkım!” diyordu. “Onun günahlarına ortak olmamak, Uğradığı belalara uğramamak için çık oradan!:m Çünkü bütün uluslar Azgın fuhşunun şarabından içtiler. Dünya kralları da Onunla fuhuş yaptılar. Dünya tüccarları Onun aşırı sefahatiyle zenginleştiler.”8i Melek gür bir sesle bağırdı: “Yıkıldı! Büyük Babil yıkıldı! Cinlerin barınağı, Her kötü ruhun uğrağı, Her murdar ve iğrenç kuşun sığınağı oldu.  Bundan sonra büyük yetkiye sahip başka bir meleğin gökten indiğini gördüm. Yeryüzü onun görkemiyle aydınlandı.^5 Gördüğün kadın dünya kralları üzerinde egemenlik süren büyük kenttir.”T! Çünkü Tanrı, amacını gerçekleştirme isteğini onların yüreğine koymuştur. Öyle ki, Tanrı’nın sözleri yerine gelinceye dek krallıklarını canavara devretmekte sözbirliği edecekler.1 “Gördüğün canavarla on boynuz fahişeden nefret edecek, onu perişan edip çıplak bırakacaklar. Etini yiyip kendisini ateşte yakacaklar./ Bundan sonra melek bana, “Şu gördüğün sular –fahişenin kenarında oturduğu sular– halklar, toplumlar, uluslar ve dillerdir” dedi._ 7 Kuzu’ya karşı savaşacaklar, ama Kuzu onları yenecek. Çünkü Kuzu, rablerin Rabbi, kralların Kralı’dır. O’nunla birlikte olanlar, çağrılmış, seçilmiş ve O’na sadık kalmış olanlardır.”f E Düşünce birliği içinde olan bu krallar güçlerini ve yetkilerini canavara verecekler.  Gördüğün on boynuz henüz egemenlik sürmemiş on kraldır; canavarla birlikte bir saat egemenlik sürmek üzere yetki alacaklar. } Yaşamış, ama şimdi yok olan canavarın kendisi sekizinci kraldır. O da yedilerden biridir ve yıkıma gitmektedir.p Y Bunların beşi düştü, biri duruyor, ötekiyse henüz gelmedi. Gelince kısa süre kalması gerek. “Bunu anlamak için bilgelik gerek. Yedi baş, kadının üzerinde oturduğu yedi tepedir; aynı zamanda yedi kraldır.C Gördüğün canavar bir zamanlar vardı, ama şimdi yok. Biraz sonra dipsiz derinliklerden çıkacak ve yıkıma gidecek. Yeryüzünde yaşayan ve dünya kurulalı beri adları yaşam kitabına yazılmamış olanlar canavarı görünce şaşacaklar. Çünkü o bir zamanlar vardı, şimdi yok, ama yine gelecek. 9 Melek bana, “Neden şaştın?” diye sordu. “Kadının ve onu taşıyan yedi başlı, on boynuzlu canavarın sırrını ben sana açıklayayım.&E Kadının, kutsalların ve İsa’ya tanıklık etmiş olanların kanıyla sarhoş olduğunu gördüm. Onu görünce büyük bir şaşkınlığa düştüm.zm Alnına şu gizemli ad yazılmıştı: BÜYÜK BABİL, DÜNYA FAHİŞELERİNİN VE İĞRENÇLİKLERİNİN ANASIG Kadın, mor ve kırmızı giysilere bürünmüş, altınlar, değerli taşlar, incilerle süslenmişti. Elinde iğrenç şeylerle, fuhşunun çirkeflikleriyle dolu altın bir kâse vardı.X) Bundan sonra melek beni Ruh’un yönetiminde çöle götürdü. Orada yedi başlı, on boynuzlu, üzeri küfür niteliğinde adlarla kaplı kırmızı bir canavarın üstüne oturmuş bir kadın gördüm.|q Dünya kralları onunla fuhuş yaptılar. Yeryüzünde yaşayanlar onun fuhşunun şarabıyla sarhoş oldular.”: o Yedi tası alan yedi melekten biri gelip benimle konuştu: “Gel!” dedi. “Sana engin suların kenarında oturan büyük fahişenin çarptırılacağı cezayı göstereyim.8i İnsanların üzerine gökten tanesi yaklaşık kırk kilo ağırlığında iri dolu yağdı. Dolu belası öyle korkunçtu ki, insanlar bu yüzden Tanrı’ya küfrettiler.;~q Bütün adalar ortadan kalktı, dağlar yok oldu.-}S Büyük kent üçe bölündü. Ulusların kentleri yerle bir oldu. Tanrı büyük Babil’i anımsadı, ona ateşli gazabının şarabını içeren kâseyi verdi.:|m O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Öyle büyük bir deprem oldu ki, yeryüzünde insan oldu olalı bu kadar büyük bir deprem olmamıştı.t{a Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, “Tamam!” dedi.Sz Üç kötü ruh, kralları İbranice Armagedon denilen yere topladılar. y9 “İşte hırsız gibi geliyorum! Çıplak dolaşmamak ve utanç içinde kalmamak için uyanık durup giysilerini üstünde bulundurana ne mutlu!”Qx Bunlar doğaüstü belirtiler gerçekleştiren cinlerin ruhlarıdır. Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’nın büyük gününde olacak savaş için bütün dünyanın krallarını toplamaya gidiyorlar.#w? Bundan sonra ejderhanın ağzından, canavarın ağzından ve sahte peygamberin ağzından kurbağaya benzer üç kötü ruhun çıktığını gördüm.v3 Altıncı melek tasını büyük Fırat Irmağı’na boşalttı. Gündoğusundan gelen kralların yolu açılsın diye ırmağın suları kurudu.vue Istırap ve yaralarından ötürü Göğün Tanrısı’na küfrettiler. Yaptıklarından tövbe etmediler. t9 Beşinci melek tasını canavarın tahtına boşalttı. Canavarın egemenliği karanlığa gömüldü. İnsanlar ıstıraptan dillerini ısırdılar.s) İnsanlar korkunç bir ısıyla kavruldular. Tövbe edip bu belalara egemen olan Tanrı’yı yücelteceklerine, O’nun adına küfrettiler.lrQ Dördüncü melek tasını güneşe boşalttı. Bununla güneşe insanları yakma gücü verildi.q Sunaktan gelen bir sesin, “Evet, Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, Yargıların doğru ve adildir” dediğini işittim.p Kutsalların ve peygamberlerin kanını döktükleri için, İçecek olarak sen de onlara kan verdin. Bunu hak ettiler.”o Sulardan sorumlu meleğin şöyle dediğini işittim: “Var olan, var olmuş olan kutsal Tanrı! Bu yargılarında adilsin.inK Üçüncü melek tasını ırmaklara, su pınarlarına boşalttı; bunlar da kana dönüştü.m İkinci melek tasını denize boşalttı. Deniz ölü kanına benzer kana dönüştü, içindeki bütün canlılar öldü.%lC Birinci melek gidip tasını yeryüzüne boşalttı. Canavarın işaretini taşıyıp heykeline tapanların üzerinde acı veren iğrenç yaralar oluştu.$k C Sonra tapınaktan yükselen gür bir sesin yedi meleğe, “Gidin, Tanrı’nın öfkesiyle dolu yedi tası yeryüzüne boşaltın!” dediğini işittim.j5 Tapınak Tanrı’nın yüceliğinden ve gücünden ötürü dumanla doldu. Yedi meleğin yedi belası sona erinceye dek kimse tapınağa giremedi.i} Dört yaratıktan biri yedi meleğe, sonsuzluklar boyunca yaşayan Tanrı’nın öfkesiyle dolu yedi altın tas verdi.h/ Yedi belayı taşıyan yedi melek temiz, parlak keten giysiler giymiş, göğüslerine altın kuşaklar sarınmış olarak tapınaktan çıktı.jgM Bundan sonra gökteki tapınağın, yani Tanıklık Çadırı’nın açıldığını gördüm.f Tanrı kulu Musa’nın ve Kuzu’nun ezgisini söylüyorlardı: “Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, Senin işlerin büyük ve şaşılası işlerdir. Ey ulusların kralı, Senin yolların doğru ve adildir. Ya Rab, senden kim korkmaz, Adını kim yüceltmez? Çünkü kutsal olan yalnız sensin. Bütün uluslar gelip sana tapınacaklar. Çünkü adil işlerin açıkça görüldü.”e Tanrı kulu Musa’nın ve Kuzu’nun ezgisini söylüyorlardı: “Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, Senin işlerin büyük ve şaşılası işlerdir. Ey ulusların kralı, Senin yolların doğru ve adildir. Ya Rab, senden kim korkmaz, Adını kim yüceltmez? Çünkü kutsal olan yalnız sensin. Bütün uluslar gelip sana tapınacaklar. Çünkü adil işlerin açıkça görüldü.”]d3 Ateşle karışık camdan deniz gibi bir şey gördüm. Canavara, heykeline ve adını simgeleyen sayıya karşı zafer kazananlar, ellerinde Tanrı’nın verdiği lirlerle cam denizin üzerinde durmuşlardı.)c M Gökte büyük ve şaşılası başka bir belirti gördüm: Son yedi belayı taşıyan yedi melekti. Çünkü Tanrı’nın öfkesi bu belalarla son buluyordu.b Kentin dışında çiğnenen masaradan kan aktı. Kan, 1 600 ok atımı kadar yayılıp atların gemlerine dek yükseldi.a) Bunun üzerine melek orağını yerin üzerine salladı. Yerin asmasının ürününü toplayıp Tanrı öfkesinin büyük masarasına attı.m`S Ateş üzerinde yetkili olan başka bir melek de sunaktan çıkıp geldi. Keskin orağı olana yüksek sesle, “Keskin orağını uzat!” dedi. “Yerin asmasının salkımlarını topla. Çünkü üzümleri olgunlaştı.”]_3 Gökteki tapınaktan başka bir melek çıktı. Onun da keskin bir orağı vardı.^^5 Bulutun üzerinde oturan, orağını yerin üzerine salladı, yerin ekini biçildi.E] Tapınaktan çıkan başka bir melek bulutun üzerinde oturana yüksek sesle bağırdı: “Orağını uzat ve biç! Biçme saati geldi. Çünkü yerin ekini olgunlaşmış bulunuyor.”!\; Sonra beyaz bir bulut gördüm. Bulutun üzerinde “insanoğluna benzer biri” oturuyordu. Başında altın bir taç, elinde keskin bir orak vardı.T[! Gökten bir ses işittim. “Yaz! Bundan böyle Rab’be ait olarak ölenlere ne mutlu!” diyordu. Ruh, “Evet” diyor, “Uğraşlarından dinlenecekler. Çünkü yaptıkları onları izleyecek.”Z Bu da, Tanrı’nın buyruklarını yerine getiren, İsa’ya imanlarını sürdüren kutsalların sabrını gerektirir.”,YQ Çektikleri işkencenin dumanı sonsuzlara dek tütecek. Canavara ve heykeline tapıp onun adının işaretini alanlar gece gündüz rahat yüzü görmeyecekler.pXY Onları üçüncü bir melek izledi. Yüksek sesle şöyle diyordu: “Bir kimse canavara ve heykeline taparsa, alnına ya da eline canavarın işaretini koydurursa, Tanrı gazabının kâsesinde saf olarak hazırlanmış Tanrı öfkesinin şarabından içecektir. Böylelerine kutsal meleklerin ve Kuzu’nun önünde ateş ve kükürtle işkence edilecek.pWY Onları üçüncü bir melek izledi. Yüksek sesle şöyle diyordu: “Bir kimse canavara ve heykeline taparsa, alnına ya da eline canavarın işaretini koydurursa, Tanrı gazabının kâsesinde saf olarak hazırlanmış Tanrı öfkesinin şarabından içecektir. Böylelerine kutsal meleklerin ve Kuzu’nun önünde ateş ve kükürtle işkence edilecek.V- Ardından gelen ikinci bir melek, “Yıkıldı! Kendi azgın fuhuş şarabını bütün uluslara içiren büyük Babil yıkıldı!” diyordu.z3z(zzzyyyyyyyyyyyyyyynycyXyMyBy7y,y!yy yxxxxxxxxxxxx}xrxgx\xQxFx;x0x%xxxwwwwwwwwwwwwwvwkw`wUwJw?w4w)wwwvvvvvvvvvvvvvzvovdvYvNvCv8v-v"vv vuuuuuuuuuuuu}urugu\uQuFu;u0u&uuutttttttttttttvtkt`tUtJt?t4t)tttssssssssssssszsosdsYsNsCs8s-s"ss srrrrrrrrrrrr~rsrhr]rRrGro3o(ooonnnnnnnnnnnnnxnmncnXnMnBn7n,n!nn nmmmmmmmmmmmm|mqmfm[mPmEm:m/m$mmmllllllllllllluljl_lTlIl>l3l(lllkkkkkkkkkkkkkxkmkbkXkMkBk7k,k!kk kjjjjjjjjjjjj}jrjgj\jQjFj;j0j%jjjiiiiiiiiiiiiiuiji_iTiIi>i3i(iiihhhhhhhhhhhhhyhnhchXhMhBh7h,h!hh hgggggggggggg}grggg\gQgFgc3c(cccbbbbbbbbbbbbbybnbcbXbMbBb7b,b!bb baaaaaaaaaaaa|aqaga\aQaFa;a0a%aaa`````````````u`j`_`T`I`>`3`(```_____________x_n_c_X_M_B_7_,_!__ _^^^^^^^^^^^^}^r^g^\^Q^F^;^0^%^^^]]]]]]]]]]]]]u]j]_]T]I]>]3](]]]\\\\\\\\\\\\\y\n\c\X\M\B\7\,\!\\ \[[[[[[[[[[[[|[q[f[[[P[E[:[/[%[[[ZZZZZZZZZZZZZuZjZ_ZTZIZ>Z3Z(ZZZYYYYYYYYYYYYYxYmYbYWYLYAY6Y+Y YY XXXXXXXXXXXXX|XqXfX[XPXEX:X/X$XXXWWWWWWWWWWWWWtWjW_WTWIW>W3W(WWWVVVVVVVVVVVVVyVnVcVXVMVBV7V,V!VV VUUUUUUUUUUUU|UqUfU[UPUEU;U0U%UUUTTTTTTTTTTTTTuTjT_TTTIT>T3T(TTTSSSSSSSSSSSSSySnScSXSMSBS7S,S!SS SRRRRRRRRRRRR|RqRfR[RPRER:R/R%RRRQQQQQQQQQQQQQuQjQ_QTQIQ>Q3Q(QQQPPPPPPPPPPPPPyPnPcPXPMPBP7P,P!PP POOOOOOOOOOOO|OqOfO[OQOFO;O0O%OOONNNNNNNNNNNNNuNjN_NUNJN?N4N)NNNMMMMMMMMMMMMMyMnMcMYMNMCM8M-M"MM MLLLLLLLLLLLL}LrLgL\LQLFL;L0L%LLLKKKKKKKKKKKKKuKjK_KTKIK>K3K(KKKJJJJJJJJJJJJJyJnJcJXJMJBJ7J,J!JJ JIIIIIIIIIIII|IqIfI[IPIFI;I0I%IIIHHHHHHHHHHHHHuHjH_HTHIH>H3H(HHHGGGGGGGGGGGGGyGnGcGXGMGBG7G,G!GG GFFFFFFFFFFFF|FqFfF\FQFFF;F0F%FFFEEEEEEEEEEEEEuEjE_ETEIE>E3E)EEEDDDDDDDDDDDDDyDnDcDXDMDBD7D,D!DD DCCCCCCCCCCCC}CrCgC\CQCFC;C0C%CCCBBBBBBBBBBBBBuBjB`BUBJB?B4B)BBBAAAAAAAAAAAAAyAoAdAYANACA8A-A"AA A@@@@@@@@@@@@}@r@g@\@Q@F@;@0@%@@@?????????????v?k?`?U?J???4?)???>>>>>>>>>>>>>>{>q>g>]>S>I>?>5>+>!>> >============~=s=h=]=R=G=<=1=&===<<<<<<<<<<<<737(7776666666666666x6m6b6W6L6A666+6 66 6555555555555|5q5f5[5P5E5:5/5$5554444444444444u4j4_4T4I4>434(4443333333333333x3m3b3W3L3B373,3!33 3222222222222}2r2g2\2Q2F2;202%2221111111111111u1j1_1T1I1>131(1110000000000000y0n0c0X0M0B070,0!00 0////////////}/r/g/\/Q/F/;/0/%///.............u.j.`.U.J.?.4.)...-------------y-n-c-X-M-B-8---"-- -,,,,,,,,,,,,},r,g,\,Q,F,;,0,%,,,+++++++++++++v+k+`+U+J+?+4+)+++*************z*o*d*Y*N*C*8*-*"** *))))))))))))~)s)h)])R)G)<)1)&)))(((((((((((((w(l(a(V(K(@(5(*((( '''''''''''''{'p'e'Z'O'D'9'.'#'' '&&&&&&&&&&&&~&s&h&]&R&G&<&1&&&&&%%%%%%%%%%%%%w%l%a%V%K%@%5%*%%% $$$$$$$$$$$$${$p$e$Z$O$D$9$.$#$$ $############~#s#h#^#S#H#=#2#'###"""""""""""""x"m"b"W"L"A"6"+" "" !!!!!!!!!!!!!{!p!e!Z!O!D!9!.!#!! !  t i ^ S H = 2 '   wlaVLA6+  {pf[PE:/$ti^SH=2'xmbWLA6+  {peZOD9.# ti^SH=2'wlaVK@5* {peZOD9/$ti^SH=2'xmbWLA6+  |qf[PE:/$ti^SH=3( # # # # # # #  # "# "" "! " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " " "  " ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !  !  #  "  !                                                                      ~  }  |  {  z  y  x  w   v & u % t $ s # r " q ! p  o  n  m  l  k  j  i  h  g  f  e  d  c  b  a  `  _  ^  ]  \  [  Z  Y  X  W  V  U  T  S  R  Q   P . O - N , M + L * K ) J ( I ' H & G % F $ E # D " C ! B  A  @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,  +  *  )  (  '  &  %  $  #   " + ! * )  (  '  &  %  $  #  "  !                                                                                % $ # " !                                        ( ' & % $ # " !                                                                !     ~ } | { z y x w v u t s r q p o  n  m  l  k  j i h g f e d c  b a ` _ ^ ] \ [ Z Y X W V U T S R Q P  O  N  M  L  K J I H G F E D  C $B #A "@ !?  > = < ; : 9 8 7 6 5 4 3 2 1 0 / . - ,  +  *  )  (  ' & % $ # " !                                                                                                                          $ # " !                                                                            ~ } | { z y x w v u t s r q p  o  n  m  l  k j i h g f e d  c  b  a  `  _  ^  ]  \  [  Z  Y  X  W  V  U  T  S  R  Q  P  O  N   M  3L  2K  1J  0I  /H  .G  -F  ,E  +D  *C  )B  (A  '@  &?  %>  $=  #<  ";  !:  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,  +  *  )  (  '  &  %  $  #  "  !                                                                                                 #  "  !                                                                                                                                                                     ~ } | { z  y x w v u t s r q p o  n  m  l  k  j i h g f e d c  b a ` _ ^ ] \ [ Z Y X W V U T S R Q P  O  N  M  L  K J I H G F E D  C B A @ ? > = < ; :  9  8  7  6  5 4 3 2 1 0 / .  - , + * ) ( ' & % $ # " !                                                                     2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2   2   2   2   2   2  2  2  2  2  2  2   2  1!  1   1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1   1   1   1   1   1  1  1  1  1  1  1   1  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0   0   0   0   0   0  0  0  0  0  0  0   0  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /   /   /   /   /   /  /  /  /  /  /  /   /  ."  .!  .   .  .  .  .  .  .  .  .  .  .  .  .  .~  .}  .|  .{  .z  .y  . x  . w  . v  . u  . t  .s  .r  .q  .p  .o  .n  .m   .l  -k  -j  -i  -h  -g  -f  -e  -d  -c  -b  -a  -`  -_  -^  -]  - \  - [  - Z  - Y  - X  -W  -V  -U  -T  -S  -R  -Q   -P  ,"O  ,!N  , M  ,L  ,K  ,J  ,I  ,H  ,G  ,F  ,E  ,D  ,C  ,B  ,A  ,@  ,?  ,>  ,=  ,<  ,;  , :  , 9  , 8  , 7  , 6  ,5  ,4  ,3  ,2  ,1  ,0  ,/   ,.  +"-  +!,  + +  +*  +)  +(  +'  +&  +%  +$  +#  +"  +!  +  +  +  +  +  +  +  +  +   +   +   +   +   +  +  +  +  +  +  +   +  *&  *%  *$  *#  *"  *!  *   *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *   *   *   *   *   *  *  *  *  *  *  *   *  )9  )8  )7  )6  )5  )4  )3  )2  )1  )0  )/  ).  )-  ),  )+  )*  ))  )(  )'  )&  )%  )$  )#  )"  )!  )   )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )   )   )   )   )   )  )  )  )  )  )  )   )  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (   (   (   (   (   (  (  (  (  (  (  (   (  '  '  '  '  '  '  '  '  '  '  '   '   '   '   '   '  '  '  '  '  '  '   '  &~  &}  &|  &{  &z  &y  &x  &w  &v  &u  &t  &s  &r  &q  &p  &o  &n  & m  & l  & k  & j  & i  &h  &g  &f  &e  &d  &c  &b   &a  %$`  %#_  %"^  %!]  % \  %[  %Z  %Y  %X  %W  %V  %U  %T  %S  %R  %Q  %P  %O  %N  %M  %L  %K  %J  % I  % H  % G  % F  % E  %D  %C  %B  %A  %@  %?  %>   %=  $+<  $*;  $):  $(9  $'8  $&7  $%6  $$5  $#4  $"3  $!2  $ 1  $0  $/  $.  $-  $,  $+  $*  $)  $(  $'  $&  $%  $$  $#  $"  $!  $  $  $   $   $   $   $   $  $  $  $  $  $  $   $  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #  #   #   #   #   #   #  #  #  #  #  #  #   #  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "  "   "   "   "   "   "  "  "  "  "  "  "   "  !  !  !  !  !  !  !  !   !   !   !   !   !  !  !  !  !  !  !   !                                                                   7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,  +  *  )  (  '  &  %  $  #  "  !                           ~  }  |  {  z  y  x   w   v   u   t   s  r  q  p  o  n  m  l   k  +j  *i  )h  (g  'f  &e  %d  $c  #b  "a  !`   _  ^  ]  \  [  Z  Y  X  W  V  U  T  S  R  Q  P  O  N  M   L   K   J   I   H  G  F  E  D  C  B  A   @  #?  ">  !=   <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,  +  *   )   (   '   &   %  $  #  "  !                                                             .  -  ,  +  *  )  (  '  &  %  $  #  "  !                                                                         #  "  !                                                                         "  !                                                                         C  B  A  @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .~  -}  ,|  +{  *z  )y  (x  'w  &v  %u  $t  #s  "r  !q   p  o  n  m  l  k  j  i  h  g  f  e  d  c  b  a  `  _  ^   ]   \   [   Z   Y  X  W  V  U  T  S  R   Q  P  O  N  M  L  K  J   I   H   G   F   E  D  C  B  A  @  ?  >   =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2   1   0   /   .   -  ,  +  *  )  (  '  &   %  "$  !#   "  !                                                                                                              &  %  $  #  "  !                                                                         !                                                                                                                                                                           ~  }  |  {  z  y  x  w   v   u   t   s   r  q  p  o  n  m  l  k   j  i  h  g  f  e  d  c  b  a  `  _   ^   ]   \   [   Z  Y  X  W  V  U  T  S   R  Q  P  O  N  M  L  K  J  I  H  G  F  E  D  C  B  A   @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -   ,  +  *  )  (  '  &  %  $  #  "  !                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                ~  }  |  {  z  y  x   w   v   u   t   s  r  q  p  o  n  m  l  k  j  i  h  g  f  e  d  c  b  a  `  _  ^   ]   \   [   Z   Y  X  W  V  U  T  S  R  Q  P  O  N  M  L  K  J  I  H  G  F   E   D   C   B   A  @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -   ,   +   *   )   (  '  &  %  $  #  "  !                                                                |qf[PE:/$~~~~~~~~~~~~~u~j~_~T~I~>~3~(~~~}}}}}}}}}}}}}x}m}b}W}L}A}6},}!}} }||||||||||||||q|f|[|P|E|:|/|$|||{{{{{{{{{{{{{u{j{_{T{I{>{3{({{{zzzzzzzzzzzzzyznzczXzMzBz7z,z!zz zyyyyyyyyyyyy|yqyfy[yPyEy:y/y$yyyxxxxxxxxxxxxxuxjx_xTxIx>x3x(xxxwwwwwwwwwwwwwxwmwbwWwLwAw6w+w"wwwvvvvvvvvvvvvvvxvmvbvWvLvAv6v+v vv uuuuuuuuuuuuu|uqufu[uPuEu:u/u$uuutttttttttttttutjt_tTtIt>t3t(tttsssssssssssssysnscsXsMsBs7s,s!ss srrrrrrrrrrrr}rrrgr\rQrFr;r0r%rrrqqqqqqqqqqqqqvqkq`qUqJq?q4q)qqqpppppppppppppypnpcpXpMpBp7p,p!pp poooooooooooo}orogo\oQoFo;o0o%ooonnnnnnnnnnnnnunjn_nTnJn?n4n)nnnmmmmmmmmmmmmmymnmcmXmMmCm8m-m"mm mllllllllllll}lrlhl]lRlGle3e(eeedddddddddddddydndcdXdMdBd7d,d!dd dcccccccccccc}crcgc\cQcFc;c0c%cccbbbbbbbbbbbbbubjb_bTbIb>b4b)bbbaaaaaaaaaaaaazaoadaYaNaCa8a-a"aa a````````````}`r`g`\`Q`F`<`1`&```_____________v_k_`_U_J_?_4_)___^^^^^^^^^^^^^z^o^d^Y^N^C^8^-^"^^ ^]]]]]]]]]]]]~]s]h]]]R]G]<]1]&]]]\\\\\\\\\\\\\w\l\a\V\K\@\5\*\\\ [[[[[[[[[[[[[z[o[d[Y[N[C[8[-["[[ [ZZZZZZZZZZZZ~ZsZhZ]ZRZGZP3P(PPPOOOOOOOOOOOOOxOmObOWOLOAO6O+O OO NNNNNNNNNNNNN|NqNfN[NPNEN:N/N$NNNMMMMMMMMMMMMMtMiM^MSMHM=M2M'MMMLLLLLLLLLLLLLxLmLbLWLLLAL6L+L LL KKKKKKKKKKKKK{KpKeKZKOKDK9K.K#KK KJJJJJJJJJJJJJtJiJ^JSJHJ=J2J'JJJIIIIIIIIIIIIIwIlIaIVIKI@I6I+I II HHHHHHHHHHHHH{HpHeHZHOHDH9H.H#HHHGGGGGGGGGGGGGtGiG^GSGHG=G2G'GGGFFFFFFFFFFFFFwFlFaFVFKF@F5F*FFF EEEEEEEEEEEEEzEoEdEYENECE8E-E"EE EDDDDDDDDDDDD}DrDgD\DQDFD>>>>>>>>>>>~>s>i>^>S>H>=>2>'>>>=============w=l=a=V=K=@=5=*=== <<<<<<<<<<<<<{,3,(,,,+++++++++++++x+m+b+W+L+A+6+++ ++ *************{*p*e*Z*O*D*9*.*#** *)))))))))))))t)i)^)S)H)=)2)')))(((((((((((((x(m(b(W(L(A(6(+( (( '''''''''''''|'q'f'['P'E':'/'$'''&&&&&&&&&&&&&t&i&^&S&H&=&2&'&&&%%%%%%%%%%%%%x%m%b%W%L%A%6%,%!%% %$$$$$$$$$$$$|$q$f$[$P$E$:$/$$$$$#############t#i#^#S#H#=#2#'###"""""""""""""x"m"b"W"L"A"6"+" "" !!!!!!!!!!!!!{!p!e!Z!O!D!9!.!#!!!  t i ^ S H = 2 '   wlaVK@5* {peZOD9.# ~si^SH=2'wlaVK@5* {pg]SI?5+! wmcYOE;1' zodYNC8-" }rg\QF;0%vk`UJ?4)zodYNC8-" }rg\QF;0%vk`UJ?4) 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 21 20 2/ 2. 2- 2, 2+ 2* 2) 2( 2' 2& 2% 2$ 2# 2" 2! 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2~ 2 } 2 | 2 { 2 z 2 y 2x 2w 2v 2u 2t 2s 2r  2q 2%p 2$o 2#n 2"m 2!l 2 k 2j 2i 2h 2g 2f 2e 2d 2c 2b 2a 2` 2_ 2^ 2] 2\ 2[ 2Z 2Y 2 X 2 W 2 V 2 U 2 T 2S 2R 2Q 2P 2O 2N 2M  2L  2.K  2-J  2,I  2+H  2*G  2)F  2(E  2'D  2&C  2%B  2$A  2#@  2"?  2!>  2 =  2<  2;  2:  29  28  27  26  25  24  23  22  21  20  2/  2.  2-  2,  2+  2 *  2 )  2 (  2 '  2 &  2%  2$  2#  2"  2!  2  2 2 ($  ($  ($  ($  ($  ($ ($ ($ ($ ($ ($ ($  ($ (#" (#! (#  (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (# (#  (#  (#  (#  (#  (# (# (# (# (# (# (#  (# (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" (" ("  ("  ("  ("  ("  (" (" (" (" (" (" ("  (" (!8 (!7 (!6 (!5 (!4 (!3 (!2 (!1 (!0 (!/ (!. (!- (!, (!+ (!* (!) (!( (!' (!& (!% (!$ (!# (!" (!! (!  (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (! (!  (!  (!  (!  (!  (! (! (! (! (! (! (!  (! ( * ( ) ( ( ( ' ( & ( % ( $ ( # ( " ( ! (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  ( ~ ( } ( | ( { ( z ( y ( x ( w ( v ( u ( t ( s ( r ( q  ( p (6o (5n (4m (3l (2k (1j (0i (/h (.g (-f (,e (+d (*c ()b ((a ('` (&_ (%^ ($] (#\ ("[ (!Z ( Y (X (W (V (U (T (S (R (Q (P (O (N (M (L (K (J (I (H (G ( F ( E ( D ( C ( B (A (@ (? (> (= (< (;  (: (9 (8 (7 ( 6 ( 5 ( 4 ( 3 ( 2 (1 (0 (/ (. (- (, (+  (* (() ('( (&' (%& ($% (#$ ("# (!" ( ! ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( (A (@ (? (> (= (< (; (: (9 (8 (7 (6 (5 (4 (3 (2 (1 (0 (/ (. (- (, (+ (* () (( (' (& (% ($ (# (" (! (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( (~ (} (| ({ (z  (y (x (w (v (u (t (s (r (q (p (o (n (m ( l ( k ( j ( i ( h (g (f (e (d (c (b (a  (` (_ (^ (] (\ ([ (Z (Y (X (W (V (U (T (S (R (Q (P (O ( N ( M ( L ( K ( J (I (H (G (F (E (D (C  (B ()A ((@ ('? (&> (%= ($< (#; (": (!9 ( 8 (7 (6 (5 (4 (3 (2 (1 (0 (/ (. (- (, (+ (* () (( (' (& ( % ( $ ( # ( " ( ! ( ( ( ( ( ( (  ( (# (" (! (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( (2 (1 (0 (/ (. (- (, (+ (* () (( (' (& (% ($ (# (" (! (  ( ( ( ( (~ (} (| ({ (z (y (x (w (v (u (t (s (r (q ( p ( o ( n ( m ( l (k (j (i (h (g (f (e  (d ()c ((b ('a (&` (%_ ($^ (#] ("\ (![ ( Z (Y (X (W (V (U (T (S (R (Q (P (O (N (M (L (K (J (I (H ( G ( F ( E ( D ( C (B (A (@ (? (> (= (<  (; (-: (,9 (+8 (*7 ()6 ((5 ('4 (&3 (%2 ($1 (#0 ("/ (!. ( - (, (+ (* () (( (' (& (% ($ (# (" (! ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ! (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (   (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (   (  ( # ( " ( ! (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (   (  ( $ ( # ( " ( ! (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (   (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (  (   (  (~ (} (| ({ (z (y (x (w (v (u (t (s (r ( q ( p ( o ( n ( m (l (k (j (i (h (g (f  (e (Yd (Xc (Wb (Va (U` (T_ (S^ (R] (Q\ (P[ (OZ (NY (MX (LW (KV (JU (IT (HS (GR (FQ (EP (DO (CN (BM (AL (@K (?J (>I (=H (<G (;F (:E (9D (8C (7B (6A (5@ (4? (3> (2= (1< (0; (/: (.9 (-8 (,7 (+6 (*5 ()4 ((3 ('2 (&1 (%0 ($/ (#. ("- (!, ( + (* () (( (' (& (% ($ (# (" (! ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( (1 (0 (/ (. (- (, (+ (* () (( (' (& (% ($ (# (" (! (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( (  ( (3 (2 (1 (0 (/ (. (- (, (+ (* () (( (' (& (% ($ (# (" (! (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (~ (} (| ({ ( z ( y ( x ( w ( v (u (t (s (r (q (p (o  (n ("m (!l ( k (j (i (h (g (f (e (d (c (b (a (` (_ (^ (] (\ ([ (Z (Y ( X ( W ( V ( U ( T (S (R (Q (P (O (N (M  (L  (6K  (5J  (4I  (3H  (2G  (1F  (0E  (/D  (.C  (-B  (,A  (+@  (*?  ()>  ((=  ('<  (&;  (%:  ($9  (#8  ("7  (!6  ( 5  (4  (3  (2  (1  (0  (/  (.  (-  (,  (+  (*  ()  ((  ('  (&  (%  ($  (#  ( "  ( !  (   (   (   (  (  (  (  (  (  ( ( " !                                    . - , + * ) ( ' & % $ # " !                                  7 6 5 4 3 2 1 0 / . - , + * ) ( ' & % $ # " !                                                    ~  }  |  {  z  y   x , w + v * u ) t ( s ' r & q % p $ o # n " m ! l  k  j  i  h  g  f  e  d  c  b  a  `  _  ^  ]  \  [  Z  Y  X  W  V  U  T  S  R  Q  P  O  N  M   L ! K  J  I  H  G  F  E  D  C  B  A  @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,   +  *  )  (  '  &  %  $  #  "  !                                                                      % $ # " !                                                                                  " !                                  !      ~  }  |  {  z  y  x  w  v  u  t  s  r  q  p  o  n  m  l  k  j  i  h  g  f  e  d  c   b 9 a 8 ` 7 _ 6 ^ 5 ] 4 \ 3 [ 2 Z 1 Y 0 X / W . V - U , T + S * R ) Q ( P ' O & N % M $ L # K " J ! I  H  G  F  E  D  C  B  A  @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,  +  *   )  ; (  : '  9 &  8 %  7 $  6 #  5 "  4 !  3  2   1   0   /   .   -   ,   +   *   )   (   '   &   %   $   #   "   !                                                                                     /  .  -  ,  +  *  )  (  '  &  %  $  #  "  !                                                                                                                                         $ # " !           ~  }  |  {  z  y  x  w  v  u  t  s  r  q  p  o  n  m  l  k  j  i  h   g & f % e $ d # c " b ! a  `  _  ^  ]  \  [  Z  Y  X  W  V  U  T  S  R  Q  P  O  N  M  L  K  J  I  H  G  F  E  D  C  B   A  @  ?  >  =  <  ;  :  9  8  7  6  5  4  3  2  1  0  /  .  -  ,  +  *  )  (  '  &  %  $   #  "  !                                   #  "  !                                                                                                               (& (% ($ (# (" (! ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  ( '+ '* ') '( '' '& '% '$ '# '" '! ' ' ' ' ' ' ' ' ' ' '  ' ~ ' } ' | ' { ' z ' y ' x ' w ' v ' u ' t ' s ' r ' q ' p ' o ' n ' m ' l ' k  ' j & i & h & g & f & e & d & c & b & a & ` & _ & ^ & ] & \ & [ & Z & Y & X & W & V & U & T & S & R & Q & P & O & N & M & L  & K % J % I % H % G % F % E % D % C % B % A % @ % ? % > % = % < % ; % : % 9 % 8 % 7 % 6 % 5 % 4 % 3 % 2 % 1 % 0 % /  % . $& - $% , $$ + $# * $" ) $! ( $ ' $ & $ % $ $ $ # $ " $ ! $ $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $  $ $ $ $ $  $  ##  #"  #!  #  #  #  #  # # # # # # # # # # # # # # # # # # # 2 |rg\QF;0%~~~~~~~~~~~~~u~j~`~U~J~?~4~)~~~}}}}}}}}}}}}}y}n}c}X}M}C}8}-}"}} }||||||||||||}|r|h|]|R|G|<|1|&|||{{{{{{{{{{{{{v{k{`{U{J{?{4{*{{{ zzzzzzzzzzzzzzzozdzYzNzCz9z.z#zz zyyyyyyyyyyyy~ysyhy]yRyGys3s(sssrrrrrrrrrrrrryrnrcrXrMrBr7r,r!rr rqqqqqqqqqqqq}qrqgq\qQqFq;q0q%qqqpppppppppppppvpkp`pUpJp?p4p)pppooooooooooooozooodoYoNoCo8o-o"oo onnnnnnnnnnnn~nsnhn]nRnGnh3h(hhhgggggggggggggxgmgbgWgLgAg6g+g gg fffffffffffff{fpfefZfOfDf9f.f#fffeeeeeeeeeeeeeteie^eSeHe=e2e'eeedddddddddddddxdmdbdWdLdAd6d+d dd ccccccccccccc|cqcfc[cPcEc:c/c$cccbbbbbbbbbbbbbubjb_bTbIb>b3b(bbbaaaaaaaaaaaaaxamabaWaLaAa6a+a aa `````````````{`q`f`[`P`E`:`/`$```_____________t_i_^_S_H_=_3_(___^^^^^^^^^^^^^^u^k^a^W^M^C^9^/^%^^^]]]]]]]]]]]]]y]n]c]X]M]B]7],]!]] ]\\\\\\\\\\\\}\r\g\\\Q\F\<\1\&\\\[[[[[[[[[[[[[v[k[`[U[J[?[5[*[[[ ZZZZZZZZZZZZZ{ZpZeZZZOZDZ9Z.Z#ZZ ZYYYYYYYYYYYY~YsYiY^YSYHY=Y2Y'YYYXXXXXXXXXXXXXwXlXaXVXLXAX6X+X XX WWWWWWWWWWWWW{WpWeWZWOWDW9W.W#WW WVVVVVVVVVVVVVtViV^VSVHV=V2V'VVVUUUUUUUUUUUUUxUmUbUWULUAU6U+U UU TTTTTTTTTTTTT{TpTeTZTOTDT9T.T#TT TSSSSSSSSSSSSStSiS^SSSHS=S2S'SSSRRRRRRRRRRRRRxRmRbRWRLRAR6R+R RR QQQQQQQQQQQQQ|QqQfQ[QPQEQ:Q/Q$QQQPPPPPPPPPPPPPtPiP_PTPIP>P3P(PPPOOOOOOOOOOOOOyOnOcOXOMOBO7O,O!OO ONNNNNNNNNNNN|NqNfN[NPNEN:N/N$NNNMMMMMMMMMMMMMtMiM^MSMHM=M2M'MMMLLLLLLLLLLLLLyLnLcLXLMLBL7L,L!LL LKKKKKKKKKKKK}KrKgK\KQKFK;K0K%KKKJJJJJJJJJJJJJvJkJ`JUJJJ?J4J)JJJIIIIIIIIIIIIIyInIcIXIMIBI7I,I!II IHHHHHHHHHHHH|HrHgH\HQHFH;H0H%HHHGGGGGGGGGGGGGvGkG`GUGJG?G4G)GGGFFFFFFFFFFFFFyFnFcFXFMFBF7F,F"FF FEEEEEEEEEEEE}ErEgE\EQEFE;E0E%EEEDDDDDDDDDDDDDvDkD`DUDJD?D4D)DDDCCCCCCCCCCCCCzCoCdCYCNCCC8C-C"CC CBBBBBBBBBBBBBwBmBcBYBOBEB;B1B'BBB AAAAAAAAAAAAAA}AsAiA_AUAKAAA7A-A"AA A@@@@@@@@@@@@}@r@g@\@Q@F@;@1@&@@@?????????????v?k?`?U?J???4?)???>>>>>>>>>>>>>z>o>d>Y>N>C>8>->">> >============~=s=h=]=R=G=<=1=&===<<<<<<<<<<<<.3.(...-------------y-n-c-X-M-B-7-,-!-- -,,,,,,,,,,,,},r,g,\,Q,F,;,0,%,,,+++++++++++++u+j+`+U+J+?+4+)+++*************y*n*c*X*M*B*7*,*!** *))))))))))))|)q)f)[)Q)F);)0)%)))(((((((((((((u(j(_(T(I(@(6(,("(((''''''''''''''x'n'd'Y'N'C'8'-'"'' '&&&&&&&&&&&&}&r&h&]&R&G&<&1&&&&&%%%%%%%%%%%%%w%l%a%V%K%@%5%*%%% $$$$$$$$$$$$$$w$m$c$Y$O$E$;$1$'$$$ ##############z#o#d#Y#N#C#8#-#"## #""""""""""""}"r"g"\"Q"F";"0"%"""!!!!!!!!!!!!!v!k!`!U!J!?!4!*!!! z o d Y N C 9 . #  ti^SH=2'xmbWLA6+  |qf[PE:/%uj_TI>3(yncXMB7,! }rg\QF;1&vk`UJ?4) zodYNC8-# ~sh]RG<1&vk`UJ?4)zodYNC8-" }rh]RG<1& Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z# Z" Z! Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z4 Z3 Z2 Z1 Z0 Z/ Z. Z- Z, Z+ Z* Z)~ Z(} Z'| Z&{ Z%z Z$y Z#x Z"w Z!v Z u Zt Zs Zr Zq Zp Zo Zn Zm Zl Zk Zj Zi Zh Zg Zf Ze Zd Zc Z b Z a Z ` Z _ Z ^ Z] Z\ Z[ ZZ ZY ZX ZW  ZV Z U Z T Z S Z R Z Q Z P Z O Z N Z M Z L Z K Z J Z I Z H Z G Z F Z E Z D Z C Z B Z A Z @  Z ? Z > Z = Z < Z ; Z : Z 9 Z 8 Z 7 Z 6 Z 5 Z 4 Z 3 Z 2 Z 1 Z 0 Z / Z . Z - Z , Z + Z * Z ) Z ( Z '  Z & Z % Z $ Z # Z " Z ! Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z   Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z   Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z   Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z~ Z} Z| Z{ Z z Z y Z x Z w Z v Zu Zt Zs Zr Zq Zp Zo  Zn Z$m Z#l Z"k Z!j Z i Zh Zg Zf Ze Zd Zc Zb Za Z` Z_ Z^ Z] Z\ Z[ ZZ ZY ZX ZW Z V Z U Z T Z S Z R ZQ ZP ZO ZN ZM ZL ZK  ZJ  ZI  ZH  ZG  ZF  ZE  ZD  ZC  ZB  ZA  Z@  Z?  Z>  Z=  Z<  Z;  Z :  Z 9  Z 8  Z 7  Z 6  Z5  Z4  Z3  Z2  Z1  Z0  Z/ Z. P- P, P+ P* P) P( P' P& P% P $ P # P " P ! P  P P P P P P P  P P P P P P P  P  P  P  P  P P P P P P P  P P P P P P P P P P P P  P  P  P  P  P P P P P P P  P  P  P  P  P  P  P  P  P  P  P   P   P   P   P   P  P  P  P  P  P  P P F F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F0 F/ F. F- F, F+ F* F) F( F' F& F% F$ F# F" F! F  F F F F F F F F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F F F F F F F F F F F F F F F F F F ~ F } F | F { F z Fy Fx Fw Fv Fu Ft Fs  Fr Fq Fp Fo Fn Fm Fl Fk Fj Fi Fh Fg Ff Fe Fd Fc Fb Fa F` F _ F ^ F ] F \ F [ FZ FY FX FW FV FU FT  FS F R F Q F P F O F N FM FL FK FJ FI FH FG  FF FE FD FC FB FA F@ F? F> F= F< F; F: F9 F8 F7 F6 F5 F4 F 3 F 2 F 1 F 0 F / F. F- F, F+ F* F) F(  F' F& F% F$ F# F" F! F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F   F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F   F  F ( F ' F & F % F $ F # F " F ! F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F   F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F   F  F 9 F 8 F 7 F 6 F 5 F 4 F 3 F 2 F 1 F 0 F / F . F - F , F + F * F ) F ( F ' F & F % F $ F # F " F ! F  F  F  F  F  F ~ F } F | F { F z F y F x F w F v F u F t F s F r F q F p F o F n F m F l F k F j F i F h F g F f F e  F d F#c F"b F!a F ` F_ F^ F] F\ F[ FZ FY FX FW FV FU FT FS FR FQ FP FO FN F M F L F K F J F I FH FG FF FE FD FC FB  FA F@ F? F> F= F< F; F: F9 F8 F7 F6 F5 F 4 F 3 F 2 F 1 F 0 F/ F. F- F, F+ F* F)  F( F(' F'& F&% F%$ F$# F#" F"! F! F  F F F F F F F F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F F F F F F F F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F F F F F F F F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F F F F F F F F F F F F  F  F  F  F  F F F F F F F  F  F$  F#  F"  F!  F   F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F  F~  F}  F|  F {  F z  F y  F x  F w  Fv  Fu  Ft  Fs  Fr  Fq  Fp Fo <!n < m <l <k <j <i <h <g <f <e <d <c <b <a <` <_ <^ <] <\ <[ < Z < Y < X < W < V <U <T <S <R <Q <P <O  <N <M <L <K < J < I < H < G < F <E <D <C <B <A <@ <?  <> <"= <!< < ; <: <9 <8 <7 <6 <5 <4 <3 <2 <1 <0 </ <. <- <, <+ <* <) < ( < ' < & < % < $ <# <" <! < < < <  < <- <, <+ <* <) <( <' <& <% <$ <# <" <! <  < < < < < < < < < < < < < < < < < < <  <  <  <  <  < < < < < < <  < <  < < < < < < <  < <3 <2 <1 <0 </ <. <- <, <+ <* <) <( <' <& <% <$ <# <" <! <  < < < < < < < < < < < < < < < < < < <  <  <  <  <  < < < < < < <  < < < < < < < < < < < < < < < < <  <  <  <  <  < < < < < < <  < < < < < < <  <  <  <  <  < < < < < < <  < <  <  < < < < <~ <} <|  <{ <?z <>y <=x <<w <;v <:u <9t <8s <7r <6q <5p <4o <3n <2m <1l <0k </j <.i <-h <,g <+f <*e <)d <(c <'b <&a <%` <$_ <#^ <"] <!\ < [ <Z <Y <X <W <V <U <T <S <R <Q <P <O <N <M <L <K <J <I < H < G < F < E < D <C <B <A <@ <? <> <=  << <; <: < 9 < 8 < 7 < 6 < 5 <4 <3 <2 <1 <0 </ <.  <- < !, < + < * < ) < ( < ' < & < % < $ < # < " < ! <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <   <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <   <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <   <  < + < * < ) < ( < ' < & < % < $ < # < " < ! <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <   <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <  <   <  <# <" <! <  < < < < < < < < < < < < < < < < < < <  <  < ~ < } < | <{ <z <y <x <w <v <u  <t <s <r <q <p <o <n <m <l <k <j <i <h <g < f < e < d < c < b <a <` <_ <^ <] <\ <[  <Z <Y <X <W <V <U <T <S <R <Q <P <O <N <M <L < K < J < I < H < G <F <E <D <C <B <A <@  <? <> <= < < < ; < : < 9 < 8 <7 <6 <5 <4 <3 <2 <1  <0 </ <. <- <, <+ <* <) <( <' <& <% < $ < # < " < ! <  < < < < < < <  < < < < < <  <  <  <  <  < < < < < < <  < < < < < < < < < < < < <  <  <  <  <  < < < < < < <  <  <  <  <  <  <  <   <   <   <   <   <  <  <  <  <  <  < < 2"  2"  2"  2"  2" 2" 2" 2" 2" 2" 2"  2" 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2! 2!  2!  2!  2!  2!  2! 2! 2! 2! 2! 2! 2!  2! 2 4 2 3 2 2 2 1 2 0 2 / 2 . 2 - 2 , 2 + 2 * 2 ) 2 ( 2 ' 2 & 2 % 2 $ 2 # 2 " 2 ! 2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2   2  2 2~ 2} 2| 2{ 2z 2y 2x 2w 2v 2u 2t 2s 2r 2q 2p 2o 2 n 2 m 2 l 2 k 2 j 2i 2h 2g 2f 2e 2d 2c  2b 2a 2` 2_ 2^ 2] 2\ 2[ 2 Z 2 Y 2 X 2 W 2 V 2U 2T 2S 2R 2Q 2P 2O  2N 2M 2L 2K 2J 2I 2H 2G 2F 2E 2D 2C 2B 2A 2@ 2? 2> 2 = 2 < 2 ; 2 : 2 9 28 27 26 25 24 23 22  21 2D0 2C/ 2B. 2A- 2@, 2?+ 2>* 2=) 2<( 2;' 2:& 29% 28$ 27# 26" 25! 24 23 22 21 20 2/ 2. 2- 2, 2+ 2* 2) 2( 2' 2& 2% 2$ 2# 2" 2! 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2~ 2} 2| 2{ 2z 2y 2x 2w 2v 2u 2t 2s 2r 2q 2p 2o 2n 2m 2 l 2 k 2 j 2 i 2 h 2g 2f 2e 2d 2c 2b 2a  2` 2_ 2^ 2] 2\ 2[ 2Z 2Y 2X 2W 2V 2 U 2 T 2 S 2 R 2 Q 2P 2O 2N 2M 2L 2K 2J  2I 2H 2G 2F 2E 2D 2C 2B 2 A 2 @ 2 ? 2 > 2 = 2< 2; 2: 29 28 27 26  25 24 23 22 21 20 2/ 2. 2- 2 , 2 + 2 * 2 ) 2 ( 2' 2& 2% 2$ 2# 2" 2!  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2   2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2  2 ~ 2 } 2 | 2 {  2 z 2 y 2 x 2 w 2 v 2 u 2 t 2 s 2 r 2 q 2 p 2 o 2 n 2 m 2 l 2 k 2 j 2 i 2 h 2 g 2 f 2 e 2 d 2 c 2 b 2 a 2 ` 2 _ 2 ^ 2 ] 2 \ 2 [  2 Z 2 Y 2 X 2 W 2 V 2 U 2 T 2 S 2 R 2 Q 2 P 2 O 2 N 2 M 2 L 2 K 2 J 2 I 2 H 2 G 2 F 2 E  2 D 2 C 2 B 2 A 2 @ 2 ? 2 > 2 = 2 < 2 ; 2 : 2 9 2 8 2 7 2 6 2 5 2 4 2 3 2 2 2 1 2 0 2 / 2 . 2 - 2 , 2 + 2 * 2 ) 2 (  2 ' 2& 2% 2$ 2# 2" 2! 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2  2 2! 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 Z }rg\QF;0%~~~~~~~~~~~~~u~j~_~T~I~>~3~(~~~}}}}}}}}}}}}}x}m}b}W}L}A}6}+}!}} }||||||||||||||q|f|[|P|E|:|/|$|||{{{{{{{{{{{{{u{j{_{T{I{>{3{({{{zzzzzzzzzzzzzyznzczXzMzBz7z,z!zz zyyyyyyyyyyyy|yqyfy[yPyEy:y/y$yyyxxxxxxxxxxxxxuxjx`xUxJx?x4x)xxxwwwwwwwwwwwwwywnwdwYwNwCw8w-w"ww wvvvvvvvvvvvv}vrvgv\vQvFv;v0v&vvvuuuuuuuuuuuuuvuku`uUuJu?u5u*uuu tttttttttttttztotdtYtNtCt8t-t"tt tssssssssssss}srsgs\sRsGsn4n*n nn nmmmmmmmmmmmmmmvmlmbmXmNmDm9m.m#mm mllllllllllll~lslhl]lRlGlf3f(fffeeeeeeeeeeeeeyeneceXeMeBe7e,e!ee edddddddddddd}drdgd\dQdGdN3N(NNNMMMMMMMMMMMMMxMmMbMWMLMAM6M+M MM LLLLLLLLLLLLL|LqLfL[LPLEL:L/L$LLLKKKKKKKKKKKKKtKjK_KTKIK>K3K(KKKJJJJJJJJJJJJJxJmJbJWJLJAJ6J+J JJ IIIIIIIIIIIII|IqIfI[IPIEI:I0I%IIIHHHHHHHHHHHHHuHjH_HTHIH>H3H(HHHGGGGGGGGGGGGGyGnGcGXGMGBG7G,G!GG GFFFFFFFFFFFF|FqFfF[FPFEF:F/F$FFFEEEEEEEEEEEEEtEiE_ETEIE>E3E(EEEDDDDDDDDDDDDDxDmDbDWDLDAD6D+D DD CCCCCCCCCCCCC{CpCeCZCOCDC9C.C#CC CBBBBBBBBBBBBBtBiB^BSBHB=B2B'BBBAAAAAAAAAAAAAwAlAaAWALAAA6A+A AA @@@@@@@@@@@@@{@p@e@Z@O@D@9@.@#@@@?????????????t?i?^?S?H?=?2?'???>>>>>>>>>>>>>w>l>a>V>K>A>6>+> >> ============={=p=e=Z=O=D=9=.=#== =<<<<<<<<<<<<333(3332222222222222x2m2b2W2L2A262+2 22 1111111111111{1p1f1[1P1E1:1/1$1110000000000000t0i0^0S0H0=020(000/////////////x/m/b/W/L/A/6/+/ // .............{.p.e.Z.O.D.9...#.. .--------------u-k-a-W-M-C-9-/-$---,,,,,,,,,,,,,t,i,^,S,H,=,2,',,,+++++++++++++x+m+b+W+L+A+6+++ ++ *************|*q*f*[*P*E*:*/*$***)))))))))))))t)i)^)S)H)=)2)')))(((((((((((((x(m(b(W(L(A(6(+( (( '''''''''''''|'q'f'['P'E':'/'$'''&&&&&&&&&&&&&u&j&_&T&I&>&3&(&&&%%%%%%%%%%%%%y%n%c%X%M%B%7%,%!%% %$$$$$$$$$$$$|$q$g$\$Q$F$;$0$%$$$#############u#j#_#T#I#>#3#(###"""""""""""""y"n"c"X"M"B"7","!"" "!!!!!!!!!!!!|!q!f![!P!F!;!0!%!!! u k ` U J ? 4 )   zodYNC8-" }sh]RG<1&vk`UJ?5* zodYNC8-" ~sh]RG<1&wlaVK@5* zodYNC8-" ~sh]RG<1&vkaVK@5* zodYNC8-" ~sh]RG<1&wlaVK@5*  x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x ' x ' x ' x ' x ' x' x' x' x' x' x' x'  x' x' x' x' x' x' x' x' x' x ' x '~ x '} x '| x '{ x'z x'y x'x x'w x'v x'u x't  x's x%'r x$'q x#'p x"'o x!'n x 'm x'l x'k x'j x'i x'h x'g x'f x'e x'd x'c x'b x'a x'` x'_ x'^ x'] x'\ x'[ x 'Z x 'Y x 'X x 'W x 'V x'U x'T x'S x'R x'Q x'P x'O  x'N x%'M x$'L x#'K x"'J x!'I x 'H x'G x'F x'E x'D x'C x'B x'A x'@ x'? x'> x'= x'< x'; x': x'9 x'8 x'7 x'6 x '5 x '4 x '3 x '2 x '1 x'0 x'/ x'. x'- x', x'+ x'*  x') x)'( x('' x''& x&'% x%'$ x$'# x#'" x"'! x!' x ' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x ' x ' x ' x ' x ' x' x' x' x' x' x' x'  x' x& x& x& x& x& x& x& x & x & x & x & x & x& x& x& x& x& x& x&  x& x&& x%& x$& x#& x"& x!& x & x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x & x & x & x & x & x& x& x& x& x& x& x&  x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x & x & x & x & x & x& x& x& x& x& x& x&  x& x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x &  x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x & x &~ x &} x &|  x &{ x &z x &y x &x x &w x &v x &u x &t x &s x &r x &q x &p x &o x &n x &m x &l x &k x &j x &i x &h  x &g x $&f x #&e x "&d x !&c x &b x &a x &` x &_ x &^ x &] x &\ x &[ x &Z x &Y x &X x &W x &V x &U x &T x &S x &R x &Q x &P x &O x &N x &M x &L x &K x &J x &I x &H x &G x &F x &E x &D  x &C x %&B x $&A x #&@ x "&? x !&> x &= x &< x &; x &: x &9 x &8 x &7 x &6 x &5 x &4 x &3 x &2 x &1 x &0 x &/ x &. x &- x &, x &+ x &* x &) x &( x &' x && x &% x &$ x &# x &" x &! x & x &  x & x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x& x & x & x & x & x & x& x& x& x& x& x& x&  x& x& x% x% x% x% x% x% x % x % x % x % x % x% x% x% x% x% x% x%  x% x!% x % x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x % x % x % x % x % x% x% x% x% x% x% x%  x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x % x % x % x % x % x% x% x% x% x% x% x%  x% x,% x+% x*% x)% x(% x'% x&% x%% x$% x#% x"% x!% x % x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x% x % x % x % x % x % x% x% x% x% x% x% x%  x% x% x% x% x% x% x% x%~ x%} x%| x%{ x%z x%y x%x x%w x %v x %u x %t x %s x %r x%q x%p x%o x%n x%m x%l x%k  x%j x%i x%h x%g x%f x%e x%d x%c x%b x%a x%` x%_ x%^ x %] x %\ x %[ x %Z x %Y x%X x%W x%V x%U x%T x%S x%R  x%Q  x%P  x%O  x%N  x%M  x%L  x %K  x %J  x %I  x %H  x %G  x%F  x%E  x%D  x%C  x%B  x%A  x%@ x%? n5%> n4%= n3%< n2%; n1%: n0%9 n/%8 n.%7 n-%6 n,%5 n+%4 n*%3 n)%2 n(%1 n'%0 n&%/ n%%. n$%- n#%, n"%+ n!%* n %) n%( n%' n%& n%% n%$ n%# n%" n%! n% n% n% n% n% n% n% n% n% n% n % n % n % n % n % n% n% n% n% n% n% n%  n% n% n% n% n% n% n% n% n% n% n% n$ n$ n$ n$ n$ n$ n $ n $ n $ n $ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$  n$ n+$ n*$ n)$ n($ n'$ n&$ n%$ n$$ n#$ n"$ n!$ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n $ n $ n $ n $ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$  n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n $ n $ n $ n $ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$  n$ n.$ n-$ n,$ n+$ n*$ n)$ n($ n'$ n&$ n%$ n$$ n#$ n"$ n!$ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n $ n $ n $ n $ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$  n$ n$~ n$} n$| n${ n$z n$y n$x n$w n$v n$u n$t n $s n $r n $q n $p n $o n$n n$m n$l n$k n$j n$i n$h  n$g n"$f n!$e n $d n$c n$b n$a n$` n$_ n$^ n$] n$\ n$[ n$Z n$Y n$X n$W n$V n$U n$T n$S n$R n $Q n $P n $O n $N n $M n$L n$K n$J n$I n$H n$G n$F  n$E n"$D n!$C n $B n$A n$@ n$? n$> n$= n$< n$; n$: n$9 n$8 n$7 n$6 n$5 n$4 n$3 n$2 n$1 n$0 n $/ n $. n $- n $, n $+ n$* n$) n$( n$' n$& n$% n$$  n$# n$" n$! n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n $ n $ n $ n $ n $ n$ n$ n$ n$ n$ n$ n$  n$ n "$ n !$ n $ n $ n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n #  n # n !# n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n #  n # n +# n *# n )# n (# n '# n &# n %# n $# n ## n "# n !# n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n #  n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n # n #~ n #} n #| n #{ n #z  n #y n #x n #w n #v n #u n #t n #s n #r n #q n #p n #o n #n n #m n #l n #k n #j n #i n #h n #g n #f n #e n #d n #c n #b n #a n #` n #_ n #^  n #] nB#\ nA#[ n@#Z n?#Y n>#X n=#W n<#V n;#U n:#T n9#S n8#R n7#Q n6#P n5#O n4#N n3#M n2#L n1#K n0#J n/#I n.#H n-#G n,#F n+#E n*#D n)#C n(#B n'#A n&#@ n%#? n$#> n##= n"#< n!#; n #: n#9 n#8 n#7 n#6 n#5 n#4 n#3 n#2 n#1 n#0 n#/ n#. n#- n#, n#+ n#* n#) n#( n #' n #& n #% n #$ n ## n#" n#! n# n# n# n# n#  n# n3# n2# n1# n0# n/# n.# n-# n,# n+# n*# n)# n(# n'# n&# n%# n$# n## n"# n!# n # n# n# n# n# n# n# n# n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n " n " n " n " n " n" n" n" n" n" n" n"  n" n&" n%" n$" n#" n"" n!" n " n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n " n " n " n " n " n" n" n" n" n" n" n"  n" n" n" n" n" n" n " n " n " n " n " n" n" n" n" n" n" n"  n" n"" n!" n " n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n " n " n " n " n " n" n" n" n" n" n" n"  n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n" n "~ n "} n "| n "{ n "z n"y n"x n"w n"v n"u n"t n"s  n"r n."q n-"p n,"o n+"n n*"m n)"l n("k n'"j n&"i n%"h n$"g n#"f n""e n!"d n "c n"b n"a n"` n"_ n"^ n"] n"\ n"[ n"Z n"Y n"X n"W n"V n"U n"T n"S n"R n"Q n "P n "O n "N n "M n "L n"K n"J n"I n"H n"G n"F n"E  n"D  n5"C  n4"B  n3"A  n2"@  n1"?  n0">  n/"=  n."<  n-";  n,":  n+"9  n*"8  n)"7  n("6  n'"5  n&"4  n%"3  n$"2  n#"1  n""0  n!"/  n ".  n"-  n",  n"+  n"*  n")  n"(  n"'  n"&  n"%  n"$  n"#  n""  n"!  n"  n"  n"  n"  n"  n "  n "  n "  n "  n "  n"  n"  n"  n"  n"  n"  n" n" d" d" d" d" d" d" d" d" d" d" d" d" d " d " d " d ! d ! d! d! d! d! d! d! d!  d! d'! d&! d%! d$! d#! d"! d!! d ! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d ! d ! d ! d ! d ! d! d! d! d! d! d! d!  d! d3! d2! d1! d0! d/! d.! d-! d,! d+! d*! d)! d(! d'! d&! d%! d$! d#! d"! d!! d ! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d ! d ! d ! d ! d ! d! d! d! d! d! d! d!  d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d ! d ! d ! d ! d ! d! d! d! d! d! d! d!  d! d! d! d! d! d! d! d! d!~ d!} d!| d!{ d!z d!y d !x d !w d !v d !u d !t d!s d!r d!q d!p d!o d!n d!m  d!l d+!k d*!j d)!i d(!h d'!g d&!f d%!e d$!d d#!c d"!b d!!a d !` d!_ d!^ d!] d!\ d![ d!Z d!Y d!X d!W d!V d!U d!T d!S d!R d!Q d!P d!O d!N d !M d !L d !K d !J d !I d!H d!G d!F d!E d!D d!C d!B  d!A d!!@ d !? d!> d!= d!< d!; d!: d!9 d!8 d!7 d!6 d!5 d!4 d!3 d!2 d!1 d!0 d!/ d!. d!- d !, d !+ d !* d !) d !( d!' d!& d!% d!$ d!# d!" d!!  d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d! d ! d ! d ! d ! d ! d! d! d! d! d! d! d!  d! d! d! d! d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d d% d$ d# d" d! d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d d! d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d d ' d & d % d $ d # d " d ! d d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d d d d d d  d  d  d  d  d  d   d  d  ~ d  } d  | d  { d  z d  y d  x d  w d  v d  u d  t d  s d  r d  q d  p d  o d  n d  m d l d k d j d i d h d  g d  f d  e d  d d  c d  b d  a  d ` d  _ d  ^ d  ] d  \ d  [ d  Z d  Y d  X d  W d  V d  U d  T d  S d  R d Q d P d O d N d M d  L d  K d  J d  I d  H d  G d  F  d E d  D d  C d  B d  A d  @ d  ? d > d = d < d ; d : d  9 d  8 d  7 d  6 d  5 d  4 d  3  d 2 d 1 d 0 d / d . d - d  , d  + d  * d  ) d  ( d  ' d  &  d % d $ d # d " d ! d d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d  d   d  d  d  d  d  d  d d d d d d  d  d  d  d  d  d  d  d d  d  d d d d d d d  d d d d d d d d d d d d  d  d  d  d  d d d d d d d  d d d d d d d d d d d d d d  d  d  d  d  d d d d d d d  d d  d  d  d  d d d d d d d  d d' d& d% d$ d# d" d! d  d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d  d  d  d  d d d d d d d  d d  d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d ~ d } d | d { dz dy dx dw dv du dt  ds  dr  dq  dp  do  dn  dm  dl  dk  dj  di  dh  dg  df  de  d d  d c  d b  d a  d `  d_  d^  d]  d\  d[  dZ  dY dX Z W Z V Z U Z T Z S ZR ZQ ZP ZO ZN ZM ZL  ZK ZJ ZI ZH ZG ZF ZE ZD ZC ZB ZA Z@ Z? Z> Z= Z< Z; Z: Z9 Z 8 Z 7 Z 6 Z 5 Z 4 Z3 Z2 Z1 Z0 Z/ Z. Z-  Z, Z + Z * Z ) Z( Z' Z& Z% Z$ Z# Z"  Z! Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z, Z+ Z* Z) Z( Z' Z& Z% Z$ Z# Z" Z! Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z~ Z} Z| Z{ Zz Z y Z x Z w Z v Z u Zt Zs Zr Zq Zp Zo Zn  Zm Zl Zk Z j Z i Z h Z g Z f Ze Zd Zc Zb Za Z` Z_  Z^ Z*] Z)\ Z([ Z'Z Z&Y Z%X Z$W Z#V Z"U Z!T Z S ZR ZQ ZP ZO ZN ZM ZL ZK ZJ ZI ZH ZG ZF ZE ZD ZC ZB ZA Z @ Z ? Z > Z = Z < Z; Z: Z9 Z8 Z7 Z6 Z5  Z4 Z3 Z2 Z1 Z0 Z/ Z. Z- Z, Z+ Z* Z) Z ( Z ' Z & Z % Z $ Z# Z" Z! Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z: Z9 Z8 Z7 Z6 Z5 Z4 Z3 Z2 Z1 Z0 Z/ Z. Z- Z, Z+ Z* Z) Z( Z' Z& Z% Z$ Z# Z" Z! Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z x' 8}|qf[PE:/%~~~~~~~~~~~~~u~j~_~T~I~>~3~(~~~}}}}}}}}}}}}}y}n}c}X}M}B}7},}!}} }||||||||||||}|r|g|\|Q|F|;|0|%|||{{{{{{{{{{{{{u{k{`{U{J{?{4{){{{zzzzzzzzzzzzzyznzczXzMzBz7z,z!zz zyyyyyyyyyyyy|yqyfy[yPyEy:y/y$yy yxxxxxxxxxxx}xqxexYxMxAx5x)xxxwwwwwwwwwwwwuwiw]wQwEw9w-w!ww vvvvvvvvvvvvzvnvbvVvJv>v2v&vvvuuuuuuuuuuu~urugu[uOuCu7u+uuuttttttttttttwtkt_tStGt;t/t#tt ssssssssssss{sosdsXsLs@s4s(sssrrrrrrrrrrrrtrhr\rPrDr8r-r!rr qqqqqqqqqqqqyqmqaqUqIq=q1q%qq qppppppppppp}pqpepYpMpAp5p)pppoooooooooooouoio]oQoEo9o-o!oo nnnnnnnnnnnnynmnbnVnJn>n2n&nnnmmmmmmmmmmm~mrmfmZmNmBm6m*mmmllllllllllllwlkl_lSlGl;l/l#ll kkkkkkkkkkkk{kokckWkKk?k3k'kkkjjjjjjjjjjjjtjhj\jPjDj8j,j jjiiiiiiiiiiiixili`iTiHif2f&fffeeeeeeeeeeeesege[eOeCe7e+eeeddddddddddddwdkd_dSdGd;d/d#dd cccccccccccc|cpcdcXcLc@c5c)cccbbbbbbbbbbbbubjb^bRbFb:b.b"bb aaaaaaaaaaaazanabaVaJa>a2a&aaa````````````s`g`[`O`C`7`+```____________w_k___S_G_;_/_#__ _^^^^^^^^^^^|^p^d^X^L^@^4^(^^^]]]]]]]]]]]]u]i]]]Q]E]9]-]!]] \\\\\\\\\\\\z\n\b\V\J\>\2\&\\\[[[[[[[[[[[[t[h[\[P[D[8[,[ [[ZZZZZZZZZZZZxZlZ`ZUZIZ=Z1Z%ZZ ZYYYYYYYYYYY}YrYfYZYNYBY6Y*YYYXXXXXXXXXXXXvXjX^XRXFX:X.X"XX WWWWWWWWWWWW{WoWcWWWKW?W3W'WWWVVVVVVVVVVVVtVhV\VPVDV8V,V VVUUUUUUUUUUUUxUlU`UTUHUR2R&RRRQQQQQQQQQQQQsQgQ[QOQCQ7Q+QQQPPPPPPPPPPPPxPlP`PTPHPO3O(OOONNNNNNNNNNNN{NoNcNWNKN?N3N'NNNMMMMMMMMMMMMtMhM\MPMDM9M-M!MM LLLLLLLLLLLLyLmLaLULIL=L2L&LLLKKKKKKKKKKKKsKgK[KOKCK7K+KKKJJJJJJJJJJJJwJkJ_JSJGJ;J/J#JJ IIIIIIIIIIII|IpIdIXILI@I4I(IIIHHHHHHHHHHHHuHiH]HQHEH9H-H!HH GGGGGGGGGGGGzGnGbGVGJG>G2G&GGGFFFFFFFFFFF~FrFfFZFNFCF7F+FFFEEEEEEEEEEEEwEkE`ETEHE@2@&@@@???????????~?r?g?[?O?C?7?+???>>>>>>>>>>>>w>k>_>S>G>;>/>#>> ============|=p=d=X=M=A=5=)===<<<<<<<<<<<;2;&;;;::::::::::::s:g:[:O:C:7:+:::999999999999x9l9`9T9H9<909$99 988888888888}8q8e8Y8M8A858)888777777777777v7j7^7R7F7:7.7"77 666666666666{6o6c6W6K6?636'666555555555555t5h5\5P5D585,5 55 444444444444y4m4a4U4I4=414%44 433333333333~3r3f3Z3N3B363*333222222222222v2j2^2R2F2:2.2"22 111111111111{1o1c1W1K1?131'111000000000000t0h0\0P0D080,0 00////////////y/m/a/U/I/=/1/%// /...........}.q.e.Y.N.B.6.*...------------v-j-^-R-F-:-.-#-- ,,,,,,,,,,,,{,o,c,W,K,?,3,',,,++++++++++++t+h+\+P+D+8+,+ ++************x*l*`*U*I*=*1*%** *)))))))))))})q)e)Y)M)C)8)-)")) )((((((((((((v(j(^(R(F(:(.("(( ''''''''''''z'n'b'V'J'>'2'&'''&&&&&&&&&&&~&r&f&Z&N&B&6&*&&&%%%%%%%%%%%%w%k%_%S%G%;%/%#%% $$$$$$$$$$$$|$p$d$X$L$@$4$($$$############u#i#]#Q#E#9#-#!## """"""""""""z"n"b"V"J">"2"&"""!!!!!!!!!!!!s!g![!O!C!7!+!!! x l ` T H < 0 $  |pdXL@4(ui]QF:." znbVJ>2&~rfZNB8-" wk_SG;/# |pdXL@4(th\QE9-! ymaUI>2&~rf[OC7+xl`TH<0$ |pdXL@4(th\PD8, xl`TH<0$ }  0  0  0  0  0 0 0 0 0 0 0 0  0 I0 H0 G0 F0 E0 D0 C0 B0 A0 @0 ?0 >0 =0 <0 ;0 :0 90 80 70 60 50 40 30 20 10 00 /0 .0 -0 ,0 +0 *0 )0 (0 '0 &0 %0 $0 #0 "0 !0  0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0  0  0  0  0  0 0 0 0 0 0 0 0  0 0 0 0 0 0 0  0~  0}  0|  0{  0z 0y 0x 0w 0v 0u 0t 0s  0r 0q 0p 0o 0n 0m 0l  0k  0j  0i  0h  0g 0f 0e 0d 0c 0b 0a 0`  0_ 0^ 0] 0\ 0[ 0Z 0Y 0X 0W 0V 0U  0T  0S  0R  0Q  0P 0O 0N 0M 0L 0K 0J 0I  0H  0G 0F 0E 0D 0C 0B 0A 0@ 0? 0> 0= 0< 0; 0: 09 08 07 06 05  04  03  02  01  00 0/ 0. 0- 0, 0+ 0* 0)  0( 0' 0& 0% 0$ 0# 0" 0!  0  0  0  0  0 0 0 0 0 0 0 0  0   0   0   0  0  0  0  0  0  0  0  0  ,0  +0  *0  )0  (0  '0  &0  %0  $0  #/  "/  !/  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /   /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /  /   / $/ #/ "/ !/  / / / / / / / / / / / / / / / / / / /  /  /  /  /  / / / / / / / /  / / / / / / / / / / / / / / / /  /  /  /  /  / / / / / / / /  / / / / / / / / / /  /  /  /  /  / / /~ /} /| /{ /z /y  /x /w /v /u /t  /s  /r  /q  /p  /o /n /m /l /k /j /i /h  /g /f /e /d /c /b /a /` /_ /^ /] /\  /[  /Z  /Y  /X  /W /V /U /T /S /R /Q /P  /O  /N  /M  /L  /K  /J /I /H /G /F /E /D /C  /B F/A E/@ D/? C/> B/= A/< @/; ?/: >/9 =/8   .=  .< .; .: .9 .8 .7 .6 .5  .4 $.3 #.2 ".1 !.0  ./ .. .- ., .+ .* .) .( .' .& .% .$ .# ." .! . . . .  .  .  .  .  . . . . . . . .  . . . . . . . . . . . . . . .  .  .  -  -  - - - - - - - -  -  - - - - - - - -  - - - - - - - - - - -  -  -  -  -  - - - - - - - -  - - - - - - - - - - - - - - - -  -  -  -  -  - - - - - - - -  - - - - - - - - - - - - - - -  -  -  -  -  - - - - - - - -  - - - - - - - - -  -  -  -  -  - - - - - - - -  -  -  -  -  - - - - - - - -~  -} -| -{ -z -y -x -w -v  -u  -t  -s  -r  -q -p -o -n -m -l -k -j  -i %-h $-g #-f "-e !-d  -c -b -a -` -_ -^ -] -\ -[ -Z -Y -X -W -V -U -T -S -R -Q  -P  -O  -N  -M  -L -K -J -I -H -G -F -E  -D  -C  -B  -A -@ -? -> -= -< -; -:  -9 "-8 !-7  -6 -5 -4 -3 -2 -1 -0 -/ -. -- -, -+ -* -) -( -' -& -% -$  -#  -"  -!  -  - - - - - - - -  - - - - - - -  -  -  -  -  - - - - - - - -  - -  -  -  -  ,  , , , , , , , ,  , , , , , , ,  ,  ,  ,  ,  , , , , , , , ,  , , ,  ,  ,  ,  ,  , , , , , , , ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,   ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,   ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,   ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,   ,  ,  ,  ,  ,  ,  ,~  ,}  ,|  ,{  ,z  ,y  ,x  ,w  ,v  ,u  ,t  ,s  ,r  ,q  ,p  ,o  ,n  ,m  ,l  ,k  ,j  ,i  ,h  ,g  ,f   ,e ,d ,c ,b ,a ,`  ,_  ,^  ,]  ,\  ,[ ,Z ,Y ,X ,W ,V ,U ,T  ,S ,R ,Q ,P ,O ,N ,M ,L ,K ,J  ,I  ,H  ,G  ,F  ,E ,D ,C ,B ,A ,@ ,? ,>  ,= *,< ),; (,: ',9 &,8 %,7 $,6 #,5 ",4 !,3  ,2 ,1 ,0 ,/ ,. ,- ,, ,+ ,* ,) ,( ,' ,& ,% ,$ ,# ," ,! ,  ,  ,  ,  ,  , , , , , , , ,  , ,  ,  ,  ,  ,  , , , , , , , ,  , , , , , , + + + +  +  +  +  +  + + + + + + + +  + + + + +  +  +  +  +  + + + + + + + +  + + + + + +  +  +  +  +  + + + + + + + +  +  +  +  +  +   +   +   +   +   +  +  +  +  +  +  +  +  + + + + + + + + + + + + + + + + + +  +  +  +  +  + + + + + + + +  + + + + + + + + +  +  +  +  +  + + + + + + + +  + "+ !+  + + + + + + + +~ +} +| +{ +z +y +x +w +v +u +t +s  +r  +q  +p  +o  +n +m +l +k +j +i +h +g  +f  +e +d +c +b +a +` +_ +^ +] +\ +[ +Z +Y +X +W +V +U +T +S  +R  +Q  +P  +O  +N +M +L +K +J +I +H +G  +F +E +D +C +B +A +@ +? +> += +< +; +: +9 +8 +7 +6 +5 +4  +3  +2  +1  +0  +/ +. +- +, ++ +* +) +(  +' +& +% +$ +# +" +! + + + + + + + + + + + +  +  +  +  +  + + + + + + + +  +  + + + + + + + + * * * * * * * * * * *  *  *  *  *  * * * * * * * *  * * * * * * *  *  *  *  *  * * * * * * * *  * * * * * * * * * * * * * * * * * *  *  *  *  *  * * * * * * * *  * * * * * * * *  * * * * * * *  *  *  *  *  * * * * * * * *  * * * * *  *  *  *  *  * * * * * * * *  * * * * * * * * * * * * * *~ *}  *|  *{  *z  *y  *x *w *v *u *t *s *r *q  *p +*o **n )*m (*l '*k &*j %*i $*h #*g "*f !*e  *d *c *b *a *` *_ *^ *] *\ *[ *Z *Y *X *W *V *U *T *S *R  *Q  *P  *O  *N  *M *L *K *J *I *H *G *F  *E *D *C *B *A *@ *? *> *= *< *; *: *9 *8 *7 *6 *5  *4  *3  *2  *1  *0 */ *. *- *, *+ ** *)  *( *' *& *% *$  *#  *"  *!  *  * * * * * * * *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *  *   *  (*  '*  &*  %*  $*  #*  "*  !*  *  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )   )  /)  .)  -)  ,)  +)  *)  ))  ()  ')  &)  %)  $)  #)  ")  !)  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )   )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )   )  ,)  +)  *)  ))  ()  ')  &)  %)  $)  #)  ")  !)  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )  )~  )}  )|  ){  )z  )y   )x ()w ')v &)u %)t $)s #)r ")q !)p  )o )n )m )l )k )j )i )h )g )f )e )d )c )b )a )` )_ )^ )]  )\  )[  )Z  )Y  )X )W )V )U )T )S )R )Q  )P ()O ')N &)M %)L $)K #)J ")I !)H  )G )F )E )D )C )B )A )@ )? )> )= )< ); ): )9 )8 )7 )6 )5  )4  )3  )2  )1  )0 )/ ). )- ), )+ )* ))  )( Q)' P)& O)% N)$ M)# L)" K)! J) I) H) G) F) E) D) C) B) A) @) ?) >) =) <) ;) :) 9) 8) 7) 6) 5) 4) 3) 2) 1) 0) /) .) -) ,) +) *) )( (( '( &( %( $( #( "( !(  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( ( (  ( +( *( )( (( '( &( %( $( #( "( !(  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( ( ( ( (  ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( ( (  (  (  (  (  ( ( ( ( (~ (} (| ({  (z 7(y 6(x 5(w 4(v 3(u 2(t 1(s 0(r /(q .(p -(o ,(n +(m *(l )(k ((j '(i &(h %(g $(f #(e "(d !(c  (b (a (` (_ (^ (] (\ ([ (Z (Y (X (W (V (U (T (S (R (Q (P  (O  (N  (M  (L  (K (J (I (H (G (F (E (D  (C  6(B  5(A  4(@  3(?  2(>  1(=  0(<  /(;  .(:  -(9  ,(8  +(7  *(6  )(5  ((4  '(3  &(2  %(1  $(0  #(/  "(.  !(-   (,  (+  (*  ()  ((  ('  (&  (%  ($  (#  ("  (!  (  (  (  (  (  (  (   (   (   (   (   (  (  (  (  (  (  (  (  ( x( x( x( x( x( x( x( x( x( x( x( x( x( x' x' x' x' x ' x ' x ' x ' x ' x' x' x' x' x' x' x'  x' x' x' x' x' x' x' x' x ' x ' x ' x ' x ' x' x' x' x' x' x' x'  x' x%' x$' x#' x"' x!' x ' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x' x ' x ' x ' x ' x ' x' x' x' x' x' x' x'  x' x' x' x' x' x' x' x' x ' x ' x ' x ' x ' x' x' x' x' x' x' x' 0k}qeYMA5)~~~~~~~~~~~~u~i~]~Q~E~9~-~!~~ }}}}}}}}}}}}z}n}b}V}J}>}2}&}}}|||||||||||~|r|f|Z|N|B|6|*|||{{{{{{{{{{{{w{k{_{S{G{;{/{#{{ zzzzzzzzzzzz{zpzdzXzLz@z4z(zzzyyyyyyyyyyyytyhy\yPyDy8y,y yyxxxxxxxxxxxxxxlx`xTxHx=x1x%xx xwwwwwwwwwww}wqwewYwMwAw5w)wwwvvvvvvvvvvvv~vsvhv]vRvGv_2_&___^^^^^^^^^^^~^r^f^Z^N^B^6^*^^^]]]]]]]]]]]]w]k]_]S]G];]/]#]] \\\\\\\\\\\\|\p\d\X\L\@\4\)\\\[[[[[[[[[[[[u[i[][Q[E[9[.["[[ ZZZZZZZZZZZZzZnZbZVZJZ>Z2Z&ZZZYYYYYYYYYYYYsYgY[YOYCY7Y+YYYXXXXXXXXXXXXxXlX`XTXHXU2U&UUUTTTTTTTTTTTTsTgT[TOTCT7T+TTTSSSSSSSSSSSSxSlS`STSHS=S1S%SS SRRRRRRRRRRR~RrRfRZRNRBR6R*RRRQQQQQQQQQQQQwQkQ_QSQGQ;Q/Q#QQ PPPPPPPPPPPP{PoPcPWPKP?P4P(PPPOOOOOOOOOOOOtOhO\OPODO8O,O OO NNNNNNNNNNNNyNmNaNUNIN=N1N%NN NMMMMMMMMMMM~MrMfMZMNMBM6M*MMMLLLLLLLLLLLLvLjL^LRLFL:L.L"LL KKKKKKKKKKKK{KoKcKWKKK?K3K'KKKJJJJJJJJJJJJtJhJ\JPJDJ8J,J JJIIIIIIIIIIIIxIlI`ITIHIA2A&AAA@@@@@@@@@@@@s@g@[@O@C@7@+@@@????????????x?l?`?T?H?>>>>>>>>>>|>p>d>X>L>@>4>(>>>============u=i=]=Q=E=9=/=$===<<<<<<<<<<<*2*&***))))))))))))s)g)[)P)D)8),) ))((((((((((((x(l(`(T(I(=(1(%(( ('''''''''''}'q'e'Y'M'B'6'*'''&&&&&&&&&&&&v&j&^&R&F&:&.&"&& %%%%%%%%%%%%{%o%d%X%L%@%4%(%%%$$$$$$$$$$$$t$h$\$P$D$8$,$ $$############y#m#a#U#I#=#1#%## #"""""""""""~"r"f"Z"N"B"6"*"""!!!!!!!!!!!!w!k!_!S!G!;!/!#!! ! } q e Y M A 5 )   wk_SG;/# |pdXL@4(ui]QE:." {ocWK?3(th\PD9-! ymaUI=1&~rfZNC7+ymaUI>2&~rfZNB6+xl`TH<0$ ~rfZNB6*wk_SG;0$ }qeYMB6*wk @: @: @: @: @: @: @:  @: ? : ? : ? : ?9 ?9 ?9 ?9 ?9 ?9 ?9  ?9 > 9 > 9 > 9 > 9 >9 >9 >9 >9 >9 >9 >9  >9 =9 =9 =9 =9 =9 =9 =9  =9 < 9 < 9 < 9 < 9 <9 <9 <9 <9 <9 <9 <9  <9 ;9 ;9 ;9 ;9 ; 9 ; 9 ; 9 ; 9 ; 9 ;9 ;9 ;9 ;9 ;9 ;9 ;9  ;9 : 9 : 9 : 9 :9 :9 :9 :9 :9 :9 :9  :9 9 9 9 9 9 9 99 99 99 99 99 99 99  99 8 9 8 9 8 9 8 9 8 9 89 89 89 89 89 89 89  89 79 79 79 79 79 79 79 79 79 79 7 9 7 9 7 9 7 9 7 9 79 79 79 79 79 79 79  79 69 69 69 69 69 69  69 59 59 59 59 59  59 4 9 49~ 49} 49| 49{ 49z 49y 49x  49w 39v 39u 39t 39s 39r 39q 3 9p 3 9o 3 9n 3 9m 3 9l 39k 39j 39i 39h 39g 39f 39e  39d 29c 29b 29a 29` 29_ 29^ 29] 29\ 29[ 29Z 2 9Y 2 9X 2 9W 2 9V 2 9U 29T 29S 29R 29Q 29P 29O 29N  29M 19L 19K 19J 19I 19H 19G 19F 1 9E 1 9D 1 9C 1 9B 1 9A 19@ 19? 19> 19= 19< 19; 19:  199 098 0 97 0 96 0 95 0 94 0 93 092 091 090 09/ 09. 09- 09,  09+ / 9* /9) /9( /9' /9& /9% /9$ /9#  /9" . 9! . 9 . 9 .9 .9 .9 .9 .9 .9 .9  .9 -9 -9 -9 -9 - 9 - 9 - 9 - 9 - 9 -9 -9 -9 -9 -9 -9 -9  -9 ,9 ,9 ,9 ,9 ,9 ,9 ,8 ,8 ,8 ,8 ,8 ,8 ,8 , 8 , 8 , 8 , 8 , 8 ,8 ,8 ,8 ,8 ,8 ,8 ,8  ,8 +8 +8 +8 +8  +8 * 8 * 8 * 8 *8 *8 *8 *8 *8 *8 *8  *8 ) 8 ) 8 ) 8 ) 8 ) 8 )8 )8 )8 )8 )8 )8 )8  )8 (8 (8 (8 (8 ( 8 ( 8 ( 8 ( 8 ( 8 (8 (8 (8 (8 (8 (8 (8  (8 ' 8 ' 8 ' 8 ' 8 ' 8 '8 '8 '8 '8 '8 '8 '8  '8 &8 &8 &8 &8 &8 &8 &8 &8 &8 & 8 & 8 & 8 & 8 & 8 &8 &8 &8 &8 &8 &8 &8  &8 %(8 %'8 %&8 %%8 %$8 %#8 %"8 %!8 % 8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 %8 % 8 % 8~ % 8} % 8| % 8{ %8z %8y %8x %8w %8v %8u %8t  %8s $ 8r $ 8q $ 8p $ 8o $8n $8m $8l $8k $8j $8i $8h  $8g #8f #8e #8d #8c #8b #8a #8` #8_ #8^ #8] #8\ #8[ #8Z #8Y #8X # 8W # 8V # 8U # 8T # 8S #8R #8Q #8P #8O #8N #8M #8L  #8K "8J "8I "8H "8G "8F "8E "8D "8C "8B " 8A " 8@ " 8? " 8> " 8= "8< "8; "8: "89 "88 "87 "86  "85 !84 !83 !82 !81 !80 !8/ !8. !8- !8, ! 8+ ! 8* ! 8) ! 8( ! 8' !8& !8% !8$ !8# !8" !8! !8  !8  8  8  8  8  8  8  8  8  8  8   8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8 8  8  8  8  8  8 8 8 8 8 7 7 7  7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7 7  7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7 7 7 7 7 7 7 7 7 7  7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7 7 7 7 7 7  7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7 7  7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7~  7}  7|  7{  7z  7y  7x 7w 7v 7u 7t 7s 7r 7q  7p  7o 7n 7m 7l 7k 7j 7i 7h  7g 7f  7e  7d  7c  7b  7a 7` 7_ 7^ 7] 7\ 7[ 7Z  7Y 27X 17W 07V /7U .7T -7S ,7R +7Q *7P )7O (7N '7M &7L %7K $7J #7I "7H !7G  7F 7E 7D 7C 7B 7A 7@ 7? 7> 7= 7< 7; 7: 79 78 77 76 75 74  73  72  71  70  7/ 7. 7- 7, 7+ 7* 7) 7(  7' 7& 7%  7$  7#  7"  7!  7 7 7 7 7 7 7 7  7  7  7  7 7 7 7 7 7 7 7  7 7 7 7 7  7 7 7 7 7 7 7  7  7  6  6  6  6   6  6  6  6  6  6  6  6   6  6  6  6  6  6  6   6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6   6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6  6   6  6 6 6 6 6 6 6 6  6 6 6 6 6  6  6  6  6  6 6 6 6 6 6 6 6  6  6  6 6 6 6 6 6 6 6  6  6  6  6  6 6 6 6 6 6 6 6  6 6 6 6 6 6 6 6  6 6 6 6 6 6 6 6  6  6  6  6  6 6 6 6 6~ 6} 6| 6{  6z  6y  6x  6w  6v  6u  6t *6s *6r *6q *6p * 6o * 6n * 6m * 6l * 6k *6j *6i *6h *6g *6f *6e *6d  *6c )"6b )!6a ) 6` )6_ )6^ )6] )6\ )6[ )6Z )6Y )6X )6W )6V )6U )6T )6S )6R )6Q )6P )6O )6N ) 6M ) 6L ) 6K ) 6J ) 6I )6H )6G )6F )6E )6D )6C )6B  )6A (6@ (6? (6> (6= (6< (6; (6: (69 (68 (67 (66 ( 65 ( 64 ( 63 ( 62 ( 61 (60 (6/ (6. (6- (6, (6+ (6*  (6) '6( '6' '6& '6% '6$ '6# '6" '6! '6 '6 '6 '6 '6 '6 '6 '6 '6 ' 6 ' 6 ' 6 ' 6 ' 6 '6 '6 '6 '6 '6 '6 '6  '6 &)6 &(6 &'6 &&6 &%6 &$6  &"6 &!6 & 6 &6 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 & 5 & 5 & 5 & 5 & 5 &5 &5 &5 &5 &5 &5 &5  &5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 % 5 % 5 % 5 % 5 % 5 %5 %5 %5 %5 %5 %5 %5  %5 $!5 $ 5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $ 5 $ 5 $ 5 $ 5 $ 5 $5 $5 $5 $5 $5 $5 $5  $5 #5 #5 #5 # 5 # 5 # 5 # 5 # 5 #5 #5 #5 #5 #5 #5 #5  #5 "%5 "$5 "#5 ""5 "!5 " 5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 "5 " 5 " 5 " 5~ " 5} " 5| "5{ "5z "5y "5x "5w "5v "5u  "5t !!5s ! 5r !5q !5p !5o !5n !5m !5l !5k !5j !5i !5h !5g !5f !5e !5d !5c !5b !5a !5` ! 5_ ! 5^ ! 5] ! 5\ ! 5[ !5Z !5Y !5X !5W !5V !5U !5T  !5S  5R  5Q  5P  5O  5N  5M  5L  5K  5J  5I  5H  5G  5F  5E  5D  5C  5B  5A  5@  5?  5>   5= (5< '5; &5: %59 $58 #57 "56 !55  54 53 52 51 50 5/ 5. 5- 5, 5+ 5* 5) 5( 5' 5& 5% 5$ 5# 5"  5!  5  5  5  5 5 5 5 5 5 5 5  5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5 5  5  5  5  4  4 4 4 4 4 4 4 4  4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4  4  4  4  4  4 4 4 4 4 4 4 4  4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4  4  4  4  4  4 4 4 4 4 4 4 4  4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4  4  4  4  4  4 4 4 4 4 4 4 4  4 4  4  4  4  4  4 4 4 4 4 4 4 4  4 4 4 4 4 4  4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4  4  4  4  4  4 4 4 4 4 4 4 4~  4} 4| 4{ 4z 4y  4x  4w  4v  4u  4t 4s 4r 4q 4p 4o 4n 4m  4l 4k 4j 4i 4h 4g 4f 4e 4d 4c 4b 4a 4` 4_ 4^ 4] 4\ 4[  4Z  4Y  4X  4W  4V 4U 4T 4S 4R 4Q 4P 4O  4N "4M !4L  4K 4J 4I 4H 4G 4F 4E 4D 4C 4B 4A 4@ 4? 4> 4= 4< 4; 4: 49  48  47  46  45  44 43 42 41 40 4/ 4. 4-  4, 4+ 4* 4) 4( 4' 4& 4% 4$ 4# 4" 4! 4 4 4 4 4  4  4  4  4  4 4 4 4 4 4 4 4  4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 3  3  3  3  3  3 3 3 3 3 3 3 3  3 3 3 3 3 3 3 3 3  3  3  3  3  3 3 3 3 3 3 3 3  3 3 3 3  3  3  3  3  3 3 3 3 3 3 3 3  3 3 3 3 3 3 3 3 3 3  3  3  3  3  3 3 3 3 3 3 3 3  3 #3 "3 !3  3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3  3  3  3  3  3 3 3 3 3 3 3 3  3 3 3 3 3 3 3 3 3 3  3  3  3  3  3 3 3 3 3 3 3 3  3~  3}  3|  3{  3z  3y  3x  3w  3v  3u  3t  3s  3r  3q  3p  3o  3n  3m  3l  3k  3j  3i  3h  3g  3f  3e  3d  3c   3b  3a  3`  3_  3^  3]  3\  3[  3Z  3Y  3X  3W  3V  3U  3T  3S  3R  3Q  3P  3O  3N  3M  3L  3K  3J   3I  3H  3G  3F  3E  3D  3C  3B  3A  3@  3?  3>  3=  3<  3;  3:  39  38  37  36   35  34  33  32  31  30  3/  3.  3-  3,  3+  3*  3)  3(  3'  3&  3%  3$  3#  3"  3!  3   3  #3  "3  !3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  3  2  2  2   2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2 2 2 2 2 2~ 2} 2| 2{ 2z 2y 2x 2w 2v  2u  2t  2s  2r  2q 2p 2o 2n 2m 2l 2k 2j  2i  2h  2g  2f  2e  2d 2c 2b 2a 2` 2_ 2^ 2]  2\  2[  2Z  2Y  2X  2W  2V  2U  2T  2S   2R   2Q   2P   2O   2N  2M  2L  2K  2J  2I  2H  2G  2F  2E  2D   2C  2B  2A  2@  2?  2>  2=  2<  2;  2:  29  28  27  26  25  24  23  22  21  20  2/  2.  2-  2,  2+  2*  2)  2(  2'  2&  2%  2$   2# 2" 2! 2 2  2  2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2  2  2 2 2 2 2 2 2 2  2 2  2  2  2  2  2 2 2 1 1 1 1 1  1 1  1  1  1  1  1 1 1 1 1 1 1 1  1 1 1 1 1  1  1  1  1  1 1 1 1 1 1 1 1  1 1 1  1  1  1  1  1 1 1 1 1 1 1 1  1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1  1  1  1  1  1 1 1 1 1 1 1 1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1   1   1   1   1   1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1   1  /1  .1~  -1}  ,1|  +1{  *1z  )1y  (1x  '1w  &1v  %1u  $1t  #1s  "1r  !1q  1p  1o  1n  1m  1l  1k  1j  1i  1h  1g  1f  1e  1d  1c  1b  1a  1`  1_  1^  1]  1\  1[  1Z  1Y  1X  1W  1V  1U  1T  1S  1R   1Q  $1P  #1O  "1N  !1M  1L  1K  1J  1I  1H  1G  1F  1E  1D  1C  1B  1A  1@  1?  1>  1=  1<  1;  1:  19  18  17  16  15  14  13  12  11  10  1/  1.   1-  '1,  &1+  %1*  $1)  #1(  "1'  !1&  1%  1$  1#  1"  1!  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1  1   1  &1  %1  $1  #1  "1  !1  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0  0   0 0 0 0 0 @ : ;}qeYNB6*~~~~~~~~~~~~v~j~_~S~G~;~/~#~~ ~}}}}}}}}}}}|}p}d}X}L}@}4}(}}}||||||||||||t|i|]|Q|E|9|-|!|| {{{{{{{{{{{{y{m{a{U{I{={1{%{{ {zzzzzzzzzzzzszgz[zOzCz7z+zzzyyyyyyyyyyyywyky`yTyHyv2v&vvvuuuuuuuuuuuutuhu\uPuDu8u,u uu ttttttttttttytmtatUtIt=t1t%tttsssssssssss~srsfsZsNsBs6s*sssrrrrrrrrrrrrvrjr^rRrFr:r.r"rr qqqqqqqqqqqqzqnqbqVqJq>q2q&qqqppppppppppppspgp[pOpCp7p+p ppooooooooooooxolo`oToHo=o1o%oo onnnnnnnnnnn~nrnfnZnNnBn6n*nnnmmmmmmmmmmmmwmkm_mSmHmZ2Z&ZZZYYYYYYYYYYY~YrYfYZYNYBY6Y*YYYXXXXXXXXXXXXwXkX_XSXGX;X/X#XX WWWWWWWWWWWW{WoWcWWWKW?W3W'WWWVVVVVVVVVVVVtVhV\VPVDV8V,V!VV UUUUUUUUUUUUyUmUaUUUIU=U1U%UU UTTTTTTTTTTT~TrTfT[TOTCT7T+TTTSSSSSSSSSSSSxSmSaSUSIS=S1S%SS SRRRRRRRRRRRRsRgR[RORCR7R+RRRQQQQQQQQQQQQxQlQ`QTQHQA1A$AA @@@@@@@@@@@|@o@b@U@H@;@.@!@@???????????y?l?_?S?F?9?,???>>>>>>>>>>>w>j>]>P>C>6>)>>>===========t=g=Z=M=@=3=&== =<<<<<<<<<<<2<%<< ;;;;;;;;;;;};p;c;V;I;<;/;";;:::::::::::z:m:`:S:F:9:,:::99999999999w9j9]9P9D979*99988888888888t8g8Z8M8A848'88 877777777777r7e7X7K7>717$77 6666666666666u6j6_6T6I6>636(6665555555555555x5m5b5V5J5>525&55544444444444~4r4f4[4O4C474+444333333333333w3k3_3S3G3;3/3#33 222222222222|2p2d2X2L2@242(222111111111111u1i1]1Q1E191-1!11 000000000000y0m0b0V0J0>020&000///////////~/r/f/Z/N/B/6/*///............w.k._.S.G.;./.#.. ------------|-p-d-X-L-@-4-(---,,,,,,,,,,,,t,h,\,P,D,8,,, ,,++++++++++++y+m+a+U+I+=+1+%++ +***********~*r*f*Z*N*B*6*****))))))))))))w)k)_)S)G);)/)#)) (((((((((((({(o(c(W(K(?(3('(((''''''''''''t'h'\'P'D'8',' ''&&&&&&&&&&&&y&m&a&U&I&=&1&%&& &%%%%%%%%%%%~%r%f%Z%N%B%6%*%%%$$$$$$$$$$$$v$j$^$R$F$:$.$"$$ ############{#o#c#W#K#?#3#'###""""""""""""s"g"\"P"D"8"," ""!!!!!!!!!!!!x!l!`!T!H!2&sg[OC7+wk_SG;0$ |pdXL@4(ui]QE9-! ymaUJ>2&~rfZNB6*wk_SG; C" C! C C  C  C  C  C  C C C C C C C C  C C C C C C C C C C C C C C C C  C  C  C  B  B B B B B B B B  B B B B B B B B B B B B B B B B  B  B  B  B  B B B B B B B B  B "B !B  B B B B B B B B B B B B B B B B B B B  B  B  B  B  B B B B B B B B  B #B "B !B  B B B B B B B B B B B B B B B B B B B  B  B  B  B  B B B B B B B B  B B B B B B B B B B B B B B B B B  B  B  B  B  B B B~ B} B| B{ Bz By  Bx Bw Bv Bu Bt Bs Br Bq Bp Bo Bn Bm Bl Bk Bj Bi Bh Bg Bf  Be  Bd  Bc  Bb  Ba B` B_ B^ B] B\ B[ BZ  BY BX BW BV BU BT BS BR BQ BP BO BN BM BL BK BJ BI BH  BG  BF  BE  BD  BC BB BA B@ B? B> B= B<  B; B: B9 B8 B7 B6 B5 B4 B3 B2 B1 B0 B/ B. B- B, B+  B*  B)  B(  B'  B& B% B$ B# B" B! B B  B B B B B B B B B B B B  B  B  B  B  B B B B B B B B  B B B B B B B A A A A A A A A A  A  A  A  A  A A A A A A A A  A !A  A A A A A A A A A A A A A A A A A A A  A  A  A  A  A A A A A A A A  A !A  A A A A A A A A A A A A A A A A A A A  A  A  A  A  A A A A A A A A  A #A "A !A  A A A A A A A A A A A A A A A A A A A  A  A  A  A  A A A A A A A A  A  A  A  A  A  A  A  A~  A}  A|  A{  Az  Ay  Ax  Aw  Av  Au  At  As  Ar  Aq  Ap  Ao  An  Am   Al  Ak  Aj  Ai  Ah  Ag  Af  Ae  Ad  Ac  Ab  Aa  A`  A_  A^  A]  A\  A[  AZ  AY  AX  AW  AV  AU  AT  AS  AR  AQ   AP  AO  AN  AM  AL  AK  AJ  AI  AH  AG  AF  AE  AD  AC  AB  AA  A@  A?  A>  A=  A<  A;  A:  A9  A8  A7  A6  A5  A4  A3  A2   A1  A0  A/  A.  A-  A,  A+  A*  A)  A(  A'  A&  A%  A$  A#  A"  A!  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A   A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A  A   @ $@ #@ "@ !@  @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @  @  @  @  @  @ @ @ @ @ @ @ @  @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @  @  @  @  @  @ @ @ @ @ @ @ @  @ #@ "@ !@  @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @  @  @  @  @  @ @ @ @ @ @ @ @  @ @ @ @ @ @ @ @ @ @ @  @  @  @  @  @ @ @ @ @ @ @ @  @ @ @ @ @ @ @ @ @~ @} @| @{ @z @y @x  @w  @v  @u  @t  @s @r @q @p @o @n @m @l  @k #@j "@i !@h  @g @f @e @d @c @b @a @` @_ @^ @] @\ @[ @Z @Y @X @W @V @U  @T  @S  @R  @Q  @P @O @N @M @L @K @J @I  @H @G @F @E @D @C @B @A @@ @?  @>  @=  @<  @;  @: @9 @8 @7 @6 @5 @4 @3  @2  !@1   @0  @/  @.  @-  @,  @+  @*  @)  @(  @'  @&  @%  @$  @#  @"  @!  @  @  @   @   @   @   @   @  @  @  @  @  @  @  @  @ @ @ @ @ @  @  @ @ @ @ @ @ @ @  @ @  @  ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ?  ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ? ? ? ? ? ? ?  ?  ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ?  ?  ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ?  ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ? ? ? ? ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ?  ?  ?  ?  ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ?~ ?}  ?|  ?{  ?z  ?y  ?x ?w ?v ?u ?t ?s ?r ?q  ?p ?o ?n ?m ?l ?k ?j ?i  ?h  ?g ?f ?e ?d ?c ?b ?a ?`  ?_ ?^ ?] ?\ ?[ ?Z ?Y ?X ?W ?V ?U ?T ?S ?R  ?Q  ?P  ?O  ?N  ?M ?L ?K ?J ?I ?H ?G ?F  ?E ?D ?C ?B ?A ?@ ?? ?> ?=  ?<  ?;  ?:  ?9  ?8 ?7 ?6 ?5 ?4 ?3 ?2 ?1  ?0 ?/ ?.  ?- ?, ?+  ?* ?) ?( ?' ?& ?%  ?$  ?#  ?"  ?!  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ? ? ? ? ? ?  ? ? ? ? ? ?  > > > > >  > ~> ~> ~> ~> ~>  ~> }> }> }> }>  }> |> |> |> |> |> |> |>  |> {> {> {>  {> z > z> z> z> z> z> z> z>  z> y> y> y> y> y> y> y>  y> x> x> x> x> x> x>  x> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w> w~> w}> w|> w{> wz> wy> wx> ww> wv> wu> wt> ws> wr> wq> wp> wo> wn> wm> wl> wk> wj> wi> wh> wg> wf> we> wd>~ wc>} wb>| wa>{ w`>z w_>y w^>x w]>w w\>v w[>u wZ>t wY>s wX>r wW>q wV>p wU>o wT>n wS>m wR>l wQ>k wP>j wO>i wN>h wM>g wL>f wK>e wJ>d wI>c wH>b wG>a wF>` wE>_ wD>^ wC>] wB>\ wA>[ w@>Z w?>Y w>>X w=>W w<>V w;>U w:>T w9>S w8>R w7>Q w6>P w5>O w4>N w3>M w2>L w1>K w0>J w/>I w.>H w->G w,>F w+>E w*>D w)>C w(>B w'>A w&>@ w%>? w$>> w#>= w">< w!>; w >: w>9 w>8 w>7 w>6 w>5 w>4 w>3 w>2 w>1 w>0 w>/ w>. w>- w>, w>+ w>* w>) w>( w >' w >& w >% w >$ w ># w>" w>! w> w> w> w> w>  w> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v> v > v > v > v > v > v> v> v> v> v> v> v=  v= u=  u= t= t= t= t= t= t= t = t = t = t = t = t= t= t= t= t= t= t=  t= s= s= s= s= s= s = s = s = s = s = s= s= s= s= s= s= s=  s= r= r= r= r= r= r= r=  r= q = q= q= q= q= q= q= q=  q= p = p = p= p= p= p= p= p= p=  p= o = o = o= o= o= o= o= o= o=  o= n= n= n= n= n= n=  n= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m= m = m = m = m = m = m= m= m= m= m= m= m=  m= l = l = l = l = l = l= l= l= l= l= l= l=  l= k+=~ k*=} k)=| k(={ k'=z k&=y k%=x k$=w k#=v k"=u k!=t k =s k=r k=q k=p k=o k=n k=m k=l k=k k=j k=i k=h k=g k=f k=e k=d k=c k=b k=a k =` k =_ k =^ k =] k =\ k=[ k=Z k=Y k=X k=W k=V k=U  k=T j0=S j/=R j.=Q j-=P j,=O j+=N j*=M j)=L j(=K j'=J j&=I j%=H j$=G j#=F j"=E j!=D j =C j=B j=A j=@ j=? j=> j== j=< j=; j=: j=9 j=8 j=7 j=6 j=5 j=4 j=3 j=2 j=1 j =0 j =/ j =. j =- j =, j=+ j=* j=) j=( j=' j=& j=%  j=$ i-=# i,=" i+=! i*= i)= i(= i'= i&= i%= i$= i#= i"= i!= i = i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i= i = i = i = i = i < i< i< i< i< i< i< i<  i< h#< h"< h!< h < h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h< h < h < h < h < h < h< h< h< h< h< h< h<  h< g< g< g< g< g< g< g< g< g< g < g < g < g < g < g< g< g< g< g< g< g<  g< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f< f < f < f < f < f < f< f< f< f< f< f< f<  f< e< e< e< e< e< e< e<  e< d< d< d< d<  d< c < c< c< c< c< c< c< c<  c< b < b< b< b< b< b< b< b<  b< a < a < a < a < a<~ a<} a<| a<{ a \ <= \ << \<; \<: \<9 \<8 \<7 \<6 \<5  \<4 [<3 [<2 [<1 [ <0 [ ;G N=;F N<;E N;;D N:;C N9;B N8;A N7;@ N6;? N5;> N4;= N3;< N2;; N1;: N0;9 N/;8 N.;7 N-;6 N,;5 N+;4 N*;3 N);2 N(;1 N';0 N&;/ N%;. N$;- N#;, N";+ N!;* N ;) N;( N;' N;& N;% N;$ N;# N;" N;! N; N; N; N; N; N; N; N; N; N; N ; N ; N ; N ; N ; N; N; N; N; N; N; N;  N; M; M; M; M; M; M; M; M ; M ; M ; M : M : M: M: M: M: M: M: M:  M: L : L : L : L : L: L: L: L: L: L: L:  L: K : K : K: K: K: K: K: K: K:  K: J: J: J: J: J: J: J: J: J: J: J : J : J : J : J : J: J: J: J: J: J: J:  J: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I: I : I : I : I : I : I: I: I: I: I: I: I:  I: H: H: H: H: H: H: H: H : H : H : H : H : H: H: H: H: H: H: H:  H: G: G: G: G: G: G: G: G: G: G: G: G : G : G : G : G : G: G: G: G: G: G: G:  G: F: F: F:~ F:}  F:| E$:{ E#:z E":y E!:x E :w E:v E:u E:t E:s E:r E:q E:p E:o E:n E:m E:l E:k E:j E:i E:h E:g E:f E:e E :d E :c E :b E :a E :` E:_ E:^ E:] E:\ E:[ E:Z E:Y  E:X D#:W D":V D!:U D :T D:S D:R D:Q D:P D:O D:N D:M D:L D:K D:J D:I D:H D:G D:F D:E D:D D:C D:B D :A D :@ D :? D :> D := D:< D:; D:: D:9 D:8 D:7 D:6  D:5 C:4 C:3 C:2 C:1 C:0 C:/  C:. B:- B:, B:+ B:* B:) B:( B:' B :& B :% B :$ B :# B :" B:! B: B: B: B: B: B:  B: A : A : A : A : A : A: A: A: A: A: A: A:  A: C# 2p}qeYMA5)~~~~~~~~~~~~u~i~]~Q~E~:~.~"~~ }}}}}}}}}}}}z}n}b}V}J}>}2}&}}}||||||||||||s|g|[|O|C|7|+|||{{{{{{{{{{{{w{l{`{T{H{<{0{${{ {zzzzzzzzzzz|zpzdzXzLz@z4z(zzzyyyyyyyyyyyyyvyky`yUyJy?y4y(yyyxxxxxxxxxxxxtxhx\xPxDx8x,x xxwwwwwwwwwwwwywmwawUwIw=w1w%ww wvvvvvvvvvvv~vrvfvZvNvBv7v+vvvuuuuuuuuuuuuwuku_uSuHup2p&pppooooooooooooyonocoXoMoBo7o,o!oo onnnnnnnnnnn}nqnenYnMnAn5n*nnnmmmmmmmmmmmmwmkm_mSmGm;m/m#mm llllllllllll|lpldlXlLl@l4l)lllkkkkkkkkkkkkvkjk^kRkFk:k.k"kk jjjjjjjjjjjj{jojcjWjMjBj7j,j!jj jiiiiiiiiiiii|iqifi[iPiEi:i/i$iiihhhhhhhhhhhhthhh\hPhDh8h,h hhggggggggggggygmgagUgIg=g1g%gg gfffffffffff~fsfgf[fOfCf7f+fffeeeeeeeeeeeeweke_eSeGe;e/e#ee eddddddddddd|dqdedYdMdAd5d)dddccccccccccccucic]cQcFc:c.c"cc bbbbbbbbbbbbzbnbbbVbJb?b3b'bbbaaaaaaaaaaaasaga[aOaDa8a,a aa````````````x`l```T`H`<`0`$`` `___________}_q_e_Y_M_A_5_)___^^^^^^^^^^^^w^k^_^S^G^;^/^#^^ ]]]]]]]]]]]]|]p]d]X]L]@]4](]]]\\\\\\\\\\\\t\h\\\P\D\8\,\!\\ [[[[[[[[[[[[z[n[b[V[J[>[2[&[[[ZZZZZZZZZZZZsZhZ\ZPZDZ8Z,Z ZZ YYYYYYYYYYYYyYmYaYUYIY=Y1Y%YY YXXXXXXXXXXXXsXgX[XOXCX7X+XXXWWWWWWWWWWWWxWlW`WTWHWR2R&RRRQQQQQQQQQQQ~QrQfQZQNQCQ7Q+QQQPPPPPPPPPPPPwPkP_PSPGP;P/P$PP POOOOOOOOOOO|OpOdOXOLO@O4O(OOONNNNNNNNNNNNuNiN]NQNEN9N.N"NN MMMMMMMMMMMMzMnMbMVMJM?M3M'MMMLLLLLLLLLLLLsLgL[LOLCL7L+L LLKKKKKKKKKKKKxKlK`KUKIK=K1K%KK KJJJJJJJJJJJ~JrJfJZJNJBJ6J*JJJIIIIIIIIIIIIwIkI_ISIGI;I/I#II HHHHHHHHHHHH{HoHcHWHKH?H3H'HHHGGGGGGGGGGGGtGhG\GPGDG8G,G GG FFFFFFFFFFFFzFnFbFVFJF>F2F&FFFEEEEEEEEEEE~ErEfEZENEBE7E+EEEDDDDDDDDDDDDwDkD_DSDGD;D/D#DD CCCCCCCCCCCC|CpCdCXCLC@C4C(CCCBBBBBBBBBBBBuBiB]BQBEB9B-B!BB AAAAAAAAAAAAyAmAbAVAJA>A2A&AAA@@@@@@@@@@@~@r@f@Z@N@B@6@*@@@????????????w?k?_?S?G?;?/?#?? >>>>>>>>>>>>|>p>d>X>M>A>5>)>>>============v=j=^=R=F=:=.="== <<<<<<<<<<<<{323&333222222222222s2h2\2P2D282,2 22111111111111y1m1a1U1I1=111%11 100000000000~0r0g0[0O0C070+000////////////w/k/_/S/G/+2+&+++***********~*r*g*[*O*C*7*+***))))))))))))w)k)_)S)G);)/)#)) ((((((((((((|(p(d(X(L(@(4(((((''''''''''''u'i']'Q'E'9'-'!'' &&&&&&&&&&&&y&m&a&U&I&=&1&%&&&%%%%%%%%%%%~%r%f%Z%N%B%6%*%%%$$$$$$$$$$$$w$k$_$S$G$;$/$#$$ ############|#p#d#X#L#@#4#(###""""""""""""t"h"\"P"E"9"-"!"" !!!!!!!!!!!!y!m!a!U!I!=!1!%!!! ~ r f Z N B 6 *   wk_SG<0$ |pdXL@4(ui]QE9-! znbVJ>2&sg[OC7+xl`TH<0$ }qeYMA5)vj^RF:." {ocWK?3'ui]QE9-! ymaUI=1%~rfZNB6*vj^RF:/# |p ,LU ,LT ,LS ,LR ,LQ ,LP  ,LO , LN , LM ,LL ,LK ,LJ ,LI ,LH ,LG ,LF  ,LE ,(LD ,'LC ,&LB ,%LA ,$L@ ,#L? ,"L> ,!L= , L< ,L; ,L: ,L9 ,L8 ,L7 ,L6 ,L5 ,L4 ,L3 ,L2 ,L1 ,L0 ,L/ ,L. ,L- ,L, ,L+ ,L* , L) , L( , L' , L& , L% ,L$ ,L# ,L" ,L! ,L ,L ,L  ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L  ,K ,K , K , K , K , K , K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K  ,K ,K ,K ,K ,K ,K , K , K , K , K , K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K  ,K ,K ,K , K , K , K , K , K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K  ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K , K , K , K , K , K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K  ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K , K , K , K , K , K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K  ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K , K , K , K , K , K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K  ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K ,K , K , K , K~ , K} , K| ,K{ ,Kz ,Ky ,Kx ,Kw ,Kv ,Ku  ,Kt ,Ks ,Kr ,Kq ,Kp ,Ko ,Kn ,Km ,Kl ,Kk , Kj , Ki , Kh , Kg , Kf ,Ke ,Kd ,Kc ,Kb ,Ka ,K` ,K_  ,K^ , K] , K\ , K[ , KZ , KY , KX , KW , KV , KU , KT , KS , KR , KQ , KP , KO , KN , KM , KL , KK , KJ , KI , KH , KG , KF , KE , KD  , KC , KB , KA , K@ , K? , K> , K= , K< , K; , K: , K9 , K8 , K7 , K6 , K5 , K4 , K3  , K2 , K1 , K0 , K/ , K. , K- , K, , K+ , K* , K) , K( , K' , K& , K% , K$ , K# , K" , K! , K , K , K , K , K  , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K , K  , K , K , K , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J , J  , J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J , J , J , J , J , J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J  ,J ,"J ,!J , J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J , J , J , J , J , J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J  ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J , J , J , J , J , J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J  ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J , J , J~ , J} , J| , J{ ,Jz ,Jy ,Jx ,Jw ,Jv ,Ju ,Jt  ,Js ,Jr ,Jq ,Jp ,Jo ,Jn ,Jm ,Jl ,Jk ,Jj ,Ji ,Jh ,Jg ,Jf ,Je ,Jd ,Jc ,Jb ,Ja , J` , J_ , J^ , J] , J\ ,J[ ,JZ ,JY ,JX ,JW ,JV ,JU  ,JT ,JS ,JR ,JQ ,JP ,JO ,JN ,JM ,JL ,JK ,JJ ,JI ,JH , JG , JF , JE , JD , JC ,JB ,JA ,J@ ,J? ,J> ,J= ,J<  ,J; ,%J: ,$J9 ,#J8 ,"J7 ,!J6 , J5 ,J4 ,J3 ,J2 ,J1 ,J0 ,J/ ,J. ,J- ,J, ,J+ ,J* ,J) ,J( ,J' ,J& ,J% ,J$ ,J# , J" , J! , J , J , J ,J ,J ,J ,J ,J ,J ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  , J  , J  , J  , J  , J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J  ,J "BJ "BJ "BJ "BI "BI "BI "BI "BI "BI "BI "BI "B I "B I "B I "B I "B I "BI "BI "BI "BI "BI "BI "BI  "BI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI "A I "A I "A I "A I "A I "AI "AI "AI "AI "AI "AI "AI  "AI "@ I "@ I "@ I "@ I "@I "@I "@I "@I "@I "@I "@I  "@I "?I "?I "?I "?I "?I "?I "? I "? I "? I "? I "? I "?I "?I "?I "?I "?I "?I "?I  "?I "> I "> I "> I "> I ">I ">I ">I ">I ">I ">I ">I  ">I "= I "= I "= I "=I "=I "=I "=I "=I "=I "=I  "=I "<I "<I "<I "<I "<I "<I "<I "<I "<I "< I "< I "< I "< I "< I "<I "<I "<I "<I "<I "<I "<I  " "7 I= "7I< "7I; "7I: "7I9 "7I8 "7I7 "7I6  "7I5 "6I4 "6I3 "6I2 "6I1 "6 I0 "6 I/ "6 I. "6 I- "6 I, "6I+ "6I* "6I) "6I( "6I' "6I& "6I%  "6I$ "5 I# "5 I" "5 I! "5 I "5I "5I "5I "5I "5I "5I "5I  "5I "4I "4I "4 I "4 I "4 I "4 I "4 I "4I "4I "4I "4I "4I "4I "4I  "4I "3I "3I "3I "3I "3I "3I "3I "3I "3I "3H "3 H "3 H "3 H "3 H "3 H "3H "3H "3H "3H "3H "3H "3H  "3H "2 H "2 H "2 H "2H "2H "2H "2H "2H "2H "2H  "2H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1 H "1 H "1 H "1 H "1 H "1H "1H "1H "1H "1H "1H "1H  "1H "0H "0H "0H "0H "0H "0H "0H "0H "0H "0 H "0 H "0 H "0 H "0 H "0H "0H "0H "0H "0H "0H "0H  "0H "/H "/H "/ H "/ H "/ H "/ H "/ H "/H "/H "/H "/H "/H "/H "/H  "/H ". H ". H ". H ". H ". H ".H ".H ".H ".H ".H ".H ".H  ".H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "- H "- H "- H "- H "- H "-H "-H "-H "-H "-H "-H "-H  "-H ",H ",H ",H ",H~ ",H} ",H| ",H{ ",Hz ",Hy ",Hx ",Hw ",Hv ",Hu ",Ht ",Hs ", Hr ", Hq ", Hp ", Ho ", Hn ",Hm ",Hl ",Hk ",Hj ",Hi ",Hh ",Hg  ",Hf "+He "+Hd "+Hc "+Hb "+Ha "+H` "+H_ "+H^ "+H] "+H\ "+H[ "+HZ "+HY "+HX "+HW "+ HV "+ HU "+ HT "+ HS "+ HR "+HQ "+HP "+HO "+HN "+HM "+HL "+HK  "+HJ "*HI "*HH "*HG "*HF "*HE "*HD "*HC "*HB "*HA "*H@ "*H? "*H> "* H= "* H< "* H; "* H: "* H9 "*H8 "*H7 "*H6 "*H5 "*H4 "*H3 "*H2  "*H1 ")H0 ")H/ ")H. ")H- ")H, ")H+ ")H* ")H) ")H( ")H' ")H& ")H% ")H$ ")H# ")H" ")H! ") H ") H ") H ") H ") H ")H ")H ")H ")H ")H ")H ")H  ")H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "(H "( H "( H "( G "( G "( G "(G "(G "(G "(G "(G "(G "(G  "(G "'G "'G "'G "'G "'G "'G "'G  "'G "&G "&G "&G "&G "&G "&G "&G "&G "&G "& G "& G "& G "& G "& G "&G "&G "&G "&G "&G "&G "&G  "&G "%&G "%%G "%$G "%#G "%"G "%!G "% G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "% G "% G "% G "% G "% G "%G "%G "%G "%G "%G "%G "%G  "%G "$G "$G "$G "$G "$G "$G "$G "$G "$G "$ G "$ G "$ G "$ G "$ G "$G "$G "$G "$G "$G "$G "$G  "$G "# G "# G "#G "#G "#G "#G "#G "#G "#G  "#G ""G ""G ""G ""G "" G "" G "" G "" G "" G ""G ""G ""G ""G ""G ""G ""G  ""G "!G "!G~ "!G} "!G| "!G{ "!Gz "!Gy "!Gx "!Gw "!Gv "!Gu "! Gt "! Gs "! Gr "! Gq "! Gp "!Go "!Gn "!Gm "!Gl "!Gk "!Gj "!Gi  "!Gh " Gg " Gf " Ge " Gd " Gc " Gb " Ga " G` " G_ " G^ " G] " G\ " G[ " GZ " GY " GX " GW " GV " GU  " GT " GS "GR "GQ "GP "GO "GN "GM "GL  "GK "!GJ " GI "GH "GG "GF "GE "GD "GC "GB "GA "G@ "G? "G> "G= "G< "G; "G: "G9 "G8 "G7 " G6 " G5 " G4 " G3 " G2 "G1 "G0 "G/ "G. "G- "G, "G+  "G* "G) "G( "G' "G& "G% "G$ "G# "G" "G! "G "G " G " G " G " G " G "G "G "G "G "G "G "G  "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G "G " G " G " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F " F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F "F "F "F "F "F "F "F "F " F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F " F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F "F "F "F "F "F " F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F " F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F "F "F "F "F " F " F " F~ " F} " F| "F{ "Fz "Fy "Fx "Fw "Fv "Fu  "Ft "Fs "Fr "Fq "Fp "Fo  "Fn "Fm "Fl "Fk "Fj "Fi "Fh "Fg "Ff "Fe "Fd "Fc "Fb " Fa " F` " F_ " F^ " F] "F\ "F[ "FZ "FY "FX "FW "FV  "FU "FT "FS "FR "FQ "FP "FO  "FN "FM " FL " FK " FJ " FI " FH "FG "FF "FE "FD "FC "FB "FA  "F@ "F? " F> " F= " F< " F; " F: "F9 "F8 "F7 "F6 "F5 "F4 "F3  "F2 " F1 "F0 "F/ "F. "F- "F, "F+ "F*  "F) " F( "F' "F& "F% "F$ "F# "F" "F! "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F "F " F " F " F " F " F "F "F "F "F "F "F "F  "F " F " F " F " F " F " F " F " F " F " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E  " E " E " E " E " E " E  " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E  " E " "E " !E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E  " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E " E  " E "E "E "E "E "E "E "E "E "E " E " E " E " E " E "E "E "E "E "E "E "E  "E "E "E "E "E "E "E "E "E "E "E "E "E " E " E " E " E " E "E~ "E} "E| "E{ "Ez "Ey "Ex  "Ew " Ev " Eu " Et " Es " Er "Eq "Ep "Eo "En "Em "El "Ek  "Ej "Ei "Eh "Eg "Ef "Ee "Ed "Ec "Eb "Ea "E` "E_ "E^ "E] "E\ "E[ "EZ "EY " EX " EW " EV " EU " ET "ES "ER "EQ "EP "EO "EN "EM  "EL "EK "EJ "EI "EH "EG  "EF "EE "ED "EC "EB "EA "E@ "E? "E> "E= "E< "E; "E: "E9 " E8 " E7 " E6 " E5 " E4 "E3 "E2 "E1 "E0 "E/ "E. "E-  "E, "E+ "E* "E) "E( "E' "E& "E% "E$ "E# " E" " E! " E " E " E "E "E "E "E "E "E "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  "E  " E  " E  " E  " E  " D  "D  "D  "D  "D  "D  "D  "D  "D D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D D D D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D D D D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D  D  D  D D D D D D D D  D D D D D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D  D  D  D  D   D   D   D   D   D  D  D  D  D  D  D  D  D  D  D  D  D~  D}  D|  D{  Dz  Dy  Dx  Dw  Dv  Du   Dt  Ds  Dr  Dq  Dp  Do  Dn  Dm  Dl  Dk   Dj  Di  Dh  Dg  Df  De  Dd  Dc  Db  Da  D`  D_  D^  D]  D\  D[  DZ  DY  DX  DW   DV  DU  DT  DS  DR  DQ  DP  DO  DN  DM  DL  DK  DJ  DI  DH  DG  DF  DE   DD DC DB DA D@  D?  D>  D=  D<  D; D: D9 D8 D7 D6 D5 D4  D3 D2 D1 D0 D/ D. D- D, D+ D* D) D( D' D& D% D$ D#  D"  D!  D  D  D D D D D D D D  D  D  D  D  D D D D D D D D  D D D D D D D D  D  D  D  C  C C C C C C C C  C C C C  C  C  C  C  C C C C C C C C  C C C C C C C C C C  C  C  C  C  C C C C C C C C  C C C C C C C C C C C C C C  C  C  C  C  C C C C C C C C  C  C  C  C  C  C   C   C   C   C   C  C  C  C  C  C  C  C  C C C C C C C C C C C C C C C C C C C  C  C  C  C  C C C C C C C C  C !C  C C C C C C~ C} C| C{ Cz Cy Cx Cw Cv Cu Ct Cs Cr Cq  Cp  Co  Cn  Cm  Cl Ck Cj Ci Ch Cg Cf Ce  Cd Cc Cb Ca C` C_ C^ C] C\ C[ CZ CY CX CW CV  CU  CT  CS  CR  CQ CP CO CN CM CL CK CJ  CI CH CG CF CE CD CC CB CA C@ C? C> C= C< C; C:  C9  C8  C7  C6  C5 C4 C3 C2 C1 C0 C/ C.  C- C, C+ C* C) C( C' C& C% ,LV /h|pdXL@4(~~~~~~~~~~~~u~i~]~Q~E~9~-~!~~ }}}}}}}}}}}}y}n}b}V}J}>}2}&}}}|||||||||||~|r|g|[|O|C|7|+|||{{{{{{{{{{{{x{l{`{T{H{<{0{${{ {zzzzzzzzzzz|zpzdzXzLz@z4z(zzzyyyyyyyyyyyyuyiy]yQyEy9y-y!yy xxxxxxxxxxxxzxnxbxVxJx>x2x&xxxwwwwwwwwwww~wrwfwZwNwBw6w*wwwvvvvvvvvvvvvwvkv_vSvGv;v/v#vv uuuuuuuuuuuu{uoucuWuKu?u3u'uuuttttttttttttttht\tPtDt8t,t ttssssssssssssysmsasUsIs=s1s%ss srrrrrrrrrrr~rrrfrZrNrBr6r*rrrqqqqqqqqqqqqwqkq_qSqGq;q/q#qq pppppppppppp{pppdpXpLp@p4p(pppoooooooooooouoio]oQoEo9o-o!oo nnnnnnnnnnnnynmnanUnIn=n1n&nnnmmmmmmmmmmm~mrmfmZmOmCm7m+mmmllllllllllllxlll`lTlHl_2_&___^^^^^^^^^^^~^r^f^Z^N^B^6^*^^^]]]]]]]]]]]]w]k]_]S]G];]/]#]] \\\\\\\\\\\\{\o\c\W\K\?\3\'\\\[[[[[[[[[[[[[w[l[a[V[K[@[5[*[[[ZZZZZZZZZZZZwZkZ_ZSZGZ;Z/Z#ZZ ZYYYYYYYYYYY|YpYdYXYLY@Y4Y(YYYXXXXXXXXXXXXtXhX\XPXDX8X,X XXWWWWWWWWWWWWxWlW`WTWHWN2N&NNNMMMMMMMMMMMMsMgM[MOMCM7M,M MMLLLLLLLLLLLLxLlL`LTLHLD3D'DDDCCCCCCCCCCCCsCgC[COCCC7C+CCCBBBBBBBBBBBBxBlB`BTBHB?2?&???>>>>>>>>>>>>s>g>[>O>C>7>+>>>============w=k=_=S=G=;=/=$== =<<<<<<<<<<<|020&000///////////~/r/f/Z/N/B/6/*///............w.k._.S.G.;./.#.. ------------{-o-d-X-L-@-4-(---,,,,,,,,,,,,t,h,\,P,D,8,,, ,,++++++++++++y+m+a+U+I+>+2+&+++***********~*r*f*Z*N*B*6*****))))))))))))w)k)_)S)G);)/)#)) (((((((((((({(o(c(W(K(?(3(((((''''''''''''t'h'\'P'D'8',' '' &&&&&&&&&&&&y&m&a&U&I&=&1&%&& &%%%%%%%%%%%~%r%f%Z%N%B%6%*%%%$$$$$$$$$$$$v$j$^$R$F$:$.$"$$ ############z#o#c#W#K#?#3#'###""""""""""""s"g"["O"C"8"," ""!!!!!!!!!!!!x!l!`!T!I!=!1!%!! ! } q e Y M A 5 )   vj^RF:." {ocWK?3'sh\PD8, xl`TI=1% }qeYMA6*vj^RF:." ~sh]RG<1&}qeYMA5)ui]QE9-! ymbVJ>2&~rfZNB6*wk_SG;/# {ocWK@4(th TU TU TU TU TU TU T U T U~ T U} T U| T U{ TUz TUy TUx TUw TUv TUu TUt  TUs T%Ur T$Uq T#Up T"Uo T!Un T Um TUl TUk TUj TUi TUh TUg TUf TUe TUd TUc TUb TUa TU` TU_ TU^ TU] TU\ TU[ T UZ T UY T UX T UW T UV TUU TUT TUS TUR TUQ TUP TUO  TUN TUM TUL TUK TUJ TUI TUH TUG TUF TUE TUD TUC TUB TUA TU@ TU? TU> TU= T U< T U; T U: T U9 T U8 TU7 TU6 TU5 TU4 TU3 TU2 TU1  TU0 T1U/ T0U. T/U- T.U, T-U+ T,U* T+U) T*U( T)U' T(U& T'U% T&U$ T%U# T$U" T#U! T"U T!U T U TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU T U T U T U T U T U TU TU TU TU TU TU TU  TT  TT  TT  TT  TT  TT  TT  TT  TT  T T  T T  T T  T T  T T  TT  TT  TT  TT  TT  TT  TT  TT J0#T J0"T J0!T J0 T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0 T J0 T J0 T J0 T J0 T J0T J0T J0T J0T J0T J0T J0T  J0T J/T J/T J/T J/T J/T J/T J/T J/T J/T J/T J/ T J/ T J/ T J/ T J/ T J/T J/T J/T J/T J/T J/T J/T  J/T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J. T J. T J. T J. T J. T J.T J.T J.T J.T J.T J.T J.T  J.T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J- T J- T J- T J- T J- T J-T J-T J-T J-T J-T J-T J-T  J-T J,T~ J,T} J,T| J,T{ J,Tz J,Ty J,Tx J,Tw J,Tv J,Tu J,Tt J,Ts J,Tr J,Tq J,Tp J,To J,Tn J,Tm J, Tl J, Tk J, Tj J, Ti J, Th J,Tg J,Tf J,Te J,Td J,Tc J,Tb J,Ta  J,T` J+T_ J+T^ J+T] J+T\ J+T[ J+TZ J+TY J+TX J+TW J+TV J+TU J+TT J+TS J+TR J+ TQ J+ TP J+ TO J+ TN J+ TM J+TL J+TK J+TJ J+TI J+TH J+TG J+TF  J+TE J*TD J*TC J*TB J*TA J*T@ J*T? J*T> J* T= J* T< J* T; J* T: J* T9 J*T8 J*T7 J*T6 J*T5 J*T4 J*T3 J*T2  J*T1 J)T0 J)T/ J)T. J)T- J)T, J)T+ J)T* J)T) J)T( J)T' J)T& J)T% J)T$ J) T# J) T" J) T! J) T J) T J)T J)T J)T J)T J)T J)T J)T  J)T J(1T J(0T J(/T J(.T J(-T J(,T J(+T J(*T J()T J((T J('T J(&T J(%T J($T J(#T J("T J(!T J( T J(T J(T J(T J(T J(T J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J( S J( S J( S J( S J( S J(S J(S J(S J(S J(S J(S J(S  J(S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J' S J' S J' S J' S J' S J'S J'S J'S J'S J'S J'S J'S  J'S J&S J&S J&S J&S J&S J&S J&S J&S J&S J&S J& S J& S J& S J& S J& S J&S J&S J&S J&S J&S J&S J&S  J&S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J% S J% S J% S J% S J% S J%S J%S J%S J%S J%S J%S J%S  J%S J$&S J$%S J$$S J$#S J$"S J$!S J$ S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S J$S~ J$S} J$ S| J$ S{ J$ Sz J$ Sy J$ Sx J$Sw J$Sv J$Su J$St J$Ss J$Sr J$Sq  J$Sp J#So J#Sn J# Sm J# Sl J# Sk J# Sj J# Si J#Sh J#Sg J#Sf J#Se J#Sd J#Sc J#Sb  J#Sa J"S` J"S_ J"S^ J"S] J"S\ J"S[ J"SZ J"SY J"SX J"SW J"SV J"SU J"ST J"SS J"SR J"SQ J"SP J"SO J" SN J" SM J" SL J" SK J" SJ J"SI J"SH J"SG J"SF J"SE J"SD J"SC  J"SB J!!SA J! S@ J!S? J!S> J!S= J!S< J!S; J!S: J!S9 J!S8 J!S7 J!S6 J!S5 J!S4 J!S3 J!S2 J!S1 J!S0 J!S/ J!S. J! S- J! S, J! S+ J! S* J! S) J!S( J!S' J!S& J!S% J!S$ J!S# J!S"  J!S! J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S J S  J S JS JR JR JR JR J R J R J R J R J R JR JR JR JR JR JR JR  JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR J R J R J R J R J R JR JR JR JR JR JR JR  JR JR JR JR JR JR JR JR JR J R J R J R J R J R JR JR JR JR JR JR JR  JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR J R J R J R J R J R JR JR JR JR JR JR JR  JR J$R J#R J"R J!R J R JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR J R J R J R J R J R JR JR JR JR JR JR JR  JR JR JR JR JR~ JR} JR| JR{ JRz J Ry J Rx J Rw J Rv J Ru JRt JRs JRr JRq JRp JRo JRn  JRm JRl JRk JRj JRi J Rh J Rg J Rf J Re J Rd JRc JRb JRa JR` JR_ JR^ JR]  JR\ JR[ JRZ JRY JRX JRW JRV JRU JRT JRS JRR JRQ JRP JRO JRN J RM J RL J RK J RJ J RI JRH JRG JRF JRE JRD JRC JRB  JRA J1R@ J0R? J/R> J.R= J-R< J,R; J+R: J*R9 J)R8 J(R7 J'R6 J&R5 J%R4 J$R3 J#R2 J"R1 J!R0 J R/ JR. JR- JR, JR+ JR* JR) JR( JR' JR& JR% JR$ JR# JR" JR! JR JR JR JR J R J R J R J R J R JR JR JR JR JR JR JR  JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JR JQ JQ J Q J Q J Q J Q J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ  JQ J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ J Q J Q J Q J Q J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ  JQ J1Q J0Q J/Q J.Q J-Q J,Q J+Q J*Q J)Q J(Q J'Q J&Q J%Q J$Q J#Q J"Q J!Q J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ J Q J Q J Q J Q J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ  JQ JQ J Q J Q J Q J Q J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ  JQ J Q JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ J Q~ J Q} J Q| J Q{ J Qz JQy JQx JQw JQv JQu JQt JQs  JQr JQq JQp JQo JQn JQm JQl JQk JQj JQi JQh JQg J Qf J Qe J Qd J Qc J Qb JQa JQ` JQ_ JQ^ JQ] JQ\ JQ[  JQZ J?QY J>QX J=QW J J#Q= J"Q< J!Q; J Q: JQ9 JQ8 JQ7 JQ6 JQ5 JQ4 JQ3 JQ2 JQ1 JQ0 JQ/ JQ. JQ- JQ, JQ+ JQ* JQ) JQ( J Q' J Q& J Q% J Q$ J Q# JQ" JQ! JQ JQ JQ JQ JQ  JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ  JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ JQ J Q J Q J Q J Q J Q JQ JQ JQ JQ JP JP JP  JP J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P  J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P  J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P  J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P  J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P J P  J P JP JP JP JP JP J P J P J P J P J P JP JP JP JP JP JP JP~  JP} JP| JP{ JPz JPy JPx JPw JPv JPu JPt JPs JPr JPq JPp JPo J Pn J Pm J Pl J Pk J Pj JPi JPh JPg JPf JPe JPd JPc  JPb JPa J P` J P_ J P^ J P] J P\ JP[ JPZ JPY JPX JPW JPV JPU  JPT JPS JPR JPQ JPP J PO J PN J PM J PL J PK JPJ JPI JPH JPG JPF JPE JPD  JPC JPB JPA JP@ JP? J P> J P= J P< J P; J P: JP9 JP8 JP7 JP6 JP5 JP4 JP3  JP2 JP1 JP0 JP/ JP. JP- JP, JP+ JP* JP) JP( JP' JP& JP% JP$ J P# J P" J P! J P J P JP JP JP JP JP JP JP  JP J P J P JP JP JP JP JP JP JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JP  JO  JO  J O  J O  J O  J O  J O  JO  JO  JO  JO  JO  JO  JO  JO 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6 O 6 O 6 O 6 O 6 O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O  6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6 O 6 O 6 O 6 O 6 O 6O 6O 6O 6O 6O 6O 6O  6O 6BO 6AO 6@O 6?O 6>O 6=O 6 ,4 O= ,4O< ,4O; ,4O: ,4O9 ,4O8 ,4O7 ,4O6  ,4O5 ,3@O4 ,3?O3 ,3>O2 ,3=O1 ,3 ,,N= ,,N< ,,N; ,,N: ,,N9 ,,N8 ,, N7 ,, N6 ,, N5 ,, N4 ,, N3 ,,N2 ,,N1 ,,N0 ,,N/ ,,N. ,,N- ,,N,  ,,N+ ,+ N* ,+ N) ,+ N( ,+ N' ,+ N& ,+N% ,+N$ ,+N# ,+N" ,+N! ,+N ,+N  ,+N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,* N ,* N ,* N ,* N ,* N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N ,*N  ,*N ,)N ,)N ,)N ,)N ,)N ,) N ,) N ,) N ,) M ,) M ,)M ,)M ,)M ,)M ,)M ,)M ,)M  ,)M ,(M ,(M ,(M ,( M ,( M ,( M ,( M ,( M ,(M ,(M ,(M ,(M ,(M ,(M ,(M  ,(M ,'M ,'M ,'M ,'M ,'M ,' M ,' M ,' M ,' M ,' M ,'M ,'M ,'M ,'M ,'M ,'M ,'M  ,'M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,& M ,& M ,& M ,& M ,& M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M ,&M  ,&M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M ,% M ,% M ,% M ,% M ,% M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M ,%M  ,%M ,$ M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$ M ,$ M ,$ M ,$ M ,$ M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M ,$M  ,$M ,#M ,#M ,#M ,#M ,#M~ ,#M} ,# M| ,# M{ ,# Mz ,# My ,# Mx ,#Mw ,#Mv ,#Mu ,#Mt ,#Ms ,#Mr ,#Mq  ,#Mp ,"Mo ,"Mn ,"Mm ,"Ml ,"Mk ,"Mj ,"Mi ,"Mh ,"Mg ," Mf ," Me ," Md ," Mc ," Mb ,"Ma ,"M` ,"M_ ,"M^ ,"M] ,"M\ ,"M[  ,"MZ ,!MY ,!MX ,!MW ,!MV ,!MU ,!MT ,!MS ,!MR ,!MQ ,!MP ,!MO ,!MN ,!MM ,! ML ,! MK ,! MJ ,! MI ,! MH ,!MG ,!MF ,!ME ,!MD ,!MC ,!MB ,!MA  ,!M@ , ,M? , +M> , *M= , )M< , (M; , 'M: , &M9 , %M8 , $M7 , #M6 , "M5 , !M4 , M3 , M2 , M1 , M0 , M/ , M. , M- , M, , M+ , M* , M) , M( , M' , M& , M% , M$ , M# , M" , M! , M , M , M , M , M , M , M , M , M , M , M , M  , M ,(M ,'M ,&M ,%M ,$M ,#M ,"M ,!M , M ,M ,M ,M ,M ,M ,M ,M ,M ,M ,M ,M ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L  ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L  ,L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L  ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L  ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L , L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L  ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L ,L , L , L , L , L~ , L} ,L| ,L{ ,Lz ,Ly ,Lx ,Lw ,Lv  ,Lu ,&Lt ,%Ls ,$Lr ,#Lq ,"Lp ,!Lo , Ln ,Lm ,Ll ,Lk ,Lj ,Li ,Lh ,Lg ,Lf ,Le ,Ld ,Lc ,Lb ,La ,L` ,L_ ,L^ ,L] ,L\ , L[ , LZ , LY , LX TU >|qeYMA5)~~~~~~~~~~~~u~i~]~Q~E~9~-~"~~ }}}}}}}}}}}}z}n}b}V}J}>}2}&}}}||||||||||||s|g|[|O|C|7|+|||{{{{{{{{{{{{x{l{`{T{H{<{0{${{ {zzzzzzzzzzz|zpzdzXzMzAz5z)zzzyyyyyyyyyyyyuyiy]yRyFy:y.y"yy xxxxxxxxxxxxzxnxbxVxJx>x2x&xxxwwwwwwwwwww~wrwfwZwNwBw7w+wwwvvvvvvvvvvvv|vqvfv[vPvEv:v/v$vv vuuuuuuuuuuu|upuduXuLu@u4u(uuuttttttttttttvtjt^tRtFt:t.t"tt ssssssssssss{soscsWsKs@s4s(sssrrrrrrrrrrrrurir]rQrEr9r-r!rr qqqqqqqqqqqqzqnqbqWqKq?q3q'qqqpppppppppppptphp\pPpDp8p,p ppooooooooooooyomoaoUoJo>o2o&ooonnnnnnnnnnnnsngn[nOnCn7n+nnnmmmmmmmmmmmmzmomdmYmNmCm8m-m"mm mllllllllllllzlnlblVlJl>l2l&lllkkkkkkkkkkk~krkfkZkNkBk6k*kkkjjjjjjjjjjjjwjkj_jSjGj;j/j%jjjiiiiiiiiiiiiitihi\iPiDi8i,i iihhhhhhhhhhhhyhmhahUhIh=h1h%hhhggggggggggg~gsggg[gOgCg7g+gggffffffffffffwfkf_fSfGf;f0f$ff feeeeeeeeeee}eqeeeYeMeAe5e)eeeddddddddddddvdjd^dRdFd:d.d"dd cccccccccccc{cocecZcOcDc9c.c#cc cbbbbbbbbbbbbbtbib^bSbHb=b2b'bbbaaaaaaaaaaaa|apadaXaMaAa5a)aaa````````````v`j`^`T`I`>`3`(```_____________t_h_\_P_D_8_,_ __ ^^^^^^^^^^^^z^n^b^V^J^>^2^&^^^]]]]]]]]]]]]s]g][]O]C]7],] ]]\\\\\\\\\\\\x\m\a\U\I\=\1\%\\ \[[[[[[[[[[[[t[i[^[S[H[=[2['[[[ZZZZZZZZZZZZzZnZbZVZJZ?Z3Z'ZZZYYYYYYYYYYYYsYgY]YRYGYT3T(TTTSSSSSSSSSSSS}SqSeSYSMSAS5S)SSSRRRRRRRRRRRR|RqRfR[RPRER:R/R$RRRQQQQQQQQQQQQxQlQ`QTQHQD2D&DDDCCCCCCCCCCCCsCgC[COCCC7C+CCCBBBBBBBBBBBBwBkB_BTBHB>>>>>>>>>>~>r>f>Z>N>B>6>*>>>============v=j=^=R=F=:=.=#== <<<<<<<<<<<<{727&77766666666666~6r6g6[6O6C676+666555555555555w5k5_5S5G5;5/5#55 444444444444{4o4c4W4K4?434'444333333333333t3h3\3P3D383,3 33222222222222x2l2`2T2H2<202$22 211111111111|1p1d1Y1M1A151)111000000000000u0i0]0Q0E090-0!00 ////////////z/n/b/V/J/>/2/&///...........~.r.f.Z.N.B.6.*...------------w-k-_-S-G-;-/-#-- ,,,,,,,,,,,,|,p,d,X,L,@,4,(,,,++++++++++++t+h+\+P+E+9+-+!++ ************y*m*a*U*I*=*1*%** *)))))))))))~)r)f)Z)N)B)6)*)))((((((((((((v(j(^(R(F(;(/(#(( ''''''''''''{'o'c'W'K'?'3'''''&&&&&&&&&&&&t&h&\&P&D&8&,& &&%%%%%%%%%%%%x%l%`%T%H%<%0%$%% %$$$$$$$$$$$}$q$e$Y$M$A$5$)$$$############u#i#]#Q#E#9#-#!## """"""""""""y"m"a"V"J">"2"&"""!!!!!!!!!!!~!r!f!Z!N!B!6!*!!! w k _ S G ; / #  {ocWK?3'sg[OC7+ xl`TH<0$ |pdXL@4(ui]QE9-! ymaUI=1% }qeYMA5)vj^RF:." znbVJ>2&~rfZNB6*vj_SG;/# {qf[PE:/$ti^SH=2'  -^  ,^  +^  *^  )^  (^  '^  &^  %^  $^  #^  "^  !^   ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^   ^   ^   ^   ^   ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^  ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  ^  ^  ^  ^  ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  ^ B^ A^ @^ ?^ >^ =^~ <^} ;^| :^{ 9^z 8^y 7^x 6^w 5^v 4^u 3^t 2^s 1^r 0^q /^p .^o -^n ,^m +^l *^k )^j (^i '^h &^g %^f $^e #^d "^c !^b  ^a ^` ^_ ^^ ^] ^\ ^[ ^Z ^Y ^X ^W ^V ^U ^T ^S ^R ^Q ^P ^O  ^N  ^M  ^L  ^K  ^J ^I ^H ^G ^F ^E ^D ^C  ^B K^A J^@ I^? H^> G^= F^< E^; D^: C^9 B^8 A^7 @^6 ?^5 >^4 =^3 <^2 ;^1 :^0 9^/ 8^. 7^- 6^, 5^+ 4^* 3^) 2^( 1^' 0^& /^% .^$ -^# ,^" +^! *^ )^ (^ '^ &^ %^ $^ #^ "^ !^  ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  ^  ^  ^  ^  ] ] ] ] ] ] ] ]  ] .] -] ,] +] *] )] (] '] &] %] $] #] "] !]  ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ]  ]  ]  ]  ]  ] ] ] ] ] ] ] ]  ] 3] 2] 1] 0] /] .] -] ,] +] *] )] (] '] &] %] $] #] "] !]  ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ]  ]  ]  ]  ]  ] ] ] ] ] ] ] ]  ] '] &] %] $] #] "] !]  ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ]~ ]} ]|  ]{  ]z  ]y  ]x  ]w ]v ]u ]t ]s ]r ]q ]p  ]o .]n -]m ,]l +]k *]j )]i (]h ']g &]f %]e $]d #]c "]b !]a  ]` ]_ ]^ ]] ]\ ][ ]Z ]Y ]X ]W ]V ]U ]T ]S ]R ]Q ]P ]O ]N  ]M  ]L  ]K  ]J  ]I ]H ]G ]F ]E ]D ]C ]B  ]A .]@ -]? ,]> +]= *]< )]; (]: ']9 &]8 %]7 $]6 #]5 "]4 !]3  ]2 ]1 ]0 ]/ ]. ]- ], ]+ ]* ]) ]( ]' ]& ]% ]$ ]# ]" ]! ]  ]  ]  ]  ]  ] ] ] ] ] ] ] ]  ] "] !]  ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] ] \ \  \  \  \  \  \ \ \ \ \ \ \ \  \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \  \  \  \  \  \ \ \ \ \ \ \ \  \ #\ "\ !\  \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \  \  \  \  \  \ \ \ \ \ \ \ \  \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \  \  \  \  \  \ \ \ \ \ \ \ \  \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \ \  \  \  \  \  \ \ \ \~ \} \| \{ \z  \y '\x &\w %\v $\u #\t "\s !\r  \q \p \o \n \m \l \k \j \i \h \g \f \e \d \c \b \a \` \_  \^  \]  \\  \[  \Z \Y \X \W \V \U \T \S  \R $\Q #\P "\O !\N  \M \L \K \J \I \H \G \F \E \D \C \B \A \@ \? \> \= \< \;  \:  \9  \8  \7  \6 \5 \4 \3 \2 \1 \0 \/  \.  :\-  9\,  8\+  7\*  6\)  5\(  4\'  3\&  2\%  1\$  0\#  /\"  .\!  -\  ,\  +\  *\  )\  (\  '\  &\  %\  $\  #\  "\  !\  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  \  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [   [  2[  1[  0[  /[  .[  -[  ,[  +[  *[  )[  ([  '[  &[  %[  $[  #[  "[  ![  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [   [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [   [  *[  )[  ([  '[  &[  %[  $[  #[  "[  ![  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [  [~  [}  [|  [{   [z  &[y  %[x  $[w  #[v  "[u  ![t  [s  [r  [q  [p  [o    [m  [l  [k  [j  [i  [h  [g  [f  [e  [d  [c  [b  [a  [`  [_  [^  []  [\  [[  [Z  [Y  [X  [W  [V  [U   [T "[S ![R  [Q [P [O [N [M  [K [J [I [H [G [F [E [D [C [B [A [@ [?  [>  [=  [<  [;  [: [9 [8 [7 [6 [5 [4 [3  [2 [1 [0 [/ [. [- [, [+ [* [) [( [' [& [% [$ [# ["  [!  [  [  [  [ [ [ [ [ [ [ [  [ "[ ![  [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [ [  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z Z  Z 0Z /Z .Z -Z ,Z +Z *Z )Z (Z 'Z &Z %Z $Z #Z "Z !Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z Z  Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z Z Z Z Z Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z~  Z}  Z|  Z{  Zz  Zy  Zx  Zw  Zv   Zu   Zt   Zs   Zr   Zq  Zp  Zo  Zn  Zm  Zl  Zk  Zj  Zi Zh Zg Zf Ze Zd  Zc Zb Za Z` Z_ Z^  Z]  Z\  Z[  ZZ  ZY ZX ZW ZV ZU ZT ZS ZR  ZQ ZP ZO ZN ZM  ZL  ZK  ZJ  ZI  ZH ZG ZF ZE ZD ZC ZB ZA  Z@  Z?   Z>   Z=   Z<   Z;   Z:  Z9  Z8  Z7  Z6  Z5  Z4  Z3  Z2 Z1 Z0 Z/ Z. Z- Z, Z+ Z*  Z)  Z(  Z'  Z&  Z% Z$ Z# Z" Z! Z Z Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z   Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z   Z  Z  Z  Z  Z  Z  Z  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y   Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y   Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y   Y Y Y Y Y Y Y Y Y Y Y  Y  Y  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y Y  Y  Y  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y Y Y  Y  Y  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y Y  Y  Y  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y  Y  Y  Y~  Y}  Y| Y{ Yz Yy Yx Yw Yv Yu  Yt  Ys  Yr  Yq  Yp  Yo  Yn  Ym  Yl   Yk   Yj   Yi   Yh   Yg  Yf  Ye  Yd  Yc  Yb  Ya  Y`  Y_ Y^ Y] Y\ Y[ YZ YY YX YW YV YU  YT  YS  YR  YQ  YP YO YN YM YL YK YJ YI  YH  YG  YF   YE   YD   YC   YB   YA  Y@  Y?  Y>  Y=  Y<  Y;  Y:  Y9 Y8 Y7 Y6 Y5 Y4 Y3 Y2  Y1  Y0  Y/  Y.  Y- Y, Y+ Y* Y) Y( Y' Y&  Y% Y$ Y#  Y"  Y!  Y  Y  Y Y Y Y Y Y Y Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y   Y   Y   Y   Y   Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y  Y Y Y Y Y X X  X  X  X  X  X X X X X X X X  X X X X X X X X  X  X  X  X  X X X X X X X X  X  X  X  X  X   X   X   X   X   X  X  X  X  X  X  X  X  X X X X X X X  X  X  X  X  X X X X X X X X  X  X  X  X  X  X X X X X X X X  X  X  X   X   X   X   X   X  X  X  X  X  X  X  X  X X X X X X X X  X  X  X  X  X X X X X X X X  X X X X  X  X  X  X  X X X X~ X} X| X{ Xz  Xy Xx Xw  Xv  Xu  Xt  Xs  Xr Xq Xp Xo Xn Xm Xl Xk  Xj  Xi  Xh  Xg  Xf  Xe Xd Xc Xb Xa X` X_ X^  X]  X\  X[  XZ  XY XX XW XV XU XT XS XR  XQ  XP  XO  XN  XM  XL XK XJ XI XH XG XF XE  XD  XC  XB  XA   X@   X?   X>   X=   X<  X;  X:  X9  X8  X7  X6  X5  X4  X3  X2  X1 X0 X/ X. X- X, X+ X*  X)  X(  X' X& X% X$ X# X" X! X  X  X  X X X X X X X X  X  X  X  X  X   X   X   X   X   X  X  X  X  X  X  X  X  X  |X  |X  |X  |X  |W  |W  |W  |W  | W  | W  | W  | W  | W  |W  |W  |W  |W  |W  |W  |W  |W r W r W r W r W r W r W r W r W r W r W r W r W r W r W  r W rW r W r W r W r W r W rW rW rW rW rW rW rW  rW rW rW rW rW r W r W r W r W r W rW rW rW rW rW rW rW  rW rW r W r W r W r W r W rW rW rW rW rW rW rW  rW rW rW rW rW rW rW rW rW rW rW rW rW rW rW r W r W r W r W r W rW rW rW rW rW rW rW  rW r W r W r W r W r W rW rW rW rW rW rW rW  rW rW rW r W r W r W r W r W rW rW rW rW rW rW~ rW}  rW| rW{ rWz rWy r Wx r Ww r Wv r Wu r Wt rWs rWr rWq rWp rWo rWn rWm  rWl  rWk  rWj  r Wi  r Wh  r Wg  r Wf  r We  rWd  rWc  rWb  rWa  rW`  rW_  rW^  rW] hW\ hW[ hWZ hWY hWX hWW hWV hWU h WT h WS h WR h WQ h WP hWO hWN hWM hWL hWK hWJ hWI  hWH h WG hWF hWE hWD hWC hWB hWA hW@ hW? hW> hW= hW< hW; hW: hW9 hW8 hW7 hW6 hW5 h W4 h W3 h W2 h W1 h W0 hW/ hW. hW- hW, hW+ hW* hW)  hW(  hW'  hW&  hW%  hW$  hW#  hW"  hW!  h W  h W  h W  h W  h W  hW  hW  hW  hW  hW  hW  hW  hW ^ W ^W ^W ^W ^W ^W ^W ^W  ^W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ W ^ V ^ V ^ V ^ V  ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V  ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V  ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V  ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V  ^ V ^V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^V ^V ^V ^V ^V ^V ^V  ^V ^V ^V ^V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^V ^V ^V ^V ^V ^V ^V  ^V ^ V ^ V ^ V ^V ^V ^V ^V ^V ^V ^V  ^V ^V ^V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V ^V ^V ^V ^V ^V ^V ^V  ^V ^V ^V ^V ^V ^V ^V ^ V ^ V ^ V ^ V ^ V~ ^V} ^V| ^V{ ^Vz ^Vy ^Vx ^Vw  ^Vv ^Vu ^Vt ^Vs ^Vr  ^Vq ^Vp ^Vo ^Vn ^Vm ^Vl ^Vk ^Vj ^Vi ^Vh ^Vg ^ Vf ^ Ve ^ Vd ^ Vc ^ Vb ^Va ^V` ^V_ ^V^ ^V] ^V\ ^V[  ^VZ  ^ VY  ^ VX  ^ VW  ^VV  ^VU  ^VT  ^VS  ^VR  ^VQ  ^VP  ^VO T VN T VM T VL T VK T VJ T VI T VH T VG T VF T VE T VD T VC  T VB T -VA T ,V@ T +V? T *V> T )V= T (V< T 'V; T &V: T %V9 T $V8 T #V7 T "V6 T !V5 T V4 T V3 T V2 T V1 T V0 T V/ T V. T V- T V, T V+ T V* T V) T V( T V' T V& T V% T V$ T V# T V" T V! T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V  T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V T V  T V T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U T U  T U TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU T U T U T U T U T U TU TU TU TU TU TU TU  TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU T U T U T U T U T U TU TU TU TU TU TU TU  TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU T U T U T U T U T U TU TU TU TU TU TU TU  TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU TU  ^ 0u|pdXL@4(~~~~~~~~~~~~u~i~]~Q~E~9~-~!~~ }}}}}}}}}}}}y}m}a}U}I}=}1}%}}}|||||||||||~|r|f|Z|N|B|6|*|||{{{{{{{{{{{{v{j{^{R{F{:{.{#{{ zzzzzzzzzzzz{zozczWzKz?z3z'zzzyyyyyyyyyyyysygy[yOyCy7y+y yyxxxxxxxxxxxxxxlx`xTxHx`3`(```_____________x_m_b_W_L_A_6_+_ __ ^^^^^^^^^^^^|^p^d^X^L^@^4^(^^^]]]]]]]]]]]]t]h]\]P]D]8],] ]]\\\\\\\\\\\\y\m\a\U\I\=\1\%\\ \[[[[[[[[[[[}[q[e[Y[M[A[5[)[[[ZZZZZZZZZZZZvZjZ^ZRZFZ:Z.Z"ZZ YYYYYYYYYYYYzYnYbYVYJY>Y2Y&YYYXXXXXXXXXXXXsXgX[XOXCX7X+XXXWWWWWWWWWWWWwWkW_WSWGW;W/W#WW VVVVVVVVVVVV|VpVdVXVLV@V4V(VVVUUUUUUUUUUUUtUhU\UPUDU8U,U UUTTTTTTTTTTTTyTmTaTUTIT=T1T%TT TSSSSSSSSSSS}SqSeSYSMSAS5S)SSSRRRRRRRRRRRRuRiR]RQRER:R.R"RR QQQQQQQQQQQQzQnQbQVQJQ>Q2Q&QQQPPPPPPPPPPP~PrPfPZPNPBP6P*PPPOOOOOOOOOOOOwOkO_OSOGO;O/O#OO NNNNNNNNNNNN{NoNcNWNKN?N3N'NNNMMMMMMMMMMMMsMgM[MOMCM7M+MMMLLLLLLLLLLLLxLlL`LTLHLF2F&FFFEEEEEEEEEEE~EsEgE[EOECE7E+EEEDDDDDDDDDDDDwDkD_DSDGD;D/D#DD CCCCCCCCCCCC|CpCdCXCLC@C4C(CCCBBBBBBBBBBBBtBhB\BPBDB8B-B!BB AAAAAAAAAAAAyAmAaAUAIA=A1A%AA A@@@@@@@@@@@~@r@f@Z@N@B@6@*@@@????????????v?j?^?R?F?;?/?#?? >>>>>>>>>>>>{>o>c>W>K>?>3>'>>>============t=h=\=P=D=8=,= ==<<<<<<<<<<<929&99988888888888~8r8f8Z8N8B868*888777777777777v7j7^7R7F7:7.7"77 666666666666{6o6c6W6K6?636'666555555555555s5g5[5O5D585,5 55444444444444x4l4`4T4H4<404$44 433333333333|3p3d3X3L3@343(333222222222222t2h2\2P2D282,2 22111111111111y1m1a1U1I1=111%11 100000000000}0q0e0Y0M0A050)000////////////u/i/]/R/F/:/./"// ............z.n.b.V.J.>.2.&...-----------~-r-f-Z-N-B-6-*---,,,,,,,,,,,,,u,j,_,T,I,>,3,(,,,+++++++++++++x+m+b+W+L+A+6+++ ++ *************w*k*_*S*G*;*/*#** ))))))))))))|)p)d)X)L)@)4)()))((((((((((((t(h(\(P(D(8(,( ((''''''''''''y'm'a'U'I'='1'%'' '&&&&&&&&&&&}&q&e&Y&M&A&5&)&&&%%%%%%%%%%%%u%i%]%Q%F%:%.%"%% $$$$$$$$$$$$z$n$b$V$J$>$2$&$$$###########~#r#f#Z#N#B#6#*###""""""""""""w"k"_"S"G";"/"#"" !!!!!!!!!!!!{!o!c!W!K!?!3!'!!!  s g [ O C 7 +   xl`TH<0$ |pdXL@4(th\PE9-! ymaUI=1% }qeYMA5)vj^RF:." znbVJ>2&sg[OC7+wk_SG;/# |pdXL@4(th\PD8, xl`TH<0$ }qeYMA5)u  !g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g   g  9g  8g  7g  6g  5g  4g  3g  2g  1g  0g  /g  .g  -g  ,g  +g  *g  )g  (g  'g  &g  %g  $g  #g  "g  !g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g   g  *g  )g  (g  'g  &g  %g  $g  #g  "g  !g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g  g~  g}  g|  g{  gz  gy  gx  gw  gv  gu  gt  gs   gr  )gq  (gp  'go  &gn  %gm  $gl  #gk  "gj  !gi  gh  gg  gf  ge  gd  gc  gb  ga  g`  g_  g^  g]  g\  g[  gZ  gY  gX  gW  gV  gU  gT  gS  gR  gQ  gP  gO  gN  gM  gL  gK  gJ   gI ;gH :gG 9gF 8gE 7gD 6gC 5gB 4gA 3g@ 2g? 1g> 0g= /g< .g; -g: ,g9 +g8 *g7 )g6 (g5 'g4 &g3 %g2 $g1 #g0 "g/ !g.  g- g, g+ g* g) g( g' g& g% g$ g# g" g! g g g g g g  g  g  g  g  g g g g g g g g  g 5g 4g 3g 2g 1g 0g /g .g -g ,g +g *g )g (g 'f &f %f $f #f "f !f  f f f f f f f f f f f f f f f f f f f  f  f  f  f  f f f f f f f f  f Gf Ff Ef Df Cf Bf Af @f ?f >f =f  f= f< f; f:  f9  f8  f7  f6  f5 f4 f3 f2 f1 f0 f/ f.  f- $f, #f+ "f* !f)  f( f' f& f% f$ f# f" f! f f f f f f f f f f f  f  f  f  f  f f f f f f f f  f f f f f f f f f f e e e  e  e  e  e  e e e e e e e e  e  3e  2e  1e  0e  /e  .e  -e  ,e  +e  *e  )e  (e  'e  &e  %e  $e  #e  "e  !e   e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e  e   e   e   e   e   e  e  e  e  e  e  e  e  e 5e 4e 3e 2e 1e 0e /e .e -e ,e +e *e )e (e 'e &e %e $e #e "e !e  e e e e e e e e e e e e e e e e e e e  e  e  e  e  e e e e e e e e  e 8e 7e 6e 5e 4e 3e 2e 1e 0e /e~ .e} -e| ,e{ +ez *ey )ex (ew 'ev &eu %et $es #er "eq !ep  eo en em el ek ej ei eh eg ef ee ed ec eb ea e` e_ e^ e]  e\  e[  eZ  eY  eX eW eV eU eT eS eR eQ  eP GeO FeN EeM DeL CeK BeJ AeI @eH ?eG >eF =eE  5e= 4e< 3e; 2e: 1e9 0e8 /e7 .e6 -e5 ,e4 +e3 *e2 )e1 (e0 'e/ &e. %e- $e, #e+ "e* !e)  e( e' e& e% e$ e# e" e! e e e e e e e e e e e  e  e  e  e  e e e e e e e e  e &e %e $e #e "e !e  e e e d d d d d d d d d d d d d d d d  d  d  d  d  d d d d d d d d  d /d .d -d ,d +d *d )d (d 'd &d %d $d #d "d !d  d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d  d  d  d  d d d d d d d d  d 0d /d .d -d ,d +d *d )d (d 'd &d %d $d #d "d !d  d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d  d  d  d  d d d d d d d d  d +d *d )d (d 'd &d~ %d} $d| #d{ "dz !dy  dx dw dv du dt ds dr dq dp do dn dm dl dk dj di dh dg df  de  dd  dc  db  da d` d_ d^ d] d\ d[ dZ  dY %dX $dW #dV "dU !dT  dS dR dQ dP dO dN dM dL dK dJ dI dH dG dF dE dD dC dB dA  d@  d?  d>  d=  d< d; d: d9 d8 d7 d6 d5  d4 d3 d2 d1 d0 d/ d. d- d, d+ d* d) d( d' d& d% d$ d# d"  d!  d  d  d  d d d d d d d d  d  d d d d d d d d d d d d d d d d d d d  d  d  c  c  c c c c c c c c  c #c "c !c  c c c c c c c c c c c c c c c c c c c  c  c  c  c  c c c c c c c c  c  #c  "c  !c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c   c  ;c  :c  9c  8c  7c  6c  5c  4c  3c  2c  1c  0c  /c  .c  -c  ,c  +c  *c  )c  (c  'c  &c  %c  $c  #c  "c  !c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c~  c}  c|  c{  cz  cy  cx  cw  cv  cu   ct  6cs  5cr  4cq  3cp  2co  1cn  0cm  /cl  .ck  -cj  ,ci  +ch  *cg  )cf  (ce  'cd  &cc  %cb  $ca  #c`  "c_  !c^  c]  c\  c[  cZ  cY  cX  cW  cV  cU  cT  cS  cR  cQ  cP  cO  cN  cM  cL  cK  cJ  cI  cH  cG  cF  cE  cD  cC  cB  cA  c@  c?   c>  *c=  )c<  (c;  'c:  &c9  %c8  $c7  #c6  "c5  !c4  c3  c2  c1  c0  c/  c.  c-  c,  c+  c*  c)  c(  c'  c&  c%  c$  c#  c"  c!  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c  c   c  >c  =c  b= b<  b; 'b: &b9 %b8 $b7 #b6 "b5 !b4  b3 b2 b1 b0 b/ b. b- b, b+ b* b) b( b' b& b% b$ b# b" b!  b  b  b  b  b b b b b b b b  b ,b +b *b )b (b 'b &b %b $b #b "b !b  b b b b b b b b a a a a a a a a a a a  a  a  a  a  a a a a a a a a  a &a %a $a #a "a !a  a a a a a a a a a a a a a a a a a a a  a  a  a  a  a a a a a a a a  a 4a 3a 2a 1a 0a /a .a -a ,a +a *a )a (a 'a &a %a $a #a "a !a  a a a a a a a a a a a a a a a a a a a  a  a  a  a  a a a a a a a a  a  Pa  Oa  Na  Ma  La  Ka  Ja  Ia  Ha  Ga  Fa  Ea  Da  Ca  Ba  Aa~  @a}  ?a|  >a{  =az   a= a< a; a: a9 a8 a7  a6  a5  a4  a3  a2 a1 a0 a/ a. a- a, a+  a* /a) .a( -a' ,a& +a% *a$ )a# (a" 'a! &a %a $a #a "a !a  a a a a a a a a a a a a a a a a a a a  a  a  a  a  a a a a ` ` ` `  ` H` G` F` E` D` C` B` A` @` ?` >` =` <` ;` :` 9` 8` 7` 6` 5` 4` 3` 2` 1` 0` /` .` -` ,` +` *` )` (` '` &` %` $` #` "` !`  ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` ` `  `  `  `  `  ` ` ` ` ` ` ` `  `  %`  $`  #`  "`  !`  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `   `  ,`  +`  *`  )`  (`  '`  &`  %`  $`  #`  "`  !`  `  `  `  `~  `}  `|  `{  `z  `y  `x  `w  `v  `u  `t  `s  `r  `q  `p  `o  `n  `m  `l  `k  `j  `i  `h  `g  `f  `e  `d  `c   `b  !`a  ``  `_  `^  `]  `\  `[  `Z  `Y  `X  `W  `V  `U  `T  `S  `R  `Q  `P  `O  `N  `M  `L  `K  `J  `I  `H  `G  `F  `E  `D  `C  `B   `A  4`@  3`?  2`>  1`=  0`<  /`;  .`:  -`9  ,`8  +`7  *`6  )`5  (`4  '`3  &`2  %`1  $`0  #`/  "`.  !`-  `,  `+  `*  `)  `(  `'  `&  `%  `$  `#  `"  `!  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `  `   `  2`  1`  0`  /`  .`  -`  ,`  +`  *`  )`  (`  '`  &`  %_  $_  #_  "_  !_  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _  _   _ &_ %_ $_ #_ "_ !_  _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _  _  _  _  _  _ _ _ _ _ _ _ _  _ %_ $_ #_ "_ !_  _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _  _  _  _  _  _ _ _ _ _ _ _ _  _ 8_ 7_ 6_ 5_ 4_ 3_ 2_ 1_ 0_ /_ ._ -_ ,_ +_ *_ )_ (_ '_~ &_} %_| $_{ #_z "_y !_x  _w _v _u _t _s _r _q _p _o _n _m _l _k _j _i _h _g _f _e  _d  _c  _b  _a  _` __ _^ _] _\ _[ _Z _Y  _X +_W *_V )_U (_T '_S &_R %_Q $_P #_O "_N !_M  _L _K _J _I _H _G _F _E _D _C _B _A _@ _? _> _= _< _; _:  _9  _8  _7  _6  _5 _4 _3 _2 _1 _0 _/ _.  _- )_, (_+ '_* &_) %_( $_' #_& "_% !_$  _# _" _! _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _  _  _  _  _  _ _ _ _ _ _ _ _  _ #_ "_ !_  _ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  ^  ^  ^  ^  ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  ^  ^  ^  ^  ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^  "g  0s|pdXL@5)~~~~~~~~~~~~u~i~]~Q~E~9~-~!~~ }}}}}}}}}}}}y}n}b}V}J}>}2}&}}}|||||||||||~|r|f|Z|N|B|6|*|||{{{{{{{{{{{{w{k{_{S{G{;{/{#{{ zzzzzzzzzzzz|zpzdzXzLz@z4z(zzzyyyyyyyyyyyytyhy\yPyDy8y-y!yy xxxxxxxxxxxxyxmxaxUxIx=x1x%xx xwwwwwwwwwww~wrwfwZwNwBw6w*wwwvvvvvvvvvvvvvvjv^vRvFv:v.v"vv uuuuuuuuuuuu{uoucuWuKu?u3u'uuuttttttttttttstgt[tOtCt7t+t ttssssssssssssxsls`sTsHsf2f&fffeeeeeeeeeeeesege[eOeCe7e+eeeddddddddddddwdkd_dSdGd;d/d#dd cccccccccccc|cpcdcXcLc@c4c(cccbbbbbbbbbbbbtbhb\bPbDb8b,b bbaaaaaaaaaaaayamaaaUaIa=a1a%aa a```````````}`q`e`Y`M`A`5`)```____________v_j_^_R_F_:_._"__ ^^^^^^^^^^^^z^n^b^V^J^?^3^'^^^]]]]]]]]]]]]s]g][]O]C]7]+]]]\\\\\\\\\\\\x\l\`\T\H\<\0\$\\ \[[[[[[[[[[[|[p[d[X[L[@[4[([[[ZZZZZZZZZZZZuZiZ]ZQZEZ9Z-Z!ZZ YYYYYYYYYYYYyYmYaYVYJY>Y2Y&YYYXXXXXXXXXXX~XrXfXZXNXBX6X*XXXWWWWWWWWWWWWvWkW_WSWGW;W/W#WW VVVVVVVVVVVV{VoVcVWVKV?V3V'VVVUUUUUUUUUUUUtUhU\UPUDU8U,U UUTTTTTTTTTTTTxTlT`TTTHTQ2Q&QQQPPPPPPPPPPPPsPgP[POPCP7P+PPPOOOOOOOOOOOOwOkO_OSOGO;O/O#OO NNNNNNNNNNNN|NpNdNXNLN@N4N(NNNMMMMMMMMMMMMtMhM\MPMDM8M,M MM LLLLLLLLLLLLyLmLaLULIL=L1L%LL LKKKKKKKKKKK~KrKfKZKNKBK6K*KKKJJJJJJJJJJJJvJjJ^JRJFJ:J.J"JJ IIIIIIIIIIII{IoIcIWIKI?I3I'IIIHHHHHHHHHHHHtHhH\HPHDH8H,H HHGGGGGGGGGGGGyGmGaGUGIG=G1G%GG GFFFFFFFFFFF}FqFeFYFMFAF5F)FFFEEEEEEEEEEEEvEjE^EREFE:E.E"EE DDDDDDDDDDDDzDnDbDVDJD>D2D&DDDCCCCCCCCCCCCsCgC[COCCC7C+CCCBBBBBBBBBBBBzBoBdBYBNBCB8B-B"BB BAAAAAAAAAAAA}ArAgA\AQAFA;A0A%AA A@@@@@@@@@@@}@q@e@Y@M@A@5@)@@@????????????v?j?^?R?F?:?.?"?? >>>>>>>>>>>>z>n>b>W>K>?>3>'>>>============s=g=[=O=C=7=,= ==<<<<<<<<<<<424&444333333333333s3g3[3O3C373+333222222222222x2l2`2T2I2=212%22 211111111111}1q1e1Y1M1A161*111000000000000v0j0^0R0F0:0.0"00 ////////////{/o/c/W/K/?/3/'///............s.i.^.S.H.=.2.'...-------------w-l-a-V-K-@-5-*---,,,,,,,,,,,,x,l,`,U,I,=,1,%,, ,+++++++++++}+q+e+Y+M+B+6+*+++************v*j*^*R*G*;*/*#** ))))))))))))|)p)d)X)L)@)4)()))((((((((((((u(i(](Q(E(9(-(!(( ''''''''''''y'm'a'U'I'='1'%'' '&&&&&&&&&&&~&r&f&Z&N&C&7&+&&&%%%%%%%%%%%%w%k%_%S%G%;%/%#%% %$$$$$$$$$$$|$p$d$X$L$@$4$($$$############u#i#]#Q#E#9#-#!## """"""""""""y"m"a"U"I"="1"%"" "!!!!!!!!!!!~!r!f!Z!N!B!6!*!!! v k _ S G ; / #  |pdXL@4(th\PD8, ymaUI=1% }qeYMA5)ui]QE:." znbVJ>2&wlaVK@5*xl`TI=1% }rfZNB6*wk_SG;/# |pdXL@4(ui]QE9-! znbVJ>2&s  q'  q&  q%  q$  q#  q"  q!  q  q  q   q q q q q q q q q q q q  q  q  q  q  q q q q q q q q  q q q q  q  q  p  p  p p p p p p p p  p p p p p p  p  p  p  p  p p p p p p p p  p p p p p p p p p  p  p  p  p  p p p p p p p p  p p p p p p  p  p  p  p  p p p p p p p p  p p p p p p  p  p  p  p  p p p p p p p p  p p p p p  p  p  p  p  p p p p p p p p  p  p  p  p  p  p  p  p  p  p  p  p   p   p   p   p   p  p  p  p  p  p  p  p  p p p p~ p} p| p{ pz py px pw pv  pu  pt  ps  pr  pq pp po pn pm pl pk pj  pi :ph 9pg 8pf 7pe 6pd 5pc 4pb 3pa 2p` 1p_ 0p^ /p] .p\ -p[ ,pZ +pY *pX )pW (pV 'pU &pT %pS $pR #pQ "pP !pO  pN pM pL pK pJ pI pH pG pF pE pD pC pB pA p@ p? p> p= p<  p;  p:  p9  p8  p7 p6 p5 p4 p3 p2 p1 p0  p/ (p. 'p- &p, %p+ $p* #p) "p( !p'  p& p% p$ p# p" p! p p p p p p p p p p p p p  p  p  p  p  p p p p p p p p  p  p  p  p  p  p  p  p  o  o  o  o  o   o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o   o  "o  !o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o   o  !o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o   o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o  o~   o}  o|  o{  oz  oy  ox ow ov ou ot os or oq  op (oo 'on &om %ol $ok #oj "oi !oh  og of oe od oc ob oa o` o_ o^ o] o\ o[ oZ oY oX oW oV oU  oT  oS  oR  oQ  oP oO oN oM oL oK oJ oI  oH oG oF oE oD oC oB oA  o@  o?  o>  o=  o< o; o: o9 o8 o7 o6 o5  o4  o3  o2  o1  o0  o/ o. o- o, o+ o* o) o(  o' o& o% o$ o# o" o! o o  o  o  o  o  o o o o o o o o  o o o o o o o o o o o  o  o  o  o  o o o o n n n n  n n n n  n  n  n  n  n n n n n n n n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n   n   n   n   n   n  n  n  n  n  n  n  n  n n n n n n n n n n n n n n n  n  n  n  n  n n n n n n n n  n !n  n n n n n n n n n n n n n n n n n n n  n  n  n  n  n n n n n n n n  n n n n n n n n n n n  n  n  n  n  n n n n~ n} n| n{ nz  ny  nx  nw  nv  nu  nt  ns  nr  nq  np  no  nn  nm  nl   nk  nj  ni  nh  ng  nf  ne  nd  nc  nb  na  n`  n_  n^  n]  n\  n[  nZ  nY  nX  nW   nV  $nU  #nT  "nS  !nR  nQ  nP  nO  nN  nM  nL  nK  nJ  nI  nH  nG  nF  nE  nD  nC  nB  nA  n@  n?  n>  n=  n<  n;  n:  n9  n8  n7  n6  n5  n4  n3   n2  n1  n0  n/  n.  n-  n,  n+  n*  n)  n(  n'  n&  n%  n$  n#  n"  n!  n  n  n   n  !n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  n  m  m  m   m 'm &m %m $m #m "m !m  m m m m m m m m m m m m m m m m m m m  m  m  m  m  m m m m m m m m  m m m m m m m m m m m m m  m  m  m  m  m m m m m m m m  m m m m m m m m m m m  m  m  m  m  m m m m m m m m  m m m m m m m m m  m  m  m  m  m m m m m m m m  m m m m m m m m m m m m m  m  m  m  m  m m~ m} m| m{ mz my mx  mw mv mu mt ms mr mq mp mo mn mm ml mk mj mi mh mg mf me  md  mc  mb  ma  m` m_ m^ m] m\ m[ mZ mY  mX mW mV mU mT mS mR mQ mP mO mN mM mL mK mJ mI mH  mG  mF  mE  mD  mC mB mA m@ m? m> m= m<  m;   m:  m9  m8  m7  m6  m5  m4  m3  m2  m1  m0  m/  m.  m-  m,  m+  m*  m)  m(   m'   m&   m%   m$   m#  m"  m!  m  m  m  m  m  m m m m m m m m m m m m m m m m m m m  m  m  m  m  m m m m m l l l  l ,l +l *l )l (l 'l &l %l $l #l "l !l  l l l l l l l l l l l l l l l l l l l  l  l  l  l  l l l l l l l l  l  l l l l l l l l l l l l l l l l l l l  l  l  l  l  l l l l l l l l  l l l l l l l l l l l l l l l  l  l  l  l  l l l l l l l l  l l l l l l l l l l l l l l l  l  l  l  l  l l l l l~ l} l| l{  lz #ly "lx !lw  lv lu lt ls lr lq lp lo ln lm ll lk lj li lh lg lf le ld  lc  lb  la  l`  l_ l^ l] l\ l[ lZ lY lX  lW lV lU lT lS lR lQ lP lO lN lM lL lK lJ lI lH lG lF  lE  lD  lC  lB  lA l@ l? l> l= l< l; l:  l9 (l8 'l7 &l6 %l5 $l4 #l3 "l2 !l1  l0 l/ l. l- l, l+ l* l) l( l' l& l% l$ l# l" l! l l l  l  l  l  l  l l l l l l l l  l &l %l $l #l "l !l  l l l l l l l l l l l k k k k k k k k  k  k  k  k  k k k k k k k k  k )k (k 'k &k %k $k #k "k !k  k k k k k k k k k k k k k k k k k k k  k  k  k  k  k k k k k k k k  k k k k k k k k k k k k k k k k  k  k  k  k  k k k k k k k k  k "k !k  k k k k k k k k k k k k k k k k k k k  k  k  k  k  k k k k k k k k  k (k 'k &k %k $k #k~ "k} !k|  k{ kz ky kx kw kv ku kt ks kr kq kp ko kn km kl kk kj ki  kh  kg  kf  ke  kd kc kb ka k` k_ k^ k]  k\ )k[ (kZ 'kY &kX %kW $kV #kU "kT !kS  kR kQ kP kO kN kM kL kK kJ kI kH kG kF kE kD kC kB kA k@  k?  k>  k=  k<  k; k: k9 k8 k7 k6 k5 k4  k3 k2 k1 k0 k/ k. k- k, k+ k* k) k( k' k& k% k$  k#  k"  k!  k  k k k k k k k k  k  4k  3k  2k  1k  0k  /k  .k  -k  ,k  +k  *k  )k  (k  'k  &k  %k  $k  #k  "k  !k  k  k  k  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j   j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j   j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j   j  0j  /j  .j  -j  ,j  +j  *j  )j  (j  'j  &j  %j  $j  #j  "j  !j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j  j~  j}   j|  +j{  *jz  )jy  (jx  'jw  &jv  %ju  $jt  #js  "jr  !jq  jp  jo  jn  jm  jl  jk  jj  ji  jh  jg  jf  je  jd  jc  jb  ja  j`  j_  j^  j]  j\  j[  jZ  jY  jX  jW  jV  jU  jT  jS  jR   jQ (jP 'jO &jN %jM $jL #jK "jJ !jI  jH jG jF jE jD jC jB jA j@ j? j> j= j< j; j: j9 j8 j7 j6  j5  j4  j3  j2  j1 j0 j/ j. j- j, j+ j*  j)   i=  i<  i;  i:  i9   i8   i7   i6   i5   i4  i3  i2  i1  i0  i/  i.  i-  i, i+ i* i) i( i' i& i% i$ i# i" i! i  i  i  i  i  i i i i i i i i  i i i i i i i i i i i i i i i i i i i  i  h  h  h  h h h h h h h h  h *h )h (h 'h &h %h $h #h "h !h  h h h h h h h h h h h h h h h h h h h  h  h  h  h  h h h h h h h h  h (h 'h &h %h $h #h "h !h  h h h h h h h h h h h h h h h h h h h  h  h  h  h  h h h h h h h h  h h h h h h h h h h h h h h  h  h  h  h  h h h h h h h h  h !h  h h h h h h h h h~ h} h| h{ hz hy hx hw hv hu ht  hs  hr  hq  hp  ho hn hm hl hk hj hi hh  hg hf he hd hc hb ha h` h_ h^ h] h\ h[ hZ hY  hX  hW  hV  hU  hT hS hR hQ hP hO hN hM  hL hK hJ hI hH hG hF hE hD hC hB hA h@ h? h> h= h< h; h:  h9  h8  h7  h6  h5 h4 h3 h2 h1 h0 h/ h.  h-  &h,  %h+  $h*  #h)  "h(  !h'  h&  h%  h$  h#  h"  h!  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h  h   h  2h  1h  0h  /h  .h  -h  ,h  +g  *g  )g  (g  'g  &g  %g  $g U}qeYMA5)~~~~~~~~~~~~v~j~^~R~F~:~.~"~~ }}}}}}}}}}}}z}o}c}W}K}?}3}'}}}||||||||||||t|h|\|P|D|8|,| ||{{{{{{{{{{{{{v{k{`{U{J{?{4{){{{zzzzzzzzzzzz~zrzfzZzNzBz6z*zzzyyyyyyyyyyyywyky_ySyGy;y/y#yy xxxxxxxxxxxx{xpxdxXxLx@x4x(xxxwwwwwwwwwwwwtwhw\wPwDw8w,w wwvvvvvvvvvvvvyvmvavUvIv=v1v%vv vuuuuuuuuuuu~urufuZuNuBu6u*uuutttttttttttttwtltatVtKt@t5t*ttt ssssssssssss{soscsWsKs?s3s'sssrrrrrrrrrrrrtrhr\rPrDr8r,r rrqqqqqqqqqqqqyqmqaqUqIq=q1q%qq qppppppppppp}prpfpZpNpBp6p*pppoooooooooooovojo^oRoFo:o.o"oo nnnnnnnnnnnn{noncnWnKn?n3n'nnnmmmmmmmmmmmm|mqmfm[mPmEm:m/m$mmmlllllllllllllslgl[lOlCl7l+lllkkkkkkkkkkkkwkkk_kSkGk;k/k#kk kjjjjjjjjjjj|jpjdjXjLj@j4j(jjjiiiiiiiiiiiiuiii]iQiEi9i-i!ii ihhhhhhhhhhhh|hqhfh[hPhEh:h/h$hhhggggggggggggxglg`gTgHgd2d&dddccccccccccc~crcfc[cOcCc7c+cccbbbbbbbbbbbbxblb`bTbHbZ2Z&ZZZYYYYYYYYYYY~YrYfYZYNYDY9Y.Y#YY YXXXXXXXXXXXX~XrXfXZXNXBX6X*XXXWWWWWWWWWWWWvWjW^WRWGW;W/W#WW VVVVVVVVVVVV|VpVdVXVLV@V4V(VVVUUUUUUUUUUUUvUkU`UUUJU?U4U)UUUTTTTTTTTTTTT~TrTfTZTNTBT6T*TTTSSSSSSSSSSSSwSkSaSVSKS@S5S*SSS RRRRRRRRRRRRRzRoRdRYRORDR9R.R#RR RQQQQQQQQQQQQyQmQaQUQIQ=Q1Q%QQ QPPPPPPPPPPP~PrPfPZPNPBP6P*PPPOOOOOOOOOOOOwOkO_OSOGOG2G&GGGFFFFFFFFFFFFsFgF[FOFCF7F+FFFEEEEEEEEEEEEwEkE`ETEHE>>>>>>>>>>>>u>j>_>T>I>>>3>'>>>============s=g=[=O=C=7=+===<<<<<<<<<<<626&666555555555555s5g5[5O5C575+555444444444444x4l4`4T4H4<404$44 433333333333}3q3e3Y3M3A353)3332222222222222t2i2^2S2I2>232(2221111111111111y1n1c1X1M1B171,1!11 1000000000000}0r0g0\0Q0F0;000%000////////////z/n/b/V/J/>/2/&///...........~.r.g.[.O.C.7.+...------------w-k-`-T-H-<-0-$-- -,,,,,,,,,,,},q,e,Y,M,A,6,*,,,++++++++++++v+k+_+S+G+;+/+#++ ************|*p*d*X*L*@*4*(***))))))))))))u)i)])Q)E)9)-)!)) (((((((((((({(o(c(W(K(?(3('(((''''''''''''t'h'\'P'D'8',' ''&&&&&&&&&&&&y&m&a&U&I&=&1&%&& &%%%%%%%%%%%~%r%f%Z%N%B%6%*%%%$$$$$$$$$$$$x$l$`$T$H$<$0$$$$ $###########}#q#e#Y#M#A#5#)###""""""""""""v"j"^"R"F":"."""" !!!!!!!!!!!!{!o!c!W!K!?!3!'!!! t h \ P D 8 ,  ymaUI=1% ~rfZNB6* y} y| y{ yz yy yx yw yv  yu  yt  ys  yr  yq yp yo yn ym yl yk yj  yi yh yg yf ye yd yc yb ya y` y_ y^ y] y\ y[  yZ  yY  yX  yW  yV yU yT yS yR yQ yP yO  yN yM yL  yK  yJ  yI  yH  yG yF yE yD yC yB yA y@  y? y> y= y< y; y: y9 y8 y7  y6  y5  y4  y3  y2 y1 y0 y/ y. y- y, y+  y* y) y( y' y& y% y$ y# y" y! y y  y  y  y  y  y y y y y y y y  y y y y y y  y  y  y  y  y y y y y y y y  y x x x x x x x x  x  x  x  x  x x x x x x x x  x x x x x x x x  x x x x x x x x  x  x  x  x  x x x x x x x x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x   x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x   x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x   x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x   x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x  x~  x}  x|  x{  xz   xy  xx  xw  xv  xu  xt xs xr xq xp xo xn xm  xl xk xj xi xh  xg  xf  xe  xd  xc xb xa x` x_ x^ x] x\  x[ xZ xY xX xW  xV  xU  xT  xS  xR xQ xP xO xN xM xL xK  xJ xI  xH  xG  xF  xE  xD xC xB xA x@ x? x> x=  x<  x;  x:  x9 x8 x7 x6 x5 x4 x3 x2  x1 x0 x/ x. x- x, x+ x* x) x(  x'  x&  x%  x$  x# x" x! x x x x x  x x x x x x x x x x x x x x x x x  x  x  x  x  x x x x x x x w  w  w  w  w  w  w  w  w   w   w   w   w   w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w  w   w   w   w   w   w  w  w  w  w  w  w  w  w  w   w   w   w   w   w  w  w  w  w  w  w  w  w   w   w   w   w   w  w  w  w  w  w  w  w  w w w w w w w w w  w  w  w  w  w w w w w w w w  w w w w w w w w w  w  w  w  w  w w w w w w w w  w w w w w w w w w w w w  w  w  w~  w}  w| w{ wz wy wx ww wv wu  wt ws wr wq wp wo wn wm wl wk wj wi wh wg wf we wd  wc  wb  wa  w`  w_ w^ w] w\ w[ wZ wY wX  wW   wV   wU  wT  wS  wR  wQ  wP  wO  wN  wM wL wK wJ wI wH  wG  wF  wE  wD  wC wB wA w@ w? w> w= w<  w; w: w9 w8 w7 w6 w5 w4 w3 w2  w1  w0  w/  w.  w- w, w+ w* w) w( w' w&  w%  w$  w#  w"  w!  w  w  w  w   w   w   w   w   w  w  w  w  w  w  w  w  w w  w  w  w  w  w w w w w w w w  w w w v v v v  v  v  v  v  v v v v v v v v  v v v v v v v v v v  v  v  v  v  v v v v v v v v  v v v v v v v v v v v v v  v  v  v  v  v v v v v v v v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v   v   v   v   v   v  v  v  v  v  v  v  v  v v v v v v v v  v  v  v  v  v v v v v v v v  v v v v v  v  v  v  v  v v v v v v v v  v v v v v~ v}  v|  v{  vz  vy  vx vw vv vu vt vs vr vq  vp vo vn vm vl vk vj vi vh vg vf ve vd vc  vb  va  v`  v_  v^ v] v\ v[ vZ vY vX vW  vV  vU  vT  vS  vR  vQ  vP  vO  vN  vM  vL  vK  vJ  vI  vH   vG   vF   vE   vD   vC  vB  vA  v@  v?  v>  v=  v<  v;  v:  v9  v8  v7  v6  v5  v4  v3  v2  v1  v0  v/  v.  v-  v,  v+  v*  v)  v(  v'  v&  v%  v$  v#   v"  v!  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v  v   v  (v  'v  &v  %v  $v  #u  "u  !u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u   u  'u  &u  %u  $u  #u  "u  !u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u   u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u   u  u  u  u  u  u u u u u u u u  u u u u u u u u u u u u u u u u~  u}  u|  u{  uz  uy ux uw uv uu ut us ur  uq up uo un um ul uk uj  ui  uh  ug  uf  ue ud uc ub ua u` u_ u^  u] u\  u[  uZ  uY  uX  uW uV uU uT uS uR uQ uP  uO uN uM uL  uK  uJ  uI  uH  uG uF uE uD uC uB uA u@  u? u> u= u< u; u: u9  u8  u7  u6  u5  u4 u3 u2 u1 u0 u/ u. u-  u, u+ u* u) u( u'  u&  u%  u$  u#  u" u! u u u u u u  u  u   u   u   u   u   u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u  u   t   t   t   t   t  t  t  t  t  t  t  t  t vt vt v t v t v t v t v t vt vt vt vt vt vt vt  vt vt vt v t v t v t v t v t vt vt vt vt vt vt vt  vt  vt  vt  vt  v t  v t  v t  v t  v t  vt  vt  vt  vt  vt  vt  vt  vt lt lt lt lt lt lt lt lt lt l t l t l t l t l t lt lt lt lt lt lt lt  lt lt lt lt lt l t l t l t l t l t lt lt lt lt lt lt lt  lt lt lt lt lt lt lt lt lt lt lt lt lt lt l t l t l t l t l t lt lt lt lt lt lt lt  lt  lt  lt  lt  lt  lt  l t~  l t}  l t|  l t{  l tz  lty  ltx  ltw  ltv  ltu  ltt  lts  ltr btq btp bto btn btm btl btk btj b ti b th b tg b tf b te btd btc btb bta bt` bt_ bt^  bt] bt\ bt[ btZ btY btX btW btV btU btT btS btR btQ b tP b tO b tN b tM b tL btK btJ btI btH btG btF btE  btD btC btB btA b t@ b t? b t> b t= b t< bt; bt: bt9 bt8 bt7 bt6 bt5  bt4 bt3 bt2 bt1 b t0 b t/ b t. b t- b t, bt+ bt* bt) bt( bt' bt& bt%  bt$ bt# bt" b t! b t b t b t b t bt bt bt bt bt bt bt  bt  bt  bt  bt  bt  bt  bt  bt  b t  b t  b t  b t  b t  bt  bt  bt  bt  bt  bt  bt  bt Xt Xs Xs Xs Xs X s X s X s X s X s Xs Xs Xs Xs Xs Xs Xs  Xs Xs Xs Xs Xs X s X s X s X s X s Xs Xs Xs Xs Xs Xs Xs  Xs  X s  X s  X s  X s  Xs  Xs  Xs  Xs  Xs  Xs  Xs  Xs Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns N s N s N s N s N s Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns  Ns Ns Ns Ns Ns Ns N s N s N s N s N s Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns  Ns N s N s N s N s N s Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns  Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns N s N s N s N s N s Ns Ns Ns Ns Ns Ns Ns  Ns  N s  N s  Ns  Ns  Ns~  Ns}  Ns|  Ns{  Nsz  Nsy Dsx Dsw Dsv Dsu Dst D ss D sr D sq D sp D so Dsn Dsm Dsl Dsk Dsj Dsi Dsh  Dsg Dsf Dse Dsd Dsc Dsb Dsa Ds` Ds_ Ds^ Ds] Ds\ Ds[ D sZ D sY D sX D sW D sV DsU DsT DsS DsR DsQ DsP DsO  DsN DsM DsL DsK DsJ DsI DsH DsG DsF DsE DsD D sC D sB D sA D s@ D s? Ds> Ds= Ds< Ds; Ds: Ds9 Ds8  Ds7  Ds6  Ds5  Ds4  Ds3  Ds2  Ds1  Ds0  Ds/  Ds.  Ds-  Ds,  Ds+  Ds*  Ds)  Ds(  Ds'  D s&  D s%  D s$  D s#  D s"  Ds!  Ds  Ds  Ds  Ds  Ds  Ds  Ds :s :s :s :s :s :s :s :s :s :s : s : s : s : s : s :s :s :s :s :s :s :s  :s :s :s :s :r :r :r :r :r : r : r : r : r : r :r :r :r :r :r :r :r  :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r :r : r : r : r : r : r :r :r :r :r :r :r :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  : r  : r  : r  : r  : r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r  :r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0 r 0 r 0 r 0 r 0 r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r  0r 0!r 0 r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0r 0 r 0 r 0 r 0 r 0 r 0r 0r 0r~ 0r} 0r| 0r{ 0rz  0ry 0 rx 0rw 0rv 0ru 0rt 0rs 0rr 0rq 0rp 0ro 0rn 0rm 0rl 0rk 0rj 0ri 0rh 0rg 0rf 0 re 0 rd 0 rc 0 rb 0 ra 0r` 0r_ 0r^ 0r] 0r\ 0r[ 0rZ  0rY 0rX 0rW 0rV 0rU 0rT 0rS 0rR 0rQ 0 rP 0 rO 0 rN 0 rM 0 rL 0rK 0rJ 0rI 0rH 0rG 0rF 0rE  0rD 0rC 0rB 0rA 0r@ 0r? 0r> 0r= 0r< 0r; 0 r: 0 r9 0 r8 0 r7 0 r6 0r5 0r4 0r3 0r2 0r1 0r0 0r/  0r.  0r-  0r,  0r+  0r*  0r)  0r(  0r'  0r&  0r%  0r$  0 r#  0 r"  0 r!  0 r  0 r  0r  0r  0r  0r  0r  0r  0r  0r &r &r &r &r &r & r & r & r & r & r &r &r &r &r &r &r &r  &r &r &r &r &r &r &q &q &q &q &q &q &q &q & q & q & q & q & q &q &q &q &q &q &q &q  &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q & q & q & q & q & q &q &q &q &q &q &q &q  &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q &q & q & q & q & q & q &q &q &q &q &q &q &q  &q &q &q &q &q &q &q &q &q & q & q & q & q & q &q &q &q &q &q &q &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  & q  & q  & q  & q  & q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  &q  q  q  q  q~  q}  q|  q{  qz  qy  qx  qw  qv  qu   qt  qs  qr  qq  qp  qo  qn  qm  ql  qk  qj  qi  qh  qg  qf  qe  qd  qc  qb  qa  q`   q_  !q^  q]  q\  q[  qZ  qY  qX  qW  qV  qU  qT  qS  qR  qQ  qP  qO  qN  qM  qL  qK  qJ  qI  qH  qG  qF  qE  qD  qC  qB  qA  q@  q?   q>  q=  q<  q;  q:  q9  q8  q7  q6  q5  q4  q3  q2  q1  q0  q/  q.  q-   q,  q+  q*  q)